herkesevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1953/temmuz/... · 2014. 4. 29. · j—?...

4
J— ? MlUtt'K VE tMTİYAZ SAHİBİ İ CEMAL TOĞAN İDARE EVİ Asmaaltı No. 7fi Posta Kutusu 814 * TKİ..: «881 Lefkoşa-Kıbrı» HAFTALIK MÜSTAKİL TÜRK GAZETESİDİR * SAYI: 260 * PAZARTESİ, 13 TEMMUZ 1953 * F1ATI1} Kr. YIL : 2 2724 RİFAT CEMAL TAKSİ YAZIHANESİ Lüks otomobilleri ile servise hazır MAGUSA TEL: 2200 Sovyet Rusyanın iç siyasetinde hava gittikçe gerginleşiyor Londra Kıbrıs Dairesi Kıbrıs Hükümetinin öteden- beri Kıbrıs halkına İki dür.ü muamelede bulunduğu yolunda. Türk basınında bir çok haklı şikâyetler yayımlanmaktadır. Bu şikâyetler serisinde, Hükü- met Daireleri, Polis Teşkilâtla- rı, Hükümet işçileri ve buna mümasil bir çok meseleler yer almaktadır. Çeşitli şikâyetleri- mize ve vak'alar belirterek ya- pılan dürlü tenkitlerimize, ma- halli hükümet gereğince bir ce vap vermemekte ve hep sükû- tu tercih etmektedir. Bunun esbabı mucibeslni bilmiyoruz. öteyandan, Rum çoğunluğu, Kıbrıs Türk cemaatına mahal- li hükümet tarafından geniş sa laiıiyetler tanındığından deın vurmakta ve Kum cemaatının bir çok haklı isteklerinin yeri- ne getirilmediğinden şikâyet etmektedir. Haklkata bakıla- cak olursa, Rum cemaatı bir ÇOK dileklerini kolaylıkla temin etmekte; fakat Türk cemaatı büyük haksızlıklara uğratıl- maktadır. Bilindiği gibi bugün Londra- da olr Kıbrıs Dairesi bulun- maktadır. Bu dairenin mutlak amiri Kıbrıslı bir Kumdur. Bu Kum Londranın ortasında dile- diği şekilde hareket etmekte ve bir çok mevzularda, îngilte- rtde bulunan Kıbrıslı Türklere ıtafl olmamaktadır. Bu konuda çeşitli misaller vermek güç bir İş değildir. İngilterede buluna ı Kıbrıslı Rumlar siyasetle meş- gul oldukları, ilhak cemiyetleri kurdukları, Kibrisin Yunanls- tana İlhakı İçin mitingler yap- tıkları halde; Kıbrıs Dairesi buna müdahale etmemekte ve Kıbrıslı Rumları hareket taız- lırında tamamen serbest bırak maktadır. Iluııa rağmen, Londradaki Kıbrıslı Türkler heran korku vt endişe İçerisinde yaşamak tadırlar. Londradan aldığımız çeşitli haberler, bu iddiamızı teyit eder mahiyettedir. Hatır- larda olacağı gibi, bundan bir müddet evvel, hukuk tahlili için Londraya gitmiş bulunan Kıbrıslı bir vatandaşımız, ba dairenin tazylklyle Londradaıı uzaklaştırılmış ve suç unsuru olarak da siyasete karıştığı İte- ri sürülmüştü. Halbuki bugüıı Londradaki bir çok Kıbrıslı Rumlar açık bir şekilde siya sete karıştıkları halde bunlar- dan bir tekinin dahi ingiltere den kapı dışarı edildiğini gör- mil i değtlizdlr. Beria'nın Tevkifinchn sonra diğer Komünist Liderler arasında da tevkifler yapılması muhtemel Londra: 12 - Sovyet Yüksek Şura Başkan Yar- dımcısı ve içişleri Bakanı Beria'nın tevkifinden son- ra, diğer Komünist lider- ler arasında da tefkifler ya pılması ihtimal dahilinde- dir. Buraya ulaşan haber- lere bakılacak olursa, son haftalar içerisinde, Demir Perde gerisinde vukua ge- len ayaklanma hareketleri, Kızıl Emperyalizme karşı büyük bir isyan başlamak- ta olduğuna bir işarettir. Beriamn pek yakındı: Rusyanın sözde adaletine teslim edilerek yargılana- cağı etrafındaki haberler, Moskova Radyosu tarafın- dan teyit edilmiş bulun- maktadır. Hükümet orga- nı Pravda gazetesi Beria'- yı bir vatan haini ve ern- İngiltcrenin muhtelif yerleıı- ne dağılmış bulunan Kıbrıslı Rumlar, siyasetle meşgul olu*- ken, İngiltere aleyhine miting- ler tertip etmekten de geri «:al nr.ıyorlar. Acaba bu olayla. Londra Kıbrıs Dairesi Müdürü- nün nazarından kaçıyor mu? Hayır kaçmıyor; fakat kendi ırkından ve kendi dininden o- lan bu zümrenin hareket tarzı bu Müdürü sinirlendirmek şöy- 1; dursun, bilâkis sevindiriyor ve memnun bırakıyor. Londra Kıbrıs Dairesi bugün bir Yunan Dairesi şeklinde ida- re edilmektedir. Bu dairenin meşgul olduğu konular hiç şüp he yok ki, Kıbrısı ve Kıbrıslı- ları ilgilendiren meseleler teş- kil etmektedir. Bu ada üzerin- de yaşıyan 100 bin kişilik Türk toplumundan da bir memurun veya ikinci bir Türk Müdürün Kıbrıs Dairesinde bulunması elzem değil midir? Mahalli Hükümet, iki dürlü idare şek- linde tecelli eden siyasetiyle tu hakikati maalesef gürmiyor vc işte bu yüzdendir ki, Lond- ra Kıbrıs Dairesine Türk ce- maatından ikinci bir Müdür tayinini yersiz addediyor. Mahalli Hükümet, eğer Kıb- rısta yaşıyan 100 bin kişilik AMERtKADA ATOM CASUSU KARI KOCA ELEKTRİKLİ İDAM SANDALYESİNDE peryalistlere temayül et- miş bir şahıs olarak vasıf- landırmaktadır. Başbakan Malenkof bu konudaki be- yanatında, Sovyet 'lusya dahilinde ikinci bir Titı'- nun doğmakta olduğunu ve fakat Yüksek Komü- nist Partisinin vaziyeti çok yakından takibpttiği için, bunun hemen önlen- diğini belirtmiştir. Beria'nın tevkifi Dünya genel efkârını çok yakın- dan ilgilendirmekte'!-'.'. Fransa, Amerika ve tngil- tere Dışişleri Bakanlarının gelecek toplantılarında, bu mevzuunda önemle müza- kere edileceği bildirilmek- tedir. İdamda müşahit olarak bulunan bir Amerikalı gazetecinin çizdiği bu resimde Rosenberg'ler idam sandalyesinde cereyan verildiği anda görülüyor.. TÜRK1YEDE YİNE SEL FELÂKETİ Doğu Beyazit: 12 - Dün gece yağan şiddetli yağ- murlar neticesinde hasıl o- lan seller ilçemize bağlı Sürbehan köyünü basmış- tır. 20 ev, 10 dükkân ve transit yolu üzerindeki bir köprü tamamiyle yıkılmış- tır. 10 ev, 3 dükkân ve pos- tahane oturulamıyacak ha- le gelmiştir,. İki ölü, bir yaralı ve 3 kayıp vardır. KANLI ÜÇ İNFİLAK! 9 ölü, 55 yaralı var Madrit: 12 - Palma de Majorka yakınlarında bulu nan Puntiro hava meyda- nında hava kuvvetlerine ait bir deponun infilak et- mesi üzerine 8 havacı öl- müş ve 25 kişi de ağır su- rette yaralanmıştır. Sygon: 12 - Sygon'uıı kenar mahallelerinden bi- rinde vukua gelen bir ka v- gada bir asker el bombası ortaya çıkararak sallama- ya başlamıştır. Bomba, bir polis memurunun askerin elinden almağa teşebbüs ettiği sırada patlayarak bir kişinin ölümüne ve 24 kişinin de yaralanmasına sebebolmuştur. Beyrut: 12 - Eski Dsv- let Başkanı Alfred Nakkaş mebuslardan Tı - AMERİKA RUSYA YA KARŞI TAKTİK DEĞİŞTİRİYOR Washington: 12 - Cum- ihtiyacı karşılamadığı için hurbaşkanlığı tarafından psikolojik harp bürosunun vazifelendirilen bir tetkik da lağvını istemiştir. Ko- komitesi, Kremlinin Anıe- mite soğuk harp, psikoio- rikayı tecrit için sarfet-' jik harp tabirlerinin hoş mekte olduğu faaliyetlerin 1 olmadığını ileri sürerek bu gittikçe artırdığını bildir-' tabirlerin terkedilmesini miş ve "Vatandaşlarımız, talep etmiştir. Bu komite kendilerini tehdit eden bu Başkan Eisenhower tura- tehlike hakkında daha faz- fmdan Cumhurbaşkanlığı la tenvir edilmelidir" de- vazifesine başladıktan kı- miştir. Bu tavsiyelerin ye- sa bir müddet sonra teşkil rine getirilmesi için.komi- 1 edilmiştir, te Milli Emniyet Konseyi MİLLET PARTİSİ İHTİYATI TEDBİR OLARAK KAPATILDI Ankara: 12 - Ankara Sulh Ceza Mahkemesinin Cemiyetler kanununu 33 üncü maddesine göre, Mil- let Partisinin Türkiye da- hilindeki bütün teşkilatı- nın bir ihtiyatı tedbir ola- rak kapatılması hakkında verilen karar üzerine, par- tinin yurt dahilindeki bü- tün şübeleri polis marifa- tiyle kapatılmış, levhalar sökülmüş ve bütün eşyala- rı mühürlenerek emniyet altına alınmıştır. Partinin kurucularından olan Hikmet Bayur, certip ettiği bir basın toplantısın da, Millet Partisinin irti- caa doğru bir sel halinde yol aldığını, bu partinin millet ve cemiyet içinde za- rarlı olduğunu belirtmiş ve partinin kapatılması karşısında duyduğu mem- nuniyeti izhar etmiştir. Partinin kapatılmasını miı teakip Millet Meclis Grubu dağılmış ve bu partide ka- yıtlı bulunan Milletvekille- ri de bağımsız olarak ilan edilmiştir. çerçevesi halinde yeni bir büronun teşkilini derpiş etmiştir. Komite ayni zamanda, DUMLUPINAR DAVASINA 18 TEMMUZ GÜNÜ DEVAM EDİLECEK Çanakkale: 12 - Nabo- land Kaptanı Oscar T.o- rentzon'un avukatları ta- rafından yapılan reddi ha- kim talepleri» Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesince varit görülmeyip dosya şehrimiz Ağır Ceza Mah- kemesine gelmiş bulun- maktadır. Hakimler lıeye ti duruşma gününün 18 Temmuz Cumartesi günü başlamak üzere taraflara davetiye çıkarmıştır. HAFTADA BİR: Türk toplumunun mevcudiye- tini tanıyor v%onlara eşit halt- j )e egk j lar vermek yoluna gidiyorsa, ^ y en n j n dibi gece seçimler bugün Londra Kıbrıs Dairesi-> m ü nase betİyle tertiple Jik- ne Türk cemaatından da bir j er j toplantının yapildlğ: ikinci müdür tayin etmek mec- buriyetinde olduğunu hissetme ildir. BOZKIRI kilise bahçesinde bir rİTnfi- mit çubuğu atılmıştır. Ait kişi yaralanmış, beş ki$i [ de tevkif edilmiştir. I vurma yok! Tek ümit kaynağımız Osman TÜRKÂY Tarihin ve talihin acı bir cilvesiyle, Kıbrıs adası Anayurdumuzdan ayrıldıktan sonra, gecen bu 75 yıl zarfında, ada Türklüğü hangi haksızlığa uğramadı» Bir taraftan Hükümetin, Türk cemaatına karşı tatbik ettiği hatalı siyaset taktiği, diğer taraftan, ilhakçı Kıb- rıs Rumlarının, her yönden gelen baskı ve imha politi- kası, daha öteden, adadaki Kremlin uşaklarının kan- dırma tekniği karsısında bu zavallı cemaatın göstermiş olduğu metanet, azim ve irade; dini ve milliyeti ne o- lursa olsun, her aklıselim sahibi kimsenin takdirini ka- zanmaya layıktır. Yıllardanberidir yalnızlığımızdan, öksüzlüğümüz- den şikâyet edip sızlanıyorduk. Fakat, bundan sonra, böyle bir şikâyet bahis konusu olamaz. Yıllarca yalnız kaldık, kimsesizlikten usandık, bıktık. Yıllar sonra, bizimle beraber, bizim davamızı omuzlamış 22 milyon- la birlikte yürüyoruz şimdi. Bu gerçek olay, istikbali- mizin aydınlık olacağını müjdeliyor bize. Bugün, ne rnes'ut bir durumdayız ki, 23 milyon kardeşimizin kalbi, Kıbrıs ve Kıbrıs Türklerinin sevgi- siyle çarpıyor., idealist bir gençlik, İdeal bir basın, uzak görüşlü bir genel efkâr, bugün Kıbrıs Türklüğünün yo- luna ışık tutuyor, ruhlarına iman veriyor. Dünyada güzel şeylerin düşmanı boldur. Bizim, bu mes'ut duru- mumuzu elbette ki çekeıiıiyenler bulunacaktır. Kıbrıs Türkleri mâzlde çok ıztıraplaı- çekmiştir, işte bunun içindir kl, bizi bu memlekette kalkındıracak, yükseltecek ve refaha ulaştıracak yegâne şeyin, Trtr- kiyemlzln bize karşı olan alâka ve yardımlarının art- ması olduğuna inanıyoruz. Tek limit kaynağımız Tü.-- kiyedir, başka hiç bir yerden bir beklediğimiz yoktur!

Upload: others

Post on 06-Mar-2021

0 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: HERKESevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1953/Temmuz/... · 2014. 4. 29. · J—? MlUtt'K VE tMTİYAZ SAHİBİ İ CEMAL TOĞAN İDARE EVİ Asmaaltı No 7f. i Posta Kutus

J — ? —

MlUtt'K VE tMTİYAZ SAHİBİ İ

CEMAL TOĞAN

İDARE EVİ Asmaaltı No. 7fi Posta Kutusu 814

*

TKİ..: «881 Lefkoşa-Kıbrı»

HAFTALIK MÜSTAKİL TÜRK GAZETESİDİR * SAYI: 260 * PAZARTESİ, 13 TEMMUZ 1953 * F1ATI1} Kr. YIL : 2

2724 RİFAT CEMAL

TAKSİ YAZIHANESİ Lüks otomobilleri ile

servise hazır MAGUSA TEL: 2200

Sovyet Rusyanın iç siyasetinde hava gittikçe gerginleşiyor

Londra Kıbrıs Dairesi

Kıbrıs Hükümetinin öteden-beri Kıbrıs halkına İki dür.ü muamelede bulunduğu yolunda. Türk basınında bir çok haklı şikâyetler yayımlanmaktadır. Bu şikâyetler serisinde, Hükü-met Daireleri, Polis Teşkilâtla-rı, Hükümet işçileri ve buna mümasil bir çok meseleler yer almaktadır. Çeşitli şikâyetleri-mize ve vak'alar belirterek ya-pılan dürlü tenkitlerimize, ma-halli hükümet gereğince bir ce vap vermemekte ve hep sükû-tu tercih etmektedir. Bunun esbabı mucibeslni bilmiyoruz.

öteyandan, Rum çoğunluğu, Kıbrıs Türk cemaatına mahal-li hükümet tarafından geniş sa laiıiyetler tanındığından deın vurmakta ve Kum cemaatının bir çok haklı isteklerinin yeri-ne getirilmediğinden şikâyet etmektedir. Haklkata bakıla-cak olursa, Rum cemaatı bir ÇOK dileklerini kolaylıkla temin etmekte; fakat Türk cemaatı büyük haksızlıklara uğratıl-maktadır.

Bilindiği gibi bugün Londra-da olr Kıbrıs Dairesi bulun-maktadır. Bu dairenin mutlak amiri Kıbrıslı bir Kumdur. Bu Kum Londranın ortasında dile-diği şekilde hareket etmekte ve bir çok mevzularda, îngilte-rtde bulunan Kıbrıslı Türklere ıtafl olmamaktadır. Bu konuda çeşitli misaller vermek güç bir İş değildir. İngilterede buluna ı Kıbrıslı Rumlar siyasetle meş-gul oldukları, ilhak cemiyetleri kurdukları, Kibrisin Yunanls-tana İlhakı İçin mitingler yap-tıkları halde; Kıbrıs Dairesi buna müdahale etmemekte ve Kıbrıslı Rumları hareket taız-lırında tamamen serbest bırak maktadır.

Iluııa rağmen, Londradaki Kıbrıslı Türkler heran korku vt endişe İçerisinde yaşamak tadırlar. Londradan aldığımız çeşitli haberler, bu iddiamızı teyit eder mahiyettedir. Hatır-larda olacağı gibi, bundan bir müddet evvel, hukuk tahlili için Londraya gitmiş bulunan Kıbrıslı bir vatandaşımız, ba dairenin tazylklyle Londradaıı uzaklaştırılmış ve suç unsuru olarak da siyasete karıştığı İte-ri sürülmüştü. Halbuki bugüıı Londradaki bir çok Kıbrıslı Rumlar açık bir şekilde siya sete karıştıkları halde bunlar-dan bir tekinin dahi ingiltere den kapı dışarı edildiğini gör-mil i değtlizdlr.

Beria'nın Tevkifinchn sonra diğer Komünist Liderler a r a s ı n d a d a

tevkifler yapı lması muhtemel Londra: 12 - Sovyet

Yüksek Şura Başkan Yar-dımcısı ve içişleri Bakanı Beria'nın tevkifinden son-ra, diğer Komünist lider-ler arasında da tefkif ler ya pılması ihtimal dahilinde-dir. Buraya ulaşan haber-lere bakılacak olursa, son haf ta la r içerisinde, Demir Perde gerisinde vukua ge-len ayaklanma hareketleri, Kızıl Emperyalizme karşı büyük bir isyan başlamak-ta olduğuna bir işarett ir .

Beriamn pek yakındı: Rusyanın sözde adaletine teslim edilerek yargılana-cağı etrafındaki haberler, Moskova Radyosu tarafın-dan teyit edilmiş bulun-maktadır. Hükümet orga-nı Pravda gazetesi Beria'-yı bir vatan haini ve ern-

İngiltcrenin muhtelif yerleıı-ne dağılmış bulunan Kıbrıslı Rumlar, siyasetle meşgul olu*-ken, İngiltere aleyhine miting-ler tertip etmekten de geri «:al nr.ıyorlar. Acaba bu olayla. Londra Kıbrıs Dairesi Müdürü-nün nazarından kaçıyor mu? Hayır kaçmıyor; fakat kendi ırkından ve kendi dininden o-lan bu zümrenin hareket tarzı bu Müdürü sinirlendirmek şöy-1; dursun, bilâkis sevindiriyor ve memnun bırakıyor.

Londra Kıbrıs Dairesi bugün bir Yunan Dairesi şeklinde ida-re edilmektedir. Bu dairenin meşgul olduğu konular hiç şüp he yok ki, Kıbrısı ve Kıbrıslı-ları ilgilendiren meseleler teş-kil etmektedir. Bu ada üzerin-de yaşıyan 100 bin kişilik Türk toplumundan da bir memurun veya ikinci bir Türk Müdürün Kıbrıs Dairesinde bulunması elzem değil midir? Mahalli Hükümet, iki dürlü idare şek-linde tecelli eden siyasetiyle t u hakikati maalesef gürmiyor vc işte bu yüzdendir ki, Lond-ra Kıbrıs Dairesine Türk ce-maatından ikinci bir Müdür tayinini yersiz addediyor.

Mahalli Hükümet, eğer Kıb-rısta yaşıyan 100 bin kişilik

AMERtKADA ATOM CASUSU KARI KOCA ELEKTRİKLİ İDAM SANDALYESİNDE

peryalistlere temayül et-miş bir şahıs olarak vasıf-landırmaktadır. Başbakan Malenkof bu konudaki be-yanatında, Sovyet 'lusya dahilinde ikinci bir Titı ' -nun doğmakta olduğunu ve faka t Yüksek Komü-nist Partisinin vaziyeti çok yakından takibpttiği için, bunun hemen önlen-diğini belirtmiştir.

Beria'nın tevkifi Dünya genel efkârını çok yakın-dan ilgilendirmekte'!-'.'. Fransa, Amerika ve tngil-tere Dışişleri Bakanlarının gelecek toplantılarında, bu mevzuunda önemle müza-kere edileceği bildirilmek-tedir.

İdamda müşahit olarak bulunan bir Amerikalı gazetecinin çizdiği bu resimde Rosenberg'ler idam

sandalyesinde cereyan verildiği anda görülüyor..

TÜRK1YEDE YİNE SEL FELÂKETİ

Doğu Beyazit: 12 - Dün gece yağan şiddetli yağ-murlar neticesinde hasıl o-lan seller ilçemize bağlı Sürbehan köyünü basmış-tır. 20 ev, 10 dükkân ve transit yolu üzerindeki bir köprü tamamiyle yıkılmış-tır. 10 ev, 3 dükkân ve pos-tahane oturulamıyacak ha-le gelmiştir,. İki ölü, bir yaralı ve 3 kayıp vardır. KANLI ÜÇ İNFİLAK!

9 ölü, 55 yaralı var Madrit : 12 - Palma de

Majorka yakınlarında bulu nan Puntiro hava meyda-nında hava kuvvetlerine ait bir deponun infilak et-mesi üzerine 8 havacı öl-müş ve 25 kişi de ağır su-ret te yaralanmıştır.

Sygon: 12 - Sygon'uıı kenar mahallelerinden bi-rinde vukua gelen bir ka v-gada bir asker el bombası ortaya çıkararak sallama-ya başlamıştır. Bomba, bir polis memurunun askerin elinden almağa teşebbüs ettiği sırada patlayarak bir kişinin ölümüne ve 24 kişinin de yaralanmasına sebebolmuştur.

Beyrut : 12 - Eski Dsv-let Başkanı Alfred Nakkaş

mebuslardan Tı -

AMERİKA RUSYA YA KARŞI TAKTİK DEĞİŞTİRİYOR

Washington: 12 - Cum- ihtiyacı karşılamadığı için hurbaşkanlığı tarafından psikolojik harp bürosunun vazifelendirilen bir tetkik da lağvını istemiştir. Ko-komitesi, Kremlinin Anıe- mite soğuk harp, psikoio-rikayı tecrit için sar fe t - ' jik harp tabirlerinin hoş mekte olduğu faaliyetlerin1 olmadığını ileri sürerek bu gittikçe artırdığını bildir-' tabirlerin terkedilmesini miş ve "Vatandaşlarımız, talep etmiştir. Bu komite kendilerini tehdit eden bu Başkan Eisenhower tura-tehlike hakkında daha faz- fmdan Cumhurbaşkanlığı la tenvir edilmelidir" de- vazifesine başladıktan kı-miştir. Bu tavsiyelerin ye- sa bir müddet sonra teşkil rine getirilmesi için.komi-1 edilmiştir, te Milli Emniyet Konseyi

MİLLET PARTİSİ İHTİYATI TEDBİR

OLARAK KAPATILDI

Ankara: 12 - Ankara Sulh Ceza Mahkemesinin Cemiyetler kanununu 33 üncü maddesine göre, Mil-let Partisinin Türkiye da-hilindeki bütün teşkilatı-nın bir ihtiyatı tedbir ola-rak kapatılması hakkında verilen karar üzerine, par-tinin yur t dahilindeki bü-tün şübeleri polis marifa-tiyle kapatılmış, levhalar sökülmüş ve bütün eşyala-rı mühürlenerek emniyet altına alınmıştır.

Partinin kurucularından olan Hikmet Bayur, certip ettiği bir basın toplantısın da, Millet Partisinin irti-caa doğru bir sel halinde yol aldığını, bu partinin millet ve cemiyet içinde za-rarlı olduğunu belirtmiş ve partinin kapatılması karşısında duyduğu mem-nuniyeti izhar etmiştir . Partinin kapatılmasını miı teakip Millet Meclis Grubu dağılmış ve bu partide ka-yıtlı bulunan Milletvekille-ri de bağımsız olarak ilan edilmiştir.

çerçevesi halinde yeni bir büronun teşkilini derpiş etmiştir.

Komite ayni zamanda,

DUMLUPINAR DAVASINA 18

TEMMUZ GÜNÜ DEVAM EDİLECEK

Çanakkale: 12 - Nabo-land Kaptanı Oscar T.o-rentzon'un avukatları ta-rafından yapılan reddi ha-kim talepleri» Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesince varit görülmeyip dosya şehrimiz Ağır Ceza Mah-kemesine gelmiş bulun-maktadır. Hakimler lıeye ti duruşma gününün 18 Temmuz Cumartesi günü başlamak üzere taraf lara davetiye çıkarmıştır.

HAFTADA BİR:

Türk toplumunun mevcudiye-tini tanıyor v%onlara eşit halt- j ) e e g k j lar vermek yoluna gidiyorsa, ^ y e n i « n j n dibi gece seçimler bugün Londra Kıbrıs Dairesi-> m ü n a s e b e t İ y l e t e r t i p l e Jik-ne Türk cemaatından da bir j e r j toplantının yapi ldlğ: ikinci müdür tayin etmek mec-buriyetinde olduğunu hissetme ildir.

BOZKIRI

kilise bahçesinde bir rİTnfi-mit çubuğu atılmıştır. Ait kişi yaralanmış, beş ki$i [ de tevkif edilmiştir. I vurma yok!

Tek ümit kaynağımız Osman TÜRKÂY

Tarihin ve talihin acı bir cilvesiyle, Kıbrıs adası Anayurdumuzdan ayrıldıktan sonra, gecen bu 75 yıl zarfında, ada Türklüğü hangi haksızlığa uğramadı» Bir taraftan Hükümetin, Türk cemaatına karşı tatbik ettiği hatalı siyaset taktiği, diğer taraftan, ilhakçı Kıb-rıs Rumlarının, her yönden gelen baskı ve imha politi-kası, daha öteden, adadaki Kremlin uşaklarının kan-dırma tekniği karsısında bu zavallı cemaatın göstermiş olduğu metanet, azim ve irade; dini ve milliyeti ne o-lursa olsun, her aklıselim sahibi kimsenin takdirini ka-zanmaya layıktır.

Yıllardanberidir yalnızlığımızdan, öksüzlüğümüz-den şikâyet edip sızlanıyorduk. Fakat, bundan sonra, böyle bir şikâyet bahis konusu olamaz. Yıllarca yalnız kaldık, kimsesizlikten usandık, bıktık. Yıllar sonra, bizimle beraber, bizim davamızı omuzlamış 22 milyon-la birlikte yürüyoruz şimdi. Bu gerçek olay, istikbali-mizin aydınlık olacağını müjdeliyor bize.

Bugün, ne rnes'ut bir durumdayız ki, 23 milyon kardeşimizin kalbi, Kıbrıs ve Kıbrıs Türklerinin sevgi-siyle çarpıyor., idealist bir gençlik, İdeal bir basın, uzak görüşlü bir genel efkâr, bugün Kıbrıs Türklüğünün yo-luna ışık tutuyor, ruhlarına iman veriyor. Dünyada güzel şeylerin düşmanı boldur. Bizim, bu mes'ut duru-mumuzu elbette ki çekeıiıiyenler bulunacaktır.

Kıbrıs Türkleri mâzlde çok ıztıraplaı- çekmiştir, işte bunun içindir kl, bizi bu memlekette kalkındıracak, yükseltecek ve refaha ulaştıracak yegâne şeyin, Trtr-kiyemlzln bize karşı olan alâka ve yardımlarının art-ması olduğuna inanıyoruz. Tek limit kaynağımız Tü.--kiyedir, başka hiç bir yerden bir beklediğimiz yoktur!

Page 2: HERKESevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1953/Temmuz/... · 2014. 4. 29. · J—? MlUtt'K VE tMTİYAZ SAHİBİ İ CEMAL TOĞAN İDARE EVİ Asmaaltı No 7f. i Posta Kutus

S A Y F A 2 ( B O Z K U R T ) P A Z A R T E S İ , 13 TKMMU/

| FİKİRLER:

VARLIK yirmi yaşında O/.ker YAŞIN

Türkiyenin en gözde fikir ve sanat dergisi | "Varlık", son Temmuz sayısı ile yirmi yaşını j tamamlamış bulunuyor. Bu mutlu yıldönümün-I de, Varlık müessesesi sahibi değerli fikir adam-] larımızdan Yaşar Nabi, dergisine sekiz sayfa i ilâve yaparak özel bir sayı çıkarttı.

Bu özel sayının başında Yakup Kadri Kara-| osmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin, Nurullah | Ataç ve Ziya Osman Saba'nm dört mesajı yer I almış.. Hepside Varlık'm yirmi yaşma basması İ karşısında duydukları memnuniyeti belirtiyor-1 1ar.

Yakup Kadri "Varlık'm yirminci kuruluş yıldönümünü derin heyecanla kutlarım. Bu yıl-

| dönümü, biz edebiyatçılar için, yalnız, dinmek, | gevşemek bilmiyen gayretlerimizle kazanılmış | bir zaferin değil, edebiyat tarihimizde eşi geç-' memiş bir büyük hâdisenin de bayramıdır.,, di-| yor. üstadın bu güzel cümlesinin ifade ettiği | mana üzerinde düşündüğümüz zaman görüyo-| ıuz ki bu övgü hakikatin ta kendisidir. Çünki î Türkiye de yirmi sene, değil bir fikir ve sanat l dergisi, neşrettiği baldırbacak resimleriyle bol | bol okuyucu avlıyan magazinler bile dayanama-I mıştır. Hem bu öyle bir dayanıştır ki, dergi her I sene daha iyiye ve güzele doğru ilerlemiş, günü-i müzde ise en olgun şeklini almıştır. Varlık 1946 f <1an bu yana, neşrettiği kitaplar ile, Türk mü-I nevverlerinin ihmalsizlikten yanmış bağrına f soğuk bir pınar suyu serinliği ile dökülmüştür.

Bu gün hayret edilecek bir miktara ulaş-| mış olan '.'Varlık Yayınları,, nefis baskı ve bir i Türk lirası gibi pek ucuz fiyatları ile, kütüpha-i nelerimizin en değerli kitapları olmuşlardır. Ü-\ zerinde "Varlık Yayınları,, kaydı olan her cins I kitabı, tereddüt etmeden okuyabilirsiniz. Çünki : bu kitaplar, titiz ve bilgili bir insanın sıkı kon-; turolünden geçmekte, ancak bir değer taşıdık-

ları anlaşıldıktan sonra neşredilmektedirler, j Edebiyatın her bölümünde, en olgun telif ve j tercüme eserleri neşreden Varlık Yayınevi, i Türk edebiyatına unutulmaz bir hizmet yap-[ maktadır. •

Günümüzün edebiyat tarihini yazacak en | olgun en kabiliyetli imzaları sinesinde toplıyan. ! geçici şöhretlere sutunlarmda yer vermiyen, V.Î ; her sayısında bir parça daha güzelleşen Varlık i Dergisini okumasını bütün Kıbrıslı aydınlara I hararetle tavsiye ederim. Bu dergi ve yayınları. I her Türk münevverini tatmin edecek olgunluk-| tadır.

j tlflIMIIIII MİMİ MIH»

Atatürkten Fıkralar

i

11 ı ı ı ı ı ı ı ı ı m ı I İ l l i m i n «111111' IMIIMHIIIIIIMMUIMHIIMMHIIMIIHIMIIHMMMMMM»

GENERALLERİN İMTİHANI

Sıcak bir yaz günü, Ada-pazaıında trenden inerek Boluya gelmek üzere ha-zırlanmış otobüslerden bi-rine bindim. Otobüsün içe-risindeki bunaltıcı sıcağ?, bitmek bilmiyen yolun ver diği sıkıntı da eklendiğin-de yolcuların kimisi uyuk-luyor, kimisi de yiyecek sepetini karıştırıyor; içe-ride bir sessizlik hüküm sürüyordu. Tam bu sırada anlatılan şu hatıraya, ku-lak misafiri oldum:

"—1936 yılında Trakya büyük manevraları yapılı-yordu. Atatürkün de biz-zat teftiş ettikleri bu ma-nevralar Türk askerinin ve Türk kumandanlarının ve erlerinin neler yapmağa muktedir bulunduklarını göstererek büyük bir başa-rile neticelenmişti. Arazi üzerindeki tatbikat bittik-ten sonra Atatürk, yanın-da subay ve generaller de olduğu halde Orduevine döndüler. Orada bu ma-nevralar hakkında hara-retli ve samimi konuşma-lar yapılırken; ben de pi-yade albayı olarak o konuş maların cereyan ettiği o-dada bulunuyordum.

Büyük komutan Ata-türk, bir aralık orada bu-lunanlara şöyle bir zavife verdi:

—Şimdi aldığınız bir tel-grafa göre bir düşman or-

B A N A G E L Niye kaçmaktasın benden Niye başını öne Jymişsln Yoksa bir arı hatıra ıııı jçini kemirmekte?...

Artık unut o eski Geride kalan Bir avuç acı »tinleri Ve düşün mesut günleri...

Düşün bir kere; Kışı yaza baglıyan baharda Papatyalar arasında t kimiz mesut ve bahtiyar...

Mavi gözlerinin ufkunda Gözlerim dalarken engine San saçlarına elimle Kırmızı bir gül takacağım .,

SADİ CEMAL

duşu Edimedeıı Türk Hu-dudunu 32 kilometre geçe-rek ileri haretlerine devam ediyor. Şimdi bulunduğu-muz yer düşman ordusu-nun hareket noktasına ol-dukça yakın. Bu vaziyet karşısında ne yaparsınız?

Diyerek dışarı çıkmak üzere ayağa kalktı. Herkes bu anî sual karşısında bir an durakladı. O zaman bu manevralardaki muvaffa-kiyetinden dolayı büyün komutan Atatürkün unu-tulmaz takdirlerine maz-har olmuş bulunan genç bir general ayağa kalka-rak:

—Paşam, bana biraz müsaade edin bu mesele nin cevabını arzedeceğim.

Dedi ve odayı terketti Arkasından biraz sonra Atatürk de diğer general-leri yalnız bırakarak dışarı çıktı.

Bir saat sonra Edirne-den Atatürke şöyle bir tel-graf geldi:

"Büyük komutanım, düş man kuvvetlerinin karşı-sında hazır bir vaziyetle emirlerinizi bekliyorum!"

O general, Salih Omur-taktır."

Nureddin Akan

Haftanın Konuşması

—Azizim Memiş, dün Lefkoşa varoşlardan! zı köyleri gezdim. Hemen hemen her gittiğim iyi karşılandım. Lâkatamya, Strovulo, Kızılbaş ^^ maklı gibi köylerin bazıları mamur, bazıları js,. •

—Kasabalar harap olduktan sonra, kiiylerj,, mur olmasını mı beklersin ibi. ?

—Canım köylere nisbeten kasabalar çok dl mamurdur. Işıksız, asfaltsız kalabalar yok ama k" lerin bir çoğu halâ daha ışıksız ve asfaltsız. Şu i var ki, bu gezintiyi kışta yapmış olsaydım bir "çanıJ Adam" olarak bugün karşına çıkacaktım.

—Demek ki, Lefkoşa varoşlaıımlaki köyler y, mamur değil? Ya daha uzak köylerin acaba hali M

sil? —Gezdiğim köylerde çok acı bazı olaylarla |i;Uy.

laştım. Memiş merakla sordu: —Ne gibi olaylar azizim? —Meselâ gecenin geç vaktinde bir ailenin ya bit

çocuğu veya bir yakını hastalanıyor, ona hekim lâ. zım; fakat hekim temin etmek için muhakkak kasa-baya koşmak şart.

—Telefonla bir hekim çağırmak yasak mı İbiş î —Ha.. Bu noktaya temas edece!: t im. Fevkalâde

bir ahval zuhur ettiği takdirde dahi Hükümete ait ts. lefonları kullanmak yasak! Bakarsınız l.ir kadın do-ğurmak üzeredir, bu kadına muhakkak bir ebe çağrıl-ması lâzım; o zaman kasabaya koşacaksınız ve birkaç saat sonra ona bir ebe vey bir hekim getirebilecekıi-aniz.

—Ya bu müddet zarfında kadıncağız ölürse,. —Mesele yok, sabahle yin birkaç arşın bez, birkaç

tahta, bir yığın toprak iş tamam demek.. —Fevkalâde bir ahval zuhur ettiği zaman Hükü-

mete ait telefonların kullanılmamasuulaki maksadı anlıyamadım.

—Çok garip değil mi Memiş? Bir vak'a anında, fevkalâde bir ahval esnasında, polis merkezlerindeki telefonların kullanılmasına Hükümetin müsaade et-mesi, yerinde olur kanaatindeyim.

—Bundan daha tabii, daha insani bir hareket mi olur azizim? Sancılar, ağrılar içinde kıvranan bir has-ta, doğurmak üzere olan bir kadın, ölümle pençeleşen bir yavru, elbette insanca düşünülmeğe değer Bu gibi ahvalde kanunlarda dahi fevkalade bir hüküm bir madde mevcuttur, işte bu düşünceyledir ki, bu giM ahvalde, Hükümete ait telefonların kullanılmasın» müsaade olunmasını bütün kalbimle ilgililerden rica ve istirham eyleyeceğim.

•itYASÎ G A F I N GÖMDÜĞÜ D A V A Yıllardır Kıbrıs teranesi, Makarios cenaplarının

linde, Batı dünyasını dolaşıyor ve bir çok taraftarlar > opluyordu. Amerikadan gelen son haberlere bakıla-:rk olursa; Makarios Kıbrıs meselesinde Komünist

< iinyasınm yardımına sığınmakla, tarihte en büyük yasî bir hatayı işlemiştir. Amerikadaki siyasî çevre-

I Kıbrıs meselesinin Batılılar için tamamen kapan-ı : ış olduğunu açık bir lisanla ifade etmektedirler. Sov-

;t Rusya tarafından Birleşmiş Milletlere sunulan : ^ mesele, bugüne kadar Batılılar tarafından redde-

ilmiştir. Kıbrıs meselesi de Sovyet Rusya tarafından • îirleşmiş Milletlere götürülecek olursa, pek tabii ola-rak reddedilecektir.

Yine bir hakikattir ki, Yunan Hükümeti Kıbrıs meselesi etrafında sükûtu düne nazaren bugün çok daha kötü bir şekilde tercih etmektedir. Hele Mareşal Papagos'un Türkiyeyi ziyaretinden sonra, Kıbrıs me-selesi Yunan Hükümeti tarafından tamamen kapatıl-mış gibidir. Papagos'un Ankara ziyaretinde Kıbrıs meselesinin de müzakere edildiği inkâr götüme* bir hakikattir. Bu konuda re. mî bir tekzip yaymlanma-,nısı da bu meselelerin Yunan devlet adamlanyle Türk S t adamlan arasında müzakere edildiğin^ tey* etmektedir.

ibiş fazla yorgun «brünüyordu. Memiş'in ikram

snsHSHSEsasHsasBsasBsasasasasHSEsasHSHSHsssEsah sasHSH

PAZARTESİ SOHBETLERİ Yazan: NAFİZ OBAM

i liSEraSHSESHSSSBSH Î2SHSH5E5H5H5BS25BÎ ettiği kahveyi yudum yudum içerken, mırıldanır gibi konuşmağa başladı:

Kıbrıs Başdespotu Makarios'un komünistlere el açışı, Kıbrıs dâvası karşısmda Türk Hükümetini daha dikkatli ve daha temkinli harekete mecbur etmiştir. Makarios'un son 28 Haziran kararından sonra, gelişen olaylar tamamen Kıbrıs Türk cemaatının lehinedir. Kıbrıslı Rumlar, başta Amerika olmak üzere Yunanıs-tanı da kaybetmiş gibidirler. Makariosun bu siyasî ga-fı Türk toplumunu sevindirici bir olaydır.

Diğer taraftan Yunan basınında Makarios aley-hinde çıkan ağu- tenkidler de açık olarak gösteriyor ki, Kıbrıs meselesi artık tamamen kapanmış ve bu da-va da siyasî bir mefta haline gelmiştir. Biz, Makari-os'un siyasî gafına teşekkür etmekten kendimizi al», mıvacağız.

K Ü L T Ü R D A V A M I Z V E B İ R B A Ğ I Ş

Kıbrıs Türk cemaatının en önemli dâvalarından birisi de kültür davasıdır. Eğitim konusunda Türk ce-maatının geniş ölçüde seferber olduğu şüphesizdir. Bu

gün adanın en üçra köşelerinde yaşıyan vatandaşları-mız, çocuklarını okutmak, tahsil ettirmek ve memle-kete faydalı bir uzuv olarak yetiştirmek için adeta mü cadele halindedirler. Türk cemaatında bu kültür aşkı yeni değildir; uzun yıllardanberi eğitim aşkıyle kal» yanıp tutuşan bir çok ana ve baba. yavrularının ik -bali ve tahsili uğruna varını, yoğunu feda. etmekten adeta zevk duymuştur.

Memleketimizin tanınmış iş adamlarından ve Türk cemaatının mali varhğıyle iftihar ettiği Bay S» lim Azizin, Kıbrıs Türk cemaatının kültür aşkına bir karşılık olmak üzere, Kaymaklı yolundaki 17 döniınf lük bir arazisini, bu uğurda vermeğe hazır olduğu»» dair, günlük gazetelerimizde intişar eden yazılar, m cidden sevindirmiştir.

Bay Salim Aziz hiçbir karşılıksız arsasını y®' yapılacak bir Türk lisesi için hîbe ederken, lar da ileri koşmıyor. Bu kurulacak olan liseye "f türk Lisesi" isminin verilmesini, öğretmenlerin TiM1' yeden gönderilmesini ve ba ı ı müsteit, fakat »* çocukların bu lisede meccanen okutulmasını i » ^ " tedir.

Bay Salim Aziz'in verdiği bu kararı alkışla^! diğer malî durumları iyi olan zenginlerimizin de W bağışlarda bulunarak cemaatımıza faydalı canı gönülden temenni ederiz.

Page 3: HERKESevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1953/Temmuz/... · 2014. 4. 29. · J—? MlUtt'K VE tMTİYAZ SAHİBİ İ CEMAL TOĞAN İDARE EVİ Asmaaltı No 7f. i Posta Kutus

PAZARTESİ, 13 TEMMUZ 1953

MERAKLİ NOTLAK: (BOZKURT) SAYFA 3

Akıllara durgunluk veren bir bilgi

Fakirizm Hindistan gayri mtisbet, fa-

kat akıllara hayret veren ilim-lerin beşiğidir, Ruhun bir çok garip ve ve harikulâde teza hürlerini, medyum ispiritizma, ve manyatizma yollariyle Av-rupa ve Amerika fen âlemi an-cak yetmiş, seksen senden bi -ri tetkik etmektedir. Halbuki bu hftdlseler binlerce senede ı-berl Hindlstanda herkesin göz-leri önünde cereyan edip dur-maktadır. Son senelerde, biı-çok ruhi ve fevkalâde hâdise-ler gibi, Hindistan "Faki r le-rinin akla hayret veren sanat-ları da ciddi tetkiklere tabi tutulmaktadır.

Kanunları ve sebepleri bi-linmediği İçin "gizil ilimter" denen marifetlerin başında Hint fakirlerinin muvaffakiyet leri gelir. Hindlstanda fakir de mek, uzun bir terbiye ile, âde-ta çekirdekten yetişmek sure-tiyle ruhun birçok imkkân ve kabiliyetlerini meydana koyabi len ve hayatım bu işe vakfeden İkinci derecedeki blrahmanlar demektir. Hakikî Hint fakiri para veya nam kazanmak için çalışmaz. Bunlar ancak men-sup oldukları mâbedler nâmına verilen cüz'l sadakayı kabui ile İktifa ederler. Hakiki Hint fakiri, hedefi para kazanmuk olmadıktan sonra, ne diye sah tekârlığa kalkışır ? Şimdi Avru pada Hintli olmayan beyazlar da fakirizm tecrübeleri gör-mektedir. Lâkin bunların için-de sahtekârları ve hokkabaz-ları soktur.

Fransanın eski Benares kon solosu Jacoliotte fakirizm hak kında yaptığı uzun tetkikleri bir kitap halinde neşretmiştir.

Bu zat diyor ki: "Hint fakir» halkı aldatmak İçin hususi bir takım âletler kullanmaz, kul-landığı eşyayı sizin lbtihabım-zr bırakır, sıkı murakabeucn ve kontrolden kaçınmaz, icabe-derse, tecrübelerini tekrar e-der.

"Bir gün bir fakirden bir ma rifet göstermesini rica ettluı Fakir elindeki bastonu yere dayadı, Sanskrit lisaniyle br kaç dua okuduktan sonra, fa-1 kirin ayakları yavaş yavaş yoı denkeslldi, yükseldi, yalnız e-llyle bastonun sapını tutmuş olduğu halde, vücudu ufki va-ziyette, yirmi dakika havada kaldı. Dünyada hiç bir canbaz ve hokkabaz böyle bir müva-ztne hareketi yapamaz.

"Bir gün başka bir fakire, kaldırılması kolay küçük b!r masayı yere mıhlamasını söy-ledim. Fakir birkaç dakika eli-fti masama üzerine koy a.'ak esrarengiz duasın okuduktan sonra, ruhların artık masayı zaptedmiş olduğunu söyledi. Evvelce bir elimle kaldırdığım masayı, İki elimle ve kolları-mın bUtUn kuvvetiyle çektiğim frifttöe yerinden oynatamadım.

O kadar uğraştık, masanın üst tarafı koptu, fakat ayaklarını kımıldatmağa muvaffak ola-madık.

"Bir gün bir fakir yere, ku-mun üzerine yatmıştı. Eline bir değnek verdim. Kendi kalemim lc bir kâğıda hangi kelimeyi yuzdı İsem, değneğin de kendi liginden dikilerek, ayni kelime-leri kuma yazdığım gördüm.

"Fakirlerin bunlara benzer marifetleri çoktur. Yine bir gün orta boyda bir saksı ve bir tohum aldım, bunları vaki-re verdim. Fakir bir saksıya tohumu diktikten sonra, üzeri-ne bir bez sardı ve yanına yat-tı. Birkaç dua okuduktan son-la, âdeta taş kesildi, iki saat o vaziyette kaldı. Ondan sonra yavaş yavaş kendine geldi. Be-zi açtığı zaman, tohumun yir-mi santimetre boyunda ta».-? t ir fidan yetiştirdiğini büyük bir hayretle gördük. Halbuki tabii şartlar altında bu fiden ancak onbeş günde yetişebilir-di." '

Fakirlerin mühim marifetle-rinden biri de, kendilerini diri diri toprağa gömmek, haftalar ca, hattâ aylarca toprağın al-tında kalmalarıdır. Son zaman-larda bu tecrübeler, bir müsa-baka tarzında cam tabutlar içinde, Avrupada da sık sık tekrar edilmekte, rekor kırıl-maktadır.

Bu hâdise, cam tabutun İçin-deki havanın, bayet az tenef-füs etmek şartiyle, bir insan vücudunu yirmi, yirmi beş gün yaşatmağa kâfi gelebileceği suretinde izah edilmektedir. Halbuki geçen sene bir Hintli tam on ay toprak altında kal-mıştır.

Bu Hintli fakir herkesin gö-zü önünde bütün vücudunu balmumu ile kapatmış, yalnız ağzı açık kalmıştı. Müteakiben katelepsi haline girerek bütün vücudu taş kesildi. Adamı ke-fenlediler. Tabuta koydular, de tin bir mezara gömdüler. Me-zarın üzerine arpa ektiler. Me-zarın başında gece gündüz iki nöbetçi bekledi. Fakir on ay sonra mezarın açılmasını söy-lediği halde, iki ayda bir mezar açıldığı zaman, her defasında adamın taş gibi yatmakta ol-duğu görüldü. On ay geçtikten sonra, adam mezardan çıkarıl-dı. Kefen açıldı. Yapılan mu-ayenesinde, yalnız dimağın üs-tünün pek az sıcak olduğu gö-rüldü. Fakirin gömülmeden ev-velki tarifi veçhile dili kımıl-datıldı, ağzının içine hafif ha-fif ılık su damlatıldı, iki saat süren bu ihtimamdan sonra fakirin hayata avdet ettiği gö-rüldü. Sıkı Mr kontrol altında yapılan bu tecrübe fakirleri :ı bu husustaki kabiliyetleri hali-kında zerrece şüphe bırakma-mıştır. On ay bir adamın me-sturda yatarak, tekrar hayata

HASRET. . . Vatanıma.

Bir rüzgâr *SS>- denizden Bir rüzgâr esse Serin, serin, Haber getirse senden Seni getirse....

Bir kuru daldır gözümde fir-kat

Baiıara hasret Yaprağa hasret.

Bahara hasret Kucak kucak, Sepet sepet ıstırap Bir sevgili bir &şıkım Ezelden beri Vatana hasret, Yarına hasret

Dağ başı duman Yollar duman, KIBRIS duman Duman duman, gözlerim du-

man Bir kuş var çırpınır Vatandan ayrı, Bir kuş var çırpınır Yarından ayrı Hasretle yanan yanan...

Acı acı uzar bulut Kara kara tüter duman Sende İman Bende İman Vatan Vatan Artar iman...

Bir rüzgâr esse denizden Bir rüzgâr esse Serin serin, Haber getirse senden Seni getirse....

Selraa YUSUF

HERKES

İSTEĞİM.. Bir odam olsun isterim Pencerelerinde yeşil perdeler Yeşil kadifeler koltuklarında Bir yatak İki kişilik Ve gözleri yeşil yeşil Bir karım olsun.. Yaz olsun Kış olsun Ve İsterse Altı ay gece Altı ay gündüz olsun Yeter ki Sevdiğim kadın benim olsun.

TANGÜL

Zeki Saffet MOTOSİKLET

TAM1REV1 Türk Bankası Sokağı

No. 10 Lefkoşa

avdet edebilmesi ise, bugün fennen izah edilemeyen bir sır-cür.

Avrupada şimdi fakirizme n erak eden beyazlar da çoğal-mıştır. Bunlar daha ziyade cam tabut İçinde günlerce, haftalar-ca aç kalmağa muvaffak olu-yorlar. Vücudleriııi İdmanla aç lığa ve az nefes almağa alıştı-ranlar daha ziyade muvaflak oluyorlar. Bu Avrupalı fakirler İçinde sekte dakika nefes al-madan duranlar vardır. Dok-torlara göre fakirizm riyazet sayesinde vücuda hâkim olmak tan ibarettir.

(Yeni Sabah'bu»

Taner Fikret Bnyburs Ferd nekadar kendinin ol

mağa çalışsa, yine de "herkes" mefhumunun kat! tesiri altın-dadır. İnsan hayatına "Herkes" kadar tecavüz eden, ferdin hürriyetini haksızca sınırlayan başka bir mefhum yok gibidir.

Herkes, nedir? Herkes, bi-zim sosyete yahut cemaat de-meyip öylece andığımız toplu-luktur. Fakat, bu toplulukta bulunan zararlı şahıslar oka-dar mebzuldur ki, "herkeâ" dediğimiz zaman bu kişilerin yarattığı çevreyi kastediyoruz.

Ferd İşte bu "herkes" in hükmü altında bazan bfitün hayatı boyunca sürecek feci akıbetlere sürüklenir. Şahsi hürriyetini İstediği şekilde kul-lanmak salâhiyetine sahib de-ğilmiş gibi, "herkes" İn tuttu-ğu yola uymayan şahsî bir yol tutarsa, tel'in edilir. Nasıl o-lursa olsun, "herkes" e uy.aak mecburiyetlndeymiş gibi aksi muamelelerle karşılaşır.

Her yapılan hareketin, "her kes" tarafından iyi karşılan-ması adeta bir kanun olmuş-tur. Malûm Bir söz vardı-: "Senin hürriyetinin bittiği yer-de, başkalarının hürriyeti Da<j-lar." Bu prensip dahilinde her ferd istediği şekilde hareket et mekte serbestir. "Herkes" o-nun ayaklarında bir zincir ol-maktan artık vazgeçmelidir!

Herhangi bir şahıs, şahsı hürriyetini istediği şeklide kul lanamadıktan sonra, onun yir-minci asırda yaşamasının iı'ç-bir değeri kalmaz. Saat gece-nin onbirinden sonra sokakta görünmek binbir şekilde yo-rumlanmaktadır. Dedikoduya susamış cemaat, bu görünüp vesilesiyle, peri. masallarını geride bırakan yalanlar kıvır-maktan zerre kadar hicab duymamaktadır.

Sokakta yürürken, eğer ön-ce sol ayağınızı atarsam z bu mühim bir hadise olur. işin da -ha kötüsü, bu hadisenin gecp ' olmasıdır.

"Herkes" ruhunuzu bile sı-nırlandırmak ister. Mehtabta dolaşırsanız, size ya deli ya-hut da aşık derler. Dudakları-nızı kıpırdatarak dolaşırsanız, çıldırdığınıza hükmederler Heryerde herzaman "Herkes" 1 düşünmek mecburiyetindesi-niz. Hatta evinizde bile geç vakit sizin İşitebileceğiniz ka-dar musiki bile çalamazsınız. Bizim içimizi bir kurt gibi ke-miren bu hastalıktan, benliği-mizi ortaklaşan bu ikinci "her-kes" ten artık kurtulmaya ça-lışmalıyız.

BİLDİRİR

Okul Kitapları Değişti

•önümüzdeki ders yı-lında okutulacak tik, Orta, Viktorya, Kolit) ve Lisede yeni kabul edilen kitapları getir-mek için Kitapçı LÜT-F1 Bey Istanbula git-miştir. Çok yakında ki-tapları getirecektir. §«

YENİ FİLMLER:

BARBAROS HAYRETTİN

PAŞA Yazlık Halk Sinemasında

gösterilmeye başlanan Barba-ros Hayrettin Paşa filmi her bakımdan muvaffak olmuş bir Türk filmidir. Türk deniz-cilik tarihinin bu yüce siması asrının bütün ihtişamı içi ide canlandınlmıştır . Filmde rol olan bütün artistler üstiln ba-şarı göstermişlerdir.

insan bu güzel filmi seyre-derken Türk olmanın gururu-nu duymakta, ve Türk filmci-liğinin kısa bir zaman-ia Av-rupa filmleri seviyesine çıktı-ğım göstererek iftihar etmek-tedir. Gidin görünüz bu filmi.. Muhakkak beyenecekshıiz.

SİZ NE DERSİNİZ? * Aşkın gözü kördür, derler.

Belki doğrudur, çünkü kalbi ile görür.

* Erkek kadından şefkat, kadın erkekten hürmet bekler. Roller tersine dönünce saadet olmaz.

* Çocuk yuvanın neşesidir. Tebessümü anneden, kahkaha-sı babadan gelir.

* Kadın genç kızken lâle, olgun yaşta gül, orta yaşta karanfil, ihtiyarlıkta kasım-patıdır.

* Kadın aşkta saadetle bera-ber heyecan, erkek ise saadet-lr beraber sükûn arar.

* Bakışlarındaki kusuru kü-çük gören bir insanın meziyet-lerini de başkaları büyük gö-rür.

IÛzımız Dudu Mahmut Çelebi ile

Oğlumuz Zeki Saffet'in

26 Temmuz 1953 Pazar günü ö.e. saat 11 de Galatyada kendi evimizde yapılacak olan Nikâh Törenine ailenizle iştirakiniz saygıları mızle özlenir.

Hanife Mahmut Mahmut Çelebi

Servet Saffet Saffet Hüdaverdi

m

ÖZLER TUĞLA VE KİREMİT FABRİKASI

Türkiyeden Kiremit get i r tmiye hiç ihtiyaç kalmadı. Çünki Türkiyenin özler Tuğla ve Kire-mit Fabrikası Küçük Kaymaklıda kurulmuş bulunmaktadır .

istekliler numunelerini şimdiden aşağ'daki adrestte görüp sipariş verebilirler.

özler Marangoz ve Tuğla Fabrikası Kıbrıs Umumi Acenti

HİLMİ TUNCAY f Asma altı No. 29 Lefkoşa.

"""""""" ...m. ,„„„„ 'J ,

* a

AKARSU LOSYONLARI Evinizin her zaman neş'e ve İlk Bahar ha-

vası içinde bulunmasını isterseniz AKARSU LOSYONLARINI kullanınız.

M. FEVZİ AKARSU Güne Caddesi No. 34-36 P.O.B. 498. Tel. 2955

FSALORTA/Y LEFKOŞA. RİLMMŞY

Page 4: HERKESevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1953/Temmuz/... · 2014. 4. 29. · J—? MlUtt'K VE tMTİYAZ SAHİBİ İ CEMAL TOĞAN İDARE EVİ Asmaaltı No 7f. i Posta Kutus

SAYFA 4 ( B O Z K U R T )

PAZARTESİ, 13 İUZ19

MEMLEKET HABERLERİ

Ael 4 - Çetinkaya 3 Ael - Çetinkaya maçının neticesi

açık mı ?.... Dlin Lefkoşa stadında futbol

mevsiminin en heyecanlı kar-

da, sag açık Küçük Erol vu-ı-tasıyle birinci devrenin tam bi-

Mlaşması ı- ' fn Çetinkaya - 4 I maçı yapılmış ve neticede Ael 4-3 galip gelmigtir.

Mezkûr ınaç.ın netlcesl'nin Kıbrıs Lig f-ympiyonulugu üze-rinde oynıyacağn rol büyük ol-duğundan, Temmuz ayı olma-sına rağmen binlerce seyirci bilhassa Iilmasollu seyirciler stadı hıncahınç doldurmuştu.

Çet lnka/a takımının oyunun ilk dakikalarından itibaren gü-zel paslarle Ael kalesini sıkış-t ı rmağa başladığı müşahade e-cüllnce, Türk seyircileri Çetin-kayalıların oyun tarzına itimat etmekte tereddüt etmemişlerdi. Maamafih Ael'e karşı Solaç.U Ali İle Solle Defteralı 'nın iı ne hal ise 'iurgun oynamaları ve hiç bir zaman takımlarına faydalı olabilecek bir oyun karmağı (izlememeleri cidden teessüfe ?ayendı!

Acaba bu oyuncularıma forumları'.ıdan düşük mü idi-ler? *eya!(ut oynamıyacak ka-f'.ır rahaıız mı idiler? Yoksa

lamda ."j ıoilerine tevdi edl-•n vazifeie-'in ehemmiyetini ve

mesuliyetini müdrik değill'-r-. yJI ?

Evet, bu üç sualin cevabın efkârı umumiyeye ve bu M oyuncumuza bırakıyoruz ?

Pek tabiî bu halleri sahada bizzat müşahade eden diğer • ınculann da maneviyatla-1 her halde kıvılmışolacak kl o-yunun büyük bir kısmında mu-t ad küvetimizi kaybetmece mecbur kaldık. Gönül isterd'.ki her elemanımız galibiyet aşkıy le ve mesuliyet duygusunu id-rak ederek oynasın ve iyi t i r sonuç temin edebilsin, jcakat beklenilen randımanı bazı o yuncularımızdan göremediği mizi İlâve ekmekle yanılmayız -annındayız.

BU a r a l a Ael takımının e-uerjik ve car.lıbir oyun oyna-

r ı n ı ve birçok defalar Çetin-aya kalesine tehlikeli anlar aşattığını t"a zikretmek lâzım

OYUN

»yuna 5.55 de hakem Faik Bey'ln idarejinde başlandı.

tik saniyelerden itibaren Çe-tinkaya ovuncularının İyi pas-larle Ael kalesini sıkıştırmağa başladıklarını müteaklb, oyun mütekabil hücumlarle cereyan etmeğe başladı.

Bu devr;de oyun her iki ta-kımın da sıkınlarıyle geçtikten sonra, 43 üncü dakikada Ael'in lıir hücumu esnesında sağ iç Aristo ilk Ael'golünü a tmağa muvaffak oldu. . n.ı golün akabinde hemen

hücuma geçen çetlnkayaMftr

teceği bir sırada yani 45 inci dakikada beraberlik gollerini kazandılar ve ilk devre de berabere sona erdi.

İKİNCİ DEVRE Bu devrenin 5 inci dakikasın

oa Çetinkaya'nın ikinci golü-nü attığını görüyoruz. Senter-for Erol sağ ta raf tan çok gü-zel ve zaviyeyi bulan bir şutla ikinci Çetinkaya golünü a.-;

mağa muvaffak oldu. 18 inci dakikada ise Ael'in sol-açığı takımını 2-2 beraberliğe ulaştırmakta gecikmedi.

25 inci dakikada Ael bir pe

Kıbrıs Meselesi "Elefteria" gazetesi Kıl»

n s meselesine temas eden bir makalesinde, Kıbrıs meselesinin Birleşmiş Mil-letlere götürüleceğini işa-ret etmekte ve ezcümle şöyle demektedir: "Kıbrıs meselesi Birleşmiş Millet-lere götürüldüğü takdirde, davamız ister kabul edil-sin, isterse edilmesin, bu hareket bizim için siyasî davamızın önemini artıra-cak ve Batı Dünyasını Kıb rıs meselesi etrafında dü-şünmeye mecbur bıraka-caktır."

70 Bin lira isteniyor Müteveffa D. Dianellos

varislerinden veraset ver-gisi ve kazanç vergisi ola-rak, ilgili makamların 70 bin lira talep etmekte ol-dukları bildirilmektedir.

Dr. Fazıl Küçük iki aydanberi Lozan ve

Pariste 'Tıbbî tetkiklerde bulunmakta olan Halkın gesi gazetesi sahibi D -Fazıl Küçük bey, geçen gün hava yoluyle geri dön-müştür. Dr. Fazıl Küçük hava alanında ailesi, dost-ları ve Federasyon ileri ge-lenleri tarafından karşılan mistir. Meslektaşımıza hoş geldiniz deriz.

Çardak'ın 7 inci Sayısı Çıktı

Memleketimizin en ileri sanatçılarını çevresinde toplamakta olan "Çardak,, dergisinin 7 inci sayıs: gerçek sanatçılarımızın ya zı, hikâye, şiir ve Kesimle-riyle.intişâr etmiştir. "Çnr dak" m bu sayısını oku . larımıza salık veriyoruz.

30 Temmuzda Dinlenecek

Kıbrıs Müftü namzetle-rine itiraz edenlerin beyan

Kıbrıs

BAHÇELERİNİN TAZE

LİMON

PORTOKAL

MANDARİN

sularından

hazırlanmış

PAMBAKYÂN Serinletici İçkilerini İÇİ]

Şeker İthali ı . Birleşik Krallıktan 14G2

İti kazanmışsa da topu avu- ton şeker ithali için, İlgili nameleri, 30 Temmuz tari-ta attılar. makam, E. Cirilli ve E. hinde dinlenecektir. Beyan

Bundan sonra Aei'ciler vı Pantell ides L â m a k a l ı f i r nameler i t e tk ik edecek o-malarma izin vermiştir. lan encümen heyeti: M. Yeni Birlik İsteniyor | Zekâ Bey, Vedat Derviş

Ael'cller "1 inci ve 35 inci dakikalarda Se-vim'in attığı iki golle 4-2 galip bir duruma geldiler.

37 İnci dakikada ise korn» den gelen topu Çetinkaya srii-terhafı Oğuz üçüncü Çetin'-;. -ya golünü kafa ile ağlara tak-masını bildi ve bu suretle m«ç da 4-3 Ael'in galibiyetiyle sona erdi. Ael de bu suretle 22 pu vanle 1952 - 1953 Kıbrıs L 'g şampiyonluğunu kazanmış ol-lu.

Akel Partisi genel sek-reteri Papayuannu Kıbrıs Başdespotu Makariosa hi-taben yayımladığı bir ma-kalede, Kıbrıs davasının halledilmesi ve Maarif me-selelerinde başarı sağlana-bilmesi için, muhakkak su-rette Rum cemaatının bir-leşmesi icabettiği iddia o lunmaktadır. 1 • 1 - g

B E Y R U T Yaz Gezisi

Leymosunlu Gavıil Marateftis tarafından Organize edilmiştir.

28 Ağustos, 1953 tarihinde en lüks Golden Isles vapuruyle Leymosundan haraket edilecek ve 30 Ağustos, 1953 tarihinde yine Leymosuııa geri gelinecektir.

BİLET £10-0-0 Gidiş geliş bileti sandal ücretleri, pasport

çıkarması Beyrut ve Lübnanda gezilmeğe 'değer yerleri gezme ücretleri v.s. mesarifat yukarıda gösterilen meblağa dahildir.

Yapacağınız bu seyahatten çok memnun kalacağınıza emin olarak sizde hemen aşağıdaki adreslere kaydolununuz. LİMASOL:: G. Marateftis Turist Yazıhanesi

(Mahkeme Meydanlığında) IEFKOŞA: Umumi Turist Yazıhanesi

Müftü Raci Sok. 41 (Atatürk Meydanı) MAGUSA: G. Zeybek Turist Yazıhanesi

(İDEAL Yazlık Sineması yanında) RAF: Evribidi Manoli

(K. Stilyanidi Avukat yazıhanesi)

bey ve H. Ekrem bey'den müteşekkil üç Türk haki-midir. B A F R U M İLK O K U L

K O M İ S Y O N L U Ğ U -. , A T A Y İ N O L U N D U -

L A R Aşağıdaki şahıslar İlk Okul

kanunlarının 16 ıncı maddesi mücibince, Ekselâns Vali Ve-kili taraf ından Baf Kasabası ilk Okul Komisyonluğuna ta-yin olunmuşlardır. 1. Mr. D. Kakathymil M.BK (Limasol Kaza Hakimi) Baj-k a n 2. D. F. Pafpides (Kaza dok-toru) Asbaşkan 3. M. Ch. Papaharalâmbos (Baf tik Okul Müffettiş vekili) AZA..

- •:•>' •:«• •»> •»> •:•> •:•:• •:•>••« DİKKAT! DİKKAT! Taksitle Kadın ve Erkek Kol Santiarı

îsviçrenin en meşhur markalarından olan "ÂVALON DE LUX" matlarımız vasıl olmuştur.

Peşin ve taksitle satılmakta olnn bu saatlardan bir de siz alınız.

UMUMt SATIŞ VERİ:

GARB1S AZİZYAN Müftü Ziya Efendi Sokağı

MttnUr Bey Blok No. :il I.efkıı«n M (Arabahmet Camii Yani) » H I • MMOKMMS w —

İ L A N O F I X LANOFIF Aile yün örgü makineleri-

miz yetişmiştir. Viktorya Kız Okulu sa-lonunda öğretime devam ediliyor. Vakit kaybetmeden öğretime kayıt olunuz. Böylelikle ailede 15 günde bir san'at yara-tabilirsiniz.

A N K ŞİRKETİ Asma Altı No. 32

Lefkoşa P. K. 728, TeL 451>

B İ R B A Y A N A R A N I Y O R

ANK Müessesesinde çalına-cak bir bayan aranmaktadır. Namzetlerin yün İşi İşlemeyi öğrenebilecek ve başkalarına bu işin tekniğini öğretebilecek kabiliyette olması şarttır. Bum ca bilenler tercih edilecektir.

isteklilerin en geç 18 Tem-muza kadar ANK müessesesi-ne müracaat etmeleri reca o-hınur. MÜRACAAT ADRESİ:

Asmaaltı Sokağı No. 32 Posta Kutusu 728

Tel: 4548 Lefkoşa.

Dökmeci

Kıbrıs Hamur Sanayii (STROVOLO)

"KIBRIS" makarnaları lezzetli ve kalite itibarı ile pek üstündür. Çamur haline gelmez-ler, ekşimezler. Onları deneyiniz ve göreceksiniz ki daima "KIBRIS" makarnaları isteyeceksiniz.

İ L Â N Adanın herhangi bir ye-

rinde olursa olsun yapıla-cak düğün ve partiler için en modern JAZ BANT ta-kımı emrinize hazırdır.

Müracaat Yeri: ARTIN

Tel: 3859 Dizilip Basıldığı Yer

"BOZKURT" Basımevi Asmaaltı No.76 Lefkoga-Kıbnı

Senelerdenberi eksikliğini gördüğü-! müz TÜRK DÖKMECİ bu gün emrinize i hazırdır. '''

Atelyemizde her nevi Dökmeciliğe I ait iş yapıldığı gibi Elektrik Kaynağı dafiı ! yapılır. '"fi

Bir defa bizi ziyaretiniz doğrulup-\ muzu ispata kâfidir.

Müracaat Yeri: ÖMER AKAY

Asma altı Mehmed Küçük Sokağı No-

LEFKOŞA. « M l l l l l l l l l l l l l l l l l l t l l l l l l l M I I I I I I I I I I I I M t t I H I M l I M t t M M M t t M M t t I M M t t H İ H K

I Şirin plaj Yazın en sıcak ayları Teınmu; J

Ağustostur. Hafta sonu tatilleriniz * , rahat ve en güzel şkelide geçirebıleceg sahil ŞİRİN PLAJDIR. ..

Lâptamn en havadar sahili ve w ^ & pınar sularının denize döküldüğü_ * 1 PLAJ Gazinosu bütün misafirleri W> I nun edecek fevkalâde servise maU»»-

H ü s e y i n Mevlıd

ti

L IAD TARAFIMDAN SM VISJ TÂI