‘dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · edebiyat fakültesi türk dili...

8
Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak” adlı kon- feransa Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nurullah Çetin konuş- macı olarak katıldı. 3. SAYFADA www.ahaber.anadolu.edu.tr ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAFTALIK İLETİŞİM GAZETESİ SAYI: 578 14 - 20 MART 2011 Anadolu Üniversitesi Proje Birimi ve Öğrenci Kulüpleri Koordinatörlüğü iş birliği ile düzenlenen EURODESK Ana- dolu Üniversitesi Gençlik Projeleri Eği- timi, 26–27 Şubat günlerinde gerçekleştirildi. Programa 36 öğrenci ku- lübünün temsilcisi katıldı. 3. SAYFADA Bu yıl ilki düzenlenen ve İletişim Bi- limleri Fakültesi’nin ev sahipliği yaptığı “Geleceğin Medya Profesyonelleriyle Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Sor- gula(t)ma Atölye Çalışması”na farklı üni- versitelerden iletişim ve sosyoloji eğitimi alan öğrenciler katıldı. 2. SAYFADA Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araş- tırma Merkezi, “Dünya Emekçi Kadınlar Günü Buluşması” etkinliğinde “İsyan-ı Nisvan” adlı bir belgesel film gösterimi ve söyleşi gerçekleştirdi. 2. SAYFADA Söyleşi “E-öğrenme eğitim ve öğretime yeni bir boyut kazandırdı.” 7. SAYFADA Anadolu Üniversitesi Kurumsal Belle- ğini oluşturma çalışmaları kapsamında görevlendirilen Prof. Atilla Atar başkanlı- ğındaki “Anadolu Üniversitesi Kurumsal Belgeliği Danışma Kurulu” İngiltere ve Al- manya’daki müzelerde araştırma ve ince- lemeler gerçekleştirdi. 5. SAYFADA Türk Mutfağı Araştırma ve Uygulama Birimi tarafından düzenlenen Hitit Mut- fağı semineri, 28 Şubat’ta yapıldı. “De- neysel Bir Arkeoloji Çalışması Olarak Hitit Mutfağı” adlı kitabın yazarlarından Menşure Solak, Hititlerle ilgili ilk bulgu- nun “Yemek yiyeceksin, su da içeceksin” sözü olduğunu söyledi. 3. SAYFADA ‘Kurumsal bellek için katkı bekliyoruz’ ‘İstiklal Marşı pek çok ögeyi barındırıyor’ ‘Boğaziçi’ndeki Almanya’ geçmişe ışık tutuyor Uzmanlar Hitit mutfağını anlattı Öğrenci kulüplerine interaktif eğitim Sanatçıları çalıştayda buluşturduk Eğitim Fakültesi tarafından düzenlenen III. Ana- dolu Sanat Çalıştayı 8-10 Mart günleri arasında farklı sanat ve disiplinlerden sanatçıları ve öğrencileri Ana- dolu Üniversitesi’nde bir araya getirdi. 4’DE Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sorgula(t)ma atölyesi ‘Kadın hareketinde pek çok yeni düzenleme var’ Rektör Prof. Dr. Davut Aydın, üniversitemizin kadın mensuplarına bir kokteyl verdi. Üniversitemizin kadın çalışanları, Rektör Prof. Dr. Davut Aydın’ın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla verdiği kokteylde bir araya geldi. Kadınların üniversite yönetiminde daha fazla yer al- masını istediklerini belirten Aydın, “Dilerim bir gün benim yerimde de bir kadın rektör olur” dedi. 2’DE ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ “Boğaziçi’ndeki Almanya” sergisi AÖF Sergi Salonu’nda açıldı. Serginin açılı- şına Almanya Federal Cumhuriyeti İs- tanbul Başkonsolosu Brita Wagener ile Rektör Prof. Dr. Davut Aydın katıldı. Sergi, I. Dünya Savaşı öncesinde Al- manya ve Osmanlı Devleti arasındaki ilişkiler ile İstanbul’da yaşayan Almanla- rın ve anadili Almanca olanların günlük yaşamlarını ele alıyor. 6. SAYFADA Öğrenci Görüşleri Eczanelerde ilaç dışı ürünlerin satışı hakkında ne düşünüyorsunuz? 8. SAYFADA Üniversitemiz ile Cambridge Üniversitesi Yayınları arasında dil öğretiminde işbirliğini içeren bir proto- kol imzalandı. Proje ile Cambridge Üniversitesi Ya- yınları’ndan seçilen ders materyalleri, üniversitemiz işbirliği ile Açıköğretim öğrencilerinin uzaktan eği- tim ile İngilizce öğrenmelerini sağlayacak. 5’DE Cambrıdge Yayınları ile işbirliği protokolu

Upload: others

Post on 29-May-2020

5 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

� Edebiyat Fakültesi Türk Dili veEdebiyatı Bölümü’nün düzenlediği“İstiklal Marşı’nı Anlamak” adlı kon-feransa Ankara Üniversitesi Dil veTarih-Coğrafya Fakültesi öğretimüyesi Prof. Dr. Nurullah Çetin konuş-macı olarak katıldı. 3. SAYFADA

www.ahaber . anado lu .edu . t r ANADOLU ÜNİVERSİTESİ HAFTALIK İLETİŞİM GAZETESİ SAYI : 578 14 - 20 MART 2011

� Anadolu Üniversitesi Proje Birimi veÖğrenci Kulüpleri Koordinatörlüğü işbirliği ile düzenlenen EURODESK Ana-dolu Üniversitesi Gençlik Projeleri Eği-timi, 26–27 Şubat günlerindegerçekleştirildi. Programa 36 öğrenci ku-lübünün temsilcisi katıldı. 3. SAYFADA

� Bu yıl ilki düzenlenen ve İletişim Bi-limleri Fakültesi’nin ev sahipliği yaptığı“Geleceğin Medya ProfesyonelleriyleToplumsal Cinsiyet Eşitliğini Sor-gula(t)ma Atölye Çalışması”na farklı üni-versitelerden iletişim ve sosyoloji eğitimialan öğrenciler katıldı. 2. SAYFADA

� Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araş-tırma Merkezi, “Dünya Emekçi KadınlarGünü Buluşması” etkinliğinde “İsyan-ıNisvan” adlı bir belgesel film gösterimive söyleşi gerçekleştirdi. 2. SAYFADA

Söyleşi� “E-öğrenme eğitim veöğretime yeni bir boyutkazandırdı.” 7. SAYFADA

� Anadolu Üniversitesi Kurumsal Belle-ğini oluşturma çalışmaları kapsamındagörevlendirilen Prof. Atilla Atar başkanlı-ğındaki “Anadolu Üniversitesi KurumsalBelgeliği Danışma Kurulu” İngiltere ve Al-manya’daki müzelerde araştırma ve ince-lemeler gerçekleştirdi. 5. SAYFADA

� Türk Mutfağı Araştırma ve UygulamaBirimi tarafından düzenlenen Hitit Mut-fağı semineri, 28 Şubat’ta yapıldı. “De-neysel Bir Arkeoloji Çalışması OlarakHitit Mutfağı” adlı kitabın yazarlarındanMenşure Solak, Hititlerle ilgili ilk bulgu-nun “Yemek yiyeceksin, su da içeceksin”sözü olduğunu söyledi. 3. SAYFADA

‘Kurumsalbellek için katkıbekliyoruz’

‘İstiklal Marşıpek çok ögeyibarındırıyor’

‘Boğaziçi’ndekiAlmanya’geçmişe ışıktutuyor

UzmanlarHitit mutfağınıanlattı

Öğrencikulüplerineinteraktif eğitim

Sanatçıları çalıştayda buluşturduk

� Eğitim Fakültesi tarafından düzenlenen III. Ana-dolu Sanat Çalıştayı 8-10 Mart günleri arasında farklı

sanat ve disiplinlerden sanatçıları ve öğrencileri Ana-dolu Üniversitesi’nde bir araya getirdi. 4’DE

Toplumsalcinsiyeteşitsizliğinisorgula(t)maatölyesi

‘Kadınhareketindepek çok yenidüzenleme var’

Rektör Prof. Dr. Davut Aydın, üniversitemizin kadın mensuplarına bir kokteyl verdi.

� Üniversitemizin kadın çalışanları, Rektör Prof. Dr.Davut Aydın’ın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günüdolayısıyla verdiği kokteylde bir araya geldi.

� Kadınların üniversite yönetiminde daha fazla yer al-masını istediklerini belirten Aydın, “Dilerim bir günbenim yerimde de bir kadın rektör olur” dedi. 2’DE

‘Dilerim bir gün kadınrektörümüz olur’‘Dilerim bir gün kadınrektörümüz olur’

� “Boğaziçi’ndeki Almanya” sergisi AÖFSergi Salonu’nda açıldı. Serginin açılı-şına Almanya Federal Cumhuriyeti İs-tanbul Başkonsolosu Brita Wagener ileRektör Prof. Dr. Davut Aydın katıldı.Sergi, I. Dünya Savaşı öncesinde Al-manya ve Osmanlı Devleti arasındakiilişkiler ile İstanbul’da yaşayan Almanla-rın ve anadili Almanca olanların günlükyaşamlarını ele alıyor. 6. SAYFADA

Öğrenci Görüşleri� Eczanelerde ilaç dışıürünlerin satışı hakkında nedüşünüyorsunuz? 8. SAYFADA

� Üniversitemiz ile Cambridge Üniversitesi Yayınlarıarasında dil öğretiminde işbirliğini içeren bir proto-kol imzalandı. Proje ile Cambridge Üniversitesi Ya-

yınları’ndan seçilen ders materyalleri, üniversitemizişbirliği ile Açıköğretim öğrencilerinin uzaktan eği-tim ile İngilizce öğrenmelerini sağlayacak. 5’DE

Cambrıdge Yayınları ile işbirliği protokolu

Page 2: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

ANADOLU HABER

Sahibi: Rektör Prof. Dr. Davut AYDINGenel Yayın Yönetmeni

Rektör Danışmanı: Prof. Dr. Halil İbrahim GÜRCANSorumlu Yazı İşleri Müdürü: Prof. Dr. Erkan YÜKSEL

Yayın Koordinatörü: Uzman Ufuk TOZELİKTasarım Koordinatörü: Burcu ÜÇOK

Pazartesi günleri yayımlanır

Telefon: (222) 335 05 80 - 1790 Fax: (222) 330 74 40e-mail: [email protected]

Haber Merkezi: (222) 33505 80 - 24 96 - 24 97ISSN 1302-0005 Yayın Türü: Yerel süreli yayın

Anadolu Üniversitesi Basımevi’nde5300 adet basılmıştır.

Yıl: 12 Sayı: 578Bas›m tarihi: 14 Mart 2011

Editör: Meltem TÜRKERİTasarım: Harun VARSAKOĞLU

İsyan-ı Nisvanbelgeseli

H A B E R AnadoluHaber2

‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’

Hande ÇEVİK

� Bu yıl ilki düzenlenen ve İletişim Bi-limleri Fakültesi’nin ev sahipliği yaptığıGeleceğin Medya ProfesyonelleriyleToplumsal Cinsiyet EşitliğiniSorgula(t)ma Atölye Çalışması, farklıüniversitelerin iletişim ve sosyoloji öğ-rencilerinin katılımıyla, 3-4 Mart günle-rindegerçekleştirildi.EtkinliğeAnadolu,Ankara, Dicle ve Erzurum Atatürk Üni-versitesi’nden öğrenciler katıldı.

Atölyeçalışması,biryılsürecekvetop-lumsal cinsiyet konusunda medyadayer alan sorunları göz önünde bulun-durarak, bir televizyon programı örneğioluşturmayı amaçlayan projenin baş-langıcı özelliği taşıyor.

Kadınların Temsil Sorunu

Etkinlik süresince toplumsal cinsiyetfarkındalığı, toplumsal cinsiyet olgusu,toplumsal cinsiyet ve eşitsizliği, toplum-salcinsiyetvemedyadatemsilpratikleri,şiddettürleriveTürkiye’deaile içişiddetaraştırmasıverileriniokumak,cinselşid-det ve duygusal şiddet konuları mode-ratörler tarafından verilen kısa bilgininardından grup çalışmasıyla ele alındı.

Etkinlik çerçevesinde, Uzman Dr. Bil-lur Güngören Toplumsal Cinsiyet Far-

kındalığı konuluuygulamalı

bir ça-lışma yü-r ü t t ü .

Çalışmada,bireylerinkızveerkekçocuktercihlerindeki nedenler sorgulanırken,öğrenciler arasında yapılan tartışma-larda,kadınlarıntemsilsorununayerve-rildi. Dr. Billur Güngören, “Doğmamışçocuklarımıza bile roller yüklüyoruz.Her birimiz doğarken hem cinsiyeti-mizle,hemtoplumsalcinsiyetimizledo-ğuyoruz.” dedi.

ProjeninyürütücüsüveAnadoluÜni-versitesi İletişim Bilimleri Fakültesi öğ-retim üyesi Doç. Dr. İncilay Cangöz isetoplumsalcinsiyetkavra-mını “ Toplumsalcinsiyet, top-lumdayapılan-d ı r d ı ğ ı m ı zrolün ötesinde

özne olarak kendimizi kurduğumuz birşey.Doğumlabirliktecinsiyetle ilgiliula-şılamayanbirdurakvar.Cinsiyetleridol-durmaya çalıştığımız, kendimizikurmayaçalıştığımızbirkimlikvar.”söz-leriyle açıkladı.

Kadına şiddet ve bunun medyadakiyeri gündemiyle 4 Mart günü yapılançalıştayın ilk konuşmacısı ise AnadoluÜniversitesi İletişim Fakültesi SinemaTelevizyon Bölümü öğretim üyesi Yard.Doç. Dr. Canan Uluyağcı oldu. Uluyağcı,“Gazetehaberlerinebaktığımızdadahagörünür olduğu için, dahaçok fiziksel şiddet ko-nulu haberleri gö-rüyoruz. Yinebununlailişkilibir

konu olarak namus sadece kadınla iliş-kili bir kavram değildir. Fakat gazete-lerdenamusgenelliklekadınüzerindengösteriliyor.” diye konuştu.

Anadolu Üniversitesi İletişim Fakül-tesiSinemaTelevizyonBölümüöğretimüyesi Doç. Dr. Aysun Yüksel de “Kadınçalışmalarına baktığımızda kadının ye-rinin özel alan olduğunu görürüz. As-lında kadınlar kamusal alanda varlarfakat biz kadınları kamusal alanda neyaparken görüyoruz sorusunun büyükbir önemi var” dedi.

Toplumsal cinsiyetin sinema ve rek-lamlardakiyansımasınadeğinenYüksel,“Medyadediğimizyererkekegemenbiryerdir. Otomobil reklamlarına baktığı-mızda, erkeğin gücüyle otomobil ara-sında ilişki kurulduğunu görürüz”şeklinde konuştu.

Bir diğer oturumda konuşan konuş-macısıEskişehirOsmangaziÜniversitesiTıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Baş-kanı Prof. Dr. Yasemin Balcı ise aile içişiddetin önemli bir toplum sağlığı so-runu olduğunu belirterek şunları söy-ledi:

“Aile içişiddethemdoğrudanbirsağ-lık sorunu, hem de sağlığı etkileyenolumsuz bir faktördür. Adli Tıp olarakbizim görevimiz şiddet türleri ve aile içişiddetingüvenilirkanıtlarınıortayakoy-

maktır.”Eskişehir Tepebaşı Belediyesi Sı-ğınmaevi Müdürü Psikolog Miray

Korkmaz ise konuşmasında şid-detin psikolojik boyutunu ele

alarak, en tehlikeli şeyin ka-dını yaşadığı şiddetin so-

rumlusu olarak görmekolduğunu ifade etti.

‘Toplumsal cinsiyetimizle birlikte doğuyoruz’

Umut Yaşar İNAN

� Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü, 8Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü do-layısıyla üniversitemizin kadın mensup-ları için bir kokteyl verdi.

8 Mart akşamı Anadolu Üniversitesi

YunusemreKampüsüYemekhanesi’ndedüzenlenen etkinlikte Rektör Prof. Dr.Davut Aydın ve Rektör Yardımcısı Prof.Dr.MeryemAkoğlanKozakkonuklarıka-pıda karşıladı. Geceye rektör yardımcı-larıProf.Dr.AydınZiyaÖzgürveProf.Dr.

Naci Gündoğan ile Genel Sekreter ÇetinKaya da katıldı.

Gecede tiyatro sanatçısı Arzu Turan,“Ben Anadolu” adlı oyundan kısa birbölüm canlandırdı.

Oyununardındanbirkonuşmayapan

Rektör Prof. Dr. Davut Aydın, geceye ka-tılan tüm kadınlara ve etkinlikte yer alanherkese teşekkür etti. Prof. Dr. Aydın,“Üniversitemiz personelinin yüzde 41’ive öğretim üyelerimizin de yüzde 54’ükadın. Bunların içinde rektör yardımcı-

mızvar,dekanlarımızvar,müdürlerimizvar, daire başkanlarımız var. Biz sizdenbir tek şey istiyoruz: Kadınlarımızın üni-versite yönetimi içinde daha fazla yer al-ması. Dilerim bir gün benim yerimde debir kadın rektör olur.” dedi.

Üniversitemizin kadın çalışanları Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Rektörlüğün verdiği kokteylde bir araya geldi.

Neslihan KİRPİKLİ

� Anadolu Üniversitesi Kadın Çalış-maları Uygulama ve Araştırma Mer-kezi (AKÇUA), 8 Mart günü “DünyaEmekçi Kadınlar Günü Buluşması” et-kinliğinde “İsyan-ı Nisvan” adlı bir bel-gesel film gösterimi gerçekleştirdi.Öğrenci Merkezi Salon 2009’da yapı-lan gösterimin ardından bir de söyleşidüzenlendi.

AKÇUA Başkanı Doç Dr. İncilay Can-göz’ün merkezi tanıtan konuşması-nan ardından gerçekleşen söyleşininmoderatörlüğünü ise Edebiyat Fakül-tesi Sosyoloji Bölümü’nden Yard. Doç.Dr. Hatice Yeşildal yürüttü. Yeşildal,Türkiye’de kadın hareketinin 80’li yıl-larla birlikte kitleleştiğini ve yine budönemde gerçekleştirilen etkinliklerile 1990 yılından itibaren pek çok yenidüzenlemenin yapıldığını söyledi. Ye-şildal’a göre bu düzenlemeler ara-sında 1990 yılında Kadın EserleriKütüphanesi kurulması, seks işçile-rine tecavüz edildiğinde indirim uygu-lamalarının kalkması, kadınınçalışmak için eşinden almak zorundakalması ve 93 yılında Kadın Daya-nışma Merkezi ve Sığınma Evlerininaçılması yer alıyor.

Gecede, Ben Anadolu adlı oyundanbir bölüm canlandıran tiyatro sanatçısı

Arzu Turan büyük beğeni topladı.

Yunusemre Kampusü’ndeki yemekhane8 Mart’ta Anadolu Üniversitesi’nin

kadın çalışanlarını ağırladı.

Yard. Doç.Dr. HaticeYeşildal

Doç. Dr.İncilayCangöz

Doç. Dr.AysunYüksel

Prof. Dr.Yasemin

Balcı

Page 3: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

H A B E RAnadoluHaberEditör: Araş. Gör. Onur BEKİROĞLU

Tasarım: Burcu ÜÇOK 3

‘İstiklal Marşıpek çok ögeyibarındırıyor’

KariyerEkspresiAnadolu’da

‘Türkiye’ningeleceğiturizmdir’

Gökhan YILMAZ

� Tek günlük organizasyonlar halinde,bir roadshow olarak üniversite kulüp-leri iş birliğiyle düzenlenenve 18 üniver-site ziyaretini kapsayan KariyerEkspresi’nin üçüncü durağı 4 Martgürü Anadolu Üniversitesi oldu.

Marketing Anadolu Kulübü ve Üni-aktivite iş birliği ile gerçekleşen ve ala-nında uzman isimlerin konuşmacıolarak katıldığı etkinlik, Kongre Mer-kezi’nde gerçekleştirildi. 5. En AktifKulüp Yarışması kapsamında gerçek-leşen etkinlikte öğrencilere katılımbelgesi de verildi.

Etkinlikte “Future Talks”, “LCW ileKariyer”, “Stratejik Bakış Açısı”, “Birey-sel ve Sosyal Gelişim” ve “BusinessTalk” başlıklı konularda öğrencilere bil-giler verildi. Etkinlikte; Mobilera GenelMüdürü Zehra Öney “Geleceğin İş Mo-delleri ve Meslekleri”, LCW MağazacılıkSorumlu ve Yönetici Personel SeçmeMüdürlüğü İşe Alım Uzmanı Onurİzbul da “Moda Parekendeciliğinde Ka-riyer” isimli sunumlar gerçekleştirir-ken, JCI Dünya VP ve Stratejik İşlerKurucusu İsmail Haznedar “StratejikYönetimin Kariyerinizdeki Önemi”,

Gençtur Kurucusu ve Sos-yal Girişimcilik Uzmanı

Hülya Denizalp “Bi-reysel ve Sosyal Geli-şimde Ders DışıEtkinliklerin Önemi”

ve WON Kurucu OrtakLevent Soygül ise “Marka

Yönetimi ve SporPazarlaması”konusundabilgi verdi.

Hande ÇEVİK

� Türk MutfağıAraştırma ve Uygu-lama birimi tarafın-dan düzenlenenHitit Mutfağı semi-neri, 28 Şubat günüEskişehir Meslek Yük-sekokulu seminer sa-lonunda gerçekleşti.

Konuk konuşmacı-lardan Metro Gastrodergisinin yayın yönet-meni ve editörü AyşeNilhan Aras, “Ana-dolu’da aslında değişikyerlerde aynı yemekleryapılıyor. Mutfak kültürü göçlerle, sa-vaşlarla ve onun uzantısı olan yerleş-melerle yayılıyor. ArkeologlarHititlerin Anadolu’ya gelişi konu-sunda farklı görüşlere sahip. Bilimselkanıtı olmamakla birlikte benim gö-rüşüm Kafkaslar’dan geldikleri yö-nünde. Çünkü bugün Çorum’dayapılan bir yemek Hitit mutfağını

anımsatacak düzeyde” dedi. Hititmutfağını konu alan “Deneysel BirArkeoloji Çalışması Olarak Hitit Mut-fağı” adlı kitabın editörlüğünü deyapan Nilhan Aras, “ Kitabımız özelbir yarışmada Dünya’nın en iyiyemek tarihi kitabı seçildi” sözleriylekitabın önemine dikkat çekti.

Aynı kitabın yazarlarından ÜlküMenşure Solak ise, Hititlerin yeme

içme alışkanlıklarını anlattı. İn-sanların var olduğu günden bu-güne beslenmek için çabaharcadıklarını belirten Solak,Hititlerle ilgili ilk bulgunun“Ekmek yiyeceksin, su da içe-ceksin” sözünün çevirisi oldu-ğunu belirtti. Solak, “Odönemde yemeklerde susamyayı kullanılmış, zeytinyağıise kutsal törenlerde ve kralasunulan yemeklerde kulla-nılırmış. Genellikle sakatataönem verildiği görülüyor.Yemeklerde nar kullanıldığı

düşünülüyor. Hititler elemeyibilmiyorlar, genellikle öğüterekyemek yapıyorlar. Farklı tahıl ürünle-rinden ekmek yapıldığını biliyoruz.Farklı şekillerde, farklı amaçlarla ek-mekler yapılıyor. Örneğin özür dile-mek için ekmek yapıldığı öğrenilmiş”diye konuştu.

Seminerin uygulaması ise MutfakSanatları Dersi kapsamında, Taş Bi-na’nın mutfağında yapıldı.

Umut Yaşar İNAN

� Anadolu Üniversitesi Proje Birimi veÖğrenci Kulüpleri Koordinatörlüğü işbirliği ile düzenlenen EURODESK Ana-dolu Üniversitesi Gençlik Projeleri Eği-timi, 26 – 27 Şubat 2011 tarihleriarasında gerçekleştirildi.

AnadoluÜniversitesi'ndefaaliyetgös-teren 36 öğrenci kulübü temsilcisininkatıldığı interaktif eğitim programı,gençleriAvrupafırsatlarıkonusundabil-gilendirmek ve proje üretmelerine yar-dımcı olmak üzere şekillendirildi.Eğitimler ile ilgili bilgi veren Öğrenci Ku-

lüpleriGenelKoordinatörüÖğr.Gör.Dr.M. Gökhan Turan, Gençlik Programıkapsamında öğrenci kulüplerinin de-ğerlendirebilecekleri pek çok fırsat bu-lunduğunu ve öğrencilerin projefikirlerini bu program ile gerçeğe taşı-yabileceklerini belirtti. İki gün devameden eğitimde, Proje Birimi’nden YelizErkoç, Uluslararası İlişkiler Birimi’ndenEzel Gündoğdu ve Gülsüm Karamaneğitmenolarakgörevyaptılar.Eğitmen-ler Gençlik Programı kapsamında yeralanprojelervefırsatlar içinhertürlüso-ruyu “[email protected]” adresinden

yanıtlayabilecekler.Anadolu Üniversitesi Proje Birimi,

Türkiye Ulusal Ajansı tarafından genç-ler için eğitim ve gençlik alanlarındakiAvrupa fırsatları ve gençlerin Avrupafaaliyetlerinekatılımıhakkındabilgisağ-layan Avrupa Bilgi Aktarım Ağı EURO-DESK temas noktalarından biri olarakseçilmişti. Bu doğrultuda çalışmalarınahız veren EURODESK Anadolu Üniver-sitesi, gençlere Avrupa fırsatları ile ilgigüvenilir ve doğru bilgi sunmak, genç-lerin Avrupa bilgi ağına eşit olarak erişi-mini sağlamak gibi amaçlar

doğrultusunda, 26 – 27 Şubat 2010 ta-rihleri arasında Anadolu ÜniversitesiÖğrenci Kulüpleri için bir Gençlik Prog-ramı eğitimi düzenledi. Eğitimde Av-rupa Birliği Gençlik Programları başlığıaltında yer alan Eylem Programları ikigün süresince detaylı olarak aktarıldı.Sunumçeşitlioyunlarlave interaktifbirşekilde gerçekleştirildi.

Avrupa Bilgi Aktarım Ağı EURODESKhakkındakigelişmelereveprojeçağrıla-rına ulaşmak içinhttp://eurodesk.ua.gov.tr adresi ziyaretedilebilir.

Gökhan YILMAZ

� EdebiyatFakültesiTürkDili veEdebi-yatıBölümü’nündüzenlediği “İstiklalMarşı’nıAnlamak”adlıkonferans,2MartÇarşambagünügerçekleştirildi.ÖğrenciMerkeziSalon2009’dayapılankonfe-ransaAnkaraÜniversitesiDilveTarih-CoğrafyaFakültesiöğretimüyesiProf.Dr.NurullahÇetinkonuşmacıolarakkatıldı.KonferansınsonundaProf.Dr.Çetin,ki-taplarınıöğrenciler için imzaladı.

İstiklal Marşı’nın kültür şiiri olduğunubelirten ve “İstiklal Marşı, içeriğinde pekçok ögeyi barındırıyor” diyen Prof. Dr.Çetin, İstiklal Marşı’nın, Türk milletinekurtuluş için ümit vermek amacıyla millimücadele yıllarının tam ortasında yazal-dığını kaydetti. Prof. Dr. Nurullah Çetin,“İstiklal Marşı, bizim temel kaynakları-mızdan biridir ve yaşadığımız sorunlarınçözümünü bulabileceğimiz bir kaynak-tır. Aynı zamanda da hem heyecan vemoral veren bir metin hem de bizim is-tiklal anlayışımızın manifestosu niteliğin-dedir” diye konuştu.

Kulüplere interaktif eğitim programı

Umut Yaşar İNAN

� Turizm ve Otel İşletmeciliği Yük-sekokulu(TOİYO) Müdür YardımcısıDoç. Dr. Dündar Denizer tarafındanyürütülen Turizm Seminerleri kapsa-mında, Kültür ve Turizm BakanlığıTanıtma Genel Müdürü CumhurGüven Taşbaşı, Anadolu Üniversite-sinin konuğu oldu. 2 Mart Çar-şamba günü TOİYO Amfi II'degerçekleştirilen ve Kültür ve TurizmBakanlığından Doç. Dr. Enis Tulça ileEskişehir Kültür ve Turizm MüdürüAli Osman Gül'ün de katıldığı söyle-şiye, öğrenciler ibüyük ilgi gösterdi.

Türkiye’nin Geleceği Turizmdir

Cumhur Güven Taşbaşı, "Türkiye,dünyada turizmin çok hızlı bir geli-şim içerisinde olduğu ülkelerindenbiri. Turizm öyle bir sektör ki örne-ğin tekstil, gıda, ulaşım gibi yaklaşık22 sektörü canlı tutmakta. Şu andünya üzerinde 1 milyar insan seya-hat etmekte ve busayı ileride dahada artacak. Türki-ye'nin geleceği tu-rizmdir. Amabunun için Türki-ye'nin merak edi-len olmasıgerekmektedir."dedi.

Konuk yazarlar Hitit mutfağını anlattı...

ZehraÖney

Prof. Dr.Nurullah

Çetin

CumhurGüven

‘Ekmek yiyeceksin; su da içeceksin’

Page 4: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

H A B E REditör: Uzman Ufuk TOZELİKTasarım: Evren TÜRKGELDİ4 AnadoluHaber

‘Masallarşiddet vepornografiiçeriyor’

MMF’denhazırlıköğrencilerineoryantasyon

Liderlik ve kalkınma zirvesi

Mehmet Demirkan DEMİRKAYA

� AçıköğretimFakültesinin2011-2012eğitimdönemi içinLaborantveVeteri-nerlik Sağlık Önlisans programlarınayönelik hazırlanacak yeni kitaplarıneditör ve yazarları 4 Mart günü bilgi-lendirme toplantısı için Öğrenci Mer-kezi’nde bir araya geldi.

Toplantıya Ders Kitapları Ünitesi Yö-neticisi Prof. Dr. Levend Kılıç, Ünite Yö-netici Yardımcısı Doç. Dr. MüjganBozkaya, Araş.Gör. İremErdemAydınile Eğitim Tasarımı Uzmanları Doç. Dr.MuratAtaizi, Yard.Doç.Dr.FigenÜnalÇolak ile Ankara, Uludağ, Kırıkkale ve

19 Mayıs Üniversitesi Veterinerlik Fa-külteleri öğretim üyeleri katıldı.

Prof.Dr.LevendKılıçkonuşmasında"Sizleriburadaağırlamaktanmutluyuz.Umarımkitaplarbitincetekrarburadabululup kutlayabiliriz. Bugün buradakitap editörlerimize ve yazarlarımızakısabirsunumyapıcağızvebusonumdoğrultusunda yazarlarımızdan kitap-larını yazmalarını bekleyeceğiz." dedi.

Doç. Dr. Murat Ataizi de konuş-masında editör ve yazarlara kitap-lar ve yazım kuralları hakkındabilgiler verdi.

Toplantı sonrası konuşan Açıköğre-

tim Fakültesi Dekan Yardımcısı Yard.Doç. Dr. Mehmet Emin Mutlu, "Bu yıldönemlik sisteme çevrilen 11 prog-ram için editör kitap yenileme sürecibağlamında bir dizi toplantı gerçek-leştirdik. Bu üçüncü toplantımız. Bu-günkü toplantımızda, Laborant veVeterinerlik Sağlık Önlisans programı-nın yeniden yazılan kitapları için edi-tör ve yazarlar toplantısını yapıyoruz.Öğretim üyesi arkadaşlarımıza, kitapyazımı ve takvim hakkında bilgilerverdik ve önümüzdeki dönem, buprogramda okuyacak öğrenciler içinkitaplar hazırlanacak." dedi.

Duygu KEÇELİ

� AIESEC Eskişehir Şubesi’nin düzen-lediği Liderlik ve Kalkınma Zirvesi’ninikincisi 4-5 Mart günlerinde AtatürkKültür ve Sanat Merkezi Opera ve BaleSalonu’nda gerçekleştirildi. Etkinliğinaçılış töreninde konuşan AIESEC Eski-şehir Şube Başkanı İsmail Yağıcı, AIE-SEC’in firmaları ve öğrencileri biraraya getirerek firmaların duyarlı, ka-liteli ve öğrenmeye açık insan kayna-ğına ulaşmasını, öğrencilerin isekendilerine uygun iş alanlarını belir-

lemelerini ve lider-lik, kurumsal

iletişim ve ino-vasyon gibikonularda yet-

kinlik kazanmalarını amaçladığınısöyledi.

Keramika Seramik Genel MüdürüEmin Yüce, iş hayatının küreselleşti-ğini vurgulayarak öğrencilerin kendi-lerini iş hayatına hazırlarkendünyanınheryerindeçalışabilecekni-telikleri kazanmaları gerektiğini be-lirtti. Yüce, bu tür etkinliklerin, işyaşantısının gerekliliklerini anlamakiçin önemli olduğuna dikkat çekti.

Endel Şirketler Grubu’ndan Endüs-tri Mühendisi Cüneyt Ünver ise firma-larla ilgili bilgilerininternet or-tamındasınırlı ol-duğunu

ifade ederek, bu tür etkinliklerle dahaayrıntılı ve sağlıklı bilgiye ulaşabilme-nin önemini vurguladı.

Açılış konuşmalarının ardından İs-mail Yağıcı, AIESEC’i tanıtan birsunum gerçekleştirdi.

Etkinliğin ilk gününde, Bersay İleti-şim’den ve aynı zamanda AnadoluÜniversitesi İletişim Bilimleri FakültesiöğretimüyesiProf.Dr.AliMuratVural,Secret CV CEO’su Okan Tütüncü, JCIDünya Başkan Yardımcısı İsmail Haz-nedar ve Toyota İnsan Kaynakları Müdürü TuğbaÇörtelekoğlu su-numlarını ger-çekleştirdi.

Simge AKSU

� Eğitim Fakültesi’nin düzenlediğisöyleşiye konuşmacı olarak katılan“Masallar ve Toplumsal Cinsiyet” kita-bının yazarı Melek Özlem Sezer, ma-salların çok ayrıcalıklı bir türolduğunu ancak yeteri kadar değergörmediğini söyledi.

İkinci Hikayeler Anlatır

8 Mart günü Eğitim Fakültesi Semi-ner Salonu’nda gerçekleştirilen söyle-şide çoğu kişinin masalın ideolojikyanına dikkat etmediğini belirtenSezer, “Masallar aslında ideolojiktirlerve bilinçaltını etkilerler. Masallar sim-geleri ve genetik kodları kullanır vebu sayede klasik masallar ikinci hikâ-yeler anlatır. Bu hikâyeler bilinçaltınaişlediği için biz hiç fark etmeden bun-ları alırız ve uygularız.” dedi.

Toplumsal cinsiyet açısından ma-salların içinde şiddet, pornografi gibipek çok olguyu barındırdığına işareteden Melek Özlem Sezer, kitabında

masala neresinden ba-kılırsa bakılsın dişil

bir konu oldu-ğunu ve doğur-ganlığının sınırtanımadığını

ifade ediyor.

Simge AKSU

� Mühendislik Mimarlık Fakültesi(MMF) önümüzdeki öğretim yılında öğ-rencisi olacak hazırlık sınıfları için biroryantasyon programı düzenledi. 9Mart günü MMF Seminer Salonu’ndagerçekleştirilen etkinlikte dekan Prof.Dr. Tuncay Döğeroğlu öğrencilere fa-külte hakkında çeşitli bilgiler verdi.

Fakültenin kurumsal geçmişi hak-kında açıklamalar yapan Prof. Dr. Dö-ğeroğlu, 1997 yılında taşındıkları İkiEylül Kampusü’de 3 bine yakın öğ-renci, 175 Akademik personel ve 60idari personel olduğunu söyledi.

1997 yılından bu yana 2500’ünüzerinde mezun verdiklerini ifadeeden Döğeroğlu, Anadolu Üniversi-tesi’nin temel değerleri olan yaratıcı-lık, insan odaklılık, evrensellik,mükemmellik, yenilikçilik ve yaşamboyu öğrenme hakkında bilgiler verdi.

Etkinlikte Erasmus ve Farabi deği-şim programlarnın yanı sıra öğrenci-ler bölümleriyle ilgili kulüplerhakkında da bilgilendirildi. Döğeroğlu,öğrencilerden fakültenin ve üniversi-tenin sunduğu imkânlardan yararlan-malarını istedi.

Prof. Dr. Tuncay Döğeroğlu, prog-ramda fakültenin öğrenci işleri perso-neli ile öğrencileri tanıştırdı.Programın ardından öğrenciler kulüp-ler ile de tanışma fırsatı buldu.

Yeni kitapların editör veyazarları bir araya geldi

Hale KARAKAYA

� Eğitim Fakültesi tarafından düzenle-nen III. Anadolu Sanat Çalıştayı 8-10 Martgünleri arasında farklı sanatve disiplinler-den sanatçıları ve öğrencileri AnadoluÜniversitesi’nde bir araya getirdi.

Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar EğitimiBölümü’nün iç ve dış mekânlarında ger-çekleştirilen ve Tepebaşı Belediye Baş-kanı Dt. Ahmet Ataç’ın da katıldığıçalıştayın açılış töreninde Rektör Prof. Dr.Davut Aydın bir konuşma yaptı. Aydın,III. Anadolu Sanat Çalıştayı’na ilk iki çalış-taydan farklı katılımların olduğunu vebu çalıştayda yerel yönetimlerile üniver-sitelerin de yer aldığını söyledi.

UlusalDüzeydekiSonÇalıştay

Anadolu Üniversitesi’nin ulusal dü-zeyde seminer, sempozyum ve çalıştay-ları kaldırdığına değinen Aydın, III.Anadolu Sanat Çalıştayı’nın ulusal düzey-deki son çalıştay olduğunu söyledi.Aydın, “Yunus Emre Entitüsü ve İş BirliğiGeliştirme Ajansı Türkiye’yi yurtdışındasanatta ve bilimde tanıtmak üzere kurul-muş resmi kuruluşlar. Biz Yunus EmreEnstitüsü ile birkaç aydan beri toplantılaryapıyoruz. Biz bu çalıştaya katılan arka-daşlarımızdan Yunus Emre Enstitüsüiçin proje istiyoruz. Çalıştayı uluslararasıalana taşımak için workshoplar yapılabi-lir. Bütün bu sergileri taşıyabiliriz” dedi.

Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yük-sel Kocadoru da Anadolu Sanat Çalış-tayı’nın Anadolu Üniversitesi’nin veEğitim Fakültesi’nin kurumsal kimliğinindoğal bir parçası haline geldiğini söyledi.Kocadoru, Türkiye gibi ülkelerde öncelik-lerin farklı olması ve sanatın bunlarıniçinde yer almaması nedeniyle Türkiyegibi ülkelerde sanatçının işinin zor oldu-ğunu kaydetti.

Sanatı insan olmanın ve insan kalma-nın temel öğesi olarak ifade eden Koca-doru, “Mustafa Kemal Atatürk’ün dedediği gibi; sanatsız kalmış bir toplumunana damarları kopmuş demektir, çünkütemel değerler dediğimiz sevgi, saygı,hoşgörü, birlikte var olma gibi özellikleri-miz hep sanatla beslenir ve sanat saye-sinde ayakta kalır. Bilim, sanat ve kültürüçgeninde önemli katkılar sağlayan üni-versitemiz ve fakültemiz, bugün buradafarklı şehir ve farklı üniversitelerden sa-natçıları ağırlamakta. Bizim son üç yıldagerçekleştirdiğimiz sanat çalıştaylarımızumarım diğer üniversitelere de örnekolur ve sanata katkımız ve desteğimiz buşekilde devam eder” diye konuştu.

Güzel Sanatlar Eğitimi Bölüm BaşkanıYard. Doç. Numan Arslan da konuşma-sında Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümühakkında bilgi verdi. Arslan, 1985 yılındaEğitim Fakültesi bünyesinde açılan GüzelSanatlar Eğitimi Bölümü’nün bugünebirçok sanatsal, kültürel etkinliğe imza at-tığının altını çizdi.

Çalıştaya katılan sanatçı Ekrem Kahra-man ise yaptığı konuşmada Eskişehir’insanat geçmişinin 30 yıla yakın olduğunubelirterek, “30 yıla yakın sanat geçmişiolan şehirde sanatın geriye gittiğini vesanat ortamlarının azaldığından söz edi-liyor. Tabii ki bu bir eleştiri konusudurancak geç kalınmış bir konu değildir”dedi. Sanatçıların öğrencilerde birlikteatölye çalışmaları gerçekleştirdiği çalış-tayda ortaya konan eserler bir sergiyle sa-natseverlerle buluşturulacak.

Sanatçılarçalıştaydabuluştu

İsmailYağıcı

MeltemÖzlemSezer

Cüneyt Ünver

Emin Yüce

I Ayrıntılar için...http://e-gazete.anadolu.edu.tr

Page 5: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

AnadoluHaberEditör: Araş. Gör. Onur BEKİROĞLU

Tasarım: Burcu ÜÇOK 5H A B E R

‘Kurumsal bellek için katkı bekliyoruz’Simge AKSU

� Anadolu Üniversitesi Kurumsal Belle-ğini oluşturma çalışmaları kapsamındagörevlendirilen Prof. Atilla Atar başkan-lığındaki “Anadolu Üniversitesi Kurum-sal Belgeliği Danışma Kurulu” İngiltereve Almanya’daki müzelerde araştırmave incelemeler gerçekleştirdi.

Ünlü Müzelerde İnceleme

21–28Şubatgünleriarasındayapılangeziye Prof. Atilla Atar, Doç. B. BurakKaptan,Yard.Doç.Dr.AylaEfe,Öğr.Gör.Nurullah Aydın ve Mimar Ulviye Kızıl-kaya katıldı. Heyet gezide Oxford Üni-versitesi’nin 1683 yılında kurulandünyanın en eski kamu müzesi olanAshmolean Müzesi (Sanat ve Tarih Mü-zesi),DoğaTarihiMüzesi,PittRiversMü-zesi (Antropoloji ve Kazıbilim) ve BilimTarihi Müzesinde araştırma ve incele-melerde bulundu.

Anadolu Üniversitesi heyeti dahasonra Londra’da British Museum, Na-tionalGalleryveMadameTussaudsmü-

zelerini gezdi.İlk iki müzede geleneksel sergileme

sistemlerinin yanında müze objelerin-den esinlenerek üretilen hediyeliklerin,tasarım nesnelerinin çeşitliliği ile resimyapançocuklarınçokluğunundikkatçe-

kici olduğunu belirten Prof. Atilla Atar,MadameTussauds’dafarklıbölümlerdesesveışıklaoluşturulanefektlerveüçbo-yutlu sinemanın izleyenleri farklı me-kânlarda dolaştırdığını kaydetti.

Mimar Petr Eisenman’ın planlama-

sına göre Berlin’deki Brandenburg Ka-pısı’na yakın bir alanda 2003-2005 yıl-ları arasında inşa edilen “KatledilenAvrupa YahudileriAnıtı”nın, anıt kavra-mının radikal bir sorgulamasını içerdi-ğini ifade eden Atar, “Tamamıyürünerek gezilebilen farklı boyutlarda2711dikilibetonblok,adetabir labirentgibi içeri giriş ve çıkış yollarını bulmayıziyaretçilere bırakıyor. Anıtın güneydo-ğusunda yeraltında bulunan müzede,betonbloklarınbiçimseldilinesadıkka-larak kurbanlar, imha yerleri ve günü-müzdeki yahudi anıtları hakkındabilgiler,belgeleroldukça loşbirortamdayapay ışıklarla sunuluyor. Daniel Libes-kind tarafından tasarlanan Yahudi Mü-zesi (JudischeMuseum)Almanya’nınenmuhteşem müze binalarından biri. Et-kileyici modern mimarisi, yüksek ta-vanlı, dar koridorlu, yahudi kültürüneodaklı mekânlarında sanatsal bir su-nuşla izleyiciyi buluşturan objeler, gör-seller ve belgelerle adeta bir bütünoluşturuyor” dedi.

Sistemli Bir Süreç Gerekiyor

Postane Genel Müdürü Heirich vonStephan tarafından 1872 yılındaki giri-şimininardından1898yılındaaçılanİle-tişim Müzesi’nin (Museum fürKommunikation), geçmişi ve geleceğiaynı çatı altında toplandığını kaydedenAtar, “Müze, yeni tasarlanan sürekli ser-giyle bilgi toplumunun geçmişini, gelişi-mini ve gelecek perspektiflerini görülürve anlaşılır şekilde tanıtıyor. Müzeninkalbi geçmişte olduğu gibi bugün dedoğal ışıklı galerilerin bulunduğu came-kânlı avluda atıyor” dedi.

Son olarak Köln’de Türkiye’den Al-manya’ya göç edenler için oluşturulangöçarşivini incelediklerinisöyleyenAtar,bu arşivin işçilerin iş yerleri, evleri, birarayageldiklerikahvelerziyaretedilerek,kullandıkları eşyalar, görsellerin topla-narak oluşturulduğunu belirtti.

Yaptıkları inceleme sonucunda özel-likle bir kurum müzesi oluşturmanınçok sistemli ve süreç gerektiren bir iş ol-duğunu fark ettiklerini ifade eden Prof.Atilla Atar şunları söyledi:

“Anadolu Üniversitesi Kurumsal Bel-leğinioluşturmakiçinkuruluşundanbuyana yönetim ve öğretim görevinde bu-lunmuş öğretim elemanlarının, idarikadrolardaçalışanpersonelindesteğinebüyükgereksinimvar.Resmiveözel,ku-rumsal belleği oluşturacak her türlübilgi, belge, obje ve görselin bu oluşumakatkısı olacaktır çünkü geçmiş her şeyikapsar.AnadoluÜniversitesi’nin52yıllıkkurumsal geçmişinin belgelendirilme-sine, Anadolu Üniversitesi’ne hizmetetmiş her bireyin katkıda bulunacağınainanıyoruz.”

Umut Yaşar İNAN

� İletişim Bilimleri Fakültesi (İBF) öğ-rencilerinden Yüksel Güvenç’in,YapımYönetimdersikapsamındaha-zırladığı kısa film, “Bana MozartDeme” müzikalinin galası, 1 Mart ge-cesi Hayal Kahvesi'nde yapıldı. İBFDekanı Prof. Dr. Nejdet Atabek veDekan Yardımcısı Doç. Dr. Erol NezihOrhon’ un da katıldığı galaya, öğren-ciler yoğun ilgi gösterdi.

YükselGüvenç; müzikalde,RomeoJuliet'i ana tema olarak kullandıkla-rını, ayrıca Kırmızı Başlıklı Kız, Notre

Dame'ın Kamburu, Pamuk Prensesgibihikâyeleribirleştirerekyenibirhi-kaye çıkardıklarını söyledi. Ekipte 40kişi çalıştıklarını söyleyen Güvenç,bunların 12 tanesinin oyuncu oldu-ğunu ve filmin tüm çekim aşaması-nın48saattetamamlandığınıbelirtti.

Prof. Dr. Atabek ise, "Öğrencileri-mizin bu tür filimler çekmesi, galalaryapması,budeneyimlerekavuşması,bizigerçektençokmutluediyorveon-lara sektöre atılmadan önce çokbüyük bir artı değer sağlıyor. SinemaTelevizyon Bölümü öğrencilerimizin

yaptıkları bu etkinlikten dolayı hep-sinikutluyorum.Filmdeemeğigeçenherkesi tebrik ediyorum." dedi.

Filmin yardımcı yönetmen: ŞafakRüzgar Yıldız, görüntü yönetmenli-ğini Merve Dönmez ve sanat yönet-meni Özlem Önal üstlenirkenDilara Büyükbayraktar, OğuzhanAyaz, İsmail Demirci, Deniz Can,Demet Kızılay, Fatif Puzvantoğlu, İzelSeylani, Berkay Tulumbacı, DenizGürsuçu, Yasemin Ertorun, MerveAkayadın ve Engin Çavuş da oyuncuolarak rol aldı.

‘Bana Mozart Deme’ filmine görkemli gala

� Üniversitemiz Proje Birimi’nindüzenlediği Proje Yönetimi Eği-timi 10–14 Şubat günlerinde Sos-yal Bilimler Enstitüsü’ndegerçekleştirdi.

Üçüncüsü yapılan eğitim Dr.

Faruk Budak tarafından verildi.Eğitim programında proje yö-

netiminde temel kavramlar, projeyönetimi süreçleri, bütçeleme tek-nikleri, risk kavramı ve örnek olay-lar gibi konular ele alındı. Farklı

disiplinlerden öğretim elemanları-nın gruplar halinde ortak projelergeliştirme fırsatı buldukları eğitimprogramı 22– 6 Mart günlerindeMühendislik Mimarlık Fakülte-si’nde tekrarlanacak.

Öğretim elemanlarına proje yönetimi eğitimiÖğretim elemanlarına proje yönetimi eğitimi

Cambridgeile iş birliğiprotokolu

SokakfestivaliMayıs’ta...

Anadolu Üniversitesi heyeti tanınmışmüzelerde inceleme gezisi gerçekleştirdi.

Mevlüt DEMİRCİOĞLU

� Anadolu Üniversitesi, deneyim ve biri-kimlerini Cambridge Üniversitesi Yayınla-rıyla yaptığı iş birliğiyle yeni bir aşamayataşıdı. İki kurum arasındaki işbirliği saye-sinde çok ortamlı ve uzaktan öğrenmeyöntemleri etkin şekilde birleşiyor.

Projeye ilişkin protokol 10 Mart günütörenle imzalandı. Üniversitemiz Rek-törlük Toplantı Salonu’nda düzenlenentörene Rektör Prof. Dr. Davut Aydın ileCambridge Üniversitesi Yayınevi GlobalSatış ve Pazarlama Genel DirektörüDavid Harrison, Cambridge ÜniversitesiYayınevi Türkiye Satış Müdürü John Mo-orcroft, üniversitemiz rektör yardımcı-ları ile birim yöneticileri katıldı.

Törende konuşan Rektör Prof. Dr.Davut Aydın, Cambridge Üniversitesi ileböyle bir anlaşma yapmaktan büyükmutluluk duyduğunu belirterek, gele-cekteki ortak projeler için bunun birbaşlangıç olduğunu söyledi.

Açıköğretimden Sorumlu Rektör Yar-dımcısı Prof. Dr. Aydın Ziya Özgür ise,Anadolu Üniversitesi öğrencilerinin dilyeteneği kazanmalarının CambridgeÜniversitesi ile yapılacak ortak projekapsamında kolaylaşacağını kaydetti.

Cambridge Üniversite Yayınları’ndanseçilen İngilizce ders materyalleri, üni-versitemiz işbirliği ile Açıköğretim öğ-rencilerinin uzaktan eğitim ile İngilizceöğrenmelerini sağlayacak. Bu materyal-ler Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Progra-mı’nda belirlenen A1, A2 ve B1 olmaküzere üç ayrı seviyeden oluşacak.

Türkiye Yükseköğretim YeterliliklerÇerçevesi Temel Alan Yeterliliklerinegöre iki yıllık program mezunlarının dilseviyeleri A2 düzeyinde, dört yıllık prog-ram mezunlarının ise B1 düzeyinde ol-ması gerekiyor.

Tanımlanan yeterliliklere ulaşmakiçin geliştirilen bu proje, bir Türkiye ya-bancı dil projesi olarak tanımlanıyor.Küreselleşen dünyada yabancı dil konu-sunda Türkiye’nin eksikliklerini gider-meye aday proje, imzalanan protokollehayata geçirilecek.

Üniversitemiz, bir milyon 200 biniaşan öğrencisine İngilizce öğrenme ola-nağını çağdaş eğitim teknolojilerinin tü-münün kullanıldığı ortamlardasunuyor. Projenin ilerleyen aşamala-rında sertifika ve benzeri programlarlaİngilizce öğrenimi toplumun farklı ke-simlerine ulaştırılacak.

Simge AKSU

� İletişimBilimleriFakültesiveEskişehirBüyükşehirBelediyesi’ninortaklaşadü-zenlediğiEskişehirSokakFestivali’nin4.’cüsü14-15Mayısgünlerindeyapılacak.GüzelSanatlarFakültesi,EğitimFakültesiResimÖğretmenliğiBölümü,BedenEği-timiveSporYüksekokulu ile EndüstriyelSanatlarYüksekokulugibi farklıbirimler-denöğrencilerinçabalarıylaortayaçıkanfestival,üniversitevehalkınbuluşmasıiçinbirortamoluşturuyor.

Page 6: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

K Ü L T Ü R - S A N A TEditör: Meltem TÜRKERİTasarım: Evren TÜRKGELDİ6 AnadoluHaber

Hande ÇEVİK

� Açıköğretim Fakültesi Sergi Salo-nu’nun ev sahipliğini yaptığı “Boğa-ziçi’ndeki Almanya” sergisinin açılıştöreni, 3 Mart günü gerçekleştirildi. Ser-gininaçılışınaAlmanyaFederalCumhu-riyeti İstanbul Başkonsolosu BritaWagener, Rektör Prof. Dr. Davut Aydınve Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yük-sel Kocadoru katıldı.

Sergi, I. Dünya Savaşı öncesinde Al-manya ile Osmanlı İmparatorluğu ilişki-lerini, o dönemde İstanbul’da yaşayanAlmanların ve anadili Almanca olan in-sanların günlük yaşamlarını çeşitli bo-yutlarıyla ele alıyor. Almanya FederalCumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğutarafından 2009 yılında yayımlanan“Boğaziçi’ndeki Almanya” başlıklı ki-taptayeralanve8Türk ile8Almanaraş-

tırmacı ve akademisyen tarafından ko-nuyla ilgili yazılmış çeşitli makaleler ser-ginin temelini oluşturuyor.

Serginin amacının 130 yıllık TürkAlman ilişkilerinin gelişimini sağlamakolduğunu belirten Brita Wagener, “Benilk kez bu şehre geldim ve açıkça söyle-mekgerekirseçoketkilendim.Şehringe-lişmişliği, üniversitenin büyüklüğü ve

sanayi bölgesinden son derece etkilen-diğimi söyleyebilirim. Almanya-Türkiyeilişkilerini biraz daha görünebilir kılmakistiyoruz. 19. yüzyılın ortalarına daya-nan bu tarihi dostluk çok önemli.1800’lerinortalarındaçoksayıdaAlmanburayageldi.Buradasondereceolumluşartlarbuldular.Aslındahiçbirşekildeol-madığı kadar Almanya’nın Türkiye ileilişkisi var.” dedi.

Rektör Prof. Dr. Davut Aydın da, “Al-manya Türkiye dostluğunun içinde Es-kişehir’in ayrı bir yeri bir var. Bu yılAlmanya ile iş birliği içinde Köln Baş-konsolosuyla Cam ve Seramik Sergisiniaçtık, ayrıca Köln’de bir tiyatro etkinliğidüzenleniyor. Dolayısıyla Almanya ileolan ilişkileri geliştiriyoruz. Tabii bunayeni bir boyut daha ekleniyor. Raylı sis-temlerle ilgili olarak Berlin Üniversitesiile çalışıyoruz” diye konuştu.

İrem KARAKAYA

� “Devrim Şehitlerini Anma Günü”için hazırlanan müzik dinletisi, 4Mart Cuma günü Salon 2003’te ger-çekleştirildi.

Atatürkçü Düşünce Kulübü tara-fından gerçekleştirilen etkinlikte,Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Mu-ammer Aksoy, Ahmet Taner Kışlalı,Abdi İpekçi, Necip Hablemitoğlu,Mustafa Fehmi Kubilay gibi suikastsonucu hayatlarını yitiren aydınlaranıldı. Etkinliğe Hukuk Fakültesi De-kanı Prof. Dr. Nüvit Gerek katıldı.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapanAtatürkçü Düşünce Kulübü Başkanı Arif

Anbar, 3 Mart’ta kabuledilen 3 Devrim Ya-sası'nın uygula-maya konduğugün olan 4 Mart’ı,laikliğiniçselleştiril-meye başlandığı veulusallaşma süre-

cine gi-dileng ü nola-

rak nitelendirdi. Anbar, Tevhid-i TedrisatKanunu’yla birlikte eğitim-öğretim birli-ğinin sağlandığı, kadın ve erkeklerin eşitkoşullardaeğitimalmayabaşladığıgünükatledilenaydınlarlaanmayıamaçladık-larını belirtti. Anbar, Türkiyenin zor gün-ler geçirdiğini, bu zaman dilimindenenkaz olarak çıkmamak içinbirlikolunmasıgerektiğinden

ve cesarete duyulan ihtiyaçtan söz ede-rek sözlerini tamamladı.

Etkinlik müzik dinletisiyle devam etti.UğurlarOlsun,BöyledirBizimSevdamız,Drama Köprüsü, Çalın Davulları gibi tür-külerden oluşan dinletide, müzk parça-ları arasında, suikast sonucu hayatınıkaybetmiş aydınlarının biyografileriokundu.

EdebiyatFakültesi’ndeşiir dinletisi

Yokluğunun1.YılDönümündeTurhanSelçuk'uAnmaSergisio AnadoluÜniversitesiEğitimKarikatürleriMüzesi0 09:00-18:00(8Nisan’akadarsürecek.)

KarikatürSanatınıAraştırmaveUygulamaMerkezi

1144 MMaarrtt / Pazartesi

Messiaen Gecesio Atatürk Kültür ve Sanat MerkeziOpera ve Bale Salonu 0 20:00Devlet Konservatuvarı

Kampuste Marketing' 11o Atatürk Kültür ve Sanat MerkeziOpera ve Bale Salonu 0 09:00 - 17:00(20 Mart’ta da gerçekleştirilecek.)

Marketing Anadolu Kulübü

1199 MMaarrtt / Cumartesi

Hayrettin Karaoğuz'la Söyleşio Sinema Anadolu 0 12:00 - 16:00Çağdaş Eğitim Kulübü

1177 MMaarrtt / Perşembe

Kadınların Hak ve EşitlikMücadelesi: Kadınlar ve Engeller(Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi Üyesi

Prof. Dr. Yakın Ertürk)o Kongre Merkezi Salon Anadolu0 14:00 - 17:00Edebiyat Fakültesi

1155 MMaarrtt / Salı

Yunan Mitolojisinde 12 OlimpoTanrısı (Öğr. Gör. Duygu Yetgin)o Turizm Araştırma ve UygulamaBirimi Binası0 17:00 - 18:00Turizm Araştırma ve UygulamaBirimi

Hayrettin Karaoğuz'la Söyleşio Sinema Anadolu 0 12:00 - 16:00Çağdaş Eğitim Kulübü

1188 MMaarrtt / Cuma

Web Tasarımının İpuçlarıo Salon 2009 0 14:00 - 16:00Bilgisayar Kulübü

Totlaro Atatürk Kültür ve Sanat MerkeziOda Tiyatrosu Salonu0 19:00Tiyatro Anadolu

Halkbilim Araştırmaları MerkeziTürk Halk Müziği Personel Korosuo Sinema Anadolu 0 20:00Halkbilim Araştırmaları Merkezi

Facebook Uygulamaları Geliştirmeo Salon 2009 0 13:00Bilgisayar Kulübü

Polislero Atatürk Kültür ve Sanat MerkeziOda Tiyatrosu Salonu0 19:00Tiyatro Anadolu

Umut Yaşar İNAN

� Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakül-tesi 2. sınıf öğrencisi Harun Atak, 24Şubat Perşembe günü, Edebuyat Fakül-tesi’nde şiir dinletisi düzenledi.

Yazdığı “Gecel” adlı şiir kitabıyla 2009Cemal Süreya Şiir Ödülü’ne layık görü-len Atak, kitabından şiirleri salondakendisini dinlemeye gelenlerle paylaştı.

Atak, “gece” ve “ecel” sözcüklerini bir-leştirerek, kitabaadını veren“Gecel”i oluştur-duğunu belirte-rek, kelimeye“ölümsüz gece-nin kraliçesi” an-lamını verdiğiniifade etti.

Atatürkçü Düşünce Kulübü’nden dinleti

Sinan KAYA� Devlet Konservatuvarı 7 Mart akşamı Halkbilim Araştırmaları MerkeziSalon 2003'te keman ve piyano resitali düzenledi. Konserde, Nilay Kara-duman Yağan’ın kemanına ve Burcu Aktaş Urgun piyano ile eşlik etti.

Keman ve piyano resitali

Arif AnbarHarun

Atak

‘Boğaziçi’ndeki Almanya’sergisi geçmişe ışık tutuyor

Serginin açılışına

Almanya’nın İstanbul

Başkonsolosu

BritaWagener ile

Rektör Prof. Dr.

Davut Aydın katıldı.

Page 7: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

S Ö Y L E Ş İAnadoluHaber 7Editör: Araş. Gör. Çağdaş CEYHANTasarım: Evren TÜRKGELDİ

� Cases on Challenges Facing e-Learningand National Development: InstitutionalStudies and Practices başlığını taşıyan vekısaca, e-Learning Practices olarak ad-landırılan 70 yazarlı çalışmanıza nezaman başladınız?

Bugün dünyada gelişen teknolojiyi ar-kasına alan e-öğrenme birey ve kurum-lara yeniş yelpaze aralığında birçokolanaklar sunmaktadır. Bireyler artık bilgikanallarına her zaman her yerden ve çokkısa sürelerde girer oldular. Kurumlar isedaha düşük maliyetlerle oluşturduğubilgi paketlerini geniş kitlelere ulaş-tırma olanağına kavuştular. Uy-gulamada ise “e” önekli pekçok içerikler üretildi ve pay-laşıma açıldı. Böyleliklezaman zaman gele-neksel eğitimde tı-kanan eğitimkurum, kuruluş vebireylerin önü açıldı.

E-Learning Practices olarakadlandırdığımız çalışma Nisan2009’da başladı ve Mart 2010’da son-landı. Çalışmada 39 ülkeden 70 yazargörev yaptı ve çalışma 1094+56 olmaküzere 1140 sayfa ve 42 bölümden oluştu.

� e-Learning Practices adlı çalışmanızhayli hacimli. 2 cilt olarak önce elektro-nik olarak yayınladınız. Neden dahasonra yayımladınız?

Öncelikle kitabın 1094+56, 1150 say-fadan oluşması, böylesi hacimli bir kita-bın 2 cilt olarak planlanmasınıkaçınılmaz kıldı. Birinci cilt 484 ve ikincicilt ise 610 sayfa olarak bölümlendi. Yak-laşık bir yıl süren bu çalışmanın, öncelikleyazarlar açısından güncelliğinin yitme-mesi, daha geniş kitlelere kısa zamandasıfır maliyetle ulaşması, çalışmanın elek-tronik ISBN numarası ile alan yazında yeralması ve okurla ile bir an önce buluş-ması ve böylesi hacimli bir çalışmanınbasımının birkaç ay alacağı gibi neden-lerle, kitabın elektronik sürüm olarak ya-yınlanması açısından isabetli olmuştur.Kitabın basılı sürümün de ise daha sonraüniversitemizin uluslararası bir yayınıolarak alan yazına kazandırılması düşü-nülerek gerçekleşmiş ve 400 adet basıl-mıştır. Gerek yazarlara, sorumluluk alaneditörlere, kütüphanelere ve alandakiuzman kişilere ulaştırılması düşünüldü-ğünde basılı sürümün de kısa zamandatükeneceğini düşünmekteyiz.

� e-Learning Practices adlı çalışmanızıniçeriğini ne oluşturuyor?

Geçmişte oldukça pasif olarak gerçek-leşen bilgi edinme süreçleri günümüzdefarklı hale dönüşerek aktif olarak katılabi-len bir yapıya bürünmüştür. Öğretmenin,basılı öğrenme materyalleri, radyo, TV vevideo ile sınırlı olan bilgi kanalları interne-tin hayatımıza girmesiyle zenginlemiştir.e-posta, sosyal ağlar, elektronik kitaplar,sohbet ortamları, web konferansları ve et-kileşimli çoklu ortam uygulamaları yeniöğrenme kanalları haline gelmiştir. Zen-ginleşen öğrenme kanallarına, yaşamımı-zın bir parçası haline gelen teknolojileringetirdiği hareketlilik de eklendiğinde, farklıöğrenme yapıları ortaya çıkmakta ve kla-sik öğrenme dışındaki çözümlere de ihti-yaç duyulmaktadır. Günümüzde bilgitoplumuna geçişte etkili olan öğeler insan,bilgi ve teknolojidir. Bu bağlamda gelişenve değişen araç, yöntem ve eğitim sistem-lerinin ele alınarak ülkemizdeki gelişme-lerin ortaya konması gerekmektedir.Uzaktan öğrenme gereksinimlerinin art-ması ve teknolojideki gelişmeler nedeniylee-öğrenme giderek önem kazanmaktadır.E-öğrenme de etkili olan süreçler ve iş akışıtasarlanırken insan gücü, donanım ve ya-

zılım bileşenleri önem kazan-maktadır. Uzaktan

eğitim programlarının internetin ve yeniteknolojilerin yardımıyla daha etkin halegelmesi ve gelişmesi ile e-öğrenme prog-ramlarının önemi artmaktadır. E-öğ-renme, örgün eğitimin dışında, istenilenzamanda, yerde ve istenilen kadar bilgi al-mayı sağlayabilen elektronik ortamın eği-tim mecrası olarak kullanıldığı öğrenmeortamlarında sağlanan öğrenme olaraktanımlanabilir. E-öğrenmenin var olanuzaktan öğretim programlarına göre enbüyük farkı, etkileşimli olması, bir başkadeyişle karşılıklı iletişim kuruyor olabilme-sidir. E-öğrenme 7’den 77’ye bilgisayar vebenzeri teknolojiden yararlanabilen herortamda kullanılabilecek bir öğrenme ya-pısı sağlayabilmektedir. Bu yüzden okulöncesinden, üniversiteye ve sonrasındakitüm öğrenme süreçlerinde yararlı olabile-cek bir eğitim platformudur.

Yerden ve zamandan bağımsız olabil-mesinin etkisiyle, kamu ve özel kurum yada kuruluşların bir bölümü, eğitim prog-ramlarını e-öğrenme ortamına taşımakta-dır. Gerek özel gerekse resmi kurum vekuruluşların, değişen teknolojiyle birlikteçok farklı eğitim ihtiyaçları e-öğrenme sa-yesinde karşılanabilmektedir. Ayrıca ko-nuyla ilgili profesyonel ve akademikçalışmalardan yararlanmak giderek dahakolay hale gelmektedir. Bu bağlamda çalı-şanların, mesleki gelişimleri için, kişisel ih-tiyaçlarına göre özel olarak belirleneneğitimlere ulaşmaları söz konusu olabil-

mektedir. E-öğrenme eğitim ve öğretimeyeni bir boyut kazandırmaktadır. Bu bo-yutun değerlendirilmesi gelecek eğitim-öğretim stratejilerinin belirlenmesiaçısından da önem taşır. Bu kitapta Tür-kiye’de gerçekleşen kimi e-öğrenme çalış-maları kapsam içine alınmıştır. Hedefokuyucular olarak ise e-öğrenme konu-sunda ilgili profesyoneller, araştırmacılar,öğretim elemanları ve e-öğrenme kullanı-cıları olarak belirlenmiştir.

Kara Tahtadan ekrana diyebileceğimizeğitim sistemlerinde yaklaşık 1970’li yıl-lara kadar gelişen teknoloji örgün eğitiminhizmetine koşuldu. Çok eskilerde değil

henüz daha 40-50’li yaşlarda olanları-mız, sınıflarında kapı üstündeki radyohoparlörlerini ve hatta sınıflarında bazıöğretmenlerinin 8mm ya da 16mmeğitim filmi izlettirdiğini anımsaya-caklardır. 70’li yıllara gelindiğinde, ya-zılı basın ötesinde gelişen teknolojiürünlerinden Radyo, TV, video gibigörsel ve işitsel teknolojiler özellikleuzaktan eğitim alanında oldukça iş-levsel olarak kullanılmaya başlandı.Sonrasında; üretilen her yeni tek-noloji, eğitime ve bilimsel çalışma-lara girdikçe bu alanlardakihâlihazırda var olan kavramların içi

boşalmaya başladı. Eski kavramlar artıkkullanılan bu yeni teknolojileri içeremezoldu. Örneğin 1980’li yıllara kadar uzak-tan eğitim olarak bilinen ve yoğunlukla ba-sılı materyaller, Radyo, TV ve video gibigörsel ve işitsel teknolojileri kullanan eği-tim sistemleri, bilgisayar teknolojisinin ge-lişip sisteme dahil olmasıyla Açık veUzaktan Eğitim ya da Bilgisayar DestekliUzaktan Eğitim gibi adlarla anılmaya baş-landı. 1990’lara gelinildiğinde ise internetdevriminin getirdiği yeniliklerin eğitim sis-temine girmesi ile bu kavramlar da yeter-siz kaldı. Bu yıllardan başlayarakneredeyse günümüze değin E-öğrenmeolarak çevrilen e -Learning teknolojisi ol-dukça uzun bir saltanat sürdü ve bu sal-tanatı sürdürmeye de devam ediyor.

� e-Learning Practices adlı çalışmanızıniçeriğini hangi ülkeler oluşturdu?

Türkiye dahil olmak üzere Balkanlar-dan Kafkaslara, İskandinavya’dan ArapYarımadası ve Kuzey Afrika, bölgelerinikapsamına alan, 39 ülkede yapılan bir ça-lışmada, bu ülkelerde e-öğrenme tekno-lojisinin genelde eğitim, özelde deuzaktan eğitim uygulamalarında ne denlikullanıldıkları ve bu teknolojiden ne öl-çüde yararlanıldığının araştırılması bu ça-lışmanın içeriğini oluşturmaktadır. Buülkeler coğrafyası; başta üniversitemizelektronik dergisi TOJDE ve kitabın edi-törü olarak, üzerinde 15 yıldan bu yana

önemsenen bir coğrafyadır. Gelişme yo-lunda eğitim sistemlerine teknolojiyi hiz-mete katarak örgün ve yayın eğitimsistemlerini Dünyaya uyumlaştırma ça-basında olan bu coğrafya ülkelerinin geli-şen teknolojilerin ne denli eğitimsistemleriyle uyumlaştırdığı merak ko-nusu olmuştur. İşte bu merak noktası, ça-lışmanın odağını oluşturmuştur.

� e-Learning Practices adlı çalışmanızınliteratüre katkısı ne oldu?

Bu çalışma dünyanın diğer bölgelerin-deki uygulamaları ne yönde olduğununsaptanması açısından bir model oldu-ğunu düşünüyor, böylelikle de dünyadae-öğrenme uygulamalarının genel bir pro-filini oluşturulması açısından alan yazınaörnek oluşturduğuna inanıyorum. Keşkeolanaklar ve zaman elverse de bu şablonüzerinden giderek diğer bölgeleri incele-tebilsek dünya profilini çıkarmış olurduk.Umarım genç araştırmacılar bizden sonrabunu başarır.

� Peki bu kitap çalışmanızın ardındanTürkiye’de e-Ögrenme: Gelişmeler ve Uy-gulamalar adlı bir çalışma daha bitirdiniz.Bu çalışmanızdaki temel amacınız neydi?

Bu çalışmada 2010 yılı için Türkiye’de e-öğrenme: Gelişmeler ve Uygulamalar baş-lığıyla bir kitap yazmak üzere yola çıktık.e-öğrenme konusunda pek çok araştır-macı ve uygulamacı bu kitaba ciddi des-tek verdi ve 2010 yılında Türkiye’dekigelişme ve uygulamalar hakkında katkıdabulundu. Bu kitabın şimdiye kadar olan-lardan farkı, topluca ve daha geniş kap-samlı bir bakış açısıyla e-öğrenmehakkında değerlendirme yapmak isteğidir.Akademik anlamda ise Türkiye’de milen-yumun başlangıcındaki e-öğrenmenin birresminin çıkartılması düşünülmüştür

� Türkiye’de e-öğrenme: Gelişmeler veUygulamalar adlı bir çalışmanıza nezaman başladınız ve ne kadar zamandabitirdiniz? E-ögrenme kavramına nasılyaklaşıyorsunuz?

2010 yılında Antalya’da gerçekleştiri-len e-Devlet konferansına bildiri ile katıl-dık ve toplantı sürecinde Doç. Dr. GoncaTelli Yamamoto ve Prof. Dr. MehmetKesim ile yaptığımız tartışmalar sonundaneden biz Türkiye’deki e-öğrenme konu-sunda yapılan uygulamaları bir araya ge-tirmeyelim dedik. Hemen döner dönmezNisan 2010 tarihinde bu kitap çalışması-nın duyurum etkinliklerine başladık. Yak-laşık on ay önce yola çıktığımız bu kitapçalışması Kasım 2010’da sonlandı.

Öte yandan e-öğrenme kavramına, bi-reylere, eğitsel materyallerin elektronikortamda uygun ve esnek olarak yapılan-

dırılabilmesi, hızlı güncellenebilmesi,farklı teknolojileri öğrenme sürecine ka-tabilmesi ve 7/24 uygun olunan zamanagöre alınabilmesini sağlarken kurumlaraçısından da eğitimlerini sunabileceklerive nakledebilecekleri önemli bir kavramolarak yaklaşıyoruz. Özellikle internetüzerinden uzaktan eğitim sistemleri eği-timin her alanında ve iş dünyasındainsan kaynağının eğitim/öğretimini, bu-lunduğu yerden erişimle zaman/mekansınırlılıklarını ortadan kaldırarak eğitimve öğretimde yüksek bir başarıya olanaksağlar.

E-öğrenme kavramı aynı zamanda bi-reylerin kendilerini geliştirmesi ve mevcutperformanslarının arttırabilmeleri için ge-liştirilen bilgi tabanlı çözümlerin, özellikleinternet teknolojilerinin kullanılmasıylaçok boyutlu ve geniş ölçekli yapılandırıl-masını ifade etmektedir. E-öğrenme yaşa-nan teknolojik gelişmeler sayesindeevrimini tamamlamış ve öğrenme araçla-rının ve yöntemlerinin son derece önemlibir parçası haline gelmiştir. E-öğrenme de-yince ağırlıklı olarak çoklu ortam, etkile-şimli medya, hiperlink, zengin medyaortamı gibi yapılar içeresinde ve elektro-nik olarak sunulan öğrenme akla gelmek-tedir. E-öğrenme teknolojinin, yaratıcılık,düşünme becerileri, ekip çalışması, kül-türlerarası öğrenme gibi pek çok kazanımıgerçekleştirme yeteneğinin kullanılma-sıyla ortaya çıkan bir öğrenme tarzıdır. E-öğrenme tasarımı için farklı teknik yapılarve yöntemler kullanılabilir. Bu yüzden de-ğişik uygulamalar ve tasarımlar geliştir-mek mümkündür.

� Türkiye’de e-Ögrenme: Gelişmeler veUygulamalar adlı bir çalışmanızınTürkçe literatüre katkısı ne oldu?

Günümüze kadar çok değerli araştır-macı ve yazarlar e-öğrenme hakkındaçok değişik bakış açılarıyla farklı makaleve eserler vermişlerdir. Bu çalışmalar e-öğrenme hakkında eğitim, kullanıcı,yöntem, klasik eğitimden veya uzaktanöğretimden farkları yönüyle ve e-öğren-menin diğer yönleri itibariyle titizlikle in-celenmiştir. Yurt dışında e-öğrenmekonusunda yine bu tarz pek çok kitapve makalenin de olduğu açıktır. Bu ça-lışmalarda da E-öğrenme yöntemleri, tu-tumlarından tutun el kitaplarına kadardeğişik sürüsleri görmek mümkündür.

Yaklaşık sekiz ay süren bu kitap çalış-masında editörlerin de dahil olduğu, öz-veri ve akademik heyecanları ile ortakolan 31 yazarımıza burada bir kez dahateşekkür ediyor ve siz okurlarımıza bun-dan böyle bu çalışmanın devamı nite-linde olacak olan bir başka çalışmaylada ulaşmak istiyoruz

� İletişim Bilim-leri FakültesiBasın ve YayınBölümü öğretimüyesi Prof. Dr. Uğur Demiray’laCases on Challenges Facing E.Learning and National Deve-lopment Institutional Studiesand Practices isimli kitabı veTürkiye’de e-öğrenme pratik-leri hakkında keyifli bir söyleşigerçekleştirdik.

Arif Anbar Prof. Dr. Uğur Demiray:

e-Learning Practice Türkiye dahilolmak üzere BalkanlardanKafkaslara, İskandinavya’dan ArapYarımadalası’na ve Kuzey Afrika böl-gelerini kapsamına alan 35 ülkedeyapılan bir çalışmadır...

‘E-öğrenme eğitim ve öğretime yeni bir boyut kazandırdı’

Page 8: ‘Dilerim bir gün kadın rektörümüz olur’ · 2018-12-26 · Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği “İstiklal Marşı’nı Anlamak”

� Eczanede sadece ilaç satılıyordiye bilinir her zaman. Fakat ilaçdışı ürün kapsamında kozmetik bit-kisel ilaç olarak düşünülürse, satıl-ması gerekir diye düşünüyorum.Yanlış kozmetik kullanımıyla in-sanlar fazlasıyla para harcamaktave çoğu zaman sonuç alamamakta.Hekim ve eczacı kontrolünde kul-lanılması daha avantajlı ve sağlıklıolacaktır birey açısından. Çocuk ma-maları ve eşyaları da satılabilir. En azından eczanede sağlıkbakanlığından onaylı ürünler satılıyor. Bitkisel ilaçların da yan-lış kullanımı sonucu insanlar zarar görebilmekte ve hattaölümle sonuçlanmakta. Dolayısıyla insanlar sağlıklı yaşam içinkafalarına göre ilaç veya ilaç dışı ürün kullanmamalıdır.

� Eczanelerde sadece ilaç satıl-maz. Bu algının vurgulanması ilketapta çok önemlidir. Bebek bakımürünlerden, bir çok ıtriyat grubunakadar geniş bir ürün yelpazesivardır. Toplum bilinci ve yaklaşı-mının genellikle eczanelerden ilaçdışında ürün alma taraftarı olma-dığını görürüz. Bunun sebebi“reklam”dır. Bir çok kozmetik

ürün tanıtımı, şampuan tanıtımıtelevizyon ve iletişim araçlarında çok sık yer alır. Bu ürünle-rin ciltte bir çok duyarlılık reaksiyonuna sebebiyet verdiği gö-zardı edilir. Yine görev biz eczacılara düşmekte, insanları butür ürünleri eczanelerden almaya yönlendirmeliyiz.

� Eczanelerde ilaç dışında satılanürünlerin eczacının yeterli dona-nıma sahip olması sayesindedaha sağlıklı olacağını düşünü-yorum. İnsanların ne yazık ki bi-linçsiz ilaç ve ilaç dışı ürünleritüketmesi ülkemizde çok fazla-dır. Bunun neden olacağı sonuç-lar saymakla bitmez. Alınacakönlemlerin sadece bir tanesi bu

ürünlerin donanımlı kişiler, yani eczacı-lar tarafından satılmasıdır.

� Çeşitli kozmetik ürünlerinin ec-zanelerde satılması taraftarıyım.Ayrıca kişisel temizlik malzemele-rinin, antimikrobiyal jellerin veşampuanların eczanede satılmasıgerekir. Cilt sağlığı bu noktadaönem kazanıyor. Kişisel temizlikürünleri demişken; birçok hasta-lığın temelinde de bu yatar. O ne-denle eczanelerde satılmasıgerekir.

� Eczaneler sadece ilaç satılanyerler değildir. Eczanede halkınbir takım ihtiyaçlarını karşılaya-cak tıbbi ve bitkisel ürünlerin desatılması gerektiğini düşünüyo-rum. Sonuçta halk bu ürünleri ilkeczaneye gelip sorduğunda arz-talep meselesine göre ilaç dı-şında ürünlerin de bulundurul-ması gerekmektedir. Bu

ürünlerin eczane dışında satılması olumsuz sonuçlaraneden olabiliyor. Bu tür ürünlerin eczane dışında alınma-ması gerektiğini ve eczacıdan gerekli bilginin alınabilece-ğini üzerine basarak vurguluyorum.

Mustafa Demir

� Kozmetik ürünlerin satılabileceğikanısındayım. Hatta kozmetoloji deeczacılığın bir alanı olduğu için buürünlerin eczanelerde satılmasınınsağlık açısından daha uygun olaca-ğını düşünüyorum. Günümüzde butür ürünlerin marketlerde satılmasıbir çok sorunu da beraberinde ge-tiriyor. Cilt kanserinin bu kadaryaygın olduğu günümüzde bu tür

ürünlerin daha kontrollü yerlerde sa-tılması en doğru olanı.

Ebru Vural

� Eczacılık; insan sağlığının ko-runmasında ve hastalıkların teda-visinde kullanılan ürünler ile ilgiliüretim aşamasından hastaneyeulaşmasına kadar her aşamadakaliteli, güvenilir ve etkili ürünleriçin görev yapan eczacılar tarafın-dan icra edilen bir sanattır. İlaç dı-şında kalan kozmetik ürünlerinsan sağlığını korumada önemlirol oynar. Cildin temiz kalması vegüzel görünmesi amacıyla kullanılır. Bu alan ile ilgilenen bilimKozmetolojidir. Ülkemizde kozmetik ürünlerinin bilinçli bir şe-kilde kullanılması için başvurulması gereken yegane danış-man eczacınızdır. Kozmetik ürünler dışında bitkisel zayıflamaçayları ve bitkisel tedavi için de eczacı konunun uzmanıdır.Satılan birçok bitkisel üründe yapılan araştırmalar sonu-cunda, bu çayların etkileri, üzerinde içerdiği drog miktarı veçeşitliliği hakkında kesin bilgilerin olmadığı tespit edilmiştir.Aktarlardan ziyade bitkilerin eczanelerde satılması ve bu sa-tımın Sağlık Bakanlığı’nca denetlenmesi gerektiğine inanıyo-rum. Umarım hükümetimiz de bu yönde adımlar atar.

Umur Beyaydınoğlu

� Eczanelerde satılan ürünler genel-likle farmasötik amaçla kullanılanmalzemelerden yapılmıştır. Bizler deEczacılık Fakültesi öğrencileri olaraksadece reçete ile yapılan ilaçlarınyapılışını, etkilerini öğrenmiyoruz.Reçetesiz satılan kozmetik ürünleriolsun, sağlık çayları vb. ürünlerolsun bunların da yapılışını öğrenip5 yıl boyunca bunları yapıyoruz. Ec-zacıların yaptığı ürünlerin eczane-lerde satılması en mantıklı düşüncedir.

Hande Ünal

� Kesinlikle satılmalı çünkü ehli ol-mayan ve uzaktan yakından ko-nuyla ilgisi olmayan insanlartarafından; ilaç etkileşmesi, deriözellikleri bilinmeden bilinçsizcesatılması geri dönülmez tahribat-lara sebebiyet verir. Bu nedenleilaç dışı ürünler, bu işi bilen kişilerolarak eczanelerde eczacılar tara-fından satılmalıdır.

Sait Zafer Kukurkent

� Kozmetik ürünler gibi insanlarınsıkça kullandığı kimyasal maddeiçeren ürünlerin eczanelerde satıl-ması en uygunudur. Çünkü içindebulunan kimyasalların neye yaradı-ğını, kimin nasıl bir ürün kullanmasıgerektiğini eczacı daha iyi bilir.Bunları bilinçsiz insanlar yerine bi-linçli insanların satması daha man-tıklıdır. Bunun dışında el kremleri,emzik gibi birbirinden çok farklı olmayanürünlerin eczanelerde satılması şart değil bence.

Selmin Polat

� Eczaneler marketlerden farklı ol-malı ve amacı dışına çıkmamalıdır.Eczaneler de sadece tedavi ediciözelliği olan ürünler olmalı, amailaç olmayıp da kullanılmasındadikkatli olunulması gereken mad-deler eczanelerde satılmalı. Bitki-sel ürünler de ilaç özelliği taşıdığıiçin kullanımları uzman bir kişinin

kontrolünde olmalı.

Mehmet Bahadır

Okan Kırkyaşoğlu

� Bu ürünlerin marketlerde satıl-masındansa eczanelerde satılması-nın uygun olduğunu söyleyebilirim.5 yıllık eğitim veren Eczacılık Fa-kültelerinde sadece ilaçlar hak-kında değil, kozmetik ürünlerhakkında da bilgi ediniyoruz. Buürünlerin eczacı kontrolünde satıl-ması gerektiğine inanıyorum. Buürün yelpazesi içinde en genişpayı olanlar kozmetik ürünlerdir. Özellikle kişiselbakıma önem veren insanlar, kozmetik ürün kullanımında daoluşabilecek yan etkiler konusunda eczacılara danışabilirler.Marketlerden alınabilir bu ürünler; ancak kişiler kullanımlarıhakkında ya da oluşabilecek yan etkilerde güvenilir; doğrubilgi alabilecekleri bir kaynak bulamayacaklarından, eczane-lerden temin etmelidirler.

Nezahat Şahin

AnadoluHaber

Mustafa Varsak

Ayşe Yılmaz

Editör: Araş. Gör. Pelin ÖĞÜT / Tasarım: Mine DEMİRELRöportaj ve fotoğraflar: Sezin IŞIK- Ayşenur SARIPINAR- Aslı YILDIRIM ÖĞRENCİ GÖRÜ ŞLERİ

Aykut Dede

� Eczanede, eczacılık eğitimininalt alanları ile ilgili ürünlerin satıl-ması tabii ki doğrudur. Çünkübunların satışı için en uygun yerbence eczanedir. Eczacı detaylı ol-masa da bunun eğitimini almıştır.Bilinçsiz birinin kozmetik dükkanıya da buna benzer yerlerde buürünlerin satılması yerine eczacıgibi bir sağlık personelinin has-tayı bilinçlendirerek bu ürünü satmasıdaha doğrudur. Ya da bebek ürünleri gibi steril kalması ge-reken ürünlerin böyle özel sağlık kurumlarından insanlaraulaştırılması daha doğrudur.

Pınar Kısa � Eczanelerde ilaç dışı ürünlerinsatılması uygundur. Özellikle bazıkesimlerde halkın eczaneye veeczacıya güveni tamdır. İlaç dışıherhangi bir ürün, diğer satılanyerlere göre, eczanelerde dahasağlıklı koşullarda satılabilmek-tedir. Ayrıca bu ürünlerin özel-likle dermokozmetik ürünlerinkullanımına ilişkin öneriler, dik-kat edilmesi gereken durumlar ecza-nelerde hastaya daha ayrıntılı bir şekilde anlatılabilir; halkbu konuda bilinçlendirilir.

Sibel Yüksek