1.1.akıllı İhtisaslaşma ve kümelenme ... - marka.org.tr - marka... · yönetimi süreçlerinin...
Post on 20-May-2020
11 Views
Preview:
TRANSCRIPT
1.1. Akıllı İhtisaslaşma ve Kümelenme Yönetimlerinde Mükemmeliyet
Sonuç Odaklı Programı
1.1.1. Amaç
Akıllı İhtisaslaşma ve Kümelenme Yönetimlerinde Mükemmeliyet Sonuç Odaklı Programı’nın genel
amacı; “bölgesel kalkınma için öncelikli sektör ve temalarda yenilikçi ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi
ve kümelenmelerin bu süreçlerde başat aktör olarak aktif rol almalarını sağlamak”tır.
Özel amaçlar:
(1) Odak alanlara ilişkin ajans ve ilgili paydaşlar nezdinde müdahale alanlarının nitelikli şekilde
tanımlanması,
(2) Bölgedeki işletmelerin Ar-Ge ve inovasyon kapasitelerinin artırılması için inovasyon
yönetimi süreçlerinin kurumsallaştırılması,
(3) Üretim ve hizmetlerde teknoloji ve bilgi düzeyini arttırıcı faaliyetlerin geliştirilmesi,
(4) İhtisas alanlarda eksikliği duyulan kilit teknolojilerin tespiti ve dış yatırımlarla değer
zincirlerine eklenmesinin sağlanması,
(5) Bölge ölçeğinde dünya standartlarında kümelenmeler oluşturulması.
1.1.2. Arka Plan ve Müdahale Gerekçesi
Akıllı ihtisaslaşma, her bir bölgenin kendi rekabet avantajlarını tespit etmesi ve geliştirmesini sağlayan
Avrupa’da büyüme ve iş imkânları yaratılmasını artıran yenilikçi bir yaklaşımdır. Ortaklığa dayalı ve
aşağıdan yukarıya yaklaşımı sayesinde, akıllı ihtisaslaşma yerel yönetimleri, akademiyi, iş dünyasını ve
sivil toplumu bir araya getirmekte ve AB fonlarınca desteklenen uzun vadeli büyüme stratejilerinin
uygulanması için işletilmektedir. 2018 yılı başı itibariyle 120 akıllı ihtisaslaşma stratejisi üretilmiştir. Bu
stratejileri desteklemek üzere Avrupa Yapısal ve Yatırım Fonu’ndan ve ulusal/bölgesel fonlardan € 67
milyarlık kaynak ayrılmıştır. Bu sayede 2020 itibarıyla 15 bin yeni ürünün piyasaya arz edilmesi, 140 bin
yeni işletmenin kurulması ve 350 bin yeni iş imkânının yaratılması hedeflenmektedir1.
Akıllı ihtisaslaşma, ekonomik kalkınma için araştırma ve geliştirmeye özel hedefler belirleyerek destek
sağlamaya dayalı stratejik bir yaklaşımdır. Her bölge, güçlü veya zayıf, yüksek teknoloji veya düşük
teknoloji ihtiva eden ekonomik kompozisyona sahip, aşağıdaki hususları içeren bir dönüşüm
sürecinden geçmektedir:
Büyüme için bir vizyon oluşturma
Rekabetçi yönleri tespit etme
Stratejik öncelikler belirleme
Akıllı politikalar ve aksiyonları kullanma
1 Avrupa Komisyonu, 2017.
“Akıllı ihtisaslaşma için araştırma ve İnovasyon stratejileri (RIS3)” 2014-2020 dönemi Avrupa Yapısal ve
Yatırım Fonları (European Structural and Investment Funds – ESIF) için bir altlık oluşturacaktır2.
Politika-yapıcılar başka yerlerde hayata geçirilen enstrümanları analiz etmekte gayet başarılı iken pek
çoğu yerelde neye ihtiyaç duyulduğunun analizini sağlayacak yeterli gayreti ve politik kararlılığı ortaya
koymakta başarısız olmuşlardır. Kendi bölgelerinin potansiyellerini ve sınırlarını iyi bir biçimde
kavramadan, pek çok politika yapıcı "iyi uygulama" olarak algılananları taklit etme veya bir şekilde
"küme politikaları" uygulama şartı gibi genel yapısal fon şartlarına şematik bir yönelimi tercih etmekle
yetinmişlerdir. Bu "moda politikaları takip etme" trendinin bir sonucu olarak (Technopolis, 2012), pek
çok araştırmacı Avrupa kıtasının inovasyon yeteneklerine dair gerçek çeşitliliği ile ciddi bir zıtlık
oluşturan "inovasyon politikası araştırma ve uygulamaları arasında giderek bir benzeşme" olduğunu
gözlemlemişlerdir3. Sonuç olarak, çoğu bölgesel inovasyon politikası, karışımı politika denkleminin
"talep tarafını endişelendirici bir biçimde göz ardı etmiştir4. Bu genel trendle doğru orantılı olarak ERDF,
geçmiş destek döneminde bölgesel İnovasyon politikası kapsamında stratejik vizyon ve uluslararası
perspektiften yoksun, taklite dayalı ve mükerrerlik taşıyan faaliyetler içeren piyasa müdahalelerine eş-
finansman sağlamıştır. Pek çok örnekte, operasyonel programlar, yerel ekonomilerin neye ihtiyaç
duyduğuna atıfta bulunmamış ve bu nedenle pek çok yerelden yeterli ilham almamış faaliyetin
üretilmesine yol açmıştır; ya da daha genel olarak belirtmek gerekirse kamu kaynaklarının verimsiz
kullanımına sebebiyet vermiştir. Bu çoklu bütçe açığına istinaden, Avrupa Komisyonu, sadece yeni
stratejiler için bir koşul olarak değil bölgesel ekonominin güçlü ve zayıf yanlarını en iyi şekilde
kavrayacak ve de politikaları hayata geçirme, izleme ve değerlendirme süreçlerini içeren planlı bir
sistemle bağlantılandırılmış ve makul bir biçimde aşağıdan yukarıya paydaş konsültasyonuyla
temellendirilmiş yenilikçi bir strateji olacak şekilde yapısal fonlar için yeni bir yaklaşıma ihtiyaç
duyulduğuna kanaat getirmiştir5.
Bu arka plana istinaden “akıllı ihtisaslaşma için stratejiler” olarak adlandırılan bölgesel durumun sağlam
ve konsültasyona dayalı analizinin yapılması ve bölgesel spesifik hedeflere politik taahhütler ortaya
konulması resmi olarak bir “uygulama öncesi koşul” yani ilerleyen dönemde yapısal fonların tahsisi için
bir ön şart haline getirilmiştir. AB fonu almak isteyen tüm bölgeler için uygun şekilde donatılmış
bölgesel İnovasyon stratejileri geliştirmek bir seçenek olmaktan çıkmış ve üst ölçek plan ve politikalarla
artık bir zorunluluk halini almıştır. Tüm bölgeler, operasyonel programlarını onaylatmak ve kabul
ettirmek için ilk planda oldukça zorlayıcı ve detaylı görünen strateji geliştirme, politika tasarımı ve
izleme ile ilgili olarak bir dizi “akıllı ihtisaslaşma” koşulunu yerine getirmek zorundadır.
Esasen “akıllı ihtisaslaşma” Dominique Foray ve meslektaşlarının 2009 yılı civarında geliştirdikleri
akademik bir kavramdı6. Hızlı bir biçimde 2010 yılında bu kavram Bölgesel ve Kentsel Politika Genel
Müdürlüğünce desteklenen bir gündem maddesi haline geldi ve bir politik aracına dönüştürmek
amacıyla bir dizi gelişim aşaması geçirdi7. Bu süreç zarfında akıllı ihtisaslaşmanın pek çok orijinal ve
2 Avrupa Komisyonu, 2014.
3 Foray, 2011
4 Technopolis, 2012
5 Sörvik, 2012.
6 Foray vd., 2009.
7 McCann, Ortega-Argiles, 2011
akademik olarak üzerinde düşünülmüş nosyonunun politik gerçekliklerle eşleştirilmesi ve daha spesifik
rehberlere ve yasal yükümlülüklere dönüştürülmesi gerekti. Bu sürecin sonunda hem nihai Akıllı
İhtisaslaşma Rehberi8 ve ona tekabül eden Avrupa Komisyonu düzenlemeleri9 gerekli strateji-inşa
süreçleri için adil koşullar ve uygulama sürecinde akılda bulundurulması gereken kilit unsurları belirledi.
Ancak aksi iddia edilemeyecek bir kesinlikle bu dokümanlar bir nevi soyut veya akademik ilhama dayalı
bir karakterde olmayı sürdürmüş ve uygulayıcılar açısından zorlayıcı olarak bulunmuştur.
“Öncelikli olarak kamu kurumlarını içeren yukarıdan aşağı bir yaklaşımdan öte bu yeni İnovasyon yatırımı gündemi
aşağıdan yukarı olmalı ve özel sektör ve akademik camiayı içeren ortaklaşa bir “girişimsel keşif” çabasıyla üretilmeli,
bölgenin kendi güçlü yanları, girişimciliği ve rekabetçi avantajları üzerine inşa edilmelidir. Bu tür bir süreç sayesinde akıllı
ihtisaslaşma stratejileri modernizasyon, çeşitlilik veya radikal inovasyon aracılığıyla Birliğin tüm bölgelerinde ekonomik
dönüşümün önünü açabilir. Bu “herkese tek beden elbise” yaklaşımı değildir; inovasyonla şekillenen, yer bazlı, girişimsel
bir süreçtir. AB bölgelerinin daha yüksek katma değer ve daha fazla bilgi yoğun aktivitelere doğru ekonomik bir dönüşüm
geçirmesini hedefler. Biz bu yüzden tüm üye devletlerden bölgelerinin akıllı ihtisaslaşma stratejileri geliştirmesini istedik
ve bunun Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu’ndan yeni programlar tahtında fon alması için bir koşul olmasını sağladık.”
Johannes Hahn, Avrupa Komisyonu Bölgesel Politikadan Sorumlu Üyesi
Bölgesel entegrasyon sürecinde komşu ülkelerle ilişkiler AB için merkezi bir ilgi alanı oluşturmaktadır.
AB’nin her bir genişleme dönemi yeni komşu ülkeler ortaya çıkarmış ve devletlerde AB’ye katılım
isteğini tetiklemiştir. Ufuk 2020 programına katılan ortak ülkeler için araştırma ve geliştirme politikası
giderek daha önemli bir faaliyet alanı halini almıştır.
2016’da Komşuluk ve Genişleme Müzakereleri Genel Müdürlüğü (Directorate General for
Neighbourhood and Enlargement Negotiations - DG NEAR), Bölgesel ve Kentsel Politika Genel
Müdürlüğü (Directorate General for Regional and Urban Policy – DG Regio), Araştırma ve İnovasyon
Genel Müdürlüğü (Directorate General for Research and Innovation) ve Müşterek Araştırma Merkezi
(Joint Research Center – JRC) arasında işbirliği için ortak ilgi alanına giren yedi tane öncelik alanı
belirlenmiş olup özellikle akıllı ihtisaslaşma bunların içinde yer almaktadır. IPA II regülasyonu akıllı
ihtisaslaşmayı açıkça genişleme ülkeleri için bir tematik öncelik olarak belirtmektedir. Akıllı ihtisaslaşma
ve ona eşlik eden ön şart olma durumu müktesebatta açıkça bir temele sahip olup gelecekte üyeliğe
kabul edilecek ülkeler için geçerli olacaktır10.
Akıllı İhtisaslaşma yaklaşımı ulusal/bölgesel sınırların ötesine bakmayı gerektirmektedir. Ülkeler ve
bölgeler, kendi rekabet avantajlarını sistematik ve yapıcı kıyaslamalarla, ders alınacak örneklerin arayışı
içerisinde ulusal ve uluslararası bağlamlarının haritasını çıkartarak ve etkin işbirliğini gerçekleştirerek
belirlemelidirler11. Gelişmekte olan ülkeler bağlamında, S3’le ilgili faaliyetler sürdürülebilir kalkınma ve
inovasyonu ilerletmeye yönelik uluslararası çabalara katkı sağlamaktadır. Bu açıdan, küreselleşme
trendi bölgesel düzeyde hedef seçilen yatırımlarla değerlendirebilecek ve inovasyonu teşvik eden ve
8 Foray vd., 2012
9 Avrupa Komisyonu, 2012
10 Akıllı İhtisaslaşma Platformu, erişim tarihi: 21/12/2017.
11 Foray vd., 2012
özel sektör yatırımlarını harekete geçirecek şekilde değer zincirlerin yukarı taşıyacak bir mücadele alanı
olarak ortaya çıkmakta12.
Türkiye, AB üyeliği adaylık sürecinde bir ülke olarak yapısal fonlardan yararlanmamasına ve dolayısıyla
bu fonlardan bölgeleri akıllı ihtisaslaşma stratejileri belirlemekle mükellef olmamasına karşın IPA II
fonları için akıllı ihtisaslaşma stratejileri temel bir referans haline getirilmiştir. 2017 yılı içerisinde ilan
edilen IPA II Rekabetçi Sektörler Programı çağrılarında başvuru sahiplerine hazırlayacakları projeleri
akıllı ihtisaslaşma stratejileri ile temellendirilmeleri şartı getirilmiştir. Türkiye’nin üyelik müzakerelerini
tamamlayıp tam üye olması halinde bölgelerinin AB Bölgesel Kalkınma Politikalarına hazır olabilmesi
için akıllı ihtisaslaşma stratejilerini tam üyelik sürecinin sonuna bırakmadan olgunlaştırmış olması
gerekecektir. Türkiye’de bölgesel yönetimler olmaması nedeniyle bölgesel akıllı ihtisaslaşma
stratejilerinin hayata geçirilmesi ve paydaş katılımının sağlanmasındaki imkan ve kabiliyetler daha
sınırlıdır. Bölgesel düzeyde faaliyet gösteren kalkınma ajanslarının ise akıllı ihtisaslaşma stratejilerini
kendi kapasitelerini ve paydaşlarının operasyonel ve enteraktif kapasitelerini göz önünde bulundurmak
suretiyle soyut ve akademik kalmayacak şekilde realist bir yaklaşımla geliştirmeleri gerekmektedir.
1990 yılında Michael Porter, ekonomik faaliyetlerin kümelerde toplanmasının daha etkin ve hızlı pazara
ulaşmayı ve rekabetçi avantaj sağladığını belirtmiştir. Ayrıca Proter’ın elmas modelinin dayandığı
prensibe göre, bir firmanın rekabet avantajı sağlaması için kendi yapısı/ stratejileri, rakiplerinin
ötesinde faktör, talep koşullarına ve de ilgili/ destekleyici kurumlara da bağlıdır. Dolayısıyla bu
etmenleri harekete geçirici ve hızlandırıcı yapılar yani “kümelenmeler” kritik öneme sahiptir.
Belirli bir değer zinciri içerisinde bir coğrafi alanda yığınlaşmış olan iktisadi faaliyetler bütünü olarak
tanımlanabilecek olan kümelenmeler, iktisadi kalkınma stratejilerinin belirlenmesi ve uygulanmasında
en önemli araçlardan bir tanesi olarak gösterilmektedir. Bölgesel iktisadi planlama açısından
bakıldığında kümelenme odaklı strateji geliştirme ve uygulama süreçlerinin daha etkin, uygulanabilir
ve bütüncül bir çerçeve oluşturduğu düşünülmektedir.
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı, akıllı ihtisaslaşma stratejisi geliştirme çalışmalarına 2014 yılında
başkanmış olup Akıllı İhtisaslaşma ve Kümelenme Yönetimlerinde Mükemmeliyet SOP’u halihazırda
uygulama aşamasında olan stratejilere dair ileriki dönemde gerçekleştirilecek faaliyetler ve elde
edilmesi hedeflenen çıktıları içermektedir.
Öte yandan, MARKA kuruluşundan beri analiz ve tespitler doğrultusunda bölgenin rekabet edebilirliğini
arttıracak politikalar üretme gayretindedir. Bunun önemli bir boyutu, bölgede, aynı alanda faaliyet
gösteren firmalarda işbirliği kültürünü arttıracağı ve bu vesileyle ilgili üretilen ürün/hizmetin ihtiyaçlara
optimal cevap vermesi yönünde evrileceği bir ekosistemi oluşturmaya önayak olmaktır. MARKA’nın
sorumluluk ve imkânları dâhilindeki araçları ve insan kaynağı benzeri önceliklere kanalize etmesi
hedeflenmektedir.
Onuncu Kalkınma Planında ulusal yenilik sisteminin, kümelenme yaklaşımını ve girişimciliği merkeze
alan bir yapıya kavuşturulması, KOBİ’lere yönelik olarak kümelenmelerin desteklenmesi politika
önerileri yer almıştır. Ayrıca planda tanımlanan öncelikli dönüşüm alanlarından öncelikli teknoloji
12 Avrupa Komisyonu, 2017
alanlarında ticarileşme programı bileşenlerinden biri olan yenilikçi girişimciliğinin desteklenmesi
bileşeninin uygulama aracı kümelenme çalışmalarının yaygınlaştırılması olarak tanımlanmıştır.
Üst ölçek planlarla uyumlu, 2014-2023 Doğu Marmara Bölge Planı, öncelikler ışığında hazırlanmış olup
ve yönlendirici niteliktedir. 2014-2023 Bölge Planı yaşanabilir, rekabetçi ve öğrenen bölge ekseni alt
olmak üzere üç eksen üzerinde kurgulanmıştır. Bu üç eksenden rekabetçi bölge ekseninde, akıllı
ihtisaslaşmayı sağlamak amacını sağlayacak araçlardan biri “öncelikli alanlarda kümelenmelerin ve
işbirliklerinin geliştirilmesi”dir.
Bölge Planında belirtildiği üzere, Doğu Marmara Bölgesi genel itibariyle değerlendirildiğinde, 23 imalat
sektöründe birkaç alt sektör zengin sanayi portföyüne sahiptir. Kümelenme yapıları, kapsadıkları bölge
ve sektörde yurtdışına açılma, ortak giderlerde destek, yetişmiş işgücü, ihracat ve pazarlama
süreçlerinde yönlendirme ve tedarik zincirlerinin iyileştirilmesinde ciddi faydalar sağlamaktadır. Bu
nedenle öncelikli ve yeni gelişen sektörler başta olmak üzere faaliyet gösteren firmalar, araştırma ve
danışmanlık kurumları, kamu kurumları ve sivil toplumu dâhil eden kümelenmelerin kurulması ve
mevcutların gelişmeleri desteklenmelidir.
Bölgenin etkin kümelenme stratejilerini uygulamak için bölgede öncelikli sektörlerde mevcut tedarik
zinciri incelenerek, yükselen ve yükselme potansiyeli bulunan sektörlerin iş ilişkisi ağ analizi
gerçekleştirilmelidir. Tedarik zincirini oluşturan firmalar, alt sektörler ile bunlar arasındaki rekabet
ortamı; söz konusu zincir içerisinde yer alan, bilgi üreten veya danışmanlık hizmeti veren kuruluşlar
arası ilişki irdelenerek, kümelerin geliştirilmesi gereken güçlü yönleri ile iyileştirilmesi gereken zayıf
yönleri ortaya koyulmalıdır. Kümelenmelerin geliştirilmesine yönelik olarak, tespit edilen alt alanlarda
kümelerin genel olarak yararlanabileceği, ortaklığa dayalı yatırım ve faaliyet gösteren organizasyonel
yapıların güçlendirilmesi hedeflenmektedir.
Kümelenme kavramsal çerçevesinde değerlendirilen, “işbirliği temelinde değişimi yönetmek” olarak
pratikte karşılık bulan ve bu konuda öne çıkan Ajans çalışmaları aşağıdaki gibidir:
Küme Tanılama Çalışmaları
Küme Oluşum Süreçlerinde Rol Alma
Achieving Excellence in Cluster Management / ClustArs Projesi
o Bölgede öne çıkan küme organizasyonları akredite edilmiş
o Avrupa Küme Mükemmeliyet Vakfı (European Cluster Excellence Foundation- EFCE)
tarafından düzenlenen 5 haftalık “Küme Mükemmeliyeti Yönetimi” eğitici eğitimi
programına 3 Ajans personeli katılım sağlamış ve süreç başarı ile tamamlanmıştır.
o Belirlenen alanlarda faaliyet gösteren kümelenmelere yönelik eylem planları
oluşturulmuş ve ilgili kümelenme yöneticilerine yönelik eğitimler gerçekleştirilmiştir.
Kümelenme Temelli Değişim Yönetimi Eğitimleri
o 2016 yılı Eylül ayında Ajansımız eliyle, “Kümelenme Temelli Değişim Yönetimi” eğitimi
verilmeye başlanmıştır. Avrupa Küme Mükemmeliyeti Vakfı (EFCE) tarafından içeriği
geliştirilen, Türkiye'de ikinci kez gerçekleştirilen eğitim kapsamında, 20 katılımcı
toplam 8 haftalık eğitimi ve saha çalışmasını başarıyla tamamlamaları halinde EFCE
tarafından “Küme Yöneticisi” olarak akredite edilecektir. Ajans uzmanları ve
bölgemizde faaliyet gösteren kurum temsilcilerinden oluşturulan 4 kişilik ekipler,
bölgenin öne çıkan 5 sektöründe kümelenme çalışmaları için zemin oluşturacak bir
saha çalışması yürütmektedirler.
Teorik ve saha çalışmaları, uluslararası kurum/kuruluşlarla iş birliklerimiz ışığında ve uyguladığımız
ClustArs projesi tecrübeleri çerçevesinde bölgemizde mevcut, belirli bir kurumsal temsiliyeti olan 6
adet nitelikli yığın / kümemsi yapı bronze label almıştır. Yerel uzman sıfatıyla destek verdiğimiz çalışma
çerçevesinde de gözlendiği olduğu üzere, bölgemizde standart bir kurumsal yapıda, bir/ birden fazla
sayıda tam zamanlı çalışanı olan, dünya standartlarında küme kavramını tam olarak karşılayan
yapılanmalar bulunmamaktadır. Genellikle geleneksel olarak dernek, birlik vb. tüzel kişiliği altındaki
oluşumlar, faaliyet kesişim alanları ve yetkinlikleri ölçüsünde küme oluşumu (cluster initiative) rolünü
üstlenmektedirler. Ancak dünya standartlarında, sürdürülebilirliğini sağlayan başarılı kümelenmeler
ile karşılaştırıldığında bölgemizdeki kümemsi yapıların temsil ettikleri tüzel kişiliklerinin dönüşümü
(transformation), farklılaşması (differentiation) veya yeniden yapılanması (reconstruction) gerektiği
aşikârdır.
Şekil 1 AİKYM SOP Diagramı
1.1.3. Sonuç ve Çıktı Hedefleri
Akıllı ihtisaslaşma stratejilerinin hayata geçirilebilmesi ve kümelenme yönetimlerinde mükemmeliyet
sağlanması için pek çok aşamada Doğu Marmara Kalkınma Ajansı’nın paydaş konsültasyonu ve
yönlendirmesinin yanı sıra liderlik etmesi gerekmektedir. Ajans, sektörel bir odaklanmayla kilit rol
oynayabileceği ve etki oluşturabileceği konularda paydaş sahiplenmesini kolaylaştıracak ve çarpan
etkisi oluşturacak şekilde faaliyet gösterecektir. Ajansın belirlemiş olduğu sonuçlar ve ilgili çıktı
hedefleri aşağıda belirtilmektedir.
Bilgi yoğun hizmet sektörünün mobilize edilmesi ve işletmelere yüksek kaliteli iş hizmetlerinin
sunulmasının sağlanması
o Bilgi yoğun hizmet sektörüne yönelik bölgedeki ihtiyaç ve genel algının tespiti
o Bölgesel öncelikli sektörlerden firmalara öncelik tanıyarak özel sektör işletmelerinin iş
süreçlerinin ve inovasyon yönetimlerinin kurumsallaşmasına destek olmak
o Danışmanlık hizmetlerinin ve özelde inovasyon danışmanlığının standardizasyonu,
yaygınlaşması ve erişiminin kolaylaşmasının sağlanması
Kümelenme çalışmalarıyla akıllı ihtisaslaşma için bölgesel inovasyon stratejilerinin entegre
edilmesi ve kilit teknolojilerde yerel kapasitenin artırılması ve yerel dinamiklerin değer
zincirleri içerisine ekleyemedikleri teknolojik açıkların dış yatırımlarla giderilmesi ("Kümelenme
Yönetimlerinde Mükemmeliyet: Dünya Standartlarında Kümelenmeler" adlı SOP’u ile
eşgüdümlü olarak yürütülecek.)
o Bölgesel öncelikli sektörlerdeki kilit teknolojik açıkların belirlenmesi
o Bölgesel öncelikli sektörlerdeki kümelerde ve küme benzeri yapılarla (ör. OECD, 2013:
Doğu Marmara Otomotiv Kümelenmesi) kilit te paydaş konsültasyonu ve toplu fikir
alışverişi süreçleri geliştirmek ve işbirliği olanaklarını değerlendirmek
o Ajans desteklerinde bölgesel öncelikli sektörlerdeki kilit teknolojik açıkların
giderilmesine yönelik öncelikler belirlemek
o Bölgesel öncelikli sektörlerdeki kilit teknolojik açıkların giderilerek bölge içi değer
zincirlerinin tamamlanması için hedef gözeten yatırım promosyonu
Yukarıda bahsedilen amaçlar ve çıktıların elde edilebilmesi için yürütülmesi planlanan ve sonuç odaklı
faaliyetlerin genel çerçevesi aşağıdaki şekildedir:
İşletmelere inovasyon yönetim danışmalığı hizmeti sunmak
İnovasyon yönetim danışmanlığı sertifikalı kişilerin sayısını artırmak ve bu alandaki talebi
tetiklemek
Proje desteği veren ilgili kurum ve kuruluşların (KOSGEB, TÜBİTAK ve MARKA) tercihan TÜSSİDE
ve Doğu Marmara ABİGEM A.Ş. ile işbirliği içerisinde danışmanlara ve danışman adaylarına
eğitim vermesi ve test ederek standardizasyona katkıda bulunması
Paydaş konsültasyonu süreçlerinde kolaylaştırıcı rol oynayan kurum ve kuruluşlarla (ör. odalar,
işadamları dernekleri) yapısal ve kurumsal diyaloğun geliştirilmesi
Mevcut rapor ve araştırmaların detaylı bir incelemesini ve paydaş konsültasyonunu (çalıştaylar,
anketler) da içeren sofistike sektörel analizler
Kümelenme çalışmalarında paydaş konsültasyonlarında kilit teknolojilere dair bilgi alışverişini
tetiklemek, yönlendirmek ve raporlamak
Bölgesel öncelikli sektörlerde kapasite artışı sağlayacak, işbirliğini geliştirecek ve kilit
teknolojilerdeki açıkları gidermeye yönelik Güdümlü Proje Teklifleri üretilmesine ön ayak
olmak ve projelere rehberlik etmek
Bölgesel öncelikli sektörlerde ihtisas organize sanayi bölgesi ve endüstri bölgesi yatırımları
yapılabilecek büyük yatırım arazileri tespit etmek
Bölgesel öncelikli sektörlerde yatırımcı çekmek için (ör. Fuarlarda sergilemek) “teaser”
dokümanları üretmek
Bölgesel öncelikli sektörlerde yatırımcı çekmek için hedef belirlenen yurt içi ve yurt dışı fuarlara
bölgesel paydaşlarla ortak katılımlar
Gerçekleştirilen çalışmalar için hedef göstergeler belirlemek ve gerçekleşme düzeyini ölçmek
Yürütülen çalışmalar kapsamında yurt içi ve yurt dışı yaygınlaştırma ve akran
öğrenmesi/değerlendirmesi süreçleri yürütmek
Tablo 1 AİKYMSOP Sonuç ve Çıktı Göstergeleri
Bileşen Gösterge Türü
(Çıktı / Sonuç)
İlgili Özel Amaç
SOP Hedefi (3 Yıllık)
2019 Yılı Hedefi
Mevcut Durum
Faaliyet Hazırlanan Sektör Raporu
Sayısı Çıktı 1, 4 11 9 7
Faaliyet Düzenlenen Sektörel Çalıştay
Sayısı Çıktı 1, 4 14 9 6
Faaliyet Yapılan Sektörel İşbirliği
Protokolü Sayısı Çıktı 1, 2 4 2 1
Faaliyet InnoTeam Etkinliği Sayısı Çıktı 2, 3 4 2 1
Faaliyet Yurt Dışı Sektörel Fuar Katılım ve Ziyaretleri Çıktı 2, 4 24 22 20
Faaliyet Yurt İçi Sektörel Fuar
Katılımları Çıktı 2 16 12 8
Faaliyet Bölge İçi Sektörel Fuar
Katılımları Çıktı 2 14 10 8
Faaliyet İzin ve Ruhsat Süreci
Tamamlanan Yatırımcı Sayısı Çıktı 4 60 50 38
Faaliyet Hazırlanan Fizibilite Sayısı Çıktı 4 2 1 0
Proje Güdümlü Proje Sayısı Çıktı 1, 3 10 8 6
Alt Program Hazırlanan Proje Teklif
Çağrısı İçeriği ve İlan Sayısı Çıktı 3, 4 10 8 6
Alt Program Proje Teklif Çağrısı ile
Desteklenen Proje Sayısı Çıktı 3, 4 500 350 298
Faaliyet Başarılı Bulunan AB Projesi
Sayısı Çıktı 1 10 9 8
Faaliyet Küme Haritalama Çalışması
Sayısı Çıktı 1 5 2 0
Faaliyet Kümemsi Yapıların Kurumsal
Yapı Analizleri Yapılması Çıktı 1 5 2 0
Faaliyet Küme Dönüşüm Yönetimi
Planı Çıktı 1 12 7 5
Alt Program Fizibilite Desteği Programı Çıktı 1 3 1 0
Faaliyet EFCE’den Altın Etiketli
Kümelenme Sayısı Sonuç 1 1 0 0
Faaliyet EFCE’den Gümüş Etiketli
Kümelenme Sayısı Sonuç 1 4 2 1
Faaliyet İmalatta Orta – Yüksek Teknolojili Ürün İhracat
Payının Arttırılması Sonuç 1 %50 %45 %43,71
Faaliyet Ar-Ge Merkezi Sayısı Sonuç 2 150 135 130
Faaliyet Bilişim Vadisi’nde Faaliyet
Gösteren Firma Sayısı Sonuç 3, 4 200 75 31
Faaliyet Bölgede Öncü Sektörlerde
Yatırım Süreçleri Tamamlanan Yatırımcı Sayısı
Sonuç 4 60 45 36
1.2. İmalat Sanayiine Yönelik Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Sonuç Odaklı
Programı
1.2.1. Amaç
Programın genel amacı, “TR42 Bölgesinde iş gücü piyasasının ihtiyacı olan nitelikli istihdamı sağlamak
üzere kurumsal ve fiziksel altyapının geliştirilmesini katkı sağlamak”tır. Bu genel amaca yönelik özel
amaçlar ise aşağıdaki gibidir:
(1) Mesleki eğitim programlarındaki alan ve dallarının, iş gücü piyasası analizleri ile sektörel
dağılım arasındaki uyum gözetilerek yapılandırılması,
(2) Mesleki eğitim programlarının ulusal meslek standartları ve yeterliliklerine göre
güncellenmesi ve eğitim kalitesinde uluslararası standartlara uyumun gözetilmesi
(3) Mesleki eğitimde okul ortamının iyileştirilmesi ve sektörle uyumlu atölye modellerinin
geliştirilmesi,
(4) İş yeri eğitimlerinin etkinliği ve verimliliğinin artırılması,
(5) Mesleki eğitimdeki algı ve imajın iyileştirilmesi.
1.2.2. Arka Plan ve Müdahale Gerekçesi
İş gücü ve sermaye odaklı ekonomiden bilgiye dayalı ekonomiye geçilmesiyle birlikte beşeri sermayenin
gelişimi bölgelerin rekabet gücünü harekete geçiren en temel unsurlardan biri olarak görülmeye
başlamıştır. Ekonominin yapısındaki bu dönüşümle birlikte bireylerin, çağın ihtiyaçları doğrultusunda
bilgi, beceri ve yetkinlikler kazanması, sürdürülebilir sosyal ve ekonomik gelişmenin kaynağı olarak
görülmektedir. İş gücü piyasasına vasıflı bireyler yetiştirmek ve istihdamda var olan iş gücünün beceri
ve yetkinliklerinin artırılması konusunda mesleki eğitim kilit noktalardan birini oluşturmaktadır.
2016 yılı TÜİK verilerine göre Türkiye geneli iş gücüne katılma oranı % 52, istihdam oranı ise % 46,3’tür.
2016 yılında mesleki ve teknik lise mezunlarının iş gücüne katılma oranı % 65,9, istihdama katılma oranı
% 58,2 olarak kaydedilmiştir. 2016 Yılı Türkiye geneli işsizlik oranı % 10,9 olup, bu oranın mesleki ve
teknik lise mezunlarında % 11,6’ya yükseldiği kaydedilmektedir. 2016 Yılında Doğu Marmara
Bölgesi’nin iş gücü durumu incelendiğinde iş gücüne katılma oranının % 54, istihdam oranının % 48 ve
işsizlik oranının ise % 10,7 olduğu görülmektedir.
2016 yılı İŞKUR İş Gücü Piyasası Araştırma sonuçlarına göre 2015 yılı Türkiye’de açık iş oranı % 1,5’tir.
Bu oran bölge illerinden Kocaeli’de % 1,6, Sakarya’da % 4,8, Düzce’de % 3, Bolu’da % 1,4 ve Yalova’da
%2,9’dur. Bölge illerinde açık iş oranlarının yığınlaştığı sektörler incelendiğinde bilgi ve iletişim sektörü
ile imalat sanayi sektörlerinin üst sırada yer aldığı görülmektedir. Türkiye geneli ile bölge illerinde
mesleklerin temininde güçlük çekilme nedenleri incelendiğinde ise, “Gerekli Mesleki Beceriye/Niteliğe
Sahip Eleman Bulunamaması” başlığının öncelikli neden olarak belirtildiği görülmektedir.
Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018), Türkiye Mesleki ve Teknik Eğitim Strateji Belgesi ve Eylem Planı
(2014‐2018), İstihdam ve Mesleki Eğitim İlişkisinin Güçlendirilmesi Eylem Planı’nda (İMEİGEP), Türkiye
Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği (KÜSİ) Strateji ve Eylem Planı (2015-2018), Türkiye Sanayi Strateji
Belgesi (2015-2018), Doğu Marmara Bölge Planı (2014-2023) ve Akıllı İhtisaslaşma Temelinde Doğu
Marmara Bölgesel Yenilik Stratejisi (2014-2018) dokümanlarında da iş gücü piyasasında yaşanan bu
temel soruna çözüm üretmeye yönelik politika ve stratejiler geliştirilmiştir.
Onuncu Kalkınma Planı’nda “Nitelikli İnsan, Güçlü Toplum” başlığı altında geliştirilen Eğitim
politikalarından aşağıda yer alanlar maddeler, bu mali destek programının hazırlanmasına dayanak
noktası oluşturmaktadır. Bu politikalar şöyledir:
“156. Eğitimde alternatif finansman modelleri geliştirilecek, özel sektörün eğitim kurumu açması, özel
kesim ve meslek örgütlerinin mesleki eğitim sürecine idari ve mali yönden aktif katılımı özendirilecektir.
158. Eğitim sistemi ile iş gücü piyasası arasındaki uyum; hayat boyu öğrenme perspektifinden hareketle
iş yaşamının gerektirdiği beceri ve yetkinliklerin kazandırılması, girişimcilik kültürünün benimsenmesi,
mesleki ve teknik eğitimde okul-işletme ilişkisinin orta ve uzun vadeli sektör projeksiyonlarını dikkate
alacak biçimde güçlendirilmesi yoluyla artırılacaktır. 160. Ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyindeki
mesleki ve teknik eğitimde, program bütünlüğü temin edilecek ve nitelikli iş gücünün yetiştirilmesinde
uygulamalı eğitime ağırlık verilecektir.”
Bu politikalarla uyumlu olarak tasarlanan “1.19 Temel ve Mesleki Becerileri Geliştirme Programında”
bireylerin mesleki becerilerin yanında iş yaşamının gerektirdiği temel becerilere sahip olması, eğitim
sistemi ile çalışma hayatı arasındaki ilişkinin güçlendirilmesinin ülkemizde insan kaynağının
geliştirilmesi açısından önemli olduğu vurgulanmaktadır. Mesleki eğitimle ilgili olarak bu program
altında “1. Eğitim Sisteminin İş Gücü Piyasasıyla Uyumunun Artırılması” ile “5. Mesleki Yeterliliklerinin
Artırılması” bileşenleri tanımlanmıştır.
Mesleki ve Teknik Eğitim Strateji Belgesi’nde (2014-2018) mesleki eğitimde okul ortamının
iyileştirilmesi ve sektörle uyumlu atölye modellerinin geliştirilmesi, iş yeri eğitimlerinin etkinliği ve
verimliliğinin artırılması, mesleki eğitimde insan kaynağının geliştirilmesi, mesleki eğitim kurumlarının
Ar-Ge faaliyetleri kapsamında özel sektörle iş birliği yapması, mesleki eğitim programlarındaki alan ve
dallarının iş gücü piyasası analizleri ile sektörel dağılım arasındaki uyum gözetilerek yapılandırılması,
mesleki eğitim programlarının ulusal meslek standartları ve yeterliliklerine göre güncellenmesi ve
eğitim kalitesinde uluslararası standartlara uyumun gözetilmesi yönünde tedbirler tanımlanmıştır.
Doğu Marmara Bölge Planı’nda (2014-2023) geliştirilen üç ana ekseninden biri Öğrenen Bölge
eksenidir. Öğrenen bölge modelinde güncel gelişmeler ve bölge ekonomisi ihtiyaçlarıyla uyumlu olarak
bölgede yeteneklerin geliştirilmesi ve nitelikli iş gücünün oluşturulması benimsenmektedir. Bu
çerçevede öğrenen bölge ekseninin hayata geçmesi için 3 temel amaç ve bu amaçlara ulaşmak için
araçlar tanımlanmıştır. Bölge planında Öğrenen Bölge ekseninde tanımlanan “Yetenekleri Geliştirmek”
ve “Yeteneklerin İstihdama Katkısını Artırmak” söz konusu mali destek programına temel teşkil
etmektedir. Doğu Marmara Bölge Planı’ndaki bu amaçlar altında İmalat Sanayine Yönelik Mesleki
Eğitimin Geliştirilmesi Mali Destek Programı’nın gerekçesini oluşturan araçlar ise aşağıda sıralanmıştır:
Öğrenen Bölge Ekseni:
ÖB.1. Bölge iş gücü piyasasının takibi ve ilgili stratejilerin geliştirilmesi
ÖB.2. Mesleki ve teknik eğitimde ekonominin ihtiyaçlarının dikkate alınması ve motivasyonun
artırılması
ÖB.3. Yükseköğrenim programlarının sektörlere göre tasarlanması ve yenilikçi iş gücünün
yetiştirilmesi
ÖB.10. Mesleki eğitimden işe geçiş hizmetlerinin geliştirilmesi
Akıllı İhtisaslaşma İçin Doğu Marmara Bölgesel Yenilik Stratejisi (2014-2018) belgesinde de bölgenin
nitelikli iş gücü talebinin karşılanmasında üniversite ve meslek okullarının özel sektörün ihtiyaçlarına
göre kurgulanması ve konuya ilişkin iş birliği platformları geliştirilmesi gerekliliği üzerinde
durulmaktadır.
Yukarıda bahsi geçen tüm bu hususlar dikkate alınarak bölgede imalat sanayinin ihtiyaç duyduğu
alanlarda mesleki eğitimin geliştirilmesi yoluyla bölgenin rekabet gücünü artırmak için sonuç odaklı
program tasarlanmıştır. Programın amacına uygun olarak uygulanmasında mesleki eğitim kurumları,
işletmeler ile iş gücü piyasasında etkin olabilecek kar amacı gütmeyen çatı kurum ve kuruluşlar
(OSB’ler, Sanayi Odaları, Ticaret Odaları, Sanayi ve Ticaret Odaları) arasında iş birliği geliştirilmesi esas
alınmıştır.
Ayrıca, programın tasarımında iş gücü piyasası ile mesleki eğitim kurumları arasındaki arz-talep dengesi
gözetilmiştir. Söz konusu dengenin etkin bir şekilde kurulması ve sürdürülebilmesi adına ise, oldukça
geniş bir alana sahip olan imalat sanayi ve mesleki eğitim kurumlarının bölge ekonomisi ekseninde
çerçevesi tanımlanmıştır. Programın çerçevesini belirlerken imalat sanayine yönelik üç farklı konu
başlığı dikkate alınmıştır.
İSO En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu Listesinde yer alan firmaların faaliyet alanları
Bölgedeki açık iş alanı meslek grupları
İmalat Sanayine Yönelik Bölgedeki Mesleki Eğitim Kurumlarının Alanları
2019 yılında İmalat Sanayiine Yönelik Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Sonuç Odaklı Programı
kapsamında planlanan faaliyetler aşağıdaki tabloda özetlenmiştir:
Alt Bileşen Adı Tür Yöntem
2019 Yılı İmalat Sanayiine Yönelik Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi MDP Alt Program Proje Teklif Çağrısı
2019 Yılı Mesleki Eğitimde İnsan Kaynakları Kapasitesinin Geliştirilmesi TDP Alt Program Teknik Destek
İKG Operasyonel Programı Proje AB Projesi
Doğu Marmara Kalkınma Ajansı Sürekli Eğitim Merkezi bünyesinde açık iş oranları doğrultusunda mesleki eğitimler verilmesi
Faaliyet Kapasite Geliştirme
Bölgelerin iş ortamı karakteristiği, bölgesel gelişmişlik farkları ile sanayinin ihtiyaç analizine dayalı ve gelecek öngörülerinin ortaya çıkarılması ve
bunun paylaşımı Faaliyet
Araştırma, Analiz ve Programlama
2018 yılında İmalat Sanayiine Yönelik Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Sonuç Odaklı Programı
kapsamında Ajansın destek enstrümanlarında Mali Destek Programı ve Güdümlü Proje Desteği
aracılığıyla faaliyetler geliştirilmiştir.
Doğu Marmara Bölgesi’nde imalat sanayiinin ihtiyaç duyduğu alanlarda mesleki eğitimin geliştirilmesi
yoluyla bölgenin rekabet gücünü artırmak amacıyla toplam 7.000.000₺ bütçeli “İmalat Sanayiine
Yönelik Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Mali Destek Programı” tasarlanmıştır. İmalat sanayi ile mesleki
eğitim kurumları arasında sanayiinin ihtiyaç duyduğu insan kaynağını yetiştirme, yenilikçi üretim
metotlarına uygun olarak eğitim altyapısını ve iş birliğini geliştirme konuları önceliklendirilmiştir.
Programda mesleki eğitim kurumlarıyla imalat sanayii arasındaki etkileşimi artırmak için 2 farklı
başvuru modeli tasarlanmıştır. Mesleki eğitim kurumlarının başvuru sahibi olduğu ilk modelde;
işletmelere ulaşmayı kolaylaştırmak adına çatı kuruluşlarla (OSB ve Odalar) ortaklık yapısı, imalat
sanayiyle ilişkileri sürdürülebilir kılmak adına en az 3 işletmeyle iştirak geliştirilmesi teşvik edilmiştir.
Çatı kuruluşların başvuru sahibi olduğu modelde ise; mesleki eğitim kurumlarıyla ortaklık yapısı ve yine
en az işletmeyle iştirak geliştirilmesi gerekliliği vurgulanmıştır. Programa bölgeden toplam 41 başvuru
gelmiş olup, 29 proje destek almaya hak kazanmıştır.
Güdümlü Proje Desteği çerçevesinde Düzce Valiliği’nin başvuru sahibi, Düzce İl Milli Eğitim Müdürlüğü,
Düzce İŞKUR İl Müdürlüğü, Düzce Borsa İstanbul MTAL Döner Sermaye İşletmesi, Düzce İl Özel İdaresi,
Düzce Ticaret ve Sanayi Odası ile Düzce Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’nin ortak olduğu toplam
5.906.663,42 TL bütçeli “Düzce Nitelikli İstihdam ve Strateji Geliştirme Merkezi” proje başvurusu
alınmıştır. Projede Düzce ilinde imalat sektöründe faaliyet gösteren firmaların temininde güçlük çektiği
nitelikli ara elemanların yetiştirilmesi ve nitelikli istihdam ve strateji geliştirme merkezinin kurulması
amaçlanmaktadır. 2018 yılı sonu itibariyle proje faaliyetleri uygulanmaya başlanmıştır.
Akıllı İhtisaslaşma ve Kümelenme Yönetimlerinde Mükemmeliyet Sonuç Odaklı Programı kapsamında
çalışmaları gerçekleştirilecek olan İMES OSB’nin başvuru sahibi, Gebze Teknik Üniversitesi ve Kocaeli
Üniversitesi ortak olduğu “Uygulamalı İleri Mühendislik Mükemmeliyet Merkezi” projesi kapsamında
ülke sanayisinin ihtiyaç duyduğu vasıflı işgücü yetiştirilmesine, ülkenin istihdam imkânlarını arttırıcı
eğitim çalışmalarına ve firmaların yenilikçi ürün geliştirme kapasitesinin artırılmasına katkıda
bulunmaktır. Bu amaca hizmet etmek için hedeflenen faaliyetlerden biri mesleki eğitim, üniversite ve
sanayi ilişkisinin güçlendirilerek sanayide ihtiyaç duyulan ara eleman karakterinin analiz edilmesi ve
insan kaynaklarının talep edilen uzmanlıklar doğrultusunda geliştirecek özel programların
oluşturulmasıdır. Proje, 2018 yılı sonu itibariyle fizibilite raporu hazırlık aşamasında olup, söz konusu
rapora temel oluşturması amacıyla İMES OSB’de faaliyet gösteren firmalara insan kaynağı ihtiyacının
da yer aldığı kapsamlı bir saha analizi çalışması gerçekleştirilmiştir.
1.2.3. Sonuç ve Çıktı Hedefleri
Programın sonuçları aşağıdaki kriterlerle ölçülecektir:
Tablo 2 MSOP Sonuç ve Çıktı Göstergeleri
Bileşen Gösterge Türü
(Çıktı / Sonuç)
İlgili Özel Amaç
SOP Hedefi (4 Yıllık)
2019 Yılı Hedefi
Mevcut Durum
Faaliyet Bölge İş Ortamı Karakteristiği
Çalışması Çıktı 1, 5 1 0 -
Faaliyet Mesleki Eğitim Arama
Konferansları Çıktı 1 12 4 -
Proje Güdümlü Proje Desteği Çıktı 2, 3 2 2 0
Alt Program Proje Teklif Çağrısı İlanı Çıktı 1, 5 3 1 0
Faaliyet
Mesleki Eğitim Kurumlarından Mezun Olan
Öğrencilerin İstihdam Sayısındaki Artış Oranı
Sonuç 3, 4 5 2 0
Faaliyet Mesleki Eğitim Kurumlarında
Kurulan/Yenilenen Atölye/Laboratuvar Sayısı
Sonuç 2 12 7 5
Faaliyet Eğitilen Eğitici Sayısı Sonuç 2, 4 300 300 -
Faaliyet Kurulan Danışma Kurulu
Sayısı Sonuç 3 15 15 -
Faaliyet Güncellenen Bölüm Sayısı Sonuç 1 30 30 -
1.3. Turizm Sonuç Odaklı Programı
Turizm Sonuç Odaklı Programı, 2018-2020 dönemini içeren 3 yıllık bir süre çerçevesinde bölge
turizminde hedef pazar odaklı; turistik odak ve koridorları, tema ve destinasyonları kendi içlerinde
bütüncül bir şekilde ele alır nitelikte; katılımcı ve kapsayıcı yönetişimle Bölge Planı turizm hedeflerine
ulaşmak üzere kurgulanmış bir programdır. Program hazırlıklarında Destinasyon Yönetimi Çalışma
Grubu “Destinasyon Yönetim Rehberi” baz alınmış, faaliyetlerin belirlenmesi bu çerçevede
değerlendirilmiştir.
Rehberde yer alan tanımıyla destinasyon “çeşitli turistik değerlere ve özelliklere sahip ve turistin
seyahati süresince ihtiyaç duyabileceği turistik ürünleri sunan, konaklama gerçekleştirilebilen, idari ve
analitik sınırları olan veya olmayan bir fiziksel mekândır”. Bu mekân, turizm değer zincirinde yer alan
ürün ve hizmetler ile faaliyet ve deneyimlerin bir arada bulunduğu yerdir.
Geçmiş dönem çalışmalar ve birikimden beslenen bu programın tamamlanmasının ardından
çalışmaların, bir sonraki 3 yıllık dönem (2021-2023) için öngörülen “Turizm Destinasyonlarında
Mükemmelliyetin Sağlanması Sonuç Odaklı Programı” ile sürdürülmesi öngörülmektedir.
Sonuç odaklı program faaliyetlerine 2018 yılında başlanmış ve programa ait bu ilk yılda gerçekleştirilen
araştırma ve sektörle yapılan müşterek çalışmalar neticesinde;
Destinasyon kapsamı netleştirilmiş,
Bölge turizm temaları önceliklendirilmiş,
Hedef pazar araştırması katılımcı süreçlerle yeniden ele alınmıştır.
Sonuç odaklı program kapsamında çalışmaların odaklanacağı destinasyonlar aşağıda yer almakta olup,
ilgili hedef pazar ve temaları da şekilde belirtilmiştir:
Doğu Marmara Bölgesel Destinasyonu,
İpek Yolu (Turizm Koridoru) Destinasyonu,
İl Ölçekli Destinasyonlar
Destinasyon yönetimi, bölge içerisinde belirli bir odak, koridor veya farklı ve yakın odaklardan oluşan
temalara yönelik olarak kurgulanmıştır. Doğa, medikal, termal, kış, düğün ve spor turizmi temalarını
kapsayan ve Bölge Planı kapsamında belirlenen öncelikli pazarlara odaklanmış bölgesel bir Doğu
Marmara Destinasyonu; kültür ve tarih ile doğa ve termal turizm odaklı bir İpek Yolu destinasyonu; iş
ve kongre ile spor turizmine odaklanan il bazlı destinasyonlar program kapsamında ele alınmıştır.
1.3.1. Amaç
Turizm Sonuç Odaklı Programı’nın genel amacı “bölgede öne çıkan destinasyonlarda kültürel ve doğal
varlıkları koruyarak turizm gelirini arttırmak”tır. Bu genel amaca ulaşmak üzere aşağıdaki özel amaçlar
belirlenmiştir:
(1) Turizmde yönetişimi destinasyon odaklı olarak gerçekleştirmek
(2) Tanıtım faaliyetlerini hedef pazar odaklı, bütüncül ve tematik olarak gerçekleştirmek
(3) Turistik tesislerde kalış süresini arttırıcı yan aktivitelerin yaygınlaşmasını sağlamak
(4) Yerel seyahat acentelerinin kapasitesini geliştirmek
1.3.2. Arka Plan ve Müdahale Gerekçesi
Turizm; dinlenmek, eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yapılan geziler ve bir ülkeye veya bir
bölgeye gezmen (turist) çekmek için alınan ekonomik, kültürel, teknik önlemlerin, yapılan çalışmaların
tümüdür. Dünya Turizm Örgütü (WTO - DTÖ) bu faaliyetlerin bir yıldan az sürenlerini turizm faaliyeti
kabul etmektedir13.
2016 yılı sonu itibariyle dünya genelinde turist sayısı bir önceki yıla göre %4 artışla 1,235 milyara
ulaşmış, toplam turizm harcaması ise 1,5 trilyon doları aşmıştır (UNWTO, 2017). 2030 yılında bu sayının
1,8 milyara ulaşacağı öngörülmektedir. Dünyanın ilk 10 turistik destinasyonundan birisi olan Türkiye’de
13 Doğu Marmara Turizm Sektör Raporu, 2014
ise son yıllarda turizmde düşüş görülmüş olsa da toparlanma süreci sürmektedir. 2015 yılında 36,24
milyon yabancı ziyaretçi ağırlayan Türkiye, 2016 yılında 25,35 milyon seviyesine gerilemiştir.
Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu ve Yalova illerinden oluşan Doğu Marmara Bölgesi’nde ise 2016 yılında
turist sayısı 2 milyonu aşmış, Türkiye genelinin aksine 2010 yılından bu yana sürdürdüğü artış trendini
devam ettirmiştir. Yabancı turist bakımından da özellikle 2012 sonrasında ciddi bir artışın görüldüğü
bölgede 2017 yılında toplam 241 bin yabancı turist bölgede ağırlanmıştır. Ancak, 2014-2017 yıllarını
kapsayan dört yıllık dönemde yabancı turist sayısında kısmi düşüş görülmektedir.
2017 yılı verilerine göre:
Doğu Marmara Bölgesi’ne gelen yabancı turistlerin %38,2’si Orta Doğu ülkeleri kökenlidir.
(2016: %40,3; 2015: %43,7; 2014: %49,7)
En çok ziyaretçi 38.009 kişi ile Suudi Arabistan’dandır. Bu ülkeyi Almanya, Kuveyt, Malezya,
Irak, Romanya, A.B.D. ve Rusya takip etmektedir.
En çok ziyaretçi gelen ülkelerden en uzun süre İtalya, İngiltere, Rusya, B.A.E., Kuveyt, Almanya
ve Romanya vatandaşları konaklamıştır.
Turist sayısındaki artışla benzer şekilde bölgede turizm yatırımlarında da önemli bir artış görülmektedir.
2009 yılında 67’si Turizm İşletme Belgeli 316 tesiste 27.837 yatak kapasitesi mevcutken, 2016 yılında
bu miktar 107’si Turizm İşletme Belgeli 641 tesiste 43.876 yatak kapasitesine ulaşmıştır.
Doğu Marmara 2014-2023 Bölge Planı, 2023 hedef yılı için 500 bini yabancı toplam 3,35 milyon toplam
turist ve seyahat başına ortalama 2,1 gece kalış süresi hedefi koymaktadır. Planda “Akıllı İhtisaslaşmayı
Sağlamak” amacı altında aşağıdaki araçlar tanımlanmıştır:
Turizmde Bölge Potansiyeline ve Hedef Kitlelere Göre Şekillenmek
o Dış turizmde Orta Doğu, Avrupa ve Güney Asya
o İç turizmde İstanbul, Ankara, Bursa ve Doğu Marmara
o Geleneksel, doğa, kültür, tarih, inanç, kış, termal, kongre turizmi
Gelecek Vadeden Yeni Üretim ve Hizmet Alanlarının Belirlenmesi
o Sağlık turizmi
o Spor turizmi
Bölge turizminin hızlı gelişme süreci 2010 yıl sonrasında yaşanmıştır. 2010 yılında %0,3 seviyelerinde
olan ulusal yabancı turist gelişi payı %1,32’ye yükselmiş, yerli turistlerde de bölgenin payı %4,39
seviyesine ulaşmıştır.
Bölgenin turizmde gelişme eğilimi turizmde ile kritik bir eşiğin varlığından rahatlıkla söz
edilebilmektedir. Bu durum, bölgede turizmin tema ve destinasyon bazlı ele alınması ile her biri için
farklı analiz ve araştırmalar, farklı hedef pazarlar, farklı yönetişim enstrümanları, farklı destek
mekanizmaları ve farklı tanıtım gereksinimlerini ortaya çıkarmaktadır.
Turizm sonuç odaklı programı bu süreci şekillendirmek amaçlı olarak geliştirilmiştir. Sonuç odaklı
programın özel amaçları çerçevesinde müdahale gerekçeleri aşağıda yer almaktadır:
Özel Amaç 1: Turizmde yönetişimi destinasyon odaklı olarak gerçekleştirmek
Doğu Marmara Turizm Sektör Raporu’nda belirtildiği üzere Doğu Marmara Bölgesi’nde bölge, il ya da
odak bazlı herhangi bir sürdürülebilir turizm yönetim yapısı bulunmamaktadır. İl bazlı destinasyonlara
yönelik olarak 2007-2017 döneminde Bolu ve Sakarya özelinde çeşitli girişimler gerçekleşmiş olsa da
ilgili tüm kesimlerin temsil edildiği bir yapı ya da oluşum bulunmamıştır. Halihazırda faaliyet
gerçekleştiren mahalli idare birlikleri ve dernekler bulunsa da kamu, özel sektör, sivil toplum ve
akademi ayaklarından bir ya da bir kaçı bu yapılarda temsil edilmemektedir.
Parçalı örgütlenmeler neticesinde özellikle turizme yönelik tanıtım faaliyetlerinde mükerrerlik ve
kaynak verimsizliği, destinasyon odaklılık yerine kurum odaklılık gibi hususlar gözlemlenmektedir.
Ayrıca, turizme yönelik projeksiyonlar, araştırmalar, fizibiliteler, mekânsal planlama çalışmaları
arasında kopukluklar görülüyor olması da bütüncül turizm gelişimini olumsuz etkilemektedir.
Özel Amaç 2: Tanıtım faaliyetlerini hedef pazar odaklı, bütüncül ve tematik olarak
gerçekleştirmek
Bölge geneli, il ve odak alan özelinde yapılan tanıtım faaliyetlerinin tanımlı bir hedef kitleye tanımlı
çerçevede yapılması konusunda eksiklikler görülmektedir. Bu durum aynı turizm fuarına aynı
destinasyonu temsilen birden fazla katılımın sağlanması, hedef pazar tespitine dayanmadan genel
tanıtım şeklinde gerçekleşmesi ve özel sektör tanıtım faaliyetlerinin işletme bazında yürütülmesi
şeklinde görülebilmektedir. Özellikle, acente, konaklama tesisi, sağlık kuruluşu, kamu, sivil toplum,
yerel yönetim ortaklıkları ile oluşturulmuş paket programlar veya tanıtım çalışmaları eksiklikleri İl
Yatırım Destek ve Tanıtım Stratejilerinde yer alan tespitler arasındadır.
Turizm Sonuç Odaklı Programı giriş bölümünde yer alan tabloda kavramsallaştırıldığı üzere tanıtım
faaliyetlerinin hedef Pazar odaklı, bütüncül ve tematik olarak gerçekleştirilmesi SOP kapsamında
önemsenmektedir.
Özel Amaç 3: Turistik tesislerde kalış süresini arttırıcı yan aktivitelerin yaygınlaşmasını
sağlamak
2017 Kültür ve Turizm Bakanlığı istatistiklerine göre TR42 bölgesinde turistik tesislerde ortalama kalış
süresi 1,9’dur. Aynı dönemde Türkiye ortalaması ise 2,7 gece olarak görülmektedir. Bölge, yapısı
itibariyle kısa süreli konaklama veya günübirlik ziyaretlerin ağırlıkla görüldüğü bir yapıdadır. Turist
sayısındaki artış maksatlı çalışmaların yanı sıra gelen turistlerin daha uzun süre konaklamalarına yönelik
faaliyetler de gerekmektedir. Özellikle, dönemde ciddi şekilde artan turizm yatırımlarının turist artışının
yanı sıra kalış sürelerinin fazlalaşmasıyla dengelenmesi önemlidir.
Bölgede özelikle 2014-2017 yıllarında turist sayısındaki artışa kıyasla hızlı gelişme kaydeden turizm
yatırımları neticesinde doluluk oranlarında düşüş eğilimi göze çarpmaya başlamıştır. Özellikle
Kocaeli’de 2017 yılında %30 seviyesinin altı görülmüştür14. Bölgede halihazırda devam eden yatırımlar
Kocaeli İl Yatırım Destek ve Tanıtım Stratejisinde ve Sapanca Otel Doluluk Projeksiyonu çalışmalarında
bu bölgelerde yoğun devam eden tesis yatırımı bulunması nedeniyle orta vadede turist sayısında son
4 yıllık trendin devamı halinde %20’nin altının görülebileceği tahmin edilmektedir.
Özel Amaç 4: Yerel seyahat acentelerinin kapasitesini geliştirmek
14 Kocaeli İl Yatırım Destek ve Tanıtım Stratejisi ve Eylem Planı, 2018.
Seyahat acentelerine yönelik durum incelendiğinde sayısal olarak fazla acente mevcutken, nitelik
bakımından düşük bir yapı görülmektedir. Ajans tarafından 2018 yılında yapılan çalışmalarda bölge
genelindeki 257 seyahat acentesinden doğrudan turist getirir nitelikte sürekli operasyonu bulunan
acente sayısının 2 olduğu görülmüş, yurt dışı ile bağlantılı çalışan acentelerin ağırlıklı olarak hac ve umre
organizasyonu ile bölgeden yurt dışına turistik tur satış ve organizasyonu yapan işletmeler olduğu
görülmüştür. Yurt dışından bölgeye gelen ziyaretçilerin ağırlıklı olarak bölge dışı acenteler üzerinden
gelme ve bölge içi hizmetleri yerel acentelerin sağladığı tespiti yapılmıştır. Yine anket neticesinde yurt
dışından bölgeye gelen turistlerden elde edilen gelirin %20 ila %30 seviyesinde bölgede kaldığı tespit
edilmiştir15.
1.3.3. Sonuç ve Çıktı Hedefleri
Programın tamamlanmasında aşağıdaki göstergeler belirleyici olacaktır:
Tablo 3 TSOP Sonuç ve Çıktı Göstergeleri
Bileşen Gösterge Türü
(Çıktı / Sonuç)
İlgili Özel Amaç
SOP Hedefi (3 Yıllık)
2019 Yılı Hedefi
Mevcut Durum
Faaliyet Sektör Araştırma Raporu
Hazırlanması Çıktı 1 6 5 2
Faaliyet Turizm Ağı Çalışması
Çalıştayları Çıktı 1 12 3 -
Faaliyet Destinasyon Yönetimi
Eğitimleri Çıktı 1 8 2 -
Faaliyet Sektörel Kapasite Artırıcı
Eğitimler Çıktı 4 3 1 -
Faaliyet Yurt İçi Turizm Fuarlarına
Katılım Çıktı 2 9 7 6
Faaliyet Yurt Dışı Turizm Fuarlarına
Katılım Çıktı 2 13 7 4
Faaliyet Tanıtım Filmleri Hazırlatılması
Çıktı 2 10 5 3
15 2018 yılı Turizm Fuarları Değerlendirme Raporu, 2018.
Faaliyet Bölge Tanıtım
Organizasyonları Çıktı 2 10 4 2
Alt Program Turizm Mali Destek Programı
İlanı Çıktı 3, 4 5 3 2
Alt Program Kültür ve Turizm Küçük
Ölçekli Altyapı Mali Destek Programı İlanı
Çıktı 1 5 3 3
Faaliyet Destinasyonlara Özel
Yönetim Modeli Geliştirilmesi Sonuç 1, 4 2 0 -
Faaliyet
Hedef Pazarlara Yönelik Düzenlenen Tanıtım
Faaliyetleriyle İş Bağlantıları Geliştirmek
Sonuç 3, 4 20 5 -
Faaliyet Ortalama Kalış Süresinde
Artış Sonuç 3 1,82 1,76 1,74
Faaliyet
Bölgeye Kayıtlı Doğrudan Yurt Dışından Tur
Organizasyonu Gerçekleştiren Acente Sayısı
Sonuç 3, 4 10 3 -
Faaliyet Yeni Coğrafi İşaret Belgeleri
Alınması Sonuç 2 10 3 -
Faaliyet Bölgede Uluslararası
Organizasyon Gerçekleştirmek
Sonuç 2 1 - -
top related