edimsel koşullanmamateryaltasarimi.weebly.com/uploads/4/8/5/0/4850273/h3_2...edimsel koşullanma...

Post on 07-Jun-2020

11 Views

Category:

Documents

0 Downloads

Preview:

Click to see full reader

TRANSCRIPT

Edimsel Koşullanma

Hedef ve Kanımlar

1. Olumlu ve olumsuz pekiştireçleri ayırt eder

2. Cezanın olumsuz etkilerini kavrar

3. Skinner’in ceza yerine önerdiği seçenekleri bilir

4. Pekiştirme tarifelerinin tanımını yapabilir

5. Ayırt edici uyarıcı ve tepkileri açıklayabilir

Hatırlatma;

Soru-1: Televizyon kumandasını mikrofon olarak kullanan Defne’nin bu davranışı, Piaget’in bilişsel gelişim kuramına göre aşağıdakilerden hangisiyle açıklanır?

a) Toplumsal aktarım

b) Dengeleme

c) Özümleme

d) Uyma

e) Olgunlaşma

Soru-2: Beş yaşındaki Emre, evde annesinin uyarılarını dinlememektedir. Ancak öğretmeninin sınıfta ‘Sizin evde ne yaptığınızdan da haberim oluyor.’ demesi üzerine Emre evdeki kurallara daha fazla uymaya başlamıştır.

Buna göre Emre, Kohlberg’in ahlak gelişim kuramında hangi evrede yer almaktadır?

a) Toplumsal Sözleşme

b) Ceza ve İtaat

c) Karşılıklı Çıkar

d) İyi Çocuk

e) Kanun ve Düzen

Hatırlatma;

Soru-3: Otobüs durağında bekleyen yaşlı bir kadın, sigara içen bir gencin sigara dumanından rahatsız olur. Yaşlı kadın gence, astım hastası olduğu için sigaradan uzak durması gerektiğini açıklar. Genç ‘Üzgünüm, açık alandayız, burada sigara içmek yasak değil.’ der. Yaşlı kadın ‘Biraz ötede sigaranı içemez misin?’ diye sorar. Genç, ‘Teyzeciğim, buna da itirazınız olmaz herhâlde.’ diyerek birkaç adım uzaklaşır ve dumanı yaşlı kadını hala rahatsız etmesine karşın sigarasını içmeye devam eder.

Kohlberg’in ahlaki gelişim kuramına göre, gencin içinde bulunduğu ahlaki evre aşağıdakilerden hangisi olabilir?

a) İtaat ve ceza

b) Saf çıkarıcı

c) Kişiler arası beklentiler

d) Kanun ve düzen

e) Sosyal sözleşme

Soru-4: Piaget’in ahlak gelişim kuramına göre aşağıda verilenlerden hangisi ‘ahlaki gerçeklik’ döneminin özelliği değildir?

a) Nazife’nin babasının her konuşmasında haklı olduğunu düşünmesi

b) Selen’in yapanlara neden hırsızlık yaptıklarını sorulması gerektiğini düşünmesi

c) Burcu’nun başarısız olduğunda ceza alacağını düşünmesi

d) Gönül’ün mazereti nedeniyle derse geç gelen öğrenciye öğretmenin kızmasını haklı bulması

e) Mustafa’nın elektrik faturasını ödemeyen herkesin mahkemeye verilmesi gerektiğini düşünmesi

Hatırlatma;

Soru-5: Bir hastanede cerrah olarak görev yapan Hakan Bey, nöbetçi olduğu bir gece çocuğunun midesinin bulantısı ve yüksek ateş nedeniyle eve en yakın hastaneye götürüldüğünü öğrenir. Aynı dakikalarda nöbet tuttuğu hastaneye Hakan Bey tarafından ameliyat edilmesi gereken acil bir vaka gelir.

Bu durumda Hakan Bey aşağıda verilen davranışlardan hangisini gösterirse Kohlberg’in ahlak gelişim kuramına göre evrensel ahlak ilkeleri evresine uygun davranmış olur?

a) Hemen kendi çocuğunun bulunduğu hastaneye gitmesi

b) Hayati tehlikesi bulunan hastasını ameliyat etmesi

c) Eşini arayıp çocuğu ile ilgili yapılması gerekenleri söylemesi

d) Duygularını kontrol ederek yapılması gereken en mantıklı davranışı bulmaya çalışması

e) Bir arkadaşını arayıp hemen hastaneye gelmesini istemesi

EDİMSEL KOŞULLANMA

Tanım: Organizmayı ödüle götüren ve cezadan kurtaran bir tepkinin öğrenilmesine ya da bir davranışın pekiştireç le kuvvetlendirilmesine edimsel koşullanma denir.

Skinner’e Göre Tepkisel ve Edimsel Koşullanma

Skinner iki tür koşullanma olduğunu savunmaktadır. Bu koşullanmalar tepkisel ve edimsel koşullanmalardır. Bu koşullanmaları tepkisel ve edimsel davranışlarla açıklamaktadır.

Tepkisel Davranış

Kendisini tetikleyen, ortaya çıkmasına neden olan bir uyarıcıya karşı istem dışı bir tepki olarak meydana gelen davranıştır.

Örneğin; karanlıkta gözbebeğinin genişlemesi, aydınlıkta daralması.

Edimsel Davranış

• Bilinen bir uyarıcıya tepki olarak ortaya çıkmayan, organizma tarafından istemli olarak ortaya konan ve kendi doğurduğu sonuçlar tarafından kontrol edilen davranışlardır.

Örneğin; yürümeyi yeni öğrenen bir çocuğun ilk adımı atmasıyla çevresinden yoğun ilgi görmesi, çocukta aynı davranışı tekrarlama eğilimi oluşturur.

Uyarı: Davranıştan sonra gelen uyarıcı organizmada haz yaratırsa davranış tekrar yapılır.

Tepkisel Koşullanma

Pavlov’un klasik koşullanması ile aynıdır. Tepkisel koşullanmada pekiştireç tepkiye bağlı olarak verilmez.

Örneğin; Öğrenci demokratik ve sevecen bir öğretmenle karşılaşırsa öğretmeni sever, aynı zamanda dersi de sever.

Edimsel Koşullanma

Bu davranış herhangi bir uyarıcı olmadan kendiliğinden yapılır ve ardından yapılan davranışa göre uyarıcı verilir.

Örneğin; Derste farklı kaynaklardan çalışan öğrenci öğretmeni tarafından övülür, öğrencinin çalışma isteği daha da artar.

Olumlu ve Olumsuz Pekiştireçler Pekiştireçler meydana getirdikleri etkilere göre tanımlanmakta ve bu bakımdan ikiye ayrılmaktadır. 1-) Olumlu Pekiştireçler: ortama konulduğunda belirli bir davranışın yapılma olasılığını arttıran uyarıcılardır. Olumlu pekiştireçler de birincil olumlu pekiştireçler ve ikincil olumlu pekiştireçler olarak iki ayrı guruba ayrılır. a) Birincil Olumlu Pekiştireçler: Yiyecek, su gibi organizmayı doğal olarak

pekiştiren ve canlının yaşaması ile ilgili olan pekiştireçlerdir. b) İkincil (Koşullu) Olumlu Pekiştireçler: Nötr bir uyarıcının olumlu birincil bir

pekiştireçlerle ilişkilendirmesiyle olumlu pekiştireç özelliği kazanan uyarıcılardır.

Örneğin: küçük bir çocuk için para ile birincil olumlu pekiştireçleri alacağını öğrenene kadar paranın bir değeri yoktur.

2-) Olumsuz Pekiştireçler: ortamdan çıkarıldığında belli bir davranışın yapılma olasılığını artıran uyarıcılardır. Olumsuz pekiştireçler organizmaya rahatsızlık verir. Olumsuz pekiştireçler de birincil olumsuz pekiştireçler ve ikincil olumsuz pekiştireçler olarak iki ayrı guruba ayrılır.

a) Birincil Olumsuz Pekiştireçler: Organizmaya zarar veren, yaşamı tehdit eden uyarıcılardır. (şiddetli ışık, elektrik şoku vb.)

b) İkincil Olumsuz Pekiştireçler: Herhangi bir nötr uyarıcının birincil olumsuz pekiştireçlerle ilişkilendirilmesiyle pekiştireç özelliği kazanan uyarıcılardır.

Örneğin: küçük bir çocuk için soba nötr bir uyarıcıdır fakat soba sıcakken elini değdirirse soba çocuk için olumsuz pekiştireç özelliği kazanır ve soba soğukken bile dokunmaz.

Olumlu ve Olumsuz Pekiştirme

-Olumlu pekiştireçler ortama konulduğunda davranışın yapılma olasılığı artar. (olumlu pekiştirme)

-Olumsuz pekiştireçler ortamdan çıkarıldığında davranışın yapılma olasılığı artar. (olumsuz pekiştirme)

Bu durumda pekiştirme olumlu pekiştireçleri ortama koyarak, ya da olumsuz pekiştireçleri ortamdan çıkararak davranışın yapılma olasılığını arttırma işlemidir.

Ceza Organizmaya istemediği bir şeyin verilmesi, ya da istediği şeyin verilmemesi durumuna ceza denir. Ceza uygulandığı sürece, yapılmaması istenilen davranış baskı altına alınmakta, ancak alışkanlıkları yok etmemektedir.

Cezanın Olumsuz Etkileri

Skinner ‘e göre, cezalandırılan organizmada korku meydana gelir ve bu korkuyu cezalandırdığı sırada çevresinde bulunan diğer uyarıcılara da geneller.

Örneğin: Arkadaşlarını rahatsız ettiği için cezalandırılan çocuk bu sırada sınıfta bulunan tüm uyarıcılara da olumsuz duygular geliştirir.

Uyarı: Ceza organizmanın saldırgan olmasına neden olmakta, saldırganlık da başka problemler doğurmakta.

Skinner’in Ceza Yerine Önerdiği Alternatifler

1. İstenmeyen davranışa neden olan ortamı değiştirmek.

2. İstenmeyen davranışı bıkıncaya kadar yaptırmak.

3. İstenmeyen davranış çocuğun gelişim döneminin bir özelliği ise çocuğun bu dönemi atlatmasını sabırla beklemek.

4. İstenmeyen davranışı görmezden gelip, istenen davranışı görünce hemen pekiştirmek.

5. Cezaya alternatif en etkili süreç sönmedir. Fakat uzun zaman alır ve sabırla beklemeyi gerektirir. Eğer istenmeyen davranış pekiştirilmezse zamanla sönme meydana gelir.

Sönme

Edimsel koşullanma yolu ile kazanılmış olan bir davranış pekiştirilmediğinde zamanla davranışın ortaya çıkma sıklığı azalır ve davranış ortadan kaybolur. Bu duruma sönme adı verilir.

Uyarı: Söndürme sürecinde, davranışın sıklığı hemen azalmaz. Söndürmenin başlamasıyla davranışın sıklığında kısa süreli bir artma görülür. Ancak pekiştirilmeyen davranışın sıklığı giderek azalır.

Örneğin: Öğrenci birçok kez parmak kaldırdığı halde öğretmeni ona söz hakkı vermezse öğrenci söz isteme davranışından vazgeçer.

Kendiliğinden Geri Gelme

Sönme gerçekleştikten sonra herhangi bir pekiştirme yapılmamasına rağmen, sönmüş olan davranışın kendiliğinden tekrar ortaya çıkmasına denir. Ancak kendiliğinden geri gelen davranış pekiştirilmezse kolaylıkla sönecektir.

BİÇİMLENDİRME / ŞEKİLLENDİRME

Biçimlendirme, tepkiyi farklılaştırmadır, yani tepkiyi istenen şekilde oluşturmaktır.

• Kademeli Yaklaşma: Organizmanın hedef davranışı sergilemesini beklemek yerine hedef davranış yönünde gelişme gösteren davranışların pekiştirilmesi anlamına gelir.

• Ayrımlı Pekiştirme: organizmanın bazı tepkilerinin pekiştirilirken bazı tepkilerinin pekiştirilmemesidir. Hedef davranışa yakın olan davranışlar sadece pekiştirilir.

AYIRT EDİCİ UYARICI ve TEPKİ

Eğer bir davranış, ortamda bir uyarıcı varken pekiştirilir, bir başka uyarıcı varken pekiştirilmez ise organizma ilk uyarıcının bulunduğu ortamda davranışı yapar diğerlerinde ise yapmaz.

Örneğin: Eşi ve çocukları rahatsız olmasın diye balkona çıkıp sigara içen birey balkona hangi amaçla çıkarsa çıksın sigara yakar.

Zincirleme

Organizmaya kazandırılmak istenilen yeni davranış bir davranış zincirinden oluşuyorsa zincirleme yöntemine başvurulur. Davranış zincirini oluşturan her bir küçük davranışın kademeli yaklaşma yoluyla tek tek pekiştirilerek öğretilmesi ve nihayetinde bu küçük davranışların doğru sırayla eksiksiz olarak yapılmasının sağlanmasına zincirleme denir.

Not: Zincirleme yönteminde her tamamlanan davranış bir sonraki davranış için ayırt edici rolü üstlenir.

Batıl Davranış

Tesadüfen pekiştirildiği için ortaya çıkma ihtimali artan ya da tesadüfen cezalandırıldığı için ortaya çıkma ihtimali azalan davranışlara edimsel koşullanma kuramında batıl davranış denir.

Örneğin: En ön sırada oturduğu bir sınavda iyi not alan bir öğrencinin daha sonraki sınavlarda da en önde oturması.

PEKİŞTİRME TARİFELERİ

Pekiştirme tarifesi, tepkiyi izleyen pekiştireçlerin verilme biçimini kapsamaktadır.

Sürekli Pekiştirme

• Davranışın her ortaya çıktığında pekiştirilmesidir. Pekiştirme işleminde kesinti söz konusu değildir.

Örneğin: Verilen bir ödevin her defasında kontrol edilmesi.

Sabit Oranlı Pekiştirme

• Pekiştirme işleminin belli sayıda davranıştan sonra gerçekleşmesidir. Bu davranışların ne kadar sürede gerçekleşeceği önemli değildir. Önemli olan belirlenmiş sayıda davranışın gerçekleşmesidir.

Örneğin: Öğretmenin öğrencilerin çözdükleri her 3 soru için + puan vermesi.

Sabit Aralıklı Pekiştirme

• Son pekiştirilen davranıştan belirli bir süre geçtikten sonra yapılan ilk davranışın pekiştirildiği tarifedir. Bu süre içinde davranışın kaç kez sergilendiği önemli değildir. Önemli olan belirlenmiş olan süre dolduktan sonra davranışın yapılmasıdır.

Örneğin: Ne zaman yapılacağı önceden bildirilen sınavlar.

Değişken Oranlı Pekiştirme

• Pekiştirmenin gerçekleşmesi için sergilenmesi gereken davranış sayısının belirli olmadığı tarifelerdir. Organizma pekiştirmenin davranışı kaçıncı kez sergiledikten sonra gerçekleşeceğini bilmemektedir.

Örneğin: Öğretmenin bazen 4, bazen 3 bazen de 2 doğru cevaptan sonra öğrencilere tam sözlü notu vermesi.

Değişken Aralıklı Pekiştirme

• Pekiştirmenin gerçekleşmesi için geçmesi gereken sürenin belirli olmadığı tarifedir. Organizma pekiştirmenin ne zaman gerçekleşeceğini bilmemektedir.

Örneğin: Beklenmedik zamanlarda yapılan sınavlar.

Koşullu Anlaşma

Koşula bağlı anlaşma bireyin istediği bir şeyi elde etmesi için belli etkinlikleri yapmasını belli bir şekilde davranmasını gerektirir.

Örneğin: ”Annenin çocuğuna ödevini bitirdiğin zaman dışarı çıkabilirsin.” Demesi.

Premack İlkesi

Premack’ a göre organizma birçok etkinlik yapmaktadır. Bunların bir kısmını sık sık, bir kısmını ise nadiren yapmaktadır. Bu durumda organizmanın çok sık yaptığı etkinlikler daha az yapılan etkinlikleri pekiştirmek için kullanılabilir.

Uyarı: İnsanda kullanıldığı gibi düşük organizmalarda da kullanılabilir.

Örneğin: Dışarı çıkmaktan hoşlanan çocuğa önce odasını toparlama şartıyla izin verilmesi.

PROGRAMLI ÖĞRETİM

Skinner’e göre öğrenmenin etkili bir şekilde oluşabilmesi için yerine getirilmesi gereken koşullar;

Öğrenilecek bilgi küçük adımlarla öğrenciye sunulmalıdır.

Öğrenen kişiye öğrenmelerinin doğruluğu ya da yanlışlığı hakkında anında dönüt verilmelidir.

Öğrenen kişinin kendi hızıyla öğrenmesine olanak verilmelidir.

Öğretme Makinaları: programlı öğretim materyallerini sunmak üzere kullanılan makinalara denir.

Skinner’ e göre öğretme makinalarının yaraları;

1. Öğrenciyi sürekli olarak aktif tutmakta, öğrenilecek konu ile doğrudan iletişim kurmasını sağlamaktadır.

2. Öğrencinin bir başka konuya geçmeden önce belirlenen adımı, tam olarak öğrenmesini sağlamakta, öğrencinin kendi hızıyla öğrenmesine yardım etmektedir.

3. Öğrencinin hazırbulunuşluk düzeyine uygun basamaktaki bilgiyi sunmakta, düzeyinin üstünde ya da altındaki bilgiyi sunarak öğrencinin zamanını boşa harcamamaktadır.

4. Öğrencinin doğru cevabı bulmasını sağlayıncaya kadar ona rehberlik etmekte, gerekli uyarıcıları vermektedir.

5. Öğrencinin doğru yaptıklarını anında pekişirmekte; böylece öğrencinin hem davranışını biçimlendirirken hem de ilgisini canlı tutmaktadır.

SKİNNER’İN ÖĞRENME KURAMININ ÖĞRENME AÇISINDAN DOĞURGULARI

Skinner’e göre eğitim, bireye ve başkalarına yararlı olabilecek davranışları oluşturur. Bu durumda öğretmen ise, yararlı davranışları meydana getiren mühendistir.

I. Skinner, etkili bir eğitimin sağlanabilmesi için öğrenme ve öğretme süreçlerinin tam olarak aşılması gerektiğini vurgulamaktadır.

II. Skinner’e göre tepki ya doğal olarak meydana gelir ya da doğal olarak meydana gelmiyorsa biçimlendirme yoluyla oluşturulabilir. Öğretmenin görevi davranışı biçimlendirmektir.

III. Skinner’e göre eğitimin temel işlevi, davranışın oluşumunu desteklemek için pekiştirme koşullarını düzenlemektir.

IV. Skinner’e göre güdülenme sadece öğrenciye verilen pekiştirici uyarıcının pekiştirici olma özelliğini belirlemesi bakımından önemlidir.

• Gelişim, Öğrenim ve Öğretim – Kuramdan Uygulamaya

Prof. Dr. Nuray SENEMOĞLU (Ders Kitabı)

Kaynakça

top related