İletişim tarihi 1 - sözlü ve yazılı kültür

Post on 16-Apr-2017

1.208 Views

Category:

Presentations & Public Speaking

10 Downloads

Preview:

Click to see full reader

TRANSCRIPT

İLETİŞİM TARİHİ – 1SÖZLÜ VE YAZILI KÜLTÜRYrd. Doç. Dr. Javanshir Gadimov

Medya ve Toplum DersiZirve Üniversitesiİletişim Fakültesi

"İnsanlar bir milyon yıldan beri doğup ölmekte, ama yalnızca altı bin yıldır yazmaktadırlar.” Etiemble

Üç Devrim• McLuhan'dan Ong'a, Innis'den Havelock'a iletişim

alanındaki sorunlarla ilgilenmiş bütün düşünürler, insanların birbirleri ile iletişim kurdukları medyanın, onların düşünüş biçimlerini ve bunun sonucu olarak, doğrudan doğruya yada dolaylı bir biçimde içinde yaşadıkları toplumu etkilediği görüşünde birleşirler.

Üç Devrim• Chirografik devrim

(İ.Ö. 4. yy.da yazının bulunmasını izleyen)

• Gutenberg devrimi (15. yy. ortalarında matbaanın bulunmasını izleyen)

• Elektrik ve elektronik devrim (telgraf ve daha sonra radyo ve televizyonun bulunması)

• Sözlü Kültür• Yazılı ya da Chirografik Kültür • Tipografik Kültür• Elektrik ve Elektronik Medya Kültürü

Sözlü Kültür ve Belleğin Gücü • Sözlü kültürde, yani yazısı olmayan bir kültürel ortamda

yaşayan insanın belgeleri yoktur, sadece belleği vardır. Salt anımsadığını bilir ve anımsamak için kendisine yardımcı olacak bazı formüllere başvurur.

• Sözlü kültür insanın ağzından hiçbir zaman aşağıdaki biçimde sözler çıkamaz: "Cinayet bir suçtur ve ölüm cezasını gerektirir'', büyük bir olasılıkla o, aynı kavramı daha somut bir biçimde, şu şekilde açıklama eğiliminde olacaktır: "Bir adam bir başka adamı öldürürse, o da öldürülecektir. Dinsel yönden ise törebilim kuralları kişiselleştirilmiş tanrı buyrukları olmaktadır: "İnsanı öldürmeyeceksin".

Sözlü Kültürün Özellikleri• Kulak en önemli organdır• Sözlü iletişim aşırıya kaçar (hahramanlıklar hikayeleri)• Sözlü kültür tutucu ve gelenekseldir

El Yazmalı Kültür• “Sümer'lerin bulduğu bu ilk yazının beşiği Babil'in, yani

bugünkü Irak'ın güneyindeydi. Bu yazıya çivi yazısı adı verilmesinin nedeni, kullanılan simgelerin piramidi andırmasından ileri geliyordu. "Çivi yazısı ile yazılmış, en eski belgeler Uruk çağına (aşağı yukarı İ.Ö. 2000) aittir. Bunlar sözcük ya da rakam görünümünde grafik simgeler taşıyan kilden yapılmış küçük tabletlerdir".

Hesap kaydı sözlü olarak tutulamaz. Yazı işte bu çok basit nedenden doğmuştur. (Mezopotamya haritası)

Çivi Yazısı• “Çivi yazısı, önceleri

sadece hesap ve muhasebe işlerinde, daha sonra tarih ya da din konularında önemli olayları anlatmak veya edebi metinleri yazmak için kullanılmıştır.

• Yazı giderek okullar ve akademilerin kurulmasına da ön ayak olmuştur.

Eski Sümerler Gılgamış Destanı'nı yazmış ve Asur Kralı Asurbanipal'in (İ.Ö. 669-62 7) Ninova'deki kitaplığında saklanmış örneği başta olmak üzere bu yapıtınbirçok parçası sonradan bulunmuştur.

Okuma ve Yazma Ayrıcalığı• Okuma yazma bilmek, zengin ve rahat bir yaşam sürmeye

yarıyordu, bir devlet görevlisinin oğluna yazdığı şu satırlar da bunu açıkça göstermektedir: "Yazıyı annen gibi sev, çünkü o seni günlük dertlerden kurtarıp, ünlü bir kamu görevlisi olmanı sağlayabilir".

Ne değişti?• Kulak – Göz• Yüz yüze konuşma – yanlız konuşma• Yazı ve basım aracılığı ile sözlülüğün ortadan kalkması

yüzyıllar sürmüştür. Bir kültürden ötekine geçiş, ister sözlüden yazılıya, ister yazılıdan basılıya olsun, hiçbir zaman aniden olmamıştır. Demek oluyor ki, yazı, sözlülüğü ne ortadan kaldırmış ne de birden bire önemini azaltmıştır

• Örnek: Platon’un diyalogları

Chirografik Kültürün Özellikleri• Bellek süresini doldurmuş ve önemini yitirmiştir• Göz, kulak, okuma• Düşünce anlatımı daha soyut ve daha az sistemetiktir

Neyin üstüne yazmak

• Sümer'ler kil tabletler

• Mısırlılar papirüs• Çinliler önceleri

ipek, daha sonra kağıt

• Parşömen• Araplar kağıt (8.

yüzyıl)

Yazı türleri• Piktogram (İmgeleri temsil eden simge)• İdeogram (Simgelerin düşünceyi anlatması)• Fonogram (İşaretlerin sesleri simgelemesi)

• Örnek: Çin yazısının kökeninde yer alan • kimi piktogramlar bugüne kadar • gelebilmiştir. Yukarıdan aşağıya: güneş, • dağ, ağaç, çevre, tarla, sınır, kapı.

Mezopotamyalılarda ilkel yazıtlar gitgide bir "bellek yardımcısına", sonra da yazıya dönüşmüşken, hiyeroglif sistem en başından, ilk ortaya çıkışından beri gerçek biryazı olmuştur. Çünkü öncelikle konuşma dilini neredeyse bütünüyle aktarabilmiş, Kıpti dilinin biçimleriyle günümüze kadar gelebilmiş olan bu dili yeniden bulmamızısağlamış, ayrıca soyut ya da somut birtakım gerçekliklere gönderme yapabilmiş ve hem tarım, tıp ve eğitimle ilgili önerilerin hem de duaların ve efsanelerin, olası tüm biçimleriyle hukuk ve edebiyat ürünlerinin kaydedilmesini sağlanmıştır.

İlk Alfabe• Alfabenin ilk modeli olan Fenike alfabesi ünlü harfler

içermez.• Büyük çoğunluğu tüccar ve denizci olan Fenikeliler, Doğu

Akdeniz çevresindeki halklarla ticaret yapıyor ve bu yolla alfabelerini dünyanın bu bölgesine tanıtma olanağı buluyorlardı.

Yunan Alfabesi• Yunanistan'daysa, var olan alfabelerin yazıya

aktaramadığı bir başka dil konuşulmaktadır. Bu nedenle fikir üretecek ve ünlüleri yazıya geçirmek için Yunancada bulunmayan ünlü harfleri temsil eden birçok göstergeyi Aram alfabesinden alacaklardır. Böylece A "alfa", E "epsilon", O ”oinikron", Y "upsilon" harfleri ortaya çıkmıştır.

Latin Alfabesi• Ne olursa olsun, İ.Ö. III yüzyılda 19 harflik Latin alfabesi

ortaya çıkmış, Cicero döneminde X ve Y harfleri bu alfabeye eklenmiştir.

Parşömen• Yazı için yeni gereç parşömenin yaygınlaşması okuma ve

yazma sanatını bütünüyle değiştirecektir. Bu buluşun kaynağı Anadolu'daki Bergama'dır. "Parşömen" sözcüğü, Yunancada "Bergama derisi" anlamına gelen "pergamene” sözcüğünden türemiştir. İ.Ö. II yüzyılda, Mısır, rakibi Bergama'ya yazı için gerekli papirüsleri vermeyi reddedince, Anadolu'daki yazıcılar bir başka madde bulup kullanmak zorunda kaldılar.

Roma Kodeksleri• Roma "kodeksleri" gibi birbirine bağlanan parşömen

kağıtları kullanımı zor olan papirüsün yerini alır: Kitap doğmuştur.

• XII. yüzyılın sonunda neredeyse bütünüyle kilisenin tekelinde bulunan eğilim sistemi sarsıntıya uğrar ve keşişlerle birlikte çalışan laik yazıcılar yavaş yavaş atölye ve loncalar halinde örgütlenirler. Ticaretle uğraşan yeni burjuvazinin resmi belgelerini kaleme aldıkları gibi, kitapları da hazırlayacaklardır.

Kitap Kopyalama• Kopyalama olayı çok zor ve zahmetli bir uğraştır.

12.yy.dan kalma bir eserin giriş bölümünde bir kopyacının duyguları şöyle yansır:• "Yazıcının görevi okuru ... Yazıcı bedeninin gücünü kullanırken

okur ruhunu tatmin eder. Bu nedenle, kim olursan ol sana bu eseri ulaştırmaya çalışanı aşağılama aksine yücelt. Eğer yazmayı bilmiyorsan bunu takdir edemezsin. Sadece bu işin çok zor olduğunu bil: gözler bulanıklaşır, sırt kamburlaşır, kaburgalar kışıyır, böbrekler ve bütün beden ağrır. Bu nedenle ey okuyucu, bu sayfaları' özenle çevir, parmaklarını harflerden uzak tut, nasıl ki fırtına toprağın ürününü mahveder haşin okuyucu da kitabı ve yazıyı yıpratır. Uzun bir yolculuktan sonra gelinen limanın gemici için bir sığınak olması gibi kitabın son satın da kopyacı için öyledir. Tanrının hikmeti seninle olsun".

Manastır Kütüphaneleri• Orta Çağ'da kitaplar, katedraller ve manastırlarda

yoğunlaşmıştır. Bunların bir bölümü bize ulaşmışken büyük çoğunluğu işgaller, hırsızlıklar ve özellikle yangınlar sonucunda yok olmuştur.

Üniversiteler dönemi• 11. yy. 'ın sonu ve 12. yy. 'ın başlarında kentlerin oluşması

ile birlikte kitapçılık tarihinde de çok önemli ve belirgin bir gelişme başlar ve üniversite editörlüğü anlayışı yaygınlaşır. Guy Fink Errera'nın yazdığı gibi, 12. yy. başlarında manastırların büyük yazıhaneleri dönemi kapanmıştır. Artık çalışma saatleri dışında kalan zamanlarda rahiplere ağır ağır dikte ettirilen ve manastır duvarları dışında hiç bilinmeyen eserlerin dönemi bitmiş, çok daha çabuk üretilip öğrencilere ulaştırılan çalışmaların dönemi başlamıştır.

Buradaki tarihler kesin değildir. Aslında, yazıların ortaya çıkış tarihleri çoğunlukla birbiriyle çakışır.

İ.Ö. 3500-3000 Sümer'de Uruk dönemine girilmiştir, rakamları kaydetmek üzere kullanılan piktogramlar ortaya çıkar, Çin'de piktogramlardan ideogramlara ve fonogramlara geçilir.

İ.Ö. 3000 Hindistan'da buna koşut bir gelişme yaşanır. Bakır tabletler üzerindeki ilk yazı biçimleri ortaya çıkar.

İ.Ö. 3000 - 2500 Nil kıyılarında “Tanrıların yazısı” hiyeroglif ortaya çıkar.

Özet

Özet• İ.Ö. 1000 – 700 Fenike alfabesinden Yunanca ve ünlü

harfleriyle çağdaş Yunan alfabesi doğar. Doğuya doğru yayılan Aramlılar, İbrani ve Arap yazılarının öncüsü olurlar.

• İ.Ö. 600 Roma Etrüksler kadar Yunanlıların da etkisi altında bir merkeze dönüşür. Latince, ilk kez Forum'un "kara taşı" üzerinde ortaya çıkar.

•  Ortaçağ: Karolenj yazısı gotik ve hümanistik yazılar Balı Avrupa'da Latin dilini yazıya aktarmak için kullanılırken, kıtanın doğu kesimlerinde de Yunancadan türeyen Kiril alfabesi ortaya çıkar.

KRONOLOJİ• İ.Ö. 3500 Sümerlerin yazıyı icadı.• 3000 Mısırlıların kendi yazı sistemlerini oluşturmaları 1500

Finikeliler'in, zamanla tüm dünya alfabelerinin temelini oluşturacak olan "sesli harf kullanılmadan heceleme" biçiminde tanımlanan bir yazı karakterini kullanmaya başlamaları.

• 8.yy. Yunan alfabesinin icadı.• 3.yy. İlk halk kütüphanelerinin kurulması.• İ.S. 4.yy. Matbaadan önceki kitap dünyasının en büyük devrimi

olan rotolo'dan codice'ye geçiş.• 6.yy. Kitap üretiminin laik birimlerden kiliseye geçişi. • 11. ve 12. yy. Fasikül anlayışına dayanan üniversite

editörlüğünün başlaması.

Kaynakça• Massimo Baldini, İletişim Tarihi, Çev: Gül Batuş, Avcıol

Basım Yayın, İstanbul, 2000.• Georges Jean, Yazı İnsanlığın Belleği, Çev: Nami Başer,

Yapı Kredi Yayınları, 4. Baskı, İstanbul, 2006.

top related