orta asya’da İŞbİrlİĞİ ve ÖrgÜtlenme

Post on 14-Jan-2016

75 Views

Category:

Documents

0 Downloads

Preview:

Click to see full reader

DESCRIPTION

ORTA ASYA’DA İŞBİRLİĞİ ve ÖRGÜTLENME. PROF. DR. ÖMER GÖKSEL İŞYAR. 1991. Slav kökenli Sovyetler, 8 Aralık 1991’de BELOVEJSK ANTLAŞMASI’nı imzaladılar. (BELOVEJSKAYA PUŞŞA ANTL.) Kendi aralarında, siyasî, ekonomik, ticarî nitelikli örgütler ortaya koyma eğiliminde olduklarını gösterdiler. - PowerPoint PPT Presentation

TRANSCRIPT

ORTA ASYA’DA İŞBİRLİĞİ ve ÖRGÜTLENME

PROF. DR.

ÖMER GÖKSEL İŞYAR

1991

Slav kökenli Sovyetler, 8 Aralık 1991’de BELOVEJSK ANTLAŞMASI’nı imzaladılar. (BELOVEJSKAYA PUŞŞA ANTL.)

Kendi aralarında, siyasî, ekonomik, ticarî nitelikli örgütler ortaya koyma eğiliminde olduklarını gösterdiler.

Bağımsız Devletler Topluluğu’nu (BDT) kurdular. 12 Aralık 1991’de Orta Asya ülkeleri devlet başkanları, AŞKABAT’da

biraraya geldiler. “ORTA ASYA ORTAK PAZARI” kurma yönünde adım atmışlardır. BDT dışında kalmayı istemediler… Slav devletleri üzerinde baskı uyguladılar. 21 Aralık 1991: ALMA ATA DEKLARASYONU: Orta Asya ülkeleri,

BDT’ye katılmışlardır. Ama yine de, kendi aralarında bir EKONOMİK BİRLİK kurma

düşüncesini gündemlerinden çıkarmamışlardır.

ORTA ASYA’DA ORTAK PAZAR ve GÜMRÜK BİRLİĞİ TEŞEBBÜSÜ

Nitekim Ocak 1994’te: Kazakistan ve Özbekistan;– Kendi aralarında ‘2000 yılına kadar’ bir Ortak Pazar ve

Gümrük Birliği kurma yönünde antlaşma imzaladılar.– Buna göre;

Aralarındaki gümrük tarifelerini kaldıracaklardı, Gümrük denetim noktalarının varlığına son vereceklerdi, Sınırlarından, birbirlerinin vatandaşlarının serbestçe geçişine

imkân sağlayacaklardı.– İki ülke bu çerçevede;

Malların / sermayenin / hizmetin ve emeğin serbest dolaşımını kuracaklardı,

Maliye politikalarını koordine edeceklerdi, Gümrük politikalarını koordine edeceklerdi.

Kırgızistan’ın da Birliğe katılması…

Kırgızistan, bu birliğe Nisan 1994’te katılmaya karar verdi,

3 devlet arasında, CAU (MERKEZÎ ASYA BİRLİĞİ-CENTRAL ASIA UNION)’nun kurulması kararlaştırıldı.

CAU çerçevesinde;– Serbest dolaşım sağlanacaktı,– Ortak kredi politikası,– Ortak fiyat politikası,– Ortak para politikası,– Ortak vergi politikası,– Ortak gümrük tarifeleri politikası.

CAU - Haziran 1994: Almatı Zirvesi

3 devlet kendi aralarında CAU’nun siyasî teşkilatlanmasını oluşturdular. Bu çerçevede;– 1. Devletlerarası Konsey– 2. Yürütme Konseyi– 3. Başbakanlar Konseyi– 4. Dışişleri Bakanları Konseyi oluşturuldu.

Temmuz 1994: CAU – MERKEZİ ASYA İŞBİRLİĞİ VE KALKINMA BANKASI

Rusya’nın hakim olduğu BDT içinde ve hatta karşısında bir siyasi otorite/aktör haline gelmeye başladılar.

Rusya karşısında bağımsızlaşabilmek için ‘güç birliği’ yaptılar.

Ama pratikte, bu 3 devlet, kendi münferit yollarını izlediler.

Yani bu girişimler, kağıt üzerinde kaldı.

Aralık 1995: CAU - SAVUNMA BAKANLARI KONSEYİ

3 devlet arasında bu sayede, güvenlik konuları da görüşülecek ve askerî konularda işbirliği ve koordinasyon sağlanacaktı.

Bu 3 ülke, NATO/BiO ile işbirliği yapacaklardı. Fakat, Özbekistan genelde, bu ortak çabalardan

uzak durmaya çalışmıştır. Örgüt, sadece ‘ORTAK ASKERÎ EĞİTİM ALANINDA’

başarılı olmuştur.

1996 – CENTRASBAT (MERKEZÎ ASYA TABURU)

Merkezî Asya Taburu (Central Asia Battallion) Kazak, Kırgız ve Özbek askerlerinden oluşmaktadır. Bu birlik, BM’nin himayesi altında olacaktır. CENTRASBAT, ABD’nin US-CENTCOM’un desteğiyle kurulmuştur. Bu bir Barış Koruma Gücü’ydü. (peacekeeping force) Üç Taraflı bir askerî birlikti. CENTRASBAT, Kazakistan’ın güneyinde, Özbekistan sınırında konuşlandırılmıştır. CENTRASBAT; temel amaçları:

– Genel barış koruma misyonu,– Ülke orduları arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi,– Kriz yönetimi görevleri,– Afganistan’daki çatışmaların Orta Asya’ya yayılmasının önlenmesi,– Tacikistan’daki kırılgan barışın korunması.

Tabur, BiO programı çerçevesinde özel askerî eğitime tabi tutulmuştur. 1997 yılında; bölgede bir dizi ortak tatbikatlar yapıldı (Türkiye, ABD ve Rusya’nın da

iştirakiyle…) Fakat CENTRASBAT, bölgesel sorunlarda (Tacikistan’da, Afganistan’da, Kırgızistan’a

militan grupların saldırısında, Özbekistan’a militan grupların saldırısında…) pek etkili olamadı.

1998 – CAU’NUN GENİŞLEMESİ ve CAEU

Türkmenistan katılmazken (1995-Daimî tarafsızlık) Tacikistan, CAU’ya 1998 yılında katılmıştır. 1998 yılında, CAU’nun adı şöyle değişmiştir:

MERKEZÎ ASYA EKONOMİK BİRLİĞİ (CAEU)

STRATEJİK BOYUTU GELİŞTİ: CAEU’nun ORTAK GÜVENLİK TEHDİT

ALGILAMASI: Orta Asya’daki İslamî muhalif güçler… CAEU, stratejik ve ekonomik olarak hiçbir hedefine

ulaşamadı.

Aralık 2001 – ORTA ASYA İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (CACO)

Aralık 2001’de, CAEU’nun Savunma Bakanları Konseyi lağvedilmiş ve yerine CACO kurulmuştur.

CACO’nun AMACI:– Orta Asya’da tek bir ‘güvenlik bölgesi’ oluşturmak.– Orta Asya’da barış ve istikrarı oluşturmak ve korumak,– Bu amaçla ortak çabalar sergilemek.

Özbekistan, fiilen CACO’yu, bölgesel hegemonyası için bir araç olarak kullanmaya çalışmıştır.

CACO’nun 2003-Astana Zirvesi: örgütün amaçları şunlardır:– Dinî terörizmle mücadele,– Dinî-siyasal aşırılıkla mücadele,– Uyuşturucu ticaretiyle mücadele,– İllegal göç hareketleriyle mücadele,– Sınır aşırı örgütlü suçlarla mücadele.

CACO’nun gelişimi

Örgütün diğer/ilave amaçları:– Karşılıklı ticareti artırmak,– Serbest ticaret bölgeleri oluşturmak,– Ekonomi ve ticaret politikalarını uyumlaştırmak– Su ve enerji konularında işbirliği yapmak.

Ancak, örgüt bu konularda da pek etkili olamamıştır. Vergiler-gümrük tarifeleri ve anti damping uygulamaları konusunda uyumlu

politikaların geliştirilmesinde de pek etkili olamamıştır. Devletler arası (4 devlet) bir ödemeler sistemi ortaya çıkarılamamıştır. Anlaşmazlıkların çözümüne yönelik ortak mekanizmaların kurulmasında başarılı

olamadı. Su ve enerji alanlarında işbirliği planları ortaya konulamadı. Hatta, 4 ülke arasındaki ticaret hacminin, bu ülkelerin toplam ticaret hadlerine oranı

1994’te %15,6 iken, 2004’te %7-8’e gerilemiştir. Özbekistan, Ocak 2003’te, vatandaşlarının Kazakistan’daki marketlerden daha

ucuza mal almalarını engelleyemeyince, Kazakistan sınırını tek taraflı bir kararla kapatmıştır.

Kazakistan ise, ekonomik ve ticarî konularda bölgeden ziyade kendini RF’ye yakın görmüştür.

OA ülkelerinin diğer aktörlerle olan programları

1. CAREC Programı (1997)

2. SPECA Programı (1998)

CAREC Programı (1997): Merkezî Asya Bölgesel Ekonomik İşbirliği Programı

Resmî bir örgüt olmayıp, uluslararası bir programdır. Katılımcıları: Afganistan, Azerbaycan, Çin (Sincan

Uygur Özerk Bölgesini kapsıyor), Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan, Özbekistan)

Hedefleri:– Yaşam standartlarının yükseltilmesi– Ekonomik büyümenin sağlanması– Bölgede yoksulluğun ortadan kaldırılması.

CAREC Enstitüsü kurulmuştur. CAREC 1b Koridoru Projesi: Orta Asya’yı Çin’e ve

Rusya-Avrupa’ya bağlayacak yol projesi.

SPECA Programı (1998): BM-Orta Asya Ekonomileri Özel Programı

Katılımcılar: Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Tacikistan, Kırgızistan, Azerbaycan (2002), Afganistan (2005).

Hedefleri:– Bölgesel işbirliğinin geliştirilmesi– Bölgenin dünya ekonomisiyle bütünleşmesi.

Mayıs 2005’teki Astana toplantısında SPECA reforme edilmeye çalışıldı:

– A) Başbakan yardımcıları arasında Yönetim Konseyi oluşturuldu– B) Dışişleri Bakanları yardımcılarından oluşan Koordinasyon

Komitesi oluşturuldu– 6 Proje Çalışma Grubu oluşturuldu.

2006 yılında, SPECA ile CAREC koordine edilmeye çalışılmıştır.

Su ve Enerji Alanında İşbirliği

Orta Asya’da SU-ENERJİ PARADOKSU:– Yukarı çığır (MEMBA) ülkeleri: Kırgızistan ve

Tacikistan. Bunlar, su zengini ülkeler… Petrol ve doğalgaz bakımından fakirler… Suyu, enerji elde etmek için daha çok kullanmak

istiyorlar (HES’ler vasıtasıyla…) Bundan dolayı; Yaz aylarında su tutup, kış aylarında su

bırakmak istiyorlar Ürettikleri enerjiyi de satıp para kazanmak istiyorlar.

Aşağı çığır (MANSAP) ülkeleri

1. Özbekistan 2. Kazakistan 3. Türkmenistan.

– Bunların düzlükleri (tarım alanları) çok – pamuk üretimi.– Fosil yakıtları fazla– Enerjiyi bunlar vasıtasıyla sağlıyorlar– Su zenginlikleri ise çok zayıf– Kışın salınan sudan fazla yararlanamıyorlar– Suyu yaz dönemlerinde tarımsal amaçlı daha çok kullanmak

istiyorlar (sulama amaçlı)– Dolayısıyla yukarı ülkelerin, yaz aylarında daha fazla su

bırakmasını istiyorlar.

DENGESİZ KAYNAK DAĞILIMI…

Türkistan’daki akarsu kaynakları, dengesizlik:– Türkmenistan, Kazakistan ve Özbekistan; OA tarım

alanlarının %85’ine sahipken; su kaynaklarının %20’sine sahip…

– Bu 3 ülkenin enerji kaynakları da fazladır.

– Kırgızistan ve Tacikistan ise, OA tarım alanlarının %15’ine; su kaynaklarının %80’ine sahiptir. Suları “kendi ulusal malları” olarak görüyorlar… Parasal karşılıklarını almak istiyorlar…

Su sorunları

Dengesiz su dağılımları Sulama alanlarının genişletilmesi Bölgede 50 milyon insan yaşıyor… İhtiyaçları… Yetersiz altyapı tesisleri Verimsiz sulama teknikleri SSCB’nin Moskova’dan her şeyi yönetmesi ama… Bağımsızlıktan sonra, sulama sistemleri ayrıldı; su

kaynaklarının kullanımında anlaşmazlıklar… Tutarlı bir SU YÖNETİMİ yok.

Su kotalarına uyulmuyor. Takas anlaşmaları ve ödemelere uyulmuyor / zamanında

ödemeler yapılmıyor. Gelecek altyapı planlarındaki belirsizlikler…

Gerginliğe neden olan 2 Nehir var

AMU DERYA (CEYHUN)– Tacikistan’dan doğar, bu nehre %81 katkı

yapıyor; Türkmenistan üzerinden Özbekistan’a varıyor… ve Aral’a dökülüyor.

– Çevresel sorunlar üzerinde belirleyici olan bir nehirdir.

SİR DERYA (SEYHUN)

Kırgızistan’dan doğuyor, bu ülke nehre %75 katkı yapıyor; Özbekistan üzerinden Kazakistan’a, ve Aral’a akıyor…

Kırgızistan ve Özbekistan arasında sorun olabiliyor…

Su Konusunda Bölgesel İşbirliği Sistemi Şöyle Olabilir

Olası Model:– Aşağı çığır ülkeleri, YAZIN SU Bırakılması

karşılığında, yukarı çığır ülkelerinden – Hem; makul fiyatlarla elektrik enerjisi satın alırlar.– Hem de; yukarı çığır ülkelerine petrol ve doğalgaz

ürünleri verirler.

NİTEKİM: 1998 – Sir Derya (Seyhun) Nehri için İşbirliği

3 ülke arasında işbirliği:– Kazakistan– Kırgızistan– Özbekistan.

Sir Derya Nehri havzasındaki su ve enerji kaynaklarının kullanımı konusunda bir anlaşma imzaladılar.

Anlaşmada bir işbirliği modeli kabul edildi. Buna göre;– Kırgızistan-Toktogul Barajı’ndan yaz aylarında daha çok su salınacaktır,– Kırgızistan, sonbahar ve kış mevsimlerinde doğal olarak bir enerji kaybına

uğrayacaktı, AMA– Kırgızistan’ın bu kaybı, diğer 2 ülke tarafından fosil yakıtlarla telafi edilecekti.

Ancak, bu model de tam anlamıyla uygulanamadı. Çünkü taraflar, su altyapısı sisteminin maliyetlerine katılmadılar. 1999 yılında, 5 OA ülkesi arasında, OA ENERJİ SİSTEMLERİNİN PARALEL

PERFORMANSI KONUSUNDA ANLAŞMA imzalandı. Bu anlaşmada 2 hedef belirlendi:

– Ortak elektrik piyasasının oluşturulması– Elektriğin serbestçe transiti olanaklarının geliştirilmesi.

BÖLGEDEKİ DİĞER BİR ULUSLARARASI SU PROBLEMİ:

ARAL GÖLÜ

ARAL GÖLÜ PROBLEMİ

Kazakistan-Özbekistan sınırında yer almaktadır. Bölgenin iklimini ılımanlaştırıyor.

Kuraklaşma problemi

Kızılkum Çölü’nün yüzölçümü Aral Gölü’nün aleyhine, son dönemlerde %30 oranında büyümüş.

Aral Gölü’nde;

Bir zamanlar 4. büyük gölken, Bugün 8. büyük göl haline gelmiştir. Neden kurudu?

– SSCB döneminde, besleyen nehirlerin akım rejimi değiştirildi.– SSCB--Özb. Ve Türkm.’da yoğun pamuk üretimi– SSCB--Kazakistan’da pirinç üretimi– SSCB uzmanları yıllar boyunca, gölü toksik madde ve virüs denemeleri için kullanıldı.– 1930’larda, Türkmenistan AMU DERYA üzerinde 1200 m uzunluğunda KARAKUM

BARAJI’nı inşa etmiştir.– Göldeki Vozrojdeniye Adası’nda (Yeniden Doğuş-Rönesans Adası) Sovyet biyolojik

silahlarının denemeleri yapılmış (Açık Hava Testi Bölgesi…)– 1988 yılında ise, SSCB yüzlerce tonluk kimyasal ve biyolojik silah atıklarını bu adanın

kumlarına gömdü.– Göl kuruyunca da bunlar açığa çıktı.– Akan sular %80 azaldı.

Gölün kurumasının sonuçları:– Tuz tozları,– Toksik tozlar– Sağlık sorunları.

Aral Gölü için işbirliği

Orta Asya işbirliği, bilhassa Aral Gölü için geliştirilmeye çalışılmıştır. ARAL HAVZASI PROGRAMI. 1992 yılında; 5 Orta Asya devleti, ARAL HAVZASINDA

DEVLETLERİN SINIRLARINI AŞAN SU KAYNAKLARININ ORTAK YÖNETİMİ, KULLANILMASI ve KORUNMASINDA İŞBİRLİĞİ ANTLAŞMASI imzalamışlardır.

1992 Antlaşması ile; ICWC oluşturulmuştur.– ICWC: Interstate Commission for Water Coordination. (Devletlerarası Su

Koordinasyon Komisyonu).– Bu ICWC Komisyonu, 1993 yılında Uluslararası Aral Kurtarma Fonu

(IFAS)’na dahil edilmiş ve bir DEVLETLERARASI ÖRGÜT haline dönüştürülmüştür.

– 1997 yılında ise, Özbekistan-Taşkent’te, örgütün Yönetim Komitesi oluşturuldu.

– Komite, tüm OA ülkelerinde şubeler açmıştır.– Ancak bu komite, tam faal hale gelemedi.

BAŞARILI İKİ NEHİR İŞBİRLİĞİ PROGRAMI

Başarılı 2 işbirliği projesi:

1. İRTİŞ NEHRİ İŞBİRLİĞİ:– Kazakistan ve Rusya arasında işbirliği yapılıyor.– Komisyon oluşturuldu:

Nehir akış rejimi düzenlendi Su dağıtımı düzenlendi Su altyapısı oluşturuldu.

– Ortaklaşa hareket edilecek…– Su kullanımında komşular arasında eşit haklar olacak.– Ülke konumlarının getirdiği avantaj, su kullanımında geçerli

olmayacak…

İRTİŞ NEHRİ

Kazakistan-Kırgızistan Su İşbirliği

2000 yılında, iki ülke ÇUY ve TALAS nehirleri konusunda anlaşmışlardır.

Bu 2 nehir, işbirliği içinde kullanılacaktır. Ortak bir komisyon da kurmuşlardır.

ORTA ASYA’DA NÜKLEER İŞBİRLİĞİ

Orta Asya’da Nükleer Silahlardan Arındırılmış Bölge Fikri (CANWFZ= Central Asian Nuclear Weapons Free Zone) ilkin Özbekistan ve Kırgızistan tarafından ortaya atılmıştır.

5 OA devleti, Şubat 1997’de Almatı Deklarasyonu imzaladılar: 5 devleti kapsayacak nükleerlerden arındırılmış bir bölge kurulması fikri kabul edildi.

Eylül 2002: bu 5 devlet, CANWFZ konusunda ortak bir anlaşma metni konusunda mutabakata vardılar.

Anlaşma bölgede, KARŞILIKLI GÜVEN oluşturulmasını öngörmüştür. Ancak bölgede şöyle tezat bir görüntü mevcuttu: Bu devletler,

Türkmenistan hariç, 1992-Taşkent Ant. ile RF’nin nükleer şemsiyesi altına girmiş vaziyettelerdi.

5 devlet, 8 Eylül 2006’da şu anlaşmayı da imzaladılar: NÜKLEER SİLAHLARDAN ARINDIRILMIŞ BÖLGENİN KURULMASI ANLAŞMASI (Bu anlaşma, Kazakistan’da 1996 yılında kapatılmış bulunan SEMİPALATİNSK’teki eski Sovyet nükleer test alanında imzalandı)

SEMİPALATİNSK

Bu anlaşma;

OA bölgesinde, her türden patlayıcı nükleer aygıtın, silahın ve bunların parçalarının;

– Geliştirilmesini– İmal edilmesini,– Stoklanmasını,– Elde edilmesini,– Sahiplenilmesini (satın alınmasını)– Konuşlandırılmasını YASAKLAMIŞTIR.

Bu anlaşmayla 5 OA ülkesi, dünyada ilk kez Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IAEA) gelişmiş koruma önlemlerini kabul etmişlerdir.

Nükleer tesislerin fiziksel güvenliği konusunda, uluslararası standartların uygulanmasını da kabul etmişlerdir.

Bu anlaşma, bölgede nükleer terörizm riskini ve nükleer aygıt kaçakçılığını önlemek için kararlı bir adım olmuştur.

Anlaşmada; Sovyet nükleer tesirinin ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır. Bu anlaşma, 21 Mart 2009 tarihinde yürürlüğe girmiştir. CANWFZ; dünyada IAEA’nın ONAYINI TALEP EDEN 5. nükleer silahtan

arındırılmış bölge olmuştur.

CANWFZ’nin Handikapı

Anlaşmanın 12. Md.si: Bu anlaşma, bölge ülkelerinin yaptıkları diğer uluslararası anlaşmalardan doğan hak ve yükümlülükleri ETKİLEMEYECEKTİR.

Yani, Türkmenistan hariç olmak üzere, KGAÖ (Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü) üyeliği çerçevesindeki Rus nükleer silahları bölgede konuşlandırılabilecektir.

Bu madde, doğal olarak ABD’yi tedirgin etmiştir.

OA’da Bölgesel İşbirliği Projelerinin Başarısız Olma Nedenleri

Bölge ülkelerinde, ULUS OLUŞTURMA süreçleri hâlen devam etmekte olup, bölgeselleşmeye zarar vermektedir.

Bölge ülkeleri, pekçok konuda birbirlerine güvenmeyip, anlaşamamaktadırlar.

Özbekistan örneğinde olduğu gibi, bölge ülkeleri arasındaki rekabetin zararlı etkileri,

Bölgede Rusya ve Çin’in etkilerinin bir hayli fazla oluşu, Bölge ülkelerinin, anlaşmaların çerçevesini oldukça geniş tutmaları, 11 Eylül sonrası bölgede (bilhassa Özbekistan’da) artan ABD etkinliği,

Özbekistan Ordusu’nu güçlendirince, diğer OA ülkeleri bundan endişelenmeye başlamışlardır.

Bölgede Türkiye’nin birleştirici etkisinin nispeten zayıf olması, Alternatif geniş işbirliği alanlarının bulunuşu: KGAÖ (Rus periferisinde

olmak) veya Şangay İşbirliği Örgütü’nde Rusya ve Çin’in periferisinde olmak gibi…

OA ülkeleri arasında, ekonomik model ve politikaları bakımından derin farklılıkların olması.

Devamı…

Kırgızistan ve Tacikistan’ın ekonomik vaziyetiyle, diğer 3’ünün fosil yakıta dayalı ekonomileri arasındaki öncelik farklılıkları

Bilhassa Özbekistan ve Türkmenistan’ın uyguladıkları korumacı politikalar

Türkmenistan’ın daimî tarafsızlık statüsü çerçevesinde bölgesel oluşumların dışında kalmayı tercih etmesi

Her ülkede bulunan otoriter elit ve yöneticilerin çatışmacı üslupları

Ülkelerin ihracat yetersizlikleri ve benzer mallar ihraç etmeleri (rekabetçilik)

Farklı para politikaları vs.

top related