preferences- prefer would prefer rather than had better would like

Post on 06-May-2015

21.435 Views

Category:

Education

4 Downloads

Preview:

Click to see full reader

DESCRIPTION

www.yolyordam.com

TRANSCRIPT

PREFERENCES

Prepared by Selim BALCI

PREFER - Genel Tercihler İçin

Genel olarak hayatta neyi tercih ettiğimizi ifade ederken kullanılır.

I prefer basketball.

(Basketbolu tercih ederim.)

Prefer cümlesinde tercih edilmeyen diğer seçenek de varsa iki seçenek arasında to kullanılır.

I prefer basketball to football.

(Basketbolu futbola tercih ederim)

Bir şeyi başka bir şeye tercih etmek: Burada seçenekler isimlerden oluşur.

I prefer bike to motorbike

(Bisikleti motorsiklete tercih ederim.)

Bir şeyi yapmak yerine başka bir şeyi yapmayı tercih etmek:

Burada seçenekler fiillerden oluşur.

Fiiller to+ infinitive veya gerund (verb+ing) şeklindedir.

I prefer to drink tea.

(Çay içmeyi tercih ederim.)

I prefer drinking tea.

(çay içmeyi tercih ederim.)

I prefer drinking tea to drinking coffee

Çay içmeyi kahve içmeye tercih ederim.)

Prefer+isim (Genel Tercih)

I prefer lahmacun

I prefer lahmacun to hamburgers.

Prefer+ fiil

I prefer travelling by car

I prefer to travel by car.

Genel tercihlerimizi ifade ederken, prefer fiilinden sonra gelen fiile –ing ekini ekleriz. (genel tercih)

A: Do you like running?

B: Yes, but I prefer jogging to running.

WOULD PREFER = PREFERWould prefer + fiil / isim

(belli bir durumda anda tercih)

I would prefer ayran. (Ben ayranı tercih ederim.)

I’d prefer to sit here. (Oturmayı tercih ediyorum.)

Would you prefer coffee or tea?

Kahve mi çay mı alırsınız?

Eğer bir etkinliği diğerine tercih ettiğimizi ifade edecek isek, -ing takısı cümlenin her iki yarısında da kullanılır.

I prefer swimming to running.

(Yüzmeyi koşmaya tercih ederim.)

Prefer fiilini, bir infinitive (to ön eki almış fiil) ile kullanıldığında, diğer cümlecik rather than il devam edebilir. Bu durumda:

I would prefer to spend my holiday here rather than go / going abroad.

(Yurt dışına gitmektense tatilimi burada geçirmeyi tercih ederim.)

I would prefer to stay in Ankara at the weekend rather than stay / staying in Istanbul.

(Ben haftasonu Ankara’da kalmayı Istanbul’da kalmaya tercih ederim.)

Sorularda ise “would” en başa getirilir. Sonra özne ve sonra da prefer yazılır:

Would you prefer to travel by plane rather than by bus?

WOULD RATHER = WOULD PREFER

Would rather, would prefer ile aynı anlamdadır. Sadece kullanım şekli farklıdır:

Would rather do

Would prefer to do

I’d rather go by car.

(Arabayla gitmeyi tercih ederim.)

I would rather run for a while.

(Bir süreliğine koşmak istiyorum.)

I would rather not go to Bursa.

(Bursa’ya gitmeyi tercih etmiyorum.)

Would they rather go to library?

(Onlar kütüphaneye gitmeyi mi tercih ediyorlar?)

Would you rather go to New York or London?

(Sen New York’a mı yoksa Londra’ya mı gitmeyi tercih ediyorsun?)

Wh-Question

What would I

You

He

She

We

They

rather do At the week end?

A: What would you rather do tonight, watching TV or going out?

B: I would rather watch TV. (than go out.)

- Which do you prefer buying for your mum’s birthday; a golden ring or a nice dress?

- Which do you prefer seeing the Pyramids or the Eiffel Tower?

- Which do you prefer living: a short happy life or a long miserable life?

- What do you prefer doing; skydiving or surfing?

- Where do you prefer spending your life; in Europe or in Asia?

- Where do you prefer spending your time, at he cinema or library?

- How would you rather relax; pray or meditate?

HAD BETTER

Had better yapısı cümleye “ (yap)arsa iyi olur anlamını getirir. Geçmiş zaman anlamı taşımaz. Yani şu anı ya da geleceği ifade eder. Kuvvetli bir öneri ve uyarıdır.

You’d better tell her everything.

(Ona her şeyi anlatsan iyi olur)

You’d better work regularly.

(Düzenli çalışsan iyi olur.)

“had better” yapısı belirli durumlarda, bir işin yapılmasınıın iyi olacağını belirtmek, öğüt vermek ya da uyarmak için kullanılır. Genelde aksi durumda kötü veya iyi olacağı ima edilir:

I’ better join his presentation or he’ll get angry.

(Sunumuna katılsam iyi olur yoksa kızacak)

We’d better leave early or we’ll be late.

Erken çıksan iyi olur yoksa geç kalacağız.)

Olumsuz şeklinde “not” kelimesi “had better” den sonra gelir.

I’d better not come.

(Gelmesem iyi olur.)

You’d better not spend your money.

(Paranı harcamasan iyi olur.)

WOULD LIKE

Would like = want

“would like” istemek anlamına gelir. “want” fiili ile aynı anlamdadır ama daha kibar bir ifade şeklidir.

I would like a drink (Bir içecek istiyorum.)

Would you like a drink? ( Bir içecek ister misiniz?)

Olumsuz kullanımda anlamlar biraz değişir:

Don’t want: Bunu yapmaya hiç niyetim yok.

Wouldn’t like: Bunu yapmak hoşuma gitmez.

Davet ve teklifleri geri çevirmede “wouldn’t like” yerine “don’t want” kullanmalıyız.A: Would you like some more cakes?

B No, I don’t want any more, thanks.

“like” fiili ile “would like” yapısını karıştırmamalıyız.

I like to climb. (Tırmanmaktan hoşlanırım.)

I would like to climb. (Tırmanmak istiyorum.)

- Gerçekleşmesi imkansız isteklerimizi “would like” kalıbı ile söyleriz:

I would like to live on Mars. (Mars’ta yaşamak isterim.)

I want to live on Mars. (INCORRECT)

WOULD YOU LİKE…..?

Sorulan soruya göre ricalardan sonra kısaca şu şekilde cevap verilebilir:

Positive:

Of course: Tabiki

Certainly: Kesinlikle

Definitely: kesinlikle

It’s my pleasure: Bu zevk bana ait.

Yes, of course: Eveti tabiki de.

Why not?: Neden olmasın?

Yes, I can. / I will : Yapabilirim / yapacağım

Negative:

No, I’m sorry: hayır, üzgünüm.

I’m afraid not: Korkarım ki hayır.

I’m afraid, I can’t / I won’t: Korkarım, yapamayacağım.

I don’t think so: Bence hiç de öyle değil.

Unfortunately: Maalesef

www.yolyordam.com

top related