toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimine hoş geldiniz · ya benlik kavramını edilgen...

Post on 01-Jan-2020

10 Views

Category:

Documents

0 Downloads

Preview:

Click to see full reader

TRANSCRIPT

Kadın Erkek Eşitliği ve Toplumsal Cinsiyet Eğitimine

Hoş Geldiniz

TRABZON

PINAR ÖŞME

PSİKOLOG

Eğitimin Amacı

• Kadın erkek eşitliğinin sağlanmasına yönelik bilgi ve

deneyim paylaşımında bulunmak

• Çalışmalara toplumsal cinsiyet perspektifini yerleştirmeye

yönelik duyarlılık kazandırmak ve farkındalık yaratmak

SİZCE TOPLUMSAL CİNSİYET KAVRAMI NE ANLAMA

GELMEKTE ?

Sizce Neden

Kızların okullaşma oranı erkeklerden düşük…

Kadın istihdamı düşük…

Öğretmenlik ve hemşirelik kadın mesleği

olarak görülüyor…

Kadın yönetici sayısı az…

Erkeklerin ağlaması makbul değil…

Evi geçindirmek asıl olarak erkeğin sorumluluğu…

Kadına yönelik şiddet oranları yüksek…

TOPLUMSAL CİNSİYET

Kadın ve erkek olmayı nasıl öğreniyoruz?

CİNSİYET VE TOPLUMSAL CİNSİYET (SEX AND GENDER)

• Cinsiyet terimi; kadın ya da erkek olmanın biyolojik yönünü ifade eder ve biyolojik bir yapıya karşılık gelir.

• Toplumsal cinsiyet terimi; kadın ya da erkek olmaya toplumun ve kültürün yüklediği anlamları ve beklentileri ifade eder.

7

• Biyolojik cinsiyet farklılıkları; öğrenilmemiştir, doğuştan getirilen özellikler bakımından kadınlarla erkekler arasında gözlenen farklılıklardır.

• Toplumsal cinsiyet farklılıkları ise öğrenilen, sosyalleşme sürecinde kazanılan özellikler bakımından insanlar arasında gözlenen farklılıklardır.

• Biyolojik cinsiyet farklılıkları tüm dünyada aynı iken, toplumsal cinsiyet farklılıkları bireyden bireye, kültürden kültüre bazı değişimler gösterir.

8

ANCAK…

• Cinsiyet ve toplumsal cinsiyeti birbirlerinden tamamen ayırmak doğru değildir. Çünkü kültürün kadından ve erkekten bekledikleri (toplumsal cinsiyet) kadının ve erkeğin fiziksel bedenlerine (cinsiyet) ilişkin gözlemlerden tamamen ayrı değildir (Lips, 2001)

9

TOPLUMSAL CİNSİYET FARKLILIKLARI • Toplumsallaşma sürecinde erkek ve kız çocuklarının

öğrendikleri, kültürün cinsiyetlerine «uygun» bulduğu duygu, tutum, davranış ve roller arasındaki farklılıklar ise toplumsal cinsiyet farklılıkları olarak ele alınır.

• Örneğin; kadınların daha duyarlı, ilgili, bakım verici vb. olarak algılanması, ev kadını, hemşire, öğretmen vb. olmalarının beklenmesi, ama erkeklerin bağımsız, atılgan, kuvvetli vb. olarak algılanmaları, asker, mühendis, tüccar vb. olmalarının beklenmesi toplumsal cinsiyet farklılıklarıdır.

10

BU FARKLAR;

• Gerçek olmayan farklılıklardır.

• Toplumun kendi kalıplarıdır.

• Bu toplumsal cinsiyet özellikleri (toplumun cinslere dayattığı-beklenen özellikler) bakımından cinsiyetler arasında farklılıklar olabileceği gibi aynı cinsiyetten bireyler arasında bu özellikler bakımından çeşitlenmeler gözlenebilir.

11

ÖRNEĞİN;

• Çok duygulu kadınlar olabileceği gibi duygusuz kadınlar da olabilir (aynı cins arasında),

• Çok güçlü erkekler olabileceği gibi çok güçsüz erkekler de olabilir (aynı cins arasında)

• Çok duygulu erkekler veya çok güçlü kadınlar da olabilir (farklı cinsler arasında)

12

• Bu toplumsal cinsiyet farklılıklarına ilişkin beklentiler cinsiyet kalıp yargıları şeklinde toplumda yaygın kabul gören inançlara dönüşürler ve sosyal davranışı büyük ölçüde biçimlendirir hatta belirlerler.

13

TOPLUMSAL CİNSİYET ROLLERİ

• Rol, örgütlü sosyal bir yapı içinde bireyin bulunduğu pozisyonu, bu pozisyonla ilgili sorumlulukları, ayrıcalıkları ve diğer pozisyondaki insanlarla etkileşimi yönlendiren kuralları gösterir.

• Annelik, babalık, öğretmenlik gibi farklı rollerden bahsedilebilir. Kadınlara ve erkeklere verilen farklı roller ise toplumsal cinsiyet rolleri olarak bilinir. Kadınların ve erkeklerin toplumun yazdığı «senaryo» ya bağlı kalarak rollerini «oynamaları» beklenir.

• Bu terim, geleneksel olarak kadınla ve erkekle ilişkili olduğu kabul edilen rolleri ifade eder.

• Çocuklar, toplum tarafından kız ya da erkek olarak etiketlenmelerinin ardından cinsiyetin kültürel anlamlarını öğrenmeye ve kazanmaya başlarlar. Toplumsal cinsiyet rolü toplumun tanımladığı ve bireylerin yerine getirmelerini beklediği cinsiyetle ilgili bir grup beklentidir.

14

Toplumsal Cinsiyet Kalıpyargıları

Kültürel veya kişisel

Temel bulgular: Temel kalıpyargılar tüm kültürlerde aynı

Kadınlar=> ilgi ve bakım verici, pasif

Erkekler => aktif ve başarı yönelimli

Irk ve toplumsal cinsiyet birlikte kültüre özgü kalıpyargıları oluşturuyor

Hem kadınlar hem de erkekler için yaşanan rol çatışmaları toplumsal, ekonomik ve psikolojik sorunları meydana getirmektedir

Örn., hem başarıyla çalışma hayatı hem de aile ile ilgilenme

TOPLUMSAL CİNSİYET KALIP YARGILARI, ÖN YARGILARI VE CİNSİYET AYRIMCILIĞI

• İnsanlar gruplar hakkında kalıpyargılar geliştirme eğilimindedirler. Kalıpyargılar, bir gruba ilişkin bilgi, inanç ve beklentilerimizi içeren bilişsel yapılardır.

• Irk, cinsiyet, yöre, ulus ve meslek grupları gibi çeşitli gruplardan olan insanların kategorileştirilerek aslında çok çeşitli özellikler gösterebilecekleri/gösterdikleri halde, hepsi aynı özelliği/özellikleri gösteriyor gibi düşünülmesi eğilimine kalıpyargılı düşünme denilir (Franzoi, 1996).

16

Ne zaman kalıpyargıları aktif hale getiriyoruz?

1. Minimal bilgi sahibiysek Birinin hakkında daha fazla bilgiye sahipsek daha az kalıpyargılara

dayanıyoruz

2. Kişinin grup üyeliği aşikar olduğunda

Eğer cinsiyete dayalı özellikler ön plandaysa cinsiyet kalıpyargılarını çok daha kolay kullanıyoruz

3. Gücün dengesi

Alt tabakadakiler kalıpyargıları daha az kullanırlar

“güçlü kişiler” kalıpyargıları daha çok kullanırlar

Kalıpyargının tehlikeleri

1. Basite indirger ve sıklıkla yanlış yönlendirir

2. Gruplararası farklılığı abartır ve grup içi farklılıkları azaltır.

3. Kendini gerçekleştiren kehanete dönüşür

Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre;

1. Dünyadaki işlerin %66’sı kadınlar tarafından görülüyor.

2. Buna karşın kadınlar dünyadaki toplam gelirin ancak %10’una sahipler.

3. Dünya’daki mal varlığının ise % 1’ine sahipler.

4. Başka bir değişle dünyadaki işlerin % 34’ü erkekler tarafından görülüyor ama erkekler dünyadaki toplam gelirin % 90’ına ve toplam mal varlığının % 99’una sahipler.

Türkiye’den Rakamlar ( Milliyet, 8 Mart 2001)

1. Şehirlerde evli kadınların % 18’i, köylerde de % 76’sı eşleri tarafından dövülüyor.

2. Kadınların % 57,7’si evliliklerinin ilk gününde şiddetle karşılaşıyor.

3. Aile içi suçların % 90’ını kadına karşı işlenen suçlar oluşturuyor.

İnternetten örnek

Basından örnek… 16 Ocak 2009

Kadınların gizli silahı İngiltere'de, çeşitli sektörlerde çalışan 3 bin kadınla yapılan anketin sonuçları,

ilginç bir durumu ortaya koydu. Buna göre çoğunlukla ofis çalışanı kadınların yüzde 78'i giyim tarzının terfi ya da prim kazanmak açısından en az çalışkanlık, bilgi ve tecrübe kadar önemli olduğuna inanıyor. Bu nedenle bu kadınlar, özellikle seksi kılık kıyafetin ofis ortamında rekabet açısından avantaj sağladığını savunuyor ve bu kuralı uyguluyor. Har 20 kadından 1'i bunu düzenli olarak yapıyor. Kadınların yüzde 54'ü ise işyerinde farkedilmek için bu tarz giyimin çok önemli olduğunu söylüyor. The Regtrader adlı internet sitesi tarafından gerçekleştirilen ankete katılan kadınlardan biri "Ofiste farkedilmek için köle gibi çalıştım. Ama 3 yıl sonra benden daha az ve daha verimsiz çalışan bazı kadın iş arkadaşlarımın sırf yüksek topuk ve dar elbiselerle benden daha önemli olduklarını gördüm" notunu düştü. Erkeklerin sadece yüzde 27'si işyerinde farkedilmek için giyim kuşamın önemli olduğuna inanıyor.

Bu tarzla rekabette avantaj kazanamanın en sık görüldüğü sektörlerin başında medya, reklam ve marketing geldiği ileri sürüldü.

Basından örnek… Yeni nesil askerler 16 Ocak 2009 hurriyet.com.tr

Avustralya deniz kuvvetleri yeni asker bulmakta zorlanınca ilginç bir çare buldu. Avustralya Deniz Kuvvetleri Komutan, erkeklerin orduya ilgisini artırmak kadın askerlerin bikiniyle eğitim yapmasını istedi.

Bir erkek dergisine demeç veren Deniz Komutanı Tom Phillips, "eğer kadın askerlerimiz çekici olur ve onları eğitim anında bikini giymeye teşvik edersek, belki erkeklerin orduya ilgisini daha da arttırabiliriz" dedi.

Ancak Phillips'in erkek dergisine bu demeci vermesine feminist kadın örgütleri büyük tepki gösterdi. Avustralya Savunma Bakanlığı da bu konuda bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Bakanlık, Avustarlya Deniz Komutanı Tom Phillips'ın açıklamasının 'kabul edilemez" olduğunu belirtti.

Benlik ve Toplumsal Cinsiyet

• Benlik kavramı (Self-concept) ve Benlik imgesi (Self image)

• Kendimiz hakkında doğru olduğunu düşündüğümüz bir inançlar ve imgeler dizisidir.

• Benlik Saygısı (Self-esteem)

• Benlik kavramımızı ne kadar sevdiğimiz ve kabul ettiğimizin ölçüsüdür.

Benlik kavramı çeşitli inançlar içerir

Somut özellikler

Ben kadınım

Uzun boyluyum

Öğrenciyim

Fakirim

Türküm

Soyut özellikler

Akıllıyım

Çirkinim

Yetersizim

Çekiciyim

Değersizim

Benlik ve Toplumsal Cinsiyet

• Benlik kavramımıza giren çok çeşitli inançlar ve imgelerin ortak bir yönü vardır:

• Hiçbiri doğarken bizimle değildirler.

Kadının ve Erkeğin benlik algılarındaki farklılıklar

Erkekler Özerk

Özgür

Bağımsız

Ayrı

Hiyararşi

Etkileşimleri kurallar yönlendirir

Hiyerarşideki yerleri roller belirler

Kadınlar Bağlı olma

Karşılıklı bağlılık

Duygusal bağlanma

Başkalarının ihtiyacına karşılık veren

İlişki ağı içerisinde

Etkileşimleri empati ve bağlılık yönlendirir

Rol bağlantıları ikincildir

Benlik ve Toplumsal Cinsiyet

• *Kendimiz hakkındaki temel fikirlerin pek çoğunu yetişkinlikten önce ve başlıca iki kaynaktan ediniriz:

• - Başkalarının bize nasıl davrandıkları

• - Başkalarının bizim hakkımızda neler söyledikleri

• “Zamanla kendimizi başkalarının bizi gördüğü gibi görmeye başlarız” (Rosenberg)

• Benlik Saygısı= Algılanan benlik - İdeal benlik

• Benlik Saygısı ≠ Özgüven (biri olmadan diğeri olabilir)

• Benlik Saygısı = Narsisizm ????

Benlik ve Toplumsal Cinsiyet

• Benlik kavramı (Self-concept) ve Benlik imgesi (Self image)

• Kendimiz hakkında doğru olduğunu düşündüğümüz bir inançlar ve imgeler dizisidir.

• Benlik Saygısı (Self-esteem)

• Benlik kavramımızı ne kadar sevdiğimiz ve kabul ettiğimizin ölçüsüdür.

Benlik kavramı ile bir çalışma sonucu (Broverman ve ark., 1970)

Sağlıklı Erkek özellikleri -Çok bağımsız -Hiç duygusal değil -Matematik ve bilimi çok

sever -Maddeci -Hemen hemen her zaman

önder gibi davranır

Sağlıklı Kadın özellikleri -Çok güçlü bir güvenlik isteği duyar -Başkalarının duygularının çok

farkında -Sanat ve edebiyattan çok zevk alır -Kendi görünüşüyle çok ilgili -Hassas duyguları kolayca ifade

eder

(Broverman ve ark., 1970)

• Kültürümüzde sadece doğuştan farklı da görülmez • - erkekler doğuştan kadınlardan üstün görülür

• Erkeklerle ilişkilendirilen özellikler, kültürün en fazla

değer verdiği özelliklerdir; • - akılcılık • - bağımsızlık • - önderlik

• Kadınlarla ilişkilendirilen özellikler, kültürün en az

değer verdiği özelliklerdir; • - duygusallık • - duyarlılık • - ortak çalışma yeteneği

(Broverman ve ark., 1970)

• Broverman’ın çalışmasında sağlıklı yetişkin ile sağlıklı erkek betimleri büyük ölçüde benzer

Bu kadınların asla kazançlı çıkmayan durumlarını gösterir:

Ya benlik kavramını edilgen özelliklerle sınırlayıp sağlıklı bir kadın olma

Ya da bu özelliklerin ötesine geçerek kadınlığına ihanet edip, kadınsı olmama ve uyumsuzluk damgası yemeyi göze alma.

Bu durumda pek çok kadının benlik saygısının düşük olması kaçınılmazdır.

“Ben sadece bir anne ve bir ev kadınıyım”

“Ben sadece sekreterim”

TOPLUMSAL CİNSİYETLE

İLGİLİ KURAMLAR

Sosyal bilişsel kuramı

(social cognitive theory)

Cinsiyet gelişimi ve farklılaşmasını açıklamak

Sosyal davranışı evrimleşen biyolojiden ayırmalı

Üçlü karşılıklı nedensellik

◦ Kişisel faktörler

◦ Davranış örüntüleri

◦ Çevresel faktörler

Karşılıklı etkileşim ama tek bir örüntü göstermezler, etkileri değişir

Albert BANDURA

Toplumsal cinsiyetin gelişmesinde 3 tür

sosyobilişsel etki; Model alma

Doğrudan yaşantı

Öğrenme

Bazılarının etkileri bazı gelişim dönemlerinde daha

fazladır.

Bilişsel gelişim kuramı

Kendini sosyalleştirme ◦ Piaget'nin bilişsel gelişim kuramına dayanır

◦ Niceliksel ve ahlak gelişimindeki gibi cinsiyete

uygun davranmayı öğrenirler

Bilişsel tutarlılık

Cinsiyet rolü gelişiminde 3

dönem ◦ Cinsiyeti etiketleme

◦ Cinsiyetin kararlılığı

◦ Cinsiyetin değişmezliği

Lawrence KOHLBERG, 1927-87

Kendini sosyalleştirme

Çocuk sosyalleşmesine aktif olarak katılır ve

kendi cinsiyet rolünü biçimlendirmeden

sorumludur.

Kohlberg, Piaget’nin bilişsel kuramındaki

çocukların niceliksel ve ahlaki yargılarının

gelişiminde kavramları öğrenmeleri gibi,

cinsiyete uygun davranmayı da

öğrendiklerini savunmuştur.

Çocuklar bilişsel olarak

olgunlaştıklarında kendilerini

kadın ya da erkek olarak

kategorileştirirler ve bu cinsel

kimlikle bu kategoriye uygun

olduğunu düşündükleri şekilde

davranmaya çalışırlar.

Bilişsel tutarlılık

Bilişsel tutarlılığı sürdürmenin yolu, çocuklar için, nasıl en uygun kız ya da erkek olunduğunu bulmaktır.

Kız olduğunu anlayan çocuk-kadınsı nesne, etkinlik, davranış

Erkek olduğunu anlayan çocuk-erkeksi…

Bilişsel tutarlılık isteğinin çocuklardaki bir sonucu, çocukların cinsiyet kalıpyargılarının katı, değişmez ahlaki kurallar olarak kabul etmeleridir.

Cinsiyet rolü gelişiminde 3 dönem

Cinsiyeti etiketleme (2-3,5); ait oldukları cinsiyetleri yavaş yavaş anlarlar.

Cinsiyetin kararlılığı (3,5-4,5); cinsiyetin sürekliliğini anlamaya başlarlar. Yine de fiziksel özelliklerden etkilenirler.

Cinsiyetin değişmezliği (4,5-7); cinsiyet fiziksel görünümden bağımsızdır ve değişmez. Çocuk cinsiyetine uygun tercihler, beğeniler geliştirip, etkinlikler bulunur. Bunu da cinsiyetiyle tutarlı olduğu için yapar.

Eleştiriler

Toplumun ve kültürün rolü ihmal edilmiş.

Bilişsel gelişim eğer cinsiyet rol gelişiminin

temelinde ise, bu gelişimi tamamlayan kız ve

erkek çocuklarının benzer olmaları gerekirdi.

Erkek- güçlü kalıpyargılar…

Eğer bilişler, davranışların temelinde ise,

bilişlerin değişmesi ile davranışlarında değişmesi

beklenir. Ev-eşitlik

Toplumsal cinsiyet şeması kuramı

(gender schema theory) Sosyal öğrenme ve bilişsel

gelişim kuramlarının birleştirilmesi

Cinsiyetleri ayrıştırmanın, çocuğun tüm bilgiyi kültürün kadınlık ve erkeklik tanımlarına göre kodlamaya ve organize etmeye hazır oluşundan kaynaklandığını kabul eder.

Ayrıca, bu cinsiyet şeması temelinde bilgi işlemenin toplumun cinsiyet ayrımcısı uygulamalarından da kaynaklandığını ileri sürer.

Sandra Lipsitz BEM

Cinsiyetleri tipleştirme(ayrıştırma)

(sex-typing)

Bu süreçte, çocuk gelen bilgileri cinsiyet şemasına göre algılar, kodlar ve örgütler.

Çocuk aynı şematik seçiciliği kendine de uygular.

Bu şemadaki prototipe göre çoğu özelliğini şekillendirir.

Sonuç olarak cinsiyetleri ayrıştıran bir birey olur.

Bu bireyler kültürün kadın ve erkeğe ait olarak tanımladığına uyar ve buna göre bilgiyi işlerler.

Cinsiyetleri ayrıştıramayan birey…

Cinsiyetleri tipleştirmeyen çocuklar

yetiştirme Toplum, cinsiyetin hayatın her

alanında önemli ve fark yaratıcı

olduğunu öğretir.

Cinsiyet üremedeki rolü

nedeniyle daha önemli bir

anlama sahiptir. Kültürel

düzenleme gerektirir.

Toplumsal cinsiyet şemalı bir

toplumda toplumsal cinsiyet

şeması olmayan bireyler

yetiştirmek zor ama imkansız

değil.

İçsel Cinsiyet Çeşitliliğinin Dışlayıcı Modeli

Bu modelde (en çok rastlanan geleneksel model), maskülenlikteki artış feminenlikte düşüşü getirir ve tam tersi.

Bem’in Ölçeği

Sandra Bem’in cinsiyeti tanımlamasında feminenlikteki artış maskülenlikte bir düşüşü getirmemektedir ve tam tersi.

Bem’in çerçevesinden cinsiyete bakıldığında ahlaki değerler açısından da her birimizin içinde hem feminen hem de maskülen ahlaki değerlerin olduğunu vurgular.

Geleneksel kalıpyargıları azaltır.

Androjenlik Kavramı

Bem(1974) tarafından

geliştirilmiş ve yaygın

kabul görmüş bir

kavramdır.

İnsanların hem

kadınsı hem de

erkeksi

olabileceklerinin

ifadesidir. (Bem,1993)

Bem yaptığı araştırmalarda androjenlerin ◦ Daha esnek

◦ Daha uyumlu cinsiyet rol davranışı

sergileyebildiklerini bulmuştur.

- Hem kadınsı hem erkeksi olmak kişi için mücadele edilmesi gereken bir değil, iki muhtemel yetersizlik kaynağı olacak

- Androjenlik kavramı toplumsal cinsiyet şeması kuramı için problem oluşturmaktadır.

-Çünkü, bu kavramla içimizde bir kadınsı bir erkeksi yan olduğunun kabulü sürdürülmüş olmaktadır. -Kadınsılık ve erkeksilik kavramlarının toplumsal şematik işlemlerden kaynaklanan bilişsel yapılar olmadığını, bunların bağımsız bir gerçekliğe sahip kavramlar olduğunu kabul edilmiş olmaktadır (Bem,1985)

- Androjenlik kavramı cinsiyet eşitsizliğini yansıtamamaktadır.

Androjenlik Kavramına Eleştiriler

Toplumsal cinsiyet şemasıyla bilgi işleme

(gender schematic processing) kuramı

Çocuk cinsiyetle ilgili bilgilerin işlenmesine aktif olarak

katılır.

Kohlberg gibi cinsiyetle ilgili bilgileri kendisinin

keşfettiğini

ama bu keşfetmenin cinsiyet değişmezliğine

ulaşıldığında değil, kendi cinsiyetini keşfedince

başladığı

Çocuk bir kez cinsel kimliğini kazanınca çok zengin bir

içeriğe sahip cinsiyet şemasıyla karşılaşır.

Genel cinsiyet şeması, kendi cinsiyet

şeması ve diğer cinsiyet şeması

Martin ve Halverson (1981) ve Martin

(1991,1993)

Temel olarak iki tip şema

Birinci tip şema; genel cinsiyet şeması

İkinci tip şema; kendi cinsiyeti şeması

Üçüncü tip şema eklenebilir; diğer cinsiyet

şeması

Genel cinsiyet şeması, kendi cinsiyet şeması

ve diğer cinsiyet şeması

Cinsiyet şemalarının çeşitli işlevleri vardır:

1. Davranışı yönetir. Cinsiyete uygun davranış

2. Bilginin organize edilmesini sağlar. Hangi bilginin kodlanacağını ve hatırlanacağını belirler. Şemayla tutarlı bilgi çarpıcıdır, akılda kalır.

3. Bilgiye temel oluşturur. Belirsiz bilgi vs. eksiklik şemayla tutarlı bir şekilde doldurulur.

Kısaca, cinsiyet şemaları hangi bilgiye dikkat edeceğini, öğreneceğini ve hatırlayacağını belirler, yol göstericidirler, bilişsel ekonomi sağlarlar.

Şematik bilgi işlemede hata

Şematik bilgi işleme süreci özgün bilginin bozulmasına yol açar (Martin,1991)

Çocuk bilgiyi kodlarken ve hatırlarken, cinsiyet şemasına uygun olarak kodlar ve hatırlar.

Örneğin; bir erkek

çocuğunun yemek

pişirdiğini gören

çocuk bunu üç şekilde

bozarak hatırlayabilir

ya da değerlendirir.

Toplumsal cinsiyet şemalarının

gelişimi

Çocuğun toplumsal cinsiyetle ilgili bilgileri öğrenmesi iki yönüyle ele alınabilir.

1.Çocuk cinsiyetin bir kategori olduğunu öğrenir: Kadın ve erkek. Kendi cinsiyetini de öğrenir. Grup yanlılığı da başlar

2.Çocuk cinsiyet kalıpyargılarını öğrenir. Her cinsiyetle ilişkilendirilen bazı özellikler olduğunu da öğrenir.

Diğer bilişsel yaklaşımlı kuramlarla

benzerliği ve farklılığı Bu kuramlar, toplumsal cinsiyet şemasının bellek ve

davranış üzerindeki etkilerini kabul ederler, normal bilgi işleme sürecini vurgularlar

Kalıp yargıların oluşumunun olumsuz yönlerini değil, çevreden gelen bilgilerin basitleştirilmesini sağlayan yararlı yönlerini ele alır.

Kalıp yargıların diğer kuramlardan farklı olarak niçin sürdürüldüğünü de anlamaya çalışırlar.

Eleştiri

Bussey ve Bandura(1999), bilişsel gelişim

kuramı gibi toplumsal cinsiyet şemasıyla bilgi

işleme kuramının da ileri sürdüğü,

çocuklardaki cinsiyetle ilgili davranışlarla

cinsiyet şeması bağlantısının görgül olarak

tam gösterilmediğini belirtmektedir.

Toplumsal cinsiyet kalıpyargısının

ögeleri modeli

Bu model, çocukların kalıpyargılı bilgileri nasıl kullandıklarını

daha iyi anlamaya yönelmiştir.

Rol davranışları, meslekler, kişilik özellikleri, fiziksel görünüm.

Cinsiyetle ilgili özellikler bu öğelere göre organize edilmekte ve

Kadınsı özellikler ve erkeksi özellikler iki boyut.

Bütün bu özellikler cinsiyet kalıpyargıları temelinde birbiriyle

bağlantılıdır. 3 tip;

◦ Cinsiyet-öğe bağlantısı. Örn; kadın etek giyer.

◦ Öğe içi bağlantılar. Örn; elbise giyer-yüksek topuk giyer.

◦ Öğeler arası bağlantılar. Örn; elbise giyer-bakım vericidir.

Sosyal Rol Kuramı

Kadın ve erkek, toplumda farklı statü

Sosyal roller farklı olduğu için kadın ve erkek arasındaki farklılıklar oluşmaktadır.

Kadın da yüksek statüye sahip oldukça cinsiyet farklılıkları azalacaktır.

Alice Eagly

Sosyal rol ve davranışlar

Kadın ve erkekler arasındaki bütün davranışsal farklılıklar; ◦ Cinsiyet kalıpyargıları ve

◦ Sosyal rollerle açıklanabileceğini ileri sürmüştür.

Sosyal rol; toplum tarafından tanımlanan, bir sosyal kategorideki bireylerin hepsinden beklenen, öğrenilmiş tepkilerdir.

Cinsiyet kalıpyargıları; diğer kalıpyargılar gibi, insanların günlük yaşamda neler yaptıklarına ilişkin gözlemler yansıtır.

- Sosyal baskılarla insanların bulundukları sosyal rollere uygun davranışlar sergilemeleri de sağlanır.

Bu kurama göre, davranıştaki cinsiyet farklılıkları

kadınlarla erkeklerin farklı cinsiyet rollerinde

bulundukları durumlarda muhtemelen daha fazla

görülecektir.

Kadınlarla erkekler arası sosyal rol farkı yoksa –

cinsiyet farklılıkları az.

Sosyal Rol Kuramı

Sosyal rol kuramı ve Sosyobiyolojik yaklaşıma karşı

• Sosyal rol kuramı (Sosyal yapı kuramı)

• Toplum içinde farklı rolleri olan kadın ve erkeğin bu rollere uyum sağlamak için psikolojik farklılıklar gösterdikleri

• Toplumun beklentileri-cinsiyete göre farklılaşmış davranış Değişen sosyoekonomik

koşullar altında cinsiyet farklılıkların da değişeceğini ileri sürmektedir.

• Sosyobiyolojik yaklaşım (Evrimsel yaklaşım)

Kadın ve erkek, cinsiyetlerine özgü olarak birbirlerinden farklı evrimleştikleri için farklı psikolojik özellikler göstermektedirler ve farklı sosyal roller oynamaktadırlar

Üremedeki farklı roller- cinsiyete göre farklılaşmış davranış

Benlik Sunuşu kuramı

Deaux ve Major (1987)

toplumsal cinsiyetle ilgili davranışların kazanılışıyla değil, gösterilişiyle ilgili olduğunu belirtmektedirler.

Kay Deaux

Brenda Major

Toplumsal cinsiyetle ilişkili davranışların

görüleceği sosyal etkileşimlerdeki üç önemli

durum;

◦ Algılayan; toplumsal cinsiyetle ilgili inançları vardır

ve herhangi bir etkileşimde bu inançlar kişiyi ve

amaçlarını yönlendirir.

◦ Aktör; cinsiyetle ilgili davranışta bulunacak kişi,

davranışı ortamın gereklerine göre yapılandırır.

◦ Durumsal ipuçları; ortam

Toplumsal cinsiyetle ilgili davranış;

Sosyal ortam

Başkalarının davranışları

Kişisel tercihler

Kendini nasıl sunmak istediğin..

Çok faktörlü toplumsal cinsiyet

kuramı

Toplumsal cinsiyetle ilişkili fenomenler, dört önemli boyuta ayrılabilir:

◦ Toplumsal cinsiyet kimliği ya da benlik kavramı ◦Kişinin temel kadınsılık veya erkeksilik duyumu

◦ Araçsal ve dışavurumcu kişilik özellikleri ◦Kalıpyargılı olarak kadın veya erkekle ilgili özellikler

◦ Toplumsal cinsiyetle ilişkili ilgiler, rol davranışları ve tutumlar

◦ Cinsel yönelim

-Kişinin çeşitli özellikleri vardır ve bunların kimi bu dört boyutun bazılarında kadınsı bazılarında erkeksi olabilir.

- Genellikle kişinin benlik kavramı biyolojik cinsiyetiyle paraleldir.

Sonuç

Tüm bu kuramları, genel hatlarıyla üç ana

başlık altında toplamak mümkündür;

◦ Biyolojik kökenli

◦ Bilişsel yaklaşımlı

◦ Sosyal etkileri ve etkileşimi vurgulayan

• Toplum hemen her grup için o grubu betimlediği düşünülen özellikleri belirler, kaydeder ve belleğinden bunları silmeye direnç gösterir. Kadın ve erkek grupları için de bu böyledir. Kadınlar grubunu oluşturan bireyler de erkekler grubunu oluşturan bireyler de bazı özelliklerle tanımlanırlar.

• Bir gruptaki bireylerin tek tek bu özelliklere sahip olup olmadıklarına çoğu zaman dikkat edilmez. Hiç sınamasına gidilmeden toplumun belleğine bulunan bu bilgiler «o kadın» veya «o erkek» için de doğru sayılır. Doğru çıkmayan yaşantılara çok şaşırılır, hatta neden doğrulanmadığı sorgulanır ve o bireye öfke duyulur, doğrulaması için baskı yapılır.

70

Aile…

72

‘Anne niçin Baktın?’

Filmi

Sokak…

Okul…

(Atlıhan, A. vd. (2006).İlköğretim Hayat Bilgisi 3 Ders Kitabı (s.88), İstanbul:

MEB Yayınları)

75

Medya…

76

‘Pepee /Evcilik mi? Golcülük mü?’

Filmi

Deyimler ve atasözlerinde

kadın ve erkek klişeleri • Elinin hamuru ile erkek işine karışma.

• Ağustostan sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan kadından hayır gelmez.

• Oğlan babadan öğrenir sohbet ile gezmeyi,

kız anadan öğrenir sofra dizmeyi.

• Erkek adam ağlamaz!

• Sakalım olsa sözüm geçerdi!

• Saçı uzun aklı kısa

Biyolojik Cinsiyet Toplumsal Cinsiyet

Biyolojiktir.

Toplumsal olarak belirlenir.

Evrenseldir.

Kültürün içinde öğrenilir.

Değişmez.

Zaman ve mekana bağlı olarak değişiklik gösterir. Değiştirilebilir.

Biyolojik Cinsiyet mi?

Toplumsal Cinsiyet mi? • Kadınlar çocuk doğurur ve emzirir; erkekler doğurmaz,

ancak biberonla besleyebilirler.

• Kadınlar bir gün boyunca hanehalkı bakımına ortalama 5.5 saatlerini ayırırken, hobileri için sadece 5 dakika ayırmaktadır.

• İnşaat sektöründe çalışanların çoğu erkektir.

• 224 değişik kültüre sahip toplulukta yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre bunların sadece 5’inde yemekler her zaman erkekler tarafından hazırlanıyor, 6’sında ise evler kadınlar tarafından inşa ediliyor.

FARKIN EŞİTSİZLİĞE DÖNÜŞMESİ

Kadınlar asıl olarak aile ve ev işlerinden sorumludur.

• Eşlerinin ve çocuklarının bakımıyla ilgilenirler. (Çalışırken de)

• Halkla ilişkiler uzmanıdırlar.

• Psikologdurlar.

• Diplomattırlar.

• Piyasa araştırmacılarıdır.

Kadınlar ne tür işler yaparlar?

0,0

10,0

20,0

30,0

40,0

50,0

60,0

70,0

80,0

90,0

100,0

Yemek yapma Ütü Sofranın kurulup kaldırılması

Günlük yiyecek içecek alışverişi

Aylık faturaların ödenmesi

Küçük bakım onarım, tamir

Ev içi Sorumluluk Paylaşımı

erkek

kadın

• Son derece rutin, kendini tekrarlayan işlerdir.

• Sosyo-ekonomik konumlarını güçlendirmeye katkı sağlamaz.

• Toplumda bir statü ve saygınlık yaratmaz.

• Kazanımları maneviyata dayalıdır.

Kadınların yaptıkları işlerin

özellikleri nelerdir ?

KADININ

GÖRÜNMEYEN

EMEĞİ

(Yapıldığında değil

yapılmadığında

değeri anlaşılır)

Kadınlar ne tür işler yaparlar?

• Gıdanın %70’ini üretirler.

• Ucuz, sorunsuz işgücü kaynağıdırlar. Aileye katkı, harçlık, çeyiz parası için çalışırlar.

• Örgü örer, halı dokur, deri dikerler.

• Ücretsiz aile işçisi olarak, elde edilen maddi kazanca dair tasarrufları ve kendileri üzerinden bir sosyal güvenceleri olmaksızın çalışırlar.

Kadınlar ne tür işler yaparlar?

• Ev dışında ücretli çalışırlar.

• Meslekleri genellikle ev içi sorumluluklarının uzantısı olan (hemşirelik, öğretmenlik gibi) mesleklerdir.

• Çoğunlukla tarım ve hizmetler sektörlerinde yer alırlar.

• Düşük ücretli işçi olarak ve sosyal sigortadan yoksun çalışırlar.

• Çifte mesai yaparlar.

GÜNDÜZ İŞ YERİNDE

AYNI İŞİ YAPARKEN;

AKŞAM EVDE !??.....

Çalışma yaşamı

TÜİK 2006 Zaman Kullanımı Anketi

Hane halkı ve ev bakımına harcanan zaman

Kadınlar: 5 saat 17 dakika

Erkekler: 51 dakika

Çalışan Kadınlar: 4 saat 3 dakika

Çalışan Erkekler: 43 dakika

• Asıl olarak hanenin geçimini sağlamakla yükümlü görülürler ve ev dışında, ücret karşılığı çalışırlar.

• Tekrara dayanmayan, bilimsel bilgi ve teknoloji kullanımına uygun ya da fiziksel güç gerektiren işler yaparlar.

• Toplumsal bir kimlik ve statü edinirler. (İşçi, memur ya da esnaf olarak sendika, meslek örgütü türünden örgütlere katılırlar.)

Erkekler ne tür işler yaparlar?

• Erkekler, çalışmalarının karşılığında genellikle maddi bir kazanç sağlarken, “kadın işleri”nin karşılığı, çoğunlukla manevidir.

• Bütün dünyada özel mülkiyetin %1’i, gelirin ise %10’u kadınlarındır.

Kadınlar daha mı az çalışıyor?

Dünyanın pek çok toplumunda ortak işleyen iki önemli unsur bulunmaktadır:

1. Kadınlar ve erkeklerin günlük uğraşları, işleri/sorumlulukları ve zaman kullanımları farklıdır.

2. Kadınlar erkeklerden daha az kaynağa, (para, kredi, eğitim, istihdam, boş zaman…)

-Seçme şansına ve

-Karar alma yetkisine sahiptirler.

Bu durum kadın ve erkeklerin toplumsal statüsünü belirler.

Yapılan işlerin ve kazanımların farklılığı nasıl sonuçlar doğurur?

Kadınlar için?

Erkekler için?

BM İNSANİ GELİŞMİŞLİK ENDEKSİ

• Toplumsal cinsiyete ilişkin endekste:

* Türkiye, 138 ülke arasında 77. sıradadır.

• Ekonomik büyüklük olarak incelendiğinde:

* Türkiye, 169 ülke arasında 17. sıradadır.

Bireysel Olarak Yapılabilecekler

Özellikle kamusal alanda, kadınların bazı davranışlardan tedirgin olabileceğinin göz önünde tutulması (yakın yürüme, kadının yakınındayken yüksek sesle gülme vb.)

Kadınların görünümleri ya da giysileri üzerine yorumda bulunulmaması

Ev işlerinin eşit biçimde paylaşılması

Gelirin ortaklaşa paylaşılması

Duyguların ifade edilmesi, yok sayılmaması

Diğer erkeklerin cinsiyetçi davranışlarına karşı çıkmak

İşyerindeki cinsiyetçi yaklaşımlara karşı çıkmak

Çocukların yeteneklerinin, potansiyellerinin engellememesi

Toplumda “normallik” olarak nitelendirdiğimiz şeyler hakkında serinkanlılıkla düşünmek; aynı şeye maruz kalındığında yaşanacak ezilmişlik ve yabancılaşma duygusunu anlamaya çalışmak.

YARARLANILAN KAYNAK

• Dökmen, Z. (2004). Toplumsal Cinsiyet

• Bu kitabı edininiz ve okuyunuz.

96

top related