Çukurova Ünİversİtesİ sosyal bİlİmler enstİtÜsÜ sahne ... · adana / 2010 . t.c....
Post on 02-Aug-2020
2 Views
Preview:
TRANSCRIPT
T.C.
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
SAHNE SANATLARI ANASANAT DALI
GAETANO DONIZETTI
“DON PASQUALE” OPERASININ SES-SÖZ UYUMU (PROZODİ)
YÖNÜNDEN İNCELENMESİ
Mustafa Levent TAŞKESEN
YÜKSEK LİSANS TEZİ
ADANA / 2010
T.C.
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
SAHNE SANATLARI ANASANAT DALI
GAETANO DONIZETTI
“DON PASQUALE” OPERASININ SES-SÖZ UYUMU (PROZODİ)
YÖNÜNDEN İNCELENMESİ
Mustafa Levent TAŞKESEN
Danışman: Prof. Rusko Vasilev RUSEV
YÜKSEK LİSANS TEZİ
ADANA / 2010
Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü’ne,
Bu çalışma, jürimiz tarafından Sahne Sanatları Anasanat Dalında YÜKSEK LİSANS
TEZİ olarak kabul edilmiştir.
Başkan : Prof. Rusko Vasilev RUSEV
(Danışman)
Üye : Yrd. Doç. Dr. Mustafa BAYIK
Üye : Yrd. Doç. Dr. Mehmet BİLGİN
ONAY
Yukarıdaki imzaların, adı geçen öğretim elemanlarına ait olduklarını onaylarım.
..... /.... /....
Prof. Dr. Azmi YALÇIN
Enstitü Müdürü
Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil
ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri
Kanunu’ndaki hükümlere tabidir.
i
ÖZET
GAETANO DONIZETTI
“DON PASQUALE” OPERASININ SES-SÖZ UYUMU (PROZODİ)
YÖNÜNDEN İNCELENMESİ
Mustafa Levent TAŞKESEN
Yüksek Lisans Tezi, Sahne Sanatları Anasanat Dalı
Danışman: Prof. Rusko Vasilev RUSEV
Nisan 2010, 99 sayfa
Prozodi bozukluklarının saptanabilmesi için, operanın çevrildiği dildeki
vurguların ve ses özelliklerinin bilinmesi gerekmektedir. Orijinal dilindeki bir opera,
yabancı bir dile özensiz bir şekilde çevrildiğinde, operanın müziği ile dilin müziği
arasında yaşanacak uyuşumsuzluklar, müziğin vermek istediği mesajın kötü bir şekilde
verilmesine ve müziğin amacına ulaşmasına engel olacaktır. Bu nedenle Türkçeye
çevrilen operalar da Türkçenin ses-söz yapısına uygun olarak çevrilmeli ve bestecinin
kendi dilinde yazdığı opera, aslına sadık kalınarak dinleyicilere ulaştırılmalıdır. Bu
nedenle de Türkçenin bilinen dil ve vurgu özelliklerine uygun hale getirilmek istenen
orijinal librettonun çeviriminde Türkçe prozodi kurallarına uyulması gerekir.
Bu araştırmada, opera bestecisi Gaetano Donizetti’nin en ünlü operalarından biri
olan, üç perdelik opera komik tarzındaki “Don Pasquale” operası, Türkçe prozodi
kuralları açısından incelenerek, operanın geneli hakkında bir değer yargısına ulaşılmaya
çalışılmıştır.
Araştırma; Don Pasquale operasının, günümüzde Türkçe oynandığı şekliyle,
tüm orijinal librettosu araştırmacı tarafından tekrar tercüme edilerek ve Türkçe prozodi
kurallarına göre karşılaştırılarak incelenmiştir.
Operanın solo, düet, terzet, quartet ve koro partileri, notaları üzerinden
incelenerek buralardaki prozodik yanlışlıklar gösterilmeye çalışılmıştır.
Ayrıca bestecinin hayatı, eserleri ve tarihsel önemi, “Don Pasquale” operasının
konusu, albüm kayıtları, performans tarihçesi, İtalyanca ve Türkçe librettosuna da
araştırma içinde yer verilmiştir.
ii
Prozodisi incelenen “Don Pasquale” operasının büyük bir bölümünün
prozodisinin çok fazla bozuk olmadığı saptanmıştır. Ancak, orijinal dilindeki
kusursuzluğu da göz ardı etmemek gerekir. Librettonun birebir tercümesi (günümüzde
oynanan Türkçe uyarlaması için), prozodik açıdan olmasa da yakın ve güzel bir tercüme
oluşuyla dikkati çekmiştir.
Sonuç olarak; Gaetano Donizeti’nin bestelediği bu opera, opera komik tarzında
ilk eser olma özelliği ile birlikte, yorumlanmasında da, doğru artikülasyon, acelite ve
güçlü bir nefes tekniği gerektirmektedir. Dünyadaki bütün operalarının
repertuvarlarında her yıl yer alan bu eser, genellikle orijinal dilinde icra edilmektedir.
Bu bağlamda “operalar orijinal dilinde güzeldir” demek yanlış bir yaklaşım
olmaz.
Anahtar Sözcükler: Gaetano Donizetti, Don Pasquale Operası, Opera Komik, Libretto,
Prozodi.
iii
ABSTRACT
A STUDY OF GAETANO DONIZETTI’S
OPERA “DON PASQUALE” THE HARMONY BETWEEN THE SOUND AND
THE LANGUAGE (PROZODY)
Mustafa Levent TAŞKESEN
Master Thesis, Department of Performing Arts
Supervisior: Prof. Rusko Vasilev RUSEV
April 2010, 99 Pages
To identify the disorders of prosody, it is important to know the emphasis and
the features of sound of the language which opera is translated into. When an opera with
its original language is translated into a foreign language without any care, the
dissonance between the music of the opera and music of the language may cause the
misunderstanding of the message and, therefore; would disrupt music from reaching its
aim. For this reason, the operas which are translated into Turkish should be translated
considering theTurkish sound and word structure and the opera written in the
composer’s own language should reach its audience with close translation.
Consequently, in the translation of original libretto which is intended to equip with the
language and accent features of Turkish which are well-known, Turkish prosody rules
must be followed.
In this study, one of the most popular operas of opera composer Gaetano
Donizetti which is “Don Pasquale” a three-act comedy is examined with respect to
Turkish prosody rules and is tried to reach a value judgement about the opera in general.
Don Pasquale opera as it is played in Turkish today is re-translated by the
researcher comparing it in accodance with Turkish prosody rules.
Opera solos, duets, terzet, quartet and choir parties are examined on their
musical notes and prosodic errors are discussed.
Moreover, the composer’s life, his works and his historical importance, the
subject of “Don Pasquela” opera, its recordings, its performance history and its Italian
and Turkish libretto also take place in this research.
iv
It is determined that having examined the prozody of “Don Pasquale” opera, a
large part of the prosody is not disordered. However; the perfection of the original
language should not also be ignored. The word to word translation of libretto (for the
Turkish version which is played today) has captured attention being a close and good
translation of the opera if not in prozodic terms.
In conclusion, this opera composed by Gaetano Donizetti is not only the first
work of art in opera comedy style but also it requires the correct articulation, acelite and
a powerful breathing technique in its interpretation. This opera which comes up in the
repertoire of all the operas in the world, is usually performed in its original language.
In this context, “operas are best in their original language” approach cannot be
regarded wrong.
Keywords: Gaetano Donizetti, Don Pasquale Opera, Comic Opera, Libretto, Prosody.
v
TEŞEKKÜR
Gaetano Donizetti “Don Pasquale” operasının ses-söz uyumu (prozodi)
yönünden incelenmesi adlı yüksek lisans tezimin bütün aşamalarında, büyük destek ve
yardımlarını gördüğüm danışmanım Prof. Rusko Vasilev RUSEV’e ve bu konuda
görüşlerinden yararlandığım Doç. Vania BACHVAROVA’ya, lisansüstü eğitimde
akademik görüş ve çalışma biçimi kazanmamda etken olan sevgili arkadaşım Yrd. Doç.
Hakan ÇUHADAR’a, ayrıca bilgi ve önerilerinden yararlandığım saygıdeğer
arkadaşlarım Yrd. Doç. Dr. Mustafa BAYIK, Öğr. Gör. Şenay KURT’a ve bana tüm
meslek hayatımda çok büyük destek ve güç veren sevgili eşim Semra TAŞKESEN’e,
sonsuz minnet ve teşekkürlerimi sunarım.
vi
İÇİNDEKİLER
Sayfa
ÖZET ………………………………………………......................................................i
ABSTRACT ……………………………………………………………..……..…… iii
TEŞEKKÜR ………………………………………………………………..…..…... v
ŞEKİLLER LİSTESİ ………………………………………………………..….….viii
BÖLÜM I
GİRİŞ
1.1. Problem .…………………………………………………………………….………5
1.2. Araştırmanın Amacı ................................................................................................. 6
1.3. Araştırmanın Önemi ................................................................................................. 6
1.4. Sayıtlılar ...........................................................................................……………….6
1.5. Sınırlılıklar................................................................................................................ 7
1.6. Evren ve Örneklem...............................................................……………………… 7
1.7. Tanımlar………………………………………………………….……………….. 7
BÖLÜM II
KURAMSALAÇIKLAMALAR
2.1. Operanın Doğuşu………………………………………………………….…..……9
2.2. Donizetti’nin Yaşamı ve Operadaki Önemi……………………………………… 10
2.2.1. Donizetti’nin Eserleri ………....................................................................... 12
2.3. Don Pasquale Operasının Konusu ………….…………………………….……….15
2.3.1. Don Pasquale Operasının Albüm Kayıtları …………………….…………. 17
2.3.2. Don Pasquale Operasının Performans Tarihçesi ……………..…................ 22
vii
BÖLÜM III
YÖNTEM
3.1. Türkçenin Dil ve Ses Yapısı Açısından İncelenmesi ............................................. 24
3.2. Sözcük Vurgusu ……….......................................................................................... 26
3.3. Cümle Vurgusu ……..................................................................................………. 27
3.4. Müzikte Süre (ritim/tartım) ……............................................................................ 28
3.5. Müzikte Vurgu ...........................................................................................……… 28
3.6. Don Pasqule Opera Librettosunun İtalyancadan Türkçeye Çevirisi …………...... 30
3.7. Don Pasquale Operasının Prozodi Açısından İncelenmesi …………………….... 88
BÖLÜM IV
SONUÇ VE ÖNERİLER
4.1. Sonuçlar..………………………………………………………..……………..… 95
4.2. Öneriler ………………………………………………………….……………… 96
KAYNAKÇA…………………………………………………………….………….. 97
ÖZGEÇMİŞ……………………………………………………………..……………99
viii
ŞEKİLLER LİSTESİ
Sayfa
Şekil 1: Recitativo .................................................................................................….88
Şekil 2: Bariton Arya .............................................................................................….89
Şekil 3: Soprano Arya .............................................................................................…90
Şekil 4: Bariton, Soprano Düet………………………………………………………...90
Şekil 5: Tenor Arya .............................................................................................…...91
Şekil 6: Bariton, Bas, Soprano Terzet ..................................................................…...91
Şekil 7: Soprano, Bas Düet ..................................................................................…...92
Şekil 8: Bas Arya .................................................................................................…...92
Şekil 9: Tenor Arya ve Koro ..................................................................................….93
Şekil 10: Tenor, Soprano Düet Final ....................................................................…..93
1
BÖLÜM I
GİRİŞ
Opera, Latince "yapıt" anlamına gelen "opus" sözcüğünün çoğuludur. Bu sözcük
günümüzde müzikli sahne oyunu anlamında kullanılmasına karşın gerçekte, birçok
sanat dalının bir araya getirilmesiyle yaratılan büyük bir "yapıtlar topluluğu"dur.
Orkestra, koro ve şefleri, şan sanatçıları, bale ve tiyatro sanatçıları, kostüm ve dekor
ekipleri, ışık ve diğer teknik elemanların oluşturdukları mozaiklerden oluşan bir “sanat
mozaikleri yapıtı”dır, opera.
Operanın doğum nedeni ve kaynağı “Madrigal”dir. Madrigal, 14. yüzyılın
nakaratlı, yalın bir vokal türüdür ve din dışı şarkıların başlamasına neden olmuştur
(Ferah, 2002, 61).
Opera sanatının anayurdu İtalya’dır. Rönesans’ın başlıca merkezlerinden biri
olan Floransa, çağımız müzikli sahne eserlerinin de beşiği sayılır. Alınan yazıda yapılan
incelemelerden, opera fikrinin bu şehirdeki bazı müzikçi ve şairlerin birleşerek eski
Yunan oyunlarına benzer eserler yazmak istemelerinden doğduğu anlaşılmaktadır.
Estetik örnek olarak “Yunan Trajedisi” alınınca eşlik edecek müziğin nasıl olacağı
problemi tartışmalara yol açmış, mısraları Renuccini tarafından yazılan ve J.Peri
tarafından 1594 yılında bestelenen “Dafne” adlı ilk opera, sanat çevrelerinde büyük
heyecan uyandırmıştı. Böyle bir verimde, kendi sarayını operanın ilk yaratıcılarına açıp
onları destekleyen sanatsever Vernio Kontu Giovanni Bardi’nin rolü ve hizmeti
operanın doğuşu bağlamında çok büyüktür. Peri 1600 yılında “Euridice” adlı bir opera
daha yazmıştır. Her iki verimi de basit şarkılarla donanmış ilkel opera örnekleridir.
Operada ilk önemli gelişim C. Monteverdi ile görülmektedir. 1607 yılında
bestelediği “Orfeo” adlı operasıyla orkestrayı birinci plana almış, ses türlerini
zenginleştirmiştir.
İtalyan operası Avrupa’ya kısa zaman dilimi içinde yayıldı. Almanya’da da 1627
yılında ilk defa Schütz , “Daphne” adlı Floransa stili bir opera bestelemiştir.
Fransa’da opera zevki 1645 senelerinden sonra memlekete gelen İtalyan opera
truplarının etkisiyle uyandı. 1671 yılında ilk opera binası Académie Royal de Musique,
Cambert adlı bestecinin “Pomane” adlı eseriyle açıldı.
2
Bu dönemde opera terimi kullanılmamakta ancak, Drama per musica eserlerin
asıl biçimini belirlemektedir. Dramma per musica; Müzik için hazırlanmış bir dramatik
oyunun recitativler, aryalar, ansamble ve koro biçimlerini kapsamaktadır.
Rönesans döneminde, Dramma per musica ile birlikte Stile recitativo gelişmekte
ve öne çıkmaktadır. Stile recitativo prozodi kaygıları da güderek dramatik bir olayı,
müzikli konuşmaları bölümler içinde anlatmaktır. Recitativlerden sonra duyguların
ifadesi aryalarda görülmektir.
Tarihsel olarak recitativlerin gelişmesi klasik dönemde, iki farklı biçimde ortaya
çıkmıştır. Recitativo secco (kuru, cembalo, klavisin, vb… enstrumanların eşliği ile) ve
Recitativo accompagniato (orkestra eşlikli) olarak gelişmiştir.
G. Donizetti’nin “Don Pasquale” operası ise recitativo accompagniato biçiminde
yazılmıştır.
Daha sonraları Zeno ve Metastasio gibi metin şairlerinin trajedilerini besteleyen
Bonancini, Porpora ve Piccini opera sanatına yeni bulgular getirdiler. Orkestra eşliği ile
yapılan recitativler bunların arasındadır. Pergolesi 1733 yılında bestelediği “La Serva
Padrona” adlı “intermezzo”su ile bu tarzın üstün bir örneğini verdi. “La Serva Padrona”
birçok İtalyan ve Fransız bestecisi üzerinde etkiler yaratarak “opera comique” in
doğmasını sağlamıştır. “Intermezzo”nun diğer ustaları şunlardır: Guglielmi, Paisiello,
Cimarosa ve Rossini... G. Donizetti’nin “Don Pasquale” operasında da “opera comique”
etkileri görülmüştür.
Halk müziğinin etkisiyle yazılmış gülünçlü operalar 18. yüzyılda özellikle
İngiltere’de tutuldu. “Ballad Opera” denilen bu biçim eserlerden Gay’in yazıp
Pepusch’un bestelediği “Begger’s opera – dilenci operası” büyük başarı kazanarak
Londra’da bulunan Haendel’in yaygın ünü için tehlikeli olduğu bilinmektedir.
Ciddi opera türü Gluck ve metin şairi Calzabigi ile sürüp gidiyordu. Buna en
belirli örnek 1762 de yazdığı “Orfeo ed Euridice” dir.
Yener (1992)’in belirttiğine göre, Bu dönemde, librettistlerin en başta gelen
örnekleri; W.A.Mozart’ın Metastasio, Lorenzo da Ponte ve Shikaneder, Puccini’nin G.
Giacosa ve L. İllica ve G. Verdi’nin Francesco Maria Piave çok önemli metin
şairleridir.
Opera sanatı en büyük gelişmeyi 19. yüzyılda gösterdi. Yüzyılın ilk yarısında
“opera bufa” İtalya’da Rossini ve Donizetti ile dikkate değer örnekler kazandı. Yine
aynı çağlarda İtalyan opera tarihinin en büyük simalarından biri, Giuseppe Verdi dünya
sahnelerini kendisine bağlamaya başladı. Büyük sanatçı melodi zenginliği ve geniş
3
ilhamıyla birbiri arkasına eserler veriyor, bunlar büyük başarı elde ediyordu. Opera
sanatı Wagner’le yeni ilklere ulaşıyordu. Yapı yönünden getirdiği yenilik
“Leitmotiv”dir. Bu belirli motifler operalarındaki temel fikri açıklamaya yardım eder,
bir olay veya kişiyi dinleyiciye yer yer hatırlatır.
Yine 19. yüzyılda yer yer uyanan ulusal müzik okulları, mahalli renklerle
işlenmiş karakteristik operaların yayılmasını sağladı. Rus operası Glinka ile doğdu.
Dargomişski, Borodin ve Rimsky Korsakof’la güzel eserler kazandı. Rubinstain ve
Çaykovski daha çok lirik Fransız dramları etkisinde eserler verdiler. Yalnız Hindemith
kısa operalarıyla biçim denemelerinin en parlağını yapmış, C.Orff, İkinci Dünya
Savaşı’ndan sonra verdiği sahne oratoryoları ile bu denemelerin son zamanlarda en çok
tutulan örneklerini bestelemiştir.
Opera sanatı, bilindiği gibi, 17. yüzyılda İtalya'da gelişip ortaya çıkmıştır;
Türklerin bu güzel sanat dalına karşı ilgi göstermeleri aynı yüzyıl içinde başlamıştır.
Bunu o sırada Türkiye'deki Fransa elçisi olan Marquie de Nointel'den öğrenilmektedir.
Batı müziği, Osmanlı padişahlarının sarayına İkinci Mahmud'un padişahlığı
sıralarında 1826 yılında girmiştir; tanınmış opera bestecisi Geatano Donizetti'in kardeşi
Giuseppe Donizetti 1828 yılında İstanbul'a getirtilerek Saray Bandosu şefliğine
atanmıştı. Türk aydınları uzun yıllar opera seyretmek fırsatını bulmuşlar ve bu güzel
sanat dalına karşı büyük bir ilgi göstermişlerdi (Yener, 1992, 96).
Türkiye'de müzik eğitiminin tarihsel gelişimi içinde, "önce 1455 yılında,
yönetici ve devlet adamı yetiştirmek amacıyla, Fatih Sultan Mehmet tarafından kurulan
Enderun okullarında, Türk örf, adet, nezaket kuralları, askeri sporlar gibi konuların
yanında, disiplin ve düzenli davranışlar geliştirmek için öğrencilere müzik, resim,
yabancı dil (Arapça ve Farsça) ve matematik öğretildiği görülmektedir" (Kaya, 1984,
69).
Sonra, "1830’lardan itibaren açılan sivil okullarda “eşya, gına, musiki gına ve
müzik derslerinin öğretildiği, daha sonra 1909 yılında Daarül Muallimin'e, 1914 yılında
da ilkokullara müfredat programı ile müzik derslerinin konduğu anlaşılmaktadır" (Ünal,
1988, 481).
Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte 1924'de açılan Musiki Muallim Mektebi,
Türk müzik eğitiminde çok önemli bir dönem başlatmıştır. Müzik öğretmeni yetiştirmek
amacıyla kurulan bu okul, öğretmen ve öğrencilerinin başarılı çalışmaları sonucu,
Türkiye'de müzik eğitiminin çağdaş bir yapıya kavuşmasında, etkin görevler üstlenmiş
ve bu görevi başarıyla yürütmüştür.
4
Sevengil, Üçüncü Selim'in "hicri 1211 yılı zilkadesinde, beşinci salı günü 'miladi
1797' bir ecnebi opera heyetinin Topkapı sarayında oynadığı bir temsili izlediğini ve bu
temsilin, Osmanlı İmparatorluğu’nda oynanan ilk opera olduğunu belirtmektedir
(Sevengil, 1969, 3).
Türkiye'de opera tarihine bakıldığında, İstanbul'da halka açık olarak oynanan ilk
opera 18 Kasım 1841 yılında sergilenen "Bellini'nin (1801-1835) Normasıdır"
(Tanrıkulu, 1993, 18).
Türkçeye çevrilen ilk opera eseri ise, 1842 yılında basılan, "Gaetano
Donizetti'nin, Belisario" operasıdır (Sevengil, 1969, 11).
Cumhuriyet döneminde opera ile ilgili ilk girişim olarak, 1930 yılında Ankara'da
bir opera derneğinin kurulduğu ve 1934 yılında “Traviata”nın temsil edildiği
görülmektedir. 1934 yılında Atatürk'ün davetiyle Türkiye'ye gelen İran Şahı Rıza
Pehlevi için Ahmet Adnan Saygun'a sipariş edilen “Özsoy” operası, tarihte bestelenen
ilk Türk operası olmuştur. Bu operada, bariton Nurullah Taşkıran, soprano Nimet Vahit
ve Semiha Berksoy oynamışlardır. Daha sonra "Saygun'un Taşbebek" ve "Akses'in
Bayönder" operaları sahnelenmiştir (Altar, 1974, 1).
1924 yılında Ankara'da kurulan Musiki Muallim Mektebinin 1936 yılında
konservatuvara dönüştürülmesiyle, opera bölümünün başına Alman rejisör Karl Ebert
getirilmiş ve yurt dışından getirilen Hans Hay, Max Klein, Friedl Böhm, Arandi
Lombardi gibi şan öğretmenleri, devlet operasının sanatçı kadrolarını yetiştirmiştir.
Öte yandan, operalarda oynanan eserlerdeki sözlerin, Türkçenin ses bilgisi
(fonetik) yapı özelliklerine ve söz-ses uyumuna (prozodi) dikkat edilmeden çevirilmesi
ve seslendirilmesi sonucu, dildeki anlaşılırlığın kaybolması, Türkçeye çevirilen opera
metinlerindeki prozodinin doğru kullanılma yollarını araştırmayı gerektirmiştir.
Gaetano Donizetti’nin üç perdelik komik operası “Don Pasquale” ilk defa 4
Ocak 1843 yılında Paris’te sahnelenmiş, Türkiye’de ilk temsili 1955 yılında Ankara
Devlet Opera ve Balesinde oynanmış, eserin libretto'sunu kimin yazdığı uzun yıllar
boyunca tartışmalı kalmıştır. Michele Accursi tarafından yazıldığı düşünülen metnin
daha sonra aslında Giovanni Ruffini tarafından yazıldığı ortaya çıkmıştır. Accursi,
Cenova’lı bir devrimci ve siyasi yasaklı olduğundan Paris'te sürgünde bulunan
Ruffini'yi korumak için ortaya "bunu ben yazdım" diye çıkmıştır. Donizetti her ne kadar
"eser 11 günde tamamlandı" diye konuşmuşsa da aslında operanın bitmesi 2 ay
sürmüştür. Bu süre içinde Donizetti, Ruffini'nin öyküsünde çeşitli değişiklikler yapmış
olduğundan aslında libretto'nun bir kısmı da ona aittir. Türkiye’de 1956 yılında orijinal
5
metin; hocaların hocası Saadet İkesus Altan tarafından Türkçeye çevrilmiş ve sayısız
defa eser Türkçe metinle seslendirilmiştir.
Opera sahnelerimizin üstünde oynanan eserlerdeki sözlerin yarısı, bazen
çevirilerdeki veya telif eserlerdeki prozodi hataları, bazen de sanatçının söyleme
sırasında yaptıkları hatalardan dolayı anlaşılamamaktadır.
Bu konuya daha sağlıklı yaklaşmak açısından, prozodinin çeşitli tanımlarla
ortaya konması gerekmektedir.
Prozodi; Bir şiir bestesinde, hece vurgularının müzik vurgu ve yükselişleriyle
iyice uyuşmuş olması ve bu yoldaki kuralların bütünü (TDK, 1988).
Prozodi veya müzik prozodisi, müziğin sözlere, sözlerin nağmelere, çeşitli
vasıtalarla uygulanmasına ve her ikisinin de beste diksiyonu, mânâ ve âhenk
bakımından başarılı bir şekilde kaynaşmasıdır (http://tr.wikipedia.org/wiki/Prozodi).
Bir dilin kendi içindeki hece ve sözcük vurgularının sözlü müzik içinde
kullanılması, prozodi denilen çok önemli bir sorunu ortaya çıkarmaktadır.
“Şarkının ses-söz uyumu (prozodisi) mümkün olduğu kadar kusursuz olmalıdır.
Burada hece ve kelime vurgularının, şarkıda doğru yerlere ve sürelere düşmesi, ses ve
söz cümleleri arasında uygunluk ve bütünüyle seslerle sözler arasındaki bir karakter
ilişkisinin bulunması aranmalıdır” (M.E.B., 1969, 236).
Bu tanımlardan sonra prozodi, vokal müzikte ve opera sanatında, hece ve sözcük
vurgularının, müzikteki vurgularla üst üste gelmesi biçiminde tanımlanabilir.
Buraya kadar yapılan tanımlardan prozodinin opera sanatında, Türkçeye
çevirilmiş metinler içinde, ne kadar önemli bir yeri olduğu görülebilmektedir.
1.1. Problem
Dünyada 16. yüzyılda başlayan opera sanatının, Türkiye'de halk kitlelerine
ulaşması yukarıda da açıklandığı gibi, Cumhuriyet dönemine rastlar. 1936 yılında açılan
Devlet Konservatuvarına yurt dışından getirilen şan öğretmenleri, Türkiye'de şan
eğitimini başlatan ve önemli hizmetler veren sanatçılardır. Daha sonraki süreçte, sayıları
artan konservatuvarlar, operalar, müzik eğitimi bölümleri ve mesleki müzik eğitimi
veren çeşitli kurumlarla birlikte şan eğitimi gelişerek yaygınlaşmıştır.
Ancak, opera sanatına yönelik gelişen şarkı söyleme biçimi olan “şan”ın, Türk
müziğinde de uygulanmak istenmesine çalışılması, özellikle çok seslendirilmiş halk
türkülerinin söyleniş biçiminin, "gerek özüne, gerekse Türk diline uygun prozodi
6
tartışmalarını başlatmıştır. Nitekim Türkçeye çevrilen ilk opera olan Gaetano
Donizetti'nin “Belisario” adlı eserinden, A.A Saygun’un “Özsoy” operasına kadar ve
sonraki süreçte Türkçe pek çok opera yazılmış ve çevirilmiştir. Ancak, eserlerin
Türkçenin ses bilgisi (fonetik) yapı özelliklerine ve söz-ses uyumuna (prozodi) dikkat
edilmeden orijinal dilden Türkçeye çevirilmesi ve seslendirilmesi, dildeki anlaşılırlığın
kaybolması sonucunu ortaya çıkarmıştır. Bu da, metin çevirilerinde Türkçeyi doğru
kullanma çalışmalarını gündeme getirmiştir.
Bu bilgiler ışığında, Türkçeye çevirilen Gaetano Donizetti’nin “Don Pasquale”
operasının prozodisi (ses – söz uyumu) ne kadar doğrudur?
1.2. Araştırmanın Amacı
Araştırmanın genel amacı; Opera sanatının gereklerine uygun olarak Türkçeye
çevirilen opera metinleri prozodilerinin incelenmesi ve değerlendirilmesini yapmaktır.
Bu temel amaca göre cevaplandırılacak başlıca sorular şunlar olacaktır.
1. Türkçeye çevirilen opera metinleri, prozodi açısından nasıldır?
2. Opera librettolarının Türkçeye çeviriminde prozodi uyumunu sağlamak
amacıyla metnin çevirimine yeni öneriler getirilebilir mi?
3. Don Pasquale operasındaki librettoların Türkçeye çeviriminde prozodi
uyumunu sağlamak amacıyla metnin çevirimine yeni öneriler getirilebilir mi?
1.3. Araştırmanın Önemi
Araştırma, bu konuda yapılan öncü bir araştırma niteliği taşıdığından ve ileride
yapılacak bu türlü araştırmalara bir başlangıç olacağı bakımından önem taşıdığı ve bu
konuda özellikle prozodi açısından, Türkçeye çevirilen opera metinleri ve
uygulamalarının bir ölçüde konuyla ilgilenenlere ışık tutabileceği düşünülmektedir.
1.4. Sayıtlılar
1. Örneklem olarak seçilen Gaetano Donizetti “Don Pasquale” operasının Türkçe
librettosunun araştırmanın evrenini temsil edeceği varsayılmaktadır.
2. “Don Pasquale” operasının içinden (reçitativo, arya, düet, terzet, quartet)
alınan kesitlerin operanın bütününü kapsadığı varsayılmaktadır.
7
1.5. Sınırlılıklar
1. Yüksek Lisans Tez süresi ile sınırlıdır.
2. Opera dağarcığındaki eserlerin sayısının fazla olmasından dolayı, araştırma
Donizetti’nin “Don Pasquale” operası ile sınırlıdır.
3. Araştırma, Gaetano Donizetti’nin “Don Pasquale” operasının Türkçe metni ile
sınırlıdır.
4. Bu araştırma ayrıca, “Don Pasquale” operasının Türkçe metninin ses–söz uyumu
(prozodi) açısından toplanacak verilerle sınırlı olacaktır.
1. 6. Evren ve Örneklem
Bu araştırmanın evreni, Gaetano Donizetti’nin “Don Pasquale” operasıdır.
Don Pasquale operasının içinden (recitativo, arya, düet, terzet ve quartet) alınan
kesitlerin operanın tümünü temsil ettiği varsayılmaktadır.
1.7. Tanımlar
Bariton: Orta (tenor ile bas arasında) erkek sesi.
Bas: Kalın erkek sesi.
Bel canto: İtalyan opera geleneklerine göre güzel şarkı söyleme sanatı.
Cadence: Kadans, bir müzik parçasının dinlenme noktasında ya da bitişi sırasında
çalınan ya da söylenen en etkili doğaçlama tarzının bir kısmı.
Crescendo: Ses hacminin giderek arttırılması.
Decrescendo: Ses hacminin giderek azalması.
Diksiyon: Sözcüklerin söyleniş biçimi, telaffuz.
Entonasyon: Cümlede heceler, kelimeler ve daha büyük anlamlı gruplar üzerindeki
seslerin alçalıp yükselmesi. Konuşmacının anlatmak istediği anlama yardımcı olur.
Dinleyicileri duygulandıran, heyecanlandıran, coşturan özellikler taşır. Cümlenin
yapısına göre değişiklikler gösterir. Bazen cümlelerin anlamını da belirler. Şan
sanatında seslerin perdesinin tam duyulması.
Fonetik: Dildeki seslerin nasıl oluştuğunu bunların zaman ve yerlere göre geçirdiği evrimi
araştırıp standart dili ortaya çıkarmaya çalışan bilim.
Intermezzo: Ara, ara müziği. Operada perde aralarında çalınan müzik.
8
Libretto: İtalyanca’da küçük kitapçık. Vokal bir eserin sözleri. Opera, operet,
oratoryo, bale, müzikal gibi sahne eserlerinin yazılı metinlerine verilen addır. Müziğin
sözü olarak tanımlanabilir. Şiirsel ifadelerle anlatımı müzik ile bütünleştirir.
Madrigal: Çok sesli beste, aşk şiiri.
Oratoryo: Latincede dua edilen kutsal bir konu ve metin üzerine solistler, koro ve
orkestra için yazılmış eser.
Recitativo: Bir opera veya oratoryoda esas olarak özetleyici ve şarkı tarzını andırır
şekilde söylenen pasajlar, düz konuşma ile müzikal aria arasında bir ifade tarzı.
Soprano: Kadın ya da erkek çocuklarındaki en ince ses
Şan: Doğru ve düzgün yerden konuşma, şarkı söyleme tekniği. İnsan gırtlağından
makamla çıkan ve perde ayrımlarıyla çeşitli duyumlar uyandıran ses dizisi.
Tenor: İnce erkek sesi.
Trup: Halk şairi. Gezici halk şairleri grupları.
Ünlü: Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkan ses; sesli harf.
Ünsüz: Ses yolunda bir engele çarparak çıkan ses; sessiz harf.
Vokal: Herhangi bir şekilde ağızdan çıkan konuşma sesi.
9
BÖLÜM II
KURAMSAL AÇIKLAMALAR
2.1. Operanın Doğuşu
Tiyatro ve müzik sanatının birlikte sahnelendiği, içinde resim, şiir, dans heykel
gibi pek çok sanatı barındıran, tüm sanatların bileşkesi olan opera, "16. yüzyıl
başlarında, İtalya'da opera adını taşıyan müzikli bir dram sanatının görülmesiyle
başlamıştır. İlk önce Ferrara şehrinde beliren bir hareket, bugünkü opera sanatının
başlangıcı olmuştur. İtalya'da 1502 yılında Ferrara'da I. Ercole tarafından yönetilen bir
düğün, dinsel 'mister' oyunlarında olduğu gibi, sekiz günden fazla sürmüştür. Böylelikle
müzik sanatında Misterlerden başka, dinsel olmayan konuları da işleyip geliştirmekle,
yeni bir oyun türü daha meydana gelmiştir" (Altar, 1974, 5).
"İtalyan opera stilinin gelişmesinde, özellikle dinsel müziğin büyük etkisi olduğu
bir gerçektir. "diyen Altar'a göre". . . Düet ve arya gibi solist tarafından okunan
bağımsız formda yazılmış ezgiler, 16. yüzyılın ikinci yarısında, başlangıçta kanonu
andıran taklit partileri biçiminde işlenen yeni bir tür" olarak ortaya çıkmıştır (Altar,
1974, 9).
Opera sanatına başlangıç olarak bestelenen ilk opera, sözleri Rinuccini, bestesi
Jacopo Peri tarafından yapılan ve 1589 da sahnelenen Dafne'dir (Say, 1995, 203).
Daha sonra, Barok çağını başlatan besteci olarak bilinen Monteverdi ile opera,
yeni bir soluk kazanarak, dramatik ve etki dolu bir opera sanatının başlamasına neden
olmuştur (Altar, 1974, 13).
17. yüzyılın başlarında "Reçitativo” yu ilk bulan ve "arioso" türünün, yani
melodik stilin de ilk bestecilerinden olan Caccini, Basso Bontinuo eşliğinde yazdığı tek
sesli şarkılarla, "Güzel Şarkı” (Bel Canto) stilinin doğmasına neden olmuştur (Altar,
1974,13).
Yukarıda da belirtildiği gibi, operada aryaların önem kazanarak ön plana
çıkmasıyla oluşan arya söyleme biçimi ve tekniği, 17. yüzyılın ikinci yarısında
gelişmeye başlamıştır.
1589'da başlayan opera sanatı, günümüze kadar çeşitli evrelerde, değişik
akımların etkisiyle besteleme, sahneleme ve seslendirme biçimlerini yaşayarak,
10
beraberinde opera şarkıcılığı ve şan eğitimini de değiştirip geliştirmiş ve bugünkü üstün
söyleme biçimine (teknik) ulaşmıştır.
2.2. Donizetti’nin Yaşamı ve Operadaki Önemi
Domenico Gaetano Maria Donizetti (29 Kasım 1797, Bergamo, İtalya – 8
Nisan 1848, Bergamo) İtalyan opera bestecisi. En ünlü bestesi 1835 yılında bestelediği
“Lucia di Lammermoor” 'dir.
Altı çocuklu bir ailenin beşinci çocuğu olarak çok fakir bir ortamda dünyaya
geldi. Babası Andrea tefeci dükkanın da görevliydi, annesi Domenica Nava ise terziydi.
Müzikle ilgisi olmayan ailesine rağmen, Donizetti'nin içindeki gizli yetenekler opera
bestecisi olan Simon Mayr'in desteği altında ortaya çıktı. Mayr, 1806 yılında parasız
eğitim veren bir müzik okulu kurmuştu. Donizetti bu okula katılan ilk öğrencilerdendi
ve 1814 yılına kadar burada eğitim gördü. Bu okul, İtalya'nın diğer şehirlerinde sık
rastlanmayan bir müzik eğitimi veriyordu. Mayr, Donizetti'ye büyük destek sağladı,
hatta iki yıl boyunca Bolonya'daki Padre Mattei'den konturpuvan llcrsi alması için
maddi destek verdi. Donizetti, 1817 yılında Bergamo'ya döndüğünde Mayr, genellikle
Venedik'te iş yapan bir kuruluştan kontrat almasını sağladı. Donizetti'nin Zoraida di
Granata operası Napoli operası ile verimli bir anlaşma yapmasını sağlayacak kadar
başarılı bulunmuştu.
Meteorik kariyeri olan çağdaşlarının aksine Donizetti, şöhret basamaklarını ağır
ağır tırmandı. 1822 yılında Napoli'de besteci olarak çalışmaya başladı ve içlerinde L'ajo
nell'imbarazzo ve Elisabetta al Castello di Kenihvorth olan bazı güzel eserlerini
besteledi. Fakat ilk büyük başarısı ancak 1830 yılında Milano'da Teatro Carcano'da
oynanan Anna Bolena ile geldi. Eser Öyle büyük ilgi uyandırdı ki kısa zamanda Paris,
Londra, Madrid, Dresden ve Havana'da oynandı. Enerjik çatışmalar ve vokal gösterişe
dayalı Anna Bolena, Donizetti'nin sıklıkla kullanacağı; İngiltere, İskoçya ve delilik
temalarını içeren ilk operasıdır. En çok bilinen operası "Lucia di Lammermoor"'da aynı
temaları içerir.
Verimli, rahat ve zengin bir şekilde çalışma masasında oturur, etrafını saran
kıskançlıklara karşı duyarsız ve habersiz bir şekilde kantatların, dini eserlerin ve
motetlerin yanında başarılı iki üç operayı bir yıl içinde besteler, üzerine düşen her
görevi yapardı. Kontrat, libretto ve tiyatrolardaki kargaşalara rağmen ayrıca Napoli
11
Konservatuarında öğretmenlik görevi de üstlenmişti. Her ne kadar en güzel eserlerini
Napoli'de verdiyse de bu şehirde hep bir yabancı olarak kaldı.
Roma'lı bir avukatın kızı olan Virginia Vasselli ile 1828 yılında evlendi. Üç
çocuklarından hiçbir tanesi çocukluk yaşlarından sağ olarak kurtulamadı. Karısının
1837 yılında kolera salgınından ölmesi Donizetti'yi ciddi bir bunalıma soktu. Karısının
ölümünden sonra ve en güzel operaları San Carlo tarafından reddedilince ayrıca
konservatuardaki müdürlük görevi kendisine verilmeyince Donizetti bu şehri terk
etmeye karar verdi. Böylece 1838 yılında Napoli, en güzel operalarını L'elisire d'amore
(1832), Parisina (1833), Lucrezia Borgia (1833), Maria Stuarda (1834), Roberto
Devereux (1837), ayrıca hepsinden başarılı olarak kabul edilen Lucia di Lammermoor
(1835), besteleyen Donizetti'yi sonsuza dek kaybetmiş oldu.
Napoli Operası ile olan kontratını iptal etmesi Avrupa'daki diğer büyük
operalarla serbestçe çalışmasına imkan verdi. L'elisire d'amore işte bu zamanda, 1832
yılında Milano'da bestelenmiştir.
Olağanüstü verimli olması ve hızlı çalışması aldığı birçok opera kontratını ve
diğer opera dışı kontratları tamamlamasına olanak veriyordu. Değişik operalar için yılda
beş tane eser besteliyor, bunlar bir perdelik komedilerden ciddi dramlara kadar çeşitlilik
içeriyordu.
Zor bir durum içinde olduğunu gören arkadaşı Rossini, onu Paris'e çağırdı. Diğer
operaları başarı ile oynanırken, Donizetti burada yeni eserler vermeye başladı. Paris'te
yeteri kadar para kazanıp emekliye ayrılmayı düşünse de, fizik ve akıl sağlığının
bozulmaya başlaması onu daha yoğun bir şekilde çalışmaya mecbur ediyordu.
Paris Operası için yaptığı ilk çalışma Cornei Ue'in harika ve etkileyici
oyunundan temelini alan Poliuto operasının yeniden yorumlanmış hali olan Les
Martyres oldu. Poliuto operası birkaç ay önce İtalyan sansür kurulu tarafından
yasaklanmış bir eserdi. Donizetti'nin Paris'te onu taçlandıracak olan operalarının her
ikisi de komedi tarzında oldu. La fille du Regiment ve Don Pasquale. Don Pasquale
Theatre Italien için bestelenmişti. Bu operanın bestelenişi sırasında Donizetti: "Konu
insanı memnun ederse kalp konuşur, insanın kafası ileri doğru hamle yapar ve el yazar"
demiştir.
1840’larda Avusturya, İtalya'nın büyük bir bölümünü işgal etmiş olmasına
rağmen Avusturya'daki Kapellmeister pozisyonunu 1842 yılında kabul etti. Giuseppe
Verdi'nin aksine Donizetti, politik olaylara karşı oldukça duyarsızdı. 1848 yılında Verdi,
12
"La Battaglia di Legnano" operasıyla Avusturya işgaline karşı oldukça politik mesajlar
yollayacaktı.
Donizetti melankolik yapısı, garip hareketleri ve felçli olmasına rağmen opera
bestelemeye devam etti. 1845 yılında Paris'e geri döndü, yeğeni onu doktor gözetimine
aldırdı. Frengi kaynaklı beyin-omurilik bozulması teşhisi konuldu. 17 ay boyunca Paris
dışında bir sanatoryumda kaldı. 1847 yılında konuşamaz ve felçli bir halde Bergamo'ya
geri döndü ve 1848 yılında ölene kadar burada kaldı.
Donizetti, İtalyan Romantik dönemin en verimli sanatçılarından biri olarak kabul
edilir. Operaları dramatik yapı taşır ve karakter betimlemelerini ustaca yorumlar. 23
yaşındaki bariton Giorgio Ronconi'nin olağanüstü yeteneğinden etkilenmiş ve bu
baritona göre eserler yazmıştır. Böylelikle ileride Verdi tarafından daha da geliştirilecek
olan ses tipinin gelişimini başlattığı bilinir.
(http://tr.wikipedia.org/wiki/Gaetano Donizetti)
2.2.1. Donizetti’nin Eserleri
Operaları
• Il Pigmalione (1816; 13.10.1960 Teatro Donizetti, Bergamo)
• Enrico di Borgogna (14.11.1818 Teatro San Luca, Venedik)
• Una follia (17.12.1818 Teatro San Luca, Venedik) (kayıp)
• Le nozze in villa (1821? Teatro Vecchio, Mantua)
• Il falegname di Livonia, ossia Pietro il grande (26.12.1819 Teatro San
• Samuele, Venice)
• Zoraïda di Granata (28.1.1822 Teatro Argentino, Roma)
• La zingara (12.5.1822 Teatro Nuovo, Napoli)
• La lettera anonima (29.6.1822 Teatro del Fondo, Napoli)
• Chiara e Serafina, ossia I pirati (26.10.1822 Teatro alla Scala Milan)
• Alfredo il grande (2.7.1823 Teatro San Carlo, Napoli)
• Il fortunato inganno (3.9.1823 Teatro Nuovo, Napoli)
• Zoraïda di Granata [rev] (7.1.1824 Teatro Argentino, Roma)
• L'ajo nell'imbarazzo (4.2.1824 Teatro Valle, Roma)
• Emilia di Liverpool (28.7.1824 Teatro Nuovo, Napoli) (Liverpool)
• Alahor in Granata (7.1.1826 Teatro Carolino, Palermo)
13
• Don Gregorio [rev of L'ajo nell'imbarazzo] (11.6.1826 Teatro Nuovo, Napoli)
• Elvida (6.7.1826 Teatro San Carlo, Napoli)
• Gabriella di Vergy (1826; 29.11.1869 Teatro San Carlo, Naples) (Gabriella)
• Olivo e Pasquale (7.1.1827 Teatro Valle, Roma)
• Olivo e Pasquale [rev] (1.9.1827 Teatro Nuovo, Napoli)
• Otto mesi in due ore (13.5.1827 Teatro Nuovo, Napoli) (Siberia)
• Il borgomastro di Saardam (19.8.1827 Teatro del Fondo, Napoli)
• Le convenienze teatrali (21.11.1827 Teatro Nuovo, Napoli)
• L'esule di Roma, ossia Il proscritto (1.1.1828 Teatro San Carlo, Napoli)
• Emilia di Liverpool [rev] (8.3.1828 Teatro Nuovo, Napoli)
• Alina, regina di Golconda (12.5.1828 Teatro Carlo Felice, Cenova)
• Gianni di Calais (2.8.1828 Teatro del Fondo, Napoli)
• Il paria (12.1.1829 Teatro San Carlo, Napoli)
• Il giovedi grasso (26.2.1829? Teatro del Fondo, Napoli)
• Il castello di Kenilworth (6.7.1829 Teatro San Carlo, Napoli)
• Alina, regina di Golconda [rev] (10.10.1829 Teatro Valle, Roma)
• I pazzi per progetto (6.2.1830 Teatro San Carlo, Napoli)
• Il diluvio universale (28.2.1830 Teatro San Carlo, Naples)
• Imelda de' Lambertazzi (5.9.1830 Teatro San Carlo, Napoli)
• Anna Bolena (26.12.1830 Teatro Carcano, Milan)
• Le convenienze ed inconvenienze teatrali (rev, Le convenienze teatrali)
• (20.4.1831 Teatro Canobbiana, Milan)
• Gianni di Parigi (1831; 10.9.1839 Teatro alla Scala Milan)
• Francesca di Foix (30.5.1831 Teatro San Carlo, Napoli)
• La romanziera e l'uomo nero (18.6.1831 Teatro del Fondo, Napoli)
• Fausta (12.1.1832 Teatro San Carlo, Napoli)
• Ugo, conte di Parigi (13.3.1832 Teatro alla Scala Milan)
• L'elisir d'amore (12.5.1832 Teatro Canobbiana, Milan)
• Sancia di Castiglia (4.11.1832 Teatro San Carlo, Napoli)
• Il furioso all'isola di San Domingo (2.1.1833 Teatro Valle, Roma)
• Otto mesi in due ore [rev] (1833, Livorno)
• Parisina (17.3.1833 Teatro della Pergola, Floransa)
• Torquato Tasso (9.9.1833 Teatro Valle, Roma)
• Lucrezia Borgia (26.12.1833 Teatro alla Scala Milan)
14
• Il diluvio universale [rev] (17.1.1834 Teatro Carlo Felice, Cenova)
• Rosmonda d'Inghilterra (27.2.1834 Teatro della Pergola, Floransa)
• Maria Stuarda [rev] (18.10.1834 Teatro San Carlo, Naples) (Buondelmonte)
• Gemma di Vergy (26.10.1834 Teatro alla Scala Milan)
• Maria Stuarda (30.12.1835 Teatro alla Scala Milan)
• Marin Faliero (12.3.1835 Théâtre-Italien, Paris)
• Lucia di Lammermoor (26.9.1835 Teatro San Carlo, Napoli)
• Belisario (4.2.1836 Teatro La Fenice, Venedik)
• Il campanello di notte (1.6.1836 Teatro Nuovo, Napoli)
• Betly, o La capanna svizzera (21.8.1836 Teatro Nuovo, Napoli)
• L'assedio di Calais (19.11.1836 Teatro San Carlo, Napoli)
• Pia de' Tolomei (18.2.1837 Teatro Apollo, Venedik)
• Pia de' Tolomei [rev] (31.7.1837, Sinigaglia)
• Betly [rev] ((?) 29.9.1837 Teatro del Fondo, Napoli)
• Roberto Devereux (28.10.1837 Teatro San Carlo, Napoli)
• Maria de Rudenz (30.1.1838 Teatro La Fenice, Venedil)
• Gabriella di Vergy [rev] (1838; 8. 1978 recording, Londra)
• Poliuto (1838; 30.11.1848 Teatro San Carlo, Napoli)
• Pia de' Tolomei [rev 2] (30.9.1838 Teatro San Carlo, Napoli)
• Lucie de Lammermoor (6.8.1839 Théâtre de la Rennaisance, Paris)
• Le duc d'Albe (1839; 22.3.1882 Teatro Apollo, Rom) (Il duca d'Alba)
• Lucrezia Borgia [rev] (11.1.1840 Teatro alla Scala Milan)
• Poliuto [rev] (10.4.1840 Opéra, Paris) (Les martyrs)
• La fille du régiment (11.2.1840 Opéra-Comique, Paris)
• L'ange de Nisida (1839; ?)
• Lucrezia Borgia [rev 2] (31.10.1840 Théâtre-Italien, Paris)
• La favorite [rev of L'ange de Nisida] (2.12.1840 Opéra, Paris)
• Adelia (11.2.1841 Teatro Apollo, Roma)
• Rita, ou Le mari battu (1841; 7.5.1860 Opéra-Comique, Paris)
• (Deux hommes et une femme)
• Maria Padilla (26.12.1841 Teatro alla Scala Milan)
• Linda di Chamounix (19.5.1842 Kärntnertortheater, Viyana)
• Linda di Chamounix [rev] (17.11.1842 Théâtre-Italien, Paris)
• Caterina Cornaro (18.1.1844 Teatro San Carlo, Napoli)
15
• Don Pasquale (3.1.1843 Théâtre-Italien, Paris)
• Maria di Rohan (5.6.1843 Kärntnertortheater, Viyana)
• Dom Sébastien (13.11.1843 Opéra, Paris)
• Dom Sébastien [rev] (6.2.1845 Kärntnertortheater, Viyana)
2.3. “Don Pasquale” Operasının Konusu
DON PASQUALE
Üç Perdelik Opera
İlk Sahneleniş: 4 Ocak 1843, Paris.
Başlıca Karakterler:
Don Pasquale, zengin bir bekar ……………….. Bas
Dr. Malatesta, arkadaşı ........................................ Bariton
Ernesto, Don Pasquale’nin yeğeni ....................... Tenor
Norina, genç bir dul ............................................. Soprano
Noter ................................................................... Bariton
Konunun Geçtiği Yer: Roma.
Konunun Geçtiği Zaman: 19. Yüzyılın ilk yarısı.
Süre: 2 saat 15 dakika.
BİRİNCİ PERDE
Birinci Sahne
Don Pasquale’nin villasının salonu. Yaşlı bekar, arkadaşı ve akıl hocası Dr.
Malatesta ile konuşmaktadır. Don Pasquale’nin aklı fikri evlenmektedir. Artık sonuna
yaklaştığını hissettiği hayatını genç ve güzel bir kadınla birleştirmek ve hiç olmazsa
felekten biraz daha kam almak amacındadır. Arkadaşı ise eski dostunun sağlığı ve
serveti için zararlı olacağına inandığı bu fikrini beğenmemekte, fakat aksi ihtiyarı bu
amacından vazgeçirememektedir. Pasquale’nin yeğeni genç ve yakışıklı Ernesto, Norina
isimli güzel bir dula aşıktır. İhtiyar kadını hiç görmemiştir, fakat dedikodusunu işittiği
bu sevdanın şiddetle aleyhindedir. Ernosto salona girer. Amca ve yeğeni arasında
başlayan tartışma Ernosto’nun Norina ile evlenip evlenmemesi üzerinedir. Düeti
16
delikanlının acılı bir aryası takip eder (Sogno soave e costo). Dr. Malatesta arkadaşını
evlenmekten vazgeçiremeyince ona ihtiyar bir adamın genç bir kadınla evlenmesindeki
hatayı bir oyun düzenleyerek göstermeye karar verir; Sofrania adlı melekler kadar güzel
bir kız kendisiyle evlenmeye razıdır, hem de sözde Malatesta’nın kardeşidir, aslında ise
Norina’dır. Pasquale dostunun kardeşine aşık olmuş gitmiştir. Doktor planını başarıyla
sonuçlandırırsa iki kuş birden vurmuş olacak, hem gençleri evlendirecek, hem de
dostunu kurtaracaktır.
İkinci Sahne
Olan bitenden haberi olmayan Norina, evinde romantik bir hikaye okumakta ve
ünlü kavatini ile aşkın acısından bahsetmektedir (Quel guardo, il cavaliere). Malatesta
gelerek kadına hazırladığı entrikayı açıklar. Sahnenin sonunda Norina’nın da ihtiyarla
evlenmeye razı olduğu anlaşılır. Malatesta kadına nikahın sahte olacağını bildirir ve
eğlenceli düet boyunca ona rolünü ezberletir (Pronto io son).
İKİNCİ PERDE
Don Pasquale’nin evinde bir salon. Ernesto acılı bir tavırla amcasıyla evlenecek
olan Norina’ya duyduğu büyük aşkı anlatmaktadır. Norina ile Malatesta gözükürler, üçü
arasındaki eğlenceli trio boyunca durumun gerçek yönü Ernesto’ya anlatılır. Doktor
ihtiyar damadı alıp Norina’ya getirir, sahte noter de çağrılır ve nikah derhal kıyılar.
Pasquale başına geleceklerden habersiz kıvanç içindedir. Hatta nikahta tanıklığı artık
işin içyüzünü öğrenmiş olan Ernesto yapar. Perde bir kuartetle devam eder; Malatesta
ince bir alayla ihtiyar dostunun halinden, Ernesto şakadan da olsa Norina’yı
kaybetmenin acısından, Norina Ernesto’ya olan sarsılmaz sevgisinden, Don Pasquale ise
mutluluğundan bahsetmektedirler. Parça bitince Norina hemen istediklerini sayar döker;
iki araba, mücevherler, elbiseler, mobilyalar. Perde ihtiyarın bu istekler karşısındaki
şaşkın bakışlarıyla kapanır.
ÜÇÜNCÜ PERDE
Birinci Sahne
Yine Pasquale’nin evinde bir oda. Dışarıdan satıcıların korosu duyulmaktadır.
Norina rolünü başarmış, Don Pasquale’yi hayatından bıktırmıştır. Kocasının yanına bir
17
an bile yaklaşmasına müsaade etmeyen güzel kadın üstelik yaptığı masraflarla adamı
iflas edecek hale getirmiştir. İşte bir sürü satıcı daha kapıya dayanmışlardır. Pasquale
artık daha fazla diremeyerek müsrif karısına fena halde çıkışır (Signorina, in tanta
fretta). Norina ihtiyarı yumruklar, rezalet sonu haddini bulmuştur. İhtiyar aşık
sevgilisine derhal evi terk etmesini söyler, fakat odaya giren Ernesto ve Malatesta onları
yatıştırmaya çalışırlar. Don Pasquale ile dostu arasında eserin en ünlü parçalarından
sayılan bir düet başlar (Cheti, cheti, immantinenti). İhtiyar sonuçta hatasını kabul
etmiştir.
İkinci Sahne
Gece, Don Pasquale’nin bahçesi. Sevgilisinden ayrılmaya direnemeyen Ernesto
yaptığı serenatla derdini dökmektedir (Come è gentil). Koro eşliğinde pek nefis bir
şarkı olan bu opera için bestelenmemiştir. İlk temsilin provalarında esere bir serenat
katılmasının uygun olacağı hatırlatılmış, hemen evine koşan Donizetti eski notların
arasından bu şarkıyı çıkartıp getirmiş, parça bu operaya katılmıştır. Sevgilisinin
şarkısını işiten Norina onu görmek üzere gelir, iki sevgili bir aşk düetine başlarlar
(Tornami a dir che m’ami). Bu sırada Malatesta ve Don Pasquale ellerinde fener
yaklaşırlar. Malatesta dostuna nikahın sahte olduğunu itiraf eder. Norina’nın
kaprislerinden mahvolan Don Pasquale sakin hayatını dört gözle aramaktadır. Ernesto
sözde amcasını kurtarmak için Norina ile evlenmeye razı olur. Don Pasquale derhal
gerçek bir noter çağırarak gençleri elleriyle evlendirir, onlara mutluluk diler. Opera tatlı
bir hava içinde biter (Bravo, bravo, Don Pasquale). (Bayık, 2001, 510)
2.3.1. “Don Pasquale” Operasının Albüm Kayıtları
1932 HMV SQSO 53/55 and QUALP 10121
The only complete opera recording featuring Tito Schipa
Orch. Teatro alla Scala, Carlo Sabajno (cond.)
Ernesto Badini (Don Pasquale), Afro Poli (Malatesta), Adelaide Saraceni (Norina),
Tito Schipa (Ernesto)
reissued as:
EMI 3C 153-00680/82 (1956)
EMI CHS 7632412 (2 CDs) (1989)
18
1940 Walhall WHL 25 (2 CDs)
Rec. live in New York (21 December)
Metropolitan Opera Orch,. Gennaro Papi (cond.)
Salvatore Baccaloni (DP), Frank Valentino (M), Bidu Sayao (N), Nino Martini (E)
includes highlights of 1946 version (next)
1946 Great Opera Performances G.O.P. 789 (2 CDs)
Rec. live in New York (5 January)
Metropolitan Opera Orch., Fritz Busch (cond.)
Salvatore Baccaloni (DP), John Brownlee (M), Bidu Sayao (N), Nino Martini (E)
includes Baccaloni opera arias
1951 Urania URLP 5228-2
Orch. Teatro alla Scala, Armando La Rosa Parodi (cond.)
Fernando Corena (DP), Afro Poli (M), Dora Gatta (N), Agostino Lazzari (E)
reissued as:
VOX DPX147 (1964)
1952 Westminster WAL 206
Staatsoper Wien, Angelo Quadri (cond.)
Melchiorre Luise (DP), Scipio Colombo (M), Lina Aimaro (N), Juan Oncina (E)
reissued as:
NIXA WLP 6206
1952 Royal ROY 1205
Orch. Opera di Roma, Luigi Ricci (cond.)
Luciano Neroni (DP), Gino Conti (M), Angelica Tuccati (N), Cesare Valletti (E)
1952 CETRA LPC 1242
Orch. RAI Turin, Mario Rossi (cond.)
Sesto Bruscantini (DP), Mario Borriello (M), Alda Noni (N), Cesare Valletti (E)
reissued as:
CETRA LPS 3242 (1968)
19
CETRA LPO 2049 (1981)
CETRA Classic CDO 14 (2 CDs)
1954 Plymouth 45
Orch. Opera di Roma, Luigi Ricci (cond.)
Andrea Mongelli (DP), Walter Monachesi (M), J. Guido (N), Antonio Pirino (E)
1955 Philips A 00323/24
Orch. Teatro San Carlo Naples, Francesco Molinari-Pradelli (cond.)
Renato Capecchi (DP), Giuseppe Valdengo (M), Bruna Rizzoli (N), Petre Munteanu (E)
reissued as:
Philips Opera Collector 442 090-2 (2 CDs)
1956 CETRA LO23
Orch. Metropolitan Theatre New York, Thomas Schippers (cond.)
Fernando Corena (DP), Frank Guarrera (M), Roberta Peters (N), Cesare Valletti (E)
1963 Movimento Musica 02.019
Edinburgh Festival Orch., Alberto Erede (cond.)
Fernando Corena (DP), Renato Capecchi (M), Gianna D'Angelo (N), Alfredo Kraus (E)
reissued as:
Verona 27023/24 (2 CDs)
GOP 763 (2 CDs) [with excerpts from La Scala Milan, 1973]
1964 DG SLPM 138 971/2
Orch. Maggio Musicale Fiorentino, Ettore Gracis (cond.)
Alfredo Mariotti (DP), Mario Basiola (M), Anna Maccianti (N), Ugo Benelli (E)
1965 DECCA MET/SET 280/1
Staatsoper Wien, István Kertész (cond.)
Fernando Corena (DP), Tom Krause (M), Graziella Sciutti (N), Juan Oncina (E)
reissued as:
DECCA Grand Opera 433 036-2 (2 CDs)
20
1967 GFC GOP 038/39
Orch. Maggio Musicale Fiorentino, Bruno Rigacci (cond.)
Fernando Corena (DP), Walter Alberti (M), Renata Scotto (N), Luigi Alva (E)
reissued as:
Claque CLQ 2011 (2 CDs)
1969 FABBRI GOL 59/62
Orch. Opera Stabile del Viotti, Nino Verchi (cond.)
Giuseppe Valdengo (DP), Orazio Mori (M), Romana Righetti (N), Eduardo Gimenez
(E)
1971 Eterna Berlin Classics BC 2031-2
Staatskapelle Dresden, Siegfried Kurz (cond.)
Reiner Suss (DP), Gunther Leib (M), Anneliese Rothenberger (N), Peter Schreier (E)
sung in German, highlights
1971 Melodram CDM 27094 (2 CDs)
Rec. live at Salzburg Festival (8 Nov. 1971)
Wiener Philarmoniker, Riccardo Muti (cond.)
Fernando Corena (DP), Rolando Panerai (M), Emilia Ravaglia (N), Piero Bottazzo (E)
1972 Foyer 2 CF 2067 (2 CDs)
Rec. live in Salzburg (13 August)
Wiener Philarmoniker, Riccardo Muti 8cond.)
Fernando Corena (DP), Rolando Panerai (M), Graziella Sciutti (N), Pietro Bottazzo (E)
1973 GAO 202/3 (2 CDs)
Orch. Teatro alla Scala Milan, Piero Bellugi (cond.)
Paolo Montarsolo (DP), Rolando Panerai (M), Margherita Guglielmi (N), Alfredo Kraus
(E)
1974 Arkadia MP 490 (2 CDs)
Rec. live at the Lyric Opera Chicago (2 Nov. 1974)
Chicago Lyric Opera Orch., Bruno Bartoletti (cond.)
Ganzarolli (DP), Sardinero (M), Ileana Contrubas (N), Alfredo Kraus (E)
21
1978 EMI 3C 165 03372/73
London Symphony Orch., Sarah Caldwell (cond.)
Donald Gramm (DP), Alan Titus (M), Beverly Sills (N), Alfredo Kraus (E)
1979 Eurodisc 300 382-435
Munich Radio Symphony Orch., Heinz Wallberg (cond.)
Evgenij Nesterenko (DP), Bernd Weikl (M), Lucia Popp (N), Francisco Araiza (E)
reissued as:
Eurodisc 7790-2 RG (2 CDs)
1981 Hungaroton SLPD 12416/18
Hungarian State Orch., Ivan Fischer (cond.)
József Gregor (DP), István Gáti(M), Magda Kalmár (N), János Bándi (E)
1983 EMI 1C 15714-3463
Philarmonia Orch., Riccardo Muti (cond.)
Sesto Bruscantini (DP), Leo Nucci (M), Mirella Freni (N), Gösta Winbergh (E)
reissued as:
Angel - EMI CDCB 47068 (2 CDs)
1988 Nuova Era 6715/16 (2 CDs)
Orch. Teatro Regio Turin, Bruno Campanella (cond.)
Enzo Dara (DP), Alessandro Corbelli (M), Luciana Serra (N), Aldo Bertolo (E)
Highlights on:
Nuova Era 6766 (CD)
1990 Erato 2292-4587-2-ZA (2 CDs)
Lyon Opera Orch., Gabriele Ferro (cond.)
Gabriel Bacquier (DP), Gino Quilico (M), Barbara Hendricks (N), Luca Canonici (E)
1994 RCA 09026-61924-2 (2 CDs)
Munich Radio Symphony Orch., Roberto Abbado (cond.)
Renato Bruson (DP), Thomas Allen (M), Eva Mei (N), Frank Lopardo (E)
22
1997 Arte Nova 74321 49698 2 (2 CDs)
Putbus Festival Orch,. Wilhelm Keitel (cond.)
Ezio Maria Tisi (DP), Gianpiero Ruggeri (M), Paola Antonucci (N), Patrizio Saudelli
(E)
2.3.2. “Don Pasquale” Operasının Performans Tarihçesi
İlk Performans: 3 Ocak 1843, Théâtre des Italiens, Paris
Cast: ( Karakterler )
• Norina: Giulia Grisi
• Ernesto: Mario (Mario de Candia)
• Don Pasquale: Luigi Lablache
• Malatesta: Antonio Tamburini
• Il Notaro: Federico Lablache
İlk Performanslar:
• İtalya: 17 Nisan 1843, Milan (La Scala)
• Avusturya: 14 Mayıs 1843, Vienna
• İngiltere: 29 Nisan 1843, London (Her Majesty's)
• Belçika: 2 Aralık 1843, Brussels
• Yunanistan: 1843, Corfu
• Rusya: 1844, St. Petersburg
• Almanya: 28 Mayıs 1844, Hanover
• İrlanda: 12 Eylül 1844, Dublin
• Danimarka: Carnival 1845, Copenhagen
• İspanya: 4 Ocak 1845, Madrid
• Çek Cumhuriyeti: 7 Şubat 1845, Brno
• Portekiz: 30 Kasım 1845, Lisbon
• Amerika: 9 Mart 1846, New York
• Romanya: 20 Mart 1846, Cluj
• Polonya: 20 Ağustos 1846, Warsaw
• Macaristan: 1 Ekim 1846, Budapest
• Malta: 1847
23
• Türkiye: Mayıs 1847, İstanbul
• Şili: 1848, Santiago
• İsveç: 1848, Stockholm
• Arjantin: 16 Mayıs 1851, Buenos Aires
• Meksika: 1852, Mexico City
• Peru: 1852, Lima
• Hollanda: 1853, Amsterdam
• Brezilya: 1853, Rio de Janeiro
• Avustralya: 1856, Melbourne
• Hindistan: 1866, Calcutta
• Finlandiya: 22 Mayıs 1878, Helsinki
• Letonya: 1906, Riga
• Hırvatistan: 19 Ekim 1921, Zagreb
• Slovenya: 1925, Ljubljana
• Bulgaristan: 8 Nisan 1932, Sofia
• Litvanya: 23 Ekim 1936, Kaunas
24
BÖLÜM III
YÖNTEM
Bu araştırma, durum tespitine yönelik betimsel bir araştırmadır. Araştırma
modeli olarak tekil tarama modeli seçilmiştir. Bu modele göre Gaetano Donizetti’nin
“Don Pasquale” operasının Türkçeye çevrilmiş metni (libretto) üzerinde müzik ögeleri
araştırılarak bir değerlendirme yapılmaya çalışılacak. Araştırma konusu olan opera
metninin, tümünün izlenerek prozodi bakımından yanlışlıkları saptanmaya çalışılacaktır.
Araştırmanın temelini “Don Pasqule” operasındaki notaların Türkçe metinlerle
prozodi uyumu bakımından ele alınması ve diğer opera metinlerine rehberlik
edebileceği düşünüldüğünden, bu çalışma ayrıca önem taşımaktadır.
Gaetano Donizetti’nin “Don Pasquale” operasının prozodileri, aşağıda verilen
temel öğelerin açıklamaları doğrultusunda incelenecektir.
Kaynak “Don Pasquale” Operasının çevrilmiş metni.
Temel Ögeler – Dil ve ses yapısı
Sözcük vurgusu
Cümle vurgusu
Müzikte süre ( ritim / tartım )
Müzikte vurgu
Vokal müziklerdeki prozodileri incelerken öncelikle bilinmesi gereken vurgu
çeşitleri ve sözcüklerin nasıl vurgulandığıdır.
Burada prozodi açısından en önemli olan sözcük ve cümle vurguları ele
alınacaktır. “Her dilin, her lehçenin kendine göre bir prozodisi vardır. İstanbul
lehçesinin prozodisi de Türkçeye esas olmuştur” (Deliorman, 1977, 113).
3.1. Türkçenin Dil ve Ses Yapısı Açısından İncelenmesi
Türkçe, Ural-Altay dil grubunun, Altay kolunda bulunan, eklemeli bir dildir.
Dilin genel yapısı, ünlü uyumunun olması ve cümle unsurlarının sıralanış benzerlikleri,
Türkçeyi bu grupta saydıran nedenlerdendir.
Günümüzde, dünyada anadili Türkçe olan iki yüz elli milyon insan
yaşamaktadır. Bu sayı ile Türkçe, diller sıralamasında beşinci sıradadır. Kuzey Kıbrıs
Türk Cumhuriyetinde tek resmi dil olan Türkçe; Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan,
25
Türkmenistan ve Kırgızistan Cumhuriyetleriyle, Başkırdistan, Çavuşistan, Tataristan,
Yakutistan, Dağıstan ve Kırım gibi bazı özerk Cumhuriyetlerde de ulusal gereksinimden
dolayı okutulup konuşulmaktadır (Ergin, 1994, 63).
"Ses bilgisi, konu olarak dillerin seslerini ve bunların öbür dil bilim
(linguistique) olaylarıyla olan bağlantılarını inceleyen bir bilimdir"
(Tansu, 1963, 41).
Türkçenin ses bilimsel yapısı içinde, konuşurken çıkarılan sesler ve bunların
doğru çıkışı kapsanmaktadır. "Ses bilim, ses ve konuşma fizyolojisiyle yakın ilişkisi
nedeniyle, doğa bilimlerinin bir koludur. Ses bilim şu kollara ayrılır;
1. Söyleyiş ses bilim: Uğraşı alanı olan seslerin, verici tarafından nasıl
söylendiğini, başka deyişle, söz konusu seslerin hangi organlarda ve bu
organların hangi eylemleriyle oluştuğunu inceler, seslere anatomik ve fizyolojik
açıdan bakar.
2. Akustik ses bilim: Seslerin fiziksel, ölçülebilen ögelerini (süre, titreşim v. b. )
inceler.
3. Dinleyiş ses bilimi: Söz konusu seslerin, alıcı tarafından algılanma biçimini
betimler (Selen, 1963, 31).
Diğer birçok dilde olduğu gibi, Türkçede de konuşurken iki türlü ses
oluşturulmaktadır. Bunlar ünlüler ve ünsüzlerdir.
Tansu, yukarıda nitelikleri belirlenen Türkçedeki ünlülerin konuşma ve/veya
şarkıdaki doğruluklarının, kulak aracılığıyla pratik olarak saptanacağı gibi,
Milletlerarası Fonetik Derneğinin bastırdığı B. 804 sayılı "Temel Ünlüler" adlı plaktan
da, gene kulak yoluyla karşılaştırılarak saptanabileceğini belirtmektedir.
Ancak, günümüzde yaygın olarak kullanılan ses, yazarla (sonagramm) çok hassas
çalışmalar yapılmasına karşı, dilde söyleyişin (prononciation) bir andan başka bir ana ve
bir kimseden başka bir kimseye göre değişme özelliği göstermesinden dolayı "geçerli
Türkiye Türkçesinin" uluslararası niteliklerini saptamak, kısmen mümkün olabilmiştir
(Tansu, 1963, 48).
Türkçenin en önemli özelliği; cümle anlamının kelime sırasına bağlı olmasıdır.
Bu nedenle, anlam değişmeden kelime sırası değişmez. Ayrıca "sıra görevi konusunda
Türkçede belirtilmek istenen öge, fiilden hemen önce gelir" (Dilaçar, 1968, 28).
"Ses uyumu; ünlü uyumu ve ünsüz uyumu olmak üzere iki çeşittir" (Paçacıoğlu,
1987, 10). Ünlü uyumunda, kalınlık-incelik ve düzlük-yuvarlaklık uyumu aranır.
26
Türkçe şarkı söylemedeki dilin anlaşılırlığı da, konuşma sırasındaki dil bilgisi
özelliklerini bilip önemseyerek, dikkatli kullanmaya bağlıdır. Dilini konuşmada doğru
kullanan kişilerin, şarkı söylerken kullandığı sözler de rahatça anlaşılır. Bu nedenle
"konuşur gibi şarkı söylemek" şarkı söyleme eğitiminde, doğru şarkı söylemenin temel
ilkesi ve önemli bir göstergesidir.
Yetmiş beş yıllık Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, opera-bale alanında önemli
gelişmeler olmuştur. Ancak, Davran'ın (1997, 108) da belirttiği gibi. . . “Altmış seneyi
aşkın bir zaman dilimi içinde, şarkı söyleme tekniğimizi geliştirecek, bu işle ilgilenen
öğretmenlerimize yol gösterecek bir Türk opera ve Türkçe şarkı söyleme okulu
yaratılmasına katkıda bulunacak çok az şey yapılmıştır. "Bunun nedenlerinden birisi
Davran'a göre" 1935 yılından sonra Ankara'ya Alman ve İtalyan hocaların gelerek şan
ve opera bölümünde derse başlamalarıdır."
3.2. Sözcük Vurgusu
"Vurgu, kelimede bir hecenin, ünlüsü üzerinde ya perde veya soluk baskısı farkı
yapmak suretiyle, öbürlerinden ayırt edilmesi olayıdır" (Tansu, 1963, 91).
Vurgu; konuşma veya okuma sırasında bir hece veya kelimenin diğerlerinden daha
baskılı söylenmesidir.
Müziksel dilde ölçülerin ilk zamanları ve vuruşların ilk parçaları vurgulu okunur.
Ayrıca bir müziğin, cümleciğin ya da cümlenin başlangıcı da vurgulu okunur. Bunlar
doğal vurgulardır. Senkoplu oluşumlarla yapay vurgular da yaratılabilir.
Vurgulu hece, vurgusuz heceye göre daha ince ses ile söylenir. Ezgilenirken
vurgulu hecelere ince ses, vurgusuz hecelere kalın ses getirilir (Bozkaya, 2001, 96).
Türkçe sözcükler vurgularına göre;
• Vurgusu sonda bulunanlar; kapı, sapanlar v. b.
• Vurgusu başta bulunanlar; Asya, Barbaros v. b.
• Vurgusu ortada bulunanlar; getiriniz, okuyun v. b.
• Vurgusu olmayanlar; -mı, -mü gibi soru ekleri ve çekimleri ile, daha, gibi,
için, sözcükleri olarak dört bölümde toplanabilir (Egüz, 1991, 93).
27
Entonasyon ise, "cümle akışındaki ton güdümü tarzıdır. Ton kelimeye, vurgu
kelime ve cümleye, entonasyon ise tüm cümleye aittir. Dile göre değişiklik gösteren
entonasyonun esası, mantığa ve psikolojiye dayanan fonik ve melodik bir anlatım ve
belirtme işidir." (Tansu, 1963, 56) Egüz, entonasyonu; "bir söz cümlesinin söylenişinde
çizilen melodi çizgisidir, ses dalgalanmasıdır" diye tanımlamıştır (Egüz 1991, 94).
O halde entonasyona, kısaca "konuşmadaki müziktir" denilebilir.
Türkçenin fonetik yapısında entonasyon, başka dillerdeki gibi anlam farkı
oluşturacak şekilde değildir Örneğin; İngilizcede aynı sorudaki entonasyon farkına göre,
cevabı evet veya hayır olabilmektedir (Tansu, 1963, 71).
Türkiye Türkçesinin ses yapısı, genel olarak yukarıdaki özellikleri taşımaktadır.
Bunun yanında diğer dillere göre ayrıcalık gösteren durumlar, sözcük yapısındaki
özelliklerden kaynaklanmaktadır.
3.3. Cümle Vurgusu
“Cümle vurgusunda, vurgu, fiilden önceki kelimeye vurulur. Yani konuşmamız
sırasında vurgu olacak kelime, fiilin önüne getirilir. Anlamca önemli olan kelime,
cümlede vurgu ile belirlenir.
Türkçe de normal hallerde, cümle vurgusu yüklemin üzerinde bulunur. Buna
“Yüklem Vurgusu” diyenlerde vardır. Bu durumda, kelime ve kelime guruplarının
vurguları zayıflayarak, yüklemin üzerine atarlar. Yüklem kuvvetle vurgulanır. Cümlenin
ağırlık noktası, yüklem üzerinde toplanmış olur (Güldaş, 2003, 190).
Ben, Ali’yi çarşıda gördüm.
Ben, çarşıda Ali’yi gördüm.
Ali’yi çarşıda ben gördüm. (Karanlıktagezer, 1985, 74)
Ya da vurgulu sözcük fiilin önüne getirilmeden de vurgulanabilir.
Ben bugün Kızılay’a gittim.
Ben bugün Kızılay’a gittim.
Ben bugün Kızılay’a gittim.
28
3.4. Müzikte Süre ( ritim / tartım )
Sözcük ve cümle vurgularından sonra prozodide önemli olan konulardan birisi
de, sözcüklerin doğal söylenişlerindeki tartımlardır. Aşağıda, bunlara ilişkin örnekler
verilmiştir.
(Egüz, 1991, 56).
Sözlerin müziklendirilmesinde en önemli unsur, sözcük ve cümle vurgularıyla
müzikteki vurguların çakışmasıdır.
Aşağıda, müzikteki vurgu biçimleri açıklanmıştır.
3.5. Müzikte Vurgu
“Müzikte vurgular, tabii ve yapma (suni) olmak üzere ikiye ayrılır. Motif
vurguları, ölçü başı vurguları ve dört vuruşlu ölçülerde ölçü yarısı vurguları, tabii
vurgulardır. Senkop ve irtifa (peslik-tizlik) yollarıyla da yapma vurgular elde edilir.
Motif vurgularıyla ölçü başı vurguları esas, diğer bütün vurgular yardımcıdır. Bununla
beraber melodide asıl kuvvet merkezleri motif vurguların bulunduğu yerlere düşer.
İkişer ölçülü iki motiften meydana gelen 4 ölçülü bir cümlede, 2. ve 4. ölçülerde olmak
üzere iki kuvvet merkezi bulunur (Çuhadar, 1986, 19).
Ölçüler vurgularına göre 2şerli ve 3erli olarak ikiye ayrılır. 2şerli ölçüler, 2/4,
3/4, 4/4, 5/4... 3erli ölçüler ise 6/8, 9/8, 12/8... ilk sayı (yukarıda yazılan) ölçünün
içindeki birimin sayısını, diğeri ise o birimi ifade eder. İki dörtlük ölçü içerisinde iki
29
adet dörtlük ritim değerinde nota vardır... 2/4 lük ölçü kalıbında birim dörtlük değerdir.
Her birim, iç bölünmelerine bölündüğünde her bir dörtlük değer, ayrıca ikiye bölünür.
"bir ve ki ve" şeklinde bunları da sayabiliriz. 6/8 lik ölçü kalıbında ise, iç bölünmelerine
inildiğinde her bir noktalı dörtlüğün üçe bölündüğü göze çarpar (bir ve ve ki ve ve).
Vurgusal anlamda incelendiğinde klasik müzikte vurgu ikişerli ölçülerde
sırasıyla 1 ve 3. zamandadır. Yani 4/4lük bir ölçüde ilk 1. ve 3. dörtlük 2 ve 4e nazaran
daha vurgulu icra edilir. Buna rağmen 1 ve 3. zamanın vurgusu da kendi içinde eşit
değildir. Ölçü başı olduğundan ilk dörtlük her zaman 3ten daha vurguludur. Üçerli
ölçülerde ise bu biraz değişir. 1 ve ve 2 ve ve şeklinde irdelendiğinde vurgu 1de ve
2dedir. Yine ölçü başı olduğundan 1, 2den daha kuvvetli vurgudadır.
Her ne kadar kabaca irdelendiğinde 2/4-/6/8; 3/4-9/8; 4/4-12/8 ile aynı ölçü
yapısına ve vuruşa sahipse de, iç bölünmeleri ve birimlerine bakıldığında birim: 2/4 =
dörtlük; 6/8 = noktalı dörtlük çok farklı oldukları görülür.
Biraz kağıt üzerinde kendi kendinize alıştırma yaptığınızda 6/8 ölçü ile 3/4 ölçü
içerisinde aynı nota değerlerinin barınabildiğini göreceksiniz.
Örnek: 6/8 = 6 x sekizlik; ¾ = 3 x dörtlük (6 x sekizlik) bunun arasındaki fark
yazılışta ve icradadır. Ve tamamen vurgudan kaynaklanmaktadır.
Türk Ritimleri: 5/8-7/8-9/8 olarak en çok kullanılanları betimlenebilinir. Vurgu
kuralları, en son zamanı 3erli, diğer zamanları 2şerli vurgu kuvvetinde olup, klasik
müzikteki ölçülere nazaran karmaşık yapıdadır. 3erli zamanları yer değiştirilip daha
zengin bir tartı kalıbı şeklinde de kullanılabilinir.
Örnek: Ahmed Adnan Saygun orkestra süiti, 3. bölüm: Horon; Burada üstad,
ölçü kalıbını iki ölçü şeklinde oluşturmuş ve 7/8lik ölçüyü 2-3-2; 3-2-2 şeklinde tüm
eserde değiştirerek uygulamıştır.
Melodinin aksanlı yerlerine düşen ve sözün aksanlı heceleriyle takviye edilen
sesler, çevrelerindeki seslerden ne kadar pes olurlarsa olsunlar, vurgularından bir şey
kaybetmeyecekleri gibi, sözün vurgusuz hecelerini alan vurgusuz seslerde,
çevrelerindeki seslerden ne kadar tiz olurlarsa olsunlar, yine vurgusuz kalırlar (Koray,
1948, 23).
Bestelenen bir metnin, yukarıda bahsedilen esaslara dayanması şarttır.
30
3.6. “Don Pasquale” Opera Librettosunun İtalyancadan Türkçeye Çevirisi
Birinci Perde
Sahne 1 | 2 | 3 | 4 | 5
Don Pasquale’nin villasının salonu.
Birinci Sahne
Don Pasquale solo. Telaşla saatine bakmaktadır.
Don Pasquale
Saat dokuz; Dönmüş
Olması gerekir doktorun.
Susun! ... Sessiz... Bana öyle geliyor… (hayalmiş gibi)
Belkide esen rüzgârdı.
Torunum size ne gibi bir ilaç hazırladı!
Benim adım Don Somaro görmek istemezseniz ben size gösteririm.
Malatesta
İzin varmı?
(Malatesta içeri girer)
Don Pasquale
İleri, ileri. (gel gel anlamında)
İkinci Sahne
Don Pasquale
(Biraz korkularak)
Yani?
Malatesta
Susun,
31
Don Pasquale
Sabırsızlıktan kıvranıyorum.
Ya eşin... ?
Malatesta
Geldi.
Don Pasquale
Kahretsin!
Malatesta
(Ahmak)!
Tam da gerekli olan şey,
Dinleyin, iki kelime onun kabul etmesini sağlayın.
Don Pasquale
Bütün gözler, bütün kulaklar sağır ve hepsi sizi dinlemeyi bekliyor.
Malatesta
Yere inen bir melek kadar güzel, sabah açan çiçek gibi taze,
Gülen ve konuşan gözler gibi, kalplaeri yaran bakışlarla.
Don Pasquale
Ne gelin! Ne kadar heyecanlı!
Kalbim duracak.
Malatesta
Masum ve parlak bir ruh, kendini bile fark etmeyen;
Alçak gönüllü, iyiliği insanı aşık eder ve merhametli.
Nazik, tatlı ve sevgi dolu,
Gökler onu yarattı bir kalbi mutlu etsin diye.
Don Pasquale
Ya aile?
Malatesta
Zengin, onurlu.
32
Don Pasquale
Aile ismi? (hangi aristokrat aileden anlamında)
Malatesta
Malatesta.
Don Pasquale
(manalı, manalı)
Sizin akrabanız mı?
Malatesta
Uzaktan biraz...
Kızkardeşim olur.
Don Pasquale
Ne mutlu!
Daha fazla sevinemezdim.
Ne zaman göreceğim onu,
Ne zaman tanıştıracaksın?
Malatesta
Yarın alacakaranlığında.
Don Pasquale
Yarın mı? Şimdi şimdi.
Lütfen, doktor!
Malatesta
Ateşinizi frenleyin,
Rahatlayın, sakinleşin,
Birazdan buraya gelir.
Don Pasquale
Gerçektenmi?
Malatesta
Kendinizi hazırlayın, birazdan onu buraya getireceğim.
33
Don Pasquale
Sevgili!
(kucaklaşırlar)
Veya onu alır almaz.
Malatesta
Ama dinleyin...
Don Pasquale
Bir kelime daha söylemeyin.
Malatesta
Fakat...
Don Pasquale
Fakat yok, acele edin, düşüp öleceğim şimdi.
Bitmeyen bir ateş hissediyorum üzeirmde,
Daha fazla dayanamam ben artık.
Yaşlı senelerimi hatırlamıyorum artık.
Kendimi yirmi yaşında gibi hissediyorum.
Ah sevgili! Acele et, tatlı eş!
Bebekler işte yarım düzine,
Doğduklarını, büyüdüklerini hayal ediyorum benim etrafımda.
Şakalaştıklarını hayal ediyorum.
Tekrar doğdular. Şimdi torunlarımla konuşuyorum.
Düşünülünce kazanılıyor,
İşte tam öyle.
Üçüncü Sahne
Ernesto girer.
Don Pasquale
Tam zamanında geldiniz.
Çağırmaya birisini yolluyordum. Canım.
34
Ernesto
Emrinizdeyim.
Don Pasquale
Size bir ders vermeyeceğim,
Sadece bir dadika dikkatinizi isteyeceğim.
Doğru mu değil mi?
İki ay olduğu,
Bir, aristokrat zengin ve güzel birisinin evlilik teklif ettiği?
Ernesto
Doğru.
Don Pasquale
Ve size söz vermedim mi?
Ölümümden sonra mal varlığımdan iyi bir aylık.
Ernesto
Doğru.
Don Pasquale
Ve seni de tehdit etmedim mi?
Mirastan mahrum etmeye hatta ölmeden evlenmeye.
Ernesto
Doğru.
Don Pasquale
Öyleyse sana tekrar üç ay önceki eşi sunuyorum.
Ernesto
Yapamam, Norina’yı seviyorum.
Sadece ona bağlı olucam…
Don Pasquale
Evet, bir harebeyle, bir dul fahişeyle…
35
Ernesto
Ona saygı duymalısınız
Fakir, onurlu ve saygın olduğundan.
Don Pasquale
Kesin karar verdiniz mi?
Ernesto
Geri çevrilemez.
Don Pasquale
Tamam, iyi, düşünün kalacak bir yer bulmayı.
Ernesto
Beni böyle mi kovalıyorsunuz?
Don Pasquale
Sizin dik kafalılığınız beni buna zorluyor.
Artık kendinize bakın ben evleniyorum.
Ernesto
(çok fazla şaşırarak)
Eş almak mı?
Don Pasquale
Evet, efendim.
Ernesto
Siz?
Don Pasquale
Önünüzde et ve kemikten dırduğum gibi.
Ernesto
Şaşkınlığımı mazur görün…
Bu şaşkınlık… (bu sefer daha büyük)
Siz?
36
Don Pasquale
Size söyledim ve tekrarlıyorum.
(sabırsızlıkla)
Ben, Cornetolu Pasquale ev sahibi
Kendisi ve burada olarak,
Burada olarak et ve kemikle,
Yüksek onurla size bildiriyorum
Evlenmeye gidiyorum.
Ernesto
Şaka yapıyosunuz.
Don Pasquale
Bir gıdım bile şaka yapmıyorum, genç değilim ama iyi yaşadığımdan
Gücümü ve kudretimi korudum.
Bu yüzden küçük bey, söylediğim gibi çekip gitmeye hazırlanın.
Ernesto
Bu davranışlarıyla benim planlarımı alt üst edecek.
(Sadece senin için zavallı ben: Fakir, terk edilmiş, en düşük seviyelere inmiş
Seni böyle göreceğime, sözümü geri alırım)
Don Pasquale
(Ne kadar orijinal! Ne kadar dikkafalı!
O zaman böyle olsun, çeksin ona ispatlayacağım.
Kendi suçu şimdi çektikleri,
Benim üstüme yıkmasın
Kendi kazdığı kuyuya düştü!)
Ernesto
(kısa bir aradan sonra)
İki kelime daha ister.
Don Pasquale
Sizi dinlemek için daha buradayım.
37
Ernesto
Bir kişi sadece olursa yanılabilir, ama doğru olan fikir almaktır.
Doktor Malatesta, ciddi ve onurlu bir adam.
Don Pasquale
Doğru söze ne hacet.
Ernesto
Danışın ona.
Don Pasquale
Zaten danışıldı bile.
Ernesto
Sizi fikrinizden caydırmadı mı?
Don Pasquale
Aksine beni cesaretlendirdi, yüreklendirdi.
Ernesto
Nasıl nasıl! Bundan sonra?
Don Pasquale
Aksine aramızda, bir şey daha söyleyeyim.
(güvenerek)
Kulaklarını aç anladın mı?
Sessiz… Onun kızkardeşi.
Ernesto
Kız kardeşi mi? Ama neler duyuyorum,
(sinirli)
Doktorun mu?
Don Pasquale
Doktorun.
38
Ernesto
(Kader bana karşı, sevdiğimi kaybediyorum.
Bir arkadaşa inanırken, bir hainin tuzağına düştüm.
Etrafım hep hüzünle çevrili, neden daha fazla yaşayayım?
Hayatımın anlamını aldın, hayatımı almaya eşit değildi bu?)
Don Pasquale
(Arkadaş sap gibi kaldı ortada, taş gediğine oturdu.
Artık şakası kalmadı, ama hak etti bunu.
Başka türlüsünden anlamadı ve eğer aptal değilse doğrusunu öğrendi).
Norina’nın evinde bir odada.
Dördüncü Sahne
Elinde bir kitap okuyarak norina içeri giriyor.
Norina
" Ah süvarinin bakışı kalbi orta yerinden yakıyor.
Diz çöker ve derki: sizinim, süvarinizim.
Ve bu bakışın içinde cennetin tadı vardı,
Süvari Riccardo’nun aşkıyla fethettiği.
Zaten başka türlü de elde edilmesi düşünülemezdi "
(gülerek) Ah, ah! Ah, ah!
Bende bilirim doğru zamanda fırlatılmış bir bakışın getirdiği büyüyü,
Bende bilirim bir tatlı gülümseyiş ile nasıl yürek ateş gibi yanar.
Bende bilirim bir gözyaşının etkisini, bir kaşla göz arası selamı.
Bende bilirim aşıkların binlerce gizli hareketini.
Aşkı, sadakati ve onların kalbi etkileyen gizemini.
Karışık kafam hazırım, yaşam doluyum.
Şakalaşmayı ve parıldamayı severim.
Kalbim ateş içende bile olsa, bir gülümsemede saklarım hepsini.
Kafam karışık ama kalbim mükemmel
Ve doktor görmüyor, Ah! Ne kadar sabırısz.
Az biraz duydum yalan Don Pasquale’ye karşı ama çok az neredeyse
Hiçbirşey anlayacak kadar, o yüzden biliyorum.
39
Bir hizmetçi girer ve bir mektup bırakarak çıkar. Norina üzerinde yazılı olana bakar.
Ernesto yollamış… Titriyorum.
(önce şaşkınlıkla okuyor, sonra korkuyor)
Oh! Zavallı ben.
Beşinci Sahne
Malatesta girer.
Malatesta
(neşeyle)
İyi akşamlar, Norina, sizin küçük yalan oyununuz…
Norina
(canlılıkla)
Ellerimi yıkayayım. (her şey suya düştü anlamında)
Malatesta
Nasıl? Neden?
Norina
(mektubu ona vererek) Okuyun.
Malatesta
" Norinam benim, kalbimde ölümle size yazıyorum ". Onu canlandırırız.
" Don Pasquale denen adi herif tarafından gaza getirilen..." Teşekkürler!
" O, ikiyüzlü doktor, onun kızkardeşi ile nişanlandı.
Beni ecden kovdu ve mirasından mahrum bıraktı.
Bu yüzden aşkımızı geri çevirmek zorundayım.
En kısa zamanda Roma’yı ve Avrupayı terk ediyorum. Elveda. Mutlu olun.
Bunu gerçekten kalbimden sizin için istiyorum. Ernesto." Bildiğiniz aptal.
Norina
Ama ya giderse?
40
Malatesta
Gitmez nerak etme, iki adımda onun yanındayım ve planımızı anlatırsam,
hiçbir yere gitmez ve mutlu bir yürekle kalır.
Norina
Ama öğrenebilirmiyim yaptığımız planı?
Malatesta
Yeğenine ceza vermek için, çünkü istediğini yapmadığından,
Don Pasquale evlenmek ister.
Norina
Bunu daha önce söylemiştiniz.
Malatesta
Senelerdir doktoruyum ve hep karşı geldim ona,
Şimdi taktik değiştirdim. Onay verdim. Sizin ve Ernesto’nun iyiliği için.
Don Psaquale manastırda bir kızkardeşim olduğunu biliyor.
O sizi tanımıyor ve sizi ona göstereceğim.
Bizden daha önce kimse gelmeden; Sizi görünce, gidecek.
Norina
Mükemmel.
Malatesta
Acele hemen evlenirsiniz.
Carlotto kuzenim noter olacak.
Gerisi size kalmış.
Umutsuzluğa düşürün, yaşlıyı çıldırtın, sizin elinizde herşey.
Norina
Yeter. Anladım.
Malatesta
Mükemmel.
41
Norina
Hazırım; çünkü aşkım için her şey yaparım.
Kızdıracağım, olay çıkaracağım.
Bne ne yapılması gerektiğini iyi bilirim.
Malatesta
Bilirsiniz ki Ernesto ile arkadaşız ve kötülüğünü istemem.
Sadece bu yalan dolana uyma sebebin
Don Pasquale’yi faka bastırmak isteyim.
Norina
Öyle olsun. İşe başlayalım.
Malatesta
Size ne yapılması gerektiğini öğreticem.
Norina
Gururlumu olayım?
Malatesta
Hayır.
Norina
Mahsun mu olayım?
Malatesta
Hayır, olay o değil.
Norina
Ağlayayım mı?
Malatesta
Hayır.
Norina
Güleyim mi?
42
Malatesta
Hayır, olay o değil.
Biraz dinleyin. Basitlik yeter bize. (köylü gibi)
Norina
Bunu ders olarak bile verebilirim.
Malatesta
Boyun eğik, birazda sessiz.
Malatesta e Norina
Bir deneyelim bakalım bu rolü.
Norina
(sevgi dolu)
Utanıyorum… Endişeliyim.
Malatesta
Aferin, aferin seni küçük yılan
Böyle çok güzel.
Boynunu biraz bük.
Norina
Böyle…
Malatesta
Bravo. Birazda sessiz.
Norina
Utanıyorum.
Malatesta
Ah seni yaramaz! Böyle çok güzel.
Malatesta ve Norina
Gidiyorum, koşa koşa büyük eserime, eve koşalım.
43
Kalbim ateşle dolu.
Bu sefer bu yaşlı kurtun kafasını tam karışrıracağım.
Norina
Sadece düşüncesi bile bu eserin
Heyecanımı ikiye katlamama yeter.
Sadece intikamı düşünmek bile bana güç kuvvet veriyor.
Böyle bir istek, zalim ve kötü bana biraz ters.
Ama söyledim gitti bitti artık, biliyorum ne yapacağım.
Malatesta
Zavallı Don Pasquale şu an başının üzerinde
patlayacak olan fırtınadan bi’haber.
Fırtınanın gürültüsü, ışığı, görüyorum şimşekleri, gök gürültüsünü.
Birazdan, fazla zaman sonra değil, fırtınanın gücünü hissedecek.
İkinci Perde
Sahne 1 | 2 | 3 | 4 | 5
Don Pasqualenin evinde bir odada.
Birinci Sahne
Ernesto yerle bir olmuş sanki.
Ernesto
Zavallı Ernesto!
Amcası tarafından kovulmuş.
Herkes tarafından terk edilmiş.
Arkadaş sanırken gizli bir düşmanmış.
Onun içinde gizlenip bana zarar vermek isteyen,
Norina’yı kaybetmek aman Tanrım!
En iyisini yapayım,
44
Bir kağıt parçasına hissettiklerimi yazayım.
Ah benim tatlı canım, artık gitmeliyim.
Uzak diyarları arayacağım,
İhanetin tanınmadığı yerlerde.
Orada kalbim savaş halinde yaşar.
Kaybettiğim mutluluğa lanet ederim.
Ne dağ, ne deniz seni benden alabilir.
Sevgili arkadaş, kalbimden seni silemez hiçbir şey.
Ama eğer bir gün başka bir nedenden kalbine bir aşk düşerse,
Eğer yeni bir etki gelip eski ateşi yeniden yakarsa,
O zaman korkma sakın, bir mutsuzun seni lanetlemesine.
Sevgili sen mutlu olduktan sonra, ben senin için mutlu olurum.
İkinci Sahne
Don Paquale salonda bir hizmetçi tarafından takip edilerek,
Don Pasquale
(Hizmetçiye)
Malatesta’yı taktim ettiğinizde, sadece ve sadece onu.
İyi hatırlayın. Başka kimse giremez.
Sakın bunun aksini yapayım deme, şimdi gidin.
(hizmetçi çıkar)
Yetmişlerinde bir adam için…
(sessiz, müstakbel eşim duymasın)
Söylemem gerekirki bu kabarık kıyafetle
Ben çok önemliyim…
Birileri geliyor…
İşte, bakire aman dikkat!
Üçüncü Sahne
Malatesta peçeli Norina’yı elinden tutarak.
45
Malatesta
Yürü, Aferin.
Norina
Eriyorum.
Titriyor her yerim.
Malatesta
Giriniz.
Norina’yı içeri alırken, kenarda durduğu için Don Pasquale’ye el kol hareketi yapar.
Norina
Ah abi, beni bırakmayın.
Malatesta
Titremeyin.
Norina
Acıyın!
Norina öne çıkar çıkmaz Doktor, Don Pasquale’ye koşar.
Malatesta
Manastırdan daha yeni çıktı,
Biraz sersem oyüzden tabi.
Bu küçük serçe, sizide biraz sakinleştirir.
Norina
(Bak bakalım yaşlı bunak seni nasıl kölem yapacağım).
Don Pasquale
Sessiz, ses ve davranış,
Herşey basitlik içinde.
İçinde öyle bir güç varki,
Güzelliği buna cevap veriyor.
46
Malatesta
Sessiz, ses ve davranış,
Herşey basitlik içinde onda.
Norina
Ah abi!
Malatesta
Titreme.
Norina
Yalnız kalmak bana iyi gelmiyor.
Malatesta
Sevgilim benim, yalnız değilsiniz,
Ben varım ve Don Pasquale…
Norina
(dehşete düşmüş)
Nasıl? Bir erkek, Ah zavallı ben:
Hemen gidelim, kaçalım.
Don Pasquale
(gitmek istediğni görerek)
Doktor, doktor! ...
Norina
(dur da bak, yaşlı bunak, seni nasıl kölem yapacağım)
Don Pasquale
(ne kadar tatlı ve alçak gönüllü kendi basitliğinin içinde)
Malatesta
(bu hayduta bak nasıl çıldırtacak)
(Norina’ya)
Korkmayın ev sahibi ve arkadaşım,
Centilmenlerin kralı Don Pasquale.
47
Don Pasquale önünde eğilir ama, Norina bir bakış bile atmaz.
Selama cevap verir.
Norina
(Don Pasquale bakmadan Norina bir reverans yapar).
Teşekkürler.
Don Pasquale
(Tanrım… Ne güzel bir el!)
Malatesta
(bu saatte bile kafa iyi)
Norina
(ne iğrenç!)
Don Pasquale üç sandalye getirir, doktor ortaya oturur.
Malatesta
(Don Pasquale’ ye)
(Ne diyorsunuz?)
Don Pasquale
(Büyü gibi ama peçe…)
Malatesta
İhtimal bile değil eminim,
Peçeyi açıp bir erkekle asla konuşmaz.
Önce anlaşın, bakalım zevkleriniz uyacak mı?
Sonra görüşürüz.
Don Pasquale
(Anlıyorum, hadi cesaret)
İtiraf edebilirmiyim…
Yani bay abiniz…
Doktor Malatesta...
Demek istediğim…
48
Malatesta
(Kafayı üşüttü)
(Norina’ya)
Cevap veriniz.
Norina
(reverans yaparak)
Hizmetinizdeyim, çok teşekkürler.
Don Pasquale
(Norina’ya)
Demek istediğim,
Bayanlar akşamları eşlikten hoşlanır.
Norina
Hiç bilmem. Manastırda herkes yalnız kalırdı.
Don Pasquale
Tiyatroda?
Norina
Bilmem ben öyle şeyleri, bilmek de istemem.
Don Pasquale
Böyle duyguları takdir ederim.
Ama bir şekilde zaman geçiyor olsa gerek.
Norina
El işi, dikiş veya örgü,
Mutfağada giderim:
Zaman çabuk geçsin diye.
Malatesta
(Ah, ne ala!)
Don Pasquale
(Benim yerimde olsanız)
49
(doktora)
Peçe Tanrı aşkına!
Malatesta
(Norina’ya)
Sevgili kızım, peçeyi çıkartınız.
Norina
(utanarak)
Yapamam… Bir erkeğin yüzüne?
Malatesta
Size emrediyorum.
Norina
Emrinizi yerine getireceğim, abi.
(peçesini çıkarır)
Don Pasquale
(onu görür görmez etrafında dönerek şaşırır)
Aman Tanrım!
Malatesta
(geri çekerek)
Ne oldu? Söyleyin.
Don Pasquale
Kalbimin ortasında bir bomba.
(abartarak)
Tanrı aşkına, doktor, söyleyin beni ister mi?
(teredütlü)
Söyleyecek kelime bulamıyorum.
Terliyorum, buz tuttum, ölüyorum.
Malatesta
(Hadi, cesaret, tam kıvamında, şimdi onunla konuşacağım)
50
(yavaşça Norina’ya)
Sevgili kardeşim.
Söyleyin… İstermisiniz… Bu beyi…
(Don Pasquale’yi kastederek)
Hoşunuza gider mi?
Norina
(böbürlenen Don Pasquale’ye bir göz atarak)
Söylemekten çekiniyorum…
Malatesta
Cesaret.
Norina
(titriyerek)
Evet. (gerçekten aptalın tekisin)
Malatesta
(Don Pasquale’ye dönerek)
Bayım, sizindir.
Don Pasquale
Aman Tanrım! Ne mutlu bana!
Norina
(Yakında gününü göreceksin)
Don Pasquale
Şimdi çabuk noter.
Malatesta
Bütün olaylar için hazır bulunduruyorum benimkini,
Yan odada size hemen taktim ediyorum.
(çıkar)
51
Don Pasquale
Ah sevgili!
Doktor her şeyi düşünür.
Malatesta
(noterle tekrar içeri girerek)
İşte noter.
Don Pasquale ve Norina oturmuş. Hizmetçiler ortaya yazı yazmak için bir masa
koyarlar. Masanın üzerinde bir çan durur. Noter selamlar ve yazmaya başlar. Doktor
ayakta ve Norina sağında durur.
Dördüncü Sahne
Noter ve söyledikleri
Malatesta
Bir taraf vesaire, Sofrania Malatesta,
Söz sahibi vesaire, geri kalanlar falan filan.
Diğer taraf vesaire, Cornetolu Pasquale vesaire.
Notaro
Vesaire…
Malatesta
Söylendiği gibi hitabı ile
Notaro
Vesaire…
Malatesta
Burada isteyerek bulunan
Notaro
Vesaire…
Malatesta
Normal bir evlilik için anlaşıyorlar.
52
Don Pasquale
(notere)
Yazdınız mı?
Notaro
Yazıldı…
Don Pasquale
Çok iyi.
(noterin soluna doğru giderken)
Yanına ekleyin
(dikte eder gibi)
O zaman yazıya dökeceksin şimdi.
Bahsi geçen Don… v.s. sahip olduğu bütün
Menkul ve gayrimenkulleri
Hala hayatta iken bütün varlıklarını
Yukarıda ismi geçene v.s. bağışlar.
Ve sevgili eşine varlığının yarısını eşit olarak verir.
Norina
Yazıldı.
Don Pasquale
Ve isteği ve emri olarak…
Notaro
rak…
Don Pasquale
Herkes tarafından tanınacağı…
Notaro
cağı…
Don Pasquale
Bu evde ve dışarıda…
53
Notaro
rıda…
Don Pasquale
Tek sahip olarak
Evde herkes tarafından…
Notaro
dan…
Don Pasquale
Hizmet edilmeli ve itaat edilmeli…
Notaro
meli…
Don Pasquale
Bağlılıkla ve sadakatle.
Malatesta e Norina
Bu alçak gönüllülükle kalbinizdekileri yansıtıyorsunuz.
Notaro
Anlaşma burada.
İmzalar…
Don Pasquale
İşte benimki.
(bir hışımla imzalar)
Malatesta
(Norina’yı hafif bir sertlikle masaya götürür)
Sevgili kız kardeşim,
Seninki, en son kalan imza.
54
Notaro
Şahide gerek var,
Tek başına yeterli olmaz.
Norina tam imza atmak üzereyken, giriş kapısında Ernesto’nun Norina kalemini bırak
demesini anlatıyor.
Ernesto
(içeriden)
Geri çekilin adiler,
Geri çekilin, içeri girmek istiyorum.
Norina
Ernesto! Şimdi bir korku sardı beni.
Malatesta
Ernesto! Hiçbir şey bilmiyor;
Her şeyi mahfedebilir!
Ernesto diğerlerine hiç önem vermeden Don Pasquel’ye doğru gider.
Beşinci Sahne
Ernesto
(Don Pasquale’ye canlılıkla)
Gitmeden önce efendim,
Size hoşça kal demeye geldim.
Ama bi çapulcuymuşum gibi,
Girmemi engellediler.
Don Pasquale
(Ernesto’ya)
Meşguldük; Geldiğinizde, fakat
Tam zamanında geldiniz.
Evlilik için bir şahidimiz eksikti
55
(Norina’ya dönerek)
Gel eşim benim!
Ernesto
(Norina’ya çok büyük bir hayretle bakarak)
Ne görüyorum? Tanrım! Norina!
Rüyamı görüyorum.
Malatesta
(lütfen sessiz ol)
Don Pasquale
(yüksek sesle)
Eşim bu.
Ernesto
Ama bu olamaz!
Malatesta
(Ernesto’yu bir kenara çekerek)
Oğlum burada olay çıkarma,
Her şey senin iyiliğin için.
Eğer Norina’yı kaybetmek istiyorsan,
Sadece devam et yeter.
(Ernesto konuşmak ister)
Komediyi görür, sessiz kalır ve olayı akışına bırakır.
Norina
(ama şimdi gerçekten korktum)
Malatesta
Bu anlaşma artık sona doğru gidiyor.
Doktor önce Norina’ya sonra da Ernesto’ya imza attırır. Son böüm biraz aşk biraz da
zorla olur.
56
Notaro
(evlilerin ellerini birleştirerek)
Şimdi karı koca oldunuz.
Don Pasquale
(kendimi eriyormuş gibi hissediyorum)
Norina e Malatesta
(en iyi kısım şimdi başlıyor)
(anlaşma imzalanır imzalanmaz, Norina kendi doğasına döner. Saygılı ve ağırbaşlı)
Don Pasquale
(ona sarılacakmış gibi hareket eder)
Sevgili!
Norina
(tatlılıkla dönerek)
Biraz sabırlı ol.
Ateşini sakinleştir.
Önce gitmek için izin istemeli.
Don Pasquale
Bana eşmisiniz artık?
Norina
Hayır.
(burada noter gözlem dışı kalır. Don Pasquale ise ölü gibi)
Ernesto
Ah! Ah!
Gülerek.
Don Pasquale
(kızarak) Gülecek ne var arsız?
Hemen gidin, derhal, evden dışarı…
57
Norina
(utanarak)
Kaba ve saygısız buna katlanamam.
(Ernesto’ya)
Kalınız.
(Don Pasquale’ye)
Size nezaketi öğretmesini bilirim.
Don Pasquale
(şaşırmış)
Doktor!
Malatesta
(taklit ederek)
Don Pasquale!
Don Pasquale
Bu bir başkası!
Malatesta
Nasıl bir değişiklik?
Don Pasquale
Ne demek istedi?
Malatesta
Sakinleşin, kendimi dinleteceğim.
Ernesto e Norina
(Sadakatinize sığınarak gülmemi durduramayacağım)
Norina
(Don Pasquale’ye)
Sizin gibi tasvir edilen biri,
Hem de ağır ve şişman üstelikte,
Güzel genç bir bayanı gezmeye bile götüremez.
58
Bu çok açık;
O nedenle genç bir erkeğin koluna ihtiyacım var.
(Ernesto’yu işaret ederek)
Benim kavelyem olacak.
Don Pasquale
Ah! Bu olabilir, pardon bu asla olmaz!
Norina
(hızlıca)
Olamaz mı? Neden?
Don Pasquale
(soğukça)
Çünkü istemiyorum.
Norina
(dudak bükerek)
Onu istemiyormusunuz?
Don Pasquale
(istekli gibi)
Hayır.
Norina
(Don Pasquale’ye yanaşarak ve tatlı bir tavırla)
Aşkım benim, lütfen böyle sözler sarf etme.
Sizin için hemen bir düzenleme yaparım.
(çoğalan endamla)
Sadece be söylemek istiyorum;
Herkes benim dediğimi yapmalı,
Sadece benim emirlerime uyulmalı.
Don Pasquale
Doktor...
59
Malatesta
(kritik an gelir)
Ernesto
(bakalım ne yapacak?)
Don Pasquale
Fakat... Fakat...
Norina
Karışıklık istemiyorum.
Don Pasquale
(Ernesto’yu göstererek)
Ama o… Yapamaz.
Norina
(sinirli)
Ama? ... Sessiz aptallar.
Don Pasquale
Ben? Siz!
Malatesta ve Ernesto
(bakalım ne yapacak?)
Norina
Şimdiye kadar sizinle iyilikle denedik.
(Anlamlı bir yüz ifadesiyle ona doğru gider).
Bil ki, eğer beni kızdırmaya devam edersen,
Ellerimi kullanırım.
(Don Pasquale geri çekilir, sinirli)
Don Pasquale
(kendi kendine) Ah!
(Rüya mı görüyorum? Uyukluyormuyum?
Ne oldu? Tekmeler? Kelepçeler? Aferin! İyi!
60
İyiki beni uyardın.
Bakalım neler gelecek!
Don Pasquale seni korkutacak bir kadın!)
Malatesta
(Taşa dönşmüş gibi kalır. Nefesi kesilmiş bir adam gibi)
Norina ve Ernesto
Gerçek mi? Hayal mi? Karar veremiyor. Damarlarında kan kalmamış.
Malatesta
(Don Pasquale’ye)
Kalbine at bunları, cesaretini kaybetme.
Norina
(Sevgili dostum artık anlamaya başlamalısın).
Ernesto
Entrika öyle kötü ki; Çözmeye başlıyor.
Norina masaya gider, zili alır ve şiddetle çalar. Bir hizmetli girer.
Norina
(Hizmetliye)
Herkesi toplayın, bütün hizmetlileri buraya istiyorum.
Hizmetli çıkar.
Don Pasquale
Benim adamlarımdan ne istiyorsun?
Malatesta
(Yeni bir kargaşa daha mı oluyor?)
İki hizmetli ve bir kahya girer.
Norina
(gülerek)
61
Hepsi üç tane! Mükemmel,
Az sayıdalar.
Siz
(Kahyaya)
Bana göre siz baş kahyasınız.
Baş kahya diz çöker.
Hemen sizden başlayalım,
Maaşınız ikiye katlandı.
Baş kahya diz çökerek selamlar
Şimdi yerine getireceksiniz,
(baş kahyaya)
Size vereceğim emirleri;
Hizmetime girmesi için bana
Yeni ve güzel kişiler bulacaksınız.
Ayrıca benim onuruma yakışacak onlar.
Don Pasquale
(Norina’ya kızarak)
Bitirdiğin zaman...
Norina
Daha bitirmedim.
(baş kahyaya)
Yarın ahırda olsun iki çift kızak
Atlara gelince, seçimi size bırakıyorum.
Don Pasquale
Bitirdikten sonra...
Norina
Daha bitirmedim.
62
Don Pasquale
İyi.
Malatesta
Daha iyi.
Norina
Ev düzenli değil.
Don Pasquale
Ev mi?
Norina
Yeniden düzenleyeceğim;
Mobilyalar çok antika,
Değiştirmek gerekir.
Yapılacak binlerce şey var,
Acil ve bekleyemez.
Bir kuaför bulmalı,
Terzi ve kuyumcu.
Don Pasquale
(konsantre olmuş bir şekilde)
Hiç bitmeyecek mi?
Malatesta
(Ernesto’ya)
Görüyorsun… Diyorsun… İyi…
Sana nasıl geliyor?
Don Pasquale
Hala… Ve… Ne?
Eğer… Ben… Siz…
Hiç bitmeyecek mi?
63
Norina
Her şey sıra ile,
Hiçbir şey adi görünmesin.
Malatesta ve Ernesto
(Şimşek çakmaya başlar).
Don Pasquale
Demek istediğim… (neredeyse kekeleyerek...)
(hizmetçiler gider)
Kim ödeyecek?
Norina
Ah güzelim! Siz.
Don Pasquale
Herkezin içinde söylüyorum,
Ben ödemem.
Norina
Hayır mı?
Don Pasquale
(kızarak)
Ben sahip miyim değil miyim?
Norina
(buruk bir şekilde)
Kendinize hakim olun.
(güçlükle)
Benim emrettiğim yerde mi itaat edersiniz?
Malatesta
(Norina’ya dönerek)
Kız kardeşim…
64
Norina
(Don Pasquale’ye sinirle döner)
Ya da sizi yollarım…
Ernesto
(İyi! Daha da iyi!)
Norina
Siz arsız bir kabadayısınız.
Don Pasquale
(acı acı)
Evet, sizinle evlendim.
Norina
(yukarıdaki gibi)
Korkak bir deli...
Malatesta
(çılgına dönen Don Pasquale’ye)
Kayınbirader, bir söz söyle.
(araya girerek)
Norina
Onun söyleyeceğine karşılık da bulurum.
Don Pasquale kendini kaybetmiş, konuşmak istiyor, ama yapamıyor, sinirleniyor.
Don Pasquale
Ben mi? Sadece siz delirmişsiniz!
Ben buranın tek efendisiyim…
Ben… Eğer… Fakat…
Ben ihanete uğradım, aldatıldım,
İçinde binlerce şimşek var,
Bu erken gelen,
Cehenneme dayanmak istemiyorum.
65
Norina
(Ernesto’ya yavaşça)
Şimdi görüyorsun aşkım.
Ne kadar minnettarsız olduğunu,
Şüphelerinde yanıldığını anladım.
Sadece aşkım yüzünden, Oynamak zorunda kaldım bu oyunu
Zavallı Don Pasquale!
Neredeyse boğulacak.
Ernesto
(Norina’ya)
Şimdi şüphelerim açığa kavuştu sevgilim.
Sadece aşkın yüzünden,
Oynamak zorunda kaldım bu oyunu.
Zavallı Don Pasquale!
Neredeyse boğulacak.
Malatesta
(Don Pasquale’ye)
Biraz ateşlendiniz, kayınbiraderim,
Gidin yatın.
Şaşırdım, garipsedim, bunu benden öğrendi.
(Ernesto’ya)
Dikkat! Zavallı sizi sevmeye korkacak.
Don Pasquale
(ironik şekilde Norina’ya)
Ev düzensiz,
Eşyalar antik (eski)…
Bir öğle yemeği elli,
Bir terzi, bir kuyumcu…
Norina
Evet.
66
Ernesto ve Malatesta gülerler.
Don Pasquale
İhanete uğradım, aşağılandım,
Yüreğimde binlerce şimşek var,
Öfke ve kızgınlığımdan,
Boğulmak üzereyim.
Üçüncü perde
Sahne 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8
I.ve II. Bölümdeki gibi yine Don Pasquale’nin salonunda
Masaların, sandalyelerin üzerinde ve yerlerde eşyalar, bayan kıyafetleri, merşapkalar,
kürkler, atkılar, kartonlar v.s.
Birinci Sahne
Don Pasquale bir masanın önünde oturmuş, listeler ve faturalar. Bir kaç hizmetçide
dikkatle bekliyor. Norina’nın odasından tarak, krem, toka, sıcak demir v.s. , bir kuaför
çıkar sahneden geçer ve kapıdan çıkar.
Odacı Norina ve hizmetçiler için kapıyı açar.
Cameriere
Pırlantalar, çabuk çabuk.
Servi
Şapkacı.
Cameriera
İleri gidin.
Elinde dağ şeklinde bir sürü kartonla gelen şapkacı Norina’nın odasına sunulur.
67
Un Servo
(kürklerle, büyük çiçek demetleri ile bir hizmetçiye vererek)
Hepsi arabada.
Cameriere e Servi
Yelpaze, tül, eldivenler.
Hemen emir verin,
Atlar hazırlansın.
Don Pasquale
Ne kargaşa, ne düzensizlik!
Bu ev adamı deli eder!
(herkes kaçar gider)
Odacı emir verir ve hizmetliler acele ile yerine getirir. Bu arada kargaşa doğar. Don
Pasquale faturaları inceler.
Bakalım: Kıyafetçiye yüz para
Çok iyi!
Arabacıya altı yüz. Azmış be ya!
Kuyumcuya dokuz yüz.
Atlara…
(faturaları yere atar ve ayağa kalkar)
Şeytan!
Atlar, alışverişler, evlilik.
Buna fazla dayanamazsın,
Sevgili Don Pasquale,
Hastanede görüşürüz artık.
Bunlarla ne istiyor?
Tek başına bu saatte nereye?
Hem de evliliğimizin ilk gününde
Bunun önüne geçmeliyim, engellemeliyim.
Ama… Söylendiği kadar kolay değil ki.
Tehditkar bakışları var,
Bir sultanın edasına sahip gibi…
68
Elimden gelen her şekilde, buna karşı çıkacağım.
Eğer yinede başarısız olursam…
İşte geldi, şimdi sıra bizde.
Norina koşarak girer, Don Pasquale’yi önemsemeden çıkmaya yeltenir. Muhteşem
giyinmiştir, elinde yelpazesiyle.
İkinci Sahne
Don Pasquale
Hanımefendi, bu acele ile nereye gidiyorsunuz,
Bana söyleyebilir misiniz?
Norina
Hemen söyleyebilirim,
Tiyatroya eğlenmeye.
Don Pasquale
Ama eşiniz onuda yanınızda
Götürmek istemezmisiniz.
Norina
(gülerek)
Koca görür ama dilini tutar:
Konuştuğu zaman onu dinleyen yok.
Don Pasquale
(taklit ederek)
Dinlemiyor.
Beni daha fazla zorlamayın
Hanımefendi, size tavsiyem
Derhal odanıza gidin.
Evde de kalın
Norina
(biraz alaycı bir tavırla)
69
Huzuru korumak ve olay yaratmamak için
Ben üstüme düşeni yapayım.
Yatağıma gidip, güzelce uyuyayım,
Yarında bu konuyu konuşuruz.
(çıkar)
Don Pasquale
(kapıyla onun arasına girerek)
Dışarı çıkılmıyor.
Norina
(ironik şekilde)
Gerçekten mi?
Don Pasquale
Yorgunum.
Norina
Sıkıldım.
Don Pasquale
Dışarı çıkılmıyor.
Norina
Sizi dinlemiyorum.
Don Pasquale
Yorgunum.
Norina
Sıkıldım.
Don Pasquale
Fettan!
Norina
(çok kızarak)
70
Terbiyesiz!
(bir tokat atar)
Hak ettiğini al bakalım!
Don Pasquale
(tek başına ve neredeyse ağlayarak)
(Ah! Her şey bitti Don Pasquale,
Artık başını boşua ağrıtma!
Kendini gidip boğmaktan başka
çaren kalmadı.)
Norina
(Çok ağır bir ders
ama etkili olması için bu gerekli.
Projemize dikkat etmeliyiz
ve sonucu korumalıyız.)
(kararlı bir şekilde Don Pasquale’ye)
Gidiyorum o zaman…
Don Pasquale
Kesinlikle gidin.
Ama bir daha asla geri dönmeyiniz.
Norina
Yarın sabah görüşürüz.
Don Pasquale
Kapıyı kilitli bulacaksınız.
Norina
(tam çıkacakken geri döner)
Ah, eşim!
Sevgili eşim,
Bana bir tiran gibi davranmayın,
Yaşınıza göre tatlı ve ılımlı olun.
Yatağa gidin,
71
Güzel bir uyku, güzel bir rüyayı getirsin.
Siz uyanana kadar
Eşiniz gelmiş olacaktır.
Don Pasquale
Boşanacağım! Boşanacağım!
Ne yatağı, ne eşi!
Bundan daha kötü
Bir evlilik olmamıştır.
Ah! Zavallı aptal!
Aklım böyle bir şeye dayanabilecek olursa
Bir mucize gerçekleşmiş olur.
Norina gider. Norina giderken elinen bir kart düşürür. Don Pasquale bunu görür ve
alır.
Don Pasquale
Şapka ve dantellerin faturasıdır,
Hanımefendinin evde dağıtmayı sevdiği.
“Sevgili Sofronia”
(çok büyük bir kaygı ile)
Bu ne iş böyle!
(okur)
"Saat dokuz ile on arasında
Arkada bahçede olacağım,
Kuzeye bakan tarafta.
Azami dikkat için,
Benimle buluşman için
Gizli kapıyı kullan. Korunaklı da olacaktır.
Koruluğun gölgesi.
Unutmadan söyleyeyim,
Geleceğimi şarkı söyleyerek
Fark ettireceğim sana. Dikkatli ol. Senin sadık aşkın. Elvada.”
(çıldırarak)
72
Bu da çok fazla artık;
Sinirimden ölmemi istiyor.
Ah! Daha fazla dayanamayacağım.
(zili çok hızlı çalarak)
Malatesta’yı çağırın.
(içeri giren hizmetçilere)
Doktora koşun,
Benim iyi olmadığımı, hemen gelmesini söyleyin.
(ya bunu yutarım ya da bedeli ne olursa olsun bunu durdururum.)
(çıkar)
Üçüncü Sahne
Hizmetli ve kahyaların korosu
Herkes
Ne kadar çok gelmeler ve gitmeler!
Tın tın buraya, ton ton oraya,
Hiçbir dakika rahat yok.
Ama… Yinede iyi bir ev,
Birinci sınıf harcanıyor, yeniliyor, içiliyor ve mutlu olunuyor.
Donne
Öyle yemeği bitti ne şahane oldu.
Uomini
Hemen başlayın. Biraz anlatın.
Donne
Koca der ki: “kalacaksın evinde”.
Eş der ki: “çıkacağım dışarı”.
İhtiyar şaşırır, sonra bağırır.
Uomini
Ama eş kazanır savaşı sonunda.
Ve bir yeğen söz olur arada...
73
Donne
Bu ihtiyarın aklını karıştırır.
Uomini
Ev sahibesi ateş gibi.
Donne
Kocasını pek dikkate almıyor sanki.
Herkes
Susun, sessiz, birileri geliyor;
Bir şey olmaz, daha eğlenecek çok şey var.
(çıkarlar)
Dördüncü Sahne
Malalesta ve Ernesto kapının eşiğinde.
Malatesta
Ortaya çıktık mı?
Ernesto
Her şey yolunda. Şimdi bahçede
Sıra benim bölümümde.
Malatesta
Bu arada ben de benimkini yaparım burada.
Sadece ihtiyar, seni sakın tanımasın!
Ernesto
Korkma!
Malatesta
Bizim geldiğimizi duyarsın.
Ernesto
Pelerini al üstüne ve git.
74
Malatesta
Mükemmel.
Ernesto
Görüşmek üzere.
Ernesto çıkar.
Malatesta
(öne yaklaşarak) Bu olay
Bulduğu notla
İstediğimiz etkiyi gösterdi.
(sahnenin arkasından bakar)
İşte burada! Ne kadar da üzgün ve solgun.
Eskisi gibi görünmüyor...
Bu bana acı veriyor...
Doktor tavrımı takınayım hemen.
Beşinci Sahne
Don Pasquale morali bozuk yavaşça ilerler.
Malatesta
(ona doğru gelerek)
Don Pasquale...
Don Pasquale
(derin bir üzüntü ile)
Kayın biraderim,
Bende yürüyen bir ölü görüyorsunuz.
Malatesta
Beni böyle germeyin.
Don Pasquale
(ona bakmadan sanki kendi kendine konuşur gibi)
Düşünün, kötü bir titizlikten dolayı
75
Ne hallere düştüm.
Bin tane Norina verirdim Ernesto’ya.
Malatesta
(bunu bilmek iyi oldu)
En azından bana açıklarmısınız...
Don Pasquale
Yarım bir senenin geliri,
Şapkalara ıvır zıvırlara harcandı.
Ama bu devede kulak.
Malatesta
Sonra?
Don Pasquale
Hanımefendi
Tiyatroya gitmek istedi.
Güzellikle vaz geçirmeye çalıştım,
Ama olmadı. Ne kızdım, emrettim
Ve bana tokat attı.
Malatesta
Bir tokat mı?
Don Pasquale
Evet bir tokat efendim!
Malatesta
(cesaret), Abartıyorsunuz:
Sofronia tam bir kadındır,
Yapamaz, bilmez, kötülük etmez.
Onu evden kaçırmak için nelerde uyduruyorsunuz.
Benim kız kardeşim saygısızlık eder mi hiç size!
76
Don Pasquale
Kanıtı yanağım, söyleyeceğimi söyledim.
Malatesta
Doğru değil.
Don Pasquale
Tamamen doğru.
Malatesta
Efendim, bağırmanız hiç uygun olmamış.
Don Pasquale
Ama sabrımı tüketirse!
Malatesta
(sakinleşerek)
Devam edin (aman ele vermeyeyim, cesaret.)
Don Pasquale
Tokat hiçbir şey değil,
Dahada kötüsü var. Okuyun.
(Ona mektubu verir, doktor hayret eder, sonra dehşete düşer.)
Malatesta
Dehşete düştüm.
(taşkesildim), Ama nasıl! Benim kız kadeşim
Azize, iyi huylu ve güzel...
Don Pasquale
Sizin için iyi olabilir, ama benim için kesinlikle değil.
Malatesta
Kimin suçlu olduğundan hala emin değilim.
Don Pasquale
Ama ben, ihanetten eminim.
77
O yüzden sizi hemen çağırttım,
Benim intikamıma şahit olun diye.
Malatesta
Tamam... Ama anlatın...
Don Pasquale
Her şeyi öngördüm… Dinleyin.
Oturalım.
Malatesta
Oturalım:
(tehditkar)
Konuşun!
Don Pasquale
Yumuşak yumuşak hareketlerle,
Bahçeye ineceğiz;
Bütün adamlarımı alacağım,
Koruluğu saracağız;
Herşeyden habersiz çift,
Benim bir işaretimle esir alınacaklar.
Bir an bile kaybetmeden
Onlara tuzağa düşürmüş olacağız.
Malatesta
Ben derimki… Bir dinleyin biraz,
Sadece biz ikimiz gidelim oraya;
Koruluğa saklanalım,
Tam zamanında ortaya çıkalım
Yalvarış ve tehditler arasında
Yetkililere haber vereceğinizi söyleyeceğiz.
Ve ikisinede söz verdirelim,
Olayın orada kapanacağına.
78
Don Pasquale
(ayağa kalkarak)
Böyle ucuz kurtulmak,
İhanet için az bir ceza.
Malatesta
Anlayın, benim kız kardeşim.
Don Pasquale
Benim evimden gidecek.
Başka türlü kabul etmem.
Malatesta
Bu ince bir iş,
İyi düşünülmeli.
Don Pasquale
Düşünün, taşının,
Ama onu evimde istemiyorum.
Malatesta
Bir skandal yaratırsınız,
Ve utanç içine düşersiniz.
Don Pasquale
Önemli değil... Önemli değil.
Malatesta
Uygun değil, olmaz:
Başka bir şey arayacağım.
Don Pasquale
(taklit ederek)
Uygun değil, olmaz...
Ama tokat attığıyla kalacak.
79
(ikiside düşünür)
Ben derim ki...
Malatesta
(bir anda)
Buldum!
Don Pasquale
Heleşükür!
Hemen söyleyin.
Malatesta
Korulukta
Sessiz sessiz yaklaşacağız,
Her şeyi duyabilecek kadar.
Eğer bir ihanet sözkonusu ise,
Onu def ederiz.
Don Pasquale
Aferin, aferin, çok iyi!
Memnun oldum, aferin, aferin.
(Bekle, bekle sevgili eşim,
Benim öcüm yaklaşıyor.
Şimdi, şimdi geliyor, şimdi seni yakalayacak.
Hepsi bir anda, o zaman ödeyeceğin var.
Göreceksin o zaman, özürler ve af dilemeleri
Tatlı gülümsemeler, yalvarışlar ve
Göz yaşlarının ne kadar faydasız olduğunu.
İntikamımı almak istiyorum.
Sen tuzağa düşeceksin ve orada kalacaksın.)
Malatesta
(Zavallıcık intikamın hayalini kuruyor.
Kendisini neler beklediğini bilmiyor.
Her şey boşu boşuna, boşuna kızgınlık.
80
Kafese girdi bile ve kaçamaz.
Boşu boşuna toplamlar, hesaplar, planlar
Bilmiyor ki kuma yazı yazdığını.
Görmüyor basitliği kendi kurudğu tuzağa,
Aslında en sonunda kendisinin düşeceğini.)
(beraber çıkarlar)
Don Pasquale’nin evinin bahçesindeki korulukta; Sağ taraftan bahçeye merdiven
iniyor. Önünde küçük bir kapı bulunuyor.
Altıncı Sahne
Ernesto ve içerideki koro.
Ernesto
Nisanın ortasındaki gece ne kadar kibar!
Gökyüzü mavi, ay peçesiz:
Herşey sakin, huzurlu, gizemli, sevgili,
Aşkım, neden hala bana gelmedin?
Yanan aşktan auralar şekilleniyor.
Hışırtıların arasından acı çektiğimi duyarsın;
Sadık aşkın arzudan yanıyor;
Zalim Nina! Ölmemi mi görmek istiyorsun?
Sonra öldüğümde, ağlayacaksın,
Ama benim hayata döndüremeyeceksin.
Koro
(içeriden)
Öldükten sonra ağlayacaksın,
Ama onu hayata döndüremeyeceksin.
Norina evden dikkatlice çıkar ve kapının arkasında hazır olan Ernesto’ya kapıyı açar.
Sonradan yere düşürdüğü bir mantoya sarılıdır Ernesto.
Ernesto ve Norina
Bana tekrar beni sevdiğini söyle,
81
Benim olduğunu söyle;
Beni çağırdığın zaman,
İçimdeki hayat iki katına çıkıyor.
Sevgilim sesin, kalbimi neşelendiriyor.
Senden uzakta olmaktan korkarım.
Lambalar karartılmıştır. Don Pasquale ve Malatesta kapıdan girerken görülür,
ağaçların arkasına saklanırlar; Tam zamanında yine ortaya çıkmak için. Don Pasquale
ve Malatesta tekrar saklanırlarken, Ernesto paltosunu tekrar alır ve Don Pasqualenin
evine doğru saklanarak gider.
Don Pasquale
İşte burada; İyi bakın...
Malatesta
Aman dikkat...
Yedinci Sahne
Don Pasquale, Malatesta ve diğerleri.
Don Pasquale
(ışığı Norina’ya doğru tutarak)
Durun orada!
Norina
Hırsızlar, Yardım edin!
Don Pasquale
(Norina’ya)
Sus; Sevgilin nerede?
Norina
Kim?
82
Don Pasquale
Burada olan
Aşk yaptığınız kişi.
Norina
Efendim benim,
Beni şaşırtıyorsunuz, burada kimse yoktu.
Malatesta
(nasılda hemen kıvırıyor!)
Don Pasquale
nasıl bir sahtekarlık bu!
Ben onu bulmasını iyi bilirim.
Don Pasquale ve Malatesta korulukta araştırma yaparlar. Ernesto yavaşça eve girer.
Norina
Size tekrarlıyorum burada kimse yok.
Malatesta
Bu saatte bahçede ne yapıyordunuz?
Norina
Biraz serinliyordum.
Don Pasquale
Serinlemek mi?
(patlar gibi)
Evimden gidin, Ya da ben...
Norina
Ey, ey koca efendi
Nasıl bir ton takındınız öyle?
Don Pasquale
Çıkınız, çabucak.
83
Norina
Rüyada bile olmaz. Benim evim ve kalıyorum.
Don Pasquale
Binlerce bombanın vücudu!
Malatesta
(Don Pasquale, bırakın ben halledeyim;
Sadece dikkat edin ve araya girmeyin;
Beyaz kart bende...)
Don Pasquale
(amaçta bu)
Norina
(şimdi sıra en iyisinde!)
Malatesta
(Yavaşça Norina’ya)
(haksızlığa karşı biraz öfkeyle karışık hayretle, dikkatle)
Kızkardeş, ben konuşurken dinleyin
Kendi iyiliğiniz için;
Sizi bir rezaletten esirgemek isterim.
Norina
Beni bir rezaletten!
Malatesta
(çok iyi), Yarın bu eve,
Yeni bir eş girecek...
Norina
Başka bir kadın mı?
Bana karşı böyle bir aşağılama?
Malatesta
(Şimdi tam çıldırmanın zamanı.)
84
Don Pasquale arkada çok büyük bir ilgi ile konuşmayı izler.
Norina
Kimin eşi?
Malatesta
Ernesto’nun, Norina
Norina
(küçümseyerek)
O fettan kurnaz dul mu?
Don Pasquale
(Malatesta’ya)
Aferin, doktor!
Malatesta
At üzerinde gider gibiyiz.
Norina
Benim yerime o fingirdek!
Norina ve ben aynı çatı altında!
(zorunlu olarak)
Asla! Öyle olacağına çeker giderim.
Don Pasquale
(Ah! Tanrı aşkına keşke öyle olsa.)
Norina
Ama… Biraz yavaş,
(tarz değiştirerek)
ya bu evliliklerin hepsi şaka ise!
Önce evli olmalıyım.
Malatesta
Doğru.
(Don Pasquale’ye)
85
(Don Pasquale başka yol yok;
ikisini gerçekten evlendirmelisin, yoksa gitmez.)
Don Pasquale
(Buna inanamıyorum.)
Malatesta
Hey! Evden birileri
(çağırarak)
Ernesto...
Sekizinci Sahne
Ernesto ve hizmetliler.
Ernesto
İşte buradayım.
Malatesta
Don Pasquale sizi Norina ile evlendiriyor
Ve senelik dörtbin scud verecektir.
Ernesto
Ah! Sevgili amcacığım.
Bu gerçek mi?
Malatesta
(Don Pasquale’ye)
(Tereddüt etmek için çok geç, evet de.)
Norina
Karşı çıkıyorum.
Don Pasquale
Ben kabul ediyorum
(Ernesto’ya)
86
Norina’yı almaya koş ve
Sizi birleştirmeyi görev ediniyorum.
Malatesta
Uzatmadan gelin hazır.
Don Pasquale
Nasıl? Açıklayınız...
Malatesta
Bu Norina.
Don Pasquale
Bu mu? ... Norina? ... İhanet!
Yani Sofronia? ...
Malatesta
Hala manastırda.
Don Pasquale
Ya evlilik? ...
Malatesta
Benim fikrimdi.
Sizi etkilemeyecek şekilde bağlamak,
Gerçek bir evlilik yapabilecek durumda,
Olabilmeniz için. Hikayenin geriside belli zaten.
Don Pasquale
Kandırıcı Ahmak! (inanamıyorum! Tanrım teşekkürler sana)
Beni böyle alt etmek! Ödeyeceksin…
Norina
Anlayışlı olun.
87
Ernesto
Eh! Amca ikna olun.
(diz çökerek)
Norina
Merhamet, Özür!
Don Pasquale
Her şey unutuldu, Mutlu olun;
Benim sizi birleştirdiğim gibi, Tanrıda sizi birleştirsin.
Norina
Bütün bunların ana fikri,
Bulunması çok kolay.
Size hemencecik söylerim
Eğer dinlemek isterseniz.
Kafası aptal olmalı
Yaşı geçkinken evlenmek isteyenin
Yoksa zil ile aramaya çıkar
Bolca sıkıntı ve dayak.
Don Pasquale
Ana fikir çok güzel
Ve bana da yapması uyar
Şimdi küçük hilekar
Bana kafanın estiği gibi hizmet ettin.
Malatesta ve Ernesto
Ana fikir çok güzel
Don Pasquale uyacak
Sevgili hilekar
Her şeyi bizden daha iyi biliyor.
88
3.7. “Don Pasquale” Operasının Prozodi Açısından İncelenmesi
Antik klasik dönemlerde, hem müzik hemde söz anlamına gelen musikê terimi
kullanılmaktadır. Bu terim; vurgularda güçlü, hafif aynı zamanda da kısa ve uzun
heceleri belirtmektedir. Tarihte daha sonraları metin ve müzik birbirinden ayrılmaktadır.
Günümüze kadar gelen prozodinin temellerini oluşturan terimler; “tonoi” ses vurgusu
ve tizlik, peslik oranını, “hronoi” kısa ve uzun heceleri, “pade” günümüzde müzik
kelime ve heceleri arasındaki (-), (,), (‘) işaretleri ve “pnevma” ise kelimenin ilk hecesi
için kullanılan terimleri ifade etmektedir (Mihels, 1977, 170).
Antik Klasik Dönemde Prozodinin - Metrik İşaretleri:
1.Trochaeus
2.Iambus
3.Dactylus
4.Anapaest
5.Spondeus
6.Tribrachys
Şekil 1. Recitativo:
Burada partiyi ya da cümleyi söylerken sözlerdeki vurgunun, müzikal vurgu ile
uyumlu olması için metrik özellikler, librettonun çeviri sürecinde olması gereken ve
dikkat edilmesi gereken en önemli bulgudur. Metrik olarak her zaman ölçünün birinci
vuruşu, senkop ya da başka özel bir müzik ifade işareti taşımıyorsa, metrik önemli bir
unsur oluşturmaktadır. Metrik yapı, güçlü ve zayıf zamanlar arasındaki değişimi
belirler.
Bu partide birinci zaman vurgulu olması gerektiğinden, birinci cümlenin ilk
kelimesinin hecesi vurgulu olmalıdır.
89
Recitativlerde, ezgi önemli bir anlam ifade etmiyorsa bazen ritmik biçimde ritim
figürü değişebilir. Buradaki örneğe göre, ritim çercevesi içinde ikinci olçünün son
sekizliği, iki onaltılık olarak değişim gösterebilir. Bu olguya göre, kelimenin hangi
heceye metrik olarak denk gelebileceği ayarlanabilir. Bu demek ki, üçüncü ölçü birinci
vuruş dörtlük ve son sekizlik yine iki onaltılık olarak değişebilir. O zaman müzikal ve
prozodi metriksel bir uyum içinde olacak ve bu ifade, şancı ve seyirci açısından da
normal konuşma gibi algılanacaktır.
Aryalarda ise ezgi, sözün önemini taşımakta ve önemli bir işlev üstlenmektedir.
Eş sesli bir kelime ya da hece ile varolan sözün yer değiştirmesi ise, önceki anlamın
önemini değiştirebilmektedir. Bütün bu değişiklikleri yaparken eserin ya da cümlenin
orjinaline en yakın anlama gelen cümleleri kurmak gereklidir.
Bu cümlenin akışı düşünülürse, bir hece altına daha fazla nota yazmak
gerekebilir, ya da daha fazla hece konulabilir. Bütün bunlar da orijinal ezgiyi bozmadan
yapılmalıdır.
Şekil 2. Bariton Arya:
Sözlerle melodinin oturmasına bir örnek olarak gösterilen bu cümlede; vurgulu
heceler, ölçü başlarına oturmuş, bütünlüğü ve çevirinin yakın anlamlarıyla birlikte
prozodisi düzgün bir cümle haline getirilmiştir. Çıkıcı ve inici melodilerle hece
vurguları orjinali ile aynı düzgünlükte bu cümlede kullanılmıştır.
90
Şekil 3. Soprano Arya:
Söyleme biçimi açısından seçilen bu cümlede, müzik ve vurgular doğru gibi
görünse de, Türkçeye uygunluğu açısından zor bir vokal olan “u” hecesinin zor ve tınısı
az şekilde duyulması, çeviriyi yapanı, yakın bir eş anlamlı hece ya da cümle arayışına
sokabilir. Uygun vokaller, şan açısından yeni hecelerle yer değiştirebilir.
“Sizin” ezgisinde sesler, tizleştiği ve crescendo yaptığı için buradaki hece
vurgusunun, durumu yumuşattığı görülmektedir. Son ölçüdeki ikinci heceye düşmesi
gereken vurgu, nota tizliği ile giderilerek ve motiflerle süslenerek, prozodik açıdan
yanlış duyulmamaktadır.
Ustaca yerleştirilen orijinalinden çok da farklı olmayan cümle ve hecelerle,
vurgular ölçü başlarına denk getirilmiş ve anlaşılabilirliği uygun düşmüştür.
Şekil 4. Bariton, Soprano Düet:
Ölçü başına düşen ve doğru seslerle başlayan cümle, hecelerin notalarla
örtüşmesini sağlamaktadır. Son dizekte de, kadans süsleme biçiminde yapılan tekrarlar,
ezginin açığını kapatmış ve prozodi yönünden doğru telaffuzu kolaylaştırmıştır.
91
Operalar da karmaşık notaların çokluğu ve orijinal dildeki hece sayılarını nota
altına oturtmak zor olmakla beraber, anlamlı ve cümle bütünlüğünü bozmadan prozodik
mükemmelliği sağlamak hayli güç olduğu için, doğru ve yakın bir çeviri gerektirir.
Şekil 5. Tenor Arya:
Eksik ölçü birimiyle başlayan bu cümlede; Türkçe heceler prozodik açıdan
ikinci daha az güçlü vurguya denk gelen notaların, tiz ve pes ezgisel yapısının içinde
vurgu, doğru gibi duyulmaktadır. Oysa kelimelerdeki heceler çevirideki anlama yakın
olmasına karşın, vurguların aksaması ile dikkat çekmektedir.
Şekil 6. Bariton, Bas, Soprano Terzet:
Birlikte söyleme gibi görünen ancak, recitativ bir anlatımla sunulan bu cümlede,
karşımıza opera çevirilerinde sıklıkla karşılaşılan bir problem olarak ortaya çıkmaktadır.
Bir nota altına orjinalinde tek hece gelen, oysa çeviriminde iki heceden oluşan bir
kelime gelmektedir. Söyleme zorluğu olduğu gibi, anlaşılabilirliği de söz konusudur.
Daha yakın bir eş sesli kelime ya da hece konulmalı ki, aksi takdirde terzetteki sekizlik
nota, arttırılamayacağı için prozodik hataya yol açılmasın ve vurgu yeri yanlış
anlaşılmasın.
92
Şekil 7. Soprano, Bas Düet:
Soprano, bas düetinde, cümle eksik ölçü birimiyle başlamış, hece vurgusu
metriksel bir uyum içinde devam etmiştir. İlk ölçü biriminde Türkçe çevirisinde
hanımefendi kelimesi yerine, orijinal dilindeki karşılığıyle yazılan “sinyorina” kelimesi
bütünlüğü bozmamak için değiştirilmemiştir. Yedinci ölçü biriminde prozodik vurgu
bozulmamakta, ancak sekizlik nota altına düşen hece sayısı, iki heceden oluşan “tiyat-
roya” kelimesinin “yat” hecesi bir nota kaydırılarak onaltılık notaya taşınabilir, bu
durum prozodik vurguyu ve ezgiyi bozmadan yapılabilirdi.
Şekil 8. Don Pasquale Arya:
İlk planda karmaşık gibi görünen ve her nota altına düşen hece sayısı, ezgi ile
mükemmel bir uyum içinde oturtulmuştur. Türkçe çevirimi hem orijinal diline yakın,
hemde anlam bütünlüğü bakımından çok iyi bir prozodi örneği sergilenmiştir. Metriksel
93
akıntıya uygun, vurgular ise altı sekizlik ölçü birimine, kesik bir söylem biçimi
olmasına karşın ustalıkla yerleştirilmiştir.
Şekil 9. Tenor Arya ve Koro:
Bu önemli ve meşhur tenor aryasında, şancı açısından söyleme zorluğu
mevcuttur. Türkçe çeviriminin orijinaline yakın olmasına dikkat edilmeden, tiz
vokallere parlak ve açık sesler denk getirilmiştir. Ezgi deyim bağlarıyla heceleri
birleştirmek içinde de elverişlidir. Anlam bütünlüğünü bozmadan daha az kelime
kullanılmıştır. Altı sekizlik ölçü birimi içindeki vurgular, prozodik açıdan doğru
yerleştirilmiştir.
Şekil 10. Tenor, Soprano Düet Final:
Prozodi açısından orijinaline yakın bir çeviridir. Vurgular dokuz sekizlik ölçü
birimi içinde, ölçü başlarına denk gelmemiştir. Dinleyici açısından karmaşık duyulacak
olan üçüncü ölçüde, çeviri düzgün olmasına karşın, ezgisel ögeler düeti
zorlaştırmaktadır. Üçüncü ölçünün ortasına denk gelen ikinci hece, bir önceki sekizlik
94
notaya denk getirilseydi, prozodi son ölçüye kadar, ölçü başlarına denk gelen vurgularla
düzgün oturtulabilirdi.
95
BÖLÜM IV
SONUÇ VE ÖNERİLER
4.1. Sonuçlar
Bu araştırma sonucunda, incelenen Gaetano Donizetti’nin “Don Pasquale”
operasının, Türkçe çevirisinin prozodi yönünden başarılı olduğu ortaya çıkmıştır.
Araştırma konusuyla ilgili olarak, operanın orijinal metni üzerinden birebir yapılan
çevirisi ile Türkiye’de oynanan çevirisi karşılaştırıldığında, çok yakın ve anlam
bütünlüğü açısından başarılı bir tercüme seslendirildiği görülmektedir. Bu da ilgili
operanın, dili ve tercümesinin müziğe uygulanmasının, başarılı bir şekilde yapıldığını
göstermektedir.
Opera sanatında, çok önemli bir konu olan Türkçeye çevirilmiş librettoların,
Türkçenin dil yapısına uygunluğu, anlaşılabilirliği ve kolay söylenebilirliği, bu sanat
dalına bakış açısına olumlu yönde etkiler yaratabilir. Opera içinde verilmek istenen
sözlü mesajların daha anlaşılır olması da, bu sanatın daha fazla yaygınlaşmasına ve
sevilmesine yol açacağı varsayılmaktadır.
Bu açıdan, opera müziklerinin doğru Türkçe ile konuşulması, söylenmesi ve
bestelenmesi oldukça önemli ve gerekli görülmektedir. Özellikle Türkçeye çevirilen
metinlerde, anlam bütünlüğünü bozmadan çok yakın benzerlikteki sözcüklerin ve
cümlelerin kullanılması gerekmektedir. Genelde Türkçeye çevirilen metinlerdeki
sözcük vurgularının, ezgiye göre söylendiği gözlenmektedir. Bu bağlamda, Türkçeye
çevirilen sözcüklerin vurguları, prozodiye göre uygun hale getirilmeli, ya da bu
sözcüklerin, Türkçenin kendi kurallarına göre vurgulanması yoluna gidilmelidir. Eğer
bu yapılmazsa, orijinal dilinden Türkçeye çevirilen opera metinlerinde, zamanla
sözcüklerin vurgu yapıları ve entonasyonları değişebilir.
Bu açıdan bakıldığında, Türk toplumu ileride, opera sanatındaki incelikleri
göremeyen, söylenilen Türkçeyi iyi algılayamayan ve operadan zamanla soğuyan
bireylere dönüşebilir.
Sonuç olarak; Türkçeye çevirilen opera müziklerindeki prozodik uygulamaların
doğru olması çok önemli görülmektedir. Opera çevirilerinde ve Türkçe opera
bestelerken, prozodi ve entonasyon bozukluklarına, ezgi yapısına, tartımsal ögelere,
operacıların ses alanına, estetik değerlere v.b. özelliklere dikkat edilmelidir. Opera
96
bestelenirken verilmek istenilen anlama göre ezgi yazılmalı ve yazılacak şarkı sözleri,
Türkçe ve prozodi kurallarına uygun olmalıdır.
4.2. Öneriler
Bütün bunlar göz önüne alınarak verilebilecek öneriler şunlardır:
1. Öncelikle standart Türkçenin tüm boyutları ile prozodisinin saptanması,
2. Şancıların söyleyeceği şarkıları, doğru ve düzgün şekilde yorumlamaları için
eserlerin analizinde, prozodi ve metrik değerlere önem vermeleri,
3. Türkçeye çevrilen opera eserlerinin ya da Türkçe yazılması söz konusu olan ve
hali hazırda var olan eserlerin prozodilerini incelemek üzere, bu işi bilen
kişilerden oluşan bir komisyonun oluşturulması,
4. Opera dinleyicilerinin beğeni düzeylerinin daha da gelişmesi için, öncelikle
doğru prozodi ile opera eserlerinin yazılması ve çevirilmesi,
97
KAYNAKÇA
Altar, C. Memduh, (1974), Opera Tarihi, MEB Basımevi, s.1, 5, 9, 13, İstanbul.
Bayık, Mustafa, (2001), “Doğuşundan Romantik Döneme Opera ve On Beş Türk
Operası”, Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Adana.
Bozkaya, İbrahim, (2001), Dil – Müzik Bağlamında Prozodi, F. Özsan Matbaacılık
San. ve Tic.Ltd. Şti, s.96, 104, 105, 106, Bursa.
Çuhadar, C. Hakan, (1986), “Televizyon Reklamlarının Ses-Söz Uyumu (Prozodi)
Yönünden İncelenmesi ve Dilimizin Müziğine Etkileri”, Yüksek Lisans
Tezi, Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ankara.
Davran, Yalçın, (1997), Şarkı Söyleme Sanatının Öyküsü, Evrensel Müzik Evi, s.108,
Ankara.
Deliorman, Leyla, (1977), Özel Müzik Öğretim Metodu ve Uygulama, Yaygın Yüksek
Öğretim Kurumu, s.113, Ankara.
Demirtaş, Süha, (1993), Öğrenciler ve Dinleyiciler İçin Klasik Batı Müziği, Çukurova
Üniversitesi Basımevi, Adana
Dilaçar, Agop, (1968), Dil, Diller ve Dilcilik, Türk Tarih Kurumu Yayınları, s.3, 5, 28,
23, 83, 52, 224, 225, 69, 45, Ankara.
Egüz, Saip, (1991), Toplu Ses Eğitimi, Ay Yıldız Matbaası, s.56, 54, 93, 94, Ankara.
Ergin, Muharrem, (1994), Üniversiteler İçin Türk Dili, Bayrak Yayınları, s.63, 199,
138, İstanbul.
Ferah, Semra, (2002), “Besteciler ve Opera Sevgileri”, Bütün Dünya Dergisi, Sayı
Temmuz, s.61, Ankara.
Güldaş, Saadet, (2003) Türk Musikisinde Prozodi, Kurtiş Matbaacılık, s.190, İstanbul.
Gün, Aydın, (1988), “Müzik Dil Bağlamı ve Operamızdaki Uygulamalar”, Müzik
Kongresi Bildirileri, Kültür ve Turizm Bakanlığı, s.30, Ankara.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Prozodi" (2.9.2009)
http://tr.wikipedia.org/wiki/Gaetano Donizetti” (26.02.2010)
İmla Kılavuzu, (1996), TDK Yayınları, s.6, Ankara.
Karanlıktagezer, Nusret, (1985), Türkçe Bilmeyenlere Türkçe Öğretim Rehberi, 4.
Baskı, Dilek Matbaası, s.74, Kahramanmaraş.
98
Kaya, Y, Kemal, (1984), İnsan Yetiştirme Düzenimiz, Eğitim, Politika, Kalkınma HÜS
ve İB Döner Sermaye İşl. Tes. Baskısı, s.69, Ankara.
Koray, Fuad, (1948), Çocuğa ve Söze Göre Müzik, Ar Basımevi, s.23, Ankara.
M.E.B. (1969), İlkokul Programı, Milli Eğitim Basımevi, s.236, İstanbul.
Paçacıoğlu, Burhan, (1987), Türk Dili Dersleri, YÖK Matbaası, s.10, 281, 32, 158, 22,
30, Ankara.
Ricordi, G, & C, (1944), Don Pasquale, Opera Completa Per Canto e Pianoforte,
Milano.
Say, Ahmet, (1995), Müzik Tarihi, MA Yayınları, s.203, Ankara.
Selen, Nevin, (1979), Söyleyiş Ses Bilimi, Akustik Ses Bilim ve Türkiye Türkçesi, TDK
Yayınları, s.31, Ankara.
Sevengil, R, Ahmet, (1969), Opera İle İlk Temaslarımız, M.E. Basımevi, s. 3, 11, 18,
59, 65, 24, İstanbul.
Tanrıkulu, Orhan, (1993), “Tarihsel Akışı İçinde Operada Türkler ve Türkler'de Opera”,
Orkestra Dergisi, Sayı 233, s.18, 19, İstanbul.
Tansu, Muzaffer, (1963), Durgun Genel Ses Bilgisi ve Türkçe, TDK yayınları, s.3, 41,
48, 6, 52, 54, 91, 93, 56, 71, Ankara.
Türkçe Sözlük, (1988, 1992), TDK Basımevi, Ankara.
Ulrih, Mihels, (1977), Atlas Müsik Band I, Deutscher Taschenbuch Verlag, s.170,171
München.
Ünal, Sadettin, (1988), “Türkiye'de Müzik Eğitimcisi Yetiştirmenin Dünü ve Bugünü”,
Birinci Müzik Kongresi Bildiriler, Evren Ofset, s.481, Ankara.
Ünder, Hüsamettin, (1994), Şan Metodu, Ankara.
Yener, Faruk, (1992), 100 Opera, Bateş Yayınları, s.96, İstabul.
99
ÖZGEÇMİŞ
KİŞİSEL BİLGİLER
Adı-Soyadı : Mustafa Levent TAŞKESEN
Doğum Tarihi : 01.01.1970
Doğum Yeri : Mardin
Bildiği Yabancı Diller : İngilizce, İtalyanca (Orta derece)
Adres : Çukurova Üniversitesi, Devlet Konservatuvarı Sahne
Sanatları Bölümü Opera/Şan Anasanat Dalı, 01130
ADANA
İş Tel. : 0 322 338 62 64 / 145
E-posta : mltaskesen@cu.edu.tr
EĞİTİM DURUMU
2007-2010 : Yüksek Lisans, Çukurova Üniversitesi, Sosyal Billimler
Enstitüsü, Sahne Sanatları Anasanat Dalı
1989-1996 : Lisans, Hacettepe Üniversitesi, Ankara Devlet
Konservatuvarı Opera ve Konser Şarkıcılığı Bölümü Şan
Anasanat Dalı
1982-1988 : Ortaöğretim, Ankara Anıttepe Lisesi
1977-1982 : İlköğretim, Ankara Hürriyet İlkokulu
ÇALIŞMA DURUMU
1996- : Öğretim Görevlisi, Çukurova Üniversitesi, Devlet
Konservatuvarı Sahne Sanatları Bölümü, Opera/Şan
Anasanat Dalı.
top related