0

GEYCEKLĐ AŞIK HASAN NEBĐOĞLU Bu derlemeyi babama ve oğluma ithaf ediyorum Sinan ERTUĞRUL

1

ÖNSÖZ

Yusuf onbaşının oğlu Aşık Hasan Kırşehir ili Mucur ilcesi Geycek köyünde doğdu ne yazık ki ımparatorluğun sonu ve kurtuluş savaşı yıllarından dolayı hic bir tahsil eğitim alamayan aşık ümmidir,ve hayat okuluna kücük yaşta başlar babasını kaybeder , sonra en büyük abisini daha tanımadan onuda yemende kaybeder sonra bir abisi daha savaşta şehıt olur kücük yaşta bu olup bitenleri anlamaya calışır. Anadolunun mayasıdır aşk ve bu maya ile yoğrulan aşık yetim olarak büyür ,garipligi, yoksullugu, yetimligi ve acıyı aşkla yoğuran aşık genc yaşında aşkını dile dökmeye başlar.Hayat arkadaşı hacı Zeliha ile evlenir ilk büyük aşkıdır yoldaşı sırdaşı bir ömür beraber yaşarlar ölümünün akabinde yazdığı şiirden de anlaşıliyor aşkının büyüklüğü. Aşığın onbir cocuğu vardı ,sekiz kızı üc oğlu.Gecimini ciftcilikle sağlayan aşık hep toprakla ic ice olmuştur, toprak olmayı öğrenir aşık ve geri kalan zamanında ise bol bol gezerdi ,hak meclislerini arardı aşık, bütün aşk hikayerinde olduğu gibi ilahi aşkı aradı hep, dağlarda ,turnalarda, göllerde,bülbüllerde. Mecnun olmadan leyla bulunmuyordu ,aşk ile yanmadıkca maşuka varılmıyordu. Anadoludaki aşıkların silsilesinden gelir aşık Yunusun ,Hacıbektaşın ,Pir Sultanın ekolinden ilham almıştır ve aşkını dile getirmeye calışmıştır,ve ben bu derlemeyi hazırlarken onu biraz daha anlamaya başlıyorum. Allah günahlarını affetsin ve yardımcısı olsun. Sinan ERTUĞRUL

2

ĐÇĐNDEKĐLER

1965'DE GĐDEN HACILARA................................... 5

ÂŞIK HASAN BĐR DE ADEMÜSTÜNESÖYLEDEDĐLER.......................................................................... 8

ÂŞIK HASAN'IN AKSARAYIN ÇEKĐCĐLERKÖYÜNDE BĐR HOCAYA DEYĐŞĐ............................................ 9

ĐNCĐNĐR ALEM ŞAHI ...........................................11

ÂŞIK HASAN'A SEN NERELĐSĐN DĐYESORULUCA ALDI AŞIK: ........................................................12

AŞIK HASAN'IN BĐR DE AŞK ÜZERĐNE DEYĐŞĐ ......13

BEYTULLAH .......................................................15

CĐHAN SULTANI.................................................17

ÂŞIK HASAN'IN ÇĐÇEK DAĞINDA BĐR HOCAYA DEYĐŞĐ ..............................................................18

DĐNĐ DESTANLAR...............................................20

BAŞKA ...............................................................21

SÖYLEME...........................................................22

AŞIK HASAN'IN CUMA NAMAZINI ÖVMESĐ ..........23

AŞIK HASAN'IN DÖRT MELEĞE SÖYLEYĐŞĐ ..........24

AŞIK HASANIN ŞU DÜNYA ÜZERĐNE SÖYLEYĐŞĐ.26

AŞIK HASAN, KOCALIK – GENÇLĐK ÜZERĐNE BĐR ŞEY SÖYLERMĐSĐN?DEYĐNCE ALDI AŞIK HASAN..28

AŞIK HASAN'A : «SEN GÜZELĐ ÇOK SEVERMĐŞSĐN» DEDĐLER ALDI ÂŞIK HASAN ŞÖYLE DEDĐ : .........30

3

HACI ZELĐHAYA .................................................31

AŞIK HASAN'IN EŞĐ HACI ZELĐHA, AŞIĞA «BĐRŞEY SÖYLEDE AĞLAYIM» DEDĐ...................33

HAKĐKAT ŞEHRĐ .................................................35

HAYIR ÖĞÜTLER................................................37

HĐCAZ YOLUNA DEVAM EDEN TURNALAR............40

HAZRETĐ HÜSEYĐNE NAAT..................................43

ĐLHAM ALIR .......................................................45

AŞIK HASAN KAYSERĐDEN GELĐRKEN KABADURAK VĐRANESĐNE UĞRADI. ŞU VĐRANEDEN SORUYUM NE ZAMANDAN BERĐ YATIYOR? ALDI AŞIK HASAN.....................48

KABE ĐLAHĐSĐ ....................................................52

KARANLIK KABĐRE GĐR DĐYECEKLER ...................54

AŞIK HASAN KIRLANGIÇ DAĞININ YAŞINI SORDU ...................................56

KIRŞEHĐR DESTANI............................................57

KOMŞULUK ........................................................59

AŞIK HASANI .....................................................61

KURANI METH ...................................................62

MEDĐNE ŞEHRĐ SULTANI ....................................64

AŞIK HASAN HAZRETĐ MEVLANAYI RÜYASINDA GÖRÜŞÜ .........................................65

MUCUR DESTANI ...............................................68

4

HAZRETĐ MUHAMMEDĐ ÖGÜŞ ............................69

N A A T..............................................................74

NAKŞĐBENDĐ’YE DEYĐŞĐ ......................................75

AŞIK HASAN OĞLU CAFER'E ŞÖYLE ÖĞÜT VERĐP DEDĐ KĐ: ........................................77

OLMAYINCA.......................................................79

AŞIK HASANIN ONĐKĐ ĐMAM ÜZERĐNE SÖYLEDĐĞĐ KASĐDE ALDI AŞIK HASAN ................80

KALMADI ...........................................................82

SABAHĐ..............................................................84

AŞIK HASANIN SEHER VAKTĐNDEKĐ SÖYLEYĐŞĐ ...86

BÜTÜN OSMANLI PADĐŞAHLARININ DESTANI....87

ŞEYHE SÖYLEYĐŞ ...............................................94

ŞĐĐR ..................................................................96

ÂŞIK HASAN'IN TARĐKAT ÜZERĐNE SÖYLEYĐŞĐ.....98

AŞIK HASAN'IN TURNALRA DEYĐŞĐ...................100

YARALI TURNAYA DEYĐŞ .................................102

YA RESULALLAH...............................................106

YÜCE DAĞ BAŞINDA ACILAN GÜLLER................107

AŞIK HASAN'IN CUMA'YI MEDHEDĐP TARĐF EDĐŞĐ HACI SAMĐ EFENDĐYE ..................108

5

1965'DE GĐDEN HACILARA Kâbe’ye toplanıp giden hacılar Varın Cidde kapısına oturun Havva anamızı ziyaret edin Bizlerden de çokça selâm edin Aşık olmuşum Allah’a Sıtkı severim vallaha Kara donlu Beytullaha Bizden çokça selâm edin Mekke’nin hurma bağına. Dolanın Beytin sağına Çıkın Arafat dağına Bizden çokça selâm edin Kalkın sabahın şehrine. Dalarsın ilim nehrine Geçin Medine şehrine Muhammed’e selâm edin Orada oturun zikre Biraz dalarsın fikre Ömer, Osman, Ebu Bekir’e Bizden çokça selâm edin Medine’deki uluya Dağda gezen deliye Hasan, Hüseyin, Ali’ye Bizden çokça selâm edin

6

Alinin Düldül atına Görüşün ehli zâtına Oniki imam Fatıma Bizden çokça selâm edin Medine’nin pazarına Leyli nehar gezerine Hazreti Hamza’nın mezarına Bizden çokça selâm edin Feyzi nâhi nurlar akar Has melekler orda bakar Taşı toprağı mis gibi kokar Bizden çokça selâm edin Hazreti Muhammed Adem ata Hakikat şehrinde yata Ruhlarına yüz bin kere Fatiha Bizden çokça selâm edin Aşık dayanman amana Aşığım kaşı kemana Peygamber âhir zamana Bizden çokça selâm edin Hacılar gidiyor başa Ayak yalın koşa koşa Altın oluk yeşil taşa Bizden çokça selâm edin

7

Beytullahın perdesini açın Tevhit okuyun nurlar saçın Müzdelif Mineye geçin Bizden çokça selâm edin Çıkın Nur dağının başına Değersin onbeş yaşına Hacerül Esved taşına Bizden çokça selâm edin Kazasına hem köyüne Kesilen deve koyuna Mübârek Zemzem suyuna Bizden çokça selâm edin Tüccarına sarrafına Tavaf edin Araf’ına Mekke’nin dört tarafına Bizden çokça selâm edin Parasına hem göçüre Yıkanın gelmen suç ile Beytullahın tam içine Bizden çokça selâm edin

8

ÂŞIK HASAN B ĐR DE ADEM ÜSTÜNE SÖYLE DED ĐLER Ademe yaşattın hayli ömürü Davud yumruğuyla dövdü demiri Hüseyin’in ağzında balçık çamuru Susuzluktan öldürmek mi muradın? Nuh'a tufan verdin dağda çağlattın Đsmail’i kurban, Đbrahim’i ağlattın Hazreti Ali'nin elin bağlattın Yoksa kalbin sınamak mı muradın? Yusuf’u kuyuya sensin attıran Yunus'u balığa verip yutturan Hazreti Ali’ye deve sattıran Yoksulları bayıltmak mı muradın? Đsa'yı babasız sen de getirdin Musa'yı da Firavuna yetirdin Hazreti Muhammedi aldın götürdün Ümmetini ağlatmak mı muradın? Müslüme teber verdin Battala gürzü Bize emreyledin beş vakit farzı Çevrim çiçek ettin yeşerttin arzı Mor sümbülü seyretmek mi muradın? Nice devlet nice Sultan getirdin Getirdin de geri aldın götürdün Sultan Vahdettin'in yurdun batırdın Baykuşları donatmak mı muradın?

9

Mustafa Kemal’i şarktan geçirdin Diledin düşmanı yaman kaçırdın Erzincan’ı bir gecede uçurdun Künfeyekun etmek midir muradın? Tayyare yaptırdın gökte süzdürdün Fransız payitahtını ezdin bozdurdun Almana yol verdin yaman azdırdın Kavgaları seyretmek mi muradın? Ateş verdin NEBĐOĞLU’nun özüne Gece gündüz uyku girmez gözüne Đlahi lutfunla bir bak yüzüne Yalvartıp da seyretmek mi muradın? ÂŞIK HASAN'IN AKSARAYIN ÇEKĐCĐLER KÖYÜNDE B ĐR HOCAYA DEY ĐŞĐ Gitmiş efendimiz boş kalmış yurdu Toplanır başına bir büyük ordu Yas tutup ağlaşır Ekecik Kürdü Seni duyup işitenler ağladı Bütün Hecibanlı yola döküldü Ömeranlı, Okcanlının beli büküldü Kabrinin üstüne bir nur dikildi Semavatı arşta melek ağladı

10

Hacı Ahmetli,Şerefli vurur dizine Ateş düştü ihvanların özüne Bir yas çöktü Aksaray’ın düzüne Amarat, Kırgıl, Acem ağladı Gitti Efendimiz açtın arayı Bütün müritlerin giydi karayı Matemini tutar Niğde Aksaray’ı Seni duyup işitenler ağladı Bir gonca gül idin yalan dünyada Sildiler ismini büyük künyede Arar ihvanların seni Konya’da Seni duyup işitenler ağladı Allah kalanlara versin çok ecir Duyup işitenler hep sana acır Matemini tutar Kırşehir Mucur Çiçek dağı Yozgat duyan ağladı Pek az sürmüş hastalığın arası Ameliyat olmuş hafif yarası Birden söndü Ekeceğin çırası Gök yüzünün melekleri ağladı Var idi sende batıni ilim Aşık Hasan der ki söylüyor dilim Yasını çeker koca Erzurum Ardahan, Ahıska, Bat um ağladı

11

Aşık HASAN der ki severdi beni Karışmış toprağa şu nazik teni Cenneti alâda ararız seni Huri, gılman bütün melek ağladı. ĐNCĐNĐR ALEM ŞAHI Vardım pınar başına Đçecek bir tası yok Đncitme kulun kalbini Yapacak ustası yok Kâbe’yi bir kul yaptı Dediler Beyti şerif Kul kalbini Allah yaptı Niçin Đncidin herif, Yıkma sen kulun kalbini Allah’ın nazargahını Đncinirse kulun kalbi Đncinir âlem şahı

12

ÂŞIK HASAN'A SEN NEREL ĐSĐN DĐYESORULUCA ALDI A ŞIK: Yüce dağ başında kar olur kışlar Süzer yavru şahin ötüşür kuşlar Yağınca yağmur parıldar taşlar Dumanlı dağların dalındanım ben Dağlar yaylasında güzeller yeter Güzelin kirpiği ok gibi batar Dağlar koyağında bülbüller öter Öten bülbüllerin dilindenim ben Dağlar secde eder hakka bükülür Lâle sümbül mor menekşe ekilir Dağların başına bir nur dikilir Semaya çekilen telindenim ben Dağlar görünmüyor dumanda pusta Fırgatlı gönlüm kalmıştı yasta Kıble tarafına gitti bir posta Seçilip içinde kalandanım ben Kimi gökte gider kimisi yerde Açıldı beytullah bir yeşil nurda Lebbeyk yarasullah çağırdın bur da Direksiz kürreyi görendenim ben Söylersin Hasan dertli kelâmı Her dem ruhuna verin selâmı Şehri Medine’de fahri alemi Ravzasına yüzler sürendenim ben

13

Hasanla Hüseyin yanından Ali Bu aşka düşenler olmaz mı deli Binmişler atlara aşarlar beli Arabın tam çölün bilendenim ben Đlk şafak sökmeden kalkarsan erde Silinir gözünden ol siyah perde Sordular âşık HASAN vatanın nerde Kırlangıç dağının belindenim ben AŞIK HASAN'IN B ĐR DE AŞK ÜZERĐNE DEYĐŞĐ Evvel bahar yaz ayları doğunca Açılır menekşe gül yavaş yavaş Dağlar dumanlanır rahmet başlar Akar derelerde sel yavaş yavaş Dağlar sükun eder akar buzları Siyahtır saçları çakır gözleri Çekilir yaylaya Türkmen kızları Giderler yaylaya yol yavaş yavaş Bir güzel seversen namus ar olsun Alnı açık olsun dizgin dar olsun Arkadaşı kendisine yâr olsun Geniş olur dünya gez yavaş yavaş

14

Bir güzel seversen belli soy olsun Temiz ahlâklı, güzel huyu olsun Ne kısa, ne uzun, orta boy olsun Doyulmaz tadına gül yavaş yavaş Aşık Hasan derki neye varırım Aşk elinde yoktur benim kararım Güzellerin güzelini ararım Ararım güzeli dost yavaş yavaş Sinim yetmiş sekiz yakın durağım Aşkım çoktur artar benim ferağım Kırk senedir bir kapıda çırağım Süpürürüm kapıyı ben yavaş yavaş Şeriattan hakikata iskanım Geycek köyü hem vatanım meskenim Kırk senedir bir tümende askerim Bıraktım teskere ben yavaş yavaş Çok dolaştım yüce dağda payım var Erenlerde iki tane dayım var Kılıcım var, kalkanım var yayım var Atarım düşmana ok, yavaş yavaş Bahçıvanım, bostanım var bağım var Sırtımı veririm yüce dağım var Padişahlar padişahı ağım var Ulurum kapısında ben yavaş yavaş

15

Bir uzun yolcuyum yakın seferim Sonra arar Ali ile Cafer’im Rütbe alamadım sade neferim Beklerim nöbeti ben yavaş yavaş Dertli Nebioğlu’yum bu yıl durgunum Eşe dosta ihvanlara dargınım Yurtta kalmış deve gibi yorgunum Ararım savranı ben yavaş yavaş Aşık HASAN derki hem yanar içim Çoktur isyanım günahım suçum Bağlandı bagajım hazırdır göçüm Giderim yoluma ben yavaş yavaş BEYTULLAH Mekke şehrine hiç bir şehir uymaz Giren aşıkları tadına doymaz Münafık kimseyi içine koymaz Ayrılamam kara donlu Beytullah Elmas taşları var nurdan yapısı Hiç sayılmaz bunun çoktur kapısı Erenler de evliyalar hepisi Ayrılamam kara donlu Beytullah Yedi minaresi gökleri süzer Nebiler ervahı içinde gezer Sevabı günahı melekler yazar Ayrılamam kara donlu Beytullah

16

Altın oluk yeşil taşın üstünde Herkes seni görmek ister kastında Erenler da hu çekiyor postunda Ayrılamam kara donlu Beytullah Arafat dağında nurlar dökülü Başında mihrabı sancak dikili Gutbil Ahtab Peygamberin vekili Ayrılamam kara donlu Beytullah Müzdelifde topladık bir yetmiş taşı Aktı gözümüzün kan ile yaşı Minede şeytanla ettik savaşı Ayrılamam kara donlu Beytullah Müzdelif,Mina,Mekke civarı Elmas taşları var nurlu duvarı Rahmet deryasında zemzem pınarı Ayrılamam kara donlu Beyttullah . Kimisi al giymiş kimisi salında Kimisinin gözü dünya malında Kimisi de halı almış dalında Ayrılamam kara donlu Beyttullah Elveda elveda çıktım içinde Yıka beni günahım da sucumda Medine’ye gitmek ister göçümde Ayrılamam kara donlu Beyttullah

17

Veriliyor emir gongamiz başa Vilâyet Kırşehir şirket Aktaşa EIveda eyledik o kutlu taşa Benim gözüm kara donlu Beyttullah Salim güzel sürer Bahattin Uslu Ayrıldık Mekke’den gönlümüz yaslı Medine dağları göründü puslu Elveda ey kara donlu Beyttullah CĐHAN SULTANI Hacı Ali Ihsan kitaba bakar Tatlı dillerinde feyzi nur akar Medine şehri de mis gibi kokar Geliyoruz iki cihan sultanı Medine şehri nur gibi yanar Gelmiş has melekler üstünde döner Yüzer evliyalar gölünde kanar Geliyoruz iki cihan sultanı Seni has yaratmış yaradan ezel Yaratmamış senin gibi bir güzel Kutbu gavsil azam içinde gezer Geliyoruz iki cihan sultanı

18

Seni çok severim hem yanar içim Çoktur isyanım günahım suçum Bağladım bagajım yükledim göçüm Geliyoruz iki cihan sultanı Cenabı Allah’a bağlı özümüz Seni görmek ister iki gözümüz yanına varmaya yoktur yüzümüz Geliyoruz iki cihan sultanı Cümleyi yaratan Cenabı Gafur Dilersen bizleri edersin mağfir Geldi ümmetlerin sende misafir Geliyoruz iki cihan sultanı ÂŞIK HASAN'IN Ç ĐÇEK DAĞINDA B ĐR HOCAYA DEY ĐŞĐ Evliyalar pirler durur başında Nur damlıyor kirpiğinde kaşında Gitti benim hocam yüz on yaşında Doldurdun çileni uhraya götür Aliyyül Şazsal bu zatın adı Durur selamına müftüler kadı Düşürdün peşine Çorum, Yozgat’ı Topla müridini mahşere götür

19

Dokuz yüz elli bir nisan hayırlı bahar Bir cuma gününde ol leyli nehar Seni arzuluyor Mucur Kırşehir Đste müridini yanına getir Her daim dostuna ederdin Pazar Evrakın semayı çark edip gezer Mahzenli köyünde bir garip mezar Vardım benim hocam orada yatar Dolaşır ervahın cennet bağında Gelmiş has melekler durur sağında Nur gibi yatıyor Çiçek dağında Vardım benim hocam orada yatar Ervahın ezelden geçmiş kaleme Çıkmadı ağzından kötü kelime Varıp kavuşanda Fahri âleme Aşık Nebioğlu’ndan bir selâm götür Arif olan bu sözümü anlaya Eller ata binsin ben de kağnıya Varıp kavuşunca yüce Tanrıya Şaşkın NEBĐOĞLU’ndan bir selâm götür.

20

DĐNĐ DESTANLAR Mümin olan çeker cefa Dünyadan istemez sefa Gani Muhammed Mustafa Serverimiz Ahmet gani Allah’a ederim şükür Dilinden düşürmem zikir Gani Sıddık Ebubekir Gani Đslam piri gani Adalete hükmü geçer Haklıyı haksızı seçer Önünden hem devlet kaçar Gani Ömer ül Faruk gani Dünyaya tek gelir bazen Ruhunu bir bir dizem Kelâmı Kadimi yazan Gani Hafız Osman gani Hayberin kapısını söken Kesip devin kanın döken Düşmanın boynunu büken Gani Ali Haydar gani

21

BAŞKA Aşıkların düşer aşka Gösteren sözüme keşke Dünyada çok yeyin at var Ali’nin düldülü başka Yedi tabak durur tamu Aşıkların artar gamı Dünyada var nice cami Kebenin beyti başka Đşlemen günahı kebir Sıkar seni yarın kabir Dünyada çok ehli sabır Eyyubun’da sabrı başka Eyleme kendine yazık Dünyada çok elmas yüzük Ahiret için topla azık Süleyman’ın mührü başka Cümleyi yaratan Huda Rızkımızı verir gıda Dünyada çok güzel seda Davut’un sedası başka Gelir bahar gider yazın Topla kendini sen hazin Dünyada çok nice mezin Bilalin de sesi başka

22

Nice erkek nice hatun Alınmaz dünyada satın Dünyada çok Sıtkı bütün Ebu Bekir sıktı başka Önümden hem cinler kaçan Haklıyı haksızı seçen Dünyada çok hükmü geçen Ömer’in de adli başka Yarattın bütün alemi Yazı yazan çok kalemi Yarattın hafız kelamı Osman’ın kuranı başka SÖYLEME Yakın kaldı aşan beli Bir gün solar gonca gülü Küfre alışan dili Dilim var diye söyleme Nice söylemiş bu sözü Allah’ına döndür yüzü Zinaya seyreden gözü Gözüm var diye söyleme Anan baban aslı toprak Solar dalda düşen yaprak Akıbet götürür toprak Malim var diye söyleme

23

Mümin olan çeker cefa Dünyada istemez sefa Secdeye deymeyen kafa Kafam var diye söyleme Rükuya inmeyen beli Bilmiyor gittiği yolu Harama alışan eli Elim var diye söyleme AŞIK HASAN'IN CUMA NAMAZINI ÖVMES Đ Bülbül aşık gül icin çeker zârı Canım aşık Ahmed’i görse bari Muhammed seven mevlânın yâri Ver salâvat mübarek cuma günü Al abdesti namaz kılmaya alış Gece gündüz yatıp oturma çalış Müşkül işlerini Allah'a danış Ver salâvat mübarek cuma günü. Uyuma uyan sen gözünü aç kişi Gece gündüz aksın gözünün yaşı Tamuda kurtarmak istersen başı Ver salâvat mübarek cuma günü.

24

Cuma günü kabul olur dilekler Al abdesti beyaz olsun bilekler Gökyüzünde saf saf olur melekler Kıl namazı mübarek cuma günü. Oku ihlâs içerine nur saçar Yeryüzünden cinler periler kaçar Sekiz cennetin kapısını açar Kıl namazı mübarek cuma günü. Cuma namazıdır hem farzı ayın Açık HASAN der ki ederim yayın Cumayı kılmayanlar olur hain Kıl namazı mübarek cuma günü. AŞIK HASAN'IN DÖRT MELE ĞE SÖYLEYĐŞĐ Sen yarattın insi cinsi hem melek Künfeyekûn elinde edersin helâk Gökten yere vahiye indiren Melek Cibril’i emini ben bilmez miyim? Bir melek rahmete edersin memur Hem dolu yağdırır hem gıcı yağmur Dilersen yerleri edersin mamur Mikâil uluyu ben bilmez miyim?

25

Ol melektir rüzgar yerini tutan Dilersen dağları taşları atan Kum Savurup tozu toprağa katan Đsrafil uluyu ben bilmez miyim? Ol melektir gelip canlar alan Ciğerlere takıp pençeyi salan Haziran bir günde nice can alan Azrail uluyu ben bilmez miyim? Sen yarattın insi cinsi Adem’i Çoğalttın Ademle şenlik alemi Yaratmışsın levhi mahfuz kâlemi Halk eden Süphanı ben bilmez miyim? Ademi halk ettin topraktan Hûda Musa kelamına vermiştin seda Aç kurtlara verin kudretten gıda Halk eden Hâliki ben bilmez miyim? Dört kitap gönderdin dördü de ulu Hepsinden bizim Kura’n sevgili Ol Kurâ’nı okur Muhammed Ali Şahı vilâyeti ben bilmez miyim? Dört yârı var biri Hazreti Ebubekir Dilinden düşürmez tespihi zikir Ham dolsun Allah’a ederiz şükür Sıdkıyle Sıddık’ı ben bilmez miyim?

26

Đkinci yaridir Faruk’u azam Eşkeare çıkardı okurdu ezan Osman’ı hayadır Kuranı yazan Ömer’i Osman’ı ben bilmez miyim? Sen yarattın yüce,yüce dağları Çiçek açan mor sümbüllü bağları Düşünelim bizler ölen sağları Ensemde eceli ben bilmez miyim? Bu dünyada çekme hasret aşkını Olmuşum dünyanın meyus şaşkını Allah yargılasın HASAN coşkunu Emreden Huda’yı ben bilmez miyim? AŞIK HASANIN ŞU DÜNYA ÜZERĐNE SÖYLEYĐŞĐ Şu yalan dünyaya ben niye geldim Yaramı sarmaya bal bulamadım Semayı süzdüm pervaz eyledim Üstüne konacak dal bulamadım Bir zaman yürüdüm gezdim çöllerde Yüce dağlar aştım nice bellerde Đlhamı aradım gonca güllerde Çırpınıp yüzecek göl bulamadım

27

Gezmedim dünyada hiç altım atlı Derdim çok ahbaplar gayette gatlı Dünyada üç nesne var her şeyden tatlı Aradım başka tat bulamadım Savum salat Kuran oku sökülür Gökteki melekler yere dökülür Semanın yüzüne bir nur dikilir Sini üstün okudum sât bulamadım Bin iki çiçekte alan arılar Döner çarkı felek sinyal harılar Bir şehre vardım yanar parlar Aradım içinde yat bulamadım Okudum bir levha bir yeşil yazı Herkes sevdiğine etmez mi nazı Bin koyunu emer bir kara kuzu Onu doyuracak süt bulamadım Bu yalan dünya kimseye kalmaz Tövbekar olanlar şeytana uymaz Bir nesne vardır yutar hiç karnı doymaz Önüne atacak ot bulamadım Đbret ararsan bir bak mezara Ecel gelmiş seni almış hızara Dökülmüş meyveler bütün pazara Aradım içinde tut bulamadım

28

Yürü aşık HASAN yoluna yürü Çıkmışsın meydana dönemen geri Şimdiki kadınlar tanımaz eri Kafasına uygun çift bulamadım AŞIK HASAN, KOCALIK – GENÇLĐK ÜZERĐNE BĐR ŞEY SÖYLERMĐSĐN?DEYĐNCE ALDI AŞIK HASAN Geldi kocalık, gidiyor gençlik Yoruldu damarlar, kalmadı güçlük Yok ise koynunda biraz da harçlık Avuç açıp namı dara kul olun Ahbapların bakmaz olur yüzüne Oğlun kızın kulak asmaz sözüne Bir melüllük gelir senin özüne Geçmez olur akçan, altın tunç olur Yavaş yavaş sızı iner dizine Đtibar eylemez kimse sözüne Bir duman çöker kara gözüne Engin yüksek, dere tepe düz olur Zanneden ki yalan dünya bir deniz Karışır yüzlerin, kararır beniz Derler ki bu koca söylüyor yanız Tatlı dilin gayet acı söz olur

29

Tövbekâr olurda ağlar suçuna. Bir beyazlık gelir siyah saçına Bir gün kavuşursun ölüm göçüne Geri dönmez, ebediye göç olur Orda sorarlar namazı orucu Bulguru beğenmez, yerdin pirinci Demir topuz ile gelir vurucu Dünya geniş, kabir sana dar olur Tutmazdın orucu, yük idi sabır Kılmazdın namazı, günahı kebir Eşerler sana bir derin kabir Abdest namaz beynamaza ar olur Aşk Hakkın vergisi, hiç değil soyda Efendi şehirden olur, yiğitler köyde Güzel ahlâk ararsan bir temiz huyda Koç yiğitin gayet katı gözü olur Đlmi ledün olan bilirim ferdi Herkesin kendinde, bilinmez derdi Gayet sadık olur yiğidin merdi O yiğit de her anadan az olur Bu yalan dünyaya kimse doymadı Hakkın âşıkları varıp uymadı Sultan Süleyman’ı bile koymadı Herkes kocar, yalan dünya kız olur

30

Aşık HASAN der ki aklen eremem Tahsilim yok, ileriyi göremem Utanırım ben kapına varamam Bir kulun da Hak yanında yüzü olur AŞIK HASAN'A : «SEN GÜZEL Đ ÇOK SEVERMĐŞSĐN» DEDĐLER ALDI ÂŞIK HASAN ŞÖYLE DEDĐ : Soğuk çeşmelerin akar buz gibi Nice bellerini açtın düz gibi Hep bir boyda gelinlerin kız gibi Nice kara gözlün var Çiçekdağı Bilmem Fakılı’dır, bilmem Köçekli Salıvermiş mor saçları saçaklı Koç yiğit istiyor eli bıçaklı Nice selvi boylun var Çiçekdağı Tevellüt onsekiz, sinim geçiyor Al yanak üstünde benler seçiyor Gayrı güzeller benden kaçıyor Nice selvi boylun var Çiçekdağı Cenderözü Deliceye katışır Aşk olan ciğerler yanar tutuşur Top kekilli güzellerin yetişir Seçme güzellerin var Çiçekdağı

31

Delice ırmağı Tuzla, sekili Đpek saçlar ince bele dökülü Yel estikçe yalabıyor kekili Nice huri güzellerin var Çiçekdağı Aşık HASAN der ki neye yararım Aşk elinde yoktur benim kararım Güzellerin güzelini ararım Đlmi ledün gayıbı ricalin var Çiçekdağı HACI ZEL ĐHAYA Aşık Hasan'ın eşi H. Zeliha vefat ettiği gün kızları analarını yıkayıp getirdiler. «Baba anam gidiyor hellallaş» dediler. Aşık Hasan'da «Açın yüzünü de göreyim» dedi. Açtılar ve Aşık Hasan şöyle dedi: Đncitmen hanımlar siz usul soyun Teneşir tahtasının üstüne koyun Allah’ı severseniz çok temiz yuyun Fanide uhraya çok selam götür. Meryem ana nazlı kızların başı Yundukça parlamış kirpiği kaşı Yolunu bekliyor musalla taşı Musalla taşına çok selam götür

32

Eler yalan dünya ince eleği Kabul olur kullarının dileği Gelince yanına sorgu meleği Đncitmesin seni çok selam götür. Çok ilaç hap yuttun yaktın içini Bağladın bagajın sardın göçünü Ulu Mevla af eylesin suçunu Mağfiret sahibi çok selam götür. Bin üçyüz yirmi sekize düştük yaşını Kimseye güvenmezdin burda koydun eşini Pehlivan pazını mermer döşünü Sıkmasın kabristan çok selam götür. Elli beş sene bir arada duruştuk. Bazı dövüştük bazıda barıştık Ayrılık göçüne şimdi karıştık, Göçtü dost kervanı çok selam götür. Üç oğlum var sekiz kızım dünyada Çok gezdirdim Kayseri’de Konya’da, Sildiler ismini büyük künyede. Göçtü dost kervanı çok selam götür. Arif olan bu sözümü anlaya Eller ata binsin bende kağnıya Varıp kavuşunca yüce Tanrıya, Dertli Nebioglundan çok selam götür

33

Đncittin kalbimi gönül hoşum yok, Uçtu yavru şahin elde kuşum yok Seksenin de yetim koydun eşim yok Eşsiz olanlara çok selam götür. Aklı olmayanın fikri eremez Cahil kimse ileriyi göremez Eşsiz olan yuvasına giremez Eşsiz olanlara çok selam götür. Aşık HASAN bu sözlerin uydu mu? Yalan dünya hiç kimseye koydun mu? Aldın gittin kara topak doydun mu? Sahibi toprağa çok selam götür. AŞIK HASAN'IN E ŞĐ HACI ZEL ĐHA, AŞIĞA «BĐRŞEY SÖYLEDE AĞLAYIM» DED Đ Mahşer günü davacıyım kaderden Güldürmedi beni gamdan kederden Bu dert bana miras kaldı pederden Yaktın oylum oylum, aldın dert beni Allah'ı severim, yanık özüm var Secdeden ayrılmaz iki yüzüm var Sekiz tane bir çift körpe kızım var Yaktın oylum oylum aldın dert beni

34

Utanırım namusum var arım var Ah çekerim fuanım var, zarım var Kıymet bilmez bir vefasız yarim var Yaktın oylum oylum aldın dert beni Allah'ı severim güzel huyum var Nebioğlu’yum, silsilem var, soyum var Yurdum yayla bir dövüşken köyüm var Yaktın oylum oylum aldın dert beni Yalan dünya hiç tadına tatmadım Bir dertli bulupta derdimi katmadım Ömrüm geçti hiç gailesiz yatmadım Yaktın oylum oylum aldın dert beni Yalan dünya ne tadın var ne tuzun Belirsiz olmuş baharın yazın Dünya malın olsa beş arşın bezin Yaktın oylum oylum aldın dert beni Ecel seni arar bulur pazarda Kimi gözde gider kimi nazarda Sırat köprüsünde korkum mezarda Yaktın oylum oylum aldın dert beni Geycek köyü kırlangıca yaslanır Yükseğinde yavru şahin seslenir Namaz kılmayanın kalbi paslanır Yaktın oylum oylum aldın dert beni

35

Her yiğit gurbet ele yaslanmaz Tevhit okuyanın kalbi paslanmaz Deli akıllanır huysuz uslanmaz Yaktın oylum oylum aldın dert beni Yalan dünya sende doydum bezerim Derdim çoktur bir deftere yazarım NEBĐOĞLU’yum dağ başında gezerim Yaktın oylum oylum aldın dert beni HAK ĐKAT ŞEHRĐ Hakikat şehrine vardım bir gece Okunur ezan görünmez hoca Minareler vardır yüceden yüce Sıddık’ı ezanı buldum orada Hakikat şehrini herkes umar Kâlbi açık olan gözünü yumar Adalet kânidir Hazreti Ömer Faruk’u Azamı buldum orada Hakikat şehrinde duydum bir ezan Mevla’sını bulur sıtkınan gezen Hazreti Osman kuranı yazan Hafızı Kelâmı buldum orada

36

Hakikat şehrini çok sevdim gayet Okudum semayı hep ayet, ayet Elinde Zülfikâr şahı vilayet Hazreti Ali’yi buldum orada Hakikat şehrine sıtkınan bakan Aşkın ateşidir kalbine çakan Kerbela çölünde al kanı akan Hazreti Hüseyin buldum orada Girince harbe bilirdi fendi Yarım gök gibi gürlerdi kendi Elinde teberi ol Kâbe bendi Müslüman Turabiyi buldum orada Sunar katipleri tutardı diri Girdiği harplerde dönmezdi geri Peygamber emmisi pehlivanlar piri Hazreti Hamzay’ı buldum orada Sağ kolu sol kolu hem şehit düştü Aşkın şarabını orada içti Kafasız gövdesi semaya uçtu Caferi Tayyar'ı buldum orda Aşık HASAN derki söylerim kelâm Gelin ruhuna verelim selam Đki cihan serveri ol fahri alem Hazreti Muhammed'i buldum orda

37

HAYIR ÖĞÜTLER Dinleyin ihvanlar size bir öğüt Kavağın yanına dikmeyin söğüt Kendini zannetme benim koç yiğit Gemiyi engine salsan olmaz mı? Neler geldi geçti bu bir âleme Kimseye söyleme kötü kelime Lehvi mahfuzda yazar kaleme Lefteki künyeni bilsen olmaz mı? Acep Sait misin yoksa da Şahı Utanıp Allah’dan düşünsen Hakkı Şu yalan dünyada kim kaldı bâki Tek tek gidenleri görsen olmaz mı? Millet tamah oldu, toprak tatlandı Yaya yürüyenler şimdi atlandı Đyi adamlar kötü söze katlandı Kalbindeki kini silsen olmaz mı? Mahşer günü mahkemeye takılın Yok mu herif senin fikrin akılın Burda kalır bütün tarlan tahılın Hazan yatanları görsen olmaz mı? Genç koca demez bakmaz yaşına Bir gün acı katar tatlı aşına Mirasçılar hep toplanır başına Sinine söveni görsen olmaz mı?

38

Çağırsan herif sulha uymuyor Söz ayağa düşmüş kimse duymuyor Dünyayı versen gözü doymuyor Kanaat ehlinden olsan olmaz mı? Yirmi sözünün de birisi sayı Arpayı satar alır besler al tayı Şeker veresiye kaynatır çayı Tarhana aşını içsen olmaz mı? Düz pantolon giyer astarsız ceket Farz olsa ömründe vermez hiç zekat Kulüp içer aratır içemez paket Köylü sigarası içsen olmaz mı? Bir sigara yakar da ağızlığa takar Tütünü tükense göğsünü kakar Eliyle görerek parasını yakar Kârını ziyanını bilsen olmaz mı? Sulanır gözleri sallanır başı Đçer sigarayı hırılar döşü Yaşı kırk olmadan göremez işi Ciğeri kopanları görsen olmaz mı? Đçmeyin ihvanlar rakı ile şarap Ahirette dünyada olursun harap Karışır bir gün olunca türap Sual soranları bilsen olmaz mı?

39

Kaldırır şişeyi başına diker Beş dakika keyfi zor hoplayıp çeker Çoluk çocuk evde boynunu büker Günahı kebiri bilsen olmaz mi? Oynamayın kumar yemeyin haram Öldürüp malınızı olursun verem Đyi olmaz sinene açılan yaran Tövbe edip ıslâh olsan olmaz mı? Çalışın ihvanlar okuyun ilim Cahillik başına bir büyük zulüm Her saat her dakika hazırdır ölüm Virane evleri görsen olmaz mı? Yemeyin haramı etmeyin zina Temel çürük olur yıkılır bina Yalan dünya derler aldatır fena Bugün var,yokluğu bilsen olmaz mı? Palazı bulmazken beğenmez halı Giymiş bir palto dik durur dalı Teli tırman söker daraltır yolu Sevabı günahı bilsen olmaz mı? Đhtiyar amcan ne işe yarar Uzatmış sakalını hiç durmaz tarar Para ile gizli şahitlik arar Vaden tamam olsa ölsen olmaz mı?

40

Aşık HASAN der ki vay bize yazık Yolumuz uzaktır alalım azık Kertenin başına tam geldi kazık. Bir kılın üstünde görsen olmaz mı? HĐCAZ YOLUNA DEVAM EDEN TURNALAR Gece kalktım bir çift turna havada Aşkı çoktur yatamamış yuvada Şaşırmış yolunu arar ovada Doğrulun kıbleye gidin turnalar Birisi düşmüş gidiyor başa Dokunuyor sesi dağlara taşa Açtı Kırlangıçtan Hacibektaşa Veliyullaha selâm edin turnalar Hacıbektaş’tan destur alın durmaya Hilâl gibi yazı yazar parmağa Aşın Avanos’ta Kızılırmağa Ürgüp’ün üstünde dönün turnalar Yükselin semaya yalvarın hakka Niğde ovasında eğlenmen daha Uğrayın Borda Kuddusi şaha Benim selamımı verin turnalar

41

Şah himmet eylesin isten dileği Açı verin çifte hanın döleği Geçin pozantıdan uğran güleği Tarsus’un kıyına konun turnalar Âşıklar sever Mim, ile Kafi Yüreğinden gitmez Allah'ın hayfı Görürsün Tarsus'ta ashabı keyfi Onlara selâmım verin turnalar Kalemim yok ki yazsam kaç satır Tarsus ırmağında bir aslan yatar Koca Adana’ya selamım götür Kavsi azamı bulun turnalar Osmaniye gavur dağın başında Hökkeş baba Đslahiye düzünde Zikredin göğün yüzünde Halep’in kıyına konun turnalar Halep’ten ayrılır Bağdadın yolu Tarikatım nakşı Halidi kolu Kerbela da yatan şehitler ulu Hüseyin’e selamımı verin turnalar Alalım abesti idelim guslü Farzdır mümine adet usulü Acemistan Bağdat ile Musul’u Doğruldun yolunu Şama Turnalar

42

Cami Ümmiye de Hüseyin’in başı Akar aşıkların gözünün yaşı Kudüs’ü şerifte muallak taşı Mescidi aksa da inin turnalar Arabistan çölü bir ıssız ova Ne saz bitermiş ne kamış kova Cidde’de yatıyor Hazreti Havva Anamıza selam edin turnalar Süzülünce turnam dürersin arşı Uğran Medine'ye Bedesten çarşı Hacılar döndü de,siz varın karşı Aşık Hasan yorgun deyin turnalar Selam edin Hamza ile Talhaya Beyttullah Perdesi oradan balkıya Takın elinizi yeşil halkaya Aşık Hasan gelsin desin turnalar Dolanın Beytullah’ın sağından geçin Zemzem kuyusunun suyunu için Arafat dağının başından uçun Orda Lebbeyk deyin dönün turnalar Kudretten bir deve var bozular Aşkı olanlar burada ağlar sızılar Deyin asık Hasan seni arzular Sunun arzuhalimi Hakka turnalar

43

Ağır uçan turnam yoksa hastasın Mekke Medine’ye giden postasın Selam et Muhammed bizi istesin Aşık HASAN dargın deyin turnalar HAZRETĐ HÜSEYĐNE NAAT Kerbelâda niçin vermedin suyu Dişi inci,selvidir anın boyu, Kendi nergis güle benzer yüzleri Kara kan oldu Hüseyin'in gözleri Haricisin utanmaz mısın kefer Kerbelâda niçin eyledin sefer Ali’nin oğludur emmisi Cafer Bulamazsın yarın derdine zafer. Nasıl kıydın Muhammed’in âline Uydunuz siz kör şeytanın faaline Aldanıp bu dünyanın haline Kerbelâda niçin eyledin sefer Hüseyin yürüdü yetmiş er ile Abdullah’ı koydu yerine Kastettiler şah Hüseyin’in serine Merdi Meydan Murtazasın ya Hüseyin

44

Kerbelâda geldi Hüseyin durdu Emreyledi yarenler çadır kurdu Emir Ubeydullah Hüseyin’i gördü Sen şehidi Kerbelasın ya Hüseyin Übeydullah Emir okudu sefer Çıktı ileriye çavuşlar nefer Alinin oğludur emmisi Cafer Fatma’dan yadigârsın ya Hüseyin Vermediler bir içim suyu cuhut Ol yetmiş kişi hep susuz şehit Yalnızca arada kaldı Seyit Sen yetimi Kerbelâ’sin ya Hüseyin. Yezidin ettiği böyle mi kala Dostların ağlayıp düşmanların güle Emmin Hamza,Cafer imdada gele Sen garibi Kerbelâ’sın ya Hüseyin. Yezit melun Suyun yolun bağladı Susuzluktan ciğerlerin dağladı Dedeni sevenler Sana ağladı. Sen susuzu Kerbelâ’sın ya Hüseyin. Gaziler sultanı atından düştü Cebrail dayanamayıp göklere kaçtı, Azrail bu işe bakınca şaştı Sen şehidi Kerbelâ’sın ya Hüseyin

45

ĐLHAM ALIR Gündüz hayal ile gece düş ile Dolaşırım bir güzelin peşine Suriye dağlarının çıksam başına Dağlar secde eder bel ilham alır Şam’dakileri konuşur mert ile Öldüm gittim bir güzelin derdine Filistin dağları geçsem, Ürdün’e Yaklaştı yolumuz yol ilham alır Gökler gürüldeyip şimşek çakınca Sel çağlayıp derelerde akınca Güzelin gözüne Sıtkı bakınca Dudak şekerlenir bal ilham alır Şam’da yatar Hüseyin’in başı Akar aşıkların gözünün yaşı Kudüs’ü şerifte muallak taşı Sürsem yüzlerimi yüz iham alır Arzularım seni her dakka saat Nefsi emvali ile ederim cihat Hazır ol vaktine fahri kainat Yaklaştı yolumuz yol ilham alır

46

Ziyaret ettik on dergahı tekkeyi Meylim yoktur dünya malı zıkkiye Hareket etti yongamız gitti Mekke’ye Cidde dağlarında bel ilham alır Cümleyi yaradan cenabı Allah Ben seni severim sıtkınan vallah Mekke’den de kara donlu Beyttullah Dolanır etrafını kul ilham alır Mekke şehri de şehirlerin başı Aktı gözümüzün kan ile yaşı Altın oluk, hacerül esvet taşı Kullar yüzün sürer taş ilham alır Beyttullah beytül mamur zümreden Hak nasip etti seyrettim durmadan Onların meyvesi doğru hurmadan O hurmayı yiyen aşk ilham alır Beytullah’ın üstüne nur dikilir Hacıların dileyi göğe çekilir Gökteki melekler yere dökülür Sevinir türaplar tur ilham alır Çekildi gözüme orada bir hat Dinleyin sözümü sizde ehli zat Müzdelif,mine de sultan Arafat Hu çeker kulların hay ilham alır

47

Arafat dağının çıktım başına Seyir ettim toprağına taşına Onların sevinir gider hoşuna Sevinir kulların hoş ilham alır Burcu burcu kokar gonca gülleri Bülbül gibi kuran okur dilleri Hicaz karakolu tepih çölleri Yürüsem yollarda kum ilham alır Hayber kalesinde aldım bir koku Severim Muhammed’i cenabı hakkı Şu yalan dünyada kim kaldı baki Dünya da fanidir hal ilham alır Aşık HASAN derki söylerim sözü Aşıkların hakka bağlanır özü Đnşallah yaradan affeder bizi Nice ibret vardır göz ilham alır.

48

AŞIK HASAN KAYSER ĐDEN GELĐRKEN KABADURAK VĐRANESĐNE UĞRADI. ŞU VĐRANEDEN SORUYUM NE ZAMANDAN BER Đ YATIYOR? ALDI AŞIK HASAN aşık Kayseri’de bindim idi trene Makinistler el atıyor frene Gelirken yolum düştü de örene Sordum:dedi yalan dünya boşumuş aşık Ne idi dünyada senin nazarın Var mıydı çarşın,hanın,pazarın Kalmamış içinde bir tek gezerin Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Fikrim ince derin kuyu kazardım Kâtib idim hep malımı yazardım Ölmem sanır bu dünyada gezerdim Geçti:dünya ele geçmez kuşumuz aşık Bu dünyada sende kaçıp kopardın Doğru gider yoksa yolda sapardın Đslam mıydın hangi dine tapardın Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Yaşım küçük ölüm yoktu hesapta Tüccar idim davarlarım kasapta Dinim Đslam kendim ali mezhepte Ölüm:yakın göz üstünde kaşımış

49

aşık Var mıydı meydanın sinin bakırın Yayılır mı atın deven nahırın Var mıydı senin evlerin ahırın Dedi:sorma yalan dünya boş umuş viran Sulu mülküm başıma idi konağım Kahpe felek viran etti dünağım Çifte gelinli de akça konağım Geçti:dünya ele geçmez kuş umuş aşık Kürt müydün, Çerkez miydin, Tatardın Dertli bulsan sen derdini katardın Ne zamandan beri burda yatardın Dedi:sorma yalan dünya boş umuş viran Alim idim hem okurdum ilimi Kimselere eylemedim zulümu Bilirim Aşık ben Yavuz Selimi Geçti:dünya ele geçmez kuş umuş aşık Var mı burda silsilende soyunda Konu komşu hoşnut muydu huyunda Harap olmuş eser yoktur köyünde Dedi:sorma yalan dünya boş umuş viran Burada meleşir yatardı yozlar At deve doluydu gördüğün düzler Cesur koç yiğitler gelinler kızlar Geçti:dünya ele geçmez kuş umuş

50

aşık Kıblegaha dördermişler yönünü Konu komşu baş koymuşlar yanını Azrail’e nasıl verdin canını Dedi:sorma kara bağrı taşımış viran Ağrıdı başım ben oldum hasta Kasmin kardeşlerim hep kaldı yasta Bir emanet kuş uçtu gitti kafeste Ölüm:yakın göz üstünde kaşımış aşık Şu yalan dünyada ben miydim derdin Yıkılmış mezarın haraptır yurdun Şu fani dünyada ne kadar durdun Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Anamdan doğdum dünyaya geldim Çok zaman ağladım az zaman güldüm Dünya yalanmış ben şimdi bildim Geçti:dünya ele geçmez kuşumuş aşık Dedim viran harap olmuş yapınız Ne tarafa açılırdı kapınız Var mıydı malın mülkün tapunuz Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Benim idi şu gördüğün yazılar Atlar kişner develerim bozular Sorma aşık kemiklerim sızılar Geçti:dünya ele geçmez kuşumuş

51

aşık Dedim viran yayla mıydın yurt muydun Đşe yarar yiğit miydin mert miydin Köylü müydün Türkmen miydin Kürt müydün Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Viran derki:yayla değildim yurt idim Bin atlıya at katacak mert idim Babam Türkmen idi anam Kürt idi Geçti dünya ele geçmez kuşumuş aşık Dedim viran harap olmuş taşların Var mıydı ahbabın,dostun,eşlerin Acep kaça basmış idi yaşların Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Viran derki:harap olmuş taşlarım Burma bıyıklarım,çatık kaşlarım Otuz bire girdi idi yaşlarım Geçti:dünya ele geçmez kuşumuş aşık Dedim:viran baykuşların ötüşür Seni gören ciğerlerde tutuşur Top kekilli güzellerin yetişir Dedi:sorma yalan dünya boşumuş viran Viran derki evliyam var erim var Burgaz ovasına benzer yerim var Hacı Bektaş veli gibi pirim var Geçti:dünya ele geçmez kuşumuş

52

viran Koç yiğitler şahı nahlar kolumda Kızıldağı yayla idi solumda Büyük şehir idim Bağdat yolunda Geçti:dünya ele geçmez kuş umuş viran Viran derki:ben viran kastım var Evliyalar namaz kılar postum var Aşık HASAN gibi garip dostum var Geçti:dünya ele geçmez kuş umuş KABE ĐLAH ĐSĐ Beytullah perdesi kara Ciğerimde vardır yara Aşık oldum ben o yare Gördüm elhamdülillâh Altın kubbedir başında Nur doğmuş her köşende Hacerûl Esvad taşında Öptüm elhamdülillâh Safada Mervede koştum Dolanıp ben de şaştım Abu Zemzem sular içtim Kandım elhamdülillah

53

Rüyamda gördüm düşte Elden evvel girdim başta Altın oluk yeşil taşta Kıldım elhamdülillah , , Beytullah’ta siyah perde Bey tül Mamur yeşil nurda Lebbeyk çağırmıştım burda Gördüm elhamdülillah Meyveleri hurmada Seyir eyledim durmada Yapısı yeşil zümrede Gördüm elhamdülillah Hacılar göğe çekilir Miski amberler ekilir Üstüne bir nur dikilir Gördüm elhamdülillah Arafat’ın döşünde Misk kokuyor taşında Bir mihrap var başında Kıldım elhamdülillah

54

KARANLIK KAB ĐRE GĐR DĐYECEKLER Gelir yakanı toplar bir Arap Karışır toprağa olursun turab Eğer içmiş isen rakı ile şarap Zakkum ağacını sor diyecekler Müminler cennette yerini umar Kalbi açık olan gözünü yumar Eğer oynar isen iskambil kumar Cehennemde papazı bul diyecekler Dumanlı başımın hiç gitmez pusu Silmedin kalpteki karalı pası Anaya babaya olursam âsi Gayya kuyusuna gir diyecekler Kılmadın sünneti terk ettin farzı Beynamaz çiğneyip gezersin arzı Azrail kafana vurunca gürzü Karanlık kabire gir diyecekler : Orada sorarlar namazla oruç Bulguru beğenmez istersin pirinç Azrail boynuna vurur bir kılıç Gel kendi yaranı sar diyecekler Kılmadın farzı terk ettin sünnet Kâfire cehennem mümine cennet Okunur künyeye ey âsi ümmet Evrakın boynunda bil diyecekler

55

Gel aşık HASAN kötü huyun boşla Oku tevhidi sen,şeytanı taşla Geçirme vaktini her daim beşle Beş vakit namazı kıl diyecekler DESTANI KAYSER Đ Sana diyom sana koca Kayseri Üstünde Erciyes koç gibi Cuver Başında da canavarlar eğlenmez Semada bulutlar birbirini kovar Başından gitmez kışı boranı Şimdi hafızlar okur kuranı. Erzurum’da Ankara'da treni Her tarafa Đşler tellerin gördüm Sazlık ovalıktır pek geniş arsa Geçer tüccarların Erzurum Karsa Dünyada misalim şu yeşil Bursa Çırpınır ördekler göllerin gördüm Çoktur âlimlerin okurlar dersi Gayetten şen olur çıktığı kürsü Đnsanları güzel yüzleri nurlu Đbadet ehli alimler gördüm Güzel fabrikalar işler çalışır Bütün âlimler burdan alışır Küçükleri büyüklere danışır Gayet adaletli hallerin göndüm

56

Aşık HASAN Kayseri’ye söz atmaz Ehli takvaların çalışır yatmaz Kayseri şehrine bir şehir yetmez Ahlâklı yumuşak pirlerin gördüm AŞIK HASAN KIRLANGIÇ DA ĞININ YAŞINI SORDU aşık Kırlangıç dağının sordum yaşını Güneşte parlatmış çakıl taşını Açsam ağzını da saysam dişini Silsilen nerde bildir kırlangıç dağ Kırlangıç dağıdır birdir yaradan Dertlilere derman verip aradan Ben bir yüce dağım burda sıradan Silsilemle Garbı döver dururum aşık Kırlangıç dağının sordum sinini Gezdim koyakların gördüm inini Haritalarda vermiş onun ününü Silsilen nerde bildir kırlangıç dağ Budak eteğimde Geycek döşümde Eser poyraz eksik olmaz başımda Bir bilen var sual eyle yaşımda Silsilemi bilen yüce Tanrıdır. aşık Obruk köyü alır poyraz yelini Mor sümbülü çiğdem tutmuş belini Açamadım senin gönül dilini Seni meth eyleyip öğem kırlangıç

57

aşık Kayaların benzer saraya köşke Biter lale sümbül kokusu başka Ne kadar deli olsa getirir aşka Kokar burcu burcu gülün kırlangıç aşık Doğun Burnağıl, cenubun Tatar Aşıklar derdine derdini katar Üstünde mezarlı evliya yatar Kokar burcu burcu gülün kırlangıç aşık Sen bir yüce dağsın bilirsin Hakkı Kendine yar ettin HASAN aşık’ı Mekke Medine’den getirir koku Kokar burcu burcu gülün kırlangıç. KIRŞEHĐR DESTANI Ahi Evranı Veli bağrında yatar Şakır dallarında bülbüller öter Her tevir güzel meyvesi yeter Çekilir semaya telin Kırşehir Şıh Süleyman Veli Horasan piri Aşık Paşa gibi saklarsın eri Koç yiğit meydanı evliya yeri Gayetten güzeldir yerin Kırşehir

58

Meleşir boz koyun Malya Çölün var Ötüşür turnalar Seyfe gölün var Kayseri'den Erzurum’a yolun var Her tarafa gider yolun Kırşehir Selvi kavakların göğe uzanır Lâle sümbülün mor menekşe düzenir Yaz gelince gonca güle bezenir Kokar burcu burcu gülün Kırşehir Nice âbideler Selçuk’tan kaldı Her zaman ağladı ne zaman güldü Kırşehir başına nice iş geldi Sarılmadı yaran senin Kırşehir Nice evliyan var nice erin var Nice mürşit geçti nice pirin var Cennete misali güzel yerin var Gayet nur gûzar yerin Kırşehir Đçinde de çağlar ağlar özleri Kudretten hem sürmeli gözleri Halı dokur Kırşehir kızları. Dökülür pazara halın Kırşehir Kalenin başında mektebi okur Döner yavru şahin bülbüller şakır Kızları gelinleri hep halı dokur Geçer Ankara'ya yolun Kırşehir.

59

Çiçekdağı, Mucur, Kırşehir,Kaman Çok güzel yetişir kaşları keman Koru Türk yurdun Allah elaman Gayet tatlı söyler dilin Kırşehir HASAN Kırşehir’in üstünde durdun Bağlandın kalbini, fikrini kurdun Anavatanındır memleket yurdun Anavatanımsın benim Kırşehir KOMŞULUK Yürü güzel yürü hey nazlı dilber Bu güzellik sana belâ getirir Konuşursan konuş koç yiğit ile Kötü namusuna hile getirir Konuşma kötü ile sana dert olur Koç yiğit sözleri gerçek mert olur Yabanda alıcı olur kurt olur Yiğit de avını ele getirir Komşunun kötüsü sırrını açar Evinin içine zehirler saçar Anası kızından laf alır kaçar Dil bilmeyeni de dile getirir Komşunun iyisine fiyat mı yeter Paha mı biçilir altın mı tartar Evinin içinde bereket artar Yoldan çıkanları yolla getirir

60

Komşun kötü ise kapını dönder Eyleme ülfeti serme bir minder Oğlunu kızını gurbete gönder Biraz yalanla çok koğu getirir Yürü güzel yürü benzersin güle Nicesi cehdetti geçmedin ele Seherin vaktinde öten bülbüle Gökteki kuşları dala getirir Güzeller cihanı gezer dolaşır Gök yüzünde uçan kuşa ulaşır Nice yiğitlerle başa güreşir Yıkıp göbeğini göğe getirir Söyledim güzeli görünmez cismi Yalan dünya derler hem bunun ismi Bu yalan dünyada yoktur, yok resmi Nicesin izleyip ize getirir Aşık HASAN der ki bitirdim sözü Muti ol Allah’a sen bağla özü Bir avuç toprak örtermiş gözü Đndirir dağlardan düze getirir.

61

AŞIK HASANI köylülerinden bazıları kendini her ne sebepten ise çekiştirmişler.Bu hal âşığın kulağına gidince Aldı aşık Geycek köyünde dünyaya geldim Hiç yokluk görmesin eli Geyceğin Dağlarında mor menekşe gül bitsin Solmasın nergisi gülü Geyceğin Suları da âbı hayat içilsin Cennette onlara hülle biçilsin Cümle üstünüze rahmet saçılsın Görmesin muhanet yüzü Geyceğin Siz zemmimi edin ben size dua Düşünün zalimler bu dünya heva Đncitmen gönlümü yıkmayın yuva Temiz olsun kalbi gönlü Geyceğin Aşık olanın arkasından atarlar Günahını alıp sevabına katarlar NEBĐOĞLU’nu tellallarda satarlar Sağ olsun dudağı dili Geyceğin

62

KURANI METH Kura’nın efdali yüce Eğer okur isen gece Ona derler âlim hoca Gece gündüz kıl namazı Dinle birader Kur'ânı. Kur'ân Allah’ın kelâmı Muhammed’e ver selâmı Kuran oku durma kafı Kur'an namazdan okunur Mümin Allah’tan sakınır Kur'an dinlemekten kim kaçınır Dinle birader Kur'ânı. Kurânına kılan sünnet Odur efdalisi Ümmet Vacip olur ona cennet Dinle birader Kur'anı. Kuranına kılan farzı Hak yarattı koca arzı Terk etme sünneti farzı Dinle birader Kur'anı. Kıl namazı eyle şükür Odur Allah’ına zikir Sever seni Ebubekir Dinle birader Kur'anı.

63

Kıl namazı eyle şükür Herkesten şefaat umar Sever seni Hazreti Ömer Dinle birader Kur'anı. Kıl namazı yatma yaslan Olursun uhrada aslan Sever seni Hazreti Osman, Dinle birader Kur'anı. Kıl namazı olman deli Hak yarattı nice veli Sever seni Hazreti Ali Dinle birader Kur'anı. Sıtkı ile tevhidi şerif Bilir Allah sever ârif Muhammed’e eyledi tarif Dinle birader Kuranı. Kani, Süleyman, Adem Ecel gelir yeter vadem Arşa çıkar benim sedam Dinle birader Kur'anı. Kani Muhammed ile Ali Biri Nebi biri Veli Okun Kur'ân olman deli Dinle birader Kur'anı.

64

MEDĐNE ŞEHRĐ SULTANI Medine sultanı şahı Senin için çeksem ahı Đki cihan padişahı Aşkın ile yanar ümmet Senin aşkın bana yeter Evliyalar katar katar Medine şehrinde yatar Aşkın ile yanar ümmet Kavsi azam kutup üçler Akar gözümüzden yaşlar Sana âşık dağlar taşlar Aşkın ile yanar ümmet Gökte melek yerde sûni Dört kitapta sensin ünlü Nebioğlu kara günlü Aşkın ile yanar ümmet Cismimizin aslı turap Senin aşkın eder harap Nicesi nus etti şarap Aşkın ile yanar ümmet Aşıkların çeker cefa Görmemiş dünyada vefa Canım Muhammed Mustafa Aşkın ile yanar ümmet

65

AŞIK HASAN HAZRET Đ MEVLANAYI RÜYASINDA GÖRÜŞÜ Gördüm dağlar başında Nur damlıyor kaşında Muhammed’in peşinde Ya Hazreti Mevlana Dağlar dumandan yaslı Silinmez kalbim paslı Sıddık’ı azam nesli Ya Hazreti Mevlana Horasan belhten çıktı Nuru Konya’ya aktı Baban ayağa kalktı Ya Hazreti Mevlana Hakka kavuşmak kastı Konya’ya sermiş postu Ali,Muhammed dostu Ya Hazreti Mevlana Konya güzeldir ulu. Đçi evliya dolu Hak yaratmış has kulu Ya Hazreti Mevlana Konya güzeldir kutlu Tarikatın pek tatlı Gelir altı kır atlı Ya Hazreti Mevlana

66

Kur'anı etmiş hece Hiç yatmaz gündüz gece Okutamadı bir hoca Ya Hazreti Mevlana Kur'an onun hecesi Gündüz gibi gecesi Seyidi Burhanettin hocası Ya Hazreti Mevlana Konya ovada sazda Arılar durur düzde Aşkın kaynıyor bizde Ya Hazreti Mevlana Kırklar yediler üçte Erenler geldi başta Görmüşüm seni düşte Ya Hazreti Mevlana Her daim durur huzur Yanında Đlyas,Hızır Muhammed orda hazır Ya Hazreti Mevtana Tanır yabancı yadı Haf çeker müftü kadı Celaleddin Rumi adı Ya Hazreti Mevlana

67

Akşehir ılgın yunak Đçip aşkından konak Nur gibi parlar yanak Ya Hazreti Mevlana Yunakta molla rahim Her daim artar ahım Hem sultanım hem şahım Ya Hazreti Mevlana Muhiddin dedi bir deniz Nur gibi parlar beniz Hem alimdir hem hafız Ya Hazreti Mevlana Döner çarkı dolabı Gezdi Şam’ı Halep’i Bahattin Sultan Çelebi Ya Hazreti Mevlana NEBĐOĞLU’nun dileği Aptes onun silahı Beyaz gördüm külahı Ya Hazreti Mevlana

68

MUCUR DESTANI Şatıroğlu Pınarbaşı konağı Elma gibi güzellerin yanağı Gökçeviran yaylası altınçanağı Dökülür Kızılırmağa seli Mucur'un Çok güzel yaylası serin sıcağı Hayırseverleri açar kucağı Tekirhan çeşmesi Acı öz bucağı Kurugöl çukuru solu Mucur’un Ahmet Canatan’ın Şehit Tahir’i Kendi çok cömerttir sever hayırı Osman pınarı Sultan çayırı Gayet tatlı olur balı Mucur’un Kurugöl yemyeşil, Türkmen soyu var Garip dost adamlar, güzel huyu var Onun kuzeyinde Geycek köyü var Hiç solmaz nergisi alı Mucur'un Yavru Şahin kuşu üstünde döner Cesur koç yiğitler has ata biner Kabadurak ak gölde turnalar döner Çekilir semaya teli Mucur'un Geycek’te yetişir evliya eren Güzel hafız çıkar, okurlar Kur'an Kırlangıç dağından hiç gitmez boran Aşar Kırlangıçtan yolu Mucur'un

69

Küheylan gelin çıkar ceylan kızları Abu hayat suyu akar buzları Palangıç, Rahma'dan çıkar tuzları Yeraltından çıkar tuzu Mucur'un Meleşir boz koyun Malya çölü var Lâle sümbül biter gonca gülü var Sarıkent, Yozgat'a gider yolu var Gider her tarafa yolu Mucur'un Aşık HASAN derki söylerim sözü Aşıkların Hak'ka bağlanır özü Meleşir boz koyun yayılır yozu Mağfiret eylesin Hak cümlenizi HAZRETĐ MUHAMMEDĐ ÖGÜŞ Dinle bir sözüm var şimdi birader Muhammedi seven izinden gider Muhammed’dir iki cihan ser veri Ruhu Muhammed’e verelim selamı Muhammed âşıklar başının tacı Cümle dertlilerin olur ilacı Bu dünyanın sana olmaz vefası Her iki cihanın ol Mustafa’sı

70

Muhammedi seven sünneti işler Gece gündüz yatmaz tevhide başlar Tanır mabudunu otlar ağaçlar Sever Muhammedi hep dağlar taşlar Muhammed dir iki cihan ser veri Onu gayet güzel yaratmış bari Yaratmamış onun gibi bir kişi Berki hatif gibi berk vurur dişi Leylâî kadirde eyledi huruç Getirdi bize namazla oruç Oruca namaza vermezsen boyun Seni halk edene eylen mi oyun Ona malûm kalbin içinden geçen Đyiyi kötüyü bir bir seçen Oruç için kurar bir istintak Niçin durmadın deyi sorarsa Hak, Utanır hem yüzün aşağı durur Zebaniler boynuna demiri vurur Namaz için sorar sorgucu sorgu Oruçla namazın var mi bir farkı

71

Her ikisin bize emretti Rab Kıl namazı tut orucu ahbap Allah’ından korku çekmeyen kişi Harap olur yarın bozulur işi Gözle kulak verdi dil burun dahi Vücudunu sıhhat kıldı ey ahi Onun şükrün niçin etmezsin eda Yarın senden sorar onu ol Huda Beş vakit namazı bil ki kıldı farz Günde çağırır beş kere beynamaz Arz üstünden sen de yiyip içersin Dünya benim deyi gülüp gezersin Her işin önünde desen bismillâh Seni sultan eder Yaradan Allah Erken biçen savan satan harmanı Niçin tutman haktan gelen fermanı Ey birader nefse edersin garaz Akıl yok mu fikreyle düşünsen biraz Namaz ibadetin başı iyisi Kılmayanın yeri gayya kuyusu

72

Gayya kuyusunun dibi çok yakın Utan peygamberden Allah’tan sakın Fahri âlem işitti geldi nidâ Yer altında inler gürültü sedâ Dönüp Cebrail’e şöyle söyledi Bu gürültü nedir kardeşlik dedi Ol dedi ki yetmiş bin sene evvel Gayyaya attılar bir taşı gitti Bu gürültü taşın ol gürültüsü Ulaştı dibine hem harıltısı Fahri âlem dedi kimi atalar Bu cahın içinde kimler yatar Ol dedi açıkta oruç yiyen Kasti olarak hem namazını koyan Atarlar onları gider cahime Çünkü lâyık oldu zehri zakkuma Fahri âlem Resûl server kâinat Yarin elimize verirler berat Şefaat kâni ey Resûl Mustafa Sanadır ilticam ilk ve son defa

73

Şehri Bağdat’tan varmış bir kişi Ehli Kur'an sal ât okurmuş dişi Muhammed'i düşte görmüş bir gece Günbegün rütbesi yüceden yüce Nebiler Sultanı kainat ser veri Öpeyim ağzından demiş gel beri Salatla buldum ben sana bu yolu Oku salat sen ey Allah’ın kulu Gelin birlikte siz salat getirin Ervahı Ahmet’e selâm götürün Ola bizden razı ruhu Mustafa Aşkla tazelensin Mahmut'u safa Şefaat kâni ey Resul Mustafa Sanadır ilticam ilk ve son defa

74

N A A T Ahmet Muhtarımız yaydı bu dini Dört kitapta vardır Resul’ün ünü Şevki tuttu gökte ay ile günü Tuttu şevki Muhammed Mustafa’nın Gelmeseydi eğer o levhi kalem Acizim lisanım söylemez kelam Ravzaya verelim yüz bin selam Hep salavat Muhammed Mustafa'nın Allah’ı sevenler çok eder zikir Hamdolsun Allah’a ederiz şükür Yanında bulunur Hazreti Ebubekir Sıddıkıdır Muhammed Mustafa’nın Güzeldir gameti kuşanır kemer NEBĐOGLU senden şefaat umar Yanında bulunur Hazreti Ömer Farukudur Muhammed Mustafa’nın Mah cemali benzer parlayan aya Dişi inci kaşın benzer yaya Yanında bulunur Osmanül haya Hafızıdır Muhammed Mustafa’nın Gelmeseydi gelmez Muhammed Ulu Đki cihanda yok böyle sevgili Yanında bulunur ol Şahı Ali Haydarıdır Muhammed Mustafa'nın

75

Muhammed’le birlik dört sohbet başı Akar aşıkların gözünün yaşı Kerbelâda yatar şehitler başı Torunudur Muhammed Mustafa'nın Âşık olan sorar bunu pirinden Duman gitmez gamlı gönlüm serinden Kanlı gömlek ile mahşer yerinden Fatıma'sı Muhammed Mustafa'nın Coşkun çağlar gibi akıp çağlayan Hamt edip Allah'a meyli bağlayan NEBĐOĞLU gece gündüz ağlayan Ümmetidir Muhammed Mustafa’nın NAKŞĐBENDĐ’YE DEYĐŞĐ Nakşibendi yolları Tevhit okur dilleri Seherde ötüşürler Nakşının bülbülleri Nakşi’ye kimse yetmez Aşık ciğerden gitmez Onlar gecede yatmaz Ağlarlar seherlerde

76

Pirim gider bir atta Bir nur dikildi hadde Kadiriler Bağdat’ta Hu çeker seherlerde Yatsam kuru hasırda Kurtulamam kusurda Rufailer Mısırda Ağlarlar seherlerde Đsmim geçer künyede Dünya malı dünyada Mevleviler Konya’da Hu çeker seherlerde Gördüm nurdan tavusu Arar Kutbu Kavusu Medine de havuzu Yüzerler seherlerde Arap has ata biner Gözyaşı orda diner Yetmiş bin melek iner Her vakit seherlerde Evliyalar uçarlar Yedi derya geçerler Gözyaşını saçarlar Ağlarlar seherlerde

77

Kulunu sever Allah Yolundan gitse vallah Kara donlu Beytullah Hu çeker seherlerde Cidde yolu geçer Melekler kanat acar Hacılar Zemzem içer Her vakit seherlerde NEBĐOĞLU ağlar gülmez Halini kimse bilmez Varıp kapıda ölmez Hu çeker seherlerde AŞIK HASAN OĞLU CAFER'E ŞÖYLE ÖĞÜT VERĐP DEDĐ KĐ: Ey oğul kimsenin sözüne uyma Yaramaz sözleri sakın sen duyma Akşamın işini sabaha koyma Muhanet sözü çekilmez oğlum Bir büyük görünce sen ayağa kalk Tevhide devam et ışığını yak. Alim kimselerin sözlerine bak Đlim meclisleri nur olur oğlum

78

Benim ihvanlarım hep sevsin seni Gel kerem et oğlum incitme beni Bismillah de dergâha döndür yönü Namazda dergâha varılır oğlum Benlik davası ile döşünü dövme Konuyu komşuyu incitip sövme Kapımıza gelen saili kovma. Allah’ın yanında hor olur oğlum Ananın babanın sözünden çıkma Kimse kötü diye eğlenip bakma Sakın kimselerin kalbini yıkma Nâmusu olana ar olur oğlum Aşık HASAN der ki budur son sözüm Her daim kaynayıp yanıyor özüm Dergâha tutmuşum her daim yüzüm Bu Türk, milleti ile var olun oğlum

79

OLMAYINCA Benzer soğuklarda eller mi üşür Yerde de bir karış kar olmayınca Su yalan dünyanın tadımı gelir Göğsü çifte benli yâr olmayınca Yağınca yağmur yaşarır yerler Đnanmaz gönlüm sel olmayınca Boş kuru dağların tadımı gelir Lâle sümbül açıp gül olmayınca Sözü geçer olur zengin beylerin Dumanı eksik olmaz yüce dağların Tadı mı olur bozuk bağların Đçi petek petek bal olmayınca Aklı olmayanın fikri mi erer Azrail gelir gonca gül derer Boş kuru sepete arı mı girer Đçinde tekerlek bal olmayınca Rızkı olanlar Dünyaya gelir Beş nesne gaiptir yaradan bilir Vadesi yetmeden adam mı ölür Öteden istenip gel olmayınca

80

Sakin kimselere çalmayın kara Yarın mahşer günü çekerler dara Boşa heveslenme vefasız yâre Gayetten namuslu ar olmayınca Sever âşık HASAN bağınan bostan Kimi entari giyer kimisi fistan Her adam böyle söyler mi destan Allah'ı sevecek dil olmayınca AŞIK HASANIN ON ĐKĐ ĐMAM ÜZERĐNE SÖYLEDĐĞĐ KAS ĐDE ALDI AŞIK HASAN Şeriat Muhammed’e hem indi Kuran Tarikat burcunda Aliyi gören Marifet ilminde yürüdü tren Demir yol üstünde vızılar gelir Hakikat mürşidi ol fahri alem Onun için yaratıldı levhi,kalem Her dem ruhuna veririz selâm Bismillâh der de yazılır gelir Hakikat ilmini bilirdi Hızır Kutûp kut bil arifin yanında hazır Ol kavsil azam üçüncü vezir Lefte künyeleri yazılır gelir

81

On iki imamın başıdır Ali Hasanla,Hüseyin’i sevmeyen deli Zeynel Hüseyin’i ol sultan ulu Onlar bir bentten çözülür gelir. Musa'i Kâzım Muhammed Baki Hasan el Askeri Aliyyül Taki Caferi Sadık ol nesli paki Bunlar oğul balı süzülür gelir On ikinci imam Mehdi gelecek Şehri hakikat varıp bulacak Dünyaya gelenler elbet ölecek Bir gün kabirciğin kazılır gelir Hakikat şehrinden öte geçemem Çift kanadım gök yüzüne uçamam Ak kâğıtta kara yazı seçemem Hak nusret ederse düzülür gelir. Aşık HASAN der ki aşk ile gezem Sundu bir kadeh yok idi mezem Kitabım Kur'an mezhebim imamı Azam Dört mezhep kuranda yazılır gelir

82

KALMADI Ormanlı dağlar gayet süslü olur Sari çamı boz otlara yaslı olur Her dağın bir sülalesi nesli olur Gayet güzel olur gülü ormanın Ormanlı dağlarda evliya yatar Süzer yavru şahin bülbüller öter Đhanet kimseler ormana el atar Kıymayın ormana aslı bizimidir Çiçekdağı başın dumanlı puslu Mecnun Leylâ arar Kerem han Aslı Bağrında yatıyor peygamber nesli Açılmış bir sancak alını gördüm Aygar dağı el kavsidir bükülür Korkar Dinek dağının bendi sökülür Evliyan var sende bir nur dikilir Semaya çekilen telini gördüm Açtım Çiçekdağı’nın Aygar yüzüne Duman durmuş Delicenin özüne Seyrettim baharına yazına Geçti genç ömrünün çağı kalmadı

83

Delice ırmağı Kılıçözünden Nur damlıyor mürşitlerin yüzünden Koç yiğitler belli olur sözünden Eridi yüreğimin yağı kalmadı Tuza yaslı Kochisarın bağları Ölen öldü arayalım sağları Haymana çölünde Mangal dağları Çözüldü dizimin bağı kalmadı Turî Sina dağları kanal suyunda Evliyalar Beni Haşim soyunda Hiç kimsenin kıymeti olmaz köyünde Yanıma gelecek bir dost kalmadı Emir dağı her dağlardan ulusun Evliyan çok için dop dolusun Aşık HASAN çok dolaşın delisin Millet sola döndü sağ kalmadı

84

SABAH Đ Koğu ile gıybeti söyleme küfür Senden razı olmaz ol Cebbarı Gafur Kalk Şafakta alnına deysin seher Uyan ey gözlerim gafletten uyan Aslın toprak akıbet olursun turap Ecel bir gün içirir sana şarap Düşün bu fenanın hem sonu harap Uyan ey gözlerim gafletten uyan Niçin seherde uyanmazsın Kalkıp yastığa dayanmazsın Şafak sökerken sen uyanmazsan Uyan ey gözlerim gafletten uyan Badi sabahta seherlerde yeli Açılır müminin gönlünün gülü Kur'an okur seherde mümin dili Uyan ey gözlerim gafletten uyar Gün doğarken göğe melekler gider Namaz kılmaz isen seni ne eder Şeytan seni vesvese tevkif eder Uyan ey gözlerim gafletten uyan Niçin uyur senin seherde gözün Acep hakka doğru mudur özün Yarın kara olur mahşerde yüzün Uyan ey gözlerim gafletten uyan

85

Niçin uyanmazsın seherde yatan Kendini dünyaya mala satan Ekin gibi sende bir gün yeten Uyan ey gözlerim gafletten uyan Yeğlersin ahiret dünya işine Ecel de dolanır senin peşine Çıkmışsın sen yüce dağın başına Uyan ey gözlerim gafletten uyan Yarın yumulunca kalbin gözün Kimselere geçmez hükmün sözün Burda kalır dünyada oğlum kızın Uyan ey gözlerim gafletten uyan Duymazmısın seni çağırır trap Bir gün gelirde pençe vurup Arap Akıbet nus eder olursun serap Uyan ey gözlerim gafletten uyan Aşık HASAN konuşur söyler beyit Şefaat eylesin bizlere seyit Kafam kalındır benim almaz öğüt Uyan ey gözlerim gafletten uyan

86

AŞIK HASANIN SEHER VAKT ĐNDEKĐ SÖYLEYĐŞĐ Đlk seher vaktinde kuşlar ötüşür Aşık olan ciğerler yanar tutuşur Bir arzuhal yazdım varır yetişir Götürür bir melek evrakı tek tek Đlk Seher vaktinde şafak açılır Erken Kalkana rahmet saçılır Namaz kılanlara hülle biçilir Biçer Đdris hülleyi tek tek Đlk seher vaktinde şafak puslanır Koç yiğitte gurbet ele yaslanır Çıkar minareye hoca seslenir Çekilir cemaat camiye tek tek Seher vakti kabul olur dilekler Al abdesti beyaz olsun bilekler Karada hayvanlar gökte melekler Onlar da zikri edeler mevlâya tek tek Gafil insan budur yaya dalıklar Namazı kılmayıp geri galıklar Dağda canavarlar suda balıklar Onlar da zikri ederler mevlâyı tek tek Kafdağı dünyayı kuşatmış kemer NEBĐOĞLU senden mağfiret umar Gökteki yıldızlar şems ile kamer Onlar da zikrederler mevlâyı tek tek

87

BÜTÜN OSMANLI PAD ĐŞAHLARININ DESTANI Ertuğrul Beydir Osmanlı başı Selçuklar ona verdi toprakla taşı Kendine uygunca buldu bir eşi Başımız olmuştur onu bilelim Osman Gazi ile devlet kuruldu Bizans’ın Rumların başı vuruldu Onun fedâkârlığı orda görüldü Devleti Askeriye oldu bilelim Orhan Gazi ile asker Trakya’ya açıldı Sallar kurulup Gelibolu’ya geçildi Kılıçtan kalkanda kanlar saçıldı Trakya önderi onu bilelim.. Bunun oğludur Süleyman Paşa Bir nefer de sayardı o zaman beşe Vatan için düştü dağlara taşa Türbesi Bolayırda onu bilelim. Bağdat’tan geçmekte o koca Fırat Bundan sonra geldi Birinci Murat Askerliğe kurdu bir köprü sırat Askerler babası onu bilelim. Sırp Sındığı baskını koca Kosova Harp etti kâfirlerle yıktı çok yuva Şimdi bizler ederiz ona çok dua Çalıştı vatana onu bilelim.

88

Yıldırım Beyazıt Almanın kalbine vurdu Fransız, Macar hepsini gördü Onlara ufacık bir sual sordu Yıldırımlar yıldırımı onu bilelim. Đkinci Murattı Varna’ya çıkan Düşmanın tahtını başına yıkan Osmanlı tahtını yukarda tutan Toprak için çalıştı onu bilelim Oğlu Sultan Mehmet Đstanbul’u kuşattı Topuyla kaleleri bir bir boşalttı Dini islâmı yücelere çıkarttı Kumandanlar Fatihi onu bilelim. Đstanbul geçti Türkün eline Asker çıktı Sırbistan’ın beline Çadır kurdu Arnavutluk dağına Rumeli’yi titretti onu bilelim. Đkinci Beyazıt geçti yerine Karışmazdı hiç kimsenin işine Saraylarda esareti attı dışına Eserler zalimi onu bilelim. Yavuz Sultan Selim Aceme vurdu Bindi kır atına mert gibi durdu Mısırda olan düşmanı kırdı Yurt için çalıştı onu bilelim.

89

Girince harbe olurdu şâdı Yavuz Sultan Selimdir aslanın adı Çaldıran savaşında şahlandı atı Uyanık gezerdi onu bilelim. Elinden çok devletler çektiler acı Yıktı Acem sarayını tâhtını tacı Gelenden gecenden alırdı pacı Kurdu eşitlik onu bilelim. Kanuni Sultan vurdu Kırıma Fırsat vermez Ermeni’ye Uruma Viyana toprağında çıktı hörene Kurt gibi saldırır onu bilelim Kanuni Süleyman kanunu düzdü Nice devletlerin başını ezdi Girdiği cepheyi bir anda bozdu Kırk altı sene hükmetti onu bilelim Đkinci Selim Üçüncü Murat Devlete göstermediler pek gayret Bunların işine olundu hayret Saraydandı emirleri onu bilelim Ondan sonra geldi Üçüncü Mehmet Din için devlet için çalıştı gayret Ruhuna edelim binlerce rahmet Çalışan usanmaz onu bilelim

90

Ahmet’le Mustafa bir yarı deli Genç Osman gelince tutu hem eli Düzeltmek istedi ordu temeli Hayatını verdi onu bilelim Dördüncü Murat açtı Bağdada sefer Hiç geri dönmedi asla bir nefer Kazandı orada büyük bir zafer Sigarayı kaldırttı onu bilelim Deli Đbrahim çıktı Dördüncü Mehmet durdu Azgın paşaları iplerde gördü Đsyanlar devleti kemirdi durdu Açılmadı gözü onu bilelim Đkinci Süleyman oturdu tahta Ulusa yararlı atmadı nokta Her görülen iş Cenabı hakta Çalışmadı vatana onu bilelim Üçüncü Ahmet’in veziri Đbrahim Paşa Lâle için para döktü toprağa taşa Matbaacılığı getirtti bu Damat Paşa Zevki Safa etti onu bilelim. Birinci Mahmut geldi eyledi fikir Dilinde durmazdı asla bir zikir Cenabı Allah'a eyledi şükür Yenilik babası onu bilelim

91

Avrupa'dan yenilik söktü vatana Dünyanın ardından kimdir yetene Allah buğuz eder aylak gezene Var olsun demeli fikre fikir katana Đkinci Mahmut çıktı devlet başına Soğuk su kattı Mahmut aşına Bir kanun çıkardı kendi başına Kendi sözüyle yürüdü onu bilelim Üçüncü Mustafa ettirdi talim terbiye Mektepler açtırdı yüksek harbiye Gözünü çevirdi bütün Garbiye Vatan gayret kârı onu bilelim Birinci Hamit devrinde ıslahat durdu Kaynarca sözleşmesini herkesle gördü Bunun zamanı da gayet az sürdü Geçirdi devranı onu bilelim Üçüncü Selim geldi pek çok çalıştı Çok alimler gelip ona danıştı Fen üstüne nice sözler konuştu Atalarına lâyık oldu onu bilelim Fransız kralıyla eyledi temas Selim Đntikamını kim demiş almaz Yetmiş iki alandan çalıştı kurnaz Hizmet etti vatana onu bilelim

92

Dördüncü Mustafa geçti Selim yerine Sebep oldu kendi kendi serine Güvenilmez bu milletin zoruna O anda indirdiler onu bilelim Đkinci Mahmut geldi kurdu bir ocak Kaldırdı Yeniçeriyi boş kaldı bucak Asâkiri diye çıktı bir Sancak Bu da bir iz bıraktı onu bilelim Abdülmecit çıktı vatanı çevirdi canda Mustafa Reşit Paşa bulundu Yanında Hattı Hümayûnu açtı anda Kaldırdı perdeyi onu bilelim Reşit Paşa fikirli idi var idi kafa Avrupa fikrinde gördü bir vefa Çalıştı sürmedi hiç zevki sefâ Dini bir devletti onu bilelim Abdülaziz geldi bozuldu işler Başladı zevki safâ ile cümbüşler Đstanbul’da yağma oldu gümüşler Hazineyi fakir koydu onu bilelim Beşinci Murat geçince posta Beş on gün sonra oldu bir hasta Bin şey anlamadı kavgada dosta Çabuk indirdiler onu bilelim

93

Abdülhamit kocadı bakılmadı işe Evlâdı vatanı kovdular dışa Cahil paşalar hep geldi başa Çalışmadı vatana onu bilelim Mehmet Reşat geldi açıldı Balkan Elimizden düşmedi hiç kılıç kalkan Đnsan mı sayılır kavgadan korkan Çalıştı vatana onu bilelim Reşat Paşanın doğruydu özü Harpte açılmadı bir gözü Al kana boyandı Edirne düzü Sel gibi kan aktı onu bilelim Vardı damarında kaynardı erlik Başına kopmuştu o seferberlik Elinde kalmadı asla bir varlık Boş kaldı hazine onu bilelim Vahdettîn tahta çıktı bozuldu isler Elimizde kalmadı albir kumaşlar Sahip olmadı vatana onu bilelim

94

ŞEYHE SÖYLEYĐŞ Aşık Hasan tarikattan Kadiridir Her şiirinde tasavvuf kokusu vermeğe çalışır. Zamanın birinde Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesine bağlı Mahzenli köyünde bir şeyhi ziyaret eder.Âşık olduğunu anlayan Şeyh ondan bir konuşma ister.Atar Hasan eli kulağına şöyle söyler: Cenderen özü de sazlık, ovalı Çiçek dağı gayet yüksek havalı Bülbül öter yavru şahin yuvalı Kokar burcu burcu es seher yeli Delice ırmağı çağlar sağında Lâle, sümbül çiçek açmış dağında. Kahramanın vardır Çiçek dağında Kokar burcu burcu es seher yeli Mahzenli köyünde evliya postu Tarikatı ali Muhammed dostu Dili Kur'an okur zikreder desti Kokar burcu burcu es seher yeli

95

Ol çiçek dağında doğmuş bir yıldız Şevk verir âlemi eyledi gündüz Muhammed döşeğin döşeyen sündüz Kokar burcu burcu es seher yeli Ehli mümin olan Kur'anı beller Çağrışır seherde öter bülbüller Ol çiçek dağında açılmış güller Kokar burcu burcu es seher yeli Mümin kıymetini ne bilsin küf far Arada gizli lâl ile mücevher Şu benim derdime bulunmaz zafer Kokar burcu burcu es seher yeli

96

Şeyhim Abdülkadir Ahmet Rurfa'i Musa Kâzım ve Hasan Şazeli Ben severim sizi ezel ezeli Kokar burcu burcu es Seher yeli Âsık HASAN der ki iki yolum var Çarpınırım kanadım var kolum var Ol çiçek dağında gonca gülüm var Kokar burcu burcu es Seher yeli ŞĐĐR Bülbül gibi kanadımı açmadım Dost elinden dolu bâde içmedim Eller gibi kanatlanıp uçmadım Kırıldı kanadım sar yavaş yavaş Eller güler oynar beni ağlattın Aşk elinde ciğerim dağlattın Her nere gidersem yolum bağlattın Koyuver yularımı sal yavaş yavaş Sadıklara kaydet, yazsın bir sat Çaldın dudağıma gitmiyor hiç tat Dökülür Bağdat'a şu koca Fırat Abu hayat suyunu ver yavaş yavaş Tevhidi şerifi okurum günden Ruhum misafir can çıkmaz tenden Dünyayı verseler ayrılmam senden Đşlesin muhabere tel yavaş yavaş

97

Kılarız farzı koymayız sünnet Biz sadık kuluna eyledin ümmet Kulların senden istiyor cennet Beni huzuruna al yavaş yavaş Kulların cennet ister ben de huzuru Ararsam bulur muyum Hızır’ı Çiçekdağı Aygar koca yazırı Sultan Akdağına yol yavaş yavaş Kırlangıç dağında gizli er yatar Bir yanı Burnağıl bir yanı Tatar Hacı Bektaş Veli mücevher satar Konya sultanına yol yavaş yavaş Sultan evliyanın Konya durağı Çatal olur koç yiğitin yüreği Hazreti Muhammed’in cennet burağı Akıttı gözünde sel yavaş yavaş Aksaray’da Hasan dağın eteği Çıkıp Toros dağına kursam otağı Koca Tarsus evliyalar yatağı Yeşil Adana’ya yol yavaş yavaş Çağlar Adana’da Seyhan selleri Lâle sümbül çiçek açmış gülleri Hatay Đskenderun Halep yolları Geçsem Şam eline yol yavaş yavaş

98

Levhi mahfuzda yazar kalemi Okuyup ruhuna versem selâmı Şehri Medine’de Fahri âlemi Sürsem ravzasına yüz yavaş yavaş Aşık Hasan der ki severim vallah Bilirsin kalbimi Cenabı Allah Mekke’de de kara donlu Beytullah Dolansam etrafını ben yavaş yavaş Aşık HASAN der ki dinin ehli zat Çekildi gözüme orada bir hat Đç zemzem suyunu koca Arafat Çağırsam Lebbeyk dil yavaş yavaş ÂŞIK HASAN'IN TAR ĐKAT ÜZER ĐNE SÖYLEYĐŞĐ Bağdat’ta türbesi nur gibi yatar Düşen dervişlerin elinden tutar Dualı elleri göklere yeter Şeyhim Abdülkadir Geylânidir Hu. Gelin biz uyalım Allah dostuna Aşıkların seni görmek kastına Kanadını gerer mürit üstüne Şeyhim Abdülkadir Geylânidir Hu.

99

Evliyaullahtır kendisi ulu Tarikatta tutmuş ol doğru yolu Evlâdı Resuldür hem ceddi Ali Şeyhim Abdülkadir Geylânidir Hu. Alinin sancağı almış elinde Đner gider doğru Bağdat yolunda Sordum idi ben de pirin birinde Şeyhim Abdûlkadir Geylânidir Hu. Hasan ile Hüseyin giderler başta Nuru akıp durur ol siyah saçta Haydarı görürüm ben ol savaşta Şeyhim Abdülkadir Geylânidir Hu. Mehmet Behaüddin Muhiddin Arap Bu aşkın elinden ciğerler harap Beyazıt Bestami içirdi şarap Şeyhim Abdûlkadir Geylânidir Hu. Hazreti Hasan Basri ol Molla Cami Onlara uyan hiç yakmaz Tamu Aşıkların gitmez fırgatı gamı Şeyhim Abdülkadir Geylânidir Hu. Ahmet’i rûfa-i Musa’i Kâzım Veysel Karani ile doludur özüm Gel tarikata gir iki gözüm Şeyhim Abdülkadir Geylânidir Hu.

100

Aşık HASAN der ki sonumuz harap Günahım pek çoktur gayet az sevap Sorgu meleğine veremezsem cevap Şeyhim Abdûlkadir Geylânidir Hu. AŞIK HASAN'IN TURNALRA DEY ĐŞĐ Kaldırdım turnayı Seyfe gölünde Bir pervaz eyledi Malya çölünde Geç Kızılırmak’ı Küre belinde Balaman özüne inen mi turnam Orada kalkınca dertli ötüşün Aşka gelip ciğerlerde tutuşun Gün doğmadan Ankara’ya yetişin Hacı Bayramı Veli'ye inen mi turnam Al yeşildir Ankara’nın bağları Đçinde durur paşaları beyleri Kızılcahamam’ı Bolu dağları Ümmü'yü Kemala inen mi turnam Nice şehir geçtin, hem nice oba Yaralı yürekli sığar mı kaba Düzce’de yatar Yabalı Baba Đnsen ellerinden öpen mi turnam

101

Sakarya ırmağının bir suyunu için Uğraman Adapazarı'na sağında geçin Đnmeyin Đzmit’e yüksekten uçun Đstanbul Kartal'a inen mi turnam Halis Seyfullahın nesli soyuna Güzel ahlakına temiz huyuna Varır yetişirsen eren köyüne Benim sultanıma görün mü turnam Erenler sultanı o bir pir idi Bütün evliyalar orda yürüdü Erdebinli Şıh Esat’ın müridi Aşık Hasan hasta der misin turnam Havalanın gökyüzüne dürersen Çırpınırda kanadını yorarsan Eğer mürşit beni senden sorarsa Aşık Hasan hasta der misin turnam Dönmek istersen Anadolu'ya Rast geldin evliyaya, uluya Uğrarsa yolun Gelibolu’ya Yazıcıoğulları’nı görün mü turnam Bir pervaz eylesen Samsun Ünye’ye Eski vatanımız Girit yanyı’ya Varır kavuşursan yeşil Konya'ya Sultan ulemayı görün mü turnam

102

Aksaray'da evrakları gezersen Çıkar Ekeceğe katar dizersen Kırşehir üzerinde engin süzersen Ahi Evranı veliye inen mi turnam Aşıkpaşa peygamberinin neslidir Şıh Süleyman’ı veli mürşit usludur Kırşehir yaralı zaten yaslıdır Đnsen yarasını soran mı turnam Burada kalkınca sen yürü başta Allah’ı sevenlere ayrılmaz beşte Geç Mucur üstünde Hacıbektaş’ta Pirler sultanını bilin mi turnam Aşık HASAN derki dünyada bezdim Bütün dertlerimi deftere yazdım Mekke Medine’yi Kudüs’ü gezdim Hiç birinin doyamadım tadına YARALI TURNAYA DEY ĐŞ Aşık Hasan Akgölde çift sürerken gökyüzünde turnalar çekilmeye başladı.Yaralı olan bir tek turnanın enginden gittiğini gören Aşık «Şundan sorayım nereye gidiyor? dedi. Bir tek turna gördüm gökte süzülüyor Ayrılmış eşinden bir hoş geziyor Bir iyiyi bir kötüye yazıyor Her tarafa oynar kalemin felek

103

Yaralanmış ayrı düşmüş katardan Sakın kendini avcı gibi beterden Burunağıl’ın bağları geçin Tatardan Hacıbektaş’ın üstünde dönün turnalar Dolanın Hacıbektaş’ın geçin sağında Şirahne belinde Hırka dağında Dehleviler yatar Narın bağında Borda Kuddusiyi bulun turnalar Oradan kalkınca Maraş’a yeter Eğer yetişmezse Toros ta yatar Elbistanlı sana tor şahin atar Narlıdan Antep’i bulun mu turnam Antep halkı beygir koşar dolaba Kaldır elini yalvar Çalaba Geç Kilis üstünden doğru Halep’e Suriye’de Şam a inen mi turnam Çok kalma orada doymazsın tada Sakın rast gelin yabancı yada Uç Musul üstünden doğru Bağdada Şıh Abdülkadir’i bilin mi turnam Orada mezhep sahibi yatan şıhlar Bütün evliyalar keramet saklar Azrail gelmiş vücudumu yoklar Ayrılık ölümü bilin mi turnam

104

Şam’dadır Hüseyin’in hem başı yatar Dertli âşıklara derdini katar Suriye Arap’ı keskin ok atar Kudüs’ü şerife inin turnalar Kudüs’ü Şerifte Muallâk taşı Akar âşıkların gözünün yaşı Uçun Amman üstünde edin savaşı Mahanin üstüne konun turnalar Oradan kalkınca yüksekten süzün Tebük çöllerini dolaşın gezin Teğmene varınca bir katar düzün Hayber kalesine konun turnalar Hayber kalesinin konun üstüne Medine şehrine yetmek kastına Varır kavuşursan Hakkın dostuna Aşık Hasan hasta deyin turnalar Turnam gökyüzünde uçan teline Burcu burcu koku gelir yeline Varır kavuşursan canan eline Âşık Hasan hasta deyin turnalar Mekke Medine’nin onlar hatibi Đsmi Azam yazan vardır katibi Nebiler sultanı iki cihan kutubu Seyidi Sultanı bulun turnalar

105

Cenneti bakaya bir pervaz edin Kuba camisinin üstünden gidin Cidde’de Hava anamızı ziyaret edin Aşık Hasan hasta deyin turnalar Dolanın Beytullah’ın sağından geçin Zemzem kuyusunun suyundan için Arafat dağlarının başından uçun Orada Lebbeyk deyin durun turnalar Kudrette bir deve var bozular Âşık olan burda ağlar sızılar Deyin Âşık Hasan seni özler Arzuhalim Hakka sunun turnalar Ağır uçan turnam yoksa hastasın Mekke Medine’ye giden postasın Söylen Muhammed’e beni istesin Âsık HASAN dargın deyin turnalar

106

YA RESULALLAH Medine sultanı şahı Senin için çekem ahı Đki cihan padişahı Senin için yanar ümmet Senin aşkın bana yeter Evliyalar katar katar Medine şehrinde yatar Aşkın ile yanar ümmet Sana âşık dağlar taşlar Feyzi ilâhi nurlar akar Has melekler orda bakar Aşkın ile yanar ümmet Taşı toprağı kokar Ebu Bekir yada Ömer Herkes de şefaat umar Aşkın ile yanar ümmet Aşıklar gözünü yumar Medine’de tabi güzel Has yaratmış aslın ezel Aşkın ile yanar ümmet Evliyalar orda gezer Âşık NEBĐOĞLU dağlarda gezer Evliyalar gelir gölünde yüzer Şefaat kânisin ya Resulallah

107

YÜCE DAĞ BAŞINDA ACILAN GÜLLER Yüce dağ başında açılan güller Ehli Kur'an okur zikreder diller Đlk seher vaktinde öter bülbüller Gaflet uykuları bastı yatan var Çık yüce dağlara seyir eyle düze Ecel peşimizde geliyor bize Dağlar güneyinde biten nergise El uzatıp gonca gülü tutan var Dağların başında biten menekşe Karışılmaz Hak'tan gelen bu işe Nüfuslar geçer dağlara taşa Kaldırıp tacı tahtı atan var Okunuyor Kur'an hakkın kelâmı Hocaların kamıştan olur kalemi Gelin Muhammed’e verin selâmı Selâmın alıp sevap katan var Aşık HASAN der ki dostumdur Allah Severim Mevlâyı Sıtkı ile vallah Cennetin kilidi doğru bismillâh Rahman kapısına seri atan var

108

AŞIK HASAN'IN CUMA'YI MEDHEDĐP TARĐF EDĐŞĐ HACI SAM Đ EFENDĐYE Din için çalıştın geçtin serinde Burcu burcu misk kokardı terinde Erenköy’de bulamadım yerinde Ah çeker ağlarım canım sultanım Đlmi ledûn olan gece yatmıyor Mevsimi gelmezse meyve yetmiyor Eren köyün bülbülleri ötmüyor Bülbüller yas tutar canım sultanım Görüşmek isterim ehli zatınan Đhtiyarım ben gidemem atınan Burda göç etmişsin sultan katına Giderim izine canım sultanım Döner yalan dünya çarkı dolabı Çok severim muhammed’i calabı Gaziantep Kilis geçsen Halep’i Giderim izine canım sultanım Şam’ı şerif Ürdün geçsem bahane Evliyalar sultanı yavru şahane Duyulur ismin bütün cihana Giderim izinde canım sultanım

109

Ağlar müritlerin yoluna bakar Senin aşkın benim ciğerim yakar Medine şehri mis gibi kokar Giderim izine canım sultanım Dervişler hu çeker leyli neharda Ötüşür bülbüller vakti seherde Gonca güller çiçek acar baharda Soldu çiçeğimiz kaldı sultanım Dolaşır ervahın cennet bağında Gelmiş has melekler durmuş sağında Soldu çiçeğimiz şubat çağında Çaresiz derdimiz canda sultanım Varınca da yaslanırdım koluna Canım kurban olsun senin yoluna Đncinme kimseye tatlı diline Gayet kibar idi dilin sultanım Gelir ziyaretine hem cinniler peri Erenler sultanı büyük din eri Matemini tutar Konya Kayseri Herkes matem tutar seni sultanım Yatıp uyumadın sen leyli nehar Geçti kış ayları geliyor bahar Matemini tutar Yozgat Kırşehir Sana matem tutar dağlar sultanım

110

Arabistan çölü bir kumlu arsa Geçti müritlerin Erzurum Karsa Tutar matemini Đstanbul Bursa Akmadı ırmaklar durdu sultanım Dertli neblioğlu’ydum severdin beni Sıkmasın topraklar şu nazik teni Cenneti alada arardım seni Cenneti firdevs yerin sultanım Bütün alimler sana yaslandı Bağlar matem tuttu dağlar puslandı Sala verip hak nidası Seslendi Melekler indi gökten sana sultanım Hakikat sultanı hakikat şeyhi Vardı sende hem ilim nehri Şubat on iki vakti sahi Değiştin dünyayı canım sultanım Dünyayı değiştin ruhun ölmez Senin ihvanların ağladı gülmez Sen gibi sultan bir daha gelmez Sen büyük mürşitsin sultanım Medine şehri Mekke’den beri Burcu burcu kokar mis gibi teri Mürşidi kamilsin sen bir din eri Çekilir semaya terin sultanım

111

Adananın yerlisi camisi ulu Allah'a gider doğrudur yolu Dilerim Allah'tan solmasın gülü Bu sene soldu gülüm sultanım Medine şehri gayetten güzel Nebiler ervahı içinde gezer Evliyalar ervahı gölünde yüzer Gayetten geniştir gölün sultanım Hesabı memurusun sen bir katipsin Ceddi sülalede aslan hatipsin Hem mürşit hem aktap kutupsun Bellidir yerin canım sultanım Benim gönlüm seni görmek kastine Elin tutsam öpsem nurlu destine Yüzüm sürsem hırkasına postuna Burcu burcu kokar gülün sultanım Aşık HASAN derki hem yanar içim Çoktur isyanım günahım, suçum Bağlandı bagajım yüklendi göçüm Varıyorum yanına canım sultanım

112

Asik Hasan Nebioglu

113

Zeliha Ertugrul