avrupa’da yabanci dİl eĞİtİmİ
DESCRIPTION
AVRUPA’DA YABANCI DİL EĞİTİMİ. Yrd. Doç.Dr. Füsun ŞAVLI Özel Yeni Nesil 2000 03.03.2012 [email protected]. PLAN. Yabancı dil öğrenme gereksinimleri: Küreselleşme ve Çok dillilik Yabancı dil öğrenmenin yararları Avrupa ve yabancı dil eğitim politikaları - PowerPoint PPT PresentationTRANSCRIPT
AVRUPA’DA YABANCI DİL EĞİTİMİ
Yrd. Doç.Dr. Füsun ŞAVLI
Özel Yeni Nesil 2000
03.03.2012
PLAN Yabancı dil öğrenme gereksinimleri:
Küreselleşme ve Çok dillilik Yabancı dil öğrenmenin yararları Avrupa ve yabancı dil eğitim
politikaları Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı
ve Avrupa Dil Gelişim Dosyası Değişim programları
Erken yaşta yabancı dil öğretimi Nedir? Niçin? Nasıl öğretilmeli?
Dil edinim kuramları
Edinilmesi gereken dilsel beceriler
Kullanılacak öğretim araç ve gereçler
Yabancı dil öğretimini etkileyen faktörler
Öneriler
Yabancı dil öğrenim gereksinimleri
Küreselleşme Çok dillilik
Bilimsel ve teknolojik gelişmeler Bilgi ve insan dolaşımı
Yabancı dil öğrenmenin yararları
Kişisel
olarak gelişir, farklılıkları algılar ve anlar. Yaşadığımız bilgi toplumunda, bilgiye bildiği yabancı dil/veya diller aracılığıyla daha kolay ulaşır.
Zihinsel
kendilerini rahatça ifade ederler,
problem çözme yetenekleri gelişir.
Avrupa ve
yabancı dil politikaları
Avrupa’da farklı dillerin ve kültürlerin bulunması ve o dillerin korunmasını ve öğrenilmesini sağlamak amacıyla Avrupa Birliği çok dilli ve çok kültürlü Avrupa yurttaşlığı bilincini geliştirmiştir.
Avrupa Birliği “eğitim politikası”nı geliştirmiş
ve yabancı dil eğitimi alanında son derece önemli çalışmalar gerçekleştirmiştir.
Avrupa Birliği’nin Amacı
Avrupa Birliği ’nin en temel amacı Birliğe üye olan ülkeler arasında birlik ve dayanışmayı arttırmak ve Avrupa yurttaşlığı bilincini oluşturmaktır.
Bu çerçevede dil önemli bir araçtır.
Avrupa Konseyi (1949) 47 ülkeden oluşmuştur. İngilizce ve Fransızca çalışma dilleridir.
Avrupa Birliği (1951) 27 üye ülkeden oluşmuştur. 23 tane çalışma dili vardır.
Amaç: her ulusun kendi dilini kullanabilmesidir.
Avrupa konseyive
yabancı dil eğitim politikaları
Avrupa Konseyi’nin genel amaçları, demokrasi ve insan haklarını korumak, ırkçılık ve etnik ayrımcılık, organize suçlar gibi konular için çözümler
üretmek, Avrupa vatandaşlarının yaşam koşullarını
iyileştirmek, aralarında karşılıklı anlayışı geliştirmek,
ve bir Avrupalılık bilinci ve kimliği kazandırmaktır.
Avrupa Konseyi uzun yıllardan beri yabancı dil öğretimiyle ilgili olarak çeşitli çalışmalar yapmaktadır ve Avrupa Birliğine üye ülkeleri de bu konuda bilinçlendirmeye çalışmaktadır.
“Bu yönlendirmeyi ve çok dillilik bilincini yaymak için
Avrupa Konseyi, 2001 yılını ‘Avrupa Diller Yılı' olarak ilan etmiştir”
Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı
Avrupa Konseyi Modern Diller Bölümü
Avrupa’da, ortak bir yabancı dil öğretim programı oluşturmayı, yabancı dil öğretiminde ortak bir standart, ortak ölçütler ve buna dayalı bir araç geliştirmeyi amaçlar.
Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Programıöğrenen özerkliği, kendini değerlendirme, kültürel
çeşitlilik
Avrupa Dil Gelişim Dosyası (15-17 Ekim 2000)
Öğrenenin kendisine ait bir dosya niteliğindedir.
Bireylerin okul içinde ya da dışında yabancı dil öğrenim süresi boyunca kendisinin hangi düzeyde ve hangi becerileri geliştirmesi gerektiğini kavrayabilmesini,
planlamadan değerlendirmeye kadar tüm yabancı dil öğretim sürecine katılımını sağlayan bir ARAÇTIR.
Avrupa Dil Gelişim Dosyası üç bölümden oluşmaktadır.
Dil Pasaportu
Bireyin kendisiyle ilgili dilsel edinimlerinden yola çıkarak ne derece dil bildiğini, Avrupa Konseyi tarafından oluşturulmuş dil ölçütlerine göre belirler.
Dil Öğrenim Geçmişi
Dil öğrenim geçmişi - dil biyografisi Bir öz geçmiş görünümündedir.Bu bölüme dil
öğrenim geçmişi yazılmaktadır.
Bu bölümde o dili öğrenmek için harcanan süre, dili öğrenmedeki amaç, nerede ve nasıl öğrenildiği ve bu dilin kültürüyle olan etkileşim düzeyi açıklanmaktadır.
Dil Dosyası
Dil Öğrenim Geçmişi ve Dil Pasaportu bölümlerinde kayıtlı olan başarı ve deneyimlerin örneklerle açıklanması ve belgelendirilebilmesi için gerekli materyallerin seçilmesine olanak sağlayan bir dosyadır.
Avrupa Dil Gelişim Dosyasının Türkiye’deki Uygulamaları
Türkiye'de bu proje, Millî Eğitim Bakanlığı, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığında 2001 tarihinde alınan bir Makam Onayı ile başlatılmıştır.
2005 ve daha sonraki yıllarda kademeli olarak bu uygulamanın ülke genelinde yaygınlaşmasına geçilmiştir.
İlk olarak, Avrupa Dil Gelişim Dosyası 15-18 yaş grubu öğrenciler için Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının oluşturduğu bir çalışma grubu tarafından geliştirilmiştir.
“Hazırlanan dil gelişim dosyası modeli,
2002-2003 öğretim yılı başında denenmek amacıyla okullara gönderilmiş ve böylece proje pilot okullarda uygulanmaya başlamıştır.
5-9 ve 10-14 yaş gruplarına yönelik
yeni bir dosya geliştirilmiştir.
Pilot okullardaki öğretmen ve öğrencilerden gelen görüşler doğrultusunda yeni modele son şekli verildikten sonra Eylül 2005'te Avrupa Konseyince akredite edilmiştir.
Değişim programları
Avrupa Konseyi tarafından üye ülkeler arasında
işbirliliğini geliştirmek, gelecekte söz sahibi olacak gençler
yetiştirmek amacıyla öğrenci değişimini ve öğrencilerin yurt dışında okumalarını amaçlayan bazı programlar geliştirilmiştir.
Socrates Programı Eğitimin tüm alanlarını kapsamaktadır.
Comenius (Okul Eğitimi) Programı Okul öncesinden lise son sınıfa kadar olan genel
eğitimi kapsar. Erasmus Yüksek Öğretim Programı Yüksek öğretimin tüm seviyelerini kapsamaktadır.
Üniversiteler arasında ortaklık kurularak öğrenci, öğretim üyesi değişikliği yapılmaktadır.
Leonardo Mesleki Eğitim Programı
Mesleki eğitim kalitesinin arttırılmasını ve güçlendirilmesini amaçlamaktadır.
Youth-Gençlik Programı
15-25 yaş arası gençlerin değişim ve gönüllülük programıdır. Avrupalı gençlerin birbirlerini tanımaları ve gönüllü olarak toplumsal faaliyetlere katılmaları amaçlanmaktadır.
Programlardan
Nasıl Yaralanabiliriz?
Programları takip edebilmek, proje ortağı bulabilmek, proje çağrı zamanlarını öğrenmek;
Proje ekibi oluşturmak: İngilizce, Fransızca veya Almanca bilen bir öğretmenin de yer alacağı proje ekibinin oluşturulması,
Okul ortağı bulmak, Bir proje konusu belirlemek veya devam
eden bir projeye ortak olmak.
Erken yaşta yabancı dil öğretimi
Avrupa Konseyinin ve Avrupa birliliğinin yabancı dil eğitimi politikasında aldığı en radikal karar
ÇOCUKLARA YABANCI DİL ÖĞRETİMİ
YABANCI DİL
ÇOCUĞUN Kişisel, Zihinsel, Duyuşşal
ve Bilişsel gelişimine katkı sağlar.
Nedir? (Kritik dönem ve özellikleri)
Erken yaşta yabancı dil öğretimi, diğer bir deyişle çocuklara yabancı dil öğretimi olarak adlandırılan bu süreç 11-12 yaşına kadar olan dönemi kapsar.
Niçin? (Genel amaçlar)
Sosyal açıdan İnsanlar, dil sayesinde bir topluma ait olurlar ve
bunun sonucunda da kişisel ve sosyal bir kimlik kazanırlar,
Dil aracılığıyla, kültürel ve ahlaki değerleri aktarırlar. Eğer bir çocuk yabancı dili erken yaşta
öğrenmeye başlarsa ana dili sayesinde edindiği sosyal kimliğini kaybetme korkusunu yaşamaz
Kültürel açıdan zenginleşir ve bir toplumun zenginliğini oluşturan farklılıkları hoşgörüyle karşılayabilir.
Fizyolojik açıdan Beynin gelişimi ve işleyişi üzerine yapılan
araştırmalar
“(…) yetişkinlerle karşılaştırıldığında, fiziksel gelişmelerine koşut olarak çocukların beyinlerinin de çok hızlı geliştiğini, hızlı çalıştığını ve beyin kapasitelerinin çok yüksek olduğunu ortaya koymuştur.”
“(…) erken yaşlarda dil öğrenimi sırasında çocuğun beyni iki farklı dili birbirinden ayırt etmiyor ve beyinde iki dil paralel gelişiyor. Bu nedenle herhangi bir dilin diğerine olumsuz etkisinden bahsedilemiyor.” (Dellal: 2011: 70)
Özellikle de sesletim açısından bakıldığında,
çocuk bu dönemde organlarındaki esneklikten dolayı bir dili aksansız bir şekilde telaffuz edebilir.
Dilsel açıdan
Çocuk, kritik dönem diye adlandırılan bu dönemde bilişsel, duyuşsal, zihinsel ve dilsel açıdan gelişim sürecindedir.
Özellikle “tüm zihinsel süreçleri içeren bilişsel gelişme; algılama, kavram geliştirme ve dil kazanımıyla da yakından ilgilidir”. (İşgören Çavuşoğlu Olcay; 2005: 9 –Yüksek Lisans tezi)
Dil edinim kuramları
Davranışçılık
Bu kurama göre de çocukların bir takım kalıtımsal ve zihinsel birikimlerle dünyaya gelmediği savunulur.
Dil, diğer davranışlar gibi koşullanmayla öğrenilir.
Doğuştancılık
Noam Chomk’nin öncülüğünü yaptığı “doğuştancılık” kuramına göre
çocuk taklit ve tekrar yöntemine göre bir dili öğrenemez. Ona göre çocuk doğuştan bir dili öğrenmek üzere kurgulanmıştır ve bu yetenek çocuklarda doğuştan var olan bir yetenektir. Bunu sağlayan da“dil edinim mekanizması”dır.
Bilişsellik ve Jean Piaget
Bilişsellik kuramı olarak adlandırılan ve Jean Piaget’nin öncülüğünü yaptığı bu kurama göre
“dil, zihinsel yeteneklerin gelişimine koşut olarak aşama aşama öğrenilir (…).”
Çocuklar fiziksel gelişime paralel bir biçimde bilişsel olarak da gelişirler. Bilişsel görüşe göre, dil çocuğun algılama, anlama, dikkat,hafıza, akıl yürütme gibi zihinsel gelişimine bağlı olarak gelişmektedir.”
Dil Evreleri
1. Duyusal-Devinimsel evre (0-2 yaş)
2. İşlem öncesi evre (2-7 yaş)
3. Somut işlem evresi (7-11 yaş)
4. Soyut-İşlem evresi (11-16 yaş)
Yabancı dili çocuklara nasıl öğretmeliyiz?
Öncelikle bu yaş grubuna özgü olan özelliklerin iyi bilinmesi,
öğretim programının ona göre hazırlanması ve öğretmenin sınıfında kullanacağı yöntemin de dikkatli seçilmesi gereklidir.
“Çocuklar: Dili analiz edemezler, Dokundukları, gördükleri somut nesneleri
algılayabilirler, Öğrenme sürecine dinleme becerisiyle başlarlar,
sonra sırasıyla konuşma, okuma ve yazma ile devam ederler,
Sözcükleri ve yapıları teker teker anlayamaz ve çözümleyemezler, ancak söylenenleri bütün olarak algılayabilirler;
Çok zengin bir düş gücüne sahiptirler; Kısa zamanda yaptıkları etkinliklerden sıkılırlar, Sürekli tekrara gereksinim duyarlar, Anımsamaları için ilginç ve akılda kalıcı
materyallere gereksinim duyarlar; Bireysel etkinlikleri değil grup halindeki etkinlikleri
tercih ederler; Paylaşma ve iş birliğini öğrendikleri etkinlikleri tercih
ederler, Övgüden ve olumlu eleştirilerden hoşlanırlar.”
(Dellal: 2011 157-158)
Çocuklara doğal ortamlar yaratarak onların yaparak-yaşarak öğrenmelerini sağlamak gerekir.
“Bu nedenle çocuklara yabancı dil eğitiminde gözlem ve el becerilerini kullanarak kesme, yapıştırma ve kağıt katlama gibi aktivitelere yer verilmesinde fayda vardır.”
Yapılan etkinliklerin öğrencilerin 5 duyusuna hitap edecek şekilde düzenlenmesi,
onların farklı öğrenme biçimleri olduğu düşüncesiyle de etkinliklerin olabildiğince çeşitlendirilmesi öğrencilerin sıkılmadan etkin bir şekilde derslere katılımını sağlar
“Oynarken başka bir kişiliğe bürünen öğrencilerin sosyal davranma becerileri ve fiziksel koordinasyonları gelişir. Birlikte oynayan, grup içinde çalışan çocuklar, paylaşmayı öğrenir (…)
Özellikle çocukların ben merkezçilikten çıktıkları ilköğretim dönemi 6-7 yaş grubu için birlikte yapılan etkinlikler, şarkı söyleme, oyun oynama öğrencilerin motivasyonunu arttırır, sosyalleşmelerini ve aktif olarak derse katılımlarını sağlar.
Kültürel içerikli, onların yaş ve ilgi düzeylerine uygun konuların seçilmesi çocukların farklı kültürlere yakınlaşmalarını, daha hoşgörülü olmalarını sağlar.
Dilsel becerilerin geliştirilmesinde bilgilerin belli bir ortam içersinde kullanılarak öğretilmesidir.
Öğrencileri, yapacakları etkinliklerde
cesaretlendirme ve bilgilendirme başarılarının artmasını sağlayacaktır.
Edinilmesi gereken dilsel beceriler
Çocuklarda edindirilmesi gereken dilsel beceriler 4 ana grupta toplanır:
1. Sözlü anlama
2. Konuşma
3. Yazılı anlama
4. Yazılı anlatım.
Kullanılacak öğretim araç ve gereçler
Öğretmenin sınıfta kullanacağı en önemli materyal ders kitabıdır.
Ders kitapları dışında kaset, cd gibi görsel- işitsel özellikleri olan materyallerin kullanılması farklı öğrenme biçimlerine sahip olan çocukların öğrenmesini kolaylaştırır.
Yabancı dil öğretimini etkileyen faktörler
Öğrenen kişiyle ilgili olanlar Öğrenen kişinin yaşı Kişiliği ve kişisel özellikleri Öğrenme yeteneği Öğrenme yöntemi Bilinen dil veya diller (anadil) Motivasyon
Soysal ortamla ilgili olanlar
“(…) iyi bir çevre modeli, bireyi öğrenme alanında olumlu bir şekilde etkilerken, iyi bir çevre modeline sahip olamayan öğrenciler çeşitli öğrenme sorunları ile karşılaşabilmektedirler.”
Sınıf ortamıyla ilgili olanlar
Sınıfın kalabalık olması, öğrencinin derse aktif olarak katılamaması, sınıfta kullanılan araç ve gereçlerin yeterli
olmaması, sınıf ortamına çocuğun uyum sağlayamaması
çocuğun öğrenme şartlarını etkiler. Motivasyonunun azalmasına sebep olur.
Kullanılan yöntem ve öğretmen
Çocuk grubuna seslenecek olan öğretmenin öğrencilerini iyi tanıması, onların ilgi ve ihtiyaçlarına cevap verecek bir yönteme sahip olması,
Uygun bir ders kitabı seçmesi,
Bu alanda pedagojik formasyonunun olması
Öneriler
Milli Eğitim Bakanlığının yabancı dil öğrenme politikasını Avrupa Birliği kriterlerine dayandırması ve bu sürecin yaşam boyu sürmesi için gerekli çalışmaları yapması,
Öğretmenlerin çocuk yaş grubuna uygun yöntemsel bilgi ve becerilerle donatılabilmesi için gerekli pedagojik formasyonu almış olması,
Edinilen bilgi ve becerilerin mesleki hizmet içi eğitim programlarıyla düzenli olarak geliştirilmesi,
Yabancı dil öğretimine erken yaşlarda başlamak bireylere diğer dilleri öğrenmeleri için zaman sağlayacaktır. Bu bilinçle de, okullar yabancı dil eğitimine gerekli önemi vermesi,
Öğrencilerin öğrendikleri yabancı dil veya dilleri okul ortamı dışında da kullanmalarına yardımcı olacak etkinliklere katılmak öğrencilerin dili daha etkin bir şekilde kullanmalarına yardımcı olacaktır. Örneğin, okulların Avrupa değişim programlarına katılarak çeşitli projelerde yer alması,
Avrupa Konseyinin onayladığı Avrupa Dil Gelişim Dosyasının kullanılmasını teşvik ederek öğrencilerde kendine güvenin ve özerk çalışmanın oluşmasına yardımcı olmak.
BENİ DİNLEDİĞİNİZ İÇİN
TEŞEKKÜR EDERİM……
Yrd.Doç.Dr. Füsun ŞAVLI
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi