barnum etkİsİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta...

46
BARNUM ETKİSİ :: Savunma mekanızması ve lıstelenen genel ozellıklerın sadece kısının kendı ıcın oldugunu sanması mesela aylardır ıs arayan mehmet gazetede ıs sartlarına baktıgında ozellıklerın kendısı ıcın tam oldugunu dusunup basvuruya gıttıgınde 200 kadar basvuru oldugunu gorunce sasırması.. Takım–OyunTurnuva (TOT): Öğretmen önce dersi sunar ve öğrenciler konuyu takım arkadaşlarına öğretir. Her takımdan seçilecek bir ya da birkaç kişi yarışırlar ve yarışma sonucu elde ettikleri puanlarla takımlarına destek olurlar.Yarışma sırasında, oyuna- turnuvaya katılan öğrencilere takım arkadaşları yardım etmezler. Öğrenciler, kendileriyle geçmiş puanları (örneğin ders matematikse, önceden aldığı matematik puanları) yaklaşık aynı olan öğrencilerle üçer kişilik turnuva masalarında karşılaşırlar. Öğrencinin düzeyi yükseldikçe, bir üst turnuva masasında yarışabilir. Turnuva masasında kazanan öğrenci, kendisine ve takımına puan getirir. Öğrencilerin aldıkları puanlar toplanarak, takım puanları elde edilir.Yüksek düzeyde yeterlik gösteren takımlar, sertifikalar ya da değişik takım ödülleri kazanırlar.

Upload: others

Post on 27-Sep-2019

5 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

BARNUM ETKİSİ::

Savunma mekanızması ve lıstelenen genel ozellıklerın sadece kısının kendı ıcın

oldugunu sanması mesela aylardır ıs arayan mehmet gazetede ıs sartlarına

baktıgında ozellıklerın kendısı ıcın tam oldugunu dusunup basvuruya gıttıgınde

200 kadar basvuru oldugunu gorunce sasırması..

Takım–Oyun–Turnuva (TOT):

Öğretmen önce dersi sunar ve öğrenciler konuyu takım arkadaşlarına öğretir.

Her takımdan seçilecek bir ya da birkaç kişi yarışırlar ve yarışma sonucu elde

ettikleri puanlarla takımlarına destek olurlar.Yarışma sırasında, oyuna-

turnuvaya katılan öğrencilere takım arkadaşları yardım etmezler. Öğrenciler,

kendileriyle geçmiş puanları (örneğin ders matematikse, önceden aldığı

matematik puanları) yaklaşık aynı olan öğrencilerle üçer kişilik turnuva

masalarında karşılaşırlar. Öğrencinin düzeyi yükseldikçe, bir üst turnuva

masasında yarışabilir. Turnuva masasında kazanan öğrenci, kendisine ve

takımına puan getirir. Öğrencilerin aldıkları puanlar toplanarak, takım puanları

elde edilir.Yüksek düzeyde yeterlik gösteren takımlar, sertifikalar ya da değişik

takım ödülleri kazanırlar.

Page 2: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Çağrışımsal Basamaklar:

Kişinin yeni öğrenmeyle ilgili öznel zihinsel çağrışımları basamaklar halinde

uzanıyorsa bir tablo grafik oluşturuyorsa buna çağrışımsal basamaklar denir.

Çağrışımsal anlam:

kişinin öğrendiği bilgileri önceki bilgilerle yaşantılarla ilişkilendirerek öğrenmesi,

yeni yaşantıya anlam vermesidir.Çağrışımsal anlam, kişinin zihninde

gerçekleştiği için özneldir.Yani her bireyde aynı şekilde gerçekleşmez..

Psikolojik Sağlamlık:

Bir olumsuzluk durumu ile karşı karşıya kalındığında, risk faktörleri ve koruyucu

faktörlerin etkileşimi sonucu oluşan süreçte, bireyin hayatındaki değişikliğe

uyum göstermesini içermektedir. Psikolojik sağlamlıkla ilgili yapılan çalışmalar

risk karşısında bireyin uyum göstermesi üzerine odaklanmıştır. Stresli yaşam

olaylarının neden olduğu risk faktörleri ve riskin olumsuz etkilerini hafifleten

koruyucu faktörler, gelişimsel bir süreç olarak da tanımlanan psikolojik

sağlamlık kavramına katkıda bulunmaktadırlar.

Metabiliş(Üstbiliş):

Bir bireyin bilişsel süreçlerini nasıl işleyeceğini anlayarak bu süreçleri

denetim/kontrol altına almasıdır. birey bilişsel düşüncelerini kontrol altına

alırken doğal olarak daha fazla düşünür ve bu kavram bir bakıma "düşündüğünü

düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek;

bireyin düşüncelerini kontrol altına alması. yani düşüncelerini planlaması, ileriyi

tahmin etmesi, düşüncelerini izleme ve değerlendirme sürecine katmasıdır.

Transreferans:

İnsan eger gecmisinde sevgi cinsellik saldirganlik gbi duygulari yogun yasamissa

bunlari bugune getirip yenidn yasayarak,bunlari psikolojik danismana

yuklemesine deniliyor.

Page 3: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Yansıtıcı Konuşma :

Yansıtıcı konuşma dilinde sadece kişiyi dinliyorsunuz, asla yorum

yapmıyorsunuz ve sonra onun ne hissettiğini anlamaya çalışıp, sesli ifade

ediyorsunuz.

Yapma-Bozma Mekanizması :

Kusurlu davranışlarımız için dilediğimiz özürler, günahlarımıza karşılık verdiğimiz

sadakalar ve arada bir duyduğumuz pişmanlık duyguları bu mekanizmanın

ürünüdür. Bazı dinlerdeki günah çıkarma ya da kusurların bağışlanacağı

güvencesi, insanın yaptığı yanlışların bağışlanmasına ve her şeye y...eniden

başlayabilmeye karşı duyduğu yoğun ihtiyacı yansıtır.

psikolojik tepkisellik:

Düzenlemeler veya dayatmalar karşısında, özgürlük ve özerklik şeklinde beliren

caydırıcı duygusal bir tepkidir. Bu tepki, özellikle bireylerin belirli bir görüş ya da

davranışa kendisini zorunlu hissettiğinde yaygın olarak ortaya çıkmaktadır.

Brehm & Brehm, 1981)Özellikle özgürlükteki bir azalmanın tekrar elde

edilebilmesi amacıyla ortaya konulan davranışlara psikolojik tepkisellik denir.

Seçim özgürlüğü dış etmenlerle kısıtlandığında kaybedilen özgürlüğü yeniden

kazanma ve kaybı önleme amaçlı yapılan davranışlar. Örneğin ağlayarak

istediğini yaptıran çocuk, ağlamasına karşın ebeveynler bir eylem yapmıyorsa,

çocuk bu davranışını daha da arttırarak amacına ulaşmaya çalışacaktır.

Davranışta Kontrast:

Bir ayırt edici uyarıcı durumunda davranışın pekiştirilmesiyle davranışta artma,

pekiştirilmeme durumunda azalma görülmesidir. Örneğin 1000 tl maaş alan

birinin; maaşı 800 tl ye düşürülürse performansında azalma (Negatif Davranışta

Kontrast), 1200 tl ye çıkarılırsa performansında artma(Pozitif Davranışta

Kontrast) gözlenecektir.

Page 4: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Tersine Zincir:

biçimlendirmenin değişik bir formudur. Bazı öğrenme konuları baştan sona

değil sondan başa doğru zincirleme yapılarak öğretilir.Örneğin: paragraf yazma

konusunda önce sonuç cümlesi eksik bırakılan bir paragraf verilerek uygun

cümle bulması istenir.sonra eksik bir paragraf daha verilerek destekleyici cümle

ve sonuç cümlesi yazarak tamamlaması istenir.en son olarak başlık verilerek

destekleyici cümleler ve sonuç cümlesi yazması istenir.

Winnetka planı(sistemi):

Öğretimin mümkün olduğu kadar bireyselleştirilmesi asıl amaçtır.Çünkü bilgi ve

beceri kazanma miktar ve süresi bireyden bireye değişmektedir.Öğretmen

çocukların çalışlamalarını izlemekte, bir dosyada biriktirmekte ve çocuğun

öğretimin amacına ulaşıp ulaşmadığına bir test ile kontrol etmektedir.Bir

konuyu bitiren öğrenci diğer konuya geçebilir.

Jena planı:

grup çalışmalarının ağırlık kazandığı bir sistemdir. gruplar 2-6 kişilik olabilir ve

öğrenciler grup arkadaşlarını kendileri seçerler.Bir grupta yetei olgunluğa geçen

öğrenci bir üst gruba geçer.Geçiş notla değil öğretmenin verdiği raporla

olur.Grup içinde her öğrenci serbest çalışır.Her grubun kendine has çalışma

odası vardır.Öğretmen rehberdir.Eğitim ortamı sağlamakla görevlidir.

Kısmi Pekiştirme:

Öğrenci etkinlikleri kısmen kabul edilebilir olduğunda, davranışın sadece arzu

edilen boyutuna yönelik süregelen girişimleri belirli bir şekilde güdülemek

maksadıyla pekiştireç kullanmak isteyebilirsiniz. Bu gibi durumlarda kısmi

pekiştirme tekniği kullanılmalıdır. Kısmi pekiştirme, bir öğrenci girişiminin veya

etkinliğinin sadece arzu edilen boyutu pekiştirildiğinde meydana gelir. Örneğin,

bir öğrenci tahtada problemi yanlış çözdüğünde gidiş yolunu veya gayretini

pekiştirebilirsiniz. İşlenen konuyla ilgisi olmayan fakat ilginç bir fikir ortaya atan

bir öğrencinin sadece ilginç bir fikir belirtmesi pekiştirilebilir. Kısmi pekiştirme,

Page 5: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

özellikle utangaç veya başarısı düşük öğrencilerin derse katılımlarının

sağlanmasında etkili bir tekniktir.

Temel Atıf Hatası:

yapılan küçük bi hatanın genellenmesi olayı.mesela çocuk eski bi bardağı kırıyor

ve sakar olarak ilan ediliyor.

Basımlama:

içgüdüsel davranış biliminin alt kollarından birisidir. konrad lorenz adındaki

amcanın biri kaz yavruları üzerinde yapmış olduğu deneyde; kaz yavrucuklarının

doğumundan sonra geçen kısa süre içinde (12-24 saat) etraflarındaki hareket

eden bir cisim veya bir canlının peşinden gittiklerini gözlemlemiş.

MİM:

Sessiz Sinema'dan aklına gelsin.öğrencilere belli kavramların öğretilmesinde

oyun yoluyla uygulanan, dikkatle izlemeyi ve zorunlu düşünmeyi kılavuzlayıcı,

oldukça kullanışlı bir etkinliktir.Mim etkinliğindeki temel zorunluluk öğrencinin

bedeni yoluyla ifadelendirme davranışı sağlamasıdır. Bu etkinlikte önemli olan

anlatıcının konuşmaması, izleyicilerin fikir üretmesidir.

Amnezi:

Geçici veya uzun süreli hafıza kaybı

Askı Sözcük Yöntemi:

Düzenli bir listeyi anımsamak için kullanılan bir yöntem. Bu yöntemde sıra ile

her bir sayı için söylenişe uygun ritmik askı sözcükler bulunur. askı sözcüklerin

zihinsel resimlerinin oluşturulması kolay olmalıdır.madde imgelerinin

anımsanabilmesi için her biri askı sözcükle ilişkilendirilir.

Page 6: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Anahtar sözcük yöntemi (keyword):

Bilginin sırasıyla anımsanmasının zorunlu olmadığı durumlarda

kullanulır.Özellikle yabancı dildeki sözcükleri öğrenmede kullanılır.

Pasif Beklenti:

piaget'nin bilişsel gelişim kuramında duyusal-motor dönem içerisinde

değerlendirilen bir kavramdır. bebeğin amaçlı davranışta bulunamadığını ifade

etmektedir. amaçlı davranışlara ise yine aynı dönemde 6-8. aylarda geçilir.

İstemli Dikkat

Dışarıdan gelen seslere dikkat ettinistemsiz dikkat : kapı caldı kapıya yoneldin

dikkatin oraya toplandıbölünmüş dikkat: iki şeye aynı anda hem dışardan gelen

seslere hem kapıya dikkat ettin.

ilk cocukluk =işlem oncesi donem

Boylamsal Yöntem:

incelenecek davranışın bu davranışa konu olan özelliklerin olgu ya da olayların

belirli zaman dilimi süreleri içinde, birden çok bireyi inceleme konusu yapacak

biçimde gözlemlemek amacını taşır.örnek: insan davranışlarının gelişimi;

doğumdan ergenlik dönemine kadarki bilişsel davranışlaarı betimlemek.

KESİTSEL YÖNTEM:

aynı yaş dilimlerinde bulunan çok sayıdaki bebek ve çocukların, belirli

davranışsal özelliklerine bakılırak o yaş dilimine özgü özelliklerin belirlenmesini

amaçlamaktadır.

Page 7: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

META- ANALİZ

Çok sayıda bağımsız çalışmanın sonuçlarını “havuzlayarak” birleştirmek ve belli

bir konuda yeni özel sonuçlara erişmek için yapılan istatistiksel çalışma

tekniğidir.

TEKZİP METİNLERİ

birkişi başka birinin hakkında birşeyler demiş karşı taraf da bunun doğru

olmadığına dair bir yazı yani onun görüşünü çürütme yolunda yazmış yani

yalanlamış olmasıdır.

TGA(Tahmin-Gözlem-Açıklama):

TGA yöntemi yapılandırmacı öğrenme teorisiyle uyum içindedir etkili bir eğitim

için eğitim esnasında öğrenciler kendi düşüncelerini açıklamaya teşvik edilmeli(

tahmin etme aşaması), öğrenciler düşüncelerine meydan okuyan durumlarla

karşı karşıya konulmalı( gözlem aşaması) öğrencilerin hipotez kurmaları ve

olaylara alternatif düşünme fırsatı verilmeli( tahmin etme ve açıklama aşaması)

Gecikmeli koşullama:

teknik olarak zamandaş koşullamayla aynıdır. Fakat koşulsuz uyarıcı, koşullu

uyarıcının başlamasından en az 5 saniye sonra verilir. Zamandaş koşullamadan

farkı; sürededir.

İn vivo(yerinde duyarsızlaştırma):

rehberlikte kullanılan bir kavramdır ve karşılığı YÜZLEŞTİRME dir.danışanı

sorunlarıyla yüzleştiryorsun bu herzaman danışmanla birlikte

olmayabilir..danışan tek başınada yüzleşebilir..atılganlık eğitimde ise

gerektiğinde Hayır demeyi öğretmektir..

Page 8: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Algısal Set Oluşturma:

Bireylerin nesneleri, olayları ve insanları belli referanslara (örneğin beklentilere

ve ön yargılara) göre algıma eğilimlerine algısal set oluşturma denir.

Dışsal denetim odağı :

Dışsal denetim odağına sahip bireyler davranışlarının ve yaşadıklarının kendisi

tarafından yönlendirilemeyeceğine inanırlar. İçinde bulundukları olumsuz

durumu değiştiremeyeceklerini, yaşamlarını yönlendiremeyeceklerini

düşünürler. Kolayca çaresizlik duygusu yaşama eğilimindedirler.

Ön Koşullanma( Duygusal Koşullanma):

mesela 3 arkadaş kayak yapmaya gidecekler ama ali geç kalıo gidemiyor

gidenlerden ahmetin ayağı kırılıyor ali yi gördüğünde üzülmesi ayağının kırıldığı

zamanı hatırlaması ön koşullanma oluyor.

Hareleme Etkisi:

Sınav kağıdı okurken bir önce okunan kağıtta çıkan notun bir sonraki kağıdı

etkilemesi hadisesi. genellikle yorum sorualrı sorulmuş klasik sınavlarda

rastlanır.

Güç alanı analizi :

Bir problemin çözümünü destekleyen veya karşı olan faktörlerin belirlenmesi

için kullanılır Değişim güçler arasındaki mücadelenin sonucudur. Bu fikri

geliştiren tekniğe Güç Alanı Analizi denir. İstenen değişikliğin tüm yönlerini

görmeyi sağlar . Sürücü güç değişikliğe zorlayan , önleyici güç ise hareketi

engelleyen güçtür.

Sinektik:

Birbirleri ile alakasız parçaları bir araya getirme anlamını taşımaktadır. Temeli

Page 9: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

analojiye ‘‘ fikirleri başka ortama aktarma ’’ya dayanan bu etkinlik Gordon

tarafından üzerinde derinlemesine çalışılan bir uygulamadır.Sinektik

uygulamaları için üç farklı analoji belirtilmektedir:

DOĞRUDAN ANALOJİ:

İki obje yada kavramın basitleştirilerek karşılaştırılmasıdır.

KİŞİSEL ANALOJİ:

Öğrenciden kendisini bir eşya veya bir canlının yerine koyması istenir.

TERS ANOLOJİ:

Öğrenciden bir kavram ya da ifadenin zıt, karşıt anlamlarından yararlanması

istenerek anlamı güçlendirmesi beklenir.

ÇAĞRIŞIMSAL GEÇİŞ:

Çağrışımsal geçiş bir uyarıcı durumunda gösterilen tepkinin, duruma yeni

uyarıcıların eklenmesi, eski uyarıcıların derece derece çıkarılmasıyla tamamen

yeni uyarıcılara da eski tepkinin gösterilmesidir. Geçiş sırasında orijinal yarıcı

yavaş yavaş ortamdan çıkarılmış; bu orjinal uyarıcıya gösterilen tepki eklenmiş

uyarıcıya da gösterilir. Thorndike bu ilkeyi kediye “ayakta dur” emrini

öğretirken kullanmıştır. Önce kediye bir parça balığı yukardan göstermiş daha

sonra kediye ”ayağa kalk” demiştir. Yeterli sayıda deneme yaptıktan sonra

yavaş yavaş balığı ortamdan çekmiş; sadece “ayağa kalk” komutunu verdiğinde

kedinin ayağa kalktığı görülmüştür.

Sosyal Atom Ölçeği:

öğrenilmiş çaresizlik düzeyini ölçmeye yarayan bi yöntem. öğrenilmiş çaresizlik

düzeyini ölçen ve kişilerin kaygı ve başarısızlık nedenlerini belirlemeye çalışan

bir ölçketir.

Page 10: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Plesebo etkisi :

pekiştireçlerin işlevleriyle ilgili bi kavramdır. etkisi fazla olan pekiştireçin düşük

etkili bi pekiştireçten daha fzla güdülemesidir. örneğin :sınıfını geçmesi

durumunda çikolata yerine bilgisayar alınması. plasebo etkisi:bu psıkolojık

bişey.mesela benım basım agrıyor,agrı kesıcı ıstıyorum ama kardesım bana agrı

kesıcı degılde ona benzer bir sekerleme turu getırıyor.ben onu agrı kesıcı

sanıyorum ve basımın agrısı gecıyor. Plasebo farmakolojik olarak etkisiz, fakat

telkine dayalı ve plasebo etkisi olarak da bilinen tedavi etkisini ortaya çıkaran

bir tür ilaçtır. Bu psikolojik bişey. Mesela benim başım ağrıyor, ağrı kesici

istiyorum ama kardeşim bana ağrı kesici değil de ona benzer bir şekerleme turu

getiriyor. Ben onu ağrı kesici sanıyorum ve basımın ağrısı geçiyor.

VERBALİZM:

Program geliştirmede israfı anlatır. Gereksiz yere emek, zaman ve maliyetin

kullanılmaması demektir. Öğretmenin sınıfta lüzumsuz konuşmalarını da buna

dahil edebiliriz.

KAİN KOMPLEKSİ: kardeş kıskançlığı

CYRANO KOMPLEKSİ:

başkalarının başarılarından ovünç duyma gibi bir anlamı vardı CYRANO

KOMPLEKSİ: Kişinin kendi ihtiyaç, istek ve amaçlarının başkaları tarafından

gerçekleştirilmesini tercih eden tutuma verilen addır. Bu komplekse sahip olan

kişiler, başkalarının başarılarından, en az kendi başarılarından duydukları kadar

sevinç duyarlar.Kişinin, kendisini bir başkasının yerine tam olarak koyabilme

yeteneği bu kompleksin temelidir. İşin içine, suçluluk duyguları, kendi kendini

cezalandırma tutkusu ya da mazoizm gibi şeyler karıştığı takdirde, Cyrano

kompleksi bir hastalık halini alabilir. Kişinin kendi ihtiyaç, istek ve amaçlarının

başkaları tarafından gerçekleştirilmesini tercih eden tutuma verilen addır. Bu

komplekse sahip olan kişiler, başkalarının başarılarından, en az kendi

Page 11: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

başarılarından duydukları kadar sevinç duyarlar.

HALO ETKİSİ:

Kişiyle alakalı OLUMLU bir özellıgın dıger özellıklerede genellenmesi.yani

derslerınde basarılı bir cocuk ile tanıstıgınızda,bu cocuk hıc yalan soylemez

arkadaslarıyla iyi gecınır gıbı genellemelerde bulunmanız.

CRESPİ etkisi:

ne kadar et o kadar salya:)yani uyarıcı ne kadar artarsa tepkıde o kadar artar.

HORN etkisi:

halo etkısının aynısı ama bunda olumsuz ozellık genellenıyor.

OMNİPOTENT dusunce:

Ergenlerde görulur.kendısınde herseyı yapabılecek gucu gormesıdır.yanı

hayaller kurar ılerıde cok luks arabam olacak vılla alacagım gıbı.ve bunu

yapabılecek gucu kendısınde gorur.ebeveynler onlara cabalamazsan

calısmazsan hıc bırsey elde edemezsın dedıklerınde ıse onların bu konuları cok

abarttıgını dusunur.

pragnanz etkisi

gestalt yaklaşımının bir ürünüdür. Kişiler olayları ve durumları bütüncül

algılamaktadırlar.

Bakalorya

bakalorya yeni bir eğitim yaklaşımıdır. Geniş alan ya da disiplinler arası

yaklaşımın diğer bir adı da bakaloryadır. Farklı disiplin (ders-konu) alanlarının

birleştirilerek uygulanmasıdır. Yenilenen eğitim programlarının bir gereğidir.

Page 12: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

hawthorn etkisi:

Bir iş yerinde kameralar ile takip edilen bir işçi ilk başlarda iş performansı

artarken zaman içinde işverenlerine göre davranan bir kimliğe sahiğ olabilir ve

kamera altında başka kemerasız ortamlarda başka davranışlar göstererek

gerçek kimliğini gizleme ve iş ortamına göre kimlik üretme problemi

olabilecektir. Bu ise sahte kimliklerin çoğalması anlamına gelecektir.Burada asıl

olan iş sorumluğun ve iş bilincinin gelişmesi iken (iş kazalarının azaltılması,

tartışmaların giderilmesi, güvenliğin sağlanması vs..) gibi iyi yönler için

kullanılsada olumsuz etkilerininde gözden kaçırılmamasıdır. Bunu en güzel

örnekleri televizyon programlarında açık unutulan kamera ve mikrofonlardır.

diyalektik yaklaşım:

program geliştirmede yer alan bir kavramdır. Birey eğitim ortamında yaşadığı

çelişkileri bu yöntemle ortadan kaldırır. diyalektik yaklaşımın temel amacı

ikilikleri ve çelişkileri bireyin faydalanacağı bir şekilde ortamdan kaldırmaktır.

postmodernizm:

her birey kendince haklıdır anlayışının bir ürünüdür. Hher bireyin kendi

açısından doğru gördüğğü değerler vardır. Kişiler bu değerlere saygı

göstermelidir. Bireysellik ve öznel yaklaşım ön plandadır.

ambivalans:

Bir insan veya durumla ilgili olarak zıt duyguların, fikirlerin ve dileklerin birlikte

mevcudiyeti anlamına gelir.birini birgün sevip ertesi gün nefret etmek gibi.

transaksiyonel analiz:

bireyin diğer kişilerden farklı yönlerinin incelenmesi ve karşılaştırılmasıdır. Yani

bireysel farklılıkların önemidir.

Page 13: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

AKROSTİŞ:

Bilgiyi işleme kuramında örgütleme yaparken kullanılan bir teknik kelimelerin ilk

harfine göre sıralama Örn:Programlı öğretim ilkeleri KEBAB gibi

Vygotsky'ın proksimal gelişim alanı:

yakınsak gelişim alanı yani birey kendi kendine değilde etrafındaki insanlardan

daha çok şey öğrenir.

TEREYAĞ EKMEK TEKNİĞİ:

Verilen bir problem soru yada konu üzerinde öğrenciler önce tek başlarına

düşünür daha sonra arkadaşları ile bir araya gelerek düşüncelerini

tartışır.Ulaştıkları sonucu sınıfa sunarlar.İlk aşamada düşüncelerini kaydetmeleri

istenebilirTüm öğrencilerinaktif olmasını sağlar.Birinci aşamanın üzerine tekrar

konuşma fırsatı verdiği için bu adı almıştır.

SANDİVİÇ TEKNİĞİ:

Örneğin öğrencisinin sınıf içinde parmak kaldırmadan konuşmasından rahatsız

olan bir öğretmen sandviç tekniğini kullanarak bu eleştirisini aşağıdaki gibi

yapabilir.Senin dersimle ilgilenmenden hoşlanıyorum (koşullu + kabul

iletisi)Parmak kaldırmadan konuşman sınıfı yönetmemi zorlaştırıyor. (koşullu -

kabul iletisi)Ben sana güveniyorum.(koşulsuz + kabul iletisi)

Amortismon

bireyin üst dönem davranışları kazandığında alt dönem davranışları terketmiş

olması ÖRN:Ahmet'in yüremeye başladığında emeklemeyi terk etmesi

Reglasyon:(gerileme)

birey bulunduğu dönem davranışları yerine bir alt dönem davranışlarını

Page 14: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

göstermesi.ÖRN:Yaşlananlar çocuklaşır yada kardeşini kıskanan çocuğun

tekrardan biberonla süt içmek istemesi..

uyarıcı izi:

Dıssal bır uyarıcının ortamdan kaldırılması durumunda,bu uyarıcının sınır

sıstemı uzerındekı etkısının bır kac sanıye daha surmesi.

phi-fenomen:

ornegın ışıklı panolarda yazıları hareket edıyormus gıbı goruruz.aslında yazılar

hareket etmez.sadece panoya monte edılmıs ısıkların yanıp sonme hızı bızım

hareket algılamamıza sebep olur.

zeigarnik etkisi:

Zeigarnik Etkisi: İlk kez Rus psikolog bluma Zeigarnik tarafından "yarım kalmış,

kesintiye uğramış işler tamamlanmışlardan daha kolay ve net hatırlanır"

denilerek dillendirilen, bitmemiş ilişkilerimizi neden sürekli hatırladığımızı,

yarım kalan aşklarımızı neden unutamadığımızı, üçüncü gününde eve geri

dönmek zorunda kaldığımız tatillerin neden daha çekici gözüktüğünü

nedenselleştiren etki. İnsanların bitirilmemiş işleri veya bölünmüş- kesilmiş

işleri tamamlanmış olanlara göre daha iyi hatırlayabilmesi.Örneğin, Sinan’ın

çalıştığı işyerinde iki gün içinde beş masa ve on yedi sandalye yapması istenmiş.

Sinan masaları o gün içinde yapıp bitirmiştir; lakin Sinan sandalyelerin yarısın

bitirmiş yarısını bitirememiştir. Sinan’ın bir sonraki gün masayı değil de sadece

sandalye yapması gerektiğini hatırlaması. Yarım kalan durumları tamamlama

egılımı.ornegın 3soru var.2sını cozuyoruz 1ini cozemıyoruz.aradan uzun bır sure

gectıkten sonra cozemedıgımız soruyu hatırlar dıgerlerını hatırlamayız.dıger

ornek arkası yarın tıpı reklamlarda reklamcılar bu ılkeyı kullanır.senaryo

tamamlanmadıgı ıcın devamını meakla beklerız.

Page 15: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Dedikodu Halkası:

Belli bir konuda öğrencilerin ilgili kahramanla ilgili haberi kulaktan kulağa

yaymaları istenir. İlgili kişinin ne hissettiği ve dedikodunun yanlışlığı üzerine

konuşulabilir.

nativist kuram:

Dilin genetikle olustugunu soyler. nativist te sadece biyolojı etmenler var.

tilki taktigi:

uzlasmak ara bulmak ortak yol.

pyglamion etkisi=Rosenthal etkisi:

kendini gerçekleştiren kehanet

Phi phenemon yasası

Gestalt kuramında algı yanılması kavramının içindedir. hareketsiz nesneleri

hareketliymiş gibi algılamasıdır. çizgi filmler en iyi örnek.

Pryor Hayvanı Vurun Yöntemi:

Bir bakıma olumsuz pekiştirmeyle ayndır.örneğin oda arkadaşınız kirli

camasırlarını ortada bırakıyor oda arkadısınızı değiştirin bahcedeki kopek butun

gece havlıyor veterinere goturup ses tellerini kestirin eşiniz eve homurdanarak

geliyor boşanın.

Onarıcı aşırı düzeltme:

Onarıcı aşırı düzeltme çocuğun uygun olmayan davranış sonrasında ortamı

düzenlenmesinin üstüne daha fazla görevler eklenerek bir tür ceza

verilmesidir.Örn: Duvarı karaladığında tüm duvarı temizletmek.Onarıcı aşırı

Page 16: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

düzeltme uygulaması uygun olmayan davranış üzerinde odaklanması nedeniyle

olumsuz davranışı azaltma yerinearttırma etkisi olabilir.

AYRIMLI PEKİŞTİRME:

Ayrımlı pekiştirmede, uygun olmayan davranışların azaltılması için uygun

davranışın artması ya da sürdürülmesi iki temel pekiştirme ilkesine dayanır.n

Birincisinde davranış uygun ayırt edici uyaranı izlediğinde pekiştirilir. Örneğin:

sınıf içinde konuşma bazı koşullarda uygun bazı koşullarda uygun olmayabilir.

Bu durumda sınıf içinde konuşma belli bir uyaranın (öğretmenin soru sorması

gibi) varlığında pekiştirilirken diğer durumlarda pekiştirilmez. n İkinci

uygulamada ise diğer davranışlar görmezden gelinirken bir hedef davranış

pekiştirilir. Böylece pekiştirilen davranış artarken görmezden gelinen davranış

azalır.Örneğin: “Öğretmenim, ben” diyerek parmak kaldırma davranışı

görmezden gelinir.Herhangi bir olumlu davranış pekiştirilir. n Ayrımlı

pekiştirmenin anahtarı yine pekiştirmeden geçer.

Olumlu aşırı düzeltme:

Olumlu aşırı düzeltme problem davranışın o ortam içinde olması gereken

şeklinin bireye yaptırılması olarak uygulanmaktadır.Örn: Duvarı çizen çocuğa

kağıt kalem vererek bazı şekilleri kopya ettirmek.

Ayıcık taktiği(alttan alma):

kendi gereksinimlerimizden vazgeçerek karşı tarafın gereksinimlerini

karşılamasına izin veririz.

Kaplumbağa taktiği:

isteklerimizden ve ilişkilerimizden vazgeçme, GERİ ÇEKİLME taktiğidir.

köpek balığı( zorlama):

asıl olan isteklerimizdir, kazanmaktır, ilişki feda edilebilir.gücü elinde

Page 17: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

bulunduranın kullandığı taktiktir.

tilki taktiği(uzlaşma):

istekler ve ilişki orta derecede önemli ise biraz ilişkiden biraz isteklerden

vazgeçerek ortak yolu bulmak.

baykuş taktiği(yüzleşme)

istekler ve ilişki önemlidir.her iki tarafın gereksinimlerinin de tümden

karşılandığı taktiktir.

Diana kompleksi:

kardeşler arasındaki seksüel aktarım

ÖZEL TRANSFER:

orjinal ögrenme durumu ile transfer durumu birbiriyle örtüşür.Örnegin iyi bir

masa tenisi oyuncusunun kortlarda da başarılı olması.

GENEL TRANSFER:

orjinal durum ile transfer durumu birbirinden farklıdır. Örneğin masa tenisi

oyuncusunun golfte de başarılı olması.

Buzzy

buzzy, fikir çürütme gruplarıdır. phipler ise ispat grupları ve proje

çalışmalarıdır.Bunlar birlikte çalışır.Daha çok askeri ve silah alanında

kullanılımış.öRNEĞİN PHİLİPS GRUBU YENİ BİR SİLAH ÜRETİYOR buzzy grubu bu

silahın etkisini yok etmeye çalışıyor.Sınıf ortamında ise sınıf gruplara ayrılıyor

birinci grup yani philips grubu yeni proje ve fikirler üetiyor buzzy grubu ise bu

fikri çürütmeye çalışıyor.

Page 18: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

İze koşullanma

İze koşullanma denilen şey aslında klasik koşullanmanın ta kendisi. sadece 2. adı

ize koşullanma/işaret koşullanması.

Özgeci olmak (alturizm)

Freud dan yeni bir savunma mekanizması daha:Bireyin bencil duygularını

bastırarak çevresindekilere yardım etmesi,ilgi göstermesi. yani saçımı süpürge

ettim durumu.

Ayna Teorisi:

ergenlikte yaşanan bir durum.Ayna kuramı bireyin kendi benlik algısını

oluştururken sosyal çevresinin dönütlerini dikkate aldığını iddia eden bir

kuramdır.

• Majistik Düşünce: Yapaycılık (Artifikalizm)

• Pregenital Dönem:

0–6 yaş Dönemi Psikoseksüel Evreler ( Oral, Anal, Fallik)

• Uyanık Bellek:

Kısa Süreli Belleğin diğer adıdır. KSB bir çalışma tezgâhı görevi yapmaktadır.Bu

nedenle de hep uyanıktır. Acilen düşünme işlemleri burada yer almaktadır.

Örneğin; öğrenciye “3 kg 2,5 TL olan patates mi yoksa 4 kg 3,6 lira olan patatesi

almak mı daha karlıdır?” diye sorduğunuzda öğrenci hemen işleyip sonuca

ulaşabilir.

Page 19: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

• Loci(Yerleşim) Yöntemi:

Bilgiyi işleme kuramında bellek destekleyici ipuçları olarak bilinir. Eski Yunan’da

hatiplerin konuşmalarında kullanılan yöntemdir. Bilgilerin bir binanın odalarıyla

ilişkilendirip; bir banın oda ve katları gibi bilgileri yerleştirip düzenleme ve

hatırlamayı-geri getirmeyi kolaylaştırma yönetimidir.

• Yürütücü Bellek Şeması:

Yürütücü bilişin depolandığı şemanın adıdır. Bireyin kendi bellek yapısı

hakkındaki bilgilerin, belli bir konuyu öğrenmek için gerekeli stratejilerin,

öğrenilen bilginin geriye getirilmesinde kullanılabilecek uygun stratejilerin vb.

içsel temsilcileri yürütücü bellekte depolanmakta ve gerektiğinde uygulamaya

geçmektedir.

• İzomorfizim (Eş biçimcilik):

Gestalt Öğrenme Kuramı’na göre psikolojik yaşantı ile beyinde var olan süreçler

arasında var olan süreçtir. Dışsal uyarıcılar beyinde reaksiyona neden olmakta

ve beyinde bu reaksiyonlar meydana geldiğinde yaşantılar kazanılmaktadır.

• Sıva Kova Hipotezi:

Bilgiyi İşleme Kuramı’nda aynen su sızdıran bir kovada olduğu gibi; var olan

bilgilere yenileri eklendikçe eski bilgilerin unutulması demektir.

Entellektüelleştirme:

Stres yaratan sorunlar üzerinde bir türk uzlaşma ya a kapanma biçimi olarak

soyut düşünmedir.parasızlıktan istediği gibi yaşayamayan gençlerin ezilen

halklar söylemi. Duyguları entellektüel sohbetlere boğmak.

ikonik düşünce

ikonik düşünce işlem öncesinde hayalindeki sembollerle düşünmesi.

Page 20: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Mikrosistem:

Kişiye (öğrenciye) en yakın ilişki içinde olduğu yetişkinler(anne, baba, kardeş,

akraba ve akranlar)

Mezosistem:

Öğrenciyi ilgilendiren ve onu da içine belli başlı durumları belirtir. (anababa ile

öğretmen ilişkisi)

Ekosistem:

Öğrenciler ile ilişkileri içermez ama ilişkilerin sonuçları öğrencinin bulunduğu

ortamı etkiler (Öğretmen aile ilişkileri, öğretmenler toplantısı)

Makrosistem:

VERBALİZM:

Program geliştirmede israfı anlatır. Gereksiz yere emek, zaman ve maliyetin

kullanılmaması demektir. Öğretmenin sınıfta lüzumsuz konuşmalarını da buna

dahil edebiliriz.

Sistematik Davranış Kuramı (Hull):

Eğer tepki ihtiyaçları karşılanmasını sağlarsa, güdü azalır. Uyarıcı – tepki bağı

güçlenir ve “alışkanlık” haline gelir.

Uyarıcı İzi:

Dış uyarıcının sinirler üzerindeki etkisi, uyarıcı yok olduktan sonra birkaç saniye

daha sürer.

Page 21: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Reaksiyon Gücü:

Öğrenilmiş bir tepkinin istenilen (ihtiyaç duyulan) bir anda yapılması. Yapıldığı

zaman Reaksiyon Eşiği’ni geçtiği varsayılır.

Tepkisel (Koşullu) Engelleme:

Yorgunluk sebebiyle geçici ya da tamamen sönmenin gerçekleşmesi olayı.

Salınım Etkisi:

Öğrenilmiş tepkinin ortaya çıkmasının engellenmesi farklı durumlarda farklı

şekillerde olmaktadır.Tepkinin ortaya çıkmasının engellenmesinin durumdan

duruma, zamandan zamana farklılığı.

Gecikme:

Uyarıcı – Tepki arasındaki geçen süre.

Anlık Etkili Reaksiyon Gücü:

Bir uyarıcıya organizmanın birden fazla tepki vermesi olayıdır.

Komite Görüşmesi:

Yeteri sayıda bir grubun, belli bir konuyu inceleyip daha üst bir kurula rapor

hazırlamak amacıyla işe koştukları bir konuşma türüdür. Sosyal Bilgiler dersinde

“Yurdumuzda Ekonomik Yaşam” ile ilgili belli bir guruba görev verilir. Bu grup

belirtilen konuyla ilgili araştırma yapıp sınıfa sunabilir, onun üzerinde sınıfça

tartışılabilir.

Genellenmiş Alışkanlık Gücü (Uyarıcı Genellemesi):

Benzer uyarıcılar benzer tepkiler ortaya çıkarır.

Page 22: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Sokrat Tartışması:

Öğretmenin görevi öğrencide var olan bilgileri ortaya çıkarmak.

*Bildiklerinden yola çıkarak yeni bilgiler üretmelerini amaçlar Öğretmen evet

hayır sorularıyla öğrencileri önceki öğrenmelerinden şüphe eder duruma getirir.

*Öğrenciler zihinsel dengesizlik yaşayarak yanlış bilgilerini farkederler (ironi

oluşturma)

*Yanlışı farkeden öğrenciye sorularla doğru bilgi buldurulur. *Böylece eski

bilgilerini kullanarak yeni bilgilere ulaşır. *Yaşı küçük öğrencilerde uygulanması

zordur

Varoluşçu öğretmen

Varoluşçu öğretmen; yardıma gereksinim duyan, öğrencinin yardımına koşan ve

kişiliğin geliştirilmesinde yardım etme zorunluluğu olan kişidir. Böylece,

öğretmen öğrencilerin özgürlüğünü sınırlatan kurumların, güç ve eğilimlerin

farkına varmalarına yardım eder, seçme özgürlüğünün önemini kavratır, bireyin

kendi varlığına önem vermesini öğretir, anlamlı ve anlamsız tercihler arasındaki

farkı gösterir.

PARETO DİYAGRAMI:

Bir problemin önemli sebeplerini daha az öneme sahip olan sebeplerden ayırt

etmek için kullanılır.dikkatimizi hangi önemli problemevereceğimiz konusunda

yardım eder.bu yaklaşıma göre oldukça az sayıdaki faktör herhangi bir sistem

veya süreçteki problemlerin büyük çoğunluğunun sebebidir.uygulamalar şu

şekildedir Öğrencilerin bireysel ve grup olarak görüş geliştirebilmelerini

sağlamak amacıyla kullanılan bir tekniktir. Bir konu belirlenir, sınıf 6-7 kişilik

gruplara ayrılır. Her öğrenciye konunun farklı yönleriyle ilgili 3 kart verilir.Her

öğrenci konuyla ilgili düşüncelerini yazar ve sıranın ortasına koyar. Ardından her

öğrenci sırayla kart çeker ve o kartı sesli bir şekilde herkesle paylaşır. Benzer

fikirler bir arada toplanır. Bu fikirler sınıfla paylaşılır, tahtaya yazılır. olarak

kullanılabilmesi için: * Öğrenciler tekniği kullanmadan önce hazırlıklı olması

gereklidir * Tekniğin amacı belirtilmeli ve başka örneklerle pekiştirilmeli *

Page 23: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Görüşlerin rahatlıkla söylenebileceği bir ortam hazırlanmalı * Görüşler asla

eleştirilmemeli 1-en büyük problem nedir 2-problem tüm problemin yüzde

kaçını kapsıyor 3-problemin en önemliden en önemsize doğru sıralaması ne

şekildedir. Bir konuda karar verebilmek için pareto analizi yapmak

gerekmektedir.Sonuçların büyük bir çoğunluğunun, sebeplerin küçük bir

yüzdesi yüzünden ortaya çıktığını savunan bir uygulamadır. "80/20 kuralı"

olarak da adlandırılan bu teknik, "problemin %80'lik kısmını%20'lik aktivitenin

neden olması ve bu önemli %20'lik payın üzerinde yoğunlaşılması" anlamına

gelmektedir.

Pareto diagramı, problemin tanımlanması ve yapılan iyileştirmenin seviyesinin

ölçülmesi amacıyla kullanılabilecek önemli bir araçtır.

Argümantasyon :

fikrinizi dayandırdığınız temellerden biri.örneğin:ethics dersinde bir olayın etik

olmadığını açıklayacaksınız ve bunun üzerine kişisel görüşlerinizi

bildireceksiniz.bu durum için neden etik olmadığını açıklayıcı maddeler

yazmanız gerekir. bu maddelerin her biri argümanttırargümant verme işi ise

argümantasyondur.

Pygmalion etkisi { Beklenti etkisi (Kendini gerçekleştiren kehanet)} :

Bu olgu, kişinin bir süre sonra başkalarının (özellikle de herhangi bir yanıyla

kendinden üstün gördüğü insanların) beklentilerine denk düşen davranışlar

sergilemesidir.Örneğin, ustası Ahmet Usta Sinan’ın boruların kaynağını

temizlerken dikine değil de borunun çevresine göre temizlik yapmasını

istemektedir; ama bunu başaramamaktadır. Sinan ustasının ispralı kullanışına

dikkat edip onun gibi ispralı kullanarak kaynak dikişlerini temizleyebilmesi.

Öncelik etkisi { ilk izlenim etkisi (primacy efeci)} :Belirli bir kişiyi

betimleyen sıfatlar listesi içersinde, en önce sunulanların bu kişiye ilişkin

yargılarımızı daha çok etkilediğini; iletişim alanında ise bir dizi mesaj içersinde

en önce sunulanların, kişilerin algıları ve kanaatleri üzerinde daha ağırlıklı bir rol

Page 24: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

oynadığını ifade etmektedir.Araştırmalar, bireylerin birbirleri hakkında sahip

oldukları ilk enformasyonların daha etkili olduğunu göstermektedir. Goffman’ın

üzerinde önemle durduğu dış görünüş ya da cephe görüntüsü bilgileri, bu

enformasyonlar arasında sayılabilir.Örneğin, Sultan sınıfa ilk yanağında

kocaman bir ben vardır ve bu ben onu çok güzel göstermektedir. Arkadaşları

onu ilk gördüklerinde güzel olduğuna göre huyu da güzeldir demeleri ve her

zaman Sultan’ı iyi huylu biri olarak hatırlamaları.

Kelebek Etkisi Teorisi :

Dünyanın bir ucundaki kelebeğin kanat çırpması yüzünden bile diğer ucunda bir

şeylerin değişebileceğini öngören felsefedir. Bu teoriye göre, Afrika'da kanat

çırpan kelebek, Amerika'da fırtına yaratır, her şey birbirine zincirleme olarak

etki eder ve hayatı var eden bu döngüdür. Yani bize önemli görünmeyen

küçücük bir şey ondan bağımsız olduğunu sandığımız pek çok şeye hatta her

şeye etkieder. Ruh sağlığı hastaları için de aynı teori söz konusu.Örneğin: bir

psikiyatri doktorunun başka köyde görev yapan doktor arkadaşına,“Hasta,

muskacıya, cinci hocaya (şarlatana) gitmekle kendini ruhen rahathissedeceğine

inanıyorsa bunu değiştirmeye ya da buna engel olmaya çalışmak doğru değil. Bu

yüzden, muskacıya gidenlere, hoşgörüyle yaklaş; ancak aynızamanda doktora

da başvurmalarını öner.” demesi.

Kateksis Etkisi :

Psikanalizde, bir etkinliğe, nesneye veya görüşe bağlanan duygusal önem ya da

ruhsal enerji yükü. Elektrik enerjisine benzer bir şekilde ve bağlı olduğu

durumların dışında, bir nesneden diğerine, bir bölgeden bir başkasına

akabilir,yer değiştirebilir.Örneğin, aşık olma modunda olan kız ile erkeğin

birbirlerinden elektrik almaları.

Kateksis Öğrenme:

Bireylerin içinde bulundukları sosyo-kültürel çevreyi dikkate alarak ihtiyaçlarını

belli nesnelerle ilişkilendirmeyi öğrenmesi.

Page 25: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Olumlu Kateksis Öğrenme:

Olumlu Kateksis Öğrenme:Bir ihtiyacın karşılanmasında kültüre bağlı olarak belli

nesnelere yaklaşmayı öğrenmedir.Örneğin, İtalyan adamın makarnayı soslayıp

yemesi üzerine Türk’ünde makarnayı soslayıp yemesi.

Olumsuz Kateksis Öğrenme

Olumsuz Kateksis ÖğrenmeBir ihtiyacın karşılanmasında kültüre bağlı olarak

belli nesnelerden kaçınmayı öğrenmedir.Örneğin, bir İngiliz çocuk açlığını

domuz eti yiyerek bastırırken bir Türk çocuk domuz eti yemez inek eti yer.

Tolman Müslüman bir çocuğun domuz eti yememesi.

Yanıtı Yürütücü Kontrol {Metacognition (Executive Control)} :

Bireyin tüm biliş süreçlerini denetleyen sisteme verilen addır.Bireyin diğer

kişilerden farklı yönlerinin incelenmesi ve karşılaştırılmasıdır. Yani bireysel

farklılıkların önemidir.Yürütücü kontrol sistemi bireyin kendi öğrenmesinin iki

temel yönünü denetlemektedir. Bunlardan birincisi güdüsel süreçlerle ilgilidir.

Güdüsel süreçler bireyin bir şeyi elde etmeye niyet etmesi, onu elde etmeyi

amaçlaması gibi birey tarafından bilinçli olarak denetlenebilen durumlardır.

İkincisi ise, bilgiyi işleme ile ilgili tüm süreçlerdir (Senemoğlu, 1997).

Tepki genellemesi :

Örneğin, arkadaşının nikâh törenini unutup katılamayan doktorun acil hastam

geldi diyerek mahcup olmaktan kurtulması üzerine başka gün hocası ile

görüşmesi varken yine unutması sonucu yine acil hastam vardı diyerek aynı

yalanı söylemiştir.

Tepki analojisi :

Yeni bir durum olması şartı ile organizmanın bu yeni duruma benzetmeler

yoluyla tepkide bulunabilmesidir. Organizma yeni duruma kendi kendine

benzetmeler yaparak bu yeni durumu tepkilerinde kullanır.

Page 26: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

***Uyarı: Yeni karşılaşılan durum eski duruma ne kadar benziyorsa

organizmanın yaptığı tepkiyi tekrarlama ve bu tepkide başarılı olma olasılığı da

o derece yüksek olur.Bir davranışın pekiştirilmesi yalnızca o davranışın sıklığını

artırmakla kalmaz; benzer davranışların sıklığını da artırır.Örneğin, arkadaşının

nikâh törenini unutup katılamayan doktorun acil hastam geldi diyerek mahcup

olmaktan kurtulması üzerine başka gün hocası ile görüşmesi varken yine

unutması sonucu yine acil hastam vardı diyerek aynı yalanı söylemiştir bu tepki

genellemesiYeni bir durum olması şartı ile organizmanın bu yeni duruma

benzetmeler yoluyla tepkide bulunabilmesidir. Organizma yeni duruma kendi

kendine benzetmeler yaparak bu yeni durumu tepkilerinde kullanır.Örneğin,

Mahmut’u televizyondaki Sinan gibi tespih sallaması tepki analojisidir.

Evrensel Çaresizlik=Öğrenilmiş Çaresizlik

Kırmızı Koltuk:

Öğrencilerden işlenen konuda ilgili kişiyi sorgulamaları ve yanlışını söylemeleri

istenir. Örneğin yalancı çoban hikayesindeki çobanın sorgulanması.

Düşün-Tartış- Paylaş:

Verilen yönergeye uygun olarak öğrenci ilk aşamada kendisi düşünür. Sonra sıra

arkadaşı ile düşüncelerini paylaşarak beraber yeni bir görüş geliştirirler. Son

aşamada görüşlerini tüm sınıf arkadaşları ile paylaşırlar.

Düşün-Tartış- Yaz :

Verilen yönergeye uygun olarak öğrenci ilk aşamada kendisi düşünür. Sonra sıra

arkadaşı ile düşüncelerini paylaşarak beraber yeni bir görüş geliştirirler. Son

aşamada ulaştıkları görüşlerini beraber ya da yalnız olarak yazarlar.

Page 27: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Belenky kuramı :

Verilen yönergeye uygun olarak öğrenci ilk aşamada kendisi düşünür. Sonra sıra

arkadaşı ile düşüncelerini paylaşarak beraber yeni bir görüş geliştirirler. Son

aşamada görüşlerini tüm sınıf arkadaşları ile paylaşırlar.Verilen yönergeye

uygun olarak öğrenci ilk aşamada kendisi düşünür. Sonra sıra arkadaşı ile

düşüncelerini paylaşarak beraber yeni bir görüş geliştirirler.

Son aşamada ulaştıkları görüşlerini beraber ya da yalnız olarak yazarlar.Sessizlik

– Birey varlığından habersizdir, nasıl öğrendiğini ve “bildiğini”düşünmez.

Otoriteye köle gibi hizmet eder, güçsüz ve bağımlıdır.Alınmış Bilgi – Fikirler

somuttur. Birey bilgiyi biriktirir, başkalarının kelimeleri onun olur. İtaatkâr ve

izleyicidir. Fakat kendine güven veyaratıcılık yoktur.Öznel Bilgi – Birey kendi

sesini dinlemeye başlar, otoriteye güvenini kaybeder, kendi deneyimlerini

gerçeğin bilinci kaynağı olarak kabul eder.Prosedüre Uygun Bilgi (usule uygun) –

Hem nedensellik hem sezgi geçerli kabul edilir. Birey hem bağımsız, hem ilişkili

bilme yollarını kullanır. Bağımsız bilme ile anlatılmak istenen genel ilkeler ve

kritik düşünme yardımıyla ulaşılan bilgilerdir. İlişkili bilme biçiminde ise empati,

şefkat, sabır gibi değişkenler egemendir.Yapılandırılmış Bilgi – Birey kendi sesi

ve aklını da değerlendirerek derinlerde olan gerçeğin nedensellik, sezgi ve

diğerlerinin uzmanlığıyla çıkarılabileceğini bilir.

Perry kuramı :

Perry, araştırma grubu olarak belirlediği Harvard ve Radcliffe Üniversiteleri

Güzel Sanatlar Bölümü öğrencileriyle dört yıllık fakülte deneyimlerine ilişkin

görüşmeler yapmıştır. Büyük çoğunluğu erkek olan bu öğrencilerin

üniversitenin ilk ve son yıllarındaki bilgi ile ilgili inançlarını incelemiş ve elde

ettiği bulgulara dayanarak bireylerin epistemolojik gelişimlerini dualizm

(dualism), çoğulculuk (multiplism), görececilik (relativism), bağlılık

(commitment) olarak adlandırdığı dokuz gelişimsel evreyi kapsayan dört temel

gelişimsel düzeyle açıklamıştır. Bilginin doğasına dualist bakış açısı geliştiren

bireyler, bilginin mutlak ve kesin olduğuna(ya doğru, ya yanlış); doğru bilginin

ancak uzmanlar tarafından oluşturulup kitlelere aktarıldığına

inanmaktadırlar.Zamanla çoğulcu bakış açısı geliştiren bireyler ise,bilginin

mutlak ve kesin olmadığına; uzmanların bilgisinin kesin olamayacağına ve dahi

Page 28: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

kendi görüşlerini oluşturma haklarının bulunduğuna inanmaktadırlar.

Bilginin aktif ve kişisel olarak yapılandırıldığını düşünen görececibireyler,

kendilerini etkin bir anlam oluşturucu olarak algılamaktadırlar. Bağlılık

düzeyindeki bireylerde ise, göreceli düşünme devam etmekle birlikte, belli

birbakış açısı ya da görüşe esnek ama güçlü bir biçimde inanma söz Konusudur.

Crespi etkisi:

Pekiştirmenin büyüklüğü performansın gücünü büyük ölçüde etkilemektedir

(1942).Örneğin, hayvana ne kadar büyük bir pekiştirici verilirse, hayvanın ona

ulaşmak için koşma hızı o denli artmaktadır.

Donma Etkisi:

K. Lewin'in (1947), karar verme etkinliğinin sonuçlarını belirtmek üzere ortaya

attığı bu kavram (freezing), insanların 'onlara kendi kararları gibi görünen

şeylere katılma ve bu kararlara uygun davranma eğilimi gösterdikleri'

varsayımına dayanmaktadır. Örneğin akşam dışarda eğlenmek için pek çok

seçeneğe sahip olan bir aile, içlerinden birinin X konserine bedava bileti olduğu

için öncelikli seçeneklerinden vazgeçebilir. adı üstünde yani bir iş başarısız

oluyorsa bile eğer kayıp varsa zaten kayıp olduğu için devam edilir. örneğin be

kumar oynuyorum çok zarar ettim. mantıken kalkmam gerekiyor ama

kalkmıyorum zaten zarar etmişim oynamaya devam. Donuyorum yani.

Dekalaj:

her çocuğun bilişsel gelişimindeki farklılıklar anlamına gelmektedir. Örneğin,

Piaget (1953) yatay dekalaj (horizontal decalage) kavramını çocukların bilişsel

gelişiminde, korunuma ilişkin becerilerin farklı zamanlarda ortaya çıktığını

belirtmek amacıyla kullanmıştır. Düşey dekalaj ise, çocuğun sahip olduğu belli

bir bilgi/beceriyi bir alanda göstermesi, başka bir alanda ise göstermemesidir.

Page 29: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Omnipotent Dusunme

ergenlerde görülür. Kendisinde her şeyi yapabilecek gücü görmesidir. Yanı

hayaller kurar ileride çok lüks arabam olacak villa alacağım gibi ve bunu

yapabilecek gücü kendisinde görür. Ebeveynler onlara çabalamazsan

çalışmazsan hiç birşey elde edemezsin dediklerinde ise onların bu konuları çok

abarttığını düşünür.

Koşullu engellenme:

Hull, yorgunluk olumsuz bir dürtü durumudur demiş ve bu durumda tepkide

bulunmanın pekiştirici bir etkiye sahip olduğunu söylemiştir.

KUANTUM ÖĞRENME

Öğrencilere öğrenmeyi öğretme stratejisinden oluşmaktadır. Stratejinin bir

kısmı şöyledir: 1. Öğrenmeyi tekrar etme, 2. Aktif Öğrenme, 3. Not Alma

Teknikleri, 4. Uygun Yazma Teknikleri, 5. Hafıza Geliştirme Stratejileri 6.

Mantıklı / Yaratıcı düşünme

Sıcak Sandalye :

Sıcak sandalye tekniği, bir karakterle veya içinde bulunduğu role iyi konsantre

olmuş biriyle röportaj yapmaktır. Gruptakiler ve öğretmen sorular yöneltir. Bu

durum, doğaçlama yoluyla yapılan hareketin durdurulması ve karakterlerin

olduğu yerden alınıp, soru soracaklarla karşı karşıya gelmek için ‘sıcak sandalye’

ye oturtulmasıyla başlar. Karakterlerin ve rollerin anlaşılmasına destek olmakla

beraber motivasyonun da önemini anlamak için bu teknik kullanılabilmektedir.

top taşıma:

Öğrencilerin konuyu farklıkonuşmasına fırsat veren bir tekniktir.Teknikte

öğrenciler iç içe iki çember oluşturur . İç ve dış çemberdekiler yüzyüze gelecek

şekilde ikişerli biçimde ayakta dururlar ve konuşurlar.Sonra herbiri bir adım

kayarak önce eşinin yanındaki ile yeni bir ikili oluşturur. Böylece her öğrenci

birkaç eşle görüşme fırsatı bulur.

Page 30: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

YAŞAM BOYU ÖĞRENME

Yaşam boyu öğrenmenin temel ilkesi bilinçli ve amaçlı olarak yaşam boyunca

öğrenmeye devam etmektir. Yaşam boyu öğrenme, hem mesleki gelişime hem

de yaşamı zenginleştirmeye/ bireysel gelişime katkıda bulunur.Yaşam boyu

öğrenme sürecinde eğitim öğretmen merkezli değil, öğrenen merkezli olmalıdır.

Öğretmenin bilginin tek kaynağı olma rolü değişmiştir. Öğretmen hem

öğrencileri hem de kendisi için öğrenmeyi artıran kişidir.Bu yaklaşımda;

öğrenme içeriği ve yöntemler, bireyin yaşamına ve iş deneyimlerine uygun

olarak belirlenmelidir.

ikili kod teorisi:

Tanım Hem görsel hem de sözel olarak kodlanan bilginin, uzun süreli bellekte

saklanma ve hatırlanma şansının, bunlardan sadece birisiyle işlenen

bilgidekinden daha yüksek olduğu teorisi.

Kontrol odağı

Kontrol odağı tanımı, ilk defa Rotter tarafından 1966 yılında yapılmıştır. Kontrol

odağı, her zaman bireyin etrafında gelişen olayları algılama biçimi ile ilgilidir.

İnsanlar, karşılaştıkları durumlar üzerinde ne kadar kontrol sahibi oldukları

hakkında farklı düşünüş tarzlarına sahiptirler. Kontrol odağı algılamaları kişilerin

hayat tecrübeleri ile de ilintilidir. Bunun yanında, konuya daha geniş

bakıldığında sosyal sınıf da kontrol odağı üzerinde önemli rol oynamaktadır.

ÖĞRENME GALERİSİ

* * öğrenciler öğrendiği herşeyi resim galerisi gibi duvarlara asarlar diğerleri de

listeleri gezer ve eklemek istediklerini eklerler en son eklenenler özete dönüşür

sınıfa sunulur. * * Değerlendirme ve pekiştirme amacı ile kullanıla bilecek

işlevsel bir tekniktir. Uygulama adımları şu şekilde sıralanabilir: * * Öğrencilerin

küçük gruplara ayrılması, * * Grupların öğrendiklerini gözden geçirmesi, * *

Bunları listelemesi, * * Duvara asmaları, * * Tüm grupların listelerinin

Page 31: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

incelenmesi, * * Eklemeler yapılması.

DALTON PLANI:

Öğrencilerin ilgi ve yetenekleri birbirinden farklı olduğu için, bunları bir "sınıf"a

doldurarak ortak ders yapmak doğru değildir. İnsanların kimi sanata, kimi bilime

yatkın olur; aynı konuyu kimi bir saatte öğrenir, kimi iki saatte. Öte yandan,

insan kendinin de aktif olarak katıldığı konuyu daha çabuk, daha kolay öğrenir.

Öğrenci, kendi kendine çalışmayı öğrenmelidir. * Dalton Plânında okulun

öğretim ortamları (sınıflar) her ders için ayrı ayrı düzenlenmiş ve oraya, o ders

ile ilgili kitap ve diğer malzemeler konmuştur. Her dersin 10 ay boyunca

öğretilecek konuları önceden hazırdır ve öğrenci bu konuları alır, o dersin

"laboratuvarında" kendi öğrenme hızı ile öğrenir. * Her laboratuvarda bir

rehber öğretmen oturur ve çocuklara yardım eder. Öğrenci her konuda baştan

verilmiş sorulara göre bir "çalışma plânı" hazırlar. Bütün çalışmalar

laboratuvarda yapılır; evde çalışma yapılmaz. Bir konu öğrenilmeden diğerine

geçilmez. Bir üniteyi bitiren öğrenci, o ünite ile ilgili bir testten geçer.Öğrencinin

günlük çalışmaları hem öğrenci hem de öğretmen tarafından izleme kartlarına

işlenir.

BÜTÜNCÜ (MOLAR) DAVRANIŞ:

Bütüncü davranışın ana niteliği amaçlı oluşudur. Tolman'a göre davranışı küçük

parçalara, elementlere ayırarak çalışmak, davranışın.anlamını

kaybettirmektedir. Bütüncü davranış, anlamı olan nisbeten büyükçe bir

birimdir. Örneğin; farenin labirentte yiyeceği bulması, işe arabayla gitme,

yemek pişirme, çamaşır yıkama, sınavda cevapları yazma vb. davranışlar

bütüncü davranışlardır.Tolman, açıkça bütüncü davranışların çalışılması

gerektiğini, davranışı moleküler olan hareketlere indirgeyerek çalışmanın

davranışın bütünlüğünü ve anlamını kaybettirebildiğini düşünmüştür. Tolman

'ın amaçlı davranışçılık kuramında davranış; amaçlıdır, bütüncüdür, bilişseldir.

Page 32: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Alan Beklentileri:

Organizma neyin neye götüreceğini öğrenir. Belli bir işaret gördüğünde onu,

belli bir diğer işaretin izleyeceğini bekler. Bu öğrenmeye uyarıcı-uyarıcı

öğrenmesi de denir. Bu tür öğrenmenin gerçekleşmesi için tek pekiştirme

beklentinin doğrulanmasıdır.ÖR: Zil çalması dersin başlaması için bir işarettir.

Azınlık Etkisi :

bir kişi yada grubun kitleleri etkilemesi. örnek: hitle

Diğerkamlık/Özgecilik:

Başkaları için koşulsuz fedakarlıkta bulunmaktır.annelik gibi...

Artificalist Düşünme =Yapay Düşünme

Hedonizm:

Epikuros'un haz felsefesi. turkcesi hazcılık. davranislarini, eylemlerini hazza

yonelik surdurme, degerlendirme egilimi. pragmatizmle yakin iliskilidir.

Genellenmiş Taklit

Genellenmiş Taklit Bir kişinin bütün özelliklerinin örnek alınması.örnek: esra

tuğçenin saçlarını beğenip aynısı gibi boyuyor.. arkadaşları bu rengin ona

yakıştığını söyleyince bu kez esra tuğçenin saç kesimini örnek alıyo.. ve bi süre

sonra tuğçe ile esra tek yumurta ikizi gibi dolaşıyorlar... son cümle yi ciddiye

almayın:D

Page 33: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Kavram Kargaşası Yaratma Tekniği:

Öğrencilerin bir konuya ilişkin olarak sahip olduğu bilimsel fikirlerden farklılık

gösteren düşünceleri ve bunların yanlış olabileceği kendisine gösterilmeye

çalışılır.

Hızlı Tur:

Öğrencilerin belli bir konudaki bilgi, sonuç vb. düşüncelerini gözden

geçirmelerini sağlar. Önce düşünülür sonra sırayla konuşulur. Önceki

konuşulanların tekrar edilmemesinden dolayı dikkatli dinleme becerisi sağlar.

Aracıyla Öğrenme (Vygotsky):

Yapılandırmacı teoriye katılan bir kavram. Öğretmen-bilgi-öğrenci üçgeninde,

öğretmen bilgi ile öğrenci arasında arabuluculuk görevini yerine getirmektedir.

AKIŞ ÇİZELGESİ:

Eğer sınıf mevcudu çoksa öğrenciler takımlara ayrılır. Bu takımlar yarım daire

şeklinde sınıfa yerleştirilir. Bir algoritmanın şekillerle gösterimine akış çizelgesi

denir. Akış çizelgesi daha kapsamlı bir tanım yaparsak: Bir ürün ya da hizmetin

oluşturmasında takip edilen uç uça eklenmesiyle o ürünü/hizmetin oluşum

öyküsünün çıkartılmasına yarayan kalite aracına akış çizelgesi denir. Bir sürecin

adımları çıkartılarak, bu adımların, sırayla takip edilecek şekilde simgelerle ifade

edilmesidir. Başı ve sonu belli olan bir işin sürecidir. İlgili herkes tarafından

anlaşılacak tutarlı ve sürekli olarak yenilenebilecek, amaçlanan bir çıktıyı elde

etmek için yapılan etkinlikler kümesidir. Akış Çizelgesinin Oluşturma Aşamaları

1. Sürecin aşamalarını belirleyin. 2. Sürecin adımlarını belirleyin. 3. Adımları

sıralayın 4. Uygun simgeler kullanarak akış çizelgesini çizin 5. Akış çizelgesi

bittiğinde sağlamasını yapın

Page 34: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

AĞAÇ ÇİZELGESİ:

Eğer sınıf mevcudu çoksa öğrenciler takımlara ayrılır. Bu takımlar yarım daire

şeklinde sınıfa yerleştirilir. Ağaç çizelgesi “nasıl?” ve “niçin” diye düşündürmeye

zorlayan diğer kalite teknikleri gibi bir araçtır. Karmaşık ve ulaşılmaz gibi gelen

hedeflere nasıl ulaşılacağına dair, sistematik bir beceri kazandırır. Ağaç

çizelgesi, TKY de sözel verileri kullanır. Çıkış noktası ise sayısal verileri kullanan

olasılıktır. Öğrenciler, sözel verileri kullanırken olayları arka arkaya düşünerek

hedefleri alt hedeflere dönüştürmeye başladıkça ağaç gövdesi dallanır. Çizelge

bittiğinde de yana yatırılmış ağaca benzeyen bir şekil ortaya çıkar. Sözel

verilerle ağaç çizelgesi, belirlenen hedefe ulaşmada stratejiler geliştirmek için

yapılır. Ağaç Çizelgesi Oluşturma Aşamaları 1. Ön bilgilendirme yapın. 2. Ön

hazırlık yapın. 3. Ana hedefi belirleyin. 4. Birinci düzey hedefleri belirleyin. 5. Alt

düzey hedefleri belirleyin. 6. Bitirilen çizelgeyi gözden geçirin.

AYNA BENLİK KURAMI

Charles Horton Cooley'in insan gelişim süreci ve toplumsallaşma içerikli

araştırmalarının sonucu oluşmuş kuramdır. Ayna benlik, kısa ve öz olarak

çoçuğun sergilediği davranışlar sonrası bu davranışın geri bildirimlerini almaya

çalışması, çevresinden gelen bu tepkilere göre de sergilemiş olduğu davranışını

doğru-yanlış, iyi-kötü, yararlı-zararlı gibi ayrımlara tabi tutmasıdır. Sürekli kendi

kendine bir davranış değerlendirmesi yapacağından çocuk, kişiliğini de büyük

oranda bu tepkilere göre şekillendirecektir ya da kişiliği şekillenecektir. Bu

kurama göre aklımıza gelen her türlü davranış ve psikolojik durum, bu tepkilere

göre biçim alır.

KÖR EL:

Grup dinamiğine dönük bir ön çalışmadır. Öğrenciler gözleri kapalı olarak resim

çizerler.

KAVRAMSAL KARİKATÜR:

Öğretim tekniği, öğrencilerin derse ilişkin bilgi ve becerilerini pekiştirmek ve

kalıcılığını sağlamak amacıyla kullanılmıştır. Kavramsal karikatür tekniği,

Page 35: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

yapılandırmacı öğrenme stratejilerine dayanmaktadır (Keogh, Naylor, Wilson,

1998).Teknik, birbirinden farklı görüşlerin yer aldığı bir grup tartışmasını

oluşturma fikrini temel almaktadır.Bu doğrultuda öğrenciler, öncelikle dersin

temel kavram ve ilkelerine dayalı bir konu ile ilgili yanlış ve doğru ifadeleri

oluşturmakta, bu ifadeler, konunun olumlu ya da olumsuz yönleriyle ilgili

olabilmektedir (Stephenson ve Warwick, 2002).Belirlenen bu ifadeler, insan

veya hayvan figürleri kullanılarak bir poster üzerinde resimlendirilmekte ve

öğrenciler, tartışmalarını bu poster üzerinde yapmaktadırlar.Tartışma

sonrasında oluşan sonuçlar hazırlanan çalışma kağıdı üzerinde

belirtilmektedir.Çalışma kağıdında, posterde belirtilen ifadelerden hangisinin

doğru olduğu işaretlenmekte daha sonra yanıtın gerekçesi belirtilmektedir.

BOŞ SANDALYE:

Malum insanların her gün oynamaları gereken rolleri var ve artık o kadar

karmaşık bir durumdayız ki haliyle devreler karışıyor arasıra.çoğu defa bu roller

arasında bir uyum görülmüyor. bende hiç o uyum olamadı zaten demeyin

önemli bir şeymiş valla. çocukluğunuza bile inmeleri gerekebiliyor, o kadar yani.

ehe neyse işte gestaltçı terapistlere göre bu uyumsuzluk kişinin kendi

farkındalığını* yeterince yakalayamamasından kaynaklanır. çocukluktan

itibaren birçok olumsuz durum bireyi etkilemektedir.bireydeki mekanizmaların

bu etkilerin doğurduğu acıdan kurtulmak ve bireyi bu etkilerin zararından

koruyabilmek için kendini parçalara böldüğü söylenir.boş sandalye tekniğiyle bu

farkındalık kazandırılmaya çalışılır.terapi odasına karşılıklı iki sandalye konulur;

biri boş bırakılırken, diğerine danışan oturtulur.Danışandan yaşamındaki

herhangi bir role girmesi istenir.örneğin, koca rolüne girer ve karşısındaki

sandalyede eşinin oturduğunu farz ederek eşine hitaben konuşur.sonra diğer

sandalyeye oturması istenir ve şöyle denilir: sen kendini eşinmiş gibi düşün ve

karşında duran kocana cevap ver.bu sandalye değiştirmeler, danışanın ilişki

içinde olduğu bireylerle arasındaki ilişki düzeyi terapist tarafından öğrenilinceye

kadar devam eder.gestalt terapisinde terapist ile danışan arasındaki ilişki

öğretmen ile öğrencisi arasındaki ilişkiye benzer.terapi süresince öğretim

oldukça yoğundur. bu öğretimin temelindeki amaç ise, bireye kendisi ve kendisi

dışındakilerle ilişkilerinde farkındalığını arttırmasını sağlamaktır.

Page 36: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Flaş Kart:

Konu girişlerinde öğretmen konuyu ana hatları ile özetleyen kartlar (karton,

ambalaj kağıdı ) hazırlayarak derse bu kartlara dikkat çekerek giriş yapabilir.

Resim, yazı, kolajlar , sürpriz keseleri, görev zarfları ile bu kartlar renkli,

eğlenceli bir hale getirilebilir.

Soru Turu:

Öğrenci seçtiği bir arkadaşına kendi hazırladığı bir soruyu sorar. Arkadaşı önce

bu soruyu cevaplar, sonra kendi hazırladığı bir başka soruya istediği bir

arkadaşına yöneltir.

Otobiyografi:

Öğrencilerden yazılı olarak öz geçmişlerinin istenmesidir. Tamamen açık uçlu

olabileceği gibi bazı sorularla sınırlandırılabilir.

Rüya Tekniği / Rüya Kaydı:

Konu ile ilgili bir karakterin rüya ya da kabusunun canlandırılması,

resimlendirilmesi ya da yazılması esasına dayanır.

Yaratıcı Yazma:

Öğrencilerden konuyla ilgili bir sözcük söylemeleri istenir. Sözcükler yazı

tahtasına yazılır. Sadece bu sözcükleri kullanarak şiir, öykü ya da slogan

yazmaları istenir.

Zihinde Canlandırma:

Öğrencilerden öğrendiklerini gözlerinin önüne getirmeleri istenir. Bu yönerge

eşliğinde öğretmenin verdiği konuyu da gözlerinin önünde canlandırabilirler.

Ailemiz konusunda “gözlerinizi kapatıp ailenizle geçirdiğiniz en güzel günü

Page 37: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

düşünün,” denilebilir.

Dedikodu Halkası:

Belli bir konuda öğrencilerin ilgili kahramanla ilgili haberi kulaktan kulağa

yaymaları istenir. İlgili kişinin ne hissettiği ve dedikodunun yanlışlığı üzerine

konuşulabilir.

Gazete Çıkarma:

Öğrencilerden gazete çıkarmaları ve konu ile ilgili hazırladıkları gazete haberini

gazeteye manşet yapmaları istenir.

Gazete Haberi:

Sınıfa birçok gazete getirilerek konuyla ilgili haber kupürlerini kesmeleri istenir.

Görüşme Yapma:

Belirlenen konu ile ilgili bazı kişilerle görüşmeleri ve önceden hazırladıkları

soruları yöneltmeleri istenir.

Başlık Bulma:

Verilen bir öykü, şiir ya da düz yazıya başlık bulmaları istenir.

Yanlışı Bulma:

Verilen bir öykü, şiir ,düz yazı, fotoğraf ya da resimdeki yanlışları bulmaları

istenir.

Page 38: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Tavsiyede Bulunma:

Öğrencilerin işlenen konuda ilgili kişilere tavsiyede bulunmaları istenir. Örneğin

çirkin ördek yavrusuna tavsiyede bulunurlar.

Heykel Çalışmaları:

Verilen kavram ya da yönergeye uygun herhangi bir heykel formunda donulur.

Öğretmen öğrenciye omzuna dokunarak konuya uygun bazı sorular sorabilir.

Örneğin: Nerdesin? Adın ne? Neden yapılmışsın? Seni kim yapmış? Ne olmasını

isterdin?

Donuk imge:

Verilen bir fotoğraf ya da resimdeki nesne ya da kişilerin, heykel formunda

donularak canlandırılmasıdır. Öğretmen öğrenciye omzuna dokunarak konuya

uygun bazı sorular sorabilir. Örneğin: Ne düşünüyorsun? Ne hissediyorsun? Tek

kelime söyle! Nesin? Kimsin?

Ayna Çalışmaları:

Eşlerin karşılıklı olarak aynaya bakar gibi bir birini taklit etmesidir. Sırayla

yönlendirici olabilecekleri gibi aynı anda bir birlerine uygun davranmaları

istenebilir. Oturdukları yerden yapılabileceği gibi mekan uygunsa müzik

eşliğinde hareket serbest bırakılarak da yapılabilir.

Sessiz Canlandırma:

Verilen bir konu, kavram, film adı ve benzerini sadece beden dilini kullanarak

canlandırma yöntemidir.

Sessiz Sinema:

Sessiz canlandırmaya benzer. Ancak daha simgesel bir anlatım söz konusudur.

Amaç sadece canlandırılan kitap ya da film adının grup arkadaşları tarafından

Page 39: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

bilinmesini sağlamaktır.

Slogan Oluşturma:

Öğrencilerden bireysel ya da grupla öğrenilen konuya dönük etkileyici bir cümle

oluşturmaları istenir. Sloganda konunun ana düşüncelerinin geçmesi gerektiği

fark ettirilir. Öğretmen farklı konularda örnek sloganları söylemeli, tahtaya

yazmalıdır.

Reklam Hazırlama:

İşlenen konuya ilişkin televizyonda ya da gazetede yer alacak tanıtıcı bir reklam

tasarısı hazırlamaları istenir. Örneğin açılacak yeni sebze müzesinin tanıtım

reklamlarını hazırlamaları, istenir.

Resim Yapma:

Konuya, şiire, kavrama uygun resim yapmaları istenir.

Şiir/ Öykü Yazma:

İşlenen konunun önemli noktalarını yansıtan bir şiir ya da öykü yazmaları

istenir.

Resim / Fotoğraf Yorumlama:

Verilen resim ya da fotoğrafla ilgili görüşlerini açıklamaları istenir.

Sınıflama:

Öğrencilerin belli bir konuda bilgi toplamaları ve onları sınıflayarak sunmaları

istenebilir. Örneğin sigaranın zararları.

Page 40: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Örnek Verme:

Konu ile ilgili ya da konunun tam aksi yönde örnekler istenir.

Kendini Değerlendirme:

Neyi ne kadar öğrendiklerini ya da ne kadar geliştiklerini kendilerinin

değerlendirmesidir.

Bulmaca:

Gazetelerin bulmaca sayfalarındaki tüm bulmacalar öğretime uyarlanabilir.

Güncel Bağ Kurma:

Konuya ilişkin örnek istenir, anılar, deneyimler konuşulur.

Deney:

Verilen adımlardan hareketle öğrencinin bizzat işlem yapması ve sonuca

ulaşmasıdır.

Alan Gezileri:

Öğrencilerin öğrenilenlerle ilgili mekanlarda yaptıkları inceleme gezileridir. Gezi

gözlem kayıtları tutulması önemlidir.

Benzeşim (Analoji):

Öğrencilerin öğrendiklerini farklı bir alanda tamamen ilgisiz bir olay ya da

duruma benzetmeleridir. Örneğin beslenme konusunu araba- benzin ilişkisine

benzetme.

Page 41: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Şarkı Yapma:

Öğrenciler konuya uygun şarkı sözü yazar ve bestelerler.

Duydunuz mu:

Konu ile ilgili “duydunuz mu?” ile başlayan bir cümle söylemeleri istenir.

Birine Öğret/ Akran Eğitimi:

Öğrendiği bir şeyi birisine öğretmesi sonrada öğretip öğretemediğini

değerlendirmesi istenir.

Sınav- Ödev Okuma:

Birbirlerinin ödevini ya da sınav kağıdını değerlendirirler.

Gözlem:

Her hangi bir olayın, varlığın, gözlenmesi ve gözlem sonuçlarının

kaydedilmesidir. Gözlemin etkili olabilmesi için ön bilgi olmalı ve planlama

yapılmalıdır.

İnandırma:

Belli bir konuda bir diğerini ikna etmesi istenir.

Haber Toplama:

Öğrencilerin işlenen konuyla ilgili basında çıkan haber, makale, resim ve

fotoğrafları toplayarak sınıfa getirmeleri ve öğrendiklerinin ışığında sunmaları,

tartışmaları istenir.

Basın Toplantısı:

Öğrencilerin bazıları konuşmacı bazıları ise basın mensubu olur. İlgili konu ile

basın açıklaması yaparlar. Örneğin tüketici hakları konusunda olabilir.

Page 42: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Koleksiyon Hazırlama:

Öğrencilerden ilgili konuda koleksiyon hazırlamaları istenir.

Mahkeme:

Belirlenen konuya yönelik sınıf ortamında bir mahkeme kurulur. Taraflar,

sanıklar, şahitler seçilir. Örneğin çevrecilik konusu işlenebilir. Komik

unsurlardan yararlanılır. Yere tüküren Ahmet Efendiyi, çevreci Ayşe Hanım

mahkemeye vermiş olabilir.

Öğretmenin Role Girmesi:

Öğretmenin bir canlandırma sırasında olayın akışını değiştirmek ya da dolaylı

olarak öğrencileri yönlendirmek için kritik rolleri üstlenmesi tekniğidir.

Uzman Görüşü:

Uzman Görüşü: Belli bir konuda öğrencilerden uzman rolüne girerek görüş

bildirmeleri istenebilir.

Öğrenme Galerisi:

Değerlendirme ve pekiştirme amacı ile kullanıla bilecek işlevsel bir tekniktir.

Uygulama adımları şu şekilde sıralanabilir: * • Öğrencilerin küçük gruplara

ayrılması * • Grupların öğrendiklerini gözden geçirmesi * • Bunları listelemesi, *

• Duvara asmaları * • Tüm grupların listelerinin incelenmesi * • Eklemeler

yapılması

Sıcak-Soğuk Oyunu:

Öğrencinin doğru yere, kartona ya da yazıya gittiğinde sıcak, yanlışa gittiğinde

soğuk denilerek doğru cevaba ulaşmasının sağlandığı işlevsel bir oyundur.

Page 43: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

Tombala:

Konunun sözcükleri ya da kavramları tombala kartlarına yazılır. Bazıları boş

bırakılır. Öğretmenin söylediği, tanımladığı, örneklediği sözcük ya da kavram

kapatılır. Kartındaki tüm sözcükleri kapatan öğrenci “tombala!” der.

Hazineyi Bul:

Konunun ya da konu ile ilgili problemlerin çözümünün parçalanması, sınıfın

çeşitli yerlerine saklanması, belli yönerge ve krokilerden hareketle öğrencilerin

yanıtlara ulaşması şeklinde gerçekleştirilen eğlenceli ve yaşantıya dayalı bir

tekniktir.

Poster/ Afiş Hazırlama:

Konuya dönük olarak, öğrencilerden renkli karton, boya ve benzeri malzeme ile

öğrendiklerini yansıtan bir çalışma yapmaları istenir. Bu tarz çalışmalarda

öğretmen mutlaka yeterli sayıda örneği sınıfa getirmelidir.

Mektup Yazma:

Öğrencilerden öğrenilen konuya dönük ilgili bir kişiye, mektup yazmaları istenir.

Nosebo etkisi:

aslında zararsız olan nötr bir maddenin zararlı olduğu düşünüldüğünde ortaya

çıkan atki yani placebonun tam tersi.

YALITMA:(Savunma Mekanizmalarından)

Bilinç, o anısını duygusal boyutundan soyutlarak kabul etmesidir.örneğin:

Geçmişte, bir yakınını kaybettiği bir kazayı, hiç bir üzüntü yaşamadan, sanki o

olay başkasının başından geçmiş, o bir gözlemci, izleyiciymiş gibi duygusuz bir

Page 44: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

biçimde anlatabilir. Bu duygu çok sonraları olabileceği gibi travmatize edici olay

yeni olduğu zaman da olabilir.

Babinski Refleksi:

Bir bebeğin ayağına vurulmasına otomotik tepkisidir. şimdi bu refleks ayak

parmaklarının yukarı doğru açılmasından ibarettir. bu reflekste bebeklik

sırasında ortadan kaybolmasından sonra, ayak tabanı uyarıldığında parmaklar

aşağı doğru kıvrılacaktır.

Moro refleksi :

Yeni doğan bebeklerde görülen en sık ve en önemli tepkilerden biri olup,

bebeğiniz yüksek bir ses işitince, pozisyonu ani bir hareketle değiştirilince ya da

sert bir harekete maruz kalınca ortaya çıkmaktadır. Bebek ürker, kendini arkaya

doğru gerer ve başını geriye atar. Aynı anda kol ve bacaklarını uzatır ve sonra

derhal ani bir hareketle vücuduna doğru çeker. Ağlar, sonra ürkerek sarsılır ve

sonra bu sarsılmadan dolayı yeniden ağlar.

BURG SİSTEMİ:

bireysel öğrenmedir. Öğrenci kendi hızında öğrenir. Programlı öğrenme

bilgisayarlı öğrenme keller planının bir versiyonudur.

Arama Konferansı:

Özellikle kurum ve kuruluşların kendilerini yenileme vizyon ve misyon

çalışmlarında kullanılan bir tekniktir.Stratejik planlamanın hazırlanabilmesi

için,organisazyondaki sorunların tespidi ve buna ilişkin çözümlerin bulunması

için yapılabilir.

Ayrılıp – Birleşme (Jigsaw) (Birleştirme) tekniği:

Aranson tarafından geliştirilen bu teknikte, öğrenciler 5-7 kişilik takım

oluştururlar. Akademik materyal (ünite) ya da konu gruplardaki öğrenci

Page 45: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına

sayısınca bölümlere (konuya) ayrılır.Her takıma aynı ünite (konu) verilir ve

takımlardaki üyelerden ünite parçalarından (konulardan) birini seçmeleri

istenir. Her üye kendi konusunu okur. Daha sonra farklı takımlarda aynı konuyu

alan üyeler -gruplarından ayrılarak-“uzmanlık gruplarında” bir arayagelirler;

konu üzerinde tartışırlar. Sonra kendi takımlarıyla geri birleşerek, takım

arkadaşlarını,kendi konularıyla ilgili olarak bilgilendirirler.Öğrenciler, bu

teknikte, bir tek yolla, o da arkadaşlarını dikkatlice dinlemekle diğer konuları

möğrenebilirler. Böyleceöğrenciler, diğer arkadaşlarının çalışmasına ilgi gösterir

ve destek verirler. Öğrenciler, takım içinde, birbirlerine öğretme işlemleri sona

erdikten sonra bireysel olarak tüm konuları içeren küçükbir sınava girerler. Bu

sınavdan bireysel puanlar alırlar.Fakat jigsaw tekniğinin bir dezavantajı; ek

zaman alması ve birinci sınıf öğrencileri için uygun olmamasıdır.

DEVE KERVANI:

Genellikle tam öğrenme modu için kullanılır. Tam öğrenmenin programlı

öğrenmeden ayrıldıgı yerdir. Herkes aynı hızda ve aynı ağırlıkta oldugu için grup

deve kervanına benzetilir. Program geliştirmede ise breysel oldugu için grup ata

strateji de at yarışına benzetilir.

SIZAN KOVA:

insanın beyin kapasitesi ne kadar yüksek olursa olsun mutlaka unutma

olacaktır.beyin burada sızan bir kovaya benzetilir. Kullanılmayan bilgiler damla

damla azalırken yok oldugu için sızan Kocva adı verilmiştir.

Animistik düşünce =Canlandırmacılık

Örtük Sönme

Tolman örtük sönmeyi şöyle açıklar: organizmanın öğrenilmiş beklentilerinin

karşılanmaması

Page 46: BARNUM ETKİSİ: - gencbilimm.files.wordpress.com · düşünme" olarakta adlandırılabilir.Olayı kontrol açısından değerlendirirsek; bireyin düşüncelerini kontrol altına