birincigelenekselnobeseneŞriyati · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var...

32
...buralarda tepegöz derler bir mahluk barınır diye duyduk, zulüm eder, can yakar, sızı verir diye duyduk, onun içün geldik ... Basat'ın Tepegöz'ü Öldürmesi, Dede Korkut Hikayeleri BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI N . N

Upload: others

Post on 04-Jun-2020

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

... buralarda tepegöz derler bir mahluk barınır diye duyduk, zulüm eder, can yakar,

sızı verir diye duyduk, onun içün geldik ... Basat'ın Tepegöz'ü Öldürmesi, Dede Korkut Hikayeleri

BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI

N

::::J ...

N

Page 2: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek
Page 3: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

filler tepi§meye devam ediyor

bildiğimiz masal

------------------ �

MOS ES E <Mobil Beşeri Sarmalama Ekonomisi) ya da (Masal Okumanın Bilimsel Ekonomik Sistemli Eseri): Bir varmış bi yokmuş, hiç yokmuş gibiymiş ama hep varmış. Hem başımızın ucundaymış hem de çok uzağımızda . Her yerdeymiş ve hiçbir yerdeymiş. H iç dokunmazmış ama hepimizi sararmış. Develer tellal, pireler berber iken, \filler

------- � sultanı karıncalara savaş açtığında' tüm karıncalar inim inim inlemekteymiş. Filler tepişirken sadece çimler değil karıncalar da ezilmekteymiş. Bu yüzden filler rahat rahat tepişebilmek için karıncaları denetlerneye karar vermişler. Karıncaların hepsinin ne iş yaptığını, hangi ağaç kovuğunda oturduğunu, hangi saatlerde çalışıp hangi saatlerde çalış­madıklarını belirleyen kurallar koymuşlar1 bu kurallara uymayan karıncaları tespit etmek için de karıncaların yanı başına \bay kuş'lar koymuş! ar. Baykuşlar bütün gün uyuyup bütün gece öttükleri için, filler gündüz rahat rahat tepişmişler, Baykuşların ruhu duymamış. Gündüz tepişmelerinden fırsat bulamayan karıncalar geceleyin evlerini onarmaya çalıştık­larında ise baykuş gözünü kırpmamış uzun uzun ısi ık çalmış. işbu baykuşun adı Mobese'ymiş ...

Page 4: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

mobese nobese'yi çekemedi

üzerimizde göz mü var yol<sa biz mi göz alt1nday1z?

Gözetlenmeye Karşı U luslararası Gün'de, Nobese Fes tivali' ne d e s t ek olan ve gözetlenmeye tepkisini kendince dile getirmek

kontrol eden bir iktidar gibi görünüyordu . Bu esnada bir yandan müzik aletleriyle ritm tutuluyor, bir yandan da insanlara 'üzerimizde

göz var' ya zıl ı isteyen bir kişi 'parmaklarından b i r i n i m ob e s e kamerası n a gös­termek suretiyle k a m u d ü z e n i n i b o z m a k ' suçlamasıyla 'klasik' bir biçimde göz altına alındı.

r---------------------------------------------------

n azar bo n cu ki u b r o ş ü r l e r d a ğ ı t ı l ı y o r d u . G a l a t a s a r a y ' a g e l i n d i ğ i n d e t u l u m l a r ı n ı ç ı k a r a n , t ü m teknik araçlarını yere fı ri atan ve koltukla olan tüm bağlarını koparan oyuncular kimseyi g ö z e t l e y e r e k

N obese Festival i, Mis So kak' taki mobese direğine nazar boncuklu bir kravat bağlanarak

---------------------------------------------------- mahkum etmemeyi

başladı. Mavi tulumlar giyinen ve boş bir koltuğa iplerle bağlı olan oyuncular dürbünler ve dinleme cihazlarıyla yoldan geçen insanları izleyerek yürüdüler. Boş koltuk da bir 'canlı' gibi hareket ediyor, sanki ipierin ucunda insanları gözetlemekle görevli oyuncuları

seçtiler. Ardından 'kameralarla hatıra fotoğrafı çektirme' bölümüne geçildi ve ikinci gözaltı bu sırada yaşandı. Polis, gözetim ve denetim konularında insanların kafasında gün geçtikçe daha fazla soru işareti uyandıran NOB ESE'ye daha fazla tahammül edememişti.

Page 5: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

gözetlenmeye kar§l festival

sol<al<larl b1rak1p gitmeyeceğiz

ele geçirmektir bizim amacımız. Küresel ölçekte uygulanan bu yöntemin araçlarını deşifre ederek ve bu topraklarda denetim araçları henüz batı toplumlarındaki kadar yaygın­laşmamışken, gözetlenme duygusunun henüz tam olarak içselleşmediği ol­gusuyla yola çıkıyor, hepimizin derhal gözetlenmenin yarattığı mahkumiyet durumuyla yüzleşmesi gerektiğini d ü ş ü n e r e k h a r e k e t ediyo r u z .

NOBESE festivalinin pozisyonu nedir, ne amaçlamaktadır, hangi araçlarla bir karşı duruş oluşturmaktadır? NİHAL: Nobese'nin ilk baştaki çıkışı sokaklara yerleştirilen gözetleme kameralarına oldu. Kame­ralar sokaklara birden bire, çaktırılmadan ku­ruldu. Nobese f estivali'nin kameraların kurulmasıyla nerdeyse eş zamanlı ortaya çıkışı da bir nevi, her gün altından geçtiğimiz kameraları n insanların fark etmesine yani yolda yürürken 'yalnız değiliz kameralar da vat'a yönelik bir girişimdi. Konunun kamuoyunda yeterince bilinmediği, gerekli tartışmanın yapılmadığı düşüncesiyle, her ne kadar kameraların bizi gözetlemesinden hoşnut olmasak bile, suçlu

olmadığımızı, potansiyel suçlu gibi görülmek istemediğimizi vurgulamak için, tersine, kamera­lar önünde kendimizi ve maharetlerimizi göstermek için buluşuyoruz. ... mücadele aracımız

amacımızdır, ütopyamızdır; her yerde ve her sokakta özgürce dans eden , §arkı

söyleyen insanlardan ve eziyet görmeyen canlılardan olu§an

bir dünya ....

Nobese festivali, bir röntgencinin, ken­disinin de izlen­diğini bildiğinde, gözetleyerek sahip olduğu ayrıcalığını kaybedeceği öner­m e s i n d e n y o l a çıkar. Nobese, özel mülkiyeti teşvik

BURAK: Yöntemi, kapata­rak, denetim altında tutarak ve her hareketimizi izleyerek baskı uygulamak olan, ve amacı tüm n o r m l a r a , emirlere ve yasaklara uyan bir toplum, diğer adıyla koyun sürüsü yaratmak olan yapılanmalara ve bu yeni iktidar biçimlerinin tahakkümüne karşı yeniden yaşamı ve özgürlüğü

e d e n , m a d d i zenginliğin cazibesine kapılmış, paradan başka hiçbir şey bilmeyen

Page 6: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

Benim kaQak köçek işlerim olmaz ve özel haQ7-atınla da ilgisi yok yani

senin evini gözetlemiyor. Sonuç olarak benim güve� ile ilgili

old�dan sonuna kadar destekliyorum a.yazır

Kendinizi polislik yaparken düşünün ve bu projenin feyda ve zararlarını

birde o gözle düşünün. Yurdakan

her şah'ın bir gün mat olaca� bw:juva kapitalist devletlerin toplumunda, bugün 11 izlesinler, korunalım 11 diyenler umarım

bir gün kapkaç yapmak zorunda kalmazlar. çünkü bu düzenin do�asında sınırsız zenginlik yok. suçu önlemek mi

dediniz? ı ı eylül tarihteki en baba 11 şuç 11

idi. her caddesinde yüzlerce kameranın bulundu� manhattan'da bügün ikiz

kulelerin yerinde ground zero var. madrid'de saldırılan trelllerin içinde bile kamera sistemi vardı. tüm metropollerde

oldu� gibi londra da izleniyor. ama izlenmek suçu engellemeye yetmiyor de� mi? 11 suç 11 kavramı bile başh başına sistem

açısından tartışılması gereken bir konu iken, onu yok etmenin olanaksızlı�

görmek gerekir. onu yok etmek için mülkiyeti yok etmek gerekir.

suç işlemeyi ceydırmak olarak görülmesi, halıyı süpürüp tozu kapı arkasına

saklaiYım baştan savma ev kadını davra.mşı olmalı.

leyla

Yatak odamız de� gözetlenan sokaktır!!!!!! birey sokakta saldırıya u�or,

yarın bunun biride siz olmeyacagınızın garantisi mi var elinizde?

soruklu

İzlasinler abi koley gelsin ... Geçip kameranın karşısına meymunluk

yapalım bence

Artık günlük tutmama gerek kalmadı. Devlet benim adıma yapıyor.

bu aç gözlü, elit ve yönetici azınlığın tüm bencil­liklerini ve pisliklerini izleyecek, kaydedecek ve ortaya dökecek her aracı kull anmaya çalı§maktadır. Televizyon ba§ında uyutulan, bütün gün canı çıkareasma çalı§tırılan, cebindeki kredi kartı aracılığıyla yıllarca takside mahkum edilen­lerden, yersiz-yurtsuzlara,

ütopyamızdır; her yerde ve her sokakta özgürce dans eden, §arkı söyleyen insanlardan ve eziyet görmeyen canlılardan olu§an bir dünya . HAKAN: NOB ESE eylem yöntemi olarak, toplu­mu gözetleyenleri görünür kılmayı hedeflemi§tir. Onlar iç denetim mekanizmalarımızı geli§tirip;

bizlerin kendi sınırlarımızı

i§sizlere, ba§ıbo§lara, s o k a k ç o c u k l a r ı n a ; çocuğunu v e kendi karnını doyurmak için çalmak zorunda kalanlardan §U anda sayamadığımız tüm ezilen çoğunluğa uza­nanlarla özde§le§ir. Ve tüm bu insanlara ve kendi katılımcıianna saptanan

... nobese festival i, bir röntgencinin, kendisinin de izlendiğini bildiğinde, gözetleyerek sahip olduğu

onların doğrultusunda çizmemizi i s t e m e k t e d i r l er. Güç v e otoritenin sadece kendilerinde olduğunu dü§ündükleri için, egemen kurallara herkesin uyması için sürekli yeni yöntemler geli§tirmektedirler. Bizler Gözetleme Kamerası Oyuncuları olarak diyoruz ki:

ayrıcalığını kaybedeceği önermesinden yola çıkar ...

sor unlara yönelik hareket alanı açmayı, uyguladıkları kurumsal §iddeti örtbas etmek için bireysel §iddet olaylarını ön plana çıkarmaya çalı§anlara kar§ı, birlikte hareket etmeyi hedefler. Bu bir festivaldir, çünkü, ya§am alanlarımız ve mahremiyetimiz zorla elimizden alınmadığı sürece, mücadele aracımız amacımızdır,

So k a k l a r a k a m e r a l a r yerle § t i r m e k l e , s a h n e d e ( s ok a k l a r d a ) yönetmenlerimizin dü§üncelerine göre hareket etmemiz istenmekte; ama biz bunu kendi özgürlüğümüze müdahale olarak görmekteyiz. Her noktada, bunu ortaya çıkarmaya çalı§an eylemlerle, (ne için-kim için) sorgulamaya devam edeceğiz.

Page 7: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

ECE: Eylemler sırasında en sık kar§ıla§tığımız §ey güvenlik paranoyası. Bunun, her §eyden önce belli bir sınıfa özgü bir durum olmadığını görmek önemli, bir memur, bir seyyar satıcı ya da Beyoğlu'nda alı§veri§e çıkmı§ üst sınıftan bir ev kadını da bu kaygıyı ta§ıyabiliyor. Hatta politik olarak kendini solda konumlandıran ve teoride gözetlenmeye, panoptikona kar§ı çıkan insanlar bile bu konuda neden eylem yaptığımızı an­layamayabiliyor ve gözetlenme olgusuna teoride kar§ı çıkılması gerektiğini dü§ünüyorlar. Bir gasp, taciz olayı bizim ba§ımıza geldiğinde benzeri soğukkanlılığı kullanamayacağımızı \\Ya senin ba§ına da gelse?" sorusuyla ima etmeye çalı§ıyorlar. Bu noktada önemli olan, \\senin de ba§ına gelebilecek olayda"kendimizi kimle özde§le§tirdiğimizdir. Eğer burada madur ki§iyle özde§le§iyorsak, bu, bir §ekilde düzenin bize dayattığı güvenlik, mülkiyet, aileyi koruma hissiyatının, her ne kadar düzene ele§tirel bir gözle bakmaya çalı§sak da bizde de olduğunun bir göstergesidir. \\Ya senin de ba§ına gelseydi" dediğinde özde§le§le§ilen ki§i çok nadir \\suçlu" ilan edilen ki§i oluyor. Aslında birgün bizim de

suçlu ilan edilebileceğimiz nedense aklımıza gelmiyor. Ya bunu dü§ünemeyecek kadar \\kaybe­deceklerimizin" paniğine kapılmaktan ya da \\suçlu" kavramını ve onun bize kimler tarafından dayatıldığını iyice sorgulayamamakta n .

Güvenlik paranoyasının kitlesel kabuller yara­tarak özgürlük alanlarından vazgeçmeye hazır bir sürü psikolojisini oluşturduğu günümüz koşullarında yerel ve uluslararası planda 'izlen­meye- denetlenmeye karşı seferberlik inşa etme şansı var mı? BURAK: Gerçekten de ortalıkta, o kadar çok olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek gördüğümüz polisler, bekçi ler, ala rm sistemleri, uyarı tabelaları, kameralar, dedektörler, kilitler vs ... hiç aklımızda yokken bile, sürekli sanki birileri bize bir zarar verecekmi§ gibi hissetmemize, her an bir saldırıya maruz kalabilirmi§iz korkusuna sebep oluyor. Şunu açıkça itiraf etmeliyiz ki, tüm bunları görmezden gelmeye çalı§mak, onlar sanki yokmu§ gibi ya§amaya çalı§mak, hapishanedeki

Geyet faideli bir uygulamadır. Adam kamera;yı. evin içine koymadı� göre, caddeye, meydana koyd� göre bireyin hakları zedelen.mez. kalanı hikeyedir. Benim derdim daha teknik. Nasıl kullanacaklar bunlar bunu? Verim alabilecekler mi? Hırsızlar kamereya hareket çeke çeke çalmasınlar da çalacaklarını ... burası Türk1ye ... delikan76

11 Yasadışı iş yapmeyacaksan, neden izlen.mek istemeyesin? 11 şeklindeki polis devleti man� içselleştirmiş olanların alkışJ.aiy"aca@,

11 lazımdı geç bile kaldı 11 gibi cümlelerle karşıleyaca� sistem. nightcrawler

Ha;yı.r, boşa harcama old�u falan söyleyip protesto edersiniz, anlarız. Bu ne demektir ya? Bazı insanlar çok boş sanırım ...

şeyet gasp kapkaç hırsızlık gibi istanbulun artık karakteri olmuş suçları önleyeceklerse gelsinler kafaının üzerine takBınlar kameraon bütün gün mobil olarak istanbulu turleya;yı.m ... amaa daha önceki tecrübelerimizden elde etti� ampirik çıkarırnlara göre devlet bu tür şeyleri eline yüzüne bulaştırmakta ... emailleri denetleme yaparken inboxları dolup rezil olan bir bilgi işlem müdürlütüm üz var ... eysecikvealpella

Kameralar varsa demek ki suç oranında artış vardır. Bence sa;yı.ları daha da arttırılmalıdır. Sonuç olarak o kameralar, rontgen cihazıarı vs. seyesinde bugüne kadar oramız buramız patlamadan yaşaorabildik. Boş verin bu türden özgürlük filan hikeyelerini, en büyük özgürlük yaşamak hakkıdır; o yüzden ben oyumu kameralardan, telefon dinlemelerinden vs. yana kullanıyorum. Benim geeunacak bir şeyim yok daleyısıyla varlıkları benim özgürlütümü tehdit etmiyor. canikiz

Page 8: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

Evet birşeyler yolunda gitmiyor. Yolunda gitmeyen şeyler bizlerin akıllarıl Birşeylerin farkında olan insanlar artık sistemle heryerde mücadele halindedir. Otobüste şöförle, belediyede sekreterle, okulda müdürle, alanda baka.nla, polisle

vs. bu da insanlarla onların oldu@ heryerde mücadele etmeyi gerektiriyor.

Bunun en kola.yı ise bu insanları saptamak ve sorunu baştan çözmekten

geçiyor. yani "izlendi� bil, ona göre davran" .

lata feranda

Sokakta genel bir foto�af çekerken foto�af makinesinden kaçan insanların, bunlara tepkisiz kaJmasını anlamak zor.

İnsanlarımız bilinçlensin. cahil toplum olma.yı aşalıın. Suç işleyen, trafik kazası :yapanların polisle karşı karşı;ya kalıp da rezilliklar � cezanız kapımza

gelsin, siz de vidioda seyredebilin ve bilinçlenin. Bence ileri ülkelerde böyle

oldu@ için ve isviçre'de bunun müke=el bir örnek oldu@nu görd�

için ülkemizin de böyle medeni güzelliklerden :yararlanmasını istiyor,

düşüncelerinize sıcy-gılı olmanın :yanında katılmadı@ru bildirmek istjyorıım.

ro sa

Tanım olaraktan bir şehrin özgiirl�ün yok sa.yılmasıdır, acizlikte gelinen son

noktadır, ben suçları engelleyeıniyorıım bari röntgenleyeyim demenin kısa

yoludur. XC

İktidar 'aptal' de�ildir (tamam çok zeki de de�dir ama bu zaten gerekli de�

kitleleri yönetmek için), insano�unun ulaştı� en iyi en 'medeni' teknik alıştıra alıştıra de�tirmektir. Bugun 350 izleme

kamerası yarın ı milyon olacak ... Ve bugün ses çıkarmayanlar yarın ya

artık cok geç! diyecek .. Ya da zaten yine umurlarında olmayacak.

TxD

bir mahkOmun ona giydirilen tulumu, koluna takılan kelepçeyi, demir parmaklıkları, başındaki gardiyanları görmezden gelmeye çalışması kadar saçmadır. Foucault'nun biyo-politik adını verdiği tüm bu ve buna benzer iktidar araçlarını göz önüne aldığımızda açık bir şekilde, yasa ihlalinde bulunmuş olsak da olmasak da, onların gözünde potansiyel birer suçlu, diğer bir ifadeyle 'şartlı salıverilen mahkOmlar' olduğumuzu söyleyebiliriz. ECE: Bildiğiniz gibi, Nobese Haziran ayından beri eylemlerini aralıksız sürdürüyor. Bu şartlarda yalnızlığa değil, birbirimizin hayal gücüne ihtiyacımız olduğunu, bir avuç insan bir araya geldiğimizde kaç aydır neler yapabildiğimizi g ö r d ü k ç e a n l ı y o r u z . Sa yıca daha da çoğaldığımızda, farklı yerlerde, merkezsiz, sürekli iletişim ve dayanışma halinde, hiyerarşik olmayan, yatay örgütlenmeye inanıyoruz. Yalnız belli günlerde ve belli yerlerde değil, sürekli eylem ve sürekli mücadele kararlılığıyla!

Gözetlemenin, iktidarın en önemli tahakküm biçimlerinden biri olduğu gerçeğinden yola çıktığımızda yaşamlarımızda kişisel ve kolektif

özgürlük- mahremiyet alanları yaratabilmek için neler yapılmalı? GÜRŞAT: Mülkiyet ilişkileri bu biçimde kaldığı sürece 'adalet' de mülk üzerinden işlemeye devam edecek. Güçlü olanın adaleti ve onun güvenliği! Çözüm çok sıklıkla dillendirildiği gibi o gücün 'birileri tarafın-dan-birileri adına' el değiştirmesi olamaz. Arkadaşlık, dostluk, sevgililik ilişkilerimiz bile birer tahakküme dönüşebiliyor. İktidar dediğimiz şey her yerde karşımıza çıkabiliyor. Örneğin kendini anarşist diye niteleyenlerde bile homofobik söylemiere rastlanabi 1 iyor. Öyleyse iktidarı ve tahakkümü önce kendimizde alaşağı etmeli. Direnişi önce içimizde örgütlemeli. BURAK: Bakırköy'deki eylemimizde bir kişi "kameraları istemiyorsanız neden onların bulunduğu yerlere gidiyorsunuz ki, oralardan geçmezsiniz olur biter!" demişti. "Ya sev ya terket!" söylemiyle karşı karşıyaydık. Genelde Nobese'nin en keyifli tarafları da bundan sonra başlar; Boal'in önerdiği 'ezilenlerin tiyatrosu' biçimlerinden forum tiyatrosu benzeri bir model oluşur kendiliğinden, o an orada olan bir başka kişi cevap verir soruyu soran kişiye, karşılıklı

Page 9: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

fikirlerini payla§ırlar, çoğunlukla da anla§amazlar zaten ama ezberler bozulmu§, en azından sekteye uğramı§tır bir kere. Gözetlenme ile ilgili doğaçlamalara devam edilir, arkada vurmalılar ri tm tutar, gürültü çı karı r, farklı oyun la ra başlarken, diğer taraftan yoldan geçen farklı biri kamerayı dürbünle izlemek ister. l<ameraların önünde hat ı ra fotoğrafı çekti rm ek isteyen başka bir kişi daha gelir. Bir curcuna, bir gürültü başlar, arkada ritm susmaz. En çok da sokak çocukları, beş parasızlar, tinerciler, bütün ezildiğini ve dı§landığını bilenler ilgi gösterir buna. Yani

vermek istediğimiz cevap §Udur: Alan yaratmaya gerek yok, zaten her yer bizim alanımız. Bu sokakları bırakıp hiçbir yere gitmeye niyetimiz yok!

Birgün Gazetesi Pazar Eki'nden Gökhan Gençay'ın soru/anna Nobesecilerin

verdiği yanıtlardan ktsaltilmtştır.

www.izleniyoruz.net

kameraların kaldırılmasına yönelik eylemlerden ziyade bizi izledikleri gibi bizi izleyenleri de izlemek istıyoruz türünden eylem tiplerine yönelmek daha verimli ... çünkü a.ynı suc i.şleme potansiyeli onlarda da var... adam belki bir kıza yakın çekim yapıp mastürbasyon yapıyor ... a;ynı gerilimi oradaki insanların da

yaşamasını ıstemek en hakh taleplerden birisi olabilir biz izlenenler adına ... gerçekten somut şeyler yapılabilir ve de yapılmalıdır ... yapılan soyut demek istemlyorum sokak tıyatrosu da oldukça etkili bir araç ama gene edilgen bir durumu var... hiçbirşey yapma;yı.p izlenma durumundan gene hiçbirşey yapma;yı.p izleme durumunu kastedlyorum ... pasifist bir aktivistlik de denilebilir ki demesak de olur. burkey

izlenjyorduk zaten, şimdi donumuzdaki dantelden örnek alacaklar ... keys el mecnun

Gözetleneceittmizi ana haberlerde !lk

duydu�da, birden balkonumda bir helikopter beJ.ird®ni hızyal ettim. Birazdan düşünce polisi içeri girecek ve buharlaştırılmak üzere keybolup gidecektım sanki ... Anlıyorum ki bu artık çok uzak de/!il. Hn

geçenlerde bi gün kameralardan birinin !çin! açmışlardı, çalışıyorlardı. anladım ki oyuna biraz ara vermemiz gerek. herhalde dedim, kameralardan biri çalışmıyor. e tabi durdum, başladım yapılmasını beklemeye. bu SU'ada kamera kutusunun içindeki kabloları gördüm, çok heyecan vericlydi, rengarenkti, sonra ça.lışma. yapan adama baktım, oreya Qlkt® vincin mekaniilin.i inceledim, vincin şöförüne baktım ... bir gariplik vardı bu durumda ama ben mı gariptim onlar mı, kamera mı çözemedim? üstten yeni bir reji geldi de ben ml anlamadım acaba ... Bu oyun bize fazla biyo-politlk kaçtı galiba.

Page 10: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

resmi amaç: "insan hakları açısından iç denetimi artırmak"

kameranin namlusu

Güvenlik için her eve bir kameraya ne dersiniz? Bu yetmeyebilir, herkese silah mı vermeli acaba? Ya da silahlı kameralar mümkün müdür? Yoksa zaten kamera bir silah mıdır?

Kamera denen nesne neye yarar? Kamera sayesinde sahibi olduğunuz mallara tekrar sahip olursunuz. Bunun hazzı bir ba§kadır. Hatta, aldığınız kameraya da sahip olmak için onun arkasına da bir kamera taktırıyorsunuz ve i§te, artık eski kameraya da tekrar sahipsiniz. Bunu yaparak önceki kameranın gözetiediği diğer mallarınıza da tekrar tekrar sahip olmu§ oluyor­sunuz. Böylelikle mülkiyet bilinciniz yeniden ve yeniden üretilmi§ oluyor. Hayırlı olsun.

Kamera denen nesne neye yarar? Bu kez cevabı Hürriyet Gazetesi'nden alalım; 'ya caydırıyor, ya yakalatıyor'. Chttp:// www. hurriyet. com.tr/pazar/4025082.asp?gid=59) Bir yanda, kameralarla ya§adığımız son bir yılda, geçen yıla göre meydana gelen %38 suç artı§ını açıkladığı için (Milliyet Gazete-

kameralarla ya§amaya alı§tı rmaya çalı§an gazeteler. Tıpkı tragedyalardaki gibi, kuyumcu ve plazma TV satıcısının ba§ına gelenleri izliyor ve onlarla özde§le§iyoruz, sonra da kamera sahibi olmazsak aynı §eyin bizim de ba§ımıza geleceği hissiyatına kapılarak tedirgin oluyoruz. Ve bu trajik hataya dü§memek için yapılması gereken §eyi öğreniyor ve onlara kulak veriyoruz;

Sevgili okurumuz; Elinizi vicdanınıza koymanıza gerek yok, biz elinizi vicdanınıza götürmesini biliriz. Mülk sahibi insanlar, korkun mülkünüzün çalınmasından ı l<amera taktırın, §Öyle güzel, kaliteli bir marka olsun. Sonra, ı tane yeter mi? Asla! Sahip olduğunuz onca §ey tek bir yerde mi toplanıyor? Tabii ki hayır! Hemen bir tane daha almalısınız, sonra bir tane daha! bir tane daha!! Unutmayın ki zenginlik ne güzel §eydir ve bilin ki

mal güveni iğiniz her§eyden önemli! ('Sadece mal mı, can güvenliğimizi de korur kameralar' derseniz yanılırsınız, çünkü kameralar siz öldükten sonra i§e yarar! Sanırım henüz bilmiyorsunuz; k a m e r a l a r 'ya c ay d ı r ı yor, y a yakalatıyor', belki ileride teknoloji geli§tikçe -ki mutlaka geli§ir kendisi - opsiyonel olarak isteyene hedefi tam alnının çatından vuran silah entegreli bir kamera seçeneği de sunulacaktır, ama §imdilik üzgünüz.)

Kamera edinmek için açıklayıcı bilgiler l<amera edinmen için yapman gereken §eyler çok basit. En yakın "teknolojik market"lere ko§, kameralar çe§it çe§it raflarda seni bekliyor. (tam o esnada, hemen yan sayfada bir reklam dikkate çarpar, ev için sinema sistemi reklamıdırl Hazır gitmi§ken, ev sinema sistemi de almayı unutma, kesin senin için uygun fiyatı olan bir tane bulursun.

Fiyatı uygun değilse bile üzülme, ce­binde seni gözetleyen ba§ka bir kamera

daha var; kredi kartın. si'ndeki habere göre) görevinden alınacağı belirtilen Emniyet Sözcüsü, diğer yanda, o çok sevdikleri üstün hukukları tarafından bile aklanamayan ka­meralara, ancak sayfalarını kuyumcu hikayeleri ile daldurarak en azından kamu vicdanında me§ruiyet kazandırmaya, toplumu

... kameraları görmezden gelmeye çalı§mak, onlar sanki yokmu§ gibi ya§amaya çalı§mak, hapishanedeki bir

mahkumun ona giydirilen tulumu, koluna takılan kelepçeyi, demir parmaklıkları, ba§ındaki gardiyanları

görmezden gelmeye çalı§ması kadar saçmadır ...

98 takside böl onu. 98 ay boyunca parasını öde, ama unutma ki, bir gün seni yönetsin diye seçtiğin adamlar birbirlerine üzerinde anayasa yazan kitaplar fı ri atı ri arsa, ve sen de

Page 11: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

işten fırlatılırsan, seni ödeyemediğin taksit yüzünden ihbar edecek olan şey bu kart postuna bürünmüş kamerandır. Her elini cüzdanına attığında seni gözetlediğini sana hatırlatan bu nesnedir. Tıpkı diğer kardeşleri, kimlik numaran, vergi numaran, faturaların, özel emeklilik poliçelerin, vs ... gibi. Bunlar aracılığıyla zımbalanmış durumdasın olduğun yere. Ne o sensiz, ne de sen onlarsız yapamaz hale gelmişsindir. Onların sana dayattığı bu yolda eğer kaza yaparsan sana ödetecekleri bedelin (prim diyorlar buna) şiddeti de artacaktır. Bu yoldan kendi iradenle çıkmak istemeyebilirsin, çünkü kafanda bir alternatif yok, yıllarca onların düşünmeni istedikleri biçimde yaşadıktan ve düşündükten sonra nasıl farklı bir dünyanın mümkün olduğunun hayalini kurabilirsin ki? Onların yasa(k)ları ve senden layıkıyla yaşamanı bekledikleri hayat, sanki senden önce de hep varolmuş ve asla değişmeyecek gibidir.

... ve bak, görmüyor musun? seçenekler önünde reyon reyon uzanıyor, özgürlüğe dokun! onu hisset! hayatı n ı yaşa! parayı ver dvd'ni al, otur izle, izle, izle ... parayı ver bilgisayarını al, dosyaları indir, indir, en çok sen indir, sonra indirdiklerini izle, dinle, bol bol izle, bol bol dinle ... sen bir şey yapmasan da, onlar bir şekilde gözüne, kulağına girer ... parayı ver kitap al, bir sürü kitap, oku oku bitmesin, 'bir sürü kitap var okuyacak' diye düşün dur. Her konuda bir bilgin olsun! oku! oku! ama edilgenliğini sakın bozma! Tüm fiilieri başkalarına devret, sen hiçbir eylemde bulunma,

birileri bir şeyleri senin adına yapar. "sen hep al, bir şey vermek gerektiğinde sen sadece paranı ver, seni temsil eden paranı!"

Nihayetinde, artık hepimiz şartlı salıverilen mahkumlarız. Bu argümanları takiben şu soru rahatça (vicdan i sömürüye gerek olmadan) soru-

İnsanın yeni rolü labilir sanırım; ortak rollerimiz gereği "l<ameraları görünür yerlere takın!" diye buyuru- özdeşleşmemiz gereken kişi kuyumcu yorlar, aynen kendi yaptıkları gibi. Bu yöntemle mu, yoksa hapishanedeki mahkum mu? açıkça ifade ediliyor ki; Yaşam boyu herkes kendini Yaşam alanlarımızı ele geçirmeye, denetlemeli, uygunsuz davranışlarda bulunmamalı, sürekli hepimizi izlemeye ve denetim onlara göre 'yanlış' şeyler -----------------------------------------------------­

düşünmeye başladığında kişi kendi kendini cezalandı rmalı ( Emniyet'in internet sitesinde amaç çok güzel (!) açıklanmış; "insan hakları açısından iç denetimin artırılması" ht­t p :/ / WWW. i e m . gO V. t r / i em/? s= 139 , aman yanlış anlaşılmasın; 'insan hakları açısından' ). Kameralar, de­n e t i m t o p l u m u n u n oluşmasında, otokontrolün içselleştirilmesi yolunda, yalnızca taşlardan biri . T o p l u m s a l k o n t r o l m e k a n i z m a s ı n ı n a ğ l a r ı t a r a f ı n d a n k u ş a t ı l m ı ş durumdayız ve böyle bir yapıya verilebilecek tek bir isim var; hapishane. Durum böyleyken (buradan itibaren yukarıda belirttiği m denetim aygıtları ve kapatma unsurlarını tek tek saymak yerine onlara 'kamera' diyeceğim) kameraları görmezden gelmeye çalışmak, onlar sanki yokmuş gibi yaşamaya çalışmak, hapishanede­ki bir mahkumun ona giydirilen tulumu, koluna takılan kelepçeyi, demir parmaklıkları, başındaki gardiyanları görmezden gelmeye çalışması kadar saçmadır.

altında tutmaya çalışan, baskının şiddetini gün geçtikçe artıran gardi­yanlara ve hapishane yöneticilerine karşı harekete geçmek için geç değil.

'l<amera'ların ne işe yaradığını, 'ka­mera'ların arkasındakilerden öğrenecek kadar aptallaşmadık henüz.

Page 12: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

röntgenciliğin ve te§hi rciliğin birlikteliği

rutin bal<l�, operasyonel görüntü

l<an aydınlılcta dökülür. İktidar-kitle görmek ister; görmesi için ise görünür olmak, onun ışığını yansıtır olmak, ışığına yanıt vermek, yapay da olsa (özellikle yapay olarakl ışıklandırılmış olmak gerekir. Görünür olmak gözetlenir olmaktır, tanımlanmış, adlandırılmış, sınıflandırılmış olmaktır. İktidar-kitle, görmek/gözetiemek için görünür olmayı yeterli bul­maz, görünür olmayı istemeyi, arzulamayı da zorunlu kılar. Gözetlemek, gözetlenir olmayı bir özellik olarak benimsemiş kitleler yaratır: Gözetlenmeye uygun yığınlar, gözetlenmek için görünür olan, görünür olmak için şeffaf olan, içi dış olan yığınlar! Görüntü ve gürültü eseri, itirafçılar! Kendini bakışa sunmaya, teslim etmeye alışkın yığın, iktidarların gözetleyiciliğinden hoşnut kalır, gözetlendikçe gevşer/'ayrısı gayrısı olmadığını" göstermekten haz alır, iktidarın gözünde meşrulaşmak için açıldıkça açılır, saçıldıkça saçılır. Görüntünün ve gürültünün cazibesiyle kendini ortaya serrnekten pornografik bir haz alan yığın, gözetlenmekten de aynı hazzı alır: Röntgenciliğin ve teşhirciliğin birlikteliği! Farklı olmadıklarını, genelin, vasatın içinde yer aldıklarını, iktidara, modaya (ve medyaya) uyduklarını, paraya ve sapaya itaat et­tiklerini gösterebilenlere -tüm bunları farklılık söylemi içinde yapanlara - bu hayatta yer vardır. Görme, görülme arzusu, gündelik hayatı parçalara ayırmış ve bu parçalar üzerinde denetim kurmuş

iktidarların tatminsizliğidir. Gündelik hayattaki faşizmin temelidir bakış. Şiddet, bakışı örgütlemiş ve kurumsallaştırmış olanın, görünür olana, ışıklandırılmış olana dönük edimidir. Bu nedenle, "faili meçhul" şiddet, kurumsal-kitlesel şiddet, ancak gözetleyenin, daima "yüzsüz", "biçimsiz", "gayri şahsi", olanın, dolayısıyla "sorumsuz" olanın edimidir. İktidar-kitle, çoğu zaman hiçbir yerde elle tutulamaz­ken bir hortlak gibi her yerde belirir, gözetlediğini bildirir, sezdirir. Cezalandırabileceğini de ... Dolayısıyla, imha etmediği yerde tedirginliği kalıcılaştırarak hizaya getirir. Devlet; gözle görülemez, elle tutulamaz olsa bile simgeler ve temsiller yoluyla devasa bir kuvveti seferber edebilen bu en yetkin hortlak, daha ziyade, operasyonel bir varlık olarak örgütlenmiştir. Gündelik hayat, yeri ve zamanı ince ince hesaplanmış bir kuşatmanın, operasyonun alanıdır. Cinayet anlıktır; uzatılan, sürdürülen şey ise ötekilerin, sürüden geriye kalanların bakışına yöneltilmiş olan operasyondur: gücün kendini gösteri şi, görkemi, görüntünün ve gürültünün yalanı, yalan üretimi, dağıtımı ve tüketimi. İktidar ve iktidar kurumlarından biri olan devlet, yalan ihtiyaç duyar (iktidar ve devlet olmak isteyen de yalan ihtiyaç duyar). Kurumsal ve örgütlü yalan, medyatik yalan, kişisel yalandan farklı olarak, manipülasyonun ve dezenformasyonun tezgahından geçmiştir, bu nedenle, gerçekten daha gerçektir, aşırı­gerçektir. Kitle, yalana ve hakikate aynı ölçüde yakın ve uzaktır. Açıklık ideolojisi herkesçe benimsendikçe,

herkes itirafa ve günah çıkartmaya kışkırtıldıkça, herkes teşhirci ve röntgenci olmaya zorlandıkça, hepimiz, iktidar­kitle ortaklığı şiddetinin taşıyıcısı ve hedefi haline geli riz. İktidar-kitle karşısında açı k lı k, açı k olma, her şeyin ortada olması, ortada olan her şeyin göründüğü kadar-seste, sözde ve yüzde göründüğü kadar , ekran­da, basılı kağıtta olduğu kadar; yüzey kadar - o l m a s ı , görüntülerin eşdeğerliliği, hızla yer değiştirişi; değersizleşme, iç boşalması ve anlamsızlaşma: Deşmek amacıyla insanın içine yönelme, özünü açığa çıkarma çabası, iç yolculuklar yapıp bunları dışa vurma, içi keşfetme! Keşfedildiği sanılan şey, söylemleşen şey kadardır. Kevgire dönen insan ruhu ishal olur ... Ve ikti­dar/toplum, bu açıklık sayesinde, kapsadıklarıyla, içine aldıkları, dışladıkları ve imha ettikleriyle sürdürür varlığını. Röntgencilikle teşhircilik arasında sıkışmış bir çağın temek özellikleri. Renksiz, katmansız, zevksiz, estetikten ve etikten yoksun bir dünya; dışkılarla, dışlarla, dışa çıkmış, deşilmiş içlerle, dışla aynılaşmış içlerle, dışsız içlerle ve içsiz dışlarla dolu bir dünya. Örtülülüğün, perdeliliğin, peçelenmiş­liğin gizemin, sırrın, mahremin, hakika­ti n yok olduğu; yasadışının yokluğu: şiddete açıklık.

Page 13: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

sağ1r sultan bile duydu ama ... Gözetierne Kamerası Oyuncuları'ndan oluşan Grup Röntgen Müzik Topluluğu buldukları her müzik aletini kullanarak gözetlenmek istemediklerini duyunnaya çabalıyor. Seslerini sağır sultan bile duydu, kamuoyunda pek çok yerde konunun tartışılması sağlandı, ama, yine de bu yeterli değil gibi. Çünkü, Mobese sistemine bağlı milyar dolarlık gözetierne kameraları sadece görüntü kaydediyomıuş. Yani, laf aramızda, Nobese'ciler kendilerini gözetleyenlere seslerini bir türlü duyuramadılar.

önceden gözetlenme yoktu diyebilir miyiz

deği§en yegane §ey tel<noloji Görme biçimleri üzerine hazırlanmış çalışmalara baktığımızda teknik icat süreçlerinin sanılandan çok daha eskiye vardığını görmekteyiz. Görmeye ilişkin ileriemelerin doğrultusunda muhakkak ki zamanın bir yerinde görme ve bağlı aygıtları, gözetierne alanı için şekil değiştirecek ve kullanılacaktı. Sanırım görmenin tam anlamıyla gözetierne ile olan ilişkisi ciddi anlamda baş ağrısına "modern zamanlar"da dönüştü. Öncesinde yoktu demiyoruz, çeşitli formlarda varlığını koruduğunu bildiğimiz bu gerçeğe/gerçeğin modern zaman kısmına eğiliyoruz doğal olarak. Sanırım bir yan anlamla da "gözetim"e dönüşen kelimenin, fiil olarak ulus devlet yapılanmasıyla eş zamanlı olarak dönüştüğü noktası var ortada. Açık açık yazılmaya başladığı günden -Marx, Weber ... - bugüne değişen yegane ş e y i n k a y ı t a l t ı n d a t u t m a k ve fişlemek/dosyalamak adına teknoloji olduğunu belirtmek gerek. Neye şaşıyor şaşanlar? Yaşamın sokaklarda ve her yerde, "x" bir hapis sisteminden farklı olduğunu sanarak mı şaşıyorlar? Hastane, hapishane, fabrika vs. lerde oluşturulmuş olan gözetierne sistemin sokaklara taşmasına ya da zaten farklı formlarda varolan gözetierne ve dosyalama sistemleri­nin sokaklarda caddelerde kamera

formatına büründürülüşüne mi ? Yoksa hala birileri büyük hapishane ve de hastane içinde olduğumuzun ve sadece sonuçsuz küçük isyanlar çıkardığımızın farkında değil mi? "Panoptikon diyip duruyorsunuz n'alaka" benzeşiğinde cümleler görüyorum bazan, bu sistemin yani panoptiğin matematiksel olarakaniaşılıp anlaşılmamasının bir önemi olmadığını düşünerek bu noktada sadece şunu ifade etmek isterim: panoptikonun örnek ve­rilmesinin büyük sebebi şu an başımızdaki sorun ile gösterdiği ana benzerliktir. Bildiğimiz gibi bu sistemde; mahkum görülebilir ama göremez. Tıpkı sokaklarda varolan kameralaıda insanların yani hepimizin başına geldiği gibi. İşte bu anlamda panoptik bir sistem içerisinde yani panoptik bir sistem kullanan devlet hap­ishanesinin içerisinde yaşadığımızı idrak ede­meyen ve de inkar eden zihniyetle sorunumuz vardır- elbette. İnsanlar gözetlenebilirlik konumunda oldukları sürece ortada bir suçlu psikolojisi ve coğrafyası olacaktır. Vardır. Gözetleyen mantık gözetlenenin konumuna açıklık getirmek gibi bir kaygı elbette taşımaz. O gözetlenendir, gözetlendiğine göre suçludur, ya da ve de potansiyeldir hiç yoktan. Yani gözetiemek sürekli olarak görünebilecek alan yaratmakta ise, bir yukarıdaki cümle gereği sürekli suçlularını yaratmıştır da.

Page 14: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

üniversitelerde talim ve terbiye

bir rel<tör öğrencileri neden gözetler

Bir rektör üniversitelileri neden gözetiemek ister? Biz bu soruya pek mantıklı bir cevap bulabilmi§ değiliz henüz. İnsanları gözetleme çılgınlığı tüm yurttan sonra üniversitelere de sıçramı§tı. Bu sene

ba§ında okulumuza geldiğimizde bir takım farklılıklar gördük etrafımızda. Okulun her tarafında in§aat hali süreken, yemekhanemiz tadilat nedeniyle henüz açılmamı§ken edebiyat fakültesine ve merkez kampusun çe§itli yerlerine yakla§ık 80 tane kamera,

yemekhaneye, kapılara turnikeler yerle§tirilmi§ti. Yerle§tirilen kameraların bir kısmını tanesi üç bin dolar olan mobeseler olu§turuyor. Diğer kameraların tanesi ise bin dolar civarında. Üniversitenin bunca

eksiği varken, rektör M esut Parlak' ı n neden önceliği binlerce dolar harcayarak kamera ve t u r n i k e g i b i , b i r üniversite için oldukça gereksiz bir takım a l e t i e r e v e r m e s i garibimize gitti doğrusu. Ne de olsa İstanbul Üniversiteliler bu kadar teknolojik aletiere pek alı§kın değil. Bu alı§kın olmama durumlarını yansıtmakta da pek g e c i k m e d i l e r . Kameraların ve turni­kelerin yerle§tirilmesiyle beraber kapılarda üst

araması, kimlik kontrolleri gibi uygulamaların ve özel güvenlik elemanlarının sayılarının arttırılması üniversitelilerin de tepkilerinin artmasına neden oldu. Öğrencilerin okula girip çıkarken kimlik okutması zorunluluğu, kameraya görüntülenmesi

zorunluluğu üniversiteliler açısından özgürlüklerine yapılan bir saldırı olarak algılanıyor. Yapılan açık toplantılarda, kameraların üniversiteliler üzerinde ciddi bir baksı kurma aracı olduğu, kamera, turnike, özel güvenlik gibi a l a n l a r a h a r c a n a n p a r a l a r l a üniversitemizin laboratuvar, kütüphane gibi acil ihtiyaçlarının giderilmesi gerektiği tartı§ıldı. Yapılan referandum­da üniversitelilerin büyük bir çoğunluğunun kameralara ve turnike­le re kar§ı olduğu sonucu çıktı. Bu ho§nutsuzluk 6 Kasım alanına da ta§ındı. 6 Kasım'da İ.Ü. Beyazıt Kam­pusu öğrencilerinin pankartında "Ka­meraya, Turnikeye Değil Eğitime Bütçe" yazıyordu. İstanbul Üniversitesi'nde ya§anan son g e l i § m e l e r l e b i r l i k t e d e ğ e r ­lendirildiğinde rektörün niyeti iyice açığa çııyor aslında. Bir taraftan üniversitemizi adım adım satı§a çı kartı rken diğer taraf tan üniversitelileri denetim-gözetim altına almaya çalı§an rektör parlak çe§itli araçlarla üniversite! i leri n taleplerine ve özgürlüklerine saldırmaya çalı§ıyor. Bu bazen polisin üniversiteye sokularak doğrudan müdahalesi §eklinde, bazen soru§turma furyası §eklinde oluyor. Soru§turmalarda kullanılan araçlarsa kamera görüntüleri.

Page 15: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

mobese, liseden terk! Okullara da gözetierne kameraları yerle§tirileceği açıklaması üzerine liseli öğrenciler yaptıkları basın açı klamalarıyl a oku i ları nda ka­mera istemediklerini belirtti ler.

şiddet okulda mı, okul mu?

- "çişim geldi komserim''

Evet, okullardaki uyu�turucu, şiddet ve ırkçılığı önlemek maksadıyla 310 okul sokağına Mobese Kamerası dikilecek ... Yani 9 ay önce sokaklara dikilen Mobese Kameraları'nın ikinci ayağı ... Milli Eğitim Bakanlığı'nın kameraları kurma gerekçeleri arasında Türk-Kürt ayrımı da var. Okuldaki çocukların hemşehri ci lik yüzünden kavga etmeleri ve buna çözüm olarak da bazı okulların polislere zimmetlenmesi ve Üsküdar'daki bazı okullara komiser tayin edilmesi .•

Bir genç uyuşturucu kullanırken neden kendinden geçer ve dünyayla .----...------­

bağlantısını kopar­mak iste� bir çocuk bal i çekerek kendini daha mutlu ve güçlü hissetmesi nedendir. Ned e n b u n l a r a ihtiyaç duyulur. Evet i htiyaç duyu­ı uyor çünkü bu ka­d a r d a r a l t ı l a n alanlarda b u kadar hareketlerimizin, zihnimizin hapis olduğu ortamlarda

yarattığımız o küçük alanlarla daha özgür hissediyoruz herhalde .. Yani beynimizin uyuşturulduğu bir dünyada kendimizi kendi elimizle uyuşturmaya neden ihtiyaç duyarız. Evet bu nedenlerin çözümü bir insanlık tarihi kadar eskidir ve bir o kadar da güçtür. Hazır kameralar varken neden zora girsinler ki .. Hepimiz öğrenci oldu� sıraları oyduk, tuvaJet taşlarını kırdık ve muslukları aç ı k bıraktık ki okul batarsa kurtuluruz diye ... Okulda olmanın ve bir öğretmenin günde 6 saat vaazlerinin sonunda içimizdeki şiddeti bu şekilde gösterdik .. Şimdi soruyor kendine Milli Eğitim Bakanı 'öğrenciler tuvalet pisuvarını kırdılar, tuvalet kullanılmaz halde okul eşyalarına bilerek zarar veriliyor, okul camları kırılıyor çocuk, devlet malına zarar vermek istediği için yapıyor bunu .. ne yapalım öyleyse bir kamera kurarız, güvendiğimiz öğrencileri ajanlaştırırız1 bir de komser ko­

..--------.. yarsak her oku­l a ... s ıkı y s a yapsınlar o za­man .' Bir sabah uyan­dığımızda okul­ların kül olduğu ve sokaklarda

�IIJr&IN öğrencilerin deli­cesi çığlıklarıyla 'kendi' oyunlarını y a rattıkl a r ı n ı görmemiz çok da olağan dışı gel­miyor ..

Page 16: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

müdür tuvaletlerde bile kamera olduğunu söylemiş

-"baz1 arkadaılar1m kameralar• görünce daha bir yaramazl1l< yapiyor''

Aldığımız bir habere göre Mersin'de bir ilköğretim okulunda (adı bizde kalsın) her sınıfın içindeki lambaların yanında, tuvalellerde koridorlarda ve okul bahçesinde kameraların kurulduğuna dair haberler gelmekteydi. Biz de NOB ES E Özel Haber Merkezsizi olarak hemen harekete geçip bu okul­daki bir öğrenc iyle röportaj yaptık. Ayrıca öğrencinin yaşadığı bir olay da gündemdeydi.

Öğrenci: \\b ir gün teneffüs saati nde bahçede dolaşırken çıkan bir kavgayı izliyorduk ve zilin sesini duymamıştık . Bundan dolayı derse geç kalmıştık, öğretmenimiz bizi derse almadı ve müdüre yolladı. Müdüre gittiğimizde ve durumu aniattığımızda bize kamera kayıtlarını göstererek zilin sesinin gerçekten duyulmadığını söyledi ve

bu seferlik affetti1 bir daha olm aması şartıyla bizi sınıfa yolladı// dedi. Öğrenci nin anl attık ları kar§ısında \bu kadar da olmaz \dedik doğrusu. Kameraların s e s k a y d ı a 1 a c ağ ı n a inandırılan öğrenci artık sa­dece hareketlerini deği l konuştuklarını da kontrol a l t ı n d a t u t m a k durumundaydı.

Yaklaşık bir ay önce kurulan kameraların ilk duyur usu öğrenci ve vel i lere okul müdürü tarafından yapılm ış.

Kameralar ın yerleri de -yine

b u müdür t a r af ında n \\hareketlerinize dikkat edin

haa! 11 çağrısı da yapılarak söylenmiş ve M ili i Eğitim M üdürü'nün de katılımıyla, kurdeleler kesilmiş . Geçen yıl okulda yaşanan bir gasp ve kaçı rı lma olayının hemen sonrasında ka mera nın kurulması v el i ve öğretmenlerden de tam not almışa benziyor. ısrarlı sorularımız kat"§ısında kameraların özellikle sınıf içinde olduğunu doğrulayan cevaplar aldıkça a de t a yerimi z den s ıçr a d ı k . Konuştuğumuz öğrenci, kameraların varlığına zamanla alışlığını ve bunun davranışlarını etkilediğini belirtip örnek olarak da rahatça tuvaletini

yapamad ığını da söyledi. Fakat daha son r a tu v a l ett e k ame r a l a r ı g ö remedi ğ i n i, sa dec e m ü d ü r tar afı ndan tuv a 1 e tt e ka me ra la r ı n olduğunun söylenmesi üzerine bu durumdan etkilendiğini ifade etti. Ayrıca okulda zaman zaman yapılan üst aramaları da bu işin cabası.

Sanırım kameraların giremediği bölgelere de takviye ekipler de yardıma koşuyor. Buraya kadar her şey neredeyse oldukça çelişik gibi duruyor kamera görülmüyor ama o 1 d uğu \bil i n iyor'. Yapılan olay yeri

incelemesinde, ekip arkadaşlarımızın yaptıkları inceleme sonrasında okulda sadece bahçe girişinde bir kameranın olduğunu tespit ettiler. Evet durum sırasıyla aynen böyle. Farklı bir

Page 17: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

yöntem geliştirip maliyeti oldukça düşük bir sistem yaratılmış anlaşılan. Şimdi bu öğrenci okulun nerdeyse her yerinde kamera olduğunu 'biliyor1; bu kurmaca etrafında kamera olmadan da kişide gözetlenme durumu yaratılıp disipline edilmeye çalışılıyor. Kameralar olmadan da pek ala propagandası yapılarak içselleştirilen oto kontrol1 öğrencinin okul sınırları içinde mahpusluk hayatını ağ ağ örüyor böylece. Sistemleri aslın oldukça profesyonel.

perspektif sunuyor sistematik propaganda araçları ve çocuğunun sadece okula güven içinde gidip gelmesini isteyen veliye göre kameraların kurulması aslında gecikmiş bir çalışm a . Ş iddeti s a l t yetişkinlerle ö zdeşleştiren ve çocukların da bu durumdan etkilenebileceğini es geçen mantık bu nedendir ki son zamanlarda patlak veren okullardaki şiddet olaylarını sanki yeni bir vaka gibi değerlendirip buna dair çözüm

üretmekte ve önerileri de 'bali Kişideki beklenen durum bir ay gibi kısa bir sürede meyvesini vermiş du­rumda. Kameralar ol­madan da ki -olduğu zannedilerek- takınılan t u t u m ö ğ r e n c i i ç i n sokaklarda da izlen­menin bir provası aslında. Okulda kameraya alışan (1 ay oldukça yeterli bir

... §imdi bu öğrenci okulun neredeyse her yerinde

kamera olduğunu \biliyor' ve bu kurmaca etrafında

bir etkilenmeye maruz kalıyor ...

çeken1 uyuşturucu kullanan bir çocuk tipolojisinF ni verip öğrenciler arasına nifak tohumu serpmekten de öteye gitmemek­tedir Bunlar bize belki on sene önce söylenseydi herhalde bir kara ütopya deyip gülüp geçecekti k ve b e l k i d e g ö z ü m ü z d e canlandıramayıp aklımıza 1984

süre)öğrenci sokakta1 markette1 hastanede1 sine­mada hatta kendi evinde bile izlenmekten rahatsız olmayı bir yana bırakın fark etmeyecek bile. Sokaktaki insanı kapkaç ve gasp olaylarıyla ikna eden sistem1 okuldaki öğrenciyi ve veliyi de okul­daki olası bir şiddet olayının açığa çıkarmakla ikna ederek her alanda kendine göre farklı ikna yöntemlerini uygulamaktad ır. Okuldaki kameraların kurulmasına sevinen bir velinin: "kameraların kurulması iyi oldu okulda bir olay olsa yapan hemen yakalanı r11

demesi veliye 'okulda olan olay nedir1 suç nedir suçlu kimdir? 1 sorularının yöneltilmediği bir

( George Orwell) romanındaki sahneleri getirip o zaman ki halimize sevinecektik1 şükredecektik. Evet sevinecektik çünkü o zaman izlenmenin bu kadar hayatımıza kolayca girecek biçimde propagandası yapılmamış olacaktı. G azetelerde/ daha yeni ortaya çıkmış gibi gösterilen okullardaki şiddet manşet yapılmamış ve günlerce nerdeyse her gazetede şiddet1 kapkaç1 hırsızlık1 gasp haberlerini okumamış1 ardından da okullara kurulacak olan mobesenin reklamını duymamış olacaktı k. Kişide uygulanan alıştırılmış davranış biçimleri de olası bir tepkiyi1 karşı çıkışı/ sıçrayışı engelleyeceği önceden kestirilmiş ve prosedür buna göre uygulanmıştır/ uygulanacaktır

nobese fotoğraf sergisi başliyor

GÖZETLEME KAMERASI FOTOGRAFÇILARI, sokaklarımıza yerleştirilen ve hepimizi aralıksız kaydeden 570 gözetierne kamera s ı n ı n fotoğrafından oluşacak Birinci Geleneksel Nobese Fotoğraf Sergisi hazırlıyor. Siz de bu dahiyane ve eşi benzeri olmayan çalışmaya katılmak istemez misiniz? istanbul'un hemen her semtine yerleştirilmiş bulunan gözetierne kameralarından henüz fotoğraflanmamış bir tanesini bulup fotoğrafını çekip yollayarak bu eşsiz koleksiyonu eksiksiz hale getirmemiz konusunda destek olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey katanızı yukarı çevirip bir gözetierne kamerası bularak iki adet

f o t o ğ r a f ı n ı ç e k m e k . Unutmayın, onlar sokak lambası değil. iznimiz ve h a b e r i m i z olmadan bizleri k a y d e d e n kameralar. Ayrıntı l ı bilgiyi izleniyoruz.net adresinde bula· bilirsiniz.

Page 18: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

hal< ihlal i olarak görmüyorlar, çünkü bize hak tan1m1yorlar . . .

Ü niversitelerimiz gelişen çağa ayak uydurmakta gecikmiyor. Ege Üniversitesi'nde kayıtlar internet üzerinden yapılırken, Dokuz Eylül Ü niversitesi'nde "tam otomasyona geçiş" müjdesi veriliyor. Oysa kayıt parasını vermeden açılmayan internet sayfasıyla kayıtların internet üzerinden yapılışıyla beraber, iş kayıt parasını vermeyenlerle okul idaresini karşı karşıya getirmeden halledilmekte, Dokuz Eylül'de ise İş Bankası, güvenlik şirketleri, ele ktronik şirketleriyle bir iş ortaklığına girişilmekte. H ızla geçilen teknolojik sürecin hangisi öğrencilere yansıtılıyor? Kaç öğrenci di leğinde üniversitesinde bedava bilgisayar kullanıp, internete bağlanabiliyor? Kaç fakültede, kaç yurtta bilimsel araştırma yapmak için gerekli donanım var. Bunların kaçı çağa uygun. Kaç atölyemiz kaç laboratuvarımız var ve bunların içinde öğrencilerin kendi paralarıyla getirmediği k a ç işlevsel üretkenliğe açık alet var? Diğer yandan üniversitede gezen beli silahlı "özel güvenlik görevlileri" olduğunu görüyoruz. Ve artık

her yerde kameralı güvenlik(!) mekanizmalarına rastlıyoruz. Peki öğrenci için bulunamayan kaynaklar bunlar için nasıl su

yaşamı evde, okulda, yollarda izleyen İngiltere bu sistemi savunanların öne

g i b i a k ı t ı l m a k t a ? B u r a d a düşünülmesi gereken sanki bizim faydamızaymışcasına sunulan kameraların, kartlı geçiş-giriş sistemlerinin, İş Bankası ve manyetik kartların bir sebebinin var olduğudur. H ayatımıza hızla girmeye başlayan kameralar hızla yaygınlaşmakta. Toplum kend­isinden kuşku eder, birbiri nden güvensizlik duyar hale gelmekte. Fakat daha da önemlisi bu ka­meralar yerleştirilirken bizlerin " p o t ansiyel suçlu" yerine konulmasıdır. Pek çoğumuzun aklına İngiltere örneği gelecektir.

... ve i§te bundan sonra kameraları n

kar§ısına geçip onları

oyalam ak aslında kamuya hizmet

olacaktır ...

Uluslararası ve henüz hiçbir tanımı yapılmamış olan "terör" kavramını bahane ederek gündelik

atacağı i l k bahane. lannederiz ki başka örnek bulmakta çok zorlanırlar. Zira kameraların

s u ç u ö n l e m e d e etkisiz olduğu artık

i s p a t l a n m ı ş t ı r . Dünyanın p e k çok

yerinde kurulmuş o l a n k a m e r a l ı sistemlere muhalefet

edenler aynı şeyleri savun m a ktadı r.

O ysa bahaneler başka başkadır.

B i z i m ü l -k e m i z d e

k a m e r a l ı s i s t e m l e r

Page 19: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

'' kamu h i z m eti n i n iy i leşt i r i l mesi ve yö net i m iş leri n i n ko layl aştı r ı l mas ı " sebebiyle konu l uyor. N as ı l da ke n d i a ğ ı z l a r ı y l a i t i raf e d i yo r l a r. Yöneti ci ler bu sistem i, yönetmeyi ko laylaştı rmak i çi n koyd u l a r. Ç ü n k ü h a l kı n t a l e p ! e r i n i karş ı lamakta aci z kalan bi r yöneti me muhalefet kaçı n ı l mazdı r. Ve bu muhalefetin kameralarla her an izlenerek oto kontrol yaratması beklenmekted i r. Yönet ic i l er b ize "bakı n ben s i z i i z l iyorum ona göre" demektedir. Bu sistemi n y ine bahane edi ldiğ i gibi kap - kaççı lar ve çete ler iç in kanmad ı ğ ı (zi ra p o l i s i n b u n l a r l a i ç içe o l duğu pek çok zaman o rtaya kon muştur) apaç ık o rtadad ı r. Tel efon d in­lemenin yargısal denetim altı na a l ınd ığ ı şu zaman­larda dahi hukuksuz d i n iemelerin yap ı l d ı ğ ı n ı s ı k s ı k görmem i z; kameraların kimlerce iz lendiğ i n i n­kayded i l d i ğ i n i n, nası l b i r g i z l i l i k uyg u land ı ğ ı n ı n bi l i nmediğ i bu sistemde fişlenmelerin önünü açacak ve yen i hukuksuzluklar ı beraberinde geti recekti r. Oysa ded i ğ i m g ib i suçu ön lemekte etk is iz o l duğu i spatlanan bu s istemi n karşıs ı ndaki muhalefet her yerde ayn ı şeyleri savunmaktad ı r: Bizleri potansiyel suçlu o larak göremez, yaşam, seyahat, özel hayatın g i z l i l iğ i hakl a r ı m ı z ı gasp edemezs i n i z. Ve i şte bu ndan sonra kameraları n karşı s ına geçip on lar ı oya lamak as l ı nda kamuya h i zmet o l aca ktı r.

• . • düzeltme ve özür • • •

Bu neşriyata yollayacağınız her türlü yazı, haber, yorum ve görsel ile gözetiBmB, denetim vB nihayet baskı yoluyla "güvenliR bir yaşam VB .. özgürlükw aldatmacasına karşı yürüttüğümüz çabamıza katılın.

[email protected] ı ı _ - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - _j

B u n l a r ı n yan ı s ı ra karti ı geçiş l e r ve m anyeti k ka rtl ar başka s o r u n l a r ı doğu racaktı r. B u n l a rdan i l ki Do kuz Eyl ü l Ü n ive rs itesi 'nde yemekhanede yemek i ç i n dah i l pek çok yerde İş Ban kas ı öğ renci ki m l iğ i mize para yü k l etmek z o r u n d a ka l ı ş ı m ı z, bu para l a r ı n ban ka l a r l a Rektö r l ü ğ ü n an laşmalarıyla bizlerin onayı olmadan kul lan ı l ıyor o lmasıd ı r. İkincisi ise gene l o l a rak bu i ş i n ge l eceğ i d i r. G elecekte b u k a rt l a r l a ne z a m a n n e reye g ittiğ i miz, ne yed i ğ i m i z, hangi derse g i r d i ğ i m i z , n e k a d a r p a r a harcad ı ğ ı m ı z, ne zaman l a r o ku l da o 1 d u ğ u m u z hatta k i m 1 e r 1 e g i r i p ç ıktığ ımız ın b i l i necek takip edi lecekti r. H e r g ü n daha ço k m üşte r i l eşt i ­r i l d i ğ i m iz-yaba n c ı l aşt ı r ı l d ı ğ ı m ı z üniversiteleri sahiplenmek yine biz lere düşmektedi r. Bugün buna saçma sapan g e l i ş m e l e re i z i n ve r e n l e re b u ü n ivers i te l e r i n as ı l sah i p ler i o l a rak karşı durmal ıyız. B u sorunu s ın ıflarda, kampuslarda tartış ı l ı r hale geti rme l i, d e r s l e r d e ö ğ r e t i m ü y e l e r i n e y ö n e l tm e l i y i z . Ya ş a n a c a k b i r ü n ive rsiteyi k u r madan evve l kay­bett iğ imiz hakları geri a l ı p var o lan haklar ım ıza b i l i nçl i b i r şeki l d e sah i p ç ı kmal ıy ız . Çünkü on lar ın mantığ ı n a göre b i r hak i h l a l i yokt u r; b i z l e re tan ı d ı klar ı b i r hak yoktur.

lzmlr Hukuk 1 Yaztlama Gazetesi'nden banttan yaym.

bugün var, yaran yok istanbul'a geçici olarak gelen lerin çektirdikleri. ve dönüşlerinde sevdiklerine hoş bir armağan olarak sundukları Istanbul H atı rası fotoğraf çekimi geleneğini unutmayan vefakar ve cefakar Gözetierne Kamerası Oyuncuları, Nobese Festivali'ni yaptıkları her gözetierne kamerası önünde çevredekilerin de katı l ım ıyla hat ıra fotoğrafı çekimini sürdürüyor. Hatıra olsun istiyorlar, çünkü tani dünya, gözetierne kameraları bugün var, yarın yok!

Page 20: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

gilles deleuze söylemiş görelim ne söylemiş (çeviren: ulus baker)

denetim toplumlar• l<onusunda bir ek

1. Tarihsel Bak1mdan Denetim Toplumlari Nedir? Foucault "disiplin toplumları"nı Onsekizinci ve Ondokuzuncu yüzyıllara yerle�tirmi�ti. Bu toplum­lar doruk noktalarına Yirminci Yüzyıl ba�larında varmı�lardı. Bu toplumlar, geni� ve yaygın kapatıp-ku§atma mekanları düzenlemeleriyle ayırdedilirler. Birey hiç durmadan, her biri kendi yasalarına sahip olan bir ku§atma mekanından öbürüne geçer; önce ai le; sonra okul ("artık ailende değilsin"); ardından kı§la ("artık okulda değilsin"); en sonunda da fabrika; arasıra hastane; olasılıkla hapishane, yani kapatılmı§-kU§atılmı§ çevrenin en önde gelen örneği. Analojik bir model olu§turan hapishanedir burada; Rossell in i 'n in Europa 51 filminin kadın kahramanlarından biri bazı i§çileri i§ba§ında gördüğünde "mahkumlarla kar§ı kar§ıya olduğumu sandım" diye haykırabil ir. Foucault bu kapatıp-ku§atma çevrelerine ili§kin ideal projeyi parlak bir §ekilde inceledi; özellikle fabrikalarda görüldüğü haliyle; yoğunla§tı rma; mekan içinde dağıtım; zaman içinde sıralama; etkisi, parça parça kuwetlerin toplamından daha büyük olacak bir üretken kuvveti zaman-mekan iç inde kurmak ... Ancak Foucault, bu modelin geçiciliğini de tanımı§tı. Bu model, amaç ve i§levleri son derece farklı o l a n , üret i m i örgütlemektense vergilendiren, hayatı idare et-

m e k t e n s e ö l ü m ü y ö n e t e n " h ü k ü m r a n l ı k toplumları" modelini takip etmi§ti; geçi§ zaman i ç i n de gerçekle§ti ve Napolyon, görüldüğü kadarıyla, bu modelin bir toplumdan ba§ka bir topluma yayılarak geni§ bir ölçek kazanmasını sağladı. Ama disiplinler de, sıraları gelince kendi bunalımlarıyla kar§ıla§tılar ve bu hal, zamanla kurulan ve İkinci Dünya Sava§ı'nın ardından ivme kazanan yeni kuvvetlerin karınaydı; bir disiplin toplumu, artık içinde almadığımız, artık olmayı bıraktığımız §eydir. Kapatıp-ku§atma mekanlarına ili§kin genelle§mi§ bir bunalımın ortasındayız ­-hapishanede, hastanede, fabrikada, okulda ve ailede. Aile de, diğer bütün "içeriler" --eğitsel, mesleki vs.- - gibi kr iz içinde bulunan b i r "içerisi"dir. Görev ve yetki üstlenen idari me­kanizmalar zorunlu olduğunu varsaydıkları reformları ilan etmeyi bir an olsun bırakmazlar: Eğitim kurumlarında reform, sanayide reform, hastanelerde reform, silahlı kuvvetlerde reform, h a p i s h a nelerde reform. A m a herkes, tam tükeni§leri ne zaman gerçekle§ecek olursa olsun, bu kurumların i§lerinin bitik olduğunu biliyor. Yapılan aslında son ayinleri ifa etmek ve bu alanlarda istihdam edilen insanları, kapıyı çalacak yeni güçler yerlerine yerle§ene dek beslerneyi

sürdürmekten ibarettir. Bu yeni kuv­vetler, disiplin toplumlarının yerin i a l m a k t a o l a n " d e n e t i m toplumları"dır. " D enet im", Fou­cault'nun pek yakın geleceğimiz olarak te�his ettiği bu yeni canavara Bur­roughs'un taktığı addır. Paul Virilio da devamlı olarak kapalı bir sistemin zaman çerçevesinde i§leyen eski disip­linlerin yerini daha §i mdiden almı§ olan "serbestçe-kayan" denet i m i n ultra-hızlı b i çimler i n i i ncelerneyi sürdürüyor. B u m e y a n d a o l a ğ a n ü s t ü e c z a ürünlerini , moleküler mühendisliği, genetik müdahaleleri anmaya b i le gerek yok; ama bunlar b ile yepyeni b i r s ü r e c i n i ç i n e g i rd i ğ i m i z i i§aretliyorlar. H angi rej i m i n daha berbat olduğunu kendimize sorup durman ın pek bir anlamı yok, çünkü herbiri kendilerine özgü özgürle§tirici ve kölele§tirici güçlerin kar§ı kar§ıya geldikleri du rumiardı r. Sözgelimi, b i r kapatıp-ku§atma m e k a n ı o l a r a k h a s t a n e n i n bunalımında, "mahalle kli nikleri", "sağlıkevleri" ve "gündüz bakım" kurulu�ları ilk ba�larda biraz özgürlük tattırsalar da, kapatmanın en sertine b i l e t a § ç ı k a r a c a k d e n e t i m mekanizmalarına da katılabil irler. l<orku ya da umut çare değildir; yeni s i lahlar bulmaya giri�mek gerekir.

Page 21: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

2. Mantiksai Bakimdan Denetim Toplumlari Nedir?

Bireyin içinden geçtiği farklı kapatıp-kuşatma mekanlarında geçen mahpusluklar bağımsız değişkenlerdir: H er defasında sıfırdan başlandığı farzedilir ve bütün bu yerlerde ortak bir dil olsa da birbirlerine oranlanmaları analoj iktir. Diğer taraftan1 farklı denetim mekanizmaları birbirin­den ayrılamaz çeşitlenmeler halindedirler ve dili sayısal olan Cikili olması gerekmez) değişken bir geometri sistemi oluştururlar. l<apatıp-kuşatmalar "öbek

11ler1 ayrı ayrı düzenlemeler halindedirler;

oysa denetimler bir modülasyondur: B ir andan sonrakine sürekli olarak değişen kendini-bozup duran bir yığın1 ya da bir noktadan ötekine sıçrayan cıva taneciklerinin oluşturduğu bir kütle g i b i . Bu durum1 ücretler ko-

en budalaca televizyon oyun şovları bile o kadar başarı kazanıyorsa/ bunun nedeni korperasyondaki durumu büyük bir kesinlikle dışavurmalarıdır. Fabrika1 bireyleri hem kitle içindeki herbir unsuru gözetim altında tutan patronun1 hem de kitlesel bir direnişi seferber eden işçi sendikalarının lehine tek bir gövde olarak teşkil ediyordu; oysa korpo­rasyon en sert tavırlı rekabeti ve karşıtlığı sağlıklı b ir em ülasyon b i çimi1 bireyleri birbirleriyle karşıtlaştıran ve herbirini katedip taa içlerinden bölen harika b i r mot ivasyon gücü olarak sunmaktadır. "Yeteneğe göre ücret

11 adı verilen

motivasyon prensibi milli eğiti mleri kend ine çekmekten geri kalmamıştır. Gerçekten de1 nasıl

k o r p o r a s y o n nusuna bakıldığında apaçıktır: Fabrika kendi iç güçlerini belli bir denge düzeyinde tutarak kuşatıp kapsayan bir gövdedir --üretimde azami1 ücretlerdeyse asgari. .. Ama bir d e n e t i m t o p l u m u n d a/ k o r p o ra s y o n fabrikanın yerini almıştır. Ko­rporasyon ise bir ruh1 bir gazdır. K u ş k u s u z f a b r i k a d a

. . . disip l in top lumlar ında bi rey her zaman yeniden1 hep yeniden

ba§l amaktad ı r (oku ldan kı§ l aya1 kı§ l adan fabri kaya)1 oysa deneti m toplum l arı nda

ki mse herhangi bi r §eyi

f a b r i k a n ı n y e r i n i a l ı y o rsa1 " s ü r e k l i eğitim

11 d e "okui

11Un1

denet imin sürekliliği ise s ı navın y e r i n i a l m a ktad ır. O k ulu korporasyonun el ine tesl i m e t m e nin e n e m i n yolu da zaten

biti recek du rumda deği ld ir . . .

ödüllendirme ve teşvik sistemiyle tanışıktı1 ama korporasyon her b i reysel ücret üzerine bir modülasyon dayatma konusunda çok daha derin­den işlemektedir; orada hüküm süren1 meydan okumalarla1 sürekli uyarılarla1 yarışmalarla ve son derece gülünç grup ya da ekip seanslarıyla işleyen sürekli bir metastaz durumudur bu. Eğer

b u d u r . D i s i p l i n toplumlarında birey her zaman yeniden1 hep yeniden başlamaktadır Cokuldan kışlaya1 kışladan fabrikaya)1 oysa denetim toplumlarında kimse herhangi bir şeyi bitirecek durumda değildir -­korporasyon1 eğitim sistemi1 askeri hizmet/ hepsi/ evrensel b ir deformasyon sistemine benzer tek ve aynı modülasyon iç inde b irarada varolan

metastaz konumları g ibidirler. Ken­dini daha o zamanlardan iki toplumsal oluşum tipi arasındaki odak noktasına yerleştirmiş olan Kafka1 " Dava

11da

hukuki biçimlerin en korkutucusunu tasvir etmişti. Disiplin toplumlarının "görü nüşte beraat

11i ( i k i hapis

a rası n d a k i h a D ; ve d e n e t i m toplumlarının "sınırsız erteleme

11si

(sürekli değişim halinde) . Bu i kisi1 birbirinden çok farklı hukuki yaşam tarzlarıdır ve eğer hukukumuzun biz­zat kendisi kriz içindeyse1 tereddüt halindeyse bunun nedeni bir tarzı bırakıp ötekine dahil olmaya gitme­mizdir. Disiplin toplumlarının iki kut­bu vardır: Bireye işaret eden "imza

11

ve bireyin bir "kitle11

içindeki konu­munu işaretleyen sayı ya da idari rakam. Bunun nedeni disiplinlerin hiçbi r zaman bu ikisi arasında b i r uyumsuzluk görmemesi v e iktidarın hem bireyleştirmesi hem de biraraya massetmesidir. Yani iktidar1 üzerinde iktidar icra ettiklerini bir gövde halin­de oluşturmakta ve bu gövdenin her üyesinin bireyliğini öbeklemektedir. ( Foucault bu i kili yükün kökenini rahibin çobanıl iktidarında --sürü ile hayvanların herbiri-- görmüştü; ama siv i l i kt i d ar da kendi hesabına harekete geçmekte ve başka araçlar­dan faydalanarak kendini gündelik hayat "rahibi

11 kılmaktadır) O ysa

Page 22: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

denetim top lumlar ında, önem l i o lan artık bir i mza ya da say ı değ i l , b i r kodd ur: Kod b i r "şifredir11; öte taraftan disiplin toplumları npa­rola lar" tarafı ndan d üzen len i r ler (hem uyum sağ lama hem de d i reniş açıs ından). Denetimin sayısal di l i enformasyona erişimi onayiayan ya da reddeden kodlardan imal edilmiştir. Kendimizi a rtı k kitle/b i rey çiftiy le u ğ raş ı r görmüyoruz. B i rey l e r b ö l ünü r ha le g e l i rken/ kit l e l e r ö rne k l e m l e re, veri l e re, piyasa l a ra y a d a " ba n ka " l a ra d ön ü şm ü ş l e rd i r. İ k i top l um arası ndaki farkı en iyi ifade eden şey bel ki de paradı � çünkü disiplin hep altın ı sayısal standart olarak kilitleyen yığı lmış paraya başvurur geriye d ö n ü p; oysa d e n et i m b i r standa rt k u r l a r toplamı nca kurulan bir orana bağl ı o larak değişip d u ran y ü ze rg e z e r m ü ba d e l e o ra n l a r ı n a bağlanmaktadır. Eski para midyedi r, yani kapatıp­kuşatan bir o rtam ı n hayvan ı; oysa denetim toplumlar ı n ı n hayvan ı yı land ı r. B i r hayvandan diğerine, midyed en yı lana geçmişiz. Yal n ızca içinde yaşadığ ımız sistem açıs ından deği l, yaşam tarziarım ız ve başkalarıyla ilişkilerimiz açısından da. D i sip l i n i nsan ı, sü re k l i o l mayan b i r enerj i ü reticisiydi; denetim insa n ı ise da lga l ı d ı r1 yörüngeded i r, sürek l i b i r şebekenin iç inded i r. "Sörf" her yerde eski bi ld ik "spor"ların yerini a lmıştı r bile. Her top lum tipiyle bir makina tipi ko l ayca eşleştiri l ebil i r --makinalar bel i rleyici olduklarından değil, kendilerini üretip kul lanabilen top l umsal b iç imler i ifade ettikleri için. E ski h ü küm ra n l ı k top l um l a r ı basit m a ki n a l a r kul lan ıyorlardı --kald ıraçlar1 bucurgatla� saatlar; yakın zamanların disiplin toplumlarıysa enerjiyle

çal ı şan makinalarla teçhizatland ı lar --edilgin entropi, etkin sabotaj riskleriyle birl i kte; denetim top l um la r ı ys a ü çü n cü tü rden m a kina l a rl a işl iyorlar --bilg isayarla rla --ve tıkanma türünden edilgin, korsan l ı k ya da virüs bulaştı rma tü ründen etki n tehl i ke ler le. Böyle b i r tekno l oj i k evrim, daha da derin b i r aç ıdan1 kapita l izmin bir mütasyonu o l mal ı; daha şimdiden iyi b i l i nen ya

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - � ��----�����-----------, ı ı

ı

ı

1

ı ı ı ı

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - '

da tan ı d ı k b i r m ütasyon du r b u ve şöyl e özetlenebilir: O ndokuzuncu yüzyı l kapitalizmi üretime ve mülkiyete yönelik bir yoğunlaşma, bir konsantrasyon kapitalizmiydi. Bu yüzden fabrikayı bir kapatıp- kuşatma ortam ı o larak d ik iyordu; kapitalist ise ü retim araçları n ı n sah ibiydi1 ama

giderek, analoj iyle kavranab i l ecek öte ki m e ka n l a r ı n da sa hibine dönüşecekti ( işç in i n ai le evi, oku l) . Pazarlar ise kah uzmanlaşmayla1 kah kolonileşti rmeyle, kah ü retim mali­yetlerini düşürme yoluyla fethedilecek­ti. Ama şu andaki durumda kapital­izm a rt ı k ü retim l e fil a n uğ raş­mama kta, o n u s ı k l ı k l a Ü çü nc ü Dünya'ya devretmektedir --karmaşı k tekstil, metalü rji ya d a petrol üretimi de dah i l o l mak üzere. Bu b ir üstün­düzey ü retim kapitalizmid i r. Artık hammadde satın a l ı p tamam lanm ış ü rü n l e r satmamaktad ı r: Tamam­l an m ı ş ü rü n l e r satı n al m a kta ve parçaların ı monte etmektedir. Satmak istediği şey hizmetl e rdir; a l mak istediği şey ise stoklar. Bu artık üretim için kapitalizm değiC ürü n için kapi­tal izmdir; yani satı lmak ve pazarlan­mak için o lan ürünün kapitalizmi. Bu yüzden, bu kapitalizm dağ ı l ımsaldır; ve fabrika da yer in i korporasyona devreder. Aile, okul, o rdu, fabrika ise artı k bir m ü l ksahib ine --devlet ya da özel g üç-- doğru çeken birbirlerinden ayrı ve analojiyle benzeşen mekan lar değildirler. Şimdi artı k yal n ı z stok paylaşımcı ları bulunan tek b i r korpo­rasyon u n --defo rme ed i l eb i lir ve d ö n ü şt ü r ü l e bi l i r-- k od l a n m ı ş fig ü rl e ri d i r le r. S a n at bile a rtı k kapat ı p - k u ş a t m a m e ka n l a r ı n ı

Page 23: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

bırakarak bankanın açık uçlu devrelerine dahil olmaktadır. Pazar fetihleri ise artık disiplinli eğitimle değil1 tarayıcı denetimle1 maliyetierin düşürülmesinden çok mübadele oranlarının sabitleştirilmesiyle1 üretimde uzmaniaşmadan ç o k u r u n u n d ö n ü ş t ü r ü l m e s i y l e gerçekleştirilmektedir. Böylece çürüme ve yozlaşma yepyeni bir güç kazanır. Pazarlama1 korporasyonun merkezi1 hatta "ruhu11 olmuştur.

Bize korperasyonların bir ruhu olduğu öğretiliyor; bu dünyanın en dehşet verici haberi. Piyasaların işlemleri şimdi artık bir toplumsal denetim aracıdır ve efendilerimizin şerefsiz ekmeğidir. Denetim kısa-vadelidir ve devir adedi hızi ıdır; ama aynı zamanda sürekli ve sınırsızdır; oysa disiplin süre bakımından kalıcı1 sonsuz ve süreksizdir. İnsan artık kapatılmış insan değildir. Borç içindeki insandır. l<apitalizmin insanlığın/

3. Program Aç1smdan Denetim Toplumlari Nedir?

Açık bir ortamda ve herhangi bir anda her unsurun konumunu veren Crezervde bir hayvan1 korporasyonda bir insan1 elektronik bir kemer aracılığıyla) bir denetim mekanizması düşüncesi yalnızca bir bilim kurgu fikri değildir. Felix Guattari şöyle bir kent düşleyebiliyordu: Evinizi1 sokağınızı1 mahallenizi (bireye ait> elektronik kartınızla bariyerleri aşıp terkedebilirdiniz; ama aynı kart1 belli bir gün1 ya da belirli birkaç saat için çalışmaz durumda da olabilir; burada önemli olan bariyer değil1 her kişinin konumunu --uygun mu uygunsuz mu-- düzenleyen ve evrensel bir modülasyonu gerçekleştiren bilgisayardır. İş başındayken denetim mekanizmalarının sosyo­teknolojik incelenmesi kategorik olmalı ve bunalımları her yerde ilan edilen disipliner kapatım-kuşatım yerlerinin yerine daha şimdiden geçmekte olan yenilikleri anlatmalıdır. Önceki hükümranlık toplumlarından ödünç alınacak eski yöntemlerin geri dönüp ön plana çıkmaları mümkündür --ama zorunlu değişikliklerle. Önemli olan bir şeylerin henüz başlangıcında olmamızdır.

" Hapishane sistemi11

nde1 hiç değilse küçük suçlar için1 "yerine geçen// cezalar bulma ve mahkum edilen kişiyi1 belli saatlerde elektronik bir kemer aracılığıyla evinde tutma girişimleri. "Okul sistemi11nde1 sürekli denetim biçimleri1 sürekli eğitimin okul üzerindeki etkisi1 buna bağlı olarak bütün üniversite araştırma faaliyetinin ortadan kaldırılarak/ "korporasyon

11un bütün okuilaşma

d ü z e ylerine h a k i m k ı l ı n m a s ı . " H a s t a n e sistemi11nde1 hasta insanları tekilleştiren v e risk­I ere m aruz bırakan1 bunu yaparken hiç de bireyleştirmeye b aşvurmayacak --şimdiden önerenierin söylemeye başladıkları gibi--1 aksine bireyin ya da sayısal gövdenin yerine denetimde tutulacak "bölünebilir11 bir materyelin kodunu yerleştirecek1 "doktorsuz ve hastasız11 yeni tıp."l<orporasyon sistemi11nde ise: Eski fabrika biçimini katetmeden para1 kar ve insan delaştırmanın yeni yolları. Bunlar çok ufak örnekler; ama kurumların bunalımı denince ne anlaşılması gerektiğini daha iyi anlayabilmeyi sağ lıyorlar: Yeni bir tahakküm sisteminin ilerleyici

borçlanmak için çok yoksul1 kapatmak içinse çok kalabalık dörtte üçünün aşırı setaletini bir değişmez veri olar­ak tuttuğu ve sürdürdüğü doğrudur: Denetim sınırların aşınmasıyla ilgilen­memektedir yalnızca; gecekond u­lardaki ve gettolardaki patlamalarla da uğ raşacaktı r.

ve yaygın kuruluş süreci. En önemli sorulardan biri birlik ve sendikaların etkisizliği ile ilgili olacaktır: Bunlar disipliniere ve kapatıp -ku şatma m e k a n l a r ı n a k a r ş ı v e r d i k l e r i m ü cadelenin tarihinin b ü tü n ü ne b a ğ l ı l a r ; a c a b a u y u m m u s a ğ l a y a c a k l a r y o k s a d e ne t i m toplumlarına karşı yeni direniş biçim­lerine mi bırakacaklar yerlerini? Gelmekte olan1 pazarlamanın keyifle­r i ni t e h d i t e d e b i l e c e k direniş biçimlerini kaba çizgileriyle daha şimdiden kavrayabilir miyiz? Çok sayıda genç insan "motive11 edilmek­ten gururlanmakta1 çıraklık ve sürekli eğitim talep etmektedir. Neye hizmet etmekte olduklarını keşfetmek onlara düşer; disiplinlerin amacını1 zorluklar­la da olsa1 keşfetmiş olan büyükleri gibi. Bir yılanın kıvrımları1 bir midye­nin yumuşak ipliklerinden bile daha karmaşıktır. Socletes de controle L'Autre Journal, 1992, Paris

Page 24: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

ko ruyacak §eyleriniz var ve düzen onları korusun istiyorsunuz

novus ordo seclorum

Başlıkta okuduğunuz latince cümle ı Amerikan D o l a r ı ' n ı n ü z e r i n d e y a z ı y o r. A n l a m ı yenidünya'nın/çağların düzeni. Yerlileri katiedip Amerika'nın fethi ve ilhakı artık tamamlandığında her devletin yaptığı gibi Amerikan politikleri de kendilerine tarihsel bir izlek çizdiler ... Bu izlek, bugün artık telaffuz etmekten hiç yüksünmediğimiz, elbette Amerikanın hedeflediği tek Dünya devleti izleğiydi. Bu noktada ilk defa duyana, çok çarpıcı bir gerçekmiş gibi gelecek, onlarca komplo teorisi ikame edebiliriz. Örneğin; Amerikan Doları'nın üzerinde sadece bu latince kelimeler yok. Aynı doların üzerinde kolayca hiyerarşiyi temsil ettiğine inanacağımız bir piramit ve o piramit üzerinde büyük bir göz var. Peki göz neyi temsil ediyor? Kimileri bu gözün masonik karakterli ve başını Rockefeller gibi birkaç büyük patronun çektiği İ lliuminati Tarikatı'nın sembolü olduğunu düşünüyor. Bilindiği gibi bu tarikat dünyada bilinmeyen ne olduysa hepsinin mesulü sayılır. Bununla birlikte bilinen ve tartışılmayan gerçekler de bu örgütlerin listesinde yer alıyor. Buna göre bu tarikat bağlantılı bulunduğu tapınak şovalyeleri, gül ve haç gibi round table (yuvarlak

masa ve onun etrafında toplanıp dünyayı yöneten adamlar) temasına dayanan gizli/açık örgütlerin yolundan giderek kendi menfaatlerine ne uygun düşüyorsa yaptılar. Mesela, Fransız ihtilali bu nevi örgü tlerin işiydi. Dünyayı tek kutupluluğa sürüklemek için Sovyet mucizesini yaratıp bu mucizeyi yine onlar çökerttiler. İ ki Dünya Savaşı da bu örgütler istediği için çıktı. Nazi lideri Hitler ise zaten bir masondu.

Her şey söylenebilir ama bu fikirler, Dünyada şu anda 20 cepten 4'ünde

bulunan ı Amerikan Doları'nın üzerinde, piramit ve büyük gözün

olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Göz ironisi, izlenme, izleme takip edilme ve takip etme gibi kavramları ifade etme k için başvurulan imgelerin en önemlisi. Bu nedenle kimilerinin çok değer

verdiği bu kağıt parçasının üzerinde büyük bir gözün olması

önemsenmel i; tıpkı anakentler gibi içinde yığınların hareket ettiği alalarda

her köşe başında bir kameranın bulunmasının, uzayda yüzlerce uydunun dünyada milyonlarca mobil telefon, bilgisayar, televizyon ile doğrudan iletişim kurmasının, önemsenmesinin gerekliliği gibi. Doların üzerindeki zararsız gözden, siberuzayda ve bizi kaplayan boşlukta salınan

tonlarca manyetik akım. Bizi kuşatıyor. Bundan bu kuşatmadan rahatsız değiliz. Delicesine gözetierne isteğinde olduğumuz için ve kötü bir şey yapmadığımıza inandığımız için şu anda bundan rahatsız değiliz. Bize sorulduğunda bir melek kadar temiz olduğumuzu düşündürecek sözler ediyoruz. Dünyayı değiştirmek dahil, 'kötü' hiçbir şey düşünmüyoruz. Yalnız kaldığımızda sadece oturuyoruz. Banyoda sadece yı kan ıyor, tuvalette sadece sıçıyor, yatakta ya uyuyor ya da sadece efendi gibi sevişiyoruz. U ca savrulan, bir gün karşımıza dikilince utanacağımız hiçbir şey yapmıyoruz. Böyle mi acaba? Acaba bizim yapmaktan utandığımız ve yaparken herkesin yaptığını düşündüğümüz şeylerin izlendiğini bilsek yine yapar mıyız? O zaman izlenmekten rahatsız olur muyuz? Başta anarşistler olmak üzere devrim projelerinin neredeyse tümü insan doğası üzerinde tartıştı durdu. ı 700'1ü yılarda sonradan bir kavram olarak devleti meşrulaştı racak Rousseau, insanın genel-geçer bir doğasının olmadığını savundu. Ona göre insan doğası aslında iyi ama artık devletli düzen olduğundan insan doğasından söz edilmeyeceğini söyler. Yani artık devletli dünyada insan bir tür ikinci doğa yaratmış ve onunla uzlaşmıştır. Bundan kaçılamaz artık, gerçek ve iyi

Page 25: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

bir i nsan doğası ndan söz ed i lemez. Bu no ktadan d ü §ü n ü rs e k, d e v l e t g ö z etl i y o rsa i n san da gözetleyebi l i rdi ve gözetlenmekten çekinmezdi . Her hareket devletin ve i ki nci doğan ı n bekasına uygun yapı lmal ıydı . O radan bu raya ta§ı rsak tuvalette ya da banyoda mastü rbasyon yapmak ayıptı. Sevi§irken c insel sapkı n l ı klar yapmak ayı ptı. B ugüne değ i n ko m ü n i st, sosya l i st, s o l cu, fa§ i st, d u r u mcu, ente r n a syo n a l i st, i§çi, köy l ü o l m ak ve bu tan ı m lamaların devrim projelerini savunmak, bu tehl i keler düzen tarafından savu§turulduktan sonra anar§ist, anti m i l itarist, e§cinsel, evsiz, tinerci, aç, fah i§e ve buna benzer yeni tehdit öğelerine dahi 1 olmak suç. Suç kavramı düzenin savu§tu rabi leceği teh l i kelere göre deği§ti/değ i§ iyo r. B i r o lmak gerekiyo r. Ayn ı §eyi dü§ünmek, aynı partiye oy vermek gerekiyor. Aynı §arkı ları d in lemek, ayn ı fi l i sevmek gerekiyor. Düzen gittikçe herkesi kendine benzetiyor. Peki ya bir gün farkl ı b i r §ey dü§ünü rseniz? ݧte o zaman siz teh l i ke ol uyorsunuz. Gözetierne üzerine çok §ey söylendi. Daha geçen lerde gazeteler, M İT'i n teh l i ke s ı n ı rlar ı geni§ledi diye savcı l ı ktan herkesi din leme yetkisi a l d ı ğ ı n ı o k u d u k . B u to p ra k l a rda d o l anan her i nsan ı n yapt ığ ı her telefon k o n u § m a s ı kayded i l d i . Sevgil in ize söylediğiniz en mahrem ve güzel sözü b a § k a y a b a n c ı kulaklar d i n ledi . B a b a n ı z l a e t t i ğ i n i z m ü n a k a § a ,

dostunuzia payla§tı ğ ı n ı z s ır öğren i l d i . Ve için izden çok azı düzenin terörist dediği s ın ıfa gi riyor. Çok az ın ız b i r yeri bombaladı . Çok daha azın ız sakıncal ı fikrini söyledi. Son b ir ay içinde telefon kul l anarak kon u§tuğunuz her §eY teh l i ke parametreleri göz önünde bul undurmaksız ın artı k ü n ifo rma l ı lar ın b i l g i s i n d e gerçekten masum m u s u n u z? B u n u bi lemiyo ruz ama em in o lun söyled i ğ i n i z h e r §ey b i r g ü n yan l ı § b i r §eY yaparsa n ı z ka r§ ı m ız a çı kacaktı r. Bunu dü§ünmek bi le sizi rahatsız etmiyor mu? B e l ki §U g ü n l e rde İsti k l a l Caddesi'ne kuru lan kameraların sizi kapkaççı tehd idinden koruyacağ ını d ü § ü n üyo rsu n u z . D ü z e n i n ö n ce kap kaçç ı l a r ı yarattı ğ ı n ı sonra sizi i z l emek iç in bunu bahane etti ğ i n i ve ' kapkaç te rö rü' as l ı nda ko l ay l ı k la savu§turacağ ın ı b i lmiyorlar ya da bi lmek istemiyor o labi l i rsiniz, ama ya bir gün kapkaç yapacak kadar acı k ırsan ı z? B u rada el bette size kapkaç yapmayı önerm iyoruz. Sadece b i r gün üstlendiğiniz basit, steri l ro le artı k kimsen i n i htiyacı kal mayabi l i r ve düzen iç in te h l i ke o labi l i rsin iz. Bu size uzak b i r tutum değ i l . H epimiz ç o k teh l i kel iyiz, h i ç ki mse anar§istl erin, ası l ' h ı rsız l ı k' sayd ı ğ ı m ü l kle riy le, paralarıyla, sosyal konumuyla doğ mad ı . O n l a r ı

son radan ed indin iz. Koruyacak §eyleriniz var ve düzen onları

ko rusun istiyorsu n u z . B u n u n i ç i n b i r caddenin kame ralarla donat ı lmasından rahatsız deği lsiniz. Peki, hiç, bir §eylerin korunmak zorunda o lmad ı ğ ı b i r dünya hayal ett in iz m i ? Yoksa cebin izdeki ı

d o l ardan m ı ko rkuyo rsun uz? O kadar söyledik. 'Susmayın' diye i§te §imdi s ıra size

geldi.

!!iflen�ek için 1z1n m1 Gözetierne Kamerası Oyuncuları'nın tertipiediği Geleneksel Nobese Festivali zaman zaman ilginç 'polemik'lere de sahne oluyor. Bunlardan birinde, festivalden habersiz oldukları anlaşılan polisler Nobese'cilerin çevresinde toplanarak ne yaptıklarını sordular. Eğleniyoruz yanıtını aldıklarında ise eğlenmek için izinierin olup olmadığını sordular.

biz sizinkini k1rd1k m1 Bir diğerinde ise Nobese' cil er festivali tamamlamış gitmek üzereydiler ki, yanlarına yaklaşan polisler geç kaldıkları yetmezmiş gibi bir de festivali görüntü leyen bir videocunun kamerasım 'kafasında' kırmakla tehdit ettiler.

Page 26: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

2 4 saati m izin gizl i kamerayla kaydedil d i ğine inan ıyoruz

iz leniyoruz (l<af)

Yolcuyuz. Her nefes alışta ecelimize yaklaşıyo ruz. Y üzümüzü gökyüzüne

çevi riyo ruz, mavi atlas üzerine saçılmış papatyalar

gibi yıldızlarla dünya evimizin tavanını süsleyen Rabbimizin

san'atını görüp Fesübhanellah diyerek yürüyoruz.

yola devam et. Bu servet, şehvet ve şöh ret düşkünleri kamera önünde kelebek kadar hafifler. Kame ra a rkasında filin üze rine binsele r günahlarıyla fili çatlatırlar. Kameranın önünde kadın haklarını savunu rla r, kame ra a rkasında kadın kafesleyip satari a r. Müslüman insan ise 24 saatinin iki melek tarafından kameraya kay­dedildiklerine inanı rla r. Bu kameranın kaseti

bitmez, önü a rkası olmaz, Bize bizden yakın olan Rabbimizin himayesinde yürüyoruz. Yanımızda iki gözcü meleğin va rlığına inanıyoruz. 24 saatimizin g i z l i k a m e r a y l a kaydedildiğine inanıyoruz.

. . . bu kameran ı n kaseti bitmez, önü arkası o l maz,

cereyan ı kes i l mez . . .

cereyanı kesilmez. Kamera­man acıkmaz ve uyumaz. İşte Müslümanın her halinin güzel olması Rabbinin hu­zurunda olduğunun bilincinde olmasındandır. Bu yerin üstü

' K a t ' s u r esinin b e şinci ayetinde Hakkı yalanlayanla rın karma ka rışık bir iş içinde olduklarını haber verir. Soylu bir ailenin çocuğu Müslüman oluyor. Efendimizin yanında yer alıyor. İffetli bir hayat yaşıyor. Şehvet ve servet ve şarap saydamlaşarak kafirlere gözlük olunca o kafirlerin şimdi kafası karışıyor. Peki o zaman öyle idi ise şimdi nasıl?

olduğu gibi altıda va rdı r. İsiama göre yaşamak dünyayı cennet eyler. Dünya da tatlı dil, gül gibi yüz, bal gibi sözle yaşantımızı sürdü rü rsek ahiretimizde de Ebedilik yurduna selametle gireriz.

Siz ya rına kada r ' Beled' su resini 'Ş ifa tefsi ri 8/2 7 1 ' inden bir okuyuverin.

Mahmut Topta�'m www. karamandauyanis. com'da yaym/anan yazısından

Rabbimiz 'söylenenlere sabret' diyor ( Kaf 39) ve kısaltılarak alınmıştır.

gösterme engeli Gösterme Enge l l i l e r To p l u l u ğ u r ica -minnet kat ı l d ık la r ı Gözet lenmeye Karş ı Ge leneksel Nobese Festival i 'nde özgün performanslar ın ı kendi ler in i de gözet leyen kamera la r a l t ında yapmaktan h iç çekinmiyorlar. Ama kata larma geç i rd ik le r i keseka ğ ı t l a r ıy la ya da değ iş ik maskelerle Gösterme Engell i o lduklar ını da her fı rsatta cümle aleme gösteriyorlar.

Page 27: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

as l ı n da kam e ra l a r o l madan da kontro l h e r an h e r yerde

kam e ralar n e re d e d u ruyor?

O rada değ i l i m ama b i r sü red i r kameralar la ben de uğraşıyorum. B i r sonuç yok. Ancak b i razcı k an lat­mak ister im. B i rinc is i ben Kanadadan yaz ıyorum. Ş e h r i n ad ı n ı paranayak o l d u ğ u m iç in yaz m ı cam ama zaten bi len de b i l iyordu r:) Asl ı nda şöyle so rular ge l iyor ak l ı ma:

ı . Varo lan emniyet kavramı nas ı l şek i lde tepetaklak edi l i r? Po l i s d ı ş ı nda bir emn iyet mümkün mü? Ya da kameralar d ı ş ı nda sokak ne şeki lde güven l i hale geti ri l i r? Asl ı nda bunu söyle rken de d i kkat l i o l mak l a z ı m . Lakin soka k l a r ı n g üvens iz o l d u ğ u söy lemi çok da üst s ın ı f ve e l itist b i r yaklaş ı m . Ancak daha g e ç e n ay s o k a kta b i r

g i b i uya r ı l a r yap ı ya l a r ya da b i z yan ı n ı zdayken bi rşey o l maz havalar ına g i riyor lar. Ve bu durumun eylem i n ruhuna ayk ı r ı . . .

3 . B i r de asl ı nda, devam l ı o l a rak yen i den ü reti len b i rb i r i n i kontro l et s istemi var k i bence bu kame­ra l a rdan fa lan daha da bete r ve hep i m i z i n içç ine iş lemiş bi rşey. M ese la ded i kodu bence bunun b i l i nen ö rn e k l e r i n d e n . Tab i d e d i kodu a n l amsal o l arak aynanaması daha ko l ay b ir mecraa. Ya da mese l a eylemlerde; kortej z incir l eri kul lanmak so lun kend i n i kontro l e d i p ayı rma yöntem l e ri n den. A n c a k y ine de b u ra l ardak i sorun hep kapsay ı c ı l ı k s o r u n u .

Kapsayı c ı l ı k d e d i ğ i m z a m a n d a s a l d ı r ı d a n k ı l p a y ı k a ç a b i l m i ş b i r i o l a ra k d ü ş ü n m e d e n d e e d e m i y-o r u m . . .

2 . Ka d ı n l a r ı n s o ka kta s a l d ı r ı y a u ğ r a rn a l a r ı erkeklere oran la daha kolay, bu aşi kar. 7 0 i e rde fem i n ist hare ket TA K E BAC K T H E

. . . yan i as l ı nda b iz o n l ar ı daha çok i z i iyoruz bu

sayede. Bel ki de karda yürü rken ayak i z ler i n i

daha d a deri n le§ti rdi kleri i ç i n te§ekkü r etmel iy iz . . .

herkesi her an kapsıcaz g ib i b i r anlam ç ı k m a s ı n . L a k i n h e r e y l e m g ö r e c e l i d i r . A n c a k y i n e d e baktı ğ ı m ı zda; değ iş ik ki m l i k, d i n, ı rk ve c i n s iyet ve c i n se te rci h i e r i n ve h a tta fa r k l ı k i ş i l k i e r i n k a b u l e d i l m e y i ş i n i n b i l e e m n i y e t kavram ı ndan ç ı ktı ğ ı n ı düşünüyo rum. S o n u çta bu k iş i varo lan düzene b i r

N I G H T a d ı a lt ında etk i n l i k l e r düzen l iyordu. Yan i gece kad ı n gruplar ı yürüyemedi kleri yerlere beraber yü rüyo r lar ve o radaki i n san l a r l a bağ lar kurmaya ça l ı ş ıyorlard ı . B i r çeşit keşif gezis i . Asl ı nda bu rada da yap ı l ıyor bu tarz yü rüyüşler; ancak sorun erkek­l e r i n de yürüyşe katı l m ak i stem e l e r i n o ktas ı n da ç ı k ı y o r. Ç ü n kü gene lde e r k e k l e r o raya g i tmey i n

tehd it o l uştu ruyo r. Yan i as l ı nda ka­mera l a r da o l madan bu kontro l her an her yerde ve hatta i ç i m i zde. S an ı r ı m kamera l a r ı b i raz da i ç i m i zden d o ğ r u b i rşey l e re çev i rmek de a n l am kazan ıyor bu no ktada. M ese l a kad raj i ç i nde ne ler i hapsett i ğ i m i z ya da n e l e re öz g ü r l ü k verd i ğ i m i z g i b i; ya d a ne ler i gördüğümüz neler i görmed i ğ i m i z g i b i . Ken d i i ç i m i zdeki kameran ı n kör n o kta lar ı n ı

bu labi lmek san ı r ı m tam o l a rak demek i sted i ğ i m i özeti iyor.

4. Tab i ki so ka kta böy l e b i r denetim yapmak artı k aşı rı l ı ğ ı n d i k alası . S onuç­ta b ina lar özel m ü l kiyete g i riyor ( H an i bu da kab u l ed i l i r d eğ i l ama h a n i s o ka k l a r ı n d e n e t i m i n d e n fa r k l ı manas ına geti rmek istiyo rum). S o kak­lar ise kamusal a lana. Kamusal a lan ı n b u kadar iz lenmesi ayn ı zamanda bana ka l ı rsa sansü re de teşv i kti r g i b i . Ancak res im lerden gördüğüm kadarıyla büyü k lambalar ın da tepesine koymuşlar yan i b i r g i z l i l i k d u r u m u da söz k o n u s u . S a n ı r ı m türkiye v e kanada aras ı ndaki en yegane fark; bu rada gözetlend iğ in iz i b i 1 iyorsu n u z . H e r yerde uyar ı l a r var. B u rada s iz i iz i iyoruz d iye. Yani asl ı nda ç ifte i ktidard ı r bence bu. Bu neden l e, kamera lar i çer is inde yaşad ı ğ ı m ı z i kti­dar o d a k l a r ı n ı en g ü s e l b i ç i m d e yans ıt ıyor. O rdu, p o l i s v e d e r i n devlet üçl üsünü asl ı nda an latıyor; yan i asl ı nda biz on lar ı daha çok iz i iyoruz bu sayede. B e l k i de yen iden ü reti rken karda ayak i z l e r i n i daha da deri n l eşti rd i k l e r i i ç i n teşekkür etme l iy iz : )

5 . Son o l a ra k da, mera k etti ğ i m şey kamera l a r ı n görüş aç ı l a r ı a ras ı ndaki kör n o kta l a r n e l e r acaba? B u n u b u l man ı n b i r yo l u var m ı ? Ve o n o kta­l a r d a f i l m y a p s a k mes e l a . N e l e r o l d u ğ u n u ç e k s e k ? E ğ e r b u n u hesap laman ı n b i r yo l u varsa deneye l im. B u da bu radan yapabi l eceğ i m öneri d i r.

Page 28: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

i z l ed i kçe s ı ra sana da g e l ece k

resi m alt 1 : vatanda§lar fi l m g ib i iz led i M o bese' n i n suçu ö n l eme i d d i a l a r ı b i r tarafta du ru rken İstanbu l Bağcı lar'da i§ lek b i r caddede, gü pegünd üz, o n l a rca k i §i n i n göz ler i ve mobese kamera l a r ı n ı n ö n ü n d e b i r kad ı n b ı ça k l anarak ö l d ü rü l dü . Defa l arca b ı çak darbesi a lan kad ı n, buna rağmen kaçmaya ça l ı§tı ama k imse b ı çak l ı ki § iye engel o l ma d ı . Ü ste l i k 'seyi rc i ler' fi l m i n en heyecan l ı ye rinde kaçan ki§i n i n arkas ı ndan b i l e ko§may ı p yerde kan l a r i ç i n de yatan kad ı n ı n ö l ümünü iz l emeyi sürdürd ü l e r. G özcü gazete ise tüm bu o l an b iten i b i r res i m a l t ı y l a özetl iyo r. Faz l a söze gerek yok.

n e rde bu yönetmen

fi l m set i H e n ü z yap ı m a§a m as ı n d a o l a n fi l m i n d ı § mekan l a r ı n ı sokaklar, cadde l e r ve meydan l a r o l u§tu ru rken, iç mekan lar ın ı o ku l lar, ban ka lar, müze l e r ve hap i shane ler o l u§tu ruyor. M a l iye bakan l ı ğ ı bu yı l yete r l i bütçeyi ayı ramad ı ğ ı ndan illi�����

1 o y u n c u l a r s ı r a d a n ı vatanda§lardan seçi l m i §. 1 D e k o r, k o s t ü m g i b i

1 masraflar ı da yo k ayr ıca bu fi lmin çün kü tamamen

ı doğaçlama o l a rak çeki-lecek ki mse çe ki l d i ğ i n i n

1 farkı nda o l mayacakm ı§. F i l m i n hangi fo rmatta ı haz ı rland ı ğ ı -ses l i mi sessiz mi, ren kl i mi renksiz ı mi-, yönetmenin kim o lduğu da s ır gib i saklan ıyor. 1 Fi lmin türü hakkı nda da bel l i periyadlarla haber­ı l e re ve ri l en fragman l a rdan öte b i l g iye sah i p ı değ i l i z . B u fragman l ardan a n l ayab i l d i ğ i m i z 1 kadarıyla o l d u kça hareketl i b i r fi l me ben ziyor.

bir fi lm diyebi l i riz. Ama fi lmin çekimine kar§ ı o lan lar ı yan i kar§ıtı n ı da fi l m i n i ç i ne a l ması , ku l l an ı lan kamera lar ın da ek randa gözü kmesi postmodern yak l a§ ı mda bir f i l m o l d u ğ u d u y g u s u d a u y a n d ı r ı y o r . As l ı nda bu ka­d a r ço k frag­m a n g ö s ­termele ri garip. N e z a m a n gösterime g i receğ i bel l i o l mad ı ğ ı ndan acaba fi lm tamamen bu fragmanlardan mı o lu§uyo r d iye dü§ünmeden edem i­yoruz. Çünkü bu kadar uzun bir yap ımı h a n g i sa l o n gö ste re b i l i r k i . Ama yap ı m c ı s ı devlet o l an bir fi l m i n g i§e kayg ı s ı ya§amamas ı gayet d o ğa l .

1 Ç ü n kü fi l mde s ü re k l i b i r kov­

ı alamaca, h ı rs ız-po l i s, veya top l u ı çat ı § masa h n e l e r i g ö z ü küyo r. 1 As l ı nda f i l m i n tü rüne kabaca 1 polisiye desek ya lan o l maz. Gene ı fragman lardan an layab i l d iğ imiz ı kadarıyla kamera sü rek l i sabit;

: sadece tek mekanda değ i l, deği§ik 1 mekan larda da bu sab i t kame­

. . . heryeri n gö rü ldüğü anda karan l ı k yen i 1 meyecek;

gö lgesiz b i r �eh i r boyut dü�ecekti r . . . .

Yo l d a yü rü r k e n te­d i r g i n o l m a m ı z a g e r e k y o k . Ö y l e g ö r ü n e n y e r l e r d e d e ğ i l l e r p e k . Z aten çoğ u m u z b i l m iy o r u z n e re l e rd e bu kame­r a l a r. G e n e l l i k l e

ı ra lar ku l lan ı l m ı § ve geni§ açıdan gö rüntü al ıyor. 1 Bu sabit kameralardan ve kahramans ız b i r fi l m

1 o lduğundan, an ı çe kiyo r o l mas ı ndan m i n imal ist

b i n a l a r ı n te pe l e r i n e koyuyor lar d i rek g ö z teması o l mas ı n d iye.

Page 29: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

B u n l a r ı g ö rmemek, b i l me rn e k as l ı n da g ü n l ü k hayat ı m ı z ı s ü rd ü re b i l me m i z a ç ı s ı ndan ya ra r l ı b i rşey. B i r k e r e n e re d e kam e ra o l d u ğ u n u ö ğ re n d i ğ i m i z d e a ce m i a ktö r l e re/a kt r i st l e re d ö n üyo ruz hemen. B i r an kame ray l a göz göze g e l d i ğ i m i z d e d u r a k s ı y o r u z , r e p l i ğ i m i z i ka r ı şt ı r ı y o r u z . Ama s a h n e a r kadaş l a r ı m ı z ı n p rofesyo n e l l i ğ i sayes i n d e h e m e n topa r i ay ı p ka l d ı ğ ı m ı z yerden devam ed iyo r u z . N as ı l da k a m e r a y o k m u ş g i b i can i a n d ı r ı y o r i a r k a r a k ­te r l e r i n i . O y u n d e v a m e d i y o r. B e l k i de h ep i m i z p o t a n s i y e l s u ç l u y u z . H a k l ı l a r, h e m d e ç o k hakl ı lar. H erbi r i m i z her an cinayet i ş i eyeb i l i r iz, her an sağa s o l a sa l d ı rab i l i r i z . Ya da b i r trafi k kazas ı yapab i l i r i z, b i r kap kaçç ı çanta m ı z ı ça l a b i l i r. Ama bunca ci nayeti, h ı rs ız l ı ğ ı yapanlara ro l l e r in i kame ran ı n arkas ı nda koltuğunda otu ra n l a r ver­m e d i m i ? hem te ker te ke r kötü karakte r l e r i

oyu ndan ç ı karı rsan ız k im ge l i p i z l e r ki b i r daha, daha da önem l isi k im gel i r ki oynamaya. Böylesine p o ta n s iye l i yü kse k b i r top l u m d a ya kame ra cayd ı r ı c ı o l acak ya da caz ibesiyle figüran kötünün baş r o l o l m a çabas ı n ı kam ç ı l ayacaktı r. A rt ı k g i z l enecek ye r ka l m ad ı ğ ı nda, h e r suç yap ı l d ı ğ ı anda g ö rü n d ü ğ ü n d e i ş i n i ç i n e esteti k g i rmeye başl ayacak; sanatı n ı daha iyi i c ra eden l e r i n ad ı afi şte b i r üst s ı raya yaz ı l maya hak kazanacatı r. Ya n i g e n e l v e k ü ç ü k s u ç l a r d a b i r a z a l m a o l u r k e n a z g ö r ü l e n öze l l eşmiş suçlarda b i r artış o l a c a k t ı r . H e r y e r i n g ö r ü l d ü ğ ü anda karan l ı k yen i l meyece k; g ö l ges iz b i r .......... __ __..__.-._

ş e h i r b o y u t d ü ş e c e kt i r. Zaman du raca k, a rtı k te l ev izyon e k ran ı ndaym ı ş g i b i gözü ken kara kte r l e r i n d ü z l emsel hayatı n ı n b i r d a h a k a m e r a y a ç e k i l m e s i n e g e r e k ka l m ayacaktı r. F i l m i n g öste r i m e ç ı kmas ı ndan önce geriye sadece rötuşlar kalacaktı r. B i z kamera a r kas ı n ı n da b i r potans iye l i o l d u ğ u ndan e m i n i z B u potans iye l i d a h a i y i an l am a k i ç i n be l k i d e kam e ra a r kas ı g ö r ü n tü l e r i n i n de frag m a n d a veri l mesi gereki r. Ya d a yönetmen i n b i r i ki sahnede de o l sa ke n d i s i n i göste rmesi g e re k i r. Ama e n güze l i kamera a r kas ı n ı n v e set e k i b i n i n fi l m l e i ç i içe, fi l m i n b i r parças ı o l ması o l u rdu . D ev e k ran­larla heryerde o l masa da bir i ki yerde, sokak larda g ö r m e k i s t i y o r u z . . A r t ı k k a m e r a s ı z o l amayacağ ı m ı z ı n fa r k ı n dayı z, sahnen i n toz u n u yuttu k b i r ke re g e r i d ö n ü ş y o k . H i ç o l mazsa kame rama n ı , yönetmeni b i l mek; b i z i i z l e d i k l e r i g i b i o n l ar ı da i z l em e k i stiyo ruz .

göz kamaştirlCI G r u p G Ö R E M E de, ka t ı l d ı k l a r ı N O B E S E Festivali'nde "kameradaki surellerimize ayna tutuyoruz" başlıklı performans gerçekleştiriyor. Grup üyeleri her biri milyarlarca lira olan gözetierne kameralarının "kırılmaz, saldırı lardan etkilenrnez" olduğu açı klamasından etkilenmiş olacaklar ki "emniyet"te olan görüntülerine ayna tutarak selamlamayı seçmişler. Ama o da ne, güneş ışığı yoksa iz leyenierin gözlerini mi kamaştı r ıyor? Karanl ık noktalar mı oluşturuyor kameralarda?

Page 30: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

bal< kamera l<u� uçtu ! 2006 N O B ES E U luslararası En İyi Fotoğraf Ödülü'ne en güçlü aday Reuters muhabiri olacak gibi görünüyor. Fransa'daki öğrenci isyanı sırasında çekilen bu fotoğrafta1 tepetaklak ettiği kameranın çekimine meydan okuyan bir protestocu1 yer çekimine de meydan okuyarak onu 'izleyen' herkesi şaşırtıyor. < N obese Haber Merkezsizi)

big b rather ödüllerinin 6.s 1 \\ hak sahi pleri ne" veri I di

frans1z sokağa !

Fransa Big B rother ödüllerinin 6.sı gözetim Michel Charpin'e1 elektronik güvenlik kartları t o p l u m u n u n 2 0 0 5 ' t e k i en m ü k e m m e l projesine katkılarından dolayı 2-0rwell Şirketler temsilcilerine bir törenle verildi. Bundan dolayı ödülü: J üri1 Lidl ve Carretour arasında ödülü gerektiği gibi kutlanmalılar; bize b u B ig paylaştırmakta zorlandı. B irincisi 60 çalışanı Brother'ların idaresindeki elektronik posta1 faks olan bir antrepoya 65 kamera yerleştirerek1 mektup ve diğer eylemleri bildirmekten ikincisi1 işten çıkaracağı (150 kişi) çalışanları çekinmeyin. Amacımız/ onların yazılı ya da görsel gammazlayarak1 ödüle hak kazandılar 3-0rwell tepkilerine de ulaşabilmek. Tören bu sene1 denetim Yerel Ö düller: J oliot-Curie de Carqueiranne ve gözetierne teknolojilerini ironiyle inceleyen kollejinin müdürü Armand Deprez1 kantine giden birçok sanatçı ve militanın

, , yola illegal biçimde biometrik

bir saatten fazla süren film : an·- 0_ B·ROTH E R : sınırlar koy�.uğu için ... 4-orwell ve belgesel gösterimiyle : 1 : N ov l a n g O d ü l ü : Y ı l ı n e n başladı. i

AWAR D S : manipülatif konuşmasını yapan1 Kalabalıkta/ bireysel ve : · m illetvekili J a cques Alain kollektik ö z g ürlüklere Benisti'ye suçluluk eğiliminin zarar veren en kötü politikacılar/ projeler şirketler izlerini anaokulundan itibaren çocukları izleyerek ya da yerel iktidarlar gibi beş kategorinin ortaya çıkarmak hususundaki önerileriyle 5-kazananlarını açıkladık. Mail yoluyla bir gün Büyük Orwell Ödülü: eserinin tamamı için İçişleri önceden bilgilendirilen ödül sahipleri her yıl Bakanı Sarkozy'e verildi. Sadece banliyö olayları olduğu gibi törendeki yokluklarıyla dikkat çektiler. sırasında değil genelde yarattığı korku iklimi1 Sadece şeref kategorisi kazananı İç işleri bakanı polisin lehine adaleti ve avukatları kısıtladığı1 N i cholas S arkozy <Tüm yapıtı ) önceden haberleşme kanununu ve özgürlükleri deldiği1 bilgilendirilmemişti1 fakat büyük ihtimal zaten polise siber ve elektronik gözetierne konusunda o çoktan öğrenmişti. Ö D Ü L LER: 1-0rwell Devlet geniş Yetkiler veren 'terör yasasını' çıkarttığı için. ve Seçkinler ödülü: Insee Genel Müdürü J ean <N obese Çeviri Merkezsizi)

Page 31: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

dedem ko rkut söylemi§ görelim ne söylemi§ ihtiyarlar, bunu ikindi vakti bana getirin de yiyeyim! .." dedi. Yine uyudu. Basat'ın hançer i vardı, pabucu yardı, içinden çıktı, sordu: " B re i htiyar lar bunun ö lümü nedend i r? " . O n lar " B i l meyiz amma gözünden ba§ka yerde et yoktu r ! . . " dedi ler. Basat, tepegözün ba§ı ucuna geldi, kald ırdı baktı, gördü ki; gözü ettir. " B re ihtiyarlar, süngülüğü ocağa koyun

tepegöz her çağda, basat da !

U ruz tepegözü ald ı evine geti rdi . B uyurdu, b i r dadı geldi. Memesini ağzına verdi. Bir emdi olanca sütünü aldı. İki emdi kanın ı aldı, üç emdi canı n ı aldı. B i rkaç dadı geti rdi ler, helak etti. Gördü ler o l muyor, "S ütle besleyelim! .." dediler. Günde bir kazan süt yetmiyordu. Besledi ler. Büyüdü, gezer oldu, oğlancıklar i le oynar oldu. Oğlancıkların kiminin burnunu, kiminin kulağ ı n ı yemeye ba§ladı. Hası l ı , hal k ın b u n u n yüzünden çok canı yandı, aciz kaldı lar. Tepegözün peri anası ge l ip oğ lunun parmağ ına b i r yüzük geçirdi, "Oğul sana ok batmasın, tenin i kı l ı ç kesmesin ! . ." dedi. Tepegöz Oğuz'dan ç ıktı, bir yüce dağa vardı . Yol kesti, adam aldı, büyük yol kesici oldu. Üzerine bi rkaç adam

gönderd i le r, ok att ı l a r, batmad ı, kı l ı ç vurdu lar k e s m e d i , m ı z r a k sap i ad ı i a r i § l e m ed i . Çoban ço l u k kalmad ı hep yedi.

üzerine vardı. Tepegöz g ö r ü p k ı z d ı , b i r a ğ a c ı ye r i n d e n kopard ı , attı e l l i altm ı§ adam helak

eyledi. Ve l has ı l O ğ u z yedi

k e r re ü r ktü, O ğ u z , Tepegöz'ün e l i nde tam

peri§an oldu.

Vard ı lar Dede Korkut'u çağ ı rd ı lar, ona dan ı§t ı lar, Dedem Korkut'u Tepegöz'e gönderd i ler. Geldi selam verdi, "Oğul Tepegöz, Oğuz elinde peri§an oldu, bunaldı, ayağ ı n ı n toprağ ı na beni attı lar, sana haraç verelim, derler!" dedi. Tepegöz der " Günde altmı§ adam verin yemeğe" dedi. Dede Korkut " B u §eki lde sen adam bı rakmaz tüketi rsin" dedi, "amma günde iki adam i le be§yüz koyun verel im" dedi. Basat okiuğundan b i r tutam ok ç ı ka rd ı , b e l i ne so ktu, k ı l ı c ı n ı omzundan çaprazlama ku§and ı , yay ı n ı ko l u na taktı, ete k l e r i n i kıvı rdı, anas ı n ı n babas ı n ı n e l i n i öptü, helal l e§ti, ho§çaka l ı n dedi. Tepegözün b u l unduğu Salahana Kayası na geldi . G ö rdü Tepegöz güne§e kar§ ı yatıyor. Çekti bel i nden b i r ok ç ı kardı .Tepegözün s ı rtına b i r ok v u rd u . Ok g e ç m e d i , parçaland ı . B i r daha attı, o da p a rça pa rça o l d u . Te p e g ö z ihtiyarlara " B u yerin si neği bizi

Tepegöz bir daha söylemi§, göre l i m ne söylem i§:

B ıy ı c ı ğ ı kararmı§ yiğit leri çok yem i § i m,

Y i ğ itl i k leri tutmu§ o lacak .. .. · ı gozum sen ı . . . E l ceğ iz i k ına l ı k ı z l arı

çok yem i § i m, Beddualar ı tutmu§ o lacak .. . . · ı gozum sen ı . . .

Öyle çeker im ki ben göz ac ı s ı n ı,

H i çb i r y iğ ide ve rmesin Tan rı göz ac ıs ı n ı,

G özüm gözüm ey gözüm yal n ı z gözüm ! . .

k ı z s ı n ! " d e d i . S ü n g ü l ü ğ ü o c a ğ a koydular, kızd ı . Basat el ine aldı, yüce Tanrı'ya s ı ğ ı n d ı . S ü n g ü l ü ğ ü Tepegöz'ün gözüne öyle bastı ki; Tepegöz'ün gözü ç ı ktı ! B i r n ara attı, öyle haykı rd ı ki; dağlar ta§lar ses verdi. Basat k ı z ı p yer i nden kalkıverdi. E rkek deve g i b i Tepegöz'ü d i z i ü z e r i n e ç ö k e rtt i . Tepegöz'ün kendi kı l ıcı i l e boyn u n u v u r d u . Deldi, yay kiri§ini taktı. S ürüye sürüye mağara kapısına geldi. Yünlü Koca i le Yapağı l ı Koca'yı Oğuz'a müjdeci gönderdi. Ak boz atlara

usandı rd ı" dedi. Basat bir daha attı . O da parçalandı . B i r parçası Tepegöz'ün önüne dü§tü. Tepegöz sıçrad ı baktı. Basat'ı gördü. E l ini e l ine vurdu. Kah kah gü ldü. Basat' ı önüne kattı, tuttu, boğazından sal lan d ı rd ı . Yata ğ ı na götürdü, pabucunun i ç i n e soktu : " B re

b i ne re k ko§tu rdu l a r. Kud retl i O ğ u z e l ler ine haber g e l d i . A t ağ ı z l ı U ruz Koca'n ı n evine haberci dört nala geldi, anasına Basat' ı n sevinç haberini verdi, " M üjde, Basat Tepegöz'ü tepeled i ! . . "

Page 32: BiRiNCiGELENEKSELNOBESENEŞRiYATI · 2020-03-10 · olası bir tehlikeye kar§ı uyarı unsuru var ki, bunlarla ya§ayıp paranoyak olmamak mümkün değil. Nereye kafamızı çevirsek

mobese nobese'yi çekemedi üzerimi�de göz mü var yoksa btz mi göz altındayız?

bu neşriyatta yer alan yaztlarm her tiirlü ortamda içinden yahut yüksek sesle okunmas1 serbesttir

· n· ulus baker) b• k gil \es deleuze (çevıre . ' konusunda ,, e denetim toplum arı

, dedl\er \<.\:

.. '•han gencaY a .., • ı . ün1den 9°"' ece91

nobeselc\\er bır<l •· g\tmeY

sokakları bıra"ıp

dedem korkut söylemi§ görel im ne söylemi§

tepegöz her çağda, basat da!

karnera ark ft/ ilSintn da b. 1 IIJ Sefj tr Potansiyeli var

••. siz de memleketinize döndüğünüzde ... Çok k ısa b i r süre son ra bu neşriyattan ayrılacaksınız. Sizinle iyi kötü yazı okutma a n ı lar ımız o ldu. Şimdi sizden bir şey isteme sı rası. Bu tepemizde gördüğünüz yuva rlak şey bizi aral ıksız, iznimiz ve haberimiz o lmadan gözetleyen kameradır. O nu iyi tanıyınız. Siz de memleketinize d ö ndüğünüzde çevre nize iyi bak ı n ı z, bunlardan gördüğünüzde bize haber ediniz ki tüm modern dünyada olan bu servetten memleketimizi mahrum b ı ra kmaya l ım. Haydi zihniniz de yolunuz da açık o lsun. Adres imiz h e p imiz @ i z l e n iyoruz . net