Çukurova ÜnĐversĐtesĐ yÜksek lĐsans tezĐ bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf ·...

50
ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim ÜNLÜ ĐSKENDERUN KÖRFEZĐ (KUZEYDOĞU AKDENĐZ) FĐTOPLANKTON BĐYOMASI ĐLE DENĐZ SUYUNA AĐT BAZI FĐZĐKSEL VE KĐMYASAL PARAMETRELERĐN MEVSĐMSEL DEĞĐŞĐMLERĐNĐN SAPTANMASI SU ÜRÜNLERĐ ANABĐLĐM DALI ADANA, 2006

Upload: haphuc

Post on 20-Mar-2019

216 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ

FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ

YÜKSEK LĐSANS TEZĐ

Bilim ÜNLÜ

ĐSKENDERUN KÖRFEZĐ (KUZEYDOĞU AKDENĐZ) FĐTOPLANKTON

BĐYOMASI ĐLE DENĐZ SUYUNA AĐT BAZI FĐZĐKSEL VE KĐMYASAL

PARAMETRELERĐN MEVSĐMSEL DEĞĐŞĐMLERĐNĐN

SAPTANMASI

SU ÜRÜNLERĐ ANABĐLĐM DALI

ADANA, 2006

Page 2: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

ÖZ

YÜKSEK LĐSANS TEZĐ

ĐSKENDERUN KÖRFEZĐ (KUZEYDOĞU AKDENĐZ) FĐTOPLANKTON BĐYOMASI ĐLE DENĐZ SUYUNA AĐT BAZI FĐZĐKSEL VE KĐMYASAL

PARAMETRELERĐN MEVSĐMSEL DEĞĐŞĐMLERĐNĐN SAPTANMASI

Bilim ÜNLÜ

ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ SU ÜRÜNLERĐ ANABĐLĐM DALI

Danışman: Doç. Dr. Sevim POLAT Yıl:2006, Sayfa 42 Jüri : Doç.Dr. Sevim POLAT

Prof. Dr. Dursun AVŞAR Prof. Dr. Ferit KARGIN

Bu çalışmada, Đskenderun Körfezi’nin doğu kıyılarından yer alan, Đskenderun Demir Çelik fabrikası açıklarının fitoplankton biyoması klorofil a içeriği yönünden incelenmiştir. 2004-2005 yılları arasında mevsimsel olarak gerçekleştirilen örnekleme çalışmalarında klorofil a’nın yanı sıra, besleyici elementler, Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı, Askıda Katı Madde gibi kirlilik göstergesi olabilecek parametreler de incelenerek körfezin bu özellikler yönünden şu anki durumu hakkında fikir edinilmeye çalışılmıştır. Çalışmada kıyıdan açığa doğru yer alan bir hat üzerinde 7 örnekleme istasyonu seçilmiş, örneklemeler yüzeyden ve istasyon derinliğine göre standart derinliklerden yapılmıştır. Çalışmadaki en düşük klorofil a değeri 0.04µg l-1 olarak Haziran 2005’te, en yüksek klorofil a miktarı ise 2.86µg l-1 ile Mart 2005’te saptanmıştır. Besleyici elementlerden fosfat, nitrat+nitrit, amonyum ve silikat sırasıyla 0.047-0.76µM, 0.37-6.9µM, 0.21-2.90µM ve 0.56-5.88 µM aralıklarında bulunmuştur. Nitrat, silikat ve amonyum en yüksek düzeye Mart 2005’te ulaşırken, en yüksek fosfat değeri Haziran 2005’te bulunmuştur. Klorofil a ve besleyici elementler kıyıya yakın istasyonlarda daha yüksek düzeylerde bulunmuşlardır. Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı 12-91mg l-1, Askıda Katı Madde ise 24-54mg l-1 aralıklarında değişim göstermiştir.

Anahtar Kelimeler: Klorofil a, Besleyici Elementler, Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı,

Askıda Katı Madde, Đskenderun Körfezi.

I

Page 3: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

ABSTRACT

MSc THESIS

DETERMINATION OF SEASONAL CHANGES OF PHYTOPLANKTON BIOMASS AND SOME PHYSICOCHEMICAL PARAMETERS

OF SEA WATER IN THE ISKENDERUN BAY (NORTHEASTERN MEDITERRANEAN)

Bilim ÜNLÜ

DEPARTMENT OF FISHERIES

INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES

UNIVERSITY OF ÇUKUROVA

Supervisor: Assoc.Prof. Dr. Sevim POLAT Year: 2006, Page: 42 Jury : Assoc.Prof.Dr. Sevim POLAT

Prof. Dr. Dursun AVŞAR Prof. Dr. Ferit KARGIN In this study, seasonal variations of phytoplankton biomass in term of chlorophyll a was investigated at the east coast of Đskenderun Bay. Samplings were performed on seasonal basis between the years of 2004-2005. Seven sampling stations were selected through a transect from coast to the offshore. Sampling was conducted from surface waters and standart depths according to depth of stations. In addition to chlorophyll a, the analysis of inorganic nutrients and some pollution parameters such as Biochemical Oxygen Demand and Total Suspande Solids were conducted. The present status of the bay in terms of these parameters were tried to be determined. The lowest chorophyll a value was determined as 0.04µg l-1 in June 2005, and the highest value (2.86µg l-1) was found in March 2005. The concentrations of phosphate, nitrate+nitrite, ammonia and silicate varied in the range of 0.047-0.76µM, 0.37-6.9µM, 0.21-2.90µM and 0.56-5.88µM, respectively. Chlorophyll a and nutrients were found higher at the stations close to the coast. Biochemical Oxygen Demand values ranged between 12 and 91mg l-1 and the concentrations of Total Suspanded Solids ranged between 24-54mg l-1.

Key Words: Chlorophyll a, Nutrients, Biochemical Oxygen Demand, Total Suspanded Solids, Đskenderun Bay.

II

Page 4: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

TEŞEKKÜR Yüksek Lisans eğitimim boyunca, yardımını ve desteğini gördüğüm değerli danışman

hocam Doç. Dr. Sevim POLAT’a, yardımlarını esirgemeyen Araş. Gör. Mine Perçin

OLGUNOĞLU’na, bazı kimyasal analizlerin yapımında yardımını gördüğüm Çevre

Mühendisliği Bölümünden Dr. Turan YILMAZ’a, örnekleme ve laboratuvar çalışmalarıma

yardımcı olan Yüksek Lisans öğrencisi arkadaşım Pelin KAHYALAR’a ve tezimin yazım

aşamasında yardımlarını gördüğüm Yüksek Lisans öğrencisi arkadaşım Ruhay ALDIK’a

sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

III

Page 5: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

ĐÇĐNDEKĐLER SAYFA

ÖZ …………………………………………………………………….. I

ABSTRACT ………………………………………………………….. II

TEŞEKKÜR …………………………………………………………. III

ĐÇĐNDEKĐLER ……………………………………………………… IV

ÇĐZELGELER DĐZĐNĐ …………………………………………….. VI

ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ ...……………………………………………… VII

1. GĐRĐŞ ...…………………………………………………………… 1

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR ………………………………………... 4

3. MATERYAL VE YÖNTEM ……………………………………. 10

3.1. Örnekleme Alanı ve Đstasyonların Belirlenmesi ……………… 10

3.2. Su Örneklerinin Alımı ve Analizler ………….………………... 11

3.2.1. Besleyici Element Analizleri ……………………………... 11

3.2.1.1. Fosfat (PO4-P) Analizi ……………………………….. 11

3.2.1.2. Nitrat+nitrit (NO3+NO2)-N Analizleri ……………….. 12

3.2.1.3. Silikat Analizi ( [Si(OH)4]-Si) ………………………... 12

3.2.1.4. Amonyum (NH4-N) Analizi …………………………. 12

3.2.2. Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı Analizi …….…………… 13

3.2.3. Askıda Katı Madde Analizi ……….……………………… 13

3.2.4. Klorofil a Analizi ………………………………………… 13

4. BULGULAR ……………………………………………………… 15

4.1. Fiziko-kimyasal Parametreler ..………………………………… 15

4.1.1. Sıcaklık ………………………………………………….. 15

4.1.2. Tuzluluk .………………………………………………… 16

4.1.3 pH .………………………………………………………. 17

4.1.4. Seki Disk ……………………………………………….. 18

4.1.5. Besleyici Elementler .……………………………………. 19

4.1.5.1. Fosfat (PO4-P) ..………………………………………. 19

IV

Page 6: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4.1.5.2. Nitrat+nitrit (NO3+NO2)-N ..…………………………. 20

4.1.5.3. Silikat [Si(OH)4]-Si .………………………………….. 22

4.1.5.4. Amonyum (NH4-N) .……….…………………………. 23

4.1.6. Biyokimyasal Oksijen Đhyacı …….……………………….. 24

4.1.7. Askıda Katı Madde ………….……………………………. 25

4.2. Klorofil a ..…………………………………………………… 26

5. TARTIŞMA VE SONUÇ ….………………………………………. 30

5.1. Tartışma ..……………………………………………………….. 30

5.2. Sonuç ..………………………………………………………….. 36

KAYNAKLAR ………………………………………………………. 38

ÖZGEÇMĐŞ .………………………………………………………….. 42

V

Page 7: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

ÇĐZELGELER DĐZĐNĐ

SAYFA

Çizelge 4.1. Seki disk değerlerinin mevsim ve istasyonlara göre

Değişimi …………………………………………………….

18

Çizelge 4.2. Klorofil a ile fizikokimyasal parametreler arasındaki

korelasyon katsayıları ………………………………………

28

VI

Page 8: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ

SAYFA

Şekil 3. 1. Çalışma alanı ve örnekleme istasyonlarının konumu ……... 10

Şekil 4. 1. Yüzey Suyu Sıcaklık ve Tuzluluk değerlerinin Mevsim ve

Đstasyonlara Göre Değişimi ……………… ………………….

15

Şekil 4.2. Sıcaklık ve Tuzluluğun Su Kolonunda Mevsim ve Đstasyonlara

Göre Dikey Değişimi ……........................................................

17

Şekil 4.3. Yüzey Suyu pH’ının Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi ...

18

Şekil 4.4. Yüzey Suyu Fosfat Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara

Göre Değişimi .……………………………………………….

19

Şekil 4.5. Yüzey Suyu Nitrat+nitrit Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara

Göre Değişimi ………………………………………………..

20

Şekil 4.6. Su Kolonunda Fosfat, Nitrat+nitrit, Silikat ve Amonyum

Düzeylerinin Mevsimlere Göre Dikey Değişimi………………

21

Şekil 4. 7. Yüzey Suyu Silikat Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre

Değişimi .……………………………………………………

22

Şekil 4. 8. Yüzey Suyu Amonyum Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara

Göre Değişimi .……………………………………………..

23

Şekil 4. 9. Yüzey Suyu BOĐ Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre

Değişimi ..…………………………………………………..

24

Şekil 4.10. Yüzey Suyu Askıda Katı Madde Düzeylerinin Mevsim ve

Đstasyonlara Göre Değişimi ..…….……………………….

25

Şekil 4.11. Yüzey Suyunda Klorofil a Düzeylerinin Mevsim ve

Đstasyonlara Göre Değişimi ………………………………

26

Şekil 4.12. Su Kolonunda Klorofil a düzeylerinin Mevsimlere Göre Dikey

Değişimi ……………………………………………………

27

VII

Page 9: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

1. GĐRĐŞ Bilim ÜNLÜ

1

1. GĐRĐŞ

Denizlerde ve okyanuslarda üretim, klorofil taşıyan bitkisel organizmalarla

başlamaktadır. Sucul bitkisel canlılardan fitoplankton, suda serbest olarak yaşayan,

hareket organelleri olsa bile, sınırlı hareket edebilen ve bu nedenle de su

hareketlerinin etkisi ile az çok pasif şekilde yer değiştiren çoğu mikroskobik

organizmalar olarak tanımlanır. Fitoplankton yeryüzündeki vejetasyonun %25’inden

fazlasını oluşturmaktadır (Jeffrey and Mantoura, 1997). Büyük çoğunluğu klorofil

taşımalarından dolayı ototrofik olan fitoplanktonik organizmalar, ışıkta fotosentez

yoluyla karbondioksit ve inorganik maddelerden organik madde üretirler. Güneş

ışığının fotosentezde kullanılabilir kimyasal enerjiye dönüştürülmesi yeşil renkli

klorofil pigmenti sayesinde olmaktadır. Fotosentetik pigmentlerin renkleri,

absorbladığı değil, yansıttığı ışığın dalga boyundan ileri gelmektedir. Yani klorofil

pigmenti yeşil ışığı yansıttığı için yeşil renkte görünmektedir. Fotosentez olayı da

yalnızca klorofil içeren bitkisel organizmalar tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu

fonksiyonları nedeni ile fitoplanktonik canlılar sucul ekosistemlerde birincil

üreticilerdir ve zooplanktondan başlayarak, sudaki hayvansal organizmaların

beslenmesinde doğrudan veya dolaylı olarak büyük öneme sahiptirler (Piner, 2001).

Fitoplanktonun, denizlerdeki fotosentezin % 90’ını oluşturduğu belirtilmektedir

(Kennish, 2001).

Denizel ortamlarda üretim ve verimlilik tahminleri yapabilmek için öncelikle

fitoplankton biyomas düzeylerinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu da fitoplankton

yoğunluklarının nicel olarak analizini gerektirmektedir. Böylece sucul ortamların

birim alan yada hacimdeki ürün miktarı ile verimlilik düzeyleri hakkında fikir

edinilebilmektedir.

Fitoplankton biyomasının hesaplanmasında kullanılan klorofil a analizi

yöntemi, bu pigmentin tüm fotosentetik alg gruplarında bulunması, analizinin kolay

olması ve kısa sürede yapılabilmesinden dolayı en fazla kullanılan yöntemlerden

biridir (Polat, 2002a). Klorofil a’ nın denizlerde fitoplanktonun biyomas indikatörü

olduğu 40 yıldan beri bilinmektedir (Jeffrey and Mantoura, 1997). Fitoplankton

biyomasının belirlenmesinde hücre hacimlerinin ve karbon miktarlarının belirlenmesi

Page 10: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

1. GĐRĐŞ Bilim ÜNLÜ

2

gibi yöntemler de kullanılmakla birlikte, sözü edilen bu yöntemlerin

uygulanabilmesi oldukça fazla zaman gerektirmektedir. Bu nedenle tür

kompozisyonu hakkında bilgi vermese de klorofil a halen en fazla kullanılan

biyomas belirleme yöntemlerinden biridir. Klorofil a fitoplankton biyomasının bir

ölçüsüdür ve ortamın trofik düzeylerine göre sınıflandırılmasında kullanılmaktadır.

Klorofil a miktarları fitoplankton büyümesinin de bir göstergesi olduğundan,

fitoplanktona etki eden çevresel faktörler bu organizmalardaki klorofil a miktarlarını

da etkilemektedir. Bu faktörler besleyici element miktarları gibi suyun kimyasal

özellikleri olabileceği gibi, ışık ve sıcaklık gibi fiziksel özellikleri de olabilir

(Kayaalp ve Polat, 2001).

Doğu Akdeniz üretim açısından oligotrofik özellik göstermektedir.

Đskenderun Körfezi kıyısında yerleşim alanlarının yanı sıra, gübre fabrikası, demir

çelik fabrikası, petrol boru hattı gibi çok sayıda sanayi tesisi bulunmaktadır. Körfezin

kuzey batı kıyılarında termik santral, petrol boru hattı, gübre fabrikası yer alırken;

kuzey ve doğu kıyısında demir çelik fabrikası, deri fabrikası ve Đskenderun Limanı

bulunmaktadır. Bunun yanında körfez çevresindeki kıyısal alanlarda tarımsal

faaliyetler yoğun olarak yapılmaktadır. Sanayi tesisleri ve limanlar körfezde yoğun

bir deniz trafiğine de neden olmaktadır. Tüm bu faktörler körfezin yoğun bir kirlilik

tehdidi altında kalmasına yol açmaktadır. Bunların yanında karasal kesimde sulu

tarımın bol besleyici element taşıyan drenaj kanalları bölgenin en önemli

nehirlerinden biri olan Ceyhan Nehri yoluyla körfeze dökülmekte, bu nedenle

körfeze bol miktarda besleyici element girdisi olmaktadır. Körfeze olan girdilerin

fazlalığı ve etkin dip karışımı nedeniyle Đskenderun Körfezinde besleyici element

ve birincil üretim düzeyleri açık deniz kesimlerine göre daha yüksektir (Yılmaz ve

ark. 1992; Avşar, 1996).

Besleyici elementlerden azot canlıların yaşamı için kaçınılmaz temel

elementlerdendir. Canlıların yapıtaşını oluşturan aminoasit ve proteinlerin yapısında

bulunur (Kocataş, 1992). Planktonik algler nitrat ve amonyak tuzlarını, bazı mavi

yeşil alglerde atmosferdeki azotu kullanabilirler. Planktonik algler fosfordan ise

ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu

kullanabilmektedir. Sucul ortamdaki fosfor miktarı litrede 1mg gibi çok düşük

Page 11: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

1. GĐRĐŞ Bilim ÜNLÜ

3

miktarda olduğu için bir çok tür daha sonra kullanmak üzere hücrelerinde fosforu

daha yüksek miktarda biriktirebilirler. Fosforun ortamda artması ise, inhibitör

olmasına yol açabilir (Cirik ve Gökpınar, 1993). Alg patlamalarına bağlı olarak

fotosentetik üretim artışının, besin zincirinin daha yüksek seviyeleri için daha fazla

besin sağlayabileceği düşünülebilmekle birlikte, alglerin fazla artışı gerçekte besin

zincirlerindeki pek çok yüksek seviyeye zarar verebilmektedir (Demirsoy ve ark.,

2000)

Ortamda yüksek düzeyde besleyici element olması durumunda fitoplankton

arzu edilmeyecek düzeyde çoğalarak suyun kalitesini bozabilmektedir. Bu durum,

plankton biyomasının aşırı artışına yol açabilmekte, suda organik kirlilik baş

gösterebilmektedir. Bu artışlar bazen toksik özellik gösterebilmekte, ortamdaki diğer

canlıların yaşamına ve tür çeşitliliğine olumsuz etki yapabilmektedir (Jeffrey ve

Mantoura, 1997; Ilgar, 2002). Bu nedenle, Đskenderun Körfezi gibi kirlilik tehdidi

altında olan bir bölgede kirlenmeye ilk tepki veren canlı grubu olan fitoplanktonik

organizmaların biyomas değişimlerinin izlenmesi oldukça önem taşımaktadır. Böyle

bir çalışmada, fitoplankton biyomasının yanı sıra ortamdaki besleyici element

düzeylerinin de belirlenmesi, bunların kirlilik yaratacak düzeylerde olup olmadığının

yanı sıra, fitoplankton biyomasına etkilerinin de görülmesine katkı sağlayacaktır.

Bu çalışmada, Đskenderun Körfezinde fitoplankton biyoması klorofil a içeriği

yönünden incelenmiş, mevsimsel olarak yapılan örnekleme çalışmalarında klorofil

a’nın yanı sıra besleyici elementler, biyolojik oksijen ihtiyacı, askıda katı madde

gibi kirlilik göstergesi olabilecek parametreler de incelenerek körfezin bu özellikler

yönünden şu anki durumu hakkında fikir edinilmeye çalışılmıştır.

Page 12: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR Bilim ÜNLÜ

4

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR

Fitoplankton biyomasının tahmininde klorofil a miktarlarının belirlenmesine

yönelik çalışmalar tüm dünya denizlerinde çok uzun yıllardır yapılmaktadır. Klorofil

a miktarının belirlenmesi birincil üretim, fitoplankton ekolojisi ve fizyolojisi gibi

çalışmaların yanı sıra ikincil üretim, balık üretim miktarlarının tahmini, ötrofikasyon

düzeylerinin saptanması gibi farklı çalışmalarda kullanılan çok yaygın bir

yöntemdir. Bu nedenle yalnızca fitoplankton biyomasının belirlenmesine yönelik

çalışmaların yanı sıra, farklı amaçlar için yürütülen çalışmalarda da klorofil a

düzeylerine yer verilmektedir. Fitoplankton yoğunluğu ve biyomasının belirlenmesi

konusunda tüm dünya denizlerinde olduğu kadar Akdeniz’de de oldukça fazla

çalışma bulunmaktadır.

Azov (1986) yaptığı çalışmada, Doğu Akdeniz’de, Levantin Havzasında

klorofil a düzeylerini araştırmıştır. Bir yıl süre ile kıyıda 2 km ve 10 km uzaklıkta

olan 2 istasyonda çalışmış ve pelajik sulardaki klorofil a yoğunluğunun dünya

okyanuslarının en oligotrofik derin deniz bölgeleri ile karşılaştırılabilecek düzeyde

olduğunu belirtmiştir. Kış ve ilkbahar mevsimlerinde neritik istasyonda, fitoplankton

miktarı ve birincil üretimde önemli değişimler olduğunu saptamış ve bu durumun

özellikle pelajik istasyonu etkilediğini belirtmiştir. Fitoplankton patlamalarının

çoğunun fosfor miktarındaki yükselme ile bağlantılı olduğu, klorofil a ile fosfor

düzeyi arasında doğrusal bir ilişki bulunduğu saptanmıştır.

Berman ve ark. (1986) Doğu Akdeniz’de Đsrail kıyılarında 1981 ve 1984

yılları arasında yaptıkları çalışmada fitoplankton biyomas dağılımını ve birincil

üretimi incelemişlerdir. Çalışma sonunda klorofil a değerlerinin neritik bölgede

derin bölgelere göre daha yüksek olduğunu, aynı zamanda neritik istasyonda klorofil

ve birincil üretim değerlerindeki dalgalanmaların derin sulara göre daha fazla olduğu

belirtilmiştir. Klorofil a’nın mevsimsel dağılımı göz önüne alındığında, kış sonu ve

ilkbahar başında en yüksek düzeye ulaştığı gözlenmiştir.

Kıdeyş ve ark.(1989), Kuzeydoğu Akdeniz’deki Erdemli açıklarında Kasım

1984 – Ekim 1985 tarihleri arasında, net fitoplankton populasyonlarındaki mevsimsel

kalitatif ve kantitatif değişimleri incelemişlerdir. Örnekleme süresince toplam 38

Page 13: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR Bilim ÜNLÜ

5

cinse ait, 111 tür ve varyete (62 diatom, 47 dinoflagellat ve 2 silikoflagellat)

tanımlanmıştır. Diatomların baskın grubu oluşturduğu ve sentrik diatomlar ile temsil

edildiği bunlardan Chaetoceros ve Rhizosolenia cinslerinin yoğun bulunduğu

belirlenmiştir.

Delgado, (1990) Batı Akdeniz’in bir bölümünü oluşturan Alboran Denizi’nde

Ocak ve Nisan 1982’de fitoplanktonun nitel ve nicel değişiminin yanı sıra klorofil

a düzeylerini de incelemiştir. Fitoplankton yoğunluğu ver klorofil a düzeylerinin

Nisan ayında daha yüksek olduğu ve klorofil a’nın 1.8 µgl-1 düzeylerine çıktığı

saptanmıştır. En yüksek değerlerin yüzeye yakın derinliklerde olduğu, ancak açıktaki

istasyonlarda 20-30m’de yoğunlaştığı belirlenmiştir. Alanda upwelling etkisi ve

Atlantik Okyanusundan gelen sulardan dolayı besleyici element düzeylerinde ve

fitoplankton biyomasında önemli varyasyonların olduğu belirtilmiştir.

Yılmaz ve ark.(1992) Kuzeydoğu Akdeniz’de yer alan Đskenderun

Körfezi’nde 1980-1989 yılları arasında mevsimsel olarak gerçekleştirdikleri

çalışmada besleyici element, klorofil a ve birincil üretim düzeylerini

belirlemişlerdir. Çalışma sonunda besleyici elementlerden fosfat, nitrat ve silikat

sırasıyla 0.1-1.5µg at l-1, 0.5-12 ve 1-11µg at l-1 aralıklarında bulunmuştur. Klorofil

a ise 0-6.5µg l-1 arasında değişim göstermiştir. Körfezde birincil üretim değerlerinin

açık denize göre 2-4 kat daha yüksek olduğu, bunun da karasal girdiler ve etkin

karışımdan ileri geldiği belirtilmiştir. Körfezde yüksek besleyici element ve birincil

üretime rağmen oksijen azlığı ve ötrofikasyon görülmemiştir. Bunun nedeni olarak,

körfezin denizle olan geniş bağlantısı sonucu oksijence zengin suların körfeze

girmesi ve karışımı sağlayan bölgedeki etkin rüzgar sistemi gösterilmiştir.

Yılmaz ve ark. (1994), Kuzeydoğu Akdeniz’de 1988 ve 1989 yıllarında

yaptıkları örnekleme çalışmalarında fitoplankton biyomasını belirlemek üzere nisbi

floresans şiddetini ölçmüş ve klorofil a analizi yapmışlar, elde ettikleri sonuçları

karşılaştırmışlardır. Aynı lokalitede derinlik profillerinde nisbi floresans şiddeti ve

klorofil a miktarları arasında önemli düzeyde pozitif ilişki bulmuşlardır. Derin

klorofil maksimumunun mevsime göre 50-120m arasında değişim gösterdiği

bulunmuştur. Aynı zamanda floresans maksimumunun derinlik dağılımının da

karışım ve hidrokimyasal olaylar ile yakından ilişkili olduğu saptanmıştır.

Page 14: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR Bilim ÜNLÜ

6

Panayotidis ve ark. (1994), Akdeniz’de Yunanistan’ın batı kıyısında yer alan

Amvrakikos Körfezi’nde hidrografik parametreler ve zooplanktonun yanı sıra

klorofil a değerlerinin de mevsimsel değişimini incelemişlerdir. Çalışma sonunda

klorofil miktarları referans istasyonda düşük saptanmış ve en düşük değer 0.11µg l-1

olarak saptanmıştır. En yüksek değerler ise, kıyıya yakın istasyonlarda saptanmış ve

44.8µg l-1 olarak kaydedilmiştir. Alanda nehir girdileriyle oluşan düşük tuzluluk ve

yüksek besleyici element düzeylerinin fitoplankton büyümesini teşvik ettiği ve

yüksek klorofil biyomasına neden olduğu gözlenmiştir. Sonuç olarak alanın klorofil

a değerleri yönünden Yunanistan’daki en ötrofik körfezler ile karşılaştırabilecek

düzeylerde olduğu belirtilmiştir.

Koray (1995), 1978-1990 yılları arasında, Ege Denizi’nin doğu kıyılarında

yer alan Đzmir Körfezi’nin fitoplankton süksesyonu, çeşitliliği ve besleyici

elementlerin mevsimsel değişimlerini araştırmıştır. Çalışma sonucunda fitoplanktona

ait toplam 238 taksa belirlenmiştir. Diatomlar 40 cins, 109 tür, 11 varyete,

dinoflagellatlar 19 cins 98 tür, 34 varyete ve 5 forma olarak tanımlanmıştır.

Jasprica ve Caric (1997), Güney Adriatik Denizi’nde Mali Ston Körfezi’nde

fitoplankton biyomas tahmin parametrelerinden hücre sayıları, hücre hacimleri,

klorofil a ve hücresel karbon miktarlarını belirleyerek bunların bir karşılaştırmasını

yapmışlar ve çevresel faktörlerin bu parametreler üzerine etkilerini incelemişlerdir.

Çalışma sonunda klorofil a değerleri 0.21-6.73µg l-1 aralıklarında bulunmuştur.

Fosfat, nitrat ve silikat ise sırasıyla 0.01-0.33µM, 0.01-9.73µM ve 0.21-7.15µM

aralıklarında değişim göstermiştir. Çalışmada, hücre sayıları, klorofil a, hücre

hacimleri ve hücresel karbon miktarları arasında mevsimlere bağlı olmaksızın önemli

düzeyde korelasyon bulunmuştur.

Ignatiades (1998), doğu Akdeniz’de Güney Ege’de (Cretan Denizi) birincil

üretim ve pigment yoğunluklarını dört istasyonda 1994 yılı içinde dört mevsim

boyunca incelemişlerdir. Ortalama klorofil değeri 4.87mgl-1 olarak bulunmuştur.

Besleyici elementlerden ise fosfat, nitrat ve silikatın ortalama değerleri sırasıyla

0.035, 0.510 ve 1.298µM düzeylerinde bulunmuştur. Birincil üretim ve klorofil a

değerlerinin mevsimsel, alansal ve derinliğe bağlı değişimleri istatistiksel olarak

önemli bulunmuştur. Birincil üretim ve klorofilin besleyici elementlerin sınırlayıcı

Page 15: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR Bilim ÜNLÜ

7

etkisinden oldukça fazla etkilendiği belirtilmiş, elde edilen tüm bulgulardan güney

Ege’nin Akdeniz’in en oligotrof bölgelerinden biri olduğu sonucuna varılmıştır.

Agusti ve Duarte (1999), Atlantik Okyanusu’nun merkezinde su kalitesi ve

klorofil a dağılımını araştırmışlardır. Termoklin tabakasının, Moritanya ve Senegal

açıklarında, kuzey kısım boyunca sığ olduğunu, 20º güney ve 30º güney arasında

dereceli olarak 150m derinliğe ulaştığını belirmişlerdir. Klorofil a miktarının

Kuzeybatı Afrika kıyısında en yüksek seviyede ve güneye doğru dereceli olarak

azaldığı belirlenmiştir. Maksimum ve bütünleştirilmiş klorofil a konsantrasyonunun

yüzey suyunun 1/2 ve 1/5’i olarak çeşitlilik gösterdiğini saptamışlardır.

Herut ve ark. (2000), 1996 Haziranı ile 1998 Mayısı arasında Güneydoğu

Akdeniz kıta sahanlığında (Đsrail açıklarında 120 ve 400m su derinliğinde) iki kalıcı

istasyonda klorofil a ve besleyici element değişimlerini incelemişlerdir. Klorofil

a’nın mevsimsel dağılımı 0.003mg l-1–0.415mg l-1 arasında bulmuşlardır. Sonbahar

ve kış mevsimlerinde 120m den yüksek kesimde 30 mg klorofil a m-2

gözlemlenirken, bunu takip eden ilkbaharda maksimum değer belirlemişlerdir.

Araştırma bölgesinde kış boyunca azalan nitrat ve fosfat miktarlarıyla birlikte zıt bir

durum gözlemlemişlerdir. Ötrofik bölgedeki silikata bakarak diatomların ilkbahar ve

yaz boyunca geliştiklerini rapor etmişlerdir.

Eker ve Kıdeyş (2000), Mersin Körfezi’nde Erdemli kıyısında yer alan bir

limanda belirledikleri nokta istasyonda fitoplankton kompozisyon ve

yoğunluğundaki haftalık değişimleri iki farklı yöntem kullanarak araştırmışlardır.

Temmuz 1995-Haziran 1997 tarihleri arasında alınan örneklerde filtrasyon, Şubat

1996–Mayıs 1996 tarihleri arasında alınan örneklerde çöktürme teknikleri

uygulanmış ve sonuçlar karşılaştırılmıştır. Her iki tekniğin sonucu

değerlendirildiğinde, toplam 175 fitoplankton türü saptanmıştır. Filtrasyon

uygulanmış örneklerde diatom yoğunluğu dinoflagellatlardan daha yüksek

bulunmuştur. En yüksek diatom yoğunluğu Şubat 1996 ve Haziran 1997 tarihlerinde;

en yüksek dinoflagellat yoğunluğu ise Nisan 1996’da saptanmıştır. Çalışmanın

sonunda fitoplanktonun kantitatif değerlendirilmesinde her iki yöntemin de

kullanılması gerektiği belirtilmiştir.

Page 16: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR Bilim ÜNLÜ

8

Konstantinos ve ark. (2001), Yunanistan’ın batısındaki Amvrakikos

Körfezindeki Tsoukalio, Rodia ve Logarou lagünlerinde klorofil a değerlerinin yanı

sıra besleyici element ve partiküler organik maddenin zamansal değişimini

incelemişlerdir. Klorofil a, Logarou lagününde diğer iki lagüne göre daha yüksek

bulunmuş, 1.8-20.9µg l-1 aralıklarında dağılım göstermiştir. Nitrat düzeyleri her üç

lagünde de benzer iken; fosfat Logarou Lagününde diğer iki lagünden daha yükse

düzeylerde bulunmuştur. Logarou Lagününde yüksek balık üretiminin su değişiminin

iyi olması ve yüksek fitoplankton biyomasından ileri geldiği belirtilmiştir.

Kayaalp ve Polat (2001), Đskenderun Körfezi’nin kuzeybatısında yer alan

Yumurtalık Koyu’nda 1997-1999 yılları arasında gerçekleştirdikleri çalışmada

klorofil miktarları belirlenmiş, sonuçlar tüm gözlemli ve eksik gözlemli regresyon

modeline göre analiz edilmiştir. Sonuçta, kullanılan modelin eksik gözlemli veriler

için kullanılabileceği, çünkü tam gözlemli regresyon modeli ile aynı sonucu verdiği

gözlenmiştir. Böylece bu yöntemin klorofil a tahmininde de güvenle

kullanılabileceği belirtilmiştir.

Nincevic ve ark. (2002), Adriatik Denizi’nde bir istasyonda yüzey altı ve

derin klorofil maksimumu düzeylerini 1996-1998 yılları arasında incelemiştir.

Çalışmada klorofil a miktarının yanısıra fitoplankton yoğunluğu, karbon miktarları,

boy grupları ve fitoplankton kommunite yapısı da incelenmiştir. Çalışma sonunda

klorofil maksimumunun 50-75m’de olduğu saptanmıştır. Fitoplankton boy grupları

ve kommunite yapısının mevsimsel olarak değişim gösterdiği, derin klorofil

maksimumunun ilkbaharda diatom baskınlığı ile belirginleştiği bulunmuştur.

Pikoplanktondan Synechococcus sp. nin ise yaz tabakalaşmasında yoğun olduğu

saptanmıştır.

Polat (2002a), tarafından yapılan çalışmada, fitoplanktonda hücre hacimleri

ve hücresel karbon miktarları yönünden biyomas değerleri belirlenerek, bunların

hücre sayımları ve deniz suyunda yapılan klorofil a analizleriyle beraber mevsimsel

değişimleri incelenmiştir. Hücre hacimleri ve karbon miktarlarının hesaplanması,

ülkemizin Kuzeydoğu Akdeniz kıyısında fitoplankton örneklerinde baskın bulunan

23 tür için yapılmıştır. Çalışmada, fitoplankton türlerine ait toplam hacim ve organik

karbon değerleri yaz döneminde en yüksek düzeye ulaşmıştır (74x107µm3l-1 ve

Page 17: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

2. ÖNCEKĐ ÇALIŞMALAR Bilim ÜNLÜ

9

28.7x106 pg Cl-1). Klorofil a değerleri yaz dönemine kadar benzer düzeylerde

kalırken, yaz dönemi boyunca en yüksek düzeyde saptanmıştır (1.35µgl-1).

Polat ve Işık (2002) tarafından Türkiye’nin kuzeydoğu Akdeniz kıyısında,

Karataş açıklarında yapılan çalışmada, fitoplankton kompozisyonu ve yoğunluğunun

mevsimsel değişimi ve bunları etkileyen fizikokimyasal faktörler incelenmiştir.

Toplam 12 istasyonda 1998-1999 yılları arasında fitoplankton nitel ve nicel olarak

incelenmiş, besleyici element analizleri yapılmıştır. Çalışmada Cyanophyceae,

Bacillariophyceae, Dictyochophyceae ve Dinoplyceae olmak üzere 4 alg sınıfına ait

135 tür ve tür altı taksonomik grup saptanmıştır. En yüksek fitoplankton yoğunluğu

yaz döneminde diatomlardan Hemiaulus membranaceus türünün artışı ile

saptanmıştır. Fitoplanktana ait diversite değerleri yazın en düşük düzeye inmiştir.

Besleyici element düzeyleri en yüksek kış, en düşük yaz döneminde bulunmuştur.

NO3+NO2-N, PO4-P ve silikatın en düşük ve en yüksek değerleri sırası ile 0.20-

8.09µM, 0.04-0.57µM ve 0.33-8.20µM olarak bulunmuştur

Konstantinos ve ark. (2002), Doğu Akdeniz’de Yunanistan’ın Maliakos

Körfezinde klorofil a yönünden fitoplankton biyoması dinamiğini bir yıldan fazla bir

süre için incelemişlerdir. Fitoplanktonun farklı boy gruplarının biyomasa katkısını

görmek amacı ile farklı boy gruplarına ait klorofil a değerleri de saptanmıştır.

Çalışmada ayrıca partiküler organik karbon ve besleyici element düzeyleri de

belirlenmiştir. Çalışmada en yüksek klorofil a değeri 2.65µg l-1 olarak kış döneminde

bulunmuş, mikroplankton ve net planktona ait klorofil değerleri soğuk periyotta,

piko ve nanoplanktona ait klorofil düzeyleri ise sıcak periyotta yüksek bulunmuştur.

Alanda fitoplankton biyomasının besleyici elementlerle ilişkisinin önemsiz olduğu,

yılın büyük bir kısmında azot bileşiklerinin sınırlayıcı düzeylerde olmadığı

görülmüştür.

Koçum (2005) tarafından Ağustos 2000 ve Haziran 2001 tarihleri arasında

yapılan çalışmada, Çanakkale kent merkezi kordon boyundan seçilen 3 noktadan

alınan örneklerde klorofil a ve besleyici element miktarı ölçülmüştür. Klorofil a

miktarının çalışma süresi boyunca 2µM’ın altında olduğu belirlenmiştir. Ölçülen

besleyici element miktarları arasında nitrat miktarının örnekleme süresi boyunca en

yüksek düzeyde bulunduğu saptanmıştır.

Page 18: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

3. MATERYAL VE METOD Bilim ÜNLÜ

10

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1. Örnekleme Alanı ve Đstasyonların Belirlenmesi

Çalışma Kasım 2004 ile Haziran 2005 tarihleri arasında Đskenderun

Körfezi’nde gerçekleştirilmiştir. Đskenderun Körfezi Doğu Akdeniz’in kuzeydoğu

köşesinin bir dikdörtgen şeklini alarak güneybatı, kuzey doğu doğrultusunda

Anadolu’ya girinti yapması ile oluşmuştur. Yaklaşık 15km. uzunlukta, 35km.

genişlikte ve 2275km²’lik bir alana sahiptir (Şekil 3.1). Körfezin en derin noktası

100m’ye ulaşırken, ortalama derinlik 70m civarındadır. Örnekleme alanı olarak

körfezin doğusunda, Đskenderun Demir Çelik Fabrikası civarı kıyısal bölgesi ve

açıkları belirlenmiştir. Örnekleme alanında toplam 7 çalışma istasyonu seçilmiştir.

Şekil 3.1. Đskenderun Körfezi ve Örnekleme Đstasyonlarının Konumu

Đstasyonlar kıyıdan itibaren 70m derinliğe varan alandan belirlenmiştir.

Đstasyonların seçiminde, kıyı ve daha derin kesimleri en iyi temsil edebilecek

noktalar göz önünde tutulmuştur. 1. ve 2. istasyonlar kıyıdan itibaren 0-20m derinlik

Page 19: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

3. MATERYAL VE METOD Bilim ÜNLÜ

11

katmanından, 3. ve 4. istasyonlar 20-50m derinlik katmanından, 5.,6. ve 7.

istasyonlar ise 50-70m derinlik katmanlarından seçilmiştir. Đstasyonlar 36° 43.3' N

ve 36° 37.5' N, 36° 11.1' E ve 35° 59.5'E boylamları arasında yer almaktadır.

3.2. Su Örneklerinin Alımı ve Kimyasal Analizler

Örneklemeler mevsimlik olarak Kasım 2004, Ocak 2005, Mart 2005 ve

Haziran 2005’te olmak üzere 4 kez yapılmıştır. Belirlenen istasyonlardan

örneklemeler yüzeyden ve standart derinliklerden yapılmıştır. Kıyıya yakın

istasyonlarda yüzeyden ve 10m derinlikten örnekleme yapılırken derin istasyonlarda

istasyon derinliğine göre 70m ‘ye kadar varan derinliklerde dikey örnekleme

yapılmıştır. Dikey örneklerin alımında Universal su alma kabı kullanılmıştır.

Örneklemelerde klorofil a, besleyici elementler, Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı

(BOĐ) ve Askıda Katı Madde (AKM) analizleri için ayrı ayrı örnekler alınmıştır.

Klorofil a analizi için her bir istasyon ve derinlikten 2 lt su örneği alınmıştır.

Besleyici element, BOĐ ve AKM analizlerinin her biri için polietilen şişelere 500’er

ml örnekler alınmıştır. Alınan deniz suyu örnekleri Su Ürünleri Fakültesi

Laboratuarına getirilerek klorofil a analizi için süzme işlemleri ve BOĐ analizleri

hemen yapılmıştır. Diğer taraftan, besleyici element analizleri yapılıncaya kadar

besleyici element örnekleri -18 ºC de derin dondurucuda muhafaza edilmiştir.

Araştırmada yüzey suyu ve su kolonundaki tuzluluk, sıcaklık ve pH ölçümleri

YSI model CTD kullanılarak yapılmıştır. Bulanıklık ölçümlerinde ise Seki Diski

kullanılmıştır.

3.2.1. Besleyici Element Analizleri

3.2.1.1. Fosfat (PO4-P) Analizi

Fosfat analizi, askorbik asit yöntemine göre spektrofotometrik olarak

yapılmıştır (Strickland ve Parson (1972). Deniz suyuna amonyum molibdat ve

potasyum antimonil tartarat eklenerek, asit ortamda ortafosfatla fosfomolibdik asit

Page 20: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

3. MATERYAL VE METOD Bilim ÜNLÜ

12

oluşturulmuştur. Daha sonra askorbik asit eklenmesi ile molibden mavisine

indirgeme yapılmıştır. Fosfat yoğunluğuna göre maviye boyanan örnekler

spektrofotometrede 885nm dalga boyunda okunmuştur ve sonuçlar hesaplanarak µM

olarak verilmiştir.

3.2.1.2. Nitrat (NO3+NO2)-N Analizi

Nitrat analizi, Strickland ve Parson (1972)’e göre spektrofotometrik olarak

yapılmıştır. Yöntem deniz suyundaki nitratın kadmiyum-bakır indirgeme

kolonundaki tepkime ile nitrite indirgemesine dayanmaktadır. Ortamdaki nitrit

iyonları sülfanilamid ile tepkimeye girerek pembe renkli azo boyasını

oluşturmaktadır. Bu yöntemle hazırlanan örnekler 543nm dalga boyunda

spektrofotometrede okunmuştur. Kullanılan kör ve standartlar örneklerle aynı işleme

tabi tutulmuş ve sonuçlar hesaplanmıştır. Sonuç değerleri µM olarak verilmiştir.

3.2.1.3. Silikat Analizi [Si(OH)4]-Si

Silikat Analizi, Strickland ve Parson (1972)’e göre spektrofotometrik olarak

yapılmıştır. Yöntem gereği, deniz suyundaki silikat, molibdat çözeltisinin eklenmesi

ile silikomolibdikaside dönüştürülmüş, daha sonrada methol ve oksalik asit eklenerek

silikomolibdat mavi renkli bir bileşiğe indirgenmiştir. Sonuç olarak örnekler ve

standartlar 810nm’de okunmuş ve sonuçlar µM olarak verilmiştir.

3.2.1.4. Amonyum (NH4-N) Analizi

Amonyum analizi Parsons ve ark (1984)’e göre hipoklorit yöntemi esas

alınarak spektrofotometrik olarak yapılmıştır. Deniz suyu katalizör olarak rol

oynayan sodyum nitropurisidin bulunduğu ortamda sodyum hipoklorit ve fenol ile

alkalin sitrat ortamında analiz edilmiştir. Daha sonra örnekler spektrofotometrede

640nm dalga boyunda okunmuştur.

Page 21: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

3. MATERYAL VE METOD Bilim ÜNLÜ

13

3.2.2. Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı (BOĐ) Analizi

Deniz suyunda Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı (BOĐ) analizi Standard

Metotlardan (APHA, 1981) göre yapılmıştır. Yöntem, özel hacimli ve hava

sızdırmayan bir kaba konulan örneğin belirli sıcaklıkta (20°C) 5 gün boyunca

inkübasyonu esasına dayanmaktadır. Çözünmüş oksijen yoğunluğunu inkübasyondan

önce ve sonra ölçülmektedir. BOĐ her iki ölçüm arasındaki oksijen farkından

hesaplanmaktadır. BOĐ değerleri mgl-1 cinsinden aşağıda verilen eşitlik kullanılarak

hesaplanmıştır.

BOĐ (mg l-1)= ÇO1-ÇO2 / V

ÇO1: Başlangıçta ölçülen oksijen miktarı (mg l-1),

ÇO2 : Đnkübasyon (5 gün) sonunda ölçülen oksijen miktarı (mg l-1),

V : Örnek miktarı (ml)

3.2.3. Askıda Katı Madde (AKM) Analizi

Askıda Katı Madde analizi standart metotlara göre (APHA, 1981) yapılmıştır.

Analiz için her bir istasyondan 500ml olarak alınan deniz suyu örnekleri önceden

etüvde kurutulup sabit tartımı alınan 47mm çapındaki GF/F filtrelerden süzülmüştür.

Filtre kağıtları, üzerilerindeki süzüntü ile birlikte etüvde 103°C’ de kurutulmaya

bırakılmıştır. Süzüntüyü içeren filtre kağıtları etüvden çıkarıldıktan sonra desikatöre

alınmış ve ardından tartılmıştır. Filtre kağıtları daha sonra tekrar etüvde kurutmaya

alınmıştır. Bu işlemler filtre kağıtlarında sabit tartım elde edilinceye kadar yada bir

önceki tartımın %4’ünden daha az fark elde edilinceye kadar devam etmiştir. Sözü

edilen işlemler tamamlandıktan sonra filtre kağıtlarının başlangıçtaki ağırlığı, sonuç

ağırlığı ve süzülen su miktarı kullanılarak, aşağıda verilen eşitliğe göre AKM

miktarları mg l-1 olarak hesaplanmıştır;

Page 22: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

3. MATERYAL VE METOD Bilim ÜNLÜ

14

AKM (mg l-1)= (A-B) x 1000 / örnek hacmi (ml)

A: filtre kağıdının süzüntüyü içeren ağırlığı,

B: filtre kağıdının başlangıç ağırlığı

3.2.4. Klorofil a Analizi

Klorofil a analizi için Parsons ve ark. (1984) tarafından önerilen

spektrofotometrik yöntem kullanılmıştır. Örnekler laboratuara getirildikten hemen

sonra vakumlu süzme düzeneğinde 47mm çapındaki GF/C filtre kağıdından

süzülmüştür. Örneklere süzülmeden önce asiditeyi önlemek amacı ile %1’lik MgCO3

eklenmiştir. Süzme işleminden sonra klorofil a analizi hemen yapılmayacak ise, filtre

kağıtları alüminyum folyolara sarılarak analize kadar -18°C de muhafaza edilmiştir.

Eğer analiz hemen yapılacak ise süzme işleminden sonra filtre kağıtları cam tüplere

konarak, üzerlerine % 90’lık asetondan 10ml. eklenmiş ve kapakları kapatılarak

buzdolabında karanlık bir ortamda bekletilmiştir. 24 saat sonra santrifüj tüplerine

boşaltılarak 3000 rpm’de santrifüj edilmiştir. Santrifüj sonrası üstteki berrak sıvı

pipetle alınmış, spektrofotometre küvetine boşaltılarak 750, 664, 647 ve 630nm dalga

boylarında okumaları yapılmıştır. Her bir dalga boyunda okunan değerlerden Parsons

ve ark. (1984) tarafından verilen formüle göre klorofil a değerleri hesaplanmıştır.

Bulanıklıktan kaynaklanan hatayı gidermek için 750nm’de okunan absorbans

değerleri diğer dalga boyunda okunan absorbans değerlerinin her birinden çıkarılmış

ve ardından klorofil a değerleri aşağıda verilen eşitlikler kullanılarak hesaplanmıştır.

Klorofil a (Kl a) = 11,85 * 664E - 1,54 * 647E - 0,08 * 630E

Klorofil a (µg l-1)= C.v / V

C: 1. eşitlikte hesaplanan klorofil a değeri,

E: Her bir dalga boyunda okunan absorbans değeri,

v: Kullanılan aseton miktarı (ml),

V: Đlk hesaplanmış ve düzeltilmiş klorofil miktarı

Page 23: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

15

4. BULGULAR

4.1. Fiziko-kimyasal Parametreler

Çalışma yapılan alanda her bir mevsim ve istasyon için sıcaklık, tuzluluk,

besleyici element ölçümleri yapılmış ve elde edilen sonuçlar devam eden bölümlerde

verilmiştir. Araştırmada yüzey suyu sıcaklık ve tuzluluğun mevsimlere ve istasyonlara

göre değişimleri Şekil 4.1 ve Şekil 4.2’de, besleyici elementlerin değişimleri ise Şekil

4.4 ve Şekil 4.8’ de verilmiştir.

4.1.1. Sıcaklık

Çalışma boyunca ölçülen yüzey suyu sıcaklık değerleri Şekil 4.1’de

verilmiştir. Su kolonundaki sıcaklık değerleri ise Şekil 4.2’de verilmiştir. Bütün

istasyonlar göz önünde tutulduğunda, en düşük sıcaklık değeri Mart 2005’te 17°C

olarak, en yüksek sıcaklık değeri ise Haziran 2005’te 27.6ºC olarak bulunmuştur.

Çalışmanın başlatıldığı Kasım 2004’te deniz suyu sıcaklığı 18.6-25.4°C arasında

ölçülmüş, Ocak 2005 örneklemesinde ise deniz suyu sıcaklık değerleri azalarak

18.5°C-18.0°C değerleri arasında değişim göstermiştir. Mart 2005’te deniz suyu

sıcaklıkları yıl içindeki en düşük değerlere inmiş ve 16.6°C ile 19.1°C arasında

ölçülmüştür. Haziran 2005’te ise deniz suyu sıcaklıkları yüzey suyunda artış göstermiş

ancak su kolonunda düşük değerler ölçülmüştür (Şekil 4.2). Bu dönemde sıcaklık

değerleri 16.6-27.6°C arasında ölçülmüştür. Sıcaklığın su kolonundaki değişimi su

karışımının oldukça etkin görüldüğü Ocak ve Mart 2005’te yüzeyden 70m’ye kadar

homojen bir dağılım göstermiştir. Kasım 2004 ve Haziran 2005 dönemlerinde ise su

sıcaklığı yüzeyde 25°C civarında iken, su kolonunda derinliğe doğru giderek azalan

bir dağılım göstermiştir. Bu dönemlerde 70 m’de su sıcaklığı 17-18°C düzeylerine

inmiştir (Şekil 4.2).

Sıcaklık değerleri yönünden mevsimler arasındaki farklılık istatistiksel olarak

önemli bulunmuştur (p<0.01). Buna karşın istasyonlar arasındaki fark önemsiz

bulunmuştur.

Page 24: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

16

Şekil 4.1. Yüzey Suyu Sıcaklık ve Tuzluluk Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

4.1.2. Tuzluluk

Yüzey suyu ve su kolonunda tuzluğun mevsim ve istasyonlara göre değişimi

Şekil 4.1 ve Şekil 4.2’de verilmiştir. Tüm örnekleme dönemleri göz önünde

alındığında en düşük tuzluluk değeri ‰36.9 ile Haziran 2005’te; en yüksek tuzluluk

değeri ise ‰39.8 ile Ocak 2005’te ölçülmüştür (Şekil 4.1). Kasım 2004’te tuzluluk

değeri ‰38.4-39.6 değerleri arasında değişim gösterirken, Ocak 2005’te bu değerler

‰ 39.6-39.9 arasında değişim göstermiştir. Mart 2005’te tuzluluk değerleri ‰38.40-

39.9 arasında değişim göstermiştir. Haziran 2005’te tuzluluk yıl içindeki en düşük

düzeye inmiş ve ‰ 36.9 ile 38.7 arasında ölçülmüştür. Tuzluluk değerleri su

Page 25: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

17

kolonunda homojen bir dağılım göstermiş, yüzey suyu tuzluluğu ile farklı

derinliklerdeki tuzluluk değerleri arasında önemli farklılıklar gözlenmemiştir.

Tuzluluk değerleri yönünden mevsimler arasındaki farklılık istatistiksel olarak

önemli iken (p<0.01), buna karşın istasyonlar arasındaki fark önemsiz bulunmuştur.

Şekil 4.2. Sıcaklık ve Tuzluluğun Su Kolonunda Mevsim ve istasyonlara Göre

Dikey Değişimi.

4.1.3. pH

Çalışmada, en düşük ve en yüksek pH değerleri 8.00 ile 8.34 arasında değişim

göstermiştir (Şekil 4.3). Kasım 2004’te pH değerleri 8.01 ile 8.18 arasında

ölçülmüştür. Ocak 2005’te ise pH düzeylerinde hafif bir artış gözlenmiş ve en düşük

ve en yüksek değerler 8.22 ile 8.29 arasında değişmiştir. Mart 2005’te en düşük pH

düzeyi 8.18 olarak ölçülürken; en yüksek değer, aynı zamanda yıl içindeki en yüksek

değer olan 8.34 düzeyinde bulunmuştur. Haziran 2005’te ölçülen en düşük değer yıl

içindeki en düşük değer olup, pH 8.00 olarak ölçülmüştür. Bu dönemdeki en yüksek

değer ise 8.25 olarak ölçülmüştür.

Page 26: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

18

Şekil 4.3. Yüzey Suyu pH’ının Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

4.1.4. Seki Disk

Çalışma boyunca ölçülen seki disk değerleri Çizelge 4.1.’de verilmiştir. Yıl

içindeki en düşük seki disk derinliği 5.4 m olarak Kasım 2004’te 1. istasyonda

ölçülürken, en yüksek derinlik 19.7 m olarak Ocak 2005’te 7. istasyonda ölçülmüştür.

Kasım 2004’de en düşük ve en yüksek değerler 5.4-19.1m olarak belirlenirken Mart

2005’te 6.2-13.8 m aralıklarında ölçülmüştür. Ocak 2005’te seki disk derinliği yıl

içindeki en yüksek değere ulaşmış ve 9-19.7 m aralıklarında bulunmuştur. Haziran

2005’te kıyıya yakın istasyonlarda seki disk derinliği azalırken, derin istasyonlarda

ölçülen değerler Mart 2005’te ölçülen değerlere benzer bulunmuştur.

Çizelge 4.1. Seki disk değerlerinin mevsim ve istasyonlara göre değişimi (m).

Đstasyonlar Kasım 2004 Ocak 2005 Mart 2005 Haziran 2005 1 5.4 9.5 6.2 6.0 2 5.7 9.0 6.4 6.0 3 13.5 15.0 9.3 6.0 4 12.5 17.0 11.5 14.0 5 13.5 18.0 10.5 14.0 6 19.1 16.0 9.4 18.2 7 19.1 19.7 13.8 19.2

6

7

8

9

1 2 3 4 5 6 7

Đstasyonlar

pH

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Page 27: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

19

4.1.5. Besleyici elementler

Besleyici elementlerden fosfat, nitrat+nitrit, silikat ve amonyumun örnekleme

dönemleri, istasyonlar ve su kolonundaki dikey dağılımı Şekil 4.4, Şekil 4.5, Şekil

4.6, Şekil 4.7, Şekil 4.8 ve Şekil 4.9‘da verilmiştir.

4.1.5.1. Fosfat (PO4-P)

Yüzey suyundaki ve su kolonundaki fosfatın mevsimsel değişimi Şekil 4.4 ve

Şekil 4.6’da verilmiştir. Fosfatın yıl içindeki en düşük yoğunluğu Kasım 2004’de

0,047 µM ile 1., 3. ve 7. istasyonlarda ölçülmüştür. En yüksek fosfat değeri ise 0.76

µM ile Haziran 2005’te 3. istasyonda ölçülmüştür. Kasım ayında sudaki fosfat

yoğunluğu oldukça düşük düzeylerde olup; 0.047- 0.10 µM arasında değişim

göstermiştir. Ocak 2005’te fosfat düzeyleri 0,10-0.47 µM değerleri arasında; Mart

2005’te 0.14-0.28 µM arasında bulunmuştur. Haziran 2005’te ise fosfat, yıl içindeki

en yüksek seviyesine çıkmış ve 0.24 ile 0.76µM arasında değişim göstermiştir. Fosfat

değerleri Kasım 2004 ve Mart 2005 dönemlerinde su kolonunda homojen bir dağılım

gösterirken, Ocak 2005 ve Haziran 2005 dönemlerinde farklı derinliklerdeki fosfat

değerleri arasında önemli değişimler gözlenmiştir (Şekil 4.6).

0

0.2

0.4

0.6

0.8

1 2 3 4 5 6 7

istasyonlar

Fosf

at (∪M

)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.4.Yüzey Suyu Fosfat Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

Page 28: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

20

Fosfat değerleri mevsimler arasında istatistiksel olarak önemli farklılık

gösterirken (p<0.01); istasyonlar arasındaki fark önemsiz bulunmuştur (p>0.05).

4.1.5.2. Nitrat + Nitrit (NO3+NO2)-N

Yüzey suyundaki ve su kolonundaki nitrat+nitrit konsantrasyonlarının yıl

içindeki mevsimsel değişimi Şekil 4.5 ve Şekil 4.6’da verilmiştir. Yüzey suyundaki

nitratın yıl içindeki mevsimsel değişimi ele alındığında, en düşük değer 0.37µM ile

Kasım 2004’te 7. istasyonda; yüksek değer ise 6.9µM olarak Mart 2005’te 2.

istasyonda ölçülmüştür.

0

2

4

6

8

1 2 3 4 5 6 7istasyonlar

Nitr

at+

nitr

it ∪∑

M)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.5. Yüzey Suyu Nitrat+nitrit Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

Kasım 2004’te nitrat+nitrit konsantrasyonları 0.37-4.69µM değerleri arasında

değişim göstermiştir. Ocak 2005’te ise 0.68-3.81µM arasında bulunmuştur. Mart

2005’te, en düşük nitrat+nitrit düzeyi 5. istasyonda 0.43µM olarak bulunurken; 2.

istasyonda yıl içinde ölçülen en yüksek nitrat+nitrit değeri olan 6.39µM’a ulaşmıştır.

Haziran 2004’te en düşük değer 4. istasyonda 0.74µM olarak ölçülürken, en yüksek

değer 7. istasyonda 2.61µM olarak belirlenmiştir. Nitrat+nitrit değerlerinin su

kolonundaki dikey dağılımı incelendiğinde, Ocak 2005’te 10m de pik yaparak 4µM

düzeylerine ulaştığı görülmüştür.

Page 29: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

21

Şekil 4.6. Su Kolonunda Fosfat, Nitrat+nitrit, Silikat ve Amonyum Düzeylerinin Mevsimlere Göre Dikey Değişimi

Page 30: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

22

Haziran 2005’te ise yüzeyde 3µM’a yakın bir düzeyde iken, yüzeyin altındaki

tabakalarda nitrat+nitrit değerlerinin azaldığı gözlenmiştir. Diğer örnekleme

dönemlerinde ise, yüzey ve alt tabakalar arasındaki nitrat+nitrit değerleri birbirine

yakın değerler sergilemiştir.

4.1.5.3. Silikat ([Si(OH)4]Si)

Yüzey suyundaki ve su kolonundaki silikatın mevsimsel değişimi şekil 4.6 ve

Şekil 4.7’de verilmiştir. Yüzey suyundaki silikatın mevsimsel değişimi

incelendiğinde, en düşük değer 0.56µM ile Haziran ayında 4. istasyonda; en yüksek

değer ise 5.88µM olarak Mart ayında, 5. istasyonda ölçülmüştür.

0

2

4

6

8

1 2 3 4 5 6 7

istasyonlar

Silika

t ( �

M)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.7. Yüzey Suyu Silikat Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

Kasım 2004’te silikat yoğunluğu 1.29-4.59µM değerleri arasında; Ocak

2005’te 1.21-3.22µM arasında değişim göstermiştir. Mart 2005’te silikat düzeylerinde

artış gözlenmiş, değerler 1.93 ile 5.88µM arasında değişmiştir. Haziran 2005’te hafif

bir azalma ile silikat değerleri 0.56-4.27µM arasında ölçülmüştür. Örnekleme

dönemlerine göre su kolonundaki silikat değerleri incelendiğinde, silikat homojen bir

dağılım göstermemiştir. Haziran 2005’te yüzeyde yüksek olan silikat yoğunlukları

Page 31: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

23

10m’de ani bir azalma göstermiş, 70m’ye kadar 1-2µM aralıklarında dağılım

göstermiştir. Kasım 2004’te ise yüzeyde düşük olan silikat değerleri 50m’de pik

yaparak 4µM düzeylerine kadar ulaşmıştır. Mevsimler arasındaki silikat

konsantrasyonlarındaki değişim istatistiksel olarak önemli iken (p<0.01); istasyonlar

arasındaki değişim önemsiz bulunmuştur (p>0.05).

4.1.5.4. Amonyum (NH4-N)

Amonyumun yüzey suyundaki ve su kolonundaki yoğunluğunun mevsimlere

göre değişimi Şekil 4.6 ve Şekil 4.8’de verilmiştir. Amonyumun yıl içindeki değişimi

incelendiğinde, en düşük değer 0.21µM ile Ocak 2005’te 4. istasyonda ölçülmüştür.

0

1

2

3

4

1 2 3 4 5 6 7

Đstasyonlar

Am

onyu

m (�M

)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.8. Yüzey Suyu Amonyum Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

En yüksek amonyum değeri ise 2.90 µM ile Mart 2005’te 1. istasyonda

ölçülmüştür. Örnekleme dönemlerine göre incelendiğinde, Kasım 2004’te amonyum

miktarı 0.51-1.77µM, Ocak 2005’te 0.21-0.79µM aralıklarında bulunmuştur. Mart

ayında amonyum düzeyinde artış gözlenmiş ve değerler 0.50-2.90µM arasında

değişmiştir. Haziran 2005’te ise en düşük amonyum değeri 0.50µM iken, en yüksek

Page 32: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

24

değer 1.74µM olarak bulunmuştur. Amonyumun yüzey suyundaki dağılımı

incelendiğinde, kıyıya yakın olan istasyonlarda değerlerin daha yüksek olduğu, yani

kıyıdan açığa doğru amonyum değerlerinin azaldığı gözlemlenmiştir.

Su kolonunda amonyumun dikey dağılımına bakıldığında, örnekleme

dönemlerinde yüzey ve en derin nokta arasında küçük dalgalanmalar görülmüş, ancak

önemli farklılıklar gözlenmemiştir. Yüzey suyu ve 70m arasında amonyum

yoğunlukları tüm dönemlerde genellikle 0.5-1µM aralıklarında dağılım göstermiştir

(Şekil 4.6). Amonyum değerlerinin mevsimsel değişimi istatistiksel olarak önemli

iken (p<0.01); istasyonlar arasındaki değişim önemsiz bulunmuştur (p>0.05).

4.1.6. Biyokimyasal Oksijen Đhyacı (BOĐ)

Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı (BOĐ)’nin yüzey suyundaki yoğunluğunun

mevsimlere göre değişimi Şekil 4.9’da verilmiştir. Yüzey suyundaki BOĐ’nin yıl

içindeki mevsimsel değişimi ele alındığında, en düşük değer 12mg l-1 olarak Ocak

2005’te 4. istasyonda ölçülmüştür. En yüksek BOĐ değeri ise 91mg l-1 olarak Mart

2005’te 5. istasyonda bulunmuştur.

0

20

40

60

80

100

1 2 3 4 5 6 7

Đstasyonlar

BO

Đ (m

g l-1

)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.9. Yüzey Suy BOĐ Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi.

Page 33: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

25

BOĐ değerleri Kasım 2004 ve Ocak 2005 dönemlerinde 12 ile 40mg l-1

düzeylerinde bulunurken; Mart ve Haziran 2005 dönemlerinde belirgin artışlar

saptanmıştır. Mart ve Haziran 2005 dönemlerinde BOĐ değerleri 61.4 ile 91mg l-1

aralıklarında saptanmıştır. BOĐ değerleri yönünden mevsimler arasındaki farklılık

istatistiksel olarak önemli iken (p<0.01); istasyonlar arasındaki fark önemsiz

bulunmuştur (p>0.05).

4.1.7. Askıda Katı Madde (AKM)

Askıda katı maddenin örnekleme dönemlerine göre yüzey suyundaki değişimi

incelendiğinde, en düşük değer Ocak 2005’te 24mg l-1 olarak bulunmuştur (Şekil

4.10). En yüksek AKM değeri ise Mart 2005’te 4. istasyonda 54mg l-1 olarak

belirlenmiştir. AKM değerleri Kasım 2004 ve Ocak 2005 dönemlerinde daha düşük

düzeylerde bulunmuş; Kasım 2004’te 25.8-33.8mg l-1, Ocak 2005’te ise 24-32mg l-1

aralıklarında değişim göstermiştir. Mart ve Haziran 2005’te ise daha yüksek değerleri

AKM değerleri gözlenmiştir.

0

20

40

60

1 2 3 4 5 6 7

Đstasyonlar

Ask

ıda K

atı M

adde (m

g l

-1)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.10. Yüzey Suyu Askıda Katı Madde Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi

Page 34: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

26

Özellikle ilkbahar dönemi suda fitoplankton yoğunluğunun arttığı dönem

olduğundan, bu dönemde askıda katı madde değerlerinin yüksek bulunması,

fitoplankton yoğunluğunun artmasından ileri gelmiş olabilir. AKM değerleri

mevsimler arasında istatistiksel olarak önemli farklılık gösterirken (p<0.01);

istasyonlar arasındaki fark önemsiz bulunmuştur (p>0.05).

4.2. Klorofil a

Yüzey suyundaki ve su kolonundaki klorofil a yoğunluğunun mevsimlere ve

örnekleme istasyonlarına göre değişimi Şekil 4.11 ve Şekil 4.12’de verilmiştir.

0

1

2

3

4

1 2 3 4 5 6 7

istasyonlar

Klo

rofil

a (�gl-1

)

Kas.04 Oca.05 Mar.05 Haz.05

Şekil 4.11. Yüzey Suyu Klorofil a Düzeylerinin Mevsim ve Đstasyonlara Göre Değişimi.

Klorofil a değeri tüm yıl örnekleme dönemleri arasında önemli değişimler

gösterdiği gibi, istasyonlar arasında da farklılıklar gözlenmiştir. Çalışmadaki en düşük

klorofil a miktarı 0.04µg l-1 değeri ile Haziran 2005’te 4. istasyonda saptanmıştır. En

yüksek klorofil a miktarı ise 2.86µg l-1 ile Mart 2005’te 1. istasyonda belirlenmiştir.

Kasım 2004 ve Ocak 2005 dönemlerinde klorofil a değerleri örnekleme istasyonları

arasında benzer bulunurken, Mart 2005’te örnekleme istasyonları arasında belirgin

Page 35: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

27

farklılıklar gözlenmiştir (Şekil 4.11). Örnekleme dönemlerine göre incelendiğinde,

Kasım 2004’te 0.14-1.23µg l-1, Ocak 2005’te 0.32-0.69µg l-1 aralıklarında

bulunmuştur. Mart 2005’te klorofil a yıl içindeki en yüksek düzeylerine çıkmış ve

0.19 ile 2.86µg l-1 arasında saptanmıştır. Haziran 2005’te ve klorofil a yoğunluğunda

azalma olmuş ve 0.04-1.65 µg l-1 değerleri arasında değişim göstermiştir. Klorofil a

yoğunluğu bazı örnekleme dönemlerinde su kolonunda belirgin dalgalanmalar

göstermiştir (Şekil 4.12).

Şekil 4.12. Su Kolonunda Klorofil a Düzeylerinin Mevsimlere Göre Dikey Değişimi.

Kasım 2004’te yüzeyden 30m’ye kadar hafif bir artış görülürken, 40-60m

arasında klorofil a değerlerinde düşüş görülmüş, 70m’de tekrar bir artış

kaydedilmiştir. Mart 2005’te yüzeyde yüksek olan klorofil a değerleri 10m’de ani bir

azalma göstermiş, 10m den itibaren 70m’ye varan derinlikler arasında önemli bir

değişim gözlenmemiştir. Ocak 2005’te klorofil a değerleri su kolonunda homojen bir

Page 36: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

28

dağılım göstermiştir. Haziran 2005’te ise yüzeyden 50m’ye kadar klorofil a değerleri

homojen bir dağılım gösterirken, 60m’de bir pik yapmış, daha sonra 70m derinlikte

tekrar azalma gözlenmiştir. Klorofil a değerlerinin mevsimler ve istasyonlar

arasındaki değişimi istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p<0.01).

Klorofil a düzeyleri ile fizikokimyasal parametreler arasındaki ilişkiyi

belirlemek üzere yapılan korelasyon analizi sonuçları Çizelge 4.2’de verilmiştir.

Çizelge 4.2. Klorofil a ile Fizikokimyasal Parametreler Arasındaki Korelasyon Katsayıları.

Kl a Sıcaklık Tuzluluk Nitrat + nitrit

Fosfat Silikat Amony. pH AKM BOĐ

Kl a - -.269* .084 .497** .000 .641** .697** .466** .338 .361

Sıcaklık - -.281* -.038 .039 -.228* -.182 -.751** -.026 -.118

Tuzluluk - -.032 -.433* -.038 -.219 .406** -.850** -.825**

Nitrat + nitrit

- .136 .464** .362* .112 -.025 .094

Fosfat - -.197 -.114 -.136 .461* .386*

Silikat - .623** .373** .232 .326

Amonyum - .269* .424* .483**

pH - .201 .231

AKM - .881**

BOĐ -

* : p<0.05, ** : p<0.01

Page 37: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

4. BULGULAR Bilim ÜNLÜ

29

Korelasyon analizi sonucunda, klorofil a yoğunluğu ile tuzluluk arasındaki

ilişki önemsiz bulunurken; sıcaklık ile önemli düzeyde negatif ilişkili bulunmuştur (r

=-0,269*), (p<0.01). Diğer taraftan klorofil a ile pH arasında ise önemli düzeyde

pozitif ilişki bulunmuştur (r=0.466**), (p<0.01) (Çizelge 4.2.).

Klorofil a değerleri besleyici elementlerden nitrat+nitrit, amonyum ve silikat

ile önemli derecede pozitif ilişkili bulunmuş (p<0.01; nitrat+nitrit, amonyum ve silikat

ile klorofil a arasındaki korelasyon katsayıları sırasıyla r =0.497**, r =0.697** ve

r =0.641** olarak belirlenmiştir. Buna karşın, klorofil a ile fosfat arasındaki ilişki

önemsiz bulunmuştur (p>0.05). Klorofil a ile AKM ve BOĐ arasında da istatistiksel

olarak önemli olmayan pozitif ilişki bulunmuştur (Çizelge 4.2).

Page 38: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

30

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR

5.1. Tartışma

Denizel ortamlarda canlı yaşamının devamlılığı birincil üretim ile doğrudan

ilişkilidir. Klorofil taşıyan fotosentetik canlıların başlıca güneş ışığı, karbondioksit ve

suyu kullanarak yaptıkları fotosentez olayı yalnızca sucul ortamlarda değil

yeryüzünde beslenmenin temelini oluşturmaktadır. Sucul ortamlarda birincil

üretimde makrofitlerin de önemli yer tuttuğu bilinmekle birlikte, fitoplanktonun

rolünün çok daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Birincil üretim, aynı zamanda

fitoplankton biyoması ile yakından ilişkili olup, biyomasın yüksek olduğu ortamlarda

daha yüksek birincil üretim değerleri ölçülmektedir. Fitoplankton biyoması bölgeye

ve mevsimlere göre önemli değişim gösterebilmekte, hatta lokal olarak çok küçük

ölçeklerde dahi çeşitli faktörlerin etkisine bağlı olarak farklılıklar arz edebilmektedir.

Sıcaklık, tuzluluk ve besleyici elementler gibi abiyotik çevresel faktörler yanında,

fiziksel yada kimyasal kökenli çeşitli kirlilik unsurları, organizmalar arasındaki

biyolojik etkileşimler, zooplankton otlaması fitoplanktonik organizmaları, dolayısı

ile fitoplankton biyomasını etkileyen başlıca unsurlardır.

Bu çalışmada, Đskenderun Körfezi’nin doğu kıyısında Đskenderun Demir

Çelik Fabrikası açıklarında fitoplankton biyoması klorofil a değerleri yönünden

incelenmiş; aynı zamanda klorofil a artışında etkili sıcaklık, tuzluluk, besleyici

element düzeyleri de saptanmıştır. Bunların yanında, araştırma alanının konumu göz

önünde bulundurularak, kirlilikle ilgili parametrelerden biyolojik oksijen ihtiyacı ve

askıda katı madde düzeyleri de incelenmiş; klorofil a ile ilişkisi belirlenmeye

çalışılmıştır. Sözü edilen parametrelerle ilgili elde edilen sonuçlar, diğer

araştırıcıların elde ettikleri sonuçlar ile karşılaştırılarak tartışılmıştır.

Çalışmada örnekleme istasyonları kıyıdan itibaren açığa doğru bir hat

üzerinde yer almıştır. Deniz suyunda ölçülen sıcaklık değerleri mevsimler arasında

önemli değişimler gösterirken; istasyonlar arasında ve kıyıdan açığa doğru

farklılıklar gözlenmemiştir. Termal kirlenme olarak bilinen, fabrika yada diğer

birçok endüstrinin soğutma sularının denize deşarjı sonucu sıcaklık yükselmesi olayı

Page 39: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

31

lokal olarak da olsa canlı yaşamını ve biyolojik çeşitliliği olumsuz

etkileyebilmektedir. Böyle bir durumda çevresel tepkilere çok hızlı tepki verme

özelliğinde olan fitoplanktonik organizmalardan sıcağa toleranslı bazı türler ortamda

kalırken, bazı türler ortamdan kaybolmaktadır. Yapılan araştırmalarda tropikal deniz

hayvanlarının dahi 2-3°C den daha fazla sıcaklık artışlarına dayanamadıkları

saptanmıştır (Clark, 1997). Ancak, körfezin çeşitli kesimlerinde daha önceki yıllarda

yapılan çalışmalar ile karşılaştırıldığında, incelenen alanda sıcaklık değerleri

yönünden bir artış durumunun söz konusu olmadığı söylenebilir.

Alandaki tuzluluk değerleri kıyıya yakın istasyonlarda kıyısal etkenlere bağlı

olarak daha düşük değerler ölçülürken; açıktaki istasyonlarda tuzluluk değerleri

‰39.8 düzeylerinde ölçülmüştür. Denizel ortamlarda tatlı su girdisinden dolayı olan

tuzluluk değişimleri ve tuzluluğun düşmesi fitoplanktonun alansal dağılımında

bariyer oluşturabilmektedir (Boney, 1989). Bu çalışmada, kıyıya yakın istasyonlarda

tuzluluk nispeten daha düşük olmakla birlikte, istasyonlar arasında çok önemli

dalgalanmalar gözlenmemiştir. Zaten tuzluluk ile klorofil a arasındaki ilişkinin

önemsiz çıkması da, bu çalışmada tuzluluğun fitoplankton biyomasındaki

değişimlerde etkili önemli düzeyde olmadığını göstermektedir.

Besleyici elementlerden azot ve fosfor fitoplankton büyümesi ve fotosentezi

için zorunlu elementlerdir. Besleyici elementlerden fosfor doğal sularda organik ve

inorganik formlar halindedir ve denizlerde en fazla ortofosfat formunda

bulunmaktadır. Fitoplanktonun kullandığı form da fosforun ortofosfat formudur.

Fosforun bir özelliği ortamda bol bulunduğunda organizma tarafından depo edilip

daha sonra kullanılabilmesidir. Ancak, doğal sularda normal koşullarda fosfor

miktarı azot miktarından daha düşüktür. Hatta, fosfor bazı ortamlarda büyümeyi

sınırlayıcı derecede düşük yoğunluklarda bulunmaktadır. Akdeniz’de de fosforun

sınırlayıcı element olduğu belirlenmiştir (Krom ve ark., 1991). Bununla birlikte,

evsel atıklar ve çiftlik atıkları ile kirlenen kıyısal sularda fosfor oldukça yüksek

düzeylere çıkarak ötrofikasyona yol açabilmektedir. Bu çalışmada fosfor düzeyleri

0.047 ile 0.76µM arasında değişim göstermiş ve en yüksek değer kıyıya yakın

istasyonda saptanmıştır. Yılmaz ve ark. (1992), Đskenderun Körfezi’nde inorganik

fosfor düzeylerini 0.1-1.5µM aralıklarında bulmuştur. Polat (2002b) ise Đskenderun

Page 40: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

32

Körfezi’nde fosfatın 0.08-0.60µM arasında değişim gösterdiğini bildirmiştir. Bu

çalışmada saptanan fosfat değerlerinin körfez için bildirilen fosfat değerleri arasında

yer aldığı, en azından fosfat değerlerinde anormal bir artış olmadığı söylenebilir.

Besleyici elementlerden azot fitoplanktonca amonyum ve nitrat iyonları

halinde alınmaktadır. Laboratuar deneyleri fitoplanktonca doğrudan kullanımından

dolayı amonyumun azot formu olarak tercih edildiğini ortaya koymuştur (Boney,

1989). Kirlenmemiş doğal sularda amonyum yoğunlukları oldukça düşük iken, evsel

atık ve çiftlik atıklarıyla kirlenmiş sularda yüksek yoğunluklara ulaşabilmekte, bu

koşullar sucul canlıların yaşamını olumsuz etkileyebilmektedir. Türk Çevre

Mevzuatında Amonyum değerleri açısından deniz suyu ile ilgili herhangi bir kriter

verilmemekle birlikte, kıta içi su kaynakları için verilen kriterlere göre 0.2mg l-1

amonyum içeren sular 1. sınıf yani temiz, 2mg l-1’den fazla amonyum içeren sular ise

4. sınıf yani kirli su olarak değerlendirilmektedir. Bu çalışmada amonyum düzeyleri

0.21-2.90µM aralıklarında değişim göstermiş ve en yüksek değerler kıyıya yakın

istasyonlarda ölçülmüştür. Bu sonuçlar da alanda özellikle kıyı kesiminde karasal

girdilerin de etkisiyle bir amonyum artışı olduğunu göstermektedir. Ignatiades ve

ark. (1995) Ege Denizi’nde Rodos adası kıyılarında amonyum yoğunluklarının 0.04

ile 2.08µM arasında değişim gösterdiğini bildirmiştir. Bu sonuçlar kıyısal bir

bölgeden elde edildiği için bu çalışmanın sonuçlarına benzerlik göstermektedir.

Panayotidis ve ark., (1994) ise Yunanistan’ın batı kıyısında yer alan Amvrakikos

Körfezi’nde amonyum düzeylerini 0.31-0.49µM aralıklarında bulmuştur. Bu

araştırıcıların elde ettiği değerlerin küçük bir körfezde kıyısal bir bölgeden elde

edilmesine rağmen, bu çalışmanın sonuçlarından daha düşük olması dikkat çekicidir.

Bu çalışmadaki nitrat+nitrit düzeyleri 0.37 ile 6.9µM arasında bulunmuştur.

Nitrat, kirlenmemiş sularda amonyumdan daha yüksek düzeylerde bulunur.

Fitoplanktonun kullandığı azot formlarından biridir, ancak metabolizmada

kullanılmadan önce hücrede amonyuma dönüştürülmesi gerekmektedir. Nitrit ise

kirlenmemiş doğal sularda düşük düzeylerde bulunur, nitrat yada amonyuma

dönüşebilen ara bir formdur. Bu çalışmada bulunan nitrat+nitrit yoğunlukları

Đskenderun Körfezi için Yılmaz ve ark. (1992) tarafından 0.5-12µM olarak verilen

değerlerden daha düşük iken; körfezin kuzey kesimleri için Polat (2002b) tarafından

Page 41: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

33

0.31-1.63µM olarak verilen değerlerden daha yüksektir. Bu çalışmada 6.9µM olarak

kaydedilen en yüksek nitrat+nitrit değeri kıyıya yakın olan 2. istasyonda

bulunmuştur. Bu da kıyıya yakın kesimlerde gerek karasal girdiler, gerekse de

sığlıktan ileri gelen karışım nedeniyle azot ve fosforlu bileşikler yönünden bir

zenginleşme olduğunu göstermektedir.

Silikat sucul ortamlarda tüm fitoplankton için olmasa da denizlerde ve tatlı

sularda oldukça önemli bir grup olan diatomlar için zorunlu bir elementtir. Silikat

aynı zamanda silikoflagellatlar dediğimiz fitoplanktonik organizmalar tarafından da

kullanılmaktadır. Silikatın sucul ortamlarda dönüşümü oldukça yavaş bir işlem olup,

asıl kaynağını kayaçları yıkayarak denize taşınan nehir suları ve diğer küçük su

girdileridir. Silis fitoplankton tarafından ortosilisilik asit formunda kullanılmaktadır.

Bu çalışmada, silikat düzeyleri 0.56 ile 5.88µM arasında değişim göstermiştir. Bu

değerin Yılmaz ve ark.(1992) tarafından Đskenderun Körfezi için 1-11 µM olarak

verdikleri değerlerden daha düşük iken; körfezin kuzey kesimleri için Polat (2002b)

tarafından 0.5-2.7µM olarak verilen değerlerden daha yüksek olduğu görülmektedir.

Panayotidis ve ark.,(1994) ise Yunanistan’ın batısında Amvrakikos Körfezi’nde

silikat düzeylerini 28.45µM gibi çok yüksek düzeylerde bulmuşlardır. Silikat

genellikle nehir veya diğer önemli su girdilerinin olduğu yerlerde yüksek düzeylere

ulaşmaktadır. Bizim çalışmamızda silikatın çok yüksek düzeylere ulaşmaması,

örnekleme alanının çevresinde önemli bir tatlı su girdisinin bulunmamasından ileri

gelmiş olabilir.

Askıda katı madde suda asılı halde bulunan katı maddeleri ifade etmektedir.

AKM içinde sudaki canlı, cansız partiküller, kirletici unsurlar yer alabilir. AKM

değerlerinin yüksek olması suyun kalitesini olumsuz etkileyen, kullanımını

sınırlandıran, canlı yaşamı için olumsuz koşullar doğuran bir durumdur. Bu nedenle

sularda AKM değerlerinin yüksek olması da kirlilik göstergesi olarak kabul

edilebilir. Türk Çevre Mevzuatınca (1999) deniz suyunun genel kalite kriterleri

içinde AKM değeri 30mg l-1 olarak verilmiştir. Bu çalışmada AKM değerleri 24mg l-

1 ile 54mg l-1 düzeyleri arasında bulunmuştur. AKM değerleri sonbahar ve kış

döneminde düşük düzeylerde iken, ilkbahar ve yaz örneklemesinde belirgin düzeyde

artış göstermiştir. Đlkbahar ve yaz dönemlerindeki değerler su kalitesi açısından

Page 42: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

34

AKM için belirtilen sınır değerin üzerindedir. Özellikle ilkbaharda fitoplankton

biyomasının artışının yanı sıra, yağmur ve kar suları yoluyla karasal girdilerin

artması, bu dönemde AKM değerlerinde gerek canlı ve gerekse cansız partiküllerden

ileri gelen bir yükselmeye yol açmıştır.

Biyokimyasal Oksijen Đhtiyacı (BOĐ) kısaca organik materyalin biyokimyasal

olarak parçalanması için gerekli oksijen miktarı olarak bilinmektedir (Clark, 1997).

Su kalitesi açısından BOĐ düzeyleri organik madde yükünden oksijen değerlerinin

etkilenip etkilenmediğinin görülmesi açısından önemlidir (Egemen ve Sunlu, 1996).

Bu analizin uygulanmasında örnekteki oksijen miktarı belirli bir zaman aralığında

bakteriyel parçalanma öncesi ve sonrası ölçülmektedir. BOĐ değerlerinin yüksek

olması suda organik kirliliğin olduğunu göstermektedir. Bu çalışmada BOĐ değerleri

12 ile 91 mg l-1 arasında değişim göstermiştir. Türk Çevre Mevzuatı tarafından

(1999) bildirilen su kalite kriterlerine göre BOĐ değeri 25mg l-1 olan kıta içi su

kaynakları kalite yönünden 1. sınıfta yer alırken, BOĐ değerleri 70mg l-1 ‘in

üzerindeki sular 4. sınıfta yani organik maddece kirli olarak sınıflandırılmaktadır.

Bu çalışmada en yüksek BOĐ değeri olan 91mg l-1 değeri Mart ayında saptanmıştır.

Bu dönem aynı zamanda klorofil a değerinin de en yüksek olduğu dönem

olduğundan, fitoplankton biyomas artışından dolayı organik madde miktarının arttığı

ve bunun da BOĐ değerinin artışını etkilediği söylenebilir.

Klorofil a tüm fotosentetik alglerde bulunduğundan fitoplankton biyomasının

da bir göstergesi olarak kullanılmaktadır. Çünkü fitoplankton yoğunluğundaki artış

yada azalma klorofil a miktarından da tayin edilebilmektedir. Tüm fotosentetik

alglerde bulunmasının yanında analizinin kolay olması ve tüm dünyada kabul gören

bir yöntem olması nedeniyle, klorofil a analizi uzun yıllardan beri fitoplankton

biyomasının tahmininde kullanılmaktadır. Fitoplanktonu etkileyen çevresel koşullar

klorofil a miktarlarını da etkilemektedir. Dolayısıyla besleyici element artışı yada

azlığı ile diğer bir çok faktörün etkisi klorofil a miktarlarında artma yada azalma

şeklinde gözlenebilmektedir. Bu çalışmada klorofil a değerleri 0.04 ile 2.86µg l-1

arasında dağılım göstermiştir. Bu çalışmada klorofil a’nın mevsimsel dağılımına

bakıldığında, en düşük değer yaz döneminde bulunurken; en yüksek klorofil a değeri

ilkbaharda saptanmıştır. Akdeniz gibi ılıman denizlerde fitoplankton artışı kış sonu

Page 43: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

35

ve ilkbahar başında olmaktadır (Delgado, 1990). Bu çalışmada da benzer olarak

fitoplankton yoğunluğunun en yüksek düzeye ilkbaharda ulaştığı saptanmıştır. Yaz

döneminde besleyici elementlerin azalması, ışık ve sıcaklığın sınırlayıcı etkileri ile

fitoplankton yoğunluğu azaldığından, klorofil a değerleri de düşük bulunmuştur.

Klorofil a’nın istasyonlara göre düzeylerine bakıldığında, en yüksek değerlerin

kıyıya yakın istasyonlarda bulunduğu gözlenmiştir. Kıyıya yakın noktalarda besin

girdisinin ve karışımın etkisiyle besin zenginleşmesi söz konusu olmakta; bu da

fitoplankton artışını teşvik etmektedir. Fitoplanktonik organizmaların üreme hızları

çok yüksek ve yenilenme süreleri çok kısa olduğundan, ani bir besin yükselmesinde

diğer koşullarda uygun ise kısa sürede çok yüksek yoğunluklara ulaşabilmektedir. Bu

durumda klorofil a biyoması da artış göstermektedir.

Araştırma alanında ve Akdeniz’in çeşitli kesimlerinde bu konu ile ilgili

yapılan çalışmalar incelendiğinde, Polat ve Piner (2002) tarafından Đskenderun

Körfezinde bulunan 0.05-2.7µgl-1 aralıklarındaki klorofil a değerlerinin bu çalışmada

bulunan değerlere oldukça benzer olduğu görülmektedir. Jasprica va Caric (1997)

Adriatik Denizinde klorofil a değerlerini 0.21 ile 6.73µgl-1 aralıklarında

bulmuşlardır. Panayotidis ve ark.(1994) ise,Yunanistan’daki Amvrakikos Körfezinde

en düşük klorofil a değerini 0.11µgl-1, en yüksek değeri ise 44.8µgl-1 düzeylerinde

bulmuştur. Bu sonuçlara bakıldığında, klorofil a değerlerinin nispeten kirlenmiş

ötrof alanlarda çok yüksek düzeylere ulaşırken; daha az kirli ortamlarda daha düşük

düzeylerde olduğu görülmektedir. Bu çalışmada saptanan klorofil a değerleri kıyısal

bir bölgeyi de temsil etmesine rağmen çok yüksek düzeylere ulaşmamıştır. Bu

değerlere göre alanın en azından incelenen süre zarfında ötrof özellik göstermediği

söylenebilir. Ancak, bu durum ile ilgili daha kapsamlı sonuçlar alabilmek için en

azından aylık örneklemelerin yapılabilmesi, değişimlerin gözden kaçırılmadan

saptanabilmesi açısından oldukça önemlidir.

Page 44: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

36

5.2. Sonuç

Çalışma konusunu oluşturan Đskenderun Körfezi fitoplankton biyomasının

klorofil a değerleri yönünden incelenmesi doğrultusunda, Kasım 2004 Haziran 2005

tarihleri arasında yapılan örnekleme çalışmaları sonucu elde edilen bulgulara göre

varılan sonuçlar aşağıda verilmiştir.

Çalışmadaki en düşük klorofil a miktarı 0.04µg l-1 değeri ile Haziran 2005’te

en yüksek klorofil a miktarı ise 2.86µg l-1 ile Mart 2005’te saptanmıştır. Bu sonuç

ılıman denizlerde fitoplankton biyomasının ilkbaharda artması şeklinde bilinen genel

bilgiye uyum göstermektedir. Đlkbaharda fitoplankton biyoması ışık, sıcaklık ve

besleyici elementlerin optimum koşullara gelmesi ile artmakta, bu koşullarda

ortamdaki besinler tüketildiğinden yaz koşullarında besleyici elementler minimum

düzeye inmektedir. Bu çalışmada fitoplankton biyomasının yazın en düşük düzeye

inmesi, sıcaklık ve ışığın sınırlayıcı düzeye ulaşmasının yanı sıra besleyici element

düzeylerinin azalmasının sınırlayıcı etkisinden de ileri gelmiş olabilir. Besleyici

element düzeyleri de bu sonucu destekler şekilde bulunmuş; fosfat dışındaki

elementler yaz döneminde en düşük düzeylere inmiştir. Yani, alanda fosfat yeterli

düzeyde bulunsa da, diğer elementlerin sınırlayıcı etkisinin söz konusu olduğu

söylenebilir. Kıyıya yakın istasyonlarda besleyici elementler tahmin edileceği gibi

yüksek bulunmuştur. Ancak çalışma alanı fabrika, sosyal tesisler ve lojmanları içeren

Demir Çelik Kompleksi kıyısında yer aldığından besleyici element düzeylerinde

karasal girdilerin de önemli paya sahip olduğu söylenebilir. Kıyıda besleyici

elementlerdeki yükseklik, klorofil a değerlerini de etkilemiş; klorofil a değerleri de

kıyı istasyonlarında belirgin düzeyde yüksek bulunmuştur. Alandaki yukarıda sözü

edilen etmenlerden dolayı incelenen kirlilik parametrelerinden BOĐ ve AKM

düzeylerinin bazı dönemlerde sınır değerlerinin üzerinde bulunduğu belirlenmiştir.

Körfezde denizle olan bağlantının geniş olması nedeniyle su değişiminin iyi olması

ve lokal rüzgarlar nedeniyle etkin su karışımı kirlilik düzeylerinin yoğunlaşmasını

önlemekte, ötrofik bir durumun ortaya çıkışına engel olmaktadır. Ancak, araştırma

alanımız gibi karasal girdilerin yoğun ve gemi trafiğinin fazla olduğu alanlarda

lokal de olsa kirlilik düzeylerinde yükselmeler görülebilmektedir. Bununla birlikte,

Page 45: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

5. TARTIŞMA VE SONUÇLAR Bilim ÜNLÜ

37

her ne kadar BOĐ ve AKM düzeylerindeki bazı dönemlerdeki yüksek değerlere

rağmen, klorofil a ve besleyici elementlerin genelde Akdeniz kıyısal alanları için

normal düzeylerde olduğu, ötrofik koşulların en azından incelenen zaman aralığı için

söz konusu olmadığı sonucuna varılabilir.

Page 46: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

38

KAYNAKLAR

AGUSTI, S., DUARTE, C., M., 1999. Phytoplankton Chlorophyll a distribution and

water Column Stabilitiy in the Central Atlantic Ocean. Centro de Estudios

Avan Zodos de Blanes, CSIC, Camide Santa Barbara S/n, 17300, Blanes,

Spain, 193-203.

APHA., 1981. Standart Methods for the Examination of Water and Wastewater.

Fifteenth Edition, American Public Health Association, 1134 p.

AZOV, Y., 1986. Seasonal Pattern of Phytoplankton Productivity and Abudance in

Nearshore Oligotrophic Waters of the levant Basin (Mediterranean),

J.Plank Res., 8(1): 41-53.

AVŞAR, D., 1996. Yeni bir Skifomedüz (Rhopilema nomadica)un Dağılımı ile Đlgili

Olarak Doğu Akdenizin Fiziko-Kimyasal Özellikleri Tr. J. Zoology 23(2):

605-616.

BERMAN, T., AZOV, Y., SCHNELLER, A., WALLINE, P., TOWNSEND, D.W.,

1986. Extent, tansparency and phytoplankton distribution of the neritic

waters overlying the Israeli coastal shelf. Oceanologica Acta, 9(4):439-447.

BONEY, A.D.,1989. Phytoplankton. Erward Arnold, Chapman and Hall Inc., New

York, 118 p.

CĐRĐK, S., GÖKPINAR, Ş., 1993. “Plankton Bilgisi ve Kültürü Ege Üniversitesi Su

Ürünleri Fak. Ege Üniversitesi Basımevi Bornova, Đzmir 274 s.

CLARK, R.B., 1997. Marine Pollution. Oxford Univ. Press, U.K., 161 p.

DELGADO, M., 1990. Phytoplankton distribution along the Spanish coast of the

Alboran Sea. Sci. Mar. 54: 169-178.

DEMĐRSOY, A., TÜRKAN, Đ., 2000. Genel Biyoloji, 5. Baskı, Palme Yayıncılık

Ankara, 1168 s.

EKER, E., KIDEYŞ, A.E., 2000. Weekly Variations in Phytoplankton Structure of

Atlarbour in Mersin Bay (Northeastein Mediterranean), Turk. J. Botany.,

24: 13-24

Page 47: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

39

EGEMEN, Ö., SUNLU, U., 1996. Su kalitesi. Ege Üniv. Su Ürünleri Fak. Yayın

No:14. Ege Üniv. Basımevi Bornova/Đzmir. 148 s.

HERUT, B., ALMOGI-LABIN, A., JANNINK, N., GERTMAN, I., 2000. The

Seasonal Dynamics of Nutrient and Chylorophyll a Concentrations on the

SE Mediterrenean Shelf-Slape. Đsreal Oceanographic-Limnological

Research, National Institute of Oceanography, Haifa, Đsrael, 771-782.

IGNATIADES, L., GEORGOPOULOS, D., KARYDIS, M., 1995. Description of the

phytoplanktonic community of the oligotrophic waters of the SE Aegean

Sea (Mediterranean). P.S.Z.N.I.: Mar. Ecol. 16(1): 13-26.

IGNATIADES, L., 1998. The productive and optical status of the oligotrophic waters

of the Southern Aegean Sea (Cretan Sea), Eastern Mediterranean.

J.Plankton Res., 20(5): 985-995.

ILGAR, R., 2002. Çanakkale Boğazı Deniz Ekosisteminin Bulanıklılık Durumunun

Uzaktan Algılama Yöntemiyle Değerlendirilmesi. 2. Coğrafi Sistemleri

Bilişim Günleri Fatih Üniv., 30-31 Ekim 2002, 1-7 s.

JASPRICA, N.,CARIC, M.,1997. A comparison of phytoplankton biomass

estimators and their environmental correlates in the Mali Ston Bay

(Southern Adriatic). P.S.Z.N.I.: Mar. Ecol.,18(1):35-50.

JEFFREY,S.W., MANTOURA, F.C., 1997. Development of pigment methods for

oceanography: SCOR-supported working groups and objectives. In:

phytoplankton pigments in oceanography: guidelines to modern methods,

(eds. Jeffrey, S.W., Mantoura, R.F.C., Wright, S.W.), 19-36.

KAYAALP, T., POLAT, S., 2001. Tüm gözlemli ve eksik gözlemli regresyon

modelinde Klorofil-a miktarının tahmini. E.Ü. Su Ürünleri Dergisi,18(3-4):

529-535.

KENNISH, M., J., 2001. Practical Hand book of marine Sciences, Third Edition,

CRC Pres, New York, 876 p.

KIDEYŞ, A., E., ÜNSAL, M., BĐNGEL, F. 1989. Seasonal Changes in Net

Phytoplankton off Erdemli, Northeastern Mediterrenean. Tr. J. Botany,

45-54.

Page 48: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

40

KROM, M.D., KRESS, N., BRENNER, S. AND GORDON, L.I. 1991. Phosphorus

limitation of rimary productivity in the eastern Mediterranean Sea.

Limnol.Oceanogr. 36: 424-432.

KOCATAŞ, A., 1992. Ekoloji ve Çevre Biyolojisi Ege Üniversitesi Fen Fak.Biyoloji

Bölümü, Ege Üniversitesi Matbaası Bornova/Đzmir 323 s.

KOÇUM, E., 2005. Çanakkale Boğazında Klorofil a ve Çözünmüş Mineral Besin

Elementi Miktarlarının Analizi. Çev-Kor, Ekoloji 14 (57): 1-6.

KONSTANTINOS, A.K., GARAMETSI, V., NICOLAIDOU, A., 2002. Size

fractionated phytoplankton chlorophyll in an Eastern Mediterranean coastal

system (Maliakos Gulf, Greece). Helgol. Mar. Res.56:125-133.

KONSTANTINOS, A.K., NICOLAIDOU, A., REIZOPOULOU, S. 2001. Temporal

variations of nutrients, chlorophyll a and particulate matter in three coastal

lagoons of Amvrakikos Gulf (Ionian Sea, Greece). P.S.Z.N.:Mar.Ecol.,

22(3):201-213.

KORAY. T., 1995. Phytoplankton Species Succession, diversty and nutrients in

Neritic Waters of the Aegean Sea (Bay of Đzmir). Turkish Journal of Botany

(Türk Botanik Dergisi), Vol:19, No: 5, 531-544.

NINCEVIC, Z., MARASOVIC, I., KUSPILIC, G., 2002. Deep Chlorophyll

maximum at one station in the middle Adriatic Sea.J. Mar. Biol. Ass. U.K.

82: 9-19.

PARSONS, T.R., MAITA, Y., LALLI, C.M., 1984. A Manual of Chemical and

Biological Methods for Seawater Analysis, Pergamon Press, Oxford,173 p.

PANAYOTIDIS, P., PANCUCCI, M.A., BALOPOULOS, E., GOTSIS-SCRETAS,

O., 1994. Plankton distribution patterns in a Mediterranean Dilution basin:

Amvrakikos Gulf (Ionian Sea, Greece). P.S.Z.N.I.: Mar. Ecol., 15(2): 93-

104.

PĐNER, M.P., 2001. Babadıllimanı Koyu (Silifke-Đçel) Fitoplanktonunda Mevsimsel

Degişimlerin Đncelenmesi. Ç.Ü.Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi,

Adana, 71 s.

Page 49: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

41

POLAT, S., 2002a. Kuzeydoğu Akdeniz Kıyıları (Karataş-Adana) Fitoplanktonu

Biyomas Tahmininde Hücre Hacimlerinin Kullanımı ve Mevsimsel

Değişimlerin Diğer Yöntemlerle Birlikte Değerlendirilmesi, E.Ü., Su

Ürünleri Dergisi 19(1/2); 147-155.

_______., 2002b. Nutrients, Chlorophyll a and Phytoplankton in the Đskenderun Bay

(Northeastern Mediterranean). P.S.Z.N.I.:Mar. Ecol., 23(2):115-126.

POLAT, S., IŞIK, O., 2002. Phytoplankton Disribution Diversity and Nutrients at the

Northeastern Mediterrenean Coast of Turkey (Karataş-Adana) 77-86.

POLAT, S. and M.P.PĐNER., 2002. Seasonal variations in biomass, abundance and

species diversity of phytoplankton in the Đskenderun Bay (Northeastern

Mediterranean). Pak. J. Botany 34: 101-112.

STRICKLAND, J.D.H., PARSONS, T.R. 1972. A Practical Handbook of Seawater

Analysis. Bull. Fish Res. Board. Can.,167, Ottawa, 310 p.

TÜRK ÇEVRE MEVZUATI, 1999. Türkiye Çevre Vakfı Yayını. Cilt 2, Yayın

no:134, 1204 s.

YILMAZ, A., BAŞTÜRK, Ö., SAYDAM, C., EDĐGER, D., YILMAZ, K.,

HATĐPOĞLU, E., 1992. Eutrophication in Đskenderun Bay, northeastern

Mediterranean. Sci. Total Environ. Suppl.: 705-717.

YILMAZ, A. EDĐGER, D., BAŞTÜRK,Ö., TUĞRUL, S.,1994. Phytoplankton

fluoresecence and deep chlorophyll maxima in the northeastern

Mediterranean. Oceanologica Acta, 17:69-77.

Page 50: ÇUKUROVA ÜNĐVERSĐTESĐ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ Bilim …library.cu.edu.tr/tezler/5882.pdf · ortofosfat şeklinde yararlanırlar. Birkaç fitoplankton türü organik fosforu kullanabilmektedir

42

ÖZGEÇMĐŞ

1979 yılında Adana ilinin Kozan ilçesinde doğdum. Đlk, Orta ve Lise

öğrenimimi Adana’da tamamladım. 1998 yılında Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri

Fakültesinde Lisans eğitimime başladım ve 2002 yılında Mezun oldum. Aynı yıl

Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Su Ürünleri Anabilim Dalı Temel

Bilimler Alanında Yüksek Lisans Eğitimime başladım. Halen Eğitimime devam

etmekteyim.