dağlar Özügüç - img.antoloji.com · dağlar Özügüç - şiirler - yayın tarihi: 27.08.2019...

Dağlar Özügüç- şiirler -

Yayın Tarihi:

27.08.2019

Yayınlayan:

Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerineaittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyetiyasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Budoküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veyatemsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılmasıkopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu vetaraf değildir.

https://www.antoloji.com

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

Dağlar ÖzügüçEserleri:



Adam gibi Adam

Bir bıçkın adamBilmem ki nasıl anlatsamBoy desen bir doksanNefesin kesilirMavi gözlerine baksan

Memleketten bir adamAma adam gibi bir adamZalimden korkmayanBaşı dikEn önemlisi adil bir adam

Fazla konuşmazdıFakat tam bir demir kırattıKendi çapında bilge adamdıŞevkati ise sınırsızdıDarda kalana eli uzanırdı

Kim bu adamBir gönlü güzel adamSonuçta benim atamBu gece hakkın rahmetine kavuşanAdı Kerim soyadı Adam

Daglar Özügüç

Dağlar Özügüç



Adım Çıkar

Neden hep benim adım çıkarBara giderim, bir kızla adım çıkarParkta bir güzele rastlarımAdım çıkarSanki bütün kızlar benimle çıkar

Güzel kızlar sevgilileri ile içerDelikanlıların kokuları üzerlerine sinerAdları ise benimle çıkarAkşam Hayalimden bir sarışın geçerSabah Onunla adım çıkar

Sahilden bikinili bir kız geçerBütün yürekler ayağa kalkarAma adı benimle çıkarBen herkesin beyninin arkasıyımOnlar yapamadıklarını benimle yapar

Vazgeçmediler bırakmadılar yakamızıBu gidişle bizden daha çok malzeme çıkarRüyama bile girmemiş Mahallenin güzel kızıOnlara göre benimle çıkarAnlamadım Kim nerede görmüş çapkınlığımızı

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Ağlıyorum İşte

Oldu şimdi gözün aydınEmeline ulaştınNihayet ben de ağlıyorumGöz pınarlarım söz dinlemiyor işteAkıyor yaşlar yüreğimeYüreğimden hayallerimeGözün aydın ağlıyorum işte

Gözlerimde yaş içimde sızıKalbim kırık kalmadı umutlarımAlın hepsi sizin olsun işteZaten bu hayattan tat alamadımGidiyorum ama bir yanım burukİki cihanda Allah affeder mi sizi?Hayallerim yıkıldı gidiyorum işte

Vurgun yedim ama ölmedim işteParam parça ama ayaktayımBelki yanlız yaşayabilirimAma umutsuz yaşamadımYeni ufuklara doğru gitmeliyimHayal dolmalı yelkenlerimUmarım bir hikmet olur bu son gidişte

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Akşamlar

Sabahların sahibi vardırHer seher yeni bir umut demektirHasta bile inançla bekler sabahıHayat yeşerir yeni bir umutla sabahlardaKüçücük bir ihtimal olsa daÖzlem filizlenir kah bir güzelin göz yaşlarındaKah ucu yanık hasret yüklü aşk mektuplarında

Ama akşamlar öylemiBir yetimin umutları kadar belirsiz saatlerSakinleri evlerine çekilmiş boş sokaklaro ıssız sokağın müdavimi ayyaşlarLoş ışık altında kestane sobasında ısınan garibanlarİşte akşamlar bu kadar

Akşam karanlığı çökünce yüklenirHastaya gecenin kasveti yavaştanYılgın ve hararetli saatler zor geçer,Şafağın ağartısı müjde olur yeni güneAsker yolu bekleyen geline yanık bir feryat olur hasret akşamlarıUcu kıvrılmış eski bir fotograf gözyaşı olur kalbe akar sessiz ve derindenYetimin umutlarının sonudur akşamlarEski bir yorganın altında çığlık olurSitem olur ana kucağı görmeden geçen akşamlar

Ah o akşamlarVefasız soğuk ve yalnız akşamlarGariplere,hasret çekenlereUmudu arayanlaraDağ olan akşamlarSevgiyi,nefreti büyüttüğü kadarYetimi de büyüten akşamlar

Dağlar Özügüç



Anama söz

Bu dik duruşunKaç yenilgi,kaç hüsranKaç kere satılmışlıkNe kadar gözyaşı olduğunuNereden bilebilirsin ki.

Biz aç gezdik ama dik gezdik.Sanki yedi düvel üzerimize geldiKimseye baş eğip, boyun kırmadıkDertler kan kusturdu silip geçtikHülasa bu hayattan çok çektik

Anamıza verdiğimiz sözü hiç unutmadıkBirliğimizi dirliğimiz bozmadıkAynı sofrada doyduklarımıza hep güvendikAynı kapıdan geri dönülmez diyarlara sefere çıktıkHer seferinde bir ıslık sesine ocağımıza geri döndük

Acılarımızı içimizde boğduk kimseye belli etmedikSonunda insanlardan çok şey beklememeyi öğrendikÖğrenmesine öğrendik amma çok ağır bedeller ödedikTecrübe pahalı iştir derler di de inanmazdık

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Aras

Ay Aras can ArasGırağında ırgatlar ot biçerLeçekli analar yün yıkarKayadan suya balalar atlarTaze gelinler cangılla su çekerAras memleketin derdini çekerBingöl den alır hazara taşır

Aras ne yapsın ne kadar dayansın?Korkum bir gün bu dert yükünden akmasınAnadolu’nun cümle derdi hazardaAras’ın suyu azalır derdi artar sonbahardaHazar ağlar bir yanda Kars diğer yandaYorgun,çileli Aras kalır arada

Hasılı Aras bizden çok çektiBazen sevda çekti masunlaştıhainleri gördü hırçınlaştıTürlü dertlerle uğraştıKimi zaman hiddetinden taştıKimi zaman da yıldı çoraklaştıAma her zaman kavilleştiği hazara ulaştı

Arastan can da aktı kan daBazen de hasret ile sevdaUmutları yeşertti her bahardaSevdamız bir gün buluşmaktır HazardaKavuşmayı bekler herkes gözü yollardaKars bir yanda hazar bir yanda

Arastan akan sular Kars’a ulaşınca başkalaşırDirileşir,derinleşir,gürleşirDurulaşır, güzelleşirİki kardeşi gönülden bağladığını iyi bilirOnun için Kars’da bir Kafkas’ta bir

Ay Aras can ArasAl hasretimi günlümü Hazar’a kavuşturNargin’de Esir gardaşlar dan belki birileri kalmıştırSarıkamış’ın ayazını şehitlerin kanınıDonan gardaşlarımızın kara yazısınıEvliyaların duasınıTürk milletinin saygısını ulaştır.

Nargin:Hazar denizinde ada

Dağlar Özügüç



Aşk

Ah be mühür gözlüm ay yüzlümNe kadar zorlarsan da çiçek sayamazsınTomurcuğu dalında kuruyan gülleriSevmek için tomurcuk olmak yetmiyorUğraşmak gerek bahçende bahar gerekYaprak açmak aşka doğmak gerekYoksa özlemle beklediğin vuslat hayal olurBoynunu büker bir köşede bedbaht kalırsınBirde sevildiysen eğer;Aşka doğduğun günün ilk sabahındaGüneşin bağrından doğarMevsimin her dem bahar olurYaşama dair güzellikler çevrende kurulurBırak artık bu saatten sonraDünya dönüyorsa senin için dönsünYaşa hayatını artık ne olacaksa olsun

Ama aşk gerçek değilse tutkusu olmazTutku olmayan yerde sadakat aranmazSadakatsiz yar ile de ömür dolmazMevsimine küsmüş tomurcuk gibiAşığının muradını gözünde bırakırAşk duygu dünyasının perisi gibidirOna ne verirsen küresinde onu görürsünYürek yangınını ancak yarin dudağından Süzülen bir yağmur damlası ile söndürürsün

Sen emin misin gün doğacak tekrarDeğer verdiğin güzelliğin kalacak ölene kadarNice güzellikler zamana yenildilerArkalarında bir duygu izi bile bırakamadılarGeride kalanlar yalnızca yitik sevdalarOnca göz yaşı ve yürek yakan acıklı hatıralarBunu bil ki gönül pınarları kurumuş sevgilerBir daha aynı yerde yeniden yeşermezAkan göz yaşları bile yürekleri yumuşatmaz

Yaşa be güzelim köküne kadarYaşa güzelliğini soluncaya kadarOlurda bir gün sokağımdan geçersenKapı numaramı de unutmadıysanÇekinmeden uğra banaBu sevda hala bende ise açarım kapıyıBen sana sonuna kadarÇünkü sevmek yürekli adam işidir

Dağlar Özügüç



Baba Ocağı

Bu gün baba ocağındayımEv dediğin iki oda bir aralıkBütün sülale bu evde yaşardıkMutfak merekteydiBanyoyu ise leğende yapardıkYer sofrasında yerdik, yer yatağında yatardıkAma herkesten mutlu yaşardık

Odadaki eşyalar nerdeyse bir asırlıkTaş üstüne taş koyamadıkNe yazıkBen bile elli yıllıkEn genci taş yastıkO da kırk yıllık

En kullanılanıSemaver ve üstündeki çaydanlıkKarlı gecelerde çay içer pencereden bakardıkAileyi bir araya toplayanKocalmış yuvarlak şişko sofra allahlıkAma en güzel anlarımızı onun çevresinde yaşadık

Ya yerdeki eski halıResmen zulüm yapardıkAyda bir defa dışarı atardıkSopayla döverdikYinede küsmezdi onunla barışık yaşardıksırlarımızı altında saklardık

Biz fakir değildikBütün mahalle beraberdikYemek pişince önce komşuya gönderirdikYeni bir şey aldığımızda üstünü örterdikHava atmak nedir bilmezdikBiz insanı postuna bakmadan severdik

Odanın içi genelde karanlıkYüreklerimiz ise aydınlıkHayat bizim için koca bir umutÇünkü biz geleceğe güvenirdikBiz herkese güvendik ülkemize güvendikTokadı da ondan yedik

Abimin seferden dönmesini beklerdikDönünce de sobanın üstünde kebap yapardıkBirbirimize çok bağlıydıkHer birimiz bir yerde işe başladıkAma hiç kopmadıkÇünkü baba ocağını hiç unutmadık

Dağlar Özügüç



Babam

Ben gidiyorum babama iyi bakınBakın o koca çınaraDallarının gölgesindeki geçen onca yıllaraHerkesin ulaşamadığı o koca dağlaraKendini adadı ailemizin ekmek parasına

Babama iyi bakınBilgisine, görgüsüneYüreğine, gönlüneŞefkatine, sevgisineİyi bakınBakın da farkını iyi anlayınOğluyum şu dik duran adamın

Babamı koruyun kollayınSırtını sıvazlayınKırılgandır gönlünü alınNe yaparsanız yapınİncitmeyin sakınHerkesin babası özeldir ammaHayranıyım ben şu adamın

Dağlar Özügüç



Başın Ağır Gerek

Bu dünya böyle kuzumKarışma üzerine vazife olmayanaBaşın ağırKulağın sağırDilin lal gerek

Bu yalancı dünyada dertsiz baş olmazVarı olanın parası çokturbelli ki seveni yokturVarsa bile yarmıdıryaramıdır bilemezYazık ki kişinin hali ahvaliarkasından söylenir

Tepende akbabalar da dolaşsaSen yine kendi aklına danışYara ulaşmak içinKeşke mesafeler olsaYa bir arşın ya bir karış

Dağlar özügüç

Dağlar Özügüç



Ben

Ben iyi bilirim beni

Ne kadar doğruyum ne kadar yalanım

E tabi benimde var zaaflarım

Bende herkes gibi doğruları saklarım

Gerektiğinde hak edeni iyi paylarım

Unutmadan çok da zor adamım

Her şey bir yana ben doğru adamım

Dağlar özügüç(20.6.2005)

Dağlar Özügüç



Ben Yaptım

Bu yaşa geldimBir çok şey yaptımÇok şeyler de yaşadımŞimdi düşünüyorumBazı şeyler yaptım gururlandımBazen de utandımAma hepsini ben yaptımBilerek isteyerek tahammüdenVarsa bir suçum gelin işte buradayımYaptıklarımla ben hep barışık yaşadımBaşkaları ne düşünür diye uğraşmadımBu kafayla yaşlılığım zor olacakAma vicdanen rahatımBelki çok hata yaptım ama kimseyi satmadım

Dağlar Özügüç



Berhudar

Hangimiz sevmedik ki.Neden benimki suç?herkes sevdi berhudar oldu.Ben sevdim dilim lal olduBütün yollar düz duvar oldu

Ona Yar dedik o kalktı yüreğimizi yardıAklımız her zamanki gibi yine onda kaldı.Az biraz sevseydi belkide gerisi gelecekti.Ama o korkak müptezel gibi gitmeyi seçti

Makus kaderime ortak olmadıMuhakkak ki talihimde güzel günler de vardı.Sevmekte, sevilmekte şans işiymişBunu bir kere daha anladımBu işler bizden geçmiş

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Bir Gece Vakti

Bir gece vaktiGiderken bu yerlerdenNe bir veda öpücüğüNe de gönderilen bir selamÇok gördüler bir tutam gülücüğüGidiyorum yanımda tahta çantamCebimde gazetem elimde sigaram

Bu küçük kasabanınKöhne terminalindenSürgüne gidiyorumVazgeçiyorum her şey denGeride hiçbir şey kalmasınEğer kalırsa zerre kadar sevdam.Onu da sana bırakıyorum

Bu güzel günlerin sabahına hasret bir gidişGeride kalanları terk ediştirBu sevgiye diklenişVefaya haykırıştırBu alışmaya yakarışÖzleme direniştirBu bir sevenin son sedasıKesilen faturanın yarısıdır

Dağlar Özügüç



Bir Pencere

Sanma her şey göründüğü gibiYada yaşandığı gibiHerşey hatırlandığı gibiSeni nasıl hatırlıyorsamOrada hep öyle kalacaksınHiç yaşlanmayacakHep ilk günki gibi taze kalacaksın

Dudakların hep sıcakGözlerin yine buğlanmışSaçların herzamanki gibiYüreğin ise ilk günkü gibi Samimi ve körpe kalacak

Yok olan sadece senin gidişinGiderken herşeyi yok edişinSevdalı sözlerle gülüşünO manalı bakışlarınHepsi bende hatırlarda kalacak

Bir pencere istiyorumBaşımı yaslayacağımHatıralara dalıp seni unutmak istiyorumGözlerimde yaş yüreğimde sızıBir o kadar sitem yüklü yüreğimHerşeyden vazgeçiyorumArtık son istasyona varmak istiyorum

Sevenin yoğun ilgisi sevgiyi öldürürmüşSevilenin nazı da aşık usandırırmışMarifet sevgiyi kıvamımda tutmakmışSözün özü sevda dediğin özgür olurBazen hatırlanacak güzel şeylerYaşamaktan da üstün olur

Dağlar Özügüç



Bir Şarkı

Bazen kafam bozuluyorYanıma bir kaç şarkıBir kaç şiir alıpGidesim geliyorKaybolasım geliyorHerkesi unutasım geliyorHatta seni ilk gördüğüm şehriParça parça yıkasım geliyor

Yoruldum ayakta duracak halim yokAma hayatta kalacak nedenim çokBu sonucu biz hazırladıkyapacak da birşey yokSonunda gitmeye meyledenlerArtık bağlasan durmazlarHatıralarını bir bavula sığdıranlar

Bilirim her gelen sevmezhiçbir gerçek seven de gitmezBenim için ölmeni beklemedimBiraz sevseydin bana yeterdiSadakatini sevda çiçeği yapardımHer gülüşüne bir bade açardım

Söyle sana göre çok mu saftımYoksa kendimi fazlamı kaptırdımDaha ne kadar çöpçü olacaktımSavurup attıklarını arkandan toplayacaktımKörpe hülyalarımın özünde hep güzel gözlerin vardırBilirim bu gidişlerin sonu hüsrandır

Martı dalganın şiddetine bakarakDenizeden kopup gitmezBir beyaz martı olamadınKırıp döktüklerine geri dönüp bir bakBunca dökülen gözyaşı karşılıksız kalmazBil ki bu yara kolay kolay kapanmaz

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Bir Yaban Bakış

Yaban bir bakış dokunsa tenineSiner değişik bir koku terineO an kapanırım içimeBenden başkası el gelir kendimeYakın olmasın isterim hiçbir şey sevgime

Nasıl saklasam nasıl korusam seni?Duman inceliğindeKöpüklere mi sarsam seni?Bulutlarla dolu mücevher kutusundaYumuşacık yatağında mı yaşatsam seni?

Gözlerini alsam ıssız adada mı saklasam?Dudaklarını gül bahçesine tohum mu yapsam?Gün görmemiş tenini ipeklerle mi kaplasam?Uzun siyah saçlarını sıkıca gönlüme bağlasamBilemiyorum ki sevdamı nasıl korusam?

Doğrusunu bir bulsamYoksa söksem çıkarsamYüreğini yerinden bir baksamBana ait değilse köpeklere atsamBu azaptan böylece kurtulsam

Dağlar Özügüç



Bir Yabancı

Tuzla’da bir balıkçı kulübesiGünlerden ise CumartesiÇıkıverdi bir yabancı karşımaAvucunda bir kağıt parçasıO limana yabancı her şey de ona yabancı

Belli uzak diyarların taze çiçeğiNe işi vardı buralarda? elindeki kağıt neyin nesiÜzerindeki adres kartal eğitim hastanesiO annesinin ölüm belgesiDil bilmez yol bilmez bir yabancı

Memleketinde bulunamamış hastalığın çaresiÇare bulur diye gelmiş buralaraKalmamış yardımcı olacak kimi kimsesiSavaşta parçalanmış yok olmuş bütün ailesiBiz de yabancı ülkesinde de yabancı

Kalmıştı bu fani dünyada bir tek annesiŞimdi o da yok bu hayatın ne kötü cilvesiHastanenin parasını mümkün değil ödemesiBu yüzden çalışmış bir süre ama o bir yabancıKalmış bir zalimde bir aylık yövmiyesi

Parasını vermeden etmişler kapı dışarıAlacağı para da iki bin liranın yüzde ellisiBulamaz olmuş artık bir dilim ekmek parasıBitmek üzereydi pasaportundaki vizesiİstanbul da yol bilmez iz bilmez bir yabancı

Çare gibi gözükmüş intihar düşüncesiBu sebeptenmiş kayalıklara gelmesiMahcuptu korkuyordu çaresiz girdi kulübeyeAnlaşılmıyordu konuşmasının tek kelimesiO yabancı ben ona yabancı

Haktanmış gözlerindeki sürmesiNe zaman kapasam gözlerimiGözümün önünden gitmiyor gülmesiHele birde yüzündeki gamzesiBu ne güzel yabancı sevmeye de yabancı

Arap elinin kül kedisiKaldı epey bir süre benimleAdını Nur koydum kolay olsun diye söylemesiBalıktan dönüşte bir gün sarıldı kulübenin çevresiGötürdü onu polis sorun olmuştu vizesi

Hayata tutunmaya başlamıştık ama çekemdiler biziKötülük sanki insanlara Allah vergisiYıllar sonra mutlu olmamı istemeyen birisiAldı götürdü Nur’u oldum herkese yabancı



Bulamadım ihbar eden o şerefsizi!

Dost katkıları

İşte budur, hayatın ta kendisi..Vardır insanın iyisi efendisiÇıkmasın önüne ifritin vadisiOrada bulunur, insanın adisi! _______ Arif Tatar

Dağlar Özügüç



Cengiz Abi

Her sabah tam sekizde evden çıkarAna caddeden çarşıya emin adımlarla inerEtrafa bakmaz başı yerden kalkmazdıCumbalı eve yaklaştığında karşı kaldırıma geçerEvin oynayan perdesine bakamazdıBekleyeninin orada olduğundan emin yürür giderdi

O ilerleyince kapı açılırSarı saçlı sülün gibi Güler abla dışarı çıkarHırkasının iki ucunu vücuduna hızla dolarBir müddet arkasından hüzünle bakarSonrada yılgın biçimde içeri girerGün içinde artık hiç çıkmazdı

Cengiz Abi yakışıklıydı çok seveni vardıAma kasabada hiçbir kıza bakmadıİhtilal de harp okulundan atılmıştıBir daha da siyasete asla bulaşmadıAklı yalnızca Güler ablada kalmıştı

Zamanında çok sevmişler birbiriniCengiz abi kardeşine çıtlatmış sevgisiniArkadaşımsın olmaz deyip onaylamamış evliliğiniGörüşmemiş Kalbine gömmüş sevgisiniBir daha da utancından evlerinden yana bakmamış

Sonunda sülün gibi kızı verdiler hödük bir akrabalarınaHiç bakmadılar Güler ablanın göz yaşlarınaTöreler ağır bastı yenildiler kör gururlarınaToprağa gömdüler her şeyi bir daha da konuşmadılarHerkes gizli gizli saygı duydu aşklarınaDüşündükçe hep hayıflanırım aptallıklarına

Kayak evinde bir kar balosundaKasabanın iler gelenleri hep ordasarhoşun biri Cengiz abiye saldırdıYere yatırdı bıçağı çabucak elinden aldıHiddetlenmişti, bıçağı vurmak için kaldırdıKanımızın donduğu bir anda

On yıldır Cengiz demeye hasret Güler ablaSevdasını itiraf eder gibi haykırdı sonundaC E N G İ ZHerkes susmuştu,çıt çıkmıyordu artık salondaCengiz abi kalktı ağır ağır yürüdü yine başı yerdeBir daha da onu gören olmadı kasabadaBöyle Cengiz abiler çok yaşardı eskiden Anadolu’da

Dağlar Özügüç



Çocukluğum

Anam kuzineye patates atardıDışarısı tipiydi borandı kardıOdun, kömür nerden gelir hiç bilmezdikOda sıcaktı yatacak yerde vardıGüzel güzel yaşardık

Çeçil, lavaş, tereyağı nede güzel uyardıBirde kuymağı olaydıAşığ,eneke,tombul tenekeGirerdik tozlu mereğeNe de hoş oynardık

Çıkardık dışarı botlarımız karla dolardıAyaz olur parmaklarımız donardıBiraz ısınır diye ağzımıza sokardıkNe üstte ne de başta bir şey vardıSanki daha mutlu yaşardık

Tipi eserdi savururduBütün mahalleyi sanki yoğururduPencereden sabırla çıkacak resmi beklerdikYağan da kar Galağ dağ samanlık saray olurduVel hasılı güzel günlerdi

Galağ:Tezek yığınından oluşan tepecik(16.12.2008)

Dağlar Özügüç



Dağın Başı

Bir gün ölürsem beni bir dağın başındaÇam ağacının dibine gömsünlerSerin olur diye istiyorumBenim için değil yavrularım rahat etsinlerAma dağı kendim için istiyorumDağlar’ın halinden dağlar anlar

Ben dağlarım başım bulutludur kardır.Zirvem hırçındır ona ulaşmak zordurDağlardan töreyen dağ olurDağlardan olanlar birleşirse sıradağ olurSıradağların başı daha dik olur

Mağrur olun haksıza geçit vermeyinKenetlenin bayrağı yere düşürmeyinDağlar asildir gururludurAç gezmek önemli değil dik gezinDağların kuralı budurSize vasiyetim; dağların kuralına uyun(11.7.2007)

Dağlar Özügüç



Dalgalar

Karadeniz’de yol kenarındaArabanın camından bakınca uzaklaraŞaşırırsın denizin hırçınlığınaYerinde durmaz gece boyuNeden kendini vurur kayalara

Bir şeyler var dalgayla kaya arasındaKimin kimden alacağı varKimin eli kimin yakasındaDenizin ortasında huzur varSorun bitmiyor kayalık kıyılarda

Kaya dimdik dururÇünkü ana kara var arkasındaAma dalga yılmaz dalga bedel isterHer vuruşta bir parça alırKaya ne kadar görkemli olsa da

Dalgaların gücüne bakıncaİmrenirim,ondan çok şey isterimGötürsün pişman olduğum her şeyimiGeri getirsin boşa geçen gençliğimiOndan gençliğimi hala umutla beklerim(15.5.2001)

Dağlar Özügüç



Darlanma

O yok bu yok diye boşuna darlanmaHerşeyin yoktan var edildiğini unutmaYok var oluşun başlangıç noktasıdırHerşeyin olsa ne olacak sanırsın?Başkaları ne yapmadı ki sen ne yapacaksın Hepside seningibi çok umutluydularVermedi mabutSonunda umutlarında boğuldularSen tefekkür et biraz sabretAllah herşeyi görür

Dağlar Özügüç



Doğaya saygı

Nedir bu hoyratça koparılıp alınan doğadanBir gün gelecek çiçekte böcekte hesap soracakVerdiği emaneti bir gün geri alır yüce yaradanKorumaz sahip çıkmazsan hepsi yok olacak

Bir yene bilsen hırsını ret edebilsen kent hayatınıKırabilsen ahmak düzenin kredi kartınıAnlayacaksın neden yaratıldığınıYeminler olsun bulacaksın kendini

Uzaklaş at doğaya kendiniKur evini izini olmadanDoyur karnını ye istediğinikullan insanlık hakkını geç kalmadan

Dağlar Özügüç



Doğum günün

Aç gönül pencereniGül goncasına yaz yağmurları damlasınToprağın yağmura hasreti sonlansınBir daha bak bana güneşler açsınGüller fışkırsın toprağın bağrındanMor menekşe çatlasın hasetindenMorardıkça morarsın garabetindenGül bana kainat bir günde uyansınEtkilensin herkes sevdanın azametindenUzansın kumral saçların güllere karışsınBırak artık iki yürekle iki gözBütün Hasretiyle doyasıya bakışsınSevda çekenler artık kavuşsun

Ay ışıgı dağılınca yalçın kayalaraTokat misali çarpar dalgalar sandallaraSandal sevmeseydi deniziKatlanır mıydı hiç dalgalara?Birazdan şafak söker denizin kucağındaGel şahitlik edelim çileli sandallaraYankılansın içinde biriken müthiş çığlıkKumsalın soğumuş yalnızlığındaKumlara yazalım duyduğumuz her şeyiHadi artık gelsin o beklenen ışığı sevdanınYeni gün yarsın çıksın ortaya karanlığıGün yüzüne hasret bekleyen kardelenler misaliBırak ulaşsın ışığın gün yüzüne bu günÇünkü senin doğum gününbu gün

Dağlar Özügüç



Dur

Dur dedin diye duranı değilSen durmayınca,seni tutanaHer halde seni soranı değilSormayınca da sarana sarılHatıralara hükmetmek olmazHatıralarını seninle paylaşanı sev

Sana iyi davranan da beşerdir şaşarMaskeleri mutlaka bir gün düşer…Sende şaştığında bak bakalımÇevrende kaç kişi var

Sözüne söz ile karşılık verenden kaçGönlüne gönlü ile karşılık vereni seçSenin sevmen önemli değilAsıl sen sevilmenin yolunu aç

Bize aşkı yanlış anlattılarSevmek önemli dedilerFilmlerde hep karşılıksız aşkı işledilerZengin kız fakir oğlan dedilerHer şartta sen sev istediler

Şartlandık bizde sevmeyeMakbul olanı yaptıkHep sonuna kadar sevdikHem de karşılık beklemedikAma sonunda acıyı da biz çektik

Dağlar Özügüç



Düşme Sakın

Nerde benim canlarımToyda bar oynadıklarımCamide saf tuttuklarımBir yastığa baş koyduklarımSoframı paylaştıklarımVe de yalancı dostlarım

Bir emrim için gözüme bakanlarÖnümde el pençe duranlarGölgemin arkasında yan gelip yatanlarArabamın kapısını açanlarFikrimin ardında koşanlarO her tarafı yağ kokanlar

SayamadıklarımHatırlayamadıklarımAcıdıklarımİğrendiklerimGüldüklerimGeçtiklerim

Hepsi birer birer gittilerbeni terk ettiler

hepinizin yüzü ağ olsunyüreğiniz orta yerinden vurulsunher yaptığınız iş bozulsunçiçeğiniz saksıda solsunkafanızda bit olsunçevreniz çakal dolsun

Kurt sürüsünün ardında mutlak çakal gezerÇakalın gözü avda yoktur leş severLeş yiyen için söylenecek ne var ki?Yaradan’ın verdiği bu ceza da ona yeter

Dağlar Özügüç



Düşünmek Esastır

İnanma söylenen her süslü sözeİsteyen seni boş biri sansınSen güven kendi ilmineArif olan seni anlasın

Karışma her duyduğun sözeDüşünmek esastırİlla da bir şeyler söyleyeceksenÖyle şeyler söyle ki insanlık uyansın

Değer ver yaradanın yarattığınaOnlar bu dünyada yaşam ortağınKıymet bilmek şarttırBil ki tabiat yaşadıkça yaşasın

Sebebi var her şeyinDünyaya gelişin ve de gidişinYılmadan araştırYap yakıştır varlığın bir işe yarasın

Dağlar Özügüç



Eksik

Eksiğin gediğin çok önemi yok.Bu gün yok yarın alırsın yerine koyarsın.Ama kaybetmişlik öylemi?Kaybedilen değerleri yerine koymak kolay mı ?

Hor görme eksiği noksanı olanıHalden anla.Horlanacak biri varsa;Varlık için değerlerini beş paraya satandır

Bu dünya fani kanma vara malaÖbür taraf baki kalandırDeğer fukarasına yapacak ne var kiSen asıl düşkünün elinden tut kaldır

Dağlar Özügüç



Elinde Mendil

Git hadi git ne duruyorsunGit sendeHiç birşey değişmeyecek gitsen deKalbinin orta yerinde isimsiz bir mezar taşıYanında birde selvi ağacıElinde mendilVe hatıralar kadar gözyaşı

Haydi git!Git gidebilirsenBiliyorum gidemezsinGitmek için yürek lazımAma o yürek de boş olmalıSen nasıl gideceksin?Yüreğinde benim hatıralarım

Hatıralarından vaz geçebilir misin?Seninle ne çok şeyler yaşadıkYaşadıklarımızı bir seferde silebilir misin?Gün ile gece gibiydikGünü geceden ayırabilir misin?Gözlerinden süzülen gözyaşın kadar gerçeğimBeni hayatında yok sayabilir misin?

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Gel Artık

Öyle bir havada kapıma gel kiYok demem mümkün olmasınMesela yağmurlar yağsın gök gürlesinMümkünse güzel saçların ıslansınYağmur suları gözyaşınla karışsınHiddetimin şiddeti azalsınKapının önünde hasretimiz sonlansın

Ya da kara kışta tanrı misafiri gibi gel kiKapıyı kapatmam mümkün olmasınTipi olsun dışarıda karlar savrulsun her yanaBuz parçaları olsun kiraz dudaklarındaTaç olsun karlar biriksin saçlarındaEllerin üşüsün ısıtırım ocağın başındaGururum boğulur belki göz yaşlarında

Ya da olmadı baharda gelUmarım aşkımız yeniden doğsunYüzümü gülsünOcağımız tütsünİnat ile sevgi yaşar mı yan yanaSeni senden istemek için cesaret ver banaNevruzda düğünümüz olsun

Sakın bırakma işi yaza

Dağlar Özügüç



Gel Bana

Kararan yüreğiminKarasını yükledimGecenin üstüneBir ışık olsanIşısan da gelsen

Sonbahar güneşininCılız ışıkları kadar kararsızBir yetimin umutları kadar kimsesizKaldım orta yerde sensiz, sevgisizYaşantıma bir kıvılcım katsan da gelsen

Yağmuruna hasretim yağ banaIşığına hasretim ısıtsanaToprağına hasretim karsanaTenine hasretim dokun banaİçimdeki koru alevlendirsen de gelsen

Dağlar Özügüç



Gidiyorum Hoşçakal

Uyandığında ben artık yanında olmayacağımSakın arkamdan ağlamaBeni nasıl hatırlarsın bilememGençliğimi yiyen adam mı?Gençliğini yok ettiğin adam mı?Buna sen karar ver

Gözlerime bir bak kendini göreceksinBu sevdaya ben yıllarımı verdimHiç bir şeyi geri döndüremedimÇabaladım ama sevdamı kurtaramadımBen ancak bu kadar yapabildimEminim bir gün bana hak vereceksin

Biliyorum kendini suçlaman zor olacakMuhtemelen beni suçlayacaksınSuçlarken insaftan uzaklaşmaUnutma bu oyunda sende varsınBir günah varsa yarısı da senin hakkınNe yaparsan yap ama her şeyi kökünden yıkma

Bırak ilişkimizden bir şeyler geri kalsınYolda veya bir kafe de ya da vapurdaSelamlaşma konuşma sansımız olsunHiç olmadı hatıralaraVeya silik fotoğraflaraYa da Sevdamıza saygı bizimle yaşasın

Dağlar Özügüç



Gitmek kolay zor olan unutulmak

Gitmek kolay zor olan unutulmakBen zor adamım zor olanı yaparımUnutulurum diye tasa etmemHatıralarım benimdir asla reddetmemHep doğru yapmak için yola çıktımYanlış da benimdir nasıl utanırım

Beni unutanlara bir şey söyleyememPeygamber değilim herkesi memnun edememBeşer’i memnun etmek zordur keşke edebilseydimKörü körüne hiçbir şeye itaat edemedimSevgi fukarası hiç değilimAdalet meyvesinin tadını da bilirimBu haliyle ben nasıl sevilirim?Sonuçta beni unutmak isteyene hürmet eder giderim

Geldim gidiyorumBiliyorum cahillerin dünyasındaHala bir yanım olmamışVarsın olmasın sanki umurumdaymışDerler ki tedavide işin özü doğru teşhisTorbası dolu olan kolay sorun çözermişAdildir denilene kimler rıza göstermiş

(11.11.2010)

Dağlar Özügüç



Gitmek zamanı

Sen kasabaya ilk geldiğindeherkes seni pek sevdiGören sana gülümserdiSalkım söğüt sanki dans ederRüzgar yumuşak eserdiGözlerin denizi andırırdıDudakların ise gül damlasına benzerdi

Sen gittin amma gülüşün kaldı bendeGözlerinin buğusuyla saçınınBirkaç teli kaldı yastığımdaİçtiğin son kadehte buldumGüzel dudaklarının izinitadı da saklı bende

Ne güzeldi seninle geçen o akşamDeniz kokusu sarmıştı her tarafıŞarap içip seheri beklemiştik balıkçılarlaGeceyi sehere teslim edipŞişedeki şarabı da bitirip gitmiştik

Hep hatırlamak istemişimdirSeni öptüğüm o son anıNasıl unuturum o üzgün limanıYorgun dalgalarla bile vedalaştıkHeyhat her şey için çok geçNe yazık ki şimdi artıkYalnızca özlemek zamanı

Seninle kuytularda buluşurdukHer yer sessiz ve karanlıkEllerin ellerimde güzel günleri düşlerdikHatırlayınca gözlerim yaşarırUnutamam rıhtımda el sallarkenBuruk ve hülyalı bakmanıArtık beklemeye ne hacetŞimdi gitmek zamanı

Sonra ne oldu neden yapraklar sarardıHer şey birden kızardıHiçbir şeyin tadı tuzu kalmadıKırlangıçlar bile terk etti biziHazana kurban ettik her şeyimiziŞu an artık hazan zamanı

Derlerdi de inanmazdımAma doğruymuş söylenenlerher sevdanın bir sonu vardırSevmekte bir gün yorulurBu aşk hikayesinin sonuBu artık gitmek değil



Ölmek zamanı

Dağlar Özügüç



Gitti

Herkes gider ama

Ben gitmem derdi.

Sonunda o da gitti

Kaldı sevdam ile kör İnadım yapayalnız

Bundan sonra ne mi yaparız?

Yapacak ne kaldı ki ?

Ya döner mi ? diye fal baktırırız.

Ya da dik durur zevatı kurtarırız.

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Göçmen kuşlar

Göçmen kuşlarda bırakıp gitti bizi.Sarı yapraklar yeşil çimlerin üzerini kapladı.Belki birkaç güne kadar kar da yağar.Evlerin bacalarından dumanlar tüterArtık kara kış kara yüzünü göstermeye başlar

Bundan sonra tipi esse savursa ne yazar?Odunlukta yakacak odunumuz.Merek'te birkaç çuval buğdayımız.Badval'da kartolumuz ,Ahır'da da sarı ineğimiz var.

Şükürler olsun gönlümüzde sevdamız da sımsıcakDaha bize ne olur?Allah'ın yardımıyla bu yılda bahara çıkarız.Sonrasına da Allah kerimSağlıktan başka daha ne isterim

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Gönül Gözü

Yaradan ister ki nadim olan kulumHer fırsatı değerlendirsinKarşısına çıkardığım herkestenÇiçekten böcektenYazdan kara kıştan bir şeyler öğrensin

Her şeye tepeden bakanınBenim küpüm dolu diyeninKendini aydın göreninGönül gözü nasıl dolsunBilmediğini dahi bilmeyeninKafasına ne korsun

Dağlar Özügüç



Gözler

Geriye baktığımda ne çok sevmişimÇiçeği böceğiGördüğüm güzel her şeyiAma seni sevmek başkaSadakat hasret pişmanlık karıştı gittiHatıralarım okyanus gözlerinde son bakışta bitti

Git yolun açık olsunBil ki mezarda bile sönmeyecek içimdeki korOtuz yıldan sonra bunu söylemek zorAma boş ver canın sağ olsunBenden yana hakkım helal olsun(25.10.2009)

Dağlar Özügüç



Gül

Ben bir gülü bilirim birde papatyaBirde ihtişamıyla tepede duran OrkideZerafetin ve ihtirasın gözde çiçeğiCılız ve uzun gövdeyeCimrice serpiştirilmişDolgun bir o kadar da koyuYeşil yalın yapraklarAma herşeyin ötesinde;Gövdeyi de yaprakları da kurtaranSevdaya zerafeti ve asaleti hatırlatanO zarif zarif olduğu kadar daAsil ve görkemli orkide çiçeği

Aman allahım ne kadar büyüksünBoş yavan ince eğri büğrüYetersiz yapraklı bir dalıGüzel çiçeği ile nede ihtişamlı yaparsın.Dünyayı ateş topuna çevirenYüreği katran karası çamurla dolu olanlaraLütfuna mahsar kılıp biraz beyin versenİçine de o orkideler kadar güzel fikirler koysan

Papatya ise boz kırların temiz örtüsüMasum aşkların yegane vazgeçilmezi.Aşıkların sevdalarını sınadıkları güven kapısıKoparıldıktan sonra kokan emsalsizGenç aşıkların yüreği kadar saf ve temizÖlümü bu kadar kim karşılar mihnetsizBiçare yüreklerin taze çiçeğiKır kahvelerinde başlar bilindik sevdalarKır çiçeği papatyalarla taçlanırCoşkulu kır düğünleri ile mühürlenirMutlu sevda öyküleri

Gül ise yaşamın ta kendisi.Beyaz örtülü masaların vazgeçilmeziSevdaya uzatılan gül ve üzerindeki son damlaKristal cam bardaklardan yansıyan ışıklar Sevgilinin yanağında patlayan ışık huzmesiBütün bunlar sevenin sevdasını gök kuşağı yaparGül kadehteki şaraptan aldığı rengin katresi kadarSevdiğin kadını hülyalara salan aşk mesajını önemli kılar.

Kırmızı yoğun kırmızıKanı donduracak kadar kırmızıVerilen söz yerine getirilmediğindeKaldırım taşlarına akacak kadar kan kırmızı Gül verilmeli sevgiliye gül hemde hep gül

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Gülücükler eksilmesin yeter

Gönlünün şefkati gözlerinden gitmesinBiriksin umutların hasret gölündeGüvercin gülücüğü eksilmesin gamzeli yüzünden yeterKar yağsın yağmurlar dökülsünBu sessiz şehrin tepelerineBeraber geçirdiğimiz bu gün hiç bitmesin yeterİsterse rüzgarlar essin dipsiz uçurumlardaÇığlık olup yükselsin göklereEsen rüzgar sevdanın sesini bastırmasın yeterSıra sıra taş yapılar mahfuz ve sıcakİçide yaşayan yürekler soğudu birazBenim sevdam soğumasın yeterİkinci baharımın parıldayan ışığısınŞehrin bütün ışıkları sönerse sönsünSenin ışığın sönmesin yeterSalkım söğüt dallarını salmış yere sürünüyorKardan kıştan yaprakları üşüyecekse üşüsünBenim sevdam üşümesin yeterÇiçeklere oldum olası kıyamamTüm gönül bahçelerinin çiçekleriHiç ama hiç solmasın yeterBir gün çekip gidersem bu diyardanTüm sevdiklerim benim için ağlar mi bilmemGüzel bir şiir dinlediklerinde hatırlasınlar yeter———————-

Dağlar Özügüç



Güz Gülleri

Küçükken söz dinlersek iyi adam oluruzBirşeylere sahip olursak önemsenirizUmuduyla biran evvel büyümek istedikGüz gülleri gibi kısa sürdü çocukluğumuzBizde büyüdük kocaman iyi adamlar oldukAma hiçbirşeyin sahibi olamadıkGül bahçesinin sınırına bile ulaşamadıkYaşamda herşey çoktan paylaşılmışO sınırlar bizden çok önce çizilmişHayat denen bu oyunda küçük roller kalmışBiz iyi vatandaşız görevimizi yaparızPerde inince de sessiz sedasızGeldiğimiz yere geri dönerizMahallenin güzel kızı Neriman da evlenmişTiryaki menekşeleri bile solmuşYaşamak için geriye daha ne kalmış?

Boşuna bu kadar anlamlandırıyorlarHiç yenen oldumu bu hayatı?Herkes birer birer yenildi ve toprak olduBuna rağmen gitmek ayrılmak zor geliyorOysa gelirken ne kadar halis’ti niyetimizyiyip içip biraz vakit geçirip gidecektikBelki biraz sevecek azda sevilecektikNerimanın bahçesinden gül derecektikNe vardı bu kadar şekil yapmayaSonu olan boş şeylere bağlanmayaSolgun menekşe kadar kısa ömürde

Boynu bükük papatyanın derdinden anlamadanPara pul dünya malı peşinde koşanOna buna cimri deyip piyasa yapanlarKarşıdakini kandırdığını sananlarKendini de sözde akıllı gören aptallarSanki geldikleri yere geri dönmeyeceklerGöçmen kuşlar bile gittikleri iklimdenHerzaman geri dönmesini bilirlerKuş beyni ile alay edenlerBir kuş kadar olamazlarBu nasıl akılsa bilemedimBu aklımla ben bu işi çözemedim?

Dağlar Özügüç



Güzeller

Bu nasıl dünya güzel olan her şey haramZulme,haksızlığa da ben kayıtsız kalamamAlın bu ömür sizin olsunAcı çekmeyi yaşam saymam

Dünyaya isteyerek gelmedimElimde olsaydı hiç gelmezdimÇirkinlikle dolu dünyadaYaşamanın bedelini neden ben öderim?

Yaradanın affına sığınırımBağışlayıcıdır iman ederimGüzel yaşamak için yapılanlaraBedel ödenmez umarım

Aklı da gönlüde o ihsan ettiGüzelliği sevmeyi öğrettiBizde peşinden koştukO zaman güzeller bizi mahvetti

Dağlar Özügüç



Güzelliğe Geldim

Bir güzelin hasretiyle yanarkenBaşka hiç bir şeyi düşünemedimNe işime yarar servet,izzet ikbalBen bu dünya ya güzelliğe geldimBilesin ki gerisi abesle iştigal

Satın al alabilirsen bozulan sağlığınıYa da sevdiğinin yüreğiniHadi emret dursun bütün savaşlarDost yapabilir misin bütün düşmanlarını Hasılı İnsanlar neyi ararlarsa onu bulurlar

Dağlar Özügüç



Hararet

Bu güzel şeyin adı sevdaBir soğuk kış akşamındaSevgilinin yanındaSıcak sobanın başındaKeteyle çörekBir tas da çorbaAma sıcak sımsıcakHem de gönülden can-ı gönüldenİstemez beyaz örtülü masalarGümüş çatal bıçakNe de seni izleyen bir sürü kınalı yapıncak

Yaz gelince bir başka olur sevdanAldın mı meyveni daldanLazım sana küçük bir çakıDeniz dolu balık, yanında rakıBir de gelirse güzel nağmeler arkadanTut güneşi denizde batmadanTut ki o anı daha fazla yaşasınlarSevdalı gözle hiç batmayacak sansınlar.

Güzelliğe kaldır kadehiniKaldır ki ışıldasın yarin beyaz teniHele birde hafiften kızardıysa yanaklarıArtınca harareti, dolaşınca dilleriBırak artık batsın günIşık namına ne varsa sönsün

Dağlar Özügüç



Hatıralar

Çam ağaçlarının altında uzanıncaEsen rüzgar çok şey hatırlatırBölük pörçük hatıraları toplayıncaKoca bir ömrü ortaya çıkartır

Çiçekten yastık mavi gökten yorganÖnünde sonsuz yeşil çayırlarYüreğindeki koca sevdanÖnemi yok Bir başına da kalsan

Sonunda dört kollu seni beklerHani Fenada yaşamadıysan iyiYıldıramaz seni kötülüklerBulduysan eğer gerçek sevgiyi,

Düşünme artık anladı mı seni ahfadınAnlasalar sanki ne olurYürüdün sen hiç arkana bakmadınSenin gibilerin seveni az olurAma kandili geç soğur(11.3.2009)

Dağlar Özügüç



Hatırla

Seni güzel hatırlamalıyımAma bu nasıl olacak?Bu iş öyle kolay mı?Bana bıraktıklarına bir bakGeriye ne kaldı güzel olan?Her şeyim sende ve sen gidiyorsun

Yağmurlar yağınca yarıklar kapanırmışBende gidişini sineme çeksemÖyle mi kalsam?Hiçbir şey yaşanmamış gibi mi yapsam?Hayır ben böyle yapamamSeni unutamam

Sen bende iz bıraktınBunu da hiç saklamadımGurur da yapmadımÇok geceler uyudum uyandımKokun kalmıştı yastıktaGiderken aceleden unutmuşYanına almamışsınOnu kokladım

Yıllardır özenle koruduğunBana yazdığın mektuplarınSevdalı sözlerle doluAma şimdi sen yoksunBir anda sevgi fukarası oldumBu da bana ders olsun

Kaç geceler kucağında ağladım?Sırlarımı seninle paylaştımHer zaman seni ben saydımOysa sen hiç benim olmamışsınBiliyor musun bu nasıl bir şey?Sırtından mermi yemek tadında bir şey

Seni nasıl hatırlamalıyımSana rüya dersemGidişine Kabus demeliyimAma sen yaşadığım gerçeksinYazık ki sıkışınca kaçanKorkak müptezelsinKabul et artık İşte sen böylesin

Yaşadık ve her şeyi öğrendikŞimdi yalnızlığı öğreniyorumBelki biraz zorlanıyorumAma bu da geçer deniz gözlümSen beni düşünmeYağmurlar yağar yarıklar kapanırUmarım bir gün bu deli gönül de akıllanır



Dağlar Özügüç



Hava Alırsın

Hayatını anlamadan yaşarsanSadece nefes alır verirsinBir bakarsın ki hayat geçmişHerkes yolunu farklı seçmişYapayalnız ortada kalmışsın

Aşka inanmıyorum demeTutamayacağın sözleri asla söylemeİçtenlikle aşka inanmalısınHiç olmazsa hayatta yiyeceğinKazıkların bir tanesi de tatlı kalsın

Sevmek güzel şey amma emek isterGülbahçesine yar gelecekBeklemek ister sabır isterYumuşak,duygulu bir yürek isterİstenenleri yapamazsanBol bol havanı alırsın

Dağlar Özügüç



Hayat

Hayat ne ise hep o olduKuralları hiç değişmediBen ise sürekli değiştimSerpildim,irileştim,geliştimSonuç olarakHayat ile bir türlü uyuşamadım

Varsın olsunGeldik gidiyoruzHayat dediğin ne kiOnu biz anlamlandırdıkSonrada oturup efkarlandık

Gök kubbede hoş bir sadan kaldı mı?Onu hiç düşünmedikServet,mal,mülk,para, güçBunlar güzel şeyler amaKendinle de götüremezsinArkada bırakmak da güçAl sana efkarın için bir problem dahaOtur şimdi birazda bunun için ağla

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Herşey Olur

Herşey olurHerşey büyürHerşey geçerHer şey unutulurGeriye sadece derin acılarBoşa geçen bir hayat kalır

Dertlerini yorgan yapsanHatıralarını onunla sarsanYaşamaya yüreğin yeterseGüneş birgün senden yana dönerBelki biraz daha yaşarsınAma hayatın eski tadını bulamazsın

Hiçbirşeyi hayatın odağına koymaKendini onunla özdeş sanmaHerkesin yolu ayrıGideceğiniz kavşağa kadar berabersinizGün gelecek yolunuz mutlaka ayrılacakÖzlediğiniz hayat yanlızca düşlerde kalacak

Dağlar Özügüç



İnsanlar Renkliler

Eski bir sandık beni hep heyecanlandırır.Gecenin kör karanlığında sanki bir iz ararımKöşede kalmış bir tozlu fotoğraf bile heveslendirirbir gülüş bir bakış ilgimi çekerBırakırım kendimi sandık başında hatıralar denizineDalgalar nereye götürürse oraya giderim

Bazen orman da açarım gözlerimiSüngü gibi sipsivri çam ağaçlarının dibindeBazen de karakışta Allahın bir deli düzündeSorgularım hatıraları suçlarım kendimiBilmiyorum neden böyle kurguladım benliğimi

Beyaz ile kara mı renklerin tekmiliYordu beni doğru ile yanlış arasında gidiş gelişYa yalandır yada doğrudur her söyleyişAnladım ki daha canlıdır aradaki renklerYapacak bir şey yok malesef insanlar çok renkliler

Dağlar Özügüç



İstanbul Bana Borçlu

Hani taşı toprağı altındıBen bir şey görmedimBu şehre çok şeyimi verdimGaribini, yolsuzunu giydirdimVergisini babalar gibi verdimSazan gibi tokatçısına kesildimAma artık yeter ben bittim

Şimdi sıra sendeYövmiyem sendenEkmeğimi alacak param olsunHer şeyimi aldınNamerde muhtaç etme deAnlım açık başım dik dursun

Elli sene düzgün yaşadımDüzenin dışına bir an bile çıkmadımKırmızı ışıkta bile geçmedimÖde artık borcunu bu benim hakkımÇünkü ben sana hep dürüst davrandım

Ya kendin verirsin ya da seni zorlarımYoksa gerekeni yaparımKahpeliklerini aleme anlatırımSahtekarları boğazda ağırlatırsınDürüstlere zırnık koklatmazsın

Kabul et artık herkes biliyor yaptıklarınıBin yıldır sürdürdüğün entrikalarınıKahpe Bizans olmaktan vazgeçKaldır kafanı İstanbul olmayı seçKoru artık şu dürüst Anadolu insanını

İstanbul sen İstanbul değilsin artıkVaroşlarında yaşamak verem ederken biziSeni rant peşinde koşanlara sattık......................... Talat Semiz

Dağlar Özügüç



İyi Olmak Kolay

İyi olmak kolayZor olan sıkı olmakDik durmakAdaleti sağlamakİnsanca yaşamak

Zor olanı yapamazsanAdil olup hak dağıtmazsanMağdura destek olmazsanVatan için ağlamazsanBoşuna iyi olmak neye yarar?Hangi yarayı sarar?

Dağlar Özügüç



İzi Kalsın

Dur ne olur seni birazcık seyredeyimGüzel yüzün hafızama kazınsınÖlümlü yitimli dünya gel bir defa seni öpeyimGidersen dudaklarının izi bende kalsınYasak aşk bu seni her an kaybedebilirim

Yıllarca seni uzaktan sevdimHasret zordur kolay olduğunu sanmaYanına yaklaşamadım,dokunamadımOysa çapkın bakışlarınla sen girdin kanımaBir öpücük için kaç gece kapında bekledim

Bir gece de olsa sana gelsemEmin ol çok mutlu olurumYatak örtünü görsemBelki ipek tenine dokunurumNe olur bende muradıma ersem

Dost Katkıları...............................................

Bırak izi kalsın dudakların...Neler olacağını kim bilebilir yarın...........Talat Semiz

Dağlar Özügüç



Kader Ormanı

Tesadüfle başladığı düşünülen herşeyinFinalini ben yapamasam bilePerdeyi mutlaka mutlu kapatacağımTrenin son kompartımanından da olsaHayatı sonunda yakalayacağım

Hayatımı hep yanımdakilere göre yaşadımGeriye de birşey kalmadı artıkkalan birşey varsa o da benim olsunOnu kendime göre yaşayacağımHiç ama hiç kimse için ağlamayacağımVefasızlıktan yoruldum artıkKalanlar da başlarının çaresine baksın

Dünyanın derdini dert edip yaşadımDik durdum hiçbirşey den geri durmadımGereksiz yere kendimi parçaladımHep niyetlere göre yargılandımGörüyorum ki kimseye de yaranamadım

Gideceğim kader ormanında sessiz bir yerlereYaşadıklarımı düşüneceğimYanlışlarımla yakınlaşacağımBüyük hayallerimden kalan kırıntılareğer yeterseonunla yeni bir başlangıç yapacağım

Dağlar Özügüç



Kaderden Kaçılmaz

Kaderde varsa yüzülmekNeye yarar üzülmekYazılan gelirmiş başaSen istediğin kadar düzgün yaşaBu sistemde çabalamak boşa

Başıma gelince bütün planlarım bozulduKurguladığım hayatım bir anda yok olduÖğrendiğim şeyleri sorgular oldumAhir ömrümde duman oldum

Beni kurgulayanlarBu sistemi böyle kuranlarYıllarca beynimi yıkayanlarNereye yok oldularSizi gidi Omurgasızlar, Bukelamunlar

Ben hakkımı istiyorumBen adalet istiyorumHani çağdaş hukuk hak dağıtırdıEvrensellik, bilimsellik ne sağladıDosyam Yargıtay da yatıya kaldıSistem ise sınıfta kaldı

Egemenlerin kanunları çare olmadıDavam mahşere kaldıHakkımı orada alırımDüzene bağlı memleketin hayırlı evladıBu yaştan sonra biçare kaldı

Dağlar Özügüç



Kal Gitme

Kızsam da sana git diyememKalbim kan ağlasa O sözü söyleyememBilirim ki gittiğinde yüreğinde seninle gidecekHele o güzel gözlerin onlarda gidecekYa kirazdan tatlı dudakların....Yok artık bu kadar hasret bana bile fazla

Kal be güzelimSensiz yaşamayı öğrenemedim halaKal ne olur gitmeYakamozlar çırpınırken ay ışığına hasretleBahar'ın pırıltıları ile kamaşmış garip gönlümHasretine dayanamaz,yazık olur sevdamaVarılacak son limana çeyrek kala

Belki bir ilkbahar sabahındaDoğanın bereketiyle çoğalan cesaretimleBütün gücümü toplamışkenBir daha denerimAma bu gün bu bana çok fazla

Sonbaharda güneşin cılız ışıkları süzülürkenCeviz ağaçlarının sararmış yaprakları ararsındanBen hala yaşıyorsam bir daha dener miyim ? bilmemBüyük ihtimalle denememBırak bu konuda zaafımın olduğunu bilsinlerDerim ki biraz eksiğim var ama rahatta bende

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Kanıma Giriyorsun

Geceleri yalnız kalınca bir başımaNeden hep aynı hayalin çıkar karşımaKompartıman penceresindenÖylece durmuş uzaklara bakıyorsunIlık rüzgar vuruyor kumral saçlarınaBana hasretle ellerini uzatıyorsunYaşlar akıyor güzel gözlerindenOysa sendin habersizce terk edip giden

Çok üzüldüm,çok ağladımSonunda anladım beklemek boşunaGömdüm seni kör karanlıklaraYoksa yakışmadı mı sevdam oralara?Neden çıkıp geliyorsun?boşuna kanıma giriyorsun

Yaşlandı yüreğimBen artık genç değilimYa kabarırsa yeniden sevdamEskisi kadar güçlü olamamZor sevdana artık dayanamam

Yazık ki yiten ömrü geri getiremeyizYalnızca hatıralarımızla yetinmeliyizBen öyle yapıyorumRüyalarımda seninle yaşıyorumKimse bilmesin ama seni hala seviyorum

Dağlar Özügüç



Kapına Gelsem

Olmaz ya birgün çalsam kapınıBir hasret demetiyleAlırmısın beni içeri ?Sıcak bir sobanın başındaBu garip sevda yolcusunaBir bardak çay ikram edermisin?

Bende sana oracıkta derdimi döksemYıllardır sır gibi sakladığım her şeyi anlatsamSonrada sevdamı insafına bıraksamHırpalanmış garip yüreğiminCandaşı olur musun?

Ya da kapının eşiğine yatsamgecenin ayazına karşıgöğsümü siper edip inlesemGözyaşlarım oracıkta buz olsaYinede kapından kovar mısın?

Yoksa yumuşacık yatağındaHicranımı ninni yapıpHülyalara mı dalarsın?Kapına gelmiş bu garibiYedi yabancı gibi savarmısın?

Seni fazla tanımıyorumSöyle bana ay yüzlümNasıl bir insansın ?Sana ne söylesem?Nasıl davransam?

Sevmeye devam mı etsem?Yoksa çekip mi gitsem?

Dağlar Özügüç



Kapris

Ah be yüreğim ne kadar gevşeksin.Yapma bunu banaOnu özlediğimi belli edeceksin.Sonunda yine bilmem kaç sıfır mağlup edeceksin

Onu bu kadar pervasız yapan sensinHaksız isteklerine bile direnemedinNazını niyazinı geçtim artıkBir bakışına yıllarımı heba ettin

Sen benden yanamısın?yetmedi de daha da mı yanasın?Yeter artık boşa uğraşmaBırak artık bu hesapta yarım kalsın

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Karanlığın Ardından

Her karanlığın ardında aydınlık var biliyorumAma nefis bu engel olamıyorumHer şeyi bu günden istiyorumÜstelik yanlış olduğunu da düşünüyorumNe yapabilirim ben insanımAma umutluyum gelişiyorumHer gün yeni bir şey öğreniyorumAlim olmaya ömür yeter mi? onu bilmiyorum

Dağlar Özügüç



Karışılmaz İşine

Harcadım ömrümü, gittim bir güzelin peşineGeçti gitti günlerim oyunla toylaYaradan güzel yaratmış karışılmaz işineCivanlığım vardı kızışmıştı kanımYalan değil bu günden cenneti yaşadımŞükürler olsun sana yüce rabbim

Yapacak ne var bu saatten sonraHatası da benim sevabı daYaradan saldı bu işi aklımaDirenmedim gittim onun yolunaYaşadıklarım kar kaldı yanıma

Gocaldım mı ben ne oldu banaHatıralarla geçer oldu zamanımÇekerim cigaramdan bir nefesGözlerimi hasretle kaparımOnu gördüğüm ilk güne dalar giderimHeyecanlanırım kabarır arzularımUyanınca da onu kaybettiğime yanarım

Dağlar Özügüç



Karşılıksız Sevdin mi?

Sen hiç birini ölesiye sevdin mi?Soğuk kış akşamında sadece onun sıcaklığını düşleyerekSoğuktan morarana kadar kar altında bekledin mi?Ya da bir köşe başında belki gelir diye duvara yaslanarakArtık dizlerini hissetmeden ayak seslerine hasret saatlerce dikeldin mi?Yoksa bir elinle valizine bir elinle de pardesüne yapışarakAğzında sigara ayakların geri çekerken sen hiç ilerlemedin mi?

Hani bir cafede yan masada sevdiğin otururSen ona hasret başka masada onu izlersinhani bazen aklından geçer uzatsam da tutsam elini dersinSonra ondan bunu istemenin zorluğundan mı ürkekliğinden mi tutamazsın.Her an kapıdan içeri gülümseyerek girecegini beklersin saatlerce,O saçlarını savurarak içeri girerSeni görmeden geçip gitmesi varya.Deli eder insanı deli.Sonrada seni umursamazOrada yokmuşsun gibi kahkahalar atarSen öfkeni yutkunurkenifrit olursun ama acını içine gömersin

Bak şu barda sarmaş dolaş eğlenenlereimrenmez mi insan ?kaç defa aklından geçer de beline elini dolayamazsınMal gibi bakarsın parkta öpüşenlere bak elin oğlu neler yapıyor Ama sen bu kafayla bir süre daha yan yana oturamayacağının inşallah farkındasınSen daha kokusunu bile gizli gizli içine çekerkenBaşkaları sevdiğinin sarı saçlarında boğuluyor.

Ya bu iş mi yaBu sevgi öldürür insanıSevmek güzel ama karşılığı muhakkak olmalıBenimki gizli sevdaKarşıksız aşk demiyorum diyemiyorumLamı cimi yok arkadaş ben aşkımdan karşılık bekliyorum

Dağlar özügüç

Dağlar Özügüç



Kaybediyorsun

Buda geçer gülümYanına mı kalacak sanıyorsunİncittiğin gururumYaptığın bunca zulümGidecek güzelliğin solacak güzel yüzünBenim ise artacak gücüm

Gör artık yıllara yeniliyorsunSana artık direnebiliyorumMerakımı yeniyorumNerede olduğunu düşünmeden durabiliyorumAnla artık gözümden düşüyorsunGönlümden siliniyorsun

Derin sevdam sana yetmediYıllar geçti benim sevdam küllendiAyrılıyor limanında demirlediğim gemiİstiyorum artık geri ver bana sevgimiBu iş artık bitti

Dağlar Özügüç



Kırmızı Ruj

O uzun saçlı kara gözlü kızın adı leylaHayrandım ona utanır yüzüne bakamazdımKonuşamaz öylece kala kalırdım yanındaAvuçlarımın içi terler dokunamazdımBana göre bu yaşadıklarım tek taraflı sevdaBir bakışına bir gülüşüne gönül verdimSaatlerce onu bekledim sokağın başındaÇoğu zaman fark etmedi geçti gitti arkadaşlarıyla

Hayali bile heyecanlandırır uyutmazdıHiç nasip olmadı o incecik beyaz elleri banaBir kere bile dokunamadım hep içimde kaldıParfümünün kokusunu alınca gizliceBütün vücudum arzu ile dolardıBir de kırmızı ruj sürdü mü dudaklarınaDişleri gülün ortasına düşmüş yağmur damlası gibi parlardıKaç kere yapışmak istemişimdir dudaklarına

Yıllar sonra bir alışveriş merkezinde rastladım onaYine çok güzel ve alımlıydı belki biraz kilo almıştıElbise bakıyordu güzel vücudunaRahatça seyrettim onu beni tanımamıştıBeğendiklerini giydi geçti aynanın karşısınaHer şey ona çok yakışmıştıAma bir şeyler noksandı.Atıldım çıktım karşısınaBeklemiyordu.Çok şaşırmıştıKırmızı ruj sürer misin dudaklarına?Diyince irkildi bakışları dikleştiTanıyınca döndük beni gömdüğü hatıralarınaYıllarca oda beni sevmiş, beklemiştiSalak şimdi mi çıkabildin karşıma?Dedi ve döndü arkasına bakamadan gitti

Dağlar Özügüç



Kızım

Sonbaharda kuruyan kozalaklarToprağı görünce fidana döndüFidanlar büyüdü serpildi orman olduBu sevgi ormanına bir ceylan dadandı

Ey güzel gözlü ceylanYaylaların yağız kızıKararan göklerin parlayan yıldızıUmutlarımın en büyüğüAşılması zor Dağların yavrusu

Bak hele yıllara nasılda geçmişCeylanım büyümüş de yıllara hükmetmişDaha dün kucağımda ikenBu gün otuzunu aşmış

Çok yaşa ve iyi yaşa kızımAma sevdiklerinle yaşaAllah sana uzun ömür versinAilenle mutlu ol kızım

İyi bir evlatsınHayırlı evlatların olsunBabanı hiç unutmayasınErkek evladın da olursaAdını Dağlar koyasın

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Körkütük sağır

Dışarısı soğuk yüreğim yorgunFikrim bulanık aklım karışıkGördüğüm tüm yüzler donukBana gelen butün sesler burukSeni yazdığım sayfalar yırtıkYa da solgun ve kırışık

Sis bulutu kapladı sığındığım tüm fotograflarıNe yazık ki yaşadıklarımın bir önemi kalmadıBize bizim inaçsızlığımız dert olduYaşanan herşey yalan olduDoğrusu artık tüm olanları unutmaktırYüreğimin sesini dinleyipNereye derse oraya çekip gitmektir

Buz gibi soğuk bir kış akşamındaKulübemin buğlu penceresindenSolgun ışıkları ağır ağır süzülenSıcak sobanın harlı ateşindeYakmalıyım aşkımızdan kalan son umutlarıBitirmeliyim senden geriye kalanlarıAhım bile sende kalmamalı

Umarım bir gün bir yerde kapın çalınırKapanmayan bu hesap mutlaka açılırAcımasızca yıkıp yok ettiğinO yılgın ve biçare hayatlarınHesabı senden tek tek sorulur

Sokaktan bir hamal geçiyor yükü ağırAğzında kesik kesik tüttürdüğü cigarasıKafasında gelecek korkusu varGelecek garibanlara hep yabancıdırHemde körkütük sağırSevda yolunda biçare kalanlarYa hep çok sevip karşılık alamayanlarYada benim gibi bir romantik sevda budalası

Dağlar Özügüç



Küsenler Gelmez

Nazlanacak kimsen olmayıncaAcılarını da paylaşamazsınİçine en derinlere atarsınAcıların seni büyütürYüreğindeki dertlerin ağırlığı yüzüne yansırGülmeyen koca bir adam olursun

Koca adam olursun da ne olurHep bir yanın eksik kalırYoğurt reklamındaki müzikle bile ağlarsınDünyanın gamı üzerinde kalırAma sen hiç sıcak bir el tutamazsınUmudun,muradın hep gözünde kalır

Hayat birgün sana da güler diye beklersinTam yakınında geçer ama sen yakalayamazsınÇünkü hayat bir sefer sana küsmüştür artıkBunu ne zaman anlayacaksın ?Küsenler geri gelmezGelsede eski tadı vermez

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Manzara

Manzaraya hakim olmak istiyorsan tepeden seyredeceksinUnutma manzarayı izledikten sonra aşağı ineceksin

Aşağı inmek yukarı tırmanmaktan kolaydırNasıl indiğini bile anlamazsın.

Aşağılar serin ve sulaktır.Yukarda rüzgar sert eser hava soğuk ve kuraktır

Yukardayken elli defa düşün bir kere yapYanlış yaparsan aşağıdan daha kabarık gelir hesap

Tedbirli olmazsan yukarlarda fazla tutunamazsın.Geç kalırsan aşağıda da kendine yer bulamazsın

Dağlar Özügüç



Mavi Gökyüzü

Bu günlerde bu kadar acı çekmeme bakmaBende gülerim benimde hülyalarım varBende yerim içerimPazar günleri sinemaya bile giderimValla ortalama biriyimKahvemi bile orta içerim

Ama ne yaparsın kaderBu aralar beni dertli ettiBir tutam umuda hasret ettiGeçer güzel gözlüm bunlarda geçerBütün bulutlar kayar giderBir sen birde bu mas mavi gökyüzü kalır

Seninle bir yerlere gitmek fikrine bile fitimSen ve ben bir orman evindePencereden yağmuru seyrediyoruzEvde sıcak poğaça kokusuEvin önünde gözlerin kadar mavi denizVe düşün ki biz beraberiz

Geçmişi at şu ateşe gitsinNe önemi varSen zaten hayatın çoğusunOlacaksa kalan ömür seninle olsunYoksada bu can bu günden yok olsun

Dağlar Özügüç



Nadan

‘’Nadan ile konuşmak zordur bileneNadan ne gelirse söyler diline’’

Her zor sözü nadan söyler sanmaTatlı sözde zehir olacağını unutma

Acı söz nadanlıktan söylendi ise korkmaTatlı söz boşa söylenmez sakın kanma

Zor olan söz değil sözdeki özdürBil ki dosttan gelen acı sözdür

Sözün özüne tadı veren niyettirİyi dost edin kötüsü sana külfettir(13.7.2005)

Dağlar Özügüç



Oğul

Ey en sevdiğim oğlumSoyumu sürdürecekYüzümü güldürecekDerdimi dinleyecekGönlü güzel tek oğlum

Allah sana uzun ömür versinÇok güzel günler göresinSaygını sevgini yitirmeyesinYaşa istediğin gibi bu hayat seninBir gün baban gelirse aklına eğerBir Fatiha’yı esirgemeyesin

Otağıma direk olKardeşlerine kol kanat olTicaretine sahip olHer zaman dürüst olBirazda babana acıArada birde babandan yana ol

Ben geldim gidiyorumİyi ya da kötü sana baba oldumHep arkanda durdumKararlı olmak benim için çok önemlisen de kararlı evlat oldun kim ne derse desinbir okulu sekiz yılda bitiremedin

Unutma dağların oğlu dağ gibi olurHer zorluğun karşısında dik dururSöz söylemekten korkmaDoğru söz biraz sert olurYiğit adam babasının yanında olur.

Biliyorum benim oğlum iyi insanMerhametli oldu her zamanHelal olsun sana hakkımBiraz da kendi kesene baksanİhtiyarlık için bir köşeye biraz para atsan

Dağlar Özügüç



Ölçüm Olmadı

Çok şey öğrendim bu hayattanAma biraz yavaş oldu sankiSakındım hep hata yapmaktanNefret ettim dönekten, korkaktanZor bulunur gözünü esirgemeyen budaktanKeşke yaşayabilsem bu hayatı yeni baştan

Hiçbir şeyde bir ölçü tutturamadımBir güzel ile sevdamı sürdüremedimRiyakardan oldum olası korkardımDönekler arasında kaldımKuklalardan kurtulup gerçek dostu bulamadımAllahtan kimseyi satmadım

Hülasa sevmemde de yememde de ölçü olmadıSevgimi,servetimi dağdaki eşkıyalar çalmadıYaşayacak zamanım da kalmadıEdindiğim tecrübelerime yanarımYa yazlıkta emekli bürokratlar gibi rakı masasında kalacakYa da tamamı toprak olacak

Dağlar Özügüç



Özür

Biliyorum ben yanlış yaptımOlanları sen hak etmedinama nasıl oldu bende bilemedimbir baktım ki olmuşher şey kopmuşotuz yıl koruduğumuğruna başımı koyduğumher şey yok olmuş

beni anlaman çok zorbeklemiyorum daama biraz kendine sormelekten şeytanı sen yarattınkeşke beni biraz anlasaydın

her şey’e rağmen sana müteşekkirimNeye üzüldüğümü merak ediyor mu sun?Melek iken her şeyiniz idimŞeytan olunca dostunuz bile olamadım

Şu kadere bir bakınHer şey başına gelebilirmiş insanınBen yaşadım anladım, sizde anlayınGüvenilmez olmak en zor yanıdır sonun(11.2.2009)

Dağlar Özügüç



Sabahlar

Sabahları çok severim.El değmemiş masum sabahları

Daha gecenin günahlarına doğmamış ;Kirlenmemiş bakir sabahları.

Fesleğenlerin kokusu sıcak ekmek kokusunakarışmamış bereketli sabahları.

Demlenmiş taze çay kokusu yayılanÜzerinde dumanı tüten o buğulu sabahları.

Anaların köşedeki sütçünün sesine daha uyanmadığıSeherin habercisi körpe sabahları.

Asım'ın meyhanesinde tükenen akşamları bitirenYeni sevda tohumlarının atıldığı o zor sabahları .

Gecenin son kumarcısının akşamdan kalan hüsranınıSayarak evine yürüdüğü taze umutlara gebe sabahları

Madencinin zorlu ekmek kavgasını başlatanKöşesine kömür karası bulaşmış kutsal sabahları

Ezan sesiyle taze başlangıçları müjdeleyenKadim dualarla nurlanan uhrevi sabahları

Severim daha katı açılmamış sabahları.

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Sabır

Bunca yıl söndürmedimİçimdeki sevda yangınınıSürekli oyaladım umutlarımıKış olduKarlara yazdım arzularımıTipi savurdu ordan orayaBahar geldiKekliğe verdim coşkularımıBir avcının hırsına kurban olduYaz oldugüneşe yükledim hararetimiEngin denizler ateşinden kuruduSonbahardaSarı yapraklarla süpürdüler hasretimiÇöpçülere sordum nerede ?Bilemediler

Yalnızca seni düşlemek kaldı banaYıllarca salkım söğüt gibiBaşım önümde seni bekledimSusuzluktan yarılmış toprakMisali dudaklarının yangınıyımBereketli yağmurları bekler gibiHaberini hasretle sabırla bekledimAma gelmedin hiç gelmedinUzak diyarlardan bir haber bile vermedinSeni ne kadar sevdiğimi bilmedinBilemedinİki şeyle yıllarca avundum durdumBiri ile Sabrettim diğeri ile Şükrettim

Dağlar Özügüç



Saçlarında yakamozlar

Ne vardı senin güzel saçlarında?Rüzgar vurunca dalaga dalga inleyen saçlarınaBahtsız aşığın feryadı gibi sızardıParlayan güneşin cüretkar ışıklarıBazanda ipeksi bir hüzün bulaşırdıGül desenli derin kıvrımlarına

Saçlarında birşey vardıAşık ediyordu insanıDalgalandıkça esintisi içime işlerdiSayfa sayfa okumak isterdimKirpiklerim ağırlaşana kadarSonrada avuçlarıma alıpDerin hülyalar içinde uyumak isterdim

Ne akşamlardı onlarSıcak yaz akşamlarındaBuram buram deniz kokardı saçlarınDokununca deniz hayal ederdimSabaha kadar saçlarının arasınaSıkışmış yakamozları ayıklardımPırıltılarla dans ederdi hatıralarımNede güzelmiş ah o geride bıraktıklarım

Sandalda denizin ortasındabir sen birde benVe yalnızca deniz kadar derin karanlıkSaatlerce sessizliği dinlerdikBaşın omzumda yüreğimizdeki umutlaGelecek güzel günleri düşlerdik

Acayip vurgunmuşum sanaDüşündükçe hep dalarım uzaklaraGelecek mutlu günleri beklerkenKader nasılda savurdu bizi farklı diyarlaraDüşünür kıskanır ve içime atarımŞimdi kim bilir kiminleve kimin kollarındaSen ve senin o muhteşem saçların

Dağlar Özügüç



Sarıkamış

Sarıkamış’taKarda kışta şubat ayındaHiç yürüdün mü hançerlinin düzündeŞehitlerin koynundaUyudun mu çamların dibinde

Tiftik papak başındaOn iki yaşındaÇamurlunun yamacındaTahta kayak ayağındaKaydın mı akşamın ayazında

Koza da mı toplamadınNacağınla odun da mı yapmadınKolordu suyu da mı içmedinYol geçmezden de mi geçmedinTırpanda mı sallamadın gençliğinde

Hele hala tandır ekmeği yapandaDömeç sıktın mı sarı yağlaGöğermiş Çeçil peynir yanındaDört beş kartol’u da bulandaŞölen kurulurdu tandır damında

Ben yaptım ve çok şanslıyımÇünkü Sarıkamış’lıyım

Askerliğini yapanlarMemur olarak çalışanlarYolu bir şekilde Sarıkamış’la çakışanlarBence onlar da şanslıÇünkü onlar da Sarıkamış’lı(23.07.2005)

Dağlar Özügüç



Sarıkamış harekatı

Kara kışta Sarıkamış’taBir emirle sürdüler bizi cepheyeÇoğumuz oyun oynayacak yaştaFırsatımız olmadı büyümeyeAma bu kimin umurunda

Ne olurdu bizde yaşasaydıkÇoluk çocuğa karışsaydıkAyaklarımıza bari potin alsaydıkOsmanlı için düşman mı yokÖlmek için vakit çok

Kar susamıştı sanki kanaAkan kanlar onu doyurmadıDamarlarımızdakini de istediOnu da yavaş yavaş aldıKıvrılınca Mehmetler siperde bir yanaYatan bir daha kalkamadı

Askerlerimiz birer birer donuyorduOrdumuz göz göre göre yok oluyorduAk saçlı analar oğulsuz kalıyorduTaze gelinlerin ise yüreği kavruluyorduAllah’ım bu ne iştir bir nesil eriyorduAma kimse görmek istemiyordu

Ölmek belki de şans olduKalanların çoğu esir olduYıllarca işkence gördüÇoğu kaçarken Hazar’da boğulduYa da Moskof’’da muhacir olduPeki saraydaki Enver’e ne oldu?

Saray öldüğümüzü sakladıKonuşulmayı bile yasakladıBiz utanılacak ne yaptıkEmirleri uyguladıkÖl dediler vatan için öldükDaha ne yapaydık

Şehit sayısında bile anlaşamadılarSanki teker teker saydılarSonuçtan ders çıkaramayan zavallılarOlan Vahşete harekat dedilerBize yazık ettilerOsmanlıyı yok ettiler

Dağlar Özügüç



Sarıkamış Laleleri

Ben bir çam ağacıyımKarlar ülkesi SarıkamıştaNe güzde yaprak dökerimNe de baş eğerim karakıştaBaşım dimdik göğe yükselirimAras kadar hırçın olurum bahardaBazen de bir gün olurumBir yudum suya hasret yazdaBazı akşamlarda salkım söğüt saçaklarımı savururumEsen rüzgarla yılgın ışıklı sonbahardaBen gururum ben vakarım ben hakimim bu topraklardaKendimi en iyi ifade ederimBağrımda yatırdığım şehitlerin mezarı başında

Es ey rüzgar kıpırdat tüm yürekleriBak nasılda güzel açmışKan ile beslenen Sarıkamış laleleriBak gör ve sakın unutmaBu tepelerde bu dağlardaGençliğine doymadan karın altındaSilahına sarılmış yatan şehitleriUnutma Mehmetlerin başucundaKardan fırlayan kardelenleri

Bu dağlar tipiydi borandı kardıKolay geçit vermezdi mevsim acımasızdıSaraydan dağlara hükmetmek istedilerBirer birer Mehmetleri şehit ettilerHer birinin ardında gözü yaşlı bir yar kaldıSırtlarına sıcak bir paltoları bile olmadıHepsinin hevesleri arzuları kursağında kaldı

Sürgündekilere bir mezarı bile çok gördülerO günlerde yaşananları hep hatırlarHatırladıkça şehitlerine ağlar bu Dağlar

Dağlar Özügüç



Seher Abla

Seher abla benzemezdi bizim yörenin kadınlarınaAçık tenli sarı saçlı ince belli üstelik gamzeliÇarşıya çıktığında gün doğardı kasaba esnafınaBazen uzun saçları açılırdı rüzgardaParlayan altının rengi kıvamındaPazen entarinin içinde bütün hatları ortadaMüthiş cilveli yürürdü yosma

Her cumartesi akşam matinesindeBelediye Sinemasında özel locasındaMutlaka olurdu seher ablaMerdivenlere atılan her adımındaKısalırdı etek boyu çorapsız beyaz bacaklarındaHayranlarının gözleri kalçalarının kıvrımlarındaO pervasız ama her şeyin bal gibi farkında

Kendine bakardı fiziğini hiç bozmadıSabunu,Kremi,rimeli Seher markaydıKadınlar ihtiyaçlarını hep öyle arardıTabii hakkında çok dedikodu da vardıRakı sofralarında fantezilerin bini bir paraydıGaza gelen evinin önünde tur atardıHepsi de avucunu yalardı

O Kötü bir şey yapmadıGüzeldi ve güzelliğinin de farkındaydıBeğenilmek onu rahatlatırdıKasabanın rüyalarının kadınıydıAhlak budalası namertlerElde edemediler diye iftira ettilerBir sarhoşun kurşununa kurban ettiler

Dağlar Özügüç



Sevda Yok

Karanlık karartmıyorsa yürekteki izleriGeçmişte yaşananları,hatıraları,sözleriDöndürmüyorsa gurbete gidenleriKapanmaz bilirim çöl yalnızlığının açtığı yaralarBak tükendi Kalmadı canda cesaretBir ben kaldım bir de yürekteki hasret

Artık hasreti de bohçala gitsinİçine bir tutam da sitem koyBir de küçük bir not ilave etDe ki o hep çok sevdi ama sevilmediŞimdi artık vazgeçti sevilmeyi bekledi

Sevda bitti artık yokOnun kıymeti deYalvarmak yok ,ağlamak daŞimdi hiç birşeyin kıymeti yokAl Allahım bu canı artık ihtiyacım yok

Dağlar özügüç

Dağlar Özügüç



Seveni Bul

Hayatımın başı sonu belliydiOrtalarda ise çok hata yaptımAma akıllandım artıkRuhuma hitap edenKonuştuğunda gözlerinin içi gülenBeni gerçekten sevenKadını bulacağım

Önce hep ben sevdimHiç yargılamadım kimsenin sevgisiniBen sevdim ya bize yeter sandımPervasız ve bencil davrandımOnun sevmesi daha önemliymişÇok geç anladım

Seni sevenin kırk yıllık nazıSevdiğininkinin bir anının yanından geçmezSözlerin seni sevene batmazSevdiğine ise çordan geri kalmazArtık şunu anla seven herşeye razı

Bu oyunda çok seven kaybederSlogan şu seveni bul mutlu ol

Dağlar özügüç- [ ]

Dağlar Özügüç



Sevgi

Sende senin olan neyi verirsen varlığın azalırAma bilgi verirsen her iki taraf da faydalanırKötülüğünü verirsen sadece düşmanların çoğalırİyiliğini verirsen dostluk bir çoğalır dünya kazanırSevgini verirsen yüreğin yeşerir sevenler yaygınlaşır

İçindeki güce her zaman güvenGerisi kendiliğinden gelirDünyayı geliştiren bilgidirBu mantıkla bilgi çok değerlidirAma sevgiden nasibini almamışsa çok tehlikelidir.

Dağlar Özügüç



Sevmenin Yolları

Sevdanın kanatları varmışÇok sevince uçarmışSevgi azalınca daSıcak denizlere göç edermiş

Sevmek güzel işmişHerkes beceremezmişEn çok sevenEn çok dert çekenmiş

Ya sen onu seversinDünyanın derdini çekersinYada seni seveni bulupRahat edersin

Yağmur'u seviyorsanIslanmayı bilmelisinSilmeye karar veremezsenHayatı yalnızca seyredersinBilmem artık bundan başka neylersin?

Dağlar Özügüç



Sonbahar Aşkı

Görüyormusun sevgilim?Bir zamanlar yeşildi şu sararan yaprakUmut doluydu hayatı seviyorduDüştü garibim dalındanAyrıldı ağacından kökündenYavaş yavaş savrulduSavruldukça da kavrulduDamarları kurudu kahrındanTutan olmadı elindenUtancından sarardı kızardı bozardıDokununca lime lime parçalandıYazık oldu güzelim masum yaprağa

Hiçbir dönemde karşı duramadıHiç bir yaprak eylülün gücüneEylül sonbaharın hayal bahçesidirSonbahar da mevsimlerin haza dibidirBelkide onun için bir adı da Haza-n dırAyrılıkların göç edenlerin hasret çekenlerinDuygularının tavan mevsimidirYaşamın da son baharıdırYaprak da takıldı ve yok olduMevsimin arzu yüklü duygu girdabınaEminim sen de karşı duramazsınÇünkü eylülde aşk dayanılmaz hülyadır

Hadi şimdi herşeyi oluruna bırakZorlama kaderimiziBizde dalalım hülyalaraBırak hava kararsınAy bile gitsinAma sen kal bu geceEylülde bir kaşık sevda da boğulmak mümkünÇünkü sonbahar duygudurSonbahar resimDiğerleri sadece mevsim

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Söz

Söz gönülden olunca güç bulurSöz dinlenirse muhabbet olurSöz ağızdan çıkınca senet olurSöz tutan yiğit olur

Söz kalemden gelirse tebliğ olurSöz aksakaldan gelirse töre olurSöz meclisten gelirse kanun olurSöz yaradan dan gelirse ayet olur

Söz namerdin elinde yalan olurSöz kötünün karnında kurt olurSöz egemenin beyninde emir olurSöz zalimin kırbacı olur

Söz aşığın sazında türkü olurSöz yarin gönlünde hasret olurSöz gelinin evinde nişan olurSöz ananın dilinde ise ninni olur(11.12.2011)

Dost Katkıları

Söz bilirsen sözen ol Sözünü söz bilsinlerSöz bilmezsen söz dinleSeni adam kılsınlar.............................................Telkok

Dağlar Özügüç



Şüphem Vardır

Onunla ilk Kır kahvesinde buluştukİki çay söyledikBiri demli biri açıkKeşke onuda demli söyleseydikSevdam demli çay kıvamındaOnun ki biraz açık

Kara kışta boş yollarda yürüyoruzNefesimiz buğlanıyor havadaElleri ellerimde hissediyorumSevdam içim gibi sıcacıkSanki onunki biraz ılık

Kar beyaz,gökyüzü mas maviAğaçlara karlar yüklenmişDalları yerlere eğilmişBenim sevdam dimdikOnunkinin sanki biraz başı eğik

Dünyanın adaletini bile anlayamadımHerkes hak arama peşindeMazlumum ama dinleyen bulamadımŞükür aşkıma inancım tamdırYalancı yardan ise biraz şüphem vardır

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Tahta At

Küçükken tahtadan atlar yapardıkKörpe ama marifetli ellerimizen çıkanSağlam ve heybetli o güzelim atlarKimi doru kimi al kimi yagızBindirirdik düşlerimizi atların sırtınaUçar gibi giderdik alabildiğine sınırsızYaban ellere seferler yapardıkTahta kısraklarla bozkırlarda şahlanırdıkHülyalı bakışlarla gökkuşağınaYılmaz bir ihtirasla at sürerdikGöklerin güzel perisini görmek uğrunaKaf dağını bile aşmayi düşlerdik

Biz büyümek istemeyen cocuklardandıkMahalleden bütün dünyaya hükmederdikElimizin altındaydı Venedik Paris SelanikHer istediğimizde çabucak gider gelirdikBiz çok büyük hayallerin sahibiydikHayat da sanki bize biraz kıyak yapardıHerşeye istediğimiz anda erişirdikZorlandığımızda da sorun olmazdıHemen senaryoyu değiştiridik

Doğa ile hep barışık yaşardıkO bizim oyun bahçemizdiKar yağan gecenin sabahındaCamdan bakınca köhne evler saraya dönerdiTezek yığınları ejderha, ot tayası kale burcu olurduHer hülyayı yöneten bizlerdikAkşam karanlık çökünce de yarattığımız o ejderhaBizi bekler diye kapıdan dışarı çıkmaya korkardık.

Ayaz gecelerde sessice Karlar ülkesine kayardıkNe güzeldi kristal karlar ve dalları karla tartan ağaçlarTipi estikçe pencerelerde uğuldardıDışarıda değişen görüntünün çığlığıYine ilk defa o gece seyretmiştikBuz perisinin buğulu penceresindenRüzgarla savrulan karların görkemli raksınıBiz çocuklar kışı çok sevdikKış eşitlik demekti sanat demektiDünyanın kirini kar beyaz örtünün altında Saklamamıza yardım ederdiKışın dünya daha temiz daha masumdu

Sonra ne oldu bizeBizim hayallerimizeHerşeyimiz sığlaştıDünyanın kiri çoğaldıKışın kar beyaz örtüsüDünyanın kirini saklayamaz olduKar da artık yağmaz oldu



Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Unutmam

Daha kaç yıl yaşarımKiminle tanışırımKimleri unuturumKimler beni unutur bilmemŞurası bir gerçek kiCanımı acıtanı hiç unutmamUnutamam

Sevginle canıma can kattınSonrada döndünYıllar sonra terkettinCanımdan can aldınCanımı çok acıttınAma canın sağolsunSana bir can borcum vardıÖdeştikSeni hiç unutmayacağım cancağızım

Dağlar Özügüç



Yandı Gözyaşlarım

O yürek sende oldukça beni anlayamazsınBoşa bekleme deniz gözlümSevda yüzü görmedikçe ağlayamazsınSen daha benim gibi umut bağladığınHarami kapılardan eli boş dönmedinDaha haykırmadın yüreğinde gizlediğin aşkınıHiyanet zindanının acımasız kirli duvarlarınaAcıyı kara katran gibi yüreğinde kaynatmadınDökmedin daha gül gibi sevdanı akan kanınla yerlere

Görmek istersen sevdanın hasınıGel benimle anlaşUzlaşalım kara sevdadaSenin derdin derdimle zaten arkadaşRıhtımda buluşalım seninleGözün alabildiğine karanlık bir denizOynaşan yakamozlar ve yanlızca bizÖğrenmek istersin belkiNasıl yaşadım onca yıl sensizAhımdan nasıl fırladı hırçın bir kıvılcımNasıl yaktı biçare körpe fidanlarıKalmadı tutacak yanımYandı beni ben yapan günahlarımKarardı yok oldu benim olan herşeyKül oldu dost yaşadığım derin karanlığımGeleceğin günü işaretlediğim takvim yapraklarımGizli gizli ağladım yandı gözyaşlarım

Dağlar Özügüç

Dağlar Özügüç



Yapraklar

Yapraklar birer birer kopuyordu ağaçtanBir ağaca baktım bir yaprağaAğaç mı bıktı yapraktan ?Yaprak mı vazgeçti ağaçtan ?Belli ki yaprak ilahi davet almıştı topraktan

Yuvadan ayrılan yaprak çok çekti rüzgardanSavruldu oradan orayaKurtulamadı duvar diplerindenSokak aralarından yol kenarlarındanZalim rüzgar ayırmıştı onuMuhitinden kökünden dalından

Düşen yapraklar arzuyla sarıldı toprağaToprağın hasreti,harareti kavurduYaramadı masum yeşil yaprağaOysa ne büyük umutları vardıEn şanslısı bile hapsoldu kitap sayfalarınaDalında görkemli duran yaprakEylüle boyun eğdi feda etti kendini toprağa

Sevgiden göremediler gerçeğiYanlızca sevmekle yetindilerSevgilerini yeşertemedilerBir iklim bile oluşturamadılarKavuşmak için yanlış baharı seçtilerHazanın bir adının da yanlızlık olduğunuBedelini aşklarıyla ödeyerek öğrendiler

Dağlar Özügüç


dağlar Özügüç - img.antoloji.com · dağlar Özügüç - şiirler - yayın tarihi: 27.08.2019...

Documents