CUMA28 Temmuz, 1972

YIL: 21 — SAYI: 7432

Fİ ATI: 20 MİLSahibi ve Umumi Neşriyat Müdürü CEMAL TOGAN — Mes'ul Yazı İşleri Müdürü : SADİ C. TOGAN

Dizilip Basıldığı Y e r: BOZKURT Basımevi — 142, Glrne Caddesi, Lefkoşa. Telefon: 62951

Geçmişte Bugün58 yıl önce bugün, 28 Temmuz

1914’de Birinci Dünya Savaşı başla­mıştı. 23 Temmuz'da Avusturya'nın Sırbistan'a verdiği nota savaşın ö- nüne geçilmesi ihtimallerini tama­men ortadan kaldırmıştı.. İki Devlet 25 Temmuz'da seferberlik ilân et­miş, 28 Temmuz’da İse Vlyana'dan Belgrat'a çekilen telgraf savaşın resmen başladığını ilân etmişti.

D E H K IA S , Toplumun S iya sa l, Ekonomik ve Eğitim konularında bilgi verdiaMitıılıııneıııılııııııııtıııııınıııııılııııılıııuııııııııııınıılıııııınıııııııuıııııııııııııııınıııınııtııııııııııııııııııınııiitılıuıılıılııl mıımui!iıtıı>ı»ııi!iıııt»ıııııtui!iıııı>tttı«ııııııııııııııııııııııı»nıııııııınınııııuıt,ıuiitııı<ı,!!i ırtıııtıııııııııııııııııııtınııııııtııııııtııııııııııı

Görüşmeler sonuç vermezse daha iyiye gider, daha kötüye gitmeyizLefkoşada yapılacak bölge toplantısı çok ilginç olacak

LEFKOŞA : Türk Cemaat Meclisi Başkanı ve Türk Yönetimi Yürütme Kurulu Başkan Yardımcısı Raui Denk taş, BAYRAK Radyosuna ver­diği özel mülakatta, beşli görüşmelerin umut verici olup olmadığı konusunda konuşmanın ancak görüşmelerin ikinci bölümünde mümkün olabi­leceğini söylemiş, buna rağmen görüşmelerin başlamasının olumlu bir gelişme olduğunu kaydederek, Türkiyenin, Yunanistanın ve Birleşmiş Mil­letlerin görüşmelerde temsil edilmesini "olumlu faktörler" olarak nitelemiştir. Denktaş, "Rum tarafının da siyaset değiştirmesiyle tüm neticenin olumlu bir safhaya girmesi mümkündür” demiştir. Basında, Makarios’un ENOSIS’ten vazgeçtiğine dair haberlerler çıktığının hatırlatılması üze­rine, "Biz Makarios’un yaptıklarına bakıyoruz ve bu yargıya varamıyoruz..” diyen Denktaş, şu veya bu şahsmENOSIS’ten vazgeçip geçme- mesinin önemli bir konu olmadığını, esas meselenin, Rum Toplumunun Türk Toplumunu bu adada milli bir varlık olarak ve haklan ile kabul et­mesi, bağımsızlığın Türk Toplumuna rağmen ortadan kaldırılamayacağım bellemesi olduğunu kaydetmiştir..

ÇABAMIZ NEDİR? ğunu, geçirdiği tecrübelerinTürk Toplumunun bir ger ve getirüdiği noktanın bu-

çek olarak Kıbrıs’ta mevcut lunduğunu söyleyen Denk- olduğunu ve haklan bulundu taş, “Türk Toplumunun ge-

Altı haftalık kamp süresi içinde gençlere hayatı sevme ve iyi yaşamak için

bilgiler veriliyorHAMBURG:

Gençleri bunalımdan kur­tarmaya çalışan Alman yet­kilileri çareyi özel klinikler açmakta bulmuşlardır. Çok genç yaşlarda çalışmaya baş la yarak hırpalanan ve haya­ta karşı bir bezginlik duyan gençler özel kliniklerde altı hafta süren bir bakıma ta­bi tutulmaktadır. Bu süre

içinde onlara hayatı sevme ve iyi yaşamak için bilgüer verilmekte, bu suretle de gençlerin hayata tekrar bağ- lanmalan sağlanmaktadır. II gilüer, bu metod sayesinde dünya gençliğinin de buna - bmdan kurtarılacağına inan­dıklarım belirtmekte, her ül kede böyle kliniklerin açıl­masını savunmaktadırlar.

1973 de Bütün DünyaMevlâna'yı AnacakUNESCO, Yunus Emreden sonra bir Türk

büyüğünü daha DÜNYA LtSTESt’nin başına koydu

İSTANBUL:

UNESCO, Yunus E m re­den sonra bir Türk büyüğü­nü daha “Dünya Listesi”ne koydu: MEVTANA CELA- LETTİN RUMİ...

1973 yılında, bütün dünya MEVLANA’nın 700"üncü ö - İtim yüdöntimünü anacak.

Millî Eğitim Bakanlığı bu konuda çalışmalara başladı. Kültür Müsteşarı Mehmet önder, programı hazırlıyor..

Bu arada, Ankara’da bu yıl kurulan BÜRO - TUR Şir keti, Mevlânâ’mn hayat h i ­kâyesini filme almaya karar verdi.

“Mevlânâ’yı Cüneyt Gök - çer oynayacak. Devlet Tiyat­rosu Genel Müdürü, mukave leye imza attı.

Millî Eğitim Bakanlığı bu filmin çekimi için, her türlü yardımı yapacak.. Ayrıca, I- talya’dan bir rejisör ve ka­meraman getirilecek.

MEVLANÂ KİMDİR?

Mevlânâ Celâlettin önce babasından, daha sonra Kon ya’ya yerleşen Tebrizll Meh­met Şemsettin adlı bilgin­den ders ve feyz aldı. Teb- rizli Şems Mevlânâ’daki duy gu âlemini alt üst etti, onu bir gönül adamı yaptı.

Celâlettin Rumi bundan sonra kendini tamamen şiir ve semâ’a verdi. Bir yandan da Konya’daki yüksek dere­celi medreselerde ders ver­meye başladı.

Mevlânâ Karaman şehrin­den Semerkandî’nin kızı Gevher Hatunla evlendi. Bu evlilikten “Sultan Velet” ad­lı oğlu dünyaya geldi

Mevlânâ 17 Aralık 1273’te 66 yaşında iken Konya’da vefat etti, ölümünden so n ­ra yerine müritlerinden Hü - samettin Çelebi geçti. Çele­binin ölümünden sonra İse Mevlânâ’mn oğlu Sultan Ve­let sonradan "Mevlevi’’ deni­len tarikatin başına geçti. Tarikatın gerçek kurucusu, düzenleyicisi şair, bügin ve fikir adamı olan Sultan Ve - let’tir.

Mevlânâ’mn en büyük e- seri “Mesnevî''dir.

leceğini, hayatım, malım, haklarım garantileyen tat­minkâr bir sonuç almamız gereklidir. Çünkü bu top­lum 1955 • 58 denerinden sonra geçirmiş olduğu 1963 ve sonrası deneyine ek ola- rakyeniden bir deney tahta­sı olmak niyetinde değildir. Kıbrıs’ta insan gibi yaşa­mak, Kıbrıs’ta eşit haklara sahip olmak, Kibrisin gelişi minde, varlığında ve devam­ında katkımız olmak kararın dayız. Bunların çerçevesin­de en elverişli bir hal çaresi ............. o-

Belfast’da 3 cana daha kıyıldı

BELFAST:Belfast'da Militan unsurlar

iki kişiyi intikam kastiyle öl­dürmüştür. Polis makamları öl­dürülen iki kişinin Katolik ol­duğunu ve kanundışı Irlânda Cumhuriyet ordusu mensupları tarafından öldürüldüklerini be­lirtmiştir. Öldürülenlerin cese­di, yakılan bir arabanın içinde bulunmuştur. Son olaylarda ise. bir Ingiliz askeri daha vurula­rak öldürülmüştür.

Bu arada Ingiliz askerlerinin Belfast'da yaptıkları aramalar sırasında yeni bir cephanelik daha bulunmuştur. Bu cephane­likte 1800 mermi ile 2 otoma­tik silâh ve çeşitli savaş mal­zemesi ele geçmiştir.

ni bulmak çabası içerisinde­yiz..”

DAHA KÖTÜSÜ OLAMAZ“Beşli görüşmelerin barış­

çı yoldan bir hal çaresi ara­ma çabasında son şans oldu­ğu” şeklinde haberler yayıl­makta olduğuna işaret eden Denktaş, “Biz şuna inanıyo­ruz ki, harbi denemek İste­meyen taraflar İçin her de­ney son şans değildir. Çünkü banşcı yoları arama çabası­nın sonu yoktur. Görüşme­lerde başarı sağlanmazsa ne olur?. Herhalde ne olursa ol­sun Kıbrıs Türk Toplumu bugünkü durumundan daha iyiye gider, ama daha kötüye götürülemez.” demiştir. Türk Toplumunun kalkınma ham lelerinin 5 yıllık bir progra­ma bağlanmış olduğunu, ü- gili menülerle görüşülmesi yapılan bu programın son safhasına gelindiğini ifade e- den Denktaş, “bu yıl tatbika­tına geçilmiş olması gereki­yordu; biraz gecikme oldu..’ dedikten sonra, Evkaf’ın da kendi açısından bir beş yıl lık plân çerçevesinde ken­di topraklarını ve emlâkini değerlendirme çabası içine girdiğini anlatarak şunları söylemiştir:

“Olumlu hamleler yapıl­maktadır. Bunları peyder­pey halkımıza İlgili merciler ve Üyeler duyuracaklardır. Şunun bilinmesinde fayda vardır ki, biz bir harp eko-

DEKLERIS: “BEŞLİ GÖRÜŞMELER

MUTLAKA BAŞARIYA ULAŞACAK”

LEFKOŞA:Kıbns Sorununa banşcı bir çözüm yolu bulunma­

sı amaciyle yapılan genişletilmiş beşli görüşmelerin ilk bölümünün sonuçlan Türk Yönetimi Yürütme Kurulu ta­rafından değerlendirilmektedir. Kıbns Türk Yönetimi Yü­rütme Kurulu son toplantısında, Türk Cemaat Meclisi Baş kapı ve Türk Yönetimi Yürütme Kurulu Başkan Yardım­cısı Rauf Denktaş'm görüşmelere ilişkin açıklamalarını dinlemiş ve beliren sonuçlar üzerinde durmuştur..

DEKLERIS ÇOK UMUTLUÖte yandan, beşli görüşmelere Yunan Hükümetini

temsilen katılmakta olan ve Hükümetine bilgi vermek ü- zere Atina’ya giden Dekleris, beşli görüşmelerin başan- ya ulaşacağım herkesin anlaması gerektiğini söylemiş­tir. Müzakerelerin ilk bölümünün normal şekilde devam ettiğini ve ortaya yeni sorunlar çıkmadığım belirten Dek­leris, "beşli görüşmeler mutlaka adil ve sürekli bir çö­züme zemin teşkil edecektir..” demiştir.

Tlirk şair ve mutasavvıfı Mevlânâ Celâlettin Rumi 30 Eylül 1207 yılında bugün Af ganistan’ın Türkistan bö lü­münde kalan “BeLh” şehrin­de doğdu. “Büginler Sulta­nı” diye anılan Bahaettin Ve let, annesi Mümine H atun­dur.

Sonraları “ Efendimiz=Mevlânâ” diye anılacak olan Celâlettin pek küçük yaşta aüesiyle birlikte İran’a,, son ra da, Hicaz’a geldi. Aile Hi­cazdaki “Hac” töreninden sonra Şam yoluyla Anadolu ya geçip Konya’ya yerleşti.. Anadolu’da ün kazanan Mev lânâ Celâlettin Anadolulu an lamına gelen “Rumi” lâka­bıyla anıldı.— o-----------------

8sİw

IIo$

&

m b u g ü nl ı a r # «

Açık ve güneşli olmakta devam edecekse de güney sa killerinde bulutlar husule gelmesi beklenmektedir. H a r va sıcaklıkları İç bölgelerde 35, sahil bölgelerinde İse 30 derece santigrat olacaktır. Rüzgârlar, batıdan hafif şid dette esecektir. Lefkoşa Har ha Alanında önceki akşam kaydedilen en düşük ve dtln kaydedilen en yüksek hava sıcaklıkları 22 ile 35 derece santigrattı.

SÜRAT KOŞUĞU ve RESİM, 22 yaşındaki yüksek spor okulu öğrencisi Klaus Ehl’in ğen sevdiği meşgalelerdir. Bu yıl 100 metrede 10,1 saniyelik derece elde eden bu ka- billyetliatlet, halen Federal Almanya'nın en süratli koşucusudur. Münih Olimpiyat­larına sıkı bir şekilde hazırlanan Klaus Ehl, çok sevdiği yağlı boya resimlere bu yüz­den fazla vakit ayıramamaktadır. Kolonyadaki Yüksek Spor Okulunda öğrenci olan bu çok taraflı genç, öğrenimine, koşularına ve resimlerine devam edebilmek için,

S

i*

bu ÇOk taraflı genç, ugreıuımnc, Kuşmarına ve rusınucuııc ucv«u üucuuiuci küçük Lippspringe şehrinde babasından kalan içkili lokali kiraya verm iştir.^ RTT n .̂-,

sjk - « * © * * $ » * ’ » v

ncnrdsi içinde ve dolayısıyle Rum tarafının kasıtlı olarak önümüze koyduğu engelleme lere rağmen elden geleni im kânlarımız dahilinde yapmak tayız.. İmkânların fırsat ver mediğl ve programımızda bu lunan kısımları İse devamlı surette canlı tutmaktayız. İlk fırsatta bunları da uygula­mak hazırlığı ve kararlılığı içindeyiz..”

SON BÖLGE TOPLANTISILEFKOŞATDAEğitim sistemimizde tek­

nik sahaya hız ve önem ver­menin gerekliliğine değinen Denktaş, yakında toplanacak olan eğitim şuramızda eği­tim sorunlarının ele alınarak eleştirileceğini ve önemli ka rarlara varılacağım anlata­rak, bölge toplantılarının sonuncusunun Eylül ayının ilk 15 günü içinde Lefkoşa’- da yapılacağını açıklayarak bu toplantı hakkında şu bü giyi vermiştir:

“Lefkoşa toplantısını çok geniş ölçüde tutmak İstiyo­ruz. Hattâ diğer kazalardan da delegeler getirtmek İsti­yoruz. Çünkü bu toplantıda Cemaatin her yönü ile yapma ya çahştıklarmı, yapmış ol­duklarını ve bundan sonra yapmayı planladıklarım an­latmak istiyoruz. Böylelikle Lefkoşa toplantısı bizim ve toplumlunuz için çok önem­li bir toplantı olacaktır...” ------------------ o-----------------

Hanoi Amerika’nın Ateş-Kes Teklifini Reddetti

PARİS:Kuzey Vietnam, derhal ateş­

kes ilân edilmesi hususundaki Birleşik Amerika teklifini red­detmiştir. Paris’te yürütülen Vietnam barış görüşmelerinde, ki Kuzey Vietnam delegasyonu Başkanı, söz konusu teklifte herhangi yeni bir unsur bulun­madığım öne sürmüştür. Daha önce konuşan Birleşik Ameri­ka delegasyonu başkanı Por- ter, derhal ateş - kes ilân edil­mesini teklif etmiş, bunun ba­rışa giden tek yol olduğunu söylemiştir. Porter ayrıca ateş­kesin yapıcı siyasi görüşmeler yapılmasına imkân vereceğini kaydetmiştir.---------------- o----------------

İstanbul’daki Deniz Kazasmda 4 Yolcu Öldüİstanbul’da dün sabaha kar

şı meydana gelen deniz ka­zasında 4 kişinin öldüğü bü dirilmiştır. Olayda 14 kişi de yaralanmıştır. Kadıköy’den Karaköy’e gitmekte olan “Turan Emeksiz” vapuru Kız Kulesi açıklarında tuz yüklü “Sönmezler” şüebi İle çarpış mıştır. Marmara’dan Boğaz’a gitmekte olan “Sönmezler” şüebi, “Turan Emeksiz” va­purunun lüks bölümüne sol taraftan çarpmış ve burada bulunan 4 yolcu ölmüştür. Bildirildiğine göre hastaha- neye getirilen 14 yaralıdan 5’i tedavi altına alınmıştır. Yaralılardan birinin durumu nun ağır olduğu büdirilmiş- tlr.------------------o------------------

Masmudi Türkiye Ziyaretine Devam Ediyor

Türkiye'ye resmi bir ziyaret­te bulunan Tunus Dışişleri Ba­kanı Muhammed Masmudi dün İzmir'den Istanbul’e geçmiştir. İzmir'de bir gün kalan Tunus Dışişleri Bakanı ve eşi bu süre içinde Efes harabelerini ve Sel­çuk müzesini gezmişlerdir.

Konuk Bakan ve eşini Çiğli havaalanından İzmir Valisi Na­mık Kemal Şentürk, eşi ve öte­ki ilgililer uğurlamalardır. Tu­nus Dışişleri Bakanı Masmudi ve eşi dün öğleden sonra İs­tanbul'da Cumhurbaşkanı Cev­det Sunay tarafından kabul edilmiştir.

■ | ■ | ■ıkı olu, birağır yaralı var

Magusa - ÖZEL: Geçen gün Mağusa’nın 5

mil açığında meydana gelen feci bir trafik kazasmda, biri si kadın, diğeri erkek İki soy daşımız hayatlarını kaybet inişlerdir.. Kaza sabah saat 09.00 sularında, Meluşalı şo­för Nazım Raif’in kullandığı arabanın bir Rum sürücü tarafından kulanıLmakta o- lan bir başka araba Ue çar­pışması sonucu meydana gel­miş ve 40 yaşındaki Nazım Raifle, yine Meluşalı olup Tremeşe’de ikamet etmekte olan 40 yaşındaki Fikriye

Mustafa, olay yerinde derhal ölmüşlerdir.. Ayni kazada, Fikriye Mustafa'nın eşi Mus tala Mehmet de ağır surette yaralanmış ve Mağusa’nuı Ivlaraş Hastahanesıne kaldı­rılarak tedavi altına alınmış tır. Eşinin öldüğünden ha­bersiz olarak hastahanede yatmakta olan Mustafa Meh met’in sağlık durumunun kri tik olduğu büdirilmektedir.

MATEM HAVASI Nedeni bilinmeyen kaza

sonunda, Rum sürücünün kullandığı araba çok hafif basar görürken, iki Türke

mezar olan araba İse tama men hurdahaş olmuştur, ö- len Türklerle ağır yaralanan Türkün hurdahaş olan araba nın içinde feci şekilde ezil­dikleri haber verilmektedir, ölen Türklerin cesetleri Rum makamları tarafından ailelerine teslim edilmiş o- lup, polis olayla İlgili tahki­katına devam etmekte ve kazaya tanık olanların ifade sini almaktadır.. Feci trafik kazasının duyulması üzerine Meluşa ve Tremeşe ile civar Türk köylerinde matem ha­vası esmeye başlamıştır.

m ? - • ]

Feci trafik kazasında hayatını kaybeden Fikriye Mustafa Ue yarab eşi Mustafa Mehmet.

Mağusa dışında yer alan trafik kazasında

“ Benlleria üzerinde askeri tesisler vardı” diyen

Amerikalılar su beatleriaia bombalaadığıaı kabul ettiler

Resim, Elvis Pıesley Ue eşi PrisciUa’yı evlendikleri gün yansıtmaktadır.

Elvis Presleyin 5 yıllık karısı aşığına kaçtı

VVASHINGTON:Amerika Birleşik Devletleri

Dışişleri Bakanlığı, Amerikan savaş uçaklarının Kuzey Viet­nam'a karşı giriştikleri hava akını sırasında Pazı su bentle­rinin de bombalandığını doğru­lamıştır. Açıklamayı yapan Dış­işleri Bakanlığı sözcüsü Char­les Gray, “Bombardıman sıra­sında Kuzey Vietnam askeri tesislerinin yakınındaki bazı su

(Devamı 4. Sayfada)

Ingiltere’de Yeni Grev Tehditleri

LONDRA:İngiltere’de tutuklu bulu­

nan 5 sendika liderinin ser­best bırakılması üzerine ba­zı endüstri koli arındaki grev ler sona ermiştir. Bildirildi­ğine göre, Londra otobüs şö- ferleri, Heathrow Hava Ala­nı yer personeli ve maden işçüeri dün işbaşı yapmışlar dır. Et-Balkı-Sebze pazarlan da yeniden açılmıştır. Baş­kent Londra’da gazetelerin bugün yayınlanması beklen­mektedir. Bu arada, 80 bin matbaa İşçisi İle 1,5 milyon üyeli teknisyenler sendikası, Endüstriyel ilişkiler kanunu nu protesto için Pazartesi günü greve gideceklerini a- çıklamışlardır.

ö te yandan, liman işçileri liderleri tüm limanlarda bu gün sabahtan itibaren gre­ve gidilmesini kararlaştırmış tır. Karar, liman çalışmaları­nın modernleştirilmesi isle­rini yürüten komite tarafın­dan sunulan tekliflerin red dedlldiği bir toplantıda a- lınmıstır. Bu arada. Liman işçilerinin bağlı bulunduğu sendika, işçilere grevden vaz geçmeleri yolunda uyarma­larda bulunmuş ve komite tarafından sunulan teklifleri kabul etmelerini tavsiye e t miştir.

Tayfun 9 kişinin ölümüne yol açtı

SEU L :Günev Kore’nin batı kesi­

mini etkisi altına alan tav- fun, 9 kişinin ölümüne yol açmıştır. Olavda 15 kişinin de kavboldıığunu bildiren po lis makamları, tavfunun vol açtığı hasarın henüz tesbit edilmediğini kaydetmiştir.

Elvis Presley’in karısı Priscilla (28), siyah kemer sahibi karate şampiyonu sev gilisi İçin ünlü şarkıcıyı terk etmiştir.

“Çılgınca âşığım” diyerek karate şampiyonu ve halen bir karate okulunda müdür lük yapan Mike Stone’a kar­şı olan hislerini belirten Priscilla, “Elvis’ten boşanır boşanmaz Mike ile hayatımı birleştireceğim.” şeklinde

konuşmuştur.Priscilla, 1967 yılında El­

vis Presley ile evlenmiştir. Priscilla ile Elvis’in Lisa adlî 4 yaşında bir kız çocuk lan vardır. Mike Stone İse geçen ay eşinden boşanmış­tır. Priscilla Ue Mike bu yıl başında evlerine “Karate” dersleri vermek üzere gel­diğinde tanışmışlardır.

Elvis Presley bu konuda konuşmaktan kaçınmıştır.

SAYFA : 2* ( B O Z K Ü R T ) '•C U M A, 28 TEMMUZ, 197J

î;lf

d ü ş ü n c e l e r ^KAPALI TOPLUM EKONOMİSİ

özel sektöre mensup bir I? adamı dert yanıyordu.

— Eğer utanmasam imalâthaneyi tas fiye edecek, bazı İşçilere yol vereceğim. Sonrası ise malûm. Çekip gideceğim.

Nedenini ise özellikle son zamanlar­da geçen yıllara nazaran devamlı bir dü­şüş gösterdiğine bağlıyor ve

— Rum mamülleri, Rum çarşısı ar- tılt belirli şekilde bize darbe vurmağa baş lamıştır diyordu.

Bir süre önce Lâmakadan gelen bir tanıdık "Lâmaka'da Türk çarşısı yoktur. Rum taralı ihtiyacı karşılıyor” diyordu.

Bizim bazı müesseseler ise zaman zaman şöyle deyişleri de reklâm mahiye­tinde uçururlar:

— Kumlara bile ürettiğimizin yansı­nı veriyoruz da bizim tarafta satışımız iyi gitmiyor. Biraz da kendi kendimizi des­tekleyelim M

Gerçekte Rumlann bizden aldığı bir tek toplu iğne bile yoktur. Lâl ola bir iki parça şurada burada gizilce sırf Rum kâr ediyor diye almış olabilir okadar. Çünkü Rum toplumu bilinçli olarak Türk tara - fından tek kuruşluk blrşey almamayı ken­dine milli prensip ve slogan haline getir­miştir.

Bize gelince:“Kapalı toplum ekonomisi” diyoruz.

Tiirkten Türke kampanyası değildir bu. Sadece devletin müdahalesi içinde kendi ithalâtımızı, kemli ürünümüzü kendi ça­pımızdaki imalâtımızı kendi içimizde de­ğerlendirelim. Biraz da kendimize döne­lim.

Durumumuz neye benzer bitirmişi­niz: Kendi silâhımızla hergün kendimize kurşun sıkmaya. Elimizdeki en büyük ko­zu Kumlara kaptırıyor, hergün intihar edi­yor ve sonra milli bir toplum oluş iddiası içinde mücahit ordusuna bel bağlıyoruz.

Neye yarar? Gidin her hangi bir bak kala. Hatta çarşıya. Kumaşçıya, eczacıya, meyhaneye, gazinoya. Hem abcı gözle ba km, hem sorun. Tanıdıklarınız varsa ve de samimi iseniz dununu daha açık öğ­reneceksiniz. Belki Kumun kurşunu artık deymiyor bize. Bazukası da gelmiyor. Ama daha korkuncu hergün artan bir hız­la onun ürettiği, onun ithal ettiği mallar geliyor ve karşılığında Türkün parası gi­diyor karşı tarafa. Toplum olarak tüm seferberliğimiz Rumlann biteviye artan sanayi tesislerine tüketici olarak vargücü- müzle imkânlar yaratmaktır.

Nitekim geçen gün Rum Ticaret Ba­kanı da Yu naııis tanın adadaki ticaret so- mmiu.su da ekonomiden söz ederken hep

|f Kıbns hal klan deyimini kullandılar. Türk ler ve Kumlar mesut, müreffeh yannın

Kıhrısım yaratacaklarmış.Kumlar üstelik dünyadaki kalkınma

hızı, sanayileşmesi en iyi durumda olan bir gidiş İçindeler. Adamlar biteviye s a ­nayi tesislerini çoğaltıyor, buna paralel olarak ihracat yapacak olanaklan araş- tınyorlar. Bunun için Birleşmiş Milletler yetkilileri ile bu konuda devamlı temas halindeler.

Bazan rakamlar verdikleri de oluyor. Alışkın olmadığımız irilektedir bunlar. Ti­caret ve sanayi odaları mükemmel çalı­şıyor.

Ve biz halâ kapalı bir toplum ekono­misine girecek bilince ulaşamıyoruz. Ne yani sittln sene Rumun tüketicisi mi ka­lacağız?

Büyük ekonomik girişimlerden geç­tik. Hiç olmazsa mevcut olan müessese ve ticarethaneleri koruyabilecek, onların hayatiyetlerini sürdürmelerine yardımcı olabilecek bazı tedbirleri alalını.

Çoğu kez yazarız: Büylesine girişim­ler ve cidal tutumlar özel sektöre de ya • tınm lan konusunda cesaret verecektir. Ama bugün özel sektör çekimserdir. Ris ■ ke girip de binlerce lirayı sonu belirsiz ya tırlınlar haline dönüştürmek İstemez.

★ ★ ★V

Bu adada yıllardır söylene söylene dillerde tüy bitti. Kooperatifçilik dendi tutmadı. Yönetim kendi bazı yatırımlara girebilir dendi olmadı. Evkaitan birşeyler beklendi sonu çıkmadı. Hatta devletçilik dendi gülenler çıktı. Özel sektöre bel bağ landı umutlar boşa gitti.

Kapalı toplum ekonomisi diyoruz. Hocanın göle yoğurt çalması gibi. Belki tutar. Birbirimizi eğer anlayabilir, eğer kendi içimizde kendi kabuğumuza kıvrı­lacak sistemi yaratabilirsek mümkündür. İthalâtçılarımız vardır, üreticilerimiz san­dığımızdan daha çoktur köylerde. Kendi çapmda imalâtçılarımız hatta üç beş sa­nayi teslshniz bile yine kendi çapmda çabalamaktadır.

Bu topluma kalan sadece bunlara şe­kil verip ihtiyaçlara göre daha bir artır­mak, üretimi değerlendirmektedir. Bu sistem işidir, kural işidir, ciddiyetle ele alınacak devlet işidir.

“Yoksa durumumuz iyidir, yaşar gi • deriz” demek yetmez artık. Dünyanın hiç bir kesiminde sınırları kendi üzerine ka - panmış ulusların tejk bir dil, tek bir mil­liyet, tek bir dinden oluşları bile “ben kendi ülkemde yaşar giderim” diyebile­cekleri durumu yaratmaz her zaman. Ya­şamak için güçlü olmak, güçlü olmak için kendi kendine, hiç olmazsa yan yanya yetmek gerekir..

ÇETINEL

S O N P O S T AYURDAER DOĞULU’dan

“ ELVEDA MEYHANECİ ”ile

ARADIĞINIZ EN YENİ BÜTÜN PLAKLAR

GELMİŞTİR !.NOT: Her türlü BANT ve KASET en titiz

şekilde, son sistem makinelerle dol­durulur.

A Ş K I N33, ASMAALTI - LEFKOŞA

Öğrenci ve Kitapçıların Dikkatine!

Dr. VEHBİ ZEKİ’nin

KIBRIS TARİHİİLÂ VELÎ 1972 YILI BASKISI

ADA ÇAPINDA

Toptan ve Perakente satışa arzedilmiştir. Toptan satışlarda %15 indirim yapılır.

F1ATI 350 MİL

Dağıtım Yeri ve Başbayii:Öğretmenler Kitap - Kırtasiye ve Okul Araç

lan Koop. Ltd. Merkez ve Şubeleri.

Merkez: 62 Yediler Sokak Lefkoşa Tel: Dah. 440/11

Mağusa Şubesi: İstiklâl Cad. Mağusa Limasol Şubesi: Cadde Yıldız No. 7

Baf Yolu - Limasol.

İBRAHİM ÇERKEZTİCARET EVİNİN

Sayın Halkımıza Müjdesi!... î1972 yaz ayının en gelişmiş

BUZ DOLAPLARI Henüz vasıl olmuştur.

GARANTİLİ SAĞLAMLIK — MODEL ÖDEMEDE BÜYÜK KOLAYLIKLAR

YALNIZ ÇERKEZ TİCARETEVİNDE

İBRAHİM ÇERKEZ Ticaretevi ;G1RNE CADDESİ N o. 33 - LEFKOŞA

fenni sünnetçi fH ü s e y i n m u s t a f a $

ŞAHIN GÜVEY1S1

B i l d i r iHüseybı İbrahhn Şişman

ve Mesut Ahmet Paşa aile­leri; kızlan Naile ile Oğulla- n Ahmet’in 29 Temmuz Cu­martesi günü Saray Otel’de yapılacak olan evlenme tö Tenlerinin santiarında olan hatadan dolayı özür diler, tö renin 19.00 — 21.00 arası ya­pılacağı tüm dost, akraba ta nıdık ve arkadaşlara duyu rurlar.

M E V L İ T

YÜZDE YÜZ TÜRK SERMAYESİ İLE ÖZEL OLARAK TOPLUMUMUZ İÇİN İTHAL

EDİLEN ÇARPIŞAN OTOMOBİLLERLE

EMPERİAL LUNA PARK HİZMETİNİZDE...

birkaç güne kadar lefkosadayiz..PANAYIR, FESTİVAL VE BUNUN GİBİ

EĞLENCELER İÇİN ANGAJMAN KABUL EDİLİR.

ADANIN HER YERİNE GİDİLİRGörüşmek için adres:M. ZEKt BEYAZ

27, Mevlevi Tekke Sokak LEFKOŞA

Dah. Tel: 536

Kıymetli varlığımız mer • hum NEVİN HAŞANIN ara • mızdan ebediyen ayrılışının 2. sene-i devrlyesi dolayısıyle is- ti-alıat-ı ruhu İçin 28.7-1972 Cuma gün ö.s. saat 5.00'te Çamhköy'dc kendi evimizde okutulacak mevlide akraba ve dostlar davet olunur.

Annesi: Melek Haşan Babası: Haşan Tahsin Halası: Nesrin Eşref.

MACIT

Sünnet mevsimi gelmiştir. Kan akıtmadan, ağrı yapmadan; Fenni usullerle sünnet yapılır.

Geçmiş yıllarda okluğu gibi bu yıl da mü­racaat yapıldığı zaman adanm her tarafına gide­biliriz.

Müracaat:Gençlik Berber Salonu Hüseyin MustafaNebil Nabi ve Enver Emin Şahın Güveyisl Eczanesi yanı 22 İrini Sokak

Lefkoşa Tek 3940 - Limasol

NÖBETÇİECZANE

★ PASAPORT★ GELtŞ VtZESİ★ GÜMRÜK

MUAMELESİTEOMAN ÇAKIROĞLU

80 Glrna Cad.TEL: «0381

r£ n l u mKOÇ BURCU: (21 Mart - 20 Nisan) Bu dönemde çok yakuı bir arkadaşınızla yapacağınız tartışmada onun la aranız iyice bozulabüir.BOĞA BURCU: (21 Nisan • 20 Mayıs) Aşk gezegen lebinizde, özellikle genç kızların his bayatlan çok parlak bir dönemde.1K1Z1.ER BURCU: (21 Mayıs - 20 Haziran) Sos>al bakımdan dana İyi bir dunıma gelineniz için biraz za­mana ihtiyaç olduğu muhakkak.YENGEÇ BURCU: (21 Haziran - 20 Temmuz) Şansı nız oldukça açık. Hele his İlişkilerinizde umduğunuz­dan da iyi durumlar doğacak.ASLAN BURCU: (21 Temmuz • 20 Ağus(os) Karşı ta­rafla ilişkileriniz oldukça düzenlidir. Hareketli bir dö­nem içine girmek üzeresiniz.BAŞAK BURCU: (21 Ağustos • 20 Eylül) Sıhhat ba kutundan gereği kadar dinlenmediğiniz bir gerçek. Uykunuzu tam almalısınız.TERAZİ BURCU: (21 Eylül • 20 Ekim) His hayalınız daha ölçülü. Sempatiniz bu dönemde her zamandan çok etki yaratacaktır.

AKREP BURCU: (21 Ekim • 20 Kasım) Belki bir şanssızlık veya bir hayal kırıklığı olabilir. Ama umutsuzluğa hiç kapılmamalısınız.YAY BURCU: (21 Kasım • 20 Aralık) Sevdiğiniz kim- srvi Ivi tanımağa çalışmalısınız. Sosyal İlişkilerinizde bir değişiklik olabilir.OĞLAK BURCU: (21 Aralık • 20 Ocak) iki his ara- sında bocalıyorsunuz. Kısa süre içinde bir seçme yanmanız en olumlu tutumdur.KOVA BURCU: (21 Ocak • 20 Şubat) özellikle âşıklar için çok güzel bir dönem. Evliler Lse daha iyi bir his denresl içindeler.BALIK BURCU: (21 Şubat - 20 Mart) Ailedeki fertler- le İlişkilerinizin tam bir ahenk içinde olduğu söyle - nemez. Bencilliği bırakın.

DoğumNövber ile Veli Beyit’

in kızlan SİNEM doğ­du. Akraba v e dostlan- miza müjdeleriz. 27/7/1972 Lefkoşa.^

KİRALIK EV103 M alunut Paşa Sokağın­

da a lt v» ü st olmak ü z e r e * oda. m utfak, bany o, g en işav ­lusu İle bol suyu ve elektrik teşkilâtı tam am m odem birevk irabk ta .

Ö .S . saat 4 — 7 ye 16 _ 18 İstik lâl (sokakta

Meryem H asan’a Lefkoşa.

BULMACA■ ■ ■ ■ ■ ■ ■ « - r a

1 2 3 4 5 6 7 8

1 □ □ □ □ □ □ □ □2 o a m a

3 n jJ M J C O ü4 d n r a ı5 o o a o j Q * ü6 a o o o n m j ü7 □ □ ■ □ □ □ □ □8

SOLDAN SAĞA1— • Bir çeşit erkek şapkası

2— Sıhhatli, Bir emir, 3— Demir yolu, Yadeden, 4— Bir cins çalı adı. 5— Tutsaklık 6— Cimri, Uzak işareti, 7— Vilâyet, 8— Bir aygıtın aetlerinin konuluşunu gösteren besit resim, Tembih sözü.

YUKARIDAN AŞAĞIYA1— Başa kakma veya sitem.

2— Bir peygamber, Yayvan se­pet, 3— Bir çiçek, 4— Mağaza Boğa güreşi yapılan yer, 5— Mer cek, 6— Kontrol, Bir harfin oku nuşu, 7— Herkese duyurma, Ta­kım, 8— Bir geyik cinsi, Gerçek ten.

DÜNKÜ BULMACAMIZIN HALLİ SOLDAN SAĞA1— Şadırvan, 2— Akis, Eda, 3—

Şahlaban, 4— İn, Anane, 5— Akala, 6— Mak, Si, 7— Azılı, Or. 8— Kameriye

YUKARIDAN AŞAĞIYA 1— Şaşmamak 2— Akan, Aza,

— Dik, Akim, 4— Islak, Le, 5— ı Anasu, 6— Vebali, 7— Ada na, Oy, 8— Nane, Üre ,

T Û R J CJ A M S SBONO’Ugözüne ilk önce siyah bir çan ta ilişti. Hemen avuçiadı ve dışarı çekti. Telâşlı ve heyecan lı parmaklarla açtı. İçine ça­buk bir göz attı ve:

— Tamam! Tamam!Diye söylendi:Çantanın içinde bulunan tür

lü mücevherleri birer birer çı­kararak muayene etmeğe baş ladı. Dudaklarında eksilmeyen şeytanca gülümsemeler vardı. Bu esnada dışardan bir kapı gıcrtısı işitti. Elmasları kıymet II taşları avuçlayarak çantanın içine doldurdu Süratle fakat gürültüsüzce birinci sonra ikin ci kasayı kapadı. Bir ayak sesi nin koridorda dolaştığını duydu. Pencerede yerlere kadar uza­nan perdelerin arkasında sak­lanmayı uygun bulduğu anlaşılı yordu. Fakat ortada bulunan masa ve iskemlelerin yerlerini unutmuş olacak ki karanlıklar da bunlardan birine şiddetle çarptı. Arkasından yere düşe - rek parçalanan bir sürahi sesi duyuldu. Bunu dışarıda telâşlı bir ayak gürültüsü takip etti. Ardından kapı şiddetle açıldı. Anide yakılan elektrik odayı gür bir ışıkla doldurdu. Kapı­da siyah top sakallı bir adam göründü. Elinde uttuğu tabanca nın namlusunu odanın bir köşe sinde şaşkın, ürkek bir tavırla ellerini yukarı kaldıran meçhul şahsa döndürmüştü. Kasanın bulunduğu odaya kadar girme­ğe cesaret gösteren ve bu işi başaran hırsızı baştan aşağı süzdükten sonra :

— Kımıldanırsan seni bir kö pek gibi gebertirim!

Diye gürledi. Sonra kasaya bir göz attı Tabancasının ürkü tücü namlusunu hırsızdan ayırmadan açılıp açılmadığını muayene etmek için yanına yaklaştı. Karşısındakinin karşı koymak veya kaçmak tasavvu­ru olmadığını anlayınca eğildi, kasanın kapısını muayene etti. Açılmadığına inanç getirince

y izlim

FüARIND)şeytanca gülümsedi ve •

Şü kü r ki tam zamanına tim diye hom urdandrEt ye!:5 kasayı açm ış olsaydın san, î “ radan cani, çıkaramazdın^ bü

^ d e & ^ VÜâve'etH f ̂ 9aHp

N ihayet meşhur kasa l . kendi elile geldi d e m k t i r g Izm ırın gayretli enerjili D0 ve onun şöhretli başkam oğlu Orijinal Palasın s o 'u î ' sunu aramak, yakalamak M h l tinden kurtulacak! Düş köpek herif!

Ellerini yukarıda tutan adam önde, ev sahibi olduğu anlaş lan şa h ıs arkada ışıklanan f i dor ve merdivenlerden asa ind iler Taşlığa geldikleri a m an otuz otuz beş metre ileri den nöbetçi bir polisin düdük ça ld ığı duyuldu. Ev sahibi-

— Tamaml

diye bağırdı ve tabancasının nam lusunu daima hırsızın alm istikam etinde tutarak kapıyı •tı ve:

— Polis ! Polis I D iye haykırdı. Bunu Koşan

bir adam ın ayak sesleri taklo etti. Ge ien bir polis memura

lj - ,j . ^ anz?^ayı öörünce üstuste duduk çaldı. Tekrar ayak seleri duyu ldu İki polis daha belirdi

Ev sahibi tabancaslle tehdit ettiği adamı göstererek;

— Bu haydudu kasamı açarken yakaladım , dedi. Bakın, may. m uncukları hâlâ cebinden sar. kıyor. Her halde Prenses Zeh ranın mücevherlerini çalan bu kahram an olacak!

Polisler hırsızı yakalamak üzere ileri atıldılar. Fakat elleri yukarıda duran adamın b ir göz işareti üzerine tabacalı adamın üzerine saldırdılar. İki dakika son ra siyah top sakallı şahsın e llerine bilekçe takılmış bulu nuyordu.. Bu ummadığı sü rp riz

(Devam ı var)

BÜYÜK FIRSAT YEPYENİ 1972 MODEL YILIN ŞAMPİYONLARI

m ■' M M H R

YUVANIZIN İHTİYACINA E N İYİ CEYA VEREN BUZDOLABI

büyük WememiroîLykğIr^e0*"rs|aolsl'11 ®n iyl fiyatla içine almı* Evlerinde buzdolapları eskiven P,nl yepyeni ARÇELİK buzdoL

* f b , / S t ece daba b u y u k b u a ‘ol" b‘ARÇELİK buzdolapları sizlerfi VC eşSİZ kaUte*i He kendi k ° Ian yegâne soğutuculardır Uzun yülar müşkilât vertneden Mı

* A R Ç E U G Î SM W ™ ^A R Ç E L I G î S E Ç İ N İ Z .

. _ . Kıbrıs Genel AceflATA! KARDEŞLER LTD. i

LEEFKOŞA — M/

SAYFA 3-

• *a

Şehir Eskiyası ile mücadele raporu

3. VE 4. A ŞA M AKırsal yörede üs bölgelerinin oluşturulması ve savaş

içinde kendi deyimleriyle gerilla kuvvetlerinin düzenli or­duya dönüşerek Millî Demokratik Devrimi başarıya ulaş­tırmasıdır.

Türkiye Halk Kurtuluş Partisi Poletaryanın sınıf sava­şını ideolojik, politik ve ekonomik alanda aynı anda yü­rütmeye çalışır. Yukarıda da belirtildiği gibi üç kişiden müteşekkil bir Merkez İcra Komitesî, 10 kişiden müte­şekkil Genel Yönetim Kurulu vardır. Genel Yönetim Ku- rulu'na bağlı Bölge Komiteleri, bunlara bağlı olarak da semt hücreleri mevcuttur.

THKC. THKP’nin emir ve komutasında her türlü ey­lemleri yürütür. Seçkin militanlardan oluşmuştur. Vurucu ' kuvvetleri ve hücreleri bünyesinde bulundurur.

THKC, THKP’nin emir ve komutasında her türlü ey­lemleri yürütür. Seçkin militanlardan oluşmuştur. Vuru- < cu kuvvetleri ve hücreleri bünyesinde bulundurur.

THKP, THKC'sinde silâhlı mücadele politik liderliğin kontrolundadır. Böylece politik ve askerî liderliğin birliği ilkesi esas alınmıştır.

12 MART muhtırasından hemen sonra bu gruba men­sup bazı militanlar yakalanmışsa da, bunların içerisinde lider olarak yalnız Merkez Komitesinden Mahir ÇAYAN ve Genel Yönetim Kurulundan da Ziya YILMAZ ve Ulaş BARDAKÇI mevcut bulunmakta idi. Keza Yönetim Kuru­lundan Hüseyin CEVAHİR ile İbrahim ÖZTAŞ'da ölü ola­rak ele geçirilmişlerdi. Böylece dışarıda kalan lider ve militanlar etkin çalışmalarda bulunarak işçi ve öğrenci kesiminde örgütlenmeyi başarmışlar ve daha ziyade KA­RADENİZ, BATI ve ORTA ANADOLU kesimlerini eylem bölgeleri seçtikleri dikkati çekmiştir. MALTEPE Tutukevin­den kaçma olayından sonra örgütlenme çalışmaları dur- ■ namış ve bu arada Mahir ÇAYAN - Ertuğrul KÜRKÇÜ gru­bunun eylem plâtformunda çok ileri gidişlerini tenkid e- den Yusuf KÜPELİ ile Münir Ramazan AKTOLGA'nın par­tiden ihraç edildikleri tesbit olunmuştur. Yusuf KÜPELİ ve Münir Ramazan AKTOLGA’nın partiden ihraç edildik­leri tesbit olunmuştur. Yusuf KÜPELİ ve Münir Ramazan AKTOLGA'nın bir süre fabrika semtlerinde geniş çalış­malar sürdürmesi bunların da ayrı bir Marksist - Leninist fraksiyon üzerinde örgütlenme İhtimallerini ortaya koy­muş ve bu yeni liderler de güvenlik kuvvetlerince yaka­lanmışlardır.

Ayrıca son üç ay İçerisinde bu örgüte bağlı geniş bir teşkilât meydana çıkarılmış ve liderleri ile militan- ı tan ele geçirilerek örgüte önemli bir darbe indirilmiştir. Bilhassa FINDIKZADE ve BEBEK operasyonları ile KIZIL- DERE olayı bu örgütün son ihtilâçtı çırpınmaları olmuş­tur.

THKC ve THKO aynı kökten gelmiş, fakat, tamamen değişik stratejilere dahil iki örgüttür. Mazideki bir ol­ma ve her ikisinin de dış iplerle oynatılması bu iki ör­gütün tutukevinden kaçma ve KIZILDERE olayında olduğu gibi eylem plâtformunda birleşmelerini mümkün kılmış­tır. Evvelce de belirtildiği gibi örgütler, kendilerini ön­cülük plâtformunda birleşmemiş addetmektedirler.

Bugün için THKP ve THKC birinci aşamayı tamamla- yamadan teori ve pratikte yetişmiş militanlarının pek çoğunu kaybetmiştir-

Faaliyetlerinin bir müddet için etkin olmayacağı dü­şünülmektedir. Tesirli tedbirler alındığından bu örgüt ta­mamen kendi kirli tarihine mal edilecektir.

PROLETER DEVRİMCİ AYDINLIK “PDA"Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF)’nun DEV-GENÇ'e

dönüşü ile Sosyalis Aydınlık Çevresinde toplanan bazı ki­şiler. Doğu PERİNÇEKTn önderliğinde, Mihrl BELLİ’den muhtemelen dış etkenlerin itimi ile koparılmışlardır. Bu kopma sonucu PERİNÇEK grubu (Vahap ERDOĞDU, Halil BERKTAY, Erdoğan GÜÇBİLMEZ) daha önce çıkardıkları işçi köylü gazetesi İle yeni çıkardıkları proteler Devrim­ci Aydınlık Gergisi etrafında toplanmışlardır. Bu husus bir sanık ifadesinde şöyle yerini bulmaktadır:

"Başlangıçtan Mihri BELLİ'nin görüşünden tamamen ayrılmak söz konusu değildir. Fakat Mihri BELLİ o devirdeki güç dengesini düşünerek halktan kopuk hareketleri destekler duruma girince, ayrılma ken­diliğinden oldu. PDA görüşü gittikçe açıklık kazan­dı. 15-16 HAZİRAN olaylarından sonra PDA'cılar dergilerinde Markslst-Leninist çizgiden hareketle Mao Tse Tung düşüncesini benimsediklerini ilân et­tiler."

12 MART'tan sonra, Proleter Devrimci Aydınlık (PDA) örgütü, tüzüğünün sonradan hffirlanacağı belirtilerek İlle­gal olma kararına vardı. Partinin kuruluşunda, ENDONEZ­YA Komünist Partisi Merkez Komitesinin kararlarının ay­nen benimsendiğine dair sanık ifadeleri mevcuttur. Ay­rıca BREZİLYA ve FİLİPİNLER Komünist Partileri ile ÇİN Komünist Parti Teşkilâtlarım andırır bir örgütlenmeye git­tikleri de görülmektedir.

PDA örgütü faaliyetlerini 5 ana safhada toplamıştır:1. İşçi kesimi içinde yapılan çalışmalar.2. Köylü kesimi içinde yapılan çalışmalar.3. Gençlik kesimi içinde yapılan çalışmalar.4. Diğer kesimlerde yapılan çalışmalar.5. Yayın çalışmaları.

(Devamı yarın)

A * . ■ «•i ■ » t» «a» * * *•»-■<•»■<» ■

PARİS ve LONDRAModa yaratıcıları

Daniel & Annette SÎZLERİ

6i L E - 6i L E = B 0N -V 0Y A 6E 'ADAVET EDER

AVRUPANIN EN SON GÎYÎSÎLERÎ Genel Hastahane yanı,

31 Agâh Efendi Sokağındaki

GALERİMİZDE

M E V L İ TCUMA, 28 TEMMUZ. 1972

!' ■ .

Pek kıymetli Eşim ve Baba mi2 MUSTAFA Şevki’nin vefa tmın 7. sene-i devrlyesi miina se betiyle 28 Temmuz 1972 Cu ma günü öğle namazından ev vel Selimiye Camiinde okutu­lacak Mevlid-i şerife bütün akraba, dost ve tanıdıkların teşrifini özleriz.

Eşi: Emine Şevki Evlâtları: Sevilây Ülkü

özay Şevki

Kiralık EvLefkoşa’da Zafer Sinema­

sı yanı, Çanakkale sokak No. 20 üst kat yeni yapılmış çok iyi durumda ehven fiatla bir ev kiralıktır.

Müracaat: Haşan Çavuş Kurtuluş Sokak No. 4 Lefkoşa.

KİRALIK EVKöşklüçiftlik'te Osman Paşa

Caddesi No. 22 A ’da iist katta her konforu haiz modern bir ev kiralıktır..

Müracaat:Alt katta

Mehmet Emin Aksoy'a

LEFKOŞA TÜRKBELEDİYESİNDEN

BİLDİRİLefkoşa Belediye hudutları da­

hilinde emvali gayri menkulleri bulunan vatandaşların. Belediye­ler Kanunu’nun (Fasıl 240) 92 ve 106’ncı maddeleri gereğince 1972 yılı için tahakkuk ettirilen emlâk vergilerini 30 Eylül 1972 tarihine kadar Kıbrıs Türk Yöne timinin Maliye va Bütçe İşleri Üyeliği Gelir Dairesinin 46. Müf­tü Racl Efendi sokağındaki Tahsi lât şubesine makbuz mukabilin - de ödemeleri duyurulur.

Bu tarihe kadar vergilerini ödemeyen vatandaşlardan vergi lerl % 5 cezalı olarak tahsil edilecektir.

RADYOB

a , '; ’iv ■*

i l

■

, i i l|1| İP P

lU * * '. . . . . . .

. •

mm «

„V st r *

} ‘ - i < m 1 1

S is. - <!K V ,

- ■ S : * . * 1

i İSİ ir * «>\f

m m r n "w

i ü & m

l 4 i

ingilterede en son moda furyası, denizci, eski adiyle “bahriyeli” kıyafetidir. Bu yıl kadın kıyafetlerinde ken dişini alabildiğine gösteren bu tür modeller, önümüz­deki güz kıyafetleri arasında da ön plâna alınmış bu­lunmaktadır. “New Generation (Clothes)” firmasının lanse ettiği bu gece elbisesi, çapa şeklindeki motifler­le süslüdür ve kadifeden yapılmıştır. Motifler, altm sa n sı sırma İle işlenmiştir. Lüks görünüşlerine rağmen bu giyisilerin fiatlan makul seviyededir.

TARLA İCARLARI1. Boğaz bölgesinde Yönelimin kontrolünde bu­

lunalı tarlalar 1, 2, 3, 4 ve 5 Ağustos, 1972 tarihlerinde saat 18.30’da Boğaz'da Ali Osman’ın kahvehanesinde, Kızılbaş, Kermia (Oriaköy) Gönyeli ve Kanlıköy bölge­lerindeki tarlalar ise 7, 8, 9, 10 ve 11 Ağustos 1972 ta­rihlerinde saat 18.30’da Gönyeli'de Muştala Haşan Öz- türk'ün kahvehanesinde açık artırma ile (2) iki seneliğine icar edilecektir.

2. Tarlalarla ilgili bilgi Ecnebi Gayri Menkul Mal­lar İdareciliği (Gelir Dairesinden) temin edilebilir.

I

(RUMTÜRKLERİN TUTUMU

MAHI gazetesi aşağıdaki haberi vermektedir:

‘Kıbrıs hükümeti görüşmelerin düzenli bir şekilde seyrini etkile yebilecek her türlü davranıştan kaçınmaktadır. Görüşmeler çer çevesinde yapılan son iki toplan tıda Türk tarafının bölge idarele ri konusu üzerinde kabul edile miyecek istekler öne sürdüğü- yolundaki haberler hakkında fik rj sorulan Hükümet sözcüsü de­meç vermemiştir. Ancak bu ara da yetkili çevreler tarafından belirtildiğine göre eğer Kıbrıs Türk basınının son günlerdeki yayınları görüşmelerde öne sü rülen veya sürülecek olan resmi Türk isteklerini yansıtıyorsa, Kıb rıs hükümeti bu aşırı ve uzlaş - maz istekleri asla kabul etme yecektir. Ayni çevrelerin söyle diğine göre Kıbrıs hükümeti Kıb rıs devletinin ‘ortaklık’ esasına dayanmasını desteklemektedir. Şu şartla ki ortaklık %80— 20 nis betinde olacaktır. Türklerin iste diğl gibi eşit bir ortaklık değil.

Ayrıca belirtildiğine göre Kıb rıs hükümeti bölge idareleri ko nusunda Kıbrıs Türk basınının öne sürdüğü görüşleri kesinlikle reddetmektedir.. Çünkü Türk tara fı fonksiyonel bir federasyon ve bölge idareleri için ayrı bir mer kezi organ istemektedir .

Son olarak belirtildiğine göre Kıbrıs Türk basınının son günler deki yayınları Türk tarafının Toplumlararası görüşmelerdeki resmi tutumunu yansıtıyorsa, o zaman, görüşmelerin olumlu so­nuçlar vermeyeceğine şimdiden muhakkak nazarıyla bakılmalıdır.

Görüşmelerin verimli olabilme si İçin Makariosun devrilmesi gerektiği hususunda Türk gazete lerinin öne sürdüğü görüşe deği nen Hükümet çevreleri bunu saçma, gülünç ve maksatlı olarak nitelemişlerdir

Türk tarafının tutumu hakkında diğer Rum gazeteleri de ayni yol da haberler yayınlamaktadırlar. Gazeteler bu arada SPECIAL NEWS BULLETIN ’in dünkü yazı­sının özetini vermektedirler.

AGON gazetesi şunları yaz­maktadır:

Ecnebi Gayri Menkul

Mallar İdarecisi

BAYRAK RADYOSU (Kıbrıs Türk Mücahidinin Sesi)

SABAH YAYINI06.24 I. Marşı M. Marşı 06.27 Açılış ve program06.30 Kur’anı Kerim: Feth Suresi

(Ayet 1-10)06.40 Yaylı Tambur06.45 Sabahın şarkıları07.15 Haber Bülteni07.25 Ş. Yastımandan

türküler07.40 Batıdan seçmeler08.00 Türk Müziği özel programı08.30 Sabah Sohbeti 08,35 Hafif Türk Müziği09.00 Kapanış

ÖĞLE YAYINI11.57 M. Marşı11.19 Açılış ve program12.00 Kısa Haberler 12.05 Çeşitli Müzik12.15 Yaşar özelden şarkılar12.30 Otis Radding söylüyor12.45 A. Sezginden Türküler13.00 Solistler Geçidi13.30 HABER BÜLTENİ

ve Yorum13.45 Reklâm Kervanı 13.55 Ara Müziği14.00 Roman Saati: Şebnem (23)14.15 Şarkılar14.30 Kapanış

AKŞAM YAYINI15.57 M. Marşı15.59 Açılış ve program16.00 Karma Türk Müziği16.30 Zeki Müren ve Ersenden

şarkılar17.00 Çocuk köşesi17.30 Solo şarkılar17.45 Seçtiğiniz plâklar18.30 Haber Bülteni ve Yorum18.45 Ara Müziği18.50 Tarihimizde Bugün 19.12 Türküler19.30 Köy Postası19.50 Şarkılar20.00 Din ve Ahlâk Sohbeti 20.07 Saz eserleri20.22 Alâeddin Yavaşçadan

şarkılar20.45 Anadoludan size bir

mektup var21.00 İki sesten şarkılar:

Hüseyin Gökmen21.30 Ünlü Besteciler:

Mendelssohn22.15 Aşık Veyselden türküler22.30 Haber Bülteni22.40 Türkân Tokyaydan şarkılar | 23.00 Kapanış

H .T A L Â T Ç0BAN0ĞLUKUMAŞ MAĞAZASINDAN

HANIMLARA DUYURUDevam ettirmekte olduğumuz ucuz satışları­

mızda tekrar DAMPİNG yapmış bulunuyoruz. Şimdi her şey daha ucuza satılmaktadır Fırsatı değerlendiriniz.

54, Arasta Sokağı Lefkoşa

MEVLİD-İ ŞERİF

Sevgili eşim ÖNDER HÜSEYİN’in beklenmedik bir anda, biricik yavrusunu dahi görmeden hayata gözlerini ebediyen kapamasının üçüncü senei devriyesi münasebe­tiyle 31.7.1972 tarihinde ö.s. saat 4.00’de Ortaköy 5. Sokak No. 8 de kendi evimizde kıraat edilecek mevlidi şerife dost akraba ve tanıdıkların hazır bulunmaları özlenir.

Eşi: YEGANE ÖNDER Oğlu: ÖNDER ONAR Annesi. Babası, Ablaları

Kıbrıs hükümeti Türk tarafı­nın öne sürmekte olduğu ayırıcı istekleri kabul etmek ve Bölge idareleri konusu üzerinde her • hangi bir taviz vermek niyetinde değildir. Çünkü taviz vermenin Adanın egemenlik ve toprak bü­tünlüğünü tehlikeye düşüreceği şüphesizdir.

Yukarıdaki hususlar dün hükû mete yakın çevreler tarafından belirtilmiştir. Hükümete yakın çevreler Türklerin istediği ve her gün gazetelerinde haber ve ya yorum şeklinde öne sürülen eşit ortaklığın tamamıyle imkân sız olduğunu belirtmektedirler. Hükümet ayrıca bölge idareleri konusunun Adadaki fiili durum ile bağlantılı olarak görüşülmesi hususunda Türk tarafının öne sürdüğü isteği de kabule şayan bulmamaktadır. Hükümete ya­kın çevreler Türklerin bu tutum larını terketmemeleri halinde an İaşma olamayacağını söylemekte dirler.

Bakanlar Kurulunun bugünkü toplantısında görüşmelerdeki son durum gözden geçirilecek.”

öte yandan TA NEA gazetesi Türklerin “dönekliğinden" söz etmekte ve Türklerin özellikle daha önceki görüşmelerde varıl mış olan anlaşmalardan döndük lerini ve şimdi ayırıcı istekleri üzerind^direndiklerlni öne sür­mektedir.

EIEFTHERIA gazetesi ise şun ları yazmaktadır:

"Türklerin öne sürdükleri is­tekleri yorumlayan yetkili siyasi çevreler şunları söylemektedir - ler:

1— Eşit ortaklık saçma ve im­kânsızdır. Nüfusun %18’i bir or taklıkta nüfusun %80'i İle eşit haklara sahip olamaz.

2— Sözde "Kıbrıs Türk Yöne timinin’ bir hükümet haline gel diği yolundaki Türk İmaları asla kabule şayan değildir. Kıbrıs hü kûmeti Türk tarafına hükümet etmek hususunda hiçbir hak ta­nımamaktadır. Türklerin her türlü ‘idari’ hareketini kanun dışı ve geçersiz saymaktadır.

3— Eğer Türk tarafı ayrı mer kezi organlara sahip fonsiyonel bir federasyon kurulması isteğini öne sürerse anlaşma olmayacak tır. Esasen bu Makariosun çeşit li vesilelerle verdiği demeçlerde açıkça belirtilmektedir:

Ayni çevreleri Türk tarafınca daima öne sürülen Kıbrıs Anaya sasının bölge idareleri ve fonksi yönel federasyon hakkında hiç bir hüküm İhtiva etmediğini hatır latmaktadırlar.

Yetkili çevreler son olarak Kıb rıs Türk basınının öne sürdüğü söz konusu isteklerin Klerides ile Denktaş arasında daha önce yapılmış olan görüşmelerde varı lan anlaşmalardan Türklerin şim di dönmekte olduklarını ortaya koyduğunu söylemişlerdir

KLERIDES’IN KABİNEYE RAPORU

Rum gazetelerinin bildirdiğine göre Rum Temsilciler Meclisi Başkanı ve Görüşmelerdeki Rum Temsilcisi Glafkos Klerides, ge nişletilmiş görüşmelerin birinci dönemi hakkında Makarios kabi nesine sunmak üzere bir rapor hazırlamaktadır. Klerides bu rapo runda görüşmelerin seyri hak­kında bilgi verecek ve yeni döne min arzettiği perspektif hakkın daki değerlendirmelerini belirte çektir. Klerides’ln raporu yalnız görüşmeler çerçevesinde yapı­lan toplantıları değil fakat bu toplantılar dışında Rauf Denktaş, Dr. Tafall ve Dekleris ile yapmış olduğu gayri resmi temasları kap sayacaktır.

Ayrıca Klerides’in bugünkü haf talik olağan Kabine toplantısnda hazır bulunarak görüşmelerin sey ri hakkında Makariosa ve Rum Bakanlara bizzat uilgl vereceği sa nılmaktadır BAFTAKI DURUM Muhalefet gazetesi PATRIS Baf

tâki durumla ilgili bir karikatür yayınlamaktadır. Karikatürde Di mi köyü yakınındaki bir tepe üze rinde kurulduğu bildirilen Türk mevzii görülmektedir. Mevzideki komutan dürbinle karşı yakaya bakmakta ve diğer Türklere şöy le demektedir:

"Hiçbir hareket yok çocuklar.. Makariosun sayesinde bütün Kıb rıs bizim olacak."MAKARİOS VE GERÇEKLER

PATRIS gazetesi Makariosa şiddetle saldıran yazılarına de­vam etmektedir. Dünkü bir yazı­sında PATRIS Makariosun daha fazla işbaşında kalma sının Rum lar için tehlikeli olduğunu ve onun işbaşından uzaklaştırılması gerektiğini yazmakta ve üç pisko poşu daha fazla ertelemeye fır sat vermeden Makarios aleyhin de gerekeni yapmaya teşvik et­mektedir.

Bu arada PATRIS Makariosun Atinada yayınlanan TA NEA gaze tesine verdiği demeçte ESEA ve onun Başkanı Vasllyades hak kında söylediklerini cevaplandır mağa çalışmakta ve şunları yaz maktadır:

"Makariosun ESEA ile Başkanı na saldırısı tamamıyle haksızdır. ESEA, Makariosun yıkıcı politika sının yaratacağı sel felâketinden Kıbrısı kurtaracak Nuh’in gemi sidir. Makarios kas(rgasının din meşinden sonra bu gemi millî emellerimizin limanına ulaşacak Yunanistanın kucağına kavuşacak tır.

ESEA’nın Başkanı ise pırlan ta gibi bir karakteri olan kusur suz bir şahsiyettir. Onun hayatı üzerine düşen en küçük bir şüp he gölgesi dahi yoktur. Halis, muhlis bir milliyetçi Elendir. Kıb rısın Yunanistanla birleşmesin - den başka bir şey düşünmemek tedir. Bunun için şimdiye kadar olanca gücüyle mücadele etmiş tir. Vasilyades (yi bir Elen, iyi bir Hrlstiyan, iyi bir vatandaş, fevaklâde bir yargıçtır. Yeminini hiçbir zaman çiğnememiştlr.Kıbrıs halkı Vasilyades’i iyi tanır ve Vasilyades geçerken,, Kıbrıs halkı bir saygı nişanesi olarak daima şapkasını çıkaracaktır.Makariosun Vasilyades aleyhinde söyledikleri kendi aleyhinde tecelli edecektir. Vasilyades’inEnosis plebisitini niçin İmzalama dığını Makarios çok iyi bilirHükümet memurlarının plebisiti imzalamağa zorlanmamasını o zaman Etnarhia da sessilzce ka­

bul etmişti. Şimdi Makariosun, Vasilyades’i plebisiti imzalama • dığı İçin kınaması nasıl bir dü­şüncenin mahsulüdür."

MAKARİOS ALEYHTARI

VE TÜRKLER

FİLELEFTHEROS, APOYEVMA TINI ve HARAVGI gazeteleri Ma karios aleyhtarlarını Türklerle birlik olmakla suçlamaktadırlar.

Türk basının Makariosun işba - şından uzaklaştırılması gerektiği ni öne süren yayınlarına değinen FİLELEFTHEROS, HARAVGI ve APOYEVMATİNI gazeteleri Maka rios aleyhtarı Rumların da ayni şeyi istediklerine dikkati çek­mekte ve Makarios aleyhtarı Rumlarla Türkler arasındaki "menfur bir ittifaktan" söz et - inektedirler.. Hatta APOYEVMA - TİNİ gazetesi Makarios aleyhtarı Rum gazetelerinin Türk gazetele rinden ayırt edilemiyecek bir hale geldiklerini ve bunların Türkçeye çevrildlkeri takdirde pekâlâ Türk semtlerinde satılabi leceklerini yazmaktadır.

LAGAKOS’U NİÇİN

GÖNDERMİYORLAR 7

APOYEVMATİNI gazetesi yuka rıdaki başlık altındaki bir yazısın da Yunanistanın Lefkoşa Büyük elçiliğine yeni atanan Lağakos ’ un Adaya gönderilmesindeki ge cikmeye değinmekte ve Atlna- Lefkoşa ilişkilerinin düzeltilmesi yolunda ileri bir adım teşkil ede cek olan bu hareketin Yunan hükümeti tarafından niçin gecik tlrildlğinı sormaktadıV. APOYEV- MATİNI "Yunan Dışişleri Bakan lığının Rumca konuşan yetkilile rinden" söz etmekte ve bunların Lağakos’un Kıbrısa göndermeden önce beynini yıkamaya mı çalış tıklarını sormaktadır.

Teklif KabulüMağusa ana okulu için aşa

g.dakl mefruşat ve sabit oyun araçları için teklif kabul edi­lir.

1) Muhtelif öğrenci saydal- ytsi (demirden), öğretmen ve öğrenci masası, oyuncak dola bı, kütüphane, koltuk ve sai­re yapımı.

2) Demirden olmak üzere; Salıncak, talıtaravalli, kaydı­rak, tırmanma pollgomu y a ­pımı.

Teklifler en geç 4 Ağustos, 1972 Cuma günü ö.e. saat P.OO’a kadar ihale Komisyonu Teklif Kutusuna atılmalıdır.

Bu teklifle ilgili bilgi ve şartlar Maarif Dairesinden te min edilebilir.

ihale Komisyonu Maliye ve İktisadi İşler Üyeliği.

İ L A NGönyeli’de kâin sulu ziraata

elverişli 175 dönümlük arazi bir sene veya daha fazla uzun müddetle icar edilecektir.

Daha fazla bilgi için müra­caat:

Bay Nüzhct Kök c/o Kıvanç M. Riza

(Avukat) Lefkoşa

Gerçek bir ‘S ü p e r - J e t ’ t>ibi çalışan

Jetsu perau tom atic S. 51_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ si/fsiL_

çamaşır I makinesi

â

. W

iı sizehiç iş bırakm az!

O y İM İm otomatik..•JETSUPfnorOMATftT

A rumuza çbrs ayetfnmdH Ien 99 propranıı il* be vba» yıkar, durular, tıkar, kuru­tur. Hanay! yapar!.. 81/

kayftnlsa bakanınız

ŞîSŞCfefcfilİ

KIBRIS GENEL ACENTI:

AHMET SEDAT u ; i ro e C:tf K - k o f t T* 6 3 6 4 0 ^ 4 9 0 dah

B E R B A A Ç I L D IFABRİKAMIZIN MAMULLERİ OLAN EN KALİTELİ İNGİLİZ ^RİMPLENLERİNDEN HER; ® § J S J ^ ! İ , [ A I ) , N P A N T0L0NLARI VE ÇOCUK ELBİSELERİ EN EHVEN HATLARLA SATIŞ YERİMİZDE SATIŞA

ADRES .ESKÎ TAKSİM SİNEMASI - LEFKOŞA

TEL: DAH. 336.^ A ftM iA k u A k u ia A l-l -*-

SAYFA ( B O Z K U H İ )••CUMA, 28 TEMMUZ, 197}

£

I Bisiklet yarışlaıı için Türkiyeye davet edildik

Bisikletçilerimiz ValedromMünih Olimpiyatları Meşalesi Bugün Yakılıyor

ı

I

I

I

I yarışlarına katılacaki MEHMET ALİ ACAR

1I11i

i

ıı

Bisiklet sporumuzun başla­masından bu yana aradan kı­sa bir zaman geçmesine rağ­men bisikletçilerimizin dış temas yapmak için birçok fır­satlar ele geçirdikleri gün geçtikçe daha açık saçık gö­rülmeye başlamıştır.

önemli olan dış temaslar­dan mümkün olduğu kadar yararlanabilmek, bisiklet spo­rumuzun gelişmesi İçin dış temaslardan yararlanarak ça­lışmalar yapmaktır.

Her hususu göz önünde bu­

lunduran ve geçen yıl katıldı­ğımız Cumhurbaşkanlığı Ulus lararası Türkiye Bisiklet Tu- ru'ndan büyük bir ders alan Bisiklet Federasyonu yöneti­cilerimiz, bu yıl Türkiye Bi­siklet Federasyonu tarafından yapılan davete uymak iste­diklerini, ancak bisikletçileri­mizin genç ve henüz tecrübe­siz denecek yaşta olmaları nedeniyle bir veledrom yarı­şına iştirak etmemizin doğru olacağını bildirmişlerdir.

Türkiye Bisiklet Federasyo­nu tarafından yapılan davete karşılık “Balıkesir’de yapıla­

cak Veledrom Yarışları'na ka­tılabiliriz’’ şeklinde cevap ver mişler ve Türkiye Bisiklet Fe­derasyonumun bu yarışlara katılmamız için tasvibini bek­lemektedirler.5 BİSİKLETÇİMİZ YARIŞACAK

Bisiklet Federasyonumdan elde ettiğimiz bilgilere göre Balıkesir’de yapılacak Veled­rom Yarışı’na katılmamız için Türkiye Bisiklet Federasyonu “Evet’’ derse, bu yarışlarda Kıbrısı temsilen 19 Mayısta yapılan Büyükler Arası Bisik­let Uzun Yol Yarışı'nda İlk beş dereceyi alan Bülent Çı- raklı, Enver Sedat, Büen Saf­fet Anibal, Feray Cevdet ve Aziz İsmail yarışacaklardır.

UZUN YOL YARIŞINA HAYIRBu davetle ilgili olarak ken

dişiyle görüşerek fikrini ara­dığımız Bisiklet Federasyonu Başkanş Salim M. Haşan, Tür­kiye’de ve diğer ülkelerde ya­pılan bisiklet uzun yol yarış­larının çok uzun olduğunu, bu yarışlara şimdilik iştirak et­

memizin uygun olmadığını be­lirterek şöyle konuşmuştur. “Bisikletçilerimiz için dış te­maslarda veledrom yarışları mn tercih edilmesinin başlıca sebebi elemanlarımızın şim­diki durumda hem tecrübesiz, hem de çok denecek yaşta genç olmalarıdır. Türkiyede ve diğer memleketlerde yapı­lan uzun yol bisiklet yarışları çok uzun olduğundan bisik­letçilerimiz bu yarışları güç­lükle tamamlayabilmektedir­ler. Bu da çok yorucu ve yıp­ratıcı oluyor. Uzun yol yarış­larının aksine veledrom ya­rışlarında başarı da elde ede­bilir ve dereceye girebilirler. Geçen yıl iştirak ettiğimiz Cumhurbaşkanlığı Uluslarara­sı Türkiye Bisiklet Turu sıra­sında büyük tecrübeler elde edip çeşitli tedbirler almamız gerektiğini öğrendik. Bu tec­rübelerimiz ışığında şimdilik Veledrom yarışlarına iştirak etmemiz gerektiğini, tecrübe elde ettikten sonra diğer ya­rışlara da katılabileceğimizi öğrendik.”

Miinihte Türkiyeyi temsil edecek belli oldu

ATINA:Münih Olimpiyatları Me­

şalesi bugün yapüacak bir törenle Eski Yunan devrin „ de olimpiyatların yapüdığı g tarihi “OLiMPtA” da ateş- g lenecek ve atletler taralın- ^ dan Münih’e götürülmek ü- g zere yola çıkarılacaktır. g

Olimpiyat Meşalesi Tiirki g ye - Yunanistan sınırında g Türkiye Ulusal Olimpiyat g Komitesi yöneticileri tara- g fından teslim alınacaktır, gMeşale İstanbul Tarihi Meh gter takımının çalacağı g marşlarla Türk atletleri ta g rafmdan getirilecek, Tak­sim Meydanı’nda Hürriyet Abidesi önünde özel olarak hazırlanan bir yerde bir ge ce yanacak ve bir gün son ra da Türk atletler tarafın dan Türkiye - Bulgaristan hududunda Bulgar atletle­re teslim edilecektir. Meşa le Bulgaristandan sonra di­ğer Avrupa memleketlerin­den geçirilecek ve Münih’e götürülecektir.

Resmi temaslarda bulun­mak üzere önceki gün Atina ya giden Türkiye Gençlik ve Spor Bakam Adnan Ka- raküçük ile Beden Terbiye­si Genel Müdürü İsmail Hakkı Güngör, Türkiye U- luslararası Olimpiyatlar Ko mitesi ikinci Başkanı Tur­gut Atakol ve_diğer yönetici lerle birlikte birçok devle­tin temsücileri bugün ya­pılacak törende hazır bulu­nacaklardır.

19 Mayısta yapılan Büyüklerarası Bisiklet Uzun Yol Yarışında derece alarak Türkiyede yapılacak bir yarışa iştirak etme hakkını elde eden bisikletçilerimiz birarada görülüyor.

t Foto: BOZKURT)

Münih Olimpiyatları'nın Serbest ve Greko Romen Şampiyonlarında Türkiyeyi temsil edecek güreşçiler bel­li olmuştur.

Güreş Federasyonu Teknik Kurulu iki aydan beri İzmir’de kamp yapan ve çeşitli seçme­lerden geçen güreşçileri göz- önünde bulundurarak şu gü­reşçilerin Münih’e gitmesine karar vermiştir:SERBEST:

48 kiloda Sefer Baygın, 52 kiloda Salim Bak veya A. Rı­za Alan, 57 kiloda Kâzım Yıl­dırım, 62 kiloda Vehbi Akdağ, 68 kiloda Hüsamettin Kaban, 74 kiloda Mehmet Ali Demir-

taş, 82 kiloda Hayrj Polat, 90 kiloda Mehmet Güçlü, 100 ki­loda Alâettin Yıldırım, ağırda Gıyasettin Yılmaz.GREKO - ROMENDE:

48 kiloda Hızır Sarı, 52 ki­loda Metin Alakoç, 68 kiloda İbrahim Aslan, 74 kilo Tevfik Aydeniz, 82 kilo Ali Yağmur. S. ACAR SAKATLANDI

Son çalışmada kaburgala­rından sakatlanan 82 kilo Gre­ko - Romen güreşçisi Avrupa ve Dünya Şampiyonu Sırrı Acar, sakatlığının devam et­mesi nedeni ile Ali Yağmur ile yapacağı İkinci seçmeye çıkamayacağını yöneticilere bildirmiştir.

CEMİL 1,5 milyona 6. Saraylıoldu

i

s

1

İ MAĞUSA MÜCAHİTLERİ FUTBOL TURNUVASI Balkan Atletizm 1ı1 DEVAM EDİYOR Şampiyonası1

Merkez Taburu Mücahitleri finaldeHazırlıklarıDevam Ediyor

İZMİR:4 ve 6 Ağustos tarihleri

arasında İzmir Halkapınar Tesislerinde yapılacak Bal­kan Atletizm ŞampiyonasT- na katılacak Türkiye Atle­tizm Milli Takımı çalışmala rina devam etmektedir. Şampiyonaya l l ’i kız olmak üzere 41 Türk atleti İştirak edecektir. Şampiyonaya ka­tılacak maratoncular Hüse­yin Aktaş ve İsmail Akçay Abantta, diğer atletler İse İzmir’de kamp yaparak har zırlanmaktadırlar.

Bilindiği gibi bu şampi­yonayı izlemek iiezre Atle­tizm Federasyonumuza bağ lı dört yönetici Türkiye At letizm Federasyonu tarafın­dan davet edilmiş ve Baş­kan Ayer Kâşifin başkanlı­ğında 4 kişilik bir heyetin İzmir’e gitmesine karar ve rilmiştir.

İSTANBUL: fBu yıl transfer ayında is- g

minden en çok söz edilen Is- g tanbulspor’lu Cemil dün ya- pılan sözleşme ile Galata Sa- ray’lı olmuştur.

Transfer ayının bitmesine 4 gün kala iki kulüp arasında yapılan sözleşme gereğince Cemil için Galata Saray Ku­lübü Istanbulspor'a 1,5 mil yon Türk Lirası (45 bin lira)

Bilîndiğl gibi Cemil’e daha | önce Fener Bahçe, Beşiktaş g ve Bursaspor da talip olmuş- g lar, Istanbulspor Kulübü her g gün Cemilin fiyatını biraz da- g ha artırmış, son olarak Ce- g mil'e Galata Saray ve Fener g Bahçe talip olmuşlardır. Ce- g mil'ln “Fener Bahçe’ye git- g mem” demesi üzerine de fa- g aliyete geçen Galata Saray- g lılar Istanbulspor İle pazarlı- g ğa oturmuşlar ve 1,5 milyon g ödeyerek anlaşmaya varmış- g lardır. Û

AMERİKALILAR SU b e n t l e r i n i n BOMBALANDIĞINI KABUL ETTİLER

(1. Sayfadan Devam) bentlerine bomba isabet etmiş­tir. Ancak su bentleri ve baraj­lar hiçbir zaman esas heder olmamıştır.” demiştir. Bildiril­diğine göre Charles Gray, Ame rlkan hava akını sırasında isa­bet alan su bentlerinde mey­dana gelen zararın iddia edildi âl gibi büyük olmadığını one sürmüştür. Kuzey Vietnam ın aeçen yıl meydana gelen su baskınları sonucu yıkılan su bentlerini kasten onarmadığım bildiren sözcü Gray, Kuzey Vi­etnam'ı bu yolda Birleşik Ame­rika aleyhinde bir propaganda açmakla suçlamıştır.

LAİRDTN AÇIKLAMASIBu arada, Birleşik Amerika

Savunma Bakanı Melvin Laird da. düzenlediği basın toplantı­sında "Kuzey Vietnam'a karşı düzenlenen hava akmları sıra­sında hiçbir zaman su bentleri­ni ve barajları hedef almamış­tır. Ancak pek tabii kİ su bent­leri ve barajları üzerindeki as­keri tesisler bombalanacaktır" demiştir.

OUANG TRİ DİRENİYORÖte yandan Güney Vietnam

Hükümeti bir süreden beri ağır Çarpışmaların devam etmekte olduğu Ouang Tri kalesinin Komünistlerden arınmasını sağ lamak amacıyle çarpışmalara yeni askerler kattığını bildir­miştir. 1000 den fazla Güney Vietnam'lı askerin 3 aydan be­ri Komünistlerin elinde bulunan kaleyi kurtarmak için çarpıştığı belirtilmektedir. Kuzey Vietnam resmi gazeteleri ise Güney Vi­etnam askerlerinin kaleyi işgal ettikleri ve hattâ Güney Viet­nam askerlerinin kaleye girdik­leri hakkındaki haberleri yalan­lamaktadırlar.

KOMÜNİST BAŞARILARIDiğer yandan Kamboçya Hü­

kümet Kuvvetlerinin ülkenin Pattoı ilindeki bir kasabayı, Ko- münitlerin geri aldıklarını ve Kong - Pong - Trabeg kasaba­sını işgal eden askerlerin Tri Sing kasabasındaki askerlerle irtibat kurma çabasında olduk­larını açıklamıştır.

BOYSAN HAŞANoc o

Mt T|L'rf

I

Mağusa'ya bağlı MDcahit Birlikleri arasında düzenlenen ve Merkez Taburu Mücahitleri, Mağusa Sancak Mücahitleri, Ergazi Mücahitleri. Mehmetçik Mücahitleri ve Mağusa Dış Birlikler Müca­hitleri futbol takımlarının iştirak ettiği elemeli futbol turnuvası devam etmektedir. Şampi­yonluk mücadelesi üç takım arasında devam ederken Ergazi Mücahitlerini 5-0 mağlûbeden Merkez Taburu Mücahitleri kura neticesinde finale yükselmiş, Mehmetçik Mücahitlerini yene­rek finale yükselen Mağusa Dış Birlikler Mücahitleri bu hafta Sancak Mücahitleri ile finale yükselmek İçin karşı karşıya gelecektir. Resimlerde (üstte) Mağusa Merkez Taburu Mücahit­leri, (altta) Mağusa Dış Birlikler Mücahitleri futbol takımları objektifimiz karşısında görülüyor.

M I N İH t e rn n nx x y

k l S âkısa

★ Olimpiyatlar öncesinde Avustralya Kürek Takımı'nın ünlü sporcularından lan Mc VVhirter’in karaciğer kanseri­ne yakalanması en büyük ü- zücü olay olarak nitelendiril­miştir. Sekiz Tek Kürek Ya- rışması’nın favorisi olarak gösterilen lan'ın en çok 6 ay yarışma şansı olduğu dok­torlar tarafından açıklanmış­tır.

★ Olimpiyatların başlangıç günlerinin yaklaşması üzerine spor malzemesi imal eden mü esseseler de büyük bir reka­bete girişmişlerdir, özellikle spor ayakkabısı imal eden müesseseler yarış halinde bulunmaktadırlar.

7.00 AÇILIŞ - Haber Özetleri, Hava Raporu

7.05 MIKI FİLMLERİ7.15 ÜÇ KAFADAR7.30 ORMAN MÜFETTİŞLERİ

“Köpek Yakalayıcı"8.00 BURASI KIBRIS8.15 KORKUSUZ YÜZLER8.30 HABERLER ■ Hava Raporu8.50 KALEDESKOP9.10 ADAM ve ŞEHİR

“Turner sokağındaki facia’’ Misafir artist Broderich Cravford.

10.05 YUNANISTANDAN HABER­LER

10.20 DEMİR ADAM "Profesyoneller"Misafir artist James Druny

11.00 HABERLER Hava Raporu

KIBRIS TÜRK FUTBOL HAKEM BİRLİĞİ GENEL KURUL TOPLANTISI

30 Temmuz, 1972 Pazar günü sabah saat 9 da Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu Lokalinde yapılacak olan olağan Genel Kurul toplantısına bütün futbol hakemlerinin iştirakleri ehemmiyetle reca olunur.

Hakemlerin bir çok sorunlarının halli için alınacak olan ka­rarların olumlu ve tesirli olması bakımından bütün hakemlerin bu toplantıya bilhassa iştlraklarının menfaatlarına olacağını ha­tırlatırız.

GÜNDEM :—a) Faaliyet raporunun okunmasıb) Gelir ve giderin İzahıc) Eski yönetim kurulunun ibrasıd) Yeni yönetim kurulunun seçimi.e) Dilek ve temenniler.

K.T.F.H.B. BAŞKANI

YAZLIK VE KIŞLIK

ŞAHİN SİNEMALARIBııgrün saat 2.30 da Kışlıkta 8.30 da Yazhk(

; GLIINVINCIBLE GUERRER

SİNEMAMIZ BU HAFTA iKT I)P ŞAHESERLE HUZURLARINIZDA

1— Sinema dünyasının en büyük isimleri» rol aldığı baştan sona kadar hareket heveca dolu yaz sezonunun en güzel filmi.

(İKİ FEDAİNİN İNTİKAMIO ynayanlar: GU1LLIANO GEMMA RICHAR

HARRISON

2— Sezonun en muazzam Türk filmi. Bu fi mi reklâm yapmak gerekmez. Çünkü siz sinem severlerimiz bu filmi gördükten sonra ancak t kadar başarılı bir Türk filmi olur deyeceksinj Başrollerini Türk sinema ve tiyatrosunun en bt yük isimlerinin birleşerek bir araya getirdikle en büyük aile filmi.

A L E V « A lOGLU ' ' " i

KONAK SİNEMASI SUNAIBugün Saat 2.30 Te Gece 8.30’da TÜRKAN ŞORAY ile CÜNEYT ARKIN’ı

yarattıkları yılın şaheserini iftiharla takdim ed< RENKLİ

ARIM BALIM PETEĞİMOynayanlar: TÜRKAN ŞORAY, CÜNEYT ARKI!

MÜNİR OZKUL.

i

İlâveten İngilizce

ONE AGAINST THE 0THEIOynayan: RICHARD HARRISON

Amerika’lı Bankacı Kıbrıs’taLefkoşa:

A m erika’n ın ih ra c a t - i t ­ha lâ t Bankası p ro je geliş­tirm e m üdürü Thom as E. M oran k ısa b ir ziyaret için K ıb n s’a gelm iştir. Ameri­kan ih racatın ın B ankaca fi

iM i ın u ı ım ı ı ,H n HHMM„ „ I M | | t | | | | | | | t | | | | | | t H | i | |M [

HALK ve TAKSİM II

BU GÜN SAAT 2.30 VE 8.30 DAKaliteli filmleri sunmayı kendisine prensip edinmiş olan sinemalar,™.,

işte sîzlerden gördüğü alâka üzerine yine bu hafta M Î İ f f f f l S S S Î K S biriyle huzurlarınızda. MUAZZEZ TAHTIN

S A A D E T G Ü N E Ş İ• U l l l V A . . . Oynayanlar: HÜLYA KOÇY1GİT, MÜRAT SOYDAN

__________________ İlâveten İngilizce filmler.

-f

HALKDA TAKSİMDEBaştan sona kadar en güzel ha­

reketlerle sîzleri bu yılın en güzel Kavboy filmi.

RENKLİ İNGİLİZCE SİNEMASKOP

ONE AGAINST THE 0THER

Başrolde: RICHARD HARRISON

Son senelerin en güzel sex ve polisiye filmi.

NIGHTİN HAMBURG

nansmanı ile ilgili atlerin gözd en geçidim koordine etmekle görev lan Thomas E. Moran, rıs’ta bulunduğu süre risinde resmî şahsyt bankacılar ve Birleşik J rika ile ticaret yapan zel sektör mensuplanyl' ilişmeler yapacaktır.

O L U MPek kıymetli aile bü)

müz merhum Mehmet si Refet beyin annesi, ker Refet ve Süheyl» * ğin hanım nineleri, # A. Hâld 27 Temmuz le ­hinde, Perşembe gün, n» rahmetine kavuşmuş™* nazesi bu gün Cumanamazım müteakip semCamiinden kaldırılarak di istirahatgâhına tevdi lecektlr. u

SATILIKLefkoşa, Tabak HUfflÜ

di sokak ve Adana so Kavşağında, Köşe Mf her çeşit inşaata elverip mal satılıktır. Mal ha tafsüât için, 6,Lefkoşa adresinde 6»L cı AzmlVe müracaat em» dir.

GÖNYELİ FESTİVALİ4 - 9 A ğ u s t o s 1 9 7 2 Gönyeli Yalçın Park’ta^ — ■ ... mmummmmmmmmizzı... E j ı y j v j g

■ ıfc . UM .A . . » * *