-
f A 1!11 li~ Jl A r:!l// a. d· lAb: 'il VI~. tl'"' VJ ~ IJ'\ ~ - UJ ! 1 \; • ; ~ 'If~ l/ 01 1 . h~lkbilim• it'e~§im • ant~poloj1~ sos:olojf: .miizik~oji • tanr • e:biya;
0
-
""""='====='z=m:::c:=...,.,. folkl~r/edebiyat, cilt:Xl say1: xu/
Mustafa ~apar
TiCARET, iSLAMiYET ve TORKLER ,Tiirklerin Is/ami Kiiltiirii Benimsemesinde Ticaretin Rolii
l)G~
Ticaret, insanhk tarihinin hemen her doneminde, toplumlar arasmda ticarl
'Urtinlerin ah~veri~iyle birlikte, diger kUltlirel gelerin "ah~veri~"inde ve _ _ ~okyonlti etkile§imde de nemli rol oynanu~trr. Bu bagl~da ilk insanlarm
tirettikleri ya da elde ettikleri e~yalarm, 1ir0n.lerin mtibadelesinin, aym zamanda ktilturlerin "mtibadelesi" anlamma geldigini soylemek mtim.ktindtir. -
Gtin1imilzden geriye dogru gidildik~e, ge~mi§te yilz yilze yaptlan ticaretin daha agn
bash~ gorUlme~dir. Bu yilz yilze ticaret bi~imi yakm zamana kadar stird1i.riilm~tur.
Yalan zamana kadar stirdUrUlen yilz yilze ticaret esnasmda tnccarlann sadece ticaret
mallan ahp satmadlidan, ticaret ad! altmda ba~ka faaliyet yU.rUttukleri, omegin
misyonerlik faaliyetlerine girdikleri soylenebilir. DolaylSlyla ticaretin gezgin ttlccarlar
aracth~yla yaptld!gt donemlerde ttlccarlarm mal ahp satmaktan b~ka misyonlannm
oldugunu s!iylemek mtimktindtir. Onlu siyase~i ve siyasetbilimci Nizamtilmtilk, XI.
yilzytlda padi~ahm, kom~u devletler haklondabilgi sahibi olmak i~in bu d~vletlere casus
kthgtfida g!indermes~ istedigi ~aluslar arasmda seyyah, sO.fi, eczac1, dervi~lerden ha§ka tuccarlann da bulUnmasrm onermi§ti · (Nizamtilmtilk 1987: 110). BU. !ineri, a§a~da deginilecek olan ticaret ve islilmiyetin yayili:nas1 arasmdaki ili§kiyi vurgu1ar
* Dr.Antropolog 207 _"""""' _____ ....,......,-=-
-
==:::=:s:c-====--- folklorledebiyat
niteliktedir. Aynca Avrupah misyonerlerin de yakm zamana kadar ticaret de dahil ~e§itli "misyonlar"la bir~ok llikeye gittikleri ya da vatanda§l bulunduklan devletin yetkili din/devlet adamlan tarafindan gonderildikleri bilinmektedir.
Ozellikle esk.i donemlerde tuccarlar aylar suren uzun yolculuklara pkmak
durumunda kahyorlard! (unlti. gezgin-tuccar Marko Polo buna iyi bir ornektir.). Bu uzun siireli ticari ama~h yolculuklarda, tacirler temasa ge~tikleri farkh uluslardan topluluklarm inan~lar1n1 tan1yor, onlara, kendi inan~larlnl ve inan~ sistemlerini tan1hyor, onlan etkiliyor; aynca, onlarm inan~larmdan etkileniyorlard!. Bir anlamda tacirler birbirinden uzak ya da yakm, az ya da ~ok farkh toplumlar arasmda inan~, geni§ anlamcyla kUltiir ta§lylClhgt da yap1yorlard!. Ornegin Arap tacirler, !sl8miyetin yayllmasmda btiyUk rol oynanu§, islfu:niyetin Avrupa'ya, Asya'ya ve Afrika'ya kadar ula§maslnl saglanu§lardlr (Roux 1991: 148; McNeil1989: 215). Ancak sadece M1.isl1.iman tacirlerin degil tsliim alim.lerinin de isllim dininin yay!.lmasmda onemli gorevler yUklendiklerini savunan Desmond Stewart (1994: 219) §unlan yazmaktadlr:
"Mtisluman t1.iccarlar ve llimler askerlerden daha ~ok ikna g1.icune sahip olmu§lardlr. Ticaret erbabma ytiksek deger vermekle islAm bir~ok memlekette hak.im olmu§tur. Bizzat Peygamber kendisine Peygamberlik gelmeden once ticari yolculuklara ~lkml§h."
Bu yaz1da, ticaretin lslfuni inancm Ttirkler arasmda yay!.lmasmdaki etkisi ile spesifik olarak da kulturel degi§im ve donU§timdeki rolu 11zerinde durulacaktJ.r. Aynca, islfu:niyetin TUrkl~r arasmda nasll yay1ld!gma dair ik.i temel arg1.imana, · "lslfu:niyet TUrklere zaten uygun bir dindi", "Ttirkler kill~ zoruyla Musluman olmu§lard!r" iddialarma klsaca deginilecektir.
2)isl3miyet Oncesive islanu Donem Araplarmda Ticaret
ArB§hrmalar, Araplarm, lsl§miyetten ~ok onceleri de ticaretle ugra§tlklarlnl ve geli§mi§ bir ticaret agma sahip olduklar1n1 ortaya koymaktadlr. Heyd (1975: 29), Araplarm, Hz. Muhammed devrinden once zengin bir kulttire sahip bulunduklar1n1 ve ticaretin de bunun onemli unsurlan arasmda degerlendirilebilecegini belirtmektedir. Mekke ve Taif, Hicaz bolgesinin ticarl faaliyet yontinden en onemli ticaret merkezleri
olarak kar§lm1Za ~lkmaktadlr. 0 zamanlar bu iki ticaret merkezi (Mekk~ ve Taif) . Mekketeyn (tki Mekke) ad!yla an!lmaktadlr (Bulut 1993: 253). Ozellikle Mekke ticarl hareketliligi.ile dikkat ~eken ilillti. bir §ehir merkezidir. Uriel Heyd'in belirttigine gore,
"Muhammed devrinden Once de, Bahreyn Araplarmda, Hindistan'la olan ah§veri§e ili§kin izler bulmaktaJlZ; guneyde Aden pazaryeri hi~ bir zaman
208 -------------
-
..,.........,........,.......,_......,=-- folklor/edebiyat
onemini tamamen kaybetmemi§ti; i~erilerde, Frrat'tan Yemen'e kadar, Arap kabileleri kervaruarla birbirlerine baglamrd!; daha Muhammed'den tlnce Arap dunyasmm dini merkezlerinden biri olan Mekke, diizenli kervanlar gtinderir ve buna kar~ oraya da kervanlar gelirdi" (Heyd 1975: 28).
. . 0 valqtler ad! Yesrib olan Medine §ehri de onemli ti.caret merkezlerinden biridir.
lhtiya~ duyulan malzemeler bu §ehirlere getirilirken, buralardan dl§anlara da mal ihra~ edilmektedir. Ticareti.n ~e§itliligine ve hareketliligine bagh olarak ''Hicaz btilgesinde 'komisyonculuk, simsarhk, tellalhk ve cambazhk gibi ticar.M hayatm yan kollan da turemi§ti'r (Bulut 1993: 257). isl~yet oncesi Arap Kabileleri, ti.carette kendilerine
rakip olan Bizanshlarla ~etin mtlcadelelere giri§mi§lerdir. Bu mucadele ve ili§kiler sonuc,unda o toplumlar birbirlerinin de dinlerinden etkilenmi§lerdir (Cahen 1990: 15).
Araplar sadece st.mr kom§ular1yla degil, deniz yolu ticaretiyle (Basra Korfezi aracili~yla) Qinliler ile ah§veri§ yapllll§lar, onlan taruma firsatJ. bulmU§lardlr. Gibb (1930: 43), Araplarm, Orta Asya'run ticari merkezleri olan §ehirleri ele ge~irmeden
-
"""""'::::::::o:::==----= folklor!edebiyat
Geni9 Qin topraklannm i~rleri,nden ~rlkarak uzun lpek Yolu'nu kat ettikten sonra
~re~itli uzak Ulkelere (imparatorluklara) kadar ul~an ticaret kervanlan, Ttirklerin
ya~ach.klan bolgelerden de ge~riyordu. Ticaret kervanlan Ttirklerin ya~ach.klan onemli ve
merkez1 §ehirlere ugrtlyorlard.t; ancak Ttirklerin ticaretle ne kadar ugra~bklan tam ·
olarak bilinmemektedir. Genellikle gO~rebe olarak bilinen ve gtl~rebe hayati stlrdtirUJ.du@.
belirtilen Ttirklerin egemen olduklan topraklann baz1 bolgelerinde, go~rebe olmayan
yerle§ik tuccar kabilelerin var oldugu Heyd tarafi.ndan (1975: 17) dile geti.rilmektedir.
Diger yandan Ttirkler ve kom§ulan arasmda §iddetli rekabetler ya§anu§tlr. Rekabetin
nedeni, Qin'den ba§la)'lp Akdeniz layliannda sona eren lpek Yolu ticaretiydi. Ipek
Yolu'nun saglad.tgJ. kazan~r Ttirklerle Qinliler arasmda silrekli ~rati§malara neden
olmaktayd.t (Kafesoglu 1988: 12-13).
Ipek Yolu'nu yalruzca ticaret kervanlannm gelip ge~rtigi ticari bir yol degildir. Farkh
toplumlar ve farkh kUltilrler de bu yol Uzerinde stirekli bir "hareket halinde"dirler.
neriki paragra.tlarda tlzerinde durulacag-t gibi, Ttirklerin degi§ik zamanlarda ya da a§agJ.
yukar1 e§ zamanda bir~rok farkh dini benimsemi§ olmalannda ve lsla.miyetin yaylh§mda
lpek Yolu'nun onemli bir yeri vard.tr.
Yalruz Ttirkler a~r1smdan da degil, bir~rok farkh "ulus" i~rin Ipek Yolu olduk~ra onemlidir. Bu gtizergah sadece Qin'in ipegini batiya ula§tlran bir ticaret yolu degil, ayru
zamanda bu yol Ozerinden batldan doguya dogrtl madenler, cam, ~rok mi.ktarda altln ve
gUmli§ para akmaSIDl (McNeil 1989: 149) saglayan bir koprUdtir. Ote yandan, dindar
tacirlerin ya da tacirlerle birlikte seyahat eden din adamlarmm, bu yol liZerinde
bulunan toplumlara dini propaganda yapml§ olduklan, hatta kendi inan~rlann1
benimsetmeki~rin ticari anlamda baz1 kolayhldar saglach.klan du§unUlebilir. Aynca ipek Yolu veya ba§ka ticaret yollar1 lizerinde hareket eden tacir ya da seyyahlann askeri
ama~rh gozlemlerde bulunmu§ olmalar1 ve stratejik oneme sahip yerleri, bagh
bulunduklar1 devletin askeri birimlerine On bilgi olarak aktarmalar1 ihtimal
dahilindedir. Stewart (1994: 199) da bu gorU§tedir. Yazar, bir lslam aliminin veya
tuccarm bil· yere !slam tohumlann1 attlktan sonra !slam zaferini per~rinlemek amac1yla
oraya MuslUman askerlerin girdigini yazmaktad.tr. Omegin, Buhara ve Fergana gibi
Ttirkistan'm onemli §ehirlerinden ge~ren Mtislu.man tacirler, Qin'e kadar gidiyorlard.t
veya yolda Qinli tacil·Ierle kar§Ua~J.yorlard.t (Cahen 1990: 153). Zekariya Kitap~r1'ya gore
· (1988: 73), tpek Yolu gtizergahmi izleyen diger dinlere mensup tuccar misyonerler gibi,
MUslu.man tacirler ve misyonerler de ayru yolu izliyor, A~agJ. Ttirkistan'dan Qin'e kadar
!sl"miyeti ya}'lyorlard.t. · Ger~rekten de !pek Yolu, bir~rok farkh kUlttlriln birbiriyle
tam§masma, kayna§masma, yeni dinlerin daha geni§ alanlara ya)'llmasma zemin
hazrrlamJ.§ olan onemli bir glizergahtir. Sadece Islfuni inancm ya da kUlttlriin ~egil,
Uzakdogu ktlltUrleri ile Ortadogu, Anadolu, MlSlr ve Hindistan gibi bUyUk kUltilr ve
uygarhk merkezleri arasmda bir koprti. i§levi gtlrm.li§tllr denebilir.
210
-
c:a~""""" __ ......,......,OE::III.......,_ folklor!edebiyat
4) Ba§hca Tiirk ~ehirlerinin Zenginli~
Tti.rkler, tsl8miyetle t~madan !)nee MaveraUnnehir denen bolgede (Zekariya
Kitap~1, bu b!)lgeye A~ag-I Tti.rkistan demenin daha dogru vc eygun olacaW. gorii.§tinde ve
bir~ok tarih~i ve yaz'ar da bunu benimsem.i~tir) onemli kUltOr merkezleri
olu~turmu~larcil ve bu merkezlerde (~ehirlerde) kalabahk bir ntifusa sahip
bulunuyorlarcil. Ba§ta Semerkant, Buhara, Behl, Baykent olmak Uzere, !)nemli ~ehirler,
yeraltl (madensel) zenginlikleriyle de dikkat ~ekmekteydi. Ornegin tacirler Kafkasya
I gibi daha klsa bir yolu degi.l, yolu uzatarak Harizm'e ugrama}'l tercih ediyorlarcil (Rowe
1991: 149). Qllilkti bu ~ehir, ticaret i~in ~ok uygun bir yerdi. 1sl8miyeti kabulden sonra
yeti~tirdigi din adamlanyla dikkat ~ekecek olan kUJ.tur ve sanat merkezlerinden Buhara
ve Semerkant, baklr, demir gibi yeralt1 madenleri baknnmdan da olduk~a zengindi. I .
Ara~tmnacuara g!)re, A~aW. 'I'Urkistan diye adlanchnlan bolge, di~er Ulkelere
nispeten iktisadi yonden zengin ve olduk~a mOreffeh bir btllgeydi. Bunun bir nedeni,
tarihi ipek Yolu ve bu yolun bolgeyi iktisadi ve sosyal yonden kalkmdrrmas1, digeri ise
A~aW. Tiirkistan'm demir, altln, gtimfi§ ve benzeri madenlerle birlikte m.isk, deri, kaW.t
gibi di~er baz1 ih.ra~ mallarma sahip olmas1ycil (Ayciln 1994; Kitap~1 1988: 54, 73).
Ceyhun ve Seyhun havzas1 arasmda kalan bu b5lgenin ~ehirleri, dogal kaynaklan,
madenleri b$mlndan da olduk~a zengindi (Barthold 1990: 67 vd.). Tiirkistan'm sahip
oldu~ bu zenginlik kom~u devletlerin bolgeye ozel bir ilgi g!)stermelerine sebep olm~
olabilir. Tiirkistan'm zenginligi, talana all~~ Araplarm islamiyet'te.ri Once ve ozellikle
isl8miyetten sonra, bu zengin bolgelere salcilrmalarma zemin hazrrlamt§tlr (Ayciln 1994:
61). Araplar sava~~uan Maveraunnehir'e ya~a ama~h akmlar dUzenlemekten geri durmamt§lanhr (Barthold 1990: 198).
lster ya~a, ister ticari ama~h olsun, Tiirklerin ya~acWdan kUJ.turel ve ticarl
anlamda zengin ~ehirlerin bir ~ekim alaru olu§turduklarl ve bu y!)nfiyle kom~u
devletlerden, bu arada Mtlslfiman Araplardan ozel ilgi gordtikleri anla~yor."Milslfunan
tacirlerin ve din adamlarmm ozellikle ticaret amactyla bu ~ehiilere ~ok stk ugradtklar1
ve bu arada lslam dinini tarutttklan, dini propaganda yapiDl§ olduklan lslam dininin Tti.rkler arasmda yayllmasma onctilfik ettikleri yabana atllamayacak bir olasilik olarak
dti§fintilebilir.
5) Tiirklerin islamiyeti Kabulii
Ticaretin Tiirkler arasmda lslamiyeti yaymasmdaki etkisine gelmeden once bur ada
'I'Urklerin lslamiyeti nasu kabul etmi~ olduklanna dair temel iki argtimam, Tti.rklerin
Musltimanllgt zorla rm (Jnh~ zoruyla IDl) yoksa dinsel/inan~sal yalnnb.ktan ve
yatklnhktan dolaYI rm kabul etti.kleri argfunanllll klsaca habrlamak yararh olacaktlr.
Bu gorti~lerden biri, islamiyetin Tii.rklere uygun bir din oldugunu, dolaJlSlyla, TUrklerin
klsa sayliacak bir zi:unanda ve isteyerek Milsltiman olduklarllll savunurken, diger gorU§,
211
-
...... ----....... ===== folklor!edebiyat
TUrklerin islamiyeti kendi istekleriyle kabul etmediklerini, !slfuniyetin esk:i TUrk
inan~lanna uygun oldugu ve bu nedenle sorunsuz ve isteyerek Mt!Sltiman olduklan
savmm dogru olmac:hguu savunmaktac:hrlar. Bu gOrii§U savunanlara gore TUrkler, ktlu;·
zoruyla MUslUman olmU§larc:hr.
"'''Urk-!slamct" diye tabir edilen tarih~iler (Osman Turan, Zekariya K;itap~1, !brahim
Kafesoglu, vb.), losaca, islamiyet oncesi Tiirklerin dinlerinin tek Tann inancma
dayanc:hguu ve bu inancm islfuniyettek:i "Allah" fikrine yalnn oldugunu
savunmaktac:hrlar. Bu gorti§tek:i tarih~ilere gore, bu yalonhk ve benzerlikten dola)'l
TUrkler, !slfuniyeti ~ok fazla zorlanmadan benimsemi§lerdir (Bkz.: Mer~il1993: 2). Ger~i
bu tarih~iler islamiyet kar§Ismda zaman zaman bazt TUrk boylannm mukavemet
gosterdiklerini kabul etmekte ancak bu tur mukavemetlerin onemli sa)'llamayacaguu
belirtmektedirler. KoprUlu (1987?: 1-2) Tiirkleriii. ba§kalan gibi, lslfuniyeti kili~ zoruyla
degil, srrfken9i arzulanyla kabul ettiklerini yazmaktac:hr. Yazar, !'gerek Bab. Kokturkler,
gerek Dogu K!lkturkler, islam istilasma kar~ uzun muddet mukavemet ettiler; fakat
yeni din biizan kan ve demirle, biizan sulhperverane vas1talarla gittik~e ilerliyor, sabasrm doguya dogru geni§letiyordu" diye eklemektedir (KoprUlU 1987?: 12).
Tiirklerin !slamiyete ge~i~leri konusunda ortak sa)'llabilecek bir gorti§, 751 )'llmda
islam kuvvetleri ile Qinliler arasmda yaptlan Talas Sava§t'mn TUrkler i~in bir dontim noktas1 oldugudur. Talas Sava§t'nda MtlslUman Araplara yarc:hm eden TUrkler,
Araplarla ayru saflarda sava~mt~ ve o zamana kadar ~ogunlukla askeri iistunlugu elinde
bulunduran Qin'i yenilgiye ugratml§larc:hr (Kafesoglu 1988: 124). Bu gti~birligi ve zafer,
zaten onceden Tiirklerle MuslUman Araplar arasmda var olan ili~k:iyi peki§tirmi~ ve TUrklerin islamiyetle ve !slam alemiyle ban§lk ya§amasrm giderek de bu kiilttlre
yalonla§maslnl saglamt§b.r.
Tiirklerin islfuniyeti kabultlntln yUz)'lllar i~erisinde ger~ekle§tigini belirten ~erafettin Turan (1990: 111), bu uzun su.reci u~ evreye a)'lrmaktac:hr: "1) TUrklerin
bireysel olarak 1slamiyete ge~i§leri: 642-751; 2) Grup halinde din degi§tirme, orduda ve
yonetimde g!lrevler Ustlenme: 751-868; 3) 'Ibplu din degi§tirdikleri ve ilk MUsltiman TUrk devletinin kurulu§u: 868-940." ·
Ara§b.rmactlara gOre, TUrklerle Musltiman Araplann ilk kez kar~a§malan 642 )'llmdaki Nihavend Sava§t'yla olmu§tur (Gibb 1930: 14). Ancak, islfuniyetten once de
'I'ti.rklerle Araplann birbirlerini taruyor olmalan, en azmdan ticarl ah§veri§te bulunmU§
ol.malan uzak bir ihtimal degildir. Ytlchz'a g!lre (1976: 3), TUrklerle Araplarm temaslan
dogrudan dogruya olmasa bile !slamiyetin ortaya ~lkmasmdan !lnce, V. yUz)'llm sonlarmda temasa ge~tikleri Sasani imparatorlugu aracili~yla ba§lama imkam
bulmu§tur. Turgut Akpmar ise (1993: 44-45) Araplarm amacmm !slamiyeti yaymak
degil, yagma ve ~apulculuk oldugunu iddia etmektedir. DolaylSlyla bir anlamda adt
ge~en sava§, bir istiladtr ve TUrkler, Nihavend Sava~1'yla istilac1 Arap ordularma kar~1
uzun sUreli bir mUcadeleye ba~lamt§larc:hr. Bazen kanlt sava§lara dOntl§en mucadeleler
212
-
___ ..,.. _____ folklor!edebiyat
sonucunda Tiirklerin bir klsiDl islamiyeti se~mi~tir. Ancak bu se~im, islamiyetin Tiirklere ya da eski TUrk dinlerine uygunlugundan degil, askeri ve siyasi nedenlere ba~ll
olm~tur (Akpmar 1993: 44; Bulut'l994; Aydm 1994). Ote yandan TU.rklerin lslamiyetle tam~malanrun daha ~ok maddi temd· ' re dayandlgt go~u de yaygmdlr. Bunlardan on onemlisi, Arap komutanlann, Mtisltim.an Arap ordusunun yanmda sava.§an TUrk erkeklerini para (mal, yagmadan pay) kar~lhgmda sava~a katmalan, di~er bir deyi~le Tiirk erkeklerini askerlik i~ kiralamalandlr (Bkz.: Akpmar 1993) ki bu da bir tur ticari ili~ki olarak degerlendirilebilir. McNeil (1989: 215) de benzer bir glirU!}il dile
getirmektedir:
"Mti.sltim.anlar [ ... ] kendi ama~lan i~in kullanmak Uzere, bozlor halklannm askeri gi>.~lerine sahip ~b.lar. TUrkler ve (daha az sa}'lda olmak Uzere) Mo~ol topluluklar arasmdan lslam ordusuna alman askerler, isl~~a, tum Hindistan'da ve Orta Avrupa'da egemen inan~ durum~a gelmesini sa~layan yeni bir gil~ katb.lar."
islfuniyetin ilk yUzyillannda, Mti.slilman olmayan, fakat lslfun Arap devletinin idaresi altinda bulunan halklar, bir vergi ttirtl olan cizye Cidemek zorundaychlar. Bu, bir anlamda lslam devleti i~in onemli bir kaynak yaratma yoluydu. Hatta, bir dlinem, baz1 gayrimuslim toplumlar bu a~ vergiyi tidememek i~in MU.Sltiman oluyor (ilk zamanlar
Mti.slilman liderler tarafindan gayrimtislimlerin islam d.inini tercih etmeleri amactyla Cizellikle Mtisli.iman olandan ciZye almmayacagt vurgulanmaktaydl) ya da islamiyeti s~mi§ glirtintiyorlardl (Bkz.: Aydm 1994: 12). Daha sonra, boyle bir ylintemle ekonom.ik kaynaklannm zayilladl~ gliren Mu.slu.m.an yetkililer, Mu.slu.m.an olmayan toplumlann gayrimtislim kalmalarmt daha uygun glirecek ya da sonradan MU$ltiman olanlara ayn
bir vergi sistemi uypulayacaklardl. Tiirklerin Mti.sltim.anl~tmlmasmda ise anla!}lldl~ kadanyla, maddi olarak farkll bir yol izle~ti. TUrkist~'da Kuteybe bin Mti.slim'in Tiirkleri islB.m.iyete ~ekebilmek ya da lslam dinini daha cazip hale getirmek i~in bu btilgeye onemli miktarda MU.Sltiman Arap yei:le!;!tirdigi, camiye giden her ki!}iye CidUl olarak bir miktar para (iki dirhem) verdigi bilinmektedir (Bkz.: Akpmar 1993: 52; Kitap~1 1988: 103). Ancak, bu to.r ~abalann yarar sa~lamadlgt dlinemlerde uygulamalar
sertle§ebilmi§tir. Omegin TUrkleri CidUlle Mu.sltimanla!}tumaya ~all~an "Haccac'm taraftarlanndan cesurlu~yla (ve zalimligiyle) tinlti Kuteybe b. Muslim, cesaretten
· fayda olmadlguu ~aymca hile ve desiseye ba.§vurarak Milsltiman Arap hakimiyetini TUrkler arasmda peki!}tirdi" (Barthold 19~0: 200).
6) Tiirklerin islamiyeti Kabultinde Tiiccarlann Rolli
Yukanda vurgulandl~ gibi, ticaret, insanllk tarihi kadar eskidir ve insanlar ticaret yoluyla yalruz maddi var~armt ·degil, manevi de~erlerini, geleneklerini, gUnltik
213
-
====ICI::!!I--....:::0 folklor/edebiyat
ah~kanhldanru, pratiklerini; lasaca ktllturlerini de birbirlerine akt~lar. Ba§ka bir
deyi~le ticaret yap an bireyler ve giderek toplumlar,. bir anlamda birbirlerine toke tim
malzemesi satmakla kalmaz, aym zamanda ktlltur ah~veri§inde de bulunurlar.
'I'Urklerin 1slamiyeti benimsemesinde ticaretin ne kadar etkili oldugu yukanda
deginilen "lob~ zoruyla nu", "kendi arzulan" ve ".inan~sal yak:mlJk nedeniyle mi"
tarb~malan kadar a~Lk bir ~ekilde ele ahnmanu§br. Esasmda bu konuda derli toplu bir
~ah~maya da tesadtti' edilmemi~tir. Fakat baz1 kaynaklarda sabraralannda bu konuda
losith da olsa ba.z1 bilgilere ul8.§1D.ak mtll:D1.iin olabilmektedir.
Araplann islamiyetten ~ok tlnceleri ticaretle ugra§tJ.k:J.an, hem kara yolu hem deniz
yolu ticaretinde diger devletler arasmda onemli bir yer i~gal ettikleri bilinmektedir (Bkz.
Heyd 1975: 29). Daha o zaman
"Mekkeli tuccarlar Irak, Suriye ve Mlsll''m ticareti ile a~J.lan goz kama§tlnCl manzarayi gllrmekte hi~ de yav~ davranmachlar. Onlar halihazU'da garnizonlann ihtiya~lanru temin etmekte aktif rol oynuyorlardl. Blllgesel Ureticiler ve tuccarlar ile ortakllklar kurmu~ardl. Ve ozellikle devlet gelirinin be§te birinin Medine'ye gonderilmesinde ve maa~larm dag-ItJ.lmasmda gerekli olan bankacJ.llk hizmetlerinde ve muhte§em degi§ toku§ i~lemlerinde olduk~a faal idiler. Mevali ve koleler .tarafmdan ~ah§tlrJ.lan ~ok buyi.ik ticari kurul.u§lar kuruyorlardl" (Gibb 1991: 19).
Dolayislyla Araplar ticari ili§kiler konusunda deneyimli olmanm yanmda, bir~ok
kom§U toplumu da ~ok yonli.l olarak taruma fusatl bulm~ardlr. Barthold' a gore (1963:
14), MUslilinan tacirler dUnyarun buyi.ik bir lasnurun ticaretini eline alnu~ bulunuyordu.
Fakat yazara gore Muslumanlarm ellerinde bulunan ticaret, Muslumanhktan ~ok
Hlristiyanllk, Maniheizm ve Yahudilik gibi dinlere yarami§b.; bu dinlerin Qin,
Mogolistan, Kafkas ve Volga Bulgarian arasmda yayilmas1 Araplann ticareti sayesinde
ger~ekle§mi§ti.
Hz. Muhammed de etkili, yetenekli ve tarunan bir tticcardl. Yukar1da belirtildigi gt"bi
ticaret konusunda Mi.lslumanlara serbestlik tanlnll~b.. Dahas1, ti.lccarlann islfuniyeti
yaymada llne~ misyonerler olacaguu deneyimleri ve gllzlemleri sonucu gormi.l§ti.l.
!slamiyetin ortaya ~Lkmasmdan sonra, islfuniyet inancma bagh ve kendini bu yola
adanu~ gonUlli.l tacirler isliim.iyeti yogunl.ukla ya§arken gittikleri yerlerde
Mi.islilinanhgm limegi.ni sunuyor ve bu arada dUnyanm en bi.lyi.lk ekonomik gi.lcunun ve
en yuksek uygarhgmm temsilcileri olmanm sayginltgmdan yararlaruyorlardl (Roux
1991: 148).
Dtlri.lst ti.lccarlar, llzellikle yi1z yil.ze ah§veri§lerde saygt gori.lrler. Dolayis1yla, boyle
ti.lccarlar, tamdlklan insanlarla kolay ileti§ime ge~me ve onlart etk:ileme ozelligine
sahiptirler. Bu tuccarlar bir de dinsel misyon yil.k.lenmi§lerse, misyonlarmt yerine
214
-
=....,..,....., .... ~.,..-"""""==-=""""""== folklor/edebiyat
getirebilmek i~ ozel itina gosterirler. Bu anlamda di.iliist bir tiiccar ohl§Uyla bilinen
Hz. Muhammed'in, bu yonilyle de .Musliiman tacirlere omeklik te§kil etmi§ olmaSI
dogaldrr ve bfiytik ola~ilikla bu ozelligi, d!>nemin tacirlerine bir model olU§turmll§tur.
Qin, oteden. beri, ticaret. i~in uygun ill.kelerin ba§mda geliyordu. Ozellikle ipek
ilretiminde ve sab.§mda d.ikkat ~ekici ozellige sahipti. Bu nedenle Avrupa, Asya ve
Afrika' dan oraya silrekli tical'et kervanlan gider, oradan ipek kuma§ getirir ve o bolgeye,
I ihtiya~ duyulan baharat ve benzeri mallan gotiirilrlerdi. MusliimanArap tiiccadar, lpek Yolu fizerinde bulunan zengin ve kfiltiirel olarak geli§mi§ Turk §ehirlerinin i~inden
ge~iyorlardl. Aynca demir, balar gibi maden zenginlikleri ile ilnlii Turk §ehirleri, ticaretin buraya yonelmesini saghyordu. Kervanlanyla seyahat halindeyken ugradlklan
ya da trzellikle ticaret amac1yla gittikleri bu zengin Ti.i.rk §:ehirlerinden ah§veri~ yapan
MilSliiman tuccarlal'm, ah~veri§ srrasmda dini tel.kinde bulunmu§ olduklan
du~unfilebilir. Osman 'furan'm tespitine gore,
''lslamiyetin Orta Asya bozk~nnda yaytlmastyla Maveraiinnehir'de cereyan eden ilmt ve tictirE faaliyetler arasmda soo bir · ili§ki mevcuttur. Bu memleket ile bir taraftan buytik go~ebe kitleler ote yandan Volga Bulgarian arasmda vukubulan tican ve medeni munasebetler yava§ yava§ bu aleme lslam medeniyetinin usturuugunu gostermi§ ve ona kar§l bir ilgi uyandrrml§b.." ('I\.tran 1946: 467; 1983: 12).
Aynca tiiccarlarm lslamiyeti Tilrkler arasmda dogrudan yaymi§ olmalarmdan
ba§ka, tiiccar kervanlanyla hareket eden din adamlar1, dervi§, §eyh ve zalridler de
1slamiyetin diger toplumlar arasmda yayilinasmda gorev ve rol alml§lardrr (1nan 1986:
206; Oguz 1976: 136). Gorevleri zaten dini ve dim akideleri tarutmak, yaymak ve
uygulamakluygulatmak olan din adamlarmm tiiccarlarla birlikte hareket ediyor
olmalan, ashnda, ticaretin, bir kllitiirti. (en azmdan ticaret kill~ti. ve onunla beraber
kulti.iliin diger unsurlarm1 da) ve bu ~ah§ma ozelinde 1s1amiyeti yaymada ne kadar onemli i§levler ytiklendigini gormek miimkilndilr. Kendileri tacir olmayan ama
tiiccarlarm gezme rahathgmdan ve ozgfirlugunden, onlarm yerli tacir ya da toplumlarla
kurduklar1 ili§kilerden yararlanan gonullu veya gorevli din adamlan, ticareti, dolayh
olarak ama hazen de dogrudan kendi ama~lan dogrultusunda kullanmakta, 1slamiyetin
yayilinasrm bu ara~la saglamaya ~ah§maktaydllar.
Bilyilk tiiccarlarm, dogrudan halka satt§ yapmak yerine, gittikleri
yerlerdeki/illkelerdeki tiiccarlarla ya da o bolgeyi idare edenlerle, omegin oba beyleri,
a§iret reisleriyle ili§kiye ge~meleri daha uygun ve sab§ anla.mmda daha karh bir giri§im
olarak degerlendirilebilir. Diger taraftan, yerel beyler, kabile reisleri de dt§arldan gelen
tuccarlarla temasa ge~ebilirler. Boyle bir durumda bey'lerin kendi ~tkarlar1 i~in (omegin
Musliiman olduklarmda baz1 imtiyazlardan yararlanma; daha ucuza mal alma ve
2'15
-
----=-=--- folklor/edebiyat elindeki iirtlnU. kolayhkla pazarlama gibi lo.sa ve uzun vadeli ~Ikarlar) isla.miyeti se~mi~
olma, kendilerine bagh halla da tsldmiyeti se~mek dw· .. :nunda bnaknu~ olma·
olasiliklan bulunmaktadir. G11nlu.k pratige dayah bu t1ir hesaplar, ticaretin, Tfirklerin
MU.sltlmanla§(bnl)masmdaki farkh bir yontlne _i~aret etmesi ba.kunmda onemli bir
paradigma sunahilir. Ote yandan ~er~i denilen, az ama ~ok ~e~itli 1lrUDler satan gezgin
tuccarlar da "sll'adan balk" arasma kan§arak sab§ yaparken, bir yandan da Ttlrkler
arasmda 1sl8miyeti yaymakta tlnemli gtlrevler U.Stlenmi~ olabilirler.
7) Sonu~
'l'iirklerin isl8miyeti benimseyi§leri, ku§kusuz sadece "islamiyet esas itibariyle
Tu.rklerin lsl8miyet oncesi inan9lanna uygundu'' ya da "Ttlrklere !slamiyet lah~ zoruyla
kabul ettirildi" gibi yakl8§1Dllarla a~Iklanamaz. Ozellikle birincisinin zorlama bir iddia oldugu gtilil.§U. agrrhk kazanmaktadll'. Din/inan~ gibi agu ve uzun bir sftrede "degi§en"
ku.ltur orfintulerinin "dinseVinan~sal uygunluk" gibi bir a~Iklamayla degi~tigini iddia etmek daha inandl.nct karutlara muhta~ gortlnmektedir. Bugtin de bazt yonlerden
birbirine yaloh olan inan~ sistemlerinin birbirine kar§l direndigi a~lk~a
gozlenebilmektedir. Bununla beraher bu iddialann dogruluk p_ayuun oldugu kabul edilse
bile diger degi§kenlerin de bulundugu hatta daha "ger~ek~i" oldugu soylenebilir; ki
bunlann en onemlilerinden biri de ticarettir.
Ttirklerin ya§adlklan yerler birka~ a~tdan onem ta~unaktaych. Ttlrklerin uzak ve
yakm kom§ulart Tu.rklerin ya§achklart cografyarun bu ~okyonlti zenginliginin
farkmdaychlar. Bolgede demir, bakrr gibi madenlerin bol miktarda bulunmas1, ipek Yolu
gibi ticarl anlamda onemli bir gfizerga.h U.Zerinde yer almas1, ilgiyi daha da artll'Im§tJ.r.
Ote yandan §ehircilik baklmmdan hayti geli§mi~ olan Buhara, Semerkant gibi §ehirler,
bu §ebirlerde yeti§en aychnlar da ayn bir ~ekim merkezi ol~turmaktaych. Birbirinden
farkh dinleri benimsemi§ olan Tu.rkler, gerek dinsel, gerek bilimsel alanlarda rahat
sayllabilecek bir ortamda entelektu.el ~ah§malar yap1yor olmahychlar. Bu nedenle
Ttirkistan'da farkll dinlere mensup din adamla,nrun, rahat ~ah§ma fusab bulm~
olmalan ihtimal dahilindedir.
lslfuniyet! yayili~ donemi boyunca, yapuan ara§brmalara gore birka~ yol izlemi§tir. Bunlardan biri, diger dinler i~in de ge~erli olan sava§ (islfuniyet~ "cihad") yontemidir.
Dinlerin yaygtnl~tmlmast yontemlerinden biri de ku§kusuz, ticari faaliyetler ve ticari
ili§kilerdir. lslamiyetten once ticaret konusunda deneyimli ve yetenekli olduklan bilinen
Araplar, islamiyetin bir din olarak ortaya ~lkmasmdan sonra da ticari giri§imciliklerini
. su.rdu.rm'ii.§ ve bunu ~evre devletlerdeki halklann Musltimanl~(b.rll)masmda bir ara~
olarak kullanmt~lardll'. Hz. Muhammed'in kendisi, ticaret konusunda deneyimli ve
yetenekli olmasmm yanmda giri§imci bir yap1ya sahipti. !slam peygamberi Araplarm ticar~tine herhangi bir loSltlama getirmemi§, tersine onlan ticaret konusunda te~vik
216 ------------
-
a=l===::ao==""""'= ....... folklm:/edebiyat
etmi~tir; ticaretin, islam ahlakma uygun olmas1 ko~uluyla; yararh ve gerekli oldugunu ha.dislerinde dile getirmi~tir. Diger·yandan Hz. Muhammed'in Ttirklere ili~kin olarak
stiyledigi varsaylian ovUcti. sozler, onun Turklere ozel bir ilgi duydugunun i~areti olarak d~unfilebilir. DolaylSlyla bu ilgi ve ovticu sozler, Muslfunan Arap ·tuccarlarm Ttirkistan'a kadar gidip bir yandan ticaret yaparken, diger yandan onlan islfuniyete
~ekmek/katmak, islfunl kti.lttirti Ttir1der arasmda yaymak gibi giri~im ve ~abalarda .etkili olmu§tur, denilebilir.
Sonu~ olarak, farkh toplul~ar arasmda kti.lttirel ah~eri§in ya~anmasiDI saglayan
ticaretin, dinlerin yaJilmasmda da onemli bir ara~ oldugu a~lktJ.r. tslfuniyetin TUrkler ve diger Arap olan olmayan toplumlar arasmda yayll:masmda ticaretin rolu ku~tlmsenemez.
Zira fuccarlar ayru zamanda hirer misyoner olarak ~ah§mi§lardrr. DolayiSiyla
tuccarlarm etkisi ve katlo.Siyla VIII. ytizylidari itibaren Ttirklerin dinsel hayatmda ve
gi~erek de butun kfiltur ~evresinde onemli degi~meler meydana gelmi§tir.
KAYNAKLAR
Akpmar, Turgut (1993). Ttlrk Tarihinde lslamiyet, lstanbul: tteti~im Yaymlan.
Aydm, Erdogan (1994). Naszl Mtlslil.man Olduk, .Anlqu-a: Ba~ak Yaymlan.
Barthold, V. V. (1963). Islam Medeniyeti Tarihi, (
-
=ms:ao======= folklor!edebiyat
Mazaheri, Ali (1972). Orta~agda Mtlslilmanlann YQ$ayl§lan, (Qev. Bahriye U~ok), istanbul, Varhk Yaymlan.
McNeil, William H. (1989) Dunya 1brihi, (Qev. A. ~enel), Ankara: Verso-lmge Yaymevi.
Ni.Zamtllmtllk (1987). Siyasetname, (Qev. Nurettin Bayburtlugil), 1stanbul, Dergah Yaymlan.
Oguz, Burhan (1977). Tarkiye Halkzmn Ktilttlr Kokenleri, Cilt 1, 1stanbul: lstanbul Matbaas1.
Roux, J. P. (1991). Tarklerin 1brihi, (Qev. Galip lJstun), ~anbul: Milliyet Yaymla..1.
Stewart, Desmond (1994). Batz. G/izayle Islam Kalttlr ve Medeniyeti, (Qev. Mtl.jdat Kayayerli
ve Murat Ozyi~t), istanbul: Esra Yaymlan.
Tu.ran, Osman (1983?). Tark Cihar:t Hakimiyeti Mefkuresi 1brihi, I-II Cilt, lstanbul: Nakl~lar Yaymevi.
----- (1946). wrttrkler ve 1slamiyet." Ankara Oniversitesi DTCF Dergisi, IV, 457-485.
Tu.ran, ~erafettin (1990). TUrk Ktilttlr 1brihi, Ankara: Bilgi Yaymevi.
YJ..ldlz, Baldo Dursun (1976).1slamiyet've Tarkler,lstanbul: 1stanbul lJniversitesi Edebiyat
Fa.ktl.ltesi Yaymlan.
218