1
EYÜP KENTSEL SİT ALANI TARİHİ MERKEZ YÖNETİM PLANI ÇALIŞMASI
Durum Tespit Raporu
25 Aralık 2014
2
3
İstanbul Bilgi Üniversitesi
Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi
Proje Ekibi: -‐ Doç. Dr. Asu Aksoy, İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür ve Sanat Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi, Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi (KPY) Müdürü -‐ Gülnur Kadayıfçı, Y Mimar-‐ Şehir Plancısı, KMG Şehircilik-‐Mimarlık -‐ Yrd. Doç. Dr. Deniz Ünsal, Siyaset Bilimci-‐ Antropoloji Uzmanı, Öğretim Üyesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Kültür Yönetimi Yüksek Lisans Pro-‐ gramı
-‐ Hülya Yalçın, Sanat Tarihçi, Serbest Danışman
-‐ Dr. A. Ege Yıldırım, Şehir Plancısı-‐ Koruma Uzmanı, Serbest Danışman
-‐ Ezgi Aydoğan, Mimar, Yüksek Lisans Öğrencisi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Kültür Yönetimi Yüksek Lisans Programı -‐ Merve Akdağ Öner, Mimar, Şehrine Ses Ver kurucusu, EPiGRAM Tasarım & Mimarlık -‐ Aslı Kadayıfçı, Kültür Sanat Yöneticisi
-‐ Prof. Daniele Pini, Ferrara Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Kentsel Planlama profesörü. İtalya Dışişleri Bakanlığı, UNESCO, World Bank ve UNDP kentsel tasarım ve kültürel miras koruma ve yönetimi danışmanı.
-‐ Barika Göncü, İletişim Danışmanı ve Uzmanı, Öğretim Görevlisi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Halkla İlişkiler Programı
-‐ Dr. Eser Levi, İletişim Danışmanı ve Uzmanı, Araştırma Görevlisi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Reklamcılık Programı
-‐ Umut Zeylan, Sosyolog-‐Araştırmacı, TCC İletişim Danışmanlık,
-‐ Gökçen Beyinli, Gazeteci, Doktora Öğrencisi, Humboldt Üniversitesi-‐ Berlin, Tarih Bölümü
Adresi İstanbul Bilgi Üniversitesi
Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi 0212 311 7701
444 0 428 [email protected]
Santralistanbul kampüsü Kazım Karabekir Cad. 2/13
Eyüp – İstanbul
4
Önsöz
İstanbul’da surların hemen dışında kurulan ilk Osmanlı yerleşmesi olan Eyüp; asırlar boyunca İstanbul’un en önemli doğal limanı olma özelliğine haiz Haliç’in kıyısında yer alan, tarihi, kültürel ve doğal değerleri ile özel bir kültürel ve tarihi kentsel miras alanıdır. Özelliği İslam dünyası için çok önemli bir yere sahip olan Hz. Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb el-Ensarî’in türbesini ve çevresinde kurulan şehrin ilk sultan külliyesini barındırıyor olmasıdır. Külliyenin etrafında zaman içinde bir Osmanlı kent yerleşmesi meydana gelmiş ve yüz yıllarca Osmanlı padişahlarının tahta çıktıklarında taklid-i Seyf adını taşıyan kılıç kuşanma törenin yapıldığı, aynı zamanda Eyüb-el Ensari’nin türbesinden dolayı ona yakın olmak isteyenlerin çok tercih ettiği bir kabristan olmuştur. Eyüp Sultan, tarih boyunca inşa edilen cami, türbe, medrese, tekke ve zaviyelerle İstanbul’un yaşamında ziyaret merkezi özelliğini korumuş bir yerleşmedir. Tarihi ve manevi değerleriyle İstanbul’da önemli bir kültürel ve ziyaret merkezi olan Eyüp Sultan, tarihi kentsel dokusu ve mahallelisi ile aynı zamanda eşsiz bir yaşayan “miras alanı”dır. İskan ve ticaret, ziyaret ve huzur, ibadet ve kültür turizmi gibi farklı kullanımlar yanyana Eyüp’te etkileşim halindedir. Bu anlamda, Eyüp tarihi merkezi, UNESCO tarafından “Tarihi Kentsel Peyzaj” kavramı ile ifade edilen çok-katmanlı ve yaşayan kültürel ve kentsel miras alanı tanımına uyar. Eyüp Sultan, bugün ilk kurulduğundan farklı olarak her geçen gün kalabalıklaşan, yoğun ulaşım ağlarıyla ve yapılaşarak büyüyen bir metropolün de kalbindedir. Hem İstanbul’un içindeki bu merkezi konumu hem de Eyüp Sultan camii ve türbesi ziyaretçilerinin sayıca artıyor olması, alana ulaşımın planlanmasından, ziyaretçi yönetimine, kentsel tasarıma kadar bir çok konuda yeni arayışları gündeme getirmektedir. Eyüp Belediyesi, 1977 tarihinde Kentsel Sit Alanı ilan edilmiş olan Eyüp tarihi merkezi’nin bu özgün miras değerinin korunarak gelecek nesillere aktarımının daha iyi sağlanabilmesi, yapılan tüm planlama çalışmalarında ve kentsel uygulamalarda Eyüp’ün tarihi mirasının korunması önceliğinin daha etkin bir şekilde takip edilmesi amacıyla bir yönetim planı çalışması yapılmasını kararlaştırmıştır. Bu kapsamda Eyüp Belediyesi ile İstanbul Bilgi Üniversitesi arasında bir protokol yapılarak Eyüp Tarihi Merkez Ve Yakın Çevresi Yönetim Planı Çalışması yapılmıştır. Bu çalışma ile, Eyüp kentsel sit sınırları içerisinde yürütülecek ulaşım planlaması, kentsel yenileme, turizm planlaması, imar, ticaret, gibi, her türlü plan, proje ve uygulama için koruma-odaklı bir vizyon geliştirilmesi ve Eyüp’ün sahip olduğu tüm kültür mirası değerlerinin görünür kılınması, anlaşılır ve bilinir olması, geniş ziyaretçi kesimi ile buluşturulabilmesi için yapılabileceklerin tariflenmesi hedeflenmiştir. Çalışma kapsamında ziyaretçiler ile bir anket çalışması, esnaf ile yüz-yüze derinlemesine görüşmeler, gerek kamu sektöründen gerekse sivil toplum kuruluşlarından katılımcılardan oluşan paydaş toplantıları, Eyüp Belediyesi idarecileri ile görüşmeler, danışma kurulu toplantıları, ilçede yaşayanlar ile odak grup toplantıları yapılmış olup, bu çalışmaların ışığında Eyüp Sultan ve yakın çevresi için bir koruma-odaklı eylem planı vizyonu ve eylem planı faaliyetleri ortaya çıkartılmıştır. Eyüp Tarihi merkez ve yakın çevresi için yapılan bu eylem planı, Eyüp’ün tarihi kimliğinin korunması ve bilinirliğinin arttırılmasını, Eyüp’teki ziyaretçi deneyiminin çeşitlendirilmesini ve memnuniyetinin arttırılmasını, Eyüp’te yaşayanların yaşam kalitesinin yükseltilmesi ve Eyüp’ün bu tarihi miras alanının çok-paydaşlı, katılımcı ve sürdürülebilir bir yönetim modeli ile ele alınması konularını içermektedir.
Dört cilt olarak biraraya getirilen bu ‘Eyüp Tarihi Merkez Yönetim Planı’ çalışması, Eyüp’ün tarihi merkez ve yakın çevresini tüm değerleriyle bir bütün olarak ele alarak daha iyi korumak, daha bilinir kılmak, tüm ziyaretçiler ve mahalleliler için bir bilgi ve esin kaynağı olmasını sağlamak, hedeflerinin nasıl elde edilebileceğine dair Eyüp Belediyesi’ne bir yol haritası sunmaktadır. Eyüp Kentsel Sit Alanı Tarihi Merkez Yönetim Planı Çalışması süresince ele alınan konular 3 Rapor şeklinde Eyüp Belediyesine raporlanmıştır.
1.Durum Tespit ve Saha Araştırması (1.Rapor) 2. Vizyon, Hedefler ve Eylem Planının Belirlenmesi (2. Rapor)
5
3. Eylem Planı Faaliyetlerinin Paydaşlarla Görüşülmesi ve stratejik eylem başlıklarının belirlenmesi (3.Rapor)
Burada sunulan bu dört ciltlik Rapor, bu üç raporu ve dördüncü olarak ta eklerin tümünün yer aldığı dördüncü raporu kapsamaktadır.
Sonuç olarak, Yönetim Planı aşağıda sıralanan hedefleri ve bu hedefleri elde etmek için kısa ve uzun vadede ele alınabilecek eylem başlıklarını ortaya çıkarmıştır. Eyüp Tarihi Merkez Yönetim Planı hedeflerine ulaşmanın en önemli başarı kıstası tanımlanan çalışmaların tüm paydaşlar ve Eyüplülerle birlikte hayata geçirilmesi olacaktır.
1. Hedef: Eyüp’ün tarihi kimliğinin korunması, ortaya çıkarılması ve bilinirliğinin arttırılması 2. Hedef: Eyüp Tarihi Merkez'inde ziyaret deneyiminin çeşitlendirilmesi 3. Hedef: Eyüp Tarihi Merkez'inde Ziyaretçi Memnuniyetinin arttırılması 4. Hedef: Eyüp tarihi merkezinde yaşayanlar için yaşam kalitesinin arttırılması 5. Hedef: Eyüp’ün İstanbul ile entegre bir merkez haline getirilmesi 6. Hedef: UNESCO Dünya Mirası perspektifinden Eyüp’ün değerlendirilmesi 7. Hedef: Paydaşlarla birlikte Eyüp Tarihi Merkezi için katılımcı ve sürdürülebilir bir yönetim modeli oluşturulması. İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi (KPY) liderliğinde yapılan Eyüp Tarihi Merkez Ve Yakın Çevresi Yönetim Planı, Eyüp Belediyesi’nin yıllardır titizlikle sürdürdüğü koruma-odaklı tüm uygulama ve Eyüp Sultan Sempozyumları gibi bilgi derleme ve aktarma çalışmalarının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Ve Şehircilik Daire Başkanlığı Şehir Planlama Müdürlüğü Eyüp Kentsel Sit Alanı 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Revizyon Nazım İmar Planı çalışmasının (2009) ortaya çıkardığı bilgi birikimi sayesinde yapılabilmiştir. Mevcut bilgi birikimi yanısıra, söz konusu yönetim planının ortaya çıkışında İstanbul Büyükşehir Belediyesi ilgili birimlerinin yöneticilerinin, İstanbul Sit Alanları Alan Yönetimi Başkanlığı’nın ve ilgili tüm kamu kurumu, sivil toplum kuruluşları, Bakanlıklar temsilcilerinin, üniversitelerden katılan akademisyenlerin, katkısı çok önemli olmuştur.
Bu çalışmada katkısı olan herkese teşekkürlerimizi sunarız.
Doç. Dr. Asu Aksoy Eyüp Tarihi Merkez Ve Yakın Çevresi Yönetim Planı Çalışması Ekibi adına İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültür Politikaları ve Yönetimi Araştırma Merkezi (KPY) Müdürü Aralık 2015
6
Durum Tespit Raporu
Table of Contents Önsöz .............................................................................................................................................. 4
GİRİŞ .............................................................................................................................................. 8
1.TANIMLAR VE FİZİKİ SINIRLAR .................................................................................................... 10
2.ÇALIŞMANIN AMACI VE YÖNTEMİ .............................................................................................. 10
3. EYÜP SULTAN TARİHİ MERKEZ VE YAKIN ÇEVRESİNİN KÜLTÜREL MİRAS DEĞERLERİNE İLİŞKİN MEVCUT YAKLAŞIMLAR ................................................................................................................. 11
4. EYÜP SULTAN TARİHİ MERKEZ VE YAKIN ÇEVRESİNİN FİZİKİ DURUMUNA İLİŞKİN TESPİTLER VE PLAN KARARLARI .......................................................................................................................... 15 ULAŞıM-‐ OTOPARK VE YAYALAŞTıRMA SORUNLARı: TESPİTLER VE PLAN KARARLARı ......................................... 15 Otoparklar Konusu ........................................................................................................................ 18 Ulaşım –otopark-‐ yayalaştırma konuları sentezi .......................................................................... 18
EYÜP SULTAN CAMİİ VE TÜRBESİ MEYDAN DÜZENLEMESİ ............................................................................ 20 Eyüp Sultan meydanı ve çevresine ilişkin plan kararları ve proje çalışmaları ............................... 27 Sokak Dokuları .............................................................................................................................. 28 Nişanca Meydanı ve Tarihi Merkez İlişkisi .................................................................................... 29 Mezarlıklar ve Hazire Alanları ...................................................................................................... 31 Haliç -‐ Parklar -‐Yeşil Alanlar .......................................................................................................... 33 Kültür Mirasını Yorumlamaya dönük İşlevlendirmelerde Eksiklik ................................................. 38
6.KÜLTÜR MİRASININ İLETİŞİMİ, SUNUMU, YORUMU ................................................................... 40 1. Eyüp Sultan türbe, camii ve meydanı ..................................................................................... 42 2. Cülus Yolu ve Üzerindeki Değerler ............................................................................................ 47 3. Mezarlıklar ................................................................................................................................ 48 4. Türbeler ..................................................................................................................................... 49 5. Tekkeler ................................................................................................................................. 50 6. Camiler .................................................................................................................................. 51 7. Medrese ve mektepler ............................................................................................................. 51 8. Tarihi üretim alanları (feshane, çömlekçiler ve oyuncakçılar çarşısı –bugün hala izleri görülebilir olanlar) ........................................................................................................................ 52 Oyuncakçılar Çarşısının önemi ...................................................................................................... 52 Çiçekçiler’in önemi ........................................................................................................................ 53 Feshane’nin önemi ........................................................................................................................ 53 9. Pierre Loti Tepesi ..................................................................................................................... 54 10. Taşınabilir Somut Miras olarak Koleksiyonlar ........................................................................ 54 11. Kayıp miras (saraylar, tekkeler, sanayii alanları vs.) ............................................................... 55 12. Müzisyenler Kahvesi, Şah Sultan Tekkesi ve Bahariye Mevlevihanesi .................................... 55 13. Eyüp Çarşısı, Sokakta Yemek ve Kahvehaneler ...................................................................... 56
GENEL DEĞERLENDİRME ........................................................................................................................ 57 1. İletişim ve Yönlendirme Etkinliğinin İncelenmesi: .................................................................. 57 2. Sunum ve Yorumlama Etkinliklerinin İncelenmesi: ................................................................ 58 3. Eyüp’te Proje alanı ve çevresinde halka açık kültür alanlarındeki arzın incelenmesi: ............ 58 4. Eyüp Belediyesi Tarafından Kullanılan İletişim Araçları ve İletişim Dili Analizi ...................... 60
7
7. EYÜP SULTAN TARİHİ MERKEZ’DE SAHA ARAŞTIRMASI ............................................................. 63 EYÜP SULTAN SORU FORMU ............................................................................................................ 65 PİERRE LOTİ SORU FORMU ............................................................................................................... 67 Eyüp Sultan Araştırması Özet Bulguları ........................................................................................ 69 EYÜP SULTAN ZİYARET ALIŞKANLIKLARI ....................................................................................... 69 TARİHİ VE DİNİ MEKANLARA İLİŞKİN BİLİNİRLİK VE ZİYARET ........................................................ 71 EYÜP SULTAN ALGISI ..................................................................................................................... 71 ÖZEL GÜNLERDE EYÜP SULTAN ZİYARETİ ..................................................................................... 72 EYÜP SULTAN’A YÖNELİK BEKLENTİ VE İSTEKLER ......................................................................... 73 DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER ............................................................................................................ 74 Pierre Loti Araştırması Özet Bulguları ........................................................................................... 75 PİERRE LOTİ ZİYARET ALIŞKANLIKLARI .......................................................................................... 75 PİERRE LOTİ’YE ÖZEL İHTİYAÇLAR VE DENEYİMLER ...................................................................... 76 TARİHİ VE DİNİ MEKANLARA İLİŞKİN BİLİNİRLİK VE ZİYARET ........................................................ 77 EYUP SULTAN ALGISI VE BİLGİ BEKLENTİLERİ ............................................................................... 77 ÖZEL GÜNLERDE EYÜP SULTAN ZİYARETİ ..................................................................................... 78 DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER ............................................................................................................ 78
2.EYÜP SULTAN ESNAFLARı GÖRÜŞ VE ÖNERİLER ....................................................................................... 79
8.EYÜP SULTAN TARİHİ MERKEZ YÖNETİM PLANI HAZIRLIKLARI .................................................... 82 Yönetim Alanı Ve Yönetim Planı Kavramlarının Ulusal Mevzuatta Yer Alması ............................. 82 Yönetim alanının belirlenmesi ...................................................................................................... 83 Yönetim Planlaması süreci: Paydaş Toplantılarının Önemi ........................................................... 84
EYÜP SULTAN TARİHİ MERKEZ VE YAKıN ÇEVRESİ ALAN YÖNETİM PLANı ÇALıŞMASı PAYDAŞLAR TOPLANTıSı’NıN ÜÇÜNCÜSÜ, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARı İLE 13 ARALıK CUMARTESİ GÜNÜ EYÜP KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ’NDE GERÇEKLEŞTİ. ....................................................................................................................................... 86 ZİYARETÇİ YÖNETİMİ ............................................................................................................................. 87
SONUÇ .......................................................................................................................................... 91
8
Giriş
Günümüzde kültürel ve tarihi miras açısından zengin kent merkezleri, hızlı nüfus artışı, kentsel büyüme, ulaşım sorunları ve yapılaşma karşısında kimlik ve değerlerini korumak amacıyla kapsamlı müdahalelere ihtiyaç duymaktadırlar. Korumayı sağlamak ve aynı zamanda kullanım dengesini ve vizyonunu doğru bulabilmek için yerel idareler, parsel-‐ölçekli, parçacı koruma ve kullanma kararları yerine, artık kentsel alana bir bütün olarak bakan ve koruma yaklaşımını toplumun dinamik ihtiyaçları bağlamına yerleştirerek, miras değerlerinin yeni nesillere sunumunu, yorumunu yapacak yöntemleri geliştirmek arayışı içindeler. İşte kentsel sit alanları için geliştirilen ‘alan yönetimi’ yaklaşımı bu ihtiyaca yönelik çağdaş bir yönetişim modelidir. Bu modelde, kentsel sit alanlarında altyapı, planlama, kültür faaliyeti, turizm, gibi alanlarda uygulamalar yapan ve çalışan farklı kurumların, oluşumların ve yerel halkın, ilgili sivil toplum kurumlarının işbirliği yapmaları ve alanı bütünlüklü olarak ele alabilmek için ortaklaşa vizyon geliştirmeleri, uygulamalara yön vermeleri temel prensiptir. Bu işbirlikleri bir ‘yönetim planı’ çerçevesinde tanımlanarak geliştirilmektedir.
Tarihi ve manevi değerleriyle İstanbul’da önemli bir kültürel ve ziyaret merkezi olan Eyüp Sultan bugün ilk kurulduğundan farklı olarak kalabalık, yoğun ulaşım ağları ve yapılaşma ile gelişen bir metropolün kalbindedir. Büyüyen bu metropolün baskısı ulaşım sorunları, Haliç boyunca gelişen turizm yatırımları, yeni konut projeleri, gibi dinamiklerle Eyüp kentsel sit alanında hissedilmektedir. Öbür taraftan, Eyüp tarihi merkezi, özellikle Eyüp Sultan cami ve türbesi nedeniyle her geçen gün daha fazla ziyaretçiyi ağırlamakta, haftanın Cuma günleri ve yılın Ramazan dönemi gibi zamanlarında büyük sayılara ulaşan ziyaretçi akışını kabul etmeye çalışmaktadır. Ziyaretlerin bir kısmının İstanbul dışından ve ziyaretçilerin çok farklı profilleri olduğu göz önüne alınacak olursa Eyüp Belediyesi’nin görevlerinden birisi de bu artan ziyaret dinamiğini yönetmek haline gelmektedir. İyi yönetilemediği taktirde yoğunlaşan ziyaretçi trafiği hem mirasın korunması, Eyüp’ün kimliğinin algılanabilmesi hem de iyi bir ziyaret deneyimi yaşayabilme açılarından sorun haline gelebilmektedir. Ancak, Eyüp için ziyaretçi yönetimi yanısıra temel konulardan birisi de kültürel mirasının korunarak gelecek nesillere aktarılmasını sağlayan çalışmaların ziyaretçi ile buluşturulmasıdır. Eyüp Sultan ve külliyesinin alana cezbettiği ilgi ve her geçen gün artan ziyaret olgusu bu tarihi kentin kültürel mirasına ve birikimine yeterince odaklanmamaktadır. Eyüp’e akan ziyaret daha ziyade dini ziyaret ve bu ziyaret kapsamında küçük alışveriş ve yemek yemek şeklinde tezahür etmektedir. Eyüp tarihi merkezinde yaptığımız alan araştırmasının da ortaya çıkardığı gibi, Eyüp'e akan ziyaret ağırlıklı olarak Eyüp Sultan camisini ziyaret amaçlı yapılmaktadır. Bu ziyaret namaz kılmak ve dua etmek gibi doğrudan ibadete yönelik bir faaliyeti içerebildiği gibi, sadece camiyi, türbeyi ve çevresini görmek şeklinde de olabilmekte ve bu kapsamda dahi ziyaretçiler tarafından "ibadet" amaçlı bir ziyaret olarak tanımlanabilmektedir. Bu bölgenin neredeyse tüm yerli turistleri mimari, kültürel veya tarihi değerlere duyulan ilgiden çok dini bir yönlenmeden hareketle çekiyor olması dikkat çekicidir. Yine alan araştırması sonuçlarında da görüldüğü gibi, Eyüp’ün kültürel miras değerleri Eyüp Sultan cami ve türbesi, Pierre Loti ve Feshane gibi ana çekim noktaları dışında ziyaretçiler tarafından bilinmemekte ve dolayısıyla aktarımı konusunda bir talep oluşmamaktadır. Alan araştırması kapsamında sorgulandığında bile en yüksek bilgi beklentisinin halen "Eyüp Ensari ve diğer sahabelerin hayatına yönelik olması alanın ana odak noktasının Eyüp Sultan’ın dini şahsı olduğunun bir başka göstergesidir. Bu tespitten hareketle, Eyüp Belediyesi’nin yaptırdığı bu Eyüp Kentsel Sit Alanı Tarihi Merkez Yönetim Planı çalışmasının amacı Eyüp’ün sahip olduğu tüm kültür mirası değerlerinin görünür kılınması, anlaşılır ve bilinir olması, geniş ziyaretçi kesimi ile buluşturulabilmesi için yapılabilecekleri, atılabilecek adımları tariflemek, bu adımları bir yönetim planı kapsamında formüle etmektir. Halihazırda Eyüp Sultan nedeniyle büyük bir ilgi odağı olan Eyüp’ü sahip olduğu değerlerinin tümüyle anlatabilmek suretiyle İstanbullular ve ziyaretçileri için çok kapsamlı, ilham verici, geçmişimize ilişkin bilgilerimizin derinleştirildiği bir deneyim imkanı yaratılmış olacaktır. Eyüp Kentsel Sit Alanı Tarihi Merkez Yönetim Planı çalışması, Eyüp’ün tarihi değerlerinin yerel halk, geniş İstanbul kesimleri ve gerek yurt içinden gerekse de yurtdışından gelen ziyaretçilerle nasıl daha iyi buluşturulabileceğini, bu değerlerin insanlar için nasıl esin kaynağı olabileceğini ana soru olarak ortaya koymaktadır. Hem dini ibadet amacıyla gelen ziyaretçilerin daha iyi bir deneyim yaşamaları ve hem de gerek dini amaçla gelen ziyaretçilerin gerekse de daha geniş kesimlerin Eyüp’ün sahip olduğu değerlere erişebilmeleri amaçlanmaktadır. İşte çalışmamızın birinci safhasının sonunda hazırlanan bu raporda bu amaçlara yönelik olarak yanıtlar geliştirebilmek için öncelikle Eyüp Sultan tarihi merkez ve yakın çevresi sit alanının miras değerlerinin mevcut yaklaşımlarda nasıl ele alındığı, öne çıkarılan bu değer odaklarının ve çevresinin fiziki durumunun, sorunlarının neler olduğu, bu değer odaklarının halihazırda iletişimi, sunumu,
9
yorumunun nasıl yapılmakta olduğu, analiz edilmiştir. Rapor, ardından, Eyüp tarihsel merkezini ziyaret edenlerin karşılaştığı sorunların neler olduğunu, bu ziyaret deneyiminin kültürel miras değerleri ile ne kadar buluştuğunu tespit etmeye çalışmaktadır. Alan araştırması sonuçlarına göre Eyüp Sultan ziyaretinin gününde başka bir ziyaret/gezi yapılmamakta (gün tamamen bu ziyarete vakfedilmekte) ve ortalama bu bölgede azımsanamayacak bir süre (2,5 saat) ve bir bütçe (40,7tl) harcanmaktadır; dolayısı ile ağırlıklı kesim tarafından senede ortalama 10 kere tekrarlanan, ve dini motivasyonla yola çıkılmış bir nevi turistik deneyime dönüşen bu deneyimin memnuniyet yaratan veya yaratamayan unsurlarının belirlenmesi ve yanısıra ziyaretçilerin demografik özellikleri ile beklentilerinin anlaşılması hedef kitleye odaklı bir ziyaretçi yönetim planı açısından çok önemlidir. Ele alınan bir diğer konu, Eyüp'ün değerlerinin korunarak aktarılması ve ziyaretçi yönetimi ile ilgili plan kararlarıdır Bu analizler neticesinde mevcut ziyaret deneyiminin iyileştirilmesi ve Eyüp’ün kültürel miras değerlerinin geniş kesimlerle buluşabilmesinin sağlanması için neler yapılması gerektiğine dair elimize veriler ve tespitler geçmiş bulunmaktadır. Tarihi mirasın erişilebilir kılınmasının sürdürülebilirliği için ise yönetim modelinin de düşünülmesi gerekmektedir. İşte çalışmamızın birinci safhasının sonunda hazırlanan bu raporda tarihi merkez ve yakın çevresi sit alanını odağına alan yönetim planı yaklaşımının girdileri ele alınmaktadır. Eyüp Kentsel Sit Alanı Tarihi Merkez Yönetim Planı çalışmasının ikinci safhasında, Eyüp’te bugün izlediğimiz ağırlıklı ibadet odaklı kimliğin Eyüp'ün tarihsel gelişimi ve kültürel tarihinin tüm katmanlarını ve çeşitliliğini yansıtacak bir kimliğe nasıl genişletilebileceğine planlama ve programlama başlıkları altında ele alınacaktır. ilişkin öneriler sunulacaktır. Bu öneriler, mekansal tasarım, ziyaretçi yönetimi ve kültürel planlama ve programlama başlıkları altına ele alınacaktır.
10
1.Tanımlar ve Fiziki Sınırlar
Yönetim planı, kültürel-‐doğal varlıkların ve sit alanlarının; özgün yapılarına uygun olarak akılcı, sürdürülebilir ve bütüncül bir anlayışla, ilgili tüm paydaşlarıyla birlikte korunmasını, varlığın değeri yanında gelişiminin ve canlılığının muhafaza edilmesini, bunlar arasında bir denge kurulmasını ve gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlayan bir “yol haritası”dır. En önemli öğesi ise, koruma-‐restorasyon, ziyaretçiler-‐turizm, eğitim-‐bilinçlendirme, ulaşım-‐erişim gibi başlıklarda, paydaşlarla birlikte belirlenen vizyon ve hedefler çerçevesinde kurgulanan eylem planlarını içermesidir1.
Çalışma alanı, Çömlekçiler Caddesi ve Zalpaşa Caddesi’nin Eyüp Sultan Meydanı ile birleştiği noktadan geniş bir yay çizerek Hz. Halid Bulvarı ile sınır teşkil ettiği noktadan, HALİÇ kıyısında Feshane’ye kadar uzanan alanı kapsamakta olup, daha geniş bir alanı kapsayan sit alanı içerisinde yer alan diğer sosyal ve kültürel doku odaklarıyla (Nişanca Meydanı ve Pierre Loti gibi) ilişkilendirilmiştir.
2.Çalışmanın amacı ve yöntemi
Eyüp tarihi merkezi halen içinde barındırdığı bu nice tarihi cami, mescid ve tekkeler, medrese, mektep, kütüphane gibi eğitim kurumları ile imaret, hamam, namazgah, çeşme ve sebil gibi hayır amaçlı yapılar, türbeler ve mezarlıklar, konutlar ve hepsini çevreleyen ağaçlar, yeşillikler, birbirine bağlayan sokak dokuları ile İstanbul’un en önemli kültür mirası alanıdır. Ancak, gerek paydaş görüşmelerimizden, gerekse saha araştırma sonuçlarından bu zengin kültür mirasının yeterince bilinmediğini ve Eyüp’te halen sürmekte olan yoğun ziyaret kültürünün Eyüp Sultan Camii ve Türbesi odaklı kaldığını öğrenmekteyiz. Eyüp Sultan ziyareti Ramazan, dini bayramlar ve diğer kutsal günlerde, sünnet törenlerinde ve maneviyat aramak için gerek İstanbulluların gerekse de Türkiye’nin
1 http://www.alanbaskanligi.gov.tr/yonetim_plan%C4%B1_kavram%C4%B1.html 18 Aralık 2014’te erişildi.
çeşitli yörelerinden gelenlerin mutlaka yapmak istedikleri bir faaliyet. Ziyaret ile birlikte yapılan küçük hediyelik alışverişler ve yemek yeme faaliyeti ziyaretin kısıtlı ve sınırlı mahiyetini anlatmaktadır. Tarihi miras değerleri bilinmiyor, gezilmiyor, aranmıyor ve sorulmuyor. Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Yönetim Planı çalışmamızın temel sorusu da bu tespitten yola çıkmakta: bu kadar zengin bir kültür mirasına sahip Eyüp’ün bu kimliğini daha iyi yansıtacak ve ziyaretçilerine daha zengin bir deneyim imkanı sunacak adımlar neler olmalıdır?
Eyüp Kentsel Sit Alanı Tarihi Merkez Yönetim Planı Çalışmasının amacı koruma -‐ kullanım -‐ gelişim gerekleri ve ihtiyaçları çerçevesinde, tarihi miras alanlarının mevcut kullanımlarının değerlendirmesini yaparak, kültürel kimliklerini daha iyi ifade edilebileceği yeni işlevleri tarif edecek; Miras değerlerinin kültürel kimliği yansıtacak şekilde, mevcut kentsel doku ile bütünleşebilmeleri için ulaşım, yaya kullanımı, kaldırımlar, kent mobilyaları, parklar, ticari kullanım, kamusal alanlar, cepheler ve siluet planlamasına ilişkin tasarım vizyonu ve ölçütlerini belirleyecek; Alan’ın kullananları ve yaşayanları ile birlikte çalışarak Alan’ın katmanlı ihtiyaçlarına yönelik planlanması ile ilgili plan yaklaşımını ve bu yaklaşımın iletişimine dair ilke ve stratejileri oluşturacaktır.
Yapılacak ‘yönetim planı’, proje alanı olarak seçilmiş alanın koruma-‐kullanım-‐gelişim vizyonunun uygulanmasına yönelik eylem planını tanımlayarak, bu eylem planının önerdiği başlıklarını önceliklendirme sıralamasına alarak hangi projelere ne zaman başlanacağı, kimlerle, hangi ortaklıklarla ve hangi kaynaklarla, hayata geçirileceklerini saptayacaktır.
Bu projenin ilk ayağı durum tespit ve analizidir. Bu aşamanın amacı yönetim planı alanında:
a. Tarihi, sanatsal, mimari, kültürel veriler toplamak, kültürel miras ve sanat tarihi değerlerinin fiziki ve kullanım/işlevlendirme durumlarını tespit etmek,
b. Mekanın, kamusal alanların ve kent mobilyalarının fiziki kullanım durumlarını analiz etmek,
c. Mekanı etkileyen büyük ve küçük ölçekli imar, altyapı ve ulaşım, turizm, koruma, kentsel dönüşüm veya yenileme planları gözden geçirilerek bugüne kadar verilen kararları irdelemek,
d. Ziyaretçi deneyimlerini ve esnaf ve yerleşiklerin Eyüp’ün ziyaret trafiğine ilişkin sorunlarını tespit etmek,
11
e. Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi olarak tanımlanan alanda çalışmalar kamu ve sivil paydaşlarla mevcut durumun sorunlarına ve beklentilerine ilişkin tespit çalışmaları yapmak olmuştur.
3. Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresinin Kültürel Miras Değerlerine İlişkin Mevcut Yaklaşımlar
Eyüp tarihi yerleşme alanının tamamı 15.01.1977 gün ve 9591 sayılı G.E.E.ve A.Y.K. kararı ile Kentsel Sit Alanı olarak belirlenmiş ve sit sınır içerisinde korunması gerekli kültür ve tabiat varlıkları tescillenmiştir. Daha sonra yapılan plan çalışmaları esnasında Kentsel Sit Sınırları içerisinde yer alan sanayi, gecekondu vb. nitelikteki yapıların yoğun olarak bulunduğu kısımların sit sınırı dışına çıkarılarak, sit sınırının daraltılması teklifi değerlendirilmiş, 16.11.1989 tarih, 1509 sayılı İstanbul III Numaralı K.T.V.K.Kurulu kararı ile uygun bulunmuştur.
Eyüp’e İlişkin Anlatılar Söz konusu alanın tüm anlatımlarında alanın merkezinde, İslam Dünyası için çok önemli bir yere sahip olan Hz. Peygamber’in mihmandarı Ebū Eyyūb el-‐Ensari (Eyüp Sultan) Türbesi ve çevresindeki külliyenin yer aldığı söylenmektedir. Alanın adı da Ebū Eyyūb el-‐Ensari’den gelmektedir. Anlatılarda ikinci konu, alanın yüz yıllarca Osmanlı Padişahlarının kılıç kuşandıkları (taklid-‐i Seyf töreni) yer olası konusudur. Üçüncü konu, Eyüp’ün İstanbul’da surların hemen dışında yer alan ve çoğunlukla Müslümanların yerleştiği ilk Osmanlı yerleşmesi olduğudur. Burada bazı anlatılarda alanın Bizans geçmişi de ele alınır. Peşi sıra, Eyüp Sultan Külliyesi ve çevresinin, Eyüb-‐el Ensari’ye yakın olmak isteyenlerin tercih ettiği bir kabristan olduğu anlatılır. Eyüp Sultan, tarih boyunca vakıflar eliyle inşa edilen cami, türbe, medrese, tekke ve zaviyelerle İstanbul’un yaşamına katkıda bulunmuştur. Tüm bu eserler dönemin sultanları, valide sultanları gibi yönetim kademesinin zirvesindeki insanlar tarafından sipariş edilmiş ve Mimar Sinan gibi döneminin ünlü mimarları ve ustaları tarafından tasarlanmış, her biri birer şahane miras değeridir. Camileri, tekkeleri, medreselerindeki manevi kültürle bu kadar içiçe yaşayan bu mahalde tarih boyunca birçok önemli
sanatçı, edebiyatçı, müzisyen, gibi şahsiyetler yaşamış, Piyer Loti gibi ilham alanlar gelmiş geçmiş, gerilerinde çok önemli eserler bırakmışlardır. Anlatılanlar bundan sonraki erken Cumhuriyet dönemi sanayileşmesi, kentleşme, gibi konulara daha az eğilmekte, odağına Osmanlı’nın Eyüp’ün ilk temellerini atışından, en parlak devirlerine ve ardından erken Cumhuriyete kadarki dönemlerini alır.
Tüm bu anlatılar, özellikle Eyüp Belediyesi tarafından yayınlanmış olan sayısız yayınla ve araştırmalarla desteklenmektedir. Bu anlatılara altlık olan bilginin derinliği ve araştırmaların sayısı etkileyicidir.2 Kuşkusuz tarihin anlatımları çok çeşitlendirilebilir ve katmanlaştırılabilir; 1993 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı’nın ortaklaşa yürüttükleri ve Halil İnalcık’ın başkanlığında yürütülen Eyüp kasabasının tarihine ilişkin çalışmalar gibi yeni araştırmaların yapılması yeni anlatıları besleyecektir.
Bu zengin içerikli anlatılara Eyüp ile ilgili yayınları okuyarak erişmek mümkün. Akademik içerikli yayınlarda olduğu gibi, bu bilgiler Eyüp Şehir Rehberi gibi, rehber niteliğindeki kitaplarda da yer almakta. Kitaplar artık Eyüp Belediyesinin web sitesinden indirilebilmekte. Ancak, Raporun bu bölümünde sorunsallaştıracağımız konu, eline Eyüp Şehir Rehberi gibi bir kitabı alarak gezmek isteyecek bir ziyaretçi için bu anlatıların alanın fiziki deneyimi esnasında algılanamıyor olmasıdır. Eyüp Şehir Rehberi türü rehber yayınlarda ve kaynaklarda genellikle Eyüp değerleri birer liste olarak ziyaretçinin önüne çıkmaktadır. Eyüp Belediye
2 Sadece Eyüp Belediyesi tarafından 1996’dan beri derlenerek yayınlanan yayıınlar çok önemli bir koleksiyon oluşturmaktadır. Eyüp Sultan Külliyatı (19 cilt, 2011); Eyüp Şiirleri (2010); Eyüp 2023 (2009); Eyüp Haritası, Şehir Atlası ve Rehber (2009); Eyüp Sultan Tarihi (3.baskı, 2009); Eyüp Şehir Rehberi (2008); 2. Ulusal Fotoğraf Yarışması Albümü Eyüp'te Değişim (2008); 1. Fotoğraf Yarışması Albümü Eyüp'te Tarih, İnsan ve Zaman (2007); Eyüp Tematik ve Alfabetik Dizini (2005); Eyüp Tarihinde Gelenekli Bir Sanat Mahfili Sertarikzade Tekkesi; Alibeyköy Tarihi (2005); Eyüplü Musikişinaslar (2004); Eyüplü Meşhurlar 1-‐2 (2004); Eyüplü Hattatlar (2004); Eyüplü Bestekarlar (2004); Eyüp Dönüşüm Sürecinde Sosyal-‐ Ekonomik Mekansal Yapı (2000); Eyüp Sultan Rehberi (1996).
12
tarafından 2008 yılında Türkçe ve İngilizce yayınlanan Eyüp Şehir Rehberi başlıklı kitapta, örneğin, ‘Eyüp’ü Eyüp Yapan Değerler’ başlığı Camiler ve Mescitler, Medrese ve Mektepler, Tekke ve Dergahlar, Türbeler, İmaretler, Kütüphaneler, Kiliseler, Diğer Yapılar, konuları ile sunulmaktadır. Bu şekilde sunulduğunda, Eyüp’e ilişkin yukarda bahsettiğimiz anlatılar algılanamaz bir hale gelmekte, kültür mirası değerlerinin anlaşılması zorlaşmaktadır.
Eyüp sultanı dini nedenlerle ve ibadet için ziyaret edenlerin ilgisini çekebilmek hem de daha geniş anlamda Eyüp’ü merak edenleri miras değerleri ile buluşturabilmek için alanın söz konusu değerlerin genellikle yapıldığı gibi listeler halinde sunulması değil, tematik yorumlama başlıkları olarak ele alınmaları doğru yaklaşımdır. Tematik başlıkların neler olabileceğine dair Halil İnalcık, yukarda bahsi geçen araştırma projesinde öneriler geliştirmiştir. Bu Raporda bu önerileri başlangıç noktası olarak alarak ilaveler yaptık, geliştirdik. Tematik yaklaşım suretiyle hem alanın anlaşılması hem de ortaya çıkan rotalar vasıtasıyla alanın fiziki olarak anlamlı bir şekilde deneyimlenmesi mümkün hale gelmektedir.
Halil İnalcık Eyüp Sultan kasabasının beş yüzyıllık tarihi yaşamının İstanbul için önemini beş tematik başlıkta toplar (1994). Bunlar:
Baş Ziyaretgah olması. Eyüp’ün Mekke, Medine ve Kudüs’ten sonra dördüncü en kutsal İslam ziyaretgahı olduğuna inanılması.
Mesire ve Eğlence yeri. Binlerce ziyaretçiyi ağırlamak durumunda kalan semt çarşılar, kahvehaneler, mesire yerleri, bahçelerle hizmet vermeye çalışıyor ve yoğurtçu, kaymakçı, kebapçı, oyuncakçı gibi dükkanlarıyla ziyaretçileri memnun etmeye çalışıyordu.
Siyasi Fonksiyonu. Yeni tahta çıkan Osmanlı sultanlarının kılıç kuşanma merasimlerini Eyüp Türbesine açılan Cülus Yolu’nda yapmış olmaları.
Sanat Müzesi. Mimari Eserleri, Türbeye armağan edilen kıymetli eşyaları, çinicilik, yazı sanatları ve mezar taşları ile eşsiz bir müze. Burada Mimar Sinan’a özel bir yer ayırmak gerekir. Tülay Artan’ın bahsettiği gibi, ‘Mimar Sinan'ın bütün eserleri içinde en yoğun biçimde bir araya toplanmış olan mescid, türbe ve tekke gibi yapılar Eyüp'ün çok özel bir kimlik kazanmasını sağlamıştır.’
Sanayi Bölgesi. Haliç kıyısı boyunca valide sultanların inşa ettirdiği yalıların birbiri peşi sıra yıkılarak fabrikalara dönüşümlerinin hikayesi burada hala görülebilmektedir.
Bu temalara Rami’de II.Mahmut döneminde inşa ettirilen kışla nedeniyle Kışla başlığı eklenebilir. Ayrıca, semtte yerleşmiş bulunan birçok tekke ve dergâhın varlığı nedeniyle semtin Osmanlı inanç dünyasına ilişkin anlatacağı hikayeleri kuşkusuz bulunmaktadır. Bir diğer tema hanedan kadınları olmalıdır. Mihrişah Sultan Külliyesi gibi vakfiyeler ve Haliç boyunca inşa edilen yalılar hanedan kadınlarının mahalledeki varlıklarını ve hayırseverliklerini anlatan önemli izlerdir. Bir diğer tema ise Tarihi mezarlıklar olmalıdır. Tülay Artan’ın İstanbul Ansiklopedisi’nde yazdığı Eyüp maddesinde belirttiği gibi ‘Bugün Eyüp İstanbul'un ve Mekke, Medine, Kudüs'ten sonra İslam aleminin en büyük nekropolüdür’. Yine bir tema Eyüp’ün Osmanlı şehirciliği karakteristiğini nasıl yansıttığı konusudur. Eyüp’ü özel kılan kuşkusuz Haliç kıyısında yer alıyor oluşu, ayrıca geniş tarım arazileri ile çevrili oluşudur. Bu özellikleri nasıl bir şehirleşme meydana getirmiş ve zaman içinde nasıl gelişmiştir? Başka bir tema, mitolojiler olabilir: Bütün ünlü kentlerin kuruluşları, tarihi verilerle kanıtlanamayan şiirsel ya da mitolojik hikayelerle süslenmiştir, Haliç’e ilişkin de çok ilginç mitoloji anlatıları mevcuttur. Başka bir tema Pierre Loti’dir.
Bu temalar Eyüp tarihi merkezinin kimliğinin daha iyi okunabilir ve görülebilir olmasını sağlamak amacıyla ortaya çıkarılmalı ve işlenmelidir. Tarihi mirasın erişilebilirliği için yapılacak yorumlama, düzenleme, koruma, sergileme gibi faaliyetlerin anlatacakları hikayeler bu temalar etrafında odaklanacaktır.
Kuşkusuz temaların ortaya çıkarılması, ziyaretçilerin ilgi alanları, profilleri (çocuk/genç, yabancı/yerli, gibi), yapılan araştırmaların zengin sonuçlar vermesi ile yakından ilgilidir. Aşağıda temalaştırma çalışmasında bir başka girdi olan, tarihsel dönemleme bilgileridir. Ortaçağ/Bizans Dönemi, 699 İstanbul Kuşatması Dönemi; Fatih Sultan Mehmet dönemi, Osmanlı dönemi, Erken Cumhuriyet Dönemi, 1980’lere kadar ve 1980’ler sonrası, gibi dönemselleştirmeler, eldeki temaların tarihsel derinliğini anlama konusunda gereklidirler. Aşağıdaki tabloda Osmanlı’dan günümüze Eyüp tarihinin nasıl dönemlere ayrılabileceğine dair bir özet yer almaktadır.
13
Tarih
Dönem
Yapılaşma
Yerleşen Kimliği
Yerleşim Kimliği
15. YY
Osmanlı İmparatorluğu Büyüme devri
Anıtsal Yapıların İnşası Sivil mimarlık örneklerinin kamusal kompleks çevresinde organik büyüme göstermesi
Bursa’dan getirilen Müslüman nüfus Osmanlı – Türk kimliğinin yerleşmesi
Dinsel Merkez Kimliği (Mekke, Medine, Kudüs’ten sonra anılan kutsal ziyaretgah)
16. yy
Osmanlı İmparatorluğu büyüme devri
Anıtsal yapıların inşasında artan ivme Yalı-‐konak-‐köşk inşası
Ulema, esnaf, devlet görevlileri, sanatçılar
Dinsel merkez kimliği
17. yy
Osmanlı İmparatorluğu büyüme devri
Anıtsal yapıların inşasında yavaşlama Sahil sarayı-‐yalı-‐konak inşası
Hanedanın kadın üyeleri, Valide Sultanlar, Ulema, esnaf, devlet görevlileri, sanatçılar
Ziyaretgah, seyir, mesire alanı, rekreasyon kimliği, prestijli yerleşim alanı kimliği
18. yy
Osmanlı İmparatorluğu duraklama gerileme devri
Anıtsal yapıların inşasında yavaşlama Sahil sarayı-‐yalı-‐konak inşasında yavaşlama Çeşme-‐sebil-‐su yapılarının inşası
Hanedanın kadın üyeleri, valide sultanlar, ulema esnaf, devlet görevlileri, sanatçılar Anadolu ve Rumeli’den göç: ilk yansımalar
Ziyaretgah, seyir, mesire yeri, rekreasyon kimliği, prestijli yerleşim alanı kimliği
19. yy
Osmanlı İmparatorluğu Tanzimat Batılılaşma Devri
Sahil saraylarının yıkılması İmalathane, fabrika, sanayi yapılarının inşası
Tüccar-‐esnaf-‐zanaatkar, sanayi çalışanları Kırsal kesimden kente göç eden nüfus
Rekreasyon ve prestijli yerleşim alanı kimliğinin Beyoğlu ve Boğaz yönüne kayması
1900-‐1950
Erken Cumhuriyet Dönemi
Plana göre gelişen sanayi alanları Tarihi Yarımada içindeki sanayi tesislerinin sur dışındaki bölgelere doğru yayılması
Tüccar-‐esnaf-‐zanaatkar, sanayi çalışanları Kırsal kesimden kente göç eden nüfus
Sanayi yerleşmesi kimliği
14
1950-‐ 1980
Çok Partili Döneme Geçiş
1937 Prost Planı’nın uygulanması, eski doku örneklerinin yok olması Kaçak yapılaşma, gecekondulaşma, apartmanlaşma
Kırsal kesimden kente göç eden nüfus
Köhneleşmiş bölge kimliği
1980 sonrası
Çoğulculuk Ortamı
Haliç’in sanayiden arındırılması operasyonu Kazıklı yol projesi, eski doku örneklerinin yok olması, kaçak yapılaşma-‐ gecekondulaşma-‐apartmanlaşma Rehabilitasyon çalışmalarının başlangıcı
Kırsal kesimden kente göç eden nüfus
Sürdürülebilir kültürel kimliğin yeniden kazanımına yönelik çabalar
Temaların ortaya çıkartılması, anlatıların zenginleştirilmesi ve tarih bilgisinin ayrıntılandırılması araştırma, bilgi-‐belge arşivleme, envanterleme çalışmalarının sağlıklı bir şekilde yürütülüyor olmasına bağlıdır. Bu bakımdan, Eyüp Belediyesi’nin başlatmış olduğu yayıncılık faaliyetleri ve bu kapsamda Belediye Arşivi çok önemli adımlar teşkil etmektedir. Belediye tarafından yakın zamanda başlatılan Eyüp Araştırmaları Merkezi çalışması çok olumludur. Eyüp Araştırmaları Merkezi, kültür miras değerlerini, somut olan, somut ama taşınabilir olan, somut olmayan başlıkları altında ve tüm bu değerlerin koruma durumlarını belgeleyecek şekilde bir envanterleme sistemini kendi bünyesinde oluşturmalıdır.
15
4. Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresinin Fiziki Durumuna İlişkin Tespitler ve Plan Kararları
Bu bölümde tarihi miras değerlerinin bilinmiyor, gezilmiyor, aranmıyor ve sorulmuyor olmasının temel nedenlerini alanın fiziki, altyapıya ilişkin ve mekansal sorunları bağlamında ele alacağız. Bu kapsamda ele alacağımız başlıklar şunlar olacak:
-‐ Ulaşım ve otopark, yayalaştırma sorunları,
-‐ Eyüp Sultan Camii, Türbesi, Meydanı ve çevresi,
-‐ Nişanca Meydanı ve tarihi merkez ilişkisi,
-‐ Parklar, yeşil alanlar, mesire alanları eksikliği,
-‐ İşlevlendirme ve koruma sorunları.
Bu başlıklarda mevcut duruma ilişkin tespitler, alınan plan kararları ve uygulamaya geçilmiş çalışmalar değerlendirilerek her birine ilişkin analizler yapılacaktır. Bu başlıklardan elde edilen analiz sonuçları Yönetim Planı çalışmamızın ikinci etabı için bir altlık teşkil edecektir.
Ulaşım-‐ Otopark ve Yayalaştırma Sorunları: Tespitler ve Plan Kararları Eyüp ilçesi tarihi merkez alanı İstanbul Çevre Yolu tarafından neredeyse ortadan ikiye bölünmüş durumdadır. Haliç’in batı ile doğu yakasını birleştiren uluslararası nitelikteki E5 Çevre Yolu semtin kültür mirası değerlerinin bazılarının kaybına yol açmış ve semtin eskiden tarihi surlara kadar erişen Güney kısmının ana merkezden kopuşuna sebebiyet vermiştir. Semte yapılan en önemli ikinci ulaşım müdahalesi Haliç boyunca kazıklar üzerine inşa edilmiş olan Haliç Sahil Yolu’dur. Bu yol, semtin Haliç ile bağlantısını tamamen kesmiştir. Ayrıca semtin Kuzey’inden gelerek E5 ve E6 uluslararası karayollarına bağlanmak isteyen trafiğin taşıyıcısı haline gelerek semtle ilişkisi olmayan bir trafik yükünü buraya getirmiştir. Bu yük Eyüp sahilinden gelip mahallenin ortasına kadar inen Eyüp Sultan Bulvarı’na bağlanarak E5 ve E6 karayollarına ulaşmaya çalışmaktadır. Haliç Sahil Yolunu Eyüp Sultan Bulvarına bağlayan Hz.Halid Bulvarı Zalpaşa ve Kalenderhane gibi tarihi miras alanının bütünlük teşkil etmesi gereken dokusunu bölmekte, buralarda yaşanan yoğun yaya trafiği için bir sorun teşkil etmektedir. Bölgeden transit geçen bu çok yüklü motorlu taşıt trafiği hem yayalar için, hem tarihi
kent dokusunun bütünlüğü açısından ve Eyüp Sultan’a yapılan ziyaret dönemlerinde yaşanan ulaşım talebi bakımından sorun olarak önümüze çıkmakta, bu ana arterlerde önemli sıkışıklıklara ve çevre kirliliğine neden olmaktadır. Özellikle Ramazan aylarında ve kandil gecelerinde tarihi merkezde ve özellikle Eyüp Sultan Camii ve Türbesi çevresinde ulaşımda büyük sıkıntılar yaşanmaktadır.
Ulaşım talebi açısından bakıldığında Eyüp Sultan Camii ve türbesi odaklı dini ziyaret amaçlı gelenlerin yarattığı ve yılın özellikle bazı gün ve haftalarında yoğunlaşan bir taleple karşı karşıyadır. Bunun yanısıra, Piyer Loti Kahvehanesi de manzarası sebebiyle tercih edilen önemli bir diğer ziyaret noktasıdır. Bu iki merkez planlama alanına olan ulaşım taleplerini gün geçtikçe artırmaktadır.
Bu talebi karşılamaya yönelik olarak toplu taşıma alternatiflerinin olmadığı ve sadece İETT Otobüsleri tarafından bu talebin karşılanmaya çalışıldığı görülmektedir: İlk hareket noktası Eyüp İlçesi olan 25 İETT hattı bulunmaktadır (Kaynak: Eyüp Belediyesi Stratejik Plan Raporu 2007-‐ 2011). Deniz yolu ile ulaşım çok sınırlıdır. Eyüp-‐Eminönü-‐Üsküdar hattında motor-‐bot tipi yolcu gemileri İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) tarafından işletilmektedir. Eyüp’ten hareket eden yolcu gemisi sırasıyla Sütlüce, Ayvansaray, Hasköy, Balat, Fener, Kasımpaşa, Eminönü, Karaköy iskelelerine uğramaktadır. Varış noktası Üsküdar İskelesi’dir. İstanbul bütününde İBB’nin sunduğu toplu taşıma hizmetlerini incelediğimizde Eyüp-‐Üsküdar arasındaki tek araçla seyahatin mümkün olduğu tek ulaşım türü bu hattır. Ancak, bu hat tek başına Eyüp sultana yönelen ulaşım talebini karşılayamamaktadır.
Özel araçlarla kara yolu ile ulaşım semte yapılan ziyaret amaçlı ulaşım talebinin önemli bir kısmını karşılamaktadır. Özel araçla bölgeye gelinmesinin en önemli sebebi yeterli güzergâh, sayı ve kalitede toplu taşıma araçlarının bulunmamasıdır.
Özel araç kullanımının neredeyse tek ulaşım alternatifi olarak ortaya çıkması önümüze çok önemli bir otopark sorunu çıkarmaktadır. Özel araçları ile gelenler Eyüp Sultan’a en yakın otoparklara park etmek arayışı içinde olmaktadır, bu da tarihi merkezde bulunan boş ve atıl durumdaki parsellerde otopark kullanımının yaratılması yönünde büyük bir baskı doğurmaktadır.
Tarihi merkez ve yakın çevresindeki otopark konusu mahallede yaşayanlar için de çok önemli bir sorun teşkil etmekte ve otopark yetersizliği mahallenin dördüncü derece yolları olarak adlandırılan mahalle içi sokaklarında çift taraflı park etme ihtiyacını ortaya çıkartmaktadır. Oysa çıkmaz sokakları, dar,
16
kaldırımsız ve kıvrımlı karakteri ile bu yol ve sokaklar mahallenin tarihi dokusunun önemli bir özelliğidir. Osmanlı kentini karakterize eden unsurların başında dar ve dolambaçlı yollar, çıkmaz sokaklar, mahalle arası pazar yerleri gibi mekânsal özellikler gelir. Kentin fiziksel yapılanması, özel hayatın mahremiyetine duyulan saygı ile birlikte sosyal ilişkilerin gelişmesine de olanak sağlayan bir kültürel bakışı vurgular. Geleneksel yaşam biçiminin kent dokusundaki izlerini taşıyan ve koruma planı kapsamında özgünlüklerinin aranması, korunması ve yaşatılması mutlaka önemsenmesi gereken bu sokaklar nispeten diğer kademelere göre daha az yitirilmiş kentsel sit dokusu özelliklerine sahiptir. Bu bağlamda bu sokaklarda yoğun otopark sorununun yaşanmakta oluşu tarihi miras alanının olumsuz etkileyen bir faktördür. Mahalledeki çıkmaz sokaklar semtin topoğrafya ve arazi kullanımı ile ilgili olduğu kadar, Osmanlı şehirciliğinin de bir ifadesi olarak okunabilir. Buralar, sokağa cephe veren bina sahiplerinin birbirlerini ve yakınlarını dahi tanıdıkları sosyal iletişim alanlarıdır. Sokak sakinlerinin tanıdık olmaları sokağa giren yabancıların fark edilmesine yol açmakta ve özellikle bu güvenlik için önemlidir. Çıkmaz sokaklar, planlama alanının belirli bölgelerinde yoğunlaşmakta olup, İslambey, Nişanca, Düğmeciler ve Eyüp Merkez Mahallelerinde çıkmaz sokaklar diğer mahallelere göre daha çok sayıda görülmektedir. Geleneksel dokunun önemli bir parçası durumundaki çıkmaz sokakların çok gerekmedikçe çıkar hale getirilmemesi dokunun korunması açısından önemlidir.
Eyüp tarihi merkez alanında, araç trafiği yanısıra yayalar açısından da yoğunluğa bağlı olarak sorunlar yaşanmaktadır. Yayaların odak noktası Eyüp Sultan Camisi çevresidir ve özellikle ibadet-‐ziyaret amaçlı olarak buraya gelen/giden yaya trafiği tarihi merkez alanının değerlerinin görünür kılınması, korunması ve yorumlanması çabalarında önemli bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.
Eyüp Kentsel Sit Alanı 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Revizyon Nazım İmar Planı Ulaşım-‐odaklı Kararları 2009 yılında hazırlanan 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı kapsamında Eyüp Merkez kentsel sit alanı olarak ifade edilmekte ve ayrıntılı koruma planlarının hazırlanması gerektiği söylenmektedir. Ek olarak 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin ardından Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından imar planı alanlarının revize edilmesi istenmiştir. Bu kapsamda deprem sonrasında, 1993, 1997 ve 1998 yıllarında yayımlanan 1/5000 ölçekli nazım imar planları revize edilmiştir. 2009 yılında yapılan Eyüp Kentsel Sit Alanı 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı
Revizyon Nazım İmar Planı’nda (bundan sonra EKARNIP olarak anılacaktır) amaç; plan alanındaki doğal çevre verileri ile fizikî çevreyi verilerini içeren, alanın mevcut durumunu, kültür varlığı olan tescilli mevcut ve kayıp eserler envanterini oluşturan, alanın jeolojik-‐jeoteknik raporlarını, alanın özgün kimliğini, İstanbul Metropoliten Alanı içindeki yerini vb. verileri analiz ederek ve meri planları dikkate alarak, alanın gelecekte alması istenen vizyonuna uygun, revizyon nazım imar planına ulaşılmasıdır. Bu plan alanı Eyüp ilçe merkezini de oluşturan Eyüp Sultan Türbesi, Camii ve yakın çevresinin de içinde yer aldığı Eyüp Kentsel Sit Alanı ile Eyüp ilçesi sınırları içinde kalan Sur Tecrid Bandı, Rami Kışlası Alanı ve iki Haliç adasını kapsamaktadır.
EKARNIP, ulaşım başlığı altında ele aldığımız, ulaşım, otoparklar, yayalaştırma ve sokak dokusunun korunması başlıklarında önemli plan kararları almıştır. Ulaşım sisteminin planlanması iki ana karar çerçevesinde yapılmıştır. Bunlar yayalaştırma ve toplu taşıma sistemlerine ağırlık verilmesidir. Kentsel sit dokusunun yeterince algılanması amacıyla alanın yaya öncelikli olarak düzenlenmesi planlanmaktadır.
Alternatif Ulaşım Altyapıları Kentsel Alana ilişkin yoğun ulaşım talebinin karşılanması konusunda alternatif ulaşım altyapılarının geliştirilmesi gerektiği Plan’ın önemli kararlarından birisidir. Plan’da deniz ulaşımı teşvik edilmek istenmektedir. Bu kapsamda Eyüp Sultan tarihi merkezindeki bugün mevcut olmayan ancak kültür mirası envanterinde yer alan iskeleler ile mevcut iskelelerin restore edilerek korunmak, yakın çevresinde yaya ulaşımı ve toplu tasıma sistemleri ile desteklenmek şartıyla kentsel tasarım projesi çerçevesinde ele alınması önerilmektedir. Plan kapsamında Eyüp İskelesi’nin dışında tarihî özelliği dolayısı ile Bostan İskelesi’nin de ihyası önerilmiş olup, bunun dışında küçük kayık ve teknelerle turistik taşımacılık yapılacağı öngörülmektedir.
Deniz ulaşımı yanısıra, Plan alanında ilgili kurumun talepleri doğrultusunda aşağıda sıralanan raylı ve metrobüs sistemler kabul edilmiş ve planda gösterilmiştir. Bunlar:
• Aksaray-‐Havaalanı Hafif Metro Hattı • Haliç Sahil Tramvay Hattı (planlanan) • Teleferik Hattı • Edirnekapı – Sultan Çiftliği Hattı • Edirnekapı-‐Topkapı Hattı • Avcılar-‐Mecidiyeköy-‐Söğütlüçeşme Metrobüs
Hattı’dır.
17
Bu başlıklar içinde Haliç Sahili’nden Geçecek Tramvay Hattı Eyüp Sultan tarihi merkezini doğrudan etkileyecek bir projedir. Ulaşım Planlama Müdürlüğü kurum görüşü eki paftasında belirtilen hat güzergâhına göre plana alınan hattın koruma amaçlı uygulama imar planı aşamasında kesin projeleriyle netleşmesi beklenmektedir. Planlanan bu hat, Haliç Sahil parklarını takip ederek Eminönü istikametinden plan alanına giriş yapmakta ve sırasıyla Yavedud Camii arkasından, Haliç Köprüsü altından, mevcutta çocuk oyun parkı olan alandan, Feshane ile Haliç arasından, Eyüp İskelesi önünden, Kazıklı Sahil Yolu’ndan, yine sırası ile mevcut Eyüp Lisesi, Eyüp Spor Tesisi ve Şah Sultan Camii ile Haliç arasından geçerek plan alanını terk etmektedir.
Motorlu Taşıt Trafiğinin Yer altına Alınması ve Yaylaştırma EKARNIP alanın merkezi konumundaki Eyüp Sultan Türbesi, Camii ve yakın çevresinin yoğun yaya trafiğine imkân verecek şekilde düzenlenmesinin kaçınılmaz olmasından hareketle, bu alanlarda olabildiğince taşıt trafiğini yeraltına alan ve yayalaştırma öncelikli bir ulaşım yaklaşımı benimsenmiştir.
Bu kapsamda yoğun yaya kullanımı göz önünde bulundurularak Tarihi Eyüp Sultan Merkezi'nde araç ulaşımının yeraltına alınması ve karayolundan boşalan alanların düzenlenerek yaya ulaşımına açılması planlanmıştır.
Tarihî şehirlerdeki geleneksel dokular lastik tekerlekli araçların ve karayollarının oluşturduğu, dönüşüme mecbur bırakan baskısını daha çok hissetmektedirler. Bu dokuların ulaşımla ilgili baskıyı yönetmeleri bağlamında temelde iki çözüm gündeme getirilmektedir. İlki, yayalaştırma; ikincisi, toplu taşıma sistemlerine ağırlık verilmesi ve bunun da özellikle yeraltından sağlanması. Bu iki temel çözümden de plan alanında yararlanılmıştır. Eyüp Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Eyüp Sultan Meydanı ve çevresinin yayalaştırılarak trafiğin yer altına alınması ve geçmişinden gelen Haliç ile olan bağlantının yeniden kurulması kararını getirmektedir.
Koruma Amaçlı İmar Planı plan alanında sahil yolu ve Eyüp Sultan Merkez bağlantısını sağlayan Hz. Halid Bin Zeyd Bulvarı’nın sahilden Eyüp Adliyesi’ne kadar olan bölümü ile, günümüzde Eyüp Sultan Merkezi Haliç’ten ayıran sahil yolunun Feshane ile Teleferik Alt istasyonu arasındaki bölümü yeraltına almaktadır. Bu plan kararı gerçekleştiğinde yollardan boşalan alanlar, yaya ağırlıklı olmak üzere kentsel tasarım projeleri ile düzenlenecektir. Eyüp Sultan Bulvarı, Hz. Halid Bulvarı ile sahil yolu bağlantısını
içeren güzergahlar Eyüp Meydanı Külliye, Feshane ve Haliç sahili ile meydanlara açılan sokaklar ile bütünleştirilerek yaya ağırlıklı düzenlenecek ve lastik tekerlekli trafik yer altına alınacak, ±0.00 kotu üstü yaya ağırlıklı meydan alanı olarak düzenlenecektir. Nişanca Mahallesi’nde konut ve donatı ağırlıklı yerlerde, İslambey Mahallesi’nde ise ticaret fonksiyonu ağırlıklı yerlerde yayalaştırma önerilmiştir.
Yaya aksları alanları, meydan alanlarına açılan sokakları da içerecek şekilde kentsel tasarım projeleri ölçeğinde çözümlenecektir. Benzer şekilde yaya meydanları alanları, meydan alanlarına açılan sokakları da içerecek şekilde kentsel tasarım projeleri ölçeğinde çözümlenecektir.
Haliç sahili yeşil alanları, kentsel tasarım projesi ölçeğinde düzenlenecek ve mevcut yaya ulaşımı ile bütünleştirilecektir. Anıt eser nitelikli külliye alanlarında mevcut yaya yolları korunacak ve yaya aksları ile bütünleştirilecektir. Haliç kıyısındaki Bostan İskelesi, araç trafiğinin yeraltına alınması sonrasında ihya edilecek ve çevresinde yer alan tarihi türbeler, tekke binaları, Mihrişah Sultan İmareti, hazireleri, okulu ve kahvesi ile birlikte değerlendirilerek Kentsel Tasarım Projesi yapılacaktır.
Yayalaştırma sadece Eyüp Sultan’da değil, Nişanca Mahallesi’nde konut ve donatı ağırlıklı yerlerde, İslambey Mahallesi’nde ise ticaret fonksiyonu ağırlıklı yerlerde de önerilmiştir. Bölgede özellikle iç ulaşıma hizmet eden ve geleneksel şehir dokusunun organik yapısını halen koruyan bazı sokaklarda yayalaştırılma yapılması önerilmiştir. Geleneksel kentsel sit dokusunu korumak amacıyla, özellikle dönemlerinin yaya ağırlıklı geçişlerini koruyan sokaklar oluşturulması, bu sokaklarda yol üzeri otoparklarına izin verilmemesi ve kaplama malzemlerinin yaya kullanımına uygun seçilmesi kentsel tasarım projesinde değerlendirilmesi gereken kararlardır.
İBB Ulaşım Daire Başkanlığı Rezervi EKARNIP’in motorlu trafiği yer altına almak suretiyle elde edilecek alanlarda öngördüğü yayalaştırma kararları İBB Ulaşım Daire Başkanlığı tarafından kabul edilmemektedir. Daire Başkanlığının motorlu taşıt trafiğinin tünellerle yeraltına alınması kararını uygulama maliyetleri açısından uygun görmediği anlaşılmaktadır. Başkanlığa göre bu tünellerin teknik olarak da yapılmaları mümkün değildir ve başka çözüm alternatifleri araştırılmalıdır.
18
Otoparklar Konusu EKARNIP kararlarına göre tarihi merkezde çok katlı otoparklar yerine yer altı otoparkları tercih edilmelidir. Yeraltı otoparkları ±0.00 kotu altında, Envanterde yer alan kültür varlıkları korunmak şartıyla, ilgili kurum ve kuruluş görüşleri alınmak ve Koruma Bölge Kurulu uygun kararı alınmak koşulu ile, topoğrafyaya uyularak görsel etkiyi bozmayacak ve mevcut yeşil dokusu korunmak ve yeşil alan olarak kademelendirilecek şekilde yapılabilir. Planda ayrıca yer altı otoparkı olarak belirtilmeyen Meydan, yol, alanların ±0.00 kotu altında Envanterde yer alan eserler korunmak şartıyla, ilgili kurum ve kuruluş görüşleri ve Koruma Bölge Kurulu uygun kararı alınmak koşulu ile, kamuya ait yeraltı otoparkı yapılabilir.
Plan alanında görünümleri açısından sit alanı özellikleriyle uyumsuz katlı otoparkların yapılması yerine üstüne park veya uygun bir fonksiyon verilen, altına ise yeraltı otoparkı yapılması planlanan ikili kullanımlı alanlar planlanmıştır. Karar verilen yeraltı otoparklarından bazıları şunlardır: Kaldırılan Eyüp Stadı’nın alanına önerilen Park+Yeraltı Otoparkı; günümüzde Eyüp Kültür Müdürlüğü olarak kullanılan tescilli binanın arkasında yer alan ve yeraltı karayolu geçişi ile bağlantısının kurulması önerilen Park+Yeraltı Otoparkı; Eyüp Sultan Kesimhanesi yanında mevcut olan ve planla da korunan BHA(Teleferik)+Yeraltı Otoparkı; Halit Derviş İbrahim İlköğretim Okulu’nun yanındaki İslambey Caddesi’nden giriş-‐çıkış yapılması öngörülen Park+Yeraltı Otoparkı; Amcazade Hüseyin Paşa Vakıf Arazisi yanındaki Park+Yeraltı Otoparkı, 45 ada da yer alan Belediye Hizmet Alanı içinde Teleferik Hattına ait teknik yapı alanları ile arazi fizik yapısına uygun şekilde ±0.00 kotu altında kademeli yapılanma içeren kat otoparkı, ve Pierre Loti içinde 30 ada 4-‐5 parsellerde, bölge ihtiyacı için kamuya açık yeraltı katlı otoparkı önerileri getirilmektedir.
Plan alanında ayrılan toplam yeraltı otoparkı alanı 22.006 m2’dir.
Buna karşılık halihazırda alandaki 18 otopark
alanının, toplam alanı 45.932 m2’ dir ve bu da tüm
alanın % 1,15’ ine karşılık gelmektedir. Otoparkların 2’si kapalı 16’sı açık otoparktır. Kapalı otoparkların en büyüğü Mihrimah Sultan İmareti arkasındaki Eyüp Sultan Katlı Otoparkı’dır. Eyüp Sultan Katlı
Otoparkı’nın toplam inşaat alanı 7535 m2’ dir ve 225
araçlıktır. Feshane’nin yanında yer alan ve İSPARK tarafından işletilen 800 araç kapasiteli büyük bir açık otopark vardır. Yeraltı otoparkı olarak Eyüp Sultan Camii Meydanı’na yakın yeraltı otoparkı mevcuttur.
EKARNIP’te önerilen yeraltı otopark alanı bugün alandaki açık-‐kapalı ve yeraltı otoparkı alanlarının kapsadığı metrekaraden düşüktür. Bu ise tarihi merkez üzerinde halihazırda büyük bir baskı yapan otopark ihtiyacının ilerde de yol kenarına parklarla giderilmeye çalışılmaya devam edeceğini, bu durumun trafikte sıkışıklığa yol açacağını ve alanın kalitesini düşüreceğini göstermektedir.
Ulaşım –otopark-‐ yayalaştırma konuları sentezi Eyüp Sultan Camii ve çevresinin araç trafiğine kapatılmasına ait proje ilk olarak 11.04.1995 tarih ve 6560 sayılı İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulunca onaylanmıştır. Ancak bugün bazı noktalarda bu kararların uygulanamadığını görmekteyiz. Araç trafiğine kapatılan bazı sokaklarda bu kararlar tam olarak hayata geçirilmemektedir. Adile Sultan Türbesi önünde araçlara kapalı sokakta çekilmiş aşağıdaki fotoğraf taşıt yasağına ilişkin kararların esneyebileceğini göstermektedi
Bu durum plan kararlarının hayata geçirilmeleri konusunda tüm kamu idarelerinin ortak hareket ederek bu kararlara sahip çıkmaları gereğini bize hatırlatmaktadır. Bu bağlamda, EKARNIP yayalaştırma ve trafiği yeraltına alma kararlarının
Adile Sultan Türbesi, Fotoğraflayan Hülya Yalçın, 2014.
19
uygulanabilirlikleri kamu idarelerinin bu kararlara sahip çıkmaları suretiyle olacaktır. Halihazırda motorlu taşıt trafiğini yeraltına alma kararına İBB Ulaşım Dairesi sahip çıkmamakta, bu da EKARNIP kararlarının hayata geçirilmelerini engellemektedir. EKARNIP kararlarının hayata geçirilmesi bu Yönetim Planı raporunun da desteklediği bir yaklaşımdır. Bu bağlamda, Eyüp belediyesinin EKARNIP ulaşım kararlarının arkasında durarak, gerekli müzakerelerin tamamlanarak uygulama safhasına geçilmesini sağlamak konusunda proaktif davranması önerilmekte, bu kararın kesinlikle olmaması halinde acil farklı alternatifler üzerinde çözüm arayışına gidilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. 11.04.1995 onaylı plandaki ulaşımın Eyüp Sultan Mezarlığı altından Tünel bağlantısı ile sahil yoluna bağlanması çözümü bugünün koşulları ile değerlendirilerek alternatif olarak çalışılabilir.
Ulaşım sentezinin Yönetim Planı açısından ikinci önemli konusu otopark sorunudur. EKARNIP kararlarının yarattığı yeraltı otopark yüzölçümünün mevcuttaki otopark alanlarından daha düşük olduğu görülmektedir. Otoparklar için yeni imkanların yaratılması gerektiği açıktır. Burada izlenecek bir yaklaşım ‘aracını bırak ve yürü’ şiarının kullanıcılar tarafından benimsenmesini sağlamak için tarihi alana giriş bölgelerinde uygun otopark alanlarının yaratılması, bu otoparkların ücretlerinin düşük tutulması ve tarihi merkeze yürüyüş parkurunun yayalar açısından düzenlenmesidir. Otopark sorununun özellikle tarihi merkez alanında çözülmesi ile tarihi dounun parçası olan çıkmaz sokak gibi dördüncü derece sokakların park talebi baskısından kurtulmaları mümkün hale gelecektir. Böylece Osmanlı şehirleşmesi izlerinin sürülebildiği bu kent sokakları daha okunabilir ve yayalar için erişilebilir hale gelecektir.
11.04.1995 tarih ve 6560 sayılı İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun Eyüp Camii ve çevresinin araç trafiğine kapatılmasına ait yayalaştırma kararlarına sahip çıkılarak yayalara
tarihi merkezi en iyi şekilde erişilebilir kılmak Yönetim Planı yaklaşımıdır. Bu bağlamda ana arter caddelerden hızla akan motorlu taşıt trafiğinin tarihi kent merkezi alanlarında yavaşlatılmaları, yaya geçitlerinin yeniden düzenlenerek trafiğin yaya ile birlikte daha yavaş bir tempoda akışı ve kentin trafik tarafından görülebilecek yerlerinde tarihi bir merkezde bulunulduğuna dair işaretlemelerin yapılması sağlanmalıdır. Bunun için yine Eyüp Belediyesi’nin İBB ve Karayolları ile birlikte çalışarak Eyüp tarihi merkezine ilişkin hassasiyetin politikalara yansıması sağlanabilir.
Ulaşım sentezinin bir diğer önemli başlığı ulaşım kanallarının çeşitlendirilmesi ve motorlu taşıt araçları ile ulaşımın tek çare olmaktan çıkarılmasıdır. Bu bağlamda Haliç kıyısında EKARNIP kararları uyarınca düşünülen iskelelerin yapımı ve bu iskelelerden ulaşacak ziyaretçilerin, üzerinden hızlı ve yoğun bir trafik geçen Haliç Sahil yolunu rahat geçebilmeleri için gerekli trafik yavaşlatma ve uyarma sistemlerinin yerleştirilmeleri önem taşımaktadır.
İskele Caddesi, Fotoğraflayan Hülya Yalçın, 2014.
20
Eyüp Sultan Camii ve Türbesi Meydan Düzenlemesi
Planlama alanındaki en büyük meydan, Eyüp Sultan Külliyesi ve Hamamı’nın önündeki meydan ve buna bağlı olarak oluşan Arasta meydanıdır. EKARNIP Raporunda belirtildiği gibi, İstanbul halkı başta olmak üzere yurt içinden ve yurt dışından gelen ziyaretçiler tarafından kullanılan meydan, bir anlamda ziyaretçileri ilk karşılayan, Cami ve Külliye ile ilk kapsamlı göz temasının kurulduğu bir buluşma, özellikle Cuma günleri ibadet, ayrıca dinlenme ve zaman geçirme mekânı olma özelliklerini de taşımaktadır. Yine son yıllarda Ramazan ayında iftar için seçilen yer olma özelliğini de kazanmıştır. En fazla ziyaretçiyi alana çeken Eyüp Sultan Türbesi, aynı zamanda yakın çevresini de önemli oranda etkilemektedir.
Gelen ziyaretçilerin her türlü günlük ihtiyacının karşılanması, başta dua etmek, namaz ibadeti, Kur’an-‐ı Kerim okunması ve mevlüd okunması olmak üzere, yeme-‐içme, oturma, dinlenme, meydan ve çevresinde gezme, bu maneviyat açısında önem taşıyan alanda vakit geçirme, alışveriş yapma gibi talepleri bulunmaktadır. Burdaki temel soru Eyüp Sultan Meydanı'nın ve civarındaki alışveriş ve yeme-‐içme mekan ve düzenlemelerinin söz konusu taleplere yeterince cevap verip veremediği ve bu taleplere yönelik kaliteli, erişilebilir ve en önemlisi alanın kimliğini yansıtacak şekilde hizmet sunup sunamadığıdır. Meydan ve çevresi bu taleplerin rahatlıkla karşılanabildiği bir yer olarak hazırlanması gerekirken, kullanım yoğunluğuna bağlı olarak, ziyaretçi yönetiminde gerekli planlamaların ve mekansal tasarım önlemlerinin hayata geçirilmemesi nedeniyle ihtiyaçların karşılanmasında sorunlar yaşanmaktadır.
21
Bu sorunları şu başlıklar altında ele almak mümkündür:
Meydan Düzenlemesi
• Eyüp Sultan Meydan düzenlemesi mevcut haliyle İslam kültüründe camilere ve dini günlere atfedilen dini ibadetlerin yerine getirildiği mekan olmanın ötesinde toplumun çeşitli sosyal tabakalarının bir buluşma alanı olarak kabul ediliyor olmasından kaynaklanan ihtiyaçları yeterince karşılayamamaktadır. • Arasta ve Eyüp Sultan Meydanı'nda ve civarında bulunan yeme içme yerlerinin kiraladığı ya da ruhsat ödediği açık kamusal alanların plansız bir şekilde genişletilmeleri ve üzerlerinin alanın algılanmasını zorlaştıran büyük yüzeylerle kapatılmaları söz konusudur.
Meydanın ve çevresinin kentsel mobilyaları (aydınlatma direkleri, oturma grupları, çiçeklikler, su elemanları, havalandırma ve klima tesisatları, telefon kulübeleri, çöp bidonları vb.) bütünlüklü bir tasarım yaklaşımı ürünü değiller ve kimlik iletişimi çabasında değiller.
Meydandaki büfeler Eyüp kültürel kimliği ile iletişim kurmayan, dağınık ve kalitesi düşük bir karaktere sahiptir.
İletişim açısında meydanda çok seslilik ve bir karışıklık algısı mevcut.
22
• Meydanın çevresinde açılan sokaklarla kurduğu ilişki herhangi bir yönlendirme ve tasarım müdahalesi ile yönetilmemektedir.
• Meydanın etrafındaki diğer elemanlarla bütünlüklü ele alınarak, ziyaretçi ihtiyaçları düşünülerek, Eyüp Sultan Camii ve Külliyesi ile bütünleşecek ve bu eserin önemini ortaya çıkaracak şekilde tasarlanmasında eksiklikler söz konusudur. Alman Mavileri haritasında da görüleceği gibi (Harita 3) meydanın cami külliyesi inşa edilirken tasarlanmadığını, külliyenin çevresi ile kurduğu ilişki mantığında meydan kavramının yer almadığını ve meydanın çok daha yakın bir zamanda açılmış olduğu biliyoruz. Bu bakımdan, meydanın tekrardan, yukarda belirtilen kıstaslar çerçevesinde, kullanılacak malzemesi, meydan döşemesi, kentsel mobilyaları, engelli kullanımı ile birlikte ele alınması önem taşımaktadır. Meydan tasarımı bugünkü haliyle Eyüp’ün tarihi kimliği ile ilişki kuramamaktadır.
• Eyüp Sultan Camii ve Meydanı ile Eyüp Nişanca Meydanı gibi diğer tarihi doku odaklarının yaya bağlantıları yeterince kurulmamıştır.
• Eyüp Sultan Külliyesi'nin bir parçası olan ve bugün halen restorasyonu devam eden Fatih Sultan Mehmed tarafından inşa ettirilmiş olan hamamın işlevlendirilme çalışmasının Eyüp Sultan Külliyesi ve meydan ve ziyaretçileri ile bütünlüklü düşünülmüş bir yaklaşımla ele alınması doğru olandır.
• Eyüp Sultan Meydanı'nın özellikle Ramazan ayında gece süslemeleri, yaz aylarında sıcaktan korunmak için yerleştirilen çadırlar ve korunaklar, güvenlik bariyerleri, türünden geçici yerleştirmelerine ilişkin bir yaklaşım eksikliği söz konusudur. Bu tür yerleştirmelerin kullanıcı ihtiyaçları, mekansal bütünlük esasları, estetik ölçüler gözönüne alınarak tasarlanmaları ve planlı bir şekilde düzenli olarak yerleştirilmeleri ve işleri tamamlanınca kaldırılmaları esastır.
Alman Mavileri, Eyüp Camii etrafı.
23
Ulaşım
• Burada özellikle otopark, önemli bir sorun halindedir. Alana özel araçlarla gelinmeye çalışılması kapasite olarak yetersiz otoparklar nedeniyle trafik sıkışıklıklarına, tali sokaklarda park yapma durumuna sebebiyet vermektedir.
• Eyüp Sultan Camii ve Külliyesine çoğunlukla karayolu ile ulaşım sağlanmaktadır. Bu da trafik sıkışıklıklarına, otopark sorunlarına yol açmaktadır. Deniz yolu ile Eyüp iskelesinden de gelinebilmekle birlikte deniz yolu ulaşımının payı düşüktür.
• HARİTA1’de görüleceği üzere Eyüp Sultan Camisi'nin iç ve dış avlularına açılan üç adet kapısı vardır. Ancak yoğun olarak kullanılan kapı meydandan girilen taç kapısıdır. Culüs merasimlerinin de yapıldığı yola açılan iç avlu kapısı Bostan İskelesi dolayısı ile sahil yoluna bağlantı kurabilmesine karşın yoğun kullanılmamaktadır. Bu üç kapının bağlandığı yaya yollarının işaretlendirilmeleri, trafik ulaşımı ile bağlantıları kurularak düzenlenmeleri suretiyle sadece meydan kapısından girişin yarattığı blokaj bir ölçüde hafifletilebilir.
• Eyüp Sultan Camii ve Türbesine yaya yolları ile erişim HARİTA 2’de görüldüğü gibi iyi düzenlenmiştir. Burda sorun yaya yollarınının meydana erişim için en efektif imkan olduğunun iletişimi yapılmasıdır.
24
EYÜP SULTAN CAMİİ KAPILARI
EYÜP SULTAN CAMİİ MEYDANINA ULAŞIM
25
Ziyaretçi İhtiyaçları • Yaya yoğunluğu dikkate alınarak sağlık hizmetleri başta olmak üzere su, tuvalet gibi acil ihtiyaçların öncelikle sağlanması ve bu hizmetin de yeterli alanlarda konumlandırılması gerekmektedir. Yaşlı, hasta, engelli ve çocuk ziyaretçilerin ihtiyaçları öncelikler arasında düşünülmeleri gerektiğinden tekerlekli sandalye, acil sağlık hizmeti, duş, namaz kılmak için tabure, günlük çocuk kreşleri, vb. hizmetler verilebilmelidir.
• Eyüp Sultan Camii iç avlusu içerisinde yer alan bağış toplama kulübeleri birbiri ile ilişkisiz kaotik bir görüntü vermektedir. Bu mekanların düzenlenerek tasarım açısından bir dil birliğine kavuşmaları bu kaotikliği bir nebze engelleyecektir. Külliyeyi ziyaret edenler için ödünç örtü ve kıyafet verme mekanları geliştirilmelidir.
Bilgilendirme & Yönlendirme • Eyüp Sultan Camii ve Külliyesi civarında yer alan bütün tarihi miras eserleri, Cülus Yolu gibi değerleri, hazire ve türbeleri, sibyan mektebleri, sokakları, yeşil dokusu, taşıdıkları öneme ilişkin bilgilendirme ve yönlendirme levhaları ile anlatılmamakta ve dolayısıyla ziyaretçilerin dikkatini çekememektedir. Ziyaretçiler ancak rehberler eşliğinde gezdiklerinde bu değerler hakkında bilgilenebilmektedir.
• Eyüp Sultan Külliyesi'ne akan ziyaretçilere yönelik rehberlik hizmetleri verilmemektedir. Tarihi miras eserlerine ilişkin bilgilendirme panoları yetersizdir ve birbirleriyle tasarım ve bilgi muhtevası açısından bir tutarlılık sergilememektedirler.
Yabancı ziyaretçilere yönelik enformasyon bürosu, bilgilendirme ve yönlendirme işaretleri eksiktir.
Eyüp Kimliği • Eyüp Sultan Camii ve yakınındaki bölgede dinî özellikli ürün satışı yapan dükkanlar ve yeme-‐içme ağırlıklı hizmet sunumu ağırlık kazanmaktadır. Bu özellik mahallenin tarihsel bir karakteristiğidir. Ancak, birinci olarak, bu kapsamdaki ürün ve hizmetlerin kalite ve çeşitliliği, bölgeye özgünlüğü yeterli değildir. İkinci olarak, Eyüp’e has, Eyüp’ün kültürel kimliğinin ve tarihinin bir parçası olan çocuk oyuncakları yapımı, çömlekçilik, çiçekçilik, kaymakçılık, kahvehane, gibi, ürün ve hizmetlerin Eyüp kimliğinden kopuk bir şekilde, yetersiz düzey ve kalitede sunulduğunu görüyoruz. Örneğin çiçekçiler İstanbul’un herhangi bir mahallesinde de bulunabilecek ürünlere sadece yer vermektedir. Oysa Tülay Artan’ın bahsettiği gibi, eskiden Gümüşsuyu’nun bulunduğu vadide yetiştirilen çiçekler, ‘her Cuma Eyüp'ün Oyuncakçılar Çarşısı'nda kurulan çiçek pazarında satılırdı.’
• Seyyar satıcıların, büfelerin ve benzeri bilgilenme, vs., satış noktalarının ve terminallerinin Eyüp tarihi merkezi ile ilgili bir kimlik çalışması ile tasarımlanması söz konusu değildir.
• Meydan çevresinde yer alan dükkanların cephe tasarımları, tabelaları, dükkan önleri kullanım biçimleri ve yayalaştırılan sokak ve meydanların döşeme kaplama malzemeleri birbirinden bağımsız bir şekilde, ve Eyüp’ün kültürel miras kimliği ile bütünleşmeyen, bu miras ile bir iletişime girmeyen tasarımlarla ele alınmaktadır.
• Tarihi merkezde iletişim mecraları dokunun görünürlüğüne, sunumuna negative etki edecek şekilde, ve kimlik iletişimi ile ilgili herhangi bir çalışmanın ürünü olmadan gerçekleştirilmektedir.
• Güvercinlerin yem ile beslenmeleri bir gelenektir, yem satışının Yönetim Planı kapsamında önereceğimiz Alan Yönetimi birimi tarafından düzenlenmesi ve gelirinin meydanın bakımına vakfedilmesi ele alınmalıdır.
26
Eyüp Sultan ve Pierre Loti Ziyaretçi Profili ve Ziyaret Alışkanlıkları Araştırması da yukarıda çeşitli kategorilerde ifade edilen sorunları ortaya koyar niteliktedir. Araştırma kapsamında ziyaretçiler Eyüp Sultan'da en önemli eksikliğin yeterli sayı ve nitelikte alışveriş yapılacak dükkanlar olduğunu ifade etmişlerdir. Yine araştırma kapsamında ziyaretçilerin büyük çoğunluğu bilgilendirme ve yönlendirme eksiklerini ifade etmişlerdir. Araştırma kapsamında Eyüp Sultan Meydanı çevresindeki diğer önemli tarihi ve dini mekanlara ilişkin bilinirlik araştırması da yapılmış ve çevredeki diğer mekanların bilinirliğinin yeterli olmadığı görülmüştür. Bu kapsamda yukarıda meydan düzenlemesi kapsamında ifade edilen ‘diğer meydan ve odak noktalarıyla ilişki kurulması gerekliliği’ konusu saha araştırmasının da sonuçlarından birisidir. Ziyaretçilerin %80 gibi büyük bir oranı Eyüp'e özel yiyecek, hediye ya da ürünlerin ilgisini çekeceğini ifade etmiş olup bu da yukarıda ifade edildiği gibi Eyüp kimliğine özel çalışmalar yapılması gerektiğini göstermektedir.
27
.
Eyüp Sultan meydanı ve çevresine ilişkin plan kararları ve proje çalışmaları
Eyüp meydanı ve yakın çevresi için 2010 yılında İBB Etüd ve Projeler Daire Başkanlığı Kentsel Tasarım Müdürlüğü tarafından Eyüp Sultan Bulvarı ve Yakın Çevresi Kentsel Tasarım ve Cephe Rehabilitasyon Projesi başlıklı cephe düzenleme projesi yapıldı. Burda, cephe muhafazasıyla, tasarımı ve uyumlulaştırılmaları ile ilgili kararların alınmış olduğunu görüyoruz. Proje, Fahri Korutürk Caddesi’nden Hz. Halid Bulvarı’na kadar uzanan alanı kapsamaktaydı. Proje çalışması esnasında esnaflarla görüşüldü ve talepleri dinlendi. Henüz uygulamaya konmamış olan bu proje, özellikle Eyüp Sultan meydanı ve çevresi için ele alınarak değerlendirilebilir ve meydana ilişkin kentsel tasarım çalışması bağlamında uygulamaya dönük projelendirilebilir.
2003 tarihinde Haliç’in düzenlenmeyen kısımlarına ait ve Haliç Adaları peyzaj düzenlemesi projesi İBB Yatırımlar Müdürlüğü tarafından ihale yolu ile yaptırılmıştır. Gemi lokanta,çay bahçesi, büfe, iskele düzenlemeleri bu kapsamda projelendirilmiştir. Ancak henüz bunlarla ilgili uygulama yapılmamıştır. Bu proje incelenerek meydan ve çevresi ve Eyüp tarihi merkezini kimliği ile buluşturacak tasarım vizyonunun bir parçası olarak ele almak yerinde olacaktır.
İBB Altyapı Projeler Müdürlüğü tarafından 16.06.2014 tarihinde TÜMAŞ şirketine ihale edilen Eyüp meydan ve çevresi peyzaj ve yol düzenleme fikir projesi, Selami Demiralp tarafından hazırlanmış ve idareye sunulmuştur. Meydan ve çevresi için geliştirilecek kentsel tasarım çalışma ve girişimlerinin İBB Altyapı Projeler Müdürlüğü ile koordineli bir şekilde yürütülmesi önem arz etmektedir.
EKARNIP Raporunda en fazla ziyaretçiyi alana çeken Eyüp Sultan Türbesi, aynı zamanda yakın çevresini de önemli oranda etkilemektedir denilerek, gelen ziyaretçilerin her türlü günlük ihtiyacının karşılanmasında sorunlar yaşanmakta olduğunun altı çizilmektedir. EKARNIP’e göre, burada özellikle ulaşım, önemli bir sorun halindedir. Alana özel araçlarla gelinmesi hem otoparklarda hem de bağlantı yollarında sorunlara sebep olmaktadır. Alandaki otopark yetersizlikleri ve ulaşımda yaşanan diğer olumsuzluklar, aynı zamanda bir geçiş noktası durumundaki alanın çevre ulaşımını da olumsuz etkilemektedir. Raporda, planlama ilkesi olarak
alanın hem kentsel sit dokusunun özgün kimliğine uygun olarak korunması, hem de yerel nüfus başta olmak üzere, bölgeye gelen ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılayacak, yeterli tür, sayı ve kalitede donatı alanları ile ulaşım sisteminin beraberce ve koruma-‐kullanma dengesini de gözeterek değerlendirilmesi temel ilkedir, denilmektedir.
EKARNIP’in meydan ve çevresine ilişkin yaklaşımı ve kararları şunlardır:
v Eyüp Sultan Türbesi, Camii ve yakın çevresinin yoğun yaya trafiğine imkân verecek şekilde düzenlenmesinin kaçınılmaz olmasından hareketle, bu alanlarda olabildiğince taşıt trafiğini yeraltına alan ve yayalaştırma öncelikli bir ulaşım yaklaşımı benimsenmiştir. Bu bağlamda, Eyüp Sultan Türbesi ve Camii yakın çevresindeki karayolu geçişlerinin; sahil yolu ve Eyüp Sultan Merkez bağlantısını sağlayan Hz. Halid Bin Zeyd Bulvarı’nın sahilden Eyüp Adliyesi’ne kadar olan bölümü ile, günümüzde Eyüp Sultan Merkezi Haliç’ten ayıran sahil yolunun Feshane ile Teleferik Alt İstasyonu arasındaki bölümü yeraltına alınmıştır. Bu plan kararı gerçekleştiğinde yollardan boşalan alanlar, yaya ağırlıklı olmak üzere kentsel tasarım projeleri ile düzenlenecektir.
v Plan alanının, hem araç trafiği yönünden hem yayalar açısından yoğunluğa bağlı olarak sorunlar yaşanan odak noktası Eyüp Sultan Camisi çevresidir. Özellikle ibadet-‐ziyaret amaçlı olarak buraya gelen/giden yaya ve araç trafiği konusunda bir ulaşım planının hazırlanması ve bu çerçevede temel olarak alandaki üç farklı ulaşım talebine dönük olarak –birincisi, plan alanında yaşayan ve çalışanların evine, okuluna, işine vb. yerlere ulaşmasına dönük ulaşım talebidir, ikincisi; bölgeden gelip geçen ancak bölgede durmayan özel araç trafiğine bağlı ulaşım talebidir; üçüncüsü de; doğrudan bölgeye olan ziyaret ve ibadet amaçlı ulaşım talebidir -‐ çözümler üretilmesi gerekmektedir.
v Meydan ve yakın çevresi -‐ Haliç’ten başlayarak Eyüp imareti’ni, Eyüp Sultan Türbesi ve Camii’ni, Eyüp Sultan Hamamı’nı, Eyüp Sultan Camii Meydanı’na bakan binaları, Müftülük Alanı’nı, Afife Hatun Tekke Alanı’nı, Zal Mahmut Paşa Caddesi’nin batı cephesindeki parselleri, ve Çökmlekçiler Hamamı’nı içine alarak Çömlekçiler Caddesi’ne, oradan Çömlekçiler Arkası Sokağı’na devamla Defterdar Camii’ne ulaşır ve oradan Feshane’ye ve Haliç’e bağlanan alan -‐ Kentsel Tasarım Projesi Düzenleme
28
alanına alınmaktadır. Kentsel Tasarım Projesi Düzenleme Alanı toplamda 23,70 hektarlık alana ve plan alanı içinde % 7’lik bir orana sahiptir. 16.11.1989 gün 1509 sayılı (Eyüp Kentsel Sit Sınırının revize edilmesi) ve 05.05.2006 gün 233 sayılı (Sur Tecrid Bandı sınırının revize edilmesi) Koruma Kurulu kararları ile belirlenen alanlar dikkate alınarak bu alan sınırı oluşturulmuştur. Kentsel Tasarım Düzenleme Alanı Haliç’e paralel bir band oluşturacak şekilde tek bir bölge olarak belirlenmiştir. Bu alanda yer alan yoğun eserler çevreleri ile beraber değerlendirilerek projeleri hazırlanacaktır. Plan genel hükümlerinde tanımlanan kentsel tasarım alanları için plan notlarının ilgili maddelerinde tanımlanan çerçevede 1/500, 1/200, 1/100 ölçekte hazırlanacak Kentsel Tasarım ve Peyzaj Projeleri, Koruma Bölge Kurulu kararı alındıktan sonra İBB Başkanlığı’nca onanması sonrasında uygulamaya geçilecektir.
v Eyüp Camii ve Çevresinde ve planda Kentsel Tasarım Projesi Düzenleme Alanı sınırı içinde belirlenen alanda; plan onanması öncesi geçerli Kentsel Tasarım Projeleri, bu plana aykırı olmamak ve Koruma Bölge Kurulu uygun kararı alınmak şartı ile uygulanabilir.
v Bu alanlarda asgari sokak ölçeğinde olmak şartı ile; öncelikle anıt eserler, anıt eser cepheli sokaklar, sivil mimarlık eserleri yoğun sokaklarda yapılacak Kentsel Tasarım Projelerinde; 3.boyutu da içerecek ve üzerinden ölçü alınabilecek ölçekte sokak siluetleri çıkarılacaktır. Kentsel Tasarım Projeleri bölge-‐sokak-‐ada-‐parsel ve yapı ölçeğinde detayları içerecek, bölgedeki tipolojik özelliklerine göre anıtsal eserin görsel ve topoğrafik etki alanındaki parsellere verilecek olan irtifaların anıt eserin orijinal saçak yüksekliğini aşmaması ve eserin görüntüsünü bozmaması şartıyla alan tamamında tarihi dokuya uyumlu kentsel tasarım projelerinde Sit Alanlarının Silueti etkisi göz önünde bulundurulacaktır.
v Sit Alanları kentsel tasarım projelerinde; ayrıntılı sosyal-‐kültürel-‐ekonomik yapı araştırmaları yapılarak, geleneksel mahalle dokusu karakterini ve kültürünün süreklilik içinde gelişimini sağlayacak kararlar ve mekân düzenlemelerine gidilecektir.
v Kentsel Tasarım Projeleri Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planını tadil etme amaçlı kullanılamaz.
v Envanterde yer alan kültür varlıkları niteliksiz eklentilerinden arındırılarak
restitüsyonu ve restorasyonu yapılarak korunacaktır.
v Envanter kaydı bulunmayan parseller ile boş parsellerde uygulamalar ise, yapılaşma şartları bu plan hükümleri ve koruma amaçlı imar planlarına aykırı olmamak, H:9.50mt aşılmamak şartıyla, kentsel tasarım projesi ölçeğinde belirlenebilir. Bu tür parsellerde, bölgedeki restorasyon uygulanacak kültür varlıkları taşıyıcı sistemleri, bölgenin tarihi dokusuna uygun, özgün, geleneksel yapım tarzlarına uyumlu malzemeler kullanılacaktır.
Sokak Dokuları Meydan ile ilgili geliştirilecek tasarım kriterlerinin alanın sokak dokusunun ele alınmasında da değerlendirilmesi uygun olacaktır.
Yönetim Planı alanı içerisinde yer alan sokaklar asfaltlanarak yükseltilmiş ve tarihi karakterini büyük ölçüde kaybetmiştir. Zamanla yükselen sokak kotu yol boyunca yer alan türbelerin hemen hemen hepsinin çukurda kalması nedeni ile su baskınlarına maruz kalarak tahrip olmalarına sebep olmaktayken, bu durum 11.04.1995 gün ve 6560 sayılı İstanbul I Nolu K.T.V.K.Kurulu kararı ile onaylı projeye istinaden yapılan uygulamalarla, düzenleme alanı içerisinde kalan ve yayalaştırılan sokak ve meydanlar tretuarsız, ortaya meyil veren kesitte, granit taş kaplama, arnavut kaldırımı (geleneksel kaplama malzemesi) ile kaplanmıştır. Ancak bu uygulamaların bir kısmı günümüzde bozulmuş olup granit plaklar ile değiştirilmiştir.
Olması gereken doku.
29
Mevcut Durum
EKARNIP kararlarına göre eski yapıların yoğun bulunduğu alanlardaki özgün sokak dokusu korunacak, orijinal sokak dokusu gereğince kaldırımsız yollar yapılarak orijinal malzeme ile geleneksel sokak dokusu kaplamasının devamlılığı sağlanacaktır.
Eyüpsultan Meydanı ve Çevresi Sentezi
EKARNIP, Eyüp Sultan meydan ve çevresine mekansal planlama perspektifinden bakmaktadır. Eyüp’ün kalbini oluşturan bu alanın ziyaretçi yönetimi, kültürel programlama ve planlama açısında ele alınışında eksik kalınmaktadır. Yönetim Planı çalışmamız işte bu eksikliği gidermek amacıyla yürütülmektedir.
Eyüp’ün kalbini oluşturan bu alanın düzenlenmesi, çok katmanlı şekilde yorumlanması, çevresi ile bağlantılarının kurulması Eyüp’ün tarihi ve kültürel kimliğinin ortaya çıkarılarak daha okunabilir hale gelmesi arayışının temelini oluşturmaktadır. Projenin kapsadığı alanın merkezini teşkil eden Eyüp Sultan Türbe ve Camisi, ortak avluları ve meydanı, Eyüp Sultan’a ziyaretin başta gelen sebebidir. Bu yüzden Eyüp kimliğine dair kültürel ve tarihi farkındalığın arttırılmasında hem meydana hem de kuşkusuz Eyüp Sultan Türbe ve Camiisine dair düzenlemelerin önemi büyüktür. Bu bağlamda bu merkezi alandaki, kutsal gün ve gecelerde aşırı kalabalık ve giriş çıkışın zorluğu, alanda aşırı uzun süre kalınması, tuvalet gibi yaygın sorunlara ek olarak, belki daha da önemlisi alanın ve mekanlarının barındırdıkları kimliğe ilişkin daha etraflı bir ele alışın gerekliliğini vurgulamak yerinde olacaktır. Böyle bir analiz akademik çevrelerde yapılıyor olsa dahi, alanın mekansal düzenlenmesinde ve bu mekansal düzenlemeye
bakış açısında bu analizin sonuçlarının yansımaları görülememektedir. Daha önceki bölümde, Eyüp Sultan’ın kimliğine ilişkin halihazırda deneyimlenmekte olanın sınırları ele alınmış ve bu analizden bu kültür mirasına bakış açısının nasıl genişletilebileceğine ve yorumlanarak işlenebileceğine dair öneriler geliştirilmiştir.
Meydanın fiziki bakımdan düzenlenmesi ve tasarımı bir çok paydaşın dahil olacağı çok-‐paydaşlı bir süreç olarak yönetilmelidir. Fatih Belediyes ve birimleri, Diyanet, İBB, Türbeler Müdürlüğü gibi kurumlar ortak olarak, meydanın çevresi ile ilişkisi, ulaşım bağlantıları, ziyaretçi kullanım örüntüsü ve kültür mirası kimliğinin iletişimi arayışı, faktörlerini gözönüne alan çevre fiziki düzenlemesi, kentsel mobilya ve cephe tasarımı ve meydan tasarımı kriterlerini geliştirmelidirler.
Nişanca Meydanı ve Tarihi Merkez İlişkisi
Nişanca Mahallesi, Eyüp Sultan Camisi yakın çevresinden başlayarak Haliç Sahili boyunca ve sahil kotuna yakın yerlerde devam eden ilk yerleşmelerin tepelere doğru yayılması ve buralarda inşa olunan cami, tekke, çeşme vb. eserlerin de yönlendiriciliği ile gelişmiş bir mahalledir. Önemli ölçüde eser kaybına uğramış ve kötü uygulamalarla değer yitirmiş bile olsa burası geleneksel şehir dokusunun organik yol dokusunun kendine özgü özelliklerini halen barındıran bir yerdir. Bu mahallede biri nispeten büyük diğeri daha küçük iki geleneksel meydan alanı bulunmaktadır.
Büyük meydan olan Nişanca Meydanı, çevresinde halka açık fonksiyonlar bulunan, 6 farklı yolun birleştiği bir alandır. Meydan çevresinde; Nişancı Mustafa Paşa Camii ve Haziresi, Şeyh Murat Tekkesi, Mescidi, Türbesi ve Haziresi, kayıp bir mezarlık alanı ve geleneksel şehir dokusuna uymayan yeni binalar bulunmaktadır. Meydan’ın ortasında ise yine kayıp bir hazire alanı bulunmaktadır. EKARNIP kapsamında Nazır Ağa, Davut Ağa ve Zahireci Sokaklar yayalaştırılarak bu Meydan’la bütünleştirilmiştir. Meydan’ın Nişanca Mahallesi iç ulaşımında önemli bir yere sahip olması sebebiyle tamamen yayalaştırılması sağlanamamıştır. Bu alanın Eyüp Sultan Meydanı ile yaya ulaşımının sağlanması gereklidir. Nişanca meydan ve çevresindeki kültürel odaklarla birlikte düzenlenmelidir.
30
31
Mezarlıklar ve Hazire Alanları
Açık alan kullanımlarına Eyüp genelinde bakıldığında , tespit edilen 144 mezarlık alanı, 42 yeşil alan ve 20 açık spor alanı vardır. Mezarlık alanları kapladıkları alan büyüklüğü itibariyle en baskın fonksiyon alanıdır. Pierre Loti Kahvehanesi çevresinden başlayarak doğu yamacıyla Haliç’e ve Batı yamacı ile Fahri Korutürk Caddesi ve Kırk Merdiven Sokağa doğru inen büyük Tarihî Eyüp Sultan Mezarlığı Alanı halen genişleme eğilimindedir. Bu eğilimi besleyen en önemli sebeplerden biri, Hz.Ebû Eyyûb el-‐Ensarî’nin yakınına defnedilmekle ulaşılması arzu edilen manevî huzurdur. Bu hissiyat, genel olarak İstanbul’da var olan mezarlık alanı ihtiyacını, planlama alanı için daha bir önemli ve anlamlı kılmaktadır.
ADA PARSEL TÜRÜ MEVCUT KULLANIM
MÜLKİYET
65 56 HAZİRE HAZİRE İBB 65 59 HAZİRE HAZİRE İBB 65 17 HAZİRE HAZİRE İBB 65 52 HAZİRE HAZİRE İBB 65 11 HAZİRE HAZİRE İBB-‐VAKIF 63 23 HAZİRE HAZİRE VAKIF 52 41 HAZİRE HAZİRE İBB 50 7 HAZİRE HAZİRE İBB 49 2 HAZİRE HAZİRE İBB 48 15-‐14-‐18 HAZİRE HAZİRE İBB 48 1-‐2-‐3-‐4-‐5 HAZİRE HAZİRE İBB 48 7-‐8 HAZİRE HAZİRE İBB 48 7-‐9-‐10 HAZİRE HAZİRE VAKIF-‐ŞAHIS-‐İBB 47 2 HAZİRE HAZİRE VAKIF-‐İBB 46 1 HAZİRE HAZİRE VAKIF 45 59 HAZİRE HAZİRE VAKIF-‐İBB 45 1 HAZİRE HAZİRE İBB 28 15 MEZARLIK MEZARLIK İBB 28 16 MEZARLIK MEZARLIK İBB 28 17 MEZARLIK MEZARLIK İBB 28 53 HAZİRE HAZİRE İBB 41 1 MEZARLIK MEZARLIK İBB 41 18-‐19-‐20 MEZARLIK MEZARLIK İBB 41 29 MEZARLIK MEZARLIK İBB 41 3-‐4 MEZARLIK MEZARLIK İBB 41 7 MEZARLIK MEZARLIK İBB 41 9 MEZARLIK MEZARLIK İBB 41 36 MEZARLIK MEZARLIK İBB 35 1 MEZARLIK MEZARLIK İBB 35 3 MEZARLIK MEZARLIK İBB 39 1 MEZARLIK MEZARLIK İBB 38 14 TÜRBE,HAZİRE TÜRBE 38 21 HAZİRE HAZİRE ŞAHIS 38 19 HAZİRE HAZİRE ŞAHIS 38 14 HAZİRE HAZİRE VAKIF 15 HAZİRE HAZİRE İBB
32
Türbe ve Tekkelerin hazireleri korunaklıdır. Ancak koruma ve güvenlik amacı ile duvarlarının üzerine dikenli tel, tel kafes gibi görselliği kötü elemanların kullanıldığı görülmektedir. Mezarlık ve hazireleri nedeniyle açık hava müzesi olarak adlandırılan Eyüp’te olağanüstü taş işçiliklerinin eserlerini görmek, anlamak ve manevi bir huzurla deneyimleyebilmek için tek tek tüm hazire ve mezarlıkların koruma, sunum ve yorumlama koşulları araştırılmalı ve gerekli düzeltmeler yapılmalıdır. Mezarlık, türbe ve tekkelerin içerisinde bulunan hazirelerin görünebilir olması için, içerisindeki kötü eklentilerden arındırılması, etraflarında bulunan seyyar satıcı ve büfe gibi, telefon kulübesi, bağış kulübeleri gibi sunumu etkileyen elemanların kaldırılması gerekir. Hazirelerde medfun bulunan kişilerin, kimlikleri, açıklayıcı bilgileri her hazirede kaç mezar olduğu gibi bilgiler yoktur. Ziyaretçiler nereyi ziyaret ettiklerini bilmemektedirler.
33
Hazire-‐Mezarlık ve Şehitlik Alanları için EKARNIP Raporu şu kararları almıştır:
• Bu alanlarda, mevcut yeşil doku korunacak, gerekli ise yeşil kalitesi yenilenecek, yeşil dokusu yok olmuş mezar alanlarına servi ağaçları dikilerek ağaçlandırılacaktır. Öncelikle konut alanlarına bitişik mezarlık alanlarında, ağaçlandırılarak yeşil bir bant oluşturulacaktır.
• Türbe, hazire ve mezarlıklar mevcut orijinal duvarları ile birlikte korunacak, kısmen mevcut veya olmayan duvarlar orijinal malzeme-‐biçim-‐oranında tamamlanacaktır.
• Bu alanlardaki eski mezarlık ve hazirelerde; eski mezar taşları-‐kitabeler restore edilecek, bakım ve onarımları yapılacak, eksik mezar taşları ve kitabeler tamamlanacak ve alanlarda bu tür manzum eserleri tanımlayıcı panolar yer alacaktır.
Haliç -‐ Parklar -‐Yeşil Alanlar
Genel olarak yeşil alanlar kapsamına; Karasurları önündeki, kavşak çevrelerindeki, Haliç kıyısındaki, mahalle aralarındaki irili ufaklı park alanları ile karayolu kamulaştırma alanlarındaki pasif yeşil alanlar girmektedir
Haliç kıyılarından sanayi yapılarının kaldırılması ile oluşan geniş açık alanlar vardır. 1/5000 ve 1/1000 ölçekli Haliç Düzenleme Planları ile kamu kullanımında yeşil alanlar olarak ayrılmış alanlarda uygulamalar bu yönde yapılmıştır. Ancak bu alanların tarihi merkez ile bağlantısı zayıftır. Amcazade Hüseyin Paşa Vakıf Arazisi ile iki Haliç Adası da bölgenin önemli açık alanlarıdır. 6,98 hektarlık bu alanlar Eyüp sit alanının alanın %2’si kadardır. Bu yeşil alanların da yine tarihi merkez ile ilişkisinin daha iyi kurgulanması gerekmektedir.
Amcazade Hüseyin Paşa Vakıf Arazisi hem 1,85 hektar gibi geniş bir alan sahip hem de önemli bir manzara noktası konumunda bulunmaktadır. Çeşitli sebeplerle günümüze kadar kamu kullanımı dışında kalan alanın en uygun şekilde kamu kullanımına ve Eyüp’e kazandırılması gerekmektedir.
Kuzeyde bulunan 2,32 hektar ve güneydeki 2,82 hektar alanlı Haliç Adaları, Haliç seviyesine yakın ve düz topografyaları ile Haliç’in üzerinde yüzüyormuş izlemi vermektedirler. Eyüp Koruma Amaçlı İmar Planında Adalar günübirlik tesis alanı olarak fonksiyonlandırılmıştır.
Haliç kıyılarındaki yeşil alanların kullanımında görülen en büyük dezavantaj, işlek bir sahil yolu ile yerleşim alanının ve tarihi merkezin birbirinden ayrılması ve karşıdan karşıya geçişler ve geniş yeşil alanların oluşturduğu güvenlik endişesidir. Özellikle çocukların büyükleri olmadan buralara gitmeleri sakıncalı bulunmaktadır.
Haliç kenarlarının yeniden düzenlenmesi, güvenliğin sağlanması, insanların kaliteli ve yoğun kullanımı ile ilgili düzenlemelerin yapılması, özellikle bahar ve yaz aylarında yoğunlaşan piknik kültürünün yönetilmesi aranmalıdır. Haliç ve kıyılarında su-‐yaya-‐bisiklet yollarının kullanımı sağlanarak Haliç çevresinde yer alan sivil ve anıt mimariler ve kültür akslarına bu şekilde alternative şekillerde ulaşımın sağlanması uygun olacaktır. Haliç’in sandalla gezilen günleri unutulmamalıdır. Haliç’in doğal liman özelliğinden kaynaklı olarak burada yelken ve kürek sporlarının eskiden yapıldığını ve bu bağlamda Haliç kültürünün de Eyüp tarihi kimliğinin bir parçası olarak işlenmesi
34
ve geliştirilmesi, aktarımı ve deneyimlenmesi yolları aranmalıdır.
EKARNIP Raporu, Eyüp’teki parklar ve dinlenme alanları için şu önderileri yapmaktadır.:
• Park ve Dinlenme Alanları; arkeolojik sergileme-‐açık hava müzesi, parklar, çocuk bahçesi ve oyun alanı, gezi ve dinlenme alanları, manzara parkları-‐seyir terasları, açık spor alanları vb. olarak kullanılacaktır. Bu alanlarda ekolojik etütler yapılarak mevcut yeşil doku korunacak, gerekli ise peyzaj kalitesi artırılacaktır.
• Bu alanlarda Envanterde yer alan kültür varlıkları kamu eline geçtikten sonra restorasyonu yapılmak şartıyla sosyal-‐kültürel amaçlı kullanılacaktır.
• Bu alanlarda yapılacak düzenlemelerde Sit Alanları kimliğine uygun, peyzaj düzenlemeleri ile Eyüp ve İstanbul ile özdeşleşen bitki ağaç türleri ve kent mobilyaları kullanılacaktır.
• Park ve Dinlenme Alanlarından Semt Parkları, Haliç sahilindeki yeşil alanlar için kentsel tasarım projesi ölçeğinde düzenleme yapılacaktır.
Eyüp Sultan yamaçlarındaki Eyüp ile özdeşleşen Selvi ağaçları ve Erguvan ağaçları çok azalmıştır. Bir zamanlar Eyüp’ün Selvilikler, bostanlar, bağ-‐bahçeler ile dolu bir mahalle olduğunu göz önüne alarak, Eyüp’ün tarihi kimliği ile bugünün buluşturulması çalışmasında gerek tarihi merkezin içindeki alanlarda gerekse de çevresinde ve Haliç boyunca, kullanılmayan, işlevi yitirilmiş, kent-‐içi otoparka çevrilmiş, alanlarda, büyüklü-‐küçüklü bahçecilik, bostancılık gibi faaliyetlerin yapılması desteklenmeli ve bunların ekonomik olarak sürdürülebilirlikleri için yönetim modelleri araştırılmalıdır.
5. İşlevlendirme ve Koruma Sorunları
Tülay Artan Eyüp’ün Fatih Sultan Mehmed tarafından geliştirilmesi sürecinde ‘vakıflar yoluyla iskan’ yaklaşımının önemine işaret eder. Bu, Eyüp’ün tarihi boyunca vakıfların mülkleri ve mahallelerdeki varlıklarıyla oynadıkları role işaret eder. Bugün de vakıflar Eyüp’ün tarihi mirasının korunması, yorumlanarak erişilebilir kılınmasında en önemli paydaşlardandır. Eyüp’ün tarihsel gelişimi sürecinde hangi vakıfların faal olduğu, faaliyet konuları, etkileri ayrı bir araştırma konusudur. Halihazırda bir çok mülk bugün Vakıflar Genel Müdürlüğünce idare edilmektedir, ya da özel vakıflar tarafından. Vakıflar Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü verilerine göre Eyüp’te 20 adet Genel Müdürlüğe bağlı vakıf mülkü bulunmaktadır. Bunların hepsi çeşitli idarelere, STK’lara ve diğer vakıflara tahsis edilmiştir (Bakınız Tablo 1).
35
Tablo 1: Vakıflar Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü tarafından tahsis edilen mülkler, 2014
Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün izlediği bu ‘tahsis etme’ yaklaşımı kültür mirası değerlerinin korunarak kullanılması yaklaşımı bakımından üzerinde durulması gereken bir yaklaşımdır. Böylece, miras varlıkları Vakıflar Genel Müdürülüğü gözetiminde korunmakta, kullanıcılarla çeşitli işlevler kapsamında
buluşabilmektedir. Tahsis yaklaşımı kültür mirası değerlerinin bir işlev kazanarak korunmaları doğrultusunda önemli bir yönetim şeklidir. Ancak, alandaki tahsis edilmiş örnekler, bunların işlevlendirilmeleri, eserlerin koruma durumları incelendiğinde Vakıflar Genel Müdürülüğü’nün
Sıra No Vakfı Mahallesi Ada parsel Kime Tahsis EdildiğiNe Amaçla Tahsis edildiği
Ne Şekilde kullanıldığı
1Mustafa Selami Efendi Tekkesi
Nişanca Mustafa Paşa 133 43
Eski Eserleri Koruma Derneği Kütüphane olarak
2 Vezir Tekkesi Düğmeciler 355 19İslami İlimler Kültür ve Edebiyat Vakfı Eğitim ve Kültür
3
Şeyh Murat Efendi Dergahı (sertarikzade Tekkesi)
Nişanca Mustafa Paşa 132 14
Eyüp Belediye Başkanlığı
Kültürel ve Sosyal Amaçlı
4
Esbak Mustafa Efendi Tekkesi (Şeyhülislam Tekkesi) Düğmeciler 137 1
Boğaziçi İlim ve Kültür Vakfı Sosyal ve Kültürel
5
Hasan Hüsamettin Efendi Tekkesi (Hatuniye Tekkesi) Gümüşsuyu 29 10
Ünalan Merkez Cami Vakfı Eğitim ve Kültür
6 Ebussuud Efendi Mektebi Eyüp Sultan 52 12
Eyüp Müftülüğü (Diyanet İşleri Başkanlığı) Kuran Kursu olarak
Din görevlileri Derneği
7
İsmihan Sultan Kütüphanesi (Sokollu Medresesi) Eyüp Sultan 52 14
Eyüp Belediye Başkanlığı
Sosyal ve Kültürel Faaliyetler
Restorasyon devam ediyor
8
Pertevniyal Valide Sultan Tekkesi (Kuyubaşı Dergahı) Fethi Çelebi 113 3
Türkiye Gönüllü Teşekküller
Sosyal ve Kültürel Hizmetler
9 Hüsrev Paşa Kütüphanesi Eyüp Sultan 45 58Beykoz Sağlık Eğitim ve Kültür Vakfı
Kültür ve Turizm Hizmeti Atıl
10 Tiryaki Hasan Paşa Cezri Kasım 6573(?) 63 olmalı
Türkiye Milli Kültür Vakfı
Sosyal ve Kültürel Hizmetler
Çiçekçi ve Otopark
11 Balçık Dergahı Cezri Kasım 497 7Eyüp Belediye Başkanlığı
Sosyal Kültürel Hizmetler Otopark
12Balcı Dergah (Afife Hatun Tekkesi Cezri Kasım 63 20
Eyüp Belediye Başkanlığı
Kuran Kursu ve Kütüphane
Afife Hatun Kültür Merkezi
13Zal Mahmut Paşa Medresesi Cezri Kasım 65 19
Eyüp Belediye Başkanlığı Kütüphane olarak
Restorasyon devam ediyor
14 Cafer Paşa Tekkesi Eyüp Sultan 52 74Eyüp Belediye Başkanlığı Sosyal ve Kültürel Kültür Merkezi
15 Cafer Paşa Medresesi Eyüp Sultan 52 58Eyüp Belediye Başkanlığı
Tesis amacına uygun hizmet Kültür Merkezi
16Makbul Mustafa Paşa Tekkesi Fethi Çelebi 112 1 Suffa Vakfı Kültürel Faaliyetlerde
17Şeyh Murat Efendi Tekkesi
Nişanca Mustafa Paşa 153 1
İlim Kültür ve Sanat Vakfı
Vakıf Merkezi ve Müze
18 Hacı Beşir Ağa Medresesi Düğmeciler 134 5Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı
Sosyal Kültürel Eğitim Hizmetleri
19 Esbak Mustafa Efendi Düğmeciler 137 7-‐8Boğaziçi İlim ve Kültür Vakfı
Her türlü bakım onarım
20
Avlulu Kargir Mektep (Ebussuud) Sultan Reşat Mektebi Eyüp Merkez 50 4
İstanbul İl Özel İdaresi Okul Okul
Vakıflar Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü İdaresindeki Vakıf Mülkleri ve Tahsis Durumları, 2014
36
‘tahsis’ politikasında bazı yeni açılımları gündemine alması bu Yönetim Raporu’nun önerilerinden birisidir. Bu açılımın ana fikri kuşkusuz Eyüp’ün kültür mirası değerlerinin daha bütünlüklü, çok katmanlı ve derinlemesine bilinmesi, deneyimlenmesini sağlamaktır. Tahsis edilmiş vakıf mülklerinin koruma, kullanım durumlarına ilişkin tespitlerimiz şu başlıklar altında ele alabiliriz:
• Projelendirilmiş olup halen harap durumdaki kültür mirası eserlerinin restorasyon ve işlevlendirme programlarının olmayışı. Buna örnek olarak otopark olarak kullanılan Balçık Dergahı; Çömlekçiler Hamamı, Karyağdı Baba Tekkesi, eserleri verilebilir.
• Projelendirilmiş olup halen atıl vaziyette duran, restorasyon ve işlevlendirme bekleyen kültür mirası eserlerinin nasıl ele alınacağına dair programın olmaması. Buna örnek olarak sıbyan mektepleri, Hüsrev Paşa Kütüphanesi, Ramazan Ağa mektebi, verilebilir.
• Projelendirilmemiş olan ve işlevlendirme ve projelendirme bekleyen kültür mirası eserlerine ilişkin programın olmayışı. Buna örnek olarak Amcazade Vakfı mülkü verilebilir.
• Tahsis edilmiş olan ve kullanılmakta olan kültür mirası eserlerinin kapsamlı ve sürdürülebilir koruma pratiği ile buluşabilmesi için yaklaşım eksikliklerinin mevcudiyeti. Bu tür eserlerde, yapılmış olan ek yapılar, gerekli-‐ gereksiz müdahalelerle form, malzeme ve işlev uyumsuzlukları görülmektedir.
• Vakıflar Genel Müdürlüğü idaresinde veya denetiminde bulunan mazbut ve mülhak vakıflara ait taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile, gerçek ve tüzel kişlilerin elinde bulunan cami, türbe, kervansaray, medrese, han, hamam, mescit, zaviye, mevlevihane, çeşme ve benzeri kültür varlıklarının korunması ve değerlendirilmesi koruma kuralları kararı alındıktan sonra, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce yürütülür. Vakıflar Genel Müdürlüğü mülkiyetinde bulunan çok sayıda cami ve mescit genelde Cami Koruma Yaşatma derneklerince restorasyon adı altında tadil edilmekte, bu tadilatlar esnasında cepheler mozaik, iç kısımlar ise çini kaplanmakta, son cemaat yerleri tarihi yapının karakteri ile uyuşmayan malzemelerle (PVC malzeme gibi) kapatılmakta, hatta bazı camiler tamamen yeniden inşa edilmektedir.
• Tahsis edilmiş ve kullanılmakta olan kültür mirası eserlerinin daha geniş bir ziyaretçi kesimine açılabilmesini ve yorumlama
yöntemleriyle ziyaretçilerin bilgilenmelerini, Eyüp tarihi ve kültürel kimliğine katkıda bulunabilmelerini sağlayacak düzenlemelerin eksikliği. Örnek olarak Bostan İskelesi sokakta yer alan, 1996 yılında restore edilmiş olan Mihrişah Valide Sultan mektebi, haziresi, türbesinin yer aldığı yapı grubu verilebilir. Burası bir vakıf tarafından kullanılmakta ancak kullanım durumu, böylesine önemli bir kültür mirası değerinin katmanlı hikayesini anlatmak, yorumlamak, bakımını yapmak, ve ziyaretçiye sunmak, beklentilerinin gerisine düşmektedir.
Vakıf mülklerinin alandaki ağırlığı göz önüne alınarak, Belediye-‐Vakıflar ve idareleri oartaklığında yukarda ele alınan sorunlara yönelik yaklaşımların geliştirilmesi önerilmektedir. Böylece, tescil edilmiş olsalar bile daha sonra kendi hallerine bırakıldıkları için kaybedilen eserlerin kayıplarında azalma olacak, yapıların ve alanların sürdürülebilir korumaları sağlanacak, yüklenen işlevler, koruma pratikleri ile daha iyi örtüşecek, ve en önemlisi, bu kültür mirası eserleri Eyüp’ün kültürel kimliğine katkı yapan, bu kimliğin daha geniş bir kesim tarafından anlaşılmasını sağlayan varlıklar haline dönüşecektir. Bu süreçte, EKARNIP Raporunda da önerildiği gibi, eserlerin tek tek incelenmeleri ve durumlarına ait haklarında rapor düzenlenmesi gerekli olup, uzman ekiplerin belirleyecekleri müdahale biçimlerine göre gerekli görülen bakım, onarım, revizyon ve restorasyon çalışmaları yapılmalıdır. Eserlerin onarım ve restorasyonları onlar için belirlenen işlevlerle birlikte ele alınarak gerçekleştirilmelidir. Bu konuda Eyüp Koruma Uygulama ve Denetim Bürosu ve İBB KUDEB kapasite kazandırıcı bir idare birimi olarak çok önemli bir araçtır.
Sadece vakıflar tarafından yönetilen değil alandaki tüm tescilli koruma altındaki eserlerin durumuna bakıldığında, eserlerin kültür mirası değerlerini
iletme, sunma ve yorumlama konusunda neredeyse hiç bir çabanın olmadığını görmekteyiz. Üstelik, somut taşınamaz miras değerlerinin fiziki durumlarında da sorunlar izlenmekte. Aşağıda fotoğrafta görülen Canan Hanım Türbesi’nde örneğin, tahribat vardır.
Ebusuud Haziresi’nden çekilen fotoğraf miras değerlerinin bakımı ve sunumundaki sorunlara bir diğer örnek teşkil etmektedir.
Kentsel sit alanı içinde toplam 263 adet korunması gereken kültür varlığı bulunmaktadır. Bu varlıkların fiziki koruma ve sunum durumları tespit edilerek belirli bir program dahilinde eksikliklerinin giderilmesi doğru olan yaklaşımdır. EKARNIP Raporu
37
da benzeri bir karar getirmektedir. EKLER bölümünde yer alan ‘Proje Alanındaki Önemli Mimari Projeler’ (EK 3) ve ‘Proje Alanında Kültürel Mirasın Kullanımı (EK 2) başlıklı dökümlerde de görüleceği gibi alandaki önemli kültür varlıklarının bir çoğu Koruma Kurullarından projelerini geçirmiş, büyük bir kısmı da uygulanmıştır. Eyüp Yönetim Planı kendisine hedef olarak projelendirilmiş kültür varlıklarının uygulamalarına iletişim, sunum ve yorumlama programlarının da eklenmesi ve bu suretle alanIn kimliğinin ve kültürel tarihinin bilinirliğinin sağlanmasıdır. Sorun bu varlıkların koruma durumlarının sürekli gözetiminin ötesinde bu varlıkların anlam ve önemlerinin iletişimi, sunumu ve yorumlanmasının yapılmasıdır. Mimar Sinan eserleri ya da Cülus Yolu eserleri gibi belirli temalar çerçevesinde bu yorumlama çalışması başlatılabilir.
38
Kültür Mirasını Yorumlamaya dönük İşlevlendirmelerde Eksiklik
Eyüp tarihi merkezinin de içinde olduğu kentsel sit alanını tümü ile ele aldığımızda gerek vakıfların yönetiminde olan gerekse de İBB, Eyüp Belediyesi gibi kamu idarelerinin mülklerinde kültür mirasını yorumlama, sergileme, ziyaretçilere sunma, ve bilgiyi erişilebilir kılmaya dönük olarak uygulanmakta olan işlevlendirme kararlarının azlığı dikkat çekicidir. Müzeler, kütüphaneler, kullanıma açık arşivler, kalıcı ve geçici sergi mekanları ve galeriler türü kültür yorumlama mekanlarının sayısının tarihi merkezde az olduğu görülmektedir. Eyüp Belediyesi'ne bağlı 4 kültür ve sanat merkezi vardır. Bunların üçü; Cafer Paşa Kültür Merkezi, Sertarikzade Kültür ve Sanat Merkezi ve Eyüp Kültür Sanat Merkezi kentsel sit alanı içindedir. Bunların yanı sıra Afife Hatun Kültür Evi, Eyüp Çini Atölyesi, Mehteran-‐ı Eyüp Sultan ve Tarihi Eyüp Oyuncakçılığı Atölyesi de yine kentsel sit alanı içindedir. Eyüp’te toplam 7 kütüphane bulunmaktadır. Bunlar:
ü İstanbul Büyükşehir Belediyesi Görme Engelliler Kütüphanesi
ü İstanbul Büyükşehir Belediyesi Erdem Beyazıt Kütüphanesi
ü Eyüp Sultan Halk ve Çocuk Kütüphanesi
ü Eyüp Sultan Halk ve Çocuk Kütüphanesi
ü Eyüp Sultan Kültür Evi Kütüphanesi
ü İsmihan Sultan Çocuk Kütüphanesi
ü Nişancı Mustafapaşa Çocuk Kütüphanesidir.
Ayrıca, 1 özel kütüphane-‐ araştırma birimi bulunmaktadır: Türkiye İş Bankası Kütüphanesi (Kemerburgaz)
Ek olarak okulların kütüphaneleri vardır; Özel Eyüboğlu Kemerburgaz İlköğretim Okulu, Latif Mutlu Kütüphanesi (Bilgi) ve Hisar Okulları Kütüphanesi.
Kütüphanelere bakıldığında, Eyüp’ün tarihi mirasını yansıtan, Eyüp ile ilgili araştırmaları teşvik edecek misyonla kurulmuş, kitap kolleksiyonlarına ev sahipliği yapan, uzman kütüphanelerin hiç olmadığı görülmektedir.
Eyüp’te hangi müzeler var diye bakıldığında, Nezih Eldem Şehir Müzesi’nin kapanmış olduğunu görüyoruz. Bunun dışında başka bir müze oluşumunun olmadığını görüyoruz. Benzeri bir şekilde sürekli sergi yapan bir galeri mekanı ve kurumu da bulunmamaktadır. Eyüp’te müzecilik açısında en önemli girişim IBB tarafından yönetilen Rami Kışlası'nda bir müze yapma projesidir. Proje IBB tarafından çalışılmakta, eski Rami Kışlası’nın tekrar inşa edilerek bu mekanın müzeye dönüştürülmesi planlanmaktadır. Mekanın büyüklüğü ve konumu düşünüldüğünde IBB burdaki kültür yatırımını Eyüp ile ilgili olmaktan çok daha geniş bir kavram üzerinden düşünmektedir. Bu bakımdan Rami Kışlası’nda planlanan bu müzenin Eyüp’ün kimliği ve kültür mirası iletişimi çalışması açısından etkisi olmayacaktır. Benzeri bir şekilde Eyüp kentsel sit alanı ve Yönetim Proje sahası içinde olan Feshane’de de IBB bir müze oluşumu planlamaktadır. Bu oluşumun da niteliği henüz belirlenmemiştir.
Geçici sergiler için en çok kullanılan sergi salonu Belediye binasında yer alan Eyüp Belediyesi Sergi Salonudur. Ayrıca İBB yönetiminde olan Feshane de sergi ve etkinlikler için kullanılmaktadır. Özel günlere ya da temalara ait sergiler Eyüp Kültür Merkezi, Göktürk Kültür Sanat Merkezi fuayesinde düzenlenmektedir. Bu sergiler, adı geçen kültür merkezlerinin fuayelerinde geçici sergileme yöntemleri kullanılarak gerçekleştirilmektedir.
İşlevlendirme potansiyeline sahip yerler
Çalışmamız süresince yaptığımız saha gezileri ve görüşmeler, envanter incelemeleri ve koruma kurul kararları ve EKARNIP kararları incelemeleri sonucunda, Eyüp Tarihi merkezinde aşağıdaki yerlerin potansiyel olarak, mevcut işlemlerine ek olarak (ya yeni bir işlev olarak ) yeni ve kültür mirası sunumu fonksiyonu taşına, işlevler edinebileceğini tespit ettik. Bu liste proje çalışması süresince kuşkusuz geliştirilecek ve revize edilecektir.
Bahariye Mevlevihanesi: Mülkiyeti İBB’ne ait olan Mevlevihane restore edildikten sonra İş Adamları Derneği’ne tahsis edilmiştir. 400 kişilik bir salona sahip olan Bahariye Mevlevihanesi konser, konferans vb. amaçlarla kullanılabilir.
Cafer Paşa Türbesi yanında yer alan üst örtüsü bulunmayan mekanın içindeki çevreyle uyumsuz çadır kaldırılarak tarihi yapıyla uyumlu bir üst örtüsü kullanılarak bu alan sergi düzenlenecek, bir giriş kapısı niteliğinde, bilgilendirici ziyaret merkezi alanı olarak kullanılabilir.
39
Hasan Hüsnü Paşa Kütüphanesi: Vakıf mülkiyetindeki yapı, kötü şekilde kullanılmaktadır. Tarihi yapı ve bahçesindeki niteliksiz ilaveler kaldırılarak kütüphane asli işlevine uygun olarak kullanılabilir.
Mihrişah Sultan Sıbyan Mektebi: Vakıf mülkiyetinde olan yapı önündeki kadastral boşluk etrafta yer alan mezar taşlarının sergilendiği bir mezar taşı müzesi olarak kullanılabilir. Sıbyan mektebi de buradaki önemli bir danışma merkezi halinde düzenlenebilir.
Mihrişah Sultan İmareti Avlusu: Vakıf mülkiyetinde olan ve halen hergün 200 kişiye sıcak yemek ulaştıran imaretin merkezinde külliyenin iç ve dış avlusunda yer alan mezar taşları taş işçiliği, hat sanatı ve hazirelerde yatanlar açısından önemlidir. Bu hazireler Vakıflarında katılımı ile okunabilir kılınarak ziyaretçilerin kullanımına açılmalıdır. Vakıflar Genel Müdürülüğü ile yapılacak ortak bir çalışma ile imaretin hikayesine dikkat çekilerek belirli saatlerde asli işleyişini engellemeyecek şekilde bu mekanda ziyarete açılabilir.
51 ada, 25-‐26 parseller: Eyüp Belediyesi tarafından kütüphane olarak projelendirilen ve restore ettirilen yapı daha sonra otel olarak kullanılmaktadır. Bu yapı Eyüp Sultan araştırmaları için uygun bir mekana dönüştürülebilir.
Sokollu Mehmet Paşa Medresesi: Vakıf mülkiyetindeki yapıda restorasyon çalışmaları devam etmekte olup, Mimar Sinan’ın eserlerinin bu kadar bir arada olduğu bir yerde bir Mimar Sinan Enstitüsü olarak kullanılması düşünülülebilir.
Zal Mahmut Paşa Medresesi: Vakıf mülkiyetinde olan ve restorasyonu devam eden külliyenin bir parçası olan medreseler meyilli arazide Sinan’ın güzel bir uygulamasıdır. Eğitim, sergi alanı olarak kullanılabilir.
65 ada, 24 parsel: Eyüp Belediyesi mülkiyetindeki yapı müze olarak işlevlendirilmiş ancak günümüzde belediye imar müdürlüğü tarafından kullanılmaktadır. Belediyenin yeni inşa edilen hizmet binasına taşınmasından sonra yapı yeniden müze fonksiyonuna uygun olarak kullanılabilir.
65 ada, 22-‐23 parseller: Eyüp Belediyesi mülkiyetinde olan ve Eyüp Belediye Başkanlık Binası olarak kullanılan yapı 24 parseldeki yapı ile birlikte müze, sergi, konser salonu gibi fonksiyonları barındıran bir kültür merkezi kompleksine dönüştürülebilir. Ancak, 5000 ölçekli planda söz konusu parseller için misafirhane-‐konukevi
fonksiyonları önerilmiş bu hususta plan tadilatı teklif edilebilir.
Müzisyenler Kahvesi: Cülus yolu başında yer alan kahvenin asli işlevine uygun olarak kullanılması sağlanmalıdır.
Hüsrev Paşa Kütüphanesi: Mihrişah Sultan Külliyesi (imaret türbe, sebil) ve Müzisyenler kahvesi arasında yer alan kütüphane vakıf mülkiyetinde olup, Beykoz Sağlık Eğitim ve Kültür Vakfına tahsislidir. Kütüphanenin orijinal kullanımına uygun olarak kullanılması sağlanmalıdır.
Eyüp Karakolu: Maliye Hazinesi mülkiyetindeki karakol restore edilmiş olup, kullanılmamaktadır. Eyüp’te geçmişten günümüze varlığını sürdürebilen veya yok olmuş karakol yapılarını anlatan bir müzeye dönüştürülebilir.
Amcazade Hüseyin Paşa Vakıf Arazisi: Vakıf mülkiyetindeki, Piyerlotiden sonra Eyüp’ün önemli manzara noktalarından olan 63 ada, 72 parselde yer alan arazi, atıl durumundan kurtarılarak yapılacak arkeolojik kazının buluntularının da sergilendiği bir arkeoloji parkı ve manzara noktası olarak düzenlenebilir.
Çömlekçiler Hamamı: Şahıs mülkiyetindeki hamam harap durumda olup, acil müdahaleye ihtiyacı var. Evliye Çelebiye göre Çömlekçi esnafı için inşa edilmiş bu hamamın kamulaştırılarak, restore edilmesi ve belki de çömlekçiler ile alakalı bir müzeye dönüştürülmelidir. (Çömlekçiler Kırkçeşme sularının yapımı sırasında getirilerek burada iskan edilmiştir. Buradan bağlantı kurularak kırk çeşme sularının hikayesi de burada anlatılabilir.)
40
6.Kültür Mirasının İletişimi, Sunumu, Yorumu
Yorumlama, tarihi ve doğal alanlar, arkeoparklar, ören yerleri ve müzeler gibi kültür ve doğa alanlarında ele alınabilecek iletişim ve paylaşım etkinliklerini kapsamaktadır. Yorumlama, ziyaretçinin kültür mirası deneyimine değer katmaktır. Salt bilgilendirmek değil ziyaretçinin sürece dahil edilerek yerin önemi ve kimliği hakkında anlam üretebilmesi için ihtiyacı olan veriyi, hissi, tadı vs. sağlamaktır. Böylece ziyaretçi yeri merak eder, araştırır, düşünür ve keşfedebilir. Yorumlama kültürel bir varlığın veya pratiğin farklı araçlarla anlatılması, sunumu, iletişiminin yapılması ve farklı ziyaretçi kitlelerine açıklanmasıdır. Yorumlama grafik tasarım ve çevre düzenlemesi gibi fiziksel sağlayıcıların kullanılması kadar rehberlik, hikaye anlatımı, dijital teknolojiler, drama ve yeni kültürel etkinliklerin tasarlanmasını da içerir. Hatta buna pazarlama ve hediyelik eşya tasarımı da girebilir.
Yorumlamada iki temel kaynak vardır: yorumlanacak değerler (Eyüp) ve yorumlayacak kitle (ziyaretçiler). Bu ikisini iyi bilmek, ihtiyaçlarını tespit etmek bir yorumlama stratejisi, planı, araçları ve takvimi geliştirmek için gereklidir. Elbette yorumlama yönetim çerçevesi olmadan düşünülemez. Bunu da üçüncü kaynak olarak eklemek doğru olu
Yorumlama bir strateji olarak bir hedefe sahip olmalıdır. Örneğin Eyüp Sultan Tarihi Merkezin yorumlama hedefi nedir? Bu hedef doğrultusunda stratejiler, araçlar ve plan oluşturulur.
Yorumlama Planı Oluşturma Süreçleri Kaynak: Interpretive Master Plan, Nova Scotia Tourism, Culture and Heritage 2009
Bu bakış açısına göre bugün Eyüp’te kültür mirası farklı idareler ve aktörler tarafından nasıl yorumlanmaktadır? Ziyaretçiye ne tür bir deneyim sunulmaktadır? Eyüp’ün tarihi ve kültürel değeri nasıl bir anlatı örgüsüyle aktarılmaktadır? Varolan yorumlama ve bilgilendirmede bir dil birliği var mıdır? Araçları yeterli midir? Eyüp değerlerinin yorumlanmasında karşımıza çıkan sıkıntılar nelerdir?
Bu proje sırasındaki çalışmalarımızda Eyüp değerleri ve kimliğiyle ilgili geniş kapsamlı araştırma ve birikim olduğunu tespit ettik. Ayrıca Eyüp kentsel sit alanı için yapılıp onaylanmış olan Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı’nın Tarihi Doku Analizi gibi çok detaylı çalışılmış ve envanterlenmiş bilgileri ve raporları bulunmakta. Bu amaçla yapılmış sempozyum ve proje yayınlarını inceledik. Üretilmiş ve yayınlarla kayıt altına alınmış olan bu bilginin çeşitli etkinliklerin içeriğini oluşturacağı kanaatindeyiz. Bununla beraber bu bilginin genel olarak hedef kitlelerle, uygun araçlar üzerinden paylaşımında eksikler olduğunu da gözlemledik.
Daha önceki bölümlerde, kültür mirası ile ilgili anlatıların ve bilginin, yorumlamayı kolaylaştıracak bir yöntem olan temalaştırma suretiyle ele alınmadığını anlattık. Bilgi daha ziyade listeler halinde verilmekte, farklı değerler arasında ilişkilendirme (dolayısıyla bir hikaye/senaryo) oluşturulmamaktadır.
Eyüp’ün tarihine dair zengin bir külliyat oluşmuştur. Farklı değerler İstanbul, din, mimari, sanat, zanaat ve sosyal hayat bağlamında incelenmiştir.
Eyüp’teki kültür mirasının önemli bir kısmı restore edilmiş ve kullanıma açılmıştır, bir bölümü metruktur. Proje alanına giren kültürel mirasın kullanımı için bakınız EK 2.
41
Aşağıda proje alanında yer alan korunması gereken taşınmaz kültür varlıkları sıralanmıştır
Proje Alanındaki Korunması Gerekli Kültür Varlıkları Adı Sayısı Tescil Tarihi Camiler 10 15.01.1977 gün 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Medrese, Mektep, Darülkurra 8 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Türbeler 29 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. İmaretler 1 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Çeşmeler 17 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Mezarlık, Hazire 35 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Sebil, Sarnıç, Su Terazisi, Su Hazinesi
5 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K.
Sivil Mimarlık Örnekleri
122
15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. ve değişik tarihlerdeki plan çalışmaları sırasında yapılan tespitlerin tescillenmesi söz konusudur.
Kütüphane 2 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Tekke 6 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Anıt Ağaç 15 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Askeri Tesis 2 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Duvar, Atik Duvar 5 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Hamam 3 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Kahvehane 2 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. Karakol 1 15.01.1977 gün, 9591 sayılı G.E.E. ve A.Y.K. TOPLAM 263 adet kültür ve tabiat varlığı bulunmaktadır.
Aşağıda, Eyüp’te öne çıkan kültür mirası odaklarının Eyüp için önemini, bu değerin iletişiminin, sunumunun ve yorumunun bugün nasıl yapıldığını analiz ettik. Bu çalışma Eyüp’ü Eyüp yapan değerlerin, Eyüp’ün kimliğinin ziyaretçilere ne kadar ve hangi araçlarla aktarıldığını tespit amacıyla yapılmıştır. Bu çalışma, ziyaretçi anketleriyle desteklenmiştir. Ziyaretçi araştırması Eyüp ve Pierre Loti ziyaretçileri arasında Eyüp mirasının bilinirliğini ve beklentileri ölçmüş, tercih edilen paylaşım araçlarını belirlemede yol gösterici olmuştur. Bu bilgiye dayanarak projenin ikinci aşamasında Eyüp Tarihi Merkez’de uygulamaya konulabilecek bir Yorumlama Stratejisi geliştirilecektir.
42
1. Eyüp Sultan türbe, camii ve meydanı
Eyüp Sultan Camii Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlıdır. Diyanet işlerine tahsis edilmiştir. Camii’de müftülüğün bir birimi bulunur. Türbe Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlıdır. Avlusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TÜRÇEK’in (Türbeler, Çeşmeler Taşınır Taşınmaz Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Vakfı) bağış ve broşür kulübesi yer almaktadır.
Eyüp Sultan Camii ve türbesi bize İstanbul Tarihi, İslam tarihi ve Osmanlı Tarihi başlıklarında farklı hikayeler anlatmaktadır. Bu hikayeler, Eyüp El Ensari, Akşemseddin, Fatih Sultan Mehmet ve diğer padişahları içeren çok katmanlı hikayelerdir.
Bugün Eyüp Sultan türbesi ve camii çevresindeki pano ve broşürler incelendiğinde aşağıdaki başlıklarda ve malzeme üzerinden anlatılar yapıldığı görülür:
1. Eyüb El Ensari’nin kim olduğu, malzemesi pirinç pano (Eyüp Müftülüğü)
2. Ziyaret kuralları malzemesi pirinç pano (Eyüp Müftülüğü)
3. Akşemseddin hakkında bilgi malzemesi mermer üstü varaklı yazı (İstanbul Fethi Derneği, 1953)
4. Avludaki iki ziyaret kuralları panosu (Eyüp Müftülüğü)
5. Türbeler haritası ve Eyüp Sultan Türbesi Broşürü (Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TÜRÇEK)
6. Eyüp Sultan Camii ve Türbesi tarihi bilgisi ışıklı dikilitaş, Arapça, İngilizce ve Türkçe (İstanbul Büyükşehir Belediyesi)
Bu örneklerden de görüleceği gibi alanda mirası anlatan farklı kurumlar, dil ve tasarım birliği içinde değildirler. Mekana yerleştirilen farklı ebat, malzeme ve uzunluktaki metinler mirası etkili, zengin ve katmanlı tarihiyle anlatamamaktadır. Bilgilendirme panolarıyla, ziyaret kurallarını aktaran panolar arasında görsel bir fark yoktur. Bu iki iletişim farklı araçlarla yapılmamaktadır.
Tarihi Önemi 1. II. Mehmed (Fatih) (1451-‐1481) tarafından kurulan bu külliyenin varlık sebebi ve çekirdeği, "Eyüp Sultan" diğer adıyla Halid bin Zeyd Ebu Eyyub el-‐Ensari'nin, türbesidir. El-‐Ensari, Hz. Muhammet’i görmüş ve sohbet etmiş bir kişi
olarak sahabe kabul edilir. İstanbul’un Müslümanlar tarafından ikinci kez (669) kuşatıldığı sırada bu sefere katılmış, şehit olmuş ve surlar önüne defnedilmiştir. 7 yüzyıl sonra İstanbul’un kuşatması sırasında Fatih’in hocası, Akşemseddin el-‐Ensari’nin naaşının bulunduğu yeri keşfedip İstanbul’un fethi için ordunun inancını pekiştirmiştir. Fatih tarafından buraya bir türbe yaptırılmıştır. Daha sonra bu yapının yakınına cami, medrese, imaret ve hamamyaptırılmasıyla bir külliye oluşmuştur. Eyüp Sultan Külliyesi'nin bünyesindeki cami İstanbul'un ilk selatin camii olması açısından önem taşır.
Padişahların kılıç alayları nedeniyle Eyüp’ün, Osmanlı İmparatorluğu’nun gelişme dönemindeki rollerinden biri de devletin halkla ilişkiye geçtiği ideolojik ve simgesel tahta oturma (cülus), bağlılık yemini, kılıç kuşanma törenlerinde, sünnet, doğum ve zafer kutlamalarında odak olmasıdır.
Bugünkü Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Eyüp Sultan Camii ve türbesi hergün binlerce ziyaretçi çekmektedir. Bu sayı Cuma günleri artmakla beraber, haftanın hergünü özellikle camii avlusunda, türbe önünde ve meydanda ibadet, adak, dua veya ziyaret için gelen, gözlemlerimize ve duyduklarımıza göre çoğu kadın, ziyaretçi vardır.
Eyüp Sultan ziyaretçileri ağırlıklı olarak ibadet ve türbe ziyareti için gelenler ve gezip manevi bir deneyim yaşamak için gelenler olarak iki genel kategoriye ayrılabilir. Turistik amaçlı gelen yabancı ziyaretçinin sayısı düşüktür. Bazı Cuma namazları camii ve avlusunda yer kalmadığı için meydanda yere serilen halılar üzerinde ve güneşten korunmak için açılan bez tenteler altında kılınır. Cuma öncesi, sonrası veya diğer günlerde ziyaretçiler meydanın ortasında yükseltilmiş ağaçlı bölümün çevresine ve meydanın doğusunda yer alan kare alana (Mihmandar lokantası girişi) yerleştirilmiş banklara otururlar. Bunların dışında meydan çevresinde
43
Eyüp Sultan Camii ve Türbesi çevresinde ve içindeki bilgilendirme panoları
Eyüp Sultan Camii ve Türbesi içindeki ziyaret kurallarını bildiren panolar
Kaynak: Eyüp Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Md.
44
oturma alanları bulunmamaktadır. Camii ve türbeye giriş çıkışlar (A ve B kapısı ibarelerinin fonksiyonu net değildir), ziyaret rotası ve yönetimi verimli değildir. Özellikle kalabalık günlerde yığılmalara sebep olmaktadır. Mezarlıklar tarafına (ve teleferik otoparkına) açılan arka kapının sık kullanılmadığı, meydana açılan kapıların tercih edildiği gözlemlenmiştir.
Pazar sabahları grup olarak gelenlerin belli ritüelleri vardır. Meydanda bilgi alan grupları görmek mümkündür. Sabah namazından sonra çevredeki lokantalarda kahvaltı yapılır. Eyüp sultan ve çevresini gezenler de bulunmaktadır. Pazar günleri aileler ve gruplar ağırlıktadır. En yoğun günler Ramazan’da ve kandillerde yaşanmakatdır. Bu günlerde meydanda biriken kalabalık geç saatlere kadar Eyüp Sultan türbesini ziyaret etmek, camide namaz kılmak için meydan kapılarından (A ve B) girip çıkarlar. Kalabalıkların meydandan sahile kadar uzandığı, özellikle meydanda, ara sokaklarda ve sahilde iftar sofraları kurulduğu görülür. Bu sofralar, bazen bir kurum tarafından verilen iftar için kurulmuş masalarda, kimi zaman da kendi kumanyasını getirmiş vatandaşların bir masa örtüsü çevresinde yerde kurduğu yer sofralarındadır. Meydanda ve meydana açılan sokaklarda yer alan dükkanlarda bu kalabalık günlerde alışveriş artmaktadır.
Semtin ve ziyaretin merkezinde bulunan Eyüp Sultan türbe ve camii çevresinde, meydan ve avlusunda bir tabela ve bez afiş karmaşası mevcuttur. Eyüp Sultan türbesi ve camiine açılan avlunun içinde bir çok farklı boy ve tasarımlarda bilgi tabelaları bulunmaktadır. Bu tabelalar 4 ayrı noktada yer alır. Avlu girişinde (İBB dikilitaşı), avlu içinde solda ve cami duvarında, türbe içinde korkulukla çevrili ağaçların olduğu Sultan III. Selim tuğraları ile süslenmiş "Hacet Çeşmeleri" veya "Kısmet Çeşmeleri" adı verilen noktada yoğunlaşmaktadır. Ayrıca türbenin restorasyonunu anlatan ayrı bir pano da mezarlıklara ve cülus yoluna çıkış kapısına yakın yerleştirilmiştir. Bu tabelaları okumak için duranlar mekanda yoğun olan trafiği artırmaktadır. Farklı idarelerce tasarlanıp yereleştirildiği düşünülen bu tabelalar görüntü olarak mekanın ruhuyla uyuşmadığı gibi tasarım olarak da yapıyla eşgüdüm içinde değildir. Bu tabelalar form ve bilgi miktarı açısından farklılıklar gösterir. Tabelalar ağırlıkla Türkçe’dir. Ayrıca Caminin dış avlusunda TÜRÇEK ve Kültür Bakanlığı kulübesinde işbirliğiyle basılmış Eyüp Sultan Hazretleri Türbesi broşürleri ve türbeler haritası dağıtılmaktadır. İBB tarafından Eyüp Sultan Camii avlusu girişine dikilmiş olan bilgi panosu yeterli bilgiye sahip olmakla beraber mekânla bir
bütünlüğü yoktur (dikilitaş formunda ışıklı pano). İSKA’dan destek alınarak yapılmış Eyüp mezarlığı girişindeki enteraktif ekran çalışmamaktadır.
Ağustos 1999 depreminde hasarın oluştuğu Eyüp Sultan Camii yoğun ziyaretçi trafiği nedeniyle ciddi bir tahribat yaşamaktadır. Eyüp Sultan türbesinin restorasyonu sebebiyle avlu ve türbe bölümünde pano ve şantiye yapıları trafiği sıkıştırmaktadır. Cami avlusunda yer alan ve şantiyeye ait olmayan kulübeler ebat ve malzeme olarak mekanın ruhuna aykırıdır. Devam eden Eyüp Sultan Türbesi'nin restorasyonu neticesinde çevredeki inşaat malzemelerinin cami dış avlusuna yerleştirilmesi hoş olmayan bir görüntü oluşturmaktadır. Restorasyon çalışmasını anlatan ‘sergi’ panoları önemli olmakla birlikte kalabalık içinde algılanması zor bir noktadaır ve trafiği sıkıştıran elemanlardan birisi haline gelmiştir. Cami avlusunda zaman içinde izinsiz yapılmış ilaveler ve değişik kurum -‐ kuruluşun bağış toplamak maksatlarla dış avluya yerleştirdikleri kulübelerin oluşturduğu kargaşanın neticelendirilmesi gerekmektedir. Restorasyon sebebiyle geçici olarak duranlar haricindekiler ya buradan çıkarılabilir ya da mekana ve ziyarete müdahale etmeyecek şekilde yeniden tasarlanıp yer değiştirebilirler. İlke olarak Eyüp Sultan türbe, camii ve meydanı hakkında yazılı bilgilendirme kısa tutulabilir, yeri, içeriği ve tasarımı yeniden düşünülebilir, ve bu bilgilendirme diğer başka yöntemlerle desteklenebilir. Avlu içinde bilgilendirmenin minimuma indirilmesi ve bu ihtiyacın meydanda karşılanması önerilebilir.
Müftülük ve ziyaretçilerle yapılan görüşmelerden anlaşıldığı kadarıyla dini konularda da bilgi talebi mevcuttur. Müftülüğün avlu içindeki bilgi noktası bu açıdan küçük ve yetersizdir. Bu bilginin verileceği ayrı bir birim oluşturulması ve kolay erişilebilir, trafiği kapatmayacak şekilde düzenlenmesi yerinde olacaktır. Eyüp Sultan külliyesi içinde Müftülük elemanlarından oluşan eğitimli rehberler programı ele alınabilir.
Meydan zemini beyaz mermer kaplanmış, biri büyük biri küçük iki havuzla süslenmiştir. Bu havuzların meydana ve Eyüp Sultan camiine uygunluğu geleneksel Osmanlı mimarisi, meydan düzeni düşünülerek yeniden gözden geçirilebilir. Meydanın mermer döşemesi, aydınlatma, oturma birimleri, kent mobilyası, gölge vermesi için kullanılan tente yerin tarihsel ve mimari değerleri, meydanı çevreleyen tarihi yapıların silüetleri düşünülerek yeniden ele alınması önerilen işlerdendir.
45
Meydanla ilgili bir diğer konu meydanda yer alan satış birimleri, uyarı ve bez afişlerdir. Satış birimleri farklı ebat ve tasarımlarda alanda belli bir düzen çerçevesinde yer almamaktadır. Zabıtanın bulunduğu alan ve yanındaki demir iskele dahil meydan üzerinde yer alan ve geçici görüntüsü veren birimlerin tasarımı ve yeri yeniden gözden geçirilebilir. Satış birimleri tarihi meydanın ve mezarlığın demirlerini işgal etmekte (örneğin güvercin yemi satış birimi), hem göz hem çevre kirliliği yaratmaktadır.
Eyüp meydanına açılan oyuncakçılar çarşısındaki dükkanlardaki hediyelik eşya kalitesi düşüktür. Eyüp’ün kimliğini yansıtan kitap ve eşyaya rastlamak zordur. Birbirinin tekrarı bu ürünlerin çoğu, yerel, dayanıklı ve iz bırakacak bir kaliteye sahip değidir. Yine meydan ve çevresindeki dükkan ve lokantaların çoğu fiziksel görünüşleri açısından sorunludur. Tenteler ve teraslar yolu daraltmıştır, tentelerin yükseklikleri Eyüp tarihi dokusunun önüne geçmektedir.
Eyüp Sultan meydanının anlamı ve burada yaşanan deneyimin kalitesi çevresindeki işyerlerinin yarattığı trafik ve bu işyerlerinin sunduğu hizmet ve ürün içeriğiyle beraber düşünülmelidir. Meydanın hemen karşısında yer alan işyerleri (tarihi fırın, mutfak malzemeleri satan züccaciyeci, aktar, telefon ve iletişim, hediyelik eşya satanlar, lokanta ve kebapçı) arasında yerin tarihi dokusu ve kimliğiyle uyuşmayanlar mevcuttur. Bu işyerlerinin, hem sattıkları ürün içeriği, hem afiş, tabela ve vitrinleri meydanın kimliğiyle beraber düşünülerek yeniden ele alınabilir.
Son olarak, Eyüp Sultan camiine bağlı mezarlıklar hakkında bilgi verilmemektedir. Bu mezarlıkların temizliği ve düzeni sorunludur.
Aşağıda, Eyüp Sultan’ın kimliğine ilişkin halihazırda deneyimlenmekte olanın mahiyeti ele alınmakta ve bu analizden bu kültür mirasına bakış açısının nasıl genişletilebileceğine ve yorumlanarak işlenebileceğine dair öneriler geliştirilmektedir.
Eyüp Sultan’da alanın ve mekanların kimlik problemi İstanbul’un fethi ile içiçe geçen tarihi hikayesiyle Eyüp Sultan türbesi ve camii, sadece Eyüp ilçesinin değil, şehir olarak İstanbul’un kimliğinin önemli bir parçasıdır. Şehrin Osmanlı tarihini ve kimliğini Eyüp Sultan külliyesinin oluşumu üzerinden okumak mümkündür. Fakat bu kimlik sadece dini referanslar temel alınarak tarif edilirse eksik olacaktır. Bir başka deyişle, “Müslüman” kimliği, Eyüp Sultan çevresindeki tarihsel ve kültürel miras ile bir arada,
tarihsel bir süreç içinde, çok yönlü bir mahalle ve kent kültürünün, siyasi, sanatsal, mimari, düşünsel, kentsel ve gündelik hayatın bir parçası olarak düşünülmelidir.
1925 yılında ülkedeki tüm tekke ve türbelerin kapatılması, tarikat ve dini lakapların yasaklanmasını emreden 677 no’lu kanun, “tarihi ve mimari” açıdan önemli olan türbeleri “müze” kapsamına almıştır. Eyüp Sultan türbesi de bu kapsama alınmıştır. Kültürel tarihimizde derin bir kopukluğa sebep olan ve toplumsal hafızaya önemli bir ket vuran bu kanunda 1950 yılında yapılan düzenlemeyle bazı türbeler yeniden açıldı ve Eyüp Sultan ziyarete ilk açılan türbelerdendi. Bu kanun sebebiyle İstanbul’daki türbelerin – ve Eyüp Sultan türbesinin-‐ yönetimi, önceleri Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü’ndeyken, 1969’da kurulduğundan beri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olan “İstanbul Türbeler ve Müzeler Müdürlüğü’ndedir. Türbe, elbette müze gibi “seküler” bir mekan değildir; Eyüp Sultan türbesi de hiçbir zaman bir “müze” gibi ziyaret edilmemiştir. Lakin sahip olduğu elle tutulur, somut miras (değerli eşyalar) açısından bir yandan da müze niteliğine sahiptir. Eyüp Sultan türbesinin salt ibadet amaçlı ziyareti nasıl tarihi/kültürel kimliğinin tanınmasını sınırlıyorsa, türbe/cami/meydanın salt ibadet perspektifinden yönetimi de aynı sonucu getirmektedir. Yakın tarihe kadar söz konusu alanda Eyüp Müftülüğü, Eyüp Kaymakamlığı, Türbeler Müzeler Müdürlüğü veya Vakıflar İdaresi gibi devlet kurumları arasında yaşanan anlaşmazlıklar, özellikle son on yılda azalmış gibi görünmektedir. Bunun sonucu olarak ibadet-‐odaklı bakış açısının Eyüp Sultan Türbesi için de hakim hale geldiği söylenebilir. Ancak, Eyüp Sultan kimliğinin değerinin, tarihi ve kültürel mirasının çok boyutlu yönlerinin tümünün ele alınarak artırılması amaçlanıyorsa, “dini” kimliğe ilişkin okumanın, miras değerinin diğer boyutlarıyla birlikte ele alınarak çok boyutlandırılması gerekmektedir. Hem bu alanı/mekanları çok farklı sosyal kesimden, dinden, kültürlerden kadın ve erkek ziyaret eder, hem de Türbenin ve Eyüp’ün önemine dair anlatılabilecek hikayeler çok çeşitlidir. İbadet etmek ile sınırlandırılan bir deneyim İstanbul’un tarihi, Müslümanlığın tarihi, Ebu Eyyub el-‐Ensari’nin hayatı, İstanbul seferleri, Fatih’in Eyüp semtini nasıl kurduğu, cami ve türbenin nasıl bir estetik bakış açısıyla yaptırıldığı, gibi bir çok boyutun yeterince ele alınamaması ile sonuçlanmaktadır. Böyle olunca, Eyüp Sultan ziyaretinin, sayın Eyüp müftüsü Muammer Ayan’ın deyimiyle, salt “namaz ve boğaz” amacıyla yapılması durumu ortaya çıkar. Bu sınırlı deneyimin ötesine geçebilmek için bilgi ve yorumlama kapsamını genişletmek ve çeşitlendirmek önem taşımaktadır.
46
Alanın “ibadet etmek” odaklı deneyimle sınırlanması alanın maskülen bir mekana dönüşmesine sebebiyet veriyor.
Söz konusu alanda ibadet etme deneyiminin ağır basması, kadınların bu alandaki hareketlerini kısıtlıyor. Örneğin namaz saatlerinde iç avlu sadece erkeklerin namaz kılabileceği şekilde düzenleniyor ve kadınlar avlunun bir köşesine sıkıştırılıyor veya dışarı çıkmaları salık veriliyor. Namaz süresince kadınların etrafta alana dair tarihi/kültürel bilgi edinebilecekleri imkanlar olmadığı için de kadınlar alandan dışlanmış oluyor. Elbette bu durum, dolaylı olarak çocukları da benzer şekilde etkiliyor. Bu durumda erkek çocuklar babalarıyla namaz kılabiliyorlar fakat özellikle kız çocuklarının mekanın uhrevi geçmişiyle temasları namaz saatleri dışındaki zaman dilimleri ile sınırlandırılıyor.
Buna ek olarak cami içinde kadınların ibadet ettiği alan, kadınların da mekanla daha sağlam bir ilişki kurabilmesi amacıyla yeniden düzenlenebilir3. Namaz saatleri dışında da olsa, kadınların cami içindeki hareket alanları mevcut haliyle kısıtlıdır.
Benzeri bir şekilde, cami görevlilerinin kadın ziyaretçilere ilişkin takınabildikleri ‘emredici’ ve baştan dışlayıcı tutumların ele alınması ve camii görevlilerinin mekanın uhreviyetine uygun olarak her ziyaretçiye belirli bir mesafeden, tolerans ve anlayış ile yaklaşmaları doğrultusunda yönlendirilmeleri önemlidir.
Halil İnalcık’ın (1993) deyimiyle, ‘Eyüp Sultan kasabası’ olarak ‘İstanbul surlarının dışında hiçten var edilmiş’ bu eserin kültürel ve tarihsel boyutlarıyla çokkatmanlı ve zengin anlatımlarıyla anlaşılmasını sağlamak bir hedeftir. Bu Yönetim Planı çalışmasının çıkış noktası da budur, mevcut haliyle ibadet odaklı yorumlama ve düzenleme yaklaşımının genişletilmesi uygun olacaktır. İbadet odağı hiç bir zaman kaybedilmemek şartıyla, bu eserin kültürel tarihinin tüm yönleriyle anlaşılabilmesini sağlayacak yorumlama yaklaşımının da benimsenmesi önerilmektedir. Bu tür bir çok boyutlu okuma ve yorumlama çabası alanın mekansal düzenleme, işlevlendirme ve tasarım vizyonuna da yön verecek şekilde ele alınmalıdır.
3 Kadınların camilerde yaşadıkları problemlere dair bkz. http://www.zaman.com.tr/yorum_yorum-‐yildiz-‐ramazanoglu-‐camilerde-‐kadinin-‐yeri-‐neresi_1129186.html 3 Mayıs 2011.
47
2. Cülus Yolu ve Üzerindeki Değerler Cülus Yolu Haliç’te bugün artık olmayan Bostan İskelesinden başlayıp Eyüp Sultan Camii ve Türbesinde sona eren bir güzergahtır. Bu yol üzerinde Vakıflar Genel Müdürlüğü ve KTB-‐ Türbeler ve Müzeler Genel Müdürlüğü yönetiminde yapılar vardır.
Foto: Proje Ekibi
Tarihi Önemi Cülus, Osmanlı İmparatorluğu'nda, padişahlığa seçilen şehzadenin padişahlığının ilan edilmesi için yapılan törene verilen addır. Ölen yada tahttan indirilen padişahın yerine tahta çıkış töreni “Cülus merasimi”, “biat resmi”, “cülus-‐ı meymenet makrun”, cülus-‐ı hümayun”, “iclâs” olarak da adlandırılmaktadır. Osmanlı saltanat gelenekleri içinde, padişahların tahta oturduktan sonra Eyüp Sultan Türbesi’nde kılıç kuşanması ve bu vesileyle düzenlenen kılıç alayı önemli bir yer tutmuştur.
Eyüp’te Cülus Yolu olarak bilinen eski adıyla Bostan İskelesi sokak, Boyacı sokak, yeni adıyla Sultan Reşat Caddesi Fatih Sultan Mehmed’den Vahdettin’e kadar Osmanlı Padişahlarının tahta çıktıklarında kılıç kuşanıp ata bindikleri, cülus törenlerinin yapıldığı, padişahın hükümranlığını sembolize eden tarihi bir yoldur. Geleneğe göre Sultan kayık ile Eyüp’e gelir, vezirler ve devlet adamları yolun başında kendisini selamlar, o ise binek taşının oradan atına binerek Eyüp Sultan Hazretleri ziyaret ederdi. Sultanın bir işareti üzerine Şeyhülislam gelip beline dört halifeye ait kılıçlardan birini kuşatır ve Allah’ın yardımıyla din ve devlet düşmanları üzerine muzaffer olması için dua ederdi. Törenden sonra Sultan yeniden ata biner yolda toplanan ahaliye Cülus bahşişi dağıtarak Topkapı Sarayına geri dönerdi.
Bunun dışında Cülus yolu üzerinde imarethane ve türbeler mevuttur. Bunların herbiri kendi içinde bir dönemi, kişiliği ve onun statüsünü temsil eder.
Bugünkü Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar
Mihrişah Sultan Sıbyan Mektebi Eyüp Sultan -‐ Gönüllüleri tarafından kullanılmaktadır
Cülus Yolu Bostan iskelesinden başlar, Hüsrev Paşa Kütüphanesi ve Müzisyenler Kahvesi, Adile sultan türbesi, Hüsrev Paşa Türbesi, Prens Sabahattin Türbesi ile Hüsrev Paşa Tekkesi, arasından geçerek Mihrişah Sultan sebili, imareti ve haziresinin önünden devam eder Eyüp Sultan Camii’nin arkasındaki hazire (içinde Mihrişah Sultan tarafından yaptırılmış Sıbyan Mektebi vardır) geçip Eyüp Camii’nde son bulur. Bu güzergahta Cülus törenine dair bilgi panosu bulunmamaktadır. Yol üzerindeki diğer yapılara referans verilmemektedir.
Bu güzergah üzerinde Mihrişah Sultan imareti dışında ziyarete açık, düzenli faaliyet gösteren bir yapı yoktur. Mihrişah Sultan Sıbyan Mektebinden Eyüp Sultan Gönüllüleri tarafından kullanılmakta, çeşitli faaliyetler düzenlenmektedir. Diğer yapılar da ziyarete açık değildir. Ziyaretçilerin kullanımına veya bilgilenmesine yönelik bir durak, pano, ziyaret alanı olmadığı için bu yol Eyüp Sultan’a ziyarete gelenler tarafından ender olarak kullanılmaktadır. Eyüp Sultan’ı ziyaret edenler arasında öneminin vurgulanıp gezilecek görülecek bir yol olarak tanıtılması ve kazandırılması önerilir.
48
3. Mezarlıklar
Eyüp Mezarlığı Önemi Eyüp Mezarlığının İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Park ve bahçeler Müdürlüğü tarafından bakımı yapılmaktadır. Burada yine İBB’ye bağlı Mezarlıklar Müdürlüğü definlerle ilgili işleri yürütür. Eyüp mezarlığı içinde Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı Kaşgari Tekkesi ve Camii yer alır. Burada restorasyon çalışmaları devam etmektedir.
Eyüp Mezarlığı, Osmanlı Sultanları ve halkın gözünde kutsal bir yer sayıldığı için en değerli sanat ve kültür eserlerinin toplandığı bir merkez olarak gelişmiştir. Ebâ Eyyûb’un ahirette şefaatini kazanmak ümidiyle imparatorluğun seçkin kişileri burada türbelerini yaptırmış ve bir çok vakıf tesisleri kurmuş bulundukları gibi, zamanla burada büyük mezarlıklar gelişmiş, Eyüp Sultan adeta İstanbul’un seçkin bir kabristanı olmuştur. Gümüşsuyuna çıkan sırtlarda kurulmuş Cellat mezarlığı Eyüp mezarlığının ilginç bir bölümünü oluşturur4. Sanat tarihi açısından da herbiri taş işçiliğinin ve hat sanatının seçkin örnekleriyle süslü Eyüp Mezarlıkları özellikle mermer işçiliğinin ustalığının izlenebildiği bir açık hava sergisidir.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Eyüp Sultan meydanından Pierre Loti’ye çıkan arnavut taşı kaplı yol düzenlidir. Ancak mezarlığın özellikle Haliç kıyısına inen alt bölümlerinin temizliği, yeşilliği ve çevre düzenlemesi yeniden gözden geçirilebilir. Mezarlığın meydan girişine yaptırılmış mermer bilgilendirme duvarı (mezarlıkta yatan ünlülere işaret eden) mezarlık alanlarının mütevaziliği ve Eyüp Sultan kimliği göz önünde bulundurularak yeniden düşünülebilir. Mezarlık içinde mezar sahiplerinin yaptırdığı tabela ve yönlendirme işaretlerinin farklılığı bir görüntü karmaşası yaratmaktadır. Akşam saatlerine doğru kararan mezarlığı aydınlatması güvenlik endişeleri doğrultusunda mekanın ruhuna aykırı olmayacak şekilde yeniden düşünülebilir.
4 Osmanlı toplumunda cellatlık hoş karşılanmadığı için cellatlar ayrı bir mezarşığa gömülmüşlerdir (‘Eyüp Mezarlığı’ İstanbul Ansiklopedisi, Cilt 3 s. 252)
Eyüp Mezarlığı semtteki tekkeler, türbeler, camii ve vakıf eserleriyle bir bütün oluşturmakta Eyüp kimliğinin önemli bir parçasını temsil etmektedir. Müslümanlar için kutsal, Batılılar için oryantalist bakış açısının vücut bulduğu bir mekandır. Bu açıdan farklı anlamları barındıran mezarlık katmanlı hikayeleri, tarihsel dönemleriyle zengin bir kitaptır. Bir bakıma İstanbul’un ve Osmanlı’nın toplumsal tarihini yansıtmaktadır. Bu açıdan bakıldığında bugün Eyüp Mezarlığı’ndaki gerek yönlendirme gerekse açıklama metinlerinin eksikliği büyük bir kayıptır. Osmanlı sanatını, ölüm ritüellerini, öteki dünya inancını ve daha bir çok dünyevi ve uhrevi inanış ve pratikleri yansıtan mezar taşlarının ne anlama geldiği mevcut düzen içinde anlaşılmamaktadır. Bunları anlatan bilgi veren istasyon ve açıklama metinleri yoktur. Mezarlığın meydan girişinde duran ve ISKA tarafından desteklenmiş enteraktif pano çalışmamaktadır. Bugün teleferiğe doğru giderken mezarlık duvarı boyunca uzanan ucuz ve kalitesiz hediyelik eşya dükkanları mezarlığın manevi ve kültürel değerine zarar vermektedir. Bu dükkanların birbirini tekrarlayan ürünleri, yerin ruhu ve kimliğine zıttır.
Diğer mezarlıklar İstanbul’un ilk fetih mezarlığı olan Tokmak Tepe mezarlığı ve Ya Vedud Mevkii, İstanbul çiçekcilerinin senenin belli tarihlerinde kurduğu çiçek pazarlarına ev sahipliği yapmaktaydı. Bunun yanında uzun süre yaprak dökmeyen meşhur gülleri de burada yetiştirilmekteydi. Bu güllerin bir özelliği, güllerin yetiştiği bu toprakların altında yatan fetih şehitlerine hürmeten ve onları yad etmek üzere satın alınarak onların cennet kokusunu duyma geleneği bugün unutulmuş olsa da tarihin uzun bir sürecinde yaşatılmıştı.5
Proje alanı içinde bulunan diğer tarihi mezarlık ve hazirelerin genel temizlik ve çevre düzenlemesi açısından sorunlu olduğu gözlemlenmiştir. Bazı mezarlara sert plastikten bilgi plaketleri çakılmıştır, ancak bunların okunması mümkün değildir. Durdukları yerler yürüyüş yollarından erişilebilir olmadığı gibi yazılar da okunamamaktadır. İnşaat molozundan, plastik torba ve şişelere özellikle yola
5 Süleyman Faruk GÖNCÜOĞLU, Eyüp’ün Şehir Kültürüne Katkıları, Tarihi Kültürü ve Sanatıyla Eyüp Sultan Sempozyumu X. S.74-‐95. İstanbul, 8 Wolfgang Müller-‐Wiener/İstanbul’un tarihsel topgrafyası
49
kenarı olan mezarlıkların kirliliği dikkat çekicidir. Mezar taşları kırılmış ve devrilmiştir. Doğanın bu mezarları ele geçirdiği (ağaçların mezar zeminleri içinde büyüdüğü örneklerde olduğu gibi) noktada etkileyici görüntüler oluşmuştur.
Ancak insan elinin zarar verdiği durumlar için önlem alınması gerekir. Eyüp Sultan Camii arkasındaki hazire, Mihrişah Sultan İmareti karşısındaki hazire, Feridun Paşa türbesi arkasındaki hazire, Kızıl Mescid Türbesi, Hubbi hatun Türbesi, Silahi Mehmed Paşa, Zal Mahmud Paşa ve Cezeri Kasım Paşa camii hazireleri temizlik, yorumlama ve çevre düzenlemesi açılarından yeniden değerlendirilmelidir. Bununla beraber bugün kaybolmuş tekkelerin hazireleri ve otopark veya yol kenarında kalmış mezarlar için de bir düzenleme düşünmek tavsiye edilir.
4. Türbeler Eyüp’te proje alanı içinde yer alan aşağıdaki türbeler Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Müzeler ve Türbeler Genel Müdürlüğü yönetimindendir: Eyüp Sultan Türbesi, Mustafa Ağa Türbesi, Lala Mustafa Paşa Türbesi, Bulak Mustafa Paşa türbesi, Siyavuş Paşa Türbesi, Beşirağa Türbesi, Sokullu Mehmet Paşa Türbesi, Pertev Paşa Türbesi, Abdurrahman paşa Türbesi, Adile Sultan Türbesi, Feridun Paşa Türbesi, Sultan Mehmet Reşat Türbesi, Hüsrev paşa Türbesi, Kaptanı Derya Hasan Hüsnü Paşa Türbesi, Prens Sabahattin Türbesi, Mihrişah Sultan Türbesi, Mirmiran Mehmet Ağa Türbesi, Üryanizade Esat Efendi Türbesi, Ferhat Paşa Türbesi, Hubbi Hatun Türbesi, Mehmet Vusuli Türbesi, Şah Sultan Türbesi, Zal Mahmut Paşa Türbesi, Pir Ahmed Edirnevi Türbesi, Nakkaş Hasanpaşa Türbesi, Defterdar Mahmut Efendi Türbesi.
Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı türbeler: Ayas Paşa Türbesi, Cafer Paşa Türbesi, Molla Lülfi Türbesi, Tunuslu Hayrettin Paşa Türbesi, Ebudderda Türbesi, Halil Rıfat Paşa Türbesi, İzzet Efendi Türbesi, La’li zade Abdülbaki Efendi Türbesi, Çolak Hasan Baba Türbesi
Tarihi Önemi İstanbul’da da özellikle Eyüp’te türbeler yoğun bir birliktelik gösterirler. Bu açıdan bakıldığında Eyüp türbeleri Osmanlı toplumsal ve siyasal yapısını anlamak için eşsiz bir kaynaktır. Türbeler türbe sahibinin ait olduğu toplumsal grup, türbenin ait
olduğu kronolojik bölge, türbe tipolojisi ve türbenin kentsel ve mimari bağlamı açısından ele alındığında zengin bir yorumlama fırsatı yaratmaktadır. Eyüp’ün bir türbe yapım alanı olarak seçimi her zaman ve her toplumsal grup için aynı ağırlıkta olmamıştır. Özellikle hiyerarşi olarak sadrazamın altındaki bürokratların üçte biri (18 adet) ve dinsel bürokratların tümü bu çevrede türbe sahibidir6.
Sultan Reşat, sadrazamlar, vezirler, şeyhülislamlar, paşalar, Hanım Sultanlar, Eyüp’ü ebedi istirahatgâh olarak şeçmiş, türbelerini yaptırmışlardır. Mimar Sinan’ın ilk türbesi olan Ayas Paşa Türbesi’nin dışında, Sokollu Mehmet Paşa, Zal Mahmut Paşa, Pertev Paşa, Lala Mustafa Paşa, Nişancı Feridun Ahmet Paşa, Defterdar Mahmut Efendi, Semiz Ali Paşa Türbeleri Eyüp’teki türbelerden sadece bir kaçıdır. Eyüp’te yer alan tek padişah türbesi olan Sultan Reşat türbesi hemen yanındaki Sultan Reşat mektebi ile güzel bir külliye oluştururken Mimar Kemalettin’in Eyüp’te yer alan eserlerinden olması bakımından da önemlidir.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Bugün İstanbul Müzeler ve Türbeler Genel Müdürlüğüne bağlı türbeler personel eksikliğinden dolayı ziyarete açık değildir. Bunların bazılarının restorasyonu yapılmış bitmiştir. Eyüp Sultan ziyaretine gelenler için türbelerin sahipleri ve dönemleriyle ilgili bilgi aktaran alanda mevcut kaynak (broşür, pano, rehber, harita vs.) mevcut değildir. Türbelerin üzerinde varolan plaketler birbiriyle uyumsuz ve paylaşılan bilgi miktarı kısıtlıdır.
Eyüp Sultan Camii avlusundaki KTB/TÜRÇEK kulübesinde dağıtılan türbeler haritası dışında türbelerle ilgili basılı bilgi mevcut değildir. Bu araştırma kapsamında Müzeler ve Türbeler Genel Müdürlüğü, Eyüp ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi websitesinden türbelerin tamamıyla ilgili bilgi bulunamamıştır.
Eyüp’te yapılan sempozyumlar, yayınlar düşünüldüğünde türbeler üzerine üretilmiş çokça bilgi bulunmasına rağmen bunlar erişilebilir formatta değildir. Mekanda varolan bilgi (plaketlerde veya
6 ‘Türbeler’ İstanbul Ansiklopedisi C.7, s. 312. 28 sadrazamın 6sı ve bir tek Sultan V. Mehmet Reşat burada yatar.
50
sözü geçen haritada) türbe sahipleri, yaşadıkları dönem ve Osmanlı ile olan bağları açısından ele alınmamış, İstanbul Türbeler Haritası’nda verildiği gibi mekan üzerinde sıralanmıştır.
5. Tekkeler Osmanlı yüzyılları boyunca İstanbul’un manevî ikliminde ve dini folklorunda önemli bir yer tutagelmiş, yoğun bir tasavvuf hayatına sahne olmuş bu yörede, Celvetiyye dışında İstanbul’da faaliyet gösteren bütün tarikatlar, sayıları altmışı aşan tarikat yapısı tarafından temsil edilmiştir. Çoğunluğu günümüze gelmemiş bu yapılar, mimari programı asgari ölçülerde tutulmuş mütevazı zâviyelerden, tam teşekküllü tekkelere ve zengin programları ile "tarikat külliyesi" niteliğindeki komplekslere kadar uzanan geniş bir yelpaze oluşturmaktadır7.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Eyüp’te yer alan tekkelerden 6 tanesi proje alanında yer almakta olup, bunlardan Balçık Tekkesi harap durumdadır ve otopark olarak kullanılmaktadır.
Özbekler Tekkesi: Günümüzde Eyüp Sultan Camii’ne giden ana aksı oluşturan Kalenderhane caddesinde yer almaktadır. Tekkeye bağlı diğer yapı ise Afife Hatun Tekkesi’dir. Eyüp Özbekler tekkesinden günümüze sadece tevhidhane ve tekkenin banisi La’li zade Abdülbaki Efendi’nin yaptırmış olduğu sıbyan mektebi, hemen yanında kendi üstü açık türbesi ve bu tekkenin kesme taş yuvarlak kemerli giriş kapısı kalmıştır. Sıbyan mektebi derslik olarak kullanılmaktadır. Tekkenin kaybolmuş yapılarının üzerine 1970lerde Diyanet işleri binaları inşaa edilmiştir. Günümüze ulaşmış tevhidhanenin niteliksiz malzeme ile onarıldığı binanın ön cephesinde yer alan çeşmenin harap durumda olduğu görülmektedir. Kapısına modern çelik bir kapı takılmıştır. Binanın kullanımdan zarar gördüğü anlaşılmaktadır. Etrafı çevrili bir avluda kaldığı için yoldan geçenlerin farkedip ziyaret etmesi söz konusu değildir.
7 Baha Talman, ‘Eyüp Sultan’da tarikat Yapıları’, Eyüp Sultan Sempozyumu s.102-‐120
Afife hatun tekkesi: Tekkenin kaynaklarda rastlanan diğer isimleri Balcı Dergahı, Abdünnafi tekkesi, Afife Hatun Balcı Dergahı, Mehmed Efendi Nakşi Tekkesi, Nafi efendi tekkesi, Abdunnafi Efendi Tekkesi’dir. Tekkenin Banisi Mehmet Nafi Efendi, Koca Derviş Lakaplı Hattat şehreminli Hacı Mustafa Efendi’nin oğludur. Mehmed Nafî Efendi tekkeyi annesi Afife Hanım (Ö:1834) için 1844 yılında inşa ettirmiştir. Mehmet Efendi vakfiyesinde tekkenin Özbekler Tekkesine bağlanmasını şart koşmuştur8. Restorasyon sonucunda içi tamamen yenilenmiştir, haziresi dışında tarihi izleri belirgin değildir. Afife Hatun Tekkesi şu anda Eyüp Belediyesine tahsis edilmiş olup, Kültür Evi olarak kadınlara dini ve sosyal içerikli eğitimler vermektedir. Afife Hatun Kültür Evi Eyüp merkezde yer alması sebebiyle kolay ulaşılabilinen bir noktadadır. Caferpaşa Mederesi ile komuşudur. Tarihi proje alanı içinde olmaktan dolayı Eyüp kimliğini ve kültürünü ifade etmek konusunda potansiyeli vardır. İçinde yürütülen etkinlikler Eyüp kültürü ve tarihiyle doğrudan ilişkili değildir.
Hüsrev Paşa Tekkesi: Tekke restore edilmiş, görme engelliler için Sesli Kütüphane olarak işlevlendirilmiştir.. Kütüphanenin çalışma saatleri konusunda net bir bilgi yoktur. Bu kütüphanenin işlevselliği gözden geçirilip daha verimli bir yönetim modeli veya yeni bir işlev konusu gündeme alınabilir. Bulunduğu yer itibariyle müzisyenler kahvesi, Sultan Reşat Türbesiyle aynı hatta, Cülus yolu girişindedir.
Karyağdı Tekkesi: Bir Bektaşi tekkesi olan Karyağdı Baba Tekkesi’nin Horasan erenlerinden, İstanbul’un fethinde bulunmuş Karyağdı Baba lakaplı es-‐Seyyid Mehmed Ali Baba tarafından kurulduğu kaynaklarda yer almaktadır. Piyerloti Kahvesi’nin de yer aldığı Eyüp’ün en güzel manzara noktalarından biri olan tepenin üzerindeki Karyağdı Tekkesi harap durumdadır. Bir kısmının üzerinde küçük bir yapı durmaktadır.
Kaşgari Tekkesi: Yine Piyerloti’ye çıkılan mezarlıklar arasındaki pitoresk yol üzerinde yer alan Kaşgari Tekkesi’nde ise restorasyon devam etmektedir. Bu tekke Vakıflara bağlıdır. Restorasyonu devam etmektedir.
8 Prof.Dr. Ahmet ERSEN / Mehmet ULUKAN, Eyüpte Afife Hatun Tekkesi ve Restitüsyon Önerisi, Eyüp Sultan Sempozyumu, s.152-‐159
51
Caferpaşa külliyesindeki tekke: Cafer Paşa Medresesi daha sonra Sadiyye Tekkesi haline getirilmiştir. Tekke, âyin günü cuma olan bir Sa'diyye Tekkesi idi. Bugün Caferpaşa Kültür Merkezi’nin bir parçasıdır.
Görüldüğü gibi proje alanı içinde yer alan tekkelerden bazıları restorasyon görmüştür. Ancak bazı restorasyonlar binanın tarihi kimliğinin görünürlüğünü silmiştir. Harap durumda olanlarsa zamanla yok olmaktadırlar. Afife Hatun, Cafer Paşa, Hüsrev Paşa Tekkesi ve Kaşgari Tekkesi dışındakiler kullanıma açılmamıştır.
Afife Hatun kamuya açık bir yapıdır. Kaşgari Tekkesi içinde özel toplantılar yapılmaktadır, kamuya açık bir etkinlik barındırıp barındırmadığı öğrenilememiştir. Hüsrev Paşa Tekkesi’nin ise bir kütüphane olarak hizmet verdiği anlaşılmaktadır. Tekkeler ibadet ve inanç pratiklerinin üretildiği mekanlar olmuşlardır. Bugün ayakta olan tekkelerde bu kültürün tarihte dini ve sosyal hayattaki işlevlerine ve Eyüp’le ilişkilerine dair bir anlatı bulunamamıştır. Somut olmayan bir miras olan tekke kültürü ve inanış pratikleri tekkelerde yorumlanma imkanı bulabilir. Bununla beraber restorasyon ve yeniden işlevlendirme gören tekkeler geçmiştekine yakın olarak eğitim etkinlikleriyle işlevlendirilmişlerdir.
6. Camiler
Kullanım ve Sorunlar Tarihi camiilerin çoğunda geçmişine dair bilgi bulunmamaktadır. Bilgilendirme kadar yapıların fiziksel durumlarında da sorunlar vardır.
Proje alanında yer alan 11 adet camiden şüphesiz en önemlisi Eyüp Sultan Camii’dir. Proje alanındaki diğer camilerden Mimar Sinan eseri Zal Mahmut Paşa Camii’nde ve Kaptan Paşa Camii’nde restorasyon çalışmaları devam etmektedir. Yine bir Mimar Sinan eseri olan Defterdar Nazlı Mahmut Efendi Camii’nde ahşap pencere doğramaları kaldırılarak pvc pencere doğramaları yerleştirilmiştir. Tarihi camilerin ısıtılması ile ilgili en önemli sorunlarından olan ısıtma ile ilgili problem her zaman ki gibi klima ile çözülmüş ancak bunları dış üniteleri caminin arka avlusunda oldukça kötü bir görüntü oluşturmaktadır. Caminin haziresini de otlar bürümüş mezar taşları bu otlar arasında görünmez olmuştur.
Cezri Kasım Paşa Camii’nde de klima problemi görülmektedir. Ayrıca mihrap duvarındaki imzalı çini panosu nedeniyle Camiler içinde önemli bir
yere sahip olan bu camide yer alan çini pano ne yazık ki çalınmış yerine benzeri yapılarak monte edilmiştir.
Kızıl Mescitin son cemaat yerine yapılan ilavelerden arındırılması gerekmektedir. Yetkisiz kişilerce ve camii yaşatma dernekleri gibi dernekler aracılığıyla yapılan bu tür müdahalelere izin verilmemesi ve bu konuda tüm ilgililerin acilen bilgilendirilmesi gerekmektedir.
Sofular Camii yakın tarihte restore edilerek niteliksiz ilavelerinden arındırılmıştır. Bey Camii iyi durumda olan camilerdendir.
Demirciler mescidi harap durumda iken 1990 lı yıllarda restore edilmiştir. Bali Baba Camii, 1960’lı yıllarda şimdiki haliyle inşa edilen cami mozaik cephe kaplama malzemesi ile kaplanmış olup, bu malzemeden arındırılması gerekmektedir.
Saçlı Abdülkadir Efendi Mescidi, aslında Hoca Sadettin Efendi Darülkurrası mescid olarak kullanılmaktadır. Asıl Mescid harap durumda olup, darülkurranın arka tarafında yer almaktadır.
7. Medrese ve mektepler
Tarihi Önemi Eyüp medreseleri Eyüp’ün bir ilim merkezi olma tarihini anlatmaktadırlar. Mimari ve tarihi olarak Eyüp’te iz bırakan dini alimleri ve sadrazamları temsil ederler.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Proje alanında yer alan medreselerden iki tanesi Mimar Sinan’ın eseri olup, Sokollu ve Zal Mahmut Paşa medreselerinde restorasyon çalışmaları devam etmektedir. Cafer Paşa medresesi restore edilmiş olup, yakın zamanda su baskını geçirmiş olduğundan ciddi bir rutubet problemi mevcuttur. Sokollu Medresesi restorasyondan önce Sağlık İl Müdürlüğü tarafından kullanılmıştır. Restorasyon sonrası için bir işlev tanımlanmamıştır. Zal Mahmut Paşa Eyüp Belediyesi tarafından işlevlendirilecektir.
Şah Sultan mektep ve sebili iyi durumda olup, Eski Eserleri Koruma Derneği tarafından kullanılmaktadır. Bu yapıya girilememektedir, içinde ne tür faaliyetler yapıldığına dair bilgiye ulaşılamamıştır.
Osmanlı İmaparatorluğu’nun 14. Şeyhülislamı ve ünlü bilgin Ali KUŞÇU’nun torunu Ebussuud Efendi’nin yaptırdığı (Ebussuud Efendi) Mektebi, haziresi ile güzel bir kompleks oluşturmuş olup, Din Görevlileri Derneği tarafından kullanılmaktadır.
52
Sultan Reşat Mektebi halen okul olarak kullanılmaktadır.
Mihrişah Sultan Sıbyan Mektebi, harap durumda iken restore edilmiş olup, günümüzde Eyüp Sultan Gönüllüleri Vakfı isimli bir sivil toplum kuruluşu tarafından kullanılmaktadır. Ancak, mektebin önünde yer alan kadastral yol da kötü şekilde kullanılmaktadır. Burası Eyüp’ü ziyaret edenlerin giremediği bir hazire ve yeşil alan barındırmaktadır. Ebatları, konumu ve tarihi ile ziyaretçilerin deneyimleyebileceği bir potansiyeli vardır.
Buradaki genel sorun bu yapıların restore edilip tahsis edilmesi sonucu mekanı kullananların onu belli program çerçevesinde bir ziyarete açmamasıdır. Yapıların korunması ve kullanılması yaşatılması açısından ne kadar önemliyse, bu yapıların belli zamanlarda halka açılması ve bilgi kaynağı olmaları, huzurlu ve iyi bir deneyim yaşamaları açısından da o kadar önem arz etmektedir.
8. Tarihi üretim alanları (feshane, çömlekçiler ve oyuncakçılar çarşısı –bugün hala izleri görülebilir olanlar)
Çömlekçiler Mahallesinin ve çömlekçiliğin önemi Çömlek üretiminin yaklaşık XV. yy. sonundan beri var olduğunu Evliya Çelebi’nin anlatımlarından biliyoruz. Bu üretimin merkezi, Çömlekçiler Caddesi, Çömlekçiler Arkası sokak, Arpacı Hayrettin Sokak, Künkçü çıkmazı ve bu sokakların çevreleri olmuştur. Çömlekçiler Mahallesindeki son atölyeyi 1936 yılında kapatan Rıfat Özkil’dir. Eyüp’te yüzyıllar boyunca çömlek üretiminin devam etmesinin bir çok nedeni vardır. Üretilen nesnelere bakıldığında bunların büyük kısmının, halk kesiminin günlük ihtiyacını karşılamak için üretilen nesneler olduğu görülür. Tahta oyuncak yapımı yanı sıra çocuklar için yapılan düdüklü testiler de burada üretilmekteydi.
Eyüp aynı zamanda bostanları ve çiçekçiliği ile tanınan bir semtti. Çiçek almaya gelenin saksı, turşu yapmak için sebze alanın küp alacağını düşünmek yanlış olmasa gerekir.
Eyüp Mezarlığı İstanbul’un en büyük mezarlıklarından biriydi. Mezarı sulama geleneği olan bir toplumda testi sadece evlerde değil ama bu iş için de kullanılan bir araçtı.
Çömlekçiler Mahallesinin hemen karşısına kurulan Feshane fabrikası ise burada başka bir imalatı desteklemiş olabilir. Fabrika ilk kurulduğunda Fes üretiminde Tunus’luların uzman olduğu iyi bilindiğinden Tunus’tan İstanbul’a usta getirtilmiştir. Feslerin kalıplarının bozulmaması için çömlekçi hamurundan imal edilmiş kalıplar üzerinde saklandıklarını halen Tunus’ta fes üretimi yapılan yerlerde görülüyor. 19.yy.’da Çömlekçiler mahallesinde de bu tür kalıpların üretilebileceğini düşünmek yanlış olmaz.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Bugün bu zanaat hakkında adı geçen sokaklarda bir anlatı yapılmamaktadır. Çömlek üretimi yapan usta kalmamıştır. Kullanıma yönelik bir obje olan Eyüp çömleklerinin yerini modern mutfak eşyaları almış (Eyüp çarşıda karşımıza çıkan tencere ve tava satan dükkanlar burada bu tip alışveriş geleneğinin hala devam ettiğini hatırlatmaktadır), çömlek üretmek için bir neden kalmamıştır. Zanaat sokak adlarında yaşamaktadır. Bu zanaatın canlanması için yeni işlevler düşünmek gereklidir.
Oyuncakçılar Çarşısının önemi Eyüp’te oyuncakçılığın bir sektör olarak gelişmesinin elbette önemli bir sebebi vardır. Halk arasında çocukları çok sevdiğine inanılan Ebâ Eyyûb el-‐Ensâri’nin türbesi’nin burada olması ve özellikle okula başlayacak, sünnet edilecek çocukların türbeyi ziyarete getirilmesi oyuncakçılığın gelişmesinde çok önemli bir rol oynamıştır.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar 1970’li yıllarda Eyüp Oyuncaklarını üreten sadece 1 kişi kalmışken 1990’larda Eyüp Oyuncakları sadece birkaç koleksiyoner ve İstanbul Şehir Müzesi’nde bulunan örneklerle varlığını sürdürüyordu. 2005 yılında Eyüp Belediyesi Eyüp Oyuncaklarının üretiminin yeniden hayata geçmesi için bir çaba başlatmış, tarihi Eyüp oyuncaklarının yapımını öğrenen hanımlar bu işin canlı kalmasında önemli bir çaba harcamıştır.
Ayrıca 2005 yılında, Tarih Vakfı’nın, geçmişte Eyüp üzerine yaptığı pek çok çalışma; oyun ve oyuncak tarihi konusunda yaptığı araştırmalar ve Eyüp Oyuncakçılığı’nın yeniden hayata geçirilmesi amaçları birleştirilerek, AB’nin “Yeni Fırsatlar Programı”ndan sağlanan bir destekle bölge kadınlarının istihdamına yönelik bir proje
53
yaratılmıştır. Böylece hem kaybedilmiş önemli bir kültürel mirasın yeniden canlandırılması, hem de oyuncakların kadınlar tarafından üretilmesiyle, kayıt dışı ekonominin önlenmesi yolunda bir adım daha atılmıştırdı. Projeye Balat-‐Fener Kültür ve Güzelleştirme Derneği, Fener-‐Balat Semtleri Rehabilitasyon Programı ve Eyüp Belediyesi de katkı sağlamıştır9.
Bu ürün Eyüp’ün kimliğinin bir parçası olmasına rağmen bugün Eyüp Oyuncakçılar çarşısında az miktarda satılmaktadır, üretimi çok az veya hiç yapılmamaktadır. Hediyelik eşya satıcıları Eyüp oyuncakları dendiğinde bilemeyebilmektedirler. Tarihi Eyüp Oyuncakları bugün çarşıda satılmakta olan hediyelik eşyaların içinde Eyüp kimliğiyle buluşan yegane ürün olarak göze çarpmaktadır. Oyuncakçılar çarşısında çarşının adıyla ilişki kurmayan bir ürün yelpazesi sunan dükkanlar bulunmaktadır. Burada yer alan dükkanlar (47-‐48-‐49 nolu yapı adaları önündeki) 21.5.1987 tarih, 3539 sayılı kararına istinaden çevre dokusuna aykırı olduğu gerekçesiyle kaldırılmış ancak, daha sonra bu dükkanlar yeniden inşa edilmiştir. Bunlar Eyüp’ün tarihiyle ilişki kuramamakta, mekanın tarihi kimliğini taşımamaktadırlar. Dükkanlar sokağa taşmış, yapıları görünmez kılmışlardır.
Çiçekçiler’in önemi İstanbul’da 16.yy’dan 20.yy’a kadar sağlık, zevk ve sanat ağırlıklı olarak gelişen çiçekçilik, İstanbul yaşamını mekan ve bahçe düzenlemeleri, dekoratif sanatlar, müzik, edebiyat, halk sağlığı ve eğlence yönlerinden etkilediği bilinmektedir. Osmanlı bahçe kültürü içinde önemli yeri olan İstanbul çiçekçiliği II.Mehmed’in yaptırdığı saray bahçeleri düzenlemeleri ile başlamıştır. 16. yy’ın ikinci yarısında tarihin en görkemli dönemini yaşayan çiçekçilik İstanbul’da sektör durumuna gelmiştir. Eyüp ve Kağıthane vadisinin topraklarının lale yetiştirilmesine çok uygun olması nedeni ile bu semtlerde çiçekçilik gelişmiştir.
Eskiden çiçekçiliğin merkezi olarak bilinen Eyüp tarihi ile ilgili olarak yıllarca çalışmış olan Ahmet Ağın’ın Eyüp çiçekçiliği ile ilgili: “Eyyûb’da Gümüşsuyu’nun bulunduğu vadi etrafındaki tepeler
9 http://www.marjinal.com.tr/detaytum.asp?mus=tarihvakfi&id=34 18 Aralık 2014te erişildi.
tarlalar halinde çiçek bahçeleri idi; gül, sümbül, lale, zerrin ve fulya yetiştirilir, Cuma günleri Eyyûb’un Oyuncakçılar Çarşısında büyük bir çiçek pazarı kurulurdu; bu çiçek bahçelerinin tümü Fulya Tarlası diye anılan mesire yeri idi” diye bahsetmiştir.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar 16.yy’dan 20.yy’a kadar var olduğu bilinen Eyüp çiçekçiliği, çiçek yetiştirilecek tarlaların yok edilmesi ile tamamen yok olmuştur. Sadece Eyüp merkezine girişte çiçek ve fidan satışı yapan bir iki dükkan geleneği sürdürmeye çalışmaktadır. Çiçekçiler çok yakın zamana kadar Eyüp ilçesi içindeki site inşaatlarına satış yapmaktaydılar. Belediye’nin de buradan çiçek alışverişi yaptığı olmuştur. Görüşmelerden çiçekçilerin kurumsal müşterilerini kaybettiği, ayakta kalabilmek için otoparkçılık gibi ek alanlara girdikleri anlaşılmaktadır.
Bu değerin bir Eyüp değeri olduğu ziyarete gelenler tarafından anlaşılmamaktadır. İşletmeler bu yaklaşımla ürünlerini sunmadıkları gibi, çiçekçilerin dükkanları geçici olarak oradaymışlar algısı yaratmaktadır. Çiçekçiliğin mezarlık ve tarihi yerleşimle bağı kurulamamaktadır.
Feshane’nin önemi 1827 yılının ortalarına doğru Asâkir-‐i Mansûre askerine fes giydirilmesine karar verildikten sonra başta Tunus olmak üzere Mısır ve Avrupa’dan vakit geçirmeden fes ithal edilmesi yoluna gidilirken; bir yandan da askerin fes ihtiyacının içeriden karşılanması amacıyla İstanbul’da bir Feshane kurulması için çalışmalara başlandığı görülmektedir.
Daha önce Kadırga semtinde bir binada başlayan fes üretiminin de yetersiz kalması üzerine feshane için en uygun yer olarak, Eyüp Defterdar İskelesi’ndeki Beyhan Sultan Sarayı olarak tespit edilmiştir. Üstelik, sarayın feshaneye dönüştürülmesi için 250.000 kuruş yerine sadece 50.000-‐ 60.000 kuruşun yeterli olması sebebiyle 19 Zilka’de 1248/8 Nisan 1833 tarihinde Padişah II. Mahmut naklin yapılmasını emretmiştir.
1980’li yıllarda Haliç Kıyılarının sanayiden arındırılması çalışmaları sırasında korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli olan Feshane’nin
54
(Sümerbank Mensucat Santral Fabrikası) tescilli binalarının bir kısmı da yıkılmıştır. Fabrika içinde yer alan orijinal fabrika makinalarıda günümüze ulaşmamıştır.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Feshane memleket günleri, fuarlar gibi etkinlikler için kullanılmaktadır. Yönetimi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndedir. Feshanede yapılan memleket günleri ve diğer etkinliklerin semte getirdiği ziyaretçiler yerel ekonomide canlanma yarattıysa da bir çok semt sakini için ulaşımı kilitlemiştir. Yapılan görüşmelerde Feshane’nin fonksiyonun değiştirilemesine varacak dilekler dile getirilmiştir. Benzer işlev değişikliği İBB içinde de tartışılmaktadır. Mekanın müze yapılması yolunda düşünceler olduğu anlaşılmaktadır.
9. Pierre Loti Tepesi
Tarihi Önemi Yakın dönemin Fransız edebiyatının önemli adlarından biri olan Pierre Loti İstanbul yakın tarihinde de yer alan bir yazardır. Hemen hemen bütün Avrupa’nın Türklere sırt çevirdiği yıllarda büyük bir Türk dostu olarak tanınan ve 1879’da Fransız edebiyatına Aziyadé ile giren Loti bir çok kez İstanbul’u ziyaret etmiş ve kentte yaşamıştır. 1920’de Loti, İstanbul’un fahri hemşerisi yapılır. Onun için törenler düzenlenir. Divanyolu yakınında bir caddeye adı verilir. İstiklal savaşı yıllarında gerek yurt içinden ve gerek yurtdışından Türk davasına yardımcı olması için kendisinden ricada bulunulur. Loti 10 Haziran 1923’te vefat etmiştir.
Henüz karakteri bozulmamış bu büyük Osmanlı şehrini en güzel göründüğü yerlerden biri olan Eyüp sırtlarından hayranlıkla seyretmiş bu Fransız yazarı 1870’li yılların İstanbul’unun ahşap evlerle dolu dar sokakları, bunların aralarında bulunan yaşlı ağaçların gölgelediği meydancıklar, Türk erkeklerinin başlıca durak yerleri olan basit gösterişsiz mimarili mahalle kahvehaneleri sözleriyle resmetmiştir. Piyer Loti’nin sık sık ziyaret ettiği kahve onun adıyla anılmakta olup, hala İstanbul’un önemli manzara noktalarından birisidir.
Kullanım, Yorumlama ve Sorunlar Pierre Loti olarak anılan tepeye teleferikle çıkılıp yürüyerek Eyüp Mezarlığı’ndan meydana inilebilir. Teleferikten çıkınca ziyaretçinin karşısında Eyüp
meydanında da gördüğümüz yeme içme ve satış birimleri belirir. Bu satış birimleri kalite standartları ve tarihi çevre ile uyumsuzlukları açısından ortak özellikler gösterirler. Tarihi kahve ve çevresinin sakin ve sessiz ruhuna aykırıdırlar.
Bunun dışında Pierre Loti ve 19. yüzyıl İstanbul’una dair bu tepeden bilgi alınabilecek bir kaynak (pano, broşür, müze, ziyaretçi bilgilendirme noktası vs.) yoktur. Terasta Haliç’i seyredenlere Haliç manzarasını ve eserlerini anlatan bir harita veya şema da bulunmamaktadır.
Pierre Loti’nin arkasındaki yol boyunca uzanan işyerleri (bakkal, fotoğrafçı ve hediyelik eşya satan birimler) dağınık, iletişim malzemesi ve dili, hizmet ve ürün kalitesi açısından sorunludur.
10. Taşınabilir Somut Miras olarak Koleksiyonlar Kitap ve Neşriyat: Eyüp’teki Kütüphanelerden Hüsrev Paşa Kütüphanesinde yer alan 714 yazma ve 445 basma eserden oluşan kütüphane, 1914 de Sultan Selim'deki Medreset'ül-‐Mütehassinin'e 1918 yılında da Süleymaniye Kütüphanesi'ne nakledilmiştir. Daha sonra tekrar Hüsrev Paşa Kütüphanesi'ne gönderilen kitaplar 1957 senesinde ikinci defa Süleymaniye Kütüphanesi'ne gönderilmiştir.
Bir diğer kütüphane Hasan Hüsnü Paşa Kütüphanesi’ndeki 1052 yazma ve 416 adet basma eser 1957 de Süleymaniye Genel Kütüphanesi'ne götürülmüştür. Ayrıca Hasan Hüsnü Paşa’nın Türbesi’nin içinde de bir kütüphane yer almakta idi. Burada, 380 yazma ve 500 basma eser vardı. Bunlar da Süleymaniye'ye nakledilmiştir.
Objeler: Kültür ve Turizm Bakanlığı Türbeler ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün depolarında Eyüp’e ait 350 adet eser korunmaktadır. Türk ve İslam Eserleri Müzesi ve Topkapı Sarayı Müzesi’nde Eyüp’ten gitme eserler bulunmaktadır.
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eyüp Oyuncakları Koleksiyonu" 28 parçadan oluşan eserler 1939 yılından itibaren Beyazıt’taki İnkılap Müzesinde sergilenmiş, 1945 yılında Müzenin taşınmasından sonra, eser sayısının artması ve mekan imkansızlıkları nedeni ile sergiden kaldırılmış, 1991’de de geçici bir sergilemeden sonra tekrar depodaki yerlerine kaldırılmışlardır. Müze Envanter Defterindeki kayıtlarda, örnekler hakkındaki bilgiler kısıtlı olmakla beraber, bir çoğunun harap durumda oldukları yazılıdır.
55
Bunların dışında Vakıf Hat Sanatları Müzesi’nde de Eyüp’teki Türbe ve Camilerden götürülmüş eserler yer almaktadır. Bunlar arasında Kuran-‐ Kerimler, Hat levhaları, Kuran-‐ı Kerim cüzleri yer almaktadır.
Eyyüb Sultan Türbesi’ndeki 328 adet envanterli eser ve 157 adet demirbaş eşya olmak üzere toplam 485 adet eseri vardır. Daha önceki müzecilerin çok yıpranmış eserleri saklamaya, muhafaza etmeye değerli olarak görmediklerinden dolayı 208 adet eser ve demirbaşın kaydını silerek imha edildiklerini de Envanter defterinde yapılan incelemelerden anlamaktayız.
Bu eserler Eyyüb Sultan Türbesi depolarında ve Müzenin deposunun bulunduğu Sultan I.Ahmed Türbesi dolaplarında durmaktadır10.
Resimler: Eyüp’ü betimleyen Türk ressamlara ait tabloların büyük kısmı özel koleksiyonlarda yer almaktadır. Bu tablolardan bazıları banka koleksiyonlarında ve İstanbul, Ankara, İzmir Resim Heykel Müzeleri Koleksiyonlarında yer almaktadır.11
11. Kayıp miras (saraylar, tekkeler, sanayii alanları vs.)
19. yüzyılda rekreasyon ve prestijli yerleşim alanı kimliğinin Beyoğlu ve Boğaz yönüne kayması nedeniyle Eyüp’teki sahil sarayları boşalmaya başlamış yıkılan sarayların yerini fabrikalar almıştır (Feshane, İplikhane). Bu sanayi tesislerinden sonra sahiller saraylılar, hanım sultanlar tarafından tamamen terkedilmiş, sanayi ile bağlantılı üretim tesisleri ve daha çok halk kitlelerine hizmet sunan kahvehaneler, sahil gazinoları ve küçük ölçekli konutlar bu sahillerde boy göstermeye başlamıştır.
Cumhuriyet döneminde planla Haliç kıyılarının sanayiye açılması ile sahiller sanayiye teslim edilmiştir. 1980’li yıllarda ise Haliç kıyılarının
10 Erman Güven,Eyyüb Sultan Türbesi Envanterine Kayıtlı eserler, Tarihi Kültürü ve sanatıyla Eyüp Sultan Sempozyumu VII. 11 A.Kamil GÖREN, Türk Resim Sanatında Eyüp Sultan’ı Betimleyen Ressamlar, Tarihi Kültürü ve sanatıyla Eyüp Sultan Sempozyumu II. Gül Sarıdikmen Ahraz. Ressam Halit Naci Tarihi Kültürü ve sanatıyla Eyüp Sultan Sempozyumu IV.
sanayiden arındırılması çalışmalarının özensiz bir şekilde yapılması nedeniyle buradaki korunması gerekli sivil mimarlık örneği niteliğine sahip yapılar, çeşmeler, kahvehaneler vb. yok edilmiştir.
Kayıp miras olarak tespit edebileceğimiz tekkelerin ise Tekkelerin Kapatılması Kanunu sonucunda terkedilmiş olması nedeniyle hızla harap olmuşlar. Bunların bir kısmı bizzat kamu eliyle yok edilmiştir. (Örn. Özbekler Tekkesi).
Kayıp sivil mimarlık örneklerini irdelendiğinde bunların bir kısmının projelendirildiği, hatta projelerinin Kurul tarafından onaylandığı, ancak restore ettirilmediği görülmektedir. Yerinde olmayan binaların 21. yüzyılda bir tarihi bina olarak yeniden inşa edilmesi yerine boş arazilerin Eyüp Sultan ziyaretçileri ve Eyüplülerin yeşil alan, bahçe, bostan gibi açık ve kamusal alan ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yeniden düşünülmesi yerinde olur. Bu arsaların çoğu bugün otopark olarak kullanılmaktadır. Bununla beraber yerin hafızasını tutmak üzere buralara geçmiş kullanımları hatırlatmak amacıyla bilgi panoları ve çizimler yerleştirilebilir, yeni verilmiş sokak isimleri bu bağlamda gözden geçirilebilir. Böylece geçmişin izleri günümüzde görülebilir, aynı zamanda bu tür düzenlemelerle bugünkü yaşamın ihtiyaçlarına da cevap verebilir.
Kayıp eserler arasında yer alan bazı çeşmelerin aslında yol yapımı sırasında başka yerlere nakledildikleri görülmektedir. Tunuslu Hayrettin Paşa çeşmesi Bostan İskelesi’nde iken iskelenin yok edilmesi üzerine Mihrişah Sultan İmareti avlusuna nakledilmiştir. Ayrıca yapılan altyapı çalışmaları sırasında bazı kültür mirası yapılar yok edilmiştir. Örn. Kollektör çalışması sırasında, 52 ada 61 parselde yer alan su terazisi yok edilmiştir. (Kurul kararı ile 19.2.1988 tarih, 260 sayılı karar).
Kayıp miras arasında Bostan İskelesi’ni de sayabiliriz. Bu iskele kayıkların yanaştığı bir iskeleydi. Burası Padişahların cülus töreni için Eyüp Sultan’a geldiklerinde karaya ayak bastıkları noktaydı. O günlerin anısını hala yaşatan binek taşı Cülus Yolu üzerinde İmaretin önündedir. Ancak Cülus Yolu’nun Haliç’le bağlantısı kesilmiştir.
12. Müzisyenler Kahvesi, Şah Sultan Tekkesi ve Bahariye Mevlevihanesi
Türk Musıkisi Konya’da, Mevlevi Tarikatı içindeki yerini bularak Mevlevihanelerde baş unsurlardan
56
biri olmuştur. İşte böylesine Türk Musıkisine mekan olan mevlevîhanelerin bir uzantısı da Eyüpsultan’da başta Bahariye Mevlevihanesi olmak üzere cami, dergâh, tekke ve medreselerde Türk Musiki’sine yer verildiğini görüyoruz. Tarih kaynakları Haliç’te Baharîye sahillerindeki yalılarda muiski çalındığını yazmaktadır. Bunların arasında başta Bahariye Mevlevîhanesi’nin ve Şahsultan Tekkesi’nin olduğunu görüyoruz. Burası mevlevîhanelerin ve zaviyelerin kapatılmasına kadar Türk Musıkisine diğerleri gibi konservatuar niteliğinde hizmet vermiştir. Kendi evleri de dahil olmak üzere bütün bu mekânlarda devrin hocaları dersler veriyor, musıki geçiyorlardı. Bu dönemin önemli bir ders verme mekanı da Müzisyenler Kahvesidir.
Bugün Eyüp’te bu müzisyenlerin tanıtıldığı, bestelerinin dinleyicileriyle buluşabildiği sadece Eyüp Musiki Derneği bulunmamaktadır12. Müzisyenler Kahvesi bir süre bu amaç için işlevlendirildiyse de bu sürekli olmamıştı. Bahariye Mevlevihanesi restore edildikten sonra bir STKya tahsis edilmiş ve halkın erişebileceği bir programlama sunmamaktadır. Şah Sultan Tekkesi Camii’nde tesis edilmiş olan tekke de günümüze ulaşamayan kültürel varlıklardandır. İstanbul’da, Halvetiliğin Sünbüli koluna bağlı en eski tesislerden olan bu cami-‐tekke I. Selim’in (Yavuz) kızlarından Şah Sultan tarafından 16. yy’ın ikinci ceyreğinde (1533’ten veya 1537’den az sonra) inşa ettirilmiştir. Şah Sultan, H.963/M.1555-‐56’da bu yapılar topluluğuna, aynı zamanda tevhidhane olarak kullanılmak üzere bir cami ekletmiştir. Söz konusu yapının mimarı kaynaklara göre Mimar Sinan’dır (Tanman 1994: 125). Külliyeyi oluşturan diğer yapıların büyük bölümü bu süreçte iz bırakmadan ortadan kalkmıştır. Cami yanında yer alan Şah Sultan Türbesi’de yıkılarak açık hazire haline gelmiştir. Cami, 2013 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından projelendirilerek restore edilmektedir.
12 Zekai Dede, Buhurizade Mustafa Itri, Eyyubi Mehmet Bey, Eyyubi Ebubekir Ağa, Hüseyin Fahri Dede, Şakir Ağa, Rahmi Bey Mehmet, Hacı Arif Bey, Nuri Bey (Bolahenk), Memiş Efendi, Memduh Bey (Kemani), Mehmet Rıza Efendi, Kömürcüzade Mehmet Efendi, Kökten, Mehmet Münir, Hafız Kemal Bey, İsmail Hakkı Efendi, Zekai-‐z, ade Hafız Ahmed Irsoy, Eyyubi Hüseyin Dede, Sadeddin Heper, Süleyman Erguner, Edhem Efendi Eyüplü bestekarlardan bir kaçıdır.
13. Eyüp Çarşısı, Sokakta Yemek ve Kahvehaneler Eyüp Çarşı Eyüp Sultan türbe ve camiinin inşaasıyle birlikte oluşturulmuş, Eyüp’te kurulan yaşamın candamarını meydana getirmiştir. Bu çarşının izleri bugün hala Tülbentçi Muhittin Sokak ve çevresinde sürülebilir. Eyüp’teki yeme içme kültüründen günümüze kebapçılar ulaşmamış, kaymakçılara gelince Eyüp Meydanını genişletme sırasında kaldırılan dükkanlar arasında yer alan kaymakçılar Eyüp’ü terketmişler. Günümüzde sadece Defterdar Camii yanında bir tek dükkan yaklaşık 60 yıldır, kaymakçılığı sürdürmektedir.
Bir diğer Eyüp’e ait ürün Eyüp Halkasıdır. 1980’li yılların ortalarına kadar Oyuncakçı dükkanları arasında üretime devam eden fırın üretimini sonlandırınca, Akmanoğlu fırının sahipleri fırıncı Rıza’dan izin alarak Eyüp Halkalarının üretimini devam ettirmektedir. Akmanoğlu ailesi Safranboluludur. 1800’lü yıllardan bu güne Eyüp’te üretime devam etmektedir.
Bunun dışında Eyüp Kahvehaneleri’nin de Eyüp kültürü içinde önemli bir yeri olduğu anlaşılmaktadır. Kahve kültürü kent yaşamının bir parçası, bir kamusal alan olarak gelişmiştir. Bu kahvehaneleri din alimleri, edebiyatçılar, ressamlar zanaatkarlar ve sanatçılar ziyaret etmiş olmalıdır. Bugün Eyüp kahvehane kültürünü ve oradan geçmişlerin izini öğrenebileceğimiz, görebileceğimiz bir mekan mevcut değildir. Günümüz de halen Eyüp’te kahvehaneler kent yaşamında önemli bir unsurdur. Ancak bu kahvelerin hiçbiri tarihi kahve kültürü vasıflarına sahip değildir. Yahya Kemal 10 Mayıs 1922 yılında Tevhid-‐i Efkar gazetesinde yazdığı bir yazıda bahsettiği Defterdar İskelesi’ne giden bir meydan da yer alan semai kahvesi de , Eyüp İskelesi civarında yer alan Büyük İskele kahvesi vb. gibi kahveler de 1980’li yıllardaki Haliç’i sanayiden arındırma çalışmaları kapsamında yok edilmiştir.
Tarihi kaynaklardan öğrendiğimize göre Eyüp’te mutfak kültürü çarşıda (kaymakçı, yoğurtçu, aktar vs.) ve sokak satıcılarının tezgahlarında kebap ile deneyimlenebilirdi. Geçmişten bu yana, amacı ziyaret olan insanların dua edip karınlarını doyurup ayrıldıkları bir yer olduğu düşünüldüğünde, Eyüp’te sokakta yemek yemek, veya satın alıp devam etmek bir gelenektir. Bugün meydan çevresindeki oturmalı büyük lokantalar sonradan artan kalabalıkları
57
karşılayabilmek için mekanlarını gittikçe genişleterek büyümektedirler. Bu lokantaların bir ihtiyacı karşıladığının bilincinde olmakla birlikte sayılarının ve ebatlarının büyümesi Eyüp’ün tarihi kimliği ve yeme-‐içme kültürü düşünüldüğünde kontrol altında bulundurulmalıdır. Bununla birlikte meydandaki “seyyar” görünümlü kulübe biçimli yeme içme birimleri bu tarihi bilgiyle yeniden düşünülüp tasarlanabilir. Eyüp’e has ürünler satan dükkanlar işaretlenerek Eyüp kimliğiyle kaynaştırılabilir.
Genel Değerlendirme Yukarıdaki çalışma bize Eyüp Sultan Tarihi Merkez’de yer alan kültürel miras değerlerinin akademik açıdan araştırılmış ve bu bilginin çeşitli sempozyum ve yayınlarla araştırmacılara ve uzmanlara erişilebilir hale getirilmiş olduğunu göstermektedir. Eyüp Sultan ve çevresi araştırmacıların odağında olmuş ve tarihi, coğrafyası, mimarisi, sanatı ve yaşayan değerleri üzerine gerek Eyüp Belediyesi gerekse üniversite ve sivil toplum kuruluşlarınca yayınlar yapılmıştır. Belediye bu açıdan yeterli ve sevindirici bir birikime sahiptir.
Tarihi merkezde ve çevresinde, kentsel sit alanında, Koruma Kurul’una projeler sunularak, onaylar alınmış ve bir çok yapının restorasyonu başarıyla tamamlanmıştır. Kentsel mekanın iyileştirilmesi için bir çok çalışma yaptırılmış, bunların bazıları kısmen de olsa, Nezih Eldem tasarımlarında olduğu gibi, uygulanabilmiştir. Bütün bu çalışmalarla çok önemli bir bilgi, belge kaynağı oluşmuştur. Bununla beraber bu birikimin sistematik bir şekilde arşivlenmediği ve bir çok kaynağa ilişkin bilginin sadece belediye içinde ya da bir zamanlar belediye çalışanı olmuş kişilerin hafızalarında varolduğunu görmekteyiz. Bu bilgi birikimi kurumsal bir yapıya oturmamış, belli bir politika çerçevesinde geliştirilerek çoğaltıldığı ve paylaşıldığı bir arşiv formatına kavuşmamıştır. Değişen yönetimlerle eksilip kaybolma tehlikesi yaşamaktadır.
Diğer yandan bu birikim akademik çevreler ve belediye hafızasında tutulmakla beraber mekanı ziyarete gelen ziyaretçiler tarafından çoğu zaman bilinmemektedir. Yayınlarda yer alan bilgi fiziksel mekanda yer alan değerlerle buluşamamaktadır. Yukarıda değerler bazında yapılan çalışmadan aşağıdaki genel sonuçlara varmaktayız:
1. İletişim ve Yönlendirme Etkinliğinin İncelenmesi:
a) Basılı Malzeme ile:
Bilginin paylaşımı yayınlar kadar basit iletişim malzemesiyle de yapılabilir. Çalışma sırasında Eyüp mirası üzerine bilginin aktarıldığı broşür, kitapçık, afiş, katlanır haritaların kamuya açık yerlerde dağıtılmadığı, ücretli veya ücretsiz alınabileceği bir dağıtım noktası olmadığı tespit edilmiştir (Burada tek istisna Eyüp Sultan Camii içindeki bağış kulübesinden dağıtılan broşür ve haritadır, ancak bunların da içeriği “listeleme” şeklindedir, bir “hikaye” sunmaz).
b) Yapıların Üzerinde:
Proje alanı içinde yer alan değerlerin çoğunun eser adı ve yapım tarihi yapıların üstünde tabela/plaka ile yer almaktadır. Ancak, bu tabelaların fiziksel özellikleri ve bilgi miktarı birbirini tutmamaktadır. Bu malzeme farklı dönemlerde yapılmış, yenilenmiştir. Bu yönlendirmeler için bir kurumsal kimlik çalışmasının yapılmamış, belli tasarım ilkelerinin belirlenmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Bazı yapılarınsa tabelaları yoktur.
Özellikle semtin ve ziyaretin merkezinde bulunan Eyüp Sultan türbe ve camii çevresinde, meydan ve avlusunda bir tabela karmaşası mevcuttur. Bu tabelalar form ve bilgi miktarı açısından farklılıklar gösterir. Tabelalar ağırlıkla Türkçe’dir. Ayrıca, camii ve türbeye giriş çıkışlar (A ve B kapısı ibarelerinin fonksiyonu net değildir) ziyaret rotası ve yönetimi verimli değildir. Özellikle kalabalık günlerde yığılmalara sebep olmaktadır.
c) Kamusal Alanda:
Eyüp tarihi merkezi ve değerlerini gösteren bir harita kamusal alanda bulunmamaktadır. Mekana yerleşmiş odaklara nasıl ulaşılacağı bilgisi yönlendirme tabelaları eksiktir.
İBB tarafından Eyüp Sultan Camii girişine dikilmiş olan bilgi panosu yeterli, bilgiye sahip olmakla beraber bir mekânla bir bütünlüğü yoktur (dikilitaş formunda ışıklı pano).
Cülus Yolunda (veya yakınlarında) harita, yönlendirme ve bilgi panosu yoktur.
İSKA’dan destek alınarak yapılan enteraktif ekranlar çalışmamaktadır.
Bunun dışında belediyenin faaliyetlerini duyurmak için asılan bez afişler zamanla görüntü kirliliği yaratmaktadırlar. Bu afişlerin bir tasarım çizgisi
58
olduğu ve belli bir formatta üretildikleri gözlenmiştir. Ancak özellikle sahil şeridinde sayıları artan bu iletişim araçları kalabalık olmaları sebebiyle algı karmaşası yaratmakta, mekanı kamufle etmektedirler.
d) Websitesi, dijital teknolojiler ve sosyal medya:
Eyüp Sultan’ın tarihi ve kültürel kimliğinin anlatıldığı bir çok site mevcuttur. Belediyenin kendi sitesinde Eyüp Sultan’la ilgili temel bilgiler ve tanımlar verilmektedir. Bunlar da bahsettiğimiz yorumlama çerçevesinde yetersizdir. Eyüp Belediyesi’nin yönettiği www.eypukultursanat.com belediye kültür merkezlerinin programını paylaşmaktadır. Burada Eyüp Kimliği’ni tanıtan bir içerik yoktur.
2. Sunum ve Yorumlama Etkinliklerinin İncelenmesi:
Yorumlama kültür mirasının farklı hedef kitlelere anlatımı olarak tanımlayabiliriz. Kültür Mirası kendi başına temsil ettiği tarih ve kimliği anlatamaz. Bunu yapmak için “arayüzlere” “tercümanlara” ihtiyaç vardır. Bu araçlar bir yer hakkında üretilmiş bilgiyi hikayeleştirerek aktarırılar. Bu salt bir iletişim etkinliği değildir. Varolan bilgi mekanla, mekanlar birbiriyle ve kişilerle ilişkilendirilerek bir örüntü yaratılır. Bu ister metin, ister bir sergi veya dijital bir uygulamayla ziyaretçiye aktarılır. Böylece mirasın değerine bir “kullanım değeri” eklenmiş olur.
Bugün dünyada iyi örneklere bakıldığında, kültür mirası değerlerine ilişkin bilginin (i) iletişim çalışmaları (basılı ve dijital broşürler, rehber kitaplar, haritalar, web sitesi, blog gibi kaynaklar ve yönlendirme ve işaretlendirme levha ve teknikleri); (ii) rehberlik hizmetleri, (iii) rotalama gibi çalışılmış ve hazırlanmış güzergahlar, (iv) müze gibi yorumlama mecraları vasıtasıyla, ziyaretçi ile buluşturulduğu görülür.
Çalışma kapsamında fiziksel izleri görünür olan Eyüp değerlerinin tarihi, anlamı, ismini taşıdıkları kişiler ve temsil ettikleri değerler metinle, görselle, sesle veya canlı olarak yeterince aktarılamamaktadır. Bilgi tarihin izlerini taşıyan kentsel mekanda, ziyaretçi ve mekanların kullanıcılarıyla buluşamamaktadır. Eyüp’ü ve değerlerini anlatan bilgi kiosku, Eyüp kitapçısı, Eyüp’e özgü ürünler satan hediyelik eşya dükkanı, ziyaretçi merkezi, müze, kent müzesi, sergi salonu, rehberli turlar, bireysel elektronik işitsel/görsel turlar, mekanda işaretlenmiş yürüme rotaları, gibi uygulamalar yoktur. Bu tür mekanlar/olanaklar ziyaretçinin yer hakkında farklı
derecelerde bilgi almasını, yerle farklı boyutlarda ilişki kurmasını sağlar.
Eyüp’e ilişkin tur rotaları çalışmaları incelendiğinde Eyüp Belediyesi’nin Eyüp Mobil projesiyle belediyeden alınan tabletlerdeki uygulama aracılığıyla 4, 8 ve 12 saatlik tur rotaları ile rehbersiz gezilebildiği anlaşılmaktadır. Bu proje sahadaki kioskların teknik sorunlarından dolayı şu an uygulanamamaktadır, bu sebeple değerlendirilememiştir. İstanbul Rehberler Odası tarafından İSTKA desteği ile yapılan ‘Alternatif Tur Rotaları’ çalışmasında, örneğin Osmanlı İstanbul’u rotasında Eyüp’ün haritada yer almadığı görülmektedir. Buna karşılık Eyüp, İstanbul’da İslam başlığında toplam 14 yer içinde 3 yer ile geçmektedir. Bu yerler Eyüp Sultan Camii, Feshane, ve Ya Vedud Sultan Türbesi. Başka da bir başlıkta Eyüp geçmemektedir. TURİNG tarafından 3 farklı güzergahta Eyüp turu başlıklı bir tur yapılmaktadır. İstanbul’un Resmi Rehberi diye tanıtılan Valilik ve Istanbul Kalkınma Ajansı katkılarıyla gerçekleştirilen How to Istanbul başlıklı websitesinde Romantik Istanbul Turu, Tüm gün Tarihi Yarımada Turu, 2 günlük Tarihi Yarımada Turu başlıkları geçmekte, ancak özel olarak Eyüp Sultan bahsi geçmemektedir. Özel Temalı Turlar arasında Genç Klasikçiler Festivali İstanbul'un Müzikal Keşfi Rotası Beyoğlu, Kurtuluş, Eyüp semtlerini kapsamına almaktadır. Kültür Turları yapanlar arasında Festtravel-‐ Eyüp ve Çevresinin Öyküsü; Folklorik.com-‐ Ayvanvansaray Eyüp Pier Loti Turu; Antonina Turizm -‐ Eyüp Pier Loti Kültür Turu; Mim85 Kültür Sanat Platformu-‐ Eyüp Pier Loti Kültür Turu, görülmüştür. Kültür turları paketlerinin ortak özelliği Eyüpsultan’a geliş ardından Piyerloti’ye çıkış şeklinde bir rotanın izleniyor olmasıdır.
3. Eyüp’te Proje alanı ve çevresinde halka açık kültür alanlarındeki arzın incelenmesi:
Proje alanı içinde halka açık etkinlikler düzenleyen merkezler şunlardır: İBBye bağlı Feshane, Eyüp Belediyesi'ne bağlı Afife Hatun Kültür Evi, Cafer Paşa Kültür Merkezi, Sertarikzade Kültür ve Sanat Merkezi ve Eyüp Kültür Sanat Merkezi. Bu kurumların programlanmış, kamusal alanda, internetten etkinlik duyuruları yapılmaktadır. Bunun yanında özel vakıflara ait mekanlarda da etkinlikler yapıldığı paydaş toplantılarında dile getirilmiştir. Burada öne çıkan kurumlar: Bahariye Mevelevihanesini mekan olarak kullanan çeşitli dernek ve vakıflar, Siyer Araştırmaları Merkezi, Eyüp Musiki Vakfı sayılabilir.
59
Feshane’de memleket günleri fuarlar ve benzer etkinlikler düzenlenmektedir. Bu programın doğrudan Eyüp Kimliği ve Kültürü’yle bir bağlantısı yoktur. Yukarıda buradaki işlevin doğurduğu sonuçlar ve yorumlara yer vermiştik.
Cafer Paşa Kültür Merkezi'nde sezon boyunca söyleşiler ve dinletiler düzenlenmektedir. Özellikle şiir, tasavvuf müziği ile ilgili söyleşi ve dinletiler öne çıkmaktadır. Cafer Paşa’da bir Eyüp Çini Atölyesi mevcuttur. Dar bir alanda üretim ve satış yapılmaktadır. Cafer Paşa Medresesi yanındaki çadırlı alan boş durmaktadır. Cafer Paşa Medresesi içinde yer alan kahve minimum standartta çalışmakta, buna rağmen ziyaretçi çekmektedir. Kahvesindeki demir ayaklı masalar yakın zamanda değiştirilmiş ve mekanın ruhuyla uyumsuz mobilyalar kullanılmaya başlamıştır. Merkezin altyapı sorunları mevcuttur. Bulunduğu yer itibariyle tanıtım ve iletişim faaliyetleri için potansiyel oluşturmaktadır.
Sertarikzade Kültür ve Sanat Merkezi'nde; alanının önde gelen sanatçıları ile konserler ve musiki sohbetleri düzenlenmekte, eğitimler verilmektedir.
Eyüp Kültür Sanat Merkezi'nde söyleşiler, tiyatrolar, çocuk tiyatroları, konser ve seminerler düzenlenmektedir. Ek olarak özel günlerde düzenlenen anma törenleri, çeşitli eğitim seminerleri ve belgesel gösterimleri de etkinlik programında yer almaktadır. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin organize ettiği tiyatro, seminer gibi bazı etkinlikler de Eyüp Kültür Merkezi'nde düzenlenmektedir. Ancak genelde bu büyük yapı boş görünmektedir. Yapının altına yapılmış dükkanlardan bir kaçı kullanılmaktadır. Birinde Eyüp Belediyesi Kültür Dairesinin tanıtım ofisi bulunmaktadır, ancak çoğu zaman kapalıdır. Kültür merkezinin kahvesi işletilmemektedir. Bu potansiyeli yüksek yapının program olmayan günlerde ve saatlerde boş olduğu tespit edilmiştir.
Afife Hatun Kültür Evi'nde özellikle kadınlara yönelik etkinlikler düzenlenmektedir. Bu kapsamda çeşitli eğitim seminerleri, söyleşiler ve konserler etkinlik programını oluşturmaktadır. Etkinlikler gündelik hayata yönelik eğitimlerin yanı sıra dini bilgilendirme eğitimlerini de kapsamaktadır.
Geçmişte her cuma günü Eyüp Sultan Cami'nde konser veren Mehteran-‐ı Eyüp Sultan ekibinin faal olmadığı anlaşılmaktadır.
Bunların yanı sıra etkinlik programı incelendiğinde çocuklar ve kadınlar için özel etkinlikler düzenlendiği gözlenmiştir. EKARNIP raporunda nüfusun büyük çoğunluğunun gençlerden oluştuğu (5-‐34 yaş arası)
ifade edilmektedir, buna karşılık kültür sanat etkinlikleri programları incelendiğinde genç nüfusa yönelik kültürel faaliyetlerin sınırlı olduğu gözlenmiştir. Etkinliklere katılım oranları değerlendirildiğinde en yoğun katılımın çocuklar için düzenlenen etkinliklerde ve özel günlerde olduğu (Anma programları, yıldönümleri vb.) gözlemlenmiştir.
Eyüp Belediyesi'nin düzenlediği bu etkinlikler Eyüp’ün kimliği ile çok bağlantı kuran tür etkinliklerden ziyade her hangi bir ilçede düzenlenebilecek nitelikte etkinliklerdir. Bu kapsamda Eyüp ilçesinin gelenekleri ve tarihi dokusu da göz önünde bulundurulduğunda özellikle somut olmayan kültürel mirasın yeniden üretimi anlamında yeterli değildir. Burada musıki etkinlikleri bir istisna olabilir. Konser ve söyleşi programları incelendiğinde ağırlıklı olarak Klasik Türk Müziği ve tasavvuf müziği ile ilgili konser ve söyleşiler düzenlendiği görülmüştür. Belediyenin zaman zaman Eyüp Musiki Vakfı ile işbirliğine gittiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, programda yer alan müzik grubunun popülaritesine göre seyirci sayısının değiştiği tahmin edilebilir (İncesaz Konseri örneği). Etkinliklere katılım sayısının ve profilinin, özellikle ilçenin genç nüfusu dikkate alınarak irdelenmesi yerine olur. Bu tür bir araştırma elde edilememiştir. Musikinin Eyüp’ün tarihinden gelen geleneksel mekanları (örneğin Bahariye Mevlevihanesi) ile ne kadar bütünleştiği, ya da bu mekanlarda yapılan bu tür etkinliklerin İstanbul’un kültür hayatına dahil olarak Eyüp kültür mirasına dair bir şeyler söyleyebildiği ile ilgili verilerimiz yeterli değildir.
Vakıfların İnternet sitelerinden derlenen etkinlik profilleri şu şekilde belirmektedir:
İslami İlimler Kültür ve Edebiyat Vakfı 3 ayda bir İslami Edebiyat dergisi çıkarılıyor, ayrıca İslam edebiyatıyla ilgili kitap, dergi gibi başka yayınlar da yapılıyor. Ayrıca belirli periyodlarda yazar ve şairlerle sohbetler düzenleniyor.
Ünalan Merkez Camii Vakfı Bünyesindeki gençlik kulüpleri ve Kur'an Kurslarıyla gençlere kültür ve eğitim hizmeti vermektedir.
Türkiye Gönüllü Teşekküler Vakfı Türkiye gündemindeki çeşitli konularda (politika, sivil toplum, kadınlar vs.) eğitici ve bilgilendirici toplantılar, söyleşiler düzenlenmekte.
60
Türkiye Milli Kültür Vakfı Eyüp'te kendi restore ettirdikleri kültürevinde çeşitli konularda konferans ve sergiler düzenlenmekte. Ayrıca bünyesinde bir de kütüphane bulunmaktadır.
Suffa Vakfı (Mahtum Mustafa Paşa Külliyesi, Eyüp)
Dini konularda seminer ve sohbetler, tarihi öneme sahip yerlere geziler, özel dini günlerde etkinlikler düzenlenmektedir. Ayrıca çeşitli kitap fuarlarına geziler düzenlenmektedir.
İlim Kültür ve Sanat Vakfı Özel dini günlerde çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.
Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı Dini konularda eğitimler verilmekte ve akademik araştırmalar için İlmi Araştırmalar Merkezi'nde araştırmalar yapılmaktadır.
İnsan ve Medeniyet Hareketi (Bahariye Mevlevihanesi, Eyüp) Eyüp Belediyesi ve İlim Tarih Sanat ve Edebiyat Vakfı'nın birlikte düzenledikleri sema gösterileri etkinlik programında yer almaktadır. Ayrıca İstanbul Medya Sanat Derneği ‘Sinema Akademisi’ adlı, medya sanat ve sinemayı konu alan eğitimlerini de burada vermektedir. Mevlevihane'de ayrıca özel günlerde anma programları ve çeşitli konularda seminer ve sempozyumlar da düzenlenmektedir.
İstanbul Musiki Vakfı (Tülbentçi Muhittin Sokak ) Eyüp merkezde yer alan vakıf, bünyesinde Koro çalışmaları ve müzik enstrümanı kursları gibi çeşitli eğitim programları düzenlemektedir. Ayrıca hem koroların hem de davetli müzisyenlerin yer aldığı konserler düzenlemektedir.
Siyer Vakfı (Zekai Dede Sokağı, tarihi yapı) Nişanca Mahallesi'nde yer alan Siyer Vakfı, bünyesindeki Siyer Araştırma Merkezi kapsamında dini konularda araştırmalar yapmakta ve yayınlamaktadır. Ayrıca vakıf yine bünyesindeki Samed Medresesi, Siyer Mektebi gibi etkinlikler dini konularda çeşitli eğitim programları düzenlemektedir. Yanı sıra özel gün ve gecelerde anma etkinlikleri düzenlemektedir.
Kültürlerarası Diyalog Vakfı (Kara Süleyman Tekke Sokak) Gazeteci ve Yazarlar Vakfı'nın Kültürlerarası Diyalog Merkezi Eyüp Kara Süleyman Tekke Sokak'ta bulunmaktadır. Özel gün ve gecelerde anma etkinleri düzenlenmektedir.
Eyüp Sultan Gönüllüleri, İlim Yayma Cemiyeti Eyüp Sultan Şubesi (Mihrişah Sultan Sıbyan Mektebi, Eyüp) Eğitimler, seminer konferans ve yaz kursları düzenlenmektedir. Faaliyetleri arasında klasik sanatların öğretilmesi, mezar taşlarının okunması gibi Eyüp mirasına yönelik çalışmalar göze çarpmaktadır.
Alandaki kamu kurumları dışında, birçok mülkü bulunan vakıfların ve tahsis almış vakıfların kültür alanında ne tür faaliyetler yaptıklarına ilişkin internet kaynaklarından yapılan araştırma etkinliklerin ağırlıkla dini konulu ve eğitim odaklı olduğunu göstermektedir. Sohbet, dinleti, atölye gibi eğitimsel ve kültürel etkinlikler öne çıkmaktadır. Paydaş toplantılarından ve sahada yapılan gözlemlerden çıkardığımız sonuç vakıflarca yürütülen bu etkinliklerin mevcut bir takipçi gruba yönelik olduğu ve bu kurumların Eyüp’ün kültürel mirasını farklı boyutlarıyla ele alan daha kapsamlı etkinlikler düzenleyip yeni izleyici çekmek yönünde bir program oluşturmayı tercih etmedikleridir.
4. Eyüp Belediyesi Tarafından Kullanılan İletişim Araçları ve İletişim Dili Analizi
Bu ön tespitte, Eyüp Belediyesi’nin, ilçenin sahip olduğu kültürel mirasa dair yaklaşımı, bu anlamda yürüttüğü faaliyetler ve söz konusu faaliyetlerin iletişiminde kullandığı yöntemler incelenmiştir. Bu bağlamda basın haberleri (televizyon ve gazete), çeşitli basılı materyaller (broşür, etkinlik ajandası, dizin vb.) ve ilgili çevrimiçi mecralar (belediye web-‐sitesi, kültür sanat web-‐sitesi, vb.) analiz edilmiş olup var olan uygulamalara yönelik aşağıdaki tespitler yapılmıştır.
61
• Eyüp Belediyesi 2015-‐2019 Stratejik Planı’nda, Eyüp ilçesinin sahip olduğu tarihi ve kültürel miras güçlü bir yön olarak kaydedilmekle birlikte, bu mirasa sahip çıkılması yönündeki eksiklikler zayıf bir yön olarak belirlenmiştir. Bu doğrultuda, Planın ana temalarından biri de tarihi, doğal ve kültürel korunması ve bunlarla ilgili farkındalığın artırılmasıdır.
• Eyüp Belediyesi, ilçenin tarihi ve kültürel mirasının iletişimini kendi mecralarından yapmanın yanı sıra, medya iletişiminde de bu mirasa ve bununla ilişkili koruma, etkinlik ve benzeri temalara yer vermektedir.
• Aylık Eyüp Kültür Sanat Ajandası, özel etkinlik broşürleri, tarihsel mekânlarla ilgili bilgiler içeren haritalar, internet ve mobilde belediye web-‐sitesi (www.eyup.bel.tr), kültür ve sanat etkinlikleri web-‐sitesi (www.eyupkultursanat.com), Eyüp Postası adlı aylık bülten, Eyübüm adlı üç aylık dergi, açıkhavada ise ilçe içi bez afişler, ilçenin tarihi – kültürel mirasının ve bu bağlamdaki etkinliklerin iletişiminde öne çıkan araç ve mecralardır.
• Eyüp Belediyesi’ne ait bu araç ve mecralarda, Eyüp’ün tarihsel ve kültürel kimliğinin önemine değinilmekte, ilçenin karakter ve dokusunun korunması adına örf ve geleneklerle ilgili farkındalığın önemine vurgu yapılmaktadır.
• Eyüp Belediyesi web-‐sitesinde “Eyüp'te Yaşam” sekmesi altında ilçedeki en önemli tarihi yapılar ve merkezlerle ilgili detaylı bilgiye ulaşılmaktadır. “Kültür Sanat” sekmesi altında ise hem etkinlikler, hem de etkinliklerin düzenlendiği tarihi mekânlarla ilgili bilgiye ulaşılmaktadır.
• Eyüp Kültür Sanat web-‐sitesinde “Etkinlikler” sekmesinde etkinlik takvimi ve etkinliklerle ilgili detaylı bilgi, “Haberler” sekmesi altında ise etkinliklerle ilgili haberler paylaşılmıştır. “Videolar” ve “Fotoğraflar” sekmelerinde ise etkinliklerle ilgili görsel ve görsel-‐işitsel materyale ulaşılabilmektedir. Her iki web-‐sitesinde de sosyal medya hesaplarına yönlendirmeler mevcuttur.
• Eyüp Belediyesi’nin düzenlediği etkinlik türleri incelendiğinde tiyatro, konser, sergi, sinema gösterimi, atölye çalışmaları, söyleşi (musiki sohbetleri, film söyleşileri, tarih söyleşileri, dini söyleşiler, edebiyat söyleşileri, vb.), seminerler (kişisel gelişim, sağlık, psikoloji, vb.), hanımlara özel etkinlikler (İslam ahlakı, çeyiz, okuma günleri, vb.) ve çocuklara özel gösteriler (çocuk tiyatrosu, çocuk sineması, müzikal çocuk
tiyatrosu, vb.) gibi etkinliklerin düzenlendiği görülmüştür.
• Kültür ve sanat etkinlikleri Eyüp Kültür Sanat Merkezi, Göktürk Kültür Sanat Merkezi, Caferpaşa Kültür Sanat Merkezi, Sertarikzade Kültür Sanat Merkezi ve Afife Hatun Kültür Evi olmak üzere beş farklı merkezde gerçekleştirilmektedir.
• Eyüp Belediyesi’yle ilgili yazılı basın TV haberlerine bakıldığında, çeşitli kültür ve sanat etkinliklerinin bu haberlere yansıdığı görülmektedir. Ayrıca, İlber Ortaylı ile Tarih Dersleri, Tarihten Miraslar, İstanbul'da 1 Yer gibi televizyon programlarında da Eyüp’e yer verilerek, ilçenin tarihsel ve kültürel önemi dile getirilmiştir. Benzer biçimde, Sümbül Sinan Tekkesi’nin restore edilmesi, Haliç'teki bazı merkezlere kayık yanaşma alanı oluşturulması, Mevlevihane’de sema gösterisi düzenlenmesi, ilçede günlük kültür turları düzenlenmesi, geleneksel Ramazan eğlenceleri düzenlenmesi gibi etkinlikler basına yansımıştır.
Gelişim Noktaları
• Tarihi ve kültürel miras iletişimi stratejik bir bakış açısıyla planlanmadığı takdirde, bu mirasın farklı öğeleri sadece bir külliyat olarak kalma tehdidiyle karşılaşır. Tarihi, kültürel ve doğal mirasa dair farklı öğelerin birer ilgi odağı olması, geniş bir paydaşlar kitlesi nezdinde bilinirlik kazanması, korunması ve gelecek kuşaklara taşınması tek başlarına ve kendi özellikleri ile mümkün değildir.
• Eyüp ilçesinin sahip olduğu tarihi, kültürel ve doğal miras, bu mirası geçmişten bugüne evrensel ve yerel değerleri harmanlayarak aktaran ve farklı paydaşların kendi güncel varoluşları ile ilişkilendirebilecekleri algılar oluşturmaya yönelik bir iletişim yaklaşımı ile değer kazanabilir.
• İlçenin tarihi, kültürel ve doğal miras iletişimi genel olarak değerlendirildiğinde:
-‐ Yerel yönetimin bu mirasa ait geniş bir bilgi ve belge dağarcığına sahip olduğu,
-‐ İletişimde ağırlıkla bu bilgi ve belgelerin düz ve dolaysız aktarımına ağırlık verildiği,
-‐ İletişim dilinde yerel/yöresel değerlerin evrensel değerlerle yeterince harmanlanamadığı,
-‐ Çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapan tarihi mekânların özgün karakterleri ile bu
62
etkinlikler arasında yorumlanmış kurguların bulunmadığı,
-‐ İlçenin tarihi ve kültürel mirasının sunumunda vatandaşların ve ziyaretçilerin ağırlıkla birer izleyici olarak konumlandıkları,
-‐ Eyüp ilçesinin ve sahip olduğu tarihi, kültürel ve doğal mirasın iletişiminde ağırlıkla yerel/yöresel ve içe dönük bir bakış açısının hâkim olduğu,
-‐ Tarihi, kültürel ve doğal mirasa ilişkin iletişimin, ağırlıkla standart yerel yönetim iletişim araçları ve bakış açısıyla yürütüldüğü ve Eyüp’ün özgünlüğünü ortaya çıkartmakta yetersiz kaldığı, tespit edilmektedir.
• Eyüp ilçesinin tarihi, kültürel ve doğal mirasının iletişiminin ve iletişim araçlarının, aşağıdaki temel yönelimlerle bütünsel ve stratejik bir bakış açısıyla yeniden kurgulanması önerilmektedir:
-‐ İlçede yaşayan ve ilçeye turist olarak gelen ziyaretçilerin gündelik yaşamlarıyla ilçenin mirası arasında ilişki kurmak,
-‐ Mirasa dair mesajları daha özgün ve daha ilgi çekici biçimde kurgulamak,
-‐ Farklı paydaş gruplarına yönelik özel iletişim araçları ve özel iletişim dili geliştirmek,
-‐ Özellikle de çocuklar ve gençler gibi hedef gruplara yönelik kültürel miras iletişiminde eğlenceyi ve bilgiyi ilham verici biçimde kullanmak,
-‐ Tarihi, kültürel ve doğal miras öğelerinin her birinin, kendi özgünlükleri ile vatandaş ve ziyaretçi, ilçe, ülke ve insanlık için neden önemli olduğunu hissettirmeye yönelik güçlü iletişim taktikleri geliştirmek,
-‐ İlham vererek, mirasla ilgili bireysel ve toplumsal gurur duyulmasını sağlamak,
-‐ Ziyaretçiler için ilçeyi bir cazibe merkezi haline getirecek ve ilçenin mirasını bizzat deneyimletebilecek “yaşayan tarih”, temalı sergiler, uzman rehberler eşliğinde turlar ve benzeri yorumlayıcı etkinlikler kurgulamak,
-‐ İlçenin mirasıyla ilgili farklı hikâyeler oluşturarak, vatandaşları ve turistleri bu hikâyelerin etkin katılımcısı haline getirmek,
-‐ Vatandaşlara ve ziyaretçilere farklı deneyimler yaşatabilecek etkinlik ve rota çeşitliliği geliştirmek,
-‐ İletişim materyallerinin tümünde yalın, dolaysız, anlaşılır, okuyanı/izleyeni konuya daha fazla dâhil eden bir dil politikası benimsemek,
-‐ İletişim mecralarında kullanılan logo, görsel malzemeler ve yazı karakteri kullanımında tutarlılık sağlamak,
-‐ Eyüp Belediyesi’nin marka adı ve logosunun, bağlantılı tüm mecra, kanal ve yönlendirme sistemlerinde kullanım standartlarını içeren bir Kurumsal Kimlik Rehberi oluşturmak,
-‐ Eyüp Kültür-‐Sanat platformunu Eyüp Belediyesi’nin bir alt markası olarak konumlandırmak, bu doğrultuda Eyüp Belediyesi iletişim mecraları ile bu platform ve ilgili mecraları arasında görsel kimlik ve iletişim dili/tonu bakımından uyumlaştırma çalışmaları yapmak,
-‐ Eyüp Kültür Sanat alt markasının adı ve logosunun, bağlantılı tüm mecra, kanal, yayın ve yönlendirme sistemlerinde kullanım standartlarını belirlemek; mevcut platformları bu yönde gözden geçirmek, oluşturulacak yeni platformlarda da bu standartların kullanımı gözetmek,
-‐ Eyüp Belediyesi’nin dijital iletişim platformları ve bunların performansı ile ilgili bir dijital check-‐up yaptırmak, bu raporun sonuçlarına göre, genel iletişim stratejisi ile bütünleşen bir dijital iletişim stratejisi geliştirmek,
-‐ Dijital platformları kullanıcı dostu uygulamalarla zenginleştirerek, vatandaşların ve ziyaretçilerin ilçeyle ilgili deneyimlerini zenginleştirmek,
-‐ Eyüp Belediyesi ve Eyüp Kültür Sanat web sitelerindeki kategorizasyon sorunlarını gidermek, her iki web sitesinde yer alan tarihi, kültürel ve doğal miras bilgi ve belgelerini uyumlaştırmak, gerekirse sekme adlarında ve içeriklerinde değişiklikler yapmak,
-‐ Dijital iletişim platformlarını tarihi, kültürel ve doğal mirasın iletişiminde etkin olarak kullanmak,
-‐ Özellikle de dijital iletişim platformlarında İngilizce dil seçeneklerini oluşturmak.
63
7. Eyüp Sultan Tarihi Merkez’de Saha Araştırması
1.Eyüp Sultan Tarihi Merkez be Pierre Loti’de Anket Çalışmaları
Eyüp Sultan ve Pierre Loti Ziyaretçi Profili ve Alışkanlıkları Araştırması anketi araştırmacı Umut Zeylan danışmanlığında Akademetre araştırma şirketine yaptırılmıştır.
Amaç
Eyüp Sultan ve çevresi ile Pierre Loti’yi ziyaret eden kişilerin demografik profillerini belirlemek; söz konusu bölgelere ve bölgelerdeki tarihi eserlere yönelik bilgi düzeyini ölçmek ve ziyaret alışkanlıklarını belirlemek; yanısıra bu alanlara yönelik ziyaretçi beklenti ve isteklerini sorgulamak suretiyle Bilgi Üniversitesi Kültür Politikaları Yönetimi bölümü’nün ‘Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Yönetim Planı’ çalışmasına veri oluşturmaktır.
Metodoloji
Araştırma Kantitatif Araştırma Teknikleri’nden “yüzyüze anket” yöntemi ile gerçekleştirilmiştir.
Örneklem
Araştırma kapsamında Eyüp Sultan ve çevresinde 300, Pierre Loti’de ise 100 olmak üzere, Eyüp Sultan ve civarının yoğunlaştığı günler olan Cuma, Cumartesi ve Pazar günlerinde, 18 yaş üzeri toplam 400 kişi anket gerçekleştirilmiştir13.
Her iki araştırmada da hiçbir demografik değişken için (cinsiyet, yaş, sosyo ekonomik sınıf) kota kontrolü uygulanmamış ve tamamen tesadüfi dağılmaları beklenmiş, sadece şehir dışından gelenlerle de yeteri kadar anket yapılabilmiş olması için şehir içi ve şehir dışı anketler bazında bir kota uygulanmıştır. Toplam hedeflenen 300 Eyüp Sultan anketinin, 100 tanesinin şehir dışından gelenlerle, kalan 200’ün ise İstanbul içinden gelenlerle yapılması planlanmıştır. Aynı şekilde hedeflenen 100 adet Pierre Loti anketi için de benzer bir dağılım hedeflenmiş (%66’ya %34), ancak şehir dışından gelenlerin beklendiği kadar yoğun olmaması sebebi saha sırasında bu oran %71 şehir içi %29 şehir dışı şeklinde revize edilmiştir.
Yanısıra anketin yapıldığı gün bazında sonuçların ne düzeyde farklılaştığını görebilmek için de bir kontrol uygulanmıştır. Anketlerin uygulandığı her 3 gün için de (Cuma, Cumartesi ve Pazar) eşit sayıda anket yapılmış, yani Eyüp Sultan çalışması için gün başına 100’ er adet, Pierre Loti çalışması için de gün başına 33’er adet anket gerçekleştirilmiştir.
1. 13 300 örneklemin %95 güven aralığında hata payı yaklaşık +/-‐ %5’tir. 100 örneklemin %95 güven aralığında hata payı yaklaşık +/-‐ %9’dur.
64
Saha/Alan Çalışması
Çalışma kapsamında alan çalışmasını yürütmek üzere Akademetre araştırma firması ile işbirliği yapılmıştır. Eyüp Sultan ve civarında toplam 5 (beş), Pierre Loti’de ise 2 (iki) anketör aşağıda belirtilen noktalarda görev almış ve üç gün boyunca (Cuma-‐Cumartesi-‐Pazar) saat 10.00 ile 19.00 arasında anketleri gerçekleştirmişlerdir.
Çalışmanın büyük kısmı 15-‐17 Kasım 2014 tarihleri arasında uygulanmış, eksik kalan az sayıda anket ise 22-‐24 Kasım 2014 tarihlerinde tamamlanmıştır.
EYUP SULTAN Anketör sayısı Eyüp Meydanı 2 Oyuncakçılar Sokağı 1 Eyüp Meydanı'ndan Alışveriş sokağına giden yolun başında 1 Cami kenarında 1 Toplam 5
PIERRE LOTI Anketör sayısı Teleferik çıkışında 1 Pierre Loti Kahvesinde 1 Toplam 2
Soru formu
Soru formları çalışma öncesi Bilgi KPY tarafından, Akademetre araştırma ile birlikte hazırlanmış ve Eyüp Belediyesi yetkililerinin görüş ve onayına sunulmuştur.
Yaklaşık 15-‐20 dakika uzunluğunda olan soru formlarının görsel tasarımı ve işlerliği ana saha çalışması öncesi pilot çalışmalar yapılarak biçimlendirilmiştir. Bu doğrultuda, veri toplama araçlarının bilgi alma potansiyeli, akıcılığı ve anlaşılırlığı test edilmiştir.
Soru formlarının içeriğinde aşağıdaki başlıklar yer almıştır:
65
EYÜP SULTAN SORU FORMU 1) Eyüp Sultan ziyaret alışkanlıkları
• ziyaret sebepleri
• gelme kararında etkili olan unsurlar,
• kiminle gelindiği,
• ulaşım araçları,
• yapılan harcamalar,
• geçirilen zaman,
• etkilenilen unsurlar,
• daha önceden ziyaret etmiş olma durumu, yıllık ortalama ziyaret sıklığı, düzenli ziyaret sıklığı,
• ziyaret öncesi/sonrası benzer amaçla başka yere gitme, son 3 ayda benzer amaçla başka yere gitme
2) Eyüp Sultan ve çevresindeki Tarihi ve Dini mekanlara ilişkin bilinirlik ve ziyaret
• Sunulan listeden bilinen/daha önce ziyaret edilmiş olan/anket günü ziyaret edilmiş olan tarihi mekanlar,
3) Eyüp Semti Algısı ve Eyüp Sultan Değerlendirmesi
• Eyüp/Eyüp Sultan’a yönelik algı ifadelerine katılım oranları,
• Eyüp Sultan’da sunulan hizmetlerin yeterlilik dereceleri
o Manevi huzur ortamı, Güvenlik, Oturma alanı/Banklar, Yeme/içme mekanlarının sayısı, Otopark alanı, Tuvaletlerin temizliği, Ulaşımın kolay olması, Tarihi ve kültürel alanların bakımı, vb.
4) Eyüp Sultan’a Yönelik Hizmet ve Bilgi Beklentileri
• Eyüp Sultan’a yönelik hizmetler arasında en önemli ilk 5 beklenti (liste içinden),
• Eyüp Sultan’la ilgili bilgiler arasında en fazla talep edilen ilk 3 bilgi turu (liste üzerinden),
• İstenen bilgiler için tercih edilen iletişim kanalları
• Eyüp’e özel olası bir yiyecek, hediye veya ürünün ilgi çekme potansiyeli,
o Olası alternatif ürünler
o Eyüp’e özel tanıtım kitaplarının ilgi çekme potansiyeli,
5) Eyüp Sultan Özel (özel günler:Ramazan ve Kadir Geceleri & Kültür ve Sanat) Etkinliklerinin Değerlendirmesi
• Özel gün etkinliklerinin bilinme durumu
• Düzenlenen etkinliklere katılma durumu
o Katılınan etkinlikler
o Hangi dönemde katılındığı
66
o Memnuniyet düzeyi ve sebepleri
o Geleceğe yönelik istek ve talepler
o Özel günler dışında ziyaret yaratabilecek etkinliklerin önem düzeyleri
• Belediye Kültür ve Sanat Etkinliklerinin bilinme durumu
• Düzenlenen etkinliklere katılma durumu
o Katılınan etkinlikler
o Memnuniyet düzeyi
6) Demografik Özellikler
• Yaş • Cinsiyet • Sosyo ekonomik statü (doğrudan sorulmamıştır – meslek ve eğitime göre Araştırmacılar Derneği’nin
uyguladığı matrise göre berlirlenir) • Meslek • Eğitim • Medeni durum • Gelinen il (İstanbul dışı ziyaretçiler) • Gelinen ilçe (İstanbul içi ziyaretçiler)
67
PİERRE LOTİ SORU FORMU
1) Pierre Loti ziyaret alışkanlıkları
• ziyaret sebepleri • gelme kararında etkili olan unsurlar, • kiminle gelindiği, • ulaşım araçları, • yapılan harcamalar, • geçirilen zaman, • etkilenilen unsurlar, • daha önceden ziyaret etmiş olma durumu, yıllık ortalama ziyaret sıklığı, düzenli ziyaret sıklığı, • ziyaret öncesi/sonrası benzer amaçla başka yere gitme, son 3 ayda benzer amaçla başka yere gitme • ziyaret öncesi/sonrası Eyüp Sultan’a (meydana) gitme, mezarlık yolunun kullanımı
2) Pierre Loti’ye özel ihtiyaçlar ve deneyimler
• Teleferik ulaşımını bilme, • Mezarlık yolunu bilme, • Haliç manzarasında gözüken yerleri bilme, tanıtıcı tabelalar konusunda beklenti, • Pierre Loti ve yaşadığı dönem hakkında bilgi beklentisi, bu konuda bir müze beklentisi • Bugüne kadar herhangi bir kafeye gidilip gidilmediği, • Alınan hizmetin değerlendirilmesi (menü çeşitliliği, ürün lezzeti, ambiyans/ortam vb) • Bugüne kadar Tarihi kahve’ye gidilip gidilmediği, • Alınan hizmetin değerlendirilmesi (menü çeşitliliği, ürün lezzeti, ambiyans/ortam vb) • Tarihi kahve’nin tadilat ihtiyacı • Pierre Loti’de sunulan hizmetlerin yeterlilik dereceleri • Teleferikle ulaşım kolaylığı, Manevi huzur ortamı, Güvenlik, Oturma alanı/Banklar, Yeme/içme
mekanlarının sayısı, Otopark alanı, Tuvaletlerin temizliği, Ulaşımın kolay olması, Tarihi ve kültürel alanların bakımı, vb.
3) Eyüp Sultan ve çevresindeki Tarihi ve Dini mekanlara ilişkin bilinirlik ve ziyaret
• Sunulan listeden bilinen/daha önce ziyaret edilmiş olan/anket günü ziyaret edilmiş olan tarihi mekanlar,
68
4) Eyüp ilçesi algısı ve Eyüp Sultan’a yönelik beklentiler
• Eyüp ve Eyüp Sultan’a yönelik algı ifadelerine katılım oranları, • Daha önce Eyüp Sultan’a gidilip gidilmediği, • Eyüp Sultan’la ilgili bilgiler arasında en fazla talep edilen ilk 3 bilgi turu (liste üzerinden), • İstenen bilgiler için tercih edilen iletişim kanalları • Eyüp’e özel olası bir yiyecek, hediye veya ürünün ilgi çekme potansiyeli, • Olası alternatif ürünler • Eyüp’e özel tanıtım kitaplarının ilgi çekme potansiyeli,
5) Eyüp Sultan Özel (özel günler: Ramazan ve Kadir Geceleri & Kültür ve Sanat) Etkinliklerinin Değerlendirmesi
• Özel gün etkinliklerin bilinme durumu • Düzenlenen etkinliklere katılma durumu • Katılınan etkinlikler • Hangi dönemde katılındığı • Memnuniyet düzeyi ve sebepleri • Geleceğe yönelik istek ve talepler • Özel günler dışında ziyaret yaratabilecek etkinliklerin önem düzeyleri • Belediye Kültür ve Sanat Etkinliklerinin bilinme durumu • Düzenlenen etkinliklere katılma durumu • Katılınan etkinlikler • Memnuniyet düzeyi
6) Demografik Özellikler
• Yaş • Cinsiyet • Sosyo ekonomik statü (doğrudan sorulmamıştır – meslek ve eğitime göre Araştırmacılar Derneği’nin
uyguladığı matrise göre berlirlenir) • Meslek • Eğitim • Medeni durum • Gelinen il (İstanbul dışı ziyaretçiler) • Gelinen ilçe (İstanbul içi ziyaretçiler)
69
Eyüp Sultan Araştırması Özet Bulguları
EYÜP SULTAN ZİYARET ALIŞKANLIKLARI
o Görüşülen kişilerin Eyüp Sultan’a gelmelerinin ana nedeni gelinen gün bazında anlamlı olarak farklılaşmaktadır.
§ Cuma günü gelenlerin %54’ü “ibadet amaçlı” geldiğini ifade ederken, Cumartesi (%62) ve Pazar (%68) günü ziyaretçilerinin çoğu “turizm/gezmek amaçlı” geldiklerini söylemektedir.
o Detaylı bazda gelme motivasyonları incelendiğinde “Eyüp Sultan camisini ziyaret etmek” %92’lik bir oranla ilk sırada yer almıştır. Takiben “Eyüp Sultan türbesini ziyaret etmek” (%60), “Dua etmek” (%48) ve “Eyüp Sultan ve civarını gezmek” (%47) dile getirilmiştir.
§ Şehir dışından gelenler ve ibadet amaçlı geldiğini söyleyenler nezdinde, namaz kılmak, dilek tutmak ve manevi duygular yaşamak anlamlı olarak görece daha fazla söylenmiştir.
o Eyüp Sultan’a gelme kararında %47 için “aile” etkili olmuştur. %31 “arkadaşlar”ından etkilenerek geldiklerini, %17 ise kendi isteği ile bu ziyareti gerçekleştirdiğini ifade etmiştir.
§ Aile etkisi şehir dışından gelenlerde anlamlı olarak daha yüksektir.
o Görüşülen kitlenin yaklaşık üçte biri Eyüp Sultan’a arkadaşı/ arkadaşları ile geldiğini söylemiştir. %23 yalnız olduğunu, %21 işe eşi ile olduğunu belirtmiştir.
§ Yalnız gelme oranı Cuma gününde, erkeklerde ve DE sosyo ekonomik sınıfa ait kişilerde;
§ Arkadaşlar ile gelme oranı kadınlarda ve gençlerde ;
§ Eş ve çocuklarla gelme oranı Pazar gününde, 45 yaş üzeri ve C1 sosyo ekonomik grupta;
§ Aile ile (anne, baba, kardeşler) ziyaret oranı ise Pazar gününde, kadınlarda, gençlerde ve AB sosyo ekonomik statüdeki ziyaretçilerde anlamlı olarak daha yüksektir.
o Otobüs, Eyüp Sultan’a ulaşım için en çok kullanılan araçtır (%43). Yaklaşık dörtte birlik kitle özel otomobil ile, %15 işe metrobüs kullanarak ulaşım sağladığını belirtmiştir.
§ Şehir içinden gelenlerde metrobüs ve dolmuş/minibüs kullanımı, şehir dışından gelenlerde ise otobüs kullanımı anlamlı olarak farklılaşmaktadır.
§ Özel otomobil kullanımının Pazar günündeki yükselişi (%48) dikkat çekicidir.
o Eyüp Sultan’a otomobili ile gelen %24 (73 kişi) içinden dörtte üçlük bir kesim ücretli bir otopark tercih etmiştir. Yine bu kitlenin içinden aynı oranda bir kitle, aracını rahat park ettiğini ifade etmiştir.
§ Ücretsiz otopark tercihi Pazar günü anlamlı şekilde yükselmektedir.
o Eyüp Sultan’da ortalama geçirilen süre 2 saat 34 dakika olarak belirlenmiştir.
§ Şehir dışından gelenlerde bu süre artmaktadır.
o Eyüp Sultan’da en çok yapılan harcama “yeme/içme” harcamalarıdır (%74). Takiben %47’lik oran ile “hediyelik eşya” söylenmiştir. %13’lük bir kitle ise hiçbir harcama yapmadığını ifade etmiştir.
§ Kadınlar hediyelik eşya ve giyime erkekler ise dini kitaplara daha fazla harcama yapmaktadırlar.
70
§ AB sosyo ekonomik statüdeki ziyaretçilerde alışveriş yapmama oranı gorece daha yüksektir.
o Çalışmanın yapıldığı gün Eyüp Sultan’da yapılan harcamalar arasında da en fazla (%58) yeme/içme harcamaları ifade edilmiştir. Harcama yapmama oranı ise %27’ye yükselmiştir.
o Yaklaşık yapılan ortalama harcama 40,8 TL civarında olmuştur.
o Görüşülen kitlenin %44’u anket günü yaptıkları Eyüp Sultan ziyareti kapsamında özellikle etkilendikleri bir unsur olduğunu söylemiştir.
§ Bu oran erkekler ve şehir dışından gelenler nezdinde daha fazla olarak gözlenmiştir.
§ En önemli etki bırakan unsur %40 oran ile “maneviyat” olmuştur.
o Eyüp Sultan’dan önce turistik veya ibadet amaçlı bir yere gitmiş olma oranı sadece %13’tür.
§ Bu oran şehir dışından gelenlerde %19’a yükselmektedir.
o Eyüp Sultan’dan sonra turistik veya ibadet amaçlı bir yere gidecek olma oranı ise %17’dir.
§ Yine bu oran şehir dışından gelenler nezdinde %29’a, Cumartesi günü gelenlerde ise %24’e yükselmektedir.
o Hem Eyüp Sultan öncesi hem de Eyüp Sultan ziyareti sonrası gidilmiş/gidilecek olan ilk sıradaki yer Sultanahmet’tir.
§ Takiben Fatih ve Eminönü başta olmak üzere, Pierre Loti, Ayasofya, Süleymaniye camii, Yuşa tepesi, Feshane, Karacaahmet, Fatih camii ve Aziz Mahmut Hüdayi bahsedilen diğer ziyaret mekanları olmuştur.
o Görüşülen kitlenin %87’si daha önceden Eyüp Sultan’ı ziyaret etmiştir.
§ Bu oran şehir içinden gelenlerde ve Cuma ile Pazar ziyaretçilerinde yükselmektedir.
• Daha önceden gelmiş olduğunu belirten kitlenin (261 kişi), senede ortalama 9,7 kez Eyüp Sultan’a geldiği belirlenmiştir. Ağırlıklı olarak (%75) bu ziyaretler belirli bir düzen içinde yapılmamaktadır.
§ Senelik ortalama ziyaret sıklığı şehir içinden gelenlerde, Pazar ziyaretçilerinde ve C1 /C2 sosyo ekonomik statü mensuplarında artmaktadır.
§ Erkekler, şehir içi ziyaretçileri ve Pazar ziyaretçileri nezdinde Eyüp Sultan ziyaretleri anlamlı olarak daha düzenlidir.
o Görüşülen kitlenin sadece beşte biri son 3 ay içinde Eyüp Sultan’ı ziyaret etme sebebi ile örtüşen bir sebep ile benzer bir yere ziyaret yaptığını ifade etmiştir.
§ Cuma ziyaretçileri için bu oran %28’e cikmaktadır.
§ Bu tip yerler arasında ilk sırada Sultanahmet gelmektedir. Aziz Mahmud Hüdayi ve Süleymaniye camii diğer öne çıkan cevaplardır.
71
TARİHİ VE DİNİ MEKANLARA İLİŞKİN BİLİNİRLİK VE ZİYARET
• Görüşmecilere sunulan listelerden belirlenen bilinirlik oranlarına göre Eyüp Sultan Camii ve Türbesi %99 tarafından, Pierre Loti %74 tarafından ve Feshane %65 tarafından bilinmektedir.
o Kadınlarda Pierre Loti ve Feshane’nin bilinme oranları görece daha yüksektir.
• Bilinirliği en düşük olan tarihi mekanlar Cezr-‐i Kasım camii, Hüsrev Paşa Kütüphanesi, Bahariye Mevlevihanesi ve Serterikzade Tekkesi olmuştur.
• %94 bugüne kadar Eyüp Sultan camii ve türbesine gittiğini, %56 Pierre Loti’yi, yine %56 Feshane’yi daha önceden ziyaret ettiğini söylemiştir.
o Kadınlar nezdinde Pierre Loti ve Feshane’nin ziyaret oranları görece artmakta, yine şehir içi ziyaretçilerinde tüm noktaları ziyaret oranı yükselmektedir.
o Pazar ziyaretçilerinin Pierre Loti’yi daha önceden ziyaret etmiş olma oranları görece daha yüksektir.
• Pierre Loti için “dönüştürme oranı”nın (conversion rate), yani bilenlerin ziyarete gelmesinin oranının, görece azlığı dikkat çekicidir.
• Görüşülen kişilerin %95’i ise anket çalışması günü yaptıkları ziyaret esnasından Eyüp Sultan camii ve türbesi’ne gittiklerini belirtmiştir. Pierre Loti’yi aynı gün ziyaret oranı %15 ve Feshane’yi ziyaret oranı ise %14 olmuştur.
EYÜP SULTAN ALGISI
• Eyüp Sultan’ın nasil algılandığını belirlemeye yönelik üç adet ifadeden en yüksek katılım (kesinlikle katılıyorum+katılıyorum diyenlerin oranı) %97 ile “Eyüp, İslam aleminin en önemli dini ve manevi merkezlerinden birisidir” ifadesine olmuştur.
o Bu ifadeye katılım oranı sosyo ekonomik statü düştükçe yükselmektedir. Cuma ziyaretçileri de bu konuya daha kuvvetli katılım göstermişlerdir.
• Yine bir diğer ifade olan “Eyüp, tarihi ve kültürel miras açısından zengin bir ilçedir” ifadesine de toplamda %96 katılım göstermiştir.
o Bu ifadeye “kesinlikle” katılım oranı Cuma ziyaretçileri nezdinde görece yüksektir.
• Görüşülen kişilere sunulan listedeki kriterler içinde Eyüp Sultan’ın en yeterli bulunduğu unsur 5 üzerinden (5=Kesinlikle katılıyorum, 1= Kesinlikle katılmıyorum) 4,3 katılım oranı ile “Manevi huzur ortamı” olmuştur. Takiben 4,2 ortalama ile “Yeme/içme mekanlarının sayısı” ve 4,1 ortalama ile “Ziyaretçi özelliklerinin beklentileri karşılaması” ile “Genel temizlik” yüksek yeterlilik skorları elde eden konular olmuştur.
• En düşük yeterlilik oranı ise 3,3 ortalama ile “Otopark alanı” için kaydedilmiştir. Takiben yine 3,3 ortalama ile “Tuvaletlerin sayısı” ve 3,5 ortalama ile “Tuvaletlerin temizliği” yetersizlik yaratan unsurlar olmuştur.
o Kadınlar, AB ses grubu mensupları, Pazar ziyaretçileri ve şehir içi ziyaretçileri bir çok unsur değerlendirmesinde görece daha olumsuz görüş bildirmişlerdir.
72
ÖZEL GÜNLERDE EYÜP SULTAN ZİYARETİ
• Görüşülen kitlenin yaklaşık üçte ikisi Ramazan ve Kandil gecelerinde Eyüp Sultan’da düzenlenen etkinliklerden haberdardır.
o Erkekler, şehir içinden gelenler ve Cuma günü ziyaretçileri nezdinde bu bilinirlik artmaktadır.
• Etkinliklerden haberdar olan kitlenin %58’i bu etkinliklere katılmışlardır.
o Cuma ve Pazar ziyaretçilerinde katılım oranı yükselmektedir.
• En çok katılınan etkinlik %63 ile “sokak iftarları”dır. Yine “dini sohbet” (%47) ve “cami/meydan etkinlikleri” de belirtilen diğer unsurlar olmuştur.
o Etkinliklere katılan kişilerin yarıdan fazlası (%53) “hem Ramazan hem de Kandil geceleri”nde bu etkinliklere katıldıklarını ifade etmiştir.
o Katılım göstermiş olan kitlenin %92’sı bu etkinliklerden memnun kalmıştır.
o Gençlerde ve kadınlarda memnuniyet oranları görece düşüş göstermektedir.
o Memnun kalan kitle daha çok “sunulan maneviyat ve huzur ortamı”ndan etkilendiklerini belirtmiştir.
o Eyüp Sultan özel gün etkinliklerine katılanların %47’sı başka tür bir etkinlik talebinde bulunmamıştır.
o Eyüp Sultan özel gün etkinliklerinin devamını talep eden kitle %96 olmuştur.
• Eyüp Sultan’a Ramazan ve Kandil geceleri dışında da gelinmesini sağlayacak unsurların önem sıralamasında “Eyüp’ün tarihi mirası ile ilgili bilgilendirici konuşmalar” %66 tarafından ilk 3 önemli unsur arasında ifade edilmiştir.
• Takiben “Kültür Sanat faaliyetleri” (%35) ve “Sergiler” (%31) ilgi yaratmada etkin olabilecek aktiviteler arasında söylenmiştir.
• Eyüp Sultan’da Eyüp Belediyesi tarafından gerçekleştirilen kültür ve sanat etkinliklerinin bilinirliği ise sadece %20 olmuştur.
o Şehir dışından gelenlerde bilinirlik anlamlı olarak düşmektedir.
• Bilenlerin arasından katılım gösterenlerin oranı %36’dir.
o Cuma ziyaretçilerinin katılım oranları görece daha yüksektir.
73
EYÜP SULTAN’A YÖNELİK BEKLENTİ VE İSTEKLER
• Görüşülen ziyaretçilere sunulan liste içinden yapılan seçim sonucu en önemli beklentinin “Alışveriş yapılacak dükkanlar” olduğu belirlenmiştir. Bunu en önemli beklenti olarak ifade etme oranı %28, ilk 5 beklenti içinde listeleme oranı ise %53 olmuştur.
• İkinci en önemli beklenti ise %20 ile “Dini konularda bilgilendirme merkezi” olarak sıralanmıştır. İlk 5 beklentide listelenme oranı bu konu için %59’a yükselmiştir.
• “Eyüp Sultan Bilgi Danışma Merkezi”, “Yeme/İçme mekanları” ve “Abdesthane ve duş mekanları” diğer önemli beklentilerdir.
• En az önem teşkil eden beklentiler ise “Kuaför”, “Ayakkabı Boyama” ve “Çocuk yuvası” olmuştur.
• Yine ziyaretçilere verilen liste aracılığı ile toplanan cevaplara göre Eyüp Sultan’da en fazla bilgi beklentisi olan konunun %74 ile “Eyüp Ensari ve diğer sahabelerin hayatı” olduğu belirlenmiştir.
• Takiben %70 ile “Eyüp’ün tarihi” ve %38 ile “Eyüp mezarlığında yatan önemli kişiler” bilgi beklenen konulara olarak ifade edilmiştir.
• En az bilgi beklentisi olan konular “Eyüp’te hamam kültürü”, “Eyüp zanaatları ve zanaatkarları” ile “Haliç’in tarihçesi” olmuştur.
o Kadınlar “Eyüp mezarlığında yatan önemli kişiler”, “Mezar taşları üzerindeki süslemeler ve anlamları” ve “Pierre Loti’nin evi ve yaşamı” hakkında daha fazla bilgi beklerken; erkekler “Eyüp’ün tarihi” ve “Eyüp’teki tasavvuf müziği ve enstrümanlar”a daha fazla ilgi göstermişlerdir.
o Yine mezarlık konusundaki bilgi beklentiler Pazar ziyaretçileri arasında artmaktadır. Cuma ziyaretçileri de daha fazla “Eyüp’teki tasavvuf müziği ve enstrümanlar”a yönelik bilgi beklemektedirler.
• Beklenen bilgilerin en fazla “Canlı rehberler” (%59) tarafından sunulması beklenmektedir.
• Takiben %36 ile “Bilgi panoları” ve %30’ar ile “Müze veya Tanıtım merkezi” ile “Broşürler” gelmektedir.
• Eyüp’e özel bir yiyecek, hediye veya ürün olması durumunda ilgi duyacağını belirten kitle %80 olmuştur.
o Bu ilgi oranı Cuma ziyaretçileri arasında anlamlı olarak yükselmiştir.
o
• Sunulan listeden en fazla ilgi gören %32 ile “Eyüp halkası” olarak belirlenmiştir. “Simit”in ilgisini çekeceğini söyleyen kitle %26, “Koku” diyenler ise %22’dir.
• Eyüp’ü anlatan tanıtım kitaplarının olası ilgi çekme düzeyi %85 olarak belirlenmiştir.
o Bu konuda erkekler ve Cuma ziyaretçilerinin ilgi düzeyleri anlamlı olarak daha yüksektir.
74
DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER
• Eyüp Sultan’ı şehir içinden ziyaret eden kitlenin %44’ü kadın, %56’sı erkektir14.
o Şehir dışı ziyaretçilerde bu oran %34 kadın, %66 erkek şeklinde gerçekleşmiştir. Dış illerden Eyüp Sultan ve çevresine ziyaret gerçekleştiren gruplar ağırlıklı erkektir.
• Eyüp Sultan ziyaretçilerinin yaş ortalaması 36,5’tur15.
o Cuma günleri 45 yaş üzeri kitle görece yoğunlaşırken, Cumartesi günleri 18-‐24, Pazar günleri de 25-‐45 yaş arası kitlede artış görülmektedir.
• Eyüp Sultan’ı ziyaret eden kitlenin %21’e yakını AB sosyo-‐ekonomik statüye, %63’ü orta sosyo-‐ ekonomik sınıfa (C1C2), % 17’si ise en düşük sosyo-‐ekonomik sınıf olan DE’ye mensuptur.
o AB sınıfının oranı İstanbul geneli AB oranından (%13) yüksektir.
o Cuma günleri DE mensupları ile karşılaşma oranı artarken, Pazar günleri AB mensuplarının payı anlamlı olarak yükselmektedir.
o Şehir dışı ziyaretçilerinin içinde orta sınıf (C1C2) oranı görece düşmekte ve de özellikle DE oranı görece artmaktadır.
• Eyüp Sultan ziyaretçilerinin yarısı evlidir.
• Şehir içi ve şehir dışı ziyaretçilerinin dağılımı kota ile kontrol edilmiştir (%66 vs %34). Ancak bu iki kitlenin demografik dağılımları karşılaştırıldığında bazı anlamlı farklılıklar görülmüştür:
o Şehir dışı ziyaretçileri ortalamadan daha ağırlıklı olarak erkek, 45 yaş üzeri ve DE sosyo ekonomik statü mensubu kişilerdir. Cumartesi ziyaretçileri arasında yine oranları yükselmektedir.
• Şehir dışı ziyaretçilerinin geldikleri il incelendiğinde farklı bir çok il karşımıza çıkmaktadır. En fazla söylenen iller Ankara (%10), ve %8’er ile Adana, Kocaeli ve Tekirdağ olmuştur.
• Şehir içi ziyaretçilerinin de ikamet ettikleri ilçe dağılımı çeşitlidir. Ancak ağırlıklı Avrupa yakasındaki ilçeler olmak üzere en fazla Gaziosmanpaşa’dan gelenler olduğu (%10,5), takiben Eyüp (%9), Fatih (%6,5) ve Kağıthane’nin (%5,5) öne çıktığı belirlenmiştir.
2. 14 Türkiye geneli cinsiyet dağılımı: Kadın %49,8, Erkek %50,2 – Kaynak:TÜİK 15 Türkiye geneli yaş ortalaması 30,4’tür -‐ Kaynak: TÜİK
75
Pierre Loti Araştırması Özet Bulguları
PİERRE LOTİ ZİYARET ALIŞKANLIKLARI
• Görüşülen kişilerin neredeyse tamamının (%98) Pierre Loti’ye gelme ana nedenleri “turistik”tir.
• Detaylı bazda gelme motivasyonları incelendiğinde “Pierre Loti ve civarını gezmek için” %81’lik bir oranla ilk sırada yer almıştır. Takiben “Tarihi kahvede oturmak için” (%47), “Teras cafe’de oturmak için” (%17) ve “Mezarlık ziyareti” (%15) dile getirilmiştir.
• Pierre Loti’ye gelme kararında %67 için “arkadaşlar” etkili olmuştur. %25 “aile”sinden etkilenerek geldiklerini, %16 işe internet üzerinden yaptığı araştırma sonucu bu ziyareti gerçekleştirdiğini ifade etmiştir.
• Görüşülen kitlenin yaklaşık üçte ikisi Pierre Loti’ye arkadaşı/ arkadaşları ile geldiğini söylemiştir. %15 yalnız olduğunu, %7 ise eşi ile olduğunu belirtmiştir.
o Eyüp Sultan çalışması sonuçları ile karşılaştırıldığında, “arkadaşlar”ın Pierre Loti’ye gelme kararında çok daha etkin ve eşlik etmede sayıca çok daha fazla oldukları görülmektedir.
• Otobüs, Pierre Loti’ye ulaşım için en çok kullanılan araçtır (%42). Yaklaşık beşte birlik kitle özel otomobil ile, %15 metrobüs, %14 işe teleferik kullanarak ulaşım sağladığını belirtmiştir.
• Teleferik hariç araç türü kullanım oranları Eyüp Sultan çalışması ile benzerlik göstermektedir.
• Pierre Loti’de ortalama geçirilen süre 1 saat 52 dakika olarak belirlenmiştir.
o Gençlerde bu süre uzamaktadır.
o Bu süre Eyüp Sultan’da geçirilen sürenin altındadır.
• Pierre Loti’de en çok yapılan harcama “yeme/içme” harcamalarıdır (%86). Takiben %22’lik oran ile “hediyelik eşya” söylenmiştir. %6’lik bir kitle ise hiçbir harcama yapmadığını ifade etmiştir.
• Çalışmanın yapıldığı gün Pierre Loti’de yapılan harcamalar arasında da en fazla (%61) yeme/içme harcamaları ifade edilmiştir. Harcama yapmama oranı ise %30’a yükselmiştir.
• Yaklaşık yapılan ortalama harcama 22,8 TL civarında olmuştur. Bu rakam Eyüp Sultan ortalamasının altında kalmaktadır.
• Görüşülen kitlenin %44’u anket günü yaptıkları Pierre Loti ziyareti kapsamında özellikle etkilendikleri bir unsur olduğunu söylemiştir.
o Etkilenme oranı Eyüp Sultan ile yaklaşık aynıdır.
o Kadınlar ve şehir dışından gelenler görece daha fazla etkilenmişlerdir.
o En önemli etki bırakan unsur %57 oran ile “manzara” olmuştur.
• Pierre Loti’den önce turistik amaçlı bir yere gitmiş olma oranı %30’dur.
• Pierre Loti’den sonra turistik amaçlı bir yere gidecek olma oranı ise %34’tür.
o Her iki oran da Eyüp Sultan araştırmasında çıkan sonuçlara göre daha yüksektir.
o Cuma ziyaretçileri ve şehir dışından gelenlerin Pierre Loti sonrası turistik amaçla başka yere gitme oranları görece daha yüksektir.
• Hem Pierre Loti öncesi hem de Pierre Loti ziyareti sonrası turistik amaçlı gidilmiş/gidilecek olan ilk sıradaki yer Eyüp Sultan’dır.
76
o Takiben Kız Kulesi, Sultanahmet, Eminönü, Taksim, Miniatürk bahsedilen diğer ziyaret mekanları olmuştur.
• Eyüp Sultan’a Pierre Loti öncesi gitme oranı %54, sonrası gidecek olma oranı ise %59’dur.
• Gitmiş olanların %65’i, gidecek olanların ise %76’sı mezarlık yolunu kullanmış/kullanacaktır.
• Görüşülen kitlenin %65’i daha önceden Pierre Loti’yi ziyaret etmiştir.
o Bu oran şehir içinden gelenlerde ve kadınlarda yükselmektedir.
o Bu oran Eyüp Sultan için belirlenen orana göre daha düşüktür.
• Daha önceden gelmiş olduğunu belirten kitlenin (65 kişi), senede ortalama 6.4 kez Pierre Loti’ye geldiği belirlenmiştir. Ağırlıklı olarak (%82) bu ziyaretler belirli bir düzen içinde yapılmamaktadır.
• Görüşülen kitlenin sadece %28’i son 3 ay içinde Pierre Loti’yi ziyaret etme sebebi ile örtüşen bir sebep ile benzer bir yere ziyaret yaptığını ifade etmiştir.
o Cuma ziyaretçileri için bu oran düşmektedir.
o Bu tip yerler arasında ilk sırada Sultanahmet gelmektedir.
PİERRE LOTİ’YE ÖZEL İHTİYAÇLAR VE DENEYİMLER
• Görüşülen kişilerin neredeyse tamamı (%96) Pierre Loti’ye teleferik ile ulaşım olduğunu bilmektedir.
• Mezarlık yolu üzerinden Pierre Loti’ye ulaşılabildiğini bilenlerin oranı ise %90’dır.
• Pierre Loti ziyaretçilerinin dörtte üçünden fazlası (%77) , terastan baktıklarında önlerindeki Haliç manzarasında gözüken yerlerin neresi olduğunu bildiklerini söylemiştir.
• Buna rağmen, bu konuda tanıtıcı tabelalar olmasını isteyenlerin oranı %95 olmuştur.
• %87’lik bir kitle Pierre Loti’nin yaşadığı dönem ve yaşamına dair bilgi edinmek istediğini ifade etmiştir.
o Bu kitle nezdinde konuya yönelik bir müzenin ilgi çekme potansiyeli ise %89’dur.
• Görüşülen kişilerin yaklaşık dörtte üçü (%74) bugüne kadar Pierre Loti’de bir yeme/içme mekanına gittiklerini söylemiştir.
o Bu oran Cumartesi ziyaretçileri nezdinde anlamlı olarak artmaktadır.
• Yeme/İçme mekanları ile ilgili tecrübesi olanların en yeterli buldukları unsurlar “Ferahlık” (%90) ve “Ambiyans/Ortam” (%89) olmuştur.
• En sorunlu unsurlar ise “Menü çeşitliliği” (%59), “Ürün lezzeti” (%71) ve “Yeme/içme mekanlarının sayısı” (%77) olarak ifade edilmiştir.
o Genel olarak Cumartesi ziyaretçilerinin memnuniyeti görece daha düşüktür.
• Görüşülen kişilerin yarısından fazlası (%53) bugüne kadar Pierre Loti’de Tarihi Kahve’ye gittiklerini söylemiştir.
• Tarihi Kahve tecrübesi olanların en yeterli buldukları unsurlar yine “Ferahlık” (%98) ve “Ambiyans/Ortam” (%96) olmuştur.
77
• Görece daha az yeterli bulunan unsurlar ise “Menü çeşitliliği” (%71), “Ürün lezzeti” (%82) ve “Hizmet kalitesi” (%83) olarak ifade edilmiştir.
• %28’lik bir kitle Tarihi Kahve’nin tadilata ihtiyacı olduğunu söylemektedir.
• Görüşülen kişilere sunulan listedeki kriterler içinde Pierre Loti’nin en yeterli bulunduğu unsur %86 toplam katılım ile “Genel Temizlik” olmuştur. Takiben cok yakin puanlarla “Ziyaretçi özelliklerinin beklentileri karşılaması”, “Hizmetlilerin ziyaretçilerle iletişimi” ve “Yeşil alanların ve ağaçların miktarı” yüksek yeterlilik skorları elde etmişlerdir.
• En düşük yeterlilik oranı %48 ile “Otopark alanı” için kaydedilmiştir. Takiben “Tuvaletlerin sayısı” (%53) ve “Tuvaletlerin temizliği” (%63) görece düşük yeterlilik algısı yaratan unsurlar olmuştur.
TARİHİ VE DİNİ MEKANLARA İLİŞKİN BİLİNİRLİK VE ZİYARET • Görüşmecilere sunulan listelerden belirlenen bilinirlik oranlarına göre Eyüp Sultan Camii ve Türbesi %96
tarafından, Feshane %74 tarafından ve Sokullu Mehmet Paşa Türbesi, Medresesi, Haziresi %30 tarafından bilinmektedir.
• Bilinirliği en düşük olan tarihi mekanlar Caferpaşa Medresesi, Hüsrev Paşa Kütüphanesi, Bahariye Mevlevihanesi , Zal Mahmut Paşa Camii ve Serterikzade Tekkesi olmuştur.
• Bilenlerin %85’i bugüne kadar Eyüp Sultan camii ve türbesine gittiğini, %60’i da Feshane’yi daha önceden ziyaret ettiğini söylemiştir.
• Görüşülen kişilerin %66’sı ise anket çalışması günü yaptıkları ziyaret esnasında Eyüp Sultan camii ve türbesi’ne gittiklerini belirtmiştir. Feshane’yi aynı gün ziyaret oranı ise %21 olmuştur.
EYUP SULTAN ALGISI VE BİLGİ BEKLENTİLERİ • Eyüp Sultan’a yönelik üç adet ifadeden en yüksek katılım (kesinlikle katılıyorum+katılıyorum diyenlerin
oranı) %96 ile “Eyüp, tarihi ve kültürel miras açısından zengin bir ilçedir” ifadesine olmuştur.
• Yine bir diğer ifade olan “Eyüp, İslam aleminin en önemli dini ve manevi merkezlerinden birisidir” ifadesine de toplamda %96 katılım göstermiştir.
o Bu ifadeye “kesinlikle” katılım oranı Cuma ve şehir dışı ziyaretçileri nezdinde görece yüksektir.
• Yine ziyaretçilere verilen liste aracılığı ile toplanan cevaplara göre Pierre Loti’de de Eyüp Sultan’a yönelik en fazla bilgi beklentisi olan konunun %76 ile “Eyüp Ensari ve diğer sahabelerin hayatı” olduğu belirlenmiştir.
• Takiben %59 ile “Eyüp’ün tarihi” ve %35 ile “Eyüp mezarlığında yatan önemli kişiler” bilgi beklenen konulara olarak ifade edilmiştir.
• En az bilgi beklentisi olan konular “Eyüp’teki tekke ve dergahlar”, “Eyüp’te hamam kültürü” ile “Eyüp zanaatları ve zanaatkarları” olmuştur.
• Beklenen bilgilerin en fazla “Canlı rehberler” (%38) tarafından sunulması beklenmektedir.
• Takiben %35 ile “Broşürler” ve %30’ar ile “Bilgi panoları” ile “Müze veya Tanıtım merkezi” gelmektedir.
• Eyüp’e özel bir yiyecek, hediye veya ürün olması durumunda ilgi duyacağını belirten kitle %86 olmuştur.
o Sunulan listeden en fazla ilgi gören %48 ile “Eyüp halkası” olarak belirlenmiştir.
• Eyüp”ü anlatan tanıtım kitaplarının olası ilgi çekme düzeyi %88 olarak belirlenmiştir.
78
ÖZEL GÜNLERDE EYÜP SULTAN ZİYARETİ
• Görüşülen kitlenin %54’u Ramazan ve Kandil gecelerinde Eyüp Sultan’da düzenlenen etkinliklerden haberdardır.
o Bu oran Eyüp Sultan çalışmasındaki oranın altındadır.
• Etkinliklerden haberdar olan kitlenin %44’ü (24 kişi) bu etkinliklere katılmışlardır.
• Eyüp Sultan’a Ramazan ve Kandil geceleri dışında da gelinmesini sağlayacak unsurların önem sıralamasında “Eyüp’ün tarihi mirası ile ilgili bilgilendirici konuşmalar” %76 tarafından ilk 3 önemli unsur arasında ifade edilmiştir.
• Takiben “Turistik geziler” (%33) ve “Sergiler” (%31) ilgi yaratmada etkin olabilecek aktiviteler arasında söylenmiştir.
• Eyüp Sultan’da Eyüp Belediyesi tarafından gerçekleştirilen kültür ve sanat etkinliklerinin bilinirliği ise sadece %21 olmuştur.
o Cuma ziyaretçilerinde bu oran anlamlı olarak yükselmektedir.
o Bilenlerin arasından katılım gösterenlerin oranı %24’tür.
DEMOGRAFİK ÖZELLİKLER
• Pierre Loti’yi ziyaret eden kitlenin %55’i kadın, %45’i erkektir16.
• Pierre Loti ziyaretçileri Eyüp Sultan ziyaretçilerine göre daha ağırlıklı olarak kadındır.
• Pierre Loti ziyaretçilerinin yaş ortalaması 29,3’tür17.
• Eyüp Sultan ziyaretçileri Pierre Loti ziyaretçilerine göre daha yaşlıdır.
• Pierre Loti’yi ziyaret eden kitlenin %47’si AB sosyo ekonomik statüye mensuptur.
• Bu oran İstanbul geneli AB oranından (%13) ve Eyüp Sultan araştırması AB oranından (%21) anlamlı olarak daha yüksektir.
• Pierre Loti ziyaretçilerinin sadece %30’u evlidir. Bu durum kitlenin yaşının görece genç olması ve yüksek sosyo ekonomik sınıfa mensup olmaları ile ilintilidir.
• Şehir içi ve şehir dışı ziyaretçilerinin dağılımı kota ile kontrol edilmesi hedeflenmiştir. Ancak sonuçlar şehir dışından gelen kişilerle karşılaşma oranının az olması nedeni ile hedeften biraz sapmış ve %71 şehir içinden gelen, %29 şehir dışından gelenler şeklinde sonuçlanmıştır.
• Şehir dışı ziyaretçilerinin geldikleri il incelendiğinde farklı bir çok il karşımıza çıkmaktadır. En fazla söylenen iller Kocaeli (%17), ve %10’ar ile Ankara ve Diyarbakır olmuştur.
• Şehir içi ziyaretçilerinin de ikamet ettikleri ilçe dağılımı çeşitlidir. Ancak ağırlıklı Avrupa yakasındaki ilçeler olmak üzere en fazla Şişli’den gelenler olduğu (%11), takiben Gaziosmanpaşa (%10), Bağcılar (%7), Kağıthane (%7) ve Üsküdar’ın (%7) öne çıktığı belirlenmiştir.
16 Türkiye geneli cinsiyet dağılımı: Kadın %49,8, Erkek %50,2 – Kaynak: TUIK 17 Türkiye geneli yaş ortalaması 30,4’tür – Kaynak: TUIK
79
2.Eyüp Sultan Esnafları Görüş ve Öneriler
Amaç Eyüp Sultan Meydanı ve çevresinde uzun süredir faaliyet gösteren farklı sektörlerdeki esnaflar ile görüşerek, bölgeye yönelik sorunların yanısıra beklenti, istek ve önerilerin tesbitini sağlayarak Bilgi Üniversitesi Kültür Politikaları Yönetimi Bölümü’nün ‘Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Yönetim Planı’ çalışmasına veri oluşturmaktır.
Metodoloji Araştırma Kalitatif Araştırma Teknikleri’nden “derinlemesine görüşme” yöntemi ile gerçekleştirilmiştir.
Örneklem Araştırma kapsamında Eyüp Sultan ve çevresinde faaliyet gösteren 11 tane esnaf ile görüşülmüştür.
Sektör 2. Görüşme sayısı Yiyecek/İçecek 3. 4 Perakende satış 4. 3 Oyuncakçılar Çarşısı 5. 2 Kültür/Sanat 6. 2
7. Toplam 8. 11
Çalışma Kasım ve Aralık 2014 ayları içerisinde yürütülmüştür.
Tartışma rehberi
Araştırma kapsamında kullanılan tartışma rehberi Bilgi Üniversitesi KPY bölümü tarafından hazırlanmıştır. Tartışmalar yaklaşık 30 ila 45 dakika sürmüştür.
İşletmenin profilini çıkarmakla (hangi alanda faaliyet gösteriyor, ne zamandır Eyüp Sultan’da, yanında kaç kişi çalışıyor, vb) başlayan tartışma akışı, esnafların Eyüp Sultan ve çevresinin ziyaretçileri hakkındaki görüşleri, kendi işletme ziyaretçileri hakkındaki görüşleri ve Eyüp Sultan Meydanı ve çevresinin ihtiyaçları, eksikleri ve bu konulara yönelik esnafın önerileri üzerinden ilerlemiştir.
80
BULGULAR
• Eyüp Sultan esnafına göre meydan ve çevresi daha çok cuma ve hafta sonları ile Ramazan ve kandil gibi özel gecelerde dolmaktadır. Öğlen saatleri akşama göre, yazları da kışlara göre çok daha kalabalık geçmektedir. Sünnet mevsimleri, düğünler, sınavlar öncesi gelen gençler, anneler, babalar önemli ziyaretçilerdendir. Son yıllarda Ramazan ayının yaz dönemine denk gelmiş olması işlerin görece azalmasına neden olmuştur.
• Esnaf’a göre Eyüp Sultan’a gelmenin ana motivasyonu Eyüp Sultan hazretlerini ziyaret etmek ve/veya namaz kılmaktır.
• Eyüp Sultan Meydanı ve çevresinin ziyaretçileri bir çok esnafa göre çok çeşitlidir.
o Cumaları erkekler yoğunlukta, hafta sonları da aileler ve gençlerle karşılaşılmaktadır. Hafta içi günlerinde daha çok kadınlar görülmektedir.
o Bu kitleyi ağırlıklı olarak düşük sosyo ekonomik sınıfa mensup kişilerin oluşturduğu görüşü vardır.
o Yüksek sosyo ekonomik statüye ait kişilerin de ziyaretçi olarak az olmadıkları ve daha çok namaz veya özel günlerde türbe ziyareti sebebi ile geldikleri ifade edilmiştir. Ancak bu kitlenin kendilerine yönelik marka/ dükkan/ satış noktası bulamamaları ve varolan ürünlerin kalitesinin düşüklüğü sebebi ile Eyüp Sultan’da geçirdikleri zaman ve harcadıkları paranın yetersiz olduğu düşüncesi hakimdir.
o Pierre Loti’de görüşülen esnaf ise kendilerine gelen müşteri kalitesinin ağırlıklı üst düzey olduğunu ifade etmiştir.
• Eyüp Sultan esnafı gelenlerin en çok parayı yeme ve içme konusunda harcadığını düşünmektedir. Takiben hediyelik eşya satın alındığı fikri vardır.
• Eyüp Sultan esnafı, Eyüp Sultan Meydanı ve çevresine yönelik en önemli sorun olarak tuvalet, ulaşım ve otopark konularını ifade etmektedir.
o Otopark konusunda bazı esnaf alan yetersizliğini söylerken, bazıları da fiyat probleminden dem vurmuştur.
o Özellikle Feshane il günlerinde ulaşımın durma noktasına geldiği ve bu konuda bir girişim bekledikleri görülmektedir.
o Deniz ulaşımının yeterince ve etkin kullanılmadığını, özel araçla ulaşımın da hem yolların darlığı/azlığı hem de park sorunu sebebi ile olması gereken seviyede olmadığı düşünülmektedir.
• Yine bir diğer ifade edilen nokta, Eyüp Sultan ve çevresinde (Nişanca gibi) ikamet açısından nezih mekanların olmamasıdır. Bu sebeple daha fazla para harcayabilecek bir kitlenin Eyüp Sultan taraflarına çekilmesinin de zorlaştığına inanan az sayıda esnaf vardır.
• Genel olarak Eyüp Sultan’da sunulan ürün ve hizmetlerin yetersiz ve problemli olduğu düşünülmektedir. Özellikle çalışan personelin hizmet kalitesi ve satılan hediyelik eşyaların ürün kalitesinin düşüklüğü sıklıkla ifade edilmiştir.
• Ramazan ve kandil gecelerinin yoğunluğu tüm esnaf tarafından dile getirilmiştir. Her ne kadar bu gibi dönemler esnaf için satışlarının tavan yaptığı, ve hatta belki de bütün yıl çalışmaya gerek duymayacak kadar yoğun ciro yaptıkları dönemler de olsa, meydan trafiğinin (yaya ve araç) iyi yönetilemiyor olmasının geleceğe yönelik sorun teşkil edebileceği endişesi vardır. Ayrıca bu gibi dönemlerde ‘ibadet için değil panayır için’ gelindiği, bunun da kavramsal çerçeve ve algı açısından problem yarattığı söylenmiştir.
• Yabancı turist sayısının, özellikle Sultanahmet gibi tarihi mekanlara göre azlığı bir sorun olarak ifade edimiştir. Türsab ile yapılan anlaşma ile tarihi yarımada turlarına Eyüp’ün dahil olmasının bir ilk adım olduğu ancak daha fazla çalışmalar yapılması gerektiği ifade edilmiştir.
81
• Genel olarak hem kültürel ve tarihi farkındalığı hem de harcama potansiyeli daha yüksek bir yerli turist kitlesini çekebilmek, düzenli bir ziyaretçi kitlesi yaratabilmek ve yanısıra yabancı turist sayısını da arttırabilmek için yapılan tesbitler ve öneriler şunlardır:
o Eyüp Sultan Meydanı ve çevresindeki tarihi ve kültürel mirasın tanıtımı konusundaki çalışmalar yetersizdir. Eyüp Sultan camii ve türbesi ile Pierre Loti dışında bilinirlik çok düşüktür. Özellikle Eyüp Sultan mezarlığında yatan önemli şahısların çoğu bilinmemektedir; yanısıra mezarlığın ve mezar taşlarının bakımsızlığı da dikkat çekicidir. Bu konuda farklılık yaratılması ve acil özel tanıtım ve restorasyon çalışmalarına ağırlık verilmesi önerilmektedir.
o Yine meydanı ziyarete gelen kişiler için tanıtıcı/bilgilendirici panolar yetersiz/eksiktir. Yabancı dilde açıklamalı panolar, ve hatta yerli turistleri de hedef alacak şekilde canlı rehberlerin kullanımına ihtiyaç vardır.
o Meydanın beyaz mermer taşları problemlidir. Yazın güneş gözlüğü olmadan yürünememekte, kışın da kaymamaya çok dikkat etmek gerekmektedir. Buna yönelik serilen halılarla birlikte ağırlıklı görüş estetik açıdan da sorunlar olduğu yönündedir.
o Meydan kalabalıkların yönetimi ve alan kullanımı açısından yetersiz kalmaktadır. Çevredeki tarihi dokuya zarar vermeden meydanın genişletilmesi öneriler arasındadır.
o Perakende satış yapılan yerlerde, özellikle de yeme/içme mekanlarında, çalışan personele özel eğitim verilmelidir.
o Alışveriş caddesinde daha kaliteli markaların dükkan açması sağlanmalı, belediye’nin bu konuda teşviklerde bulunması gerekmektedir.
o Oyuncakçılar çarşısı gibi hediyelik eşya satan yerlerdeki ürün kalitesi yükseltilmelidir. Tahtakale’den gelen Çin malları ile dolu olan ve satıcının değil de üreticinin kazandığı bu standlarda, Eyüp Sultan ve Eyüp’ü diğer benzer malların satıldığı yerlerden ayrıştıracak bir ‘markalaştırma’ çalışmasına ihtiyaç vardır.
o Tuvalet eksikliğine yönelik muhakkak bir çalışma yapılmalıdır.
o Otopark konusunda, park alanı eksikliğine yönelik (merkezden uzak) bir yer altı otoparkı ve fiyat revizyonu (indirim) gerekliliği vardır.
o Bütün bu çalışmalarda Eyüp Belediyesi’nin önce kendi inancını ve desteğini net olarak ifade ederek öncülük etmesi, ve STK’lar, İBB gibi diğer paydaşları da dahil ederek projelerin hayata geçirilişini hızlandırması önemlidir.
82
8.Eyüp Sultan Tarihi Merkez Yönetim Planı Hazırlıkları
Yönetim Alanı Ve Yönetim Planı Kavramlarının Ulusal Mevzuatta Yer Alması 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na 5226 sayılı Kanunla 2004 yılında ilave edilen Ek-‐2a maddesi ve 3. maddeye ilave edilen tanımlar ile “yönetim alanı” ve “yönetim planı” kavramları ulusal hukuk mevzuatının içinde ilk kez yer almışlardır. Bu kapsamda Türkiye’de yönetim planlarının sadece “Dünya Miras Alanları” için değil, tüm sit alanları için hazırlanması beklenir hale gelmiştir. Kanun’da Yönetim Alanlarındaki Alan Başkanlarının belirlenmesi ve yetkileri; yönetim planı onayını gerçekleştirecek ve uygulamayı denetlemeden sorumlu olacak “Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu”nun üyelerinin kimlerden oluşturulacağı tanımlanmaktadır. Yönetim Planı’nın hazırlanması ve karara bağlanması sürecinde alanda mülkiyet hakkı bulunanlar, meslek odaları ve sivil toplum örgütleri ile üniversitelerin ilgili bölüm temsilcilerinden oluşan bir Danışma Kurulunun kurulması da ilgili Kanun ve Yönetmeliğin öngördüğü bir husustur.
Kanun Yönetim Alanı’nı; “…sit alanları, ören yerleri ve etkileşim sahalarının doğal bütünlüğü içerisinde etkin bir şekilde korunması, yaşatılması, değerlendirilmesi, belli bir vizyon ve tema etrafında geliştirilmesi, toplumun kültürel ve eğitsel ihtiyaçlarıyla buluşturulması amacıyla, planlama ve koruma konusunda yetkili merkezi ve yerel idareler ile sivil toplum kuruluşları arasında eşgüdümü sağlamak için oluşturulan ve sınırları ilgili idarelerin görüşleri alınarak Bakanlıkça belirlenen yerler…” olarak tanımlanmaktadır. Kanun’un ardından çıkarılan, ‘Alan Yönetimi ile Anıt Eser Kurulunun Kuruluş ve Görevleri ile Yönetim Alanları Belirlenmesine ilişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’(Resmi Gazete Tarihi:27.11.2005 Sayı:26006) başlığını taşıyan Yönetmeliğin 6. Maddesinde ‘Yönetim Alanları Yetkili İdarelerce Belirlenir’ denilerek, yerel yönetimlerin de yönetim alan sınırlarını saptamak ve Bakanlığa sunmak konusunda insiyatif alabilecekleri ortaya çıkmaktadır.
“Yönetim Planı” ise “…Yönetim Alanı’nın korunmasını, yaşatılmasını, değerlendirilmesini sağlamak amacıyla, işletme projesini, kazı planı ve çevre düzenleme projesi veya koruma amaçlı imar planı dikkate alınarak oluşturulan koruma ve gelişme projesinin, yıllık ve beş yıllık uygulama etaplarını ve bütçesini de gösteren, her beş yılda bir gözden geçirilen planlar…” olarak Kanun’da yer almaktadır. Yukarda adı geçen Yönetmelikte yönetim plan taslağının, eğer söz konusu alan kentsel sit ise ilgili belediyelerce yapılacağı belirtilmektedir. Yönetim Planı’nın uygulama sürecine ilişkin olarak Kanun “…Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, eşgüdüm ve denetleme kurulunca onaylanan yönetim plânına uymak, ilgili idareler, plân kapsamındaki hizmetlere öncelik vermek ve bu amaçla bütçelerine gerekli ödenekleri ayırmak zorundadır…” hükmünü getirmektedir.
Ülkemizin de, UNESCO’nun “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasını Koruma Sözleşmesi”ne taraf devlet olarak katılmasından sonra geçen süreçte yapılan yasal düzenlemeler neticesinde 2863 sayılı “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun” Ek-‐2a maddesine dayanılarak hazırlanan “Alan Yönetimi ile Anıt Eser Kurulunun Kuruluş ve Görevleri ile Yönetim Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kapsamında alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin kararı ile Tarihi Yarımada (Fatih) ve etkileşim sahasında bulunan, Zeytinburnu, Eyüp, Beyoğlu, Kağıthane, Sarıyer, Beşiktaş, Beykoz, Üsküdar ilçelerinde yer alan ve birbirleri ile etkileşim halinde olan, bir bütünlük gösteren, kentsel sit ve diğer sit alanlarını kapsayan ve daha sonra sınırlan kesinleşecek olan bölgenin öneri yönetim alanı olarak belirlenmesi ve bu bölgenin oluşturduğu yönetim alanında, İstanbul Sit Alanları Alan Yönetimi Başkanlığı görevi başlatılmıştır.
83
Kaynak: Mehmet Gürkan, Kültür ve Turizm Bakanlığı
Yönetim alanının belirlenmesi
Sit alanlarının, ören yerlerinin değerlendirilmesi amacıyla etütler yapılır, sonuçlara göre öneri yönetim alanı sınırı belirlenir. Öneri ilgili kuruluşlardan görüş alındıktan sonra yetkili idareye iletilir. Alanın planlanması ile ilgili yerel idareler ve sivil toplum kuruluşları arasında eşgüdüm sağlamak amacıyla bir toplantı düzenlenir. Bu çalışmalar sonucunda nihai yönetim alanı sınırları ilgili kurum ve kuruluşlara iletilir.
1. Yönetim planı taslağı atanan alan başkanının eşgüdümünde alanın niteliğine bağlı olarak farklı meslek gruplarından oluşan bir ekip tarafından hazırlanır. Plan taslağının hazırlanması öncesinde ve sürecinde, ilgili kurum ve kuruluşların, yerel halkın, sivil toplum örgütlerinin, meslek odalarının, üniversitelerin ve gerekli özel sektör temsilcilerinin katıldığı bilgilendirme ve yönetim planına veri oluşturacak konuların belirlenmesi amacıyla asgari iki toplantı düzenlenir.
2. Yönetim planı aşağıdaki bölümlerden oluşur;
• Mevcut Durum Tespiti
• Alan Analizi
• Alanın vizyonun belirlenmesi ve esas politikalarının oluşumu
• Çalışma programı, zamanlama ve projelerinin belirlenmesi
• İzleme, değerlendirme ve eğitim süreçlerinin tanımlanması
84
3. Yönetim planının değerlendirilmesi
Hazırlanan yönetim planı taslağı alan başkanının da hazır bulunduğu danışma kurulu toplantısında değerlendirilir ve alınan kararlar doğrultusunda yönetim planı taslağına yetkili mahkemece son hali verilir.
4. Yönetim Planının Onaylanması
Yönetim planı tasarısı yetkili idarece onaylanmak üzere eşgüdüm ve denetlme kuruluna iletilir. Gerekirse gerekli düzeltmeler yapılır ve katılan kurul üyelerinin dörtte üçünün olumlu oyuyla en geç altı ay içinde onaylanır.
5. Yönetim planının uygulanması ve denetlenmesi
6. Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler yönetim planına uymak zorundadır. Görevlernin gerçekleştirilmesi sürecinde alan başkanı ve uygulamadan sorumlu kurumlar birlikte çalışır. Yıl sonunda performans değerlendirmeleri ve bütçe çalışmaları yapılır.
Yönetim Planlaması süreci: Paydaş Toplantılarının Önemi Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Alan Yönetim Planı Çalışması 1. Paydaşlar Toplantısı, 3 Aralık Çarşamba günü Eyüp Kültür Sanat Merkezi’nde yapıldı.
İstanbul Bilgi Üniversitesi akademisyenlerinin moderatörlüğünü üstlendiği toplantıya, Eyüp Belediye Başkan Yardımcı Ahmet Turan Koçer, Bilgi Üniversitesi akademisyenleri, İstanbul Türbeler Müze Müdürlüğü, İBB Ulaşım-‐Planlama Müdürlüğü, İBB Kültür Müdürlüğü, Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü, İBB Mezarlıklar Müdürlüğü, İBB Kültürel Mirası Koruma Müdürlüğü, Eyüp Kaymakamlığı, İstanbul SİT Alanları Alan Yönetimi Başkanlığı , Eyüp Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler, Emlak ve İstimlak, Plan ve Proje, Zabıta, Park ve Bahçeler Müdürlüklerinden yetkililer katıldı.
Toplantıda, Eyüp Sultan temaları mercek altına alınarak somut ve somut olmayan değerler yorumlandı. Toplantıya katılan kurumların yetkilileri Eyüp Sultan Tarihi Merkezi’nin önemli sorunları ve bu konudaki çözüm önerilerini dile getirerek, kurumları tarafından bu alanda yaptırılan projeler hakkında bilgi paylaşımında bulundu.
85
Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Alan Yönetim Planı Çalışması Paydaşlar Toplantısı’nın ikincisi 11 Aralık Perşembe günü Eyüp Belediyesi Sertarikzade Kültür Merkezi’nde yapıldı.
Bilgi Üniversitesi akademisyenlerinin moderatörlüğünü üstlendiği toplantıya, Eyüp Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, T.C Vakıflar Genel Müdürlüğü I. Bölge Müdürlüğü, İBB Tarihi Çevre Koruma Müdürlüğü, İBB Ulaşım Planlama Müdürlüğü, İBB Altyapı Projeler Müdürlüğü, İBB Üstyapı Projeler Müdürlüğü, İBB Şehir Planlama Müdürlüğü, İBB Avrupa Yakası Park ve Bahçeler Müdürlüğü, İBB Kentsel Tasarım Müdürlüğü, Eyüp Müftülüğü yetkilileri katıldı.
Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Alan Yönetim Planı Çalışması ikinci Paydaşlar Toplantısı’nda yapılan sunumda, “Eyüp Sultan Denilince Akla Gelen Temalar”, “Eyüp Kentsel Sit Alanı 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Revizyon Nazım İmar Planı Raporu”, “Eyüp Belediyesi Stratejik Planı (2015-‐2019)”, “Çalıştayların Özet Raporu” ele alındı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan projelerin sunumları yapıldı.
86
Eyüp Sultan Tarihi Merkez ve Yakın Çevresi Alan Yönetim Planı Çalışması Paydaşlar Toplantısı’nın üçüncüsü, Sivil Toplum Kuruluşları ile 13 Aralık Cumartesi günü Eyüp Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşti.
Kültür ve Sosyal İşler Müdürü İrfan Çalışan’ın yönetiminde, Bilgi Üniversitesi akademisyenlerinin moderatörlüğünü üstlendiği toplantıya, Türkiye Milli Kültür Vakfı, İnsan ve Medeniyet Hareketi, Girişimci İş Adamları Vakfı, İnsan Hak ve Hürriyetleri ve İnsani Yardım Vakfı Eyüp Şubesi, Özkevser Vakfı, Eyüp Çocuk Yuvası, Eyüp Spor, Kızılay Eyüp, Akabe Vakfı, Suffa Vakfı ve Bem-‐Birsen katıldı.
Toplantıya katılan STK’lar Eyüp Sultan Tarihi Merkezi ile ilgili tespit ettikleri problemleri dile getirerek, yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vermişlerdir. STK’ların önemli bir kısmı restore edilmiş Vakıf Mülklerini merkez olarak kullandıkları için önemli birer paydaş olarak öne çıkmaktadırlar. Bu toplantıdaki en önemli sonuç STK’ların bu projeye destek vermek isteği olmuştur.
87
Ziyaretçi Yönetimi
Ziyaretçi yönetimi, ziyaretçi kabul eden, ağırlayan tüm turizm ve kültür mirası, ören yeri alanlarında ve merkezinde ibadet etmek olan mekanlarda, ziyaretçilerin güvenliğini, mekana erişilebilirliği sağlamak ve aynı zamanda mekanın miras değerini ve otontikliğini korumak amacıyla yapılır. Ziyaretçi yönetimi Kentsel Sit Alanı Yönetim Planı’nın bir parçasını oluşturur.
Ziyaretçi yönetim planı, ziyaret edenlerin trafiğini ve güvenliğini, eserlerin ve alanın güvenliğini, temizliğini ve kültürel bütünlüğünü (saygınlık, bütünlük, itibar, anlam gibi), ziyaretçinin eserlere ve alanlara erişimini sağlayan altyapı ve iletişim kararlarının alınması ve uygulanmasına dair yapılan plandır. Ziyaretçi yönetim planı ziyaretçinin alandan maksimum memnuniyetle ayrılmasını, alana ilişkin bilgilenmesini, miras değerleri ile buluşmasını ve aynı zamanda kültür mirası ve tarihi dokunun tahribatının önlenmesini hedefler.
Ziyaretçi yönetimi özellikle yoğun ziyaret yaşanan yerlerde veya çeşitlilik gösteren faaliyetlere ziyaretçinin fiziksel erişimini sağlamak için yapılır. Bu yönetimin bir ayağı fiziksel koşulların güvenlik, ulaşım, fiziki hareket, dolaşım ve sağlık açısından uygun olmasıysa diğer bir ayağı da ziyaretçinin bilgilenmesini ve farklı hizmet ve ürünlerin farkına varmasını sağlayacak iletişim faaliyetleridir.
Bu plan kapsamında şu sorunlara çözüm önerilir:
İnsan trafiği, otopark sorunları, belli mekânlarda yığılma, meydan ve sokak temizliği, güvenlik sorunları, ses ve görüntü kirliliği, yiyecek içecek hizmetlerinin kümelenmesi, alışveriş faaliyetlerinin kümelenmesi, tuvaletler, yeşil alan ihtiyacı, duyuru ve pankart kirliliği vb.
Bu sorunlara yönelik çözümlerin geliştirilmesinde engelliler, çocuklar, yaşlılar, Türkçe bilmeyenler, gibi farklı ziyaretçi profilleri için yaklaşımlar geliştirilir.
Ziyaretçi yönetim planı hazırlanma sürecinde, güvenlik güçleri, ulaşımdan sorumlu makamlar, işyerleri, belediye hizmetleri, semt sakinleri, kurumların yöneticileri paydaş olarak düşünülebilir.
88
Ziyaretçi yönetim planı içinde şu başlıklar yer alır:
1. Ziyaretçi profili ve ihtiyaçları (yaşlılar, çocuklar, engelliler, turistler, ibadet etmeye gelenler vs) 2. Mekânsal imkânlar ve kısıtların tanımı 3. Ziyaret güzergâhlarının belirlenmesi ve haritalandırma (giriş ve çıkışlar, toplanma, dağılma ve boşaltım
aksları, bakı noktaları, sükûnet noktaları vs) 4. Ziyaretçinin ihtiyacına cevap veren mekânsal kullanım önerileri (yaya yolları, tekerlekli sandalyeye uygun
rampalar vs) 5. Ziyaretçi hizmetleri 6. Mekânlar ve birimler arası trafik akışı (en çok ziyaret edilenler, yeni keşifler, geçerken bakılanlar, içinde
oturulanlar arası ana ve yan yollar vs) 7. Alternatif ulaşım ve otopark önerileri 8. Yönlendirme işaretleri ve hizmetleri 9. Rehberlik hizmetleri 10. Kurumlara yönelik ziyaret koşulları (ziyaret gün ve saatleri, online bilet alım imkanları, önceden
rezervasyon imkanları vs.) 11. Kalite kontrol 12. Acil durum planı
89
Ziyaretçi Yönetim Planında olması gerekenler
Yönlendirme Kamusal alan kullanımı
• Ziyaret güzergahını belirleme
• Kahverengi üzerine beyaz trafik işaretleri
• “...’ye Hoşgeldiniz” sınırlama işaretleri
• Mahalle ve sokak işaretleri
• Yol bulma haritaları
• Yaya yol işaret levhası
• Temalı yürüyüş rotaları
• Çevredeki sürüş rotaları
• Alternatif ulaşım-‐park, bisiklet, tren vb.
• Varış alanı levhaları ve işaretleri
• Araba park alanı
• Otobüs park ve durak alanı
• Seyir noktaları
• Yapı levhaları
• Umumi tuvaletler
• Sokağa ait kamusal eşyalar
• Kamusal sanat
• Kapalı devre TV
• Esnaf ve mahalle güvenliği-‐zabıta
• Sokak temizliği Bilgilendirme Yorumlama
• Online bilgi
• Sokakta bilgilendirme
• Bilgilendirme ofisi (personel+tanıtım malzemeleri)
• Bilgi toplama ve veriler
• Satılabilir basılı malzeme-‐OS haritalar, rehber kitapçık vb.
• Temalar
• Mekanlar
• Araçlar
Ziyaretçiler ve Karşılama Diğer Konular
• Ziyaretçi bilgilendirme
• Müşteri memnuniyeti
• Elçiler-‐topluluklar ve ticaret yapanlar
• Bilgi gözetmenleri
• Rehberli turlar ve yürüyüşler
• Sokak animasyonu
• Anti-‐sosyal davranış
• Etkinlikler
• Biletleme
• Fiziksel engellilere yönelik ihtiyaç analizi
• Gönüllü çalışma planı
• Ziyaretçi feedback-‐geri bildirim
Kaynak: London Development Agency, 2009 (http://www.destinationworld.info/newsletter/feature55.html)
Günümüzde kültür turizminin giderek yükselen bir turizm seçimi olduğunu göz önüne alacak olursak, ibadet mekanlarının da kültür turizminin yörüngesine hızla girmekte olduğunu söyleyebiliriz. Ziyaretçi yönetimi açısında bu durum özellikle üzerinde çalışılmasını gerektirir, zira ibadet için gelenlerle kültür turizmi maksadıyla gelenleri birarada ve karşılıklı anlayış çerçevesinde tutabilmek, mekanın otantikliğini ve olağanlığını koruyabilmek, aynı zamanda mekan ve kültürle ilgili bilgilendirmeyi mekanın ruhunu bozmayacak şekilde yapabilmek, bunların hepsi çözülmesi gereken konulardır. Kültürel Miras Turizmi ya da kültür turizmi, ‘geçmişe ve bugüne ait yerel/otantik hikayeleri ve insanları temsil eden yerlerin ve etkinliklerin ziyaretidir’ diye tanımlanabilir (http://www.culturalheritagetourism.org/aboutUs.htm).
Eyüp Sultan ziyaretçi profiline bakıldığında ağırlıklı olarak inanç odaklı ziyaret özelliğini görmekteyiz. Eyüp Sultan henüz kültür turizmi destinasyonu olarak İstanbul’da öne çıkmamaktadır. Yaptığımız saha araştırmasında kültür turisti diye tanımlayabileceğimiz profilin düşük olduğunu gördük. Ancak bu kültür
90
turizminin uzun vadede Eyüp’te gelişmeyeceği anlamına gelmemelidir. http://eyupmobil.com/ gibi uygulamalrın kamu ortaklığı ve desteği ile başlatılmış olması semtin kültür turizmi profilini geliştirmek üzere bir irade olduğunu göstermektedir. Piere Loti hali hazırda bu bakımdan önemli bir destinasyondur ve Piere Loti ile Eyüp merkezi arası bağlantı teleferik ile güçlendirilmiştir. Kısacası, kültür turizminin Eyüp’te gelişmesi kaçınılmaz görünmektedir.
Eyüp tarihi merkezi ve yakın çevresi için ziyaretçi yönetimi konusu düşünüldüğünde bugün, öncelik kuşkusuz mevcut ziyaretçi profilini memnun etmek olmalıdır. Eyüp Sultan etrafında ve özellilke belirli günlerde yaşanan yoğunluğun yönetimi birinci konudur. İkinci konu bu mevcut ziyaretçi profil bir taraftan iyi ağırlanırken öbür taraftan kültür mirasının ve mekanların iyi korunmaya devam edilmesi ve kültür mirası bilgisinin ziyaretçilerle buluşmasının sağlanmasıdır. Bunun için bu raporda iletişim-‐sunum-‐yorumlama başlıklarıyla açmaya çalıştığımız kültürel programlama yaklaşımları gerekecektir. Kültürel programlama ile ilgili olarak yaklaşımlarımız 5. Bölümde ele alınmıştır.
EKARNIP Raporu, planlama alanının günden güne artan ziyaretçi talebine cevap verilebilmesinin mevcut mekânlarla söz konusu olamayacağını söylemektedir. Bu sebeple, EKARNIP, ‘kademeli, güne yayılan, sıralı, belki randevulu ziyaretlerin yapılması konuları gelecekte gündeme gelebilir’ demektedir. ‘Alanla ilgili olarak ziyaretçilere yer açılması ve yoğunluğun bu şekilde azaltılması için bazı yapı adalarının ortadan kaldırılması önerileri bulunmakla beraber, mevcut alanın çeşitli tasarım ve düzenleme olanaklarıyla değerlendirilmesi ve bir alan yönetimi kapsamında aktif bir şekilde idare edilerek, alanda yaşanan herhangi bir sorunun anında tespiti ile beraber uygun çözümlere kavuşturulması sağlanabilir. Ayrıca, istenmeyen olaylara mani olunması ve alanın daha verimli kullanımının sağlanması açısından da alan yönetiminden yararlanılabilir. Bu kapsamda; ibadet/ziyaret öncelikli olmak üzere, sağlık, kültür, sosyal ve idarî hizmetler koordineli bir biçimde birbirini destekler mahiyette alanda yer almalı ve alanın verimli bir şekilde, özellikle yaşlı, engelli ve küçük çocukların ihtiyaçlarına duyarlı bir halde ele alınması amaçlanmalıdır’ denilmektedir. EKARNIP önerileri bu çalışmanın ikinci etabında alandaki ziyaretçi yönetimi paydaşları ile birlikte değerlendirilecektir.
91
Sonuç Eyüp Tarihi kent merkezi ve yakın çevresi için yönetim planı hazırlık çalışmamızın birinci safhasında Eyüp'ün tarihi merkezi ve dolayısıyla kimliğine ilişkin yönetim planı konusu olacak sorunların neler olduğunu tespit etmeye çalıştık. Sorun tespiti çalışması için gerek kamu sektöründen gerekse sivil toplum kuruluşları katılımcılarından oluşan paydaş toplantıları gerçekleştirdik, Eyüp Belediyesi idarecileri ile görüşmeler yaptık, yazılı raporlar, yayınlar, internet sayfalarını, plan kararlarını ve projeleri inceledik, ve sahada ziyaretçilerle bir anket çalışması ve esnaf ile yüz-‐yüze derinlemesine görüşmeler gerçekleştirdik.
İncelemelerimiz ve görüşmelerimizde kültür mirasının fiziki koruma ve kullanım durumunu tespit etmeye çalıştık, karşılaşılan sorunları analiz ettik, plan kararlarına baktık; kültür mirası değerlerinin ziyaretçi ile nasıl buluşturulduğunu, nasıl sunulduğunu anlamaya çalıştık ve ziyaretçilerin ziyaret amaçlarını ve alanı nasıl bildiklerini araştırdık. Bütün bunları yaparken Eyüp tarihini bir kere daha okuduk, farklı boyutlarını kavramaya çalıştık.
Yaptığımız görüşmeler, incelemelerimiz ve saha araştırması sonuçları bize Eyüp tarihi merkezi ve yakın çevresine ilişkin temel sorunsalın ne olduğunu gösterdi. Sorunsalı formüle etmeye çalışırken alanda şimdiye kadar yapılmış olan koruma, restorasyon, sağlıklaştırma ve bilgi toplama, derleme, araştırma, yayınlama çalışmalarının boyutlarını ve kazanmış olduğu derinliği gördük. Bütün bu planlama, projelendirme, koruma ve bilgilenme, bilgilendirme çabalarının ve külliyatının mutlaka bir Eyüp Araştırmaları Merkezi kurumsal kimliği altında ivedilikle arşivlenmesi ve kullanıma açılması çalışmasının başlatılması gerektiğini vurgulamak isteriz. Eyüp kentsel sit alanı için yapılmış olan koruma amaçlı imar planı (EKARNIP) envanter bilgilerinin ve İstanbul Valiliğinin envanter çalışmalarının da bu arşive kazandırılması ve arşiv bilgilerinin rutin olarak güncellenmesi, bundan sonraki koruma ve yönetim planlaması çalışamalarının temel giridisi olarak büyük önem taşımaktadır.
Eyüp tarihsel kimliğine ilişkin bunca araştırma ve yayına karşılık, bu bilgi birikiminin ziyaretçilerle buluşturulması ve sunulması konusunda eksiklik olduğunu gördük. Eserlerin nesne olarak görüldüğünü, anlamsal olarak yerlerinin tanımlanmadığını ve yaşanmışlıklarının anlatılmadığını gördük. Bir diğer eksiklik şimdiye kadar Eyüp Sultan ziyaretçi profili ile ilgili saha araştırmasının yapılmamış olması. Bu rapor çalışması kapsamında yaptığımız saha araştırması bize çok şey öğretti ve gösterdi, en önemlisi de bu tür ampirik çalışmaların bir yerin kimliğini anlamak, iletişimini yapmak, bir yerin mutlu ziyaretçileri olmasını sağlamak için ne kadar önemli olduğu. Veri toplama çalışmalarının, kültür etkinlikleri izleme profilinden ziyaretçiye kadar, her alanda düzenli yapılması gerekiyor.
Çalışmamızın sonuç olarak yaptığı temel tespit şu oldu:
Eyüpsultan’a gelenlerin çoğunun ibadet veya dua etmek, adak için geldiği tespit edilmiştir. Gelenler Eyüp’le ilgili başka ne bildikleri sorulduğunda büyük çoğunluğu Feshane, Eyüp Sultan ve Pierre Loti’yi saymıştır. Halbuki Eyüp’te bu mekanların dışında ve Eyüp Sultan camii’ne çok daha yakın türbe, medrese vs. vardır. Burada tespitimiz ziyaretçilerin sadece kullandıkları mekanları tanıyor olmalarıdır (Feshane şenliklerine gitmiş olabilirler, gidildiğini duymuşlardır, Pierre Loti Kahvesine çıkmışlardır veya çıkıldığını duymuşlardır ve Eyüp Sultan Camii ve türbe ziyareti yapmışlardır). Kullanamadıkları, kullanımına dair bilgi ve haber almadıkları yerleri tanımamaktadırlar (veya yiyemediği, satın alamadığı somut olmayan değerleri de merak etmemektedir). Öyleyse, bilinirlik ve kullanıma açık olma (use-‐value) arasında bir ilişki vardır. Bir kültür mirasının değeri kullanıldıkça (oraya gitmek, ziyaret etmek için bir sebep oldukça), bu yere ilgi ve yer hakkında bilgi artacaktır (özel kitleye hitap eden vakıf tahsislerinde de sorun budur; genel kullanıma ve bilgilenmeye açık görünmemktedirler). Kulllanımın farklı dereceleri olabilir: bilgilendirme (pano, app. vs) veya ziyaretçinin deneyim kazanabileceği bir yorum faaliyeti (örneğin müze, galeri vs.). Alanda birincisinden kısıtlı, ikincisinden hiç olmadığı tespit edilmiştir.
İkinci olarak ziyaretçilerin ilk etapta saymadıkları yerlerin ve değerlerin çoğu zaman kamusal alan veya malzemede tanıtılmadığı da tespit edilmiştir. Broşür basıp görünür yere koymak da bilinirliği ve ziyareti artırmayacaktır. Bu broşürün değerleri listeler halinde veriyor olması işe yaramayacaktır. Hikayeler, senaryolar, güzergahlar olmadıkça yine merak uyandırmayacaktır. Tabii bu araç tanıtılan değerin kullanıma hazır hale gelmiş olmasıyla anlamlıdır. İçine giremez, çevresinde dolaşamazsanız bilmenin faydası yok.
Eyüp Sultan Tarihi merkezde genel olarak bakıldığında arz restore edilmiş ancak “ham” bırakılmış, yani işlenmemiştir (Eyüp Sultan Camii ve çevredeki diğer kültürel miras yapıları restore edilmiş, temizlenmiş de olsa bu fiziksel iyileştirmedir, çok gereklidir ancak ziyaretin sebebi değildir). Ziyaretçinin deneyimini artıracak, bu
92
deneyime değer katacak, ziyareti tekrarlatacak bir arayüz, ekleme, yorumlama aracı yoktur. Eyüp Sultan külliyesi içine pano vs koymasanız da insanların geleceği bir yerdir. Bir manevi değeri (aslında kullanım-‐değeri) vardır. Ziyaretin sebebi vardır. Ancak çevredeki diğer sokaklara girmenin (örneğin Cülus yolu), merak etmenim, araştırmanın, eğer bir sebep yoksa, müze çağrısı, bir etkinlik çağrısı ya da, yemek yenmiyorsa, bir etkinlik ziyaret edilmiyorsa sebebi yoktur.
Çalışmamızın sonuç olarak sorduğu soru da şu oldu:
Ağırlıklı ibadet-‐odaklı dini amaçlı ziyaret kültürünün Eyüp'ün kültür mirası ve kimliği ile buluşması nasıl sağlanabilir? Eyüp’ün tarihsel gelişimi ve kültürel tarihinin tüm katmanlarını ve çeşitliliğini ziyaretçilere nasıl sunabiliriz ve böylece Eyüp tüm insanlığa çok önemli hikayeler anlatabilir? Eyüp’ün tarihi merkezinin bilinmeyen değerlerinin sunum, iletişim, yorumlama yöntemleriylebilinir kılınması nasıl olacaktır?
Çalışmamızın birinci safhasını yönetim planının temel tespitlerini yapmış ve ana sorusunu bulmuş olarak kapatıyoruz. İkinci safhasında, bu temel soru ve etrafında beliren diğer soruların cevaplarını, yine paydaşlarla birlikte, mimari, kentsel tasarım, kültürel planlama ve yorumlama, ziyaretçi yönetimi perspektiflerinden arayacağız. İşin sonunda, Eyüp Belediyesi’nin tarihi merkez ve yakın çevresini hem ziyaretçisi açısından hem de koruma – kullanma pratikleri ve uygulamaları açısından yönetebileceği, böylelikle kimliğini anlatabileceği, bir esin kaynağı olarak sunabileceği, bu coğrafyanın müthiş kültürel tarihini, insanların ilgisine daha iyi açabileceği bir plan elde etmiş olacağız.