TC
Mimar Sinan Guumlzel Sanatlar Uumlniversitesi
Felsefe Boumlluumlmuuml
Lisans Bitirme Tezi
Gabriel de Tarde Epistemolojisinde Taklidin Yasaları ve
İki Guumlccedil Olarak Arzu ve İnanccedil
Dilhan AKSAKAL
20090118031
Tez Danışmanı
Yard Doccedil Dr Mehmet ŞİRAY
İstanbul 2014
1
Sayfa
İCcedilİNDEKİLER i
OumlNSOumlZ 3
OumlZET 4
GİRİŞ 5
I Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı 9
II Teklik ndash Ccedilokluk Birey-Toplum 12
III Taklit ( İmitation ) Nedir ve Taklidin Oumlnemi 21
IIII Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik) 25
IV Tardersquoda İki Temel Guumlccedil Olarak Arzu ve İnanccedil 34
IVI Sahip olmak 39
V Arzu ve İnanccedil Kavramlarının Ekonomideki Etkisi Uumlzerine 42
VI Uumlretim ve Yeniden Uumlretim 45
VII Bilgi uumlretimi 46
VIII Değerin oluşumu ve uumlretimi 48
VIV İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi 50
VI Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti 52
VII SONUCcedil 54
VIII KAYNAKCcedilA 57
2
OumlNSOumlZ
Gabriel de Tardersquoı ilk olarak Prof Dr Ali AKAYrsquoın Bilgi Sosyolojisi adlı dersini
aldığımda duymuştum Tardersquoın arzu ve inanccedil kavramlarına ilişkin duumlşuumlnceleri felsefi
anlamda ccedilok dikkatimi ccedilekmişti Daha sonrasında değerli hocam Yard Doccedil Dr Mehmet
ŞİRAY ile konuşup bitirme tezimde bu konu uumlzerine yoğunlaşmaya karar verdim Elinizdeki
bu ccedilalışma da felsefe profesoumlruuml sosyolog krimonolog olarak bilinen Gabriel de Tardersquoın
sosyal taklit teorisi uumlzerine ccedilalışmalarını arzu ve inanccedil kavramları ile ele aldım ve Tardersquoın
oumlnerdiği gibi disiplinler arası bir youmlntem izlemeye ccedilalıştım
Lisans oumlğrenciliğim suumlresince maddi ve manevi accedilıdan bana desteklerini sunan aileme
beni felsefi anlamda zenginleştiren kaynakccedila yardımında bulunan farklı accedilıdan bakmayı
oumlğreten ve sorgulamayı aşılatan bilgi ve birikimlerini severek paylaşan tuumlm değerli boumlluumlm
hocalarıma ccedilalışma konum hakkında bana yeni fikirler sunup değişik bakış accedilıları kazandıran
tuumlm arkadaşlarıma tezimin hazırlanmasında bana yardımcı olan konuyla ilgili yardımcı
olabilecek farklı bilgi ve kaynaklardan faydalanmama katkı sağlayan tez danışmanım Yard
Doccedil Dr Mehmet ŞİRAYrsquoa teşekkuumlrlerimi sunuyorum
3
OumlZET
Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve
evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum
incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey
anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum
kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak
Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve
adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası
etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha
sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi
goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları
sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak
felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu
ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha
vurgulanmıştır
ABSTRACT
In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation
general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement
laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality
is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and
society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality
relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring
in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also
desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on
economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While
these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In
conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of
possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the
effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions
are emphasized
4
GİRİŞ
Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu
olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve
Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı
eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde
Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve
daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan
taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin
taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik
duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir
Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği
yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani
insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın
temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur
Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil
olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim
Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler
arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak
felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile
guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı
belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır
Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu
goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması
eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi
tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve
sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim
1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri
5
Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği
goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin
yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)
iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin
goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı
bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde
epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve
disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır
Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve
evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal
duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir
İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları
accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir
youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli
bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini
ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı
anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha
sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca
bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile
bağlantısı kurulacaktır
Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit
kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve
adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu
kanıtlanacaktır
Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele
aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak
eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını
accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar
kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun
oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır
6
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Sayfa
İCcedilİNDEKİLER i
OumlNSOumlZ 3
OumlZET 4
GİRİŞ 5
I Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı 9
II Teklik ndash Ccedilokluk Birey-Toplum 12
III Taklit ( İmitation ) Nedir ve Taklidin Oumlnemi 21
IIII Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik) 25
IV Tardersquoda İki Temel Guumlccedil Olarak Arzu ve İnanccedil 34
IVI Sahip olmak 39
V Arzu ve İnanccedil Kavramlarının Ekonomideki Etkisi Uumlzerine 42
VI Uumlretim ve Yeniden Uumlretim 45
VII Bilgi uumlretimi 46
VIII Değerin oluşumu ve uumlretimi 48
VIV İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi 50
VI Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti 52
VII SONUCcedil 54
VIII KAYNAKCcedilA 57
2
OumlNSOumlZ
Gabriel de Tardersquoı ilk olarak Prof Dr Ali AKAYrsquoın Bilgi Sosyolojisi adlı dersini
aldığımda duymuştum Tardersquoın arzu ve inanccedil kavramlarına ilişkin duumlşuumlnceleri felsefi
anlamda ccedilok dikkatimi ccedilekmişti Daha sonrasında değerli hocam Yard Doccedil Dr Mehmet
ŞİRAY ile konuşup bitirme tezimde bu konu uumlzerine yoğunlaşmaya karar verdim Elinizdeki
bu ccedilalışma da felsefe profesoumlruuml sosyolog krimonolog olarak bilinen Gabriel de Tardersquoın
sosyal taklit teorisi uumlzerine ccedilalışmalarını arzu ve inanccedil kavramları ile ele aldım ve Tardersquoın
oumlnerdiği gibi disiplinler arası bir youmlntem izlemeye ccedilalıştım
Lisans oumlğrenciliğim suumlresince maddi ve manevi accedilıdan bana desteklerini sunan aileme
beni felsefi anlamda zenginleştiren kaynakccedila yardımında bulunan farklı accedilıdan bakmayı
oumlğreten ve sorgulamayı aşılatan bilgi ve birikimlerini severek paylaşan tuumlm değerli boumlluumlm
hocalarıma ccedilalışma konum hakkında bana yeni fikirler sunup değişik bakış accedilıları kazandıran
tuumlm arkadaşlarıma tezimin hazırlanmasında bana yardımcı olan konuyla ilgili yardımcı
olabilecek farklı bilgi ve kaynaklardan faydalanmama katkı sağlayan tez danışmanım Yard
Doccedil Dr Mehmet ŞİRAYrsquoa teşekkuumlrlerimi sunuyorum
3
OumlZET
Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve
evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum
incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey
anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum
kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak
Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve
adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası
etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha
sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi
goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları
sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak
felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu
ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha
vurgulanmıştır
ABSTRACT
In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation
general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement
laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality
is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and
society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality
relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring
in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also
desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on
economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While
these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In
conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of
possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the
effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions
are emphasized
4
GİRİŞ
Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu
olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve
Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı
eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde
Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve
daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan
taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin
taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik
duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir
Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği
yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani
insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın
temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur
Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil
olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim
Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler
arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak
felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile
guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı
belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır
Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu
goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması
eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi
tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve
sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim
1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri
5
Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği
goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin
yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)
iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin
goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı
bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde
epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve
disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır
Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve
evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal
duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir
İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları
accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir
youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli
bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini
ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı
anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha
sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca
bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile
bağlantısı kurulacaktır
Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit
kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve
adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu
kanıtlanacaktır
Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele
aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak
eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını
accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar
kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun
oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır
6
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
OumlNSOumlZ
Gabriel de Tardersquoı ilk olarak Prof Dr Ali AKAYrsquoın Bilgi Sosyolojisi adlı dersini
aldığımda duymuştum Tardersquoın arzu ve inanccedil kavramlarına ilişkin duumlşuumlnceleri felsefi
anlamda ccedilok dikkatimi ccedilekmişti Daha sonrasında değerli hocam Yard Doccedil Dr Mehmet
ŞİRAY ile konuşup bitirme tezimde bu konu uumlzerine yoğunlaşmaya karar verdim Elinizdeki
bu ccedilalışma da felsefe profesoumlruuml sosyolog krimonolog olarak bilinen Gabriel de Tardersquoın
sosyal taklit teorisi uumlzerine ccedilalışmalarını arzu ve inanccedil kavramları ile ele aldım ve Tardersquoın
oumlnerdiği gibi disiplinler arası bir youmlntem izlemeye ccedilalıştım
Lisans oumlğrenciliğim suumlresince maddi ve manevi accedilıdan bana desteklerini sunan aileme
beni felsefi anlamda zenginleştiren kaynakccedila yardımında bulunan farklı accedilıdan bakmayı
oumlğreten ve sorgulamayı aşılatan bilgi ve birikimlerini severek paylaşan tuumlm değerli boumlluumlm
hocalarıma ccedilalışma konum hakkında bana yeni fikirler sunup değişik bakış accedilıları kazandıran
tuumlm arkadaşlarıma tezimin hazırlanmasında bana yardımcı olan konuyla ilgili yardımcı
olabilecek farklı bilgi ve kaynaklardan faydalanmama katkı sağlayan tez danışmanım Yard
Doccedil Dr Mehmet ŞİRAYrsquoa teşekkuumlrlerimi sunuyorum
3
OumlZET
Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve
evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum
incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey
anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum
kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak
Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve
adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası
etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha
sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi
goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları
sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak
felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu
ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha
vurgulanmıştır
ABSTRACT
In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation
general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement
laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality
is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and
society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality
relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring
in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also
desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on
economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While
these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In
conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of
possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the
effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions
are emphasized
4
GİRİŞ
Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu
olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve
Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı
eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde
Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve
daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan
taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin
taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik
duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir
Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği
yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani
insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın
temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur
Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil
olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim
Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler
arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak
felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile
guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı
belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır
Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu
goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması
eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi
tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve
sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim
1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri
5
Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği
goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin
yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)
iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin
goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı
bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde
epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve
disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır
Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve
evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal
duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir
İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları
accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir
youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli
bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini
ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı
anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha
sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca
bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile
bağlantısı kurulacaktır
Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit
kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve
adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu
kanıtlanacaktır
Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele
aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak
eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını
accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar
kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun
oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır
6
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
OumlZET
Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve
evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum
incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey
anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum
kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak
Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve
adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası
etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha
sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi
goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları
sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak
felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu
ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha
vurgulanmıştır
ABSTRACT
In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation
general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement
laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality
is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and
society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality
relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring
in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also
desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on
economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While
these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In
conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of
possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the
effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions
are emphasized
4
GİRİŞ
Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu
olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve
Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı
eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde
Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve
daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan
taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin
taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik
duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir
Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği
yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani
insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın
temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur
Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil
olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim
Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler
arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak
felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile
guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı
belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır
Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu
goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması
eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi
tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve
sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim
1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri
5
Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği
goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin
yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)
iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin
goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı
bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde
epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve
disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır
Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve
evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal
duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir
İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları
accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir
youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli
bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini
ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı
anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha
sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca
bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile
bağlantısı kurulacaktır
Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit
kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve
adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu
kanıtlanacaktır
Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele
aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak
eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını
accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar
kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun
oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır
6
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
GİRİŞ
Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu
olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve
Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı
eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde
Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve
daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan
taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin
taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik
duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir
Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği
yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani
insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın
temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur
Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil
olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim
Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler
arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak
felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile
guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı
belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır
Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu
goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması
eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi
tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve
sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim
1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri
5
Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği
goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin
yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)
iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin
goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı
bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde
epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve
disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır
Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve
evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal
duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir
İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları
accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir
youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli
bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini
ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı
anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha
sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca
bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile
bağlantısı kurulacaktır
Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit
kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve
adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu
kanıtlanacaktır
Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele
aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak
eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını
accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar
kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun
oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır
6
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği
goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin
yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)
iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin
goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı
bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde
epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve
disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır
Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve
evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal
duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir
İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları
accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir
youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli
bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini
ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı
anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha
sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca
bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile
bağlantısı kurulacaktır
Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit
kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve
adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu
kanıtlanacaktır
Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele
aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak
eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını
accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar
kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun
oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır
6
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde
Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni
sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği
istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır
Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar
adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın
ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir
Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin
oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin
monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek
Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve
taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir
aradalık olduğu accedilıklanacaktır
Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden
kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal
bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin
sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu
olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan
vurgunun yerinde olduğu kanısındayım
7
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo
Mevlana
8
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı
Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu
bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı
paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde
accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin
lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde
tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte
olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir
Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz
Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu
yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir
ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik
duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan
birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır
Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil
duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi
aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2
Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil
parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı
accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws
of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan
tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir
duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır
2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır
9
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik
duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından
birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti
fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel
tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3
Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan
tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal
duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması
kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit
yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması
Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide
goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik
tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın
duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal
iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm
analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler
arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler
arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli
formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati
itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi
Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla
bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu
goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr
ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri
bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının
oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut
yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5
3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50
10
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine
kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel
alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona
goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik
astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak
accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya
doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle
kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak
tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri
accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak
uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete
geccediliren doyumsuzlukturrdquo8
Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı
yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun
goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi
ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve
daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi
kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir
MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de
yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında
bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır
ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk
ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de
benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile
doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10
6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
11
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal
değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir
evren-doğa anlayışına sahiptir
2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum
Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir
varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11
anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil
ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini
goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir
ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı
ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı
dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken
nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde
genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara
ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır
ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir
insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun
ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir
toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın
iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların
arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13
11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8
12
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı
şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya
ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki
ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız
kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde
taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer
monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır
ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak
istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14
Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi
de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu
duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik
ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu
kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark
edebiliriz
Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın
sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu
ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu
duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak
kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir
sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin
buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde
kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve
anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun
temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur
Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı
olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek
Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr
ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur
14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170
13
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir
ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf
sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız
ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi
felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde
direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel
malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15
Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak
bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi
ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum
insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma
duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan
etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum
kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı
olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple
birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun
normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok
daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır
Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi
de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde
Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu
anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın
kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin
iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle
toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da
Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz
15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013
14
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden
birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi
belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir
principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel
metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir
problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe
ccedilıkmakrdquo18
Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin
iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca
baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz
Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta
Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey
varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden
tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu
toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve
stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler
olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize
bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı
grupları toplumu oluşturur
ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın
parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin
değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)
bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine
bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık
bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca
anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui
generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum
goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca
buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir
dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey
iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19
18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179
15
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya
sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya
bakışını accedilıklamaktadır
Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki
ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin
durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil
durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum
bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir
tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin
etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir
noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle
oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz
ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını
soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir
anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve
gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22
Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır
farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr
tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad
kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı
monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya
kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler
Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır
Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar
ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur
ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer
monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda
20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37
16
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor
hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar
tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu
yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir
monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24
Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir
duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları
ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde
reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman
tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli
bir kısımdan aitlik oluşturulabilir
ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir
evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık
tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25
Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve
makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde
bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince
canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru
youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel
hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da
R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden
etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz
Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların
ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı
bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini
incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem
oluşturduğunu goumlrmekteyiz
24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36
17
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen
olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey
olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve
kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden
oluşmuşturrdquo27
Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan
olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı
ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir
Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-
buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi
sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden
daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır
ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan
Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin
paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili
niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28
Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde
diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular
Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini
oumlrnek verir
ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin
kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-
kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı
bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz
ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin
27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4
18
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı
bundanrdquo29
Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk
olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini
belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel
etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır
Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben
oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen
Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını
kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi
ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul
ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından
emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir
ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın
bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece
algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın
arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir
Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez
Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin
gerekirrdquo30
Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu
etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi
tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma
halidir
Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal
değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize
bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı
bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin
bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir
29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71
19
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada
bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle
bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim
oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime
uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )
ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak
zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de
youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir
rol oynamaktadır
Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine
dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin
yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip
olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık
olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini
etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır
Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit
etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir
zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm
monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve
monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan
tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının
temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki
goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz
Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal
kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri
değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz
Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek
istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak
yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında
karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir
31 Age s5532 Age s38 33 Age s44
20
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk
olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve
buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde
her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır
3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi
Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi
beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş
anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine
baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt
Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد
aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz
Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu
kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe
benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak
eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel
Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz
Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi
gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla
taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş
olur
Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve
buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz
Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise
taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya
da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze
34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek
21
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar
insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi
ile oluşmuştur
lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin
edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler
sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey
doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur
Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk
hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da
ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak
bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş
kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye
etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku
gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister
Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit
kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim
ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin
ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve
canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak
konumlandırılmıştır
Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu
sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak
gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]
yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve
ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut
kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde
gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV
fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir
37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1
22
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına
denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir
katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine
has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı
varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr
Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik
oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir
ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından
dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil
dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini
alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş
veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41
Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların
problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir
Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen
bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce
sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır
lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan
icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması
yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu
sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca
tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki
icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir
değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen
birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala
41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119
23
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve
youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen
olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44
Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum
kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey
tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da
gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse
tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması
gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir
şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45
Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine
zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi
demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin
iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda
oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle
etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler
arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır
Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler
arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken
bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit
toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana
bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr
iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık
monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip
tekrarlanmasını sağlamaktadırlar
44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119
24
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki
tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde
artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook
twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun
olacağını duumlşuumlnuumlyorum
31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)
Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil
boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-
ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte
belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir
bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim
ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını
ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz
Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin
dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin
icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga
boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga
ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve
ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla
sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca
tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal
direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise
adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz
48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
25
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler
arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir
ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen
dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla
doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz
ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o
zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri
guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit
dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52
Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı
taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı
bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır
Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden
kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha
iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak
belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53
Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi
sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi
zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır
Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği
fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa
baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her
şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile
oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt
kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu
soumlylenebilir
51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
26
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri
soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek
karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu
youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54
Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak
goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir
Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle
ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma
savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit
dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile
Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz
ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin
duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve
yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır
Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir
İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde
accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam
birlikteliğinde mevcutturrdquo56
Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın
uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte
okumamıza izin vermektedir
Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada
zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli
oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası
yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en
şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila
54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39
27
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş
karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal
duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel
bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58
Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin
ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak
uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş
boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze
bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın
tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle
doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir
Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta
bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır
Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir
Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz
Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler
accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını
goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı
ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış
oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve
inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil
goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir
Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır
Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar
bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya
başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer
anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip
atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler
kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml
ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir
58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73
28
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla
Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı
olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir
başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren
cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok
pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml
olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin
Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini
vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası
olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile
youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır
Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve
isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud
lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile
birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek
gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61
Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki
uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş
insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde
accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi
kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz
Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması
durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik
ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak
birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine
kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte
59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14
29
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada
accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon
yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en
muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden
adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir
durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve
evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon
evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını
belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her
tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr
Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında
belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara
bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil
oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve
yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici
bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve
olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu
sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme
ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni
bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore
ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır
Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir
ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın
kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit
eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin
yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar
oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu
64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72
30
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her
bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu
dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde
detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml
accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir
youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını
belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz
1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66
Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga
metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir
kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın
toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru
bir yayılma soumlz konusudur
2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67
Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her
zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir
konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan
uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki
zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder
Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk
ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit
yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da
belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve
kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk
atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68
Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu
merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep
olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini
belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki
mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her
66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120
31
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde
internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik
aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan
erişim sağlayabilmektedir
3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70
Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına
baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip
karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı
oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı
olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı
olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki
insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha
ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri
sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın
olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71
Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz
Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum
yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya
uyum sağladığını soumlyleyebiliriz
4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72
Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının
hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-
disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin
bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi
ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır
ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda
taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve
taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)
69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73
32
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir
grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı
şeklindedirrdquo73
Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel
yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin
bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın
bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde
Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır
4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil
Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz
( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki
kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların
birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan
ilkidir
Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu
iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil
kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan
tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]
KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76
Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye
goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş
oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77
73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek
33
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama
tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası
etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin
suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve
bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere
inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik
sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından
benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair
accedilık bir tanım yapmamaktadır
ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım
verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml
kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve
inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını
duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel
eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel
kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78
Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada
varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin
birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde
arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin
kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak
duumlşuumlnmektedir
ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi
dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek
( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller
ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80
78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26
34
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise
bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla
bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki
kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına
her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı
bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen
bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve
istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81
Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve
accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil
kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil
inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır
ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler
değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler
oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak
goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan
icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml
yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın
ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir
ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle
olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda
toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur
rdquo83
Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı
analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın
81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176
35
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil
ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml
oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya
ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek
denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri
goumlstermektedir rdquo85
İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci
oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu
noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci
insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri
istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece
iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu
ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi
temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı
dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86
Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın
youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların
youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş
olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın
keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların
akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit
edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın
taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve
inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini
ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir
İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini
kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil
duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler
84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42
36
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin
etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel
suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası
etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz
Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene
Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi
Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun
youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit
insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu
ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın
felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre
Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden
kaccedilırmıştırrdquo 87
Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen
arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu
duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı
zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun
akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir
ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]
adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo
kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve
arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88
Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini
belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya
inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir
Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran
87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
37
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir
Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu
bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin
de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89
Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan
yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren
lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik
goumlstermektedir
41 Sahip olmak
Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip
olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele
geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz
muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem
taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve
inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi
varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve
accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler
Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken
Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış
accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve
karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip
olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı
accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla
eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak
89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88
38
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını
bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır
bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam
etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle
sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir
Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden
kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket
tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır
ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum
Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime
kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92
Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma
duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa
goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak
okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve
bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda
goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil
sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır
Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm
olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak
eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve
birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini
merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz
kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında
kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak
anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle
lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94
Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve
felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo
92 Age s8893 Age s8994 Age s90
39
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma
kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği
felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr
Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması
vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret
iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi
monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir
Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip
olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta
her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki
monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir
var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler
vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden
tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir
ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları
kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya
molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal
duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara
giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya
devam eder rdquo95
Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma
yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında
yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da
muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza
ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir
monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu
monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı
belirtmektedir
95 Age s 94
40
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini
goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik
her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve
hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir
hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye
goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu
olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her
noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir
rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel
bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da
vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler
arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır
5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri
Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik
olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları
sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit
tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma
ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle
etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi
buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline
gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada
inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun
kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır
96 Age s9297 Age s97
41
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep
olacaktır
Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını
dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle
belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya
daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve
inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını
etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır
Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ
olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve
inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve
reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda
bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde
taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara
baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar
yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her
yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına
inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni
arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal
değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip
ccediloğalmaktadırlar
Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi
alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı
bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik
anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde
Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun
yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası
iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi
gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin
gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve
inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır
98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21
42
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla
ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi
buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu
ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve
muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır
Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat
dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm
bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli
aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu
bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip
edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile
arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar
tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard
dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır
ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir
Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal
medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi
tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99
Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların
yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın
ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta
bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm
bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın
sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede
bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de
goumlzlemleyebilmekteyiz
99 Age s111
43
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da
icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100
Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile
tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-
uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz
51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim
Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya
ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını
ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı
uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi
işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya
faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde
accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden
uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı
zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101
Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir
Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların
hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır
Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya
koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz
konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır
100 Age s78101 Age s 74
44
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla
yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu
durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece
icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102
Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden
uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit
eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise
yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat
olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin
uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat
oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden
uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz
52 Bilgi uumlretimi
Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin
uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda
ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim
sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın
uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu
zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103
Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden
giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını
bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca
birlikte ele alınmışlardır
Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek
entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı
zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir
102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24
45
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ
aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır
İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu
yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla
artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile
bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış
bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi
yayılmış toplumsallaşmıştır
Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır
Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin
bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde
bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı
değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir
ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin
kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele
alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda
bir uumlretimdir rdquo105
Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi
guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi
bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve
bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde
accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal
daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu
bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla
mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir
Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı
hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını
goumlstermeye ccedilalışmaktadır
104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12
46
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
53 Değerin oluşumu ve uumlretimi
ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi
şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim
iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre
şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının
araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini
sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer
kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin
inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki
Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında
paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir
Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu
ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz
etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler
iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır
Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında
değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca
bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini
sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın
değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108
Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve
ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği
merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı
goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve
istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik
analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110
107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61
47
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi
accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar
ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize
yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana
ccedilıkarmaktadırrdquo111
Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve
Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek
geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı
ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını
belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile
aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa
dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya
ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve
yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya
ccedilıkabilmektedirler
54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi
Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya
ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer
bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en
oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır
111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111
48
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini
goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip
etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli
bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve
inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını
goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini
goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki
oumlnemli bilimdir
İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki
ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin
Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112
Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri
araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu
anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi
diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki
icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak
inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok
yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması
gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir
Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır
Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek
isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren
bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut
olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz
Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir
Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde
yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini
amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli
112 Age s112113 Age s 58
49
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması
bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114
Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize
ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit
olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115
ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit
olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya
ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt
edilebileceğini belirtir rdquo116
Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir
Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla
yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni
değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı
oluşturmuştur
6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti
Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli
olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun
sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim
Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve
taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr
114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57
50
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve
bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde
bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş
soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer
altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir
duumlnyayı resmetmektedir117
Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin
ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf
iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu
yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının
boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir
Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak
anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla
ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila
isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca
herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman
aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir
Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve
aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı
Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118
Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim
ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara
ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği
yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın
zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya
atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra
icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek
yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına
117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82
51
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen
mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir
SONUCcedil
Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu
sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu
bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile
toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat
52
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir
İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat
toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir
edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit
edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır
Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum
getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında
toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel
olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin
birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile
toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe
kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların
birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme
gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin
ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin
temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın
ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve
bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını
yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini
duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını
goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil
duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo
genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve
daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına
gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz
olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur
dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu
anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını
goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları
sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun
lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu
duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir
evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine
53
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama
birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak
buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun
parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi
sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde
insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren
arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir
Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak
Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene
sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben
kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği
eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna
eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi
varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler
arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan
aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden
etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından
oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri
sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır
Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak
felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu
sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile
inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile
desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki
getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak
aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan
mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip
olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim
dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve
benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın
Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir
problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını
belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik
54
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan
inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir
Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini
vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin
yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu
belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır
Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml
ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem
de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme
durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin
dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken
salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa
ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan
uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi
istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de
eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır
problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve
bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı
etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni
sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence
Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu
kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle
ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek
demektir
KAYNAKCcedilA
AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004
55
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili
httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )
CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin
İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34
DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı
Yayınları 1 Basım Şubat 2008
DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları
İstanbul Aralık 2010
DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları
İstanbul Ocak 2007
DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal
Yayınlar İstanbul Mayıs 2010
DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem
Yayınevi İstanbul 2013
FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları
Temmuz 2011
HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak
2011
KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili
httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )
LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos
Yayınları İstanbul 2009
ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan
Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008
OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve
Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2
56
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57
TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903
TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi
İstanbul 2013
TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara
2004
TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları
İstanbul 2011
TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008
TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara
Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151
UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi
Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul
httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )
httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)
httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)
57