• • •
ONDOKUZ MESELESI'NIN REDDI VE BU MESELE ilE iLGili •• •
ONEMLI AÇIKLAMALAR
Müellif : Dr. Orhan KU\TMAN
1922 yılında doğdu. Aslen Kilis'lidir. 1945 yılında İstanbul Tıp Fakültesini bitirdi. 1950 yılında da İç Hastalıklan Mütehassısı oldu. 1965 yılından itibaren dini sahalara, özellikle Mesiıevi'ye ilgi duymaya başladı. Mcsnevi ile ilgili üç ciltlik aıaştınnası 1973 yılında Konya'da basıldı. Mevlana Hazretlerinin (k.s.) 7oo:cü ölüm yılmda tertip edilen Seminer'de "Bazı Beyit ve llikii_yelere Şerhedenler tarafından farklı manalar verilmesinin nedenleri" başlıklı bir tebliğ sundu. 1975 yılından itibaren de çalışmalannı Kur'an'ı Kerim ve özellikle Fatiha Suresi üzerinde yoğunlaş tırdı. Halen bu konuda araştırmalannı sürdürmektedir.
This artıele which is a rejection of Rashad Khalifa's tlıeory that "Number 19 isa Ouranic Miracle" has been written by Orhan Kuntman, a Doctor of Medicine, aged sixty si:~.
Dr. Orhan Kuntman, hauing examined the enumeration of the names God giuen by Rashad Khalifa, in fiue uarses of the Ouran, obserued distinct errors and· has in{ormed Rashad Khalifa of his findings. But Rashad Khalifa 's only response to Dr. Orhan Kuntman 's letter was the mailing of the March issue of the Monthly, The .Muslim Perspectiue. According to this Bulletin the last two uerses of the Surah Teube, being false, must not be enumerated. lf the ·word "Hasbiyallah" in the last uerse of the Surah Teube may not be enumareted, the number of the N ames of God adds up to a sum which is the multiple of 19. Thus Rashad K hali fa accepts that he has m ade errors of enumeration in his book the "Ouran: Visual Presentation Of The Miracle", and is trying to pro ue the righteorl.sness of his theory by sending a bulletin in which he makes other enumeratinos.
1. ON DOKUZ MESELESi'NİN REDDİ
19 Rakamını bir Kur'an mu'cizesi olarak Reşad Halife ortaya atmıştır.
Kur'an-ı Kerim elbette Allah (C.C) ın kelamıdır ve Sevgili Peygamberimizin en büyük mu'cizesidir.
"Her peygambere, . kendi devrinde geçerli konularda akıllari durduran mu'cizeler sunulmuş-
1 -.------·· · . •
Dr. Orhan Kuntman, in his article, points out the errors made by Rashad Khalifa in the enumeration of the words "Teuekheltii", "Arş ", "Rab b" and the N ames of God. Of these enumeration errors which Dr. Orhan Kuntman has located, he has also giuen information to Ahmed Deedat, who at the beginning had supported Rashad Khalifa's theory. Below isa photocopy of the answer he g.aue to Dr. Kuntman.
In this article you will also find an expla-· nation of the reason why Ahmed Deedat differed from Rashad Khalifa and finally separated from ·him: -"in it were words that diuided the Ourcin and the Moslems into two groups, as True and the False"- You can see below the photocopy of so me passag~s from this bulletin.
Dr. Orhan Kuntman points out to a last · effort of Rashad Khalifa's: lt's a claim of Prophethood! a giuen.notice, a display and almost a spectacıilar ultimatum. In short it leads us to beleiue that R ascid Khalifa seems to haue lost his mental balance ...
tur. Şöyle ki: Musa {A.S.) m devrinde si lıirbaılık yaygın olduğu için, ona sihirbaılan alt eden; İsa {A.S.) m devrinde Tıp ilmi gelişmiş olduğundan, ona da körlerin gözünü açacak, hatta ölüleri diriltecek kudret verilmiştir. Peygamber (S.A.V.) Efendimiiin dev~inde ise Arab edebiyatı altın çağın ı yaşıyordu. Bu balmildan Resuluilah (S.A.V) a ihsan huyurulan en büyük mu'cize Kitap konusunda olmuştur. Ni.tekim Kur'an-ı
. ·-·' ·- .-~ --- ~-- ··---.- ---~
8
Kerim, beHigat ve fesahat konusunda eriş'ilmez bir seviyeye ulaşarak kendi devrindeki. edebiyat hayatını geride bırakmış ve onun bil; benzeri asırlar geçtiği halde meydana getirilememiştir.
Kur'an'ın ic'azı çok yönlüdür. Bu üstünlük. dil, hikmet ve belagat ilminin yanı sıra Kur'linin te'lifinde, tertibiİıde, söz konusu ettiği bilgi ve ilimlerde görülmektedir. Kur'an-ı Kerimin üstünlük noktalarını sıralayıp bitirmek mümkün değildir." (1).
Buna rağmen çağımızda insanların büyük bir kısmr Yüce Kit3:bııruzın Allah (C.C.) ın kelaıru olduğuna inanmamaktadır. Çünkü onlar Kur'an-ı Kerimin yukarda bahsettiğimiz özelliklerinden habersiz olduklan için "Kur' an neden Muhammed ~sözü olmasın?" düşüncesiyle küfre saplanmaktadırlar.
Bu bakımdan onlara etki yapmak, ançak onların llsanı ile konuşmakta mümkündür. Nitekim 19 rakamını bir Kur'an Mu'cizesi olarak ortaya atan Reşad Halife ve Ahmed Deedat bu ihtiyacı şöyle dile getirmektedir:
"Kur'a.n-ı Kerimin, gerçekten Allah (C.C.) ın kelamı olduğunu her dinsiz, her· Hristiyan ve komunist! tatmin edecek şekilde nasıl ispatlayabiliriz? Gerçek bilim vasıtasıyla, matematiği kullanarak onları ikna etmek zorunda kalacağız; çünkü matematik, bölgesel değildir, onun çağrısı ve llsanı evrensel dir." (2)
Gönül ortaya atılan matematiksel tertip özelliklerinin doğru olmasını arzu ederdi. Fakat maa· lesef tetkiklerimiz yapılan sayımların çok hatalı olduğunu göstermektedir. Şöyle ki, Müellif çalışmalarını "Our' an: Visual Presentation Of The Miracle" adlı kitabında toplamıştır (3). Besınele'yi teşkil eden kelimelerin Kur'an-ı Kerimdeki miktarlannın 19'un katı olduğunu iddia etmekte ve çalışmasını bu temel üzerine bina etmektedir. Bu bakımdan çalışmamıza Besmelede yaptığı
sayımlan inceleyerek başlıyoruz. ··
İsim
"Kur' an: Görülen Mu'cize" kitabının 39'uncu sayfasında görüleceği üzere Müellif,. "İsim" kelimesi ile ilgili olarak aşağıda gösterdiğimiz ayetlerdeki kelamlan aimaktadır:
Ma ide 4 " .. vezkürusmallahi. . " '
İsliimi Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1.988
En'am 118 " .. zükiresmullahi-. ." 119 " .. zükiresmullahi. ." 12ı " .. yüzkerismullahi. . " 138 " .. yez.Kürunesmallahi.."
Hacc 28· " .. yezkürusmallahi .. " 34 " .. liyezkürusmallabi .. " 36 " . .fezkürusmallabi .. " 40 " .. fiyhesmullahi .. "
Hucurat ll". .bi'sel'ismülfıisuku ba'deliyrrraır .. " ?.
Rabman 78 "tebarekesmu rabbike zilcelali vel'ikram"
Vakıa 74 "fesebbih biismirabbikel'aziym" 96 "fesebbih biismirabbikel'aziym"
Hakka 52 "fesebbih biismirabbikel'aziym" Müzzemmil 8 "vezkürisme· rabbike"
Dehr 25 "vezkürisme rabbike" A'la ı "sebbihisme rabbikel'a'la"
15 "ve zekeresme rabbihi fesalla" Alak ı "ikra biismirabbikelleziyhalak"
Dikkat edilecek olursa Hucurat Suresinin ll'nci ayetinin karşılığına bir soru işareti konu!~ muştur. Bunun sebebi diğer ı8 ayette bulunan "isim" kelimeleri· Cimab-ı Hakk'a ait olduklan halde bu ayette bulunan· "isim:" ~elimesi fasık kullara aittir. Diğer taraftan, yüce Kitabımızda yukarda gösterilen . Cenab-ı Hakk'a ait 18 "isim" kelimesinderr. başka, içinde isim kelimesinin geçtiği ilÖ' terkib de vardır:
Hud 41 "Bismillah" Nemi 30· "Bfsmillahirrahmanirrahiym"
Netice olarak: Reşad Halife'nin Besmetedeki "isim" kelimesini incelerken "Bismillah" ile "Bismillahirrahmanirrahiym" kelamlarını hesaba katmayıp, buna mukabil "ismül'fıisuku" kelamına yer vermesini 19'u tutturma çabasına bağlıyoruz!...
Lafza -ı Cellil
"Kur'an Görülen Mu'cize" kitabının 4ı'inci sayfasında görüleceği üzere Müellif · "Allah" kelimesinin Kur'an-ı Kerimde 2698 defa geçtiğini ve bu sayını_n· 19'un katı olduğunu bildirmektedir. Ve 42 ile 63'ncü sayfalar arasında "Allah" kelimesinin geçtiğiSureve ayetlerin listesini sunmaktadır. Bu bölümde " Lafza-ı Celal " leri sayarken yapılan hataları gösteriyoruz:
(I} İbn Kesir, Haclislerle Kur'an-ı Kerim tefsiri Tercümesi Cilt 1 s.431-432 (2) Ahmed Deedat: Kur'an en büyük Mu'cize s.l5 Çeviren: Edip Yüksel (3} Reşad Halife: Kur'an: Göriilen Mu'cize Çeviren: Edip Yüksel
Ondokuz. meselesinin reddil Dr: Orhan KUNTMAN
ı. Tevbe suresinde 169 Lafza-ı.Celal bulunduğu halde 168 olarak gösterilmiştir. Bu.. hususta araştırma yapınca hatanın. ı5'nci ayette yapılmış olduğunu tesbit ediyoruz. Ki yan taraftaki fotokopi kopyasında görüleceği üzere: bu ayette 1 adet Lafza-ı Celal .belirtilmiştir. Oysa gerçekte bu ayette:
"Ve yüz h i b gayza kulubihim, ve yetubullahi ala men. yeşa, vallahü aliymün hakiyın" 2 adet Lafza-ı Celal bulunmaktadır;
2. Hac suresinde 75 adet Lafza-ı Celal bulunduğu. halde 76 gösterilmiştir. Hatanın
60'ıncı ayette yapıldığını tesbit ediyoruz. Ki. yan taraftaki fotokopi kopyasmda görüleceği üzere bu ayette 3 adet Lafza-ı Celal belirtilmiştir. Oysa gerçekte bu ayette:
"Zalike ve men akabe birnisli ma'ukıbe bihi sümme bugiye aleyhi leyansurennehullah, innallahe le'afüvvün Gafur" 2 adet Lafza,ı Celal bulunmaktadır ..
3. Furkan suresinde 8 adet Lafzıcı Celal bulunduğu halde 7 adet belirtilmiş'tir. Hatanın
68'inci ayette yapıldığını tesbit ediyoruz. Ki yan taraftaki fotokopi kopyasında görüleceği üzere bu ayette 1 adet Lafza-ı Celal gösterilmiştir. Oysa gerçekte bu ayette: .
"velleziyne la yed'une ma'allahi ilahen alıare ve la yaktülunnennefselletiy harremallahü illa bilhakkı ve la yeznun .. " 2 adet Lafza-ı. Celal bulunmaktadır.
4. Mü'min suresinde 5'3' adet Lafııcı Celal bulunduğu halde 52 gösterilmiştir. Hatanın 74'ncü ayette yapıldığını tesbit. ediyoruz. Ki yan taraftaki fotokopi kopyasında görüleceği üzere bu ayette 1 adet Lafza-ı ·Celal belirtilmiştir. Oysa gerçekte hu ayette:
"min dunillah, kaalu dallıı anna bel lemnekün ned'u min kablü şey'a, kezalike yuçlıllullahulkafiriyn" 2 adet Lafza-ı Celal bulunmaktadır.
5. Mücadele· suresinde 40 adet Lafza-ı Celal bulunduğu halde 41 adet gösterilmiştir. Hatanın 4'ncü ayette yapıldığını tesbit ediyoruz. Ki yan taraftaki· fotokopi kopyasında göriiieceği üzere 3 adet Lafza -ı Celal belirtilmiŞtir. Oysa gerçekte bu ayette:
" .. zatike litü'minu billahi ve resulili ve tilke hududullah ... ". 2 adet Lafza -ı Celal bulunmaktadır.
Dikkat edilecek olursa hata tesbit ettiğimiz 5 sureden;
Tevbe'de ı eksik Furkan'da ı eksik Mü'min'de ı eksik Hacc'da bir fazla Mücadele'de bir fazla
111.4 lll~ 1116 1117 ı 118· 1119 1120
16'69 1670 1671 1672 1E:73 16'74 1675
1.789 1790 1791 179-2 .
. 1793 1794 1795
22J.7 22ı.a
2219 2220 2221 2222 2223
2453 2454 2455 2456 2.457 2458 2.45.9
9
9 6 ' 9 7 9 7 9 ' 9 9 13 9
~ ( 9 ı .
22 59
~ :~~~ \~t=" 6e)· 22---------s-ı··
22 6ı
22 62
25 17 25 41 25 \ ' 55
7 1.?_5' 6fl 25 70 25 70
. 25 71
40 65 40 66 40 G.~
6~-, 74.J:
40 77 40 78 40 78
. 58 2 58 3
? j5.8..__. il.\ ı;:-~------~-, sa··---- -5 58 6
ı · - · ---·----· ·-· .. ·· ·~ ... ·--.----•. : --··. ~-:- --:- ···-.-·:-~ ·--~~,
10 İslami Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1988
Yani neticede 1 eksik sayım yapılarak 19'un katı 2698 rakamı elde edilmiştir. Oysa "Kur' an:
AJlahü: Allah e:
........ 980
........ 592
..... .. 1126 Allahi: 2699 adet
Lafza -ı Celal tesbit etmesi gerekirdi.
GörülenMu'cize" kitabının 42'nci sayfasında görülece~i üZere Reşad Halife Fatiha Suresinin evvelinde bulunan Besıneledeki Uifza -ı Celali de sayıma katrnıştır. Ki bu takdirde:
Fatiha'nın evvelindeki Besıneledeki Lafza -ı Celal: .......... 1
Netice olarak: Reşad Halife'nin "İsim" · kelimesinde sayım sistemi açısından hata işlediğini, oysa Lafza .j Celal'lerin sayıJIUnda -Kompütürün yapmaması gereken- gözle görülen sayım hataları yaptığını görüyoruz.
Bu saYJID hatatarım Reşad Halife'ye bir mektupla bildirdim. R.Halüe aşa~da bazı pasajlarının fotokopisini ve tercümesini sunduğum bir bülten göndererek kendisini savunmaya çalıştı.
IMUSILIM-pıtR-sPECTIVIE ! Published Monthly by : __---:--M~ id Tucson . March 19 ss----ı Jumada ll 1405
.,.., . -~-. . -· * BULLETIN* * *BULLETIN* * *BULLETIN * THE COMPUTER EXPOSES AN HISYORICAl CRIME
TAMPERING WITH THE WORD OF GOD TWO F ALSE VERSES UNVEILED IN QUR' AN
Berore resentin~ the nhvsical ~vid~e, it""!ltoül be ~oın ei'Q\ıü.JlliiLilıe::Iiiw.J!!.O verses oiUra. 9 have ah~been s~1\1J--c:lltssiı::--ancı---m0dern re-ı-erences dealing with the collection a.od recordinıt of tbe original Qur'an h:ıve UNANIMOUSLY agreed that these two verses AnE THE" ONLY VERSES IN QUR'AN THAT FAILED TO MEET THE CRITERIA SET BY ABU BAKR, OMAR, AND ZEID IBN TRABET (the origin:ıl coUectors of Qur';uı). According to the se references, the last ı w o verses or Sura 9 were neveı· conrirmeıl _by_ the eriterian or SOURCE M._UI..TIP.UCrı:Y-
~ wonders ~y~e fbeşe t~ Jfırses iı:ıı:tuıleırTılQur an in the Ciı:!l.!..ıi ce : The multiplic:ity or sources for every single verse in Qur'an was a vital criferion, sincc it confirms the authenticity oC every verse.
r~est of Abu Bakr and Omar, tqen reprO<Iuced by ütfiman 16n Afian.
Most probah1y tb e se t w o verses w ere ınjecfi'd ın•o dic:Qıi;i:,2iiı 'b~ th'e Pc'op_hct's ıoolı:t_!!rs. muc)ı Jateı: tb:ııi · 'Abu Bakr, Omar, and Zeiil •• Nine violations of the Qur'an's mathematica1 code were discovered by the time the review or data w:ıs c_ompleted. ALL NINE VIOLATIONS atı. VE BEEN FO UND lN THE LAST TWO VERSES OF SORA 9. (See the Table at the end of this article).
VIOLATIONS OF THE QUR'AN 's MATHEMAT!CAL JvURACLE VIOLATED WORQ. Frequency in Qur'an. Wilhout Frequency in Q ui-'an Alter
Remova1 or 9 : ı28 and 129 Removaı of 9: 128 and ı29
Messenger J_,....-_, · · ·. · · ...•. us ... ............. 114 (19 x 6)
1 (your)se1ves ._,-i; i · · · · · · · · · · · !53· · · · • • • • • • • • • • · ·152 (19 x 8) p- Merciful r.-:-7"-.1 ~·· 115 · · ...ı-:r- ·114 (ı9 x 6)
Turn away I.....J,.._.;: • • • • • • · • • • · 20 • • · · .. •..... . .•. . 19 (19 x 1) i:;.- God ---- ....=.___u ı e--.·.· ·V. 2699 · .-.-. .............._'!:: ,_,... 2698 (19 x 142)
god ..__ _ __, ı · · · · · · · · · · · · 96 · · • · · · · • · · • · · ..•. 95 (19 x 5) Trust .:...l....S,.._.;: • • • • • • ••• • •• 58 ... .......... ... . 57 (19 x 3) Lord . .:. ..,..lı · • • • • .... •. 970 •••.. .. .......•• 969 (19 x 51) Throne ~ :.r-"--' 1
• • • • ........ 20 . . . • . • . • • . . . . .• • 19 ( ı9 x l)
--------- ··-----...l....---·--·-- ·----· ......
Ondokuz meselesinin reddi/Dr. Orhan KUNTMAN
Tercümesi Kompütür, tarihi bir suçu -Allah'ın kelamı
ile oynandığını, Kur'ana asılsız iki ayetin sokulduğunu ortaya çıkarıyor.
Bu husustaki delilleri sunmadan evvel Tevbe suresinin son iki ayeti hakkında her zaman şüphe edildiğini belirtmemiz gerekiyor. Bütün klasik ve modern müfessirlere göre bu iki ayet, Ebubekir, ömer ve Zeyd bin Sabit tarafından -Kur' an ayetleri toplanıp tesbit edilirken- ortaya konulan bir miyardan yoksundurlar. Çünkü Tevbe suresinin son iki ayeti -rivayet bakımından- çok kişi tarafından destektenmiş değildir ... rivayet açısından çok kişi tarafından desteklenme ise, Kur'andaki her ayet için hayatı bir meseledir. · Zira ancak bu sa'yede her ayetin doğruluğu anlaşılmış olmaktadır .. insan bu ayetlerin Kur' ana r.ıasıl sokulduğu hususunda hayrete düşüyor. ·
Son üç yıl zarfında -19 rakamı hususundakompütür vasıtasıyla geniş bir çalışma yapıl
mıştır. Elde edilen neticeler, Peygamberin hayatı esnasında tesbit edilen ve ondan sonra Ebubekir ile ömer'in istekleri üzerine Zeyd bir Sabit tarafından gerçekleştirilen surelerin ve ayetlerin toplanma işinin doğru olduğunu göstermektedir .. Büyük bir ihtimalle bu iki ayet Ebubekir, ömer ve Zeyd'den çok sonra Peygamberin hayranları tarafından Kur'ana sokulmuştur.. Çünkü aşağıdaki şemeda görüleceği üzere Kur'an'd·a bulunan 9 keliınenin .miktarları hususunda Tevbe suresinin son iki ayetinde bulunanları katmadığımız zaman 19'un katı rakamlar elde ettiğimiz halde bu iki ayeti kattığımız zaman elde ettiğimiz rakamlar andokuzun ~atı değildir."
Dikkat edilecek olursa, Reşad Halife "Laf· za. ·ı Celal" teri sayarken yapmış olduğu hatalan Tevbe suresiniri ·son ayetinde bulunan "Hasbi· yaliahi" ilahi ketarnını sayıma katmayarak örtme çabasındadır. Böylece özürü kabahatından büyük olmaktadır. Çünkü savunmasını yaparken Tarihi gerçekleri saptırmaktadır. Nitekim aşağıda naklettiğimiz yazılardan anlaşılacağı üzere Tevbe suresinin son iki ayeti Ebubekir Sıddik (R.A.) zamanında yapılan toplanma sırasında Kur'ana konulmt).ştur: -
"Peygamberin vefatından sonra Mushaf cemolunduğu zaman bu "lekad caeküm" ayeti Zeyd ibni Sabit tarafından çok taharr! olunmuş, nihayet ancak zişşehadeteyn Huzeyme ibni Sabit nezdinde bulunmuştu. Ya'ni çoklannın ezberinde olmakla beraber yazılısı ancak Huzeyme'nin nez-
( 4) Hak Dini Kur'an Dili Cilt 4 s. 2655 (5) İbniKesir (Tercümesi) Cilt 7 s. 3709
11
dinde mahfuz bulunmuş idi. Çünkü Kur'an yalnız hafızlann ezberinde değil ondan başka abdi risalette yazılmış ve en son arza ıktıran etmiş parçalann da cem-ü tevsikiyle bir Mushafa toplanıyor idi. Yazmaya me'mur olan Zeyd ibni Sabit bu iki ayeti de bir vesikai hattiyye. bulmadan yazamıyordu. Onun için kendi ifadesi ile "Berae" nin ahınndan bu iki ayeti bulamayıp taharri etmiş ve ancak Huzeymede mahfuz · bulmuş ve binaenaleyh ezbe~lerde mahfuz olan bu ayetleri n rivayeti hattıyesi de bu suretle temin olunmuş idi .. " ( 4).
"Ebubekir (R.A.) in halifeliginde Kur'lin'ı mushaflarda toplamışlardı. Bazı kimseler yazıyor ve onlara ülıeyy İbni Ka 'b imla ettiriyordu. Berae suresinden "sonra dönüp giderler. Allah onların _kalblerini döndürmüştür. Çünkü onlar anlamazlar güruhudur" ayetine geldiklerinde Kur' andan son nazil olanın bu olduğunu sandılar. Onlara übeyy İbni.Ka 'b: Bu ayetten sonra Allah Rasulü bana iki ayet daha okuttu: "Andolsun ki size kendinizden bir peygamber gelmiştir. Sıkıntıya uğramamz kendisine ağır gelir. Sizin üzerinize düşkündür, mü'minlere llarşı Rauf ue Rahiym 'dir.. ue O, büyük Arş 'ın Rabbidir" 'deyip şöyle devam etti. Kııİ'andan son nazil olan ayet işte budur ... Haris İbn Hazeme, ömer İbn Hattab'a ·Berae suresinin sonundan iki ayeti getirdi. Hazreti ömer: Bunun üzerine seninle kim vardı? diye sordu. O, bilmiyorum, Allaha yemin eder ve şehadet ederim ki ben bu iki ayeti Allah Resulü (S:A.V.) den işittim, anladım ve ezberledim, dedi. Hz.ömer: Bende şahidim ki bu ayet· leri Resuluilah (s' A. V.) dan işittim, dedi ve şöyle devam etti:~ Şayet bunlar üç ayet olsaydı başlı başına bir süre olabilirdi. Kur 'lindan bir sureye bakın ve bu ayetleri ona koyun. Ve bu ayetleri Berae suresinin sonuna koyd!!lar .. " (5).
Bu bolilmdeki araştirmamıza son vermeden evvel Reşad Halife'nin kitabı ile bültenindeki fikirleri arasında çelişki olduğnu belirt memiz gerekiypr: Çünkü "Kur' an Görülen Mu'cize" kitabının 52'nci sayfasında görüleceği üzere Tevbe Suresinin son ayetinde bulunan "Hasbiyallahi" ilahi kelammı sayıma kattığı halde bültende bu kelamı sayıma katmamaktadır.
Bu bakımdan araştırmamıza Reşlid Halife' nin bültende -Tevbe Suresinin son iki ayetini çıkararak- yaptığı sayımlar üzerinde incelemeier yaparak devam ediyoruz:
1 -.- - ---··· . -.· - . - . . ... - ., ... --· . - ~· ... ---.---= _ .. _ 4 !'""' --:~· ---;.----,--:.,
12
Tevekkeltü
Şemada görüleceği üzere Müe1lü "tevek'keltü" kelimesinin 58 ·adet bulunduğunu Tevbe suresinin son ayetinde bulunan "aley.hi tevekkeltü" kelamı sayıma katilmadığı zaman '57 adet ·kaldığını ve bu rakamın 19'un katı olduğunu belirtmektedir. Oysa aşağıda· gösterdiğimiz gibi bu kelime 7 adet takdir ·buyurulmuştur.
Tevbe 129 Yunus 71 Hud 56,58 Yusuf 67 Ra' d 30 , Şura ı o
Yüce Kitabımızda 7 "Tevekkeltü" ketanundan başka 4 adet "tevekkelna"; 1 adet "netevekkele "; 12 adet "yetevekkelil"; 5 adet "yetevekkelune"; 9 adet "tevekkel"; 2 adet "tevekkelü"; 3 adet "mütevekkilun"; ve 1 adet de "mütevekkiliyn" k e la. mı bulunmaktadır. :Ki bunların toplamı 44 etmektedir.
Araştırmaıruza "vekiyl" ile ilgili kelam.J.arı inceleyerek devam -ediyoruz. O zaman 1 adet "vekkelna"; 1 adet "vükkile" ll adet "vekiyl" ve 13 adet de "vekiyla" kelamının takdir huyurulduğunu görüyoruz. Ki bunların toplamı da 26 etmektedir. 44 ile 26 rakamım topladığımız zaman ise 70 rak~mını elde -ediyoruz. Bu rakam da 19'un 'katı değildir . .Bu bakımdan Reşad Halifenin hangi sayım sistemini tatbik ederek 58 rakamını elde ettiğini .anlayamıyoruz ve bu sayım hatasım kompütürdeki elektrik ·arızasına bağlı
yoruz ...
Arş
Reşad Halife Yüce Kitabımızda 20 adet "Arş" kelimesi bulunduğunu ve Tevbe suresinin son ayetinde bulunan "hüve rabbül'arşıl'aziyın" kelamı sayıma katılınadığı zaman geride 19 rakamı kaldığını iddia etmektedir. Oysa aşağıda gösterdiğimiz g~bi 22 adet "Arş" kelimesi takdir buyurulmuştur: .
A'raf 54 " .. sümmesteva alel.arş .. " Tevbe 129 "hüve rabbül'arşil'aziym" Yunus 3 " .. Sümmesteva alel'arş .. " Ra' d 2 " .. sümmesteva alel'arş .. " İsra 42 " .. ila ziyl'arşı sebiyla" "Taha 5 "·errahmanü ·alel'arşisteva" Enbiya 22 " .. rabbil'at§ı .. " Mü'minler 86 "nbbul'arşıl'aziym"
116 "rabbul'arşılk:erim" . Furkan 59 "sümmesteva alel'arşirrahmanü" Nemi 26 "hüve rabbül'arşıl'aziym" Secde 4 "sümmesteva alel'arş" Zümer 75 " .. min havlil'arşi.." Mü 'min 7 "elleziyne yahmilunel'arşe .. "
15 :' ... zül'arş' Zuhruf 82 " .. rabbil'arşı .. " Hadiyd 4 " .. sümmestev·a alel'arş .. "
isliimiAraştırmalar Cilt: ~ Sayı: 7 Mayıs 1988
Hakka ı 7 " .. arşırabbike .. " Tekvii 20 " .. inde ziyl'arşı mekiynin" B uru c 15 " .. zül 'arşilıneciydü" Yusuf 100 "ve refe'a ebev:eyhi alel 'arşı .. " .Nemi 23 "ve leha arşun azim"
Dikkat edilecek olursa Yusuf 100 ile Nemi 23 ayrıca .belirtilmiştir. Çünkü ou ayetlerde kulların tahtlanndan bahs buyurulmaktadır.
Anlaşılan Reşad Halife bu iki ayetteki "Arş" kelimelerini sayıma katmayarak 20 rakamım elde etmektedir. Oysa Müellifin böyle mana açısından sayım yapmaya hakkı yoktur. Çünki Cenab-ı
Hakk'a ait 18 "İsim" kelimesinin içine "ismül' fıisuku" yu katan kendisidir. Kullara ait "Arş" kelimesini sayıma katmadığına göre, kullara ait "isim" kelimesini de sayımdan çıkarması gerekir. Ki o zaman 18 isim kalır. ~Bu rakam ise 19'un katı değildir.
Diğer taraftan mana açısından bir sayım yapıldığı takdirde Hud suresinin 7'nci ayetinde bulunan"ve kane arşühü alelma" kelarrunı da sayıma katmak gerekecektir. Ki o zaman 21 rakamım elde ederiz. Bu rakamdan 1 çıkardığımız zaman ise geride 20 kalır ki bu rakam. da 19'.a bölünemez!
·Rab b
Şemada görüleceği üzere Müellif "Rabb" lafıının 970 defa tekrarlandığım ve Tevbe Suresinin son ayetindeki "ve hüverabbül'arşıl'aziym" kelamı sayıma katılmadığı takdirde geride 969 adet kaldığını ve bu rakamın 19'un katı olduğunu iddia etmektedir. Oysa "Rabb" l1if.ı7..lanm sayarken affedilmeyecek bir sayım hatası
işlemiştir. Çünkü Yüce Kitabımızda aşağıda gösterdiğimiz gibi 969 adet "Rabb" lafzı vardır:
Rabbü: ......... . Rabbi: ......... . Rab ben: Rabbeke: Riı.bbeküm: Rabbeküma: Rabbena: Rabbelıu:
Raöbüha: Rabbihiın:
· Rabbe1ıüma: Rabbiy:
84 67 ı
242 118
33 lll
76 9
125 3
100
.969
Ki bu rakam 19'un katıdır. Bu tertip özelliği ise Müellifin .görü~ünü nakzetmektedir ve Tevbe . suresinin son ayetindeki "Rabb" lafzımn sayımdam çıkanlamayacağmı belirtmektedir!
Ondokuz meselesinin reddi/Dr. Orhan KUNTMAN
Lafza ·ı Celal
Şemada görüleceği üzere Reşad Halife "Al· lah" kelimesinin Kur'linda 2699 adet bulundu· ğunu ve Tevbe suresinin son ayetindeki "Hasbi· yalliih" iHihi kelamı çıkanldığı zaman 2698 kal· dığını ve bu ·rakamın 19'un katı olduğunu bildir· mektedir. Oysa sayıma katmadığı 5 adet "Laf· za ··ı Celal" daha vardır:
Al-i imran 26: "Allahümme" Miiide 114: "Allahümme" Enfal 32: "Allahümme" Yunus 10: "Allahümme" Zümer 46: "Allahümme"
Bu ilahi kelamları ekiediğimiz zaman 2704 rakamını elde ediriz. Bu rakamdan Tevbe suresi· nin son ayetindeki 'Hasbiyallahi' ilahi kelamı bil· farz sayıma katılmasa 1 rakamını çıka):sak geride 2703 rakamı kalır ki bu rakam da 19'un katı ~p~ .
Netice olarak: Reşad Halife'nin "Kur'an: Görülen Mu'cıze" adlı kitabında yapmış olduğu sayımlarda olduğu gibi, göndermiş olduğu bill· tende yaptığı sayımlarda da komputur'ün yapma· ması gereken bir çok hatalar bulunduğunu söyle· ye biliriz! ·
Reşad Halife, Huruf-u Mukattaa rumuzlarını da ele almakta ve rumuzların bulunduğu surelerde, harf sayımları yapmaktadır. Bu bölümde yap· tığı sayım hatalarını belirtiyoruz:
"Kur' an: GörülenMu'cize" kitabının 92'inci sayfasında görüleceği üzere Reşad Halife Kalem suresinde 133 Nun harfi bulunduğunu ve bu rakamın 19'un katı olduğunu belirtmektedir.
r~----~--=-=~=:--~~~~"' -::,,::=;=~=-=:.-~-=-~ıı' · ·~c'-~·· · · z or~~-~ ır~_:,.... :' -~ .. (~ ' - - . - • .;;:c;...... ,.1 . . , ~~-~- .c: - ---· ~~-=-~....._-~ ~
4i·®~.Jii----------~ "?ii.7J::, :!i - ;;,\ı; r.-.:::;J __ ,,. -., ~ r ;ıl· ~:. "'** ~ ~~ 'Jr:-'J . . . . .. -· . - -
-13
Fotokopi parçasında görüleceği üzere Müellif "Nun" harfini Mushaflardakinin aksine kıraate göre yazmakta ve böylece iki Nun harfi kaydet· m ektedir.
Oysa yukarıdaki fotokopi parçasında görüleceği üzere Ha Mim rumuzundaki Mim harfini bir adet olarak kaydetmektedir. Doğrusu budur. Nun harfini iki adet göstermek ise hatalıdır.
Diğer taraftan llk fotokopi parçasında görü· !eceği üzere Müellif, Kalem suresinin evvelindeki Besmelede bulunan Er-Rahman ism-i şerifindeki Nun harfini de sayıma katmaktadır. Oysa Er-Rabman ism-i şeriflerini sayarken sadece Fatiha'nın _evvelindeki Besmelede bulunan Er-Rahman ism-i şerifini sayarak 19'un katı olan 57rakamını elde et;. mektedir. Çünkü diğer surelerio ·evvellerinde bulurian Er-Rahman ism-i şerifleri de hesaba katılırsa 57+112== 169 rakamı elde edilir ki bu rakam 19'un katı değildir. Bu bakımdan Reşiid Halife' nin ·Er-Rahman ism-i şeriflerini sayarken Kalem suresinin evyelindeki Besmelede bulunan Er-Rabman ism-i şerifini sayıma katmadığı halde Nun harflerini fiayarken Er-Rahman ism-i şeri5ndeki Nun harfini. sayıma katmasını 19'u tutturma çabasına bağlıyoruz.
Reşad Halife'nin çalış_masını başlangıçta
destekleyen Ahmed Deedat'a da yukarda tesbit ettiğim sayım hatalarını ilettim.
Ahmed Deedat'tan aldığım mektubun fotokopi ve tercümesini de takdim ediyorum:
As Muslims, we believe in the unity of the Ummah to be paramount and anything , any statem.ent or book which brings about even a semblance of dissension must be eschewed and rejected howsoever much one may have a personal conviction about it •.
Fallawing this principle of Islam I have already stopped speaking on 11Al- Quran the Ul timate I'Iiracle 11
and our · centre has discontinued the distribution of the tapes , cassettes and. booklets on the subject.
1 -.- ------. - · .. • • •. 4·-- · ---~·,.···-·""-.....:--- ·~~ ·--:····-""':.
14 İsliimi Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1988
I am publicising this decision and you may do the ·same with my heartfelt blessings. As for Rashad Khalifa , I fear he is engaged in a dangerous occupation which can bring confusion and divsion in the body politic of the Ummah. I pray for his guidance .
As Muslims it is our duty not to corinive r1ith Christia.n and other Non- l'luslim enemies of Islam to prove our point as is done by certain individuals . He must remember that the Kuffaar are one Millat· and vlill use our shortcomings to prove their f~lse beliefs.
Praying for your \~·eıı b~inPl._ ...... ~o visit ~ lr you c_ome to South Africa. /;f- '"'-'~. /h ;:::c,....,.~L·;· ,C.\.</ ;;;:;,_,~c.. .. ...J
1 /:. /ı 1 1! ' / t-ı./ ısı·Li-·vL :fy~cL?tt:- l
TERCüMESi
"Bir Müslüman olarak, ümmetin ı:iirliği meselesinin her şeyin üstünde olduğuna inanıyoruz. Bu birliği bozacak hatta bozma emaresi taşıyan herhangi bir bil<liri ve kitap derhal r_eddedilmelidir,
korkuyorum ki o, ümmet içinde ayrılıklara sebeb olan tehlikeli bir uğraşı içindedir. Ben onun için Allah'dan hidayet diliyorum."
Dikkat edilecek olursa Ahmed Deedat'da Reşad Halife'nin Tevbe Suresinin son ayetleri hakkındaki görüşüne iştirak etmemektedir. Ve kendi yazdığı kitabı yayından kaldırdığı gibi 19 meselesi hakkındaki konuşmalanna da son vermiştir.
islamiyetin bu prensibinden hareket ederek "Kur'an: En büyük Mu'cize" kitabı hakkında konuşmalara son ver<liğim gibi merkezimizde bu konuda doldurulan teyp ve kasetler ile kitapların dağıtılınasına son verdik.
Ben bu kararımı açıkca bildiriyorum siz de ayni şeyi yapabilirsiniz. Reşad Halife'ye gelince,
Ahmed Deedat'ın bu kararı almasında,
Reşad Halife'nin Eylül 1986 tarihinde neşrettiği bültende bulunan aşağıdaki sözlerin rol oynadığı anlaşılıyor.
MUSLIM PER.SPECTIVE , Publiahed Monthly by MASJID TUCSON
SEPTEMBER 1986 MUHARRAM 1407 Edito r: Rashad Khalifa, Ph.D.
Let me state at the outset that Qur'an is and has always been perfeetly preserved, as proven iı·refutably by the mathemaÜeal code. Everv sineere believeı· actually knew the- perfeet Qur'an, and everv sineere beıiever to day, and forever, knows the perfeet Qur'an. As it turned ôut , the true Muslims did know the true Qur1an ,
Ondokuz meselesinin reddi/Dr. Orhan KUNTMAN 15
while the f'alse Muslims knew a false Qur'an. False ·Muslıms are not worthy of Qur'an, becaus·e they have made a · decision not to believe in the Qur•an's perfection and completion as divinely stated in 6:19, 38, & 114. Please see 7:146 & 18:57. They uphold other sources such as Hadith & ·sunna). The vast majority of Qur'an in the world today do not canform to the original Qur'an as. written by IVluhammad's own hand; they exl1ibit a variety of errors. 1\'lillions of Qur'ans have been pl'inted in Iran during the last five years using st:andard Arabic, not the divinely dictated and unique Qur'anic Arabic. All these copies are wrong, for they violate the mathematical composition created by God to guard and protect eveı·y
letter in Qur'an. But this docs not nullify God's law that Qurcm has been per{ectly preserved. The true Muslims continue to h:now the true Qur'an and the false Muslims continue to h:ııvw a false Qur'an. This too is God's law as stated in 7:146. J'vlany readers wrote that they were always uncomfortable with the obvious deification of the Prophet in 9:128-129. They always felt that something was wrong.
Tercümesi
TEVBE SURESi'NİN SON İKİ A YETİ üZERİNDE YAP ILAN BİR İNCELEME
"öncelikle belirtınem gerekiyor ki, matematiksel tertip özellikleri vasıtasıyla inkar edilmeyecek şekilde ispat edildi~i ·gibi, Kur'an her zaman mükempıel bir şekilde korunmuştur. Her ihlas sahibi mü'min şimdiye kadar mükemmel Kur'an-ı tanıyorrlu ve her ihlas sahibi mü'min bu gün oldu~u gibi ilelebet de mükemmel Kur'an-ı tanıyacaktl!:. Neticede denilebilir ki, hakiki müs· lümanlar hakiki Kur'an·ı; sahte müslümanlar da sahte Kur'an·ı tanırlar. Sahte müslümanlar Kur' an-a layık de~ildirler; çünkü onlar En'am Suresinin 19,38 ve 114'ncü ayetlerinde bildirildi~i gibi, Kur'an'ın tam ve mükemmel olduğuna inanmamakta ısrar ederler. Lütfen A 'raf Suresinin 146'nci ve Kehf Suresinin 57'nci ayetine bakınız: "Onlar Hadis ve Süiınet gibi diğer kaynaklara gerekenden fazla değer verirler.
Bu gün yeryüzünde bulunan Kur'anlann çoğu Muhammed'in kendi eliyle yazdığı Kur' an-a uygun düşmemektedir; çünkü, onlar muhtelif hatalar sergilemektedir. Son beş yıl içinde İran'da, ilahi vahy ile yazdmlan Kur' an. Arapçası yerine, standart Arapçayla milyonlarca Kur'an basılmıştır. Bu haskılann hepsi yanlıştır; çünkü, onlar
1 -.-----··· . • ••
Allah tarafından Kur'an'ın her harfini korumak için yaratılan matematiksel tertip özelli~ini ihlal etmektedir. Fakat bu, Kur'an'ın mükemmel bir şekilde korunduğunu bildiren Allah'ın kanununu hükümsüz kılamaz. Hakiki müslümanlar hakiki Kur'an'ı ve sahte müslümanlar da sahte Kur'an'ı tanımaya deuam edecekler. Bu da A'raf Suresinin 146'ıncı ayetinde bildirildiği üzere Allah'ın kanunudur. Bir çok oku.yucu Tevbe Suresinin 128'inci ve 129'uncu ayetinde Peyg~ber'e açıkca uluhiyyet atfedilmesinden dolayı daima huzursuzluk duyduklarını mektup yazarak belirttiler. Çünkü onlar daima bu hususta bir hata bulunduğunu hissetmektedirler."
Reşad Hiı.ıife'nin yukarda tercümesini sunduğumuz yazısında tesbit etti~imiz sapık fikirlerini şöyle özetleyebiliriz.
Açıkca görülmektedir ki; a) Reşad Halife bu yazısında bulunan "haki
ki müslümanlar hakiki Kur'an'ı ve sahte müslümanlar da sahte Kur'an'ı tanımaya devam ede· cekler" sözleriyle mü'minleri oldu~u gibi Kur'an-ı Keriın'i de hakiki ve sahte olarak iki sınıfa ayırmakta, böylece sapıklık cür'etini had safhaya vardrrmaktadır.
b) Reşad Halife, "Sahte müslümanlarKu:r'an' a layık değildirler; çünkü onlar En'am Suresinin 19,38 ve 114'ncü Ayetlerinde bildirildiği üzere
Kur'an'ın tam ve mükemmel olduğuna inanma-makta israr ederler" demektedir. ·
Şimdi Reşad Halife'nin, sapık gayesine ulaşabilmek için Kur'an ayetlerini nasıl tabrif etti~ini gösterelim. Ki adı geçen ayetlerin mealieri şöyledir:
En'am 19
"De hi: "Şahid olmak bakımından hangi şey daha büyük?" De hi: "Benimle sizin aranızda (hak peygamber olduğuma) Allah hakkıyla şahittir.
Şu Kur'an bana-sizi de, (sizden sonra) erişenleri de inzar etmehliğim için- vahyolundu. Allahla beraber başka ilahlar da olduğuna gerçekten siz mi şahitlik ediyorsunuz? De hi: Ben (buna) şahitlik etmem. De hi O ancak bir tek ilahtır ve sizin eş tutmahta olduğunuz nesnelerle muhakkak ki benim bir ilişiğim yoktur."
En'lim 38
"Yerde yürüyen hiçbir hayuan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş hariç olmamak üzere hepsi sizin gibi ümmetlerdir. Biz o hitapda hiçbir şeyi ellsih bıralzmadıh. Nihayet (hepsi de) ancak Rablerine toplanıp getirili~ler."
En'am 114
"(Habibim de hi) "0, size o hitabı (kendinde lıah ile batıl tamamen) açıklanmış (ayırd edilmiş) bir halde indirmişken (benimle. sizin aranızda
tııtupda) Allalıdan başlw bir hakem mi arayacaiz m ış ını ? Kendilerine Ilitab verdiğimiz o kimseler de bilirler hi o (Kıır'an) hiç şüphesiz Rabbinden Jıall olarak indirilmiştir. Qyle ise sakın şüpheye düşenlerden olma"'
Dikkat edilecek olursa En'am suresinin 19'uncu ayeti Peygamber (s.a.v) Efendimizin Hak peygamber olduğuna inanmayan kafirIere Cenab-ı Hak'ın şehadetiyle _cevab vererek onlan inzar etmektedir. Ve onları Allah Teala (C. C.) nın birliğine inanmaya da'vet. etmektedir. Acaba Reşad Halife kafideri sahte müslümanlar olarak mı görmektedir! ...
Dikkat edilecek olursa En'am suresinin 38'inci ayetinde Levh-i Mahfuz'dan bahsedilmektedir. Bu bakımdan Reşad Halife'nin, Kur' an-ı Kerim'in tam ve mükemmel olduğuna inanmayanların Kur'an'a layık olmadıklannı ispat etmek için bu ayet-i kerimeyi delil göstermesini hayretle karşılıyoruz!...
Dikkat edilecek olursa, En' am Suresinin 114' üncü ayetinde de Kur'an-ı Kerim'in hak olarak indirildiğine inanmayan kafirlerden bahs buyurulmaktadır.
İslam·i Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1988
Böylece Müellifin delil olarak ileri sürdüğü 3 Ayetin konulannın bile bahsettiği fikirle en ufak bir alakası olmadığını tesbit etmiş oluyoruz.
c) Reşad Halife, sahte müslümanlan tarif etmek üzere "lütfen A'raf Suresinin 146'ıncı ve Kehf Suresinin 57'inci ayetine bakınız" demekte ve ayet mealini şöyle tercüme etmektedir: "Onlar Hadis ve Sünnet gibi diğer kaynaklara fazla değer verirler"
Müellifin adı geçen ayetleri de tahiif'e yeltendiğini görüyoruz. Ki bu ayetlerin mealieri şöyledir:
A'raf146 "Yer yüzünde haksızlıkla kibirlenenleri ayet
lerim (idrah) den çeuireceğim. Onlar her ayeti görseler ona inanmazlar, akl-ı selimin yolunu (doğru yolu) görselerde onu bir yol edinmezler. (fakat) azgınlığın yolunu görürlerse (yol diye işte) onu edinirler! Bu, ayetlerimizi yalanlamalarından, onlardan gafil olmalarınğandır."
Kehf 57
"Kendisine Rabbinin ayetleriyle nasihat edilip de onlardan yüz çeviren, iki elinin öne sürdüğünü unutan kişiden daha zalim kimdir?' Biz onların kalbieri üstüne, onu anlarnalarına engel perde/er, kulaklarına da bir ağırlık koyduk. Sen onları doğru yola çağırsan da bu halde ebedi hidayete gelmez/er"
Dikkat edilecek olursa A'raf Suresinin 146 'm cı ayeti fasıkiardan o bahs huyurmaktadır ve Reşad Halife'nin yukarda bahsettiği konu ile bu ayetin hiç bir münasebeti yoktur. Oysa Bu ayet-i K~rimede Reşad Halife'nin ders alması gereken öğütlerin bulunduğunu goruyoruz. Çünkü "Bu, ayetlerirnizi yalan saydıklanndan, onlardan gafil olmalanndandır" sözü onun için geçerlidir. Nitekim Tevbe Suresinin son iki ayetirıi sayıma katmamakta, yani Cenab-ı Hakk'ın yüce Kitabında bulunan iki ayeti yalanlayan kendisidir. Bu yalanlayışının sebebini de 146 'ıncı ayetin baş tarafındaki "yeryüziinde haksızlıkla kibirlenenleri ayetlerimi idrakten çevireceğim" sözü en güzel bir şekilde ifade buyurmaktadır. Nitekim Reşad Halife yaptığı sayımiann hatalı olduğunu kabul ederek ortaya attığı naz~iyeden vazgeçeceğine kibirlenrniş ve Kur'an-ı Kerimin bütünlüğünü idrak edememiş, böylece küfür bataklığma saplanmıştır. Artık Ahmed Deedat'ın da belirttiği gibi Cenab·ı Hakk'tan onun için hidayet dilemekten başka bir şey elimizden· gelmiyor!...
Dikkat edilecek olursaKehf Suresinin 57'inci ayetinde Allah'ın (C.C.) ayetlerinden yüz çevirenlerden bahs buyurulmaktadır. Anlaşılan
Ondokuz meselesinin reddi!Dr. Orhan KUNTMAN
Reşad Halife, Allah'ın ayetlerinden yüz çevirenlerden, kendisinin ortaya attr~ı 19'un katı tertip özelliğine inanmayanlan kasd etmektedir ve onları sahte müslümanlar olarak görmektedir. Oysa Allah'ın .ayetlerinden yüz çevirenler zümresine asıl kendisi girmektedir -çünkü Tevbe suresinin son iki ayetini inkar eden bizzat kendisidirve Kehf suresinin 57'inci ayetinde bulunan mealen:"
"Biz onların kalbieri üstüne, onu anlarnalarına engel perdeler, kulaklanna da bir ağırlık koyduk. Sen onları doğru yola çağırsan da bu halde ebedi hidayete gelmezle.r" ilahi sözlerinin manası uyarınca Reşad Halife'nin doğru yola gelmesinin imkansız olduğu anlaşılıyor!
e) Reşad Halife, "bir çok okuyucu Tevbe Suresinin 128'inci ve 129'uncu ayetinde Peygam· ber'e açıkca uluhiyyet atfedilmesinden dolayı
daima huzursuzluk duyduklarını yazarak belirttiler. Çünkü onlar daima bu hususta bir hata bulunduğunu hissetmektedirler" demektedir.
Böylece 128'inci ayette Resuluilah · (s.a.v) Efendimize "Er-Rauf" ve "ErRahiym" ism-i şeriflerinin ıtlak huyurulmasına karşı geıniektedir. Ki bu ayetin. M~ali şöyledir:
Tevbe 128
"Andolsun, size kentlinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır ve güç gelir. üstünüze çok düşkündür. Mü'minlere karşı cidden Rauf ve Rahiym'dir"
Müfessirler bu iiyeti şöyle açıklamışlardır:
"Allah Teaiii burada İnü'minlere kendilerinden, kendi ciİıslerinden ve kendi dinleri üzere bir elçi gönderme nimetini haber veriyor. Nitekim İbrahim (a.s.): "Rabbımız onlann arasından bir peygamb~r gönder." (Bakara 129) demiş, Allah Teaiii da:· "Andolsun ki Allah, mü'minlere büyük bir lutufda bulunmuştur. Zira onlara, kendi içlerinden bir peygamber göndermiştir." {Al-i !mran, 164) buyurmuştur. Burada da:" Andolsun ki, size kendinizden bir peygamber gelmiştir." buyurur. Bu peygamber sizin içinizden ve sizin dilinizle gelmiştir. Nitekim Ca'fer İbn Ebu Tiilib, Neciişi'ye; Mugire İbn Şu'be de Kisra'nın elçisine şöyle demiştir: Muhakkak ki Allah, bizim aramızdan bir peygamber göndermişti. Onun nesebi ve sıfatı, çıkışı ve girişi, doğruluğu ve emin oluşu bilinir .. Ve ravi hadisi bütünüyle zikretmiştir.
Allah Teaiii burada: "Mü'minlere Rauf ve Rahim'dir." buyurmaktadır. Nitekim bu Allah Telila'nın ona bir emri olup, bir ayette bu şöyle· belirtilmektedir. "Mü'minlerden sana uyanlara kanatlarını aç. Şayet sana baş kaldırırlarsa de ki: Ben sizin yaptıklarıniZdan uzağım. A~, Rahim'e tevekkül et"' { Şuara, 215-217). (6).
"Görülüyor ki burada Resulullaha esmai husnayi ilahiyyeden rauf, rahim isimleri verilmiştir. Hasen ibnilfadl demiştir ki Allah teala, hiç bir Peygambere esmasından iki ismi cemetmedi, ancak Peygamberimiz hakkında "~ ,.....; j J ~ ;t~ .. buytirdu, zatfsübhanisi hakkında da )._,.\:J~~I.i-.
<:ı~ .. J...;j buyurdu. Filvaki' bu tesmiye ve tavsifte Resulüne pek büyük bir tekrimi ilahi vardır. Bundan anlaşılır ki esrnal husnayi iliibiy)'enin hepsi ._.)\ '.".? )\ ' ~lisimleri gibi esrnal muhtassadan değildir(7).
Bu açıklamalardan Peygamber {s.a.v.) Efendimize Er-Rauf ve ;Er-Rahiyrn İsm-i Şeriflerinin Cenab·Hakk tarafİndan ıtlak huyurulduğunu anlıyoruz. Kf bundan ancak Reşad Halife ve yandaşları gibi Kur' an-ı Kerim 'in ve İslamiyetın birliğini bozmaya yeltenenler huzursuzluk duyabilir!
Netice olarak 19 meselesinin temeli olmayan ve terkedilmesi gereken bir görüş olduğunu söyleyebiliriz. Şüphe yok ki her şeyin doğrusunu Allah (C.C.) bilir!.
19 MESELESi İLE İLGİLİ öNEMLİ AÇIKLAMALAR
Reşad Halife'nin ortaya attı~ı 19 rakamı ile ilgili naz.ariyenin reddini içeren çalışınarnı takdim ettikten sonra bazı açıklamalarda bulunmak zorunda ka4yorum. Çünkü Şayın Dr.Tayyar Altıkulaç, 20-21 Mart tarihli Tercüman nüshalarında neşrettiği yazısında "sıra Reşad Halüe'nin tutarsıziıkiarı ile ilgili açıklamasına gelmiştir" diyerek, yukanda gösterilen çalışmamı-aniatış tarzını de~iştirmek suretiyle- takdim etmek cür'etini
. göstermiştir. Nitekim Sayın Doç.Dr.Salih Akde-mir, 26 mart tarihinde yapılan "Kur'an'ın anlaşılması" sempozyumunda bu hususa şöyle de~inmiştir:
"Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç'ın şahsıma yönelttiği tenkidlerini cevaplandırmaya geçmeden önce, bu büyük iilimin güya bizim çürütemediğimiz, üstelik çürütmek bir yana, çürüteyim derken bir çok hataya düştü~ümüzü ileri sürdü~ü çalışmasında Reşiid Halife'nin görüşlerini nasıl çürüttüğü günü bir görelim. 21 mart gününü yani Hak ile Batıl'ın birbirinden ayrılacağı o büyük günü
(6) İbni Kesir, Hadisieric Kur'an·ı Kerim :refsiri tercümesi Cilt 7 s. 3706. (7) Hak Dini Kur'an Dili Cilt 4 s. 2654
r ----t+ - - · ·-·· - -~ ·...,. ·-... --...:-- ---~··---~· ---~
büyük bir sabırsızlıkla bekledik. Ve nihayet o gün geldi... Evet, şimdi, Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç, bizim beş sene önce çürütcmediğimiz
R.Halife'nin görüşlerini üstün zekasıyla. çürütecek .. n da ne? .. Bir de ne görelim, Sayın Dr.T. Altıkul;aç biraz önce tanıtmasını yaptığımız Sayın Dr.Orhan Kuntman'ın çalışmasıyla karşı·
.mıza çıkmasınını? Hayretten dona kaldık. Evet kabul ediyorum. Sayın Dr.Altılrulaç Reşad Hali·
İsliimi Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1988
fe'yi kesinlik çürütmüştür... Çürütmüştür ama Orhan Kuntman'ın sayesinde hiç kimsenin bundan en ufak kuşkusu olamaz ... "
Bu ön bilgileri verdikten sonra, gerçeğin meydana çıkması için Tayyar beyinTercüman'da yaptığı çalışmaların ondan çok evel bendeniz tarafından yapılmış olduğunu ispatlayan belgeleri sunmaya geçiyorum:
Birinci Mesele
~ THE COMPIJTER EXf>OSES AN HISTORJCAL CRlMI
TAMPERING WITH THE WORD OF coo·
~~~~~:;;~~~~~~~~~ TWO :ALSE VERSES UNVEILED IN QUli
~ .A:::ısu~a»~ Yukarda göriilen ve Reşad Halife'nirı sapık
cephesini belgeleyen fotokopi parçaları, Sayın
Dr.Tayyar Altıkulaç tarafından Tercüman Gazetesinin 21 Mart tarihli nüshasında baş köşede takdim edilmiş ve referans olarak -aşağıdaki fotokopi parçasında görüleceği üzere- Reşad Halife' nin 1985 martında neşrettiği aylık- bülten gösterilmiştir.
. lt is norev:orthy that Sur:\ 9 is the ONLY SURA IN OUH'AN THAT DOES NOT OPEN WITH "THE NAME OF GOD.• God's advance knowledge -and disapproval of the cıforementioned bhısrhcmy · is manifcstüll in · thı.! f;ıct h;ıt tha B!SMILLAH ili omitted. Such ıampering. could ne ver b(! "In.the Name: o( Cod."
(15) Muslim ·Per.ıpt!Cth·e, s.3, March 1985 sayısı (fucson Mescidi aylık bülteni).
Oysa referans olarak -neşredilecek kaydıylabendenizin "19 Meselesinin Reddi" başlıklı çalışınam gösterilmeliydi. Çünkü aşağıdaki fotokopi parsasından anlaşılacağı üzere adı geçen bülten, Tucson Mescid'i tarafından bendenizin adresine postalanmıştır. ·
~:!;:!:=:$::::!25::::5S5:::E;;:!:!;,;:E:;;=:;::;;;:::=;:::~ ~ifluninl"?....-2 ı, .. s!ı!~ · ~ : r :.sc:n-:v. ....,). ' r . "
MASJtD TUCSON ~L:::: ~ ~ 739 E. 61h SI., Tucson, AZ 65719
{602) 791·3989
Seeome a subscriber NOW! ONLY $12.00 {or 12 i=.u:.s One Dollor a month
f. ·~- . 9a. -,;-
.::; :\'>, ~ . ~"O" .. ~- ,l ı.,~.: ·c.-.,·""":1.- .
L.._~-\44
HAlL TO:
DR. ORHAN KUNTMAN COBANYILDIZI SOKAK 4/8 KAVAKLIDERE, ANKARA TURKEY, , .
19
Tercümanda yaptığı neşriyatın ertesi gunu Sayın Dr.Altıkulaç'a bu durum ·-yani · yapmış olduğu haksızlık- anlatıldığı zaman, "Adı geçen bülten herkes tarafından elde edilebilen ve okunınası mümkün olan bir belgedir" dediler.
Müsaadenizle Tercüİnanda neşredilen fotokopinin bendenizde bulunan ve Reşad Halife tarafından gönderilen bültenden alındığını ispatlayayırn:
a) Tercümanda neşredilen fotokopi parçasında, dikkat edilecek olursa Mart 1985 kelamı bir daire içine alınarak belirtilmiştir. Ki bu işaret bizzat Reş~d Halife tarafından konulmuştur ve bende bulunan bültende de mevcuttur. Böyle işaretli bir bültenin Dr.Tayyar Altıkulaç tarafın
dan gösterilerek bendenizi tekzib etmesini bekliyorum! ·
b) Dikkat edilecek olursa Tercüman da neşredilen fotokopi parçasında İngilizce yazının tercümesi olarak 'Kompütür, tarilıi bir suçu, Allah'ın kelarnı ile oynandığını, Kur'an'a asılsız iki ayetin sokulduğunu ortaya çıkarıyor" cümleleri yer almaktadır. Ki tercüme benim tarafıından yapıldığı gibi, bendenizin daktilosu ile yazılmıştır. Böylece bu yazıda bulunan puntoları havi öaktilonun Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç'ta da l;ıulunduğunu ispatlamasını bekliyorum!
İkinci Mesele
Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç 21 Mart tarihli yazısında "İtiraf edeyim ki' ben Lafza ·-ı Celal'in sayımını yapmadım. Buna lüzum da kalmadı. Çünkü bu lafzın 2698 değil, 2699 defa geçtiği kendisine bildirilmiş olmalı ki, R. Halife bu defa sayıyı 2698'e indirebilmek için Tevbe suresinin son iki ayetini inkar etme cüretini göstermiş .. " demekt~dir. Tay-yar beyin "Çünkü bu lafzın 2698 değil, 2699 defa geçtiği kendisine bildirilmiş olmalı ki" sözünü hayretle karşılıyorum. Çünkü Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç, bu sayım hatalannın Reşad Halife'ye bendeniz tarafından bildirilmiş olduğunu yakinen bilmektedir. Nitekim Tercümandaki yazıları çıktıktan sonra 22 mart tarihinde bendenize verdiği, fakat henüz kullanmak fırsatını bulamadığım takdim yazısının ·bir bölümünde;
"Derken aleyhte sesler duyuldu. Tercüman Gazetesinin 20 ve 21 mart tarihli nüshalannda neşredilen yazımda da belirttiğim gibi, bu tenkitler benim bu husustaki fikrirni değiştirmeme kafi gelmedi. Ancak Dr.Orhan Kuntman beyin bu işle ilgilendiğine müttali olunca iş değişti. Çünkü, Sayın Kuntman bir hekim olmasına ra~en, Reşad Halife'nin yaptığı bütün sayımlarda önemli hatalar tesbit etmiş, hatta R.Halife ile mektuplaş-
ı --.- ~--~·-- -···. .· .. .
Ondokuz meselesinin reddi!Dr. Orhan KUNTMAN
maya kadar in~çla ve sabırla işin peşine düşmüştü. Ve neticede bu risalesinde görüleceği,;
üzere Reşad Halifenin kendisine gönderdiği bir bültenden haberdar olmamızı sağlayarak Reşad Halife'nin, Tevbe· Suresinin son iki ayetini inkara kadar uzanan sapık cephesini öğrenmemize kadar uzanan sapık cephesini oğrenmemize yardımcı olmuştu" sözleriyle gerçeği dile getirmek ~orunda kalınıştır!
Gönül isterd.i ki takdim yazısında bulunan bu sözler Tercüman Gazetesindeki yazılarda yer alsın ve Lafza. ·-ı Celal sayımlannda 5 surede tesbit ettiğim sayım hataları, "19 Meselesinin Reddi" başlıklı yazım referans gÖsterilerek bildirilsin; böylece ne Sayın Doç.Dr.Salih Akdemir konuşmasına ne de· bendenizin gerçeği dile getiren -istemeyerek kalerne aldığım bu açıklamal.ara lüzum kalsın!
üçüncü Mesele
Sayın Dr.Aitıkulaç Tercüman Gazetesinin 21 mart nüshasında "isim" kelimesinin Kur'an'da 19 defa geçtiği iddiası yarılıştır" diyerek ve Hucurat suresinin ll'inci ayetinde bulunan "isrnülfusuk" kelarnı ile "Bismillah" dan bahsederek
· Reşad Halifeyi çürütmektedir. Oysa Tayyar beyin rnüttali olduğu ve biraz evvel okuduğunuz . çalışmamda. görüleceği üzere bendeniz Reşad
Halife'yi çürütrneye "İsim" kelimesini inceleyerek başlaınaktayım ve yukarda zikredilen iki kelamdan -yani "ismülftisuk" ile "Bismillah" dan bahsetnlekteyim.
Sayın ':fayyar beye bu durum -yani "ismülftisuk" ile il,gili çalışma ilk olarak bendeniz tarafından yapıL.'llış olduğu- bildirildiği zaman, fotokopisini aşağıda sunduğum, Reşa d Halife 'nin orijinal baskısında -ki bu baskı bendeniz tarafından kendisine verilmişti: eski türkçe kendi yazısıyla yaptığı incelerneyi delil olarak gösterdi ve "Benim yaptığım tenkid farklı yönden yapılmıştır" dedi.
Dikkat ·edilecek olursa Hucurat Suresinin ll'inci ayeti -ki "ismülftisuk" kelamı bu ayette bulunmaktadır- bendeniz tarafından ayrıca belirtilmiştir. Tayyar beyin ise bunu görmemesine imkan yoktur. Diğer taraftan "19 meselesinin Reddi" başlıkla çalışmam, takdim yazısı yazmak bahanesiyle günlerce nezdinde kalmıştır!
Evet! zor olan Kutuba ilk olarak gitmektir. Kutub bulunduktan sonra yüzlerce yoldan oraya vanlabilir!...
Bu bakımdan Tayyar beyin "isim" kelimesi üzerinde (Bendenizden sonra) yaptığı ek çalışmayı abesle iştigal sayıyorum! ...
... . .. '.,. ····-.--: .... -. ·~-- 6•·-.~ -- -~~-·.:.
isliimi Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1988
U) Ttıe first word "Ism r-1 ·· ie mentioned ~tlmes· Table of the chapters & verse s where 11Ism ...-1•11is found
HO CHRPTER HO.
--------·--r .. / • 5
.ı. V 2 6
('""' 1 · " 1 .._, 3 s . .
\
.... 4 6 1 '- s 6
./ 6 22 o./ ., 22 \..: e ~2
• • .... ~ 9 22 ... , ...• ), ... ,.,.,, t,...... m ;~ (. T" 5 6 ~-1, 1 - ı 13 56
•(" 14 69 15 73 l6 76
ct ., ı i.7 87 · ·----i8 87 ~19 96
1, ... 1 ,_:.--"\ . ~ .. - 4< ' (
Dördüncü Mesele
Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç 21 tarihli Tercümanda "Daha sonra R.Halüe, Tevbe suresinin son iki ayetinde yer alan bazı kelimeler için bir şema düzenlemiştir. Bu şemada '.'Resul", "enfıis" "tevellev", "Allah", "İlah", "tevekkeltü" , "Rabb", " el-arş" kelimelerine. yer vermiş, bu kelimelerin Kur'anda 19 veya 19'un katı olarak hesablanabil· meleri için bu iki ayetin Kur'andan sayılmaması lazım geldiği inkarına yuvarlannııştır" demektedir. Bu araştırma hususunda bir referans vermediği gibi, bendenizden de bahsetmemektedir. Oysa yukarda takdim ettiğim çalışmamda görüleceği üzere bendeniz tarafından bu konuya ayrı bir bölüm tahsis edilmiş ve her kelime için ayrı ayrı sayımlar yapılarak Reşad Halüe bu açıdaİı da çürütülmüştür!... Bu bakımdan Tayyar beyin çalışınama müttali olduğu zaman gördüğü bu çalışmaya sahib çıkma teşebbüsünü hayretle karşılıyorum. Referans adedini 21'e çıkarmak için her konuyu müracaat sırasma soktuğuİla göre bu çalışmanın da bendenizin neşredilmemiş olan -fakat takdim yazısı verdiğine göre ilerde neşredileceği kat'i olan- "19 meselesinin Reddi" başlıklı. incelemernde b1;1lunduğu bildirmesi gerekmez miydi? ·
Beşinci Mesele
Sayın Dr.Tayyar Altıkulaç 21 tarihli Tercümanda "Kalem suresinin başındaki "n" harfinin
. ... ... .. ... .... ,-·-·- .
YERSE WHERE THE WORD IS FOUHD
-----------------• r- ııe
119 121 138 2 9 3 4 36 40 n] ~ . . " ·ci
' 7. 1:1· 25 1 15 1
bu sure içinde 133 defa geçtiği ller sürülmüştür. Sure başındaki Besmelede bulunan "n" harfi de dikkate alınmak suretiyle sayı ancak 132'ye çıka· rılabilmiş, bu sayımın 19'un katı olmadığı görülünce "Resm-i Hatt-ı Osmani" prensibi terk edilerek bu defa surenin başındaki "n" harfi okunduğu gibi "Nun" diye yazılarak bu harften ikinci bir"n" harfi elde edilmiş, böylece i33 sayısına ulaşılmıştır." demektedir. Oysa yukarda takdim etti· ğim çalışmamda görüleceği üzere "Nun" harfi ile ilgili çalışma ondan evvel bendeniz tarafından yapılmıştır. Tayyar beyin aniatış tarzının farklı olması -daha evvel "isim" kelimesini incelerken belirtiğim gibi- onu haklı çıkaramaz.
SONUÇ
Sayın Dr.Altıkulaç 'ın Reşad Halife'yi çürütmek için seçtiği konular burada sona ermektedir. Bu konular ise çalışmarnın l'inci kısmında görüleceği üzere bendeniz tarafından mufassal bir şekilde incelenmiştir. Açıkca görülmektedir ki Sayın Altıkulaç, çalışmaını değişik ifadelerle aktarmaktan başka bir şey yapmamıştır. İşte bu yüzdendirki Sayın Doç.Dr.Salih Akdemir, 21 tarihli Tercümandaki yazıyı okuduğu an, Tayyar beyin, bendenizin çalışmasıyla ortaya çıktığım fark etmiş ve Sempozyum'da yaptığı konuşmasında da bu gerçeği ilim alemine duyurmayı
yerine ge~irilmesi kaçınılmaz bir görev bilmiştir .
Ondokuz meselesinin reddi!Dr. Orhan KUNTMAN
Netice olarak: Reşad Halife'yi çürütme ışı
nin ilk defa Sayın Doç.Dr.Salih Akdernir tarafından başlatıldı~ını ve bu satıriann sahibi tarafından sonuçlandırıldı~ını söyleyebiliriz. Sayın Dr. Tayyar Altıkulaç'a gelince, onun yerinde yaptığı yegane iş, hatadan dönüŞünü; · "Kur'an'a hizmet düşüncesiyle bu konuda benim gibi yanılan diğer yazar, mütercim, naşir ve hatipiere de tavsiyem, bu çalışmalarını durdurmaları namütenahi hizmet konuları içinde başka şeylerle mesai ve imkan· larını değerlendirmeleridir. Yanılmayarı yalnız
Allah Tealadır. Tevfik de sadece O'ndandır. Ne mutlu O'nun tevfikine refik olabilenlere." sözleriyle belirtmesidir.
Maalesef, aradan uzun zaman geçmiş olmasına ra~men Sayın Dr.Altıkulaç'm bu arzusunun yerine getirilmedi~ini görüyoruz. Çünkü, kendisinin sapık Qlarak vasıflandırdığı nazariye hala Hz.Kur'an kitabında bulunmaktadır ve bu kitabı neşreden Diyanet Vakfı Yayınlan arasında satışına devam edilmektedir. Bu bakımdan Sayın Altıkulaç'ın naşirlere yaptı~ı tavsiyesinin sözde kalmamasını ve kendisinin -Ahmed Deedat gibi davranarak- neşriyatı durdurma işine bizzat
GOO'S MESSAGE TO THE WORI:.D
DISTINCTION
The time has come for acle;ı.r distinction between the ETERNAL KINGDüM OF GOD and the temporary kingdom of satan.
GOD'S ETERNAL KINGDüM is characterized by perfect happiness now and forever, while satan's temporary kingdom is characterized by chaos and misery.
Out of His great mercy, God has commissioned me to deliver a message from Him to the world, providing the specifıc methodology for enjoying His infinite grace by entering His ETERNAL KING D OM.
What makes this message an extraordinary gift is that every piece of divine information is proven by tangible evidence. My comroission as God's messenger to you is supported by a computer-age miraele that leaves no doubt whatsoever in your mind. Yo will know that God is speaking to you.
Please note that one commandment in this divine message is: "Fallow those who do not ask you for money"(36:21). I do not want any money from you; my wage comes from the Lord of the un i verse.
This is an invitation for you to make a choice
t -.- ----·· ... .
2f
müdahele etmesini bekliyoruz. Aksi takdir• ·'? kendisinin ihlas ve samimiyetinden şüphe etmemiz gerekecek!
Not:
Bu makalemiz, İsliimi Araştırmalar Dergisi tarafından, basıtmak üzere matbaıiya verildği sırada -Ramazanın son günlerinde- Reşat Halife'~en
dünyanın her tarafına dağıttığı bir bildiri aldık Bu bildiride Reşat Halife, peygamberlik
da'yasına kalkmakta, herkesi, bir Kur'an mucizesi olarak ortaya attı~ı 19 rakamı ile ilgili sapık nazariyesine inanmaya da'vet etmektedir.
Hatta bununla da kalmamakta; da'vetini kabul hususunda 4 aylık bir mühlet tanımakta, aksi takdirde şeytanın hükmü altına gireceklerini söyleyerek bild~isine bir ilitimatom süsü vermektedir.
Bu bakımdan Reşat Halife'nin manevi çöküntü uçurumunun kenarına geldiği şu günlerde akli dengesini ~e yitifdi~ini söyleyebiliriz.
Bildirinin fotokopisini ve tercümesini aşa~ıda sunuyoruz. Takdir okuyuculanmızındır.
right now. You may choose one of three alternatives:
1. Yo may decide to join GOD'S ETERNAL KINGDüM now, and enjoy the privileges ef such a membership. Congratulations. In this case, you must do two things: (i) Send for the free brochtire containing
spec,lfic details of the computer -age mir~cle, i.e., the· physical evidence supporting this message, and the specific methodology for .en tering GOD'S ETERNAL KINGDOM. Please send a seli-addressed and stamped standard envelope ( 4x9") with your request.
(ii) Make at least 10 copies of this Jetter and give -them or mail them to people you k now.
2. You may wish stay neutral. In this case, you \vill be granted a grace period of 4 months from the date you receive this letter. After the 4 months are over, if yo do not make a decision to join GOD'S ETERNAL KING· DOM, you will be automatically adrnitted into satan's kingdom. To enjoy the 4-months grace period, you must 'make at Jeast 10 copies of this letter and give them. or mail them to people yo know.
3. Yo may choose to disregard this letter: In this case, you throw away all hope for a
. ...... --- - -~ --~~ ---=-··----~
22
happy life. Whether you're aware of it or not, you have made a decision to be a subject in satan's chaotic kingdom.
Please note: Out of God's infinite mercy, he gives you limitless chances to freely make a decision, any time, to join His ETERNAL KINGDOM. Even after joining satan's kingdom, and suffering the terrible consequences, yo may exit such misery any time in the future. The damage you incur under satan's incompetent godhood, however, may not be reversible. As I mentioned above, I come to you with
Tercümesi.
ALLAH'IN DüNYA'YA BiLDiRi'Si (hak ile batıl'ın) tefriki
Allah'ın (eşsiz ni'metlerini kapsayan) Sonsuz Hükümranlığı ile şeytan'ın (nefsani zevkleri tatmin eden) geçici hükümranlığı arasındaki farkı açık bir şekilde belirleme zamanı gelmiştir.
Allah'ın Sonsuz Hükümranlığı, (her zaman yani) halde ve gelecekte eşsiz bir mutluluk ile muttasıf olduğu halde, şeytan'ın geçici hükümranlığı sefalet ve m ... nevi boşluk ile sonlanır.
Allah, rahmetinin bir tecellisi olarak, beni, kendisinden dünya'ya bir mesaj sunmakla görevlendirdi ve bu bildiriyi sunmak için gereken özel akli melekelerle mücehhez kıldığı gibi, eşsiz
ni'metlerini tatma ve O'nun Sonsuz Hü.kümranlığına girerek lutf-u keremine mazhar olmakla şereflendirdi.
Bu bildiriyi olağanüstü bağış yapan şey,
Kur'an-ı Kerim'in her ayetinin açık ·delillerle ispat edilmiş olmasıdır. (Diğer taraftan), benim size Allah'ın elçisi olarak gönderilmiş olduğum -zihninizde hiç bir. şüpheye yer bırakmayacak şekilde kompütürün ortaya koyduğu- 19 ıİıu'cizesiyle desteklenmiştir. (Böylece) Siz, Allah 'ın sizinle konuştuğunu anlayacaksınız.
Lütfen, İlahi Mesajdaki (Kur'an'daki) bir emri hatırlayınız:
"Sizden hiçbir ücret istemiyen kimselere ta'bi olun" Yasin 21 Ben (de) sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafatım alemierin Rabbına aittir. .
Bu bildiri, sizin hemen şimdi bir tercih yapmanızı: isteyen bir da'vetiyedir. Siz üç şıktan birini tercih edebilirsiniz:
ı. Allah'ın Sonsuz Hükümranlığına ulaştıran yolu seçebilirsiniz, ve böyle bir üyeliğin vereceği imtiyaz ile şereflenirsiniz. Tebrikler. Bu takdirde siz iki şeyi yerine g.etirmelisiniz:
-··- ···--.. -·-·- --
İslami Araştırmalar Cilt: 2 Sayı: 7 Mayıs 1988
incontrovertible, tangible proof. It behooves you to at least examine the evidence. Your own personal happiness is in the balance. The choice is absolutely and freely yours.
Goodluck.
Rashad Khalifa, Ph.D. Mesenger of God
739 E 6 th Street, Tucson, AZ 85719 (602) 791-3989
a) Size, Bilgisayar çağı (nın ortaya attığı 19) mu' cizesinin tafsilatını bu mesajın dayandığı
fiziki bulguları ve Allah'ınSonsuz Hükümranlığına girişin kaidelerini bildiren bir broşür gönderebilmemiz için, üzerinde adresiniz yazılı ve pullu (4x9") çapında bir zarf postalayın.
b) Bu bildirinin en az on kopyasını çıkarıp tanıdığınız kimsele):e verin veya. gönderin
2. Tarafsız kalmak isteyebilirsiniz. Bu takdirde, bu mektubu aldığınızdan itibaren size 4 aylık bir mühlet tanınacaktır. Bu mühlet sona erdiğinde eğer siz Allah'ın Sonsuz Hükümranlığına girmeyi red ederseniz, otomııtik olarak şeytan'ın hükmü altına girmiş olursunuz. Bu 4 aylık devreyi değerlendirmek için, bu ·bildiriden en az on kopyayı tanıdığınız kimselere göndermelisiniz.
3. Bu bildiriyi hesaba katmayabilirsiniz: Bu takdirde, mutlu bir hayatın umud ve ni'metlerini geri çevirmiş olursunuz. Böylece bilerek veya bilmeyerek şeytan'ın tasarrufu altına giren bir şahıs olursunuz. ·
Lütfen dikkat ediniz: Ebedi Hükümranlığına girebilme hususunda serbest olarak karar verebilmeniz için, Allah, sonsuz merhameti gereği,
size, sınırsız şans tanıyor. Hatta şeytanın hükmü altına girip, korkunç neticelerini tattıktan sonra dahi, kararınızı değiştirip o feci durumdan kurtulabilirsiniz. Bununla beraber şeytanın hükmü altında iken ma'ruz kaldığınız manevi kayıpIatınız telafi edilemez durumlar yaratabilir.
Yukarda belirttiğim gibi ben size tekzib edilemeyecek, elle tutulur deliller sunuyorum. Sizin için gereken şey en azından o delillerin doğru
luğunu araştırmaktır. (Çünkü) bahis konusu olan şey sizin mutluluğunuzdur. Tercih hakkı muhakkak. ki serbest olarak sizlerindir.
İyi şans dileklerimle.
Reşat Halife Allah 'ın Elçisi