düz yaz yılmaz daĞ türleri - kayserİ /...

14
Yılmaz DAĞ DİL ve ANLATIM Düz yazı türleri a-Öğretici yazılar fıkra Her türlü konu işlenir, Konunun ayrıntısına girilir, Alanında uzman biri tarafından yazılır, Girişte öne sürülen düşünceler,gelişme bölümünde tanımlama,karşılaştırma,örneklendirme,tanık gösterme yöntemlerinden ve nesnel verilerden yararlanılarak kanıtlanır, Makale konusunun güncel olma zorunluluğu yoktur, Anlatım ciddidir, Bilimsel ve öğretici yazılardır, Yazar anlatımına kendisini katmaz, Nesnel bir anlatım söz konusudur, Okuru inandırma,öne sürülen savı kanıtlama çabası vardır, Bu türde eser verenler; Şinasi(ilk makale yazan yazar), Ziya Paşa, Namık Kemal, Falih Rıfkı Atay, Ahmet Mithat Efendi, Nadir Nadi, Gazete ve dergi yazılarıdır. Güncel,siyasal,toplumsal,kültürel konuları işler. Kanıtlama amacı gütmez. Kısa yazılardır. İşlenen konu girişte sergilenir,sonra açıklanır. Konu derinlemesine işlenilmez. Yoğun bir anlatım vardır. Yazar görüşlerini sade bir dille ve konuşma havası içinde anlatır. Bu türde eser verenler; Ahmet Rasim, Ahmet Haşim, Hüseyin Cahit Yalçın, Falih Rıfkı Atay, Yusuf Ziya Ortaç, Çetin Altan, Fehmi Koru, Mehmet Barlas makale eleştiri Bir eser veya sanatçının iyi-kötü yönlerini ortaya koyan yazılardır, Yazıldığı döneme ayna tutar, Okurka eser arasında köprü işlevi görür, Genel olarak ikiye ayrılır: Nesnel eleştiri:Bilimsel yöntemler kullanılarak yapılan eleştiridir. Öznel eleştiri:Eleştirmen,eserin kendisi üzerinde bıraktığı izlenimi anlatır. Başlıca temsilcileri; Namık Kemal(ilk örneği vermiştir.Tahrib-i Harabat), Recaizade Mahmut Ekrem(Zemzeme), Muallim Naci(Demdeme), Nurullah Ataç, Fethi Naci, Asım Bezirci, Berna Moran Herhangi bir konudaki duygu ve düşüncelerini kanıtlamaya gitmeden bir söyleşi havası içinde dile yazılardır. Yazar konu seçiminde özgürdür, Kişisel yazılardır, Ben merkezlidir, Dertleşme havası içinde yazılır, Anlatımı içtendir, Yazar karşısında biri varmış gibi onunla dertleşir, Anlatımda kesin yargılar yoktur, Dünya edebiyatında bu türün kurucusu Montaigne’dir. Başlıca temsilcileri; Nurullah Ataç(Karalama Defteri,Günlerin Getirdiği) Sabahattin Eyüboğlu(Mavi ve Kara), Suut Kemal Yetkin(Yokuşa Doğru), Salah Birsel(Günlük), Ahmet Haşim(Bize Göre,Gurebahane-i Laklakan) Melih Cevdet Anday, Oktay Akbal, Ahmet Hamdi Tanpınar. deneme

Upload: others

Post on 08-Oct-2019

15 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

1

Düz yazı türleri

a-Öğretici yazılar

fıkra

Her türlü konu işlenir,

Konunun ayrıntısına girilir,

Alanında uzman biri tarafından yazılır,

Girişte öne sürülen düşünceler,gelişme bölümünde tanımlama,karşılaştırma,örneklendirme,tanık gösterme yöntemlerinden ve nesnel verilerden yararlanılarak kanıtlanır,

Makale konusunun güncel olma zorunluluğu yoktur,

Anlatım ciddidir,

Bilimsel ve öğretici yazılardır,

Yazar anlatımına kendisini katmaz,

Nesnel bir anlatım söz konusudur,

Okuru inandırma,öne sürülen savı kanıtlama çabası vardır,

Bu türde eser verenler;

Şinasi(ilk makale yazan yazar),

Ziya Paşa,

Namık Kemal,

Falih Rıfkı Atay,

Ahmet Mithat Efendi,

Nadir Nadi,

Gazete ve dergi yazılarıdır.

Güncel,siyasal,toplumsal,kültürel konuları işler.

Kanıtlama amacı gütmez.

Kısa yazılardır.

İşlenen konu girişte sergilenir,sonra açıklanır.

Konu derinlemesine işlenilmez.

Yoğun bir anlatım vardır.

Yazar görüşlerini sade bir dille ve konuşma havası içinde anlatır.

Bu türde eser verenler;

Ahmet Rasim,

Ahmet Haşim,

Hüseyin Cahit Yalçın,

Falih Rıfkı Atay,

Yusuf Ziya Ortaç,

Çetin Altan,

Fehmi Koru,

Mehmet Barlas

makale

eleştiri

Bir eser veya sanatçının iyi-kötü yönlerini ortaya koyan yazılardır,

Yazıldığı döneme ayna tutar,

Okurka eser arasında köprü işlevi görür,

Genel olarak ikiye ayrılır:

Nesnel eleştiri:Bilimsel yöntemler kullanılarak yapılan eleştiridir.

Öznel eleştiri:Eleştirmen,eserin kendisi üzerinde bıraktığı izlenimi anlatır.

Başlıca temsilcileri;

Namık Kemal(ilk örneği vermiştir.Tahrib-i Harabat),

Recaizade Mahmut Ekrem(Zemzeme),

Muallim Naci(Demdeme),

Nurullah Ataç,

Fethi Naci,

Asım Bezirci,

Berna Moran

Herhangi bir konudaki duygu ve düşüncelerini kanıtlamaya gitmeden bir söyleşi havası içinde dile yazılardır.

Yazar konu seçiminde özgürdür,

Kişisel yazılardır,

Ben merkezlidir,

Dertleşme havası içinde yazılır,

Anlatımı içtendir,

Yazar karşısında biri varmış gibi onunla dertleşir,

Anlatımda kesin yargılar yoktur,

Dünya edebiyatında bu türün kurucusu Montaigne’dir.

Başlıca temsilcileri;

Nurullah Ataç(Karalama Defteri,Günlerin Getirdiği)

Sabahattin Eyüboğlu(Mavi ve Kara),

Suut Kemal Yetkin(Yokuşa Doğru),

Salah Birsel(Günlük),

Ahmet Haşim(Bize Göre,Gurebahane-i Laklakan)

Melih Cevdet Anday,

Oktay Akbal,

Ahmet Hamdi Tanpınar.

deneme

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

2

Konuşma havası içinde yazılır,

Yazar konuyu okuyucuyla konuşuyormuş gibi anlatır,

Gazete ve dergi yazısıdır,

Her konuda yazılır,

Samimi bir dil vardır,

Okuyucuya gerektiğinde sorular yöneltilir,

Senli benli bir anlatım vardır,

Biçim yönünden makaleye benzer,

Fıkradan uzundur,

Anılardan,gözlemlerden,atasözlerinden,fıkralardan,deyimlerden yararlanılır,

Bilimsel anlatım yoktur,öznel bakış açısı vardır.

Edebiyatımızda Cumhuriyet Döneminde gelişmiştir,

Bu türde eser verenler;

Ahmet Rasim(Ramazan Sohbetleri),

M.Cevdet Anday(Dilimiz Üzerine Söyleşiler),

Şevket Rado,

Nurullah Ataç,

Suut Kemal Yetkin(Edebiyat Söyleşileri)

Sohbet(Söyleşi)

Makale,fıkra, deneme arasındaki farklar

Kanıtlama vardır.

Ağır bir dil kullanılır.

Kanıtlama yoktur.

Sade konuşma dili vardır.

Makale Deneme

Makale Fıkra

Kanıtlama vardır.

Konu alanı dardır.

Yazılanlar geleceğe kalır.

Kanıtlama yoktur.

Günlük sorunlar konu edinir.

Yazıldığı dönemi etkiler.

Önemli günlük olayları içerir,

Anlatımı kısa ve özlüdür,

Geniş bir okur kitlesini ilgilendirir,

Etkili olması için en kısa zamanda yayımlanır,

Bir haber yazısında “5N+1K” kuralı aranır.

Haber yazıları giriş ve gövde bölümlerinden oluşur,

Girişte olay özetlenir,gövde bölümünde ise açıklama yapılır.

Haber yazılarında olay ortaya konur,

Kişiselliğe yer verilmez,

Okur kitlesinin düzeyine uygun akıcı,işle ve anlaşılır bir dil kullanılır.

Haber yazıları

5 n

“ne”

“nerede”

“nasıl”

“neden”

“ne zaman”

1k

“kim”

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

3

Alanında ünlü bir kişinin veya okurun ilgisini çekebilecek bir kişinin yaşamını anlatan yazılardır,

Uzun bir hazırlık ve araştırma dönemi gerektirir

Anlatım sağlam belgelere dayandırılır,

Yazarı tarafsızdır,

Dili akıcıdır,

Anlatılanlar kronolojik sıra içinde verilir,

“O” anlatımı vardır.

Halk edebiyatındaki “cönk” bir yönüyle biyografiye benzer,

“Tercüme-i hal” olarak da ifade edilir,

İlk biyografi örneğini Ali Şir Nevai (Mecalis’ün Nefais) vermiştir.

Bu türde eser verenler;

Fuat Köprülü,

Şevket Süreyya Aydemir(Tek Adam,İkinci Adam)

A.Hamdi Tanpınar,

Yahya Kemal Beyatlı

Bir sanatçı veya bilim adamının kendi yaşamını anlattığı yazılardır,

Ben anlatımı vardır,

Anıdan farkı,yazarın dünyasıyla sınırlı kalmasıdır,

Doğallık,içtenlik,yalınlık ve gerçeğe bağlılık aranır.

Biyorafide belgeler,otobiyografide bellek önemlidir,

Biyografi kişinin dış dünyasına,otobiyografi iç dünyasına

yöneliktir.

Yaşanan günün sonunda,kişinin yaşantısının bir bölümünü ve

ya tümünü kendine göre yazmasıyla oluşan yazı türüdür,

Günü gününe tutulur,

Yaşananlar ya özetlenir ya da genişçe yazılır,

Öznel metinlerdir,

Belge niteliği taşır,

Günlüklerde tarih belirtilir,

Bazı günlükler içe dönük nitelik taşır,

Ben anlatımı vardır,

Kısa yazılardır,

Konuşma diliyle yazılır,

Tanzimattan sonra “ruznama” olarak adlandırılır

Edebiyatımızda “günlük” terimini ilk kez Falih Rıfkı Atay kullanmıştır,

Bu türde eser verenler;

Nurullah Ataç(Günce),

Oktay Akbal(Geçmişin Kuşları),

Salah Birsel(Günlük),

Stendhal(Fransız),

Victor Hugo(Fransız),

Kafka(Alman),

Goethe(Alman)

Gerçeği,gezip görme yoluyla veya soruşturma yöntemiyle ortaya koyan yazılardır,

Okuyucuyu yaşamla,yalamın özüyle karşı karşıya getirme amaçlanır,

Öyküleme anlatım biçimi kullanılır,

Titiz araştırmalar,uzun çalışmalar gerektirir,

Fotoğrafın tanıklığına,desteğine başvurur,

Yalın,çarpıcı bir dil vardır,

Yaşamdaki her olay,her yer,her kişi büyüteç altına alınır,

Bir kimsenin yaşamı boyunca başından geçen,içinde yer aldığı veya yakından tanığı olduğu olaylar üzerine yazdığı yazılardır,

Merak unsuruna dayalıdır,

İnandırıcılık esastır,

Anı yazarının temek kaynağı hafızasıdır,

Gerçek yaşamı konu edinir,

Tarih ve edebiyat için önemli bir kaynaktır,

İçten bir anlatım vardır,

Ben anlatımı vardır,

Geçmiş tamamen verilmez,seçilir,

Gözlem ve izlenim edinme gücüne dayanır,

Belge değeri taşır,

İlk örneği Babür Şah’ın “Babürname”sidir,

Bu türde eser verenler;

Ziya Paşa-Defter-i Amal,

Muallim Naci-Ömer’in Çocukluğu,

Ahmet Rasim-Falaka,

H.Ziya Uşaklıgil-Kırk Yıl,Saray ve Ötesi

F.Rıfkı Atay-Zeytindağı,Çankaya

H.Cahit Yalçın-Edebi Hatıralar,Kavgalarım,Siyasal Anılar

Yakup Kadri K.-Zoraki Diplomat,Anamın Kitabı

A.Şinasi Hisar-Boğaziçi Yalıları

günlük

ANI

b-bir yaşantıdan kaynaklanan yazılar

röportaj

Biyografi-otobiyografı farkı

otobiyografi

biyografi

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

4

Gezide gezip görülen yerlerin ilgi çekici yönleri ortaya konulur,

Anıda bu durum söz konusu değildir.

Gezi,kısa bir zaman içinde yazıya geçirilirken,

Anı,çok uzun bir zaman sonra

yazıya geçirilir.

Gezi yazısı

(Seyahatname)

Gezi-anı farkı

mektup

Bir kişinin yurt içinde veya yurt dışında gezip gördüğü yerleri,oralarla ilgili gözlem ve izlenimlerini anlattığı yazılardır,

Gezip görülen yerlerin ilgi çekici yönleri ele alınır,

Anlatımı canlı ve akıcıdır,

Görülen her şey yazıya aktarılmaz,

Yazar kendi düşüncelerini de ortaya koyar,

Öğretici bir niteliğe sahiptir,

Tarihi belge niteliği taşır,

Coğrafya,sosyoloji,folklor gibi birçok alana kaynaklık eder,

Dil sadedir,

Gözlem gücü,gezi yazarlarının en önemli silahıdır,

İlk örneğini Heredotos vermiştir,

Bu türde eser verenler;

Evliya Çelebi-Seyahatname,

Ahmet Haşim-Frankfurt Seyahatnamesi)

Cenap Şahabettin-Hac Yolunda,Avrupa Mektupları,Suriye Mektupları,

Ahmet Mithat-Avrupa’da Bir Cevalan

Falih Rıfkı Atay-Tuna Kıyıları,Bizim Akdeniz,Denizaşırı

Reşat Nuri Güntekin-Anadolu Notları

Mehmet Akif E.-Berlin Hatıraları,

Nabi-Tuhfet’ül Harameyn,

Katip Çelebi-Cihannüma,

Seydi Ali Reis-Mirat’ül Memailk,

Oktay Akbal-Hiroşimalar Olmasın,

Direktör Ali Bey-Seyahat Jurnali,

Marco Polo-Seyahatname,

Homeros-Odysseus

Bir düşünce,bir duygu ile ilgili bir konuyu yanımızda olmayan birine bildirmek için kaleme alınan yazılardır,

Yazılı anlaşma aracıdır, İçten bir anlatım vardır, Dili yalındır, Yazarın kişiliğini yansıtır, Edebi bir niteliği vardır, Konu sınırlaması yoktur, Belli bir plana göre yazılır,

-----Yer ve tarih ------Hitap bölümü ------------- ------------------------------------- -------------------------------------------- --------------------------------------------- -------------------------------------- --------------------------------------------- ----------------------------------------------- ------------------------------------------------ ---------------------------------------- ------------------------------------------------ ----------------------------------------

G Ö V D E

B Ö L

S O N

G L ş

G i R i

Ş

Dilekçe örneği

T.C

MALATYA VALİLİĞİ

SAYI :120/001 20/12/2008 KONU:Gezi İsteği

Battalgazi Lisesi Müdürlüğüne Battalgazi

Kurumunuzun düzenleyeceği gezi,valiliğimizce uygun görülmüştür. Bilgilerinize sunulur. Vali Yardımcısı

İmza

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

5

mektup Mektup planı

sonuç

gelişme

giriş

1. Amacı yönleriyle belirtme,açıklama 2. Amacı sonlandırma

1. Seslenme 2.Konuyu ortaya koyma

İ Ş

Ö Z E L

E D E B İ

R E S M İ

Mektup türünde eser verenler;

Cahit Sıtkı Tarancı-Ziya’ya Mektuplar

Yaşar Nabi Nayır-Dost Mektupları

Nazım Hikmet-Kemal Tahir’e Mahpushaneden Mektuplar

Ahmet Hamdi Tanpınar-Mektuplar

Hüseyin Rahmi Gürpınar-Sevda Peşinde,Mutallaka,

Halide Edip Adıvar-Handan

Reşat Nuri Güntekin-Bir Kadın Düşmanı

Halit Ziya Uşaklıgil

Mehmet Rauf

Ömer Seyfettin

Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Dünya edebiyatındaki ilk örneğini Yunan edebiyatında rastlanılır.

Latin edebiyatında;

Çiçero,

Voltaire,

Rousseau,

Diderot

mektup name

günce ruzname

Yaşam öyküsü

eleştiri

günlük

anı

biyografi

hatıra

otobiyografi

sohbet

Özyaşam öyküsü

seyahat gezi

söyleşi

tenkit

Yazı türlerinin eş anlamları

1. İyi dilekleri,saygıyı sunma ve imza

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

6

a) Fıkra b) Söyleşi c) Deneme d) Makale e) Gezi

a) Deneme b) Makale c) Fıkra d) Sohbet e) Monografi

a) Sanatsal metin üretmeye elverişli olmaları

b) Anlatımlarında ağır bir üslubun kullanılması

c) Rahat bir söyleyişe sahip olmaları d) Bilimsel nitelikler içermeleri e) Konu seçiminde yazarların özgür

olmaması

a) Deneme b) Fıkra c) Biyografi d) Mektup e) Makale

uygulamalar

A. Anı-Hatıra B. söyleşi-Konuşma C. Gezi-Seyahat D. Günce-Günlük E. Eleştiri-Tenkit

a.Namık Kemal b.Falih Rıfkı Atay c.Muallim Naci d.Recaizade Mahmut Ekrem e.Yakup Kadri Karaosmanoğlu

a) Günlük yaşamlar ilgili olması

b) Tarafsız bir yaklaşımla ele

alınması

c) Kısa zamanda yayımlanması

d) Bilgilendirme amacı taşıması

e) Ayrıntılı bir anlatıma sahip

olması

Soru1

Aşağıdaki eşleşmelerin hangisinde

yanlışlık yapılmıştır?

Aşağıdaki sanatçılardan hangisinin anı

türünde eseri yoktur?

Soru2

Soru3

Soru6

Soru4

Soru5

Aşağıdakilerden hangisinde bilimsel bir dil kullanılır?

Aşağıdakilerden hangisi haber yazıları için bir

nitelik olamaz?

Aşağıdakilerin hangisi fıkra ile deneme

arasındaki ortak bir özelliktir?

Aşağıdakilerin hangisi gazete veya dergi köşelerinde yayımlanabilecek niteliğe sahip

değildir?

Soru7

Aşağıdaki türlerin hangisinde kullanılan terim sayısı ve bilimsellik içeren sözcük sayısı en

fazladır?

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

7

Romanda olaylar geniş ve ayrıntılı

olarak anlatılır.

Ana olay etrafında olaycıklar vardır.

Şahıs kadrosu geniştir.

Kahramanlar bütün yönleriyle ele alnır.

Karakter çözümlemeleri yapılır.

Zaman olarak geri dönüşler olur.

Akımlarına göre romanlar;

Romantik,realist,naturalist,estetik,izlenimci,dışavurumcu,toplumcu,yeni roman…

Konularına göre romanlar; Sosyal roman:

Toplumsal sorunların işlendiği romanlardır. Tarihi roman:

Konularını tarihte yaşamış kahramanlarla,onları kuşatan gerçek veya hayali kişilerin hayat ve maceralarından alan romanlardır.

Serüven romanı

Günlük hayatta gerçekleşmesi çok zor olan şaşırtıcı,gizemli olayları sürükleyici bir anlatımla ele alan romanlardır. Tahlil romanı(Psikolojik)

İnsanların psikolojik durumlarını,olaylar karşısındaki tepkilerini işleyen romanlardır. Tezli roman

Düşünceye dayalı romanlardır.

Roman türünün ilk örneklerini 15.yüzyılda Fransız yazar Rabelaise “Gargantua” adlı eseriyle vermiştir.

Dünya edebiyatında ilk roman;

Cervantes’in “Don Kişot”

Türk edebiyatında ilk roman;

Şemsettin Sami’nin “Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat”

Türk edebiyatındaki ilk çeviri roman;

Yusuf Kamil Paşa “Telemak(Fenelone)”

Türk edebiyatındaki ilk edebi roman;

Namık Kemal “İntibah”

Türk edebiyatındaki ilk realist roman;

R.Mahmut Ekrem “Araba Sevdası”

Türk edebiyatındaki ilk köy romanı;

Nabizade Nazım “Karabibik”

Türk edebiyatındaki ilk psikolik roman;

Mehmet Rauf “Eylül”

Türk edebiyatındaki ilk tarihi roman;

Namık Kemal “Cezmi”

Türk edebiyatındaki ilk töre romanı;

Halide Edip Adıvar “Sinekli Bakkal”

Türk edebiytaındaki ilk tezli roman;

Y.Kadri Karaosmanoğlu “Yaban”

Batı tekniğine uygun ilk roman;

Halit Ziya Uşaklıgil “Aşk-ı Memnu”

Romantizmden realizme geçişin ilk örneği;

Sergüzeşt (Sami Paşazade Sezai)

roman

Olay etrafında gelişen yazı türleri

roman’da ilkler

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

8

Olmuş veya olması mümkün olayları yer ve zaman kavramına bağlı olarak anlatan kısa sanat eserleridir.

Tek bir olay vardır.

Şahıs kadrosu dardır.

Kişiler,çoğu zaman hayatlarının belli bir anı içinde anlatılır.

Hikayelerde düşündürmekten çok,duygulandırmak ve heyecanlandırmak esastır.

Batı’da ilk hikayeİ

Decameron Hikayeleri(Bocacio)

Türk edebiyatında ilk hikaye;

Letaif-i Rivayet(Ahmet Mithat Efendi)

Batılı anlamda ilk realist hikaye;

Küçük Şeyler(Sami Paşazade Sezai)

Hikaye dünya edebiyatında iki tarzda gelişmiştir:

Klasik hikaye ve olay hikayesi olarak bilinir.

Olaylar serim,düğüm,çözüm sırasına göre anlatılır.

Bir ana düğüm geliştirilir ve çözülür.

Batı’da

Guy de Maupassant

Türk edebiyatında;

Ömer Seyfettin

Refik Halit Karay

Reşat Nuri Güntekin

Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Kesit hikayesi ve modern hikaye olarak da bilinir.

Olay yoktur,yaşamın bir kesiti,bir anı,insanın belli bir zamandaki durumu anlatılır.

Bu tarz hikayelerde duygu ve hayal ön plandadır.

Batı’da;

Anton Çehov

Türk edebiyatında;

Sait Faik Abasıyanık

Memduh Şevket Esendal

Roman,hikayeye göre daha uzundur.

Romanda,temel öğe kişidir.Hikayede ise olaydır.

Romanda birden çok olay,hikayede ise tek olay vardır.

Romandaki kişiler karşımıza bir karakter olarak çıkar.Hikayelerde ise bir karakter olarak çıkmaz.

Romanda çevre geniştir.Hikayede ise çevre sınırlıdır ve ayrıntılı olarak anlatılmaz.

Romanlarda anlatım ağır ve sanatlıdır.Hikayelerde ise yalın,anlaşılır ve özlüdür.

hikaye 2-)Şehov Tarzı(Durum Hikayeciliği)

1-)Maupassant Tarzı(Olay Hikayeciliği

ROMAN-HİKAYE FARKI

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

9

Tekerlemeyle başlar.

İyiler hep iyi,kötüler hep kötüdür.

İyilere ödül,kötülere ceza verilir.

Olağanüstü olaylar,olağanüstü kahramanlar vardır.

Yer,zaman ve yazarı belli değildir.

Eğitici nitelik taşır.

Evrensel konular işlenir.

Evrensel nitelik taşıdığı için milli duygulara ve dini inanışlara yer verilmez.

Olaylar, “miş”li geçmiş zaman kullanılarak anlatılır.

Baştan sona kalıplaşmış sözler bulunur.

Edebiyatımızda Cumhuriyet döneminde “masal baba”olarak bilinen “Eflatun Cem Güney”masalları derleyip kitap haline getirmiştir.

Batıda “Binbir Gece Masalları”bu türün örneğidir.

Alman edebiyatından “Grimm Kardeşler”

Pamuk Prensesle Yedi Cüceler,

Bremen Mızıkacıları,

Kül Kedisi en tanınmış eserleridir.

Masalın bölümleri: Serim

Tekerlemelerle giriş yapılır.

Kahramanlar tanıtılır.

Konu verilir. Düğüm

Kahramanların başından geçen çeşitli olaylar anlatılır.

Okuyucunun merakı kamçılanır. Çözüm

Olaylar bir sonuca bağlanır.

İyiler ödüllendirilir,kötüler cezalandırılır.

İyi dileklerle masal biter.

İnsan dışındaki varlıkların –genellikle hayvanların-kişileştirilmesi ve konuşturulması esasına dayanan ve şiir biçiminde yazılan masallardır.

Kahramanları hayvanlardır.

Öğüt ve ahlaki ders verme amaçlanır.

Didaktik(öğretici)şiire özgü nitelikler taşır.

Genellikle manzum olarak yazılır.

Teşhis(kişileştirme) ve intak(konuşturma)sanatına ağırlık verilir.

İlk örneği Hint filozofu,

Beydaba –Kelile ve Dimne-

Batı’da;

Aisopos(Ezop)-Eski Yunan

La Fontaine-Fransız edebiyatı-

Türk edebiyatında;

Şeyhi -15.yüzyıl-

Şinasi,

Tevfik Fikret

Orhan Veli

masal

fabl

6. Fablda kıssadan hisse şeklinde bir ders verilir. 7. Masalda böyle bir ders verme görülmez. 8. Fabl,manzum yazılır. 9. Masallar,genelde düzyazı şeklindedir.Arada şiir

bulunabilir. 10. Masallarda başta tekerleme varken,fablda

bulunmaz.

MASAL-FABL FARKI

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

10

Tabiatüstü özellikler gösteren kahramanların ve olayların anlatıldığı hikayelerdir.

EFSANE (MİTOLOJİ)

MASAL-EFSANE FARKI

1. İki türde de olağanüstülük vardır. 2. Efsane daha inandırıcıdır. 3. Efsanelerde önce doğaüstü olayları

açıklama,sonra da ideal insan tipini belirleme vardır.

4. Masallarda eğiticilik önemlidir.Herhangi bi tabiat olayını yorumlama görülmez.

5. Efsaneler yerel,masallar ise evrensel

nitelikler taşır.

Efsana Türleri

Yaratılış efsaneleri

Tarihi efsaneler

Dini efsaneler

Genç Osman Boş Beşik Çakıcı Efe

Çoban Çeşmesi Gelin Kayası Cennet Dağı Kan Kuyusu

Yusufçuk Kuşu

Kahramanlık,fedakarlık,cesaret,ahlaki davranışlar,sosyal düzene

bağlılık,Allah’ın kudretine iman,doğruluk,cömertlik gibi

konular işlenir.

Türk edebiyatında efsane

FABL ÖRNEĞİ

bir gün at ile eşek yola cıkmışlardır.eşeğin yükü cok ağırdır eğer köye kadar taşırsa ölecektir ve attan yardım ister at bunu kabul etmez inkar eder.eşek daha köye varmadan ölür.bunu gören sahibi

eşeğin derisini yüzer eşekteki yükleri ve eşek postunu ata yükler.atta bu

olaydan cok pişman olur keşke yardım

etseydim der.

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

11

Hayattaki olayları konu edinen,sahnede oynanmak amacıyla yazılan edebi eserdir.

Roman ve hikaya sotyut olduğu halde,tiyatro somuttur.

Tiyatronun ilk örnekleri Eski Yunan edebiyatı sanatçıları tarafından ortaya konmuştur.

Bağ Bozumu Tanrısı Dionysos

Geleneksel Türk tiyatrosunda(Karagöz,Ortaoyunu,Meddah) yazılı kaynaklara pek rastlanmamaktadır.

Edebiyatımızda yazılı ilk tiyatro örnekleri Tanzimat’la birlikte görülür.

Edebiyatımızda yazılan ilk tiyatro

Şair Evlenmesi-Şinasi-

Edebiyatımızda sahnelenen ilk tiyatro eseri;

Vatan Yahut Silistre-Namık Kemal-

Tiyatro eserleri,konularına göre;

Dram,

Trajedi,

Komedi

Acıklı ve korkunç olayları anlatan tiyatrodur.

Konusunu mitolojiden ve tarihten alır.

Sanatlı ve seçkin bir dil vardır.

Kahramanları soylulardır.(Kral,Tanrı,Tanrıça)

Manzum olarak yazılır.

Ahlak önemlidir.

Kötü olaylar sahnede canlandırılmaz.

Eser baştan sona kadar ağırbaşlı,ciddi bir hava içinde geçer.

Beş perdeden oluşur.(olayın her bölümüne perde denir.)

Kahramanların iç çatışması koro ile yansıtılır.

Koro ve diyalog bölümleri vardır.

Üç birlik kuralına uyulur.

Bir eserin yer,zaman ve mekan birliği içinde verilmesine “üç birlik kuralı”denir.

Yer Birliği

Olayın aynı yerde geçmesi Zaman Birliği

Olay 24 saat içinde geçmelidir. Olay Birliği

Tiyatronun tek olay çevresinde gelişmesidir.

17.yüzyılda Fransa’da klasisizm akımının etkisiyle gelişmiştir.

Bu türün ilk temsilcileri;

Aiskhylos-Eski Yunan

Sophohles-Eski Yunan

Euripides-Eski Yunan

Ennius-Eski Yunan

Tepsis-Eski Yunan

Racine-Fransız

Corneille-Fransız

Göstermeye bağlı yazı türleri

tiyatro

T İ yatro

türler i

Trajedi (tragedya)

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

12

Kişilerin ve toplumların gülünç yanlarını anlatır.

Konusunu günlük hayattan alır.

Kahramanları sıradan insanlardır.

Üslupta soyluluk aranmaz,halk dili kullanılır.

Manzum olarak yazılır.

Ahlak önemsizdir.

Kötü olaylar sahnede canlandırılır.

Beş perdelik oyunlardır.

Koro ve diyalog bölümleri vardır.

Üç birlik kuralına uyulur.

Hayatın hem gülünç hem acıklı yanlarını anlatan türdür.

Konusunu hem tarihten hem de günlük hayattan alır.

Kahramanları toplumun her kesiminden seçilir.

Halk dili kullanılır.

Nazım-nesir karışık yazılır.

Ahlak önemsizdir.

Her olay sahnede canlandırılır.

Perde sayısı yazarın isteğine bağlıdır.

Koro ve diyalog bölümleri yoktur.

Üç birlik kuralına uyma zorunluluğu yoktur.

Namık Kemal’in “Vatan Yahut Silistre” adlı eseri bu türde yazılmıştır.

Shakespeare,Goethe,Schiller,Victor Hugo

Namık Kemal,Abdülhak Hamit Tarhan,Haldun Taner,Nazım Hikmet Ran

dram komedya (komedi)

Komedinin Bölümleri

Entrika Komedisi(Vodvil)

Töre Komedisi

Karakter Komedisi

Olayların şaşırtıcı biçimde düzenlendiği türdür.

Shakespear’in “Yanlışlıklar Komedisi”

Aristophanes,Moliesre,Terentius,Plautus

Şinasi,Teodor Kasap,Ahmet Vefik Paşa

Toplumun gülünç yanlarını anlatan türdür.

Gogol’un “Müfettiş”i,

Şinasi’nin “Şair Evlenmesi”

İnsanların komik taraflarını anlatan türdür.

Mliere’nin “Cimri”si,

Shakespeare’in “Venedik Taciri” Dram Türleri

Melodram

Dramın müzikli olanıdır.

Kahramanları cinler perilerdir.Masalın sahnede

canlandırılmasıdır.

Ciddi dramlardır

Feri

Piyes

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

13

Tek kişilik tiyatrodur.

Her rolü bir kişi oynar.

Taklit yoluyla güzel hikayeler anlatılır.

Türk edebiyatında

tiyatro Müzikli tiyatrolar

Opera Müzikli manzum tiyatrodur.

Operet Eğlenceli konular üzerine yazılan

müzikli tiyatrodur

Bale Danslı,müzikli tiyatro

Revü Dedikoducu şahıslarla,ünlülerle alay

eden müzikli tiyatro

Kabare Gösterilerin yapıldığı eğlence yerleri

Pandomim Sadece dans ve mimiklerle yapılan

sözsüz tiyatro

Vodvil Şarkılı,oyunlu hafif güldürüdür.

Türk tiyatrosunun temeli yuğ,sığır,şölen adı verilen dinsel törenlere dayanır.

Edebiyatımızda tiyatro ihtiyacı yıllarca ortaoyunu,meddah ve karagöz oyunuyla karşılanmıştır.Buna edebiyatımızda “Geleneksel Türk Tiyatrosu”denir.

Türk edebiyatına Batılı anlamda ilk tiyatro “Tanzimat”la girmiştir.

Edebiyatımızda Batılı anlamda yazılan ilk tiyatro eseri;

Şair Evlenmesi-Şinasi-1859

Edebiyatımızda Batılı anlamda sahnelenen ilk tiyatro eseri;

Vatan Yahut Silistre-Namık

Kemal

Geleneksel türk tiyatrosu

Edebiyatımızda Tanzimat’a kadar tiyatro ihtiyacını ortaoyunu,meddah ve karagöz oyunu karşılamıştır.

Bunlar metinsiz temsil edilen türlerdir.

Meddah

Yılmaz DAĞ

DİL ve ANLATIM

14

Gölge ve hayal oyunu olarak bilinir.

Kahramanları Hacivat ve Karagöz’dür

Hacivat,aydınları;Karagöz,halkı temsil eder.

Meydanda oynandığı için bu adı almıştır.

Sahnesi ve hazırlanmış bir metni yoktur.

Kahramanları;

Pişekar(aydın),

Kavuklu(halk),

Zenne(kadın rolündeki erkek)

Modern tiyatroya en yakın olanı ortaoyunudur.

Sahne olmaması,

Dekor olmaması,

Doğaçlamaya dayalı olması,

Kostüm olmaması,

Metin olmamasıdır.

karagöz

ortaoyunu

Ortaoyunun modern tiyatrodan farkı

Tanım

Trajedi Komedi Dram

Asil dil

Soylular

Tarih-mitoloji

Acıklı ve korkulu olaylar anlatır

Şinasi

Şiir

Var

5

Uyulur

Önemsiz

Halk dili

Sıradan insanlar

Günlük olaylardan

Komik olaylar anlatılır

Namık Kemal

Şiir-düzyazı

Yok

Sınırsız

Uyulmaz

Önemsiz

Halk dili

Her tip insan

Mitoloji-günlük olaylardan

Acıklı-komik olaylar

-

Şiir

Var

5

Uyulur

Önemli

Konusu

Kahramanlar

Dil

Ahlak

Üç birlik

Perde

Koro

Nazım şekli

Bizde

Batıda Corneille,Racine,Sophokles,Aishylos

Moliere Victor Hugo,Shiller,Shakespera