forum gazetesi 136. sayi e-forum

40
Turkish American Newspaper Year 7 Issue 136 April 01, 2011 Semi monthly $ 1.00 Hayren Turan’ın röportajı sayfada 28. FRANSA’YA DİPLOMASİ DERSİ BM Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararın hemen ardından kendisini bu operasyonun lideri ilan eden Fransa Cumhur- başkanı Sarkozy, Türkiye’nin yoğun diplomatik temasları sonucu geri çekilmek zorunda kaldı. Türkiye'nin kararlı tutumu sonucu BM kararını oldu bittiye getirerek operasyonun liderliğine soyunan Fransa kay- betti; Türkiye'nin tüm talepleri karşılanarak komutanın NATO'ya devrine karar verildi. sayfada 16. Haberin devamı Geçğimiz sene içinde faaliyetlerine başlayan ve ilk buluşmasını Brooklyn'de gerçek- leşren Eskişehirspor USA Derneği, üyelerini bu kez de New Jersey'de düzenlediği balo ile biraraya gerdi. La Quinta Oteli salonunu dolduran davetliler gece boyunca çeşitli yörelere ait oyun- larla ve danslarla eğlendiler. Çekilişle büyük ödüllerin dağıldığı gecede ayrıca çocuklar için de ayrı bir salonda palyaço şovu yapıldı. Eskişehirlilerin büyük buluşması Haberin devamı sayfada 11. BADAWİ: ARABULUCULUK TÜRKİYE’NİN TARİHİ MİSYONU Malezya eski Başbakanı Ab- dullah Badawi, gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Badawi, Türkiye'nin ekonomik yönden büyük bir patlama yaparak gelişme sağladığını belirterek, Türkiye'nin diğer ülkelere ve özellikle İslam ülkelerine model bir ülke olduğunu söyledi. Türkiye'de Avrupa-Asya, doğu-batı ve İslamın bir arada olduğunu söyleyen Badawi, Türkiye'nin benzersiz ve önemli bir jeostratejik ko- numu olduğunu, barış, diya- log ve arabuluculuk misyonu olduğunu sözlerine ekledi. Malezya 5. Başbakanı Abdullah Badawi, gazetemize özel açıklamalarda bulundu. İstanbul Temsilcimiz Hayren Turan’ın sorularını cevap- landıran Badawi, “Türkiye’nin barış, diyalog ve arabuluculuk misyonu var.” dedi. Cliffside Park Türk Camisine kavuşuyor Ayrınlı haberler sayfalarda 5. ve 30.

Upload: murat-yesil

Post on 20-Mar-2016

242 views

Category:

Documents


12 download

DESCRIPTION

Forum Gazetesi 136. Sayi e-FORUM

TRANSCRIPT

Page 1: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Turkish American NewspaperYear 7 Issue 136 April 01, 2011 Semi monthly $ 1.00

Hayrettin Turan’ın röportajı sayfada28.

FRANSA’YA DİPLOMASİ DERSİBM Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararın hemen ardından kendisini bu operasyonun lideri ilan eden Fransa Cumhur-başkanı Sarkozy, Türkiye’nin yoğun diplomatik temasları sonucu geri çekilmek zorunda kaldı.

Türkiye'nin kararlı tutumu sonucu BM kararını oldu bittiye getirerek operasyonun liderliğine soyunan Fransa kay-betti; Türkiye'nin tüm talepleri karşılanarak komutanın NATO'ya devrine karar verildi.

sayfada16.Haberin devamı

Geçtiğimiz sene içinde faaliyetlerine başlayan ve ilk buluşmasını Brooklyn'de gerçek-leştiren Eskişehirspor USA Derneği, üyelerini bu kez de New Jersey'de düzenlediği baloile biraraya getirdi.La Quinta Oteli salonunu dolduran davetliler gece boyunca çeşitli yörelere ait oyun-larla ve danslarla eğlendiler. Çekilişle büyük ödüllerin dağıtıldığı gecede ayrıca çocuklariçin de ayrı bir salonda palyaço şovu yapıldı.

Eskişehirlilerin büyük buluşması

Haberin devamı sayfada11.

BADAWİ: ARABULUCULUK

TÜRKİYE’NİN TARİHİ MİSYONUMalezya eski Başbakanı Ab-dullah Badawi, gazetemizeözel açıklamalarda bulundu.

Badawi, Türkiye'ninekonomik yönden büyük birpatlama yaparak gelişmesağladığını belirterek,Türkiye'nin diğer ülkelere veözellikle İslam ülkelerinemodel bir ülke olduğunusöyledi.

Türkiye'de Avrupa-Asya,doğu-batı ve İslamın birarada olduğunu söyleyenBadawi, Türkiye'nin benzersizve önemli bir jeostratejik ko-numu olduğunu, barış, diya-log ve arabuluculuk misyonuolduğunu sözlerine ekledi.

Malezya 5. Başbakanı Abdullah Badawi, gazetemize özelaçıklamalarda bulundu.

İstanbul Temsilcimiz Hayrettin Turan’ın sorularını cevap-landıran Badawi, “Türkiye’nin barış, diyalog ve arabuluculukmisyonu var.” dedi.

Cliffside Park Türk Camisine kavuşuyor

Ayrıntılı haberler sayfalarda5. ve 30.

Page 2: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM
Page 3: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Haber

Alparslan Türkeş Mevlid-iŞerif ile anılıyor

Milliyetçi Hareket Partisi Kurucusu ve önderi Mer-hum Alparslan Türkeş, vefatının 14. yılında Ameri-ka'da sevenleri tarafından düzenlenecek birMevlid-i Şerif ile anılacak. Amerika Türk İslam Ülkü ocaklarının düzenleyeceğimevlid-i şerif 3 Nisan 2011 Pazar günü, ikindi na-mazının ardından Paterson Ulu Camii'nde okuna-cak. Dernek yöneticikeri Başbuğ Alparslan TÜRKEŞve şehitlerimiz için okunacak mevlid-i şerife tümsoydaşlarımızı davet etti.

Antstore’da Çanakkale Şehitleri veMehmet Akif Ersoy anılacak

Öte yandan AntStore'da da New Jersey EdebiyatAkşamlarında, 2 Nisan günü Çanakkale şehitleri vevatan şairi Mehmet Akif Ersoy rahmetle anılacak.Akşam saat 8:00'de başlayacak programda gazeteciyazar Ayşe Göktürk Tunceroğlu Vatan şairi MehmetAkif Ersoy'un Çanakkale Şehitleri için yazdığıÇanakkale şiirini ve anlamını katılımcılarla paylaşa-cak. Edebiyatçı Sacid Arvasi ise Çanakkale gezisisırasında edindiği izlenimleri misafirlere aktaracak. Programda ayrıca Yavuz Aydın, Cahit Oktay ve Tu-ran Çardak'dan oluşan sanat ekibi Çanakkaledestanı üzerine yazılan bir çok eseri katılımcılarlapaylaşacak.

3

Page 4: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri4

New York'dan TBMM Başkanı geçti

New York Türkevi’nde New York ve çevre-sindeki eyaletlerde yaşayan Ahıska Türklerive Süryani vatandaşların temsilcileriyle bu-luşan TBMM Başkanı Şahin daha sonraWashington Büyükelçisi Namık Tan tarafın-dan onuruna verilen resepsiyonda, Türk-Amerikan toplumu mensuplarıyla bir arayageldi. Görüşme öncesi Amerika'da faaliyetgösteren ticaret odalarının temsilcileri ilebuluşan Şahin kurum temsilcilerindenyapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı.Ertesi gün BM Genel Kurulunda, ”Ulus-lararası Nevruz Günü” dolayısıyla Ulus-lararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY)tarafından organize edilen Nevruz kutla-masına katılan TBMM Başkanı Mehmet AliŞahin, 192 ülkenin temsil edildiği BMGenel Kurulunda Nevruz etkinliğini izlem-eye gelenlere hitaben yaptığı konuşmada,burada bulunmaktan büyük memnuniyetduyduğunu ifade etti. Bu kültürel etkin-

liğin, BM Genel Kurulunun 21 Mart tarihiniher yıl ”Uluslararası Nevruz Günü” olarakilan eden kararının birinci yıldönümündedüzenlenmesini anlamlı bulduğunu be-lirten Şahin, başta ”Nevruz Bayramı”nı kut-layan ülkelerin temsilcileri ve vatandaşlarıolmak üzere herkesin ”Nevruz Bayramı”nıkutladı ve herkese Türkiye’den selamlargetirdiğini belirtti.

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin aynıakşam New York’ta Türk Kültür Merkezi veTürk Amerikan Dernekleri Konseyi tarafın-dan düzenlenen ”4. Geleneksel DostlukYemeğine” onur konuğu olarak katıldı.Türkiye ve ABD’nin çok geniş bircoğrafyada, kritik önem taşıyan konularda,kapsamlı bir işbirliği yürüten iki dost vemüttefik ülke olduğunu belirten Şahin,New York’ta kaldığı sürede, ABD’de Türktoplumunun temsilcisi durumundaki

dernekler, çatı kuruluşları ve onların yö-neticileriyle bir araya gelme imkanını eldeettiğini, derneklerin faaliyetlerinden veçalışmalarından büyük mutluluk duy-duğunu söyledi.Türkiye ve ABD’nin birbirleri için sonderece değerli iki ülke olduğunun altınıçizen Şahin, ABD ile işbirliğinin sadece ikiliilişkiler açısından değil, küresel ve bölgeselaçıdan da büyük önem arzettiğini ifadeetti.Türkiye’nin dünyanın en sorunlu böl-gesinde yeraldığını, bu bölgede ve yakınçevresinde çatışmaların hiç eksik ol-madığını vurgulayan Şahin, Türkiye-ABDişbirliğinin en önemli konularından birininde terörle mücadeledeki ortaklık çabalarıolduğunu kaydetti. Türkiye’nin terörizminher türlüsünü insanlığın en büyük düşmanıolarak gördüğünü belirten Şahin, terörlemücadelede uluslararası işbirliğinin şart

olduğunu söyledi. ABD’deki Türkler’in son yıllarda ivmekazanan örgütlenme faaliyetlerini büyükmemnuniyetle karşıladıklarını ifade edenŞahin, özellikle ABD’de faaliyet yapan 3Türk çatı kuruluşunun çok önemli konu-larda biraraya gelerek ”birlikten kuvvetdoğar, bir elin nesi var, iki elin sesi var”atasözünü ispat etmelerinin son dereceönemli olduğunu kaydetti.ABD’deki Türk toplumunun siyasi alandada örgütlenmesine ihtiyaç olduğunudüşündüğünü vurgulayan Şahin, ABD’deyaşayan 300 bine yakın Türk’ün, Amerikantoplum yaşamının her alanına önemlikatkılarda bulunduğunu, bunu yaparkende milli vasıflarından taviz vermemesi,Türk dilini, tarihini, kültürünü yaşatması vebu değerleri gelecek nesillere aktarmasıgerektiğini belirtti.

AA

Geçen hafta bazı temaslardabulunmak için Amerika'yagelen TBMM Başkanı MehmetAli Şahin ve beraberindekiheyet , toplumun çeşitli kesim-leri ile görüşmeler yaptı.

Şahin'e görüşmelerde, AK PartiÇankırı Milletvekili ve TBMMTürkiye-ABD Parlamentolar-arası Dostluk Grubu BaşkanıSuat Kınıklıoğlu, WashingtonBüyükelçisi Namık Tan ve NewYork Başkonsolosu MehmetSamsar da eşlik etti.

Page 5: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Yorum 5

Vatandaşa verilen değer

FORUMThe Turkish-American

Newspaper

PublisherMurat Yeşil, Ph.D.

Editor-in-ChiefUral Yeşil

Assistant EditorsSevinç Özbek

Fatih Yeşil

Marketing DirectorNecmi Bahçe

Advertising ManagerSevinç Kalay

RepresentativesCahit Oktay - New York

Yıldız Gündoğmuş - AnkaraOya Eren - Ankara

Hayrettin Turan - İstanbulFeramiz Gökdemir - İstanbul

Forum, The Turkish American Newspaper doesnot in way, shape or endorse, condone, or is re-

sponsible for any opinions, advertisements,misprints, typos and/or publication errors.

FORUM - The Turkish-AmericanNewspaper is published twice amonth (24 issues each year) byFORUM Newspaper LLC at 1199Main Avenue, Clifton, N.J. 07011.Application to mail at periodicalspostage rate at Clifton, N.J., 07015-9998.

POSTMASTER - Please send address changes to FORUM Newspaper LLC, 1199 Main Avenue, Clifton, N.J. 07011 Tel: 973 - 727 - 6647 & 973 - 454 - 0996 Fax: 973 - 218 - 8440

Şimdi elimizi cebimize atma zamanı

Yıllar önce Başbakan recep Tayyip Erdoğan New York Marriot Marquis otelinde halka hitap ediyor. Hükümet olarak yaptıklarıçalışmaları anlattıktan sonra ekliyor. "Sizler burada bizimgözümüz kulağımızsınız. Her biriniz burada ülkemizi temsilediyorsunuz. Burada yaşayan vatandaşlarımızı hükümet olarakçok önemsiyoruz ve yaptığınız çalışmaları yakından izliyoruz.Aramızdaki bağları daha da güçlendirmek ve birbirimizi dahaiyi anlamak için Amerika'ya her gelişimde sizlerle birarayageliyorum. Bütün bakanlarıma söyledim, ne zaman burayagelirseler sizlerle görüşecekler. Sizlerin taleplerini dinleyecek,çözüm önerilerini sunacaklar. Sizler ilk elden vekillerinizle bu-luşacaksınız."

O gün bugündür çark aynen Başbakanın dediği gibi dönüyor.Türkiye'den gelen bütün bakanlar ve heyetler, ilgi alanlarına göreburadaki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile birarayageliyor. Bunun istisnası yok. Dahası, hükümete bağlı diğer kurum-ların yöneticileri de buraya geldiklerinde yerine göre işadamları ile,yerine göre ticaret odaları temsilcileri ile kah New York'da, kahWashington D.C.'de buluşuyor...

En son geçen hafta New York'a gelen T.B.M.M Başkanı Mehmet AliŞahin de Başbakan Erdoğan'ın başlattığı bu güzel geleneği devamettirdi. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini dinleyenBaşkan Şahin, daha sonra da kendisini görmeye gelen halkla kay-naştı. Washington Büyükelçimiz Namık Tan'ın evsahipliği yaptığıgecede istek ve önerilerini birinci ağızdan Meclis Başkanına iletensoydaşlarımız geceden oldukça mutlu ayrıldı.

Burada bir parantez de Washington Büyükelçimiz için açmamızgerekiyor. Kendi içinde problemler üreten soydaşlarımızın bir-lik ve beraberlik içinde hareket etmesine yönelik çalışmalardaelde ettiği başarı gerçekten takdire şayan nitelikte...

Halkından kopuk ve habersiz, onlara değer vermeyen politikacı-ların ardından halkıyla bütünleşmeyi görev bilen politikacılarakavuşmak gerçekten insanı mutlu ediyor.

Muhalefet görevini sadece hükümetin yaptıklarını eleştirmekle birgören zihniyetin bir de fotoğrafa bu açıdan bakması gerekiyor...

Yoksa Kayahan'dan "Ben Nerde Yanlış Yaptım" şarkısını senelercedinlemeye mahkum olurlar...

Amerika'da yaşam gerçektenzor... Kendi insanlarımızdan,kendi kültürümüzden, kendidilimizden uzakta yaşam mü-cadelesi vermekteyiz. Şartlarher geçen gün daha da ağır-laşıyor. Son iki yıldırAmerika'da başlayıp bütündünyayı kasıp kavuranekonomik sorunlar herbiri-mizin yakasından sıkıyor...Bütün bunlar hayatımızıngerçekleri...

Ama burada yaşamayı gözealdığımıza göre, yarınlarımı-zın umutları çocuklarımıziçin ülkemizde yaşayan in-sanlarımızdan daha fazlafedakarlık yapmak da boynu-muzun borcu... Amerikaçapında sayıları yüzü aşanderneklerimiz ve çatı kuru-luşlarımız mevcut. Bu kurum-lar bu ülkede yaşayanvatandaşlarımıza hizmette elbette önemli görevlerüstleniyor ama dilimiz vekültürümüzle birlikte buülkede dinimizi de muhafazaetmek için camilerimize çokihtiyacımız var...

Yaklaşık bir buçuk yıl önceCliffside Park bölgesinde

yaşayan soydaşlarımızın vedin görevlilerimizin yoğungayretleri ile bu bölgede camive kültür merkezi aramaçalışmaları başlamıştı. Geçenay sonu itibariyle, pazarlıkyapılarak, son derece uygunsayılabilecek şartlarda bir bi-nanın cami ve kültür merkeziolarak toplumumuzakazandırılması için tüm izin-ler alındı ve çalışmalarbaşladı.

İlk etapta geçici yönetim ku-rulunda yer alan üyelerinve bazı duyarlı soydaşları-mızın katkıları ile peşinatıtamamlanan merkez içinşimdi hepimizin elimizi ce-bimize atma zamanı...

Camiye yardım için illa obölgede yaşamak gerekmiyor.Bu mabet alınırsa hepimizinolacak. Amerika'daki çocuk-larımıza dil ve din dersi vere-cek bir cami ve kültürmerkezine daha kavuşacağız.T.C. Diyanet Vakfı Amerikaşubesine bağlı olarak hizmetedecek bu mabet için az çokdemeyerek katkılarımızı sun-malıyız... Bergen Camii veKültür Merkezi projesi ile

ilgili 30. sayfadaki haberimizimutlaka okuyunuz... Gele-ceğimize bundan daha iyiyatırım olmaz...

Caminin toplam kalan borcu800,000 dolar civarında...Toplum olarak şöyle bir silke-lenirsek bunun büyük bir kıs-mını çıkarabiliriz. Kalanı içinde yetkililerden yardım is-tiyoruz. Türkevi'ndeBaşkonsolosluğumuz hi-mayesinde bir çok etkinlik-ler düzenleniyor... Düzen-lenmeli de... Başkonsolo-sumuzdan bu projeye dehem destek olmasını, hemde yetkililere ulaşarakgerekli desteği sağlamasınıbekliyoruz...

Yöneticiler halkımıza 3 Nisansabahı bir kahvaltı ikramı ilehem alınan yeri gösterecek,hem de desteklerini isteye-cek... Yardımlarınızı ayrıcawww.bergencamii.comadresine bağlanarak yapa-bilirsiniz...

Bu yatırımın hem kendiniz,hem geleceğimiz için yap-tığınız en iyi yatırımolduğunu unutmayın...

FORUM GAZETESİREKLAM & İLAN SERVİSİ

973 - 727 - 6647973 - 573 - 0313973 - 454 - 0996

[email protected]@forumgazetem.com

1199 Main AvenueClifton, NJ 07011

Yolunuz ve bahtınız açık olsun

Anavatan'da artık herkes seçime odaklan-mış durumda. İnsanlarımız seçimle yatıpseçimle kalkıyor... Kimine göre şu andagörevde olan hükümet şahane işleryapıyor, kimine göre ülkeyi kötü yönetiyor.Açıkçası ben birinci gruptakiler arasın-dayım. Ufak tefek hatalar dışında yapılanonca hizmeti inkar edemem...Bu seçimlerde yakın dostlardan ikisi dehizmete aday...Derya Staffing'in sahibi Derya Taşkın AKParti Afyon, eski New York EğitimAtaşelerinden Ali Gürsel ise MHPGaziantep aday adayı... İkisi de adaylıkiçin kendi memleketlerini tercih etti. Her ikisine de çıktıkları yolda başarılardiliyorum...

Page 6: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Yorum6

T.C. Washington Büyükelçiliği (202) 612-6700T.C. Birleşmiş Milletler Temsilciliği (212) 949-0150T.C. New York Başkonsolosluğu (212) 949-0160 T.C. New York Eğitim Ataşeliği (212) 687-8395 T.C. N.Y. Kültür ve Turizm Ataşeliği (212) 687-2194T.C. New York Ticaret Ataşeliği (212) 687-1530T.C. New York Ekonomi Ataşeliği (212) 661-7494T.C. New York Sağlık Ataşeliği (212) 450-9164T.C. N.Y. Din ve Sosyal Hizmetler Ataşeliği (212) 661-1039 T.C. New York Basın Müşavirliği (212) 867-9023T.C. KKTC- BM Temsilciliği (212) 687-2350 T.C. Washington Askeri Ataşeliği (202) 612-6770T.C. Washington Basın Müşavirliği (202) 612-6807T.C. Washington Eğitim Müşavirliği (202) 612-6810T.C. Washington Ekonomi Müşavirliği (202) 612-6790T.C. Washington Ticaret Müşavirliği (202) 612-6780 T.C. Washington Gümrük Müşavirliği (202) 612-6794 T.C. Washington Kültür ve Turizm Müşavirliği (202) 612-6800 T.C. Washington Büyükelçiliği Konsolosluk Şubesi (202) 612-6740 T.C. Chicago Başkonsolosluğu (312) 263-0644T.C. Houston Başkonsolosluğu (713) 622-5849T.C. Los Angeles Başkonsolosluğu (323) 655-8832Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu - TADF (212) 682-7688Türk Amerikan Dernekleri Asemblesi - ATAA (202) 483-9090Türk Hava Yolları New York Ofisi (800) 874-8875 T.C. Ziraat Bankası -New York Şubesi (212) 557-5612T.C. Vakıflar Bankası -New York Şubesi (212) 621-9400T.C. Ottawa Büyükelçiliği (613) 789-4044Kanada Türk Dernekleri Federasyonu (647)-230-9397 New York Fatih Camii (718) 438-6919Rochester Hamidiye Camii (716) 482-4210New Jersey Paterson Ulu Camii (973) 345-6584New Jersey Karaçay Türkleri Camii (973) 345-1083FORUM Gazetesi (973) 727-6647

Turkishsuperpages.com - Türk Amerikan İş Rehberi

Önemli Telefonlar

Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, yıllardırgözünü diktiği Libya petrollerinin üstünekonma fırsatı bulduğunu sanıyor… Bu öylebir fırsat ki yanında bir de “Fransa Cum-hurbaşkanlığı”na yeniden seçilebilme'bonus'u var…

Aç tavuk kendini buğday anbarında hayaledermiş… Sarkozy’nin hayali de işte öylebir şey...

Ekonomik krizin kasıp kavurduğuAvrupa’da, ülkesinin giderek bozulanekonomisine bir can suyu olarak gördüğüLibya petrolleri Sarkozy’nin aklını başın-dan almış olmalı ki, BM Güvenlik Konsey-i’nin Libya hava sahasının uçuşa yasakbölge haline getirilmesi kararı çıkar çık-maz nefes almadan Fransız jetleriniLibya’ya gönderdi ve kararı kendi istediğigibi değiştirerek Libya hedeflerine ateşaçma emrini verdi.

Güvenlik Konseyi kararı, Libya’yı işgal içindeğil bu ülke hava sahasını uçuşa yasakbölge haline getirerek çılgın Kaddafi’ninkendi halkını bombalamasını önlemek içinverilmişti.

Kararın hemen ardından jetlerini Libya’yagönderen Sarkozy, ABD’nin de operasyonkonusunda isteksizliğinden faydalanarakliderliğe soyundu. Alelacele topladığı Pariszirvesi ile Avrupalıları da kendi liderliğini

destekler du-ruma getirdi vebir oldu bitti ilesözde “Libyahalkının yanındaolan” bir sözdekahraman liderrolünü oynama-ya başladı.

Sadece AB üyesiülkeleri değil aynı zamanda NATO’yu dayine aynı ayak oyunları ile peşine takmakistedi. Ama hesaplayamadığı bir şey vardı.O da Paris zirvesine davet etmediğiTürkiye’nin bu konuda neler düşündü-ğüydü.

Sarkozy’nin hesaplarının daha ilk gündenboşa çıkacağı belli olmuştu. Asker, sivilgözetmeksizin, en iyimser ifade ile “dikkat-sizce” bombalanan hedeflerde çok sayıdasivilin katledildiği haberleri medya organ-larında yayınlanmaya başlamıştı. Libyahalkının yardımına koştuklarını söyleyenkoalisyon ülkeleri uçaklarının yaptığı bom-bardımanlarda içlerinde bebeklerin de bu-lunduğu 100’den fazla kişinin öldürüldüğühaberleri onları sıkıntıya sokacaktı.

Bunun için koalisyona daha fazla ülkenindestek vermesini istiyorlardı. Bu yüzden“NATO devreye girsin” dediler amaFransa’nın kuyruğunda...Oysa NATO, Türkiye’nin onayı olmadanharekete geçemezdi. Ve Türkiye, NATO’nunFransa’nın liderliğinde bir koalisyongücüne “payanda” olmasını asla kabul et-miyordu.

Acemi ama o derecede de hırslı oyuncuolan Sarkozy’ye, Başbakan Recep TayyipErdoğan’ın cevabı tokat gibi olmuştu:“NATO, Libya konusunda devreye gire-cekse Türkiye’nin de bazı şartları ola-

cak. NATO, Libya’nın Libya’lılara ait ol-duğunu tespit ve tescil için oraya girme-lidir. Yer altı kaynaklarının, zengin-liklerinin birilerine dağıtımı için değil.”

Öteden beri, Türkiye’yi öteleyen Sarkozy,ülkesinin Avrupa’da giderek prestij kay-bettiğini iyi biliyor. Üstüne üstlük geçengünlerde yapılan seçimlerde de partisininbüyük oy kaybına uğraması Sarkozy’yiçıldırtmış olmalı.. Hırsın nedeni bu…

Amerika’dan rol çalarak dünya liderliğinesoyunan Sarkozy, Kaddafi’den çok dahatehlikeli bir adam. Libya’da bebeklerin üz-erine bomba yağdırtan bu adamı dünyaçok iyi tanımalı. Asla fırsat verilmemeli…Aksi halde tüm dünyanın bu kendinibeğenmiş adamdan çekeceği çok şey var.Daha yakın bir zaman önce Kaddafi’yiFransa’ya davet ederek, onunla kol kolagiren bu adamın, Libya halkına 42 yıldıracı çektiren Kaddafi’ye bugün can düşmanıkesilivermesi manidar değil mi?

Onun gönlünde yatan, fırsat bu fırsattırdiyerek bir müslüman ülke olan Libya’dataş üstünde taş bırakmayarak bu ülkeyi birharabeye çevirmek ve Libya muhalefeti deiktidar olunca utanıp sıkılmadan kendiyakıp yıktığı alt yapıyı ve sanayi tesisleriniyeniden inşaya talip olmak ve Libyapetrolünün sudan ucuz fiyata Fransa’yaakışını sağlamaktı.

Burnu büyük bu adama bir siyaset dersivermenin de zamanı gelmişti artık. Her fır-satta Türk düşmanlığını ortaya koyanSarkozy çok kısa bir süre içinde içindeBaşbakan Erdoğan ve dış politika alanındatüm dünyada haklı bir ün sahibi olan Dışiş-leri Bakanı Ahmet Davutoğlu Hoca’danömrü boyunca unutamayacağı bir dış poli-tika dersi alacaktı.Ankara’nın Washington, Londra ekseninde

sürdürdüğü yoğun bir telefon diplomasisisonunda Türkiye bütün isteklerini kabulettirerek, Libya operasyonunda komutanınNATO’ya geçmesini sağladı. Sarkozy’nindünya liderliği hayalleri de daha başla-madan bitmiş oldu.

Bu arada, dünya kamuoyunun gözü Libyaoperasyonunda... Libya üzerine yapılanbütün uçuşlar dünya medyasının merceğialtında... Libya’yı bir çılgından kurtarmakiçin harekete geçen BM Güvenlik Konseyide aldığı bu kararın sıkı takipçisi olmalı vedevam etmekte olan operasyonun Libya’yıenkaza çevirecek uluslararası bir savaş ha-line getirilmesine izin vermemelidir. Aksi halde bu operasyonda ölecek sivil-lerin kanlarının hesabını ne BM GenelSekreteri Ban ki Mun, ne Güvenlik Konseyiüyeleri verebilir...

HACI MURAT BERK

Türkiye’de yapılacak genel seçimlerde AKParti’den milletvekili aday adayı olan birhemşehrimiz var ki, ismini buradazikretmeden geçemeyeceğim. Dürüstlüğü ve çalışkanlığı ile Eskişehirhalkının sempatisini kazanan Hacı MuratBerk , ticari alanda sağladığı başarıyı,ülkemize hizmet alanında da sağlayabile-cek, iyi eğitim görmüş bir hemşehrimiz.İnanıyoruz ki, kendisine imkan verilirseHacı Murat Berk, Eskişehir’e her tür hiz-metin getirilmesinde faydalı olacak. Hacı Murat Berk, içimizden biri... Her Es-kişehir'linin çekinmeden kapısını çalıpderdini anlatabileceği bir halk adamı...Yine biz inanıyoruz ki, hemşehrilerimiz Es-kişehir’de doğup büyümüş, Eskişehir’insorunlarını çok iyi bilen Hacı Murat Berk’ehakettiği desteği vererek onu Meclis’e gön-derecektir.

Bir sonraki sayıda görüşebilmek dileğiyle...

Sarkozy’nin ucuz kahramanlık denemesi

Page 7: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

New York’ta BM Genel Kurul Salonunda düzen-lenen Nevruz konseri ve Boston’daki HarvardÜniversitesindeki Nevruz panelinden sonraNevruz etkinliklerini Washington’a taşımaktanbüyük mutluluk duyduğunu kaydeden TÜRK-SOY Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, Nevruz’unbarışı ve kardeşliği simgelediğini ifade etti.TÜRKSOY’un kuruluşu ve çalışmaları hakkındada bilgi veren Kaseinov, ABD’nin en prestijliünivers i te ler ininTürk kültürüne gös-terdiği ilginin mem-nuniyet verici oldu-ğunu söyledi.

K o n u ş m a s ı n d aNevruz’un tarihselgelişimi ve Türkdünyası için anlamınıanlatan Prof. Dr.Kalpaklı ise Nev-ruz’un dünyanınfarklı yerlerindefarklı isimlerle kut-landığının altınıçizdi. Osmanlı dönemindeki Nevruz kutla-malarına da değinen Kalpaklı, bu kutlamalarındönemin edebiyatına yansımalarından örneklersundu. Zati’nin kasidelerinden alıntılar yapanKalpaklı; Sultan Bayezid’in Nevruz dönem-lerinde şairlerden şiir yazmalarını istediğini vebu şiirlerin ödüllendirildiğini belirtti.

Prof. Ercüment Akman da Nevruz’un doğa ileolan ilişkisini aktardıktan sonra, Şaman ge-leneklerinde Nevruz’un yerine değindi. Nevru-zun etnik ve kültürel yansımalarından dabahseden Akman, ateş yakmanın Nevruz’un enönemli ritüellerinden biri olduğunun altını

çizdi. Akman Atatürk’ün 1922 yılında katıldığıNevruz kutlamalarından fotoğraflar ile sunu-munu sona erdirdi.

Prof. Dr. Sylvia Önder de konuşmasındaNevruz’un Türk dünyasındaki önemine değindi.Çeşitli kutlamalardan örnekler sunan Önder,Nevruz’un resmi kutlamalarla karşılandığınıhatırlattı. Nedim ve Şeyhi gibi şairlerin eser-

lerinde yer alanNevruz anlatımların-dan da örneklerveren Önder, Nev-ruz’un renkliliğini vecanlılığını gösterenkostümlerden deörnekler sundu.

Konuşmaların ardın-dan müzik dinleti-sine geçildi. Başkur-distan, Türkmenis-tan, Kırgızistan veA z e r b a y c a n ’ d a ngelen sanatçılar,

yöresel ezgilerden derledikleri perfor-manslarıyla dinleyenleri büyülediler.Sanatçıların yöresel kostümlerinin de ilgiylekarşılandığı müzik dinletisi sonunda dinleyi-ciler dakikalarca ayakta alkışladılar.

Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY);24 Mart 2011 tarihinde BM Genel Kurul Salo-nunda 11 ülkeden 120 sanatçının katılımıylagerçekleşen görkemli bir Nevruz kutlamasıdüzenlemişti. TÜRKSOY’un ABD’deki Nevruzkutlama programı New York ve Boston’unardından Washington DC’deki konser ve pa-nellerle 29 Mart 2011 tarihinde sona erdi.

Amerika Haberleri 7

New York'ta bir Türk mahallesi kurabiliriz

Kim ne derse desin, memlekette ekonominin iyiye gittiğine eminim.Eskiden New York’a gezmeye gelenlerin Türklerin alışveriş lis-tesinde Levi’s blucinlerinin 501 numaralısı, Brooks Brothers’denlacivert ceket beyaz gömlek, iki set iç çamaşırı, Church’den bir ömürboyu eskimeyecek sert derili ayakkabılar vardı. Ama zaman geçtikçesiparişler zerafete bürünmeye başladı.

İlkin anavatandan gelen dostların seçeneklerinin ‘marka’landığınıgözlemledim. Mağazalarda Dolce and Gabbana, YSL, Armani, RalphLauren, Calvin Klein, Donna Karan isimleri telaffuz edilerek siparişverildi. Brioni butiğinde 800 dolar yazılı blucinden bir süre gözümüalamadım. Sarışın tezgahtar ölçüme uygun olanı getireceğini söy-leyince kurtuluşu arkadaşları gösterip, “Sen onlara yardım et, benimacelem yok” demekte buldum.

Sonraları New York’a artık aşina olmuş tanıdıkların alış gücününarttığını farkettim. Giyim, kuşam yanı sıra özellikle saatlere meraksaldıklarını tesbit ettim. Ama ilgi odakları Timex’ler değil Rolex,Cartier’ler idi, üstelik minik pırlantalarla çevrilmiş cinsten. Bir kaçhafta önce varlıklı bir tanıdığım, “Ay sonunda geliyoruz, bize bir günayırırsan çok seviniriz” dedi. Geldikleri günün akşamında, “Fırındaördek yiyelim mi?” deyince bir Çin lokantasına gittik. Garson dahamasamıza su getirmeden içini döktü: “Sen bu şehri iyibilirsin. Mer-kez yerde güvenli bir semtte daire almak istiyoruz. 1.5-2 milyon(dolar)arasında. Çok beğenirsek rakamın üstüne çıkarız. Ne tavsiyeedersin?”

İş adamı çorap-gömlek istiyor olsa yarım saatte hallederiz. Heryerde şahsi ihtiyaçları karşılayacak mağazalar var. Oysa konu apart-man. “New York’ta ev-apartman almışlığım yok” diye söze başlıyo-rum. Aklıma daha önce burada mülk almış Türkler geliyor. Manhat-tan’ın ortasında gördüğüm dayalı-döşeli, mutfağında tabak çanakolan satılık apart otel dairelerinden bahsediyorum. Okula gidecekbüyük kızı için daire almak istediğini açıklıyor. Amerika’nın enbüyük emlakçısının adını, telefonunu veriyorum. “Orada tanıdığımyok, beni de tanıyan yok” diyerek geri çekiliyorum. Komisyonculuğasoyunacak değiliz.

Manhattan demek New York demek. 2 milyon nüfuslu minik adanınuzunluğu 21.6 km. En geniş yerde eni 3.7 km. Kendini beğenmiş,kibirli, karmaşık toplumlu New York’lular küçük adayı isimlerleparsellemişler. Bir uçta zenci ve hispanik Harlemleri, öbür uçta Çin,İtalyan mahalleleri.

Enlem-boylamlarıyla East Side, West Side, Uptown, Down Town diyeadlandırılmış. Adanın güneyi son 30 yılda yapılandırılmaya uğradı,ezik büzük binalar yenilendi, et kesim yerleri ve depolar taşındı.TriBeCa, LoBro, SoHo, NoHo, Chelsea, Carnegie Hill gibi adları ku-lağa hoş gelen mahalleler ortaya çıktı.

Kendisi, ailesi için emlak almaya gelen Türklerin önemli kısmı gel-meden ev ödevlerini yapmışlar. Hangi kesimde, stüdyodan dublekseemlak fiyatları hakkında aşağı yukarı bilgileri var. Cadde sokakta,bakkalda dükkanda her gün Türkçe konuşan insanlarla karşılaşıyo-ruz. Yalnızca bir kısmı turist bunların. Diğerleri New York’ta yerleşikTürkler. Aralarında ev sahibi olanların da sayısı az olmasa gerek.

Amerika’ya en yoğun Türk göçmenlerinin geldiği yıl 1914. BirinciDünya Harbi’nde Almanların verdiği Gülcemal vapuruyla gelmişler.O yıllarda Amerikan Göçmen Dairesi’nin yaptığı araştırmaya göreOsmanlı uyruklu göçmenlerin sayısı 291,435. Eğer bu Osmanlılardağılıp kaybolmayıp New York’a yerleşmiş olsalardı bugün Ame-rikan Kongresi’nde rahatça 10 Türk’ü görmek mümkün olurdu.

Hayıflanmaya kalkışmayalım, eğer New York’ta mekan edinmetrendi sürerse hiç olmazsa Manhattan’da bir Türk mahallesikurabiliriz..

GEORGETOWN UNİVERSİTESİ’NDE NEVRUZ PANELİ

Uluslararası Türk KültürüTeşkilatı (TÜRKSOY); ABD’nin başkenti Was-hington DC’de bulunanGeorgetown Üniversite-si’nde Nevruz Panelidüzenledi.

Panelin moderatörlüğünüGeorgetown Üniversitesiöğretim üyelerinden Prof.Dr. Sylvia Onder yaparken,TÜRKSOY Genel SekreteriDusen Kaseinov, BilkentÜniversitesi öğretim üyesiProf. Dr. Mehmet Kalpaklıve Georgetown Üniver-sitesi öğretim üyelerindenProf. Dr. Ercüment Akmanbirer konuşma yaptılar.

”Ermeni Yalanlarına Son ve Şehitlerimizi Anma Mitingi”, 30 Nisan’da New York’da yapılacak

New York’ta bu yıl 7′ncisi düzenlenecek”Ermeni Yalanlarına Son ve ŞehitlerimiziAnma Mitingi”, 30 Nisan’da yapılacak.

New York merkezli ”Young Turks-GençTürkler” tarafından yapılan açıklamada, buyılki mitingin her yıl olduğu gibi Times Mey-danı’nda, 42. sokak ve 7. Cadde arasında,büyük bir katılımla yapılacağı bildirildi.

Tulga Tekman’ın başkanlığını yaptığı GençTürkler Derneğinin, açıklamasında şunlarkaydedildi: ”Amerika’daki Türk toplumu-muzun birlik ve beraberlik içinde ‘Ermeniyalanlarına hayır!’ diyerek ulusal davasınasahip çıkması gerekmektedir. Gerçekleri tümdünya kamuoyunun bilmesi şarttır. 30 Nisangünü, şanlı Türk Bayrağımız altında toplanıp,tek yürek ve tek yumruk olarak berabercehareket etme günüdür. Tek ses olup, haklıdavamızı dosta ve düşmana haykırmagünüdür.”

Açıklamada, ”Son yıllarda davamıza daha fazlasahip çıkmamız ve Amerikalılar’a haklılığımızıispat etme çabalarımızın sonuç vermeyebaşladığının görülmesi üzerine, Ermeni lo-bisinde panik başlamış ve bunun sonucuolarak bu sene daha fazla kalabalık toplamakiçin miting günü olarak 1 Mayıs’ı seçmişlerdir.Bunun üzerine biz de Young Turks MitingKomitesi olarak, onları bastırmak ve etkileriniazaltmak için onlardan bir gün önce, 30 Nisaniçin miting iznini aldık” ifadeleri kullanıldı.

Mitingde ”Ermeniler’in tarih boyuncaTürklere ve Azerilere yaptığı insanlık dışı zul-mün ve katliamların, tüm Amerikan ka-muoyuna gösterileceği” belirtildi. Bu senekatılımın daha yüksek olması amacıyla NewYork’un dışından mitinge katılmak isteyenleriçin Washington, Pennsylvania, New Jersey veConnecticut eyaletlerinden de otobüslerkaldırılacağı bildirildi. (A.A)

Page 8: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri8

Tatlıses operasyonunu hangi polis yapıyor

İbrahim Tatlıses’e yapılan silahlı saldırı sonrasında İstanbulTerörle Mücadele ekiplerinin dudak uçuklatan bir hızlasaldırının ardındaki isimleri tek tek orataya çıkarması , üste-lik bir de PKK bağlantısını aydınlatması alkışlanacak birbaşarı değil mi?

Polis önce saldırı esnasında kullanılan otomobilin kaçış gü-zergahını 'GPS' cihazı sayesinde belirliyor, ardından aracınÖmerli Barajı yakınlarında bir müddet bekleme yaptığını sap-tıyor. Kurtköy'deki bir eve yapılan baskında ele geçirilenKalaşnikof marka tüfeğin 'temiz' olduğunun anlaşılmasısonucunda, otomobilin durduğu yere odaklanıyorlar.

Ardından saldırıda kullanılan tüfeği uzun aramalar sonu-cunda barajda buluyor polis ekipleri. Olay gecesi saat 01.07sıralarında tüfeğin baraja atıldığı anlaşılıyor. Kriminal incele-mesi yapılan silahın olayda kullanıldığı kesin olarak tespitediliyor. Polis, saldırıda kullanılan Kalaşnikof marka uzunnamlulu tüfeğin, terör örgütü PKK'dan temin edildiği yönün-deki iddiayı araştırıyor.

Polis Tatlıses'e saldırı olayında yakalanan Abdullah Uçmak veadamlarında ele geçirilen SIM kartları inceliyor ve numarala-rın PKK'lılara ait olduğunu belirliyor. Telefonları dinlemeyealan ekipler, ünlü türkücüyü hastanede öldürmek için planyapıldığını belirleyince 7 PKK'lıyı gözaltına alıyor.

İbrahim Tatlıses'e suikast girişimini tüm yönleriyle araştıranpolis, saldırının arkasındaki isimlere tek tek ulaşıyor. İstanbulTerörle Mücadele ekipleri, suikasti Abdullah Uçmak veadamlarına PKK'lıların ihale ettiğini kısa sürede belirliyor.Olayla bağlantılı 7 örgüt üyesini gözaltına alınıyor. Uçmak veadamları ilk pusuda başarısız olunca PKK'lıların Tatlıses'ihastanede öldürmek için ikinci bir plan yaptığı belirleniyor.Bunlar benim Tatlıses operasyonunda aklımda kalan detaylar.İddia ediyorum dünyanın hiç bir yerinde Polis bu kadar hızlıçalışmıyordur.

O halde şu soruyu sormak zorundayız.

Ergenekon operasyonunu da yapan aslında yine aynı polisekipleri değil mi? Konunun siyasi boyutları olunca, hemen FTipi yakıştırması yapılırken, neden Tatlıses operasyonu gibiolaylarda bu yakıştırma yapılmıyor?Polis aynı polis değil mi?Üzerinde düşünmek gerekiyor!

***Libya’daki olaylar, Tunus’la başlayıp, Mısır’la devam eden veen son Libya’da Batılı devletlerin askeri müdehalesi ile zirve-ye ulaşan süreci, filmi başa sararak tekrar incelememizgerekiyor.Wikileaks belgelerinin orataya çıkışı, sosyal medyanın ayak-lanmalardaki rolü, Batılı istihbarat örgütlerinin bu ayaklan-malardaki dile getirilmeyen olası etkisini yeniden elealmamız gerekmiyor mu?

***Taraf’ın Wikileaks belgelerinin Türkiye ile ilgili bölümünüyayınlaması konusunda dikkatimi çeken bir şey oldu.Bilindiği gibi, bu belgelerde yazılanlar ABD’li diplomatlarınhaber kaynakları ile yaptığı görüşmelerden edindiği bilgilersadece. Yani hiç bir kesinliği olmayan dedikodu mahiyetindeolan bilgiler. Örneğin söz konusu belgelerde işin ucuHükümet üyelerine ya da muhafazakar kesimden bir gazete-ciye, örneğin Fehmi Koru’ya gidiyorsa, bu belgelere itibaredilmemesi gerektiği yorumları yapılıyor. Ama işin ucu FatihAltaylı’ya ya da Sedat Ergin’e gidiyorsa, ‘hadi açıklamayapın, itiraf edin’ havasına giriyoruz. Ya da ABD’li diplomat-ların AK Partinin üst düzey yöneticilerinden biriyle ilgili ‘ir-tibatımız’ şeklindeki ifadesini görmezden gelebiliyoruz. Bize yapılmasını istemeyeciğimiz bir kötülüğü görüşlerinekatılmadığımız insanlara da yapılmasını asla kabul et-memeliyiz. Konu ideolojik değil ilkesel olarak ele alınmalı.

WASHINGTON – ABD’de yapılan bir araştırma,seçmenlerin yarısına yakınının ülkelerininLibya’ya müdahalesine karşı olduğunu ortayakoydu.

Quinnipiac Üniversitesinin araştırmasında, seç-menlerin yüzde 47’sinin ABD’nin Libya’ya müda-halesine karşı olduğu, yüzde 41’inin de bunuonayladığı görülüyor.

Libya’nın hava savunma sistemlerine uzun men-zilli füzelerle saldırılmasına yüzde 53’lük bir ke-simin onay verdiğini, katılımcıların yüzde

33’ünün de buna karşı çıktığını ortaya koyanaraştırmaya göre, ABD’nin Albay MuammerKaddafi’yi ”zorla” devirmemesi gerektiğini düşü-nenlerin oranı yüzde 48, bunun aksini düşünen-lerin oranı ise yüzde 41.

Ayrıca seçmenlerin yüzde 58’inin ABD BaşkanıBarack Obama’nın konuşmasında ABD’ninLibya’daki hedeflerini yeterince iyi açıkla-madığını düşündüğünü gösteren araştırma, seç-menlerin yüzde 50’sinin Obama’nın yenidenseçilmeyi hak etmediği fikrinde olduğunu ortayakoyuyor. (A.A)

ABD seçmenlerinin yarısına yakınıLibya’ya müdahaleye karşı

Şu ana kadar AK Parti'den 6,000, CHP'den ise4,000 başvuru yapıldı. MHP'den başvuru sayısıkonusunda resmi bir açıklama yapılmadı ancakyoğun talep alan partide başvuru sayısının ana-muhalefet partisine yakın olduğu konuşuluyor.

Uğradığı saldırı sonuca ağır yaralanan İbrahimTatlıses'in aday adaylığını açıkladığı AK Parti'denbaşvuru yapan Derya Taşkın, aday adaylığı içinmemleketi Afyonu seçti. Amerika'daki gençkuşağın başarılı temsilcilerinden olan Taşkın, bu-rada kazandığı tecrübeleri anavatana taşımakiçin yola çıktığını söylüyor. Genç kuşağın damecliste yeterince temsil edilmesi gerektiğineinanan Derya Taşkın, hem Afyon'a hem

Türkiye'ye hizmet için bir adım öne çıktığını ifadeediyor.

Geçtiğimiz yıllarda önce New York Başkon-solosluğu’nda Eğitim Ataşeliği’nde görev alan,daha sonra da Washington Büyükelçiliği’ndeEğitim Müşaviri Yardımcılığı görevini yürüten Dr.Ali Gürsel'in tercihi ise Milliyetçi Hareket partisioldu. Taşkın gibi Gürsel de kendi memleketiGaziantep'den aday adaylığını açıkladı. Görevisüresince sıcak ilişkileri ve aktif performansı ilekendinden sıkça söz ettiren Dr. Ali Gürsel’insiyaset sürecini www.aligursel.com sitesindentakip edebilirsiniz.

ANA - American News Agency

Amerika'dan tanıdık isimler siyaset sahnesinde

Son günlerde sadece seçim gündemi ile yatıp kalkan anavatanda Haziran ayında yapılacak yarışaAmerika'dan tanıdık isimler de katılıyor. New Jersey'de iş ve yatırım danışmanlığı yapan Derya TaşkınAK Parti'den aday adayı olurken, Türk Amerikan toplumunun yakından tanıdığı isimlerden eski EğitimAtaşesi Dr. Ali Gürsel de MHP'den aday adaylığı için başvuru yaptı.

Page 9: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Washington'da düzenlenen Türk-AmerikanUlusal Liderlik Konferansında konuşan Evinch,ilk defa ABD'deki iki büyük Türk çatı kuruluşuolan ATAA ve Türk-Amerikan Dernekleri Fede-rasyonu (TADF) tarafından birlikte böylesine birkonferans düzenlendiğine dikkati çekti.Evinch, ABD'nin dört bir tarafındaki okullardanöğrencilerin ve öğrenci birlikleri başkanlarınında katılımının, konferansın çok önemli bir diğerboyutunu oluşturduğunu kaydetti.ATAA ve TADF olarak, bu konferansla Türk-Amerikan toplumuna, dayanışma içinde ol-maları, derneklerde aktif olarak rol almaları vegençlerin katılımının sağlanması olmak üzereüç ana mesaj vermek istediklerini ifade edenEvinch şunları söyledi:"Toplumumuza şunu öneriyoruz; bırakın dizüstü bilgisayardan e-posta yollayarak vatanıkurtarmaya, gelin çalışın, paranızı Türk-Amerikan toplumunun geleceğine yatırın,

Kongre üyelerinizle görüşün, mektup yazın,aktif olun, eğer lobicilik, siyasi konuları sevmi-yorsanız kültürümüzü tanıtın. Evde oturup bil-gisayarda birbirinizle dertleşmek yerine çalışın.Liderler gelir gider, önemli olan kurumlardır. Bukurumların mirasçıları gençlerimiz ve bu ku-rumlarda onların da olmalarını ve kurumlarıyüksek seviyelere götürmelerini istiyoruz. Bu,hem Türk-Amerikan toplumunun güçlenmesi,hem de Türkiye-ABD ilişkilerinin güçlü biçimdedevam etmesi için gerekli. Gelecek için çokumutluyuz. Her şey çok güzel olacak."Türk-Amerikan toplumunun Ermeni veya Rumlobilerine göre ABD'de yeni yeni kendinigöstermeye başladığını belirten Evinch, "Bizimonların hızına yetişebilmemiz için çok büyükfedakarlıklar yapmamız gerekiyor. Bu noktadahedefimiz, kişisel politikayı bir yana bırakarak,işbirliği yoluna gitmek ve beraber çalışmak ol-malı. Böylece diğer toplumları çok daha çabuk

yakalayabiliriz" dedi.Evinch, 2005 yılından itibaren Türk-Amerikantoplumunda "uyanmanın" başladığını ve2007'den itibaren Amerikalı Türklerin poli-tikada, kendilerine yakın siyasetçilerinseçilmesi için "muazzam paralar harcama" yo-luna gittiğini ifade etti.

Liderlik Konferansını bundan sonra her yılyapılmasını ve ABD'deki tüm çatı kuruluşlarınıkapsamasını istediklerini ifade eden Evinch,"Toplumumuz için hep beraber çalışalım, hepberaber öğrenelim, çünkü benzer taraflarımızfarklılıklarımızdan çok daha fazla" dedi.Evinch, konferansla ilgili Türk-Amerikantoplumundan çok olumlu tepkiler aldıklarınıkaydederek, bunun da kendilerini çok mutluettiğini sözlerine ekledi.

(A.A) - Mehmet Toroğlu-Barışkan Ünal

Amerika Haberleri 9

ATAA Başkanı Günay Evinch, “Türk Amerikan toplumu dayanışma içinde olmalı”

Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi (ATAA) Başkanı GünayEvinch, Türk-Amerikan toplumun-dan, dayanışma içinde olmasını,derneklere aktif katılmasını ve

gençlerin de süreçte yer almasınıistediklerini belirterek, "Diyoruzki; bırakın bilgisayardan e-posta

yollayarak vatanı kurtarmayı, gelinçalışın, paranızı Türk-Amerikantoplumunun geleceğine yatırın,

Kongre üyelerinizle görüşün, siyasikonuları sevmiyorsanız dakültürümüzü tanıtın" dedi.

Japonlar Türk eğitim sistemini incelerler ve devrin lide-ri merhum Özal’ın huzuruna çıkarlar. Tesbitine göreTürk “Milli” Eğitiminde milli ruh yoktur. Peki siz bununasıl temin ediyorsunuz diye sorar Özal. Derler ki; bizmilli şoklama yöntemi kullanırız.

Okula başlayan çocuklarımızı ilk önce alır, en hızlı tren-lerimize bindirir, en gelişmiş fabrikalarımızı gezdirironlara teknolojimizi ve gücümüzü gösteririz. Çocuk-larımız büyük bir şok yaşarlar. Sonra da onlara Hiroşi-ma’yı gösteririz. Bu da bir diğer şoktur. Onlara deriz ki,ya bizim gibi çalışır bu teknolojik gücümüzü daha daileriye götürürsünüz. Ya da işte Hiroşima’da olduğu gibisonunuz bir felaket olur. Ve artık çocuklarımız bu millişok içinde kendi yollarını tayin etmiş olurlar.

Bunun üzerine hazır bulunan bürokratımız; “ama bizimHiroşimamız yok ki” diyecek olur. Japon yetkilininverdiği cevap benim için milli bir şok değerindedir;“Efendim siz Türklerin Çanakkalesi 10 Hiroşima’yabedeldir!”

Görünen o ki, biz hala Çanakkale’den gerekli dersiçıkaramamışız. Görünen o ki Çanakkale’de ne olup bit-tiğini anlayamamışız. Hatta şunu sormak lazım. Kaçımızgidip Çanakkaleyi görmüşüzdür. Evet Çanakkale on Hi-roşimaya belki fazlasına bedeldir. Teşbihte hata ol-mazsa, orası Türk’ün küllerinden yeniden doğduğuKerbela’sıdır. Canımızın son yongasının şehit beden-lerinden akan kanla tekrar yeşerdiği yerdir. Ancak bunuanlayabilmek için Çanakkale'ye biraz vakit ayırmaklazım gelir.

Geçtiğimiz günlerde Türkevi'nde bir Çanakkale gecesidüzenlendi. Katılımcı sayısını ne siz sorun, ne de bensöyleyim… Bu ayıp hepimize yeter…

Milli şoklama

Dersimiz Japonya

Yan sütunda size aktardıklarımıilk okuduğumda bana birazedebiyat kokmuştu. Ta ki sondeprem ve Tsunami faciasındaJapon insanının o şoklanmışruhu ile yakından tanışıncayakadar. Dedim ki; İşte o milli şokbugünler içinmiş.

Deprem anını gösteren kayıtlarıseyredin. Japon insanının iplikgibi sallanan gökdelenlerebakarken bırakın kaçmayı yüz-lerinde abartı bir korku ifadesibile yoktu. Nedeni basit. Çünküo mühendisine güveniyor bi-naların yıkılmayacağına inancısağlamdı. Bir supermarketçalışanı deprem anında raflar-dan düşen ürünleri tekrar rafakoyma derdindeydi. Bir işyerin-de kadın çalışan 9 şiddetindekidepremin geçmesini sandal-yesinde oturarak bekliyordu.Sırf bu görüntülerden yolaçıkarak sosyolojik bir kitapyazarsınız. Siz bu görüntülerinardından zihninizde 7.3 richter

değerindeki Gölcük depreminive sonrasında meydana çıkaninsan ve yıkım manzaralarınıgözönüne getirin.

Velhasıl, Japon insanı yaptığıgökdelenlerden ve makineler-den daha sağlam olduğunubütün dünyaya ispatladı. Benşunu da anlamış oldum, ancakruhu sağlam milletler sağlambir devlete, sağlam bir teknolo-jiye sahip olabilir. Dünyanın engelişmiş robotlarının Japonlartarafından üretilmesi, en tercihedilen arabalaların yine Japonve Alman arabaları olmasınıntemelinde de o insanlarınsağlam ve ülkesine, milletineadanmış ruhları yatıyor demek-tir bu… Adanmışlığa bakın ki,bazı mühendisler depremdesızma yapan radyasyonlu nük-leer tesiste ölümü göze alarakçalışmayı kabul ediyor...

Nitekim, Japonya’yı depremdeğil, bu kadar yükselebileceği

öngörülemeyen ve dalgakıran-ları aşarak felakete yolaçanTsunami vurdu.

Bir yardım görüntüsü içerenhaber yine ibretlikti. Dağıtılacakyardımlar için Japon köylülersakin bir şekilde sırada bekliy-ordu. Bırakın itişip kakışmayı,yüksek bir ses bile çıkmıyordu.İnsan ister istemez bu görüntü-leri Endonezya ve en son Pakis-tan'daki sel felaketi sonrasıyardım dağıtma görüntüleri ilekıyaslıyor.

Aradaki fark milli şoklama yön-temi ile çelikleşmiş Japonruhunda olmalıydı. Öyle ya,başlarına Hiroşima’dan daha dakötüsü gelemez di ya. Dahasıkıyamet değil miydi? Çünküonlar küçük bir kıyametinardından Japon devini ayağakaldırmışlardı.Japon insanının o milli şoklaçelikleşmiş ruhu önündesaygıyla eğiliyorum…

Ali kaptan ve Leventleri

Çanakkale savaşından 16 sene önce... 1889yılında süvari Ali Bey, Sultan II. Abdülhamit'inJapon Kral'ına iade-i ziyaret icin göndereceğigemiye kaptan tayin edilir. Elimizde Milli yapımolan tek gemimiz, hem buharlı hem yelkenli gemiolan Ertuğrul fırkateyni olduğu için, 11 yıldır Hal-iç’te yatan bu gemi tamir edilip yola çıkılır. Dahabüyük ve sağlam gemilerimiz de vardır, ama neacı ki, kömürümüz yoktur. 8 buçuk ay sonraJaponya’ya ulaşan bu gemiyi gören Japonlarhayret içinde kalırlar. Bu iç deniz gemisininokyanusu nasıl aştığını anlayamazlar. ErtuğrulFırkateyninin hikayesi çok uzundur ama bizimders alacağımız kısmı Ali Kaptan’ın geri dönüşkararı aldığı gündür. Japonlar fırtınalı iki ayıngeçmesini beklemeleri gerektiğinde ısrar etselerde, 600 Leventin iaşesini karşılayacak para yok-tur. Koca Osmanlı Padişahı’nın Kaptanı Leventleriiçin erzak dilenecek değildir ya. Geminin batmaihtimali bile daha göze alınır bir neticedir.Nitekim Kaptan Ali Bey Yokohama LimanındaLeventlerini güvertede toplar ve o tarihi konuş-masını yapar. “Leventlerim, durumumuz budur. Çıkacağımızyolun sonu görünmemektedir. Sizi zorla ölümegötüremem, isteyen kalsın, benimle yola çıkacak-lar bir adım öne çıksın.” Manzara müthiştir. BütünLeventler tereddütsüz bir adım öne çıkmıştır. AliKaptan’ın gözleri yaşarır.

16 Eylül 1890, geri dönüşün dördüncü günündeUşimi adası açıklarında büyük bir fırtınaya yaka-landı Ertuğrul. Mücadele edebildiği kadar ettiLeventler. Ve Kaptan Ali bey, yiğitlerim dedi, Er-tuğrul'dan buraya kadar… Zira geminin mirgandireği yıkılmış, bundan sonrası an meselesi idi.Uşimi adasının ışıkları henüz görünüyordu.

Dönseler kurtulacaklar. Ama dönmek olurmuydu. Aynen Çanakkale cephelerinde olduğugibi. Siperden çıktığın an ölmek an meselesidir,ama yine de durulmaz o siperde. Çünkü yiğitlerbir defa ölür, korkaklar bin defa… Ali bey çok özelgünlerde giyilen sırmalı Kaptan elbisesinigiymişti. Gemide kefen bezini nereden bulsun.Leventler bunun ne anlama geldiğini çok iyi biliy-orlardı. 600 Leventden Uşimi adası kıyısınasadece 69’u ulaşabildi… Ertuğrul ise hala o derinve serin sularda, koynunda Ali Kaptan ile birliktebüyük Türk ruhunun bir gurur abidesi olarak yat-makta…

O Leventlerin çocukları da bugün Çanakkale'deyatmakta. Bizim milletimiz babasında gördüğükahramanlığı hep bir adım ileri taşıyarak tamam-lamış bayrak yarışını…

İşte Çanakkale, işte ardında kurtuluş savaşımız…Sonra ne oldu ise bir şeyler oldu bize...

Nerden nereye... İşte 'Milli Eğitim-sizliğimiz'inbizi getirdigi nokta…

İşte Çanakkale bunun için önemli. Oradayaşananlar, ecdadımızın kahramanlıkları bununiçin çocuklarımıza anlatılmalı. Ertuğrulgemisinde yaşananlar bunun için Oscarlık birfilmde anlatılmalı yeni nesillere…

Japonya depreminde sadece bir kişinin de-prem anında bir binaın camından atladığıgeçti kayıtlara… Bilin bakalım kimdir o...

Milli şok yaşamak isteyenlere duyurulur…

Page 10: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Geçtiğimiz günlerde, Merkez Bankası (TCMB) ve Sermaye PiyasasıKurulu (SPK) İstanbul’da ortaklaşa önemli bir konferansa imzaattı. Bu uluslararası konferansta, şu an dünyada bir çok yerel veuluslararası kuruluşun ana gündemlerinden birisi haline gelen “fi-nansal eğitim ve finansal farkındalık” meselesi tartışıldı. Yerelve yabancı uzmanlar kendi ülkelerinin tecrübelerini birbirleriyleve politika yapıcılarıyla iki gün süren oturumlar çerçevesinde pay-laşma fırsatı buldu. Finans eğitimcisi olarak 12, konunun uzmanıolarak 3 senedir biriktirdiğim bilgi ve tecrübelerimin bir kısmını“finansal eğitim programlarının etkinliğinin temini: sorunlarve öneriler” adlı bir tebliğle katılımcılara sundum. Hem akade-miyi, hem kamu birimlerini, hem de politikacıları bir araya getirenbu konferans fevkalade verimli oldu. Böylesine önemli, anlamlı vezamanlı bir konuyu gündemlerine aldıkları ve hayata geçirmeyebaşladıkları için bu iki güzide mali kuruluşumuzu tebrik etmekgerek. Uluslarası otoriteler küresel krizin arka planında büyük bir“finansal cehaletin” yattığını düşünmektedir. Bir çok bireyin an-lamadığı karmaşık ve riskli kontratlara imza atması sonucu ortayaçıktığını düşündükleri son küresel hasarı tamir için dünyadatoplam 7 trilyon dolar para harcanmıştır. Finansal eğitim, sadevatandaşların gittikçe karmaşıklaşan finansal ürünler ve piyasalarkonusunda karşılaştıkları sıkıntıları gidermek için bilgi ve tecrübeedinmelerine, edindikleri bu bilgi ve tecrübeleri hayatageçirmelerine yardımcı olmaktır. Finansal eğitim bir yerdetoplumda bir “finansal okur-yazarlık seferberliğidir”. Bu giri-şimler, devlet birimleri ve sivil toplum kuruluşları tarafından, malikurumlar ve halk arasındaki [son yıllarda oldukça şiddetlenen]“asimetrik savaşta” halka strateji, lojistik ve istihbarat sağlayaraksosyo-ekonomik hasarları hafifletme çabasıdır. Yaygın temel kanı,bilmeyen insanların mikro bazda bireysel hatalara, artan bireyselhataların da makro bazda finansal istikrarsızlığa yol açtığıdır.

Amerika Haberleri10

Merkez Bankası Konferansından Notlar - I

Finansçılar Günah Çıkarıyor - III

Finans dünyası, yüz yıllardır,holdingler, şirketler, varlık-lılar, devletler ve mali kurumve piyasalar gibi güçlüekonomik birimlerin malisorunlarına odaklıydı. Kişi-lerin veya küçük işletmelerinmali sorunları üzerine direkbir uzmanlaşma yoktu. Tabiricaizse, 1950’lere kadarbireyler ne finans kurum-larının ne de akademisyen-lerin ‘umurundaydı’. Kişilersayı olarak çok, işlem hacim-leri olarak çok küçük, şir-ketlere ve devletlere göre çokriskli bir kategoriydi. Zira,borçları bitmeden işlerindenolabilirler, boşanabilirler,taşınabilirler, en kötüsü heran ölebilirlerdi! Bu yüzdenkişilere finans hizmeti ver-mek çok riskli ve pahalıydı.Bin kişiye mali hizmetgötürmekle uğraşana kadarbir firma ile çalışmak birbanka için daha kârlıydı.Ancak zamanla piyasalargelişti. Büyük ve itibarlı şir-ketler bankaları atlayarakdirek mali piyasalardan fi-nansman ihtiyaçlarını gider-meye başladı. Şirket ve devletfinansmanı piyasasında reka-bet şiddetlenmeye, kâr marj-ları jilet gibi incelmeye yüz

tuttu. Büyükleri piyasalarakaybetmeye başlayanbankalar, daha önce hiç yüz-lerine bakmadıkları küçük-lerin peşine düştü.Teknolojideki gelişmeler demilyonlarca küçük hesabakârlı hizmet etmeyi kolay-laştırdı. Şirketlerin ve devlet-lerin bir çok alternatifiolduğundan pazarlık güçlerivardı. Ancak bireylerinbankadan başka pek alternat-ifi yoktu. Dolayısıyle, ikincidünya savaşından sonratüketici kredilerinde bir pat-lama oldu. Artık, bankalarınen hızlı büyüyen kredi çeşidibireysel kredilerdi.Bugün bir çok bankanın kâr-larının yarısına yakını birey-sel bankacılıktan gelmektedir.Bankalar yeni bir maden bul-muş, bireyleri keşfetmişti. Kârhırsıyla halkayı genişletegenişlete zamanla en risklihalk kitlelerine kadarulaştılar. Bu yoksul ve risklikişilere bin bir hokkabazlıklafinansal ürünler sattılar,sonra da bu “çürük malları”kredi değerlendirme şirket-lerinin yardımıyla paketleyip,yaldızlayıp, süsleyip üçüncükişilere -bir kaç defa- satıparadan çekildiler. Finansal

mühendislikle, yapay türevürünlerle suçlarını kamufleetmek için yeryüzünün enzeki matematikçilerini tut-tular. En iyi beyinler artıkuzay mühendisliğine değil,milyonlar ödeyen “finansmühendisliğine” yönelmeyebaşladı. Bırakın normalvatandaşları, finans doktoralıkişilerin bile bir kaç gündeancak anlayabileceği ürünlericat edilip sade vatandaşlarapazarlandı. Amerika’da insan-ların % 40’ının araştırmadanev kredisi aldığı iddia ediliyor.Araştırsalar da bu insanlarınbu karmaşık kredinin şart-larını anlayabildikleri vekarşılaştırma yapabildiklerişüphelidir. Bir finans pro-fesörü anlatıyor: “Mortgagekredisi alırken belki 10 bankaile görüştüm. Ancak bir krediyidiğerine kıyaslamanın imkanıyoktu. Birisi düşük faiz amaonlarca değişik komisyon;diğeri az komisyon ama yük-sek faiz öneriyordu. İşin için-den çıkamayacağımıanlayınca, karşılaştırma içinbütün değişkenleri içine alanbir finans programı yazdım.Ancak o zaman bir krediyidiğeri ile karşılaştırabildim vedoğru kararı verebildim!”

Finansal Doktorluk Geleceğin Mesleği - IV

Gittikçe karmaşıklaşan piyasalar ve ürünler fi-nans eğitimin önemini artırıyor. Bugün Ameri-ka’da velilerin ısrarlı isteği üzerine gözdeüniversiteler her branşa “finansa giriş” dersimecburiyeti koymaya başladı. Üyesi olduğumRowan Üniversitesi, eski bir mezunun maliyardımıyla vatandaşları finans konusunda eğit-mek için bir “kişisel finans merkezi” kurmayıplanlıyor. Dünyada bir çok merkez bankası, ser-maye piyasası kurulu, hazinesi, kalkınmabankaları, uluslararası mali ve siyasi kuruluşlarıve STK’leri bireyleri “finansal okur yazar” yap-mak için seferber olmuş durumda. İstanbul’dakifinansal eğitim konferansına katılan DevletBakanı Ali Babacan, “YÖK’le geçmişte iyi biriletişim kuramadıklarını ve bunun ülkeye çokbüyük maliyetlerinin olduğunu” itiraf etti.“Ekonomiler çok hızla değişiyorlar” dedi ve“bugün Türk üniversitelerinde verilen bir çokdiplomanın modern bir ekonomidekarşılığının kalmadığını, ancak diplomalı iş-

sizler yetiştirmeye sebep olduğunu” vurgu-ladı. Üniversite sistemimizi modern ekonominingereksinimlerine göre yeniden yapılandırılmasıkaçınılmaz. Bu süreçte finans dünyasındaki yenigelişmeler de mutlaka göz önüne alınmalı.Kanımca “finansal doktorluk” geleceğinmeslekleri arasına girecek. Milyonlarca kişiyikim finansal okur yazar yapacak? Amerika’dahukuk sistemi karmaşıklaştıkça, avukatlarınönemi arttı ve doktorlarla beraber en fazlakazanan meslekler arasına girdi. Bugün bireylergelişmiş toplumlarda hemen hemen her kontratıavukat gözetiminde imzalıyor.

Bir çok kişinin “aile doktoru” olduğu gibi, “aileavukatı” da mevcut. Zannımca, finans piyasalarıve ürünleri karmaşıklaştıkça, “aile finansçıla-rına” ihtiyaç olacak. Artık bir çok finansal kon-trat “finans doktoru” gözetiminde imzananacakve alınıp satılacak. Bir çok mali hastalık “finansdoktorları” tarafından tedavi edilecek.

Tıp Doktoru Olmak İsterken Finans Doktoru Oldum

İlk gün konferansın son oturu-munun son konuşmacısıbendim. Sabah 8’de başlayanmaratonun akşam 6’daki sonkonuşmacısı olmak önemli birhandikaptı.

Yorgunluktan ve yoğunluktangözleri süzülmeye başlayandinleyicilerin dikkatlerinitoplamak için “doktorluk” ak-lıma geldi. “Sevgili yabancımisafirler” dedim, “her Türkbir doktor olarak doğar.Bazıları doktor kalır, bazılarıda benim gibi sonradanmeslek değiştirir.”

Biraz dinleyicilerin kulakkabarttığını hissedince, devamettim: “Çoğumuzun annesibabası, erken yaşlardan beri‘oğlum, kızım ne olur doktor ol,hastalanınca, yaşlanınca bize veakrabalara bakarsın’ der. Bende bu uğurda edebiyat lisesimezunu olduğum halde üniver-site sınavlarının son ayınakadar tıbba girmek içinçalıştım. Ancak son anda birarkadaşın “yoldan çıkar-masıyla” işletme fakültesinegirdim. Sonra masterimi vedoktoramı alıp üniversite ho-cası oldum. Sonunda doktoroldum ama finans doktoru

oldum. Öğrencilere finans ders-leri öğretirken ve meslek edin-melerine yardımcı olurkengerçekten çok zevk aldım.Ancak, yaptıklarımızın halkınivedi sorunlarına direk fay-dasını görmek ilk bakışta birazzordu. Benim gibi bir finansalekonomist, ancak verdiği emek-lerin kurumların ve piyasalarınsağlıklı işleyişine hizmetindenmütevellit bir takım makro-ekonomik faydaların uzundönemde en alttaki kişilereyansımalarıyla belki bir haz alabilirdi. Böyle bir makro fay-daya da onbinlerce kişi emekverdiğinden, bir kişinin hissesideryada bir damla gibidir. Sonzamanlarda krizlerle beraberbir çok insan ekonomik felaketemaruz kalınca, “finans doktor-larına” ihtiyaç doğdu. İnsanlarıpotansiyel mali hastalıklarakarşı koruyucu hekimlikle eğit-mek ve bu hastalıklara yaka-landıktan sonra da klinikdoktorluğu yaparak tedavietmek önemli bir hizmet halinegeldi. Finans doktorluğunun birtıp doktorluğu gibi insanlaradirek faydasını görmek bumesleğe saygıyı artırdı. Artık yoldan çıktığımı, annebabamı üzdüğümü düşün-müyorum!”

Devletin Liberal Baba Olarak Geri Dönüşü mü? - V

Finansal eğitim konusundakamu kuruluşlarına çok işdüştüğü aşikar. Ancak hiç birzaman finansal eğitim prog-ramlarını tüketicileri koruma,mali suçlarla mücadele, malişeffaflık kanunlarına bir alter-natif olarak düşünmemelidir.Eğitim programları olsa olsa bukanunların tamamlayıcısı ola-bilir. Herkesi “finans hocası”yapamayacağımıza göre, belkiçözüm finans ürünlerini ba-sitleştirmekdir. Bizim ge-leneğimizde, kontratlar her ikitarafa da açık ve anlaşılır ol-malıdır. Kimseye şartlarını an-lamadığı bir ürün pazarlan-mamalıdır. Dolayısıyla, orta-lama vatandaşın finansal eğiti-mini artırmaya çalışırken,finans kurumlarının da kar-maşık ürünleri basit ve anlaşılırhale getirmesi yönünde kanuniçalışmalar yapılmalıdır. Finansdahileri ile, finans cahilleriarasındaki “savaşın” galibi bel-lidir. Bunun sonucu finansalkrizdir. “Cahil halktan” ziyade,“dahi finansçıların” krize

katkısı da yadsınamaz. Dolayısıyle, belki de zayıflarıgüçlülere karşı korumak içinbir takım tedbirler alınmalıdır.

Şikago Üniversitesinden RickThaler ve Cass Sunstein,2008’de Ekonomist dergisininyılın kitabı seçtiği “Dokunuş:Sağlık, Varlık ve MutlulukKararlarını İyileştirme” adlı birkitap yazdı. “Liberal babalık”denen bu akıma göre, devletlerbireylerin özgür seçimlerinemani olmadan belki doğrukararları almalarına yardımcıolabilirler. Mesela, sağlıklı yiye-cekler okul kafetaryalarındagöz hizasında bir yere yerleşti-rilirken, sağlıksız yiyeceklergözden uzak yerlere konabilir.Bu bireylerin istediği yiyeceğiyeme özgürlüğüne mani ol-madan, doğru kararlar almayayönlendirme çabasıdır. Finan-sal eğitim çabalarının amacıbireyleri doğru davranışlarayönlendirmektir. Ancak bazenbireyler doğruyu öğrenseler de,eski alışkanlıklarını devam et-

tirebilmektedir. Mesela,Amerika’da işçilerin % 20’sininhiç bir emeklilik planı yoktur.Belki bu kişiler, bir emeklilikplanına otomatikmen konabilir,ancak istedikleri an çıkmala-rına izin verilebilir. Böylecebireyleri tasarruf yapmayaözendirilirken, istediğiniyapma özgürlüğü de kısıtlan-mamış olur. İsveç’te yapılandenemeler, bireylerin biremeklilik planına kaydedildik-ten sonra % 90 çıkmadıklarınıgözlemlemiştir.

Anlaşılan bazı kişilerin doğrukarar alması için “şefkatli birbaba dokunuşuna” ihtiyacı var.Krizler gösteriyor ki, rasyonelteorilerin aksine insanlar bazıhataları müteaddit defalartekrarlıyor. Bu da ufukta dikteetmeyen ama doğruya yön-lendiren bir devlet babaçağrıştırıyor. Böyle şefkatli,makul ve liberal bir babaherkese nimet. Ancak babagaddarlaşır, ahmaklaşır vedespotlaşırsa ne olacak?

Page 11: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri 11

Eskişehirlilerden büyük buluşma

Gecenin açılış konuşmasını yapan Eskişehir-spor USA Başkanı İrfan Takıl, geceye katılantüm hemşehrilerine teşekkür ederek yönetimkurulundaki arkadaşlarının isimlerini de tektek okuyarak katılımcılara tanıttı. Yeni dostlarve yeni üyelerle daha büyük organizasyonlaraimza atmayı hedeflediklerini söyleyen Takıl,Eskişehir ve Eskişehirspor'a bugüne kadaremeği geçen herkese şükranlarını sundu.

Geceye katılan New York BaşkonsolosuMehmet Samsar Amerika'nın en kalabalıktopluluklarından birini oluşturan Eskişe-hir'lilerin buluşma gecesini kutlarken tümseyircilere Eskişehirspor için tezahurat yap-tırdı.

Başkonsolos Yardımcısı Ümit Alparslan Kılıçda Eskişehirspor'u yine eski günlerde olduğu

gibi görmeyi arzuladıklarını, bu sene de İs-tanbul'un iki büyük takımı Galatasaray veBeşiktaş'ın üzerinde 6. sırada olmasındandolayı kutladığını söyledi.

Geceye katılan Türk Amerikan DernekleriFederasyonu Başkanı Kaya Boztepe Eskişe-hirspor'un gücünün taraftarından geldiğiniifade ederek, geceyi düzenleyen Eskişe-hirUSA derneği yönetimini bu kadar insanıbiraraya getirdiği için kutladı. Derneğin bugece için hazırladığı dergiyi de çok güzel birçalışma olarak nitelendiren Boztepe, Fede-rasyon olarak kendilerinin daha bu kalitedebir dergi hazırlayamadıklarını dile getirdi. İs-tikbal Mobilya Amerika Başkanı işadamıMehmet Bilici de yıllar önce bir elin parmak-ları kadar olan Eskişehirlilerin artık Ameri-ka'daki Türk toplumunun en büyük parçala-rından birisi olmasından duyduğu mutluluğudile getirdi.

Gecede çekilişle THY'den 2 adet, Club Amer-ica'dan 1 adet olmak üzere toplam 3 Türkiyegidiş dönüş bileti talihli katılımcılara veri-lirken ayrıca başta İstikbal Mobilya'danOturma Grubu ve Sarar'dan takım elbiseolmak üzere çok sayıda hediyeler dağıtıldı.

American News Agency - ANAFotoğraflar: Cahit Oktay

Geçtiğimiz sene içinde faaliyetlerine başlayan ve ilk buluşmasını Brooklyn'de gerçekleştiren Eskişehirspor USADerneği, üyelerini bu kez de New Jersey'de düzenlediği eğlence gecesi ile biraraya getirdi.La Quinta Oteli salonunu dolduran davetliler gece boyunca çeşitli yörelere ait oyunlarla ve danslarla eğlendiler.Çekilişle büyük ödüllerin dağıtıldığı gecede ayrıca çocuklar için de ayrı bir salonda palyaço şovu yapıldı.

Eskişehirspor USAgecesinde misafirlereKaraçay Türkleri'nin ge-leneksel yemeklerindenPatatesli börek "GardoşHıçın" ikram edildi. Es-kişehir Mantı veBörekçisi adıyla ünle-

nen Habibe Kulaksız veAsiye Acı tarafındanhazırlanan böreklermisafirler tarafındankısa sürede beğeni iletüketildi. Belli günlerdeEskişehir yöresine aityemekleri yaparak müş-

terilerin beğenisinesunduklarını söyleyenHabibe Kulaksız, siparişvermek isteyenlerinkendilerine 973-979-7883 no'lu telefondanulaşabileceklerinisöyledi.

Ustalarından taze hıçınlar

Page 12: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri12

Çanakkale şehitleri dualarla yad edildi

Okul sonrası talebelerinin İstiklalmarşının ilk iki kıtasını hep bir ağızdanokumaları ile başlayan programdaAmerika Müslümanlar Birliği Başkanı veBaşimamı Fatih Demirci yaptığı açılışkonuşmasında tarihi gerçeklerden bah-setti. Demirci, özellikle Kurtuluş mücade-lesinin vatanın dört bir cephesindeverildiği anlarda devletin içinde bulun-duğu maddi ve manevi sıkıntıların şidde-tini vurguladı. Demirci, Osmanlı İmpara-torluğu'nun nüfusunun 1914 yılında 18milyon civarında iken İstiklal Savaşı'nınbaşladığı tarihte Türkiye nüfusununsadece 13 milyon olduğunu belirterek butarihi gerçekler çerçevesinde verilenbağımsızlık mücadelesi esnasında vermişolduğumuz kayıbın bütün dünyayıhayrete düşürdüğünü sözlerine ekledi.Başkan Demirci, birlik ve beraberlik için,barış için, vatan, din ve namusu için göz-

lerini kırp-madan can-larını fedaeden baştaÇ a n a k a l eŞehitlerimizolmak üzereyurtdışındav a z i f e l e r ibaşında canveren 42diplomat ve

vatani görevlerini ifa ederken feda-i caneyleyen aziz şehitlerimizi de hayırlarlayad ettiklerini söyledi. Daha sonra T.C.N.Y. KonsoloslarındanÜmit Alpaslan Kılıç yaptığı konuşmasındaÇanakkale savaşından herkesin almasıgereken çok önemli ve tarihi derslerolduğunu, bu gerçekleri hem yaşamak,hem de sonraki nesillere yaşamaları içinaşılamanın hepimizin en önemli görev-lerimizden bir olduğunu söyledi. Kılıç,bunun için gençlerin ve çocukların şehitkanı ile sulanmış topraklara götürülmesigerektiğine değindi. Son olarak mikrofona gelen AmerikaMüslümanlar Birliği'nin Eski Başkanı veBaşimamı Burhan Satar tarihi gerçeklerinnoksansız ve en doğru biçimde bilinmesigerektiğini, aksi taktirde bizlere bu vatanıemanet eden ecdadımızı derinden üze-ceğimizi vurguladı. Devlet-i Aliyeyi Os-

maniyenin dış güçlere karşı bir kurtuluşve bağımsızlık mücadelesi verirken male-sef daha ciddi bir mücadeleyi de kendiiçinde verdiğini anlatan Satar, devletinbünyesinde türeyen bir takım gruplarındış güçlerin emrinde şiddetli ve yıkıcıfaaliyetlerde bulunmuşlarsa da muvaffakolamadıklarını söyledi. Satar "Eğer bizlerbugun bu gercekleri iyi anlar ve özüm-seyerek yavrularımıza aşılarsak bu mü-cadelede ebediyyen muvaffak oluruz.İşte bu yüzden Din-i Celili İslam içinvatanı ve namusu için canlarını verenmübarek şehitlerimizi huzurlarınızda du-alarla ve hayırla yad ediyor, YüceMevladan her birerlerimiz adına bumanevi dereceye ulaşarak huzurunavarabilmeyi niyaz ediyorum." diye söz-lerini tamamladı.

Programın kapanış bölümünde miniktalebelerin hazırladıkları ''Oğlum vatanakurban olsun'' piyesinin yanısıraçanakkale destanı şiirini ezbere oku-maları salonda duygusal anlaryaşattı.Göz yaşlarını tutamayan izleyen-ler minikleri dakikalarca ayaktaalkışladılar. Gece Amerika MüslümanlarBirliği Başkanı ve Başimamı Fatih Demir-ci'nin Konsolos Ümit Alpaslan Kılıç veAmerika Müslümanlar Birliği EskiBaşkanı ve Başimamı Burhan Satar'ahediye takdimi ile sona erdi.

Amerika Müslümanlar Birliği her yıl düzenlediği geleneksel Çanakkale Şehitlerini Anma Pro-gramını, bu yıl da Birliğin Brooklyn'de bulunan merkezi Fatih Camii'nde düzenledi. Minik öğren-cilerin okudukları şiir ve sergiledikleri piyes gösterisiyle izleyicilerin tarihi hafızalarınıntazelendiği programa New York Konsolosu Ümit Alpaslan Kılıç, Amerika Müslümanlar Bir-liği'nin Eski Başkanı ve Başimamı Burhan Satar ile birlikte 500'ü aşkın misafir katıldı.

Çanakkale şehitleri anıldı

Bir yıldan bu yana New Jersey'dedüzenlenen edebiyat akşamları, bukez Pennsylvania Türk KültürMerkezi'ne taşındı. 18 Mart Çanak-kale şehitlerini anma programınabölgede yaşayan Türkler katıldı.

Gazeteci Yazar Ayşe GöktürkTunceroğlu gecede Nusret Mayıngemisinin ve personelinin kahraman-lık öyküsünü anlattı. Çanakkale’de say-falar dolusu destan olduğunu söyleyenTunceroğlu, bu zaferin hayal ile değil,canla ve kanla yazıldığını dile getirdi. Oyıllarda bütündünya liderleriningözünün İstan-bul'da olduğunu veİstanbul'u ele geçi-rerek Osmanlı'yı or-tadan kaldırmahayalleri kur-duğunu anlatanYazar Ayşe GöktürkTunceroğlu, düş-man güçlerin 14gün içindeÇanakkale Boğazınıgeçip İstanbul'u elegeçirmeyi hesapla-dıklarını ama Nus-

ret Mayın gemisinin 17 Mart Gecesidonanmada kalan son 26 mayını kulla-narak yaptığı mayınlama ile düşman-ların hevesini kursağında bıraktığınısöyledi. Edebiyatçı Sacid Arvasi de Çanakkalegezisinde yaptığı gözlemleri katılım-cılarla paylaşırken hepimizin amaözellikle de gençlerimizin Çanakkale’yigörip tanıması gerektiğini dile getirdi.Çanakkale savaşlarının yapıldığı 250kilometrelik alanda metre kareye ikiölü ve altı bin merminin düştüğünüdile getiren Arvasi, savaş anında oncayokluğa rağmen ülkenin her yerindenaskerlerimizin kahramanca savaşarakbizlere bu vatanı emanet ettiğinisöyledi. Katılımcılardan Ali Evren Küpeli'ninokuduğu Anzak'lı Ömer'in hikayesiherkesi duygulandırırken, YavuzAydın, Cahit Oktay, Turan Çardak veMuhammed Eşsiz'den oluşan sanatekibi de gecede Çanakkale destanı üzerine yazılan bir çok eseriseslendirerek katılımcılarla paylaştı.

American News Agency - ANA

Page 13: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri 13

Yağlı güreş fotoğraflarıyla ABD'nin en iyi fotoğrafçılarından biri seçildi

Tüm dünyada dijital çılgınlıkyaşanmasına rağmen Dukovichâlâ klasik yöntemlerle çalışıyor.Film kullanıyor, fotoğraflarınınbanyo ve baskı işlerini kendisiyapıyor. Her bir kare için bir günharcadığını anlatan Dukovic'infotoğraflarının farklı olmasınınnedeni kullandığı makinede gizli.20 yıl önce çok popüler olan plas-tik kutu makinelerden YashicaT4'ü kullanan Dukovic, ''Büyükmakineler insanları korkutuyorfakat T4 küçük plastik birmakine. İnsanlara istediğimkadar yaklaşıyor fakat dikkatçekmiyorum.'' diyor. Fotoğrafikolarak Anadolu coğrafyasınındaha çok anlatılması gerektiğinisöyleyen Dukovic, Kırkpınar'ın650 yıldır devam etmesine rağ-men ABD'de tanınmamasınaanlam veremediğini anlatıyor vebu kültürü yansıtmak için Kırkpı-nar törenlerini daha sıkı takip et-meyi planlıyor.

Çevresindeki birçok kişinin ken-disinden doktor ya mühendis ol-mayı beklediğini anlatanDukovic, ''Fotoğraf beni mutlueden yegane kavramdı. Çokbaşarılı bir lise öğrencisiydim.Herkes, doktor ya da mühendisolacağımı düşünüyordu ama benfotoğrafı seçtim. Etrafımda, 'Fo-

toğraf için dört sene okunur mu?'diyenler bile oldu.'' diyor ve fo-toğraf tarzına dair detayları şuşekilde anlatıyor: ''Modadan,yemek fotoğrafına her şeyi çek-tim ama ben bir belgesel fo-toğrafçısıyım. Arada farklıtarzlara kaysam da fotoğrafabaşladığım noktaya yenidengeldim diyebilirim. Yani 9yaşında fotoğrafa başladığım ilkgüne. Edinburg Dükü, ben 9yaşındayken Patrikhane'yi zi-yaret etmişti. Müthiş kalabalığıyararak ayinin ortasında hiçbirşeye aldırış etmeden 5 dakikauğraşıp fotoğraf çekmiş, herkesibiraz kendime güldürmüş amagüzel bir fotoğraf çekmiştim. Pat-rikhane, o fotoğrafı Düke hediyeetti. Tabii bu an benim fotoğrafikalgılayışımın başlangıcı oldu.Yani hayatı belgelemek."

Dukovic, günümüzün tek tipleşendünyasında, bireysel yetenekler-imizi kullanarak kültürümüzükorumanın, hepimizin göreviolduğunu düşünüyor. Kırkpınargüreşlerini görüntüleyerek oluş-turduğu fotoğraf koleksiyonunungelecekte geçmişe ışık tutacaknitelikte görsel bir tarihi belge ol-masını umuyor.

Mehmet Demirci - New York

İstanbullu fotoğrafçı Pari Dukovic, profesyonel fotoğraf endüstrisinin en önemliyayın organlarından "Photo District News" 2011 yılı PDN-30 listesine girerek önemlibir başarıya imza attı.

9 yaşında fotoğraf çekmeye başlayan Dukovic, lise öğrencisiyken İstanbul'da vahşidoğa fotoğraflarından oluşan sergisiyle Zaman Gazetesi'ne haber olmuş. The NewYork Times, Marie Claire, Photo District News, Cent Magazine, Blend, Euroman veSkylife gibi birçok saygın yayın organında fotoğrafları yayınlanan genç yetenek, sıradışı tarzıyla yüzlerce aday arasından PDN-30 listesine seçildi. "Anadolu kültürünündaha çok görünür olması için fotoğraf çekiyorum." diyen Dukovic, ABD'nin önemlifotoğraf okullarından Rochester Institute of Techno-logy'den mezun...

Page 14: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri14

ATCOM Üyeleri Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı yetkilileri ile buluştu

Amerika Türk Ticaret Odası (ATCOM)üyeleri Türkiye'ye yönelik yatırım çalış-maları için Amerika'ya gelen TürkiyeYatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanıİlker Aycı, Proje Direktörleri Arda Ermutve Veyis Toprak ile New York Türkevi'ndebiraraya geldi.

Başkonsolos Mehmet Samsar ve TicaretAtaşeleri Serhat Kara ve Ahmet Tatlı'nında katıldığı toplantıda kurum olarak yap-tıkları çalışmaları anlatan Türkiye YatırımDestek ve Tanıtım Ajansı Başkanı İlkerAycı, özellikle son yıllarda Türkiye'ye ya-bancı yatırım çekme konusunda alınanyolu rakamlarla anlattı.

Türkiye'de güven ortamının tesisedilmesinin etkileri ile yabancılarınyatırım için daha rahat hareket ettiğinisöyleyen Başkan Aycı, "Türkiye dışarıdanhiç ihtiyaç olmadan her zaman kendikrizlerini kendi çıkaran bir ülke konu-mundayken, şimdi başkalarının çıkardığıglobal krizi kendi içinde başarı ileyöneten bir ülke haline gelmiştir." diyekonuştu.

Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajan-sı'nın 5 yıl önce Başbakanlığa direk bağlıolarak Türkiye'ye yabancı yatırım çekmekamacı ile kurulduğunu anlatan Aycı, bukısa süre içinde çok önemli yatırımlarınülkemize kazandırılmasını sağladıklarınıdile getirdi. 2002 yılına kadar olansürede 30 yıl içinde Türkiye'ye yabancıyatırımın 17 milyar dolar civarında

kaldığını söyleyen Başkan Aycı, 2002-2010 yıllarında ise bu miktarın 94.5 mil-yar dolar olarak gerçekleştiğini söyledi.Türkiye'nin önemli bir süreçten geçtiğiniifade eden Aycı, "Sürekli kendi kendimiz-le yarıştayız. Bütün ülkeler harıl harılkendi ülkelerine yatırım çekmek içinçalışıyorlar.

Yabancı yatırım pazarında yıllık 1.3 tril-yon dolarlık bir pasta var. Biz de rakipleri-mizden daha çok çalışarak, yabancıyatırımcılara daha iyi imkanlar sunarakbu pastadan mümkün olan en iyi payı al-mayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu.Amerika'da faaliyet gösteren Türk TicaretOdalarının çalışmalarını fevkalade önem-sediklerini söyleyen Aycı, "ATCOM gibikurumların burada yaptığı çalışmalarbizim elimizi güçlendiriyor. Ayrıca bizerehberlik de etmiş oluyorsunuz. Dahaçok görüşerek bu sinerjiyi maksimumnoktaya taşımalıyız" diye konuştu.ATCOM Kurumunun kuruluşundan

bugüne kadar yaptığı çalışmaları kısacaanlatan Başkan Prof. Dr. İhsan Işık daATCOM üyelerinin Amerika'dan ülkemizemümkün olan en yüksek seviyede katkıyısağlamak için özverili bir şekilde toplan-tıya katıldığını ve kurum olarak el-lerinden gelen her türlü desteği herzaman vermeye hazır olduklarını dile ge-tirdi. ATCOM'un Amerika'ya gelen çeşitliTürk işadamı gruplarına Amerikapazarına adım atmak için rehberlik et-tiğini anlatan Işık, Çin ve Hindistan'ınbüyümesinde dışarıdaki diyasporalarınınbüyük katkısı olduğunu ifade ederek,Amerika'da yaşayan işadamlarının veATCOM gibi kurumların da Türkiye'nintanıtılmasında ve yatırım imkanlarınınyabancılara aktarılmasında aracı olduğu-nu dile getirdi. Toplantıya katılan üyeler de Amerika'dayaptıkları çalışmalar ve ticari faaliyetlerhakkında Başkan ve üyelere kısaca bilgiverdiler.

ANA - American News Agency

Reuters / IPSOS anketinine göre

Amerika yanlış yolda…

WASHINGTON - Ankete göre, ülkenin doğru yoldaolduğunu düşünen Amerikalıların sayısı, son bir aydayüzde 7 oranında azalarak yüzde 31'e gerilerken, yanlışyolda olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 64'e yük-seldi.Ipsos yetkilisi Cliff Young, bu oranların, Kuzey Afrika ve Or-tadoğu'daki olaylar nedeniyle son haftalarda keskin yük-selişe geçen benzin fiyatlarının doğrudan bir sonucuolduğu yorumunda bulundu.

Ankete göre, Obama'nın icraatlarını onaylayanların oranıgeçen aya göre yüzde 51'lik orandan yüzde 49'a düşerkenObama'nın 2012'de yeniden seçilebilmek için oylarınaihtiyaç duyacağı bağımsız seçmenler arasındaki destekoranı ise yüzde 47'den yüzde 37'ye geriledi.

Ankette, Amerikalılara, 2012 başkanlık seçimlerinde adlarıCumhuriyetçi Partinin adayları arasında geçen bazı isim-lere ilişkin görüşleri de soruldu. Ankete katılanların yüzde36'sı olası adaylardan, Massachusetts'in eski valisi MittRomney hakkında olumlu görüş bildirirken yüzde 59'lukkesim, eski Minnesota Valisi Tim Pawlenty hakkında "nedüşündüklerini bilmediklerini" belirtti. Anket, en fazla tanı-nan olası başkan adayının ise Temsilciler Meclisinin eskibaşkanlarından Newt Gingrich olduğunu ortaya koyarkenkatılımcıların sadece yüzde 26'sı Gingrich'i "bilmediklerini"ifade etti.

Washington'daki bütçe tartışmalarıyla ilgili olarak da an-kete katılanların yüzde 59'u var olan programlarda kesin-tiye gidilmesi yönünde görüş bildirirken yüzde 30'luk kesimise bütçe açığını azaltmak için vergilerin artırılmasını tercihettiklerini kaydetti. AA

Reuters haber ajansı ile Ipsos adlı araştırma ku-ruluşunca düzenlenen bir ankete göre, ABD'ninyanlış yolda olduğunu düşünen Amerikalılarınsayısı, ABD Başkanı Barack Obama'nın görevebaşladığı Ocak 2009'dan bu yana en yüksek se-viyeye çıktı.

Finans Network’den önemli buluşma

9 Nisan Cumartesi akşamı AnTalia Restaurant’ta bir arayagelecek olan finans ve ekonomi uzmanları Economist der-gisinin Intelligent Unit Bölümü Editörü Robert Powell’latanışma fırsatı yakalayacaklar.

Orta Doğu konusunda uzman olan Powell, bu bölgede sonzamanlarda oluşan kargaşa ve bu kargaşanın muhtemelsonuçları hakkındaki düşüncelerini paylaşacak.

Konuşmadan sonra akşam yemeği ve networking’ledevam edecek olan gece hakkında daha fazla bilgi içinhttp://www.finansnetwork.org/events/view/20 sayfasınıziyaret edebilirsiniz.

Finans Network New York ekibi uzun ve zorlu geçenkışın ardından üyelerini bahar toplantısında buluş-turuyor.

Page 15: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri 15

Japonya'nın nükleer imtihanı

Japon halkı hala 11 Mart 2011’de meydana gelen 9 şiddetindekidepremin yaralarını sarmaya çalışıyor. Sendai’nin 120 kmdoğusunda “Ateş Çemberi” diye anılan fay hattında meydanagelen dev deprem sadece yer sarsıntılarına değil tsunamileredeyol açtı. Pasifik plakasının, Japonya’nın üzerinde oturduğuplakanın altına kayması ile meydana gelen deprem, deniz tabanınıyukarı kaldırdı ve yüksekliği 7 ila 8 metreye ulaşan tsunamilereyol açtı. Tsunami terimini dünya literatürüne kazandıran Japonlardepreme karşı en hazırlıklı milletlerden biri olmalarına rağmen,tsunami yüzünden umulmadık bir tehlike ile karşı karşıya kaldılar.

Depremin hemen sonrasında Fukushima’daki nükleer tesislerJapon halkının 1945’teki Hiroshima ve Nagasaki facialarındansonra imtihan edildiği üçüncü nükleer belanın adı olacaktı. Denizkıyısında kurulu Fukushima Daiichi nükleer santralinin soğutmasistemi deprem sonrası güç yokluğundan devre dışı kaldı ve reak-tördeki basınç ve sıcaklık normal seviyenin üstüne çıktı. Böyle birdurumda devreye girmesi gereken yedek jeneratörler, tsunamiyüzünden su baskınına uğradıkları için çalıştırılamadı. Soğutula-mayan reaktördeki basınç ve sıcaklığın yükselmesi, nükleer yakıtçubuklarının kısmi yada tamamen erimesine (partial or full melt-down) neden olacağı için, Japonlar riskli önlemler almak zorundakaldılar. Basıncın düşürülmesi için radyoaktif buhar atmosferekontrollü olarak bırakıldı ve soğutma için deniz suyu reaktörçekirdeğine pompalanmaya başlandı.

Bu yazı yazılırken, bu riskli önlemlerin ne kadar başarılı olduğu vereaktörlerdeki zararın boyutu tam olarak bilinmiyordu veya sak-lanıyordu. Bazı reaktörlerde kısmi erimenin meydana geldiğibildirildi basın yayın organlarında. Umarım yanılıyorumdur amaDaiichi, Three Mile Island (1979, Pennsylvania) ve Çernobil(1986, Ukrayna)’den sonra tarihin en ciddi üçüncü sivil nükleerkazası olarak tarihe geçecek gibi gözüküyor.

Mühendisler yapıların önemine göre analiz yaparlar, güvenlik ted-birleri alırlar ve emniyet katsayıları uygularlar. Yani aynı yükleremaruz ve aynı arazide yapılan iki yapı önemine göre birbirindenfarklı tasarlanır. Bir acil hastane binası ile ofis binası şeklen bir-birine benzeselerde, yapı taşıma sistemi ve emniyet tedbirleribakımından faklıdırlar. Deprem anında hastane binasının çok azhasar görmesi ve deprem sonrası işler halde kalması gerekirkenofis binası kullanılamaz hale gelse de, yıkılmaması yeterli sayılır.Bu bağlamda nükleer santraller ve barajlar en yüksek emniyetkatsayılarının uygulandığı yapıları oluştururlar.

Bunu gözönüne alırsak, Japon Hükümetinesorulması gereken bazı sorular var. Gökdelen-leri depreme dayanıklı inşa edebilen Japon in-şaat mühendisleri, eminim ki (umarımyanılmıyorumdur!) Fukushima Daiichi nüklerreaktörlerinin yapısını da depreme dayanıklıyapmışlardır. Zaten şu anki raporlar (eğer sak-lamıyorlarsa!) bunu gösteriyor. Fakat denizkıyısına kurulan Daiichi nükleer santralinin,yedek jeneratörlerinin tsunami sonrası su al-tında kalabileceğini nasıl düşünemediler?Tsunami kelimesini icat eden, son derece aktiffay hattları üzerinde yaşayan bir milletin mü-hendisleri bu olasılığı nasıl gözardı edebilirler?

Deprem mühendisliğinin öncüsü Japonya bileböyle bir ihmalde bulunabilmişse, acaba insanapek değer vermeyen eski SSCB teknolojisi ileyapılmış nükleer tesislere nasıl güvenebiliriz?Çernobil faciası ve etkilerini unutmadık. Amaşu an Kars’ın doğusunda Ermenistan’da hep-imizi Metsamor isimli başka bir nükleer faciabekliyor. 1970’lerde SSCB tarafından inşaedilmiş Metsamor nükleer santralının, özellikledeprem açısından, emniyeti şüphelidir. Unut-mayalım ki 1988’deki Leninakan depremi son-rası Metsamor zarar görmüş ve kapatılmıştı,ama Ermenistan sonradan tekrar çalıştırmayabaşladı bu santrali.

Ermenistan, 100 sene önceki acıları kaşımayımarifet sayacağı yerde, Türkiye Ermenistan’ıgelecekte büyük acılara yol açabilecek Met-samor için sıkıştırmalı...

www.TurkishSuperPages.comTürk Amerikan İş Rehberi

Dr. Savaş Alpay: İKÖ Ülkeleri Birbiriyle Daha Çok Ticaret Yapmalı

Dr. Savaş Alpay, yaptığı sunumda, İslamülkelerinin tabi kaynaklar yönünden çok zen-gin olduğunu ancak bu zenginliğin fırsatadönüştürülmesi gerektiğini bildirdi. Petrol vedoğal gaz gibi dünya enerji kaynaklarının yarı-dan fazlasına sahip olan ve birçok tarımsalürünlerin üretiminde dünyanın önde gelenleriarasında yer alan İKÖ üyesi ülkelerin, genel-likle hammadde ihracatçısı olduğunu, sanayi-lerinin bu yüzden çok derinleşemediğini veüretim zincirinde en az kar payını aldıklarınıvurguladı. Alpay ayrıca, İslam ülkelerinin kendi arala-rında yaptıkları ticaretin toplam ticaretlerinin%16’sına tekabül ettiğini ve üye ülkelerarasında ticaretin ciddi bir şekilde artırıl-masına yönelik tedbirlerin en kısa zamandahayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Bir diğernokta olarak, İKÖ’ye bağlı ülkelerde bilimselçalışmaların desteklenmesi ve geliştirilmesininönem taşıdığını söyleyen Başkan Alpay,ekonomik kalkınmanın bilim ve teknolojialanındaki atılımlarla çok yakın bağlantılarıolduğunun altını çizdi. Alpay bu konuyla ilgiliolarak da 57 ülkenin 2009 yılında yayınlamışolduğu toplam bilimsel yayın sayısının bazıgelişmiş ülkelerdeki yıllık yayın sayısındandaha az olduğunu ve bu durumun vakit kay-betmeden düzeltilmesi için bilimsel çalış-malara gereken desteğin verilmesinin öneminivurguladı. Türkiye’nin son bir kaç yılda bilimsel çalış-

malarda ciddi atılımlar yaptığını vurgulayanDr. Alpay, uygulanan politikaların diğer ülkeleriçin de örnek teşkil ettiğini ve bunların yaygınolarak uygulanması için Merkez olarak gerekligirişimlerde bulunduklarını belirtti. BaşkanSavaş Alpay İKÖ üyesi ülkelerin hem gelişmişve hem de gelişmekte olan ülkelere göre çokdaha genç bir nüfusa sahip olduğunu ve bugençlerin iyi eğitilmesi ve yönlendirilmesi ileİslam ülkelerinin dinamizm kazanacağını vegelişmiş ülkelerle mesafeyi hızla kapatabile-ceğine inandığını bildirdi.

Konferans sonunda ATCOM Başkanı Prof. İhsanIşık, Dr. Savaş Alpay’a ziyaretinden dolayıteşekkür etti ve beraber çalışmaktan mutlulukduyacaklarını dile getirdi. Dr. Işık, ATCOM’unInternational Business Forum (IBF) çerçeve-sinde İKÖ üyesi ülkelerin Amerika’da yapacak-ları ticaret faaliyetlerine katkı sağlamaya hazırolduklarını ve bu çerçevede İKÖ üyesi ülkelereverdikleri önem nedeniyle ATCOM Bünyesinde“İKÖ Devlet ve İşadamları Komitesi” kurduk-larını belirtti. Konferans toplu hatıra fotoğrafıçekilmesi ile sona erdi.

Emre Gürel, New Jersey

Merkezi Ankara’da bulunan ve Asya’danGüney Amerika’ya İslam KonferansıÖrgütü’ne bağlı 57 ülkeye yönelik eko-nomik ve sosyal araştırmalar yapan veeğitim programları düzenleyen SESRIC’inBaşkanı Dr. Savaş Alpay Amerikan TürkTicaret Odası (ATCOM)’un misafiri oldu.Dr. Alpay, SESRIC’in çalışmaları hakkındailk elden bilgi sundu ve ortak çalışma fır-satlarını değerlendirdi.

Page 16: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Politika16

FRANSA’YA DİPLOMASİ DERSİ

BM Güvenlik Konseyi’nin aldığıkararın hemen ardından kendisinibu operasyonun lideri ilan edenFransa Cumhurbaşkanı Sarkozy,Türkiye’nin yoğun diplomatiktemasları sonucu geri çekilmekzorunda kaldı.

Türkiye'nin kararlı tutum sonucuBM kararını oldu bittiye getirerekoperasyonun liderliğine soyunanFransa kaybetti; Türkiye'nin tümtalepleri karşılanarak komutanınNATO'ya devrine karar verildi.Birleşmiş Milletler kararının sınır-larını aşarak Libya'yı harabeye çe-virmeye başlayan Fransaöncülüğündeki savaş koalisyonuTürkiye duvarına çarptı. Operasy-onun meşruiyetini sorgulanmayabaşlanınca, sivillerin korunması veLibya'nın toprak bütünlüğü içindiplomasi savaşı veren Ankara'nındediği oldu.Başbakan Erdoğan’ın ABD BaşkanıObama ile yaptığı telefongörüşmesi ve buna paralel olarakDışişleri Bakanı Davutoğlu’nun,ABD Dışişleri Bakanı Clinton, İn-giltere Dışişleri Bakanı Hague veFransa Dışişleri Bakanı Jupe ileyaptığı görüşmelerde operasyonunGüvenlik Konseyi kararları dışınaçıkılarak işin savaş boyutuna taşın-masına izin verilmeyeceğine,Fransa’nın liderliğine kesinliklekarşı olunduğu açıkça ifade edildi.Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu,Türkiye'nin bütün taleplerininkabul edildiğini ve operasyonun

komutasının NATO'ya devredile-ceğini duyurdu. Davutoğlu,Ankara'da gazetecilere açıklamayaptı. Davutoğlu, ABD DışişleriBakanı Hillary Clinton, İngiltereDışişleri Bakanı William Hague veFransa Dışişleri Bakanı Alain Juppeile telekonferans üzerinden dörtbakanın da katıldığı bir müzakeregerçekleştirdiklerini söyledi.

Ankara’nın yoğun Libya diploma-sisi sonuç verdi. Türkiye’nin tale-pleri karşılandı, operasyonNATO’ya devrediliyor. NATOharekatının Birleşmiş Milletlerkararı çerçevesinde kalacağını be-lirten Dışişleri Bakanı AhmetDavutoğlu, Türkiye’nin, insaniyardım ve silah ambargosunundenizden uygulanması yönündekatkı sağlayacağını söyledi.Davutoğlu, Libya’da görev yapanNATO deniz gücünde TSK denizunsurlarının yer almasını öngörentezkerenin Meclis Genel Kuru-lu’nda kabulünün ardındanAmerika Birleşik Devletleri, İn-giltere ve Fransa Dışişleri Bakanlarıile telekonferans üzerinden dörtbakanın da katıldığı bir müzakeregerçekleştirdiklerini ve prensiptemutabakata varıldığını belirterek,“Londra Konferansı'nda da bu mu-tabakatın karar altına aalındığını veartık Libya operayonunda komu-tanın resmen NATO'ya geçtiğinisöyledi.

ANA - American News Agency

Page 17: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Yemek Zevki 17

Merhaba Hanımlar,

Bu sayımızda size Kırmızı BiberliEt Sote tarifini veriyoruz. Sizler de yemek tariflerinizi bizimle ve okurlarımızla paylaşabilirsiniz.

Yeni sayımızda yeni tariflerimizle buluşmak üzere ...

SEVİNÇ ÖZBEK

Kırmızı Biberli Et Sote Malzemeler

• 250 gram

kuşbaşı et

• 1 adet dolmalık

kırmızı biber

• 3 adet arpacık

soğan

• 1 adet orta boy

domates

• Soya sos

• zeytinyağı

Hazırlanışı

1. Kuşbaşı etler yarım saat Heinz Worcestershire sosta bekletilir.

2. Zeytinyağında etler kavrulup bir tabağa alınır.

3. Halka halka doğranmış kırmızı biberler ve

arpacık soğanlar kavrulur.

4. Etler ve küp küp doğranmış domatesler ilave

edilerek suyunu çekene kadar pişirilir.

Not: Etleri harlı ateşte kavurursanız daha yu-

muşak olur.

Page 18: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri18

Azerbaycan New York Cemiyeti'nin geleneksel Nevruz Balosu Brook-lyn Bakü Palas'ta seçkin bir davetli topluluğunun katılımı ile coşkuiçerisinde kutlandı. Gecenin açılış konuşmasını yapan dernek başkanıErcan Yerdelenli, New York Azerbaycan Cemiyeti adına geceye katılankonuklar ve dünyada yaşayan 55 milyon Azerbaycan Türkünün bayra-mını tebrik ettikten sonra ve asıl bayramın Karabağ'ın esaretten kur-tulduğu gün kutlanacağını söyledi.

New York'da Nevruz coşkusu

Geceye Azerbaycan ve Türkiye Birleşmiş Milletler daimitemsilciliklerinden davetliler ve T.C.N.Y. BaşkonsolosYardımcısı Ayşe Uzer, Brooklyn Boro Başkanı MartyMarkowitz'in özel temsilcisi Igor Oberman, Güney Azer-baycan'dan kalabalık bir davetli grubu, NY çevresindekiTürk derneklerinin başkanları ile NY ve çevresindeyaşayan soydaşlarımız katıldı.

BM nezdinde Azerbaycan daimi temsilciliği adınakonuşan Tofiq Musayev, 2010 yılında BM Azerbaycandaimi temsilciliğinin önderliğinde diğer TürkCumhuriyetleriyle birlikte, Afganistan, İran ve Taci-kistan'ın da işbirliği ile Birleşmiş Milletler Genel Kuru-lunda Nevruzun uluslararası, barış ve kültürü bayramıolarak dünya çapında resmen tanındığını ve uluslararasıtakvime alındığını söyledi.

NY Başkonsolos Yardımcısı Ayşe Uzer de Türkiye ve Azer-baycan'ın tarihi dostluğunun günümüzde artan birdayanışma ve kardeşlik içerisinde devam ettiğini söyledi.

Brooklyn Boro Başkanı Marty Markowitz'in özel temsil-cisi İgor Oberman dernek başkanı Ercan Yerdelenli'yeBrooklyn'de yaşayan Azerbaycanlılardan övgüyle bahse-den resmi bir kutlama beyannamesi sundu.

Geceye mahsus özel orkestra programı eşliğinde davet-liler yöresel oyunlarını doyasıya oynadılar ve folklor gös-terilerini izlediler.

Page 19: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM
Page 20: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri20

TBMM Başkanı ATCOM üyelerini kabul etti

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin,New York’ta, ATCOM başta olmaküzere Türk Ticaret Odalarının yöneti-cileri ile biraraya geldi. Marriott Mar-quis Oteli’nde yapılan görüşmedeticaret odalarının temsilcilerindenyaptıkları faaliyetler hakkında bilgialan Şahin, T.C. Meclis Başkanı olarakbu konuda her türlü desteği vermeyehazır olduklarını dile getirdi.

Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin’inATCOM üyeleri ile yaptığı görüşmeye AKParti Çankırı Milletvekili ve TBMMTürkiye-ABD Parlamentolararası DostlukGrubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu, Wash-ington Büyükelçisi Namık Tan, New YorkBaşkonsolosu Mehmet Samsar ileBaşkonsolos Yardımcıları ve TicaretAtaşeleri katıldı.Şahin, ATCOM üyeleri ile yaptığı görüş-mede kurumun bugüne kadar yaptığıfaaliyetler ve çalışmalar hakkında Med-ya’dan sorumlu başkan yardımcısı UralYeşil’den bilgi aldı. 2008 yılında kurul-duklarını ve geçen üç sene içinde bir çokbaşarılı faaliyete imza attıklarını

söyleyen Yeşil, Amerika ile ileri derecedeolan siyasi ve askeri ilişkileri ekonomialanında da geliştirmek için kurulduk-larını anlattı. Dünya pazarının dörttebirine hükmeden Amerika’yı Türk müte-şebbislerin çeşitli sebeplerle yıllardır boşbıraktığını ifade eden Başkan YardımcısıYeşil, bu pastadan ülkemizin de yeterincepay alması için ATCOM olarak işadam-larımıza yol göstermeyi amaçladığınıifade etti. ATCOM Merkez ofisinin NewYork ile Washington’un tam ortasındayer alan Philedelphia bölgesindeolduğunu ifade eden Ural Yeşil, burada daişadamlarımız için değişik konulardaseminerler düzenlendiğini ifade etti.TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin de 3yıllık kısa süre içinde yapılan çalış-maların takdire şayan olduğunu dile ge-tirerek meclis olarak eğer gerekli iseyasal düzenlemeler de yapabileceklerinianlatan Şahin, ayrıca burada Türkişadamlarının şirketleri ve çalışanları ileilgili detaylı profillerin çıkarılmasını çokönemsediklerini söyledi.

(ANA – American News Agency)

Page 21: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM
Page 22: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri22

Amerika Türk Kadınlar Birliği'nce düzenlenen defile-ye, Başkonsolos Mehmet Samsar ve eşi başta olmaküzere New York ve New Jersey bölgesinde yaşayanTürk toplumunun önde gelenleri ile Amerikalı davet-liler katıldı. Defileden elde edilen gelir, New YorkBaşkonsolosluğu'nda Cumartesi günleri faaliyetgösteren Atatürk Okulu'na verilecek.''Sultan'ın Koleksiyonu'' isimli defileyi Cumhuriyetkadınları adına yaptıklarını söyleyen Köymen, ''Bu ilkdefilemizdi. Başarılı olursak bir dahaki sene degerçekleştireceğiz. Bu sene ünlü mankenimiz FatmaYaman'ı getirdik. Önümüzdeki yıl tam kadro Türkmankenlerle yapmayı istiyoruz'' dedi.Defileden elde edilecek gelirin ABD'deki Türklerinçocuklarının okuduğu Atatürk Okulu'nda kullanılacakolmasından da ayrı bir gurur duyduklarını söyleyenmodacı Mehmet Köymen, Manhattan'da defile yap-manın da kendisine büyük mutluluk verdiğini ve de-file öncesi heyecan duyduğunu belirtti.

(A.A) - Tolga Adanalı

Modacı Mehmet Köymen’den ''Sultan'ın Koleksiyonu'' defilesi

Modacı Mehmet Köymen New York'taki Metropolitan Pavilion'da ''Sultan'ın Koleksiyonu'' isimli bir defile düzenledi.

Page 23: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM
Page 24: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika'da yaşayan Türk Sanatçılar Alev necile Dinç ve Ayperi Başoğluçeşitli eserlerini Ridgewood The Stable müzesinde sanatseverelerin beğeni-sine sundu. Serginin açılış törenine Türk ve Amerika'lı konuklar katılırken, katılımcılariçin Nur ve Nasip Çağar kardeşler de bir violin rezitali sundular.

Türk Sanatçılar eserlerini sergiledi

Amerika Haberleri24

Mart ayı boyunca sanatseverler tarafından ziyaretedilen The Stable Müzesinde yağlıboya çalış-malarını sergileyen Alev Necile Dinç'in eserlerikatılımcıların büyük beğenisini kazandı. Sergi'ninaçılış törenine Türk ve Amerika'lı konuklarkatılırken, katılımcılar için Nur ve Nasip Çağarkardeşler de bir violin rezitali verdiler. Uzun yıllardır Amerika'da yaşayan Dinç'in eserleribundan önce de bir çok sanat kurumu, galeri vemüzelerde sergilendi. Değişik kurumlarda modatasarımcılığı, tekstil ve grafik tasarımcılığıkonusunda eğitim alan Alev Necile Dinç, uzunsenelerdir de bu alanda dersler ve seminerlerveriyor. Çalışmaları bir çok gazetede ve televizyonkanallarında yer bulan Dinç, özellikle renklerle oy-nayarak ortaya çıkardığı fantezi eserleri ile büyükilgi topluyor. Dinç'in ayrıca Hayatın Yankıları isimlibir şiir kitabı var.Aynı sergide hazırladığı takı koleksiyonunu katılım-cılarla paylaşan Ayperi Başoğlu da çocukluğundanbu yana şiir ve el sanatlarına ilgisi olduğunusöylerek 2003 yılında Türkçe eserlerinden oluşanFısıltı adlı şiir kitabının basıldığını söyledi. İşlenmiştahtalara figürleri yarı yakarak Osmanlı resimlerive karakalem çalışmaları yaptığını söyleyenBaşoğlu, ayrıca ipek gömlekler üzerine boyaişlemeler ve araba süslerine ilgisi olduğunu anlattı.

American News Agency - ANA

Page 25: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri 25

ABD Ordusu Twitter ve Facebook’da Amerikan propogandası yapacak

İngiliz Guardian gazetesininhaberine göre yazılım, oluş-turduğu sanal kimlik, kişilik-lerle, sosyal paylaşım sitele-rindeki diyaloglara, yazış-malara katılarak etkilemeyiamaçlıyor.ABD ordusunun Orta Asya veOrta Doğu'daki operasyon-larının bağlı olduğu MerkezKomutanlığı'nın (Centcom)ihalesi sonucu bir Kaliforniyafirmasınca geliştirilecek ''on-line kişi yönetim servisi''yazılımıyla, bir Amerikalı

görevli, sosyalpaylaşım ağların-da veya çeşitli in-ternet sitelerindeoluşturulmuş vedünyanın çeşitliy e r l e r i n d e nkatılıyor izlenimiverilmiş birbirin-den bağımsız 10sanal kimliğikontrol edebile-cek.Proje, uzmanlarcaÇin'in, internet-

teki ifade özgürlüğünü kısıt-lama ve kontrol altına almaçabalarına benzetiliyor. Prog-ramı eleştirenlere göre Ame-rikan ordusu bu sayedeinternette belirli bir konu üze-rinde sahte kamuoyu görüşüoluşturulmasını, kendi amaç-larına uygun olmayan haberveya yorumlara karşı tepkilergelmesini sağlayabilecek.Yazılımla diğer ülkelerinhükümetlerinin, özel firmala-rın ve hükümetler dışı örgüt-lerin de ABD çıkarları yönün-

de hareket etmesi sağlanabile-cek.

Şartname gereği yazılım,örneğin Facebook'ta sahte birkimlik oluştururken, bu sanalkişinin ikna edici, beğenilecekbir profile sahip olmasınısağlayacak. Yazılım, kendisinikullanan 50 kadar görevliyi,oluşturulan sahte kimliklerüzerinden operasyon yaptık-ları sırada, en gelişmiş karşısistemlerle bile hiç bir şekildeyakalanma, açığa çıkarılma,etkisizleştirilme riski altınasokmayacak.Aşırıların ABD karşıtı propa-gandalarına karşı geliştiril-mekte olan yazılım, böyle birteknolojiyle Amerikalı inter-net kullanıcılarına müdahaleetmek yasa dışı olacağı için,daha çok ABD dışına yönelikkullanılacak. Aynı gerekçeyleİngilizce'nin de kullanılmaya-cağı bu internet operasyonlarıdaha çok Arapça, Farsça, Ur-duca ve Peştu dilleriyle olacak.(A.A)

ABD ordusu tarafından geliştirilmekte olan bir bilgisayar yazılımı ile, Facebook ve Twittergibi sosyal paylaşım sitelerinde ve elektronik posta ile internet güncelerinde sanal kimlikleroluşturularak ABD yanlısı propaganda yapılacak.

TÜRK FESTİVALİ WASHINGTON’IN EN İYİ FESTİVAL SEÇİLDİ

Washington City Pa-per gazetesinin geçti-ğimiz ay başlattığı‘Washington’un enpopülerleri’ temalıoylama sonucuna gö-re Washington TürkFestivali, Sanat ve Eğ-lence kategorisindeen iyi festival seçildi.

Okuyucuların inter-net üzerinden yaptığı

oylamanın sonuçlarıbugün açıklandı veTürk Festivali’nin,Washington KısaFilm Festivali veKiraz Çiçeği Festi-vali’nin de önünegeçerek birinci sıradayer aldığı bildirildi.

Washington TürkAmerikan Derneği(ATA-DC) tarafından

her yıl ekim ayındadüzenlenen Wash-ington Türk FestivaliTürk kültürünü tanıt-mak adına düzenle-nen en büyük etkin-liklerden biri olupTürk Amerikan top-lumunu her yıl Wash-ington’un merke-zinde bir araya getir-mektedir.

2010 yılında 25,000’-den fazla ziyaretçininkatıldığı Festival’deayrıca bir ilke imzaatılmış ve DünyanınEn Uzun Şiş Kebabıhazırlanarak Guin-ness Dünya Rekorukırılmıştı.

Tamamı gönüllü birekipten oluşan ATA-DC Yönetim Kuruluve Festival KomitesiÜyeleri bu yıl doku-zuncusu düzenlene-cek festivalin hazırlıkçalışmalarına buhafta başlıyor.

2011 Türk Festivali 2Ekim Pazar günügerçekleşecek.

Page 26: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Türkiye ve Dünya’nın her yerine, her türlütatil ve iş gezisi organizasyonlarınız için

profesyonel kadromuzla hizmetinizdeyiz.

201-854-3990

Tüm özel günlerinizde profesyonel video ve fotoğraf

çekimleri ile hizmetinizdeyiz. Bize aşağıdaki numaralarımızdan

ulaşabilirsiniz.

631 -838- 3870 & 631- 922- 4996

White Plain- Westchester’deki

restaurantımızda

çalıştırılmak üzere döner ve kebab

ustası ahçı ile 1 bay garson aranıyor.

Kalacak yer temin edilir/ gösterilir.

914-683-6111Cep: 914- 216- 5353

Florence, NJ’de

çalışır vaziyette satılık

Türk Market / Kasap

Call Ergin:

609 - 458 - 1628

Türkiye'nin en kaliteli markasıtarafından üretilen geniş ürün yelpazemizle hizmetinizdeyiz.

Sonbahar kampanyalarımızı ve ürünlerimizi görmeden

alışverişinizi tamamlamayın.

İstikbal Mobilya973 - 772 - 8500

Trafik kazaları, iş kazaları, Veraset

ve vasiyet, Kayıp düşme kazaları,

Yanlış Tıbbi Müdahale ve bir çok

konuda New York ve New Jer-

sey'de hizmetinizdeyiz.

718 - 224 - 9824

Paterson’da Main Street

ve Pazar yerine yürüme

mesafesinde kiralık

ofis ve depolar

973 - 517 -0918

UNIQUE GALAXY TRAVEL

Satılık Türk Market / Kasap

HOCUR Photo & Video Inc.

Döner-Kebab Ustası Aranıyor

İSTİKBAL Havaalanı Servisi ULUDAĞ RESTAURANT

AVUKAT TİMUR AKPINARKiralık Ofis ve Depolar

Türkiye seyehatlerinizde, İstanbul ve Ankara hava alanların-

dan diğer şehirlere özel yolcutaşıma servisimizle hizmetinizdeyiz.

Rezervasyon için geç kalmayın.

Email: [email protected] Jersey: 973 896 9817

Türkiye: 01190 542 256 7346

Güney New Jersey’deevimizde çocuk bakacak

yatılı bayan aranıyor. Özel oda, banyo, yemek artı maaş.

İlgilenenler:

856-340-3984

İnegöl Köftecis i Cevdet Usta, art ık 391 Crooks Avenue, Paterson,New

Jersey ’deki adresinde hizmetinizde. . .(Ulu Cami karş ıs ında)

Piyaz, İnegöl Köfte, Döner, İskender ve Izgara çeş it ler iy le s iz lere servis

vermekten gurur duyarız . . .

P iş i r i lmeye hazır, paket lenmiş köfte s ipar iş i a l ın ır

Dışar ıya paket servis imiz vardır.

391 Crooks Avenue, Paterson, NJ 07503862 - 262 - 0672

BAKICI ARANIYOR

Kişisel Income Tax Return’leriniz 25 Yıllık Tecrübeli ekibimiz tarafından en kısa ve uygun şartlarda hazırlanır.

973-772-1777

Fast Income Tax Returns

TOP DISCOUNT LIMOUSINE & CAR SERVICE

En güzel araçlarımızla ve uygun fiyatlarımızla sizleri evinizden New York ve diğer eyaletlerdeki havaalanlarına

veya gitmek istediğiniz her yere ulaştırıyoruz.

WESTERN UNION ACENTASI OLMAK İSTER MİSİNİZ?

Ek gelir elde etmek ve yeni müşteri kazanmak

istiyorsanız, Dünyanın Lider Para Transfer şirketi olan

Western Union'ın acentası olmak için

201-263-5018 no’lu telefonu hemen arayınız.

Acentalar aranıyor

Kuyumcu dükkanında full time / part time çalışacaksatış tecrübesi olan, İngilizce

bilen (tercihen bayan) bir elaman alınacaktır.

201- 873 - 6062

Eleman Aranıyor

www.ForumGazetem.com

Tıkla, yeni bir güne yerel haberlerle başla...

www.TurkishSuperPages.com

Türk Amerikan İş Rehberi

KİRALIK SALON

Her türlü düğün, nişan, doğum günü partileriniz ile iş ve

özel toplantılarınız için 200 kişilik salonumuzla

Paterson, New Jersey’de hizmetinizdeyiz.

973-219-4078

Her tür sıhhi tesisat, tamirat işleriniz itina ile yapılır.

[email protected]

Malik Can- Plumber

862 - 242 -0641

BEST PLUMBING

Güleryüzlü Türk şöförlerimiz ve geniş filomuzla hizmetinizdeyiz.

Reservasyonlarınız için

1-866-890-1215 / 973-830-9636

570-242-5284

Page 27: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri 27

Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan,Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin günümüzdeönemli hale geldiğini belirterek, AmerikalıTürklerin de bu kritik önemdeki ilişkilerin doğalöğesini oluşturduğunu söyledi.

Tan, ABD'deki iki Türk çatı kuruluşu Türk-AmerikanDernekleri Asamblesi (ATAA) ile Türk-AmerikanDernekleri Federasyonu (TADF) tarafından ortaklaşadüzenlenen, ''Türk-Amerikan Ulusal Liderlik Konferan-sı''nın açılışında konuştu.

KonuşmasındaTürk-Amerikanilişkilerine deği-nen Tan, Türkiyeve ABD'nin aynıdeğerleri, ideal-leri ve ortak viz-yonu paylaşan ikiyakın dost oldu-ğunu kaydetti.

ABD Başkanı Ba-rack Obama'nınsözüne atıfta bu-lunarak, karma-şık düzeydekiu l u s l a r a r a s ısorunların oldu-ğu bir zamandaTürk-Amerikanortaklığının önemli hale geldiğini ifade eden Tan,''Dolayısıyla, bu modelin daha da geliştirilmesi, bizimüzerimizdeki bir yükümlülük'' dedi.

''Amerikalı Türkler, bu kritik ilişkinin doğal bir ögesi''diyen Tan, bugün Amerikalı Türklerin sayısının yüzbinleri geçtiğini ifade etti.

Tan, Washington'da daha önce de iki kez görev yapmışbir kişi olarak, Türk-Amerikan toplumunun gelişme-sine yakından tanık olduğunu belirtti. Türk-Amerikantoplumunun ulaştığı olgunluk düzeyinden duyduğumemnuniyeti dile getiren Tan, ABD'de üç büyük örgüt

çatısı altında ülkenin dört bir tarafında kurulu 300'denfazla Türk-Amerikan derneği olduğunu söyledi. Tan,hayatın her kademesinde çok önemli bir rol oynayanAmerikalı Türklerin seçim yarışlarında da galip gelme-ye başladıklarını gözlemlemekten çok mutlu olduğunubelirtti.

Büyükelçi Tan, ''Liderlik Konferansı'nın, AmerikalıTürkleri seçimlerde yarışmaya daha da motive ede-ceğine ve aralarındaki birlik ve bütünlüğü daha dagüçlendireceğine inanıyorum'' diye konuştu.

Göreve başla-dığı günden buyana, AmerikalıTürklerin gençnesline ulaşma-yı öncelikleriarasına aldığınıanlatan Tan, üçgünlük LiderlikKonferansı'nınbir tam günü-nün gençlereay r ı l m a s ı n ı nçok akıllıca birkarar olduğunusöyledi.

K o n f e r a n s t akonuşan ATAABaşkanı Günay

Evinch ve TADF Başkanı Kaya Boztepe de, ABD'dekiTürk toplumunun birlik ve dayanışma içinde olması vesorunlarını birlikte çözme gayretini yürütmesinin öne-mini vurgulayan mesajlar verdi.

Amerikalı Türklerin ABD'deki siyasi hayata katıl-malarının da çok önemli olduğunun altını çizen Evinchve Boztepe, özellikle genç nesle çok önem verdikleriniifade etti.

Konferansa Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, BaşbakanRecep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davu-toğlu da birer mesaj gönderdi. - A.A

Büyükelçi Tan: Türkiye ve ABD'nin aynı değerleri,

idealleri ve ortak vizyonu paylaşan iki yakın dost

Washington Büyükelçisi Namık TanAmerikalı öğrencilere

Türkiye’yi anlattı

WASHINGTON - Türkiye'nin WashingtonBüyükelçisi Namık Tan, ABD Senatosu GençlikProgramı kapsamında 50 eyaletten başkentWashington'a gelen 104 başarılı öğrenciyeTürkiye'yi anlattı.

Mayflower Oteli'nde düzenlenen etkinlikteöğrencilerle bir araya gelen Büyükelçi Tan, tarihizenginlikleri ve modern Türkiye'nin bölgesindeoynadığı önemli rolü anlattı.

Tan, Türkiye'nin ABD'de daha iyi tanıtılmasıkonusunda gençler arasındaki karşılıklı iletişimintaşıdığı önemin de altını çizdi.

Etkinliğe katılan öğrencilere Türk mutfağındanyemekler ikram edildi.

Senato'nun 1962 yılında aldığı kararla hayatageçirilen sözkonusu program kapsamında, her yılABD'nin her eyaletinden özel olarak seçilenbaşarılı öğrenciler bir hafta süreyle Washing-ton'a gelerek ABD Başkanı, bakanlar, senatörlerve milletvekilleriyle bir araya geliyor.

Programın onursal başkanlığını ABD BaşkanYardımcısı Joe Biden üstleniyor. (A.A)

Çanakkale Şehitleri Washington’da törenle anıldı

Devlet Bakanı Bağış, törende yaptığıkonuşmada, Türk-Amerikan toplumuylaTürk şehitlerini anmanın kendisini çokduygulandırdığını söyledi. Türkiye'yi yurt-dışında temsil ederken hayatlarını kaybe-den Türk diplomatların da ortak bir hedefuğruna katledildiklerini kaydeden Bağış, oşehitlerin tek suçunun Türkiye'yi seven in-sanlar olmaları olduğunu ifade etti.Bağış, sözlerine şöyle devam etti:''Çanakkale'de büyük bir askeri deha or-taya koyan Mustafa Kemal Atatürk, dahasonra orada birlikte savaştığı düşman-larının annelerine, 'uzak diyarlardan evlat-larını harbe gönderen analar;

gözyaşlarınızı dindiriniz, evlatlarınız bizimbağrımızdadır. Onlar bu topraklarda can-larını verdikten sonra artık bizim evlat-larımız olmuşlardır' diyebilmiştir. Bizböyle bir geleneğin, böyle bir anlayışınevlatları olduğumuzu hiçbir zaman unut-mayacağız. Tarihimizin bize verdiğihoşgörü kültürü sadece İstanbul'da değil,Mardin'de de, Hatay'da da, Urfa'da da,Mersin'de de, Türkiye'nin dört bir yanındacamilerin, kiliselerin, havraların birlikteinsanlığa yüzyıllardır huzur vermiş olmasıbizi farklı kılan en önemli özelliğimizdir.Bazen bizi ayıran özellikler, böyle hassasnoktalarda şehitlerimizi andığımız zaman,

acı günler yaşadığımız zaman, ne kadarbasit olduklarını da ortaya koyuyorlar.Onun için ülkesi uğruna gözünü kırp-madan şehadet şerbeti içenleri rahmetleanıyorum. Mekanları cennet olsun.''Bağış, ABD'deki üç büyük Türk çatı kuru-luşunun yöneticilerinin de törene birliktekatılmasını çok önemsediğini belirterek,''İşte biz bu anlayış ve kararlılıklaönümüzdeki tüm engelleri teker teker aşa-cağız ve inşallah 2023'te ülkemiz sadecedünyanın en büyük 10 ekonomisinden biriolmakla kalmayacak, AB standartlarındaçağdaş ve bütün dünyanın ilham aldığı birülke olmaya devam edecek'' diye konuştu.Türkiye'nin Washington BüyükelçisiNamık Tan da, konuşmasında, vazifebaşında, vatanları için yaşamlarını yitirenaziz şehitleri anmak üzere biraraya geldik-lerini belirterek, ''Şehadet milletimiz içinkutsal bir mertebedir. Tarihimiz görevibaşında canlarını veren vatan evlatlarınınhatıralarıyla bezenmiş, şehitlerimiz mil-letimizin gönlünde müstesna bir yer edin-mişlerdir'' dedi.

Tan, şunları kaydetti: ''Silah arkadaşlarınıgörev başında yitiren bir Türk askeri veyagüvenlik görevlisi için şehadet nasıl özelbir anlam ifade ediyorsa, daha önce iki kezgörev yaptığım ABD'de meslektaşlarınıteröre kurban veren bir Dışişleri mensubuolarak benim için de ayrı bir mana taşı-maktadır. Diplomatların asli görevi barışınidamesidir. Vatan kavramını kutsal sayanTürk milleti barışın önemini gayet iyibilmektedir. Gençliğinin büyük bölümünüsavaşlar ve vatan mücadelesinde geçirenGazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'YurttaSulh Cihanda Sulh' vecizesinin taşıdığıönem tesadüfi değildir. Bu topraklardamilletimizin barış ve huzur içinde yaşa-ması için canlarını feda eden şehitlerim-izin hatırası hepimizin yürek vezihinlerinde hala canlıdır. Bu vesileyleÇanakkale'den Sarıkamış'a, Amerika'danAvrupa'ya ve Ortadoğu'ya kadar yurt içi veyurt dışında vatan hizmeti ifa ederkenyaşamlarını yitiren şehitlerimizi saygı, rah-met ve minnetle anıyorum.'' (A.A)

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitleri Anma Günü dolayısıylaTürkiye'nin Washington Büyükelçiliğinde tören düzenlendi.Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın da katıldığı törende, Bağışve Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan'ın, Atatürk büstünün önüneçelenk bırakmalarının ardından bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu veİstiklal Marşı okundu.

Page 28: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Röportaj - Özel Haber28

"Türkiye, ilişkilerimizi en fazla geliştirmek iste-diğimiz ülkelerin başında geliyor. Çünkü Türkiyebizim için çok önemli bir dost ve müttefik. Herzaman güvenebileceğimiz ülkelerden bir tanesi''diyen Malezya 5. Başbakanı Abdullah Badawi,gazetemize özel açıklamalarda bulundu.

Badawi , Türkiye'nin ekonomik yönden büyük birpatlama yaparak gelişme sağladığını belirterek,Türkiye'nin diğer ülkelere ve özellikle İslamülkelerine model bir ülke olduğunu söyledi.Türkiye'de Avrupa-Asya, doğu-batı ve İslamın birarada olduğunu söyleyen Badawi, Türkiye'nin ben-zersiz ve önemli bir jeostratejik konumu olduğunu,barış, diyalog ve arabuluculuk misyonu olduğunusözlerine ekledi. Türkiye'nin potansiyelinin hergeçen gün büyüdüğünü söyleyen eski Başbakan

Badawi, "Çok büyük bir tarihiniz, çok güçlü bir ulusduygunuz, inançlı ve kendine güvenen birulusunuz, iyi eğitimli bir gençliğiniz ve patlamagösteren iyi durumda bir ekonominiz var." diyerekülkemize övgü yağdırdı.

Badawi Değişim Liderleri zirvesi hakkında ise şun-ları söyledi:" İlerlemek isteyen her ülkenineğitimin kalitesini iyileştirmesi gerekiyor. Bazıülkeler gücü elinde tutma ve kararları kendilerininvermesini istemesi sebebiyle seçim istemiyorlar.Değişim farklı şeylerden gelebilir.De ğişim, tek birkaynaktan gelmez. Adalet ve refahın eşit dağılımıbizim dikkatle incelememiz gereken konuları oluş-turuyor'' diye konuştu.

Hayrettin Turan - İSTANBUL

Malezya eski Başbakanı Abdullah Badawi:“Arabuluculuk Türkiye’nin tarihi misyonu”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Japonya’daki nükleer felaketten sonraki gelişmeleri

arkadaşımız Hayrettin Turan’a değerlendirdi...

Bakan Yıldız, deprem ve tsunami felaketinin vur-duğu, teknoloji ve enerji alanında gelişmiş bir ülkeolan Japonya'yı örnek göstererek , dünyada kalkın-ma modelinin yeniden incelenmesi gerektiğinisöyledi.

Gelişen teknolojiler ile çevre şartları arasındaki iliş-kinin yeniden incelenmesinin zorunlu hale geldiğinibelirten Bakan Yıldız, sanayileşmenin ve kalkın-manın yan tesirlerinin, dünyadaki çevre kirliliği ilealakalı geldiği noktanın aslında ortak bir probleminbüyümesi olduğunu ifade etti.

Enerji sektörünün, nükleer güç santralleriyle getiril-meye çalışılan refah seviyesinin en önemli odak nok-talarından birisi haline geldiğini belirten Yıldız,"Bütün bunlar gelişen teknolojiyle çevre şartlarıarasındaki ilişkinin yeniden incelenmesini zorunluhale getirmiştir. Sanayileşmenin kalkınmasının yantesirlerinin dünyanın çevre kirliliği ile alakalı vekükürt oranlarıyla alakalı geldiği nokta, aslındaortak bir problemin büyümesi haline getirilmiştir."dedi.

Bugün dünyada çok iyi bir denge kurulduğununsöylenemeyeceğini ifade eden Yıldız, ''New York'un

nüfusu 19,5 milyon ve kullandığı enerji, GüneyAfrika'yı hariç tutarsak, Afrika sahrasının 790 mil-yon nüfusunun kullandığı enerjiye denktir ve hala1,4 milyar insan enerjiyle tanışmamıştır, elektriknedir bilmemektedir. O yüzden bunlarla alakalı den-genin sağlanabilmesi, hem kendi ülkelerindesağlanan siyasi istikrarla beraber hem de ulus-lararası arenadaki yeterlilikle doğru orantılıdır'' şek-linde konuştu.

Bugün dünya nüfusunun her yıl Türkiye kadar art-tığını, her saniye içerisinde 3 kişinin doğduğunu be-lirten Yıldız, ''Bu büyümeyi karşılayabilecek vekalkınmışlık düzeyini, bırakın ilerlemeyi, sabittutabilecek yapıyı sağlamak aslında son dereceönemli'' dedi.

En önemli paradokslardan bir tanesinin daimavatandaşların pahalı bulduğu ama kalkınma düzey-lerinin ucuz bulduğu bir yapılanma sürecindeolduğunu kaydeden Yıldız, enerji sektörünün debunu çok fazla hissetmekte olduğunu kaydetti.

Bakan Yıldız, "Bir ülkenin büyüme rakamları, birönceki tasarruf miktarlarına göre daima büyük ol-muştur. O zaman siz mutlaka uluslararası sermaye

ile beraber bir iş yapmak zorundasınızdır. Yanikalkınmışlık düzeyleri aslında dünyada globalleşenekonominin en temel sonuç odaklı girdilerinden birtanesidir. Ve bunu direkt hissedersiniz." dedi.Enerjinin gelişmişlik safhasını en fazla etkileyen veinsanlar üzerinde en fazla iz bırakan sektörlerdenbiri olduğunu kaydeden Yıldız, "O açıdan dünyadakiuluslararası hareketlerin en fazla tartışılan sektör-lerden biri yine enerjidir." diye ekledi.

Taner Yıldız, "Ekonomiler gelişmiştir ama refah se-viyeleri daima ulusal kalmıştır. O yüzden bunun aşıl-masıyla alakalı yine dünya ve uluslararasısermayenin gelişmiş ülkelerle gelişmemiş olanlararasındaki farkı kaldıracak transferler yine enerjisektöründe yaşanmaktadır. O yüzden genç nüfusunyoğun olduğu, büyümenin ve gelişmenin en çokhissedildiği yerler enerji rezervleriyle yapılandığıortamlardır." ifadelerini kullandı.

Yıldız, bu yüzden de kalkınmanın model açısındanda tekrar incelenmesi ve irdelenmesi gerekmekteolduğunu belirtti. Yıldız son olarak paranın zihniyet-ten daha hızlı büyüdüğü yerlerde bir kısım açmazlardoğmuş olduğuna dikkat çekti.

Hayrettin Turan - İSTANBUL

Gelişen teknolojiler ileçevre şartları arasındaki

ilişkinin yeniden incelenmesinin zorunlu

hale geldiğini belirtenBakan Yıldız, sanayileş-menin ve kalkınmanın

yan tesirlerinin,dünyadaki çevre

kirliliği ile alakalıgeldiği noktanın aslında

ortak bir probleminbüyümesi olduğunu

ifade etti.

Bugün dünyada çok iyibir denge kurulduğununsöylenemeyeceğini ifadeeden Yıldız, ''NewYork'un nüfusu 19,5 mil-yon ve kullandığı enerji,Güney Afrika'yı hariç tu-tarsak, Afrika sahrasının790 milyon nüfusununkullandığı enerjiyedenktir ve hala 1,4 mil-yar insan enerjiyle tanış-mamıştır, elektrik nedirbilmemektedir.

Dünya artık kalkınma modelini yeniden tesbit etmeli

Page 29: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri 29

Putnam Science'dan tarihi başarı

Ödül töreninin açılış konuşmasını yapan ConnecticutEyalet Valisi Dannel P. Malloy, finalist öğrencilerin hep-sini tebrik etti ve Proje Olimpiyatı ve benzeri yarış-maların eğitimdeki öneminden söz etti. Malloy ayrıcaöğrencilerin her birinin gelecekte dünyamızı bekleyenönemli sorunları çözebilecek kapasitede olduklarını vebunu da törende ödül alarak ispatladıklarını söyledi.

Malloy ayrıca günümüzün en büyük sorunları olançevre kirliliği, enerji problemlerinin çözümü adınaöğrencileri ve projeleri görünce bir kez dahaümitlendiğini ifade etti. PSA öğrencileri olimpiyattakiiki ana kategorinin birinde 1.'lik diğerinde ise 2.'lik eldeederek iki ana kategoride birden dereceye girmiş oldu.

PSA ayrıca 2011 yılında eyalette kazandığı 7 kupa ve 9madalya ile en göze çarpan okullar listesine girmeyi debaşardı. PSA öğrencileri Doğa Bilimleri (Physical Sci-ences) ana kategorisinde 1.'lik elde ederken Canlı

Bilimler ana kategorisinde de 2.'liği kazanarak unutul-mayacak bir başarıya imza attılar.

Öte yandan Doğa Bilimleri ana kategorisinde 1. olanYusuf Yılmaz, Abdurrahman Cam ve Fadıl Şencan'ınhazırladıkları proje, Teksas'ın Houston şehrindedüzenlenecek 4. ISWEEP Uluslararası Proje Olimpiy-atı'nda Connecticut eyaletini ve ABD'yi temsil edecek.PSA'in başarısını değerlendiren okul müdürü TufanAydın, öğrencilerini aldıkları başarıdan dolayı tebrikederek, "Açıkçası, bu gelişme bizim için çok sürpriz ol-madı. Çünkü öğrencilerimizin öğretmenleriyle birlikteolimpiyatlar için aylarca çok yoğun tempoda çalıştık-larına şahit oldum. Bu başarıda, okulumuzda verilenkaliteli ve istikrarlı eğitimden taviz vermeyen an-layışımızın en önemli etken olduğunu düşünüyorum.Emeği geçen herkesi kutluyorum ve bu başarılarınönümüzdeki yıllarda da devam edeceğini ümit ediyo-rum." dedi.

İngilizce yayınlanan "The Genocide of

Truth" (Hakikatin Soykırımı) ve "The Geno-

cide of the Truth Continues but Facts Tell

the Real Story" (Hakikatin Soykırımı

Sürüyor Fakat Olaylar Hakikatleri Anlatıyor)

isimli iki kitabın yazarı Şükrü Server Aya,

New York ve Washington'da düzenleyeceği

konferanslarla Türk Amerikan toplumunu

Ermeni iddialarına ve gerçek tarihe ilişkin

olarak bilgilendirecek.

Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu'nun

himasinde Türk Amerikan Gençlik Derneği

tarafından organize edilecek programda

tarihçi yazar Şükrü Server Aya, kitapların-

dan sunacağı belgelerle sözde Ermeni

soykırımı iddialarını değerlendirecek.

Dernek yetkilileri 5 Nisan 2011 tarihinde

New York Türkevi 8. katta 18:30'da verilecek

kokteylin ardından 19:00'da düzenlenecek

konferansa tüm Türk-Amerikan toplumunu

davet ediyor.

Derviş Zaim’e Türk Sinemasında Mükemmelik Ödülü

Boston Türk Film Festival-i’nin “Türk SinemasındaMükemmellik Ödülü – Excel-lence in Turkish CinemaAward” Türk sinemasınakatkılarından dolayı bu yılDerviş Zaim’e Boston GüzelSanatlar Müzesi’nde düzen-lenen bir törenle verildi.

Çok sayıda davetlinin katıldığıödül töreninden sonra Zaim’in“Cenneti Beklerken” filminingösterimi yapıldı. Seyircilerin büyük beğenisinikazanan film, gösteriminin so-nunda da büyük bir alkış aldı.Yönetmen Derviş Zaim filmdensonra seyircilerle bir de söyleşiyaptı.

2007 yılından bu yana her yılbir yönetmene Türk sinemasınaolan katkılarından dolayı ver-ilen ödülün geçmiş yıllardakisahipleri Zeki Demirkubuz,Reha Erdem, Nuri Bilge Ceylanve Yeşim Ustaoğlu.

Törende Türk SinemasındaMükemmelik Ödülü’nü DervişZaim’e takdim eden Festival Di-rektörü Erkut Gömülü gençkuşak Türk yönetmenlerininuluslararası alanda kazandıklarıbaşarıların Türk sinemasınındünyada görünürlük ve saygın-lık kazanmasında önemli bir roloynadığını belirtti. 2001 yılındabaşlayan, her yıl biraz dahabüyüyen ve bu yıl onuncusudüzenlenen Boston Türk FilmFestivali ile çağdaş Türk sine-masının seçkin örneklerini vegenç yönetmenlerini ABD'lisinemaseverlerle buluşturmak-tan gurur duyduklarını söyledi.

Festivalin ana sponsorluğunuTurkish Cultural Foundation(Türk Kültür Vakfı), New YorkKültür ve Turizm Ataşeliği veTürk Hava Yolları yapıyor.

Festival hakkında daha fazlabilgi için: BostonTurkishFilmFestival.org

New York Türkevi'ndeHakikatin Soykırımı paneli

Amerika'daki tek Türk-Amerikanerkek yatılı okulu olan ve Connecti-cut eyaletinde bulunan Putnam Sci-ence Academy (PSA), eyalet olimpi-yatlarındaki ana kategorilerde hem1.'lik, hem de 2.'lik kazanarak tarihibir başarıya imza attı.

Connecticut eyaletinin Putnamşehrinde bulunan Putnam ScienceAcademy'nin (PSA) öğrencileri, 133okuldan 589 projenin katıldığı Con-necticut Proje Olimpiyatı Finali'ndemutlu sona ulaştı.

New York Şehir Basın Birliği’ndenZaman’a üç ödül

New York Şehir Basın Birliği(New York Community Media Al-liance) tarafından bu yıl 9’uncukez düzenlenen Ippies BasınÖdülleri 2011 gecesinde Zamangazetesi, üç ayrı dalda ödüle layıkgörüldü. Tasarım ve fotoğraf dalında bi-rincilik, multimedya dalındaikincilik alan Zaman, yarışmatarihinde ilk kez üç ayrı daldaödül alan gazete olarak tarihegeçti. Yarışmada en iyi tasarımödülünü Zaman Gazetesi NewYork Temsilcisi İlhan Ekşialırken, 2010 New York Müslü-man Yürüyüşü’nde çektiği fo-toğrafla en iyi fotoğraf ödülünüNew York muhabiri MehmetDemirci aldı. New York’ta bisiklettaksi süren Türk öğrencilerin

hikayesini anlatan video haberleNecla Demirci ise en iyi multi-medya dalında ikincilik ödülünelayık görüldü. Manhattan World Yacht Mari-na’da düzenlenen törene NewYork’un bir sonraki belediyebaşkanı adayları arasında ismizikredilen şehir defterdarı JohnLiu ile birlikte birçok şehir yö-neticisi ve 100’ün üzerindegazeteci katıldı. New York ŞehirBasın Birliği tarafından her yıl 10farklı dalda verilen Ippies basınödülleri bir göçmen şehiri olanNew York’ta etnik medyayayönelik tek yarışma olarak bili-niyor. Haftalık 350, günlük 26farklı dilde gazetenin yayın yap-tığı New York’ta etnik medya 1.8milyon okuyucuya hitap ediyor.

Page 30: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Amerika Haberleri30

Yardım çalışmaları ile ilgili faaliyetlerisürdüren yönetim kurulu üyesi LeventSertbaş, gerekli miktarı sadece bir hayır-severden almaları durumunda camiye okişinin ismini verebileceklerini söyler-ken, büyük oranda yardım yapanların bi-nanın bazı bölümlerine isminin veri-lebileceğini de belirtti.

Yaklaşık bir buçuk yıl önce dönemin Dinve Sosyal Hizmetler Ataşesi Dr. GaziErdem ve Paterson Ulu Camii imamı Dr.Özcan Güngör öncülüğünde hareketegeçip cami için yer bakmaya başladık-larını belirten Levent Sertbaş, yerbulma, izin alma, peşinat ödemeleri gibizor kısımların geride kaldığını, şimdi asılmeselenin hayırsever vatandaşlarımızaulaşıp gerekli miktarın bir an öncetoplanması olduğunu söyledi. İki ay gibikısa bir sürede 800 bin doların bulun-ması gerekliliği ise para toplama kam-panyasının aciliyetini arzeden birdurum.

Başkonsolos Mehmet Samsar ile Din veSosyal Hizmetler Ataşesi Süleyman Du-man’ın da katılımları ile destek verdiğitoplantılarla start alan yardım kampan-yasının duyurulması için bütün duyarlı

vatandaşları kampanyaya iştirak etmeyeçağıran Sertbaş, yönetim kurulununtamamen bölgedeki Türk işadamı, esnafve yöneticilerden oluştuğunu, hiç birgrup veya cemaate üye olmayıp, herke-se eşit mesafede bulunduklarını, hiz-mete girecek olan caminin de zatenDiyanet Vakfına devredileceğinin altınıçizdi.

New Jersey eyaletinin Clifside Parkşehrinde bulunan caminin kullanımalanı 10 bin square feet olarak hesap-lanırken, üç katlı hizmet binasının genişbir avlusu da bulunuyor. Özellikle Cumagünleri yaşanacak park problemi için iseyolun tam karşısında kalan kiliseninotoparkının kullanılması konusundapozitif ilişkiler kurulmuş.

Bina, cami vazifesinin dışında, yoksullariçin aşevi, çocuklarımız için Türkçe,sosyal bilgiler vb. derslerin verileceği birhafta sonu okulu ve çeşitli faaliyetlerinyapılabileceği bir kültür merkezi olmaözelliklerini de taşıyacak. Yardım çek-leriniz için www.bergencamii.com veyawww.diyanetcamii.com sitelerinden ile-tişime geçebilir veya şu numaralarıarayabilirsiniz…

Levent Sertbaş: 201 790 2675Tunç Özlü: 201 981 1935Tevfik Aşkın: 201 658 2314Duran Özcan: 201 682 5639İsmail Uslu: 201 647 0914Mustafa Karyağdı: 201 993 1452Korkmaz Öz: 201 725 4448Numan Okuyan: 862 242 6494Vedat Gasko: 201 893 1757Ünal Kelleci: 973 652 7868Emin Kahyaoğlu: 201 376 7108Sezgin Özgen: 201 388 1328Feyzullah İncekara: 917 602 0134Cemil Özyurt: 201 893 9100Cahit Oktay: 347 417 0683

Büyük Buluşma 3 Nisan’da

Camiye yardım etmek ve yerini görmekisteyen vatandaşlarımız için 3 Nisangünü bir program düzenleyeceklerinisöyleyen cami yöneticileri, tüm soy-daşlarımızı programa katılmaya vecamiye destek olmaya davet etti. 240Knox Avenue, Cliffside Park, NJ 07010adresinde saat 10:00'da kahvaltı ilebaşlayacak programa aileleri ve özellikleçocukları beklediklerini söyleyen yöneti-ciler, kahvaltının ardından himmet vebağışların toplanacağını duyurdu.

Cliffside Park’da Türk Camisi yardımlarınızı bekliyor

New Jersey, Cliffside Park'da Türk toplumunun talip olduğu binanın Camii ve Kültür Merkezi’ne dönüştürmeprojesi belediye tarafından uzun uğraşlar sonunda nihai kararla onaylandı. Manhattan adasının tam karşısındakalan bölgede yeralan bina, gerekli paranın bulunması durumunda Bergen County’deki ilk Türk camisi olmaözelliğini taşıyacak.

Toplam maliyeti 960 bin dolar olan binanın satın alma işleminin tamamlanması için ilk yapılan yardım kampa-nyasında bölge esnafı tarafından 100 bin doların üzerinde para toplandı. Ancak geri kalan eksiği kapatmakiçin gereken para 800 bin dolar civarında. T.C. Diyanet Vakfı Amerika şubesine bağlı olarak hizmet edecek olanbinanın adı ise Diyanet Vakfı Bergen Camii ve Kültür Merkezi olarak kararlaştırıldı.

Page 31: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Turizm Haberleri 31

Annie Proux'un ''The Shipping News''adlı kitabı ve Kevin Spacey'in de oy-nadığı aynı isimli sinema filminingeçtiği Newfoundland, Rudyard Kip-ling'in ''Beyaz Fok'' isimli öyküsünekonu olan Pribilof, dünyaca ünlü yönet-men John Ford'un hayatı boyunca tatil-lerini geçirdiği Peaks, avangard şairFrank O'Hara'nın bir fayton kazasıgeçirerek hayatını kaybettiği Fire,Steven Spielberg'ün Jaws filmini çektiğiMartha's Vineyard, efsane aktris Mari-lyn Monroe'nin ilk kocasıyla birlikteyaşadığı Channel adaları geçmişin iz-lerini sürmek isteyen kültür sanattutkunları için de ideal bir tatilseçeneği oluşturabilecek nitelikte.

Kitapta, gemi enkazlarıyla ilgilenmekisteyenlere Kuzey Amerika'daki Mani-tou Adaları, yat yarışları için Yeni Ze-landa yakınlarındaki WhitsundayAdaları, av meraklıları için Kanada'dakiFogo adası, korsan sevenler için Fen-wick adası, tatlı düşkünleri için idealbir yer olan Mackinac adası gibi farklıseçenekler de sunuluyor.

Kitapta adalara ilişkin verilen ilginçözelliklerden bazıları şunlar:

-Güney Amerika'daki Galapagos adala-rına gelecek ziyaretçilerin yanında ruh-sat alması zorunlu.

-Güney Amerika'daki Ilha de Marajoadasında köylerin ve kasabalarınçevresinde gezinirken ziyaretçiler ka-palı ayakkabılarını giymeli. Çünkü buçevrede yaşayan pireler insanların de-rilerinin içine girip saklanırlar.

-Fransa'nın Ile de Re adasındaki kale19. yüzyıl ortalarından 2. DünyaSavaşına kadar St Martin'deki koloni-lere sevk edilmek üzere yola çıkarılanmahkumların kapatıldığı yer olarakkullanıldı. Mahkumlardan pek çoğununsonu çabuk geldi. Henri Charriere,namı diğer Papillon, 13 yıllık sürgününardından bir çuval dolusu hindistan ce-vizi üzerinde kaleden kaçmayı başardıve bu konuda çok satanlar arasınagiren bir kitap yazdı.

-Yunanistan'daki Delos adası M.Ö. 3'tenkalma harabelere ev sahipliği yapar.

-İtalya'daki Aeolian adaları takımadajeolojisi ve volkan bilimine katkıları se-bebiyle UNESCO Dünya Mirası Sit Alan-ları içinde yer alır.

-İtalya'nın 110 nüfuslu San Giulioadasında ince doğranmış eşek eti yerelbir yemektir ama yemek dışarıdangelen misafirlere verilen menülerdeasla bu isimle yer almaz!

-Güneydoğu Asya'da bulunan Yeni Gineadasında binlerce endemik hayvan vebitki türü yaşamaktadır ve binlerce türde henüz keşfedilmemiştir. Yeni Gineayrıca dünya üzerindeki mercanlarınyüzde 75'ine ev sahipliği yapmaktadır.

-Hawaii'de bulunan Maui adası bağım-sız seyahat dergisi Conde Nast Trav-eller tarafından 'dünyanın en güzeladası' seçilmiştir.

-Charles Darwin'in mercan adalarıoluşumları üzerine kuramını Tahiti'debir dağın üzerinde Okyanusya'daki biryüksek sosyete yeri olan Mooreaadasını incelerken bulmuştur.Editörlüğünü Pelly Manguel'in yaptığıkitap, Fügen Yavuz ile Begüm Kovul-maz tarafından Türkçeye kazandırıldı.(A.A)

''Görmeniz Gereken 501 Ada'' adave deniz tutkunlarını büyüleyecek

Seyahat etmeyi seven, konusunda uzman 9 yazarın keşifleri esnasındakaleme aldıkları notların derlenmesiyle oluşan ''Görmeniz Gereken 501Ada'', ada ve deniz tutkunlarını büyüleyecek.Kitapta, adalar hakkında bilgi verilirken doğal güzelliklerini yansıtan fo-toğraflar da kullanılıyor. Adaların Amerika ve Karayipler, Avrupa, Afrikave Basra Körfezi, Hint Okyanusu, Asya ve Okyanusya şeklinde kategorizeedilerek anlatıldığı kitap, okura o bölgeyle ilgili bilgiler de veriyor. Bu böl-gelere yolculuğa çıkmadan önce gerekebilecek nüfus, ne zaman ve nasılgidileceği, adanın dikkat çeken yönleri ve oraya ilişkin bilinmesi gereken-ler gibi önbilgiler için kaynak niteliğinde olan kitap aynı zamanda okuyu-cuların ilgi duyabilecekleri özel konuları da göz önüne bulunduruyor.

P U A P İ AA L İ S U N A L T İ Z

A H U A K A D E M İİ T A L İ K T O N L

K O N L A S O E NB A B A E D E R N A K İ T

N E C A T T A M İ M L İB A R İ Z T İ A K A K M

A R Z F D U R Uİ T A F E Ü R E T E Ç

K R İ Z İ A T İK A T A N A A Y İ N N

R Ü Y A A U A N N EH A Z L A T İ F E A B İ S

Z Ü L L A A D İ L A N ES İ N A R A A K İ T R E N

A L A M E T K İ MJ E T Z A M A N M E

K A Y I N M E Z A TF O Ç A A L A Y T A

Ali Sunal

Berrak Tüzünataç

Timuçin Esen

136. BULMACANIN ÇÖZÜMÜ ŞİFRE: MÜCADELE

ABD'yi geçen yıl 60 milyon turist ziyaret etti

ABD'ye gelen turistlerin büyük çoğunluğuFransa, Brezilya, Güney Kore, Avustralya,İtalya, Çin ve Hindistan'dan geliyor.ABD Ticaret Bakanlığı'na bağlı TurizmBürosu'nda uzman Dick Champley, geçenyıl en çok Çinli turist sayısında artışolduğuna dikkat çekerek, geçen yıl ülkeyiziyaret eden Çinli turistlerin sayısının birönceki yıla göre yüzde 53 oranında art-tığını ve 810 bin 738 Çinlinin ülkeyi ziyaretettiğini belirtti.

ABD'ye geçen yıl 1,1 milyon Güney Kore-

li'nin, 1,2 milyon Brezilyalı'nın geldiğiniifade eden Champley, Güney Koreli turistsayısının geçen yıl 2009'a göre yüzde 49,Brezilyalıların sayısının ise yüzde 34 art-tığını kaydetti.Turizm sektörünün ülkenin ekonomiktoparlanmasında önemli bir rol oynadığıbelirtiliyor.Seyahat ve turizm sektörünün ekonomikbüyüklüğünün yaklaşık 1 trilyon 300 mil-yar dolar olduğu ifade ediliyor.Sektör, yaklaşık 7,8 milyon kişiye istihdamsağlıyor. AA

ABD Ticaret Bakanlığı'nın verilerine göre, ülkeye en son 11 Eylül saldırıların-dan önce rekor düzeyde turist gelmişti. Ülkeyi ziyaret eden yabancı sayısıgeçen yıl 11 Eylül öncesine göre yüzde 17 oranında artış kaydetti.

Ülkeye gelen turist sayısı geçen yıl bir önceki yıla göre ise yüzde 12 oranındaarttı. Turistler, ülkeyi ziyaretleri sırasında 134 milyar dolardan fazla para har-cadı.

Page 32: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

US News32

Mistakes to Avoid in a Lawsuit - Part II

In the last issue of Forum, I discussed some of the more commonmistakes made in lawsuits. These included missing deadlines andfailing to collect witness statements. These are easy mistakes tomake since we’re all human. Sometimes a person isn’t even sure ifhe will bring a lawsuit at the outset of a matter. By the time hemakes up his mind, valuable time can be lost. But there are othermistakes worth avoiding in a lawsuit.

A fundamental mistake is failing to properly identify all evidencethat needs to be gathered. A good attorney must have the fore-sight to distinguish between facts that make for good argumentsand facts that will just get in the way. A good attorney appreciatesthat a jury will want to see accident reports, investigator’s re-ports, and ballistics tests when they’re being asked to decide ifsomeone is guilty or not guilty. Think of a crime scene. That’s avery complex setting where evidence is crucial. If an attorney isdefending a suspect accused of breaking into a bank vault at night,she will review everything gathered by investigators. Were finger-prints taken? Were there samples of explosives residue? Werethere statements from people who swore the suspect was at aparty with them at the time of the crime? What about the bank’sown surveillance camera showing someone who didn’t physicallyresemble the suspect? A good attorney must treat evidence meti-culously. If a trial is going to take place two years down the road,evidence must be preserved for safekeeping. Just the same, a goodattorney must think about what evidence the opposition has sothat she can formulate an opposing strategy. And if the jurisdic-tion is an unfamiliar one, it is important to review the rules of evi-dence to ensure knowledge of what is or isn’t admissible.

Sloppiness is a serious error in any lawsuit, whether it involves acivil matter or a criminal matter. Lawsuits can be long protractedaffairs that last for years. A good attorney will maintain an orderlyfile in which documents can be readily retrieved. He will inven-tory his evidence. He will maintain phone logs. Logs of e-mails arealso important. Although it’s one thing to have the law on yourside, having organized records is an important part of the for-mula. When appearing before a judge to argue a case, this willavoid fumbling for copies of letters or reports. Juries are favorablyimpressed when they see a judge treat an attorney with respect.

Another mistake is to make assumptions aboutthe opposition. This arises in both small law firmsand large ones. I hear seasoned attorneys saythings like, "Oh, I'm not going to worry about theopposing attorney demanding to see my client’sphone logs. I’m not going to worry about her de-manding to have a physician examine my client.I've been up against that law firm before. They'repretty lazy. They're not going to bother with thoseitems." That's an example of a bad assumption. Ifyou walk through a local salt marsh everyday forten years and never get bitten by the local alligatorwho calls the marsh home, that doesn't mean hecan't bite you the hundredth time you walkthrough. Don't make assumptions.

All attorneys have their own war stories fromwhich they can add to these blunders. But timehas taught me that these are mistakes that oftenarise in lawsuits, and they are avoidable. This isn’tonly important for attorneys. I’ve guided some ofForum Newspaper’s readers who have called meto ask for guidance on lawsuits they themselveswere handling.

Timur handles lawsuits for car accidents, slip & fallaccidents, work accidents, cruise ship accidents, serious personal injury, hospital errors, medicalmalpractice, dangerous product, pharmaceuticaldrugs, workplace discrimination, sexual harassmentand other areas of law. ▪ www.benimavukatim.com ▪ [email protected] ▪ 718 224-9824

The Obama administra-tion says Muslim-Ameri-cans continue to be primetargets for hate, abuse anddiscrimination, a situationthat requires proactive ef-forts by authorities to com-bat. Safeguarding therights of Muslims in theUnited States was the focusof a hearing on Capitol Hill.

US Lawmakers Told Muslims Face Increased Discrimination

Nearly 10 years after the September 11, 2001,terrorist attacks in the United States, the inci-dents may no longer be fresh in America's col-lective consciousness, but the fallout for thenation's Muslim community remains all tooreal. Assistant Attorney General for Civil RightsThomas Perez testified before the Senate Judi-ciary Subcommittee on Civil Rights.

"Regrettably, we continue to see a steadystream of violence and discrimination targetingMuslim, Arab, Sikh, and South Asian communi-ties," said Perez. "In each city and town whereI have met with [Muslim and other minority]leaders, I have been struck by the sense of fearthat pervades their lives: fear of violence, big-otry, hate, discrimination."Perez says the abuse is particularly acute andpainful for U.S.-born Muslim children.

"I consistently hear complaints that childrenface harassment in schools, that they are calledterrorists and told to go home, even though this[the United States] is their home," added Perez.

Federal statistics show a substantial increase inhate crimes targeting Muslim-Americans since2001. Democratic Senator Richard Durbin ofIllinois placed part of the blame on political andreligious figures in the United States who den-igrate Islam.

"A leading member of Congress stated bluntly:'There are too many mosques in this country.'And even a prominent religious leader saidIslam is 'wicked and evil.' Such inflammatoryspeech from prominent public figures creates afertile climate for discrimination," said Durbin.

Along with freedom of worship, freedom ofspeech is a cherished American civil right, even

when words are used in objectionable ways.The balance of rights and responsibilities in afree society was the focus of comments bySouth Carolina Republican Senator LindseyGraham, who decried intolerance while stress-ing what he sees as a prime responsibility ofMuslim-American citizens. Specifically, hecalled on Muslims to battle the spread of radicalIslam.

"To the American Muslim community, I willstand with you as you practice your religionand you exercise your rights under the Consti-tution," said Graham. "But I am asking you toget in this fight as a community, and let it beknown to your young people that there arelines you will not cross. And there are radicalmessages being spread by people who wouldkill every moderate Muslim, Jew, Gentile andagnostic alike. That we are all in this together."

Last year saw a domestic terror plot to bombNew York's Times Square foiled thanks to a vig-ilant Muslim who alerted authorities, a fact thatSenator Durbin was quick to highlight.

"Since 9/11, we have worked to combat terror-ism," said Durbin. "We continue to solicit andreceive the support of many Muslim-Americanswho love this nation and work with our govern-ment to protect it."

A 2010 study funded by the National Instituteof Justice concluded that, although Muslim-Americans continue to be victims of bias anddiscrimination, the community has adoptedself-policing practices to guard against radicalideology, and that the proportion of radicalizedMuslim-Americans is extremely small.

Michael Bowman | Capitol Hill | VOA

Page 33: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

"When I was elected to this office, America im-ported 11 million barrels of oil a day," saidObama. "By a little more than a decade fromnow, we will have cut that by one-third."

Obama said two conditions must be met toreach that goal.

"Meeting the goal of cutting our oil dependen-ce depends largely on two things. First, find-ing and producing more oil at home," headded. "Second, reducing our overall depen-dence on oil with cleaner alternative fuels andgreater efficiency."

The president responded to critics who sayhis administration is not doing enough to en-courage domestic oil production. He said pro-duction must be increased, but with thelessons of last year's massive Gulf of Mexicooil spill in mind.

"We are also exploring and assessing newfrontiers for oil and gas development - fromAlaska to the Mid- and South Atlantic statesbecause producing more oil in America canhelp lower oil prices, can help create jobs andcan enhance our energy security," Obamaadded. "But we have got to do it in the rightway."

Mr. Obama is looking for ways to stimulate theproduction and use of natural gas as an alter-native to oil.

The president also wants to encourage the use

of biofuels, including ethanol, switchgrass,wood chips and biomass. He said the U.S. AirForce is working to obtain half of its domesticjet fuel from alternative sources by 2016.

In addition, Mr. Obama is calling on Americanautomakers to build more fuel-efficient carsand trucks, including those that run on elec-tricity. During his first year in office, he set agoal to have 1 million electric vehicles on U.S.roads by 2015.

In his State of the Union address in January,the president called for doubling the percent-age of U.S. electricity that comes from cleanenergy sources to 80 percent by 2035.

Despite the nuclear power plant disaster inJapan, Mr. Obama said atomic energy has im-portant potential for generating electricitywithout adding carbon dioxide to the atmos-phere. He has asked the Nuclear RegulatoryCommission to make sure that all existing U.S.nuclear plants are safe.

"And we are going to incorporate those con-clusions and lessons from Japan in the designand the building of the next generation ofplants. But we cannot simply take it off thetable," Obama noted.

As Congress continues to debate this year'sgovernment budget, the president warnedthat other areas must be cut to pay for federalincentives to advance his energy program.

Kent Klein - VOA

US News 33

Turkish Outreach in a Troubled World

"Hudreds of thousands of underage American girls ondrugs are exploited each year!" explained Stephen Wagnerof Renewable Forum at an Iraqi-government sponsored'Womens Empowerment' gathering at the U.N.DiningRoom. "Various clinics throughout America facilitate thepimps controlling these juveniles by terminating any 'products' resulting from these illegal acts." Mr. Wagnerhad directed the Human Trafficking Program for theU.S.Department of Human Services.

As I sipped tomato juice I engaged in conversation Iraqi-born Professor Alon Ben-Meir of NYU's Global Forum Program and learned he would interview the next eveningH.E. Ertuğrul Apakan, Turkey's United Nations Ambassa-dor. The next evening there I was.

Ambassador Apakan emphasized "the importance of therelationship between America and Turkey" this remindingme of TAFTA - theTurkish American Free Trade Associationwhich, I confess, I believe is a concept now dormant whichneeds reviving. He explained Turkey's East-West-North-South tailored foreign policy with "increased diplomaticopenings to Africa and Latin America."

Professor Ben-Meir impressed me as a forceful interna-tional consultant and governmental adviser who, I learned,authored a powerful article in the Jerusalem Post challen-ging the attitudes and policies of every governing Israelipolitician and official across the political spectrum. "Whois this man?" I asked myself with awe since he seems un-afraid to militantly seek peace and reconciliation in theface of dangerous and contradictory trends in Syria whichhas been accused of aiding Khadafy with military aircraft.The Syrians deny this.

"In Syria the Board of Governors of the U.N. InternationalAtomic energy Agency(IAEA) is threatening an intrusive'Special Inspection' at a suspected nuclear al Kibar siteknown as the Dair Alzour site in the IAEA Report!" ex-plained Colonel Chuck Lutes who had served as Counter-Proliferation Director at the White House National SecurityCouncil. "If the Syrians reject the Special Invetigation re-quest the IAEA could refer the matter to the U.N.SecurityCouncil and place Syria in the same category as NorthKorea and Iran!"

"Cyberspace has no borders!" explained former CIA Direc-tor General Michael Hayden. "Software which both fabri-cates and hides fake personal identities and IP addressesare used in the social media to influence events!" More:"We must be on guard against insidious ideas aimed at ourbrains!"

He reminded me of the comic book character detective'Fearless Fosdick' in whose head criminals placed a mina-ture electronic device while he was undergoing brain sur-gery. Using transmitters the criminal cartel couldmisdirect and control his efforts to apprehend them. Per-haps this explains the buzz in my head telling me to go leftwhile experience tells me to go right?

Obama Calls for One-Third Cut in US Oil Imports by 2025

President Barack Obamaon Wednesday called forthe United States to cut

its imports of oil by one-third by 2025. That isone of several goals in

the president's nationalenergy policy.

The president said hisgoal of slashing oil im-

ports is reasonable,achievable and neces-

sary for protecting U.S.economic security.

www.TurkishSuperPages.comTürk Amerikan İş Rehberi

Chinese President Hu Jintao has warnedthat coalition airstrikes on Libya couldviolate the spirit of the UN resolution onthe North African country if civilians arekilled in the process.

Chinese President Criticizes France AboutLibya Bombing

Speaking at a press conference with visitingFrench President Nicolas Sarkozy Wednesday,Hu also said violence would not resolve thearmed political stand-off in Libya.

Rebels in eastern Libya are fighting to endLibyan leader Moammar Gadhafi's 41-yearhold on power. Sarkozy is a strong backer of the coalition op-eration against Gadhafi that aims to destroy theLibyan leader's air and land defenses, and pre-vent him from attacking his own people.But China's state news agency reported that Husaid if the military action were to "bring disas-ter" to civilians, then the operation would runcounter to the intent of the United Nations res-olution. Hu also said China disapproved of theuse of military force in international affairs.

Sarkozy was in China at a meeting of the Groupof 20 top world economies. China abstainedfrom the UN Security Council vote on Libya, butdid not veto the resolution.

VOA

Page 34: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Forum Bulmaca - 13634

Hazırlayan: Güven Sö[email protected]

YaylaÜsttekioyuncu

Yol, yön-tem, tarzHainlik

Kıta

Karşılıksız,tek taraflı

aşkBir renk

PistonGörevden

almaİşaret

İnce,keskin ses

Bir nota

CeylanEğik yazı

Yüksekokul

Mesaj

Bin kilolukağırlıkbirimi

Afrika’dabir nehir

Elindeki ileyetinmeÇocuğu

olan erkek

Ortadakioyuncu

Bir sayıGücü yet-mez olan,güçsüz

Kement

GenişlikBir işi

yapmayahazır

Alttakioyuncu

Fiyat,paha,değer

Yetersiz

Peşin paraFas’ınplakaişareti

KurtuluşAçık, göze

çarpan,belirgin

Genelge,sirküler

Lityumunsembolü

Saka kuşu

Boru sesiUzay

Akarsuyatağı

Geriçevirme

SunmaVerme,ödeme

Dönemsonusınavı

Jeneratör,dinamo

Temiz,berrak

İkiyüzlülük

Demirinsembolü

Demiryolu

Bir cins iriat

Bunalım,buhranYeryüzüparçası

Dini tören,ritüel

GelecekKendisineinanılankimse

Büyükanne

Uyurkengörülür

Hoşlanma,zevk

Cet, dedeBir türbüyükkayık

KüçükKısa

zamanKısa çizme

NeonunsembolüHava ba-

sıncı birimi

ŞakaDili

tutulmuş,dilsiz

Okyanusla-rın çok

derin yeriGüven

Alçalma,düşkünlük

Büyükzoka

Bir notaUygun bu-lan, kabul

eden

HakçaTayin

Sözleşmeİlaç,

merhem

Bir geyikcinsi

Mal, ticaretmalı

Tepkiliuçak

Belirti, iz,nişanYankı

Hangi kişiÜflemeli bir

çalgı

VakitHayretsözü

Kuzu sesi

Bir ormanağacı

İzmir’in birilçesi

Açıkartırma ile

satış

Bir kimseile

eğlenme

Uzaklıkbelirten

söz

ŞİFRE:

1 2 3 4 5 6 7 8

1

2

3

4

5

6

7

8

Page 35: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Yıllar içinde etkinliğini artırarak ABD'ninbir parçası haline gelen Türk-Amerikantoplumunun ülkeye önemli katkılardabulunduğunu söyleyen Delahunt,Türkiye ile ABD arasında ticari ilişkilerinde askeri ve siyasi ilişkilerin seviyesiniyakalaması gerektiğini sözlerine ekledi.Türkiye'nin Washington BüyükelçisiNamık Tan da Amerikalı TürklerinTürkiye ile ABD arasındaki çok önemli il-işkinin doğal öğesi olduğunu vurgula-yarak, ABD'deki Türk toplumununhayatın her kademesinde her geçen günbaşarılarına yeni başarılar eklemesin-den duyduğu mutluluğu dile getirdi.

ABD'deki Türklerin birlik ve beraberlikiçinde hareket etmesinin önemine işareteden Tan, Türk-Amerikan Ulusal LiderlikKonferansının da Türk-Amerikan toplu-munda bu birlik-beraberlik ruhunugüçlendireceğine inandığını kaydetti.Tan, Washington'da daha önce iki kez artarda görev yapmış bir diplomat olarak,Türk-Amerikan toplumunun katettiğigelişmeyi ve ulaştığı olgunluk seviyesinibizzat gözlemleme imkanı bulduğunusöyledi.Türkiye'nin Washington Büyükelçiliğiningelecek hafta Türk öğrenciler, akademis-yenler ve Türk dernekleri için veri ban-kası oluşturma kampanyası başlatacağı-nı da açıklayan Tan, bu vesileyle tümöğrenciler, akademisyenler ve Türk-Amerikan derneklerinin yönetici-lerinden, Türk Büyükelçiliğinin internetsitesini ziyaret ederek temas bilgilerinigirmelerini istedi. Tan, bu kampanyaylaTürk-Amerikan toplumu ile aralarındakiiletişimi daha da artırmayı umduklarınıifade etti.MSNBC televizyonu ve Young Turks adlı

programın ünlü sunucusu Cenk Uygurda konuşmasında, ABD'deki Türktoplumunun birçok meslek grubundakaydettiği başarılara ve çok sayıdaAmerikalı Türk'ün üst düzey mevkilereulaşmasına işaret etti.

Türkiye'nin son yıllarda gösterdiğibüyük ilerlemelerden çok etkilendiğinikaydeden Uygur, "20 yıl önce bana Türki-ye'nin bu konuma ulaşacağını söyleseler,çok şaşırırdım" dedi.Uygur, Türkiye'nin çok başarılı bir dışpolitika yürüttüğünü belirterek, Orta-doğu'daki bütün ülkelerin Türkiye'yegüvendiğini ve saygı duyduğunu söyledi.Ekonomik alanda da Türkiye'nin büyükbaşarılar gösterdiğini kaydeden Uygur,ekonomi çevrelerinden programınakatılan birçok kişinin, yatırım fırsatlarıaçısından şu anda Türkiye'nin dünyadabir numaralı konumda olduğunu söyle-diğini anlattı.Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerindemokrasiye sahip olamayacağını savu-nan kesimleri eleştiren Uygur, Türki-

ye'nin, nüfusunun yüzde 99'unu Müslü-man olmasına rağmen dünyanın enbüyük demokrasilerinden biri olmayıbaşararak, bu kesimlerin fikirleriniçürüttüğünü söyledi.ABD'nin, eski başkanı George W. Bushzamanında başlattığı Irak savaşınaeleştirilerini yineleyen Uygur, Türki-ye'nin o dönemde savaşa karşı çıkantavrından gurur duyduğunu, güçlü müt-tefiklerin bile her konuda anlaşmasınınşart olmadığını, bazen birbirlerine"gidilen yolun yanlış olduğu" yönündetelkinlerde bulunabileceğini belirtti.

Hyatt Regency Oteli'nde düzenlenenyemeğe Türk-Amerikan toplumu yoğunilgi gösterdi. Renkli görüntülere sahneolan galada, Türkiye'nin WashingtonBüyükelçisi Namık Tan ve eşi Fügen Tandans ederken, gecenin ilerleyen saat-lerinde Amerika'da yaşayan Türkler,sanatçı İlhan Özulu'dan Türk halk vesanat müziği eserleri dinleyerek Türkiyeözlemlerini giderdiler.AA

ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen Türk-Amerikan Ulusal Liderlik Konferansının galayemeğine katılan Delahunt, Türk-Amerikan ilişkilerinin önemine değinerek, Türkiye ve ABD'ninuzun yıllardır müttefik iki ülke olduğunu, Afganistan'da, Kore'de birlikte savaştıklarını hatırlattı.

Delahunt, ABD'deki Türk toplumunun daha aktif hale gelmesiyle geçen yıl Aralık ayında 1915olaylarına ilişkin Ermeni iddialarını içeren tasarının Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nagelmesinin önlendiğini belirterek, Amerikan-Türk toplumunun aktifliğinin önemine dikkati çekti.Böyle bir konferans düzenlemenin de bu bağlamda çok önemli ve anlamlı olduğunu kaydeden De-lahunt, organizasyon için Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi (ATAA) ve Türk-Amerikan Dernek-leri Federasyonu'nu (TADF) tebrik etti.

Amerika Haberleri 35

Eski Kongre Üyesi Delahunt: "Türk-Amerikan toplumu ABD'nin bir parçası haline geldi"

Senatör Kerry, “ Türkiye, Ortadoğu'daki dönüşümsürecinde kilit rol oynama yeteneğine sahip”

ABD Senatosu Dış İlişkilerKomitesi Başkanı, Demokrat PartiMassachusetts Senatörü JohnKerry, Türkiye'nin Ortadoğu'dakidönüşüm sürecinde kilit rol oy-nama yeteneğine sahip olduğunudüşündüğünü ifade ederek,"Dolayısıyla Türkiye'yi ve lider-lerini çok dikkatle dinliyorum. Busüreci etkin kılmaya yardım etmekiçin Türklerle çok yakından çalış-mamız gerekiyor" dedi.

Carnegie Endowment for Interna-tional Peace adlı düşünce kuru-luşunda "ABD'nin OrtadoğuPolitikası" başlıklı konferans verenKerry, "Türkiye'nin, Ortadoğu ülkele-rine demokrasi getirilmesine yardımetmede nasıl bir rol oynayabile-ceğine" dair bir soruyu yanıtladı.

"Türkiye'nin, ilerlemenin muazzambir örneği olduğunu" ifade edenKerry, "Türkiye ve Mısır 1950'lı yıl-larda aynı konumdaydı, muhtemelengayrisafi milli hasılaları ve kişi başınadüşen gelirleri de birbirine çokyakındı. Bugünse iki ülke arasındabüyük bir uçurum var, Türkiye üst se-viyede, Mısır ve Arap dünyasının gerikalanı ise alt seviyelerde" diyekonuştu.

Kerry, dolayısıyla Türkiye'nin,demokratik süreci ve güçlüekonomiyi işletmede, Batı'ya açıl-mada ve çok yapıcı bir ortak olarakçalışmada harikulade bir yol izley-erek, geleceği yakaladığını kaydetti.

Birkaç ay önce Türkiye'yi ziyaretindeBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan ileuzun bir görüşme yaptığını söyleyenKerry, sözkonusu ziyaretinde birarayageldiği Dışişleri Bakanı Ahmet Davu-toğlu'nun da uluslararası arenada çokakıllı ve yetenekli bir muhatapolduğunu ifade etti.

Kerry, "Türkiye'nin, Ortadoğu barışsürecinde olduğu kadar, Ortadoğu'-daki bu dönüşümde de kilit rollerdenbirini oynama yeteneğine sahipolduğunu düşünüyorum. Bu nedenleTürkiye'yi, liderlerini çok dikkatledinliyorum. Bu süreci etkin kılmayayardım etmek için önümüzdeki ay-larda Türklerle çok yakından çalış-mamız gerekiyor" diye konuştu.(A.A)

Page 36: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Turizm Haberleri36

Kapadokya'ya gelen turistsayısında büyük artış var

Geçen yıl Şubat ayında bölgeyi 44 bin624'ü yabancı, 10 bin 323'ü yerliolmak üzere toplam 54 bin 946 turistziyaret etmişti. Böylece, geçen yılınaynı dönemine göre turist sayısındayaklaşık yüzde 45 oranında artış mey-dana geldi.

Kapadokya bölgesinde, Nevşehir Mü-zesi, Ürgüp Müzesi, Hacıbektaş VeliMüzesi, Hacıbektaş Arkeoloji ve Et-nografya Müzesi, Hacıbektaş AtatürkEvi Müzesi, Göreme Açık Hava Müzesi,Kaymaklı Yeraltı şehri, Derinkuyu Yer-altı Şehri, Çavuşin Kilisesi, Zelve ÖrenYeri, Özkonak Yeraltı Şehri, AçıksarayÖren Yeri, St. Jean Kilisesi, Mazı YeraltıŞehri, Tatlarin Yeraltı Şehri, KaranlıkKilise, El Nazar Kilisesi ve Mustafa-paşa Ören Yeri, Kültür ve TurizmBakanlığı tarafından turistlerin zi-yaretine açık bulunduruluyor.

Bölgeyi yılda ortalama 2 milyon yerlive yabancı turist ziyaret ediyor. Yet-

kililer, turist sayısının bu şekildedevam etmesi halinde, bu yıl Ka-padokya'nın 2 milyon ziyaretçisayısını aşabileceğini belirtti.

KAPADOKYA'NIN EN BÜYÜK PERİ BACASI TURİZME

KAZANDIRILACAK

Öte yandan Kapadokya'nın en büyükperi bacası Ortahisar Kalesi'nin turistziyaretlerine açılması için ilk adımatılarak, restorasyon projesinin ihalesöz-leşmesi imzalandı.

Nevşehir'in Ürgüp ilçesine bağlı Or-tahisar beldesinde bulunan ve yak-laşık 8 yıldır turist ziyaretine kapalıolan bölgenin en büyük peri bacasıOrtahisar Kalesi'ni yeniden turist zi-yaretlerine açmak için OrtahisarBelediye Başkanı İhsan Özendi ilemimar Evren Küçükdoğan ihale söz-leşmesini düzenlenen törenle imza-ladı. AA

Türkiye'nin peribacaları ile ünlü önemli turizm merkezi Ka-padokya'ya gelen turist sayısı Şubat ayında, geçen yılın aynı ayınaoranla yüzde 45 arttı.

İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, Kapadokya'-daki tarihi ve turistik merkezleri Şubat ayı boyunca 60 bin 200'ü ya-bancı, 18 bin 114'ü yerli olmak üzere toplam 78 bin 314 turist ziyaretetti.

Page 37: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM
Page 38: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM
Page 39: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM

Türk iş adamlarına seslenen Türkiye-Kanada Ticaret Odası(TCCC) Başkanı Hakan Toprak, Kanada’nın her alandaki potan-

siyeli ile adeta fırsatlar ülkesi olduğunu söyledi. Toprak, ”İkiülke arasındaki buzların erimesi, karşılıklı ziyaretlerin artırıl-

masına bağlı. Türkiye’deki ticaret erbabı arkadaşlarımıKanada’da iş yapmaya çağırıyorum. Biz de oda olarak kendi-

lerine her türlü hizmeti vermeye hazırız.” diye konuştu.

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, NewJersey'in Newark kentinde, ''Amerika MüslümanlarıTicaret Odası'' ile merhum İmam W.D. Muhammed'inliderliğindeki ''Kuzey Doğu Bölgesi Müslüman Toplu-luğu'' tarafından kendi onuruna düzenlenen yemeğekatıldı ve burada topluluk üyelerinden ödüller aldı.Bakan Bağış, düzenlenen program ve verilen ödüllerleilgili olarak, ''Buradaki bu kardeşlerimizin Türkiye'yeolan muhabbeti, sevgisi, saygısı, Türkiye'nin artıkuluslararası alanda gördüğü saygının, geldiği noktanınneticesidir'' dedi. Bağış programda yaptığı konuşmada, Amerikalı Müs-lüman topluluğa seslenerek, tanımaktan onur duy-duğu W.D. Muhammed'i 2007 yılında Türkiye'ye davetettiklerini, Muhammed'in Türkiye'de dönemin dışiş-leri bakanı olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile tanış-tığını ve Gül'ün Muhammed onuruna yemek verdiğinianlattı. O yemekte ilginç bir diyaloğun yaşandığını ak-taran Bağış, W. D. Muhammed'in, Barack Obama'nınilerde ABD'nin liderlerinden biri olacağını söylediğini,kendisinin o dönemde buna pek ihtimal vermediğini,oysa W. D. Muhammed'in vizyonunun son derece genişolduğunun görüldüğünü anlattı.Aynı yemekte, Atlantic Records'un kurucusu merhumAhmet Ertegün'ün babası Büyükelçi Minur Ertegün'-ün, 1930'larda Türkiye'nin Washington Büyükelçisiolduğu dönemde, siyahi Amerikalıların Türk Büyük-elçiliğine ''arka kapıdan değil de ön kapıdan'' girdikleriiçin epey eleştirildiğini, ama Minur Ertegün'ün tavrınıhiçbir şekilde değiştirmediğinin de konuşulduğunuaktaran Bağış, ''insanların kim olduğunun derilerininrengine değil, hayatta ne gibi tercihler yaptıklarınabağlı olduğunu'' belirterek, ''Hayatta doğru şeyleriyapmak isteyip istemememiz, muhtaç olanlara yardımedip etmememiz, yardıma ihtiyacı olanların yanındaolup olmamamız bizi biz yapar'' diye konuştu. İnsan-ları birleştiren özelliklerin birbirinden ayıran özellik-lerinden çok daha fazla olduğunu vurgulayan Bağış'ınsözleri salonda epey alkışlandı.Bağış konuşmasının sonunda, merhum W.D. Muham-med'in Türkiye ziyareti sırasında kendisiyle birlikteçekilmiş ve çerçevelenmiş büyük bir fotoğrafını daAmerikalı Müslüman topluluğa hediye etti.Toplumun liderleri de Bağış'ı aralarında görmektenson derece memnun olduklarını, W.D. Muhammed'inTürkiye'de son derece iyi ağırlandığını ve Türkiye'nindost ve güçlü bir ülke olduğunu ifade ettiler.Amerikalı Müslüman toplumun üyelerinin BakanBağış'a çeşitli ödüller takdim ettikleri gecede Bağış,topluluk üyeleriyle toplu ve ayrı ayrı fotoğraflar daçektirdi, küçük çocuklarla sohbet edip ilgilendi.

(A.A) - Özlem Şahin Şakar

Devlet Bakanı Bağış, onuruna düzenlenen

programa katıldı

Fotoğraflar: (A.A) - Basri Şahin

TCCC BaşkanıHakan Toprak:

“Kanada gözardıedilecek bir ülke

değil”

Page 40: Forum Gazetesi 136. Sayi   e-FORUM