gÖrme engellİler İÇİn - saglik.ibb.istanbul · bu kitap İstanbul büyükşehir belediyesi...

312

Upload: others

Post on 23-Sep-2019

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik
Page 2: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI

SONUÇ RAPORU

15 Ekim 2014İstanbul

Page 3: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik
Page 4: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak göreve geldiğimiz günden bu yana Büyükşehir Belediyemize bağlı kurum ve kuruluşlarımızla birlikte “erişilebilir ve engelsiz bir İstanbul” için çalışıyoruz. Engelli vatandaşlarımızın daha iyi, daha konforlu ve daha güvenli bir şehirde yaşaması için yatırımlar yapıyoruz.

Engelli bireylere ve ailelerine yönelik sağlıktan manevi bakıma, spordan kültüre, ulaşımdan istihdama kadar pek çok alanda hizmet sunuyoruz. Bunun yanı sıra engelli vatandaşlarımıza ve ailelerine sağladığımız psikolojik destek ile eğitsel, mesleki, duygusal ve sosyal gelişimlerinin güçlendirilmesini sağlıyoruz. Böylece engelli vatandaşlarımızın toplumsal hayata katılımını artırmayı hedefliyoruz.

Bu doğrultuda uzmanları, akademisyenleri, sivil toplum temsilcilerini, engellileri ve engelli yakınlarını biraraya getiren; tüm paydaşların deneyim ve birikimlerini paylaştıkları çalıştaylar düzenliyoruz. Görme engelliler için düzenlediğimiz Geleceği Planlama Çalıştayı ile engelli bireylerimizin tanı ve tedavilerine yönelik konuları görüştük, eğitim ve istihdam konularında görüşlerimizi bildirdik.

Bu vesile hazırlanan Görme Engelliler İçin Geleceği Planlama Çalıştayı Sonuç Raporu’nun alanında önemli bir kaynak olduğuna inanıyor; çalışmanın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

Page 5: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik ve dil bakımından sorumluluğu konuşmacılara aittir. Kitabın basım organizasyonu, telif ve dağıtım hakkı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne aittir.

Page 6: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

İÇİNDEKİLERGİRİŞ......................................................................................................7ÇALIŞTAY PROGRAMI .............................................................................8PARALEL TEMATİK OTURUMLAR ...............................................................9KATILIMCI KURUMLAR.............................................................................10

I. BÖLÜM TANI VE TEDAVİ MASASI .........................................................12KATILIMCI LİSTESİ ...................................................................................13I. OTURUM KONUŞMALAR ........................................................................14II. OTURUM TARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER ...............................54

II. BÖLÜM EĞİTİM VE İSTİHDAM MASASI ..................................................72KATILIMCI LİSTESİ ....................................................................................73I. OTURUM KONUŞMALAR ........................................................................74II. OTURUM TARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER ..............................116

III. BÖLÜM ERİŞİLEBİLİRLİK VE ULAŞILABİLİRLİK MASASI ................148KATILIMCI LİSTESİ ...............................................................................149I OTURUM KONUŞMALAR ......................................................................150II. OTURUM TARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER ................................178

IV. BÖLÜM TOPLUMLA BÜTÜNLEŞME MASASI ................................202KATILIMCI LİSTESİ ................................................................................203I. OTURUM KONUŞMALAR ......................................................................204II. OTURUM TARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER ..............................244

SONUÇ BİLDİRGELERİ .........................................................................278TANI VE TEDAVİ MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ ......................................279EĞİTİM VE İSTİHDAM MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ ..............................280ERİŞİLEBİLİRLİK VE ULAŞILABİLİRLİK MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ .........282TOPLUMLA BÜTÜNLEŞME MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ ..................284

ÇALIŞTAY’DAN FOTOĞRAFLAR ............................................................286

Page 7: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

6

Page 8: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

7

GİRİŞ

Türkiye’de engelli bireylerin sosyal hayata katılım yönündeki talepleri gün geçtikçe artmaktadır. Bu talepleri karşılamada, dünyanın önemli metropollerinden biri olan İstanbul’un engellilerin sorunlarına ve ihtiyaçlarına cevap veren, talep ve önerilerini dikkate alan bir kent olması hepimizin arzusudur. Sosyal hayata katılım, engellilerin bağımsız bireyler olarak yaşamlarını sürdürmelerini sağlarken, kent içinde karşılaştıkları sorunları daha görünür kılmaktadır. İhtiyaçları ve sorunları çeşitlenen engellilerin talepleri karşılanırken katılımcı yöntemlerin kullanılması gerekliliği doğmuştur. Engellilerin kendilerini ilgilendiren konularda, belirlenecek politikalarda söz sahibi olmaları için yapılacak tüm çalışmalarda yerel yönetimlerin katkısı önem taşımaktadır.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı Engelliler Müdürlüğü, engelli hizmetleri alanında 20 yıla yaklaşan tecrübesi ve heyecanıyla İstanbul’da yaşayan engellilerin talep ve önerilerinin, farklılaşan ihtiyaçlarının tartışıldığı, sorunların dile getirildiği ve çözüm önerilerinin sunulduğu farklı engel gruplarını kapsayan bir dizi çalıştay düzenlemiştir. Çalıştaylar işitme, görme, zihinsel engelliler, down sendromu ve otizm olmak üzere 5 farklı başlıkta gerçekleştirilmiştir. Görme Engelliler İçin Geleceği Planlama Çalıştayı’na, ilgili kamu kurumları, yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, engelliler ve engelli yakınları alandaki uzmanlıkları ve deneyimleri doğrultusunda katkı sunmuşlardır.

Çalıştaylar boyunca engellilik konusundaki önceliklerin tartışılması, alanda çalışan uzmanların ve tüm paydaşların bir araya getirilmesi ile yerel yönetimlere düşen görevlerin tespit edilmesi hedeflenmiştir.

Bu kapsamda paydaşlarımızın katılımıyla düzenlenmiş olan çalıştayların ikincisi 15 Ekim 2014 tarihinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı Engelliler Müdürlüğü, Esenler Belediyesi ve Türkiye Beyazay Derneği iş birliği ile gerçekleşen Görme Engelliler İçin Geleceği Planlama Çalıştayı olmuştur.

Page 9: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

8

ÇALIŞTAY PROGRAMI

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI

TARİH 15 Ekim 2014 - Çarşamba

SÜRE 09.30 – 15.30

YER Dr. Kadir Topbaş Kültür ve Sanat Merkezi

PROGRAM AKIŞI

09.30 - 10.00 Kayıt

10.00 - 12.00

I. Oturum (Paralel Tematik Oturumlar)

● Tanı ve Tedavi Masası

● Eğitim ve İstihdam Masası

● Erişilebilirlik ve Ulaşılabilirlik Masası

● Toplumla Bütünleşme Masası

12.00 - 13.30 Öğle Yemeği/Protokol Konuşmaları Görme Engelliler Arası Yarışmaların Ödül Töreni

13.30 - 14.45

II. Oturum (Tartışma Oturumları)

● Tanı ve Tedavi Masası

● Eğitim ve İstihdam Masası

● Erişilebilirlik ve Ulaşılabilirlik Masası

● Toplumla Bütünleşme Masası

14.45 - 15.00 Çay/Kahve Molası

15.00 - 15.30 Değerlendirme ve Kapanış

Page 10: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

9

PARALEL TEMATİK OTURUMLAR

TANI VE TEDAVİ MASASI

ERKEN TANI TEDAVİ SÜRECİ RAPORLANDIRMA SÜRECİ

AZ GÖRENLER DOĞUŞTAN GÖRME ENGELLİ OLANLAR

SONRADAN GÖRME ENGELLİ OLANLAR

EĞİTİM VE İSTİHDAM MASASI

ENGELLİ EĞİTİMİ TOPLUMUN EĞİTİMİ KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ

EĞİTMEN EĞİTİMİ BAĞIMSIZ HAREKET EĞİTİMİ

REHBERLİK ARAŞTIRMA MERKEZLERİ

AİLE EĞİTİMİ OKUL VE EĞİTMEN EKSİKLİĞİ

EĞİTİM MATERYALLERİ EKSİKLİĞİ

EKPSS İŞ YAŞAMI İSTİHDAM SORUNLARI

ERİŞİLEBİLİRLİK VE ULAŞILABİLİRLİK MASASI

İÇ MEKANLARIN ERİŞİLEBİLİRLİĞİ

DIŞ MEKANLARIN ERİŞİLEBİLİRLİĞİ

BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ

TOPLUMLA BÜTÜNLEŞME MASASI

BAĞIMSIZ YAŞAM SOSYAL FAALİYETLER SOSYAL YARDIMLAR

ÇOCUKLUK DÖNEMİ SORUNLARI

ERİŞKİN DÖNEMİ SORUNLARI MANEVİ YAŞAM

Page 11: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU10

KATILIMCI KURUMLAR

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI İL MÜDÜRLÜĞÜALTI NOKTA KÖRLER DERNEĞİ

ANADOLU ÜNİVERSİTESİ ENGELLİLER ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜBAYRAMPAŞA DEVLET HASTANESİ

BİRUNİ ÜNİVERSİTESİÇAYIROVA BELEDİYESİ ESENLER BELEDİYESİ

ESENLER GÖRME ENGELLİLER DERNEĞİEVRENSEL ERİŞİLEBİLİR BİLGİ PLATFORMU

GÖRME ÖZÜRLÜLER DERNEĞİ GÖZ NURUNU KORUMA VAKFI BAYRAMPAŞA GÖZ HASTANESİ

İ.E.T.T. İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜİSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ YAŞAM MERKEZİ

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ENGELLİLER MÜDÜRLÜĞÜİSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TRAFİK MÜDÜRLÜĞÜ İSTANBUL BEYOĞLU KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ

İSTANBUL ÇALIŞMA VE İŞ KURUMU İL MÜDÜRLÜĞÜİSTANBUL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

İSTANBUL FATİH KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİİSTANBUL İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ

İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜ İSTANBUL SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK FAKÜLTESİ İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ENGELLİLER UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ SARIYER VEYSEL VARDAL GÖRME ENGELLİLER OKULU

TÜM OPTİK VE OPTOMETRİK MESLEK ADAMLARI DERNEĞİTÜRKİYE BEYAZAY DERNEĞİ

TÜRKİYE GÖZLÜK SANAYİCİLERİ DERNEĞİ BAŞKANI TÜRKİYE KÖRLER FEDERASYONU

TÜRKİYE OPTİK VE OPTOMETRİK MESLEKLER DERNEĞİÜSKÜDAR TÜRKAN SABANCI GÖRME ENGELLİLER OKULU

Page 12: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 11

Page 13: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU12

I. BÖLÜM

TANI VE TEDAVİ MASASI

Page 14: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 13

KATILIMCI LİSTESİ

Oturum Başkanı

Uzm. Dr. Ömer Akçağıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Hıfzıssıhha Müdürü

Katılımcılar

Uzm. Dr. Mitat Altuğ Göz Nurunu Kor. Vakfı Bayrampaşa Göz Hast. Göz Hast. Uzmanı

Uzm. Dr. Sezin Özdoğan Erkul İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı

Uzm. Dr. Aksel Erenberk Bayrampaşa Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı

Dr. Nurullah Yücel İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü Md. Yrd.

Uzm. Sevtap Kılıçaslan İstanbul Beyoğlu Kamu Hast. Bir.Gen. Sek. Kalite Birimi Uzmanı

Ecz. Suat Güneş Sirkeci Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkezi Müdürü

Reşide Kara İstanbul Müftülüğü Hz. Osman Kız Kur’an Kursu Eğitmeni

Serhat Tabanca İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü Avukat

Cihan Akkoyun Görme Özürlüler Derneği Eğitim ve Kültür Sorumlusu

Ramazan Özmutlu Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği

Abdullah Aydın Tüm Optik ve Optometrik Meslek Adamları Derneği

Mehmet Dibi Türkiye Gözlük Sanayicileri Derneği Başkanı

Page 15: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU14

I. OTURUMKONUŞMALAR

ÖMER AKÇAĞIL: Bugün Engelliler Müdürlüğümüzün organizasyonunda inşallah güzel bir çalıştaya iştirak ediyoruz. Bu çalıştayın görme engelli arkadaşlarımız, vatandaşlarımız, dostlarımız için hayırlı olmasını diliyorum. Öncelikle kısa bir tanışma yapalım diyorum daha sonra programın akışını birlikte ona göre karar veririz. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanıyım ben esas olarak. Uzun yıllar özel sektörde çocuk hekimliği yaptım. Beş yıldır da Sağlık ve Hıfzıssıhha Müdürlüğü görevini yürütmekteyim. Şimdiden herkese teşekkür ediyorum. Sizleri de tanıyarak başlayalım. Evet sizden başlayalım.SEZİN ÖZDOĞAN ERKUL: İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde göz doktoru olarak çalışıyorum. Bir buçuk yıl önce baş asistan olarak göreve başladım. ÖMER AKÇAĞIL: Hoş geldiniz. Cihan Bey…CİHAN AKKOYUN: 56 doğumluyum. Esnaftım. 10 senedir dernekle iştigal etmekteyim. Bakırköy Görme Engelliler Derneği’nde yönetim kurulundayım. Görmeyenlere faydalı olmaya çalışıyoruz. ÖMER AKÇAĞIL: Teşekkür ederiz, hoş geldiniz. Evet, Reşide Hanım.REŞİDE KARA: İsmim Reşide Kara Hz. Osman Kuran Kursu’nda görme engellilerin hocasıyım. Öğreticiyim yani. Güneşli’den Bağcılar’dan geliyorum. Görme engelliyim.ÖMER AKÇAĞIL: Hoş geldiniz, teşekkür ederiz.RAMAZAN ÖZMUTLU: Ramazan Özmutlu. Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği yönetim kurulu üyesiyim, gözlükçüyüm. ÖMER AKÇAĞIL: Hoş geldiniz. Buyurun, buradan devam edelim.MİTAT ALTUĞ: Ben Mitat Altuğ Bayrampaşa Göz Hastanesi’nde 4 yıldır göz hastalıkları uzmanı olarak çalışmaktayım.

Page 16: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 15

ÖMER AKÇAĞIL: Hoş geldiniz.SERHAT TABANCA: İsmim Serhat Tabanca, İSEM’de, Engelliler Müdürlüğü’nde avukat olarak çalışmaktayım.SEVTAP KILIÇASLAN: Sevtap Kılıçaslan. Beyoğlu Kamu Hastaneleri Birliğinde Kalite Uzmanı olarak çalışıyorum. ABDULLAH AYDIN: Abdullah Aydın. TOMAK genel başkanıyım.MEHMET DİBİ: Mehmet Dibi. Esenler’liyim. Türkiye Gözlük Sanayiciler Derneği başkanıyım. Türkiye’deki imalat ve ithalatçılar bana bağlı.AKSEL ERENBERK: Aksel Erenberk. Bayrampaşa Devlet Hastanesi’nde göz hastalıkları uzmanıyım. ÖMER AKÇAĞIL: Hoş geldiniz hocam siz de ve raportör arkadaşlarımız var. Şimdi arkadaşlar çalıştayın programını yaparken karma bir program yapmışlar. Yani erken tanı ve tedavi noktasında, rehabilitasyon noktasında, hem özellikle sosyal haklar noktasında şuandaki mevcut durumun, koşulların nasıl daha kolaylaştırılabileceğini hem de tedavi ve rehabilitasyonun önemli bir parçası olan optik veya non-optik süreçlerdeki gelişmeleri, bunlara ulaşabilmenin detaylarını uzman ekiple tartışabilmek için böyle bir program düzenlemişler. Olmazsa olmazı da gerçekten bu konunun en önemli tarafları olan hem kendileri görme engelli olan hem görme engellilerin sorunlarını bize aktarabilecek dernek temsilcileri, sivil toplum temsilcileri. Hepinizin önerisini de almak istiyorum ama iki saatlik öğleden önceki programda şöyle bir şey yapsak konuşabileceğimiz çok alan var. Öncelikle herkes kendi alanıyla ilgili görüşünü paylaşsa ve en fazla 5’i geçmeyecek şekilde temel noktalar belirlesek bu erken tanı noktasında olur, rehabilitasyonda olur, raporlama sürecindeki sorunlar noktasında olur ve öğleden sonraki programda da o temel 5 noktaya odaklanıp bir sonuç çıkarsak çalıştayın sonucu olarak. Öneriniz varsa ona göre de hareket edebiliriz. ABDULLAH AYDIN: Ben müsaadenizle şöyle bir şey söyleyeyim.ÖMER AKÇAĞIL: Buyurun, buyurun.

Page 17: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU16

ABDULLAH AYDIN: Tabii çok önemli hekimlerimiz var göz hekimlerimiz var burada ancak ben şöyle konuyu detaylı irdelediğimde zannediyorum öncelikle istatistiki verilerin netliği gerekiyor ki ileriye yönelik atılacak adımlarda net bir şeyler ortaya koyabilelim. Bunu niçin bu şekilde söyledim? İşte bir Göz Nurunu Koruma Vakfı’nın açıklamaları var, diğerinin açıklamaları var şöyle bir irdelediğimizde Türkiye’de görme engelli sayısına biz net olarak şudur diyemiyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yaptığı bir çalışmadaki verilerle diğer verileri karşılaştırdığımızda çok sağlıklı bir şey göremiyoruz. İkincisi en önemli konunun şu olduğunu düşünüyorum: Sonradan engelli olanların sayısının %76 gibi bir rakama ulaştığını görüyoruz yaptığımız incelemede. Bunların sebeplerinin ne olduğunun net bir şekilde araştırılması gerekiyor diye düşünüyorum. Ondan sonraki dönem içerisinde de bu konu üzerinde yapılacak çalışmaları netleştirmek lazım. Mesela acaba kaç kişi katarakttan kör olmuştur gibi… Buna benzer şeyleri sıralamamız gerekiyor.ÖMER AKÇAĞIL: O zaman şöyle diyelim, sözünüzü kesmek istemiyorum ama şuanda belki de bir tespit yapıyorsunuz. Yani isterseniz, ben öncelikle şunu diyordum yani çalıştayın işleyiş şeklini spontane değil sırayla yapalım. Siz nasıl görüşünüzü belirttiyseniz diğer hocalarımız da hem tespit noktasında hem teşhis noktasında görüşlerini belirtsinler. Mesela ben sizin bu anlattığınızdan şunu anlıyorum; kesinlikle tartışmamız gereken konularda veya çalıştay sonuç bildirgesinde istatistiki verilerin… Muhakkak vardır belki şuanda diğer arkadaşlarımız bu konuda bize bilgi de vereceklerdir ama daha ciddi, daha net her tarafın da net bilebileceği şekilde incelenmişse açıklanması yoksa incelenmesine yönelik çalışmalar yapılması gibi bir sonuç çıkacak.ABDULLAH AYDIN: Şimdi efendim özür dileyerekten şunu belirtmek isterim bu çalıştayın ismine baktığımda “geleceği planlama çalıştayı” olduğuna göre bir mevcut durum bir de gelecek durumun organizasyonuyla ilgili bir şeyler yapmak gerektiğine inanıyorum

Page 18: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 17

onun için…ÖMER AKÇAĞIL: Anladım. Hocam şöyle yapalım o zaman biz öncelikle bu noktada en önemli grup olan görme engellilerin temsilcileri çünkü hem sorunları yaşayan kişiler olarak hem de kendi temsil ettikleri grubun da detaylı sorunlarını bildikleri için onlardan bir görüşle başlayalım ve daha sonra da programı biz bu şekilde devam ettirelim diye düşünüyorum. Yani Cihan Bey sizden başlayabilirsek 10 dakikayı da aşmayacak şekilde diye uyarı da yapabilirsem hakkınızı helal edin. Sizin beklentiniz ve mevcut durumu bize biraz özetlerseniz seviniriz.CİHAN AKKOYUN: Şimdi içerisinde bulunduğumuz şartlar sağlık kurumlarıyla alakalı yaşadığımız şartları mı aktarayım? Nerden başlayayım istersiniz ?ÖMER AKÇAĞIL: O olabilir yani ne söylemek istiyorsanız konu hakkında. Sizin bakış açınızla şuanda daha çok sağlık gruplarıyla ilgili yaşanan sorunlar vardır belki, doğru…CİHAN AKKOYUN: Bizim en başta rapor sorunlarımız var. Raporlara geçmeden önce bir kere her yere ulaşımda zorluklarımız malum görme engelliler açısından büyük bir sorun bu. Şuanda aile hekimlikleri hizmetlerinde iyiler fakat onlara da erişmekte zorluk çekiyoruz katlı olanlar var vs bu erişilebilirlik sorunlarımız zaten belli onlara girmeyelim. Mahallelerde de yine randevu sisteminde zorluk çeken arkadaşlarımız hayli var. Bu da bir zorluk çıkarıyor bize. Tabii hekimlerimizin yaklaşımları bizi mutlu ediyor fakat personeli yeterli bilgiye sahip değil. Oradaki hizmetlilerden sekreterine varıncaya kadar yeterli değil. Bir görme engelliye nasıl hizmet vereceklerini, nasıl yardımcı olacaklarını bilemiyorlar. Bunu biz de öğretmeye çalışıyoruz. Yardımcı olamadıklarında şöyle şöyle olursa daha iyi olur diye anlatmaya çalışıyoruz. Bir de protez konusuna da değineyim. Şimdi göz protezi kullanan arkadaşların da maddi bakımdan büyük sıkıntıları var ve devlet hastanesi olarak herhalde 3 kurum Türkiye’de bu protezi yapabiliyormuş. İstanbul’da Haydarpaşa olduğunu

Page 19: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU18

biliyorum. Yeterli mi değil mi bilemiyorum da… Özel kurumlar var çok müthiş paralar talep ediyorlar. Korkunç yani 1700 lira gibi bir protez için isteniyor. SGK ile ilgili devletin hizmeti yeterli değil ama sıraya girip yaptırmaya çalışıyor arkadaşlar ama birçoğunun da haberi yok bundan. Her şeyde olduğu gibi bilgisizlik yine var. Bir de benim kendi rahatsızlığım, tavukkarası. İşte bunun zamanında belki babamın uyanıklığı sayesinde çok önceden teşhisi konmuş ama yıllarca da belli ilaçlar kullandık, tedavisi olmayan hastalıklardan birisi, hocalarım bilirler. Belli bir yaştan sonra, her kişiye göre değişiyor, bu göz kapanıyor ve göremiyorsunuz, kaybediyorsunuz yani. Belli bir yaşa kadar, 25 yaşıma kadar gördüm 25 yaşımdan sonra gözümü kaybettim. Onun da eğitimini zamanında alamadık rehabilitasyon falan göremedik. Rehabilitasyonun işte bu yaşlılara yani belli yaş üzerindeki olanlara da yaygınlaştırılması görme engellilerde çok önemli. Yeterli sayıda rehabilitasyon merkezlerimiz yok, bu da bir gerçek. Bu rehabilitasyon merkezlerinin de yine tabii güncellenmesi yeni şartlara yeni eğitimlere kavuşturulması çok önemli. ÖMER AKÇAĞIL: Evet, güzel.CİHAN AKKOYUN: Diğer bir konu da glokomla ilgili. Glokom uzun bir süreç. Bunun da takibi falan işte randevularda veya diğer tedavilerde de bir hayli sıkıntı çekiyor arkadaşlarımız. En büyük sıkıntılarımız bunlar şimdilik aklıma gelen söyleyebileceklerim.ÖMER AKÇAĞIL: Tamam, teşekkür ederiz bilgilendirdiğiniz için… Önceliğimiz olan konular son derece güzel başlangıç olarak da... Biz Reşide Hanımı da dinleyelim hem kendisi hakkında hem de yürüttüğü…REŞİDE KARA: Şimdi ben tedavi ve teşhiste kendi engel durumum sebebiyle diğer öğrencilerimin başından geçen olaylarla ilgili biraz bilgi aktarayım. Benim görme engelli oluşum 1,5 yaşında… Doktora götürüyorlar ateşli hastalık ama doktor teşhisi yanlış koyduğu için tedavi de yanlış oluyor. Tedavi yanlış olduğu için görme engelli oldum ama bunu aile tabii bilmiyor bilinçsiz olunduğu için daha sonra

Page 20: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 19

anlaşılıyor. Burada tedavi ve teşhis çok önemli demin vurgulandı ya nedir sebepler diye… Şimdi burada yapılan hatalar topluma maddi ve manevi çok külfeti olan hatalar. Çünkü bu şekilde engelli olan bir sürü arkadaşımız, tanıdığımız bir sürü insan var yanlış teşhis ve tedavi sonucu. Bir de o zamanlar tıp bu kadar ilerlememişti ya da bu kadar gelişmiş olmaması önemli bir etken ama şuanda bile hala mesela benim daha sonradan görmesini kaybeden öğrencilerim bir şekilde görüşü azalıyor doktora gidiyor ve başka hastaneleri o şekilde dolaşa dolaşa kendi rahatsızlığını öğreniyor. Bu şekilde ne oluyor hastalık ilerlemiş oluyor ve tedavisinin olmadığı gerçeğini o zaman öğrenmiş oluyor. Bu bir başka acı durum. Bir başka durum da hani böyle oradan oraya yollanması hastaların işte bir sürü zaman kaybı tedavisinin olmaması da ayrı bir şey... Bir de ailelerin bu konuda bilinçli olmaması çocuklarına nasıl davranacaklarını onu nasıl eğiteceklerini bilmemeleri bir görme engelli için çok önemli bir sıkıntı. Toplumda yaşadığımız sorunlarla ilgili aslında biraz insanın kendi toplumla kaynaşması lazım. Bazı arkadaşlar toplumdan dışlandıklarını sürekli söylüyorlar. Doğruluk payı var ama bunu çok fazla büyütmemek gerekiyor. Her iki taraftan da kaynaklandığını düşünüyorum. Yani ben çok on dakikayı bulamayacağım ama…ÖMER AKÇAĞIL: Yok, estağfurullah öyle bir zorunluluğunuz yok, en fazla konuşacağınız süre on…REŞİDE KARA: Bir de şu var rapor öğleden sonra mı konuşulacak bilmiyorum.ÖMER AKÇAĞIL: Genel olan bir sorunsa bunu belirtin. Biz belki çözüm noktasında konuşuruz öğleden sonra neler yapılabilir diye.REŞİDE KARA: Rapor almakla ilgili ciddi bir sıkıntı var. Bazen rapor alma sürecinde bazı hastalıkların tedavisi ya da tedavi çalışmaları devam ettiği gerekçesiyle bazı engellilere raporlar süreli veriliyor. Ama bu sırada o hasta bir ümit taşıyor. Yani tedavisi olacak bir gün çıkacak falan gibi… Ayrı bir travma yaşıyor zaten çünkü görme engelini kabul edemiyor bir şekilde ve bu arada da ilerleme devam

Page 21: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU20

ediyor. Bakın ben bundan 20 yıl önce de doktora gittiğim zaman ilerliyor demişlerdi. Geçenlerde gittim yine, 10 yıl sonra gittim yine… Ama bu arada da göz durmuyor fonksiyonlarını kaybediyor. Bu aradaki zaman tıbbın lehine gelişse de kişinin aleyhine gelişiyor bu bir gerçek. Raporlama sırasında da bazı çarpıklıklar var demiştim. Çünkü bakıyorsunuz hiç görüşü olmayan insanlara çok düşük % 60-70 ya da 80-85 düzeyinde raporlar verilebiliyor ama bir bakıyorsunuz görüşü var, görmesi var ama o kişiye %95-%97 rapor verilebiliyor. Bu konunun ciddi olarak araştırılması ve bu düzensizliğin giderilmesi gerekiyor. Çünkü bu kişinin ne engeli var. Görüşü var mıdır yok mudur, ne kadar görüyordur, ne kadar görmesi vardır, ne kadar görmesi yoktur, ona göre bir değerlendirme yapılıp ona göre raporlandırma yapılması gerekiyor ve ona göre de düzenin sağlanması gerekiyor çünkü burada bir durum var ortada… Çok fazla öğrencim var bu konuda çok fazla sıkıntı yaşamış. Özellikle çocuklarda raporlanma süresi hani bazen dışarıdan görünüş olarak bir bozukluk yoksa, göz problemi belli olmuyorsa dışarıdan görünüş olarak onların raporlaması ciddi bir sıkıntı. Bir de çocuklar çok hareketli biliyorsunuz çok görme engelli gibi davranmıyorlar. O yüzden onların rapor almaları baya bir sıkıntı oluşturuyor. Onların baya bir uğraşmaları gerekiyor.ÖMER AKÇAĞIL: Tamam, tamam Reşide Hanım.REŞİDE KARA: Bu konuları dile getirmek istemiştim teşekkür ederim.ÖMER AKÇAĞIL: Biz teşekkür ederiz. Yani bu konuşmalarda en önemli kısmın özellikle erken teşhis ve tanı olduğu ortaya çıkıyor ve görme engellilerimizin evet sorunları var ama önceden çok erken teşhis edildiğinde başlangıçta da söylemek istiyordum görme engellilik kişinin kendisini etkilediği gibi ailesini, daha sonradan yaşayacakları kronik nedenlerden dolayı devleti, toplumu komple etkileyen bir mesele. Ne kadar erken teşhis edebilirsek ben de meslek hayatımda bunu çok yaşamıştım prematürelerle alakalı yeni tedaviler çıktığı zaman çok sevinmiştik ve oksijen tedavisini çok

Page 22: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 21

hunharca kullandığımız dönemler oldu ve daha sonra da prematüre retinopatisi gibi olaylarla bıraktığı sekelleri görünce tıbbın da nereye kadar bir tarafı düzeltirken bir tarafı bozma noktasında… İnşallah her geçen gün daha iyi olacaktır. Bu aşamada ben uzman katılımcı, göz hastalıkları uzmanı hocalarımız var onlarla en azından erken teşhis ve tedavi çünkü konu buraya doğru aktı isterseniz bir miktar oradan bahis geçelim. Sizin uyarmak istediğiniz noktaları alalım. Aile noktasında veya hastaneler, hekimler, diğer gruplar noktasındaki önerilerinizle devam edelim. Sizden başlayalım Sezin Hocam…SEZİN ÖZDOĞAN ERKUL: Ben ufak bir liste hazırladım görme engeline sebep olabilecek hastalıklar, önlenebilenler, önlenemeyenler açısından onları sizlerle paylaşmak isterim. Günümüzde çok başarılı tıbbi ve cerrahi tedavi uygulamalarına rağmen birçok hastalık nedeniyle kalıcı görme kaybı meydana gelebilmekte. Göz doktorlarının birincil görevi teşhis ve tedavi basamakları olsa da hastalıkların mümkün olduğunca tedavileri tamamlandıktan sonra da kalan görmenin en iyi şekilde değerlendirilmesi ve hastanın sosyal hayata uyumunu sağlayacak ek tedbirler de önerilmeli, düzenlenebilmeli. Öncelikle görmenin iyi bir şekilde değerlendirilmesi gerekiyor. Rutin görme muayenesinde kullandığımız görme eşelleri yeterli gelmediği durumlarda başka özel eşeler ya da parmak sayma dereceleri ile ölçümler yapılıyor. Cisimlerin detaylarını görmek ve okumak için merkezi görme önemliyken yürümek, oryantasyon için aslında periferik görme alanı önemli. Bu nedenle periferik görme alanı kayıplarından şüphelenilen hastalarda da görme alanı testlerinin mutlaka ihmal edilmemesi gerekiyor. Düşük kontrastlı cisimlerin görülmesi görme azlığı yaşayan hastalar için önemli bir problem. Merdiven kullanmak, yüzleri tanımak gibi… Bu düşük kontrastlı aktiviteleri daha güçlendirebilmek için kontrast arttırıcı önlemler önerilmeli hastalara. Merdiven kenarlarına koyu renk şerit çekmek, siyah masa örtüsü üzerine beyaz tabak kullanmak gibi… Yakın görmeyi mevcut görme keskinliğini kullanarak

Page 23: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU22

arttırmak için normalden daha yüksek numaralı yakın gözlükler reçete edilebiliyor. Bu gözlüklerin tabanı içine prizmalar kullanarak desteklenmesi gerekiyor. Bu şekilde mevcut görme keskinliği olabildiğince daha çok kullanılabilir hale getiriliyor. Eğer arttırılamayacaksa da kadar düşükse de teleskoplar, teleskopik gözlükler ya da tek gözde kullanılan büyüteç gibi aksesuarlar kullanılıyor ama burada da tabii işin maddi boyutları… Bunların hepsinin SGK tarafından karşılanmaması, çok pahalı tedavi yöntemleri olması gibi sorunlar ortaya çıkıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün yaptığı çalışmalar sonucunda tüm dünyada 30-35 milyon kişinin görme engelli olduğu ve bu durumun sebeplerinin büyük bir çoğunluğunun aslında önlenebilir ve tedavi edilebilir hastalıklardan olduğu görülmüş. Ben kısaca onlardan bahsetmek istiyorum. Doğuştan veya çocukluk çağında oluşan görme engelliliğin en önemli sebeplerinden birisi temel göz dokularının oluşmaması veya eksik oluşu. Bunun yanı sıra görme sinirinin veya retina dediğimiz görme tabakasının gelişim bozuklukları ve hastalıkları… Bu gibi durumlar az görme veya hiç görmemeye neden olabiliyor ve birçoğunun tedavisi mümkün değil maalesef. Bu tip bozukluklara yol açan nedenler, kalıtım, akraba evlilikleri, annenin hamileliğinde geçirmiş olduğu bir takım hastalıklardan kaynaklanabiliyor. Bazen de bilinmeyen, sebebi bilinemiyor. Türkiye’de çocukluk çağı körlüklerini etkileyen en önemli faktör akraba evliliği olarak saptanmış ve bir epidemiyolojik çalışmada çocukluk çağı körlüklerinde akraba evliliği oranının %52,7 gibi yüksek bir oranda olduğu görülmüş. Dolayısıyla akraba evliliklerinin azaltılması konusunda toplumsal bilinçlendirme yapılması gerekiyor. Bir başka çocukluk çağı görme engellilik sebebi çocukluk çağı kataraktları. Erişkinlerden farklı bu durum çünkü göz tembelliğine yol açabiliyor tedavi edilse bile. Dolayısıyla erken yaşta çocuklarda gözlerde kayma, titreme ya da göz bebeğinde beyaz görünüm bu konuda uyarıcı olmalı. Gerek çocuk doktorları, gerek aile tarafından uyarıcı bir bulgu olup mutlaka başvurulmalı. Geç kalınan tedavi ile

Page 24: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 23

göz tembelliği oluşup geri dönüşümsüz görme kaybı oluşabiliyor. Tek taraflı kataraktlarda bu durum daha büyük risk taşıyor. Çünkü bir göz tamamen atıl kalıyor ve geç teşhis ediliyor dolayısıyla. Erken cerrahi ve cerrahinin hemen ardından da mutlaka rehabilitasyon yapılmalı. Çocukluğun erken dönemindeki görme kayıplarından bir başkası da göz tansiyonu olarak bilinen glokom. Başlangıçta basit sulanma şikayeti ve ışıktan rahatsızlık duyma gibi görüntüler oluşuyor daha sonra göz bebeğinin kornea dediğimiz gözün ön tabakasının büyümesi ve ödemlenmesiyle göz buzlu cam görüntüsü alıyor ve tedaviye artık o noktadan sonra geç kalınmış oluyor. İlaçla tedavisi çok sınırlı ve cerrahi müdahale gerekiyor ve cerrahi müdahale özel uzman doktorlar, her göz doktorunun yapacağı bir cerrahi müdahale değil… Umut verici cerrahi sonuçlar var. Ama en önemli şey erken teşhis burada da yine aileye ve çocuk doktorlarına bu konuda iş düşüyor. Kalıtsal görme azlığına neden olan hastalıklardan bir başkası ise tavukkarası adı verilen Retinitis Pigmentosa dediğimiz hastalık. Maalesef kesin bir tedavisi yok. Denenen pek çok tedavi yöntemleri var ama %100 tedavi sağlanan bir şeyi yok maalesef. Görme tabakası yavaş yavaş harap oluyor. Loş ışıkta ve karanlıkta az görme şikayeti ile başlıyor ve görme alanının giderek daralmasına yol açıyor. Dereceleri var, çeşitli tanımları var. Bazen erken görme kaybına sebep olurken bazen de yetişkin yaşlarda görme kaybına neden olabiliyor. Nadir olan ama önemli bir başka konu da çocukluk çağı göz içi tümörleri… Bu hastalıkta da kalıtım faktörü önemli dolayısıyla genetik danışmanlık önemli, ailede böyle çocuğu olan ailelerin bilinçlendirilmeleri önemli. Gözbebeğinde yine gri beyaz parlaklıkla ortaya çıkabiliyor. Göz kaybına neden olabileceği gibi yaşam kaybına da sebep olabiliyor. Bunlar genelde çocukluk çağındaki başlıca sebepler. Yetişkinlikte neler görme engeline sebep olabiliyor? Kataraktın aslında tüm dünyadaki körlüğün %50’sinden sorumlu olduğu düşünülüyor. Özellikle bazı Asya ve Afrika ülkelerinde katarakt cerrahisi olanaklarının yeterli olmamasından dolayı bu oran yüksek

Page 25: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU24

görünüyor. Yaşa bağlı oluştuğu bilinse de şeker hastalığı gibi bazı hastalıklarda da katarakt oluştuğu biliniyor. Katarakta bağlı körlüğün azaltılması amacıyla kataraktı ilerlemiş olguların cerrahi için motive edilmeleri gerekiyor. Ülkemizde katarakt cerrahisi olanakları oldukça gelişmiş düzeyde olduğu için günümüzde katarakta bağlı körlük çok sık gördüğümüz bir durum değil. Körlük nedenleri arasında ön sıralarda bulunan ve halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen glokom erken tanı ve tedavi ile önlenebilir bir körlük nedenidir. Ancak belirti ve bulgularının hastalar tarafından anlaşılması çok zor, çok sinsice ilerliyor ve bu nedenle tarama programları uygulanmalı ve 40 yaş üzerinde hastaların göz doktoruna tarama amaçlı başvurmaları gerekir. Bu konuda belki toplumun bilinçlendirilmesi gerekir. Trahom körlük nedenleri arasında önemli bir sebep… Dünyada yaklaşık 10 milyon kişinin bu nedenle kör olduğu biliniyor. Bir enfeksiyonla başlıyor ve tekrarlayan enflamasyonlar ve buna bağlı oluşan yara dokusu ile görme kaybına yol açıyor. Türkiye’de, cumhuriyetin ilk yıllarında çok önemli bir halk sağlığı sorunu iken etkin bir trahomla savaş programı ile neredeyse tamamen ortadan kalkmış durumda. Diyabet, 20-64 yaş arası çalışan nüfusta körlüğün en önemli sebebi aslında. Günümüzde etkin tedavi seçeneklerine rağmen hala yıllarca tanı konulmayan, diyabeti olduğunu bilinmeyen, hastaneye başvurmayan ve başvurduğu noktada görme kaybının çoktan oluşmuş olduğu pek çok hastamız var, hala da oluyor. Gerek görme noktasında ödem dediğimiz makula ödemi oluşturarak gerekse dolaşım bozuklukları, yeni damar oluşumları ve göz içi kanamalar, yırtıklar oluşturarak görme kaybına neden oluyor. Toplumun diyabetin bulguları konusunda bilinçlendirilmesi, diyabet için taramalar yapılması ve tanı konulan tüm hastaların göz doktorlarına yönlendirilmesi gerekmekte. Tedavide göz içi enjeksiyonlar, lazer tedavisi, katarakt cerrahisi ve gerekli durumlarda vitreoretinal cerrahi uyguluyoruz. Yine erken tanının umut verici sonuçları oluyor. Travmanın dünyada 1.5 milyon kişide körlüğe, 2.3

Page 26: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 25

milyon kişide az görmeye, 19 milyon kişide de tek taraflı körlüğe neden olduğu biliniyor. Önemli bir görme kaybı sebebi. En sık olarak 20-24 yaş arası genç erkeklerde daha çok olmak üzere genelde darp, mesleki, sportif, motorlu araç kazaları ve düşmeler nedeniyle oluşuyor. Çocukluk çağından farklı da olsa göz tümörleri yine nadir de olsa görüyoruz. Bu gibi tümörlerin erken tedavisi Radyoterapi, Krioterapi, Fotokoagülasyon cerrahi gibi çeşitli yöntemlerle tedavisi gerekiyor. Az sayıda yer bu konuda uzman, oralara mutlaka yönlendirmek gerekiyor. Sizin de bahsettiğiniz Prematürretinopatisi son olarak. Çocukluk çağında oluyor ama erişkinliğe kadar uzayan vakalar var. Anne karnında 4. ayda başlıyor retina dediğimiz tabakanın damarlanması ve 9. ayın sonunda yani doğum sonrasında aslında tamamlanıyor. Bu nedenle erken doğan ve kuvözde oksijen almak zorunda kalan bebeklerde retinopati görüyoruz. Bu gelişim yaşla yani gestasyonel yaş ve doğum ağırlığı ile ters orantılı. Dolayısıyla 1500 gramın altında doğan tüm bebeklerin yaşam oranlarının artmasıyla beraber daha çok sayıda görüyoruz. Buna bağlı görme engelliliğin azaltılabilmesi için bu tip bebeklerin özellikle de düşük doğum ağırlıklı tüm bebeklerin taranması ve tedavi edilmesi gerekiyor kesin bir şekilde. Sonuç olarak görme engellilik sadece kişiyi değil toplumu, aileyi ve tüm devleti ilgilendiren bir sorun. Erken teşhis ve toplum bilinçlendirilmesi ile çok sayıda görme engellilik engellenebilecek bunu biliyoruz. Tedavinin mümkün olmadığı durumlarda kişinin topluma kazandırılabilmesi ve sosyal hayata uyum sağlayabilmesi için az görene yardım dediğimiz özel uygulamalar yapılmalı bu yönde özel bir çaba sarf edilmeli. Teşekkür ediyorum.ÖMER AKÇAĞIL: Biz teşekkür ederiz. Genel bilgi olmuş oldu hocam da herhalde öyle yapacaktır ama ikinci kısımda özellikle erken teşhis noktasında bu aşamada sadece konuları tartışıyoruz devlete ya da koruyucu sağlıkla uğraşan yöneticilere önerilerimizin ne olacağını alacağız aslında. Yani istediğimiz o. Biz toplumu nasıl yönlendirmeliyiz? Şu yaş grubunda çocuklarınıza göz muayenesini

Page 27: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU26

daha çok yaptırın, şunları hissediyorsanız buraya gönderin… Biz eğitici faaliyetlerimizi onlar üzerinde daha çok yoğunlaştıralım. Bunu da bir konu başlığı olarak almak istiyorum yani ikinci kısma erken tanı ve teşhis tedavi noktasında. Mitat Hocam…MİTAT ALTUĞ: Sezin hanımla hemen hemen aynı konu. Görme engellilik bizim tanımladığımız doğumsal veya sonradan olan sebeplerden dolayı tıbbi olarak düzeltilemeyecek şekilde görme keskinliğinde kişinin yaşamını desteksiz sürdürememe haline sebep olan bir durum. Başlıca 3 şekilde ortaya çıkıyor: Görme keskinliğinin 10’da 3 ve altı olması veya anlamlı derecede kişinin merkezi görme alanında kayıp veya çevresel görme alanında kayıp olması ya da kontrast duyarlılıkta belli seviyesinin üstünde artış olması. Aynı şeyleri bahsetmemeye çalışacağım. Genel olarak sıklıktan bahsedecek olursak 10’da 3 ve altı görme azlığına sebep olan dünya genelinde yaklaşık 161 milyon kişi olduğu düşünülüyor. Total görme kaybı olarak ise 37 milyon kişi olduğu düşünülüyor. Ülkemizde tabii ne kadar doğruluk payı bilemiyorum ama 77 bin görme engelli birey olduğu düşünülmekte… Yaşa göre dağılımda genellikle 50 yaş ve üstünde bir kesim var. %82’si 50 yaş üstünde dağılmakta. Ama özellikle görme engelli olarak yaşanacak süre göz önüne alındığında çocuklardaki görme engellilik durumu daha bir önem kazanmakta. Yaklaşık 15 yaş altı 1.4 milyon total görme kaybı olan çocuk olduğu düşünülüyor dünya genelinde. Coğrafi dağılımına bakıldığında da tahmin edileceği üzere gelişmekte olan ülkelerde dağılım daha fazla… Sebep olarak düşündüğümüzde çocuklarda ve erişkinlerde olmak üzere iki ayrı başlık altında toplayabiliriz. Bir tanesi çocuklarda doğum sırasında ağır beyin hasarına bağlı serebral palsi ile ciddi beyin hasarı gelişen çocuklar. Diğeri sara hastalığı dediğimiz halk arasında epilepsi hastaları, hidrosefali hastaları olabilmekte. Bunlarda göz normal olabilmekle birlikte görme yolları ve görme merkezindeki hasardan dolayı kişide görme kaybı oluyor. Eşlik eden beyinle ilgili fonksiyon bozuklukları da oluyor, öğrenme güçlüğü, sağırlık gibi…

Page 28: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 27

Genetik rahatsızlıkları düşündüğümüzde Retinitis Pigmentosa da tavukkarası hastalığından bahsetti Sezin Hanım. İlerleyici, çevresel görme kaybı olan bir rahatsızlık. Şuan için kesin tedavisi maalesef bilinmiyor. Genetik çalışmalar bu konuda yapılmakla birlikte kesin tedavisi bilinmiyor. Albino hastalarında ciddi görme kaybı oluyor. Aynı şekilde erişkinlere göre daha farklılık arz eden göz tansiyonu, katarakt, retinoblastom hastaları… Biraz önceki resimde tek taraflı retinoblastom yani göz içi tümörü göstermekte. Ailelerin böyle bir durumda derhal göz doktoruna başvurması gerekiyor. Görme kaybının dışında hayati risk var zamanında müdahale edilmezse. Ailelere söyleyebileceğimiz yani çocuğun görme gelişimiyle ilgili bazı parametreler var. İşte yüz göz kontağı dediğimiz yüze bakış bir buçuk ayda gelişiyor bebeklerde. Anneye cevaben gülümseme 2-3 aylık bebekte, yaklaşan nesneye göz kırpma 2 ve 5 ay arasında, insan yüzüne veya eşyalara bakış 1-2 ayda gelişiyor. Tanıdıklarına gülümseme bir buçuk 2 ay gibi veya nesneleri takip 3 ayda gelişiyor. Bu tür durumlarda bir aksaklık olduğunda da aileler derhal göz doktoruna başvurmalı. Ayrıca bebeklerde düşük görmeyi düşündüren diğer bulgular arasında gözlerde titreme hareketi olması, parlak ışığa cevap vermemek, biraz önce bahsettik göz bebeği normalde siyah gözükür onun yerine beyaz veya sarımtırak renkte olması veya gözlerde bakış sırasında içe dışa kayma hareketleri düşük görmeyi düşündüren bulgulardır. Bizim erken müdahaledeki amacımız nedir? Daha çok çocuğun kendi gelişim kapasitesine göre bunu desteklemek, görme duyusu dışında dokunma, işitme duyusunu geliştirici programlar uygulanması, çocuklarda kaba, ince motor gelişimini hızlandırmak. Onun dışında anneye babaya danışmanlık konusu, okula hazırlamak, yasal haklar, mali kaynaklar konusunda danışmanlık yapmak ve grup faaliyetleri sıralanabilir. Sezin Hanım bahsetti erişkinlerdeki sebepler başlıca dört grup altında toplanabilir: Sarı nokta hastalığı, katarakt, göz tansiyonu veya şeker hastalığına bağlı göz bozukluğu. Sarı nokta hastalığı 65 yaş sonrası ilerleyici merkezi görme kaybı ile karakterize.

Page 29: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU28

Amsler Kartı dediğimiz bir kartla baktığımız zaman hasta normal görmesi gerekirken çarpıklıklar görmekte. Biraz önce katarakttan bahsetmiştik. Hala gelişmekte olan ülkeler dahil dünya genelinde görme kaybının en büyük sebebi, %47.9 civarı düşünülüyor. Göz tansiyonunun rahatsız edici boyutta olmasının sebeplerinden birisi sinsi ilerleyici bir rahatsızlık, son döneme gelmediği sürece bir belirtisi olmuyor. Terminal dönemde de hastanın periferik etraf görme alanında kayıp oluyor ve dürbünden bakarmış izlenimi yaratıyor. Maalesef bu döneme geldiğinde tedavisi yok. O yüzden hastanın hiç bir şikayeti olmasa dahi 40 yaş sonrası mutlaka göz doktoruna gitmesi lazım. Periferik görme alanı daralmasında çevre desteği alarak geliyor hastalar. Aynı şekilde şeker hastalığı, zamanında önlem alınmazsa kalıcı görme kaybına sebep oluyor. Biz yaşlılarda genellikle nasıl fark ediyoruz diye düşünecek olursak görme kaybını günlük yaşantısındaki alışkanlıklar her zaman yaptığı şeylerde televizyon seyretme, yürüme, hobilerini yapma gibi davranışlarda zorlanma, gözlerde kayma veya bir şeyi seyrederken başını yana eğip bakması, yüzleri ve eşyaları tanımada güçlük, eşyaları doğru yerine yerleştirmede zorlanma, belli bir sürenin üstünde gazete, dergi okuyamama ki eskiden okuyan bir kişi veya iyice okuma materyalini yüzüne yaklaştırma sayılabilir. Bu tür durumlarda da zamanında müdahale edilebilirse birçoğunda ilerlemiş safhaya gelmeden önlem alınabiliyor. Kısaca bize geldiğinde standart tedaviyle, ilaç tedavisi, cerrahi tedavi veya standart gözlük tedavisiyle çözemediğimiz durumlarda bazı yardımcı sistemler var optik ve non-optik diye sıralıyoruz. Kabaca bahsedeceğim. Optik sistemler işte teleskoplar, mikroskoplar, büyüteçler, telemikroskop, elektro-optik sistemler diye sıralanabilir. Non-optik sistemler de ortamın aydınlatma düzeyinin artırılması, okuma stantları gibi ergonomik destek sağlanması, biraz önce Sezin Hanım bahsetti kontrastı artıracak şekilde eşyaların düzenlenmesi. Bazı hastalarda ileri seviyede kamaşma şikayeti vardır. Filtreli camlar, güneş gözlüğü, şapka kullanılması, büyük puntolu materyaller…

Page 30: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 29

Ama bunların da yetmediği olgularda diğer duyuların harekete geçirilmesi için konuşan cihazlar, Braille alfabesi söz konusu tabiki. Teleskoplar tek veya iki taraflı olarak kullanılabiliyor, kişinin elinde de tutulabiliyor, göze de monte edilebiliyor. Handikapları, görme alanı dardır ve dışarıdan bakıldığında görünüşü sorunlu olabilmekte ve göreceli olarak pahalı olması dezavantajları. Burada çeşitli teleskobik gözlük modelleri gözükmekte. Büyüteçler ise elle tutulan veya masa içi konulan tipleri vardır. Daha ekonomik ve kullanımı kolay olması avantajları… Burada da masa stantları ve elle tutulan büyüteç şekilleri gözükmekte. Elektro optik sistemlerden söz etmiştik. Uzak ve yakın görme için kullanılabilmekte, ortamın kontrastı, renk ve ışık şiddeti ayarlanabilmekte. Burada yakın görme için bir elektro-optik sistemle kişinin faaliyeti gözükmekte… Sonuç olarak bahsedildiği gibi yani bu optik sistemleri kişiye reçete etmek maalesef yeterli olmuyor. Ancak kişilerin %5’i kadarının bunu kullandığını görmekteyiz. Daha önemlisi arka planda uygun eğitim programları olması. Bunun için de sabırlı bir şekilde gerekli ekip faaliyetlerinin birlikte yürütülmesi gerekiyor. Teşekkürler. ÖMER AKÇAĞIL: Sağ olun çok teşekkürler. Evet, süreci böyle ilerletiyoruz. CİHAN AKKOYUN: Burada bir şey söyleyebilir miyim?ÖMER AKÇAĞIL: Tabii buyurun.CİHAN AKKOYUN: Teleskopik gözlük kullanan arkadaşlarım hiçbir randıman alamadılar. Yine mikroskoplara döndüler pardon merceklere döndüler. Teleskopik gözlükler randımanlı değil.MİTAT ALTUĞ: Evet, handikapları var haklısınız. Mikroskoplarda görüş alanı daha geniş olduğu için daha rahat hareket edebiliyorlar belki…CİHAN AKKOYUN: Mercek, mikroskop değil.MİTAT ALTUĞ: Son halini bulmadı maalesef.CİHAN AKKOYUN: Değil mi? Evet.MİTAT ALTUĞ: Büyüteçleri mi kastediyorsunuz?

Page 31: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU30

CİHAN AKKOYUN: Büyüteçleri kastediyorum evet teleskopik gözlüklerden randıman alamadı arkadaşlar.ÖMER AKÇAĞIL: Evet. Özellikle göz hastalıkları noktasındaki erken teşhis ve tedavinin önemi bir kez daha vurgulandı. Bu noktaya bizim de daha çok ehemmiyet göstermemiz gerekiyor. Bu aşamada da az önce belirttiği gibi Cihan Beyin hastanelere başvuru sırasındaki erişilebilirlik açısından olan meselelerin çözümü noktasında önemli gelişmeler oldu ama daha iyiye gitmesi noktasında da çalışmaların olması gerekiyor. Bu noktada Sevtap Hocam özellikle Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği Kalite Birimi uzmanı, genel şuanda yapılan uygulamaları ve ileriye yönelik neler düşünüldüğünü bize sunarlarsa mutlu oluruz.SEVTAP KILIÇASLAN: Merhaba, teşekkür ederim şimdiye kadar ki olan konuşmacı arkadaşlara. Ben kalite uzmanı olarak çalışmaktayım Beyoğlu Kamu Hastaneler Birliği’nde. Burada bizim yaklaşık bir yıldır “Engelli Bireylere Yönelik Sağlık Tespit Değerlendirme Denetleme Formu” diye bir formumuz var. Böyle bir yasa çıkmıştı biliyorsunuz bu yasaya istinaden hastanelerimiz her ay denetlenmekte ve Sağlık Bakanlığı’nın bir istatistik programı var biliyorsunuz TSİM’e bu veriler girilerek kayıt altına alınmakta. Burada görme engelliler için birkaç soru var.

•Sağlık tesislerinin bahçe ana girişinde görme engellilerin rahatça ulaşabileceği bir yerde “Hastane Yerleşkesi Kabartma Haritası” bulunmalıdır. •Görme engellilerin görülebilir bilgiyi kullanmaları zor olduğundan, bilgilendirme işaretleri az görenler için kontrast renklerde, körler için dokunarak kavranabilir veya hissedilebilir olarak yapılmış mıdır?•Ana giriş holünde görme özürlüler için 120 cm - 160 cm arasındaki yükseklikte Braille yazılı ve kabartmalı bilgilendirme panosu var mıdır?

Page 32: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 31

•Görme engelliler için bina girişinden ilgili bankoya kadar kılavuz iz ve uyarıcı yüzeylerle yönlendirme yapılmış mıdır?

Bu gibi soruların olduğu bir listemiz var. Bizim şuana kadar sağlık tesislerimizi, kendi bünyemizdeki 11 sağlık tesisimizi değerlendirdiğimizde bunun karşılanabilirlik oranı %65 civarında 6 hastanemizde. Diğer hastanelerimizde de %35 ortalama civarında karşılanabilirlik düzeyi var. Bizim de sağlık tesislerimizin biliyorsunuz devlet hastanelerinin yapısını az çok, yapısal problemlerimiz çok fazla. Bunu aşmamız için… İki binamız tarihi bina bizim. Bir tanesi saray binası bir tanesi de yine tarihi bir merkez. Bunlarda gerekli düzenlemeler yapmamız pek fazla mümkün olmuyor. Yine de elimizden gelen gayreti göstererek belki yeni yerleşkeler yaparak bu düzeyin geliştirilmesi için katkılarda bulunuyoruz. Benim hasta hakları ve güvenliğiyle ilgili birimdeki arkadaşımla paylaştığım bir konu oldu bu. Oraya gelen şikayet, öneri, raporlamalar kısmında özellikle yeni raporlamayla ilgili çıkan yönetmelik kapsamında bir takım sıkıntıları vatandaşlarımız bizlere bildirmiş. Tabii bizim yasal düzenlemelere müdahale şansımız yok ancak biz de görüş olarak bir üst kuruma bildirebiliyoruz. Ben vatandaş olarak ve bir sağlık çalışanı olarak tabii ki öncelikle erken tedavi ama bu gerçekleştikten sonra da erişimin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bazı işlevsel olmayan şeyler yapıyoruz sırf yasada var ya da bir soru var diye. Koyduğumuz kriterler vatandaşımızın o hizmete ulaşmasını gerçekten sağlıyor mu öncelikle ben bunlara bakılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bugün sabah mesela otobüsle geliyorum, otobüsün sesli sistemi çalışmıyor. Aslında sesli sistem niçin otobüslerimize konuluyor? Bunu halkımız biliyor mu? Kalitede çalışmasam belki bilmeyecektim. Ya bu sesli sistem de niye var kapatın diyen bile olabiliyor. Biz de hastanelerimizde öncelikle tabii ki hastalarımıza bilgilendirme yapmaya çalışıyoruz. Cihan Bey’in söylediğine katılıyorum personelimizde de eğitim eksikliği çok. Bu eğitimleri düzenliyoruz hastalarımıza ulaşmada. Tabii ki bizlerin

Page 33: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU32

de çok fazla yeterli gelemediği durumlar olabiliyor. Sayı ve çalışan nitelikleri konusunda yetersizliklerimiz var çünkü çok yeni bir konu bizde. Yani bir yıldır bu konular gündeme geliyor yani erişilebilirliğini sağlamak adına. Teşekkür ediyorum.ÖMER AKÇAĞIL: Tamam. Biz teşekkür ederiz. Özür dilerim Aksel hocam sizi atladık mı? Siz göz hastalıkları uzmanıydınız değil mi?AKSEL ERENBERK: Evet. Arkadaşlar zaten her şeye değindi. Belki eklemek gerekirse hamileliğin ilk aylarında annenin geçirdiği hastalıkları sayabiliriz. Doğum sırasında bazı aksaklıklar da görme engelliliğe sebep olabilir. Bunu söylemek istiyorum. Her şey gayet güzel anlatıldı.ÖMER AKÇAĞIL: Tamam, biz teşekkür ederiz. Suat Hocam biz süreci şöyle yönlendirmiştik: Sivil toplum örgütleri görme engelli olan ve temsilcilerimizle bir başlangıç yaptık sorunların temeline inen. Daha sonra ilgili alanda uzman hekim arkadaşlar hastalıkları anlattılar. Sürecin diğer temsilcileri olan optisyenler temsilcileriyle de sorunları alalım ve ondan sonra belki sizin açınızdan derleyici toparlayıcı bir sunum olursa mutlu oluruz. Evet, Abdullah Bey…ABDULLAH AYDIN: Efendim isterseniz ben birkaç ilave yapabilirim. ÖMER AKÇAĞIL: Buyurun lütfen. Hem kendi konunuzda hem diğer konularda buyurun.ABDULLAH AYDIN: Şöyle izlediğimde şunu gördüğüme çok sevindim: Aşağı yukarı bugünkü durumla ilgili tamamen belirlemeler var, bir de gelecekle ilgili de bir iki tane bir şey var. Şimdi bizi ilgilendiren konuyla ilgili en önemlilerinden bir tanesi saygı değer göz hekimlerimiz az görenlerle ilgili şeyleri dile getirdiler. Ancak ne yazık ki şöyle de bir durum var mesela burada kaliteden sorumlu hanımefendinin konuştuğu gibi hastanelerin göz polikliniklerinde mutlaka düşük görmeyle ilgili eğitim setlerinin bulunması gerekiyor. Bunun zaruri hale getirilmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü bugüne kadar yapmış olduğumuz girişimler ve görüşmeler sonucunda yani “lütfen” veya firmalar tarafından eğer bir şey bırakılıyorsa, hediye

Page 34: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 33

ediliyorsa bu şekilde bakılıyor konuya. Bunu zaruri hale getirmek lazım diye düşünüyorum. İkincisi, belki buradaki arkadaşlarımızın kimine tuhaf gelecektir ama eğer bir gelecek planlaması yapılacaksa 80’li yılların sonrasında ozondaki incelmeden dolayı artık ozonun bizi koruması git gide azalıyor. Bu azalmanın sonucunda ultraviyole ışınlarına direkt maruz kalıyoruz ve günlük yedi buçuk saat gibi güneş enerjisinden faydalanan bir ülke burası. Dolayısıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Marmara da bunun içine dahil olmak üzere… Şimdi bunun istatistiki verisi net olarak şurada yok ama nasıl derimize UVC’ler nüfuz ettiğinde katyonlar oluşuyorsa aynı şekilde gözlerimiz üzerinde de erken yaşlanmayı, bedensel yaşlanmanın yanında gözde de erken yaşlanmayı birlikte getiriyor. UVA ışınlarının direkt göz merceğine etki etmesi, kataraktı tetikleyebiliyor. Daha öbürü işte makula dejenerasyonu mesela bu da ultraviyolenin yaratabileceği ya da yarattığı hadiselerden bir tanesi olarak önümüze geliyor. Biz Dünya Optometrik Konseyi ve Avrupa Optik ve Optometri Akademisi üyesiyiz, ve Avrupa Akademisinin de kurucu üyesiyiz aynı zamanda. Yurt dışıyla sürekli bağlantılarımız ve ilişkilerimiz var. Bu verilerin tümünü buralardan elde edebilme imkanımız oluyor. Onun için ultraviyoleye karşı da mesela saygıdeğer göz hekimi uzmanımız çocuk sağlığı konusunda yani çocukların göz sağlığıyla ilgili çok önemli bilgiler verdi. Erken teşhis ve tedavi kapsamında işte zannediyorum ki yanılıyorsam bağışlayın beni çocuk gözlerinin görüşü 5 yaşında aşağı yukarı netleşir duruma geliyor. Biz de mesela ilköğretim nüfusunda bir refraksiyon testinden geçme mecburiyeti yok. Ailelerin bilgilendirilmesiyle birlikte bu durum en azından çocuk doğduktan sonra hocamın söylediği gibi olmalıdır mutlaka ama en azından görme netleştikten sonra 5 yaşından itibaren mutlaka rutin göz kontrollerinin yapılması lazım gelecekle ilgili. Çocuklarımızı ve yetişkinlerimizi de aynı zamanda UV ışınlarından korumakla ilgili bir madde mutlaka geçmelidir diye düşünüyorum. Yani Sağlık Bakanlığımızın bilgilendirmeleri içerisinde… Çünkü

Page 35: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU34

hayatı algılamadaki en önemli iki organımızdan bir tanesi göz… Yani görmediğimiz zaman yaşam konforumuzun ne şekilde bozulduğunu biliyoruz. Görme engelli arkadaşlarımıza da elimizden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bunu da belirtmek isterim. 2003 yılında Dünya Sağlık Örgütü, Dünya Oftalmoloji Dernekleri, Körler Birliği ve Dünya Optometri Konseyi birlikte organize etmiş olduğu Vizyon 2020 kapsamında 2003 yılından 2012 yılına kadar 81 ilde ilköğretim nüfusu dahil olmak üzere, öncelikli başlığı bu, erken teşhis ve tedavi, aydınlık bir görüş, eğitimde başarı ve trafik kazalarının kaldırılması konusunda tam 30 milyon vatandaşımızı Sağlık Bakanlığımızdan, Milli Eğitim Bakanlığımızdan ve uzman göz hekimlerimizle birlikte göz taramaları yaptık Türkiye’de. Burada çok önemli bir tablo vardı. Bu tablo özellikle ilköğretim nüfusu Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz Bölgesi bu üç bölge olmak kaydı şartıyla %22 oranında refraksiyon testinden göz hekimine gitmemiş ve hiç göz kontrolü olmamış kişilerle karşılaştık ve bunları raporlayarak ilgili makamlara sunduk. Ancak şunu burada bir kez daha tekrarlamak isterim ki bilinmesi açısından, kalkınmış ülkelere baktığımızda özellikle Avrupa Birliği ülkeleri, dünyanın çeşitli ülkelerinde de bu var oftalmologlar, optometristler ve refraksiyon yapan optisyenler olarak geniş bir yelpaze içerisinde göz sağlığı hizmeti veriyor. Bizim ülkemizde de bu konu üzerinde sadece uzman hekimlerimiz, göz hekimlerimiz hizmet vermekte. Şöyle düşünelim; 76 milyon Türkiye’de, aktif olarak 3333 göz hekimi hizmet vermektedir ve Türkiye ortalamasında 27.000 kişiye bir göz hekimi düşmektedir. Bugün Karadeniz Bölgesi’ne gittiğimizde 42.000, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne gittiğimizde 49.000 kişiye bir göz hekimi düşmektedir. Şimdi, erken teşhis ve tedavi kapsamında ben bütün göz hekimlerimizin çok iyi niyetle, üst seviyede hizmet verdiklerine yürekten inanıyorum. Ancak son yıllardaki sağlıkta ulaşılabilirlikte çok önemli mesafeler kat edildi. Bunları göz ardı etmemek lazım. İletişim kanallarıyla da bilgilenme hakikaten üst seviyeye geldi. Ancak Sağlık Bakanımızın

Page 36: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 35

da açıklamalarına göre yani 20.000 uzman hekime çağdaş sağlık hizmeti için 10.000 de pratisyen hekime ihtiyacımız var deyişi de buradan kaynaklanıyor. Ancak zaman ve maliyet açısından daha maliyeti düşük, daha nitelikli eğitimlerle ara elemanların da yetişmesi bu açıdan topluma çok önemli katkılar sağlayacaktır. Özellikle mesela göz sağlığı konusu açısından da… Şunu da belirtmekte yarar var aldığım notlar içerisinde mesela öncelikle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, bir sivil toplum örgütü ve bir de optisyen olarak aynı zamanda, merakım ölçüsünde belirli şeyleri irdeliyorum. Mesela çok basit Şişli Etfal Hastanesi’ne gittim burada ne oluyor nasıl yürüyor işlemler diye. Şimdi kuyruğa girmiş gözlüğü gözünde olan bir nihai tüketici mesela hekimin burada bir fokometresi olmazsa, ona yardımcı bir insan olmazsa o nasıl ölçecek ve nasıl o gözün geleceğini planlayacak? Mecburen nihai tüketici dışarıdan bir yerden ölçtürmeye yönlendiriliyor. Mesela fokometre ve bu tür cihazların da göz servisleri içerisinde hastanelerde mutlaka bulunması gerektiğine inanıyorum bu bir. İkincisi; yani ne yapsın göz hekimlerimiz? 75 tane hasta, refraksiyon testi için ayıracağı zaman 5 dakikayı 10 dakikayı geçmiyor gözlüğü getirdiği zaman. Özellikle lütfen beni bağışlayın hipermetrop teşhisinde mesela önemli sorunlar yaşanıyor çünkü göz hekimlerimize zaman ve zemin gerekiyor bir kişiyi irdeleyip inceleyebilmesi için. Bu zaman ve hasta çokluğu bütün burada büyük problemleri beraberinde getiriyor. Onun için göz hekimlerimize de yardımcı olabilecek ara sağlık meslek mezunlarını mutlaka… Mesela hastanelerde göz hekimimizin kalkıp bir gözlüğü ölçmesiyle ilgili uğraşmaması gerekiyor. Burada mutlaka göz doktorlarımızın yanında gözlüğü ölçen bir optisyenin bulunması gerekiyor ve uzman hekimi hiç vaktini kaybetmeden işlem görecek bir hale getirmemiz lazım. Hani diyoruz ya geleceği planlama… Mesela görme engelli bu %76’lık sonradan görme özürlü olanların sayısını azaltalım aşağıya doğru. Şimdi işte bunları gerçekleştirdiğimiz zaman yapacağız. Eğer bir kişi hastaneye gidip gerektiği şekilde oradan refraksiyon testi alıp

Page 37: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU36

ayrılamıyorsa erken teşhis tedavisi olamayacaktır bunun. O zaman hem göz hekimlerimizin zamanını hem de bu şartları geliştirdiğimiz sürece geleceğe o zaman planlamada katkıda bulunabiliriz diye düşünüyorum. Ben teşekkür ediyorum.ÖMER AKÇAĞIL: Çok teşekkür ederiz biz de. Oldukça güzel saptamalar yani hepimiz hemen hemen buna katılırız. İnşallah geleceğin Türkiye’sinde de bunlar sağlanacak. Gittikçe de olur öyle görünüyor. Biz şimdi Türkiye Gözlük Sanayicileri Derneği Başkanı Mehmet Dibi Bey’i dinleyeceğiz. Hem genel konular hakkında hem kendi sektörüyle alakalı bize mevcut durumu, gelecek öngörüsünü, tespitlerini bildirirse seviniriz. Buyurun.MEHMET DİBİ: Teşekkür ederim ben Türkiye Gözlük Sanayicileri Derneği olarak ilk önce bu tür çalışmalar yaparken başkan oldum. Başkan olduktan sonra da ilk önce tüketici memnuniyeti ile ilgili standartlara uygun gözlük ithalatı ve imalatı yahut da cam imalatı… Şimdi doktor arkadaşlarımız var biliyorlar. Evvelden yurtdışında yapılır getirilirdi. Şuanda ülkemizde aynı standartlarda rahatlıkla her iki camı yakın ve uzak bir aradakiler için özellikle söylüyorum, üç gün içerisinde teslim edebiliyoruz. Bu bizim artık teknolojide son aşamaları yakaladık çünkü sadece Türkiye’de veriliyor diğerleri de Amerikan, Fransız, Alman veriyor. Makinaların hepsi aynı, hammaddeleri aynı onun için özellikle sizlerin de yerli sanayiye itibar edilmesi ve bizi burada denetleyebilir pozisyonda olmaları bizim için çok büyük avantaj. Sağlık Bakanlığı olarak tıbbi cihazlara girdiğimiz için rahatlıkla denetlenebilir durumdayız biz ve denetlenebilmemiz de lazım. Benim derneğim olarak yurt dışından gelen kayıt dışı kalitesiz ürünlerle de çok mücadele verdim, veriyorum. Burada da sizlerin özellikle buralardan bizi de desteklemenizi, tüketicinin devamlı bir gözlüğü yani en az iki yıl kullanılmasına sebebiyet vermemiz lazım. Yapmamız için de kaliteli ürünün mesela ben özellikle Sağlık Bakanlığı’na yüzlerce kere talepte bulundum yakın okuma gözlükleri şeklinde yahut güneş gözlükleri şeklinde alelade pazarlarda rastgele

Page 38: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 37

yerlerde satılıyor. Bunlara önlem alınması gerekiyor. Çünkü daha önceki senelerde yakın okuma gözlükleri gümrükten rahatlıkla geçiyordu. Bizim talebimiz doğrultusunda şuanda Türkiye’ye girişi yasak olmasına rağmen istediğimiz adetlerde Türkiye’de bulabiliyorsunuz. Yani girişi yasak ama kaçak yollarla geliyor. Bunlarla ortak çalışma yapmamız gerekiyor tabii doktorların yanında benim konuşmam yanlış ama bunlar göze zarar veren şeyler büyüteç gibi kullanıyorlar. İşte bunların bilgilendirilmesi, bunların en kısa zamanda kamu spotuyla duyurular şeklinde yapılması… Bizim üzerimize düşen sanayide de hem imalatı hem ithalatı temsil ettiğim için o konumda bizim üzerimize düşecek ne tür görev olursa biz derneğimiz olarak varız her zaman olacağız. Biz burada ticaret yapıyoruz ama hiç olmazsa yaptığımız ticaretle tüketiciyi memnun etmemiz... Ben şimdiye kadar çalışmalarımda hep gözlükçü üzerine bir çalışma yaptım. Büyük bir hataymış bu. Benim tüketici üzerine yapmam lazım bunu. Biz tüketiciye yansıtmadık. Yani biz Türkiye’de şunlar yapılabiliyor, güvenilir ürün diye hiçbir televizyonda yahut da gazete haberlerinde duymadım. O yüzden kendimiz markalaşamadık. Bunları bir başlangıç olarak düşünüyorum inşallah böyle çalışmalar devam ederse… Bu çalışmalar dışında derneğimiz her türlü destek de verir. Eğitim konusunda da hem destek verelim hem şahsım ve yönetim kurulum bu çalışmaların içinde olduk. Daha önce Abdullah arkadaşımızın olsun diğer arkadaşların olsun yaptığı çalışmalarında hep dernek olarak yanlarında olduk ve bilgilendirmelerde de yanlarında olduk. Tüketici varsa biz de varız. Ama ülkemizdeki sanayiyle var olabiliriz diye düşünüyorum. Bizim de sizlere ihtiyacımız var özellikle. Yani biz, doktor arkadaşlar bilsin diye söylüyorum kullandığımız hammaddenin %100’ü standartlara uygun hammaddedir. Yani kalitesiz ürün kullanmıyoruz. Özellikle yani biz ucuz olsun diye… Şuanda satılan gözlüklerin %80’i diyebilirim Çin gözlüğü. Bunlar çok önemli faktörler. Şuanda Türkiye’de denetim yok ve bizim burada en önemli sorun denetlenebilir pozisyonda olmamız

Page 39: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU38

da çok önemli. Kimin ne yaptığını rahatlıkla görebilirler, yapabilirler hem bizi disipline etmiş olurlar hem de tüketiciye kaliteli gözlük satılmasına sebebiyet verirler.ÖMER AKÇAĞIL: Çok özür diliyorum şuanda denetimde bir sıkıntı mı var?MEHMET DİBİ: Evet tabii demin izah ettim. Ben Büyükşehir Belediyemize defalarca yazdım. Tarama yapılıyor bana 52 ilden rapor geliyor. Gelen raporlarda 3 tane 5 tane gözlük… Ben şimdi Sirkeci’ye gidip arasam size binlerce gözlük bulabilirim yani örnek veriyorum. Binlerce ben gözlük bulabiliyorsam Büyükşehir Belediyemiz bulamıyorsa… ÖMER AKÇAĞIL: Zabıtası olarak söz ediyorsunuz…MEHMET DİBİ: Evet aynen öyle yani bu örnek… Bir de sahil kesimlerine gidin yani Türkiye için söylüyorum en kaliteli markalar sahte ve bunu tüketici bir güneş gözlüğü olarak koruma amaçlı alıyor sahte. Bunu şey için yapıyor yani ne diyeyim… Gözlüğün markası ben marka ismi de vermek istemiyorum ama marka tamamen sahte. Şimdi biz onlarla bir çalışma yapıyoruz, örnek veriyorum bu markalı gözlükler yakalanıyor biz şikayet ediyoruz diyelim. Geliyor bunlar şikayet üzerine, aynı sahte ürünü bu sefer devlet satıyor. Üzüldüğüm taraf bu. Bu sefer kalitesiz bir ürünün devlet tarafından satılmasına sebebiyet veriliyor ve marka olarak görülüyor. Bu da illegal bir şey bunu ne yapıyor rahatlıkla faturalandırıp satıyor yani millileştiriyoruz. Yani benim isteğim şu, vatandaşına sattırmadığı ürünü devletin de satmaması lazım ya da imha edilmesi lazım. Bu tür şeylerden hakikaten biz imalatçı olarak yani şöyle söyleyeyim SGK’yla ilgili çalışmalarımızda… En az 4-5 milyon adet gözlük alınıyor 5 milyonun üzülerek söylüyorum 4 milyonu kayıt dışı gözlük. Bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. İnşallah bu çalışmalarımız da yakın bir zamanda netice verir. Yeni kanun çıktı bu kanundan istifade ederek %15 farklı yani bir tüketiciye memnuniyet verici yerli gözlük alırlarsa eğer başarılı olursak bunda da %15 fark tüketici memnuniyeti olarak

Page 40: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 39

geçecek. Yani 35 lira ödüyorsak 40 lira bundan sonra yerli malı alırlarsa. Niye diyorum bunu? Yurtdışından ürün getiren bir ithalatçı kaliteli de getirebiliyor kalitesiz de ama kalitesiz getirdiğinde aynı ürünü bulamıyorsunuz. Bulamadığınız zaman bir ürünü 5 yıl yedek parça bulundurma mecburiyeti var ama onu bırakın ithalatçıyı bulamıyorsunuz. Onun için bunlar yani ileriye dönük çalışma yaparken alt zemini doldurarak gidersek daha iyi olur.ÖMER AKÇAĞIL: Tekelleşmenin de önüne geçerek ama eğer aynı ürünü memleketimizde üretebiliyorsak kendi malımızı…MEHMET DİBİ: İşte doktor arkadaşlar biliyorlar şuanda 6 tane imalatçı var. Ama bu tür çalışmaların içinde yeni teknolojinin… Ben sunum da yaptırabilirim eğer böyle bir çalışma olursa… Hatta bunları İstanbul Sağlık Müdürlüğü organize edebilir yahut da Sağlık Bakanlığı. Cam imalatıyla ilgili biz teknik bilgileri de verebiliriz. Yahut da çerçeve imalatıyla ilgili verebiliriz. Ben Esenlerliyim. Esenlerde böyle bir çalışma, çalıştay olduğu için de sonsuz derecede memnun oldum. Ben Esenler’in ismi duyulsun diye Esenler’e getirdim derneğimi. O yüzden çok teşekkür ediyorum bu duyurma vesilesi oldu.ABDULLAH AYDIN: Mehmet abinin burada olmasının en önemli sebeplerinden bir tanesi bu yapmış olduğumuz göz taramaları sonucunda yardıma muhtaç ve sosyal güvencesi olmayan 10 bin kardeşimizin, ilköğretim çağında kardeşimizin gözlüklerini ücretsiz olarak yapıp teslim etmeleri. Başarısız diye arka sıralara atılmış olan öğrencileri hayata kazandırmanın en önemli unsurlarından bir tanesi Sayın Mehmet Dibi’ydi ithalatçılar, imalatçılarla birlikte. Onun için huzurlarınızda bir kez daha Mehmet Dibi bir de Göz Nuru ve Görme Engellileri Koruma Derneği başkanımız Sayın Bahattin Taşkın aramızda yok, Hakkın Rahmetine kavuştu. Ona minnet ve rahmetle…ÖMER AKÇAĞIL: Teşekkür ederim Mehmet Bey. Ramazan Bey sizler de yine sektörden olarak hem kendinizi de tanıtarak hatırlamak açısından…RAMAZAN ÖZMUTLU: İsmim Ramazan Özmutlu. Gözlükçüler ve

Page 41: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU40

Optisyenler Konfedarasyonu Anadolu Gözlükçüler ve Optisyenler Fedarasyonu Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği yönetim kurulu üyesiyim. Türkiye Optik ve Optometrik Meslekler Derneği 1951 yılında kurulmuş 63 yıllık bir dernektir. Mesleğimizle ilgili ilk sivil toplum örgütüdür. Bizim derneğimiz Avrupa Optometri ve Optik Konseyi’nin üyesidir ve akademinin kurucu üyesidir. İsmimizde Türkiye ismini kullanan mesleğimizle ilgili tek dernek biziz. Optisyen ve gözlükçü meslektaşlarımızın asil üye olduğu sivil toplum örgütüdür. Görme sağlığı bizim için çok çok önemlidir. Halkımız için çok çok önemli. 5193 sayılı yasayla halkımızın görme sağlığını koruma optisyen ve gözlükçülere devredildiği için ilk birinci vazifemiz halkımızın göz sağlığı. Bizim için en önemli olay bu. Değerli başkanlarımızın konuşmalarına aynen katılıyoruz. Bugün hastanedeki oftalmolog dostlarımızın yanına muhakkak bir optisyen istihdam edilmeli çünkü oftalmolog meslektaşlarımız, dostlarımız gözlük ölçümü veya refraksiyon ölçüm makinalarında vakit harcayarak… Zamanlarını en iyi şekilde değerli kullanmaları gerektiğini düşünüyoruz. Bu konu hepimizin ortak bir paydası zaten… Konfederasyon olarak bu yıl güneş gözlükleriyle ilgili bir çalışma yaptık Sağlık Bakanlığı ile birlikte. Bütün ulusal kanallarda zorunlu kamu yayını olarak yayınlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesine bu arada teşekkür ediyorum ben. Avrupa yakası metro vagonlarında afişlerimiz bir hafta boyunca yer aldılar, ücret almadılar ayrıca teşekkür ediyoruz. Şuan yeni bir projemiz Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile ortak yürüttüğümüz bir proje “Sağlıklı Dersler Başarılı Gözler”… İnşallah önümüzdeki hafta protokoller imzalanacak ve 7 tane ilimizde 0, 1, 2, 3, 4. sınıflar anasınıfı da dahil olmak üzere görme testleri yapılacak ve bunlarla ilgili istatistiki veri oluşturulacak. Hekim arkadaşlarımızın söylediği gibi erken teşhis bizim için de çok çok önemli özellikle az görenler için çok çok önemli. Bugün çocuklarımızın görme kusurlu olduğunu veliler tespit etmiyor, edemiyorlar. Sınıf öğretmenlerimizin yoğunluktan veya sınıf sayısının fazla olmasından dolayı algılamada

Page 42: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 41

süreç biraz geciktiği için erken teşhis maalesef yapılamıyor. Biz bunları önemsiyoruz. Bakanlıklarla beraber yürüttüğümüz projelerde de inşallah bunlar desteklenecek. Çok güzel şeyler olacak inşallah. Diğer bir konu Sosyal Güvenlik Kurumu ayağımız. Geçmiş yıllara göre Sosyal Güvenlik Kurumu en son yayınladığı Sağlık Uygulama Tebliğinde kontakt lenslerde, teleskopik gözlüklerde ödemeleri eklediler. Daha önce bunlar yoktu. Özellikle az görenler için teleskopik gözlükler çok önemli. Başarısı az olduğunu söyledi değerli katılımcımız ama bunda da şimdi hekim muayenesi çok önemli, gözlük montajı, atölyesi, hastaya uygulanması çok çok önemli. Eğer bunlar yetkili, ehliyetli kişiler tarafından yapılmaz ise başarı maalesef elde edemiyoruz. Burada da en önemli aktörler, oftalmolog dostlarımızla beraber bu cihazı uygulayacak, gözlüğe montajını yapacak optisyen ve gözlükçü meslektaşlarımıza kalmaktadır. Benim ilave edeceklerim bu kadar. Bu çalışma için çok teşekkür ediyoruz. Bugün misafir ettiniz bizi böyle bir konuyla yeni bir çalışma grubu açmış olduk. İnşallah hayırlara vesile olur diye düşünüyoruz. ÖMER AKÇAĞIL: Teşekkür ederim, sağ olun. Evet dernek temsilcili olacak zannederim başka bir arkadaş yok bendeki listede. Serhat Hocam siz de görme engellilerle alakalı Engelliler Müdürlüğümüz kapsamında bir sürü sorun, talep geliyordur.SERHAT TABANCA: Ben genel olarak faaliyetlerimizden bahsedeyim isterseniz. Bizim Engelliler Müdürlüğü olarak görme engelli ve tüm engel gruplarıyla ilgili faaliyetlerimiz engelli kişinin engelli sağlık kurulundan %40 ve üzerinde rapor almasıyla birlikte başlıyor. Biz engellilere yüz yüze ve telefonla danışmanlık hizmeti veriyoruz. Özellikle bu sene İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile yaptığımız anlaşmayla birlikte aralarında görme engellilerinin okullarının da bulunduğu tüm özel eğitim veren okullara ve öğrenci velilerine yüz yüze hukuki destek sağlama kararı aldık. Aşağı yukarı yaptığımız tespitler doğrultusunda on bin engelli ailesine kendi engelleri ve yasal haklarıyla alakalı seminer ve danışmanlık vermeyi planlıyoruz. Şimdi genel olarak

Page 43: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU42

bizim engellilerle yaptığımız toplantılarda aldığımız birkaç şikayetten bahsedeceğim. Bu şikayetlere en kısa sürede bir çözüm bulunacağını ümit ediyoruz. Az önce bahsedildiği gibi İETT’nin görme engellilerle alakalı sesli uyarı sistemlerinde ciddi manada şoförün daha doğrusu personelin eğitimsizliğinden kaynaklanan bir problem olduğu bize çok iletilen sorunlardan bir tanesi. Daha sonra Reşide Hanım’ın da bahsettiği gibi farklı hastanelerden aynı hastalıkla ilgili birbiriyle alakası olmayan çok farklı raporlar alındığını görüyoruz. Örneğin iki gözü hiç görmeyen bir vatandaş X hastanesinden %95 rapor alabilirken Y hastanesinden %50 rapor ancak alabiliyor. Raporların oranları tabii ki önemli. Engelli kişinin ekonomik açıdan sosyal hayata entegrasyonunun devlet tarafından desteklenmesi noktasında oran bizim için çok önemli çünkü bu oranlar ve oranların ağır veya hafif engelli olup olmamasıyla sağlanıyor bu ekonomik destekler. İkincisi çok yüksek oranlılara verilen mesela %97- %100... Vücut bütünlüğünün %100’ünü kaybetmiş bir vatandaşa dahi ağır engelli raporu verip vermeme konusunda ciddi bir ikilik söz konusu. Bu da tabii kişinin bakım maaşı almasını etkiliyor. Ekonomik durumun sosyal hayata entegrasyonda ciddi manada etkili olduğu düşünüldüğünde bakım maaşının da tabii engelli kişi için çok ciddi bir problem teşkil ettiğini görüyoruz. Bir de bu oranların sürekli düşmesiyle alakalı… Raporlarda süre kısmında rapor ya süreli ya süresizdir. Biz genelde süresiz raporların isminden de anlaşıldığı gibi süresiz bir şekilde geçerli olmasını bekleriz çünkü süresiz raporun bize anlattığı bu hastalığın ilerleme ya da gerileme durumunun söz konusu olmadığıdır. Fakat belli kurumlar aralarında ÖSYM’nin de olduğu belli kurumlar periyodik olarak, rapor süresiz bile olsa 3 ila 5 yılda bir raporun yenilenmesini istiyorlar. Bunun da handikapı şu örneğin geçen sene tek gözü görmeyen bir vatandaş %40’ın üzerinde bir engelli sağlık raporuyla tüm yasal haklarından faydalanabilecek durumdayken şuanda tek gözü görmeyen bir vatandaşa verilen raporun oranı %32 civarında. %32 oranı da vergi indirimi ve ekonomik, hatta İSKİ’nin %50

Page 44: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 43

su faturası indirimi dahil hiçbir gelir kaleminden faydalanamayacağı manasına geliyor. Bunlarla alakalı çok sık şikayet alıyoruz. Bunları da geçen hafta ve bu hafta yaptığımız çalıştaylarla da inşallah rapor şeklinde ilgililere raporlayabilirsek bizim için en büyük katkı bu olur. Teşekkür ederim.ÖMER AKÇAĞIL: Suat hocam tekrar siz de hoş geldiniz. Çoğunu dinledik. Aslında hemen hemen hepimizin bildiği temel meseleler var. Siz de genel sisteminiz açısından bakış açınızı bize iletirseniz mutlu oluruz.SUAT GÜNEŞ: Hepimizin de bildiği gibi Sosyal Güvenlik Kurumu üç farklı sandığı, Bağkur, Emekli Sandığı ve SSK, 5502 sayılı çatı yasasıyla birleştirildi. Bu bağlamda da 5510 sayılı yine farklı bir yasayla sağlık uygulaması tekleştirildi yani tüm vatandaşlara aynı ödeme kalemleri toplattırıldı ve fiyatlandırıldı. Şimdi ben de bir kaç konuya temas etmek istiyorum. Özellikle eczane müdürlüğü yaptım, eczanelerin ödemelerine baktım, optik ödemelerine baktım, hastanelere baktım devlet hastanelerine… Şu anda da tıbbi malzemeler Sirkeci Müdürlüğü olarak buna bakıyoruz. tabii sadece İstanbul değil Edirne, Kırklareli, Tekirdağ illeri de bize bağlı. İstanbul’da 3 tane Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkezi müdürlüğümüz var. Normalde ödemeler 2 ay civarında hastanelere ödenmiş olur. Yatan hastada ödenen tıbbi malzemeler SUT’ta vardır 1 ay incelenmektedir. Bizde de ben geldiğimde buraya 4 yıl önce, 20 gündü 3 güne kadar indik ödemelerde. Ama şuan tabii tatiller, bayramlar üst üste gelince personelin sınavları var gündeme geldi şuan itibariyle 1 aya… Ama arkadaşlara mesailer verdik bunu makul seviye olan bir haftaya düşürmeye çalışıyoruz ödemeleri. 352 kalem ödeme var vatandaşın serbest kodlu dediğimiz diğer diğer kurumlar alarak bize getirdiği mesela az önce teleskobik gözlük ödenmiyor dendi ama biz ödüyorduk…RAMAZAN ÖZMUTLU: Ödeniyor dedim.SUAT GÜNEŞ: Evet, biz ödüyorduk. Bizde de var zaten ödemesi.

Page 45: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU44

Şimdi ben Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sağlık güvencesini herkes biliyor o konulara girmeyeceğim ama bir şey dikkatimi çekti benim bu müdürlüğe geldiğimde mesela oksijen konsantratörü vs. hepsi bizde var, biz veriyoruz. Akülü sandalyeler, tekerlekli sandalyeler falan bunları ödüyoruz. Bir şey dikkatimi çekti. Özellikle Çin malına temas etti sayın başkan çok doğru. Bunun da önlemi şu olmalı: Nasıl ki bir ilaç ruhsat alırken Sağlık Bakanlığı çok ince süzgeçten geçiriyor tıbbi cihazlar da benim için ilaç niteliğinde. İlaç zaten zehirdir vücuda giren biliyorsunuz zehirdir. Dolayısıyla tıbbi cihaz getirilip hemen TİTUBB kayıtlarına müracaat edip Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bir gözlük çerçevesi için kaliteli bir çerçeve için 60 lira ödediğini düşünelim adam 3 liraya çerçeve getiriyor 60 lira piyasadan payını alıyor. Bu hususu özellikle Sağlık Bakanlığı’na raporda bildirelim birincisi bu. Yani tıbbi cihazın çok detaylı şekilde her türlü incelenmesi yapılsın. Bir hastane pamuk alacağı zaman testlerinden nasıl geçiyorsa gözlüğü de geçirsin kardeşim gerek camını gerek çerçevesini. Mehmet başkana katılıyorum bu hususta. Yani kalitesiz ürün veya kalitesiz kullanılan faydasız bir şey ancak plasebo etkisi yapar. Başka bir etkisi yoktur. Eğer gerçekten hastalık bir yerde durdurulması gerekiyorsa, durdurulması, erken önlem alınması gerekiyorsa kaliteye para ödeyelim. Zaten biz aynı parayı ödüyoruz dolayısıyla sektör de güçlenmiş olur bu vesileyle. İkinci dikkatimi çeken de ergonomi dediğimiz bir bilim dalı var. Konfor bilimi yani siz lüks bina yapabilirsiniz, lüks sıralar yapabilirsiniz ama ışıklandırmasını yanlış yapar iseniz özellikle eğitim ilkokul, ortaokul, lise çağlarındaki çocukların görmelerinde daha fazla bozulmalara neden olabilir. Artık ergonomi de hem ders olarak okutuluyor üniversitelerde ve hem de iş sağlığı ve güvenliği kanunu da çıktı biliyorsunuz. Çok ciddi oranda iş sağlığı ve güvenliği uzmanları işyerlerinde bunlara tabii dikkat etmeleri gerekiyor. Bunu özellikle okullarımızda belediyelerin, Büyükşehir Belediyemizin bir gözden geçirmesi veya okullara nasıl bir ergonomi anlamında yardım edilecekse… Üçüncü tespitim de

Page 46: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 45

gerçekten kişi doğuştan görme özürlü yani göremiyor. Erkekse hanımı işsiz kalıyor çünkü onun eli kolu, gözü, ayağı, her şeyi oluyor hatta beyni oluyor. Bunlarla özellikle Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bu çalıştayı raporlayabilirsek ailesine çocuğuna veya bakan komşusuna kesinlikle bakım maaşı… Yani o kapsamda rapor mesela iki gözü körse işte bunun %60’sa, eğer verilecek bakım ücretleri %75’lik bir raporu gerektiriyorsa bu ek bir protokolle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımıza bunun iletilmesi ve onlara da gereğinin sağlanması. Onun haricinde 18 yaş altı çocuklarımız da az önce başkan dedi Allah razı olsun okullara, öğrencilere gözlük verdik dedi. Eğer gerçekten sigortası yoksa 18 yaşına kadar devlet bakıyor zaten. Onun ayrı bir kodu var o kodu da Sağlık ve Sosyal Güvenlik Merkezlerimiz değil de her ilçede bizim merkez müdürlüklerimiz var sisteme kayıt ettirilerek gerçekten onlar da Sosyal Güvenlik Kurumu’nun imkanlarından yararlandırılabilirler. Bunun haricinde de Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ödemesiyle ilgili herhangi bir sıkıntı yaşandığını tahmin etmiyorum çünkü bizdeki ödenek öyle eskisi gibi değil ödenek gelecek sonra devredilecek diye kuralımız da yok. Evraklar incelenir, hazırlanır, mutabakatları yapılır. Ondan sonra çıkan net rakam ilgili yerlere ödemesi gerçekleştirilir. Fiyatlar bizde bellidir. Sağlık Uygulama Tebliğinin en son yayınlanan ek tebliğinde artık SUT kapsamı içinde SUT’ta tanımlı olmayan hiçbir ürün ödenmeyecek onun da bilinmesini istiyorum. Bunun içerisinde sadece biz epidermolizis bülloza hastalığı dediğimiz bir hastalık var. Türkiye’de sayısı bunun 600 falan olduğu konuşuluyor. Biz bir başladık, fiyat tespitini genel müdürlüğümüz İstanbul’a verdi. O da bazı ürünleri, hatta kullanılan faydalı olan ürünler varsa şuan öyle de bir çalışma yapıp hastalıklarla ilgili göndereceğiz Ankara’ya diğer ürünlerle ilgili. Bir ürün belirledik çok talep var bu ürünle ilgili ve ödemelerini de serbest kottan yapıyoruz. Şuan sadece onu serbest bıraktık çünkü 20 tane hasta çıktı açıkçası. Ben Bağkur Sağlık Müdürlüğü yaptığım dönemde çölyak hastalığıyla ilgili bir çalışma yapmıştım. Büyükşehir Belediyemizin Halk Ekmek

Page 47: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU46

Müdürlüğüyle entegre yapmıştık bu çalışmayı sonra Sosyal Güvenlik Kurumu’na bunu yerleştirdik. İlk defa ben o zaman ortaya süresiz raporu atmıştım. Yani kişi ömür boyu ekmek yiyeceğine göre onun Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 2 yılda 1, 1 yılda 1 git bir rapor getir demesi bize zaten ek bir maliyet yüklüyor. Zaten bir heyet raporunun çıkarılması 185 lira falan ondan da tasarruf ederek… Dolayısıyla 12 ay para ödeyeceğimiz bir kişiye biz 10 ay para ödemiş oluyoruz bu parayla. Şuan bunu sağladık. 6 bin müracaat vardı inanın şuan 3 bini İstanbul genelinde. Yani dolayısıyla kayıt kaçaklarını da önlemiş oluyorsunuz artık her şeyden değerlisi veri ambarına ulaşmış oluyorsunuz yani nerede neyiniz var biliyorsunuz. Sadece EB hastalarında SUT’un dışında bıraktık. Onların 2 ayda bir almaları gereken raporları 6 aya çıkarttık. Hatta bana kalırsa o ilerde 6 ay da kaldırılsın çünkü o hastalar gerçekten görüyorum karşımda geliyorlar artık parmakları yapışmış. Sürece dair bari yardımcı olalım yani Sosyal Güvenlik Kurumu artık eskisi gibi değil yani sektörleri dinliyor yani iletişimde. Her şey masaya yatırılıyor ve en doğru kararlar veriliyor. O kararlardan da fiyatlar ortaya çıkıyor. tabii bizim Ankara’da çalışma yapan profesyonel ekiplerimiz olduğu gibi dışarıdan da destek aldığımız bilimsel konseylerimiz de var. Fiyat konseyidir, kalite konseyidir... Dolayısıyla bizim de bağlı olduğumuz bir şey var Sağlık Bakanlığı. Eğer Sağlık Bakanlığından ulusal bilgi bankasına ürün kaydediliyor, bizim sistemimizde Medula Sistemimizde yeşile düşüyorsa, orada kayıtlı var diye düşüyorsa bu mutlaka benzer ürünlerden ödeme payı alınıyor bunun önüne geçilsin. Şuan benim orası Çin malı oksijen konsantratörlüğüne dönüştü. Yok, dedikleri doğru kaçıyorlar. Muhatap da bulamıyoruz. Adam diyor ki bu diyor on yıl garantili diyor, 6 ay sonra bana vatandaş dönüyor bu bozuldu diyor. Şimdi şu önemli, bozulması önemli değil, yaptırırız. O da var bizde. Yüzde %75’ine kadar… Eğer masrafları maliyetinin %75’ini geçmemişse biz kurum olarak bunu alıp yaptırıyoruz kişisel hatalar haricinde fakat neden biz gerçekten tedaviye cevap vermeyen

Page 48: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 47

ürüne para ödeyelim? Bu işte Sosyal Güvenlik Kurumu’nun işi değil. Bu Sağlık Bakanlığı’nın artık ilaç gibi çok ince elekten geçirmesi gereken bir olay, ilaçtan daha değerli çünkü. Adam çaresiz kalmış yani o olmayınca nefes alamıyor. Nefesi o. Oksijenini ancak o şekilde alabiliyor. Yani ilaçtan daha önemli biliyorsunuz beyine oksijen gitmesi. 5 dakika gitmezse kişi ölüyor. Hepiniz biliyorsunuz yani bu sadece bir cihaz bunun yanında ortezi var protezi var koklear implantı var aklınıza ne gelirse. Bunun haricinde daha benim söyleyeceğim bir şey yok sizin sormak istediğiniz?CİHAN AKKOYUN: Benim soracaklarım var. Müsaade ederseniz…ÖMER AKÇAĞIL: Tabii tabii…CİHAN AKKOYUN: Her şeyden bahsedildi bizim bastondan bahsedilmedi. Gözlük, gözlük camı her şey…SUAT GÜNEŞ: Öncelikle bir konuyu daha ilave edeyim de… CİHAN AKKOYUN: SUT’ta çıkmadı hala.SUAT GÜNEŞ: Bunu rapora yazalım. ÖMER AKÇAĞIL: Çıkmadı. Çıkmadı.CİHAN AKKOYUN: Ama yönetmelikte var galiba.SUAT GÜNEŞ: Geçen şeyde fm dinleme cihazını ben teklif ettim. Çünkü bir tane hastam var, bir hasta, 8 bin lira bir hasta için. Öderiz biz bunu para sorunumuz yok çünkü. Para sizin paranız. Devletin parası, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun parası vatandaşımızın parası işin gerçeği… Ödemek zorundayız da. Bir vatandaş da bizim için çok değerli. Tanıyorum da gelip gidiyor kuruma. İşitme engelli, bunu rapora yazalım yalnız. Ben ödemesini yazdım zaten Ankara’ya yani ödensin dedim. Milli Eğitimin öğretmenleri, cebine bu fm’in bir bağlantısı var cebine mikrofonu koymaktan imtina ediyor öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı’na iletilmek üzere rapora bunu koyalım. Yani ben bunlarda varım. Mesela hasta alt bezi 0,60 kuruş. Bunu 0,79 kuruşa çıkartalım ama fatura göndermesinler ben vatandaşa para ödeyeyim. Yani incelemeden kurtulayım. Biz bu revizyonları yapıyoruz. Bu bastonu da koyun oraya ben de yazayım.

Page 49: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU48

ÖMER AKÇAĞIL: SUT’ta şey olması, tanımlanması, SUT’ta çıkması…SUAT GÜNEŞ: KesinlikleCİHAN AKKOYUN: Bir şey daha sorayım, protez göz protezini veriyor musunuz?SUAT GÜNEŞ: Göz protezlerini şu an 150 lira, biliyorsunuz ödüyorduk. Yeni çıkacak bir SUT’umuz var yayınlanacak malzemeler. Onda biraz daha iyileştirildi. Şu an elimde 2-3 tane fatura var onları da tutuyoruz.CİHAN AKKOYUN: Piyasa fiyatı ne kadar, biliyor musunuz?SUAT GÜNEŞ: Piyasa araştırması yapmadım.CİHAN AKKOYUN: 1700-1500 TL’ye kadar fiyatlar var. Başkanım bunu da not alalım. SUAT GÜNEŞ: E tabii şu da bir gerçek, bir soruşturma yaptım bir şikayet üzerine. Bir tane işitme cihazı… Daha doğrusu biz vatandaşı arıyormuşuz. Adam, Amerika’ya gitmiş savcılık falan da arıyor. 550 lira alacağımız para, 550 de değil faiziyle falan. Adam tabii orada doktormuş Amerika’da, bir tane cihaz getirdi önüme koydu. Bunu ben orada 25 dolara aldım dedi. Bak en iyisi cihazın kaç para? En kaliteliyi almış 25 dolara. Soruşturmada şunu gördük. Vatandaşın birinden 5 milyar alınmış fark, birinden 3 milyar alınmış. Şimdi bir de 5 bin TL’yi de fatura ediyor bize sonra biz ne kadar ödüyoruz 550 lira ödüyoruz. İşte Sağlık Bakanlığı’nın denetimsizliği mi diyeyim? Bunları ülkeye getirirken, evet kardeşim benim ticari karım şudur, sen şu fiyatın dışında satamazsın, sattığını görürsem sana 50 bin lira ceza keserim desin, hastanelere yaptığımız gibi kimse onu yapamaz.ÖMER AKÇAĞIL: Denetim…CİHAN AKKOYUN: Bir şey daha sorabilir miyim?SUAT GÜNEŞ: Devlet 150 lira para ödeyecek demek ki fiyat araştırmasını yapmış, ekonomik konseyden o şekilde geçmiş. 1700’den bahsediliyor. Bunlar önemli gerçekten.ABDULLAH AYDIN: Suat Bey şuraya bir ilave yapmak lazım 1700 liraya kadar dediniz. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun protez gözle

Page 50: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 49

ilgili yapmış olduğu çalışmayı tamamen ben yaptım yani birlikte yaptık. Burada iki türlü, göz hekimlerimiz çok daha iyi bilir, bir operasyonla takılan protez gözler var bir de yekpare protez gözler. Bunların her ikisiyle ilgili makul rakamları çıkardınız, çok haklısınız. Şimdi bu toplumda şunu nasıl düzeltebiliriz ki yani karşısındaki insan hakkına saygı içerisinde olsun ve hiçbir zaman cebine haksız kazanç koymasın. Yani siz kendi sektörünüzde kendinizi düzgün hale getirebilmekle ilgili yaptığınız çalışmayla sizi öyle bir linç girişimi yapıyorlar ki aklınız hayaliniz durur. Mesela şunu söyleyeyim size barkod, karekod usulüydü değil mi? Şimdi belirli toplantılara katılan belirli insanlar meslek örgütü üyesiyim diyen arkadaşlar o dönemde kapı kapı dolaşarak biz bunu istemiyoruz, gözlükçülüğü mahvettiler diyen insanlar oluyor. Bu nedir? Siz kendinizi disipline ettiğiniz sürece toplumun diğer kesimlerinin tümü de disipline olur örnek olarak ve doğru düzgün toplum olursunuz. Siz haksız kazanç sağlayacaksınız diye bir düzeni bozmaya yönelik bir işlem yapamazsınız, yapmanız da mümkün değildir. 1700 küsur dedik protez gözle ilgili, ben hangi protez göz olduğunu bilmiyorum. Sosyal Güvenlik Kurumu yalnız o çıkmış olan çıkartmış olduğumuz reel rakamların yarısı nispetinde bir fiyat ödedi. Şöyle de bir şey var bunun da son derece önemli ve hepimizi ilgilendiren bir konu olduğunu düşünüyorum. Sağlık giderlerinin tamamında 50-60 trilyon civarında bir meblağı ek bütçeye ilave ediyorlar. Şimdi bu sistemi korumak gerekiyor. Sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini koruyabilmek için her meslek kümesinin, bu ülkede yaşayan her vatandaşın buraya saygı duyarak ve elinden geldiğince en iyisini… Çünkü bugün lazım değil bize işte bu yani sürekliliği lazım. Bugün işlerimizi görelim biz meslek kümesi olarak gidelim, kavga, dövüş. Geçmiş yılları biliyorsunuz Suat Bey, 2003 yılından beri biz tanışıyoruz ve çok da teşekkür ediyorum ödeme konusunda gösterdiğiniz hassasiyete. Ne oluyor mesela diyelim ki siz eczacısınız, eczacılar geliyor masaya vuruyor “Biz şurada gösteririz size bu ilaç şu kadar olmazsa.” Gözlükçü gidiyor vuruyor böyle

Page 51: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU50

oluyor, öteki gidiyor böyle oluyor. En sonunda devlet bunu hizaya getirdi. Çok önemli çalışmalar yapıldı. Mesela bir kurum mensubuna veya kuruluşa oraya gidip siz doğruları söylediğinizde, “Ya sen Sağlık Bakanlığı’nın memurusun kardeşim sen bizim başkanımız değilsin.” diyor adam. Niye? Çünkü oraya gittiğin zaman yalan söylemelisiniz. Öyle alışmış, düzen böyle. Öbür tarafta da kendi alt yapısındaki bütün insanlara aynı şeyi söylüyorlar. Bunlar yavaş yavaş bugün düzeliyor temenni ediyoruz ki ileriye doğru daha iyi şeyler olacak. SUAT GÜNEŞ: Şimdi bir şey daha söyleyeyim ama bu söyleyeceğim şey çok ağır bir tespit, içimde kalmasın diye söylüyorum. Artık sağlık sektörü iştahı kabaran insanların hücum ettiği sektör haline gelmiş. Eğer gerçekten Sağlık Bakanlığı’ndan biri, herhangi bir insan eğer bu şekilde satma yetkisi alacaksa gerçekten diploması var mı ona bakılsın, mesleki yeterliliği var mı ona bakılsın. Adam inşaatçılık yapıyor gelmiş malzeme sektörüne girmiş. Yani gemide tıbbi cihazlar, şeker cihazları yapılıyor gemilerde Çin malı ve getiriliyor. Gemide gelirken yapılıyor bakın. Fabrika gemi, biz bunları biliyoruz. Şimdi Almanya’da Mart ayında… Özellikle şu şeker cihazları var ya şeker ölçüm cihazlarıyla ilgili hususi gittim oraya. Orada şunu kurmuşlar. Piyasadan spontane olarak topladıkları şeker ölçüm cihazlarını ne kadar doğrulukta ölçüp ölçmediğini kontrol ediyorlar ve bunu deklare ediyorlar. Yani deklarasyon ne demek biliyor musunuz? O firmanın batması demek. İki tane firma geçmiş. Raporlarını da aldım. Geldim Sosyal Güvenlik Kurumu’na rapor olarak da sundum. Suat başkana, dedim ki sayın başkan benim kendim de şeker hastası olduğum için cihazlar çok önemli şeker hastaları için yanıltabiliyor çünkü yani insülin falan ayarlıyorsunuz, dozunuzu ayarlıyorsunuz. 1.7 oranında hemoglobin A1C’nin aşağı düşmesinin bizim kuruma katkısı aşağı yukarı 10 milyar para. Yani 10 katı para eski parayla katkısı sadece şeker hastalarının. Bu raporu alalım şu cihazları, cihazların akreditasyona kafayı taktım çünkü haklıyım da. Bir eczacıyım, işletme mezunuyum, 6 tane diplomam var. Cihazları da çok severim, söker

Page 52: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 51

takarım. Hiç müdürüm falan demem. Dün mesela arkadaşlarla şeyi söktük bu normal tekerlekli sandalyeler var ya. Söktük ölçülerini aldık demircilere gittik, verdik maliyet çıkartıyorlar. Bize kaç paraya çıkar? Bakın neyle uğraşıyoruz. Emin misin dedi o trilyon olmasın. Hayır, başkanım dedim 10 katrilyon. Türkiye’deki verilerimizi aldım bankadan veri bankasından, veri madenciliğimiz var bizim oradan… Yani siz eğer hemoglobin A1C’yi 5.6’ya ayarlayamazsanız veya 5’in altına düşüremezseniz her 1.7 oranında artışı sizin cebinizdeki paranın boşa gitmesi demek. Niçin bir başkasının getirdiği para kazandığı hem de aynı 3.5 milyar benden para aldığı… Hem 200 liralık cihazın parasını kazanıp hem bizi daha çok hastalığa itip hem de paramızı emen asalaklara engel olursunuz. Türkiye’de bu kurulamaz mı? Kurulur. Az önce bir şey daha söylediniz doktorlar yanında bir tane asistan bulamaz bulduğuna da protokol kaydı yazdırır. Evet, göz muayenesini yapan doktorun asistanı ayrı olmalıdır. Doktorun zamanı benim zamanım kadar çok değil çünkü dersini verecek hocaysa, zaten operatörse ameliyatını yapacak, hastalara daha fazla zaman ayıracak… Onun için hani böyle fazla statü gerektirmeyen ama en az doktorun yanında 2-3 kişi olabilecek şekilde bir asistan grubu… Buna en güzel de şey yapıyor işte bu insülin ameliyatlarını yapan Alper Çelik var doktor… Bu arkadaşla da Viyana da kongrede tanıştım tesadüf. Ekibini kurmuş sırf diyor bu işi yapıyorum. İnsülin ameliyatlarını yapıyor şeker hastalarının. Nasıl çalışıyorsun bir anlat bana falan dedim. Hocam dedi sekreterime kadar özel dedi. Yani bir şirket kurdum o şirketin içinde. Hedefin ne dedim. Bu işi yapacak hekim yetiştirmek dedi. Para peşinde de değilim dedi. Aynı düşünüyoruz yani kafa tarzı aynı. Şimdi seni dinleyim hocam.CİHAN AKKOYUN: Teşekkür ederim. İç ödemeler, özel sektör, özel hastanelerde yapılıyordu. Bu bir ara durduruldu sonra tekrar SUT’ta yayınlandı diye biliyoruz ama bulamadım SUT’ta rastlayamadık.SUAT GÜNEŞ: Özürlülerde şey yok kaldırılmadı yani hala devam ediyor. Son SUT’ta da var.

Page 53: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU52

ÖMER AKÇAĞIL: En son sizi de dinleyelim sonlandıralım artık. MEHMET DİBİ: Geçen ay içinde Abant’ta Sağlık Bakanlığı’nın bir çalıştayındaydık. O çalıştayda sevindirici bir bilgi olarak veriyorum. 2015’te başlayacak 2017’de tıbbi cihazların tamamında karekoda geçilecek. Anlaşma sağlandı. SUAT GÜNEŞ: Şimdi o önemli değil bak ben bunu Ankara’da bizim kuruma da söyledim toplantımızda. Bizim 2 ayda 3 ayda toplantılarımız oluyor gideriz. Toplantıda, duygularımı olduğu gibi anlatılırım, ben Anadolu çocuğuyum düz konuşurum. Mesele karekod değil kardeşim. Mesele o cihaz yeterli mi değil mi? MEHMET DİBİ: Ben oraya geleceğim işte. SUAT GÜNEŞ: Sen Sağlık Bakanı olarak bunun bir defa TİTUBB kayıtlarına girilmesini zorlaştıracaksın. FDA onayı nedir biliyor musunuz? Şimdi Sosyal Güvenlik Kurumu uyandı artık. FDA onayı olmayan ürünleri almayın dedik. Olanları da kolaylaştır.MEHMET DİBİ: Şimdi o yüzden bütün çalıştayın içinde sorumlu satış müdürü sorumlu müdür olma mecburiyeti gelecek yani gözlük de dahil sorumlu müdür yani bir zattan alıp gözlükçüye veriyor sadece aracı olunmasına rağmen bir yüksek mühendis bulundurmak zorundayız. Pazarlama elemanlarımızda da en az optisyen olma mecburiyeti var. Eğer bilgi notu olarak yazacaksanız özellikle istediğim şu: Ulusal Bilgi Bankası yine bizlerin çalışması sayesinde oldu Ulusal Bilgi Bankası, bilginiz olsun. Ulusal Bilgi Bankasına istediğiniz adetlerde girebiliyorsunuz. Ben 100 tane gözlük getireyim, bunu 1 milyon tane de girebiliyorum. Ben buna karşıyım. Diyorum ki gümrükten kaç tane gözlük geçtiyse o kadar girilsin. Yani bunu not olarak yazarsanız bu çok önemli çünkü Sağlık Bakanlığı’nın düşüncesi şu: Ben diyor insana ve çevreye zarar veren ürünler var mı yok mu ona bakarım, diğerine bakmam, diğeri Maliye Bakanlığı’nın işi... Ama sistem senin elinde, sistemi kurarken sadece üzerine… Bir de şey var protokol var. ÖMER AKÇAĞIL: Yani fazla mı getirtmiş gösteriliyor?SUAT GÜNEŞ: Türkiye’de nargile salonları var ama Türkiye’ye

Page 54: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 53

gümrükten nargile girişi sıfır, tüketen… Bunun gibi bir şey.ÖMER AKÇAĞIL: Yine denetim tabi. MEHMET DİBİ: Yani sistem, devlet salıyor, kapı açıyor. Yani devlet buna müsaade vermeyecek önce. Kapatırsa o olay biter. Denetlemelerde de basit geçiyor ama şuanda benim görevim değil der ise… Bana git diyor Maliye Bakanlığı’na şikayet et diyor. Ben dedektif görevi mi yapayım yani bu sektörde? Zaten bizi durma aşamasına getirdiler.ÖMER AKÇAĞIL: Amacımız zaten bu tip serzenişleri dinleyerek gerekli noktalara iletmek, konuşmak. Hepimiz hem içindeyiz, hem tüketiciyiz, hem yöneticiyiz aynı şeyleri paylaşıyoruz. İnşallah daha da iyi olur.MEHMET DİBİ: Oraya bir sadece gümrük çıkış beyanı koyun, bitti. Hiç kimse de fazla da giremez. Kimsenin ticaretini engelleme gibi bir düşüncemiz yok. Doğru ithalatçı, doğru imalatçı, doğru esnaf olalım… Demin ki Suat Bey’in dediği %100 doğru. Yani bir gemide yapılabiliyorsa, hiçbir denetim sistemi olmuyorsa… Bir tüketici olarak yani bunların nasıl insanlığa fayda getireceğini artık düşünün.ÖMER AKÇAĞIL: Çok teşekkür ediyorum ben bu oturuma katılanlara işlerinde de herkese Allah’tan kolaylıklar diliyorum. Öğleden sonra programa katılacak arkadaşlarla görüşmek dileğiyle.

Page 55: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU54

II. OTURUMTARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER

ÖMER AKÇAĞIL: Sabah oturumunda planlı bir tartışma yürütmüş olduk. Şimdi bu temel başlıklara bakarak, konuşmak isteyenlere söz verebiliriz. Örneğin, birincisi erken tanı ve tedavi noktasındaki tanımlamalarımız, yapılanlar var bildiğiniz gibi… Daha efektif olarak neler yapılabilir? Eskiden çok yapılıyordu, daha çok tedavi amaçlı taramalar ki devlet daha sonra sıkıntılar çıkınca yasakladı, mobil araçlarla göz taraması… Bu tip değil de çocukluk çağında kırılma kusurlarının tespiti için ilkokul çağında şu yaştan itibaren kırılma kusurlarının tespitine bakalım gibi. Ya da işitme testi yapılıyor yeni doğanlarda. Göz konusunda yeni doğan dönemine yönelik, sadece prematüre enteropatisi demeyeyim de çocukluk döneminin diğer gruplarında da… Hekim olarak biz biliyoruz şu yaştan sonra götürelim bakalım diyoruz ama. İşte hocamın notlarında vardı, aile şu durumdaysa daha erken gelsin iki yaşını geçirmesin gibi. tabii bu oturumda daha başka konular çıkabilir.Diğer konu, ürün denetimlerinin muhakkak çok daha dikkatli yapılması hangi kurumu ilgilendiriyorsa… Diğer bir konumuz raporlama. Sadece görme engelliyi değil tüm engellileri ilgilendiren bir konu. Böyle açalım serbest sizin aklınıza gelen başka konular varsa, sonra bu konuları neticelendiririz.Burada bir konu daha… Örneğin İBB’ye teleskopik gözlükle ilgili çok fazla müracaat oluyor. İBB yurt dışından getirtmeye destek olur mu diye.RAMAZAN ÖZMUTLU: Sosyal Güvenlik Kurumu, Sağlık Uygulama Tebliği’nde teleskopik gözlük için 550 TL ödeme yapıyor tek göz için. Çift göz için 700 TL artı KDV. Düzenlenecek bir sağlık kurulu raporu ile hastalarımıza teleskopik gözlük verilebiliyor. Daha önce İBB tarafından gönderilmiş bir vaka vardı. Sanırım Marmara Üniversitesi, hastaya rapor düzenlemişler fakat rapor SGK’nın istediği türden bir

Page 56: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 55

rapor değil. Raporun yenilenmesini istedik. Ancak muayeneye yapan doktor daha sonra bu hastanın teleskopik gözlüğe ihtiyacı olmadığı yönde raporu düzenledi. Burada önemli olan raporun SUT’a uygun bir rapor olması.ÖMER AKÇAĞIL: Geçen hafta yeni yaşadığımız bir olay, 8000 TL istenilen rakam, yurt dışından gelecek olan teleskopik gözlük için.RAMAZAN ÖZMUTLU: Hekim arkadaşlarımız bu konuya eğilirlerse teleskopik gözlükler 2500-3000 TL civarında, bunun 550 TL’sini SGK karşılayabiliyor. Eğer bunun üstünde para talep ediliyorsa bilin ki orda başka bir şeyler dönüyor demektir. İnsanların cebinden 7-8 bin TL para çıkmasına gerek yok. Bu gözlüklerin fiyatı firmasına göre 2500-3000 TL civarında değişiyor. Kurum (SGK) zaten 550 TL artı KDV desteğini zaten yapıyor. SGK bu konuda çok tecrübeli. Önemli olan burada raporlarının çıkması. SUT’taki teleskopik gözlük paragrafı raporlarda geçtiği sürece, bizler yardımcı oluyoruz.ÖMER AKÇAĞIL: Raporlandırma süreci ile ilgili bu konular çok önemli. Özellikle bu konuyu da sonuç bildirgesinde sizin önerdiğiniz şeklide belirtmeliyiz.RAMAZAN ÖZMUTLU: SGK teleskopik gözlükleri üç yılda bir, kontak lensleri altı ayda bir karşılayabiliyor. Ama önemli olan bunu veriyor olması. İnsanların cebinden 7-8 bin TL paraların çıkması çok komik bir şey.ÖMER AKÇAĞIL: Biz de protez kol gibi konuları çok araştırdık. Belediyemiz Sağlık İşleri Müdürlüğü bunları yapmıyor. Ama Sosyal Hizmetler Müdürlüğümüz var. Sosyal Hizmetler Müdürlüğü muhtaç olan ve Sosyal Güvenlik Kurumu’nun karşılamadığı durumlarda parasal yardım yapabiliyor. Ama şartını şöyle koymuş, bize gönderiyor yazıyı gerçekten buna ihtiyacı var mı diye? Biz bu sefer saha araştırmasını yapıp geri dönüyoruz.CİHAN AKKOYUN: Bizim beyaz bastonlar da SGK tarafından karşılanmıyor.ÖMER AKÇAĞIL: Evet, SUT’ da karşılanmayan beyaz baston, protez

Page 57: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU56

gibi medikal malzemelerin karşılanması. Karşılanan malzemelerin üzerinde tekrar bir inceleme araştırma yapılması gerekliliğini belirtmeliyiz.CİHAN AKKOYUN: İSEM beyaz baston taleplerini karşılıyor. Burada mümkünse beyaz bastonların tek boy değil de ebat ebat olması daha iyi olacaktır.ÖMER AKÇAĞIL: İSEM ile temasımız çok zor olmaz, diğer kurumları ilgilendiren konulara eğilmemiz… Erişilebilirlikle ilgili tadilatı zor olan eski binalardaki sıkıntılar vardı. Buna da dikkat çekmeliyiz. İşte tarihi bina, şurası uygun değil merdivenini sökemiyorsunuz…SEVTAP KILIÇASLAN: Yapım aşamasında iki binamız var. Hastanelerimizi de oraya taşıma gibi bir projemiz var. Teknik destek de belki Belediye bize bu konuda katkı sağlayabilir, çünkü teknik anlamda sağlıkta dediğim gibi, ara şeyler inşaat mühendisi mesela geliyor, bina yapılıyor ama hiç öyle gelip hani işte “bu bina hastane olacak” gibi inşaat mühendisinin görüşü... ÖMER AKÇAĞIL: Aslında o var yani sırf hastane mimarisi ve hastane… Hatta biz bunu İl Özel İdaresinde daha önce Sağlık Daire Başkanlığı var, şimdi Ankara’da o arkadaşlar da, sırf bunun için yurt dışına gidip ekipler eğitim almışlardı Almanya’da. Yani hastane planları nasıl çizilir her şeyiyle… Türkiye çok gelişti. Daha çok eski yapılarda sıkıntılar var, eski yapıları gündeme almak lazım.Ben yukarıda başkanlara şunu söyledim daha kendim Başakşehir’de bir şey gördüm, her yer biliyorsunuz şimdi bu yürüme, görme engelliler için yürüme şeyleri var, sarı bantlar… Kaldırım dar olunca sarı bandı koyma zorunluluğu yapmışlar, fakat elektrik direklerini tam sarı bandın bitimine dikmişler. Yani orada çarpmama gibi bir ihtimal yok. Birinden kurtulsa bir de yüz metre arayla ya. Şimdi uyaracağız diyelim ki ilgili kurumu, yine otobüsleri bahsettiniz o sesli uyarı sistemleri. Bunlar biraz iç işimiz…Çok önemli bir konu var. Hekim arkadaşlar çalışırken bir yardımcı personelin bulunması… Özel sektörde o biraz daha var gibime

Page 58: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 57

geliyor.SEZİN ÖZDOĞAN: Ben devlet hastanesindeyim, 60-70 hasta bakıyorum. Sekreterimiz yok, hemşiremiz yok, kapıda görevlimiz yok. Beş dakika bile kalmıyor. Üç dört dakika içerisinde bütün raporları bilgisayara yazmamız gerekiyor. Aynı anda muayene etmemiz, aynı anda damla damlatmamız, reçete yazmamız, rapor çıkarmamız yani her şey bizde. Hastaların yüzüne bakmaktan daha çok bilgisayara bakmak zorundayız.ÖMER AKÇAĞIL: Yani burada o zaman şöyle iki madde yapabiliriz, yardımcı personel, bunun içinde ne olabilir? Sekretarya, optisyen gibi… SEZİN ÖZDOĞAN: Hemşire açığı var. ÖMER AKÇAĞIL: Kendi alanıyla ilgili, görme engellilerle ilgili kısmı yazalım. Bir de cihazlar… Bir de cihaz kullanımı noktasında…SEZİN ÖZDOĞAN: Biz eğitim araştırma hastanesindeyiz cihazlar konusunda bir sıkıntımız yok. Biz daha çok o cihazları kullanacak personel eksikliği yaşıyoruz. Yani cihazımız var ama kullanacak personel yok.RAMAZAN ÖZMUTLU: Az görenlerin teşhisinde gerekli olan cihazlar olması lazım ama maalesef bazı hastanelerde yok bunlar. Bilmiyorum hocalarımızın hastanelerinde var mı?SEZİN ÖZDOĞAN: Evet, az görenle ilgili testlerimiz yok maalesef.RAMAZAN ÖZMUTLU: Kontakt lens deneme kitleri bazı yerlerde yetersiz. Ben mesela Pendik Devlet Hastanesi’ne yakın bir muhitteyim. Kontakt lens ücretsiz verebileceğim halde hekim arkadaşlarımız istemediler çünkü vaktimiz yok…ÖMER AKÇAĞIL: Hocam sözünüzü kesiyorum ama netleştirelim diye. Az görenlerin teşhisi için muayene seti.RAMAZAN ÖZMUTLU: Evet, az görenlerin teşhisi için gerekli olan set. Bunu ithalatçı firmalar bunu sağlayabilirler hastanelerimize. Bir de Kontak Lens Deneme Seti hastanelerimizde olmalı yani muhakkak.ÖMER AKÇAĞIL: Burada şu çok önemli, az gören vatandaşlarımız

Page 59: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU58

bunlar sayesinde görmeyi daha rahat sağlayabilecekleri için sosyal açıdan çok önemli. Biz diğer kısmına çok bakıyoruz tamamıyla görmeyi kaybetmiş arkadaşlara ama öbür grup aslında…RAMAZAN ÖZMUTLU: Bir cep telefonu kullanabilecek belki, bir kitap okuyabilecek… Bu görme oranıyla hayatlarını idame edebilecekler aslında… Ama maalesef muayene yok, gözlük yok, teleskobik gözlük yok…CİHAN AKKOYUN: Bizim üyelerimizin %30 kadarı az görendir.RAMAZAN ÖZMUTLU: Yukarıda yemekteyken yanımda bir çocuk vardı. Cep telefonuna böyle baktı ama görüyor o çocuk teleskopik gözlükle telefonunu kullanabilecek. Günlük hayatlarını kolaylaştırabiliriz ve %30 beyefendinin de dediği gibi bunları kazandırabiliriz. REŞİDE KARA: Ben teşhis, tedavi konusunda bir şeyler söylemek istiyorum. Şimdi geçmişe oranla daha iyi çünkü doğumların büyük çoğunluğu hastanelerde yapılıyor ve doğar doğmaz bebekler muayene ediliyor. Onların göz muayeneleri yapılıyor. Yalnız bazı illerdeki hastanelerde bu kadar gelişmiş olmayabiliyor. Bir de demin arkadaşın söylediği gibi benim bir öğrencimin kriterleri uymadı rapor alamadık sigortadan ama burada da sanırım teşhiste hata var çünkü öğrencim gözlüğünü kullandığı halde görüşünde pek bir şey sağlamadı ve kullanamıyor şuanda. Burada bir teşhis hatası olduğunu düşünüyorum, muayenede bir eksiklik olduğunu düşünüyorum. Bir de bana iletilen bir sıkıntı var. Durumları iyi olan görme engelli ailelerimiz var hepsinin durumu kötü değil. Fakat bu görme engellilere rapor verilmiyor. Rapor verilmediği için de her şeyini parayla yaptırmak zorunda kalıyor. Engelli olarak görülmüyor yani bu seyahat kartı, özel eğitim ücreti gibi… Dışlanmış olduklarını düşünüyorlar.ÖMER AKÇAĞIL: Orada şunu söyleyeceğim konuyu açalım diye, ekonomik durumu hesap edildiği için mi acaba rapor verilmemiş? Öyle olmaması gerekir. Gelir testi başka bir yardım için. O olmaz. Başka bir yanlış anlama olabilir çünkü tıbbı kusur başka sosyal yardım

Page 60: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 59

almak için koşul başka.REŞİDE KARA: O başka doğru ben de demek istemiyorum. Bir de sıkıntılı olan bir konu daha var bakım maaşı ile ilgili. Bakım maaşı, kendine bakamayan, kendi işini yapamayan kişilere verilir doğru mu? Yani kendine bakamayan kişilere, bakan kişilere verilir. Bu anne olur, baba olur, teyze olur her ne ise. Şimdi görme engelli kendi işini yapabiliyorsa ya da başkasına muhtaç olmadan günlük hayatını idame ettirebiliyorsa o kişinin bakım maaşı alması biraz düşündürücü oluyor. Çünkü niye çocuğun eğitim hakkını engelliyorlar, onu bir para makinesi olarak görüyorlar. Bunu ciddi bir sorun olarak görüyorum. ÖMER AKÇAĞIL: Etik bir sorun, farklı bir sorun.REŞİDE KARA: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın memurlarının burada ciddi bir boşluğu var. Yani bunların eğitilmesi gerekiyor. Bu memurların eğitilmesi… Yani kanuna göre, herkes kendine göre bir düzen uygulayamaz. Biz öyle şeylere şahit oluyoruz ki alması gerekenler alamıyor, ama almaması gerekenler alıyor. Böyle bir denetim boşluğu var.CİHAN AKKOYUN: Ben bu konuda size katılmayacağım, sözünüzü bitirin de…REŞİDE KARA: Bir de şöyle bir şey, bakım maaşı konusu eğer kişinin eğitim hakkını engelliyorsa, evden çıkmasına… Bizim amacımız burada nedir, engellinin sosyal hayata katılmasını sağlamak. Eğer sosyal hayatını engelliyorsa hatta evlilik hayatını engelliyorsa önemli bir sorundur. Burada ailelerimizin eğitilmesi gerekiyor zaten her şeyin başı eğitim. Bir diğer konu teşhis konusuydu. Şimdi anaokullarının da olması gerekiyor da burada eğitimcinin de… Zaten pek çok sorun görme sorunu eğitim hayatında başlıyor. Birincisi annenin yetiştirilmesi lazım bu konuda ikincisi de öğretmenlerin, eğitimcilerin bu konuda daha dikkatli olması lazım. Sınıfların çok kalabalık olması işte bazı şeyleri engelleyebilir ama… İlgisizliği azaltmak, orada öğretmenin bir dikkati çocuğun ileriki hayatında çok şeyi düzeltebiliyor. Hatta bazı hastalıkların çok erken teşhisi ve tedavisi

Page 61: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU60

yapılabiliyor şuan. Yani anasınıflarının oluşması burada iyi olur daha çabuk erken teşhis konulmuş olur. Öğretmenler de çocukların okula, topluma katılmasında daha çok katkıda bulunmuş olur.ÖMER AKÇAĞIL: Yani engelli vatandaşlara yönelik anaokulu… O tip bir uygulama diyorsunuz değil mi?REŞİDE KARA: Evet.ÖMER AKÇAĞIL: Şuan o tip bir uygulama yok mu? O seviyede yok herhalde. İlköğretimde var ama anaokulu seviyesinde var mı acaba? Ben uygulamayı bilmiyorum ama öyle bir ayrım yok.REŞİDE KARA: Benim söyleyeceklerim bu kadar. Daha diğerlerinde var ama…ÖMER AKÇAĞIL: Şimdi biliyorsunuz üç masa daha var. Orada bu tip sosyal yardımlar tartışılıyor, eğitim tartışılıyor. Her ne kadar o alanları da tartışalım diyoruz ama yine de odaklanırsak iyi olur.REŞİDE KARA: tabii burada devletin iyi niyetini su istimal etmemiz gerekiyor. Biz kimseye maaş verilmesin demiyoruz. Burada kişinin kendi üstüne düşen, devletin üstüne düşen sorumluluklar var.ÖMER AKÇAĞIL: Doğru çok zor bir süreç, dediklerinize katılıyoruz. Bunu gerçekten tespit etmek kolay bir şey değil. Yani o çok zor bir şey. Yani sen o insanı kullanmak amacıyla hala bu vaziyette tutuyorsun demek, o aile bireyine bunu söylemek çok kolay bir şey değil. Tespit kriterleri de iki artı iki dört gibi kriterler de değil. Sosyal kriterler farklılık arz ediyor. Kolay değil ama üzerinde çalışılması gereken bir konu. İnsan vicdanı önemli…REŞİDE KARA: Burada ailenin eğitilmesi çok önemli. Engellinin eğitilmesi çok fazla bir şey ifade etmiyor. Çünkü onu destekleyecek ve onu her konuda destekleyecek olan ailedir. Burada bir de önemli olan yetişkin engelliler. Çünkü zaten çocuklar gerek kaynaştırma eğitimi gerek ilköğretim okullarında eğitim alabiliyorlar. Bizim burada eğitim üzerinde durmamız gereken eğitim çağını geçmiş 20- 25, yetişkin çağına gelmiş kişiler. Bir de ailelerin doğru bir şekilde yönlendirilmesi… Nereden yardım alacaklarını bilmiyorlar. Teşekkür

Page 62: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 61

ederim.ÖMER AKÇAĞIL: Cihan Bey’e söz vermeden önce şunu söyleyeceğim, ailelerimiz belki çok şükür bugün çok daha azaldı, hala vardır belki ama çok azaldı. Engelli çocuklarını engelli bireylerini topluma çıkarmayarak, hatta gördüğümüz kötü örnekleri ile bağlayarak, zincirleyerek, o noktadan şu anda geldiğimiz noktalar bizi çok mutlu ediyor. Burada hem ailenin görevi var, hem sivil toplum örgütünün var, belediye olarak sosyal belediyenin var. Bizim bir öngörümüz var belediyeci olarak. Diyoruz ki illa hep şikayet için insanlar gelmesin, ya da yardım için talep etmeye gelmesinler. Sahayı gezelim, evleri tek tek ziyaret edelim bulmaya çalışalım. Bazı dönemlerde bunu proaktif yapmaya başladık ama çok da kolay olmuyor. Ama herkes bir araya gelir bir muhtarı bir sivil toplumu, bölgenin yerel yöneticisi, devletin diğer kurumları bir arada olursa bu çözülmeyecek mesele değil. Bu noktada çalışmalar artarak daha iyi noktaya gidecektir. Siz Cihan Bey bir şey söyleyecektiniz.CİHAN AKKOYUN: Bu il müdürlüklerinin bakım maaşı çok çok sıkı kriterleri var. Yazın aile bir memleketine gitse maaşını kesiyorlar bu kadar sıkı. Ama etik olmayan şeyler olmuyor değildir. ÖMER AKÇAĞIL: Yine de olmamalı. İyi denetim olacak. Tıbbi cihazda da aynısı var. Bazı kötü örnekleri olunca… CİHAN AKKOYUN: Çok çok istisna ama yani… Çok sıkı tutuyorlar, çok iyi kontrol ediyorlar. Dediğim gibi adres değişikliğinde bile maaşı kesiyorlar, büyük sorun yaşıyorlar aileler.ÖMER AKÇAĞIL: Tüm engellilerde olduğu gibi görme engelliler konusunda da bakım ücreti çok iyi bir şey.CİHAN AKKOYUN: Şimdi annelere, ailelere SSK da yapacaklar hatta. İyi bir şey yani…ÖMER AKÇAĞIL: Yani görme engellilere de bakım ücreti veriliyor.CİHAN AKKOYUN: Veriliyor evet ağır engelliyse veriliyor.REŞİDE KARA: Yani şöyle söyleyeyim. Mesela bir çocuk rahatsızlık duymuyor, gazeteleri okuyor, yazıları okuyor ama %100 rapor alıyor

Page 63: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU62

ve bakım maaşı alabiliyor. Bu çok vicdani bir şey gelmiyor mu? Ağır engelli bölümünde evet yazdığı için, o da neden yazdığına bağlı yani. Orada evet yazıyor ama gayet güzel görüyor yani.ÖMER AKÇAĞIL: Orada artık şahsi vicdanına bırakacağız genelin hakkının yenilmemesi için. Bütün konularda aynı en basite indirgeyeyim, trafik kuralına uyuyorsunuz bir bakıyorsunuz sağdan birisi geçmiş gitmiş. Siz yüz araba bekliyorsunuz. Yetiştirme meselesi gelecekteki en büyük sıkıntı bu.MEHMET DİBİ: Avrupa’yı takdir etme sebebimiz bu. Sisteme uyuyor. Sistemlerinde cezai müeyyide var. O cezayı yiyorlar çünkü yoksa uymaktan değil. ÖMER AKÇAĞIL: Sadece yapılarından değil yani. Yoksa bizim kültürümüz onlardan daha iyi bence ama… Biraz bu yaptırım olayında yine duygusallığımızdan ve başka özelliklerden…MEHMET DİBİ: Kendi kanunumuzu kendimiz koyuyoruz. Bir de şey var sistemi devlet kuracak, uygulayacak. Uygulamıyor devlet. Eksikliğimiz bu. Önce sizin uymanız lazım ki biz de uyalım.ÖMER AKÇAĞIL: İşte hepimiz toplumun bir bireyiyiz. Biz bu alandayız. O tarafta da olabiliriz, bu tarafta da. Şunun için söylüyorum, hep bir taraftan nasıl bu daha iyi olur onun peşinde olmak lazım, temel amacı bu. Ama dediğim gibi biz de yaşadık, yaşı bizden daha büyük olanlar da var 10 yıl öncesine göre işte bakım yardımları, bir sürü, SUT’ta karşılıklı olmaları çok iyi gelişmeler. İnşallah daha da iyi yerlerde olur. Hocam başka bir diyeceğiniz veya aklınıza gelenler… MİTAT ALTUĞ: İşte belki az görenlerle ilgili eşel sistemi getirilebilir çünkü onların farklı eşelleri oluyor. ÖMER AKÇAĞIL: Yani bu tanı kitlerinin dışında mı hocam?MİTAT ALTUĞ: Belki onun içinde de kabul edilebilir. MEHMET DİBİ: Okul çağına gelenlere göz kontrolü olma mecburiyeti gelse… Biz son çalışmayı şeyle yaptık… Düşünülebiliyor ki bizim derneğimiz için bir rant oluyor. Bunun için değil. Ne kadar önce teşhis konulursa ileriki yaşlarda daha güzel bir toplum olur.

Page 64: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 63

Bunu göz sağlığı olarak değil diğer sağlık…ÖMER AKÇAĞIL: Burada gereksiz teşhis konulamadığı sürece sizin erken ya da geç yapılmasından bir avantajınız, kötü niyetiniz olamaz ki. Sadece olmayan bir teşhis konulursa bir avantajdır bu. Yoksa zaten dokuz yaşında değil de yedi yaşında koysa çocuğun okul başarısını çok ciddi etkileyecek. Ben kendim bile iki yıl sonra fark edilmiş bir çocuğum yani. MİTAT ALTUĞ: Dört yaş sınırı belki konulabilir. Dört yaşında artık yavaş yavaş çocuklar belli harflerle, şekillerle görmeyi ifade edebiliyor.SEZİN ÖZDOĞAN ERKUL: Okul öncesi için bir kere en azından taramayı şart koşmak gerekebilir. Ama erken teşhis için, yani görme kayıplarını engellemek için aslında bir yaş civarını biz hekimler olarak öneriyoruz yani. MİTAT ALTUĞ: Tabii dört yaşı beklememek gerekiyor.ÖMER AKÇAĞIL: Onu toparlayalım birlikte yani genel erken teşhis amacıyla, bir yaşında bir de okul öncesi dönemde çocukların göz muayenesi olmasını önerelim.SEZİN ÖZDOĞAN ERKUL: Çünkü göz tembelliğinin tedavisi 9-10 yaşından sonra yapılamıyor ve her geçen gün aleyhlerine işliyor çocukların.ÖMER AKÇAĞIL: Şöyle diyelim 1 yaş ve okul öncesi özellikle 4-5 yaş deriz zaten o dönemi kapsıyor şuanda. Öyle yazalım. Genel olarak yazarız onu tüm bu konuların önemini arz eden kamu spotlarının hazırlanması gibi. RAMAZAN ÖZMUTLU: Şuanda Milli Eğitim Bakanlığı ile yürüttüğümüz bir proje var daha önce de bahsetmiştim, Sağlıklı Gözler Başarılı Dersler isminde bir proje, 7 farklı ilde uygulanacak. 0-1-2-3-4. Sınıfların tamamında sınıf öğretmenleri aracılığıyla yapılacak bir test. Refraksiyon kusuru olan çocukların göz hekimine gitmesini sağlayan, otokontrolünü sağlayan bir sistem… Bu da erken teşhis için…ÖMER AKÇAĞIL: Biz belediye olarak Sağlık Hıfzıssıhha Müdürlüğü, koruyucu sağlıkta hangi konuları yapıyor, belki bilenler var ama

Page 65: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU64

bilmeyenler için söyleyeyim; Kadın ve Aile Sağlığı Merkezleri bize bağlı. Rahim ağzı kanserleri… Şuan artık Halk Sağlığı Müdürlüğü de yapacak öyle bir noktaya geldi ama 12 yıldır yapıyor Büyükşehir Belediyesi. Mamografi yapıyoruz, rahim ağzı kanseri taraması yapıyoruz, kolon kanseri tarıyoruz. İkinci bir grup, Büyükşehir Belediyesi Evde Sağlık Hizmetleri yine 12. yılında o da. Bakanlık da başladı artık 3 yıldır yapıyor ama Büyükşehir Belediyesi de senede yaklaşık 60-70 bin seans, kabaca söyleyeyim, hemşirelik hizmeti fazla olan bir hizmet yapıyor. Bir de Psikolojik Danışma Merkezi olarak yapıyoruz biz, ruh sağlığı, psikolojik danışmanlar aracılığı ile. 20’ye yakın merkez var. Totalde 60 merkez var. Bir de genel sağlık alanında eğitim modüllerini içeren, saha eğitimi alanında personel istihdam ettiğimiz büyük bir alan var. Gidiyoruz okullarda yapacağız Milli Eğitim diyor ki izin almanız gerekiyor. Orada, aslında büyük bir yerel yönetimsin ama çıkmaza giriyoruz. Dolayısıyla Bakanlığın olduğu olaylarda, bilginiz olsun diye söylüyorum, özellikle derneklere ve diğer sivil toplum örgütlerine, Büyükşehir’in içerde olması kolay olur. Diyelim ki siz Sağlık Bakanlığı’ndan okeyli bir projeyi uygulamaya başladınız yerelde de ihtiyaçlarınız oldu, nakdi olmaz ama ne olur, işte alan olur, personel bazen olur, yer olur, billboard olur. Bakanlıkla birlikte Sağlık Daire Başkanlığına Sağlık Hıfzıssıhha Müdürlüğü’ne başvuru yapılabilir, biz olanaklarımızı değerlendiririz, azami hangisinde destek verebiliyorsak yardımcı olmaya çalışırız.RAMAZAN ÖZMUTLU: Biz zaten Büyükşehirden bir tek şunu istiyoruz, halka açık alanların, reklam alanlarının bizim kullanmamıza izin verilmesi. Bu her gün değil yaz aylarında güneş gözlüğü için önerdik.ÖMER AKÇAĞIL: Büyükşehir bu noktada bir sürü yere destek veriyordur billboard da dahil ama istediğimiz şu, burada sivil toplum ayağı olması lazım, Bakanlık ayağı olması lazım belki üniversite beraber, üçü birlikte olduğunda… Öbür türlü önüne geçemiyoruz, yaptığımızı da sağlıklı…

Page 66: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 65

CİHAN AKKOYUN: Biz dernekte nasıl istifade edebiliriz böyle bir taramadan?ÖMER AKÇAĞIL: İşte diyorsunuz ya kanser taramasında, bunlar zaten mahallelerde… Bakırköy’de mesela merkezimiz vardı ama çok aktif olmadığı için dönüştürülmüştür. Ama nerede var? Bahçelievler’de görüntüleme merkezi var. Oraya ulaşımın sağlanması lazım… Yani Engelliler Müdürlüğü ile görüşüp mesela yaşı uygun, yapılacaksa, şu grubun taranması gerekiyor, hiç taranmamış dendiğinde... Şimdi güzelliği şöyle, Aile Hekimliği sistemi ile bunu başlatacaklar. Belki aile hekimine giderek engelli vatandaşlarımız Aile Hekimi üzerinden bunu yaptırabilecekler. Belki bir iki ay bekleyebilirler, artık o noktaya geldi. Çünkü görüşüyoruz biz Halk Sağlığı ile… Ama yine birlikte konuşmuş olalım, bu 2015 yılının başına kadar olmamışsa Engelliler Müdürlüğü’ne bahsedersiniz biz Engelliler Müdürlüğü ile görüşürüz bize ulaşamayanlar için bir yolunu buluruz. Mesela ne yaparız, hastane olmasa bile bir poliklinik ortamında bu testi yapmalıyız ya da mamografi için taşımamız gerekiyor. Görme engellileri otobüsle taşıyabiliriz ama diğer engelliler için başka araçlarda gerekebilir. Dolayısıyla iyi planlanması gereken bir durum… Ama ben de şimdi bunu incelettireceğim yaptığımız tarama grubunun yüzde kaçı gerçekte engelli, bunu da bilmemizde fayda var. Şimdi sağlıklılar ulaşıp diğerleri ulaşamıyorsa sorun olur. Herkese açık bu dediğimiz merkezler, ücretsiz, herkese açık. Hocam bu tıbbi cihaz noktasında vurgu olarak, denetim için tam ne yazabiliriz? Siz normalde kendiniz ürettiğinizde ya da dışarıdan getirdiğinizde Bakanlıktan mı onay alıyorsunuz?MEHMET DİBİ: Eskiden ürünlerde zorunlu standart vardı. Zorunlu standart şuanda kalktı. Ürünlerin üzerinde “CE” yazma mecburiyeti var. Şimdi gözlük class1’e giriyor, cam için de aynı şey geçerli. Class1’e giren ürünlerde firma beyanları esas alınıyor. Ama CE kriterine uymak mecburiyeti var bizde. Bizler her ürün için bir teknik dosya hazırlarız. O teknik dosyada, mecburen akredite olmuş kuruluşlardan bir test

Page 67: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU66

raporu alırız. Yani o ürünü, biz mesela burada TSE’ye gönderiyoruz yahut da akredite olmuş üniversiteler varsa onlara gönderiyoruz, onlar da standartlara uygunluk belgesi alarak… Bir de Sağlık Bakanlığı’na yazdığımız yazıda belirtmiştik. Özellikle doktor arkadaşların bilmesini istiyorum üniversiteler döner sermaye ile çalıştığı için standartlara uygun olmayan ürünlere de uygunluk raporu verebiliyor. Aynı ürüne uygunluk beyanı vermiş üniversite sonra bizim talebimiz doğrultusunda yeniden karışık numune almışız, bu karışık numunede olumsuz çıkmış. Sonra bir daha yapmışız yine olumsuz çıkmış. Yani neticede şu var, döner sermaye değil de devletin kurumsal akredite, kuruluş olarak söylüyorum şuanda TSE var. TSE’de bunlar rahatlıkla yapılabiliyor. Yapıldığı zaman yani güvenilir bir… Değişik yerlerden aldığı için o konuya vakıf bir üniversite de olmamış oluyor. Yani belki o konunun test aletleri de yok sadece üç dört tanesine bakıyor diğerlerine bakmıyor. O zaman ne oluyor o standartlar… Gözlükler için söylüyorum, biz mesela class1 olan ürünler için dahi ulusal bilgi bankasına kayıt olurken beyanlarımızı veriyoruz. İşte bununla ilgili sektörel şikayetler… Şuanda bölgelere, eskiden Sanayi Bakanlığı bakıyordu şuanda ilçe hakem heyeti bakacak garanti belgelerine. Baktıkları zaman burada kriter şey olması lazım bu ürünün teknik dosyası var mı yok mu? Teknik dosyası olmadan... Ben gördüm yaşadım un ithalatı yapan adam gözlük ithalatı yapıyor. Meslekle alakası olmayan kişi getiriyor. Getiren kişi “CE” nin ne olduğunu bilmiyor. Yani hiçbir teknik bilgiye sahip değil. O yüzden araştırma yapılırken, şu anda yönetmeliğimiz yeni çıkıyor hatta ben yönetmeliğe de itiraz ettim ama bazı eksiklerinden dolayı. Yönetmeliği yapmak değil uygulamak önemli. Denetim olmayan bir şeyde doğru esnaf, doğru ithalatçı, doğru imalatçı cezalandırılıyor, çünkü sabit noktalar belli. Ama illegal getiren kişi takip edilemiyor. Doğru ithalatçıyı, doğru imalatçıyı da bu sefer o yana teşvik ediyor. Onun için yapılan uygulamalarda en iyi şeyi satış aşamasında tüketici biliyor, tüketici yaşıyor. Bunları birebir yaşarken hakem heyetlerinde bilirkişi olarak,

Page 68: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 67

konfederasyonda da var bizim dernekte de var, imalatçı olarak bizler… Büyükşehir Belediyesi olarak böyle bir çalışma yaparsanız biz oraya muhakkak personel… Türkiye’nin neresinde olursa olsun biz bu çalışmaları yaptık. Yaptığımız için söylüyorum, uygulamaların içinde de olmak istiyoruz. Çünkü ben kendi sanayimizi de yaşatmak istiyorum. İnanın bizim otuz iki tane fabrikamız vardı sadece çerçeve için söylüyorum şuanda on taneye düştü. Kalitesiz olduğu için değil inanın kaliteli olduğu için satamıyoruz. ÖMER AKÇAĞIL: Bir sürü sektörün temel sorunu bu.RAMAZAN ÖZMUTLU: Mehmet abi lafını kesiyorum ama biz Büyükşehir Belediyesi ve diğer illerdeki belediyelerle de il içerisinde de geçen yıl defalarca yazışmalar yaptık. Bizim iki tane sorunumuz güneş gözlükleri, sahada satılıyor çünkü bunlar hepimiz görüyoruz beş lira on lira. Bunların hepsi bırakın gözü korumayı körlüğe koşar adım götürecek emtialar. Bunların denetlenmesi için belediyelerimizden biz şunu talep ettik, dedik ki eğer siz komisyon kurarsanız biz ücretsiz gözlükçü ve optisyen unvanına sahip bir kişiyi size görevlendirelim. Sağlık Bakanlığı’ndan da bir kişiyi alalım, sahada satılan gözlükleri tek tek denetlenmesini sağlayalım. ÖMER AKÇAĞIL: Ramazan hocam konuya şöyle uzağım. Büyükşehir Belediyesi olarak böyle bir görev yapmıyoruz. Muhtemelen ilçe belediyelerinin bu tip görevleri vardır, sağlık alanının denetimi açısından. Kozmetik, güzellik salonları vesaire gibi sektörleri yapıyorlardı. Büyükşehir Belediyesi bu tip şeyleri yapmıyor denetim olarak. Büyükşehir, mesela anlamsız alanlardaki diyelim Eminönü meydanındaki işportacıları zabıta gücüyle yapıyor. Dolayısıyla bunu başka bir yere yönlendirerek gündem yapabiliriz. Bakanlığın kontrolü mü diyelim…RAMAZAN ÖZMUTLU: Zaten güneş gözlüklerinin kontrolü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı. Ama Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetimi nereye yapıyor? Vergi levhası olup da güneş gözlüğü satan yerlere yapıyor. Ama işportacının vergi levhası

Page 69: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU68

yok ki! Burada iş yine zabıtaya düşüyor.ÖMER AKÇAĞIL: Biz bunu somutlaştıralım. Bunu nasıl dile getirelim? Uygunsuz satılan mı diyelim?RAMAZAN ÖZMUTLU: İki tane ürün var. Bunlardan bir tanesi güneş gözlüğü, uygunsuz satılan, garanti belgesi ile satılması gerekiyor. ÖMER AKÇAĞIL: Biz, kim alacaksa alsın her kuruma yazarız yazımızı. RAMAZAN ÖZMUTLU: Bir de hazır okuma gözlüğü dediğimiz gözlükler.ÖMER AKÇAĞIL: Güneş gözlüklerinin ve hazır okuma gözlüklerinin uygunsuz satışının engellenmesi için bütün kurumsal yapının çalıştırılması gibi bir şey yazalım, tam ve net bir cümle kuralım. RAMAZAN ÖZMUTLU: Evet aynen.MEHMET DİBİ: Mesela bana söylüyor yurt dışına giden arkadaş, ben diyor Almanya’ya gittim orada diyor satılabiliyor. Gözlük sadece anlık görmek için. Bu adam göremiyor… Bizde o kültür yok. Biz aldığımız zaman sonsuza kadar kullanmak üzere, ne zaman kırılırsa o zaman değiştiriyoruz. O zaman daha fazla zarar veriyor. Bir de buna devlet olarak müsaade edildiği zaman o yüzden gümrükten geçişlerini engelletirdik. Şu an engellenen bir ürünün rahatlıkla satışı var ve standartlara uygun da değil. Beş liraya satılan bir gözlüğün her tarafı standart olsa ne olur? Bizim teşhir camı diye kullandığımız camı onlar renklendirip güneş gözlüğü diye satıyorlar. O zaman ne oluyor? Tüketici kandırılıyor. Tüketici benim gözlüğüm var diye düşünüyor ama o gözlüğün göz sağlığına zararlı olduğunu bilmiyor. CİHAN AKKOYUN: Bir şey sorabilir miyim? Bir de çok pahalı satılan gözlükler var. Onlar?MEHMET DİBİ: Benim en büyük mücadelem de o. Yine bir çalıştay yaparsanız ben onun içerisinde muhakkak olurum. Türkiye’de yerli gözlüğün hiç biri o kadar pahalı değil onu söyleyeyim. Markalı gözlükler markadan dolayı... Örnek veriyorum size. Firma adını vermiyorum, alalım, diyelim ki A markasının üzerindeki etiketi çıkarın benim gözlüğüme takın benim gözlüğüm aynı fiyata satılır. Benim

Page 70: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 69

markayı o gözlüğe takın, fiyat otomatik olarak %100 aşağıya düşüyor. Bunların bir defa Avrupa Birliği, markalaşmış bir ürün. Mesela ilaçlarda da bu yaşandı. Millet olarak markaya muazzam bir talebimiz var, özentimiz var. Biz burada kaliteyi aramıyoruz. Kaliteden çok marka ön plana çıkıyor. Sonra yakışıyor mu yakışmıyor mu bakılıyor. Bizim yaptığımız bir ürünü başbakana ya da bürokratlara taktırmış olsak o da bir şey olur. Ama önümüzü göremiyoruz. Onun için bize devletin sahip çıkması lazım ki markalaşalım. Özellikle doktorların bize sahip çıkması lazım… Teşvik edin yerli ürünü. Dernek olarak eğer gözlüklerimiz insana zararlıysa her türlü cezaya da razıyız o gözlüğün anında değiştirilmesine de. Sadece burada kaliteli, standartlara uygun teknik dosyası olan gözlük üreticilerinin korunması… Özellikle bu konuya değinirsek... Her ürünün garanti belgesi ile satılması… Sahte gözlüklerin %100‘ünde sahte garanti belgesi var. Örnek veriyorum bir markanın içine bakın orijinaline bakın garanti belgeleri değişik. Bunlar değişikse %100 sahtedir. Mesela bir gözlük var üç yüz liraya satılıyor, aynı gözlüğe bakıyorsun elli liraya yüz liraya, yirmi liraya satılıyor. ÖMER AKÇAĞIL: Teknik şartname zorunluluğu getirmek çok zor bir şeydir midir? O zaman her ürünün teknik şartname ve garanti belgesi ile satılmasının sağlanması gerekli.MEHMET DİBİ: Ve ulusal bilgi bankasında gümrüklerden geçiş adedi kadar girilmesi. Özellikle bu çok önemli. Bu şaibelere yol açıyor. Fazla giriş kayıt dışına sebebiyet veriyor. Biz zaten ürünü ulusal bilgi bankasına giremezsek satamıyoruz. Bakınız ilaçtan sonra gözlükler karekoda geçti. Şimdi üzüldüğümüz nokta karekod verilebiliyor, kayıt dışına da verilebiliyor. Biz kayıt dışı girenlere verilmesini istemiyoruz. RAMAZAN ÖZMUTLU: Yani ürün takip sisteminin daha aktif hale getirilmesiMEHMET DİBİ: Gümrük giriş beyanına, gümrük çıkış beyanına göre takip edilmesi sağlanmalı.RAMAZAN ÖZMUTLU: Gümrük çıkış beyanına göre ulusal bilgi

Page 71: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU70

bankasına kayıt olması, denetim için gerekli.ÖMER AKÇAĞIL: Artık yavaş yavaş sonuç bölümüne gelebiliriz. Sizin de daha başka söyleyeceğiniz bir şeyler varsa.RAMAZAN ÖZMUTLU: İşportada güneş gözlüğü satılması konusunu yazdık değil mi?ÖMER AKÇAĞIL: Şöyle dedim; Güneş gözlüklerinin kontrolsüz satışının engellenmesi için ilgili kurumların çalışma yapması sağlanmalıdır. Diğer konu; Tedavi ve rehabilitasyon amacıyla kullanılan her türlü ürünün garanti belgesi ve teknik şartname ile satışının sağlanması. Daha söyleyeceğimiz bir şey var mı?SEZİN ÖZDOĞAN: Erken tanı için belki bu hasta popülasyonunun birçoğu şeker hastalığına bağlı görme kayıpları. Şeker hastalığında görme iyiyse gitmiyorlar hastalar göz doktoruna, onun belki bilinçlendirilmesine yönelik kamu spotları olabilir. Görme çok iyi olabilir ama bir anda kaybedebiliyorlar. Yani şeker hastası olan herkesin rutin yıllık göz muayenelerinin yaptırılması diyebiliriz. Eğer şeker hastasıysa yakınınız veya siz mutlaka akıllarında göz muayenesini tutmaları, unutmamaları gerekiyor.ÖMER AKÇAĞIL: Burada ben başka bir konuya geleceğim, aile hekimlerine… Biz şimdi, smear’i yeni koyduruyoruz aile hekimlerine. Nasıl negatif performans ya aşı yapmamak, mahallesindeki aşıyı yapmıyorsa o doktor arkadaş negatif performans oluyor. SEZİN ÖZDOĞAN: Bütün diyabetik hastaları da göz doktoruna yönlendirmesi…ÖMER AKÇAĞIL: Mesela… Diyabetik çok önemli… Aynı smear da böyle bir şey. Biz onun için uğraşıyoruz ama yapılabilir mi? Yazarız. Ama sadece diyabet midir?SEVTAP KILIÇASLAN: Vasküler hastalıklar… Şuanda diyabet merkezleri oluşturuldu biliyorsunuz bütün taramaları orada yaptırılabilecek. Ülkemizde diyabet merkezleri ile ilgili çok büyük sıkıntılar var. Hastayı yönlendiriyorlar ama yanına mesela özel

Page 72: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 71

hastane açmış. Özel hastane kendisi diyabet merkeziymiş gibi çekip o taramaların işte göz taramalarının, hemoglobin A1c’lerin, diğer tetkiklerin yapıldığı merkezlere yönlendirilmesi gerekiyor. Ama o merkezler özel hastanelerin eline düşmüş.RAMAZAN ÖZMUTLU: Sektör oluşturulmuş yani. MİTAT ALTUĞ: Göz tansiyonunda da benzer bir şekilde görsel bir şikayeti olmuyor hastanın. Kırk yaş sonrası genellikle başlıyor ve sinsi ilerliyor. Hiç şikayeti olmasa da kırk yaş sonrası hastaların bir göz doktoruna gitmesi gerekiyor.ÖMER AKÇAĞIL: Birkaç tane daha gündem var karşımızda, başta diyabet olmak üzere vasküler göz hastalıklarının tanısı açısından rutin kontrollerinin, en az yılda bir kez, yapılmasının gerekliliğini de vurgulamalıyız. Şimdi sonuç bildirgemizle ilgili maddelere değinebiliriz…

Page 73: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU72

II. BÖLÜMEĞİTİM VE İSTİHDAM MASASI

Page 74: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 73

KATILIMCI LİSTESİ

Oturum Başkanı

Uzm. Ali Kaymak Anadolu Üniversitesi Engelliler Araştırma Enstitüsü

Katılımcılar

Doç. Dr. A. Tuğba Tuncer Biruni Üni. Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı

Yrd. Doç Dr. Aynur Akar Marmara Üni. Engelli Öğrenci Birim Koordinatörü

Uzm. Songül Altınsaçlı İstanbul Üni. Engelliler Uyg. ve Araşt. Merk.Öğr. Koord.

Ahmet Ünüvar ASPB Emirgan Altı Nokta Körler Reh.Merkezi Müdürü

Süreyya Kumru İstanbul Aydın Üniversitesi Engelsiz Yaşam Araş.ve Uyg. Mer. Md.Yrd.

Nurettin Latifaci İŞKUR Bayrampaşa İş ve Meslek Danışmanı

Koray Ergül İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Araştırmaları Şubesi

Gülsen Kaya İstanbul Müftülüğü İmam-ı Gazali Kız Kur’an Kursu Yöneticisi

Metin Gökçe Sarıyer Veysel Vardal Görme Eng. Okulu Müdür Yrd.

Hatice Kübra Şenol Üsküdar Türkan Sabancı Görme Eng. Okulu Öğretmeni

Barış Uçar Üsküdar Türkan Sabancı Görme Eng. Okulu Öğretmeni

Azimet Ziba Türkiye Beyazay Derneği

Mahmut Keçeci Altı Nokta Körler Derneği

Gülşen Yavuz İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü Görme Eng. Birim Sor.

Gülsüme Şenocak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü Psikolog

Cengiz Yaman Esenler Belediyesi ESKAM Eğitim ve Meslek Kursları Sor.

Page 75: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU74

I. OTURUMKONUŞMALAR

ALİ KAYMAK: Ben hepinize teşekkür ediyorum zaman ayırıp geldiniz. Şimdi ben kısaca bir hatırlatma yapmak istiyorum önce programı kısaca tanıtayım size. Saat 12’ye kadar birinci oturumumuz sürecek. Birinci oturumda burası Eğitim ve İstihdam Masası olarak eğitim ve istihdamla ilgili görüş ve düşüncelerimizi dile getireceğiz. Daha sonra 12 ile 1 buçuk arasında öğle yemeği, protokol konuşmaları ve ödül töreni gerçekleşecek. 1 buçuktan sonra tekrar bir araya geldiğimizde, ikinci oturumda ise saat 2’yi 45 geçene kadar yani yaklaşık 1 saat, 1 saat 15 dakikalık bir süremiz olacak. Bu sırada ise ilk oturumda belirlediğimiz konu başlıklarıyla ilgili sonuç bildirgesi hazırlayacağız, tekrar onları konuşacağız, öne çıkan düşünceleri dile getirmeye çalışacağız. Daha sonra saat 3- 3 buçuk arası tüm masalar sonuç bildirgelerini birbirleriyle paylaşacak, salonda toplanacağız. 3 buçuktan sonra program bitecek. Şimdi birkaç hatırlatma yapmak istiyorum öncelikle. Saat 12’ye kadar hiç ara vermeyeceğiz. Masada çaylarımız, ikramlarımız olacak, sularımız olacak ancak onun dışında dışarı çıkmak isteyenler çıkıp girebilir. Onun dışında burası Eğitim ve İstihdam Masası olduğu için konuşmalarımızı daha çok bu çerçevede yapmanızı rica edeceğim. Kalabalık bir katılımcı grubu var. Şuan bazı kişiler gelmedi ama zannediyorum biraz sonra gelenler de olacaktır. Şimdi öncelikle şöyle yapalım herkes sırayla kendini bir tanıtsın daha sonra da ben izin verirseniz ben değerli hocamdan başlamak istiyorum. Hocamın konuşmasıyla ilk oturumu başlatalım.AHMET ÜNÜVAR: İsmim Ahmet Ünüvar. 1964 Karaman doğumluyum. Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunuyum. 1990 yılından beri bugün ki adıyla Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Emirgan Görme Engelliler Rehabilitasyon Merkezi’nde çalışıyorum. Şuanda oranın yöneticiliğini yapıyorum. Daha önce 2006 yılında İstanbul Valiliği’nde oluşturulan İl Özürlüler Koordinatörlüğü’nü yaptım. Daha

Page 76: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 75

sonra o koordinatörlük lağvedildi 2009 yılında ve 2009 yılından beri de Emirgan’da yöneticilik yapıyorum. Bağımsız hareket aslında benim alanım ve bağımsız hareket ile ilgili benim bir kitabım var. Matbu olarak yayınlanmış değil ama dijital ortamdan ulaşabilirsiniz yine görme engellilere kabartma yazı yani görenlerin görme engellilere kabartma yazı öğretimi ile ilgili bir kılavuzum var. Yine o da dijital ortamda mevcut teşekkür ederim.ALİ KAYMAK: Hoş geldiniz. Buyurun sizi tanıyalım.AYNUR AKAR: Ben Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi’nde görev yerim. Yardımcı Doçent Doktor Aynur Akar. Engelli Birim Koordinatörü olarak 1 Ekim itibari ile aslında göreve başladım. Ben göreve başladığımda bu yazı elimize ulaştı. Hem tanışmak hem bu konuda üniversitemize nasıl bir fayda sağlayabilir bu çalıştayın sonuçlarından nasıl yararlanabiliriz adına burada bulunmaktayım.ALİ KAYMAK: Evet, Koray Bey sizi tanıyalım.KORAY ERGÜL: Koray Ergül ben. Selçuk Üniversitesi Türk Dili Ve Edebiyatı Bölümü’nde okudum. Pek belli olmuyor olabilir %95 görme engelliyim iş gücü kaybı olarak özellikle bununla ilgili konuşmak için geldim. İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Araştırmaları Şubesinde… İl Sağlık Müdürlüğü adına katılıyoruz. Biraz geç haberimiz oldu özellikle ileriye yönelik projelerimizle ile ilgili verimli bilgiler edinmek amacıyla geldim. Doğrudan söyleyeyim ön hazırlığım yok. Ev ödevimiz yok. Bunun yanında özellikle 3 senedir devlet sektöründe çalışıyorum. Bundan önce yani engelli olarak kalifiye sınıfa girdiğim için kurumsal firmalarda ciddi iş tecrübelerim ve iş görüşmeleri tecrübem oldu. Benim de bir iş görüşmesine nasıl gidilmez diye bir kitap çalışmam var. Çünkü 200’ü aşkın firma ile görüştüm. Bunların 185 veya 186’sı doğrudan engelli istihdam kapsamındaydı. Bunların birçoğunda yaşadığım sıkıntıları özellikle kitabımda yansıtacağım biraz böyle şey nasıl söyleyeyim doğrudan akademik veya doğrudan sorunsal değil biraz ironik bir kitap öyle söyleyeyim. Hani insanların bol bol gülebileceği bir kitap… Kısmetse iki üç ay içerisinde biraz da maddi

Page 77: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU76

kaynaklara bağlı olarak çıkacak. Özellikle bunun için geldim. Çünkü istihdamda çok ciddi şeylerle bireysel olarak karşılaştım. Bunun dışında engelli istihdam projelerine de iştirak ettiğim için hatta bireysel olarak bazı kurumlara da başvurdum uzattıysam kusura bakmayın. Bir de bunun yanında bireysel olarak üniversitede tiyatro ile uğraştım. Bunun yanında kurumlarda call centerlarda çalıştığım için iletişim eğitimlerini ve eğitici eğitmenlerini aldığım için doğrudan istihdam özellikle baştan herkese söyleyeyim araya kaynamasın diye kusura bakmayın doğrudan istihdam projelerinde veya engellilerin iletişim anlamında yeterliliğini veya gelişimini sağlamak amacıyla verilecek her eğitimde gönüllü olacağımı belirtmek istiyorum. Hani ne kadar yetkinim orası tartışılır burada akademik insanlar da olabilir ama elimden geldiğince destek olmaya her zaman çalışırım. Daha önce birkaç başvurum oldu ama hepsi ya başka şekillerde hedeflendiğinden yani karşıdaki alıcı kurumun başka şekilde yönlendirmesinden veya bir şekilde olmadı çok komik şeylerle karşılaştım. Vakit bulursam bunları belirtmek isterim teşekkür ederim.ALİ KAYMAK: Hoş geldiniz tekrar.AYNUR AKAR: Küçük bir şey ekleyebilir miyim? Ben de %95 görme engelliyim bu arada onu da söyleyeyim.ALİ KAYMAK: Sizin hem uzmanlığınızdan hem deneyimlerinizden yararlanacağız.METİN GÖKÇE: İsmim Metin Gökçe, Gazi Üniversitesi Özel Eğitim Bölümü mezunuyum. Tuğba Hocamın da aynı zamanda öğrencisiyim. Hem Türkan Sabancı Görme Engelliler Okulu’nda İstanbul çapında hem de Veysel Vardal Görme Engelliler Okulu’nda idareci olarak görev yaptım. Yani aynı zamanda İl Özel Eğitim Kurulu 6 yıldan beridir üyesiyim. Görme engelliler ile ilgili materyal geliştirme olsun eğitim çapında olsun az görenlerle ilgili olsun bayağı bir tecrübeye sahip olduk İstanbul’da çünkü karşılaştığınız zaman alanla ilgili çözüm üretebiliyorsunuz. Aynı zamanda Yeditepe Üniversitesi’nde yüksek lisansımı bitirdim. Mesleki tecrübemin bayağı olduğunu

Page 78: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 77

düşünüyorum. Teşekkür ederim.NURETTİN LATİFACİ: Herkese merhaba adım Nurettin LATİFACİ. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Bayrampaşa Hizmet Merkezi’nde iş ve meslek danışmanı olarak görev yapmaktayım ve bu çalıştayın görme engelli vatandaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum. Teşekkür ederim.ALİ KAYMAK: Sağ olun, hoş geldiniz.HATİCE KÜBRA ŞENOL: Hatice Kübra Şenol, Gazi Üniversitesi Özel Eğitim Bölümü mezunuyum. Ben de Tuğba Hocamın öğrencisiyim. Şuan Türkan Sabancı’da görme engelliler sınıfı öğretmenliği yapıyorum, ikinci yılım. Sanırım kurulun en tecrübesizi benim.ALİ KAYMAK: En tecrübesiz demeyelim en genç ve en taze bilgilerle gelmişi diyelim. Buyurun sizi dinleyelim.GÜLSÜME ŞENOCAK: Ben Gülsüme Şenocak. Ben de %100 görme engelliyim bu arada. Bilgi Üniversitesi Psikoloji mezunuyum. Yaklaşık 5 yıldır psikolog olarak çalışıyorum. 3 yıl Bayrampaşa’da bir gençlik merkezinde eğitimde çalıştım. 2 yıldır da Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü’nde hizmet veriyorum. Ailelere, engelli bireylere hem bireysel görüşmeler sağlıyoruz hem grup görüşmeleri hem de eğitimcilerin eğitimi noktasında birçok psikolojik danışmanla, grup görüşmeleri ve seminerler düzenliyoruz. Bilinçlendirme biraz farkındalık oluşturma noktasında yani bu kadar.CENGİZ YAMAN: Cengiz Yaman 1975 İstanbul doğumluyum. Esenler Belediyesi Kariyer Merkezi’nde kariyer ve istihdamdan sorumlu olarak görev yapmaktayım. Aynı zamanda eğitimci olmamız hasebi ile de Esenler de faaliyet gösteren belediye hizmetlerinin tüm sorumlulukları üzerimizde bulunmakla beraber bununla ilgili çalışmalarımızı yürütüyoruz. Tekrardan bu çalıştayı düzenlediğiniz için hepinize de teşekkürlerimizi arz ederim.AZİMET ZİBA: Azimet Ziba, 1976 Sivas doğumluyum. Halen Gaziosmanpaşa Kazım Karabekir Anadolu İmam Hatip Lisesinde tarih öğretmenliği yapmaktayım. %100 görme engelliyim.

Page 79: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU78

ALİ KAYMAK: Hoş geldiniz. GÜLSEN KAYA: Ben Gülsen Kaya, İlahiyatçıyım. 1965 Diyarbakır doğumluyum. Bir görme engelli sınıfımız Kur’an kursumuzda mevcut. Beş yıldır görme engelliler bizim kursumuzda da eğitilmektedirler. Görme engelli hocamız mevcuttur. Ben sahadan gelen biri olarak görme engelli kardeşlerimizin dini eğitimde karşılaştıkları sorunları sizinle paylaşmaya geldim. Teşekkür ediyorum.ALİ KAYMAK: Hoş geldiniz. SONGÜL ALTINSAÇLI: Herkese merhaba. Ben Songül Altınsaçlı, 1992 İstanbul Üniversitesi Biyoloji Bölümü mezunuyum. 7 yıl özel sektörde koordinatörlük yaptıktan sonra kendi alanımda, 1999 yılından itibaren İstanbul Üniversitesinde uzman olarak görevli bulunmaktayım. Yaklaşık 4 yıldır da İstanbul Üniversitesi Engelliler Uygulama Araştırma Merkezi Öğrenci Koordinatörü olarak görev yapmaktayım. Öncelikle toplantıyı düzenlediğiniz için çok teşekkür ederim. Buraya geliş sebebim üniversiteler, diğer üniversitelerle iletişim içinde olmak, diğer birimlerle iletişim içinde olmak sahip olduğumuz bir takım deneyim ve tecrübeleri sizlerle paylaşmak için buraya geldim teşekkür ederim.ALİ KAYMAK: Hoş geldiniz. SÜREYYA KUMRU: Süreyya Kumru, İstanbul Aydın Üniversitesi Engelsiz Yaşam Araştırma ve Uygulama Merkezinde Müdür Yardımcısı olarak çalışıyorum. Bizim de merkezimiz çok yeni bir merkez. Yaklaşık 3 yıl oldu bir yıl proje aşamasıydı iki yıl da nihai olarak çalışmalara başladık YÖK’e bağlanarak. Benim de burada olma sebebim tabii ki hem sahada neler yapılıyor zaten sahada çalışmalarımız var ama üniversitelerle ve diğer eğitim kurumları olsun belediyelerle de yakın iletişim halindeyiz ama birçok kişi ile hem bir arada olmak hem bu platform içinde yenilikler katmak hem yenilikleri almak. Aynı zamanda da benim de üç tane görme engelli kardeşim var maalesef bir genetik rahatsızlık sebebiyle onlarda da şuan ikiz kardeşlerim var onlar %90’nın üzeri görmüyor bir de liseye giden kardeşim var onda

Page 80: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 79

da %50 civarında şuan bu rahatsızlık sebebiyle onda da çıktı görmeme problemi. Dolayısıyla bir tane bebeğimiz var hatta kız kardeşimin. Çok içinde yaşadığım çok içinde olduğum bir şey. tabii bizim için artık doğal bir şey bu ama özellikle bebek olduktan sonra biraz daha anlam kazandı diye düşünüyorum bu bizim için daha farklı bir anlam kazandı daha farklı bir yere gitti. O yüzden ben de paylaşabildiğim kadar tecrübelerimi paylaşmak isterim çok teşekkür ederim.ALİ KAYMAK: Hoş geldiniz. Tuğba Hocam hoş geldiniz.TUĞBA TUNCER: Hoş bulduk. Ben de 1991’den beri yani Gazi Üniversitesinde Özel Eğitim Bölümü kurulduktan sonra aralıksız olarak 2011’e kadar görme engelliler için öğretmen yetiştirdim. İlk mezunlarım, ikinci ya da üçüncü mezunumuzdur Metinler o zaman ben de asistandım daha, son mezunlarımızdan... Daha sonra İstanbul’a geldiğimde 2 yıl Marmara Üniversitesinde görev yaptım şuanda Biruni Üniversitesindeyim. tabii bu neredeyse çeyrek yüzyıl bir de bizim öğretmen yetiştirme sistemimizde Ankara’da sabahtan öğlene kadar haftanın her günü yarım gün görme engelliler okulunda idik bizler de hocalar da. Dolayısıyla masa başından fikir üretmek yerine zaten içinde öğrendik biz de öğrendik öyle diyeyim hocalar da okulda öğrendiler. O nedenle epeyce bir deneyim biriktirdiğimi düşünüyorum. Kendi uygulamalarımıza yönelik eleştirilerim de var belki önerilerim de olacak. Ben de burada bulunmaktan ve benim alanımda çalışan insanlarla karşılaşmaktan bu toplantıda çok mutluyum. Hele de ben İstanbul’un yabancısıyım hala yabancısı sayılırım 2 buçuk yıl oldu geleli ama bu vesileyle alanla ilgilenen insanlarla, uzmanlarla tanışıyorum ondan de çok mutluyum. Umarım daha sonrasında da birlikte çalışmalarımız belediye ile birlikte çünkü Ankara’da biz böyle bir şey görmedik burada belediyeler hakikaten çok etkin bir biçimde özel eğitim ile ilgili çalışıyorlar yani biz eğitimcilerin de bu fırsatı değerlendirmesi gerekir diye düşünüyorum.ALİ KAYMAK: Teşekkür ederiz Hocam. Tuğba Hocam sizinle başlayalım.

Page 81: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU80

TUĞBA TUNCER: Şimdi benim bir PowerPoint’im var bilgisayara yükledim ama çok kalabalığız zaten çok da uzun konuşmayı düşünmüyorum. Ben buradan başlayayım kendi derdimi anlatmaya çalışıyım daha sonra zaten açılacaktır başka katılımcıların da katkılarıyla. Ben daha çok kendi çalıştığım alan yani ilkokul ilköğretime öğretmen yetiştirme ya da ilköğretim düzeyindeki görme engellilerin sorunları ile ilgili küçücük konuşacağım ben burada. Biraz karamsarım tabii ben yani şöyle ben hep karamsar oldum bugüne kadar. Olmayanı görme eğilimde oldum hani bunun eleştirilecek tarafları da vardır ama bu bende şey yapmadı yani “aman her şey çok kötü boş verelim çalışmayalım”a yol açmıyor ama ben olmayanı görme, olandan çok memnun olmama hissiyatı içindeyim. Biraz olmayanları o yüzden anlatmayı düşünüyorum. tabii şimdi 1991’de başladığımızda bizim görme engeliler okullarında gördüklerimizle, yaşadıklarımızla şuanda herhangi biriniz oraya gittiğinizde gördükleriniz benim de gördüklerim çok farklılaşıyor çok fazla olumlu gelişme var. Ama o yıldan bu yıla hiç değişmeyen şeyler de var ve ben bundan dolayı üzgünüm çocuklar adına üzgünüm. Biraz onlardan bahsedeceğim. Yaklaşık 1300 civarında öğrenci görme engelliler okullarında okuyor bu okullar yatılı ve gündüzlü öğrenci alıyorlar. Özel eğitim sınıflarında okuyan 64 özel eğitim sınıfı, bunlar 2009 yılına ait istatistikler son rakamları çok iyi bilmiyorum Mili Eğitim de kaldırmış sayfasından istatistikleri gördüğüm kadarıyla. 129 öğrenci deniyor ve 300 civarında da Milli Eğitim’in kayıtlı yani takip ettiği kaynaştırma öğrencisinden bahsediliyor ama bu sayı gerçek sayının çok altında. Gerçekte okullara devam etmekte olan, olağan gelişim gösteren, akranlarıyla okuyan daha çok sayıda görme yetersizliği olan çocuk var ama bunlar kişisel ilişkilerle, ailenin çabalarıyla, öğretmenlerin çabalarıyla okuyorlar. Herhangi bir özel eğitim sürecinden, tanılama sürecinden, yönlendirme, yerleştirmeden geçmeden oluyor bunlar. O nedenle bu sayı 300’ün üzerinde olabilir yani gerçek rakamın altında bir rakam olabilir Milli Eğitim kayıtları. Şimdi erken çocukluktan başlayarak

Page 82: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 81

sorunlardan minik minik bahsedeceğim. 0-8 yaş arası gelişimin çok hızlı olduğu, çocukların en temel becerileri öğrendiği bir yaş dilimi. O dönemde edinilen beceriler daha ilerideki becerilere de ön koşul niteliğini taşıyorlar. Bakacak olursak ülkemizde okul öncesi eğitimin ne vaziyette görme yetersizliği olan bireylerin? Herhangi bir vaziyette değil. İki tane benim bildiğim kadarı ile Metin bilmiyorum Kilyos’ da da var mı düzeltir beni. Bir de Türkan Sabancı da Ankara’da da hem Göreneller’de hem Mithat Anç’ta ana sınıfları var ama bu ana sınıflarındaki eğitimin niteliği uygulanan bir program vesaire bunlardan bahsetmek mümkün değil. Bunlar tamamen el yordamıyla götürülen, okul yöneticilerinin iyi niyetiyle çabaları ile açılmış yerler ve bunun dışında da okul öncesi eğitimle ilgili sistemli bir çalışma yok. Halbuki okul öncesi döneminde ailelerin de çok desteğe ihtiyacı var. Bebeklikten itibaren çocukların gelişimini desteklemek çok önemli gecikmeler yaşanmaması için kazanmaları gereken becerilerde. Ailelere sistematik bir destek gitmiyor. Okul öncesi kurumlar yok. Mahallesindeki ya da işte istediği bir yerdeki okul öncesi kuruma çocuğunu kayıt ettirmek istediği zaman aileler aslında yasal olarak buna hakları var ama okullar korkuyorlar çekiniyorlar çünkü böyle bir deneyimleri yok. Bu çocukla biz şimdi ne yapacağız diyorlar kabul etmiyorlar. Yani bu çok kıymetli dönem çok verimsiz geçiyor. Boşa geçiyor denilebilir. Sistemli eğitimle ilkokulda anca karşılaşabiliyorlar çocuklar. İlkokula kadarki dönemleri tabii özel rehabilitasyon merkezlerine giden çocuklar var aralarında ama büyük bir çoğunluk için bunu söylememiz mümkün değil. Çocukların yılları boşa geçiyor, çok verimsiz geçiyor denilebilir. Şimdi böyle bir kurumlaşma olmadığından Milli Eğitimin böyle bir uygulaması olamadığı için ben Görme Engelliler Öğretmenliği Anabilim Dalı’nın kuruluşunda emeği geçen, çok uzun yıllar anabilim dalı başkanlığını da yapmış bir insan olarak bizlerin de tabii istihdam alanı olmayan bir şey için öğretmen yetiştirmemiz mümkün olmuyor. Yani böyle bir istihdam alanı olacak ki biz de orada çalışmak üzere öğretmen

Page 83: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU82

yetiştirelim programımızı farklılaştıralım. Okul öncesi öğretmenliği programı da açalım ya da programımızda daha çok okul öncesi alanı kapsayacak şekilde dersler koyalım. Bizim de bunu yapmamız mümkün olamıyor dolayısı ile ikili bir şey yani birbirini etkileyerek giden kötü bir durum. Bu durum 1991’de de böyleydi hala böyle değişmeyen şeylerden biri olduğunu düşünüyorum. O nedenle de bunlar beni üzüyor karamsar yapıyor. Aynı zamanda da neyi çalışacağımız konusunda da neye çabalamamız gerektiği konusunda da ipucu verebiliyor. İlkokul dönemine gelecek olursak görme engelliler okulları var bunlar daha büyük oranda yatılı okullardı ama günümüzde artık gündüzlü öğrenci sayısı da çok fazla artmış durumda. Benim en son bilgilerim 16 tane olduğu yönünde. Bu okullar normal ilkokul programını uyguluyorlar sadece bu ilkokul programındaki derslerde kullanılan materyallerde farklılıklar var. Matematiği kendilerine özgü araçlarla yapıyorlar. Kabartma küreler, haritalar vesaire modelaj dersi var bu okullara özgü. Ellerine uzaysal üç boyutlu düşünme yeteneklerini çocukların geliştirmek üzere konulmuş bir ders. Fakat bunun dışında bu program görme engelli bireylerin kendilerine özgü ihtiyaçlarını karşılayan, onları daha ileriki yıllarda bağımsız olmaya daha yüksek eğitim kademelerinde akranlarıyla eşit koşullarda eğitim görmeleri için gereken becerileri kazandırmayan bir program. Yani bir ilkokul çocuğu bizim çocuklarımız, komşumuzun çocuğu neyi biliyorsa görme engelliler okulunu bitiren çocuklar da onu biliyor. 4+4 ten dolayı ona da canım sıkkın hani 5 yıl bir yıl eksik eğitim alıyorlar. Çünkü öğretmeni yetiştirilen bir alan kendi bilgili öğretmenleri ile bir yıl daha kalamıyorlar şuanda 4 yılda bu sonlanıyor. Ondan da ben biraz huzursuzum ama söylediğim gibi bu okullar akademik anlamda programlar iyi, çocukları yetiştiriyor ama çocuklar görme engelliler okullarından mezun olduktan sonra bağımsız hareket biliyor olmuyorlar. Görme engelliler okullarından mezun olduklarında pek çoğu on parmak klavye kullanamıyor oluyorlar, bir not tutmak için ses kaydediciden faydalanamıyor

Page 84: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 83

oluyorlar, bir Braille daktilosu kullanmayı bilmiyor olabiliyorlar. Bunların içinde artık biraz abartarak gideceğim okuma yazma bilmeden mezun olanları yok değil mi varlar. Program çok geniş yelpazede çocukların ihtiyaçlarına cevap veren bir program değil. Kanun ve yönetmelikler düzeyinde eğitsel tanılamadan bahsediliyor. Bireylerin yapabildiklerini güçlü ve zayıf yanlarını ortaya çıkartmak, buna göre hedefler koymak vesaire ama görme engelliler okuluna kaydettiğiniz bir çocuk için siz çok farklılaştıramıyorsunuz. Siz ona hayat bilgisi, Türkçe vesaire öğretmek zorundasınız. Zaten okul ortamları buna göre düzenlenmiş ortamlar. Çocuklar sıralarda oturmak durumundalar. Bu akademik programdan yararlanamayacak kadar ek özrü olan çocuklar varsa bir kere onlar için sıkıntı var. İkinci olarak da söylediğim gibi bu programdan yararlanabilecek akademik açıdan bilişsel açıdan hiçbir problemi olmayan hatta belki de gören akranlarından hızlı da öğrenebilen çocuklar için de tamam bilgi açısından okul bunu sağlıyor ama dediğim gibi bu çocukları toplumdaki diğer bireylerle bilgiye, çevresel fırsatlara erişmede eşit hale getirmiyor. O becerileri kazandırmakta programın sıkıntısı var. Benim herhalde bugün üzerinde durmak istediğim ya da en çok vurgulama istediğim konu da bu. Okulların farklı gereksinimleri olan çocuklara hizmet götürememesi, bunun için ailelerin farklı eğitim ortamları bulamamaları, farklı programların olmaması. Her çocuk matematik öğrenecek diye bir koşul yok, her çocuk okuma yazma öğrenecek diye bir zorunluluk yok bunu öğrenemeyen çocuk olabilir. Bunu hayat boyu öğrenemeyecek olan çocuk olabilir. Mesela bir öğrencimiz bizim staj yıllarımızda öğretmeyi düşündüğümüz, stajyerimizin öğretmeyi planladığı becerileri biliyor. Ayakkabı bağlamayı biliyor şunu öğretelim biliyor ben onu biliyorum diyor. Hakikaten de değerlendiriyoruz biliyor. Biz sana ne öğretim dedik en sonunda. Dedi ki bana inek sağmayı öğretin. Şimdi çünkü bu çocuk gidecek evinde inek sağacak daha doğrusu onun evinde o yapılıyor. Pek çok çocuk liseyi, üniversiteyi okumayacak ortaokuldan sonra

Page 85: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU84

evine dönecek köyüne dönecek. Orada ona gerekli olan beceriler başka beceriler, tarih, coğrafya, matematik dışında beceriler ve maalesef okullar işin bu kısmında eksik kalıyorlar çünkü müfredatta buna yer yok. Onlar da müfettiş geliyor onları denetliyor öğretmenin şey deme hakkı yok ben bu çocuklara klozete oturup tuvalet yapmaya çalıştım ama matematik çalışamadım bu dönem demek gibi bir şansı yok. Onlar da belli müfredatı yetiştirmek telaşındalar. O nedenle de okullar her düzeydeki görme yetersizliği olan çocuğa uygun eğitimi veremiyor müfredatımız buna uygun değil ve bu 1991’den beri hiç değişmedi. Yani değişmeyen şeylerden biri de bu ve bu da beni üzüyor. Az görenlerin eğitimi bilmiyorum burada buna değinecek olan arkadaşlar var mı? Ben her şeye girmek istemedim. Erişilebilirlik var ki onun ayrı da zaten bir masası var. Bu söylediğim şeyler benim aslında erişilebilirliğin de temelleri. Siz bir çocuğa on parmak klavye kullanmayı, bilgisayardan yararlanmayı öğretirseniz kabartma kitap aramak zorunda kalmayacak, bulamadım diye bir mazereti olmayacak. Tarayıp bilgisayara aktardığı anda her şeyi dinleyerek erişebilecek. Ödevlerini yapmada, sınavlarını olmada diğer gören akranlarından çok büyük farklılıkları olmayacak. Onun için bir sürü şey diğer akranları kadar vakit alacak daha çok vakit almayacak bu da tabii onun diğer akranları ile eşit olmasına bilgi beceri anlamında eşit olmasına fırsatlara erişmede eşit olmasına yol açacak. Bu nedenle ben yine önemle bugün program diyorum programın farklılaştırılması… Her türlü çocuğun ihtiyacına cevap verebilecek kadar esnetilmesi genişletilmesi gerektiğini düşünüyorum.ALİ KAYMAK: Çok teşekkür ederiz Hocam. Tuğba Hocam eğitimde yaşanan sıkıntılar hem öğretmen yetiştirme konusunda da deneyimli olduğu için çok iyi bir giriş oldu bence. Eğitimle ilgili iyi bir özet olmuş oldu. Devam edelim o zaman şimdi Mahmut Bey sonradan katıldı aramıza. Mahmut Bey kısaca sizi tanıyalım sonra da konuşmanızı rica edelim.MAHMUT KEÇECİ: Mahmut Keçeci ben, Altı Nokta Körler

Page 86: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 85

Derneği’nden katılıyorum İstanbul şubesinden. Engelli hakları aktivistiyim. Ben istihdam bağlamında bir hazırlık yaptım. Görme engelliler söz konusu olduğunda istihdam sorunu sosyal politikalar bağlamında yaklaşmak anlamında geliyor bana çünkü üretim ilişkileri görme engellilerin yaşadıkları ev hapsinden kurtulmalarını, bağımlılıklarını sona erdirmelerini, toplumsallaşmalarını ve karşılaştıkları zorluklarla baş etmelerini sağlayacak önemli bir seçenek olarak duruyor. Mevzuatta gerek kamu ve özel iş yerlerinde işverenlerin engelli çalıştırma yükümlülüğüne dair kota ve yaptırımlar gerek korumalı işyeri uygulamaları gerekse özel girişimcilik ile ilgili kolaylaştırıcı yaklaşımlar düzenlenmiş olsa da fiiliyatta bu belirlemelerin karşılığını somutlayan sonuçlardan söz etmek zor. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda kamu kurumlarının %4 oranında engelli çalıştırması gerekliliği düzenlenmiş olmasına karşın Devlet Personel Başkanlığı Haziran 2014 itibari ile kamuda çalıştırılan engelli sayısını 34.088 olarak açıkladı. Kamunun çalıştırma yükümlülüğünü yerine getirmemesinden kaynaklanan boş kontenjan sayısını ise 23.545 olarak açıkladı. Söz konusu yasanın sorumluluğunu yerine getirmeyen kurumlar için yaptırım içermemesi kamu kurumlarına yönelik bir yaptırım yok yasanın. Bu nedenle bu tablodan kamu kurumlarının engelli personel alımında ne kadar isteksiz ve ağırdan aldığı anlaşılabiliyor kolaylıkla. 4857 sayılı İş Yasası ise özel sektöre %3 oranında engelli çalıştırma yükümlülüğü getirmekte. Onun denetimini de kamuya bırakmakta. Dolayısı ile engelli istihdamına yönelik denetime açık tutulmayan kamu, pratikte de özel sektörü denetleme ve yaptırım uygulama konusunda etkin olamamaktadır. Yani kendini denetlemeyen bir kurumun özel sektörü denetlemesi konusunda etkin olabilmesi zaten beklenemez. Bu çelişki engellilerin çalışma yaşamına katılmalarının önündeki en büyük engel olarak duruyor. Bu nedenle kamunun da tıpkı özel sektöre uygulandığı gibi denetime ve yaptırıma tabii tutulması ve kamuda çalışan engellilerin uyumu ve verimini sağlayacak eğitsel ve yönlendirici

Page 87: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU86

önlemlerin alınması meseleye bakışın ciddiyetini belirleyecek bir önem taşıyor kanımca. Zira evde bakım aylığı, sakatlık aylığı gibi sosyal önlemlerin güncel ekonomik ihtiyaçlardan uzak, ağırlaştırılmış kriterlere bağlanmış olması engellileri aileleri için ağır bir yük haline getiriyor. İşsizlik görme engelliler için yakıcı bir tablo oluşturuyor bu nedenle. Kağıt üzerinde gerek meslek edindirme kursları gerek işyeri denetimi gerekse danışmanlık hizmetleri ile işsiz engelliler için umut kapısı olan İŞKUR gerçek hayatta bir kabusa dönüşmekte. Gerek iş yönlendirmesi anlamında karşılaşılan ilgisizlik ve isabetsiz eşleştirmeler ki yakın tarihte görme engelli kadın arkadaşımızın hava limanına forklift şoförlüğü için yönlendirildiğini biliyoruz. İşveren, engellileri yalnızca kendi yaşadığı ortama hapseden dar bölge uygulamaları ve gerekse iş analizi ve meslek eğitimi konusundaki yetmezlikler işsiz engelliler için ruhsal bir işkence etkisi doğurmakta. Yani bu işsiz arkadaşlarla görüşerek elde ettiğimiz sonuçlar bunlar. İstihdam politikalar anlamında kilit önem atfedilmiş olan İŞKUR uygulamaları engellilerle ilgili çalışmalar yönünden revize edilmelidir. 2 yıldır İŞKUR’la görüşmeye çalışıyoruz dernek olarak ve bu konuda hiçbir adım atılmadı randevularımıza cevap verilmedi. O yüzden biz bir takım talepler belirledik İŞKUR’a iletmek üzere iletemedik ama sıralayayım ben bunları. İş görüşmeleri için gönderilen mesajların doldurulan formlara uygunluğunun gözetilmesini istiyoruz İŞKUR’dan. Dar bölge uygulamasına son verilmesi, engellilerin iş arama alanlarının genişletilerek il bazında tek bir birime bağlı olma zorunluluğunun kaldırılması yine taleplerimiz arasında. Danışmanların engellileri yatıştırmaya yönelik tutumları gözden geçirilerek bu enerjinin işverenin iknasına harcanması. Danışmanları biz hava yastığı olarak görüyoruz çünkü hep gidip duvara çarpıp geri dönüyor engelli arkadaşlarımız. İŞKUR’un engellilere yönelik iş edindirme çalışmalarında engelli örgütleri ile iş ve eylem birliği halinde olması, bunu önemsiyoruz. İŞKUR’un engellilere yönelik meslek edindirme kursları anlamında da engelli örgütleri ile iş ve eylem birliği halinde olması. Engellilerle ilgili

Page 88: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 87

işsizliğin boyutları dikkate alınarak işyeri denetimlerinde gereken hassasiyetlerin gösterilmesi mevcut bunalımın aşılmasında, krizin çözülmesinde, sorunların kronikleşmeden çözümlenmesinde pratik kazanımlar sağlayacaktır kanısındayız. Korumalı işyeri uygulamaları anlamında henüz somut bir adımın atıldığını söyleyebilmenin imkanı yok arkadaşlar. Bu anlamda kamunun gerek merkezi gerekse yerel yönetimler düzeyinde öncülüğü cesaretlendirici olacaktır diğer bu anlamda çalışmak yapmak isteyen yapılara yol gösterici olacaktır. Konu ile ilgili ülke genelinde 5000 masaj merkezi açarak 20.000 görme engelliye iş imkanı sağlayan Çin Halk Cumhuriyeti örneği oldukça dikkate değer deneyim sunuyor. Oysa ülkemizde kamuya memur olarak alınan masör görme engelliler kadro tanımı yapılmadığı için kendi mesleklerini yapamamaktadırlar. Ancak kamuda görme engelli masörlerin taşeron olarak çalıştırılmaları bu yönden manidar geliyor bize. Taşeron olarak çalıştırıyorlar ama kamu diyor ki biz kadro tanımını yapamayız. Bu haksızlığın giderilerek görme engellilerin kamuda kadrolu masör olarak çalıştırılmalarının sağlanması halen çalışan görme engellilerin önünü açmakla kalmayacak böylece görme engellilerin emek harcayarak hizmet ürettikleri verimli bir tablonun oluşmasına yol açacak. Çağrı merkezi yönetimi ve santral operatörlüğü gibi opsiyonlar da görme engellilerin öncelikle tercih edilmesinde çalışma yaşamında söz sahibi olması demek olacak bu da toplumda daha fazla görünür olmaları ve günlük yaşama kent yaşamına toplumsal yaşama aktif üretken bireyler olarak katılmalarına kolaylaştıracaktır. Hangi destek sağlanırsa sağlansın hangi teşvik verilirse verilsin hangi önlem alınırsa alınsın girişimciliğin görme engellilerin yaşadığı işsizlik sorununa sağlayacağı katkı marjinal kalacaktır diye düşünüyorum ben zira ekonomik çark içerisinde içerdiği rekabet koşullarında görme engellilerin tutulması mucize sayılır. Sonuç olarak engelleri aşmada toplumla bütünleşmede sürdürülebilir bağımsız özgür bir yaşamın kurulmasında istihdam görme engelliler için anahtar rolünde bu alanda kamu gücünün kolaylaştırıcı değil çözümleyici bir işlevde

Page 89: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU88

kullanılması görme engellilere yarına daha umutlu bakma hayata ve geleceğe daha cesaretle bağlanma enerjisini katacaktır teşekkür ederim.SÜREYYA KUMRU: Çalışma hayatı ile ilgili ben kısa bir çalışma hazırlamıştım öncelikle onu paylaşmak istiyorum. İlave olarak da kendi eklemek istediğim şeyler var. Uluslararası hukuk açısından Türkiye’nin 2008 yılında taraf olduğu engelli kişilerin haklarına ilişkin sözleşme engelli bireylerin istihdamına yönelik uyulması gereken maddeleri belirlemiştir. Sözleşme çalışmayı bir hak temelinde tanımlarken işe çalışma hayatını ve çalışma mekanına yönelik ilkeleri de taraf ülkelerin gündemine sokmuştur. Sözleşme engellilerin erişebilir bir çalışma hayatı ve çalışma ortamında kendi iradeleri ile seçtikleri bir işte çalışma fırsatı vermektedir. Üyesi olduğumuz Avrupa Konseyi’nin 2000 tarih ve 2000/78 sayılı istihdamda ve işte eşit muamele konusunda genel çerçeve ve direktifi de bağlayıcı bir yol oynar. Konsey talimatının genel hükümler bölümün 5.maddesi ise engelli kişilere makul olanakların yani düzenlemelerin sağlanması başlığını taşımakta ve engelli kişilerle ilgili olarak eşit muamele ilkelerine uyulmasını garanti altına almak bakımından bu kişiler için makul ölçüler içinde olanaklar sağlanmalıdır. Bu işverenler için aşırı bir yük oluşturmadığı sürece işverenler tarafından uygun önlemlerin alınmasını özellikle ihtiyaçlar gerektiğinde özürlü kişilerin işe erişimleri, katılmaları, işte yükselmeleri veya eğitim görmeleri için düzenlemelerin yapılmasını kapsar, içeriğini taşımaktadır. Burada parça parça aslında okurken kendi düşüncelerimi de paylaşmak istiyorum. İş hayatına baktığımız zaman engellilerin işe alımıyla ilgili genel anlamda insan kaynakları firmalarında ciddi sıkıntılar olduğu görülüyor. Nedir firmalar elemanların yani engellilerle yapılan mülakatlarda nasıl konuşması gerektiği, hangi bölümlere alması gerektiği, hangi alanlara yerleştirilmesi gerektiği ile ilgili ciddi anlamda bilgi eksikliği yaşadıkları görülüyor. Dolayısı ile engellileri de öncelikli olarak işe almayıp mecbur kalmadıkları müddetçe belli

Page 90: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 89

engel oranındaki kişilere öncelik vererek işe almaya, istihdam etmeye çalışıyorlar. Nedir bu? Daha düşük engel oranı olan %40-50 oranında engeli olan kişileri, %60’ı aşmayacak şekilde görülebilir engeli olmayan daha çok, rahat algılayabilen, iş yapabilen dolayısı ile görme engelliler bu grupta çok daha arka planda kalıyorlar maalesef. Politik analizde de genel duruma baktığımız zaman 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun 14. Maddesinde geçen “işe alım, iş seçimi, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların her birinde özürlüler aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz” ifadesi engelli işe alımında ayrımcı uygulamaların önüne geçmeyi hedeflemiş. Aynı maddede yer alan “Çalışan ve iş başvurusunda bulunan özürlünün karşılaşabileceği engelleri azaltmaya ve ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumlu bulunan kurum ve kuruluşlar ile iş yerleri tarafından yapılması zorunludur.” ifadesi ile iş hayatında çalışanların engellilik durumlarına göre özel bir düzenleme yapılması görevi işverene devredilmiştir. Buna ek olarak engelli çalışanlar için gerekli olan fiziksel düzenlemelerin sağlanması hususunda hem özel sektör hem de kamu kurum ve kuruluşları ek yönetmeliklerle sorumlu tutulmaktadır. Benzer bir düzenleme özürlülerin devlet memurluğuna alınma şartları ile yapılacak merkezi sınav ve kura usulü hakkında yönetmeliğin 20. Maddesine göre de yer almaktadır. Buna göre kamu kurum ve kuruluşları çalışma yerleri ve eklentilerini özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirmek, özürlülerin çalışmalarını kolaylaştıracak gerekli tedbirleri almak ve özürlülerin görev yaptıkları kadronun gereği olan işleri yapabilmeleri için özür durumlarına göre gerek duyulan yardımcı ve destekleyici araç ve gereçleri temin etmek zorundadır. Bununla ilgili de ciddi sıkıntılar var. Kamuda zaten var şuanda özel sektör de aynı şekilde. Kişilerin materyallere ya da bulunulan konuma erişebilmesi ile ilgili kurumlar çalışma yapmadıkları için engellileri işe yerleştirmeleri ya

Page 91: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU90

da daha ağır engeli olanları işe yerleştirmeleri sıkıntı yaratıyor. Ben kendi tarafımda yıllar önce benim kendi kardeşim İstanbul Teknik Üniversitesi Konservatuarı kazandı %90 görme engeli ile yetenek sınavında kazandı fakat yıllar önce İTÜ’de okuyamadı. Neden? Çünkü hiçbir hocası yardımcı olmadı. Ders materyallerinde iyileştirmeler yapmadılar, sınav kağıtlarında yardımcı olmadılar, büyütmediler sınav kağıtlarını defalarca söylemesine rağmen üniversitede okuyamadı maalesef. Hala İTÜ’de benzer sıkıntılar devam ediyor diye duydum geçen senelerde. Kendi üniversitemiz tarafında da aslında yine sormak istiyorum bizde de bakıyorum erişebilir kısımlarda ciddi çalışmalar yapıldı fiziksel engelliler için. Görme engelliler için mesela çocuk okula geliyor diyor ki annesi belli bir yere kadar getiriyor onu hesaplamamış ben okula nasıl gidip geleceğim diyor ya da mesela çok yakın karşılaştığım bir şey çocuk gelişimi mezunu bu görme engelli çocuğumuz %90 üzeri görmüyor zaten üniversitede çocuk gelişimi kazanmış hocası bunu yapamaz diyor gerçek hayatında. Kendiyle ilgili hocanın sıkıntıları var. Kendi nasıl öğreteceğini, ne yapacağını bilmediği için… Lisede çocuk gelişimi okumuş, üniversitede aynı bölümü seçmiş hocası diyor ki bu işi yapamaz, çocuk emanet edemezler. Öğretim görevlilerinde, bizim üniversitedeki hocalarımızda da maalesef aynı farkındalığı yaratmak için uğraşıyoruz. Biz onun için uğraşıyoruz anlatıyoruz nasıl isterse, nerede okumak isterse onu yapacak, kendi bu bölümü istiyorsa devam edecek biz de yardımcı olacağız diyoruz. Haklarından hukuklarından bahsediyoruz. Çocuk gelişimi hocası baktığınızda alt yapısı gayet uygun her konuda ama engellilik ayrı bir alan olduğu için maalesef hocaların da eğitilmesi gerekiyor. Bir tane değil inanın. Özel sektördeki firmalarda, hocaların bir kısmında genel anlamda her yerde görüyorum bunu.SONGÜL ALTINSAÇLI: Ben yine aynı şekilde geçen toplantıda olduğu gibi verilerle başlamak istiyorum. Bu arada aranıza engelli birim koordinatörü olarak gelen hocamız Arzu Akar, bu konuda da üniversitelerin İstanbul bölgesinde çok güzel çalışmalarımız var sizle

Page 92: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 91

sonra onları da paylaşacağım. Öncelikli olarak hocamızın değindiği gibi yükseköğretim dediğimiz an ne yazık ki üniversitelerimize 1000’de 12, 1000’de 32 rakamında öğrencimiz gelir engelli öğrenci olarak genel düşündüğümüzde. Genel baktığımızda 2012-2013 son verisinde 3933 tane görme engelli öğrencimiz YÖK’ün son verilerine göre üniversitelerimizde okuyor. Kendi üniversitemiz açısından düşünürsek bizim üniversitemizde engel çeşidine göre ikinci sırada görme engellilerimiz. Pratikte ilk, ortaokul ve lise geliyor ve üniversiteye geldiğinde bu öğrencilerimizin sınavlardan sonra istediği yerlerde okuyabilme gibi… Yani bütün kurallar kanunlar yönetmelikte hepsi var YÖK’de belirlenmiş her şey belirgin. Ancak pratiğe geçtiğimizde belirttiğimiz gibi farklı uygulamalarla karşılaşıyoruz. Bizim üniversitemizde şunu mutlulukla belirtmek istiyorum ki görme engelli mimarımız var bizim peyzaj mimarlığı bölümünde okuyor. Görme engelli arkeoloğumuz var. Yeter ki gelen öğrencilerimiz alt yapıları… Liseden özellikli olarak haklarını bilir ise bu şekilde üniversitelere gelir ise üniversitelerimizde belli bir standart oluşturulursa mezuniyet sonrasında o kişiler kaliteli o mezuniyet ile doğru orantılı istihdamı sağlanacaktır. Bizim üniversitemize geldiğinde öğrencilerimiz bize ulaştığında eksikleri ne ise biz bunların hepsini sağlıyoruz. Bunlar zaten kanunlarda var bunda hiçbir sorun yok. Sonrasında da neler yapıyoruz? 2012 yılında da… Bunlar standart mı bütün üniversitelerde? Hayır. Kütüphanelerde öğrencilerin her türlü materyal, destek materyal ne ise bunları üniversite olarak sağlamak zorundayız kanun böyle. Ne kadar sağlıyoruz? Bunu sağlamak için elimizden geleni… Kendi üniversitemiz adına bir Engelsiz Bilgi Merkezi kurduk büyük rakamlarla kuruldu bunlar. Her türlü donanımı sınavlardaki kabartma istiyorsa çünkü İktisat Fakültesi’nde yine görme engelli öğrencimiz var. Kendisi Amerika’da 1 yıl kaldı çok iyi İngilizce biliyor yine bizim üniversitemizde İngilizce iktisatta okuyor. Bu anlamda bir sorunumuz yok. Biz öğrencimize kişisel odaklı yaklaşıyoruz çünkü öğrencimiz çok

Page 93: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU92

farklı isteklerde bulunabiliyor görme engelli öğrencilerimiz. Kanunlar dışında da sağlayabildiğimiz her türlü imkanı sağlıyoruz. Eğer bir öğrencimiz akademik kafaya uygun çalışmalar yapmak istiyorsa onu akademik yönde yönlendirmeye çalışıyoruz. Yine öğrencilerimizin içinde çok güzel yayınlar yapan öğrencilerimiz var. Üniversitemizin sorunları içerisinde ders muafiyetleri var. 2009 yılında bu kanun çıktı ama uygulamaya gelince farklılıklar var. Biz öğrencilerimize kanunlar ve istekleri doğrultusunda hak temelli olarak bu öğrencilerimiz ne yapmak istiyorlarsa destek oluyoruz. Orda bir sorun yok ama ek şeyler de sağlamaya çalışıyoruz. Osmanlıca dersinin verilmemesi gibi bütün platformlarda konuşuluyor muaf olmak gibi düşünceler var. Biz üniversite olarak diyoruz ki hiçbir öğrencimiz mezun olduktan sonra eşit şartlarda çalışacaksa her türlü imkanı ona uygun şekilde… Bunun için fırsat eşitliği yönergesi hazırladık taslak halinde senatomuza geçtiğimizde bütün üniversitelerle de paylaşacağız böyle uygulamalarımız da var. Engelsiz Bilgi Merkezimiz kuruldu, yönergemiz hazırlandı, bir sanat atölyesi kurduk çünkü yine pratikte öğrenciler diğer öğrencilerle bir arada olmak istiyor. Bunun için de cam seramik atölyesi kuruldu ve açılışında hepinizi bekleyeceğiz son birkaç rötuş sonrasında. Üniversitemizde biz genel anlamda bir takım standartlarımızı belli bir kaliteye oturttuk ama genel üniversite camiasına baktığımızda her türlü çalıştaylarımızda istenilen sonuca ulaşmadığını görüyoruz. Yani görüyorsunuz ki 95 tane üniversiteden 20 tanesi maddi imkanlara ayırmış demek ki 75 üniversite hala belli maddi imkanları belli birimlerin kurulması için, ders materyal araç ve gereçlerin sağlanması için bu imkanları öğrencilere sunamıyor. Yani ortaöğretim farklı üniversite farklı. Ne olacak? Bütçeler iyi ayarlanacak. Bir de benim en çok istediğim yapılan şeylerin mesela siz rapor istiyorsunuz YÖK’ten genel anlamda bu raporları yazıyorsunuz ama yine Yükseköğretim Engelliler Danışma ve Koordinasyon Birimi kuruldu bu birimlerin de üniversitelerde kontrollerinin yapılması gerekiyor. Standartların gelişmesi için bütün

Page 94: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 93

yükseköğrenimde öğrenci eşit gelmeli, eşit eğitim almalı, eşit mezun olmalı ki istihdamda da hiçbir kimseden farkı olmadan çalışmalarını sürdürmesi gerekmekte. Yine Gülşen Hocamız burada mesela hep geçmiş diyorum çünkü geçmişten gelen eksiklileri görüyoruz. Görme engeli olan insan bağımsız hareket eğitimi almadığı için çok zorluklar yaşıyor. Biz yine belediyelerle işbirliği yapıyoruz Gülşen Hocamıza çok teşekkür ediyoruz. Geçen sene 3 tane öğrencimize bağımsız hareket eğitimi verdi bu yıl da bu tür isteklerimiz olacak. Genel anlamda farklılıklar üniversitelerin çeşitli birimlerinde farklılıklar olabiliyor ama genel istatistiklere baktığımızda istenilen durumda mıyız? Değiliz. Bunun için de gereken çalışmaları yapacağız sonuç önerilerimde sonra olacaktır teşekkür ederim.GÜLSEN KAYA: Ben Kur’an Kursları bağlamında dini eğitimin görme engelliler için zorluklarını sizinle paylaşmak istiyorum. Ben sahadan gelmiş bir kardeşiniz olarak kendi kursumda 5 yıldır görme engelli bir sınıfımız mevcuttur. Genellikle kış döneminde 10 öğrenci, yaz dönemlerinde ise 20’ye yakın öğrencimiz gelmektedir. Bizim sıkıntılarımızdan bir tanesi ben normalde sunum da getirdim. İsteyen arkadaşlar sunumumu da alabilirler ama vaktimiz olmadığından dolayı konuşarak gitmeyi tercih ediyorum. Görme engelliler bize geldiklerinde maalesef daha çok kırsaldan gelen öğrencilerimizin eğitilmemiş… Kaynaştırma eğitiminin, bağımsızlık eğitiminin olmamasından, örgün eğitime hiç gitmemesinden kaynaklı çok ciddi sorunlar yaşıyoruz. Eğer bu öğrencilerimiz bizim kaynaştırma eğitimi, bilgisayar eğitimi vs. gibi eğitimler alarak gelmiş ise çok başarılar elde ediyor. Kur’an-ı Kerim ve dini bilgiler alanında kendisini geliştirmek isteyen öğrenci haliyle kendi akranlarıyla aynı yarış aynı kulvara girdiğinden ilerleme kaydetmek istiyor ama kısa sürede onlar kadar bir ilerleme kaydedemeyince çocuklarda müthiş bir psikolojik olarak yıkılma söz konusu olabiliyor. Ben kendim sizlerin de huzurunda Büyükşehir Belediyesi’ne, Bağcılar Belediyesi’ne ve gönüllü olarak bazı arkadaşlarımızın da çalışmalarıyla biz kendi kursumuzda eğitim

Page 95: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU94

gören bu arkadaşları ben ciddi manada Türkiye standartlarında belli bir yere taşıdığımıza inanıyorum. Örneğin bu eğitimleri yoksa, rehabilitasyon merkezleri ile ortak kendi ders programlarına ben de yardımcı olmak kaydıyla ders programlarını oradaki eğitimlere göre oluşturuyorum. Temellerini, eklerini, ek programlarını, gidip geldikleri eğitimleri, okullara açık öğretimden devam edebilmelerini… Örgüne gitme ihtimalleri varsa mutlaka aileleri ile görüşüp onları örgüne dahil edebilmek üzerine çabalar sarf ediyoruz. Kendi hocamız görme engelli fakat zaman zaman kendisi yetmemektedir yani bir sınıfı idare etmede. Başka ders hocalarına ihtiyaç duyabiliyoruz. Şunu fark ettim: Bizim diğer derslerde yani dini bilgiler derslerinde yardımcı olan arkadaşlarımızın formasyonu olmadığı için Hoca Hanım kadar faydalı olamayabiliyor. Çünkü mesela diyelim ki hocamız tahtayı kullanıyor ama bir görme engelliye göre kullanamıyor onu. Yani ona aynı şekilde ifade etmesi gerekiyor. Yine bu çocuklarımızın arasında çok başarılı olup daha üst sınıflara geçen öğrencilerimiz oluyor. Mesela bir sınıfımız bizim ihtisas sınıfıydı. O sınıfımızda görme engelli bir kızımız daha önceden eğitim görmüş başarılar elde etmiş üst sınıfa çıktı. Şunu fark ettim, eğer tahtaya yazdığımızı seslendiremiyorsak onun da o hızla yazı yazmasını bekleyemiyorsak çocuk yeteri kadar istifade edemiyordu. Ama şu bir gerçek oraya gelen çocukların çoğunluğu kendi istekleriyle ailelerine rağmen geldikleri için gerçekten onların başarılarına hayran kalıyorum. Hatta zaman zaman gelen büyüklerimizin onların başarılarını gördüklerinde çok duygulanıp çok övücü sözler sarf ettiklerini biliyorum. Fakat bu yeterli değil. Örnek olarak İmam Hatip’i açıktan veyahut da İlahiyat örgün olarak devam etmek isteyen çocuklarımız veyahut da daha üst düzeyde bir akademik çalışma yapmak isteyen öğrencilerimiz için kütüphaneler, materyaller oluşturamadığımız, bulunduramadığımız, temin edemediğimiz için çocuklarımız sorun yaşıyor. Kitap seslendirmelerinde toplumun belki daha çok bilinçlendirilmesi verdiğimiz mesela ben bir çalışmada 4 ciltlik bir eser vermiştim. Bana bir yıl sonra o kitaplar dönebildi. Yani

Page 96: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 95

1 yıl sonra seslendirilmiş olarak gelebildi. O çocukların akademik çalışmaları ya da yapmak istedikleri çalışmaları daha özgün çalışma yapabilmeleri için daha farklı eserleri bir arada karşılaştıracak şekilde hazırlanmaları gerekiyor. O zaman bu seslendirme işini yapacak olan kurumların ya da dijital ortamlara aktarım yapacak olan kurumların daha hızlı çalışması gerekiyor. tabii ki çocuklarımızın bilgisayar eğitimi almamış olmaları büyük bir sorun. Onu aldıkları zaman o çocuklarımızın çok başarılı olduğunu görüyoruz. Mesela biz yaz dönemlerinde erkek çocukları da alıyoruz. Erkek çocuklarımızdan bir tanesi çok güzel bilgisayar kullanıyor. Zaman zaman onun başarıları normal örgün eğitimdeki başarılarının diğer kendi yaşıtlarından daha ileri olduğunu görüyoruz. Bunları gördükçe seviniyoruz tabii ki. Bizim kendi toplumumuzu daha fazla bilinçlendirmemiz gerekiyor. Aileler de aşırı korumacı bir tavrı yıkmaları gerekiyor. Ve o gittikleri çocukların gittikleri ortamlarda güven içerisinde olduklarını anlatabilmemiz gerekiyor. Yani belki İstanbul, Ankara gibi şehirlerde bu çok problem teşkil etmeyebiliyor ama taşradan bir çocuğu getirtmek çok da kolay değil. Şimdi şunu söylemek istiyorum yani mümkünse şehirlerde dini eğitim verecek olan örgün eğitimlerin yanında Kur’an Kursları, İmam Hatiplere İlahiyatlara hazırlayıcı programların temin edilmesi, oluşturulması ve her şehirde en az 1 merkezin olması gerekiyor. Kur’an-ı Kerim’i Braille alfabesinden okuyacak olan çocukların mutlaka örgün eğitimde Braille alfabesini alıp gelmesi gerekiyor bize. Daha hızlı bir eğitim verebiliriz onlara. Ama almadığı zaman o çocuklar bizim için ciddi sorun teşkil ediyor, onları rehabilitasyonlara sürekli taşımamız gerekiyor. TUĞBA TUNCER: Kur’an bulabiliyor musunuz?GÜLSEN KAYA: Kur’an buluyoruz elhamdülillah. Son dönemlerde Diyanet İşleri Başkanlığının basımı ama biz hala Erkam Yayınları’nı tercih ediyoruz. Erkam Yayınları’ndan daha kalın sayfalı yapraklı kullandıkları için kolay, daha zor siliniyor. Bizim sorunlarımızdan bir tanesi de işte bu eserlerimizin çok ciltten oluşması. Onları taşımak,

Page 97: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU96

bulundurmak, satın almak güç tabii ki diğer öğrencilere göre. İnşallah bunları aşarız diye düşünüyorum. AZİMET ZİBA: Pek çok argüman dile getirildi. Kurumların sorunları, sorunlara yaklaşım biçimleri ama kişinin eğitimi, eğitim süreci tamamlanmadan şahsın yaygın ya da örgün eğitim noktasında tam manasıyla donanımı sağlamamadan gerekli birikimi elde etmeden toplumsal eğitim olsun ya da istihdama kazandırma çabası olun ya da bağımsız hareket v.s. hiçbir mana ifade etmiyor. Öncelikle biz engelli bireylerin şu veya bu biçimde eğitim alabilecek ortamlarının oluşturulması gerekiyor. Aslında hazırladığım konuşmanın büyük bir kısmını zaten Tuğba Hocam ifade etti. Bana pek bir şey kalmadı ama yine de ben bizzat kendi yaşadığım birkaç örneği vererek sunumumu tamamlamak istiyorum. Toplum bilinçli bir yaklaşım düzeyi sergileyemiyorsa biz de ister istemez birtakım sorunları yaşamak durumunda kalıyoruz. Sokağa çıktığımız andan itibaren ya da daha çok katılımcı arkadaşlarımızın dile getirdiği gibi okuldaki durumumuz ya da iş yaşamındaki pozisyonumuz hep aksaklıklarla karşılaşıyoruz. Bakış açısının yetersizliğinden kaynaklanıyor veya belki bu bilinç düzeyine erişememekten kaynaklanıyor. Dolayıyla aileye ve topluma mutlak suretle bir engelli bireyle yaşam nasıl sürdürülebilir, onun yaklaşımları, beklentileri veya yönlendirilmeleri noktasında ne yapılabilir, neyi yapar neyi yapamaz bu noktada gerekli bilinçlendirmenin oluşturulması gerekiyor. Mesela şunu çok yaşıyoruz. Felsefe yapmak yerine direkt örneği verecek olursak sokağa çıkarsınız otobüse binmeye çalıştığınızda sorarsınız insanlara bu otobüs nereye gidiyor dersiniz. Size genellikle insanlar sizin nereye gideceğinizi sorarlar. Yani sizin sorduğunuz soruya cevap vermezler. Onlar da size bir soru yöneltirler. Çünkü insanlar şuna inanmakta : “ Engelli bireyse, muhtemelen gideceği yere hangi aracın gideceğini de tam bilmiyor olabilir. En iyisi bize kendisi nereye gitmek istediğini söylesin de biz ona bu aracın gidip gitmediğini ya da hangi araca binebileceğini söyleriz.” gibi bir yaklaşım var. Yani biz soru sorduğumuz zaman

Page 98: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 97

karşımızdakinin de bize soru sormaması gerekiyor. Direkt olarak ne sormuşsak ya da kendisinden hangi bilgiyi almak istemişsek bize de aynı şekilde direkt sorunun cevabını vererek mukabelede bulunması gerekiyor. Ama az önce de söyledik eğer engellinin kendisinde bizzat benim kendimde bu bilinç yoksa zaten toplumdan da çok bir şey beklememem gerekiyor. Onun için dedim sözlerimin başında engellinin de bu eğitim çemberinden geçmiş olması gerekiyor. Yani sokağa çıkan vatandaşın da engelli bireyin de bir birikimi olacak ki toplumdan da ne bekleyeceğini ne isteyeceğini bilsin. Aksi takdirde şu oluyor. Mesela sokakta karşılaştığınız bir vatandaş size yardımcı olmak istiyor. Siz eğer yaklaşım noktasında çok fazla deneyim sahibi değilseniz “ben kendi işimi kendim görürüm ben yapamıyor muyum sanki” moduna girebiliyorsunuz. Yani kabul etmek lazım ki engelli bireylerde biraz kompleks de oluyor ister istemez iletişim kurmadaki zorluktan dolayı. Bu herkes için geçerli değil tabi. Mutlaka toplumla bütünleşmeyi çok iyi becerebilmiş olanlar var ama böyle sıkıntılarımız da var. Bundan sonra vatandaş “Kardeşim ben size yardımcı olmak istiyorum ama falanca gün birine yardım etmek istediğimde çok ciddi bir tepkiyle karşılaştım bu yüzden de yardımcı olmaya çekiniyorum.” diyor. Dolaysıyla toplumu bir bakıma küstürüyoruz, kendimizden uzaklaştırıyoruz. Onun için bilinç şart. Özellikle bağımsız hareket başlıklardan biriydi. Bu yüzden kısaca değinmek istedim. Ben kendi adıma bağımsız hareket konusunda ilkokulda hiçbir şey öğrenmediğimi söyleyebilirim. Sanıyorum kısaca Tuğba Hocam değinmişti. Çünkü bize bağımsız hareket eğitimini veren hocalarımızın, öğretmenlerimizin bir deneyimi yoktu. Onlar sadece bu, bu şekilde yapılır; şu, şu şekilde yapılır diye bize kağıt üzerinde yazılı olanları ve kendileri kısmen edindikleri tecrübeleri aktarmaya çalıştılar. Diyebilirim ki çok ciddi bir aşama da kaydedemedim açıkçası, öğrenemedim yani. İlkokulda bağımsız hareketi öğrenemediğimi rahatlıkla söyleyebilirim. Ama ortaokul düzeyine geldiğimde kendim gibi model arkadaşlarla karşılaştım. Baktım ki birileri bastonu eline alıp çok rahat sokağa

Page 99: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU98

çıkabiliyor, bir şeyler yapabiliyor, ihtiyaçlarını karşılayabiliyor ve onlar da benim gibi oldukları için bizzat uygulamalı biçimde karşıma çıktığı için model ben de açıkçası ilkokulda yapamadığımı, eğitim süreci ile tamamlayamadığımı ortaokulda, lisede belki de çok daha kısa bir süre içerisinde başarabildim diye düşünüyorum. tabii iş yaşamındaki hususları aslında istihdamdan bahseden arkadaşlarımız özellikle Mahmut arkadaşımız dile getirdi. Yani bu sorunlar ne yazık ki Türkiye’nin açmazları. İster istemez toplum olarak birçok alanda henüz yeni yeni bir kıpırdanma içerisinde olduğumuzdan bu tarz sorunlar yaşıyoruz. Ama işverenin de en azından ne yapabileceği konusunda bir engellinin neyi yapıp neyi yapamayacağı konusunda bilinçlenmesi gerekiyor. Birçok kurumda üzülerek söylemek gerekir ki asgari ücrete talim ettirilen ve evinden hiç çıkmayan arkadaşlarımız var. Şöyle ki kurum diyor ki “Kardeşim ben seni madem almak zorundaysam işe %3’ü tamamlamak, kotayı tamamlamak zorundaysam ben sana asgari ücret veriyorum, sigortanı da ödüyorum ama benim sana verebileceğim bir iş yok, seni çalıştırabilecek pozisyonum yok. Bu yüzden sen ayda bir al sana bankamatiğini de veriyorum gel maaşını al” diyor. Bu acı bir gerçek ama maalesef bu tarz kurumlarımız var. Biraz araştırılırsa bu verilere çok rahat ulaşılabilir. Dolayısıyla bizim işverene de bir şekilde yapılabilecek olanı ve yapılamayacak olanı aktarabilmemiz gerekiyor. Yani sonuç olarak, gelebileceğimiz nokta şu ki gerek engellinin eğitimi noktasında gerekse toplumun yönlendirilmesi ve bilinçlendirilmesi noktasında şu veya bu biçimde bir eğitim programının, bir çizelgenin, bir şablonun hazırlanması gerekiyor ve bu şablon dahilinde insanların neyi yapıp neyi yapamayacakları, toplumun engelliye bakış açısı, engellinin topluma bakış açısı noktasında gerekli aktarımların rastgele böyle, tecrübe edinerek başımızı taşlara vurarak değil de bizzat programlı bilinçli bir şekilde verilmesi, öğretilmesi, aktarılması, hem pratik hem de teorik biçimde toplumda engellinin bu eğitim sürecinden geçmesi gerekiyor diye düşünüyorum.

Page 100: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 99

GÜLSÜME ŞENOCAK: Aile, toplum eğitimi ile ilgili çok temel benim de sahada gördüğüm ciddi sıkıntılarla başlayacağım. Şöyle bir şey var eğitim dediğimizde biraz daha sanki akademik kısımda bazen takılıyoruz ilkokuldan üniversite dönemine kadar ama ben eğitimin kişinin doğduğu andan ölümüne kadar toplumun da desteği ile ailenin, eğitimcilerin herkesin bütün bireylerin bir şekilde gösterdiği çabayla pratik yaşam içerisinde bir şeyleri göstererek olabileceğine inanıyorum. Birey doğuyor, doğduğu andan itibaren ailenin engelli çocuğunu konumlandırdığı yer çok önemli. Engellinin kendini konumlandırdığı yer çok önemli. Bu noktada biraz daha çevresel faktörlere bazen takılıyoruz ama engelli bireyin de bu noktada kendini nasıl konumlandırdığının da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yani ben bir şeyi yapabilirim ya da yapamam noktasında kendisi ile ilgili bir güvensizliği söz konusu ise toplumun da o noktada tıkandığını düşünüyorum. Yani sonuçta toplumun da tabii ki yani hiç görmediği bilmediği bir alan olabilir. Ben de görüyor olsaydım belki bu şekilde bir yaşam sürecektim. Belki görmeyen birisi çok şaşırtacaktı beni. O noktada ne yapacağımı bilemeyecektim vs… Hani tabii ki bu süreçlerin de normal olduğunu düşünüyorum. Bir şeylerin eğitimini verelim derken ben o noktada bilmiyorum tam net zihnimde birçok şey oluşturabiliyorum. Ama şu sürecin sistematik olarak giden eğitim sürecinin dışında da bir şeylerin değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Yani eğitim evet ama pratik yaşamda biz ne görüyoruz bu eğitime dair. Ben seminer veriyorum, saatlerce anlatıyorum. İşte görme engellik üzerine engelliliğin kabul süreçleri bir sürü süreçten bahsediyorum ama kişiler oradan dışarıya çıktıktan sonra sonuçta bilinçaltlarına nasıl bir kodu yerleştirmişlerse tekrar bunu yapacaklar. Ben anlatıyorum işte şöyle rehber tutuşu olması lazım diye tam dışarı çıkıyoruz tekrar aynı şeyle karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Yani bu doğduğunuz andan itibaren sizin çevrenizdeki insanların bu noktada çok ciddi anlamda bir farkındalığının olmasıyla ilgili olduğunu düşünüyorum. Bana bir aile geldi. Doğuştan görme engelli bir kızı var. Kızı 4 yaşında

Page 101: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU100

ve anne ciddi bir depresyonla gelmişti ve çocuğu ile hiçbir şekilde ilgilenemediği için de hatta çocuğa otistik teşhisi kondu. Çocuk göz teması kuramıyor. Bunun dışında eşya ile hiçbir ilişkisi yok sadece eşyalara vuruyor. Ortada dolanıyor, oraya gidiyor, buraya gidiyor, anne diyemiyor, hiçbir şekilde iletişim kuramıyor ve 4 yaşında bir kız çocuğu bu. Annenin tamamıyla ilgisizliğinden kaynaklanıyor aslında. Hani çocuk sonuçta doğuştan görme engelli olduğu için dünyayı tanıması için annenin ve babanın ciddi bir desteğine ihtiyacı var. Bu noktada anne çok eksik bıraktığı için çocuk neredeyse otizmle ilgili bir eğitime gidecekti. Sonra bir şeyi fark ettim. Çocuk seslere karşı odaklanabiliyor. Kapı çaldığında duruyor, kalıyor. Hani o anda odaklandığını hissediyorsunuz. Sonrasında çocuğu anaokuluna yönlendirmek istedik. tabii ki maalesef bu da eğitimle ilgili bir sıkıntı. Görme engellilerle ilgili yönlendirebileceğimiz bir yer olmadığı için normal anaokuluna gitti. Bir takım sıkıntılar olabileceğini tahmin ettim ama bu sıkıntıların çok büyük problem olmadığını sonradan fark ettim. Bir yıl sonra çocuğu tanıyamadım. Telefon açtı bana ve “ Gülsüme abla, senin odanda bir masa vardı; tahtan vardı onları tekrar gelip görmek istiyorum. Onlarla iletişim kurmak istiyorum. Seninle sohbet etmek istiyorum.” dedi. Çocuk bir yıl önce anne dahi diyemiyordu. Eğitime dahil ettik anne bu süreçte çok etkin oldu ve bir şekilde çocuk zehir gibi bir zekaya sahip. Neredeyse çocuk bilişsel düzeyde dahi geri planda olduğu düşüncesi vardı ama bu annenin eğitimi ile bir şekilde annenin o farkındalığı kazanmasıyla etkili oldu. Yani doğduğu andan itibaren belki toplum ya da biz çocuğu nerede konumlandırdığımız, nereye yerleştireceğimizle ilgili sıkıntılarımız oluyor. Sonuçta bilmediğiniz bir dünya. Ailenin de bilmediği bir dünya ama o bu durumla karşılaştığında direkt bir örneklik üzerinden pratik yaşamdan… Şimdi belki toplumda yavaş yavaş bu bilinç oluşuyor. Bir sürü görme engelli birey işte psikolog, avukat ya da bağımsız hareket edebilen bir sürü görme engelli görüyor ve bence eğitimin en temelinde bu pratik örneklikleri çok önemli olduğunu

Page 102: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 101

düşünüyorum. Seminer veriyorsunuz, televizyonda insanlar akademik anlamda konuşuyor çok güzel harika şeyler fakat temel anlamda insanlar sanki bu dünya başka pratik dünyada başka bir de başka bir dünya var orada da insanlara yardım etmemiz gerekiyor gibi farklı bir bölünme yaşıyor. Ben günlük yaşamın içerisinde belki bir pazar yerinde gördüğünüz bir görme engelli bile size bu eğitimi verebilir. Sadece bu örnekliğin bile bu sembolün bile inanılmaz etkili olduğunu düşünüyorum. Akademik eğitimin içerisinde de bir takım tabii ki ciddi problemlerden bahsetti hocalarımız. Bu noktada nasıl eğitim vereceğimizle de ilgili yani acıma duygusu ile yardımsever olalım… Ben geçenlerde sosyal bilimler kitabıydı galiba. İlkokulda okutulan bir ders kitabından bir paragraf okudum ve dehşete kapıldım. Görme engelli bireylerle ilgili akademik bir cümle gayet güzel bir cümle ama temelinde vurgulanmak istenen şu öğrencilere: Halinize şükredin her sabah gözünüzü açtığınızda güneşi görebiliyorsunuz. Şimdi bu evet o taraftan baktığınızda böyle. Ama çocuğun algısında şöyle bir şey yaratıyor. Yani demek ki bunlar acınacak ve çok kötü halde insanlar ya da işte empati kuracağız diye çocukların gözlerini kapatıyorlar. Hadi arkadaşlar kapatın gözlerinizi, düşünsenize ne kadar kötü şu anda hiç bir şey göremiyorsunuz. Yani çocuğun bilinçaltında bu dehşet verici bir şey, korkutucu bir dünya. Ben yeğenimle iletişimimden biliyorum. 6 buçuk yaşında ve doğduğu andan itibaren benimle muhatap ve çocuğun bilinçaltında şunu fark ettim. Bana şunu söyledi. Ben ona hiçbir şekilde bak oğlum asla işte görme engellileri dışlamaman lazım acıma duygusu ile yaklaşmaman lazım diye hiçbir şey söylemedim. Ama gördüğü model onun hayatının bütün alanına işledi. Şöyle diyor: “Teyze sana engelli mi diyorlar dışarda?” “Evet, dışarda öyle diyorlar.” dedim. “Ama bence sen engelli değilsin.” dedi. “Neyim peki?” dedim. “Sadece gözlerin bozuk teyze.” dedi. Evet, çünkü engelli sıfatı dışarıda onun garipsediği bir dünya. O noktada işte örneklik olması noktasında ve bizim gösterdiğimiz çabanın gerçekten önemli olacağını düşünüyorum. Eğitim, sistem vs. bütün bunlarla

Page 103: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU102

ilgili de çok önemli, önyargısız bir şekilde yani bunu verirken sağlam bir şekilde verelim. Eğitim vereceğiz diye de tamamen kaş yapalım derken göz çıkartmayalım diye düşünüyorum. HATİCE KÜBRA ŞENOL: Ben şu an Türkan Sabancı Görme Engelliler İlkokulu’nda ilkokul öğretmenliği yapıyorum. 2. sınıfları okutuyorum. Geçen sene ilk senemde 1. sınıflarla başladım. Benim gördüğüm en büyük zorluk çocukların okula geldiğinde bir hazır bulunuşluk düzeylerinin olması gerekiyor. Bizim üniversitede 4 sene boyunca öğrendiğimiz şey buydu ama şu anda görme engelli bireyler okula geldiklerinde bulunmaları gereken hazır bulunuşluk düzeyine aslında sahip değiller. Bunu görüyoruz. Bu da en başta tabii Tuğba Hocamın bahsettiği gibi okul öncesi eğitimin görme engellilere yönelik henüz çok yaygınlaşmamış olmasından kaynaklanıyor. Geldiklerinde en büyük eksiklik bağımsız hareket kesinlikle bağımsız hareket. Anne çocuğu getiriyor. Sınıfa masaya oturuyor. Teneffüste anne tekrar geliyor. Çocuğun masadan kalkmasına yardım ediyor. Tuvalete anne götürüyor. Yemekhaneye anne götürüyor. Bir süre sonra tabii idareyle veliler arasında problem çıkıyor. Çocuk bağımsızlaşmak istemiyor. Bağımsızlaşmamakta direniyor. Sürekli olarak yanında bağımlı olacağı bir profil istiyor. Siz öğretmen olarak ne kadar bağımsız hareketin önemini aileye vurgulasanız da aile o dakikaya kadar öğrenciye çok korumacı yaklaştığı için aile de kabullenmek istemiyor. O da çocuğundan ayrılmak istemiyor. Çocuk da bağımsızlaşmanın güzel bir şey olduğunu fark edemiyor. Yani bunda zorlanıyor. Çünkü anne profili ile çok rahat bir yaşam sergiliyor 7-8 sene boyunca. Daha sonra bu tür zorluklarla tek başına yüzleşmek istemiyor. O da anne profilinden ayrılmak istemiyor. Yani bunun için ben de Tuğba Hocama kesinlikle katılıyorum. Okul öncesi eğitim görme engellilerde çok önemli. Ama şu an yapılan okul öncesi eğitimin de görme engelliler için bağımsız hareket çalışılmıyor. Yani biz bunu gözlemlemiyoruz. Öncelikle bağımsız hareket ve şuna çok dikkat ettim ben kendi gözlemlerime bakarak. Ailenin tutumları, ailenin genel yaşam tarzı,

Page 104: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 103

ailenin bilgisi, ailenin görüp geçirdikleri çocuğun okula geldiğindeki hazır bulunuşluk düzeyinde çok etkili oluyor. O yüzden de aile eğitiminin de çok önemli olduğunu düşünüyorum ve Türkiye’de maalesef aile eğitimi konusunda ciddi şeyler yapılmadığını görüyoruz. NURETTİN LATİFACİ: İŞKUR’un görme engellilerin istihdamına yönelik faaliyetlerinin bir sunumu olacak. 4 ana başlık altında sunumum olacak. Birincisi İŞKUR’un normal genel faaliyetleri, istihdama yönelik nasıl faaliyetleri var ondan kısaca bahsedeceğim. İkinci başlık altında gerek kamu kurum ve kuruluşlarında gerek özel işletmelerde engellilerin kontenjan dahilinde istihdam hakları nedir? Sorumlulukları işverenlerin kamu kurumlarının nedir? Ondan bahsedeceğim. Üçüncü olarak da engelli vatandaşlarımızın meslek sahibi olma niteliklerine uygun meslek eğitim kurslarıyla, iş başı eğitim programlarından bahsedeceğim. Son sunumumda da engellilere yönelik İŞKUR tarafından desteklenen hibe olarak maddi desteği sağlanan İŞKUR Engelli Projesinden bahsedeceğim. Öncelikli olarak Türkiye’de işsizlikle mücadelede istihdamın kazandırılmasında İŞKUR’a büyük bir önem verilmiş ve bir misyon yüklenmiş. Devlet kurumu olan Türkiye İş Kurumu’nun tüm hizmetleri ücretsizdir. İŞKUR’a kayıtlı olan her vatandaşın kurum tarafından kendisi ile bire bir ilgilenecek, kariyer desteği sağlayacak, iş değiştirecek, devlet memuru olan bir iş ve meslek danışmanı atanıyor. Dolayısıyla bu vatandaşlarımız kaydını yaptıktan sonra iş ve meslek danışmanları ile görüşebiliyorlar. Aynı zamanda özel sektöre de işverenlere de yine iş ve meslek danışmanı atanıyor oransal olarak. Üniversitelere, Milli Eğitimdeki 8. sınıf ile 12. sınıf öğrencilere de bire bir rehber hocalarıyla görüşüp sunumlar yapılabiliyor. ALİ KAYMAK: Bir iş ve meslek danışmanı kaç engelliden sorumlu oluyor?NURETTİN LATİFACİ: Şu an ben Bayrampaşa Hizmet Merkezi’nde görev yapıyorum. Toplamda 100 tane kişi başına engelli var. Dolayısıyla bu 5 tane ilçeyi totalde bakacak olursak 50 tane iş ve

Page 105: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU104

meslek danışmanı olduğuna göre kuruma kayıtlı olan Bayrampaşa, Esenler, Gaziosmanpaşa, Sultangazi bölgesinde toplam 5000 civarında engelli kayıtlı vatandaşımız var. İŞKUR’a oransal olarak da iş ve meslek danışmanlarına bölünmüş durumda. Şimdi İŞKUR’a kayıtlı dezavantajlı grubunda olan eski yükümlüler ve uzun süre işsiz kalanlar olduğu gibi özellikle görme engelli vatandaşlarımız burada dezavantajlı durumda yer alıyor. Engellilerin engelli statüsünden faydalanabilmesi için devlet kurumlarından en az %40 ve üzeri engelli raporuna sahip olup hizmet merkezlerimize gelip kayıtlarını yaptırması yeterlidir. Mahmut arkadaşımız da değindi. Gerek devlet kurumlarında gerek özel işyerlerinde engellilerin çalıştırılma oranına kısaca değinecek olursak devlette kamu kurum ve kuruluşlarında en %4 oranında engelli çalıştırma yükümlülüğü var. Bu nasıl oluyor? Eğer kişi ilkokul ve ortaokul mezunu ise kura ile kontenjan dahilinde atanıyor. Fakat en az lise mezunu ve üzerinde olanlar ÖSYM’nin açmış olduğu EKPSS’ye girip kontenjan dahilinde puanına göre tercihte bulunup atamaları yapılıyor. Özel iş yerlerinde ise en az 50 ve üzeri çalıştıran işverenlerin %3 oranında engelli çalıştırma yükümlülükleri var. Eğer çalıştırılmazsa tabii idari olarak idari para cezası uygulanıyor. Fakat İŞKUR olarak amacımız idari para cezası uygulamaktan ziyade kurumlara ziyarete gidip, engelli çalıştırırsanız haklarınız nedir, teşvikleriniz nedir, size nasıl katkı değer verilir diye biz aynı zamanda işverenleri de ziyaret ediyoruz, talepleri alıyoruz. KORAY ER: Ne kadar oldu aylık cezası kişi başı?NURETTİN LATİFACİ: Şu an 2 asgari ücret. 1 aylık çalıştırılmayan engelli için 1900 küsur. Dolayısıyla işverenlerimize gittiğimiz zaman özellikle özel işverenlere kişi engelli statüsünde olsun ya da olmasın 1 kişi bile çalıştıracaksa engelli %100’ünü sigorta işveren prim payını devlet karşılıyor. Yani diyoruz ki işverene bizim eğitim kurslarımız var bu eğitimi almış olan engelli vatandaşlarımız var. Mesleklerini size uygun olan çünkü kanunen kişinin işverenin istediği mesleği yapması gerekmiyor. Eğer öyle bir zorunluluk varsa kişinin engel durumuna

Page 106: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 105

göre kişiyi işverenlerimiz çalıştırmak zorunda. İnsan engelli olabilir, görme engelli ise bunun da eğitimini almış ise çağrı merkezlerinde istihdam edilebilir. Temizlik, masa başı, ufak tefek büroda paket işleri yaptırılabilir. Buna benzer de kişinin engel durumuna göre istihdama kazandırılması amaçlanmış. Bazı işverenlerimiz tabii buna sıcak bakıyor. Gerçekten de engelli çalıştırma yükümlülüğü olmamasına rağmen bize gelip ben engelli çalıştıracağım diyorlar ve bize şu an kurumda her hafta perşembe günleri Bayrampaşa Hizmet Merkezi’nde saat 13.30’da engelli açığı olan yahut engelli teşvikinden faydalanmak isteyen firmalarımız geliyor. tabii burada engelli vatandaşlarımıza mesaj yolluyoruz ve dolayısıyla her hafta perşembe günü engelli vatandaşlarımızı işverenle buluşturuyoruz. Her hafta bunu yapıyoruz ve bu şekilde engelli açığı olan firmalarımız engelli açığını bu şekilde bire bir işveren kurumda engelli vatandaşlarımızla görüşüyor, istihdama kazandırıyor. Bunu her perşembe günü yapıyoruz. İkinci konuma gelecek olursak burada engellilerin yeterliliklerine uygun meslekleriyle ilgili bilgi ve beceri kazandırmak için mesleki eğitim kurslarından kısaca bahsedeceğim. Bunun için ne yapılması gerekiyor? Bir kere kuruma kaydını yaptırması gerekiyor engelli vatandaşlarımızın. 15 yaşını en az tamamlamış olması gerekiyor. Örgün eğitimde okumamış olması gerekiyor. Yani 2. öğrenim, açık öğretimde okuyorsa yine bu kursa katılabilir. İşsiz olması gerekiyor, emekli olmaması gerekiyor. Dolayısıyla zaten kuruma kayıtlı olduğu zaman iş ve meslek danışmanı atanıyor. İş ve meslek danışmanının da uygun görüşünü almış olması gerekiyor. Koşulları sağlıyorsa hangi meslekler kendi özelliklerine göre ise… Kursa katılmak isteyen engelli vatandaşlarımız kuruma gelip bu kurslara katıldığı zaman devlet tarafından günlük 20 lira fiili gün katıldığı sürece 20 lira veriliyor ve dolayısıyla iş kazası, sağlık sigortası ve eğer bakmakla yükümlü olunan bir akrabası ve yakını yoksa genel sağlık sigortası da devlet tarafından karşılanıyor. Bu kişiler eğer istihdam garantili bir kurs ise en az %50 oranında istihdama kazandırılıyor kurs süresi

Page 107: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU106

boyunca. Diyelim ki 10 kişi alacak. %50 ne oluyor, 5 kişi. 5 kişi bunu bitirdikten sonra bu 10 kişinin içerisinden 5 tanesini istihdam etmek zorunda en az kurs süresi kadar. Geri kalanlar ise 60 ve üzeri puan alan kişilere sertifika veriyoruz. Dolayısıyla işverenler tecrübeli, meslek sahibi eleman istediği zaman açık iş ilanlarına bu vatandaşlarımızı yönlendirebiliyoruz. Bir diğer işgücü uyum faaliyeti ise İşbaşı Eğitim Programı. Aşağı yukarı demin anlattığım gibi 15 yaşını tamamlamış olmak, kuruma kayıtlı olmak, emekli olmamak, işsiz olmak. Programa başlama tarihinden önce işverenin çalışanı olmaması gerekiyor kayıtlı ya da kayıt dışı. Yine iş ve meslek danışmanının uygun görüşünü aldıktan sonra İşbaşı Eğitim Programlarına bu vatandaşlarımız katılabiliyor. Bu 2014 yılı için İşbaşı Eğitim Programlarına katılanlara 20 değil de 25 lira para veriliyor günlük olarak. Bir de GSS primleri sağlık sigortası yatırılıyor. Bu kişilere İŞKUR tarafından katılım belgesi veriliyor. Dolayısıyla niteliklerini geliştirmiş, özgüven kazanmış kişileri açık iş ilanlarına tabii işverenlerle görüştürerek istihdama katmaya çalışıyoruz. Son olarak engellilerin kendi işini kurmalarına yönelik projeler var. Bu İŞKUR İl Müdürlüğü’nde komisyon tarafından değerlendiriliyor. Bunun için öncelikle mesleki eğitim sertifikasına, girişimcilik eğitimine katılmış olmaları gerekiyor. Veyahut hangi işletmede görev alacaksa işletmeyi çalıştıracaksa o işletmenin meslek eğitim kursuna sahip bir sertifikaya sahip olması gerekiyor. Eğer kendisi bu mesleğe zaten sahip değilse ilk önce zaten hangi mesleği yapacağını belirliyor. Ondan sonra bizim açmış olduğumuz girişimcilik eğitim kursuna katılıyor oradan sertifikayı alıp bu projelere başvurabiliyor. Bu projenin kuruluş işlemleri desteği için noter, onay, izinler, ruhsat için 2000 TL veriyoruz. İşletme gideri desteği için 12 ay boyunca fatura karşılığı iletişim, ısıtma, elektrik, su gibi %60’ını geçmeyecek şekilde toplamda 4000 TL destek sağlıyoruz. Kuruluş desteği olarak ise yine 12 ay boyunca fatura karşılığı olmak üzere ilgili makine, yazılım, donanım, sarf malzemeleri, ofis malzemesi gibi aldığı zaman bu işletmeye toplamda 30.000 lira destek sağlıyoruz.

Page 108: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 107

Bu toplamda verilen destek 36.000 liranın geri alınmaması için sadece bu projede kabul gören engelli vatandaşımızın en az 2 yıl boyunca işletmeyi faaliyette tutması gerekiyor. Toparlayacak olursak engellilerin sosyal dışlanmadan kurtulması, günlük hayata katılabilmeleri, başkalarına yük olmadan bağımsız olarak istihdama kazandırılması için İŞKUR olarak biz kurum olarak elimizden geleni yapıyoruz. Bu bahsettiğim meslek edindirme kursları, işbaşı eğitim programları gibi kişinin özelliklerine göre doğru kişiyi doğru işe yönlendirerek bu istihdama katkı sunuyoruz. Teşekkür ederim.METİN GÖKÇE: Görme engelliler eğitimi gibi bir sunum yapacağım. Daha önceden şunu belirtmek istiyorum. Ailelerin çocuğa 6 yaşına kadar okula eğitim ortamına getirene kadarki tutumları aslında aileler çocuk doğduğu andan itibaren yalnız kaldıkları için, ona profesyonelce destek verecek bir kurum olmadığı için… Bir de ekonomik olarak da anne çalışmıyorsa yani ekonomik olarak da kimden yardım alacağını… Yani dış dünyayla ilgili irtibatı çok az olduğundan dolayı bu çocuklar zaten genelde ekonomik geliri çok düşük ailelerin çocukları oluyor genelde. Böyle bir ailenin çocuğu olduğu için de anne çocuğun eğitimini yükleniyor ve bu sorun hastaneye gidene kadar veyahut da başka bir görme engelliyi görene kadar o şok hali, o çıkmaz hali devam ediyor. Peki, bu nasıl aşılabilir? Bir araştırma yaptım ben kendim. Avrupa ‘da bu tür çocukları daha doğar doğmaz hastane belirliyor ve anında ilgili birimlere mesaj gidiyor. Hastanemizde bu tür özürlü çocuk var diye ve aile o anda şok geçirmiş olabilir, başka durumlara girebilir, aileden çocuk alınıyor ve aileyi anne veya babayı ayrı bir eğitim ortamına alıyorlar. Çocuk da belli uzmanların dahilinde eğitime alınıyor. Çocuk aile tarafından ne zaman kabul ediliyorsa, çocuk aile ile tanıştırılıyor ve devam ettiriliyor. Bu destek hiçbir zaman kesilmiyor maddi anlamda, manevi anlamda, psikolojik destek her şeyiyle. Biz kayıt yapıyoruz okullara geliyorlar inanır mısınız arkadaşlar sizler de çok şey söylediniz anne veyahut da baba çocuğun her şeyine müdahale etmiş. Yani bir çocuk gibi yetiştirmemiş. Yani diyorum

Page 109: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU108

“Sizin başka çocuğunuz yok mu?” “Var.” “Niye bunu onun gibi yetiştirmediniz?” “E bu görmüyor. Çiğnemeyi bilmiyor.” Ama bazı aileler var bunu aşmış olan aileler, o kadar rahat çocuk yetiştirmişler ki çok da mükemmel. Geliyor, çekmeceyi karıştırıyor. Bu ne diyor soruyor. Bu da farklı bir aile tipi. tabii ben onlara şanslı çocuk diyorum daha çok. tabii eğitime katıldığı andan itibaren çocuğu gözlemliyoruz biz eğitime almadan önce. Üniversitede hocalarımız bize de söylemişlerdi. Benim de tecrübe ettiğim bir konu. Görme engelli çocuklar akranlarına göre genelde sosyal duyuları, topluma uyum sağlamaları, duyuların açıklığı, iletişim olarak, eğitime hazır bulunuşluk olarak her zaman 1 yaş geride geliyor genelde. Kaba bir tabirle anlamında söylüyorum. Onun için bu çocukları biz daha çok bu 4+4 bunları bir şekilde etkiledi hocam doğru. Çünkü 5 sene bir sınıf öğretmeninin elinde varken 1 senesi kayboldu. Zaten dezavantajlı olarak geliyordu ve bir senesi kaydı. Ve 1 senede biz bu çocukları bunlara yönelik bir… Duyularını açacak… Her şeyden önce dokunsal olarak kabartma yazıyı öğrenmesi gerekiyor bu çocuğun. O yaş grubuna kadar onu biz geliştiremezsek onu geliştirecek hocalarla beraber çalışmazsa sadece çocuk okula geldiğinde bunu görüyor. Ve biz biliyoruz ki duyular 0-8 yaş grubuna kadar çocukta hızlı bir şekilde gelişiyor. Biz ne kadar erken müdahale edersek öğrenme süreci yani kabartma yazıyı öğrenme süreci, başka materyalleri kullanma süreci o kadar hızlı olacaktır. Şimdi eğitim öğretimde yararlanmaya başladığımızda biz bu çocukları hiç görmeyen ve bir de az görenler olarak iki gruba ayırıyoruz. Aslında bunun rakamsal olarak bir değeri var mı deseniz bence yok. Çünkü %95 ya da %20 kaybı olan görme engelli bir çocuk veya %10 olan bir çocuk bizim okullara kayıt yapabiliyor ama o kadar iyi gören çocuklar var ki. %95 olduğunda normal yazıyı yazabiliyor, ışık algısını çok rahat kullanabiliyor, defteri kalemi rahat kullanabiliyor. Bu tür çocukları aslında biz tahtayı da kullanabiliyorsa normal okullara yönlendirebiliyoruz. Ama öyle çocuklar geliyor ki %40 görmesine rağmen %60 kaybı var. Bu çocuk

Page 110: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 109

görmeyi hiç beceremiyor. Bu tür çocuklar da var. Tabii bu eğitimle belli bir zamanda aşıyorsunuz az gören gruba giriyor bu. Ben daha çok hiç görmeyenlerle ilgili başlamak istiyorum şimdi. Bir ışık algısı ve ışık algısı olmayan çocuklar diye başlıyor. Tabii bu hiç görmeyen çocuklardır. Ve biz bunları %100 görmüyor olarak kabul ettiğimiz için çünkü kabartma yazı öğretmek zorundayız. Ve mevcut ortamda ışığı total olarak görme hareketi ederken sosyal işlevden mevcut ışıktan yararlanamayan çocuklardır bunlar. Bunlara biz okuma yazmayı Braille yazı ile öğretiyoruz. Yani kabartma yazı dediğimiz sistem. Öğrenmesi mi gerekiyor? Kesinlikle öğrenmesi gerekiyor. Çünkü eğitim dili bu. Yani sırf çocuğa hadi ben zorlamayla şunu anlatayım bunu anlatayım dediğinizde bir kere ilkokulu bitirtebilirsiniz bir öğretmen vasıtasıyla. Ama lise orta öğrenimi kesinlikle yapamaz. O zaman mutlaka kabartma yazıyı öğrenmesi gerekiyor. Devlet de zaten bu imkanı sağlıyor kendisine. Çünkü Ankara’da bir matbaa lise düzeyine kadar üniversite demiyorum hocam üniversiteler de zaten kendileri alt yapı olarak destekliyorlar. Ben çünkü orayı da biliyorum, öğrencilerim var. Onlardan biliyorum. Boğaziçi Üniversitesi’nde olsun, İstanbul Üniversitesi’nde olsun takip ediyorum bunları. Onlardan biliyorum mesela Serdar Kulaksız, benim öğrencimdi. Ondan haber alıyorum. Boğaziçi Üniversitesi’nde çok iyi bir alt yapı var. Üniversiteler bu işi halletmiş. Liselerde ise devlet şöyle bir şey yaptı. Gören kitaplarla yani İstanbul çapını anlatayım. İstanbul’da gören kitaplar okutulduğunda onun aynısının kabartma kitabını gönderiyor. Aile gören kitapla çocuğa ders anlatırken çocuk aynı sayfayı açıp kabartma yazıyla beraber eğitim görebiliyor. Lise 1’de lise 1’e gelene kadar matematik derslerini kabartma kitaplı olarak basıyor. Fizik, kimya, biyoloji sözel dersleri zaten çok rahat bir şekilde basıyor matbaa. Ama lise 1’den sonra fizik, kimya ve sayısal derslerin kitapları basılmıyor çünkü çok zor. Word ortamına atmalısınız. Bu çok emek isteyen bir iş. Ama sözel dersleri yine gönderebiliyor. Yani kabartma yazının öğrenmesi ve çocuk öğrendiği zaman mutlaka

Page 111: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU110

onun arkası geldiği için söylüyorum. Ayrıca bu çocuklarda yine beyaz baston eğitimi mutlaka verilmelidir. Ahmet Hocam da mutlaka bahsedecektir. Az görenlerin eğitimi ile ilgili en çok karmaşa olan bir konu. Acaba bu çocuk görüyor mu, görmüyor mu? Ne eğitimi ne vereceğiz? Ortada kalıyor. Ama şunu kesinlikle söylüyorum. Bir ara proje olarak bizim okulda da uygulandı ve bu çocukları biz büyük büyük aletlerin önüne koyduk. Sen görüyorsun dedik çocuğa. Büyük büyük yazılar yazmaya başladılar ve o kadar dezavantajlı durum ortaya çıktı ki. Çocuk ortaokul ikinci kademeye başladığında matematikteki ifadeleri yan yana yazmada okuyamıyorsunuz bile, yazdım hocam diyor, bakıyorsun hiç bir şey yok ortada. Bunu ben anlıyorum çünkü benim öğrencim. Hadi ben bir şekilde empati kurabiliyorum. Liseye gittiğinde ne olacak, üniversiteye gittiğinde ne olacak? Bu çocuk başarısız olacak. Bu öğrenemiyor denilecek. Halbuki çok güzel akademik olarak bunu yapabilecek düzeyde olan çocuklara hangi yazıyı kullanacağımızın kararını verirsek bu çok daha net ve anlaşılır olacaktır. Çok kararlı olmak lazım. Zorlamamak lazım. Çocuk görüyorsa gören yazıyla vermek lazım. Çünkü tahtada iletişim kuracak, masasında kuracak, defterine yazacak, kitabını okuyacak. Görmüyorsa Braille yazı. Bu konuda daha çok inatçı olan iki grup görüyorum ben karşımda. Biri özel rehabilitasyon merkezleri türedi bu konuda. Çünkü öğrencisinin velisinin parasını kaybetmek istemiyor, ticari meta. Bir de ailenin psikolojik durumu var burada. Benim çocuğum görüyor psikolojisine yarıyor. Ama keşke hani biz de ona o eğitimi versek. Ama öyle değil işte maalesef. Olmadığı için. Bir de tabii ayrı eğitim ortamları var. Bu çocuklar bizim bildiğimiz 15 tane, İstanbul’da 2 tane var. Türkiye’de 16 tane yatılı olarak eğitim veriyor. Bunun bir İstanbul’a karmaşasını da getirdi. Servis olayı başlayınca bizde eğitim kalitesi düştü. Çünkü çocuk, Esenyurt’tan, Hadımköy’den 3 saatlik bir yolla İstanbul trafiğinde gittiğinde günde 5-6 saatlik bir zaman dilimi kaybediyor ve eğitime hazır bulunuşluğu sıfır haline geliyor. Onun evde akademik olarak derslerine de yardım edebilecek

Page 112: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 111

kimseyi bulamıyor. Böyle bir karmaşa var işin içinde ve haliyle bizde eğitim kalitesi birazcık düştü. tabii çocuğu sosyalleştirelim, ailesinden ayırmayalım derken bu da bizim biraz kalitemizi düşürdü. Çünkü önceki dönemi de bildiğim için çok iyi kıyaslayabiliyorum. Öyle öğrenciler yetiştiremiyoruz mesela Serdar gibi öğrencilerimizi kolay kolay yetiştiremiyoruz, zor oluyor gerçekten zor. Onların farklı bir gayreti gerektiriyor bize. Bir de birlikte eğitim ortamında da ne yapıyoruz, kaynaştırma dediğimiz bir sistem var. Kitabını gönderiyoruz bu çocuklar kabartma yazıyı öğrenmesi için rehabilitasyon merkezlerine gidiyor, yaz kursları açılıyor. Devlet yılda mutlaka açar. Ankara’da veyahut da İstanbul’da bu sonradan görme engelli veya hiç Braille yazı öğrenmemiş çocuklarla ilgili kurslar açılıyor ama öğretmeni aşamıyoruz burada da. Yani sınıf mevcudu var, bir de öğretmenin tutumu da çok önemli oluyor. Öğretmen eğer istidatlıysa bu işi anlayabilecek yani daha önceden tecrübe etmemişse kendisinin bu konuda cezalandırıldığını düşünüp çocukla hiç ilgilenmiyor, kaynaştırma eğitiminde. Ama çok da başarılı olan hakikaten bu işin hakkını veren son zamanlarda çok iyi öğretmenler var. Kayıtla ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Bu çocuklarımızla ilgili kayıtlar da her zaman yapılabiliyor. Özel eğitim yönetmeliğine göre. Yani ne zaman gelirse gelsin seviyelerine göre mutlaka sınıfları olabiliyor. Rehabilitasyon, Rehberlik Araştırma Merkezi’ne gittikten sonra mutlaka yönlendirip görme engelliler okuluna gönderiliyor. Veyahut da kaynaştırma eğitimine gittiğinde bizi aradığında biz her türlü materyal olarak kendilerine zaten destek veriyoruz. Teşekkür ederim.KORAY ER: İl Sağlık Müdürlüğü adına gelmedim. Müdürümün izniyle bireysel olarak katılma izni almış bulunmaktayım. Öncelikle benim hep merak ettiğim bir konudur az görenlerle ne kadar çalışıldığı. tabii ateş düştüğü yeri yakar demişler kendi derdime düşmüş gibi görünmeyeyim de. Çünkü ömür boyu benim şöyle bir sıkıntım oldu. Beni dışarıda görseniz az bir gözünde şehlalık var filan dersiniz ama görmüyorum. Hocamla hemen hemen aynı durumdayız

Page 113: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU112

sanırım kendim gibi birini bulunca da çok mutlu oldum. Diyorum mesela “Ağabey şu otobüste ne yazıyor?” “Görmüyor musun?” diyor. “Görmüyorum.” diyorum. “E beni görüyorsun” diyor. E diyorum, “Senle yazı bir mi?” Şimdi otur orda adama iki dakikada hayat hikayeni anlat. Doğuştan eksiklik vardı. Göz gelişmedi, ameliyat olmuyor, çizdirilmiyor. Yani hayatım boyunca bir ifade güçlüğü çeken bir kesimin sözcüsü olmak amacını taşıyorum ki ben de ifade güçlüğü çekiyorum. İşin komik tarafı hitabetim iyidir. Bunun eğitimlerini de verdim. İşte radyo programları vs. yaptım ama iş buna geldi mi anlatamıyorum. En büyük şansım şuydu. Öncelikle aile yönünden çok şanslıydım. Ben Ankara’da büyüdüm. Babam bürokrat olduğu için gittik, annem çok araştırdı. Bize söylenilen şey şuydu: Bu çocuğu körler okuluna gönderirseniz, görmez. Görmesi bile düşer. Algı anlamında görmesi düşer. Doğrudan topluma kör kalıyorsunuz yazım anlamında. İkincil olarak belli anlamlarda mesela ben görme engellilerin veya az görenlerin psikolojik anlamda ne kadar destek aldığını bilmiyorum. Çünkü ben ilk engelli raporumu 25 yaşımda, babamın oğlum kanun çıkmış engellilere iş veriyorlarmış diye, memur olursun o benim hep memur olmamı isterdi ben özel sektördeydim. 25 yaşımda engelli oldum. Engelli kimliğimi 25 yaşımda aldım. Anadolu Lisesi’ni kazandım. Parasız yatılıyı kazandım. Üniversiteyi kazandım. Ömür boyu bir defter tutmamışımdır. Sözelci oldum, niye sözelci oldum. Çünkü tahtaya kalktığım zaman rahatsız olan bir matematik öğretmenim vardı ortaokulda. Adam rahatsız oluyor, adamı da suçlamıyorum şimdi. Yani önemli olan kısım çok değerli insanlar var. Akademik anlamda çok şey var. Çok bilgili çok değerli çok iyi niyetli insanlar var. Bireysel anlamda çok fedakar insan var. İstanbul Üniversitesine engelliler için kurduğu sistem için çok teşekkür ediyorum. Bu benim 4. üniversitem, tıbbi sekreterlik okuyorum, yeni kayıt yaptırdım. Bunlar işkence. Normal bir insan için o sıralarda beklemek filan. Bir de engelli olarak onları düşünün. Kendimi aciz duruma düşürmek için söylemiyorum. Hiçbir engelli

Page 114: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 113

aciz duruma düşmeyi sevmez. Kaldı ki ömür boyu şu ergenlikte zor aşabildiğim bir konudur. Bir insanın sizi normal addedip önce kimliklendirme vardır ya. Karşınızdaki insan sizi normal düşünüp sonra “A sen özürlü müydün?” dediği an ki o psikolojileri, o kendi içlerindeki kaosun gözlerine yansıması vs. hani onlarda çok büyük psikolojik destek gerektiğine inanıyorum. Çünkü toplumda ve bireyde insan öncelikle bir şeyi tanımlamak zorundadır. Karşısındaki nesneyi tanımlamak zorundadır. Karşıdaki kişiyi tanımlamak zorundadır. Siz o insanların tanımlayamadığı şeyseniz onlarda genel sizi nasıl tanımlıyorsa öyle tanımlıyorlar. Genel dediğimiz şey normsa norm da genel eğitimle veriliyorsa o yüzden bu işin temeline inmek gerekiyor. Yani sonuçta Amerika’yı baştan keşfedecek bir şey yok. Burada akademisyenler var, eğitmenler var, çok tecrübeli insanlar var. Bu insanlar 20 yıl önce de vardı. Belli kanunlar çıktı. Son 10 yılda bir şey oldu ama insan hep aynıydı. Bilgi hep aynıydı. Ama niye bir şey olmadı? Bu yüzden eğitimin çok önemli bir noktada olduğunu düşünüyorum. Yani hocama hayran kaldım. Ben özel sektörde bir de rekabet de fazla olduğu için, özel sektöre girdiğiniz zaman da çok farklı bir boyut. Özel sektörde birkaç çalıştığım firmaları söyleyeyim. Beni kabul etmeyen firmaları söylemeyeceğim de. Bir kurumda İŞKUR’un istihdam projesindeydim. Tecrübesizlikten dolayı kadromu alamadım. Yani bu sadece projenin acemiliğinden vs. Böyle şeyler de olabiliyor. Birçok farklı firmada çalıştım. Bunlar da call center, müşteri hizmetleri klasik görme engellilere bulunan işlerden. İşte tele satış gibi işlerdeydim. Bunun dışında bir işten ayrılıp başka bir işe gideceğim zaman hep şu problemi yaşadım mesela bunu özellikle belirtmek istiyorum, çok içime batıyor. Mesela gittim, bir yerden ayrıldım X bir operatöre gidiyorum değil mi? GSM operatörü. “Orada eğitim uzmanıydım.” diyorum. Bana ne tür bir işiniz var… Bir de engelliyim. “A engellisin eğitim uzmanlığın var, eğitimlerini almışsın tamam seni alırım.” diyor. Çok güzel diyorsun işte işi buldum girdim. Ne kadar maaş öneriyor? 2000 TL. Çok güzel bir para bu devir için

Page 115: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU114

beğenmediğimden değil de. Peki, gören bir insana ne kadar veriyor? 3500 TL. Peki, ben taşeron muyum? Taşeronları da var çünkü. Taşeron da değilim norm kadro. E niye diye sorduğunuz zaman bana şunu diyorlar. “Ya engelli açığı için 1500 TL cezamız var. Onu kapatacağız. Sizin pozisyonunuzdan dolayı 500 de arttırmayı uygun gördük.” Lütufta bulunuyor çalıştırırken ama asla şunu demiyor: Normalde 300 tane telefona bakıyor 300 kişiyle konuşuyor normal bir insan. Ben 250’yi geçiyorum. 260’ı geçiyorum zorluyorum 270’i geçiyorum. Ondan sonra diyor ki “Ya seni engelli olarak hiç görmedik ki senin 30 eksiğin var.” Yani ben ekrana 5 cm den bakmak zorundayım. Klavyede o insanın rakamı bulması veya 10 parmak alışması ki tekrar eğitime döneceğim. Mesela az görenlerde şekil uzay ilişkisinde büyük bir problem varmış. Bunu benim psikiyatristim söyledi. Daha doğrusu bir arkadaşımdı gel dedi bir gün değerlendirelim. Şekil uzay ilişkimde sorun varmış. Ben de bunu 22-23 yaşımda öğrendim. Tekrar ediyorum Allah razı olsun annemden ben şanslı çocuğum. Büyük şehirde büyümüşüm, bir şekilde zengin değildik ama babam memur olduğu için her şeye kolay erişebiliyorduk. Bir telefonla ben de memurum sen de memursun muhabbetlerinden imkanları zorlayabilen bir insan olduğum halde bir çok şeyimin eksiğini sonradan fark ettim. Şunları özellikle söyleyeceğim istihdamla ilgili örnekler vereceğim. Mesela bir firmaya gittim. Yeni bir ofis açıyorlar. Yine eğitmen olarak alacaklar beni. Çağrı bakanlara eğitim vereceğim. Yani ne olduğunu anlatacağım. Engelli olarak gittim ya ben. CV’mi beğendi her şeyimi beğendi. Artık insan kaynakları eğitimini de aldım. Hani negatif yönlendirme vardır, pozitif yönlendirme vardır, kişinin psikolojik durumlarını ölçersiniz. Ama kadın agresifleşti. Çünkü istediği var anlatabiliyor muyum? Ama ben engelliyim ya bir şey bulacak. 15 dakika konuştuk. Her şeyi konuştuk. Artık çay, kahve dedim bilgisayar getirin, bilgisayarda da yazdım. Ya bu rapor niye %95 diyor. Ya diyorum bu görme kaybı değil. Bunu özellikle bir de belirtmek istiyorum. Resmi raporlarınızda belirtilen kayıtlar görme seviyeniz

Page 116: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 115

değildir. Resmi raporlarda belirtilen kayıtlar iş gücü kaybınızdır. Bunu da tekrar ettim. Doktorlara gide gele biliyorum. 40’larda Fransa’nın çıkardığı bir şey var. Klasik modernist çağ, makine çağı olduğu için teknolojiden uzak çağ olduğu için bunu özellikle herkesin araştırmasını talep ediyorum. Her gördüğüm yerde söylüyorum. Nedir efendim? Bu adamın kulağı yoksa yüksek derecede özürlüdür, gözü yoksa yüksek derecede özürlüdür, konuşamıyorsa yüksek derecede özürlüdür. Teknoloji var. 2 bacağı olmayan arkadaşım %40 engelli. Ben ondan yaşamımı daha kolay idame ettiriyorum şehirde. Köyde değiliz ki. Yani bunun özellikle değerlendirilmesi gerekiyor. Bir şirkete girdim. İnsan kaynaklarına girdim. İşe alındım. 1 hafta sonra bana telefon ettiler. “Kusura bakmayın yönetim kurulumuzdan döndü.” Niye döndü? “İşte özrünüz yüksek ya.” Bir kuruma gittim 6 ay eğitim aldım, sınavları geçtim, biri dese ki bu çocuk görüyor dese gireceğim. Çünkü eğitimlerini aldım. Sınavlarını geçtim. Kurum görme engelli istemiyor. Benim raporum %95 ama ben bu işi yapabilecek kadar görüyorum. Özürle ilgili tek başarabildiğim şey torpil kullandım. Hayatımın en büyük torpilini yaptım gittim %76 rapor aldım. Doktor diyor niye indirmeye çalışıyorsun? Ya iş bulamıyorum diyorum Doktor Bey. Bir bankanın genel merkezine gittik. Algıya bakın. Doğrudan gözle ile ilgili sınavlar var. Sonuçta biz bu mesafeden hocam da görebiliyor ben de. İsimleri karşılaştırıyorsunuz. Mesela nedir? Koray Ergül değil mi? Burada Koray Ergül yazıyor aynısını bul diyor. Koray Ergün var Korhan Ergül var. Bu tip sınavlardan geçtik. Dereceye girdim. Telefon ettiler, isim karışıklığı mı var dediler. Fiziksel Engelliler Vakfıdır hatta bizi götüren de sorabilirsiniz. Bu arkadaş çok üstün başarı gösterdi dediler benim için. Ama almadılar. Niye? Görmüyor. E bu sınavı nasıl geçti bu adam! SÜREYYA KUMRU: Kişiler engelleri ile mücadele etmiyor aslında. Hayattaki insanlarla daha fazla, engelinden daha çok mücadele ediyor. Bununla ayrı mücadele ediyor kendi içinde. KORAY ER: Bir arkadaşım engelinle nasıl mücadele ediyorsun dedi. Dedim sıra gelmedi ki. Hani sıra gelse yüzleşeceğim, sıra gelmedi ki.

Page 117: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU116

II. OTURUMTARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER

AYNUR AKAR: Kısaca arkadaşlarımı dinledim hepsi çok değerli bilgiler verdiler benim için. Görme engelliyim ama eğitim ve istihdam konusunda açıkçası üniversitemizin de yaptığı çalışmalar var fakat daha çok geliştirilecek ve yol almamız gereken hizmetler de var. Şimdi onların koordinasyonuyla ilgili rektörlüğümüz çok sıcak bakmakta. Çok ciddi çalışmalar yapmayı planlıyoruz. İnşallah hepsinde enerjimiz ve gücümüz yeter de faaliyete geçiririz. Öncelikle şunu söylemek istiyorum engelli bireylerin hepsi çok kıymetli ama görme engelinin toplumumuzda ayrıca saygıyı hak ettiğini düşünüyorum. Çünkü toplumumuzda gerek eğitim gerek sosyal olanaklar açısından baktığımızda görme engelli kişilerin gerçekten daha fazla bir zeka ve duygusal gelişime sahip olduğunu kendim de düşünmekteyim. İstihdam anlamında şunu söylemek istiyorum şuanda üniversitemizde 63 engelli öğrencimiz mevcut. Bunlardan 26’sı görme engelli ve hepsi çok kıymetli bölümlerde okumakta. Fen Edebiyat Fakültesi’nden tutun da Atatürk Eğitim’de öğretmenlik branşlarında, Mühendislik Fakültesi’nde Spor Akademisi’nde okumakta olan çok kıymetli öğrencilerimiz var. İstihdam konusunu biraz gelmeden ben de inceledim ama özellikle özel sektörde %3’le bir sınırlama görmekteyim. Birkaç firma ile görüştüğümde biliyorsunuz insan kaynaklarında bir filtreleme uyguluyorlar. Sizin CV’niz onların eline gittiğ i zaman mesleki yeterlilik yanında engelli ibareniz varsa otomatik olarak sistemden sizi görüşmeye bile davet etmeden çıkardıklarını öğrendim. Benim koordinatörlüğüm devam ettiği sürece en çok istediğim üniversiteden mezun olan arkadaşlarımızın ileriki hayatlarını planlarken nerede ne yapıyorlar, nasıl sorunlarla karşılaştılar bunların gerekli birimlere iletilmesi ve gerekirse YÖK’te uygun çalıştaylara katılmak birinci hedefim. tabii ki biz öğrencilerimize üniversitenin işte YÖK’ün verdiği ölçüde gerekli

Page 118: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 117

araç, gereç, materyal bunları saymaya gerek yok zaten yapmaktayız. Erişilebilirlik anlamında ciddi anlamda üniversitemizde sorunlar var. Şunun farkındayız her öğrencinin engeli ne olursa olsun engelsizlerle engelli kişiler arasında bir duvar teşkil etmemeli. Herkes eşit okuma, eğitim alma hakkına sahip olmalı. Bu çerçevede baktığımızda yol almamızda çok şeyler var. Erişilebilirlik anlamında özellikle görme engellilerimizin sorununu çözmek için çalışmalar başlattık yapmaktayız da. Kütüphanecilik anlamında kitaplarının scan edilip bilgisayardan sesli olarak dinlenmesi şuanda yapılmakta. Ama bu konuda da yeterli değiliz. Daha yapılması gereken arttırılması gereken hizmet dalı. Onun dışında yemekhane sorununu öğrencilerimizin çözdük. Yemekhanede kuyruğa giriyorlardı, arkadaşlarıyla yemeklerini almada, serviste problemler vardı. Bunları bir derece çözdük. Kampus girişindeki trafik sinyalizasyonda düzenleme yaptık. Sesli uyarı geldi en azından bu bir aşama diye düşünüyorum. Üniversite gençliğimiz engelli arkadaşlarına sahip çıkmakta. Şuanda Engelsiz Marmara adlı bir platform kulübün üstünde bir ortam oluştu. Engelli ve engelsiz öğrencilerin aralarına kurulan o duvarı kaldırıp bir arada yapabilecekleri ortak bir faaliyet alanı oluşturdular. Hatta şuanda bizi dinlemeye gelen sevgili Ömer platformun kurucularından. Gerçekten engelli öğrencilerimiz ile çok sıkı bir görüşme içindeyiz sadece görme engelli öğrencilerimizle değil diğer engel grubundaki öğrencilerimiz de böyle bir platform içinde olmaktan çok mutlular. Kendilerini ifade edebilecekleri sosyal bir ortamları oldu. Oradaki arkadaşlarının onları farklı görmediklerini hissettiler. Bir nevi rehabilitasyon da yapıyorlar kendi aralarında. O platforma da danışmanlık yapmaktayım. Ve en önemli sloganlarını da buraya gönderdiğim metnin en son kısmında ben kendilerine yer vermek istedim. Engelsiz Marmara nedir diye kendi dillerinden cümlelere döktüler. Onunla ilgili en son bir cümleleri var beni çok etkiliyor ve gerçekten içten yaptıklarını biliyorum. Şöyle ki “Engelsiz Marmara öğrenci hareketi olarak herkesi engel tanımamaya davet ediyoruz. Engel olmayın engelsiz bir hayat için

Page 119: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU118

gönüllü olun.” Sloganlarını da bu şekilde koydular. Bu ne için önemli diye düşünüyorum biliyoruz ki üniversite artık bir meslek edinme noktası. En son nokta. Bu noktadan sonra bir damla su bile yerine göre çok kıymetli olabiliyor. Bu arkadaşlarımızın attığı filizler ileride her biri farklı iş dallarında meslek sahibi olarak iş hayatına atılacak. Kimi patron olacak kimi insan kaynaklarında çalışacak. Böyle bir platform içinde diğer arkadaşları ile bir ortam paylaşmak onların ileride iş hayatına atıldıklarında arkadaşlarına bakış açılarını da geliştirecektir diye düşünmekteyim. Bu yüzden çok kıymet veriyorum. Diğer şeyler bütçe ile olabilir ama en önemlisi birlikte yaşamayı becerebilmek. Bunu da üniversite gençliği olarak başarma yolunda olduklarını hissediyorum. Teşekkür ediyorum.AHMET ÜNÜVAR: Öncelikle İstanbul Büyükşehir Belediyesine böyle bir çalıştay düzenlediği için teşekkür ediyorum. Ben konu olarak bağımsız hareket eğitiminde rehberliğin önemini ve özellikle rehber köpekler konusunu ön plana çıkartmak istedim. Çünkü çalıştayınızın ismi Görme Engelliler İçin Geleceği Planlama Çalıştayı. Burada konuşulan bazı şeyler belki merkezi hükümetin yapması gereken şeyler ama ben de bu konuyu seçerken İstanbul Büyükşehir Belediyesi ne yapabilir diye düşündüm. İnşallah bu çalıştaydan sonra böyle bir çalışmaya başlanır. Rehber köpekler ile ilgili eğitime başlanır diye arzu ediyorum. Öncelikle Emirgan Altı Nokta Körler Rehabilitasyon Merkezi 1973 yılından beri yetişkinlere bağımsız hareket eğitimi veriyor. Bu manada bağımsız hareketin Türkiye’de beşiği sayılır. Ben rehber nedir önce tarif ederek başlamak istiyorum. Rehber görmeze yol gösteren, yardımcı olan ve tehlikelere karşı koruyan kişiye denir. Rehberde üç tane özellik olacak: Yol gösterecek, yardımcı olacak ve tehlikelere karşı koruyacak. tabii bunu görme engelliler bir birey olarak bağımsız olmak istiyorlar. Bir başkasının yardımına ihtiyaç duymadan istediği gibi hareket edebilmek, istediği yere gidebilmek, istediğine ulaşabilmeyi arzu ediyorlar. Zaman zaman konuşmacılarımız da değindiler mesela durakta beklerken diyelim ki

Page 120: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 119

bir adres soruyor buna tepki gösterebiliyor bir görme engelli çünkü başkasının yardımcı olmasını istemiyorlar. Ben de bağımsız hareket yaptığım sıralarda bunu gördüm mesela karşıdan karşıya geçme eğitimi veriyorum. Alakasız bir kişi geliyor hiçbir şekilde sormadan görme engellinin kolundan tutuyor karşıya geçiriyor ya da alakasız bir yere bırakıyor. Yani toplumunda bu konuda eğitime ihtiyacı var. TUĞBA TUNCER: Bizimkiler de yani görme engelliler de onları yönlendirmiyor. Belki çekiniyorlar. Öyle tutma ben senin koluna gireyim veya teşekkür ederim istemiyorum demiyorlar. AHMET ÜNÜVAR: Bunu aslında görme engelli ilköğretim okullarında eğitim vererek başlamak gerekiyor yardım alma tekniğini orada öğretmemiz gerekiyor. TUĞBA TUNCER: Öğretmen yetiştirme programında hiçbir dersin o kadar ağırlığı yok. İki dönemlik ders bağımsız hareket ama görme engelliler okuluna gittikleri zaman bunun bir müfredatı yok. Orada bunu öğretecekleri vakit yok. Öyle bir vakit ayrılmamış. AHMET ÜNÜVAR: Bu yüzden sıkıntı yaşıyoruz bu konuda. Genelde beden eğitimi öğretmenleri bakıyor bu işe onlar da pek bilmiyor bu konuyu biraz onların ilgisine kalıyor. Rehberin tanımını bu sebeple yaptım. Görme engelli kişi bağımsız olmak istiyor bu bağımsızlığı sağlayan şey de öncelikli olarak baston ona rehberlik yapan öncelikle baston. Bastonu da bir olarak tanımlayabiliriz. Özetle geçiyorum yine rehber olarak insan faktörü öne çıkıyor. Ama görme engelliyi bağımsız kılmıyor görme engellinin yanında bir başkasının olması. Onu tam olarak bağımsız kılmıyor bundan da rahatsızlık duyabiliyor çünkü birey olarak görme engelli bir başkasının bilmediği yerlere de gitmek isteyebiliyor, sırrını başkasıyla paylaşmak istemiyor belki de. O yüzden bağımsız olarak bunu yapmak istiyor. Üçüncü olarak ben rehber köpekleri ele aldım rehber tanımlamasında çünkü rehber köpekler rehberin tanımına uygun bir faktör. Hem yol gösteriyor hem yardımcı oluyor hem de tehlikelere karşı onu koruyor. Rehber köpek kullanımına ilk 1819 yılında Viyana’da başlanmış. Ama asıl

Page 121: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU120

gelişimi 1915 yılından sonra yani Birinci Dünya Savaşından sonra gözlerini kaybeden Alman askerlerin rehabilitasyonu için başlamış. O tarihten sonra da İsviçre, Amerika, İngiltere, Avusturya gibi ülkelerde yaygınlaşmış tamamen. Günümüzde merkezi İngiltere’de olan ve dünyadaki tüm rehber köpeklerin denetlendiği uluslararası rehber köpek merkezi var. Bu kadar ileri noktaya getirmiş dünya. Türkiye’de ise ilk 1975 yılında Emirgan Körler Rehabilitasyon Merkezi’nde başlanmış fakat başarılı olunamamış. Aslında Emirgan Körler Rehabilitasyon Merkezi kuruluşunu gerçekleştirenlerin temelinde Amerikalar var. Amerikan Helen Keller Vakfı’ndan gelen eğitimciler onların öncülüğünde kurulmuş. Dolayısı ile rehber köpekler de onların kararıyla denenmek istenmiş ama başarılı olunamamış. Nedenleri var. Birincisi ülkemizde sokak köpeklerinin çokluğu. Örnek olarak getirilen rehber köpeklere fırsat vermemişler. Onlar ile it dalaşına girmişler dolayısı ile rehber köpekleri burada kullanmakta zorluk çekmişler. İkincisi köpek bakmanın pahalı bir iş olması. 2 yıl eğitime ihtiyacı var bir rehber köpeği bir görme engelliye teslim edebilmek için ve bir rehber köpeğin görev süresi de 8 ile 10 yıl sürüyor. Bu zaman zarfında bir köpeğin maliyeti, veterineri idi, rutin kontrolleri idi köpeğe psikolojik eğitimlere de almak gerekiyor zaman zaman yaklaşık 30.000 Euro civarında bir maliyeti var. tabii bu 2 yıllık aşamayı ben burada atlıyorum. Vermiş olduğum notlarda var nelerden geçildiği bu süreçte. Yine ülkemizde trafik kurallarına uyulmaması da rehber köpek kullanımını da etkilemiştir. Çünkü rehber köpekleri belli standartlara göre yetiştiriyorsunuz. Kırmızı ışık yandığında durması gerekiyor ama kırmızı ışık yandığında araçlar durmuyor o da bu tür zorluklarla karşılaşmış. Hatta köpeği ile yurtdışından gelen görme engelli arkadaşlar köpeği karşıdan karşıya geçmeyince kendisi köpeği kucağına almış ve o geçirmiş. Yine köpeklerin ulaşım araçlarına, kamu binalarına, alışveriş merkezlerine alınmaması… O dönemde 1975’te daha büyük bir tepki vardı. Günümüzde bu biraz aşılmış durumda. Birçok yere alınmıyor ama bir vapura alınıyor, trene

Page 122: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 121

alıyorlar belirli kurallar çerçevesinde. Yine İslam dininin köpeğe bakış açısının toplum tarafından olumsuz yorumlanmasından kaynaklanıyor. Çünkü İslam dinine göre köpeklerin bulundurulmasında bir mahsur yok ama salyasının necis olduğu yönünde tartışmalar var. Bundan kaynaklanan sebeplerden dolayı köpeği kullanan değil de sokakta giderken vatandaşlar dokunduğunda bile tepki gösteriyor. Dolayısı ile bir alışveriş merkezinde olsun otobüste olsun görme engelli olmayan insanlar böyle bir şeyle karşılaşmak istemiyorlar, tepki gösteriyorlar. Özetliyorum hızlı bir şekilde. Peki, bunları nasıl aşacağız? Batıda rehber köpek cinsi olarak safkan labradorlar kullanılıyor ama ülkemizde sokak köpeklerini düşündüğümüzde Alman kurt köpeklerinin en uygun olduğu gözleniyor. Biz rehabilitasyon merkezi olarak geçen yıl Kalkınma Ajansına vermek için böyle bir çalışma başlatmıştık yetiştirelim diye fakat Kalkınma Ajansı’nın proje süresi bir yıl köpekler ise 2 yıllık sürede eğitiliyor dolayısı ile vazgeçtik. O çerçevede bir araştırma yaptık en uygun olanın Alman kurdu olduğu yönünde. Ülkemizde görme engellilere yönelik özel olarak kurulmuş rehber köpek eğitimi veren bir merkez yok. Büyükşehir Belediyesi imkanları bu konuda çok iyi özellikle Florya ve çevresi. Burada böyle bir şey kurulabilir ve ihtiyacı olan görme engellilere buradan köpek temini yapılabilir. Pahalı bir iş dedik bu yolla da en azından eğitim giderlerini Belediye karşılamak suretiyle görme engelliye sadece rutin yiyecek, içecek kısmı kalır belki. Böyle bir destek sağlanabilir. Trafik kuralları konusunda da Büyükşehir’e büyük görev düşüyor. Afişlerle, billboardlarla, işte kamu spotları ile belki kamunun dikkati çekilebilir. Ayrıca bu tabii Büyükşehir’in yapabileceği bir şey değil ama öneri olarak götürebilir. Mevzuat düzenlemesine ihtiyaç var rehber köpeklerin en azından ağızlıkla kamu binalarına, ulaşım araçlarına, alışveriş merkezlerine girebilmesi için böyle bir yasal düzenleme yapılabilir. Yine Diyanete de bu konuda iş düşüyor hutbelerde bu konuya değinilebilir. Köpeğin ne durumlarda necis sayıldığı ya da nasıl bir tedbir alınması gerektiği konusunda bir yönlendirme

Page 123: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU122

yapılabilir çünkü İslam dini ihtiyaç olduğunda cevaz veriyor. Benim söyleyeceklerim bu kadar. Özetle şunu söyleyeyim biz rehber köpekleri tartışırken yaklaşık 30 yıldır Amerika’da özellikle 50-60 cm boyunda rehber atlar kullanılıyor çünkü 30 yıllık ömürleri var ve daha temiz, daha arkadaş canlısı olarak görülüyor. Midilliden daha küçük ayrı bir cins ve evin içerisinde bakıyorlar. Ben teşekkür ederim. SONGÜL ALTINSAÇLI: Peki, kaç kişiye uygulama yapıldı ülkemizde? Bu tarz bir eğitim alan oldu mu hiç?AHMET ÜNÜVAR: Hayır. Köpek eğitimine başlanmış önce çünkü köpek eğitimi 2 yıl sürüyor. İlk bir yıl zaten hiç görme engelliye vermiyorsunuz. Mesela önce bir gönüllü aile buluyorsunuz. Aile ortamında aile terbiyesi alıyor. Koltuğun üzerine çıkıp oturmayacak mesela bunlar öğretiliyor.SONGÜL ALTINSAÇLI: Biz sadece eğitime başlanması aşamasındayız yani?AHMET ÜNÜVAR: Hiç başlamadık şuan hiçbir şey yok. Düşünce aşamasındayız. Öneri olarak burada getirmiş oluyoruz.CENGİZ YAMAN: Ben konuşmama başlamadan önce öncelikle Büyükşehir Belediyesi bizlere bu imkanı sundukları için teşekkürlerimi arz ederim. Değerli arkadaşlarım, değerleri hocalarım, değerli uzmanlar gerekli açıklamalarda bulundu. Öncelikle Esenler olarak 500.000 nüfusun, 16 mahallenin bulunduğu ve yaklaşık 2500 civarında engelli vatandaşımızın bulunduğu bir ilçeden bahsediyoruz. Genelden özele doğru baktığımızda Esenlerimizde her engelli vatandaşımızın eğitime ihtiyacı olduğunu hissediyoruz. Önemli olan erişilebilirlik düzeyinde kardeşlerimize bu imkanların sağlanması. Öncelikle kardeşlerimize nasıl bir eğitim vermemiz gerektiğinden bahsetmemiz gerekiyor. Bu eğitimler önce bireylerin ailelerinde başlamalı. Aileler bilinçlendirilmeli. Benim engelli kardeşlerim az görenler, doğuştan görme engelli olanlar ve sonradan görme engelli olan kardeşlerimiz. Anne-baba bu psikolojik duygu içinde bulunduğu sürece çocuklarına yaklaşım sağlayamıyorlar ve bizler Belediye olarak, kamu çalışanları

Page 124: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 123

olarak bu kardeşlerimize nasıl yaklaşmamız gerektiğini bilmiyoruz. Sadece alınmayın, kimseyi de gücendirmek istemiyorum ajitasyon gözü ile bakılıyor. Aman engelli diyoruz içimizde belli bir duygusallık sergileniyor. Ama biz o kardeşlerimize engelli gözü ile değil engelsiz olarak kabul edip onu hayatın içinde var etmemiz gerektiğine de inanmamız gerekiyor. Her binada deprem olabilir yangın olabilir ya da buna bağlı diğer koşullarda bu kişilere nasıl ve ne şekilde davranılması gerektiği konusunda biz bir bilinçlendirme içinde bulunmuyoruz. Kurultaydaki amaçlarımız da bu insanlarımıza nasıl yaklaşmamız gerektiği, nasıl elinden tutmamız gerektiği. Eğitim eğitim diyoruz da eğitimin hangi boyutundayız veya eğitimden sonra burada değerli arkadaşlarımız belli bir üniversite akademik kariyeri elde etmiş fakat istihdamın gerçekleşmediği bir eğitimden bahsediyoruz. Ama çeşitli kurumlar istihdam sağlarlarken senin elinde engelli raporun var ben sana ücret karşılığı iş vereyim ayda bir gel görün. Sayın İŞKUR yetkilimiz de bunların farkında. Haftanın belirli zamanlarında engelli kardeşlerimize yönelik işveren görüşmeleri toplantılar yapılıyor. Ama gelin görün sonuçlara baktığımız takdirde negatiflerin içerisindeyiz. Neden bu böyle? Çünkü biz engelliğin Türkiye’de ne olduğunu, ne olması gerektiğini de bilmiyoruz. Sosyal bilinçlenme içerisinde olmadığımızdan dolayı da belli bir çalıştayla, belli bir eğitimle, belli bir seminerle, belli panel ve konferansla geçiştirmek istiyoruz. Görme engelli kardeşlerimizin raporu % 95-%100 olduğu takdirde Bakanlığımız tarafından kendilerine 3 ayda bir engelli maaşı, otobüslerde ücretsiz geçiş hakkı tanınmaktadır. Peki, ailelerin sosyo-ekonomik durumu nedir? Anne baba bugün var yarın yok. Engelli kardeşlerimiz özellikle görme engelli kardeşlerimize herhangi bir yangın durumunda, herhangi bir doğalgaz kaçağında, herhangi bir afet durumunda ne yapılacağı bilinmiyor. Bulunduğumuz mekanda bizler dahil tecrübeli olmadığımıza da inanıyorum. Pekala gelelim özel istihdam bürolarında istihdam edilmesi konusunda yeterli kadar donanıma sahip değil işverenler. Çünkü ben görme engelli

Page 125: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU124

bir vatandaşıma nasıl bir iş veriyim diyor. Bize soruyor. El becerisi, el uğraşısı, okuma yazması, kabiliyeti, yeteneği çok mükemmel kardeşlerimiz var ama maalesef değerlendiremiyoruz. Tamamen bizim dışımızdaymış gibi algı oluşturuluyor ama hoş olmayan bir algı. Sayın hocalarım bilirler aile içerisinde görme engelli bir kardeşiniz var ise dinen ve vicdanen baktığımız takdirde bir masumiyet duygusu içerisindeyiz. Aman o görmüyor aman o bilmiyor. Hayır efendim bir eğitimci olarak sınıfa girdiğiniz takdirde o pırıl pırıl gözler arasında gözleri görmeyen bir engelli kardeşimiz olduğu takdirde onların gözlerinin içine de bakamıyoruz. Onların ruhunu duygusunu anlayamıyoruz. Aşık Veysel ne diyor kara topraktır diyor ama o toprağın hassasiyetini onun cilvesini onun güzelliğini sazları ile sözleri ile Aşık Veysel diğer üstatlarımız bize arz etmişlerdir. Peki, eğitimi nasıl yapmamız gerekiyor engelliye yönelik? Bunun da maalesef burada pek üzerinde duramadık. Hep genel periyodik çerçevede genel program dahilinde ifade ettik. Pekala ben birey olarak eğitimci olarak gerçek anlamda bir görme engellinin sadece ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir eğitim verilebilirim. Ruhlarında olan, duygularında olan, hislerinde olan dünya içinde değilim olamıyorum da. Çünkü o benden farklı. Duyuyor ama kalben hissediyor; düşünüyor aklen var ediyor. Ama uygulamada pratikte ne var? Hiçbir şey yok. Neden çünkü onlar kendi dünyasına mahkum edilmiş insanlar. Altı Nokta Körler Derneği olsun diğer görme ile ilgili çalıştay kurultaylarında elde ettiğimiz şu gerçek var ki insanlara biz gerçek anlamda bir şey sunamıyoruz. Yol yapmakla köprü yapmakla okul yapmakla maksada ulaşmıyoruz. Gerçekten ruhi doygunluğunu sağlayabilecek eğitim içerisine seferberliğinde olmamız gerektiğine de inanıyorum. Bununla ilgili Bakanlığımız olsun İŞKUR’umuz olsun sosyal güvenlik kurumlarımız olsun tamamen bireylerin geliştirilmesine yönelik akademik eğitimlerde bulunamıyoruz. Çünkü alfabe yetersizliğimiz söz konusu, bilgisayar desteğimiz söz konusu ve buna bağlı diğer ekipmanların yoksunluklarından bahsediyoruz. İŞKUR da aynı zamanda yeterli

Page 126: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 125

konumda belli bir ücret karşılığında istihdamı sağlamaya çalışıyor ama Türkiye’mizde maalesef bu konularda geride kalmaktayız. Üzülerek şunu söylemek istiyorum ki görme engelli kardeşlerimizin içimizden bir parça olduğunu ve onların bizlerle bizlerinde onlarla bir arada kaynaşıp belli bir hayatın içerisine istihdam edilmeleri ve bizim sağlıklı olan genç kardeşlerimizin ve işverenlerimizin bütün sorumluluklarını hissetmesini arzu ediyorum ve teşekkürlerimi sunuyorum. Esenler Kariyer Merkezi olarak istihdam konusunda Büyükşehir Belediyemiz olsun Engelliler Merkezleri ile olmuş olsun aralıklı yapmış olduğumuz görüşmeler neticesinde engelli kardeşlerimizin istihdamına yönelik kariyer merkezimizde bir portföyümüz bulunmaktadır. İŞKUR’umuzun desteği ile birlikte işverenlerle karşılıklı bir mülakat görüşmesi ortamını oluşturuyoruz. Genel merkezimizde olsun Büyükşehir’in bize sağlamış olduğu imkanlar olsun veya İŞKUR’un sağladığı imkanlar ölçüsünde işverenden şu davette bulunuyoruz. Gelin şu engelli kardeşimizi kurumunuzun içerisinde çağrı merkezi olabilir call center olabilir müşteri temsilcisi olabilir veya bilgisayar desteği ile veri girişinin adaptasyonu konusunda destek istiyoruz. Onlarda belli bir maaş istemiyoruz yeter ki iş verin. İnsanların kendine ait özgüveni gelişsin, kendilerine ait duyguları gelişsin ki gerçek anlamda istihdam sağlanmış olacaktır diye düşünüyorum. İŞKUR ile birlikte periyodik çalışmalar içinde bulunmaktayız.GÜLŞEN YAVUZ: Öncelikle hoş geldiniz. Ben Gülşen Yavuz İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü Görme Engelliler Birim Sorumlusuyum. Kısaca şöyle bahsetmek istiyorum. Çok umutsuz olduğunu düşünmüyorum. Size katılmıyorum bu konuda. Burada olmamız, İstanbul Üniversitesindeki katkılar, kurumsal olarak katılan arkadaşlarımız bir başlangıçtır diye düşünüyorum. Birçok görme engelli artık sokağa çıkabiliyor tamam eksiklerimiz var ama tamamlanması için bir başlangıç bir yaprak dalı ağacın kökleri olarak düşünelim inşallah tamamlayacağız diye düşünelim. Şunu demek istiyorum küçük yaşla ilgili Tuğba Hocam zaten bahsettiler müfredat

Page 127: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU126

konusunda. Yalnız iki engelli, çok engelli engellilerimiz var. Görme ve zihinsel, görme ve işitme engelli… Liseler lise bazında müfredat hazırlamada, bunlar göz önüne alınırsa seviniriz, bireysel BEP olayına giriyor orada büyük eksiklikler olabiliyor. Aile eğitiminde de görme engelli aileler var anne babalar var. Gören çocukları oluyor. Onlara ne yapılabilir? Küçük bir el kitapçığı… Bebeğini beslemesi olabilir, günlük hayatındaki bakımıyla ilgili, alt değiştirmesi… Anne baba eğitimi… tabii Aile Bakanlığı da burada hepimize rol düşüyor. Tamam, anne baba görmüyor. Çocuğa kitap okumak istiyor ama kabartma kitap yok. Bunu da yaşadık. Eğitim materyali eksikliğimiz oluyor. Mesela anaokullarında şöyle zaten biliyorsunuzdur İstanbul’da iki tane Türkan Sabancı ve Veysel Vardal sağ olsunlar Türkan Sabancı çok engellilere hizmet veriyor. Ne oluyor materyal oluşturmada? Mesela 5 çocuğun 2 tanesi görmüyor 3’ü görüyor. Materyali hoca nasıl yapıyor? Kare, üçgen, dikdörtgen çiziyor silikon tabancasıyla kabartma yaparak veya iple veya gazoz kapağıyla veya yoğurt kapağıyla eğitim materyallerinin tamamlanması gerekebilir. Bunlar çok pahalı olmayacak şekilde de sağlanabilir. Mühendislerimiz var onlardan destek alınabilir diye düşündüm. İstihdam ile alakalı da önemli firma ve markalar var artık onlar da engelli çalıştırma kanunu çıktığı için en azından onlar da bu safhaya girdiler. Ne olur? Onlara özel toplantılar yapılarak onlar bilgilendirilebilir. Bir ön yargı var. Ben 14 yıldır Engelliler Müdürlüğündeyim. Ben de Engelliler Müdürlüğünde olmasaydım dışarıdan biri olsaydım ben de herhalde bilmezdim. Çünkü insanların soyso-ekonomik durumları çok kötü, okullar çok kalabalık, öğretmenler… Baştan zaten bazı mevzular var ama burada tekrar geldiğiniz için teşekkür ediyorum bunlara destek olunabilir. Biz Engelliler Müdürlüğü Beyoğlu olarak ne yapıyoruz görme engellilere kısaca bir de ondan bahsedeyim size. Beyoğlu Engelliler Biriminde görme engelli yetişkin bayanlarımıza yemek kursu veriyoruz. Aileler bir de şöyle yapıyor 18-19 yaşında genç kızlar güvenemedikleri için çıkartamıyorlar. Biz önce diyoruz ki

Page 128: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 127

evlendireceksiniz ya evde iş yapacak ya hadi bir gelin yemek kursuna. Kişisel bakım, idari bakım, yemek pişirme gibi başlayarak sonra açık liseye gidiyor gidebiliyorsa. Aileye önce güveni sağlıyoruz. 4 yıldır hizmet vermeye başladık. Bizim de eksikliklerimiz mutlaka vardır tamamlayacağız inşallah. Bilgisayar eğitimi alıyor onun devamında kabartma bir de sosyalleşiyorlar zaten böyle kurumlarda. EKPSS eğitimlerimiz var, memur atamalarımız oldu. Biri bilmiyorsa öbürü destek oluyor bizim de burada sizlerle birlikte olduğumuz gibi onlar da bu tarz ortamlarda inşallah birbirlerine paralel olacaklardır. Biz aynı zamanda İstanbul Modernle çalışıyoruz 4 yıldır. Mesela binanın krokisi, planı, onların kabartma sağlanması, tuvaletlerin kabartma levhalarla yönlendirilmesi gibi… Bu tarz çalışmalar da yapıyoruz.ALİ KAYMAK: Çok değerli konuşmalar oldu. Gerçekten çok farklı paydaşlardan farklı konularda önemli vurgular yapıldı. Bunları bazı başlıklar altında toplamaya çalıştık. tabii bunun en başında eğitim geliyor. Nitelikli ve sistemli eğitim eksikliğinden bahsetti hocam. Bunun altına da diğer görüşleri de eklediğimizde özellikle bağımsızlık becerilerinin öğretiminde sıkıntı olduğu, bununla ilgili yeterince müfredatta yer ayrılmadığı, oysaki öğretmen yetiştirmede bunun özellikle yoğun bir şekilde ders olarak verildiği ancak uygulamada bununla ilgili sıkıntılar olduğunu konuştuk. 4+4+4 sisteminden dolayı da görme engelli bireylerin zaten nitelikli öğretmen görme engellilere nasıl yaklaşacağını bilen öğretmen zaten çok az, yok diyebileceğimiz kadar az. Bir de bunun yanında kendi bu konuda eğitim almış görme engelliler öğretmenliği konusunda eğitim almış öğretmenlerinden de bir sene erken ayrılmaları sebebiyle bunun da ilerleyen yıllarda daha farklı sorunlara yol açabildiğini konuştuk. Onun dışında tabii bunun altına aslında aile eğitimini de ekleyebiliriz. Aile eğitiminin öneminden çok sıklıkla bahsedildi. Ailelerin özellikle korumacı tavrından biraz yakındık. Ama bunun yanı sıra da ailelere hiçbir eğitim verilmediği, Gülşen Hanım daha da farklı bir boyutuna değindi. Yani görme engelli olup normal çocuğa sahip ailelerin de

Page 129: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU128

nasıl eğitim vermesi gerektiğini bilmediği bu konuda sıkıntıların olduğunu vurguladı. KORAY ERGÜL: Bir de okul öncesini söylemiştik. O çok önemli bir konu. TUĞBA TUNCER: Yönetmelik düzeyinde mecburi de uygulama yok.METİN GÖKÇE: Bir özel eğitim kurumunda olduğum için raporlar bizim elimize geliyor. Orda yaptığımız işlemlerden bahsedeyim. Hiçbir zaman gelen öğrencilerin hiçbirini bu eskisi gibi değil bundan 5 sene 10 sene önceki gibi değil. Çünkü okul idaresi… Yani o okul müdürünü görevden aldırabiliyor bir kişi. Özel eğitim öğrencisi görme engelli bir çocuk yönetmelik içinde herhangi bir şey olduğu zaman mutlaka evine en yakın okulda zaten kaynaştırma almak zorunda kalıyor. Bunun için Rehberlik Araştırma Merkezleri devrede İl Özel Eğitim Kurulu devrede. Mutlaka bu çocuğun okul öncesi eğitimini o okula veriyor ama şunda katılıyorum hocama okul öncesi eğitimini verirken okulların içindeki niteliği yani eğitimin niteliği ne? Yani öğretmen ne kadar öğretmen? Acaba öğretmen bu işi yaparken, Gülşen Hocam az önce bir örnek verdi. Bizim bu kulaktan dolma bilgilerimiz acaba öğretmen kesme yapıştırma yaparken veyahut da bir materyal yapıştırma yaparken kesinlikle Braille alfabesi zaten okuma yazma yok o düzeyde. Ne var, bağımsız hareket var, tuvalet eğitimi var, arkadaş eğitimi var, yemek eğitimi var bu gibi eğitimleri orda görülebildiği için… TUĞBA TUNCER: Henüz bitmedi savunması yapılmadı ama benim mastır öğrencimle şuna baktık: Görme engelli okul öncesi dönemdeki çocukların oyun davranışlarıyla görme engeli olmayan çocukların oyun davranışları. Aynı ortamdalar yani birlikte eğitim alıyorlar, çok büyük fark çıktı. Engelli çocuk bu nesneyi sallamakla meşgul sadece. Öbürü o arada oyun kuruyor, evcilik oynuyor... Kendi etrafında dönüyor videoları var. O döneme özgü becerileri kazandıracak değerlendirecek bir müfredatın olması lazım. METİN GÖKÇE: Ama o çocuk o akran grubuna göre dezavantajlı

Page 130: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 129

geliyor hocam. Görmediği için taklit yöntemiyle görmediği için çoğu davranışı zaten yapamıyor. Ama şunu ben çok iyi gözlemledim. Görme engellilerin kendi arasında okul öncesi eğitimine gidenle gitmeyen arasında müthiş fark var. Sınıf öğretmenlerimizin hepsine söyleyeyim. Müthiş bir fark var yani. Okul öncesine giden görme engelliyle gitmeyen öğrenci arasında müthiş fark var. Zaten görenlerle görmeyen arasında zaten bir dezavantajlık durumu var. Onu kabul ediyoruz ama ikinci söylediğimde çok büyük bir fark var ve son zamanlarda dışarda kalan aile İstanbul gibi büyük şehirlerde dışarda kalan okul öncesi eğitimine gitmemiş öğrenci sayısı görme engelliler olarak az yani. Ben onu biliyorum. MAHMUT KEÇECİ: Parantez açabilir miyim? Özellikle kırda ve kentte yaşayan görme engelliler de bu anlamda farklıdırlar. Çünkü ben kırda yetişen biri olarak, çocukluğumu oyun içinde, yani dışarıya çıkabildiğim için, kentte dışarı çıkamıyor engelli.TUĞBA TUNCER: Kırda daha çok koruyorlar. METİN GÖKÇE: Evet köyde çok daha rahat kesinlikleMAHMUT KEÇECİ: Özgürlüğün tadını çıkarmış biriyim ben.ALİ KAYMAK: Aslında bu kaynaştırma konusu benim ayrı biraz daha açmak istediğim bir konuydu. Çünkü bundan birkaç sene önce çıkan bir yönetmelikte görme engelliler okullarının kapatılıp çocukların kaynaştırmaya yöneltileceği yönünde çok büyük tartışmalar vardı. Şu anda hem öğretmenlerin, hem görme engelli kişilerin, hem de öğretmen yetiştiren üniversitelerin bu konudaki bakış açısı tam olarak nedir? Görme engelliler okullarının olması ya da kaynaştırma olması.TUĞBA TUNCER: Yani kaynaştırma için destek özel eğitim hizmeti sağlanması gerekiyor. O olmadan çocuğu götürüp bir sınıfa bıraktığımız zaman bir anlamı olmuyor. Yani çocuk anca çok hevesli bir öğretmen varsa, iyi niyetli bir öğretmen varsa gelişebiliyor. Onun dışında zarar bile görüyor. Biraz önce kapıda konuştuk işte. Mesela çocuklar dereceyle okul bitiyorlar. Daha başarılı oldukları için değil akranlarından öğretmenler onlara daha çok not verdiği için böyle

Page 131: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU130

oluyor bu. Mesela bölüme geliyor, özel eğitim bölümüne geliyor. Benim sağını solunu bilmeyen kör öğrencim oldu. Son sınıfta farkına vardık.KORAY ER: Ben çok özür dilerim, yine müdahale edeceğim. Ben Ankara’da İhsan Sungu İlkokulu’nda okudum. Dış kapıdadır bu okul. Öğretmenimi beğenmedim. Okul müdür yardımcımız da komşumuzdu. İkinci annemdir sağ olsun. Beni Emel Hanım’ın yanına koydu. Emel Hanım alırdı beni açardı böyle kolunu ben gider otururdum. Tahtaya yani görmeyen bir adamı tahtaya kaldırırdı az gören birini. Tahtaya geçerdi, ben mecbur gideceğim. Kadın kolunu açıyor, jesti düşünün. Sonradan uyandım. Gidiyordum oturuyordum ve o ilkokuldan Anadolu Lisesi’ni kazanan ilk öğrenci benim. O sene iki kişi kazandık. Yani 30 senelik ilkokuldu, iki kişi kazandık Anadolu Lisesi. Artık Emel Hanım zaten dedi sen onu kazandın ya ne istersen iste benden diyor kadın. Kadın bana hayatımı verdi. Tek yaptığı buydu. Gel Koray sadece orda oturtup kolunu böyle koymakla kadın bana her şeyi verdi. Sadece hocamın bilgisiyle yaptım yani.SONGÜL ALTINSAÇLI: Ama siz şanslısınız. KORAY ER: Ben de onu diyorum ben hep şanslıydım. Ailemin yönlendirmesi, komşum… Yani kısmetliydim. Bir de kısmetsiz milyonları düşünün. Kısmetsiz on binlerce insan var.SONGÜL ALTINSAÇLI: İnsanlar eğitim ve öğretimde de öğretmenlerimiz üniversitelerde gerçek anlamda öğretmen olmak isteyen insanların olduğu bir bölümden mezun olduklarında o insanlar nereye girerse o aynı coşkuyla herkese eşit şekilde davranıp, ister engelli olur ister engelli olmaz yani öğrencileriyle karşılaştığında… Yani biz kişisel yaklaşımlarda bulunduğumuz zaman… Şanslı da olabiliyorsunuz ama doğudaki birisi ya da işte batıdaki bir insan öyle değilse, onunla karşılaşmamışsak çocuğun hayatı bitiyor. KORAY ER: İşte zaten engellinin bireye muhtaç olmadığı zaman başarısı önemli. SONGÜL ALTINSAÇLI: Ve standart. Standartlarımız ne kadar iyi

Page 132: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 131

geliştirirsek biz toplumda, siz isterseniz A şehrinde olun isterseniz B şehrinde olun. Gelen öğretmenlerin yetenekli altyapısı, hep altyapısı güçlü olan insanların sunumları… Liyakatli insanlar bir yerlere gelirse o zaman o çocuklar da heba olmaz. Bu çocuklarımız da üniversiteye geldiklerinde zaten onlara biz sunduğumuz imkanlarla doğru orantılı olarak mezun oldukları zaman da gittikleri her yerde üniversite açısından düşündüğümüzde… Demin bahsettiği gibi beyefendinin işte şu şu özellikler, işte şu varsa şurayı çalışın değil. Ben hukukçuyum, bu alanda çalışacağım, ben mühendisim… Benim öğrencim işte mimar olacak. Her türlü ortamı sağlıyoruz. Mezun olduğunda mimarlık yapabilmeli. Ha yapmayabilir, o onun tercihidir. Ama yani bunu sağlayabilirsek biz herhalde istediğimiz noktaya ulaşırız diyorum. Hep kişilere bırakmamamız gerekiyor. Kişiler zaten bu yüzden hep yoruluyor.KORAY ER: Tabi, benim temam o zaten. Sistemi oturttuğumuz zaman, kişilerin vicdan limitine göre yaşamaz engelliler işte.AHMET ÜNÜVAR: Ben soruyla alakalı olarak şunu söylemek istiyorum. Biz daha özel eğitim bölümündeki öğrencilerin müfredatının yetersizliğini tartışırken kaynaştırmadaki öğretmenlerin durumunu göz önünde bulundurmamız gerekir diye düşünüyorum. Özellikle bize, rehabilitasyon merkezine, işte görme engelli öğrencisi olduğunu söyleyen öğretmenler başvuruyor. Bir şekilde özveriyle işte kabartmayı öğrenmeye çalışıyor, nasıl öğrenirim diyor, öğrenmeye çalışıyor ve öğrencisine o şekilde yardımcı olmaya çalışıyorlar ama bunların sayısı kaç tane? 5-10 tanedir belki. Halbuki yüzlerce öğrenci var kaynaştırmada okuyan. Ben bu konuda orta yolu bulma taraftarıyım. Mademki eğitim sistemimiz 4+4+4 şeklinde bölündü, en azından ilk 4 yılı mutlaka görme engellinin, görme engelliler okulunda geçirmesi taraftarıyım. Çünkü orada altyapıyı alması gerekiyor. Hem Braille öğrenme, hem bağımsız hareketi öğrenme, hem diğer bağımsız yaşama her alanda işte nesneleri tanıma, dokunma duyusunun geliştirilmesi gibi. Yani birçok şey için. Okul

Page 133: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU132

öncesi de dahil 4 yıl, ilk 4 yılı…METİN GÖKÇE: Şimdi hocam okul öncesi aslında biz tersinden kaynaştırma yaptık Sabancı’da. Tersinden kaynaştırmayı hocam tanımsal olarak biliyor. Normal öğrenciler görme engelli çocukların yanına gelmesi, görme engelli okuluna gelmesi. Bu Türkiye’de ilk uygulanan bir modeldi. Tecrübe ettik yani biz onlara gitseydik, onlar bize gelseydi ne olur gibi, baktığımızda. Çocuklar aslında biz büyükler problem etmesek çocuklar kendi arasında oyunla bunu hallediyorlar. İnanınki yani hiçbir şey yapmamıza gerek yok. Yönerge falan vermiyoruz. Arkadaşını lavaboya götürüyor, bakın bizim okulda gözlemlediğimizden bahsediyorum. Onu yemeğin masasında oturtturup, yanına oturtturup, hani ilk günlerde daha yeni ortam düzenlemesini öğrenirken, normal çocuklar diğer arkadaşlarını yönlendiriyorlar. Biz büyükler hani anne baba evde bu gibi şeyleri dillendirmeye başladıktan sonra çocuklarda tavırlar değişiyor. Bir de kaynaştırma eğitiminin ilk başladığı 1960’lı yıllarda, Almanya’da başlıyor. İşte Avrupa’da ilk başladığında, İspanya’da 1970’li yıllarda kaynaştırma eğitimine başlanıyor. Ben bir olaydan bahsedeyim. Orada ilk eğitime başladığında öğretmenler kaynaştırma öğrencilerini aldıkları zaman da, isyan ediyorlar. İstemeyiz, aileleri örgütlüyorlar, başka sivil toplum örgütlerini örgütlüyorlar, istemiyoruz. Yani her türlü bizim şu anda düşündüğümüzü onlar o zamanlar da düşünüyorlardı çocuklar için. İşte olmazdı, bulaşıcıydı, bilmem zarar verir, şuydu buydu falan. Tabi, grevler falan başlıyor. Devlet şunu diyor, bakın. Kimin sınıfında, özel eğitim öğrencisi olursa, maaşı şu kadar artacak. O andan itibaren problemler çözülüyor. Haksız da değiller, çünkü 40 tane 20 tane öğrenci ile uğraşırken ikinci bir görme engelliye, oradan bahsedeyim Braille yazıyla beraber, ikinci bir eğitim dili ile beraber, eğitim verecek o öğretmen. E niye uğraşayım ki? Yan sınıfımda böyle bir şey yok. Bende var, ben ikinci defa daha fazla çalışıyorum. Bu ücret artırımından sonra, tüm öğretmenlerin hepsi bana gelsin demeye başlamış. Okul müdürüne de aynı şey teklif edilmiş, bana gelsin

Page 134: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 133

diye ve çözülmüş. Ama bizde böyle değil. Hala daha biz bunu yani çözemedik memlekette. Çok cüz’i bir miktarda kaynaştırma eğitimini, iyi bir derecede desteklenebilir. Yani hocamın dediği gibi, normal körler okuluna, görme engelliler okuluna ilk 4 sene gelebilir. İhtiyacı olan varsa devam edebilir. Çünkü bazı çocuklar bunu yapamayacak düzeydedir. Sonradan engelli olmuştur, farklı psikolojik problemleri vardır, zeka olarak bazı şeylerde geridir. Ama o kadar iyi çocuklar var ki, belki gelmesine bile gerek yok. Kabartma yazı öğrenmiştir, bilgisayardan haberdardır, işte efendim abaküsü kullanıyordur, işte başka matematik materyallerini kullanıyordur. Tüm şeylerden haberdardır. Artık buna içeriği verebilirsiniz. Bunun bir avantajı daha var. Bu çocukları biz ne kadar erken kaynaştırmaya verirsek, o kadar daha rahat uyum sağlıyorlar. Çünkü ortaokulu bitirdiği zaman 14-15 yaşında oluyor. Yani buluğ çağına giriyor ve en büyük problemleri olan beğenme beğenilme davranışları ortaya çıkıyor. Arkadaşlık anlamında yalnız kalıyor. Çünkü neden? Artık o da hani başkaları tarafından beğenilmek, beğenmek gibi kavramlar üzerinden gitmek istiyor ve okulda uyum problemini kaldıramıyor bu sefer. Çünkü herkes başkasıyla ilgileniyor ve bunu da, erken yaşta alıştığı zaman, hani bu gibi kavramlara. İşte kör, görme engelli falan gibi kavramlara alıştığı zaman, daha rahat, daha relaks tepkiler veriyor. Bu da bir faydası oluyor. tabii bunların hepsi, bir yani insanoğlu buraya gelene kadar yani eğitimin ilk modeline gelene kadar, 1800’lü yıllarda din adamları bu işe soyunmuşken onlara acıma duygusuyla başlamışken, 1900’lü yıllarda okullar açılmaya başlanmış. Okullar açılmaya başlandığında, tabii bu sefer şehrin çok dışında. Bakın ben bir örnek vereyim. 1930’lu yıllarda İzmir’deki görme engelliler okulu ile işitme engelliler okulu aynı binada ve öyle bir şey var ki, gündüz işitme engelliler görme engellilerle kavga ediyor, dövüyor gece de görme engelliler işitme engellileri yakalayıp dövüyor. Yani öyle bir eğitim modelinden, çünkü hani görme engelli karanlıkta bile rahat hareket ediyor ama biz olduğumuz yerde kalırız karanlık, ışık şey olmuş olsa.

Page 135: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU134

70’li yıllarda okullara başlanıyor, 80’li yıllarda kaynaştırmaya geliniyor ve biz bunu hepsini tecrübe ederek, öğrenerek geliyoruz. Yani bir model bir şey yok makine hani böyle çalışır durur, biz böyle yapalım diye değil. Onu 20’li, 30’lu, 40’lı yıllar sıralamasına göre tecrübe ederek yapıyoruz, koyuyoruz ortaya. Şimdi artık yani, dünyada uygulanabilir ve Türkiye’nin de tecrübe ettiği bir kaynaştırma modeli var. Artık bence bu yolda gitmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ama okulları kapatmadan çünkü oraya her zaman ihtiyacımız var. Orası bir merkez, orası bir aynı zamanda sonradan görme engelliler için eğitim modelini oluşturabileceğimiz bir yer. Kaynaştırma eğitimine müsait olmayan çocukların eğitim alabildiği yer. Aynı zamanda danışma birimi, aynı zamanda materyal üretme birimi olarak bile çalıştırılabilir yani.ALİ KAYMAK: Son zamanlarda özel eğitim öğretmeniyle sınıf öğretmeninin bir arada girdiği işte kaynaştırma modeli çok konuşulmaya başlandı. O nasıl?MAHMUT KEÇECİ: Bir şey sorabilir miyim hocam? Görme engelli olmayan öğrenciler gündüzlü müydü ve hangi sosyo-ekonomik gruptan geliyorlardı?METİN GÖKÇE: Yok, mahalledeki çocuklardı. Hepsi gündüzlüydü. Yatılı, okul öncesi eğitim öğrencisini zaten yatılı alamazsınız. Yani o çocuklar hepsi evine gidiyor.MAHMUT KEÇECİ: Neye göre seçildi o çocuklar?METİN GÖKÇE: Mahalledeki çocuklar.MAHMUT KEÇECİ: Gönüllülüğe göre mi?METİN GÖKÇE: Ailelerinin başvuruları, tabii ki biraz da gönüllü.TUĞBA TUNCER: Bazen kimse başvurmayınca mesela Ankara’daki okulun müdürü öğlen yemekleri bedava dedi. Öyle olunca getirdi çocuğunu. Semt de çok iyi geliri olan ailelerin oturduğu bir yer değil.GÜLSEN KAYA: Kur’an kursunda farklı bir kaynaştırma modeli var bizde. Şimdi örgün öğrenciler arasında bir tane görme engelli sınıf tabii hepsi yatılılar. Dışardan gelen çocuklarımız da var hem

Page 136: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 135

görme engellilerde hem de diğer öğrencilerimizde. Ben çok sağlıklı yürüdüğünü düşünüyorum. Ama yatılı yapamıyorsa gündüz de gelebiliyorlar. Çocuklar kendi aralarında çok güzel kaynaşabiliyorlar, arkadaşlıklar kurabiliyorlar, birbirlerine çok güzel bir şekilde yardımcı olabiliyorlar. Özellikle yaz döneminde gelen küçük çocuklarımız ki onların çoğu gündüzlüdür inanın bir spor sahası var, kursun içerisinde oradaki oyunlarını gördüğünüzde şaşırırsınız. Yani sanki diğer çocukla, yani bizler bilmesek “Acaba bu çocuk gerçekten görme engelli mi?” dersiniz. O kadar güzel bir şekilde iletişim kurup oynayabiliyorlar. Bence bu da bir modeldir. Bir okulun içinde bir sınıf teşkil edilebilir. Kaynaştırmayı çabuklaştırır diye düşünüyorum.KORAY ER: Çok özür dileyerek son bir şey söylemek istiyorum. Bir de eğitim dediğimiz zaman, misal akademik kognitif okul eğitiminden bahsettik. Bir de özellikle kişi toplum, birey toplum gibi temel eğitimlerin görme engellilere verilmesiyle ilgili çalışmalar var mıdır veya bununla ilgili neler yapılabilir? Sadece soru olarak değil de yani özellikle istihdamda da var değil mi mesela benim öyle ufak bir projem vardı bir yerlere sundum, sonra olmadı. Mesela istihdama hazırlarken bir engelliyi, ne tür eğitimler veriliyor gibi. İletişimde alıcı ve verici olarak düşündüğünüz zaman, iletişimin iki noktasını, inisiyatifin iletişimin çıkış noktasında olduğunu düşünürsek; mesela çok güzel bir örnekti o, kolundan tutup götürmesi. Orada, bir de çatışma yönetimine de girer, burada akademik psikolog insanlar var müdahale etmeyeyim; alanlarına giriyorum ama hani bu anlamda engellinin özellikle görme engellinin inisiyatifi nasıl ele alabileceğine dair eğitimler var mıdır bilmiyorum, yoksa da yapılabilir mi? Bunu soruyorum.ALİ KAYMAK: Tamam, bunu da konuşalım. Ben de aslında yine birkaç sorum olacak hem İŞKUR temsilcisine. Şimdi 1’e 100 danışman engelli oranından bahsettiniz. Bununla ilgili benim de merak ettiğim, yurt dışında bununla ilgili şeyleri incelediniz mi? Yurt dışında bir danışmana kaç engelli düşüyor? Bu 1’e 100 bana çok yüksek geldi.

Page 137: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU136

Ben otizmli çocuklarla daha çok çalışıyorum, uzmanım. Otizmde 1’e 1 oluyor genelde. En fazla 1’e 7’ye kadar Amerika’da çıktığını gördüm iş-yaşam koçlarının. Ama 1’e 100 bana çok yüksek geldi danışmanlık için. Bir diğer sorum da, görme engellilerle ilgili İŞKUR’un istatistiki bir bilgisi var mı? Kaç görme engelli, yani bugüne kadar kaç tanesi işe yerleşmiş ve bunların kalıcılığı nedir diye sormak istedim. Bir de, yine Koray Bey’in anlatımlarından yola çıkarak aklıma farklı bir soru geldi. Koray Bey, istihdamda sıkıntılardan bahsederken fırsat eşitsizliğinden bahsetti. Yani, tamam İŞKUR’un yönlendirdiği görme engelliler var ama ben 4 tane üniversite bitirmiş nitelikli bir görme engelli olarak daha üst düzeyde bir iş yapabilecekken, nitelikli iş bulma konusunda sıkıntı yaşıyor. İnsanlar, ben her ne kadar nitelikli olsam da, görme engelli olduğum için beni bu şey, işte yasal düzenleme kapsamında işe almaya çalışıyor. Peki, eğer ki nitelikli eleman statüsünde alınsa işte örnek veriyorum, 3000- 4000 lira maaşla daha üst pozisyonda alınırsa da devlet burada ayrıca destek sağlıyor mu ya da nasıl destek oluyor diye sormak istiyorum. NURETTİN LATİFACİ: Teşekkür ederim. Şimdi, görme engellilerin iş ve meslek danışmanlığıyla ilgili zaten en eski iş ve meslek danışmanı devlet kadrosu olarak yeni oluşturulan bir konu. Bu, bu hükümetimiz zamanında getirilen bir proje. Bu da Avrupa Birliği çerçevesinde Avrupa Birliği araştırılarak, işte Hollanda’da Almanya’da istihdam bürolarında devlet nasıl bir katkı sunuyor o nlar araştırılıyor ve dolayısıyla Avrupa Birliği çerçevesinde iş ve meslek danışmanı olan yeni bir statü, yeni bir meslek ortaya çıktı. Şimdi iş ve meslek danışmanlığının istihdamına, kısaca hani en azından konuyla alakalı olduğu için ben buna değinmek istiyorum. En azından lisans mezunu olanlar iş ve meslek danışmanlığının eğitimini alarak 5 aşamalı Türkiye uluslararası meslek standartlarına uygun yapılan sınav neticesinde 5 aşamalı sınavdan geçerek KPSS sınavına göre tercihte bulunarak atanıyor. Türkiye İş Kurumu’na. Dolayısıyla Türkiye’de şu an 4000’e yakın görev yapan iş ve meslek danışmanı arkadaşlarımız var.

Page 138: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 137

İstanbul genelinde de şu an için 750 tane iş ve meslek danışmanı var. 10 tane hizmet merkezimiz var. Dolayısıyla bu oransal olarak her 4 her 5 tane ilçeye bir tane hizmet merkezi düştüğü için oransal olarak dağıtılıyor. Bizim Bayrampaşa Hizmet Merkezi olarak 5 tane ilçeye bakıyoruz. Esenler, Eyüp, Gaziosmanpaşa, Bayrampaşa ve Sultangazi. Dolayısıyla burada 51 tane şu an halihazırda görev yapan iş ve meslek danışmanı arkadaşımız var. Bu ilçelerde engelli olsun ya da olmasın, her kişiye İŞKUR kayıt yaptığı zaman ikametgahına en yakın hizmet merkezinden danışman atıyor ve sayı ne kadar yüksek olursa o anki 51 tane iş ve meslek danışmanına oransal olarak bölünüyor.KORAY ER: Yani engelli danışmanı yok değil mi? Özel olarak bir engelli danışmanı yok.NURETTİN LATİFACİ: tabii tabi, yok genel olarak tabi. Aynı zamanda engelliler de var. Mesela, bu bahsettiğim 5 tane ilçede halihazırda engelli statüsünde olup kayıt yaptıran 5000 civarında engelli vatandaşımız var. Bunlar zihinsel engelli, fiziksel engelli, aynı zamanda görme engelliler de var. Kişi başına şu an benim mesela 103 tane engelli danışanım var. Diğer arkadaşlara da oransal olarak bu şekilde bölünmüş. Sayı biraz fazla ama sizin de bildiğiniz gibi İstanbul büyük bir şehir. Sonuçta 20 milyona yakın bir nüfusumuz var. Dolayısıyla Türkiye genelinde işte, şu an 3800 sayımız iş ve meslek danışmanı var. İstanbul’a 750 tane iş ve meslek danışmanı düşüyor. Dolayısıyla toplamda şu an 2000 civarında iş ve meslek danışanı var her bir tane iş ve meslek danışmanının.KONUŞMACI: Sizin kaç danışanınız var hocam?NURETTİN LATİFACİ: Benim 2000 tane var genelde. Bunların 100 tanesi engelli. Sadece iş arayanlara değil, aynı zamanda işverenlere de danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Her iş ve meslek danışmanına, Bayrampaşa’dan bahsediyorum benim mesela 700 tane işverenim var. Benim üzerime zimmetli. Hani eleman talebi edeceği zaman gidip ara sıra sahaya gidiyoruz görüşüyoruz. İş gücü olan ilanlarını almak için onlardan hangi özellikte eleman istiyorsa…

Page 139: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU138

KONUŞMACI: 2 yılda bir sıra gelir.NURETTİN LATİFACİ: Yok biz şöyle, ortalama olarak ayda 27-30 tane işveren ziyareti yapıyoruz. Ama bu sadece hani bizim birebir işverene gitmekle olmuyor. Bizim oraya gittiğimiz zaman bir adresimizi veriyoruz telefon numaramızı veriyoruz, kartımızı veriyoruz. Dolayısıyla işveren her zaman istediği zaman gerek telefonla gerek de mail ortamında bize mail atıyorlar. Şu şu özelliklere sahip eleman ihtiyacımız var. Biz de online olarak ücretsiz olarak bu ilanları açıyoruz. Yani hani dediğiniz gibi Avrupa’daki karşılaştırmaya baktığınız zaman gerçekten aslında çok fazla bir yükümüz var. Çünkü Milli Eğitimle de alakalı. İkinci soruya gelince…ALİ KAYMAK: İstatistiki bilginiz var mı? Şu kadar görme engelliye hizmet veriyoruz diye?NURETTİN LATİFACİ: Şimdi istatistik bilgiye göre biliyorsunuz, Türkiye İstatistik Kurumu’na göre sayılar, onlar genel olarak tutuyor. Ama ben kendi Bayrampaşa Hizmet Merkezi’nden, bundan bahsedebilirim. Şu an Bayrampaşa Hizmet Merkezi’ne kayıtlı 5.000’e yakın engelli var, tabii engelli için diyorum. Dolayısıyla bu işverenlerimizi her perşembe günü kendi kurumumuzda öğleden sonra, kuruma davet ediyoruz. Engelli talepleri olanlar, zorunlu olanlar geliyor. Bir de gerçekten de devletin teşvikinden bilinçli olan işveren gelip de, hani ben şu şu özelliklerde engelli alacağım diyor. Dolayısıyla ortalama her hafta 10 tane firmayı çağırıyoruz. Kimisi 3 kişi alıyor, kimisi 5, kimisi 20. Bu bahsettiğim İstanbul’daki engelli olan vatandaşlarımıza mesaj yolluyoruz. Şu tarihte İŞKUR’da engelli toplantısı var. Bire bir işveren geliyor, engellilerle görüşüyor, istediği özelliklere sahip hangi meslekte, dalda varsa kişiler, engelliler işverenle görüşüyor. Dolayısıyla birleştirme noktasında kişilerin istihdamının kazandırılmasına önayak oluyoruz. Aynı zamanda Cengiz Bey de bahsetti. Esenler’de her hafta, her gün 2 tane iş ve meslek danışmanı arkadaşımız oraya gidiyor, oradaki işverenlerle de görüşüyor, kayıtlarını yapıyor arkadaşlar. Dolayısıyla kayıt yapıldıktan

Page 140: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 139

sonra ertesi gün iş ve meslek danışmanı atanıyor. Bizim kurumla irtibata geçiyor, bir şekilde onların da ulaşmış olduğu işverenlere yine bizim vasıtamızla istihdama kazandırmaya çalışıyoruz. Bu yeterli mi? tabii aslında sadece hani 100’de 3 oranında özel işverenlerin istihdam zorunluluğu var. Fakat hani biz kurum olarak diyoruz ki, bu zorunlu değil, gerçekten nitelikleri meslek sahibi olan kişiler sizin de tatmin olacağınız gibi hani engelli statü mecburiyetinden de değil de, severek, bilerek bu kişileri istihdama kazandıralım diye iş başı eğitim programı, mesleki eğitim kursları düzenleyebiliyoruz. En son buna istinaden demin söyleyemedim, Songül Hanım şey dedi hani üniversite mezunu olup, lise mezunu olup gerçekten mesleki eğitimini almış nitelikli engelli vatandaşlarımız da var. Bunları sadece engelli statüsünde mi değerlendirmemiz gerekiyor? Hayır, bunları aynı zamanda normal işgücü piyasasındaki ilanlara da yönlendirebiliyoruz. Bunların işveren faydası ne? Eğer zaten engelli raporu varsa %100 işveren sigorta prim payını biz karşılıyoruz. 50 ve üzerinde çalıştırıyorsa firma, zaten mecburi olarak bu %3 oranında istihdam etmek zorunluluğu var. Yani artık şu an engelli vatandaşlarımıza sadece engelli ilanlara değil, aynı zamanda mesleki nitelikleri, özelliklerine göre onların yapabileceği işe göre kişileri normal ilanlara da yönlendirme yapabiliyoruz. tabii bu iş arayan ile işverenin mutabık kalacağı bir konuda anlaşırlarsa istihdama kazandırmış oluyoruz. Son soru buydu ama tabii hani başka bir soru da sorabilirsiniz.ALİ KAYMAK: Koray Bey’in sorusu vardı.KORAY ER: İstihdama giden mesela işe başvuracak insanlar hani bunların ilkokul mezunu da var, ortaokul mezunu var veya en azından daha önce iş görüşmesinde bulunmamış olanlar var. Bunlara herhangi bir hazırlık eğitimi gibi bir şey veriliyor mu? Veya böyle bir projeniz var mı?NURETTİN LATİFACİ: tabii şu an ben zaten aslında zamanımız yoktu. Bu mesleki eğitim kursları, işbaşı eğitim programından biraz özetçe bahsettim. Halihazırda şu an zihinsel engellilere yönelik bizim

Page 141: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU140

Bayrampaşa Hizmet Merkezi’nde garsonlukla ilgili mesleki eğitim kursumuz var. Sultangazi’de yapılıyor. Dolayısıyla ara sıra tabii hani dezavantajlı gruplara da ayrıyeten mesleki eğitim kursları ile işbaşı eğitim programları düzenlenebiliyor. Eğer nitelikleri iyiyse hani tutup normal bir şekilde kişinin karar vermesi gerekiyor. Yani kişi kaydını yapacak İŞKUR’a. Ondan sonra iş ve meslek danışmanının da uygun görüşünü alarak kişinin hangi nitelik özelliklere sahip veya kişi hangi meslekte ben eğitim görmek istiyorum diyebilir veya danışmanlık hizmeti alabilir. İş ve meslek danışmanını yönlendirmesiyle halihazırda açılan yerlerdeki kurslara katılabilir. Bunun için 15 yaşını tamamlamış olması gerekiyor, işsiz olması gerekiyor, emekli olmaması gerekiyor. Dolayısıyla iş ve meslek danışmanının uygun görüşüne de sahip olması gerekiyor. Bunun faydaları ne? Bir kere gördüğü eğitimden sonra özgüveni kendine geliyor. Normal niteliklerini geliştirmiş, meslek sahibi oluyor. İkincisi, günde 20 liralık cep harçlığı veriliyor. Genel sağlık sigortası iş kazasını, yine devlet tarafından karşılanıyor. İstihdam garantili olan kurslarda %50 oranda en az kurs süresi kadar istihdamı sağlanıyor. Olmadığı zaman normal tecrübeli olarak diğer açık iş ilanlarına da başvuru yapabiliyor. Bunun teşviki de var. Son olarak şunu da söyleyeyim. Diyelim ki bir kişi çalışıyor. Bu işveren bunu istihdama kazandırdığı zaman her ay normalde işveren sigorta prim payını ödemesi gerekirken, eskiden %50 ödeniyordu şu an yeni kanuna göre normal zorunlu olmasa bile bir kişi de çalıştırsa işveren sigorta prim payını %100 devlet karşılıyor. Yani bu şekilde en azından devlet olarak da teşvik sunuyoruz.AYNUR AKAR: Peki ben şöyle bir şey öğrenmek isterdim. Görme engelli bir kişi bu tarz eğitimleri alırken ona uygun materyal şeklinde hazırlanıyor mu materyalleriniz? Yoksa normal diğer öğrencilerle aynı statüde değerlendiriliyor mu?NURETTİN LATİFACİ: Yok şimdi özel gruplara, dezavantajlı gruplara mesela demin bahsettim. Zihinsel engellilere yönelik mesela kurslar olabiliyor. Görme engelliler de olabilir. Ama genel olarak

Page 142: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 141

eğer kişinin eğitim almasına bir engel yoksa görme olarak işveren de uygun görüyorsa danışmanın da uygun görüşünü aldıktan sonra normal kurslara da katılabiliyor. Herhangi bir engel yok. Bir şekilde faydalanabiliyor bundan.KORAY ER: Çok özür dilerim, benim sorum şeydi. Hani bu klasik vardır ya böyle atıyorum 3-5 saatlik seminerler bile olabilir. Çünkü bunun daha önce bir toplantıya, hiç burada alakalı biri var mı bilmiyorum. Daha önce İSÖM iken adı gittiğimiz zaman Zeytinburnu’nda engellilerle ilgili bir toplantı yapıldı. Konuşmacı olarak çağırdılar orada bile dikkat ettim ve özellikle söyledim. Hani bir iş görüşmesine bile giderken engelli arkadaşlar kravat takmıyor. Hadi kravatı yok diyecek, ceket giymiyor. Hani, kendini ifade edemiyor. Çünkü mesela kariyer.net’i açın engelli ilanlarına bakın hep şey yapar, engelinizi açık tarif edebilecek şey. En önemli kısmı odur. Kendinizi tarif edin diyor.ALİ KAYMAK: Sizin sorunuzu çok iyi anladım. Aslında yurt dışındaki iş yaşam koçluğu tam olarak sizin anlattığınızı kastediyor ama İŞKUR’un bahsettiği iş danışmanlığı meslek danışmanlığının bununla çok alakası yok. Yani engelliye yönelik bir meslek danışmanı olmadığı için.SONGÜL ALTINSAÇLI: Üniversitelerde de var. Çok özür dilerim. Kariyer geliştirme merkezleri iş birliği yaparak mesela siz bizim üniversitemizde başladınız. Siz benden talep ettiniz ve ben hemen ortamı oluşturup, engelli engelsiz diye ihtiyaç doğrultusunda. Hemen onu sağlayabiliriz.KORAY ER: Yok yok, çok yardımcı oldular. Hayatımda ilk defa böyle bir yaklaşım gördüm. Profesyonel anlamda çünkü sistem kurmuşlar. O anlamda diyorum. Yoksa herkes yardımcı oluyor, hani bir yere gidip görmüyorum dediğinizde herkes yardımcı oluyor da. Ona gerek kalmadan birilerinin yardım etmesi çok güzeldi.SONGÜL ALTINSAÇLI: Bir de şey var, özel sektörde kariyer.net diye bir… Mehmet Kızıltaş Bey’in İŞKUR’la işbirliği yaparak, üniversite ağırlıklı ama genel anlamda tüm herkesin kendi isteğiyle başvurup

Page 143: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU142

işte bir işyerine nasıl iş görüşmesi yapılacak şekilde. Öyle koçluklar da var internet üzerinden ama bunun tabii daha… KORAY ER: Ama iş görüşmesinde kravat takmayan adam, internetten de onu… İşte öyle bir sıkıntı var.SONGÜL ALTINSAÇLI: Eğitimleri üniversiteler belki bu anlamda sağlar da, diğer anlamda diğer bölümlerde nasıl…SÜREYYA KUMRU: Mesela hemen örnek vereyim. Biz böyle bir çalışmaya başladık. Önümüzdeki hafta, ayın 22’sinde çarşamba günü saat 1’den 5 buçuğa kadar CV hazırlama, mülakat teknikleri eğitimi olacak. Tamamen insan kaynakları firmasının, yetkilisinin vereceği bir eğitim olacak. Ücretsiz. Dışarıya da açık. Sizlerden katılmak isteyen olursa, engelliler için katılabilir.NURETTİN LATİFACİ: Bir parantez içinde, onunla ilgili söylediğiniz için şöyle bir katkı sunayım. Yanlış anlaşılma olmasın ama sadece engellilere yönelik değil. Biz mesela Milli Eğitim’deki 8. sınıf öğrencilerine, 12. sınıf öğrencilerine talep ettikleri takdirde İŞKUR’la alakalı bilgilendirme, sunum yapıyoruz. İşte hangi mesleklerde nasıl başarılı olursunuz, hangi meslekleri seçerseniz daha fazla iş bulma imkanınız olur, popüler meslekler nelerdir, CV nasıl hazırlanır, özgeçmiş nasıl hazırlanır? Bunları biz sunum yapıyoruz. Devlet ya da özel okul fark etmiyor. Herkesin nasıl ki kişi iş ve meslek danışmanına zimmetlenmişse, işveren zimmetlenmişse aynı zamanda Milli Eğitim’deki ilkokul, ortaokul ve liseler de zimmetlenmiş. Hatta üniversitelere de ara sıra gidip sunum yapabiliyoruz. Stand açabiliyoruz.ALİ KAYMAK: Peki, istihdamdaki en büyük sıkıntılardan bir tanesi tahminimce, bu korumalı işyeri kanununu işverenler bir yük olarak görüyor. Yani o işçi, görme engelli bir kişiyi aldığında korumalı işyerlerine bir türlü olmuyor, uygulamaya yansımıyor diyorduk. Bununla ilgili bir desteği oluyor mu devletin ya da İŞKUR’un?NURETTİN LATİFACİ: Şu an zaten teşvik bakımından desteği oluyor. Aynı zamanda zorunlu olarak eğer %3 oranında bunu sağlamazsa

Page 144: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 143

idari para cezası uygulanıyor iki asgari ücret oranında. Diyelim ki bir kişi çalıştırmıyorsa işveren, her ay 1906 lira… ALİ KAYMAK: İşyerini korumalı hale getirmesi için bir teşvikiniz oluyor mu?NURETTİN LATİFACİ: Teşvikimiz var. Nasıl teşvikimiz var, yani kişinin diyelim ki hangi özelliklerde, mesleki özelliklere sahip… Daha çok biz işverenlere gittiğimiz zaman aşağı yukarı işte büro memuru mu, satış danışmanı mı istatistik bilgiler elimize geliyor. Bunları değerlendiriyoruz. İl Müdürlüğümüz tarafından her yıl program düzenleniyor. Dolayısıyla hangi mesleklere yönelip kurslar açalım ya da işbaşı eğitim programı açalım diye istatistik bilgiye göre ihtiyaca göre bu kurslar açılıyor. Dolayısıyla o kişilerin, engelli olsun ya da görme engelli olsun. Bu kişiler bu kurslara gidip, nitelikli meslek sahibi olduktan sonra bu alanlarda hani işverenin ihtiyacı olan alanlara yönlendirme yapabiliyoruz. Ama bu konuda kendilerine şey yapıyoruz, destek… ALİ KAYMAK: Mahmut Bey İŞKUR’a bazı sorularınız vardı onları tekrar sorar mısınız? Onları İŞKUR temsilcisinden cevap almasını rica edelim.MAHMUT KEÇECİ: Bizim, arkadaşların şikayetleri doğrultusunda İŞKUR’la görüşme taleplerimiz oldu. Yani iki yıldır bunu sağlamaya çalışıyoruz. Yani özellikle iş ve meslek eğitimi konusunda işbirliği ya da iş yönlendirme konusunda ilginç öykülerle geliyorlar iş görüşmelerinden.SÜREYYA KUMRU: İŞKUR sorunlu bir kurum söyleyeyim başından itibaren. Çok ciddi yaptırımları var, para cezaları var, yerleştiremezseniz işe. Neredeyse bütün iş yapamayacak duruma getirecek kadar ağır yükümlülükleri var. İŞKUR’la çalışmak ciddi cesaret işi.ALİ KAYMAK: İŞKUR revize edilmeli diyordunuz ne olmalı mesela?MAHMUT KEÇECİ: Yani İŞKUR revizyonu şöyle. Arkadaşların şöyle bir talebi var. Mesela iş başvuruları için dar bölge uygulaması var İŞKUR’da. O uygulamanın kaldırılmasını ve mesela diyelim tüm

Page 145: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU144

birimlerdeki iş açıklarına yönelmek istiyor.NURETTİN LATİFACİ: Şu an Mahmut Bey’e teşekkür ederim. Bu konuda zaten demin söyledim. Eskiden mesela engelli ilanı açılırdı. Sadece engelliler mesela o engelli ilanlarına sadece başvuru yapabiliyordu. Şu an engelli ilanı artık açılmıyor. Dolayısıyla bire bir, iş ve meslek danışmanı nezaretinde işverenle bire bir buluşturuyoruz. Onun için her hizmet merkezimiz belirlemiş olduğu saatte ve günde işverenleri çağırarak, engellilere de mesaj atarak bire bir görüştürüyor. Açık iş ilanları iş ve meslek danışmanının nezaretinde görüşme yapıyor.ALİ KAYMAK: Kalktı mı bu dar bölge uygulaması artık?NURETTİN LATİFACİ: Yani dar bölge engelli ilanı bir aydır açmıyoruz. Ama şu var…MAHMUT KEÇECİ: İşte o yüzden, mesela arkadaşlar görmeyen bir arkadaş şoförlük pozisyonuyla karşı karşıya kalabiliyor.NURETTİN LATİFACİ: Daha önceki ilanlarda öyleydi, ama şu an engelli ilanı açmıyoruz, işverenleri çağırıyoruz. Bu şöyle olabilir, şöyle bir durum da var: Kendilerini değerli görmesi açısından ve mesleki özelliklerine sahipse, yeteneğini de geliştirmişse, normal kişi İŞKUR aracılığıyla İŞKUR’a, hizmet merkezine gelip açık iş ilanlarına gönderebiliriz ya da kendisi eğer şifresini kullanabiliyorsa, internete de girebiliyorsa, açık iş ilanları online olarak kendisi de görebiliyor, kendisi de başvurabiliyor. Yani biz sistemden mesela şoförlüğü olmayan kişiyi, bak orada şoför var deyip gönderme gibi bir durum söz konusu değil.AYNUR AKAR: Şöyle bir durum oluyor bildiğim kadarıyla: Diyelim ki %3 oran var dediniz. Bu, yasalarla belirlenmiş. 50 kişinin çalıştığı bir firmada, en az 2 kişi çalıştırması gerekiyor ve görme engelli olarak diyelim ki santral görevlisi ya da yardımcı hizmet grubundan bir arkadaş olarak aldı bunu. Ama bu arada da işte çok deneyimli, insan kaynaklarına yerleştirebilecek psikolojiyi bitirmiş ya da insan kaynakları eğitimini almış üniversiteli bir kişi başvuruyor. Diyor ki ona bu sefer

Page 146: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 145

ben engelli kontenjanımı doldurdum. Ben yeterince işte %3’lük sınırı doldurmuşum diyerek aslında mesleki yeterliklerine bakmadan o kişinin sadece engel durumundan eliyor. Peki, bu durumda hani, %3 bir alt sınır değil sanki üst sınırmış gibi değerlendiriliyor. Yani burada herhangi bir şey olabilir mi? Ya da bizim görme engelli gerçekten üniversitede belli kariyerlerini tamamlamış diğer arkadaşlarıyla eşit performansa sahip yetenekli bireyler çıkıyor. Mezun olacaklar ya da oluyorlar. Şimdi bu kişilerin o firma hakkında bir yaptırımı olabilir mi? Ya da bu kişilere daha farklı bir kanuni bir destek nasıl sağlanabilir? Yani beni engel durumumdan dolayı almadı aslında benim diğer kalitem yeterli. SÜREYYA KUMRU: Direkt söylüyorlar zaten görme engelli istemiyoruz diyorlar. İnsan haklarını bilen yabancı şirketler gerçekten alıp istihdam ediyor ama Türk şirketleri almıyor.KORAY ER: İŞKUR danışmanı da listeden bakıyor. Yok bu görme engelli almaz, bu aylık cezaları ödüyor… Listeden sayıyor adam ne yapsın. AYNUR AKAR: Yani o yüzde üç alt sınır değil aslında bizde üst sınır değerlendirmesine geliyor, kalifikasyonları olduğu halde alınmıyor. KORAY ER: Türkiye gerçeği var şimdi kim büyük şirketlere gidip sen şu kadar engelli çalıştırmıyorsun aylık engelli başı 1900 liradan hesap edip kim ceza kesmiş şimdi? İŞKUR’daki insanları düşünüyorum 2000 kişiyle uğraşıyor mesela bir kişi 2000 kişiyle uğraşıyor. Buna rağmen ben bireysel olarak kimseyle bir sıkıntımız yok. Özellikle engellilere çok pozitif bir yaklaşım var. Pozitif ayrımcılık engellilere devlet sektöründe ben şahsen en az 1000 tane memurla işim olduysa hepsi yardım etti. Vatandaş da yardım ediyor. Ama sistemde sıkıntı var. SÜREYYA KUMRU: Kamu ağır engelli almayacağız diye seneye görme engelli almayacağız diye sanırım yasa çıkarmış. Seneye kamu sınavına ağır görme engelli giremeyecek. AYNUR AKAR: Peki bu öğrencileri niye üniversitede okutuyoruz, meslek sahibi ediyoruz?

Page 147: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU146

SONGÜL ALTINSAÇLI: Şu var hocam. Bir kişi okumak istiyorsa… Ben 4 yıldır bu işin içindeyim. Öğrencilerimle bire bir konuşuyorum. O onun tercihi. Ben diyor bu eğitimi almak istiyorum diyor. Ben diyorum ki bunları düşün sonra nasıl çalışacaksın? Diyor ki bu benim tercihim. Şimdi siz bana engel olamazsınız. SÜREYYA KUMRU: Şimdi son yapılan araştırmalara göre yine işveren para cezaları bugün 1904 TL olması lazım işverenler bu parayı ödemeyi ve engelli çalıştırmamayı tercih ediyorlar. Yani bu cezalar da caydırıcı değil. AZİMET ZİBA: Engelli iş ilanından niye vazgeçtiniz?NURETTİN LATİFACİ: Bunu Ankara’dan gelen yönetmelik çerçevesinde… Engelli iş ilanı açılmaması artık engelli istihdam edilmiyor anlamına gelmesin, yanlış anlaşılma olmasın. Genel Müdürlükten bizim Ankara’dan gelen yönetmelik çerçevesinde diyor ki: Kaydı olan engelli vatandaşlarımız iş ve meslek danışmanı nezaretinde açığı olan işverenle, istihdam etmek isteyen işletmelerle görüştürülür. Onun için biz işverenleri haftalık olarak kurumumuza davet ediyoruz. Engelli olan vatandaşlarımıza cep telefonuyla mesaj gönderiyoruz. Şu saatte şu şu firmalarda engelli toplantısı olacak diye. Bizim nezaretimizde, sizinle işveren görüşüyor. Siz de uygun görürseniz, işveren de uygun gördükten sonra istihdama bu şekilde kazandırılıyor ve dolayısıyla işverenin teşvik belgesini veriyoruz. Bunun sebebi benim tabii görüşüm, daha çok hani, işveren bunu art niyet olarak… İlanı açtım ben tamamladım şeyine girmesin diye ve boşu boşuna, engelli zaten dezavantajlı gruplu uzak bir adrese gidip işverenle görüşmektense, bire bir bizim İŞKUR’un nezaretinde kendi insan kaynakları departmanı gelsin, engellilerle bire bir görüşsün. Hani boşu boşuna uğraşmasın mantığı olmuş olabilir. İstismar eden işverenler var. Ondan olmuş olabilir.AYNUR AKAR: Çok küçük bir şey söyleyebilir miyim? Üniversite olarak öğrencilerimizi mezun ediyoruz. Bu alt sınırlar konurken %3’ü engelli grubu diye konulmaması gerektiği kanaatindeyim. Yani %3’ü

Page 148: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 147

siz kalifikasyonlarını işte aşağıda tutarak görme engellileri eğer ki almıyorsanız o firmaya belki orada bir kalifikasyonlarına göre sınırlamalarla belki dereceleme, kademeleme sistemi yapılabilir onu söylemek istiyorum.NURETTİN LATİFACİ: Şimdi de yanlış gene anlaşılma olmasın. Hani alt sınır %3 olabilir ama işveren isterse diyelim iki kişi çalıştırması gerekirken, 100 kişi de çalıştırabilir, 10 tane engelli de çalıştırabilir. Dolayısıyla çalıştığı her bir engellinin sigorta prim payını devlet tarafından karşılanacağını işveren çoğu biliyor. Yani kendi istedikten sonra çalıştırabilir.ALİ KAYMAK: Aslında o kadar çok konuşulacak konu var ki. Yaklaşık on dakika sonra toplantı salonunda bütün masalar sonuç bildirgelerini okuyacak.

Page 149: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU148

III. BÖLÜMERİŞİLEBİLİRLİK VE ULAŞILABİLİRLİK MASASI

Page 150: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

KATILIMCI LİSTESİ

Oturum Başkanı

Yrd. Doç. Dr. Göksenin İnalhan İTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi

Katılımcılar

Osman Çakır İ.E.T.T. İşletmeleri Genel Müdürlüğü Erişilebilirlik Koord.

Sedat Canbaz İstanbul Müftülüğü İdari ve Mali İşler Şube Müdürü

Mehmet Çelenk Türkiye Körler Federasyonu Eğitimden Sorumlu Başkan Yardımcısı

Ayşe Ersoy İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Müdürlüğü EYS Sorumlusu

Yavuz Algül İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü Erişil.Br.

Hacer Başdemir İ.E.T.T. İşletmeleri Genel Müdürlüğü Mühendis

Çağatay Turan Yanar Esenler Belediyesi Fen İşleri İnşaat Teknikeri

Furkan Uğur Eşitti Türkiye Beyazay Derneği

Ali Urlu Esenler Görme Engelliler Derneği Başkanı

Şevket Köseoğlu Evrensel Erişilebilir Bilgi Platformu

15 Ekim 2014 İSTANBUL 149

Page 151: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU150

I. OTURUMKONUŞMALAR

GÖKSENİN İNALHAN: İzninizle artık toplantıyı başlatıyorum ben. Öncelikle kendimi tanıtayım sonra da sizlerden kendinizi tanıtmanızı isteyeceğiz. Öncelikle ben, tabii programda okumuşsunuzdur Yrd. Doç. Dr. Göksenin İnalhan olarak ama daha çiçeği burnunda doçent olarak Göksenin İnalhan’ım. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Mimarlık Fakültesi’nde öğretim üyesiyim. Aynı zamanda okulun idari görevlerinden rektör danışmanıyım Kıbrıs’la ilgili. Erişilebilirlikle ilgili, fiziki çevrelere erişilebilirlikle ilgili bu konuda üç tane üniversitede dersim bulunmakta iki tanesi lisans düzeyi diğeri ise yüksek lisans düzeyinde. Bu konular üzerinde çocuklarla çalışmaktayız aslında mimarlık fakülteleri, tasarsım fakülteleri içindeki konularla. Ben bu bağlam içinde aslında buraya geliyorum. Yaklaşık da iki buçuk yıldan beridir de İSEM’e çeşitli danışmanlıklar veriyorum. İsterseniz şimdi başlayalım. Mehmet Çelenk Bey’le başlarsak… Kendinizi tanıtır mısınız?MEHMET ÇELENK: Tabi, 1965 Hatay doğumluyum. İstanbul’a 1985 yılında üniversite okumak için geldim. Geldim ve kaldım. 1989 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun oldum. Aynı yıl Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümüne girdim. Orada ikinci sınıfı bitirinceye kadar okudum. Fakat bazı sebeplerden dolayı orası yarım kaldı. On beş yıl kamuda çalıştım, Orman Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü’nde çalıştım. Sonrasında TGRT FM Radyosu’nda 1995’le 2003 yılları arasında profesyonel, 2003 ile 2013 yılları arasında da part time, amatör düzeyde radyo programları hazırladım. Dolayısıyla bilgiye erişim konusunda Türkiye’de dijital alt yapı henüz daha oturmamışken sese, televizyona ve gazete mekanizmalarının bilgiye erişim açısından önemli bir yeri vardır ve bizim radyomuz da Türkiye’deki körlerin birbirlerini tanıması ve birbirleriyle entegre olmaları, var olan bir yasal ya da teknik gelişmeyi hızlı bir biçimde öğrenebilmeleri bakımından önemli işlevler gördü. tabii şahsıma dönersek, 2003’ten bu yana da şirketlerde yönetim danışmanlığı, kalite yönetim uzmanlığı gibi farklı, körler için pek bilinmemiş bir iş alanında çalışmaya devam ediyorum.

Page 152: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 151

Şimdi de Hollanda menşeli bir şirketin eğitim koordinatörü olarak iş hayatıma devam ediyorum. Dört çocuğum var. Şunu da tespit edelim, sunumumda detaylı olarak yer vereceğim. Hem toplu ulaşımdaki erişim noktasında 2005 yılında bir travmatik durum yaşadık, eşim darp edilmişti. Bu konunun geldiği seviyeye dönük, Osman Bey’in çalışmalarını da ilgiyle takip edeceğim zaten öyle bir darp yemiş olduk. 2010 yılında da fiziksel erişilebilirlik ve korunaklı yollar konusunda da hemen benim evimin bulunduğu sokağın dönüş boşluğuna düşerek sağ kolum %50 oranında hasar gördü. Yani çifte engelli, ağır engelli olduk artık. Bu fiziksel çevrenin korunaklı erişilebilirliği, özellikle bu konunun altına kalın çizgi koymamız gerekiyor. Erişilebilirlik artık Türkiye’de yeterli olmadığı için “korunaklı erişilebilirlik” fiziksel erişilebilirlik konusunda inşallah burada biraz konuşacağız diye düşünüyorum. Konuşmayı çok seviyorum ama şimdilik bu kadar diyelim. Göksenin Hocam çok teşekkür ederim ilk sözü bana verdiğiniz için.GÖKSENİN İNALHAN: Biz teşekkür ederiz. Şimdi Ayşe Hanım’dan…AYŞE ERSOY: Evet, benim. Herkese merhaba. İsmim Ayşe Ersoy, 2001 yılından beri İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Müdürlüğü’nde görev yapmaktayım. 2002 yılında daha bu konu hiç gündemde yokken biz sesli sinyalizasyonlara bir alternatif olsun diye bu araştırmalara başlamıştık ve Trafik Müdürlüğü olarak da 2002 yılından bu yana sesli sinyalizasyonlarla ilgili ARGE Bölümünde çalıştım. Daha sonra 2007 yılında, Sayın Kadir Topbaş’ın başkanlığında Herkes İçin Erişilebilir İstanbul Programı adı altında çalıştık, dört arkadaş çalıştık Müberra Hanım’ın başkanlığında. 2005 yılında ilk defa İstanbul’a 5 noktada sesli sinyalizasyon takıldı. Şuan geldiğimiz nokta da 192 kavşakta sesli sinyalizasyonlar mevcut. Erişilebilir İstanbul konseptinde ise tüm İstanbul’un erişilebilirliğinin sağlanması ve farkındalık oluşması için çalışmalarımız vardı. Bu manada çalışıyorum, herkese başarılar diliyorum.GÖKSENİN İNALHAN: Teşekkür ederiz. Şevket Köseoğlu…ŞEVKET KÖSEOĞLU: Merhaba, 1971 Çankırı doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi devlet karşılamış durumda, parasız yatılı olarak. Kabataş Erkek Lisesi ve Kastamonu Abdurrahman Paşa

Page 153: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU152

Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’ne başladım Fizik Bölümü öğrencisi olarak. Bu esnada ağırlıklı olarak bilişim sektörüyle uğraştım. Yazılımlar üzerinde çalıştım. Okuldan sonra İETT Genel Müdürlüğü’nde göreve başladım 1998 yılında. Bu arada kısa bir dönem bilgisayar sektöründe çalıştım yaklaşık iki yıl gibi. 2003 yılı 2012 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Körler Kütüphanesi’nde çalıştım. Oranın kurulum ve gelişimi üzerinde bayağı bir çalıştım. Ağırlıklı olarak uğraştığım alan görme engelli bilişim teknolojileri ve erişilebilir bilgi olarak isimlendiriyoruz, standartları üzerine çalıştık. Oradayken kurmuş olduğumuz bir çalışma vardı. Bu körlere hizmet veren kütüphanelerin koordinasyonunu sağlamak amacıyla Görme Engelliler Eşgüdüm Komitesi diye bir komite vardı ve şuan hala devam ediyor. 2013’ten sonra tekrar İETT’ye döndüm ve İETT’de Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’nda çalışıyorum. Biz bir platform üzerinde çalışıyoruz yani evrensel erişilebilir bir düzende, bir sivil platformumuz var. Bu ne yapar? Mobil olarak erişilebilir kitaplar hazırlar, kitapları seslendirir DAISY formatında ki bunun detaylarını göreceğiz zaten, seslendirir ve engellilerin kullanımına sunar.GÖKSENİN İNALHAN: Çok teşekkür ederiz Şevket Bey. Ali Bey, Ali Urlu siz kendinizi tanıtır mısınız?ALİ URLU: Merhabalar, 1967 İstanbul doğumluyum. Esenler Görme Engelliler Dernek Başkanlığı yapıyorum, özel sektörde çalışmaktayım. Evliyim, bir çocuk babasıyım. Eşim de görme engelli. Teşekkür ederim.HACER BAŞDEMİR: Merhabalar, benim ismim sonradan eklendi, Osman Bey’le birlikte İETT’de çalışıyoruz. Ben de Malatya doğumluyum. 1993 yılı Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümünü bitirdim. 1994 ile 1996 arasında yaklaşık iki yıl kadar Mesken Gecekondu Müdürlüğü’nde çalıştım mühendis olarak. 1996’dan beri İETT’de çalışıyorum. Geçen yıl İş Sağlığı ve Güvenliği yüksek lisansımı tamamladım A sınıfı iş güvenliği uzmanıyım. Şuanda şoförlerimizi eğitim ağırlıklı olmak üzere iş sağlığı güvenliği hizmetlerini yapıyoruz İETT Akademi’de. Haftada üç gün şoförlerimize iş sağlığı ve güvenliği eğitimi veriyoruz. Şimdi ben bunları dinlerken çok geç kaldığımızı fark ettim hem inşaat mühendisi hem de iş sağlığı güvenliği uzmanı olarak engellileri biraz ihmal ettiğimizin farkına vardım kendi adıma. Çünkü

Page 154: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 153

daha çok hayata katılmalı, daha çok yapılmalı özellikle çalışanlar için alınacak ekstra tedbirler iş değerlendirmesi yapılırken. İşte yasal mevzuat, 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Kanunu’nda özellikle engelliler için bir madde yok bildiğim kadarıyla kanunu birkaç defa okudum şuanda eğitim de veriyoruz. Özellikle engellileri korumak adına özel bir madde konulması… Hukukçularımızın bu konuda çalışması… Kanun olarak da görme engelliler olsun, ortopedik engelliler olsun bunlar için özel riskli alanlar anlamında özel ibareler konulması, İş Sağlığı Güvenliği Kurullarında görüşülmesi ve bunlara özel risklerin saptanarak önlem alınması yani özel olarak korunması… Yani bu işe de ilk defa, maalesef üzülerek söylüyorum şuana kadar bir şey yapmadık ama gelmem çok iyi oldu bundan sonra inşallah daha çok eğileceğiz. Arkadaşlardan özür diliyorum.MEHMET ÇELENK: Teşekkür ederiz hassasiyetiniz için.OSMAN ÇAKIR: Osman Çakır, herkese günaydın, 2000 yılından bu yana ben İETT’deyim. Daha önce Kültür Bakanlığı’nda on yıl, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda beş yıl hizmetim oldu. Engelli arkadaşlarımızla benim tanışmamın ilk yılları 90’lı yıllardır, Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde görev yaptığım süre içerisinde. Şevket Bey bilir engelliye dair orada ilk hizmetimiz sesli kitap projesiydi. Bununla ilgili bir bölüm orada oluşturduk. Şevket Bey de zaten oranın hem destekleyicisi hem katılımcısıydı. Orada çok güzel bir takım projeler yaptığımıza ben şahsen inanıyorum. Şevket Bey de buna şahitlik ettiği için diyebiliyorum bunu. İETT’ye geldik. İETT’de Seyahat Kartları Müdürlüğü’nde beni görevlendirdiklerinde engellilerle ilgili ilk çalışmamız, onların taleplerini hızlı bir şekilde, beklentileri doğrultusunda çözüme kavuşturmak ve memnuniyet oranını artırmak konusunda birtakım uğraşlar oldu. Bunda da muvaffak olduğumuzu ben düşünüyorum. Daha sonraki yıllarda Engelliler Kanunu çıktı. Engelliler Kanunu’nun çıkmasıyla birlikte İETT olarak neler yapılabilir bunlar üzerinde durduk, projeler geliştirmeye başladık. İlk önce İETT bünyesinde engellilerle ilgili meselelere bakıldığında ücretsiz taşımacılık gibi görülüyordu. Ama daha sonra bunun farklı birtakım ayaklarının da olduğunu hep beraber hem öğrendik hem yaşadık. Dolayısıyla tabii beklentiler çoğaldıkça yapılan işlerde de biraz gecikmeler olunca şikayetler de oldu. Şikayetlerin yönetimi bizi daha

Page 155: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU154

da çok güçlü kılmaya başladı. Bundan dolayı özellikle toplu ulaşım sektöründe İETT’nin erişilebilirlik alanında çok ciddi mesafeler kat ettiğini ve model olduğunu Türkiye’de söyleyebilirim. Avrupa ayağında yapmış olduğumuz ziyaretlerde de İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte İETT’nin erişilebilirlik alanında onlarla yarışılabilecek ölçekte bir ilerleme kaydettiğini de çok rahat bir şekilde söyleyebilirim. Çünkü biz bunları gittik, yerinde yaşadık ve gördük. Dolayısıyla Osman Çakır kimdir diye soracak olursanız, bu alanda bu tür hizmetleri yürütmeye çalışan birisi. Ben Boyabat’lıyım yani Sinop ilinden. İETT’de 14 yıldır çalışıyorum. Çeşitli müdürlüklerdeki görevlerim yanı sıra erişilebilirlik görevini 2010 yılında şuandaki genel sekreterimiz Hayri Bey bize tevdi ettiler. Asli görevlerimin yanı sıra ben bu işleri de yürüttüm. Ama bunun öncesinde az önce Ayşe Hanım söyledi Engelsiz İstanbul projelerinde İETT olarak biz de yerimizi aldık ve o toplantılara katıldığımız da çok iyi oldu çünkü İETT’nin sorumluluk alanında olmayan işlerin bile faturası İETT’ye çıkarılıyordu. Bundan dolayı içerisinde bulunup bu bilgileri aktarma, yapabileceklerimizi söyleme, yapamadıklarımızın da içeriği hakkında bilgilendirme yapmamız bu şikayetleri aza indirdi. Çünkü talebin nereye ulaşacağı konusunda herkes bilgi sahibi oldu diye düşünüyorum. Bundan dolayı şuan eğer dikkat ediyorsanız erişilebilirlik noktasında özellikle engelli bireylerin ulaşım alanında bizden beklentileriyle ilgili şeyler yapılandan çok özellikle sürücü ile engelli birey arasındaki iletişim eksikliğinden kaynaklanan bir şikayet haline dönüşmüş vaziyette. Bunun da diğer bir ayağı, aslında hedef göstermek istemiyorum çünkü onlar da bizim çözüm ortağımız, hizmet sektöründe bizim sorumluluğumuzda hizmet veriyorlar, Özel Halk Otobüsü şoförleriyle ilgili bir takım sıkıntılarımız var. Onlarla ilgili eğitim süreçlerimiz devam ediyor zaten hanımefendi arkadaş da bu işin içerisinde. Ben kısa süre içerisinde bundan da çok ciddi sonuçlar elde edeceğimize inanıyorum. Oradaki temel sıkıntımız ise yani bir an önce çözüme kavuşturmak konusunda görevlendirilmiş olan şoför personelde sık sık değişikliğin olmasıdır. Eleman tam bizim arzuladığımız şekilde memnuniyeti sağlayacak, hem anlatma, hem algılama noktasında istenilen seviyeye geldi denildiği anda ertesi gün farklı bir şoförle karşılaşabiliyorsunuz. Bu sefer aramıza katılmış yeni personelin tekrar yetiştirilmesi

Page 156: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 155

için bir zaman ayırmamız gerekiyor. Bunlar da kısa süre içerisinde inşallah sonuçlanacaktır diye düşünüyorum. Bugünkü sunumda ben Akıllı Toplu Ulaşım Sistemi ve Engelsiz Yaşam üzerinde durmaya çalışacağım. Bunun da ağırlığını daha önce Yolcu Bilgilendirme Sistemi olarak isimlendirmiş olduğumuz İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteği ile Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’nın sorumluluğunda yürüyen Engelli Bilgilendirme Sistemi projesi var. Az önce zaten kısa da olsa vurgu yaptık. Pilot olarak Dış Anons Sistemi diye tabir etmiş olduğumuz uygulama ciddi bir şekilde sayı itibariyle otobüslerde yer almaya başladı. Bunda da belli bir noktaya gelindi. İnşallah yakın bir tarihte tüm otobüslerimizde Dış Anons Sistemi ile yapılmak suretiyle bu alanda sadece engelli yolcularımızın değil diğer yolcularımızın da çok büyük bir fayda sağlayacağını umuyorum. Bir de çocuklara yönelik iki tane benim kitabım var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ve tabii İETT’nin destekleri ve vermiş olduğu katkıyla 3 baskı gerçekleştirdi. 90 bin dolayında basıldı. Türkiye genelinde birçok yerde dağıtıldı Toplu Ulaşımda Görgü ve Nezaket Kuralları diye. Bir diğeri de erişilebilirlikle alakalıydı. Küçük yaştaki çocuklarımıza erişilebilirlik alanında bulunmuş oldukları çevrelerde ve aile içerisinde neler yapmaları gerektiğine ilişkin bir bilgilendirmeyi resimleriyle birlikte anlatan bir kitapçıktı. Üçüncü bir kitabımızın da engellilere yönelik hazırlığı tamamlanmak üzere, uygun görülürse basılacak inşallah. Bir de 20’ye yakın kültürel alanda prestij yayınlarının hem proje koordinatörlüğünü yaptım hem de yayın kurulu içerisinde görev aldım. Teşekkür ederim.GÖKSENİN İNALHAN: Biz teşekkür ederiz. Sedat Canbaz?SEDAT CANBAZ: Hepinize merhabalar, İstanbul Müftülüğü adına bu toplantıya iştirak ettim. İdari ve Mali İşler Şube Müdürü olarak görev yapıyorum. Bizim İstanbul Müftülüğü olarak yapmamız gereken iki tane şey olduğunu düşünüyorum. Birincisi toplumsal farkındalık yaratabiliriz çünkü camilerde biz bugün sadece Cuma namazında Türkiye genelinde yaklaşık 20 milyon insana sesleniyoruz. Dolayısıyla geniş halk kitlelerinin en kolay ulaşılabileceği yer aslında camiler. Bu anlamda toplumsal farkındalık tam oluşturabildik mi diye sorarsanız bence oluşturamamışız. Gözlemleyebildiğim kadarıyla bir ailede engelli bir kişi olmadıkça insanlar maalesef engellinin ne olduğunu

Page 157: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU156

bilmiyorlar. Ben geçici bir süre ayağımdan sakatlandım, 6 ay gibi bir süre koltuk değneği ile baş başa kaldım o anlamda biraz biliyorum. Bunun haricinde insanlar maalesef bu farkındalığı çok görememişler. Zaman zaman hutbelerimizde, vaazlarımızda görevlilerimiz insanlara anlatıyorlar, çok önemle vurguluyoruz. Belki bildiğimiz isimler vardır Peygamber’in etrafındaki arkadaşlarından sahabeden mesela Muaz bin Cebel ilk eğitimcidir, ortopedik engellidir. Pek çok isim var fakat biz daha bu farkındalığı tam oluşturabilmiş değiliz. İnşallah zamanla oluşturacağız diye düşünüyorum. Cami ve Kur’an kurslarımızda fiziki erişilebilirlikle alakalı olarak ne yapıldı derseniz. İstanbul’da 3200 civarı cami var küçüklü büyüklü. 3200 caminin cami dışı düzenleme, bunun içerisinde ortopedik engelli ve görme engelliler var. Bununla ilgili biz sadece %15’inde bir düzenleme yapabilmişiz. Nasıl bir düzenleme yaptığımızı biraz sonra söyleyeceğim. Cami içi düzenlemede de %10’u gibi, abdest alma yerlerinde %2 gibi, tuvalet, lavabolarda %2 gibi çok düşük oranda bir düzenleme yapabilmişiz. Benim araştırmacımın İstanbul’daki tüm camilerden getirdiği fotoğraflar var. Mesela bir rampa yapmışlar hiç kimsenin çıkması mümkün değil. Ama biz sisteme hangi cami ne yapmış diye baktığımız zaman rampa var, içerde asansör var, hissedilebilir yer var… Demek ki aslında bunun farkındalığını hiç birimiz anlamamışız dolayısıyla karşılığında böyle bir şey çıkmış. Bu oranlar çok düşük. Burada görebildiğim kadarıyla hep bu işi götüren Büyükşehir Belediyesi, belediyeler. İşin ana gövdesi, her şeyi yapabilen onlar. Biz sadece destek vermek için çalışıyoruz. Onun için Büyükşehir’den Allah razı olsun diyoruz. Onlar olmasalar bu iş gerçekten yürüyecek gibi değil. Bu anlamda ben teşekkür ediyorum.AYŞE ERSOY: Büyükşehir olarak camilerde Anıtlar Kurulu’na takılıyoruz bazı camilerde. Bazı büyük camilerde hiçbir şey yapamıyoruz.SEDAT CANBAZ: Biz bundan bir ay önce bir toplantı gerçekleştirdik. Vakıflar İkinci Bölge Müdürümüz geldi, sizden de Mevlüt Bey geldi Genel Sekreter Yardımcısı, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Osman Bey geldi. Bizim 30 camiyle ilgili bir projemiz var. Bu 30 camide engelli vatandaşlarımız içim tüm erişilebilirliğinin halledilmesi üzerine. tabii tarihi camide engelliler için bir şey yapacaksanız orada

Page 158: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 157

fiziki bir yıkım yapmak zorundasınız. Tarihi cami olduğu için bunlara müsaade etmiyorlar. Onu 26 belirli cami için sözde açtık, sözü verildi yani dokuyu bozmayacak şekilde sözünü aldık Anıtlar Kurulu Bölge Müdürlüğü’nden. İnşallah zaman içerisinde gerçekleşecek diye düşünüyorum. Ben memnun oldum buraya çağrıldığım için, teşekkür ediyorum.MEHMET ÇELENK: Beyefendiye bir cümlelik bir şey söylemek istiyorum. Gerçekten Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hutbelerde engelli sahabe hayatlarına öncelik vermek kaydı şartıyla yaptığı her hutbeden muazzam geri dönüşler duyuyoruz. Onun için bunun sayısının, engel türlerinin derinleştirilerek… Yani nüfusun %12’si olduğunu düşünürsek hiç olmazsa ayda bir bu meseleye dair bir hutbe, hutbenin içinde bir pasaj olmasının ülkenin sosyal rehabilitasyonuna büyük katkı yapacağına inanıyorum.SEDAT CANBAZ: Biz erişilebilirlikte bayağı eksiğiz de diğer konularda biraz daha iyiyiz. Eğitim alanında biraz daha iyiyiz. Erişilebilirlik fiziki bir mesele olduğundan bununla ilgili bayağı bir sıkıntı var. Biraz zamana ihtiyaç var. Diğerinde biraz daha iyi gibiyiz. Mesela Diyanet İşleri Başkanımız görme engelliler için Kalpten Görenler diye bir proje başlattı. Bu artık öteki masalarda tartışılıyordur. Yani fiziki anlamda biraz daha zayıfız, biraz daha zamana ihtiyacımız var.GÖKSENİN İNALHAN: tabii bir sürü koşul var aslında… Furkan Bey kendinizi kısaca tanıtırsanız…FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Ben Furkan Uğur Eşitti. Türkiye Beyazay Derneği Kocaeli Şubesini temsilen katılıyorum. Çayırova Belediyesi’nde Sosyal İşler Müdürlüğü’nde engellilerle alakalı projeleri takip ediyorum şuanda. Kocaeli’den buraya geldiğimde sanki başka bir ülkeye gelmiş gibi oldum anlatılanları duyduğum zaman. Erişilebilirlik ve ulaşılabilirlik konusunda her halde biz 80’lerde ya da 90’lardayız gibi maalesef. GÖKSENİN İNALHAN: Çağatay Turan Bey…ÇAĞATAY TURAN YANAR: Esenler Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nde inşaat teknikeri, üst yapı sorumlusu ve erişilebilirlik koordinasyon sorumlusu olarak çalışıyorum. 1985 Malatya doğumluyum. 2011 yılından beri Fen İşleri Müdürlüğü’nde görev yapmaktayım. Bugünkü konuşmamızda da görme ve bedensel

Page 159: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU158

engelli vatandaşlarımızın yaşadığı sorunlar ve bunu belediyemizce, müdürlüğümüzce ne kadar aza indirebiliriz, bu konuda neler yaptık bununla ilgili bir sunuş yapacağım.GÖKSENİN İNALHAN: Çok teşekkür ederiz. Yavuz Algül Bey…YAVUZ ALGÜL: Merhabalar herkese. 1978 Çanakkale doğumluyum, aslen Sivaslıyım. 1985’te okul için İstanbul’a geldim. O günden beri buradayız. İşletme mezunuyum. 2001 yılında kişisel gelişim alanında uluslar arası eğitimler alarak bu alanda çalışmalar yapmaya başladım. Bir taraftan Türkiye Beyazay Derneği’nde İstanbul Şube Başkanlığı ve çeşitli projelerde eğitim koordinatörlüğü gibi alanlarda bulundum. Bu kapsamda Kırgızistan’da ve Kosova’da 3’er aylık iki ayrı görme engellilere yönelik eğitim projesinde görev aldım. 13 yıl kadar Marmara Üniversitesi’nde çalıştıktan sonra 2011 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü’ne geçiş yaparak orada erişilebilirlik alanında çalışmalara başladım. O günden bu tarafa da daha ziyade bilgi iletişim teknolojileri alanında engelliler için ne tür çözümler geliştirilebilir ya da mevcut çalışmalar nasıl revize edilebilir bu alanda fikirler üretmeye çalışıyoruz. GÖKSENİN İNALHAN: İlk sunuş olarak Mehmet Bey’den başlayalım o zamanMEHMET ÇELENK: Arkadaşlar sözüme girerken sosyal görevlerimle ilgili bir şey söylemeyi unuttum bağışlayın. Halihazırda Engelliler Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Körler Federasyonu Eğitimden Sorumlu Başkan Yardımcısıyım aynı zamanda. Dolayısıyla bir kör kuruluştan da en üst düzeyden bir basamak aşağıda da olsa birileri var diyebiliriz. Aynı zamanda geçmişte de yine Türkiye Beyazay Derneği’nde İstanbul Şube Başkanlığı yapmıştım. Ben bugün özellikle korunaklı erişilebilir fiziksel çevre kavramı üzerinde duracağım. Sunumumu buna göre hazırladım. Buna şöyle bakıyoruz. Ben bir Avrupa ülkesi Danimarka’ya bir şuan iç savaş olan sınır komşumuz Suriye’ye gittim. tabii Suriye bize çok benziyor. Türk şehir sokakları nasılsa onlar da aynı ama Danimarka çok farklı. Burada göze çarpan temel sıkıntı şu: Türkiye’nin mimari alanda ve inşaat alanında yetişmiş beyinlerinin de Batı ekolünden gelen mimarlar ve inşaat mühendisleri gibi düşünemediği aşikar. Bunları affınıza sığınarak söyleme ihtiyacı duyuyorum. Ben farklı şeyler söyleyerek zihnimizde birer imaj

Page 160: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 159

bırakma derdindeyim. Neden? Çünkü bir deprem oluyor Türkiye’de 7.4 şiddetindeki depremde resmi açıklamalara göre 17.500 kişi ama fiili durumu bilmiyoruz her halde bir 25-30 bin kişi ölüyor. Ama Şili’de 8 şiddetinde bir deprem oluyor, tek kişi dahi ölmüyor. Ne oldu da ülkeler arasında bu kadar büyük fark oldu? Şili bizden daha mı zengin? Aşağı yukarı eşit pozisyonda ülkelerimiz. Yine Japonya’da 8 şiddetinde deprem oluyor tabii bu son iki ağır depremi karıştırmayalım. Onlar dünya tarihinde belki görülen en büyük depremler. Mesela Kobe depremi düşey bir deprem yani yere doğru giriyor binalar, dibe doğru çöküyor, yer aşağıya iniyor. Ama ondan sonraki büyük tsunami tarihte belki dünyanın çok az gördüğü bir olayla ağır ölümler oluyor. Onun dışında deprem oluyor, Tokyo beşik gibi sallanıyor, insanlar neredeyse gülümsüyor. Aradaki fark sadece para mıdır? İstatistiksel olarak baktığımız zaman en az 4-5 yılda bir Türkiye’de birilerinin kafasını gözünü kıran bir deprem oluyor. Benim tespitim şu bu yaşanılan nesiller arasındaki kopukluğun bir bilgi ve geçmişinden kopma travması. Özellikle Birinci Dünya Savaşı’nda kaybettiğimiz en nitelikli insan kitlemizin arasında mimarlar, mühendisler, doktorlar, avukatlar, öğretmenler var. Nesil kopmuş. Sonra 1927’de yine yapanların iyi niyetini burada tespit edelim, Harf Devrimi ile de o ölen insanların bıraktığı yazılı kültürden de kopmuşuz. Ne çıktı? İnsan gitti, bilgi de gitti… Bizim Anadolu’da bir tabir var “dasdingil” kaldık ortada. İşte bu şehir mimarisine yansıyan travmatik bir acı sonuç. Kalıcı mı? Değil, hayır. Bugün erişilebilirlikle ilgili değerli katılımcıların ortaya koyduğu fikirler Türkiye’nin değişen insan beyninin yansıması aslında. İşte değişen insan beynine biz de buradaki katılımcılar olarak ne katabiliriz diye düşündük. Şunu getirdim ben: Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Korunaklı, fiziksel çevre bakımından dünyanın neresinde iyi örnekler varsa resmedilmeli, zihinsel derinliğine ters mühendislik olarak erişilmeli ve işi inşaat ruhsatlarından başlatarak çok etkin ve acımasız bir uygulama becerisiyle sisteme sokmalıyız. İşin özü şu: Benim oturduğum mahalleye buyurun bir erişilebilirlikle ilgili Büyükşehir Belediyesi’nden arkadaşları davet ediyorum beraber fotoğraflayalım. Kaldırım yok, yolun ortasından gidiyoruz. Binalar önündeki yoldan düşey olarak elde edilmiş bodrum katların pencereleriyle veya apartmanların önleriyle yol arasında bazı

Page 161: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU160

yerlerde 1,5-2 metrelik yükseltiler var. Bu yükseltiler sebebiyle bir kör rahatlıkla yarım adımlık bir hata sebebiyle benim gibi düşüp hayatının çok değerli 1 yılını ve sağ kolunun da yarı fonksiyonunu kaybedebilir. Üstelik bu açıklıkların ya da düşey zeminlerin önünde siper dahi olmayan birçok yer var. Korunaklı erişilebilir zemin dediğimiz zaman kaldırımlara da değineceğiz. Erişilebilir sarı çizgiler döşemekten önce şehir mobilyasına panik derecesinde sahip çıkmamız ve yenilememiz lazım. Kaldırımlar konusunda maalesef Türkiye’de bu zihinsel kopmanın doğurduğu iyi şehirleşme konusunda dünyadaki mimariden de yeteri kadar yararlanamamamız sebebiyle çok kötü bir kaldırım rejimimiz var. Neden? İnsanlar ruhsata aykırı arsa dışı yol işgaliyesi yaptığından. Binayı yıkma gibi bir yaptırım olmadığı için adam geliyor, kaldırımın yarısını işgal ediyor. Orayı düşey merdivenlerle apartmanla ya da dükkanla giriş mesafesi olarak kazanıyor. Birinci sorun bu. İkinci sorun, kaldırım tasarımı ile ilgili de mevcut yerlerle ilgili de şöyle bir problemimiz var. Bir şehir mimarisi çalışmacısı eğer şu masa genişliğindeki bir kaldırımın ortasına estetik olsun diye gelip bir ağaç çukuru koyuyorsa ben o mimarın, mimarinin sosyal yansımaları konusunda hiçbir çalışma yapmadığına hükmederim. Bu ağaçların tabii bir de kök genişlemesi adına çukurları var. Bakıyorsunuz yeni yapılmış kalem gibi kaldırım, tam ortasına hançer gibi saplanmış, dikilmiş zavallı bir ağaç. Ben bu sebepten dolayı ağaç düşmanı da oldum aslında. Dolayısıyla bir yağmur yağıp hafif bir çamur oluştuğunda… Şuanda bakın ben görme engelli biri olarak kıyafetimde ayakkabımda bir eksiklik var mı? Yok. Ama bir ağaç kökündeki çamura bassaydım “Zavallı paçasına bakamamış ayakkabısı çamur içinde” derdiniz. Dolayısıyla kaldırım ortasında ağaç olmaz. Bunu Müberra Hanımla da sık sık konuştuk. Billboardlar, trafik lambaları… Bunların hepsine ben kafa geçirmiş durumdayım. Kafamın her tarafında delikler, çizikler var. Bunlar çok kolay önlenebilir işler yeter ki milli bir kararlılık oluşturalım. Biz radyo programımıza başladığımızda 95’te şunu söylemiştik: Türkiye’de engellilikle ilgili akademik derinliği olan, teori değerinde, uygulanabilir ve somut projelere dönüştürülebilir bilgi noksanlığımız var. Buradan yola çıkmamız lazım demiştik ve Allah’a şükür bugün Türkiye her alanda olduğu gibi engellilik alanında da özellikle korunaklı fiziksel çevre konusunda yeni bir takım düşünceler

Page 162: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 161

uygulama işaretleri veriyor. Bunu yaparken yalnız korunaklı fiziksel çevre derken kaldırım kenarına araç parkı için çakılmış olan kazıklara şiddetle karşıyım. Kaval kemiğimde bir sürü yara var. Neden? Çünkü baston kullanım tekniğini bilenler bilir bu kazıklar bastonun altından rahatlıkla kayıyor ve ortalama kaval kemiği, diz altı kısmına geliyor onlar. Bu vesileyle de düzenli giden bir kaldırımda da kazıkçıklardan korunmak için de ayrı bir telaşa düşüyoruz. Eğer sorun parksa araç parkıysa, Büyükşehir Belediyesi bir yönetmelik çıkarır, kaldırımlara park eden araçları derhal kaldırırım ve siz de bunun taşıma cezasını paşa paşa ödersiniz diye bir hüküm koyarsa bu kazıkçıkları dikmeye de gerek kalmaz. Son sözüm şu hocam: Biz, kendimiz aynı anda kör, topal, sağır ve hatta yaşlılıktan dolayı Parkinson olabileceğimizi düşünerek şehirler kuralım. Bu şehirlerin içinde önce biz çok mutlu yaşarız sonra o yaşam standartları engellilere ulaşır diyorum, hepinize saygılar sunuyorum.GÖKSENİN İNALHAN: Teşekkür ederiz. Şimdi Şevket Bey’den sunuşunu dinleyeceğiz. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Ben evrensel erişilebilir bilgi standartları üzerine bir sunum yapacağım. Evrensel erişilebilir bilgi nedir? Herkesin erişebildiği bilgi dokümanlarının hazırlanmasıdır yani kitap, dergi, gazete vs. Yaptığınız bir tasarıma bütün herkes aynı şekilde erişebiliyor aynı kullanıma ulaşabiliyorsa siz evrensel tasarıma sahipsinizdir. Örneğin bir lavaboyu 50 cm’lik bir cüce ve 2,5 metrelik bir insan aynı rahatlıkla kullanabiliyorsa bu tasarımınız evrenseldir. Hazırlanmış olan bilgi içerikli dokümanlar için de aynı şey geçerli. Buradaki temel koşul hazırlanacak olan dokümanların elektronik ortamda hazırlanması ve uygun standartlarda hazırlanmasıdır. Bu zamana kadar gerek yurt dışında gerekse Türkiye’de özellikle körler için farklı kütüphane çalışmaları ve farklı kitap hazırlama çalışmaları gerçekleşmiştir. Körler için genel anlamda düşünülen nedir? Sesli kitaptır veya Braille kitaptır. Fakat bu kitaplar şuana kadar bakıldığı zaman hem sayıları azdır hem ihtiyacı gerektiği gibi karşılayamamakta hem de bir görme engelli bu kitaptan gerektiği şekilde, gören bir insan gibi yararlanamamaktadır. Yani siz sesli bir kitabı okuduğunuz zaman sadece o kitabı belli noktalarda dinliyorsunuz. O kitabın gören insanlar gibi gerek sayfa bölümlerine gerek grafiklerine,

Page 163: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU162

tablolar vs varsa onlara erişme şansınız olmuyor. Dolayısıyla eksik bilgi alıyorsunuz. Bizim savunduğumuz nokta şu: Öyle materyaller hazırlayalım ve bu materyaller öyle bir standarda sahip olsun ki bir kaynaktan hem görme engelli hem de gören bir insan yararlanabilsin. İşitme ve ortopedik engelliler için böyle bir sıkıntı yok çünkü onlar da gören insanlar gibi bu kitaplardan yararlanabiliyorlar. Burada tek sorun görme engellilerin yararlanması. Bunun hazırlama standartları olacaktır. …çünkü yazı olarak hazırladığınız zaman genel anlamda okunmayacaktı. Mümkün mertebe özet halini çıkarmaya çalıştım. Buradaki standartlar görme engelliler için erişim noktalarının oluşturulması ve grafik, formül ve tabloların tanımlanmasıdır. Biz evrensel erişilebilir kitap düşündüğümüz zaman hazırlamış olduğumuz bu kitabın herkes tarafından aynı şekilde yararlanılması gerektiğini savunuyoruz. Yani tabletinizde okuduğunu kitap veya mobil cihazınızda okumuş olduğunuz bir kitaptan görme engellilerin de görenler gibi yararlanması gerekir. Ayrıca bu standartların sağlanabilmesi için de yurt dışındaki kriterler dikkate alınabilir. Örneğin Amerikan Standartları Enstitüsü’nün hazırlamış olduğu NCO Standartları var. Bu, hazırlanmış olan bir materyale herkes tarafından nasıl rahatlıkla erişilebildiği konusunda ciddi bilgiler verir. Kitaplar için bu söz konusu olduğu gibi bir görme engellinin gerek gazete gerekse aylık çıkan dergilerden yararlanma imkanı yok gibi çünkü bu konuda hazırlanmış olan materyaller ağırlıklı olarak fotoğraf formatında hazırlanıyor veya uygun bir erişim formatına sahip olamıyor. Bu hizmeti sunan neler var? Genel anlamda kütüphanelerden yararlanılıyor. Türkiye’de belli başlı kütüphaneler kitapları veya dergileri ağırlıklı olarak sesli formatta hazırlıyor ki sayıları da talebi yeterli derecede karşılamıyor. Bizim yaptığımız çalışmalar doğrultusunda, Türkiye’de seslendirilmiş olan toplam kitap sayısı mükerrer olanlar çıkarıldığı zaman yaklaşık 11 bine yakın sesli materyal var. Hepsini topladığınızda böyle oluyor. Oysaki yurt dışındaki kütüphanelere baktığınız zaman mesela Recording For The Blind’a baktığınız zaman bu kitapların sayısı 1 milyona yaklaşıyor. Kıyaslama yaptığımız zaman, toplumsal anlamda sadece körler değil, toplum olarak da zaten az okuyan bir toplumuz. Örneğin yılda Türkiye’de çıkan kitap sayısı 50 bine yakın tabii bu kaba bir istatistik ama bütün kütüphanelerin Türkiye’deki körler için seslendirdiği

Page 164: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 163

kitap sayısı 1300-1400 civarında ortalama bir istatistikle. Amerika’da durum daha farklı oluyor. Türkiye’ye teknik anlamda bakıldığı zaman hem normal kesim için hem körler için açık bir fark var. Toplumdaki okuma oranı maalesef körlere de yansıyor. Körlerin dezavantajı şu: Siz bir kütüphaneye gittiğiniz zaman 5 binle 10 bin arasında kitabı okuma imkanına sahip oluyorsunuz gören bir insan olarak. Ama bir kör böyle bir kütüphaneye gittiği zaman çoğu yerde 0 kitabı okuma imkanına sahip bazı yerlerde de işte toplamda en fazla 5-6 bin kitabı okuma imkanına sahip. Deniliyor ki körler kitap okumuyor. Zaten normal insanlar da kitap okumuyorlar. Ama sen bu insan için 10 bin tane kitap alıyorsun fakat benim için ihtiyacım olan kitapları sağlayamıyorsun. Gerçekten bu kitapları hazırlamak zahmetli bir iş ve uzun bir süreç gerektiren bir iş. Biz de şunu savunuyoruz: Öyle standartlar geliştirelim öyle uygulamalar yapalım ki bunu çok daha hızlı bir şekilde gerçekleştirelim. Nedir bu? Bir kitabı dijital sentezleyiciler kullanarak seslendirmek, seslendirilebilir olanları insan sesiyle seslendirmek. Ayrıca yayınevlerinde öyle standartlar geliştirilsin ki hazırlamış oldukları e-bookları erişilebilir standartlarda hazırlasınlar. Aslında bu yayın açısından erişilebilir standartlar dediğimiz şey ciddi külfet gerektiren çalışmalar değil. Sadece uygulamada birtakım değişiklikler yapılacak ve bu kitabı herkes okuyabilir hale gelecek. Bu ne işe yarayacak? Bir erişilebilir elektronik kitap ya da evrensel erişilebilir materyal hazırlamak sizin maliyetinizi düşürecek. Yani bir kitaba hem normal baskı için hem kabartma baskı için bir maliyet harcamayacaksınız, yer harcamayacaksınız, bir zaman süreciniz olmayacak. Tek bir materyal hazırlayacaksınız ve bu materyale herkes erişebilecek. Gören kesimler için elektronik kitap dediğimiz PDF formatı veya DOC veya APA formatında hazırlamış olduğumuz kitaplar rahatlıkla okunabiliyor. Ama körler için DAISY, Dijital Accessible Information System olarak geçer yani dijital erişilebilir arayüz olarak düşünebiliriz. Bu ne yapar? Bir görme engellinin gören insan gibi kitabın her noktasına erişimini sağlar. Çoğu kişi bunun gereksiz olduğunu düşünür. Ama gören bir insan olarak şunu düşünün: Kitaplar size sayfa sayfa verilir ve bir bölümde erişim noktaları vardır. Sayfaları vardır, başlıkları vardır, bölümleri vardır. Size bir rulo halinde bir kitabın verildiğini düşünün. Siz bu kitabın başlığını, istediğiniz

Page 165: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU164

bölümünü nasıl bulacaksınız? 15. metrede şu var, 6. metrede bu var… Metreyle ölçecek misiniz? İşte bir yazılı kitap da aynı anlam ifade eder. Bazı noktalarda Kültür Bakanlığı’nın belli kuruluşlarında ve devlet kademelerinde de bu konuda çok ciddi alımlar yapılıyor. Ciddi çalışmalar, yatırımlar var. Fakat eksik olan şey şu ki alınan bu sistemler gerçekten çok abartılı oluyor. Kullanılmayacak olan veya ülke standartlarına uygun olmayan cihazlar olduğu zaman bu cihazlar belli bir süre sonra gerek eleman yetersizliği gerekse birtakım nedenler dolayısıyla atıl hale geliyor. Ne oluyor? Körler bundan yararlanmıyor oluyor. Oysa ben şunu biliyorum ki ben kütüphanede çalıştığım zamanlarda erişilebilir kaynağı olmayan çok fazla ilkokul, ilköğretim okulu öğrencisi var. Dergilerden ve gazetelerden söz etmiyorum bile. Bir körün bugün gazeteden köşe yazısını okuma imkanı yok gibi. Siz alıyorsunuz gazeteyi okuyorsunuz. Son olarak şunu söyleyeyim: Bu sistemlere erişebilmek ve bunları kullanabilmek için çok ciddi kaynaklar ayırmanıza gerek yok. Sadece mevcut yurt dışı uygulamalarına baktığınız zaman, standartlarına, işletme kurallarına baktığınız zaman ülkede de çok şeyler yapılabildiğini göreceksiniz. Teşekkür ederim.GÖKSENİN İNALHAN: Biz teşekkür ederiz. Şimdi Ali Urlu Bey’den sunuşunu alalım.ALİ URLU: Ben yaşadığım şeyleri anlatmak istiyorum. Mesela İETT’de eğitimler almaları hakikaten güzel. Tek sıkıntı orada şoförlerin sesli uyarı sisteminin sesini kısmaları. Mehmet Ağabeyin dediği gibi demir kazıklar gerçekten ayaklarımızda büyük yaralar açıyor. Ulaşım noktasında eskisine göre daha iyiyiz. Bu konuyla ilgili benim sorularım olacak. Teşekkür ediyorum.GÖKSENİN İNALHAN: Furkan Uğur Bey…FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Öncelikle sizleri dinlerken hakikaten başka bir ülkeye gelmiş gibi hissettim kendimi. Kocaeli’de ulaşımın neredeyse tamamı Halk Otobüslerinin işletmesinde. Şimdi sizler, Mehmet Ağabey anlatırken Halk Otobüsleri deyince şöyle bir “Aman Allahım” diyesiniz geliyor tahminen. Düşünün artık Kocaeli’de durum nasıldır. Ne bir anons sistemi var, ne bir sinyalizasyon sistemi var. Bunları ben not alıyorum inşallah buradan ayrıldıktan sonra gerekirse Büyükşehir’deki arkadaşlarımla da temasa geçip en azından örnek

Page 166: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 165

proje olarak Belediyemize ulaştırmak isterim. Hakikaten bu bizim için büyük bir sorun. Özellikle ben bir görme engelli olarak Çayırova’dan Kocaeli’ye gidene kadar “Neredeyiz?” “Şuan nereye geldik?” diye sormak… O telaş yol yorgunluğundan daha çok yoruyor insanı. Yanındakine de bir kere soruyorsun, iki kere soruyorsun mahcup oluyor insan sorarken ama yapacak bir şey yok, sormak lazım. Müdürüm, Osman Bey, benim burada sizden istirhamım olsun özel bir randevu mu alınır artık. Komşu yani Kocaeli ile İstanbul. Arada hiçbir şey yok ama arada Ağrı Dağı kadar fark var. Diğer konu da şimdi bir görme engelli bastonu eline aldığında maalesef Türkiye’de özgürce dolaşamıyor. İstanbul’un hali buysa diğer yerleri nasıldır düşünün. Bir doğalgaz çukuru açıyorlar. Önüne bir bant çekilir. Geçen ay Allah korudu beni. Bir düştüm, düştüğüm çukur boyum kadar neredeyse. İnsanlar bu işleri yaparken bir körü, bir ortopedik engelliyi düşünmeden yapıyorlar. Rampalar zaten ayrı bir handikap. Sırf ruhsat almak için yapılıyor. Bir rampa yapmışlar mermerden, görüntüsü harika bizim belediyedeki arkadaşlar da ruhsat vermiş. Dedim ki bir tekerlekli sandalyeyle şuradan inin bir aşağıya. Takla atar sandalye… Allah’tan belediyede olduğumuz için bazı şeylere müdahale etme şansımız oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi malum her şeyde öncülük ediyor. Bunda da yapsın. Rampaların denetimi nasıl yapılıyorsa artık sizler daha iyi bilirsiniz. Bu tecrübeleri bir şekilde aktarmak lazım… Belediyeler arasında bir koordinasyon nasıl sağlanabilirse…AYŞE ERSOY: Türkiye Belediyeler Birliği bunu yapıyor aslında.FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Burada size büyük iş düşüyor. Diyeceksiniz ki İstanbul zaten büyük bir iş ama ne yapalım artık. Özellikle internet siteleri mesela internet bankacılığı kullanıyoruz. Çoğu banka buna uyum sağlamaya çalışıyor ama yetersiz. Bilişim işleriyle uğraşan arkadaşlarımızın bu noktada biraz çaba harcaması lazım. Kitaplara ulaşım mesela eğitimde görme engellilerin ders kitaplarına ulaşımı bir hayli sıkıntılı. Benim küçük kardeşim de görme engelli. Kitaplarının yarısı kabartma olarak geliyor yarısı gelmiyor.ŞEVKET KÖSEOĞLU: Matematik, fen bilgisi kitaplarımız, sayısal kitaplarımız gelmez.FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Eksikler bir hayli oluyor. Burada

Page 167: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU166

herhalde kaynaştırma eğitimine geçmenin de bir dezavantajı var gözlemlediğim kadarıyla. Bu konuyla çok alakalı değil ama yine de paylaşmak istiyorum. Geçenlerde Ankara’da mezun olduğum okula gittim. Dinleseniz oturup ağlarsınız o derecede sıkıntılar var birçok engelli okullarında. Söylem güzel ama eylemde iş yok. İnşallah güzel işler yaparız. Kaş yapalım derken göz çıkarmayız. Ben başınızı daha fazla ağrıtmayayım. Dediğim gibi tecrübelerinizden istifade etmek isterim. Bu toplantımız hayırlar getirsin inşallah.GÖKSENİN İNALHAN: Yavuz Bey sizden sunuşunuzu alsak…YAVUZ ALGÜL: Ben başlamadan önce Müftülükten gelen hocama bir soru sormak istiyorum. Bir caminin hizmete açılmasına karar verilirken genel anlamda uydukları bir standart var mıdır? Bunu merak ediyorum. Varsa öyle bir standart ona erişilebilirlikle ilgili hususları da eklemek mümkün. Özellikle daha birkaç gün önce değerli Halis Ağabey’le ve Mehmet Ağabey’le tartıştığımız camilerde görme engelliler için özellikle iç kısımlarında ne gibi standartlar, işte kıble yönü nasıl bulunabilir vs. gibi çalışmaların da aslında yapılması gerekiyor. Bunları paylaşmak istemiştim. Evet, sunumum Görme Engelliler İçin Teknolojilerin Geçmişten Bugüne Gelişimi ve Gelecek Beklentileri. Burada yaş itibariyle herkes kasetin ne olduğunu bilir. Şimdi çocuklar bilmiyorlar. Görme engelliler için kasetlere kitap okunması çok eski değil, yakın yıllara kadar bu çalışma yapılıyordu ve hacimli bir kitabın kaset sayısı 20-25’i buluyordu. Bir kitabı büyükçe bir çantayla yanınızda taşımak demektir bu. Görmeyenler ilk okuma yazma deneyimlerini tabii körler okullarında Braille yazıyla gerçekleştiriyorlar. İleriki yıllarda okuma ihtiyaçlarını Braille’e göre belki biraz daha rahat üretilebilen en azından gönüllüler tarafından da daha rahat yapılabilen sesli kitaplarla, kasete okunan kitaplarla gideriyorlardı. Bunların kimisi biraz daha profesyonel stüdyo ortamlarında kimisi biraz daha gönüllü, amatörce ev ortamlarında kasetlere kaydedilerek yapılıyordu. Yazma ihtiyaçlarını Braille ile sürdürürken bir taraftan da yine körler okullarında F klavye ile daktilolar öğretilirdi öğrencilere ki normal yazı yazmaları gerektiğinde bu işlerini de rahatça görebilsinler. O günlerde henüz tabii bilgisayar teknolojisi yoktu. Dolayısıyla yazdığınız yazıyı kontrol edemiyordunuz, ne yazdığınızı ya da doğru yazıp yazamadığınızı bilemiyordunuz. Bu konuda yine ikinci bir kişiye

Page 168: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 167

ihtiyaç duyuluyordu. 1992 yılında özellikle Türkiye’de görmeyenler bilgisayarla tanıştı. Bilgisayarlara ekran okuyucu dediğimiz yazılımlar yüklenerek bilgisayarlarla daha interaktif iletişim kurulması mümkün oldu. Bu da görmeyenlerin görenlerle aynı kulvarda olmasına yönelik ciddi bir adımdı çünkü bilgisayarın genel olarak insan hayatında, toplumsal hayatta yeri arttıkça görme engelliler de bundan nasibini aldı. İnternete erişim, internet vasıtasıyla birtakım gazeteler, dergilere erişim eskiye nazaran biraz daha mümkün hale geldi. Bu sayede kaset kitaplar da artık mp3’lere dönüşüp daha rahat taşınabilir, daha rahat kopyalanabilir, kullanılabilir hale geldi. Bir taraftan kitaplar elektronik ortamda kapsamlı tarayıcılarla taranıp Word ya da PDF ortamına aktarılarak görme engelli insanlar tarafından yine o ekran okuyucu dediğimiz yazılımlar vasıtasıyla okunabilir hale gelmeye başladı. Az önce Şevket arkadaşımın da bahsettiği gibi burada yapılan işle sınırlı olunmamalı, bir kurumun ürettiği kitap sayısıyla sınırlı olunmamalı. Artık bir kitap üretilirken erişilebilir olarak üretilebilmeli, gerekirse görme engelli onu satın alabilmeli ve onu diğer insanlarla kitabın çıktığı gün, aynı anda okuyabilmeli. Asıl hedefimiz de budur bizim aslında bu manada. Gelişen teknolojiler tabii erişilebilir içerik hazırlama sorununu da beraberinde getirdi. Genelde söylenen bir şey vardır, toplumda birtakım hizmetler planlanırken “Erişilebilir İstanbul” toplantılarında bunu çok kullanıyorum, 18-45 yaş arası atletik vücutlu erkek tipine göre genelde planlanıyor. Dolayısıyla kadınlar, çocuklar, yaşlılar, engelliler biraz daha zahmet çekmek zorunda kalıyorlar birtakım hizmetlere daha rahat erişebilmek için. Bütün kesimleri içine alması gerekiyor dolayısıyla bu erişilebilir içerik tasarımına da yansıyor. Hazırlanan sayfaların ve programların ekran okuyucularla uyumlu, onlar tarafından okunabilir bir şekilde tasarlanması çok önemli. Her ekran okuyucu için aslında çok basit kriterler var. Siz bir sayfayı tasarlarken X kodunu değil de Y kodunu kullanırsanız daha erişilebilir hale getirmiş oluyorsunuz. Genelde alışılagelmiş olan X kodunu kullanmaksa insanların aklına diğer şeyler gelmeyebiliyor. Bununla ilgili de dünyada oluşmuş birtakım standartlar var. tabii teknoloji geliştikçe standartlar da gelişiyor ama bunu bir yerinden yakalamak lazım artık. Çünkü web sayfaları sadece okunarak takip edilen değil artık karşılıklı hizmet alınan, diyelim

Page 169: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU168

ki üniversite kaydınızı web sayfasından yapıyorsunuz, birtakım sorgulamalarınızı web sayfasından yapıyorsunuz sadece bir şey okumak için kullanmıyorsunuz buraları. Dolayısıyla bu işleri görme engellilerin de herkes gibi rahat yapabilir olması görme engellilerin bilgi iletişim teknolojilerini kullanımı açısından önemli. Diğer yandan bilgisayar alanındaki gelişimler sürerken mobil teknolojiler alanında da cep telefonlarına … işletim sistemli telefonlara yüklenen ekran okuyucular yoluyla 2000’li yılların başlarında görme engelli insanlar artık cep telefonlarını da konuşturmaya başladılar. Bu anlamda devrim niteliğindeki bir gelişme de 2010 yılında bir telefon firmasının telefon modellerinden birine ekran okuyucu entegre etmesidir. Dolayısıyla görme engelliler ilk defa dokunmatik ekranlı cihazları kullanma deneyimini yaşar hale geldiler.GÖKSENİN İNALHAN: Yavuz Bey Müftülükten gelen katılımcımıza bir sorunuz vardı. Kendisi şuan burada…YAVUZ ALGÜL: Hocam az önce sizin yokluğunuzda paylaştım arkadaşlarla size de aktarmak istiyorum. Şunu merak ediyoruz: Birtakım mahallelerde cami yaptırma dernekleri camileri yaptırıyorlar, belli aşamaya getiriyorlar. Öyle sanıyorum ki caminin hizmet vermesi noktasında Diyanet onay verdiği sürece hizmet gerçekleştiriliyor. Bu muhtemelen doğru bir varsayımdır. Diyanetin ya da Müftülüğün bu onayı verirken camiler için geliştirdiği bir standart var mıdır erişilebilirliğin dışında? Genel anlamda bahsediyorum. Şayet böyle bir standart varsa yakın zamanda erişilebilirliğin de bu standarda yedirilmesi, birtakım maddelerinin buna göre revize edilmesi, iç mekanlarda örneğin kıble yönünü tayin etme gibi konularda çözümler üretilmesi… Bu noktada önce sistemi düzeltip sisteme uyulmaması durumunda da tabii yaptırımların ne olacağını belirleyip bundan sonra da bu yönde harekete geçmek gerekiyor diye düşünüyorum. Sormak istediğim, böyle bir standart var mıdır?SEDAT CANBAZ: Böyle bir standardımız maalesef yok. Zaten camilerin nasıl yapılacağıyla alakalı da bir standart yok Türkiye’de. Halk kendi imkanlarıyla yaptırdığı için Diyanet İşleri Başkanlığı da bunun önüne geçer pozisyonda yer almıyor. Bizde benim bildiğim Eskişehir’de tüm engelliler için orijinal bir cami yapıldı. Tüm engelliler oradan istifade edebiliyorlar. Burada da Tuzla’da böyle bir cami yapıldı.

Page 170: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 169

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın camilerle ilgili tip projeleri var. Cami derneklerine tavsiye ediliyor tip projelerinden istifade edin bununla yapın diye ama böyle bir yaptırımımız yok. Zaten yasal yaptırım bile biliyorsunuz engellilerle ilgili kanun 2005’te çıktı hatta cezai müeyyide uygulanacak denildi, artırıldı artırıldı, sekiz yıl bitmek üzere şimdi. Normalde cezai müeyyide uygulanacaktı başta kamu kurum ve kuruluşları ve diğer yerlerle alakalı. Dediğim gibi fiziki anlamda çok eksiğimiz var ama bu anlamda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın geliştirdiği tek bir proje yok. Cami derneklerini buna zorlayıcı bir yasası da yok. Genel kanun çerçevesindeki yasaydı ama cami dernekleri muhatap olacak bundan sonra uzatılmazsa cezai müeyyideler tüm camilerde olacak. Ben bir örnek vereyim, Beykoz Merkez Camii. Engellilerle alakalı bir düzenleme yapmak istediğimizde cami derneğiyle karşı karşıya geldik. Nasıl karşı karşıya geldik? İstifade edilecek alanla alakalı yaklaşık 15 m²’lik bir yer kaybı var. Cami derneği bu yer kaybına müsaade etmemek için elinden gelen her şeyi yaptı ve hala yapabilmiş değiliz. Cezai müeyyideler olmadığı için de eliniz kolunuz bağlı sadece ikna yoluyla yapabiliyorsunuz. Maalesef dediğim gibi toplumsal anlamda bir farkındalık tam oluşmuş değil. Tahmin ediyorum zaman bunu çözecek. MEHMET ÇELENK: Sivil toplumla çok yakın ilişki kurup yardım almalısınız.KATILIMCI: Belediyeler inşaat ruhsatı verirken özellikle engelliler için bir talepte bulunmuyor mu hocam?SEDAT CANBAZ: Yok, Türkiye’de camilerin çoğunun inşaat ruhsatı yok. AYŞE ERSOY: Bir yerde yapılaşma istiyorsanız ilk önce cami yapacaksınız.SEDAT CANBAZ: Türkiye’de hep öyle olmuş ilk önce cami yapılmış arkasından gecekondular kurulmuş. Şimdi Mehmet Bey biraz önce söyledi Danimarka örneği verdi, Avrupa örneği verdi. Ben de gittim geldim orayla burası hakikaten yapı anlamında çok farklı. Bizim gerçekten çok zamana ihtiyacımız var. Bence zihniyetimiz bayağı değişti ama bazı şeyler de kolay olmuyor.AYŞE ERSOY: Dini duygular ön planda olduğu için caminin herhangi bir yerini yıkmaya kalktığınızda mahalle ayaklanması gerçekleşebiliyor.

Page 171: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU170

O anda dernek “Camimizi yıkacaklar!”… Aslında cami yıkılmayacak standartlara uygun yapılacak. İşgüzar bir sürü insan olduğu için…SEDAT CANBAZ: Bizim cami derneklerimizdeki en büyük problem yeterli eğitim seviyesine ulaşmış insanların olmaması ve yaş oranının çok yüksek olması. Dolayısıyla burada büyük bir problemimiz var.GÖKSENİN İNALHAN: Bunu ikinci kısımda da mümkün olursa belki tartışırız. Yavuz Bey sunumunuzu tamamlarsanız çok sevinirim.YAVUZ ALGÜL: Biraz önce bahsettim konuda söz ettiğim firmayı Android cihazlar takip etti. Talkback dediğimiz bir ekran okuyucu yazılımla onlar da bu alandaki iddialarını başlattılar. tabii cihazlar ve sistemler kendilerini düzenli aralıklarla güncelliyorlar. Bu manada üçüncü parti yazılımlar, uygulamalar birtakım hizmetlere yönelik uygulamalar özellikle erişilebilirlik kriterlerine uygun içerikler tasarlaması gerekiyor. Mobil İETT de bunlardan bir tanesi. Osman Bey’ler çalışıyorlar biliyorum. Ama görme engelli arkadaşlar da sabırsızlıkla bekliyorlar daha erişilebilir bir Mobil İETT tasarımını. Bu manada benim de genel aldığım izlenim Ankara’daki MobilEgo uygulaması bayağı bir beğeniliyormuş. tabii hem erişilebilirlikten hem de diğer insanların kullanımından taviz vermeden görmeyen kitlelerin de diğer insanlar gibi rahat bir kullanıma ulaşması mümkün. Her iki tarafı da birlikte mutlu etmek mümkün. Mobil cihazların gelişmesiyle birlikte görme engelliler bilgisayar kullanımını azaltıp işlerini daha çok dokunmatik cihazlarıyla gerçekleştirir bir hale gelecekler. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Geldiler aslında.MEHMET ÇELENK: Ben henüz değilim.YAVUZ ALGÜL: Teknolojinin genel mantığı nedir? İşimizi kolaylaştırmaktır. Özellikle toplu taşımada, bekleme noktalarında ve araç içlerinde kesintisiz ve pratik biçimde bilgilendirmeler çok önemli. Hem kesintisiz hem de pratik bir şekilde bilgilendirmeyi sağlayacak uygulama ve sistemlerin gelişmesi çok önemli. Birçok kurumun görme engellilere ekonomik avantajlar sağlayan yaklaşımlardan artık vazgeçerek yavaş yavaş belki birden olmayabilir ama tabii burada görme engelli toplumuna da iş düşüyor. Çok iyi hatırlıyorum geçen sene İETT’nin ücretsiz taşıma kartlarıyla ilgili gittiği bir sınırlandırma uygulaması, çok küçük, çok basit bir şeydi aslında… İnsanlar ona verdikleri tepkileri erişilebilir çözümlerin daha kaliteli verilmesiyle

Page 172: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 171

ilgili olarak verebilselerdi eminim ki bu görme engelli topluluğu adına daha erdemli bir davranış olabilirdi. Bu manada her iki kesimin de yani hizmet veren ve hizmet alan kesimin de ekonomik yaklaşımlardan ziyade daha erişilebilir çözümleri nasıl üretebiliriz noktasında bir araya gelecek çalışmaları yapması gerekiyor. Teşekkür ederim.GÖKSENİN İNALHAN: Biz teşekkür ederiz, sağ olun Yavuz Bey. Şimdi Osman Bey sizden bir sunuş istiyoruz.MEHMET ÇELENK: 153-2’yi de anlatırsanız Osman Ağabey. Hani şu 153’e basıyorsun, 2’ye basıyorsun sana hangi otobüsün nerede olduğunu görevli söylüyor ya onu çoğumuz bilmiyoruz.OSMAN ÇAKIR: Bunu geçelim isterseniz. Geçenlerde Tuzla Belediyesi’nde bir çalıştay vardı orada bir sunu gerçekleştirmiştik “Hayat Yolculuğunda Engelsiz Ulaşım” diye ama bu seferki ana konumuz “Akıllı Toplu Ulaşım Sistemleri ve Engelsiz Hayat” olacak. İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü aslında erişilebilirlik alanında çok ciddi mesafeler kat etti. Bunun örneklerini zaten günlük hayatın tam ortasında olan hizmetlerimizde görüyorsunuz. Çünkü evden çıkın iş yerinize, iş yerinizden sosyal mekanlara, oradan tekrar iş yerine, iş yerinden evinize geldiğinizde tüm alanlarda İETT var. Ama bu sarı renkli yeni otobüslerimizle ama erguvan renkli otobüslerimizle Otobüs Aş’ye ait veya türkuaz renkli Özel Halk Otobüslerimizle hayatın içerisindeyiz İETT olarak. Onun için bana göre yeni araç alım modeliyle İETT, Türkiye’de yeni bir çığır açtı ve yine geleneklerinden olan bir ilke de imza atmak suretiyle uzun vadeye yayılmış, peşin para ödemeden hizmet alım bedeli altında alçak tabanlı, tam erişilebilir 1705 tane otobüsü 2013 yılında filosuna katmıştır. Şuanda filosunda bulunan toplamda 3059 tane aracını tam erişilebilir hale getirdi. Bu süre içerisinde tabii ki boş durmadı İETT, yapısal alanlarında da dönüşüme gitmek suretiyle erişilebilir hale getirme konusunda bir efor harcadı. Zaten Hacer Hanım özellikle Yapı Tesisleri Daire Başkanlığı bünyesinde bu alanda yapılmış olan hizmetleri yakinen hem bilen hem gören hem yaşayan arkadaşlarımızdan bir tanesi. Özellikle Ayşe Hanım bilir ben katılmış olduğum toplantılarda özellikle bizim Merkez diye tabir etmiş olduğumuz İstiklal Caddesi üzerinde ve Karaköy Meydanı’nda bulunan hizmet binalarımızın çevresinin sarı renkli hissedilebilir yüzey taşlarıyla döşendiği anı dört

Page 173: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU172

gözle beklediğimi ifade ederim. Proje aşamasında oradaki yol düzenlemelerinin, yaya kaldırımı ve yürüyüş yollarının tam erişilebilir hale getirilmesiyle ilgili fikir ve önerilerimizi çoğu kere kendileriyle paylaştık. Bugün gelinmiş olunan nokta itibariyle sarı renkli, kabartma yüzey taşlarının oraya uygulanmış olması ve erişilebilir hale getirilmiş olması şahsen beni son derece mutlu kılar. Çünkü arzularımızdan bir tanesi de buydu. Erişilebilirlik alanında çok ciddi sıkıntılarımız vardı. Geçtiğimiz aylarda gazeteci yazarlarımızdan Ayşe Arman Hanımefendi TOFD’ye ait yönetim kurulundan bir hanımefendi arkadaşımızla birlikte Taksim Meydanı’ndan Eminönü’ne yol arkadaşlığı yapmak suretiyle bu alanda yolculuk esnasında karşılaşmış oldukları engellerden oluşan iki günlük bir makale yazdı. Bu makalenin içerisinde bize ait olan yerle ilgili de bizim Londra’dan sonra ikinci metro olan Tünel’de bir seyahatleri oldu. Bu seyahatleri sırasında görmüş oldukları eksiklik bir, rampanın hissedilebilir eğimde olduğu iki, fiziki yapısı biraz daha geniş olan bir engelli arabasının oradaki turnikeden geçme esnasında yaşamış oldukları sıkıntı. Diğer taraftan da vagona biniş esnasında sanırım 10 cm’lik bir boşluktan kaynaklanan tehlikeye dikkat çekmek suretiyle olumsuzlukları dile getirdi. Biz mevzuat çerçevesi içerisinde aslında İETT’nin engelli arkadaşlarımız için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin destek ve katkılarıyla bu alanların erişilebilirlik sıkıntılarını çözdüğü kanaatindeyiz. Ama tabii ki beklentilere, taleplere duyarlı olduğumuzu her fırsatta söyledik. Bununla ilgili de tabii ki duyarsız kalmadık. İlgili birimlere beklentiler doğrultusunda yapılması gereken işlerle ilgili taleplerimizi yazılarımızı ve önerilerimizi bildirmek suretiyle ilettik. Bunlar üzerinde çalışılıyor. Diğer taraftan sosyal devlet anlayışına baktığımız zaman engelli bireylerin toplum içerisine katılımlarının sağlanması ve tüm alanlardan ortaklaşa faydalanması için gerekli tedbirleri almak sosyal devlet anlayışının temelini oluşturuyor. Dünyadaki gelişmelere de baktığımız zaman bireylerin hiçbir ayrımcılığa uğramadan, insan hakları temelinde ulaşım da dahil olmak üzere tüm hizmetlerden eşit şartlarda yararlanabilmesi önem görmekte. Yurt dışı ziyaretlerimizde biz, ülkenin ismini vermeyeceğim, orada bize bir sunu gerçekleştirdiler. Sunuda çevresel alanların ve sosyal mekanların kamu kurumu diye tabir etmiş olduğumuz binaların tam erişilebilir hale getirilmesiyle

Page 174: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 173

ilgili onların hedef tarihlerinin 2020 yılı olması benim dikkatimi çekti. Kendilerine dedim ki bizde bununla ilgili tarih 2012 yılı. 2005 yılında engellilerle ilgili bir kanunumuz çıktı özverili çalışmalarla ve biz bu tarihe uymak için olağanüstü efor harcamak suretiyle bir sürü işler yapmaya kalkıştık ve başarılı olduğumuzu da düşünüyoruz. Buna cevap olarak dediler ki bizim engelli arkadaşlarımızdan önce kapımızı acil olarak çalan en büyük sorunumuz yaşlılar. Biz yaşlılarla ilgili sorunlarımıza öncelik tanıyoruz şuanda dediler. Engelli vatandaşlarımızla ilgili beklentilere, taleplere, sorunlara cevap vermeyi ikinci bir sorun olarak görüyoruz dediler. Bu da tabii nüfustaki yaşlanmayla doğrudan bağlantılı. Öbür taraftan katılmış olduğumuz toplantılarda Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu Avrupa’daki bir topluluğun içindeki engelli arkadaşlarımızın sayısıyla Türkiye’deki görülen engelli sayısının mukayesesini yaptığı zaman “Şükürler olsun Türkiye’de bu kadar engelli yok” diye bir düşüncesini bizimle paylaşmıştı. Tabii Avrupa’da engelli sayısının çok olduğuna ilişkin oluşan kanaatinin engelli arkadaşlarımızın sosyal hayata katılımlarının yüksek bir oranda olmasıyla… Bizde ise bir ayıp, kusur olarak aileler bunu değerlendirdikleri için mümkün olduğunca deyim yerindeyse ev hapsinde tutarak dışarıya çıkmalarına izin vermemelerinden kaynaklanan bir durumdur. Ama şükürler olsun ki engelli arkadaşlarımız ailelerinin tabii destekleriyle ve belediyemizin, devletimizin sağlamış olduğu imkanlarla artık sosyal mekanlara çıkabiliyorlar. Dolayısıyla diğer arkadaşlarımız gibi bu mekanlardan ortaklaşa istifade edebiliyorlar. Eşit şartlarda yararlanabilme ön koşulunu yerine getirebilmek için bizim devletimiz dolayısıyla 12 yıldır hizmet etme şerefine nail olmuş olan hükümetimiz de hassasiyetle görevlerini yürütmekte. Engelli bireylerin sosyal hayatın tüm alanlarından tam ve eşit yararlanabilmesi için önündeki en temel sorunlardan birinin ulaşılabilirlik olduğu herkes tarafından biliniyor. İETT’de ben içerisinde bulunduğum için söylüyorum kanun çıktıktan sonra engellilere yönelik ne tür hizmetler yapıldığına ilişkin yazılar geldiği zaman ilk önce Araç Bakım Onarım Daire Başkanlığı’na gidiyordu. Niye? Çünkü erişilebilirlik alanında yapılacak olan işle ilgili oluşmuş olan kanaat şuydu: Otobüslerin alçak tabanlı hale getirilmesi. Ama zaman içerisinde tabii sadece otobüslerin alçak tabanlı hale

Page 175: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU174

getirilmesinin bir erişilebilirlik hizmeti olmadığı anlaşıldı. Bunun diğer dallarının olduğunu da biz kendimiz fark edip olanlara kaymak suretiyle beklentileri karşılamaya çalıştık. Bunlardan bir tanesi de özellikle Halkla İlişkiler Departmanı’nda görev yapan arkadaşlarımızın yine Engelliler Müdürlüğümüzün destekleriyle Türk İşaret Dili Eğitimi almasıdır. Bu kapsamda arkadaşlarımızın eğitim almaları ve sertifikalandırılmaları sağlandı. Bu açıdan baktığımız zaman İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün vizyonunun engelli bireylerin fırsat eşitliği ilkesi çerçevesinde toplumdaki diğer tüm fertlerle birlikte eşit koşullarda yaşamın tüm alanlarından faydalanmasını sağlamak olduğunu söyleyebiliriz. Herkes İçin Erişilebilir İstanbul koordinasyonu 2008 yılı ile 2013 yılına kadar fiiliyatta devam ettirdi. Bu süre içerisinde bu vizyonunu ciddiyetle ve kendisinden beklenen üstün başarıyla tamamladığını düşünüyorum. Sorunlarımız yok mu? tabii ki var. Bundan sonraki süreçte olmayacak mı? Tabii ki olacak ama önceki yıllarda olduğu gibi kayda değer ciddiyette bir sorun olmayacağını ben düşünüyorum. Az önce Mehmet Bey söyledi 80’li yıllarla bugünü kıyasladığımızda hem görülebilir hem de hissedilebilir düzeyde çok ciddi mesafeler alındı. Burada benim söylemek istediğim şey şu: Ulaşılabilir çevre ve hizmetler toplum içerisinde bireylerin birbiriyle olan iletişimlerini kolaylaştırmakta, insani münasebetleri güçlendirmekte, daha barışçıl bir hayatın zeminini hazırlamakta. Onun için bizim bu alanda çok duyarlı olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum. İETT bünyesinde birimler tarafından hazırlanan tüm projeler üzerinde hassasiyetle durulmakta. Zaten Müberra Hanım’ın başkanlığında, yürütülmüş olan çalışmalarda uygulama öncesinde öncelikli olarak kendi süzgeçlerinden geçirilip bir incelemede bulunmalarıyla ilgili beklentiye çok kez biz uyduk. Bundan dolayı da mümkün olduğunca erişilebilirlik alanında az hatalar yaptığımızı düşünüyorum. Bugüne kadar engelli bireylerin ihtiyaçlarını da dikkate alarak pek çok projeye imza attık. İstanbul Kart, Akıllı Otobüs, Akıllı Durak, MOBİETT, Hat Otobüsleri Bilgisi, Hat Arama, Oraya Nasıl Giderim gibi… Hatta en son yapmış olduğumuz uygulamalardan bir tanesi de Yardım İETT uygulamasıdır. Bunları bir örnek olarak sayabiliriz. Yeni projelerin de üretilmesine yine aynı hızla devam ediyoruz. Erişilebilirlik alanında

Page 176: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 175

yapılan çalışmalar sonucunda engelli bireylerin de faydalanabileceği, uluslararası standartlara uygun, alçak tabanlı otobüsler almak suretiyle tüm filomuzu erişilebilir hale getirdik. Hizmet binalarımızın ve bize ait olan sosyal tesislerimizin büyük bir çoğunluğunu erişilebilir hale getirerek memnuniyet oranını biraz daha artırdık. İETT 7 gün 24 saat prensibiyle, tam erişilebilir bir ulaşım sistemi ve hizmeti için var gücüyle çalışıyor. Buradaki hedefimiz tam erişilebilir akıllı toplu ulaşım sistemidir. Teşekkür ediyorum.SEDAT CANBAZ: Bir dakikanızı alayım. İronik bir durum var. Şuan mesela Mehmet Bey sizin elinize bir belge verildi. Ne olduğunu biliyor musunuz? MEHMET ÇELENK: Vakfın dergisi olabileceğini düşündüm şekline baktığımda. SEDAT CANBAZ: Aslında durumumuz ortada. Toplumsal farkındalık derken hep ben bunu vurgulamaya çalıştım. Şu masanın etrafında 10 kişiyiz, 5 arkadaşımız görme engelli ama kendilerine verilen belgenin ne olduğunu bilemiyorlar ve biz bu toplantıyı düzenliyoruz, bir şeylerden bahsediyoruz. Bizim bayağı kat etmemiz gereken yollar var. GÖKSENİN İNALHAN: Bir de acaba farkındalık çalışmaları çok mu farklılaştırmaya başladı ben de onu düşünüyorum. Yani farkındalıktaki “Fark neresi?” deyince olaydan ziyade “Kim farklı?”ya dönüştü. Onun da tehlikeli bir şey olduğunu görüyorum çünkü bu cepheleştirip daha da ayrıştırıyor. Halbuki bütün bu yapılan sunuşlarda görülen şu ki özellikle de Şevket Bey’den alayım bu lafı “Evrensel erişilebilirliği sağlamaya çalışıyoruz.” Bizim de mimaride evrensel tasarım diye bir şey var aslında. Biz şuana kadar evrensel bakamadığımız için, herkes için bu gereklidir gerçeği üzerinden hareket etmediğimiz için şuanda zorlanıyoruz. AYŞE ERSOY: Ama herhalde yeni yeni verilmeye başlandı tasarım dersleri mimarlıkta. GÖKSENİN İNALHAN: Yeni verilmedi aslında…AYŞE ERSOY: Evrensel tasarımdan ziyade erişilebilirlik dersleri… Çünkü mimar ve mühendis arkadaşlara baktığımızda bunların içine biz teknikerler de dahil olmak üzere mesela ilçe veya Büyükşehir’deki mühendis arkadaşlarla görüştüğümüzde, inşaat mühendisi belediye

Page 177: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU176

başkan yardımcılarına yasadan bahsediyoruz, erişilebilirlikten bahsediyoruz, eğimden bahsediyoruz bunu bile hesaplayamamış mühendis, mimar arkadaşlarımız var. Yani maksimum eğim %8 olmalı diyoruz %10 olsun ne olacak diyor. Hala lakayt şekilde bakabiliyoruz. Bizim amacımız herkes için erişilebilir İstanbul farkındalığı oluşturmaktı. Eğitimle de alakalı bir şey. Bir görme engelliyle karşılaştığınızda onunla nasıl selamlaşmanız gerektiği bile öğretilmiyor bize. Kolundan tutup yaka paça götürüyoruz. Onun bir evrenselliği var değil mi? Bir şık yaptığınızda sizin elinizi algılayabiliyor. Ben yine medyaya kızıyorum. Yıllarca bu Sır Perdesi, Kalp Gözü diye programlarla insanları hep ötekileştirdiler. İşte belli bir günahı vardır ki engelli olmuş, yalan söylemiş bacağı kopmuş… Benim de boyumdan yüksek bir yere, rafa bir şey koyulduğunda ben de engelliyim. Engelliliğe böyle bakmadığımız için aslında… Trafik Müdürlüğü’nde bir arkadaşımız var ne zaman Taksim’e gitsem diyor yakamdan tutan beni Beyazay Derneği’ne götürmek istiyor diyor. Bırakın beni, ben başka bir yere gitmek istiyorum diyorum diyor. Hep böyle lütfetmek, cenneti kazanma gibi görmüşüz. Karşıdan karşıya kolundan tutup geçirelim de Allah bizi cennetine alır, işte iki kuruş para verelim yardım edelim de bugün de sadakamı verdim diyebilelim. Hep böyle bakmışız. Hayır, o kaldırımı düzgün yapalım da orada her insan yürüyebilsin. Maksimum seviyede güvenliği tutup minimum seviyede insan yararlansın diye bakmamışız. Hala da bakamıyoruz.MEHMET ÇELENK: Minimum seviye güvenlikle maksimum insana göre yapmışız.AYŞE ERSOY: Aynen öyle… Ben araştırdığımda 1940’lı yıllarda İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra birçok yer bunu gündeme almış. Bizim daha yeni 2005 ve yasa çıkmış, yasadan korktuğumuz için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Ya hapse girersem… Onun vebalini kim verecek? Sen oraya mühendis olarak gelmişsin bunun vebalini kim karşılayacak? Ağaç dalları nedeniyle kör olan bir sürü insan var kötü peyzajdan dolayı gözüne ağaç dalı girdiği için. Belediyede çalışan mühendisin, ben de bir belediye çalışanıyım, işini öylesine yapmasından dolayı kör olan insanlar var. Röper noktasını sapağın başında alıp sonunda da “Tamam ya buradan başla bu aksta git.”

Page 178: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 177

denildiğine şahit oldum. Bir gün Atışalanı Caddesi’nde hissedilebilir yüzey yapıyoruz Büyükşehir olarak, arkadaş Atışalanı Caddesi’nin başında raporu almış kaldırımın sonuna kadar demiş düz ilerlet. Görme engelliler çünkü ne yapar? Düz ilerler. Marketin sandıklarının altına girmiş, binanın merdivenine girmiş. Esenler Belediyesi’ndeki arkadaşımız niye böyle yaptınız dediğinde aksı baştan almıştım diyor. Nokta nokta aks almak yok bizde, denetim yok. Kalifiye elemanla çalışılmıyor, mühendis arkadaşım bunun başında durmuyor yani. Okmeydanı’nda daha 2005 yılında rampalar yapıyoruz. Rampalar bizim Trafik Müdürlüğü’nün uhdesinde değil ama ben de sesli sinyalizasyon yapıldığı için kendi işimi kontrol etmek için gitmişim. Bir baktım adam rampayı ters eğim yapıyor ve eğimi de %15’lere çıkarmış. Karşımdaki adam bu iş için özel tutulmuş biri değil. Yani kazma, kürek işçisi. O adamdan siz çok fazla bir şey bekleyemezsiniz yani Vasıflı bir eleman değil. “Ne yapıyorsun sen?” dedim. “Benim mühendisim karşıdaki kaldırımın aynısını buraya yap dedi” diyor. Karşıdaki kaldırımın kotuyla oranın kotu bir mi bakalım. Aradım mühendisi “Öyle mi? Gelip bir bakalım.” diyor. Ne olacak yapılsın sonra sökeriz yine mantığıyla hiçbir şey yürümüyor. Önce deneyelim olmazsa her şey bizim elimizde nasıl olsa sökeriz deniliyor. Çok yazık yani…

Page 179: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU178

II. OTURUMTARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER

GÖKSENİN İNALHAN: Ayşe Hanım ikinci oturuma sizinle devam edelim.AYŞE ERSOY: Tabii. Hep beraber karşılıklı diyaloglarla farkındalık oluşturmaya çalıştık. Daha sonra ilçe belediyelerini de içine kattık. Çünkü ana arterde Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı yol bir anda tak diye kesilebiliyor ara caddelerde bu uygulama olmuyor diye. Fakat biz bu işe 2008 yılında başlamamıza rağmen kapısını çaldığımız birçok yönetici ve mühendis arkadaşlarımızın daha konudan hiç haberdar olmadığı, sarı taşlar olarak telaffuz ettiği taşların aslında körler için bir hissedilebilir yüzey taşları olduğundan bile haberinin olmadığını gördük. Daha sonra herkes bir şekilde kanunun da bağlayıcılığı nedeniyle çabuk işler yapılmaya başlandı. Çünkü bizde bununla alakalı bir oluşturulmuş TSE yoktu. Yani bizim ilk önce yaptığımız şey İngiliz standardını Türkçe’ye çevirip oturtmak daha sonrasında da işte yine ISO’dan birçok şeyi alıp tekrar Türkçeleştirip bize uydurmaktı. Ama bizim coğrafi koşullarımız, ülkemizin yaşayışı, beden tiplerimiz, insan tiplerimiz, olaya bakış açımız çok farklıydı ve o yüzden uyum sağlayamadık. Çünkü her şeyden önemlisi bizim kaldırımlarımız dardı. Adam 40’a 40’lık taşı çok rahat bir şekilde döşeyebiliyor ama bizim 40’a 40’lık taşı koyacak bir kaldırımımız yok veya yurtdışına çıktığınızda hissedilebilir yüzeyi boydan boya döşüyor ama bizde boydan boya döşediğinizde ağaca çarpıyorsunuz, şehir mobilyasına çarpıyorsunuz, daha bir sürü etkene çarpabiliyorsunuz. O yüzden bizim daha sonraki tespitimiz şu oldu: Kaldırımların her yerine kılavuz yol yüzeyleri döşemek yerine kaldırımı engelsiz hale getirmek gerekiyor. Yani zaten görme engellinin elinde bir bastonu var. O zaten düz gidebiliyor. Önemli olan sizin onun önündeki engelleri kaldırmanız. Bu sefer uygulamalara baktığımızda çok yanlış uygulamalar gördük. İşte kılavuz yol yüzeyini yapmış ama ağaç gelmiş ağacın etrafını bir çevrelemiş, kaldırımdan iyice çalmış. Ama burada sadece görme engelliler değil… Bu sefer de vatandaş da şunu söyledi: “ Evinde otursun o zaman ben yürüyemiyorum.” Evet, gerçekten de… Bizde şu da yanlış algılandı: Hissedilebilir yüzey taşları üzerinde yürünmesi

Page 180: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 179

gereken bir taş değil. Yurtdışındaki araştırmalarımıza baktığımızda hissedilebilir yüzey taşları, üzerinde yürünecek değil bastonuyla takip edeceği bir sistemdir. Yani bu 40 olmuş, 30 olmuş, 20 olmuş hiç fark etmez. Önemli olan o bastonunu oraya takıp onu yapabilmesiydi. Yine işte diyorum ya bizim kültürümüzde daha tam oturmadığı için eğitimlerimiz tam olmadığı için Mehmet Bey’in de bahsettiği gibi kaldırım dubalarımız var bizim. Bunlar, standart değillerdi. Mesela mantar dediğimiz küçücük benim bile bazen havaya baktığım sıralarda düşebileceğim, çok rahatlıkla düşebileceğim mekanizmalardı. Bunun da standardının 70 olması konusunda bir standart geliştirildi ve uygulandı. Ve o kadar kalın değil 70 ve biraz daha ince çaplı bir şey olması gerekiyordu. Bunlar da şimdi yapılmaya başlandı. Ama yine mimari tasarımlarda birçok kişinin böyle şık ve estetik görünsün diye ağzı geniş huni şeklinde yaptıkları yine sadece mimarlık açısından tasarımı güzel ama erişilebilirliği ve kullanışlılığı açısından sıfır olan bir sürü taşlar döşendi, bu Şişli tarafındaki Nişantaşı’nda yapıldı…GÖKSENİN İNALHAN: O kadar uzağa gitmeyin, Esentepe. Kapının önüne çıkacak olursanız hala belki mantar gibi değil yeni teknolojiyle farklı ama yükseklikler hatalı…AYŞE ERSOY: Biz karşı çıktığımızda şey dediler bize yani işte Başkan’ın tasarımı. Tamam, başkan bunu tasarlamış olabilir ama başkanın çevresinde bir sürü danışmanı ve yöneticileri var. Başkana bunu neden izah etmiyor? Yani illa… Siyasi ortam evet, yapın denildi ve yapılacak mı yani? İşte bu biraz da yani alt taraftaki yöneticilerin de biraz konuya vakıf olması lazım ki bildiğini savunsun. O da yeni tanışmış, yap demişler. O da yap diyor. Tamam, yapalım o zaman. Yani bilgisizlik ve eğitimsizlik, bir ARGE çalışmasının olmayışı aslında en büyük handikapımız bizim. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Sadece erişilebilirlik de değil her şeyde böyle, üstümüz yap dediyse hiç sorgulamadan yapalım gözüyle bakılıyor. GÖKSENİN İNALHAN: Bilgiyi de sorgulatmayıcı şekilde alınca tabi. Neden böyle yapıyorum, niye ne var bunda diye bir sorgulamak lazım. Olmayınca da o tamamen taklit oluyor…AYŞE ERSOY: Olmuyor, uymuyor işte yani siz yurtdışından aldığınız bir örneği direkt buraya getirdiğinizde olmuyor. Sizin mimariniz, sizin

Page 181: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU180

yaşantı tarzınız, her şeyiniz çok farklı. MEHMET ÇELENK: Ya çok özür diliyorum, ufak bir ayrıntı getireceğim, sorguladığınız zaman da siz kötü bir yönetici oluyorsunuz. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Ya da iş yapmaz eleman oluyorsunuz. GÖKSENİN İNALHAN: Yok Sokrates gibi olacak orda da. Siz sorgulamak yerine karşıya soru gibi soracaksınız. “Acaba bu başka olur mu?” gibi.MEHMET ÇELENK: İşte üstünüz diyor ki sorgula demedim, yap dedim diyor.GÖKSENİN İNALHAN: Haklısınız, değil mi?AYŞE ERSOY: Ya bir de her müdürlükte bence bu konuyla ilgili, bu konuya vakıf, gerçekten bu konu üzerinde çalışmış sorumluların olması gerekiyor. Eğer gerekirse de bununla alakalı bir müdürlüğün kurulması gerekiyor. Çünkü adam projesini yaparken erişilebilirliği düşünmüyor. Bir tuvalet yapıyor kapısını 70 cm yapıyor. Aslında kapı normalde baksa açsa standartlarda 90 cm altına düşmemesi gerekiyor. Ama yer darlığı, bilmem neyi, şuyu buyu içeriye girdiğinizde… Yıllarca X Markası bizi şey yapmış yani kendi mamullerini çok güzel bir şekilde pazarlamış ve uygunsuz bir şekilde. Aslında anneanne lavabolarından hani şu altı açık lavabolardan konulsa herkes yararlanabilecek. Düşünceyi, oluşturamamışız. Bu da bizim bilgisizliğimiz diyorum ben. GÖKSENİN İNALHAN: Bilgisizlik, iletişimsizlik. Çünkü sonuçta o lavaboyu yapan, ayaklı denilen sistemi yapan o şıklık…AYŞE ERSOY: Kendini sorgulayamamak, bir projeyi elinize aldığınızda okumamak… “Bana burada bunu demiş ama ya benim bunu böyle yapmamam gerekiyor. Tekrar bir projelere döneyim ben.” Ben bunu niye böyle yaptım demiyor çünkü zaten adam onu masa başında yapıyor. O bir proje alıyor, bak diyor şurada şunu çok güzel gördüm hadi yapalım diyor, oraya uyarlamaya çalışıyor. Sonra bir de en büyük eksikliğimiz çok özür dilerim vaktinizi yine alıyorum, yapılan işlerin üstüne erişilebilirliğin yüklenmesi. Her şey bitmiş hadi şimdi erişilebilirlik konusunda bu yapıyı konuşalım diyorlar. Kaldırımın uygun değilse, yapın uygun değilse ben bunun üzerine hangi erişilebilirlik formatını oturtayım. Yani aksesuar olarak görünmesi de çok yanlış mimar ve mühendis arkadaşlar, teknik arkadaşlar açısından. Sonraki iş değil bu, işin en başında yapılması gereken iş.

Page 182: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 181

MEHMET ÇELENK: Temel gereksinim. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Apartmanlara mesela rampa yapılıyor. O sadece tekerlekli sandalyeler için değil bebek arabası olan birisi için de geçerli. Ama geçenlerde bizim oraya yapıldı. Ölçtüm inanın 68 derece eğimi var yani. Şimdi ne yapmış? Merdiveni geniş tutmuş. Ya diyor müteahhit sonradan aklımıza geldi yani sonradan yapmamız gerekiyordu. Ya bu kullanılmaz ki. Ancak paten kayarsın burada başka bir işe yaramaz ki. “Ne yapayım?” O zaman ne yapacaksın? He yapamıyorsan, tamam apartman dar, merdiven boyu küçük olduğu için eğimi tutturamaz. O zaman ne yapacaksın, portatif rampa yapacaksın. Yani kaldırılıp indirilebilir böyle bir çözüm üreteceksin. AYŞE ERSOY: Bir de şey vardı, Karanlıkta Diyalog vardı bizim Gayrettepe istasyonumuzda. Ben her teknik arkadaşın orda gidip o farkındalığı da görmesini isterim. Şu an hala hizmet veriyor mu bilmiyorum ama. Yani oradan çıktığınızda gidip daha çok işler yapayım ya da ben hiç bir şey yapmamışım diyorum. Orada her şeyin deneme olduğunu bildiğiniz halde, başınızda rehberiniz olduğu halde bile ne kadar tedirginsiniz. Otursam mı oturmasam mı? Ya düşersem. Düşme tehlikeniz sıfır, kaza oranı sıfır, her şey sıfır buna rağmen orada biz tedirginiz. Biz engelli arkadaşlarımızı bu karmaşanın içine atıyoruz, büyük vebal yani gerçekten çok büyük vebal. Üzerimize çok büyük görevler düşüyor, bunları da her yerde anlatmamız gerekiyor. Çok teşekkür ediyorum herkese. GÖKSENİN İNALHAN: Biz teşekkür ediyoruz. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Toplum şuna çok takıyor, benim eski çalıştığım yerde bir birim vardı. Biz ... kurulumunu yaptığımız zaman ben dedim ki burası körler kütüphanesi olacak. İşte seminerlere gidiyoruz, fuarlara katılıyoruz. Bir tane vatandaş geldi diyor ki “Kör demek çok kötü bir şey değil mi? Niye körler kütüphanesi diyorsunuz?” Ben susuyorum öncelikli olarak. Mesela diyor “Bana kilolu, şişman denildiği zaman ben çok rahatsız olurum.” Yani sen niye kör ya da görme engelli kelimesine bakıyorsun ki. Birincisi bu bir adaptasyon sorunu, ikincisi bu konudaki kararı literatürde ben verebilirim. Üçüncüsü tamam senin hitap şeklini dikkate almak zorundayım ama şunu hiç düşünüyor musun? Mesela ya böyle bir kütüphane varmış acaba bir kör ya da görme engelli her neyse

Page 183: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU182

bu kütüphaneye gidebiliyor mu? Niye düşünmüyorsun? Ya da şu kaldırımda yürüyebiliyor mu? Niye düşünmüyorsun? GÖKSENİN İNALHAN: Aslında onu sorgulamak lazım.MEHMET ÇELENK: Hocam burada ben de öncelikle geç kaldığım için özür dilerim, bağışlayın. Şimdi aslında Türkiye’nin önünde çok ciddi ve değerli bir fırsat var. Ayşe Hanım’ın dile getirdiği sorunları önlememiz bakımından kentsel dönüşüm projeleri... Bu kentsel dönüşüm projelerindeki bilhassa mimari projelendirme aşamasında işte hocam gibi, sizin gibi toplumun şehir yerleşimine öncülük eden kuruluşların yetkilileri olarak, insanlara en basit bir radyo televizyon röportajında dahi bu meselelerde kentsel dönüşümün ciddi bir şans olduğunu, buralarda çok ucuz maliyetlerle giydirme değil temel tasarım girdisi olarak erişilebilirlik kullanıldığında kolayca uygulanabileceğini çok dile getirmemiz lazım. Çünkü arkadaşlar birbirinden bağımsız kişi ve tarafların aynı toplumsal soruna dönük yaptıkları propagandalar müthiş etkili oluyor, çok müthiş. Ben küçücük bir örnek vermek istiyorum hocam, erişilebilirlikle ilgili değil de propagandanın değeriyle ilgili olarak. 2011 yılının Devlet Personel Daire Başkanlığı’nın engelli alımında hükümet tarafından 20 bin açıklaması yapıldı. Sonra başka bir bakan bunu 3512 olarak düzeltti. Sonra birbiriyle bağımsız çeşitli kuruluşlar toplumsal bir tepki ekseninde, doğru lobi çalışmalarıyla beraber… Biz de radyodan bu meselenin insanların ümitleriyle ve hayalleriyle oynamak kadar tehlikeli, yanlış ve üzüntü doğurucu sonuçlar ortaya çıkaracağını savunan yayınlar yaptık. Yayınlarımızdan birisinin hemen sonrasında Devlet Bakanı Fatma Şahin Hanım’ın Müsteşarı Kenan Bozgeyik Beyefendi beni aradı. İşte siz mangalda kül bırakmıyorsunuz, şöyle böyle falan. Tabii biz izah ettik. “Biz toplumsal duyarlılıkları en yüksek tonda dile getirerek onların ilgisini çekmek üzere bir medyatik teknik kullandık yoksa amacımız sizi suçlamak değildi.” dediğimiz zaman hemen o yıl başka dernekler, vakıflar, federasyonların çalışmaları da birleşince sayı 7778 kişiye dönüştü. Bir örnek daha vererek bitireyim, mesela 1996’da Habitat toplantısı olmuştu hocam İstanbul’da. Biz de 1995’te radyoda ilk yayıncılığa başladığımızda ilk eleştiri konularımızdan bir tanesi yine kaldırımlardı, yine kaldırımlardı. O zamanki eleştiri sloganımız şuydu: “Burası kaldırım mı musalla

Page 184: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 183

taşı mı?” O kadar yüksekti ki kaldırımlar… Sebebi ne? Araç park etmesin. Sonra biz bunları konuşa konuşa devam ederken Habitat’dan ilginç bir çıkış geldi. Habitat’a katılan hanım yurtdışı misafirlerinin eleştirisiyle “Bu toplumda hiç kimse dar etek giyme hakkına sahip değil mi ki bu kadar yüksek kaldırımlar yapıyorsunuz? Biz İstanbul’a geldiğimizde sanki başka bir alemde hiç şartlara uygun olmayan bir şehir mobilyasında gezmek zorunda kaldık, dar eteklerle inip çıkamıyoruz.” dediler. Bu da hatta haberlere magazin konusu olmuştu hatırlarsanız. Türkiye yüksek kaldırımdan nereye geldi? Şimdi nispeten inilebilir ve çıkılabilir kaldırımlara geldi. Ama ortadaki ağaçları ve kaldırım kenarındaki park engeli için konmuş olan demir kazıkları hala temizleyemedik.AYŞE ERSOY: Mehmet Hocam mesela Arnavut kaldırımları da…. HACER BAŞDEMİR: Bunların standartları olmalı değil mi hocam? Ama çok fazla aynı mekanda iki farklı yükseklikte kaldırım görebiliyoruz, aynı zeminde. Çok yüksek kaldırımlar. Bel fıtığı olanlar, özellikle siyatik hastalığı olanlar, yaşlılar, bebekler, çocuklar, hamile kadınlar çıkmakta zorlanıyorlar o kaldırımı. Ayağını kaldırmakta zorlanıyorlar bir fiziksel rahatsızlığı olanlar. Yükseklikleri çok fazla… GÖKSENİN İNALHAN: O kadar yüksek ki hakikaten. Normalde insanların elinde bir şeyler olunca da bunu fark ediyor. Hareket etmek, devamlı hareketli yük tabii çok zor hale gelebiliyor. İsterseniz bir son sunuşumuzu da yaptıktan sonra aslında o fırsatlara gelelim. Kentsel dönüşümle ilgili, habitatla ilgili benim de size söyleyeceğim var çünkü benim de o esnada Taşkışla’da öğrenciliğim bitiyordu o yıl. O yüzden bizim de tespitlerimiz oldu. Ben de çok üzülüyorum. Habitat kaldırımı diye bir şey vardır, kavram vardır Türkiye tarihinde artık. Dar eteği ilk defa duydum onu da ben not edeceğim doğrusu.AYŞE ERSOY: Hocam kısa bir şey eklemek istiyorum. Rahmetli Şükrü Bey şey “Arnavut kaldırımlarında gezerken zaten bizim tekerleklerimiz arasına giriyor biz zor gidiyoruz ama topuklu ayakkabı giymiş bir bayanın hali hiç gözümün önünden gitmez.” derdi. Topuğuyla giderken pat diye ayağı sıkışmış kadın belli bir süre yürüdükten sonra tekrar topuklu ayakkabısını çıkartıp yürümesine zor bir şekilde devam etmiş. HACER BAŞDEMİR: Hocam ben iki dakikalık bir söz alabilir miyim?

Page 185: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU184

Burada konuşulmadı belki çok nadir rastlanan bir durum. Ben bir iş sağlığı güvenliği uzmanı olarak… İşyerlerimizde acil durum çıkışlarımız var, acil durum tatbikatları yaptırılıyor. Engellilerin çalıştığı yerler, ofisler var. Özellikle görme engelliler atölyelere, sahalara, fabrikalara sokulmaması gerekiyor. Oraların riskleri çok fazla tehlikeli. Tehlike oranları çok yüksek. Ama o sahaya gidip ofislere giren insanlar var. Acil durumlarda bizim acil durum yerleri işaretlemelerimiz var ama görme engelliler için yönlendiricileri yok. Sesli uyarı yok. Alarm uygulaması yok. Fakat acil çıkış yönlendirmesini gösterecek sesli uyarı uygulaması yok. Yani bunların da acil durum planları yapılırken, yangın, deprem sel veya sabotaj herhangi bir patlama gibi durumlarda, tatbikatlarda özellikle görme engelliler için özel bir senaryo oluşturulmalı, tatbikatlara katılmalı. Acil çıkış yönlendirmelerinin de sesli ikaz vermesi gerekiyor. Sadece görülebilir şekilde ışıklı olarak yapıyoruz yeşil bir şekilde, acil çıkış kapısını gösteriyoruz. Okullarda bu yapılmalı. Okullarda görme engelli öğrenciler var. Ama maalesef ben bütün okullara kendi oğlumun, kızımın okuluna bakıyorum. Yangın kapıları kilitli, zincirli yani yangın anında ne sağlamı ne engellisi hiçbirisi çıkamayacak. Öğrenci güvenliği sağlamak adına acil çıkışlar kapatılmamalı.AYŞE ERSOY: Binalarda da kilitli. Hırsızlık olayına karşılık kilitli. HACER BAŞDEMİR: Bir yangın anında… Tamam çocuk güvenliği sağlanıyor ama güvenliği başka fiziki önlemlerle sağlayabilirler. ŞEVKET KÖSEOĞLU: Bahsettiğiniz olay körler okullarında bile yok. GÖKSENİN İNALHAN: Aslında şöyle bir şey orada iki tane durum var. Biri risk üzerinden aslında şu anda yaptığımız her şey. Herkes için tasarım diyoruz ama tasarımın yan etkisi mi diyeyim hata toleransı çok düşük tasarımlar. Şu anda baktığımızda hakikaten de görme özürlülerin acil çıkış durumuyla ilgili bir stratejimiz yok. Doğu-batı ilişkisi içinde ben doğudan bir örnek vereyim, Japonya’da bu terstir. Görme özürlüler aslında böyle bir tatbikatın başlarıdır, baş girdileridir aslında, kurtarılacak değil kurtarandır. Yani yönetendir aslında. O sebeple de o yönetim de çok önemli o eğitimde. MEHMET ÇELENK: Bir özel tarafı var hocam yani görme engellilerin o tür ilişkilerde kullanılmasının. Adamın ya da hanımın zaten hayatı

Page 186: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 185

hep olağanüstülüklerle geçtiği için elektrikler kesildiğinde yolu bulacak kişi odur. GÖKSENİN İNALHAN: Evet, değil mi?HACER BAŞDEMİR: Bir de son bir şey daha eklemek istiyorum. Bizde yapılıyor, düşünülüyor çok güzel Ayşe Hanım’ın dediği gibi Mehmet Bey’in söylediği gibi çok güzel. Tamam yapılan rampalar var. Belki standartlara da uygun yapılıyor fakat bunlar kullanılır halde değil. Dediğim gibi yangın kapıları kilitleniyor, rampaların önüne araç park ediliyor veya kaldırımın üzerine herhangi bir araç park ediliyor, geçiş engelleniyor. Görme engelliler olsun araç kulla nan fiziksel engelliler olsun yani erişim imkansız hale getiriliyor. Yapılsa bile kullanılır halde değil. Maalesef bunu yaşıyoruz. Ben kendimce dikkat ediyorum belki yaptığım iş gereğince, farkındalık gereği fakat çoğunluk dikkat edemiyor. Ya park ediliyor veya engelleniyor. AYŞE ERSOY: Bir firma çok güzel bir slogan yapmıştı kendi yerlerine park edenler için “Yerimi aldın, özrümü de alır mısın?” diye. Gerçi o yazıyı gördükten sonra da... MEHMET ÇELENK: O da biraz ağır olmuş yani…AYŞE ERSOY: Evet, bir firmanın TOFD ile beraber çalışmasıydı bu 2007’lerde.GÖKSENİN İNALHAN: Son sunum Çağatay Bey’in. Biz bayağı uzattık ama kusura bakmayın arada çünkü çok mekanik oluyor öteki türlü sunum, konuşma gibi. Sorular sunumun içinde bile çıkıyor ama şimdi duracağız sonra sorular. Biraz komik olacak ama. ÇAĞATAY TURAN YANAR: Biz Fen İşleri olarak özellikle erişilebilirliğe çok dikkat ettiğimizi söyleyebilirim. Tabii bazı noktalarda hatalarımız ya da eksiklerimiz olabilir ama vatandaşlarımızın da bizi algılayabilmesi daha iyi olur. Çünkü genelde kendilerini düşünerek hareket ediyorlar. Yani sadece benim önüm, benim binamın önü düzgün olsun da hani nasıl olursa olsun gibilerinden. Bizim en büyük kaba tabiriyle düşmanımız Mehmet Bey’in de bahsettiği gibi vatandaşın kendi önüne park etmesin diye başkası için demirler, dubalar, imara uygun olmadan açılan bodrum girişli işyerlerinin kaldırım işgalleri, açtıktan sonra da herhangi bir koruma demir korkuluk yapılmaması gibi sıkıntılar var. Biz bu sıkıntıları nasıl aşıyoruz? Bunun üzerine planlarımızı yaptık. Prestij yollar yapıyoruz. Bu yaptığımız prestij

Page 187: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU186

yollarda bu tarz işte demir, duba gibi saksı gibi şeylerin artık kaldırım alanına konulmamasını sağlıyoruz. Bodrum girişli işyerlerine ruhsat müdürlüğü ile ortak olarak çalışarak 70 cm gibi bir giriş yapıp sadece 1 yıllık ruhsat verdirtiyoruz. 1 yılın sonunda da kapatıyoruz. Bu açık kaldığı zamanda ise açık kalan kısmını belediyenin kendi imkanları ile ferforje korkuluk yaparak herhangi bir tehlikeyi de engelliyoruz. Park ve Bahçeler Müdürlüğü ile de çalışarak ilk başta prestij yol yapacağımız noktada ağaçların kaldırılmasını biz bir gün belirledikten sonra ağaçların konulabiliyorsa konulmasını sağlıyoruz. Bu noktada da vatandaşlarımızla birçok polemik yaşıyoruz. Yani bayağı şu zamana kadar 137 caddede ve sokakta çalışma yaptık. 25’iyle mahkemeliğiz. Yarısı “Yeşilimizi aldınız, alanımızı aldınız, nereye park edeceğiz?” Ağaçları söküyorlar. Olaylar, mahalle içerisinde tartışmalar diyelim. Biz ne kadar sonradan onları oraya diksek de mesela 30 tane söküyorsak düzene göre 15 tane dikilecek veya belki sokaklarda 20 tane var ama sonrasında 60 tane dikiyoruz. AYŞE ERSOY: Ama ben bir şey söyleyebilir miyim? Vatandaşa park edecek yer bırakmadığınızda adam nereye park edecek? Yani normalde binaların altı otopark olarak ruhsatı çıkıyor. Fakat ben birkaç müteahhit arkadaşta gördüğüm için… Belediyeye otopark parası yatırıyor daha sonra orayı kendi meskeni haline getiriyor, bodrum katlar yapıyor. Aslında belediye normalde o parayı neden alıyor biliyor musunuz ilçe belediyeleri? Ben sana mahalle otoparkı yapacağım diye alıyor. Yapmazsa ben mecburum yani bir yere park edeceğim bu arabayı sırtımda taşıyacak halim yok. Semt otoparkları da yok. Yani biz hani çözümü evet bir anda yapalım ama vatandaşı da mağdur etmemek gerekiyor. Ben öyle düşünüyorum. Yani ben Esenlerliyim çünkü 35 yıllık Esenlerliyim hem de karış karış bilirim her yerini çok iyi, doğru düzgün park edecek bir alan yok.MEHMET ÇELENK: Otoparklar çok var ama ufak ufak ve çok kalabalık.AYŞE ERSOY: Mesela bir sürü yeni bina yapılıyor hiçbirinin altı otopark değil, uygun kotta olmadığı ilişki tutularak… Mesela bizim orada yeşil alan diye tabir edilen yere şu an AVM yapıldı. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin yanı, Yeşil Cami’nin yanı. AVM gerekli miydi bilmiyorum.

Page 188: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 187

ÇAĞATAY TURAN YANAR: Güngören ilçesi. AYŞE ERSOY: Biz Güngören ile ilçe sınırız Güngören olsun, Esenler olsun fark etmez. Yani yurdun karşısı, oraya bir AVM, teknik lise yapıldı. Ne çocuk parkı var, ne de otopark var. GÖKSENİN İNALHAN: AVM’nin altında otopark var mı? AYŞE ERSOY: İşte oranın inşaatı var ama bilmiyorum.ÇAĞATAY TURAN YANAR: Kentsel dönüşümde bina altlarında otopark var. Kentsel dönüşümden sonra yapılacak olan binaların projelerinde o şekilde.AYŞE ERSOY: Otopark var evet, katılıyorum ama otopark uygun kotu kurtarmadığı için diyor. Çünkü adam orada 80 m² bir alana bina yapıyor. Sizin onu otopark yapabilmeniz mümkün değil çünkü ona bir giriş vermeniz gerekiyor, yeterli alanı yok. O da diyor ki belediyeye, ben sana 60 bin lira veriyorum, 100 bin lira veriyorum sen de bana mahalle otoparkı yap, ücretsiz olarak. Ya beni İspark’a veya bir başkasına bağlama diyor. ÇAĞATAY TURAN YANAR: Otopark var ama tabii ki tam ortada otopark mesela. Bir mahallede iki tane var mesela geniş bir mahalle.AYŞE ERSOY: Evet mahalleler çok geniş Esenler’de. ÇAĞATAY TURAN YANAR: Yetmiyor evet, yetmiyor. Doğru. Mesela telefon alıyoruz e-mail alıyoruz şu şekilde, “Benim 5 tane arabam var ikisini park ediyorum kapının önüne diğer üçünü nereye park edeceğim?” diyor. “Niye bana park yeri bulmuyorsunuz?” mesela diyor. Hepsini oraya kapısının önüne koymak istiyor. Doğal olarak herkes kapısının önüne koymak istiyor. OSMAN ÇAKIR: Hocam aramızda o yılları yaşayanlar oldu mu bilmiyorum yani eskiden kalma bir hatıra aklımda kaldı. 70’li yılların sonunda biliyorsunuz sağ-sol çatışması falan vardı dolayısıyla insanlar arasında küskünlük ve tartışma had safhadaydı. Bundan dolayı bir makale yazılmıştı bir dergide. “Beni Gökyüzündeki Mezara Gömün” diye. Şimdi buradan hareketle biz böyle gidecek olursa araçlarımızı gökyüzüne park etmek zorunda kalacağız. Ama başımıza ilerde bir taştan, kayadan daha dayanıklı bir mekanizma düşmezse. HACER BAŞDEMİR: Her yıl 1 milyon araç yanılmıyorsam katılıyor İstanbul’da trafiğe ama yollar ona göre planlanamıyor. GÖKSENİN İNALHAN: Bana diyorlar yani yeterli otopark alanı yok

Page 189: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU188

diye. Olur mu diyorum İstanbul en büyük otopark. Yollara baktığımda her tarafa baktığımda her taraf otopark kaynıyor. AYŞE ERSOY: Trafiğin %20’si yanlış parklanmadan kaynaklıdır. Yani mesela tek şeritli bir yolda sağlı sollu parklanmadan dolayı trafik sıkışıklıkları, yanlış araç kullanma ve şeridinde gitmemedir yani trafik sıkışıklığının çoğu nedeni. FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Son bir şey sorabilir miyim? Mehmet Hocam’a soracağım. Hocam konu erişilebilirlik ama bizim sabah da üzerinden geçmiştik. Okullarda erişilebilirlik dediğimizde bir sorun olacak mı diye? Size onunla alakalı birkaç bilgi paylaşabilir misiniz?MEHMET ÇELENK: Şimdi bunu bu masanın sorunu olmadığı için isterseniz çıkışta özel olarak görüşelim. Söyleyeyim bu kaynaştırma eğitimi ile ilgili Furkan Bey’in problemi. Orada bilgiye erişilebilirlik ile ilgili bir sorun var hocam söyleyeyim mi yoksa özel mi söyleyeyim?GÖKSENİN İNALHAN: Özel olarak görüşebilirsiniz, Çağatay Bey?ÇAĞATAY TURAN YANAR: Kamu binalarında, okul, cami, kaymakamlık ya da kültür merkezleri gibi tüm Esenler genelinde kamu binalarında hissedilebilir katlarda şeritler, görme engelli vatandaşlarımız için hissedilebilir noktalar yapıyoruz. Mesela her yaptığımız camide özellikle şu yakındaki Merkez Camimizde yeni yaptığımız engelli asansörü, görme engelli şeritleri: Bu şekilde örnek camilerimiz de var. Her cami Esenler genelindeki her yeni yaptığımız cami mantolamasında, yeni yaptığımız okullarda karakteri de ayrıca değerlendirerek bu engelli öğrencilerimiz için de rampalar, sınıflarına rahat ulaşabilmesi için imkanlar sunuyoruz. Aynı zamanda yapmış olduğumuz otoparkların kapasitesinin %5’i kadar kısmında, kapı girişlerine yakın alanlarda boyalı ve de tabelayla uyarlanmış yerler yapıyoruz ancak bunu tabii vatandaşlarımız suiistimal ettikleri için... Özellikle kapı girişlerinde de aynı. Çok şikayet geliyor. Tam kapısının önünde vatandaşımız kendi imkanlarıyla bir rampa yapmış çıkış için arabasıyla çıkacak şekilde. Bu tabii sabah geldiğinde tam kapısının önünde araç bulunması. Yani bunu biz ne kadar çabalasak uğraşsak da çevre insanlarının da biraz daha dikkatli olması lazım. Bunun için artık bilinçlendirme yapmak lazım. GÖKSENİN İNALHAN: Bir de şöyle bir uygulama var, bilmiyorum burada da vardır belki ama karşı yakada Kadıköy Belediyesi’nde

Page 190: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 189

sokaklarda eğer siz park ederseniz sokağın üzerine, para ödüyorsunuz. Para ödemekle ilgili yani o sokakta aslında kenarlı, sağlı sollu belli bir saate kadar galiba akşam. İspark gibi. Hani bu doğru metottur diye değil ama bir yaptırımı olursa oraya koyduğunda bir ceza mekanizması da işlemeye başlarsa belki… FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Daha çok artıyor. GÖKSENİN İNALHAN: Daha çok artıyor değil mi? Bedelini öderim. Yaparım gibi…FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Bizde spor kulüplerine veriyorlar Kocaeli’de aynı öyle sağlı sollu iki araba yan yana geçemiyor ama bedelini ödüyor saati şu kadar diyor. Tamam kardeşim o kadar. GÖKSENİN İNALHAN: Evet bu aynen bizim belediyeye ödenmiş otopark parasına benziyor. Ona döner yine yerine kullanılmayacaktır.ŞEVKET KÖSEOĞLU: Şey yok mu mesela park yasağı olan yerlere park etmemek gibi öyle bir cezai müeyyide yok mu? Mesela apartman girişine kardeşim niye park ediyorsun? Mesela rampa önüne yani böyle park yasağı olan yerlerde belirlenir, öyle bir yasa…AYŞE ERSOY: Burada emniyetin de işin içinde olması gerekiyor. MEHMET ÇELENK: Yetkiler farklı kurumlarda.AYŞE ERSOY: Mesela şu an cezayı ancak emniyet kesebiliyor. Park yasağı cezasını… Zabıta da en fazla çeker. Aslında zabıtanın genel olarak çekme hakkı yok. Yani mevzuatı bilen biri şey yapamaz. Onu bilse tabii zabıta araç çekemez öyle bir lüksü yok. Ama bizde mevzuat iyi bilinmediği için zabıta çekse de gideyim kurtarayım diyorsunuz. Ancak ceza kesebilirsiniz, aracı çekemezsiniz yani. FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Ama cezayı kesenler topu birbirlerine atıyorlar. Engellilere bunu yapmış ama vatandaş gelmiş arabayı koymuş akülü araçla geçecek geçemiyor. Arıyor polisi 155’i diyor ki zabıtaya bildir, zabıtaya telefon edince polisi ara diyor. Şimdi ne mevzuat var, ne yasa var, ne ceza var, belli değil. MEHMET ÇELENK: Notlara girsin diye bir şey söyleyebilir miyim? Şimdi özellikle yani bu trafik, araçlar vb. konulardaki erişilebilirlik için ve aynı zamanda ülkedeki trafik karmaşasının önlenebilmesi için bir defa o şehrin trafik ve araçla ilgili bütün mevzuatının tamamen yerel yönetimlere devredilmesi lazım çünkü cezai uygulamasından sabahlı akşamlı yüksek ihtimamlı trafik kontrol ve yönetimine kadar her

Page 191: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU190

hususta yerel kaynak yerel yönetici daha hızlı düşünür daha çabuk çözüm bulur. Yetkilerin Ankara’da, sorumluluğun yerel yönetimlerde olduğu her alanda sorun var. Sadece trafik değil ama özellikle İstanbul’da trafik, sadece engellilerin değil herkesin erişilebilirliğinin canına okuyan bir garabet maalesef. Onun için trafik yönetiminin bilhassa kontrol, yönetim, ceza, araç tescil aklınıza ne geliyorsa her şeyin yerel yönetimlerin uhdesine geçmesi bence yaşanan ağır trafik problemini nispeten de hafiflemesini getirebilir. GÖKSENİN İNALHAN: Bir de doğru strateji kurmak için değil mi kentle ilgili? Eğer bu verileri bilmezse yerel yönetici bunu bilerek planlama yapamıyor ne kadar aracın bu işlemin içine girdiğine dair. Evet, buradan devam ediyor muyuz? Şöyle bir şey aslında: Bu ilk oturumda yaptığımız konuşmaların bir özeti niyetinde aslında hangi konular ortaya çıktı daha çok öne çıktı diye. İlk konumuzla ilgili ortaya çıkan şeyler var. Bir de bu konumuzun doğurduğu yan ürünler var. Onları konuşabiliriz. İlk konu, fiziki çevrelerde erişilebilirlik konusu üzerinden korunaklı erişilebilir çevre yaratma üstünden görüşüldü ve çözüm önerisi olarak Mehmet Bey’in en iyi örnek uygulamaları dünyadan incelemeli, ters mühendislik yapmalı, ruhsatlamada acımasız olmalı ve bunu milli bir kararlılık içinde gerçekleştirme konusu üzerinden bir şeyler yaptık. Sonra kaldırımlar, şehir mobilyaları, kaldırımlardan bahsim biraz daha yapısı kendisi, şehir mobilyalarının yenilenmesi yani kaldırımların üstündeki baba, ağaç, araba artık ne düşünüyorsak bütün bunların varlığı üstünden ve bunun problemleri üzerinden birtakım temennilerde bulunuldu. Bu arada tabii bu fiziki çevre ile ilgili şeyler. Bu çevre tek başına yeterli değil. Bir de araçlarımız var. İETT de bu noktada iyi uygulamalarından bahsetti hatta bu arada bir parantez burada cevaplarız diye “Halk otobüsleri ne olacak?” Çünkü İETT’nin uhdesi içindeki araçlar bu yenilemeyi yaptı ama halk otobüsleri hala daha bunu başaramadı. Bu arada tabii farkındalık denilen bir yan dal ortaya çıktı. Bu yan dalda da şu: Erişilebilirlik kurumlarda ne anlama geliyor? Yani İETT mesela neydi ne oldu ki bir ilerleme oldu? Hatırlarsanız ilk belgeler geldiği nde Araç Bakım Onarım Şefliğine gitmesi ve aracın şasesinin alçaltılması sadece yeterlilik diye görülürken, şimdi artık aranan şeylerin çok daha fazlası olduğu üzerineydi fiziki çevrelerde. İkinci

Page 192: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 191

konumuz ise erişilebilir bilgi idi. Evrensel erişilebilir bilgi üzerinden de erişilebilir içerik ve veri sağlanması gereği üzerinden teknolojisi ve kitapların mesela nasıl herkese uygun hale getirilmesi. Ama bu artık kitap bitmiş artık her tarafa dağıtıma çıkmış. Sonra bunu nasıl daha erişilebilir yaparız yönünde ters noktadan değil de daha kitap tasavvur halindeyken yani üretileceği ilk nokta içinde erişilebilirlik de dikkate alınarak çeşitli alternatif metotlarla, teknoloji buna uygun artık yapılması. Aslında bu bizim fiziki çevrelerdeki düşünce mantığımızdan ayrı bir şey değil. Biz de aynı şekilde yapıyoruz. Aynı şekilde yapamıyoruz da bugün fiziksel çevrelerde böyle bir sıkıntımız var. Neden çünkü mimarlar tasarımcılar burada büyük hatalar yapıyorlar diye biz topu önce onlara atıyoruz ama şehrimizde sadece çizimde yapılan hatalar değil ilk orda başlıyor ama sonra onun bir uygulama ayağı var. Uygulamadan sonra onun kullanım ayağı var. Kullanımda da doğru kullanma denilen o mekanların yönetimi de var. Mesela benim kendi okulumda erişilebilir kapı olabilir ama her zaman bir güvenlik tarafından, güvenlik sebebiyle kapalı tutulduğu için veya metrolardaki erişilebilir asansörden çıktıktan sonraki açılan kapının kilitli durması, zincirlerle kapatılması ve diğer yaya akışıyla turnikelerden geçme durumunda bırakılmak gibi… Böyle birtakım doğru işletilmeyen sistemler de var. Bu başka bir boyutu aslında.MEHMET ÇELENK: Yanlış işletim diye başlıklandırsak güzel olur.GÖKSENİN İNALHAN: Değil mi, yanlış işletim aslında onlar için…HACER BAŞDEMİR: Metrolardaki asansörleri engellilerden başka herkes kullandığı için engellilerin ulaşımı zor oluyor. Sıra gelmiyor. Metrolarda, metrobüslerde…GÖKSENİN İNALHAN: Son olarak da onun içinde mobil teknolojinin etkisiyle mobil cihazların gelişiminin söz konusu olduğu. Burada da doğru teknolojileri tercih ederken de ekonomik olmasından ziyade bu tercihlerimizde ne kadar erişilebilir olduğu, hizmetlerimizde de buna yansıyacağı gibi bir toparlama. OSMAN ÇAKIR: Hocam çok özür dilerim buraya bir kelime daha dahil edebilir miyim? Burada kullanılabilirlik de önemli yani çok ekonomik olabilir ama kullanılabilir de önemli.YAVUZ ALGÜL: Burada aslında ekonomiklikten kastımız şu: Kurumlar hizmet sunarken geçmişten yakın tarihe kadar, engelliler

Page 193: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU192

için şu indirimli ya da şu bedava gibi ekonomik yaklaşımlarla hizmetler sunuyorlardı. Şimdi artık engellilerin istihdam oranı arttı gelir düzeyleri arttı vs. Bu anlamdaki çalışmalardan ziyade artık kullandıkları hizmetlerin erişilebilir olması bu gibi çözümler önemli. Kullanılan çözümün ekonomik olması değil kastım. Yani hatta orada geçen seneki bir örneği verdim. Yani malumunuzdur engellilerin ücretsiz otobüslere biniş hakkı var. Refakatçisinin de var. Şimdi geçen yıldı veya evvelsi yıldı tam tarihini hatırlamıyorum. İETT bence haklı olarak şöyle bir uygulamaya gitti. Yani bunu şu kadar binişle ya da şu kadar kontörle sınırlayalım ki, ben oturdum hesabını yaptım bir kişinin aylık ortalama binişlerini hesaplarsanız yine sayının altında kalıyordu aslında ama insanlar buna çok itiraz ettiler. Halbuki çok öyle bir şey değildi. Benim de engelli toplumunda, görme engelli toplumunda kazanılmasını arzu ettiğim özellik şu: Bu tür şeylerle artık zaman harcayacağımıza şunu daha erişilebilir yapma konusunda lütfen çaba sarf edelim. Bu hizmeti daha rahat kullanmamız konusunda çaba sarf edelim diye sesler yükseltildi. Bu anlamda tabii sunulan hizmetlerin özellikle mobil hizmetler de dahil olmak üzere, çevreler, fiziksel yapılar nasıl buna göre planlanmalıysa… Yine bu hizmetler de geliştirme aşamasında onlarla ilgili de hazırlanmış erişilebilirlik standartları var. O standartlara göre çalışmalar yapıldığı zaman hepimiz ortak bir şekilde bunları kullanabiliyoruz. Bunu bu şekilde özetlersek hocam bir problem yok diye düşünüyorum.ŞEVKET KÖSEOĞLU: Bir de bakış açısının değişmesi gerekiyor. Yani nedir mesela? Engelliler de sonuçta bu toplumun içinde yaşayan bireylerdir. Eğer bazı imkanlardan yararlanmak istiyorsanız imkanlarınız ölçüsünde toplumun sorunlarını da, külfetlerini de, nimetlerini de imkanlarınız ölçüsünde paylaşmanız gerek. Ben şuna kesinlikle karşıyım. 2 buçuk milyar kamuda, bir memur işçi o civarda maaş alıyor. 2-2,5 milyar maaş alan bir engellinin ödemesi gerekiyorsa ulaşımı için ücret ödemesi gerektiğini ama hizmetten de “Kardeşim, İETT ben sana diğer vatandaş gibi paramı ödüyorum ve ben bu otobüsten en iyi derecede yararlanmak zorundayım. Bu otobüs benim için erişilebilir yapmak zorundasın.” diyebilecek durumda olmalı. Biz şöyle bir imkanla karşılaştık, yaklaşık bir buçuk iki yıl önce çoğumuz. Duymuşuzdur Ulaştırma Bakanlığı gören

Page 194: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 193

göz diye bir cihaz verdi. Ben aslında direkt karşıyım başından beri karşıydım hala da karşıyım. Neden? Çünkü bu cihazın şartnamesini okudum. Teknik şartnameyi okuyup baktığımda diyor ki, Mehmet ağabey bilirsin, diyor ki şartnamede verilecek cihazın özelliğinde, ekranı şu boyutta olmalı ve şu kadar çözünürlükte olmalı. Bakın dikkatinizi çekerim köre vereceğiniz bir cihaz yani ekran çözünürlüğü ile ilgileniyorsunuz. Artı bu cihazın altında sürgülü klavyesi olmalı bir de bu cihazın üzerinde kabartma klavye yapıştıracaksın. Klavyesi olacak. Bakıyorsun tamam güzel iyi hazırlanmış cihaz diyorsunuz ama bu cihazın GPRS standartları yok. Uyduları görmesi gerekirken, bant genişliği, şu bu vs. hiçbir şey yok. Ondan sonra cihaz konuşmalı diyor. Tamam da ne diyecek bu cihaz nasıl konuşacak? İşte Türkçe öğrenen bir Alman gibi mi konuşacak, yoksa gerçekten bir Türk gibi Türkçe mi konuşacak? Ondan sonra diyor ki cihaz ana başlıkları, ana konulara sesli olarak girebilmeli. Yani internet diyeceksiniz internet açılacak. Ama ben işte isom.gov.tr’ye gir ya da iett.gov.tr dediğim zaman iett.gov.tr’yi açmayacak. Yani buradaki bu cihazla ne harcandı birim fiyatı olarak? Fiyat olarak yaklaşık 1800 TL gibi bir para harcandı ve toplam 8,5 milyon TL harcandı. Çoğu görme engelli bu cihazı ne yaptı biliyor musunuz? Ya çoluğuna çocuğuna verdi ya da çok düşük bir maliyetle başkasına sattı. Ve ben bana verilen cihazı baktım araştırdım. Cihaz 2009-2008 yılında üretilmiş ve cihazın en son satış maliyeti 700 küsur lira civarında ve işin kötü olan tarafı da cihazın Amerika’daki bir başka adam üzerinde kaydı var. Yani benim adıma para harcıyorsun ama kamudan alınan para alınıyor harcanıyor. Ondan sonra Osman Bey de diyor ki “Bak Şevket sana ne güzel cihaz vermişler hadi gitsene.” diyor. Gidemiyorum çünkü bana cihaz yanlış verilmiş. İşime yaramıyor bu cihaz. Mahallemde bir firmayı araştırdım gerçekten denedim gidecek mi diye. Mahallede gittim işte 50 metre ötede firma. Belli araştırdım, gittim, baktım. Ben Çıksalın’da oturuyorum, geldi bana Alibeyköy’deki şubeyi gösterdi. Şimdi şudur: Ciddi kaynak harcanıyor, ödenekler ayrılıyor aslında ayrılmıyor değil ama aynı zamanda ödenekler ve uygulamalar yanlış kullanılıyor. AYŞE ERSOY: Uzmanlar tarafından yapılmadığı için. O yüzden. Yani bu iş ilk başladığında hissedilebilir yüzeyler ile ilgili platformlar oluşturuldu, çalıştaylar oluşturuldu ama orada… Bu zamana kadar

Page 195: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU194

görme engelli kar elde edememiş bazı şeylerde… Biz bu tarz şeylere de maruz kaldık biliyor musunuz Şevket Bey? Görme engelliler tam piyasası çıkmış şimdi bir sürü yere danışmanlık yapmak zorunda. Siz gidiyorsunuz. Böyle oldu. Bunlara şahit olduğunuz için şuan anlatıyorum. Görme engelli arkadaşımız geliyor “Siz konuya tam vakıf değilsiniz.” Bilmem ne firmasının da danışmanlığını yapıyor, ne kadar çok mal sattırırsa ne kadar çok döşettirirse, onun cebine o kadar para giriyor, biz onu bilmiyoruz. O yüzden birçok yer hissedilebilir yüzeylerle doldu taştı. Çünkü kişi uzmanıyla muhatap olmadı yani o görme engelli her ne kadar söylediyse de, onu siz sadece iş bittikten sonra ya da biterken veya proje aşamasındayken “bu sene ne kadar kullanabilirsin”i sormamız gerekiyordu. Ben buraya bir iş yapacağım, hadi gel bana rehber ol dediğinde o da bunu suiistimale götürür. Bu tarz şeyler de çok oldu tabii piyasada bilirsiniz, siz de duymuşsunuzdur.ŞEVKET KÖSEOĞLU: Firma da kurulabilir, danışmanlık yapanlar için. Yani önceki iş yerinde, İBB Körler Kütüphanesinde malzeme alıyordum yaklaşık 400-450 milyar gibi bir alımımız vardı. Teknik şartnameyi birtakım idari şartlar haricinde prosedürleri ben aldım. Tabii bilmiyor insanlar benim yanıma geliyor, “Şöyle ürünler var bunlar da alınsa çok iyi olur.” diyor. Peki. “Nasıl bana bunların tanıtımını bir ver bakayım.” Gönderiyor bir şeyler, hep bildiğim şeyler. “Ya sen bu ürünü kullandın mı?” diyorum. “Kullanabiliyorum.” diyor. “Hiç kullandın mı?” “Gel, gör.” Şirketler adına danışmanlık yapıyor. Yani böyle şeyler de yapılıyor.AYŞE ERSOY: O yapabilir, o problem değil ama karşısındaki muhatabın, kamu görevlisinin bu konuya tam vakıf olması gerekiyor. Bu işte uzmanlaşmış olması gerekiyor. GÖKSENİN İNALHAN: Evet kesinlikle bu uzmanlaşma bütün dert. Aslında bu niyetler size gelip de şu şu ürünler var bak bunları denedin mi diye soranlar fiziki çevrelerde de oluyor. O nasıl işliyor biliyor musunuz? Mesela bir yol. Bunu ben küçük üniversite kampüsü ölçeğinden söyleyeyim, daha kente hiç girmeden kendi üniversitemden anlatayım. Yapı işlerimiz şu an bizim üniversite kaldırımlarını düzeltmek, tekrar yıkıp daha doğru yüksekliklerde yapmakla görevli, yapıyorlar. İhale sürecine çıkıldı ve yapıldı.

Page 196: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 195

Akademisyen hocalardan gelen: “Her tarafı beton yaptınız bari üstüne çiçek böcek bir şey koyun, biraz yumuşasın. Bu böyle her taraf bu nasıl… Bir de sarı çizgileri koydunuz biz nerden yürüyeceğiz sarının yanından mı solundan mı?” tabii kötü niyetli olanlar, üstünden yürüyün hocam dediler. Çünkü o konuyla ilgili de bir sıkıntı var. Bilmiyorum bunu çok merak ediyorum aslında yanarak da buraya o konuyu da getirmek istedim. Bu hissedilir düzeylerde yürüdüğümüzde kayma ile ilgili sıkıntılarınız var mı? Özellikle yağmurda? GÖKSENİN İNALHAN: Zaten zeminin tutuculuğu ile ilgili bir problem var. Ayakkabı uygun bile olsa en uygun olan ayakkabı, çelik botlarla yani iş güvenliğinde en uygun olan ile de denedik.MEHMET ÇELENK: Yok uygun değil o yollar. Öyle kubbe şeklindeki yollar uygun değil. Mesela ben Danimarka’da gördüğümü söyleyeyim. Doğru, öyle bir yüzey var ama nasıl biliyor musunuz? Böyle hafifçe ayakaltıyla ve bastonla hissedilebilir, dümdüz, tırtırlı ve betonun üstüne şey olarak işlenmiş veya o tarz taşlar öyle işlenmiş. Yükseklik mesafesi düşük, tırtırlı hatta aynı yüzey ama ayakkabınız o tırtırı görüyor bir de kauçuktan değil, kauçuk pahalı malzeme. Onu bir defa yaptığın zaman o kesinlikle bir daha kimse tarafından çalınamayacak, sıyrılamayacak, yırtılmayacak, aşınmayacak bir hissedilebilir yüzey olması lazım. Bir de diğer kaldırım malzemelerinden fiyat farkı, bir istismar kapısı olmaması lazım. Çin bile bu konuyu bizden daha iyi biliyor. Çin bile diyorum aslında Çin sosyal çalışma bakımından bence birçok şeye göre daha iyi. Ama oraya giden arkadaşların da söylediği, taşların üzeri böyle o kubbe genişliğinde tırtırlı. Baston zaten tırrr diye ses çıkarıyor oradan ayrılmıyorsun, doğrusu bu. GÖKSENİN İNALHAN: Öteki türlüsü çok kullanışlı değil. Ben bunu biraz şeye de bağlamak istiyorum biraz standartlar. Görme engellilerle ilgili malzemelerin standartlarında bu özellik konmamış. Yani ıslak kuru zamanlardaki kaymazlık diye geçiyor ama bunun ne kadar derece, olması gerektiği… Halbuki Alman Standartlar Enstitüsü’nde (DIN) bu belirtiliyor nereye ne özellikte kullanmak gerekir diye. Bunu bir istismar konusu olarak da malzemeciler kullanıyorlar. Bizimkisi kaymıyor diyip her tarafa… Kompozitini gördüm, taşı gördüm, kauçuk cinsini gördüm, bir sürü şeyi gördük şimdi de yeni yüzey üzerine nanoteknoloji püskürtme bir şeyler yapmaya çalışıyorlar.

Page 197: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU196

Sürdürülebilirliği zor çünkü biten bir ürün üstüne yapılmış, öyle sıkıntılar da var. FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Şöyle bir öneri yapabilir miyiz? Mesela dedik ya uzman olması gerekiyor. Burada bir komisyon gündeme gelebilir mi? Mesela şimdi Büyükşehir Belediyesi bir iş yapacak. Kim ilgileniyor? Fen İşleri. Fen İşleri’nden bir uzman komisyon kurulup da hani sadece bu fen işlerinin inisiyatifine bırakmaktan ziyade oradaki sorumlu müdürler, uzmanlar dahilinde yapılsa, kalitesi, kullanılabilirliği erişilebilirliği, fiyatı komisyon onayından sonra yapılsa daha iyi olur bence.MEHMET ÇELENK: Yetişmiş insan yok. Standardize etmek dışında başka çözüm yok. Bir standardı bir mimar da aynı anlar, inşaat mühendisi de aynı anlar. DİNLEYİCİ: Ama bir de şahsi çıkarlar, maddi….MEHMET ÇELENK: O standartlar yeterli olursa yapamazlar.YAVUZ ALGÜL: Şimdi yapılarla ilgili süreç oturdu arkadaşlar. Bu işlere ilk başlandığındaki şaşkınlık hali belediye kurumlarında şu an yok denecek kadar az. Yani herkes işi biraz daha öğrendi. Belediye içinde özellikle herhangi bir müdürlükte bir proje olduğu zaman erişilebilirliği ilgilendiren ölçüm gerektiren bir çalışma olduğu zaman şu anda proje, özellikle yeni işlerde, proje safhasında elektronik olarak bizim erişilebilirlik ekimizin önüne geliyor. Burada iki tane mimar, iki tane mühendis çalışıyor başka arkadaşlarımız da var. Şu andaki mevcut standartlara göre bu proje inceleniyor. Standartlar tamamen proje üzerinde uygulanıyor, gerekli değişiklikler, düzeltmeler yapılıyor ve tekrar ilgili tarafa geri gönderiliyor. Ondan sonra da o şartlara göre ihalesi yapılıyor. GÖKSENİN İNALHAN: İhale dediğinizde çok önemli bir nokta var. Biz kamu yapıları olarak, kamu görevlileri olarak aslında hepimiz ihale kanunuyla dışarıdan hizmet alıyoruz. Bu noktada aslında hemen işte mesela, görme özürlüler ile ilgili bir yer döşemesi yapılacak hangi ürünü seçelim ne özellikte seçelim diye. Acaba böyle bir şey standart dosyalar haline getirilebilir mi? Mesela bilinmiyor, İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki yapı işlerine bütün bu belgeleri vermeme rağmen biraz zor oluyor. Halbuki bir bülten olarak, yani şu malzemenin özelliği bu olmalıdır çünkü onlar da kendilerince yorumlara başlıyorlar

Page 198: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 197

ve tehlikeli. Tehlike işte bu girişimciler mi diyeyim, istismarcılar mı diyeyim bilemiyorum. Bütün bu durumdan kullanıcılar da yani… Bu gören göz olabilir teknoloji açısından veya onun bir sürü türevleri çıkacak.AYŞE ERSOY: Her şeyden önemlisi kaliteli işçi çalıştırmak. Yani bu kazma kürek işçisiyle olacak iş değil gerçekten de. Mesela adamı alırsınız kaldırıma betonu döker ama bu fayans ustaları vardır. Çok ince işçilik gerektirir siz de bilirsiniz. O tarz adamların bu işlerde çalıştırılması gerekiyor. Çünkü bunun farklı kotlarda olması bile 1 cm’e kadar her şey tolere edilebiliyor fiziksel engelliler için, adam o kadar kötü kodlar yapıyor ki kaldırımda çukurlar oluşturabiliyor. Eğimi düzgün yapmıyor, tam yedirmiyor. Yani %5 eğimi biz normalde yapıyoruz. Kelebek eğim gibi yapıyoruz, ortayı çukurlaştırıyoruz. Onun arkadan da %2’lik bir şekilde suyun akış eğiminin de verilmesi gerekiyor. Yani bunlar da ince detaylarla, ince işçilik ile olacak şeyler. Mesela yağmur olukları kaldırıldı çok güzel ama cadde ortadan ikiye ayrılıp yani siz de bilirsiniz onun eğimini her iki tarafa verilip tekrar aşağı doğru bir eğim verilmesi gerekiyor balıksırtı dediğimiz o asfaltlarda yağmur oluklarını şey yapması için. Mesela taşı adam öyle bir döşemiş ki yağmurlu havada bir basıyorsunuz suratınıza çamur sıçrayabiliyor. İlla engelli olmak gerekmiyor yani. Benim çok olur öyle ya da dikkatsiz biriyim yolda yürürken tam böyle şıkır şıkır bir davete gidiyorsunuzdur pat suratınıza değer o çamur. Neden? Bu kötü, kalitesiz işçilikten oluyor, kumu altına iyi sermemekten oluyor ve ben parke taşlarına kesinlikle karşıyım. Yani kesinlikle ve kesinlikle kaldırımlar parke taşı olmamalı. Bir şeyin alt yapısıyla başlayıp… Biz şimdi şey yapıyoruz belediyeler arasında bir koordinasyonun olması gerekiyor. İnsan işe başlarken stratejisini belirlemeli. Şu tarihte şuralara şunları yapacağım. Bir müdürlük asfalt programını açıkladı. Gerçekten onu yapmalı. Ben şimdi asfaltı cilalı bir şekilde kapatıyorum, haydi İSKİ geliyor diyor ki, ben buraya boru hattı döşeyeceğim. “Gitti. Bitti. Yama asfaltla olay bitiyor. ŞEVKET KÖSEOĞLU: 6 yıldır oturduğum mahallede 3 defa caddeler söküldü.YAVUZ ALGÜL: Bu deminki işçilik mevzusuyla alakalı şöyle bir şey çıkıyor ortaya. Bence bu tür hassas konularda çalıştırılacak teknik

Page 199: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU198

personelin ya da işçinin de bir standardının olması lazım. Yani şu standartları taşıyan kişiler bu işlerde çalışabilir gibi bir şey oluşturmak gerekiyor herhalde.HACER BAŞDEMİR: Zaten İş Sağlığı Güvenliği Kanunu’na göre mesleki yetkinlik belgesi olmayan o işte çalışamaz. Ya teknik liseden mezun olacak veya eğer alaydan yetiştiyse, çıraklıktan gelmeyse bunlara özel eğitim kurumları var, oralardan belge alıp bu işi yapması gerekiyor. İş sağlığı güvenliğine aykırı. Teknik burada yeterli olmayabilir.YAVUZ ALGÜL: Standartları belki de oralardan aldığı eğitimle ilgili… Orada kazma sallayan işçinin bile belirli bir kalitesinin olması gerekiyor. AYŞE ERSOY: Mesela hissedilebilir yüzeyi koyacaksanız önce onu oraya yerleştirmeniz lazım. Orada ne yapıyor? Önce kaldırımı döşüyor sonra geri kalan kısma hissedilebilir yüzeyi döşeyecek. Hep parça parça oluyor. DİNLEYİCİ: Oldubitti iş yapılırsa görünsün diye yapılırsa bir şey olmaz. Mesela bizim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı gelecekti belediyeye biz Furkan Başkan ile çok uğraştık geliş ve gidiş ayrı. Şimdi çok güzel görme engelliler yolu yapıldı. Ama sol tarafı misafir girişi araç girişi orayı dümdüz yapmışlar. Şimdi sürekli gelip giden kırıyor. Hemen başkan talimat veriyor, hemen şurayı kapatın. Zaten hazır var hemen döşüyorlar, sadece bu, yama. FURKAN UĞUR EŞİTTİ: Almanlar bize asfalt yapmayı öğretti biz onlara yama yapmayı öğrettik.MEHMET ÇELENK: Hocam bir şey sorabilir miyim? Şimdi belki de ilk dile getiren konuşmacı fırsatı olduğu için mimarlarımızı, mühendislerimizi, kurumları eleştiriyoruz. Fakat aynı insanlar Rusya’ya gidiyorlar Dubai’ye gidiyorlar, bilmem başka yere gidiyorlar. Şaheser binalar ve tesisler çıkarıyorlar. Nasıl oluyor? Bu nasıl bir iklimdir ki burada kötü yapılıyor orada iyi yapılıyor? Neden? GÖKSENİN İNALHAN: Kesinlikle bu denetim. Aynı şeyi benim çok yakın arkadaşım… İrlanda’da Galway’de bir tesis kurdular elektrikle ilgili ve büyük bir elektrik santralini oluşturdular. Bir inşaat şirketi gitmişti ve şirket orada ceza aldı. Birkaç sebepten dolayı ceza aldı. Bir, işçilerinin mesela onlarda 7 gün çalışma varsa 6 gün + 1 gün off

Page 200: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 199

olması yani dinlendiği bir gündür. O anda bile çalıştırıldığı için böyle cezalar kesildi. Gelip gidip denetimlerin olduğu ve belli kalitede olmazsa tekrar sökülüp yapılıp… Bütün bunlar gerçekleştirilmeden de paralarının ödenmeyeceği ve o şirketin kredisinin düşürüldüğünü yani birkaç kere böyle çizik alırsa o firma bir daha da ekmek bulamayacağı gibi…AYŞE ERSOY: Mizansen şekilde söylersek gurbetçinin sınır kapısında küllüğünü boşaltması gibi. Almanya’da ya da dışarıda çöpünü dışarı atamaz ama sınır kapısından içeriye girdiği zaman atar. İnsan her yerde insandır. İnsanın başında denetim olmazsa o Avrupa’da çok gelişmiş ya da medeniyet sahibi değil onun denetçisi çok iyi. Başındaki adam çok düzgün. Yani biz hani hep bize suç bulurlar ya Türk insanı kabadır bilmem ne, adam normal bir varoş kentte yaşar, üçüncü kattan çöpünü aşağıya atar kaldırıma. Aynı adamı sitede oturt, ayakkabısını bile içeriye alır çünkü orada o sistem onu gerektirir. MEHMET ÇELENK: Ben özellikle kayıtlara geçmesi için size sorayım istedim hocam.HACER BAŞDEMİR: Bu kültür meselesi. Ben yine kendi meslek hayatımdan vereceğim. Ben özellikle iş sağlığı güvenliği kültürü oluşturmak yerleştirmek, o ülkenin kültürüne göre onu yapmak ayıp, yasalara aykırı ve kesinlikle yaptırımı çok büyük olan işler. Arkadaşımızın bahsettiği gibi geçen trafikte bir araç gördük yabancı plakalı çok kötü gidiyor Avrupa’da onu yapamaz. 6-7 ay boyunca psikolojik tedavi görüyor, benim ruh sağlığım normal diye ifade vermek zorunda. Ama aynı insan bizim ülkemizin kültürü böyle diye buraya uyum sağlıyor. Bir kültür oluşturulmadığı sürece…AYŞE ERSOY: Denetimsizlik. Kültürsüz değiliz biz kendimize haksızlık etmeyelim.HACER BAŞDEMİR: Ülkemizde böyle bir kültür oluşmadığı için böyle. Tutumlarımız davranışlarımıza dönüşmediği için böyle yanlışlıklar görülebilir.AYŞE ERSOY: Biz de hep şu var, orta yolu nasıl buluruz. Yani denetime gittiğiniz zaman bile mesela yan binamda, adam baretsiz çalışıyor. Adama eşim sesleniyor “Sen şuan baretsiz çalışıyorsun hayatın çok mu önemsiz senin?” diyor. “Ne olacak bir şey olmaz.” diyor. Ertesi gün zabıtayı aradık çünkü kenarlara iskele de koymamışlar. Gittik, adam

Page 201: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU200

böyle müteahhit de bir tavırla geliyor, “Bizi burada şikayet etmişler.” Diyor. Biz senin canını düşündüğümüz için şikayet ettik. Baretini tak, iskeleni kur ki mahallede başka bir insana zarar gelmesin. O zaten canını düşünmüyor, düşecek ölecek ama birinin üzerine düşüp ölecek çünkü o kendi canını hiçe sayıyor, baretsiz çıkmış oraya. Ya benim üzerime düşersen? GÖKSENİN İNALHAN: Zamanımız kalmadığını söylüyorlar karşıdaki bir yere geçmemiz gerekiyormuş. Atladığımızı düşündüğünüz önemli bir konu var mıdır belki burada konuşulmadı ama şu önemliydi dediğiniz?DİNLEYİCİ: Şu çok önemli hocam. Mesela Kocaeli’nden buraya bir engelli geliyor akülü ya da tekerlekli sandalyeli. Harem minibüsleri var. Yani büyük otobüs yok ki direkt Harem’e gidebileceği bir otobüs de yok. Nasıl gelecek? Gelemeyecek. Ya özel araç tutacak ya da ambulansla gelecek. Düşünebiliyor musunuz? Ama şöyle olsa Kocaeli’nden İstanbul’a büyük otobüslerin direkt girişi olsa…OSMAN ÇAKIR: Yaya kaldırımı yayalar içindir, araçlar için değildir. Bu kurala uymayan araç sahiplerinin kamu hizmeti cezası ile cezalandırılmaları konusunda bir süreç başlatılabilir mi? Para cezası değil, hapis cezası değil, kamu hizmeti cezası. Yani gitsin bir okulu bir hafta süre ile temizlesin.GÖKSENİN İNALHAN: Kesinlikle bir yaptırımı olması lazım.

Page 202: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 201

Page 203: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU202

IV. BÖLÜMTOPLUMLA BÜTÜNLEŞME MASASI

Page 204: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

Oturum Başkanı

Halis Kuralay Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdür Yardımcısı

Katılımcılar

Ali Fuat Karaman Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdür Yardımcısı

Sema Karabulut Gül İstanbul Fatih Kamu Hast. Birliği Genel Sekreterliği Sağlık Bakım Hizm. Birim Sorumlusu

Serdar Kulak İstanbul Üniversitesi Engelliler Uygulama ve Araştırma Merk. Koord.Yrd.

Hatice Vicdan Tekin İstanbul Müftülüğü Din Hizmetleri Uzmanı

Aysun Melek Çolak Çayırova Belediyesi Psikolog/Çocuk Kulübü Koord.

Rabia Temizkan Esenler Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü Engelli Hizmetleri

Çağatay Tuygun İBB Engelliler Müdürlüğü Engellilerin Sosyal Hayata Adaptasyon Birimi

Şahin Lale İBB Engelliler Müdürlüğü Engellilerin Sosyal Hayata Adaptasyon Birimi

Enver Ertürk Türkiye Beyazay Derneği

Oğuz Taşdemir Görme Özürlüler Derneği Başkan Vekili

KATILIMCI LİSTESİ

15 Ekim 2014 İSTANBUL 203

Page 205: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU204

I. OTURUMKONUŞMALAR

HALİS KURALAY: Şimdi burada kimler var ben Halis Kuralay herhalde tanıyan tanımayan olabilir olmayabilir. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısıyım. Uzun yıllar görme engelliler okullarında öğretmenlik yaptım, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğünde şube müdürlüğü yaptım tanımayanlar için şu anda Aile Bakanlığı İl Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyorum. Toplumla bütünleşme anlamındaki çalıştayımıza hoş geldiniz. Şöyle sağdan başlayalım kimler var hızlıca isimlerini…ALİ FUAT KARAMAN: Ali Fuat Karaman, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdür Yardımcısıyım Halis Bey mesai arkadaşım teşekkür ediyorum.RABİA TEMİZKAN: Rabia Temizkan, Esenler Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden. Sosyal Yardım İşleri Müdürü Özcan Hamza’nın yerine katıldım.HALİS KURALAY: Peki…RABİA TEMİZKAN: Belediyede engellilerle ilgili bütün işleyiş ve işlemlerle uğraşıyorum.HALİS KURALAY: Siz takip ediyorsunuz. Peki devam edelim.ENVER ERTÜRK: Enver Ertürk, İETT Genel Müdürlüğünde çalışmaktayım. Toplantıya Beyazay Derneği adına katılmaktayım.HALİS KURALAY: Evet, devam edelim.AYSUN MELEK ÇOLAK: Aysun Melek Çolak, Çayırova Belediyesinden geliyorum. HALİS KURALAY: Çayırova BelediyesiAYSUN MELEK ÇOLAK: Evet, Çayırova Belediyesi. Başkan Yardımcımız Fikriye Çelik adına katılıyorum. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğündenim.VİCDAN TEKİN: Vicdan Tekin, din hizmetleri uzmanıyım İstanbul Müftülüğünden katılıyorum.HALİS KURALAY: Vicdan…VİCDAN TEKİN: VicdanHALİS KURALAY: İsminizi duymuştum. Tanıştık mı hatırlamıyorum ama Gülsefa Hocamdan duymuştum isminizi.

Page 206: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 205

ŞAHİN LALE: Şahin Lale, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü’nden.ÇAĞATAY TUYGUN: Çağatay Tuygun, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü adına katılıyorum.OĞUZ TAŞDEMİR: Oğuz Taşdemir, Görme Engelliler Derneği’nden katılıyorum. Genel Başkan Yardımcısıyım.SEMA KARABULUT GÜL: Sema Karabulut Gül, psikoloğum. Fatih Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği Sağlık Bakım Hizmetleri Birim Sorumlusu olarak görev yapıyorum.SERDAR KULAK: Serdar Kulak İstanbul Üniversitesi Engelliler Uygulama ve Araştırma Merkezi Öğrenci Koordinatörlüğünde Koordinatör Yardımcısıyım. Avcılar kampüsündeki öğrencilerle ilgili işleri ben yürütüyorum.HALİS KURALAY: Evet, var mı başka?SERDAR KULAK: Başka yok hocam.HALİS KURALAY: Raportörlerimizi tanıyalım o zaman siz de buyurun.FEYZA YAVAŞ: Ben Feyza Yavaş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Merkezinde Gaziosmanpaşa Biriminde psikolog olarak çalışıyorum, raportörüm.ÇİSEM AKMAN DEĞERLİ: İBB Engelliler Müdürlüğünde çocuk gelişimci olarak çalışıyorum Eyüp Engelliler İrtibat Bürosundayım.HALİS KURALAY: Evet, teşekkürler. Yani bunun tabii iki anlamı var. Gören arkadaşlarımız için söylüyorum. Görmeyen arkadaşlar burada kimler varmış ondan haberdar olmuş oldular. Ben de doğrusu haberdar olmuş oldum. Arkadaşlar toplumla bütünleşme denilen bir hadisemiz var. Bununla alakalı yani kanun çıkarabiliyorsunuz birçok şey yapabiliyorsunuz ama o topluma inmediği müddetçe… Hatırlayalım 2005’te Özürlüler Yasası çıktığı zaman Özürlüler Yasasının anlatılabilmesi ve tartılabilmesi için değişik mecralarda hatta yarışmalar yapalım engelliler arasında vesaireye varan boyutlarda bir şeyler yapılmıştı. Temel hedefi topluma indirgemekti bunu ama engelliler adına indirgemekti. Şimdi siz Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ne çıkarırsanız çıkarın, Bakanlar Kurulu’ndan hangi yönetmeliği onaylarsanız onaylayın ama olay nihayetinde şeye varmadığı müddetçe, tabana ulaşmadığı müddetçe bu ciddi

Page 207: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU206

bir sıkıntı. Bugün genel engellilerden değil görme engellilerden bahsediyor olacağız. Vaktimiz tabii çok sınırlı 12’de mutlaka bitirin dediler. İkinci bir husus da kamera kayıt yaptığı için birden çok kişi konuştuğu an kayıtta sıkıntı oluyor dediler. Ona zaten hepimiz dikkat ederiz ama daha dikkat edersek kimin ne söylediği çok net olarak anlaşılmış olur değerli arkadaşlar. O bakımdan şu anda bizim için dediğim gibi bütünleşme dediğimiz şey ben bunu biraz öyle anlıyorum siz de öyle mi anlıyorsunuz bilmiyorum. Birazdan hepinizi dinlerken anlamış olacağız yani görme engelli insanların toplum tarafından bilinirliği, algılanırlığı ve doğru muameleye maruz kalma. Maruz kalma kötü bir kelime oldu maruz kalma genellikle kötü anlamda kullanılır ama doğru muameleyle karşılaşma doğru muameleyi görme… Bu daha doğru oldu. Doğru muameleyi görme anlamında bir şeyler yapabilmesi için birkaç yöntem var arkadaşlar. Tabii sizlerin zenginleştirebileceğini düşündüğüm şekilde umutlarımı ifade etmiş olayım. Nedir o? Mesela bir tanesi mümkün olsa da keşke bu bütünleşme meselesi yani kelimeye böyle diyoruz bütünleşme diye, öyle demiş olalım, bütünleşme meselesi keşke mümkün olsa da okullarda eğitim suretiyle verilebilse. Bu bir yöntem ve çok etkili bir yöntem. Yani etkililiği şu yüzden etkili bütün okullarda, bütün müfredatta yer aldığı için… Bütün öğrenciler az ya da çok o derste, uyuklamıyorsa şayet, o ders ilgisini çekmemişse şayet, o derste öğretmen bu konuya ciddi dikkat çekmemiş ve üzerinden atlamamışsa bu önemli değil deyip anlamamışsa şayet, o zaman bu çok önemli netice alır. İkinci husus da bunun gerek medyayla gerekse çeşitli şekillerde işte billboardlarla, videolarla, sosyal medyayla, değişik mecralarla artık adını çok üretebiliriz bu şekillerde topluma bilgi ve bilinçlendirme kazandırmak… Ama nihai hedef görme engelli insanların muzdarip oldukları olumsuz muameleleri onlardan çekmek, onları bu muamelelerden kurtarmak diyebiliriz kısaca. Yani çünkü işe girerken engellenmişlik de bir muamele olduğu gibi okula girerken, yolda yürürken, arabaya binerken, otobüs beklerken başımıza gelen bütün hadiselerde görmeyenlerin başından geçen bütün hadiselerde… Tabii ki toplumsal yeteri kadar bilgilenmemişliğin eseri. Tipik bir iki tanecik örnek vererek kapatıyorum, başkan olarak çok fazla konuşma hakkım olmasa gerek. Yolda bir gün yürüyorum.

Page 208: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

Arkamdan koşa koşa birisi geldi, tuttu omzumu dedi ki “Beyefendi sen yanlış gidiyorsun.” Üzerimde nereye gittiğime ilişkin bir işaret olsa hay elini öpeyim senin ama yok öyle bir şey. E tabii olabilir belki evliya falandır bu adam bilir nereye gittiğimi de yanlış gittiğimi biliyordur ama ben çok eminim doğru gidiyordum. Şimdi iki tür tepki verme şansınız var. Yolda giden birisi Ali Fuat Bey tutsa omzunuzdan beyefendi siz yanlış gidiyorsunuz dese ne yaparsınız? Veya gören diğer arkadaşlara sorayım. Yolda gidiyorsunuz birinizin omzundan tuttu bir dakika beyefendi, hanımefendi siz yanlış gidiyorsunuz… “Sana mı sordum be!” dersiniz. Canınız sıkılır. Müdahale yani bu resmen… Ben de ya böyle yapacaktım. “Oğlum sana mı sordum?” diyecektim kızıp bağırıp da veya ikinci bir yol daha vardı ben onu tercih ettim geri döndüm şöyle omzumdan doğru geri döndüm, “Peki kardeşim sence ben nereye gidiyorum?” dedim. Çocuk şöyle bir sessiz kaldı sonra dedi ki “Hakikaten abi ya sen nereye gidiyorsun?” dedi. Evet, bu gibi bunun gibi tonlarca muamele ile karşılaşıyoruz. Bugün eminim zengin olarak arkadaşlarımız anlatacak buradan sağ taraftan başlayacak olursak… Enver Ertürk var görmeyen, Şahin Lale var, Serdar Kulak var başka da var m? Oğuz Bey, Oğuz Taşdemir var.ŞAHİN LALE: Çağatay Tuygun var.HALİS KURALAY: Efendim, Çağatay var doğru, Çağatay da burada. Ben bu konuda bu ilk üç ve dört görme engelli arkadaşın bu konudaki tecrübeleri değil de daha çok arkadaşlar mümkünse çözüm yolları… İsterseniz yani tabii hazırlığınız ne bilmiyorum ama üzerinde önerileriniz olabilirse şayet, tercihimiz olur deyip ilk sözü Enver Ertürk ‘e verelim.ENVER ERTÜRK: Değerli başkan, değerli arkadaşlar ben ilk başta bu olaya şöyle bakmak istiyorum: 2003 yılında ben burada tez yazmıştım Fikir Özgürlüğünün Tarihi. Normal ve anormal olarak bakmak ilk başta aklıma gelen şey bu… Normal deyince bizim toplumda ne anlaşıyor? Güçlü, kuvvetli, bedenen hiç problemi olmayan varlıklara normal varlık diyoruz. Anormale ise herhangi bir uzvunda bir farklılık olan yahut o topluma uymuyorsa, o toplum gibi düşünmüyorsa anormal olarak adlandırılıyor. Şimdi bizler biraz önce sayın başkanımızın da ifade ettiği gibi istediğiniz kadar yasalar, kanunlar çıkaralım biz olaya insan gözüyle bakmadığımız sürece hiçbir şeyi düzeltebileceğimizi

15 Ekim 2014 İSTANBUL 207

Page 209: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU208

zannetmiyorum. Yani bu da hani Mevlana’nın dediği ifadeyle “Yaratılanı severim yaratandan ötürü.” Ya biz bu hastalıkları, bu özürleri artık adını ne koyarsak koyalım kendimiz istemedik ama bu hayatın içinde de var olmak, hayatımızı idare ettirmek için bu özrümüzle beraber, engelimizle beraber bu hayatta yaşamak istiyoruz. Bu bir noktada, birtakım engellemeler bir noktada Allah’a da karşı gelmek gibi bir noktaya getiriyor insanı ki bu çok tehlikeli bir durum. Bununla beraber daha çok şikayetlerden ziyade çözümler üzerinde duracağımızı ifade etti sayın başkanımız. Benim önerim birinci olarak insana insan gözüyle bakmak, kraldan fazla kralcı olmadan bakmak. İkinci olarak özellikle yöneticilerimizin, idarecilerimizin hayata dokunan, hayatı bilen, hayatın içinden gelen kişilerden seçilmesi. Çünkü biz istediğimiz kadar billbordlarla, istediğimiz kadar eğitimle şununla bununla şey yapalım bizim toplumumuzda evet etkisi oluyor ama yeterli olmuyor. Ancak bizim başımızdaki insanlar bu konuda daha duyarlı, daha hissiyatlı ve hakikaten istediği kadar üniversite bitirsin, istediği kadar şey yapsın hayata dokunmamışsa, hayatı yaşamamışsa bu insanların üst düzey yönetici olmaları doğru bir şey değil. Bununla ilgili bir çalışma yapılabilir. Bu hayat tecrübesi demek yetmiyor hayatı yaşayabilecek birçok şeylerde bulunmuş insanlar olacak. Bu benim için çok anlam ifade ediyor. Örnek vereyim size benim çocuğum olmuyordu ben tabii tedaviler falan gördüm vs. en son işte Çocuk Esirgeme Kurumundan çocuk almaya başvuracağız, başvurularımızı yaptık. Eee? “Sen körsün çocuk alamazsın.” “Eşim görüyor.” “Ya sen değil de eşin ölürse ne olacak?” Bunu nasıl şey yapabiliyorsunuz yani senin sakat olmayacağının garantisi var mı? Böyle bir şeyle karşınıza geliyorlar. Nitekim yani çeşitli şeyler oldu. Ben Allah’ın izniyle çocuğu yuvadan aldım ama bana felaket engeller çıkardılar. İşin sorumluları buradayken ben oradan başlamak istiyorum. Bayağı ciddi problemler yaşadım. Belki de Türkiye’de ilk kez görmeyen bir baba olarak bir çocuk almış oldum. Şimdi bu engelleri çıkarmalarının sebebi neden?HALİS KURALAY: Evlat mı edindin koruyucu aile mi oldun?ENVER ERTÜRK: Koruyucu aile oldum. Evlat edinmeyi 18 yaşına bırakıyorlar. HALİS KURALAY: PekiENVER ERTÜRK: İki yıldır yavrum bende kalıyor. Allah da onun

Page 210: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 209

hikmetine bana bir erkek evlat verdi. O da ayrı bir şey. Bir de 15 -16 aylık bir evladım var. Şimdi şunu söylemek istiyorum: Kraldan fazla kralcı olunuyor, sizin adınıza karar veriliyor. Bunlar yapılırken öncelikle kendi değerlerimizin ne olduğunu bilmiyoruz. Yani bu kısacık şeyle anlatacak olursak…HALİS KURALAY: Toparlayacağız. Bir 5’er dakikalık zaman verelim istedim.ENVER ERTÜRK: Peygamber efendimizin zamanında şey var Abdullah İbn Mesud var. Abdullah İbn Mesud, Peygamber efendimize sürekli Kur’an okuyan birisi ve peygamberimiz sürekli ondan Kur’an dinleyen bir insan. Diyor ki “Ebu Cehil’in kafasını kim getirecek?” diyor. Abdullah İbn Mesud’un diğer bir özelliği nedir? Özürlü bir insan, bacakları çok zayıf, çok güçsüz aynı zamanda cüce bir insan… O kalkıyor gidiyor Ebu Cehil’in üzerine. Ebu Cehil ile konuşuyor, kafasını kesiyor ama getiremiyor sürüyerek getiriyor. Ama Peygamberimiz ona sen gidemezsin, sen yapamazsın, sen edemezsin demiyor. Pekala Peygamberin demediği ki Peygamber Kur’an’ın temsilcisidir, sen gidemezsin, sen yapamazsın demediği şeye biz insan olarak neden bu kadar müdahale etmeyi seçiyoruz? Teşekkür ederim.HALİS KURALAY: Çok teşekkür ederim. Evet, Enver tekrar teşekkür ediyorum. Evet, Şahin Lale…ŞAHİN LALE: Saygıdeğer başkan ve saygıdeğer katılımcılar, inşallah bu çalışma hayırlara vesile olur diye umut ediyorum ve dua ediyorum diyebilirim çünkü pek çok çalıştaya katıldık doğrusu çok anlamlı fikirlere değindik ama bugün bir başlangıç olsun diye dua ediyorum. Arkadaşlar, bu toplum bilinçlendirilebildiği ölçüde engellisine özellikle görme engellisine daha iyi yaklaşımlar gösterebildiğini, zaman zaman az da olsa ispatlayabilen bir toplum. İslamiyet öncesi engelli ve İslamiyet sonrası engelli konusu açıldığında biraz önce Enver Bey’in Hz. Peygamberden verdiği örnekte olduğu gibi insana insan olduğu için değer veren ve insanın yani engeli olmasına ya da olmamasına göre karar vermeyen bir yaşayış… Mesela ben kendi hayatımdan örnek vereyim; 22 yaşına kadar engellilik diye bir kavram benim hayatımda yoktu, kendimden başka bir engelli de tanımıyordum. Sonra birçok dostumuz oldu ve bugün Allah’a hamdolsun sıkıntısını yaşadığım olayda topluma hizmet edebilmek

Page 211: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU210

noktasında çalışmalarımız var. Örneğin Milli Eğitime bağlı okullarda 2002 yılından bu yana İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü’nün çalışmaları var. 2004-2009 yılları arasında da Belediye meclis üyeliği söz konusu oldu. Orada eğitimli ya da eğitimsiz diye bakmamak lazım hakikaten eğitimli de olsa eğer insana insan olduğu için değer vermiyorsanız boş. Örneğin ben engelli kadar engelli olmayanlar adına da mecliste önergelerde bulunduğumda belediye başkanı ya da oranın bürokratı eğer onun gerçek manada ne anlam ifade ettiğini anlayamamışsa ya da biz anlatamamışsak beyhude bir çaba. Onaylıyor sizi ama iş icraata gelince işte yok efendim şu anda parasal imkanımız yok ya da yeteri kadar elemanımız yok… İstediğiniz kadar dile getirin sayın başkanım, kanunlar çıkarın eğer eğitim boyutuyla ve de insana insan olduğu değerini vermediğiniz sürece… Etkin bir mekanizma… Yerine göre cezalandırılması gereken yerlerde cezalandırılmazsa sonra engelinizden dolayı makamlara ve mevkilere getirilmiyorsanız, işte torpille işte onun dostu, bunun eşi, bunun ahbabı diye düşünüldüğünde neticede bir arpa boyu yol alamıyorsunuz. Bunları göz önünde bulundurmaya başladığımızda engelli birçok insan çok daha iyi yerlere gelecek.HALİS KURALAY: Bu kadar mı?ŞAHİN LALE: Bu kadar diyorum.HALİS KURALAY: Peki çok teşekkür ederiz. Evet, Şahin Lale aynı zamanda hafızdır arkadaşlar yani biliyorsunuz Ankara’dan öbür tarafa gittiğinizde görmeyenlere hafız denir. Her iki türlü hafızdır o yani hem gözleri görmüyor hem de hakikaten hafızdır. Yanınızda Çağatay mı var? Çağatay, Şahin Lale bahsetmedi ama sen istersen gir şuan Büyükşehir Belediyesi olarak yaptığınız o faaliyet çok değerli bir faaliyet. Onunla ilgili izlenimlerinizi bu grupla paylaşmanızda fayda var diye düşünüyorum çünkü onun iyi olan ve kötü olan taraflarını bilmeliyiz ki o tür faaliyetleri arttırmalı mıyız azaltmalı mıyız çünkü bütünleşme ancak böyle şeylerle mümkün. Ona da biraz daha değinirsen memnun olurum. ÇAĞATAY TUYGUN: Öncelikle şunu söylemek istiyorum yaptığımız çalışmalardan bahsedelim biraz. Okullarda, kamu kurum ve kuruluşlarında engellilik hakkında bilinçlendirme seminerleri veriyoruz. Bu karşılıklı soru cevap şeklinde geçiyor. Biz birtakım bilgiler

Page 212: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 211

veriyoruz sonra öğrencilerden ya da katılımcılardan soru alıyoruz. Bu sorular ışığında kafamızda bazı ışıklar beliriyor bu konuda. HALİS KURALAY: Bu arada engelliler olarak arkadaşlar, farklı engel türlerinden insanlar birlikte gidiyorlar. Bedensel engelli, görme engelli vs. Değil mi Çağatay?ÇAĞATAY TUYGUN: Farklı engel gruplarından arkadaşlarımız var. İşitme engelli, ortopedik engelli, süreğen engelli, görme engelli karma bir grubumuz var. Bu şekilde seminerlerimizi veriyoruz.HALİS KURALAY: Bir şey daha ilave edeyim müsaadenle o zamanlar ilk teklif bize de gelmişti. 1996 -1997’den beri devam eden bir çalışma bu arada o. Çok uzun bir zamandır… Demin yolda gelirken hesapladım da belki 17 yıl 16-17 yıl 18 yıl oldu ki Büyükşehir Belediyesi sene başında Milli Eğitimden bir onay alır, şu şu şu okullarınızda böyle bir bilgilendirme yapmak istiyorum diye. O onayı Milli Eğitim verdikten sonra o liste ile beraber sırayla gider oralarda anlatırlar. Çok geçmişi olan bir çalışma ama şuan ki durumu bilmiyoruz biz.ÇAĞATAY TUYGUN: Sayılarla da bahsetmek gerekirse aşağı yukarı yılda 40-45 bin kişi arasında seminerlerimize katılımcılar oluyor. Yılda aşağı yukarı 100 okula gidiyoruz. Çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarına gidiyoruz. Burada yöneltilen sorular ve yorumlardan anladığımız şu: Toplumun kafasında iki çeşit görme engelli algısı var. Bunlardan ilki görme engellileri işte insanları seslerinden rahatlıkla tanıyabilen, duyduğu sesi bir daha unutmayan, hafızaları oldukça kuvvetli işte günahsız, ruhani varlıklar olarak değerlendiriyor. İkinci tanım ise görme engelli insanları kendi başlarına bir şey yapamayan, yapamayacak olan, sürekli yanlarında başka insanların bulunması gereken kişiler olarak tanımlıyor insanlar. Tabii aslında bu iki tanımın birbirinden çok da farkı yok çünkü bize net tanımı, net bilgiyi vermiyor hiçbir şekilde. Burada da önemli bir tanıtım eksikliğimizin olduğunu varsayıyorum ben çünkü söz konusu insanlar ya hayatlarında hiç görme engelli görmemişler ya da birkaç kere görmüşler. Tam olarak görme engelli bir insanın ne yapabileceğini, nelerden hoşlandığını ya da imkan fırsat verilirse hayatta neleri başarabileceğini çok da bilmiyorlar ve dolayısıyla başlangıçta siz de bahsettiğiniz gibi genelleme yapıyorlar. Eğer siz yanlış gidiyorsunuz diyen arkadaşı tersleseydiniz otomatikman bütün görme engelliler

Page 213: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU212

agresif, kompleksli, ukala insanlar olarak değerlendirilecekti o arkadaşın kafasında. Genellemeye çok gidiyor insanlar bu konuda… HALİS KURALAY: Ama bu arada yani aslında buna bazen engelliler olarak söylüyorum bizim sebep olduğumuz da bir gerçek değil mi? Geri dönüp de bir sürü küfür eden adam çıkar mı aramızdan? ÇAĞATAY TUYGUN: Kesinlikle.HALİS KURALAY: Zaman zaman çıkıyor.ÇAĞATAY TUYGUN: Zaten genellemenin sebebi de bu. İnsanlar hiç tanımadığı için tanımak için bir ışık arıyor bu ışığı ya olumlu ya da olumsuz bulup kendi tanımlarını kafalarında oluşturuyorlar. Aynı zamanda bu mimari engeller de engelli insanların toplumla bütünleşmesinin önüne geçebiliyor çünkü bana göre bir görme engelli toplumsal hayatta ne kadar rahat hareket edebilirse diğer insanlarla da o kadar rahat ilişki kurabilir, kendini o kadar güvende hisseder, kendinden o kadar emin olur. Aynı zamanda toplumdaki diğer insanların engelliler adına düşünmeleri sorunu da karşımıza çıkabiliyor. İnsanlar bunu iyi niyetli bir şekilde yapıyor örneğin; çay ikram edecekler hemen çayınıza iki şeker atıp karıştırıp veriyorlar. Oysaki biz çayı şekersiz de içebiliyoruz bunu çok da düşünmüyorlar ya da ayakkabı almaya gidiyoruz, bağcıksız ayakkabı satmaya çalışıyorlar kolaylık olsun diye ya da canı sulu yemek yemek isteyen birine ekmek arası bir şeyler vermeye çalışıyor insanlar. Tabii ki bunların hepsi iyi niyetli davranışlar zaten Türk toplumunun dünyada eşi yok bu konuda, iyi niyet söz konusu olduğunda. Ama bunların engellilerle karşılıklı diyalog içerisinde yapılması gerekiyor. İnsanlar bilmedikleri konudan kaçabiliyorlar bazen mesela görme engelli bir çocukla çocuğunun arkadaşlık yapmasını istemeyen kişilerle karşılaşıyoruz.HALİS KURALAY: Neden?ÇAĞATAY TUYGUN: Eğitimsizlikle, cahillikle bir alakası yok. Çeşitli meslek gruplarından insanlar olabiliyor doktoru da oluyor mühendisi de oluyor sanatçısı da oluyor. Bilmemezlikten tamamen, tanımamaktan veya çok nadir bir kısım engelliliğin bulaşıcı olabileceğini düşünüyor.HALİS KURALAY: Onu ima etmeye çalışmıştım.ÇAĞATAY TUYGUN: Ama genel olarak bir bilgisizlik, bir vizyon eksikliği var. Burada da engellilikle ilgili çalışan kurumlara, kendi yetiştiren engellilere çok büyük görevler düşüyor. Kendimizi topluma

Page 214: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 213

iyi adapte etmeliyiz, iyi bir vizyon sahibi olmalıyız, iyi tanıtmalıyız bence. Aynı zamanda sözsüz iletişim yolları konusunda da diğer insanların biraz dikkatli olması gerekiyor. Çünkü engelli insanlarla kurdukları diyaloglarda cevap verdim manasında kafalarını sallayan veya dudaklarını büken insanlar olabiliyor. Bu da engelli kimsenin ikinci bir soruyu sormasına yol açabiliyor bu da aradaki sohbeti çok da iyi bir yöne götürmüyor. Toplumdaki diğer insanların engelli insanları eksik olarak değil de farklı olarak görmesi gerekiyor bana göre. Bazı farklılıkları olduklarını kabul etmesi ve bu farklılıklarından yola çıkarak engellilerle diyalog kurması gerekiyor. Engelli insanların ise kesinlikle haklarını arasınlar tamam ama agresif olmamaları, ne istediklerini bilmeleri, zaman zaman engelliliklerinin arkasına sığınmamaları gerekiyor. Çift taraflı bir süreç bu. Herkes üzerine düşeni yaparsa başlangıçta da dediğim gibi toplumumuz gerçekten dünyada eşi bulunmaz bir toplum. Bence iyiye gidecektir bu konular.HALİS KURALAY: Peki çok teşekkür ederim. Şahin Ağabeyden kalan bir dakikayı sana verdim. Araya da ben girdiğim için yarım dakika da fazladan vermiş oldum. Ama vaktinde bitirmiş oldun Çağatay teşekkür ederim. Evet, arkadaşlar müsaadenizle görme engellilerle devam edeceğiz Oğuz Taşdemir mi? OĞUZ TAŞDEMİR: Evet, konuşabilir miyim?HALİS KURALAY: Oğuz neydi soy isim?OĞUZ TAŞDEMİR: Oğuz Taşdemir. Sayın başkan, değerli katılımcılar, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Arkadaşlar çok güzel konuştular genel konularda ben biraz daha gerçek yaşamla ilgili konuşmak istiyorum. Ben şimdi bağımsız yaşam deyince ev içinde, ben mesela yalnız yaşıyorum, her işimi kendim yapabiliyorum ama dışarı çıktığımda çok rahat yürümek istiyorum. Bastonu elime alınca kaldırımlar olsun yollar olsun İstanbul’da çok zor. Ben Bakırköy’de oturuyorum Bakırköy’de olmak daha zor çünkü en geniş kaldırım 80 cm, 50 cm de ağaç kaplamış. Kafam yara bere her tarafım, otoparklar… HALİS KURALAY: Hele ben de 45 cm olursam diyorsun.OĞUZ TAŞDEMİR: Gerçekten çok zor. Belediyelerle iyi ilişkiler kurmamız lazım, onlara gerekli uyarıları yapmamız lazım.HALİS KURALAY: Ne açıdan?

Page 215: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU214

OĞUZ TAŞDEMİR: Kaldırımlar açısından, resmi binaların giriş açısı, hastanelere rahat ulaşım… Bunlar çok önemli bizim için gerçekten. Ben yalnız yaşayan bir insanım her yere birinin yardımı olmadan gitmek istiyorum, yapmak istiyorum. Çok zorlanıyorsun ister istemez. Sağ olsun Büyükşehir Belediyesi mesela toplu taşıma araçları bizim için çok uygun oldu. Konuşan otobüsler, metrolar olsun bunun daha yaygınlaşması, durakların daha modern olması gerçekten bizim için çok önemli. Şehir mobilyalarına belediyelerin çok dikkat etmesi lazım. Adam mesela dışarı bir sürü eşya koyuyor kaldırımlara, kaldırım zaten dar. Kapatıyor, ulaşım bizim için çok zorlaşıyor. Bunu hepimiz yaşıyoruz ister istemez bütün görme engelliler benim demek istediğim bunlarla ilgili teşekkür ederim.HALİS KURALAY: Biz de teşekkür ediyoruz. Serdar mı kaldı? Evet Serdar, Oğuz Beyi’n bıraktığı birkaç dakikası var onları da sana dahil edebiliriz.SERDAR KULAK: Dahil edebiliriz.HALİS KURALAY: Çağatay ve Serdar sosyologdur bu arada tanıdığım için kendilerini… Serdar iftiharla söyleyeyim benim öğrencimdir. SERDAR KULAK: Teşekkür ederim. Ben de sizle tanışmış olmaktan ve bana çok değerli katkılarınız oldu.HALİS KURALAY: Vazifemizi yapmaya çalıştık hepsi o.SERDAR KULAK: Değerli katılımcı arkadaşlar, şöyle diyelim aslında toplumda bütünleşme deyince ne yapacağız, ne söyleyeceğiz diye ilk duyduğum anda bir tereddüt ettim ama sonradan söyleyecek çok şey olduğunu düşündüğümde fark ettim. Öncelikle toplumla bütünleşme… Dar anlamda bütün engellilerle ilgili bir sorun bu ama görme engellilerin toplumda bence, şöyle değiştireyim toplumla bütünleşme değil de herkesle eşit şartlarla toplumda yer alması noktasında… Şunu çok önemle vurgulamak istiyorum: Evrensel tasarım dediğimiz bir şey var son dönemde gündemimizde olan. Evrensel tasarım demek bir hizmetin ya da yapılacak bir araç olabilir bu kullanılacak bir eşya olabilir, alınacak bir hizmet olabilir, bir kitap olabilir, bir hizmetin toplumda yer alan bütün farklı grupların aynı anda kullanabileceği şekilde tasarlanması. Hemen bununla ilgili dün sıcağı sıcağına bir mail grubunda tartışılan bir konuyu gündeme getireyim. 2012 yılında bir haber düşmüş ajanslara engelliler için

Page 216: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 215

cami diye Sakarya’da yapılması istenen bir cami olmuş. Derneğin ismini vermeyeceğim çünkü derneğin çok değerli çalışmaları da var. Bir şubenin şeyini diğer şubelere yüklemek de güzel bir şey değil. Ama şöyle diyor dernek başkanı, şube başkanı engellilerin de dini faaliyetlerini, inandıkları değerleri yaşaması lazım. Burası okey fakat biz diyor o sebeple bir cami oluşturuyoruz, caminin içerisinde kabartma hissedilebilir yüzeyler, görme engellilerin, işitme engellilerin ve tekerlekli sandalyelilerin ayrı ayrı girişleri olacak diyor. Bakın zaten bir ayrıştırma yaptı engelli camisi yaptı bir de tekerlekli sandalyeliler ayrı giriyor, işitme engelliler ayrı giriyor, görme engelliler de ayrı giriyor.HALİS KURALAY: Sağlamlar da giremiyor tabi…SERDAR KULAK: tabii sağlamlar da giremiyor.HALİS KURALAY: Sağlam insan olsam ben de isyan ederdim.SERDAR KULAK: Allah’ın evi ama sağlam olan, ibadet etmek isteyenlere kapalı… Böyle yapmak yerine camilerimizde ya da okullarımızda, belediyelerimizde özellikle burada, sanırım Vicdan Hanımdı değil mi din hizmetlerinden siz katılmıştınız, bu çok değerli.HALİS KURALAY: Muhtemelen Vicdan Hanım biraz daha kulak kabarttı bu konuya.SERDAR KULAK: Ayrı camiler inşa etmek yerine, ayrı okullar inşa etmek yerine cami girişlerimize rampa yapmak, hissedilebilir yüzey kabartmalarını, eğer ihtiyaç varsa çünkü bazen ihtiyaç olmayan yerlere de bu kabartma zeminleri yapıyorlar, cami merdivenlerimizi herkesin çıkabileceği alçaklık ve yükseklikte yapmak… Aynı şekilde camide görme engellinin yaşayabileceği sorun nedir? Kıbleyi tayin etme sorunudur. Bunun için görme engellilerin kıbleyi tayin etmesi için kıble tarafına bir zil sesi yapmak değil de her safı bir halı seklinde yapıp halıların bitim ve başlangıç noktalarından görme engellilerin safları tayin etmesi. Bakın burada hiçbir ayrım yok böyle bir halı zeminde gören görmeyen ve mesela tekerlekli sandalyemizle geliyoruz bununla ilgili belki mühendislerimizin çalışması lazım. Tekerlekli sandalyemle geldim, dışarıdan geldiğim sandalyemle içeri giremem belki sandalye galoşlarının hazırlanması. Yani toparlayalım olayı şeyden kurtaralım bir hizmeti alırken, bir eşya yaparken, bir otobüs tasarlarken görme engelliler için otobüs, görme engelliler

Page 217: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU216

için kitap yerine herkesin okuyabileceği şekilde ürünü tasarlamak. Mesela bir telefonun içerisine konuşma programı koymak, az görenler için zıt renkleri, kontrast renkleri oluşturan sistemleri koymak bunu her yer için yapabiliriz. Yani mesela şöyle örnek vereyim: Burada kamera çekimi olduğu için ben diğer katılımcılar konuşurken sürekli kulaklığım kulağımdaydı ve telefondan not alıyordum. Evrensel tasarıma ilişkin bu ayrı bir görme engelliler için telefon değil ama içinde konuşma programı var ve ben evrensel tasarımı sayesinde bunu kullanabiliyorum. Bence Halis Bey’in başta belirttiği iş biz olayı eğitimle ilgili noktada mutlaka almalıyız yani birinci sınıftan itibaren müfredatta engellileri tanıtıcı, engelli kişileri ya da başka farklılıkları olan kişileri tanıtıcı dersler konulmalı. Bu dersler sadece teorik olarak kalmamalı, örneğin engelli derneğinden bir başkan çağrılarak o derse ya da ne bileyim engelli birinin çalıştığı bir alana giderek o alanı incelemek, o kişiyle konuşmak şeklinde dersin içinde pratik bazı çalışmalar olmalı ki bunlar da bu çalışmalar sayesinde… Eğer biz çocuklarımıza bunları verirsek o zaman çocuk görme engellinin ya da işitme engellinin bazı olağanüstü özellikleri olan ya da tamamen aciz birisi olmaktan ziyade, ilk başta iyisiyle, kötüsüyle, üstün özellikleriyle, üstün olmayan özellikleriyle, yapabildikleriyle, yapamadıklarıyla kendisi gibi bir insan olduğunu anlatabilirsek, gösterebilirsek, dersi anlatmanın yanında pratik olarak, yaşam içerisinden verilen örneklerle gösterebilirsek o zaman sorunu büyük ölçüde aşabileceğimize inanıyorum ve sözlerime son veriyorum. HALİS KURALAY: Gayet güzel. Herkes vakti çok iyi değerlendiriyor gerçekten. Teşekkür ediyorum o yüzden. Benim toplantıyı yönetmek için bana da bir zorluk bırakmamış oluyorsunuz. ŞAHİN LALE: Ak Parti’de ben Başbakan yardımcısıyla bayramlaştım Bülent Arınç Beyle. Bu bizim engellilerle ilgili faaliyetimizin Türkiye sathına yayılıp yayılamayacağını konuştuk. İyi olur aslında dedi böyle bir proje gelirse Türkiye çapında yaygınlaşsa iyi olur dedi. Gerçekten %100 belki başarı elde edemeyiz ama %10 bile başarı elde edilse istikbalini halkımızın besleyebiliriz.HALİS KURALAY: Çok Teşekkür ederim. Aramızdan yakın zamanda ayrılması gerektiği için ben mesai arkadaşıma ve koordinatörüme söz vermek istiyorum, Ali Fuat Bey…

Page 218: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 217

ALİ FUAT KARAMAN: Ali Fuat Karaman, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdür Yardımcısıyım. Şimdi bu çalıştayın temel konularından bir tanesi toplumla bütünleşme süreci ama ben diğer masaların görev ve sorumluluklarına da baktım. Diğer masaların konularını şöyle bir incelediğimiz zaman birinci masa tanı ve tedavi, ikinci masa eğitim ve istihdam, üçüncü masa erişilebilirlik ve biz de toplumla bütünleşme. Aslında toplumla bütünleşme diğer masaların konuştukları konuların tamamını içeren çerçeve bir masa. Yani bizim burada bu zamana kadar söz alan arkadaşlarımızın tamamı mesela erişilebilirlikten bahsedenler oldu, eğitim ve istihdam imkânlarından bahsedenler oldu. Bu anlamda toplumla bütünleşme süreci zaten üç adımlı, üç basamaklı bir süreç. Bu sürecin bir tarafını bireyi ilgilendiren en temel unsurlar tanı ve tedavi, ikinci basamağı eğitim ve istihdam üçüncü basamağı da ulaşılabilirlik yani konu bunun etrafında şekilleniyor. O zaman biz bu toplumla bütünleşmeye bir sistem gözüyle bakabilmemiz, bir sistem kurmamız gerekiyor. Bu sistemin temel amacını çok basit bir kelimeyle özetlememiz gerekiyor, bağımsız yaşam. Yani bağımsız yaşamı hedef alan sistemin kurulması gerekiyor. Bu sistemi kim kuracak? Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı. Kurabildik mi? Kuramadık. Eksiğimiz var, noksanımız var muhakkak özeleştiri yapmamız gerekiyor. Ama şimdi ben bu konuşmanın içerisinde çok kısaca bu sistemin içerisinde neler olmalı, hangi hataları düzeltmek gerekiyor, bu sistemin akışı nasıl işlemeli buna kısaca değinmek istiyorum. Şimdi arkadaşlar bizim sistemimizin yani toplumla bütünleşmenin birinci adımında birey var yani engellenmiş birey var görme, işitme vs. Şimdi bu bireyin ilk ihtiyacı psiko-sosyal durumunun güçlenmesi çünkü doğuştan veya daha sonraki bir sebepten dolayı engellenmiş durumda ve bu engel onun hem sosyal durumunda, arkadaşlarım bahsettiler toplumdan dışlanmak, hem de psikolojik, travmatik çöküntüler yaşayabilme bakımından belki uyumsuzluk geliştirebilme bakımından yaşadığı bir dezavantaj. Şimdi bunu ortadan kaldırmak için bizim öncelikle şu konuları değiştirmemiz gerekiyor. Bir, kamu bu konulara yaklaşırken sosyal yardımı yanlış tanımlıyor. Biz sosyal yardımı sanki düşküne borç, ona verilecek bir hak gibi görüyoruz. Bizim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak karşılaştığımız en büyük sorunlardan bir tanesi şu: Yerel yönetimler,

Page 219: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU218

pek çok belediye istihdam masaları kuruyor, iş imkânları sağlamaya çalışıyor. Engelli bir bireyi işe yerleştirmeye çalıştığınız zaman karşılaştığımız sorun şu: Ben ise girdiğim zaman asgari ücret 800 lira 1000 lira para alacağım ama benim zaten şu anda almış olduğum engelli maaşı, aldığım sosyal yardımlarla 1000-1500 lira gelirim var. Şimdi işe başladığınız zaman, istihdama girdiğiniz zaman, bu yardımların hepsi kesiliyor. Doğal olarak ne oluyor? Toplumda çalışmayan bir engelli grubu, engellenmiş bir toplumsal grup oluşturuyoruz ve bunun sisteme entegrasyonunun önüne geçiyoruz. O zaman ne yapmamız gerekiyor? Bir, sosyal yardımların yeniden tanımlanması gerekiyor. Bizim bu noktada engellenen bireylere öngördüğümüz sosyal yardımların kamusal bir hakka dönüştürülmesi, engel oranlarına göre bu ücretlerin işe girseler de çıksalar da, çalışsalar da çalışmasalar da doğal olarak verilmesi gerekiyor. Nasıl bir genel müdür 8-10 bin para alıyor bir memur 3-4 bin para alıyorsa, nasıl bir ücret farklılığında biz bir durumu önceleyebiliyorsak engellinin de engel oranına göre toplumun her kesiminde nerede bulunuyorsa bulunsun bu haktan, bu kamusal gelir dağılımından pozitif ayrımcılıkla istifade etmesi gerekiyor. Yani işe girse de bir engelli girmese de onun engel durumuna göre bağımsız yaşam yüzdesine göre veyahut bakıma muhtaçlık durumuna göre ona verilen sosyal yardımın bir hak olarak ona düzenli olarak ödenmesi gerekiyor ki bu ödeme onun bir işe girmesinin önünde engel teşkil etmesin. Yani ben ve Halis Bey aynı görevi icra ediyoruz, ben 3 bin lira para alıyorsam Halis Bey’in 4 bin lira alması gerekiyor. Ama bunun karşılığında ne olması gerekiyor? HALİS KURALAY: Ağzınızdan bal damlıyor müdürüm.ALİ FUAT KARAMAN: Bunun karşılığındaki bir hatayı düzeltmek gerekiyor. Engelli bireyin toplumda ötekileştirilmesini sağlayan haklarının olmaması gerekiyor. Otobüse niçin parasız binsin ki? Gerek yok, o parasını ödesin, siz ona parasını verin o parasını ödesin, fazladan ona gözetim olarak şu saatler arasında şöyle öncelik tanınsın, bunlara gerek yok. Engellenmiş birey, birey olmaktan dolayı bir kayba uğramış değil. Onun psiko-sosyal durumu benim gibi bir birey, sadece engellenmiş. Hep anlatılır ya İngilizce bilmemek de bir engel. Ben gittiğim zaman Avrupa’da zorluk çekiyorum. Bu açıdan bizim sosyal yardımdaki bu ayrıcalıklı kısmını

Page 220: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 219

yeniden tanımlamamız gerekiyor. Öncelikle sistemde düzeltilmesi gereken husus bu… İkincisi engellilikle alakalı bir önceliklendirme sorunumuz var. Belediyelerde, kamu sektöründe, sosyal hayatın düzenlenmesinde, tanımlamalarda… Mesela erişilebilirlik konularının tamamı üçüncü, dördüncü konular. Mimaride, ruhsatlandırmada, eğitimde bu konuların toplumsal olarak anlatılmasında, toplumu bu konuda bilinçlendirmede bir önceliklendirme sorunumuz var. Bu noktada muhakkak bir önceliklendirmede bu engellilikle alakalı dezavantajların ortadan kaldırması konusunun üst sıralara taşınması gerekiyor. Şimdi bu anlamda bireyin psiko-sosyal durumunu değerlendirdiğimiz zaman ikinci aşama en önemli konu sosyo-ekonomik durumunun güçlendirilmesi gerekiyor. Yani engelli bireyin sosyo-ekonomik durumu güçlü olduğu zaman o zaten kendine toplumda bir yer bulabiliyor, sözü dinleniyor. Yani bakın Stephen Hawking boynundan aşağısı felç ama bütün dünya onun ağzına bakıyor. Anlatabiliyor muyum? Şimdi bunun bazı unsurları var. Bunun en temel unsuru eğitim. Sosyo-ekonomik durumunun güçlendirilmesi yani engelli bireyin eğitim sürecini tam olarak engelsiz bir birey gibi tamamlayabilmesi gerekiyor. Daha sonra bu eğitim durumunu taçlandıracak bir istihdam konumuna erişmesi gerekiyor yani genel müdür, bakan, başbakan, milletvekili aklıma gelmiyor belediye başkanı… Herhangi bir şekilde atıyorum engellilere ehliyet veriyorsa toplu taşıma araçları kullansın, bu anlamda bir ayrımcılığa maruz kalmasın. Biraz önce söylediği koruyucu aile için hukuki, anayasal bir suç yani böyle bir şey olamaz. Bunları ayıklamamız gerekiyor. Bu yüzden bir, bu sosyo-ekonomik durumun güçlendirilmesinde eğitim, istihdam ve bu ikisinin doğal bir sonucu olarak engelli bireyin sosyal faaliyetlere gönderilmesi, doğrudan sosyal faaliyetlerin içerisinde yer alabilmesi ve sosyal rol edinebilmesi. Anne, baba olabilmesi ve bu anlamda koç olabilmesi, öğretmen olabilmesi vs. Bu engelli bireyin bu anlamda ekonomik özgürlüğünün temel unsuru. Son aşama, üçüncü aşama bu da toplumsal bir sorun. Bir, toplumun rehabilite edilmesi gerekiyor. Siz bunları ne kadar sağlarsanız sağlayın toplumda bir kabullenme seviyesi yakalayamadığınız zaman sonuçsuz kalıyor, netice alamıyorsunuz. Buna biz basit olarak şunu söyleyebiliyoruz: Sosyal hayata kabul. Bu engellenmemiş

Page 221: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU220

veya toplumun diğer bireyleri tarafından şu algının kazanılması gerekiyor. İşte burada bilinçlendirme, bilgilendirme, sempozyum, eğitim seminerleri burada bunlar devreye giriyor. Yani engellinin sosyal hayata kabulü gerekiyor. Bunu sağlamak üzere erişilebilirlik sorunları bahsettiğimiz yani sosyal hayata girişin en temel konuları erişilebilirlik konusunda bütün eksikliklerin giderilmesi gerekiyor. Tamamını taçlandıracak işlem ise hukuksal metin. Yani anayasada, kanunlarla bu saydığımız sistemin basamaklarını hayata geçirecek hukuksal düzenlemeler, kanun, metin ve yönetmelik çalışmaları ve uymayanlar konusundaki müeyyideler kaleme alınmadığı müddetçe bu sadece konuşulup kalacak bir konu olarak kalır. O zaman kısaca bir daha söylüyoruz üçayaklı bir sistem kurmamız gerekiyor. Sistemin birinci ayağında bireyin psiko-sosyal durumunun güçlendirilmesi, ikinci ayağında ekonomik durumun güçlendirilmesi, üçüncü ayağında da toplumsal rehabilitasyonun tamamlanması gerekiyor. Buradaki en önemli unsurumuz birinci ayaktaki en temel eksiğimiz sosyal yardım algısının yeniden tanımlanması, ikinci ayaktaki en önemli eksiğimiz eğitim ve istihdam konusundaki yetersizlikler üçüncü ayaktaki en önemli eksikliğimiz de hukuksal metinlerin tamamlattırılması. Bu üçlü sistem yürürlüğe girdiği zaman biraz önce Serdar Bey bahsetti biz buna küresel tasarım diyoruz bir anlamda eşyanın, sosyal hayatın ergonomisinin kendiliğinden şekil alması dediğimiz bir şey. Bir ülke toplumuyla milletiyle sosyal yaşantısı ile başından sonuna kadar şekil değiştirecek. İşte o değiştirilmiş olan küresel tasarım içerisinde engellenen bireyin hiçbir engelinin kalmayacağını ümit ediyorum hepinize teşekkür ediyorum. Ben ayrılmak zorundayım…HALİS KURALAY: Gayet akıcı, derli toplu, özetleyen… Ben de hiç müdahale etmedim üçüncü beş dakikayı bitirmek üzereydik ama arkadaşların da memnun olduğunu zannediyorum çok teşekkür ediyoruz.ALİ FUAT KARAMAN: Ben teşekkür ediyorum. Çok sağ olun Allaha ısmarladık.HALİS KURALAY: Ali Fuat Bey bu arada anlaşıldığı üzere engelli bir arkadaşımız değil ama uzun yıllar sosyal hizmetlerde görev yapmış ve hayli bir şeyler biriktirmiş bir arkadaşımız. O da derli toplu bir şeyler anlatmış oldu. İstifade edeceğimizi düşünüyorum. Ali Fuat

Page 222: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 221

Bey’in yanı başında kim var?RABİA TEMİZKAN: Esenler Belediye Başkanlığı’ndan Rabia Temizkan, Özcan Hamza’nın yerine gelmiştim bir slaytımız var eğer onu açabilirsek…HALİS KURALAY: On beş dakika değil ama değil mi?RABİA TEMİZKAN: Yok kısa. Ben onu gören arkadaşlar baksın yazılı ve resimli, görmeyen arkadaşlar için de ben anlatacağım. Biz Esenler Belediye Başkanlığı olarak 1994‘te ilçe belediyesi olduk. Belediye olarak gelirimiz artı geç belediye olmamız, Bakırköy döneminde bazı hizmetlerin eksik alınmasından dolayı hala biz kentsel dönüşümle ilgili, alt yapıyla ilgili sorunlarla ilgilendiğimiz için sosyal olarak çok fazla bir şey yapılamadı. Bağcılar Belediyesini örnek verirsek buradaki arkadaşlar da biliyordur belki Engelliler Sarayı var onların. Bizim de Esenler Belediyesi’nde Sayın Mehmet Tevfik Göksu geldikten sonra kurulan Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün içinde Esenkom Esenler Engelliler Koordinasyon Merkezi… Bu merkezde ben çalışıyorum.HALİS KURALAY: Görme engellilere ne yapıyoruz veya nasıl bir usul takip ediyoruz? Daha doğrusu toplumla bütünleşmeyle alakalı konuyu daha şey düşünecek olursak olur mu?RABİA TEMİZKAN: Sırf görme engelliler olarak söyleyecek olursak…HALİS KURALAY: Konumuz o ya o yüzden… RABİA TEMİZKAN: Görme engellinin gözlük ihtiyacı olanlar, gözü görmeyenler değil de az görenlerde, sağlıkla ilgili randevusunu alamayanlar var internette düşüremiyoruz diyorlar onlara bireysel başvurularında yardımcı oluyoruz. Gözlük aldıklarımız oldu, camlarını değiştirdiklerimiz oldu, görme engellilerde askere gönderdiğimiz arkadaşlarımız oldu… Yani görme engellilere özel bir şey yapmadık.HALİS KURALAY: Çok özel bir şey yapmadınız. RABİA TEMİZKAN: Evet.HALİS KURALAY: Söyleyecek bir şeyiniz varsa sözünüzü bitirin isterseniz engellemiş olmayalım.RABİA TEMİZKAN: Yok, teşekkür ediyorum.HALİS KURALAY: Biz teşekkür ediyoruz. Yanda kim var acaba?AYSUN MELEK ÇOLAK: Aysun Melek Çolak, Çayırova Belediyesi’nden geliyorum.

Page 223: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU222

HALİS KURALAY: Çayırova Belediyesi, Furkan gelecekti?AYSUN MELEK ÇOLAK: Furkan Bey yan tarafta… HALİS KURALAY: Öyle mi? Peki. AYSUN MELEK ÇOLAK: Ben de başkan yardımcımızın yerine geldim, Fikriye Çelik. Değerli başkanım kıymetli katılımcılar, görme engellilerin toplumla bütünleşebilmesi, sosyal hayata aktif katılımlarının sağlanabilmesi için belki de en önemli ihtiyaç sosyal yardımlardır. Sosyal yardımlar denince aklımıza direkt maddi yardımlar geliyor ama zaten maddi yardımları devlet karşılamakta. Bunları tek tek saymamıza gerek yok 2022 maaşından evde bakıma kadar birçok devlet desteği sağlanmaktadır. Bunun yanı sıra belediyeler, sosyal yardımlaşma vakıfları, özel kurum ve kuruluşlar, dernekler birçok şekilde engellilerimize maddi destek sağlamaktadır zaten. Biz olayın maddi kısmından çok manevi yani sosyal yardımlaşma, engellilere yardımcı olmak adına önümüzdeki yıllarda artmasını istiyoruz bu sosyal yardımların manevi alandaki. Örneğin; bir engelli arkadaşımız zaten Çağatay Bey, Ali Fuat Bey dile getirdiler aslında eğitim, eğitim, eğitim… Aslında tek seçeneğimiz ve yoğunlaşmamız gereken en önemli şey eğitim. Örneğin; bir görme engellinin diğer yaşıtlarıyla okullara kabullerde sorunlar yaşamasın istiyoruz. Bu konuda okul müdürlerinin İl Milli Eğitim tarafından gerekirse ki gerekiyor bilgilendirme, seminerler verilmesi gerekiyor. Zaten bunun üzerine çalışmalar yapılmış öğretmenlerin de bu işin çerisine katılması gerekiyor. Belki üniversitelerde eğitim alanında eğitim veriliyor engelliler için ama daha fazla artması gerekiyor.HALİS KURALAY: Pek de verilmiyor işin doğrusu.AYSUN MELEK ÇOLAK: İşte verilmesi gerekiyor. İnsanların da aslında bilinçlenmesi gerekiyor. Kamu kurumlarında engellilere engel olunmaması için sadece okullarda değil bütün devlet kurumlarında hatta özel kurumlarda da bu tarz bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır. Mesela PTT, banka, hastane diğer topluma açık kurumlarımızda yasada bulunan fakat eksik uygulanan pozitif ayrımcılık ilkesinin doğru işletilmesinin, denetlenebilirliğinin arttırılması gerekmektedir. Her ne kadar sosyal alanlarda yardımcı olunmaya çalışılsa da bunlar hak ama daha fazla olması gerekiyor. Okullarda, üniversitelerde, devlet kurumlarında… Otomatik olarak toplumun her kesimine yansıyacak

Page 224: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 223

zaten bu tür gelişmeler. İkinci başlık olarak engellilerimizin evlerinden dışarı çıkarak sportif faaliyetler, müzikal etkinlikler diğer alanlarda akranları gibi kurslara katılımlarının sağlanması gerekiyor. Örneğin görme engelli goalball milli takımımız Avrupa’da üçüncü olarak Türk spor tarihine geçmiş ama buna rağmen ne yazılı basında ne görsel basında yeterli değeri görmemiştir.HALİS KURALAY: Bağcılar Belediyesinin Avrupa şampiyonluğu var ama o bile piyasaya çıkmıyor.AYSUN MELEK ÇOLAK: Bunlar büyük eksiklikler… Sosyal alanda da basında da daha fazla entegre edilmesi gerekiyor bunların. Benim önerim daha küçük yaşta okula giden görmeyen vatandaşlarımızın hangi alanlarda yeteneği varsa keşfedilip buna göre yönlendirilmesidir. Kaynaştırmalı eğitime geçilmesiyle birlikte maalesef engellilerimiz bu yeteneklerinin keşfedilme imkanını bulamıyorlar. Bir sporcu kardeşimizin sporda alt yapı kalmadı artık görme engelli sporcu yetişmiyor diye bana sitemde bulunması bu tespitlerimin bir göstergesidir. Son olarak…HALİS KURALAY: Bir daha söyler misin ben onu duyamadım?AYSUN MELEK ÇOLAK: Görme engelli sporcu yetişmiyor diye bir engelli arkadaşımız bana sitemde bulundu neden yetişmiyor diye. Son yıllarda görme engellilerimizin müzikte ve sporda gösterdikleri başarılar üzülerek söylemeliyim önümüzdeki on yılda maalesef bitme noktasına gelecektir. Bu başarıların artarak devam etmesi için alt yapıların güçlenmesi, onlara yeni yetenekler kazandırarak toplumla entegre olmaları desteklenmeli. Bir görme engelli engelinin kazandırdığı dezavantajı bu yeteneklerinin ortaya çıkmasıyla avantaja çeviriyor ve toplumun engelliye bakışındaki önyargının kırılmasını sağlıyor. Deminde örnek verdiniz ya dışarıda bir şey söylediğimizde bu herkese mal ediliyor.HALİS KURALAY: Görmeyen bir arkadaşımız lisede sigara içerdi “Ooo körler sigara içiyor!” AYSUN MELEK ÇOLAK: Olumlu yönde bir şeyler yapıldığı zaman olumlu etiketlerimiz olması yanındayım. İşte bu yüzden engellilerin eğitimde, istihdamda, sosyal hayatta desteğe ihtiyacı var. Biz de inşallah bu desteği iyi bir şekilde sağlayacağız. Belediyeler maddi yardımların yani sıra bu tarz kurslar açmalı ve engellilere eğitimler

Page 225: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU224

verilmelidir. Yemek yapmaktan ütü yapmaktan ayakkabı boyamaktan çamaşır yıkamaya kadar birçok alanda eğitimler verilerek sosyal hayatlarının kolaylaştırılmasını sağlamalıyız. Kurslar açarak müzikte, sporda, teknolojide onların önündeki engelleri kaldırmalıyız. İhtiyaç sahiplerinin ihtiyaçları doğrudan tespit edilerek ihtiyaca göre yardımların yapılması toplumdaki kalitenin artmasına da sebep olur. Son olarak Çayırova Belediyesi Engelliler Koordinasyon Merkezi olarak yukarıdaki bilgilerin ışığında anlattıklarımız, konuştuklarımız aşamasında ilçemizde yaşamakta olan tüm engelli vatandaşlarımızın karşılaştıkları her türlü sorunun çözümü için kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz çünkü biliyoruz ki her birimiz potansiyel bir engelli adayıyız. Hayatı paylaşmak için engel yok. Tek engel bizlerin zihinlerimizdeki bu engeli acilen kaldırmamız gerekiyor. Çayırova Belediyesi olarak hepinize engelsiz bir yaşam diliyoruz. Aynı zamanda bizim belediye olarak her defasında yapmış olduğumuz engellimize hastaneye kadar refakat ediyoruz. Asansörlerimiz mesela bedensel engelli arkadaşlarımız için arabalara girip çıkarken onun özel bir aleti mi diyeyim, asansörlü aletimiz var arabaya geçerken rahat bir şekilde binmesini sağlıyoruz. Biz elimizden gelen her şeyi yapıyoruz inşallah toplum olarak da yaparız. Teşekkür ediyorum.HALİS KURALAY: Çok teşekkür ederim, eksik olmayın. RABİA TEMİZKAN: Halis Bey çok kısa ben… Esenler Belediyesi olarak Büyükşehir Belediyesinin yapmış olduğu okullardaki engellilikle ilgili seminerleri 4 yıldır biz de yapıyoruz. Görme engelli Vedat Bey var bilmiyorum tanıyor musunuz?HALİS KURALAY: Vedat? Yok bilmiyorum. RABİA TEMİZKAN: Vedat Bey İETT’de… Büyükşehirde oda vermiş zamanında Ramazan Çuğlan Büyükşehir Belediyesi’nden…HALİS KURALAY: Ramazan Çuğlan’ı tanıyorum. Meclis üyesiydi galiba.RABİA TEMİZKAN: Evet ayrıldı. Onunla başladık. Biz de yapıyoruz onu her okulda, her dönem.HALİS KURALAY: Güzel, bu ihtiyaç bu… Bütün belediyeler yapsa Büyükşehir’in işi de azalır aslında ve güç kuvvet olur, denge olur, destek olur… Peki devam edelim. Bu arada ben devam edelim derken şuanda aramızda bulunmayan Avukat Cemal Donat arkadaşımız

Page 226: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 225

vardı. Hem Fiziksel Engelliler Vakfı’nda bildiğim kadarıyla yönetim kurulu üyesi hem de avukat kendisi aynı zamanda İstanbul Barosu Engelliler Komisyonu başkanıydı. Hala devam ediyor değil mi bilen arkadaşlar? SERDAR KULAK: Devam ediyor.HALİS KURALAY: Benim bildiğim devam ediyor. Bu arkadaşımız dün akşam arayıp başkanım kusura bakma ama ben çok hastayım dedi. Hakikaten çok kötü geliyordu sesi. Gelecektim ama gelemeyeceğim dedi. Şimdi onun hani toplumla bütünleşmeyi teşvik anlamında bir çalışması var. Onun derken tek başına değil Fiziksel Engelliler Vakfı olarak o tecrübeyi ben bildiğim kadarıyla paylaşayım. Bu tür çalışmalara ciddi ihtiyaç var. Benim kafamdan geçen bir şeydi demek aklın yolu bir onlar da düşünmüşler ve harekete geçmişler benden önce. Allah razı olsun. Yaptıkları şey şu: Konumuz görme engelliler olduğu için genelde engelliler ama özelde görme engelliler konusu ile ilgili kaldırımın kenarı görmeyen insanların sıkça verdiği örnektir. Ne yaparsın? Beklerken birisi kolunuza girer çekiştirir sizi karşıya geçirir. “Ya nereye gidiyoruz?” dersiniz. “E abiciğim sen karşıya geçmeyecek miydin?” “Yok ya burada minibüs bekliyorum.” dersiniz ama yolun karşısına geçmiş olursunuz bu arada gibi ya da otobüs durağında otobüs beklemek gibi bir sürü böyle şey vardır. Görmeyenin koluna mı girilir görmeyen kişi görenin koluna mı girer? En çok bilinmeyenlerden bir tanesi budur. Acaba bu görmeyenle konuşsam mı konuşmasam mı? Acaba yer mi içer mi beni bunu demiyor kimse ama… Acaba ne desem? Desem mi demesem mi veya yanlış bir şey söylerim onu incitir miyim falan filan veya benim adıma bir karar verirken sen zaten susamışsındır da sesini çıkarmıyorsun falan gibi Başımdan geçenler bunlar gibi bir sürü şey var. Bunları toplumda daha bilinir, daha doğru bilinir hale getirmek maksadıyla Fiziksel Engelliler Vakfı arkadaşlar bir GSM operatörü ile bir iş birliği yapmış henüz daha ortalıkta yok ama… İşte görmeyen insanların toplumdaki o karşılaştıkları bilinmemezlikten kaynaklanan ilişki ve iletişim bozukluklarını konu alan minik reklam filmleri çekmişler.OĞUZ TAŞDEMİR: Skeçler… HALİS KURALAY: Skeçler çekmişler GSM operatörünün sponsorluğunda. Yakın zamanda da 10-15 güne kadar muhtemelen

Page 227: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU226

başlar. Başaracağız diyorlar. Çok etkili olduğunu düşünüyorum yani aynısını ve aynı firmayla ben yapsak mı diye düşünüyordum. Bunun temel sebebi şeydi orada yakından tanıdığım bir üst düzey yönetici vardı onunla irtibat ederim vs. falan diye. Bu gibi şeyleri başka firmalarla da olabilir bu farkındalıkları minik minik skeçlerle altına desin ki adam X firması desin hiç mahsuru yok, Telekom desin ama bu gibi şeyleri… Kimisi zihinsel engellilerle ilgili kimisi görme engelli kimisi genel engellilerle ilgili olabilir başka bir şey olabilir. Bunları şey yaparsak etkili, önemli bir toplumsal bilinçlendirme olur ki toplumsal bütünleşmenin önündeki en büyük engel zaten bilgi eksikliği falandır diye bu sözlerime… Başkan çok konuşuyor demeyin Cemal Donat’ın yerine konuştum arkadaşlar. Evet, şimdi kim var sırada acaba?VİCDAN TEKİN: Vicdan Tekin, din hizmetleri uzmanıyım.HALİS KURALAY: Kıymetli hocam, buyurunuz lütfen.VİCDAN TEKİN: Konuşmacıları dinlerken anladığım kadarıyla gerek mimari gerek fiziksel her ne konuda olursa olsun yardımlar konusunda bir düzenlemeye gidilecekse aslında yolun hep şeyde tıkandığını görüyoruz vicdanlara gelince, kalpten kalbe giden o yoldaki engellere takıldığını görüyoruz. Din hizmetinin yani daha doğrusu başkanlığın misyonunu düşünecek olursak din hizmetinin yaşlı, genç, kadın, erkek, engelli, engelsiz demeden herkese götürmek bir kere Başkanlığın boynunun borcu. Bu konudaki gerek farkındalığı gerek hizmeti gerek yanlış algıları düzeltmek açışından hem bireysel bir sorumluluğumuz var hem kurumsal bir sorumluluğumuz var. Allah katında bir vebali üstlenmiş durumdayız hepimiz aslında. O yol tıkalı olmazsa eğer gerek sosyal yardımlar daha isabetli olacak gerek istismarların önlenmesi daha kolay olacak. Bu konuda aslında farkındalığın, belki Başkanlıktaki farkındalığın da… Çok geç tarihlerde kanunun bile 2005‘te çıktığını söylüyorsunuz. 2007’de genelgenin 39. Maddesinde engellilerle ilgili bir şey yayınladı Başkanlık. Buna yönelik ilk olarak irşat faaliyetlerinin… Birkaç boyutu var aslında bu hizmetin irşat faaliyetlerini yaygınlaştırmak, görme engelli vatandaşların ulaşımını, bu faaliyetlere, din hizmetlere ulaşımını sağlamak. Bunu gerek yerinden olarak gerek vaazlar olarak düşünebiliriz. Bunun dışında toplumsal farkındalığı arttırmak… Yani böyle bir meşakkatle baş etmede, yüzleşmede, Rabbimle, kendisiyle,

Page 228: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 227

toplumla barışık insanlar ortaya çıkarmada, doğru algıları, sahih din bilgisini insanlar arasında yaygınlaştırmak. Belki en önemli ayağıdır diye düşünüyorum çünkü uzunca bir süre sanki engelli vatandaşlar Allah’ın ilahi vahyine muhatap değilmiş gibi kabul ediliyorlardı yani onlardan ibadetler, bilgiler vs. sakıt olmuş gibi bir muameleye tabii tutuldular. Bazen buna bilinçli olmadığı için aileler tarafından bazen toplumun büyük kesimi tarafından muhatap oldular. Halbuki Allah Resulünün uygulamalarında böyle şeyler olmadığını görüyoruz. Elhamdülillah konuşmacıların çoğu zaten din hizmeti konusunda da oldukça güzel şeylerden bahsettiler, güzel rol modellerden Allah Resulünün örnekliğinden bahsettiler. Mesela Ümmi Mektum’a amiyane bir tabirle basit bir şeyle onura etmek vs. değil. Ümmi Mektum’a 13 defa Allah Resulü şehir dışına çıkarken Medine’yi idare gibi bir görev verdi yani çok önemli bir devlet idaresini onu vekil tayin edip ona bıraktı. Bunun gibi modellerin yahut işte bu olayla yüzleşirken doğru dini bilgiye sahip olunması, halk tarafından çok iyi benimsenmesi açısından Diyanet’e çok büyük görevler düştüğünün farkındayız. Yeterli olmadığının… Erişilebilirlik konusunda Erişilebilirlik Masasında bir müdürümüz konuşacaklar bu camilerin düzenlenmesi vs. Bunlar tamamen Diyanet’e de bağlı değiller camilere imam tayin etmek Diyanet İşleri Başkanlığının görevidir. Bunların çoğu derneklerle vs. gibi karmakarışık işler ama bunların ideal yapılması ve Türk işi olmaktan kurtarılması lazım. Bir iki yere kabartma koymakla atlatılamayacak kadar önemli olduğunu hepimizin farkında olması lazım. Entegrasyon taraftarıyım gerçekten engellilere ayrı camiler, ayrı birimler yerine onların kendilerine yer bulabildikleri düzenlemelerin olduğu herkese açık yerlerden faydalanmaları gerekir. Bir kere Allah Resulünün ya da İslam’ın öngördüğü hayatta tarağın dişleri gibi eşit insanlardan bahsediyor. Yani burada biz şiddeti konuşuyorsak kadın ve erkek meselesi olmaktan çıkarmak durumunda kaldığımız gibi tabii ki bunu bir insanlık meselesi olduğunu vurgulamak zorunda olduğumuz gibi burada da bir meseleden bahsediyorsak eksiklerimizden bahsediyorsak engelliler engelsizler için ayrı ayrı konuşmak yerine yine insanlık … ve bu insanlık kaidesinin … düşük olacağını bir kere herkese belirtmemiz lazım. Allah Resulü diyor ki: Mal bırakmışsanız, kim mal bırakmışsa o mirasçısına aittir. O kimse

Page 229: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU228

bakıma muhtaç ya da ilgiye muhtaç veya ekstra bir şeye muhtaç birini bırakmışsa o zaman o da bana aittir diye aslında burada sosyal yükümlülük mesajı veriyor yani devletin bir yükümlülüğü mesajı veriyor. Devlet kurumu olarak bu konudaki eksiklerimizin farkındayız, alana çok geç girildiğinin farkındayız ama diyelim ki web sitesinde bir takım programların sesli programların vs. haftalık vaaz ulaştırılması gerekiyor henüz bu yapılamadı mesela. İşte 2010’da bir kitap bastırıldı İsmail Karagöz’ün yazdığı. On binlerce ücretsiz olarak dağıtıldı. 2013’te bir sempozyum manevi bakım sempozyumu yaptık yine İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle birlikte. Moral motivasyon görevi ile ilgilenen din görevlisi arkadaşlarımıza yeni bir formasyon kazandırmak… Yani engelliyle yaşama bilincini aslında biraz önce Halis Bey’in bahsettiği isteksiz yardıma kalkışmak gibi ya da kim kimin koluna girer gibi basit bir meseleyi bile henüz toplum olarak çok farkında değiliz. Ya neme lazımcı bir yaklaşım ya da işgüzarca bir yaklaşımdan kurtarmak, doğru algıyı sağlamak… Yine bunun gerek ek formasyonlarla gerek dinin doğru anlaşılmasıyla aşılabileceği kanaatindeyiz. Bunu yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Ailelerin bununla baş etmesinde en azından onların manevi bakımla desteklenmesini amaçlıyoruz. Halkın bilinçlenmesi için vaazlara, seminerlere, sohbetlere devam ediliyor. Sempozyumlar, paneller yaparak biz de bu katkıyı sürdüreceğiz. Sivil toplum kuruluşlarıyla engellilerle ilgili olarak koordineli çalışıyoruz. Hiçbir zaman sayısal veriler, yapılan hizmetler yeterli değil ama en azından çok iyi çalışmalarla daha neler yapılabilir, daha neler yapmalıyız, ne kadar gerideyiz bunu anlamak en azından çok önemli olacak. Dinin katkısını görmezden gelmemek bütün ve aslında biraz daha kolaylaştırmak bu algıların doğrulmasıyla mümkündür diye düşünüyorum teşekkür ediyorum. HALİS KURALAY: Çok teşekkür ediyoruz, eyvallah.ENVER ERTÜRK: Sayın başkan özür dileyerek bir şey sorabilir miyim?HALİS KURALAY: Buyurun.ENVER ERTRK: Şimdi özellikle görmeyenlerin bilgiye ulaşması çok zor özellikle bu konular dini konular olduğu için temel bilgiye ulaşmak daha da zor oluyor. Birilerinin anlattığıyla kalıyor. Bu konuda benim Diyanetle… Bunun daha önceden ben başvurularını da yaptım

Page 230: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 229

yani temel kitapların gerek okutularak gerek Word formatında HTML formatında yayınlayabilirsek görmeyen doğru bilgiye gerçek bilgiye bizatihi ulaşmış olur. Bence en temel olaylardan bir tanesi bu gibi geliyor bu çok önemli. Başvuruyu yaptım 2009 yılında…VİCDAN TEKİN: Sadece kabartma olarak değil yeni teknolojilerden faydalanarak şey yapılmasına ihtiyaç olduğu bir gerçek.ENVER ERTÜRK: Şunu izah etmek istiyorum görmeyen biri ilmihale ulaşamıyor. Birilerinin anlattığıyla, hoca efendilerin anlattığıyla… Ben mesela Şahin Ağabey biraz önce şeyi söylüyordu ben onu biliyorum, sayılan biri olduğunu biliyorum. Ama elinde bir kaynak olsa bakar öğrenir. HALİS KURALAY: İlmihale ulaşmak zor değil gider satın alırsın da onu okutacak adam lazım.ENVER ERTÜRK: Ama bende diyorum ki HTML veya sesli okuyan Diyanet bunu yapabilirse bizim için korkunç bir güzellik olur.HALİS KURALAY: Somut bir teklif hocam.VİCDAN TEKİN: Ben bu teknolojileri çok iyi bilmiyorum ama bir JAWS programıyla sesli olarak Diyanetin sitesine tıklandığında gerek ilmihal hani temel bilgileri veren siyer, ilmihal gibi kaynaklara ulaşması sağlanabilir inşallah ben bunları… Geçen işitme engelliler çalıştayında da bulunmuştum orada notlarımı aldım 22’sinde Ankara’da bunları inşallah Başkan…HALİS KURALAY: Arkadaşlar JAWS diyen bir din görevlisi bulduk bu nasıl bir şeydir ya. Vallahi muazzam hocam ayakta alkışlamak istiyorum sizi.ŞAHİN LALE: Halis başkan? HALİS KURALAY: Efendim Şahin Ağabey.ŞAHİN LALE: Vicdan Hanımdı değil mi din hizmetlerinden gelen arkadaşımız? Şimdi engellilerin EKPSS dedikleri sınav sisteminde yani Diyanet İşleri Başkanımızın birebir dahli oldu. ÖSYM’nin bir dahli var mı bilmiyorum. İllaki hafızlık yeterlilik belgesi efendim Kur’an kursu öğreticilik belgesi şartı aranıyor. Öyle ki bizim bir arkadaş imam hatip lisesi mezunu olduğu halde böyle birkaç arkadaş daha var işitme engelli, görme engelli, ortopedik engelli Diyanet İşleri Başkanlığına yerleştirilemediler bu belgeleri olmadığı için. Belki bir büro memurluğu veya farklı alanlarda değerlendirilebileceğini düşünüyorum. Mesela

Page 231: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU230

Boğaziçi Görme Engelliler Teknoloji Merkezi’nin okutturmuş olduğu kitaplar var. Diyorsunuz ki JAWS… Mesela benim gibi bilgisayarı henüz kullanamayan arkadaşlar telefonlarla mesela Türk Telekom veya farklı GSM şirketleri ile anlaşılarak seslendirse iyi olmaz mı acaba diye düşünüyorum…HALİS KURALAY: Hocam şöyle ben araya gireyim Vicdan Hocam cevap vermeden önce müsaadenizle. Şöyle yapalım Hocam’a benim somut teklifim şu olsun: Aslında ben Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nde Erişilebilirlikten sorumluyum. Benim kafamda bütün arkadaşlarımın da belki kabul edeceği uygun göreceği manevi erişilebilirlik denilen bir kavram var. Bununla alakalı oturup beraber bir çalıştay yapalım aynı şu masanın etrafında olduğumuz gibi oturalım, tekliflerimizi ortaya çıkaralım. Bu çok zor bir şey değil fevkalade kolay bir şey oturacağız orda konuşacağız nasıl bir şey yaparız ne gibi taleplerimiz var vs. Bakın mesela şimdi Şahin Ağabey diyor ki ben bilgisayar kullanamıyorum. Hakikaten öyle. Şimdi Kuran-ı Kerim var bir dönem basıldı ama Türkiye’de öğretildiğinin dışında bir baskı olduğu için insanlar faydalanamıyorlar. Yenisi basıldı fakat bu yenisine de fiyat bakımından erişmek mümkün değil yani bu anlamda Diyanetle yapabileceğimiz emin olun çok şeyler var.ŞAHİN LALE: Diğer eserlerin de basılması lazım.HALİS KURALAY: Hocam şöyle diyelim Diyanetin bastığı kitapların tamamının eminim Word’ü vardır. Bunu yerleştirmek çok basit. Şahin Ağabey ulaşamayabilir onlara ama en azından ulaşanların önemli bir kısmı ulaşmış olur. Önemli bir kısmı da okutulursa falan bunlar çok mümkün olabilir şeyler. Bununla ilgili bence isterseniz çok uzun üzerinde durmayalım ama sizden söz alalım yani bir yakın zamanda müsait ve münasip bir zamanda manevi erişilebilirlikle ilgili bir çalıştay mı yaparız bir şey yapalım ama beraber. VİCDAN TEKİN: İnşallah Aralık ayında yapalım. HALİS KURALAY: Süper.VİCDAN TEKİN: Müftü beyle görüşeyim onlar için de uygun olan zaten 2 aralıkta sempozyum olacak onun akabinde ya da önünde inşallah ayarlamaya çalışalım.HALİS KURALAY: Peki tamam başka arkadaşlar…ENVER ERTÜRK: Bir şey söyleyebilir miyim başkanım? Benim eşim

Page 232: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 231

Kur’an kursu hocası İlahiyat mezunu. Ben geçen hafta mıydı ondan önceki hafta mıydı çocuğumu aldım kucağıma gittim caminin içine. Şimdi çok ilginç bir şey, çocuğumu ben yavrumu hiçbir yere çarptırmak istemem elimden geldiğince de dikkat ediyorum. Neyse arkadaş ne olmuşsa diyor ki Soner Hocam “Enver Ağabeye de söylemeyin ama az kalsın çocuğu çarptırıyordu ya.” diyor.HALİS KURALAY: Kim diyor bunu?ENVER ERTÜRK: İmam arkadaş. Şimdi şöyle düşünüp bakıyorsun o benim yavrum ya şimdi bir ikincisiyse insan babalığından şey yapmaya çalışıyor anlatabildim mi? Ne yapıyorsun imam bile diyor… Sakın Enver Ağabeye söyleme sakın. Şu var: Kör pazara varmasın Pazar körsüz kalmasın. Teşekkür ederim.SEMA KARABULUT GÜL: Ben kaldım bir tek. Sema ben, psikoloğum Sema Karabulut Gül.HALİS KURALAY: Bu arada psikologlar nereden mezun arkadaşlar ben de psikoloğum da…SEMA KARABULUT GÜL: Psikoloji mezunu.HALİS KURALAY: Şüphesiz psikolog olmak için o lazım da… Hangi üniversite?SEMA KARABULT GÜL: Haliç üniversitesi şimdi de Üsküdar üniversitesi klinik psikoloji yüksek lisansı yapıyorum hocam.HALİS KURALAY: Lütfen Üsküdar Hizmet Konağına gelin arada görüşelim, biz de oradayız.SEMA KARABULUT GÜL: İnşallah. Öyle mi? Yakın zaten. Önümüzdeki hafta derslerimiz başlıyor inşallah ziyaretinize gelirim. En sona kalmış olmanın vermiş olduğu büyük bir avantajı kullanacağım şimdi çünkü şuana kadar özellikle engelli olan katılımcılar benim burada konuşmamda hazırladığım pek çok şeyi dile getirdiler. Ali Fuat Bey’le sanki oturup birlikte konuşma metnini yazmışız gibiydik adeta çünkü benim söyleyeceğim birçok şeyi çok net özetlediler. O yüzden konuşma metnine çok bağlı kalmadan genel olarak toparlamak istiyorum konuyu.HALİS KURALAY: Evet, daha çok değinilmemişlere. SEMA KARABULUT GÜL: Evet, değinilmemiş kısımlara… Sizin de bahsettiğiniz gibi dünyada ve Türkiye’de yapılan pek çok mevzuat uygulaması var ama bunlar sadece mevzuatta kalan şeyler. Yani

Page 233: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU232

engelli için kabartma yollar yapıyoruz ama sadece mevzuatta var diye yapıyoruz ama görüyoruz ki yollarda bu engelliler için yapılan kabartma yollar üzerinde çöp konteynırları hatta elektrik direkleri var ve birçoğu çıkmaz yollara giriyor vs. Bununla ilgili aslında çalışmalar yapılırken, bu mevzuatlar yapılırken ve bu mevzuatlar hayata geçirilirken en başında görme ile ilgili sorun yaşayan kişilerin yani bu sorunu tahmin eden kişilerin değil bu sorunu yaşayan kişilerin orada bulunması çok daha kalıcı çözümler sağlayacaktır diye düşünüyorum ki hem engelli kişilerin ve engelli olmayan kişilerin bir ayrım içerisinde bulunmaması gerektiği taraftarıyım. Yani bahsederken sadece insan diye bahsetmek belki aslında birçok sorunun çözümü. Bizler burada nasıl kadın, erkek, genç, yaşlı, Müslüman ya da gayri Müslim ya da Türk, Kürt, Çerkez vs. ayrımı yapmadan sadece insan olarak bir şeyleri paylaşıyorsak bunu yine engelli ve engelsiz ayrımı yapmadan paylaşmak gerektiği taraftarıyım. Yine engelli, görme ile ilgili sorun yaşayan arkadaşlarımızın dile getirdiği çok güzel bir şey vardı ki bu benim konuşma metnimde de vardı “Biz ayrıcalık istemiyoruz.” Yani evet, diğer insanlar gibi, tüm toplum gibi hiç kimse kendisine bir ayrıcalık verilmesi taraftarı değil. Eşit şartlarda, eşit koşullarda, kimseye bağlı kalmaksızın, kimsenin yardımına, kimsenin desteğine ihtiyaç duymaksızın sıradan bir hayat sürmek istiyoruz aslında bütün engelliler ve bütün engelsizler olarak. Bu konuşma metnini hazırlarken de burada sohbet ederken de şunu fark ettim aslında engelli dediğimiz anda dahi biz bu pozitif ayrımcılıkla birlikte çok ciddi bir ayrımcılık yapıyoruz. Yani toplumda ilk başta belki bunun oturtulması lazım, çocuklara en başta ailelerin bu eğitimi vermesi lazım yani insanları sadece insan olarak değerlendirmek ve herkesin eşit kullanımına uygun alanlar, eşit kullanımına uygun cihazlar haline getirebilmek. Burada belki ilk olarak işe şuradan başlamalıyız engelli bir bebek dünyaya geldiği ilk günden itibaren bebeğe şu algı veriliyor: sen engellisin ve ben olmadan bir şeyleri başaramazsın. Aileler bunu istemeden ve farkında olmadan yapıyor ve bu çocuk bunu hayatı boyunca alıyor. Okula başlıyor diğer çocuklarla alabileceği pek çok ortak ders var bu çocuğun buna rağmen ya ayrı sınıflarda ya da ayrı okullarda eğitim alıyor. Evet, temel eğitimini belki görmeye dayanan temel eğitimlerini aldıktan sonra benim önerim aslında böyle bir sistem

Page 234: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 233

belki yapılabilir ortak alanlar için ortak dersler için bu çocukların diğer çocuklarla birlikte bir arada okuması gerektiğine inanıyorum. Bunun dışında üniversiteye girişle ilgili birçok şey yapıldı ama çok yeterli değil hala sayı çok az belki bununla ilgili ilerde çalışmalar yapılabilir. Çok fazla engelli özellikle görme engelli çok fazla arkadaşım var iş hayatında. Şuna maruz kalıyorlar: Birçoğu işe giremiyor, birçoğu işe giriyor daha düşük ücretle herkesle eşit şartlarda çalışıyor, bir kısmında da şöyle bir şey var: Sen zaten görme engellisin bu maaşı öyle ya da böyle alacaksın boş ver iş yapma kenarda otur. Yani diğer insanlar gibi engelli olan insanların da istediği aslında gerçekten işini yaparak hak ettiği şekilde hak ettiği parayı kazanmak. Yani bir ayrıcalık değil bir lütuf değil değeri neyse onu kazanmak. Bahsedildi işte otobüse binerken bedava binmek değil o parayı kazandığında otobüse kendi emeğiyle binebilmek, bir yere gittiğinde birinin desteğiyle hareket etmek değil telefon ederken ya da alışveriş yaparken yanında birinin ona neyin ne olduğunu söylemesi değil onun kendi hissederek kendi dokunarak algılayabileceği… Hala paralarımız kabartmalı değil mesela.HALİS KURALAY: Güya kabartmalı da daha kabartmalısını bulamadık.SEMA KARABULUT GÜL: Oy kullandık oy pusulaları kabartmalı değildi yani bir kere en başta Allahu Tealanın bize verdiği bir şey var bir içgüdü var ve insan çoğu kez kendiyle baş başa kalmak isteyebilir, bazı şeyleri özelinde tutmak isteyebilir ki anayasamız da bu hakkı tanımış ama en başında biz oy kullanırken bu hakkı kullandırtmıyoruz. Bu kişilere bu hakkı kullandırtmıyoruz. Kabartmalı oylar yapılacak dendi ben hiçbir sandıkta görmedim bilmiyorum gören var mı? Kabartmalı oy pusulası yoktu. Ben birçok görme engellinin buna sinirlenip oy kullanmadığını ya da birilerinin desteğiyle oy kullandığını gördüm.SERDAR KULAK: Evet, ben de kullanmadım.SEMA KARABULUT GÜL: Ki oy kullandığınız kişiye de ne kadar güveneceksiniz ne kadar güvenemeyeceksiniz bu da ayrı tartışma konusu tabii ki. HALİS KURALAY: Allahtan eşimle aynı partiye oy verecektim de sıkıntı olmadı yani.

Page 235: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU234

SEMA KARABULUT GÜL: Çok kişi de mesela eşiyle değil de sandıktaki görevliyle oy kullandı.HALİS KURALAY: Hayır hayır öyle bir şartı yok. Normali şu: Sizin arzu ettiğiniz ve güvendiğiniz kişiyle kullanmanız lazım. Ama her nasılsa o sandık başkanlarına o düzenleme nasıl yapılıyorsa “Hayır efendim olur mu benle gireceksin.” Yıllarca ben de o muameleye maruz kaldığım zamanlar oldu. Doğrusu o günkü oyum nereye gitti bilmiyorum yani. Muhtemelen bildiğimiz bir insandı falan ama yine de bilemem, inanamam, güvenmem mümkün değil. Neticede bir tane de deseniz o oy bir oy çok değerli bir şeydir. OĞUZ TAŞDEMİR: Gizliliği kalmıyor.HALİS KURALAY: Maalesef öyle bir şey var ve işte o iş dönüp dolaşıp toplumla bütünleşme ve yani toplumun bilgilendirilmesi noktasındaki eksikliğimize varıyor olay. Yani ne yapılıyor? Şimdi bakın insanın çok doğal olarak oy kullanmak kadar değerli bir şeyini hareketini eylemini…ŞAHİN LALE: Elinden alıyor. HALİS KURALAY: Ben kardeşim güvendiğim bir adamla kullanmak istiyorum. Buna bile gerek yok demin söylendiği gibi kabartma oy falan olsa çok daha güzel olur. Erişilebilirliğin şartı bağımsız olarak bu işi yapabilmesidir. Yoksa hani hiç erişemiyorsanız birinin yardımı ile erişebilmeniz hiç erişememekten mutlaka iyidir. Ama esas hedeflenen şey o kişinin bağımsız olarak onu yapabilmesidir. Onu yapmaya kalkıyorsunuz adam diyor ki “Yok kardeşim olur mu öyle şey benle kullanacaksın oyunu.”SERDAR KULAK: Başkanım Sema Hanımın da müsaadesi olursa birkaç şey söylemek istiyorum. HALİS KURALAY: Bitirsin istersen.SEMA KARABULUT GÜL: Kısa birkaç şey daha söyleyeceğim. Yine sanat ve spor faaliyetlerine erişimin bütün bireylerin hakkıysa eğer bu erişimin de kolaylaştırılması gerekiyor. Yani mesela tiyatroya gidiliyor mu bilmiyorum. Bir görme engelli bir tiyatroya ne kadar rahat gidebiliyor çünkü oyunlar genellikle çok daha fazla görsele dayalı. Yani sesli tiyatro ya da görme engellinin de algılayabileceği şekilde yapılan bir çalışma yok. Ben biliyorum ki pek çok görme engelli arkadaşım benim tiyatro aşığı ama her oyuna gidemiyorsunuz çünkü o oyundaki

Page 236: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 235

görselleri algılayamadığınızda oyunun gidişatını çözemiyorsunuz. Bununla ilgili de düzenlemelerin gerekeceğini düşünüyorum ama bunların hepsinin en önemlisi tekrar dile getiriyorum ilk başta bizim engelli ve engelsiz kavramına bir çözüm bulmamız lazım. Ben bu metni hazırlarken de burada konuşurken de tekrar söylüyorum defalarca fark ettim televizyonlarda da bunu görüyoruz engelliler ya mağdur olarak gösteriliyor ya da işte engelli bunu da başardı olarak gösteriliyor. Hayır, o engelli olmayan insanlar gibi… Bununla ilgili dediğim gibi medyaya çok iş düşüyor yani özellikle sabah programları tırnak içinde söylüyorum engellilerin mağdur olarak gösterilmesi toplumda ciddi anlamda yardıma muhtaç algısı yaratıyor ki ben hiçbirinizin böyle olduğunu düşünmüyorum. Evet, bazı destekler konusunda bizlerden daha fazla desteklenmeye ihtiyacınız olabilir ancak Halis Bey’le burada karşılaşmış olmak, tanışmış olmak benim için çok büyük mutluluk kaynağı oldu. İl Müdür yardımcısı olmuş olması aslında engellilerin her alanda her görevde çok rahat bunu başarabileceğinin bir ispatıdır, bir kanıtıdır. Bunun doğru şekilde ve halkı bilinçlendirerek yapılması gerektiğine inanıyorum. Diğer masalarda bununla ilgili ulaşılabilirlikle ilgili eğitimle ilgili istihdamla ilgili sağlıkla ilgili bir sürü şey söylenecek bunu biliyoruz. Çok da iyi sonuçlar çıkacağına inanıyorum ama bunların hepsinin şöyle bir çatı altında toplanması gerektiğine inanıyorum. Bu sorunu tahmin edenlerle değil bu sorunu yaşayanlarla konuşarak doğru çözümler ortaya konulması ve bunun sadece şu kurum bu kurum şeklinde değil tüm kurumlarla, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte ve halkla el ele olacak şekilde bağımsız yaşama destekleyecek şekilde yapılması gerektiğine inanıyorum. Sadece mevzuatta olduğu için değil gerçekten kullanılabilir olarak yapılacak olan bütün düzenlemelerin gözden geçirilmesini diliyorum. Hepinize hayırlı çalıştaylar diliyorum.HALİS KURALAY: Çok teşekkür ediyoruz eksik olmayın. Şimdi Serdar Bey söz istemişti. Arkadaşlar saat 12:00’da bırakmamız gerekiyor bildiğim kadarıyla. Ben şunu söyleyeyim öğleden sonra bu konuştuklarımızla hepimizin eminim birbirimizden aldığı birçok şey oldu, öğleden sonra benim işim var benim falancam var deyip de herkes ayrılırsa arkadaşlar bunu yazmak bana düşer ki bu benim kaldırabileceğim bir sorumluluk değil. Onun için öğleden sonra planı

Page 237: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU236

programı projesi olan arkadaşlar lütfen onları tadil etsinler. Bizim eski il müdürümüz vardı Ömer Balıbey toplantıya bir girdik mi akşam beş buçukta gece bir buçuktan önce çıkamazdık. Ondan sonra derdi ki eşlerinizi arayın arkadaşlar helallik dileyin bu akşam buradayız derdi bize. Şimdi onun için o kısmını halletmemiz lazım. Şayet ben sadece bilgi veririm öğleden sonraki kısma katılmam, müzakerelerde olmam derseniz eğer ki bunu demeyin lütfen demeyeceğinize inanıyorum eksik kalır, sonuçlandıramamış oluruz. Öğleden sonra bu konuştuklarımızı bir bildiri haline getireceğiz. Doğru mu arkadaşlar, raportör arkadaşlar? Buradan ne sonuç çıktı bu konuştuklarımızdan ne sonuç çıkardık derli toplu bir metin olarak... Yani bu metin kitaplaştırılıp yayınlanacak belki sitede yayınlanacak. Buradan çıkan sonuçlara da belki birileri bakıp böyle bir çalıştay yapılmış, çeşitli taraflar bir araya getirilmiş, oradan çıkan sonuçlar da şöyle bir metin alınmış, şöyle bir karara varılmış... Denilenler alınacak belki birileri tarafından “A ne güzel.” denilip. Genellikle o kısmı yapılmaz bizde. İşler yapılır öylece kalır böyle bir endişem de var ama birisi çıkıp da ben bundan faydalanmak istiyorum derse onlara böyle bir malzeme sunulacak. Hiç olmazsa Büyükşehir Belediyesi’nin ve ev sahibimiz Esenler Belediyesi’nin buradan çıkan sonuçları değerlendireceğine umudum tamdır. Evet, Serdar…SERDAR KULAK: Kamera çekimi ve kayıt olduğu için elbette bunlar gerekli yerlere iletilecektir. Dolayısıyla bu erişilebilirlik konusunda ve toplumla bütünleşme konusunda biz şunu gördük özellikle son 10 yıllık dönemde, 10-12 yıllık dönemde engellilik için ciddi adımlar atıldı, ciddi çalışmalar yapıldı. Daha önce de bu çalışmaları yapanların şöyle bir algı saptırması var önceden hiç bir şey yapılmıyordu biz bir geldik, yaptık. Hayır, öyle bir şey yok. Yapılıyordu fakat eksik ve az yapılıyordu ve sorun hak temelli olarak algılanmıyordu. Bunu yapanlar bunu hak temelli olarak algıladılar ve çok değerli çalışmalar yapıldı ama şunu biz gördük çeşitli özellikle siyaset kurumuna ilişkin söyleyecek olursak milletvekillerinin altına imza attıkları yasaları kendilerinin dahi özümsememiş olduklarını biz gördük. Nerede gördük? Bir bakanın “Sana iş verdik daha ne istiyorsun?”HALİS KURALAY: Bir de maaş artışı mı istiyorsun? SERDAR KULAK: “Seni biz bir kere adam yerine koyduk” “dediğini...

Page 238: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 237

Yani adam yerine koymayı bir lütuf olarak burada kendisinin anladığını biz burada gördük. İkincisi yine gerek iktidar gerek muhalefet hiç fark etmez oy isterken engelli kişilerden de mesela ne diyor engellilere şunu yaptık bunu yaptık ve engelli vatandaşlardan da oy istiyorum fakat görme engellilere bu oy kullanımıyla ilgili... Burada toplumla bütünleşme dediğimizde ne demek? Ben görme engelli olarak tek başıma sandığa gittiğimde herkese dendiği gibi merhaba Serdar Bey hoş geldiniz oy pusulanız burada kabartma sizin için hazırlanmıştır, bir şablonumuz vardır bu şablonun altında mühür basmak için yerler vardır, istediğiniz partiye oyunuzu basmak suretiyle oyunuzu kullanabilirsiniz diye bu hizmeti sunması lazım. Bunu da Sema Hanım değinince çok önemli… Ben mesela iki seçimdir yerel seçimlerde ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ve bu durum düzeltilmediği sürece belki ömrüm boyunca olanca bütün seçimlerde artık oy kullanmıyorum, ailemle veya herhangi biriyle oy kullanmak da istemiyorum.HALİS KURALAY: Tamam, peki Serdarcığım bitti mi başka bir şey var mı?SERDAR KULAK: Bitti.HALİS KURALAY: Peki Serdarcığım şimdi iyi söylüyorsun hoş söylüyorsun da senin oy kullanmadığını ben burada duydum. Allah’tan sen burada 10 küsur kişi ilan ettin burada ama kardeşim fare dağa küsmüş dağın haberi olmamış. Ne çıkar? Başka şekillerde bir şeyler yapmak lazım.SERDAR KULAK: Bununla ilgili çalışma yapan sivil toplum kuruluşlarına da katılıyoruz hocam. Onlarla YSK’ya bu durumları iletiyoruz. Ben burada da ayriyeten iletmek istedim. HALİS KURALAY: Tamam iletmende hiçbir sıkıntı yok hatta iyi de oldu. Böyle düşünenler varmış ama bunun ciddi bir baskıyla, ciddi bir hareketle medya haberi haline dönüştürülmesi belki bir işe yarayabilir. Ama yok değilse belki şöyle hükümet ve idareciler biz Aile Bakanlığı olarak bunlara karşı falan değiliz ama bu tür talepler… Hiç unutmuyorum çok ilginç gelmişti bana Halk Bankası bir ara beni çağırdı gerçi birkaç kişiyle beraber dedi ki “Biz kardeşim erişilebilir bir ATM yapmak istiyoruz yapıyoruz bize katkı verir misin?” Tabii, hayhay, gittik. Ya arkadaş bunu niye sadece burada yapıyoruz başka şehir… Bir şey söyleyeyim mi dedi çok ilginç bir şey söyledi. “Türkiye’de

Page 239: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU238

böyle bir talep sadece Kocaeli’nde bir vatandaştan gelmiş.” dedi. “Yok ki kardeşim talep yok talep.” dedi. Bakın enteresan. Şimdi ben onun nedenini anlayabiliyorum çok basit kardeşim engelli diyor ki “Zaten ben ne desem de bunlar yapmayacağı için yazmaya gerek yok.” Mantık bu aslında ama arkadaşlar gerçekten yorulmamak lazım bir şeyler talep ediyorsak. Ben yazdım da olmadı diyecek durumda olmamalıyız. “Sen yazdın mı?” “Yok, ben yazmadım.” Hani bizim eski Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürümüz Aylin Hanım’ın bir sözü vardır. Der ki “Biz Türk insanları olarak söyleniriz ama söylemeyiz. Söylenir dururuz ama sözleriz söyleriz…” Söylenmeyelim ya söyleyelim. Onun için bunu da altını çizmek adına söylüyorum yaptığın hareket doğru ama onu orada bırakmamalıydın diye düşünüyorum Serdar. Bilmiyorum arkadaşlar katılır mı? Başka söz almak isteyen.ŞAHİN LALE: Bir söz var ya Halis Bey, der ki “Benim olmadığım yerde başka bir şey yoktur.” HALİS KURALAY: Öyle demek lazım evet.SEMA KARABULUT GÜL: Bir örnek verebilir miyim? Benim Tıbbi Hizmetler başkanımın direkt kendi yaşadığı bir örnek ki bunu çok sık dile getirir…HALİS KURALAY: Sizin göreviniz neredeydi Sema Hanım?SEMA KARABULUT GÜL: Fatih Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekterliğindeyim ki bundan 4 ay önce İl Sağlık Müdürlüğü’ndeydim. Onun sık sık dile getirdiği ve her yerde de engelliler ile yaptığı birkaç çalışmamız var bizim ayrıca onunla ilgili de her toplantıda dile getirir bunu.HALİS KURALAY: Yok Sağlık Bakanlığı iyi gidiyor şuanda baya toparladılar eskiye göre. SEMA KARABULU GÜL: Şimdi daha önce Trabzon’da bir hastanede başhekimlik yapmıştı şuan ki Tıbbi Hizmetler başkanımız. Trabzon’daki hastanede engellilerin ulaşılabilirliği için bazı çalışmalar yapmışlar. İşte kabartmalı sarı hatlar yapılmış ama hiçbir engellinin bunun kullanmadığını fark etmişler. Sonra şunu anlamışlar ki oradaki görme engelliler bu hattı kullanmayı bilmiyor ve şöyle bir uygulama yapmaya karar vermişler oradaki belediye ile görüşüp hastaneye: Özellikle poliklinik alanlarının kullanılmadığı saatlerde hafta sonları ya da akşamları görme engellilerin burayı bir eğitim pisti olarak

Page 240: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 239

kullanmalarını önermişler. Bunun ardından engellilerin bunun kullanımında daha rahat etmeye başladığını ve bunu daha bilinçli olarak kullandığını görmüşler. Bununla ilgili ulaşılabilirlikle ilgili hani siz de ulaşılabilirlik masasındasınız belki bununla ilgili bu örnek de size bir fikir oluşmasına sebep olur. Bu çalışmalar yapılıyor ancak dediğim gibi ben çok fotoğraflarını da çektim bunların. Çöp konteynırı var tam sarı çizginin ortasında, elektrik direği var.HALİS KURALAY: Git de kafanı vur kardeşim.SEMA KARABULU GÜL: Bakıyorsunuz diyor ki “Sağda ve solda birer metrelik, birer buçuk metrelik alan olması lazım.” Tam kaldırımın bittiği yerde, arabaların park ettiği yerde sarı hat var. Ben kendim yürüyemiyorum ki gördüğüm halde bir engellinin oradan yürümesi çok mümkün değil. Yani bunlar sadece mevzuatta olsun diye değil bunların gerçekten engelliye ve diğer insanlara öğretilerek yapılması gerekiyor.HALİS KURALAY: Doğru, peki başka? Enver buyur.ENVER ERTÜRK: Şimdi ben 3 dakikalık müsaade alacağım. Birincisi bir devlet büyüğümüz demişti ki “Şimdi özürlü ailelerine maaş veriyoruz birçok aile şimdi diyor ki bizim keşke özürlü çocuğumuz olsa.” Bu çok tehlikeli bir zihniyettir. Bu ifade çok tehlikelidir. Allah kimseyi özür durumuna sokmasın. Bu birinci boyut, ikincisi kaynak israfı ülkemizde korkunç şekildedir. En basit örneğiyle 5 bin tane telefon alındı, hiçbir işe yaramadan bütün telefonlar gitti. Özürlüler burada bir bilgi sağlayamadı bu iki. Üçüncüsü özürlülerde kendilerini aşırı derecede... Biraz önce çeşitli arkadaşlar ifade etti, biz hep öbür tarafa vurduk ama kendi hesabımıza geldiği gibi davranmaktan vazgeçmeli ve bu davranışlarımızla işte bu daha sonra ki bölümlerde söz alıp… Kalp gözü hikayesi benim çok canımı sıkıyor, kalp gözü... O kelimenin anlamının çok boşalmasına neden oluyor.HALİS KURALAY: Senin kalp gözün görmüyor mu yoksa?ENVER ERTÜRK: Görmüyor ağabey, görmüyor yani kalp gözüm görmüyor. Allah göstermesin bu çok ciddi bir kelime. Bu kelimenin altının boşaltılması çok tehlikeli bir şey. Hani diyor ya şair “Bize ne oldu? Bize nazar oldu. Bize ne olduysa azar azar oldu. Cumamız pazar oldu.” şeklinde. Yani bunların ben çok üzerinde duruyorum. Çok çeşitli şeyler anlatılabilir bir başka önemli şey mesela dediğimiz gibi

Page 241: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU240

kalp gözü hikayesi. Mescide gireceğim arkadaşıma “Kimse var mı?” diyorum. “Mescitte kimse yok.” diyor. Ben tam gidiyorum arkadaş namaz kılıyor ben o sırada bir vurdum arkadaşa, arkadaş gidiyor… Dedim. “Hani kimse yoktu?” “E senin kalp gözün görüyor ya...” Namaz mı kılayım söveyim mi? Yani bu arkadaş benim 5 senedir, 10 senedir kör olduğumu da biliyor. Son olarak da şeyi söyleyeceğim ben tüp bebekte çok uğraştım özellikle sağlık sektöründeki arkadaş ifade ettiği için söylüyorum. Ben Süleymaniye Hastanesi vardı Zeytinburnu’na taşınmış...SEMA KARABULUT GÜL: Evet, bize bağlı. ENVER ERTÜRK: Gittim oraya. Evet, size bağlı biliyorum, gittim oraya hani devlete başvurması vs. bana doktorun dediği: Kardeşim sen bu güne kadar yanlış tedavi olmuşsun. Sen körsün çocuğa ne ihtiyacın var? dedi. Ben bununla ilgili gerekli işlemleri yaptım ama bir sonuç alamadım. Eğer hastanedeyseniz bir, bu şeylerle ilgili iyi bir halkla ilişkiler oluşturulması iki, özürlü bir insan, görmeyen bir insan bir numara aldığı zaman o numaranın seslendirilerek okunması... Bu sarı çizgilerden daha önemli. Üç, yapılan kayıtlarda özellikle 182’nin özürlü grubunun ne olduğunu öğrenerek o hastaya yardımcı olunması, gerekirse halkla ilişkiler gerekirse gönüllü olarak 5-10 kişi orada bulunarak o hastanın raporunda vs... Ben endokrinoloji hastasıyım ne Çapa’da ne Cerrahpaşa’da hiçbir şekilde… Mağdurum 200-300 lira para veriyorum her sene rapor çıkarmak için. Özel hastaneye gitmek zorundayım Türkiye’nin çeşitli hastanelerinde yok sadece Çapa’da Cerrahpaşa’da var birkaç Şişli’de vs.de var. Orada da randevu en az beş ay sonra. Beş ay sonra ben zaten ölüyorum. SEMA KARABULU GÜL: Şimdi bizim bununla ilgili birkaç çalışmamız var şöyle özellikle… Öncelikle şöyle başladık yatağa bağımlı bedensel engelliler evde sağlık hizmeti alan engellilerin biliyorsunuz sağlık kurulunda rapor alması için hastaneye gitmesi gerekiyor ama yatağa bağımlı kalkamıyor zaten yerinden. Bununla ilgili birkaç çalışmamız var. Bunun dışında bizim belediye ile Fatih Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız birkaç engellilerle ilgili çalışma oldu. Orada şununla ilgili şey yapmayı planlıyoruz özellikle afet anlarında ya da kriz hallerinde engellilerin çıkışı bulması buraları kullanması çok sıkıntı. Mesela bununla ilgili çalışmalar zaten yapılacak ama bu söylediğiniz

Page 242: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 241

şeyleri ben not aldım.ENVER ERTÜRK: Sema Hanım ben hastaneyi demiyorum.SEMA KARABULUT GÜL: Onu söylüyorum yani bu ses asansörlerde var ama doğru söylüyorsunuz ki sıra numarası beklerken orada yok. Bununla ilgili ben notlarımı aldım öncelikle belki bu sistemi düzeltirken buradan başlamak gerekecek belki de.ENVER ERTÜRK: İnsanlar, “Neyin var? Vah vah vah... sen körsün…” Taksiye biniyorsunuz hocam, “Kör olacağına keşke yaşamasaydın!” “E abi tamam da yaşamasaydım bu parayı sana kim verecekti?” Herkes için açıklamak zorunda değilim…SEMA KARABULUT GÜL: Aslında şöyle bizim toplum olarak şöyle yanlış bir algı var: Sadece engelliye değil mağdur olduğunu düşündüğümüz, kendimizce mağdur olduğunu düşündüğümüz insanlara bunu yapıyoruz. Eşinden şiddet gören ve ölümden dönmüş kadınlar var ve biliyorsunuz bunların kimlik bilgilerinin değiştirilmesi ile ilgili çalışmalar yapıldı gizlenmesiyle ilgili. Kimlik bilgisi gizli tutulması gereken bir hanımefendiyi hastaneye yönlendiriyoruz eşinden şiddet görmüş, ölüm tehdidi alıyor sürekli, hiçbir şekilde nerede olduğunun bilinmemesi gerekiyor ve gittiği kurumda bu bir müdürlük düzeyinde bir kurum üstelik daha alt bir kurumda da değil “ölseniz daha iyi” gibi bir ifade… Yani aslında sadece engellilere yönelik değil mağdur olduğunu hissettiğimiz bütün insanlara yaptığımız bir şey bu. HALİS KURALAY: Evet. Peki, toparlayalım arkadaşlar müsaadenizle. Başka herhangi bir şey söylemek isteyen?ÇAĞATAY TUYGUN: Bir şey söyleyebilir miyim?HALİS KURALAY: Tabi, son 3 dakikamız ona göre.ÇAĞATAY TUYGUN: Tamam çok kısa bir şey söyleyeceğim zaten. Çok güzel bir toplantıdayız, çok güzel ortam var fakat bu sanırım önümde toplantı ile ilgili program metinleri var benim bunlara bir itirazım olacak. Bunların kabartması, Braille yazı hali mevcut gören arkadaşlarımız için normal yazıyla yazılmışı mevcut ama az gören insanlar için büyük punto ile yazılı olanlarının da burada olması gerekiyordu.HALİS KURALAY: Çağataycığım çok haklısın yani şuna benziyor bu. Şimdi biz Aile Bakanlığı olarak erişilebilirlikten sorumlu bakanlığız tamam mı? Bizim binalarımızın çok önemli bir kısmı erişilebilir değil

Page 243: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU242

şuanda tamam mı? Ama ben gidip sağa sola ceza kesiyorum öyle düşün yani. Şimdi İSEM’in düzenlemiş olduğu bir program bu ama görmeyen adamların adedince şu kabartmaların çıkmaması hakikaten tuhaf yani. Sevmiyoruz serzenişte bulunmayı, isyan etmeyi falan ama bunun yapılabilmesi lazım diye geliyor insanın aklına. Bence haklısın. Evet, arkadaşlar öğlenden sonra ile ilgili tekrar… Arkadaşlar yemek sırasında da konuşmaya devam edelim ama bir konuda bir uyarım olacak inşallah öğlenden sonra buradayız ve bir buçuktan sonra devam edeceğiz konuşmalarımıza. Toplumla bütünleşmeden ne anladığımızı minicik konuşmamız lazım. Şu açıdan bu defa hani sanki dertlerimizi ortaya döküyoruz gibi olsun istemiyorum. Hepimizin her alanla tonlarca problemi var doğru ama bizim toplumla bütünleşmeden anladığımız, engellilerin problemlerini topluma anlatabilmek ve aktarabilmekle ilgili ne yapabiliriz? Yoksa hepimizin derdi var. Akşama kadar a şöyle yaşamıştım kayınpederim bana kızını vermemişten başlarım ben şimdi. Anlatabiliyor muyum? Yani tonlarca şey anlatırız, konuşabiliriz ama bunu nasıl çözeriz ile alakalı şöyle olsa bu iş olur diye öğleden sonra bunları tartışıp bildiri metnine onları yazmamız gerekiyor arkadaşlar. Evet, durum bu peki ben katılımlarınız için, katkılarınız için, sabrınız için, her şey için çok teşekkür ediyorum. Saat en geç bir buçukta yemek anında yine denk gelirsek orada sohbete devam edelim diyorum. Tekrar teşekkür ediyorum.

Page 244: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 243

Page 245: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU244

II. OTURUMTARTIŞMA VE DEĞERLENDİRMELER

HALİS KURALAY: Değerli arkadaşlar toplumla bütünleşme değil mi başka bir ilave kelime var mıydı? SERDAR KULAK: Yok.HALİS KURALAY: Toplumla bütünleşme anlamında görme engellilerin yaşantısı, problemleri, çözüm önerileri vesairenin konuşulduğu toplantımızın ikinci oturumuna hoş geldiniz. Şimdi arkadaşlar şunu ben tartmak istiyorum sabahki konuşmalardan ben mi yanlış anladım bilmiyorum ama toplumla bütünleşmeden ne anlıyoruz şöyle birer cümle sarf edebilir misiniz arkadaşlar? Benim anladığımla sizin anladığınız aynı şey mi değil mi veya üzerinde ittifak ettiğimiz bir kavram olursa onunla ilgili olarak şey yaparız. İşin doğrusu sabah konuştuklarımızı raportör arkadaşlarımız öne çıkmış olan şeyleri 10-15 madde halinde bir şekilde derleyip toparladılar. Onu da birazdan tartışacağız ama bu kavram üzerinde ittifak etmezsek herkes farklı bir şey anlayacak. Belki de farklı cümlelerle işi toparlamaya çalışacağız diye endişemden dolayı şöyle sağımdan başlayaraktan toplumla bütünleşme deyince, görme engellilik ve toplumla bütünleşme veya görme engellilerin toplumla bütünleşmesinden ne anlıyoruz arkadaşlar? Sağdan başlayabilir miyiz?RABİA TEMİZKAN: Rabia ben.HALİS KURALAY: Evet Rabia Hanım. RABİA TEMİZKAN: Görme engellinin toplumla bütünleşmesinden anladığım yani engelli olmayan, görebilen kişiyle görmeyen insanın aynı şartlarda, aynı şekilde, aynı ortamda yaşayabilmesi.HALİS KURALAY: Tamam, peki.RABİA TEMİZKAN: Aldığı hizmetlerden tutun da sosyal hayatına kadar hepsini anlıyorum.HALİS KURALAY: Peki, devam edelim.ENVER ERTÜRK: Enver Ertürk. Toplumla bütünleşmeyi, var olan engeller kabul edilerek toplum içerisinde özgür, hür olarak yaşayabilmesi olarak anlıyorum.HALİS KURALAY: Yani şeyden çok farklı olmadı, yaklaşık aynı manaya geldi gibi. Güzel, devam.

Page 246: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 245

AYSUN MELEK ÇOLAK: Ben Aysun. Toplumda birlikte yaşamak, engelli ya da engelsiz birbirimizle yardımlaşarak birlikte yaşamak, kolaylaştırmak.HALİS KURALAY: Evet.VİCDAN TEKİN: Vicdan Tekin, bana kalırsa onların müsamaha, yer bulma, vs. endişelerinden ziyade anlaşılmaya ihtiyaçlarını ön plana çıkararak hem anlaşılması hem de doğru anlaşıldıktan sonra da doğru ihtiyaçlarının tespit edilmesi ve topluma tam olarak entegre olmasını anlıyorum. Yani bir engelsiz kadar faydalanabilmek, fırsatlardan istifade etmek anlamında…HALİS KURALAY: Peki, teşekkür ederim.ŞAHİN LALE: Şahin Lale. Toplumda engelli engelsiz ayrımı yapılmaksızın eğer kendini iyi yetiştirebilmişse bir görme engellinin de eşit şartlarda yaşam durumunu sağlamak ve değerinin takdir edilmesini bilmek. Onu toplumun başarılı bir insanı olarak sağlamak ve topluma lanse edip ondan sonra görme engellilerin de bir şeyleri çok rahatlıkla eğer imkan bulabilirse yapabileceğinin anlaşılır olması toplumsal bütünlüğü getirir diye düşünüyorum.HALİS KURALAY: Evet.ÇAĞATAY TUYGUN: Toplumsal yaşamdan bahsederken görme engelliler şunu yapamıyor bunu yapamıyor diye kavramlardan artık söz etmememiz. HALİS KURALAY: Peki.OĞUZ TAŞDEMİR: Ben görme engellilerin normal insanlarla aynı ortamda uyum içinde yaşamaları olarak anlıyorum.SEMA KARABULUT GÜL: Aşağı yukarı aynı şeyleri anlamışız anladığım kadarıyla. Ben de engelli ve engelsiz ayrımı yapılmadan herkesin eşit şartlarda, eşit koşullarda, bir arada olmasını anlıyorum ve öteki değil hepimiz mantığıyla yaklaşılmasını anlıyorum.HALİS KURALAY: Peki, tamam.SERDAR KULAK: Hocam ben de görme engelli bir kişinin toplumla bütünleşmeden topluma makul uyumlaştırmalar yapılarak herkesle aynı şekilde ve her alana katılabilmesi olarak değerlendiriyorum.HALİS KURALAY: Peki, fikir beyan etmeyen kalmadı gibi, en son Serdar olduğundan anladım. Doğru mu? Başka yok, peki. Doğrusunu ifade edeyim, belki bu tartışmayı en başta yapmamız daha yerinde

Page 247: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU246

olurdu. Tabi, kısmen benim kafamdaki tarif ettiğime yakın cümleler geçti aslında ama benim anladığım da şöyle bir şeydi: Toplumla bütünleşme deyince aslında sehven belki toplumla bütünleşmeye engel olan şeylerin aslında toplumun görme engelliyi yeteri kadar tanımamasından kaynaklanan şeyler olduğunu ve bunların da bertaraf için neler lazım olduğunu düşünmek olarak anlıyorum. Benim söylediğimle sizin söylediğiniz çok farklı, alakası yok der misiniz yoksa buradan gidebilir miyiz?SERDAR KULAK: Hocam şöyle bence yani toplumla bütünleşme tanım olarak bizim söylediğimiz, sizin söylediğiniz de bunun sağlanabilmesi için yapılacak şeyler ya da bunun nedenlerinin içerisine giriyor.ŞAHİN LALE: Zeminin oluşmasını sağlamak.HALİS KURALAY: Tamam. O zaman nihayetinde biz burada toplumla bütünleşme için ne lazımı tartışıyor değil miyiz zaten?SERDAR KULAK: Önce onun bir tanımını koyup arkasından şöyle bir sıra izleyebiliriz. Toplumla bütünleşme ne demektiri yazıp, nedenlerini ve çözümlerini ifade ederek bitirebiliriz.HALİS KURALAY: Peki. O zaman şöyle yapalım. Arkadaşlar biriniz şey yapın, biriniz, bir tanım alalım, o tanımları yazalım alt alta sonradan da beraberce evet o tanım üzerinde ittifak ettik diyelim. Onun için hanginiz yaparsınız veya her ikiniz de mi yaparsınız bilmiyorum. O zaman arkadaşlar toplumla bütünleşme deyince görme engellinin topluma eşit ve anlaşılır şartlarda katılabilmesidir diyebilir miyiz mesela? Benim böyle bir teklifim var. Başka farklı yok öyle değil şöyle olsa diyen varsa onu söylesin onu da yazalım, sonra oylayacağız arkadaşlar.SERDAR KULAK: Görme engellinin toplum yaşamının her alanına herkesin katılabildiği şekilde katılmasıdır veya herkesle eşit şartlarda katılmasıdır.HALİS KURALAY: Katılabildiği kadar desek mesela?SERDAR KULAK: Herkesin katılabildiği kadar katılmasıdır.ENVER ERTÜRK: Niçin? Herkes aynı şeye katılmayabilir yani. Herkesin katılmak istediği kadar kelimesi bilmiyorum ama...SEMA KARABULUT GÜL: Hocam, eşit haklara sahip olması…HALİS KURALAY: Yok farklı bir tanımınız varsa siz onları söyleyin,

Page 248: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 247

sonra tartışacağız üzerinde.SEMA KARABULUT GÜL: Aslında en son tanım sanki daha…HALİS KURALAY: Güzel gibi değil mi?SEMA KARABULUT GÜL: Evet. HALİS KURALAY: Peki farklı fikri olan arkadaşlar, Envercim senin yorumun?ENVER ERTÜRK: Benim diğer bir şeyim şu: Bir görme özürlünün toplumda kendi istediği kadar toplumla birleşebilecek haklara, şeylere sahip olabilmesi, kendi istediği kadar.HALİS KURALAY: Bir öncekinden farkı ne? Aslında kapsıyor Serdar’ın söylediğinden farkı var mı?ENVER ERTÜRK: Ama kendi istediği kadar. Herkesle aynı şeyi yapmak zorunda değiliz, iyice koymak lazım ortaya. Ben toplumla bütünleşeceğim diye toplum şunu yapıyor ben şunu yapmak zorunda değilim.HALİS KURALAY: Şimdi yeniden okuyalım bir saniye, cümle olarak söyleyin Sema Hanım.RAPORTÖR: Şöyle: Görme engellilerin toplumda kendi isteği kadar toplumla birleşeceği kadar haklara sahip olması dedi Enver Bey.HALİS KURALAY: Serdar’ın tarifi?RAPORTÖR: Serdar Bey’in tarifi görme engellilerin topluma herkesle eşit şartlarla katılması…SEMA KARABULUT GÜL: Katılabilmesi dersek o zannediyorum Enver Bey’in, Serdar Bey’in dediğini aslında kapsayabilir.SERDAR KULAK: Herkesle eşit şartlar altında katılabilmesini… HALİS KURALAY: Tamam, peki farklı bir şey var mı?ENVER ERTÜRK: Nasıl ifade edebilirim? Var olan koşullar desek o da tehlikeye giriyor ama eşit şartlar demek o çok daha şey. Hani her şeyi sağlasanız bile, ailesel yapıyı, güvenliği, birçok şeyi göz ardı etmiş olursunuz.HALİS KURALAY: Sen cümle kur ağabeycim, cümle kur ağabeycim, sen bir düşün cümleyi. Vicdan hocam siz misiniz?VİCDAN TEKİN: Herhangi birinin önündeki engelden daha ziyade bir engelin bulunmaması diyebiliriz. Görme engelli birinin önünde herhangi bir vatandaşın önündeki engelden daha ziyade bir engel bulunmamalı.

Page 249: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU248

HALİS KURALAY: Toplumla bütünleşme budur diyorsun. Bunu da yazalım.VİCDAN TEKİN: Herkes her yerde olmak istemeyebilir ama benim önümde bir görme engellininkinden farklı, onun önünde benim önümdekinden farklı bir engel olmamalı.SERDAR KULAK: Aslında Enver Bey’in ben söylemek istediği şeyi anladım fakat benim eşit şartlar altında katılabilmesidir demem illa her zaman oraya katılması gerekiyor anlamını taşımıyor. Zaten bu Vicdan Hanım’ın söylediği şeyi anlatıyor aslında. Kişinin önünde başka bir yani hani engellinin önünde, görme engellinin önünde engeli olmayan kişinin önünde bulunan dezavantajlardan başkaca bir dezavantaj, engelinden dolayı mesela, olmaması anlamını taşıyor.HALİS KURALAY: Peki toplumsal nedenlerle desek daha doğru olur mu? Çünkü adama bunu dersek o zaman ağabeycim bu adamın da görüyor olması lazım, doktorların bu adamın gözünü açmaması suçtur gibi bir şey olur.SEMA KARABULUT GÜL: Kendi engelinden ziyade olan engellerin kaldırılması…HALİS KURALAY: Evet öyle bir şey olabilir. Nasıl oldu? Şimdi o zaman bu yazdıklarımızı sırayla okuyalım. Burada ittifak etmesek bir şeyler olmayacak arkadaşlar. Okuyalım mı?RAPORTÖR: Sizin tanımınızla başlayayım ben. Toplumun bütünleşmesi görme engellilerin topluma eşit ve anlaşılır bir şekilde katılması dediniz. Serdar Bey görme engellilerin toplum yaşamında herkese eşit şartlar altında katılabilmesi diye düzeltti ardından. Enver Bey’in söylediği görme engellilerin toplumda kendi isteği kadar toplumla birleşebileceği kadar haklara sahip olması dedi. Vicdan Hocamı siz aldınız.HALİS KURALAY: Hangisi?RAPORTÖR: Vicdan Hocam. Vicdan Hocam şöyle bir şey söyledi yanlış hatırlamıyorsam…VİCDAN TEKİN: Görme engelli birinin önünde engelsiz herhangi birinin önündeki engele ek bir engelin bulunmaması.HALİS KURALAY: Evet ne diyorsunuz arkadaşlar? Şimdi bu konuşmalar, tartışmalardan sonra söyleyin hangisi daha mantıklı?SEMA KARABULUT GÜL: Bunların hepsini bir karma yapsak?

Page 250: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 249

HALİS KURALAY: Bunların hepsini toparlayabiliriz. VİCDAN TEKİN: Birleştirebiliriz evet.HALİS KURALAY: Tamam, zaten öyle yapacağız mecburen.SEMA KARABULUT GÜL: Ben şöyle bir toparlamaya çalıştım.HALİS KURALAY: Çok iyi olur Sema Hanım desteğinizi alalım.SEMA KARABULUT GÜL: Görme engellilerin de diğer insanlar, aslında bu kelimeden hiç hoşlanmıyorum…HALİS KURALAY: Görme engellilerinSEMA KARABULUT GÜL: Bütün insanların diyelim biz bunu. Bütün insanların eşit şartlarda, önlerinde kendi bedenlerinden kaynaklı olan engelleri dışındaki engeller kaldırılarak, eşit şartlarda hayata katılabilmesini sağlamak ya da yaşama katılabilmesini sağlamak.HALİS KURALAY: Katılabilmesidir.SEMA KARABULUT GÜL: Katılabilmesidir, evet.HALİS KURALAY: Bu iyi bir cümle mi arkadaşlar?SEMA KARABULUT GÜL: Bütün insanların kendi bedenlerinde var olan engelleri dışındaki engellerin kaldırılarak eşit şartlarda hayata katılabilmesidir.HALİS KURALAY: Şimdi?SERDAR KULAK: Yok yine şey diyebiliriz. Tüm insanların eşit şartlarda toplumsal hayata katılabilmesidir dersek bence…SEMA KARABULUT GÜL: Vicdan Hanımın söylediğini de ekleyebiliriz diye düşündüm. Kendinde var olan engeli dışında engelleri ortadan kaldırarak…HALİS KURALAY: Görme engellilerin, tüm insanlar kadar, tüm insanlar gibi demeye gerek var mı? Tüm insanlar kadar bedensel engelinin ortaya koyduğu engeller dışında diyelim mi?SEMA KARABULUT GÜL: Bedensel engellerinin dışında… HALİS KURALAY: Bedensel engellerinin dışında diyelim peki, bedensel engellerinin dışında.SEMA KARABULUT GÜL: Başka engellerle karşılaşmadan…HALİS KURALAY: Ben toplumsal ve sosyal lafını eklemenin lazım olduğunu düşünüyorum. Yani toplumsal olarak engellenmeden hayata katılımlarıdır. Şimdi bu cümleyi okuyalım, bu cümle tabii arıza bir cümle oldu muhtemelen ama aşağı yukarı maksadı ifade etti sanki. Nasıl oldu, okuyalım.

Page 251: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU250

RAPORTÖR: Görme engellilerin tüm insanlar kadar bedensel engellerinin dışında toplumsal olarak hayata katılımlarıdır.HALİS KURALAY: Yok öyle değil cümle, bir daha okuyun.SEMA KARABULUT GÜL: O bedensel engellerin dışındaki kısmı cümlenin başına alsak daha mı oturacak?HALİS KURALAY: Peki.SEMA KARABULUT GÜL: Görme engellilerin, bedensel engelleri dışındaki engeller kalkarak tüm insanlar kadar eşit şartlarda toplumsal hayata katılımlarıdır.HALİS KURALAY: Baya toparlandı, güzel oldu. Yazdınız mı onu?SEMA KARABULUT GÜL: Yazmadım ama yazabilirim hemen.SEMA KARABULUT GÜL: Görme engellilerin, bedensel engelleri dışındaki engeller kaldırılarak tüm insanlar kadar eşit şartlarda toplumsal hayata katılabilmeleridir.HALİS KURALAY: Bu cümleye tamam diyelim mi arkadaşlar, peki hep beraber yaptığımız bir yemek oldu bu. Şimdi bu cümleyi olduğu gibi alabildik mi? ENVER ERTÜRK: Burada insanlar yerine bireyler koyalım sanki şey bir duruma düşüyor.VİCDAN EKİN: Herkes kadar mı diyelim?ENVER ERTÜRK: Herkes kadar, doğru.ŞAHİN LALE: Şimdi Halis Hocam anti parantez vakti zamanında bir programa katılmıştım zannederim sen de katılmıştın, oturum başkanı da Mim Kemal Öke’ydi. Başladık sakat mı diyelim, ama mı diyelim, kör mü diyelim… Sonra dedim hocam ya sorunumuz çözülsün de ama kör demişiz ama ama demişiz ama sakat… Bizim toplumun kaybettiği yer burası.HALİS KURALAY: Doğru, tamam çok da uzatmayalım ama Şahin Ağabey iyi kötü bir tanım yapalım yine de. Şimdi bunun üzerine arkadaşlar burada hazırlayacağımız rapor için de söylenmiş, şu şu özellikler olsun raporunuzda denilen, biz şu an ne yapıyoruz mesela, şu an benim bildiğim bu gruptan ortaya çıkan sonuçlar neler?RAPORTÖR: Şu anda 10 madde belirleyeceğiz, yani 10 da olabilir daha fazla da olabilir, daha az da olabilir. Daha sonra bunları tartışmaya sunacağız.HALİS KURALAY: Şimdi bize örnek olarak bulduğunuz maddeler,

Page 252: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 251

öne çıkan maddeler şunlar dediğiniz nedir arkadaşlar? Ben size demiştim ya hani, seslice söyleyelim.RAPORTÖR: Sosyal yardımın tanımı demiştik, okullarda bütünleşmenin önemi, manevi erişilebilirlik, mimari engeller bütünleşmeye engel dedik, mimari alanda yapılan yenilikler, sosyal hizmet anlayışının değişmesi, evrensel tasarım, toplum rehabilitasyonu, engellinin hukuki durumunun güçlendirilmesi, sosyo-ekonomik durumu güçlendirmek, sosyal hayata kabul, eğitim, toplumun rehabilitasyonu, bilinçlendirilmesi, mevzuatların niteliği ve niceliği, engellilerin ötekileştirilmesi, engellilerin sanat ve spor faaliyetlerine katılımı, kamu spotları ve televizyon programları.HALİS KURALAY: Şimdi bu başlıklar aşağı yukarı oradan çıkan hani geri kalan konuşmalar bunların yorumları gibi kalmış arkadaşlar. O maksatla arkadaşlar bize bunları alternatif olarak sunuyorlar. Şimdi şunu yapabiliriz: Biz şu şu şu konularda görme engelliler olarak problem yaşamaktayız bunun çözümü olarak da… Şöyle bir cümleyi mutlaka etmemiz lazım. Bir kere görme engellinin problemlerinin nerdeyse tamamı hadi tamamı demeyelim ama önemli bir kısmı aslında toplumun onları yeteri kadar algılamamasından kaynaklanmaktadır. Doğru bir cümle mi bu? Bu cümleyle başlayan bunun için de şunları şunları yaparsak bu işler düzelir diyebileceğimiz bir boyuta varalım.SEMA KARABULUT GÜL: Benim konuşma metnimde bir paragraf vardı. Dilerseniz o paragrafın üzerinden gidelim sizin söylediğinizle biraz paralel.HALİS KURALAY: Okuyun oturduğunuz yerden, okuyun bize.SEMA KARABULUT GÜL: Notlarım arkadaşlarda.HALİS KURALAY: Ha peki o açıdan, peki.SEMA KARABULUT GÜL: Engellilerin özellikle de görme engellilerin toplumdan beklentisi aslında ayrıcalık değil, diğer insanlar gibi sıradan yaşayabilmektir. Toplumdaki her birey okula gidebilmek, sağlık hizmetlerinden faydalanabilmek, hukuki haklarını kullanabilmek, seyahat edebilmek, kendi kazançlarıyla hayatta kalabilmek, sosyal aktivitelere katılabilmek, oy kullanabilmek, teknolojiden yararlanabilmek gibi genel ihtiyaçlarını karşılayabilmeyi ister.HALİS KURALAY: Çok güzel, bu giriş olarak çok güzel bir cümle

Page 253: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU252

olur, evet.SEMA KARABULUT GÜL: Daha da önemlisi bunları başka bir insana bağımlı olmaksızın yalnız yapabilmeyi ister. Bir başkasına bağımlı yaşamanın verdiği huzursuzluk ve psiko-sosyal sorunları yaşamadan bilinçli ya da bilinçsiz olarak daha da engellenmeden din, dil, ırk, engel durumu, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın sadece insan olabilmeyi ister.HALİS KURALAY: İnsan gibi muamele görmeyi deriz oraya mesela o cümleyi düzeltip.SEMA KARABULUT GÜL: O biraz aslında hani aşağılayıcı bir şeye…HALİS KURALAY: Yok yok yok hayır. Onu ben çok iyi anlıyorum, gerçekten insan yerine konulmadığımız durumlar oluyor yani farkına varmadan.SEMA KARABULUT GÜL: Herkes için uygunsa dilerseniz bu paragrafı düzeltelim.HALİS KURALAY: Bu çok güzel bir giriş olur, itirazı olan yoksa. Arkadaşlar bilgisayarımız yok muydu ya?SEMA KARABULUT GÜL: Bilgisayar var aslında bilgisayar konusunda ben yardımcı olurum.HALİS KURALAY: Yani bunları yazıp bazı cümleleri düzeltirken bir alttaki cümle miydi üsteki cümle miydi o karışıyor çünkü sürekli. Hani düzeltip en son buna karar verdik demek daha güzel olur.VİCDAN TEKİN: Sema Hanım oraya din özgürlüğünden de herkes kadar faydalanmayı eklememiz lazım.SEMA KARABULUT GÜL: Evet onu da ekleyelim doğru.HALİS KURALAY: Tamam, olur yani. SEMA KARABULUT GÜL: İbadet özgürlüğü diyelim mi?VİCDAN TEKİN: Özgürlük kısmı başka bir şey, başka bir bağlam ama din hizmetini yeteri kadar alabilmek…SEMA KARABULUT GÜL: İbadetlerini herkes gibi eşit şartlarda…HALİS KURALAY: Bence onu da koyabiliriz tabii.ŞAHİN LALE: Gönül rızasıyla… Zorla bir şey söylememek lazım.RAPORTÖR: Hocam sizde raporlama formatı var o şekil doldurmamız lazım, onu hocaya verelim, Sema Hocaya.HALİS KURALAY: A güzel, Sema hocam. Bizim burada hazırlamamız

Page 254: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 253

gereken formatı da vermişler, ondan faydalanabiliriz.SEMA KARABULUT GÜL: Burada sadece boşluk vermişler hocam, aslında bu format değil.HALİS KURALAY: Peki kullanmıyoruz peki.SEMA KARABULUT GÜL: Oturum başlıklarını arkadaşlar zaten yazmışlar, bunları elle de yazabiliriz. Sonrasında da…HALİS KURALAY: Şu sizin yazdığınız paragrafı olduğu gibi yazalım bir kere, bu güzel bir giriş olur. Bizim maksadımızı anlatan bir şey o, peşinden de bunun için diyerek benim o cümlemi kurarız oraya. Bunun için de işte atıyorum problemlerin en büyük sebebi toplumun engellileri yeteri kadar anlamamasıdır. Benim çok sık kullandığım bir cümle daha var, engellilerin ayrı bir dünyası yoktur, aynı dünyayı paylaşıyoruz.SEMA KARABULUT GÜL: Bu cümleleri arkadaşlar not alabilirse aslında bu cümleler de…ŞAHİN LALE: Halis hocam?HALİS KURALAY: Efendim.ŞAHİN LALE: Bir de ben şöyle bir rahatsızlık duydum, benim gibi birçok kişi de rahatsızlar. Örneğin; bir siyasi oluşumda kadın kolları, gençlik kolları gibi birimleri var ama 8,5 milyon, 10 milyon, 11 milyon her ne ise aileleriyle birlikte neredeyse Türkiye nüfusunun yarısını oluşturan bir topluluğuz biz. Görme engelli ya da şu engel bu engel istisnasız siyasi partiler yasasına bir madde koyarak engelli ve engelli yakını çünkü engelli yakınından kasıt zihinsel engellinin yakını… Siyasi partilerin karar mekanizmaları işte Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsilini sağlayarak kararlarda son sözlerinin olması lazım.HALİS KURALAY: Peki yazıyor muyuz Sema Hocam?SEMA KARABULUT GÜL: İlk başta tanımla başlıyorum hocam eğer izin verirseniz.HALİS KURALAY: Evet evet, o tanımla gireceğiz.SEMA KARABULUT GÜL: Ardından da o paragrafı ekleyeceğim, bir yandan arkadaşlar konuşma sırasında notları alırsa onları da uygun şekilde ekleyebiliriz.HALİS KURALAY: Şu anda bekleyelim bence. Yaza yaza gidelim daha sağlıklı olacak.SEMA KARABULUT GÜL: Benim biraz uzun sürebilir yalnız.

Page 255: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU254

HALİS KURALAY: Öyle mi?ENVER ERTÜRK: Raportör arkadaşlar notları alsın.HALİS KURALAY: Peki o zaman şey yapalım orada arkadaşlar, şu anda bir tanımını yaptığımız ve peşinden de Sema hanımın uygun bir paragraf haline getirmiş olduğu şeyin üzerine arkadan şöyle bir cümle ilave edelim ne dersiniz? Yani engelli insanların çözülmesini istediği bakın, olduğu gibi yazın söylediğimi, engelli insanların pardon görme engelli insanların görme kelimesini kullanmamız lazım, görme engelli insanların çözülmesini istediği problemlerin çok önemli kısmı toplumun onları yeteri kadar tanımamasından kaynaklanır.RAPORTÖR: Engellilerin ayrı bir dünyası yoktur aynı dünyayı paylaşıyoruz.HALİS KURALAY: Engellilerin ayrı bir dünyası yoktur aynı dünyayı paylaşıyoruz bu sebeple toplumsal bütünleşme için aşağıdaki çalışmaların yapılmasını öneriyoruz diyelim. Sonra istersek değiştiririz bu cümleleri. Bir, arkadaşlar şimdi bir kere şuna katılıyorsak eğer gerçekten bizim problemlerimizin çok önemli bir kısmı toplumun bizi yeteri kadar tanımamasından kaynaklanıyor. Doğru mu bu cümle? Doğruysa…ENVER ERTÜRK: Doğru ama eksik hocam. Toplumu biz de en az onlar kadar, toplumu en az biz de o kadar tanımıyoruz. Bir de öyle sıkıntımız var.HALİS KURALAY: Şöyle, hayır hayır şöyle…ENVER ERTÜRK: Biraz önce hani ifade etmiştik ya adam yardım etmek istiyor ama nasıl yapacağını bilmiyor, o doğru ama biz de öbür tarafı bilmiyoruz. Hani sert davranmamak dedik, kibar davranmak dedik, kendimizi düzgün ifade edebilmek dedik. Yani biz de toplumun bir yönüyle bakarsak bunu göremeyiz ama karşılıklı olarak birbirini yeterince anlayamaması desek olur mu bilmiyorum.SERDAR KULAK: Şöyle diyebiliriz belki hocam: Görme engelli ve görme engelli olmayan bireylerin birbirlerini iyi tanımaması diye. ENVER ERTÜRK: Tanımaması değil de…SERDAR KULAK: Ne diyebiliriz oraya?OĞUZ TAŞDEMİR: İyi anlayamaması.HALİS KURALAY: Öyle diyeceğiz mecburen, öyle bir cümle kuracağız o zaman. Eğer bunu katacaksak işin içerisine.

Page 256: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 255

SERDAR KULAK: Ama doğru bir düşünce o şu anlamda hani bazen belki gayriihtiyari yapıyor ama sen onu bilinçli zannediyorsun.HALİS KURALAY: Ama arkadaşlar Enver’in işaret ettiği konu doğru olmakla beraber bana göre yani temel sebep değil bu. Bence problemin yüzde sekseni oradan kaynaklanıyor, yüzde yirmisi belki buradan kaynaklanıyor. Ha böyle bir sebep var mıdır? Doğru, atıyorum dilenci insan göre göre insanlar evet ya görmeyenler dilencidir demiştir. Böyle bir sorun var ama benim işe giremememin sebebi görmeyenlerin dilenci olduğunu zannetmek değil orada başka bir şeyler devreye giriyor. Yani şuna karar vereceğiz bence bu problemlerin kökeninde engellileri tanımayan engelli olmayan insanlar mı vardır yoksa engellilerin kendisi mi vardır? Hangisi daha yakın? Birincisi vardır bana göre de öyledir. Engellilerin bu işe katkısı var mıdır? Şüphesiz vardır ama bence yüzde onu yüzde yirmiyi geçmez bu katkı, benim kanaatim bu.RABİA TEMİZKAN: O da engellinin kendi şeyi değil engelli ailesinin de şeyi var.HALİS KURALAY: Tabii ailenin de olabilir. Aile olunca toplum oluyor işte o, engellinin haricindekilerin hepsini toplum sayabiliriz…RABİA TEMİZKAN: Engellinin annesi, babası, engelli çocuğunu kabul etmiş olsa, eğitimini aldırsa, “Ay uzak ben oraya götüremem nasıl olsa evde bakım parasını alıyorum, şu parasını alıyorum çocuk evde otursun.” demese…HALİS KURALAY: İşte o da toplum oluyor, engellinin ailesi de olsa engelli olmuş olmuyor o.RABİA TEMİZKAN: Engellinin kendisini sıkıntıya sokan anne-baba.HALİS KURALAY: Tabii tabii, dolayısıyla toplum.ENVER ERTÜRK: Kastettiğim şu: Bir görmeyene geliyor, elini uzatıyor böyle şak şak tanı beni diyor. O hareketleri yapmasına sürekli izin vermesi yani bir tepkinin gösterilememesi. Yahut da hesabına geldiği zaman kör hesabına gelmediği zaman değil yahut da “Ben görmüyorum arkadaş yardımcı ol.” bir taraftan da “Arkadaş bizim bu haklara ihtiyacımız var.” benim kastettiğim bunlar. Mesela adam işe gelmiyor bahane uyduruyor. Özürlü çalışanlarda bu çok fazla var “Ben görmüyorum beni idare ederler.” Demeyenler kadar diyenler de var.

Page 257: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU256

HALİS KURALAY: Peki toplumu düzgün eğitsek biz eğitebilsek o imkan yok. O ya da bu sebeple bu durumlar ortaya çıkar mı sence?ENVER ERTÜRK: Çıkmaz. HALİS KURALAY: Ben de onu anlatmaya çalışıyorum. Engelli olarak biz, biz insanlara ne yaparsak yapalım en fazla şunu yaparız. Ben ilkokulda öğrencilerime öyle diyordum. Ayağa kaldırıyordum bir kere öncelikle kendi özgüvenlerini sağlasınlar diye hadi bakalım çocuklar ayağa kalkın. Serdar sen hiç hatırlar mısın bilmiyorum ama sen benim sınıfımda olmadın belki ortaokul lisede olmamış olabilir. Çocuklar ayağa kalkın çabuk bakayım hep beraber bağırın “Ben körüm.” deyin. “Nasıl yani niye öğretmenim?” “Oğlum böyle bilsen de bilmesen de toplum seni böyle kabul ediyor. Bunu bir kere önce kabullen, bunu bir aş öncelikle.” Ama bütün toplumu, 70 milyon insanı bir sınıfa sokup anlatabilmek şu dakikada mümkün değil. Biz aslında o 70 milyon insana ne anlatabiliriz veya hangi usulle anlatabiliriz? Mesela belki geçmişe yönelik olmayabilir bu yani 40 yaşındaki, 50 yaşındaki, 60 yaşındaki adama belki etki etmeyebiliriz ama bir yöntemle toplumu, insanları bilinçlendirebilirsek bu konuda kitaplarla mı olur o, slaytlarla mı olur o, billboardlarla mı olur o, medyayla mı olur, eğitimle mi olur neyle olursa bilmiyorum ama bir yöntemle bu bilinçlendirmeyi sağlarsak bu sıkıntılar ortadan çok büyük oranla kalkar diye düşünüyorum. Bunu da en büyük delilim arkadaşım İstanbul Büyükşehir Belediyesi. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin personeli olan Sirkeci’deki vapur istasyonuna gidiyorsun çok başka bir muamele görüyorsun, 200 metre ilerdeki TDCC’nin memurunun yanına gidiyorsun bambaşka bir muamele görüyorsun. Çok başka bir şey bu.ŞAHİN LALE: En başta kendi içimizde bir iç muhasebe yaparsak o zaman toplumun dışarıda kalan kısmını daha kolay kazanırız diye düşünüyorum.HALİS KURALAY: Tamam şimdi bak ben yıllardan beri Envercim yıllardan beri otobüslerle gittiğim zaman şu muameleden rahatsız olurum. Kardeşim mesela şoför seslenir: “Heyy arkadaşlar görmeyen arkadaşa yer verin.” Ulan benim oturacağım ne malum? Bir de bana sor oturmak istiyor musun diye. Şimdi ben yıllardan beri bu işle mücadele etmişim mesela ama ağabeycim vallahi billahi bir karınca boyu yol gidememişim daha hiç, hiçbir tane! Onun için tek başına

Page 258: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 257

engellileri düzeltmekle bu işin düzeleceği falan yok. Bu işin temelli bir şekilde toplumun… Kimileri diyor ki örgütlü çalışma falan vesaire ama bir biçimde sistemli bir çalışmayla engelli olmayan insanlara düzgünce engellileri anlatamadığımız müddetçe bu iş bana göre çözülmez. Ben bu fikrimde ısrarlıyım…SEMA KARABULUT GÜL: O zaman ilk etapta dediğiniz gibi medya ve bilboardlar çok etkili olacaktır herkese ulaşmak açısından çünkü bugün gittiğimizde kuaförlerde de berberlerde de kahvehanelerde de yani insanların sosyo-kültürel düzeyi düşük olan insanların da çok fazla ulaştığı… Aslında medya yani özellikle gündüz kuşağındaki programlarda belki bununla ilgili bir çalışma başlatılabilir.HALİS KURALAY: Unutmayın o söyleyeceklerinizi şu cümleyi kuralım ondan sonra devam edelim bu kısma.SEMA KARABULUT GÜL: Bir de şey bunun dışında bir şey daha söyleyebilir miyim? Bence bu da etkili olabilir biz üniversitedeyken hoşgörü haftası yapardık. Yılda bir hafta hoşgörü haftası yapardık. Bu hoşgörü haftasında normal dışı olarak algılanan bütün gruplar gelirdi yani buna eş cinseller de dahil, fahişelikle hayatını kazananlar da dahil, diğer dinlerin mensupları da dahil, engelliler de dahil yani toplumda norm dışı olarak kabul edilmiş ve dışlanmış olan bütün gruplar bu hoşgörü haftasına katılırdı ve burada üniversite öğrencilerine aslında o gruplardaki insanların da bizlerden farklı insanlar olmadığının gösterilmesiydi. Belki okullarda, ilkokullarda da engellilere yönelik bir hoşgörü haftası düzenlenebilir ve bu haftada yapılacak çalışmalar, konuşmalar belki birlikte oynanacak oyunlarla özellikle ilkokul çağındaki çocukların engellilere yaklaşımı konusunda, onların da aslında kendilerinden farklı olmadığı konusunda bilincin oturması sağlanabilir diye düşünüyorum.HALİS KURALAY: Tamam, doğru.VİCDAN TEKİN: Benim buna şahsen bir itirazım var. Şöyle söyleyeyim hoşgörü kelimesi kendi içerisinde zaten bir üst bir ast şeyi barındırıyor. Yani birinin yukarda olması lazım ki diğerini hoş görsün. Onun için hoşgörü kelimesi…HALİS KURALAY: Hocam bu cümleyi Serdar’dan bekliyordum ama siz kurdunuz çok iyi oldu.SEMA KARABULUT GÜL: Kelime olarak değiştirilebilir hani bizim

Page 259: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU258

okuldayken kullandığımız kelime olarak… VİCDAN TEKİN: Yani bir bütünleşme deminden beri savunduğumuz şey daha…HALİS KURALAY: Peki arkadaşlar ben müsaadenizle şu cümleyi kurarak gidelim istiyorum, ilerleyerek gidelim istiyorum metinde.SEMA KARABULUT GÜL: O paragrafı ekledim ben. HALİS KURALAY: Bir okuyalım yazdığımızı hocam.SEMA KARABULUT GÜL: Toplumla bütünleşme görme engellinin, bedensel engelleri dışındaki engellerin ortadan kaldırılarak herkes kadar ve eşit şartlarda toplumsal hayata katılabilmeleridir. Engellilerin, özellikle görme engellilerin toplumdan beklentisi aslında ayrıcalık değil diğer insanlar kadar eşit şartlarda yaşayabilmektir. Toplumdaki her birey okula gidebilmek, sağlık hizmetinden faydalanabilmek, din hizmetlerinden yararlanabilmek, hukuki haklarını kullanabilmek, seyahat edebilmek, kendi kazançlarıyla hayatta kalabilmek, sosyal aktivitelere katılabilmek, oy kullanabilmek, teknolojiden yararlanabilmek gibi genel ihtiyaçlarını karşılayabilmeyi ister. Daha da önemlisi bunları başka bir bireye bağımlı olmaksızın, yalnız başına yapabilmeyi ister. Bir başkasına bağımlı yaşamanın verdiği huzursuzluk ve psiko-sosyal sorunları yaşamadan, bilinçli ya da bilinçsiz olarak daha da engellenmeden din, dil, ırk, engel durumu, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın sadece insan olabilmeyi, insanca yaşayabilmeyi ister.HALİS KURALAY: Tamam fevkalade güzel bir giriş bu yani.RAPORTÖR: Devamını okuyorum. Engelli insanların çözülmesini istedikleri problemlerin çok önemli bir kısmı toplumun onları yeteri kadar tanımamasından kaynaklanır.HALİS KURALAY: Bir başka paragraf açalım Sema Hocam.RAPORTÖR: Engellilerin ayrı bir dünyası yoktur. Aynı dünyayı paylaşıyoruz bu sebeple toplumla bütünleşme için aşağıdaki çalışmaların yapılmasını öneriyoruz dedik, bir dedik ve kaldık.HALİS KURALAY: Peki, bu cümlelerle ilgili bir sorun var mı?ENVER ERTÜRK: Gayet yerinde.HALİS KURALAY: Bir, arkadaşlar bir bakın şunu söyleyeyim: Genel bir çerçeve çizip sonradan da hem elimizdeki notları bir kez daha okuyalım üstünden geçelim hem de farklı önerisi olanlar söylesin. Arkadaşlar eğer şurada anlaştıysak yani toplumla alakalı

Page 260: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 259

çalışmalar yapmamız lazım bu bizim ve devletin elinde olan bir şey. Beceremememiz bizim ve devletin kusurudur. Anlatabiliyor muyum? Bunu yapmamız için birtakım yöntemler kullanmalıyız. Bir, arkadaşlar okullara eğitim yani fen bilgisi, sosyal bilgiler, tarih, coğrafya, matematik vesaire derslerimizin içerisinde engellilere özel bölüm demek istemiyorum ama…RABİA TEMİZKAN: Hayat bilgisine eklenebilir, hayat bilgisi dersi var.HALİS KURALAY: İsterseniz ayrı bir ders olabilir, siz bilirsiniz beraber karar verelim. Ama ben şöyle söylüyorum genellikle ayrı yapılmış şeyleri sevmediğim için matematik dersinin içerisinde bir problem olarak görme engelliyle alakalı bir şey sorulsun kardeşim veya bedensel engelliyle ilgili bir şey sorulsun. Hayat bilgisi dersinde, mesela ilkokul dörtlerde fen bilgisi dersinde zannediyorum görme engellilerle ilgili bir proje geliştirin diye bir ödev veriliyordu bundan birkaç yıl önce. Milli Eğitimdeyken dakika başı bana gelenler oluyordu ya biz şöyle bir yaptık ama uygun mu falan filan ve bunlar çok önemli şeyler, çok önemli. Şimdi ufak ufak girmeye çalışan ama henüz olması gerektiği kadar sokamadığımız, gidemediğimiz şeyler işin içerisine. Bununla alakalı mesela birinci önceliğimiz daha doğrusu şöyle söyleyeyim, kafamdan geçen bir sesle söyleyeyim. Bir tanesi Milli Eğitim sistemi içerisine yedirmek. Anlatabiliyor muyum? İkincisi, tabii bu tek tip şeyle olacak bir şey değil. İkincisi, yine çok önemli, tabii bu sıra derken belki bu on ikinci sırada bilemem yani onu kastederek söylemiyorum, toplumla bilinçlendirmeyi uyarmak için filmlerde engelli modelleri kullanmak. Kesinlikle çok etkili… Üçüncüsü mesela biz geçen sene evvelki sene Beyazay olarak yapmıştık sonradan yürütemedik yarıda kaldı ama mesela Fati diye bir karakter belirlemiştik, Fati. İlkokul çocuklarından bir tane çocuk. Bu çizgi karakter arkadaşlar. Acizane reklam saymazsanız eğer Fati’nin Maceraları diye benim yazdığım bir kitaptı o, çocuk kitapları nevinden, bir çizgi karakter bunu tabii yayıncı başka bir şekle soktu, bir çizgi karakter. Niye, çünkü çocuklar çizgi karakterleri çok seviyorlar. Görme engelli bir insanı anlatan bir şeydi bu, küçük küçük 32 sayfalık renkli böyle şeylerle. Artı bir tane de maskotumuz vardı. Bununla okullara gidiyorduk en baştan itibaren Fati’yle ilgili bir

Page 261: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU260

tiyatro vardı, bir şey vardı anlatılıyordu ama her bir sonucun devreye girdiği zaman deniyordu ki çocuklara “Çocuklar! Biraz sonra aramıza Fati katılacak. Onunla birlikte resim çektirebileceksiniz.” falan, Fati’yi sevdirerek böyle falan. Aman yarabbi, sahneyi işgal ediyor çocuklar. Kocaman kafası var değişik böyle tuhaf bir şey, görme engelli bilmem ne elinde bastonuyla çıkageliyor. Allah! Hele sahnenin alamayacağı yerlerde ön sıraya oturtturuyorduk arkasından kafasına vuranlar, bilmem ne yapanlar. Ama o Fati’yle temas etmek, çocukların farkındalığı anlamında çok çok iyi geliyordu bizim anladığımız yani. Mesela bu yöntem…SEMA KARABULUT GÜL: Bununla ilgili bir örnek verebilir miyim ben? Şu anda yayınlanan bir çizgi film var benim oğlumun da en sevdiği çizgi filmlerden biridir bu. Down Sendromlu bir çocuk var.HALİS KURALAY: Hangi kanal?SEMA KARABULUT GÜL: Çizgi filmin ana kahramanı bu down sendromlu çocuk ve down sendromlularla ilgili o kadar güzel bir algı veriyor ki onların aslında farklı olmadığıyla ilgili. Çok normal sıradan bir yaşantısı var bu çocuğun ve daha üç yaşındaki oğlum mesela şu an down sendromlularla ilgili çok güzel bir algıya sahip.HALİS KURALAY: Film yani çizgi film, o çok etkili oluyor çocukların üzerinde. Çocukları da engelliler noktasında kazanabilmenin en iyi yöntemlerinin başında bana göre çizgi karakter yapmak geliyor. Yani onu bir çizgi film haline getirebiliriz başka bir şey yapabiliriz bilemiyorum ama bir biçimde bunu… Ya aslında biz burada arkadaşlar reklam ve insanlara bir ürün aldırmanın çeşitli yöntemleri var bunlar biliniyor. Hatırlar mısınız hani şu kola markasının ilk reklamı çıktığı zaman ne biçim bir bomba olmuştu Türkiye’de. Diğer markaların satışları falan düşmüştü o dönemde ama sonra gitti azaldı mazaldı. Fakat ben duymuştum ki o firma bununla ilgili oynattığı o Amerikalı karaktere 45 milyon dolar mı ne para vermiş. Akla ziyan bir şey. Haaa istenirse bakın istenirse muhteşem etkiler yapılabiliyor. Aslında devlet olarak biz veya sıradan bir vatandaş kendimi addedecek olursam devlet bizi bu işlerle uğraştırmaması lazım yani engellisine sahip çıkması lazım. Reklam mı yapıyor kardeşim çizgi film mi ürettiriyor ne yapıyorsa yapsın yani. Yıllardan beri konuşulan, tartışılan bir şeydir bu öyle değil mi? Yani her mesela, Şahin Ağabey, Çağatay’lar vesaire

Page 262: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 261

bunlar her hafta okula gidiyor. Ne diyor bak senede hemen 200 okul… Ya kardeşim İstanbul’da var 4000 okul. Senede 200 tane gittin mi bu ne demek biliyor musun 20 sene sonra ilk gittiğin okula bir daha sıra gelir. 20 senede kaç tane öğrenci değişecek orada atlıyorsun, yetişemiyorsun yani bu yöntemlerle. Hepsi birer fayda ama yeterli değil. Burada tabii bunlar yapılmasın demek değil mutlaka yapılsın ama daha etkili yöntemler bulmak zorundayız gelin bunu düşünelim, bunu önerelim ne diyorsunuz? ÇAĞATAY TUYGUN: Daha çok insana hitap eden reklamlar, yöntemler kullanılmalı.HALİS KURALAY: …ve etkili ama. ŞAHİN LALE: Kamu spotu gibi yapılan şeyler gece yarısı olmamalı.SEMA KARABULUT GÜL: Kamu spotlarının artık en çok izlenen saatlerde verilmesi zorunlu hale getirildi şimdi özellikle en çok izlenen programların saatlerinde reklam aralarında mutlaka veriliyor.HALİS KURALAY: Peki birinci maddeye Mili Eğitim sisteminin farklı farklı derslerin içerisine engellilerle ilgili küçük küçük meselelerin ilave edilerek engelliğin normal bir şey olarak çocuklar tarafından algılanmasına sebep olmak diyebilir miyiz? Bu maddeyi yazalım bence isterseniz.ÇAĞATAY TUYGUN: Normal bir şey olduğunun çocuklara aşılanması…SEMA KARABULUT GÜL: Okullarda matematik, Türkçe, fen bilgisi gibi farklı derslerin müfredatları içerisinde yer alacak şekilde görme engellilere de yer verilmesi.HALİS KURALAY: Çok güzel, bence yeterli bir cümle bu. Ne diyorsunuz arkadaşlar? Uygunsa birinci madde bu olsun.SERDAR KULAK: Hocam bence Ali Fuat Bey’in yaptığı sunumdan biraz faydalanmak lazım diyorum ben.HALİS KURALAY: Onu okuyalım mı bir? Aldığı notları bize bıraktı gitti.SERDAR KULAK: Orada şöyle bir şey vardı Ali Fuat Bey’in temas ettiği bence birinci madde bu olmalı. Görme engelliler ve toplumla bütünleşmenin bir sistem olarak algılanması gerekmektedir diyordu orada ve burada 3 aşamalı bir şey öneriyordu. Birincisi psiko-sosyal destek, ikincisi sosyo-ekonomik durumunun güçlendirilmesi,

Page 263: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU262

üçüncüsü de toplumun bilinçlendirilmesi. Ama bu sistem olarak görülmelidir kısmını bence mutlaka koymalıyız çünkü şimdi üniversitede ben görevim esnasında lisedeki öğrencilerle de muhatap oluyorum ve şöyle sorunlar yaşıyoruz: İlkokul ve ortaokulu körler okulunda bitirmiş fakat Milli Eğitim’in benim bildiğim kadarıyla görme engelli öğrencilerin gittiği liselerle mezun oldukları körler okullarının iletişimini sağlayan resmi bir şeyi yok resmi kurumsal bir ilişki biçimi yok ya da ne biliyim ilkokulda atıyorum…HALİS KURALAY: Sözünü kestim Serdarcığım şöyle dediğin doğru sistem olarak fakat sistem olarak diye bir cümle sarf edersek kimse bir şey anlamayacak o cümleden.SERDAR KULAK: Bir bütün olarak…HALİS KURALAY: Ha bir bütün olarak öyle diyelim istersen. Şimdi burada yazdıklarımızın biraz da anlaşılır olup, birilerinin alıp uygulayabileceği bir şey olması lazım.SERDAR KULAK: Şöyle diyelim. Engelli bireyin, görme engelli bireyin doğuşundan iş yaşamına kadar bir bütün olarak incelenmesi gerekmektedir.HALİS KURALAY: İncelenmesi ve devletin sistemleştirilmesi diyorsun sen.SERDAR KULAK: Evet.HALİS KURALAY: Biraz soyut kalması endişem var ama yine de böyle bir cümle geçsin bence.SERDAR KULAK: Geçsin çünkü sistem olması önemli.HALİS KURALAY: Peki biz buna şimdi 2 yazalım isterseniz onu başa sonra alırız ama cümleyi yazalım böyle. Nasıl diyelim?SEMA KARABULUT GÜL: Yani aynı bu şekilde yazdım ben. HALİS KURALAY: Okur musunuz?SEMA KARABULUT GÜL: Engelli bireyin doğuştan iş yaşamına kadar olan bütün…ENVER ERTÜRK: Sistemleştirilmesi nasıl olur ki yani?HALİS KURALAY: Peki, tamam. Sistemleştirilmesi diyelim bırakalım şimdilik o maddeyi, bu da iki olsun sıralamayı başka zaman sonuçta bir daha yaparız. Başka madde ne diyorsunuz arkadaşlar, nasıl ne yaparsak toplumla bütünleşmiş…SEMA KARABULUT GÜL: Bunu da ekleyebilir miyiz? Benim

Page 264: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 263

sabahki oturumda da dile getirdiğim bir şeydi. Engelli çocukların ayrı okullardan ziyade diğer çocuklarla aynı okullarda bir arada ortak dersler alabilecekleri bir eğitim sisteminin düzenlenebilmesi.HALİS KURALAY: Bunun adına kaynaştırma deniliyor.SEMA KARABULUT GÜL: Kaynaştırmanın görme engellilerde çok fazla kullanılmadığını gördüm.HALİS KURALAY: Yok kullanılıyor ama şey mesela liseler kesinlikle kaynaştırmadır. Türkiye’de görmeyenler için lise yoktur. Yani o da mümkün olabilen bir kısım gruplar ortaokul ve bazen ilkokulda da, anaokulunda da yaparlar onu. Şu an Türkiye’de kaynaştırmaya yönelik maalesef devletin attığı adım yalnızca kabartma kitabını temin etmekten öte bir şey değil, çok eksik bir şey. SEMA KARABULUT GÜL: Görsele dayalı derslerini alabilecekleri, ortak sorun yaşayan çocuklarla aynı sınıfta işte mesela okuma yazma becerilerini aynı sorunu yaşayan çocukların aynı sınıfta ama ortak derslerini mesela müzik, sosyal bilgiler, Türkçe, yazım bilgisi gibi görsele çok fazla dayanmayan ortak alabilecekleri müfredatların ortak sınıflarda alınması belki sağlanabilir.HALİS KURALAY: Evet.SEMA KARABULUT GÜL: Avrupa’daki sistemde hani biliyorsunuz her sınıf benim bu saatte fen bilgisi dersim var diyor ve gidiyor o sınıfta o dersini alıyor, öbürü işte benim bu saatte matematik dersim var diyor gidiyor o sınıfta matematik dersini alıyor. Belki böyle bir sistem düzenlenirse hangi dersin hangi sınıfta alınacağı belirlenecek şekilde bütün ortak alanlarını belki birlikte almaları sağlanabilir.HALİS KURALAY: Şöyle diyelim o zaman, bu eğitim konusu biraz aslında ama…SEMA KARABULUT GÜL: Eğitimin konusu ama hani burada sonuçta çocuğun okulda da toplumla bütünleşmesi söz konusu.ENVER ERTÜRK: Fuat Bey’in de ifade ettiği aynı şeydi zaten. Burada asıl hepimizin de bildiği şeyler var yani onu da söyleriz ama mesela bir görmeyenin coğrafya öğrenmesi… Ben Çağatay’la derse gittiğimde coğrafyayı bilmeyen görmeyenler var ama liseye gelmişler. Matematik, fizik, biyoloji… Bunlarla ilgili projeler geliştirelim ama bu bizim değil eğitimin… Hani artık hafta sonu mu ders olur yoksa sabah 9 akşam 5 arası mı olur?

Page 265: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU264

HALİS KURALAY: Biz işin şu boyutundayız ama şöyle yani şu açıdan: Toplumsal birbirimizi anlama ve kabullenme sürecini hızlandıran bir süreç aynı zamanda bu. Yani o açıdan bir alakası var. tabii bütün hepsini kesmek atmak mümkün değil de.SEMA KARABULUT GÜL: Yani tamamen farklı şekilde eğitim alması aslında sen farklısını tekrar tekrar dile getirmek gibi oluyor.HALİS KURALAY: Biz bu boyutuna dikkat çekiyoruz yani onun nasıl yapılacağını da eğitimciler düşünsün.SERDAR KULAK: Zaten biz yukarıdaki paragrafta onu ifade etmiş olmadık mı?SEMA KARABULUT GÜL: O derslerin arasında görme engellilerle ilgili…SERDAR KULAK: Yok yok, hayır hayır, en baştaki o sunumunuzdan aldığınız giriş paragrafında…SEMA KARABULUT GÜL: Burada belki ikinci bir madde olarak şu söylenebilir çok detayına girmeden… Dediğiniz gibi o eğitimin konusu ama belki şu söylenebilir: Görme engelli çocukların da diğer çocuklarla birlikte bir arada ortak dersleri alabilmesinin sağlanması.OĞUZ TAŞDEMİR: Öyle olabilir.HALİS KURALAY: Şöyle bir cümle kuralım: Mümkün olan en erken şartlarda görme engelli öğrencilerin engelli olmayan akranlarıyla beraber sağlıklı desteklenerek okumalarının sağlanması. Sağlıklı desteklenerek…SEMA KARABULUT GÜL: Bir arada diyelim mi?HALİS KURALAY: Bir arada evet, evet akranlarıyla bir arada.SERDAR KULAK: Hocam o sağlıklı desteği açmak lazım.SEMA KARABULUT GÜL: Bir arada eğitim almasının desteklenmesi diyelim sadece.HALİS KURALAY: Bu sefer de şöyle anlaşılıyor kardeşim görmeyen adamları gören adamların arasına koydun iş bitti. O değil ama aradığımız o değil. Kabartma yazıda eksiği oluyor çocuğun, spor yapamıyor…SERDAR KULAK: Şöyle bir tabir kullanalım mı? Makul uyumlaştırmalar yapılarak…HALİS KURALAY: Çok şey olur, komplike olur.SERDAR KULAK: Bu ama şey bu literatürdeki bir kelime dolayısıyla

Page 266: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 265

bunu bakıp şey yapabilirler, ne olduğunu anlayabilirler. Onun için zaten…HALİS KURALAY: Nasıl yazdık onu? O cümleyi bir daha okur muyuz Sema Hanım nasıl yazdık orayı? SEMA KARABULUT GÜL: Mümkün olan en erken dönemlerden itibaren görme engelli öğrencilerin engelli olmayan akranlarıyla bir arada eğitim almasının sağlanması.VİCDAN TEKİN: Destek koşulları hazırlayarak şeklinde… HALİS KURALAY: Evet çok güzel bir katkı bu.SEMA KARABULUT GÜL: Şöyle diyelim: Mümkün olan en erken dönemden itibaren doğru koşullar oluşturularak, görme engelli öğrencilerin engelli olmayan akranlarıyla bir arada eğitim almasının sağlanması.HALİS KURALAY: Evet sağlanması.ENVER ERTÜRK: Ben şeyi söylemek istiyorum Hocam.HALİS KURALAY: Bu üç mü oldu? Üç mü oldu Sema Hanım?SEMA KARABULUT GÜL: Bu üç oldu.HALİS KURALAY: Dört. Evet, Enver?ENVER ERTÜRK: Benim söylemek istediğim madde şu: İnsan vücuduna saygı. Yani görmeyenlerin en çok çektiği sıkıntılardan bir tanesi. Geliyor böyle “Ay merhaba” diye yüzümü okşuyor. O yetkiyi sana kimse vermedi, yüzümü okşama yetkisini.HALİS KURALAY: Ama sen yüzünün okşanmasından rahatsız olmuyorsun, senin küçümsenmenden rahatsız oluyorsun.ENVER ERTÜRK: Ben yüzümün okşanmasından da rahatsız olurum.HALİS KURALAY: Ha peki.ENVER ERTÜRK: İkinci bir şey insan vücuduna saygı mı denir nasıl denir bilmiyorum. Mesela gelip böyle…SEMA KARABULUT GÜL: Kişisel alana saygı diyebiliriz ona çünkü normalde hani her insanın kişisel alanı vardır. Kollarınızı açtığınızdaki alanınız aslında sizin kişisel alanınızdır ve siz izin vermediğiniz sürece kimse o alana müdahale etmemelidir, dokunmamalıdır.ENVER ERTÜRK: Kişisel alanı bırak başka alan da kalmıyor.SEMA KARABULUT GÜL: Engellilerin kişisel alanına da tüm insanların kişisel alanına saygı duyulduğu kadar saygı duyulması diyebiliriz.

Page 267: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU266

HALİS KURALAY: Evet diyebiliriz, o cümle yeterli olabilir. SERDAR KULAK: Bireysel alan diyelim ona, terminolojik olarak da bireysel alan literatürde olduğu için gayet anlaşılabilir bir şey.HALİS KURALAY: Engellilerin bireysel alanlına da herkes gibi saygı duyulması.ENVER ERTÜRK: O bireysel alandan kasıt ne hocam neyi anlatıyor burada?HALİS KURALAY: İşte senin yüzünü anlatıyor, senin yüzünü, benim omzumu anlatıyor mesela. Benim omzumu tutuyor adam, koluma girip karşıya geçiriyor beni. Benim bireysel alanım bunlar normalde, bana sorması lazım.SERDAR KULAK: Enver Ağabey literatür olarak o bireysel alan sözcüğü tam da senin ifade etmek istediğin şeye denk geliyor.HALİS KURALAY: Şimdi bir dakika Sema Hanım o cümleyi okur muyuz bir daha?SEMA KARABULUT GÜL: Engellilerin bireysel alanına da herkes kadar saygı duyulmalı.HALİS KURALAY: Saygı duyulması.SEMA KARABULUT GÜL: Onlar istemediği sürece bu alana girilmemesi.HALİS KURALAY: Saygı duyularak diyelim o zaman.SEMA KARABULUT GÜL: Onlar istemediği sürece bu alana saygı duyulması. Onlar izin vermediği sürece o mesafenin korunması.ÇAĞATAY TUYGUN: Ama buna itiraz ederler insanlar, tutmasaydım düşüyordun derler.HALİS KURALAY: Yok canım yani düşerken tutsa… Adam yanlış gidiyorsun diyor bana.SEMA KARABULUT GÜL: Bu sadece engelliye değil bir erkeğin bir kadına, bir kadının bir erkeğe de aynı şekilde dokunabilir miyim demesi gereken bir şey zaten. Hani bu nasıl toplum kurallarında şey var kadın tokalaşmadan erkek tokalaşmaz bunun sebebi aslında budur kadın izin vermediği sürece onun bireysel alanına müdahale etmemek, o alana dokunmamaktır aslında buradaki amaç. Bunun ben anlaşılabilir olacağını düşünüyorum aslında.HALİS KURALAY: Peki. Duyularak kendisinin müsaade ettiği ölçüde temasta bulunulabilmesi mi diyelim nasıl yapalım? O cümle yanlış

Page 268: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 267

anlaşılabilir.SEMA KARABULUT GÜL: İzin vermediği sürece fiziksel temasta bulunulmaması.SERDAR KULAK: Bu mesafenin korunması aslında daha genel bir tabir.HALİS KURALAY: Hangisi?SERDAR KULAK: Bu mesafenin korunması…HALİS KURALAY: İstersen öyle diyelim belki daha yumuşak olabilir.SERDAR KULAK: Fiziksel temas olmadan da bireysel alanıma girebiliyor ki. Mesela ben yolumda dümdüz giderken ben görmeyen birisiyim milimetrik hesaplar yaparak direkten kurtulmak gibi bir planım yok. Bastonum direğe çarpınca ben yanından geçeceğim. Adam uzaktan “Sol sol!” arabaya seslenir gibi…HALİS KURALAY: “Ulan oğlum gözün görmüyor kulağında mı duymuyor?” diyor bu sefer dinlemezsen.SERDAR KULAK: Dinlemediğin zaman da “Gördün mü ben sana diyorum işte.” falan diye psikolojik baskılar da var, dolayısıyla fiziksel temas…HALİS KURALAY: Tamam fiziksel temas demeyelim, mesafenin korunması, ne kadar anlaşılır ama yazalım bunu yani.SEMA KARABULUT GÜL: Tekrar okuyorum cümleyi. Engellilerin bireysel alanına da herkes kadar saygı duyulup onlar izin vermediği sürece bu mesafenin korunması.HALİS KURALAY: Yalnız şey arkadaşlar bizim taleplerimize kaydık gibi. Bütünleşme anlamında bu yöntemler kullanılırın üzerinde gidiyorduk biraz daha ama bir sonraki cümleye devam edelim isterseniz.SERDAR KULAK: Milli Eğitim kısmını yazdık, medya kısmı…HALİS KURALAY: Medya kısmını yazmadık daha.SEMA KARABULUT GÜL: Medyaya çok az değindik. Filmlerde engelli modeller kullanılması, çocuklar için çizgi karakterlerle desteklenmesi ya da işte çizgi karakterler oluşturulması gibi böyle bir üzerinden geçtik ama çok net bir şey yapmadık.SERDAR KULAK: Başka ne yapılabilir?HALİS KURALAY: Bunları yapsak zaten çok büyük bir şey yapmış oluruz.

Page 269: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU268

ŞAHİN LALE: Benim dediğim maddeyi ekleme şansımız var mı?HALİS KURALAY: Hangisi?ŞAHİN LALE: Dedim ya Siyasi Partiler Yasası’nda yapılan değişikliklerle engellilerin partinin yetkili organlarında görev alması, merkezi ve yerel parlamentoda karar mekanizmasında söz sahibi olmasının sağlanması.SEMA KARABULUT GÜL: Aslında var bunlar.SERDAR KULAK: Ben şuna katılmıyorum mesela yüzde 25 oranında kadın kotası… Bunların ben doğru olduğunu düşünmüyorum çünkü demek ki eğer katılmıyorsa demek ki kadınlar yüzde 25 oranında siyasetle ilgilenmiyor demektir bu.HALİS KURALAY: Şöyle ama Serdar ama şöyle düşünün arkadaşlar şimdi engelliler siyaset yapmak ister mi istemez mi veya kadınlar? Bak şimdi istediği halde oralara gidemiyor olmasının sebebi engelliler ve kadınlar mıdır sizce yoksa başka şeyler midir? Buradaki kotalardan kasıt aslında biraz bu…SERDAR KULAK: Bunu kotayla aşmanın doğru olmadığını düşünüyorum.ENVER ERTÜRK: Mecbur durumlar olabilir ama hemen böyle bir şeyin değişmesini bekleyemeyiz ki. Belki bu konuda şartlar bu belki on sene sonra “Her şey insan için” denecek özürlüsü mözürlüsü kalmayacak bu işin. İnsanlar için kim hak ediyorsa o gidiyor denilecek.SEMA KARABULUT GÜL: Bu bir alışma süreci aslında doğru söylüyor.SERDAR KULAK: Belli bir süre gelebilir oraya belli bir süre, şartlar eşitlenene kadar denilebilir mesela kota konulmasıyla ilgili.HALİS KURALAY: Sen merak etme Serdarcım yani bunlar şartlar eşitlendiği zaman bununla ilgili başka bir kavga verenler çıkacaktır. Bırak da onları o zamankiler yapsın. Bu bence kota olayı oradaki haksızlıkları bertaraf etmek adına yapılmış bir şey. O anlamda yoksa yani prensip olarak gerek yok tabii yani, ne gerek var. Yani yapabilen yapsın buyursun ağabeycim dersin ama adam yok ağabey bu işi yaparsa yaparsa Ahmet Bey yapar ama Sema Hanım da var orada Rabia Hanım da var yok yani o. Şimdi İl Müftülüğüne bakalım kaç tane bayan il müftü yardımcısı var? Yani bizim şeye bakalım kaç tane var? Hep azınlıktadır bunlar. İstanbul’da kaç tane bayan kaymakam,

Page 270: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 269

kaç tane belediye başkanı var söyleyin bana, yok.SEMA KARABULUT GÜL: Yani bunu aslında kadın erkek ayrımını geçtim mesleki azınlıklarda bile yaşıyorsunuz. İl Sağlık Müdürlüğü’nde ilk göreve başladım, bir psikolog ne yapar ki İl Sağlık Müdürlüğü’nde, psikologlar bütün gün oturuyor gibi bir algı vardı. Sonrasında o psikoloğun aslında bir sürü şeyi derleyip toparladığını ve çok iyi şeyler ortaya çıkardığını gördüklerinde sonrasında buraya daha çok psikolog alınması gerekiyor demeye başladılar.HALİS KURALAY: Tabii bu da birazcık o azınlıklara kalan bir görev.SEMA KARABULUT GÜL: Burada da işte belki görme engellilerin bu sisteme katılıp katılmayacaklarını gösterdikleri takdirde diyecekler “Evet daha fazla görme engelliyi buraya dahil etmemiz gerekiyor.” diye.HALİS KURALAY: Ama ilk defa kendini ispat etmek için yani düşünün mesela ben siyasi bir atama, atama derken teknik anlamda söylemiyorum bunu, siyasi bir görevlendirme idim şube müdürlüğüne geldiğim zaman. İlk başta birisi işte şey yapmış destekle oraya gelmiş falan gibi bakılıyordu fakat aradan 3-4 yıl geçtikten sonra ilçe müdürleri arayıp ya Halis Bey şu iş nasıl olacak diye bana başladılar sormaya. Oluyordu bunların hepsi ama… Peki, o olmasaydı oraya ben çıkmış olmasaydım olacak mıydı? Hiçbir zaman! Üsküdar kaymakamı ısrarla bana yalvardı dedi ki “Ya hocam gitmeseydin be!” dedi. “Niye sayın kaymakamım?” Dedi ki “Ya burada öğrencilere çok faydan oluyordu, görme engelliler okulunda”. Doğru söylüyor yalan değil hakikaten. Ben çok idealist bir öğretmendim, severek de yapıyordum işimi yıllarca idarecilik aklımın ucundan geçmedi. Benim işim öğretmenlikti diye, öğrencilerledir benim işim diye hep düşündüğüm için. Hep önüme gelen müdür yardımcılıklarına hep hayır, hayır, hayır demiş bir insandım ama İl’e geçtikten sonra aslında orada sizin yakalamış olduğunuz o vitrinin, o şeyin bir sürü insanın vizyonun değişmesine de çok katkı yaptığını görüyorsun.ŞAHİN LALE: Bireysel değil, bütünsel anlamda, özürlü kitlesinin temsilcisi olduğunuz gerçeğini unutmayarak... Ben demeyecek biz diyecek bulunduğu ortamda.HALİS KURALAY: Evet, peki başka. Şimdi bu medyayı da yazdıktan sonra dedik başka Ali Fuat Bey’in okuduklarından koyacağımız

Page 271: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU270

madde var mı veya demin sizin okuduğunuz maddeler içerisinden?SERDAR KULAK: Orada sosyal yardımın tanımlanması diye bir başlık açmıştı Ali Fuat Bey. Bu konuda aslında ben hani böyle olup olmaması konusunda emin değilim ama bir yönüyle de doğru olduğunu düşünüyorum. Yani mesela ne bileyim hani şöyle dedi ya şey girse de girmese de atıyorum belli bir parayı alması dedi ya mesela şimdi mesela ben bir görme engelli olarak baston kullanıyorum ama ayakkabımı daha fazla atıyorum merdivene vuruyorum. Dolayısıyla benim ayakkabım gören birine göre daha çabuk eskiyor ya da ne bileyim otobüs durakları erişilebilir olmadığı için ya da ne bileyim bir yerden bir yere gideceğim noktada erişilebilir bir yol, güzergâh olmadığı zaman ben tutuyorum taksiye binmek zorunda kalıyorum. Yani çalışsam bile benim ekstra bazı harcamalarım oluyor mesela.HALİS KURALAY: Bir ara Lokman Ayva’nın da benzer fikri vardı. Diyordu ki “Engellilere ekstradan bir para verilmeli devlet tarafından, onların engelini tazmin etmek adına verilmeli ama peşinden engellinin kardeşim engellilere yüzde elli su indirimi yapalım, bilmem otobüsleri ücretsiz yapalım da demeyelim kardeşim”.OĞUZ TAŞDEMİR: 2002’de Ak Parti iktidara geldiği zaman onun programında böyle bir şey vardı. Engellilerin maddi durumu ne olursa olsun, onlara belli bir ücret bağlamak.HALİS KURALAY: Evet, gibi. Peki, saat bu arada 3 oldu arkadaşlar. SEMA KARABULUT GÜL: Bununla ilgili şöyle diyebilir miyiz? Sosyal yardımların engellinin çalışma isteğini kıracak ya da farklı haklar talep edebilecek şekilde yapılmaması.SERDAR KULAK: Şöyle diyelim: sosyal yardım kavramının yeniden tanımlanarak…HALİS KURALAY: Yazalım onu şeye sosyal yardım kavramının yeniden tanımlanarak görme engellinin engelinden kaynaklanan ihtiyaçlarını giderecek şekilde planlanması. Aslında belki tanımlama kelimesini oraya koyabiliriz, tanımlanması belki diyebiliriz oraya. SERDAR KULAK: Ama tanımı kullandık ya orada, planlaması, bu sayede topluma katılımda büyük rol oynayan sosyo-ekonomik durumunun güçlendirilmesi.HALİS KURALAY: Peki diyelim.SEMA KARABULUT GÜL: Yalnız orada Fuat Bey’in söylediği bir

Page 272: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 271

şey vardı bunu yaparken de engellinin nasıl olsa para alıyorum, çalışmama gerek yok algısı da verilmeden yapılmasıyla ilgili bir şey vardı.OĞUZ TAŞDEMİR: Ama çok büyük bir para değil bu arkadaşlar geçinmek olamaz ki 300 lira 500 lira…RABİA TEMİZKAN: Hayır 850 lira asgari ücretle işe girdiğinde görme engelli, evde bakım parası, 2022’si kesiliyor. 1100 lira para yatıyor. 1100 lirayı kestirip adam sigortalı 850 liraya asgari ücretle işe girer mi? Girmez. Bunu anlattı Fuat Bey. Ama bu konuda kamuda işe başlayan, üniversite mezunu, %90 görme engelli 3000 küsur maaş alıyor. SERDAR KULAK: Yok almıyor.RABİA TEMİZKAN: Bir de yerel yönetimdeyse sosyal denge alıyor, alıyor.SERDAR KULAK: Evet yerel yönetimde alıyor.HALİS KURALAY: Desene Serdar biz alamıyoruz memurlar olarak. Arkadaşlar bir saniye…SEMA KARABULUT GÜL: Sosyal yardım kavramının yeniden tanımlanarak görme engellinin engelinden kaynaklanan ihtiyaçlarını giderecek şekilde planlanması, bu sayede topluma katılımda büyük rol oynayan sosyo-ekonomik durumunun düzenlenmesi ancak bunun da kişinin iş yaşamına katılımını düşürecek şekilde yapılmaması.HALİS KURALAY: Çok güzel.ENVER ERTÜRK: Görme engellinin kentlerde gerekli araç ve gereçleri ucuz şekilde temin etmesi ve iş yerlerinde bu imkanların sağlanması. Bizim çektiğimiz en büyük sıkıntılardan bir tanesi... Yani benim işimi kolaylaştıracak…SERDAR KULAK: Bunun yasal alt yapısı var ama.ENVER ERTÜRK: Var ama yapılmıyor.HALİS KURALAY: Ağabeycim şöyle onunla ilgili olay şu: 2005’te çıkan o Özürlüler Yasası aslında bunu emrediyor. Diyor ki işte Sağlık Bakanlığı, Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve Milli Eğitim üçü diyor müşterek yönetmelik hazırlar ama o yönetmelik hazırlanmadı sıkıntı o. Şu anda ben Milli Eğitim’deyken mesela görme engelli bir öğretmenimiz dilekçe yazmıştı bana. Şunu söylüyor diyor ki “Kardeşim ben görme engelliyim bir laptopa ve bir ekran okuyucu

Page 273: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU272

programa ihtiyacım var.” Ben de demiştim ki “Laptop dersen bütün öğretmenlerin laptop alması lazım o zaman ama ekran okuyucu programa eyvallah.” Fakat kardeşim o dönemde ayniyat donatım maddeleri içerisinde hiçbir kalemde ödemeye imkanımız olamadı. Ancak lütufla, dernekle öyle yaparsan yapılır ama o kapıyı da açarsan herkes girmek ister, bütçesi yok onun çünkü karşılığı yok.ENVER ERTÜRK: Peki mesela Halis Hocam, İETT’de çalışıyorum ben mesela. Kurumda kullandığım bilgisayarı falan geçtim, program çakma yani yasal değil. Ben şimdi oradan işlem yaptığım zaman JAWS şikayet etse ne olacak.HALİS KURALAY: Bu problem ayrı bir şey, sebebini söylüyorum sana. Sen sorunu söylüyorsun ben sebebini söylüyorum.ENVER ERTÜRK: Ben işte bununla ilgili bir şey yapılabilir mi diye söylüyorum.HALİS KURALAY: Acilen diyeceğiz o zaman şöyle diyeceğiz cümlede. Acilen, bir dakika Şahin Ağabey, acilen…SERDAR KULAK: Görme engellilerin iş yaşamlarında… HALİS KURALAY: İş diye sınırlayalım mı, yaşamlarında…ŞAHİN LALE: Şimdi bak diyorsun ki ekran okuyucu program olsaydı iyi olurdu ama laptop hayır diyorsun. Bizde şöyle bir bilinçsizlik de var: Ulaştırma Bakanlığı belki iyi niyetle belki birilerinin kişisel çıkarları için belki Ulaştırma Bakanlığı’nı ikna etme neticesinde ne oldu? İstanbul’da 3000 adet Gören Göz diye bir araç verildi, Ankara’da 2000, diğer yıllardakiyle beraber 60000’e ulaştı. Şimdi rakamlar bu. Kimisi 1500 dedi kimisi 1750 dedi ve hiçbir işe yaramadı. Ben keşke devlet şuan bunları geri alsa Allah şahittir acaba yapabilir miyiz diye açtık baktık olmadı telefon olarak da kullanmadık keşke iade olsa. Burada bir kaynak israfı da söz konusu…HALİS KURALAY: Şöyle Şahin Ağabey sen bu cümleyi söylesen de söylemesen de bu gibi konularda yanlış yapanlar olacaktır illa ki. O orada onu engellemek… Bence şu cümleyi yazalım. Acilen engellilerin yaşamlarından, engelinden kaynaklı problemlerin, problemleri çözebileceği araç ve gereçlerin devlet tarafından temini ile ilgili yönetmeliğin çıkarılması. ENVER ERTÜRK: Ben bunun böyle olduğunu bilmiyordum ilk kez sizden öğrendim hocam. Sizden çok şey öğreniyoruz hocam.

Page 274: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 273

SEMA KARABULUT GÜL: Mevzuatın diyelim mi genel olarak?HALİS KURALAY: Evet mevzuat diyebiliriz. Peki, başka?SEMA KARABULUT GÜL: Şeyle ilgili sosyal, sanat faaliyetleriyle ilgili bir şeyler belki eklenebilir.SERDAR KULAK: Bence bunlar şu an bu haliyle yeterliler. HALİS KURALAY: Okuyalım bir kez daha şurada atladık dediğimiz bir şey kalmasın.RAPORTÖR: Sosyal yardım tanımı, okullarda bütünleşmenin önemi, manevi erişilebilirlik, mimari engellerin bütünleşmeye engel olması, mimari alanda yapılan yenilikler, sosyal hizmet anlayışının değişmesi, evrensel tasarım, toplum rehabilitasyonu, engellinin hukuki durumunun güçlendirilmesi, sosyo-ekonomik durumu güçlendirmek, sosyal hayata kabul, eğitim, toplumun rehabilitasyonu ve bilinçlendirilmesi, mevzuatların niteliği ve niceliği, engellilerin ötekileştirilmesi, engellilerin sanat ve spor faaliyetlerine katılımı, kamu spotları ve TV programları.HALİS KURALAY: Vicdan Hocam burada mısınız?VİCDAN TEKİN: Evet, buradayım.HALİS KURALAY: Hocam sizinle alakadar bir şey söyleyeceğim de, doğrusu Abdullah İbn Ümmi Mektum hazretlerini en çok zikreden ve haklı olarak zikreden kurum Diyanet İşleri Başkalığı veya Müftülükler veya Müftüler, vaizler vesaire. Bu konuda istiyoruz ki sakın Vicdan Hanım’la ilgili olarak konuştuğumuzu düşünmeyin. Gönül istiyor ki Abdullah İbn Ümmi Mektum Hazretleri gibi sahabe yani dindar bir portre diyelim, dini bir portreye dinin peygamberi tarafından gösterilen o ilgi alakanın Diyanet kurumları tarafından da gösterilmesinin sağlanması lazım. Şimdiye kadar ben ne bir engelli müftü gördüm ne müftü yardımcısı gördüm, hiç kimse görmedim, yok yani, orta yerde yok. Bunu birazcık şeyin bunun gerçekten böyleyse önce diyor ya hani hocanın dediğini yap da gittiği yoldan gitme durumu olmaması lazım buna birazcık bence Diyanet’in çalışmasının lüzumu olduğunu düşünüyorum. Cümlelerimi seçerek konuştum farkındaysanız Hocam şahsınızla hiçbir ilgisi yok biliyorsunuz yani ama tamamen kurumsal. Demin bahsettiğim cümleyi hatırlayarak söyledim onu. 2003’te miydi neydi o? Mehmet Aydın bakanımızdı arkadaşlar. Ankara’da bir toplantı anındayız. O zamanki Diyanet

Page 275: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU274

İşleri Başkanlığında personel daire başkanı bize bir rapor getirdi. Efendim engellilerin Diyanet bünyesinde istihdam edilmeleri toplum nezdinde Diyaneti küçük düşürürmüş. Akla ziyan bir cümleydi yani Müslüman mahallesinde salyangoz satmak gibi bir şeydi o. Şimdi o bakımdan bu tabii giriş cümlesiydi esasen ben şunu arzuluyorum: Diyanet personelinin, İlahiyat Fakültelerinin engelliler konusunda ciddi bilinçlendirilmesi ve o bilincin... Çünkü toplumsal olarak bakın yani bir adam öğretmeni mi dinler hocayı mı dinler dersen büyük ihtimal hocayı daha çok dinler. O zaman hocanın engelliler konusunda örnek olabilecek noktada olması lazım. Yani bu anlamda Diyanetin bünyesinde sadece kitap basma vesaire değil de yani hakikaten hatırı sayılır çalışmalar yapılması lazım. Bu tabii Diyanete gönderilen elemanlar imam hatip mezunlarıdır, Kur’an kurslarıdır, İlahiyat Fakülteleridir vesaire. Buralarda yetişen insanlar da engelliler konusunda gerçekten donanımlı insanlar olursa o manevi bakım dediğimiz olaya da ciddi bir şeyler olmuş olur diye aklıma geliyor. Şimdi bu söylediklerimi bir cümleyle kim toparlayacak arkadaşlar? Çok konuştum.SEMA KARABULUT GÜL: Şöyle bir şey diyebiliriz aslında sadece Diyanet olarak kısıtlamadan çünkü sadece bir kuruma yüklenmek belki çok haksızlık olabilir. Kamu kurumlarında çalışan tüm personelin görme engelliyle iletişim hususunda bilgilendirilmesi.HALİS KURALAY: Daha derli toplu bir cümle. Arkadaşlar bence bilhassa diye böyle bir cümle açmakta fayda var. Bakın sizin söylediğiniz hocam isminizi unuttum Sema, Sema Hanım sizin söylediğiniz bilinçlendirilmekle ilgili bir şey doğru, güzel fakat Diyanet’in bir de aynı zamanda bilinçlendirme gibi bir görevi var. Bu çok güzel kullanılabilecek fevkalade güzel bir mecra. Yani Diyanet görevlisi bir adam anlattığı zaman kardeşim 1 saat ya Cuma günü 45 dakika insanlar karşına gelip güzelce kuzu gibi dinliyorlar. Orada güzel mesajlar gitse adam yoldaki engelliye düzgün davranır ya.VİCDAN TEKİN: Diyanetin dini toplantılarda potansiyeli çok fazla olduğu için, Kur’an kursları, halka cumaları vesaire erişim imkanları, sosyal anlamda erişim imkanları çok fazla olduğu için Diyanet ile ilgili haklı olarak çok büyük bir beklenti var ve buradaki eksikler... Asla hani ben Halis Bey, ben farkındayım itinayla nezaketini kullandı.

Page 276: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 275

HALİS KURALAY: Böyle konularda Hocam şöyle olur genellikle konuya anlayışlı olanlar fırçayı yerler ben de onu yapmamaya çalışıyorum. VİCDAN TEKİN: Hayır şöyle bir şey: Aynı toplumda yaşıyoruz, insanların biricikliğinin herkes farkına varmak zorunda, Allah katında vahye muhataplığının herkes farkına varmak zorunda. Burada hiçbirimizin birine aslında... Şöyle de bir şey var: Diyanet burada kaprisli olan, sizin söylediğiniz uç bir örnek olabilir, kaprisli olan insanlara her kurumda rastlayabiliriz. O da güvensizlikten kaynaklanır, bir insanın sadece fiziksel olarak değerlendirilmesi, karakterinin liyakatine bakılmadan değerlendirilmesi bir öz güvensizlik, kapristir. Ama şöyle bir şey var: Din hizmetinin yeteri kadar verilmediğiyle ilgili eleştiriler Diyanete yöneltilebilir haklı olarak ancak şöyle de bir şey var: Engelsiz olanın ya da herhangi bir vatandaşın din hizmeti alma önündeki engel de çok kısa bir dönem öncesine kadar çok fazlaydı zaten. Yani sağlıklı bir din eğitimini de herkes alabildi de engelliye ulaşılamadı değil. Birçoğumuz atılan, edilen vesaire. Ben hiçbir kamu kuruluşunda görev yapamaz şekilde öğretmenlikten atılmıştım. Onun için hani sağlıklı bir din hizmetine aslında normal engelsiz insanlar da uzunca bir müddet ulaşamadılar. Ha bu konudaki eksiklerin bir an evvel... Çünkü yeni teknolojiler vesaire devreye girmiş durumdadır. Bir an evvel Diyanetin devreye sokulması lazım. O tür zihniyete sahip olan bence bu zihniyetin ayıklanması lazım. Bu kadar ilkellikle… Yani biz diyoruz ki bir kere bu durumun doğru algılanması sağlıklı bir din hizmetiyle mümkün olabilir çünkü engelli ailesi öfke duyuyor, utanç duyuyor, hınç duyuyor bazen. Bazen engellerin çoğu bizzat engellinin kendi ailesinden kaynaklanıyor. Ben de yakınında engelli olan birisiyim. Yani kaderci bir yaklaşımla Allah bunu bize böyle vermiş diyerek 25 sene boyunca uğraştığım halde bir gıdım yol alamadım mesela o zihniyeti yıkmak için. Onun için aslında bu toplumsal olarak hepimizin arasında ve her konuda bulunabilecek marazlar. Bu marazları ayıklamamız lazım, eksiklikleri fark etmemiz ve ilk elden hemen başvurmamız lazım. Ben geçen İşitme Engelliler Çalıştayı’nda da notlarımı aldım, inşallah şahsen burada hepimize mal ediyorum bunların hepsini. Daire başkanlıkları, genel müdürlükler vesaire her kanalı kullanarak tekliflerinizi oraya aktaracağım.

Page 277: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU276

HALİS KURALAY: İnşallah, bizim için bir şans.SEMA KARABULUT GÜL: Şöyle yazabilir miyiz? Diyanet olarak da dini toplantılarda, cuma hutbelerinde, camilerde, Kur’an kurslarında ve sohbetlerde bununla ilgili…VİCDAN TEKİN: Zaten bu yapılıyor. Seminer, panel... Mesela biz bu sene içerisinde 8 bölgeye ayırarak İstanbul’un tamamına nasıl engelliye yaklaşılır, onlarla yaşama bilinci nasıl sağlıklı olabilir şeklinde bütün din hizmeti görevlilerimize bir eğitim aldırdık. Bunun arttırılması kendisinin bilinçlenmesini de sağlayacaktır. Yani farkında değilse... Aslında çoğumuz farkında değiliz. Yani onun için hepimizin… Bu sorunları yalanlamak, inkar etmek, görmezden gelmek çözüme ulaştırmaz.SERDAR KULAK: Şöyle diyebilir miyiz peki? Yani hiç Kur’an kursları, camiler vesaire detayına girmeden görme engellikle ilgili doğru bilgilerin Diyanet tarafından dini toplantılarda vatandaşlara kitlesel aktarımının sağlanması.ENVER ERTÜRK: Bu mu yani?SERDAR KULAK: Bu.VİCDAN TEKİN: O zaten yapılıyor da artırılmasına yönelik diyebiliriz. Mesela ben notlarıma şeyi aldım, yeni teknolojilerin kullanılarak Diyanet sitesinin daha da geliştirilmesi, sesli olarak bir takım şeylere ulaşılması... İnşallah bunların zevahiri kurtarmak adına değil de gerçekten ıstırabını duyarak, bu işin içinde biz varız ve biz en zayıfımız kadar kuvvetliyiz... Bu ruhla hareket edecek bilince önce Diyanet’in iç olarak kendisinin benimsemesi sonra da insanları farkında kılmaya adaması lazım. SEMA KARABULUT GÜL: Bunları bir cümleyle hızlıca şey yapalım isterseniz çünkü saat üçü çeyrek geçiyor.HALİS KURALAY: Evet, doğru biz 3’te bitirecektik.VİCDAN TEKİN: Toplumla bütünleşme açısından bakılacak olursa din hizmetinin hem yaygınlaştırılması, daha kolay erişilmesini söyleyebiliriz hem de moral, motivasyon açısından engelli bakışının sağlıklı hale getirilmesinde Diyanet’in daha fazla misyon edinmesini söyleyebiliriz.HALİS KURALAY: Yani toplumsal bilinçlendirme hocam yani o vurguyu özellikle orada kullanmak lazım. Toplumsal bilinçlendirmede

Page 278: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 277

Diyanetin rolünün arttırılması diyebiliriz. Bu cümle son cümlemiz olsun.SEMA KARABULUT GÜL: İsterseniz şununla bitirelim. Benim yine notumda vardı eğer beğenirseniz, size de uygun gelirse. Tüm bu çözüm önerileri ışığında bu sorunu yaşayan kişilerin söyledikleri de dikkate alınarak tüm kurumlarca tek paydada birleştirilmesi önemlidir.HALİS KURALAY: Aaaa bir dakika bir dakika…SEMA KARABULUT GÜL: Tüm kurumların ve sivil toplum kuruluşların el ele vereceği şekilde ve bağımsız yaşamı destekler nitelikte çalışılması gerekmektedir. İsterseniz bu şekilde bitirebiliriz. Tüm bu maddelerin aslında bu sorunu tahmin edenler değil yaşayanların söyledikleri dikkate alınarak ve tüm kurumları ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya alacak şekilde planlanması.HALİS KURALAY: Planlanması çok önemlidir deyip cümleyi bitirelim, peki. Çok teşekkür ederiz arkadaşlar, ağzınıza, yüreğinize sağlık. Rabbim hayırlara vesile etsin çalışmamızı, toplantımızı.

Page 279: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU278

SONUÇ BİLDİRGELERİ

Page 280: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 279

TANI VE TEDAVİ MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ

1. Erken teşhis ve tedavi kapsamında tüm çocukların ilki bir yaşında ikincisi okul öncesi (4-5 yaş) olmak üzere en az iki kez göz muayenelerinin yaptırılması gerekmektedir.

2. Başta diyabetik hastalar olmak üzere vasküler kaynaklı hastalığı olan herkesin yılda en az bir kez göz muayenesi olmaları için çalışmalar yürütülmelidir.

3. Glokom (göz tansiyonu) için kırk yaş sonrası her birey yılda bir kez göz muayenesi yaptırmalıdır.

4. Göz muayenelerinin daha verimli olması için, göz doktorları ile birlikte çalışacak, yardımcı teknik personel (tıp teknisyeni, optisyen) sağlanması hususunda gerekli çalışmalar yapılmalıdır.

5. Az görenlerin muayenelerinde kullanılmak üzere göz polikliniklerine gerekli muayene setleri sağlanmalıdır.

6. Sağlık kurumlarının erişilebilirlik çalışmaları hızlandırılmalıdır.

7. Sağlık hizmet sunucuları tarafından görme engelliler dahil olmak üzere tüm engellilere hastanelerde yardımcı olmakla görevli personel istihdam edilmelidir.

8. Güneş gözlüklerinin kontrolsüz satılmasının engellenmesi için ilgili tüm kurumlar birlikte çalışmalıdır.

9. Görmeye yardımcı tıbbi cihazlarda takip sistemi daha aktif hale getirilmeli, buna bağlı olarak gümrük çıkış beyanına göre ulusal bilgi bankası girişleri yapılmalıdır,

10. Beyaz bastonun Sağlık Uygulama Tebliği’ne girmesi için gerekli çalışmaların yürütülmelidir.

Page 281: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU280

EĞİTİM VE İSTİHDAM MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ

1. Engelli birey yaşamı boyunca eğitim konusunda desteklenmeli, eğitim süreçleri takip edilmeli, aile ve toplumun engellikle ilgili farkındalık düzeyi yükseltilmelidir.

2. İlköğretimde var olan uyaran eksikliği problemine çözüm getirilmeli, sistemli ve nitelikli eğitim programları oluşturulmalıdır.

3. Kaynaştırma programları kapsamında öğretmenlere gerekli destek eğitimleri sağlanmalı ve bu konudaki yetersizlikler giderilmelidir.

4. 4+4+4 eğitim sistemi ile birlikte engelli öğrenci ve öğretmeninin geçirdiği sürenin 1 yıl azalması sonucunda ortaya çıkan sorunlar çözümlenmeli, aksaklıklar giderilmelidir.

5. Bağımsızlık becerilerinin okullarda yeterince ele alınmaması nedeniyle engelli bireyin sosyal hayata adapte olma noktasında karşılaştığı sorunlar yardımcı köpek uygulaması, dijital kütüphane, yardımcı teknolojiler, Braille alfabesi gibi çalışmalar üzerinde daha çok yoğunlaşarak çözümlenmelidir.

6. Braille alfabesinin az görenler arasında tembelliğe neden olarak bağımsızlığı engellemesi konusunda çalışmalar yapılarak gerekli önlemler alınmalıdır.

7. Engelli öğrencilerin yükseköğretime sağlam altyapı ile gelmeleri sağlanmalıdır.

8. Engelli öğrencilerin okul kulüplerine katılımları desteklenmeli ve öğretim görevlilerinin engelli öğrencileri teşvik edici uygulamalarda daha istekli olmaları gerekmektedir.

9. Üniversite girişlerinde yaşanan fırsat eşitsizlikleri ortadan kaldırılmalıdır.

Page 282: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 281

10. Zorunlu engelli çalıştırma yasasına uyulması noktasında özel kuruluşlar ve kamu kurumlarındaki denetim arttırılmalı, bu konuda gerekli yaptırım uygulanmalıdır.

11. Korumalı işyeri uygulamalarında gerekli düzenlemeler yapılarak somut gelişmelerin elde edilmesi için çalışmalar yürütülmelidir.12. Engelli birey çalıştıran firmalarda görülen usulsüz uygulamalar için gerekli tedbirler alınmalıdır.

13. İŞKUR’da yürütülen engelli istihdamı çalışmaları bu alanda uzmanlaşmış ve yalnızca engelli istihdamına yönelik çalışan meslek danışmanları tarafından gerçekleştirilmelidir.

14. Yasa ve yönetmeliklerde yer alan engellilikle ilgili maddelerin uygulanmaları noktasında gerekli denetim ve takibin yapılarak hayata geçirilmeleri sağlanmalıdır.

Page 283: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU282

ERİŞİLEBİLİRLİK VE ULAŞILABİLİRLİK MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ

1. Yaşanılan fiziksel çevre daha korunaklı bir hale getirilmelidir. İçinde bulunulan şehir mimarisinde görülen eksiklikler mimarların batılı mantaliteye sahip olamayışından kaynaklanıyor olabilir. Depremler, doğal afetler Türkiye’de daha fazla cana mâl olabiliyor. Bunun çözümü de dünyadaki en iyi örnekleri bulup onları incelemek, ters mühendislik metodu ile mimarların kendi alanlarında gelişmeleri ile mümkün olabilir. Öte yandan katı bir ruhsatlı uygulama ile bu tür felaketlerin önüne geçilebilir. Herkes için korunaklı erişilebilir çevre ancak bu şekilde oluşabilir.

2. Cadde ve yollardaki yapısal bozuklukları ile ilgili olarak kaldırım ortasına ağaç dikilmemeli, araba parkı için konulan direkler olmamalı, trafik lambaları veya billboardlar daha yüksek yapılmalıdır. Engellilik alanında milli bir kararlılık içinde olunmalıdır ki bu tür düzenlemeler yapılabilsin. Şehir mobilyası her türlü engel grubuna göre yeniden düzenlenmelidir.

3. Görme engellilerin kaldırımlarda daha kolay yürüyebilmesi için araçların kaldırımlara park edilmemesi sağlanmalıdır. Bunun için de öncelikle otopark sorununu çözülmelidir. Yaya kaldırımı yaya içindir, bu kurala uymayan kişilere “kamu hizmeti cezası” gibi cezalarla kuralın uygulanması sağlanmalıdır.

4. Erişilebilirlik alanında uzman kişilerin danışmanlığında oluşturulan standartlar doğrultusunda mimari oluşumlara yapım aşamasında müdahale edilerek engellilere uygun hale getirilmesi sağlanmalıdır.

5. Yeni yapılan mimari oluşumlar erişilebilirlik alanında uzman kişiler tarafından denetime tabii tutulmalıdır.

6. Erişilebilirliğin kamu kurumlarında uygulanma biçimi araştırılmalıdır. Erişilebilirliğin sadece bir engel grubuna yönelik ya da yalnızca belirli bir alanda olmadığı konusunda kamu kurumlarında farkındalık

Page 284: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 283

oluşturulmalıdır.

7. Evrensel erişilebilir bilgi niteliğine sahip uygulamaların artırılması sağlanmalıdır. Örneğin kitap basımında görme engellilere uygun, erişilebilir içerik ile kitaplar basılmalı, kitaplar aktarılırken herkes tarafından erişilebilir teknolojiler kullanılmalıdır. Bu yöntem yayınevleri için de maliyeti düşük olacağından dolayı tercih edilir olacaktır.

8. Mobil cihazların erişilebilirlik teknolojileri de diğer konuların erişilebilirlik uygulamalarında olduğu gibi gerekli standartlar dikkate alınarak planlanmalıdır.

9. Görme engellilere erişilebilir bilgi sağlayan teknolojilerin üretiminde harcanan ciddi orandaki kaynağın israf edilmemesi için bu konuda yürütülen çalışmaların konusunda uzman kişilerce yapılması sağlanmalıdır.

10. Hissedilebilir yüzey uygulamaları için konusunda uzman kişilerden oluşan bir komisyon tarafından bütün aşamaları kapsayan bir standart geliştirilmelidir. Kullanılan malzemeler, uygulama esasları ve çalıştırılacak işçilerin nitelikleri bu standart ile belirlenmeli, uygulamalarla ilgili denetimler yapılmalıdır.

11. İş güvenliği konusunda görme engellilere uygun acil durum planları yapılmalıdır. Acil çıkışlar için yönlendirme uyarıları olmalı ve sesli ikaz metoduyla acil durumlarda da görme engellilerin erişilebilirliği sağlanmalıdır.

Page 285: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU284

TOPLUMLA BÜTÜNLEŞME MASASI SONUÇ BİLDİRGESİ

Toplumla bütünleşme; engellilerin, bedensel engeller dışındaki engellerin ortadan kaldırılması ile herkes kadar ve eşit şartlarda toplumsal hayata katılabilmeleridir.

Engellilerin, özellikle de görme engellilerin toplumdan beklentisi aslında ayrıcalık değil, diğer insanlar kadar eşit şartlarda yaşayabilmektir.Toplumdaki her birey, okula gidebilmek, sağlık hizmetinden faydalanabilmek, din hizmetlerinden yararlanabilmek, hukuki haklarını kullanabilmek, seyahat edebilmek, kendi kazançlarıyla hayatta kalabilmek, sosyal aktivitelere katılabilmek, oy kullanabilmek, teknolojiden yararlanabilmek gibi genel ihtiyaçlarını karşılayabilmeyi ister. Daha da önemlisi bunları başka bir insana bağımlı olmaksızın yalnız başına yapabilmeyi ister. Bir başkasına bağımlı yaşamanın verdiği huzursuzluk ve psiko-sosyal sorunları yaşamadan, bilinçli ya da bilinçsiz olarak daha da engellenmeden, din, dil, ırk, engel durumu, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın sadece “insan” olabilmeyi, insanca yaşayabilmeyi ister.

Engelli insanların çözülmesini istediği sorunların çok önemli bir kısmı toplumun onları yeteri kadar tanımamasından kaynaklanır.Engellilerin ayrı bir dünyası yoktur, onlar da tüm bireylerle birlikte aynı dünyayı paylaşmaktadır.Bu sebeple;

1. Engelli bireyin doğuşundan iş yaşamına kadarki bütün sosyal ihtiyaçları bir bütün olarak sistemleştirilmelidir.

2.Okullarda, matematik, Türkçe, fen bilgisi, hayat bilgisi gibi farklı derslerin müfredatları içerisinde görme engellilerle ilgili örneklere de yer verilmelidir.

3.Mümkün olan en erken dönemlerden itibaren görme engelli öğrencilerin engelli olmayan akranlarıyla bir arada eğitim alması sağlanmalıdır.

Page 286: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 285

4.Filmlerde engelli modeller kullanılmalı ve çocuklar için çizgi karakterlerle bu algı desteklenmelidir.

5.Medyada yer alan haberlerle, kamu spotlarıyla, televizyon programlarıyla ve billboardlarla engelliler hakkında topluma yönelik bilinçlendirici çalışmalar başlatılmalıdır.

6.Engellilerin bireysel alanına herkes kadar saygı duyulmalı, onlar izin vermediği sürece bu mesafenin korunması konusunda toplumda ortak bilincin kazanılması sağlanmalıdır.

7.Toplumsal bilincin geliştirilmesi hususunda çok önemli bir yere sahip olan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın desteği artmalıdır.

8.Kamu kurumlarında çalışan tüm personel, görme engelliler ve görme engelliyle iletişim hususlarında bilgilendirilmelidir.

9.Sosyal yardım kavramı yeniden tanımlanarak görme engellinin engelinden kaynaklanan ihtiyaçlarını giderecek şekilde planlanmalı, bu sayede topluma katılımda büyük rol oynayan sosyo-ekonomik durum düzenlenmeli ancak bunun da kişinin iş yaşamına katılımını düşürecek şekilde yapılmamasına dikkat edilmelidir.

10.Görme engellilerin yaşamlarında engelinden kaynaklı problemleri çözebileceği araç ve gereçlerin devlet tarafından temini ile ilgili mevzuat ivedilikle yayınlanmalıdır.

11.Toplumla bütünleşme açısından din hizmetine erişim kolaylaştırılmalıdır.

12.Tüm bu çözüm önerileri çerçevesinde yapılacak olan çalışmalar gerçekçi olarak, sorunu tahmin edenlerle değil sorunu yaşayanların söyledikleri dikkate alınarak, tüm devlet kurumlarının, belediyelerin ve sivil toplum kuruluşlarının el ele vereceği şekilde ve “bağımsız yaşamı” destekler nitelikte planlanmalıdır.

Page 287: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU286

Page 288: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 287

Page 289: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

GÖRME ENGELLİLER İÇİN GELECEĞİ PLANLAMA ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU288

Page 290: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

15 Ekim 2014 İSTANBUL 289

Page 291: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

290

ENGELLİLER MÜDÜRLÜĞÜİstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Ek Hizmet Binası

Hacı Ahmet Mah. Yeniyol Zarif Sok. No:22 PK:34440 Beyoğlu Tel: 0212 449 96 60 – 0212 449 96 61

Fax: 0212 449 50 [email protected]

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK DAİRE BAŞKANLIĞIENGELLİLER MÜDÜRLÜĞÜ

AVRUPA YAKASI İLETİŞİM BİLGİLERİ

Page 292: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

291

ENGELLİLER YAZ KAMPIÜst Giriş: Yeşilköy Mah. Halkalı Cad.

No: 69 PK: 34149 (Çiroz Halk Pazarı Arkası) Yeşilköy / BakırköyAlt Giriş: Yeşilköy Mah. Kazım Silivrili Sok.

No: 36/1 PK: 34149 Yeşilköy / BakırköyTel: 0 212 573 79 33 - 0 212 573 79 22 -0 212 449 97 85 Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

BAĞCILAR ENGELLİLER MERKEZİİnönü Mah. Şehit Yılmaz Kaan Cad.

No:82 PK: 34209 Bağcılar (Molla Gürani Parkı Yanı)Tel: : 0 212 449 96 83 - 0212 449 97 460212 449 97 18 Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 293: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

BAYRAMPAŞA ENGELLİLER MERKEZİMuratpaşa Mah. Rami Kışla Cad.No:161 PK: 34040 Bayrampaşa(Topçular Haseki Polikliniği Yanı)

Tel: 0 212 449 97 11 – 0 212 449 97 12Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

BEYLİKDÜZÜ ENGELLİLER MERKEZİBüyükşehir Mah. Atatürk Bul. No: 30 Beylikdüzü

(Beylikdüzü Kültür Merkezi Karşısı)Tel: 0 212 873 47 33Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 294: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

BEYOĞLU ENGELLİLER MERKEZİHacı Mimi Mah. Karabaş Mektebi Sok.

No:24 PK: 34425 Tophane/BeyoğluTel: 0 212 449 96 80Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

BÜYÜKÇEKMECE ENGELLİLER MERKEZİDizdariye Mah. Enver Paşa Cad. Özcan İş Merkezi

No: 24 Büyükçekmece (Büyükçekmece Kaymakamlığı Karşısı)Tel: 0 212 449 96 87 – 0 212 449 97 62

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 295: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

ESENLER ENGELLİLER MERKEZİ Nine Hatun Mah. İnönü Cad.

No:17/3 Dörtyol Meydanı / EsenlerTel: 0 212 449 97 38 – 0 212 449 96 84

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

ESENYURT ENGELLİLER MERKEZİ Atatürk Mah. Adnan Kahveci Bulvarı

No:27/33 PK:34500 Esenyurt(Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN Parkı içinde)

Tel: 0212 449 97 17 Fax:0212 449 50 34 [email protected]

Page 296: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

FATİH OTİZM MERKEZİKaragümrük Mah. Zeynel Ağa Sok.

No:14 PK: 34091 Fatih (Fatih Mimar Sinan Stadı Üstü)Tel: 0 212 449 96 59 – 0 212 449 97 32

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

GAZİOSMANPAŞA ENGELLİLER MERKEZİMerkez Mah. Cumhuriyet Meydanı No:20 Gaziosmanpaşa

(Gaziosmanpaşa Belediyesi Nikah Salonu Arkası)Tel: 0 212 449 97 34 – 0 212 449 96 86

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 297: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

KAĞITHANE ENGELLİLER MERKEZİTalatpaşa Mah. Çelebi Cad. No:51

(Talatpaşa Semt Konağı) PK:34400 Kağıthane Tel: 0 212 449 96 81 – 0 212 449 97 41

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

KÜÇÜKÇEKMECE ENGELLİLER MERKEZİTevfikbey Mah. Halkalı Cad.

No:148 PK: 34303 KüçükçekmeceTel: 0 212 449 96 95 – 0 212 449 96 85

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 298: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

SİLİVRİ ENGELLİLER MERKEZİYeni Mah. Nedim Beyazgül Sok.

No: 9/A Silivri (Silivri Devlet Hastanesi Acil Karşısı)Tel: 0 212 449 97 63 - 0 212 449 97 04

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

SULTANGAZİ ENGELLİLER MERKEZİEsentepe Mah. C1 Cad. NO:2 Sultangazi / İSTANBUL

(Hoca Ahmet Yesevi Kültür Merkezi)Tel: 0 212 449 96 73 - 0 212 449 97 96

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 299: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

298

ŞÜKRÜ SÜRMEN BAĞIMSIZ YAŞAM AKADEMİSİ Yeşilköy Mah. Halkalı Cad. No: 69 PK: 34149(Çiroz Halk Pazarı Arkası) Yeşilköy / Bakırköy

Tel: 0 212 449 96 62 – 0 212 449 97 95 Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

YEDİKULE ENGELLİLER MERKEZİYedikule Mah. İlyas Bey Cad. Mahzen Sok.

No:14 PK: 34083 Yedikule /FatihTel: 0 212 449 97 48Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 300: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

299

BAHÇELİEVLER ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUŞirinevler Mah. Barbaros Cad.

No: 9 Bahçelievler (Bahçelievler Belediye Binası)Tel: 0 212 484 38 00 – 2461- 2463

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

AVRUPA YAKASI İRTİBAT BÜROSU İLETİŞİM BİLGİLERİ

Page 301: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

EYÜP ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSU Düğmeciler Mah. Düğmeciler Cad.

No:19 Eyüp (Eyüp Belediyesi Sosyal Koordinasyon Merkezi)Tel: 0 212 615 11 90 Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

KAĞITHANE ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUÇağlayan Mah. Cendere Cad.

No: 8 Kağıthane (Kağıthane Kaymakamlık Binası)Tel: 0 212 294 07 15Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 302: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

ŞİŞLİ ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUMerkez Mah. Darülaceze Cad. No: 4 Şişli

(Şişli Kaymakamlığı Afet Yönetim Merkezi Binası) Tel: 0 212 320 99 54 Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 303: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

BEYKOZ ENGELLİLER MERKEZİ Rüzgarlıbahçe Mah. Şehit Ömer Balıkçı Sok.

No:1 PK: 34820 Beykoz (Beykoz Belediyesi Hizmet Binası) Tel: 0216 586 56 62 - 0 212 449 96 89

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

ANADOLU YAKASIİLETİŞİM BİLGİLERİ

Page 304: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

ÇEKMEKÖY ENGELLİLER MERKEZİMehmet Akif Mah. Akasya Sok.

No:34 Çekmeköy (Çekmeköy Belediyesi Mehmet Akif Kültür Merkezi)

Tel: 0 216 640 41 94 - 0 216 586 56 63Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

KADIKÖY ENGELLİLER MERKEZİKozyatağı Mah. Çardak Sok.(Güven Sok.) No: 7 Kadıköy

Tel: 0 216 586 56 25 - 0 212 449 96 45Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 305: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

KADIKÖY OKUL ÖNCESİ OTİZM MERKEZİKozyatağı Mah. Çardak Sok.

(Güven Sok.) No: 7 Kat: 4 KadıköyTel: 0 212 449 97 72 - 0 212 449 97 16

Fax: 0 212 449 50 34

MALTEPE ENGELLİLER MERKEZİCevizli Mah. Bağdat Cad. No: 436 Kat: 2 Maltepe

Tel: 0 216 586 56 65 - 0 212 449 97 26Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 306: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

SULTANBEYLİ ENGELLİLER MERKEZİMimar Sinan Mah. Özgürlük Cad.

No:17/1 SultanbeyliTel: 0 216 586 56 69 - 0 212 449 97 06

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

SANCAKTEPE ENGELLİLER MERKEZİAbdurrahman Gazi Mah. Hızırbey Cad.

No:3 Yenidoğan/SancaktepeTel:0 216 586 56 66 - 0 212 449 96 98

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 307: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

ŞİLE ENGELLİLER MERKEZİBalibey Mah. 23 Nisan Cad. Öğretmen Sok.

No: 1 Şile (75. Yıl Ortaokulu Bahçesi) Tel: 0 216 586 56 60 – 0212 449 97 23

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

TUZLA ENGELLİLER MERKEZİCami Mah. İstasyon Cad. Dr.Alalattin Yavaşça Sok. No:12 Tuzla

Tel: 0 216 586 56 67 - 0 212 449 96 94Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

ÜMRANİYE ENGELLİLER MERKEZİ Fatih Sultan Mehmet Mah. Alemdağ Cad.

No:217 Tepeüstü - Çakmak Yolu / Ümraniye(İBB Kapalı Yüzme Havuzu Yanı)

Tel: 0 216 586 56 68 – 0 212 449 96 82Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

Page 308: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

ANADOLU YAKASIİRTİBAT BÜROSU İLETİŞİM BİLGİLERİ

BEYKOZ ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUGümüşsuyu Mah. Kelle İbrahim Cad.

No:43 Beykoz (Beykoz Belediye Binası)Tel: 0 216 444 66 61/ Dahili:8740

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 309: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

KARTAL ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUKordonboyu Mah. Ankara Cad. No: 142 Kartal

(İBB Bülent Ecevit Kültür Merkezi)Tel: 0 216 586 56 64 - 0 216 353 00 21

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

PENDİK ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUBatı Mah. 1. Gezi Boyu Cad. No: 64 Pendik

(Pendik Belediyesi Engelliler Koordinasyon Merkezi)Tel: 0 216 585 11 00 / Dahili:3052

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 310: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

SULTANBEYLİ ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUAbdurrahman Gazi Mah. Belediye Cad. No: 4 Sultanbeyli

(Sultanbeyli Kaymakamlığı Giriş Katı) Tel: 0 216 419 35 41Fax: 0 212 449 50 34

[email protected]

ÜSKÜDAR ENGELLİLER İRTİBAT BÜROSUSelamiali Mah. Cumhuriyet Cad. No: 48 Üsküdar

(Üsküdar Belediyesi Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi)Tel: 0 216 391 88 63 / Dahili:127

Fax: 0 212 449 50 [email protected]

Page 311: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik

Yayın Editörleri : Sevcan Hallaç, Kübra Yücel Yönlü

Fotoğraflar : Mehmet Kurt, Selahattin Yalçın

Raportörler : Faruk Bal, Elif Güşta Uzun, Burcu Düzoğlu, Nalan Rakipoğlu, Tuba Cebe, Fatma Nihal Polat, Çisem Akman, Feyza Çetin

Organizasyon Ekibi : Nurullah Yücel, Hüseyin Cerrahoğlu, Turgay Maçin, Mehmet Yavuz, Gülşen Yavuz, Mine Çakar, Gül Kayacı

Page 312: GÖRME ENGELLİLER İÇİN - saglik.ibb.istanbul · Bu kitap İstanbul Büyükşehir Belediyesi Engelliler Müdürlüğü tarafından yayına hazırlanmıştır. Kitabın içerik