HACETTEPE gazete

Neler Var?Ankara HaberleriTürkiye HaberleriDünya Haberleri

Ankara’da Bu HaftaHacettepe’de Bu Hafta

“Fetih 1453” filmi ve “Gizli Anların Yolcusu” kitabı tanıtımları

Twitter’dan “Hacettepe” iletileri

Hacettepe’de Organ NakliHacettepe Üniversitesinde Doç. Dr. Serdar Nasır ve ekibinin gerçekleştir-diği çift kol ve çift bacak naklinin başarısız sonuçlanması ve hasta Şevket Çavdar’ın hayatını kaybetmesi, Türkiye’nin son günlerde en çok konuştuğu konulardan biri. Sosyal medyada insanlar sanki konunun uzmanıymışça-sına konuşmaya ve yapılan uygulamaları eleştirmeye başladı. Hacettepe Üniversitesinin Akdeniz Üniversitesiyle yarıştığı iddia edildi. Nakiller konu-sunda da soruşturmalar devam etmektedir. Ölen hastanın tıbbi ihmalkarlık sonucu ölüp ölmediği netlik kazanmamıştır. Bu nedenle soruşturmalar ta-mamlanana kadar herhangi bir yargıyla konuyu eleştirmek yanlış olacaktır.

Alpay Erdem Sıhhiye’deydiHacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi geçtiğimiz hafta ünlü bir isme ev sahipliği yaptı. Uykusuz dergisinin yazar ve ka-rikatüristlerinden Alpay Erdem, 29 Şubat 2012 Çarşamba günü Tıp Fakültesi Mantar Topluluğu’nun konuğu oldu. Twit-ter hesabından yazmış olduğu iletilerde sekiz günde sekiz gösteri yaptığını belirten Alpay Erdem 1500 kişiyi güldürdü-ğünü 50’sini güldüremediğini söylüyor. Hacettepe’deki gös-terisinin ardından ise Twitter’da “Hacettepe Tıp Fakültesin-de salonumuzu dolduran süpersonik izleyiciye dev sevgi” yazması bu programından memnun kaldığını gösteriyor.

Böylesi Hacettepeliye Yakışmaz28 Şubat 2012’de Hacettepe Türkçe Topluluğu olarak Maliye Topluluğu’yla birlikte, Edebiyat Fakültesi Bedrettin Cömert salonunda Hocalı Şehitle-rini Anma programı düzenledik. Etkinliğimiz asılsız iddialarla saldırıya uğradı ve istenmeyen üzücü olaylar yaşandı. Salonda kalmasını umdu-ğumuz olaylar bizlerle alakası olmayan şekilde dışarıda da devam etti. Söz konusu olayların bir son bulması ve Hacettepeli öğrencilerin ayrışmaması için sağduyulu olmalıyız, düşüncelerimizi sakince ve konuşarak birbirimize ak-tarmalıyız. Bir “taraf” olmadan, her zaman hep beraber olmamız umuduyla.

Hacettepe Türkçe Topluluğu Yayını 5 Mart 2012 Yıl: 1 Sayı: 1 Haftalıktır./Ücretsizdir.

Tıp Fakültesine Yeni Dekan

13 Şubat 2012 tarihinde Tıp Fakül-tesi dekan adayları seçiminde Prof. Dr. Nüket Örnek Büken 167, Prof. Dr. Gülsev Kale 299, Prof. Dr. Sarp Saraç 383, Prof. Dr. Bülent Sivri 383 oy aldı. YÖK Genel Kurulunun kara-rıyla Hacettepe Tıp Fakültesi Dekan-lığına iç hastalıkları gastroenteroloji uzmanı Prof. Dr. Bülent Sivri atandı.

Hacettepe Senfoni Orkestrası Konseri

1998 yılında Hacettepe Üniver-sitesi Ankara Devlet Konservatu-varı bünyesinde kurulan Hacette-pe Senfoni Orkestrası, 29 Şubat 2012 Çarşamba günü 19.00’da, Sıhhiye yerleşkesinde Kültür Mer-kezi M Salonunda her ay yaptı-ğı konserlerinden birini verdi.

Başarılı Olanlara Harç İndirimi

Dönemlerinde ilk yüzde ona gi-rerek katkı payı/öğrenim ücre-ti indirimine hak kazanan öğ-rencilerin Öğrenci İşleri Daire Başkanlığına başvuruları başladı.

“HACETTEPE gazete” Beytepe’dekinin Sıhhiye’den, Sıhhiye’dekinin Beytepe’den habe-ri yok. Başta iki ana yerleşke olmak üzere, Hacettepe’yi “HACET-TEPE gazete” çatısı altında birleştirmeyi hedefliyoruz. Ankara’dan Dünya’ya uzanan haber şeridinden seçtiklerimizi okurlarımıza sunu-yoruz. Bir haftalık süreçte Ankara’daki kültür-sanat etkinliklerinden sizleri haberdar ediyoruz. Sinema, kitap, sosyal medya gibi çeşitli ko-nularda yazılarınızı bu sayfalarda yayımlıyoruz. Öğretim görevlileri bil-diklerini ve düşüncelerini “HACETTEPE gazete” aracılığıyla sizlere iletiyor. Ha

berin

i yol

la is

min

le

birli

kte

yayı

mla

yalım

! ha

cette

pega

zete

@ym

ail.c

om

DÜNYA HABERLERİ

• Afganistan’da Kur’an yakma gerginliği hâlâ sürüyor. Şu ana kadar çıkan olaylar-da 36 kişi öldü. Son olarak NATO üssüne bomba atıldı.• Azerbaycan, İsrail ile 1.6 milyar dolarlık silah alım anlaşması imzaladı.• Birleşmiş Milletler, Irak’ta 1 milyon 300 bin Iraklının hâlâ evsiz olduğunu açıkladı.• Rusya başbakanı Vladimir Putin, “ABD mutlak yenilmez değil.’’ diyerek ABD’yi uyardı.• Fransız Anayasa Mahkemesi, 1915 olay-larıyla ilgili Ermeni iddialarının reddini suç sayan yasayı ifade özgürlüğü ile çeliştiği için iptal etti.• Azeri-Ermeni hattında bir kez daha ateş-kes ihlali oldu. Ermeni askerlerin ateşkes ihlalini bozması sonucu bir Azeri teğmen yaralandı.• Uygur Türkleri bölgedeki Çinliler ve gü-venlik güçleriyle çatıştı. Çatışma nedeniy-le 15 kişi hayatını kaybetti.• Unicef, çarpıcı bir rapor daha yayınladı. Raporda, yoksulluk ve yoksunluğun en fazla etkilediği grup olan dünya çocuk-larının 8 milyonunun bir yıl içinde açlık yüzünden 5 yaşına ulaşamadan öldüğüne dikkat çekiliyor.• Ressam Burhan Doğançay’ın ‘’Ribbon Mania’’ isimli eseri, New York’taki Metro-politan Museum of Art tarafından daimi koleksiyonlar arasına alındı.• Bilim insanları ilk kez görünmezlik pe-lerinini kullanarak üç boyutlu bir nesneyi görünmez hale getirdi. Yapılan deney “New Journal Of Physics” dergisinde yayımlandı.

TÜRKİYEHABERLERİ

• Şarhöyük’te (Dorylaion) 30 yıldır kazı yapan Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taciser Sivas, BBC’nin Haçlı Seferleri’ni konu alan üç bölümlük belge-seli için İznik, Eskişehir, Antakya, İsrail ve Mısır’da çekimler yapılacağını söyledi.• Uluslararası alanda daha fazla yer bul-ması hedeflenen Türk Lirası’nın simgesi belirlendi. Bu tasarımın Türk ekonomisine olan güven ve istikrarı temsil edeceğini belirten Merkez Bankası başkanı Erdem Başçı, “Simgenin çıpaya benzemesi TL’nin kıymet saklama aracı olarak güvenli bir liman haline geldiğini vurgulamaktadır.” dedi.• Eğitim’de 4+4+4 olarak isimlendirilen yeni sisteme, 2012- 2013 döneminde başlanması düşünülürken, okula başlama yaşı da düşürülüyor. Karar, hükümetin 12 yıllık eğitim teklifinin tartışıldığı Milli Eğitim Alt Komisyonu’ndan çıktı.• Dünya Üstün Zekâlı Çocuklar Konseyi başkanı ve Uluslararası Eğitimde Yenilik-ler Merkezi direktörü Prof. Dr. Taisir Subhi Yamin, 29 Şubat’ta İstanbul’a geldi. Prof. Yamin, “Türkiye’nin 75 milyonluk nüfusu-nun yüzde 3’ü, yani yaklaşık 2 milyon 250 bini üstün zekâlı.” dedi.• Adana’nın Kozan ilçesinde yapımı devam eden barajın kapağının patlaması sonucu ortaya çıkan facia meclisin de gündemi haline geldi.• Adıyaman’da beyin ölümü gerçekleşen bir kişiden alınan kornealar Dicle Üni-versitesinde bir operasyonla iki hastaya nakledildi.

ANKARAHABERLERİ

• Bir zamanlar çevreye yayılan kötü ko-kular nedeniyle, insanların yanından bile geçmek istemediği Mamak Çöplüğü’nde domatesin ardından şimdi de çilek yetiş-tiriliyor.• Pursaklar Belediyesi ekipleri kış mev-siminde yiyecek bulmakta zorluk çeken yaban hayvanları için doğaya yem bıraktı.• Deniz Kuvvetleri Komutanlığı önünde şüpheli paket paniği yaşandı. Olay yerine gelen bomba uzmanları, pakete fünye yerleştirdi. Büyük bir gürültü ile patlayan paketten çöp çıktı.• Sincan Belediyesi ve İş-Kur işbirliği ile istihdam garantili ücretsiz hasta ve yaşlı refakatçisi kursu açılıyor. 3,5 ay sürecek kursu tamamlayan kursiyerler bu eğitim sonunda huzurevleri, hastaneler, şefkat evleri ve yaşlı bakım merkezlerinde istih-dam edilebilecekler.• Sincan ilçesine giden bir belediye otobüsü, Ayaş yolunda bir otomobille çarpışarak Devlet Mahallesi alt geçidine düştü.• Sincan- Batıkent metro hattı için bakan-lık ve yüklenici firmalar arasında yapım sözleşmesi imzalandı.• Ankara Büyükşehir Belediyesi Hanım Lokalleri üyelerinden oluşan halk oyunları grubu Gençlik Parkı Kültür Merkezinde yaptıkları gösteriyle izleyenleri kendileri-ne hayran bıraktı.• Siteler’de üç katlı mobilya imalatha-nesinde, yangın çıktı. Alt katta başlayan yangın, iş yerinin önünde park halinde bulunan araca da sıçradı.

ANKARA’DA BU HAFTATİYATRO Basit Bir Ev Kazası-06.03.2012-20.00-Sanatolia Ankara Komedi Sahnesi İyi Günde Kötü Günde-06.03.2012-20.30-MEB Şura Salonu Beni Unutma-07.03.2012-20.30-MEB Şura Salonu Barış-06/07/08/09 Mart 2012-20.00(DT) Kerbelâ-06/07/08/09/10 Mart 2012(DT) KONSER 05.03.2012-20.00-Ud Ve Ney Resitali-TAD 07.03.2012-21.30-Bedük-Passage Pub 09.03.2012-21.00-Özcan Deniz-Meşrep Çayyolu OPERA Don Giovni-05.03.2012-Opera Sahnesi Yusuf ile Züleyha-07.03.2012-Opera Sahnesi SERGİ 15.02.2012/14.03.2012-Tunç Tanışık-Armoni Sanat Galerisi 24.02.2012/14.03.2012-Halil Coşkun-Galeri Soyut Çankaya

HACETTEPE’DE BU HAFTA

• IEEE Hacettepe Üniversitesi Öğrenci Kolu-Kariyer Sizsiniz ‘12-6/7/8Mart2012• İletişim Fakültesi-Amargili Kadınlardan Dijital Hikayeler-8Mart2012• Hacettepe Uluslararası İlişkiler Topluluğu-Birleşmiş Milletler Enformas-yon Merkezi ziyareti-8Mart2012• Hacettepe Alternatif Müzik Topluluğu- Hacettepe Musichall Vol.5-10Mart2012• İletişim Fakültesi-Belgesel Haftası- 6/7/8/9Mart2012

Etkinliklerinizin burada yer alması için bize e-posta ile haber verin!

Kötü haberler kırlangıç kanatlıdır, iyi haberler koltuk değnekli. (Massinger)

SİNEMA Fetih 1453

Sinemaseverlerin uzun zamandır beklediği Fetih 1453 filmi 16 Şubat perşembe günü, ismine de uygun olarak 14.53’te vizyo-na girdi. Ben de Türkçe Topluluğundan arkadaşlarımla beraber cumartesi günü izleme fırsatı buldum bu filmi. Şu ana kadarki en büyük maliyetli Türk filmi ve vizyona girdiği ilk andan itibaren birçok rekor kırdı ve kırıyor. Filmi görsel açıdan oldukça beğen-diğimi söylemeliyim. Müthiş efektlere sahipti film. Olay örgüsü gayet güzeldi, bir kopukluk hissetmedim. Ancak film tarihsel açıdan baktığımızda çok fazla hataya sahip. En temel konularda bile hata yapıldığını gördüm. Burada

yapılan hataları sıralayacak değilim. Zaten bu konuda değerli tarihçilerimiz eleştiriler getiriyor çokça. Kendi adıma şunu söyleyebilirim: Tarih bilgisinin yetersiz ve tarih bilincinin düşük olduğu ülkemizde, tarihsel bir film yapılırken daha dikkatli olunmasının taraftarıyım. Zaten yeterli bilgiye sahip olmayan birçok kişi bu filmde gördüklerini salt doğru olarak kabul edecektir hiç kuşkusuz. Bunun yanında sinemasever arkadaşlarım bilirler ki basit bir olay dahi güzel sunumuyla, anlatımın benzersizliği ile bir başyapıta dönüşebiliyor. Oysaki “Fetih” zaten başlı başına benzersiz bir olay, bir başyapıt. Ama bu film bende o ihtişamı, o heyecanı uyandırmadı, fethin gerisinde kaldı bence bu film. En azından dikkatleri böylesi özel bir olaya/konuya çektiği için çok memnunum ve bunun sayesinde bu konuda birçok şey konuşulacak, dillendirilecek. Peki, filmi izlemenizi tavsiye ediyor muyum? Evet, güzel bir film sizi bekliyor. Ancak eleştirel bakış açısıyla izlemeniz koşuluyla. Sevgilerimle...

Erkan Öztürk/Tarih

KİTAP Gizli Anların Yolcusu Çağdaş edebiyatımızın sevilen yazarlarından Ayşe Kulin, Gizli Anların Yolcusu ile tarzının dışına çıkarak karşımıza geliyor. Kitapta okuyucuları farklı bir pencereden bakmaya zorlayan Kulin, pek ço-ğumuzun kabullenemediği gerçekleri gözler önüne seriyor. Oğlunu zamansız bir kaza ile kaybedip bütün hayatı değişen bir adamın, İlhami’nin hikâyesi. İnsan kime, nerede, ne zaman âşık olacağını bilemez. Bir seyahat ile başlayan farklı bir yaşam... Ardı arkası kesilme-

yen yalanlar... Harcanmış çocukluklar, toplum tarafından bastırılmış duygular ve korkular... Sürekli kendi içinde çatışma halinde olan bir adam. Ardından gelen aykırı bir aşk hikâyesi... Toplum olarak hâlâ kabullenemediğimiz gerçekler, kendi içindeki sırlarla baş etmeye çalışan insanlar var bu kitapta. Pek çoğumuzun anlamakta zor-landığı, yargılamakta ısrar ettiği bir aşkın romanı. Gizli Anların Yolcusu’nda toplumun konuşmaktan çekindiği konuları Ayşe Kulin’in ustalıkla anlattığını görüyoruz. Cesurca yazılmış bu kitap, bakış açımızı biraz olsun değiştirecek gibi görünüyor. Sürükleyici ve bir o kadar da zevkle okuyacağınız bu roman kütüphanenizde bulunmalı.

Göknur Altay/Türk Dili ve Edebiyatı

CİK CİK #Hacettepe@muzaffer2010 Hacettepe’deki spor salonu tekrar paralı olsun. Sıra gelmiyor:( • @HknErdal Bugün de uyuyamadık iyi mi! Beytepe yine

bembeyaz; ama inek Hacettepe öğrencileri yine akın akın geliyor. • @fdhamedi Hacettepe’de İletişim Fakültesi varmış, oley! • @KonukEda O değil de Erol Köse’nin Hacettepe tıptan mezun olması? • @brcnmrl Oha, artık Hacettepe’nin otobüsünde de paso soruyorlar ya 230 bu abi, Hacettepe öğrencisinden başka kim biner yani yapmayın ya. • @BerKaldar Hacettepe yarın sabahın köründe okulu tatil edersen adam değilsin. • @GeceFanzini Facebook’ta “Hacettepe Tatil İstiyor” etkinliğine ka-tılan arkadaşlar, etkinlikle falan olmaz o işler:) • @pnrbyrk Keşke bir gün daha tatil olsa:( Haber olmak için bütün Hacettepe sayfalarını beğendim resmen. • @Ecem_Keles Deniz olmayan bir şehirde yaşayamam, kusura bakma Hacettepe Üniversitesi.

KÖŞE YAZISIHepimiz Hacettepeliyiz! Gazetemiz Hacettepe’ye güzellikler getirsin. Sözlerime başlarken öncelikle dikkatimi çeken birkaç hususu dile getir-mek istiyorum. Bunlardan ilki 18 Şubat’ta rektörümüz Prof. Dr. Murat Tuncer’in öğrencilerle buluşmasında, Sıhhiye yerleş-kesinde okuyan arkadaşlarımızın söyle-dikleri “Sıhhiye yerleşkesinde gerçekleşen bu toplantıda bizi dinlemenizi istiyoruz.” sözleridir. Biz duyarlı Hacettepeliler olarak Sıhhiye, Beytepe, Bala, Polatlı, Beşevler diye ayırmadan rektörümüzü dinlemeye ve taleplerimizi dile getirmeye özen göste-rirken, bu arkadaşlarımızın ötekileştirme çabaları bizi çok üzdü ve biraz da düşün-dürdü. “Hacettepe Gazete” çalışmamızı tetikledi. Amacımız Sıhhiye ve Beytepe yerleşkelerindeki bu birbirimizden haber-sizliği gidermek ve Hacettepe çatısını bü-tünleştirmektir. Unutmayalım arkadaşlar biz Beytepe ya da Sıhhiye Üniversitesine gelmedik. Hepimiz Hacettepeliyiz. Üniversiteye başlayan her birey ilgi duyduğu alanda bir toplulukta etkin olma-lıdır arkadaşlar. Üniversite öğrenciliğinin liseden en büyük farkı budur. Yıllar sonra eş dost bir araya geldiğinizde anlatacakla-rınız derslerde ki başarılardan ziyade görev aldığınız etkinlikler, bu etkinliklerden edin-diğiniz yeni tecrübeler ve bu gibi sosyal faaliyetler olacaktır. Hacettepe Türkçe Top-luluğu adına tüm arkadaşlarımızı aramıza davet ediyorum. Topluluk odamızın sıcak ortamında birbirinden hoş konuların ko-nuşulduğu minder sohbetlerimize katılın, büyük salon etkinliklerimize gelin, destek olun, etkinliklerimizde görev alın. Ayrıca 28 Şubat’ta gerçekleştirdiğimiz “Hocalı Şehitlerini Anma” etkinliğimizde, herhangi bir milleti hedef almadığımız halde, bizlere yöneltilen ağır ithamlar ve saldırılar, çıkan tatsız olaylar hepimizi faz-lasıyla üzdü. Etkinliğimize karşı çıktıklarını bağırarak, salonu birbirine katarak göste-ren ve etkinliğimizi dağıtmaya çalışan ar-kadaşlardan da Hacettepe’nin demokratik ortamının devamlılığı noktasında duyarlılık beklediğimizi belirtmeliyim. Hacettepelilik temsil vasfı yükler. Üniversite içinde de, yarın mezun olduktan sonra iş hayatımızda da. Karşılıklı saygı ve hoşgörümüzü hiç kaybetmeyelim. Daha İleriye… En İyiye…

Hakan ÇayalanSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi

Hacettepe Türkçe Topluluğu Başkanı

Siz de yazılarınızla HACETTEPE gazete’de yer alabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey adınızı,

bölümünüzü ve telefon numaranızı yazınızla birlikte e-posta ile bize ulaştırmak!

Türkçe Bakış Açısı Kültürün özelliklerinden biri “ulusal” ve “özgün” olmasıdır. Ulusallıkla kültürlerin milletlerin ürünü olduğu açıklanır. Öz-günlükle kültürlerin kaynağının ulusal değerler olduğu vurgu-lanmaya çalışılır. Demek ki Türkçeye aykırı tavır sergilemek hem ulusallıktan, hem de özgünlükten uzaklaşmak sonucunu doğur-maktadır. İşte tam bu noktada yüzyıllar önce oluşturulan yazılı örneklerin günümüze tam olarak ulaşamamasının kaynağını bulabiliyoruz. Yine tam bu nokta gösteriyor ki bugün Türkçe bakış açısından sapanlar yarına da ulaşamayacaklar… Türkçe bakış açısından sapmaya değişik ve tipik örnekler ve-rebiliriz: Öncelikle yeni Türk alfabesinde bulunmayan harflerin ısrarla ve inatla kullanılması. Bir boşluğu doldursa, bir eksikliği giderse üzülmeyiz belki! “Ş” yerine “SH” kullanmak, “V” yerine “W” kullanmak, kalın k(a) yerine “Q” kullanmak, “KS” yerine “X” kullanmak… Aslında 1353 sayılı yasayla benimsenen alfabe kanununa aykırı bu uygulamaları durduracak yargı kurumla-rının dikkatini bu uygulama nasıl çekmez, anlaşılır gibi değil. Sanki yeni alfabeye son şeklini veren M. Kemal, bu harfleri bilmiyor da bunları kullananlar biliyormuş gibi düşünmek bir bilgisizliktir. O zaman Atatürk bu harfleri niye alfabeye almamış dersiniz? Cevap basit: Atatürk, Türkçe bakış açısına sahipti. Türkçe bakış açısına sahip olmayanlar, harflerin okunması sırasında da yabancı bakış açısını öne çıkarıyorlar. Türkçe-nin değil İngilizcenin okunuş ilkesini benimsiyorlar. Özellikle kısaltmaların okunuşu sırasında bu durum görülüyor. Kısaltma deyip geçmeyelim. Dilde geçerli olan az çaba yasasının sonucu olarak ortaya çıkan ve çağımızda hızla çoğalan kısaltmaların sayısını merak edenler Bilal Şimşir’in Kısaltmalar Sözlüğü’ne bakabilirler. O yüzden Türkçe bakış açısına sahip olanlar; NTV’yi Neteve, CNN’yi Cenene, TV’yi Teve diye okumalılar. Bu kısalt-malara gelen ekler de harflerin okunuşuna uymalıdır: CBS’in değil CBS’nin, IMF’te değil IMF’de, ISBN’i değil ISBN’yi demeli, yazmalıdır. Türkçe bakış açısı olmadığı için adı Türkçe konmuş birçok kuruluş, işyeri adları Türkçenin sözcük sıralanışı ilkesine aykırı-

dır. Türkçede önemli öğe sonra gelir. Batı dillerinde önce gelir. Bakış açısı Batı’dan yönlendiği için bu adlar görünüşte Türkçedir ama sözcük sıralanışı Batı’ya göredir: Kanal D, TV 8, Cine 5, Radyo Tatlıses, Radyo Hacettepe, Radyo 5, Hotel Etap Altınel, Hotel Mola, Hotel İçkale gibi. Kuruluş ve işyeri adlarında bir eğilim de belirtisiz tamlama ile kurulması gereken adların takısız ad tamlaması biçiminde kurulmasıdır. Burada Türkçe olduktan sonra ha takısız tamlama olmuş, ha belirtisiz tamlama olmuş ne fark eder, denilebilir. Ancak kazın ayağı öyle değil. Takısız tamlama -sıfat tamlaması diyenler de var- iki tiptir: Birinci tipte tamlayan, tamlananın ne-den yapıldığını belirtir: Altın yüzük, tahta köprü, yün kazak gibi. İkinci tipte tamlayan, tamlananın neye benzediğini belli eder: Altın kalp, tahta kafa, çelik bilek gibi. Şimdi takısız tamlama tipindeki işyeri adlarına bakalım: Kızkumu Motel, İkizler Otel, Avşa Pansiyon, Arlık Motel vs. Bunlardan hangisi yukarıdaki açıklamaya uyuyor? Doğrusu şudur: Bu adlandırmalar bizim belirtisiz tamlamaların Batı dilleri kurallarına uydurulmasıyla elde edilmiştir. Çünkü Türkçe eklemeli dildir, Batı dilleri öyle değil. Öyleyse eki atarak konuşursak Avrupalı oluruz! Bu aşağı-lık duygusundan Allah milletimizi korusun! Yarına kalacak yazarlar ulusal ve özgün olanlar olacaktır. Kalıcılığı belirleyen ilke yazarların ne yazdıkları değil, nasıl yazdıklarıdır. Nasıl yazıldığı araştırılırken kullanılan malzemeye de bakılacaktır. Çok güzel olsa da bir dilin içinde başka bir dilin malzemeleri, mantığı, kuralları sırıtmaktadır. Bursa Ulucami’de-ki sütunlar gibi.

Dr. Hüseyin YeniçeriÖğretim Görevlisi

HACETTEPE TÜRKÇE TOPLULUĞU Üniversitemizin Sıhhiye yerleşkesinde, Hacettepe Türkçe Topluluğu olarak Bilim Dili “Türkçe” konulu bir açık oturum dü-zenledik. Yeşil Salon’da, 22 Şubat Çarşamba günü saat 16.30’da başlayan oturumu Prof. Dr. Mahmut Nedim Doral yönetti. Otu-ruma Prof. Dr. Emine Bağcı, Dr. Hüseyin Yeniçeri ve sanatçı Ömer Levent Ülgen konuşmacı olarak katıldı. Nedim Doral ve Emine Bağcı Türkçenin bilim dili olmasında engel olmadığını, yabancı dilde eğitimin öz saygısızlığından kaynaklandığını söylediler. Hüseyin Yeniçeri, kendine has üslubu ve yılların verdiği tecrübesiyle Türkçenin zenginliği noktasında bizleri bilgilendirdi. ODTÜ fizik bölümü mezunu olan, sanatçı Levent Ülgen ise bilim dilinin Türkçe olmasının başarının artması noktasında önemine işaret ederek bizlere düşüncelerini aktardı.

HACETTEPE gazete; Hacettepe Türkçe Topluluğu adına, Hakan Çayalan EMEK verenler Genel Yayın Yönetmeni: Engin Ergin Hacettepe Haberleri: Gül Üstündağ, Tuba Ağaçdan Ankara Haberleri: Ferudun Ceylan Türkiye Haberleri: Metehan Yeşilyurt Dünya Haberleri: Ahmet Refik Çetin, Çağla Gülses Ankara Etkinlikleri: Emine Falay Hacettepe Etkinlikleri: Lütfü İhsan Turacı, Tuğba Özcan Bölüm Yazarları: Erkan Öztürk, Göknur Altay HACETTEPE gazete haftalık yayımlanır. Yazıların sorumluluğu yazarlarına, gazetenin sorumluluğu Hacettepe Türkçe Topluluğu’na aittir. Topluluk Akademik Danışmanı: Yard. Doç. Dr. Mahir Kalfa İletişim: hacettepegazete@ymail.com

HACETTEPE gazete

TÜRKÇESİ VARKENAktüel-Güncel

Manifesto-BildiriRadyasyon-IşınımKampüs-Yerleşke Editör-Yayımcı

Kamufle-GizlenmişSansasyonel-Çarpıcı

Seans-Oturum

htt

Dr. Hüseyin Yeniçeri