İbn haldun’a göre allah’ın sıfatları ve kader1986_2_wolfsonha

Upload: yalcin-inalpulat

Post on 05-Apr-2018

236 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    1/16

    " .

    DelJ l iTba~i l3. 110,2. ,2-T G S D i f K o 1

    - . S E L C U K U N i v E R S i T E S i '.. '

    iLAHiY AT FAKU ~TES iDERGiS i

    SAYI : 1 . YIL : 1986 -

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    2/16

    IBN HALDUN'A GORE ALLAH'IN SIFATLARI VE KADER*

    Harry Austryn WolfsonCeviren:

    Yrd. Doc. Dr. SUleyman TOPRAK,t o ibn HaJdun, keJOm ilmine Allnh'rn birJigi ve Allnh'in kudretine dair iki

    tortrsmo konusu ile bcslur. Onun gayes!, Allch'm birligine iman etmek lleO'nun hakiki, mdnevi ve ezeli srtotlonnm varllgma iman etmenin birbirineZit olmndrqrru ve Allah'm kudretine yani kadere iman etmek ire insanr fl-illerinden dolov: sorumlu tutmanm ilCihi' adalet ile cellsmedlqini goster-mektir. Bu iki mesele islam Felsefesinin de belirgin konulonvdi. ibn Hal-dun bu iki problemi birlikte ele alorak bir deli! lle cozmeve cclrsrr.

    Onun bu problemleri cozrneve call9tlgl ortak delil krscco sovle izahedilebillr. Felsefe tarihi boyunca Allah'm kudreti ve birligi, Allah'm varllglhckkmdcki delillerden cikoruon tobii sonuclor olarak incelendi. ibn Hal-"dun ?oyle der:Allah'm varlrgl hakkmdaki delilleri inceleyerek, Allah'm na-sll blr kudreti ve birligi olduqunu g6relim. Nihayet boyle bir birligin itchi'srfutlorlo uygun olup olmadlgml ve boyle bir kudretin de ilahi odoletleuvup uymadfgml gorelim. Bovlece keloma doir tornsmosmm hemen ba-smdo Allah'm birliginin iman esoslcnnrn ozu olduqunu sovlevlp en kes-tirme yoldan (1) Allah'm birligini isbat edeceqinl beyan ettikten sonra AI-lnh'm birligi konusuna degil de Allah'm varlrgl konusuna gecer.

    ibn Haldun'un AJlah'm varlrgl hakkmdaki delilini inceleyelim:islam Fel6efesinde ibn Haldun (1332 - 1406) devrine kadar Allah'm

    varlfgl hakkmda kullorulcn deliller temelde iki WrlUydO ve her ikisi de koz-molojik tOrdendi. Onlann esos felsefi temellerine bagll kalarak ozellikle-rini ortaya koyarsak, birisinin Eflatuncu, digerinin de Aristocu bir deliloldugu gorulOr. Eflatuncu delil, dunvorun yoktan var olduqu, keldmcrlo-nn ifadesiyle mchluk evorotnrms olduqunu kabul esasma dovornr. Bu-(*) Bu rnakale, mUellifin Religious Philosophy isimli eserinden terceme edilmistlr.

    Massachusetts, 1961. s. 177-195.1) Mukaddime, III, 4-6. Mukaddime'den yapilan iktibaslar, istrlahlann bulundugu yer-

    ler haric, Franz Rosenthal'in Ingilizce tercemesir::den ahnrmstrr, New York, 1958.Sayfa ve sattr referanslari Quatremeres'jn Paris, 1958 baskisina goredir,

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    3/16

    214 Yrd. Doe, Dr. Siileyman Toprak

    no her yoratllmt~ ororun bir yarattctSI olrncsr gerekln> prensibini de Ha-ve ederek hemen bir vcroticmm var olmosi gerektigi sonucuna vcnr. (2)Aristocu delil ise dunvcmn ebedi olduqu escsmo istinad eder. Daha son-ra hemen dunvomn g6zlem ve muschodeslvle dunvcdo vcr olon her ge-yin blr sebebintn olduqu ve dunvo abed! olduqu icin bu sebep - sonuczincirlnin de sonsuz olmcst gerektigi sonucuno ulo~tIJr. Ancak bu silslle-nln sonsuz oldugu kabul edilirse bu sebepler zincinntn sonuno ulnsmukmurnkun olrnovcccqr lcin, butun sebeplerin bir ilk sebebinln olmcsr ge-rektigi ilkesine varrJrr. (3)

    Fakot ibn 'Haldun'un Allch'm vorllgr hokkrnda kullandrgr dellll ince-ledigimizde bunun ne tomomen Eflatuncu, ne de tamamen Aristocu birdelil old ugunu gbrOruz, Su delll, ikisin in btrtesttritmeslvle elde edilmi~tir,ibn Haldun, Aristo deillinde oldugu gibi, vcrtrklcr olemindeki her varligmvar olmadan once uygun bir sebebinin olmost gerektigini, deneysel birgozlem i1e tesbit ederek bcslovrp, bu sebeplerin her birinin bcsko sebep-Jeri gerektirdlginl Have eder. (4) Ancak burodc Artsto gibi sebep ve so-nuclonn sonsuz bir silsile otusturduqu ve bu smrrstz silsllenln mumkunolrnovcccqrm sbylemez. 0,'" Eflotuncu delildeki gibi, dunvornn voronlrmsolduqunu ve bunun sonucu olarak da dOnyadaki sebep ve sonuclor zin-clrinin srrurh olduqunu kabul eder. Bu iki delilln birinden sebep, di-gerinden de vcrotrcr terimlerlni alarak, bunlori blrlestirmek suretiyleAllnh'm vorllgl hokkmdo kendi delillni ortaya koyar. ibn Haldun'un ulcs-tlgl bu cnlomu sonuc sovledir: Sebepler zinciri, sebeplerln sebebi ve on-lorm vorotrcun olon blr ilk sebebe ulosmcovo kadar devom eder. (5)

    Deliline, dunvodokl vorlrklonn birbirleriyle olen illlyet baglantlsmlg6zlemleyerek bcslnvon ibn HaJdun, blr problem in farkmo verdi kt, buproblem hem Aristo, hem Ibn Sino hem de dOnyadaki sebeplerin varltglve bu sebeplerin de bosko sebepleri getirdigl hususunda fikir vurutenbutun diger filozoflar icln soz konusuydu. CUnku onlann hepsiAiloh'rn,ilk sebep onlammdo veyo sebepler araclllQI lie dunvovr idare eden nlhaisebep onlcmmdo. sebeplerin sebebi olduQuna ve boyIeee de dunvcdcgercek bir sebepler ztncirtnln 'bulunduguna tnoruvorlcrdr, Fakat Ehl-ISilnnet Kelamtnln blr tokrpcisi olarak ibn Ha1dun, kozallte (causality::::l1-lIyet)ye lnnnmcdr. Ono gore dunvo, ard arda gelen olaylar silsilesiydl ve2) Timaeus, 28 A.3) Metaphysica II, 2, 994 a, 1 vel.4) Mukaddime, III. 27, II. 7-11.5) A.g.e .. II, 12 - 14. Causer of Causes (M~lsehbibu'l-Esbabh ifadesi icin bkz. G~zaIi,

    TehMutii'l-Felasife (Bouyges tahkiki), I. 7 B , s. 65. I. 4. Bu, diber de Causiss lsirnlieserdeki sebeplerin sebebi ifadesiyle e anlamdadir, (Bardenhewer tah.) 17, s. 92,I. 11.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    4/16

    ibn Haldnn'a Gore Allah'm S.[atlarl ve Kader--------------~

    2 1 5

    bunlann her birl dogfudan dogfuya Allah tarafmdan voronlrrusu. Mu~ahede edilen olovlor zincirindeki siro, ketemcrlorm odet terlrnlvle ifadeettlkleri sevdlr. (6) Bovlece Ibn Haldun, varhklar dleminde var olen l]eylerin, var olmadan once uygun sebepleri gerektirdigini (7) ifade ettiktensonra vorhklurm hepsi odet dohlllndedlr prensibini Have ederek kendlkendini tashih eder. (8) Bu, ibn HoJdun'un sebep ve rnusebbeb orosmdc-ki ilil]ki (9) hakkmda birbirine dovonon sevler hokkrndoki bOWn sozlert-nin genel bir lzchi olabilir. (10) Su ifadelerle 0, adete duvoh bir kozolitekovrcrmru kasteder.

    Onun ddetsten kastettigi sev , 9U cumlesivle Hade edilebillr: 8e-berler sodeee adet (11) vasltas!yJa ve ocik bir illiyet lllskislnln varhglnlgosteren rnontikt sonucla rIa (el-lktlrdn) (12) bifinlr. (13) Onun bu hususuccrklovon diger bir ifadesi de sovledlr: lnscndokt dusunme g060, vorlrk-lor orosmda mevcut olon duzeni kcvror (14) .yoni pestpesine gormeyeolrskm oJdugumuz alelade sevler arasmda bir illlyet bagl goren dU!i>unce-mizdir. Bu, ibn RU9d'On ooet hakkmda yaptlQl OC ihtimalli ocrktomodcnbirine uvmcktcdir. 'ibn R G l ? d ' u - n oClkladlgl odet, vorhklorlu ilgili bJr hukmOformule etme fidetimizdir (15) ki, bu oklm bir filJidir. (16) Gercekte, ibnHaldun'un dedigi gibl, buWn bunlar Ilohi kudretle Jlgifidir; (17) yanlodet vosrtosrvto birbirlerine sebep vonunden baglthgt gori.ilen sevler, as-hndo dojirudcn dogruya AII~h lie iliskilldlr ..~

    Fakot. gordugumuz gibi, ibn Hcldun, kendl Ifadesiyle. Alloh'm vor-[lgInI degil de birligini isbct etmeye vonelmtstir. Bu. vuzden D, bir Alloh'rnolduqunu sovledikten sonro hemen ondan busko ildh voktursu iloveeder. (18) Allch'rn varllgtna dalr deli linden horeketle Alkih'm birligini kl-6) K1'~. Gazzali. TehaJutU'I-Felasife, VII, 1-7.7) Mukaddime, III, 27, II. 8-10.8) Ag.e., U. 10-1l.9) Ag:e .. 1 . 173, 1. 6,10) A.g.e., II, 3Wi, II. 16-17.11) Gazzali'ntn Tehafutu'l-Felasife'sindeki istimrat'U'l-Adeh~ ifadesiyle karsrlastmma.

    XVII, 13. s. 285, I, 11.12) Ara~a iktiran. yunancadaki Q:bJr araya getirmes, ekoleksiyons anlamma ge1en

    kelimenin karti1bg.dU' ki bU,klyasta zorunlu bir neticeye varmak aslammda kulla-mlir,13) Mukaddime, m, 29. II. 3-1.14) A.g.e . II. 366, I. 1. eel-Fikrs in rstilahi anlami icin ~U makaleme bakimz: The

    Internal Senses In Latin. Arabic, and Hebrew Philosophic Texts, Harvard Theologi-cal Review. 27 (1935): 69-135.

    15) ibn Rud. Tehatutu't; TehMut (Bouyges tah.) I. (XVI), 10. s. 523, 1. 4.16) A,5.e., I. 12. Gazzali'nin Tehalut'iindeki ciimlesiyle krs. VII, 13. s. 285, n. 11-12.17) Mukaddime, II. 365, I. 16. .18) A.g.e., Ill, '% 1 . I. 14.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    5/16

    Z I G Yrd. DoC. Dr. Siileyman Toprak

    saco l?oyle izoh eder: Aksi toktirde ziddlvetten d610YIdOnyonm vcronh-l?1gerceklel?mezdi. (19) Yohut busko bit yerde soyJedigi gibi: Dunvo-mn dOzeni bozulurdu.i (20) Bu izoh, hem telsefi hem de Kur'oni bir do-yonogl olon rneshur keldm deliline gider. iki ileh olsovdr dunvonm yaro-trlmosi mumkun olrnozdr, Ycrunlsovdi bile vorhgml surduremezdl, (21)

    ibn Holdun, tornsmc eanosmdo Alloh'm vorllgl ve birtigi hokkmdakidelili ile sitoncr meselesine girer. O c goru~ten bohseder: Birinclsi, AI-loh'm el, yOzOve oyagmm var olduquno, (22) oturmo, inme ve farkh ver-lerde bulunma gibl fiillerinin ve sesinin olduguna inanan tesbthclle-rln (23) gorut;;uydO.(24) lkinclsl, Mu'tezHe'nin goru~uydO ki onlar sodecetesbfhl inker etmekle kclrnocrlcr, cvnr zamondo Hovot.: lltrn, Kudret veirode gibi monevi stfotlan do inkCir ettHer, (25), Ostelik voscmo, bllme,irode etrne ve kudretli olma gibi monevt sifuttordon tUreyenleri de inkereUiler. (26) Ocuncusu. ibn Haldun'un ilk mOslOmonlor dediQj kimselerin.gorul?uydO ki onlor. ontropomorfizmin sccmo (27) oldugunu bilen ve AI-loh'm mOkemmel ilCihi srtotlcro sohip oldugunu tosdik eden kimseJer-di. (28) Bu ilk muslurnonlcnn (selet) gon1l?u, Mu'tez!le tle musebb fneorosmdo blr gorut;; ortoyo koyan El?'ori'ninki lle cvruldl, (29)

    ibn Hozm, kendisi tarofmdon yozllmll? olon iki forkll kitabmdan Et;;'O-ri'ninki He oym onlomda iki goru~ aktanr. Bunlordon blrlnclsl, lllm srto-. tl hokkrndo (dolcvrsrylo diger srtotlor hokkrndo) hie bir l?ey sovlememekve Allah'm ne oym, ne de goyndlr dememektir. (30) Diger gorul?e gore.ise, vorctrlrms ve zetmdcn ovn olmomaklo blrlikte ilim sltatr zntton oyn19) A,g.e., III, 27, I. L20) A.g.e., I, 348,11. 13-14.21) Krs. ibn Rud, K. el-Kef 'An Menabic (M. J. MUller Tab.) s. 47, I. 4vd.22) Mukaddime. III. 37, I. 9.2 3) A.g.e., t8 .24) A:g.e., I, '38, II. 1-2.25) A.g.e., II .. 8-9.26). Onlardan tiireyenlerin izahi i~in bkz. Creed of al-FadaIideki Sifatu'l-Ma'neviyye

    He ,Slfatu'l-Me'ani arasmdaki fark konusu. (Kr. Kifayetu'l-Avfun Min hmi'IKelfun,Bacuri'nin serhiyle birlikte, Kahire, A . H. 1315, s. 60, I~. 9vd.; ~. D. B. Macdonald'mMuslim Theology ingilizce tereemesiyle, New Y.ork, 1903, s. 337.) Buna benzer birkarsilastrrma ibn Haldun'un bir sonraki ciimlesinde Ima edilir, s. 39, II. 12-13. E~'adSemi', Basal' ve Kelfun sitatlanyla birlikte dolt Sifat-i Ma'neviyye (ya~ama, bilme,irade etme, kudretli olma) kabul etti. 0, Semi', Basal' ve Kelfun sifatlarrm. 4SLfatu'l-Me'ani oIarak tammladi,

    27) Mlllkaddime, III, 37, II. 1-3.2 8) A.g.e., s. 4 8 , : 0 : . 8-9 .29) A.g.e., s. 39, II. 9-14.30) ibn Hazm, K. el-Fisai Fi'lMilel (Kahire, A. H . .1317-1337) II, 126, II. 21-22.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    6/16

    ibn Haldun'a Gore A1lah'm Sdatlarl v~.Kader 217ve bcskcdir. (31) Bu iki goru~uh, onun torofrndon hoyatrnrn forklr do-nemlerinde sovunulduqu a~ikardlr. Burado bu ikl goru~ crosmdok! forkblzi pek iJgilendirmemektedir. Bunu The Philosophy of The Kolam (Ke-lam Felsetesl) lslmll eserimde ternsocccrm. Fokot E:;;'ori'nin toklpcllenorosrndo bu goru~lerin lklslnln de temsil edildig!" suvcnl dikkattir. Bakil-lani (32) ve E!?'arllerden bir grup(33) srtotlonn Alloh'rn zatrnddn boskcolduqu 90rOllOnO benimserlerken, E!?'ariterden bosko bir grup (34) srtot-lann Allah'rn zdtrnrnne ovru ne de gayn Qldugu. gor09(1nO benlmsemls-lerdir. Nihayet ibn Haldun, selefin gorul?U ile Ell'ari'ninkini aynlle:;;tirdigizaman l?oyle 'bir soru okhmizc gelir: Aktanlan bu iki gorOl?un hangisi ileseletin. goru:;;Onu ovnllestlrmektedlr? Bu sorunun cevobi, ibn Haldun'unbizzat .kendlel tarofrndan verilmektedir. 0, Mu'tezile'nin, hokiki srfatlaroimanmbirden .cok ilaha lrnon ile musovt oldugu hususundaki iddiasrnlociklorken :;;oyle der: Bu iddia, srtotlcnn zdtrn ne ovnr, ne de gayn oldu-gu gor(l~u ile reddedilir. (35) Boylece selefin goru!;!u lle oynlle!?tirdigiE~'ari gorull, Allnh'm srfatlarrmn O'nun ne ovru ne de gayrl oldugu gorO-lludOr ki, Ibn Haldun bu goru~u tasdik ederek bunun Allah'm birligineuygun bir gorull olduqunu sov ler , (Yarii' Mu'tezlle'nln iddia ettigi gibi, sr-fatlann kabuli.i kadimlerin Coklugunu gerektirmez.Ceviren)Fakat burodo ibn Haldun'un zihninde bosko bir. soru bellrmls olmo-Ir : Stfattann Allah'm zdnrun f i e ovm, ne de gayrr oldugu hususundakicurnle, E'!i!'orf'nin cagda!;!1EbG Ho~im torofmdcn ohvdl anlomrnda kul-tomlrmsn kl, buna EbG Hdslrn'In babasr el-Cubbdi ve bcskolon (36) taro-frndan kar!?, crkllml~tl. Kar:;;r'crkanlar arasrnda bizzat E!;!'ari'yi de gor-mekteyiz ki bu, onun Ehl-i SUnneti tercihinden sonraki donerne rest-lor. (37) Bu izaha knrs: cikcnlcr bonun mantrktaki ucuncO halin lmkdn-slzlIgr prensibine Zit oldugunu sovlernektevdller, Bu prensibe gore bir!?ey yo A dir, ya B dir. Aynr zamanda hem A}), hem de B olamaz.Dyleyse E:;;'ari'n-in once bizzat kabul edip sonro da temel du:;;unce konu-nunuihlal etmeslnden dolov: reddettigi bu lznlu ibn Hcldun nnsil olur datasvip edebifir? ibn Haldun bu problem! tcrtrsrmyor orne ben onun bu hu-susu du:;;unup uygun bir cevop bulduqunu gostermeye Calrl?acagrm.31) A.g.e.,IL 22~24.Kr. E'art; el-Luma' (R. J. McCarthy Tab.) 25, s. 14, n. 11-12.32) FisaIFi'I-Milel, IV, 207. L 8. .33) lJehristani, NihftyetU'l-ikdfun (A. Guillaume Tab.) s. 181, ll. 1-4.34) Kr. The Creed of AI-Nasafi and al-TaftazAni's comment on it in the latter's com-mentary (Kahire, A. H. 1335) s, 71, I. 1 ve s, 72, I. 10; E. E. Elder'in cevlrisi. s. 48

    .53, 53 deki 9 nolu not.35) Mukaddime, m, 38, II. 16-17.36) Sehristani, Milel (Cureton Tab.) s. 56,n. 13 vd.; Nihayetli'l-Lkdfun, s, 134II. 12vd.37) E~fari, el-Luma', 26; 5ehristani, Milel, '5. frl, ll. 2-3.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    7/16

    Yrd, Do~. Dr. Siileyman Toprakl &

    $imdl onun Allah'," blrligi hususundoki delfline tekror doneum. Do-ha dogrusu onun Alloh'm vorhgmo nlt delillne - ki Alloh'm birligl bu deli-lin sonucudur - donellm,

    Bu delilde dunvudckl sebep ve sonuc III~kislnin gozlemlnden AHah'mvorl,gl ve birligine oit bilgiye ncsrl uloscblleceqimlz! gosterdikten sonraibn Holdun, bu sebeplere ait bilgimizin yetersizligi ve eksikJigi uzerindeuzunuzun durur. Once ibn Haldun yoronlrrus ve sonlu (hOdls ve fanl)alan di..inyodaki sebeplarin sovrco suurh olduqunu soyler ve llove eder:Akrl, sebepleri ldrck etmede va saymado guclukJe korsrlosu. Ancak do-ha kopscmu. bir bilgi onion kusotobnlr. (38) Bu cumlevl sovlerken ibnHaldun Kur'cn'rn' su ayetini d(j~unmu? olrnoh: Ancok Allah her lileyi birbir sayan) (Cinn, 72/28). Doha sonra dunvcdok] butun hadislerin dogru-dan dojiruvo Allah torotmcon yoratlldlgma ve onlar arosmda mevcut DIansebep bogtnln sodece odet konusu olduquno lncnmosmo ragmen, Allahtorotmocn dogrudan dogruya vorotiimts olcvlor silsilesindeki Allah'," fj-ilinin muornmcst He cncekt oloylann sonraki olaylar Ozerinde testrtertntnolup olmodlgr hususunda muteredditttr. ibn Haldun sovle der: Hokikot-te bu tesirin ne oldugu ve nosu meydana geldigi mechuldur. (39) Ken-disiyle sebeplerin ilk sebebi hokkmdckt bilg!ye ula~tlglmlz dOnyadaki se-beplerin mdhlvetlnl bilemediqirntz totn. sebeplerln ilk sebebinin mcnlve-tin; de bllemevlz, Onun hckkmdokt bJigimizin tcmonu, O'nun vor oldugugercegdir. Buradan ibn Haldun $U sonuea vcnr: Allah'm birligi (40) veitdhi srtctlonn gercek karakteri (41) glbi konular Ozerinde fikir vurutme-de akl! kullorulmnmohdrr.: COnku ckrl Allah'l ve srtctlonm kavraya-maz. (42) Ailoh'in bilinemezligi hususundaki bu iddiasrnda ibn Haldun,telseteve ilk defa Philo tarafrndan getlrilmil? alan geni!? bir goru$O tekrargundeme getiriyordu. (43)

    Alloh'm birliQj ve slfaUan nususundo ortaya crkon blr problema ibnHaldun cevap getiriyordu. Allah'rn birligine inanmollYlz; O'nun srtotlcn-mn gercekligine de lncnrnohvrz. Bu stfotlcr, hakiki o!malanno ragmen neAllah'rn aynr, ne de gayndlr. Burada bir problernle korsttcsworuz ki. bugercek bir problem deglldir. Arnd bu problemin nos i t cozulebileceginlbilmivoruz. Ziro okhrmz Allch'm blrliginl ve sifutlonnr kovroyamaz. AlJah'msrtottcnvlo Allah'rn birligini nlcin kovrcmok lstedldlmlz: ibn Haldun bize~6yle ccrklor: Kendisinden Allah'," birligine dolr bJlgi Clkardlglmlz goz-38) Mukaddime, III, n, II. 1516.39) Ag.e . s. 29. II. ot.S.40) kg.e., s, 30, I. 17.41) A.g.e., I. 18.42) A.g.e .. s. 31, I. 2.43) Krs; My Philo (Cambridge, 1948 ) , II, 94 vd, Tahkikli baski,

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    8/16

    ibn Haldun'a Gore Allah'm S,fatlarl ve Kader 21 ! J

    lem ve tecrube dunvormz, tamamen kavramlamamaktadrr. 0 holde b.rkimse okrllo isbata gerek duymadan vahiyle bildirilen hokikatleri kabuletmelidir.$imdi Ibn Haldun'un kader hakkmdaki goru~OnO inceJeyelim:Daha once tahlH ettiqlmlz Allnh'm varllglna ait delilinde varllkJaroleminde vor olan sevlertn," vor olmalanndon once uygun sebeplerininolduqunu gosteren giri~ cOmlesinden sonra 0, bu sozun varllklar ale-ml krsrmno su ociklcrnovr Have eder: Onlor zatlaro aittir ki, (44) bu doyo lnsonl, yo do hayvanf fiillere ait olmctcndrr. (45) Bu Have cOmleningoyesi insanrn fiillerinin hepsi Ozerinde Alloh'm kudretinin bir delili 010-rok, Afiah'ln varlrgl delilini lnsorun kOinatton cikcrmosrdrr. Alloh'm kud-retini isbat etmek lcln Ibn Holdun'un getirmeye CO!I~tlgl delll, Aristo'nun- o~aglda aS11ozelllklerl gosterilecek alan - pslkolojik fiili ocrktcmosmcdovurur. Insorun fiili, istek ve ckrldcn oluscn bir irode sonucudur veya dO-sunce, okil yo do pratik dusunce olarak tarif edilen ozel bir akhn sonu-cudur. Pratik dusunce, gave icin vosrtolcnhesup eder; (46) dusunce isehayali ihtiva eder. (47) Hayvani fiil ise. istek ve ckildcn oluson ama he-yal olarok tarif edilebilen kendine ozgu bir ckitdcn hosrl oton b.r orzu-nun sonucudur. (48)ibn Haldun'un bununla cnlatmck istedigi, tnscnt ve hayvoni fiillerinsebeplerinin kesinlikle niyetlere ve trodeve bagh olmcsrdrr: cOnkG kosrtve irode olmadan hie bir fiil meydana gelemez. (49) Kcsd terimi, ibnHaJdun tarofmdan Aristo'nun lhtlvor: korlilllrgindo kullcrulir. lrode te-rimi ise Aristo'nun hem cklt.: hem de gayr-I okll onlammdoki hayvoni

    44) Burada insani ve hayvani WHere ZIt olarak kullamlan zatlar (zeviit)>> terimini, lbnHaldun'un baska bir yerde mutlak zatlar (al-Zevat al-Mahda> olarak taril etti~iunsurlan ,gostennek i~in kullamyorum ki, onlardan ii~ ey meydana gelmektedir:Mineraller. bitkiler ve hayvanlar. (II, 365, II. 14-16). Zevat Mahda ifadesi ibnHaldun tarafmdah eesiim-l mebsute terimine e anlamda kullamlmistir ki, Aristo'-nun basit (yani kansmamis ve bu yiizden saf) cisimlerinin karIll~ldlr. Aristo buterimi elementler (yani unsurlar) anlammda kullanrrustir. tbn Haldun'un zeviitterimini ecsam terimi yerine kullanmasmm sebebi, zat ve eevherin Grekce eousiaskelimesinirr tercernesi oIarak kullamlrnasrdir. ,ibn Haldun'dan iktibas edllen ciimleAristo'nun su ciirnlesine dayamr: Ousla, basit cisimler anlarmndadir. Yarii yeryUzU,ates, su vb. gibi, Genelde cisimler ve esyalar , bu basit cisimlerden olusur, Hattahayvanlar, kutsal varhklar ve bunlarm ciizler] bile. (Metaphysiea, V, 8, 1017 b, 10-13).

    45) Mukaddime, III. 27, II. 8-9.46) De Anima, III, 10, 433 a, 9-25.4 7 ) A.g.e., III, 3 , 4 2 7 b, 2 7 -2 8 .4 8) A.g.e., III, 10, 4 33 a, 25 - 27 .49) Mukaddime, III, 27, n. 17 - 18 .

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    9/16

    2 % 0 Yrd. Do!;. Dr. Siileyman Toprak

    orzu kor~rllglnda kullonrlrmstrr, (50) Vine ibn Haldun, Aristo dusunce-siyle, kcsit ve iradelerin birbirini tokibeden oncekl tosavvurlardan crkonruhun alelade lslerl (51) oldugunu sayler. Tasovvurdt terimi burada,genelde isldrn felsefesi Ilteroturunde kullcmlon, hem aklm hem de he- .yalin tcscvvurlcn anlammda kullanmr!;itlr.(52) Oyleyse hayvoni tiilleribrrokrp kendisini lnscni fiillere baglayan ibn Haldun bu tasavvurlannfiili gere;:ekle~tirmek lcln kasdin sebepleri; bu tasavvurlarrn sebeplerininde bosko tasavvurlar oldugunu (53) Have .eder. Sonra da lnscni fiillerinsebepleri alan tasavvurlardan bozucnrun ruhta (nefiste) meydana geld i-gini, (54) digerlerinin de oklo ait olduqunu belirtir. (55)

    Akrl terimine korsrt olarak burada ibn Haldun'un kullandlgl Ruh(nefis} terimi, boskn bir verde nefsin fikir gOcOnOn ucuncu mertebe-ye (56) Zit birinei (57) ve ikinei (58) mertebeleri dive torlt ettigi anlamauygundur. Vine bosko bir verde de ibn Haldun insani nefisleri uc srnrfuovmr ki, buradaki nefis, bu uc strufrn ikincisine Zit, birincisine uyqun-duro (59) Dusuncenm {fikrin} ilk iki mertebesi, ibn Haldun tarafrndan {(aYI-net akll (el-Aklu't-Ternvizi} (60) ve tecrubl akrl (el-Aklu't-Tecrubl) (61)olorck isimlendirilir. Onlara uyan insani nefsin birinci turu vine ibn Hal-dun torofmdon cuvulcnn ve hayalin sezgilere dogru hareket ediei divenitelendiriJir. (62) Dusuncenln ueuneQ mertebesine mutlak nkrl (el-Ak-lu'l-Mchd} (63) cdrru vererek onun insani nefsin ikinci turune uvmosmrdo mcnevi okrl doqrultusundo hareket eden ve bedenl organlara ihtiyo-c t olmayan bir cesit kavrama (64) dive nitelendirir. Bu, onun akledilme-50) Iradenin bu iki anlami hususunda krs, el-Farabi, Uyfmu'Llzlesail, 31, s. 98. II. 20-23

    (Fr. Dieterici'nin Alfarabi's Philosophische Abhandlungen isimli tahkiki, 1980).51) Mukaddime, III, 28. II. 1-2.52) Krs. Goichon, Lexique de Ia langue philosophique d'Ihn Sina, 374. Tasdik'e ZIt ola-rak mantiki anlamda ibn Haldun'un kullandigr TasaVWIr icin The Terms tasav-

    vur and tasdiq in Arabic Philosophy and their Greek, Latin and Hebrew EqulvalentssisimIi makaleme bakimz. The Moslem World. 33 (1943): 114-1~8.53) Mukaddime, III, 2 B , II. 2-4.

    54) Ag.e., s. 2 B , 1. 4.55) A.g.e., 1. 11.56) A.g.e., II, 365, T. 5.57) Ag.e., I. 18.58) A.g.e., L 2.59) A.g.e., T , 176, LIB; s. 177, I.15.60) A.g.e., II,365, I. 1.61) A.g.e., s. 365. 1. 5. Kr. Aristotle, Analytica Posterior, II, 19, 100 a, 5: tajribah (Be-

    devl'nin tahkiki, s. 464, 1. 1.)62) A.g.e., T, 177, n. 1-2.63) A.g .e., II, 365, I. 11.64) A.g.e., I, 177, II. 9-10; Kr. S. 176, II. 10 vd.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    10/16

    ibn Haldun'a Gore AIlah'm Srlatlan ve Kader-------~ 221sinden oncekl durumdur kl, (65) onu bizzat sindirerek meleklerin en yuk-sek monevi derecesine dogru goti.lrur. (66) Burada ibn Haldun'un sindir-me dedigi fjey, lnscnl nefsin ucuncu turudur ki buna rnelekiyve isminiverir. (67) ibn Haldun burada netiste meydano gelen tasavvurlann birkrsrm hakkrnda konusurken, tnsont nefislerin uc turiinden birineisineuyan nefsin dusunceslnln ilk iki mertebesini kasteder. Akil da meyda-no gelen diger bir krsrm tasavvurlar hakktnda konusurken de kcsdettlql,lnsont neflslerln nc turunden ikincisine uyan, ueOneO dusunce mertebe-sidir.

    Ni~ayet ibn Haldun ycrotrlrruslcr dunvormzdckl inscnl fllle etki edentasavvurlar dizislnln bir sebebe veya bir yorctrcrvo dogru gotUreeegi so-nueuna ulosrr, Bu sonuc ibn Haldun taraftndan fjoyle izah edilir: Tasav-vurlar, Alloh'm nefisteki dusunmeve koydugu ve birbirini takip eden sev-lerdir. (68) Bu cumledekl sebepler terimi, suphestz odet alantndameydana gelen sevler anlamtnda ibn Haldun'un oncekl ifadesine muta-brk olarak ohnrmstrr.lnsont fiillerin tumu uzerlnde Allch'm gOeOnOnolduqunu isbat edenibn Haldun, rnuteoklp tcrnsmosmdo lnscnt fiille rnundsebetl ccrsmdon

    Alloh'm gueune iJifjkin muslurnunkmn sahip oldugu degifjik fikirleri tok-dim eder. $u iki gorufju aynen tekrarlar. Blrtncisl, kaderi inkar edip (69)insanrn kendi fiillerinin voroncrsi oldupunu ve ilahi kudretle bunun hlcblrilgisinin bulunmcdrqmt kabul eden Mu'tezlll'lerln gorOfjudur. (70) lkineisi,her bir varlrgrn fi1lini Allah takdir eden> (71) fikrini savunan ilk rnuslu-manJarrn gorOfjudOr. Bu hususta ibn Haldun okuyueuya, bir lse boslorno,devcm ettirme veya durdurma hususunda kend! gOeOve lhtivonru du-sunmemevl tavsiye eder. (72) ilk muslumcnlorm bu goru$O, sonra E!?'orl'-nin gorufjO ile ovnllestl. Efj'ari bu gOr090 kader ve Allah'rn sttctlon ko-nusundaki i[htilafh meselelere ait csm gor091er arasrnda orta vol olaraktummler. (73) [bn, Haldun'un Allch'm srfatlarrna lliskln gor090ni.i daha 6n-ce cciklcrrusttk, (74) Kcdere iliskln iki csm g6r0ge gelinee ibn Haldun65) d-Fi'l Fi Ta'akkuliha ifadesini el-AkI el-Faal dan ziyade, el-Akl bi'l-Fi'l te-

    rimini yansitrnak iein kullamyorum. Bu yuzden burada Rosenthal'in active Intel-lectionu yerine actuality in its intellections ifadesini kullamyonum.

    66) Mukaddime, I, 176. r. 13.67) A.(~.e., s. 177 . r. 16.68) A.g.e., III, s. 28, II. 6-7.69) A.g.e., s. 38, I. 18.70) A.g.e., s. 48, II. 12-13.71) A.g.e., s. 35, I. 12; s. 36, II. 3-4.72) A.g.e., s. 28, II. 18-19.7 3) A.g.e., s. 39, n, 7-16.74) Yukandaki 22-26 nolu dipnotlarla karsilastmruz,

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    11/16

    2 2 2 Yrd. Doe. Dr. Siileyman Toprak

    bunlordnn scdece birisini zikrediyor ki 0 do, Mu'tezile'nln gor017udOr.(75)Diger goru:;; hokkmdo hlcblr ociklcrno vopmormstrr, Arne blz biliyoruz kl,Mu'tezile'nin gonJl7u ile tabon tabana ZIt olan bu diger goru:;; Cebriyye'-nin gorOl?udur. Oebrivve, lnsornn fiilJerinde mecbur olduguna lncnrrustrr.Ve vine biz biliyoruz ki, bu iki o17IrIgorul? arasmda, lnsorun kesb gucunesohip olduqunu savunan blr, gor'017ciaha vordrr. (76) Hatta ibn RUl?d'unEl?'arHeri l?oyle tammladlglnI dq biliyoruz: El?'arHer, bu iki csm gorul?unortasmda, lnsornn kesb gucOne sahip oldugunu, ancak bu guole insanmkesbettiql sevtn ve kesbetmeye sevkeden sebeplerin her ikisinin de AIlah tarafmdan yaratJldrgml savunan bir gorui?U bulmaya cclrsirlcr. (77)El?'ari'nin kendi eserinden cnlosrlon sudur ki,Ei?'arl. kesbi vorctrlrmskudret olarak ontcmrstrr. (78) Yani Allch'm insan lcin yarattlgl birgOO(79) anlammda. Fakat aynr gOoten, insan loin bir kesb olan lnsonrngOCU})seklinde soz etmektedir. (80)Butun bu ccrklomclcrdcn su sonuca varabiliriz: Diger csm goru9Cebriyye'nin gorul?udur. ibn Haldun'un benimseyip tosvlbetttqt orta go-rOl? Es'ort'nln insan lcln bir kesb olen insanm gucu dive tarif ettigi kesbgorui?udur. Oyleyse kesb gucu, insanrn kendi fiilinde sahip oldugu birnebze hurrlvettir, Fakot ibn Haldun'a gore lnsorun fiilinden once kcsit ve

    niyet oldugu sOrece, insonrn kesb gOcunOn nlvetle lllsklll olduqunu ka-bul etmemiz gerekir.Allch'm insanda muayyen bir mlktor hurrlvet lle fiilini voprrios: lclnyorattI 9 I gOe anlammda kesb gi.icune ait bahis, ibn Haldun'un su cumle-

    slnde g6rulmektedir: Dusunrne, tamamen Allah'rn diger mahluku yarattlgl gibi yarattIgl ozel bir toblctnr. Vani, olelcde ve duzenll insani fiil-lerin ba91adlgl anlarda ve rnevcut olmayan bir sevln bilgisinin boslonqr-crna ait diger zamanlardaki bir kuvvettir. (81) Burada farkedilecektir ki;ibn Haldun her bir tefekkOr halinin insanda dogrudan dogruya Allah ta-rafrndan yaratlldlQI hususunu s6ylemiyor. Sadece Allah'm, dU!ilOnmesiloin insanda ozel bir tabiat veya bir kuvvet yarattlgrnr s6ylUyor. Bugucten insan plonlonrma veya pldnlanmaml9 fiile veyahut do mantrki dOsunrne sonucu yeni bir bilginin kesftne goti.irOlur. Vine burada di.izensiz75) Mukaddime, III, 38, II, 17-18.76) Bagdadi, Fark (Kahire, A. H. 1328), s. 327, 1 . 14; 328, L 10; Sehristani. Milel, s . 59,

    II. 15-18; Krs. W. M. Watt. Free Will and Predestination in Early Islam (London,1948), s. 96 vd.

    77) Kef, s. 105, II. 18_20.78) Makruat (Ritter Tab.) s, 542, I. 8.79) A.g.e., s. 552, I. 8.80) A.g.e., s. 542, I. 9.81) Muk:addime, III, 254, II. 11-16.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    12/16

    ibn Baldun'a Gore A1lah'JUSIfatlan ve Kader--------fiil ve yeni bilginin insanda dogrudan dogruya Allah toronndon vorotudr-gl do sovlenmez. Bu izahlardan insanda kesb dive bilinen kesin bir hOr-rivet unsurunun oldugu cnlcsrlrr. Ve bu ceslt bir hurnvet, insam fiHlerin-den dolov: sorumlu tutmado ilohi adaletin gercekle~mesi lcln yeterlidir.

    Buroda ibn Haldun'un oklrna bir soru daha ge1mil?olmoh. Kesb te-orisi ibn Ru~d tarafmdan onlcmsrz dive tenkid edllmlsti. COnkO sovetEs'crl'nin dedigi gibi kesbetme ile kesbeden kozcrnlcn ~ey Allah tara-1mdan vcrculrrusso, 0 zaman insorun kesbi zorunlu olrnus olur. (82) VeVine Allah'm birligi ve srfctkm konusundaki gibi, bu problem hakkrndohlcbir tortrsrno vcprlmcrrns, problemi cozmek lcln bir tesebbus de olmc-rrustrr. "Fakat Alloh'm srfotlon ve birliginde olduqu gibi, ovru metodla ibnHaldun'un bu meseleye verdigi cevobi gostermeye calr~acoglz.Once sebepler silsilesiyle, slmdl de tasovvurlar silsilesiyle ugra~-mada, gorQldugO gibi ibn Holdun, tasavvurfann her birini insan nefsineAllah'm yerle~tirdigini soylemeslne ragmen, halo onlar arosmda bir be-grn oldugunu farzediyor. Ve boylece kendi kendlne soruyor: Birbiriyleboglanml~ sebepfer dizlsl hokkmdo nosrl dusunmek gerekir? Kendi i10-desiyle: Nefiste meydana gelen tasavvurfann sebepleri bilinmez. Cunkuhie kimse nefsin lslerlnln ba/?Ionglelanm bilemedigi gibi, sonuclonnr dobilmeye muktedir degildir,)} (83)1 insam fiile sevkeden dahill, sebepler hck-krnda bilgisizligimize dair bir itiraz, Allah'm kudreti ile insanm hi.irriyeticrosmr bulmak lcln her hangi bir tesebbuse korsr, cikobtlecek bir zorlu-ga cevap tesktl eder. insanrn bilgisizligine dair itirazla ibn Haldun'un de-mek istedigi sudur: Allah'rn insanrn fiillerinin hepsinin sebebini takdir et-mesi, hatta insanm kesb gucOnu bile" takdir etmesi dogrudur. Vine insa-run fiilinl bizzat kendisinin bal?latamayacagl da dogrudur (hcklkottlr). Fa-kat sebepler demeye chskm olduqumuz sevlerle insan~ fiilini icra eder.SebepJerden maksat, kasd ve nlvetlere sevkeden ve srrost gelince de fi-ile sevkeden lc duyulann tcsovvurlcndrr. Ancak bu dchili sebeplerln, Icduyularrn tasavvU'rlannrn, kendilerinden once gelen harici sebeplere llll-yet bagl ile ncsi I baglandlglnr bllernedlqlmlz gibi, onlann birbiriyle lliskl-lerinin nest I olduqunu ve kendilerini takibeden kcsrtlorq nosrl baglondlk-lonru ve hatto fiillerin de i1liyet bagl He kusrtlcrlo nosrl blr i1i~ki lclnde 01-duklnnru bilemeyiz. BHdigimizin hepsi, Allah'm onlonn vorutrcrsr oldugu-duro Ncsrl vcrotrcrsi olduqunu bilemeyiz. Hepsi bir muornmodrr. Bu mu-ammo lcerlslnde ibn Haldun, bcsko bir muammanrn olocoqim hctrro ge-tlrir gibi gorunur. 0 da lnscru, sebebi izah edilemeyen, ozicik. muayyen,serbest bir fllll Islemeve muscode etmesidir. Bu vuzden insan fiillerinden82 ) Kef, S. 105, II. 2021.83) Mukaddime, III, 28, II. 4-7.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    13/16

    2 2 4 Yrd. Doe, Dr. Siileyman Toprakmes'uldur. Hotta boyle vcpmcst takdir edilrnls olso bile. insanm boylevopmosnu takdir etrnis olso bile Allah lnsoru fiillerinden mes'ul tutmadaddildir.Alloh'in muUak kudreti lie insanm muayyen ve az bir hOrriyeti oldu-gunun kobutunu uzlcstrrmck guO olmasma ragmen, ibn Haldun toronn-dan bu hurnvet bosko bir sekllde ustaca gosterilmektedir. Gordugumuzgibi, ibn Haldun tarafmdan bahsedilen nefisteki fiile sevkeden olaylarsilsilesi ikidir: Tasavvurlar ve kosrtlor. Aneak farkedilecektir ki, Ibn Hal-dun, kosrtlcnn daha once birbirini takibeden tasavvurlardan meydanageldigini ccrkco beyan ederken, (84) ve vine birbiri ordrnco gelen tasav-vurlann nefsin dusunme gOeOne Allah torotmdon yerle$tirildigini sara-hatle sovlerken. (85) nefisteki ovru guee kosrtlonn Allah tarafmdan yer-le$tirildigini sovlernez. Ibn Haldun'un bu hususu sovlemeden gecmesibana gore kostth ve onemlldlr. ibn Haldun'a gore kcsrt bir kesbsdlr.Kesb ise Allah tarafmdan insanda vorcnlmcsmo ragmen, lnsonm bizzatkendi gOeO})dur.Ncsrl uzlostrnlocoduu bilmesek bile, bu ikisi her hangibir sekilde uzlostmlnbilir. Zira lnscrun zihnindeki olaylann birbirleriylemOnasebetini bilmiyoruz.

    Gordugumuz gibi, birbirini takip eden olaylan bllmevisirnlz, ibn Hal-dun tarafmdan tabiatm hdrlcl dOzeni hususunda da iddia edilmekte-dir. (86) Ancak 0, bilgisizligin bu iki turu arasrnda bir fark olduqunu gos-termeye cohsrr, Bizimle drs dunvo arasrndaki iJi~kiyi sovle ociklcr: Birkaide olarak insan, tabiatta bizim drsuruzdo olan, gorOnen ve duzenil ve-ya dOzensiz bir sekllde tasavvur ettigimiz sebepleri kavrayabilir. COnkOtabiat nefisle, ama nefisten daha a~agl bir seviyede ihato edlllr. (87)Buna benzer bir gorO$, ibn Haldun'un $U curnleslnde ocrklunmcktodrr:.{(Var olan sevlerln kesin bilgisi veya onlar hakkrndaki zan, sadece onla-rrn sebeplerine ait bilginin sonucudur. Sebeplerden maksat Ise etken se-bep, maddl sebep, formal (sekrl) sebep ve nihai sebeptir. (88) Bunlarrn. hepsi, -Gozzcll'nln goru$unu akla getirmektedir. Gazzall, kozaliteyi inkCiredip, her olcvi dogrudan dogruya Allah'a baglayarak - ki ona gore her~ey mumkundur - bunun bozr sonuclcn onceden bllerneveceqlmlz anla-rnmo qelmediqinl sovler. Bu, kabul edilmesi mumkun olmayan evdeki birgenein kopege donusturulemeveceqi veya bir tosrn iJahla$trnlabilecegigibi degi$iklikleri tecrube He onceden bllemeveceqirnlz anlamrna gelmez.Zira Gazzall der ki; Butun bunlarrn mumkun olduguna lncnmormzo rag-84) Kr~. 51 nolu dipnot.85) Kr. 68 nolu dipnot.86) Kr!j. 38-39nolu dipnotlar.B8) A.g.e., s. 223, II. 2-4.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    14/16

    Zabimle Birbirine MuhMif Oia;n HadislerdenBirinin Digerine TereihiMes'elesi 125

    lakazoYI muclb.trtr degil, oncok. eerin hubOtu (z6yi olmcsr, bdtrlolmosrlmurdd olunur. Nitekim, yeme, lcrne ile de,botll olur. (39)imam TahaVI; $o'bi ve lbrohtm (Nehc'n'den ayri ayn tariklerle, hoed-

    mat orucluvu zaYlflaUlgl icln, onu mekrOh gordi.iklerini nckletrnis, ondansonra, Peygamberimizin,oruelu iken, hccdmot yaptlrdlglnl 11 (onbir) ayntarikten rivoyetetmil?tir. Son rivoyet, ibn Ebi DovOd torlkrvle Enes (HA)'-den Hz. Peygamberin oruclu lken, O'nu, EbO Tayyibe'nin hocdrnctvoptr-91 ve ana i.ieretini verdigi, herem olsovdi, ona vermlveceqlnt belirtenbirrivoyettir. Bundan, sonra, Hz. Peygamber {S.A.S.)'in bu fiili, hocdmotm,oruelunun orueunu bozrruvcccqmo deltldtr, Eger bovleolsovdr, O,orueluIken hccomot vcpnrmozdr, Bu, osonn toshihl tcrtkrvle bu bdbm veehi (go-rU9udur). Nazar tarikmdan bu bobdaki gori.ige gelince: Biz kanm cikmo-sim, en aglr hali olcrok, taharetin (abdestin) bozuldugu hades olorokqor-duk. Goita ve bevnncikmcsrdo obdestt bozan bir hadestir; orucu boz-mozlor, B t . i husustokl nozor, korun do boyle olmosrdir. Orucluyu terincrk-mcsi iftor ettirmiyor. Hccdmot do natarda bovledtr, Bu. EbOHanife, Eb-OYQsuf veMuhommed (R.A:),ingoru9udur. (40) devip konuyu baghY9r. .

    Ebu Ca'fer et-Tohdvl ve EseruhO fi'I-Hadis kltdbimn muelllflAb-du'l-Mectd MahmOd, imam Tah6vi ile lmam $ofWnin,bu iki hadis hak-kmdaki gori.il?lerini 5 (bel?) madde halinde korsucstrrmoktcdrr. Bunlardanen onemlileri: imam $om, btrincl hadlsi mensuh, ikineiyi ndslh kabOJ et-ml~; ,imom Tohdvl lse nesh lcln blr vecih gormemil?, JUgat bcknnmdcn,hadlsin lstl'rndll ve sertlon baklmmdan,haberleri te'vll edip fltn,' ecrlnbOt l1 olmcsrsekllnde onlcrmsnr. " ' '

    imom$ofl1. hocernctr, orucluvu zaYlflattlgliein mekrOh gormul?,I m a m Tohdvl, bu, hccernot vcpnron lcln bohis mevzuuolsa bile, yapanloin olmaz deyip, hdcim ve mohcumun rnustereken dohil oldugu bosko39) Ebu Ca'fer et-Tahavi, ~I"hu Ma'ani'I-Asar, II, 98-99. MiieIllf, yukandakiciimleleri

    miiteaIuben, bu, bizim hamlettigimiajiazardir ki te'vilini zikrettik deyip bu' hususta,Resulrillah (S,A.S~)'inashabJndan nakledilen, ~baka bir 'ma'naya dair rivayetleride kaydediyor, EM Sa'id el-Hudri, Enes'ibn MaIik ve ibn Ahbas (R . anhiim) denayn bes tarikle rivayetedilerthaberlerde, onlann,lia~amatJ, orueluya za'fiyetver-mesi halinde mekruh gordiiklerini belirtiyor. Daha sonra, bu a s a r delalet etrritite-dir ki,o~ta mekrUh olan, hacamatm orucluya za'f vermesi, bunun iizerine ~nunyeme-igme ile orucunubozmasidrr. (II, 100) Bundan sonraIse et-Tahav], bu ma'na-da Ebil'l-Aliye'nin, ib n Abdilla!h'dan da rivayetleri vardir deyip senedleriyle onlarinrlvAyetIerini zikretmi,soIll'a dasoyledemistir: IDbu'I-E'as'dan buna dair rivayet edi-len ma'na,sanki bunabenziyor: nehiyden maksad za'fiyet olsaydi, hacamat yaparunbunagirmemesi lazlmdI. Hacamat yapanla yaptiran iftArda cem'edilmis olduklarma(Jore, bunun bir tek rna'na iein ve 0 ilkisinin bunda miisavioIrriasl laztmdir. Giybetgibi ki her i:kisi deibunda' esittirler, Nitekim bunu Ebu'lcE'as siiyfemitir. (II. 101) .

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    15/16

    2 2 G Yrd. Do!:. Dr. Siileylllan Toprak

    lste bu, kader ile lldhl adalet arasmda gorlinen ihtilafa ibn Haldun'unverdigi cevoptrr. 0, Allah'm birligi ve sifutlon hususundaki gibi buradado ihtilafm ccrk olduqunu beyan eder. Gercekte iki lnonc, biz nnsil uyu-t;>acagml bilmesek bile, birbiriyle uvuscbilir. Ziro insanm fiilinin dahili vepsikolojik sebeplerinde izah ederneveceqirnlz bir sekilde serbest bir ha-reket vcrdir.

    Her iki mesele lcln ibn Haldun'un verdigi cevap yeni degildir. Ke-lamcllar tarafmdan veri len eski bir cevabm benimsenip kabul edllmesl ..dir. Cunku keldmcrlor her ne zaman bu tenakuz halinde olan iki lnonc-la korsrlcsuturso, serbestce onlcrruno gelen Aropcc bllckevt kelimesiy-le izah ederlerdi. Bunun rnonosr. celisklnin uvusobtlecejilnl .billvcruzama nosi I olduqunu btlrruvoruz demektir. ibn Haldun'un verdigi bila-kevt cevob: onernlnl, tarihte onun yat;>adlgl donemde de korumoktccrr.ibn Haldun'a gore, Hanbelller kadar, (96) ilk rnuslumonlcr (97) tarafmdanda bilckev! cevobi kullcmlrrustrr. Ancak Ehl-i Silnnet Kelcmcrkmnrnortovo crkistylo bu kelime terkedilmeye bcslcndr. Ehl-i Sunnet Kelorncr-lcnrun ilki Es'orl idl. (98) Bu is, sonraki keldmcilonn metodunun (99) or-tovo cikrncsmdon sonra da devam ettl ki, Muteohhlrtn'tn ilk temsilcisiGozzcll idi. (100) ibn Haldun'un bevoruno gore, Irncn esaslannrn mudc-fasmda akl1 delil E!?'ari ile bat;>ladl.(101) Gazzali ile de bu akli delil, fiJo-zoflann rstuohlcnvlo ifade edllmeve boslcdr, (102) Bunun sonucunda ibnHaldun, keldrn ile felsefenin birbirine kant;>tlgrnl ifade etmektedir. (103)Bu yeni keldmcilor, Allah'm srtotlon ve kadere imana korsr dogabilecekmese!elere okli cozumler. bulrnus otduklan halde Ibn Haldun on!arm hlcbirini olrmvordu, Ona gore eski bilakevf veterHydi. E9'ari, Gazzali veonlcnn toklpclferlnln akli deJilleri, doldletin lslcm'do yaygm olduqu bir .d6nemde, doldlet ehllnln delillerini curutrnede cok guzel bir hizmet yap-rmstrr. Ancak Allah'a sukurler olsun kl, islam doldletten ternizlenmlstl,Bu vuzden ibn Haldun, zomcnmm 6grencilerin[n, dini doktrinleri isbat vetasdik etmede her hangi bir ckll delile lhtlvoc duymavacaklanna lnondr,Dint doktrinlerinin dogrulugunu bilen rnu'rninler, her ne zaman buna kar-91 bir itiraz ortaya cikso, onlann gercek itiraz olmndrqmr do bilirler. Buvuzden onlara cevap vermek conlcnru sikcr. ibn Haldun, bu tutumu des-96) A.g.e., III, 51, II. 4-6.97) A.g.e., s. 37, II. 2-7..98) A.g:e., s. 52 , II. 1 6-1 7 : s. 53, I. 1 0: s. 39, I. 9.99) A.,g.e., s. 41, 1. 1 2 .100 ) A.g.e., 1. 1 5.101) A.g.e., s. 39, II. 7-9.102 ) A.g.e . s. 41, 1. 11.103) A.g:e . II. 17-19.

  • 8/2/2019 bn Halduna Gre Allahn Sfatlar ve Kader1986_2_WOLFSONHA

    16/16

    ibn Haldun'a Gore Allahlm SIfatian ve Kaderteklerken COneyd'in su etkili vecizesini iktibos eder: Blr sevin vcnhs 01-mcsmm rnumkun olmodunru bildiqimlz zaman, onun vonhs olduqu husu-sundaki lnkdr, vonlrsm kendisidir. (104) Belki de ibn Haldun burada g6-rOndOgOgibi dar gorul?1Udegildi. Dindeki okrlcihk ile Ehl-i SOnnet arasin-daki eski mOcadelede onun farkettigi su idi: Bu mucocele ashnda okhnifsadl iJe akhn devre dl:;ll birckilmosr mOcodelesiydi. Her din hakkmdamuspet dusunenler gibi, Ibn Haldun do akh ifsad etme verine, okh devredl!;il brrckmcvt tercih etrnlstlr.

    104) A.g.e., s, 43. II. 15-16; I, 38, TI. 9-10.