iii - cdn.islamansiklopedisi.org.tr · askalani'nin yerine Şafii kadılkudatlığı na...

2
HEREVI. Hace Abdullah ri günümüze Herevi'nin çe- eserlerde yer alan ruballeri Mahmud Müdebbirl derlenerek (Tahran 1361 Herevi'nin Dil ü Can (Su'al-i Dil ez Can), Kenzü's-salikin, Varidat, Kalen- dername, Heft Ijisar, Ma- ve risale- Ieri Sultan Hüseyin Tilbende Gunabadlta- Resa'il-i ljace 'Abdullah En- (Tahran 3 9 h 1 940). Hisaleleri daha sonra Vahld-i Destgirdi Resa'il-i Cami'-i 'Arif-i Çeharum-i Hicri ljace 'Abdullah En- (Tahran 347 968) , Muhammed de Res'dil-i ljace 'Abdullah En- (Tahran 352 M. Cevad Pir-i Herat derlemesinde (Tahran 2536/I 977, 1365 h Dil ü can, Varidat, Kalendername ve Perde- yi Ijicab (Mekulat) risalelerin Herevi'nin söz- lerinin derlenmesinden meydana gelen Meybüdi" bir metin de yer B) Ke1am. 1. Zemmü '1-keliim* ve eh- lih. Herevi'nin Selef yolunu ve sünneti yü- celtmek, re'y ve yöntemleriyle ke- Iam ilmini ve kötülemek için kaleme eser Semih Dugaym tara- ( Beyrut 1994). z. Kitabü '1-Erba'in ii Herevl, Allah'a nisbet edilen isim, fiil ve ilgili hadisi senedieriyle bir- likte bu eserinde daha önce ay- konularda bildiren alimierin fi- kirlerini aktarmakla kendisi bir yorum Eser Ali b. Muham- med b. N el-Fukayhl ya- (yer yok, 1404/1984). Herevi'nin Zemmü'l-kelam'da zikret- b. Ijanbel, Tek- firü'l-Cehmiyye, Kitabü'l-Kaderiyye, Kitabü'l-Ka- va'id ve leriyle kaynaklarda yer alan el-Erba'un ve el-Erba'un fi's-sünne ki- günümüze Hellmut Ritter'in Herevi'ye isnat ("Philolo- gika VIII", Isi., XXII 119351. s. I 00). Yusuf ve Zeliha anlatan Enisü'l-müri- din ve '1-mecalis eserin ona aidiyeti ( R. Levy, JRAS, 929. s. I 03- I 06; Herevi'nin eserlerinin yazma için bk. Ritter, makale) . : Hike Abdullah Herevi. Kitabü 'l-Erba'1n fide- Ali el-Fukayhl), I yeri yokJ s. Ali b. Hasan ei-Baharzi, 226 Abdülfettah M. Hu lv), Ka · hire ll, 888; Ebü Ya'la. Tabakatü'l-Ha· nabile, ll, 247, 400; el-Muntaz;m IX, 44-45; el-Kamil, X, mülmülk, Siyasetname [Bayburtlugil), s. 189; Zehebi, A'lamü'n-nübela', XVIII, 503-518; a.mlf., lll, 1 a.mlf .. Düvelü 'i-islam Fe him M. M. M. rahim) . Kahire 1974, ll, o; Sübki, IV, 272-273; Kesir, el-Bidaye, XII, Re- ceb. ez-Zeyl 'ala 1, 64-81; Süyüti, Le iden 1835, s. 25; Cami, s. 3 372; Lamii. f'lefehat Tercümesi, s. 369-372; Davü- di, A. Moursinge), 1, 249; lll, 365; Haririzacte. Tibyan, 1, vr.1 04'; lll, vr. 24 7b-252'; Fikri Sel- çüki. Gazurgah, Kabil 1341, s. 1 O- 2; düm1n-i Sal-i /jace 'Abdullah Herev1, Kabil 1962; S. de Laugier Beaurecueil , K h wadja 'Abdullah Ansari: 396-481 h./1 006- . 1089, Mystique hanbalite, Beyrut 965; a.e.: Pir-i Herat (tre. A. G. Revan Ferhadl) , Tahran a.mlf .. "Les references bibliques de l'itineraire spirituel chez Abdullah An sari", MIDEO, 1( s. 9-38; a.mlf .. "La place prochain dans la vie spirituelle d'apres Abdallah Ansari", a.e., ll (I 955), s. 5-70; a.mlf., "Ansariyyat", a.e., ll s. 313-320; a.mlf., "Esquisse d'un biographie de Khawaja Ab- dullah An sari", a.e. , IV ( s. 95- V ( s. 47 -119; a.mlf .. " La neuvieme cente- naire de la mart d'Ansari", a.e., VII s. 218-229; a.mlf .. "Le millenaire lunaire de la naissance de Khawaja 'Abdullah Ansari Hara- wi", a.e., XIII [1977), s. 305-314; a.mlf., "An- EJ2 (ing.). a.mlf .. "'Abdallah Elr., 187 -190; Abdülkadir Mah- mud, fi'L-islam, Kahire 1966; M. Said Abdülmecid ei-Efgani, 'Abdullah el-Herev1: Mebadi'ühu ve ara'ühü'l- kelamiyye Kahire 1968; Storey. Persian Literature, 1/2, s. 924-927; Schimmel, Mystical Dimensions of Islam, s. 89-90; Herevi - Ali Asgar. /jace 'Abdullah Kabil 1976; Safa. Edebiyyat, 882 - 889, 91 Abdülhüseyn-i Zerrinküb, Dün - Cüstücu der Tahran s. 73 -80; A. G. Ravan Farhadi, "The H undred Grounds of 'Abdullah (d. 448/1056) of He rat", Classical Persian Sufism :From !ts Ori- gins to Rumi (ed. L. Lewisohn), London 1993, s. 381-399; a.mlf .. Abdullah Ansari of Herat, London 1996; W. lvanow, "Thbaqat of Ansari in old Language of He rat", JRAS ( s. 1-34, 337 -382; R. Levy, "A Prose Version of Yusuf and Zulaikha Legend, Ascribed to Pir-iAnsar of Ha rat", a.e. ( s.l 03- 06; H. Ritter, "Philologika, VIII'', Isi., XXII ( s. 89- Ol; A. J. Arberry. "jami's Biography of Ansari", IQ, Vll/3-4 ( 1963), s. 57-82; Ahmed "'Abdal- lah al-Ansari'nin Kitab al-Kalam wa Ahlih Eseri", V (1965). s. 45-50; a.mlf., "Abdallah al-Ansari'nin Ölümünün 900. dönümü Kabul ve Herat'ta Anma Töreni", a.e., V (1965). A. S. Bazmee Ansari , "Khwaja Abd Allahal-Ansari al-Harawi", HI, V/3 (1982), s. 31-52; Mürsel Öz- türk. Abdullah Ensarl'nin Gö- 2DTCF Dilleri u e Bölümü Dergisi, V, Ankara 1992, s. 21-32. Iii TAHSiN YAZlCI- SüLEYMAN ULUDAG r A HEREVI, Muhammed b. Ataullah L ( 1S.9fill 1)! EbO Abdiilah Muhammed b. Ataillah b. Muhammed ei-Herevi er-Razi (ö. 829/1426) fakihi. _j Aslen Reyli olup 767'de (1365) Heraf- ta Fahreddin er-Razi'nin soyun- dan ileri sürmekle birlikte bu iddia (SehavT, Vlll, 51 ). tahsilini memleketinde Sa'deddin et- Teftazanl. Seyyid ei-Cürcani ve alimlerden ders Timur ile önceleri onun ve takdirine mazhar daha sonra bo- zuldu. Bunun üzerine Anadolu'ya, dan da Kudüs'e gitti (814/141 1). Herevi, Hanefi mezhebine mensupken o bölge- de yönetimdeki nüfuzunu gö- rünce bu mezhebe geçti (Ebü'I-Yümn ei- UleymT, ll, 1 I I) . Burada du- üzerine ve Kudüs bölgesi naibi Emir Nevruz Salahiyye Medresesi'ne hoca tayin edildi (815/1412). Nevruz'un öldürülmesinden sonra da Memlük ei-Melikü'I-Müeyyed el- Mahmüdl onu bu görevde 818'- de (1415) Kahire'ye giden Herevi'ye Sul- tan Müeyyed büyük ilgi gösterdi. Ancak Herevl, hadis bilgisini denemek için sul- alimler meclisinde Kudüs'e dönerek Salahiy- ye'deki görevine devam etti; bunun ya- Kudüs ve Halil bölgesi gö- revini de yürüttü. Sultan Müeyyed, Ab - durrahman b. Ömer el-Bulkini'yi aziede- rek yerine Herevi'yi getirdiyse de (821/ 14 8) daha sonra Herevi yine Kudüs'teki müderrislik görevine döndü (823/1420). Müeyyed'in ölümünün tekrar Kahire'ye geldi ve Cemaleddin Yusuf el- Kerekl'nin yerine Bars- emini ve katibi oldu (827/1 424). Üç ay sonra bu görevden Herevi, Hacer el- Askalani'nin yerine na getirildi. Ertesi receb (Hazi- ran 42 5) Hacer tekrar olurken Herevi Salahiyye Medresesi'ne geri döndü. 19 Zilhicce 829'da (22 Ekim 1426) Kudüs'te vefat eden Herevi zahid Ömer el-Belhi'nin kabrinin def- nedildi. Herevl, Kudüs'te bir medrese da bitire- medi. Kadi b. Halil

Upload: others

Post on 17-Jan-2020

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Iii - cdn.islamansiklopedisi.org.tr · Askalani'nin yerine Şafii kadılkudatlığı na getirildi. Ertesi yıl receb ayında (Hazi ran ı 42 5) İbn Hacer tekrar kadılkudat olurken

HEREVI. Hace Abdullah

ri günümüze ulaşmamıştır. Herevi'nin çe­şitli eserlerde yer alan ruballeri Mahmud Müdebbirl tarafından derlenerek yayım­lanmıştır (Tahran 1361 hş . ).

Herevi'nin Dil ü Can (Su'al-i Dil ez Can), Kenzü's-salikin, Varidat, Kalen­dername, Heft Ijisar, Me~ülat, Ma­J:ıabbetname ve İJQhiname adlı risale­Ieri Sultan Hüseyin Tilbende Gunabadlta­rafından Resa'il-i ljace 'Abdullah En­şari adıyla yayımlanmıştır (Tahran ı 3 ı 9 h ş . 1 ı 940). Hisaleleri daha sonra Vahld-i Destgirdi Resa'il-i Cami'-i 'Arif-i Karn-ı Çeharum-i Hicri ljace 'Abdullah En­şari (Tahran ı 347 hş./1 968) , Muhammed Şirvani de Res'dil-i ljace 'Abdullah En­şari (Tahran ı 352 hş.) adlarıyla neşret­

mişlerdir. M. Cevad Şeriat'ın Sü]]anan-ı Pir-i Herat adlı derlemesinde (Tahran 2536/I 977, 1365 h ş. ı Dil ü can, Varidat, İlahiname, Kalendername ve Perde­yi Ijicab (Mekulat) adlı risalelerin yanı sıra Herevi'nin Keşfü'l-esrar'daki söz­lerinin derlenmesinden meydana gelen "Men~ülat-ı Meybüdi" adlı bir metin de yer almaktadır.

B) Ke1am. 1. Zemmü '1-keliim* ve eh­lih. Herevi'nin Selef yolunu ve sünneti yü­celtmek, re'y ve kıyas yöntemleriyle ke­Iam ilmini ve bid'atçılığı kötülemek için kaleme aldığı eser Semih Dugaym tara­fından neşredilmiştir ( Beyrut 1994). z. Kitabü '1-Erba'in ii dela'ili't-tevJ:ıid .

Herevl, Allah'a nisbet edilen isim, fiil ve sıfatlarla ilgili kırk hadisi senedieriyle bir­likte kaydettiği bu eserinde daha önce ay­nı konularda görüş bildiren alimierin fi­kirlerini aktarmakla yetinmiş. kendisi bir yorum yapmamıştır. Eser Ali b. Muham­med b. N asır el-Fukayhl tarafından ya­yımlanmıştır (yer yok, 1404/1984).

Herevi'nin Zemmü'l-kelam'da zikret­tiği Mena~ıbü AJ:ımed b. Ijanbel, Tek­firü'l-Cehmiyye, Kitabü'l-Kaderiyye, Kitabü'l-Faru~ fi'ş-şıtat, Kitabü'l-Ka­va'id ve Mena~ıbü ehli'l-eşer adlı e~er­leriyle kaynaklarda yer alan el-Erba'un fi'ş-şıfat ve el-Erba'un fi's-sünne adlı ki­tapları günümüze ulaşmamıştır. Hellmut Ritter'in Herevi'ye isnat ettiği ("Philolo­gika VIII", Isi., XXII 119351. s. I 00). Yusuf ve Zeliha kıssasını anlatan Enisü'l-müri­din ve şemsü '1-mecalis adlı eserin ona aidiyeti tartışmalıdır ( R. Levy, JRAS, ı 929. s. I 03- I 06; Herevi'nin eserlerinin yazma nüshaları için bk. Ritter, aynı makale) .

BİBLİYOGRAFYA :

Hike Abdullah Herevi. Kitabü 'l-Erba'1n fide­la'ili't-tevf:ı1d (nşr. Ali el-Fukayhl), I baskı yeri yokJ ı404/1984, s. 45-9ı; Ali b. Hasan ei-Baharzi,

226

Dümyetü'l-~aşr(nşr. Abdülfettah M. H u lv), Ka · hire ı97ı, ll, 888; İbn Ebü Ya'la. Tabakatü'l-Ha· nabile, ll, 247, 400; İbnü'I-Cevzi: el-Muntaz;m IX, 44-45; İbnü'I-Esir. el-Kamil, X, ı68; Niza~ mülmülk, Siyasetname [Bayburtlugil), s. ı88-189; Zehebi, A'lamü'n-nübela', XVIII, 503-518; a.mlf., Te?kiretü'l-f:ıuff~. lll, 1 ı83-1191; a.mlf .. Düvelü 'i-islam (nşr. Fe him M. ŞeltOt- M. M. İb­rahim) . Kahire 1974, ll, ı o; Sübki, Taba~at. IV, 272-273; İbn Kesir, el-Bidaye, XII, ı35; İbn Re­ceb. ez-Zeyl 'ala Taba~ati'l-Hanabile, Dımaşk 195ı, 1, 64-81; Süyüti, Taba~atü'l-müfessir1n,

Le iden 1835, s. 25; Cami, f'lefef:ıat, s. 3 ı8, 372; Lamii. f'lefehat Tercümesi, s. 369-372; Davü­di, Taba~atü'l-müfessir1n [nşr. A. Moursinge), 1, 249; İbnü'I-İmad , Şe?erat, lll, 365; Haririzacte. Tibyan, 1, vr.1 04'; lll, vr. 24 7b-252'; Fikri Sel­çüki. Gazurgah, Kabil 1341, s. 1 O- ı 2; f'lühşa­düm1n-i Sal-i Vefat-ı /jace 'Abdullah Enştır1-yi Herev1, Kabil 1962; S. de Laugier Beaurecueil, K h wadja 'Abdullah Ansari: 396-481 h./1 006-

. 1089, Mystique hanbalite, Beyrut ı 965; a.e.: Sergüzeşl-i Pir-i Herat (tre. A. G. Revan Ferhadl) , Tahran 1360hş./1981 ; a.mlf .. "Les references bibliques de l'itineraire spirituel chez Abdullah An sari", MIDEO, 1 ( ı954). s. 9-38; a.mlf .. "La place prochain dans la vie spirituelle d'apres Abdallah Ansari", a.e., ll (I 955), s. 5-70; a.mlf., "Ansariyyat", a.e., ll (ı955). s. 313-320; a.mlf., "Esquisse d'un biographie de Khawaja Ab­dullah An sari", a.e., IV ( ı957), s. 95- ı40; V ( ı958). s. 47 -119; a.mlf .. "La neuvieme cente­naire de la mart d'Ansari", a.e., VII [ı963). s. 218-229; a.mlf .. "Le millenaire lunaire de la naissance de Khawaja 'Abdullah Ansari Hara­wi", a.e., XIII [1977), s. 305-314; a.mlf., "An­şari", EJ2 (ing.). ı, 515-5ı6; a.mlf .. "'Abdallah al-Anşarı", Elr., ı, 187 -190; Abdülkadir Mah­mud, el-Felsefetü'ş-şufiyye fi'L-islam, Kahire 1966; M. Said Abdülmecid ei-Efgani, 'Abdullah el-Enşar1 el-Herev1: Mebadi'ühu ve ara'ühü'l­kelamiyye ve'r-ru/:ı.iyye, Kahire 1968; Storey. Persian Literature, 1/2, s. 924-927; Schimmel, Mystical Dimensions of Islam, s. 89-90; Beşir Herevi - Ali Asgar. Ma~amat-ı /jace 'Abdullah Enşar1, Kabil 1976; Safa. Edebiyyat, ıı, 882-889, 91 ı-9ı5; Abdülhüseyn-i Zerrinküb, Dün­btıle-i Cüstücu der Taşavvuf-i İran, Tahran ı369 hş . , s. 73-80; A. G. Ravan Farhadi, "The H undred Grounds of 'Abdullah AnŞari (d. 448/1056) of He rat", Classical Persian Sufism :From !ts Ori­gins to Rumi (ed. L. Lewisohn), London 1993, s. 381-399; a.mlf .. Abdullah Ansari of Herat, London 1996; W. lvanow, "Thbaqat of Ansari in old Language of He rat", JRAS ( ı923), s. 1-34, 337 -382; R. Levy, "A Prose Version of Yusuf and Zulaikha Legend, Ascribed to Pir-iAnsar of Ha rat", a.e. ( ı929). s.l 03- ı 06; H. Ritter, "Philologika, VIII'', Isi., XXII ( ı935), s. 89- ı Ol; A. J. Arberry. "jami's Biography of Ansari", IQ, Vll/3-4 ( 1963), s. 57-82; Ahmed Ateş, "'Abdal­lah al-Ansari'nin Kitab !)amın al-Kalam wa Ahlih Adlı Eseri", ŞM, V (1965). s. 45-50; a.mlf., "Abdallah al-Ansari'nin Ölümünün 900. Yıl­dönümü Dolayısıyla Kabul ve Herat'ta Yapılan Anma Töreni", a.e., V (1965). s.ı91-194; A. S. Bazmee Ansari , "Khwaja Abd Allahal-Ansari al-Harawi", HI, V/3 (1982), s. 31-52; Mürsel Öz­türk. "I-İace Abdullah Ensarl'nin Tasavvufı Gö­rüşleri", 2DTCF Ortadoğu Dilleri u e Edebiyatı Bölümü Dergisi, V, Ankara 1992, s. 21-32.

Iii TAHSiN YAZlCI- SüLEYMAN ULUDAG

r A ı HEREVI, Muhammed b. Ataullah

L

( 1S.9fill J.ıl..,tJ:..: 1)! .>..o..:ıt.<ı)

EbO Abdiilah Şemsüddln Muhammed b. Ataillah

b. Muhammed ei-Herevi er-Razi (ö. 829/1426)

Şafii fakihi. _j

Aslen Reyli olup 767'de (1365) Heraf­ta doğdu. Fahreddin er-Razi'nin soyun­dan geldiğini ileri sürmekle birlikte bu iddia tartışmalıdır (SehavT, Vlll, ı 51 ). İlk tahsilini memleketinde yaptı. Sa'deddin et-Teftazanl. Seyyid Şerif ei-Cürcani ve diğer bazı alimlerden ders aldı. Timur ile görüştü; önceleri onun saygı ve takdirine mazhar olmuşken daha sonra araları bo­zuldu. Bunun üzerine Anadolu'ya, ardın­dan da Kudüs'e gitti (814/141 1). Herevi, Hanefi mezhebine mensupken o bölge­de Şafiiler'in yönetimdeki nüfuzunu gö­rünce bu mezhebe geçti (Ebü'I-Yümn ei­UleymT, ll, 1 I I) . Burada şöhretinin du­yulması üzerine Şam ve Kudüs bölgesi naibi Emir Nevruz tarafından Salahiyye Medresesi'ne hoca tayin edildi (815/1412). Nevruz'un öldürülmesinden sonra da Memlük Sultanı ei-Melikü'I-Müeyyed el­Mahmüdl onu bu görevde bıraktı. 818'­de (1415) Kahire'ye giden Herevi'ye Sul­tan Müeyyed büyük ilgi gösterdi. Ancak Herevl, hadis bilgisini denemek için sul­tanın kurduğu alimler meclisinde başa­

rılı alamayınca Kudüs'e dönerek Salahiy­ye'deki görevine devam etti; bunun ya­nında Kudüs ve Halil bölgesi nazırlığı gö­revini de yürüttü.

Sultan Müeyyed, Mısır Kadılkudatı Ab­durrahman b. Ömer el-Bulkini'yi aziede­rek yerine Herevi'yi getirdiyse de (821/ 14 ı 8) daha sonra Herevi yine Kudüs'teki müderrislik görevine döndü (823/1420). Müeyyed'in ölümünün ardından tekrar Kahire'ye geldi ve Cemaleddin Yusuf el­Kerekl'nin yerine el-Melikü'I-Eşref Bars­bay'ın sır emini ve katibi oldu (827/1 424). Üç ay sonra bu görevden alınan Herevi, aynı yılın sonlarına doğru İbn Hacer el­Askalani'nin yerine Şafii kadılkudatlığı­na getirildi. Ertesi yıl receb ayında (Hazi­ran ı 42 5) İbn Hacer tekrar kadılkudat olurken Herevi Salahiyye Medresesi'ne geri döndü. 19 Zilhicce 829'da (22 Ekim 1426) Kudüs'te vefat eden Herevi zahid Ömer el-Belhi'nin kabrinin yakınına def­nedildi.

Herevl, Kudüs'te bulunduğu sırada bir medrese yapımını başlattıysa da bitire­medi. Kadi Abdülbasıt b. Halil ed-Dımaş-

Page 2: Iii - cdn.islamansiklopedisi.org.tr · Askalani'nin yerine Şafii kadılkudatlığı na getirildi. Ertesi yıl receb ayında (Hazi ran ı 42 5) İbn Hacer tekrar kadılkudat olurken

ki'nin tamamladığı bu medrese ona nis­bette Basıtiyye olarak anılır. Hanefi ve Şa­fii fıkhı yanında Arap dili ve edebiyatı. ha­dis ve tarih bilgisiyle de dikkati çeken He­revl'nin. akranlarıyla olan çekişmeleri yü­zünden zaman zaman gözden düşmesi­ne rağmen hayatının sonuna kadar resmi görevlerde bulunmasından yöneticiler ka­tında itibarını koruduğu anlaşılmaktadır.

Eserleri. Herevi'nin günümüze ulaştığı bilinen iki eseri Metô.li"u'l-esrô.r fi şerJ:ıi Meşô.ri~i'l-envô.r ile {Süleymaniye Ktp., Turhan Valide Sultan. nr. 62 : ayrıca bk. Brockelmann , GAL, 1, 443 : Suppl., 1, 614) Fazlü'l-mün'im fi şerJ:ıi ŞaJ:ıiJ:ıi Müs­lim'dir {Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 442-443: Oriental Public Library 1 Sanki­pOr, nr. 202) . Kaynaklarda adları geçen diğer eserleri de şunlardır: ŞerJ:ıu Me­şô.biJ:ıi 's-sünne, et-Tenvii ii tell)işi'l­Cô.mi'i'l-kebir {Hanef'ı' fıkhı ), Ta~ribü'l­aJ:ıkam (Şafii fıkhı) .

BİBLİYOGRAFYA : Makrizi, es-Sülük, X, 240, 312, 446-448,

483-485, 525; Xl , 660, 664-665 , 670, 687 , 689, 732; ibn Kadi Şühbe. Tabaka tü 'ş-Şafl'iy­ye, IV, 104-105; ibn Hacer. İnbii'ü'l-gumr, VII , 299-302, 307 -312; VIII, 40, 41, 69-70, 113; Se­ha vi, eçJ.-Oau'ü'l-lami', VIII, 151-155; Süyüti. Bugyetü'l-uu'at,ll, 5-6; Nuaymi, ed-Daris {i ta­rii)i'l-medaris (n ş r. Ca'fer ei-Hasenl). 1 baskı yeri yok[ 1988 (Mektebetü 's -Sekafeti'd-diniyye) , l, 329; Ebü'I-Yümn ei-Uieymi. el-Ünsü'l-celil bi­tarii)i'l-~uds ue'l-Jjalil, Arnman 1973, ll, 111 -112; ibnü'l-imad. Şe?erat, VII, 189-190; Şevka­ni. el-Bedrü'(-tali', ll , 206-208; Brockelmann. GAL,I, 443; Suppl., ı , 614; izal)u 'l-meknıln , ll, 199, 490; Hediyyetü '1-'ari{in, ll, 185-186; Zirik­li. el-A'lam, VII, 150-151 ; Kehhale, Mu'cemü'l­mü'elli{in, X, 293-294; Sezgin, GAS, 1, 139.

li] SAFFET KÖSE

ı HEREVİYYE

-,

(4i,)4lf)

Hike Abdullah-ı Herevi'ye (ö. 481!1089) nisbet edilen

ve Ensariyye diye de anılan bir tarikat

L (bk. HEREVi, Hace Abdullah).

_j

ı HERİM b. HAYYAN -,

( 0l,;:> 0-1 ı" jl> )

(ö. 70/690 [?])

Tabiin devri kumandanlarından,

L zahid.

_j

Irak ve iran fetihlerinde önemli rol oy-nayan Abdülkaysoğulları kabilesine men-suptur. Bazı kaynaklarda adı Herma, ba-basının adı Hibban (Tacü'l-'arüs, "hrm"

md .: ibn Hacer. lll. 601) şeklinde zikredil­mektedir. Herim (yaşlı. kocamış) adının

kendisine. annesinin iki yıl süren hamile­lik döneminden sonra dişleri bitmiş ola­rak doğduğu için verildiği rivayet edilir {Zehebl, A'lamü'n-nübela' , IV. 48) . An­cak bu ismin ona. yaşlı bir çiftin çocuğu olduğu için veya kelimenin "akıl. nefis" gibi anlamlarından dolayı verilmiş olma­sı daha makuldür {Lisanü'l-'Arab, "hrm" md.) Buharlve ibn Hibban gibi müellifle­rin Herim'i Ezd kabilesine mensup gös­termeleri yanlıştır. Hayatıyla ilgili çeşit­li haberlerden Basra'da yaşadığı anlaşıl­makta. kaynakların çoğunda Basralı bir tabii olarak tanıtılmaktadır. ilk müellifler­den Halife b. Hayyat. Velid b. Hişam'dan rivayetle Herim'in sahabi olduğunu kay­detmiş {et-Tari/], s. 159) . daha sonra as­hap hakkında yazılan eserlerde de saha­bller arasında zikredilmiştir. Ancak bu bilgi. Herim'in sahabi Hümame ed-Devsl ile çok yakın dost olması ve Hz. Ömer ta­rafından kumandan tayin edilmesi gibi ikinci derecedeki deliliere dayanmakta­dır. Hakkındaki yaygın kanaat tabiln nes­linden olduğu yönündedir.

Herim, Hz. Ömer ve Osman devirlerin­de Irak ve iran'daki bazı savaşlara kabi­lesi Abdülkays'ın emlri veya büyük bir as­keri birliğin kumandanı olarak katıldı. Hz. ömer döneminde meydana gelen Suhab Vak'ası'nda kumandan olan Herim, 18 (639) yılında Nlsabur'u uzun bir kuşatma­dan sonra sulh yoluyla ele geçirdi. 26'da (647) Basra Valisi Osman b. Ebü'l-As ta­rafından gönderildiği Kal'atü Necere'yi fethederek halkını esir aldı. Sasanller'in müslümantarla yaptıkları ah di bozmaları üzerine 29 (649) yılında birliğiyle Fırüza­bad'ı {o zamanki adı CGr) muhasara etti. Basra Valisi Abdullah b. Amir'in yardımcı olarak gönderdiği orduyla önce Fırüza­bad'ı , ardından istahr'ı ele geçirdi. Ab­dullah b. Amir istahr' ın fethinden son­ra durumu Hz. Osman'a bildirmiş, o da yazdığı cevabi mektupta. aralarında He­rim'in de bulunduğu bir grup kumanda­nın iran'ın çeşitli beldelerine gönderilme­sini istemişti. Bunun üzerine Herim'in Abdullah b. Amir tarafından COr'dan ka­çan Sasani Hükümdan Vezdicerd'i takip­le görevtendirildiği ve onu Kirman'a ka­dar kovaladığı rivayet edilir.

Herim'in 30 (650) yılından sonraki si­yasi ve askerifaaliyetleri hakkında yeter­li bilgi yoktur. Taberl. Medine'de isyancı­lar tarafından kuşatılan Hz. Osman'ı ko­rumak için Basra'dan hareket eden ilk ta-

HERiM b. HAYYAN

biller arasında Herim'in de bulunduğunu bildirir {Tarif], IV. 352) . Buna göre H eri m 35 (655) yılında hayatta bulunuyordu. Onun Hz. Ömer ve Ali'yi kastederek. "iki emir bana birçok hadis nakletti" {Hücvi­ri, s. 178) şeklindeki sözünden. Hz. Ali'­nin hilafet dönemine yetiştiği ve kendisi­ni halife olarak tanıdığı anlaşılmaktadır. Zehebl Herim'i 70'li (690) yıllarda vefat eden tabiller arasında gösterir {Tarif] u 'i­islam, s. 533-5 35) . Basralı birçok tabiinin rivayetine göre Herim bir fetih sırasında çok sıcak bir günde şehid düşmüş. top­rağa verilir verilmez bir bulut kabrinin üs­tüne gelerek yağmur yağdırmış ve ka bir o anda yemyeşil otlarla kaplanınıştı {ibn Sa'd, VII, 133-134: EbG Nuaym, ll, 122). Vefatı sırasında kendisinden vasiyette bu­lunmasını isteyenlere. hayatı boyunca va­siyet edebilecek kadar malı olmaması için Allah'a yalvardığını. bu duasının da ger­çekleştiğini söylemiş. zırhının . atının ve hizmetçisinin satılarak borçlarının öden­mesini istemiş. vasiyet olarak da Kur'an'­dan bir bölüm {en-Nahll6/ 125-128) oku­muştu.

Zühd ve ibadet hayatıyla meşhur Bas­ralı bir tabii olarak tanıtılan Herim'in Hz. Ömer'den hadis dinlediği. kendisinden de Hasan-ı Basri ve diğer Basralı tabiiierin rivayette bulunduğu kaydedilir. Kaynak­lar ayrıca. faziletli bir tabii ve sika bir ra­vi olmasına rağmen zühd ve ibadet yönü ağır bastığı için hadiste kendisine başvu­rulmadığına da işaret ederler. Herim'in oğlu Amr da kaynaklarda sika bir ravi ola­rak zikredilir {Buhar!, vı. 380-381; vııı. 243; ibn Hibban, V, 513: VII, 215).

Herim. tabiln devrindeki zühd hareke­tinin başlıca temsilcileri olan sekiz zahid­den biridir. Bu zahidlerin dördü (Herim. Amir b. Abdülkays , Hasan-ı Basri, EbG Müslim el-Havlanl) Basra'da. dördü de {MesrGk b. Ecda ', Rebi' b. Hüseyin. Üveys el-Karanl, Esred b. Yezld) Küfe'de yaşa­mıştır. Aynı kabileye mensup olan Herim ile Amir b. Abdülkays arasında zühd te­lakkisine dayanan sıkı bir dostluk vardı. Fakat Herim dini konularda Amir'den da­ha bilgili ve daha anlayışlıydı. Hasan-ı Bas­ri ise Herim'in müridi ve ravisi idi. Kay­naklarda yer alan bazı haberlere göre üveys el-Karani'nin Hz. Peygamber' e kar­şı beslediği sevgiyi, çektiği özlemi ve ya­şadığı acıyı Herim de Üveys'e karşı hisset­miş. onu Yemen, Hicaz ve Irak şehirlerin­de uzun müddet aradıktan sonra niha­yet KGfe'de bularak kendisiyle uzun uzun

227