izolasyonunda yeni birisim - tmmob makina }l»lı ç«İlk,pik,bren*,çalik...
TRANSCRIPT
•i'
* f •• t.î ••>
•I
ıı izolasyonunda yeni birisim
İSTANBUL49 84 51
ANKARA10 6218
İZMİR34 859
TRABZON23 98
ADANA28 23
BURSA24 70
15 yılın tecrübesi ile
mekanizedökümhanemizhizmetinizdedir
/T;
h
\f
\\
?'..£..*!
Makine fabrikamızdatraktör ve taşıt araçları ilemakine sanayiinin her türlü parçalarıseri halde imal edilmektedir
ERKUNTSANAYİ A Ş.
DOKUM VE MAKİNE FABRİKASIA n k a r a . İ s t a n b u l devlet yo l" 9.M. t e l . 2 3 1 3 9 2 - P. K. 624
231393 A N K A R A
M. M. 461
KALİTE B E t b E S İ L̂* .20.5.1970
: • ' = • "
Farca İMOlt ı
Al»}L»lı Ç«İlk,Pik,Bren*,Çalik
B-J Bale* 1 PAHCOBT S1KATİi . ? . ' B i n I ı g U Cad.No ı 123
İ l İlariod* 1 ^ 1 ıdU«n • luht*ll.fî i p r* ö i . l l l l r t a USOCtOl ÖJTULAM,
, Kmlib B*i('* Hn'k^M.
•^ 1A4KAH
KMBCI TMABOÖLO
MUHTELİF
REDÜKT0RLERİUİ2
PANKURT DA• HAFRİYAT
• >S MAKtNİLCM
• THAKTÛBLİH
. *AKIl VASTTAkAflI
• 6ANAM MAKİNILCRİNE AH
PANKURT MAMULLERİNE OOVENlNlZ. GARAMTİLİDİR
K I Ş L A C A D . 1 2 3 R A M İ - İ S T A N B U L T E L : 2 1 4 7 9 4 - 2 1 5 1 3 9
P a n k U f t Sanayi A.Ş.
M. M. 464
Hizmetinde
Her tip'teKamyon, otomobil, traktör,su motoru, kompresör, pul.varizatör, elektrojen gurubu,deniz vasıtaları motorlarıiçin savurma döküm silindirgömleği imâli.
MOTOR SİLİNDİR GÖMLEKLERİ
PİSTON VE Pİ1VI FABRİKASI
MUSTAFA ORCANER V E O R T A K L A R I KOLL. ŞTİ. TEL. 2 3 7 8 2 İ Z M İ R
UJ
S
M. M. 465
'/o 100 yerli malı olan
buhar vanaları *-*Türkiye'de ilk defa, basit bir atölye gibi değil,yeni bir sanayi dalı olarak tamamen ilmibir tarzda ve laboratuar kontrolunda1967 yılından beri imalât yapmaktadır.Her geçen gün çeşitlerimiz çoğalıyor
Vana alırken lütfen dikkat ediniz) Yedek parçaları tamamen Türkiye'de
imâl ediliyor mu? Her an teminkolaylığı varmıdır?
- Yoksa en çok değişen parçaithal zorunluğu taşıdığındansizi müşgül durumda bırakacakmıdır?
> Vananızın sökülüp takılması basit atölyetakımlarınız ile mümkün oluyor mu ?
- Yoksa, her vana için pahalı özel tertibatlarbulundurma mecburiyetinde mikalmaktasınız ?
) Bakım ve tamir masrafı çok düşükmüdür?-Yoksa bu masraflar her yıl
vana fiatının ^ ) Ç Q m a yaklaşıyor mu?
TERMO vanalarının seneliksalamastra masrafı, maliyetfiatının % 1,5 nu geçmez.
Vana ihtiyacınız olduğundayukardaki hususları asla unutmayınız I I I
Çeşitlerimizi, Memleketimizinbuhar cihazları satan bütün önemliTicarethanelerde bulabilirsiniz.
Buhar Cihazları Sanayi ve Ticaret A.Ş.Kartal - Ankara asfaltı üzerinde Tel: 53 4199
M. M. 516
Türkiye SanayiininEmrinde
Kalite, Makul fiat
Hidrolik çeşitler:1000 atmosfere kadar çelik tel örgülülâstik borular. Dişli ve pistonlu tulumbalar.Kumanda kolları. Boru şebekesinde lüzumlubağlantı parçaları. Filtre, Regülatör,Emniyet valfleri.
Pnömatik çeşitler:Maden ocaklarında ve yol inşaatlarındakullanılan tabancalar (yedek parça stokmuzvardır) Rakor, Yağdanlık, Boru vesair parçalar.
Kaynak malzemeve cihazları:Messer-Griesheim Şalümo ve kesicilerBöhler Elektrodları. Dekapon tozlarKaynak makineleri.
Buhar malzemeve cihazları:Bu şubemizde buharla alâkalı bütünçeşitleri bulabilirsiniz.
K A R A S A B A N Endüstri Cihazları Ticaret ve Sanayi A.Ş.Karaköy Tünel Cad. No. 48 İstanbul Tel: 4403 08-44 32 04
M. M. 514
Sanayicilerimizindikkatine...Dünyaca maruf Fransız malı
HYDROMECAHidrolik Dişli pompalarıEmniyet ve geritepme valfleriDistribütör, Regülatör
Hidrolik pistonlu pompalarEmniyet ve geritepme valfleriDistribütör, Regülatör
Müracaatınızda gerekli proforma ve katalog temin edilir.
Türkiye Mümessili
K A R A S A B A N Endüstri Cihazları Ticaret ve Sanayi A.Ş.Karaköy Tünel Cad. No. 48 İstanbul Tel: 44 03 08-44 32 04
M. M. 515
Demir çelik sanayiiI İtici tip fırınlar
Yürüyen tabanlı fırınlarDöner tabanlı fırınlarDöner rulolu fırınlarTav çukurlarıözel asmosferli fırınlarÇan tipi fırınlarArabalı fırınlarKamara tipi fırınlarözel atmosfer jeneratörleri
Demirden başka metallersanayii (Bakır-AlGminyum v.b.)Ergitme fırınlarıSıcak tutma fırınlarıYürüyen tabanlı kütük tav fırınlarıDöner tabanlı fırınlaritici tip fırınlarDöner rulolu fırınlarKule tipi fırınlarArabalı fırınlarSinterleme fırınları
Otomativ endüstri veimâlat sanayiiSertleştirme ve temperleme fırınlarıKamara tipi fırınlarÇukur tipi fırınlarArabalı fırınlarBantlı fırınlar
« Döner rulolu fırınlar• Döner tabanlı fırınlar„ Tuz banyolu fırınlarSMX
Endüstriyel fitin imâlatında teknik bilgi (Know no w) aldığımız dış firmalarSTEİN SURFACE - FRANSA - SURFACE COMBUST1ON - AMERİKA - STEİN ATKINSON STORDY
İNGİLTERE - STEİN SURFACE - G.m.b.H- FORNl STEİN - İTALYA - STEİN ET ROUBAIX - BELÇİKASTEİN ET ROUBAIX- ESPANOLA- İSPANYA - CHUGAIRO - JAPONYA- HAUCK - AMERİKA -ST JOHNSDN . AMERİKA . DFRTI i . İİ
v
TEMSİLCİLİĞİPOMPA. MAKİNA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETf
Temsil Ettiğimiz Yabancı Firmalar
KLEIN, SCHANZLIN UND BECKER A. G.FRANKENTHAL/ PFALZ
Her çeşit pompalar, gemi yan manevra uskurları, her çeşit sıvılar içintahmil tahliye pompaları, gemi pompaları, derin kuyu pompalan
EHRHARDT UND SEHMER MASCHINENFABRİK A. G.6600 SAARBRÜCKEN
Her çeşit pistonlu ve rotatif alçak ve yüksek basınçlı hava kompresörleri,yüksek tazyikli özel kompresörler, her güçte seyyar kompresörler.
BOPP UND REUTHER GMBHMANNHEIM / WALDHOF
Her türlü mayiat ve gazlar için çeşitli sayaçlar, büyük armatürler.
PAUL LEISTRITZ MASCHINENFABRİKNÜRNBERG
Her çeşit sıvı ve kullanma maksadına uygun nihayetsiz dişli (Yivli)pompalar
LEWA, HERBERT OTTLEONBERG BE I STUTTGART
Her çeşit kimyevi sıvılar içindeki ayarlı dosör pompaları.
PUMPENFABRIK URACAURACH / VVÜRTTEMBERG
Her çeşit kimyevi sıvılar için ayarlı dosör pompaları.'
ARMATUREN • RİNG VERTRİEBSGESELLSCHAFT MBH.6000 FRANKFURT / MAIN
Elle, elektrikli ve pnömatik kumandan ve her tazyikte armatürler vebilyeli valfler.
VAG VEREINIGTE ARMATUREN • GESELLSCHAFT MBH6800 MANNHEIM
Gemi tipi her çeşit vana ve valflar, Pipe-line armatürleri.
GUSTAV F. GERDTS KG.BREMEN
Isı kontrol armatürleri, otomatik blöf ventilleri, ısı ve buhar tesisleriOtomatik kumanda ve kontrol tesisleri mühendisliği.
GESTRA - KSB VERTRİEBSGESELLSCHAFTBREMEN
Her cins termik ve şamandralı tip kondens ayırıcıları.
EMİL HELFFERICH NACHFOLGERKIRCHHEIM UNTER TECK
Her cins ve her tazyik kademesi sıvı ve gazlar için DİN ve ASA normlarına*uygun flençler.
K S B nin WKL çok kademeli ve ETA tipi pompaları imalineTürkiye'de başladığımızı duyururuz.
ANKARA BÜROSU :Olgunlar Sokak 16/8P. K. 227, AnkaraTel: 12 3168
İSTANBUL İRTİBAT BÜROSU :Kabataş, Setüstü 31/2Tel : 49 36 14
M. M 49*
Aradığınızsıcaklığı
kolonludöküm radyatörleri
sayesindeelde edebilirsiniz
Türk-Fransız işbirliği ile memle-ketimizde Türk Demir DökümFabrikaları tarafından imal edi-len CHAPPEE Kolonlu DökümRadyatörleri
• modern hayatın icaplarına gö-re yapılmıştır
• güzel ve kibar bir görünüşesahiptir
• emsaline nazaran % 11 dahafazla verimlidir
• ve son derece sağlamdır
DEMİR DÖKÜM
KALORİFER KAZANLARI
• Demir Döküm Kazanları özellikle ka-lorifer tesisatları için yapılmış yegânekazanlardır
• Dökümden mamul olduğu için koıoz-yona mukavim fevkalâde sağlam ve uzunömürlüdür
• Kömür ve fuel • oil ile çalışan tiplerivardır
41 Döküm dilimlerinden müteşekkil ol-duğu için TAŞINMASI kolay, MONTAJIbasittir
0 Bu özelliği sebebiyle inşaata başlarkenkazana para bağlamaya veya kazanımonte etmek için duvar yıkmağa ihtiyaçgöstermez
• Yüksekliği azdır. Kazan dairesinin dö-şeme izolasyonunu bozmaz
• Dünyaca meşhur Kheinstalıl EisenwerkHilden lisansı altında, tecrübeli ve müte-hassıs eleman kadrosu iJc memleketimi-zin <'iı büyük ve en modern fabrikala-rında imal edilmektedir
• Kapasiteleri 23.000 - 153.000 Keal/harasında değinmektedir.
G-500.
TÜRK DEMİR DÖKÜMFABRİKALARI A. Ş.
Silâhtar-istanbul, Tel: 234260
M. M. 466
M.M.O. KALİTE BELGESİNİ HAİZ
ÜLÖHAKİKİ FUEL-OIL BRÜLÖRLERI
TIP: FUL
Umumi mutbak ocakları ve katkaloriferlerinde
TIRISI
Isıtma tesisleri için
TIP:CIT
Her nevi ısıtma ve sanayi için
TIP: FIRIN
Kül bırakmayan fırın ısıtıcısıCIT Tipinin tâdili ile imâl edilmiştir
TIP:9MBüyük apartmanlar vesanayi tesislerinin brülörü
ROTATİF TIP
Ağır sanayi tesisleri veısı santralları için
M. M. 470
M.M.O. KALİTE BELGESİNİ HAİZ
^TERMONAFTAHAKİKİ FUEL-OIL BRÜLÖRLERİ
• Bayındırlık Bakanlığı gene! şartnamesine tamamen uygun o!up ön süpürmelidir.
• Yüksek viskoziteli fuel-oil'ı. saatte 1,5 kg 'dan 400 kg 'a kadar yakmak ürere muhtelif tip ve kapa-sitelerde imâl edilmiştir.
• Fotosel kontrollü TAM OTOMATİK veya YARIM OTOMATİK olarak kullanılabilir.
• Kompresörlü ve rotatif tiplerde, yakıt memesi değiştirilmeden kapasite arttırılıp azaltılabilir
TEKNİK BİLGİLER
BRÜLÖR TİPİ
KAPASİTE
Kg/Saat
YAKIT CİNSİ
RWI/San.
MOTOR
HP
TÜM SARP.
Watt Saat
ISI/SISI/15
POMPALI ISI/25ISt 45ISI/60
5 — 101 1 — 2 016 — 3026 — 4541 — 60
200200200600600
0,200.200,250,501.00
950950
165027703250
FUL/KuiineFUL/3CIT/1CIT/2CIT/3
KOMPRESÖRLÜ CIT/4CIT/59M/19M/29M/39M/4
1,51,5
357
101520253560
7,510152540506080110140
200200600600600600600
3500350035003500
0,180,180,500,500,801,301,501,502,253,004,00
220220570570
1000146016001600246032204740
ROT/DMROTATİF ROT/FM
ROT/FFM
60
120
160
150
300
400
3500
3500
3500
2,00
3,00
4,00
4480
5220
5940
İMAS - ÎZMİR MAKİNA SANAYİ! ANONİM ŞİRKETİ
Büro: Gazi Bulvarı, No. 87 - TeU 34 414 — Fabrika: Aydın Asfaltı, Karabağlar - Tel: 39 971 - İZMİR
İMAS, bir EKLO kuruluşudur =====—
İZMİR
ANKARA
İSTANBUL
ADANA
BURSA
İSPARTA
KONYA
EKLO - TURAN MUŞKARA & HAYRETTİN YORGANCIOĞLU KOLL. ŞTİ., Gazi Bulvarı, 87 - Tel: 34 413
MUHİTTİN DİZDARER, ŞehJt Teğmen Kalmaz Cad., Mermerci Han, Nr 19/58 - Tel: 10 59 88 - 11 76 13
TESMAK KOLLEKTİF ŞİRKETİ, Necatibey Caddesi, No. 74/A, Karaköy - Tel: 49 59 81
ALI ŞEKER, Abidinpaşa Caddesi; Remo Han, Kat: 3 - Tel: 1006
AHMET ŞENGEZLER, Çakır Hamam Okul Sokak, No. 15 - Tel: 3535
SERİ TİCARET, Sanayi Çarşısı, İstanbul Caddesi, No. 8/A - Tel: 1081
GENMAK-GENEL MAKİNA ENDÜSTRİ ve TİCARETİ, Eski Meram Yolu, Bayrakçı San. Sitesi, 9 - Tel: 1279
BAKIM ve 8ERVÎ8 EKİPLERİ, YURDUN HER YERİNDE HER AN EMRE HAZIRDIR.
M. M. 471
Zirai sulamadaSanayideBelediye hizmetlerindeTuristik tesislerde
LAYNE-BOWLERDİK TÜRBİN POMPALARI SANAYİ ve TİCARET A.Ş.Bestekâr Sokak 72/4 P.K. 40 - BAKANLİKLAR ANKARA
telefon . 17 7038-176660 Telgraf: LAYNBOVVLER
M. M. 489
Tekstil kliması konusunda Türkiye'de en büyükreferansa sahip olan şirketimizin
ADIYAMAN SUMERBANK TEKSTİL FB.BERGAMADENİZLİDİYARBAKIRERZİNCANKARAMANMALATYA
NEVŞEHİR SUMERBANK TEKSTİL FB.ADANA PAKTAŞ FABRİKASIADANA SASA FABRİKASIBURSA POLYLEN FABRİKASIBURSA SİFAŞ FABRİKASIMENSUCAT SANTRAL FB. YENİ TESİSLERİVAKKO HAZIR GİYİM VE TEKSTİL FB.
vs. gibi sayısız tesisten sonra ..
Türkiye Tekstil Endüstrisine yeni bir hizmeti !
ADANASUMERBANKTEKSTİLFABRİKASI
•
BU FABRİKANIN
t- -Â' I
. KLİMA
. ISITMA
. SOĞUTMA
. HAVALANDIRMA
. OTOMATİK KONTROL
. PNÖMATİK TESİSATI
. MUTFAK TESİSATIve
İLGİLİ İNŞAATItarafımızdan ikmâl edilerekSUMERBANK'ateslimi yapılmıştır.
: Tikveşli Yolu 10, Topçular/ Rami — istanbul Tel.: 23 2120/5 hatI-KLİMA - SOĞUTMA S a t l s M e r k e 2 İ : Necatibey Caddesi 84, Karaköy — İstanbul Tel.: 49 14 00/5 hat
>.> . Ankara Şubesi : Anbarlar Yolu, 4/1, Sıhhiye — Ankara Tel. :12 19 57-12 27 39ENDÜSTRİ TESİSLERİ izmir Şubesi : 1448. Sokak 6/4, Alsancak — İzmir Tel.: 32 997
M. M. 473
M. M. 469
Petro-Kimya Sanayii, Enerji Santralları, Maden-İzabe TesisleriGübre-Yem Sanayii, Gıda Sanayii, Çelik Konstrüksiyon
PROJE İMALAT MONTAJ İSLERİNDE
ve montaj taahhüt a.ş.
M M 4OT
POVVERS
Elektrik kontrol cihazlarıElektronikPnomatikPnomatik postaEndüstriyel imalat ,,Otomatik vanalarMerkezi otomatik sistemler
ı
Kollektif ŞirketiBüro : Yenişehir. Yüksel Cad. No. 34/2 - Tel : 12 15 80 ANKARAAtölye : B. Sanayi. Söğütlük Sok. No. 17 - Tel : 1195 45 ANKARA
Bil reklâm: 30 M. M. 478
MIGRO SMTCHOtomatik kontrolün ayrılmaz unsuruBütün sanayi kolları içinÜstün kalite ve hassasiyet20.000 den fazla çeşitEmniyet, ağır şartlarda çalışmaUzun ömür (20 milyon açıp kapama)
HONEYWELLMIKRO ANAHTARLARINDA
MERKEZ:KARAKÖY NECATIBEY CAD.No.151 İSTANBULTEL! 49 89 22TELE KSÖZKÖSE 261
ANKARA ŞUBESİ:MİTHATPAŞA CAD. 59/4ANKARATEL:i2O553TELEKS :ÖZKÖSEOĞLU 158
Türkiye'nin en büyük ve enmodern karoseri fabrikası
onkaıj
lillllllllllllllıııııül
TREYLER 13 tondan 90 lona kadar kapatllell
KAPALI NAKLİYE KASALI TREYLER
ÇÖP KASASI 5 - 9 m ' hacimli
HER MARKA KAMYONLU veya KAMYONSUZ
•Jf Ucuz fial, uzun vade•Jf En kısa zamanda teslimat•Jf Mühendisler nezaretinde kaliteli işçilik•Jf Bir sene garanti•Jf Yurt çapında servis
imkânları ile
•3f BELEDİYELER•5f RESMİ DAİRELER*• NAKLİYECİLER•Jf FABRİKALAR•9f MÜnAHHİTLER'in HİZMETİNDEDİR.
MERKEZ : istanbul - KağıthaneTEL : 48 00 63 - 47 29 86ANKARA ŞUBESİ: Marangozlar Sitesi demir Hendek Cad. 23TEL : 1 6 1 3 68
OTOBÜS 21 - 40 kişilik
5 tondan 25 tona kadar yük damperi ARAZÜZ Yüksek kapasiteli
M. M. 495
TEKNİK İZOLASYON AŞ.
YAPTIĞIMIZ SAÇ KAPLIISI İZOLASYONLARI ve
SOĞUK HAVA DEPOLARIİZOLASYONLARI
MİLYARLAR DEĞERİNDEKİTESİSLERİ
KORUMAKTADIR
RAFİNERİLER
Ipraş RafinerisiT.P.A.O Batman Batı RamanTesisleriTrakya Yağ Sanayii
KÂĞIT FABRİKALARI
SEKA • AKSU Fb.SEKA - ÇAYCUMA Fb.SEKA - DALAMAN Fb.
KİMYA FABRİKALARI
PETKİM Petro Kimya TesisleriBASF SÖMERBANK Fb.PLASTİFAY Fb.AKSA AKRİLİK Sanayii
ÇİMENTO FABRİKALARI
Ak Çimento Fb.Anadolu Çimento Fb.Aslan Çimento Fb.Bastaş Çimento Fb.Nuh Çimento Fb.
Adres : Kabataş, Setüstü, Güneş Apt. Kat 4 - İSTANBUL Tel. 44 23 88
Bütün ihtiyaçlarınızda
SANAYİ YAĞLARIFUEl 011
ile hizmetinizde
RP PETROLLERİ A.Ş. Cumhuriyet Cad. Ege han, Harbiye Tel: 46 50 50M. M. 472 Basın Organizasyonu :
ş ^ ^
mL^-/^w^M':.
Ergöl
MAK - DOKMakina MühendisliğiBasım \'rjyın .• rt:;janria
Dokümantasyon ve DanışmaM ^ r If f> 7 i
M. M. 476
Honeywell
W 905 C Iaquatrol
• VS315/VS013 J | | " E ° 4 C
M. M. 508
SOĞUTMA BİZİM İSİMİZDİR !
Sayısız referansları ileCoîtl CeneralofKlima ve proses tatbikatları içi» soğuk su üretici pakt t cihar
SOĞUTMA SANAYİİ A.Ş.
Klima Soğutması
Proses Soğutması
Şartlandırılmış atmosferli soğutma depoları
Her tip ve büyüklükte soğutma depoları
Her tip ve büyüklükte kompresör kondenser grupları
Evaporatör Eşanjör, Kondenser ve her nevisoğutma malzemesi imalâtı,
VE
Her tip soğutma cihazı satışımevzularında size hizmet etmeğe amadedir.
Fabrika: Bahçe Yolu No.: 10 Topçular/Rami - İST. Tel.: 232125 - 232566Satış Merkezi: Necatibey Caddesi No.: 84 Karaköy - İST. Tel.: 491400
M. M. 474
MAKİMSAN TİP. A DİŞLİ POMPASINA AİT
KAPASİTE GÜÇ TABLOSU
KAPAS
ton/sa
40
55
62
69
75
HIZ
d/d
200
250
300
340
375
ÇIKIŞ BASINCI (M)
20 M(HP)
7.5
10
12.5
15
17.5
30 M(HP)
10
12.5
15
17.5
20
40 M
(HP)
12.5
17.5
17.5
20,5
225
50 M(HP)
15
17.5
20
22.5
25
MAKS.
VİS.(SSU)
23000
4000
1700
700
360
MAKİMSAN Tİ.R B DİŞLİ POMPASINA AİT
KAPASİTE GÜÇ TABLOSU
KAPAS
ton/sa
27
34
42
50
66
HIZd/d
200
250
300
360
450
ÇIKIŞ BASINCI (M)
25 M(HP)
5.5
7.5
10
12.5
10
35 M(HP)
7.5
10
12.5
15
15
SOM(HP)
10
12.5
15
17.5
20
70 M(HP)
12.5
15
17.5
20
22.5
MAKS.
VIS(SSU)
35000
7 5 0 0
3 200
700
300
MAKİMSAN DİŞLİ POMPALARI VİS-KOZ MAYİLERİNİN POMPAJINDAEN İDEAL POMPALARDIR. ÇOK DÜ-ŞÜK DEVİRDE ÇALIŞMALARI UZUNÖMÜRLÜ OLMALARININ GARANTİ-SİDİR.
POMPALAR TAMAMEN ÖZEL ALA-ŞIMLI PİK VE BRONZDAN İMALEDİLDİĞİNDEN 250 - 300 C GİBİYÜKSEK SICAKLIKLARDA EMNİ-YETLE ÇALIŞIRLAR. POZİTİF SU-PÜRMELİ OLAN BU POMPALARYÜKSEK VAKUMLU OLUP KENDİN-DEN BRONZ BAYPASLIDIR. EMİŞHATTINA KİFAYETLİ BİR FİLİTREMONTE EDİLDİĞİ TAKDİRDE POM-PALAR 15-20 SENE HİZMET EDER-LER. SICAK YAĞ SİRKÜLASYONUİÇİN EN ELVERİŞLİ POMPALARDIR.
YÜKSEK VİSKOZİTELİ MAYİLERİNPOMPAJI İÇİN CEKETLİ TİPLER MEV-CUTTUR.DAHA GENİŞ TEKNİK MALUMATİÇİN FİRMAMIZ EMRİNİZDEDİR.
1 MAKİMSAN,. TİPC DİŞLİ POMPASINA
AİT KAPASİTE &ÜÇ TABLOSU
KAPAS
ton/sa.
10
136
18
21
HIZil d
200
275
350
425
500
ÇIKIŞ BASINCI (M)
20 M(HP)
2
2.5
3
4
5
40 M(HP)
3
4
4
5
6
60 M(HP)
4
5
5
e7.5
80 M(HP)
5
e7.57.5
10
MAKS.
VİS.(SSU)
50000
13 000
3 500
700
360
MAKİMSAN XL TİPİ (4") HELİS DİŞLİ
POMPASINA AİT KAPASİTE GÜÇ TABLOSU
KAPAS.ton/sa.
40
5 0
60
70
80
HIZd/d
550
600
650
700
750
ÇIKIŞ BASINCI (M)
20 M(HP)
7.5
10
12.5
15
I 17.5
30 M(HP)
10
12.5
15
17.5
20
50 M(HP)
12.5
İS
17.5
20
22.5
65 M(HP)
15
17.5
20
22.5
25
MAKS.VİS. (SSU)
23000
4000
1700
700
3 60
Büro : GAZİ MUSTAFA KEMAL BULVARI GÖLBAŞI SİNEMASI
YANI FAZİLET APT 40/& MALTEPE - ANKARA
TEL: 1719 81
Fabrika : SANAYİ SİTESİ SİNCANKÖY - ANKARA
T e l : 6
SUNGURLAR YURDUMUZUN İHTİYACI OLAN 5000 M3 HACME KADAR
HER KAPASİTEDE KÜRESEL LPG TANKLARI İMAL ETMEKTEDİR.
Q)Ocakgaz için SUNGURLAR'ca imaledilen 700m3 hacminde küresel tank.
Q)Aygaz için İzmir Aliağa Rafinerisine2000m3 SUNGURLAR küresel tankımontaj safhası.
Q)İzmir Aliağa Rafinerisinde Aygaz içinI adet 2000m3, Pegagaz için 3 adet l00m3SUNGURLAR küresel Tanklarımontaj safhası
Q)SUNGURLAR'ca Bizimgaz Şirketi içinimal ve monte edilerek işletmeyealınan 1000 m3 küresel tank.
SUNGURLARISI SANAYİİ ANONİM ŞİRKETİ
SUNGURLAR SİLİNDİRİK VE KÜRESEL TANKLARI % 100 TÜRK SERMAYESİ
MALZEMESİ, MÜHENDİSLİK VE İŞÇİLİĞİNİN ESERİDİR.
M. M. 519
mmİÜHiiHİ
-M
? I *î -• • s
s * s-s- \ •. *
" • • "
ERNA konusunda
VANTİLATÖRLERıvan
SANTRALLAR* İsıtma santralları* Soğutma santraflan* Klima santralları
+ Mi
f, %
« ..c
ERNA KOLLEKTİF ŞİRKETİBüro: Necatibey cad. Leblebici Şaban sok. Işıldar han kat 3 Karaköy- İSTANBUL
t e l : 44 41 12-45 51 94Fabrika : Asil Sanayi sitesi 4. cü Blok Topçular - İSTANBUL
m. m. 520
UD
ısıtma - havalandırma ve klima cihazları.sanayii
UDA KOUEKTIfŞİRKETİ
zeki ulıiyiice ve ortakları
büro: selânîh ead.3S/l yenifehir telefon 17 3118-fabrika: iskitler cad. büyült sanayi seçim sok.32 telefon II3878 telgraf Î U D Aankara
NA
MAKİNE LE
VİNÇLER*KONKASÖRLER»
BETONİ YERLER»TRANSITMİKSERLER»BETONAJ TESİSLERİ»
YIKAMA ELEME TESİSLERİ».KIRMA TESİSLERİ <sabil. seyyar)»
AGREGA. BASKÜL VE KÜREKLERİ»BANTLI GOTURUCU VE ELEVÂTÖRLER»
NACE MAKİNE SANAYİİ LTD. ŞTİ. YENt SANAYİ ÇARŞISI GİRİŞ CAD. 14—ANKARATELEFON - 1100 M — 10 4153 İSTANBUL. 36 44 »7 TELGRAF. NACEMAK. ANKARA
Bil reklâm : 28 M. M. 430
IÜNTESKOLLEKTTİFŞİRKETİ
CİHAZLARINDATİPU.S.T.
radyal vantilatörlüSICAK HAVA CİHAZI
TİPU.K.C
TIPÜ.D.S.
radyal vantilatörlüSICAK HAVA CİHAZI
ISITMA ve KLİMA CİHAZI
büro: ULUSSANAYİ CAD.SANAYİ HAN
KAT. 3 No. 52TEL106265
fabrika: SİTELERDALBOYU SOKAK
NO: 8TEL: 1610 00
TELGRAF: ÜNTESSAN
aksiyal duvar ve tavanSICAK HAVA CİHAZI
M. M. 481 Bil reklâm
I f l l l I t l I f l Ü -Makina Sanayii A.Ş.L U P A M A T Hava Kompresörleri
TAMAMEN OTOMATİK
TEK KADEME-ÇİFT KADEME
Yüksek Randıman
Uzun ömür
Güvenilir Garanti
Bol Yedek Parça
Üstün Kalite
TEKNİK ÖZELLİKLER
Tek kademeli Tipler - işletme basıncı 8 kg./cm2 ( I 15 psi )
T 1 P
LKD 41/300
LKD 51/200
LKD 61/330
LKD 61/330 A
LKD 61/440
LKD 61/550
LKD 61/550 A
LKD 61/555
LKD 2X61/555
ÇiftLKD 62/310
LKD 62/310 A
LKD 62/420
LKD 62/520
LKD 62/442
LKD 62/553
LKD 2x62/553
Str
ok
hacm
i(O
eple
sman
)(L
itre
/dak
ı
125
200
300
400
530
700
900
1100
2200
Dep
oH
acm
i(L
itre
)
60
140
200
200
250
360
500
500
800
kademeli Tipler160
200
300
400
530
700
1400
200
200
250
250
360
500
800
Sil
indi
rA
ded
i
1
1
2
2
2
2
2
3
2x3
Sil
indi
rÇ
apı
(mm
)
70
60
70
70
90
110
110
110
110
- İşletme basıncı 152
2
2
2
3
3
2x3
70/40
70/40
90/60
110/60
90/90/60
110/110/70
2x110/110/70
Kur
s(m
m)
36
50
60
60
60
60
60
60
60
<g /cırı11
60
60
60
60
60
60
60
Kom
pres
örd
evir
sayı
sı.
l dev
ir/d
ak.
900
1450
650
870
700
600
800
650
650
( 215 |700
870
750
700
700
600
600
Mot
orgü
cüBK
.
1.0
1.5
2.0
3.0
4.0
5.5
7.5
10.0
2x10
İSİ )
1.5
2
3
4
5.5
7.5
2x7.5
Ağı
rlık
(Kg)
100
120
210
210
260
330
400
450
800
225
225
290
300
360
450
800
SATIŞ MERKEZİ
FABRİKA
Cumhuriyet Bulvarı 88 — İZMİR
2822 Sokak No. I - 3 — İZMİR
Tel : 22452
Tel : 61287
M. M. 491
HAVA ROMPRESdRLERİİZOLE MADDELERİKLİMA CİHAZLARI
MALZEME W TİCARETHANESİ
selahattin pasiner veortakları a.kom.sti.
114 ,• 1176 84-1190 '3 -1197 67
Bil Raklftm : 46 M. M. 482
I IS! ve ELEKTRİK CİHAZLARI SANAYİİ
KALİTEMODERN FORM
4- EKONOMİ
Dr. P E R E D İSANAYİ BÜRLÖRLERİ( C5a sıf ıcation b u r n e r )
Kazan tesisleriTavlama fırınları
1 Kurutma fırınlarıTemper fırınlarıBakır rafine fırınlarıYağ rafine fırınları
Kireç, alçı, tuğla vs.fırınları
Cam, porselen, emayevs. fırınları
• Bilumum sanayi fırınları
Yegane homojen bir ha-raret ve fırın atmosferitenıııı edebilen sanayibrü lorudur.
I55td 4-YOLLU
KARIŞTIRICI VANALARI
40 den 150 kadar
F u e l - O i l ile çalışan ka-zanları düşük sühunetkorozycnuna ( s ü l f ü r i kasit aşındırmasına) karşık o r u m a k ve aynı zaman-da boyler v e r i m i n i a r t -t ı r m a k için kul lanı l ı r .
Akoryok
3uhor — c—i
Primtr Hav
1
^ekundtr
t
a —'
600'C-
700*C-
0*C
Havo
\\\\W \̂\W\\\\\\Wc
(
1
-t
pEr-
4
f
V
f '1 1
1
M
— ^
1 \1 (
1\\W\\\\\\\\N
•>. ««i
\
\\W\\W\N
ı ı
1Hli
"S
u 20 rot
Hava bir defada verildiği takdirde fırın harareti
— Hava muhtelif kademeler halinde verildiği takdirdefırın harareti, misal; (700°C istenen bir fırın için)
ISSbd
I55H
I55bd
Buhar K a z a n l a r ı . . . 40.000 - 1.000.000 Kcal/h.
Boyler l i v e Boylersiz F u e l - O i l ka lor i ferkazanları 40.000 - 1.000.000 Kcal/h.
Boyler l i v e Boylersiz Ç İ F T Y A K I T L Ikalor i fer k a z a n l a r ı . . . 40.000-500.000 Kcal/h.
Çöp imha kazanları 10-200 kg/h
Kat ka lor i fer i kazanları 16.000-28.000 Kcal/h.
Kuzine kazanları 30.000- 100.000 Kcal/h.
ık öakanhgı
ıtıra Beratı No. 14372 - 1545
•/, Seridöpri No. 1.D.
KOMPLE KAT. VİLLA ve APARTMAN KALORİFER TESİSLERİ
Tesise 40-90'Cgidiş
90*C 30-70'C
Kazançıkışı
Kazanadönüş
Tesistendönüş
70'C
Ankara : KALORİ - Isı Ticaret ve San. Ltd. ŞtiATATÜRK BULVARI 105/312 - SİSKIZILAY - ANKARATELEFON : 18 1J7<
'ttanbul: ISEL- İstanbul ŞubesiTERSANE CAD. 178/22-21KARAKÖY - İSTANBUL.TELEFON ı 44 06 12
• > At» A
• KİMYA• GIDA• MEŞRUBAT• TEKSTİL SANAYİİ için
PASLANMAZ ÇELİKTEN MAMULTANKLAR , KAPLAR , CİHAZLAR ,SANTRİFÜJLER , KURUTMAAPAREYLERI
• OTELLER• HASTAHANELER
• FABRİKALAR• OKULLAR• KAFETERYALAR için
Sanayi Tipi Mutfak veÇamaşırhane Makinaları
• MONTAJ SANAYİİ için
Pres İşleri ve Yan İmalât
B Ü R O : TERSANE CAD. KİPMAN HAN KAT 1 KARAKÖY - İSTANBUL S? 49 92 0 6 - 4 9 19 71
FABRİKA: GÜMÜŞSÜYÜ C A D . TOPKAPI — İSTANBUL e 21 15 15 TELG : E R S U SANAYİ
M M AtLI
POMPALARI
tİff
i
KALİTEEKONOMİGÜVEN
HİDROFOR TEStSLERt
BENZİN SERVİS İSTASYONLARI
KAZAN BESLEME
SULAMA TESİSLERİ
TEMİZ SU NAKLt
PtS SU NAKLt
î
î1
I
İ
î
| STANDART KOLL. ŞTt. Necatibey Cad. No. 169/171 Karaköy -.İstanbul Tel: 44 04 07y
M. M. SI2
f
D
t o m a t i k k a z a n b e s l e m e c i h a z ı
v» rıcunt Kuk»j / Iiunbul
Yukarıda atlı go ;«n fırmiııiı isal • !»!,• bulur.'J'A£«
c;hsi.ıiur,.
Ma.it Giray "
*) It İt t>< »tiyui
b-jiıa
İ l *
ist ıh
dodaki 1|1
»avl/ayo g
:
, ! , j « D ı ,
•a »itline
a »«kr»r adîltıiifriaat halına*
İM«sl i l« fompa
Cihat }9 »tüliucd», fa*riwı«l
jthîan
ila cı
f vt ka
»84uk »bir ka
»IS ;
•«lyatfiiıı uab
copuyt hararca
san »uyunun ı*krıb«nb*«l«m« SHJTU »«"pas
urdufu
•ı t «er»oak v«
t»>ınt Ubı t
i t
daıcıt*
i n .
utvJ-•l.tl
SERVOTEKNÎK Sanayü ve Ticar iÇUkirlk Ydksalc Müh. Maclt Giray
SERVOTEKNİK-MODEL SV 16-200 otomatik ka-zan besleme cihazı düşey hareketli bir seviyeşamandırası ile mücehhez olup manyetik kuplajprensibi ile çalışır.Cihaz buhar kazanları besleme suyunu ON-OFPkontrolü, düşük su seviyesi alarmı ve düşük suseviyesinde brüiör sönmesini temin edecek 3adet civalı kontakla teçhiz edilmiştir.Aynı zamanda yüksek basınçlı kaynar su kazan-larında, hidroforlar ve seviye kontroluna ihti-yaç gösteren diğer basınçlı kaplarda emniyetlekullanılır.SEVİYE DİFERANSİYEL KONTROLÜ: Normal ça-lışma seviyesi döküm gövde üzerine işaretlen-miş olup ayar edilebilir Maximum diferansiyel30 T 2 mm ve minimum diferansiyel İse7 + 1 mm dir.MEKANİK YAPI: GG-24/26 özel alaşımlı pik dö-küm olup, 16 Atü çalışma basıncına ve 200 C°sıcaklığa dayanıklıdır.BAĞLANTI AĞIZLARI: 1" dişli faturalı olup karşıflanşlara ihtiyaç göstermez. Şamandıra ve ilgiliparçaları tamamen korozyona mukavim paslan-maz çelikten imal edilmiştir.KONTROL KABLOSU GİRİŞ: 1/2" Spiral bağla-maya mahsus dişli bir soketie temin edilmekte-dir. Soketi havi tabla icabında tesbit vidası gev-şetilmek suretiyle kendi ekseni etrafında arzuedilen açıda döndürülebilir.
TÜRKİYE GENEL BAYİİ
KOLL. ŞTİ.
Karaköy. Necattbey Cad. No. 169-171 Tı l . : 4404 07
YAG KEÇELER
DÖNER MİLLER İÇİN YAĞ, SIVI MADDELER, GAZLAR, ÇAMURLARA
KARŞI YAĞ KEÇELERİ.
HUSUSİ İMALÂT HARARETE MUKAVİM YAĞ KEÇELERf.
MONTAJ SANAYİİNDE KULLANILAN BİLUMUM YAĞ KEÇELERİ.
SENTETİK KAUÇUKTAN MAMUL BİLUMUM CONTA VE HALKALAR.
SU DEVİRDAİM POMPA KÖMÜRLERİ.
ADRES : TOKEZ KOLL. ŞTİ. - AYDIN ASFALTIÜZERİNDE NO. 2 GAZİEMİR - İZMİR
Ticaret Sicili : 29024S. Odası Sicili : 4633Telgraf: TOKEZ - İZMİRPosta kutusu : 74T e l e f o n : 35707
M. M. 477
Her kapasite ve tipteMesken — fabrik'a — lokanta — otelkonferans salonları.Serler,Yüzme havuzları,Boylerler,Duvar ve salon apareyleri,Termobloklar'ın
Isıtma — Havalandırma — Klima,sistemlerinin otomatik kumandasınıZENTRA elektronik cihazları en hassasve mükemmel şekilde yapar.
ENTRRISITMA — HAVALANDIRMA — KLİMA SİSTEMLERİ
ELEKTRONİK KONTROL CİHAZLARI
Teknik Servisimiz tatbikat ve proje çalışmalarınızda yardımcı olur, her türlü otomatik kontrol meselelerinizi ücretsiz halleder.
^ KOCTAS TİCARET ANONİM ŞİRKETİ
Merkez: Fermeneciler Cad. 90 — Karaköy - İstanbul Tel: 49 96 30 — 49 17 62 — 63-64
Kadıköy Mağazası: Bağdat Cad. 229 — Yeni Köşk durağı — Selâmiçeşme Kadıköy
M AK - DOK M. M. 493Makirtj :/ah: /fiği
ÜSSi..*3) i - ' - ' * . . . v. î-!ıh-î-?3r
AKIŞKANLARINIZI EMNİYETLE POMPALAMAYI MI DÜŞÜNÜYORSUNUZ?BİZE DANIŞINIZ
BERABER DÜŞÜNELİM.
/MS/ POMPALARIAĞIR ENDÜSTRİMİZİN VE HALKIMIZIN HİZMETİNDE
ASİTLER, BAZLAR, YAĞLAR, SALÇALAR ve MUHTELİF SÜSPANSİYONLAR İÇİN
1-2O ma/h kapasite,1O-26OmSS BasınçKAZANBESİ - HİDRAFORLPG Servis. Hldroplnomatlksalmastra sirkülasyon v. s.pompaları.
TÜRBO-POMPLAR
1-5O m ' / h kapasite, 1 - 4O kg/c m a basınç ve viskozite sınırı11OO c S t . KATRAN veya Fuel OH Servis ve Transfer
Yağ sirkülasyon, Hidrolik Servis v. s. ve YAĞLAYICI OLMIYANservis, AKIŞKANLAR İÇİN DIŞTAN RULMANLI YATAKLI
TİPLERİ İLE SALÇA, DETERJANÇİKOLATA v. s. gibi
AKIŞKANLARINpompalanmasında.
HELİSELDİŞLİ
POMPALAR
TİP-PT 150 BD 3OO TİP-1O BDP 3O3OO
TIP-DB 4O SD3O4 TİP-15 BDP 3O2ODIABLOKSANTRİFÜJPOMPALAR5 -12O t/h kapasite6 - 5O mSS Basma yüksekliğiAĞIR HİZMET VEQENEL MAKSAT POMPALARI
rOtomatlkhava
. emlşllHİDROFOR
ILARDİN 481O
HİDROLİKPOMPALAR
6,3 16O Lt/d kapasite12O kg/cm* basınç
SİRKÜLATÖRLER
GENEL MAKİNA SANAYİİNecatîbey Cad. No. 147 KARAKÖY -İST.-
LTD. ŞTI.49 69 08
2 - 5O m3 / h kapasiteO-5 mSS Basma yüksekliği
ROTO FLEX KAPLİNLER7-HOO Kgm Moment
M. M. 494
AĞIR TORNALARÜNİVERSAL TORNALAR
PRODÜKSYON TORNALARI
REVOLVER TORNAKOPYA TORNASI
PROGRAMLI TORNANÜMERİK KONTROL
PUNTASIZ TAŞLAMASİLİNDRİK TAŞLAMA
TAKIM TAŞLAMA
RADYAL MATKAP/SÜTUNLU MATKAP
MAKİNA PARKINIZIGünümüzün ihtiyacına uygun, hassas ve prodüktif
Tezgâh ve Aparatlarla takviye ediniz.
MACAR
»TECHNOIMPEX«MÜMESSİLİ va TEŞHİR YERİ:
TEKNIKELT İ C A R K T VE S A N A Y İ
A N O N İ M Ş İ R K E T İ
KARAKÖY. NECATİBEY CAD. 90/A
Telgraf : TEKNİKELİ- İSTANBULTEL. : 49 7310
OUPLOMATICİTAtVA
HER TEZGÂHA UYGUNı HİDROLİK KOPYA TERTİBATLARI• DİŞ ÇEKME TERTİBATLARI
PLANYALARKOPYA PLANYASI
ÜNİVERSAL FREZEDİK FREZE
TAKIMCI FREZESİPANTOGRAF FREZESİROGRAMLI FREZELER
MENA REKLAM
M. M. 510
it;
STANKDIMPDRTKESECEĞİNİZ (veya) İŞLEYECEĞİNİZ MADDE ÇOK MU SERT?
O HALDE ELMAS KULLANINIZ !ELMASLAR - Sert alaşımlı maddeler, granit, mermer, yarı nâkiller,
cam, seramikler gibi en sert veya kolay kırılır madde-lere şekil vermeye son derece elverişlidir.
ELMASLAR * İşleme işlerini mükemmelleştirir, kusursuzluk kazandırır,âletlerin uzun ömürlü olmalarını, sağlar, mamullerinkalitelerini mükemmelleştirir, kullanışlı olmalarını temineder.
V/O " STANKOIMPORT " üstün kaliteli ELMASLI ÂLETLERİ tam bir seri
halinde piyasaya arz eder :
ELMASLI BİLEYİLİ ÇARKLARI
ELMASLI KESME ÇARKLARI
ELMASLI SİLİNDİR KAFALARI
ELMASLI PROFİL ÇARKLARI
- ELMASLI MİL ŞEKLİNDE EĞELER
- ELMASLI TAŞLAMA ÇARKLARI
- ELMASLI PASTALAR
Her türlü bilgi için müracaat
V/O "STANKOIMPORT"
Moscow G-200, USSR
Türkiye Mümessili :
FAİZ BUYAN
Büyük Balıklı Han 27
Karaköy - İstanbul
Tel. : 44 09 28
Basın İlin Kurumu : 31435/A-21082 M. M. 498
MAZOT ve FUEL OİLBROLORLERİ
SELENOİDVALFLARI
Su - Gaz
Yağ - HavaÇAKIŞ
ELEKTRODLARI
ve SoğutucuGazlar
Muhtelif Boyve Tipler
BRÜLÖR YAKIT POMPALARIMEMELERİ
M. M. 509
V/O STANKOIMPORT İşletmesi tarafından ihraç edilen
üstün kalitelizımpara aletleri
Bileyi çarkları, taşları ve çubukları her şekildeve ebadda bileme başları
Elektro-korundumlu, karbid-silikonlu, su geçir-mez zımpara kağıdı. Kuru bilemeye ve tamamensoğuk bilemeye mahsus diğer zımpara malze-meleri
Zımpara kağıt ve bezleri, çeşitli ebadlardabobinler ve yapraklar halinde teslim edilmek-tedir.
S T A N K D I M P G R T Moıco.Türkiye mümessili
FAİZ BUYAN
Büyük Balıklı Han 27
Karaköy - İSTANBUL
Tel. : 44 09 28
Bum İlin Kurumu 31436/A-21056) M. M. 499
•nen dingidefa daha fazla
kazançemniyet
taşıma kolaylığıBayilikVerilir
TAŞIT ARAÇLARI MÜHENDİSLİK BÜROSU _İSTANBUL CAD. 102-ANKARA - 1191
M. M. 511
IAIABCD
HER KAPASİTE VE GÜÇDE
LASTÎK TEKERLEKLİ
ıniABca YÜKLEYİCİLERİ
TÜRKİYE TEK SATICISI
p o L A
ATATÜRK
R M A
BULVARI NO. 84
D E
A
N
ş.V E
YENİŞEHİR - ANKARA
S
TEL :
A
12 56
N
02-12
A
65 96
Y i
M. M. 518 Bil Reklâm
#
Ticaretteki çelikler ve profiller
Beton Demirleri
Borular için yarı mamuller
Kalın ve orta saçlar
Dikişli gaz boruları
Dikişsiz borular
Sonda) çubukları
Kaynak Elektrodlan
Siyah tavlanmış teller
Galvaniz teller
Parlak teller
Çelik kablolar
METALIMPORT'un
İhraç ettiği Mamuller :
Çivf
Çekme çelik borular
Alüminyum külçe
Bronz Külçe
" Properzi " tipi alüminyum telıer
Alüminyum dökümü yassı ve yuvarlakborular
Alüminyum yassı mamuller
Alüminyum yarı mamuller
Alüminyum Çelik ve alüminyum elektriknakil örgülü teller
P. V. C. izoleli bakır ve alüminyum kablo-ları
Çabuk bilgi edinmek için müracaat :
ROMANYA TİCARET ATAŞELEĞİ
Rıza Şah PehJevi Sok. No. 33
Ankara Telefon : 12 45 66
Sıraselviler cad. 143/147,
ittihadı Milli Han Kat : 4
İstanbul Telefon: 44 82 61
M E T A L I M P O R TBükreş Romanya
8, Rue Edgar Quinet
Telephone : 14 25 09
Telex : 257, 258. et 259
Adresse telegraphlque
METALIMPORT - Bucarest
M. M. 501 Batın İlin Kurumu 31343/A-20760
^Q=«ff*<<i=*û=*<Sa*(rı*<i*«GSk<Q=*^
NÜKLEER KONTROL CİHAZLARI• • • • • • • • M H H H H g OUALICON YOĞUNLUK GEYCİ
| Gama ışınlarının yoğunluk değişmesiyle absorbsiyon prensibine| göre çalışan OUALICON yoğunluk geyci bir radyoaktif kaynak,| dedektör ve elektronik ölçme ünitesinden ibarettir. Ölçme es-| nasında yoğunluğu ölçülen sıvı veya cürufla fiziksel temas yok-i tur. 0 ile 3 SGU yoğunluk ölçme kapasitesine sahip olan geyc| ile 0,0001 SGU hassasiyetle ölçme yapmak kabildir. Geyc kim-§ ya, şeker, çimento, petrokimya sanayii için kullanışlı olup 2 ile| 24 inçlik borulara monte edilebilinir. Elektronik ünitenin elek-
^ ^ ^ ^ ^ I H i i l I B B ^ m i l ^ f c tronik veya pünomatik çıkış sinyalleriyle proses kontrolü yapı-labilinir. Ayrıca flowmetre ilâvesiyle borudan geçen sıvı veyacürufun miktarı devamlı olarak ölçülebilinir.
OUALICON SEVİYE GEYCİ „ , .»M»
Gama ışınları intişar kabiliyetleri fazla olan ışınlardır. Bu özel-liklerinden dolayı oldukça geniş çapta ve cidarları kalın tank-lardaki sıvı veya katı maddelerin devamlı seviye kontrolünüyapmak kabildir.
Nükleer seviye geycleri tank içindeki madde ile fiziki temaslarıolmadığından diğer tip seviye geyclerine nazaran daha kulla-nışlı ve ekonomiktir. Qualicon seviye geycleriyle devamlı sevi-ye kontrolü yapmak ve prosese kumanda etmek imkânları vatdır.
OUALICON KONVEYOR KANTARI
Bir konveyor vasıtasiyle herhangi bir tanka boşaltılan ham veyamamul maddenin miktarını ölçmek zorunlu olmaktadır. Hali-hazırda bu tip ölçmelerde kullanılan elektromekanik konveyorkantarları toz, vibrasyon, sıcaklıktan gelen etkilerle iyi neticevermemektedirler.
Qualicon konveyor kantarı gama ışınları absorbsiyonu prensi-bine göre yapılmış olup, konveryorla fiziksel bir teması yok-tur. Böylece arızasız devamlı bir çalışma imkânı ve prosese ku-manda imkânı vardır.
9200 ELEMENT ANALİZATÖRÜ rMetal endüstrisinde döküm ve imalât sırasında kullanılan ham ve
mamul maddenin metal analizini yapmak zorunludur. Bu ana-
lizeleri yapan spektrometrik cihazlar pahalıdır, ufak endüstri-
lerin ihtiyaçlarına cevap veren 9200 cihazı X ışınları flouresans
prensibine göre çalışmakta atom ağırlığı 16 dan büyük element-
lerin tayinini yapmaktadır. Meselâ 9200 ile çelikte 0.4 % krom
ve çimentoda 0.25 % kalsiyum oksit tayini yapmak kabildir.
NUCLEAR CHİCAGO EUROPE NVNUCLEAR-CHICAGO Donker Curtıust 7 Amsterdam W
ORTA DOĞU ENDÜSTRİ TİCARETMeşrutiyet Cad. 41/9, Tel: 17 07 92PK. 310, Kmlay-ANKARA
M. M. 492
ÖDET
TESİSAT ve MAKİN A SANAYİİ• dişli ve helezon yivli
fuel-oil ve yağ,• kalorifer-kaynar su
fosseptik,• hidrofor ve buhar kazanları
yüksek tazyik
POMPALARI• hava kompresörü
fuel-oil filtreleri
makina imalâtı
MODERN DİZAYNYÜKSEK RANDIMANUZUN ÖMÜR2 SENE FABRİKA GARANTİSİ
M. M. O.
KALİTE BELGESİ
MAKİNA VEPARÇAİMALATINDAPREIİZYONLUOPTİK ÖLÇMELİBORVERKVARGELDİŞLİ AZDIRMAPLANYATORNAROVELVERFREZETAŞLAMA V S .
TEZGAHLARIMIZKALİFİYE
H
J-
Koynok elektrodbn mevzuundo rakipsiz kalite...
Her çeşit metal ve işe
Ayrı bir kaynak efektroduAlçak hararet elektrod
ve kaynak çubuğu
ERLIKOhizmetinizdedir
OERLIKONKaynakçının güven kaynağı
Fabrika : Topkapı Yani Londra Asfaltı, (»p.cı Sok. No. 25, T a l : 23 61 Q« (2 hat)İrtibat Bûroıu: Karaköy. P«rç«nli Sokak No. 1 1 - 1 5 , T e l : 46 52 3fi (3 b t t )
Potta Kutusu 1050, Karaköy - İstanbul Telgraf: Oerlikon - Ittanbul
M. M. 486
11 YILLIK ABONtll
^^ 100 Lira Ji
MÜHENDİSVB MAKİNA
AYLIK TEKNİK DERGİ
MÜHENDİS ve MAKİNAMakinn Mühendisleri Odası adına
Sahibi
KEMÂL TATAROĞLU
Yayın Müdürü
ARSLAN SANIR
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
REŞAT ERLEVENT
Yayın İşleri Teknik Komitesi :
CEMAL ÜNER
OLGAY BİLGİN
MUSTAFA YERULUĞ
ADRES
Mühendis ve Makina Dergisi
Sümer Sokak 36/1
Demirtepe - ANKARA
Telefon : 1 8 4 1 9 7 - 9 8 - 9 9
•
İLÂN ŞARTLARI
Ön kapakArka kapakÖn iç kapakArka iç kapakİçindekiler sayfasıkarsısıÖn iç kapak karşısıİç sahifelerRenkli İlânlarda her renkalınan fark :Ön ve arka kapaktaDiğer sahifelerdeKüçük ilân 80 X 80 mm.
200017501000
900
900800750
için
175125100
TLTLTLTL
TLTLTL
TLTLTL
İlânlardan mesuliyet kabul olunmaz.İlânlara ait klişe ve tertip masraf-iarı ilân sahibine aittir.
• .
YAZI KABUL ŞARTLARIDergide Ekonomik, Teknik ve Sosyalyazılar yayınlanır.Gönderilen yazılar, yayınlansın veyayayınlanmasın, yazarına geri verilimiYazılardaki düşünce, kanaat ve bun-lardan dolacak sorumluluk yazarınaait olup, Dergiyi temsil etmezle'İktibas hakkı serbest bırakılmış olanyazılar kaynak gösterilmek suretiylealınabilir.Gönderilecek yazılar daktilo ile ikinüsha yazılmalı ve klişesi, alınacakşekiller parlak kâğıtta net ve temiz ol-malıdır.
Basıldığı Yer :
AJANS-TÜRK MATBAACILIK SANAYİİ
İ Ç İ N D E K İ L E R
A.B.D. ULUSLARARASI SANAYİ YÖNETİMİNİN GELECE-ĞİNE BİR BAKIŞ
KADRİ ÖRENCİK
KAZAN YANMA ODALARİNİN KAPLANMASI . . . .
UĞUR KÖKTÜRK
TEKSTÜRİZE İPLİK (2. Bölüm)
132
135
139
HASAN AKYUZ
MULİNE METODU : Hidroelektrik Santrallarında Perva-neli Ölçme Tekniği ile Su Hızının Ölçülmesi ve Randı-man Hesabı
YÜKSEK OKTANLI BENZİN
ZIYA TANYERİ
ORHAN DALDAL
146
154
METALLERİN VE METAL OLMAYAN SERT MALZEMELE-RİN TANELİ MADDELER TARAFINDAN SÜRTÜNÜLEREKAŞINDI RILAAASI
METİN GÜRLEYİK
KALIBRECILIK
157
169
ALI CANKILIÇ
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 131
BİRLEŞİK AMERİKA'DA ULUSLARARASI SANAYİ YÖNETİMİ NİNGELECEĞİNE BİR BAKIŞ
Sanayi ve İhracat Savaşı:Sanayileşme ve Dış Pazar Demektir
Çeviren: Kadri ÖRENCİK
Uluslararası iş ilişkileri dünyanın dört bir yanında süratle gelişmektedir. Bunedenle, önümüzdeki sanayi yöneticisi kuşakların dünya ticaretine hem ilgiduymaları ve hem de vukufla eğilmeleri gerekecektir. Konuyla ilgili olarakaşağıda okuyacağınız yazı, Amerika Makina Mühendisleri Derneği (ASME)'ninaylık yayın organı MECHANICAL ENGINEERING dergisinin Haziran 1970tarihli Vol. 92 No. 6 nüshasında INTERNATIONAL MANAGEMENT: A LOOKAT THE FVTURE başlığı altında (sah. 12-22) yayınlanmıştır. Yazının mu-harriri PARAMIIT SINGH, İş İdresi (İşletmecilik) dalında yüksek lisans(Master) öğrenimi yapmış ASME üyesi bir makina mühendisidir. Yazıda, Al-manya, Fransa, Belçika, İngiltere, Hindistan ve Rusya sanayi yönetim felsefe-leri arasında yapılan karşılaştırmalar yer almaktadır. İleride denizaşırı yayıl-mayı öngören Amerikan Şirketleri için de, halen olduğu gibi yurt içi ve yurtdışı ayrımlar yapmadan birleştirilmiş yapıda genel bir örgütlenme tavsiyeedilmektedir.
önümüzdeki 10 -15 yıl içinde, kendi istekleriyle ve-ya zorunlu olarak birçok Amerikan şirketleri uluslar-arası teşebbüslere dönüşürlerken, Amerikan işletme-ciliğinin fizyonomisinin heyecan verici bir şekilde de-ğişmesi muhtemeldir. Bir dünya savaşı istisna edilirise, hali hazır eğilimlerin ışığı altında böyle bir deği-şiklik kaçınılmaz görünmektedir. Yanılmaz ön işaret-ler bu durumu gerçekten teyid etmektedir.
On yıl öncesine değin ABD işletmeciliğinin üstündurumu bütün dünyada tartışmasız kabul ediliyordu.Savaşın bir sonucu olarak, ABD'nin dünya ticaretin-deki egemen rolü, kesin olarak Birleşik Amerikayatevcih edilmiş gibi görünüyordu. Batı Avrupa'nın neka-het halindeki ekonomilerinin Amerikan işletmeciliğiiçin daima bir tehlike teşkil edeceği oldukça uzak birihtimal olarak düşünülüyor idi.
Bugün ise, ABD işletmeciliği sadece denizaşırı teh-ditlerle karşı karşıya değildir. Dış rekabet, yurt içipazarlar yönünden de önemli bir faktör haline gelmişbulunmaktadır. Yabancı işletmelerin millî sanayie ver-diği zarar, çeşit ve miktarları gittikçe artan yabancımallara ait ithalât istatistklerinden kolayca görülmek-tedir. Bunlar bilhassa çok düşük işçilik ücertlerini vemaliyet fiyatlarım haiz büro teçhizatı, transistorluradyolar, takım tezgâhları, çelik ve pirinç mamullerdir.
Bu şekilde dünyanın her bir yöresinde gittikçe güç-lenen rakip kuvvetler, ABD işletmelerinin genel dü-zenini doğrudan doğruya etkilemektedir. Bu zorlama-ların geri çekilmesi beklenemez. Bilâsik, dünya üretimkapasitesinin artmasiyle yoğunlaşması muhtemeldir.ABD işletmeciliği, ön gelişmelerin ortaya koyduğu herç£şit emareden anlaşılacağı üzere, yoğun bir rekabetçağma girmektedir. ABD'nin bu rekabete karşı sa-vunulması giderek zorlaşacaktır. Bunun yanında, genel
olarak ve uluslararası rekabete eklenen bir teşvik un-suru olarak, iş olanakları dünya üzerinde hızla artmak-tadır. Birçok ülkelerde ekonomik kalkınma hızı ABD'-dekinden büyüktür, kazanç olanakları daha çoktur,pazarlar tutulmamıştır ve doyma dereceleri çok dahadüşüktür.
Avrupa'da kitle pazarları doğmaktadır. Ekonomikyönden dünyanın en geri kalmış ülkelerinin dahi, te-meldeki ulusal ve bireysel ihtiyaçlarını, hem de büyükbir tehalük duygusuyla, karşılamak üzere programlaragiriştikleri görülmektedir. Afrika kıtası /ve kıtamnNijerya ve Gana gibi en yeni ülkeleri buna iyi birörnektir.
İki değişik yönden aynı zamanda oluşan bu geliş-melere karşı ABD şirketleri şüphesiz pasif kalmamak-tadırlar. Dış ülkelere şimdiden güçlü olarak giren şir-ketler, daha yaygın biçimde denizaşırı olanaklar eldeetmek üzere ululslararası faaliyetlerini genişletmeyedevam edeceklerdir. Öteki şirketler de, yurt içi pazar-lardaki düşük fiyatlı ithal mallariyle rekabet etmeküzere, daha düşük maliyetli üretim kaynakları bulmaküzere yabancı ülkelere yönelmektedirler.
Belki hepsinden daha da önemli olarak, halen ta-mamen yurt içi faaliyet gösteren şirketlerden birçoğu,bir saldın için olmasa dahi, en azından savunma ne-denleriyle uluslararası sahaya intikal edeceklerdir.
Bütün bu eğilimler, Amerikan işletmeciliğinin«uluslararası hale gelmesi»ni kaçınılmaz olarak hızlan-dıracaktır. Netice itibariyle, bundan 10 -15 yıl sonra,önümüzdeki sanayi yöneticisi kuşak çok muhtemelendünya çapında bir işletmeciliğe tekabül eden tamamenyeni bir perspektif içinde çalışacaktır.
Bir firmanın faaliyetlerinin coğrafî alanı dünya ça-pındaki boyutlara doğru yayılırken, yönetim problem-
132 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
lerinin mahiyet ve büyüklüğü de zorunlu olarak deği-şecektir. Şirketlerin bir dünya perspektifi içinde yö-netilmesi birçok değişik problemler yaratmaktadır.Bunlardan bir kısmı bilinen problemler olmakla bera-ber, uluslararası işletmelerin karışıklıkları ile dolu-dur. Bir kısmı ise bütünüyle yemdir.
Yönetim problemleri bütün dünya üzerinde birbi-rine benzemektedir. Bununla beraber, bunların çözüm-lerinin ardındaki düşüncelerin ülkeden ülkeye değişti-ği de görülmektedir. Örneğin, Fransızlar ve Belçika-lılar, devlet hizmetinde çalışmış bir şahsın iyi bir sa-nayi yöneticisi olacağım düşünmek eğiliminde görün-mektedirler. İngilizlerin üzerinde kuvvetle ısrar ettik-leri düşünce, lise öğrenimini tamamladıktan sonra Ox-ford veya Cambridge'de İş İdaresi bölümünden mezunolan bir şahsın iyi bir yönetici olacağıdır. Almanlarıninancına göre, iyi bir yöneticilik, işletmecilik yöneti-minde muayyen safhaları geçtikten sonra nihaî bir de-rece olarak kendiliğinden elde edilemez. Almanlara gö-re, iyi bir yönetici ancak, daha üst derecedeki başarı-lı bir yönetici tarafından eğitildiği zaman yaratılabilir.Çünkü lüzumlu olan sanayi tecrübesini bu üst yöneticihaizdir. Hintlilerin hissiyatı ise, zengin ailelerden ge-len kişilerin iyi birer yönetici olabilecekleri yönünde-dir. Uluslararası sanyi yönetiminin şartları bakımın-dan düşünüldüğü zaman lisan, toplumsal, dinsel, uzak-lık ve hukukî engeller, vb. gibi gözünde bulundurul-ması gereken öteki faktörler de vardır.
Artan sayıda birçok Amerikan şirketleri uluslarara-sı teşebbüsler haline gelirken, birçok yeni ve önemliproblemlerle karşılaşacaklardır. Bunlar, özellikle mün-hasıran yurt içinde çalışan işletmelerin yabancısı ol-duğu problemlerdir. Önümüzdeki yönetici kuşağın, ba-san şartlan bugünkünden farklı olacak, başka bir de-yimle onların dünya çapında bir perspektif içinde çalı-şacağını söylemek kehanet olmayacaktır. Bir geçiş dö-nemindeyiz. Tarihin seyri içinde olayların heyecan ve-rici hızlılığı günümüzün karakteristiklerinden birinioluşturmaktadır. Bu nedenlerle, işletmeciliğe ilişkindüşüncelerimizi yeniden değerlendirmek yerinde ola-caktır.
Bunula beraber önce Almanya, Fransa, Belçika, İn-giltere, Hindistan ve Rusya gibi ülkelerin sanayi yö-netim felsefelerindeki bazı farklılıkları gözden geçi-relim.
ALMAN FELSEFESİ
Heinz Hartman'm, «Authority and Organization inGerman Management» (Alman Yönetiminde Yetki veÖrgütlenme) kitabında da belirtildiği üzere, Alman-ya'da yöneticilik, üniversitelere tevdi edilmekten zi-yade, bizatihi işletmeciliğinin kendi kanatları altındamuhafaza ettiği bir sahadır. Bu oldukça temkinli birtutumdur.
Alman orta ve yüksek yönetim kademelerinin ger-çek öğrenim problemleri, Amerikan tipi yüksek iş-letmecilik okullarında gösterilen tekniklerin öğretilme-si midir ? Bu Alman yönetim enstitüsü'nce kabul edil-meyen bir durumdur. Aslında böyle problemler, ter-cihan işletme sahipleri ve vekilleri açısından istenilendavranışların aşılanması ve kuvvetlendirilmesidir. İş-letmelerin sahibi yöneticiler, dünya çapında bir yak-laşımı kabul etmek gibi mevkide bulunanlar arasında
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
yer alırlar. «Pseudo-enprepreneur» (1) yani Vekil yö-neticiler, yöneticiler arasında dünyaya yaklaşımı ka-bul edecek öteki kademeyi teşkil ederler.
Burada yönetimsel devrimin gerçekçi bir kabulünüve problemlerin bir kısmının üstesinden gelmek üzereiyi organize eidlmiş bir eseri buluyoruz. Yöneticininmevcudiyeti, hayatın bir gerçeği olarak kabul edilmeli-dir. Bu gerçeğe inanılmasiyle, yöneticinin gelenekselpaternlerle (kalıplaşmış usûllerle) iştirakinin sağla-nabilmesi için en azından kuvvetli bir çaba gösteril-miş olmaktadır.
Alman sanayii yöneticilik eğitiminde en başta gelenenstitü, Baden - Baden'dir. 1956'dan beri üç haftalıkbir programla çalışır. Öğrenci olarak, müteakip bir-kaç yıl içinde yönetim kurulu kademelerine yüksel-mesi beklenilen şahıslar kabul edilir. Enstitü mezunla-rından üçte bir ilâ yarısı kadannm, 1960 yılında bek-lenilen mevkilere yükseldikleri bildirilmiştir.
Eğitim programlarının yürütülmesinde klâsik öğre-tim üyeleri bulunmaz. Derslerin hocalan, Alman sana-yiinin yüksek kademe yöneticileri arasından seçilir.Pazarlama ve satmalma, malî işler, beşerî münasebet-ler ve örgütlenme problemleri gibi konular program-ların esasım teşikl eder. Amaç, öğrencilerin, kendileriiçin yeni olan bu konularla alışkanlık temin etmeleri-ne imkân hazırlamaktır. Bununla beraber bütün bu ko-nularda teknisyenler tarafından yürütülen bir öğretimyoktur. Benimsenen düşünceye göre, yakın geleceğinyüksek kademe yöneticilerine, ancak Alman sanayiininyüksek kademe yöneticileri rehberlik edebilirler. Al-man toplumunda «sanayi yöneticiliği»ne götüren dav-ranışları, üniversite profesörleri veya Alman İşletme-ciliği'nce istihdam edilen uzmanlar değil, ancak yük-sek kademe sanayi yöneticileri aşılayabilirler. Birçokülkelerdeki yüksek kademe yönetici okullarının, öğren-cileri bakımından tecrübelerim genişletmek üzere ya-bancılardan gelecek bir nebze serpinti için dahi istek-li oldukları görülmektedir. Oysa Baden-Baden, yuka-rıdaki inancın paralelinde olarak, 1960'a kadar yabancıöğrenci kabul etmemiştir.
Banka nüfuzundaki ana özellik, Avrupa kıtasına öz-gü bir alışkanlığı yansıtır. Buna göre, küçük hisse-darlar, bankalarına hem hisselerini yatırırlar ve hemde bunları serbest olarak kullanmaları için oy kullan-ma haklarını devrederler. Hissedarlıklar değiştiği za-man dahi, yönetime, şirketlerden ziyade bankalannhâkim olma olanağını vermesi, böyle bir paterninönemli tarafını ortaya koymaktadır. Bankacılar yönün-den, bu suretle büyük şirketlerin yönetim kurullarındaönemli pozisyonları tutmak standard bir prosedür ol-maktadır.
FRANSIZ FELSEFESİ
Öteki ülkelerdeki gibi bazı istisnalan olabileceğiüzere, Fransa'da da dev firmalann başında çok uzuasüreden beri bizzat Fransızların «teknokrat» diye ad-landırdıkları şahıslar bulunmaktadır. Bunlann hepsimühendistirler. Yalnız sanayii değil, orduyu, Fransa-nm hemen bütün yönetimini üzerlerine almışlardır.Yüksek devlet memurlukları, dev sanayi şirketlerininyönetim kurulları, banka genel müdürleri, millîleşti-
(1) Büyük firmaların mal sahibi olmayan yöneticileri bu unvanıtaşırlar.
MAK - DOKMakin:; Mühu:.;! ;/! ;giBasıi'.ı Vay.il - w: M'.i'ma
küirjarıLisyua ve: Danışma
133
rilmiş sanayiin, politikanın, eğitim kuruluşlannın bel-li başlı görevlileri hep teknokratlardır. Bunların mü-hendislik sanayii adına yarattıkları eserler, bir sana-yi mihrak olmak üzere etrafında kurulan şehirler, ken-di adlarına dikilen anıtlar gibi Fransanm her yanındakarşınıza çıkar. Teknokratlar, devlet hizmetinde veorduda «en sorumlu ve hassas mevkiler»e yükselmişaynı neviden kişilerdir. 18 - 20 yaşlarında oldukları sı-ralarda «grandes ecoles» (2)'m aynı zorluktaki girişsınavlarını kazanmışlardır. Fransa'da yüksek devletmemuru, sanayici, politikacı, profesör, araştırmacı vebilim adamları yetiştiren bir düzine «mühendislik oku-lu» vardır. Büyük okulların en etkilisi, son iki yüz yıl-dır Fransa'nın en iyi mühendislerini yetiştiren «EcolePolytechnique»dir. Politeknik, Fransız İhtilâli ordularıiçin mühendis yetiştirmek amacı ile kurulmuştur. Bu-gün de askerî bir okuldur. Öğrenciler askerî üniforma-lar giyerler; en büyük patron Silâhlı Kuvvetler Baka-nı'dır. Kuruluşundan beri bu okul, yıllardır «teknok-rasi» üzerine yürütülen fikirlerin beşiği olmuş, gerekkelimenin ve gerekse kavramın Almanya, İngiltere vediğer Avrupa ülkelerine yayılmasını sağlamıştır. Ame-rikadaki «West Point» okulu, bu model üzerine kurul-muştur (3). Fransız teknokratları yetiştikleri büyükokullarda aynı eğitimi görürler ve aynı arkadaşlarıpaylaşırlar. «Parachuted» yani tepeden iniş yaparak,sanayide bir asbaşkanlık veya başkanlık mevkiine gel-meden önce, çoğu devlet hizmetinde 10 -15 yıl kadarçalışır.
Şüphesiz hepsi yüksek bir refah seviyesini yansıtangelirlere sahiptirler. Ancak teknokratların Fransız top-lumundaki nüfuz ve itibarları, zenginliklerinden ilerigelmez. Bunların nüfuz ve şöhretleri aslında, devlethizmetinde veya orduda geçirdikleri yüksek devlet me-murluklarının parlaklığını yansıtır. Daha lise sıraların-da iken Lâtin ve keza mûtad olarak Yunan klâsikleriniöğrenirler. Büyük okullara girerken matematik yete-neklerini ortaya koyarlar. Teknokratlar, bu şekilde,klâsiklerden gelen yetişkinlikleri ile matematik yete-neklerini birleştiren «kültür» adamlarıdır da. Teknok-rat olmak demek kısaca, bilimi, kültürü ve gücü kişi-liğinde toplamak demektir.
Özet olarak, Fransa işletmeciliğinde teknokrat, bi-zatihi işi alelâdelik derecesinde bırakacak kesinlikleyüksek bir prestiji haizdir. Teknokrat, «hayatta dai-ma daha mükemmel şeyler»in temsilcisidir; devlet vedaha önceki bir gelenekle ordu hizmetindekinden da-ha yüksek mevkilerde sayılır. Bununla beraber, sana-yi teknokratı, devlet hizmetinde yüksek mevkilere ula-şabilen smıf arkadaşının eriştiği seviyede aynı şöhretve temayüzden çok defa nasibini alamaz. İşletmeciteknokratın gücü esas itibariyle yüksek devlet memur-luğundaki büyük şöhretinden gelir. Ancak bu güç dahaziyade maddî bir duruma da dayanır. İşletmeciliğinbaşarısı, bir «etatisme» (4) ülkesinde, devlet kararla-rını hazırlayan yüksek devlet memurlarıyla tesis edi-lecek ahpapça ilişkilere önemli derecede bağlıdır. Tek-nokratlar, aralarında devamlı bir ilişki, dayanışma veyardımlaşma içindedirler. Kamusal ve özel kesimler-de yöneticilik devresinin bir elektrik ağı gibi nasılçalıştığım öğrenmişlerdir.
Bankalara gelince, Fransa da, Almanya gibi Avru-paya özgü Kıtasal Sistemin bir parçasıdır. Fransadaiki çeşit banka vardır. Büyük mevduat bankaları, nor-
mal ticarî ikrazları yürütürler. Bunun yanısıra bu ban-kalar şirketlere ait sermaye hisse senetlerinin ve tah-villerinin halka satılmasında da önemli bir rol oynar-lar. Bundan sonra işletmecilik bankaları gelir. Bun-lar bütün ikraz işlemlerini ve özel firmalardaki kendihisseleriyle birlikte rakiplerinin sermaye hisse senet-leri çıkarılması fonksiyonlarını da yürütürler. İşlet-mecilik bankaları sadece sermaye temin etmekle kal-mazlar. Personel de temin ederler. Bir firmada işlerbozulduğu anda, bankaların kendi elemanlarından birio firmaya malî işler asbaşkam olark geçer. Bütün bun-lardan, Fransız işletmeciliğinde bankacının büyük te-sir icra edecek bir mevkide bulunduğu açık olarak gö-rülmektedir.
BELÇİKA FELSEFESİ
Belçikada işletmecilik mesleğinin toplum içindekimevkii, Fransadakinden oldukça farklıdır. Fransız tek-nokratının prestij ve pozisyonu, devlet memurluğun-daki yüksek mevkiinden ileri gelir. Sanayie «parachu-ted» teperen iniş yaptığı klâsik halde, katıldığı firma-ya önem ve büyüklük getirir Belçika ise, işletmeciliği-ne bütün imtiyazları bağışlar. Birleşik Amerika'danda ileri gidercesine devlet memurluğunu önemsemez.
Belçika devletinin kendisini gerçekten emniyete al-ması için muhtemelen ne zamanı ve ne de fırsatı ol-duğundan, Fransızlar ile «Küçük Fransızlar» arasındaböyle bir kültür farkı mevcuttur. Fransa sınıf mücade-leleri ile bölünmüş olabilir. Ancak Belçika, her bir sı-nıf içinde aynı seviyedeki anlaşmazlıklardan zarar gör-mektedir.
İşletmeciliğin arzettiği üstünlüğe paralel olaitakteknokratların egemen bir durumu vardır. Diğer de-yimle, ülkenin egemen güçlerini nüfuzları altında bu-lundururlar. Belçika, kuvvetli Fransız etkisi altında-dır ve gerçekten, Belçikalı teknokratların tamamı hepmühendistirler. Yine Fransada olduğu gibi, hattâ Fran-sadakinden daha da ileri olmak üzere, bu mühendislerorta öğrenim sıralarında iken edebî ilimlere ve bilhas-sa Yunan ve Lâtin klâsiklerine yönelmişlerdir.
İNGİLİZ FELSEFESİ
Egemen İngiliz yöneticilik teorisinin iki ana koluvardır. Her iki kolun kendi aralarında, üzerinde muta-bık oldukları tek husus, öğretilebilecek yöneticilikprensiplerinin varlığını kabul eden Amerikan görüşü-nü müştereken reddetmektir.
İngiliz düşüncesinin birinci büyük kolu, İngiliz hü-kümetinin idaredeki geleneksel yaklaşımını izler. Budevlet memurluğu görüşüne göre, yüksek idare kade-melerinin, öğrenimini tamamlamış elemanlar için saklıtutulması gerekir. Ancak bunların pratik öğrenimlerisadece görevleri başında verilebilir.
(Devamı Sayfa 138 de)
(2) Büyük okullar.
(3) Çevirenin notu : Üçüncü Sultan Mustafa zamanında, 1773 yılın-da, Kapudan-i derya Cezairli Hasan Paşanın ilhamı ve Baronde Tott'un yardımı ile Haliç'te Tersane yakınında Bahriye Mü-hendisliği'ne mahsus Mühendıshane ismi altındaki ve İstanbulTeknik Üniversitesi'nin menşeini teşkil eden ilk askerî mühen-dislik okulumuzun da (Türkiye'de Mühendislik Öğretiminin Ta-rihçesi, Prof. H. Peyniroğlu, İTÜ 1950-51 Öğretim Yılı Kılavu-zu), muhtemelen bu model üzerine kurulduğu hatıra gelmektedir.
(4) Devletçilik.
134 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
Kazan Yanma Odalarının KaplanmasıYağ-yakıt yakılan bir kazanın montajında şu hu-
susların dikkate alınması gerekir:
— Büyük hacimli ocağı olan dökme demir kazan-ların yağ - yakıtla çalışabilecek bir duruma getirilme-si kolaydır.
— Yakıt depolu dökme demir kazanların bu amaç-la tanzimi daha güçtür.
— Hareketli ızgaraya sahip olan font kazanlarınfuel - oil'le çalışabilecek bir duruma getirilmesi çok da-ha kolaydır.
— Çelik kazanların fuel - oil ekipmanlariyle teçhizedilmesi font kazanlarda olduğu gibi yapılır. Yalnız,silindirik ocaklı kazanlarda durum başkadır.
Gaz güzergâhı inişli olan kazanlar, gaz güzergâhıçıkışlı olan kazanlara nazaran daha dirençli bir dev-reye sahiptir.
Duman kanalında yeterli bir emme basıncının hü-küm sürmesi sağlanmalıdır.
Baca çekişinin zayıf olması halinde bazı tedbirleralınabilir. Duman kanallarının ve ısıtma yüzeylerininiyi bir bakıma tabi tutulması, baca çekişini kuvvet-lendiren aspiratörlerden yararlanılması bu tedbirlerarasındadır.
Yanma odası, direkt ısıtma yüzeyinin font veya çe-lik cidarları, ya da bu yüzey üzerindeki kaplama taba-kası tarafından sınırlandırılır.
Fransada genellikle kabul edilen yanma oram M'oda hacmi başına 30 kg fuel - oil mertebesindedir. Budeğer, kg yakıt başına 35 Dm3'lük bir hacme eşdeğer-dir. Yakıt depolu kazanlarda durum farklıdır. Bu gi-bi kazanlarda, yanma oranının % 30 mertebesinde azal-tılması uygun olur. Bununla beraber, söz konusu ora-nın 500.000 kcal/saat mertebesine kadar yükseldiği çe-lik kazanlar da mevcuttur.
Amerika Birleşik Devletlerinde, M2 ocak yüzeyi ba-şına 50 ilâ 58 kg fuel - oil yakılması uygun görülmek-tedir. Bu ise, kg yakıt başına 200 Cm-"lik bir alana eş-değerdir.
Alevi içine alan yanma odasının boyutları uzun-luk / genişlik oranına bağlıdır. Ölçülerin kaplama ta-bakasının üzerinden alınması gerekir. Bu oranın aşa-ğıdaki değerlerden aşırı derecede ayrılmaması zo-runludur :
Derleyen : Uğur KÖKTÜRK
Pulverizasyon açısı:
Uzunluk
Genişlik
80°
1,2
60°
1,4
45°
1,6
Pulverizasyon açısı ve havanın şiddeti değiştiril-mek suretiyle, bu oranlar alev yanma odasının boyut-larına adapte edilebilir.
Muhtelif ek yerleri gözden geçirilmek suretiyle yan-ma odasının sızdırmazlığı kontrol edilmelidir.
YANMA ODASININ KAPLANMASI
Ocak şekilleri bir paralel yüzlüyü andıran kazan-ların cidarları genellikle kaplanır.
—• Bu cidarlar, ateş tuğlaları ile yerinde örülebilir.— Prefabrike ocaklarda olduğu gibi, ateşe dayanık-
lı betondan yararlanılarak tek parçalı bir döküm usu-lü uygulanabilir. Ya da, ateş betonundan yapılan katıduvar panoları cidarlara yerleştirilir.
— Nihayet, ateşe dayanıklı esnek malzemelerdenimal edilen panolar da kullanılabilir.
Kaplama işlemi aşağıdaki şekilde gerçekleştirilir:— Düzlemsel ya da geniş açılı bir V şeklinde bir
zemin yüzeyi öngörülür. Bu yüzey, kazan masifi veyabir kum yatağı üzerine oturtulur.
— Zemin yüzeyine dik olan veya belirli bir eğimesahip bulunan iki yan duvar teşkil edilir. Bu duvar-ların yüksekliği arka tarafa daha yüksek olabilir.
— Küçük boyutlu kazanlarda bazan ön duvarı bu-lunmaz. Brülörün geçmesi için, bu duvar üzerindedairesel şekilli bir delik bırakılır.
— Arka duvar düşey, bazı hallerde hafifçe eğimliolabilir. Bu duvar kazanın arka kısmına kadar daya-nır. Yüksekliği, yan duvarların arka kısımdaki yük-sekliğine eşittir. Bu yükseklik daha da fazla olabilir.
OCAK ŞEKLİ
Başlıca tesisatçı konstrüksiyon firmaları nezdindeyapılan bir anket bugünkü temayüllerin ortaya çıka-rılmasına imkân vermiştir.
Tablolarda belirtilen boyutlar teçhiz edilecek olankazanın modeline göre değişir Boyutların belirtilme-sinde, seçilen M3 hacim başına isabet eden yanmaoranına tekabül eden yanma odası hacminin sağlan-ması amacı güdülür.
Genellikle, çelik kazanlarda tuğla örgü yüksekliği-nin azaltılması mümkündür. Brülörün ekseni, çoğuzaman, yan duvarların tepesinden geçen yatay düzle-min üzerinde bulunur.
Yağ-yakıtla çalışan bir kazan ocağının ateşe daya-nıklı bir tabaka ile kaplanması başlıca iki zorunluluk-tan ileri gelir:1. Yanmayı kolaylaştıran ve devam ettiren şartların
sağlanması,2. İyice soğumayan, ya da alev tesirine aşırı derecede
maruz olan yüzeylerin korunması.Bugünkü temayül, ısıl kütlenin azaltılması için hac-
mi küçük tutulan bir tuğla örgüsünün uygulanmasıyönündedir.
Tuğla örgüsü çok hacimli olursa, brülörün ilk defaçalıştırılması ya da tekrar faaliyete geçirilmesi sıra-sında sistemin istenilen sıcaklık derecesine getirilme-si uzun zaman alır.
MÜHENBİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 135
ŞEKİL 1
Bu rejim haline geçme süresince, alevden boyunaısı alınır. Ocak içindeki sıcaklık, pulverize olan yakıtdamlacıklarının buharlaşması için kâfi gelmez. Bu ne-denle, yakıtın tam olarak yanmaması tehlikesi doğar.
Buna karşılık, brülör durduğu zaman, tuğla örgü-sünün büyük ataleti, çekme tesiri altında yanma oda-sına giren havanın meydana getirdiği soğutmayı ya-vaşlatıcı yönde etki yapar.
KAPLAMA MALZEMELERİ
Yüksek sıcaklıklara dayanıklı beton «Ateş betonu»
Ateş betonu aşağıdaki hallerde kullanılır:— Küçük boyutlu kazanların yanma odaları, tek
parça halinde atlş betonundan gerçekleştirilebilir. Bugibi yanma odalarının yapımında, hasara sebebiyet
BETON - TIP I
Tipi
Sİ
_f0
Tip tt
Att% tuğlamıbmitvru
İÇ ÖLÇULEfl
N
GÖÇ
Tıp I
22-24
zs-af
ıstı
44-o
aO'2*32-45
22-3O
t- I»
Tip II
23-3042-43ta-2240-30
20-32
/2-H
4000 kCOl/aooi
«o -no
SO-3943-53»2-«443-333»-33S8-42S2-48
vermeden kolayca taşınmaya ve ocak içine sokulma-ya imkân veren boyutlar dikkate alınır.
— Her ocağa uygun boyutlarda, döküm yolu ileimal edilen panolar imâl edilir. Yine de, bir ölçüdestandardizasyona gidilmesi uygun olur.
Yüksek sıcaklık derecelerine dayanıklı ateş beton-larının imalinde özel çimentolardan yararlanılır (Er-gimiş Lafarge çimentosu, Kestner çimentosu, v.b.g.).Bu çimentolar, ateş tuğlası kırıklarından meydana ge-len agregalarla karıştırılır.
Çimentonun esas malzemesi (Al9 03 CaO) sembolüile ifade edilen alüminat monokalsik ürünüdür. Bumalzemenin ortalama bileşemi % 10 silis, % 40 alümin,% 10 demir oksid, % 8 kireç şeklindedir.
Ateş betonundan oluşan bir kaplamanın kurumasısırasında, daha başka bir takım tedbirlerin de alın-ması gerekir. Çünkü, yüzey tabakalarının sertleşmesi,iç kütledeki suyun buharlaşıp gitmesini zorlaştırır.Böylece teşekkül eden buhar, kaplama blokunun çat-lamasına yol açabilir.
Daha ilk ateşleme sırasında yanıp tükenen kar-ton parçalarının yardımiyle, dilatasyon adı verilengenleşme aralıkları teşkil edilebilir.
Brülör başlığının bir kâğıtla sarılması uygun olur.Böylece, bu kâğıdın sonradan çıkarılması imkân da-hiline girer.
YÜKSEK SICAKLIKLARA DAYANIKLIESNEK MALZEMELER
Takriben 1100 "C'-lik bir sıcaklığa dayanabilen bucins malzemeler, az miktarda bağlayıcı madde kulla-nılarak keçe şekline sokulan silis elyafı ile alümindenimâl edilir.
Piyasaya, 1,6 ilâ 50 mm kalınlığında rulolar veyayapraklar şeklinde ve Cerafelt adı altında çıkarılır.
Makasla kesilebilen malzeme, cidar üzerine kolayardımiyle çabucak yerleştirilir. Güçleri 20.000 - 300.000kcal/saat arasında bulunan kazanlar için, yerleştirmesüresi 15 - 45 dakika arasında değişir.
Yanma odasının cidarları genellikle üç kısımdanmüteşekkildir. Bunlardan birisi zemini ve iki yan du-varı teşkil eder. Bununla beraber, bazı tesisatçılar sa-dece düşey cidarları Cerafelt ile kaplamakta, zemineise, klâsik metod uyarınca tuğlalar döşemektedir.
Cerafelt malzemesi gürültünün azalmasına da birölçüde yardım edebilir.
•4ta» TVğlo» e TUĞLA -TİP IU
ÎÇ Öi-ÇÛLEfitem)
eûc
32-3925-2330-4224-2816-2047-21
40-İOO
32-43
23-3İ
4O-50
30-34
21-40
tt-23
40-3428-4»4OS040-0030-3020-30
IOOO k cal/*aai
3O-3433-3O3OSO53-6O49-3O2e-30
ŞEKİL 2 ŞEKİL 3
136 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
ATEŞ TUĞLALARI
Yanma odası zemin ve duvarlarının yapımında kul-lanılan malzemeler, sahip oldukları şekle göre tuğlabriket, kama, bıçak ve plaket isimlerini alır.
Yapılan özel ayırımlar dışında, tuğla ve plaketler220X110X55 mm, 330X110X30 mm boyutlarındanormlaştırılmıştır.
Tuğlaların imalinde, yüksek sıcaklıklara dayanıklıateş toprağı ile, öğütülmüş şamot karışımından ya-rarlanılır. Şamot olarak önceden yakılmış kil kulla-nılabileceği gibi, bu malzeme, eski tuğlaların öğütül-mesinden de elde edilebilir.
Bileşimdeki şamot oranı, tuğlaların ateşte tutulma-sı bakımından önemli bir faktördür. Pişirme sırasında,bu malzemede çekilme ve büzülme meydana gelme-diği halde, kil % 15 oranında bir çekilmeye maruzkalabilir.
Ateş toprağı ve şamot karışımı sulandırılıp yoğu-rulduktan - karıldıktan sonra, genellikle mekanik usul-lerle dökülür. Bunun arkasından, kesin tuğla şeklinialması için pişirilir. İmalât iki şekilde gerçekleşe-bilir :
— Genellikle plâstik bir hamur teşkil edilir. Dökü-me elverişli yumuşak bir karışımın elde edlimesi için,karışıma giren malzemelere yeterince su katılır. °/o 60ilâ % 65 mertebesinde bir şamot oranına kadar, mal-zemelere su katılması ortaya güçlük çıkarmaz.
Şamot oranının % 65 ilâ % 8 arasında olması ha-linde, karışımın vakum, yani emme basıncı altında yo-ğurulması gerekir. Bileşimdeki havanın bu yolda alın-ması hamurun plâstiklik özelliğini artırıcı yönde etkiyapar.
— Şamot oranı % 80'den fazla olduğu takdirde, ku-ru hamur teşkil edilir. Bu hâlde, malzeme bütün plâs-tiklik özelliğini kaybeder, döküme elverişli olmaktançıkar. O zaman kompresyon, yani sıkıştırma metoduile imalât yapılır.
Alümin oranı tuğlanın kalitesini belirtir. Genelliklekabul edilen yüzde oranı % 35 ilâ % 40 arasındadır.
Kaliteye tesir eden daha başka faktörler de var-dır. Mukavemet özelliği, ısı darbelerine dayanıklılık,]sısal genleşme özelliği, yumuşama noktası, gözenekli-lik durumu v.b.g.
Bir tuğla örgüsünün yapımı işinde, aşağıdaki kural-lara uyulması gerekir.
r -•
iİÇ ÖLÇÜL R
(cm)
A - B
A
B
C
D
£~F
6
FONT
40-100
2J-30
2*. 30
35-45
25-30
44-60
34-40
15-20
KAZANLARIN
Dik açılı ocak
T •C ! T — •
m
G
\ • 100-200
! 34-50
i 26-43
45-55
30-40
50-80
34-60
15-30
TUĞLA İLİ
• Tip IV
inu ç
200-300
40-54
1 34-50
55-60
\ 34-50
55-85
45-65
20-30
KAPLANMASI
nI Mğlau
300-600
50-65
i 40-60
60-65
40-60
; 75-80
50-90
30-32
11 D
m T
1000 kcat/saai
600-1300
S5-SS
. » •
60-65
80-90
90-94
35-45
ŞEKİL S
CELIK KAZANLAR
1—T7
tuğlan
Um)50-100 I 100-200 | 200-300 | 300-500 \ 500-900 \ 900-1300 \ 1300-2000]2000^000
A- B
C- D
E - F
• G
45-i» | 48-60
5?-80 ! to-no
30-36 \ 36-40
00-1J0
40
13
70-85
Dik açılı ocak Tip VI ve Vlf
İC ÖLÇÜLER(cm)
6UC
I00-2O0 ] 200-300 | 3b0-400 _
'D
E-F
15-32
40-50
34-50
50-64
25-34
16-32
50
36-X
54.64
30-34
1000 kcal/seet
Gen/5 açıtı ocak - Tip VIII w IX
ŞEKİL 4 ŞEKİL 6
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 137
— Küçük güçteki kazanlar, genellikle kırmızı tec-rid tuğlalarından teşkil edilen bir zemin üzerine otur-tulur. Bu zemin, sıra ile üstüste bindirilen tuğla vekum tabakalarından da meydana getirilebilir.
— Bazı büyük kazanlar beton kaideler üzerine yer-leştirilir. Bu beton zeminde, muhtemelen genleşmearalıkları da bırakılır.
— Aralarında hiçbir bağlayıcı malzeme bulunmak-sızın, üstüste yerleştirilen tuğlalardan teşkil edilen yan-ma odası zemini kazan kaidesi üzerine oturtulurken,ara yere bazan ince bir kum tabakası döşenir.
— Duvarların yapımında, tuğlalar dikine, enine ve-ya sıra ile hem dikine ve hem de enine yerleştirilebilir.
— Tuğlaların birbirlerine bağlanması işinde yükseksıcaklıklara dayanıklı bir ateş harcından yararlanılır.Bu harcın elde edilmesi için bileşimi tuğlanmki ile ay-nı olan yüksek sıcaklıklara dayanıklı bir ateş tuğla-sının tozu su ile karılır.
— Tabakanın tesviye edilmesi amaciyle, bir tok-makla vurulmak suretiyle tuğla hareket ettirilir, havakabarcıkları çıkarılır. Daha sonraki tuğla dizilerininmontajından önce, yerleştirilen tabakaların aynı se-viyede olup olmadığı, aralıkların düzgün bulunup bu-lunmadığı kontrol edilir.
— Tuğlalar arasındaki aralıkların eşit olmayışı,muhtelif menşeli tuğlaların kullanılmasından ileri ge-lebilir. Çeşitli cins tuğlalar arasında, genellike küçüköcüde boyut farkları bulunur. Öte yandan, tuğlalarınkarakteristikleri arasında da küçük farklar mevcutolursa, duvarın sağlamlığı bundan zarar görebilir.
Yanma odasının duvarları ısıtma yüzeylerine aslayapıştırılmaz. Arada bırakılması gereken boşluk, ba-zan cam yünü ile, kille veya kuru harçla doldurulur.
— Genleşme aralıkları köşelerde öngörülür. Şayetyanma odası çok uzun boyutlu ise, metre uzunluk ba-şına, 5 mm genişliğinde ilâve aralıklar bırakılır. Boş-luklar kurumadan önce, harç ve amyant karışımı iledoldurulur.
— Brülöre tekrar yol verilmeden önce, kuruma ola-yı, normal olarak 24 saat kadar devam etmelidir. Bu-na imkân bulunamaması halinde, kuruma süresince,1 dakika ısıtma yapılmalı, brülör 5 dakika süre iledurdurulmalı ve böylece devam olunmalıdır.
METALİK YANMA ODALARI
Bazı yapımcılar, tuğla örgüsü yerine, yüksek sıcak-lıklara dayanıklı ateş çeliğinden ya da paslanmaz çe-likten imal edilmiş panolar kullanmayı tercih etmek-tedir. Nedenler aşağıda açıklanmıştır :
— Bu cins malzemeler, alev radyasyonunun etkisi-ne fonttan veya adî çelikten daha iyi dayanmakta, de-formasyona uğramadan yüksek sıcaklık derecelerinemukavemet edebilmektedir.
— Bu cins metalik cidarlar, kalınlıklarının küçükolması nedeniyle çok düşük bir ısıl atalete sahiptir.Bundan dolayı da, alevin soğumasına yardımcı olmaz.
Bununla beraber, öyle görünüyor ki, maliyetlerininyüksek oluşu bu metodun uygulanmasını sınırlandır-maktadır.
Bundan başka, küçük ve orta güçteki çelik kazan-larda, ekseriyetle, tekmil yanma odası kaplanmaz.
A.B.D. Sanayi Yönetimi(Baştarajı Sayfa 134 de)
Devlet hizmetindeki idareci sınıf mensupları he-men hemen münhasıran üniversite mezunları arasın-dan seçilmektedir. Bununla beraber böyle bir tatbikat,seçilenlerin istenilen özel beceriklilik ve bilgilere sahipolduklarına inanılması gibi bir nedene dayanmamak-tadır. Devlet hizmetine giren bir mezunun bundan son-raki öğrenimi, hizmet içi eğitimdir. Yetkinin kullanıl-ması aslında bu eğitimin temelini teşkil ettiğinden,kendisine başlangıçtan itibaren sorumluluk verilir.
Sanayi yönetiminde de bu yaklaşımı izleyen İngi-liz sanayi şirketleri, üniversite iş idaresi mezunlarınıngerçek destekleyicisidirler. Teknik ve mühendislik sa-nayiinde dahi, yönetim kurulu seviyesine yükselecekmühendislerin ve bilim adamlarının sayıları ciddî ola-rak kısıtlanmıştır, ingiliz sanayiinde mühendisler vebilim adamları, genel olarak proje, araştırma ve geliş-tirmeye doğru itilen uzmanlardır. Kısaca, İngilizlerteknikten hiç anlamayan yöneticilere ve yönetimdenanlamayan mühendislere sehiptirler. Böyle bir yakla-şım, yönetimde «Amatör» denen kavrama tekabül et-mektedir.
İngiliz yöneticilik teorisinin daha çok orta büyük-lükteki Londra şirketlerinde göze çarpan ikinci büyükdalında benimsenen görüşe göre, burada bir «Yöneti-ci» yoktur. Sadece üretim, satış, malî ve benzeri iş-lerde çalışan sanayi uzmanları vardır. Bunların lüzu-mu halinde ötekileri denetlemeyi yardımcı görev ola-rak yüklenmeleri yeterlidir.
Bu yönetimsel yaklaşımı izleyen şirketler, mûtadolarak orta öğrenimlerini bitirdikten hemen sonra buneviden veya benzeri bir firmaya giren personel tara-fından çevrilir. Bazen orta öğrenimlerini de tamamla-mazlar. Bunlar firmada bir göreve yerleşirler ve ora-da kalırlar. Sıra ile değişik tip işlere geçilmesini ön-gören yönetim fikrine kesinlikle rağbet edilmemekte-dir. İşletmeciliğin bütün safhalarında yetiştirilen vediğer firmalar ve sanayi tarafından faydalanılan ida-rî işlemleri bilen uygulamacılar için duyulan arzu çokzayıftır.
HİNT FELSEFESİ
Bu ülke uzun bir süre boyunca sömürge idaresi al-tında kaldığından, henüz kendisine özgü bir sanayiyönetim felsefesi kuramamıştır. Hali hazır durumuyürüten önemsiz felsefesi, başlıca İngiliz etkisini haiz-dir ve bir dereceye kadar da Fransız etkisinin izlerinitaşımaktadır. Hint sanayiinin yönetimi ekseri hallerdeuzun vadeli kârlara yöneltilmemiştir. Pazarlama, üre-tim, plânlama ve kontrol, ve sanayi yöneticiliği eğitimikonularında halen Amerikada faydalanılmakta olanen son teknikler, Hindistanda uygulanmamaktadır. Bu-nun nedeni, talebin arzdan çok daha büyük olmasıdır.Herhangi bir rekabet ihtimali çok zayıf olduğundan,imalâtçılar yönetim tekniklerini ilerletmek hususundaçok yavaş davranmaktadırlar.
Ülkede uygulanan demokratik sosyalizm paterni al-tında, yeni sanayiin kurulmasında Hindistan hüküme-ti önemli bir rol oynamaktadır. Sanayiin her bir şu-besi, siparişlerin büyük bir kısmını hükümetten al-maktadır. (Sonu gelecek sayıda)
Î38 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
TEKSTÜRİZE İPLÎKII. BÖLÜM Hasan AKYÜZ
2.22 KONTİNÜ TORSİYON KIVRIMI METODU(Yalancı Büküm - Falschzvvirn)
Bu metodda yüksek büküm verme, ısıl işlem (fik-saj) ve bükümü açma işlemi sürekli bir şekilde (kon-tinü) tek bir işlem halinde yapılır.
Şekil 2 bu metodun prensip olarak nasıl uygulan-dığını göstermektedir. İpliğe yalancı büküm verme iş-lemi ve fiksaj (ısıl işlem), ipliğe istenen kaliteyi ver-mede en önde gelen faktörlerdir. Yalancı büküm ver-me nasıl olmaktadır ? Bunu Şekil 3 e bakarak şöyleizah edebiliriz: Bir ipi iki noktada sabit tutar veorta noktasından büküm verirseniz alt ve üst kısmın-da ters yönlü eşit sayıda büküm elde edilmiş olur,yani bu iki bükümün matematiksel toplamı sıfırdır.İpliğin hareketi halinde iğin (büküm veren mekaniz-ma) alt kısmından üst kısmına geçen büküm, üsttekiters yönlü büküm ile nötrleştirilir. îğin dönmesi, bes-leme silindirinden yeni geçen ipliğe büküm verecek-tir. Böylece sadece iğ ile besleme silindiri arasında birbüküm elde edilecektir. Isıl işlem ise bu bölgede tat-bik edilir.
Şimdi işleme katılan elemanları ve bunların ka-liteye tesirlerini sırasıyla gözden geçirelim :
2.221 HAM İPLİK:
Sentetik sonsuz elyafın tekstürize edilmeden ev-velki fiziki ve termik özellikleri, tekstürize yönündenbüyük ehemmiyet arz etmektedir. Bu itibarla bunlarıkısaca tekrarlamakta fayda vardır.
Kopma mukavemeti tekstürize şartlarına göre azveya çok düşer. Ancak bu azalma PA ve PE için %20 ve PAC için °/o 35 i geçmemelidir.
Sentetik elyaflar negatif uzama katsayısına sahip-tirler, yani ısıtıldıklarında, metallerin aksine, boylarıkısalır, (bak : Şekil: 4).
Tekstürize iplikbobini
(
T-
1
3:<Yalancı
Is ı t ıc ı
+ ) s
Çıkış^ Silindiri
büküm iği
~v Besleme-v^ Silindiri
İplik freni
Ham iplikbobini
ŞEKİL 2
TABLO: 4Sentetik Elyaf Özellikleri
Özgül ağırlık (g/cm3)Kopma mukavemeti (g/den)Yaş mukavemeti (%)Kopma uzaması (°/o)Gevşeme noktası (°C)Yumuşama (yapışkanlaşma)
noktası (°C)Erime noktası (°C)
PANylon 6
1,143,5-6,180-9028-4049
170215
- PolyamidNylon 6.6
1,144,7 - 5,880-9026-3247
235250
PEPolyester
1,384,5 - 5,510015-2570-80
230-249255 - 260
PACPolyakril
1,144,0 - 4,59515-2080
250 - 330erimedendağılır
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 139
ŞEKİL 3
• - J
unlu
ğu
M3
Iptil
L, ___
1—• _
T1 • _
T Sıcaklık "cŞEKİL 4
Bir ipliğin ilk, ısıtılınca ve soğuduktan sonraki boy-larını La, L2 ve Ls ile ifâde edersek,
Kalıcı kısalma (Çekme) =
Geri dönüşlü (reversibel)
;.10O (%)
kısalma -.100 (%)
Bir elyafın değerlendirilmesinde çekme dediğimizkalıcı kısalma önemli bir kriterdir. Şekil 5'de Nylon 6,Nylon 6.6, PÂC ve Polyester elyafının çeşitli derece-lerde su ve doymuş buharla muamelesinden sonra gös-terdikleri çekmeyi görmekteyiz.
Tekstürize edilmiş, elyaf da bunlara benzer, reak-siyon gösterir. Bu diagramlarda da görüldüğü gibi
su veya buharla muameleden sonra en az çekme gös-teren elyaf polyesterlerdir.
Tekstürize edilecek ipliğe (ham iplik) imalâtımüteakip tatbik edilen çekim derecesi, eğer tekstürizeedilmiş iplik bilhassa dokumada kullanılacaksa, ayrıbir ehemmiyet kazanır. Burulma eğilimini yeterli de-recede teskin edebilmek gayesiyle ipliğe daha düşükçekim (buna uygun olarak kopma uzaması yüksekolur) vermek yerinde olur.
Tekstürize edilecek ipliğin üzerindeki yağ (prepe-rasyon) miktarı ve cinsi konusunda da titiz olmakgerekir. Preperasyon miktarı % 1 i geçmemeli ve bü-tün kops boyunca homojen bir dağılıma sahip olma-lıdır. Uygun seçilmemiş bir preperasyon sürtünmeninartmasına ve dolayısıyla bazen diabolo'nun (yalancıbüküm iği mili) kesilmesine ve kapilarlann zedelen-mesine sebep olabilir. Kapilar kopması bilhassa çözgütrikotaj makinalannda güçlüklere yol açabilir. Hamiplik preperasyonunun seçiminde dikkati gerektirendiğer bir husus da dokuma veya trikolarda görülenrenk halkalarına sebep teşkil edebilmesidir. îplik 180-240 °C gibi yüksek sıcaklıklarda muamele gördüğün-den preperasyon bazan iplik materyalinin iç kısımları-na nüfuz eder ve tekstürize işleminden sonra yıkamaile uzaklaştırılması mümkün olmaz. Non - fuming - pre-perasyonlarında buharlaşma basıncı düşük olduğun-dan tekstürize sıcaklıklarında buharlaşmazlar. Bun-dan dolayı bu tip preperasyonlarda renk halkalarınadaha çok rastlanır. Boya işleminden evvel bazan birön yıkama lüzumsuz addedilir ve bunun neticesi ola-rak boya maddesi preperasyonun tam olarak uzaklaş-tınlmadığı yerlerde daha az nüfuz edebilecektir. Bu-nun neticesi de yine renk halkaları dediğimiz isten-meyen bir efekt ortaya çıkabilir.
Makinanın fren çubuklarında ve diğer sürtünmeyerlerinde biriken yağ artıklarının kops üzerine dam-lamamasına azami dikkat sarfedilmelidir. Zira bu şe-kilde kirlenmiş bir iplik asıl işlem esnasında bu kir-lerin iplik materyali içine yanarak nüfuz etmesi yo-luyla lekelenirse bunun giderilmesi mümkün değildir.
Diğer taraftan yağ (preperasyon) ve monomer (kı-sa boylu molekül zincirleri) miktarı artarsa fiksaj(termik) olayı negatif yönde etkilenir. Zira (yağın)buharlaşmaya sarfedilen ısı enerjisi dolayısıyla ipliğinsıcaklığı düşer.
İplikteki nem miktarı polyamid'ler için % 4-5 igeçmemelidir. Nem aslında fiksaj tesirini artırır, fa-kat bu takdirde ipliğin kapilarlan daha düşük dere-celerde zedelenebilir.
Tekstürize edilecek ipliğin üzerindeki koruyucu bü-küm de kaliteye tesir eder. En iyi hacımlılık, elasti-kiyet ve düzgünlük sıfır bükümde elde edilir. Ancakbükümsüz iplik, kapilar ilmikleri teşkili, tırmıklan-maya karşı hassasiyet ve neps yönünden gayet zayıfve hassastır. Bu sebepten 20-40 dv/m-lik bir koru-yucu büküm vermek gerekir. Özel durumlarda ko-ruyucu büküm miktarı artırılabilir, c zaman hacım-lılık azalır, fakat elastikiyet bundan pek etkilenmez.
2.222 ISIL İŞLEM AGREGASI:
ipliğe ısı enerjisinin aktarılması kısmen radyasyonve konveksiyon, kısmen de doğrudan doğruya temasyoluyla olur. Yüksek büküm verilmiş iplik burada fik-saj derecesine kadar ısıtılır. Sıcaklığın tesiriyle ter-moplastikleşen iplik, sahip olduğu bükümün geomet-
140 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 17S - EKİM 1971
'W t "
ŞEKİL 5
rik şekline uygun olarak mekaniki bir şekil değişik-liğine uğrar ve termik fiksaj dediğimiz olay gerçek-leşir.
Fiksaj derecesine tesir eden ana faktör uygun sı-caklık derecesinin seçimidir, ki bu tekstürize ipliğinözelliklerini geniş ölçüde etkiler. Bu yüzden makinaimalâtçıları bu konuya azami ihtimam gösterirler.Pratikte sıcaklık bir agregadan diğerine ± 2 "C tole-ransla eşit tutulabilmektedir. Bu tolerans dışındakisapmalar otomatik sıcaklık kontrol aletleri vasıtasıylatespit edilir ve sinyal lambaları ile derhal teşhis- edi-lerek durdurulması sağlanır.
Isıl işlem agregaları değişik şekillerde olabilirler.Resim 6 da bunlardan önemli 3 tipini görmekteyiz.Dıştan ısıtılan boru tipindeki agregalarda boru çapı,baca tesiriyle çok miktarda dış havamn boruya girme-
sini önlemek amacıyla, küçük tutulur (1-2 mm).Hot-plate sisteminin değişik bir şekli olarak Klingerfirması ipliği, makinayı boydan boya kateden elektrik-le ısıtılan ve düzgün bir yüzeye sahip olan silindirüzerinden belirli bir açıyla çapraz olarak geçirmekte-dir. Bu makinada ipliğin silindir yüzeyi ile temas müd-deti, ipliğin geliş açısına göre ayarlanabilmektedir, kibu diğer hot - plate'lere nisbetle daha uzun boylu ısılişlem agregası demektir. Isıl işlem agregasmın boyumümkün olduğu kadar uzun olmalıdır. Zira meselâ enaz n = 250.000 dv/dk, büküm = 3.000 T/m ve iplikhızı = 70 m/dk olan bir makinada ipliğin 20 °C den220 °C ye ısıtılması ve bu derecelerde fiksaj olabilme-si için 1 saniyeden az bir zaman kalmaktadır.
Isıl işlem agregasmdan ve yalancı büküm iğindengeçen iplik, yüksek elastikiyete sahiptir. Ancak bu şe-
İplik
\
çton*.
I
Cereyan
.v- •--'•I.'r-L
T•'•'•.«'•il
ffijp
T
pL
ÜÜIJL
f I
JL
u
JL
u
r1]'.,1
i»;
a-ya.
ŞEKİL 6
kilde elde edilen iplik iğden çıkar çıkmaz ikinci birhot - plate üzerinden geçirilirse kontinü - Set ipliği de-diğimiz elastikiyeti (geri dönüşlü uzaması) düşürül-müş hacimli ve dolgun bir tutuma sahip iplik eldeedilir. İkinci ısıl ilşem agregası yapı itibanyla birin-cisinin aynıdır. îstenen kaliteye göre sıcaklığı ayar-lanır.
Set - iplikleri pratikte daha çok doymuş buharlayapıldığından bu konuya bu kadar değinmekle yeti-nilmiştir. Daha fazla bilgi için bibliyografyadaki No. 8tavsiye olunur. Isıl işlem agregasından çıkan ipliğin ya-lancı büküm iğine girmeden önce sertleşme derecesi-nin altına soğutulmuş olması gerekmektedir. Yüksekderecelerde iğden çıkan iplik, gerilimin de tesiriyle yük-sek bükümün açılması esnasında plastiki şekil değişik-liğine uğrar ve kıvnklık efekti azalır. Ne kadar yüksekhızlarda çalışılırsa bu olay okadar ehemmiyet kazanır.Bazı makina konstrüksiyonlannda iğ ile ısıl işlem agre-gası arası -mesafe ipliğin kâfi derecede soğumasına yet-meyebilir ve bu yüzden de optimal kıvrıklık efekti el-de etmek mümkün olmaz. İpliğin hareket yönü aşağı-dan yukanya doğru olduğu zaman sıcak hava da aşa-ğıdan yukan hareket edeceğinden ipliğin soğuması ge-cikmektedir. Bu sebepten iplik akımının yukarıdanaşağı doğru olması daha avantajlıdır. Preperasyon bu-harlannı emmek için yerleştirilmiş olan aspiratörleraynı zamanda ipliği soğutma görevini de yaparlar. Ay-nca silindirler vasıtasıyla ipliğe su (veya başka birsıvı) aktanlarak soğutma ameliyesini hızlandırmayoluna gidildiği de bilinmektedir. Bu sayede ipliğiniğ üzerindeki kayganlığı (preperasyon artıklannın suile kanşarak iplik üzerinde daha homojen bir şekildedağılması suretiyle) artırılmış olur. Fakat, diğer birtakım sakıncalan dolayısıyla pratikte bu yola peklağbet edilmez. Bazı Çekoslovak makinalannın böylebir tertibatı olduğu zikredilmektedir.
Hot - plate'lerde dikkat edilmesi gereken diğer birhusus da, elektriki ısıtmanın salt periyodlarıdır. Bu,çeşitli makinalarda değişik olduğu için kontroUanndabuna dikkat etmek gerekir (salt periyottan optimal1 saniye civarındadır.)
2.223 YALANCI BÜKÜM İĞİ (Falschzvvirnspindel):
Başlangıcından beri iğler önemli gelişmeler göster-mişlerdir. Önceleri 30.000 - 40.000 dv/dk ile başlayan iğkonstrüksiyonlan son 1967 Basel Tekstil MakinalanFuannda gösterilen şekliyle fiili 600.000 dv/dk ya eriş-mişlerdir. Resim 7 a-b de bilinen yalancı büküm iğikonstrüksiyonlanndan ikisi görülmektedir. Bunlardanzamanımızda sadece, yardımcı silindir tahrikli iğ ge-niş kullanma sahası bulmuştur. Bunun yanında belir-li gayeler için friksiyon tipi iğlerin az da olsa kulla-nıldığını görmekteyiz. Daha çok çorap ipliği için ge-
1 liştirildiği anlaşılan bir Fin - Alman ortak yapısı teks-türize makinası bunlardan birisidir.
Yalancı büküm iğlerindeki büküm verici mil (Dia-bolo) bir kaç tipde olabilir (bak. Şekil 8). Diabolonunyüzeyi (dolayısıyla yapıldığı malzemenin cinsi) teks-türize kalitesine tesir eden önemli faktörlerden biri-dir. Bilindiği gibi iplik gerilimi diabolodaki sürtünmedolayısıyla
S2 = S, . eU°°formülü gereğince artar. Şu halde sürtünme katsayı-sı (p,) nın mümkün olduğu kadar küçük olması arzu
142
yalancı büküm ıgi İplik kopça gözü
—Tahrik makarası karşıtı-Tabii mıknatıs
Tahrik s a f t ı -Plastik kaplama
Balon kırıcı borusu
ŞEKİL 7/a
ŞEKİL 7/b
-i- i•=-; ;
Jhi
Scragg - tipi
\— 7T •4^
s*• Kugelfischer- tipi ARC1 - tıpı
ŞEKİL 8
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
edilir. Bu arada unutulmamalıdır ki ipliğin gerilimi-ne tesir eden faktör sadece diabolonun yüzey yapısıdeğildir. Bunun yanında ipliğin sarılma açısı, iplik ge-rilimi, hızı ve iğ devri de etken bir rol oynarlar. İplikelyafının yüzeysel yapısına göre diabolonun da değiş-tirilmesi gerekebilir. İğin dönme yönüne göre (S veyaZ) ipliğin diaboloya sarılma yönü de değiştirilmelidir.Aksi takdirde iplik diabolodan geçerken, kapilarlarm,birbiriyle sürtünmesi neticesi zedelenmesi mümkün-dür.
Diabol© ne kadar iyi ise büküm yığışması da o ka-dar az olur. Pratikte :
S = (1—2D) .100(burada, D = Diabolo çapıdır) formülü ile ifade edi-len «Büküm Transfer derecesi», çapraz Sinter - korunddiabolosu olan iğlerde, beyaz safir diabolo'lu iğlere na-zaran daha iyidir. Büküm yığışmasınm, kontinü ol-duğu müddetçe, tekstürize efektine etkisi yoktur. An-cak bu yığışmalar zaman zaman periyodik aralarlakayma gösterirler. Bu kayma neticesi, ipliğin bu kı-sımlarında büküm açılmaya fırsat bulamaz ve kapalıyerler dediğimiz ve trikotajda kısa ve parlak çizgilerhalinde kendini gösteren hatalar ortaya çıkar.
Pratikte büküm transfer derecesinin kontrolü, ya-lancı büküm iğinden önce ve sonraki iplik gerilimleri-nin oranına göre yapılır. Bu oran imkân dahilinde1 :2,5 - ğun altına düşmemelidir. Bu oran yüksek ol-duğu derecede tekstürize efekti artmış ve yukarıdabahsettiğimiz kayma tehlikesi azalmış olur. Eğer buoran alçak tutulursa, ısıl işlem bölgesinde daha dü-şük gerilim ile çalışmak mümkün olacaktır, ki dola-yısıyla iğden sonraki gerilim de düşük tutulabilece-ğinden ipliğin soğuma safhasındaki plastiki şekil de-ğiştirme tehlikesi de nisbeten azalmış olur. Bu oranatesir eden diğer önemli faktör de ham ipliğin prepe-rasyonudur. Meselâ yeni bir (non - fuming) preperas-yonla bu oranı 6 dan 2 ye düşürmek mümkün ol-muştur.
Preperasyon konusunda bir hususa daha değin-mekte fayda vardır: Ham iplik preperasyonları umu-miyetle anyon - aktif'dirler. Ancak son araştırmalaragöre tekstürize işlemi sırasında preperasyon mekanikiyoldan (sürtünme) tesir altında kalarak bu tesirin şid-detine göre hattâ katyon - aktif (veya anyon ve kat-yon karışımı) olabilirler. Bu husus bilhassa boyana-cak ipliklerde renk düzgünlüğü yönünden önemlidir.Bazan triko veya dokuma parça boyamasında da buproblem kendini gösterebilir. Anyon veya katyon ak-tif kısımların boya maddesine karşı afiniteleri değişikolmaktadır. Bu yüzden, ipliğin sürtündüğü organlaraolduğu kadar preperasyon seçimine de azami dikkatsarfetmek gerekmektedir.
İpliğe verilecek büküm, ipliğin numarasına, ayrıcamakinanın özel şartlarına ve kullanıldığı yere göre ta-yin edilir. Heberlein firması, iyi bir elastikiyet eldeetmek için şu bağıntıyı tavsiye etmektedir:
275000T/m = + 800
den + 60Gerçi yüksek büküm tatbikiyle daha üstün bir KK-Değeri (Kraeuselkontraktion = İpliğin elastikiyet öl-çüsü) elde etmek mümkündür, ancak bu takdirde dekopma mukavemeti bundan zarar görür. Bu yüzdenbu iki değer arasında bir optimum bulmak gerekir.Düşük bükümde KK - değerleri düşer. Set - İpliklerin-
de, yüksek elastikiyete sahip olan HE - ipliklerine na-zaran daha düşük büküm tatbik edilir, zira KK-de-ğerlerinin yüksek olması zaten istenmemektedir. (KK- değerleri HE - ipliklerinde % 70 - 75 civarında olduğuhalde Set - ipliklerinde % 20-25 arasında değişir.)
Bununla beraber ipliğe tatbik edilecek büküm mik-tarı, ipliğin kullanılacağı yere (hacımlılık ve tutumen mühim kriter telakki edilir), makinasına ve hamipliğine göre deney serileri halinde ampirik olarak ta-yin edilmelidir. Makina tekniği yönünden verilecek bü-küm ayarının nasıl yapılacağını bir örnekle açıklıya-lım : Önce verilen iğ devir sayısına göre iğden sonragelen çıkış silindiri devir sayısı hesaplanır. Ön besle-me ve bobin sarma silindirleri devir sayılan ise, bun-lar çıkış silindiri tarafından tahrik edildiklerinden,sadece verilen oranlara tekabül eden dişliler değişti-rilerek kendiliğinden ayarlanmış olurlar.
Materyal : Polyester dtex 76 f24/2413.000 dv/dk230 X (hot-plats)
" sp i
Sıcaklık: w2 : w3 = 103 :100 : 94
spi
T/m
413.000
3.400121
= 121 m/dk İplik hızı
775 dv/dk
TC . dW2 3.14 x 0,05İpliğin geçiş hızı
wı : Ön besleme silindiri devir sayısıw2 : Çıkış silindiri devir sayısıw3 : Bobin sarma silindiri devir sayısıdW2 : Çıkış silindiri çapı
Böylece hesaplanmış olan çıkış silindiri devir sa-yısına tekabül eden dişli yerine takılarak makina aya-rı yapılmış olur
2.224 DİĞER ORGANLAR:
Tekstürize prosesini daha iyi kavrayabilmek için,yukarda bahsedilenlerin dışında diğer organlarda dadikkate değer hususları ele almakta fayda vardır.
Besleme ve çıkış silindiri hızları, sabit hız oranla-rı prensibiyle çalışan makinalarda, ipliğin spesifiközelliklerine göre, ısıl işlem agregasmdaki gerilimi degöz önüne alarak, sabit bir orana göre ayarlanır. Bukonuya ilerde ayrıca temas edilecektir.
Bobin sarma silindiri umumiyetle yüzeysel tahrikprensibiyle çalışır ve çıkış silindiri devri ile sabit biroranda ayarlanır. İğ'den çıkıp bobin patronuna sarı-lan elastiki iplik, bu kısa zaman içerisinde soğumasımümkün olamıyacağmdan, daha muayyen bir miktarısı enerjisi ihtiva etmektedir. Eğer iplik yüksek bir ge-rilimle sarılmışsa zamanla mevcut ısı enerjisinin fik-saj tesiri ile, kıvrıklık stabilitesi (elastikiyeti) bun-dan zarar görecek demektir. Diğer taraftan bobinle-rin stokta bekleme sürelerini de göz önüne alırsak,çıkış ve bobin sarma hızları arasındaki oranın tesbi-tinde nekadar titiz davranmamız icab ettiği kendiliğin-den ortaya çıkmış olacaktır. Boya bobinlerinde (vebuharlanacak bobinlerde de), umumiyetle yumuşakbir sarım (% 25) tercih edilir. Dokumada direkt kul-lanılacaksa % 20 ile % 3 arası bir sarım alınabilir.
Bobin sarım şekli de ehemmiyetlidir. Çapraz silindirik bobinlerde yan kenarlarda vuku bulabilecek ip-lik kaymaları, müteakip ameliyelerde (büküm bobinajve trikotaj makinalarında) ani şekilde gerilim artma-
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 143
lanna sebep olurlar, ki bunlar (gerilim altında uza-mış ve kaygan görünüşlü, kısa boylu kısımlar) ma-mul eşyada, daha az boya absorbe etmesi ve ışık kır-ması daha değişik olması sebebiyle, düz çizgiler ha-lindeki hatalı bir görünüş şeklinde teselli ederler. Bo-bin kenarındaki bu iplik kaymaları, iplik klavuzununfrekansı ve aynı zamanda kenarlardaki dönüş ivmesiile yakından alâkalıdır. îlk tedbir olarak böyle du-rumlarda iplik klavuzu frekansını biraz artırmak iyisonuçlar verebilir. İplik klavuzunun ağız açıklığı daipliğin kalınlığına göre değişik olmalıdır, ipliğin dı-şarı fırlamaması için, bilhassa kaim ipliklerde ipliğiaşağı bastıran bir tel tavsiye edilebilir. İplik bazengözle takib edilemiyecek kadar kısa zamanlarda kla-vuzundan dışarı fırlayınca kapilarlar tahrip olur venep görünüşünde yığışmalar yapar, ki bu da mütea-kip işlmelerde hiç de hoş görünmeyen yukarda bah-settiğimiz çekilmiş (uzatılmış) kaygan kısımlara se-bebiyet verir.
2.225 ÇEŞİTLİ MAKİNA AYARLARINDAİPLİK ÖZELLİKLERİ :
Yalancı büküm makinasmın belli başlı elemanlarınıböylece gözden geçirdikten sonra şimdi de makinaayarlarının iplik özelliklerini pratik yönden hangiistikamette değiştirdiğini görelim :
Genel olarak, yüksek hacimli iplik elde etmek içinmümkün olduğu kadar büküm ve sıcaklığı yüksek, ip-lik gerilimini de düşük tutmak gerekir. Elde edileniplik hem hacimlidir, hem de yüksek elastikiyeti ha-izdir. Normal bir Strech - ipliği için ortalama olarakşu değerler esas alınabilir:
iğ devri : 250.000 dv/dkSıcaklık
Nylon : 225 °CPerlon : 195 "C
Büküm70 den. : 3.000 T/m90 den. : 2.800 T/m
ön BeslemeNylon : % 0 - ( + 2 )Perlon : % 0
Bobin sarma : Perlon : % 0 - (+ 2)Sıcaklık değerleri ipliğin sıcaklığı değil, ısıl işlem ag-gregasmın sıcaklığıdır. Bu sıcaklık değerleri sadecebir örnek olarak verilmiştir, ipliğin ısıl işlem agrega-sından geçiş hızına, ısıl işlem agregasının yapısına, bo-yuna, ısı naklinin direkt yayılması, temas veya kon-veksiyon şeklinde olmasına ve diğer taraftan da ipli-ğin nemine göre agrega ıscaklığmın fiksaj tesiri fark-lı olacaktır.
Yüksek sıcaklık, yüksek büküm ve yüksek ön bes-leme ile ipliğin kopma mukavemeti, kopma uzamasıve sürtünme mukavemeti azalmaktadır.
Termik bakımdan düşünürsek: Yüksek fiksaj sı-caklıklarında ipliğin kalıcı kısalması (Çekme), kıvrık-lığın stabilitesi iyileşmekte ve aynı zamanda finisajdatatbik edilecek doymuş buharlama sıcaklığı yüksektutulabilmektedir.
Büküm ve ön beslemenin artırılması, iplik gerili-minin azalması sebebiyle, kalıcı kısalmayı azaltmak-la beraber kıvrıklığın stabilitesi yönünden çok az birtesir göstermektedir.
Elastiki özellikler bakımından: Sıcaklığın, bükü-mün ve ön beslemenin artmasıyla beraber ipliğin
elastikiyeti de artmaktadır. Bu hususta en büyük te-siri gösteren faktör sıcaklıktır.
Elastikiyetin ölçülmesinde en çok kullanılan me-tod, hernekadar Anglo - Sakson memleketlerinde da-ha başka metodlarla ölçülüyorsa da, Almanya'da yay-gın olan KK (Kraeusel Kontraktion) - Metodu'dur.KK - değerleri bir ipliğin belirlenmiş şartlarda yüzdeolarak nekadar bir elastiki uzamaya sahip olduğunugösterir. Prof. VVegener bir araştırmasında (20 den.Nylon üzerinde) KK - değerlerinin ifade kabiliyetinişu değerlerle ölçmeye çalışmıştır:
Korrelasyona) KK - değeri ile doymuş buhardaki
çekme arasındaki münasebet —0,85b) KK-değeri ile gerilim altındaki ipli-
ğin büzülme esnasında gösterdiği ge-rilme kuvveti arasındaki münasebet + 0,83
c) KK- değeri ile kıvrıklığın serbest ge-lişmesinden sonra çile boylan ara-sındaki münasebet —0,89
Görülüyor ki KK - değerleri çok büyük bir yakla-şımla ipliğin elastikiyetini ifade edebilmektedir. Diğertaraftan bu metodun basit ve çabuk oluşu, onu mem-leketimiz için de tavsiyeye şayan yapmaktadır.
Tutum ve görünüş bakımından: Yukarda bahset-tiklerimizin ışığında şunları söyleyebiliriz : Fiksaj sı-caklığı ve büküm düşük alınırsa, bu iplikten yapılanmamulün tutumu daha yumuşak ve kaypak, görünü-şü de daha parlak ve akıcı olmaktadır. Yüksek bü-küm ve sıcaklıkta ise tutum daha stabil, mamul da-ha sık ve matlaşmış ve dokusu da daha dağınık birgörünüştedir.
Eğer sıcaklık ve büküm lüzumundan fazla seçilmiş-se mamulün (Trikotaj) dokusu daha belirsiz ve yo-sun görünüşünde, tutumu da sert olur ki bu da piya-sanın istediği bir şey değildir. KK - değerleri yüksel-dikçe tutum daha sert olur. Diğer taraftan bir mamu-lün tutumunu değerlendirmek gayet sübjektif bir hu-sustur. Tutum, hattâ sıcaklık ve bükümden çok fini-sajda tatbik edilen apre ile ilgilidir. Heberlein firma-sı bu yüzden, sübjektif yanılmalara meydan vermemekgayesiyle, değerlendirmeye geçmeden evvel bir takımameliyelerin yapılmasını tavsiye etmektedir.
2.226 BUHARLAMA:
Daha önce de değindiğimiz gibi, Set - iplikleri de-diğimiz hacimli, dolgun bir dokuya sahip ve aynı za-manda elastikiyeti azaltılmış qjan bu tür iplikler :
1) Kontinü olarak çift ısıl işlem agregası vasıta-sıyla,
2) Elastiki (strech) ipliklerin doymuş buharlamuamelesiyle elde edilirler.
Kontinü şekilde çift ısıl işlem agregalı sistemlerdenburada fazla bahsetmiyeceğiz, sadece şu makina aya-rını (Polyester iplik için) vermekle yetineceğiz:
Birinci Hot-plate sıcaklığı 220 °CÖn besleme (1. hot-plate için) % 3-5Büküm kalınlığına göreikinci Hot-plate sıcaklığı 140-160 °CÖn besleme (2. hot-plate için) % 15-30Bu şekilde elde edilen iplik, finisajda buharlama
esnasında °/o 30-40 arasında bir çekme gösterir. Ha-cimli fakat elastikiyeti azdır. Burulma eğilimi (bıyıkteşkili) bu ipliklerde tamamen önlenemediğinden çifkatlı (S ve Z) kullanılması daha uygundur.
144 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 17S - EKİM 1971
Buharlama işleminde ise ipliğin özelliklerine tesireden faktörler, tekstürize sıcaklığı, büküm, iplik ge-rilimi v.s. yanında buhar sıcaklığı, buharlama müd-deti ve bobine sarılı ipliğin gerilimidir. Bobinler gayetyumuşak sarılmışlardır (% 25). Bobinin iç, orta ve dışkısımlarında iplik mümkün olduğu kadar aynı yumu-şaklığa sahip olmalıdır, ki doymuş buhar kısa zamaniçinde bobinin her tarafına yayılma imkânı bulabil-sin. Buhar moleküllerinin ipliğin flamentlerini iyicekaplaması neticesi gayet intensif bir termik muamelemümkün olur. Tutum, fiziki özellikler ve renk bakı-mından bobinin iç ve dış kısımları arasında kendinigösteren farklılıklar tekstüre iplikler için daha büyükbir önem taşımaktadır. Tekstilci bu yüzden gerek ip-lik işlenmesi gerekse dokuma veya trikotaj makina-sında bu farkları minimize edecek tedbirleri almakzorundadır. Bu meyanda meselâ ring büküm kopsla-rımn ve bobinlerin sonlarında 3-4 m. ipliği atmaktafayda vardır. Bu arada, bobinlerdeki iç - dış farkları-nın, sadece buharlamadan ötürü olmadığı, hattâ birin-ci derecede bükme ve bobinlemede iplik gerilimleri-nin başta ve sonda farklı olmasından (dolayısıyla bobinin shore sertliği içte ve dışta farklı olur) ileri gel-diğini belirtmek gerekir. Buna paralel olarak da ip-liğe aktarılan preparasyon iç ve dış kısımlarda farklıolacaktır. Stok müddetince de içten dışa doğru biryağ difüzyonu olacaktır, ki bütün bunlar iç - dış farkınıkuvvetlendiren faktörlerdendir.
Buharlama işlemi çok kere kart programlı, sıcaklıkve basınç kontrollü buhar otoklavlarında otomatik ola-rak yapılır.
Örnek olarak Polyester ve Nylon 66 için şu prog-ramlama tavsiye edilebilir:
— Materyal otoklava konarak kapağı kapatılır,— 5 dakika vakuum (°/o 75-80)— 50 dakika buharlama (130 °C de doymuş buhar)— 2 dakika buharın dışarı atılması— 5 dakika son vakuum (% 70-80)— Dış atmosfer basıncına egalize etme— kapak açılarak materyal alınır.Nylon 6 (Perlon) için aynı programlama 120 °C de
doymuş buharla yapılabilir. Vakuum derecesi buhar-lamanm tesirini tam olarak gösterebilmesi için ayrıbir önem taşır. İplik paketindeki hava moleküllerine kadar çok dışarı atılabilirse, buharlamada su mo-lekülleri o kadar kolaylıkla iç kısımdaki filamentlerekadar erişebilir. Pratikde otomatik otoklavlarda %75 - 80 vakuum elde etmek mümkün olmaktadır. Va-kuum derecesindeki farklılıklar, partiler arası renkfarklığı şeklinde kendisini derhal ve etkili olarak gös-termektedir. Bu yüzden her parti için bunun aynı oi-masına azami dikkat sarfetmek ve keyfiyeti kaydedi-cilerle tesbit etmek gerekir.
2.227 S O N U Ç :
Yüksek prodüktivite her ne kadar yüksek iğ aevri,daha uzun ve modernize edilmiş ısıl işlem agregalarıile elde edilebilirse de bütün bunlar eğer masraflarıartırıyor veya müşterinin kalite zevkini tatmin ede-miyorsa erişilmek istenen hedef olmaktan uzaklaşa-caktır.
Kalite, herşeyden evvel bir partinin bütün iplik pa-ketlerinin aynı özelliğe sahip olmaları demektir. Ma-kina ayarındaki en ufak farklılıklar bile ekseriyatle
ipliğin renk ve kıvrıklık stabilitesinde, bobinden bo-bine, önemli farklılıklar doğurabilir ki bu da çok ke-re o partinin reddedilmesine sebep teşkil edebilir.
Bu yüzden son geliştirilen makinalarda bu farklı-lıkları giderici veya minimize edici tedbirler öngö-rülmüştür. Bu hususları genel olarak şu şekilde sıra-layabiliriz :
1) Isıtıcılardaki iğden iğe sıcaklığı eşit tutmak içinelektronik kontrol sistemleri,
2) Geliştirilmiş yüksek devirli iğler,3) Pnümatik iplik emici tertibat,4) Otomatik bobin değiştirme,5) İplik koptuğunda silindirlere sarılmasını ve ayrı-
ca S + Z çalışıyorsa bir iplik kopunca ipliğintek kat devam etmesini önleyici (cıva kontaklı)iplik kesicileri.
6) Preparasyon buharlarım optimal emici sistem-ler,
7) Ham iplik kopslarmm otomatik olarak değiş-tirilmesi,
8) İyi bir bobin konstrüksiyonu temin gayesiylebobin sarmadaki iplik klavuzu hareketi (fre-kans) ve bobin baskı tertibatının istenen şart-ları gerçekleştirecek şekilde olması,
9) Trikotajda büküm vermeden kullanabilmek ga-yesiyle S + Z çift katlı bobin yapabilme imkâ-nının olması,
10) Geliştirilmiş iplik yağlama (preparasyon) sis-temleri,
11) Isıtıcı ile iğ arasında ipliği soğutucu tertibatlar.1971 Paris Internasyonal Tekstil Makinalan Fuarı
muhakkak ki bu yönde bir takım yeniliklere sahne ola-caktır.
BİBLİYOGRAFYA:
1. Dr. H. Scherzberg, «Texturierte Garne», Melliand 1968.2. H. U. Schmidlin, «Elastische Textilien», SVF 1965/23. S & W TcKtilvcrcdlung, «Die Entwicklung der Tsxturier -
Tcchnik» 1970/4.
4. Dr. H. T. Sludt, «Die Ilerstellung texturierte Garne» ChemicFasern 64/7.
5. W. Morawek, «Forschung und Entwicklung in der Herstellungvon texturicrten Garnen» Chemie Fasern 68/12.
6. Dr. H. J. Studt, «Tcxturieren von Chemiefasern» Melliand 66/12.7. Prof. W. Wegener, «Die Wirkungsweise der Falschdrahtzwirns-
pindel bei verschiedenen Einsıellungen der Falschdrahtzvvirn-maschine» Melliand 66/12.
8. Dr. Lünenschloss, B. Schulcr, «Der Einfluss der Herstellungsbe-dingungen von Polyamid - , und Polyester Falschdraht - Kraeu-selgarnen vcrmindertcr Dchnung auf den Ausfall der Garne undMaschemvaren» Textil - Praxis 66/7.
9. Dr. Lünenschloss, «Intern. Textilmaschinen - Ausstellung Basel1967 - Tcxturiermaschmen» Textil - Praxis 68/2.
10. A. Dick, «D-ie neue Barrnag - Produktionsstrasse für Falschdraht-kraeuselgarne» Chemie Fasern 67/3.
11. «The Evolution and present stage of development of the He-berlein Falsetwist machine» Technical Information 001 M ofHeberlein.
12. W. Löffler, «Drucken und Ausrüsten von Artikeln aus texturi-erten Trcvira - Faederı» Textil - Praxis 68/2.
13. Textile Industries in OECD - Countries 1968/69.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 145
MULİNE METODUHİDROELEKTRİK SANTRALLARINDA PERVANELİ ÖLÇME TEKNİĞİ İLE SU HIZININ ÖLÇÜLMESİ VE RANDIMAN HESABI
Hidroelektrik santralların geçici ve kesin kabulleri işleminde en önemli husus suhızının doğru olarak ölçülmesidir. Bu ölçme santralın değişik kademelerdeki uygunyük durumlarında yapılmalıdır. Bugünün gelişmiş tekniğinde su hızı ölçümündeuygulanan en modern usul MULİNE METODU'dur. Sunduğumuz yazıda Mulinemetodunun uygulanması ve alınan sonuçların değerlendirilmesi ile randıman
hesaplarının yapılması anlatılmaktadır.
-Yazan : Ziya TANYERİ
Bir Hidro - Elektrik Santralındaki iki adet FrancisTürbinleri üzerinde yapılan ölçme ve randıman he-saplan bu yazıya konu ve örnek olarak alınmıştır.
Ölçmeler neticesinde yapıcı firmanın garanti ettiğideğerlerin tutup tutmadıkları tahkik edilmektedir.
Bu maksatla ölçmeler 5 değişik uygun yük duru-muBda: % 100, % 90, % 80, % 65 ve % 50 nominalyükte yapıldığına göredir.
Batıda son 150 yıl zarfında gerek su türbini ve ge-rekse su pompalarında suyun akış hızını tam sıhhat-li ölçebilmek için yapılan çalışmalara paralel olarak(muline metodu) pervaneli ölçme tekniği geliştirile-rek arzulanan hedefe erişilmiştir.
Almanya'daki Voith Firması son 30 yıl işinde imal»tmiş olduğu 250 adet su türbini ile su pompalarının150 adedinde su hızının ölçülmesinde pervaneli ölç-me tekniğini tatbik etmiştir. Bu uygulamanın % 6O'ıaçık kanallarda, % 4O'ı ise kapalı sistem olan cebriborulularda uygulanmıştır.
Suyun akışı 2500 mm. çapındaki cebri boru içineyerleştirilmiş olan 17 adet muline pervanesi ile öl-çülmüştür.
Erişilebilen en yüksek randıman, I. türbinde % 92,9I I . türbinde ise % 93,4 olarak tesbit edilmiştir.
Konuyu teşkil eden türbinler 1966 yılında Fa. j. m.VOITH A. G. St. Polen tarafından imâl edilmiştir.
Bahis konusu olan 2 Francis Türbini Gr. 1,5 F225dik milli ve beton emme boruludur.
Her türbine ait 1500 mm. çapında türbin kapamavanası, düşme ağırlık tertibatlı ve yağ ile çalışan biraçma tertibatı mevcuttur.
Beher türbine sabit olarak SSV 205/10-107 tipidalgalı akım - senkron generatörü akuple edilmiştir.
İkaz makinası Tip. ER 105 -190 ve yardımcı ikaz
makinası Tip. ER 30 -130 aynı şekilde dalgalı akım ikaz
generatörüne direkt olarak akuple edilmiştir.
TEKNİK DEĞERLERGüç Değerleri:
Türbinler aşağıdaki güç değerleri için imal edil-miştir.
Şüt(m)
69.974.0
Su( m ' /sn.)
8.558.956.996..614.82
r, (%)
89.0
89.5
91.7
90.9
83.0
BG.
7»100
7900
6320
5925
3950
Yük(%)
100100
807550
işletme devir sayısı 600 d/dak.Müsaade edilen devir sayısı 1140 d/dak; faydalı
maks. düşme yüksekliği v.H = 74 m.
Yukarıda verilen güç değerleri ve randımanlar, sutürbinleri ile ilgili DİN 1948 esasları dahilinde istenenve kabul edilen garanti değerlerini ifade etmektedir.
REGÜLASYON GARANTİSİ
Generatörün regülatörü, basınç regülatörü ve sa-vurma kütlesi, ani yük atmalarda beraber çalışabilirhaldedir. Tam yük olan 7900 BG. de, % 25, % 50 ve°/o 100 tam yükte devir sayısının °/o 30 dan daha fazlayükselmemesi gerekir.
Devir sayısının yükselmesi her iki türbinin çalı-şış şekli ve aynı zamanda yük atmasına bağlıdır.
Yük atmalarda boru içinde meydana gelen basınçyükselmesi % 20, statik düşme yüksekliği 76.8 m. yiaşmamahdır.
ÖNCEDEN KABUL EDİLENLER
Generatörün atalet momenti 29 tm 2
Kuvvet düşümü için hesap edilen LxV 1010 m 2 /sYeteri kapasitede inşa edilmiş olan denge bacası,
şebeke frekansının, dolayısiyle türbin yüklenmesinindeğişimleri için regülatörün hassasiyeti °/o 1 - dir.
ÖLÇME TERTİBATI
Su türbinleri standardı DİN 1948'e göre yapıl-
mıştır.
Türbin girişindeki statik enerjiyüksekliğinin ölçülmesi:
Türbine girişteki statik enerji yüksekliğinin ölçül-mesi D = 1420 mm. çapındaki boru içindeki basınçyüksekliği hassas ölçme manometresi ile yapılmıştır.(Şekil 1).
Türbin çıkışındaki statik enerjiyüksekliğinin ölçülmesi:
Türbin çıkışındaki statik enerji yüksekliğinin ölçül-mesi saçtan yuvarlak bir disk ve ölçü bandı ile ya-pılmıştır. (Şekil 2.)
Suyun akışı :
Suyun akışı 2500 m m . çapındaki cebri borununson tesbit noktası 5 X D. nin ilerisinde yapılmıştır.
146 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
CM
ŞEKİL 1Türbin girişi statik enerji yüksekliğinin ölçülmesi.
ŞEKİL 2Türbin çıkısı statik enerji yüksekliğinin ölçülmesi.
alınmalıdır. Bu suretle yapılan hesaplardan bu yük-seklik kotları nazarı itibara alınmıştır.
— Spiral'in ortasındaki kot 851,470 m.
— Makina dairesi taban kotu 852,370 »
— Alt su seviyesi ölçü kotu 853,477 »
— Manometre ortası kotu 853,670 »
— Denge bacası üst beton kotu 935,550 »
Güç:
Generatörün gücü 2 vvatmetre metodu ile yapıl-mıştır. Kontrol için generatör gerilimi ve akımı bera-ber ölçülmüştür. Gerilim ve akım ölçme için kulla-nılan cihazlar K 1.0.2 ölçü sınıfına dahildir. Monte edil-miş bulunan akım ve gerilim trafolarının ölçü sınıf-ları K 1.0,5 ölçü sınıfındandır.
İkaz akımı, ikaz gerilimi ve şebeke frekansının öl-çülmesi, kumanda panoları üzerine monte edilmiş bu-lunan ve 1,5 ölçü sınıfına dahil cihazlar vasıtasiyleyapılmıştır.
ÖLÇÜLERİN YAPILMASI:
Ölçmeye başlamadan önce bütün ölçü saatlerininaynı zamanı göstermesi ve ayrıca ölçü âletlerinin ça-lışır durumda olup olmadıkları kontrol edilmiştir.
Beher makina 5 yük durumunda, yani % 100, % 90,% 80, % 65 ve % 50 nominal yükte tecrübeye tabi tu-tulup ölçüler alındı. Her ölçü noktası için ölçü almamüddeti 10 dak. olarak tesbit edildi ve her ölçü yeriiçin 1 dakikada 1 ölçü alındı. Su akışı, ölçü başlan-gıcı ve nihayetinde 2.0 ve 3.0 dakika ara ile ölçüldü.
Ölçülerin sona ermesini müteakip hassas ölçü ma-nometresi statik olarak kontrol edilerek doğru olduğuneticesine varıldı.
Boru içine tesbit edilmiş olan ölçme çaprazı üze-rine arka arkaya iki sıra halinde düşey olarak 17 adetpervane (Tip. R) tesbit edilmiştir. (Şekil 3).
Bir band grafik yazıcısı, bir taşıyıcının 9 ölçmepervanesine ait değerleri aynı zamanda ölçmüştür.
Boru ortasındaki pervane her ölçme için iki defagösterilmiştir.
Su akışını ölçmek için ölçme kesitinintesbit edilişi:
Ölçme kesitini aşağıda bulunan krokide belirtilenbir birine nazaran 22,5° açı ve 16 adet çap ile ölçmekmümkün olmuştur. Ortalama yan çap Rm = 1250mm. dir. Ortalama yarı çap değerinde ölçü pervanele-rinin boru cidarına olan mesafesi esas alınmaktadır.
ilgili pervane ölçme noktaları yan çaplarının bu-lunmasında aşağıdaki denklemden faydalanılır :
Rs = Rm - Ym = 1250- Ym
Rs ve Ym değerleri Tablo 1 ve 2 de gösterilmiştir.
Nivelman:
Türbin düşü yüksekliğinin bulunmasında lüzumlukotun tesbitinde, yerleştirme ve inşaat plânlan esas
T. 0LÇT.'3
Denge bacası ko+u 935.550 FV'den okunan 4eğer74.85 ra.
Denge bacRSindan
okunan 7.035m FM' ortası kotu 853.67 m.
938.515 m. 923.5? m.
Denge hacnsı kotu n
35.55O FW.den okunan değer 7^,90 m.\
rıenge bacasından '
okunan 5,985ın. FM ortası kotu 85 3t "7
9?3 .565 m. 928.57 m.)
FM = Hassas ölçü manometresini ifade etmek-tedir.
Ölçüler arasındaki fark = + 0.005 m.
Bu değer manometrenin okuma hassasiyeti smırıiçinde olduğundan aynca ölçü değerleri için herhangibir korrektür değerine lüzum görülmemiştir.
TÜRBİN DÜŞÜŞ YÜKSEKLİĞİ
Randıman hesabına esas teşkil eden türbinlerin dü-şüş yüksekliği, ölçüsü yapılan Türbinin giriş ve çıkışkısmı enerji farkı münasebeti vasıtasıyla hesaplan-mıştır.
HT = E e — E a + Ah,
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 147
Cebri boruya >akış istikametinde bakıldığına gör*
O
8
Şekil: 3
yar/ çap
Uzz/nlzjA-
Varı çap
A124-6
G
İZ66
B
7 248
H
1269
C
/251
J
<23A
D
1248
12 21
E1255
L
I2Z2
F1248
M
12^9
Çap I
Ölçü nolchst
1
2
3
?
6•
78
5
Ptr\/ct/tt Afe
1İ 259
4U
AŞ
46
58
AA
45
Â-G
H2f>O
y
60
213410
12501250
650
4 * 0
215
6 0
Ölçü/ffii/af/A/m:
10
11
12
13
f5
16
17
perı/atne Af»
112GJ
47
48
49
112
50
51
52
442
y
6 0
215
412
<2ff4-1232
4 1 0
2.1O
6 0
60
213,34 1 0 . *
651,?
1250
651.5410,9
213.360
148 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
HT = Türbin düşüş yüksekliği (m.)Ea = Türbin çıkışı statik enerji yüksekliği (m.)Ee = Türbin girişi statik enerji yüksekliği (m.)Ah, = Giriş ve çıkış kesitlerindeki hız farkı
Türbin girişindeki statik enerji yüksekliği; ölçü de-ğerleri ve ölçme bağlantı şekline göre aşağıdaki gibihesaplanır:
Ee = (Z, + a,) + 10 (A p/y) m.(Zj + a[) = Manometre ortası kotu = 853,67 m.10 (A P/Y) m. manometrede okunan ortalama de-
ğer.
Türbin çıkışındaki statik enerji yüksekliği aşağıda-ki gibi hesaplanır.
Bunların manâsı:
Z2 = Alt su seviyesi ölçü kotu = 853,477 m.a2 = Alt su seviyesi ortalama ölçü değeriGiriş ve çıkış kesitlerindeki hız farkı yüksekliği şu
şekilde hesaplanır:1 1 1
hT = ( ). QT2 = 0,0173 QT
2
2g V V
Kullanılan harflerin anlamını açıklıyalım :
Ae - Tazyik ölçme için ölçü kesiti (D = 1420 0)
Ae
•K
= 1.422 . = 1.582 m2
41/Ae2 = 0,395 m-4Aa = Türbin çıkış kesitiAa = 1.51.2.8 = 4,23 m-1/Ae2 = 0,0557 m^QT = Türbin debisi (su akışı) m3/s.g = Yer çekimi ivmesi = 9,81 m/s2
Su akışı:
Suyun ölçülmesi için cebri boru içine çaprazlamaolarak yerleştirilmiş olan pervanelerin devir sayısın/saniye, ölçme esnasında kronograf şeritleri üzerin-
30 mm profil kalınlığındaki ölçme çaprazı ile ptrva.ncUrin bağlandığı yas» Uvha ve bunların boru içine tesbiti ite kablo bağlantı tertibatı görülmek,tidir.
ŞEKİL 4
üst su sıviyc ölçüsü
8«ru bislângıeınaobosne ölçülmısi
Pervaneli otçrnc çapraz1
Spirale girişte basınç olcülmtti
Alt lu Seviyeölçülmesi
_q
*B' r hidrolik santralın umumî görünüşü ŞEKİL 5
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 149
de tesbit edilen değerler vasıtasıyla bulunur:n = 2O.an/a,.yin
Formüldeki harfler:
lz Uzunluk için az zaman işareti
ln Uzunluk için an kanat işareti'dir.
Değerlendirme için lz = ln alınır ve bu suretle ba-sit n = 20 . an/ajinünasebeti bulunur.
Pervanelerin ekli ayar formülleri ve devir sayılanvasıtasıyla, mevcut su hızlan bulunur.
Pervane konumu ve kronograf şeritleri arasındakimünasebet kronograf üzerine işaretlenir. Hızın borukesiti etrafında dağılması, birbiri ile ilgili mahalli hız-ların aritmetik ortalaması bulunarak hesaplanır.
Bu suretle tesbit edilerek hesaplanan ortalama hız-lar (vm) - de ve diğer hesaplar da nazan itibare alı-nır.
Boru cidanna doğru hız düşüşü 8 inci kuvveti ola-rak alınır. Bu surette tesbit edilen hız durumu ve tamolarak ortalaması alınan ölçü kesiti nazan itibara alı-narak su akışı hesap edilir.
Q = (v,,.r).dr
Yukandaki integralin değerlendirilmesi grafik - pla-nimetre esasına göre yapılır.
Yukandaki integralin değerlendirilmesi grafik -pla-nimetre esasına göre yapılır.
Güç ölçülmesi:
Türbinin verdiği güç, ölçülen generatör gücü vefirma tarafından verilen generatör randımanı da na-zan itibara alınarak hesaplanır.
Türbin Randımanı:
Türbinin randımanı'% olarak aşağıdaki ölçü değer-leri ve formül yardımı ile hesaplanır:
102 . PT
10.HT.Q t
İşaretler:
PT Türbin gücü (Kw)
HT Türbin düşü yüksekliği (m)
QT Türbin debisi (m3/Sn.)
Sabit türbin düşü yüksekliğinin hesaplanması:
Verilmiş bulunan türbin garanti değerleri, türbindevir sayısı n = 600 d/d, H = 74 m esasına dayanmak-tadır, ölçü esnasında şebeke frekansı f = 50,5 Hz mev-cut olduğundan, garanti ve ölçü değerleri nx = n\/Hya göre yapılır. İstinat edilecek düşü yüksekliği busuretle aşağıdaki gibi hesaplanır.
/CmAv /cm • 0,/rrf/ı
#• /cm- 0,0/ J
•21. &9İ F
GRAFİK: 1
HT = (606/600)2.74 = 75,5 m.
Buna paralel olarak ölçü değerlerinin düzeltilmeside yapılır:
75.5
0 =75,5
P75,5
= Qölçülen
= Pölçülen
e
Hölçülen
75.5
H
—) (ma/sn)
(Kw)
ölçülen
Bu şekilde hesaplama, mevcut türbin düşü yük-sekliği ile hesapla bulunacak olan türbin düşü yük-sekliği arasındaki fark (—°/o 5) ten daha küçük ol-duğu için randıman değişikliği nazan itibara alınma-yabilir.
ÖLÇÜ TAMLIĞI (DOĞRULUĞU)
Ölçüsü yapılan, mevcut ölçü değeri ile bilinmeyendeğerler arasındaki en büyük fark, ölçü tamlığı ola-rak nitelendirilir. VDI-Su türbinleri standardı DİN1948'e göre aşağıdaki kabul değerleri alınır:
150 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
Türbin randımanının bulunması içinölçü tamlıklan düşü yüksekliği:
Tesisin ölçülmesi, kontrol edilmiş hassas ölçmemanometresi ile ve hassas ölçü manometresi ile ya-pılan ölçme de alt su seviyesi oturtma diski ile alınır.
fH = ± % 5
Su akışı:
Cebri boruda D = 2500 mm. muline pervanesi ileölçmede z = 17 adet ölçme pervanesi Tip R.
fQ = ± 1,2
Güç :
Hassas ayarlı watmetre ölçü sınıfı Kt 0 . 2 ile güçölçülmesi, akım ve gerilim trafoları ölçü sınıfı K^ 0,5ve Generatör randımanının fabrika muayene protokoldeğerleri ile ispatlanması fp = ± % 1,5
RANDIMAN
Türbin randımanı hesaplanırken, ölçü tamlığı, herölçü hassaslığına göre hata işlenmesine dair durumrandımanında ölçü hassasiyetsizliği, beher ölçü has-sasiyetliğine göre hata işlenmesine dair inkişaf ka-nununa göre aşağıdaki gibi hesaplanır:
f = ± V fH2 + fQ2 + fp2 = ± V 3,98 ~ "/o 2
ÖLÇÜ NETİCELERİ
Ölçü neticeleri aşağıdaki grafik 1, tablo ve eğri-lerle tesbit edilir.
°/o 50 yükteSuyun akışı D/D., Başlangıçta t = 50 sn
Sıra Pervane KronografNo. No. şerhinden n n/t
12
34
11259241
242243
7.6 x 20 =9.15 x 20 =9.60 x 20 =9.30 x 20 =
152183192186
3.043.663.843.72
18 262 4.70 x 20 = 94 l.i
, Santral kabul ttitl«r'ıjratiji
Türün pc£ (kt/)
GRAFİK: 3
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
en'
5
4
k
1 '
{
O.
»-•.
M -
•
Santral kabul testlerigrafiği
<</« 7S. 3 m
— —
._ „
/
3 * 5
-r
/
t 7
u mfap
i
ı».
ite-
'9 '
Ur-
GRAFİK : 2
CxI
tVs
V3
V l
Vı
rürbin no 1 ölçü 3
D,/ D, Alınabilir
Bijljngıç
uoı m t ,
— - — ^
106.7
D. 2500 t
Po* 3364 37 kW
rn*%«ei3
90.2 705
• 4 r >
GRAFİK : 4
151
% 80 Yükte
Güç = ( t t ı + a 2 ) m = 123̂ 2 Watmetre sabitesi = 37.8
PG 123,2 x 37.8 = 4630 KW
t] Gen ~ % 97,5
4630PT = = 4749 KW
97,5
Düşme Yüksekliği: H
Manometreden okunan (P/r) m = 72.56 m.
Manometre orta mesafesi
Türbinden evvelki statik enerji
Alt su seviyesi
853.67 m.
v = 0,0173 x Q2
= 0,0173 x 6,92 =
926.23
850.80
75.43
0.81
m.
m.
m.
m.
H = 76.24 m.
Q . H . 1000 6.9 x 76 .24 x 1000P
T = = = 5158 k W
102
; 47497)1 =
5158
% 100 yükte:Q = 2 -n/v.rdr
= 2
102
= % 92,3
Fx = 3,56 x 1,850 = 6,60
F 2 = 3,44 x 1,920 = 6,60
F 3 = 3,70 x 1,920 = 7,10
F 4 = 3,30 x 1,680 = 5,55
F 5 = 1,63 x 1,320 = 2,15
is
Q =
= 28,0 cm2
dr2 = z F = n .280 = 8.80 m3/snİl
50 Yükte:
F, = 3,56 x 9,25 = 32,93
I F2 =t 3,44 x 9,60 = 33,02
! F 3 = 3,70 X 9,50 = 35,15
F4 = 3,30 x 9,20 = 30,36
F 5 = 1,63 x 6,0 = 9,78
is
2 Fİ = 141,24 c m 2
Q = ^ / ( v r 2 ) dr 2 = n. 141.24 = 4.437 m 3 /sn
Pervane Nr. 11 241 n < 1.563 v = 0,2546 n + 0,017
n > 1.563 v = 0,2546 n + 0,012
11 242 herhalde v = 0,2558 n + 0,015
11243 n < 1,538 v = 0,2530 n + 0,016
n > 1,538 v = 0,2556 n + 0,012
11 262 n < 1.172 v = 0,2432 n + 0,029
n > 1.172 v = 0,2526 n + 0,018
Güç ölçülmesi % 100 yükte
(ccx + a 2 ) m = 153,6Watmetre sabitesi = 37,8
153,6 x 37,8 = 5800 kW97,5
PG =
5800p
tur= 5950 Kw
0,975
Düşme yüksekliği: H
Manometreden okunan (P/Y)m
Manometre orta mesafesiTürbinden evvelki statik en. yük.Alt su seviyesi yüksekliği» » » ölçülen değer
tolerans
72.07853.67925.74853.477
1.8700.6852.555
Türbin çıknşndaki staik enerji yüksekliği: 850,912Türbindeki düşme yüksekliği H = Ex — E2
= 925,740 — 850.912 = H = 74.818
Türbindeki düşme yüksekliği H = E t — E2 = 92,740
— 850.912 = H = 74.818hr = 0,0173 x Q2
= 0,0173 x 8,82 = 1,32 m.H = 74,818 + 1,32 = 76.14 m.
Türbin gücü PT =Q . H . 1000 8.8 x 76.14 x 1000
102 102
= 6580 kW
5950
6580= 90,6
(U
m
H2
0/1
ü
,-'
Hassas1
*tû)
------
Ölcmı Vtukayest
anometr«i
esi
2 * S 8 10 12 "~
P Abl (atü)
152
GRAFİK: 5
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 17S - EKİM 1971
YerleştirmeNo.
123456
789
101112
131415161718
123456
789
101112
131415161718
PervaneNo.
11250241242243258244
245246260261247248
249258250251252262
11259241242243258244
245246260261247248
249258250251252262
ÖLÇÜ No.
Pervane formülü
0,2532n0,2546n0,2558n0,2556n0,2524n
n A*Z0,2544n0,2528n0,2512n0,2516n0,2518nn 5,33vn 5,33v0,2538n0,2524n0,2518n0,2538n0,2532n0,2526n
0,2532n0,2546n0,2558n0,2556n0,2524nrı 4,44vn 4,44v0,2544n0,2528n0,2512n0,2516n0,2518nn 5,33vn 5,33v0,2538n0,2524n0,2518n0,2538n0,2532n0,2526n
+++++—
+++++—
+4-++++
+++++
+++++
—++++++
V —
0,0150,0120,0150,0120,0130,2520n0,2538n0,0110,0140,0230,0250,0150,2522n0,2552n0,0150,0130,0160,0110,0130,018
0,0150,0120,0150,0120,0130,2520n0,2538n0,0110,0140,0230,0250,0150,2522n0,2552n0,0150,0130,0160,0110,0130,018
+ 0,015+ 0,007
+ 0,0174- 0,001
ÖLÇÜ No.
+ 0,015+ 0,007
+ 0,017+ 0,001
1
a — 50z
16,318,919,118,018,7
19,2
19,618,015,416,218,1
19,6
17,116,719,619,017,012,3
5 »
7,69,29,69,38,8
8,8
9,78,47,47,38,9
9,4
8,78,99,69,59,14,7
16,017,719,018,016,7
18,5
16,516,615,015,418,0
18,7
17,716,618,418,917,015,0
7,99,29,59,09,0
8,7
9,58,07,68,19,1
9,5
7,88,89,89,68,14,9
Ortalama
a n
16,1518,3019,1518,0017,70
18,85
19,0517,3015,2015,8018,05
19,15
17,4016,6519,0018,9517,0015,00
7,759,209,559,158,90
8,75
9,608,207,507,709,00
9,45
8,258,709,709,558,604,80
n
U/s
6,467,327,667,207,80
7,54
7,626,926,086,327,22
7,66
6,966,667,607,586,806,00
3,103,683,823,663,56
3,50
3,843,683,003,083,60
3,78
3,303,483,883,823,441,92
V
m/s
1,6511,8751,9741,8521,981
1,920
1,9501,7631,5501,6151,833
1,956
1,7811,6941,9301,9351,7351,534
0,8000,9490,9820,9470,912
0,897
0,9880,9440,7770,8000,921
0,970
0,8350,9910,9930,9810,8840,503
YerleştirmeNo.
1, 9, 10, 182, 8, 11, 7
3, 7, 12, 164, 6, 13, 15
5, 14
Ym
60
213,3
410,5
651,3
1250,0
R - Ym m
1190,0
1036,7
839,5
598,7
0
Vm
1,588
1,802
1,953
1,871
1,837
% 100R.V
m
1,890
1,868
1,640
1,112
0
Vm
0,792
0,925
0,980
0,918
0,902
% 50
R.Vm
0,942
0,959
0,823
0,549
0
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 153
YÜKSEK OKTANLI BENZİNGİRİŞ:
Memleketimizde ilk defa piyasaya çıkanlmış bu-lunan «Yüksek Oktanlı Benzin»'in bilhassa otomobilkullananlann zihinlerinde bazı tereddüt ve sorularındoğmasına sebep olduğu müşahede edilmiştir.
Sırf bu gaye ile bu yazıda yüksek oktanlı benzin'innormal benzinle farkının ne olduğu, yüksek oktanlıbenzine neden ihtiyaç görüldüğü, oktanı yükseltmekiçin ilâve olunan katıklann cinsleri ve miktarlan, bukatıklann motora fayda ve zararları, mümkün olduğukadar kısa, fakat geniş teknik bilgisi olmayanların daanlayacağı bir şekilde izaha çalışılmıştır. Ayrıca Ana-dol otomobili için gerekli oktan sayısının ne olduğuve bu şekildeki benzine göre motorun nasıl ayarlan-ması lâzım geldiği yazının sonunda bir misâl olarakverilmiştir.
Her memleketin benzin piyasasında muhtelif oktansayılı benzin mevcuttur ve bu benzinlerin oktan sayı-ları da değişiktir. Halen memleketler kendi araların-da tam bir anlaşmaya varıp standard oktan sayıla-rını tesbit etmiş değillerdir. Meselâ Amerika'da : 101,5Research (93 motor) oktan sayılı benzine «Süper Ben-zin» 99 R. (90 M.) oktan sayılı benzine «PremiunBenzin» ve 93 R. (85 M.) oktan sayılı benzine de «Nor-mal Benzin» ismi verilmektedir. İngiltere'de 100-102R. (88 - 91 M.) oktan sayılıya «Süper Benzin» 95 - 99 R.(84-90 M.) oktan sayılıya «Premiun Benzin» ve 83-84R. (79-80 M.) oktan sayılıya da «Normal Benzin» de-nilmektedir. Almanya'da ise 98-100 R. (86-93 M.) ok-tan sayılı benzine «Süper» ve 91 -94 R. (82-89 M.) ok-tan sayılı benzine «Normal Benzin» denmektedir.
1.4.1969 tarihinden itibaren piyasaya çıkarılan 95-96R. (86 - 88 M.) oktan sayılı benzinle memleketimiz deYüksek Oktanlı Benzine kavuşmuştur. Türkiye'de nor-mal benzin olarak satılan benzinin oktan sayısı ise80-84 R. (78-82 M.)'dır.
Yugoslavya'da da yüksek oktanlı benzin piyasadamevcuttur. Fakat Yugoslav benzininin oktan sayısıbizimkine nazaran daha düşüktür. Orada PremiyumYüksek Oktanlı benzinin oktan sayısı 90 - 93 R. (84 -90 M.) ve normal benzinin oktan sayısı 74-80 R.(74.-75 M.)'dır.
OKTAN SAYISINI TESBİT
Bu arada oktan sayısı hakkında da biraz malûmatverelim. Oktan sayısı izafî bir değer olup, normal ben-zin-hava karışımının kendi kendine tutuşmaya karşıdirencinin artışı ile yükselir. Benzini teşkil eden kar-bonlu hidrojenlerden Izo-Oktari'ın bu hassası «100»olarak ve Nomal - Heptan'mki ise «O» olarak kabuledilerek kanşımlanndaki yüzde Izo - Oktan miktarıoktan sayısı olarak adlandırılmıştır..
Bir benzinin oktan sayısını tesbit için özel olarakyapılmış bulunan tecrübe motoru' belirli şartlar al-tında «oktan sayısı» tesbit edilecek benzinle çalıştırı-lır ve yavaş yavaş motorun kompreşyon nisbeti yük-seltilir. Vuruntu baş-ladığı anda kompreşyon nisbetisabit tutulur ye Izo - Oktan ile. No.rmal - Hep tan kan :
Prof. Orhan DALDAL
şmıı belli benzin ile motor gene aynı şartlar altındaçalıştırılır. Izo-Oktan yüzde miktarı gittikçe azaltı-lır ve vuruntu başladığı andaki yüzde îzo - Oktan mik-tan o benzinin oktan sayısını verir.
Benzin oktan sayılan muhtelif metodlarla tesbitedilmektedir. Bugün ençok kullanılan metodlar Re-search ve Motor metodlarıdır. Eğer tecrübeler Re-search metoduna göre yapılmış ise elde edilen değer«Research Metodu» oktan sayısıdır. Yok eğer tecrübe-ler Motor Metodu'na göre yapılmış ise elde edilenoktan sayısı «Motor Metodu» oktan sayısıdır. Bu ikimetod ile elde edilen oktan sayılan arasında tam birsayısal bağlantı yoktur, zira benzini teşkil eden Kar-bonlu Hidrojenlerin değişik kimyasal terkiplerde ol-ması bu durumu meydana getirmektedir.
YÜKSEK OKTAN İHTİYACI
Bilhassa taşıt imalâtında gün geçtikçe mümkünolduğu kadar küçük hacim ve ağırlıktaki motorlar-dan fazla güç ve minimum yakıt sarfiyatı istenmek-tedir. Bu durumun teknik cevabı, motorun devir ade-dini ve kompreşyon nisbetini arttırmaktır. Motorundevir adedini arttırmak, motorun muayyen güç içinbilhassa ağırlığını azaltmakta ise de. yakıt sarfiyatınanegatif tesir etmektedir. Şu halde diğer çare kompreş-yon oranını arttırmaktadır.
Kompreşyon oranının artışı Otto - Çevrimine göretermik verimi arttırdığından bir taraftan daha küçüksilindir hacminden daha fazla güç alınırken, diğer ta-raftan da elde edilen güç başına daha az yakıt sarfedilmektedir.
Benzin motorlannda kompreşyon nisbeti arttınhşı,bu yukanda sıralanan faydalanna mukabil, bazı mah-zurları da beraber getirmekdir. Bu mahzurlardan enönemlisi, kompreşyon nisbetinin yükseltilmesi dola-yısı ile yanma odasındaki benzin - hava kanşımınmbasıncının ve sıcaklığının artarak muayyen bir değerigeçmesi ve karışımın yanma hızının anî olarak onilâ yüz misli artmasıdır. Bu olayın ilmî adı «Deto-nasyon» dur, fakat konuşma lisanında daha ziyade«vuruntu» tâbir edilir. Detonasyon vuruntusununavans vuruntusu ile karıştırılmaması lâzımdır. Her-hangi bir motora gereğinden fazla avans verilirseavans vuruntusu yapar, kompreşyon nisbeti yüksekolan motorlarda da gereğinden fazla avans verilecekolursa muhakkak ki bir vuruntu meydana gelir. Zirayukarıda bahsedilmiş bulunan ve detonasyona sebepolan ortam, avanslı ateşleme sonucunda meydana gel-miş olmakta ve geri kalan benzin - hava karışımı çokdaha kısa bir zamanda yanarak vuruntu yapmaktadır.Yani; bu hızlı yanma, patlamaya yakın bir olay mey-dana getirmekte ve anî basınç ve sıcaklık yükselme-leri doğmaktadır. Anî basınç yükselmeleri vuruntusesini meydana getirir ve sıcaklık yükselmeleri de
154 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
motorun gereğinden fazla ısınmasına, yanma odasın-daki birikintilerin akkor hale gelerek ön ateşlemeler«Pre-ignetion» yapmağa, hattâ bazı aşırı detonasyonolaylarında pistonun ortasının yüksek sıcaklık ve ba-sınç altında delinmesine dahi gittiği görülür.
Yukarıda sayılan mahzurlar, motorda kullanılanbenzinin vuruntuya (Detonasyon) mukavim bir ben-zinle değiştirilmesiyle tamamen ortadan kalkabilir. Ye-ni kullanılan benzin, yüksek kompresyon oranlı mo-torun yanma odasında meydana gelen yüksek basınçve sıcaklıkta yanma hızını değiştirmiyor, aynen mu-hafaza ediyor ise motorun yanma odasındaki benzin •hava karışımı normal yanmasına devam ederek birpatlama meydana getirmeyecek ve dolayısı ile moto-run yüksek verim ile çalışmasını temin edecektir.
Benzinin yanma esnasında uğradığı bu değişiklik,benzini teşkil eden karbonlu hidrojenlere tâbidir. Fa-kat benzinin içine karıştırılan bazı katıkların da buözelliği arttırdığı tesbit edilmiştir.
YÜKSEK OKTANLI BENZİN
Yukarıda kısaca bahsedildiği gibi benzinin uygunorandaki hava karışımının «yüksek basınç altında veyüksek sıcaklıklarda yanma hızının artması özeliği-ne, Îzo-Oktan'a izafeten «Yüksek Oktanlı Benzin»denmektedir. Gene yukarıda bahsedildiği gibi buözelik benzini teşkil eden karbonlu hidrojenlerin bi-leşim ve oranlarına tabi olmakla beraber ilâve katık-larla da bu özeliği bir miktar daha arttırmak kabildir.
Bugün piyasada benzinin oktan sayısını yükseltmekiçin «Kurşun Tetra Etil» kullanılmaktadır. Anglosak-sonlar bunu kısaca «TEL» rumuzu ile göstermekte-dirler.
Kurşun Tetra Etil veya kısaca TEL, motora ve eg-zos gazlan vasıtası ile insan bünyesine zararlı olma-sı dolayısı ile birçok devletlerde benzine karıştırılanmiktarları üstten sınırlanmıştır.
Bir numaralı tabloda verilen örnekler incelendi-ğinde, genel olarak yüksek oktanlı benzinlerin içindeTEL miktarının daha fazla olabileceği görülmektedir.Normal benzinin içine konan TEL'in maksimum de-ğeri bazı hallerde yüksek oktanlı benzine konan TEL'-den az olabilmektedir. Bunun aksi de her zaman va-rid olabilir. Bu değerler daha ziyade o memleketinözelliğine ve benzin piyasasının durumuna tabi ola-rak değişmektedir. Bizde de İpraş Rafinerisi'nin ken-di benzinleri için maksimum TEL miktarı her iki çe-şit benzin için de 3.17 Cm3/USG (0.85 Cm3/Lt.)
Rafineride elde edilen benzinler, piyasa ihtiyacınagöre değerlendirilerek yeteri kadar TEL ilâvesi ileyüksek oktanlı (93-95 oktan) veya normal (79-81 ok-tan) benzin haline getirilmektedir. Her iki çeşit ben-zin için de, içine katılacak TEL miktarının 3.17 Cm3/USG geçmemesine dikkat edilmektedir.
Yani benzin, yüksek oktanh (Süper, Premium) ve-ya normal benzin olabilir, her birinde az çok KurşunTetra Etil, yani TEL vardır. Benzinin içindeki bu ka-tık motorun normal çalışmasını temin ederken biryandan da bilhassa bazı hallerde zararlı olmaktadır.
KURŞUN TETRA ETİL • TEL'in ZARARLARI
Oktan sayısını yükseltmek için katılan TEL'in için-de bulunan Kurşun Tetra Etil, kurşunda bulunan eti-len di bromit ve etilen di klorid'e rağmen gene yan-
ma sonunda bir kısım kurşun, kurşun oksit haline ge-çer ve yoğunlaşarak motorun yanma odası çeperleri-ne ve supapların etrafına çöker.
Bu kurşun oksit çöküntüleri, çöktüğü yerlere gö-re muhtelif arızalara sebep olur. Yanma odası ve pis-ton yüzeyindeki bu çöküntüler ısı geçirgenliğini azal-tır ve kızgın köşeler meydana getirir. Isı geçirgenli-ğinin azalması «Volümetrik» verimi düşürür, kızgınköşelerde ön ateşlemeye (Pre-Igration) sebep olur.
Buji üzerindeki çöküntüler bir taraftan kızgın kö-şelerin teşekkülüne sebep olurken bir taraftan da tır-nak arasında ve porselen üzerinde birikerek elektrikîgeçirgenliği artırarak ateşlemenin zayıflamasına se-bep olurlar. Supaplardaki arızalar ise gene muhtelif-tir. Ekzos supapının tijine artıklar çökerek supapmsıkışarak açık kalmasına ve yanmasına sebebiyet ve-rebilirler. Emme supapında ise, benzinin içindeki«Gum» emme kanalındaki anî buharlaşmada, emmesupapı yüzeyinde birikerek supapm iyi kapanmasınıönler ve alevin emme kanalına sirayetine müsaadeeder.
Ekzos gazlan ile atılan kurşun oksit ve diğer bir-leşimleri de ekzos borusu ve susturucuda yoğunlaşa-rak bu kısımların korozyona maruz kalmalarına se-bep olur.
KURŞUN OKSİT ÇÖKÜNTÜLERİ ÖNLENEBİLİR Mİ?
Benzin oktan sayısını yükseltmek için ilâve olu-nan TEL'in içinde bulunan kurşunun yanma sonun-da kurşun oksit haline geçmesi ve bunun ise olduk-ça yüksek sıcaklıklarda dahi yoğuşması dolayısı ilekurşun oksidin yanma odasından tamamen atılma-sında kesin bir başarı elde edilememiştir. Bununla be-raber yakıtın içine konan bazı katıklarla meselâ «Tric-resiylphosphat» gibi katıklarla ateşleme arızaları he-men hemen tamamen önlenmiştir. Bu gibi maddeleryanma sonunda metalik kurşunun teşekkülüne ve bi-ririkmesine manî olmakta ve meydana gelen kurşunfosfatın ısı iletim katsayısı daha müsait oluşu sıcakçeper ateşlemesini önlemede faydalı olmaktadır. Çö-küntülerin yağlama yağma bağlı olduğu da tesbitedilmiştir. Bilhassa yüksek deterjanlı «HD» yağlannkurşun oksit birikintilerini önlediği görülmüştür.
Kurşun oksit çöküntüleri, motorun konstrüksiyoııözeliklerine ve motorun yeni olup olmadığına yaki-nen bağlıdır. Eğer motor yüksek oktanlı benzine göre,yüksek kompresyonlu olarak imâl edilmiş ve yeni birmotor ise motorun yüksek sıcaklıkta rahatça çalışabi-lecek bir yapıya sahip olduğu aşikârdır. Motorun yük-sek sıcaklıkta çalışabilmesi dolayısı ile daha az kurşunyoğunlaşacak ve aynı zamanda çeperler ve supaplardaha iyi bir şekilde soğutulduğundan sıcak çeperlerateşlemesi «Pre - İgnetion» meydana gelmiyecektir. Buhususlar gösteriyor ki yüksek oktanlı benzin, yüksekkompresyonlu motorda kullanıldığında, benzinin için-deki yüksek TEL miktarı motora daha az zarar vere-cektir. Yani yüksek oktanlı benzinlerde daha fazlaTEL kullanılabilir. Netekim verilmiş bulunan tablolar-da bu durum görülmektedir. Bir çok memleketlerdeyüksek oktanlı benzine fazla TEL katılmasına müsadeolunmaktadır.
Şu halde yıpranmış motorlarda ve normal benziniçin imâl edilmiş motorlarda yüksek oktanlı benzinkullanmak fayda yerine zarar verebilir.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 155
ANADOL ve SÜPER BENZİN
Anadol otomobillerinde kullanılan motor 1300 cm3
lük bir Ford motorudur.
Otosan Anadol imalinde alçak kompesyonlu (LowCompretion) motor kafası kullanmaktadır. Bu mo-tor için fabrikanın tavsiyesi tablo 2'deki gibidir. Ya-ni bu motorda 86 oktanlı veya 89 oktanlı benzinlerkullanılabilir. 86 oktanlı benzin kullanıldığı takdirdeateşleme avansı 4° olmalıdır. 89 oktanlı benzin kulla-nıldığı takdirde de avansın 10° olması tavsiye edil-mektedir.
Memleketimiz piyasasında 80-84 oktanlı normalbenzin ve 95-96 oktanlı süper benzin bulunmaktadır.Yukarıda tavsiye edilen oktan sayılarını elde edebil-
mek için 4° ateşleme avansı için 3/4 normal benzinve 1/4 süper benzin karışımı ve 10° ateşleme avansıiçin ise 1/4 normal benzin ve 3/4 süper benzin kulla-nılmalıdır. Böylece hem motorun yaktığı benzin mik-tarından ve hem de iki benzinin fiat farkından dolayıtasarruf sağlanmış olacaktır.
Eğer taşıt azamî ekonomi ile kullanılmak isteni-yor ise birinci hâl, yok eğer taşıtın çekişinden tamistifade etmek isteniyor ise ikinci hâl tercih edilme-lidir. Bunun dışında motorun normal benzinle çalış-tırılması istenirse taşıtı küçük viteslerde ve bilhas-sa gazı yedirerek verilmesi tavsiye olunur. Böylecedetonasyon vuruntusuna meydan vermeden motoruyüksek devirlere çıkarmak mümkün olabilir. Motorda bu detonasyon vuruntusunun doğuracağı arızalar-dan korunmuş olur.
T A B L O I
Muhtelif memleketlerde kullanılmakta bulunan benzin çeşitleri, oktan sayıları vemüsaade edilen katık miktarları.
Memleket:
Almanya
İtalya
Fransa
ispanya
Yunanistan
Yugoslavya
U. S. A.
Türkiye
Yakıt:
SüperNormal
SüperNormal
SüperNormal
SüperNormal
SüperNormal
SüperNormal
SüperNormal
SüperNormal
ResearchMetod
98-10091-94
97 -10086-88
97-9990-92
96-9885-86
96-9784-86
98-9986-88
100 -10294-95
95-9680-84
MotorMetod
86-9382-89
86-9378-84
87-9282-84
90-9481-82
86-8779-80
87-8981-84
92-9586-87
86-8878-82
TEL miktarıcVUSG
2,322,32
2,952.74
2,532,53
3,283,06
3,062,95
2.852.95
3,172,43
3,173,17
(cJ/Litre)
0,620,62
0,790,73
0,680,68
0.880,82
0,820,79
0,760,79
0,850,65
0,850,85
N o t : Yukarıdaki değerler: The Associrter Octel Com. Ltd. in. World - Wide Surveyof motor gasoline quality. 1969 adlı neşriyatından alınmıştır.
T A B L O 2
Anadol otomobillerinde kullanılmakta bulunulan 1300 cm3 Ford - kent motorlarının,benzinlerinin oktan sayı'sı ihtiyacı ve ateşleme avansı miktarı.
KompresyonNlsbeti
L.C.
H.C.
G.T.
Oktan Sayısı(Research)
8986
9794
97
İlâve edilecek Avans(Krank mili açısı)
10°4°
10°6°
8°
N o t : Eteniz seviyesinden her 600 metre yükseklik için 4° ilâve avans verilmelidir.Değişik yüksekliklerde çalışan taşıtlar için en az yükseklik esas olarak alınır.
156 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAVI 175 - EKİM 1971
Metallerin vt Metal Olmayan Sert Malzemelerin TaneliMaddeler Tarafından Sürtünülerek Aşındırılması
METİN GÜRLEYİK
Bu araştırma Almanyada, Stuttgart Teknik Üniversitesine bağlı (MPA) Staatliche Materialprüfungsanstalt-da Prof. Dr. -Ing. habil K. Wellinger yanında 1962 -1967 yıllarında Doktora tezi olarak hazırlanmıştır ve5.11.1969 günü Hannover Teknik Üniversitesi Metal gecesinde konferans olarak verilmiştir. Araştırmayı fi-nanse eden (DFG) Deutsche Forschungsgemeinschaft ve araştırmayı yürüten Prof. Dr. -Ing. habil K. Wel-linger'e ve bana burs temin eden T. C. Millî Eğitim Bakanlığına teşekkürü borç bilirim.
Diese Forschungsarbeit wurde in der StaatlicheMaterialprufungsansta.lt an der Üniversitat Stutt-gart unter Leitung von Herrn Prof. Dr. -Ing. habilK. Wellinger in Jahren 1962-1967 als Dissertations-arbeit durchgeführt worden und am 5.11.1969 beider T. Ü. Hannover in einer Metallfuchabend vor-getragen. Hier bedanke ich mich für finanzielleUnterstützung an die Deutscheforschungsgemein-sehaft und an Herrn Prof. Dr. -Ing. habil K. Wel-linger, sowie an das Türkische Kulturministeriumwegen Bewilligung einer Stipendium für meinenAufenhalt in Deutschland.
This research work prepared in the Departmentof (MPA Stutgart) Materiel research at StuttgartÜniversity in Germany under Prof. Dr. -Ing. habilK. Wellinger as a Ph.d thesis from 1967 to 1967. itwas also given as a conference at the Metal Re-search Group meeting at Hannover Technical Üni-versity on 5.11.1969. This research was supportedby (DFG) Beutsche Forschungsgemeinschaft. I per-sonally thank Prof. Dr. -Ing. habil K. Wellingerand the Türkisch Ministry of Education for theirhelp.
1. GİRİŞ:
DİN 50 320 de aşınma, kullanılan malzeme yüzey-lerinden, mekanik sebeplerle ufak parçaların ayrılma-sı suretiyle meydana gelen değişiklik olarak gösteri-lir. Yüzeylerin taşlanması, parlatılması veya makinaparçalarının alıştırılmasını aşınma olayı olarak incele-memek gerekir, zira bu olaydaki yüzey değişikliği arzuedildiğinden, bu olaylar bir işleme olarak gözönünealınabilir. Kimyasal, termik, elektrikî veya fizikî se-beplerden dolayı eskime veya büyük parçalar halindekırılmalar da keza aşınma hadisesi olarak görülemez.
Aşınma olayında 5 parametri gözlenir ve bunlar ikigurupta toplanabilir. Şekil ve malzeme ayrıca lüzum-lu enerji olarak 1. Ana malzeme (Aşınan), 2. Aşındıran,3. Ara malzeme, 4. Hareket, 5. Yük, ayrıca sıcaklık,6. Parametri olarak ilâve edilebilir.
Aşman parçanın, aşındıran parça ve ara malzemetarafından aşındırılması olayı bilhassa dikkatle gözle-necektir. Aşman ve aşındıran malzemeler aşınma çiftiolarak gösterilirler (1) (**).
Aşman ve aşındıran parça arasındaki ara malzemesert (taneli), sıvı, gaz veya buhar halinde olabilir.Aşınma parçalan, ara malzeme gibi tesir ederek aşın-ma olayına oldukça büyük etki gösterirler. Aşman veaşındıran (malzeme çifti) ile ara malzeme aşınmakombinasyonu olarak tariflenir.
Aşınma çifti arasındaki relatif hareket, aşınmanıncinsini (kayma, yuvarlanma, çarpma, püskürme ve yı-kama aşınması) verir ve aşınma olayı esnasında bun-ların büyüklüğü, yönü ve süresi (zaman ve kayma yo-lu) ve ayrıca hız değişimi tespit edilir.
Yük sakin, titreşimli veya darbe şeklinde olabilir;aynı zamanda büyüklüğü ve yönü zamanla değişebilir.Pratikte ekseriya pek çok aşınma cinsi aynı zamandatesir eder ve kombine aşınma olarak etki gösterir.Ana aşınma cinsleri sürtünme aşınması, çarpma aşın-ması, püskürme aşınması (paralel veya eğik), yıkan-ma aşınması ve yuvarlanma aşmmasıdır (2-4).
Aşınma mekanizmalarının elementer olayları, ay-nı zamanda yüzeylerin fizikî ve kimyasal değişmeleriaraştırılmaktadır (5-9).
Şimdiye kadar bilinen aşındırma mekanizmalarışunlardır:A) Kaynaklaşma olayı (Adhasiv aşınma, yapışma ve-ya yenme); bilhassa metallerin birbiri ile kayma sür-tünmesinde meydana gelir. Metallografik olarak ka-fes yapıları birbirine benzeyen metallerin yenme ola-yı esasına dayanır. Farklı kristallografik yapıya sahipmalzemelerin, örneğin mineral malzemelerin meyda-na getirdiği aşınmada kaynaklaşma olayı, ilk olay ola-rak düşünülemez (10-11).B) Yırtma ve çizme olayı (Abresiv aşınma); sert vekeskin tanelerin, mikroskopik bölgede talaş kaldırma-sı ve ekseriya malzeme içinde oldukça derinde de de-ğişiklikler meydana getirmesidir.C) Tabaka aşınması: Bu hadise malzemelerin sürtün-me yüzeyinde cereyan eder. Malzeme yüzeyinde mev-cut olan veya aşınma olayı esnasında meydana gelentabaka, ana malzemenin aşınmaya karşı olan diren-cini önemli miktarda değiştirir. Bu tabaka tribo kim-yasal, tribo absortif ve diğer benzeri olaylar dolayı-sıyle meydana gelir (10-12).D) Yorulma aşınması (Zaman veya yorulmadan do-layı kırılmaya benzer hasar) : Ekseriya peryodik yükdeğişmeleri dolayısıyle yüzeyde veya yüzeye yakın yer-lerde iç yapının parçalanarak yırtmalar meydana ge-tirmesi sebebiyle, yüzeyden kısmî çözülmelerin olma-sıdır.
(**) Aşağıda da tekrarlanan tırnak içindeki rakkamlar, o konununyazıda hangi bölümde ele alındığını gösteriyor.
(*) Karadeniz Teknik Üniversitesi Makina Fakültesi öğretim gö-revlisi.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 157
Bu aşınma mekanizmaları pratikte ekseriya karı-şık olarak meydana gelir. Bu mekanizmaların birlik-te meydana gelmesi halinde, aşınma olayı ayrı ayrıolayların bir süperpozisyonu değil, daha komplike, ye-ni bir aşınma olayı beklenir. Çok sayıdaki bir çok bi-linmeyen faktörler dolayısıyle deneylerde elde edilenbilgilerin diğer hadiselere tatbik edilmesi ekseriyamümkün olmaz.
2 AŞINMA BÜYÜKLÜKLERİ :
Yapılan pek çok aşınma deneylerinin neticeleriniaraştırıcılar birbirlerinden farklı aşınma büyüklükle-ri ile göstermişlerdir; böylece deney neticelerinin bir-biri ile mukayesesi nadiren mümkün olmakta veyahiç mümkün olmamaktadır.
Aşınma miktarı zamana, kayma yoluna veya aşın-dıran maddenin debisine bağlı olarak, ayrıca aşındır-ma mekanizmalarına göre farklıdır. Aşınma miktarı,aşınan parçanın şekil veya ağırlık değişimine ait sa-yısal bir büyüklüktür. Aşınma (olay) ve aşınma mik-tarı (netice) olarak birbirinden ayırt edilmelidir.
Literatürlerdeki aşınmanın quantitatif olarak bir-biri ile mukayese edilerek yanlış bir hüküm vermedurumuna düşmekten kaçınılması için, DİN 50 321 demüşterek büyüklükler tavsiye edilmektedir.
Aşınan parçanın deneyden önceki ve sonraki ağır-lıklarının tesbiti, en çok kullanılan ve en kesin sonuçveren metodtur. Keza radyoaktif isotoplar kullanıla-rak, veya röntgen flosens analizle parçaların aşınmamiktarları, deney sırasında, alete takıp, çıkarılmadanda devamlı olarak tesbit edilebilir. Yalnız bu meto-dun tatbiki her zaman mümkün olmamaktadır (1).
Bu çalışmada (13-14) yapılan aşınma deneylerin-de ağırlık kaybı, tartma hassasiyeti 10—4g olan bircins analiz terazisi ile tesbit edilmiştir ve buradanorantılı aşınma miktarı Vs 1 km kayma yoluna teka-kül eden yükseklik kaybı ^m cinsinden şöyle hesap-lanır :
104 . AG .V. =
kmF . Y . S
Burada:AG : Ağırlık kaybı (g)
F : Aşınma yüzeyi (Cm2)Y : Yoğunluk (g/Cm3)S : Kayma yolu (Km)
olarak verilmiştir.
Deney parçası aşınma miktarının, mukayese mal-zemesi, örneğin St37 çeliğinin, aşınma miktarına ora-
nı : W. =Vs deney parçası
V. St37aşınma orantı sa-
yısını verir. Bu orantı sayısının ters değeri de g =W
aşınma direnci olarak gösterilir.Bu çalışma mineral tanelerin meydana getirdiği
aşındırmayı kapsamaktadır, ki bu herhalde teknikteaşınma dolayısıyle meydana gelen en büyük tahribat-tır. Endüstrinin bir çok dalında çok çeşitli katı mal-zemeler - mineraller, kömür, taş, toprak, çimento vekimyasal maddeler - hazırlanmakta, kırılmakta ve ta-
şınmakta veya işlenmektedir. Bu esnada istihsal ma-kinalarının aşman parçalarını yenilemek, büyük mas-rafları icabettirmektedir (2-4-15).
Bu araştırmada, yırtma ve çizme aşınmasının in-celenmesi için zımpara kâğıdı metodu ve tabaka aşın-ması için de aşınma kabı metodu kullanılmıştır.
3. ZIMPARA KÂĞIDI METODU :
Zımpara kâğıdı metodunda kullanılan git - gel aşın-ma makinasında (Şekil 1) düşey duran silindirik 10mm çaplı deney parçasının alın yüzeyi çeşitli yükleraltında üzerine zımpara kâğıdı gerili yatay bir tab-loya dayanır; deney parçası gidip gelme hareketi ya-parken bu tablo da, belirli bir hızla deney parçasınınhareketine dik olarak kayar. Böylece deney parçası,zımpara kâğıdı üzerinde kayma yolları birbirini ört-meksizin, Sinüs şeklinde bir yol çizer. Benzeri aşınmatabağı metoduna nazaran, bu metod daha büyük çaplıdeney parçası kullanıldığı gibi, gidip gelme dolayısıy-le deney parçasının kayma yüzeyi kayma yönünde önve arka taraftan eşit miktarda aşınmaya maruz kalışıbakımından tercihan kullanılır. Şayet deney parçasımetal olmayan sert malzeme ise, kırılmaya karşı, de-ney parçasının çapı pek küçük yapılmaktadır.
2,1 m (10 strok)0,21 m/s
Deney şartları şunlardır :
Kayma yolu ve bununtekrarıOrtalama kayma hızıTablanın strok yönünedik kayması 5 mm/m kayma yoluHesaplanan yüzey basıncı 5 kp/cm2 (1-10 kp/cm2)
Her deneyde yeni bir zımpara kâğıdı kullanılarak,deney en az 8 defa tekrarlanmıştır. Mukayese malze-mesinin aşınma deneyi her yeni şartla tekrarlanmıştır.
Dene? parçası •
Mosanın hareketiresim düzlemine diktir( Tablanın ilerlemesi |
Tahrik
Yükleme ağırlıkları
m / / p a r ç a n ı n hareketi |Strok)
ŞEKİL 1Gidip gelme hareketi yapan aşınma makinası. Zımpara
kâğıdı metoduyla aşındırma yapma deney tesisatı.
4. AŞINAN VE AŞINDIRAN MALZEMELER:
Aşınmaya tesir eden en önemli faktörlerden biriaşındıran tanelerin sertliğinin aşman malzeme sertli-ğine oranıdır. Tanelerin köşeleri, sertlik ölçme dene-yinde olduğu gibi yumuşak malzemeye derin, sertmalzemeye ise daha az batar (1-4). Bu halde malze-melerin karşılıklı hareketi aşınmayı meydana getirir.
Eğer aşman malzeme aşındırıcı tanelerden dahasert ise, taneler parçaya pek az batarlar (bak. Şekil 2
158 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
Artan— Alçak aşınma bölgesi—4-osınma -U—Yüksek aşınma bölgesi
bolaesı Ibölgesi
MalzemeM, Yumusok
M2 Sert
w=vM,/vM2
Aşındırıcı tane sertliği H5a) Homogen malzemeler
Mj Heterogen(umek Sert karbıdlıl
Mı Homogen
HjH,
Aşındırıcı tane sertliği Hs
b) Heterogen malzeme
ŞEKlL 2
Metal - mineral kayma sürtünmesi aşınmasının, aşındırıcı
tane sertliğine bağlı olarak şematik gösterilişi.
de alçak aşınma bölgesi (13) ). Eğer mineral tanele-rin malzemesi aşınan malzemeden çok sert ise, büyükmiktarda bir aşınma olur (bak. yüksek aşınma böl-gesi). Bu bölgede ekseriya aşındırıcı taneler kırıla-rak körleşir (1-4). Eğer tane sertliği Hs, aşınan mal-zeme sertliği Hw ile hemen hemen aynı büyüklükteise, taneler parçaya kısmen batabilirler. Alçak ve yük-sek aşınma bölgesi arasındaki geçiş bölgesinde (artanaşınma bölgesi), artan tane sertliği ve mukavemetiyanında, tane keskinliği daha fazla rol oynar. Bu se-beple aşınma miktarı, artan tane sertliği ile mümkünolduğu kadar artar. Bundan sonra aşınma miktarıartmaz. Aşınma miktarımn artma başlangıcı, ayrıcaparçanın zorlanmasına da bağlıdır. Bu tanımlar genel-likle homogen malzemeler için yapılmıştır. Sert kat-kı maddesi ihtiva eden malzemeler, örneğin Karbidtaneli kaplama kaynağı (heterogen malzeme), bün-yesinde ihtiva ettiği sert taneler dolayısıyle artan tanesertliği ile yüksek aşınma bölgesi bulunmayan yaygınbir artan aşınma bölgesi gösterir.
Aşınma miktarı ve tane sertliği arasındaki (S) şek-lindeki bu bağlantıdan, aşındırıcı tane sertliğine göreparçanın nasıl ve hangi bölgede bir aşınma gösterece-ği önceden bilinebilir (1-4, 13). Aşınma tekniğinde,hadiselerin çoğu artan aşınma bölgesinde ceryan eder.Tane veya parça sertliğindeki ufak bir değişiklik ne-ticeye büyük etki eder (1-4). Yüksek aşınma bölge-sinde aşınma miktarı oldukça fazladır. Bu sebeple bubölge, bilhassa ayrıca incelenmelidir.
5 AŞINAN MALZEMELER :
Şu malzemelerin aşınma deneyi yapılmıştır:Teknik olarak saf madenler : (Alüminyum, Kadmi-
yum, Bakır, Çinko, Nikel, Tantal, Titan, Molibden,Kobalt, Volfram, Demir (normalize edilmiş ve soğukşekil değiştirmiş olarak).
Alaşımlar: CuBeo (sertleştirilmiş ve soğuk şekildeğiştirmiş).
Alaşımsız çelikler: (Ckl5, Ck35, Ck85w2, C130w2,C60H, St37 (yumuşak ve normalize edilmiş ve ısıl iş-leme tabi tutulmuş olarak).
Austenitik çelikler : (X120Mnl2, XCrNil89 ve
Sert döküm : (GH)
Ötektoid üstü çeliklerde artık austenitin aşınmadatesirini incelemek için C130 çeliği, normal sertleştir-me sıcaklığına ilâveten ayrıca SE - Zementit çizgisiüzerindeki sıcaklıkta da sertleştirilmiştir (13). Nor-mal sertleştirilmiş martensit ve sekunder zementitbulunan iç yapı, yüksek sıcaklıkta sertleştirilmiş vekarbid ve artık austenit ihtiva eden iç yapıdan, kolay-lıkla ayırdedilir.
CuBe2 alaşımının yumuşak durumdaki iç yapısıbüyük sertlik farkına rağmen sertleştirilmiş durum-daki içyapısından pek farklı değildir.
Metal olmayan sert madde olarak da: Mermer,Cam, Silisyum, Feldspat, Ergimiş basalt, Kuarz veSinterlenmiş korund kullanılmıştır.
6. AŞINDIRICI MADDELER:
Aşındırıcı malzeme olarak mümkün olduğu kadaraynı karakterde ve tane büyüklüğü DİN 69 100'e göre80 olan ve Cam, Flint, Korund ve Silizyum karbid ta-neli ticarî zımpara kâğıdı kullanılmıştır. Zımpara ta-nelerinin mikro sertliği sırasıyla 500, 950, 1800, 2600kp/mm2>dir.
7. DENEY NETİCELERİ :
Pratik teknikteki yumuşak ve soğuk şekil değişmişhaldeki saf metallerin ve farklı ısıl işlem görmüşCuBe2 alaşımlarının aşınma miktarı, aşındırıcı maddesertliğine göre (Şekil 3) de gösterilmiştir. Aşınma ola-yı, yüksek aşınma bölgesinde ceryan eder. Aşındırıcıtanelerin körlenmesi söz konusu değildir. Sertliği az,fakat keskin; örneğin cam taneleri, sert fakat keskinkenarlı olmayan tanelerden daha büyük aşınma mik-tarına sebep olurlar. Deneylerde aşındırma keskinliğimetal malzemelerin sertliğine göre farklıdır.
Çeşitli ısıl işlem görmüş Ckl5, Ck35, Ck85, C130,austenit çeliği XCrNil89, sert mangan çeliği X120Mnl2ve sert dökümün, aşınma miktarı değişimi aşındırıcıtane sertliğine göre (Şekil 4) de gösterilmiştir. Muka-yese malzemesi olarak St37 çeliği alınmıştır.
Aşınmanın yine bir artış ve yüksek aşınım bölgesiolduğu görülür. Yumuşak malzemeler, kenarında plâs-tik deformasyonlar ve kayma çizgileri bulunan kuv-vetli yırtılmalar ve çizilmeler gösterir. Sert ve mal-zemelerin, yüksek aşınma bölgesinde ise kırılmış şe-kilde talaşlar meydana geldiği görülür. Sert malze-melerin alçak aşınma bölgesinde ise, ana malzemedehemen farkedilmiyecek derecede deformasyon olanizler tespit edilmektedir.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT İS - SAYI 175 - EKİM 1971 159
CuBe2 yumuşatılmış O H V 1 0
sojuk fekil verilmiş-(J-)<p/mm?
yumuşatılmış
HV 1000 | 2000 kp/mmZ 3000 0Com Flint Korund SilısyumkorbfdAşındırıcı tane sertliği kp/mm2
1000 2000 3000
ŞEKİL 3
Teknik saf metallerin ve bakır berilyum CuBe2 alaşımının aşındırma miktarlarının, aşındırıcı tane sertliğine
bağlı değişimi.
Aloşımsız çeliklerC85
AustenıtıKçelikler Sert döküm
Hl 0 2(foO kp/mm23000 0Com Flınt Korund Silisyum k o r t u
1005 200(1 • 3000 0 1000 2000 " 3000 0
XSCrNi189 160
1000 21100 3000
Aşındıiıcutane. sertliği
Ş E K İ L 4
Alaşımsız çeliklerin, austenik çeliklerin ve sert dökümün aşınma miktarlarının, aşındırıcı tane sertliğine bağlı
olarak değişimi.
160 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
Sert dökümde çok fazla karpid bulunduğundan yu-muşak aşındırıcı tanelerle (cam ve flint), alçak aşın-ma bölgesi gösterir. Artan tane sertliği ile aşmmamiktarı da yavaş yavaş artar. Sert dökümün alçakaşınma bölgesinde iç yapısındaki Perlitin (HVO,1 =300 kp/mm-'), yüksek aşmma bölgesinde ise zememen-titin de (HVO,1 = 1100 kp/mm'-) aşınmaya zorlandığıaşikârdır. Herhalde mikroskopik bölgede zementitde plâstik olarak deformasyon yapabilmektedir.
8. METAL OLMAYAN SERT MADDELER :
Araştırılan metal olmayan sert malzemelerin aşın-ma miktarları, aşındırıcı tane sertliğine bağlı olarak(Şekil 5) de gösterilmiştir. Neticelerin metal malze-melerle mukayese edilebilmesi için, yine mukayesemalzemesi olarak St37 çeliği kullanılmıştır. Metal ol-mayan malzemelerin aşınma miktarı, metallerde ol-duğu gibi yine bir alçak aşınma bölgesi gösterir. Aşın-dırıcı tane sertliği, minerallerin sertliğini geçtikçe,aşınmanın yavaş yavaş arttığı fakat bariz bir yüksekaşmma bölgesi olmayan, artan aşınma bölgesi göste-rir. Aşındırıcı cam tanelerle, sert malzemelerin aşın-ma miktarı azdır (Alçak aşınma bölgesi) ve St37 çeli-ğinden oldukça küçüktür, fakat yalnız cam ve mermeroldukça yüksek aşınma miktarı gösterir Diğer metal
977 Malzeme HV kp/mm2
HV n
Sinterlenmiş korund 1800
116
2000 kp/mm2 3000Korund Silisyumkorbid
Aşındırıcı tane sertliği
ŞEKİL 5
Mineral malzemelerin aşınma miktarının, aşındırıcı tane
sertliğine bağlı değişimi St 37 ile mukayese edilmektedir.
(Zımpara kâğıdı metodu p =- 5 kp/mm2)
1000Cam Flint
olmayan yüksek sertlikteki sert malzemeler aşındırı-cı sert tanelere karşı çelikten daha fazla aşmma mik-tarı gösterirler. Metal malzemelere göre bu farklılıksert malzemelerin aşınmasının, başka aşınma meka-nizmalarına göre ceryan etmesi dolayısıyle meydanagelmektedir. Silisyum deney parçasının, kendine na-zaran oldukça yumuşak aşındırıcı cam tanelerle zım-paralanmasında herhalde fazla derine tesir etmemişmikroskopik ince çizikler meydana gelir. Cam tanele-rin sert malzeme üzerine bulaştığının görülmesi, aşın-dırıcı tanelerin de aşındığım gösteren bir delildir. Re-latif olarak oldukça sert silisyum karpit taneleri, si-lisyumda mikroplâstik izlerden başka tek tek midyeşeklindeki kırılmalar da meydana getirmektedir.
Artan aşındırıcı tane sertliği, kırılma ve ayrılma-lara sebep olarak aşınma miktarını bariz olarak ar-tırır. Büyük ve küçük partiler halinde koparak ayrılanparçalar, dolayısıyle aşınma miktarı, büyük ölçüdeartar.
9.1. MALZEMENİN TESİRLERİ:
Minerallerin meydana getirdiği aşındırma üzerineyapılan sayısız deneylerde, genellikle malzeme sertli-ği arttıkça aşınmanın azaldığı tesbit edilmiştir. Fakatbu arada malzeme ve iç yapı durumu gözönünde tutul-malıdır.
Teknikteki saf metallerin mukayese malzemesi St37ye oranlanmış aşmma dirençleri, malzeme sertliği üze-rine taşınınca; saf metallere ait değerler M. Khruschovve M. A. Babitschew (16)'in gösterdiği gibi yaklaşıkolarak bir doğru üzerinde yer alır.
Aşındırıcı taneler, , O Korund I& | X S C r i 1 8 9 ] © Silisyum karbid
HV10 0 300 kp/mm2 400200Malzeme sertliği
ŞEKİL 6
Teknik saf metallerin ve X5CrNil89 çeliğinin aşındırıcı
korund ve silisyum karbit tanelerine karşı, aşınma direnç-
lerinin malzeme sertliği ile değişimi.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 161
Yüzeyden uzaklık
ŞEKİL 7Kübik yüzey merkezli ve hekzogonal malzemelerin, aşınma
olayı sırasında yüzey sertliklerinin değişimi. Eğik kesit.
Kendi deneylerimin neticelerinde ise ayrıca, me-tallerin kristal yapılarına göre de bir dağılması ol-duğunu tespit ettim (Şekil 6). Buradaki metallerinyumuşatılmış halinde en küçük sertliğe ulaşabildiğihususundaki sorulan malzemenin saflık veya bilinenısıl işlemdeki hata sebebiyle açık bırakalım. Burada-ki sertlik değeri deneyden önce, parçanın aşınacakyüzeyinde ölçülen değerlerdir. Kübik yüzeysel mer-kezli kafes sistemli malzemenin aşman yüzeyinde, ör-neğin : Bakır ve alüminyumun aşınmasında, oldukçafazla şekil değişikliği ve deformasyondan dolayı pek-leşme olmaktadır (Şekil 7). Hexagonal ve sıkı küreselkafes sisteminde, örneğin: Çinko ve kadmiyumda buhal yoktur.
Eğer aşınma direnci sertliğe bağlı olacağına, elâs-tisite modülüne (Şekil 8) bağlı olarak gösterilirse yi-ne (Şekil 6) dakine (17) benzer bir bağlantı eldeedilir.
^.2. ÇELİKLER:
Isıl işlemlerle arttırılan aşınma direncinin artma-sı, ana malzeme sertliğinden daha az tesirlidir .(Şe-kil 9) da ısıl işlem görmüş alaşımsız çeliklerin aşın-ma direnci artışının, teknik saf metallerinkinden da-ha az olduğu görülmektedir. Austenitik çelikler (CrNialaşımlı) ve Mangan sert çeliği, saf metallere benzerşekilde davranmaktadır. Eutektoidüstü C130 çeliği aus-tenitleşme sıcaklığından 980°C ve 1050°C, bünyesindefazla miktarda artık austenit kalacak şekilde su ve-rilmesi halinde; sertliği petlit çizgisi üzerindeki sıcak-lıktan su verilmiş halinden daha küçük olmasına rağ-men, daha büyük aşınma direnci gösterir. Cam aşın-ma tanesi ile yapılan deneylerde parça malzemesininsertliği, tane sertliğinden büyük olduğu noktadan iti-baren aşınma direncinin anî olarak arttığı görülür.
10 20 30 40 kpfaım2 50Elastizite modülü ( Tablo değerleri )
ŞEKİL 8Teknik saf metallerin aşınma dirençlerinin, aşındırıcı ko-rund ve Silisyum karbid tanelerine karşı, elastizite modülü
ile değişimi.
böylece alçak aşınma veya geçiş bölgesinden, yüksekaşınma bölgesine geçiş farkı görülmektedir. Alaşım-sız çeliklerin bileşimindeki karbon miktarına göreaşınma direncinin değişimi (Şekil 10) da cam ve si-lisyum karpit aşındırıcı taneleri için gösterilmiştir.Aşınma direnci, artan karbon miktarı ile bilhassa mar-tenzit olarak sertleştirilmiş bölgede fazla miktardaartar. Silisyum karpit tanesine karşı eutektoid üstüçeliği bir maksimum gösterir. Martenzit iç yapılı de-ney parçaları tavlanırsa HV sertliği ve g aşınma di-renci düşer. (2-13-14).
SOĞUK ŞEKİL DEĞİŞTİRMİŞ VE SERTLEŞTİRİL-MİŞ METALLER İLE ALAŞIMLARI:
Soğuk şekil değiştirme dolayısıyla sertleşmiş bakır,kobalt ve nikel parçaların çizme aşınmasına karşıaşınma direnci; artan parça sertliği ile artmaz (Şe-kil 11). Aşınma olayı esnasında meydana gelen plâstikdeformasyonların bir soğuk şekil değiştirme gibi te-sir ettiği aşikârdır (16-18). CuBe5 alaşımının soğukşekil değiştirme dolayısıyla kristal ayrışması veya ısılişlemlerle sertliği 119 dan 405 kp/mm2 veya 415 kp/
162 MÜHENDİS T6 MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 197İ
300 500 600 700 100 900im O 100 208 300 100 500 600 700 800 kpAnrftoO O 100 200Malzeme sertliği
ŞEKİL 9
Aşınma direncinin, alçak aşınma bölgesinde (cam) ve yüksek aşınma bölgesinde (Silisyum Karbid) aşındırıcı tanele-
rine karşı, malzeme sertliğine bağlı olarak değişimi.
mm- ye kadar arttırılmış olmasına rağmen, aşınmadirencinin arttığı tespit edilemedi.
10. ÇEŞİTLİ MALZEMELERİN MUKAYESESİ :
Çeşitli malzeme gurupları (Şekil 12) de birbiri ilekarşılaştırılmaktadır. Yüksek aşınma bölgesinde şekildeğiştirme kabiliyeti pek az olan metal olmayan sertmaddelerin aşınma direnci en küçüktür, şekil değişti-rebilen (Saf metaller, yumuşak çelikler, austenitler)de en büyük aşınma direncine sahiptirler. Ara yerdeise ısıl işlem görmüş çelikler, sert döküm, kristal ay-rışma dolayısıyla sertleşmiş alaşımlar, soğuk şekil de-ğiştirme dolayısıyla sertliği artmış fakat buna rağmenaşınma direnci değişmeyen metaller yer alır. Saf mad-delelre ısıl işlem görmüş çelikler arasında austenitikolarak sertleştirilmiş eutektoid üstü çelikler yer alır.Genellikle deney parçası malzemesinin artan şekil de-ğiştirme kabiliyeti ile, aşınma direncinin de arttığı gö-rülmektedir.
11. ELÂSTİZİTE MODÜLÜNE BAĞLILIK:
Sert malzemelerin aşınma dirençleri, elâstisite mo-dülüne bağlı olarak gösterilirse (Şekil 13) aşındırıcıkorund taneler için olan değerler metallerinki ile ça-kışmaktadır. Fakat aşındıran silisyum karpid taneleriiçin olan değerler daha küçük, flint ve cam taneleriiçin olan değerler ise daha büyük aşınma direnci gös-termektedir.
j e j i l i I W V.| 15 0Holzeme CM5 Ck35 CBS C138
St37 Karbon mikdarı
ŞEKİL 10
Aşındırıcı cam ve silisyum karbid tanelerine karşı alaşımsız
çeliklerin aşınma dirençlerinin, karbon miktarına bağlı ola-
rak değişimi.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 MAK - DOKMuhoMakim Mu
Basım Y;iy.n
163
u m a
Dokümanlasyen ve Danışma
Metaller a) yumuşak b) soğuk şekil değiştirmiş c) soğuk şekil değiştirmiş ve sertleştirilmiş
Aşındırıcı tanelerO Korund
• Silisyum karfoid
Mukayese doğrusubak şekil a
HV10 0
tef Ilı
Molzeme sertliği
ŞEKİL
Mukayese malzemesine orantıl
tanelerine karşı aşınma direncini
olarak deği
12. AŞINMA KABI METODV
Ara malzeme ve ortamaşınması); değiştirilerek yenması (Şekil 14) te verilenaşınma kabı deney tesisatındıBir mil üzerine tespit edilenpında ve 50 mm uzunluğundama kabı içine yerleştirilmişda kademesiz olarak dönebiseni aşınma kabının ekseninebı da, aynı zamanda dönerekrışmasını sağlar. Bu metodtEmen hareketli olması; taşlayıve basıcı tesirlere maruz kal:Deney parça.sı ve aşınma kab
164
kp/mm2 5000 250Malzeme sertliği
ŞEKİL 11
a-c-Aşınma direncinin malzeme sertliği ile değişimi.
50irilmiş
mm kağıdı metodatum korbid İaneler
olarak aşındırıcı silisyum
malzeme sertliğine bağlı
imi.
aklığının etkisi (tabakakonstrukte edilmiş şe-renç ısıtmalı vakumlu
., araştırılmıştır (2-13).eney parçası 45 mm ça-olup, 150 mm çaplı aşm-lup 20-1800 d/d arasm-r. Deney parçasının ek-eksantriktir. Aşınma ka-?ındırıcı tanelerin iyi ka-aşmdıncı tanelerin kıs-
tesirinden başka eziciası da, karakteristikdir.
vakum yapılabilen bir
O Melal olmıjon sert maddeler© Metaller
E gimis t«2altr Sinter lorundu lcp/mm!
l ınrz S137 WSilisyum
Etastizite modülü I Tablolardan olman delerler IŞEKİL 13
Metal olmayan sert malzemelerin aşınma dirençlerinin, saf
metallerle mukayeseli olarak, çeşitli zımpara tanelerine kar-
şı, malzeme elastizite modülüne bağlı olarak değişimi.
MÜHENDİS TC MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
Vokuum pompasınatoz ayırıcı üzerindenbağlı
Soldurma tertibatı —
Küresel »ana --
Akım verme-Havalondırma vanası -
iğneli »entıl
Döner akım geçirici4 kanallı i
Vokuum ölçer
Soğutma suyu
Kapak
— Koruyucu soç
Deney parcosı
Aşındırıcı taneler
Kab
Kabın iç parçası
Termo elemonlor
Eksetriklik
Kazan
Isıtma direnci
izole maddesiVokuum pompasının \loz ayırıcısına \ _
Hassas uyarlanabilen '9 d/d luorz parça ve koruyucu sac,havalandırma vanası
ŞEKİL 14Direnç ısıtmalı vakumlu aşınma kabı deney tesisatının
şeması.
kazanda bulunur ve elektriki dirençle 715°C kadar ısıtılabilir.
13. DENEY ŞARTLARI:
Aşınma kabının her dolgusunda en münasip birkayma yolunun tesbiti, 3 - 5 mm tane büyüklüğündekikuvarz ile yapılmıştır. Daha uzun kayma yolunda (Şe-kil 15) de görüldüğü gibi taneler ufalanır ve böylecetaşlama keskinliğini kaybeder. Örneğin : Aşınma ka-bının her dolgusunda 1 km kayma yolu için çeliğinaşınması 11 p,m/km ye düşer. Aşınma kabının herdolgusunda kayma yolu arttıkça aşındırıcı tanelerinufalanması da çok fazla artar. RRS- tane büyüklüğüdiyagramında tane büyüklüğü karakteristik doğrula-rının kesişme noktaları, 1 km lik kayma yolu için% 28 iken 10 km lik kayma yolunda % 50 ye yükselir.Aşman parçaların talaşlarında, tekrar aşındırıcı tesiryaparak, herhangi bir metal-metal aşınma olmasınıönlemek için 1 km lik kayma yolu deneyler için esaskabul edildi. Ayrıca uzun kayma yolu ile yapılan de-neylerde, aşınma kabı içinde aşındırıcı tanelerin sıkış-tığı görülmüştür. Aşınma deneyleri deney parçası ilebirbiri ardından o şartlardaki aşınma yüzeyi işlenmedurumuna gelene kadar ve aşınma miktarı sabit ka-lana kadar tekrarlanmıştır.
Belirli aşındırıcı tanelerle yapılan deneylerde çev-redeki madde (hava, argon ve vakum) oldukça mühimbir etken olmasına rağmen (20) kayma hızlarınınv = 0,5 - 3,4 m/s kadar değişiminin deney neticesinetesiri pek fazla değildir. Yüksek kayma hızlarında,aşınma yüzeyindeki sürtünme ısısı büyük olduğundan,deneylerde 0,7 m/s lik oldukça küçük kayma hızı kul-lanılmıştır.
50
Aşınma kabının her dolgusunda1 km kayma yoluyla birbiriardından yapılan 5 deney
n 5 0
Molzeme C130N -HV kp/mm2 294
30
AO
oEc
20
1 2,5 5 7,5 km 10Aşınma kabinin bir dolgusundaki kayma yolu
ŞEKİL 15Aşındırıcı tanelerin ufalanması, RRS ağında doğruların kı-rılma noktası olarak gösterilmiştir. C130N çeliğinin, kabınher dolgusunda kayma yoluna bağlı olarak aşınma miktarı.
14. TANE SERTLÎĞ1 VE TANE KESKİNLİĞİ :
Aynı aşındırıcı maddenin çeşitli tane büyüklüğü ileyapılan araştırmalar, artan tane büyüklüğü ile aşın-ma miktarının da arttığını göstermiştir (2). Yuvarlaktaneler ile aşınma oldukça küçük ve aşman yüzey kes-kin kenarlı tanelere nazaran oldukça düzgün olur, pü-rüzlerde ezilmeler pek görülmez (2-4).
3-5 mm tane büyüklüğündeki kireç taşı, canı, flint,kuarz ve silisyum karpit aşındırıcı tanelerle yapılandeneylerde, tane sertliği arttıkça aşınmanın arttığı tes-pit edilmiştir. Neticelerdeki dağılım bazen oldukça bü-yüktür. Aşındırıcı çeşitli tanelerin keskinliği, Schoresertliği 85 olan bir lâstik malzeme ile tespit edilip de-ney neticeleri düzeltilerek (Şekil 16) da gösterilmiş-tir. Genellikle aşınmanın artış bölgesinin başlangııc,deney parçasının artan malzeme sertliği ile buna te-kabül eden aşındırıcı tane sertliğinde başlar. Yüksekaşınma bölgesinde silisyum karpit taneleri ile alçakkarbonlu çeliklerin aşınması, perlitik çeliklerinkininaltına düşebilir. Bu durum aşmdıırcı tane sertliğinebağlı olmayıp doğrudan doğruya aşınma yüzeylerininpekleşmesine bağlıdır.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971 165
15. MALZEME TESİRİ :
Alaşımsız ve normalize edilmiş karbon çeliklerininçeşitli taneli malzeme ve karşı aşınma miktarları (Şe-kil 17) de malzeme sertliğine bağlı olarak gösterilmiş-tir. Silisyum karpitle aşınma miktarı çeliklerin sert-liği arttıkça artar, fakat sertleştirilmiş C67H çeliğin-de aşınma miktarı yumuşak haldekinin yansından da-ha aşağı düşer. Alçak aşınma bölgesinde ise, aşınmamiktarı artan malzeme sertliği ile azalır.
2.10—4 Torrluk vakumda kuarz ve silisyum karpittaneleri ile yapılan deneylerde çeliklerin sertliği art-tıkça, aşınma miktarı zımpara kâğıdı metodunda gö-rüldüğü gibi azalır. Bunun sebebi, gazlerin aşman yü-zeye diffusyonu veya yüzeydeki oksidasyonlann rolüile bir aşınma tabakası meydana getirmesidir (19-20).
(Şekil 18) de Ckl5N ve C90N malzemelerinin, zım-para kâğıdı ve aşınma kabı metodu ile yapılan aşın-ma deneylerinden sonra aşınma yüzeylerine ait kesit-lerinin mikroskopik yapısı karşılaştırmaktadır. Zım-para kâğıdı metodunda malzeme içerisine kadar ke-silme ile talaş kaldırma, en dış yüzeylerde ise pek azdeformasyonlar görülür. Bunun yanında aşmma kabımetodunda, mevzii olarak malzeme içerisine kadar gi-ren ve perliti de kapsayan kuvvetli deformasyonlargörülür. Bu metotda en dış tabakada triboadsorbsi-yon, oksidasyon ve aşındırıcı maddenin malzeme üze-rine batması gibi olaylar meydana gelmektedir. Ckl5Nçeliğinin yüksek aşınma bölgesinde aşınma miktarı,
HV 0 kp/mm2 30001000 2000Aşındırıcı tane sertliği
ŞEKİL 16Aşınma kabı metodunda, aşındırıcı tane sertliğinin tesiri.Aşınmanın alçak, geçiş ve yüksek olduğu bölgeler. Tane
keskinliği göz önünde tutulmuştur.
— V a k u u m 2.10 Torr
H V sertliği 0Malzeme
100FeN Ck15N
200Ck60N C90N
mm 900300C130NŞEKİL 17
Alaşımsız çeliklerin, çeşitli aşındırıcı tanelere karşı, aşınma kabı metoduyla ölçülen, kayma aşınması miktarlarınındeney malzemesi sertliği ile değişimi.
166 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
ŞEKİL 18Zımpara kâğıdı (p = 5 kp, mm2) ve aşınma kabı metodların-da Ck15N ve C90N çeliklerinin aşınma yüzey kesitleri.Aşındırıcı taneler her iki metodta da silisyumkarbit'tir.a ve b zımpara kâğıdı metoduc ve d aşınma kabı metodu
zımpara kâğıdı metoduna nazaran takriben 1000 defadaha küçüktür.
16. YÜKSEK SICAKLIKTA YAPILAN DENEYLER,MALZEMENİN TESİRİ:
Ckl5, C90 ve C130 çelikleri ve aşındırıcı kuarz ta-neleri ile oda sıcakhığnda ve 715°C kadar sıcaklıktayapılan deneyler (Şekil 19) da gösterilmiştir. Bu mal-zemeler oda sıcaklığında ısınmaya karşı birbirindenpek az farklı davranırlar. Artan sıcaklıkla aşınma ön-ce biraz azalır ve 250°C derece civarında bir minimumgösterir ve bundan sonra artan sıcaklıkla, aşınmadabüyük artma gösterir (2). Malzemeler 350°C civarın-da ilk defa bariz olarak farklı neticeler verirler. Mal-zemenin artan karbon miktarı ile mukavemet değer-lerinde olduğu gibi aşınma direnci de artmaz. 300°Ckadar olan az aşınmaya sebep olarak açıkça, yüzey-lerin oksidasyonun kısmen koruyucu, kısmen aşınma-yı teşvik edici rol oynaması gösterilir.
Oda sıcaklığında vakumdaki aşınma, havada ölçü-len değerlerden % 20 daha azdır. Bu fark aşındırıcı,tane büyüklüğü küçüldükçe daha da barizdir. Artansıcaklıkla aşınma değerleri yükselir ve 320 - 370°C ara-sında havada ölçülen aşınma değerleri ile kesişir.715°C civarındaki aşınma miktarı, oda sıcaklığındakideğerin takriben iki katı olur ki, havada bu sıcaklık-taki aşınma miktarı, yine havada ve oda sıcaklığındakideğerden takriben 7 defa büyüktür (2).
Çeliklerin 700 °C civarındaki mukavemeti, oda sı-caklığındaki mukavemetlerinin beştebirine düşer, fa-kat bu sıcaklıklar arasında vakumdaki aşınma değer-leri aşınan parçanın malzeme sertliğine göredir veoda sıcaklığındaki değerlerin iki katıdır.
Bu neticeler, zımpara kâğıdı metodundaki yüksekaşınma bölgesine tekabül eder. Argon gazı içinde ya-pılan deneylerin neticeleri de vakumda yapılan deney-lerdeki gibi olup, yalnız % 10 daha büyüktür.
Ortamdaki oksijen miktarını konsantrasyonun te-sirlerini araştırmak için 2.10—4 760 Torrluk hava ba-sınçları arasında ve oda sıcaklığında ve 715°C sıcak-lıkta, Ckl5N ve C90N eşlikleri ile deneyler yapılmıştır
0 250Deney sıcaklığı
ŞEKİL 19Dirençli vakum aşınma kabı metodunda, alaşımsız çelik-lerin çeşitli sıcaklıklarda havada ve vakumda kuarz kumu
ile sürtünme aşınmasının deney neticeleri.
10 2 10' 1Û2 l(f 1 10TorrW2 760101
Basınç
ŞEKİL 20
Ck15 ve C90 çeliklerinin ortam sıcaklığından 715*C ye ka-dar hacimsel aşınma miktarlarının, kuarz kumu ile ve2.10-4 torr luk vakumdan atmosfer basıncına kadar olan or-
tam basıncında değişimi.
MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SATI 175 - 1971 167
(Şekil 20). Deneylerin bir kısmında ısıtma ve soğut-ma işlemi vakumda yapılmıştır. Artan hava konsant-rasyonu ile oda sıcaklığındaki aşınma miktarı takri-ben % 20 artarken yüksek sıcaklıkta ise 6-8 defa ar-tar. 670°C argon içinde ölçülen aşınma miktarı da odasıcaklığında ve vakumda yapılan deneylerdeki netice-lerden takriben iki misli büyüktür. 10—1 Torrluk va-kumda ve 715°C de atmosferin tesiri henüz fazla mik-tarda deney neticelerini etkilememektedir.
17. ÖZET:
Taneli minerallerin sürtünerek, abrasiv olarak aşın-dırmaları, zımpara kâğıdı metoduyla ve tabaka aşın-dırması da dirençle ısınan vakum aşınma kabı meto-duyla araştırılmıştır.
Aşındırıcı tanelerin (kireç, cam, flint, kuarz, ko-rund ve silisyum karpid) vickers sertliği 110-2700kp/mm2 olup metalik malzemelerde alçak -ve yüksek-aşınma bölgeleri ile ikisi arasında bir geçiş bölgesiaşınması meydana getirirler. Metal olmayan malzeme-ler; aşındıran tanelerin sertliği arttıkça, oldukça mun-tazam ve yavaş yavaş artan bir aşınma miktarı gös-terir.
Sert malzemelerin aşınmasının, metalik malzemele-rin aşınmasından farklı olması, birbirinden farklıaşınma mekanizmasına dayanır. Abrasiv aşınmada;karbon çeliklerinin ısıl işlem dolayısıyla sertlik artışıtesirleri ile elâstisite modülünün soğuk pekleşmeninve kristal ayrışımı dolayısıyla sertlik artışının eutek-toid üstü çeliklerde artık austenit miktarının tesirleriaraştırıldı.
Aşınma tabakasının meydana gelmesinde, defor-masyonlar ve oksit tabakası önemlidir. Araştırma sı-caklığının, oda sıcaklığından 700 °C çıkması ile 10—ı
Torrluk vakumda çeliklerin aşınması takriben iki mis-li artarken, havada önce azalır 250 °C civarında bir mi-nimum göstererek 700 °C kadar artan sıcaklıkla aşın-ma miktarı 7 misli kadar artar. Koruyucu asal argongazı içinde yapılan deneylerde aşınma miktarı, vakum-dakinden takriben % 10 daha büyüktür.
Aym aşınma çifti ile, aşınma kabı metodu ile yapı-lan ve aşınma tabakası meydana gelen aşınmada aşın-ma miktarı, aynı şartlarda zımpara kâğıdı metodu ileyapılan aşınmadan takriben 1000 defa daha küçük,aşınma değerleri verir.
ZUSAMMENFASSUNG
Der Gleitverschleip durch körnige Mineralien vvurdeanhand des abrasiven Verschlei(3ens mit dem Schleif-papier - Verfahren und des Schichtverschleifies miteinem widerstandsbeheizten Vakuum - Verschleifîtopfuntersucht.
Die Vickershârte der Schleifkörner (Kalk, Glas,Quarz, Korund und Siliziumkarbid) lagen im Bereichvon 110 bis 2700 kp/mm2 und verursachen bei den me-tallischen Werkstoffen einen Verschleip mit einer Ti-ef- und Hochlage - Charakteristik mit Anstieg. Bei dennichtmetallischen Hartstoffen hingegen zeigte sich einmit zunehmender Hârte des Schleifkorns verhâltnis-mâpig gleichmâpig ansteigender Verschlei3-
Der Unterschied des Verschleipes der Hartstoffezu dem der metallischen Werkstoffe ist auf verschie-
dene Verschleipmechanismen zurückzuführen. Bei demabrasiven Verschlei(î wurde der Einflug der Hârtedes wârmebehandelten Kohlenstoff - Stahles, des Elas-tizitâtsmoduls, der Kaltverfestigung, der Ausschei-dungshârtung und Ânderung des Restaustenitgehaltsan übereutektoidischem Stahl geklart.
Zur Bildung der Verschleifischicht ist die Verfor-mung und die Oxidschicht von Bedeutung. Bei einerErhöhung der Versuchstemperatur von der Raumtem-peratur auf 700 °C steigt im Vakuum (rund 10—4 Torr)der Verschleip der Stâhle auf etwa Doppelte an, inLuft fallt er zunâchst ein wenig ab, erreicht bei etwa250 °C ein flaches Minimum und nimmt dann mitvvachsender Temperatur (bis 700 °C) bis auf sieben-fachen Wert zu. Der unter Schutzgas (Argon) gemes-sene Verschleifi ist rund 10 % höher als der im Va-kuum.
Der an dem gleichen Verschleifipartner erzielteVerschlei|3betrag ist beim Schleiftopf - Verfahren mitSchicht - Verschleip etwa 1000 mal niedriger als beimSchleifpapier - Verfahren mit abrasivem Verschleip.
SUMMARY
Invertigations on the Sliding Wear of Metals andNon-Metallic Hard Maetrials by Means of the Actionof Granular Minerals.
The sliding wear due to granular materials wasstudied with the aid of abrasive wear by means ofthe abrasive paper method as well, as with the aidof surface layer wear in a resistance - heated vacuumwear pot.
The Vickers hardness of the abrasive grains (lime,glass, quartz, çorundum and silicon carbide) rangedfrom 110 to 2700 kp/mm2. On the metallic materialsthey caused wear vvith a definite step from low tohigh in the wear characteristics according to theirhardness. For the non-metallic hard materials theamount of wear increased steadily with increasinghardness of the abrasive grain.
The difference in wear of the hard materials andof the metals is due to a difference in the mechanismof wear. With abrasive wear the influence of thehardness of the heat - treated carbon steel, of Young'smodulus, of heat treatment, precipitation hardening,and the change in content of retained austenite inhypereutectic steel was clarified.
The deformation and the oxide layer are of impor-tance for the formation of the abraded layer. If thetemperature is increased from room temperature to700 °C the amount of wear of the steels in vacuum(10—4 Torr) increases by a factor of two. in air itdecreases somewhat at first, reaches a shallow mini-mum at approx. 250 °C, and increases by a factor ofseven vvith further increase in temperature (up to700 °C). The amount of wear measured under a pro-tective gas atmosphere (argon) is approx. 10 % hig-her than that measured in vacuum. The amount ofwear produced for the same combination of abrasiveand abraded material is 1000 times smaller vvith thevvear pot method than it is for the abrasive papermethod.
168 MÜHENDİS ve MAKİNA / CİLT 15 - SAYI 175 - EKİM 1971
KALİBRECİLİK14. cildimizin Mart-1971 167. sayısında yayınladığı-
mız ayni yazar arkadaşımızın «Sıcak Haddecilikte Ka-librecilik» başlıklı yazıdaki üç formül hatalı olmuş-tur. Doğru şekillerini, ayni yazının devamı niteliğindeolan bu yazının başında vermeyi uygun gördük.
Formüllerin doğru şekilleri:
1,6 M
Yazan : Ali CANKILIÇ
Ah
K I
VSn. 332. 2. kolondaki formülün doğru şekli :
_Log F x + 1 - L o g . F1
Log. A-
Sh. 333. 1. kolondaki formülün doğru şekli.
X
K -Sıcak haddeleme esnasında bazı istenmeyen hadi-
selerin olmaması gerektiğini geçen yazımızda belirt-miştik. Bunun için kesit küçültmelerinde bazı esaslar,daha açık ifade ile belli kesit küçülme şekilleri tespitedilmiştir. Bu şekiller daha ziyade kesiti son kesiteyaklaştırmak için seçilmiş kesit küçültme metotları-dır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:DİKDÖRTGEN KARE DİKDÖRTGEN KARE
Bu şekil bilhassa blok haddelerinde kullanılır. Da-ha doğrusu blok haddelerinde kullanılmak mecburiyetivardır.
EŞKENAR EŞKENARDÖRTGEN KARE DÖRTGEN KARE
On oBu şekil daha ziyade kütük (künüpül) haddelerinde
ve büyük yuvarlak haddelerinde çok kullanılır.OVAL KARE OVAL KARE
ODoBu şekil daha ziyade ufak ebat larda kullanılır.
OVAL YUVARLAK OVAL YUVARLAK
OOooBu şekil az olmasına rağmen bazı kontini hadde-
lerde kullanılmaktadır.
Yukarıdaki şekillerin kullanma yerlerini pek fazlagenel bir çerçeve içinde verdik. Tabidir ki bu şekille-rin hangisinin seçileceği başkaca birçok sebebe bağlı-dır. (Malzemenin cinsi, tezgâh şekilleri v.b.). Ancakblok haddesinde dikdörtgen-kare'yi seçme mecburiyetivardır.
Yukarıda bahsedilen kesit küçültme şekilleri klâsikşekiller olup kalibrecinin seçeceği başkaca özel şekil-ler de olabilir. Kesiti son profile yaklaştımak için se-çilen yollardır bunlar. Bir de son şekle nasıl gelinirproblemi vardır. Tabii ki bu, son şeklin cinsine göredeğişir. Örneğin bir lama kalibresinde sondan çok ev-vel bu şekilleri bırakmak ve kendine göre bir yolseçmek gerekir.
Çok kullullanılma nedeni ile yuvarlak kalibresini elealalım. Burada daha ziyade kaliteli çelikten bahsediyo-ruz. Burada son şekle varma şu yollarla olur :
DÖRTKÖŞE OVAL YUVARLAK
OBu daha ziyade ufak ebatlar için kullanılır.
OÖRTKÖSE ILKOVAL DIKOVAL SONOVAL YUVARLAK
0 o oOrta ebatlar için bu sistem kullanılır.
DORTKÖSE DİKDÖRTGEN DİKOVAL OVAL YUVARLAK
O O o 'oBüyük ebatlar için bu sistem daha uygundur.
DÖRTKÖŞE OVAL SONOVAL YUVARLAK
O o oÇok büyük ebatlar için iyi netice verir.Kaliteli çelik deyince neyi kastettiğimizi ayrı bir
konu olarak ele alacağız. Kısaca söylemek gerekirse :çok yüksek karbonlu çelikler, yüksek karbonlu ve azalaşımlı çelikler, ve çok yüksek alaşımlı çeliklerdenbahsediyoruz.
Buradaki çok yüksek alaşımlı çeliklerin blok had-desinden çekilme imkânı olmadığını da antiparantezsöyliyelim.
Konumuza dönelim: Yukarıda yuvarlağa gitmemetotlarında 2. ve 3. Şekil çok iyi neticeler vermekte-dir. Bunun nedenleri şöyle sıralanabilir.
a) Her istikamette az ezmelerle tufalın tamamendökülmesi sağlanıyor.
b) Ezmelerin her istikamette aşağı yukarı eşit şe-kilde olması, kesiti iç yapı bakımından tam homojenyapıyor.
c) Tek istikamette anormal ezmeler olmadığından,kristal kayması olmuyor. (Bu kristal kayması başlan-gıçta pek mahzur tevlit etmez gibi görünürse de enufak bir ısıl işlemde veya süratli soğumada veya ısın-mada çatlak haline dönüşür. Böyle bir hadise Cr-lubir malzemede başımızdan geçmiş ve sonra önlenmiş-tir.)
4. Şekilde ebadın çok büyük olmasından ovali sonşekle bir defada getirmek, hem kristal kayması ve hemde çok büyük güç gerektirmesi bakımından, mahzur-lu oluyor.
Ebat bakımından çok kullanılması nedeni ile 2.Şeklin oval ebatlarını verelim. Bu değerler bazı kitap-larda değişik olduğu-gibi muhtelif kalibreciler de ufaktefek değişiklikler yaparlar. Bizim kullandığımız sonçap'a göre oval ebatları h = 0,89d-13 mm. b = 1,4d'-dir. Meselâ bu değerler Walzen und Kalibrieren kita-bının 128. sayfasında h = 0,92 d -1,2 mm. b = 1,46 d -1,8mm.'dir.
Unutulmamalıdır ki bu değerler ebatlara ve çelikcinsine göre ve kalibreciye göre bir kere daha değiş-mektedir.
Bu genellemeleri burada bırakarak bir misâl yapa-lım. Yuvarlak kalibre her yerde yeterince bulunaca-ğından biz burada bir lama kalibresinin misâlini ya-palım : örneğin 12 X 90 mm. ebadında çelik çekecekbir kalibre yapalım. Bunun hangi kütük (künüpel)den çekileceğini seçelim. Eldeki 90 X 90 mm. kütüktençekeceğimizi kabul edelim. Tabii ki bunun da hesapedilmesi gerek. Ancak kütük ebadı bu lama için müsaitolduğundan hesaba lüzum görmedik. Buradan ilk veson kesitler belli demektir. Bundan evvelki yazımız-daki formülün burada düzeltilmiş şekli ile bununtahminen kaç pasoda çıkacağım bulmak mümkündür.Buradan bulunacak geçiş sayılarım hadde tezgâhımızagöre ayarlamamız gerekmektedir. Bizim yapacağımızuygulmadaki tezgâhlar tek sayılı pasolarda işi bitir-meğe müsaittir.
Burada son ebat bellidir. Hassas lamalarda daimasondan evvelki pasolar dik gözlerdir. Yani lama had-deye dikine verilir. Bunun faydası hem tufalın tama-men dökülmesini sağlamak, ayrıca daha da mühimi,ebat hassasiyetini sağlamaktır.
Bu sondan evvelki gözde, kesit küçülmesi çok az-dır. Fazla verilen kesit küçülmelerinde anormal du-rumlar meydana gelebilir. Unutulmamalıdır ki, bu göz-lerde lama iyice incelmiş ve biraz da soğumuştur. Buizaha göre sondan evvelki göz de belli demektir. Ge-nişlik son gözden, yani 90 mm.'den küçük olacak; ka-lınlık son gözden, yani 12 mm.'den büyük olacak. Ke-sit küçülmesinin de az olacağını biliyoruz.
Lüzumlu hesaplardan sonra sondan evvelki ebat13 X 89 mm. çıkar. Şimdi bundan evevlki gözün hesa-bına geçelim. Kesit küçülmesi en az olan gözdür bu-rası. Biliyoruz ki burada gaye kesit küçültmek değil,başka şeydir. Ebatlar hakkında diğer bilgimiz, genişlik89 mm.'den fazla, kalınılk 13 mm.'den azdır. Kesit he-saplan yapılarak bu ebatda 12 x 99 mm. olarakbulunur.
Bu ebatlar tayin edilidkten sonra gelelim ilk kesiteve buradan devam edecek ebatlara. Haddemiz, dik göz-ler hariç, serbest basma ile çalışmaktadır. Yani hadde-miz geçme değildir ve kapalı gözlerle çalışmamakta-dır, ilk pasoda kalınlık 75 mm.'ye indirilebilir. Butakdirde genişlik 95 mm. olacaktır. Buradan görülece-ği gibi kalınlık 12 mm.'ye ininceye kadar genişlik 99mm'den çok fazla olacaktır. Bunu önlemek için ve bu
arada tufalın dökülmesini sağlamak için 3. pasoda birdefa daha işi dik vermek gerekmektedir. (Birkaç defatufal dökülmesinden evvelce bahsettik. Kaliteli çelik-lerde bu durum çok mühimdir. Kütüğü haddeye ver-meden de, tufal dökücü tesisler kullanılmasına rağmenyine de arada tufalı dökmek gerekmektedir. Kütüğüntufalmı temizleyici tesis memleketinizde sadece Kırık-kale Çelik Fabrikasında vardır).
Şimdi bu elde ettiğimiz değerleri kalibre tablosunadökelim:
Bu kalibrasyon tablosunu biraz irdeliyelim. Hadde tesisimize göre tek sayılı pasodan işi bitireceğimizisöylemiştik. Tablodaki kesit küçülmelerinde % 25'i ge-çen yok. Çok küçük olan kesit küçülmeleri dik göz-lerde. Bu gözlerin gayesi bilindiği gibi ebat hassasiyetive tufaldır. Ayrıca hiç dik paso verilmeden çekilen la-malarda kenarlarda çatlamalar olabilir. Bu dik paso-larda bilhassa verici yollukların çok iyi olması gerek-mektedir.
Burada dikkati çekecek bir diğer husus, haddeçaplarıdır. Gerek basma, gerek yük ve gerekse kapmaacısı dolayısiyle bu işi yapacak haddenin çaplan birazbüyük olmalıdır. Bunu da merak eden arkadaşlar he-sap edebilirler. Bu iki yazıda bunu hesaplamağa yete-cek bilgi verilmiştir.
Her nekadar bu tablo gözlerin ebatlarını vermekteise de, iş henüz bitmiş sayılmaz. Bu ebatlann haddelerüzerine yerleştirilmesi, yançaplann tayini, hava payı-nın tayini, açıların saptanması v.b. gibi şeyler de var.Bunlanrt açıklanmasını bir başka yazımıza bırakı-yoruz.
Gayet tabiîdir ki burada hesaplann ve işlemlerintam detaylannı veremedik. Buna imkân olmadığınıherhalde meslektaşlanm kabul edeceklerdir. Ancakkalibrecilik işinde fiilen çalışmakta olan arkadaşımı-zın bazı sorunlanna cevap verdik samnm.
Bu işle ilgili arkadaşlanmm bu sahada yazmalannıve yeni başhyan arkadaşlanmıza bu bakımdan faydalıolmalannı tavsiye ediyorum.
KALİBRASYON CETVELİ
Geçiş(Paso)
No'
0
1
2
3
4
3
e
7
8
9
10
11
E b a t
m.m
90 * 90
75 x 95
58« 99•
8 4 ^ 6 2/
45 . 8 9
36 « 99
27 « 94
20 « 98
15 •• 9 7.5
12 « 99
8 9 « 13
12» 90
A F x 100F
12
19.3
9.3
23
1 7
23.3
24,3
2 3,8
18.7
2.6
6,6
û h x 100h
15,7
22,6
15.1
27.4
20
25
2 5,9
25
20
10.1
7,6
Alan
F mmr
8100
7125
5742
5208
4005
3 312
2 5 3 8
1920
1 4 6 2,5
1 1 8 8
1157
1 0 8 0
Düşünceler
Dik verilecek
Dik veri lecek
B u t a b l o danada g e n , s y a p ı l a b i l i r
DÜNYACATANINMIŞ
•H KOMATSUBULDOZER - LODER - SKREYPER
GREYDER-İNŞAAT KAMYONLARI
VE HER NEVİ YARDIMCI TEÇHİZATÜSTÜN KALİTE VE REKABETSIZ FİATLAR İLE
HİZMETİNİZE SUNULMUŞTUR
TUrkiye Umumi Distribütörü
TID 9İRKKTİ2 6 . KOTA Siparişleriniz için emrinizdedir
İZMİR sGAZİBUUMK 76, - [Xx] PK.69» - ^BBOBMAK-^ '39600 - TELEKS-BORMAKŞubet
ANKARA t Qw) M.K*mal ButlV» - L^<JR K. 173 Yenffehlr-^BORMAK" ^ ^ 1 2 3 7 2 4 - T«l«kş-BORMAKİSTANBUL:Cuml1UlyatCcKİ1S0/t, Şlfll - ^ P . K 3 e ŞİŞH- ^ B O R M A K - ^ ^ 4 7 6 0 0 3 - TataKs-BORMAK
M. M. 4S7
vartanSu tasfiye maddesi İYON DEĞİŞTİRİCİLER
Macaristanda NITROKEMIA Sanayi tesislerinde imâl edilen bu
maddeler CHEMOLIMPEX, Budapeşte tarafından ihraç edilmektedir.
VARION KS ( Katyon değiştirici )
- Sülfonik asit grupları ihtiva edenve kuvvetli asidik olan bir katyondeğiştiricidir.
VARION KC ( Katyon değiştirici )
- Karboksil grupları ihtiva eden vehafif asidik olan bir katyon değiş-tiricidir.
VARION AD ( Anyon değiştirici)
Dimetil aminoetanol grupları ihtivaeden kuvvetli bazlı bir anyon de-
. ğiştiricidir.
VARION ADA (Anyon değiştirici )
- Dimetilamin grupları ihtiva eden ha-fif bazlı bir anyon değiştiricidir.
Türkiye Mümessili :
JAK ESKENAZİ VE OĞLU ŞİRKETİSirkeci, Merkez Han No. 33 - 34istanbul, Telefon : 22 18 65
VARION AT-660 ( Anyon değiştirici )
- Trimetilamin grupları ihtiva edenve kuvvetli bazik olan bir anyondeğiştiricidir.
VARION AT-400 (Anyon değiştirici)
- Organik maddeleri bertaraf eden, •kuvvetli bazik gözenekli bir anyondeğiştiricidir.
Yüksak kimyevî ve fizikî stabilitesiolan VARION iyon değiştiriciler su tas-fiyesinde fevkalâde iyi neticeler verir,
ihracatçısı :
CHEMOLIMPEX
Hungarian TradingCo. for. ChemicalsP. O. B. 121Budapest 5
^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ E X
İzmir Bölgesi Mümessili :ARON HASİTAkkarman Han No. 204 İzmirTel. : 23 070
NO00
Basın ilân Kurumu (31464/A-21058) M.
V/O "TECHNOPROMEXPORT " İŞLETMESİNİN DÖRT KITADAKİ 30 DAN FAZLA ÜLKEDEYÜKSEK İŞLETMECİLİK İTİBARI VARDIR. Modern termik elektrik santradan, hıdro elektriksantradan, nükleer enerji ile çalışan elektrik santradan, yüksek gerilim enerji isale hatları,trafo yardımcı merkezleri. - bütün bu tesisleri V/O "TECHNOPROMEXPORT" İşletmesininüstün teknik yardımlarıyla inşa edebilirsiniz.
V/O "TECHNOPROMEXPORT" demek her türlü iş dahil olmak üzere uzman işçilik, modernteknoloji, garantili işleyiş demektir
Faza bilgi almak için müracaat :
V/O TECHKOPROMiXPORT
18/1 Ovtchinnikovskaya Nab. Moscovv Zh - 324 USSRTechnopromexport Moscovv158
Türkiye Mümessili
Telephone : 220 - 15 - 23
Türkiyede müracaat adresleri
SSCB Sanayi Müşavirliği,
Atatürk Bulvarı, 195Ankara, Tel. : 12 99 61
MEHMET KAYA
TRANSMAKSAN LTD. ŞTİ.
Ahen ve Münih Han Kat : 4
Karaköy - İstanbul
Telefon : 49 85 71
Ankara Şubesi
Selanik Cad. 8/4
Tel. : 12 87 03, 17 21 40
M. M. 503
105 mm ilâ 125 mm çapında,22 m derinliğinde dikey vemeyilli infilâk deliklerininaçılması sırasında rastlanan
DEĞİŞİK YAPI VE SERTLİKTEKİ KA-YALARIN DELİNMESİ İŞLERİNDEAZAMI VERİMLİLİK
ISBU-125» MODELPNÖMATIK-ROTATIFDARBELI MATKAPLARile mümkündür.
Malkap kolonunun dönüş hızını (27,40 veya 80 d/d),delme gücünü (0 ilâ 1340 kg) ve beher vuruş kuv-vetini (9,2 ilâ 12 kgm) kolaylıkla ayarlayabilirsiniz.
BELLİBAŞLI ÖZELLİKLER :— Dayanıklı, su içinde çalışabilen, pnömatik dar-
beli âletleri haizdir— Emniyetli toz toplama sistemi mevcuttur.— Çubuk ikmal mekanizmasını havi matkap çubu-
ğu kasası bulunur.— Ana ve yardımcı mekanizmalar hidrolik sistemle
çalışır.— Merkezi kontrol panosunu havi operatör kabini
mükemmelen ısıtılabilir.— Tek bir operatörle çalıştırılabilir.
Yatay satıhtan itibaren delme açısı 14° ilâ 104°Ağırlık 4600 kg.
MADENCİLİKTE (demir ve demir ihtiva etmeyencevherler, kimya ve inşaat sanayiine mahsus hammaddeler) ve her çeşit iklimde İNŞAAT İŞLERİNDE« I S B U » - 125 > Model MATKAP çalışmalarınızdayardımcınızdır.
v/o T\/r /x r"" "w T TYT ı~~ıJA/J. Jtrî. I—» £I X XNX L_J
MoscowUSSR
Matkap teçhizatı hakkında fazla bilgi almak için müracaat:
Türkiye Mümessili :TRANSMAKSANAhen ve Münih Han Kat 4Karaköy - İstanbul Tel: 49 85 71
M. M. 504
Sovyetler Birliğinden maden-işleme makinaıarını, iş âletlerini ve rulman-ları ihraç eden tek Dış Ticaret İşletmesi V/O STANKOIMPORT izmirFuarında Sovyet Pavyonundaki standında aşağıdaki mamulleri teşhiretmektedir:— Diş açma tezgâhı, model 1M63/2800— Radyal matkap makinası, model 2N55 (0 50)— Ayarlama matkap tezgâhı, model 2 A 78 (0 27-200)— Anamil ve kamamili taşlama tezgâhı, modeller 3A423 ve 3A433— Satıh taşlama tezgâhı, model 3G71 (200x6300)— Dişli planya tezgâhı, model 5K310 (0 200)— Kantilever freze tezgâhı, model 6M82 (320x1250)— Transvers planya tezgâhı, model 7B35.— Takım bileme tezgâhı, Modeller 3B642 ve 3653— Otomatik soğuk perçin makinası, model A 1219— Zımpara makinası, model N 533— Çeşitli iş âletleri ve rulmanlar
Çalışır vaziyette makinaları görmek ve ihracat programımız hakkındatafsilâtlı bilgi almak üzere sizleri V/O STANKOIMPORT standını ziyaretedavet ederiz.
V/O STANKOIMPORT Moscow USSR
iş tezgâhları ve maden
işleme makinaları için :
BURLA BİRADERLER ve Şsı.
Hezaren Cad. 61-63Karaköy - İstanbulTel : 45 52 00
TÜRKİYE MÜMESSİLLİKLERİMİZ :
Maden ve tahta kesmeâletleri, ölçü âletleri,Zımpara makinaları,Makina âletleri,Portatif pnömatik veelektrikli âletleriçin :FAİZ BUYANBüyük Balıklı Han 27Karaköy - İstanbulTel : 44 09 28
GPZ markabllyalı ve makaralı
rulmanlar için :RULMAN ve MAKİNATicaret ve Sanayi A. Ş.Güzel İzmir Han 17Karaköy - istanbulTel : 44 53 64
o
dişe
Basın İlân Kurumu (31393/A-20975 ) M. M. 505
HER TÜRLÜ HAVA ŞARTINDA GÜVENLİ ELEKTRİK ENERJİSİ KAYNAĞI
- 50 *C- ilâ + 50 "C hararetten ve azamt % 9 8 rutubet derecesinden müteessir olma-yan nominal takatlerde
TMZ • DE 104 MODEL DİZEL ELEKTROJEN GRUPLARI
100 kW 400/230 V veya 230/127 V 50 frekans 1500 d/d
Müstakil bir elektrik enerjisi kaynağı olarak kullanılabildiği diğer jenaratörlerle ve elektrikçebekeleriyle de paralel bağlantılı olarak çalıştırılabilir.
Nemli tropikal iklimler için özel yapılışta olanlan mevcuttur.
Komple yedek parça, avadanlık ve yardımcı malzeme takımları Standart Teçhizat olarak teslimedilir.
Türkiyede müracaat adresi :
SSCB Türkiye Ticaret MümessilliğiAtatürk Bulvarı 106 Yenljehir-AnkaraTelefon : 12 16 80
ENERGOMACHEXPORT35. Mosfilmovskaya Moscovv V-330 USSR
1225
ENERGOMACHEXPORT
İzmir Milletlerarası FuarındakiSovyet Pavyonunda
STANDIMIZI ZİYARET EDİNİZ
M. M. 506
ÇELİKTE KALİTE - EMNİYETarıyorsanız Bu markalara müracaat ediniz.
vvıttenstahl
Hava ve takımçelikleri
Soğuk ve sıcakiş çelikleri
HavaÇelikleri
Her cins ve şekilde çelikler
Otomat - İmalât - Transmisyon Kromlu saçlarçelik band ve saçlar
Çelik ve Sanayi Malzemesi Ticaret A. Ş.
Tersane Caddesi No. 71 Karaköy-İstanbulTelefon : 443648 - 446973 - Telgraf : ACİERMAK-İstanbul
M. M. 517
MALLORY'NIN HUSUSI KAYNAK MALZEMESI
DİSK DİKİŞ KAYNAKELEKTROTLARIKALİTESİ: MALLORY 328
Yüksek hararette sert kalan üstün elektrotmalzemesi
MALLORY'NİN STANDARD PUNTOKAYNAK ELEKTROT ŞEKİLLERİ
Kaynak atelyesinde muhtelif işler İçin
şekillendirilmiş tipler, istek üzerine
hususi tipler imâl edilebilir.
HANS GEELMUYDENA l e r . î a H a r ı .• *;,' 2 l ı •:. K i r . i k , , I s t j n b u i Telefon 44 34 16 44 76 29 I elgraf. G E E L M U YDt M İ s t a n b u l
MALLORY METALLURGICAL PRODUCTS LIMITED' in Türkiye Genel Mümessili
Sanayici ve iş sahiplerine:O,5 Beygirden 1OO beygirgüce kadar, her devirdedönen 22O/38O Volt
REDUKTÛRLÜELEKTRİK MOTORLARIhazır olarak stokumuzdamevcuttur.
MAMULLERİMİZBİR YIL GARANTİLİDİR
Makina Mühendisi
ZARE BEDEYANAzapkapı Talaşçılar Sok. No.4 Tel: 44 52 95-44 27 70
M. M. 488
11>6tx 4wı* 4MÂ,
i n
û
P R O D Ü K T İ V İ T E verimlilikd e r g i s i
millî prodüktivite merkezi mithatpaşa caddesi 46-2 ANKARA
ÖZELLİĞİNDE
İB*«s§s
V. ' . ••;•'-' Is
. : ' • . - .PILLAR
DÖRT GÜÇLÜ TÎP
65 hp J 68 hp )
3 _
Bütün Caterpillar motorlarında olduğu gibi buradaki traktörlerde de ağır yakıttan yüksek performans alınır. Bu yüksekverimi sağlayan kısımların en önemlisi diğer üstün motorparçaları yanında tıkanmayan ve ön ateşleme odalı yakıtsistemi ile üç segmanlı piston ve,özel alaşımlı takviyeligömleklerdir.
Paletli Traktörlerde en çok aşınan kısım yürüyüş takımıdır.Yerle temas eden bu takımın en büyük düşmanı da arasınagiren kum ve topraktır.Caterpillar yürüyüş takımlarında buaşındırıcı düşman çelik keçelerle bertaraf edilmiştir.
Motor gücünün verimli şekilde istihsale çevrilmesi İÇ'1"1
transmisyonun aracılığı şarttır.Bu sistemin özünü teşkil e-den şanjıman Caterpillar'de isteğe göre otomatik veyadüz vitesli olabilmektedir.Caterpillar Power-Shift şanjı -manı yük altında gaz kesmeden ileri geri hızı sağladığıgibi ömrü uzun ve bakımı kolay bir ünitedir.
D4DVolanda:65hp.2000 devir.Power Shift:3 ileri ,3 geriAzami ileri hız: 9.3 km .Azami geri hız : I I . I km.Azami çekiş: 15. 780 k g .( çeki; demirinde )
i t f * * m
Gücü : 68hp.2000 devirdeDüz vites: 5 i leri, 5 geri.Azami ileri h ı z : 7.4 km.Azami geri hız : 8. 9 km.Azami çekiş : 5561 kg .(çeki demirinde )
Volanda : 93hp, 1750 devirPovrershift : 3 ileri 3 geriAzamî ileri hız : 10 . I kmAzami geri hız : 12 . I km.Azami çeki; : 20.410 kg .( çeki demirinde )
GücU : 90hp 1900 devirdeDüz vites : 6 ileri , 4 geriAzami ileri hız : 9 km .Azami geri hız : 8.5 km.Azami çeki} : 8070 kg .( çeki demirinde )
uygun Ataşmanlar
\
DOZERLER RIPERL
Bunlara ilâve olarakparça-servis-satış uzmanlığıve diğer problemleriniz iç in. .Türkiyelin stratejik bölgelerineyerleştirilmiş şubeler,tamir a-tölyeîeriv.eparça, depoları ile.Çukurova İthalat İhracat TAŞ.bu kıymetli ve randımanlı ma-kinaları yetkili personeliyledesteklemektedir.
TUUARIAR
AIAM«AVA ALAM URflSIııo. m r. ı nTHEfON 4723
UUMMİTHAT PAJA CAO
YENİŞEHİR
TELEFON . 12 44 M
İSTAMUl13
NO 14
rtlHON
CAOJUL!47 41 M
inimEAZI IUIVMINO. ?J r. ı. ıTELEfON 241 SI
ÇUKUROVATELGRAF VE TELEKS : ÇUKURTAS
Caterpillar Cat ve Traxcavator Caterpillar Tractor Co., ait tescil edilmiş markale
Pnoymatik SevK ve Homogenization tesisleri
Pnoymatik toz emici ve toz sevk tesisleri
Klinker soğutucuları, klinker konkasörleri,klinker nakil zincirleri
Direkt teshin edilen fırın ve kazanlar içinmerkezi öğütme tesisleri
Petrol ve kimya tesisleri için borulu fırınlar
Sanai fırınlarının örülmesi
Maden ve Seramik sanayii için aski tavanlar
Kumanda ve ayar tesisleri
Silo ve Depoların miktarının tesbiti
Çöp yakma tesisleri
İMALÂTÇISI ve KURUCUSU
AKTIENGESELLSCHAFT
F İ R M A S I N I NTÜRKİYE UMUMİ MÜMESSİLİ
ŞÜKRÜ TOPSAKALYÜKSEK MÜHENDİS
İstanbul Caddesi No. 100, AnkaraPosta Kutusu : 318-ANKARATelgraf : TOPSAKAL - ANKARA
TelefonBüro : 10 55 82 - 10 54 91Ev : 17 37 43
M. M 462
S E L N İ K E LIsıtma ve Klima Cihazları Sanayii A. Ş.
İMALÂT PROGRAMI:
I.
t
II.Su borulu sistemde yüksek basınçlı buharve kızgın su kazanları
Alev ve duman borulu ve 3 çekişli,
Yüksek basınçlı buhar kazanlarıKızgın su kazanlarıAlçak basınçlı buhar kazanlarıSıcak su kazanları
TÜ.Eşanjör
Etüv
Boyler
Hidrofor
Su depoları
Akaryakıt tanklarıt
Levha ısıtıcılar
Ziraat makina, cihaz ve aletleri
Her nevi demir ve saç konstrüksiyon işleri
Her kapasite ve muhtelif tiplerde
Isıtma, havalandırma
ve klima cihazları
Alçak, orta ve yüksek üfürmebasınçlı aksiyalve radiyal tiplerde
Vantilatör ve aspiratörler
Hava filtreleri
Hava menfezleri
Konvektörler
Ağaç kurutma fırınları
Boya kurutma fırınları
Merkez : Tunus Caddesi No. 5 ANKARA - T e l : 12 91 07 -17 31 74 -17 31 75
Fabrika: Büyük Sanayi 1. Cadde No. 11 ANKARA-Tel: 24 02 37
Şube : Necatibey Cad. Sait Demirbağ Hanı Kat: 3 No. 31-32 İSTANBUL - Te l : 49 46 32
ı~" O