korona vİrÜsÜ Özel sayisi · 2020-03-20 · bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne...

41
22 Mart 2020 ● businessweek.com.tr ● 15 GÜNLÜK ÖZEL SAYI KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI FİYATI 8,50 TL KKTC 10 TL

Upload: others

Post on 07-Jun-2020

1 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

22 Mart 2020 ● businessweek.com.tr ● 15 GÜNLÜK ÖZEL SAYI

KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI

FİYATI 8,50 TL KKTC 10 TL

Page 2: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

◼ İÇİNDEKİLER Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

1

Bizi sosyal medyada takip edin:

Facebook facebook.com/ businessweektr

Twitter @BusinessweekTR

Instagram @businessweektr

⊳ İnsanlar yeni Korona virüsü tehdidiyle baş etmek için davranışlarını hızla değiştiriyor.s32

◼ BAŞLARKEN 8 Karantina Günlerinde Roma

◼ BAKIŞ 11 Korona Virüsüyle Mücadele Ekonomik Alanda da Sürüyor

KAPAKFotoğraf:Giacomo Cosua NurPhoto/Zuma Press

Page 3: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

2

◼ İÇİNDEKİLER Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

1 İŞ DÜNYASI 12 Yeni Dönemin Sigortası

13 Virüsten Kaçan ‘Online’ Oldu

14 Devlet Elektrikte ‘Baba’lığı Bırakmıyor

16 Robotçudan Eğitime Yatırım

18 Avrupa’daki Son Kale de Düştü

COVID-19 ÖZEL DOSYASI 20 Bunun Anlamı Ne Olacak?

22 Tedaviyle İlgili Çalışmalar Nasıl Gidiyor?

24 Bunun Ekonomiye Etkisi Ne Olacak?

28 Çin Ne Kadar Çabuk Toparlanacak?

30 Finansal Bir Bulaşma da Söz Konusu Olabilir mi?

32 Bu Bizi Nasıl Değiştirecek?

34 İran Neden Bu Kadar Büyük Bir Darbe Aldı?

37 Havayolu Şirketleri Yeniden İrtifa Kazanabilecek mi?

39 Salgın Stresiyle Baş Edebilmek

Page 4: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

KARIYERINIZ IÇIN EN IYI YATIRIM!

Kampanya, 10.04.2019 tarihine kadar hbrturkiye.com adresinden yapılan abonelik satışlarında geçerlidir.Kampanya kapsamında Sınırsız Erişim abonelik ücreti 299TL yerine 199TL,Dijital abonelik ücreti 119TL yerine 79TL olacaktır.Sınırsız Erişim: 12 Sayı Dergi ile beraber hediye edilen 1 yıllık Online Arşiv ve Mobil Uygulamalara erişimi kapsamaktadır.Dijital: 1 yıllık Online Arşiv ve Mobil Uygulamalara erişimi kapsamaktadır.Bu kampanya HBR Türkiye’nin diğer kampanyaları ile birleştirilemez.Aboneliği bitmiş ve daha önce “Sınırsız Erişim” veya “Dijital” paketi bulunan tüm okurlar kampanyadan yararlanabilir.Aboneliği devam eden “Sınırsız Erişim” veya “Dijital” paketi bulunan tüm okurlar indirimli fiyatlar üzerinden aboneliklerinin sürelerini uzatabilirler.Harvard Business Review Türkiye kampanya koşullarında değişiklik yapma hakkını saklı tutar.

hbrturkiye.com

Page 5: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

4

◼ AJANDA Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Yönetim Adresi Ebulula Mardin Caddesi 4. Gazeteciler Sitesi No:83 Akatlar / İstanbul 34330Tel: 0 212 324 5515 Pbx Faks: 0 212 324 55 [email protected]@[email protected] 1306-2387 Haftalık, yerel süreli yayın Dili: Türkçe

Baskı ve Cilt Bilnet Matbaacılık ve Yayıncılık A.Ş.Dudullu Organize San. Bölgesi 1.Cad. No:16 Ümraniye-İSTANBULTel: 444 44 03 Fax: (0216) 365 99 07www.bilnet.net.tr

Dağıtım Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş.

İnfomag Yayıncılık Bilişim Tanıtım ve Organizasyon Hizmetleri Ltd. Şti. Adına Sahibi Serkan Ünal

Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan (Sorumlu)

Yayın DanışmanıRuhi Sanyer

Yardımcı EditörSinan KoparanMehmet Erdoğan Elgin

Haber Merkezi Alp Börü, Deniz Türsen

Çeviri ve RedaksiyonSaadet Başak Ülgen

GrafikMehmet Güzel

YönetimYayın Grubu Başkanı Serkan Ünal

Yayınlar DirektörüSerdar Turan (Sorumlu)

İdari İşler DirektörüSelim Kara

Satış ve Pazarlama İş Geliştirme DirektörüSerkan Aydıner

Reklam Satış DirektörüAli Toğral

Uluslararası Reklam Satış YöneticisiAbidin Karabulut

Reklam RezervasyonTel: 0 (212) 324 55 15 Pbx Faks: 0 (212) 324 55 [email protected]

Finans Sorumlusu Veysi Güneş

Katkıda Bulunanlar Mithat Bereketİsmail Hakkı PolatAtıf Ünaldı

Businessweek/Türkiye ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti. ve Bloomberg L.P. taraf›ndan yay›mlanmaktad›r. Businessweek dergisinin orijinal içeri¤inden al›narak bu say›da kullan›lan tüm içeri¤in telif haklar›, Bloomberg L.P.’ye aittir, 2014. Tüm haklar› sakl›d›r. Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd.ti’nin yaz›l› izni olmadan kullan›lamaz.

Businessweek/Türkiye is published by Infomag publishing, Ltd. Şti and Bloomberg L.P. Articles translated and reprinted in this issue from Businessweek are copyrighted 2014 by Bloomberg L.P. All Rights Reserved. Reproduction in any manner, in whole or in part, without prior written permission of Bloomberg L.P. and Infomag Publishing Ltd. is expressly prohibited.

EKONOMİ GÜNDEMİ

23 Mart Pazartesi• Türkiye İstatistik Kurumu, Mart 2020 dönemine ait

tüketici güven endeksini açıklayacak. • Kültür ve Turizm Bakanlığı, Şubat 2020 dönemine

ait giriş-çıkış yapan yabancılara ve vatandaşlara dair verilerini paylaşacak.

24 Mart Salı• Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Ocak 2020

dönemine ait uluslararası doğrudan yatırım verileri bültenini açıklayacak.

25 Mart Çarşamba• Türkiye İstatistik Kurumu, Temmuz-Aralık 2019

dönemine ait elektrik ve doğal gaz fiyatları verilerini paylaşacak.

• Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Mart 2020 dönemine ait imalat sanayi kapasite kullanım oranı verilerini açıklayacak.

27 Mart Cuma• Türkiye İstatistik Kurumu, Mart 2020 dönemine ait

ekonomi güven endeksini paylaşacak.• Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Şubat 2020

dönemine ait uluslararası rezervler ve döviz likiditesi verilerini paylaşacak.

30 Mart Pazartesi• Türkiye İstatistik Kurumu, Şubat 2020 dönemine ait

motorlu kara taşıtları verilerini açıklayacak.

• Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2019 yılına ait sınır istatistiklerini paylaşacak.

• Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Şubat 2020 dönemine ait tüketici kredilerine ilişkin istatistikleri paylaşacak.

• Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Şubat 2020 dönemine ait kredi kartı harcamalarına ilişkin istatistikleri açıklayacak.

• Tarım ve Orman Bakanlığı, Aralık 2019-Şubat 2020 dönemine ait asit yağmuru istatistiklerini paylaşacak.

31 Mart Salı• Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, 2019 dördüncü

çeyreğine ait iletişim hizmetleri istatistiklerini paylaşacak.

• Türkiye İstatistik Kurumu, 1990-2018 dönemine ait sera gazı emisyon istatistiklerini açıklayacak.

• Türkiye İstatistik Kurumu, 2019 yılına ait çocuk işgücü anketi sonuçlarını açıklayacak.

1 Nisan Çarşamba• Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, 2019 yılına

ait boru katları ile petrol ve doğal gaz taşıma istatistiklerini açıklayacak.

3 Nisan Cuma• Türkiye Sigorta Birliği, 2019 dördüncü çeyrek

dönemine ait sigorta, reasürans ve emeklilik şirketlerinin mali tablolarını paylaşacak.

30 Mart Pazartesi Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Şubat 2020 dönemine ait kredi kartı harcamalarına ilişkin istatistikleri açıklayacak

Page 6: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

DERGINIZI getir’den SATIN ALABILIRSINIZ.

Page 7: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

◼ ÖZETLE

6

Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

● Korona virüsü endişesi paket ürünlerin satışını artırdı. Bereket Döner artan talebi karşılamak için pakette döner üretimini artırdığını duyurdu. Bereket Döner CEO’su Muhammet Nezif Emek, “Korona virüsü önlemlerinin alınmaya başlamasının ardından on binlerce paket satışı gerçekleştirdik” dedi.

● Enuygun.com, eğitime ara verilmesinin ardından uçak ve otobüs bileti için telefon uygulamalarını kullanan ziyaretçi sayısının yüzde 110 arttığını belirtti. Toplam verilere göre uçak bileti talebi yüzde 82 artarken otobüs bileti talebiyüzde 646 yükseldi.

● Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, çalışanlarının sağlığına yönelik tedbirler kapsamında Sakarya’da bulunan fabrikada üretim faaliyetini 21 Mart-5 Nisan tarihleri arası durdurma kararı aldı.

● Danışmanlık şirketi Synechron’a göre, 100 binden fazla müşterisi olan bir banka müşterilerini tanıma ve süreçlerine dahil etmek için yılda 100 milyon dolar harcıyor. Müşterilerini tanımak için yatırım yapan şirketler işgücünde yüzde 55, maliyetlerde ise yüzde 30 tasarruf sağlıyor.

● Korona virüsü nedeniyle insan kaynakları departmanlarının en tedirgin olduğu başlıklardan biri yüz yüze mülakatların taşıdığı risk oldu. Kariyer.net, iş görüşmelerinin dijital ortamdan yapılmasını sağlayan HR Venue uygulamasını bir ay boyunca tüm şirketlerin hizmetine ücretsiz olarak sunacağını duyurdu.

● Eren ve Fatih Özmen’in sahibi olduğu global havacılık-uzay ve ulusal güvenlik şirketi Sierra Nevada Corporation (SNC), ABD Hava Kuvvetleri’nin (USAF) A-29 ihalesini kazandı. Şirket, Hava Kuvvetleri Özel Harekat Komutanlığı’na A-29 uçaklarının üretim ve teslimatı, yer destek teçhizatı, pilot eğitimi, lojistik destek ve idame konularında hizmet verecek.

● Korona virüsü elektronik cihaz sektörünü de vurdu. Nasa İletişim CEO’su Mehmet Hayrettin Yılmaz, “Çin birincil tedarikçimiz. Güney Kore ve Tayvan’da da Korona virüsü yaygın, alternatif tedarikçi ülke yok. 2020’nin üçüncü çeyreğine kadar Türkiye’ye bu ülkelerden ürün girişi beklemiyoruz. Haziran’a kadar elektronik cihazlarda ve giyilebilir teknoloji fiyatlarında yüzde 10 civarında bir artış öngörüyoruz” dedi.

● Otomotiv Sanayii Derneği’nin (OSD) Ocak-Şubat dönemi verilerine göre, toplam otomotiv üretimi bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında yüzde 4 artarak 237 bin 665 adet oldu. Son 10 yıllık ortalamalara göre 2020 yılı Ocak-Şubat döneminde toplam pazar yüzde 3, hafif ticari araç pazarı yüzde 29 ve ağır ticari araç pazarı yüzde 34 oranlarında düşerken otomobil pazarı yüzde 9 arttı.

● Ford Otosan, Kocaeli ve Eskişehir fabrikalarında üretim operasyonlarına iki hafta boyunca ara vereceğini açıkladı.

● Panasonic Life Solutions Türkiye, Life Solutions Hackathon’u gerçekleştirdi. Erciyes Üniversitesi öğrencilerinin takımı Ekarem birinci oldu. Ekarem’in projesi akıllı saate entegre edilmiş mini sensörler ile konumdaki hava kalitesini ölçümlemeyi ve bir uygulama aracılığıyla hava kalitesi hakkında kullanıcılara bilgi vermeyi kapsıyor.

Page 8: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

◼ ÖZETLE Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

● Büyük Menderes Havzası’nda suyun verimli kullanımı için sürdürülebilir bir model oluşturulması amacıyla HSBC Türkiye ve WWF-Türkiye iş birliğiyle hayata geçirilen ‘Yağmur Suyu Hasadı’ projesinde hasat edilen yağmur suyu miktarı yaklaşık 360 tona ulaştı.

● İTO, İstanbullu 414 bin şirkete ‘online mesafede kalma’ çağrısı yaptı. İTO Başkanı Şekib Avdagiç, “Üyelerimizin, faaliyet belgesi ve ticaret sicili gazetesi sureti temininin yanı sıra sicille ilgili birçok bilgi için ito.org.tr adresindeki internet portalımıza erişmelerini tavsiye ediyoruz” dedi.

● Temassız ödemelerde şifresiz işlem limiti yükseltiliyor. Güvenli olmasının yanı sıra hijyenik bir ödeme deneyimi sunan temassız ödemelerde şifresiz işlem limiti 18 Mart 2020 itibarıyla 250 TL’ye çıkartılıyor. Kartlar ve mobil cihazlarla yapılan temassız ödemeler 250 TL’ye kadar şifresiz, bu tutar üzerindeki işlemler ise şifreli olarak yapılmaya başlanacak.

● Kategori Mağazacılığı Derneği (KMD) Yönetim Kurulu Başkanı Serhan Tınastepe “İçinde bulunduğumuz ortamda birçok perakende işletmesinin faaliyetini geçici olarak durdurduğu kararını görmekteyiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘evinizden çıkmayın’ tavsiyesine paralel bir şekilde KMD üyeleri olarak beklentimiz, temel ihtiyaçlar dışında tüm perakende noktalarının kapatılması kararının kamu otoriteleri tarafından ivedilikle verilmesi yönündedir” diye konuştu.

● İTÜ ARI Teknokent firması Bioeksen, HSGM Viroloji Laboratuvarı ile korona virüsü tanısını 90 dakika gibi kısa bir sürede koyabilen patojen kiti geliştirdi. Bioeksen Kurucusu Canan Zöhre Ketre Kolukırık, “Geliştirdiğimiz kitin dünyadaki muadillerinden farkı, virüsün kesin tanısında klinik olarak doğru sonuçları yaklaşık 90 dakika gibi kısa bir sürede vermesidir” dedi.

● Danışmanlık şirketi Bain&Company küresel tedarik zincirlerine sürdürülebilirlik alanında derecelendirme hizmetleri sunan Ecovadis şirketine yatırım yaptı. Bu iş birliği kapsamında Bain&Company müşterilerine çevresel ve sosyal konularda ve kurumsal yönetim alanında bilgiler sunabilecek.

● Garanti BBVA, Korona virüsü salgınına karşı aldığı önlemler kapsamında ATM’lerden günlük minimum para çekme limitini 5 bin TL’ye çıkardı, diğer banka ATM’lerinde para çekme işlemlerini ücretsiz yaptı, şube içinde aynı anda hizmet alan müşteri sayısının ise kontrollü olarak belirleneceğini açıkladı.

● Korona virüsü salgını lojistik sektörünü de derinden etkiledi. Avrupa’da 14 ülke kara yolu taşımaları için sınırlarını kapatırken deniz yolu taşımacılığında ise yüzde 40’a varan fiyat artışı yaşandı.

● “Tüm Türkiye’yi uyarıyorum, yeterli sağlık önlemlerimiz ve ekipmanlarımız yok, Bodrum’a gelmeyin”

Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras

7

Page 9: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020◼ BAŞLARKEN

8

Karantina

ROMA

Günlerinde

Page 10: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

9

◼ BAŞLARKEN Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

542 yıllarında İmparator Jüstinyen ve halkı, İstanbul’un “Konstantiniye” olduğu dönemde, keyif ve refah içinde yaşam-larını sürdürürken, ticari gemiler, şehre veba mikrobunu da taşıyordu. Gemilerden yayılan hastalık sonucunda giderek artan ölümler, gündelik ve ticari hayatı da durduruyordu. İmparatorun yardımcısı Narses’in, “Önce önemsemedik. Şimdi de durduramıyoruz. Veba gittikçe yaygınlaşıyor” itirafı üzerine gecikmeli tedbirler hemen alınıyor ama mikrobu taşıyan ve “uluslararası çalışan fareler” ihmal ediliyordu. Jüstinyen bir gün olanı biteni görmek için kıyafetlerini değiştirir ve şehirde dolaşmaya çıkar. Çok kısa bir süre öncesine kadar insanların keyifle gezdiği sokaklar, eğlenceleriyle hayat enerjisinin yük-seldiği meydanlar ve neşeli evler ürkütücü bir sessizliğe bürün-müştür. Sarayına döner, kıyafetlerini çıkarır ve yatağına girer. Bir daha da çıkamaz. Veba mikrobu, Jüstinyen’i de milyon-larca kişinin arasına katar ve nüfusun yüzde 45’inin yattığı ‘Kara Ölümlüler Şehri’ne sürükler.

14’üncü yüzyılda veba, bu kez ‘Kara Ölüm’ kılığında Çin’den yola çıkar ve en çok etkilediği ülkelerden İtalya’ya kadar ulaşır. Önemli limanlardan Venedik, ilk karantina uygulamasını 30 gün olarak başlatır. Sonraları bu süre yeterli görülmez ve karan-tina süresi 40 güne yükseltilir. Tüm tedbirlere rağmen Venedik, nüfusunun yüzde 75’inin Kara Ölümler Şehri’ne naklini dur-duramaz. Çünkü fareler yine devrededir...

Dünyayı, ülkesel hücrelerden oluşan küresel bir hapisha-neye dönüştürmeye aday gizemli Korona virüsü, bu kez de Çin’den yola çıktı. Çin’in Noel tatilini, bu süreçte İtalya ve Çin arasında karşılıklı kullanılacak seyahat yollarını, iki ülke ara-sında iç içe geçmiş güçlü ticaret ilişkilerini ve Venedik Karnavalı dönemini kullanarak, Çinli nüfusun en yoğun bulunduğu İtalya’nın kuzey bölgesine ulaşıyordu. Virüsü, “abartmayın” sözüyle karşılayan ülke, peş peşe başlayan ölümler üzerine, ‘önemseme’ aşamasına geçiyor ve gecikmeli de olsa kuzey bölgesinden başlayarak yoğun bakım ünitesine alınıyordu.

Ülkenin kuzeyindeki Lombardiya bölgesinin karantina altına alınacağı haberlerinin duyulması üzerine, bölgede yaşa-yanların bir kısmı panik halinde güneye akın ediyor ve Korona karabasanı, ölümsüz şehrin tepesine de çöküyordu. Romalılar artık yaşam tarzı olmuş sosyal hayatlarını bırakıp, evlerine kapanıyorlardı. Bana da şehirde neler olup bittiğini görebil-mek ve fareyi bulmak ümidiyle Roma’nın yollarını arşınla-mak düşüyordu...

Karantina sonrası her zaman gittiğim bar, fırın ürünleri-nin satışı dışında kapalıydı. Çalışanlar eldivenli ve maskeliydi. Masalar ve sandalyeler, her zaman oturduğum bölgeye üst üste yığılmıştı. Kapısına “Akşam 18:00’den sonra kapalıyız” ve

● Çin’den başlayarak ölümcül turunu sürdüren Korona virüsü, “İnsanoğlunun zaman zaman tarih kuyusuna inmesi ve topluma acı veren olayları yeniden gün yüzüne çıkarması gerektiğini” acı bir biçimde anımsatıyor

● Ayfer Selamoğlu

ROMA

Günlerinde

Page 11: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

1010

◼ BAŞLARKEN Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Kahlo’nun çok özel sergileri de “kapatılanlar” grubuna katıl-mıştı. Serginin bulunduğu Via Tirso’dan geçerken, Frida’nın bizlere göz kırpan görselini anımsıyorum. Tüm dünyaya hın-zırca, “Biliyorum, aslında birbirimizi yok edeceğiz, böylece mücadele sonunda ortaya hiçbir galip çıkmayacak” mesajını vermiş olabilir miydi?

Yaşananlar büyük bir İtalyan meydanında gerçekleşen, masalsı, şen şakrak bir düğünden, aniden büyük bir cenaze törenine geçmek gibi özetlenebilir. Eğitim kurumlarının kapan-masıyla başlayan bu süreç, insan seliyle dolup taşan cadde-lere ve sokaklara kadar ulaşmış, elleri paketlerle dolup taşarak heyecanla koşuşturan binlerce turist, apar topar şehri terk etmişti. Şehirdeki yabancı öğrenciler de yine aynı hızla ülke-lerine dönmüştü. Romalılar, “Biz evdeyiz” kampanyasına katı-larak evlerine kapanmıştı. Edebi şehirdeki renkli, neşeli ve hareketli yaşam bir anda yeraltına inmiş, geriye muhteşem bir açık hava müzesi kalmıştı. Dokunduğu her şeye coşkulu ve tutkulu enerjisiyle hayat veren Giovanni Lorenzo Bernini’nin becerikli elleriyle dantel gibi işlediği havuzlar ve heykeller yine büyüleyici güzellikleriyle göz kamaştırıyordu. Ama bu güzel-liklere martılar, kuşlar ve su sesleri eşlik etmekteydi. İtalyanca burun anlamına gelen ‘nasone’ adıyla Roma’nın her bir soka-ğına, köşesine yerleşmiş sokak çeşmeleri ise şehrin sessizli-ğini gizlemek ister, terk edilmişliklerine ağıt yakar gibi daha bir gürültülü akıyorlardı...

Bir küçücük virüs, turizme ve modaya bel bağlamış bir ülkeye hem ekonomik hem de insani olarak diz çöktürüyordu. Oteller hızla boşalmış, önceden yapılan rezervasyonlar iptal edilmişti. Turistlere ya da öğrencilere kiralanan evler boşal-mıştı. Ülkeyi geniş ağlarla saran ulaşım sistemi durmuştu. Her gün binlerce turistin ücret ödeyerek ziyaret edebildiği tarihi yerler ve müzeler kapanmıştı. Kafe, bar, restoran ve trattoria-lar kepenk indirmişti. Ucuz imalat için Çin’i tercih eden eden büyüklü küçüklü mağazalar, ferforje parmaklıkların ardına sıkışıp kalmıştı. Şehirde sanat ve kültürden dil eğitimine kadar faaliyet gösteren özel kurumlar kapanmıştı. Kapanan yerlerde çalışanlar endişeli bekleyişe geçmişti. Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco’nun geleneksel Pazar duası Angelus’u video kaydıyla yapması, durumu özetliyordu. Vatikan’daki San Pietro Meydanı’nın iki tarafına kurulu ekranlar Papa’nın konuşma-sını değil, İtalya’nın geldiği noktayı yansıtmaktaydı. Şehri kap-layan “kapalıyız” bulutlarını düşünürken, İtalyan yönetmen Roberto Rossellini’nin Roma, Açık Şehir filminin ismini “Roma Kapalı Şehir” olarak zihnimde yeniden uyarlıyorum...

Tüm bu olan biten sırasında, İtalyanlar ulusal kimlikle-rini yeniden keşfediyordı. İtalyan bayraklarıyla, “Her şey güzel olacak” ya da “Hepimiz evlerden de yakın ve birlikte-yiz. Bu savaşı da kazanacağız” mesajlarıyla... Meydanlarını evlerine taşıyan İtalyanlar, her akşam saat 18:00’de pencere, balkon ve teraslarında buluşuyor ve İtalyanca şarkılarla Il Canto degli İtaliani isimli marşlarını hep bir ağızdan söylüyor. Dışarıdaki hayatları ise temel ihtiyaçlarını gidermeye yönelik: Alışverişlerini tamamlarken minik turlar yapmak, köpeklerini gezdirmek ve spor yapmak gibi. Hastanelerin ve yoğun bakım ünitelerinin yetersiz olduğu, tedavilerdeki önceliğin artık yaşa göre belirlendiği, insanların yalnız ve boğularak öldüğü haber-lerini duydukça, “542 yılındaki veba salgınında hayatını kay-beden İmparator Jüstinyen döneminden bugünlere değişen ne?” diye sormadan edemiyorum. Ve bu dönemin farelerinin peşine düşüyorum... <BW>

“En fazla iki kişi giriyor. Diğerleri bekliyor” notu düşülmüştü.Daha sonra San Calisto Meydanı’na yöneldim. İnsanı Orta

Çağ dönemine ışınlayan dar ve parke taşı döşeli sokaklarından yürürken, her daim açık olan restoranlara, barlara ve tratto-rialara gözüm takıldı. Aşina olduğumuz şen şakrak insanlarla çevrili masaların yerini artık siyah renkli Vespalar almıştı. Labirent gibi dar sokaklardan, çanların, kuşların ve adımla-rımın sesi eşliğinde geçerek meydana ulaştım. Romalıların adeta evlerinin salonu gibi kullandıkları San Calisto, olduğu yerde donmuştu. Hayat belirtisi olan, tek şey kapalı bir resto-ranın boş bahçesini çeviren parmaklıklarına iliştirilmiş renga-renk çocuk eli. Mesajı ise “Andrà tutto bene”, yani “Her şey güzel olacak.”

Oradan Roma’nın gözde meydanlarından Santa Maria di Trastevere’ye geçiyorum. Meydanın ortasında yer alan, devasa istiridye kabuklarıyla süslü, her daim tıklım tıklım insanlarla dolu çeşmenin merdivenleri de boşalmıştı. Santa Maria Kilisesi’nin aziz heykelleri meydana arkadaşlık ediyordu. Hemen karşımdaki açık eczaneye yöneliyorum. Eczane boştu ama vitrinindeki “Maske yok” ve “Lüfen, içerideki müşteri-lerin çıkmasını bekleyin” ve “Her şey güzel olacak” notları gündemi özetliyordu.

Eczanenin bitişiğindeki mağazada tadilat yapan çalışan-lardan meydanda faaliyet gösteren Çin restoranı sahiplerinin artık hediyelik eşya satacaklarını öğreniyorum. Ülke genelinde faaliyet gösteren yüzlerce Çin restoranının tamamen kapandı-ğını düşünürsek, yeni dünya düzenlerine geçiş yapıyorlardı.

Hayat ışığı görürüm umuduyla Campo di Fiori Meydanı’na yöneliyorum. Bugünlerde birçokları gibi ben de otobüs, tramvay ya da metroyu tercih etmediğimden yürüyerek meydana ulaşıyorum. Her zaman kurulan semt pazarı boşal-mış, talepsizlikten cömertçe yerlere atılan yiyeceklere canım kuşlar üşüşmüştü. Saygıyla ve paylaşımla paylarına düşen yiye-ceklerin tadını çıkarıyorladı. Sonra meydandaki Federica’yı gördüm. İçerisi boştu. Yüzündeki beyaz maskeyle kapının önünde güneşleniyordu. Nasıl olduğunu sordum. “İnsan görüyor musun?” sorusunu yönelterek, “Artık tek tük insan pazara uğruyor. Restoranlar da kapalı. Kim alacak?” dedi canı sıkkın bir şekilde. Piazza Navona’ya geçerken Rönesans felsefesini biçimlendiren en önemli filozoflardan Giordano Bruno’nun meydanın ortasında yükselen heykeline başımı kaldırıyorum. Bilimsel ve akılcı düşünceleri nedeniyle engi-zisyonun kararıyla Campo de Fiori’de diri diri yakılan Bruno, hüzünle bakıyor gibiydi.

Bruno’nun “Zaman her şeyi alır ve her şeyi verir” sözünü düşünerek Piazza Navona’ya dinlenmeye geçtim. Tek tük insan-lar, ara sıra geçen bisikletliler ve Bernini’nin muhteşem çeş-melerinden akan su sesleri dışında çıt çıkmıyordu. Oradan çıkarken, her daim aynı yerde görev yapan asker ve polisleri görüyorum. Yine bir kimlik ya da neden dolaştığım sorusuyla muhatap olma şansını yakalayamadan, selamlaşarak yoluma devam ediyorum. Ünlü Panteon’un yükseldiği ve her daim akan çeşmesinde martıların ve güvercinlerin yıkandığı Piazza Rotonda’ya varıyorum. Panteon’un devasa yapısı gibi her gün binlerce insanın geçişine şahitlik eden haşmetli kapısı da mey-danla birlikte kapalıydı.

Via del Corso’dan geçerken, Raffaello sergisinin poste-rine takılıyorum. Sinemalar, tiyatrolar ve konserler de sahne önünden, tozlu perde arkasına alınmıştı. Palazzo Bonaparte’de sergilenen Gizli İzlenimciler’in yanı sıra Raffaello’nun ve Frida

Page 12: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

◼ BAKIŞ

● Mücadelenin ekonomik faaliyetlere zararını azaltmak için gerekli önlemler alınıyor

Dünyadan Korona virüsüyle ilgili henüz olumlu bir haber gel-mezken Türkiye salgınla baş edebilmek için aldığı önlemlere her geçen gün bir yenisini ekliyor. İş dünyası salgının önüne geçebilmek için evden çalışma yolunu tercih ederken Mavi, Boyner ve İpekyol gibi pek çok perakende devi de mağaza-larını süreli olarak kapatarak salgınla mücadeleye destek veriyor. Diğer taraftan kamu mücadelenin ekonomik zorluk-larının önüne geçmek için yeni adımlar atıyor. Piyasadaki liki-diteyi artırmak isteyen Merkez Bankası (TCMB) politika faizi oranını 100 baz puan düşürerek yüzde 10,75’ten yüzde 9,75’e çekti. Para Politikası Kurulu (PPK), “Korona virüs salgınına ilişkin gelişmeler küresel büyüme görünümünü zayıflatıyor” açıklamasında bulundu. Diğer yandan hükümet de virüsle mücadele için Ekonomik İstikrar Kalkanı adı verilen bir paket açıkladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkan-lığında tüm bakanlar, işçi, işveren örgütleri ve kamu banka-larının yöneticilerinin katıldığı toplantıda salgın süresince yaşanabilecek olan ekonomik kayıplara yönelik 100 milyar liralık destek paketi açıklandı. Paket kapsamında perakende, AVM, demir-çelik, otomotiv, lojistik-ulaşım, sinema-tiyatro, konaklama, yiyecek-içecek, tekstil-konfeksiyon ve etkinlik-or-ganizasyon sektörleri için muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primleri Nisan, Mayıs ve Haziran ödemeleri altışar ay erte-lendi. Geçtiğimiz Kasım ayında çıkartılan ve otel, tatil köyü, pansiyon, apart, misafirhane ve kamping gibi konaklama tesislerinde verilen geceleme hizmeti için ödenecek olan konaklama vergisinin Kasım ayına kadar uygulanmama kararı alındı. Ayrıca otel kiralamalarına ilişkin irtifak hakkı bedel-leri ve hasılat payı ödemeleri Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için altı ay süreyle ertelendi. Virüs salgınının ilk gününden bu yana en çok etkilediği sektör olan havayolu şirketleri için

Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Korona Virüsüyle Mücadele Ekonomik Alanda da Sürüyor

de önlemler açıklandı. Buna göre iç havayolu taşımacılığında üç ay süreyle KDV oranı yüzde 18’den yüzde 1’e indirildi.

İhracatı Koruma, İşsizlikle MücadeleAçıklanan pakette özellikle ihracatın desteklenmesi ve bu dönem içerisinde işsizlik oranlarının daha da artmasının önüne geçecek tedbirler dikkat çekiyor. COVID-19 salgınıyla ilgili tedbirlerden etkilendiği için nakit akışı bozulan firma-ların bankalara olan kredi anapara ve faiz ödemeleri asgari üç ay ötelenecek ve gerektiğinde bunlara ilave finansman desteği sağlanacak. İhracattaki geçici yavaşlama sürecinde kapasite kullanım oranlarının korunması amacıyla ihracat-çıya stok finansmanı desteği verilecek. Ayrıca bu dönemde işlerinin olumsuz etkilendiğini beyan ederek talepte bulunan esnaf ve sanatkarların Halkbank’a olan kredi borçları Nisan, Mayıs ve Haziran anapara ve faiz ödemeleri üç ay süreyle ve faizsiz olarak ertelenecek. Kredi Garanti Fonu (KGF) limiti 25 milyar liradan 50 milyar liraya çıkarılacak, kredilerde öncelik gelişmelerden olumsuz etkilendiği için likidite ihti-yacı oluşan ve teminat açığı bulunan firmalar ile KOBİ’lere verilecek. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “KOBİ’lerin kredi borçlarının ertelenmesi, KGF limitlerinin artırılması, temerrüde düşen firmalara mücbir sebep kaydı düşülmesi, ihracatçının desteklenmesi ve çeşitli sektörlerde KDV ve SGK primlerinin ertelenmesi piyasada nakit akışını artıracaktır” diyor. Asgari ücret desteğinin devam edece-ğinin açıklandığı pakette Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörü inşaat da unutulmamış. Sektörde hareketlilik yarat-mak için 500 bin liranın altındaki konutlarda kredilendiri-lebilir miktar yüzde 80’den yüzde 90’a çıkartıldı ve asgari peşinat yüzde 10’a düşürüldü. <BW>

Page 13: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

İŞ

DÜNYASI

1

Editör Ruhi Sanyer

12

● Korona virüsü Aon Sigorta’nın odağını değiştirdi

yavaş yoluna girdiği bir dönem başlıyordu. Küresel ticaret savaşlarında silahlar yeni yeni bırakılıyordu ki dünya, Korona virüsü salgınıyla karşı karşıya kaldı. Bu durum kuşkusuz tüm sektörlerde ciddi bir yavaşlamayı beraberinde getiriyor. Türkiye öze-linde ise işler biraz daha zorlaşacak gibi. Zira eko-nominin lokomotifi konumundaki inşaat sektörü 2019 yılında ciddi bir ivme kaybetti. Diğer yandan ekonomik durgunluk ve jeopolitik riskler pek çok sektörü zaten fazlasıyla etkiledi. Tüm bu gelişme-lere rağmen Aon Türkiye 2019’u iyi sayılabilecek bir performansla kapatmış. Ferhan Özay, “2019 iyi bir seneydi. Duruma göre yönetim yaptık. İç piyasa kötü gittiği için pek çok şirket ihracata yöneldi. İç piyasada inşaat işleri iyi gitmese bile müteahhitler yurt dışında başarılı işler yaptı. Bu da bize olumlu döndü. Ekonominin neresi faydalı bir şey yapıyorsa biz oraya yöneliyoruz” diyor.

2020 içinse bu kadar olumlu konuşulamıyor. Mevcut durumda inşaat sektöründe yine hareketli bir yıl olmayacağı anlaşılıyor. Benzer şekilde bu yıl ihracat için de parlak bir dönemden bahsetmek

Dünya Korona virüsünün etkileriyle kasıp kav-rulurken, sigorta sektöründe çok büyük bir bir-leşme gerçekleşti. Londra merkezli Aon, İrlanda merkezli risk yönetimi ve sigortacılık şirketi Willis Towers Watson’ı yaklaşık 30 milyar dolara satın aldı. Birleşme sonucu ortaya çıkan şirket, sektö-rün en büyük oyuncusu oldu. Dünya çapında faa-liyet gösteren şirketlerin bir yıldan fazla sürecek birleşme işlemlerinin tamamlanmasının ardından 95 bin kişinin çalıştığı yeni bir dev ortaya çıkacak. Bahsi geçen her iki şirket de Türkiye’de faaliyet gös-teriyor. Türkiye’deki operasyonların da birleştiri-leceği süreç içerisinde her iki şirketin birbirinin ayağına basmadan tamamlayıcı bir rol üstlenmesi planlanıyor. Aon Türkiye Eş CEO’su Ferhan Özay, “Sigorta tarihinin en büyük birleşmesi. Dünyanın pek çok bölgesinde birbirini tamamlayacak. Birinin yapmadığını diğeri yapıyor. Bu da müşteriye avantaj sağlayacak” diyor.

Peki küresel risklerin tavan yaptığı bir dönemde yaşanan birleşme sürecinde şirket Türkiye’de nasıl bir yol izleyebilir? Küresel ekonomide işlerin yavaş

Yeni Dönemin Sigortası

Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 14: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

13

kolay değil. Ferhan Özay, “Korona virüsü ciddi bir kilitlenmeye neden olabilir. Çin’in üretimi azaldığı için önce ihracat tarafında fırsat görüldü ama sonra-dan krizin etkilerinin çok daha büyük olduğu anla-şıldı” diyor. Ancak umudunu koruduğunun da altını çiziyor: “Türkiye ihracatta doyma noktasında değil. Bir pazar kapandığında diğer bir pazarla devam edebiliyor. Yurt dışında taahhüt ve inşaat işleri de devam ediyor.”

Peki dünyanın gündeminin sağlık olduğu bir dönemde şirket nasıl bir yol haritası izleyebilir? Elbette riskin gerçekleştiği bu noktadan sonra hiçbir sigorta şirketi Korona virüsü özelinde bir teminat geliştirmez. Diğer yandan sigorta sektörünün salgın hastalıklara karşı çok fazla teminat sağladığını söy-lemek de mümkün değil. Ferhan Özay, “Korona virüsü salgın hastalık olması dolayısı ile normalde sağlık teminatları içinde değil. Gerçi teminat uzun yıllardan beri reasürans şirketleri tarafından sağla-nıyor. Ama başa gelmeden kimse buna gerek duy-muyor. Hatta bunu sigortalayan sigorta şirketi de bunun reasüransını almıyor. Böyle bir sarmal halde gidiyor” diyor.

Salgın hastalıkları kapsamasa da yeni dönemde farklı teminatlar gelebilir. Terör saldırılarında benzer bir uygulama var. Terör ya da toplumsal olaylarda işletmeler direkt fiziki zarar görmese bile bölgede bulunmaları nedeniyle mali zararla karşı-laşabiliyor ve sigorta sistemi bu zararları karşılı-yor. Salgın konusunda benzer teminatlar üzerinde çalışılabilir. Ferhan Özay, “Öncesinde nispeten var olan ancak yaygın olmayan ürünler var. Mesela şimdi Korona yüzünden müşteri kaybına uğrayan oteller bu konuya ilişkin sigorta soruyor. Bu saatten sonra yok. Ancak fiziki hasar olmadan kâr kaybına maruz kalma riskine karşı ürünler olabilir” diyor. Elbette artan risk algısı nedeniyle teminat fiyatları-nın yükselmesi de gündeme gelebilir. Ferhan Özay, “Artan risk nedeniyle reasürörler fiyatları yukarı çekiyor. Elbette büyük kurumların sigorta alma-ması mümkün değil. Çok fazla sigorta şirketi düşük fiyat verdiği için zarar etti. Bazı şirketlerin hissedar-ları zararlar nedeniyle bazı alanları kapattı. Böyle olunca da arz azalır, fiyatlar artar” diyor.

Tüm sektör kurumsal tarafta büyüme hızını korumakla birlikte, ekonomik yavaşlama nede-niyle KOBİ tarafında kayıplar yaşıyor. Aon Türkiye, KOBİ’ler için yeni ürünlerle bu alanda mevzilerini koruyabilir. Mali kayıpları karşılayan teminatların yanı sıra KOBİ’ler ve hatta bireyler için siber sal-dırıları kapsayan teminatlara da ağırlık verebile-ceklerini belirtiyor Ferhan Özay ve ekliyor: “KOBİ tarafında bir azalma var ama yeni iş modelleri ile yeni kanallardan iş alınabilir. Zaten bu sene çok hızlı büyümelerin yaşanacağı bir sene değil. Mevcudu koruyup üzerine çok az konulacak bir yıl.” �Sinan Koparan

Türkiye’deki ilk Korona virüsü vakası 11 Mart’ta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından duyurul-muştu. Takip eden günlerde vaka sayısı yüksel-dikçe alınan önlemler de arttı. Bazı şirketler evden çalışma sistemine geçti. İnsanlar artık zorunlu haller dışında evde kalmayı tercih ediyor. İşe gidenler ise dışarıda oyalanmadan eve dönüyor-lar. Dışarıyla teması minimuma indirmek isteyenler teknolojinin olanaklarından da daha fazla yarar-lanmaya başladı. Alışveriş yapmak için AVM’ler gibi kalabalık yerlere gitmek istemeyenler bugün-lerde e-ticarete yöneliyor.

Türkiye Odalar Birliği (TOBB) E-ticaret Meclisi Üyesi ve Ticimax E-ticaret Sistemleri Kurucusu Cenk Çiğdemli, insanların virüs nedeniyle panik olmasının internet alışverişlerinde sıra dışı bir hareketliliğe yol açtığını söylüyor. Çiğdemli, gıda satışı yapan siteler başta olmak üzere kolonya markalarının internet siteleri, hijyen ürünleri ve medikal ürün satışı yapan e-ticaret sitelerinde daha önce hiç rastlanmayan bir yoğunluk olduğunu vur-guluyor. Sitelerin özellikle kuru gıda ve kolonya siparişlerine yetişemediklerini belirten Çiğdemli, “Bazı kalemlerin satış hacminde yüzde 300’e varan büyümeler olduğu görülüyor” diyor.

Alışveriş sitesi Avantajix.com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral ise alışveriş için çarşı, pazar, market, AVM gibi kalabalık mekanlara gidenlerin sayısının azaldığını belirterek, “Okullar tatil, tüm sosyal etkinlikler de iptal edildi. İnsanlar ev ve ofislere hapsoldu. Bu yüzden temel ihtiyaçlar dahil alış-verişler internetten yapılmaya başlandı” diyor. Kayral, insanların piyasada bulmakta zorlandıkları dezenfektan gibi ürünlerin de sanal mağazalarda

SÖZÜN ÖZÜ Risklerin arttığı bir dönemde Willis Towers Watson’ı satın alan Aon, Türkiye’de kurumsal ve KOBİ odaklı giderek mevcut büyüme rakamlarını koruyacak.

Virüsten Kaçan ‘Online’ Oldu○ Korona virüsü nedeniyle zamanının çoğunu evde geçirmeye başlayanlar, e-ticaret trafiğini artırdı. Siparişler bazı platformlarda yüzde 80’e varan oranlarda yükseldi

◼ İŞ DÜNYASI Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 15: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

14

daha rahat bulunabildiğini aktararak, yaşanan bu gelişmeler sonucunda sanal mağazaların ciro-larını ikiye katladığını belirtiyor.

CarrefourSA tarafından paylaşılan bilgilere göre Türkiye’deki ilk Korona virüsü vakasının açık-landığı 11 Mart ile 15 Mart arasında CarrefourSA.com’un trafiğinde ciddi bir yoğunluk yaşandı. Açıklamada sitenin trafiğinin bir önceki hafta-nın aynı dönemine göre yüzde 80 arttığı vurgu-landı. Kuru gıda, kasap, temizlik malzemeleri, meyve-sebze, self-servis, kişisel bakım ve hijyene yönelik ürünler en çok büyüyen reyonlar oldu.

Migros’tan yapılan açıklamada da online alış-veriş hizmetlerine talep artışı gözlemlendiği belirtildi. Migros mağazalarında yaptığımız araş-tırmalara göre de özellikle gelir düzeyi yüksek ve iş merkezlerine yakın semtlerdeki online satış-larda önemli artışlar söz konusu. Bunun yanında Boğaz’daki mağazaların ikisinde satışların yüzde 100 oranında arttığını öğrendik. Migros’un açıkla-masında talebin en çok temel gıda ve ihtiyaç malze-melerine, temizlik ve kişisel hijyen malzemelerine yönelik olduğu aktarıldı. Uzmanlar ise Korona virü-sünün satın alma alışkanlıklarında önemli değişik-likler yaptığını, bu salgın bitse bile online satışların toplam satışlar içindeki payının yüksek kalmaya devam edeceğini düşünüyor.

Online market servisi İstegelsin CEO’su Sedat Yıldırım, Türkiye’deki ilk vakanın duyurulmasıyla birlikte özellikle temizlik ve hijyen ürünleri ile ilk yardım ve tıbbi malzemelerin satış grafiklerinin yükseldiğini aktarıyor. Temizlik ve hijyen ürünle-rinde satışlar 12 kat artarken bu grup içinde yer alan kolonya, önceki birkaç güne göre 35 kat fazla satmış. Bulgurda 38 katlık bir artış gözlemlenir-ken, satışlar nohutta 42, makarnada ise 30 kat artmış. Yıldırım, “Genel olarak baktığımızda satış-ların yüzde 52 oranında arttığını söyleyebiliriz” diyor. Ayrıca, Temassız Teslimat Uygulaması’na geçtiklerini ve artık poşetlerin kapı önüne bırakı-larak hijyen mesafesinde teslimat yapmaya başla-dıklarını söylüyor.

Online market uygulaması Getir yetkilileri ise paylaştıkları bilgilerde 9 Mart’ta kurdukları yönetim ekibiyle birlikte tedariki nasıl yönete-bileceklerine dair çalışmalara başladıklarını ve merkez depolardaki stok miktarlarını iki–üç katına çıkardıklarını belirtiyor. Bunun yanında, uygu-lama güncellenerek ‘Siparişi Kapıya Bırak’ seçeneği eklenmiş. Bu seçeneği işaretleyenler siparişlerini yüz yüze görüşme olmadan kapılarının önünden teslim alabiliyor. Virüsün Türkiye’de de çıkma-sının ardından sipariş sayıları ve sepet tutarları ciddi oranda artmış. Su, makarna, bakliyat, kon-serve gıdalar, un, sabun ve kolonyaya talep çok yükselmiş. �Deniz Türsen

SÖZÜN ÖZÜ Korona virüsü nedeniyle kalabalık yerlerde bulunmaktan ve başkalarıyla temastan kaçınan insanlar e-ticareti tercih etti. Özellikle süpermarketler, fiziki mağazalarındaki boşluğu sanal mağazalarındaki trafikle doldurdu.

◼ İŞ DÜNYASI

Devlet Elektrikte ‘Baba’lığı Bırakmıyor○ MW 100 Türkiye araştırması, kamunun elektrik üretiminde hâlâ önemli bir oyuncu olduğunu gösteriyor

Türkiye’de enerjinin bir sektör olarak gelişim gös-termeye başlamasının geçmişi 2000’li yılların başı gibi yakın bir tarihe dayanıyor. 2001 yılından itiba-ren kamuya ait elektrik üretim santrallerinin özel-leştirilmesiyle başlayan, 2013’ten sonra da özellikle elektrik dağıtım bölgelerinin serbestleşmesiyle hız-lanan liberalleşme sürecinde birçok yerli ve yabancı oyuncu enerji sektörüne dahil oldu. Hiç şüphesiz, elektrik üretimine dahil olan şirket sayısının art-masında yenilenebilir enerji alanına yapılan yatı-rımların etkisi büyüktü. Ama her ne kadar son 20 yılda özel sektörün enerji üretimindeki payı artsa da kamunun sektörde en büyük oyuncu olma özel-liği devam ediyor. Danışmanlık şirketi Kearney ile enerji sektörünün önemli haber sitelerinden Enerji Günlüğü tarafından hazırlanan MW 100 Türkiye araş-tırması, bu gerçeği ortaya koyuyor. Türkiye’nin en büyük 100 elektrik üreticisini ortaya koyan araştır-mada 20 bin 541 megavat (MW) kurulu güce sahip kamu şirketi Elektrik Üretim A.Ş. (EÜAŞ) açık ara ilk sırada yer alıyor. Bu miktar, Türkiye’nin toplam kurulu gücü olan 91 bin 267 MW’ın yüzde 23’ünü oluşturuyor. EÜAŞ’ı 3 bin 830 MW kurulu güçle ENKA takip ediyor. 3 bin 598 MW kurulu güçle Alman E.ON–Sabancı Grubu’nun ortak şirketi Enerjisa ise üçüncü sırada yer alıyor.

Enerji Günlüğü Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Kara, ENKA’ya ait doğal gaz santrallerinin kurulu güçleri yüksek olsa da piyasa şartları nedeniyle üretim faaliyetlerinin giderek azaldığına dikkat çekiyor.

Elektrik üretiminde kaynak dağılımına bakıldı-ğında ise ilginç sonuçlar ortaya çıkıyor. MW 100’de yer alan şirketlerin toplam kurulu gücü 77 bin 585 MW’a ulaşıyor. Bu kapasite, MW 100 şirketleri-nin Türkiye’nin toplam kurulu üretim kapasitesi-nin yüzde 85’ini oluşturuyor. MW 100 şirketlerinin

Page 16: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

15

kurulu güçlerinin kaynak bazında dağılımı incelendi-ğinde doğal gaz ile hidroelektriğin önde olduğu görü-lüyor. Bu iki kaynaktan hidroelektrikte 24 bin 472 MW, doğal gazda ise 24 bin 481 MW kurulu üretim kapasitesi bulunuyor. Hidroelektrik ve doğal gazı, 19 bin 450 MW’lık kurulu güçle kömür izliyor. MW 100 şirketlerinin yerli kömürde 8 bin 32, ithal kömürde ise 8 bin 684 MW’lık kurulu kapasiteleri bulunu-yor. Son yıllarda büyük yatırım yapılan yenilenebi-lir enerji kaynağı rüzgar ise 6 bin 894 MW’lık kurulu

kapasite ile kömürün arkasında yer alıyor. Kearney Türkiye Direktörü Onur Okutur, “Son yıllarda ger-çekleşen yatırım hamlesiyle ülkemiz enerjide arz güvenliğinin sağlanması hedefine yönelik olarak çok büyük mesafe katetti. Yenilenebilir enerjiye yönelik yatırımlardaki güçlü artış da kaynak bazında çeşitli-liği sağladı” diyor. �Mehmet Erdoğan Elgin

SÖZÜN ÖZÜ Türkiye elektrik piyasası serbestleşme eğilimi gösterse de üretim tarafında kamu şirketi EÜAŞ’ın baskın oyuncu olma özelliği devam ediyor.

MW 100 Türkiye çalışmasına göre en büyük üretim gücüne sahip şirketlerle kaynak bazlı en büyük 10 üretici ise şu şekilde sıralanıyor:

MW 100 İlk 10 Kömür İlk 10 (MW) Rüzgar İlk 10 (MW)

Doğal Gaz İlk 10 (MW) Hidroelektrik İlk 10 (MW) Jeotermal İlk 10 (MW)

ŞİRKET KURULU GÜÇ (MW)

EÜAŞ 20.541

ENKA 3.830

Enerjisa 3.598

Eren Enerji 2.824

Çelikler Holding 2.713

Cengiz Enerji 2.702

Limak Enerji 2.088

Aydem Enerji 1.965

İÇDAŞ 1.665

Bilgin Enerji 1.580

ŞİRKET KURULU GÜÇ (MW)

Eren Enerji 2790

Çelikler Holding 2530

EÜAŞ 1804

İÇDAŞ 1605

Anadolu Birlik Holding 1523

Diler Holding 1200

Ciner Holding 1049

Oyak Holding 953

Aydem Enerji 945

STEAG GMBH 673

ŞİRKET KURULU GÜÇ (MW)

Güriş Holding 581

Polat Enerji 511

Demirer Holding 470

Borusan ENBW 445

Bilgin Enerji 370

Eksim Enerji 343

Fina Enerji 332

Akfen 290

Zorlu Enerji 260

Enerjisa 212

ŞİRKET KURULU GÜÇ (MW)

EÜAŞ 5953

ENKA 3830

Enerjisa 1583

Eren Enerji 1047

Çelikler Holding 1047

Cengiz Enerji 927

Limak Enerji 900

Aydem Enerji 890

İÇDAŞ 853

Bilgin Enerji 849

ŞİRKET KURULU GÜÇ (MW)

EÜAŞ 12776

Enerjisa 1353

Cengiz Enerji 1181

Aydem Enerji 950

Özaltın Enerji 656

Limak Enerji 648

Sanko Enerji 548

Doğuş Enerji 536

Kolin 512

IC İçtaş Enerji 400

ŞİRKET KURULU GÜÇ (MW)

Zorlu Enerji 260

Güriş Holding 210

Kipaş Holding 199

Çelikler Holding 154

Türkerler Holding 71

MB Holding 68

Greeneco Enerji 51

Karadeniz Holding 24

RWE-Turcas 18

Sanko Enerji 15

Page 17: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

16

FANUC, CNC kontrol sistemleri, endüstriyel robotlar, Robodrill (İşleme Merkezi), Robocut (Tel Erozyon), Roboshot (Plastik Enjeksiyon) ve Robonano (Hassas Torna) gibi üretim makineleri için fabrika otomasyonunda faaliyet gösteren bir şirket. Şirketin tek üretim merkezi olan Japonya’daki fabrikada ise uzun yıllardır el değmeden, karan-lık fabrika konseptiyle üretim yapılıyor. Yaklaşık 2 milyon kilometrekarelik fabrika alanında da 3 bin 500 robotla otomasyon pazarına ürün ve teknoloji geliştiriliyor. Geçtiğimiz yılı 6,5 milyar euro küresel ciro ile kapatan FANUC 1993 yılından beri Türkiye pazarında da yer alıyor. Şirket Türkiye pazarındaki operasyonlarına 2012 yılında satış, teknik destek ve operasyon bölümlerini de eklemiş. Türkiye’de CNC kontrol sistemleri alanında pazarın yüzde 46’sını elinde bulunduran FANUC, robot tarafında yüzde 26’lık pazar payına sahip. Türkiye’de otomotiv, beyaz eşya, genel endüstri, mücevher, kuyumcu-luk, savunma sanayi ve kozmetik gibi birçok farklı alana hitap ettiklerini belirten FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, “2012 yılın-dan beri Türkiye pazarında hep çift haneli büyü-meyi başarıyoruz. Piyasa iyi de olsa kötü de olsa bu başarıyı elde ediyoruz” diyor ve devam ediyor: “Türkiye otomasyon pazarı hızlı büyüyen bir pazar. Mesela önümüzdeki dönemde otomotiv sanayisinde büyük yatırımlar olacak. Bunlardan biri de geçti-ğimiz günlerde tanıtımı yapılan ve üretimi gerçek-leştirilecek olan yerli otomobil. Yalnız otomotiv değil, tekstil, gıda, kimya gibi endüstriler sayesinde biz de çift haneli büyümemizi sürdürmeyi hedefli-yoruz.” Türkiye’nin potansiyeline güvenen şirket, Avrupa’daki ikinci onarım merkezini Türkiye’ye açmış.

Bunun yanı sıra FANUC, Türkiye’de endüstri için gerekli olan nitelikli işgücü sorununa da çözüm bulmanın yollarını arıyor. Şirketin 15 milyon euro yatırımla İstanbul’da açtığı teknoloji–eğitim mer-kezinde, endüstri ve akademinin bir araya getiril-mesi planlanmış. Şirket bu merkezde endüstrinin ihtiyaç duyduğu mühendisleri yetiştirmeyi hedef-liyor. “Bugünün yetenekli gençlerini, geleceğin

teknolojisiyle yarının iş modellerine hazırlıyoruz” diyor Teoman Alper Yiğit ve devam ediyor: “Bu yıl hayata geçirilen ‘Fanuc ile Gelecek Şimdi’ isimli bir sosyal sorumluluk projemiz bulunuyor. Proje özetle üniversite öğrencilerine yönelik bir mesleki eğitim ve staj programı. Amaç ‘üründe kalite, üretimde verimlilik’ temelinde yükselen yeni dönemin üretim şeklini, otomasyon ve robot kullanımını Türkiye’de yaygınlaştırmak. Hem öğrencilerin okullarından daha bilinçli bir şekilde mezun olmasına hem de endüstrinin ihtiyaç duyduğu mühendislerin yetiş-mesine katkı sağlamak istiyoruz.” Proje için bu yıl 14 üniversiteden 50 öğrenci belirlenmiş. Projede yer alacak öğrenci ve üniversite sayısını artırmak ise şirketin bundan sonraki hedefleri arasında yer alıyor. �Mehmet Erdoğan Elgin

● Yiğit

Robotçudan Eğitime Yatırım○ “Gelecek Şimdi isimli sosyal sorumluluk projemizle eğitime katkı sağlıyoruz”

SÖZÜN ÖZÜ FANUC, Türkiye pazarında büyürken sektörün ihtiyaç duyduğu insan kaynağının yetişmesi için yatırım yapıyor.

◼ İŞ DÜNYASI Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 18: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

DERGİNİZİ n11.com’dan SATIN ALABİLİRSİNİZ.

ÜCRETSİZ KARGO!

n11.com/magaza/infomag-yayincilik

BİR BAŞKADIR TÜRKİYE’NİNGENÇLİĞİ44 BİNDEN FAZLA GENCİN GÖZÜNDEN İDEAL İŞVERENLER VE İŞ HAYATINA DAİR İÇGÖRÜLER

Yapısal Dönüşümleri Yönetmek Üzerine...Dr. Emin Fadıllıoğlu

GE’yi Nasıl Yeniden YarattımJeffrey R. Immelt

BETA Dünyada İnsan Kaynakları ve İnovasyonDr. Nilsen Altıntaş

STRATEJİ

Ürününüzdeki Platformu BulmakAndrei Hagiu ve Elizabeth J. Altman

FİYA

TI 2

0 TL

(KK

TC 2

5 TL

)

9 7

72

14

7 3

77

00

0

09

ISS

N 2

14

7-3

77

3

Page 19: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

18

▲ Karadağ'da bir postane sırası: İçeriye sadece bir kişi girebiliyor ve bekleyenler aralarında 5 metre mesafe bırakıyor

▼ Karadağ'da (Montenegro) alınan karar gereği büyük marketlerin içinde aynı anda en fazla 50 kişi olabiliyor

▲ Bankalarda alınan karar gereği içeride bir müşteri varsa o çıkmadan başkası giremiyor

◼ İŞ DÜNYASI Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Bazılarına göre dünya tarihinin en büyük barış projesi Avrupa Birliği (AB), bugünlerde tarihin tekerrür etmesinden korkuyor. Korona virüsünün en yeni türü COVID-19, başta İtalya ve İspanya olmak üzere tüm Avrupa’da tek gündem konusu. Dünyada kayıp sayısı 8 bini aşmışken bunun yarı-sından fazlası son iki hafta içinde Avrupa’da gerçek-leşti. Avrupa’da virüse kapılarını uzun süre kapatan tek ülke Karadağ oldu. Ancak kısa bir süre önce ilk vakalar açıklandı. Böylece virüsün Avrupa kıtasının tamamını etkilemiş olduğu resmileşti.

Resmi açıklamaya göre 1948 ve 1973 doğumlu olan ve biri İspanya’dan biri de ABD’den gelen iki kadın karantinaya alındı. Henüz onaylanmış başka bir vaka yok. Yine de hastaların iletişime geçtiği kişilere virüs bulaştırmış olma ihtimali yetkilileri endişelendiriyor. Zaten günler öncesinden birbi-riyle tokalaşmayı kesen vatandaşların bundan sonra evden çıkması bile zor görünüyor.

Hükümet ayın başından beri kademeli olarak tedbir paketleri açıklıyor. Nitekim her yıl nüfusu-nun yaklaşık dört katı turist alan bu küçük ülkenin sınavı esas şimdi başlıyor.

Sağlık otoritelerinin vatandaşlardan asgari düzeyde bir araya gelmesini istemesinden önce insanların alışveriş kuyruğunda bile mesafe koyması dikkat çekiciydi. Bir hafta önce tavsiyeler yasak-lara dönüşmeye başladığında olayın ciddiyetinin farkına ilk defa varılmışçasına marketler yağma-landı. Halbuki sadece toplu etkinlikler yasaklanmış, doktor ve hasta ziyaretlerine sınırlama getirilmişti. Kısa bir süre sonra ise önce alışveriş merkezleri, marketler, havuzlar, spor merkezleri ve çocuk oyun alanlarında kısıtlamaya gidildi. Çok geçmeden de marketler hariç tüm alışveriş merkezleri, kafe ve dükkanlar kapatıldı. Gelinen noktada ise sadece nöbetçi marketler hariç açık dükkan bulundurul-maması için yasak getirileceği konuşulur hale geldi.

Kısaca insanların birbiriyle fiziksel temasını engellemesini amaçlayan önlemler birbiri arka-sına gelmeye devam ediyor. İlk akla gelen çocuk-lar olduğundan okullar 29 Mart’a kadar tatil edildi. Resmi açıklamadan önce birçok ebeveyn çocukla-rını gönüllü karantinaya almıştı bile. 11 yaşından küçük çocukların bakımı için ebeveynlerden birinin ücretli izin kapsamında evde kalmasına izin verildi. Zaten sonrasında özel sektör ve kamu kurumlarına evden çalışma şartı getirildi. Okulların ve resmi kurumların yurt dışı seyahatleri ertelendi. Sınır kapılarına kilit vurulurken sahil şeridindeki Bar, Budva, Kotor, Portonovi, Tivat, Zelenika ve Kumbor limanları kruvaziyer ve yat girişlerine kapatıldı.

Eşzamanlı 14 günlük ev karan-tinasının uygulanması zorunlu hale getirildi. 17 Mart Salı günü ise uluslararası hava, kara ve demir yolu ulaşımı tamamen durduruldu. Bundan sonrası artık vatandaşın duyarlılığına kalıyor. Çünkü her bir tedbirin başarısı uygulamacısının başarı-sından öteye gidemez.

Önce İnsan, Sonra Ekonomi, Sonra Yine İnsanZaman içerisinde karantina paketinin yan etkileri görü-lecek. Şimdilik diğer Avrupa ülkelerini taklit eden Karadağ, salgından en az etki-lenen Avrupalı olmayı hedefliyor. Her ülkede olduğu gibi Karadağ’da da salgını ciddiye almayan yahut gere-ğinden fazla hassasiyet göstererek karantina kurallarına zarar veren vatandaşlar mevcut. İngiltere ve Hollanda gibi salgından kaçın-manın imkanı olmadığını kabul edip eldeki sağlık imkanlarını verimli kullanabilmek adına virüsün etkilerini zamana yaymayı amaç edinen ülkeler oldu. Karadağ, ölçeği sayesinde yayılmayı engel-leme stratejisi ile hareket ediyor. En çok güvenilen yaklaşım, sıcaklarda doğal üreme ortamını kaybetmesi beklenen virüsü oyalamak. Böylece Haziran gelmeden salgının kendili-ğinden sönümlenmesi bekleniyor.

Medeniyetin önceliği her zaman insan sağlığı olmalı. Ancak salgın kontrol altına alındığında ekono-mik zararın oluşturacağı sosyolo-jik komplikasyonları da birilerinin düşünmesi gerekiyor. Zaten hükü-metin kısa bir süre sonra gücü nispetinde ABD ve Almanya’nın açıkladığı teşvik paketlerine benzer bir yaklaşımda bulunacağı öngörü-lüyor. �Arif Bayraktar

Avrupa’daki Son Kale de Düştü○ Karadağ’da hükümet, salgın nedeniyle bir teşvik paketi açıklamaya hazırlanıyor

SÖZÜN ÖZÜ Korona virüsü salgınının son olarak Karadağ’da da görülmesiyle bu salgından bütün Avrupa kıtası etkilenmiş oldu.

Page 20: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

19

◼ İŞ DÜNYASI Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Serdar Turan

Hepimiz çok ilginç bir dönemden geçiyoruz. COVID-19’un neden olduğu gelişmeler bir yandan hepimizi üzüyor endi-şelendiriyor. Diğer yandan da farklı bir dönemin dinamik-lerine ne kadar uyum sağlayabildiğimizi test ediyoruz. Birçoğumuz evlerinden çalışıyor, hatta belki de çalışa-mıyor. Öyle ya da böyle, bu dönemde bazı boş vakitler de ortaya çıkıyor. Bu dönemleri kendine yatırım yaparak değerlendirmek isteyenler için neler yapılabilir diye bakar-ken karşıma bazı online eğitimler çıktı. Bunlar içerisinden bazılarını sizlerle paylaşmak isterim.

Bedava SeçeneklerFundementals of Neuroscience. edX platformunda yer alan bu program Harvard üniversitesinin içerikle-rinden ve üç bölümden oluşu-yor. İlk bölüm 18 Mart’ta başladı. Program kapsamında nörobili-min genel teorisi, sinir bilim ve bunun kullanım alanla-rına dair kapsamlı bir içerik paylaşılıyor. Son dönemde pazarlama başta olmak üzere birçok alanda kulla-nım bulan bu konsepti biraz da analitik ve bilimsel açıdan ele almak isteyenler için güzel bir program.

Data Science Tools. edX’te yer alan ve içeriği IBM tarafından kur-gulanan bu program veri bilimine dair önde gelen araçları ve yöntemleri anlatıyor. 23 Mart’ta başlayan bu program teknik özellikleri yüksek bir içeriğe sahip. R gibi, Jupyter gibi araçlara ilgi duyanların göz atmasında yarar olabilir.

Digital Transformation Strategy. edX’in güzel program-larından biri de Boston University tarafından sunulan dijital dönüşüm stratejisi programı. Mart başında başla-yan bu program kapsamında dijital ekosistemler, yenilikçi ve geleneksel iş modelleri arasındaki ilişkiler, başarılı şir-ketlerin değer oluşturma yöntemleri gibi konular bulunu-yor. Son dönemin popüler konusu olan dijital dönüşüm için güzel bir rehber.

Agile Leadership Principles. edX bünyesinde yine popüler bir konuda güzel bir içerik. 18 Mart’ta başlayan bu programı Maryland Üniversitesi yönetiyor. Çevik çalışma

yaklaşımının prensipleriyle başlayan kurs, takım yönetimi, liderlik ve strateji gibi konuları da kapsayarak genişliyor.

Fiyat/performans: Hello Design Thinking. Dünyanın önde gelen tasarım odaklı düşünme ve servis tasarımı şirketi IDEO’nun IDEOU platformunda yayımlanan bu kurs, 199 dolarlık bir fiyat etiketine sahip. Kurs, tasarım odaklı düşünce yaklaşımının temel prensiplerini ele alıyor. Yeni fikir geliştirme ve sorun çözme gibi konularda yenilikçi, yaklaşımlar ortaya koyan program aynı zamanda araçla-rın kullanımında da önemli bilgiler veriyor.

Üst uçtakiler Developing Emerging Leaders. INSEAD’ın

online programlarından biri olan bu kurs, beş hafta süren ve bin 900

euro fiyat etiketi taşıyan kap-samlı bir program. Üç başlık-tan oluşan programda önce kendinizi, sonra diğerlerini yönetmeye ve son olarak da takım yönetmeye dair teorik ve pratik bilgiler sunuluyor. Mark Mortensen gibi tecrü-beli bir hocanın programa katkı vermesi de önemli.

Program 2 Nisan’da başlıyor. Blockchain Technologies.

MIT’nin yenilikçi online prog-ramlarından biri olan bu kurs 25

Mart-12 Mayıs arasında gerçekleşe-cek ve 3 bin 500 dolarlık bir ücreti var.

Blockchain’i sadece teknik değil ekonomik ve iş dünyasına etkileri perspektiflerinden de ele

alan bu programda MIT uzmanları ve okul dışından bu alanda uzman isimler bulunuyor. Blockchain’in sınırla-rını ve fırsatlarını anlamak için iyi bir seçenek.

Mükemmel deneyim Disruptive Strategy. Geçtiğimiz aylarda aramızdan ayrılan güzel insan ve dahi düşünür Clay Christensen’in temellerini attığı yıkıcı inovasyon teorisini çok güzel ele alan ve Clay’in birikimlerini de içeren bir program. Özellikle arayüzü ve sunduğu networking imkanları mükemmel. 23 Mart’a kadar kayıt alan bu programın fiyatı da makul sayılır: Bin 600 dolar. İmkanınız ve zamanınız varsa mutlaka değer-lendirin. Bu programa HBS Online’dan erişlebilirsiniz.

Kendinize YatırımEğer zamanınızı daha etkili kullanmak isterseniz size

birkaç gelişim programı önerim olacak

Page 21: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

2020

CO

VID

-19 Ö

zel Dosyası

COVID-19’a sebep olan Korona virüsü, gerçek anlamda canlı bile olmayan, üzeri çıkıntılarla kaplı, minicik bir yıkım güllesi. Fakat makine gibi çalışırken, yayılmasını önlemeye yönelik her girişimi alt ediyor. Bloomberg’in elindeki rakamlara göre, 10 Mart itibarıyla vaka bildiren ülkelerin sayısı 100’ü geçti . 11 Mart’ta ise Dünya Sağlık Örgütü (WHO) bunun bir küresel salgın (pandemi) olduğunu açıkladı. Haberin baskıya hazırlandığı 19 Mart itibarıyla hayatını kaybedenlerin sayısı 9 bine ulaştı.

COVID-19’un ağır bedelini ekonomiye ödettiği sırada iş faaliyetleri, kârlar ve hisse fiyatları çakıldı. N95 maskeleri az bulunur ve kıymetli bir hal aldı; bir zamanların değerli varlıklarında ise artık arz fazlalığı söz konusu. Örnek mi? Gafil avlandığı jeopolitik kavgada boruların ağzı açılıverince fiyatı hızla düşen ham petrol.

Peki en değerli emtia hangisi? Mesafe. Başka insanlara bir öksürük mesafesinden daha uzak durabilme lüksü, beraberinde güvenliği getiriyor. COVID-19 semtinize uğradığında bir barista, diş hekimi ya da seçim kampanyası yürüten bir politikacı olmak istemezsiniz.

Bunun anlamı ne olacak?

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 22: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

21

CO

VID

-19 Ö

zel Dosyası

Bulaşmış olsa da semptom göstermemesi, COVID-19’u yakalanması güç bir düşman haline getirmekle kalmıyor, kuzenleri SARS ve MERS’ten de farklı kılıyor. 1665’te Londra’nın canına okuyan bubonik veba da fark edilemeyen bir katildi. Daniel Defoe, bu salgını konu alan kitabı A Journal of the Plague Year’da “Enfekte olmuş insanları seslerinden tanımak mümkün değil” diyordu: “Elleriyle dokundukları şeylere hastalık bulaştırıyorlardı.”

Afallayan yetkililer, savaş planlarını alelacele gözden geçiriyor. Mesela vakaların sayısı hızla arttığı sırada dahi COVID-19’un ABD’de kontrol altına alındığını duyuran, sonra da bir anda fikrini değiştirip “federal hükümetin tüm gücünü” kullanma vaadinde bulunan Başkan Trump. Çin’deki önlemlerin hayata geçirilmesi için bir polis devleti gerekebilir ama bu durum İtalya’nın ülke genelinde sokağa çıkma yasağı ilan etmesini engellemedi.

Geriye dönüp baktığımızda bunların hepsini nasıl hatırlayacağız? Bu işlerin ne kadar kötüleşeceğine bağlı. İş yeriniz planlarında değişiklikler yapıyor mu? Peki siz kişisel olarak ne yapıyorsunuz? Derginin bu özel dosyasına verdiğimiz adla Kayıp Yıl, Gayrisafi Yurt İçi Hasılalardaki revizyonlardan ziyade günlük yaşamımıza inen büyük darbeyi konu alıyor.

Hâlâ COVID-19’a dair pek çok soru işareti mevcut. Bizim de bazı yanıtlarımız var.

Bunun anlamı ne olacak?

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 23: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

22

Ölümcül Korona virüsü, 6 Şubat’ta North Carolina Üniversitesi’nin Chapel Hill yerleşkesindeki cam-sız ve dış dünyayla hiçbir teması olmayan bir labo-ratuvara getirildi. Virüsün içinde bulunduğu iki adet 500 mikrolitrelik ilaç şişesi, plastik bir keseye sarılmıştı. Bu kese ise kuru buzla birlikte plastik bir kabın içine yerleştirilmişti. Baştan aşağı koru-malı özel bir kıyafet giyen bir grup bilim insanı bu şişeleri açarak üzerinde çalışmaya başladı ve hâlâ çalışmaya devam ediyorlar.

Üniversiteye bağlı Gillings Uluslararası Halk Sağlığı Okulu’ndan seçkin bir grup virolog olan bu bilim insanları, patojene karşı tedavi geliştirme misyonunu üstlenmiş durumda. Laboratuvar lideri ve kıdemli araştırmacı Ralp Baric, aslında içinde bulunduğumuz bu durumu uzun süre-dir büyük bir korkuyla bekliyordu. Çünkü Baric, 1990’ların başında yaptığı çok ses getiren bir araştırmada, Korona virüslerinin mutasyona uğrayarak adapte olma ve farklı türlere sıçrama konusunda çok yetenekli olduklarını keşfetmişti.

Bilim insanlarına göre yeni Korona virüsü bir yarasadan farklı türlere sıçrayarak yayılmaya baş-lamış olabilir. Bu yarasalar yakalanıp kafeslere koyularak Çin’deki açık pazarlarda satılıyordu. Ve bu pazarlar virüsün insanlara bulaşması için çok uygun ortamlardı.

Baric, bundan iki ay öncesine kadar akade-mik çevreler dışında çok az tanınan bir kişiydi. Kariyerine başladığında Korona virüslerinin insanlar üzerinde yarattığı etkinin en fazla nezle kadar olduğu biliniyordu. Ancak yaptığı çalışma-nın ardından durum birdenbire aciliyet kazandı. Baric ve 30 kişilik ekibi, ABD’de virüs örnekleri-nin gönderildiği ilk takımlardan biri oldu. Virüs örnekleri, Washington’daki Hastalık Denetim ve Önleme Merkezi’nde karantinaya alınmış hasta-ların birinden alınmıştı.

Aralarında Maryland Üniversitesi ve Vanderbilt Tıp Fakültesi’nin de bulunduğu başka pek çok laboratuvar da virüsü yavaşlatacak bir yöntem bulabilmek için zamanla yarışmaya devam edi-yor. Baric’in takımı olası ilaçları test edebilmek için ellerindeki örnek virüsü mümkün olduğu kadar çoğaltıyor.

Testin ilk turunun en kısa zamanda yapılması planlanıyor. Eğer test ilk turda işe yararsa bunun ardından fareler üzerinde yeni ilaçlar test edile-cek. Bu farelerde de aynı insanlardaki gibi Korona virüsünün bulaşabileceği akciğer reseptörleri bulunuyor.

Baric’le beraber çalışan Asistan Profesör Lisa Gralinski, “Virüs artık elimizde ve pek çok kişi bunun üzerinde çalışıyor” diye konuşuyor. Maryland Üniversitesi’nden virolog Matthew Frieman ise diğer laboratuvarlarda olduğu gibi yoğun bir şekilde çalıştıklarını, “Bazen günde 18-20 saat mesai yapıyoruz” sözleriyle anlatıyor.

Dünya Sağlık Örgütü araştırmacıları, Gilead Sciences’ın Baric’in yardımıyla geliştirdiği Remdesivir’ın tedavi için şu ana kadarki en ümit

▲ Baric

CH

RIS

TO

PH

ER

JA

NA

RO

/BLO

OM

BE

RG

Tedaviyle ilgili çalışmalar nasıl gidiyor?

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 24: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

23

verici ilaç olduğunu belirtiyor. Çin, ABD ve diğer ülkelerin virüsten en çok etkilenen bölgelerinde ilacın denemeleri sürüyor. Gilead, Nisan itibarıyla bazı sonuçlar alabileceklerini aktarıyor.

Bu çalışmaları hızlandırabilmek için hükümet-ler de araştırmalara bütçe ayırıyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın 6 Mart’ta attığı imzanın ardın-dan, acil durum bütçesinden 7,8 milyar dolar ilaç ve aşı geliştirmek için kullanılacak. Hükümet yeni ilaçlar geliştirmek ve var olanları belirlemek için Regeneron Pharmaceuticals Inc. ve Johnson & Johnson şirketleriyle birlikte çalışıyor.

Baric, Ocak ayında Korona virüsünün büyük bir hızla yayıldığını gördüğünde şok olduğunu söylüyor. Bugün ise üzerindeki iş yükü çok ağır ve dünyanın her tarafından şirketler ve

araştırmacılar yardım için onun laboratuvarına başvuruyor. Araştırmasında virüs karşısında ümit veren ilaç sayısını yaklaşık 100’e indirmiş durumda.

Gilead’ın ilacı işe yarasa bile önünde bazı engel-ler var. Örneğin ilaç hap şeklinde sunulamayacak, insanlar bu ilacı bir hastanede veya bir muayene-hanede iğne olarak alacaklar. Daha da kritiği, ile-ride farklı Korona virüsleri ortaya çıkarsa bu ilacın yerine yenilerinin geliştirilmesi gerekecek.

“Programımızın amacı virüs ailesinin tümüne karşı işe yarayabilecek koruyucular bulmak” diyor Baric. Bu zorlu ve uzun bir yol olacağı anlamına geliyor. Baric ardından şu sözleri ekliyor: “Şu an çok yorgun bir ekibim var. Gerçekten çok fazla çalışıyorlar.” �Robert Langreth

Tedaviyle ilgili çalışmalar nasıl gidiyor?

İlk aşı denendiKorona virüsüne karşı ABD’de geliştirilen aşı, dört kişi üzerinde denenmeye başladı. İlk aşı, 16 Mart’ta ABD’nin Seattle şehrinde 43 yaşındaki iki çocuk annesi Jennifer Haller’a yapıldı. Haller, “Bu benim açımdan bir şey yapabilmek adına muazzam bir fırsat” dedi. Aşı yapıldıktan sonra odadan çıkarken ise “Kendimi harika hissediyorum” diye konuştu. Deneyde virüsü kapmış olan değil, sağlıklı kişiler yer alıyor. Bilim insanları virüsün genetik kodları değiştirildiği için bu kişilerin Korona virüsüne bağlı sağlık sorunları yaşamayacaklarını vurguluyor.

FOT

RA

F: T

RIS

TAN

SP

INS

KI F

OR

BLO

OM

BE

RG

BU

SIN

ES

SW

EE

K

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 25: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

24

COVID-19 vurduğunda en büyük zarar, vücudun hastalıkla mücadele etmek için verdiği savaş-tan geliyor. Bağışıklık sistemi, doktorların ifade-siyle sitokin sendromu ile aşırı tepki verebiliyor. Bağışıklık hücreleri sadece viral işgalciye değil, sağlıklı dokulara da saldırıyor. Akciğerleri suyla dolan hastalar, nefes almakta güçlük çekiyor. Bilim insanlarının SARS-CoV-2 olarak adlandırdığı yeni Korona virüsü bizi kendisiyle öyle bir savaşmak zorunda bırakıyor ki en uç vakalarda kendimizi öldürmüş oluyoruz.

Vücudun bağışıklık sistemine ne oluyorsa, küre-sel ekonominin savunma sistemlerine de aynısı olu-yor. Şu an güçlü bir sitokin fırtınası var: Hastalıkla mücadele için gösterilen üstün gayret, küresel büyümeye hastalığın kendisinden daha fazla zarar veriyor. Karantinalar, seyahat kısıtlamaları, kapa-nan iş yerleri ve insanların kendilerini korumaya yönelik gönüllü tedbirleri herkesin günlük rutinle-rini altüst ederken iş yaşamını da dondurdu.

İşte, 2020’de iş hayatının hikayesi bu olacak: Dünya immün yanıtını (bağışıklık yanıtı), COVID-19 ile insanların hayatlarını değerli gördüğümüz şeylere zarar vermeden kurtaracak şekilde müca-dele etmeye uygun hale getirebilecek mi? Yoksa bu kayıp bir yıldan mı ibaret olacak?

Bir yandan virüsü alt ederken diğer yandan büyümeyi sürdürmenin imkansız değilse de zor olacağına dair haklı endişeler söz konusu. Çin’deki yeni vakalarda kes-kin bir düşüş var ki bu müthiş bir haber. Fakat ülkenin lider-leri bunu başarmak için tarihin en kapsamlı karantinaların-dan birini uygulayarak 60 mil-yona yakın insanı salgının çıkış noktası olan Hubei eyaletine hapsetti. Komşu eyaletlerin hükümetleri de vatandaşlarını korumaya yönelik adımlar ata-rak seyahat yasaklarını hayata geçirdi ve fabrikalara faali-yetlerini durdurma talimatı verdi. Ekonomiye inen darbe ise ağır görünüyor: Bloomberg

Economics’in tahminlerine göre, ilk çeyrekteki büyüme yüzde 1,2 ile sınırlı kalacak; bu, Çin’in kayıt tutmaya başlamasından sonraki yıldan yıla oranların en düşüğü demek.

Pekin’in elinden gelenin en iyisini yapma çaba-ları hem Çin genelinde hem de Güney Kore, İran, İtalya ve başka yerlerde COVID-19 salgınlarının pat-lak vermesini önlemeye yetmedi. Hubei dışındaki yetkililerin ekonomik sancıyı dindirmek için kısıt-lamaları kaldırmaya başlamasıyla insanların işle-rine, okullarına ve alışverişlerine geri dönmesi üzerine ülkedeki yeni vakaların sayısında yeni-den bir artış görülebilir. Çin’deki yeni vaka sayı-sının düşmeye devam etmesi gibi bir durum ise uysal bir nüfusa ve ileri teknoloji ürünü gözetleme imkanlarına sahip otoriter bir devletin COVID-19’u dizginleyebildiğini ispatlayacak. Fakat Çin’in stra-tejisini aynı katılıkla uygulayabilecek başka ülke-ler varsa bile sayıları oldukça az.

Tahminciler ş imdilerde dikkatlerini Çin’inkinden daha büyük olan tek ekonomiye, ABD’ye çevirmiş vaziyette. Soru ise değişmiyor: COVID-19 ABD’nin büyümesini ne ölçüde etkile-yecek ve zararın ne kadarı hastalıkla mücadeleye yönelik çalışmalardan, ne kadarı hastalığın ken-disinden gelecek? Bloomberg’in topladığı verilere göre, 19 Mart itibarıyla ABD’de bildirilmiş vaka sayısı 9 bin 464, ölü sayısı ise 155 idi. Bu rakamın yükselmesi bekleniyor. �Peter Coy

Bunun ekonomiye etkisi ne olacak?

▼ Wuhan’ın Jiang’an Bölgesi’nde hastalananları almak için bekleyen gönüllüler

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 26: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

25

▲ Wuhan sakini Daniel Xie, yetkililer 23 Ocak’ta Korona virüsünün yayılmasını önlemek için şehri kilit altına aldığında Çin Yeni Yılı tatilinde akrabalarını ziyaret etmek üzere şehirden ayrılma hazırlığı içindeydi. 33 yaşındaki profesyonel fotoğrafçı, o zamandan beri salgının merkezindeki hayatı belgeliyor. “11 milyon nüfuslu bir şehrin hayalet şehre dönüşmesine tanıklık ettim” diyor bu fotoğrafı da çeken Xie ve devam ediyor: “Bazen sohbet edebileceğim bir yabancı bulmayı çok istiyorum ama herkes birbirinden uzak duruyor.”

Bunun ekonomiye etkisi ne olacak?

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 27: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

26

Bu, GSYİH’ye ne kadar zarar verebilir?Korona virüsü dünya ekonomisini durma noktasına getirmekle tehdit ediyor. Virüsün olası sonuçları arasında ABD, Euro Bölgesi ve Japonya’da resesyon, Çin’de gelmiş geçmiş en düşük büyüme ve üretimde toplam 2,7 trilyon dolarlık (yani Birleşik Krallık’ın GSYİH’si kadar) zarar bulunuyor. Bu, Bloomberg Economics’in tasarladığı dört senaryo içinde en uç olanı. Bir ay öncesine kadar pek çok kişinin aklında olan senaryo ise (Çin’e ve sınırlı etkilere maruz kalan diğer ülkelere hapsolmuş büyük bir salgın) fazlasıyla iyimser bir hal alıverdi. Bütün büyük ekonomilerin ciddi bir şok yaşamasıyla birlikte, en kötü senaryonun gerçekleşme ihtimali gün geçtikçe yükseliyor. Aşağıdaki tablo, bu senaryoların her birinin nasıl üstesinden gelebileceklerini gösteriyor. �Maeva Cousin, Jamie Rush ve Tom Orlik

Hong Kong

Rusya

Endonezya

Kuzey Kore

Hindistan

Türkiye

Fransa

Almanya

İtalya

İspanya

Brezilya

Birleşik Krallık

Meksika

Avustralya

Kanada

Japonya

Suudi Arabistan

Çin

ABD

-4-6 -2 0 2 4

Taban 2020 GSYİH büyüme tahmini Tabandan itibaren yüzde puanındaki değişim

SENARYOLAR BLOOMBERG ECONOMICS’İN ÇİN’DE YAŞANAN DURGUNLUĞA, DİĞER ÜLKELERDEKİ VAKA SAYILARINA, TEDARİK ZİNCİRİ BAĞLANTILARINDAKİ HESAPLAMALARA VE KÜRESEL EKONOMİNİN BÜYÜK ÖLÇEKLİ BİR MODELİNE DAİR TAHMİNLERİNİ BAZ ALMAKTADIR. VERİ: BLOOMBERG ECONOMICS, NIGEM, OECD ICIO

Küresel 2020 GSYİH büyüme tahmini

Senaryo 1 Çin’de şok

%2,9

Senaryo 2 Daha fazla salgın

%2,3

Senaryo 3 Yaygın bulaşma

%1,2

Senaryo 4 Küresel salgın

%0,1

Senaryo 2’de Euro Bölgesi ve Japonya resesyona doğru yol

alıyor.

Avustralya virüs salgınının, en büyük

ticaret ortağı Çin’den gelen talebi ortadan kaldırmasıyla birlikte

29 yıldır ilk kez resesyon yaşıyor.

Hong Kong açısından virüsün etkisi 2019’un

ticaret savaşı ve protestolarıyla

birleşerek ekonomiyi rekor seviyede

küçültecek.

Senaryo 4’te Çin’in büyümesi reform döneminin başlangıcından sonraki en düşük seviyeye geriliyor.

Senaryo 3’te ABD’nin büyümesi yüzde 0,5’e düşüyor. Bu da seçimin yapılacağı bir yılda

işsizliğin iyice artmasına yetiyor.

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 28: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

Bu, GSYİH’ye ne kadar zarar verebilir?

Otizmli çocuk annesi Feriha Birdal

“Çocuğum büyüyünce bana anne diyebilsin yeter...”

Feriha Hanım gibi annelerin hayalleri, birçok çocuk için küçük ama otizmli çocuklar için büyük hayaller. Fakat erken tanı ve eğitimle ulaşılamayacak hayaller değil.

Destek verseniz yeter.

www.tohumotizm.org.tr - 0 212 244 75 00Tüm operatörlerin faturalı hatları için geçerlidir. SMS başına Türk Telekom 2 SMS, Vodafone 1 SMS bedeli ayrıca ücretlendirmekte, Turkcell ücretlendirmemektedir.

TOHUMYAZIN

Page 29: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

○ Çin’in dört bir yanında akıllı telefondan sne-aker’a kadar her malı üreten fabrikalar ülkenin yeni Korona virüsünün yayılmasını önlemeye çalıştığı Ocak ayının sonundaki Çin Yeni Yılı’ndan bu yana çalışmıyordu. Ancak şimdi başta Başkan Xi Jinping olmak üzere diğer üst düzey hükü-met yetkililerinin de uzun süre faaliyet göster-memenin hükümetin 2020 yılı yüksek kalkınma

hedeflerine zarar vereceği endişesini dile getir-meleriyle birlikte yavaş yavaş da olsa üretime geç-meye başladılar.

Ekonomistler dünyanın ikinci büyük ekono-misinin normale ne hızla döneceğini görmek için enerji tüketimini, çevre kirliliği grafiklerini ve tra-fik hareketleri verilerini izliyorlar. Bloomberg Economics ülke ekonomisinin 6 Mart itibarıyla

◼ COVID-19 / VIRUS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

28

Çin ne kadar çabuk toparlanacak?

Page 30: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

29

normal kapasitesinin yüzde 80’ini kullanır hale geldiğini tahmin etti.

Ocak ayının başında seyahat kısıtlamaları nedeniyle ülkeye giremeyen milyonlarca yabancı işçinin Çin’in doğu sahillerindeki mega kentlere gitmelerine izin verildi. Mega kentlere ulaştıkla-rında karantinaya alınacak olmalarına rağmen gidiyorlar. Hükümet Mart başında yaptığı açıkla-mada, tatillerini kendi ülkelerinde geçirmek için giden yabancı işçilerin yaklaşık yüzde 60’ını oluş-turan 78 milyonun işbaşı yaptığını, kalanının ise Nisan başında dönmüş olacağını ifade etti.

Virüs kontrolünün kapsamı düşünüldüğünde, o kadar çok insana işbaşı yaptırmak zaman ala-cak. Çin otoyollarını dolduran neşeli ve ucuz uzun mesafe otobüslerinin virüsün yayılmasını önleme çabaları çerçevesinde ancak yarı dolu seyahat etmelerine izin veriliyordu.

Ekonomistler uzun zamandır Çin’in istatis-tiklerle oynadığından şüphe ettikleri için eko-nomik hareketlilikte enerji tüketimi gibi verileri izlemeye alışkınlar. Elektrik üretimi için yakılan

kömürün miktarı sürekli olarak artıyor ve yılın bu dönemindeki normal düzeylere yaklaşıyor.

Fakat bazıları hep olduğu gibi sistemi aldat-maya çalışıyor. Konuyu yakından bilenlerin anlattı-ğına göre, ülkenin doğu sahilinde büyük bir sanayi bölgesi olan Zheijang’da en azından üç şehir fab-rikalara elektrik tüketim hedefleri vermiş çünkü bunlar veriyi üretimin arttığını gösterecek şekilde kullanıyormuş. Bazı fabrika yöneticileri de hedef-leri tutturmak için tüm ışıkları açmış ve tam kapa-site çalışır gibi tüm makineleri devreye almış.

Çin’in fabrikaları tam bellerini doğrultmaya başlamışlardı ki ikinci darbeyi aldılar: Hastalığın yayılması ve buna bağlı olarak ana müşterileri olan önemli gelişmiş ülkelerde ekonomik aktivi-tenin çökme riski.

● Veriye güvenilebilir mi?

Çin’in dört bir yanındaki üretici şirketler Bloomberg News’a bugünkü zorluğun arz değil, talep olduğunu söyledi. Shenzhen’deki Seabay International Freight Forwarding Ltd. şirketinin sahibi Mark Ma, “Esasında hastalığın Avrupa ve ABD’de yaygınlaşıp onların iç tüketimini etkileme-sinden endişe ediyoruz” diyor. Elleçledikleri mal-ların üçte birinin Amazon’da satıldığını söylüyor.

David Ni, Nanjing’de Çinli üreticilerden alü-minyum alaşım otomobil jantı alıp ABD’deki pera-kendecilere satan bir şirketi yönetiyor. Ürünlerini Mart ortasında Chicago’da düzenlenecek Inspired Home Show etkinliğinde görücüye çıkarmayı plan-lıyordu. Ancak bu etkinlik de diğerleri gibi iptal edildi. Los Angeles’ta bulunan Ni, “Otel, uçak bileti ve stant rezervasyonu yapmıştım” diyor ve ekli-yor: “Fakat ABD’deki durumu görünce, iş seyaha-tine çıkmaktan korkmaya başladım.”

Bu arada Çin’deki salgının gerçekten kont-rol altında olmama riski de söz konusu. Resmi istatistikler her ne kadar hem Hubei bölgesinde hem de ülkenin diğer kesimlerinde yeni vakalarda kayda değer bir düşüş olduğunu gösterse de vaka rakamları salgının çeşitli aşamalarına göre sürekli değiştikçe yetkililerin veriyi manipüle ettiğine iliş-kin şüpheler doğuyor. Sağlık uzmanları, çalışanla-rın fabrikalara dönmesinden sonra ülkenin ikinci bir dalgayla karşılaşabileceği konusunda uyarıyor.

Hayat ne kadar hızlı normale dönerse dönsün, Çin 10 yıllardan beri ilk kez bir çeyrekte küçüle-cek ve 1990’lardan bu yana en zayıf yılını yaşa-yacak. İşsizlik artacak gibi görünse bile yüzde 5,2 gibi nispeten düşük seviyeden yükselmeye başla-yacak ve şimdilik yaygın istihdam kayıplarına iliş-kin bir kanıt da bulunmuyor. Sonuç olarak Çin’in 2008’deki küresel kriz döneminde devreye sok-tuğu ekonominin yüzde 12’si büyüklüğündeki teşvik paketinin benzerinden şimdilik bahseden yok. Bu durum ancak virüsün altüst ettiği dev-let makinesi çalıştıkça değişebilir. �Jeff Black, Jinshan Hong ve James Mayger

22 Mart 2020

Page 31: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

30

Korona virüsü, AB ekonomisinin Aşil topuğunu ifşa etmekle gözdağı veriyor: yüksek borçlu şirket-ler. 11 yıllık rekor büyüme dönemi ve ultra düşük düzeyde seyreden faizler, iş dünyasının borçları-nın hızla büyümesine ve 1991’den beri ilk kez hane halkı borcunu geride bırakmasına neden oldu.

Dahası, borçların önemli bölümü virüs kaynaklı güçlüklerle baş edebilmek için çok az mali kaynağa sahip riskli şirketlerde yoğunlaşmış durumda. Bir temerrüt dalgası, bulaşmanın ekonomik etkilerini de artırabilir. HIS Markit Ltd. adlı danışmanlık şirketinin baş ekonomisti Nariman Behravesh, “Bu, ABD’deki durgunluk baskılarını yoğunlaştıracaktır” diyor.

Enerji şirketleri, petrol fiyatlarındaki çöküş nedeniyle özellikle savunmasız durumda. Ancak yalnız değiller. American Airlines Group Inc. ve Hertz Global Holdings Inc.’in borçlarıyla, kumar-hanelerin ve sinemaların yükümlülükleri sabit geti-rili varlıklar piyasasında ciddi darbe aldı.

Federal Reserve (Fed) Başkanı Jerome Powell, mali sistemin kredi batıklarıyla baş etme konu-sunda daha iyi durumda olduğunu belirterek iş dünyasının borçlanma çılgınlığının kriz öncesi

konut borç balonuyla mukayese edilmesine karşı çıktı. Ancak ekonominin kötüye gitmesi duru-munda borç yükü altındaki bazı şirketlerin ciddi sıkıntılarla karşılaşacaklarını, işçi çıkararak ve yatı-rımlarını azaltarak herhangi bir yavaşlamayı büyü-teceklerini kabul ediyor.

Fed, Korona virüsünün ekonomi ve şirketler üzerindeki etkilerini azaltmak için faizleri indiriyor ve finans sistemine para pompalıyor. Behravesh, Kongre ve Temsilciler Meclisi’nin de harekete geçmesi gerektiğini söylüyor. “Bir kurtarma fonu kurmaları ve parayı nasıl dağıtacaklarına karar ver-meleri lazım” diyor.

Hisse senetleri 9 Mart’ta 10 yılın en büyük gün-lük değer kaybını yaşadı. Başkan Trump o gün gazetecilere ücretliler için gelir vergisi indirimi yapılacağını ve virüsün etkilediği sektörlere önemli bir kolaylık sağlanacağını belirterek ekonomik teş-viklerin işaretini verdi.

Bugün ödenmemiş 1,3 trilyon dolarlık yüksek getirili bono var. Bu meblağ 10 yıl önce 786 mil-yon dolardı. Yatırım yapılabilir nota sahip kredi pazarının büyüklüğü ise aynı dönemde üç kattan

“Bu, ABD’de-ki durgunluk baskılarını yoğunlaştıra-caktır”

Finansal bir bulaşma da söz konusu olabilir mi?

◼ COVID-19 / VİRÜS

Page 32: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

fazla artışla 6 trilyon dolara ulaştı. Yatırım yapı-labilir notuna sahip bono piyasasının neredeyse yarısının notu BBB. Bu, ekonominin zora düş-mesi durumunda notun “çöp” düzeyine düşürü-lebileceği anlamına geliyor. Eğer bu olursa çoğu yatırımcı, yatırımlarının kalitesiyle ilgili kısıtla-yıcı düzenlemeler nedeniyle borcu satmak duru-munda kalabilir.

● Bu sefer kim risk altında?1,5 trilyon dolarlık kaldıraçlı borç piyasasında (daha önceden borçlu şirketlerin daha da borç-landıkları) borçlular mevcut borçluluk düzeyle-rini aşağı çekmek için gelirleriyle ilgili ayarlamalar yapıyor. Ekonominin hız kesmesi zayıflıklarını açığa çıkartacak. Barclays Plc analistleri, ABD’de kaldıraçlı borçları satın alanların şirketlerin şüp-heli kazanç hesaplamaları ve artan borçları nede-niyle bir dolarlarına karşılık ancak 55 ya da 60 sentlerini kurtarabileceklerini söylüyor. Bu rakam genelde 67 sent olurdu.

Ana finansman piyasası şimdilik kapalı olduğu için çaresiz kalan şirketler, 812 milyar dolarlık özel kredi piyasasına yöneliyor. Zor dönemlerde bu piyasanın özel sermaye şirketlerinden ve benzer-lerinden oluşan kreditörleri, aksi takdirde borçlan-ması mümkün olmayan şirketlere yüksek faizlerle finansman sağlamak için devreye girer.

Ancak bu, her şeyin ilacı olmayabilir. UBS Group AG kredi stratejisti Matthew Hish’e göre tüketici ve iş dünyasının harcamalarındaki bir hız kesme, özellikle önemli bölümü B ve altı yatırım notuna sahip sendikasyon kredileriyle özel kre-diler için zararlı olabilir. Bu, yüksek getirili piya-sada notun kırılması durumunda en alt düzey olan CCC’ye ineceği için en riskli borçtur.

Allianz SE baş ekonomik danışmanı Mohamed El-Erian, 9 Mart’ta Bloomberg Radio’ya “Az nakde ve büyük miktarda vadesi gelmiş borca sahip olan kırılgan şirketler refinansman yapmada zorluklarla karşılaşacaktır” dedi ve ekledi: “Kredi temerrüt-lerinde artış olacaktır.” �Kelsey Butler ve Davide Scigliuzzo’nun katkılarıyla, Rich Miller ve Claire Boston

▲ Wuchang tren istasyonu, 5 Şubat

31

Page 33: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

32 ▼ New York City metrolarında direklerle temas azalıyor

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020Bu bizi nasıl değiştirecek?

Page 34: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

33

▲ İnsanlar yeni Korona virüsü tehdidiyle baş etmek için davranışlarını hızla değiştiriyor. Mesela hâlâ toplu taşıma kullanmak durumunda olanlar, trenlerde ya da otobüslerde yüzeylerle temas etmemenin sağlıklarını korumalarına yardımcı olup olmayacağını merak ediyor. Britanya’da Lysol markası altında temizlik ürünleri imal eden Reckitt Benckiser Group Plc’nin Şubat başında 11 ülkedeki 11 bin kişiyle yürüttüğü bir araştırma, bu kişilerin yüzde 44’ünün kalabalık alanlardan, yüzde 29’unun ise toplu taşımadan uzak durduğunu gösteriyor. Kamu sağlığı kuruluşlarının kampanyaları da benzer sonuçlara işaret ediyor: yüzde 54 ellerini daha sık yıkadığını, yüzde 32 ise gözlerine, burnuna ve ağzına dokunmamaya çalıştığını söyledi. Temizliğe dair alınan derslerin kalıcı davranış değişikliklerine yol açıp açmayacağı ise belki başka zamanın konusu olabilir. �Deirdre Hipwell

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020Bu bizi nasıl değiştirecek?

Page 35: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

34

○ İran yeni Korona virüsünün dünyadaki en kötü salgınlarından biriyle uğraşıyor. Hastalığın hükü-metin üst kademelerine sıçraması uzun sürmedi. Mevcut ve eski İranlı yetkililerden şu ana kadar dört kişi Korona virüsü sebebiyle yaşamını yitirdi: 80 yaşındaki Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney’in danışmanlığını yapan Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi’nin üyelerinden biri, Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif ’in yardımcılarından ve mentorlarından biri, eski Vatikan büyükelçisi ve yeni seçilmiş bir meclis üyesi. Ülkenin Korona virüsünden sorumlu görev gücünün başında bulu-nan sağlık bakanı yardımcısı Iraj Harirchi’nin yanı sıra İran’ın sağlık hizmetleri başkanında da hasta-lık tespit edildi. 1979’da 52 Amerikalıyı Tahran’daki Amerikan Büyükelçiliği’nde rehin tutanların söz-cülüğünü yapan İran Kadın ve Aile İşleri Başkan Yardımcısı Masoumeh Ebtekar, virüsün kendisine de bulaştığını belirtiyor.

● Virüs Tahran’a nasıl ulaştı?

İran’ın Devrim Muhafızları Ordusu’nun başında bulunan Başkomutan Hüseyin Selami, 5 Mart’ta Kirman şehrinde düzenlenen bir askeri törende suç-luyu açıkladı: ABD’nin önce Çin’e, sonra da İran’a yönelik biyolojik saldırısı. Selami’nin yabancı düş-manlara gösterdiği tepki, İran’da hastalığın neden ülkeyi bu kadar sert vurduğuna dair kafa karışıklığı hissine işaret ediyor. 84 milyon nüfuslu ülke gene-linde 19 Mart itibarıyla kesinleşmiş COVID-19 vaka-larının sayısı 18 bin 407, hastalık kaynaklı ölü sayısı 1284 oldu. Korona virüsü, ülkenin önemli dini mer-kezleri arasındaki Kum kentinden şu an en çok etki-lenmiş durumda olan şehri Tahran’a kadar kuzey İran’ı ciddi şekilde vurmuş görünüyor. İran’daki ilk vakaların çıkış noktası olmasına rağmen, Kum hiç-bir zaman karantina altına alınmadı. Çin’in ve en büyük darbeyi alan Avrupa ülkesi İtalya’nın virüsü kontrol almaya yönelik önlemleri ile hiç bağdaş-mayan bir durum bu. (İran’ın ardından İtalya ve Fransa’da da siyasetçilerin Korona virüsü testleri

pozitif sonuç verdi.) Kum, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye varana

kadar devlet erkanından pek çok kişinin aynı zamanda din adamı olduğu bir hükümet için önemli bir merkez. Kum’un dini liderleri de kendi çapla-rında güçlü siyasi figürler. Mecliste şehri temsil eden kıdemli din adamı Mojtaba Zonnour, hasta-nede Korona virüsü tedavisi gören milletvekillerin-den biri. Selami, Devrim Muhafızları ile yakın temas halinde. İsminin açıklanmasını istemeyen ve hükü-mete yakın olan bir kişi, “Yetkililerin çoğu Kum’a gider, hem de sık sık” diyor.

Yaşlı muhafazakar din adamları, kameralar karşısına geçip normal şartlarda yapmayacakları açıklamalar yaparak müminleri türbeleri öpme-meleri ya da yalamamaları konusunda uyarıyor. Fakat herkesin bu sözlere kulak verdiği söylene-mez. Şubat sonunda Twitter’da paylaşılan kısa bir videoda genç bir adam, Kum’da halkı ürkü-tücü hikayelerle paniğe sürüklemek konusunda uyardıktan sonra Şiilerin ikinci en kutsal türbe-sini öpmekten çekinmiyordu.

İran’daki çoğu hastane, tamamen Korona virüsü hastalarının tedavisine odaklanmış durumda. Bloomberg News’in 6 Mart’ta Tahran’da iletişime geçtiği 14 hastaneden altısı tamamen dolu olduk-larını ve yeni hastaların beklemesinin gerektiğini, yoksa hiç ilgilenilmeyeceklerini söyledi. Tahran şehir merkezindeki Torfeh Hastanesi’nden bir yöne-tici, “Acil serviste şu an iki gündür boş yatak bekle-yen 14 hastamız var” dedi.

Gilan eyaletinden bir doktor, hükümetin 19 Şubat’ta İran’ın Kum kentindeki ilk vakayı duyur-masından iki hafta önce Korona virüsününkilere benzer semptomlarla yerel hastanelere gelen has-talar olduğunu söylüyor. İsminin verilmesini iste-meyen doktor, akciğer filmlerinin şiddetli zatürre belirtilerine işaret ettiğini ama “kimsenin bunu ciddiye almadığını”, eyaletin test hizmeti vermeye ancak Mart ayında başladığını anlatıyor. Daha önce testlerin Tahran’a gönderilmesi gerekiyordu, bu da gecikmelere ve hatalara sebep oluyordu.

⊲ Tahran’da maskeli bir kadın

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

İran Neden Bu Kadar Büyük Bir Darbe Aldı?

Page 36: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

AR

AS

H K

HA

MO

OS

HI/

PO

LAR

IS

İran Neden Bu Kadar Büyük Bir Darbe Aldı?

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

35

Page 37: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

36

Doktora göre, virüsün bazı doktorlara ve hem-şirelere bulaşmasının ardından koruyucu ekipman ve dezenfektandaki yetersizliğe bir de tıp personeli sayısı eklendi. Kısmen Başkan Trump’ın İran’ın nük-leer yakıt programını sınırlandıran 2015 tarihli çok taraflı anlaşmadan çekilmesinin ardından ABD’nin yeniden hayata geçirdiği yaptırımlar sebebiyle şu an ilaç bulmak da zor. Hastanede günde ortalama 10 ila 12 COVID-19 hastasının öldüğünü tahmin eden doktor, “Az miktarda ilacı fazla sayıda hasta arasında paylaştırmak günlük bir çile” diyor: “Bir günde 18 ila 20 ölüm gördük ve bunların bazılarına öldükten sonra test yapıldı, o da nasıl defnedile-ceklerine karar vermek için.” Bir hastane yetkilisi, Korona virüsü kaynaklı ölümlerin net sayısını vere-mediklerini söyledi.

Tahran’da pek çok kişi temel ihtiyaçlarını almak haricinde evinden dışarı çıkmıyor. 20 Mart’taki İran Yeni Yılı öncesi Tahran’da dolup taşması gereken mağazaların çoğu (özellikle de lüks ürünler satan-lar) şimdilerde bomboş. İran’ın paylaşımlı yolculuk hizmeti Snapp’in yalnızca ilk adını veren 42 yaşın-daki sürücüsü Majid, “İki ateş arasında kaldık” diyor ve ekliyor: “Bir tarafta yetkililerimiz virüsü kontrol altına almakta yetersiz kaldılar. Sanki Korona bir şakaymış gibi Çin’den gelen uçuşları kabul ettiler. Diğer tarafta benzin fiyatlarını yükselttiler ve insan-lara evlerinden çıkmamalarını söylediler.”

● İranlılar hükümetlerine yeniden güvenebilir mi?

Hükümetin tepkisi tutarsız oldu. Tahran’ın kuzeyinde, Hazar Denizi kıyısındaki Gilan ve Mazenderan gibi enfeksiyon oranının yüksek olduğu eyaletlere giden yolları kapattılar ve eği-time ara verdiler. Fakat 7 Mart itibarıyla şehir-lerde sokağa çıkma yasağı uygulanmıyordu ve kamu binalarında görevli memurlar ve devlet kurumları normal çalışmalarına devam ediyordu.

Bir yandan da sağlık bakanının yardımcısı, tele-vizyon ekranlarından insanlara evlerinde kalma-ları için ricada bulunuyordu: 6 Mart’ta “Ülkedeki tüm hastanelerde toplam 14 bin yatağımız mev-cut ancak eğer insanlar sağlıkları konusunda ted-birli davranmazsa bu sayıyı 10 katına çıkarmamız gerekebilir” dedi.

İranlıların kendilerini eve kapatması üzerine, devlet kanalları insanların canı sıkılmasın diye Yüzüklerin Efendisi ve Oyuncak Hikayesi gibi yabancı seri filmleri dublajlı olarak yayınlıyor. Instagram, Whatsapp sohbet grupları ve Telegram kanalları sal-gın şakalarından ve ev egzersizi videolarından geçil-miyor. Kamuya açık alanlarda dans etmenin resmen kabul görmediği bir ülkede, dans eden hemşirele-rin videoları fenomen oluyor: Hemşireler pop şar-kıları eşliğinde dans ederek kendilerini videoya çekerken koruyucu giysiler, maskeler ve hastane önlükleri kimliklerini gizliyordu.

İran toplumunda hükümete hiçbir zaman fazla yüksek olmayan güven, belki de tüm zamanların en düşük seviyelerinde. Gözle görülür biçimde hasta olan Harirchi’nin 24 Şubat’ta televizyon ekranların-dan canlı olarak hükümetin her şeyi kontrol altına aldığı konusunda halkı rahatlatmaya çalışması bek-lenen güven duygusunu pek yaratmadı. COVID-19’a verilen resmi tepkilerle alay eden meme’ler viral oldu. 6 Mart’ta Cuma namazının iptal edilmesinin ardından sosyal medyada paylaşılan bir espride, “Diğer milletlerin ölmesini dilemeden geçirilen ilk Cuma” deniliyordu.

Şaka bir yana, İran’daki salgın ölümcül boyut-larda ve durulma belirtisi de göstermiyor. Gilan eyaletindeki Reşt şehri milletvekili Gholam Ali Jafarzadeh, bölgedeki enfeksiyonların “katlanarak” arttığını söylüyor ve devam ediyor: “Ciddi önlem-ler alınmadığı takdirde insani bir felakete tanıklık edeceğiz.” �Arsalan Shahla, Golnar Motevalli ve Marc Champion

▲ Hastalar ambulanslarla hastanelere taşındı

AR

AS

H K

HA

MO

OS

HI/

PO

LAR

IS

Page 38: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

37

Küreselleşme, son 40 yıldır ülkelerin birbirlerine kapılarını açmasıyla büyüyen havayolu taşımacılığı sektörü için büyük bir nimetti. Bugün iş insanları ve turistler sanki evlerinin yanındaki bir yerlere gider gibi sınırlardan geçiyor. Dünya genelinde art arda ortaya çıkan enfeksiyonların gösterdiği üzere, maa-lesef Korona virüsü de sınır tanımıyor.

Bu engelsiz akış, krizin görülmemiş boyutlara ulaşmasını da beraberinde getirdi. Öldürücü salgın Şubat sonuna kadar ağırlıklı olarak Çinli ve Asyalı büyük havayolu şirketleri için milyarca dolarlık bir baş ağrısı idi. O günden bu yana uçuş korkusu virüsü izleyerek Batı’ya geldi ve hem ABD’nin hem de Avrupa’nın bazı büyük havayolu şirketlerini

Havayolu şirketleri yeniden irtifa kazanabilecek mi?

vurdu. Asya’da Qantas ve Cathay Pasific’ten, Avrupa’da Air France–KLM’e ve ABD’de United ve American’a kadar havayolu şirketleri ortak sorun-ları haline gelen virüs kurbanı rezervasyonlarla baş etmeye çalışıyor.

Jefferies Financial Group’a göre, küresel talep-teki ani düşüş nedeniyle ticari hava trafiği bu yıl yüzde 8,9 oranında azalacak. Bu, 11 Eylül terör saldırılarının yarattığı etkiyi bile geride bıraka-rak konuyla ilgili istatistiklerin tutulduğu 1978’den sonraki 42 yılın en büyük düşüşüydü. Pekin’deki Roland Berger adlı danışmanlık şirketinin ortakla-rından Yu Zhanfu, “Sektör, modern havacılık tari-hindeki en büyük tehditle karşı karşıya” diyor.

PU

XIA

OX

U X

INH

UA

/EY

EV

INE

/RE

DU

X

▼ Çin’in Hainan Bölgesi’nde bulunan Haikou Meilan Havaalanı’ndaki bir uçağın baş üstü dolapları dezenfekte ediliyor, 31 Ocak

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 39: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

38

Kruvaziyer sektörü bu zamana kadar torpidolara, teröristlere, beceriksiz kaptanlara, norovirüse (kış kusma hastalığı) ve batmayacağı düşünülen bir gemiyi felakete gören bir buzdağına göğüs gerdi. Şu an ise gelmiş geçmiş en zorlu sorunuyla karşı karşıya olabilir.

ABD Dışişleri Bakanlığı, 8 Mart’ta sıra dışı bir uyarıda bulunarak vatandaşlardan kruvaziyer seyahatlerine çıkmamalarını istedi. Sektör lideri Carnival Corp., hisse fiyatının Büyük Durgunluk’tan beri görülmemiş seviyelere

çakılmasını izledi. Çoğu müşteri, tercihini gemiyi terk etmekten yana kullandı.

Kaliforniya, Sherman Oaks’taki seyahat acentası Cruise & Resort Inc.’in COO’su (operasyon direktörü) Kristy Adler, “Virüs kaynaklı çok sayıda iptal yaşadığımız kesin” diyor ve ekliyor: “Sektörümüz şu an oldukça zor bir zamandan geçiyor!”

Kruvaziyer yolcuları metanetli bir gruptur ama Diamond Princess (bir Asya seyahatinde 700’den fazla insana virüs bulaşmıştı) gibi gemilerde mahsur

kalanların görüntüleri bazılarını sonsuza dek korkutup kaçırabilir. Carnival aleyhinde ilk dava, Kaliforniya kıyıları açıklarında Grand Princess adlı gemide hasta yolcularla bir arada mahsur kalanlarla alakalı olarak 9 Mart’ta açıldı. Carnival yine de denizlerden fazla uzak kalmamayı umuyor: Planlı gezilerini iptal etmeyen yolculara gemide 200 dolarlık kredi sunuyor.

�Christopher Palmeri

Hükümetlerin tavsiyeleri, seyahat yasakları, karantinalar ve 30 bin feette olası bir virüs taşıyıcı-sının yanı başında saatlerce mahkum kalma endi-şeleri müşteri talebini eritirken, havayolu şirketleri sefer sayılarını ciddi ölçüde azaltıyor. Lufthansa sefer sayısını neredeyse yarı yarıya düşürdü. United, Nisan ayı iç hat uçuşlarını yüzde 10, dış hat uçuşlarını ise yüzde 20 azaltıyor. American ise tale-bin yüksek olduğu yaz sezonunda bile uluslararası uçuşlarının sayısını yüzde 10 düşürüyor.

Sektör, virüse ilk kurbanlarını verdi bile. Salgın başlamadan önce de mali zorlukları bulu-nan İngiltere’nin en büyük iç hat havayolu şirketi Flybe, talepteki çöküş nedeniyle 5 Mart’ta sonunda battı. Çin’de hükümet yaygın seyahat kısıtlamala-rının kurbanı olan Hainan Airlines’ın çatı şirketini desteklemeye başladı. Diğer hükümetlerin de dev-reye girmesi bekleniyor. Deutsche Lufthansa AG işçi çıkartmamak için destek bekliyor. Başkan Trump da 10 Mart’taki basın toplantısında detay vermemekle birlikte salgından etkilenen Amerikalı havayolu şir-ketlerine destek olacaklarını belirterek “Bu zorlu dönemden çıkmalarına yardım edeceğiz” dedi.

International Air Transport Association’ın (IATA) en karamsar tahminine göre sektörün 2020’deki küresel ciro kaybı 113 milyar dolar olacak. Rakam, bu yıl yüzde 19’luk bir ciro kaybı olacağı anlamına geliyor. Aynı kuruluşun en iyimser tahmini yolcu gelirlerinde yüzde 11’lik, yani 63 milyar dolarlık düşüşe işaret ediyor. Belki de havayolu şirketlerinin bu denli acımasızca kesintiye gitmelerinin nedeni bu. Avustralyalı Qantas Airways Ltd. 10 Mart’ta ulus-lararası seferlerini önümüzdeki altı ay için dörtte bir oranında azaltacağını açıklarken, Air France Mart’ta 3 bin 600 sefer iptaliyle Avrupa ağını yüzde 25 ora-nında küçülttü.

Hiçbir ülkede havayolu şirketlerinin sorunları Çin’dekinden daha belirgin değil. IATA’nın sek-töre ilişkin zarar tahmininin üçte birlik payı Çinli havayolu şirketlerine düşecek. Yurt içi ve yurt dışı seyahatlere para akıtmaktan mutluluk duyan ve büyümekte olan orta sınıfın beslediği Çin, uzunca bir süredir bu 10 yılın ortasında dünyanın en büyük havayolu seyahati pazarı olarak ABD’nin yerini almanın peşindeydi. Oysa yerel havayolu şirketleri birden kendilerini krizin ön saflarında buldu.

OAG Aviation Worldwide’a göre, Çinli hava-yolu şirketleri Şubat ayında iç hat uçuşlarında kol-tuk sayısını 10,4 milyon adet azattı. IATA, ülkede Nisan ayı rezervasyonlarının geçen yılın aynı döne-mine göre yüzde 80 düştüğünü açıkladı. Seyahat analiz şirketi Cirium’un Asya başdanışmanı Joanna Lu, COVID-19 virüsünün yayılma korkusunun talep üzerindeki etkisi yılın geri kalanında da devam ede-ceğinden Çinli başka havayolu şirketlerinin batma-sının da kaçınılmaz olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Daha çok küçük ve özel şirketlerden, ucuz bilet satanlardan endişe etmeliyiz.”

Şu durumda devlet müdahalesi tek yöntem olabilir. Ülkenin üç büyük havayolu şirketi China

Southern Airlines, Air China ve China Eastern Airlines’ın sahibi olan devlet dev-reye girme sinyali verdi. The Civil Aviation Administration of China, 11 Şubat’ta devle-tin sorunlu sektörün canlanmasını sağlamak için aralarında birleşmelerin de bulunduğu önlem-leri destekleyeceğini açıkladı.

Ardından 4 Mart’ta yetkili kurumlar kriz sıra-sında ülkeye sefer yapan ve Çin’den de başka ülke-lere uçan yerli ya da yabancı fark etmeksizin tüm havayolu şirketlerine mali destekte bulunacaklarını açıkladılar. Söz konusu destek, koltuk başına her bir kilometre için 0.0528 yuandı. Londra’dan Pekin’e 8 bin 175 kilometrelik (5 bin 80 mil) bir uçuştaki destek, yolcu başına 432 yuan (62 dolar) oluyordu.

OAG’nin analizleri, 2 Mart haftasında başını China Southern ve China Eastern’in çektiği Çinli havayolu şirketlerinin iç hatlarda ek seferlere baş-ladığını gösteriyor. Bazı hatlarda büyük fırsatlar vardı: Yolcular iki buçuk saatlik Şanghay–Çengdu arasını normal fiyatın onda birine, yani 90 yuan bilet ücreti artı 50 yuan vergi ödeyerek uçtu. Çin’de toplam kapasite halen salgının hızla yayıldığı Ocak ayı sonunun yarısı kadar. Roland Berger’den Yu, salgın ABD ve Avrupa’yı ele geçirdikçe düşük fiyat-ların bile Çin’deki uluslararası yolcuları geri kazan-maya yetmeyebileceğini söylüyor.

Havacılık sektörü, bugüne kadar yaşadığı her krizden sağ çıktı. 2003 yılında Asya-Pasifik hava-yolu şirketlerine 6 milyar dolar yolcu gelirine mal olan SARS krizinden sonra uluslararası hava trafiği dokuz ayda normale döndü. Bu sefer de OPEC ile Rusya arasındaki anlaşmazlık nedeniyle fiyatlarda görülen çöküş, en büyük maliyet kalemlerinden biri petrol olan havayolu şirketlerine yarayacak.

Danışmanlık şirketi ICF International Inc.’in baş-kan yardımcısı ve havacılık bölümü direktörü Jared Harckham, “35 yıldan fazladır bu sektördeyim, savaş-lar, terör, hastalıklar ve kazalar gördüm” diyor ve devam ediyor: “Bugüne kadar hiçbir şey sektörün uzun vadeli büyümesini değiştiremedi. Sorunlar çözülür, hafıza unutur ve insanlar da iyi fırsatları kaçırmaz.” �Angus Whitley ve Chunying Zhang

Kruvaziyer yolcuları geri dönecek mi?

SC

OT

T S

TR

AZ

ZA

NT

E/S

AN

FR

AN

CIS

CO

CH

RO

NIC

LE/A

P P

HO

TO

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 40: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

39

Dünyanın gündemi Korona virüsü (COVID-19) sal-gını. Bu ölümcül virüs, yaklaşık üç aydır hayatımı-zın ayrılmaz bir parçası oldu. Dünyanın dört bir yanından COVID-19 kaynaklı ölüm haberleri gelir-ken, insanlar baskı ve korkunun neden olduğu akıl dışı davranış biçimlerini benimsemeye baş-ladı. Psikiyatrist Dr. Yankı Yazgan, içinde bulun-duğumuz zor günlerde Bloomberg Businessweek Türkiye’nin bu davranışların nedenlerine ilişkin sorularını yanıtladı.

Korona virüsü salgını sürecinde toplumun ve birey-lerin gösterdiği reaksiyonu nasıl değerlendiriyor-sunuz? Bu tür durumlarda panik/sakinlik dengesi nasıl sağlanabilir? Korona virüsünün bir pandemi şeklinde ortaya çıkması birçoğumuza ciddi stres yaşatıyor.

Salgın stresiyle baş edebilmek

Korona virüsünün yol açtığı hastalıktan duyulan korku, özellikle genç yetişkinleri ve çocukları duy-gusal olarak kaygı şeklinde etkileyebilir. Hastalığın daha ziyade yaşlıları ve kronik hastaları etkileye-cek olması bu kaygıya gençlerin de kapılmasını engellemez. Kaygının önemli ölçüde bilinmez-likle tetiklendiğini düşünebiliriz. Tehlikenin boyu-tunu göz ardı etmeye yatkın olan zihnimiz, önceki deneyimlerimizin, kayıplara karşı duyarlılığımı-zın ve o andaki hayat koşullarımızın etkisi altında gerçekleri kendine göre yorumlar. Bu bazen riski aşırı yüksek yorumlamayı da beraberinde getire-bilir. Bilimin yöntemini kullanmak, riskleri doğru hesap etmemizi sağlar.

ABD’de Katrina Kasırgası felaketinde halkın mar-ketlere hücum edip çilek jöleli tart aldığını

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020

Page 41: KORONA VİRÜSÜ ÖZEL SAYISI · 2020-03-20 · Bu içeri¤in tamam› veya bir k›sm›, her ne art alt›nda olursa olsun, Bloomberg L.P. ve ‹nfomag Yay›nc›l›k Ltd. ti’nin

40

görmüştük. Bizde de bir tuvalet kağıdı savaşı yaşandı. İnsanlar bu gibi durumlarda neden rasyo-nel hareket etmiyor? Neden tuvalet kağıdına hücum ediliyor? Kaygı ve korku, mantık ilkelerine uymayan davra-nışlar üretir. Tuvalet kağıdına hücum başka ülke-lerde de oldu. Değişik varsayımlar üretildi, ama ben de akıl erdiremedim.

Sosyal medya ve diğer kanallarda yayılan haber-ler toplu ve bireysel bazda nasıl bir etki oluşturu-yor? Dezenformasyonun panik ve korku üzerindeki etkisi nedir?Önce genel bir durum saptaması yapalım. Medyada bilim dışı bilgiler veren kaynaklar ara-sında uzman unvanı taşıyanlar az değil. Hele söyledikleri ilginç ve çarpıcı olunca, en eğitimli olanlarımız bile söylenenin doğru olduğunu düşünmeye yatkınız. Salgın henüz ağırlığını his-settirmeden önce genellikle tehlikeleri azımsayıcı, yaklaşan krizin yarattığı sıkıntıyı boş teselli ile hafifleten ya da durumu değerlendirirken sadece içinde olduğumuz dönem ve alanı hesap ederek (bizden başkalarına ne olacağını umursamaksı-zın) önerilerde bulunan, “kelle paça” ya da “Türk geni” gibi komik ama sorumsuz sözler sarf edenle-rin sesine kulak verenler çoktu. İş ciddiye binince, bu yanıltıcı mesajlar hafifledi. Medyada yetkili ve sorumluluk sahibi kişilerin gücünü bilimden alan sesini daha çok duymaya ihtiyacımız var. Net, açık, bazen sıkıntı verici, her zaman gerçekçi bir iyimserlikle ve bir eylem planıyla hareket edilmeli. Eleştiriye ve geri bildirime açık olunmalı.

Zihnimizin yanılmaya en fazla açık olduğu bu kriz döneminde, ilk iş salgınla ilgili yeni haber-leri dakika dakika izlemekten vazgeçmek olabilir. Medya doğru ve işe yarar bilgilerin kaynağı olsa da çoğunlukla süzülmemiş, doğrulanmamış ya da yanlış yorumlanmış bilgiler öne çıktığından ötürü güvenilirliği tartışmasız (bazen fazla resmi ya da ihtiyatlı dil kullanan) kaynaklar kaygıyı gerçekçi bir zemine oturtmamıza imkan verir.

Bireysel anlamda kaygıyı nasıl yönetmeliyiz? Bu durumla nasıl başa çıkabiliriz?Salgın ve salgının sağlığımız üzerindeki etkilerin-den korunmak için gerçekçi bilgilere erişmek, ne olup bittiğini bilmek ilk adım. Ancak bir gerçek daha var ki o da kaygının kendisi. Duygunun adını koymak, varlığını görmek ve tanımlamakla başla-yabiliriz. Bu dönemde sadece kaygı ve korku his-setmeyeceğiz. Dünyada belki 100 yılda bir olan salgının kendi hayat döngüsüne denk gelmesine bazılarımız öfkelenecek. Kimimiz korkacak, ama salgının kendisinden değil, sonrasındaki yıkıcı etkilerinden. Kimimiz bir heyecan içinde ola-cak, bu yıkımı toparlayacak olanlardan birisi olma umuduyla. Duygularımızın nasıl değiştiğini, bugüne ve geleceğe bakışımızı nasıl etkilediğini anlamaya çalışmak kaygıyı birey olarak kontrol

Psikolojik Dayanıklılığı Artırmak için Yapılacaklar

• COVID-19’la ilgili medya yayınlarına gereğinden fazla maruz kalmaktan kaçının.

• Bedeninize iyi bakın. Sağlıklı, dengeli yemekler yemeye çalışın, düzenli egzersiz yapın, bolca uyuyun, alkol ve uyuşturuculardan kaçının.

• Rahatlamak için zaman ayırın ve yoğun duyguların geçeceğini kendinize hatırlatın. Haberleri izlemeye, okumaya ya da dinlemeye mola verin. Tekrarlayan biçimde krizi duymak ve görüntüleri görmek üzücü olabilir. Normal yaşamınıza dönmek için hoşlandığınız diğer bazı etkinlikleri yapmaya çalışın.

• Diğer kişilerle bağlantı kurun. Endişelerinizi ve nasıl hissettiğinizi bir arkadaşınız ya da aile üyenizle paylaşın. Sağlıklı ilişkileri sürdürün.

• Umut duygusunu koruyun ve olumlu düşünmeyi sürdürün.

• COVID-19 hakkındaki güncel bilgileri ve riski başkaları ile paylaşın. Salgının devam ettiği bölgelerden dönmesinin üstünden 14 günden fazla geçmiş ve COVID-19 belirtileri olmayan kişiler başkalarını riske atmaz.

etmemize olanak verir. Ancak bu gibi felaket-lerde kaygıyla başa çıkmak için asıl güç kaynağı toplumsal ilişkilerimizdedir. Aldığımız destek, ver-diğimiz destek, başkaları, tanımadığımız insanlar için vazgeçtiklerimiz bu dönemde belirleyici ola-cak. Felaket zamanlarında hayatta kalmak kadar hayatta tutmak da bir amaç olabilir. Bu amaca odaklanmak kaygıyı uzakta, hafif bir rüzgar gibi tutar.

Şirketler bu gibi durumlarda nasıl bir iletişim koor-dinasyon yolu izlemeli? Bu süreç nasıl yönetilmeli? Öncelikle bu dönemde şirketlerin sektörlerine bağlı olarak doğrudan etkilendikleri birçok konu olacak. Çalışanların sağlığının korunması amacıyla alınan makul önlemlere ekiplerin ikna olması ve durumun geçiciliği bu önlemlerin yarattığı pra-tik zorluğa katlanmayı sağlayabilir. Salgınla bera-ber öne çıkan bir başka durum ise uzaktan/evden çalışma modellerinin bir bakıma zorunlu yaygın-laşması olacak. İş birliğinin ve birbirimizle bağ-lantılı olmanın hem kişisel hem iş hayatımızdaki güdüleyici gücüne ihtiyacımız daha da arttı. İletişimin bu ihtiyacı karşılayacak şekilde tasar-lanması gerekli. <BW>

Korona virüsü salgınının Türkiye’ye de gelmesi toplumun önemli bir kısmında ciddi kaygınların oluşmasına neden oluyor. Bu durumun olumsuz psikolojik yansımaları, insanları Korona virüsüyle ilgili daha çok bilgi edinmeye ve korunma yollarını araştırmaya yöneltiyor. Bununla birlikte, bireylerin salgın karşısında psikolojik dayanıklılığını koruması büyük önem taşıyor. Türkiye Psikiyatri Derneği geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili detaylı bir açıklama yayınladı. Açıklamada hastalık hakkındaki korku ve kaygının bunaltıcı olabileceği belirtilirken, yetişkinlerde ve çocuklarda yoğun duygulara neden olabileceği ifade edildi. Hastalık sırasında verilebilecek olağan tepkileri ve stresi daha yoğun yaşayan grupların hangileri olduğunu belirten Türkiye Psikiyatri Derneği, psikolojik dayanıklılığı artırabilmek için yapılabilecekleri de şu şekilde sıraladı.

◼ COVID-19 / VİRÜS Bloomberg Businessweek Türkiye 22 Mart 2020