lokman hekim gazetesi - sayı:3 (mayıs 2011)

ÖZEL LOKMAN HEKİM HASTANELERİ AYLIK YAYIN ORGANIDIR // ÜCRETSİZDİR // YIL:1 // SAYI: 3 // MAYIS 2011ÖZEL LOKMAN HEKİM HASTANELERİ AYLIK YAYIN ORGANIDIR // ÜCRETSİZDİR // YIL:1 // SAYI: 3 // MAYIS 2011

SSSS

SSSSS

SS6

411

510

Türkiye’de 40ülkeden 110 bin hasta tedavi oldu

Çocuklardahavaleye dikkat

Bahar yorğunluğusizi vurmasın

Sigara yasağıişe yaradı

Vücuttaki şişlik ve benlere dikkat!

Sayf

a

Sayf

aSa

yfa

Sayf

a

Sayf

a

Türkiye, sağlık turizminin göz-desi oldu. Dünya turizminde önemli bir paya sahip Türkiye’nin yıldızı, 100 milyar dolarlık bü-yüklüğe ulaşan sağlık turizmin-de de gittikçe parlıyor.

Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Çocuk Sağlığı Hasta-lıkları ve Çocuk Nörolojisi Uz-manı Doç. Dr. Nesrin Şenbil, ka-lıcı sağlık problemlerine neden olabilen “havale” ile ilgili uyarı-larda bulundu.

Soğuk kış günlerinin geride kal-masının ardından sıcak havalar yüzünü göstermeye başladı. İlk-bahar mevsimiyle birlikte bahar yorgunluğu da çoğumuz için da-yanılmaz hale geliyor.

Tüp Bebek yaptıracak hastala-rın en büyük korkusu tedavi so-nunda başarılı olamamaktır. Bu korkunuzu ortadan kaldırmak amacıyla, Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Tüp Bebek Merkezi olarak, “kişiye özel tüp bebek” konsepti geliştirdik. Tıbbi açıdan dünyanın en ge-lişmiş cihazlarının kullanıldı-ğı ameliyathane, embriyoloji

ve androlji laboratuvar-larını kurduk. 15 yıllık tecrübesi olan ekibi bir

araya getirdik. Tüm hastala-rın 6 ayrı bilimdalının (kadın

hastalıkları doğum, üroloji, tıbbi histoloji ve embriyoloji, tıbbi ge-netik, reprodüktif immünoloji, psikiyatri ve klinik psikoloji) uz-manı hekimlerden oluşan kon-sey tarafından değerlendirilme-sini sağladık. Böylece dünyadaki büyük merkezler ile aynı seviye-de gebelik ve eve bebek götür-me oranlarını yakaladık. Kişiye özel tüp bebek kavramı 15 yıllık tecrübenin sonucunda sizler için geliştirilmiş özel bir tedavi kon-septtir. Bir tedavi biçimi değildir. Mutlu sonuca ulaşmanız için eli-mizden geleni yapacağız.

Sincan Belediye Başka-nı Mustafa Tuna, başarılı

bir halka arz süreci geçirerek İMKB’deki Ankara merkezli ilk sağlık grubu olan Lokman He-kim Engürüsağ A.Ş’yi kutladı. Başkan Tuna, “Sincan’ımız için

bir çivi çakan herkese Allah razı olsun deriz. Sincan için çalışan herkese şükranlarımızı sunu-yorum” dedi. Sincan Belediye Başkanı Tuna “Sincan’ımız 500 bin nüfuslu büyük bir metropol. Bir çok alanda olduğu gibi sağ-

lık alanında da Sincan örnek bir ilçe. Gerek devlet hastanemizin gerekse özel sağlık kuruluşları-mızın gayreti takdire şayandır. Kurumlararası işbirliğimiz de bu gayreti taçlandırmaktadır.” diye konuştu. // Sayfa 7

Türkiye’de her yıl hızla artan si-gara içme oranlarının tarihinde ilk kez düşüş yaşandığı ortaya çıktı.Yasaktan sonra tiryaki ora-nında %4 düşüş oldu

Özel Lokman Hekim Hastanele-ri Genel Cerrahi Uzmanlarından Op. Dr. Kemal Yandakçı, vücut-ta meydana gelen değişikliklerin hastalık belirtisi olabileceği uya-rısında bulundu.

Lokman Hekim Hastaneleri gurur kaynağı oldu

Kişiye özel tüp bebek

GAZETE

Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Tüp Bebek Mer-kezi, “kişiye özel tüp bebek” konsepti geliştirdi.

Başkan TunaGazeteLokmanHekim’insorularınıcevapladı

LOKMANHEKİM

www.lokmanhekim.com.tr

2// GÜNCEL

Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Kardiyoloji Uzm.

Dr. İsmet Sarıkaya, 12 Haziran öncesinde milletvekili adayları-nın ve kurmaylarının yoğun bir tempoya gireceklerini hatırla-tarak, “kalp sağlığınıza dikkat edin” uyarısında bulundu. Sa-rıkaya, milletvekili adaylarının büyük bir bölümünün 40 yaşın üzerinde olduğuna dikkat çekti. Adayların gece gündüz deme-den seçim propagandasına katı-lacaklarını belirten Dr. Sarıkaya, aşırı çalışmanın ve yetirince din-lenememenin sonucunda, kal-bin kaldıramayacağı bir yükleme oluşabileceğini söyledi. Dr. Sarı-

kaya, “Bu durum, kalp yetmezli-ğinin artmasının yanında, bazen de kalp krizlerini tetikleyebilir. Bu nedenle adaylar mümkün olduğu kadar dinlenmeli. Seçim günü yaklaştıkça artan stres, he-yecan ve endişe sonucu çeşitli sorunlar yaşanabilir. Bazen sa-dece strese bağlı ani kalp dur-masına dahi yol açabilecek ritim sorunları ortaya çıkabilir. Stresli durumlarda kalp krizleri tetikle-nebilir veya felç, beyin kanama-sı gibi sonuçlara yol açabilecek tansiyon yükselmeleri olabilir. Bu sebeplerden ötürü önlem al-makta yarar var” uyarısında bu-lundu.

Sıcağa dikkatSeçim takviminin bahar aylarına denk geldiğini hatırlatan Sarıka-ya, sözlerine şöyle devam etti:“Ben kalp hastası değilim diye-rek kendinizi kandırmayın. Kalp hastalığı bazen hiçbir bulgu ol-madan da kendisini gösterebi-lir. Seçimin yapılacağı Haziran ayına yaklaştıkça ciddi bir hava sıcaklığı artışı olacaktır. Bu dö-nemde olabilecek aşırı terleme, yetersiz sıvı alımı, güneşe direkt maruz kalma gibi durumlar, kalp hastalığını olumsuz etkilemek-tedir. Adayların bu konuda dik-katli olmaları gerekir.

Milletvekili adaylarınakalp sağlığı uyarısı

Yaklaşan seçimlerle birlikte siyasi partiler de vaatlerini

sıralamaya başladı. Başbakan Tayyip Erdoğan AK Parti Seçim Beyannamesi’nde sağlık alanın-da yapılacak çalışmalara da yer verildiğini açıkladı. İşte sağlık alanında yapılacak çalışmalar:-Kamu özel ortaklığı modeli ile sağlık birimleri ve büyük rekre-asyon alanlarının bir arada bu-lunduğu dev şehir hastaneleri oluşturulacak. - Sedye üzerinde sokakta taşınan hasta görülemeyecek, hastalar bandın üzerinde taşınacak.

-Doktor sayısı 2023’e kadar aşa-malı olarak iki katına çıkartıla-cak. 120 bin olan doktor sayısı 2023’te 200 bine ulaşacak-Tıp fakülteleri desteklenecek.

Dev Şehir HastaneleriKamu özel ortaklığı modeli ile sağlık tesisleri, AR-GE birimleri dev şehir hastaneleri oluşturu-lacak. “Dev Şehir Hastaneleri” projesi, büyükşehirlerde kamu-özel ortaklığı ile 1 milyon met-rekarelik alanlarda gerçekleşti-rilecek. Dev hastanelerin içinde kanser, kadın doğum, genel cer-

rahi, ortopedi, onkoloji, çocuk, psikiyatri gibi büyük bölümle-rin yanı sıra alış-veriş merkezi ve hasta yakınlarının kalacağı oteller de bulunacak. Hastayı röntgen için, tetkik için sokakta, hastane bahçesinde sedyeyle dolaştırma devri kapa-nacak. Hasta yürüyen bantlarda taşınacak.

AK Parti’nin 2023 vaadi “Dev Şehir Hastaneleri”

Sedye üzerinde sokakta

taşınan hasta görülemeyecek.

Dev şehir hastaneleri

oluşturulacak.

Uzman doktorlara kariyer

yapma imkanı sağlanacak.

Doktor sayısı 200 bine

çıkarılacak

Uzm. Dr. İsmet Sarıkaya

Sosyal G

üvenlik Kuru

mu (SGK), ç

ıkarılan to

rba yasa

nın

ardından, tr

afik kaza

larında yaralıla

rın te

davi giderle

rinin

karşılanmasın

a yönelik genelge yayım

ladı.

LOKMANHEKİM


3// GÜNCEL

Sedye üzerinde sokakta

taşınan hasta görülemeyecek.

Dev şehir hastaneleri

oluşturulacak.

Uzman doktorlara kariyer

yapma imkanı sağlanacak.

Doktor sayısı 200 bine

çıkarılacak

“Çocuklar Dünya Gezeğeninin gerçek çiçekleridir”, görülmeye, koklanmaya, bakıma, zaman ge-çirmeye doyulamayacak kadar güzel, asla koparılamayacak ka-dar paha biçilmez çiçekler. Ya-şam tadının yarısı çocuk sahibi olmaktır.Yaşam; bebek, çocuk, genç, ol-gun, yaşlı betimleme ve özüm-seme sıfatlarıyla tanımlanan yol-culuğuyla dünya gezegenindeki misafi rliğini sürdürür. Her döne-min ayrı tadı ve renkleri olmakla birlikte bir bütün olarak bakıldı-ğında “sağlıklı yada hastalıklı bir yaşam”, tanıklık eden yada yön veren bir insan, rol alan yada se-naryoyu yazan bir akıl söz konu-sudur.

Yaşam; bedenen, ruhen ve sos-yal olarak tam bir iyilik halinde sürdürülebiliyorsa sağlıklı, bu parametrelerden biri yada fazlası eksik ve/veya yetersizse hasta-lıklı olarak tanımlanmaktadır. Yaşam sağlığını; aile, toplum, çevre, beslenme, fi ziksel ve zi-hinsel aktiviteler gibi karmaşık bir çok faktör etkilemektedir. Yaşam; bir şeyi inat ve sabırla is-terse ve istemenin fi ili duasının gereklerini yerine getirirse onu elde eder ve kader yada alın ya-zısı dediğimizde özünde budur. “Yaşamın üç kişiliği vardır; sahip olduğunu sandığı, sahip olduğu, ortaya çıkardığı.”

Yaşam; hıçkırıkla sonlanır, zira cennet misali bir mekan olan anne rahminden çığlık atarak dünya gezegenine misafi r olan ve sağlıklı bir yaşam sürdürerek geride hoş bir sada bırakan ya-şam, gerçek cennetin kapı eşi-ğinden dünya gezegenine bir iç geçirmedir. “Gözlerde yaş yoksa, ruh gökkuşağına sahip olamaz”. Yaşam sağlığımızı oluşturmak ve sürdürülebilir kılmak umuduyla “yaşamı hak edenler, yalnızca onu her gün kazanmanın gere-ğini yapanlardır” “yaşat ki, yaşa-yasın”. Sağlıcakla kalınız…

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), çıkarılan torba ya-

sanın ardından, trafi k kazala-rında yaralıların tedavi gider-lerinin karşılanmasına yönelik genelge yayımladı. Yayınlanan genelgede, daha önce konuy-la ilgili yapılan duyuruda, 14 Kasım 2008’den sonra trafi k kazası geçiren sigortalılara üniversiteler ile diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarında verilen sağlık hizmetlerine ait incelenmemiş faturaların ilgili sağlık kurulu-şuna iade edilmesi, ödenmiş faturaların da iade edilerek tu-tarın ilgili hastanenin alacak-larından mahsup edilmesinin istendiği hatırlatıldı.

Nasıl bir yol izlenecek?Aynı kanunun geçici 1. mad-desinde; ‘’Bu Kanunun yayım-landığı tarihten önce meydana gelen trafi k kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedel-leri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır’’ düzen-lemesi yapıldığı kaydedilen ge-nelgede, buna göre; 2918 sayılı Karayolları Trafi k Kanunu’nda

tanımlanmış trafi k kazaları nedeniyle 25 Şubattan sonra sunulan sağlık hizmeti bedel-lerinin ödenmesinde şu yolun takip edilmesi istendi:

•Trafi k kazasının oluş tarihine ve kazazedenin genel sağlık si-gortalısı olup olmadığına bakıl-maksızın 25 Şubattan itibaren üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarınca verilecek tüm sağlık hizmet be-delleri kurumca karşılanacak. • Genel sağlık sigortalılarının tedavi giderlerinin faturalandı-rılması için gerekli düzenleme-nin yapıldığı MEDULA üzerin-den faturalandırma yapılacak. • Genel sağlık sigortalısı olma-yan trafi k kazazedelerinin te-davi giderleri ise, MEDULA’da düzenleme yapılıncaya kadar Kuruma elden fatura edilecek. • Sağlık hizmet sunucuları tüm kazazedeler için tedavi bedel-lerine ait fatura ekine trafi k ka-zası olduğuna dair kanıtlayıcı belge veya kaza tespit tutanağı ekleyecek. • Genel sağlık sigortalısı ol-

mayanların tedavi giderlerinin karşılanması trafi k kazalarıyla sınırlı olup, bu kişilerin 2918 sayılı Karayolları Trafi k Kanu-nunda tanımlanan trafi k kazası tarifi ne uymayan kazalar so-nucu oluşacak tedavi giderleri Kurumca karşılanmayacak. • Kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın 25 Şubattan sonra kullanacağı tıbbi malzeme ve ilaç bedelleri mevzuat çerçevesinde karşıla-nacak. • Genel sağlık sigortalısı ol-mayanların tıbbi malzeme ve ilaç bedellerine ait fatura ekine trafi k kazası olduğuna dair ka-nıtlayıcı belge veya kaza tespit tutanağı eklenecek. • Genel sağlık sigortalılarına trafi k kazası nedeniyle 25 Şu-battan önce verilen tedavi gi-derlerinin karşılanması yönün-de çalışmalar devam ediyor. Bu çalışmalar sonuçlandığında ayrıca gerekli uygulama yön-temleri bildirilecek.

Dr. KemalKartal

Sağlıklı yaşam

Sosyal G

üvenlik Kuru

mu (SGK), ç

ıkarılan to

rba yasa

nın

ardından, tr

afik kaza

larında yaralıla

rın te

davi giderle

rinin

karşılanmasın

a yönelik genelge yayım

ladı.

LOKMANHEKİM


4// MEVSİMSEL

Soğuk kış günleri geride kalmasının ardından sıcak

havalar yüzünü göstermeye baş-ladı. İlkbahar mevsimle birlikte bahar yorgunluğu da çoğumuz için dayanılmaz hale geliyor. Her mevsim değişikliğinde karşılaşı-lan en büyük sorun ‘yorgunluk’ oluyor. Doğa ile birlikte insan vücudunun kimyası da değişiyor ve bu durum vücudu halsiz bıra-kıyor.Özel Lokman Hekim Hastanesi Dahiliye Uzmanlarından Dr. Os-man Kandemir bahar aylarında iklimsel değişikliklerin vücutta yarattığı kısa süreli, geçici ve ha-fi f yorgunluk halinin olduğunu belirterek kas ve eklem ağrıları, uyku bozuklukları, depresyo-na meyil, iştahsızlık, kadınlarda adet düzensizlikleri gibi belirti-lerin kişileri bedensel ve ruhsal olarak etkilediğini belirtti. Bahar yorgunluğu ile mücadelede en iyi tedavinin daha çok dinlenmek

değil hafi f ve düzenli egzersizler olduğunu hatırlatan Dr. Kande-mir, bahar yorgunluğunu çabuk atlatabilmek için kişilere beslen-me önerilerinde bulundu:

Nasıl şikayetler doğuyor?Bahar aylarında en sık alerjik re-aksiyonlar, kalp ve dolaşım sis-temi hastalıkları, romatizma, so-lunum yolu hastalıkları ve mide rahatsızlıklarının artış göster-diğine dikkat çeken Kandemir, bazen bu uyum sürecinin çeşitli rahatsızlıklar nedeniyle zor ge-çebildiğini söyledi. Dr. Osman Kandemir “Mide yanmaları, psi-kolojik bunalımlar, çarpıntı, kas yorgunluğu ve uykuya meyil gibi şikayetler; uyum döneminde en sık karşılaşılan fi ziksel şikayetler arasında yer alıyor. Güneş ışın-larını hissetmeye başladığımız şu günlerde, bol bol güneşlen-menin fi ziksel sağlığımız kadar, gri kış günlerinin bunalttığı ruh

sağlığımız açısından da oldukça faydalı olduğunu söylemek kuş-kusuz yanlış olmaz” dedi.

Yorgunluk nedenleriHer yorgunluğu bahara bağla-manın doğru olmadığını vurgula-yan Dr. Osman Kandemir genel olarak kronik yorgunluk, mut-suzluk yorgunluğu ve mevsimsel değişikliğe bağlı yorgunluklar olmak üzeri üç tip yorgunluktan bahsetti. Bu üç tip yorgunluğun birbirinden çok farklı nedenlere dayandığını belirten Kandemir “Etrafımızda sıklıkla yorgunluk-tan şikayet eden insanlarla kar-şılaşmak mümkündür. Bazı in-sanlar eklem ağrıları gibi fi ziksel bir halsizlikten bahsederken ba-zılarının da, psikolojik anlamda, ne yaparsa yapsın dinlenemediği sonucuna ulaşabiliriz” diye ko-nuştu.

İşte baharyorgunluğuna karşı

alabileceğimizönlemler...

Bol sıvı alınmalı, Yemek saatleri düzenli olmalı, Ka-rışık salata tercih edilmeli, Aşırıya kaçmadan fındık, badem, ceviz, kuru kayı-sı, kuru incir, kuru üzüm tüketilmeli, Süt ürünleri diyette mutlaka olmalı, Ağır, yağlı yemeklerden,

kaçınmak gerekirHareket edin, bol bol gü-neşlenin, yürüyüş yapın.

Herkez sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sa-

hiptir. Bunun için de herkesin ye-rine getirmekle yükümlü olduğu görevleri bulunmaktadır. Sağlık hizmeti veren kurum ve kuruluş-ların hakları ve yükümlülükleri birkaç grupta toplanmaktadır.

Hekim Yada Sağlık Personelinden Gö-revlerini Özenle Yapmalarını İsteme Hakkı: Bu hakkın yerine getiril-mesi özel sağlık kurum ve kuru-luşunu hizmete açan ve yöneten tarafından talep edilir. Çalışan ve çalıştırılan arasındaki ilişki hiz-

met sözleşmesine dayandığın-dan, haklar talep edilirken İş Ya-sası ve sözleşmedeki koşullar göz önünde tutulacaktır. Düzene Uyulmasını İsteme Hakkı: Sağlık kuruluşlarının, hizmet verdiği hasta ve yakınlarından çalışmaları engelleyecek davra-nışlardan sakınmalarını, çalışma düzenine uymalarını isteme hak-kı bulunmaktadır. Bu hak da özel kuruluşların düzenli çalışması ve kaliteli sağlık hizmeti sunumun-da önem arz etmektedir. Tedavi Masrafları Talep Etme Hakkı: Hizmet verilen hastadan mua-

yene, teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetleri karşılığın-da ücret talep etme hakkı vardır. Hastanın, bağlı bulunduğu sosyal güvenlik kurumunun veya özel sağlık sigorta şirketinin ödeme yapmaması halinde hasta veya bağlı bulunduğu kurum hakkın-da icra takip ve dava açma hakkı bulunmaktadır. Özel sağlık kurum ve kuruluşla-rının çalışmaları her ne kadar ti-cari nitelik arz ediyorsa da Sağlık Bakanlığı tarafından denetlen-mekte ve verdikleri hizmetler de aynen sağlık hizmeti veren kamu

kurum ve kuruluşlarının hizmet-lerini kapsamaktadır. Bu hizmet yönünden hakları olduğu kadar yükümlülükleri de bulunmakta-dır. Bu yükümlülük ve sorumlu-lukları bazı hallerde kamu kuru-luşları ile eş değerde olup, bazı hallerde de ayrıcalık göstermek-tedir. Örneğin; özel kuruluşun bünyesindeki hekim ve sağlık personeli için hizmet sözleşmesi kuralları işlediği halde kamu ku-rum ve kuruluşlarındaki hekim ve personel Devlet Memurları Yasası’na bağlıdır.

Av. Kevser Sezer Haklar ve yükümlülükler

Baharyorgunluğusizivurmasın

Lokman Hekim Hastaneleri Hukuk Müşaviri

LOKMANHEKİM


5// YAŞAM

Özel Lokman Hekim Has-tanesi Fizyoterapistlerinden Hatice Koç, rehabilitasyonun bağımsızlığı ve yaşam kalite-sini arttırdığını söyledi. Kişi-nin doğuştan veya sonradan, herhangi bir nedenle oluşan kalıcı veya geçici yetersizlik-lerinin, kaybedilmiş bazen de limitlenmiş olan fonksiyonel kapasitesinin belirlenerek te-davi edilebildiğini belirten Hatice Koç, “Hastalar, psiko-lojik, sosyal ve mesleki açıdan da desteklenerek günlük ya-şamda bağımsız duruma geti-riliyor” dedi.

Bedensel özürlülerde hastalı-ğa ve hastaya özgü fi zyoterapi ve rehabilitasyon programını gerektiğini vurgulayan Koç, rehabilitasyon programının standardizasyonu olmadığını belirtti. “Rehabilitasyon ekip işidir” diyen Koç, “Fizik tedavi hekimi tarafından tanısı konu-lan hastanın rehabilitasyonu fi zyoterapistlerce uygulan-malıdır” uyarısında bulundu. Koç, “Hastadan hastaya ekip genişleyebilir ortaez-protez teknisyeni , konuşma terapis-ti, psikolog, dityetisyen eğitim sürecine katılır” dedi.

Özel Lokman Hekim Has-taneleri Fizik Tedavi Ünitesi hakkında bilgi veren Fizyo-terapist Hatice Koç, şunları söyledi:Fizik tedavi ve rehabilitasyon hekimi tarafından tanısı ko-nulmuş, tedavi programı dü-zenlenmiş hasta, tedavi ünite-mizde fi zyoterapist tarafından tedaviye alınır. Birebir fi zyote-rapist eşliğinde egzersiz eğiti-mi verilir, gerekli modaliteler uygulanır. Tedavisi biten hasta tekrar hekim tarafından kont-rol muayenesinden geçer.”

Özel Lokman Hekim Hastanele-ri Genel Cerrahi Uzmanlarından Op. Dr. Kemal Yandakçı, vücut-ta meydana gelen değişikliklerin hastalık belirtisi olabileceği uya-rısında bulundu. Ağrılı ya da ağ-rısız her tür şişliklerin ve benlerin iyi yada kötü huylu hastalıkların habercisi olabileceğini söyleyen Dr. Yandakçı, “Özellikle kısa sü-rede büyüme gösteren kitleler, renk değiştirenler, kanayanlar sarkom veya melanom denilen yumuşak doku veya ben kanser-lerinin ilk belirtisi olabilir” dedi.

Yandakçı, şu uyarılarda bulundu: “Apse ya da kanser riski haline gelmeden gerekirse ultrasonog-rafi ve gerektiğinde cerrahi mü-dahale ile bu tür kitlelerinizin teşhis ve tadavisini yaptırabilir-siniz. İyi huylu olduğu uzman hekimce düşünülen kitle ve ben-leriniz takip altına alınır.”

Vücuttaki şişlik ve benler kanserbelirtisi olabilir

Kıl dönmesi kabusuKıl dönmesi ile ilgili de bilgi ve-ren Dr. Kemal Yandakçı, hasta-lığın genellikle kıllı, oturan ve genç erkeklerde görüldüğüne dikkat çekti. Hastalığın, kuyruk sokumu bölgesinde bir apse ile kendini gösterebileceğini akta-ran Yandakçı, “Hastalık, akıntılı bir yara şeklinde veya kılın gir-diği delikler şeklinde de kendini gösterebilir. Tedavisinde genel-likle cerrahi müdahale yapılır. Çoğu zaman doku nakli veya fl eple onarım denilen teknikler kullanılır” diye konuştu.

REHABİLİTASYON

YAŞAMKALiTENiZi

ARTIRIYOR

Hastanemizin Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ünitesi’ndeverilen hizmetler:

Nörolojik rahatsızlıklar ve rehabilitasyonu

Ortapedik rahatsızlıklar ve rehabilitasyonu

Pediatrik rahatsızlıklar verehabilitasyonu

Yanık ve rehabilitasyonu Kardiyopulmoner

rehabilitasyonu

Genel Cerrahi UzmanıOp. Dr. Kemal Yandakçı

Tüm tedavi programları

hastadan hastaya ve hastalığa göre düzenlenir,

seanslar yaklaşık 1 sa-attir. Tedavi süresi ise

15 ile 30 gün arası değişir.

LOKMANHEKİM


6// ÇOCUK NÖROLOJİSİ

Halk arasında “nöbet” ola-rak bilinen havale, beynin

herhangi bir bölgesinden çıkan anormal elektriksel boşalımlar sonucu oluşuyor. Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Çocuk Sağlığı Hastalıkları ve Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Nes-rin Şenbil, “havale” ile ilgili uya-rılarda bulundu. “Tüm vücutta kasılma, tamamen kendini kay-betme, morarma, ağızdan salya akması, altına idrar kaçırma gibi durumlarda çocuğun havale ge-çirdiği daha kolay anlaşılır” di-yen Dr. Şenbil, bazı durumlarda ise havaleyi anlamanın zor ola-bileceğini söyledi.

Havale geçirme teşhisi nasıl konulur?Nöbetleri gören kişilerin veya nöbeti yaşayan kişilerin anlatı-mı teşhiste en önemli yardımcı-dır. Teşhiste elektroensefalografi (EEG) oldukça faydalıdır. Alt-ta yatan belli bir nedene bağlı olmayan her çocuğa ilk nöbet geçirdiğinde EEG çekilmelidir. EEG’nin anormal olması önemli bulgu vermekle birlikte normal olması çocuğun havale geçir-mediğini göstermez. Klinik tanı hepsinden önemlidir. Ailelerin teşhisi oldukça önemlidir. Bu

durumu başlatan bir şey olup olmadığı, hareketin tutmak-

la durup durmadığı, gere-kirse kameraya çek-mesi söylenerek hasta

değerlendirilmelidir.

Her nöbet epilepsi midir? Genellikle havale nöbetleri ile epilepsi birbirine karıştırılır. Her nöbet epilepsi demek de-ğildir. Her insan için hayatının herhangi bir döneminde tek bir nöbet geçirme riski yüzde 1-5 ci-varındadır. Birbirinden farklı za-manlarda 2 ve daha fazla nöbet tekrarı olursa ve o an için altta yatan bir neden bulunamıyorsa epilepsi teşhisi konulur.

Havale ve epilepsi ayırımının önemiBir hastaya epilepsi teşhisi ko-nulduğunda en az iki yıl ilaç te-davisi vermek gereklidir. Bu ne-denle epilepsi tanısından emin olmadan ilaç başlamamak ve ha-vale ile karışan durumların ayırt edilmesi son derece önemlidir.

Havale nedenleri nelerdir ?Küçük yaşlarda en sık gördüğü-müz neden ateştir. Bu durumun epilepsi ile ilgisi yoktur. Çocuk-

larda havalenin diğer nedenleri arasında kan şekeri düşüklüğü, kafa travmaları, kalsiyum eksik-liği gibi nedenler sayılabilir.

Havale sırasında ne yapmalıyım?Çocuğu yan döndürüp tükürü-ğünün dışarı akması ve daha ra-hat nefes alıp vermesi için başını hafi f yana arkaya eğin. Elbiseleri-ni gevşetin, şayet takıyorsa göz-lüklerini çıkartın, hastanın dilini ısırmasını engellemek amacıyla elle veya bir cisimle çeneyi aç-maya çalışmayın, ağzına hiçbir şey koymayın. Ancak ağızda-ki yiyecek maddelerinin çıkar-tılması yararlı olur. Üzerine su dökmeyin, zorla nefes aldırmaya çalışmayın, çocuğu sallayarak ya da yüzüne vurarak, bazı mad-deler koklatarak uyandırmaya çalışmayın. Havayolunu açık tu-tun. Çocuğun hareketlerini dur-durmaya çalışmayın. Etrafında-ki zarar verecek keskin objeleri uzaklaştırın.

Havale geçiren çocuğumu nasıl takip ettirmeliyim?Havaleler çocukluk çağında sık görüldüğünden çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanları bu konu-da oldukça deneyimlidir. Ateşli havale geçiren çocukların, hava-le ile karışan durumların teşhis ve takibini yapabilirler. Ancak tekrarlayan ateşli havalelerde, havale ile karışan durumlar ko-lay ayırt edilemiyorsa, EEG çe-kilmesi gereken durumlarda, alt-ta yatan ek rahatsızlıklar varsa, epilepsi hastalarının takibinde özellikle nöbetler tekrarlıyorsa çocuk nörolojisi uzmanı tarafın-dan takip edilmelidir.

Ateşli havalelerde ve epilepside aile öyküsü

çok önemlidir ve ailesel yatkınlık vardır. Muaye-nesi ve beyin magnetik

rezonans incelemesi normal olan bir çocuk-ta, aile öyküsü de var-sa epilepsinin nedeni

büyük ihtimalle ailesel duyarlılıktan dolayıdır.

ÇOCUKLARDAHAVALEYEDİKKAT

Doç. Dr. Nesrin Şenbil“Genellikle havale nö-betleri ile epilepsi birbi-rine karıştırılır. Her nöbet epilepsi demek değildir. Her insan için hayatının herhangi bir döneminde tek bir nöbet geçirme riski yüzde 1-5 civarın-dadır.” dedi

LOKMANHEKİM


7// MANŞET

Sincan Belediye Başkanı Mus-tafa Tuna, başarılı bir halka

arz süreci geçirerek İMKB’deki Ankara merkezli ilk sağlık grubu olan Lokman Hekim Engürü-sağ A.Ş’yi kutladı. Başkan Tuna, “Sincan’ımız için bir çivi çakan herkese Allah razı olsun deriz. Sincan için çalışan herkese şük-ranlarımızı sunuyorum” dedi.

Özel Lokman Hekim Hastanele-ri yayın organı “Gazete Lokman Hekim”in sorularını cevaplayan Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Sincan’ın sağlık alanında örnek bir ilçe olduğunu söyledi. Esnaf ve bölge ziyaretleri sıra-sında yaptığı yürüyüşün kendisi için en sağlıklı spor olduğunu kaydeden Tuna, sorularımıza şu yanıtları verdi:

Belediyenizin sağlık alanındaki hiz-metlerinden bahsedebilir misiniz?İl Sağlık Müdürlüğümüz, Sağlık Grup Başkanlığımız ve ilçemizde bulunan tüm hastanelerimizle sürekli koordine halindeyiz. On-ların belediyemizden taleplerini tüm kuruluşların talepleri gibi

imkanlarımız ölçüsünde karşı-lıyoruz. Sonuçta hepimiz insan odaklı hizmet veriyoruz. Bizim desteklerimizden de Sincan hal-kı istifade ediyor. Vatandaşımı-zın rahatı için el ele hep birlikte “biz” anlayışıyla hareket ediyo-ruz.

Sincan son yıllarda sağlık hizmeti sunumunda büyük ilerleme kaydetti. Çevre ilçelerden Sincan’a çok sayıda hasta nakli oluyor. Sincan’ın sağlık alanındaki bu gelişim ivmesini neye bağlıyorsunuz?Sincan’ımız 500 bin nüfuslu bü-yük bir metropol. Bir çok alanda olduğu gibi sağlık alanında da Sincan örnek bir ilçe. Gerek dev-let hastanemizin gerekse özel sağlık kuruluşlarımızın gayreti takdire şayandır. Kurumlar arası işbirliğimiz de bu gayreti taçlan-dırmaktadır.

Belediye başkanlığı gibi mesai kav-ramı belli olmayan bir iş yapıyorsu-nuz? Bu yoğun tempoda sağlığınıza yeteri önemi verebiliyor musunuz? Sizinde söylediğiniz gibi Bele-diye Başkanlığı yoğun tempoda

geçen bir görev fakat halkımızın destekleri ve duaları sayesin-de şimdiye dek bir sıkıntı ya-şamadım. Tabi tedbir almak da hastalıkların önlenmesinde çok önemlidir.

Hobileriniz nelerdir? Mesela spor yapar mısınız?Belediye Başkanının özel hayatı olmaz. Gerek esnaf ziyaretleri gerek bölge gezilerimizdeki in-celemeler sırasında bol bol yürü-yorum. Yürüyüş bence en önemli ve en sağlıklı sporlardan biridir.

Özel Lokman Hekim Hastaneleri, İMKB’de işlem gören Ankara Mer-kezli ilk sağlık grubu oldu. Nasıl de-ğerlendiriyorsunuz?Sincan’ımıza gelen her yatırım bizi ziyadesiyle memnun eder. Kim ülkemiz için, Sincan’ımız için bir çivi çakıyorsa Allah on-dan razı olsun deriz. Şimdiye kadar da ilçemiz için çalışan çift-çisinden işçisine, amirinden me-muruna herkese şükranlarımızı sunuyorum.

Tuna, “Sincan’ımız için bir çivi çakan herkese Allah razı olsun deriz” diye-rek Lokman Hekim Engürüsağ A.Ş’nin halka arzını kutladı.

Sincan BelediyeBaşkanı Mustafa Tuna

12 Mayıs Hemşire-ler haftası nedeniyle

Sincan Lokman Hekim Hastanesi’nde

hemşirelerle bir araya gelecek

Lokman Hekim Sincan Hastanesi

Lokman Hekim Etlik Hastanesi

“Şükranlarımızı sunuyoruz”SİNCAN BELEDİYE BAŞKANI MUSTAFA TUNA LOKMAN HEKİM’İN HALKA ARZINIDEĞERLENDİRDİ. TUNA, SİNCAN’IN SAĞLIKTA ÖRNEK İLÇE OLDUĞUNU SÖYLEDİ

LOKMANHEKİM


8// YEREL GÜNDEM

Tarım Bakanlığı, birçok semtte porsiyonu 2-3 liradan

döner satan lokantaları yakın ta-kibe aldı. Yeni Gıda Yasası’yla birlikte denetim ve yaptırım yet-kileri artan Bakanlık, merdiven altı dönercileri tespit ederek elle-rindeki etleri imha edip, işletme-lerini kapatıyor. ‘Et, tavuk döner’ diye satılan ucuz gıdaların içinde her türlü sakatat, soya fasulyesi ve patates olduğunu söyleyen yetkililer, kapısına kilit vurulan işletmelerin sahiplerinin aynı suçu işlediklerinde para ve hapis cezasına çarptırılacağını söyledi.

Özel Lokman Hekim Sin-can Hastanesi Genel Cer-

rahi Uzmanı Op. Dr. Kemal Yandakçı, Antakya Anemon Otel’de verilen Nutrisyon Okulu adlı eğitim programına eğitimci olarak katıldı. Nut-risyon Okulu’na Türkiye’nin farklı bölgeleri, üniversite ve eğitim hastaneleri başta olmak üzere değişik hastanelerden

gelen 27 Genel Cerrahi Uzma-nı, 18 Yoğun Bakım ve Aneste-zi Uzmanı, 6 Nöroloji Uzmanı, 15 adet Medikal Onkoloji ve Radyasyon Onkolojisi Uzmanı katıldı. Yandakçı, etkinlik çer-çevesinde üç adet sunum yap-tı. Başarılı ve interaktif bir top-lantıya iştirak eden Yandakçı, etkinlikte hastanelerimizi de başarıyla temsil etti.

Özel Lokman Hekim Has-taneleri personeli sosyal

etkinliklerine bir yenisini daha ekledi. Personel arasındaki kaynaşmayı arttıran etkinlikle-re imza atarak keyifl i dakikalar geçiren Lokman Hekim Has-taneleri personeli son alarak paintball organizasyonunda bir araya geldi. İki grup halin-

de oynanan oyun yoğun yağ-mur altında gerçekleşmesine rağmen kıran karına bir müca-deleye sahne oldu. “Turuncu” ve “Yeşil” ekip olarak iki gruba ayrılan personelin müsabaka-sının galibi Turuncu ekip oldu. Aktiviteye katılanlar, oyun sonrası hep birlikte hatıra fo-toğrafı çektirdi.

Yandakçı’dan eğitim atağı Lokman Hekim personelistres attı

İlçedeki mezarlığın doluluk ora-nının yüzde 90’lara ulaşması üzerine Büyükşehir Belediyesi, ilginç bir tedbir almaya karar verdi. Mezarlığa defi n için ilçede 5 yıl oturma şartı aranacak. Nü-fus kütüğünün ilçede olup olma-dığına bakılacak.

Ayrıca cenazenin Gölbaşı me-zarlığına defnedilmesinde kütü-ğün ilçeye kayıtlı olmasına dik-kat edilecek.Ölen kişinin ilçe mezarlığına defnedilmesi için birinci derece-den yakının da bu mezarlıkta ce-nazesinin bulunması göz önüne alınacak. Bu kıstaslara uymayan ancak cenazesini ilçe mezarlığı-na defnetmekte kararlı olanlar-dan ise en yüksek fi yat olan 15 bin TL ücret istenecek. Şartları taşıyanlardan ise normal defi n işlem ücreti tahsil edilecek.

MezarlaraAB kriteri

GÖLBAŞIBAKANLIK

2 TL’lik dönerebakanlıkkıskacı

Yenimahalle Belediyesi, Türkiye’de Kuduz Hastalığı-

nın Kontrolü Projesi kapsamında kedi ve köpeklere ücretsiz ithal kuduz aşısı kampanyası başlattı.

Sağlık durumu iyi olmayan kedi ve köpekler iyileştirdikten ve bakımı yapıldıktan sonra kuduz aşısı, kısırlaştırma ve küpeleme işlemi yapılarak doğal ortamına bırakılıyor. İlçe sınırları içeri-sinde toplanan sahipsiz kedi ve köpekler aşılama kampanyası dahilinde sağlık kontrolünden geçtikten sonra ücretsiz olarak sahiplendiriliyor.

Kuduzageçit yok

YENİMAHALLE

Keçiören Belediyesi’nin ilaç israfının önüne geçmek için

başlattığı “Heba olmasın şifa ol-sun” kampanyası büyük ilgi gör-dü. Sağlık harcamalarında en büyük kalemi oluşturan ve genellikle yurt dışına bağımlı olduğumuz ilaçlar konusunda israfı önleye-rek sosyal duyarlılığı artırmak amacıyla Keçiören’de örnek bir proje başlatıldı. “Heba Olmasın Şifa Olsun” sloganıyla Keçiören Belediyesi tarafından başlatılan projeyle halkın elinde kalan ve kullanma tarihi geçmemiş ilaç-lar toplanarak ihtiyaç sahipleri-ne ulaştırılacak. Projeden sosyal güvencesi olmayan, ilaç almakta maddi anlamda sıkıntı yaşayan tüm Keçiörenliler reçete ile baş-vurarak yararlanabilecek. Proje kapsamında Keçiören Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü içerisin-de bir eczane oluşturuldu.

KEÇİÖREN

Heba olmasın şifa olsun

BİZ

DE

N H

AB

ER

LE

R

LOKMANHEKİM


9// AYIN KONUSU

Hemşirelikbir sanattır

Hemşirelergüvenli birlimandırHemşirelik; bireyin, ailenin, top-

lumun sağlığını korumak, yük-seltmek, geliştirmek ve hastalık halinde iyileştirme amacına yö-nelik hizmetlerin; planlanması, örgütlenmesi, uygulanması, de-ğerlendirilmesinden ve bu hiz-metleri yerine getirecek kişilerin eğitiminden sorumlu, bilim ve sanattan oluşan bir sağlık disip-linidir.

Hemşireliğin doğasında insana saygı ve insan haklarına değer verme vardır. Hasta ve hasta yakınlarının beklentilerinin kar-şılanması ile etkili, verimli ve duyarlı sağlık hizmeti sunulma-sında hemşirelere önemli görev-ler düşmektedir.

Lokman Hekim Hastanelerin-de hemşirelerimiz; muhatabının İnsan olduğunun bilici içersinde, hastalarımızın, refakatçilerimi-zin ve ziyaretçilerimizin sağlığını korumak, yükseltmek, geliştir-mek, bakım ve tedavi süreçlerini üstlenerek biopsikososyal yakla-şım içinde multidisipliner çalış-malara iştirak ederler.

Lokman Hekim hemşirelik hiz-metleri olarak; hemşirelik hiz-metlerini sürdürürken çağdaş yönetim ve liderlik anlayışını be-nimsedik. Hasta/ailesi ve çalışan haklarına saygılı, güvenilir, hasta güvenliği bilincine sahip güler yüzlü hemşirelerimizle birlikte hizmetin devamlılığını sağlama-ya özen gösterdik.

Sonsuz sabır, her türlü özveri gayret ve sevgi ile mesleğini icra etmeye çalışan bütün meslek-taşlarımın Hemşireler Haftası’nı kutlar, sağlık, mutluluk ve başa-rılar dilerim.

Hemşireler güvenli bir limandırSağlık sorunu olan tüm bireyle-rin, sağlıklarına kavuşabilmeleri için, geçirecekleri süreç içinde, sığınacak güvenli birer liman gö-revini üstlenen, hemşirelik mes-leğinin mensuplarını, “12 Mayıs Hemşireler Günü” ve “12-18 Mayıs Hemşireler Haftası” ne-deniyle içtenlikle kutluyorum.

Ülkemiz genelindeki bütün sağ-lık hizmetleri hekimi, hemşiresi ve diğer sağlık çalışanları ile bir ekip hizmetidir. Hemşirelik, bu ekip hizmetinin olmazsa olmaz ve en temel unsurlarındandır. Özel Lokman Hekim Hastane-leri hemşirelik hizmetleri olarak dünya standartlarındaki en yük-sek kalitede hemşirelik bakımını sunmayı, toplum sağlığını yük-seltici çalışmalar içinde yer ala-rak, modern hasta bakımında yenilik ve fark yaratmaya öncü-lük etmeyi hedefl iyoruz.

Hemşirelerimiz; hasta haklarına saygılıdırlar, hasta ve çalışan gü-venliğini uygularlar. Kaliteli ileti-şim ve uygun akademik mesleki bilgileri ile 24 saat hastalarımıza hizmet verirler. Sağlık alanındaki ilerlemeler süreklilik gösterirken hemşirelerimiz bu başarıların inşa edilmesinde çok önemli rol-ler üstlenirler. Ekip çalışması ile hizmetin zamanında ve eksiksiz verilmesini sağlarlar

Ülkemizin her köşesinde, insan hayatının kutsallığından ödün vermeksizin, sonsuz sabır, her türlü özveri, gayret ve sevgi ile mesleğini icra etmeye çalışan tüm hemşirelerimizin bu özel gününü bir kez daha kutluyo-rum.

Sağlık Bakanlığının “Hem-şirelik Yönetmeliği’nde De-

ğişiklik Yapılmasına İlişkin Yö-netmeliği” Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yeni yönetmelikle, hemşirelik hizmetlerinin kalitesinin artırıl-ması ve böylece toplum sağlığı-nın geliştirilmesi amaçlanıyor. Hemşirelerden hangi kapsam ve nitelikte hizmet beklendiği, hemşirelerin yapması gerekenler

ile fi ilen yaptıkları iş ve işlemle-rin karşılaştırılabilmesi, mesleki başarı ve yeterliliklerinin belir-lenebilmesi açısından bir ölçü getiren yönetmelikte yer alan uzman hemşire, yetki belgesine sahip hemşire ve sorumlu hem-şire kavramları, mesleki uzman-lık alanları dikkate alınarak, altı temel klinik uzmanlık alanı içe-risinde ayrıntılı olarak tanımla-nıyor.

Türkiye’nin, Avrupa Birli-ği (AB) ülkeleri ortalamasını

yakalayabilmesi için 122 bin he-kime ve 424 bin hemşireye daha ihtiyacı bulunduğunu açıklandı.

Bir ülkede verilen sağlık hizmet-lerinin, o ülkenin gelişmişlik ve refah düzeyini gösterdiğini ifade eden yetkililer, Türkiye’de son 8 yılda uygulanan sağlıkta dönü-şüm programı nedeniyle sağlık hizmeti talebinin en az 5 kat arttığını, talebin nitelikli şekilde

karşılanabilmesi için ihtiyaç du-yulan istihdamın ise tam anla-mıyla sağlanamadığını ifade edi-yor. Bugün itibariyle Türkiye’nin, AB ve Avrupa bölgesi ülkeleri arasında en fazla hekim ve hem-şire açığı olan ülke konumunda olduğuna dikkat çeken yetkililer, Türkiye’nin AB ülkeleri ortala-masını yakalayabilmesi için 122 bin hekime ve 424 bin hemşi-reye daha ihtiyacı bulunduğunu belirtiyor.

Hemşirelik yönetmeliğindedeğişiklik

AB’yi yakalamak için 424 bin hemşireye ihtiyaç var

Hicran Aslan Sevim Kıvrakdal

Tüm Hemşirelerimizin12 - 18 Mayıs HemşirelerHaftası Kutlu Olsun

Lokman Hekim SincanHastanesi Başhemşiresi

Lokman Hekim EtlikHastanesi Başhemşiresi

LOKMANHEKİM


10// DIŞ HABER

Artan özel hastaneler sa-yesinde ciddi bir altyapıya

kavuşan Türkiye, sağlık turiz-minin de gözdesi oldu. Dün-ya turizminde önemli bir paya sahip Türkiye’nin yıldızı, 100 milyar dolarlık büyüklüğe ula-şan sağlık turizminde de gittik-çe parlıyor.

Son üç yıldan beri Türkiye’ye gelen sağlık turisti sayısı dü-zenli olarak artıyor. 2008 yılın-da 74 bin 93 olan yabancı hasta sayısı, 2009’da 91 bin 952’ye, geçen sene de 109 bin 678’e yükseldi. 2010 yılında 40 farklı ülkeden gelen hastaların yüzde 94’ü özel hastanelerde, yüzde 6’sı da kamu hastanelerinde tedavi oldu.

Medikal turizm kapsamın-da gelen yabancı hastalar, Türkiye’yi uygun fi yatı, sunu-lan sağlık hizmetlerinin ka-litesi, iklim koşullarının uy-gunluğu, tatil fırsatlarının çok olması, kısa bekleme süreleri

gibi sebeplerle tercih ediyor. Yeterli altyapı ve yetkin hekim kadrosu da yabancı hastaları Türkiye’ye çekiyor. Medikal turistin tercihinde hastanenin ünü ve fi yat faktörü de belirleyici. Altyapı ve hekim yetersizliği nedeniyle hizmet sıkıntısı çeken Balkan ülkeleri ve Türk Cumhuriyetlerinden de önemli sayıda hasta geliyor.

Yabancı hasta gözünü Türkiye’de açıyorTürkiye’ye tedavi amaçlı gelen turistler, en çok göz bölümüne başvuruyor. Göz hastalıkları, Türkiye’ye gelen toplam has-taların içindeki yüzde 66 paya sahip. 2009 yılında onkoloji ve plastik cerrahi ön plana çıkar-ken onkoloji bölümüne gelen hasta sayısı yüzde 15, plastik cerrahiye ise yüzde 25 dola-yında arttı. Göz tedavisinin kişi başı getirisi bin doların altında. Onkoloji, kardiyovasküler, cer-rahi, ortopedi, beyin cerrahisi 15 bin doların üzerinde.

Türkiye’de 40 ülkeden110 bin hasta tedavi oldu

Kısırlık için yeni umut kök hücre

HARVARD

ABD

İNGİLTERE

Akciğer kanserinin teşhisinde etkin yöntem tomografi

Sağlık için günde 3 bardak çay

Tedavi için Türkiye’yi tercih eden yabancı hasta sayısı son üç yıldır düzenli olarak artıyor. Yıllık medikal turist sayısı 110 bini bulurken, yurtdışından en fazla hasta göz, beyin cerrahisi, ortopedi ve kardiyoloji bölümlerine geliyor.

Yaz tatilinde Türkiye’ye gelen yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız, Lokman

Hekim Hastaneleri’nin AGİS ile yaptığı işbirliği

sayesinde hem tatil yapı-yor, hem tedavi görüyor.

Türkiye’nin gelişen sağlık hizmeti sunumuna ka-

yıtsız kalmayan Lokman Hekim Hastaneleri, yurt d ışı hastaları tarafından da tercih edilir hale geldi. (Agis Eurocencer, Marm ve anlaşmalı olduğumuz diğer sigortalarınız ile

hizmetlerimizden yararlanabilirsiniz)

Özel Sigortalar Danışma Hattı:

0090 555 804 8821-22

Harvard Üniversitesi ekibi ilk kez kök hücreden insan yumur-tası üretmeyi başardı. Hayvanlar üzerinde dört yıldır devam eden kök hücreyle yumurta elde edil-mesi çalışmaları, son bir yıldır insan dokusu üzerinde yürütü-lüyordu. İlk uygulamaların 35 yaşın altında erken menopoza girmiş vakalarla yaşı 45’in al-tında yumurta üretebilen, fakat kalite düşüklüğüne bağlı gebelik elde edilemeyenlerde gerçekleş-tirileceğini belirten Harvard’lı profesörler, çalışmanın orta va-dede ‘kısırlık sorunu olanlara müjde’ olarak yorumlanabilece-ğini belirtti.

Amerika’da yapılan yeni bir araş-tırma, akciğer röntgeni yerine bilgisayarlı tomografi nin, akciğer kanserini daha iyi teşhis edilebi-leceğini gösterdi. Ulusal Kanser Enstitüsü’nün yaptığı bir araştır-maya göre, düşük dozlu tomog-rafi taraması, akciğer kanseri yü-zünden meydana gelen ölümleri yüzde 20 oranında azaltıyor. Üç boyutlu görüntü alan tomografi cihazı akciğerlerin tam görüntü-sünü ortaya koyabiliyor. Böylece tümörler ameliyatla alınacak ka-dar küçükken tespit ediliyor.

İngiliz Daily Mail gazetesi, ya-pılan araştırmaları inceleyerek düzenli olarak günde üç bardak çayın kalp krizinden, baş ağrısı-na birçok sorunu ortadan kaldır-dığını açıkladı.Londra Üniversitesi Eczacılık bölümünden Profesör Simon Gibbons’ın çalışmalarına göre; sabah, öğlen ve akşam olmak üzere günde üç bardak çay iç-mek kalp krizi riskini azaltıyor, sindirimi hızlandırıyor, beyin tü-mörü riskini yüzde 34 düşürüyor ve ağrı kesici görevi görüyor.

Yabancı hasta listesinde Almanya, Hollanda ve Fransa başı çekiyor. Ayrıca Irak, Yemen ve Afganistan’dan da ciddi sayıda hasta geliyor. Türkiye gelen sağlık turisti sayısı her yıl artıyor.

LOKMANHEKİM


Lokman Hekim Engürüsağ A.Ş. adına sahibi İrfan GÜVENDİ

Editör-Yazı İşleri Müdürü Dr. Mehmet ALTUĞ

Yayın Danışma Kurulu:Uzm. Dr. Mustafa SARIOĞLU

Bora AYDİN Uzm. Dr. Necmettin DİN Uzm. Dr. Celil GÖÇER

Dr. İbrahim UĞUR Uzm. Dr. Metin TAŞ

Dr. Murat Kadir ERDEM Emin GEMİCİ

Bayram GÜVENDİ Nazım BİLGEN

Ümmühan DEMİREZEN Sara FARBOUDİ

Yönetim Yeri:Zübeyde Hanım Mah. Aslanbey Cad.

No: 17 İskitler/Altındağ/ANKARA Tel: (0 312) 444 99 11

Tasarım:

Atatürk Mahallesi Öncü Sokak No.: 3 SİNCAN / ANKARA

0 312 270 50 00

Baskı Yeri:AFŞAR MATBAACILIK

Ağaçişleri Yapı Koop. 21. Cad. 599. SokakNo.: 29 İvedik / ANKARA

0 312 294 39 22-23

Baskı Tarihi: 1 Mayıs 2011

Lokman Hekim Hastaneleri’ninYerel süreli Yayın Organıdır.

Ayda bir kez yayınlanır. Ücretsizdir.

11// AKTUEL

Sadece Sade Su

Sigara yasağısonuç verdi

Bu yazının amacı okuyucuya en-gin bir su bilgisi vermek değildir. Hayatın vazgeçilmezi için 3S formülü (Sadece Sade Su) yazı-ya aktarılmıştır. Her gün elimi-zin altında olan pek çok nimete yaptığımız gibi, su denilen hayat kaynağına da yüklediğimiz an-lam aşağı yukarı aynıdır.

Bilinen tüm yaşam çeşitliği için gerekli, vazgeçilmez ve tüm can-lıların yaşama ait fonksiyonlarını yerine getirmeyi temin eden tek içecektir su...

Vücut temizliğimizin ana temiz-lik maddesi sudur. Hanımlar bi-lirler, evi temizleyecekleri zaman temiz su kullanırlar, hiçbir za-man evlerini şerbet, kola, ayran veya çeşitli meyve sularıyla te-mizledikleri görülmemiştir. Vü-cudumuzda bize bahşedilen bir evdir aslında. Yapacağımız şey çok basit, günde 2 litre “sadece sade su” içmek.

Suyun yerini çağımızda başka şeylerle ikame etmeye çalışıyo-ruz. Hiç dikkat etiniz mi? Lo-kantalarda ya da misafi rlikleri-miz de içecek olarak su ikram olarak pek geçmez. Yemek sipa-rişinizin yanına bir de su içeceği-nizi söyleseniz size başka içecek alternatifl eri de hatırlatılır. Suyu içecekten saymıyoruz yani.

Su moleküllerinin uçlarında ser-best hidrojen bağları bulunmak-ta eğer siz bu bağlara kola meyve suyu gibi bir şeyler bağlarsanız çözerek temizlik yapacak suyun elini kolunu bağlamış olursunuz. Böylelikle temiz tutacağınız mi-nik evleriniz olan hücrelerinizi toksinlerden korumamış olursu-nuz.

Son söz su içsem yarıyor diyen-lere, evet suyu sade için ki bari temizliğe yarasın.Lütfen, Sadece sade su…Saygılarımla

Soldan sağa: 1-Difteri. 2- Zehir; Balıkesir ve çevresinin Osmanlı öncesindeki adı. 3- Orta Asya’dan geldiği sanılan ve yurdumuzda bir bölgeye adını vermiş olan bir budun; Nörolojik bir hastalığın kısa yazılışı. 4- Altının simgesi; Vadi. 5- Parçalı çekirdekli akyuvarları anlatan kısaltma; Dünyanın uydusu; Molibdenin simgesi. 6- Eskiçağ tiyatrosunda oyunun giriş bölümü. 7- Müzikte duraklama; Kabaca “köpek”; Eski dilde beygir. 8- üstüne şilte serilir; EEG’de bir ritim türü. 9- Japonya’da bir kent; Susturma, susmasını sağlama. 10- Sağa doğru eğik yazı türü; Yemek yemesi gereken.

Yukarıdan aşağıya:1- Ani bir heyecan sonucu kişinin olduğu yere yığılmasıyla karakterize bir hastalık. 2- Gizlice, kimseye sezdirmeden; Zamanölçer. 3- Işın; Sitoplazmada bulunan ve protein sentezinde görev yapan bir madde. 4- “Keçi sıçraması”ndan köken alan bir bale terimi. 5- Us; Kısaca binek arabası. 6- En az; Eski dilde lakin, ama. 7- Sağanaklardan sonra geçici akarsuya dönüşen sel yatağı; Birli. 8- Bir harfi n okunuşu; Germanyumun simgesi; Eski Mısır’da hayati güç. 9-Sağırlaştırma; Voleybolda sert vuruş. 10- C vitamini yetersizliği ile ortaya çıkan tablo.

Lokman HekimSincan Hastane Müdürü

Emin Gemici

“Türkler sigarayı bıraka-maz”, Yunanistan, Alman-

ya, İspanya geri adım attı bizde de sürmez” dediler. Sigara lo-bilerinin ısrarına karşı hükümet geri adım atmadı hatta sigara yasaklarını artırma kararı aldı. Ve sigara yasağının ilk sonuçla-rı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından açıklandı. Yasak

başladığından bu yana 2 yıl da 2 milyon 250 bin tiryaki siga-rayı bıraktı. Günde 6 bin kişi sigarayı bırakmak için resmen Sağlık Bakanlığı’na başvurarak yardım istedi. Restoranlarda sigara dumanına maruz kalma oranı yüzde 55’ten 13’e indi. İlk kez tiryakisayısı düştüDSÖ, 2010 Türkiye Küresel Yetişkin Tütün Raporunu açık-ladı. Rapor, Türkiye’nin kapalı alanda sigara yasağı uygula-masına başladıktan sonra gel-diği noktayı göstermesi açısın-dan önem taşıyordu. Raporda, Türkiye’de her yıl hızla artan sigara içme oranlarının tari-hinde ilk kez düşüş yaşadığı

ortaya çıktı. Yasaktan önce Türkiye’de 16 milyon yetişkin sigara tiryakisi varken 2010 yı-lında yasaktan sonraki süreçte yüzde 4 oranında düştü. Yani Türkiye’de son 2 yılda yaklaşık 2 milyon 250 bin sigara tiryakisi sigarayı bıraktı. Sigarayı bırak-ma oranı yüzde 31’den yüzde 27’ye düştü. Asıl büyük başarı ise özellikle restoranlarda ve eğlence mekânlarında sigara-ya maruz kalma oranı yüzde 55’ten 13’e inerek Avrupa’daki birçok ülkeyi kıskandıracak bir orana yaklaştı. Yasak, hiçbir denetimin yapılmadığı evlerde bile sonuç verdi. Evlerde sigara içme oranı yüzde 60’tan yüzde 40’a kadar indi.

Türkiye’de her yıl hızla artan sigara içme oranlarının tarihte ilk kez düşüş yaşadığı ortaya çıktı. Yasaktan önce Türkiye’de 16 milyon yetişkin sigara tiryakisi varken 2010 yılında yasaktan sonra yüzde 4 oranında düştü.

GAZETE


2 yılda2 milyontiryaki sigarayıbıraktı

LOKMANHEKİM


12

Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Çocuk Hastalıkla-

rı Uzmanı Dr. Gülben Efes, bir çok anne-babanın çocuğunun istahsız olduğundan yakındığı-nı hatırlatarak, yanlış davranış biçimlerinin bu sorunu daha da büyütebileceği uyarısında bu-lundu.

Dr. Efes, daha çok yemek yedir-mek için yapılan ısrar ve baskı-ların, yemeği ağıza tıkarak zorla-ma ve cezalar vermenin çocuğun yemekten soğumasına ve iştah-sızlığın artmasına neden olabile-ceğini söyledi.

İştahı, ‘bir yemeğin zevkle, ne-şeyle ve arzu edilerek yenmesi’ olarak tanımlayan Dr. Gülben Efes, lokmayı uzun süre ağzın-da çeviren, çiğnemek için zaman kazanmaya çalışan, tabağındaki yemeği bir türlü bitiremeyen bir çocuk karşısında önce akla fi zik-sel bir rahatsızlığın olup olmadı-ğının geldiğini vurguladı.

Üst solunum yolu enfeksiyonu gibi bazı rahatsızlıkların çocuğun sofrada nazlanmasına neden olabileceğini anlatan Dr. Efes, “Böyle durumlarda doktor kont-rolünden geçirilen çocuğa, öne-rilen biçimde yiyecek verirken, çocuğun isteklerini de dikkate almak en uygun yoldur. Hastalık sırasında çocuğu yemek yemeye zorlamanın hiçbir yararı yoktur.İştahla ilgili olarak ebeveynlerin bilmeleri gereken en önemli şey çocukların bireysel farklılıklar gösterdikleridir. Bu nedenle de başka çocuklara bakarak, onların yemek yeme davranışı ile kendi çocuğunuzun yemek yemesini kıyaslamak doğru bir davranış değildir” diye konuştu.

Çocuğunuzuyemektensoğutmayın

lokman hekim gazetesi - sayı:3 (mayıs 2011)

Documents