maliye politikası ii Ünite 1-2-3-4 (Özetler)

15
NorFULL Paylaşım Mekanı | www.norfulpaylasim.com Sayfa 1 MALİYE POLİTİKASI II 1-4 ÜNİTE= 1 A-1980 ÖNCESİ İTHAL İKAMECİ SANAYİLEŞME POLİTİKASI Türkiye de 1980 öncesi ekonomik yapının belirleyici özelliği devlet öncülüğünde üretilen ithal ikameci sanayileşme politikasıdır ithal ikameci sanayileşme politikası: Yurt içi tüketiminde ihtiyaç duyulan malların ithal edilmek yerine koruma ve teşvik yoluyla gerekirse girdi ithal edilerek yurt içinde üretilmesinin sağlanmasıdır. Buna göre yurt içi talebe yönelik olarak yapılan üretimle büyüme sağlanacak ve kamu yatırımları ile bu süreç desteklenecektir. Bu politika ikinci dünya savaşı ile birçok ülke ve Türkiye'de de 1963 yılında başlanan planlı kalkınmayla başlamıştır. Ancak bu tip politikalar bazı nedenlerle uluslararası ekonomik yapı içerisinde başarısız olma riski ile karşı karşıya kalmıştır. 1.Yurtiçi talebe yönelik üretim yapıldığından büyümenin sürdürebilmesi için tüketici kitlelerinin gelirinin yüksek olması gerekmekte bu durum ise aynı zamanda bir maliyetleri arttırdığından enflasyonu körüklemektedir. 2.Üretimdeki girdilerin bir kısmı dışarıdan satın alındığı için dövize ihtiyaç vardır.Türkiye bu ihtiyacı bir süre yurt dışında çalışan işçi dövizlerinden karşılamış ancak bu kaynak azaldığında sürekli borçlanma yapılamayacağına göre döviz darboğazına girmiş ve ödemeler dengesi sorunları ortaya çıkmıştır. 3.Yatırımları teşvik edecek tasarruflar yetersiz kalmasıyla yeterli istihdam yaratılamaz. 4.Dışa kapalı rekabetçi olmayan bir ekonomik yapıda verimlilik ve kalite sorunu ortaya çıkarmasıdır. BU Nedenlerle ülkemizde daha önce bir süre sürdürülebilen bu büyüme politikası 1970 lerde tıkanması ile şu sorunlar oluşmuştur a. Yüksek düzeyde fiyat artışları (1970 lerin ikinci yarısında fiyatlar hızla artmış, 1977 yılında TEFE %24 1980 yılında %100 ün üzerine çıkmıştır ) tefe=toplam eşya fiyatları endeksi b. İşsizlik (1978de %13 ün altında iken 1980 yılında % 15 in üzerine çıkmıştır. c. Dış ödemeler dengesi : 1977 yılında dışa bağımlılık azaltılacağı öne sürülmesine rağmen dış ticaret açığı 4 milyar dolar iken 1980 yılında 5 milyar dolara yaklaşmış ihracatın ithalatı karşılama oranı 1977 yılında %30 larda iken 1980 yılında %36 nın üzerine çıkmıştır. d. Bununla beraber büyüme için gerekli olan yatırımların Gayri safi milli hasılaya (GSMH) oranı aynı dönemde sürekli düşmesi( 1977 yılında %25 civarında , 1979yılında %18 civarına inmiş) ve sanayi üretiminde de ciddi düşüşler ortaya çıkartmıştır. Türkiye ekonomisini 1970 lerin sonunda istikrarsızlığa götüren temel nedenler yapısal niteliğe sahiptir. Örneğin: 1.Ekonomide tarımın payının yüksek olması 2.Tarımın doğa koşullarına bağlı olması 3.Nüfus hızla şehre akması 4.Nüfusu istihdam edecek yatırımlar gerçekleşmemesi 5.Talep yapısı değişirken üretim yapısı değişen talebe ayak uyduramaması 6.İşletmelerin küçük ölçekli olması 7.Sanayi üretimi tekstil gibi çok az sayıda sektörde rekabetçi olabilmesi kalite ve maliyet açısından rekabet edecek gücü elde edememesi. 8.İhracatın içerisinde sanayi ürünleri çok düşük oranda iken ithalatın önemli bir bölümü sanayi mallarından oluşmuşt ur. 9.Tasarruf oranlarının yetersiz olması (1963 planlı döneminde yurt içi tasarruf / GSMH oranının %12,5 iken 1975 yılında 20 fakat 1970 lerin sonlarında %16 civarına düşmüştür. ) 10. Kamu kesiminin bütçe gelirlerindeki artışın yavaşlamasıyla bütçe açıklarının artması ve kamu harcamalarının sağlam kaynaklaarla finanse edilememesi. 11.Bütçe açığı ile daha fazla merkez bankası kaynaklarının kullanılmasıyla kredi dağılımını olumsuz etkilemesi. 12.Ülke dışı sorunların başında ise 1970 lere damgasını vuran temel bir istikrarsızlık nedeni petrol fiyatlarının hızla artmasıdır. 13.Türk lirasının değerinde ortaya çıkan olumsuz gelişmeler ve yurtdışına iş gücü çıkışı ile bütün reel ve parasal dengelerin bozulması , iç ve dış finansmanda ciddi sorunların ortaya çıkması. Bozulan dengeler gelir dağılımını,talebi ve dolayısıyla üretim yapısını da olumsuz etkilemiştir. Oluşan istikrarsızlıkları yok etmek için 1978 ve 1979 da; 1.Devalüasyon yapılmış (Yerli paranın yabancı paralar karşısında değerinin düşürülmesidir) 2.Temel mal ve hizmetlerin fiyatları ile faiz oranları arttırılmıştır. 3.Dış borç ve kredi imkanlarının arttırılması için de bazı önlemlere başvurulmuştur. Özellikle yapılan devalüasyon ile dış ticarette geçici bir iyileşme sağlanmış fakat enflasyon hızla artmıştır. Ciddi yapısal sorunlarla karşı karşıya olan Türkiye ekonomisi yurt dışındaki olumsuz gelişmelerin de etkisiyle krize doğru sürüklenmiş ve alınan önlemler başarısız olmuştur.Sonuçta bu istikrarsızlık süreci ekonomiyi çok daha köklü sayılabilecek önlemler içeren 24 ocak 1980 tarihinde alınan kararlara götürmüştür. B-1980 SONRASI DIŞA AÇIK BÜYÜME POLİTİKASI 24 ocak 1980 tarihinde alınan kararlar önceki önlemlerden köklü olarak farklıdır. dışa açık ya da ihracata dayalı büyüme politikası olarak adlandırılan bu geni bakış açısı sadece Türkiye'de değil ABD ve İngilterede istikrar politikaları nın ana eksenini oluşturmustur. Temelde monetarist (parasalcı) yaklaşıma dayanan bu yonelis çözümü parasal düzenlemelerde aramaktadır Devletin ekonomideki rolünü azaltarak piyasa mekanizmasına işlerlik kazandırmaktadir. Dışa açık bir yeniden yapılanmayla ekonomiye istikrar kazandırmayı ve ekonomik büyümeyi sağlamaya yönelmistir. 1.Kamu Kesiminin Sinirlandirilmasi ve Piyasa Mekanizmasi 24 ocak kararlarının temel unsurlarindan birisi para arzı ve kamu harcamalarının kontrol altına alınması ile enflasyona neden olan yüksek talebin kisılmasıdır.Cunku yüksek enflasyonu yüksek talep oluşturur.

Upload: okan-kalender

Post on 11-Nov-2015

49 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

aöf notu

TRANSCRIPT

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 1

    MALYE POLTKASI II 1-4 NTE= 1 A-1980 NCES THAL KAMEC SANAYLEME POLTKASI Trkiye de 1980 ncesi ekonomik yapnn belirleyici zellii devlet nclnde retilen ithal ikameci sanayileme politikasdr ithal ikameci sanayileme politikas: Yurt ii tketiminde ihtiya duyulan mallarn ithal edilmek yerine koruma ve tevik yoluyla gerekirse girdi ithal edilerek yurt iinde retilmesinin salanmasdr. Buna gre yurt ii talebe ynelik olarak yaplan retimle byme salanacak ve kamu yatrmlar ile bu sre desteklenecektir. Bu politika ikinci dnya sava ile birok lke ve Trkiye'de de 1963 ylnda balanan planl kalknmayla balamtr. Ancak bu tip politikalar baz nedenlerle uluslararas ekonomik yap ierisinde baarsz olma riski ile kar karya kalmtr. 1.Yurtii talebe ynelik retim yapldndan bymenin srdrebilmesi iin tketici kitlelerinin gelirinin yksek olmas gerekmekte bu durum ise ayn zamanda bir maliyetleri arttrdndan enflasyonu krklemektedir. 2.retimdeki girdilerin bir ksm dardan satn alnd iin dvize ihtiya vardr.Trkiye bu ihtiyac bir sre yurt dnda alan ii dvizlerinden karlam ancak bu kaynak azaldnda srekli borlanma yaplamayacana gre dviz darboazna girmi ve demeler dengesi sorunlar ortaya kmtr. 3.Yatrmlar tevik edecek tasarruflar yetersiz kalmasyla yeterli istihdam yaratlamaz. 4.Da kapal rekabeti olmayan bir ekonomik yapda verimlilik ve kalite sorunu ortaya karmasdr. BU Nedenlerle lkemizde daha nce bir sre srdrlebilen bu byme politikas 1970 lerde tkanmas ile u sorunlar olumutur a. Yksek dzeyde fiyat artlar (1970 lerin ikinci yarsnda fiyatlar hzla artm, 1977 ylnda TEFE %24 1980 ylnda %100 n zerine kmtr ) tefe=toplam eya fiyatlar endeksi b. sizlik (1978de %13 n altnda iken 1980 ylnda % 15 in zerine kmtr. c. D demeler dengesi : 1977 ylnda da bamllk azaltlaca ne srlmesine ramen d ticaret a 4 milyar dolar iken 1980 ylnda 5 milyar dolara yaklam ihracatn ithalat karlama oran 1977 ylnda %30 larda iken 1980 ylnda %36 nn zerine kmtr. d. Bununla beraber byme iin gerekli olan yatrmlarn Gayri safi milli haslaya (GSMH) oran ayn dnemde srekli dmesi( 1977 ylnda %25 civarnda , 1979ylnda %18 civarna inmi) ve sanayi retiminde de ciddi dler ortaya kartmtr. Trkiye ekonomisini 1970 lerin sonunda istikrarszla gtren temel nedenler yapsal nitelie sahiptir. rnein: 1.Ekonomide tarmn paynn yksek olmas 2.Tarmn doa koullarna bal olmas 3.Nfus hzla ehre akmas 4.Nfusu istihdam edecek yatrmlar gereklememesi 5.Talep yaps deiirken retim yaps deien talebe ayak uyduramamas 6.letmelerin kk lekli olmas 7.Sanayi retimi tekstil gibi ok az sayda sektrde rekabeti olabilmesi kalite ve maliyet asndan rekabet edecek gc elde edememesi. 8.hracatn ierisinde sanayi rnleri ok dk oranda iken ithalatn nemli bir blm sanayi mallarndan olumutur. 9.Tasarruf oranlarnn yetersiz olmas (1963 planl dneminde yurt ii tasarruf / GSMH orannn %12,5 iken 1975 ylnda 20 fakat 1970 lerin sonlarnda %16 civarna dmtr. ) 10. Kamu kesiminin bte gelirlerindeki artn yavalamasyla bte aklarnn artmas ve kamu harcamalarnn salam kaynaklaarla finanse edilememesi. 11.Bte a ile daha fazla merkez bankas kaynaklarnn kullanlmasyla kredi dalmn olumsuz etkilemesi. 12.lke d sorunlarn banda ise 1970 lere damgasn vuran temel bir istikrarszlk nedeni petrol fiyatlarnn hzla artmasdr. 13.Trk lirasnn deerinde ortaya kan olumsuz gelimeler ve yurtdna i gc k ile btn reel ve parasal dengelerin bozulmas , i ve d finansmanda ciddi sorunlarn ortaya kmas. Bozulan dengeler gelir dalmn,talebi ve dolaysyla retim yapsn da olumsuz etkilemitir. Oluan istikrarszlklar yok etmek iin 1978 ve 1979 da; 1.Devalasyon yaplm (Yerli parann yabanc paralar karsnda deerinin drlmesidir) 2.Temel mal ve hizmetlerin fiyatlar ile faiz oranlar arttrlmtr. 3.D bor ve kredi imkanlarnn arttrlmas iin de baz nlemlere bavurulmutur. zellikle yaplan devalasyon ile d ticarette geici bir iyileme salanm fakat enflasyon hzla artmtr. Ciddi yapsal sorunlarla kar karya olan Trkiye ekonomisi yurt dndaki olumsuz gelimelerin de etkisiyle krize doru srklenmi ve alnan nlemler baarsz olmutur.Sonuta bu istikrarszlk sreci ekonomiyi ok daha kkl saylabilecek nlemler ieren 24 ocak 1980 tarihinde alnan kararlara gtrmtr. B-1980 SONRASI DIA AIK BYME POLTKASI 24 ocak 1980 tarihinde alnan kararlar nceki nlemlerden kkl olarak farkldr. da ak ya da ihracata dayal byme politikas olarak adlandrlan bu geni bak as sadece Trkiye'de deil ABD ve ngilterede istikrar politikalar nn ana eksenini oluturmustur. Temelde monetarist (parasalc) yaklama dayanan bu yonelis zm parasal dzenlemelerde aramaktadr Devletin ekonomideki roln azaltarak piyasa mekanizmasna ilerlik kazandrmaktadir. Da ak bir yeniden yaplanmayla ekonomiye istikrar kazandrmay ve ekonomik bymeyi salamaya ynelmistir. 1.Kamu Kesiminin Sinirlandirilmasi ve Piyasa Mekanizmasi 24 ocak kararlarnn temel unsurlarindan birisi para arz ve kamu harcamalarnn kontrol altna alnmas ile enflasyona neden olan yksek talebin kislmasdr.Cunku yksek enflasyonu yksek talep oluturur.

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 2

    Kamu kesiminin kltlmesinin bir baska nedeni, zel sektre daha fazla nem verilerek kamu mdahalesinin azaltlmas ve piyasa mekanizmasna ilerlik kazandrlmasdr. Kamu harcamalarn azaltmak her zaman mmkn deildir. nk bu harcamalarn bir ksm personel harcamalar bir ksm da yrtlmekte olan kamusal faaliyetlerle dorudan balantldr. Genel kamu hizmetleri eitim salk adalet ve emniyet tr hizmetleri gibi. Bu yzden de kamu harcamalar azaltlamam Bte harcamalar/GSMH oran 1980-89 dneminde ortalama %22nin altna dmemitir. Kamu gelirlerinde ise eliki yaanmtr. Bir yandan piyasa ekonomisinin yerlemesi asndan vergi yknn drlmesi gerekirken dier yandan bte aklarnn azaltlmas iin kamu gelirlerinin attrlmas gerekmektedir. 2.cret Maliyetlerinin Drlmesi ve Uluslararas Rekabet 1980 ncesinde yksek cretler temel sorun oluturulmutur. a.Yksek talebin neden olduu enflasyon b.Yksek maliyet nedeniyle uluslararas rekabet gcnn azalmas c.Dk tasarruf nedeniyle yatrm yaplamamas cretlerin drlmesiyle yurt ii talepte azal meydana gelecek ve daha fazla ihracat yapabilecei dnlmtr. retim maliyetlerini drerek lkenin uluslararas rekabet gcn arttracaktr(cret ve maalarn milli gelir ierisindeki pay 1980 yl itibariyle %27 civarnda iken dnem ierisinde srekli azalarak 1988 yl itibariyle %16 civarna kadar dmtr.) Fakat cretlerin drlmesi ile sadece maliyetler deil,ayn zamanda i gc verimlilii de etkilenmitir(azalan cretler nedeniyle verimlilikte d meydana geleceinden, maliyetler yeniden artabilir)cretlerin drlmesi ile nitelikli i gc kayb da olmutur. 3.Yksek Faiz Oranlar ve Tasarruflar < Tasarruflarn arttrlmas iin alnan nlemlerden birisi faiz oranlarnn yksek tutulmasdr.Tasarruflarn artmas < Yatrm yaplabilir kaynaklar artacak < Tketimin kslmasyla ihra edilebilir bir retim fazlas oluturacaktr. Uzun dnemde gelir arttka tasarruflarn artmas beklenir.Faiz oranlar yksek olduunda da retim ertelenerek tasarruf yaplabilir. Ancak Trkiye'nin o gnk koullarnda mevcut tasarruflarn bir ksm bankaclk sisteminin dnda kalmtr. Bunun nedeni bankaclk sisteminin yeterince gelimemi olmas ve bireylerin de bankaclk sistemine gvenlerinin snrl olmasdr. Yksek faizler yatrm maliyetlerini de arttrmtr ( zel sektr yatrmlar /GSMH oran 1980 e kadar % 10 civarnda iken kararlarn uygulanmas sonrasnda nceleri dm daha sonra 1986 ylnda %7.7 olmutur ) Faizlerin yksek olmasndan dolay daha ok speklatif amal yatrmlarda art eiliminin ortaya kt grlmtr. Uygulanan programdan beklenen dier bir sonuta yksek faiz oranlarnn tketim eilimini azaltmas ve enflasyon artn snrlamasyd. Bu etki konusunda bir belirsizlikten sz etmek mmkndr. Ele alnan dnemde beklendiinin aksine zel tketim harcamalarnn GSMH ye orannda art meydana gelmitir.Bu artn bir nedeni hesaplamalardan kaynaklanabilir. Yatrmlarn azalmasndan dolay, zel tketim harcamalarnn pay yksek olacaktr. Dier bir nedeni ise yksek faiz oranlarndan dolay elde edilen faiz gelirlerinin bir ksmn tketime ynelmitir. 4.Serbest Dviz Kuru ve D Finansman Da ak bir ekonomide bymeyi destekleyecek kaynaklardan birisi de d kaynaktr. Bir lkede yaplan yatrmlar, yurt ii tasarruflar ( kamu +zel ) ve yabanc tasarruflarla karlanr. 24 ocak kararlar dorultusunda uygulanan programn temel bileenlerinden birisi dviz kurunun serbest piyasada belirlenmesidir. Yurt iinde de resmi kurlar ile karaborsa fiyatlar arasnda ciddi farklar vard. Serbest dviz kuruna geiten 2 nemli sonu beklenmitir. 1.Dviz kurunun serbest piyasada daha gereki olarak belirlenmesi TL nin deer kaybetmesine neden olacak, yurtiinde retilen mallar d piyasalarda daha ucuz hale gelecei iin,ihracat artacak,dviz geliri elde edilecek,ithalat pahal hale gelip d ticaret a azalacaktr. 2.Dier olumlu bir beklenti de resmi fiyatlar ile karaborsa fiyatlar arasndaki farkn azalmas ile yurt dnda alan iilerden gelen dviz miktar artacaktr. Fakat zorunlu olarak ithal ed,len ara mallar ve yatrm mallar asndan durum farkldr. Yurt iindeki retimin devam ettirilebilmesi iin bu mallarn ithal edilmesi kanlmazdr. Bu durumda da retim maliyetleri ve dolaysyla fiyatlar artacaktr. 1980 li yllarda Trkiyenin ithalatnn yaklak %95'nin ham madde ve yatrm mallarndan olumas ve tekelci bir yapda maliyetlerinin byk lde fiyatlara yanstlmas nedeniyle TL nin deer kaybetmesi sonucunda artan ithalat fiyatlar yoluyla yurt ii fiyatlarda belirgin artlar meydana gelmitir. 5.hracatn Arttrlmas ve Dviz Geliri 24 ocak 1980 kararlarn zorunlu hale getiren temel nedenlerden birisi demeler dengesindeki aklar idi.D ticaret a, ihracatn artrlmas veya ithalatn azaltlmas ile mmkndr. Yurtii retim iin ithalatn drlme imkan snrl olduundan d a azaltmann yolu ihracatn arttrlmas ile mmkndr. Dviz kurunun serbest braklmas,cretlerin drlmesi ve talep daraltc sk maliye ve para politikalarnn uygulanmas ihracatn arttrlmasna yneliktir.Bu nlemlere ek olarak ihracat arttracak baka baz uygulamalara da gidilmitir. hracatta vergi iadesi ve ihracat iin dk faizle kredi verilmesi gibi imkanlar yaygnlatrlarak arttrlmtr. Sonu olarak 1980 li yllarda ihracat hem miktar olarak artm hem de bileimi deimitir.Trkiye 1980 ylna kadar tarm ihracats iken 1980 sonrasnda sanayi ihracats bir lke konumuna gemitir. 1980 ncesi Tarm %60 Sanayi %35 1980 sonras Tarm %18 Sanayi %79 Uygulanan bu programn ihracat arttrc etkisi asndan baarl olduunu sylemek mmkndr. hracattaki bu olumlu gelimelere karlk,uygulanan politikalarn srdrlebilirlii de nemlidir. hracat artnn yapsal dnmler sonucunda artan mal kalitesi ve miktar ile gereklemesi nemlidir. Halbuki 1980 lerdeki ihracat artl byk lde verilen parasal desteklerle mmkn olabilmitir. Bu tr bir politikann da 2 olumsuz etkisi ortaya kabilir

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 3

    1. Yurt iinde verilen parasal desteklerle yabanc mallar karsnda fiyatlarn drlmesinin lke ekonomisini reel bir kayba uratmasdr. 2.Parasal destekler verilmesi sonucunda lkede ihracat yapan kesimler lehine bir kaynak tahsisi ortaya karmasdr. C-1980 STKRAR POLTKASININ UYGULAMA SONULARI 24 ocak 1980 kararlar ile enflasyon sorununu hafifletmek, ihracat artrarak d dengeyi salamak ve serbest piyasa ekonomisini iler hale getirmek gibi hedefler yer alsa da ncelikli hedef, da alma ve d dengenin salanmas olmu ve da alma serbest dviz kuru nlemleri d kredilerle desteklenerek baz olumlu sonular da alnmtr.

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 4

    tutulabilmitir.Alnmas gereken yapsal nlemler kapsamnda ise vergi reformunda baz admlar atlabilmi ancak bankaclk, sosyal gvenlik ve zelletirme gibi alanlarda dikkate deer uygulamalara gidilememitir. Enflasyonla Mcadelede Alnan nlemler:

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 5

    6.2003 ylnda cari ilemler dengesi 6,8 milyar dolar civarnda ak vermi , bu ak da net hata ve noksan denilen kalemle kapatlmtr. Bu kalem bir anlamda kayt d sermaye hareketleri olarak dnlebilir. NOT: NEML: NET HATA VE NOKSAN : demeler dengesinde nereden saland veya nereye dendii bilinmeyen dviz gelir ve giderleridir. Gl Ekonomiye Gei Program kamu an ve d a disipline etmeye dayal Kamu dengesi iin birincil (faiz d ) fazla yaratlarak bor yknn hafifletilmesi, d denge iin ise dalgal kur rejimi benimsenmitir.Ksa dnemli bir istikrar programndan ok, yapsal dnm de hedefleyen yeni bir yaplandrma programdr. Alnan nlemler ile 2001 ylnda % 6 nn biraz altndaki bir klmeden sonra,2002 ylnda %6 nn zerinde bir byme ve 2004 ylnda % 9un zerine kmtr. Enflasyon oranlar ise 2000-2001 ylnda %50nin zerinde iken 2002 ylnda % 45 2003 ylnda % 25 ve 2006 ylnda enflasyon hedeflemesine geilmesiyle birlikte sonraki yllarda %10 dolayndaki bir dalgalanmadan sonra 2009 ylnda % 6 lara kadar inmitir. Bu oranlar Trkiye Ekonomisinde 1980 sonrasnda ilk defa tek haneli enflasyonun yaand yllar olarak gndeme gelmitir. Bu olumlu gelimelerin yannda Trkiyenin yapsal sorunlarndan birisi olan isizlie ilikin olarak dikkate deer gelimeler salanamamtr. Bu yzden istihdam yaratmayan byme kavram ska gndeme gelmitir.Ayrca d ticaret hacmi de giderek bymtr. 2008 KRESEL KRZ VE TRKYE EKONOMSNE ETKS Gl Ekonomiye Gei Programnn uygulanmas sonucunda uygulama ynndeki siyasal kararlln da etkisiyle byk lde baar salanmtr. rnein,faizler derek bor vadeleri uzam,Enflasyon tek haneli rakamlara dm,mali disiplin salanarak bymeninde olumlu etkisiyle bor yk drlmtr.Ancak yapsal bir sorun olan d ak ise devam etmektedir. Bu baarnn arkasnda elbette dnyadaki gelimelerin,zellikle de likidite bolluunun etkisini dikkate almak gerekir. 2008 ylnda kresel dzeyde ortaya kan kriz ise btn dnya ekonomilerini etkilemitir.Trkiye' de kresel krizin etkisiyle 2009-2010 yllarnda faiz d fazlann milli gelire oran ortalama olarak %1 in altna dmtr. 2009 yl ayn zamanda ekonominin darald bir yldr. 2001 krizi sonrasnda yaplan yasal kurumsal dzenlemeler Trkiye ekonomisinin kresel krizden daha az etkilenmesi salamtr. Ancak kresel dzeyde ortaya kan mali dalgalanmalar sz edilen nlemler nedeniyle lkeyi dorudan etkilememekle birlikte kresel beklentileri olumsuz etkilemitir. 2007 ylnn seim yl olmas nedeniyle kamu maliyesine ilikin baz reformlarn gecikmesi ve vergilere ilikin baz dzenlemelerin yaplamamas ,yurt iindeki beklentileri de olumsuz etkilemitir. Trkiye ekonomisinin 2008 ylndan itibaren karlat sorunlarn bir blm kresel krizden kaynaklanmaktadr.Ancak lkenin baz yapsal sorunlarnn da gz ard edilmemesi gerekir. NTE=2 MALYE POLTKASI VE EKONOMK BYME Ekonomik byme olgusu gelimi lkeler iin kullanlr. Ekonomik byme kavram ile sosyo-ekonomik adan toplumun ilerlemesi deil, ileri ve olgunlam nitelikli gelimi bir toplumda ekonomik alann daha da geniletilmesi ifade edilir.r: Yeni teknolojilerin yaama geirilmesi sonucunda grlebilen yeni retim niteliidir. Ekonomik Byme:Reel GSMH' deki arttr. Ekonomik kalknma sreci nispi olarak geri kalm ekonomilerde kkl ve yapsal deiim ve dnm olutururken ekonomik byme yapsal deiim ngrmeden baz ufak deiikliklerle sadece zenginlik dzeyinin ykseltilmesini amalar. Ekonomik gelime ile istihdam arasnda bir iliki vardr ki bu iliki OKUN KURALI ile aklanr. Okun kural belirli gelime orannda ne oranda istihdam art salanabileceini ampirik olarak saptayan yntemdir. ABD li ekonomist Arthur Okun kendi ad ile anlan Okun kuralnda ABD de milli gelirin her % 2,5 dolayndaki artnn istihdamda %1 lik bir art salayacan tespit etmitir.Bu kuraln teorik bir yan yoktur. Gzleme dayanr ve her ekonomide farkl oranlarda gerekleebilir. Ekonomik bymenin saland ekonomilerde gzlemlenen temel salk hizmetlerinin dzeyi, sosyal gvenlik hizmetlerinin kapsam, eitim imkanlarndan toplumun eitli kesimlerinin yararlanma imkanlar gibi sosyal gstergeler sosyal gelimilik lt ile ifade edilir. Sosyal Gelimilik lt: Bir lkenin salk,eitim ,ocuk lm oranlar, kentleme ya da fert bana TV, otomobil gibi aralarn kullanm gibi gstergelerle ifade edilen gelimilik dzeyi gstergesidir. Sosyal gelimilik lt her koulda ekonomik byme lt ile rtmeyebilir. Nedeni, ekonomik byme gerekleirken sosyal ve siyasi faktrlerin, ekonomik gelime ile ayn anda hareket etmemesidir.Buna en iyi rnek uluslararas karlatrmalarda kii bana salk harcamalarnn en yksek olduu ABD de gelir dzeyi daha dk bir ok lkenin gerisinde olmasdr. Ekonomik byme ile sosyal gelimilik lt ayn paralelde yrtlememektedir. Ekonomik bymede dikkat edilmesi gereken dier bir konu da bymenin sosyal maliyetleridir. Ekonomik byme yaanrken istihdam ve tketim art ile daha yksek refah dzeyine ulalmaktadr.Fakat byme ile doal kaynaklar ve evre kayplar dikkate alnmamaktadr. EKONOMK BYMENN LM YNTEMLER 1- POTANSYEL BYME ORANI Veri retim faktrleri ve teknoloji koulunda tam istihdam ve tam kullanm ile belirli bir zaman boyutunda ulaabilecei en yksek byme orandr.Orann bir snr vardr.Ksa dnemli bir yaklamdr.Uzun dnemde deiebilir.Potansiyel byme oran zaman faktr ile pozitif eilimlidir. 2- EKONOMK BYME ORANI

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 6

    Bir dnemde salanan ekonomik kaynaklarn mevcut kaynaklara orandr.Byme orann hesaplanmasnda fiyatlar kullanlr. Bir dnem boyunca (genellikle bir yl ) retilen tm retim ve tketim kaynaklarnn deerlerinin dnem ba ekonomik bykle blnmesi sonucunda dnemsel (rnein yllk ) byme oran bulunur. 3- NOMNAL (PARASAL)BYME ORANI Fiyat deiimlerini de iererek hesaplanm byme orandr.Enflasyonist dnemlerde nominal byme oranlar fiyat deimelerinden etkilendiinden dolay gerei yanstmaz. 4-REEL BYME ORANI Bir dnem iinde yaratlan kaynaklarn fiyat etkisinden arndrlm deerleri toplamnn balang gelirine orandr. (Belirli bir yln fiyat sabittir) 5-K BAINA BYME ORANI Belirli bir dnemde (genellikle bir yl ) retilen gelirin nfusa blnmesi ile bulunan orandr.Burada nemli olan gelir art oran ile nfus art oran arasndaki farka baldr.

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 7

    NEO-KLASK EKONOMK BYME MODEL Temel anlay olarak Harrod-Domar modeline dayanmakla beraber,emek sermaye bileim orannn sabit kabul edildii varsaymn emek ve sermaye elerinin birbiriyle ikame edilebilmesidir. Sermaye -emek orann dk olmas gelir dzeyini ykseltir. Neo - klasik ekonomik bymenin ana kst tasarruf eksiidir. Emek sermaye orannn dk olmas atl tasarruflar yanstr. SEL BYME MODEL Arrow' un 1962 ylnda gelitirdii yeni bilgi ve bulularn dsallk etkisi yannda, Lucas' n 1988 ylndaki ve Romer' in 1986 ylndaki almalarnn da katklaryla gelitirilen modeldir. retim faktrlerinin piyasa ileyi mekanizmalar erevesinde oluan deiimlerle verimliliin arttrlarak daha yksek gelir dzeyine ulalmas olgusunu aklayan modeldir. Teknolojinin devreye girmesiyle emek ve sermayenin verimlilii ykselir gelir dzeyi artar. Bu modelde zellikle kalifiye emek gc ( beeri sermaye ) nemlidir. AIK EKONOM MODELNDE BYME DNAMKLER Ekonomiler arasndaki ilikiler iki kanaldan olur. 1.D ticaret ilikisi 2.Sermaye akmlar ilikisi (Reel yatrm ya da portfy ) REEL YATIRIM ALANINDA, NEO - KLASK EKONOM TEORS sermaye, tasarruf fazlas olan ve emek bana sermaye stoku yksek olan ekonomilerden dk tasarruf sahibi olan ekonomilere doru hareket eder.Kii bana geliri ve sermaye /emek oran yksek olan ekonomide kr oran ve faiz oran dktr. Sermaye kar oran ve faiz oran dk olan ekonomiden kar oran ve faiz oran yksek ekonomiye yani kii bana gelir ve sermaye/emek oran dk ekonomiye doru gider. Uluslararas sermaye hareketleri sonucunda: yabanc sermaye;yksek teknolojiyi kendi teknik elemanlar getirdiinde sermayeyi alan lkeyle retim alannda yatay ve dikey ilikiye girmez. 1. O lkeden hi bir tamamlayc girdi temin etmez. 2. lke istihdamna fazla katk salamaz. 3.Gelen teknolojinin isel byme modeli anlay ile o lkede retim koullarna katk yapt ileri srlemez. 4. Elde ettii karn byk blmn merkez lkeye transfer ettiinde ekonomik anlamda teknoloji youn sermaye gelmi saylmaz. Bu durum demeler dengesini de olumsuz etkiler. SHAW HPOTEZ (PORTFY YATIRIMLARI ) Speklatif amal portfy fonlarnn zellikle gelimekte olan ekonomilerde 1.Sermaye noksann giderme 2.Kur dalgalanmalarn yumuatma ilevi grebilir Uluslararas portfy sermaye hareketleri yksek faizli ekonomilere ynelir. Sermaye ktl eken ekonomilerde tasarruf a kapanrken sermaye / emek oran ykselir ve daha yksek gelir dzeyine ulalabilir. Burada nemli nokta: Bu portfy yatrmlarnn ekonomide kal sresi iinde faiz maliyetinden daha yksek gelir yaratc alanlarda kullanlabilme durumudur. Aksi halde portfy yatrm ekonomide anlaml deer yaratmadan faiz elde ederken ekonomiye katk yapmam tam tersine ekonomiye yk olmu olur. Ak ekonomi modelinde bymeyi etkileyen bir dier durum d ticaret yolu ile d talep destekli yatrm ve retimin arttrlmasdr. Merkantilist anlaya dayal bu model d ticarette ticaretin yaratlmas ilkesine dayanarak retimin dk maliyetli yrelerde yaplarak uluslararas ticarete konu edilmesini hedefler. Gemi dnemlerde bu hedefin nnde koruyucu gmrk vergileri, kur ayarlamalar ve i ekonomilerde farkl oranlarda uygulanan dolayl vergiler bulunurken, Dnya Ticaret rgt nn mdahaleleri ile koruyucu gmrkler ve dengesiz kur ayarlamalar ortadan kaldrlm ayrca vergi ahenkletirmeleri politikalar yaygnlatrlarak dolayl vergilerde engel olmaktan karlmtr. Genellikle gnmzde tasarruf ktl yaayan ve yksek cari ak veren ekonomiler acil cari ak gereksinimlerini portfy sermaye girileri ile kapatmaktadr. EKONOMK BYME UNSURLARI ZERNDE MALYE POLTKASI ARALARININ ETKLER VERGLERN ETKLER Vergilerin sermaye arz zerindeki etkileri 3 aamada ele alnr. 1.Tasarruf aamas 2. Tasarrufun sermayelemesi aamas 3.Sermayenin idamesi aamas Toplam Tasarruf=Kamu tasarrufu + zel tasarruflar Toplam Tasarruf (Ulusal Tasarruf) : Yaratlan gayrisafi milli gelirden anma ve ypranma pay karldktan sonra kamu ve zel tketim harcamalar dnda kalan ksmdan oluur. Formllerin incelenmesi sonucu oluan sonular: 1.GSMH dzeyinin sabit olduu varsaym altnda ulusal tasarruf hacmi zel ve kamu tketim harcamalarnn byklne baldr. 2. Ulusal tasarruf hacminin sabit olduu varsaym altnda toplam ulusal tasarrufun kamu ve zel kesim paylar uygulanan vergi sisteminin fonksiyonudur. 3.Vergi sisteminin veri olduu varsaym altnda toplam tasarrufun kamu ve zel kesimlere giden paylar gelir dalm ve bte harcama dalmnn fonksiyonudur. Kapitalist sistemde milli gelirin kaynann zel kesim olduu gr varsaym altnda, zel kesimde tasarruf net safi gelirin bir fonksiyonudur. Yani vergisi denmi safi gelirden tketim harcamalar ktktan sonra kalan ksm tasarruf olarak ortaya kar. Veri gelir koulu altnda zel tasarruf hacmi vergi, anma pay ve zel kesim tketim eilimi dzeyinin fonksiyonudur.

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 8

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 9

    gelire ve yaam standardna sahip lkeler geri kalm ya da az gelimi lkeler olarak tanmland. Ancak bu kavramlarn diplomatik dile uygun olmad ve bir lde aalayc olarak alglanmas ihtimaline karlk da gelimekte olan lkeler kavram kullanlmaya baland. Yzyln sonunda ise sermayenin kresellemesinin hzlanmas ile beraber, yabanc yatrmlar iin daha fazla imkn salayan ve bu yatrmlara daha cazip grnen lkeler ykselen piyasalar olarak tanmland. Gelimi ve az gelimi lke ayrmnda niteliksel ve niceliksel baz ltler kullanlmaktadr. Kii bana gelir temel niceliksel ltlerden birisidir. Dnya Bankasnn tanmlamasna gre drtl bir ayrm yaplmaktadr. Buna gre kii bana gelir dzeyi (yuvarlanm rakamlar olarak) 1000 dolarn altnda olan lkeler dk gelir grubu, 1000-3700 dolar aras orta alt gelir grubu, 3700-11500 aras orta st gelir grubu, 11500 dolar st ise yksek gelir grubu lkeleri olarak tanmlanr. Bu tanmlamann bir sorunu satn alma gc paritesine gre dolarn her lkede mal karlnn farkl olmasdr. 1$ ile Trkiyede alnabilecek mal miktar ile ABDde alnabilecek mal miktar farkl olabilir. Bu yzden de satn alma gc paritesi dikkate alnarak kii bana gelir yeniden hesaplanmaktadr. Ekonomik kalknma, bir lkenin zenginlemesi ile beraber, o lkede yaayan insanlarn yaam standardnn da artmasdr. Buradaki ayrm, gelir dzeyinin refaha dnp dnmediine gre yaplmaktadr. Ekonomik Kalknma: Ekonomideki yapsal dnm sonucu verimlilikte ve retim kapasitesinde meydana gelen artn sosyal, siyasal ve kltrel gelimeyi besleyerek insanlarn yaam standardn arttrmasdr. Byme ve kalknma kavramlar birbirinden ayr deerlendirilir ve byme niceliksel, kalknma ise niteliksel zellikler ile tanmlanr. Gelimekte Olan lkelerin zellikleri Kii bana gelir dzeyi dktr. Kii bana gelirin dk olmasnn nemli sonularndan birisi tasarruarn dk ve dolaysyla sermaye birikiminin yava olmasdr. Nfus art hz yksektir ve bu nfusun nemli bir blm krsal blgelerde yaamaktadr. Dolaysyla kentleme oran dktr. retim yaps tarm arlkldr ve tarmsal retim byk lde geleneksel yntemlerle yaplmaktadr. Gelir dalm adaletsiz bir yap arz etmektedir. Salk hizmetlerinin miktar ve kalitesi dktr Az gelimi lkelerin nemli bir ounluu otoriter siyasal rejimlerle ynetilmektedirler. Yoksulluk Snr: Bireyin beslenme, giyim, barnma gibi temel ihtiyalarn karlayabilmesi iin gerekli gelir miktardr. Beer Sermaye: Bireysel bilgi, beceri ve yeteneklere dayanan retim kapasitesidir. Ekonomik Kalknma ve Yapsal Dnm Kalknma srecini 1950li yllarda anlamaya alan ekonomistlerden birisi A. Lewistir. Lewisin ikili yap modeli, ekonomik gelime srecini genel olarak geleneksel tarm toplumu ile modern sanayi toplumu ayrmn yaparak aklamaya alr. Bu modelde tarm sektrnde fazla nfus olduundan, i gcnn retime marjinal katks sfra yakndr. Dier taraftan sanayi sektrnde yeterli istihdam olmad iin i gcnn marjinal katks yksektir. kili Yap Modeli: Gelimekte olan lkelerde geleneksel tarm kesimi ile modern sanayi kesimi arasndaki ilikiyi inceleyen ekonomik modeldir. l Ekonomik Yap: Gelimekte olan lkelerde geleneksel tarm yapsndan modern sanayi yapsna geerken ortaya kan hizmet arlkl kentsel/informel sektr ieren ekonomik yapdr. Gelimi lkelerde arlkl olarak sanayi retimi n plana kmakta, bunu hizmetler ve tarm takip etmektedir. Sanayi retimindeki katma deer daha yksek olduundan, yksek oranda bir gelir art ancak sanayi sektrnn gelimesi ile mmkn olabilmektedir. Dolaysyla tarm arlkl gelimekte olan lkelerin hzl bir gelime gsterebilmeleri, ancak hzl bir sanayileme ile mmkn olacaktr. 1970li yllara kadar arlkl olarak izlenen ithal ikameci sanayileme politikas, dviz sknts, retim kalitesindeki dklk ve d rekabete ak olmamasndan dolay ortaya kan verimlilik sorunlar nedeniyle tkanma noktasna gelmitir. Trkiyenin de aralarnda bulunduu bu lkeler 1980li yllardan itibaren liberalizasyona gitmiler ve ithal ikamesi yerine ihracata ynelik byme politikalarn tercih etmilerdir. Yapsal Uyum: 1980lerde en etkin kalknma politikas ile e anlaml olarak kullanlan, piyasa aksaklklarn gidererek ekonominin arz tarafn glendirmeyi amalayan kalknma stratejisidir. NOT: Mali uyum, yapsal sorunlar nedeniyle srekli bte a veren lkelerin mali disiplini salamasdr. Bte aklarnn hangi dzeyde olabilecei ve nasl azaltlaca ise ekonominin zgl koullarna baldr. Bu dnemde kalknma politikas uzun dnem ve ksa dnem olmak zere iki boyutta ele alnmtr. Uzun dnemde lkelerin gelimesi ancak ciddi yapsal dnmlerle mmkn olabilmektedir. Bu uzun dnem yapsal dnmn gereklemesi ise ksa dnemde alnacak baz tedbirlerle mmkndr. Ksa dnemde politika alternatieri arz-ynl ve talep-ynl olmak zere ikiye ayrlmaktadr. Arz-ynl bak yapsal uyum amacyla ngrlrken, talep-ynl politikalar ise istikrar amaldr. Arz-ynl politikalar asndan iki farkl gr ortaya kmaktadr. Bir gr, kamu mdahalesi ile yapsal uyumun gerekletirilebileceini savunurken, dier gr yapsal uyumun ancak kamu mdahalesi azaltlarak gerekleebileceini savunur. Kamu mdahalesinin azaltlmas ise serbest dviz kuru, tarmsal desteklerin azaltlmas ve enerji gibi sektrlerde serbest piyasann ne karlmasdr. GELMEKTE OLAN LKELERDE KAMU MALYESNN YAPISI Bir lkede ekonomik yapdaki gelimilik ile siyasal yap, hukuk sistemi ve kurumsal yap arasnda dorudan balantlar vardr. Bunlar ierisinde en nemli kurum devlet yapsdr. Devletin fonksiyonlar ve devletin finansman gelime srecinde

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 10

    nemli bir yere sahiptir. Tevik edici mekanizmalarn gelitirilmesi, teknolojik gelimelerin desteklenmesi amacyla yaplacak aratrma-gelitirme (ar-ge) harcamalarnn desteklenmesi, yatrm ortamn iyiletirecek altyap yatrmlarnn yaplmas, piyasa mekanizmasnn etkin ileyebilmesi iin mlkiyet haklarnn, ticari ilikilerin ve i szlemelerinin dzenlenmesi ilevi de ancak etkin ileyen bir devlet ile gerekleebilir. Bte Sreci ve Siyasal Karar Devletin hangi hizmetleri ne kadar sunaca, bu hizmetler iin ne kadar harcama yapaca ve bu harcamalar iin ne kadar ve hangi kaynaklardan vergi alaca, vergi gelirlerinin yetersiz kalmas halinde ne kadar ve hangi kaynaklardan borlanaca bte srecinde belirlenir. Bte sreci ise siyasal bir karardr. Bu karar sreci semenin oyu ile ekillenen yasama ve yrtme gcn elinde bulunduran kurumlar eliyle iler. Yrtme tarafndan hazrlanan bte, Parlamentoda ilgili komisyonlardan getikten sonra Genel Kurulda oylanr ve yrrle girer. Kamu Harcamalarnn Yaps Gelimekte olan lkelerde mill gelire oranla, finansman kaynandaki snrlama nedeniyle kamu harcamalar dktr. Kamu harcamalar bileiminde genel kamu hizmetleri ve savunma harcamalar nemli yer tutmaktadr. devlet byk bir iveren niteliindedir. Kamu kesiminde fazla sayda insan alrken, kamu hizmetlerinin sunumunda genel bir etkinsizlikten szetmek mmkndr. bu lkelerde savunma harcamalar da yksektir. devlet, gvenlie daha fazla kaynak ayrdndan, vatandan memnuniyetini arttracak eitim, salk ve dier sosyal hizmetlere daha az kaynak ayrmakta, bu bak as sosyal huzursuzluu daha da arttrmaktadr. Kalknma srecini olumlu etkileyecek nemli iki harcama kalemi, fiziksel altyap ve beer sermaye harcamalardr. Gelimekte olan lkelerin en nemli sorunlarndan birisi sermaye birikimi yetersizliidir. yatrm yapmann nndeki nemli engellerden birisi giriimcilik kltrnn zay ve gayrimenkul rant gibi daha az riskli para kazanma yollarnn mevcut olmasdr. Bu yzden devletin sermaye yetersizlii halinde dorudan retim alanlarna girerek yatrm yapmas gerekebilir. 1950 sonras dnemde genel eilim budur. 1980 sonrasnda ise hem uluslararas ekonomik yapdaki dnm hem de zel sektrn bir lde yatrlabilir sermayeye sahip olmas nedeniyle devletin dorudan yatrm yerine yatrm ortamn iyiletirici ve yatrm tevik edecek mekanizmalar gelitirmesi daha rasyonel grlmektedir. Organize sanayi blgeleri, kk sanayi siteleri, baz ara mallarn devlet tarafndan retilmesi ve zellikle enerji alanndaki yatrmlar ya da tevik politikalar, kalknmann hzlandrlmas asndan nem arzetmektedir. Devletin kalknma amacyla dorudan yer almas gereken dier bir alan da beer sermayedir. Yatrmlarn yaplmasnda ihtiyatl olunmasnn bir nedeni yetimi i gc konusundaki snrlamalardr. Gelimekte olan lkelerin bir zellii eitim dzeyinin dk olmas ve nitelikli eleman skntsdr. Sosyal hizmetler, kalknma srecinde ele alnmas gereken dier bir konudur. Sadece insanlarn yaam standard deil, retim srelerini de dorudan etkileyen sosyal hizmetlerin devlet tarafndan salanmas gerekmektedir. Sonu olarak, kalknmay hzlandracak bir harcama bileiminde, yksek miktarda genel kamu ve gvenlik harcamalarndan ok altyap, eitim ve salk hizmetlerine arlk verilmesi gerekmektedir. Kamu Gelirlerinin Yaps Kamu gelirlerinin en salkl ve kalc kayna vergilerdir. Toplam vergi yk nemli olduu gibi, kalknma srecini hzlandracak vergi bileiminin de dikkate alnmas gerekir. Vergi sistemine ilikin temel tartma, kalknmann nemli bir boyutu olan ekonomik bymeyi hzlandracak etkin vergileme ve sosyal kalknma iin dikkate alnmas gereken adil vergilemedir. Gelimekte olan lkelerde kamu gelirleri asndan en nemli sorunlardan birisi vergi kapasitesinin dk olmas ve vergi gayretinin yetersiz olmasdr. Vergi Kapasitesi: Bir ekonomide, veri retim dzeyinde, mevcut vergi sistemi ile toplanabilecek vergi miktardr. Vergi Gayreti: Bir ekonomide vergi idaresinin vergi toplama ve vergi mkelleerinin vergi deme abalar sonucunda vergi kapasitesinin kullanlabilen blmdr. Daha kolay toplanabilen ve toplumun geneline yaylan dolayl vergilerin toplam gelirler ierisindeki pay yksektir. Dolayl vergiler, dolaysz vergilere gre kaynak dalm asndan daha etkin olmakla birlikte, gelir dalm asndan daha adaletsiz vergilerdir. nk dz bir oran olarak alnsalar bile dk gelir grubunun tketim eilimi daha yksek olduundan, gelirlerine oranla daha yksek vergi deyeceklerdir. Yksek gelir grubunun tasarruf eilimi daha yksek olduundan artan oranl bir gelir vergisi tasarruar azaltarak etkinsizlie neden olabilmektedir. Artan oranl vergilerin tercih edilmesi durumunda, gelir dalmnn adaletsiz olmas halinde, devlet daha fazla vergi toplayabilmektedir. Kuznets Hipotezine gre, gelime srecinde, ilk aamalarda hem yapsal nedenlerle hem de sermaye birikimi ihtiyac nedeniyle gelir dalm bozulurken, gelimenin ileri aamalarnda gelir dalm dzelmeye balar KALKINMANIN FNANSMANI VE KALKINMACI DEVLET Gelimekte olan lkelerin en nemli sorunlarndan birisi, belki de en nemlisi, kalknma srecinde ihtiya duyulan kaynaklarn finansmandr. Tasarruf/Gelir Oran: Bir ekonomide toplam tasarruarn mill gelire orandr. Kaynaklarn verimli kullanlamamasnn temel iki nedeni vardr. Bir nedeni, bilgi birikimi ve giriimcilik kltrnn zayf olmas, dieri ise beer sermayenin yetersiz olmasdr. Bir lkede tasarruar kaynaktan salanmaktadr: Yurt iinde zel sektrn yapt tasarruar, devletin tasarruar ve dardan gelen yabanc tasarruar. Yurt ii tasarruar zel sektr ile kamu sektrnn toplamna eittir. Kalknmac devlet anlay, devletin finansal kaynaklar stratejik sanayi sektrlerine tahsis etmesi ile hzl gelimenin salanabileceini savunmaktadr Toplam kamu gelirleri ile yatrm dndaki kamu giderleri arasndaki fark olarak tanmlanan kamu tasarruar, devletin yurt ii yatrma ne kadar katkda bulunabileceini gsterir. Kamu Tasarrufu: Toplam kamu gelirleri ile yatrm dndaki kamu giderleri arasndaki farkdr.

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 11

    Gelimekte olan lkelerin ounda byme zerindeki en nemli snrlama tasarruf yetersizliidir. Yksek miktarda sermayeye ihtiya duyan byk sanayi projelerini finanse edecek kaynaklar mevcut deildir. Devlet, sbvansiyonlarla, dviz kuru politikalar ve kamu yatrmlar ile kaynak dalmn deitirebilir. KRESEL EKONOMK DNM VE DEVLETN DEEN ROL Devlet, i gcnn niteliini arttrarak bir anlamda sanayi girdisi retmektedir. Bu girdinin retilmesi iin kaynaa ihtiya vardr ve kamu kaynaklar byk lde vergi gelirine dayanr. Uluslararas rekabet kaygsyla drlen vergi oranlar arz yanl ekonomi yaklamnda beklendii gibi bir etki yaratmad zaman, kamu gelirleri azalacak ve eitime ayrlacak kaynak yetersiz olacaktr. Arz Yanl Ekonomi Yaklam: retim maliyetleri zerindeki vergi ve benzeri yklerin hafietilmesi ile bymenin hzlanaca ve beklendiinin aksine vergi gelirlerinin artacan savunan grtr. Kresellemenin olumlu bir yn ise gelimekte olan lkelere ynelen yabanc sermayedir. Ykselen piyasalar olarak tanmlanan gelimekte olan lkelerin finansal piyasalarnn doru ynetilmesi halinde, yabanc sermaye gelimekte olan lkelerin sermaye ihtiyacn olumlu etkileyebilir. Ykselen Piyasalar: Hzl gelimekte olan lke ekonomilerinin yatrmclar iin ekici olan finansal piyasalardr. Parasal ya da portfy sermayesi biimindeki sermaye, fazla akkan olmas dolaysyla gelimekte olan lkelerin finansal istikrarn kt etkileyebilmektedir. Scak para da denilen bu sermaye tr, genileme dneminde lkeye kolay girebilmekte ve bymeyi hzlandrmaktadr. Ancak daralma dneminde hzla kaan sermaye, bazen getirdiinden daha fazlasn gtrebilmektedir. Son kresel krizde daha da belirgin hale gelen bu soruna karlk Tobin Vergisi bir zm olarak dnlmektedir. Buna gre, akkan sermaye zerinden alnacak bir vergi veya benzeri ykmllk, ilem maliyetlerini arttrarak akkanl azaltacak ve finansal istikrar olumlu etkileyecektir. Tobin Vergisi: stikrarszlk yaratan etkilerin hafietilmesi amacyla ksa vadeli sermaye hareketleri veya scak para olarak adlandrlan finansal hareketler zerinden alnacak dk oranl vergidir. NTE= 4 Trkiyede Ekonomik Kalknma ve Byme Sorunlar EKONOMK KALKINMA VE EKONOMK BYME Bir lkenin kalknmas ve bymesi, kesinlikle birbiri ile ilikili olmakla birlikte, biri sadece ekonomik gstergelerde, dieri ise ekonomik ve sosyal gstergelerde ifadesini bulan iki farkl ltle deerlendirilir. Ekonomik byme retim imknlarnn artmas sonucunda mill gelirin art eklinde nicel olarak llr. Buna karn ekonomik kalknma kentleme, okuma-yazma orannn ykselmesi, tarmsanayi dengesinin sanayi lehine gelimesi, bebek lm oranlar, ortalama yaam beklentisi ve hepsinden daha da nemli olarak, ekonomik verimliliin ykselmesi gibi sosyal ve ekonomik ltlerle ifade edilir. Dier bir deyile ekonomik byme mill gelirdeki nicel arttr; ekonomik kalknma ise ekonomik bymenin yan nda, insani gelime gstergelerindeki iyilemedir. ABD veya AB lkeleri ya da Japonya gibi gelimi ekonomiler iin ekonomik byme kavram, buna karn, Trkiye, Msr, Azerbaycan ya da Hindistan gibi lkeler iin ise ekonomik kalknma kavram kullanlmaktadr. Her iki kavramn da birletii nokta kii bana gelirin artmas olduu halde, ierik olarak kavramlar birbirinden olduka farkldr. Ekonomik byme kavram mill gelirin ykselmesini ve buna bal olarak kii bana gelirin artmasn ifade ederken ekonomik kalknma kavram sadece nicel bymenin tesinde, toplumsal yapda oluan nitel deiimi de kapsar. Ekonomik byme mill ve kii bana gelirdeki art ile ilgili olduu halde, ekonomik kalknmada gelirdeki nicel arta ek olarak, nsani Gelime Gstergesi (Human Development Index) olarak bilinen lt de dikkate alnr. nsani Gelime Gstergesi: lkelerde izlenen yaam uzunluu, okur yazar oran ve yaam kalitesi gstergelerini ieren bir lmdr. nsani Gelime Gstergesi lkelerde balca alandaki geliimleri gz nnde tutar: Uzun ve salkl bir yaam; lm, ortalama yaam sresi ile yaplr. Bilgi; lm, okur yazar oran ve ilkokul, lise ve niversite dereceleri ile yaplr. Yaam dzeyi; lm, kii bana den gelir ve alm gcnn ABD dolar ile yaplr.

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 12

    Trkiye, nsani Gelime Gstergesinde(GG), 2011 ylnda 187 lke arasnda 92. srada yer almaktadr. Bu sralama Trkiyenin geliflmede ald aamay gstermektedir. nk 1965 yl nsani Geliflme Gstergesinde Trkiye 174 lke arasnda 152. srada buluyordu. Tablo 4. 2de grld gibi, 1980 ile 2011 yllar arasnda Trkiye GGde dalgal bir gelime gstermi ve 2011 ylnda 92. srada yer almtr. Tabloya giren lke says arttka, lkelerin kalknmlk gsterge farkllna gre Trkiyenin srasnn deiflmesi olaandr. Bir lkenin gerek sosyo-ekonomik durumunu en iyi yanstan gsterge mill gelir deerleri olmayp, nsani Gelime Gstergesidir. Fiziksel olarak saptanan yllk programlarn gerekletirilmesi iin gerekli kaynaklar ise yllk programlarn parasal ifadeye dntrlerek btelenmesi ile salanr. Bylece Planlama-Programlama-Bteleme Sistemi (PPBS) oluturulur. ou gelimekte olan lkeler 1960lar ve 1970lerde nl ekonomist Tinbergen tarafndan gelitirilmi planlama ve girdi-kt yntemini kullanmtr. leride belirtilecei gibi, Trkiyede de 1960 ylnda Devlet Planlama Tekilat kurulmu ve planlama dnemine girilmitir. CUMHURYETN LK DNEMLERNDE KALKINMA ABALARI 1923 ylnn fiubat aynda Lozan Bar Anlamasnn ihtilaa kesintiye urad srada, zmirde ktisat Kongresi topland. Atatrkn a konumasn yapt bu toplant, gerek bileimi gerek ald kararlarla, bir yandan d lkelere dier yandan da ite toprak aalarna ynelik stratejik bir toplantdr. Aar Vergisinin kaldrlmas karar, toprak aalarna salanm bir imtiyazd. Buna ek olarak, Atatrkn al konumasndaki kanunlarmza riayet art ile ecnebi sermayelerine lazm gelen teminat her zaman vermeye hazrz beyan da, Batllara verilmi bir gvencedir. 1913 ylnda karlm olan Tevik-i Sanayi Kanun-u Muvakkat bu dnemde baz ufak deiikliklerle yasalatrlarak uygulamaya sokulmutur. Bu yasa, adndan da anlalaca zere, geici olup 15 yl iin uygulamaya koyulmu ve 1928 ylnda sona ermitir. 1927 ylnda yine 15 yllk sre iin Tevik-i Sanayi Kanunu kartlmtr. Bu yasa da ruhu ve uygulamas itibaryla, piyasa kurallarna dayal ve liberal anlay yanstyordu. 1925 ylnda Tayyare ve Motor Trk Anonim fiirketinin kuruluu ile uak sanayiine adm atlmtr. 1947 ylna dek devam eden uak sanayiinde Almanlar, Polonyallar ve ngilizlerle i birlii yaplarak sre yaatlm olmakla beraber, uak yapm teknolojisinin tepkili motorlara getii aamada bu alandan klmtr. Cumhuriyetin kuruluundan 1929 ylna dek olan srede mill gelir % 10,9 orannda bymtr. 1929 ylnda Dnya Buhran ile ayn anda, gmrklerini uzun sre denetim altna alamayan Trkiyede de dviz krizi yaanm, 1930 ylna gelindiinde ise Trkiye artk snrlarn denetleyen bamsz bir ekonomi konumuna ulamtr. 1929 ylnda Mill ktisadiyat ve Tasarruf Cemiyeti kurulmutur. Mill rnlerin kullanlmas ve tasarrufun ykseltilmesi propagandas yapan Mill ktisadiyat ve Tasarruf Cemiyeti ksa sre iinde Sanayi Kongresi ve Ziraat Kongresi toplantlarn gerekletirmitir ve bylece devleti politikalarn temelleri atlmtr. 1934 ylnda Birinci Sanayi Plan ile devletilik balatlm oldu. Birinci Sanayi Plannda mensucat sanayi, maden sanayi, selloz sanayi, seramik sanayii ve kimya sanayi olmak zere be alan zerinde younlalmtr. Etibank ve Smerbank gibi dev kurulularn da kurulduu bu dnemde sanayilemenin balatlmas yolunda nemli hamleler yaplm, 1936 ylnda kinci Sanayi Plan uygulamaya konulmutur. Bu srede eker fabrikalar, pamuklu tekstil fabrikalar kurulmu, demir elik sanayi, kimya sanayi, makine ve metal sanayii alanlarnda nemli hamleler yaplmtr. Ancak eitli alanlarda retimin hzlanmas kanlmaz olarak bir taraftan enerji sorununu dier taraftan da ulam sorununu gndeme getirmitir. Bu nedenle lke apnda yaygn bir demiryolu ebekesi oluturulmaya allarak sanayi hamlesinin kesintiye uramamas yolunda aba sarf edilmitir. Devletilik uygulamasnn yrrlkte olduu 1930-39 dneminde mill gelir yllk ortalama %6,1 orannda bymtr. Devletilik dneminde byme orannn nispi olarak kk olmasnn nedeni, 1929 krizini izleyen yllarda mill gelirde yaanan byk dtr. 1938 ylnda Atatrkn vefat, 1939 ylnda kinci Dnya Savann balamas ve Trkiyede sava ekonomisi uygulamasna geilmesi devletilik dneminin kapatlmasna yol amtr. Tablo 4.3den grld gibi, 1929 krizine dek mill gelir bym olmakla birlikte, temel gsterge olan tarm kesiminin pay ciddi olarak klmemi, sanayii retiminde de hatr saylr bir art grlmemitir. Dier bir deyile Cumhuriyetin ilk dnemlerinde ekonomide ciddi bir yapsal deiim izlenmemifltir. Cumhuriyetin ilk dnemlerinde ekonomide ciddi bir yapsal deiim izlenmemitir.

    1930lar dneminde, 1923-29 liberal dnemdekinden farkl olarak, sosyal kalknma abalarnn da youn olduu grlmektedir. Kamu iktisadi teebbslerinin kurulu yerlerinin seiminde de ekonomik krllk ltnden ok, sosyal

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 13

    getiri ve yresel kalknmann salanmas abalar esas alnmtr. Bylece, bu dnemde ekonomik bymeye paralel olarak sosyal kalknmann gerekletirilmesinde de nemli admlar atlmtr. 1950, ok partili dnemin balang yldr. ktidar deiikliinin arifesinde 1947 ylnda Amerika Birleik Devletlerinin savata yklm Avrupay ayaa kaldrma projesi olarak Marshall Plan devreye sokulmutur. Marshall Plan, Trkiyede demir yolu projesinin karayolu politikasna dnmesine ve tarm alannda hzla makineleerek tarmdaki gizli isizlerin kentsel alanlara ynelmesine yol amtr. Trkiye, 1958 ylna ar borlu olarak ulam bunun zerine, Trkiye alacakl devletlerle Paris Anlamasn imzalayarak borlarn uzun vadeye atmak (konsolidasyon/moratoryum) zorunda kalmtr. Moratoryum ile sonlanan 1950- 1958 dneminde mill gelirde yllk ortalama % 7,3 orannda byme salanmtr. Bu dnem 1960 asker mdahalesi ile kapanmtr. mill gelir deerlerinin ok yksek art hzlar ile gelitii grlmektedir. Bu gelime yaanan yksek enasyondan kaynaklanmaktadr. Tablo 4.4de 1950lerde uygulanm olan liberal politikalarn mill gelirde ve sektrel alt blnmede oluflturduu deiim gsterilmektedir.

    Enflasyonun boyutunu grebilmek iin, 1950-1960 aralnda yllar itibaryla mill gelir deatrne baklmaldr. 1960LAR VE 70LER PLANLI KALKINMA AAMALARI lkemizde 30 Eyll 1960 tarihinde Devlet Planlama Tekilatn kuran yasa kabul edilerek, planl ekonomiye geiin yasal temelleri oluturulmutur. Planlama fikri ve uygulamas Cumhuriyet ynetiminin ilk dnemlerine hatta 1913 ylna dek gitmekle birlikte, Devlet Planlama Tekilatnn kurulmas ile Be Yllk Plan ve Program Dnemine girilmi ve Planlama-Programlama-Bteleme Sistemi (PPBS) benimsenmitir. Yasann ngrd plan kamu kesimi iin emredici, zel kesim iin yol gsterici nitelik tamaktayd. Dier bir deyile bte ile belirlenen kamu yatrmlarnda plan hedeerinin korunmas hedef alnrken, zel kesim yatrmlarnn tevikler yolu ile kamu hedeerine ynlendirilmesi amalanmt. Planlamada sanayi sektrnn gelitirilmesi n plana karlmakla birlikte, tarm ve sanayi arasnda dengeli kalknma fikri de korunmutur. 1963-1967 yllar arasn kapsayan ve Harrod-Domar byme modeline dayanan Birinci Be Yllk Kalknma Plannda ylda % 7 orannda byme ngrlyordu. Planlama ile girilmi olan yeni dnemin en nemli zellii, 1950-1958 dneminde srdrlen liberal ve serbest ticaret politikalarnn yerine ithal ikameci ve korumac politikalarn geirilmesidir. Plan ayrca, ekonomik byme hedeeri yannda, demeler dengesinin gzetilmesi, gelir dalmn dzeltilmesi, vergi reformunun yaplmas gibi amalar yannda, nfus politikas ve sosyal adaletin salanmas gibi sosyo-ekonomik sorunlara da el atm, bylece ekonomik veriler zerinde deil, sosyal verilerde de etkin toplumsal dnmler oluturmay hedeemitir. lkemizde ayn dorultuda hazrlanan kinci Be Yllk Plandan sonra gelen nc Be Yllk Plan dnemi, planlama aamasnda daha gl ve kapsaml bir yer igal eder. nc Planda mill gelirde sanayi kesiminin % 23 oranndan % 40 oranna karlmas, buna karn tarm kesiminin % 28den % 10a indirilmesi amalanmtr. Ayrca nc Planda ileri teknoloji retimine ynelik ara mal reten sanayi dallarnn d rekabete kar korunmas hedeenmi ancak Planda toplam verimlilik kavramnn devreye sokulmu olmasna karn, maalesef gl bir bilim ve teknoloji program gelitirilememitir. Drdnc Plan ise TBTAKn kendisine verilmi grevleri tam olarak yapamad gerekesine dayanarak, bilim politikasn teknoloji politikas ile ikame etmi ve politikalarn bu ynde gelitirilmesi grn benimsemitir. Drdnc Be Yllk Plan, 1970lerde yaanan Kbrs olaylar, ABDnin ambargosu ve petrol oklarnn getirdii skntlar nedeniyle hedefine ulaamadan 1979 bunalmna girilmitir. Planlama Dnemleri Hedef Gerekleme Birinci Plan Dnemi (1963-1967) % 7,0 % 6,6 kinci Plan Dnemi (1968-1972) % 7,0 % 6,3 nc Plan Dnemi (1973-1978) % 7,9 % 5,2 Drdnc Plan Dnemi (1979-1983) % 8,0 % 1,7 Ekonomik byme ve kalknmada lokomotif rol gren sanayi kesiminin ilk plan dneminde hedefi tutturamad ancak belli bir byme hznn yakalanm olduu sylenebilir. Bu durum, tasarruf imknlarnn kstl olmas varsaym altnda, olumlu karlanabilir. Buna karn, tarm kesimi ise hedefin zerinde bir daralma gstermitir. Ayrca 1979 ylna olaanst dviz krizi ile ulalmtr. Bu krizin nemli bir nedeni sanayide uygulanan patent anlamalarna bal ithal ikameci montaj politikasdr. 1980 SONRASI EKONOM POLTKALARI 1980 sonras uygulanan ekonomi politikas gemi dnemlerdekinden hayli farkl-dr. Farkllk, ekonominin ihracata ynelik liberal ve monetarist (parasalc) politikalara ynelmesindedir. Bu farklln da iten ve dtan kaynaklanan nedenleri bulunmaktadr. lk olarak, 1960lar ve 70lerde uygulanm olan ithal ikameci ve

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 14

    korumac politikalar sonucunda ekonomi dviz darboazna girmi bylece ekonomi, ilki 1929da, ikincisi de 1958de yaanan dviz darboazna 1979 ylnda nc kez srklenmitir. D dnya ile ilgili neden ise kapitalist dnyada 1970lerin ortalarndan itibaren reel sektrde kr oranlarnn gerilemesine bal olarak finansal alana geilmesi ve reel yatrm alanlarna ynelmede istekli olmayan birikmi fonlarn kendilerine yksek getiri salayan alanlar aryor olmasdr. lke olarak ar d borlu ve dviz ihtiyac konumdan kn en salam yolu ihracata ynelmektir. 1980lerde i talebin azaltlarak d talebe ynelme ihtiyacn ortaya karmtr. lkemizde i talebin azaltlmas iin vergi sistemi radikal deiiklie uratlarak, o dneme kadar uygulamada olan Gider Vergisi, Katma Deer Vergisi ile ikame edilmi, sistem iinde dolayl vergilerin arl artrlm ve kamusal yk sermaye zerinden topluma kaydrlmaya allmtr. Hazinenin Merkez Bankasndan borlanmasna sk limit getirilerek kamu aklarnn finansmannda bankalar sisteminden borlanmaya gidilmesi, faiz orann ykselterek ekonomiye d ve i kaynakl dviz girii salamtr. Bylece d demelerde oluan ticari ak, sermaye hareketleri ile ksmen daraltlm, daha dorusu, ticari ak sermaye hareketleri ile finanse edilmitir. Ancak, yksek faiz ve baskl kur olarak ekonomi yaznnda yerini alan bu sre ksa dnemde finanse ettii cari an, uzun dnemde ykselmesine yol ayordu. Bu dnemde Drdnc Be Yllk Plan ve Beinci Be Yllk Plan uygulamaya konulmu, 1984 ylnda bir yllk program devreye sokulmu, izleyen dnemde de Altnc Be Yllk Plan uygulamaya konulmutur. 1980lerde gerekletirilmi olan bu da ak, liberal ve parac yap, scak para ilemleri ile birlikte 1990larda da srdrlmtr. Ancak 1990lardaki siyasal yap, 1980lerde nispi olarak korunmu olan istikrarl yapda deildi. Bu nedenle iktidar deiiklikleri ve 1995 ylnda yaanm ar kriz vb gibi ekonomik ve sosyal alkantlar, hem ekonomiye yk olmu hem de kamusal dengeleri sarsarak, dnem sonuna ar borlu olarak gelinmitir. sanayilemenin srd, tarm sektrnn geriledii grlmekte ve bu durum ekonomik kalknma hamlesinin hl devam ettiini ancak srecin henz tamamlanmadn gstermektedir. Bankaclk kesiminde grlen hzl gelimenin ise hizmetler sektrndeki ykselie katks olmutur. nsani Gelime Gstergelerinin de zaman iinde olumlu seyrettii anlalmaktadr. 2000LERDE GL EKONOMYE GE PROGRAMI 1980lerin monetarist ve sermaye yanl politikalarnn 1990lara tad yk ve dnemin sonuna doru yaanan krizler bir taraftan enasyonun nlenemez ykseliini kamlam, dier taraftan cari a olaanst boyutlarda bytmtr. Bu nedenle ekonomi 1999 ylnda IMFnin izleme programna alnm, bu srecin de sonusuz kalmas zerine, 2000 yl banda IMF ile stand-by anlamasnn imzalanmas zorunlu hale gelmitir. IMF ile yaplan stand-by anlamasnda arlkl olarak ne kan ana hedef, borlarn srdrlebilirliinin salanmas ve enasyonun denetlenmesidir. Merkez Bankas Para Kurulu statsne geirilerek, bankann para ihracnda bulunma gc ortadan kaldrlm ve para program erevesinde dviz pas uygulamasna geilerek, enasyonun denetlenmesine allmtr. Ancak istikrar program Kasm 2000deki nc ok ve fiubat 2001deki derin ok ile kendi olaan sresini tamamlamadan kmtr. 2001 ylnda ekonomi % 9 dolaynda klmtr. fiubat krizi ertesinde Gl Ekonomiye Gei ad altnda yeni bir program balatlmtr. Bu program IMF programnn genel hatlarn tayor olmakla beraber, iki temel noktada farkllk gstermektedir. Bunlardan birincisi, enasyon hedeemesinden vazgeilmesi, ikincisi ise dviz kurunun dalgalanmaya braklmasdr. Gl Ekonomiye Gei Program drt ana ilkeyi kapsyordu. Bunlar; faiz d fazla oluturabilmek iin kamu reel harcamalar art hznn mill gelir art hznn altnda tutulmas, cret artlarnn snrlandrlarak salanacak fonlarn tasarrufa ynlendirilmesi, zeletirmelerle yaratlacak fonlarn faiz ve bor ana-para demesinde kullanlmas ve faiz karlnda alnacak d krediler ve IMF yardmlarnn da bor itfasnda kullanlmasdr. KAMU KESM VE EKONOMK KALKINMA LKS Ekonominin btnsellii iinde kamu ve zel kesimlerin birbiri ile ilikisi zel kesimin nispi olarak g ve byklne bal olarak geliir. zel kesimin henz tam olarak gelimedii ve destee gereksinme duyduu dnemlerde kamu kesimi zel kesime destek verecek ekilde geliir. Kamu Harcamalar ve Kalknma Cumhuriyet dneminin ilk yllarndan Birinci Plan Dnemi olan 1963 ylna kadar kamu harcamalarnn genel grnm, ekonomik dalm ve ilevsel dalm olarak verilmektedir. kinci Dnya Sava kamu harcamalarnn seyrini ve i dalmn nemli lde etkilemitir. lk dnemlerde yatrm harcamalarnn nispi olarak yksek dzeyi, kuruluun hemen devamnda ekonomik kalknmaya verilen nemi gstermektedir. Ulus-devlet oluumunun ilk dnemlerinde eitime byk nem verildii aktr. Altyap yatrmlar da ekonomik kalknmaya hz verecek ekilde gereklememektedir. Kamu Gelirleri ve Kalknma Mill gelirin ne kadarnn kamu kesimi eliyle kalknmada kullanlaca karar toplam vergi yk ile anlalabilir. Tablo 4.14 incelendiinde aadaki sonulara ulalabilir: (sayfa 80) Tablonun ilk stununda yer alan vergi gelirlerinin mill gelire oran (vergi yk) dktr. Vergi ykne, sosyal tasarruf oran ad verilebilir. Sosyal Tasarruf Oran: retilen mill gelirden kamusal amalara tahsis edilen fonlardr. Tablonun dier stununda yer alan dolaysz vergilerin, toplam vergiler iindeki paynn nispi olarak clz seyretmesi ise toplumsal g ilikisini ve onun yanstld toplumsal tercihi gstermektedir. SONU OLARAK Ekonomik kalknma bir ekonomide sonsuza kadar devam ettirilecek bir politika olmayp, zamanla snrldr. Kalknma konusu hem ekonomik byme anlamnda nicel hem de sosyal gelimenin gerekletirilmesi anlamnda nitel ierikli karmak bir konudur. Ekonomik kalknma sorunu nicel boyutu ile kaynak gerektirdii gibi, nitel boyutu ile de piyasa srelerine braklamayacak kadar hassas bir konudur. Nitekim 2011 yl itibaryla ekonomik byklk olarak 16. srada bulunan Trkiye ekonomisi, kii bana gelir lt ile 52. srada, beklenen

  • NorFULL Paylam Mekan | www.norfulpaylasim.com Sayfa 15

    okullama yl lt ile 96. srada, ortalama okullama yl lt ile 112. srada ve doumda ortalama yaam lt ile 84. srada yer almaktadr. Trkiyede Cumhuriyetin ilk dnemlerinde, kt imknlara karn, kalknma ynnde ok ciddi hamleler yaplm, zellikle de 1930lardaki devletilik uygulamalar ile sanayi yapsnn omurgas oluturulmutur. Buna karn, rnein 1980 ve sonralarnda grld gibi, burjuvazinin glendii ve kamusal kararlara arln koyduu dnemlerde kalknma politikalarnn yerine istikrar ve byme politikalarnn getiine tank olunmaktadr. Dier bir deyile Cumhuriyetin ilk dnemlerinde ekonomik byme ile kalknma atba giderken, son dnemlere doruekonomik byme kalknmann nne gemitir.

    BAARILAR DLERM