GÜNLÜK TARAFSIZ SİYASİ GAZETE

FATSA’DANKARADENİZ’E w

ww.gazeteku

zey.c

om

04 NİSAN 2013 PERŞEMBE YIL: 2 SAYI:353 FİYAT: 50 Krş.

SATIRB

AŞI Yrd. Doç. Dr.

Ahmet FİDAN

05

İki Geri Bir İleri:Gaydırı Guppak

Yönetim Teorisi (II)

“Kolay Yoldan Para Kazanmaya Alıştırdılar”Devletin Tarım Ürünlerini destekleme kapsamında üreti-

cilere dağıttığı destekleme primi ödemeleri geciktikçe, tep-kilerde büyümeye başladı.

Üreticilerin her yıl düzenli olarak Aralık-Şubat ayları ara-sında aldığı destekleme priminin bu yıl ne zaman ödeneği konusu belirsizliğini korurken, yetkililerden ve bölge millet-vekillerinden herhangi bir ses çıkmaması da üreticiyi ve es-nafı düşündürmeye başladı.

Prim ödemelerinin önümüzdeki Temmuz ayında yapıla-cağı belirtiliyor. Ancak üretici bu tarihten hiç memnun değil.

Bugüne kadar destekleme primi almayan bir vatandaş düşüncelerini şöyle dile getirdi; “ Ben 60 yaşındayım. Bugün bir evim, bir bahçem, bir kederime ortak olan hanımım var. Devletin verdiği destekleme parasını bizim köyde herkes alır, bir ben almam. Bence verilen para fındık için kullanılmıyor. Diyeceksin ki, vermesinler. O zaman da neredeyse bütün geçimini bu paradan sağlayan köylü ne yapsın. Bizi alıştır-dılar hazır yemeğe, kolay yoldan para kazanmaya.Şimdi bu para helal mi size soruyorum. ”

Ödemeler Geciktikçe Üretici Çileden Çıkıyor

“Soruyorum, Bu Para Helal mi?”

4’te

21. Yüzyıldayız Ama Yolumuz Yok!Çamaş Hisarbey

Köyü’nde 2011 yılında başlayan yol yapım çalışması hala tamam-lanamadı. Köy sakinleri geriye kalan 200 met-relik yolun yapılmama-sından dolayı yetkililere tepki gösterdi.

Hisarbey köyü sa-kinlerinden Kesim Ye-şiltaş, “Bin 200 metre civarında yol açıldı. Daha sonra yolumuz bitmeden makineler gitti. Bize paramız bu kadardı bitti, kısa bir zaman da geriye ka-lan bölümü yapaca-ğız dediler. Aradan 2 sene geçmiş olmasına

rağmen hala bir haber yok. Mağdur kalmaya-lım diye birkaç yere git-tik fakat sonuç alama-dık. Şimdi ekim dikim zamanı, tekrar fındık zamanı geldi. Gübre atmaya gidip gelmek-te zorlanıyoruz. Zor durumdayız. 21. yüz yıldayız ama yolumuz yok. 200 metre kadar bir yolumuz kaldı. Ko-nuyla ilgili Kaymakam-lığa başvurduk. Kay-makamlıktan da bize yolumuzun en kısa zamanda yapılacağını söylediler. Biz mağdu-riyetimizin giderilmesini istiyoruz” dedi. 5’te

“Başbakanın Mesajını Dikkate Almalılar”

AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hama-rat, Başbakan’ın verdiği kentsel dönüşüm mesajlarından sonra Ordu’da yapılması planlanan kentsel dönüşüm planı hakkında açıklamalarda bulundu.

Hamarat, Ordu’daki AK Partili Belediye Başkanlarının Başbakan Recep Tayyip Er-doğan’ın mesajları doğrultusunda kentsel dönüşümü belediyelerinde uygulayacakları-nı belirtti. Hamarat, “mevcutla yetinmiyoruz. AK Parti’nin genel felsefesi bu. Sayın Baş-bakanımızın mesajları doğrultusunda mev-cut belediye başkanla-rımız, önümüzdeki dönemde yerel seçimlerde kent-sel dönüşümü uygulayacaklar-dır. 5’te

İç Sularda Amatör Avcılık Yasaklandı

Su ürünleri kaynaklarından ekonomik olarak yararlanmak, iç sulardaki su ürünlerinin kalite ve stoklarının korunması, ekono-mik türlerin geliştirilmesi amacıyla Denizlerde ve İç Sularda Amatör (Sportif) amaçlı su ürünleri avcılı-ğını düzenleyen 3/2 numaralı teb-liğ ile Ordu genelindeki iç sularda amatör su ürünleri avcılığına getiri-len genel yasaklar başladı. 3’te

Trafik Polisleri Başarı Belgesi İle Ödüllendirildi

Fatsa İlçe Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Büro Amirliği ekipleri, 2012 yılında Emniyet Ge-nel Müdürlüğü’nce belirlenmiş olan gerekli trafik denetimlerini tamamladıklarından dolayı, Fatsa Kaymakamlığı tarafından başarı belgesi ile ödül-lendirildi.

Başarı belgeleri Belediye Çamlık Restaurant’ta düzenlenen yemekte verildi. Yemeğe Kaymakam Bekir Atmaca, İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Ars-lan, İlçe Jandarma Bölük Komutanı Jn.Yzb.Fatih Çetil ve Trafik Tescil Büro Amiri Komiser Yalçın Al-gan ve trafik polisleri katıldı.

Kaymakam Atmaca, başarı belgelerinin hem 10 Nisan Polis haftası vesilesi ile hem de 2012 yılı içerisinde trafik polisi ekiplerinin görevleriyle ilgili yapmış olduğu çalışmalar ve başarılarından do-layı İlçe Kaymakamlığı adına başarı belgesi sun-mak istediklerini belirtti. 4’te

Devletin Yardım Eli Her Yere UzanıyorVali Orhan Düzgün, Sosyal Yardım-

laşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV) aracılığı ile yürütülen barınma yardım-ları ile oturulamayacak derecede, eski, bakımsız ve sağlıksız evlerde yaşayan muhtaç vatandaşların evlerinin yapımı, bakımı ve onarımı için ayni veya nakdi yardım yapıldığını söyledi.

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından son 3 yıl içerisinde ihtiyaç sahibi 911 aileye toplam 11,2 mil-yon tutarında barınma yardımında bulu-nulduğunu belirten Vali Düzgün, barınma yardımları sayesinde evlerinin bakımını yapamayacak durumda olan ve kötü şartlarda hayatını idame ettiren vatan-daşların, sağlıklı ve sıcak bir yaşam orta-mına kavuşturulduğunu ifade etti. 3’te

Anadolu Öğretmen Lisesi TÜBİTAK Türkiye Finalinde

Bilim İnsanlarını Destekleme Daire Baş-kanlığı tarafından bu yıl 44.sü düzenlenen TÜBİTAK Ortaöğretim Öğrencileri Araştır-ma Projeleri Yarışmasına Fatsa Anadolu Öğretmen Lisesi 2 proje ile bölge finallerin-de yer aldı.

Fatsa Anadolu Öğretmen Lisesi Sosyo-loji dalında danışman öğretmenliğini Özay Nuri Aksoy’un yaptığı Mahmut Mahsun To-paloğlu ve Sümeyra İlpeşin’in hazırladığı “Kültürel Bütünleşme Bağlamında Fatsa Gürcülerinin Sosyolojik Çözümlemesi” adlı projesi birinci seçilerek Tubitak Ankara ser-gisine davet edildi. 3’te

Avcı’dan Denizcilik Pansiyonuna Geçer Not

3’te

İçişleri Bakanlığı’ndan İzin Çıkmadı!

Ünye’ye bağlı Hanyanı Bel-desi’nin Çaybaşı’na bağlanma kararı İçişleri Bakanlığı’ndan döndü. Hanyanı Belediye Baş-kanı Bahattin Taş, Hanyanı Beldesi’nin Çaybaşı ilçesine bağlanma kararının İçişleri Bakanlığı tarafından onay-lanmadığını açıkladı. 5’te

İnanlı, Erişmiş’e Plaket Verdi

Sağlık-Sen Ordu Şubesi tarafından Fat-sa Devlet Hastanesi Başhekimi Davut Eriş-miş’e plaket verildi.

Başkan İnanlı, Başhekim Erişmiş’in ba-şarılı çalışmalarını hayranlıkla izlediklerini ifade ederek, “Sadece hastane personelinin değil, Fatsa halkının da takdirini kazanan Başhekim Erişmiş’e başarılı çalışmalarını takdir ediyoruz.Fatsa Devlet Hastanesi’nde sağlık personeli sayısı artmış, bununla birlik-te, hastanemizin teknolojisi de günün koşul-larına hizmet edecek hale gelmiştir.” 10’da

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 2N

amaz

Vak

itler

iH

ava

Dur

umu

EN DÜŞÜK : 14EN YÜKSEK : 24

İmsâk: 04:31Güneş: 06:00Öğle: 12:38İkindi: 16:12Akşam: 19:04Yatsı: 20:25

ORDU NAMAZ VAKİTLERİ

ORDU’da BUGÜN HAVALAR NASIL?

Sağanak Yağışlı

CC

Arı Sokması

Arpacık

Sorumlu Yazı İşleri MüdürüMuhsin Yılmaz

Genel Yayın YönetmeniNusret Yeşiller

Görsel Yönetmen Engin YARAN

Sayfa EditörüEmrah Çoşkun

Haber MüdürüBetül Yeşiller

Dizgi-GrafikYeşiller Grafik Tasarım

www.yesillermatbaa.com

DağıtımŞah Medya Ajans

Baskı TesisiMir Mehmetoğlu Gıda Mad.

San. ve Tic. Ltd. Şti. Yeşiller Grafik Tasarım

Reklam ve Matbaa

Muhabirler Resul KoşarBeytullah ŞekerOğuzhan Yılmaz

Haber MerkeziAhmet AlkanFatma CanlıHamdi Büklü

Hukuk DanışmanıAv. Doğan Pehlivan

ReklamErkan Kaş

Grafikerİlkay Yeşiller

İnternet EditörüÇiğdem Akyol

Adres MKP. Mah. Şehit Polis Erkan Alışır Cad. No:29 Fatsa/ORDUTel : 0452 407 10 11Faks : 0452 407 10 12E-Posta : gazetekuzey@gmail.com

Gazetemiz basın ahlak kurallarına uymayı taahhüt eder.Köşe yazıları ile ilgili hukuki sorumluluk yazarlara aittir.

Mir Mehmetoğlu Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. Adına Tüzel Kişi Temsilcisi

Niyazi YEŞİLLER

www.gazetekuzey.com

Yayın Türü Yerel Süreli

Arı; bal ve balmumu yapan fakat, iğnesiyle so-kan bir böcektir. Hassas bünyeli kimseleri soktukları zaman,onların şok geçirmelerine neden olabilirler. Eşek arıları ise; bal arılarına nazaran daha tehlikelidir. Arı sokmasında yapılacak ilk iş; arının iğnesini, ucu yakılmış bir iğne ile çıkarmaktır. Sonra arının soktuğu yerin alt ve üstünden sıkıca boğulur. Üzerine soğuk su dökülür.

Tedavi için gerekli malzeme : 1- Maydanoz. 2- Arpa unu, sirke.

Hazırlanışı : 1- Bir demet taze maydanoz iyice dö-vülür ve arının soktuğu yere sarılır. 2- Arpa unu, sirke ile karıştırılıp hamur yapılır. Arının soktuğu yere sarılır.

Halk arasında it dirseği de denir. Doktorların Hor-doleum dedikleri hastalıktır. Göz kapağındaki her-hangi bir kılın dibinde; içi dolu bir şişlik meydana gelir. Acı ve zonklama vardır. Arpacıkla, hiçbir şekilde oynamayın, onu sıkmayın! Beslenmenize önem gös-terin, üzüntülerinizi bırakıp biraz daha mutlu olmaya bakın.

Tedavi için gerekli malzeme : SarımsakHazırlanışı : 1 diş sarımsak, iyice dövülür. Arpacı-

ğın üstüne sürülür. 20 dakika sonra, ılık su ile yıkanır.

Bahar ayına girdiğimiz bugünlerde ortaya çıkacak rahat-sızlıklar arasında göz alerjisinin sıkça görülebileceği belirtildi.

Bahar ayına girdiğimiz bugünlerde ortaya çıkacak rahat-sızlıklar arasında göz alerjisinin sıkça görülebileceği belirtildi.

Göz alerjisinin acısız, ağrısız hastalıklar grubunda olma-sına karşın insanı oldukça rahatsız ettiğini belirten uzmanlar; kızarmış gözler ve yanakların, kırmızı vücut döküntülerinin, şişmiş ve akıntılı bir burnun, genel olarak alerjinin en sık kar-şılaşılan belirtileri arasında yer aldığını ifade etti. Bahar mev-siminin en çok gözleri etkilediğini söyleyen uzmanlar, “Aler-jik faktörlerin yanı sıra gözlerimizi fazla yormamız da bu tip rahatsızlıkları artırıyor. Göz alerjisi tek başına görülebileceği gibi, sadece burunla ilgili olan alerjik belirtilere de eşlik edebi-lir. Burun akıntısı, burun kaşıntısı, burunda kan birikimi ve baş ağrısı gibi şikayetlere ek olarak göz şikayetleri de sık görülen tablolar arasındadır. Baharla artan çiçek polenleri, ev tozları ve sigara kullanımı, bu tür rahatsızlıklara neden oluyor. Göz alerjileri, alerjik maddelere karşı yatkın olan kişilerde daha sık görülür. Örneğin alerjik astımı olan insanların dönem dönem göz ile ilgili şikayetlerinin olması oldukça yaygın bir tablodur” dedi.

Göz alerjisinin gözün herhangi bir maddeye karşı verdiği tepki olduğunu kaydeden uzmanlar, “Çiçek tozu, kimyasal ilaçlar, farklı kokular, çimen, ağaç, yabani otlar, ev-büro toz-ları, evcil hayvanlar ve kullanılan ilaçlar bu tür tepkilere neden olabilir. Ayrıca fazla bilgisayar kullanma, televizyon seyretme ya da dikkat gerektiren işlerde çalışma da gözün kurumasına neden olarak, alerjik problemler karşısında gözün hassasiye-tini artıran nedenler arasında önemli yer tutar. Gözün içeri-sinde var olan mast hücreleri alerji yapma özelliği olabilecek maddelere karşı gözü korur, göz alerjileri dediğimiz tablo meydana gelir. Mast hücreleri alerjen madde ile savaşırken histamin adı verilen bir salgı salgılar ve gözlerimizdeki kaşıntı, akıntı ve benzeri alerjik şikayetlerin ortaya çıkmasına neden olur. Konjonktivit genel anlamda gözü koruyan zarın iltihap-lanması anlamına gelir. Göz alerjilerinin en sık rastlanılan du-rumudur. Sigara içmek, parfüm kullanmak ve yorucu işlerle uğraşmak; gözün yorulmasına, iltihaplanmasına ya da alerji olma riskinin artmasına sebebiyet verir. Bunun yanında gözü irite edici davranışlar (gözleri ovuşturmak, kaşımak, sağlıksız makyaj malzemeleri) ve lens kullanma gibi ikincil nedenler de bu tür rahatsızlıklara yakalanma olasılığını artırır” diye konuş-tu.

TEDAVİNİN EN ÖNEMLİ BASAMAĞIAlerjen maddeyi ortadan kaldırmanın tedavinin en önem-

li basamağı olduğuna dikkat çeken uzmanlar, “Atmosferde gezinen binlerce bitki parçası, canlı atıkları, toz gibi gözle görülemeyecek kadar küçük zerreciklerin hangisinden etki-lendiğimizi bilmek oldukça güçtür. Doktor kontrolünde olmak oldukça önemlidir. Alerjinin teşhisinde hastanın kendini doğru ifade edebilmesi, olağan süreyi en aza indirir. Hangi mevsim-de bu belirtilerin görüldüğü, başka bir alerjen maddeye olan duyarlılık, ilaç kullanılıp kullanılmadığı, ne tür beslenme alış-kanlığı olduğu, hatta hangi tür temizlik malzemeleri kullanıldı-ğı, alerji teşhisinde önemli rol oynar” şeklinde konuştu.

Sağlık

Göz Alerjisine Dikkat

4,90

4,20

4,15

GİRESUN

ORDU

TRABZON

91,30

145,80

24 AYAR ALTIN (GRAM)ÇEYREL ALTIN

ALIŞ

2,30

1,79

SATIŞ

2,31

1,80

EURODOLAR

Yüzde 50Randımanlı

Kabuklu Fındık

TÜRKİYEPARA

PİYASASI

TÜRKİYEALTIN

PİYASASI

Bu sa

yfamı

zda y

er alm

ak is

tiyor

sanız

, sizd

e foto

ğrafla

rınızı

gönd

erin..

.te

bess

um@

gaze

teku

zey.c

om

Şifalı Bitkiler

TEBESSÜM

bi de böyle çek

ben demiştim o sene bi

dahaki sene

polis Bülent iş başında

biz de belge alacağız mı

bak kesme ha

nediyon ne

Fatsa yener bugün

Günün FıkrasıDoktorlar akıl hastahanesine havuz yaptırmış. Deli-ler buna çok sevinmişler;o kadar sevinmişler ki he-men havuza dalmaya başlamışlar. Doktor hastaları-

nın birinin yanına yanaşmış:“Havuzu nasıl buldunuz?” diye sormuş. Deli de çok beğendiklerini, havuzun harika olduğunu söyleyip

teşekkür etmiş. Doktor da: “İyi iyi beğenmenize sevindim yarın da

havuza su dolduracaz” demiş.***********************************************

Temel ingiltere’de lüks bir otele yerleşmiş.. Oda servisini arayıp:- “tu ti tu tu tu” demiş

Oteldekiler telaşa kapılmış. Bu mesajı çözmek için oraya buraya haber salmışlar. Sonunda konsolos-luktan bir çevirmen bulmuşlar ve Temel’in ne dedi-

ği anlaşılmış:-”2 çay, 222’ye!”

1581 : Francis Drake dünya turunu ta-mamladı ve I. Elizabeth tarafından şö-valyelikle ödüllendirildi.

1814 : Napolyon tahtından ilk defa çe-kildi.

1953 : Deniz Kuvvetleri’ne bağlı Dum-lupınar denizaltısı, NATO tatbikatından dönerken 86 kişilik mürettebatı ile battı.

1974 : Türk Hükümeti, Yunan karasula-rının 12 mile çıkarılmasını kabul etme-yeceğini, Ege’nin bir Yunan gölü haline getirilmesinin söz konusu olamayaca-ğını, diplomatik kanallarla Yunanistan’a bildirdi.

1979 : Pakistan başkanı Zülfikar Ali Butto idam edildi.

1990 : Ankara Devlet Tiyatrosu İrfan Şahinbaş Atölye Sahnesi açıldı.

1991 : Özel üniversitelere şartlı izin ve-rildi.

2001 : Yargıtay Altıncı Ceza Dairesi, İtalya’dan Türkiye’ye iade edilen Meh-met Ali Ağca’nın gasp suçundan 7 yıl 2 ay ağır hapis cezasına mahkum edildi-ği kararı onadı.

2003 : Yargıtay Sekizinci Ceza Dairesi, Manisalı gençler davasında biri başko-miser 10 polisin, 60 ile 130 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmala-rına ilişkin kararı onadı.

Tarihte Bugün

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 3

Çamaş Hisarbey Köyü’nde 2011 yılında başlayan yol yapım çalışması hala tamamlanamadı. Köy sakinleri geriye kalan 200 metrelik yolun yapılmamasından dolayı yetkililere tepki gösterdi.

Gerek İl-İlçe Özel İdareleri gerekse Köydes’in yolun tamam-lanması için 2 yıldır hiçbir çalışma yapmadığını söyleyen Hisarbey Köyü sakinleri bir an önce mağ-duriyetlerinin giderilmesini istedi.

Çamaş’a bağlı Hisarbey köyü sakinlerinden Kesim Yeşiltaş, mahallerine açılan yolun yarım kaldığını ve 200 metrelik bölü-

münün yapılmamasından dolayı büyük zorluk çektiklerini söyledi. Çamaş İlçe Özel İdare yetkilileri ise söz konusu yoldan bilgilerinin olduğunu ve yaz sezonunda yol çalışmasını tamamlayacaklarını söylediler.

Hisarbey köyü sakinlerinden Kesim Yeşiltaş 2011 yılının Ma-yıs ayında yol yapım işine baş-landığını belirterek, “Muhtarımız 2011 yılında gerekli çalışmayı yaptı,köyümüze yol yapılmasına karar verildi. Yolumuz için ma-kineler geldi ve aşağı yukarı bin 200 metre civarında yol açıldı.

Daha sonra yolumuz bitmeden makineler gitti. Bize paramız bu kadardı bitti, kısa bir zaman da geriye kalan bölümü yapacağız dediler. Aradan 2 sene geçmiş olmasına rağmen hala bir haber yok. Mağdur kalmayalım diye birkaç yere gittik fakat sonuç alamadık. Fındık zamanı geliyor, fındıkta zahmet çekiyoruz. Yükü-müzü hayvanlarla getiriyoruz de-dik ama dinleyen olmadı. Şimdi ekim dikim zamanı, tekrar fındık zamanı geldi. Gübre atmaya gi-dip gelmekte zorlanıyoruz. Zor durumdayız. 21. yüz yıldayız ama

yolumuz yok. 200 metre kadar bir yolumuz kaldı. Konuyla ilgili Kaymakamlığa başvurduk. Kay-makamlıktan da bize yolumuzun en kısa zamanda yapılacağını söylediler. Biz mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz” dedi.

Diğer yandan söz konusu yol ile ilgili bilgi aldığımız Çamaş İlçe Özel İdare Müdürlüğü yetki-lileri, kış mevsiminden dolayı yol çalışması yapılamadığını ve yaz döneminde İl Özel İdare’den iş makinesi temin edilerek yolun kalan kısmının tamamlanacağını söylediler.

21. Yüzyıldayız Ama Yolumuz Yok!

/ Muhsin YILMAZ

Vali Orhan Düzgün, Sos-yal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV) aracılığı ile yü-rütülen barınma yardımları ile oturulamayacak derecede, eski, bakımsız ve sağlıksız evlerde yaşayan muhtaç vatandaşların evlerinin yapımı, bakımı ve ona-rımı için ayni veya nakdi yardım yapıldığını söyledi.

Sosyal Yardımlaşma ve Da-yanışma Vakıfları tarafından son 3 yıl içerisinde ihtiyaç sahibi 911 aileye toplam 11,2 milyon tuta-rında barınma yardımında bulu-nulduğunu belirten Vali Düzgün, barınma yardımları sayesinde evlerinin bakımını yapamayacak durumda olan ve kötü şartlarda hayatını idame ettiren vatandaş-ların, sağlıklı ve sıcak bir yaşam ortamına kavuşturulduğunu ifa-de etti.

İhtiyaç sahibi ailelerin talepleri doğrultusunda barınma ihtiyaç-larını karşılamak üzere devlet-va-tandaş işbirliği ile yardımlar yapıl-dığına dikkat çeken Vali Düzgün, bu kapsamda 2010-2013 yılları arasında, 488 aileye, 8,6 milyon TL tutarında yeni ev yapımı yar-

dımında bulunulduğunu söyledi.Vali Orhan Düzgün, il genelin-

deki Sosyal Yardımlaşma ve Da-yanışma Vakıfları aracılığıyla son 3 yılda yapılan barınma yardım-ları ile ilgili de şu açıklamalarda bulundu:

“Sosyal Yardımlaşma ve Da-yanışma Vakıflarınca yapılan in-celemelerde muhtaç durumda oldukları belirlenen ailelere çeşitli yardımlar yapılmaktadır. Muhtaç durumda bulunan vatandaşları-mızın talepleri arasında oturula-mayacak durumda bulunan ev-lerinin yenilenmesi, onarılması ya da ev eşyası alınması talepleri de

yer almaktadır. Evi yanan, afete maruz kalan veya oturulamaya-cak durumda bulunan muhtaç vatandaşlarımızın yeni ev talep-leri, SYDV Genel Müdürlüğüne iletilmektedir. Yeni ev talepleri uygun görülen vatandaşlarımıza prefabrik veya betonarme şek-linde evler yapılmaktadır. Bazı ailelerimizin de kendi başlattıkları evlerin tamamlanmasına yardım-cı olunmakta veya oturdukları ev-lerin onarımı yapılmaktadır. Kimi muhtaç durumdaki vatandaşla-rımıza da ev eşyası alınmaktadır. Barınma yardımı kapsamında son 3 yıl içerisinde 24 aileye 462

bin TL tutarında prefabrik ev ya-pımı, 438 aileye 7.7 milyon TL tutarında betonarme ev yapımı, 26 aileye ise 446 bin TL tutarında afetten dolayı ev yapımı olmak üzere toplam 488 aileye, 8,6 mil-yon TL tutarında yeni ev yapımı yardımı yapılmıştır. Yine barınma yardımları kapsamında, 418 aile-mize, 2,5 milyon TL tutarında ev onarımı yardımı, 5 aileye ise 15 bin TL tutarında ev eşyası yardı-mı yapılmıştır. Sosyal Yardımlaş-ma ve Dayanışma Vakıflarımızca, son 3 yıl içinde genel olarak, 911 ailemize, toplamda 11,2 milyon TL tutarında barınma yardımı ya-pılması sağlanmıştır.”

“SYDV, bundan önce oldu-ğu gibi bundan sonra da ihtiyaç sahibi ailelerimizin yanlarında olarak, onlara her türlü yardımı yapacaktır. Devlet olarak ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı sıcak yuvaya kavuşturmanın mutlulu-ğunu yaşıyoruz" diyen Vali Düz-gün, son olarak Perşembe ilçe-sine bağlı Yazlık köyünde ikamet eden 82 yaşındaki üçüz ninelerin sıcak bir yuvaya kavuşturulduğu-nu sözlerine ekledi.

Devletin Yardım Eli Her Yere Uzanıyor

Su ürünleri kaynaklarından ekonomik olarak yararlanmak, iç sulardaki su ürünlerinin kalite ve stoklarının korunması, ekonomik türlerin geliştirilmesi amacıyla Denizlerde ve İç Sularda Amatör (Sportif) amaçlı su ürünleri avcılı-ğını düzenleyen 3/2 numaralı teb-liğ ile Ordu genelindeki iç sularda amatör su ürünleri avcılığına geti-rilen genel yasaklar başladı.

İç sularda amatör su ürünleri avcılığına getirilen genel yasaklar ile ilgili Ordu Gıda, Tarım ve Hay-vancılık İl Müdürlüğü tarafından açıklama yapıldı.

İç sularda amatör su ürünleri avcılığının 1 Nisan – 1 Temmuz tarihleri arasında yasaklandığı

belirtilen açıklamada; “Doğal Ala-balık (Bütün Türler) 1 Ekim-1 Mart tarihleri arasında avcılığı yasaktır.

Gökkuşağı alabalığında or-man içi sular haricinde avlanma yasağı bulunmamaktadır.

İlimizde tüm iç sularımızda 1 Nisan – 1 Temmuz tarihleri ara-sında Sazan, Kadife, Siraz, Yayın, Tatlı Su Kefali ve diğer türlerin av-lanması yasaktır.

Türkiye Cumhuriyeti vatan-daşı gerçek kişiler, 3/2 Numaralı Tebliğ ile getirilen yasak, sınırla-ma ve sorumluluklara uymak şar-tıyla amatör balıkçılık yapabilirler.

Küspeli olta, parakete, sualtı tüfeği, zıpkın, pinter ve sepet gibi tuzakların kullanılması yasaktır.

Yemlik uzatma ağı dışında her türlü ağın (tırıvırı, germe, uzatma, sürütme, çevirme, serpme ve benzeri) avlakta bulundurulması ve kullanımı yasaktır.

Bayıltıcı, uyuşturucu, öldürücü kimyasal maddeler, her türlü pat-layıcı, öldürücü, bayıltıcı, uyuştu-rucu, uyutucu, uyarıcı maddeler, karpit, sönmemiş kireç, balık otu ve benzerlerinin amatör avcılıkta kullanımı ve bu malzemelerin av mahallinde bulundurulması ya-saktır.

Bir amatör balıkçı en fazla 4 olta takımı ile avlanabilir. Olta başına iğne sayısı 3 adedi geçe-mez. Ancak, alabalık avında iki olta takımından daha fazla olta

takımı kullanılamaz ve her olta ta-kımında iki iğne bulunabilir.

Tırıvırı-paraşüt olarak adlan-dırılan av aracının üretimi, satışı, istihsal yerleri civarında bulundu-rulması ve su ürünleri avcılığında kullanılması yasaktır.

Elektrik akımı, elektroşok, tüp gaz ve hava tazyiki yöntemleri ve yaba, balyoz ve benzeri araçların amatör avcılıkta kullanımı yasak-tır.

Denizlerde amatör avcılık za-man yasağına tabi değildir. Gün içinde av saati sınırlaması yoktur.

Unutmayınız, sürdürülebilir avcılık, balıkların yaşamlarında en az bir kere üremelerine imkân vermekle sağlanır. Kaçak avcılık yaparak günü kurtarmak yerine, av yasaklarına uyarak geleceği-mizi kurtaralım” denildi.

İç Sularda Amatör Avcılık Yasaklandı

İlçe Milli Eğitim Müdürü Ah-met Gürsel Avcı, Atatürk Denizci-lik Anadolu Meslek Lisesi öğrenci pansiyonunu ziyaret ederek in-celemelerde bulundu. Pansiyon ziyaretine İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Ercan Uçak, Rehber-lik ve Araştırma Merkezi Müdü-rü Veysel Cengiz, Okul Müdürü Ömer Yahşi ve Ticaret Meslek Lisesi Müdürü Ali Yazgı eşlik etti.

Atatürk Denizcilik Anadolu Meslek Lisesi öğrenci pansiyo-nunda yemekhane ve yatakha-

neleri gezerek incelemelerde bulunan Müdür Avcı, pansiyonun durumu ve sorunları ile ilgili okul yöneticilerinden bilgi aldı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Avcı, öğren-cilere verilen yemekleri de kontrol ederek birlikte öğle yemeği yedi. Öğrencilerle yakından ilgilenerek sohbet etti ve isteklerini ve sorun-larını dinledi. Müdür Avcı, pan-siyonun temizlik ve düzeninden memnun olduğunu ifade ederek, pansiyonda özveri ile çalışan per-sonele teşekkür etti.

Avcı’dan Denizcilik Pansiyonuna Geçer Not

Bilim İnsanlarını Destekleme Daire Başkanlığı tarafından bu yıl 44.sü düzenlenen TÜBİTAK Or-taöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışmasına Fatsa Ana-dolu Öğretmen Lisesi 2 proje ile bölge finallerinde yer aldı.

Samsun Bölgesini oluşturan; Amasya, Giresun, Kastamonu, Ordu, Samsun, Sinop ve Tokat illerindeki ortaöğretim okulların-dan, 2013 yılı yarışma dalları; Bil-gisayar, Biyoloji, Temel Fizik, Uy-gulamalı Fizik, Kimya, Matematik, Coğrafya, Psikoloji, Sosyoloji ve Tarih olmak üzere toplam proje başvurusu sayısı 856 olarak ger-çekleşti. Finallere kalan 102 pro-jeden Fatsa Anadolu Öğretmen Lisesi’nin Matematik dalında Da-nışman Öğretmenliğini İrfan Kö-mür’ ün yaptığı Öznur Tekyıldız ve Şule Bıçakcı’ nın hazırladığı “Jen-sen Eşitsizliği ile Simetri Yolculu-ğu” adlı proje, Sosyoloji dalında danışman öğretmenliğini Özay Nuri Aksoy’un yaptığı Mahmut Mahsun Topaloğlu ve Sümeyra

İlpeşin’in hazırladığı "Kültürel Bü-tünleşme Bağlamında Fatsa Gür-cülerinin Sosyolojik Çözümleme-si” isimli 2 projesi Samsun bölge sergisine davet edilmişti.

Samsun Bölgesi Ödül Töreni 29 Mart’ta OMÜ Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı. Aynı zamanda final yarışmalarına gönderilmek üzere her branşın fi-nalist seçimleri yapıldı.

Bu yarışmanın sonuçları-na göre Fatsa Anadolu Öğret-men Lisesi Sosyoloji dalında danışman öğretmenliğini Özay Nuri Aksoy’un yaptığı Mahmut Mahsun Topaloğlu ve Sümey-ra İlpeşin’in hazırladığı "Kültürel Bütünleşme Bağlamında Fatsa Gürcülerinin Sosyolojik Çözümle-mesi” adlı projesi birinci seçilerek Tubitak Ankara sergisine davet edildi. TÜBİTAK tarafından bildi-rilen kontenjana göre birinci olan finalistler Samsun Bölgesini tem-silen, 20-24 Mayıs tarihleri arasın-da Ankara’da düzenlenecek olan final yarışmasına katılacaklar.

Anadolu Öğretmen Lisesi TÜBİTAK Türkiye Finalinde

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 4

Devletin Tarım Ürünlerini des-tekleme kapsamında üreticilere dağıttığı destekleme primi öde-meleri geciktikçe, tepkilerde bü-yümeye başladı.

Üreticilerin her yıl düzenli ola-rak Aralık-Şubat ayları arasında aldığı destekleme priminin bu yıl ne zaman ödeneği konusu belir-sizliğini korurken, yetkililerden ve bölge milletvekillerinden herhan-gi bir ses çıkmaması da üreticiyi ve esnafı düşündürmeye başladı.

Prim ödemelerinin önümüz-deki Temmuz ayında yapılacağı belirtiliyor. Ancak üretici bu ta-rihten hiç memnun değil. Acil ihtiyaçları olduğunu söyleyen üreticiler paranın bir an önce ödenmesini isterken bazı üretici-lerde destekleme primi alan çift-çileri eleştirdi. Bu üreticiler de bu-güne kadar hiç destekleme primi almadıklarını belirterek, alınan paranın helal olmadığını, haksız bir kazanç olduğunu söylediler.

“HERKES ALIŞTI HAZIR PARAYA”Bugüne kadar destekleme

primi almayan bir vatandaş dü-

şüncelerini şöyle dile getirdi; “ Ben 60 yaşındayım. Bugün bir evim, bir bahçem, bir kederime ortak olan hanımım var. Devle-tin verdiği destekleme parasını bizim köyde herkes alır, bir ben almam. Bence verilen para fın-dık için kullanılmıyor. Diyecek-sin ki, vermesinler. O zaman da neredeyse bütün geçimini bu paradan sağlayan köylü ne yap-sın. Bizi alıştırdılar hazır yemeğe, kolay yoldan para kazanmaya. Bazıları var ki, bu parayı alıyor ya kumara ya da içmeye gidi-yor. Şimdi bu para helal mi size soruyorum. Bir de sadece para almıyorlar kömürünü, yiyeceğini dahi devletten alıyorlar. Bu devir de yaşamak çok kolay. Her sene fındık para etmedi diye bağırırlar çağırırlar. Herkes alıştı, alıştırdılar hazır gelen paraya. Tabi ki az ge-lir fındık parası. Ben olsam değil para, ekmek bile vermem” dedi.

“PARALAR NE ZAMAN ÖDENECEK?”Yılmaz Cezan isimli vatan-

daşta ödemelerin gecikmesinin herkesi sıkıntıya soktuğunu be-

“Kolay Yoldan Para Kazanmaya Alıştırdılar”lirterek “Biz Karadenizli olarak fındıkla geçimini sağlayan kişile-riz. Fındık para etmemesi benim kadar diğer vatandaşlarında zor durumda kalmasına neden olu-yor. Her yıl verilmekte olan gelir desteği bu yıl neden verilmedi. Bundan sonra hiç mi verilmeye-cek ya da ne zaman verileceği konusunda bilgimiz olmadığı için bizde tereddütteyiz. Bu nedenle zor günler geçiriyoruz. Çoğumuz bu paraya göre hesap yaptık. Halkın çoğunluğu bu paraların ne zaman verileceği konusunda bilgi sahibi değil” dedi.

“AMELE BİLE FINDIĞA İTİBAR ETMİYOR”

Güven Çakmak ise, “ Ben esnafım, sabahtan beri 25-30 lira kazandım. Allah bereket versin ama yetmiyor. Bu gidişle bu dükkanı diğer esnaf kardeş-lerim gibi kapatacağım. Benim bir ailem var, onları nasıl geçin-direceğim. Hani bize söz verip bir türlü kazanamadığımız fın-dıktan mı? Ara sıra arkadaşlar geliyor yani ortak görüşümüz “bu gidişe birileri dur demeli ar-tık”.

Gelelim bu destekleme ko-nusuna. Her yıl şüphe içerisin-de kalıyoruz. “Bu yıl ne verecek-ler” diye düşünüyoruz. Konusu açılmışken geçen sene fındık sonu bir amca geldi. Biz de

kahvede arkadaşlarla konuşu-yoruz, fındık amelesi bulalım diye. Bahçeyi 1-2 günde bitiri-riz diye düşünüyorduk. Gelen amca morali bozuktu, yanımız-daki masaya oturdu. Yanında bir arkadaşı vardı. Konuşmaya başladılar. Bende hem arka-daşlarımla konuşuyorum hem de kulağım amcada. Bir ara çok sinirlendi “en sonunda fındığı da bahçeyi de yakacağım kur-tulacağım” diye bağırdı. Anla-dım ki adam ya fındıktan ya da ameleden dertli. Bahçeye giren ameleye demiş ki, “öğleye ka-dar topladığınız fındık sizin ol-sun akşama ne çıkarsa benim olsun. Ben size para veremeye-

ceğim” demiş. Amele başı “ol-maz öyle şey, biz fındık mındık istemiyoruz. Akşama kadar ça-lışırız paramızı alırız” demişler. Ve aynen de yapmışlar dedik-lerini. Bu ameleler doğudan ge-len ameleler. Adamlar akşama kadar çalışmışlar, topladıkları fındık çuvalı kişi başına bir tane düşüyor. Adamlar parayı akşam olunca almışlar.

Yani üreticinin topladığı fındığa amele bile itibar etmiyor. Fındıkçı amele parasını dahi karşılayamı-yorken bu desteklemeler kesildi mi, tamamen bittik demektir. Geç-miş yıllarda ne güzel para etmişti. Keşke hep öyle kalsaydı” diyerek beklentilerini dile getirdi.

Fatsa İlçe Emniyet Müdür-lüğü Trafik Tescil Büro Amirliği ekipleri, 2012 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü’nce belirlen-miş olan gerekli trafik denetim-lerini tamamladıklarından dolayı, Fatsa Kaymakamlığı tarafından başarı belgesi ile ödüllendirildi.

Başarı belgeleri Belediye Çamlık Restaurant’ta düzenle-nen yemekte verildi. Yemeğe Kaymakam Bekir Atmaca, İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Arslan,

İlçe Jandarma Bölük Komutanı Jn.Yzb.Fatih Çetil ve Trafik Tescil Büro Amiri Komiser Yalçın Algan ve trafik polisleri katıldı. Yeme-ğin ardından başarı belgelerinin takdimi öncesi Kaymakam Bekir Atmaca bir konuşma yaptı.

Kaymakam Atmaca, başarı belgelerinin hem 10 Nisan Polis haftası vesilesi ile hem de 2012 yılı içerisinde trafik polisi ekipleri-nin görevleriyle ilgili yapmış oldu-ğu çalışmalar ve başarılarından dolayı İlçe Kaymakamlığı adına

başarı belgesi sunmak istedik-lerini belirterek, “Bu başarı bel-geleri yapılan güzel çalışmalar için ve aynı zamanda çalışanları teşvik etmek için veriliyor. Ayrı-ca bundan sonra ki çalışmaların daha güzel, daha özverili, daha başarılı geçmesi içindir. Önce-likle Genel Müdürlüğümüzün ve İçişleri Bakanlığımızın hedef-lerine ulaşması içindir. Bilindiği gibi trafik ile ilgili trafik mevzua-tını uygulamak için bu çalışma-lar önemli. İlçemiz uluslararası

karayolunun geliştiği bir ilçe. Dolayısıyla trafik burada gerçek-ten önemli bir konu. Bu konu ile alakalı geçmiş aylarda çok ciddi çalışmalar yaptık. Trafik akışının daha iyi hale gelmesi için şehir içi geçişinde karayolunun gü-venliğinin sağlanması, tedbirlerin gözden geçirilmesi için çalışma-lar yapmak gereklidir. Bu amaçla arkadaşlarımız gerçekten özve-riyle çalıştılar. Ben bundan dolayı arkadaşlarımızı tebrik ediyorum ve başarılarının devamını diliyo-rum” dedi.

Kaymakam Bekir Atmaca yaptığı konuşmanın ardından ilk olarak Trafik Tescil Büro Amiri Komiser Yalçın Algan ve Trafik Ekip Amiri Gültekin Volkan’a Üs-tün Başarı Belgesi verdi. Ardında da trafik polislerine başarı belge-lerini takdim etti.

Trafik Polisleri Başarı Belgesi İle Ödüllendirildi

/ Muhsin YILMAZ

/ Hamdi BÜKLÜ

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 5

AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Ordu’da ya-pılması planlanan kentsel dö-

nüşüm planını değerlendirdi. Hamarat, Ordu’da kentsel dö-nüşümün yörenin mimari yapı-

sına uygun yapılacağını söyledi.AK Parti Ordu Milletveki-

li Mustafa Hamarat, Başba-kan’ın verdiği kentsel dönüşüm mesajlarından sonra Ordu’da yapılması planlanan kentsel dönüşüm planı hakkında açıkla-malarda bulundu.

Hamarat, Ordu’daki AK Par-tili Belediye Başkanlarının Baş-bakan Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajları doğrultusunda kent-sel dönüşümü belediyelerinde uygulayacaklarını belirtti. Ha-marat, “mevcutla yetinmiyoruz. AK Parti’nin genel felsefesi bu. Sayın Başbakanımızın mesajları doğrultusunda mevcut belediye başkanlarımız, önümüzdeki dö-nemde yerel seçimlerde kentsel dönüşümü uygulayacaklardır. Büyükşehir belediye başkanı ve ekibi, ilçelerimizdeki yeni bele-diye başkanlarımız başbakanı-mızın bu mesajları doğrultusun-

da inşallah kentsel dönüşümün muhtevasını zenginleştirecek-lerdir. Orijinal kentler olsun is-tiyoruz. Türkiye marka şehirler oluşturmak istiyor, kendi tarihin-den gelen felsefesini mekanlara yansıtmak istiyor.”

Kentsel dönüşümün ihtiyaç olduğunu belirten Hamarat, kentsel dönüşüm yapılırken ya-pılacak olan binalarında yapıl-dığı yerin değerlerin gözetilerek inşa edilmesi gerektiğinin altını çizerken, “bu büyük bir ihtiyaç. Bu küresel bir ihtiyaç. Bir yanda Türkiye böyle bir ihtiyacı oldu-ğunu görüyor. İletişimin arttığı günümüzde bir köy haline ge-len dünyada başka yerleri taklit eden değil, kendi öz değerlerini mekanlara yansıtan, evlerine, sokaklarına, caddelerine yansı-tan şehirler arzusunda. İnşallah bu mesajları belediye başkanla-rımız doğru almışlardır.”

Dün gaydırı guppak yöne-tim teorisinden bahsetmiştik. Bu bir nevi hayatı yaşama bi-çimi, olayları algılama ve çö-zümleme bakış açısıydı aslın-da. Eleştirdiğimiz ve şiddetle ve sürekli olarak mücadele et-tiğimiz bir bakış açısı aynı za-manda. Hani hep anlatılan bir hikaye vardır. her biri, biri, hiç-biri, birisi, herhangi biri nin hi-kayesi. Bunu da yarın dile ge-tiririz.

Gaydırı guppak yönetim mantığındaki bu yeniye ve de-ğişikliğe olan ürküntü psikoloji-sinin altında bir çok faktör yat-maktadır. Bunları sıralayacak olursak,

Korku psikolojisi,Tembellik psikolojisi,Egoistlik psikolojisi,Kayıtsızlık psikolojisi,Yeni ve yeniliğe değişime

karşı olan bu psikolojilerin açı-lımlarına birer cümleyle gire-cek olursak şunları söyleyebi-liriz.

Korku Psikolojisi:Bu tür kişiler, bir yandan bil-

gisizlik, bir yandan çekingen ve resesif kişilik karakterinin et-kisiyle yeni veya değişim kar-şılarına çıkınca buna adapte olmakta ve bu yeniliğe karşı-lık vermekte yetersiz kalma ih-timallerini düşünerek bu talep-ler ve değişiklikler karşısında tepkili davranmaktadırlar.

Tembellik Psikolojisi:Bu psikoloji aslında bir top-

lumu bir kişiyi arka plana iten, ezik veya silik hale getiren te-mel bir psikolojidir. Bu psi-koloji, iklim yapısından, eği-timsizlikten, belli bir gelir garantisinden de kaynakla-nabilir. Gerçi eğitimle tembel-lik psikolojisi doğrudan de-ğiştirilemese de en azından azaltılabilir. Fakat sıcak iklim-lerin insanları sıcaklığın insan metabolizmasına doğal etki-si nedeniyle tembellik davranı-

şı göstermekteler. Tropikal ik-limlerde bu tür bir etki fazlaca görülmez. Ancak belli bir ge-lir garantisi olan insanlarda bu tembellik psikolojisi daha faz-la görmekteyiz. Buna Türki-ye’de emeklilerin hayatına ba-karak örnek verebiliriz. Oysa ki hayat emeklilik için fazlaca kı-sadır. Düzenli bir iş temposun-dan emekli olunacaksa eğer, bu iş değiştirerek esnek çalışı-lan bir işte çalışılarak tembellik yapmadan emeklilik sürülebilir.

Egoistlik Psikolojisi:Bu psikolojik yapı da yine in-

sanları değişim ve yenilikten uzak tutmakta, bu psikoloji bir de kıskançlık psikolojisiyle de birleşince durum daha da va-him hale gelmektedir. Çoğu kamu ve özel sektör kuruluş-larında sadece bu bileşik psi-koloji, kurumları ve kişileri ye-rinde saydırmakta yetmektedir. Bu tür kişilikler öncelikle ne ya-pılırsa kendileri tarafından ya-pılmasını isterler ama kendileri de yapmayınca yapılana takoz olmakta özenle görev alırlar.

Kayıtsızlık Psikolojisi:Kayıtsızlık psikolojisi de tem-

bellik psikolojisinin başka bir çeşididir. Yalnız burada fiziksel anlamda bir karakter özelikle-rinden değil sosyal çevreden kaynaklanan bir kayıtsızlıktan bahsedebiliriz. Örneğin kişi-nin küskün olması, kökten mu-halif olması, ümitsiz olması bu psikolojik davranışın temelini oluşturur. Bu psikolojinin teda-vi edilmesi kolaydır. Bu kişileri sisteme katmak lider tipli veya karizmatik liderlerle mümkün olabilir.

Sevgili okurlarım, tamamıy-la özgün olan bu görüş ve dü-şüncelerimi sizlerle paylaştım. Yorumlarınıza açıktır. Bu faktör-lere ekleme veya açılım getire-bilirsiniz. Bu da bizi güçlendi-recektir.

Teşekkürlerimle.

ahmet@ahmetfidan.comwww.ahmetfidan.com

İki Geri Bir İleri:Gaydırı Guppak

Yönetim Teorisi (II)

SATIRBAŞIYrd. Doç. Dr. Ahmet FİDAN

“Başbakanın Mesajını Dikkate Almalılar”

Ünye’ye bağlı Hanyanı Bel-desi’nin Çaybaşı’na bağlanma kararı İçişleri Bakanlığı’ndan dön-dü. Hanyanı Belediye Başkanı Bahattin Taş, Hanyanı Beldesi’nin Çaybaşı ilçesine bağlanma kara-rının İçişleri Bakanlığı tarafından onaylanmadığını açıkladı.

Ünye’ye bağlı Hanyanı Belde Belediye Başkanı Bahattin Taş, yaptığı açıklamada, Ordu'nun Büyükşehir Belediyesi olması gündeme gelince, Çaybaşı Be-lediyesi ve sivil toplum kuruluş-larının daveti üzerine, Hanyanı Belediyesi’nin Çaybaşı İlçesine katılma düşüncesinin gündeme geldiğini hatırlattı.

“Belediye Meclisi kendi dü-şünceleri için değil, Çaybaşı ka-rayolunun beldemizin içinden geçmesi, mesafe olarak çok ya-kın oluşu ve belde halkımızın yaz-kış hizmet alma yakınlığını göz

önünde bulundurarak, Çayba-şı’na bağlanma kararı alma gere-ği duymuştur” diyen Taş, belde-nin Çaybaşı ilçesine bağlanma kararının İçişleri Bakanlığı’nca onaylanmadığını belirterek, şu açıklamayı yaptı:

“6 Aralık 2012’de beldey-ken köy olduk, 22 Mart 2013'te köyken mahalle olduk. 06 Aralık 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı kanunun geçici 2. maddesi gereğince köye dö-nüştürülen belediyemizin 5. fıkra hükmüne göre mahalle olarak, altında milletvekilimiz, İçişleri eski Bakanımız Sayın İdris Naim Şahin'in imzası bulunan yasaya göre çalışmalarımızı sürdürdük. Bazıları çıkıp kendine göre ah-kâm kesmektedir.

Beldemizde yaz kış oturup da nüfuslarını beldemize yazdır-mayıp, başka adreslere yazdır-

maları, isterdik ki beldemiz nü-fusundan olup da, beldemizde oturmayıp, Çaybaşı'na katılması-nı istemeyen bir kesim bulunsa da, onlara saygı duymaktayız.

Milletvekilleri ve yetkililerimiz-den yarım kalan okul inşaatımı-zın yapılmasını talep ettiğimizde Çaybaşı’nın bize çok yakın oldu-ğunu söylüyorlardı.

Hanyanı Belediye Meclisi-nin kararı Ünye Kaymakamlığı tarafından 18.03.2013 tarihin-de, Çaybaşı Belediye Meclisinin kararı Çaybaşı Kaymakamlığı tarafından 25.03.2013 tarihinde Ordu Valiliğimize gönderilmiştir. Katılma ve birleşme yazıları Ordu Valiliğince 28.03.2013 tarihinde İçişleri Bakanlığı Mahalli İdarelere Genel Müdürlüğüne bildirilmiştir.

Çaybaşı Belediye Meclisi al-dığı kararı geciktirmeseydi kanun ve yasaya göre bu birleşme ve

katılma gerçekleşmiş olacaktı. Hanyanı Beldesi Çaybaşı İlçesine çok yakın oluşu sebebiyle eninde sonunda Çaybaşı'nın Mahallesi olacağı kanaatindeyim. Belde halkımızın her zaman olduğu gibi hizmetindeyiz, belediyemizin tü-zel kişiliği 30 Mart 2014 tarihine kadar sürmektedir. Ünye de bi-zim, Çaybaşı da bizim.”

İçişleri Bakanlığı’ndan İzin Çıkmadı!

Ordu Valiliği’nin katkıları, Ordu Üniversitesi Sosyal Bilimler Yüksekokulu ve Perşembe Be-lediyesi organizasyonu ile Türk Halk Müziği’nin unutulmaz sanat-çısı Kamil Sönmez’i anma konse-ri düzenlendi.

Türk Halk Müziğinin usta isimlerinden Kamil Sönmez’i anma konseri, Ordu Kültür Sanat Kültür Merkezi Büyük Salon’da gerçekleştirildi. Konsere, Ordu Valisi Orhan Düzgün, Giresun Va-lisi Dursun Ali Şahin, CHP Ordu Milletvekili İdris Yıldız, Giresun Jandarma Bölge Komutanı Tuğ-general Hacı Abdullah Doğan, Garnizon Komutanı Jandarma Albay Şeref Çakmak, Belediye Başkanı Seyit Torun, Ordu Üni-versitesi Rektörü Prof.Dr. Tarık Yarılgaç, İl Emniyet Müdürü Ha-kan Kırmacı, Giresun Emniyet Müdürü Hikmet Bulak, Perşem-be Kaymakamı Abdullah Küçük, Perşembe Belediye Başkanı Se-

lami ÇarkcıI, daire müdürleri ile Kamil Sönmez'in akrabaları ve çok sayıda seveni katıldı.

Kamil Sönmez’i anma konseri ile ilgili duyguları dile getiren Vali Orhan Düzgün, "Kamil Sönmez, Türk halk müziğinin önemli sesle-rinden birisiydi. Yaklaşık 100 gün önce vefat etti. Ordu Üniversite-mizin ve Perşembe Belediyesi-nin destekleriyle ve programda sahne alacak sanatçılarımızın da katkılarıyla büyük usta Kamil Sönmez’i anma konseri düzen-lendi. Biz de misafirlerimiz ve sa-natsever dostlarımızla ile birlikte buradayız" dedi.

Vali Düzgün, ”Çok yönlü sa-natçı kişiliğiyle gönüllere taht kurmuş, saygınlığıyla, mütevazılı-ğıyla ve dürüstlüğüyle her zaman takdir toplamış değerli sanatçı-mız, bundan böyle, yaşarken he-yecanla seslendirdiği Karadeniz türkülerinde buram buram tüte-cek ve daima özlemle hatırlana-

caktır” diye konuştu.Büyük ilgi gösterilen Kamil

Sönmez’i anma konserinde, Ümit Tokcan, Tuğrul Şan, Ali Rıza Gün-doğdu, Mehmet Gümüş, Şükri-ye Tutkun, Çetin Akdeniz, Taner Can, Burak Sönmez ve Ata Bahri Çağlayan sahne aldı. Sanatçılar, sevilen türkülerle Kamil Sönmez’i yad etti.

“Konserde Duygulu Anlar Yaşandı”Kamil Sönmez’in hayatını

yansıtan kısa bir filmin ardından başlayan konserin sunuculuğu-nu Kamil Sönmez’in yeğeni olan Burak Sönmez yaptı. Konsere katılan Ordulu sanatçılar, Kamil Sönmez’le ilgili anılarını da din-leyicilerle paylaştı. Konserde, duygulu anlar da yaşandı. Kamil Sönmez’in yakın dostlarından birisi olan Tuğrul Şan, sahnede gözyaşlarına hakim olamadı ve herkesi ağlattı.

Kamil Sönmez’i anma konse-rinin sonunda, programa katılan sanatçılara Vali Orhan Düzgün, ODÜ Rektörü Prof.Dr.Tarık Yarıl-gaç ve Perşembe Belediye Baş-kanı Selami Çarkçı tarafından plaket ve çiçek takdim edildi.

“Ordulu Sanatçılar Vefakarlık Örneği Gösterdi” Vali Orhan Düzgün, konse-

rin sonunda yaptığı konuşmada, Mart ayı içerisinde “Halil İbra-him” ve “Yolun Sonu Görünüyor”

türküleri başta olmak üzere çok sayıda eseri kaleme alan ve şiir kitabı çıkartan Şair Dursun Ali Akı-net’in 50. sanat yılını, düzenlenen bir konserle kutlandığını hatırla-tarak “Sanatçı arkadaşlarımızın birçoğu bu kutlama programında aramızda yer almışlardı. Büyük usta Kamil Sönmez’i anma prog-ramında da yine vefakarlık örneği göstererek bizlere katıldılar. Ken-dilerine çok teşekkür ediyorum ve sanat hayatlarında daha uzun yıllar geçirmelerini diliyorum” diye konuştu.

Vali Düzgün, konsere katılan Ordulu sanatçılarla, düzenlenen akşam yemeğinde ve konserin ertesi günü de Boztepe’de sabah kahvaltısında bir araya geldi.

Kamil Sönmez Türkülerle Anıldı

Geçtiğimiz 3 Aralık Dünya Engelliler gününde Fatsa Otistik Engelliler Okulunu ziyaret eden Pelit İnşaat Sahibi Hüseyin Pelit, o gün söz verdiği oyuncakları alarak Otistik engelli öğrencilerin önemli bir ihtiyacını giderdi.

Karadeniz Bölgesi’nde tek olma özelliği taşıyan Fatsa Otistik Engelliler Okuluna giderek engelli çocuklar için söz verdiği oyuncak malzemelerini Okul Müdür Vekili Birol Kılıç’a teslim eden Hüseyin Pelit, “Okula daha önce geldiği-miz de burada ki eksikle alakalı idarecilerle ve öğretmenlerle bir istişare sohbeti yapmıştık. İdare-

ciler ve öğretmenler bizlere bazı eksikleri olduğunu ve ödenekleri olmadığı için bu eksiklerini alama-dıklarını söylemişlerdi. Bizde ka-rınca kararınca azda olsa katkımız olsun istedik. Burada ki zihinsel engelli çocukların her an kendi öz çocuğumuzun olabileceği dü-şüncesi ile hareket ederek katkı yapma isteği oluştu ve onu yerine getirdik. Çocuklarımızı sevindire-bilseydik ne mutlu bizlere. Bu tür yardımlaşmaların yaygınlaşması düşüncesindeyim. Bu kurumlar hepimizin. O engelli çocuklarımı-zın yüzlerinin güldüğünü görmek kimi mutlu etmez ki” dedi.

Sözünü Yerine Getirdi

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 6

ŞEKERBANK'TAN

EV HANIMLARI'NAÖZEL KREDİ

4-5 Nisan'da ŞEKERBANK Fatsa Şubesi'nde

Sigortasız Masrafsızİhtiyaç Kredisi

* Evde örgü dantel nakış işleriyle uğraşanlar* Hasır sepet süpürge imal edenler* Boncuk tığ örgü yapanlar* Kira geliri olanlar

Şekerbank T.A.Ş Fatsa ŞubesiBora TEPE

Tel: 0452 423 62 56/5200

TASARRUFUN ALTIN GÜNÜ

sekerbank.com.tr 444 78 78

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 7

Ak Parti İl Başkanı Hüseyin Akyol, muhalefet partilerinin ilçe yapılma sözü verildiği iddia edi-len beldelere yaptığı ziyaretleri eleştirdi.

Hiçbir beldeye ilçe sözü ver-mediklerini bir kez daha ifade eden AK Parti İl Başkanı Hüseyin Akyol,” Büyükşehir, AK Parti pro-jesi olarak çalışıldı, meydana ge-tirildi ve bunda da başarılı olundu. Bizim bir yıl önceki ve bu süreç-teki beyanatlarımıza halkımız ba-karsa, aslında o beyanatlarımızın kronolojik sıralamasının ne kadar doğru olduğunu, büyükşehire gi-den yola, ne kadar emin adımlar-la gidildiğini de herkes görecektir. Biz projemizi de nihayetlendirme-nin mutluluğunu yaşıyoruz. Ordu için hayırlı olacak. Burada hedef-lenen Ordu’ya daha iyi hizmet, vatandaşımıza daha iyi hizmet ve kırsalımıza daha iyi hizmet. İn-şallah büyükşehir tamamen ger-çekleştirildiğinde, yani belediye

büyükşehir olduğunda, seçime büyükşehirle gidip, Ordu’da ar-tık bir büyükşehir belediyesi ça-lıştığında, nasıl hizmet edildiğini esas o zaman göreceğiz. İnsan-lar esas o zaman hizmetin nasıl olduğunu anlayacaklar. Bizim de gayemiz buydu. Bu çok iddialı bir harekettir ve bu iddiamızı da sürdürüyoruz” diye konuştu.

Hayal kuruyorlarMuhalefetin yaptığı ve söyle-

diği enteresan sözler olduğunu söyleyen Akyol,” Birincisi muha-lefet partileri biz büyükşehire kar-şıyız, dediler. Aslında bu bilinen bir şeydi. Zaten Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bunu göster-mişlerdi. Bunu devam ettiriyorlar. Yerelde Belediye Başkanı, büyük-şehire inanmadığını, hizmetlerin kırsala merkezden gitmeyeceği-ni, gidemeyeceğini, söyledi. Ama ardından da CHP Milletvekili bü-yükşehire TBMM’de destek ver-

di. Aynı CHP döndü, o ilçe sözü verdiğimizi iddia ettikleri belde-lere, niye ilçe olamadınız, bakın onlar sizi ilçe yapmadılar ama biz sizi ilçe yapacağız dediler. Bu “bekâra karı boşama” mantı-ğına benziyor. İkincisi, ne zaman ilçe yapacaklar? CHP Cumhuri-yet tarihinde ne zaman böyle bir yasa çıkartacak kadar Mecliste çoğunluğa sahip olmuş? Bunu vatandaşımız çok iyi biliyor. Dola-yısıyla hayal kuruyorlar.” şeklinde konuştu.

Gittikleri yol yanlışAkyol,”İktidar partisinin ba-

şarısızlığı üzerine bir başarı inşa etme hevesindeler. Hâlbuki biz onlardan daha ayakları yere ba-san, daha seviyeli, büyük pro-jelerle kazanım elde etmelerini beklerdik. Bizim başarıyla netice-lendirdiğimiz, Ordu için büyük bir projeyi aşağılamaya çalışıp, onu halkın gözünde küçük gösterip, oradan nemalanacaklarına, daha büyük düşünüp de, biz bu vatan-daşın önüne koyarız, bu arzuda olmalarını beklerdim. Ama onlar ne yaptılar, “bak sizi ilçe yapma-dılar ama biz sizi ilçe yapacağız” dediler. Çok küçük, cılız, basit bir düşünce. Onlar zannediyorlar ki; bu düşünce, bu tavır onlara ora-da prim yaptıracak. Hâlbuki bizim vatandaşımız çok daha zekidir. Çok daha akıllıdır. Onların neden geldiğini vatandaşımız iyi takdir edecektir. Çok daha önemlisi şu: Muhalefetin bu beldeler üzerinde oy alma heveslerini ben olumlu karşılıyorum. Doğru karşılıyorum aslında. Ama gittikleri yol yanlış. Gittikleri yol eksik. Siyaset ana-lizleri eksik. Siyaset analizlerinde eksik oldukları bu günkü durum-larını da gösteriyor. Bizim her ay

Genel Merkezin yaptığı anketler-de, hem Ordu ilinin tamamında, hem de Türkiye genelinde oy oranımızın arttığını görüyoruz. Hem de Ordu Merkez’de, yeni adıyla Altınordu’da oy oranımızın yükseldiğini görüyoruz. Sadece Ordu Merkez’deki oy oranımız yüzde 55’dir. Muhalefetin iddia ettiği gibi oylarımızda azalma yok, aksine oy oranımız artıyor. İnşallah bundan sonra hata yap-mayarak, yine biz bu oylarımız arttıracağız” dedi.

Muhalefet gündem eksikliği çekiyorÖyle beldelere gidip, “Bakın

onlar sizi ilçe yapmadılar, biz sizi ilçe yapacağız.” şeklindeki siya-set tarzı, bundan yirmi yıl önce-ki, eski siyaset modeli olduğunu söyleyen Akyol, “Hani üç anahtar veriliyordu ya, işte aynı model bu siyaset anlayışı. Dolayısıyla bu si-yaset anlayışının bir faydası yok. Tutmaz da bunlar. Daha rantabl, göze görünen, insanların bundan bizim istifademiz olur diyebileceği düzgün projelerle çıksınlar vatan-daşın karşısına. Bu tavsiyedir on-lara. Bizim gibi havaalanını yaptık, yapıyoruz desinler, buraya çevre yolunu yaptık, biz yapacağız, de-sinler, Çambaşı Kayak Merkezi’ni yapacağız, desinler. Botanik Par-kı’nı yapacağız, desinler. Ordu’ya liman istesinler. Ordu’ya liman ya-pacağız, desinler. Ordu’ya başka yatırımları getireceğiz, desinler. Ordu’yu turizm şehri yağacağız, desinler. Ordu’ya hızlı tren getire-ceğiz, desinler. Ordu’yu bir hava lojistik merkezi yapacağız, desin-ler. Çok önemli şeyler söylüyo-rum. Bunlarla vatandaşın önüne gitsinler. Kırsalı şehir konforuna getireceğiz, desinler. Türkiye’nin

“Beldeler Üzerinden Siyaset Yaparak Hayal Kuruyorlar”yol ağı bakımından ikinci iliyiz biz, bu yolların büyük bir bölümünü asfalt ve beton yapacağız, desin-ler. Bunları muhalefet partileri söy-lemiyor ama iktidar partisi olarak biz söylüyoruz. Muhalefet ciddi şekilde gündem eksikliği çeki-yor. Aslında ben onları Türkiye’de proje üretebilecek kapasitede ar-kadaşlar olarak görüyorum ama niye böyle bir kısır döngü içeri-sindeler anlamıyorum. Hâlbuki memleket için biz beraber de pro-je hazırlayabiliriz. Beraberde çok şeyi tartışabiliriz. Beraber istişare yapabiliriz. Bunlara da açığız. Ba-kın çok farklı şeyler söylüyoruz. Beraber yapmayı söylüyoruz. Biz onlardan da istifade ederiz. Bize tavsiyeleri olur, yaparız. Bizim

arkamıza takılmasınlar. Gelsinler bizimle yan yana yürüsünler. Ama ben o cesareti onlarda göremi-yorum. Bundan sonra Anayasa Mahkemesi’nden herhangi bir olumsuz karar gelmez ise, geri dönmez ise, artık Ordu hayatını büyükşehir olarak devam ettire-cek. Bundan sonra yapılacak he-saplar, “Biz, Ordu’nun büyükşehir olmasıyla beraber, neler yapabili-riz, neler katabiliriz, Ordu’ya neler kazandırabiliriz?” olması gerekir. Onlar yapamadı, biz sizi ilçe ya-pabiliriz, sözü tamamen boştur. Bundan sonra yapabilecekleri projelerini büyükşehir ile birlikte yapmalarını tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.

Vücut Geliştirme Fitness Türkiye Şampiyonası Milli takım seçmeleri Antalya’da yapıldı.

Seçmelere Ordu Bölgesi sporcu, antrenör ve idarecileri de katıldı. Fatsa’dan ise Life Fitness idarecisi Kerim Kaytaz, Sporcu-Antrenör Hüseyin Piş-ken, sporcular Sinan Baba ve Kaan Türker Çam katıldı.

Yapılan yarışmalarda Sinan Baba Türkiye 2.’si, Hüseyin Pişken Türkiye 4.’sü, Kaan Tür-

ker Çam’da Türkiye 8.’si oldu.Fatsa’yı temsil eden Life

Fitness salonu sahibi Hüseyin Pişken,”Fatsa’yı en iyi şekil-de temsil ettiğimize inanıyo-rum. Fatsa’nın adını bir kez bu platformda duyurmuş olduk. Yarışmacı öğrencilerimi verdik-leri başarılı mücadeleden do-layı tebrik ediyorum.Bizi takip eden, gönülden destekleyen dostlara teşekkür ediyorum” dedi.

Sporcularımız TürkiyeDerecesiYaptı

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 8

İLANAYDEMİRİş MerkezindeKiralık Ofisler

Adres Dumlupınar Mah. Reşadiye Cad.

Topaloğlu Camii karşısı FATSAMüracat

Aydemir Muhasebe Bürosu

Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Necati Aydın, Ordu Ga-zeteciler Cemiyeti’nde düzenledi-ği basın toplantısında, gazeteci-lerin sorularını yanıtladı. Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği’nin Ordu’daki ilkokul öğrencileri için planladığı bal dağıtım kampanyasına Sağ-lık Bakanlığı tarafından onay ve-rilmeyince, öğrencilere dağıtım için hazırlanan 20 bin kavanoz balın, Ordu Üniversitesi öğrenci-lerine kademeli olarak bugünden itibaren dağıtımına başlanacağını ifade eden Aydın, onay vermeyen Sağlık Bakanlığı’na hastanelerde hastalara verilen glikozlu balları denetlemeleri tavsiyesinde bu-lundu.

“Hastaneleri denetlesinler”Sağlık Bakanlığı’nın ilkokul

öğrencilerine bal dağıtımının ya-pılmasına onay vermemesinin ar-dından Gazeteciler Cemiyetinde bir basın açıklaması yapan Baş-kan Necati Aydın, Sağlık Bakan-lığı’nın hastanelerde hastalara verilen balları denetlemesi gerek-tiğini söyledi.

Aydın, “Biz Sağlık Bakanlı-ğı’nın bal dağıtımını onaylama-masını beklemiyorduk. Buna olur vereceğine inanıyorduk ancak geçtiğimiz hafta Sağlık Bakanlığı Daire Başkanıyla görüştüm. Tabii ki onlarında kendilerine göre hak-lılığı var. Şöyle diyorlar, ‘O çocuk evde yumurta yiyebilir. Belki alerji yapar. Ama bal dağıtıldığı için baldan oldu, diye kamuoyunda yer aldığı zaman olumsuz etki ya-ratır. Bunun için biz izin vermedik’ dediler. Raporlarına da şöyle yaz-mışlar, ‘Bakalım arı balı mı? Ordu Arıcılar Birliği’nin stok ürünü mü? Bu kadar bal Ordu’da dağıtıldığı zaman çocuklar zehirlenirse, Or-du’da yeterli ambulans var mı? Yeterli doktor var mı?’ yazmış-lar. Bu bal o kadar sağlıksız mı? Sağlık Bakanlığımız kendi taraf-larından halka yedirilen balların analizlerini, kontrollerini yaparsa daha iyi olur. Ben biliyorum ki hastanelerde dahil üzerinde bal aromalı şurup yazarak hastaları-mıza dağıtılmaktadır. Balın üze-rinde Bal yazar. Bala dışarıdan hiçbir katkı malzemesi katılamaz.

“En Kaliteli Bal Birliklerde Satılır”Bal aromalı şurup hiçbir yerde satılmaması lazım. Hele de insan sağlığının olması gereken yerde tüketilmemesi lazım” dedi.

“Elimizde veriler var”Ordu'da bazı hastanelerin

hastalarına glikozlu bal verdiği yönünde açıklama yapan Baş-kan Aydın, konuyla ilgili olarak da ellerinde kesin verilerin olduğunu belirtti.

Aydın, "Hastanede hastaları-mıza glikozlu bal dağıtılıyor. Hatta elimizde bunların verileri var. Bal adı altında dağıtılan bu ürünlerin bal olmadığı, bal aromalı ürünler olduğu bu ürünlerin üzerinde ya-zıyor. Gerçek balın üzerinde hiç-bir şey yazmaz. Sadece bal ya-zar. Dışarıdan ise bala hiçbir katkı maddesi katılamaz. Bal aromalı şurupların hiçbir yerde satılma-ması lazım. Hele ki insan sağlı-ğının olduğu yerde hiçbir şekilde bu balların dağıtımı yapılamaz.

Maalesef hastanelerimizde bile bal aromalı şurup adı altında bu ürünleri insanlarımıza yediriyorlar. Sağlık Bakanlığımız gitsin oraları denetlesin. Hangi hastanelerde bu glikozlu ürünlerin dağıtıldığı bilgisi de mevcuttur" diye konuş-tu.

“20 bin kavanoz bal dağıtıla-cak”

Aydın, Sağlık Bakanlığı’nın il-kokul öğrencilerine dağıtılmasına izin verilmeyen balları Ordu Üni-versitesi öğrencilerine bugünden itibaren dağıtacaklarını dile getir-di.

Aydın, “Ordu’da bal kampan-yası başlatacaktık. Biz bu kararı 2009 yılında Türkiye Arı Yetiştirici-liği Birliği’nin merkez toplantısın-da almıştık. Türkiye’deki bütün bal firmalarıyla birlikte bir araya gelerek, Tarım Bakanlığımız ile birlikte bir çalışma yaparak, Tür-kiye’de bütün okullarda bal dağı-

tımını bir proje halinde bütünleş-tirmiştik. Maalesef o günden bu güne kadar o büyük firmalarımız taşın altına elini sokmadılar. Biz iki ay önce yönetim kurulu toplan-tımızda bu kampanyayı Ordu’da başlatalım daha sonra da yurdu-muzun en ücra köşelerinde bel-ki de ömründe bir kere dahi bal tatmayan çocuklarımız vardı. Bu okullara da bu balı ulaştıracaktık. Basında ‘Ordu’da ilkokullarda bal dağıtılacak’ haberleri çıktık-tan sonra Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı devreye girdi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Ordu Halk Sağlığı Müdürlüğü Ordu’da bal dağıtımıyla ilgili bakanlığa bir görüş sordu. Maalesef buna Sağlık Bakanlığımız müsaade et-medi. Yazı yazmışlar, bunun okul-larda uygun olmayacağı konu-sunda. Biz de Ordu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Tarık Yarılgaç ile görüştük bugün 20 bin kavanoz balı Ordu Üniversitesi öğrencile-

rine dağıtacağız“ dedi.

“Bakanlık, kaçak balları de-netlesin”

Türkiye'deki en kaliteli balların birliklerde olduğuna dikkat çeken Aydın, Sağlık ve Tarım Bakanlı-ğı’nın asıl mücadele etmesi gere-ken şeyin, sahte ballar olduğunu belirtti. Aydın, "Sağlık Bakanlığı, Tarım Bakanlığı ile birlikte gitsin asıl uygun olmayan balları kon-trol etsin. Bal ile alakası olmayan gıdalar bugün cami önlerinde, sokaklarda, pazarlarda satılıyor. İnsanlar kandırılıyor. Bakanlıkla-rımız onlarla mücadele etsinler. Türkiye'de hiçbir birlikte, kesinlik-le bal dışı ürün satılmaz. En kali-teli ballar birliklerde satılır. Çünkü direk üreticiden tüketiciye verilir. Vatandaşlarımız, ülkenin nere-sinde olurlarsa olsunlar, ballarını birliklerden aldıkları zaman gönül rahatlığıyla tüketebilirler" ifadele-rine yer verdi.

Kumru İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünce, meraların önemi, mevcut kulla-nımı ve korunmasıyla ilgili ola-rak çiftçilere yönelik bilgilendir-me toplantısı yapıldı.

Kumru Güneycik Köyü’nde yapılan toplantıda, otlatma mevsimi dışında hayvan otla-tılmasının yasak olduğu ha-tırlatılarak, meralardan en iyi şekilde yararlanabilmek için nelere dikkat edilmesi gerekti-ği anlatıldı.

Kumru İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Ziraat

Mühendisi Hanifi Doğanay ta-rafından, toplantıya katılan çift-çilere önemli bilgiler verildi.

Yaz mevsiminin yaklaşma-

sıyla yaylacılık faaliyetlerinin başlayacağı önümüzdeki gün-lerde, özellikle meraların bozul-masındaki en önemli nedenler-

den biri olan “zamansız ve aşırı otlatma” konusuna değinen Zi-raat Mühendisi Hanifi Doğanay, İl Mera Komisyonu tarafından 2013 yılında Kumru için otlat-ma başlama ve bitiş tarihlerinin 25 Nisan- 15 Ekim olarak belir-lendiğini ve belirlenen tarihlere uyulması gerektiğini söyledi.

Ziraat Mühendisi Doğanay, otlatma mevsimi dışında hay-van otlatılmasının yasak oldu-ğunu hatırlatılarak, meralardan en iyi şekilde yararlanabilmek için nelere dikkat edilmesi ge-rektiği anlattı.

“Meralarda Zamansız ve Aşırı Otlatma”

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 9

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 10

Sağlık-Sen Ordu Şubesi ta-rafından Fatsa Devlet Hastanesi Başhekimi Davut Erişmiş'e plaket verildi.

Sağlık-Sen Ordu Şube Başka-nı Bilal İnanlı ve beraberindekiler Fatsa Devlet Hastanesi Başheki-mi Davut Erişmiş'i ziyaret ederek, Fatsa'da sağlık alanında hasta-nede yapılan çalışmalardaki ba-şarısından dolayı plaket takdim etti. Ziyarette konuşan Başkan İnanlı, Başhekim Erişmiş'in ba-şarılı çalışmalarını hayranlıkla iz-lediklerini ifade ederek, "Sadece hastane personelinin değil, Fat-

sa halkının da takdirini kazanan Başhekim Erişmiş'e başarılı ça-

lışmalarını takdir ediyoruz. Fatsa Devlet Hastanesi'nde sağlık per-

soneli sayısı artmış, bununla bir-likte, hastanemizin teknolojisi de günün koşullarına hizmet edecek hale gelmiştir. Son zamanlarda hizmete kazandırılan MR ünitesi, endoskopi, kolonoskopi, lapa-roskopi sistemi, göz lazer mik-roskopu, yeni nesil 2 adet server, hizmet aracı, EEG, EMG, 2 adet üst düzey dopler ultrasonografi, efor cihazları, patoloji laboratu-varı, semt polikliniğinde diş pro-tez ve krom köprü gibi hizmetler, Başhekimimizin yoğun gayretleri ile alınmış ve halkımızın hizmeti-ne sunulmuştur" dedi.

İşte Karadeniz’in akil insanları Karadeniz Bölgesi’nde görev ya-pacak listede belli oldu. 9 kişiden oluşan akil insanlara Yusuf Şevki Hakyemez başkanlık edecek. Ka-radeniz Bölgesi’nde ayrıca kendi-si de Karadenizli olan Orhan Gen-cebay’da var.

Belli olan listede Karadeniz Bölgesi’nde 9 kişilik heyete Ka-radeniz Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Yusuf Şevki Hakye-mez, başkanlık edecek. Başkan Vekilliğini sosyolog Prof. Dr. Vedat

Bilgin, Sekreterliğini ise Avukat Fatma Benli yapacak.

Diğer isimler ise şöyle: Türki-ye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar, TESK Başkanı Bendevi Palandöken Gazeteciler Kürşat Bumin, Oral Çalışlar, Yıl-dıray Oğur ve Orhan Gencebay olarak belirlendi. Heyet Karade-niz Bölgesi’nin tüm illerini gezip toplumun kanaat önderleri ve vatandaşlarla temasa geçecek ve direkt Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile muhatap olacak.

Akdeniz’in AKİL Adamı İnanır

Beklenen Akil İnsanlar belli oldu. Terör olayının çözüm süre-cinde toplumun kanaat önderle-

riyle diyaloga girecek olan ve her bölge için ayrı oluşturulan heyette Ordulu Kadir İnanır’da yer alıyor.

Kadir İnanır Akdeniz Bölgesi’nde görevlendirildi.

Ülkede yaşanan terör olayları-nın bitirilmesi amacıyla Meseleye dair birikimi bulunan ve toplumun çeşitli kesimlerinin itibarını kazan-mış olan yazar, sanatçı, akade-misyen ve STK temsilcilerinden müteşekkil akil insanlar heyetinin dokuzar kişilik gruplar halinde 7 bölgede faaliyet göstermesi planlanıyor.

Bölgelere göre oluşturulan her grubun birer başkan, başkan vekili ve sekreteri olacak. Başba-kan Recep Tayyip Erdoğan, akil insanlar heyetiyle, bugün saat 18.00’de Dolmabahçe Başba-kanlık ofisinde bir araya gelecek.

Başbakan Recep Tayyip Er-

doğan, grup toplantısında yap-tığı konuşmada, akil insanlar heyetinin isimlerini kısa bir süre zarfında kamuoyuna duyuracak-larını açıklayarak, “Hem biz bu heyetteki akil insanların görüş ve önerilerini dinleyecek, onlarla istişarelerde bulunacağız, hem de onlar bölgelerimizde bir kısım etkinlikler gerçekleştirerek halkı-mızla, kanaat önderleriyle bulu-şacaklar” demişti.

Akdeniz Bilgesinde Kadir İnanır ile birlikte görev yapacak diğer Akil adamların isimleri de şöyle:Rifat Hisarcıklıoğlu,Lale Mansur, Tarık Çelenk, Nihal Ben-gisu Karaca,Şükrü Karatepe, Muhsin Kızılkaya, Öztürk Türkdo-ğan, Hüseyin yayman

Karadeniz’in de AKİL’i Gencebay Oldu

Fatsa Ömer Hüseyin Çağatay Anaokulu Fatsa Belediyesi Kül-tür Sarayı’nda dedeler ve nineler günü adı altında bir program dü-zenledi.

Dedeler ve nineler günü ola-rak sundukları programda açılış koşmasını Ömer Hüseyin Çağa-tay Anaokulunun Müdürü Asiye Kilim, “Anneler günü, babalar günü, öğretmenler günü, sevgi-liler günü olmayan siz büyükle-rimize, biz de dedeler ve nineler gününü armağan ettik” dedi.

Programda, anaokulunun mi-nik öğrencileri şiirler okudu, halk oyunları oynadı, karakterler can-landırdı ve piyesler sahnelendir-di.

Anaokulunun Müdürü Asiye Kilim, “En kıymetli varlığınız, göz bebeğiniz, canınızın canı olan yavrularınız hazırlanarak, sizin için özel bir gösteri hazırladılar. Anneler günü, babalar günü, öğ-retmenler günü, sevgililer günü olmayan siz büyüklerimize, biz de dedeler ve nineler gününü armağan ettik. Ömer Hüseyin Çağatay Anaokulu olarak sosyal etkinliklere çok önem verdiğimiz

bilinmektedir. Bu gün amacımız dedeler ve nineler gününü kutla-mak. Aynı zamanda çocuklarımı-zı kendine güvenen nesiller ola-rak yetiştirmek, büyüklere vefa ve saygı duygusunu yaşayarak öğ-renmelerini sağlamak. Günümüz şartlarının etkisiyle aile yapımız-da değişti. Önceden aileler daha geniş bir yapıya sahipken, bu yapı biraz daha küçüldü. Önce-den torunlar dede nine sevgisiyle büyürken, aile yapısının değiş-mesiyle büyüklerini bayramlarda, önemli günlerde hatırlar hale gel-diler. Biz de siz değerli büyükle-rimizi sadece bu günlerde değil, her zaman hatırlanması gerekti-ğine dikkat çekmek için böyle bir günü hazırlamak gereğini hisset-tik. Son olarak sözümü güzel bir sözle bitiriyorum ‘Bereket büyük-lerimizin yanındadır’.”dedi.

Dedeler ve Nineler Günü

Ordu Ünye Ticaret ve Sana-yi Odası Başkanı Hasan Şim-şek, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı(DOKA) tarafından des-teklenen projeyle yapılan ÜTSO Paşabahçe Konağı Projesi'nin tamamlanmak üzere olduğunu söyledi.

Ordu Ünye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Şimşek, ÜTSO Paşabahçe Konağı Pro-jesi'nin tamamlanmak üzere ol-duğunu söyledi. Hasan Şimşek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ÜTSO Paşabahçe Konağı çalış-malarının bitmek üzere olduğunu ve bu ay içinde açılışını yapmak

istediklerini belirtti.ÜTSO Paşabahçe Konağı'nın,

Saray Caddesi'ndeki tarihi Saray Hamamı karşısında, 7 odalı otel, cafe ve restoran olarak hizme-te açılacağını hatırlatan Şimşek, "Tesisin alt katı üyelerimizin gelip sohbet edebileceği lokal olarak da hizmet verecektir. Bu pro-je Ünye ekonomisini ve kültürel kalkınma potansiyellerini hare-kete geçirerek, kentsel dokula-rın korunması ve turizme yönelik kentsel altyapının iyileştirilmesine iyi bir örnek teşkil edecektir. Tüm üyelerimize ve Ünyelilere şimdi-den hayırlı olsun." dedi.

Paşabahçe KonağıAçılışa Hazırlanıyor

“Engelliler Üretsin, Doğa Kazansın” projesi kapsamında Türkiye’de 330 şirket 3 bin 450 markette engellilerin ürettiği bez alışveriş torbalarının satışı bu ay içersinde başlaması planlanıyor. Proje kapsamında bu yıl 330 bin bez torba satışı bekleniyor…

Türkiye Perakendeciler Fe-derasyonu ve Omirilik Felçlileri Derneği tarafından ortaklaşa yü-rütülen “Engelliler Üretsin, Doğa Kazansın” projesi kapsamında üretilen bez alışveriş torbaları sa-tışı bu ay içersinde başlıyor. Ka-radeniz Perakendeciler Derneği (PERDER) Başkanı Osman Ka-lafat “proje kapsamında naylon poşet kullanımını azaltmayı he-defliyoruz. Engellilere iş, doğaya

saygı, cari açığa çözüm diyoruz” dedi.Türkiye Perakendeciler Fe-derasyonuna bağlı olarak faaliyet gösteren Karadeniz Perakende-ciler Derneği (PERDER) Başkanı Kalafat gazetemize çeşitli açıkla-malarda bulundu.

40 ENGELLİ ÇALIŞIYORHer yıl poşet alımı için 300

milyon doların döviz olarak yurt dışına aktığını kaydeden Kalafat yaptığı açıklamada şunları söy-ledi: “Bölgede 36 üyemiz var. Türkiye’de 330 şirket 3 bin 450 markette engellilerin ürettiği bez torbaların satışı başlayacak. Bez torbaları yapmak için Omirilik Felçlileri Derneği’ne bağlı olarak 40 engelli çalışıyor. Projemiz Tür-

kiye çapında bir proje. Dünyanın bir çok yerinde naylon poşet kul-lanımı yasak. Çevre Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlıkları işbirliği ile bu projeyi yürütüyoruz. Naylon poşet kulla-nımının zararlarını anlatıp bilinç oluşturmak istiyoruz. Bu poşet-lerin ham maddesi petrol. Bu da yurt dışından geliyor. Her yıl 300 milyon dolar dövizimiz yurt dışına gidiyor. Yani her yıl bu kadarlık za-rar demek. Bu rakamın yurt için-de kalması için bir çalışma. Milli Eğitim Bakanlığı ayağı ise şu, ilk okullarda bilinci oluşturmayı isti-yoruz. Ağaç yaş iken eğilir man-tığı ile olaya bakıyoruz. 3. Dünya ülkelerinde naylon kullanımı ya-saklanmışken bizim ülkemizde neden kullanılıyor? Bu projeyle engellilerin neler üretebileceğini de göstermek istiyoruz.”

12 DAKİKA KULLANILIYOR, DOĞADA 500 YILDA ÇÖZÜNÜYORNaylon poşet kullanımının

zararlarına dikkat çeken Kalafat sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir nay-lon poşet ortalama 12 dakika kul-lanılırken doğada çözünebilmesi için en az 500 yıl en çok 1000 yıl geçmesi gerekiyor. Bir ton plas-tik poşet tekrar kullanıldığında 11

fıçı benzine denk enerji tasarruf edilebiliyor. Poşetler denize atıl-dığında deniz canlıları için büyük bir tehdit haline geliyor çünkü pek çok deniz canlısı poşetleri yutarak ölüyor. Haftada iki torba daha az kullanmak, yılda çöpe en azından 1000 torba daha az atılmasını sağlıyor. Doğa dos-tu bez torbalar ise çok kullanım özelliği ile ön plana çıkıyor. Or-ganik malzemeden ve sağlığa zararı olmayan boyalarla üretilen torbalar hem dayanıklılık hem de tasarım zenginliği açısından daha fonksiyonel bir kullanım imkanı sunuyor. Alışveriş dışında farklı ürünleri taşımak için de kul-lanılabilen torbalar aynı zaman-da firmalar için reklam mecrası olarak kullanılabiliyor.”PERDER üyesi marketlerde bez alışveriş torbalarının satışının yapılacağını belirten Osman Kalafat “Bez tor-balarımız PERDER üyesi market-lerde satışa çıkacak. Bu projenin iki ayağı var. Hem doğa kazanı-yor hem de engelliler. Engellilere yardımcı olmak isteyen herkesi marketimize bekliyoruz. Bu bez torbalardan almak için bizim marketimizin müşterisi olması gerekmiyor”dedi.

“Engelliler Üretsin, Doğa Kazansın”

İnanlı, Erişmiş’e Plaket Verdi

Sayfa04 NİSAN 2013 PERŞEMBE 11

Ordu İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, YGS sınavında Ordu'nun 59. sıradan 58. sıraya düştüğünü belirterek, "YGS sı-navında bir sıra yükseldik. Ama-cımız daha yukarılara çıkmaktır" dedi.

Ordu Valisi Orhan Düzgün, geçen haftalarda okul müdürleri ile bir toplantı yaparak, devam-sızlık yapan öğrencilerin ailele-rinin bilgilendirmesi konusunda uyarılarda bulunmuştu.

Ordu İl Milli Eğitim Müdürü Nevzat Türkkan, Ordu Valisi Or-han Düzgün'ün bu talimatı ile devamsızlık oranının düştüğünü söyledi. Nevzat Türkkan, "Ordu Valimiz Orhan Düzgün'ün talima-tıyla artık birinci derse katılmayan öğrencinin hemen velisi aranarak bilgilendiriliyor" dedi.

Müdür Türkkan, öğrencilerin devamsızlık yapmalarının nede-nini de araştırdıklarını belirterek, "Devamsızlık yapan öğrencile-rin ailelerine telefon ile ulaşarak müdürlerimiz artık bilgi veriyor. Veli aranarak okula çağırılıyor ve görüşmeler yapılıyor. Görüşme-lerin sonucunda velilerde artık öğrencilerini takip ediyorlar. Bu sıkı takipten dolayı devamsızlıklar azaldı. YGS sınavı dolayısıyla öğ-renciler çalışmak için devamsız-lıklarda artış oldu. Birde genelde öğrencilerimiz sebepsiz yere ka-çıyorlar. Büyük çoğunluk özürsüz nedenle okula gitmiyor. Deniz ke-narında, Boztepe'de geziyor ama okula gelmiyor. Bunun nedenini bir şeye bağlayamayız. Öğrenci-nin iç dünyasını bilemeyiz" dedi.

Ünye Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vak-fı ile Ünye Sağlık Müdürlüğünce, "Yaşlılarda Ruh Sağlığı, Bakım ve Beslenme" konulu seminer dü-zenlendi.

Ünye Belediye Kültür Site-si'ndeki seminerde, Türk Psiko-loglar Derneği Ulusal Psikoterapi Uzmanlığı Değerlendirme Komi-tesi Üyesi, Madalyon Psikiyatri Merkezi Aile ve Çocuk Ruh Sağ-lığı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yalın, yaşlıların toplum içindeki önemine ve yerine işaret etti.

Yaşadığımız yüzyıldaki en önemli konulardan birinin top-lumların yaşlanması olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ayşe Yalın, "Gelişiyoruz ve endüstrileşiyo-ruz, geliştikçe ve endüstrileştikçe bakım artıyor. Bu da yaşlılık nü-fusunu artırıyor ve dolayısıyla da ekonomik ve sosyal çözülmesi gereken bir yığın sorun bizi bek-liyor. Yaşlılık, biyolojik olarak ye-teneklerimizin azalması ve eko-

nomik, fizyolojik ve sosyal yönleri olan bir süreç olarak tarif ediliyor" dedi.

Tıp, bilim ve teknolojinin ilerle-mesiyle insan ömrünün uzadığını belirten Yalın, şöyle devam etti:

"21. yüzyılın başlarında hiçbir ülke yaşlılık bakımıyla ilgili uğ-raşmamıştır. Ortalama yaşlar 50,

gençlik zamanlarına rastlamış bütün ölümler. Ancak tıp, bilim ve teknoloji üçgeni birbirine paralel gelişince ölümler azalmış, yaşlı-lık nüfusu artmış. 1998'de genel nüfusun yüzde 10'u 60 yaşın üs-tünde. 2005'te öngörülen yüzde 11 ve giderek artıyor. 21. yüzyılda 2050'de dünyanın nüfusu 9 mil-

yara yaklaşacak ve yine öngörü-len sayı 2 milyar 65 yaşın üstün-de kişi olacak. Bu da dünyada üretkenlik ve yaşlılığı getirir. Yaş-lıları köşeye koyarsanız o bakım isteyen insan olur. Ama acaba yaşlı üretebiliyor mu konusu tar-tışma oldu ve buna cevap olarak araştırmalarım bilim adamlarının ve ressamların 65 yaş üstünde eser verdiklerini gösteriyor."

Seminerde Diyetisyen Doktor Seda Tekay, bakım ve beslen-meyle ilgili bilgi verdi.

Seminerde yaptığı kısa ko-nuşmada yaşlı vatandaşları hiç-bir zaman unutmadıklarını ve unutmayacaklarını belirten Ünye Kaymakamı Mustafa Demir ise,

"Sizler bizlerin büyüklerisiniz ve bizim her şeyimizsiniz. Sizleri hiçbir zaman unutmadık unut-mayacağız. Devam eden hayat içinde siz büyüklerimizin bizlerin sizleri en iyi biçimde rahat ettir-memiz ve huzurunuz için bazı tedbirler alıyoruz" dedi

CHP Genel Başkan Yardımcı-sı Nihat Matkap, "60 yıldır doğru dürüst iktidar olamadık" dedi.

Nihat Matkap, çeşitli temaslar-da bulunmak için geldiği Ordu'da 19 Eylül Gazeteciler Derneği'ni

ziyaret etti. Kurucu genel baş-kanların partinin başından ayrılın-ca tabela partisine dönüştüğünü belirten Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, "AK Parti'nin parti-leşip partileşmediği konusundan benim endişelerim var. Cumhuri-yet Halk Partisi 90 yıldır, iddiası-nı sürdüren bir partidir. 60 yıldır da doğru dürüst iktidar olmadı. Parçalı ortaklıkları oldu. Halen de iddiasını sürdürüyor. 6 genel başkan değişti, iddiası devam ediyor. Ama diğer partilere bakın, kurucu genel başkan şu veya bu nedenle partinin başından ayrı-lınca tabela partisine dönüşüyor, kalmıyor. CHP çok farklı. Yakın döneme bakıldığı zaman Anava-tan Partisi, Demokratik Sol Parti, Doğru Yol Partisi, genel başkan-

ları ayrıldı, partiler şuan yoklar. Acaba AK Parti kurumsallaştı mı? O yönde endişelerim var. Genel başkanlarının kamuoyunda kar-şılığı var. Ama partilerinin var mı? Onu bilemiyorum. Önümüzdeki seçim birçok şeyi aydınlatacak" diye konuştu.

Çözüm süreci ile ilgili değer-lendirmede bulunan Matkap, "Gönül arzu ediyor ki toplumsal barış sağlansın. Ama biz hukuk devletiyiz. Aşiret yapılanması değiliz. Hukuk devleti çerçeve-sinde dünyada da kimi örnekler var. Konuyla ilgili çok bilgi sahi-biz değiliz. Gönlümüz gözyaşının dinmesini istiyor. Annelerin ağ-lamamasını istiyor. Bizim temel yaklaşımımız budur" şeklinde konuştu.

Acaba AK Parti kurumsallaştı mı?

“Yaşlılarda Ruh Sağlığı, Bakım ve Beslenme”

Ordu YGS’de 1 Puan Yükselmiş

‘Gönül Elçileri’ Projesi kapsa-mında İkizce Kaymakamı Ali DO-ĞAN’ın teşvikiyle İkizce'den 330 öğrenci ve 24 öğretmen Ordu Cemal Mağden Huzurevi’ndeki yaşlı vatandaşlarımızı bir hafta boyunca ziyaret ettiler.

İkizce İlçesindekii 11 okuldan başarılı, maddi durumu zayıf ve Ordu İlini hiç görmeyen öğrenci-ler arasından seçilen 330 öğrenci 24 Öğretmen gözetiminde Ordu Huzurevindeki yaşlılarımız ziyaret etmiştir. Ziyaretler dört gün bo-yunca sürmüş olup ilçemizden her gün bir grup öğrenci gön-derilmiştir. Gönül Elçileri Projesi kapsamında Orduya gönderi-len bütün öğrencilerimiz yapı-lan programlarla aynı zamanda Ordu ilinin tarihi, doğal ve kültürel güzelliklerini ziyaret etme fırsatı bulmuşlardır. Gönül Elçileri Pro-jesi kapsamında Ordu Huzurevini ziyaret eden öğretmen ve öğ-

rencilerimiz Huzurevi Müdürlüğü tarafından çok sıcak karşılanmış, yaşlılarımızla iletişim kurmada zi-yaretçilere her türlü kolaylık sağ-lanmıştır. Dört gün boyunca yaş-lılarımızı yalnız bırakmayan minik gönül elçilerimiz yaşlılarımıza çok güzel moral vermiş, onlarla çok güzel vakit geçirmişlerdir. Yaşlıla-rımızdan bazılarından yaptığımız ziyaretle ilgili görüşlerini aldığı-mızda İkizce İlçesinin onları hiç yalnız bırakmadığını, çocuklarla sohbet ettiklerinde kendi çocuk-ları ve torunlarını görmüş gibi ol-duklarını ifade etmişlerdir. Hatta 25 Mart 2013 tarihinde yapılan ziyarette yaşlılarımızdan bazıları şarkılar söylemiş, öğrencileri-miz de onlara eşlik etmişlerdir. Zaman zaman duygusal anların da yaşandığı Ordu ziyaretlerimiz bizlere, bir gün herkesin yaşlılığı tadacağını gerçeğini bir kez daha hatırlatmıştır.

İkizceli ÖğrencilerHuzurevini Ziyaret Etti

Ordu Belediyesince yakla-şık üç ay önce dikilen lale so-ğanları Orduya renkli görüntü katkı.

Kentin belli bölgelerinde çevre düzenleme çalışmala-rı yapan Ordu Belediyesi, kış aylarında diktiği çiçek fidanları ve lale soğanlarının açması ile birlikte kente farklı görüntü ka-zandırdı. Bahar aylarının baş-laması ile birlikte kentin farklı bölgelerinde kendini gösteren Lale ve değişik çiçekler için kış aylarında hazırlıklarını tamam-

layan Ordu Belediyesi, bu yılda değişik renkte toplam 20 bin adet lale soğanı dikmişti. Yeşil alanlara dikilen Laleler oluş-turdukları renkli görüntülerle vatandaşların da beğenisini kazandı.

Başkan Seyit TORUN ken-tin daha yeşil bir dokuya sahip olması için çevre düzenleme-lerine büyük önem verdikleri-ni, bunun için de özelikle sa-hil yolu üzerinde şehirlerarası trafiğin yoğun olduğu bölge-lerde buna daha çok dikkat

ettiklerini belirtti. Bu yıl 20 bin adet lale soğanı, yaklaşık 4500 adet sümbül ve 500 adet de süpürge çiçeği fidanı ile birlikte toplam 25 bin adet çiçek dikil-diğini söyleyen Başkan Torun, “Biz Turizm kenti olma yolunda Karadeniz’in incisi kentimizi görselliği ile de ön plana çıkar-maya çalışıyoruz” dedi. Vatan-daşlara da seslenen Başkan Torun, zaman zaman dikilen çiçeklere hasarlar verildiğini, bu nedenle ortaya çıkan güzel-liklerin korunmasını istedi.

Toplam 25 Bin Çiçek Orduya Renk Kattı

Ordu’da Kesme Çiçek Yetiş-tiriciliğini teşvik etmek, destek-lemek ve yaygınlaştırmak ama-cıyla yapılan eğitim çalışmaları devam ediyor. Halk Eğitim Mer-kezi ve Akşam Sanat Okulu işbir-liğiyle açılan Temel Kesme Çiçek Yetiştiriciliği kursuna kayıt yaptı-ran 111 kursiyerden 67’si sertifi-ka almaya hak kazandı. Sertifika almaya hak kazanan kursiyer-lere sertifikaları düzenlenen bir törenle verildi. Sertifika törenine Ordu Gıda Tarım Hayvancılık İl Müdürü Musa Sağlam, Şube Müdürleri, kursiyerler ve Kesme Çiçek Yetiştiriciliğine ilgi duyan

çok sayıda vatandaş katıldı. Açı-lış konuşmasını yapan İl Müdü-rü Musa Sağlam Kesme Çiçek Yetiştiriciliği konusunda yapılan çalışmalar hakkında kısa bir bil-gi vererek; geçtiğimiz haftalarda Antalya İline bir teknik gezi dü-zenlendiğini, yapılan gezinin ol-dukça verimli geçtiğini söyledi.

Sertifika töreninden sonra Kırsal Kalkınma ve Örgütlenme Şube Müdürlüğünde Mühendis olarak görev yapan Kadirhan Aydın katılımcılara Üretici Birlik-lerinin ve Tarımsal Üretim Koo-peratiflerinin kuruluşu ve çalış-ma koşulları hakkında bilgi verdi.

Kesme ÇiçekSertifikaları Verildi

SP R

Ordu 19 Eylül stadında yapı-lan “yıldız kızlar puanlı atletizm il birinciliğini” Kros il birinciliğini de alan M. Necati Çetinkaya İlkoku-lu yıldız kız takımı kazanarak Or-duyu bölge birinciliğinde temsil etme hakkı kazanmıştır.

Yapılan müsabakada 11 dal-da yarışan, Şeyda Nur Çek 800m ve 1500m de birinci olurken Damlanur Kırıkçı 300m de birinci, Özlem Cırlanmak ciritte birinci, Duygu Akçin yüksek atlamada birinci 100m engellide ikinci, Elif Kanbur uzun atlamada ikinci,

Ceren Hancı disk ve güllede ikin-ci olurken Özlem-Duygu-Elif ve Şeyda Nur’dan kurulu bayrak ta-kımı da 4x100 m bayrak yarışında birinci olup, 392 puan toplayarak birinci olmuştur.

Ödüllerini Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ömer Yılmaz tarafından verildi. Böylelikle 8-9 Mayıs tarihinde Samsun’da ya-pılacak olan bölge birinciliğine katılma hakkı kazandılar. Bizde Mirkuzey Gazetesi olarak M. Ne-cati Çetinkaya İlkokulu kız takımı-nı tebrik ederiz.

Fatsa İlçe Emniyet Müdür-lüğü Sporla Gelen Kardeşlik Projesi kapsamında yapılan 4. Geleneksel Voleybol Turnuvası-na 02 Nisan 2013 günü yapılan karşılaşmalarla devam edildi.

Yapılan ilk karşılaşma saat 18:30’da Ticaret Odası takı-mı ile Hatice Bahattin Şener İlköğretim Okulu takımı ara-sında oynanmış, 50 seyircinin izlediği karşılaşmayı Ticaret Odası takımı 25-19,25-14,25-18’lik setlerle 3-0 kazanmıştır.

Günün 2. Maçı ise saat 20:00’da Büyük Sanayi Site-

si takımı ile Hastane Dolmuş Hattı takımları arasında oynan-mış, 100 seyircinin izlediği kar-şılaşmayı Büyük Sanayi Sitesi takımı 25-19,26-24,25-22’lik setlerle 3-0 kazanmıştır.

Bu sonuçlarla Endüstri Meslek Lisesi ve Yalıköy İlköğ-retimden sonra Sanayi ve Ti-caret Odası ile Büyük Sanayi Sitesi takımları yarı finale yük-selmiştir. Yarı final karşılaşma-ları 05 Nisan2013 Cuma günü saat 18:30’da Dumlupınar Ka-palı Spor Salonunda oynana-caktır.

Fatsa Belediyespor bu hafta sonu Trabzon deplasmanın karşı-laşacağı Yomraspor maçı hazırlık-larını tek idmanla sürdürdü.

Fatsa Şehir Stadında Teknik Direktör Taner Gürsoy ve Yardımcı Antrenör Erden Yar yönetiminde çalışan sarı lacivertli futbolcuların morallerinin yüksek olduğu göz-lendi. İdmanda orta saha oyun-cusu Volkan düz koşu yaparken kaleciler, Serkan, Volkan ve Sela-

hattin takımdan ayrı çalıştılar. Teknik Direktör Taner Gürsoy,

görev başına geldikten sonra iyi bir başlangıç yaptıklarını belirte-rek, “ Şimdi Yomraspor maçı var. Bizim için her maç önemli, Yom-raspor maçı bu önemli maçlardan bir tanesi. İnşallah amacımız tabi ki 3 puan, biz her maça 3 puan için çıkıcağız. Bundan sonra her şey galibiyet üzerine olacak. So-nuçta biz iyi olduğumuz sürece

biz sahada iyi şeyler yaptığımız sürece kazanamayacağımız maç yok, o bilinçle çalışıyoruz. Arka-daşlarda gerçekten çok gayretli-ler, çok istekliler bunun semere-sini de inşallah sahada alacağız” dedi.

Teknik Direktör Gürsoy ilk maçın sonunda yaşanan olaylar nedeniyle maçın sıkıntılı geçebi-leceğini ifade ederek, “İlk maçta da istemediğimiz şeyler olmuştu,

o sebeple orda sıkıntı olacaktır. Biz tatsız şeylerin olması taraftarı değiliz. Bu tarz şeyler olmasa da bizim için zor bir maç olacak.

Yomra Hazırlıkları Sürüyor

Orduspor kulüp başkanı Ne-dim Türkmen, kötü gidişe dur demek için yönetim kurulu üye-leri, teknik direktör Hector Cuper ve kaptan Ali Çamdalı’nın da ka-tıldığı basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtla-dı. Kötü gidişatın geçici olacağını söyleyen başkan Türkmen,”Kötü gidişatın tek suçlusu hoca de-ğildir. Bu başarısızlıkta herkesin payı var. Biz mücadelemizi so-nuna kadar sürdüreceğiz. Ayrıca bu sene ligde farklı şeyler oldu-ğunu söyleyen başkan Türkmen, Adaletsiz bir lig oynuyoruz. Ge-rek ekonomik anlamda, gerekse medya anlamında farklı şeyler

oluyor. Orduspor’a karşı nega-tif çalışmalar var. Tüm bu olum-suzluklara rağmen biz bu ligde kalacaklarını ifade eden başkan Türkmen, biz başarıda da başarı-sızlıkta da varız” dedi.

Futbolcularla birbirimize söz verdikToplantı öncesi tesislerde fut-

bolcularla bir araya geldiklerini söyleyen başkan Türkmen,”Biz kendilerine sonuna kadar güve-niyoruz. Orduspor Ordu kentini temsil ediyor. Bu nedenle Ordu kentinin takımına kalan 7 haftada sahip çıkması gerektiğini söyle-yen başkan Türkmen, Orduspor

takımının kaliteli futbolculardan oluştuğunu” ifade etti.

Orduspor kulübünün önünün açık olduğunu söyleyen başkan Türkmen,”Sportif AŞ’yi kuruyo-ruz. Bu şirketi halka açarak Or-duspor’un önünü açacağız. Ge-riye kalan 7 maçtan 4 galibiyet alarak ligde kalacaklarını söyle-yen başkan Türkmen, önümüzde zorlu maçlar olsa da bizim için rakibin kim olduğu hiç de önem-li değil. Çok çalışarak ligi en iyi yerde bitirmek istediklerini ifade eden başkan Türkmen, Ordus-por taraftarının enerjisini başka takımlar yerine kendilerine ver-mesini “istedi.

“Umudumuzu kesmememiz gerekir”Orduspor yönetim kurulu ile

birlikte yapılan basın toplantısına katılan Orduspor teknik direktörü Hector Cuper, “Öncelikle bizim umudumuzu kesmememiz gere-kir. Zor bir durumda olduğumuz biliyoruz. Hafta sonu oynana-cak olan Fenerbahçe maçında her şeyin olabileceğini söyleyen Cuper, ilk 2 ayda farklı, sonraki

haftalarda farklı bir Orduspor var-dı. Bundan sonraki süreçte ilk 2 aydaki Ordupsor’u görebilirsiniz. Artık geriye dönmenin kimseye faydası olmayacağına göre bun-dan sonraki süreçte bütün ener-jimizi kalan 7 haftaya vermemiz gerekir diyen Cuper, umutlarını kaybetmemeleri gerektiğini” ifa-de etti.

“Şans meleği bizi terk etti”Orduspor kaptanı Ali Çamdalı,

7 haftalık zorlu sürecin kendilerini beklediğini söyledi. Alınan kötü sonuçların herkesten çok kendi-lerini üzdüğünü söyleyen kaptan Ali,”Başarıyı da başarısızlığı da kendi aramızda tartışıyoruz. Bun-dan sonraki süreçte de yaşana-cak başarı yine bu futbolcularla gelecek. Kalan 7 maçın zorluğu kadar bu maçların bizim açımız-dan bir şans olduğunu düşünü-yorum. 7 haftalık süreçte karşı-laşacağımız rakiplerimizin maçı her futbolcuya nasip olmaz. Her-kesin hayal edemeyeceği maçlar bizi bekliyor diyen kaptan Ali, son haftalarda şans meleğinin yanla-rında olmadığını” söyledi.

Sanayi ve Ticaret Odası ileBüyük Sanayi Sitesi Yarı Finalde

Necati Çetinkayaİlkokulunun Kızlarıİl Birincisi“Biz Bu Ligde Kalacağız”

“Orduspor Forması Büyük Bir Formadır”Orduspor Genel Sekreteri

Murat Gürsoy, bu forma içinde-ki herkes daha fazla mücadele etmeli diyerek, ‘kalan 7 haftada hataya tahammülümüz yok’ dedi.

Orduspor’un büyük bir camia olduğunu söyleyen Gürsoy; “Orduspor Başkan, yönetim kurulu ve Orduspor camiası büyük hedefleri olan

bir camiadır. Başkan, yönetim kurulu, taraftar, hocamız ve fut-bolcularımız kenetlenip bu zor-lu süreçten çıkmak zorundayız. Orduspor bu günlere kolay gelmedi. Bunun değerini hep beraber bilmek zorundayız. Bu zorlu süreçten çıkmak adına da artık bu sürece dahil olan tüm bu unsurların içinde bulu-nanlar ellerinden gelenin daha

fazlasını yapmak zorunda. Yaptığımız yönetim kurulu toplantısında aldığımız ra-por doğrultusunda Orduspor’un men-faati için kararlar almak zorunda-yız. Çünkü bü-yük olan Or-duspor’dur” dedi.