namus 30 hazİran 2019, pazar 2 tl abd’den amerika ile

16
ABD’denS-400konusundaAnkara’yayönelttikleriyaptırımkonusundageriadım geldi.Trump,ikiülkearasındakikrizdenObamayönetiminisorumlututtu.Erdoğan, ‘YaptırımolmayacağınıTrump’tandinledik.Buişbitti’dedi ABD’DEN GERİ ADIM ABD’DEN GERİ ADIM ABD’DEN GERİ ADIM ABD’DEN GERİ ADIM ABD’DEN GERİ ADIM ABD’DEN GERİ ADIM ABD’DEN GERİ ADIM GAZİ Mustafa Kemal Atatürk adına 1927 yılından bu yana düzenlenen Gazi Koşusu’nun 93’ün- cüsü bugün Veliefendi Hipodromu’nda yapılacak. Koşu saat 17.15’te başlayacak. Çim pistte 2 bin 400 metre mesafeli koşuya bu yıl 21 at katılacak. SPOR’da Amerika ile ilişkilerin güçlendirilmesi lazım AYDINLIK 01 CMYK GÜÇLÜYÜZ BİRLİKTE İKİ AL, BİR OKU BİR OKUT [email protected] 30 HAZİRAN 2019, PAZAR KURULUŞ: 1921 www.aydinlik.com.tr 2 TL VATAN EMEK NAMUS VATAN EMEK NAMUS ISSN 2146-2356 Sayfa 10 İSMET ÖZÇELİK ABDmodeli: ‘YeniTipSiyasetçi’ Sayfa 4 ŞULE PERİNÇEK Doğrubinici doğruatabinecek Sayfa 14 MEHMET YUVA Türkiye’yiSuriyeile savaştırmakisteyenakbabalar Doğu Perinçek Üretim devrimi yazılarına başlıyor Türkiye borç batağına nasıl düştü? Üreticiyi niye kambur ilan ettiler? İşsizliğe son, üretim seferberliği Üretim ekonomisinin mülkiyet biçimleri Verimlilik etkeni olarak piyasa ve rekabet Milli direnme ekonomisi nasl kurulur? Üreticilerin Milli Hükümeti Kalknma plan ve uygun teknoloji Avrasya ikliminde paylaşarak gelişme Türk bayra altnda Türk liras Vergi reformu ve yolsuzluk mahkemeleri Tarma destek, kooperatifleme ve eitim İlk yazı PAZARTESİ ‘Atılım Kurultayı’ bugün Ankara’da VATAN Partisi Öncü Kadın Olağanüstü Kurultayı top- lanıyor. ‘Va- tan, Üretim, Eşitlik İçin Atı- lım’ sloganıyla toplanacak Ku- rultay, saat 10.30’da Anka- ra Plaza Ho- tel’de yapıla- cak. Vatan Par- tisi Öncü Ka- dın Genel Baş- kanı Pınar Gül, “Kadınlarımızı Kurultayımıza bekliyoruz” de- di. 10’da Sayfa 2 OKTAY YILDIRIM Saygı sorunu Sayfa 6 MUSTAFA PAMUKOĞLU Ülketefeciyedüşmüş tüccaradöndü Sayfa 13 ONUR CAYMAZ Seviyorum temmuz CUMHURBAŞKANI Erdoğan, G-20 Zirvesi sırasında, Rusya Devlet Başkanı Putin ile yaklaşık bir saat görüştü. Görüşmenin gün- deminde ikili ilişkiler, Suriye ve enerji ko- nuları yer aldı. Erdoğan, İdlib’deki saldı- rıyla ilgili “Bir daha olmaması gerekir” de- di. Putin de Suriye’deki durumu Erdoğan’la görüştüğünü, durumun kontrol altında olduğunu söyledi. 8’de GÜNEŞ yanıkları cilt kanse- ri, D vitamini eksikliği ise meme ve prostat kanserine yakalanma riskini artırıyor. Onkoloji uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, “Güneşin azı karar fazlası zarar. Haftada üç kez 30 dakika güneş ışın- larının altında kalmak gere- kiyor’ dedi. 4’te ABD, İran’a tek başına değil, bir koalisyon ile müdahale etmenin yollarını arıyor. Amaç İs- rail’e tehdit olacak İran ateş gücüne azami zarar vermek ve İran’da bir iç ayaklanmayı başlatmaktır. Türkiye, bu tuzaktan uzak dur- malı, Türk-İran ilişkilerinin zarar gör- mesine izin vermemelidir. AMİRAL CEM GÜRDENİZ’in yazısı 11’de ABD’nin tehlikeli Körfez hamlesi 0530 163 08 70 Okur hattı İdlib’de durum kontrol altında ERDOĞAN İLE GÖRÜŞEN PUTİN: 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına 93. kez koşacaklar ‘Gazi’ adına CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump, Japonya’nın Osaka kentinde düzenlenen G-20 Zirve- si’nde bir araya geldiler. İki lider, 15 dakika süren görüşme öncesi gazetecilere açıkla- malarda bulundu. Trump, S-400 konusuyla il- gili de konuştu. Obama yönetiminin, Türki- ye’nin Patriotları almasına izin vermediğini belirten Trump, “Bu sebeple başka füze al- mak zorunda kaldılar. Türkiye’ye adil dav- ranılmadı” diye konuştu. ‘Türkiye’ye adil davranılmadı’ ZİRVENİN sona ermesinin ardından basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Er- doğan, S-400’lerin teslimat sürecinde oldu- ğunu söyledi. Türkiye’nin egemenlik hakla- rına kimsenin müdahale etme yetkisi olma- dığını belirten Erdoğan, F-35 konusunda da Türkiye’nin pazar değil ortak üretici olduğunu vurguladı. Erdoğan, “116 uçak alacağız. Ödemeler yapılıyor. Ama altta birilerinin yap- tığı açıklamalar Sayın Başkanın yaklaşımla- rıyla hiç örtüşmüyor” ifadelerini kullandı. 8’de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç- daroğlu, Erdoğan-Trump görüşme- si ile ilgili açıklamalarda bulundu. Er- doğan’a dış politika konularında destek de köstek de olmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Arzumuz, Amerika’yla bir gerginliği doğru da bulmuyoruz. Amerika’yla bir ger- ginlik değil, ilişkilerimizin güçlen- dirilmesi lazım” dedi. 10’da Tekgıda-İş Sendikası dün 16. Olağan Genel Kurulu’nu topladı. Açış konuşmasını yapan Genel Başkan Mustafa Türkel, “Kıdem tazminatı Meclis’e gelirse hemen şarteli indirip genel grev başlatı- rız” dedi. Türkiye İşveren Sen- dikaları Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akan- sel Koç da fon sisteminden ta- raf olmadıklarını ancak sis- temde iyileştirmeye ihtiyaç oldu- ğunu belirtti. 5’te ULUSLARARASI Karadeniz Deniz Güvenliği Sempozyumu 2019” Beşik- taş’taki Deniz Müzesi Komutanlığında başladı. Sempozyumun açış konuşması- nı, Deniz Kuvvetleri Komutanı Orami- ral Adnan Özbal yaptı. Montrö Anlaş- ması’nın hayati önemi olduğunu vurgu- layan Oramiral Özbal, “Karadeniz’de de- niz güvenliğinin sağlanabilmesi ama- cıyla işbirliği yapılması ve ortaklık kaçı- nılmaz” dedi. 9’da ‘F-35’te pazar değil üreticiyiz’ KEMAL KILIÇDAROĞLU: KEMAL KILIÇDAROĞLU: KEMAL KILIÇDAROĞLU: TEKGIDA-İŞ’TEN KIDEM TAZMİNATI UYARISI: ‘Karadeniz’in güvenliği için Montrö hayati önemde’ Mustafa Türkel Grev başlatırız Grev başlatırız Grev başlatırız Grev başlatırız Grev başlatırız Grev başlatırız Grev başlatırız Güneşte çok kalmayın

Upload: others

Post on 26-Nov-2021

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

ABD’den�S-400�konusunda�Ankara’ya�yönelttikleri�yaptırım�konusunda�geri�adımgeldi.�Trump,�iki�ülke�arasındaki�krizden�Obama�yönetimini�sorumlu�tuttu.�Erdoğan,

‘Yaptırım�olmayacağını�Trump’tan�dinledik.�Bu�iş�bitti’�dedi

ABD’DEN GERİ ADIMABD’DEN GERİ ADIMABD’DEN GERİ ADIMABD’DEN GERİ ADIMABD’DEN GERİ ADIMABD’DEN GERİ ADIMABD’DEN GERİ ADIM

GAZİ Mustafa Kemal Atatürk adına 1927 yılından bu yana düzenlenen Gazi Koşusu’nun 93’ün-cüsü bugün Veliefendi Hipodromu’nda yapılacak. Koşu saat 17.15’te başlayacak. Çim pistte 2bin 400 metre mesafeli koşuya bu yıl 21 at katılacak. SPOR’da

Amerika ile ilişkilerin güçlendirilmesi lazım

AYDINLIK 01 CMYK

GÜÇLÜYÜZBİRLİKTE

İKİ AL, BİR OKU BİR OKUThalklaili

skiler@

aydinlik

.com.t

r

30 HAZİRAN 2019, PAZARKURULUŞ: 1921

www.aydinlik.com.tr

2 TL

VATANEMEK

NAMUS

VATANEMEK

NAMUS

ISSN

214

6-23

56

Sayf

a

10 İSMET ÖZÇELİK

ABD�modeli:�‘Yeni�Tip�Siyasetçi’

Sayf

a

4 ŞULE PERİNÇEK

Doğru�binici�doğru�ata�binecek

Sayf

a

14 MEHMET YUVA

Türkiye’yi�Suriye�ilesavaştırmak�isteyen�akbabalar

Doğu PerinçekÜretim devrimi yazılarına başlıyor� Türkiye borç batağına nasıl düştü?� Üreticiyi niye kambur ilan ettiler?� İşsizliğe son, üretim seferberliği� Üretim ekonomisinin mülkiyet biçimleri� Verimlilik etkeni olarak piyasa ve rekabet

� Milli direnme ekonomisi nas�lkurulur?� Üreticilerin Milli Hükümeti� Kalk�nma plan� ve uygun teknoloji� Avrasya ikliminde paylaşarak gelişme� Türk bayra�� alt�nda Türk liras�

� Vergi reformu ve yolsuzluk mahkemeleri� Tar�ma destek, kooperatifle�me vee�itim

İlk yazı PAZARTESİ

‘Atılım Kurultayı’bugün Ankara’da

VATAN PartisiÖncü KadınOlağanüstüKurultayı top-lanıyor. ‘Va-tan, Üretim,Eşitlik İçin Atı-lım’ sloganıylatoplanacak Ku-rultay, saat10.30’da Anka-ra Plaza Ho-tel’de yapıla-cak. Vatan Par-tisi Öncü Ka-dın Genel Baş-kanı Pınar Gül,“KadınlarımızıKurultayımızabekliyoruz” de-di. 10’da

Sayf

a

2 OKTAY YILDIRIM

Saygı�sorunu�

Sayf

a

6 MUSTAFA PAMUKOĞLU

Ülke�tefeciye�düşmüş�tüccara�döndü

Sayf

a

13 ONUR CAYMAZ

Seviyorum�temmuz

CUMHURBAŞKANI Erdoğan, G-20 Zirvesisırasında, Rusya Devlet Başkanı Putin ileyaklaşık bir saat görüştü. Görüşmenin gün-deminde ikili ilişkiler, Suriye ve enerji ko-nuları yer aldı. Erdoğan, İdlib’deki saldı-rıyla ilgili “Bir daha olmaması gerekir” de-di. Putin de Suriye’deki durumu Erdoğan’lagörüştüğünü, durumun kontrol altındaolduğunu söyledi. 8’de

GÜNEŞ yanıkları cilt kanse-ri, D vitamini eksikliği isememe ve prostat kanserineyakalanma riskini artırıyor.Onkoloji uzmanı Prof. Dr.Uğur Coşkun, “Güneşin azıkarar fazlası zarar. Haftadaüç kez 30 dakika güneş ışın-larının altında kalmak gere-kiyor’ dedi. 4’te

ABD, İran’a tek başına değil, bir koalisyon ilemüdahale etmenin yollarını arıyor. Amaç İs-rail’e tehdit olacak İran ateş gücüne azamizarar vermek ve İran’da bir iç ayaklanmayıbaşlatmaktır. Türkiye, bu tuzaktan uzak dur-malı, Türk-İran ilişkilerinin zarar gör-mesine izin vermemelidir.

AMİRAL CEM GÜRDENİZ’in yazısı 11’de

ABD’nin tehlikeli Körfez hamlesi

0530 163 08 70 Okur hattı

İdlib’de durumkontrol altında

ERDOĞAN İLE GÖRÜŞEN PUTİN:

93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına93. kez koşacaklar‘Gazi’ adına

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan veABD Başkanı Donald Trump, Japonya’nınOsaka kentinde düzenlenen G-20 Zirve-si’nde bir araya geldiler. İki lider, 15 dakikasüren görüşme öncesi gazetecilere açıkla-malarda bulundu. Trump, S-400 konusuyla il-gili de konuştu. Obama yönetiminin, Türki-ye’nin Patriotları almasına izin vermediğinibelirten Trump, “Bu sebeple başka füze al-mak zorunda kaldılar. Türkiye’ye adil dav-ranılmadı” diye konuştu.

‘Türkiye’ye adil davranılmadı’ZİRVENİN sona ermesinin ardından basıntoplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Er-doğan, S-400’lerin teslimat sürecinde oldu-ğunu söyledi. Türkiye’nin egemenlik hakla-rına kimsenin müdahale etme yetkisi olma-dığını belirten Erdoğan, F-35 konusunda daTürkiye’nin pazar değil ortak üretici olduğunuvurguladı. Erdoğan, “116 uçak alacağız.Ödemeler yapılıyor. Ama altta birilerinin yap-tığı açıklamalar Sayın Başkanın yaklaşımla-rıyla hiç örtüşmüyor” ifadelerini kullandı. 8’de

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç-daroğlu, Erdoğan-Trump görüşme-si ile ilgili açıklamalarda bulundu. Er-doğan’a dış politika konularındadestek de köstek de olmadıklarını

belirten Kılıçdaroğlu, “Arzumuz,Amerika’yla bir gerginliği doğru dabulmuyoruz. Amerika’yla bir ger-ginlik değil, ilişkilerimizin güçlen-dirilmesi lazım” dedi. 10’da

Tekgıda-İş Sendikası dün 16.Olağan Genel Kurulu’nu topladı.Açış konuşmasını yapan GenelBaşkan Mustafa Türkel, “Kıdemtazminatı Meclis’e gelirse hemenşarteli indirip genel grev başlatı-rız” dedi. Türkiye İşveren Sen-

dikaları Konfederasyonu(TİSK) Genel Sekreteri Akan-sel Koç da fon sisteminden ta-

raf olmadıklarını ancak sis-temde iyileştirmeye ihtiyaç oldu-ğunu belirtti. 5’te

“ULUSLARARASI Karadeniz DenizGüvenliği Sempozyumu 2019” Beşik-taş’taki Deniz Müzesi Komutanlığındabaşladı. Sempozyumun açış konuşması-nı, Deniz Kuvvetleri Komutanı Orami-ral Adnan Özbal yaptı. Montrö Anlaş-ması’nın hayati önemi olduğunu vurgu-layan Oramiral Özbal, “Karadeniz’de de-niz güvenliğinin sağlanabilmesi ama-cıyla işbirliği yapılması ve ortaklık kaçı-nılmaz” dedi. 9’da

‘F-35’te pazar değil üreticiyiz’

KEMAL KILIÇDAROĞLU: KEMAL KILIÇDAROĞLU: KEMAL KILIÇDAROĞLU:

TEKGIDA-İŞ’TEN KIDEM TAZMİNATI UYARISI:

‘Karadeniz’in güvenliği içinMontrö hayati önemde’

Mustafa Türkel

Grev başlatırızGrev başlatırızGrev başlatırızGrev başlatırızGrev başlatırızGrev başlatırızGrev başlatırız

Güneşte çokkalmayın

AYNI din sö-mürüsünü iktidaryapınca en sert bi-çimde eleştiriyo-ruz, ama muhale-

fet partileri yapınca ve biz de eleştirince "iktidarı körükörüne destekliyorsunuz" ithamları başlıyor hemen. Buyazıyı bile sonuna kadar okumadan sarılıyorlar klavye-ye sosyal medyadan.

Biraz vicdanınız olsun...

Danışmayan sorunuMESELA, Fırat’ın doğusundaki PKK varlığını bitirmek

istiyoruz, ama ABD ile güvenli bölge görüşmeleri yapıyor,Esad ile anlaşmamakta ısrar ediyoruz. En sonunda daABD kenardan sırıtırken birbirimize ateş etmeye başlı-yoruz.

Mesela, Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımız için mücadeleediyoruz, tatbikatlar yapıp, dünyaya kafa tutuyoruz.Ama... Bir yandan yanımıza çekmemiz gereken Mısır iledüşmanlığı körüklerken, diğer yandan MEB ilanı, Libya ileDeniz yetki alanları anlaşması gibi hayati adımları atmı-

yoruz.Bir yandan üç cephedeki silahlı tehditlere karşı füze

sistemleri satın alırken, diğer yandan ordumuzun yarı-sını terhis edip askerliği kısaltıyoruz

Bir yandan PKK’ya silah veren ABD’nin açık tehditle-rine maruz kalırken, diğer yandan doğal müttefikimizolan İran ile Ham petrol alımını bitirip, ABD’nin piyonuolan Barzani ile sıkı fıkı olmaya çalışıyoruz.

Demek ki...Bir de danışmayan sorunumuz var memleketçe...

AYDINLIK 02 CMYK

2 30 Haziran 2019 [email protected]

Hazırlayan: Ercan Dolapçı-Feyziye Özberk

OktayYILDIRIM

Karikatürler: Tuncay Bat�beki

ATIR

[email protected]

Saygı sorunu KILIÇDAROĞLU seçim-

den hemen sonra "Herkesininancına saygı duyulacak"dedi. Kimin inancına laf edili-yor demeye kalmadan Ekremİmamoğlu, bütün azınlıkları sı-ralayıp "Rumu, Ermenisi, Ya-hudisi, Süryanisi herkesikucaklayacağız" dedi. Gerçek-ten anlamakta zorlanıyorum...

Sanki bu zamana kadar Ya-hudiler farklı kanalizasyonayapmış, Süryaniler parklardabaşka banklarda oturmuş, Er-menileri toplu taşım araçlarınaalmamışlar, evi yansa söndür-memişler de bereket artık bugelmiş, hepsini düzeltecek.

Biraz ölçünüz, biraz saygı-nız olsun?

POPÜLİST, aşırıcı, bazentarih ve coğrafyadan bihaber,analitik düşünceye düşmanbir aydın tipi var birçok kanalve gazetede. Türkiye’nin se-çimle çözülemeyecek büyük sorunu budur.

Bazen iyi bildikleriniz bile tarafgirlik yada kişisel düşmanlıktan dolayı katılıyorlaronların arasına. Bakış açıları daralıyor, göz-leri kararıyor, kulakları kapanıyor, hesap,mantık duruyor, kalem de ona göre dönü-yor.

Neredeyse bütün muhalif yazarlar içinİmamoğlu, yeniden doğmuş Atatürk’tür.Yazıları, yorumları sanki kazanılmış bir kur-tuluş savaşını anlatmaktadır. Durun biraz,sakin olun, bu ne aşırılık.

Yorumculuk yapan Can Ataklı, zafersarhoşluğu içinde Kılıçdaroğlu’na medyapatronlarını tehdit etmesini tavsiye ediyor:"Sayın filan deme, Yıldırım bak kardeşimde, günde en az bir haberimi yapacaksınbak yoksa... sonra kapat telefonu" diyor.Doğu Perinçek ve Aydınlık’a ağır hakaret-ler ediyor televizyonda, halka yalan söylü-yor. Patoloji bu, ama gazetede köşesi,TV’de programı var, infaz yapıyor yalan bı-çağıyla.

Ali Sirmen gibi bir aydın "Ne Sisi neMursi" diyor yazısında. Çünkü cumhurbaş-kanı seçim sürecinde Binali Yıldırım’ı mah-keme salonunda ölen Mursi’ye

benzetebilmek için "Ya Sisi ya Binali Bey"demişti de, ona aynı üslupla cevap veriyor.Yazısında coğrafya yok, hesap yok, man-

tık yok. Mısır’ın Türkiye’nin çıkarları içinhayati önemi, Doğu Akdeniz’deki olası ka-yıplarımız yok dilinin ucunda. Demiyor ki,

"sayın Cumhurbaşkanı, yanlış yapıyorsun,git Sisi ile görüş Mısır’ı kazan, bırak bu ay-rıştırıcı dili..."

Öfkesi mantığını susturuyor ve aynı dilikullanıyor. Ah ne yazık...

Karşı tarafta durum farklı mı? Seçimdensonra Hilal Kaplan yazıyor: "Halkı tekrarsandığa mecbur eden YSK olmasına rağ-men bunun faturası Ak Parti’ye kesilmiş."Kabataş’tan beri aynı şeyi yapıyor. Oysadaha 1 Nisan günü ortada hiçbir şey yok-ken, "YSK’nın yeniden sayıma karar verdi-ğini" paylaşıp sonra sildi. 2 Nisan tarihliyazısında "300 bin şaibeli oy var" deyipYSK’yı göreve çağırdı. YSK iptal kararı ver-sin diye her şeyi yaptı. AKP’nin YSK’yeverdiği itiraz dilekçesini YSK kararı gibigösterip, YSK kararında çalma kelimesi ol-madığı halde "YSK ‘çaldılar’ dememiş mi;bir daha bakın bakalım" diye paylaşımlaryaptı. YSK tarafından yalanlandı. Sonra da"Sorumluluk YSK’nın" dedi.

Ahmet Kekeç, Menderes Amerikancı di-yenlerle, 27 Mayıs ihtilal diyenlere "Dan-galak" diyor. Ne 27 Mayıs’ı biliyor, neMenderes’i tanıyor. Başka bir TV kanalında"ver mehteri" diye yayın yapan Erkan Tan,"Ordu valisi İstanbul’a atansın" diyor, dahafazla kışkırtma lazım demek ki...

Açın gazeteleri, açın diğer kanalları,hepsi aynı. Biz vasat iktidarlar ve seçenek-lerini def etmeden önce bu aydın yozlaş-ması ile hesaplaşamazsak, burnumuz birçamurdan çıkar, bir başkasına batar vesse-lam.

Aydın sorunu

MEŞHUR Osman Kavala, "Gezi davası Er-genekon kurgusuna benziyor" diye savunmayapıyor. Peki, kendisi ne tarafındaydı Erge-nekon kurgusunun? "Darbelere karşı bir mil-yon adım" diye sokakları örgütleyen kimdi?Kamuoyu oluşturan, İtalya’dan savcılar ge-tirten?

Osman Kavala yanlış davada yargılanıyor,bu davada olsa olsa mağdur olur, oysa ona so-rulması gereken başka sorular var...

S-400’ün bahane edildiği tartışma kı-zıştıkça medyada yankısını buluyor. Bahanediyorum, çünkü asıl mesele neredeyse 70yıllık Atlantik İttifakından kopan her bağınAvrasya’da bir karşılık bulması. Hal böyleolunca Pentagon’un sesi yükseliyor, Sha-nahan tehdit ediyor, filanca kongre üyesiCAATSA yaptırımlarından söz ediyor. El-bette bizim basında da bunlar karşılık bulu-yor.

Mesela Hürriyet gazetesi, durup durur-ken bir Çernobil haberi yapıyor manşetten.Her satırında nükleer santrallerin zararlarınıve yıkıcı sonuçlarını hissettiriyor, çünkü Tür-kiye 70 yıllık enerji bağımlılığını, Rusya ileyapacağı nükleer reaktör ile aşmayı planlı-yor. Aman ha, uf oluruz sonra. Neredeysedünyanın bütün ülkelerinde olan nükleerenerji, sıra bize gelince, "sakın yapmayınpatlar" oluyor.

Bir gün sonra S-400 ile F-35’in birarada olabileceğini, bunun bir sakıncası ol-madığını akla ziyan bir örnekle haberleştir-miş. Suriye’de S-400 sistemlerinin kuruluolduğunu, öte yandan Suriye’deki İngilizhava gücü içinde F-35’lerin de bulunduğunuyazıp, bunun bir sakıncası olmadığını ima

ediyorlar. Ortaya sürülen örneğin saçmalığıbir yana, "S-400 alsak da F-35’ten vazgeç-meyelim, bir şey olmaz" mesajı veriyor ak-lınca.

"Hürriyet satıldı" diye feveran edenlerrahat etsin, derin Hürriyet ABD rotasındadevam ediyor.

Ertesi gün, Uğur Dündar ile Şükrü Elek-dağ’ın Sözcü gazetesindeki röportajını hay-retler içinde okuyorum. "F-35’tenvazgeçersek ABD bizi mahveder, S-400’leri

ya almayalım, ya da alıp depoya saklaya-lım" tavsiyeleri veriliyor. Christien Aman-pour olsa böyle soramaz, Shanahan bukadarını söyleyemez. Mesela Elekdağ’agöre bir Türkiye ittifakı olması da mümkündeğil, ama bu sorunlar nasıl aşılacak soru-suna ise özetle "birlik olarak" diye cevap ve-riyor. Hayret ediyorum.

Gerçekten bir anlayış sorunu var, ya dabilemediğimiz derinlikte başka bir hesap.Acaba S-400’ü ne yapacağız, telaşı sarmış.

Anlayış sorunu

Danışman sorunuTAYYİP Erdoğan’ın bir danışman

sorunu olduğunu düşünüyorum. Belkide yanılıyorum, ama siyaseten kendisiniçok zor durumda bırakacak kararlarınabakınca başka sonuca ulaşamıyorum.Mesela 31 Mart’tan sonra Erbakan’ınyaptığı gibi İBB’yi teslim eden ile teslimalanın ellerini kaldırmanın siyasi sonuç-larıyla şimdinin sonuçları aynı değil. Bubelliydi, peki onca danışman ne işe ya-rıyor?

Şimdi geri adım atmanın yolları ara-nan GATA kararı, yarın aynı sonla kar-şılaşılacak olan yeni askerlik kanunu hepaynı örnekler.

Danışmanların bu tip büyük kararla-rın olası sonuçları ile ilgili yeterli kılavuz-luğu yap(a)madıkları besbelli.

Yoksa...Fazla mı iyi niyetliyim?

Dava sorunu

Vicdan sorunu

SALİM TAŞCI

KURTULUŞ savaşımızın Kara Fatma’sı,Ulus’taki heykelde Atatürk’ün at üstündeki hey-kelinin bitişiğindeki bu kahramanımızın sonunuhiç merak ettiniz mi?

KİMDİR KARA FATMA?

1888 yılında Erzurum’da doğar. Bir ismi de Se-her’dir. Soyadı olarak Erden’i alır. Eşiyle birlik-te cepheden cepheye koşar, askerlere yemek ya-par, yaralarını sarar. Rütbesi çavuştur. Fatma Ça-vuş olarak anılır. Eşi askerdir. Sarıkamış Ha-rekâtında şehit olur. Fatma Çavuş akraba vedostlarından bir müfreze meydana getirir.Atatürk’le tanışması Sivas Kongresi’nde olur.Atatürk’ten savaşlara katılmak için müsaa-de ister. Atatürk, Fatma’ya üsteğmen rüt-besi verilmesini emreder. Kara Fatmamüfrezesiyle Kurtuluş Savaşı’na katılır. Va-tan kurtarıldıktan sonra emek-li olur. Ödenen emekli maaş-larını Kızılay’a bağışlar. Cep-heden cepheye koşuşturmasıbirkaç ciltlik romanı doldurur.

Balkan Savaşlarından BatıCephesi’ne, Dumlupınar, Sa-karya, Birinci ve İkinci İnönü Sa-vaşlarına katılır. Bursa, İzmir iş-gal edildiğinde Kara Fatma mi-lis müfrezelerinin ön safhala-rındadır. Büyük Taarruz’da Tri-kopis’in askerlerine esir düşer vekaçar. Dönüşünde bir Yunanbirliğini esir alır. Hey gidi KaraFatma hey! Kurtuluş

savaşlarındaiki oğlu da şe-

hitlik merte-

besine yükselmiştir. Hayatta bir kızı kalmıştır.

DRAM DRAM DRAM

Kara Fatma’nın sonuna gelince, hangi yürekbu drama tahammül eder, bilemiyorum! Bir şa-rapnel parçasının değmesiyle iki parmağı kopanKara Fatma, gelecek nesillere de ders niteliğin-de şöyle der: "İstiklal Madalyam yeter bana!"

Kara Fatma emekli maaşını almaz ama, aç ka-lır. Galata’da bir Rus manastırına sığınır. Kızı psi-kolojik sorunlar yaşar. Kara Fatma’nın torunla-

rı sokaklarda dilenmektedir. Bir tahta kar-yolada yarı aç yarı tok hayat sürdü-

rürler. Kara Fatma sağdan soldan işarar, iş bulamaz. Soranlara işte böy-

le seslenir: "Beni yaşatan İstiklâl Ma-dalyasıdır. Açım ama şerefliyim."

Kara Fatma’nın yaşadığı budramı ilgili ve yetkili zevat du-yar. Torunlarını okullara yer-leştirir. TBMM kararıylaemekli maaşını tekrardan al-ması sağlanır. Ancak ömrüvefa etmez...

Ve Temmuz ayı geliyorya!

2 Temmuz 1955 tarihin-de İstanbul Darülace-ze’de Milis Gazi Üs-teğmen Kara Fatma’nın

hayatı noktalanır. Mezarı yıllarsonra Kızılay tarafından onarı-larak ziyarete açılır. Ben de o günİstanbul Kasımpaşa KulaksızMezarlığı’ndaki anıt mezara gi-derek o kahramanı anacağım.Vaktiniz olur da yolunuz düşer-se, Fatma Hanım’ı unutmayın...Bir çiçekle anın.

Kara Fatma’nın sonu

AYDINLIK / ANKARA

MERVE Tuncel, Bulgaristan’ın Burgazşehrinde düzenlenen Comen Akdeniz Ül-keleri Yıldızlar Yüzme Şampiyonası’nda 3 ayrıdalda birinciliği kazanarak altın madalyanınsahibi oldu. Yenimahalle’nin milli gururu Mer-ve Tuncel, 17 ülkenin katılımıyla yapılan şam-piyonada kırılması güç bir rekora imza attı.400 ve 800 metre serbest yarışında birinci-liği kazanan milli sporcu, 200 metre kelebekyarışında Comen rekoru kırdı. YenimahalleBelediye Başkanı Fethi Yaşar “YenimahalleBelediyesi olarak ilçemizin dört bir yanında

vatandaşın spor yapabilmesi, sağlıklı yaşamaadım atabilmesi için spor merkezleri inşa edi-yoruz. Yüzme takımı sporcumuz Merve Tun-cel ile gurur duyuyorum. Uluslararası mü-sabakalarda kazandığı madalyalar, ilçemizebüyük gurur yaşatıyor” dedi.

SARIKAMIŞ ormanlarında, kurt, vaşak,karaca gibi birçok yaban hayvanı barınıyor. Buhayvanların korunarak popülasyonunun ar-tırılması amacıyla KuzeyDoğa Derneği ve Iğ-dır Üniversitesi iş birliğinde “Doğu AnadoluYaban Hayatı Araştırma ve Koruma” proje-si yürütülüyor. Projeyle çeşitli alanlara foto ka-pan ya da video kapan yerleştiren görevlilerbu sayede yabani hayvanların sayısı ve yaşa-mına ilişkin önemli veriler elde ediyor.

KuzeyDoğa Derneği Başkanı Doç. Dr. Ça-ğan Şekercioğlu, “Bu sene foto kapanları hay-vanların kış yaşamını da görmek için arazidebıraktık. Bozayıların çoğu kış uykusuna yat-sa da bazıları arada bir kışın kalkıp yemek ara-yıp tekrar yatabiliyor. Bölgede yıldan yıla ya-ban hayatının döngüsünü araştırıyoruz” diyekonuştu.

YAŞAM ALANLARI DARALDI

Sarıkamış ormanlarındaki doğal olmayanfaaliyetlerin yoğunluğunun yaban hayatınıolumsuz etkilediğini aktaran Şekercioğlu,şöyle devam etti: Foto kapanlar sayesinde or-manda doğal olmayan yani insan, araç ve ev-cil hayvan faaliyetlerinin de olması gerekeninçok üstünde olduğunu görüyoruz. Her ne ka-dar doğal orman desek de birçok korunan or-

mana göre, dünyadaki örneklerle karşılaştı-ğımızda insan, evcil hayvan özellikle otlayanbüyükbaş ile küçükbaş hayvanların yanı sıraaraç trafiği olması gerekenin çok üzerinde. Budurum yaban hayatına daha az bir alan bı-rakıyor hem beslenmelerini zorlaştırıyor hemde hayvanları ürkütüyor. Yabani hayvanlar, buyüzden insanlardan uzak durmak için or-manlarda çoğunlukla geceleri aktif oluyor.

İSTANBUL’un denizi ve tarihiyleünlü ilçesi Üsküdar’da bulunan Ku-leli Emek Mahallesi, betonlaşmaya

meydan okuyor. Tek katlı evlerden olu-şan mahallede hemen her evin bahçe-sinde tarım yapılıyor. Dededen gelen 80yıllık geleneği sürdüren mahalleli yerli to-hum kullanarak elde ettikleri ürünleri dekurdukları dernek çatısı altında satıyor.

Mahalleli, Kuleli Emek MahallesiDerneği’ni iki yıl önce kurdu. Gelenek-sel yöntemlerle yapılan tarım böylecedaha bilinçli hale geldi. Yerli tohumla ve-rim iki katına çıktı. 69 yıllık semt sakiniMehmet Yılmaz, “Bana gelip de ‘Ata-şehir’deki gökdelenlerden bir daire ve-reyim bu mahalledeki evinizi satın’ de-seler vermem. Ben burada çok mutlu-yum” dedi.

430 haneli mahallede yaklaşık 2 binkişi yaşıyor. Boğaz manzaralı bahçelerdebiber, domates, patlıcan, salatalık gibi pekçok ürün yetişiyor. Dernek, bu yıldan iti-baren üretilen ürünleri tespit etmek ve ka-yıt altında tutmak için her bahçenin def-terini de tutacak. Kuleli Emek Mahalle-si Derneği, her yıl tohum takas etkinliğidüzenliyor. Yerli tohumlar ücretsiz el de-ğiştiriyor.

‘LÜKS YAŞAM DERDİMİZ YOK’

Kuleli Emek Mahallesi Derneği Yö-netim Kurulu Üyesi Yeşim Yılmaz, “Bizİstanbul’un göbeğinde evlerin bahçeler-den küçük olduğu bir mahallede yaşıyo-

ruz. Doğayla iç içeyiz. Eskiden annedenkalma yöntemlerle tarım yapıyorduk.Şimdi bilimi kullanıyoruz. Yetiştirdiğimizürünleri önce biz kullanıyor, mutfak ih-tiyaçlarımızı azaltıyoruz. Artanlarıdakomşularımıza, dışarıdan gelen insanla-ra satarak ek gelir elde ediyoruz” dedi.Tarım yöntemlerini anlatan Yılmaz söz-lerin şöyle devam etti: Damla sulama sis-temi kullanıyoruz ve yağmur hasadı ya-parak su masraflarını azaltmaya çalışı-yoruz. Hayvansal gübre kullanıyoruzasla ilaç kullanmıyoruz. Doğa şartların-dan dolayı zarar gören meyveleri gübreolarak tekrar doğaya bırakıyoruz. Bumahallede herkes birbirini tanır, insan-ların anahtarları evlerinin kapısının üs-tündedir. Kimsenin derdi lüks yaşamakdeğildir. Daha sağlıklı yaşamak istiyoruz.Bu nedenle insanlar bahçelerini koruyor,kimse havuzlu yüksek binalar istemiyor.

AĞAÇLARI SIRTIMIZDA SUTAŞIYARAK DİKTİK

Mahallede doğup büyüyen ve oradanayrılmayı hiç düşünmediğini söyleyen 69yaşındaki Mehmet Yılmaz da, “Eskidenmahallede hiç ağaç yoktu. Bizim gibi in-sanlar sırtlarında su taşıyarak bu ağaç-ları yetiştirdiler. Biz, çocuklarımız ve to-runlarımız doğal ürünleri yesin diyeuğraşıyoruz. Buralar çocuklarıma vetorunlarıma kalacak. Onlar da böyle sağ-lıklı ve uzun ömürlü yaşasınlar” diye ko-nuştu.

330 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Özlem Konur Usta

AYDINLIK 03 CMYK

CAN DOSTLAR

Yuvaland�rma ilanlar�n�z ücretsiz olarakyay�mlanacakt�r. �lan için ya�, cins, varsa

rahats�zl�k, bulundu�u il-ilçe, k�sa bir hikayeve size ula��labilecek bir ileti�im bilgisiniiçeren yaz� ile foto�raf bekliyoruz. Ücret

talep eden ilanlar kesinlikleyay�mlanmayacakt�r. Okurlar�m�z�n ücret

talep eden ki�ilere itibar etmemesini rica ediyoruz.

[email protected]

0530 163 08 70

Mektubunuzuokur musunuz?

Gül ki güldüresinHaz�rlayan: Emine Akf�rat

[email protected]

[email protected]

Nasreddin Hoca, yazdığı mektupları eliy-le götürür, kendisi okuduktan sonra alıcısı-na teslim edermiş. Birgün, "Efendi" demişler,"Mademki mektup yazıyorsun, ne diye oncazahmete katlanıp, gidip orada mektubunu senokuyorsun?" Hoca, "Ben gitmezsem oku-mazlar. Mektuba da yazık olur. Baksanıza enönemli konu olan eceli hakkında sık sıkmektup alan insanoğlu, o mektupları okuyormu? Son gününde nasılda şaşırıyor!.."

NASREDDİN Hoca’ya sor-muşlar, "Kıyamet ne zamankopacak?" Hoca da, "Ka-rım ölürse küçük kı-yamet, ben ölürsembüyük kıyamet kopacak"demiş

Minik Azra yavrukediyi selden kurtardıBOLU Rüzgarlar köyünde meydana

gelen sel felaketi sırasında, annesi selsularına kapılıp kaybolan minik kediyiAzra Gürkan (5) kurtardı. Küçük kız, sa-hiplenip ‘Pamuk’ ismini verdiği kedinintüm bakımını üstlendi.

Rüzgarlar köyünde 19 Haziran’dameydana gelen selde köydeki evlerdeve tarlalarda maddi hasar meydana gel-di. Safiye ve Nazım Çakır’ın dere ke-narındaki evlerinin önünde yer alantraktör, tarım aletleri de sel sularındazarar gördü. Sel felaketi sırasında AzraGürkan da annesi Cemile Gürkan (39)ile birlikte dedesi ve anneannesininevindeydi. Küçük kız bir kedinin sel su-larına kapıldığını, arkasında yavru birkedinin kaldığını gördü. Azra, yavru ke-diyi büyüklerinin yardımıyla aldı ve sa-hiplendi. Azra “Pamuk” adını verdiği ke-diyi şırıngayla sütle besledi. Azra, “Çor-ba veriyorum. Şırıngayla süt de veri-yorum. Çok seviyorum. O da beni çokseviyor. Beni annesi sanıyor” dedi.

Sınır kapısında kilometrelerce kuyruk

TÜRKİYE’nin Gürcistan üzerinden Kaf-kas ülkelerine açılan Sarp Sınır Kapı-sı’nda, Gürcistan gümrüğünde işlemle-rin yavaşlaması üzerine uluslararası ta-şımacılık yapan TIR’lar, Türk tarafında ki-lometrelerce kuyruk oluşturdu. Bir ayiçinde ikinci kez yaşanan kuyruk, Ke-malpaşa ve Hopa ilçelerini geçerek Ar-havi ilçesine kadar uzandı. Krayolununbir şeridini dolduran tırlar trafiğin ak-samasına neden oluyor.

İstanbul’un göbeğinde tarımla ayakta duruyorlarÜsküdar’da�yer�alan�Kuleli�Emek�Mahallesi,�tek�katlıbahçeli�evleriyle�betonlaşmaya�direniyor.�Boğazmanzaralı�mahallede,�evler�küçük�bahçeler�büyük.Mahalleli,�yerli�tohum�ekip�üretim�yapıyor.�Havuzluvillalar,�gökdelenler�kimsenin�ilgisini�çekmiyor

Selin vurduğu mahalle boşaltılıyor TRABZON’un Araklı ilçesinde, 8 kişinin ha-

yatını kaybettiği, 2 kişinin kaybolduğu sel fe-laketinden en çok etkilenen Çamlıktepe Ma-hallesi boşaltılıyor. Sel afeti sırasında heli-kopterle tahliye edilerek kurtarılanlar, sel su-larının çekilmesi ile döndükleri mahallede bo-şaltma kararı verilen evlerindeki eşyaları kur-tarmaya çalışıyor.

İNEKLERİMİZİ NEREYE GÖTÜRELİM’

Trabzon’da, 18 Haziran’da etkili olan sa-ğanak yağış Çamlıktepe ve Yeşilyurt mahal-lelerinde sele neden oldu. Sele kapılan 8 kişiöldü, 2 kişi de kayboldu. Olayda 1 bina yıkıl-

dı, 14 bina ağır hasar aldı, yolve köprüler çöktü, tarımarazileri zarar gör-dü. Çamlıktepe sa-kinleri yıllardır ya-şadıkları mahal-leyi terk ederkenhüzün yaşıyor.Ağır hasarlı olanevlerinden zorunluşekilde ayrılacak olanvatandaşlar, köy hayatınaalıştıkları için şehirde yaşamanın ken-dilerine çok zor geleceğini belirtiyor.

Çamlıktepe Mahallesi’ndeevdeki eşyalarını toplayan

Ömer Cevahir, “Çokacele bir şekilde evle-rin boşaltılma kara-rı alındı. İneklerimi-zi koyacak yerimizbile yok. İneklerimiz

var onları nereye gö-türeyim?” dedi.Kira yardımı aldıkları-

nı belirten İsmail Cevahir de,“Bize kira yardımı yaptılar. Kayıpla-

rı bulamadığımız için evlerimizi henüz bo-

şaltmadık. Devlet her konuda bize yardımcıolmaya çalışıyor. Bize yer gösterin ahırınızı ya-payım diyor ama kendimize ait öyle bir yeri-miz yok. Onun için mağdur olduk” diye ko-nuştu.

‘BİRDEN BİRE HAYATIMIZ BİTTİ’

Hamdi Cevahir ise, “Ölülerimiz oldu, gerikalanlar da canlı ölü oldu. Dedemizin yaşa-dığı tarihimizin olduğu bir yerden gitmek o ka-dar kolay olmuyor. Tarlalarımız ve hayvanla-rımız var. Şehirde yaşamaya alışık değiliz. Bir-den bire hayatımız bitti” ifadelerini kullandı.

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Yaban hayat kameralara yansıdı

Milli sporcu 3 ayrı dalda altın madalya kazandı

İZMİR’de bir hastanenin acil servisindeçalışan doktor, kendisini tehdit eden hastayakını ile hastanenin “acil servisinde çalışmasışartı” ile uzlaştı.

Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Has-tanesinde 4 sene önce yaşanan olaydahasta yakını A.K, hastasının başka bir has-taneye sevk edilmesi talebinde bulundu. Dr.Yakup Gökhan Doğramacı ise ambulanslasevki gerektiren bir durum olmadığını belirtti.Bunun üzerine hasta yakınları ile tartışma çık-tı. A.K. Doğramacı’ya, “Seni araştıracağım,senin kim olduğunu biliyorum, görüşeceğizseninle” diyerek tehditte bulundu.

Açılan dava sonucu A.K, “tehdit” su-çundan 6 ay hapisle cezalandırıldı, hükmünaçıklanmasının geri bırakılmasına karar ve-rildi. Kararın infazı sırasında dosyanın uz-laştırma bürosuna gönderilmesine kararverildi. Dr. Doğramacı uzlaşmak için,A.K.’nin bir hayır kurumuna bağış yapma-sını ya da Gaziemir Nevvar Salih İşgören Has-

tanesi acil servisinde bir ay boyunca gönül-lü çalışmasını istedi. A.K. uzlaşmayı kabul etti,acil serviste çalışmaya başladı. Bir ay boyuncaA.K. acil serviste hasta giriş-karşılama-yön-lendirme kısmında 20.00-23.00 saatleriarasında kamu hizmeti verecek.

EMPATİ KURMASINI İSTEDİ

Dr. Doğramacı “Acil servisin işleyişini gör-mesini, empati kurmasını istedim. Zor şart-lar altında çalışıyoruz. Herkesin hastası var onuanlıyorum ama şiddeti haklı hale getirmiyor.Şiddete hoşgörü gösteremeyiz” dedi.

Hekimi tehdidin bedeli acil serviste çalışmak oldu

Yaban hayat kameralara yansıdı

Kıyamet ne zaman kopacak

YAZ tatilinin başlamasıyla birlikte ço-cukların mobil cihaz kullanım süreleri de art-tı. Evde boş zamanları değerlendirmek içinfarklı seçenekler yaratamayan anne ve ba-baların çocukları ekrana daha çok bağla-nıyor. Altınbaş Üniversitesi Çocuk GelişimProgramı Başkanı Uzman Klinik PsikologDila Özçelik, çocuklarda kimi zaman cid-di iletişim ve sağlık sorunlarına yol açabi-len aşırı mobil cihaz kullanımına dair uya-rılarda bulundu. Özçelik, aşırı kullanımınönüne geçmek için çocuklara tablet yeri-ne çevrelerinde ilgilenebilecekleri başka im-kânlar sunmanın da etkili bir yöntem ola-cağını belirtti.

Okul döneminde uygulanan mobil ci-haz kullanım sürelerine esneklik gösteril-se de tatilde de kısıtlamanın devam etmesigerektiğini söyleyen Psikolog Dila Özçelikşöyle devam etti: 3 yaşından önce bir ço-

cuk tablet kullanmamalı. 8 yaşındaki bir ço-cuk için ise günde yarım saat uygun. Ço-cuk, başka çocuklarla sosyalleşmek, et-raftaki canlı-cansız kendisine yeni gelen nes-neleri incelemek, değişen çevre koşulları-na ilgi göstermek yerine cihazla ilgileniyorve bunu uzun süre devam ettiriyorsa, mo-bil cihaz,çocuğa zarar vermeye başlamış-tır. Mobil cihaz ve diğer teknolojik aletle-rin fazla kullanımı çocuklarda özelliklesosyal becerilerin gelişimini engelliyor. İn-sanlarla iletişim yerine devamlı cihazlauğraşan çocuklar iletişimde sorun yaşamayabaşlıyor.

‘TUTARLI OLUN’

Özçelik önce ailelerin örnek olma-sı gerektiğini söyledi. Özçelik, “Ebeveynsürekli bilgisayar, tablet, telefon gibicihazlarla uğraşır durumdaysa, ço-cuktan aksini beklemek mümkün de-ğil. Ebeveyneönce kendi kullanımını sı-nırlandırmalı. Ebeveynler tutarlı ol-malı, her şart altında sınırları korumalı.Sınırın bazı durumlarda esnediğinigören çocuk mutlaka başka zaman-larda da bu sınırı esnetmeye çalışa-caktır” dedi.

TÜRKİYE’de bir deprem olacak.Eskiden nedendir bilmem, belki de çocuk-ken çok sık duyuduğum içindir; anlamını pek

düşünmediğim bir sözdür. Çok bilinen bir şeyi özelbir saptama gibi söyleyince “laf söyledi balkabağı”derlerdi.

Balkabaklık yapmıyorum.Bildiğimiz depremden söz etmiyorum.Türkiye’nin sorunları var, biliyoruz. Artık her-

kes kabul ediyor. Çözülmedikçe, böy-le gitmez kendini dayatıyor.Enerji birikiyor, gerilimartıyor. Art arda se-çimler yaşıyoruz.Müthiş çözüm va-atleri... yemin bil-lahlar... olmadı baş-tan... kaç seçimdirböyle, biri bitmeden öte-kini peşinden çekiyor... seçi-min sonucundan “çözümsüzlük çıktı” di-yor Vatan Partisi. Gerçekten öyle çıkıyor. Yer altıkabar kabar. Fokurduyor. Deprem geliyor.

Bunlar öncü sarsıntılar.Farkediyor musunuz?Oylar kitleler halinde arayışa geçti. Yer değiş-

tiriyor.Seçenek arıyor.Çözüm arıyor.Daha ertesi gün kafayı küt tekke-tarikat duva-

rına çarpıyor.Dur daha erken.İlk teşekkür PKK’ya.FETÖ umutlu. FETÖ kulakları dikmiş bekliyor.Bakalım neler gelecek.Amerikan CNN’si soruyor.Bütün Batı yorumluyor.Demokrasi getirecekmiş Belediye Başkanı.En büyük başkan.Kent başkanı.Kent devlet başkanı. Ankara’ya bağlı değil.Özel ve tüzel.

TUTACAK HARÇ BELLİ

Nasıl getirilecek bu demokrasi?Teröre karşı mücadeleyle mi? Ekonomide özel önlemler alarak mı?Bizim bildiğimiz öyle olur. Ona da hep birlikte

imzamızı Ankara’da atarız. Öyle olur.Yok. İçeride kimler kimler varsa savcısından te-

tikçisine, darbecisine serbest bırakılmalıymış. Ba-yan Kati Piri’den Amanpour’a sanki bizden iyi bi-liyor. Canan Hanımın tivitleri arka perdede.

Türkiye’nin önüne bir seçenek üretiliyor.“Hepinizi çok seviyoruuumm” “Hepinizi çok se-

viyoruuumm” “Türkiye ittifakı” “Türkiye ittifakı”“İsteriz!” “İsteriz!Herkes istiyor. Doğru.Ama o dediğinizden olmaz.PKK’lısından, FETÖ’süne hepisinden bir ara-

da yaldızlı tabakta sunuluyor. “Bölü-cülerle”, emperyalist artıklarıyla

Türkiye’yi nasıl birleştire-ceksiniz?

Onlara “karşı” ol-mazsa olmaz. Harçtutmaz.

Bu arada gidip ca-nımdan öte kıymetli-

me, Kürdüme soran varmı...

Neredeyse her gün telefon geliyor. Hiçtanımadıklarımızdan. Buluşuyoruz. Görüşüyoruz.

Ekonomik krizler, her zaman en ağır en dipte-kini vurur. Çözümü en açık onlar görüyor. Çok acıçektiler. Çok bedeller ödediler. Lay lay yapacak, “Kür-distan”cılık oynayacak takatları kalmadı.

Karnı doysun istiyor, çocuğu okusun istiyor, hu-zur istiyor.

Bak azıcık başı rahatladı ne harikalar yaratıyorevlatlarımız. Türkiye birincileri söküldü sıralanıp Do-ğu’nun en uzak köşelerinden geliyor. Yok butik öğ-retmen, yok guguklu özel ve güzel ders demiyor.Hangisi tayin olmuşsa ilçesine başım gözüm üze-re. O kadar ekmekle en leziz köfteler.

Hele siz bir de rahatladıkları zaman görün, eniyilerinin tercihli atandıklarında görün... En güzel,en sevgi dolu , en şen müzik öğretmeninin canı-na kıyılmadığında görün.. Fıstıklarını Çin’e, kayı-sılarını Rusya’ya sattıklarında görün. Birecik’e mil-yonlarca Çinli turistin okuyabileceği tabelalarasılmaya başladı. İşte o çözüm kendini dayatıyor.

KİM YAPACAK

Gerçek Türkiye ittifakı babannemin fotoğrafıgibi duvarda asılı kalmayacak.

O günler yaklaştı.Öncü sarsıntılar başladı.Gök gürleyecek. Şimşekler çakacak.Bereket yağmurları boşanacak.Gözde ve sözde dinciler değil ama yüreğinde

ve vicdanında inançlılar laikliğin kıymetini daha çokbilir oldular. Kimse karışmasın, alet etmesin rek-lamcı ve halkla ilişkilercinin sahte oyuncağı olmasınistiyor. Tek at tek mızrak pervasızlık yetti gari.

Koşullar zorladıkça arayış şiddetleniyor.Doğru binici doğru ata binmek zorunda.

4 30 Haziran 2019 PAZAR

AYDINLIK 04 CMYK

[email protected]

Şule PERİNÇEK

RÜZG

âRGÜ

[email protected]

Doğru binici doğru ata binecek

Baba kızın arasına ‘mal’ girer miBİR hekim. O bir baba. Kızı da hekim,

uzmanlık sınavına girecek. İnsan ne kadargurur duyar değil mi? Yok babanın derdibaşka, GPS takıyor kızının arabasına, takipediyor, yolda sıkıştırıyor çarparak durduruyor.İki eş ayrılmış. Baba kızından annesinin yerinisoruyor. Yanıt alamayınca 11 el ateş ediyorve öldürüyor.

Neden? İnsan evladını nasıl öldürür?Kızgınlıkla, yanlışlıkla elim kaydı bastım te-

tiğe değil.11 el ateş etmiş.Peki sorun ne?Eşiyle, kızının anasıyla, yıllarını birlikte ge-

çirdiği karısıyla ayrılırken mal paylaşımındaanlaşamamışlar.

Duyunca öyle dondum kaldım.

Kızı 28 yaşındaymış. Neresinden baksa-nız en az 30 yıldır evli kalmış olmalılar.

Nasıl bir öfkedir?Nasıl bir “mal”dır bu insanın gözünü bu

kadar döndürecek kadar...İnsanın canı ciğeri.. evladı.. kızı...Canımızı istese... hatta istemeden... gö-

zümüzü bile kırpmadan vermez miyiz?Nasıl olur da kıyarsınız?Üstelik hekimsiniz. Can veren...Bir canın; rengine cinsine, yaşına başına

bakmadan değerini en iyi bilen...Nasıl can alırsınız?Üstelik mal-mülk için...“İşini bilme” kültürü...Yabancılaşma...Bireycilik...Buralara kadar vardı demek ki...

Boğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiBoğaz’da ses ve müzik kirliliğiKİRLİLİK yalnızca çöp atmakla, atık suyla

olmuyor.İstanbul’da Valilik karar almış. Boğaz’da tur

düzenleyen gezi tekneleri, yüzer tesis ve ticariyatlardan kaynaklanan “gürültü” (artık ona müzikbile denmiyor gördüğünüz gibi) Çevre ve Şehir-cilik İl Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığıekiplerince denetlenecekmiş. 2872 sayılı ÇevreKanunu gereğince idari para cezası uygulana-cak. Gündüz zaman diliminde 70, akşam 63,gece 55 desibel sınırları aşılmayacak. Gezi tek-nelerinin Çevre Mevzuatının öngördüğü bu sı-nırlara uygun hale getirilmesi konusunda duyuruyapılmış, 3 Temmuz’a kadar gün verilmiş. Paracezası uygulanacak.

Bana kalsa müziğin içeriğine de karışırım. Para cezasıyla değil elbette.Bazen en hafif sesle bile olsa dayanamıyo-

rum.Kültürel yönlendirme.Kulakları iyi müziğe alıştırırsanız bir süre sonra

kimse kötüsünden hoşlanmaz...Klasik müzikle gıy gıy diye dalga geçerken bir

süre sonra bağımlısı olanları biliyorum. Ya da üçtelli diye tepeden bakarken TRT tar-

zıyla yerel ağız arasında ayrım yapanları tanıyo-rum.

İş ki milli hükümetin milli kültür bakanı olsun!(Haydaa gene oraya bağlandı... :) Ne yapa-

yım. Suyun akışı...)

Güneşin azı karar fazlası zarar

Güneşin azı karar fazlası zarar

Güneşin azı karar fazlası zarar

Güneşin azı karar fazlası zarar

Güneşin azı karar fazlası zarar

Güneşin azı karar fazlası zararGüneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

Güneş�yanıkları�cilt�kanseri,�D�vitamini�eksikliği�isememe�ve�prostat�kanserine�yakalanma�riskini�artırıyor.Onkoloji�uzmanı�Prof.�Dr.�Coşkun�‘Haftada�üç�kez�30dakika�güneş�ışınlarının�altında�kalmak�gerekiyor’�dedi

ONKOLOJİ uzmanı Prof. Dr.Uğur Coşkun, “Güneşte fazlakalınması kansere yol açabiliyor,

güneşten tamamen kaçınmak da D vi-taminini istediğimiz düzeye çıkarama-dığı için yine kansere yol açabiliyor. Gü-neşin azı karar fazlası zarar” dedi.

Özellikle çocukluk döneminde suluyanık oluşturacak şekilde güneşe maruzkalmak gelecekte cilt kanserine yaka-lanma riskini artırıyor.

HER GÜN ARTIRIN

Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakülte-si Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı öğretimüyesi Prof. Dr. Coşkun, şöyle konuştu:Ülkemizde herhangi bir hastalık ne-deniyle kan tahlili yaptıran insanları-mızda görüldüğü üzere D vitamini dü-zeyi çok düşük. O yüzden D vitamini

kullanımlarını öneriyoruz. Ama dışa-rıdan alınan D vitaminlerinin hiçbir za-man güneş ışınlarından alınan vitami-nin yerini tutmayacağını kabul ediyoruz.Haftada 3 kez 30 dakika güneş ışınla-rının altında kalmak gerekiyor. Eskidenasla diyorduk, kremler sürelim, göz-lükler takalım, şapka kullanalım, güneşışınlarından özellikle öğle sıcaklarındankendimizi koruyalım diye uyarıda bu-lunuyorduk. Ama son dönemde bugörüş değişti. Güneş ışınlarının D vi-taminine etki ettiği saatlerde ilk gün 5,ikinci gün 10, sonra 15 dakika derken30 dakika güneş kremi kullanmadan gü-neş ışınlarından faydalanmamız gere-kiyor. 30 dakikanın üzerindeki sürelerdegüneş kremleri ve güneş gözlüklerikullanılmalı.

D vitamini düşük olan bireylerde

prostat ve meme kanseri daha sık gö-rülüyor. Coşkun, “Meme kanserinebağlı ölümlerin D vitamini eksikliğin-de daha sık olduğu önemli çalışmalarmart ayında yapılan bir kongrede açık-landı. Dolayısıyla güneş ışınlarınınfazlası kansere yol açabiliyor ama gü-neş ışınlarından tamamen kaçmak dabazı kanser türlerine neden olabiliyor”dedi.

KANSERDEN KORUYUCU ETKİSİ VAR

Vücuttaki D vitamini düzeyini ge-rekli seviyeye yükseltmenin kanserekarşı koruyucu bir etkisi olduğunuanlatan Coşkun, “Özellikle çocukları-mızı hem güneşten korumamız hem defaydalanmalarını sağlamamız gereki-yor” diye konuştu.

Tabletikısıtlarken

seçenekyaratın

TÜRKİYE’de 62 bin diyalizhastası olduğunu söyleyenTürk Böbrek Vakfı Başkanı Ti-mur Erk, “Böbrek hastalığınıntetikçisi tuz ve şekerden uzakdurmalıyız. Bunlardan uzakdurduğumuz sürece sağlığı-mızı koruyabiliriz” dedi. Özel-likle çocukların beslenmeleri-ne dikkat etmesi gerektiğineişaret eden Erk, şöyle konuş-tu: Okul kantinlerinde satı-lan tuz miktarı fazla gıdalarınambalajlarında uyarıcı kırmı-zı etiket yer alacak. Ambalajınüzerinde tuz ve şeker miktarınıgösteren kırmızı, turuncu veyeşil renkler olacak. Çocukkırmızı ve turuncu renklerolan ürünleri almaktan çeki-necek. Bu uygulama 1 Ocak2020’den itibaren tüm mar-ketlere taşınacak. Firmalar daürününü satabilmek için tuz veşeker miktarını düşürecek.

Böbrek sağlığı içinşeker ve tuzdan

uzak durun

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Eczacılık fakültesi sayısı 50 olduTÜRKİYE’deki eczacılık fakültesi

sayısı 50’ye yükseldi. 25 Haziran 2019’daResmi Gazete yayınlanan, Cumhur-başkanı Kararı doğrultusunda OndokuzMayıs Üniversitesi Eczacılık Fakültesiresmen kuruldu. 2001 yılında 8 olan fa-külte sayısının 18 yılda 6 kat artması hemeğitimin niteliği hem de işsizlik nedeniyletedirginliğe neden oldu. Türk Eczacıla-rı Birliği’nden yapılan açıklamada “Mes-leğimizin ve ülkemizin geleceği adına en-dişeliyiz. Yapılan yanlışlardan dönül-mediği takdirde eczacıların ciddi bir is-tihdam sorunu ile karşı karşıya kalaca-ğı ortada” denildi.

KONTENJANLAR AZALTILMALI

Her yıl 2 bine yakın öğrenci eczacılıkfakültelerinden mezun oluyor. YÖK2019-2020 yılı eczacılık fakülteleri 3 bin524 kontenjan belirledi. Sağlık Bakanlı-ğı Sağlıkta İnsan Kaynakları 2023 Viz-yonu’na göre 2023 yılında eczacı ihtiya-cı 32 bin 900 olacak. Mevcut eczacı sa-yısı 37 bin 761! Türkiye İlaç ve Tıbbi Ci-haz Kurumu 2018 yılı verilerine göre ec-zane açılabilecek yer sayısı bin 867.

Türk Eczacıları Birliği’nden yapılanaçıklamada acilen yanlıştan dönülme-si istendi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:Eczacı akademisyeni bulunmayan, öğ-retim elemanları eksik, altyapısı yeter-siz, fiziki ve sosyal imkânları kısıtlı, bi-limsel çalışma yapmaya uygun ortamıolmayan eczacılık fakülteleri ağır bir ger-çeklik olarak karşımızda dururken yenieczacılık fakültelerinin açılması ne de-rece gereklidir? Devlet, vakıf fark et-meksizin yeni eczacılık fakülteleri açıl-mamalı. Öğretim elemanı eksik, altya-pısı bilimsel çalışma yapmaya uygun ol-madığı halde açılmış olan eczacılık fa-külteleri, bünyesinde bulundukları üni-versite ve sanayi iş birliği ile Ar-Ge mer-kezlerine dönüştürülmeli. Böyle bir im-kan bulunmaması halinde kapatılmalı.Eczacılık fakültesi kontenjanları belir-lenirken ülkenin kaynakları, sektörün işgücü ihtiyaçları göz önüne alınmalı.Kontenjanlar acilen azaltılmalı. Yük-seköğretim Kurumları Sınavı’nda ec-zacılık alanına başarı sırası şartı getiril-meli ve ilk 60 bine giren öğrenciler ec-zacılık fakültelerine yerleştirilmeli.

Eczacılık fakültesi sayısı 50 oldu

Hazırlayan: Özlem Konur Usta

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Recep Erçin 5

AYDINLIK 05 CMYK

[email protected]

[email protected]

SORUN YANITLAYALIM

�enay K. ÖZDOĞAN / İş Güvenliği UzmanıİŞİŞ GÜVENLİĞİElle taşıma nasıl yapılmalıdır?

Okurumuz İlyas Bey, "Şenay Ha-nım, ben inşaat işçisi olarak çalış-maktayım. Sürekli yük taşıyorum.Doğru taşıma nasıl yapılır?" diye so-ruyor.

Elle taşıma yöntemi iş yerlerinde en sontercih ettiğimiz yöntemdir. Öncelikli olarakmekanik araçlarla taşıma yöntemini tercihetmemiz gerekmektedir. Yükün vücudumuza

yapmış olduğu etkiyi en aza indirmek için,yükün kütlesini azaltmak yani hafifletmekönemlidir. Yükü hafifletmek için bölüp, par-ça parça taşımamız gerekmektedir. Yük, ta-şıma kaplarıyla ve kulplarıyla taşınmalı. Ta-şıma işlemi yerine itme, kaydırma ve çek-me yöntemleri kullanılmalı. Elle taşıma ya-pan işçiler sağlıklı duruş, sağlıklı kaldırma vetaşıma konularında eğitimlerinin olması ge-

rekmektedir. Eğer yükler sizin kaldırama-yacağınız şekilde ise yükü ile kaldırmaya ça-lışmayınız. Ya mekanik araç kullanınız ya dabölünüz. Kaldırabileceğiniz yükleri bacakla-rınız yardımı ile kaldırınız. Bacaklarınızı bir,bir buçuk ayak boyu açarak denge sağlayı-nız ve dizlerinizi bükerek yükü kaldırınız. Ba-caklarınızı kırmadan eğilerek almaya çalış-tığınızda, belinizde ciddi sakatlıklara yol

açabilirsiniz. Yükü tamamen kaldırmadansağa sola dönmeyiniz. Vücudunuzu beliniz-den değil ayaklarınız yardımı ile döndürerekgötürünüz. Yükü olabildiğince kendinizeyakın ve belinizin üstünde tutun. Taşıma iş-lemi yapılırken uygun iş eldiveni takılmalıdır.En önemli kuralımız kesinlikle size ağır ge-len yükleri elle taşıma yapmayın, bel sağlı-ğınızı koruyun.

EMEK SERVİSİ

TEKGIDA-İŞ Sendikası’nın iki günsürecek tarihi genel kurulu sendi-kanın İstanbul’da bulunan genel

merkezinde dün başladı. Bağlı ol-duğu konfederasyon Türk-İş’ten ayrılmanın tartışı-lacağı genel kurulunaçış konuşmasınısendikanın GenelBaşkanı MustafaTürkel yaptı. Ça-lışma hayatında-ki sorunlara vur-gu yapan Tür-kel, işverenlere"İşçi çıkarmayı,ilk tasarruf mad-desi olmaktan çı-karın" diye seslendi.Türk-İş Genel Teş-kilatlandırma Sekrete-ri Eyüp Alemdar ve Tür-kiye İşveren Sendikaları Kon-federasyonu (TİSK) Genel Se-kreteri Akansel Koç’un da katıldığı kuruldaTürkel, kıdem tazminatına ilişkin işve-renlerle birlikte hareket etme çağrısı yap-tı.

‘HÜKÜMETİN GÜCÜ YETMEZ’

Türkel, kıdem tazminatının sık sık gün-deme getirildiğini hatırlatarak, "AKP’nin 17yıllık iktidarı boyunca da her yıl pişirilip pi-şirilip önümüze getirildi. Kıdem tazmina-tını kaldırmaya bu hükümetin gücü yetmez"diye konuştu. "Kıdem tazminatı her gün-deme geldiğinde biz ne kaybediyoruz"diye soran Türkel, şunları kaydetti: "Her kı-dem tazminatını gündeme getirdiklerindebir şeyler aldılar çalışma hayatından, biz-den, emekçilerden. Emeklilik yaşından,

SGK hastanelerinin özelleştirilmesine,hastanelerin devredilmesine, primlerin ar-tırılmasına, zorunlu emekliliklere, fonlaravarana kadar her seferinde bizi ölümle teh-dit edip sıtmaya razı eder hale getirdiler.

Şimdi gündeme geldiğinde de yapı-lan şey bireysel emeklilik siste-

minin (BES) zorunlu halegelmesidir. Kıdem tazmi-

natıyla ikisi aynı andagündeme geldi.BES’ten bir kaynakyaratacaklar ve bizi‘kıdem tazminatınıkurtardık’ diye ge-çici olarak bir sevinçiçerisine sokacak-lar."

‘KİMSE İŞÇİLERİTEST ETMESİN’

Kıdem tazminatındaherhangi bir kayıp duru-

munda, bunun, Türk-İş’inGenel Kurulunda genel grev se-

bebi olarak kabul edildiğini hatırlatanTürkel, "Biz o karar sonrası; sendikamız-da bir karar verdik: Kıdem tazminatı par-lamentoya hangi koşulda hangi zamandagelirse gelsin, Türk-İş’in ne karar alacakbeklentisine girmeden, kardeş sendikala-rı ne yapacağına dair bir beklentiye gir-meden, şarteli indirir ve en yakın fabrikaylabuluşmaya yürürüz. Grev başlatırız" ifa-delerini kullandı.

Türkel, şu vurguları yaptı: "İşçileri kim-se test etmesin. İktidarların gücündenkorkmuyoruz. İşçilerin tek gücü vardır; buda üretimden gelen gücüdür. Bunu kul-landıkları anda, hayat durur; her şey durur;iktidarlar, muktedirler yok olur. O yüzdenişçiler fazla zorlanmamalıdır.

"TİSK Genel Sekreteri burada; işve-

renlerimize de söylüyorum: Kıdem taz-minatı fona devredildiği anda işçilerin iş-yerlerine aidiyet duyguları biter. İşletme-de kalifiye eleman tutamazsınız. Yıllarca iş-yerinizde çalışmış ustanız başka bir yerdenteklif aldığında, kıdem tazminatı yanma-yacağına göre, ‘allaha ısmarladık’ diyecek.İşletmelerin geleceğiyle ilgili sürdürülebi-lir bir endüstriyel ilişki kurma şansı orta-dan kalkacaktır. Zaten sizde var olanprimleri iktidara neden teslim edeceksiniz?Bizim işsizlik fonumuz var, onu da kaynakolarak kullandılar. Şimdi hükümet para la-zım deyince, yok kıdem tazminatı fonu yokBES... İşverenler buna razı mı?"

KOÇ: FON SİSTEMİNDEN TARAF DEĞİLİZ

Türkel, TİSK Genel Sekreteri AkanselKoç’a "Razı mısınız sayın genel sekreter?"diye sordu; Koç, "Değerlendiriyoruz" yanıtnıverince Türkel, şunları söyledi: "Değerlen-

dirmeyin; sizin olan paraları elinizden al-maya kalkıyorlar. Bunun değerlendirecekhiçbir şeyi yok. Kıdem tazminatı meselesindeişçi ve işveren örgütleri ortak bir tavır koy-mak zorunda. Fona devredildiği anda bu-nun anlamı şudur; işçinin ve işverenlerin bi-rikimlerine siyasi iktidar el koyacak ve yan-daş müteahhitlere peşkeş çekecektir."

Genel Kurul’da Akansel Koç da bir ko-nuşma yaptı. Koç, fon sisteminden taraf ol-madıklarını ancak sistemde iyileştirmeye ih-tiyaç olduğunu belirtti.

BUGÜN KARARA BAĞLANACAK

Mayıs ayı başında toplanan Tekgıda-İşBaşkanlar Kurulu’nun "konfederasyonüyeliğinden ayrılma" yönünde aldığı tavsi-ye kararı, dün başlayan ve iki gün sürecekOlağan Genel Kurul’da görüşülüp kararabağlanacak. Buna göre Türk-İş’ten ayrıl-ma yetkisi, sendikanın Genel YönetimKurulu’na verildi.

Şarteli indiriryürüyüşe geçeriz!Şarteli indiriryürüyüşe geçeriz!Şarteli indiriryürüyüşe geçeriz!Şarteli indiriryürüyüşe geçeriz!Şarteli indiriryürüyüşe geçeriz!Şarteli indiriryürüyüşe geçeriz!

TEKGIDA-İŞ BAŞKANI TÜRKEL, KIDEM TAZMİNATIYLA İLGİLİ KONUŞTU:

Tekgıda-İş�Sendikası�dün�16.�Olağan�Genel�Kurulu’nutopladı.�Açış�konuşmasını�yapan�Genel�Başkan�MustafaTürkel,�‘Kıdem�tazminatı�Meclis’e�gelirse�hemen�şarteliindirip�genel�grev�başlatırız�ve�en�yakın�fabrikaylabuluşmak�için�yürüyüşe�geçeriz’�dedi

AYDINLIK / ANKARA

CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, İstanbulseçimlerinin tamamlanmasının ardından5620 Sayılı Kanuna göre çalışan ve ormanyangınlarına müdahale eden geçici or-man işçilerinin sözleşmelerinin 10 aydan 6aya indirildiğini belirterek, "Sözleşme sü-relerinin kısaltılmasıyla birlikte Türkiye ge-nelinde 4 binden fazla orman işçisinin işi-ne son verilecek" dedi. Konuyu soru öner-gesi ile TBMM’ye taşıyan Sertel, sözleşme-lerin kısaltılması kararının mayıs ayındaalındığını ancak işçilere seçimden sonra bil-dirildiğine dikkat çekti.

EN AZ YARISI İŞSİZ KALACAK

Türkiye’yi qseçime götüren AKP iktida-rının ekonomik anlamda da ülkeyi uçuru-ma sürüklediğini öne süren Sertel, "İstan-bul seçimlerinin ardından çaya, şekere,mazota ve elektriğe arka arkaya zamlar gel-di. Üretimden değil vergiden beslenenAKP iktidarı şimdi de orman yangınlarınınen yoğun yaşandığı dönemde yangınamüdahale eden işçilerin işine son veriyor. Se-kiz binden fazla geçici orman işçisinin en azyarısı işinden olacak. Ciddi bir yangın çıkarsa

bu yangınlara kim müdahale edecek?" ifa-delerini kullandı. Tarım ve Orman Bakanı Be-kir Pakdemirli ile Hazine ve Maliye BakanıBerat Albayrak’ın yanıtlaması istemiyle iki ayrısoru önergesi verdiğini belirten Sertel, apan-sız bir şekilde açıkta kalan orman işçilerininve kamuoyunun yanıt beklediğini söyledi.

SEÇİM SONRASI BEKLENDİ

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrakimzası ile 9 Mayıs 2019 tarihinde Tarım veOrman Bakanlığı’na geçici işçilerin süre uza-tımının 4 ay yerine 2 ay olacağı yönünde biryazı gönderildiğini ifade eden Atila Sertel,bu yazının orman işçilerine duyurulmadığınıseçimden iki gün sonra 25 Haziran’da teb-liğ edildiğini söyledi.

İşçilerin kandırıldığını, yaz sonuna kadarçalışmayı beklerken birden bire kapı önü-ne konulduğunu dile getiren Sertel, yöne-tilemeyen ekonominin, tüketilen kaynak-

ların cezasının vatandaşa ve işçilere ödet-tirildiğini söyledi. İstihdam yerine işsizler or-dusu yaratıldığını ifade eden Sertel, şöyle de-vam etti: "Orman yangınları yaz aylarındaciddi bir artış gösteriyor. Bütçe olmadığı içinorman yangınlarına müdahale eden işçilerkritik bir dönemde işten çıkarılıyor. Yıllardır9 ay 29 gün süreyle geçici işçi statüsündegörev yapan ve orman yangınlarına mü-dahale eden işçilerin yarısından fazlasının söz-leşmesi 5 ay 29 güne çekildi ve çok kısa birsüre sonra işsiz kalacaklar. 4 bin kadar iş-çinin sözleşmesi ise yalnızca 2 ay uzatıldı.Yangınlara müdahale edecek ekip yarı ya-rıya azaldı. Hiçbirimiz istemeyiz ancak cid-di ve geniş çapta bir yangın çıktığında bunakim müdahale edecek. Personel sayısı ye-tecek mi? Ekonomik nedenlerle alınan bukarar derhal gözden geçirilmeli ve işçilerinsözleşmesi eskiden olduğu gibi yaz boyuncadevam etmelidir."

Dört bin orman işçisinin işine sonverilecekDört bin orman işçisinin işine sonverilecekDört bin orman işçisinin işine sonverilecekDört bin orman işçisinin işine sonverilecekDört bin orman işçisinin işine sonverilecekDört bin orman işçisinin işine sonverilecek

ŞIRNAK’ın Silopi ilçesine bağlı Özgen kö-yünde yaşayan Serdar Soysal, devletten aldı-ğı destekle 13 dönüm alana kurduğu serada,mevsimlik işçi olarak çeşitli bölgelere gitmekzorunda kalanlara iş imkanı sağladı.

Soysal, 600 dönüm arazisinin 250 dönü-münde zeytin, 80 dönümünde fıstık yetişti-rildiğini, 13 dönümde sera kurduğunu, 10 dö-nümde de kayısı ve nar bahçesi olduğunu söy-ledi. Seracılıkta domates üretiminde öncü ol-mak için yaptığı çalışmaların sonuçlarını aldığınıbelirten Soysal, serada 6 ayda 320 ton do-mates elde ettiklerini, bunu da kent merke-zi ve ilçeler olmak üzere Mardin, Siirt ve Bat-man’a kadar pazarladıklarını bildirdi.

ARTIK BAŞKA İLLERE GİTMİYORLAR

Serada, 20 kişinin istihdam edildiğini ifa-de eden Soysal, şöyle konuştu: “Çeşitli ille-

re çalışmak için giden mevsimlik işçilerinkendi bölgesinde kalmalarını sağladık. Hemülke ekonomisine hem de istihdama katkı sağ-ladık. Huzurla birlikte artık vatandaşlar örnekçiftçi olmamız hasebiyle gelip yerimizi görü-yorlar, onlara ilham oluyor. Bu da bizi sevin-diriyor. Huzurun olmadığı yerde insanlar ya-tırım yapmazlar. İnşallah bu huzurun deva-mıyla insanlar daha çok yatırım yapacak. Böl-gemizin, keºntimizin buna ihtiyacı var."

İşletme sorumlusu Abit Dağ, daha önceIrak’ta çalıştığını belirterek, "Artık serada ça-lışıyorum. Personeller de çok memnun. Böy-le işletmelerin çoğalmasını istiyoruz. İnsanlarkendi evinin önünde çalışma imkanına sahipoluyor" ifadelerini kullandı. Serada çalışan Os-man Kocaman da üniversite öğrencisi oldu-ğunu, yaz aylarında köyünde aile bütçesinekatkı sunmak için serada çalıştığını belirtti.

Ekmek paraları ekmekten

İZMİR’in Konak ilçesindeki Kadifeka-le surları içinde tandır ekmeği yapıp sa-tan kadınlar, hem geleneklerini yaşatıyor,hem de evlerinin geçimini sağlıyor.

Konak’taki tarihi yerlerden olan Ka-difekale surları, yerli ve yabancı turistlerinuğrak noktaları arasında bulunuyor. Ka-difekale’ye gidenler, surların üzerindenkenti seyredebildiği gibi, burada gele-neksel yöntemlerle halı ve kilim dokuyan,tandır ekmeği yapan kadınları da ilgiy-le seyrediyor. Ancak tandır ekmeği, ar-tık çok az kadın tarafından yapılıyor. Ev-lerini geçindirmek ve geleneklerini ya-şatmak için tandır ekmeği yaptıklarınısöyleyen kadınlar, yüksek maliyetlerdenşikayet ediyor.

4 yıldır Kadifekale’de ekmek yapan 4çocuk annesi Riskiye Özal (44), bu yıl ek-mek alımlarının düşük olduğunu, iste-dikleri işi yapamadıklarını belirtti. Ek-meğin büyüklüğüne göre fiyatının 1lira ile 3 lira arasında değiştiğini aktaranÖzal, "Ekmeğin gramını bilmiyorum.Vatandaşlar ekmeği büyük veya küçükistiyor. Biz de göz kararıyla yapıyoruz. Arasıra sipariş oluyor. Eskisi kadar çok ekmekyapılmıyor. Kadınların birçoğu ekmek ya-pıp satmaktan vazgeçti. Çünkü maliyetyükseldi" dedi.

Yalnızca ramazan ayında çok sipariş al-dıklarını ifade eden Özal, "Geçimimizi bu-nunla sağlıyoruz. Kızım üniversitedeokuyor, onun okul masraflarını buradankazandığım parayla karşılamaya çalışı-yorum. Bu ekmekle yaşıyoruz, yapıpsatmazsak aç kalırız" diye konuştu.

‘ZOR AMA ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ÇALIŞIYORUZ’

Harbiye Aktaş da (48), çocukları için ek-mek yapıp sattığını belirtti. Yaptığı ek-meklerle elektrik, su, kira masrafını kar-şılamaya çalıştığını kaydeden Aktaş,"Hava çok sıcak. Bu sıcaklarda bir de tan-dır ateşinin önündeyiz. Zor ama çocuk-larımız için çalışıyoruz" dedi.

Ekmek almak için Kadifekale’ye gelenNurhayat Öncü (29) ise "Biz Didim’den bu-raya aile ziyaretine geldik. Gelmişken deekmeği alalım istedik. Afiyetle yiyeceğiz.Bu ekmeği çok seviyoruz. Doğal bir ek-mek, annelerimizin kendi elleri ile yapı-lıyor" dedi.

Mevsimlik işçilere umut olduMevsimlik işçilere umut olduMevsimlik işçilere umut olduMevsimlik işçilere umut olduMevsimlik işçilere umut olduMevsimlik işçilere umut oldu

Kullanıcıları tasarımyarışmasına çağırdı!

HP’nin kişiselleştirme projesi kapsamında hayata ge-çirdiği tasarım uygulaması WallArt ile kullanıcıların yara-tıcı tasarımları ile HP Bilgisayar Tasarım Yarışması’na katı-labileceği duyuruldu. 27 Haziran - 16 Temmuz 2019 ta-rihleri arasında düzenlenen ve İllüstratör M.K. Perker ile De-niz Salaçin’in jüri üyesi olacağı yarışmanın kazananlarınınHP bilgisayarlarına sahip olacağı açıklandı.

HP Bilgisayar Tasarım Yarışması’na katılmak içinwww.hp.com.tr/tarziniyansit web sitesi üzerinden HP ta-sarım uygulamasına girmek, seçili HP Pavilion dizüstü bil-gisayar ya da HP Z Book iş istasyonu modellerinden biri-ni seçmek ve tasarımı yüklemek gerekiyor.

CARG�L ���LER�

Mustafa Türkel

FOTO

�R

AFLA

R :

TAR

IK T

EKG

ÖZL

GENEL KURUL

SEÇİMLERİ herşeyin önüne koyaniktidarın ülkemizin

geldiği uçurumun farkındamıdır, pek emin değiliz. Öyle olsaydı ekonomideyaşanan derin kriz içinciddi ve radikal önlemler alı-nır ve güven verici esaslı birplan ortaya konurdu. Panelist su-numlarına benzer sunumlarla meseleele alınmazdı.

Şu anda tefeciye düşmüş tüccarınreflekslerine benzer tepkiler koyaniktidar ipin ucunu kaçırmış durumda.Sürekli para arıyor.

Nereden bir kaynak bulurum da buaçığı kapatırım telaşında. Aslında rant-çılar hariç herkes para arıyor.

DEVLETE KAYNAK LAZIMBORÇ LAZIM

Ülkemizde şu anda devletin para-ya ihtiyacı var. Neden bütçe açık veri-yor. Hazine’nin nakit açığı var. Nere-den bulunacak bu para?

Birincisi, Merkez Bankası kaynak-ları. Merkez Bankasının kaynakları ne?

1- Para basmak. 2- Kefen parası (Merkez Bankası-

nın safi karından yüzde 20 ayırdığı ye-dek akçe) denilen yedek akçeyi kul-lanmak.

İkincisi, seçimler nedeniyle ertele-nen ama mızrak çuvala sığmadığı içinseçimlerden hemen sonra yapılanher şeye zam.

Üçüncüsü, vergileri artırmak. Netaktif benzeri tek seferliğe mahsus ver-giler koymak.

Dördüncüsü, iç borçlanma yapmak.Hazine Temmuz-Ağustos-Eylül dö-neminde toplamda 40.1 milyar TL’likiç borç servisine (iç borç servisi borç ana-para ve faiz ödemelerine deniyor)karşılık 36.5 milyar TL iç borçlanmaprogramlıyor.

Beşincisi, dış borç bulmak. Dışborçları ertelemek.

Altıncısı, sıcak paranın gelmesini teş-vik etmek.

İŞ DÜNYASI NAKİT DARBOĞAZINDA

Ülkenin sanayicisi, inşaatçısı, KO-Bİ’si, esnafı, tüccarı yıllardan beri yük-sek borçlulukla üretimini ve ticari faa-liyetini yürüttü. Bol bol kredi aldı.Yani maliyetli para kullandı. Faizleriumursamadı.

Kur riskini hesaplamadı. Karlılık venakit akış dengesine bakarak risk yö-netimi yapmadı.

Geldiğimiz noktada reel sektör na-kit kaynak bulmada denizin bittiğini gö-rüyor.

İşletmeler arası ticari kredilendirmede bitti. Tedarik kredisi denilen açık he-sap sistemi sona erdi. Vadeler kısaldı.Şirketler bankalardan kredi alamıyor.Mevcut kredilerini yüksek faizlerle ye-niden yapılandırıyor. Sorununu yüksekmaliyetle erteleyip Allah kerim diye bek-liyor.

İnşaatçı kredi ile finanse ettiği pro-jelerinden ne tek tek ne bütün olarakdeğerinde satış yapamıyor.

Sahip olduğu taşınmazların yüksekspekülatif değerine güvenerek şımarıkbiçimde borçlanmadan korkmayaninşaatçı bugün sahip olduğu taşın-mazlarını değerinin yarısına ancak sa-tabiliyor. Bu da borçlarını ödemeye yet-miyor. Varlık bitiyor ama borç kalıyor.

FUTBOL İFLASTA

Tüm futbol kulüpleri anlaşılmazbir şekilde ülke kaynaklarını emekli ol-muş yabancı futbolculara, aracılara, ko-misyonculara aktardı. Bunu gidip ban-kalardan kredi alarak finanse etti.Uluslararası başarı olmadığı için dış kay-nak geliri bulunmayan veya az olan ku-lüpler döviz kaynaklarımızı yabancıla-ra aktararak büyük bir borç krizine ne-den oldular. Şu anda kamuoyunayansıyan borçların toplamı birkaç mil-yar doları buluyor. Çözüm olarak dabankaların bu borçları iki yıl ödemesizyedi yıl vade ile yapılandırılması. Yaniborç erteleme. Yani faiz yükünün art-ması ve gelecek gelirlerin ipotek altı-na alınması. Bu devasa borç yükü al-tındaki kulüplerimizden uluslararasıbaşarı beklemek hayal. Türk futbolu-nun gelişmesi çok zor.

KİŞİLER BORCA BATIK

Herkes ama herkes kredi kar-tından, tüketici kredisinden, aldığıödünçler nedeniyle borca batmış du-rumda. Kredi kapama tefecileri tü-remiş durumda. Sizinle ATM’yegeliyor. Size para veriyor. Siz bu-nunla kredi kartınızın asgarisiniödüyorsunuz. Zamanında ödemeniziyaptığınız için bankadan aferin alı-yorsunuz. İki dakika sonra nakitavansı çekip sizi fonlayan tüccara ve-riyorsunuz. Hem bankaya hem desize bu parayı verene faiz ödüyor-sunuz. Yaptığınız şey faiz yükünü ar-tırarak borç erteleme ve gelecek ge-lirlerinizi kullanma.

BANKALAR DA ZORDA

Bankalar kredilerini tahsil ede-miyor. Sürekli ertelemeler ve yapı-landırmalarla sadece faiz geliri eldeediyor. Ama kredi verdiği kaynağın(mevduat ve dış borç) geriye dönü-şü erteleniyor. Yeni kredi vermek içinmevduat toplayamıyor ve dış borçbulamıyor. Bu nedenle firmalara yenikredi veremiyor veya vermiyor. Ta-kipteki kredi alacaklarının toplamı da100 milyar lirayı aşmış durumda.Yani batık kredilerin yükü de var.

BORÇ BATAĞINDAKİÜLKEM

Borca batmış bir ülkenin kurtu-luşu nerede? Hemen ilk cevap şu:kaynak bulmakta.

İkinci soru: kaynağı nereden bu-lacağız? Cevap dışarıdan gelmeli.Yani dış borç ve sıcak para.

Üçüncü soru: dış dünya kötü kar-nemize bakarak bize borç verir mi?Cevap IMF ile anlaş, kaynaklar ak-sın. Dördüncü soru: bu makûs ka-der mi? Başka seçenekler yok mu?Bu soruya biz cevap verelim.

Olmaz olur mu? Ehil ellere yö-netimin devri. Milletin yekvücut ol-ması. Üretim-tasarruf odaklı, yeni al-ternatif ekonomik bölgeleri de he-defleyen ve belli sınıfları zengin et-meyi amaçlamayan namuslu birplan ve program.

AYDINLIK 06 CMYK

30 Haziran 2019 [email protected]

dolar

5.7980

� �

avro

6.6299

cumhuriyet alt›nı BİST - 100

96.485faiz

19.681748 TL $ 64.74�

b. petrol�

Hazırlayan: Recep Erçin

[email protected]

MustafaPAMUKOĞLU

Rak

amla

rın

gör

dedi

ği

Ülke tefeciye düşmüş tüccara döndü Dalgalı piyasadaaltın sörfü yapıyoruz

Dalgalı piyasadaaltın sörfü yapıyoruz

Dalgalı piyasadaaltın sörfü yapıyoruz

Dalgalı piyasadaaltın sörfü yapıyoruz

Dalgalı piyasadaaltın sörfü yapıyoruz

Dalgalı piyasadaaltın sörfü yapıyoruz

DÜNYADA 62, ülkemizde dört adet onaylırafineriden biri olan Çorum’daki AhlatçıMetal Rafinerisi’ni ziyaret ettik. Ahlatçı

Holding’in davetlisi olarak bulunduğumuz Ço-rum’da "36 yıldır bu işlerle uğraşıyorum. Cum-hurbaşkanımıza fırsat buldukça ekonomiye ilişkinöneriler sunuyorum" diyen Ahlatçı HoldingYönetimKurulu Başkanı Ahmet Ahlatçı ile hem piyasalarhem de ekonomik kriz üzerine konuştuk. Ahlatçı’yaVenezuela altınlarını ve Çorumspor’u da sorduk.Ziyaretimizde bize Ahlatcı Yatırım Menkul De-ğerler Genel Müdürü Tuncay Karahan da eşlik etti.

200 MİLYAR DOLAR ALTINDA

Piyasalardaki dalgalanmaları Türk halkınınyakından takip ettiğini anlatan Ahmet Ahlatçı, "Al-tın pahalı oldu mu vatandaş alamıyor. Biz fiyattançok tonaja bakıyoruz. İşlem çoksa iyi. Sığ denizdepek bir şey olmuyor ama Türk halkı bu dalgayı çokseviyor. Çıkınca satıyor, düşünce alıyor. Altında iyisörf yapıyoruz" diye konuştu.

Vatandaşın altın almakla aynı zamanda dolar al-mış olduğunu ifade eden Ahlatçı, "Ons fiyatı yük-selince iki türlü kazanıyor. 250 liraya çıktığında sa-tıp 218 liradan alıma geçti vatandaş. Bilinen 3 bin850 ton altın tasarrufu var. Giren-çıkan altın he-sabına göre ise 4 bin 4 bin 500 ton altınımız var. Yak-laşık 200 milyar dolar eder" bilgisini verdi.

GAYRİMENKUL EN BÜYÜK KÖTÜLÜK

Piyasalardaki dalgalanmalar yüzünden herke-sin adeta ekonomist olduğunu ifade eden AhmetAhlatçı, "20 sene önceki müşterimiz yok. Vatandaşonsun nasıl hesaplandığını biliyor. Türkiye’demasraflar çıktığı zaman işletmelerin kazancı yüz-de 5’i geçmez kazanç ama mevduata bakın yüzde20’lerin üstünde" diyerek, tasarrufların mevduat-ta kalmasının nedenini anlattı. Ekonomik olarakgelişmemiş olmamızın nedeninin "gayrimenkul has-

talığından" kaynaklandığını anlatan Ahlatçı, şun-ları söyledi: Göçebe bir millet olduğumuzdanatalardan gelme bir durum. ‘Burası bir daha ele geç-mez’ diyerek alıyoruz. Kim kazandığını gayri-menkule yatırdıysa geri düşmüştür. Krizde enönemlisi nakitte kalmaktır. Evladına yapacağın enbüyük kötülük dört dükkan alıp kiralamaktır.Çünkü o kira geliri yetmeyince veya krizde kira-nalamayınca satılıyor. Bu yüzden gayrimenkulvarlığından en az yüzde 60 kira geliri almak lazım.Gayrimenkul yerine çocuklarınıza işletme bırakın!

Kırsalda üretimin artması için önerilerde bu-lunan Ahmet Ahlatçı, şunları söyledi: Biz insanı-mıza bir ev bir araba vereceğiz desek 40 yıl çalışır.Anadolu’dan büyükşehirlere getirmişiz insanları-mızı.. Ülkeyi bir mağaza gibi düşünüyorum. Va-roşlardan merkeze taşıyoruz insanları zenginlerehizmet etsinler diye bir de bunun için taşımaya dö-viz ödüyoruz. Oysa kırsalda üretime teşvik etsek;desek ki giden başına aylık iki bin lira vereceğiz.Kendi gitti, eşi, çocuğu gitti. Bunlara besi hayvanıversek, devletin önereceği ürünü ektirsek, bu hay-

vanları ürünlerini alsak sadece et ithalatından 14milyar kurtarmış oluruz. Bu üreticiye sübvansiyo-nu da para basarak yaparsın. İşte iki bayramdır ve-riyoruz!

PARA BASMAKTAN KORKMAYIN!

Para basmaktan korkmamak gerektiğini ifadeeden Ahmet Ahlatçı, sözlerini şöyle sürdürdü: Senparayı basıyorsun kimseye sorumluluğun yok eğeronu güzel kullanıyorsan, döviz kazandırıcı işlere har-cıyorsan sorun olmaz. İthal patatesi iki liraya da al-san ülkeye zarardır. Beş sente de alsan da! İçeriyiterbiye etmek için nasıl dolar harcarsın? İhracat-çı o doları getirmek için ne çabalar harcıyor.

Çin’den ithalatın 21 milyar doları tabak çanak...Biz de bir de yazlık hovardalığı var; ‘kullanmadı-ğını o aylar kiraya verin’ desin devlet, yurtdışına çık-sak ‘Kim gelirse on beş gün konaklama parası al-mıyorum’ diye ayrıca her 15-20 turiste öğretmenmihmandar versek. Bakın ödemeleri hep TL ileyaptık ama turist harcama yapacak döviz kazan-dıracak!

‘Altın�pahalı�oldu�mu�vatandaş�alamıyor.�Fiyat�değil�işlem�sayısı�bizim�için�önemli’�diyen�AhmetAhlatçı,�‘Türk�halkı�dalgalı�piyasayı�seviyor.�Çıkınca�satıyor,�düşünce�alıyor.�Fiyatları�yakından

izliyor’�ifadelerini�kullandı�

Alacaklara sigortayı Hazine yapsın!ZAMAN zaman projelerini fırsat bul-

dukça Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’asunduğunu belirten Ahmet Ahlatçı, şun-ları söyledi: En önemli projemiz de fatu-ranın sigortalanması.. Bütün firmalartahsilat yapamamaktan, veresiyeden venakit akışı doğru olmadığından batıyor..Dört ay ödenmedi mi çek, adam batı-yor. Fatura kesti yüzde 18 KDV’den ikipuan indirim yapsın devlet. İki puan daadam yapsın. Yüzde 14 kalsın. Yüzdedört sigorta. Faturayı kestim. Çekverdi. Sigorta parasını yatırdık. Müş-teri ödemezse devlet ödeyecek. Bir dekıymetli evrak aldık, sigortası yatmış fatura. Banka

devletin bu kıymetli evrakı-nı alsa garanti olarak. Ad-liyede hiç icralık evrak kal-maz. Ayrıca kayıt dışılık ve te-fecilik biter.. Bu her sene Ha-zine’ye yüz milyar lira bırakır.Sadece yüzde dördünü Ha-zine sigortası verdiğimizde.. Buönerimiz BDDK’nın yönetimi-ne geldi. İnşallah çıkacak. 36 yıl-dır paranın içindeyim ben. Ho-calar anlatır ama pratiğin için-de ben varım. Şu anki sistemleparası olup yatırım yapmayanıödüllendiriyoruz."

VENEZUELA altınları konusundaki söylentile-re de yanıt veren Ahmet Ahlatçı, bu ülkedenherhangi bir altın alımlarının ol-madığını bildirdi. "Dünyada ABDbir işleme yasak deyince bunu ya-pamazsınız. Çünkü yan yana olaniki bankadan birine para transferiolduğunda ABD onu sistemi üze-rinden izliyor" diyen Ahlatçı, şubilgileri verdi: "Venezuela’ya gittik.Yılda 270 ton altın üretiyoruz ABD’yeyolluyoruz. ABD üstüne yatıyor, İn-giltere, İsviçre parasını vermiyor. Üs-tüne yatıyor’ dediler. ‘Burada rafine-

ri yapsak da biz de külçe yapıp satsak’ dediler. Cum-hurbaşkanımız da ‘Ahmet Ahlatçı beyyapsın rafineriyi’ dedi. Maduro’nunyardımcısı buraya (Çorum rafinerisi) gel-di. ABD Büyükelçisi de geldi. Herkesiağırlıyoruz. Venezulalılar altın getirmeyedeğil, rafineriyi görmeye geldiler. İtal-yanlar’a yaptırdığımızı söyledik. Tesi-si gezip gittiler. ABD’liler de geldi. Bukadar modern bir rafineri görme-diklerini söylediler, beğendiler. ‘Ve-nezuela altınları Çorum’da yapılıyor’diye söylentiler oldu. Oysa öyle birdurum yok, sadece tesisi gezildi."

Venezuelalılar da ABD’liler de tesisi beğendiler

TİM listesine iki firmayla girdik

AHMET Ahlatçı 36 yıldır, 2 bin 500 ku-yumcuya bilezik ve altın yaptıklarını anlatıı. Hergiriş çıkışın faturalı olduğunu asla faturasız ça-lışmadıklarını vurgulayan Ahlatçı, rafineri ve ku-yumculuk başta olmak üzere altı ayrı sektördefaaliyet gösterdiklerini ve bu yıl Türkiye İhracat-çılar Meclisi’nin (TİM) 1000 İhracatçı listesindeiki firma ile yer aldıklarını kaydetti. Çorumspor’ada maddi destek yerine sürekli gelir getirici biriş modeli önerdiklerini söyleyen Ahlatçı, "İhra-catı Çorum’dan yapıyoruz. Çünkü burada kal-kınmayı sağlamamız lazım. Bir havayoluna ih-tiyacımız, bir de tren yoluna ihtiyacımız var" diyekonuştu. Çorum’un tren yolu hikayesini bir baş-ka yazıda ele alacağız.

Ahmet Ahlatç�,yönetim ofisindekiekranlar� göstererek,"Dünyaya aç�lankap�m�z" dedi.

Ahmet Ahlatç�,yönetim ofisindekiekranlar� göstererek,"Dünyaya aç�lankap�m�z" dedi.

Ahmet Ahlatç�,yönetim ofisindekiekranlar� göstererek,"Dünyaya aç�lankap�m�z" dedi.

Ahmet Ahlatç�,yönetim ofisindekiekranlar� göstererek,"Dünyaya aç�lankap�m�z" dedi.

Ahmet Ahlatç�,yönetim ofisindekiekranlar� göstererek,"Dünyaya aç�lankap�m�z" dedi.

Ahmet Ahlatç�,yönetim ofisindekiekranlar� göstererek,"Dünyaya aç�lankap�m�z" dedi.

Sanayicilerden elektrik zammına tepkiAYDINLIK / İZMİR

EGE Bölgesi Sanayi Odası Yö-netim Kurulu Başkanı EnderYorgancılar, kur, faiz, en-flasyonla birlikte artan fi-nansman maliyeti veartan hammadde fi-yatlarına, elektriğe ya-pılan son zam da ek-lenince üretimi sür-dürmenin ne kadarzor olduğunun iyice or-taya çıktığını söyledi.

‘KAMU SEFERBERLİKYAPSIN’

Başkan Yorgancılar "Bütçe ile ilgili birsorun yaşanıyorsa, bu yük sanayicininüstüne yüklenmesin. Kamu harcama-ları açısından bir seferberlik ilan edile-bilir. Ülke ekonomisini iyileştirecek olan,sürekliliği sağlayacak olan üretimdir, üre-ticidir. Bir düzenlemeye gidilmesini

umuyoruz" diye konuştu.

DESTEKLER GERİALINDI!

Elektriğe yapılanyüzde 15’lik zam-mın ardından, ben-zer şekilde doğal-gaz için de zambeklendiğini kay-deden Yorgancı-

lar, imalat sanayiin-de durumun iyi ol-

madığına dikkat çekti.Hükümetin verdiği teşvik ve

desteklerin bu zamların gölge-sinde kaldığını da hatırlatan Başkan Yor-gancılar "Hükümetimizin art arda des-tek paketleri açıkladığı bir süreçte, buyapılan zamlarla verilen destekler gerialınmış oluyor. Uluslararası rakiplerimizlerekabet gücümüz de her geçen günazalıyor" dedi.

Önce taksidi uzattışimdi faizi düşürdü

AYDINIK / ANKARA

EKONOMİK kriz derinleştikçe Hükü-met gevşetici politikaları uygulamaya ko-yuyor. Merkez Bankası, kredi kartı faizoranlarını düşürdü. Kredi kartı işlemlerindeuygulanacak aylık azami akdi faiz oranınınyüzde iki, yabancı para cinsinden kredikartı işlemlerinde uygulanacak aylık azamiakdi faiz oranının ise yüzde 1.60 olarak be-lirlendi. Karar 1 Temmuz 2019’dan itiba-ren geçerli olacak.

Daha önce kart faizi yüzde 2.15, ya-bancı para faizi yüzde 1.72 düzeyindeydi.

Bankacılık Düzenleme ve DenetlemeKurumu (BDDK) da bu ay içerisinde, mo-bilya, elektronik ve elektrikli eşya alımları-nın yanı sıra havayolları ve konaklama ileilgili yurtiçi harcamalarda kredi kartı taksit-lendirme sürelerinde artışa gitmişti.

TAI tarafından tasarlanan ve üretilen T 625Gökbey helikopterinin yapılan test ve denetim-ler sonucunda SHGM’nin verdiği izin çerçevesindeilk tam donanımlı uçuşunu başarı ile gerçekleş-tirdiği duyuruldu. Savunma Sanayii Başkanı İsmailDemir, “TUSAŞ tarafından yerli ve milli olarak ge-liştirilen Gökbey helikopterimiz, Sivil Havacılık Ge-nel Müdürlüğü’nün verdiği uçuş izni ile birlikteilk sertifikasyon uçuşunu gerçekleştirdi.45 daki-ka süren uçuşla projede önemli bir aşama dahageçildi.Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum”açıklamasını yaptı.

En zorlu iklim ve coğrafyalarda dahi etkin birşekilde faaliyet gösterebilecek olan T625 Gök-bey’in aviyonik sistemleri, gövde, rotor siste-mi, iniş takımı gibi sistemlerinin tamamı TU-SAŞ’ın imzasını taşıyor. Helikopter, VIP, Kargo,Hava Ambulans, Arama Kurtarma, Kıyı Ötesi Ta-

şıma gibi birçok görevde kullanılabilecek. Öz-gün Helikopter Programı, 15 Haziran 2010 ta-rihinde toplanan Savunma Sanayii İcra Komi-tesi (SSİK) kararı ile başlatıldı. Program bütçesive takvimi 3 Ocak 2013 tarihli SSİK ile karar-laştırılırken ve 26 Eylül 2013 tarihinde SSM ileTUSAŞ arasında sözleşme imzalanmıştı.

rece

p@ay

dinlik

.com

.tr

Recep Erçin

Gökbey ilk tam donanımlı uçuşunu başarıyla tamamladı

HAVACILIK sektöründe her geçen yılbüyüyen ve 20 yıl içinde 100 bindenfazla yeni pilota ihtiyaç duyan Çin

Halk Cumhuriyeti dünya genelinde pilottransferleri yaparak kokpit açığını kapatmayaçalışıyor.

Çinli şirketler pilot ihtiyacını karşılamakamacıyla havacılık sektörünün hızla geliştiğiTürkiye’yi de radarına aldı. 2011 yılında ku-rulan Türk Hava Kurumu (THK) Üniversite-si, Çin’den iki havayolu şirketine pilot yetiş-tirmek üzere ön mutabakat sağladı. THKGenel Başkanı ve THK Üniversitesi MütevelliHeyet Başkanı Ahmet Bertan Nogaylaroğlu,“Dünyanın her noktasında görev yapabilecekmezunlar yetiştireceğiz” dedi

EN BÜYÜK PAZAR ÇİN’İN OLACAK

Çin Halk Cumhuriyeti’nde uçak yolcusu sa-yısı 500 milyonu geçti. Dokuz büyük, 36 küçükve dokuz da kargo taşımacılığı yapan havayo-lu şirketnin bulunduğu Çin, gelecekte iç hatuçuşlarında dünyanın en büyük pazarı olacak.Boeing’in tahminlerine göre, gelecek 20 yıldaÇinli şirketlerin çeşitli kategorilerde 7 bin üze-

ri uçak satın alacağı, sektöre ayrılacak kayna-ğın ise 1 trilyon doların üzerinde olacak.

20 YILDA 100 BİN PİLOT İHTİYACI

Uçak üreticilerinin yaptığı araştırmalara gö-re Çin Halk Cumhuriyeti 20 yıl içinde 100 bin-den fazla yeni pilota ihtiyaç duyacak. Çinli şir-ketler Türk Hava Kurumu Üniversitesi’ni deradarlarına aldı. THK Üniversitesi, Çin’den ikihavayolu şirketine pilot yetiştirmek üzere önmutabakat sağladı.

Nogaylaroğlu, anlaşmalar sonucunda, Uzayve Uçak mühendisliği bölümleri için öğrenci

ve öğretim üyesi değişimi yapacaklarınısöyledi. Ayrıca, Erasmus öğrenci ve aka-demisyen değişimi programı çerçevesin-de 29 Avrupa Birliği üniversitesiyle bir-likte çalışacaklarını söyleyen Nogayla-

roğlu, “Libya, Irak, Tanzanya ve Somali ileyapılan anlaşmalarla bu ülkelerden öğren-

cilere üniversitemizde eğitim imkânı sağlı-yoruz ki bu ülkelerin sayısı artmaya devam edi-yor” diye konuştu.

ATATÜRK’ÜN EMANETİ

2011 yılında kurulan Türk Hava KurumuÜniversitesi’nin 4 fakülte, 2 Meslek Yüksek-okulu ile bunlara bağlı 14 bölüm ve 3 enstitüylefaaliyet gösterdiğine dikkat çeken Nogayla-roğlu, şöyle devam etti: Ülkemizin kurucusuUlu Önder Atatürk, Türk Hava Kurumu’nu yü-ce milletimize emanet etti. Aziz milletimiz de94 yıldır Türk Hava Kurumu’na sahip çıktı,bağrına bastı. Zor şartlarda olağanüstü işlereve başarılara imza atan kadrolara karşı man-evi borcumuz var. Bu sorumluluk duygusu için-de dünyanın sayılı üniversiteleri arasına gire-bilmek için çok daha fazla çalışacağız.

AYDINLIK 07 CMYK

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Irmak Mete [email protected]

AYDINLIK / ANKARA

BASIN Yayın Enformasyon Genel Müdür-lüğünün Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı-na bağlanmasının ardından dağıtımı durdurulansarı basın kartları artık tarih oldu. Gazetecilereyeni dağıtılan kartların rengi turkuaz ve pembe.

Cumhurbaşkanlığı sistemi birçok alanda ol-duğu gibi medyada da değişiklikleri beraberin-de getirdi. Yeni sistemin hayata geçmesinin ar-dından Başbakanlığın kalkmasıyla birlikte Basın

Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, Cum-hurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na bağlanmış-tı. Yeni sistemin ilk değişikliği de basın kartlarıoldu. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı2018 yılının son aylarında gazetecilerin başvu-rularını alarak yeni kartların incelemesine baş-ladı. Uzun zamandır beklenen yeni basın kart-ları önceki gün verilmeye başlandı. Karttaki tekdeğişiklik Başbakanlık ibaresi yerine Cumhur-başkanlığının getirilmesi değil. Kartın rengi dedeğişti. Sarı basın kartı gitti yerine turkuaz ba-

sın kartı geldi. Ayrıca eski basın kartı-nın arka fonunda dünya silueti varken yeni ba-sın kartında iletişim başkanlığı yazısı kullanılıyor.

Yeni bas�n kartlar� dikey tasarland�.

Sarı basın kartları tarih oldu

Türkiye Çin için pilot yetiştirecek

DÜNYA genelinde pilot transferleri için tanıtımturları düzenleyen Çinli şirketler astronomik maaşlarla

ülkeye pilot transferleri yapıyor.Vergisiz maaşlar, kârdanpay, konut yardımı gibi pilotları ülkeye çekebilmek içinteklifler de bulunan Çinli şirketlerden bazılarının pilotla-

ra yıllık teklifi ise 350 bin dolara kadar çıkıyor. Hava-yolu şirketleri vergiden arındırılmış bir ücret teklifidışında, gelir kaybı sigortası, yıllık kar beklentisi

ile yenilenebilir pay, Hayat Sigortası veAcil Sağlık Sigortası teklifinde de

bulunuyor.

Yıllık 350 bin dolar

kazanç

Sudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemediSudan tarım arazileriniteslim edemedi

AYDINLIK / ANKARA

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adı-güzel’in Sudan’da kiralanan tarım arazilerine iliş-kin CİMER’e yaptığı başvuruya yanıt geldi. Yanıtta,özel firmaların Sudan’da 5 bölgede 780 bin 500 hek-tar arazide tarımsal yatırım yapmasının özendi-rilmesinin hedeflendiği belirtildi. Ancak, söz ko-nusu arazilerin Sudan Cumhuriyeti tarafından or-tak şirkete teslim edilemediğinden, Türk yatı-rımcılar tarafından herhangi bir tarım arazisi ki-ralanmadığı ifade edildi.

Tarım Bakanı’nın “50 yıl sonraki kıtlığa” çözümolarak sunduğu Sudan’da kiralanan tarım arazile-rinin akıbetine ilişkin Adıgüzel’in “Bu kiralama içinne kadar ödenmiştir” sorusuna ise yanıt verilmedi.

‘KAMU ZARARA UĞRATILDI MI?’

Yanıtta ayrıca, anlaşmada yer alan Tarım İş-

letmeleri Genel Müdürlüğü’nün (TİGEM) Su-dan’da 12 bin 500 hektar alanda “Örnek Çift-lik Kurulması Projesi”nin arazilerin teslim edil-memesinden kaynaklı olarak hayata geçirile-mediği belirtildi. Söz konusu arazilerin Tİ-GEM’e tahsisi yapılmadığından herhangi birtarım üretiminin de olmadığı ifade edildi.

Adıgüzel, konuya ilişkin şu değerlendirmeyiyaptı: Ülkedeki tarımı bitiren, tarım arazileriniranta kurban eden, çiftçiyi ekonomik darboğazasokan AKP, Sudan’da tarım arazisi kiralayaraksorunları çözebileceğini düşünüyordu. An-cak CİMER’in de açıkladığı üzere, AKP’ninSudan’da arazi kiralayarak tarımı şahlandırmahayali başlamadan bitmiş oldu.

Adıgüzel, Sudan’da tarım arazisi kiralamasürecinde kamunun herhangi bir zarara uğ-ratılıp uğratılmadığı konusunun ise muallak-ta bırakıldığını belirtti.

Dağ havalı çilekle 2 milyonluk gelir

KÜTAHYA’nın Simav ilçesine 16 kilo-metre uzaklıktaki, bin 200 rakımlı Koyu-noba Köyü’nde yetiştirilen çileklere yurtiçive yurtdışından talep var. Üretici, yaklaşık400 dekar alanda yaptığı çilek üretimin-den, yılda 150 ile 200 ton arasında ürünalıyor.

Koyunoba Köyü Muhtarı Mustafa As-lantaş, yetiştirdikleri çileğin tadı ve aroma-sının çok farklı ve ilaç gibi olduğunubelirterek, Koyunoba çileğinin benzerinin,Türkiye’nin hiçbir yerinde olmadığını ifadeetti.

Çilek üreticisi Selime Kaymaz (45), “Çi-leğimizin aroması güzel, çileklerin içindebirinci olarak gösteriliyor. Dağ havasındayetiştiği için tamamen doğal oluyor” dedi.

Muhtar Mustafa Aslantaş da, “Çileği-mize her yerden talep alıyoruz, bu durum-dan köy halkı olarak memnunuz” dedi.

Simav Ziraat Odası Başkanı Kadir Bütü-ner, çilek üretiminin Simav’ın ekonomisine2 milyon lira katkı sağlandığını belirterek,şöyle devam etti: Yapılacak olan gölettensonra, 2 bin dekarın üzerinde bir alandaüretim yapılabilecek ve ilçe ekonomisine 5ile 10 milyon lira katkı sağlanabileceğinitahmin ediyoruz.

Tescilli kadayıfın tesisi kurulduDİYARBAKIR’ın geleneksel,

tescilli tatlısı burma kadayıfagösterilen yoğun talep üzeri-ne devletin hibe desteğiyle 3bin metrekare alanda üretimtesisi kuruldu.

Diyarbakır Organize SanayiBölgesi’nde 3 bin metrekarealanda kurulan üretim tesisi,günlük 800 kilogram tatlı üre-timiyle 65 kişiye ekmek kapı-sı oldu. Başta “burma kadayıf”ve yöresel tatlılardan “SütlüNuriye” olmak üzere çok sa-yıda kadayıf ve baklava çeşi-dinin yapıldığı tesiste, 2,5 tonüretimle 300 kişiye istihdamsağlanıyor.

Tesisi kuran işletmeci MuratAltunhan, şöyle dedi: Yurtiçi veuluslararası alanda markamı-zı daha da yaygın hale getir-meyi düşünüyoruz. Buradan 65aile geçiniyor. Bu da beni mut-lu ediyor. Kapasitemizi geniş-letip çalışan sayısını 300’eulaştırmayı hedefliyoruz.

BAYİLİK VERİLECEK

Burma kadayıfın tescili ile işyoğunluklarının arttığına dik-kati çeken Altunhan, “Yurtdı-şından da tatlı talebi var amaşu an için karşılayamıyoruz.Ankara ve İstanbul’un da bu-lunduğu yaklaşık 30 ilden ba-

yilik teklifi geldi” dedi. Soğukzincirle ilgili çalışma yaptıkla-rını söyleyen Altunhan, “So-ğuk zinciri geliştirdikten son-ra bayilik vermeye başlayaca-ğız. Türkiye’nin her yerine tat-lı göndermeye başlayacağız.Türkiye’de bir ilki gerçekleş-tirdik. Türkiye’de bu kapasi-tede bir fabrika yok” diye ko-nuştu.

‘EVLATLARIMI OKUTACAĞIM’

Tesiste çalışanlardan beşçocuk annesi Saime Yıldız daeşinin apartman görevlisi ol-duğunu, maddi imkansızlıktandolayı çocuklarından bazıları-nı okutamadığını söyledi.

Bu iş ile gelir elde etmeninsevincini yaşayan Yıldız, şöy-le konuştu: Çok mutluyum,gururluyum, evime ekmek gö-türüyorum, cebim para görü-yor. İşletme sahibine ve dev-letimize çok teşekkür ediyo-rum. Bu imkanla evime ekmekgötüreceğim, evlatlarımı oku-tacağım.

Çalışanlardan Kübra Uğur-lu da, daha önce geçici işlerdeçalıştığını belirtti. Uğurlu, “Ar-tık sabit bir işim olduğu içinçok mutluyum. Sigortalıyım,maaşım da düzenli şekilde ya-tıyor” dedi.

Kilis’in su sorununa son verecek baraj doldu

DEVLET Su İşleri (DSİ) GenelMüdürlüğü’nce Kilis’te inşa edilenYukarı Afrin Barajı’nda dolulukoranı yüzde 100’e ulaştı.

Tarım ve Orman Bakanlığındanyapılan açıklamaya göre, söz konusubarajın da içinde yer aldığı Yukarı Af-rin Projesi’nin tamamlanmasıyla Ki-lis’in 2060’a kadar içme suyu ihti-yacı karşılanacak.

Bölgede, 2016, 2017 ve 2018yıllarında yaşanan kuraklıklar venüfus artışından dolayı Seve Bara-jı’ndan temin edilen içme suyununKilis’e yetmemesi üzerine DSİ böl-gede kalıcı çözüm bulmak amacıylaYukarı Afrin Projesi’ni hayata ge-çirmek için çalışmalarını başlatmış-tı. Bu çerçevede projenin ana bile-şenlerinden olan 60 metre yük-sekliğe sahip Yukarı Afrin Barajı’nın

inşaatına hız veren DSİ, kısa süredebaraj inşaatını tamamlayarak sututma işlemini gerçekleştirdi. Söz ko-nusu barajda bugün itibarıyla do-luluk oranı yüzde 100’e ulaştı.

Proje kapsamında barajla bera-ber isale hattı inşaatına başlayan DSİ,Yukarı Afrin Barajı’nda depolananiçme suyunu Kilis’e ulaştıracak 43kilometrelik isale hattının 22,3 ki-lometrelik kısmını da tamamladı.

Toplam maliyeti 600 milyon liraolan projenin tamamlanması halindeKilis’e yıllık 19 milyon metreküp sutahsisi yapılacak.

TÜRKİYE’de saçekim ekonomisigeçen yıl 1milyar dola-rın üzerineçıktı. DışEkonomikİlişkiler Ku-rulu (DEİK)Sağlık Ko-misyon ÜyesiServet Terziler,Türkiye’de saç eki-minin ortalama 2-2bin 500 avro bandında oldu-ğunu söyledi.

Terziler, Avrupa’da sağlıksektörünün çöktüğünü be-lirtti: Afrika ve Rusya’da zatenmodern sağlık hizmetleri he-men hemen sıfıra yakın. Dün-yada modern sağlık hizmetialabileceğiniz ülke Amerika.Türkiye genel sağlık, göz, diş,kulak burun boğazda estetikve saç ekiminde kendi ala-nında markalar oluşturdu.

Terziler, saç ekim hizmetinindünyanın en pahalı ve en zorişlerinden biri olduğunu ha-tırlattı. Terziler, şöyle devametti: Türkiye standardının üze-rinde bir kalite ile dünyada ya-pılan saç ekimini 3’te 1 fiyatı-na sunduğu zaman ne oluyordenilmeye başlandı. Türki-

ye’den çıkan ürün-ler kaliteli oldu-

ğu için ağızdanağıza pazarla-ma ile Türki-ye her geçenyıl artan birivme yakala-dı. İlk başlar-

da Türkiye’deAraplar saç ek-

tirmeye başladıama son üç yıldır

Türkiye’de saç ektirenAvrupalı sayısı Arapların 4-5katına çıktı. Özellikle İspanya,Hollanda, Belçika, İngiltere veFransa gibi kıta Avrupası’nınTürkiye’ye yoğun bir şekildesaç ekim ve estetik cerrahi-sinde akın akın gelişler başla-dı.

Terziler, İsveç, Norveç veDanimarka gibi ülkelerindengelen hastaların Türkiye’deözellikle silikon yaptırdığınısöyledi. Terziler şöyle devametti: Dünyada sağlık turizmideğeri 200 milyar dolarınüzerinde. Türkiye’de sağlık tu-rizm hacmi 2,5 milyar dolar.Bu pastanın en büyük kısmı-nı Amerika ve Hindistan alı-yor. Türkiye’de merdiven altıyerler aç ekimini tehdit edi-yor.

Saç 1 milyar dolar kazandırdı

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

Çin�kokpit�açığını�kapatmak�içinTürkiye’yi�radarına�aldı.�THKÜniversitesi,�Çin’den�iki�havayoluşirketine�pilot�yetiştirmek�üzere�ön�mutabakat�sağladı.�Anlaşmalarsonucunda,�öğrenci�ve�öğretim�üyesi�değişimi�yapılacak

AYDINLIK 08 CMYK

30 Haziran 2019 [email protected]

Hazırlayan: Cansu Yiğit

ABD Başkanı, S-400 krizinde Obama’yı suçladı

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

‘Yaptırım olmayacağınıTrump’tan duymuş olduk’

ABD’li�yetkililerin�aylardır�Ankara’ya�yönelttikleri�yaptırım�tehditleri�boşa�düştü.�Erdoğan’la�görüşen�Trump,�krizdenTürkiye’ye�hava�savunma�sistemi�satmayan�Obama�yönetimini�sorumlu�tuttu,�‘Türkiye’ye�adil�davranmadılar’�dediHABER MERKEZİ

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdo-ğan ve ABD Başkanı DonaldTrump, Japonya’nın Osaka ken-

tinde düzenlenen G-20 Zirvesi’nde biraraya geldiler. 15 dakika süren görüşme ön-cesi gazetecilere kısa bir açıklama yapan ikilider, iki ülkenin ticari işbirliğine vurgu yap-tılar.

Gazetecilerin S-400 konusunda “Tür-kiye’ye yaptırım uygulanıp uygulamaya-cakları” sorusuna Trump, “Karmaşık birdurum” biçiminde yanıt verdi. Obamayönetiminin, Türkiye’nin Patriotları al-masına izin vermediğini belirten Trump,“Bu sebeple başka füze almak zorunda kal-dılar. Türkiye’ye adil davranılmadı” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ileTürkiye arasındaki dayanışmanın bugünekadar olduğu gibi devam edeceğine inan-dığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:ABD ile 75 milyar dolarlık bir ticarethacmimiz var, zirveye doğru ilerleme ham-lemiz var. Savunma sanayinde atacağımızadımlar var. Ama her şeyden öte stratejikortaklığımız var. Bu stratejik ortaklığımızdayanışmamızı teşvik ediyor. Bundan son-raki süreçte bu dayanışmamızın aynı şekildedevam edeceğine ilişkin inancım tamdır.

‘FARKLI ÇÖZÜMLERİ DEĞERLENDİRİYORUZ’

Erdoğan’dan ‘Son dönemde yakınlaş-tığım dostum’ diye bahseden Trump, Tür-kiye Cumhurbaşkanı’nın çok önemli işlerbaşardığını söyledi. Soru cevap kısmındagazeteciler Trump’a üç kez, Rusya’dan S-400 satın alan Türkiye’ye Washington yö-

netiminin yaptırım uygulanıp uygulama-yacağını sordu. Trump, şu yanıtı verdi:

“Karmaşık bir durum. S-400 konusunabakıyoruz. Türkiye’nin Patriotları alması-na izin vermediler. Obama yönetimi izinvermedi, bu sebeple başka füze almak zo-runda kaldılar. Bence kendilerine adildavranılmadı. Başka füzeleri alınca, S-400’leri alınca, ‘Bizimkileri alın’ dediler.Farklı çözümleri değerlendiriyoruz. Tür-kiye bizim dostumuz. Büyük bir ticaret or-tağımız. Obama yönetimi gibi davrana-mazsınız. Bu iki yönlü bir cadde. KendisiPatriot almak istedi, satmadılar, sonra ‘ta-mam satarız’ dediler. O bir NATO üyesi.İnsanlara adil davranmanız gerekir. Tür-kiye’ye adil davranılmadı.”

ABD Başkanı, bir başka soru üzerineTürkiye’yi ziyaret edeceğini söyledi. Ziya-retin “Temmuz ayında mı yapılacağı” so-rusuna ise Trump “Bir noktada gideceğimama tarih netleşmedi” yanıtını verdi.

‘YAPTIRIM OLMAYACAĞINITRUMP’TAN DİNLEDİK’

Zirvenin sona ermesinin ardından ba-sın toplantısı düzenleyen CumhurbaşkanıErdoğan, gazetecilerin S-400’lerle ilgilisorusu üzerine şunları söyledi:

“Kendisiyle (Trump) görüşmemdenhemen önce basın mensuplarına da bu ko-nularla ilgili gayet güzel cevabı verdi.S400’lerle ilgili konuda bizim tabii bütünanlaşmamız, her şeyimiz bitmiştir ve şuanda artık olay teslimat sürecindedir. Veteslimat sürecinde de olan böyle bir söz-leşmeyi inkar etmemiz Türkiye gibi bir dev-lete yakışmaz. Bu iş bitti.

“Yaptırımlar konusunda Sayın Trump

y a p -tığı açıkla-mada, bu ko-nuya açıklık ge-tirdi. Böyle bir şeyinolmayacağını da kendi-sinden özellikle dinlemişolduk. Bizim örneğin S400olayı bir taraftan yürürken amabiz Amerika’dan Lockheed Mar-tin’den şu anda mesela Boeing uçak-lar alıyoruz. 100 adet Boeing uçağınıLockheed Martin’den alıyoruz. Yani ser-best piyasa ekonomisinin olmuş olduğubir dünyada bunları bir defa birbirinekarıştırmayacağız ve adımlarımızı dabuna göre atacağız. Bunun yanında daşu gerçeği özellikle vurgulamamızlazım, o da şudur; biz Amerika ile stra-tejik ortağız. Stratejik ortak olarak dabizim atacağımız bu adımlarda Türki-ye’nin egemenlik haklarına birilerininmüdahale etme gibi bir yetkisi de yoktur,bunu da herkesin bilmesi lazım.”

‘PAZAR DEĞİL ORTAK ÜRETİCİYİZ’

F35 için şu ana kadar Amerika’ya 1 mil-yar 400 milyon dolar ödeme yapıldığını be-lirten Erdoğan, değerlendirmesini şöylesürdürdü: “Burada biz pazar değiliz, ortaküreticiyiz. Ortak üretici olmak suretiyle deşu ana kadar bize teslimatı yapılan 4 taneF35 uçağı var. Ama alacağımız 100 artı 16.Yani toplamda 116 uçak. Biz bunların dabeklentisi içerisindeyiz. Ödeme planımızbaşlamış, ödemeler yapılıyor. Ama böyle

alttabirile-rinin yap-tığı açıkla-malar SayınBaşkanın yakla-şımlarıyla hiç örtüş-müyor. Bunların da bi-zim ikili ilişkilerimizi benbozmayacağına inanıyorum veyola da bu kararlılıkla devam edi-yoruz.”

GÖRÜŞMEYE ilişkin Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılanaçıklamada, “Erdoğan ile Trump’ın görüşmesinde ikili iliş-

kiler ve Suriye’deki gelişmeler başta olmak üzere bölgeselmeseleler ele alındı. Erdoğan ile Trump’ın görüşme-

sinde 75 milyar dolarlık ticaret hedefi yeniden te-yit edilerek atılacak adımlar değerlendirilmiştir”

denildi. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın,ABD Başkanı Trump’a Türkiye’nin ulusal gü-

venliğinin gereklerini yerine getirme ka-rarlılığını dile getirdiği bildirildi.

‘POTANSİYEL SATIN ALMA’

Görüşmenin hemen ardından yazı-lı bir açıklama yayınlayan Beyaz Sarayise görüşmede Trump’un Erdoğan’a S-

400’ler konusunda endişelerini dile ge-tirdiğini söyledi: “İki lider, aralarında iki-li ticareti geliştirme arzusu ve Suriye’deortak gayeleri başarmak da dahil olmak

üzere her iki ülke için önemli olan birdizi ikili sorun üzerine tartıştılar.

Başkan, Türkiye’nin Rus S-400 füzesavunma sistemini potansiyel

satın alma konusundaki endi-şesini dile getirdi ve NATO İt-

tifakı’nı güçlendirecek şe-kilde, savunma işbirliği

konusunda Türki-ye’yi, ABD ile bir-

likte çalışma ko-nusunda ce-

saretlen-dirdi.”

‘KARARLILIK DİLE GETİRİLDİ’

‘Suriye’de durum kontrol altında’

TÜRKİYE’nin İdlib’deki gözlem nok-tasına yönelik saldırı Erdoğan-Putin gö-rüşmesinde ele alındı. Erdoğan, Suriyeordusunun düzenlediğini söylediği saldırıylailgili “Bir daha olmaması gerekir” dedi. Pu-tin de Suriye’deki durumu Erdoğan’lagörüştüğünü, ancak görüşmenin içeriğiyleilgili ayrıntıları basın toplantısında konuş-mayı gerekli bulmadığını belirtti ve ekledi:

Durum kontrol altında.Cumhurbaşkanı

Tayyip Erdoğan,G20 Zirvesi sı-

r a s ı n d a ,R u s y aD e v l e tBaşkanıPutin ileyaklaşıkbir saat

g ö r ü ş t ü .Görüşmenin

gündemindeikili ilişkiler, Suriye

ve enerji konuları yeraldı.

Toplantının başında Erdoğan, Türkiye-Rusya ilişkilerinde önemli bir ivme yaka-landığını ifade etti. “Özellikle S-400’lerinsevkıyatı konusunda Duşanbe’de mutaba-kata vardığımız gibi, yol haritasının deva-mını şu anda izliyoruz” diyen Erdoğan, söz-lerini şöyle sürdürdü: “Füzenin ortak üre-timi başta olmak üzere teknoloji transferinide içerecek şekilde ilerletilmesi bizim içinöncelik taşıyor. Şu anda öyle zannediyorumki gözler bu işin sevkıyatıyla ilgili olan kı-

sımda. Zaten bu konudaki mutabakatı-mızda da bir aksama söz konusu değil.”

AKKUYU VE VİZE

Karma Ekonomik Komisyonu Toplan-tısını gelecek dönemde Türkiye’de yapa-caklarını hatırlatan Erdoğan, “Rus vatan-daşlarının Türkiye’ye olan muhabbeti hergeçen gün daha da artıyor. Bu da tabii hal-kımız için de turizmdeki yöneticilerimiz içinde ayrı bir güç kaynağımız” diye konuştu.Akkuyu Nükleer Santrali’nin ilk ünitesinin2023’te hizmete gireceğini vurgulayan Er-doğan “Ayrıca nükleer olmayan malze-melerin Türkiye piyasasından tedariki hu-susuna da önem atfediyoruz” dedi. Erdo-ğan sözlerini şöyle sürdürdü: 8. Üst düzeyliİstişari Konsey Toplantısı’nda vardığımızmutabakatın neticesinde resmi pasaport-larla ilgili teknik çalışmaların başlatıldığı-nı öğrendim. Bunun kısa süre içerisinde so-nuçlandırılmasını da bekliyoruz. Bununlabirlikte vize muafiyetinin sağlanması ko-nusunda henüz istediğimiz noktada deği-liz. Bunu hızlandırırsak çok çok dahamemnun olacağız.

‘REKOR SEVİYE’

Rusya ile Türkiye arasındaki karşılıklı tu-rizmin ciddi oranda arttığına işaret eden Pu-tin ise şunları kaydetti: Geçen sene altı mil-yon Rus turist Türkiye’yi ziyaret etmiştir. Buda rekor bir seviyeydi. Bizim turistler Tür-kiye’de oldukça fazla para harcamaktadır.Türk tarafının bundan geliri toplamdayaklaşık 5 milyar dolar olmuştur. Karşılık-lı Rus-Türk Kültür ve Turizm Yılı devam

etmektedir. Bu yılın yeni başarılara vesileolmasını diliyoruz. Bir kez daha sizi gör-düğüme çok mutlu olduğumu belirtmek is-tiyorum.

‘KÖKENİNİ BİRLİKTE BULMAYA ÇALIŞIYORUZ’

G20 zirvesi sonrası basın toplantısı dü-zenleyen Rusya lideri Vladimir Putin, Su-riye’de Türkiye ile yapılan işbirliğine ilişkinbir soru karşısında şunları söyledi: Türk-lerle her gün iletişim kuracak biçimde ça-lışıyoruz, bu bakımdan onlarla Amerikalı-larla olduğundan çok daha yoğun iletişimiçerisindeyiz. Suriye’de olan tüm olayları bi-liyoruz ve bunların kökenini birlikte bul-maya çalışıyoruz.

Ayrıca Rusya lideri, Suriye’deki durumuCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la gör-üştüğünü, ancak görüşmenin içeriğiyle il-gili ayrıntıları basın toplantısında konuşmayıgerekli bulmadığını belirtti ve ekledi: Du-rum kontrol altında.

Putin’in bu açıklaması Türkiye’nin İd-lib’deki 10 numaralı kontrol noktasınadüzenlenen havan topu saldırısı sonrası Mil-li Savunma Bakanlığı’nın “Suriye rejimininmevzilenmiş olduğu bir alandan” yapıldı-

ğını ve karşılık verildiğini açıklamasının ar-dından geldi.

‘ABD’NİN BÖLGEDE OLDUĞUNUGÖRMEMEK ELDE DEĞİL’

Zirve sonrası konuyla ilgili açıklama ya-pan Erdoğan da şunları kaydetti: “Rejimtarafından maalesef sınırlarımıza saldırıoldu ve bir askerimiz şehit oldu. Tarafı-mızdan müdahale edildi, ama bir daha ol-maması gerekir. Bunlarla ilgili görüşmele-ri yaptık. Gözlem kulelelerin varlığı, İdlib’inkorunmasıdır. Hassasiyetimizi sonuna ka-dar koruyacağız. Amerika’yla Suriye’deMünbiç, Fırat’ın doğusu, bunlarla ilgiliTrump’ın yaptığı açıklamalar, askerlerinintamamen çekilmesi, en azından Fırat’ın do-ğusuna çekilmesi konuları konuşuldu. Koa-lisyon güçleriyle beraber ABD’nin de böl-gede bulunduğunu görmemek mümkün de-ğil. Özellikle Rusya’yla Suriye’nin kuzey-batısındaki varlığımız farklı. Münbiç’teABD ile ortak atacağımız adımlarla Mün-biç’in işgalcilerden kurtulup, sahiplerine tes-lim edilmesi yönündedir. Oranın yüzde 90’ıAraptır, bir terör koridoru vardı. Burası ar-tık bir barış koridoru olmalı ve gerçek sa-hipleri yerleşmeli.”

Ticaret görüşmeleriyeniden başlayacak

ÇİN Devlet Başkanı Xi Jinping ileABD Başkanı Donald Trump, G-20Zirvesinde bir araya geldiler. Küreselpiyasaların gözünü diktiği Trump-Xigörüşmesinin olumlu geçtiği öğrenildi.Çin’in resmi Xinhua haber ajansı iki-li liderin, ABD ve Çin’in ticaret gö-rüşmelerine yeniden başlamayı ka-rarlaştırdıklarını ve yeni gümrük ver-gilerinin konmayacağını bildirdi.

Trump “Eğer adil bir ticaret anlaş-ması yapabilirsek bu tarihi bir işolur” dedi. Xi ise ABD ile Çin arasın-daki tarihi ilişkilerin zaman içinde na-sıl gelişip bugünkü seviyesine ulaştı-ğını anlattığı konuşmasında iki ülkearasındaki işbirliği ve koordinasyonundaha da artmasını umduğunu dile ge-tirdi.

ABD Başkanı Donald Trump, ÇinDevlet Başkanı ile arasındaki ilişkidenövgüyle söz etti. Trump, 2017 yılındaÇin’e gerçekleştirdiği ziyareti “Ha-yatının en sıra dışı seyahatlerindenbiri” olarak tanımladı. Trump, şöylekonuştu: ABD-Çin işbirliği ayrılıktan iyi-dir, diyalog zıtlaşmadan iyidir. Aslın-da (anlaşmaya) çok yakındık fakat birşeyler oldu ve o süreç biraz koptu, şuanda biraz daha yaklaşıyoruz. Eğer adilbir ticaret anlaşması yapabilirsek butarihi bir iş olur. Buna tamamen açı-ğız ve siz de buna tamamen açıksınız.Sanıyorum artık gerçekten muazzamolacak bir şeyler yapmaya devamedebiliriz.

İki ülke arasında Trump’ın görevegeldiği dönemden bu yana devameden gümrük vergisi mücadelesi,ABD ile Çin arasındaki son ticaret an-laşması müzakerelerinin yarım kal-masıyla yeni bir noktaya ulaşmıştı.Trump eğer bu toplantıda uzlaşma ol-mazsa 300 milyar dolar civarındayeni Çin mallarına ek gümrük vergi-leri koyacağını söylemişti. Bu du-rumda Çin de misilleme yapacağını bil-dirmişti.

Sonuç bildirisinde ticaret savaşları yok

G20 Liderler Zirvesi dün sona erdi.İki gün süren zirvenin ardından tümG20 üyeleri tarafından imzalanan 43maddelik bir sonuç bildirisi yayım-landı. Bildiride, küresel “ekonomik bü-yümenin” düşük kaldığı uyarısı ya-pılırken, ticari ve jeopolitik gerilimlerinartmasıyla risklerin aşağı yönlü olduğuvurgulandı. ABD, Çin ve diğer ülkelerarasında artan ticaret savaşlarına bil-diride yer verilmedi. Elektronik tica-ret, akıllı zeka ve nesnelerin interne-tinin ortaya çıkardığı acil zorluklarakarşı daha fazla çalışılmaya ihtiyaç ol-duğu belirtildi.

Ticaret ve yatırım için risklerindeğerlendirilmesine devam edi-leceğine ve bu risklerin gide-rilmesi için gerekli adımlarınatılacağına işaret edilen bil-diride, şöyle denildi:

Özgür, adil, ayrımcı olma-yan, şeffaf, öngörülebilir ve is-tikrarlı bir ticaret ve yatırım or-tamı oluşturmak ve pazarlarımızıaçık tutmak için çabalıyoruz.

G20 liderleri, sonuç bildirisinde, ti-caret ve yatırımlar konusunda, pa-zarları açık tutacaklarını ve Dünya Ti-caret Örgütü’nün gerekli olan re-formları destekleyeceklerini belirtir-ken, bu konuda küresel “eşit şartlar”oluşturmak için çalışacaklarını be-lirtti.

Dünyanın dört bir yanından 2 bin-den fazla gazetecinin takip ettiği zir-veye, 37 devlet ve hükümet başkanıve aralarında Avrupa Birliği’nden dedelegelerin yer aldığı yaklaşık 30 binkişi katıldı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan,G20 Liderler Zirvesi temasları kapsamında, Birleş-miş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guter-res, İngiltere Başbakanı Theresa May, AlmanyaBaşbakanı Angela Merkel, Endonezya Devlet

Başkanı Joko Widodo ve Hindistan Baş-bakanı Narendra Modi ile de

görüştü.

Görüşmetrafiği

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Cansu Yiğit [email protected]

AYDINLIK 09 CMYK

İmer: Türkiye, ABD karşısında dik durduZİHNİ ERDEM / ANKARA

ANKA Enstitüsü Yönetim Kurulu Baş-kanı Prof. Dr. Sencer İmer, Osaka’daABD Başkanı Donald Trump ile görüşenCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın S-400’ler konusunda tutumunu koruduğunusöyledi. Prof. Dr. İmer, “Türkiye’nin bu dikduruşu karşısında, ABD, Türkiye’yi kay-betmek istemediği için karşı reaksiyon

göstermedi” dedi.Prof. Dr. Sencer İmer,dün Japonya’nın Osaka

kentindeki G-20 top-lantısında, ABD Baş-kanı Trump ile Tür-kiye CumhurbaşkanıErdoğan arasındadün yapılan görüş-

meyi Aydınlık’a değerlendirdi:

TÜRKİYE’Yİ TAMAMEN KAYBEDEBİLİR

“Osaka’daki görüşmelerde, Türkiyegerek S-400’ler gerek F-35’ler gereksePatriotlar konusunda tutumunu korudu.Sayın Cumhurbaşkanı buradan giderken neaçıkladıysa orada da aynı şekilde Trump ilePutin ile görüştü. Dolayısıyla Türkiye’ninbu dik duruşu karşısında, ABD de Türki-ye’yi kaybetmek istemediği için karşı re-aksiyon göstermedi. Zaten karşı reaksiyongöstermesi beklenemez.

“Çünkü yaptırımlara başvurması halin-de Türkiye’yi tamamen kaybedebilir. BuAmerika’nın işine gelmez. Çünkü Ameri-ka’nın Ortadoğu’da kalabilmek için mutla-ka Türkiye’yi, en azından müttefik olarak

veya dost olarak yanında tutması lazımdır.Yalnızca İsrail’e, Suudi Arabistan veya Mı-sır’a dayanarak bunu yapamazsınız.”

ABD’DEKİ ŞAHİNLER MEMNUN DEĞİLLER

“Trump pragmatik bir kişiliğe sahip bi-liyorsunuz. İşadamı. Benim gördüğümkadarıyla bir işadamı gibi meseleyi ele aldı.Aynı şeyi Çin ile yapacağı görüşmelerde ya-pacağını ummak isterim. Xi Jinping ileolan görüşmelerinde Çin ile olan ticaret sa-vaşlarını da sonuçlandıracaklarını düşü-nüyorum. Öyle bir işaret verdi. Geleceksene seçimi var, bay Trump’un. Bu duru-mu çok fazla gerginleştirmek, dünya eko-nomisinin bu ticaret savaşı dolayısıyla kü-çülmesine sebebiyet vermek, Trump’un daişine gelmez.”

“Ama tabii Amerika’da, Washing-ton’daki bürokratik çevreler ve birtakım şa-hin kanat temsilcilerinin bundan hiç mem-nun olmayacağını düşünüyorum. Bolton(ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı JohnBolton) ve Pompeo (ABD Dişişleri BakanıMike Pompeo) gibi bazı generalleri kastediyorum. Temsilciler Meclisi veya Sena-to’daki bazı kişileri kast ediyorum. Ama herşeyden önce firmalar.”

ABD ŞİRKET GİBİ YÖNETİLEMEZ

“Burada şunu unutmamak lazım:ABD bir şirket gibi yönetilemez. Bir şir-ket gibi yönetilirse, şirket çıkarlarıABD’nin önüne geçerse bu, Amerikantoplumu tarafından da uygun karşılanmaz.ABD Başkanı bay Trump da buna uymakzorunda.”

‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’

‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’‘Deniz güvenliği için işbirliği kaçınılmaz’

HABER MERKEZİ

DENİZ Kuvvetleri Komutanı Or-amiral Adnan Özbal, Karade-niz’deki güven ve istikrarın devam

etmesinin Türkiye’nin önceliği olduğunusöyledi.

“Karadeniz Deniz Güvenliği ve İş Birli-ği” temasıyla Çok Uluslu Deniz GüvenliğiMükemmeliyet Merkezi Komutanlığı(ÇUDGMM) ev sahipliğinde düzenlenen“Uluslararası Karadeniz Deniz GüvenliğiSempozyumu 2019” Beşiktaş’taki DenizMüzesi Komutanlığında başladı. Sempoz-yumun açılışında konuşan Oramiral Özbal,Karadeniz’in artan deniz taşımacılığı veinşa edilen doğalgaz boru hatları göz önün-de bulundurulduğunda dünya gündemindeönemli bir yere sahip olmaya devam ede-ceğini söyledi. Oramiral Özbal, “Karade-niz’de deniz güvenliğinin sağlanabilmesiamacıyla işbirliği yapılması ve ortaklık ka-çınılmaz. Karadeniz ülkeleri ekonomi, gü-venlik, çevre ve insanı yardım gibi birçok alan-da işbirliği için gerekli anlaşmaları imzala-mış durumda. Bu, kıyı ülkeleri arasındaki iş-birliğinin geliştirilmesi için uygun altyapının

mevcut olduğunu göstermektedir” dedi.

‘MONTRÖ HAYATİ ÖNEMDE’

Karadeniz’deki güven ve istikrarın devametmesinin Türkiye’nin önceliği olduğunu ve bunoktada Montrö Anlaşması’nın hayati önemiolduğunu vurgulayan Oramiral Özbal, “Ortakanlayışla ve karşılıklı diyalogla tüm sorunlarınaşılacağına inancımız tamdır. Kıyı ülkeleriarasında ortak güveni inşa etmek ve bölgedekidayanışmayı artırmak için sabır ve zamana ih-tiyaç duyduğumuz yadsınamaz bir gerçektir. Bunedenle, işbirliğini yeniden tesis edilmesi içintüm kıyıdaşlar arasındaki diyaloğun sürdü-rülmesi gerekmektedir” değerlendirmesindebulundu.

‘KARADENİZ MAVİ VATAN’

Sempozyum ile ilgili değerlendirmelerdebulunan Kadir Has Üniversitesi İktisadi İda-ri ve Sosyal Bilimler Dekanı Prof. Dr. Mitat Çe-likpala, son dönemlerde gündemin DoğuAkdeniz’e yoğunlaştığını, Türkiye’nin kon-jonktür gereği Doğu Akdeniz’i konuştuğunuama Karadeniz’in mavi vatan olduğunu ve Tür-kiye’nin kendi toprakları olduğunu söyledi. Ka-radeniz’in Türkiye için her zaman önemli bir

alan olduğunu kaydeden Prof. Dr. Çe-likpala şöyle devam etti: “Karadeniz bi-zim için her zaman çok önemli bir alan.Burası bizim münhasır ekonomik böl-gemiz. Kıyıdaş ülkelerle çok önemli iliş-kilerimiz var. Bölgenin refahı, gelişmesiniTürkiye, 1990’ların başından beri ‘Karade-niz İşbirliği Örgütü’ çerçevesinde hep önem-semiştir. Peşi sıra ise bölgenin güvenli bir böl-ge olarak kalması için bir takım girişimlerdebulunmuştu. Türkiye’nin burada önemsediğişey Karadeniz’in güvenliğinin kıyıdaş ülkelertarafından da sağlanması ve korunması. Çün-kü Türkiye sahiplik söylemi altında tüm Ka-radeniz’in güvenliğini sağlamaya çalışıyor.”

BÖLGE DIŞI AKTÖRLERİNMÜDAHALESİ ÖNLENİYOR

Türkiye’nin, Karadeniz’de daha güvenlidaha istikrarlı bir alan yaratmak için tüm kı-yıdaşlarını teşvik ettiğini vurgulayan Prof. Dr.Çelikpala, şöyle konuştu: “Bölgede güvenliksorunu 1990’ların başından beri var. Özellik-le Sovyetler Birliği’nin çökmesinden itibarenyapılmak istenen güvenlik sorunlarının büyü-meden önüne geçilmesi. Türkiye’nin yarattı-ğı bu girişimler de bölgedeki dengeyi sağlamak

üzere ortak bir zemin oluşmasını sağlıyor. El-bette tüm kıyıdaş ülkelerin kendi çıkarları veöncelikleri var ama bu ülkeleri bir araya geti-ren bölgedeki en aktif aktör de Türkiye’dir. Ça-tışmaların çözümü noktasında atılacak her türadımı Türkiye destekliyor. Dolayısıyla Türki-ye dışarıdan aktörlerin olaya müdahil olmasınınönüne geçerek bölgenin normalleşmesinekatkı sağlıyor.”

Sempozyumun bugünkü oturumlarında,“Montrö Anlaşması ve Barış Denizi: Kara-deniz”, “Türkiye perspektifinden MontröAnlaşması” ve “Barış denizi: Karadeniz, Ka-radeniz enerji yolları ve taşımacılık”, “Kara-deniz enerji güvenliği”, “Karadeniz’in geleceğive temizliği” başlıkları ele alınacak.

General Hafter’den Türkiye’ye tehdit

LİBYA’nın doğusunu kontrol eden GeneralHafter’e bağlı Libya Ulusal Ordusu’nun(LUO) hava savunma sistemlerinin Trablus’taBM destekli Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne(UMH) ait bir insansız hava aracını düşürdüğüaçıklandı. Açıklamada, İHA’nın Türkiye’deüretildiği savunuldu.

Hafter’in sözcüsü Ahmed Mismari “Tür-kiye ve Katar, militanların lehine müdahale edi-yor” dedi. Mismari Türkiye’den Trablus’a in-mek isteyen herhangi bir uçağın düşman ola-rak görüleceğini, aynı durumun Libya’daki li-manlara yanaşmak isteyen gemiler için de ge-çerli olduğunu söyledi. Mismari, Libya Ulu-sal Ordusu’nun “Libya’daki Türkiye’ye ait şir-ket ve projelerin de silahlı kuvvetlerin meşruhedefi olarak görüldüğünü” ifade etti.

‘FARKLI TEDBİRLER ALIRIZ’

Konu, G-20 Zirvesinin ardından dü-zenlediği basın toplantısında, Cumhur-başkanı Tayyip Erdoğan’a soruldu. Ko-nudan haberdar olmadığını belirten Er-doğan, “Bana bu yönde ulaşan bir bilgi yok.Yani Hafter tarafından böyle bir talimatvarsa inceletiriz. Zaten bu konularla ilgiligerekli tedbirlerimiz alındı. Bundan son-

ra da gerekirse farklı tedbirler alırız” dedi.

SEKİZ YILDIR BİTMEYEN KRİZ

Afrika’nın en büyük petrol rezervlerine sa-hip olan Libya’da 42 yıllık Kaddafi dönemi, 17Şubat 2011’de başlayan ayaklanmaların ar-dından NATO müdahalesiyle sona ermişti.Ancak NATO müdahalesi sonucunda mey-dana gelen istikrarsızlık, geçiş dönemindeki ba-şarısızlıklar ve silahlı grupların iç çatışmalarınedeniyle ülke sekiz yıldır huzura kavuşama-dı.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) fi-nansal ve askeri, Fransa ve ABD’nin diplo-matik desteği ve BM’nin “de facto aktör” ilanetmesiyle güçlenen Hafter, üzerinde anlaş-maya varılan BM barış planına rağmen, ni-san ayında Trablus’a harekat başlattı. Haf-ter yönetimindeki silahlı güçler BM destekliUlusal Mutabat Hükümeti’nin (UMH)elindeki Trablus’a dayandı. Çatışmalar hâlâsürüyor. Trablus yakınındaki yerleşimlerHafter güçleri ile UMH arasında sık sık eldeğiştiriyor.

Eski bir Libya ordu komutanı olan Hafter,Kaddafi ile arası açılınca yaklaşık 20 yılABD’de kaldı ve NATO’nun Kaddafi’yi de-

virmesinden sonra ülkeye döndü. BM destekliUMH’ye karşı bir iktidar odağı oluşturan Haf-ter, 2014’ten beri ülkedeki petrol üretimininönemli bir kısmını elinde tutuyor.

Hafter; Suudi Arabistan, BAE, Mısır’ınaçık, Fransa ve ABD’nin “diplomatik” des-teğine sahip.

BM destekli UMH’nin Başbakanı Serrac,Trablus’taki milis güçleri kontrol ediyor. Tür-kiye ve Katar’ın desteklediği Serrac’ı, Akde-niz üzerinden gelen göç akınını durdurma ko-nusundaki adımları nedeniyle İtalya da des-tekliyor. İtalya ve Fransa arasındaki ayrılıkAB’nin de Libya konusunda ortak bir tutumgeliştirmesini engelliyor.

Amerikan F-22’leri Katar’daABD, beşinci nesil F-22 Raptor hayalet

uçaklarını Katar’a yolladı. ABD HavaKuvvetleri Merkez Komutanlığı cumagünü, F-22 Raptor’ın, “Amerikan kuvvet-lerini ve çıkarlarını savunmak” için görev-lendirildiğini bildiren bir açıklama yaptı.Açıklamada uçak sayısı belirtilmedi.

Uçakların, Katar Al Udeid Hava Üs-sü’ne yerleştirildiği biliniyor. ABD’nin F-22’leri konuşlandırdığı Al Udeid, Ortado-ğu’da ABD tarafından kullanılan en önem-li üslerden. Üs, 100’den fazla operasyoneluçağa ev sahipliği yapıyor. Katar yetkilile-ri, stratejik olarak yerleştirilmiş olan üssünbölgedeki havadan yakıt ikmalinin yakla-

şık yüzde 80’ini karşı-ladığını söylü-

yor.

Tahran ve Washington, ABD Başkanı Do-nald Trump’un, İran’la yapılan 2015 nükle-er anlaşmasından tek taraflı olarak çekilme-sinden bu yana, Körfez’de gerginlik artıyor.Trump’un yeni yaptırımlar duyurması üzerinegözler olası bir çatışmaya kilitlendi.

İran, ABD’nin yüksek bütçeli GlobalHawk insansız hava aracını, kendi üretimi olan3 Khordad Hava Savunma Füze Sistemi iledüşürmüştü.

F-22 RAPTOR

F-22 Raptor, 2000’li yılların başlarında ba-şarılı F-15’in yerini aldı. ABD Hava Kuv-vetleri F-22’lerin ‘bilinen veya öngörülen sa-vaş uçakları ile eşleştirilemediğini’ iddia

ediyor. Her biriyaklaşık 150

milyon dolarolan F-22 Rap-tor, tek kişilik, çiftmotorlu bir savaş

uçağı. Temel olarak bir hava üs-tünlüğü savaşçısı olarak tasarlanmış,

ancak aynı zamanda yer saldırı ve sinyal is-tihbarat yeteneklerine sahip. Üretici firmaLockheed Martin, F-35’lerin de üreticisi.ABD başlangıçta toplam 750 uçak almayıplanlamış, ancak 2009’da yüksek maliyeti ne-deniyle 187 uçağa indirilmişti.

INSTEXfaaliyete geçtiİRAN Dışişleri Bakan Yardımcısı

Abbas Arakçı, INSTEX’in faaliyetegeçtiğini, ilk transferin yapıldığınıaçıkladı. Arakçı, AB, Almanya,Fransa ve İngiltere’nin, İran’a yönelikABD yaptırımlarını ortadan kaldırmaamacıyla oluşturdukları INSTEX’i,Avrupa dışı üçüncü ülkelerin kulla-nımına da açmayı planladıklarını söy-ledi.

Abbas Arakçı, Avusturya’nın baş-kenti Viyana’da, Fransa, Almanya,İngiltere, Rusya, Çin ve Avrupa Bir-liği (AB) ile İran’dan oluşan Kap-samlı Ortak Eylem Planı (KOEP) or-tak komisyonu toplantısının ar-dından açıklamalarda bulundu.Toplantı, AB Dış İlişkiler Servisi Ge-nel Sekreteri Helga Schmid baş-kanlığında yapıldı. Arakçı, bir son-raki toplantının bakanlar düzeyin-de olacağını ve en kısa sürede ya-pılacağını bildirdi.

ABD’nin Mayıs 2018’de nükleeranlaşmadan tek taraflı çekilmesininardından İran’a yönelik yaptırımlarıhayata geçirmesi, bu ülkede eko-nomik sorunlara yol açmasınınyanı sıra anlaşmaya taraf AB üye-si ülkelerle İran’ın ticari ilişkilerinide olumsuz etkilemişti. AB, İran ileticaret yapan Avrupalı firmalarınyaptırımlardan zarar görmemesiiçin ocak ayında INSTEX adlı ödememekanizmasını hayata geçireceği-ni duyurmuş, ancak düne kadaradım atılamamıştı. ABD’nin yap-tırımlarına karşı 8 Mayıs’ta anlaş-maya taraf ülkelere 60 gün süre ve-ren İran, zenginleştirilmiş uran-yum kapasitesini artıracağını açık-lamıştı.

RUSYA DA KATILMAK İSTİYOR

Öte yandan Rusya Dışişleri BakanYardımcısı Serrgey Riyabkov, ülke-sinin INSTEX’ten yararlanmak iste-diğini söyledi. Riyabkov “Bu meka-nizma’nın temelini oluşturan ülke-ler ve AB üyesi diğer yedi ülke ile bir-likte bu mekanizmadan diğer ülke-lerin de yararlanma imkanının sağ-lanması önemlidir” dedi. Riyabkov,INSTEX’in faaliyete başlamasının‘yolun başlangıcı’ olduğunu belirt-ti, İran ile işbirliği yapan ülkelerin sa-yısının kısa sürede artması temen-nisinde bulundu.

Deniz�Kuvvetleri�Komutanı�OramiralÖzbal�‘Kıyı�ülkeleriarasında�ortak�güveni�inşa�etmek�ve�bölgedeki�dayanışmayı�artırmak�için�sabır�ve�zamana�ihtiyaçduyduğumuz�yadsınamaz�bir�gerçektir’�dedi

OramiralAdnanÖzbal

AhmedMismari

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Irmak Mete10

AYDINLIK 10 CMYK

[email protected]

ABD modeli: Yeni Tip Siyasetçi

İsmet ÖZÇELİK

İstanbul seçimleri sonrası gaza basıldı.“Yeni Tip Siyasetçi” propagandası başla-dı.“Genç, sakin, uzlaşmacı, ...”Öne sürülen isimler şunlar:İmamoğlu, Demirtaş, Babacan, ...İsimlere bakınca projenin sahibi de açığa çı-

kıyor.ABD gizlenmeye çalışılsa da hemen belli olu-

yor.

BİLGE ADAMLAR

Mevcut liderler de ihmal edilmiyor.Gül, Kılıçdaroğlu, Karamollaoğlu, ... için de

rol biçilmiş.“Bilge adamlar”, “onursal başkanlar”

...Gençlerin önünü açtıkları vurgulanıyor.Bir anlamda yol gösteriliyor.

TURUNCU DEVRİM MODELİ

ABD, Sovyetler dağıldıktan sonra bir plan yap-mıştı.

SSCB’den ayrılan cumhuriyetlerden “genç-leri” belirledi.

Onları ABD’ye götürüp eğitti.Sonra da “turuncu” devrimleri sahneye koy-

du.Eğittiği “gençleri” yönetimlere atadı.Olayı bizzat yaşayanlardan dinledim.Amerika günlerini uzun uzun anlatmışlardı.Gürcistan’da Şaakaşvili, Ukrayna’daki yöne-

ticiler, ... bunlardan bazıları.

TUTMADI

İlk başta bir rüzgar esti.Peş peşe yönetimler değişti.Ama tutmadı.Bunlardan en tipik olanı eski Gürcistan

Cumhurbaşkanı Şaakaşvili’ydi.Gürcistan’da devrilince başka bir ülkeye gitti.Ukrayna’da Odessa Valisi oldu.ABD’nin profesyonel elemanı.Gürcistan ve Odessa’da yaptıkları hala gün-

demde.

TÜRKİYE’DE TUTAR MI?

ABD, Cumhurbaşkanlığı Sistemine destek ver-di.

Referandumda “Evet” dedi.Erdoğan olmazsa bir başkası;Tek elden her istediğini yapmayı planladı.Ama hesabı tutmadı.Şimdi “Yeni Tip Siyasetçi”lerle yola devam

etmeye çalışıyor.

İSTANBUL SEÇİMİ

İstanbul seçiminden umutlandığı anlaşılıyorAncak İstanbul seçimini yanlış tahlil ediyor.Halk AKP’ye ciddi bir uyarı yaptı.“Ekonomiyi batırdın.Kriz herkesi yaktı.Tek başına sorunların altından kalka-

mazsın.Türkiye İttifakı dışında seçeneğin yok”

dedi.

ABD TÜRK HALKINI TANIMIYOR

ABD’nin Türkiye’yi tanımadığı çok belli..!Bu halk “Kurtuluş Savaşı” vermiş bir halk.Bu topraklar için kan dökmüş, can vermiş.ABD’ye pabuç bırakmaz.

ABD ESKİ ABD DEĞİL

Bir başka konu daha var.ABD artık eski ABD değil.Dişlerinin çoğu dökülmüş durumda.Dün ayrıntıları ile yazdım. İran bile façasını fena çizdi.Nereden nereye..!

ABD’YE GÜVENEN GİDER

ABD desteği ile iktidar hayalleri kuranlar var.Özellikle CHP’de çok yaygın.Bu nedenle Washington’u kıble olarak gö-

rüyorlar.Fırat’ın doğusu, Doğu Akdeniz, Kıbrıs, S-400,

... konularında yapılan açıklamalar da bunun ka-nıtı.

ABD’ye bağlılık mesajı.Unutulmasın yapılan araştırmalar ortada.Halkın yüzde 80-90’ı ABD’yi düşman görü-

yor.ABD’nin Türkiye’de iktidar belirleme döne-

mi geçti.Artık tam tersi bir durum söz konusu.Türkiye’de iktidara gelmenin yolu ABD’ye me-

safe koymaktan geçiyor.

TÜRKİYE’NİN DOSTLARI

Türkiye’nin dostları belli.Zor günlerde yanımızda oldular, oluyorlar.Putin(Rusya), Şi Cinping (Çin Halk Cumhu-

riyeti), Ruhani (İran) Maduro (Venezuela), Küba,Irak, Türk cumhuriyetleri, ...

Dostlar arasında ABD yok.Bu da önümüzdeki dönemin İşareti..!

YARIN: ABD’nin “tek adam”ına niye iti-raz yok

Ara

lık Öncü Kadınlar bugün toplanıyorÖncü Kadınlar bugün toplanıyorÖncü Kadınlar bugün toplanıyorÖncü Kadınlar bugün toplanıyorÖncü Kadınlar bugün toplanıyorÖncü Kadınlar bugün toplanıyorVATAN Partisi Öncü Kadın Ola-

ğanüstü Kurultayı, bugün saat10.30’da Ankara Plaza Hotel’detoplanıyor.

“Vatan, Üretim ve Eşitlik İçinAtılım” sloganıyla toplanacak ku-rultay için hazırlıklar tamamlandı.Kadın mücadelesinin gündem ola-cağı kurultayda yeni kadrolar be-

lirlenecek, hem kadınlar hem devatan için yapılacaklar tartışılacak.Kadınlar, Türkiye’nin bağımsız ge-leceği için en önde mücadele etmekararını haykıracak. Bağımsız, başıdik ve üreten Türkiye için mücade-lenin en önünde yer alacaklarınıvurgulayan öncü kadınlar, Türkhalkını kurultaya çağırıyor.

güçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımgüçlendirilmesi lazımKILIÇDAROĞLU:

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyiz

CHP�Genel�Başkanı�Kemal�Kılıçdaroğlu,�CumhurbaşkanıErdoğan’a�dış�politika�konusunda�destek�de�köstek�deolmadıklarını�söyledi�ancak�Amerika’yla�gerginliği�de�doğrubulmadıklarını�belirtti:�Amerika’yla�ilişkilerimizi�güçlendirmeliyizAYDINLIK / ANKARA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç-daroğlu, Cumhurbaşkanı RecepTayyip Erdoğan’a dış politika

konularında destek de köstek de olma-dıklarını belirterek, “Amerika’yla birgerginliği doğru da bulmuyoruz. Ame-rika’yla bir gerginlik değil, ilişkilerimizingüçlendirilmesi lazım” dedi.

ABC internet gazetesinden YılmazPolat’a konuşan Kılıçdaroğlu, Erdo-ğan’ın Trump görüşmesi ile ilgili açıkla-malarda bulundu.

‘NATO TAAHHÜTLERİ VAR’

Kılıçdaroğlu, Erndoğan-Trump gö-rüşmesiden önce yapılan röportajdakendisine yöneltilen “Erdoğan’ınTrump’la yapacağı görüşmede gündeminibiliyor musunuz?” sorusuna şu karşılığıverdi: “Büyük bir olasılıkla gündemindeS-400 vardır. Bir anlamda iki ülke ara-sında gerilime yol açtı. Eğer S-400 almakonusunda Trump ikna edilirse ki, sayınErdoğan ‘ben ikna edeceğim’ diyor,‘Trump’un Türkiye’ye yönelik herhangibir ambargo uygulama gibi bir niyeti yok,

öyle bir hava sezinledim’ diyor. TabiiTrump’la konuşan kendisi. Böyle birhavayı sezinleyip sezinlememesi deönemli. Şunu kabul etmek gerekiyor. Tür-kiye kendi güvenliğini sağlamak zorun-da. Bölgenin yapısını düşündüğümüzdebir ateş çemberi içinde. Türkiye aynı za-manda NATO’nun saygın bir üyesi. VeNATO’ya karşı taahhütleri var. DiğerNATO üyesi ülkelerin taahhütleri gibi.Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin de ta-ahhütleri var. Bu taahhütler bireysel de-ğil, bir ülkenin, devletin taahhüdü olarakgündemde duruyor. Dolayısıyla Osa-ka’da Trump’la bu dengeyi nasıl sağla-yacak bilemiyoruz. Onu zaman göstere-cek. Kısa süre içinde bütün ayrıntıları öğ-renmiş olacağız.”

‘BİZDEN BİR DESTEK YOK’

Kılıçdaroğlu “Muhalefetin desteğiy-le Osaka’ya gitti diyebilir miyiz?” soru-suna da “Bizden bir destek yok. Bizim nedestek nede köstek gibi bir şeyimiz yok.Arzumuz Amerika’yla bir gerginliği doğ-ru da bulmuyoruz. Amerika’yla bir ger-ginlik değil, ilişkilerimizin güçlendirilmesilazım” diye karşılık verdi.

CHP’nin parti programı değişiyorEN son 2008 yılında parti

programını güncelleyenCHP’nin, “başkanlık sistemininortaya çıkardığı bozulmalar”akarşı çözüm önerilerinin yeralacağı yeni bir parti programıiçin çalışmalara başladığı öğre-nildi.

CHP, ilki 9 Eylül 1923’te ha-zırlanan ve “9 Umde (ilke)” adıverilen, yıllar içinde de zamanzaman güncellenen parti prog-ramı üzerinde çalışmaya baş-ladı. Öncelikle akademikçalışmaların yapılacağı sürecin2020 yılı Şubat ayında yapıl-

ması planlanan olağan kon-greye kadar son şeklini almasıbekleniyor. Birgün gazetesin-den Hüseyin Şimşek’in habe-rine göre değişiklik çalışmalarıiçin CHP Genel Başkan Yardım-cısı, siyaset bilimci Fethi Açıkelgörevlendirildi.

Planlama aşaması tamam-lanmak üzere olan çalışmalarkapsamında Avrupa baştaolmak üzere tüm merkez solve sosyalist partilerin prog-ramlarının incelenmesi verapor halinde partililere sunul-ması kararlaştırıldı.

Abdullah Gül Saadet toplantısındaHABER MERKEZİ

Yeni parti hazırlığındaki eski Cumhur-başkanı Abdullah Gül, Saadet Partisi’nintoplantısına katıldı. Gül, ‘diyalog’ vurgusu yap-tı, ‘mutlak yönetim’ eleştirisini dile getirdi.

Saadet Partisi, Gelişen Sekiz Ülke (D-8) Ör-gütü kuruluşunun 22’nci yıl dönümü için İs-tanbul’da bir toplantı düzenledi. Toplantıyaparti kurma hazırlığındaki eski Cumhurbaş-kanı Abdullah Gül de katıldı. Saadet Partisi Ge-nel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile İstanbulİl Başkanı Abdullah Sevim, Gül’ü kapıda kar-şıladı. Öte ayndan eski Başbakan Tansu Çil-ler de toplantıya bir tebrik mesajı gönderdi.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kuru-cusu olduğu Ak Parti’ye karşı yeni parti kur-ma hazırlıklarıyla gündemdeyken katıldığı D-8 toplantısında, yaptığı konuşmada demok-rasi vurgusu yaptı. Gül, “Mutlak yönetimlerdemutlak hakim olan mutlak otoritenin sür-dürülebilirliği mümkün değildir” dedi.

DİYALOG VURGUSU

Konuşmasında “diyalog” vurgusunu de-falarca dile getiren Gül, özetle şunları söyle-di: “Kendi içi düzenli ve itibarlı olmayan birülkenin kendisine, bölgesine, komşularına veİslam dünyasına katkısı olamaz. İnsan hak-larının, demokrasinin, hukukun üstünlüğü-nün, diyaloğun, huzurun; bütün bunların sağ-lanması gerekir. Rahmetli Erbakan Hocamızbu teşkilat kurulurken adalet, eşitlik, diyalog,uzlaşı; gibi ulvi prensipler ve evrensel değer-ler vurgulanmıştır. Bugün üzülerek ifade et-mek isterim ki bu kadar şey İslam dünyasınıbitirmemiş gibi çok daha büyük bir savaş bu-

lutları üzerimizde dolaşmaktadır. Dayanışmaiçinde olmamız gerekir. Önce kendi ülkele-rimizi sağlam yapmamız gerekir. Kendi ül-kelerimizin sağlamlığı da muhakkak ki huzur,mutluluk ve ekonomik refahtan geçiyor.

‘ÜZERİMİZDE SAVAŞ DOLAŞIYOR’

“İnsanların mutlu olabilmesi için ilkeler çı-kartıldı. Ama bu ülkeler önce ülkenin kendiiçi sonra beraber yaşadıkları bölgeler için ge-çerli. 90’lı yılların içinde dünya büyük yıkım-lar, büyük acılar yaşadı. Eğer diyalog, uzlaş-ma olsaydı bu acılar çekilmezdi. Bugün ken-di dünyamıza baktığımızda en büyük mese-le Filistin meselesi. Böyle bir dönemin içeri-sindeyiz. Sanki bunlar yetmezmiş gibi hala har-canacak kaynaklar varmışcasına çok daha bü-yük bir savaş neredeyse üstümüzde dolaş-maktadır.”

FİLİSTİN SORUNU

Saadet Partisi lideri Temel Karamollağlu isetoplantıdaki konuşmasında ekonominin siyasigüç olduğunu söyledi. Karamollaoğlu, şöy-le konuştu: “Savaş değil barış, çatışma değildiyalog, çifte standart değil adalet, sömürüdeğil hakça paylaşım, baskı değil insan hak-ları ve demokrasi... Bu prensipler olmazsa ol-maz. Ne yazık ki Filistin meselesi kanayan yaraolarak devam etmekte. Gazze hala kuşatmaaltındadır. Yüz yılın anlaşması safsatasıyla, herşey ‘oldu bittiyle’ Filistin tarihe gömülmektedir.Suriye ve Libya iç savaşla harap olmuş du-rumdadır. Uydurma bahanelerle Yemen’detam bir katliam yaşanmakta. Afganistan 40yıldır huzura kavuşmamıştır. Avrupa ve Ame-rika’daki İslamifobi hızla artmakta.”

ÖTE yandan top-lantıya davet edilenİyi Parti Genel Baş-kanı Meral Akşener’in bir öncekigece mazeret bildirerek toplantı-ya katılamayacağını söylediği öğ-renildi. Akşener hakkında FETÖ

üyeliği suçlamasıylasoruşturma başlatıl-dığı ortaya çıkmıştı.

Önceki gece ortaya çıkan soruş-turmanın üç yıl önce başlatıldığı,ancak geçen mayıs ayında gizlilikkararı getirildiği öğrenildi.

Akşener katılmadı

FEYZİOĞLU’NDAN S-400 AÇIKLAMASI

‘Türkiye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna etmeliyiz’

‘Türkiye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna etmeliyiz’

‘Türkiye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna etmeliyiz’

‘Türkiye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna etmeliyiz’

‘Türkiye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna etmeliyiz’

‘Türkiye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna etmeliyiz’

AYDINLIK / ANKARA

TÜRKİYE Barolar Birliği Başkanı Me-tin Feyzioğlu, Amerika ile yaşanan S-400krizine ilişkin, “S-400’ler ve F-35’lerli ilgi-li yaratılmak istenen krizin çözümü içinAmerika ve Avrupa kamuoylarını Türki-ye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna et-mek zorundayız” dedi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı MetinFeyzioğlu, CNN Türk’te katıldığı prog-ramda gündeme ilişkin önemli açıklama-larda bulundu. “S-400’ler ve F-35’lerli ilgiliyaratılmak istenen krizin çözümü içinAmerika ve Avrupa kamuoylarını Türki-ye’ye haksızlık yapıldığı noktasında ikna et-mek zorundayız” diyen Feyzioğlu, şu ifa-deleri kullandı: “Bunun için Türkiye’nin de-mokratik bir hukuk devleti olduğunu vur-gulamalı, eksikleri giderme kararlılığımızıortaya koymalıyız. Yargı Reformu Strate-ji Belgesi bu açıdan önemlidir. Türki-ye’nin kurumları doğru işleyen bir de-mokrasiyi hedeflediğini gösterir. Bu sebepleeksiği varsa nasıl tamamlanacağı da ifadeedilerek söylenmeli, yanlışı varsa nasıl dü-zeltileceği ortaya konularak ifade edilme-li. Doğruya da çekinmeden doğru denil-melidir. Çünkü milli bir meseledir. Herkesisiyasi partilerin ideolojik gözlüklerini çı-kartarak düşünmeye davet ediyorum.”

‘TÜRKİYE’NİN HAKLILIĞI ANLATILMALI’

ABD Başkanı Trump’ın Cumhurbaş-kanı Erdoğan ile görüşmesinde “Obamadöneminde Türkiye’ye haksızlık yapıl-dı. Türkiye, Patriot istemişti verme-diler, oyaladılar” demesinin çokönemli olduğunu bildi-ren Feyzioğlu, “Bu nok-taya kararlı bir diploma-si ve içeride bu konudaönemli oranda birlik oluna-rak gelinmiştir. Türkiye Barolar

Birliği işte bu birliğin oluşumuna her za-man katkıda bulunmaktadır. Şimdi ya-pılması gereken Trump’ın bu sözleri üze-rine Avrupa ve Amerika kamuoylarınıdoğru bilgilendirecek, Türkiye lehine çe-virecek çalışmaların hemen hayata geçi-rilmesidir. ABD’de ve Avrupa’da dü-şünce örgütlerinde Türkiye’nin tezlerininobjektif olarak tartışılması sağlanmalıdır.Bu ülkelerin basın yayın organlarında Tür-kiye’nin haklılığını dile getiren tartışmaprogramları yapılmalı veya daha doğru-su bu konudaki tartışma programlarınaTürkiye’nin tezlerini savunan uzman in-sanların katılımı sağlanmalıdır” değer-lendirmesinde bulundu.

‘HSK’NIN YAPISINI DEĞİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ’

Tam bir uzlaşmayla HSK’nın yapısı-nı da en güvenilir olacak şekilde değiş-tirmek durumunda olduklarını kaydedenFeyzioğlu, “Bunun da zamanı gelecek-tir. Reform belgesi Türkiye’nin hedef-lerini ortaya koyması açısından çokönemlidir. Bu hedeflere ulaşılabilmesiiçin bir yandan belgede yazılı hususlarınhayata geçirilmesi diğer yandan daHSK’nın yapısının uzlaşma ile ve siya-setin etki edemeyeceği şekilde düzen-

lenmesi zaten ge-r e ke c e k t i r ”

diye ko-nuştu.

ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin ABD ile ilişkilerin

AYDINLIK 11 CMYK

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Irmak Mete [email protected]

24 Haziran günü ABD Başkanı DonaldTrump bir 'tweet' yayınladı. Bu mesa-jında şunları yazdı: "Çin, kullandığı

petrolünün yüzde 91'ini; Japonya yüzde62'sini ve pek çok diğer ülke benzer şekildepetrol ihtiyacını Basra Körfezi'nden alıyor.Pekala o halde biz neden uzun yıllardır hiçkarşılık almadan deniz ulaştırma rotalarınıbaşka ülkeler için koruyoruz. Bütün bu ülke-ler kendi rotalarını geçmişte olduğu gibi ken-dileri koruyor olmalıdır..." ABD'nin neredeyse100 yıllık Mahanist jeopolitik doktrinine ta-mamen aykırı bu fikriyat, her seviyede büyükakıl karışıklığına neden oldu.

KUMPAS TANKER SALDIRILARI

Bu mesaj öncesi yaşananları hatırlayalım.13 Haziran'da Japon Başbakanı'nın İran ziya-reti sırasında Umman Körfezi Hürmüz Boğazıyaklaşma sularında, Japonya'ya ham petrol ta-şıyan iki tankerde patlama oldu. ABD, derhalbu patlamaları İran'ın yaptığını iddia etti. Buolaydan 1 ay önce de 12 Mayıs'ta BAE'nin Fu-jerat limanı açıklarında dört tankere benzer sal-dırı yapılmıştı. (Bu saldırıların ABD tarafındaniddia edildiği üzere İran tarafından yapıldığınainanmak, saflıktan öte bir akıl tutulması olaca-ğından, bu yazıda analizine girmeyeceğim.) Bugelişmelerden kısa bir süre sonra 20 Hazi-ran'da İran, ABD'ye ait 110 milyon dolarlıkRQ 4A Global Hawk istihbarat dronunu 7 ki-lometre irtifada imha etti. Böylesine bir kaybaABD'nin askeri bir tepkisi beklenirken,Trump'un cevabı İran'ın ruhani lideri Hama-ney'i hedef alan yeni yaptırım kararı oldu. Ar-dından yukarıdaki mesaj geldi.

BU MESAJIN İKİ STRATEJİK SONUCU VAR

Birincisi ABD ilk kez dünyanın en kritik su-yolu olan Hürmüz Boğazı'nda elinde tuttuğudeniz güvenlik tekelini söylem düzeyinde terkediyor. Bu kritik suyoluna başka devlet savaşgemilerini davet ederek, güvenliği kendi tekelidışına çıkaracak bir hamlede bulunuyor. ABD,günde 22 milyon varil petrolün geçtiği kritikbir düğüm noktasında, savaş gemilerinin yığıl-masını teşvik ediyor. İkincisi en büyük rakibiÇin'i Körfez'e çekiyor. Hindistan'ın Fujerat pat-lamaları sonrası bölgeye zaten savaş gemisigönderdiğini ve petrol alımlarını Suudi Arabis-tan'a kaydırdığını hatırlatalım. Bu sürece şüp-hesiz Japonya da katılacaktır.

ABD SENARYOLARINA KİMSE İNANMIYOR

Diğer taraftan ABD, körfez petrolünde çı-karı olan ülkelerin çok sayıda savaş gemisininbölgede yığınak yapmasını kendi yarattığı teh-ditler üzerinden teşvik ederek İran'a gözdağıvermeyi ve aynı zamanda gereken şartlar oluş-tuğunda denizde İran'a karşı bir koalisyon kur-mayı hedefliyor. Aslında bu beklentisi Fujeratve Umman Körfezi'ndeki tanker patlamalarısonucu artmıştı. Bu gelişmenin kendiliğindenoluşmasını beklerken, dünyanın artık ABD se-naryolarına inanmadığı ortaya çıktı. Gemisiağır yara alan Japon armatör bile, patlamanınABD'nin iddia ettiği gibi limpet mayın olmadı-ğını deklare etti. ABD aslında İran-Irak Sava-şında tarafların başlattığı tanker savaşınındeğişik bir metodunu uygulamaya koyuyor.Hatırlayalım. Irak, batı desteği ile yürüttüğü sa-vaşta İran ekonomisine zarar vermek için tan-ker savaşlarını başlatmış; bu savaşa sonra İranda katılmıştı. ABD de Suudi Arabistan, Kuveyt,Katar ve BAE'ye ait tankerlere Amerikan bay-rağı çektirerek bu gemilere koruma sağlamıştı.Şimdi böylesine dar bir deniz alanında, günde250'den fazla tanker hareketinin yaşandığı birortamda ABD, "Ben burada artık güvenlik sağ-

lamam. İran size kötülük yaparsa, sizi ben ko-rumam" diyor. Tabi asıl mesaj Çin'e gidiyor.Zira Çin, İran'a uygulanan ambargoyaABD'nin istediği şekilde boyun eğmiyor. 12Mayıs ve 13 Haziran saldırıları aslında bununön işaretiydi. Son saldırıda Japonya'ya damesaj verilmişti. Bu durumda her ülkenin kendilimanlarına giden ve kendi yükünü taşıyan tan-kerlere refakat ve koruma sağladığını hayaledelim ve şunu soralım.

TEHDİT NEREDE?

Tehdit olarak İran gösteriliyor, ancak İrankendi ekmek kapısını neden kapatsın? Her nekadar İran geçmişte, ambargo olursa Hür-müz'ü kaparım tehdidinde bulunmuşsa da,Çin'in İran'dan LNG ve petrol alımına devametme kararı bu söylemi ortadan kaldırıyor.Zaten bugünkü konjonktürde boğazı kapama-nın ABD'nin ve dünyanın müdahalesini davetetmek olduğunu en iyi İran biliyor. O zamangeriye ABD'nin tek başına değil; bir koalisyonile müdahalesine imkan tanıyacak büyük birkurgunun sahnelenmesi kalıyor. Bu denizdeöyle bir kaos çıkmalı ki, İran'a karşı bloklaşmahızlansın. Yarın Körfez'den aldığı petrolü yada LNG'yi Çin'e götüren bir tanker ve yanın-daki Çin savaş gemisine asimetrik bir saldırıyapılsa, bunun sonucunu tahmin edebilirmiyiz? Ya da Hint Okyanusu'nda karşılaşmak-tan imtina eden Hint ve Çin savaş gemilerinindar Körfez alanında karşı karşıya gelmesinisağlayacak kumpas senaryolar kurgulanamazmı? (USS Liberty skandalı akıllarımızda.) ABD,böylesine bir senaryo için son 100 yıldır uy-guladığı Mahanist doktrini terk etme aldatma-sını, en güçlü makam, yani başkan üzerindenyapabiliyor. Zira ABD Donanması'nın var oluşnedeni, ticaret rotlarının ve düğüm noktaları-nın kontrolüdür. Amerikalı stratejist GeorgeFriedman 'Gelecek On Yıl' isimli kitabındaşöyle söylüyor: "Amerikan gücünün temeli ok-yanuslar... Küresel ticaret okyanuslara bağım-lıdır. Okyanusları kim kontrol ediyorsa küreselticareti de o kontrol eder... ABD tüm okya-nusları kontrol etmektedir. Tarihte hiçbir güçbunu yapamamıştır. Bu kontrol sadece ABDgüvenliğinin temeli değil, aynı zamanda ulus-lararası sisteme şekil verme gücünün temelinioluşturur. Eğer ABD onay vermezse, hiçkimse denizlerde hiçbir yere gidemez."

TRUMP'IN BİR TWEET'İ İLE ABDBU DOKTRİNİ TERK ETMEZ

ABD, "Ben burada güvenlik üretmem, İranda gelir gemilerinizi batırır" gibi çok basit birmantık silsilesi kurmaya çalışıyor olabilir. Yaniyarın Çin veya Japonya'ya petrol taşıyan birgemi batarsa sürpriz olmayacaktır. İran, bu tipsürprizlere hazır olmalıdır. Bu tip söylemlerinham petrol fiyatları kadar, körfezdeki gemi si-gortası primlerini de çok artırdığını hatırlata-lım. Bu artıştan en çok kazananların Amerikansigorta firmaları olması da tesadüf değildir. Kı-sacası ABD, İran'a tek başına değil, bir koalis-yon ile müdahale etmenin yollarını arıyor.Amaç İsrail'e tehdit olacak İran ateş gücüneazami zarar vermek ve İran'da bir iç ayaklan-mayı başlatmaktır. Türkiye, bu tuzaktan uzakdurmalı, Türk-İran ilişkilerinin zarar görmesineizin vermemelidir.

[email protected]

AMİRAL

Cem GÜRDENİZM

avi V

atan

ABD’nin tehlikeli Körfez hamlesiEski�YARSAV�Başkanı'nın�mahkumiyet�kararı:

OLCAY KABAKTEPE/ ANKARA

KAPATILAN Yargıçlar ve Sav-cılar Birliği (YARSAV) Baş-kanı Murat Arslan'a FE-

TÖ'ye üye olduğu gerekçesiyle veri-len 10 yıl hapis cezası kararının ge-rekçesinde, örgütün yargı içerisindekimahrem yapılanmasında yer aldığı,kripto şekilde hareket edip kendisi-ni sol görüşlü olarak tanıttığı belirtildi.

Ankara 25. Ağır Ceza Mahke-mesi, Arslan'a verdiği cezaya ilişkinkararın gerekçesini tamamladı. Ay-dınlık'ın ulaştığı gerekçeli kararda,FETÖ için, kuruluşundan 15 Tem-muz hain darbe teşebbüsüne kadargeçen süreçte, yargı organlarının,yargı erkiyle bağlantılı kurumların vebu bağlamda hakim - savcıların birkısmının üye olduğu YARSAV'ın elegeçirilmesinin, örgütün amaçlarınıgerçekleştirebilmek için hayati önemarz ettiği belirtildi.

'HSYK'YI ELE GEÇİRMEKAMACIYLA ÖRGÜTLENDİ'

Gerekçede, Murat Arslan'ın, FE-TÖ'nün iletişim ağı ByLock progra-mını telefonuna yükleyerek kullan-dığı, ByLock üzerinden örgüt üyele-riyle haberleştiği kaydedildi:

"Murat Arslan'ın, örgütün yargıiçerisindeki mahrem yapılanması içe-risinde yer aldığı ve buna bağlı olarakkripto şekilde hareket edip kendisi-ni sol görüşlü olarak tanıttığı, örgü-tün yargıyı ele geçirme amacı doğ-rultusunda hakim ve savcıları YAR-SAV'da örgütlenmeye çalıştığı, 2014

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuru-lu (HSYK) üye seçimlerinde FETÖmensubu yüksek yargı üyeleri ve bü-rokratlarıyla işbirliğine giderek,HSYK'nın örgüt stratejisi doğrul-tusunda yapılandırılması için faa-liyetlerde bulunduğu sabit gö-rülmüştür."

'350-400 KİŞİLİKBİR GRUPTAN BAHSETTİ'

Kararda, 2010 yılındaHSYK'de görevlendirilecek ha-kim ve savcıların seçiminde destekverilecek kişilerle ilgili anlaşmayapmak üzere bazı kişilerin Bakan-lık bürokratları ile Adalet Bakanlı-ğı'nda görüşme yaptıkları kaydedile-rek, şu satırlara yer verildi: "Bu gö-rüşmede hazır bulunan tanıklar İb-rahim Okur ve Birol Erdem'in be-yanlarına göre sanık Murat Arslan,YARSAV içinde örgütün 350-400kişilik bir hakim savcı grubunun bu-lunduğunu ve bunların YARSAV'dandaha fazla kişiyi etkileyerek seçimedestek vereceklerini ima etti."

'SAVUNMA HAKKINARİAYET EDİLDİ'

Kararda, sanık ve sanık avukatla-rının son celsede mahkemenin ta-rafsız olmadığına ve savunma hakla-rının kısıtlandığına dair yaptıklarıitirazlara ilişkin mahkemenin değer-lendirmesine de yer verilerek, şöyledenildi:

"Arslan'ın yapılan yargılamasınıntüm safhalarında savunma hakkına

sonuna kadar riayet edilerek duruş-mada bulunabilecek müdafii sayısı,savunma alınırken süre kısıtlaması,soru sorma hakkı, sanıkla görüşme,savunma hazırlaması için talep edilensüreler, sanık müdafilerinin maze-retleri ve buna benzer tüm hususlar-da usul hükümleri uyarınca herhan-gi bir kısıtlama uygulanmamış veyargılama tam bir tarafsızlıkla so-nuçlandırılmıştır. Mahkememizce sa-nığın savunma hakkı gözetilerek, 6. ve7.celselerde olduğu gibi son celsede müdafi sayısında herhangi bir kı-sıtlamaya gidilmemiş ve sanığın üçtenfazla müdafii ile birlikte savunma yap-masına tüm aşamalarda imkan sağ-lanmıştır."

Kriptoydusolcu göründü

Amerikancı�darbegirişiminin�ardındankapatılan�YARSAV'ıneski�Başkanı�MuratArslan'a�FETÖüyeliğinden�verilen10�yıl�hapis�cezasınıngerekçesinde,ByLock�kullandığı,kripto�şekilde�hareketedip�kendisini�solgörüşlü�olaraktanıttığı�kaydedildi

ADANA Cumhuriyet Başsavcı-lığı'nca yürütülen FETÖ soruştur-ması kapsamında, örgütle ilişkisiolduğu öne sürülen 37 kişi hak-kında gözaltı kararı verildi. Kara-rın ardından Kaçakçılık ve OrganizeSuçlarla Mücadele (KOM) ŞubeMüdürlüğü ekipleri, 26 Haziran'daAdana, Van, Niğde, Erzurum, Ko-caeli, İstanbul, Adıyaman, Kahra-manmaraş, Elazığ, Gaziantep, Ça-nakkale, Aksaray, Konya, Mersin,Muş, Eskişehir ve Artvin'de ope-rasyon düzenledi. Şüphelilerin ev-

lerine sabahın ilk saatlerinde bas-kın düzenledi. Evlerde arama ya-pan ekipler, 32 şüpheliyi gözaltı-na aldı. Şüphelilerin FETÖ'nünKPSS çalışma evlerinde kaldığı, ör-gütün gizli haberleşme programıByLock kullandığı, Bank Asya'yapara yatırdığı, polis okulu öğren-cilerinden sorumlu mahrem imamolduğu, askeri okul öğrencilerininise örgütün mahrem yapılanma-sında ankesörlü ve kontörlü sabithatlardan örgütsel haberleşmeyöntemiyle iletişim kurdukları öğ-

renildi. Emniyette sorguların ta-mamlanan 32 kişi, adliyeye sevkedildi.

32 şüpheli adliyeye sevk edildi

AYDINLIK / ANKARA

ANKARA 25'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce'FETÖ'ye üye olmak' suçundan bir kişiye verilen 12yıl hapis cezası kararının gerekçesinde dikkat çe-ken ifadeler yer aldı. Karara göre hapis cezası ve-rilen sanığın ByLock mesajlarında, "Allahım HDP'yebu kadar sevineceğimiz aklımıza gelmezdi. Di-yarbakır AKP'yi sıfırladı resmen" şeklinde ifadeleryer aldı.

Bilal İrice'ye, 'FETÖ'ye üye olma' suçundan 12yıl hapis cezası verilmişti. Gerekçeli kararda, FETÖ'yeyönelik yürütülen mahrem hizmetler soruşturmasıkapsamında gizli tanık Garson'dan ele geçirilen ikiadet Micro SD kart içeriğinin incelendiği bildirildi.İncelemede, FETÖ'nün emniyet teşkilatı içerisindekimahrem sorumlu olarak faaliyet yürüten şahısla-rın kimlik bilgileri ile örgütsel konumlarının liste ha-linde yer aldığı belirtildi. Kararda, İrice'nin de EGMmahrem sorumlulara ilişkin kimlik bilgilerinin bu-lunduğu liste içerisinde yer aldığı kaydedildi. Mic-ro SD kart içeriğinin sanıkla ilgili kısmının incele-mesinde; sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün

emniyet mahrem yapılanması içerisinde 'Bahadır'kod adı ile görev yaptığı ifade edildi.

OPERASYONUÖNCEDEN ÖĞRENMİŞLER

Gerekçeli kararda, İrice'nin, FETÖ'nün şifreli ha-berleşme programı olan ByLock'u kullandığı da kay-dedildi. ByLock mesajlarında çok sayıda örgütselmesajlaşmalar, örgütün motivasyonunu artırma-ya yönelik dua, hikaye ve olay paylaşımlarının bu-lunduğu bildirilen gerekçede, paylaşımlardan ba-zılarına da yer verildi. İrice'nin ByLock yazışmala-rında, şu ifadeler bulunuyor: "Baştaki ispiyoncu di-ğer isimleri o vermiş. Abi yarın KOM şubenin biroperasyonu olacak, bizim kurumlara olma ihtimalivar, hazırlıklı olmakta fayda var. Yarınki operas-yonun derneklere olma ihtimali yüksek, avukatlarlairtibata geçin, yarın sabah için hazır olsunlar, ge-niş çaplı bir şeye benziyor. Allah'ım HDP'ye bu ka-dar sevineceğimiz aklımıza gelmezdi. DiyarbakırAKP'yi sıfırladı resmen, bir de bağımsızlardan gü-zel haber gelirse süper olur."

ByLock mesajlarında'HDP kazandı' sevinci

ByLock mesajlarında'HDP kazandı' sevinci

ByLock mesajlarında'HDP kazandı' sevinci

ByLock mesajlarında'HDP kazandı' sevinci

ByLock mesajlarında'HDP kazandı' sevinci

ByLock mesajlarında'HDP kazandı' sevinciEMNİYET Genel Müdürlüğü, Jan-

darma Genel Komutanlığı ve Sahil Gü-venlik Komutanlığı’nın denetimlerindearanan 931 kişi, 41 göçmen kaçakcılı-ğı organizatörü ve bin 516 düzensiz göç-men yakalandı.

İçişleri Bakanlığından yapılan açıkla-maya göre, Emniyet Genel Müdürlüğü,Jandarma Genel Komutanlığı ve SahilGüvenlik Komutanlığı koordinesindeuyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti ilegöçmen kaçakçılığının önlenmesi ama-cıyla "Narkotik Suçlar ve Göçmen Ka-çakçılığı" uygulaması yapıldı. Uygulama,narkotik madde ticareti ve kullanımınınyoğun olabileceği değerlendirilen ma-halle, sokak, umuma açık eğlence me-kanları ile şüpheli görülen araç ve kişi-lere yönelik olarak 50 bin 476 personelve 238 dedektör köpeği ile 14 bin 606noktada gerçekleştirildi. Uygulamada847 ikametgah, 369 istasyon, gar, ter-minal, 278 liman, marina, balıkçı barı-nağı, 5 bin 938 park ve 7 bin 748 met-ruk bina kontrol edildi, 416 bin 944 kişi

sorgulandı. Denetimlerde 6’sı cinayet,41’i yaralama, 2’si cinsel taciz, 2’si ço-cuğa yönelik cinsel istismar, 38’i hırsız-lık, 3’ü yağma ve gasp,16’sı dolandırı-cılık, 34’ü uyuşturucu madde ticareti yap-mak, 19’u kaçakçılık, 3’ü PKK terör ör-gütü ile bağlantılı olmak, 2’si trafik gü-venliğini tehlikeye düşürmek,14’ü teh-dit ve hakaret, 8’i mala zarar verme,710’u diğer suçlardan aranan 898 kişiile 6’sı çocuk 33 kayıp olmak üzere ara-nan 931 kişi yakalandı.

Uygulama sonucunda 41 göçmenkaçakçılığı organizatörü ve bin 516düzensiz göçmen yakalandı, 11 sahtepasaport, 5 sahte kimlik ve 18 sahte yolizin belgesi formu, göçmen kaçakçılı-ğında kullanılan 2 tekne ve 20 araç elegeçirildi, 858 kişiye adli-idari işlem ya-

pıldı, 69 kişi gözaltına alındı, 17 bin 451umuma açık eğlence mekanı/iş yeri de-netlendi, kuralları ihlal eden 344 eğlencemekanı/iş yerine işlem yapıldı, 61 umu-ma açık eğlence mekanı/iş yeri kapatıl-dı.

Uygulumada 132 bin 372 araç kont-rol edilirken aranan bin 922 araç tespitedildi, 2 bin 262 araca işlem yapıldı ve474 araç trafikten men edildi.

Uygulamada 2 uzun namlulu silah,11 ruhsatsız tabanca, 12 ruhsatsız av tü-feği, 12 kurusıkı tabanca, 119 mermi,4 kesici/delici alet, 3 bin 640 gram es-rar, 33 gram eroin, 14 gram bonzai, 737gram metamfetamin, 11 gram skunk,83 ecstasy, 17 sentetik ecza, 64 bin 714kök kenevir, 7 bin 450 paket kaçak si-gara ve 68 litre kaçak içki ele geçirildi.

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Narkotik suçlar ve göçmen kaçakçılığında2 bin 488 gözaltı

Murat Arslan

1. Bir meyve – Azık, gıda. 2. Yarı açmak – Oy. 3.Askerlikten geriye kalanlar, gitmeyenler, artıklar –Hadise. 4. Suyla çevrili kara parçası – Yapma, etme– Hayat arkadaşı. 5. Büyük sıçan – Gümüşbalığı. 6.Akıl – Gözlem – Uzaklık anlatan sözcük. 7. Birşeyin nicelik bakımından erişebileceğin en sonnokta ya da yer – Neşeli – Bir nota. 8. Görkem,heybet – Huzur, dinginlik. 9. Edirne’nin bir ilçesi –Bir orta öğretim kurumu. 10. Temiz – Mahalli,yerel. 11. Dal, kısım – Metim olma, dayanma. 12.Kalbur – En kalın erkek sesi – Kötü, fena. 13. Borusesi – Dinsel inançları olmayan – Bir gemininkıyıdan ya da başka bir gemiden açılması. 14. Eleavuca sığmayan – Cihaz, aygıt. 15. Büyük kötülük– Kiloamperin simgesi.

1. Bir hastalık adı – Ağzısıkı. 2. İstençsiz – Sigortasenedi. 3. Sayıları gösteren işaretlerden her biri– Bir gazete yazısı – Alüminyumun simgesi. 4.Karışık renkli – Isı etkisiyle katı durumdan sıvıdurumuna geçmek – Siyah. 5. Kayıp – Vücut ısısı– Tınlama sesi. 6. Bir kesme aracı – Öğrenci. 7.Olumsuzluk veren bir önek – Tutturgaç – Birmüzik sesini belirtmeye yarayan işaret – Astatinsimgesi. 8. Yankı – Lokmanruhu – Et kesip satankimse. 9. Bir çoğul eki – İnleyen – Mevcut. 10.Yerfıstığı – Hile yapan kimse. 11. Romanya parabirimi – Tarlayı sürerek dinlenmeye bırakmak –Raf, sergen. 12. Bir hitap ünlemi – Fas’ın plakaişareti – Yolcu evi - Dişi deve.

Eski bir tahılölçeği

Unutma

Kötü karfl›t›

Bulgaristanbaflkenti

‹skambildebir ka€›t

‹nerç›karGece

Bir ba€laç

Hafif yel

Gezinti yeri

Yer, döfleme

Kufl yemiAsgari

Radyumunsimgesi

Yabanc›

Giresun ilçesi

Z›mb›rt›

Birim

Tropikaldeniz

Uranüs'ünbir uydusu

Kulak

Bir yerdeoturma

Süpermen'insevgilisi

Yar›m kafiye

K›saca

Parola

Bir organ›m›z

Kafkas da€ köyü

Yemin

Dura€any›ld›z

Alt›nkökü

Bir denizcilik

ÖnderTaraf

kaon

Saymaca

Karakteroloji

Niflastaparçalama

enzimi

Anemik

Rusça evet

Resimdekiaktris Bir nota

Cinayeti olur

Yalan

Aç›kça,gizlemeden

Bir say›

Çoğul ekiEski M›s›r

tanr›s›

Bir Japon

‹ki teli olanbir çalg› ‹nce alay Bir tür

baykufl

Togo plakas›

Tav›r

Bizmutunsimgesi

Parça, lokma

Barut rengi

De€erli birkumafl

Baya€›l›k

Soy, sülale

‹kili€e düflme

“Jet …”(aktör) Bayan

Kongo'da bir hayvan

Üst karfl›t›

Hz. Mu ham -med'in bir

savafl›

Burun iltihab›

Yürek

‹lave

Öküz yemli€i

Kuzu sesi

‹ngilterebaflkenti

Yi€it,kahraman

Vejetaryen

Avrupa OrtakPazar›

Bir renk

Genifl

Kundurac›küçük e€esi

Okul

K›rm›z›

Türk DilKurumu

(k›sa)

Bir topraktürü

Boyu

Namuslu

Tarladakisebze

‹nce yap›l›

Geri dönen

Bir peynirtürü

Yardakç›lar

Cüretkar

Jüpiter'indi€er ad›

Kuy ruk so ku -

Madeni ip

Rus kral›

‹ddia

Eksiksiz

Boyun e€en

Bir çeflitbörülce

Danimarkaplakas›

YumurtaHaris

Efsane

‹ki öneki

“…Karada€l›”

(aktör)Çin uzunluk

‹talya'da bir›rmak

At›lgan

Toplanma,birleflim

Bir ifliyapmaya

haz›rAntalya'da

bir çay

Asaraköldürme

cezası(mecaz)

Enineboyuna

Tiyatrodasahne

ss ss

ss

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s s s

ss

s

s

s

s

s

s

s

s

s

ss

s

ss

ss

s

s

s

sss

ss s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

ss

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

sss

ss

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

s

K ‹ O T K M D M E ZN ‹ S Y A N Ü N ‹ T E A R ‹ E L A

L O ‹ S L A N E A S O N A N S ‹ Mfi E F A U L S A B ‹ T E ‹ P E K A

Y A N ‹ T ‹ B A R ‹ A M ‹ L A ZK A N S I Z M ‹ N E T U G A Y M ‹

D A T Ö R E A L E N E NU R A O N T G

A L Y A B ‹ T ‹ K E OA D ‹ L ‹ K B A R U D ‹

U R U K L ‹ O K A P ‹R ‹ N ‹ T B A N U E K

U H U D M E A E G L ‹ M A K ‹E K O L L L A T E R ‹ T A K L

A L O T L U P E Y N ‹ R A V E N EE R E N D ‹ Z T E L S A V R A M

U C A D K A Ç M ‹ T T A M E RA C A R A M A D E A L A R A ‹ P

‹ N ‹ K A T A R ‹ Z A M ‹ K fi A N O

s

KARE BULMACASOLDAN SAĞA1. Kiraz-Nevale. 2. Aralamak-Rey. 3. Bakaya-Olay. 4. Ada-İka-Eş. 5. Keme-Aterina. 6. Us-Rasat-Ta. 7. Limit-Şen-Do. 8. Azamet-Rahat. 9. Keşan-Lise. 10. Pak-Lokal. 11. Kol-Metanet. 12. Elek-Bas-Kem. 13. Ti-Ate-Avara. 14. Uçarı-Aparey. 15. Melanet-Ka.YUKARIDAN AŞAĞIYA1. Kabakulak-Ketum. 2. İradesiz-Poliçe. 3. Rakam -Makale-Al. 4. Ala-Erimek-Kara. 5. Zayi-Ateş-Tın. 6. Makas-Talebe. 7. Na-Ataş-Nota-At. 8. Eko-Eter-Kasap. 9. Ler-Nalan-Var. 10. Araşit-Hilekar. 11. Ley-Nadas-Terek. 12. Ey-Ma-Otel-Maya.

����������

��� ����������

1 2 3 4 5 6 7

10

11

12

13

14

15

8 9 10 11 12

1

2

3

4

5

6

7

8

9

Eski bir tahılölçeği

Unutma

Kötü karfl›t›

Bulgaristanbaflkenti

‹skambildebir ka€›t

‹nerç›karGece

Bir ba€laç

Hafif yel

Gezinti yeri

Yer, döfleme

Kufl yemiAsgari

Radyumunsimgesi

Yabanc›

Giresun ilçesi

Z›mb›rt›

BirimTropikal

denizrüzgarlar›

Uranüs'ünbir uydusu

Kulak iltihab›

Bir yerdeoturma

Süpermen'insevgilisi

Yar›m kafiyeK›sacaa€abey

Parola

Bir organ›m›z

Kafkas da€ köyü

Yemin

Dura€any›ld›z

Alt›nköküBir

denizcilikterimi

ÖnderTaraf

Kaonsimgesi

Saymaca

Karakteroloji

Niflastaparçalama

enzimi

Anemik

Rusça evet

Resimdekiaktris Bir nota

Cinayeti olur

Yalan

Aç›kça,gizlemeden

Bir say›

“… Ehrenburg”

(yazar)Çoğul eki

Eski M›s›rtanr›s›

Bir Japongürefli

‹ki teli olanbir çalg› ‹nce alay Bir tür

baykufl

Togo plakas›

Tav›r

Bizmutunsimgesi

Parça, lokma

Barut rengi

De€erli birkumafl

Baya€›l›k

Soy, sülale

‹kili€e düflme

“Jet …”(aktör) Bayan

Kongo'da bir hayvan

Üst karfl›t›

Hz. Mu ham -med'in bir

savafl›

Burun iltihab›Yürek

çarp›nt›s›

‹lave

Öküz yemli€i

Kuzu sesi

‹ngilterebaflkenti

Yi€it,kahraman

Vejetaryen

Avrupa OrtakPazar›

Bir renk

Genifl

Kundurac›küçük e€esi

Kal›t›m

Okul

K›rm›z›

Türk DilKurumu

(k›sa)

Bir topraktürüBoyu

büyüme

Namuslu

Tarladakisebze

‹nce yap›l›

Geri dönen

Bir peynirtürü

Yardakç›lar

Cüretkar

Jüpiter'indi€er ad›

Kuy ruk so ku -mu kemi€i

Madeni ip

Rus kral›

‹ddia

Eksiksiz

Boyun e€en

Bir çeflitbörülce

Danimarkaplakas›

Yumurtabölümü

HarisEfsane

‹ki öneki

“…Karada€l›”

(aktör)Çin uzunluk

ölçüsü

‹talya'da bir›rmak

At›lgan

Toplanma,birleflim

Bir ifliyapmaya

haz›rAntalya'da

bir çayAsarak

öldürmecezas›

Enineboyuna

Tiyatrodasahne

�� ��

��

� � �

��

��

��

��

��

���

�� �

��

���

��

Hazırlayan: İlker Mumcuoğlu / mumcuogluilker�gmail.com

AYDINLIK 12 CMYK

30 Haziran 2019 [email protected]

çengel

Yayın Sahibi Görev Basın ve Yayıncılık Ticaret A.Ş.

VATAN - EMEK - NAMUSKURULUŞ. 1921 ŞEFİK HÜSNÜ DEĞMER

Dağıtım. Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş.

www.aydinlik.com.trÖnerileriniz için. [email protected]

Yayın Türü. Yaygın Süreli

Aydınlık

Genel Müdür(Tüzel Kişi Temsilcisi)

Gürkan Koç

Haber Müdürü:Ergün Gedek

Genel Yayın Yönetmeni:M. İlker Yücel

Sorumlu Yazıişleri Müdürü:Nadir Temeloğlu

Reklam Grup Başkanı: Murat Öktensoy

0212 2512114 / 165Rezervasyon

Yönetim Yeri. Asmalı Mescitd Mahallesi İstiklal CaddesiDeva Çıkmazı No: 3 / 3 Beyoğlu - İstanbul

Tel. 0212 251 21 14 - 15 - 16 Faks. 0212 251 55 06Ankara Büro Tel. 0312 229 88 45 Faks. 0312 229 88 47

İzmir Büro Tel ve Faks. 0232 489 16 15Avrupa Tel: 0049 163 866 30 78 E-Posta: [email protected]

Yıl: 98Sayı/Nr.: 4206

30 Haziran 2019

[email protected]

Ankara�Baskı.Üretici Yayıncılık ve Danışmanlık Tic.Ltd. Şti. Mat-Sit İş Merkezi 35. CaddeNo: 2 / 11 İvedik-Ankaraİstanbul�Baskı.Üretici Yayıncılık ve Danışmanlık Tic.Ltd. Şti. Oruçreis Cad. Remzi Özka-

ya Sok. No.16 Bahçelievler / İstanbul Tel.�0212 655 44 34

İzmir�Baskı.Üretici Yayıncılık ve Danışmanlık Tic. Ltd. Şti. 1142Sok. No:24 Sarnıç Gaziemir/İzmir

08:00 Atv’de HaftaSonu

10:00 Nihat Hatipoğluİle Kuran veSünnet

12:15 Güven Bana13:00 ATV Gün Ortası14:50 Canevim-19:00 Hafta Sonu atv

Ana Haber20:00 Can Feda22:45 X-Men: Birinci

Sınıf00:55 Can Feda

07:00 Bizim Türküler08:00 Hafta Sonu10:00 Çocukça13:00 Başkent

ÜniversitesiMezuniyetTöreni

15:00 Türküler17:00 Başkent

ÜniversitesiMezuniyetTöreni

20:00 Ana Haber

06:00 Haber

07:00 Günaydın

Hafta Sonu

10:00 Haber

11:00 Haber

12:00 Haber

13:00 İstanbul Seçimi

06:30 Beni Böyle Sev

13:10 Rasgele

15:50 Hastane

Somalı

17:00 Seçim Özel

00:00 Tek Yürek

06:00 Haber Bülteni

07:00 Haber Bülteni

09:00 Burası

Haftasonu

13:00 Haber Bülteni

15:00 Haber Bülteni

18:00 İstanbul Seçimi

08:00 Benim BelalıKedim

10:00 PastalarYarışıyor

12:00 Karayip Evleri14:30 Adalet17:30 Kayıp Hayat19:30 Bu nasıl Otel!23:30 Ağır Yaşamlar

Şimdi NeYapıyorlar?

08:30 Çalar SaatHafta Sonu

11:15 Her Yerde Sen14:00 The Taste

Türkiy16:30 Şevkat

Yerimdar19:00 FOX Ana

Haber HaftaSonu

20:00 Yaparsın Aşkım00:15 Efsane Aile

06:00 Güne Merhaba

10:00 Haftasonu

14:10 Yeşil Doğa

16:15 Dünyadan

17:15 Büyük İmzalar

19:00 Ana Haber

21:00 Binali Yıldırım

Ekrem İmamoğlu

Ortak Yayın

08:05 Haber Bülteni

11:05 Haber Bülteni

12:30 Yaşasın Hayat

15:05 Haber Bülteni

17:05 Haber Bülteni

18:55 Laf Aramızda

20:05 Ana Haber

07:00 Afili Aşk09:45 Magazin D Paza13:00 Son Moda14:00 Ayhan Sicimoğlu

İle Renkler15:00 Çok Güzel

Hareketler 216:30 Gırgıriye’de

Şenlik Var17:15 Gazi Koşusu18:45 Kanal D Haber

Hafta Sonu20:00 Mekanik 2:

06:00 Geniş Aile07:00 Geniş Aile09:00 Ayrıcalıklı

Rotalar12:30 Erkenci Kuş15:30 Kapanmadan

Kaza18:45 Star Haber20:00 Benim Tatlı

Yalanım01:30 Oyun

06:15 Demet Akbağİle ÇokAramızda

08:15 Hayat Güzeldir10:00 Pazar Sürprizi13:00 Kuaförüm

Sensin15:30 Yeni Gelin18:45 Hafta Sonu

Ana Haber20:00 Aramızdaki

Dünya22:30 Rubato Zamanı

07:30 Hafta Sonu

Sabah

11:00 Enver Aysever

Üle Ayrıntılar

13:00 Haber

18:00 Sinevizyon

21:00 Fatih Ertürk

Türkiye Nereye

00:00 Hafta Sonu

Haber09.00 Hafta Sonu10:00 Yeni Ufuklar11.00 Televizyon

Gazetesi PazarBaskısı

13.00 Haberler14.00 Bilim ve Toplum15.00 Ege Gündemi16:30 Büyük Saat17.00 Felsefe ve İnsan17:45 İyilik Güzellik19.00 Ana Haber20.00 Gündem

Ekonomi21.00 Görüş Alanı23.00 Gece Bülteni23.30 Pazar Sineması

TVYAYINAKIŞI

10:00 Yaşamın

İçinden

14:00 Pazar Kahvesi

17:00 Yereli

Yönetenler

18:30 Hafta Sonu

Haber

19.30 Belgesel

00:00 Haber

1330 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Ersoy İrş[email protected]

AYDINLIK 13 CMYK

NASIL sevmem, bir kere yaz, yazın orta-sı. Bilirim çabuk geçer yaz, akşamüstleriodaya uçuşan tül inceliğinde çabucak...

Adada yaseminler, bazı sokak aralarında küçücükkiliseleri hep temiz tutuyor yaşlı kadınlar, bazı ca-milerde kandillerde is. Temiz tutmalı içini insan...Öyle bir hayat ki her şey çabucak kirlenirken.

Latince adı önceleri beşinci ay anlamında quin-tilis (devrin takvimi martta başlıyor; paganların bü-yülü zamanı, doğa martta uyanıyor) sonra Julyentakvimi döneminde, Iulius Caesar adı üzerindenIulius (Caesar, hem Kayseri hem Sezar hem debir doğum şekli: Sezaryen; Sezar gibi anasının kar-nı kesilerek doğan). Batılılar da bu hat üzerindenjuly diyor. Eski Türkçe tamu-z çok sıcak, cehen-nem.

Süryanicesi bizimki gibi; temmuz. İbranice bey-efendi, bey. Sümercedeki en eski anlamıysa "dam"akadar gidiyor; eş, kadın. La Dame Aux Came-lias geliyor aklıma, Kamelyalı Kadın. Oğul Du-mas’nın tatlı romanı. Ne güzel cümleleri vardır al-tını çizdiğim: "Bu uyumuş kent benimmiş gibi gel-di bana; belleğimde o zamana kadar mutlulukla-rına imrendiğim kişilerin adlarını arıyordum; bi-rini anımsayıp da kendimi ondan daha mutlu bul-madığım olmuyordu." Eski Mısır’da bu dam ke-limesi dama’yı doğuruyor, bir araya getirmek; taş-ları ya da insanları, ne fark eder. Sanskritçe dam,yine ev, eş; Latince domina ev sahibesi, domineediyor, yönetiyor yani evi (yaşasın hanımcılık!) Da-mız için ayrılmış olana da damızlık deniyor hepburalardan... Hepsinde temmuzun Sümer kökleridam, dammuz, dumuz, dumuzi var.

Sümer’de çobanların tanrısı Dumuzi, çiftçile-rin tanrısı Enkimdu’ya rağmen (bu çiftçi - çobanrekabetini daha sonra Habil - Kabil ikilisi diye gö-receğiz) bereket ve savaş tanrıçası İnnana ile ev-lenir. Fakat bu hanım yüzünden başına gelmedikkalmaz. İnanna, yeraltı tanrıçası kız kardeşini "dö-nüşü olamayan yer" olarak bilinen yeraltına dün-yasında ziyarete gider. Bir süre sonra oradan ay-rılmak için yerine birini bırakması gerektiğini öğ-renir. Yeryüzünde bu iş için gönüllü ararken gidişinipek fark etmeden gayet mesut yaşayan Dumu-zi’ye kızarak "sen benim yokluğumu nasıl fark et-mezsin" deyip yeraltı cinlerine beyefendiyi işareteder. Götürülür Dumuzi. Sonra güneş tanrısınınyardımıyla kaçar. Dağa bayıra vurur. Bir gün kır-larda uyurken rüya görür: Yan yana duran iki ka-mıştan biri çıkarılmaktadır. Bunu rüya tanrıçası kızkardeşine anlatır; tekrar götürülecektir, yorum açık-tır. Hakikaten Dumuzi, yakalanır ve götürülür. Kızkardeşi, Dumuzi yerine yarım yıl yeraltında kal-mayı tanrılar meclisine kabul ettirir bu kez; kar-deş gibi kardeş! Böylece yarım yıl biri, yarım yıldiğeri kalır. Dumuzi, yeryüzüne çıkar çıkmaz ka-rısıyla tekrar birleşir. Sonuçta yeni ve bereketli biryıl başlar.

Tevrat’ın Hezekiel kitabında da (8:14’te) yerbulmuş bu eski tanrı, her yıl ilkbaharda İnanna’sınakavuşur (İnanna bu arada Akad toplumunda İş-tar diye tanınır, İştar’ı biliyorsun, Batılılar Easterder, bizim Paskalya canım). Bu sevişme, insanlartarafından şenliklerle kutlanır. Vakti geldiğinde Tan-

rı Dumuzi ve Tanrıça İnanna’nın birleşmesini, Sü-mer’in o günkü kralıyla İnanna tapınağı başrahi-besi, tıpkı tanrı - tanrıça gibi taklit eder. Bu kut-sal evlilik öncesi İnanna yıkanır, annesiyle konu-şarak tavsiyeler alır, kapı arasından hediyelerin ge-lişini gözler. Sonra gelin odası hazırlanır, çeyizlerziyaretçilere gösterilir. Ancak tüm bu hazırlıklar ta-mamsa beyefendinin içeri girmesine izin verilir.Bildiğimiz, altı bin yıllık evlilik töreni bile şu kocaAnadolu’dan işte. Muazzez İlmiye hocam, İnan-na’nın Aşkı’nda yazıyor bunları; okumadan ölme.Tevrat’ın o nefis Neşideler Neşidesi’ndeki şiirlerde İnanna - Dumuzi aşkını anlatan Sümer tab-letlerine yakındır. İsa nasıl Tanrı’nın çobanı ise Du-muzi de çoban Tanrıdır.

Temmuz işte hep! Balkonlarda çekirdek, oda-lara ışığı dolan ay, yer yatakları temmuz, öğrencievlerinde terk edilmiş bulaşıklar, bir oğlu olacaktıHasan Hüseyin’in ve adını Temmuz koyacak.Temmuz, orada burada, her şeyin bulunabile-ceği küçük çarşılar, tırnak makası da var örgüşişi de; yemeni de mevcut, defter kabı da... Birşeyler hatırlıyorum ama tam değil. Gelecektenutanarak dönen bir sevinçliyim diyordu Edip Caz-sever. Biliyorsun, ben Cansever değil Cazseverderim biraz sarhoş olunca. Biraz ama... Nasılakar insanın kalbine; türküsü de var: "Altın hız-ma mülayim / Seni candan seveyim / Yaz günütemmuzda / Sen terle ben sileyim..." Sabahakadar uyuyamaz bazen insan.

Temmuz, hep yaz bitiyor duygusu verir in-sana, oysa yeni başlıyoruz daha... Pansiyonlarda,otellerde tertemiz yataklar; unutulmuş antik ti-yatrolarda, iki bin yıldır cırlayıp duran o yaz bö-cekleri; bitip tükenmez yolların kıyılarından ara-da görünüp de köpüklerce kabaran yaz deniz-leri; insanın, suyunu dirseklerinden dökerek ye-diği çatırdak karpuzlar; rakıyla kavunun bitim-siz, ezeli mücadelesi; buz gibi terleyen ikindi bi-raları bir yandan. Bir yandan da şehirde kalanlariçin bir yokuşu tırmanırken ter içinde, ansızınesen rüzgârlar, derken sinemalara girip serin-lemek. Derken küsler de varsa barışsın arada;ne diyordu Turgut Uyar: "Temmuz tam bu işegöredir bana kalırsa / Gel bağışlayalım birbiri-mizi..."

Hem nasıl unutulur, acı var asıl temmuzda. Ma-dımak Katliamı. 2 Temmuz 1993. Tutuşan gün,tutuşan gece! Metin Altıok, Hasret Gültekin, Beh-çet Aysan, Asım Bezirci, Aziz Nesin, hepsi... Kar-deşlerimiz, güllerimizin ahı var. Az anılır, durumagöre anılmaz, bir kısım solumuz ikiyüzlüdür:Başbağlar Katliamı var ardından... Unutmadık ölü-lerimizi! Hoş geldin temmuz, merhaba can!

Seviyorum Temmuz

Onur CAYMAZ

Kır

kam

bar

[email protected]

Dostluğumuza ‘fırça’lı katkı

Dostluğumuza ‘fırça’lı katkı

Dostluğumuza ‘fırça’lı katkı

Dostluğumuza ‘fırça’lı katkı

Dostluğumuza ‘fırça’lı katkı

Dostluğumuza ‘fırça’lı katkı

Dördüncü�yarışmanınsonuçlarıaçıklandı

AYDINLIK/ANKARA

ÇİN Halk Cumhuriyeti TürkiyeBüyükelçiliği ve Türkiye Cum-huriyeti Milli Eğitim Bakanlı-

ğı’nın desteğiyle Uluslararası Bilimselve Kültürel Araştırmalar Vakfı tara-fından düzenlenen dördüncü "Haya-limdeki Çin" resim yarışmasının so-nuçları açıklandı.

İlk 10’a giren öğrencilere Çin Halk

Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği’nde

düzenlenen törenle ödül verildi. Törene

Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Bü-

yükelçisi Deng Li, Kültür Müsteşarı Shi

Rui Lin, Milli Eğitim Bakanlığı Yö-

netim Hizmetleri ve Bilgi Güvenliği

Faire Başkanı Davut Yıldırım, Dışişleri

bakanlığı Kültürel Diplomasi Genel

Müdür Yardımcısı Bengü Yiğitgüden,

Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sa-

natlar Genel Müdür Yardımcısı Nec-

mettin Akben ve yarışmaya giren öğ-

rencilerle aileleri katıldı.

İLGİ ARTIYOR

Törende konuşan Çin Halk Cum-huriyeti Ankara Büyükelçisi Deng Liyarışmanın başarı ile tamamlandığınıvurgulayarak, şöyle dedi:

"Yarışmada dereceye giren öğren-cileri candan kutluyorum. Yarışmayailgi gösteren ve destekleyen, öğrenci ve-lilerine, öğretmenlere, okul yönetici-lerine ve Türkiye’deki her alanda ya-rışmaya destek veren dostlarımıza te-şekkür ediyorum. Yarışmaya ilgi her ge-çen yıl artmaktadır. Yarışma Çin’de veTürkiye’de geniş halk kitlelerinin bü-yük ilgisini çekti. Bu yılki yarışmaya es-kiye göre daha nitelikli eserlerin ka-tılmış olmasına çok mutlu oldum."

‘DOSTLUĞA KATKI SAĞLAYACAKLAR’

Büyükelçi Deng Li, öğrencileriniki ülke dostluğuna katkı sağlayacakeserler yaratacağını belirterek şöyle de-vam etti:

"Öğrenciler resim yapmaya başla-madan önce hayal güçlerinin kanatla-rını açarak çok uzak olan o ülkeye uçu-yorlar. Ülkenin içine giriyor ve tarihi-ni inceliyorlar. Onun kültürünü araş-tırıyorlar. Bilgilerini ziyaret ediyorlar.Böylece antik Çin uygarlığının sırları-nı çözmeye çalışıyorlar ve eski uygar-lıkla sağladığı başarıları çiziyorlar.Ödül kazanan öğrenciler ‘Çin-Türki-ye Dostluk Umut Yıldızları’ adıyla, bü-yük umutlarla, İpek Yolu’na çıkar gibiseyahate başlıyorlar. Seyahatin so-nunda gelişmiş, dost, dünyayı kucak-layan, dinamik ve modern Çin’i göre-cekler ve Çin ile Türkiye arasında ge-leceğe dönük işbirliğinin alanlarını dakeşfedecekler. Öğrencilerin Çin ziya-retlerinin başarılı geçmesini diliyo-rum. İnanıyorum ki; Çin’den döndük-ten sonra fırçalarınızı kullanarak, gör-düklerinizi resmederek, dostluğa kat-kı sağlayacak güzel eserler yaratacak-sınız."

Yarışmada ilk 10’a giren öğrenciler10 günlük Çin seyahati kazandı. "Tür-kiye-Çin Dostluk Umut Yıldızları"olarak adlandırılan ödül kazanan öğ-renci heyeti törenden sonra Çin’e ha-reket etti.

Hayalimdeki�Çin�resimyarışması�sonuçlarıaçıklandı.�Yarışmada�ilk10’a�giren�öğrenciler�10günlük�Çin�seyahatikazandı.�Yarışmayla�ikiülkenin�dostluğununpekişmesi�amaçlanıyor

VAN’da, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) bün-yesindeki Avrupa Birliği (AB) Bilgi Merkezi tara-fından, ‘Urartu’dan Avrupa’ya Melodiler’ temalıorganize edilen konserde, birçok dilde şarkı ses-lendirildi.

Gevaş İlçesi’nde bulunan ve adayla aynı adıtaşıyan Akdamar Kilisesi önünde Van TSO Av-rupa Birliği (AB) Bilgi Merkezi organizasyonuylaverilen konser için vatandaşlar saatler öncesin-den teknelerle adaya geldi.

Anka Müzik Topluluğu tarafından verilenkonserde müzik sesleri tarihi Akdamar Kili-sesi’nde yankılandı. Ücretsiz konseri yüzlerce kişiizledi.

Konser öncesi konuşan Van Valisi MehmetEmin Bilmez, Van’ın tarih boyunca birçok uy-garlığa ev sahipliği yaptığını belirterek, şöylededi:

"Kentimize ve bölgemize türküler, halaylar,dostluk, kardeşlik, barış ve hoşgörü yakışır. Buakşamki konserin de bu anlayışa hizmet edece-ğine inanıyorum. Konserin birliğimize, beraber-liğimize ve dostluğumuza vesile olmasınıdiliyorum."

AB Türkiye Delegasyonu Başkanı BüyükelçiChristian Berger ise Van’ın dünyadaki en güzel

şehirleri arasında bulunduğunu aynı zamandadünyanın en güzel noktası olduğunu söyledi.Berger, "Buradaki birlikteliğimiz aynı zamandakültür birlikteliği" diye konuştu.

BÜYÜKELÇİ BERGER HALAY ÇEKTİ

Konseri dinlemeye gelenler ise böyle tarihi biryerde birçok dilde müzik dinlemenin kendileriniçok mutlu ettiğini söyledi. Konser sonrası ABTürkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Chris-tian Berger, vatandaşlarla birlikte halay çekti.

Akdamar Adası’nda kültür birliği sesleri

ULAŞTIRMA ve Altyapı Bakan-

lığı himayelerinde ve TCDD Taşıma-

cılık AŞ ev sahipliğinde gerçekleşti-

rilen Türk Telekom Tam O An 2. Ulu-

sal Doğu Ekspresi Fotoğraf Yarış-

ması’nda kazananlar belli oldu.Ya-

rışmada bu yıl, 554 fotoğrafçı, bin

772 fotoğrafla yarıştı.

KADINLAR ÖNDE

Kadın sanatçıların yoğun ilgi gös-

terdiği yarışmada, birincilik ödülünü Bed-

riye Budak alırken, mansiyon ödülle-

rinden birini yine kadın sanatçılardan Ni-

lüfer Yeloğlu aldı. Yarışmada derece alan

ve eseri sergilenmeye hak kazanan ka-

dınların sayısı 10’u buldu.

TÖREN 5 TEMMUZ’DA

Ödüller 5 Temmuz’da törenle

verilecek. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı

Cahit Turhan’ın katılacağı ödül tö-

reninin ardından, yarışmanın sergisi

de ziyaretçilerin beğenisine sunula-

cak. Sergilenecek 40 eser sahibine

300’er lira ödeme yapılacak.

Yarışmada birincilik ödülünü ka-

zanan Bedriye Budak’a 10 bin lira,

ikincilik ödülü olarak İsmet Soner Yıl-

mazer’e 7 bin lira, üçüncü Ahmet

Harmancı’ya 5 bin lira verilecek. Do-

ğan Karapınar, Murat Değirmenci ve

Nilüfer Yeloğlu da 3’er bin lira man-

siyon ödülü kazandı.

En iyiler belli olduEn iyiler belli olduEn iyiler belli olduEn iyiler belli olduEn iyiler belli olduEn iyiler belli oldu

ANTALYA’da bu yıl 14’üncüsü "Deniz Ef-saneleri" temasıyla düzenlenen Uluslararası An-talya Kum Heykel Festivali’ne gelen ziyaretçi sa-yısı geride kalan yıllara göre yüzde 20’nin üze-rinde artarak rekor kırdı.

Lara Birlik Halk Plajı’ndaki festival alanında,farklı ülkelerden 15 kum heykeltıraşın yaklaşık 10bin ton kum kullanarak "Deniz Efsaneleri" te-masında yaptığı 200’e yakın eser sergileniyor.

İskoç efsanesi Finfolk, Kore’den Geobukseon,Kuzey Avrupa’dan Kraken gibi çok sayıda efsaneviyer ve karakterin kumdan heykellerinin yer aldı-ğı festival alanı, geceleri farklı bir güzelliğe bü-rünüyor. Özel ışıklandırmalarla aydınlatılan kumheykeller, temaya uygun müziklerle misafirleri-ne görsel şölen sunuyor. Festival direktörü CemKaraca, gün boyu temaya uygun müziklerle zi-yaretçi beğenisini artırmaya özen gösterdikleri-ni kaydetti. Karaca, özellikle gün batımının ar-

dından devreye aldıkları özelışıklandırma sistemiyle festivalalanında görsel bir şölen ya-şandığını söyledi.

Dünyanın ilk ve tek 12 ay ziyarete açık kumheykel sergisi olduğunu belirten Karaca, her dö-nemde yerli ve yabancı ziyaretçiler tarafından yo-ğun ilgi gösterilen alternatif turizm etkinliklerindenbiri olduklarını ifade etti.Karaca, şöyle konuştu:

"Özellikle bu yıl birçok olumlu gelişmenin yanısıra ulusal havayolu firmamız THY’nin yanında di-ğer havayolu şirketlerinin de geçen yıllara göredaha fazla ve farklı destinasyondan Antalya’yatarifeli direkt uçak seferleri de başlatmasıyla bir-likte Antalya’ya gelen turist sayısında ciddi bir ar-tış beklentisi oluştu. Genel olarak turizm sezonuoldukça hareketli başladı. Gelen turist profilindede daha çok gezmek, şehri tanımak ve farklı et-kinliklerde bulunmak isteyen bir profil oluştu. Buda bizim gibi işletme ve etkinliklere olumlu yan-sıdı. Geçtiğimiz yıllara oranla kum heykel festi-valine ziyaretler turizm sezonunun ilk ayı itiba-

riyle yüzden 20’ye yakın artışla, rekor bir seviyedenbaşladı. Sezon boyunca bu grafiğin korunması-nı, hatta belki biraz daha yukarı ivme kazanma-sını bekliyoruz."

Festivalin yıllık ortalama 150 bin civarı ziyaretçiyiağırladığına dikkati çeken Karaca, bu yıl 200 biniaşkın ziyaretçi hedeflediklerini ve tüm hazırlıklarıda bu yönde yaptıklarını dile getirdi.

Kum heykel festivalinde rekora

ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilci-si Jason D. Greenblatt, İsrail Baş-bakanı Binyamin Netanyahu’ya

yakınlığıyla bilinen Israel HaYom gaze-tesinin Batı Kudüs’te düzenlediği konfe-ransta yaptığı konuşmada, Filistinlile-rin, Bahreyn’in başkenti Manama’da dü-zenlenen ‘Refah için Barış’ adlı ekonomiçalıştayını boykot etmelerinden, öfkeylesöz etti. Filistin yönetiminin diplomatikbaşarısını “Utanç verici” diye değerlen-diren Greenblatt, “İmajımızı bozdular”dedi. Greenblatt’ın “Birleşmiş Milletler(BM) kararları veya uluslararası muta-bakatlar aracılığıyla hiçbir yere varıla-mayacağını” söylemesi de dikkat çekti.

Filistinlilerin ‘gerçek bir fırsatı kay-bettiklerini’ öne süren Greenblatt, şöy-le konuştu: Manama’dan daha yeni gel-dim. Çalıştaya katılmayan Filistin yöne-timinin başkalarını da çalıştaya katıl-mamaları yönünde ikna etmeye çalışmasıutanç verici. Misyonumuzun imajını boz-

dular ve ilerlememizi engellemeye ça-lıştılar. Ancak başaramadılar. Filistin yö-netiminin sessiz kalması ve karşı koy-masının Filistin halkına hiçbir yararı ol-madı.

İsrail-Filistin çatışmasının bölgedekitemel sorun olduğu yönündeki söylem-leri reddettiğini kaydeden Greenblatt, Fi-

listin yönetimini “bu meseleyi çözmek içinkonuşulması zor gerçekleri konuşmaya”davet etti. Greenblatt, şunları söyledi: Hiç-bir şeyin garantisi olamaz. Sadece iki ta-rafın doğrudan müzakere etmelerinisağlamak lazım. Çünkü BM kararları veyabarış için uygulanması mümkün olmayanmaddeler ortaya koyan uluslararası mu-

tabakatlar aracılığıyla hiçbir yere varılmaz.Konuşmasında uluslararası hukuk ve

camiayı da hedef alan Jason D. Green-blatt, “Uluslararası hukuk, BM kararla-rı, uluslararası taraflarca kabul edilenstandartlar gibi anlaşılmaz kavramlar, buçatışmaya hiçbir çözüm sunamaz” ifa-delerini kullandı.

AVRUPA Birliği (AB) üyesi 28 ülkenin li-deri, birliğin önemli kurumlarının başkanla-rını müzakere etmek için Brüksel’de bugündüzenlenecek zirvede bir araya gelecek.

Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin he-men ardından ve AB Liderler Zirvesi’nde baş-kanlık seçimleri için bir araya gelen liderler,AB Komisyonu, AB Konseyi, AP, Avrupa Mer-kez Bankası (ECB), AB Dış İlişkiler ve GüvenlikPolitikası Yüksek Temsilciliği gibi birliğin te-mel kurumlarının başına gelecek isimleri mü-zakere etmek için üçüncü kez toplanacak. Li-derler, en çetin pazarlığı AB Komisyonu Baş-kanlığı için yürütüyor. Komisyon Başkanı, 28ülkenin liderinin ortak bir adayda karar kıl-masıyla belirleniyor. Belirlenen liderin atamasıise AP’nin onayıyla yapılıyor. Görevini 5 yıl sür-dürecek yeni komisyon başkanının seçimi için,AB Konseyi’nde nitelikli çoğunlukla belir-

lenmesi (28 oydan 21’i) ve AP üyelerinin ço-ğunluğunun onayını alması gerekiyor. Bu ne-denle, liderlerin AP’de 2 Temmuz’da başla-yacak yeni dönem öncesinde karar almala-

rı önem taşıyor. AB Komisyonu Başkanı Lük-semburglu Jean-Claude Juncker’in görev sü-resi 31 Ekim’de sona eriyor. 1 Kasım’da yenibaşkanın göreve başlaması gerekiyor.

ZORLU MÜZAKERE

Önemli koltukların başında yer alan AB Ko-misyonu Başkanlığı’nın yanı sıra, AB Konseyi,AP, Avrupa Merkez Bankası, AB Dış İlişkiler veGüvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği’ne de yeniatamalar yapılması gerekiyor. Söz konusupozisyonlar için üye ülkeler ve AP yoğun mü-zakereler yürütüyor. Tüm pozisyonlar için ayrıatamalar yapılacak olsa da müzakereler ge-nellikle bir “paket” halinde yürütülüyor. ABKonseyi Başkanı Donald Tusk’ın görev süresi30 Kasım, AB Dışişleri ve Güvenlik PolitikalarıYüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve ECBBaşkanı Mario Draghi’nin 31 Ekim 2019’dasona eriyor. Görev süresi Temmuz ayı içindeson bulacak AP Başkanı Antonio Tajani’nin ye-rine de yeni başkanının parlamentonun ilk otu-rumunda belirlenmesi öngörülüyor.

Konu ile ilgili ayrıntılı açıklamaları lüt-fen aşağıdaki bağlantıdan seyrediniz:

https://www.youtube.com/watch?v=jiPCMGr7FLs

23 Haziran’dan sonra önümüzdeki döneminsiyasi gelişmelerine ışık tutan, kıymeti harbiye-si yüksek yazıyı kaleme alan Nihat Genç’in “’Mus-tafa Kemal’in askerleriyiz’ demeye devam ede-cek misiniz” yazısını özetleyerek siz sevgili okur-larımla paylaşmak isterim:

(...) İmamoğlu’nun mazbata almasını hak-lı ve gururlu bir sevinçle kutlayan kalabalık-lar ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diye ba-ğırıyor, ama, İmamoğlu, ‘Buğra Kavuncu’yateşekkür ediyorum’ (CIA ajanı Enver Altay-lı’nın yeğeni) diyor. Yine kitleler ‘Mustafa Ke-mal’in askerleriyiz diye bağırıyor, İmamoğlu:‘Canan Kaftancıoğlu’na teşekkür ediyorum’diyor.

İmamoğlu’nun etrafına bakıyoruz, CHP üstyönetimi, meşrepleri ve siyasi pozisyonlarınıkitlelerin gayet iyi bildiği Erdoğan Toprak, Mah-mut Tanal, Oğuz Kaan Salıcı, Seyit Torun, Sez-gin Tanrıkulu, vs, ama İmamoğlu’nu canı gö-nülden alkışlayan kitleler ‘Mustafa Kemal’inaskerleriyiz’ diye

(...) sorularla yazıyı uzatmayalım.Mesela Halk TV de kazanmış, oysa Halk

TV’ye can vermiş kan vermiş Semra Topçu,Lale Arslan neden kovulmuş, yerlerine kim-ler niye getirilmiş malumunuz.

Cumhuriyet Gazetesi de ‘kazananlar’ ara-sında, ki, daha bir hafta önce, Cumhuriyet Ga-zetesi Olaylar Görüşler köşesinde CIA ajanı-nın yeğeni Buğra Kavuncu Cumhuriyet ya-zarlarına ‘demokratik ittifakın’ kazandığını ‘de-mokratik’ kazanım(?) olarak yazmış.

Uğur Mumcu’nun gazetesi kimlerle ittifakyapıp gazetesinde yazılarını yazdırıyor, geçe-lim, nedir bu CIA ajanı yeğenleriyle Atatürkçüaydınları yan yana getiren ittifak?

Bir ‘ittifak’ olduğu kesin, bu ittifak’a hür-met için FETÖ’cü ve PKK’lı meselesine giril-meyip deşilmediği kesin, çünkü, kazanmak içinbu ittifaklar olmazsa olmaz göründü, ittifak-çılar haklı da çıktı, ama AKP’den yılmış yo-rulmuş kitlelerin önüne başka bir aday ko-yulsaydı ne olacağını da hiç bir zaman bile-meyeceğiz, ve şimdi ne olacak, çünkü kitle halaMustafa Kemal’in Askerleriyiz diye bağırıyor.

O halde, ittifaka katılanlarla Mustafa Ke-mal’in Askerleriyiz, diyenler arasında Sözcü,Halk TV ve Cumhuriyet ve Odatv’nin yazıpsöylemediği bir ‘karanlık’ bölge var.

Mesela Odatv de haber ve yayınlarıyla başkazanan olmalı.

Çıban burada patlayacak, seçim öncesinekadar Odatv Mustafa Kemal’in Askerleriyizsloganının arkasındaydı. Peki bundan sonraOdatv ‘demokratik ittifak’ın mı yanında,yoksa yoluna Mustafa Kemal’in Askerleri ola-rak mı devam edecek.

Soner Yalçın’ın yazısı bu açıdan çok önem-li, Soner Yalçın kazananın ‘Demokratik İtti-fak olduğunu ortaya koyuyor! Oy veren yüz-de altılık yüzde birlik kesimler dahi haklı ola-rak kritik önemde görüldü kazanıldı ve amaoy veren yüzde kırklık gibi Mustafa Kemal’inaskerleri niyeyse es geçiliyor.

Özetlersek, yani ya yolumuza demokratikittifak’ın (açılım vs.) beklentileriyle devam ede-ceğiz ya da Mustafa Kemalin Askerleriyiz slo-ganı atan geniş kalabalıkların umutlarıyla.

Bu ittifak sandıkta olur, oldu da, peki siyasiarenada nasıl olacak, çünkü siyaset prog-ramlarla yoluna devam eder, mesela, Kılıç-daroğlu’nun PKK açılımını ilan ettiğini unut-mayın.

Kumanda odasındakiler Türkiye’yi FETÖve PKK beklentilerine doğru ittifak sözleş-mesine uygun olarak sürükleyecek açıklamalaryapmaya başladı bile, peki, Mustafa Ke-mal’in Askerleriyiz diyen kitlenin bir dinleyenisahipleneni bir partisi var mı?

Mustafa Kemal’in Askerleri ne diyor Tam-buram ne çalıyor!

Zor bir soru değil.Tambur kimin elindeyse o çalıyor o oynu-

yor!Mustafa Kemal’in Askerleriyiz diyenler yani

ittifakın çoğunluğunu oluşturanlar hangibeklentilere neye seviniyor, söyleyeyim,AKP’nin gitmesine seviniyor. Mustafa Kemal’inAskerleri bu yüzden koç başı gibi kullanıldı.Ve elinde AKP’nin gitmesinin haklı sevincindenbaşka ne kaldı?

Oysa Mustafa Kemalin Askerleri’nin ya-nında ‘onurlu’ ‘bilge’ aydınları kalmalı, Mus-tafa Kemalin Askerleriyiz diyenlerin umut-larının beklentilerinin takipçileri olmalı, ka-zanan bilançosunu programla ittifaka gir-medikleri için ya hiç yazmamalı ya da hesa-bı yanlış mahallelere yazıp bu haklı sevinci ha-vaya atılan konfetiler gibi havada bırakmamalı.

Havaya atılan konfetilerle göz gözü gör-mez ama beş on saniyede konfetiler yere doğ-ru düşer ve bu sevince katılan bizler göz gözegeliriz!

14 30 Haziran 2019 [email protected]

AYDINLIK 14 CMYK

Mehmet YUVA

[email protected]

Türkiye’yi Suriye ilesavaştırmak isteyen

akbabalar

AB liderleri ‘başkanlarını’ seçmek için toplanıyor

ABD TEMSİLCİSİ, FİLİSTİN’DEN ÖFKEYLE SÖZ ETTİ:

‘Misyonumuzun imajını bozdular’ABD’nin�Ortadoğu�Özel�Temsilcisi�Jason�D.Greenblatt,�Filistinlilerin,�Bahreyn’in�başkentiManama’da�düzenlenen�‘Refah�için�Barış’�adlıekonomi�çalıştayını�boykot�etmelerinden,öfkeyle�söz�etti.�Filistin�yönetiminin�diplomatikbaşarısını�‘Utanç�verici’�diye�değerlendirenGreenblatt,�‘İmajımızı�bozdular’�dedi

Ev sahibi Bahreyn hiçbir şey bilmiyormuşABD’nin ‘Yüzyılın Anlaşması’ planının

ilk çalıştayına ev sahipliği yapan Bahreyneleştirilerin hedefinde. Çalıştayı, “İsrail ilenormalleşme” girişimi olarak nitelendirenFilistinliler, çalıştayın ev sahibi Bahreyn veçalıştaya katılan Arap ülkelerini ABD-İsra-il planına ortak olmakla suçluyordu. Irak’ta-ki büyükelçiliği protestocular tarafından ba-sılan Bahreyn’in Dışişleri Bakanı da İsrail ileilgili açıklamalarından dolayı tepkileri üze-rine çekti.

‘Times of Israel’ adlı gazeteye konuşanBahreynli Bakan Halid bin Ahmed Al Ha-life, İsrail’in varlığını sürdürmesi gereken birülke olduğuna inandıklarını ve İsrail’in birbölge ülkesi olarak tanınması gerektiğinisöylemişti. Filistin tarafının tepkisini çekenaçıklama ile ilgili Hamas, şu yorumu yap-mıştı: Bu açıklama ve fikirler Filistin’i seven,destek veren Bahreyn halkının değerle-

rinden ve ilkelerinden uzaktır. Halkımızınve Filistin davasının stratejik derinliğinisağlayan Arap ve Müslü-man milletlerin gele-neğine aykırıdır.

Tepkiler üzeri-ne tekrar açık-lama yapmakzorunda kalanHalid bin Ah-med Al Halife,“Manama çalış-tayı İsrail ile nor-malleşme adımı de-ğildir. Normalleşme adım-ları, göndere bayrak çekerek ve sınırları aça-rak olur” dedi. Başkenti Doğu Kudüsolan 1967 sınırlarında bir devlet konusundaFilistin halkının haklarını desteklediklerini ifa-de eden Al Halife, “Filistin yönetiminin say-

gı duyduğumuz bir görüşü var. O da bizimduruşumuza saygı duyuyor” şeklinde ko-nuştu. Al Halife, “Şimdiye kadar barış için

herhangi bir siyasi plan duymadık. ‘Yüzyı-lın Anlaşması’ denilen konu hakkında hiç-bir şey bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Hukuk olmadan barış olmaz’BİRLEŞMİŞ Milletler (BM) İnsan Hak-

ları Filistin Özel Raportörü Michael Lynk,ABD’nin İsrail-Filistin meselesine ilişkin‘Yüzyılın Anlaşması’ planını, adını verme-den eleştirdi. Bahreyn’in başkenti Mana-ma’da düzenlenen “Refah için Barış”başlıklı ekonomi çalıştayının ardından yap-tığı yazılı açıklamada Lynk, “Uluslararasıhukukun çerçevesi olmadan, ABD’dengelecek bir teklif de dahil olmak üzere,herhangi bir barış planı siyasi gerçekliğeçarpacaktır” dedi. Ortadoğu barışına yö-nelik önceki planların tamamının son 50yılda başarısız olduğuna dikkat çekenLynk, “Çünkü büyük ölçüde, İsrail ve Filis-tin arasında hak temelli bir yaklaşım ko-nusunda ısrar etmediler” dedi.

Lynk, açıklamasında şu satırlara yerverdi: Uluslararası toplum, İsrail’in Filistin’iişgaline son verilmesi için yapılan herhangibir öneride ve İsrail-Filistin ihtilafının adil vekalıcı bir şekilde çözümünde uluslararasıhukuka ve insan haklarına bağlı kalma-sında ısrar etmelidir. İsrail ve Filistin için ya-pılacak bir barış planı, uluslararası hukukçerçevesi olmadan başarısız olacak.

‘ALTI TEMEL İLKE VAR’

Altı ilkenin özellikle barış sürecinin mer-kezinde olduğunu vurgulayan Lynk, bun-ları; insan hakları, kendi kaderini tayinetme, İsrail işgali, Yahudi yerleşimciler, Fi-listinli mülteciler ve güvenlik konuları ola-rak sıraladı. Özel Raportör Lynk, Filistinhalkının da uluslararası hukukta yer alantüm bireysel ve kolektif insan haklarına, İs-railliler kadar sahip olduğunu söyledi ve

şöyle sürdürdü:

‘TAM BAĞIMSIZ FİLİSTİN!’

“Mevcut uluslararası konsensüs, Hazi-ran 1967 sınırlarına dayanan, Doğu Ku-düs’ün başkent olarak kabul edildiği, BatıŞeria ile Gazze arasında anlamlı bir ulaşımbağlantısının olduğu, uygulanabilir, bitişikve tam bağımsız bir Filistin devletini temelalan iki devletli bir çözümü desteklemek-tedir.”

İsrail’in, 1967 ve 1980’de Doğu Ku-düs’ü iki aşamada işgal ettiğini ve bu iş-galin BM tarafından birçok kez yasadışıolarak kınandığını dile getiren Lynk,“Kudüs bilmecesiyle ilgili müzakereler,Doğu Kudüs’ün Filistin toprakları olduğu-nun kabul edilmesiyle başlamalıdır” dedi.

BM İnsan Hakları Filistin Özel RaportörüMichael Lynk, Doğu Kudüs ve Batı Şe-ria’daki 240 Yahudi yerleşim yerinin, “BMGüvenlik Konseyi’ne göre uluslararası hu-kukun çirkin bir ihlali” olduğunu belirtti.Lynk, Yahudi yerleşimcileri, sistematikinsan hakları ihlallerinin birincil kaynağıolarak nitelendirdi.

Çin’den, cinsiyeteşitliği hamlesi

ÇİN, işverenlerin kadın çalışan sayısınıkısıtlaması veya işe almayı reddetmelerininkabul edilmeyeceğini duyurdu.

Çin Ulusal Radyosu’nun haberine göre,Beijing İnsan Kaynakları ve Sosyal GüvenlikBürosu, 27 Haziran’da kadın istihdamınailişkin teşvik ve faaliyetler konusunda ya-yınladığı resmi ilanda, işverenler iş talebindebulunan kadınlara evlilik durumları ve ha-milelik durumları ile ilgİli soru soramaya-cak, doğum yapmayacakları konusunda is-tekte bulunamayacak ve işe almadan öncebir hamilelik testine tabi tutmayacak.

İş ararken cinsiyet ayrımcılığına uğrayankadınlara hukuki yardım sağlanacak. Çin,kamu girişimlerinde ve diğer kamu ku-rumlarında da cinsiyet eşitsizliğine karşı ön-lem alınmasını istiyor.

ALMANYA Birinci Futbol Ligi ekiplerindenWerder Bremen’le sözleşmesi sona erip boşaçıkan Kruse’la transferi konusunda anlaşmayavardığını açıklayan sarı-lacivertli kulüp, uzun birsüre sonra bir Alman futbolcuya kadrosundayer vermiş oldu. Fenerbahçe, en son 2003-2004sezonunda Alman kaleci Robert Enke ilesözleşme imzalamış fakat sezonun ilk ma-çındaki 3-0’lık İstanbulspor yenilgisisonrası sözleşmesi feshedilmişti. Kru-se ise geçen sezon Werder Bre-men’de 11 golle oynadı.

TOPLAMDA ALTINCI ALMAN

Sarı-lacivertlilerin ilk Alman futbolcu-su Wilhelm Kohlhammer oldu. Kohlammer1912-1914 yıllarında sarı-lacivertli formayı giy-di. Daha sonra 1917-1918 sezonunda Körner,

1988-1991 arasında efsane kaleci HaraldSchumacher, 1993-1994 sezonunda AndreasWagenhaus ile 2003’te tek maçla RobertEnke sarı-lacivertli formayı giyen diğer Almanfutbolcular oldu.

GARRY RODRİGUES İDDİASI

Transfer çalışmalarını sürdü-ren ve bu doğrultuda hücum

hattını güçlendirmek isteyenFenerbaheçe için Garry Rod-rigues iddiası ortaya atıldı. İkiyıl boyunca Galatasaray for-ması giydikten sonra Suudi

Arabistan’ın Al İttihad takımınatransfer olan Rodrigues, Türki-

ye’de oynadığı dönemde hızı ile dikkatçekmişti. Fenerbahçe’nin Rodrigues’i kiralamakistediği konuşuluyor.

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Burak Ö[email protected]

AYDINLIK 15 CMYK

15SPOR

TÜRKİYE futbol federasyonu, önceki gün bir sü-redir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybedenDenizlispor eski başkanı Ali İpek için bir taziye me-sajı yayınladı. Açıklamada, “Türkiye Futbol Fede-rasyonu Yönetim Kurulu eski üyesi ve DenizlisporKulübü eski başkanlarından Ali İpek’in vefat ettiği-ni derin bir üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz. Türkfutboluna değerli hizmetlerde bulunan merhum Aliİpek’e Allah’tan rahmet; Ailesi, sevenleri ve spor ca-miasına başsağlığı dileriz” ifadelerine yer verildi.

TFF’den Ali İpek taziyesi

BALIKESİR’in Gönen ilçesinde, TürkiyeMotokros Şampiyonası’nın 2. ayak “Karcher Gö-nen Yarışı” öncesi sıralama antrenmanları ger-çekleştirildi. Sezonun 2. yarışının ilk gününde de-ğişik sınıflarda serbest antrenmanlar ve sıralamaantrenmanları yapıldı. Sporcular bugün aynı par-kurda klasman yarışlarında mücadele edecek.Türkiye Motosiklet Federasyonu, Balıkesir Bü-yükşehir Belediyesi ve Gönen Belediyesi’nindestekleriyle Şakir Şenkalaycı MX Parkuru’ndaorganize edilen yarışlara 128 sporcu katılıyor.

Türkiye Motokros Şampiyonası başladı

NORMAL süresi 0-0 biten mücadelede Ko-lombiya’yı penaltılarla 5-4 mağlup eden Şili, CopaAmerica’da yarı finale yükseldi. İki ekip 90 dakikaboyunca yakaladıkları net fırsatları değerlendire-meyince, format gereği doğrudan penaltı atışları-na geçildi. Şili penaltılarda 5’te 5 yaparken, WilliamTesillo Kolombiya adına yaptığı atışı kaçırınca Şili yarıfinale adını yazdırdı. Şili’de, Fenerbahçe’de formagiyen Mauricio Isla ve sahaya takım kaptanı olarakçıkan Beşiktaşlı Gary Medel 90 dakika mücadele etti.

TÜRKİYE Sualtı Sporları Federasyonu, yaptığıaçıklamada, paletli yüzmede Derin Toparlak’ın gü-müş madalya kazandığını ve bunun büyükler ka-tegorisinde Türkiye için bir ilk olduğunu belirtti. Yu-nanistan’da düzenlenen şampiyonada erkekler1500 metre su üstü final mücadelesinde yarışan De-rin Toparlak’ın, 12 dakika 35 saniyeyle gümüş ma-dalyaya uzandığı ifade edildi. Başarılı sporcu, paletliyüzme yanı sıra geçen hafta İstanbul’daki SerbestDalış Havuz Avrupa Şampiyonası’nda da gümüş ma-dalya kazanmıştı.

Paletli yüzmede tarihi madalya

TUNUS’ta gerçekleşen Para Atletizm GrandPrix’inin yedinci ayağında, ülkemiz ikinci güne bi-rer altın ve gümüş madalya ile başladı. Milli spor-cularımızdan Hamide Doğangün altın, Zübeyde Sü-pürgeci ise gümüş madalya kazanma başarısını gös-terdi. Hamide Doğangün, T53 kategorisinde ka-dınlar 100 metre finalinde 17.91’lik derecesiyle al-tın madalyanın sahibi oldu. Zübeyde Süpürgeci deT54 kategorisi kadınlar 100 metre finalinde17.82’lik derece yaparak ikinci sırada yer aldı vegümüş madalyaya hak kazandı. Organizasyon, bu-gün sona erecek.

Para-atletizmde iki madalya

Şili yarı finalde

GAZ� Mustafa Kemal Atatürk adına1927 yılından bu yana düzenlenen Türkat yarışçılığının derbisi Gazi Koşusu’nun93’üncüsü bugün İstanbul’da yapıla-cak. Veliefendi Hipodromu’nda ger-çekleştirilecek koşu saat 17.15’te baş-layacak. Üç yaşlı safkan İngiliz taylarınınyarış hayatlarında sadece bir kez koşa-bildikleri, çim pistte 2 bin 400 metre me-safeli koşuya bu yıl 21 at katılacak.

GAZ� KO�USU’NUN TAR�HÇES� Kurtuluş Savaşı yıllarında Ankara’da-

ki at yarışlarını kendi himayesinde yap-tıran Mustafa Kemal Atatürk, 1927’de emirvererek Gazi Koşusu’nun düzenlenme-sini istedi. At yarışlarının modern toplumlariçin sosyal bir ihtiyaç olduğunu vurgu-layan Atatürk, fırsat buldukça yarışları hi-podromda takip ediyordu. Ali MuhiddinHacıbekir’in sahibi olduğu “Neriman”ın1927 yılında kazandığı ilk Gazi Koşusu’nuda Atatürk ile İsmet İnönü birlikte izledi.

�LK �KRAM�YE 2 B�N L�RA Gazi Koşusu ilk kez 10 Haziran

1927’de 2 bin metre mesafede düzen-lenirken, birincilik ikramiyesi de 2 bin liraolarak belirlendi. İlk Gazi Koşusu’nu AliMuhiddin Hacıbekir’in sahibi olduğu“Neriman” adlı safkan, jokeyi İhsan Atçıile ilk sırada bitirdi. İlerleyen yıllarda buönemli koşuyu Cumhurbaşkanları İsmetİnönü “Olgo”, Celal Bayar ise “Cap GrisNez” isimli safkanlarıyla kazandı. İstan-bul’da ilk kez 1968’de düzenlenen GaziKoşusu’nda ise birinciliği Burhan Kara-mehmet’in “Asuvan” adlı safkanı elde etti.Türk yarışçılığının en büyük klasiği Gazi

Koşusu’nun armağanı olan Atatürk’ün atüzerindeki som gümüşten heykeli, 1970yılından beri Gazi Koşusu galiplerine ve-rilmeye başlandı. Ünlü heykeltıraş Doç.Dr. Şadi Çalık’ın eseri olan bu heykeli ilkkez “Sadettin” adlı safkanın sahibi SadunAtığ aldı.

EN �Y� DERECEY�‘BOLD P�LOT’ YAPTI

Gazi Koşusu’nda en iyi derece, “BoldPilot” isimli safkanda bulunuyor. 1996 yı-lında Özdemir Atman’ın sahibi olduğu“Bold Pilot” Halis Karataş yönetiminde2.26.22’lik derece yaptı ve Gazi Koşu-su’nun 92 yıllık geçmişinin en hızlı safkanıoldu.

EN FAZLA KAZANAN MÜM�N ÇILGIN

Gazi Koşusu’nu en fazla kazananjokey, Mümin Çılgın olarak kayıtlarageçti. Mümin Çılgın, “Helene De Troia”(1960), “Apaçi” (1965), “Nadas” (1974),“Dr. Seferof” (1979), “Dersim” (1981),“Uğurtay” (1985), “Hafız” (1986), “TopImage” (1988) ve “Abbas” (1991) ile 9 kezGazi Koşusu’nu kazanma başarısı gös-terdi. Bu yarışı en fazla kazanma başa-rısını gösteren eküri de “Darling” (1950),“Kusun” (1953), “Atlıhan” (1961), “Me-likşah” (1963), “Kayarlı” (1964), “Minimo”(1971), “Akkor” (1972), “Karayel” (1973),“Buğra” (1976), “Toraman” (1982), “Car-tagena” (1984), “Hafız” (1986), “PopularDemand” (2005) ile (toplam 13 kez) Eli-yeşil ekürisi oldu. Aktif jokeyler arasındaen fazla Gazi Koşusu kazanan isim iseHalis Karataş. Tecrübeli jokey, 1996’da

“Bold Pilot”, 2005’te “Popular De-mand”, 2006’da “Hizel Beyi”, 2011’de“Anatoly”, 2012’de “Matador Yaşar”,2014’te ise “Blaze to Win” ile 6 kezGazi Koşusu zaferi yaşadı. Halis Ka-rataş, 93. Gazi Koşusu’na NimetArif Kurtel’in sahibi olduğu “LongRunner” isimli tayla katılacak.

ÜST ÜSTE KAZANMA REKORU AHMET ÇEL�K’TE

Jokey Ahmet Çelik, 4 kezle GaziKoşusu’nu üst üste en çok kazananjokey rekorunu elinde bulunduru-yor. 89. Gazi Koşusu’nu “Renk”, 90.Gazi Koşusu’nu “Graystorm” ve 91.Gazi Koşusu’nu “Piano Sonata” adlısafkanlarla kazanan Çelik, 92. GaziKoşusu’nu “Hep Beraber” adlıatla kazanarak bu yarışı üst üste ka-zanma rekoru kırdı. Tecrübeli jo-key, 93. Gazi Koşusu’nda MelisKurtel Emin’in sahibi olduğu “TheLast Romance” isimli safkanlayarışacak. Ahmet Çelik, dahaönce bu rekoru 1971, 1972 ve 1973’te üçyıl arka arkaya Gazi Koşusu’nu kazananefsane jokey Ekrem Kurt ile paylaşıyor-du.

KAZANAN AT, SAH�B�N� ZENG�N EDECEK

Türk at yarışçılığının bu önemli koşu-sunu kazanan safkan, sahibine hatırı sa-yılır bir miktar ödül kazandıracak. Gazi Ko-şusu’nda, birincilik ikramiyesi 1 milyon650 bin lira olurken, ikinciye 660 bin lira,üçüncüye 330 bin lira, dördüncüye ise165 bin lira olmak üzere toplamda 2 mil-

yon 805 bin lira ikramiye dağıtılacak. Ye-tiştiricilik primi olarak ise, birinciye 453 bin750 lira, ikinciye 181 bin 500 lira, üçün-cüye 90 bin 750 lira, dördüncüye ise 45bin 375 lira olmak üzere toplam toplamda771 bin 375 lira yetiştiricilik primi verile-cek. Koşuyu kazanan tayın sahibi, kayıttutarları, taksit ücretleri ve at sahibi primiolmak üzere toplam 2 milyon 393 bin 835lira ikramiye kazanacak. Koşuyu kazanansafkanın sahibi aynı zamanda yetiştiricisiise 453 bin 750 liralık yetiştiricilik primi ilebu tutar 2 milyon 847 bin 585 liraya yük-selecek.

Gazi heyecanıGazi heyecanıGazi heyecanıGazi heyecanıGazi heyecanıGazi heyecanıGazi heyecanıGazi heyecanıGazi�Mustafa�Kemal�Atatürk�adına�1927�yılından�bu�yana�düzenlenenGazi�Koşusu’nun�93’üncüsü�bugün�Veliefendi�Hipodromu’nda�yapılacak

Gazi heyecanı

Fenerbahçe’ye 16 yılsonra ilk AlmanGeçtiğimiz�sezon�forvet�konusunda�büyük�kriz�yaşayanFenerbahçe�golcü�hasretini�Max�Kruse�ile�dindirentam�16�yıl�sonra�bir�Alman�futbolcu�transfer�etmiş�oldu

A Milli Kadın Basketbol Takımı, 37. Avrupa Ka-dınlar Basketbol Şampiyonası’nda gösterdiği per-formansla hayal kırıklığı yaşattı. Letonya ve Sır-bistan’ın ev sahipliğinde düzenlenen turnuva-da İtalya, Slovenya ve Macaristan’la C Grubu’ndabulunan milli takım, ilk iki maç sonunda elen-di. Sırbistan’ın Niş şehrinde turnuvanın ilk iki gü-nünde İtalya ve Slovenya’ya kaybeden ay-yıl-dızlılar, bugün oynayacağı Macaristan maçıöncesi gruptan çıkma şansını kaybetti ve üst turayükselemedi. A Milli Kadın Basketbol Takımı,böylece tarihinde ilk kez büyük bir turnuvadaikinci turu göremedi.

ÖNCEKİ 11 TURNUVADA DA İLK GRUBU GEÇMİŞTİ

Milli takım, daha önce mücadele ettiği 11 ulus-lararası şampiyonada da ilk turu geçmeyi ba-şarmıştı. Daha önce Avrupa Kadınlar Basketbol

Şampiyonası’nda 7, FIBA Dünya Kupası ileOlimpiyat Oyunları’nda ikişer kez mücadele edenay-yıldızlılar, başarılı sonuçlara imza atmıştı. Mil-li takım, Avrupa şampiyonalarında 2011’degümüş, 2013’te ise bronz madalya almıştı. FIBADünya Kupası’nda 2014’te dördüncü olup2018’de ise ikinci tur oynayan milliler, 2012 ve

2016 olimpiyatlarında ise çeyrek finale kadar gel-mişti. Türkiye, 8. kez yer aldığı Avrupa KadınlarBasketbol Şampiyonası’nda beklentinin altındakaldı ve olimpiyat elemesi için geçerli olan ilk6 hedefinden uzak kalıp ilk turda veda etti. C Gru-bu’nda mücadele eden Türkiye, son maçını bu-gün TSİ 17.00’de Macaristan ile oynayacak.

30 Haziran 2019 PAZAR Hazırlayan: Burak Özcan16 SPOR [email protected]

AYDINLIK 16 CMYK

L�G�N son �ampiyonu Galatasaray,2019-2020 sezonu haz�rl�klar� kapsa-m�nda ilk resmi ad�mlar�n� att�. Aslan,Adem Büyük, Ryan Babel ve ValentineOzornwafor ile sözle�me imzalad���n�Kamuyu Ayd�nlatma Platformu’na bil-dirdi. Adem ile 2 y�ll�k, Babel ile 3 y�ll�k,Ozornwafor ile ise 4 y�ll�k sözle�me im-zaland�. Galatasaray’da gelecek haftaiçerisinde �ener Özbayrakl�, Yusuf Er-do�an ve Ever Banega transferlerindede resmi ad�mlar�n at�lmas� bekleniyor.Galatasaray böylelikle kamp döne-minde eksiksiz toplanabilecek.

PREM�ER L�G’DEN ASLAN’ASüper Lig’de daha önce Kas�mpa�a

ve Be�ikta� formalar�n� ba�ar�yla terle-ten, Be�ikta� formas�yla �ampiyonluksevinci de ya�ayan ve son olarak yar�msezon giydi�i Fulham formas� ile 5 gol4 asistlik bir performansa imza atanRyan Babel, sar�-k�rm�z�l�lar�n hücumhatt�n�n vazgeçilmezlerinden biri olacak.Çal�m yetene�i ve �utlar�yla etkili bir golsilah� olan ve 3 y�ll�k kontrata imza atan32 ya��ndaki Hollandal�, y�ll�k 2.5 milyonavro kazanacak. Fatih Terim, Ryan Ba-bel’in transferinde uzun süredir �srar-c�yd�.

YERL� ROTASYONUNA TAKV�YEGeçti�imiz y�llarda yedek kulübesi-

nin zay�fl��� dolay�s�yla ciddi bir nitelikproblemi ya�ayan sar�-k�rm�z�l�lar, bu ek-si�ini gidermek için Adem Büyük ham-lesini yapt�. Son olarak Yeni Malatyas-

por’da forma giyen ve h�rsl� futboluyladikkatleri üzerine çeken 31 ya��ndaki fut-bolcu, sol kanatta görev yap�yor. YeniMalatyaspor formas�yla geçirdi�i ikisezonda 60 maçta görev alan kanatoyuncusu toplamda 10 gol 5 asistlik per-formansa imza att�. Adem, önümüzde-ki sezon Galatasaray’dan 3.5 milyon TLkazanacak.

N�JERYA’DAN B�R ‘KE��F’Ocak ay�nda Portekiz Ligi’nde forma

giyen Marcao’yu ke�fedip kadrosunakatan Galatasaray, benzer bir hamleyebu kez Nijeryal� Ozornwafor’laimza att�. Son dönemde po-tansiyel sahibi yabanc� fut-bolculara yönelik ara�-t�rma çal��malar�n� artt�-ran sar�-k�rm�z�l�lar gençstoper ile uzun vadelianla�t�. Henüz 20 ya-��ndaki Ozornwafor“kapal� kutu” izlenimivermekle birlikte sergi-leyece�i performans ilede�erini katlayabilir. GençNijeryal�, önümüzdeki y�l Ga-latasaray’dan 100 bin avro kaza-nacak.

YEN� TRANSFERLER YOLDATaraftar�n� üç yeni transferle mutlu

eden Galatasaray’da gelecek hafta dayeni duyurular�n yap�lmas� olas� gözü-küyor. Son olarak Bursaspor formas� gi-yen sol kanat oyuncusu Yusuf Erdo�an,

Fenerbahçe ile kontrat� biten sa� bek�ener Özbayrakl� ve Sevilla’n�n yetenekliorta sahas� Ever Banega’n�n da resmisözle�meyi imzalamas� ve KAP aç�kla-malar�n�n yap�lmas� bekleniyor.

45 ÜLKEDEN 154 FUTBOLCUSar�-k�rm�z�l� kulüp, bugüne kadar 5

k�ta ve 45 ülkeden 154 futbolcuyu renk-lerine ba�lam��t�. Yeni transferler RyanBabel ve Valentine Ozornwafor ile busay� 156 futbolcuya ç�kt�. Asya, Avrupa,Afrika, Avustralya ve Amerika’dan kad-rosunu takviye eden Galatasaray; Bre-

zilya, Yugoslavya, Romanya, Al-manya, Arjantin, Kolombiya,

Hollanda, �sviçre, Fransa,Bosna Hersek, Kamerun,Çekya, Portekiz, �sveç, Fil-di�i Sahili, Belçika, Uru-guay, Polonya, Meksika,�ngiltere, H�rvatistan,Gana, Arnavutluk, De-mokratik Kongo Cumhu-

riyeti, Avustralya, �spanya,Senegal, �talya, S�rbistan, Ni-

jerya, �ran, Surinam, Litvanya,Zimbabve, Galler, ABD, �srail,

Japonya, Cezayir, Fas, Makedonya,Norveç, Ye�il Burun Adalar�, �zlanda, Yu-nanistan’dan oyuncu ald�.

BABEL 6. HOLLANDALITürkiye’de daha önce Kas�mpa�a ve

Be�ikta� formalar� giyen Ryan Babel,Galatasaray’�n 6. Hollandal� futbolcusuoldu. Galatasaray’da daha önce Hol-

landal� Ulrich van Gobbel, Frank deBoer, Wesley Sneijder ve Nigel deJong forma giydi. Babel, mevcut kad-roda bulunan Ryan Donk’un ard�ndansar�-k�rm�z�l� formay� giyecek 6. Hol-landal� olacak.

ÜÇÜNCÜ N�JERYALIValentine Ozornwafor, Galatasa-

ray’da forma giyecek üçüncü Nijeryal�futbolcu konumunda. Sar�-k�rm�z�l� ekip-te daha önce Nijeryal� futbolcular Do-minic Iorfa ve Henry Onyekuru topko�turdu. Ozornwafor, ülkesini Gala-tasaray’da temsil edecek üçüncü fut-bolcu olarak kay�tlara geçecek. Gala-tasaray, 1959’dan bu yana transferhakk�n� en fazla Brezilyal�lardanyana kulland�. Sar�-k�r-m�z�l� ekip, son 60 y�l-da 21 “Sambac�”y�kadrosuna katt�.Brezilyal� futbol-culardan sonrasar�-k�rm�z�l� ta-k�mda en fazla,16 futbolcuylaYugoslavlar, 12futbolcuyla Ro-manyal�lar formagiydi. Galatasa-ray’da ba�ka ülkele-rin vatanda�� olan 4Türk as�ll� futbolcu da for-ma giydi. �sviçre pasaportu ta��yanKubilay Türky�lmaz, Hakan Yak�n veEren Derdiyok ile Almanya vatanda��

olan Pierre Esser, sar�-k�rm�z�l� forma-y� terletti.

CENG�Z TRANSFERLER� DE�ERLEND�RD�

Galatasaray Kulübü Ba�kan� MustafaCengiz, yeni transferleri Ryan Babel,Adem Büyük ile Valentine Ozornwaforile ilgili de�erlendirmede bulundu.Mustafa Cengiz, aç�klamada, kadrola-r�na 3 de�erli futbolcu dahil ettiklerini be-lirterek, “�kisi zaten taraftarlar�m�z�nbildi�i futbolcular. Galatasaray’a vecamiaya yak���r �ekilde terlerinin sondamlas�na kadar mücadele edecekle-rine inan�yorum. Valentine de çok gençbir oyuncu. Onun da uzun y�llar Gala-tasaray’a hizmet edece�ini, uzun va-

dede defans�m�z� toparlay�c� olaca��-na inan�yoruz. Camiam�za hay�rl� ve

u�urlu olmas�n� diliyorum.” ifa-delerini kulland�.

Transfer çal��malar�n�n de-vam etti�ini aktaran Cengiz,“Transfer durmaz, Galatasa-ray 12 ay boyunca buna ça-l���r. Ben burada hem oyun-cu izleme ekibimize hem dehocam�z ba�ta olmak üzere

teknik ekibimize te�ekkür edi-yorum. Onlar�n çal��malar� dur-

muyor. Tak�m�m�z�n en iyi halde,en geni� kadroyla sürmesi ve fi-

nansal fair play kurallar� içerisinde de-vam etmesi için elimizden geleni ya-paca��z. Bu do�rultuda çal���yoruz.”diye konu�tu.

Transfer şov başladıYeni�sezon�hazırlıklarına�tam�gaz�devam�eden�Galatasaray’da�transfer�hareketliliği�resmen�başladı.�Kadrosunugüçlendirmek�isteyen�sarı-kırmızılılar,�üç�transferi�resmiyete�döktü,�üç�transfer�açıklamasının�da�eli�kulağında

BABEL ADEM BÜYÜK OZORNWAFOR

KAYSER�SPOR Kulübü Ba�kan� Erol Be-dir, ola�anüstü kongrede yeniden ba�kanl�-�a seçildi. Kadir Has Kongre Merkezi’nde dü-zenlenen ola�anüstü kongrede, mevcut yö-netim mali ve idari yönden de ibra edildi. Be-dir, kongrede yapt��� konu�mada, Türki-ye’de tüm kulüplerin maddi sorunlar ya�a-d���n� belirtti ve �unlar� ekledi: “�u anda 140veya 150 milyon lira civar�nda üzerimizde biryük var. Bu yükü omuzlay�p ta��mam�z laz�m.Kayserispor’umuzu daha iyi yerlere getirmekiçin bu yükten bir �ekilde kurtulmam�z laz�m.Kayserispor’a bütün Kayseri �ehrinin sahipç�kaca��na inan�yorum. Bu yükün alt�ndankalkmak in�allah bize nasip olur.”

Kayseri’de Erol Bedir yeniden başkan

Potada hayal kırıklığı37.�Avrupa�Kadınlar�BasketbolŞampiyonası’na�ilk�turda�vedaeden�Türkiye,�tarihinin�en�kötüturnuva�performansına�imza�attı

YusufErdo�an