ÖĞretmenlİĞİ ttÜrkÜrkİyyee ggenelenelİ filekeratin sadece baz ı ökaryotik (çekirdekli)...

KAMU PERSONELKAMU PERSONELSEÇME SINAVISEÇME SINAVI

OKUL ÖNCESİÖĞRETMENLİĞİ

TÜRKİYETÜRKİYEGENELİGENELİ

07

ÇÖZÜMLEROKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ

1. A 26. D

2. C 27. D

3. C 28. A

4. D 29. E

5. E 30. A

6. D 31. B

7. C 32. E

8. B 33. E

9. E 34. C

10. E 35. E

11. D 36. B

12. D 37. E

13. E 38. B

14. B 39. B

15. D 40. B

16. D 41. E

17. B 42. A

18. E 43. E

19. A 44. E

20. B 45. B

21. A 46. C

22. E 47. B

23. A 48. C

24. C 49. E

25. D 50. C

1. Negativizm olarak adlandırılan dönem iki buçuk yaş ve

sonrasını kapsamaktadır. Bu dönemde çocuk isteklerini ken-

di başına yapma eğilimi içerisindedir. Söylenenleri ya yap-

maz ya da tam tersi hareketlerde bulunur. Hareketleri kısmi

olarak bile kısıtlansa öfkelenmekte ve tepki vermektedir. Yu-

suf da görülen özelliklerde bu kapsamda karşımıza çıkmak-

tadır. Karşılık gelen kavram negativizmdir.

Doğru yanıt “A” seçeneğidir.

2. Okul öncesi yönetmeliğine göre üst üste iki aylık dönem-

de okul ücreti ödenmeyen çocukların velilerine yazılı bilgi ve-

rilerek kaydı silinir. Buna göre verilen doğru seçeneğin C ol-

duğu görülmektedir.

Doğru yanıt “C” seçeneğidir.

3. 100g’lık bir besinde yer alan protein oranları aşağıdaki

tabloda verilmiştir.

Besin

Et

Kuru

Bak

lagi

ller

Yağl

ı toh

umla

r

Yum

urta

Süt v

e ür

ünle

riTa

hılla

r

Balık 19,0

12,8

3,5

15,4

9,1

6,7

11,9

11,7

12,6

14,8

18,6

19,7 24,7

22,3

34,1

17,0

Tavuk eti

Dana eti Mercimek

Kuru Fasulye

Soya Fasulyesi

Kuzu eti

İnek sütü Fındık

20,5Nohut

Ceviz

Besin

Prot

ein

(gr/1

00g)

Prot

ein

(gr/1

00g)

Mısır

Pirinç

Ekmek

Buğday

Beyaz Peynir 18,6

19,3

Badem

Yer fıstığı


4. Karbonhidratlarla ilgili olarak; “Karbonhidratlar, proteinler

birlikte hücre yapısına katılır.” ve “Vücuttaki su ve elektrolit

dengesini sağlamada yardımcıdır.” ifadeleri doğru iken “Vü-

cutta yer alan karbonhidratların tümü enerji verici olarak gö-

rev alır.” ifadesi yanlıştır. Çünkü 5C’ lu riboz ve deoksiriboz

şekerleri enerji verici olarak kullanılmaz. DNA ve RNA gibi

moleküllerin yapısına katılır.

Doğru yanıt “D” seçeneğidir.

5. Soru öncülünde verilen ifadelerin tümü gebelik ve emzir-

me dönemlerinde yetersiz ve dengesiz beslenmenin neden-

leri arasında yer alır.

Doğru yanıt “E” seçeneğidir.

6. “Yer değiştirme” ifadesi canlıların ortak özellikleri arasında

yer almaz çünkü her canlı örneğin bitki hareketini aktif olarak

değil pasif olarak gerçekleştirmektedir. Yer değiştirme yerine

“hareket etme” ifadesini kullanması gerekiyordu.


7. “DER”, “Golgi aygıtı”, “Mitokondri” ve “GER” ökaryot can-

lılarda görülmekte iken ribozom hem ökaryot hem de prokar-

yot hücrelerde görülen zarsız bir organeldir.


8. Keratin sadece bazı ökaryotik (çekirdekli) hücrelerde bulu-

nan lifl i, yapısal bir protein ailesinin genel adıdır. Keratin fi la-

mentleri yapısal olarak çok sağlamdırlar ve suda çözünmez-

ler. Memeliler, kuşlar, sürüngenler ve amfi bilerde bulunan

keratin fi lamentleri, mineralize olmayan sert vücutsal yapı-

ları oluştururlar.

Doğru yanıt “B” seçeneğidir.

9. İyot vücut tarafından üretilmemekte ve bu nedenle ağız

yoluyla gıdalardan temin edilmesi gerekmektedir. Vücutta-

ki iyot eksikliği ise başta guatr olmak üzere birçok hastalı-

ğa neden olmaktadır. İyot eksikliği gebe ve emziren kadınlar-

da daha ciddi sorunlara yol açabilmektedir: düşük, erken do-

ğum, doğumsal anomaliler ve yeni doğanda hipotiroidi.


10. “Gelişim süreklidir.”, “Bir bütün olarak ele alınır.”, “İçten

dışa, baştan ayağa şeklindedir.” ve “Nöbetleşe devam et-

mektedir.” ifadeleri gelişimin temel ilkeleri arasında yer alır.


11. Kızıl özellikle 3-7 yaş aralığında ki çocuklarda görülen

bakteriyel bir enfeksiyon hastalığıdır. Belirtileri arasında;

Ateş (38°C ile 40°C)

Halsizlik

Boğazda ağrı

Yutkunmada zorluk

Kızarıklıklar, normalden kırmızı yüz

Karın ağrısı

Bulantı ve kusma

Dilin çilek gibi kızarması ve dilin üstünde beyazlık oluş-

ması

Boyun tutulması yer alır.


12.Cinsiyet, anatomik özellikler, fi ziksel uygunluk ve psiko-

lojik faktörler spor yaralanmalarına sebep olan iç faktörler

arasında yer alır.


13. Çocuğun oyun oynarken etkileşimde bulunduğu diğer

çocuklar ve yetişkinlerle kurduğu işbirliği ve iletişim onun

dünya ve insanlar hakkındaki bilgilerine kaynak oluşturmak-

tadır. Buna göre işbirliğini öğrenmesi, iletişimlerinin artma-

sı, bilgiler oluşturması ve sosyalleşmesinin artması beklenen

bir süreçtir. Ancak sağlıklı bakım ve beslenmelerinin sağlan-

masının oyun oynama ile bir ilişkisi olmadığından doğru se-

çenek E olmalıdır.


14. Soruda özellikleri verilen temel ilke B seçeneğinde veri-

len okul öncesi dönem insan hayatının diğer dönemlerinin te-

melini oluşturur işlkesidir. Çünkü soru öncülünde hem diğer

dönemleri etkilediğini hemde kendi içerisinde yapılması ge-

reken çeşitli görev ve sorumlulukların olduğuna vurgu vardır.


15. Erken çocukluk döneminde çocukların zihinsel gelişim-

lerinin %80’i tamamlanmaktadır. Çocuklar kendi kendine ka-

rar verebilme, kendi haklarına ve başkalarının haklarına say-

gılı olma, sahip olduğu gücü en üst düzeyde kullanabilme,

kendi kendini denetleyebilme gibi yaşlarına uygun olan gö-

revleri üstlenmektedirler. Bu durumlar zihinsel gelişimin gös-

tergeleridir.


16. Çocukluk döneminde sevginin öneminden bahsedilmiş-

tir. Güvenli bir ortamda büyüyen çocuğun toplumsal açıdan

da istenen özelliklere sahip olacağından, bu durumun aynı

zamanda da olumlu kimlik ve benlik oluşumunu etkileyece-

ğinden ve özsaygının arttırılacağından bahsedildiği görül-

mektedir. Ancak soruda verilen durum kalıtımsal herhangi bir

özelliğe vurgu yapmamaktadır.

Doğru yanıt “D” seçeneğidir

17. Oral dönem doğum ile 18 ay arasını kapsar. Bu dönem-

de bebek emer, ısırır, yutar, dudaklarıyla oynar ve bu şekilde

zevk alır. Bu dönemde idin kaynağı ağız ve çevresidir. Yete-

rince doyum elde etmediğinde, tırnak yemeler, kalem arka-

sını çiğnemeler, parmak emmeler çocukluk döneminde rast-

lanmaktadır.


18. Verilen sorunun cevabı E seçeneğidir. Çünkü “Kendini

tehlikelerden ve kazalardan korur.” kazanımına yönelik etkin-

likte, temel güvenlik kurallarının yanı sıra gerekli durumlar-

da ihtiyaç duyulan güvenlik kuralları da ele alınmalıdır. Örne-

ğin, çocukların arabanın ön koltuğunda oturmaması gerekir.

Arabada emniyet kemeri takılmalıdır. Arabanın camından ve

pencereden sarkmamak gerekir. Kibritle oynamamak gere-

kir. Yanan ocak, soba ve ütüden; bıçak gibi kesici aletlerden

uzak durmak gerekir. Küçük nesneleri ağza, buruna, kulağa

sokmak tehlikelidir. Tanımadığı kişilerin yanına gitmek, tanı-

madığı kişilerden yiyecek/içecek almak doğru değildir. Uzun

süre TV/bilgisayar başında zaman geçirmek doğru değildir.

Bilinmesi gerekli telefon numaraları şunlardır; Anne babası-

nın veya acil durumlarda ulaşabileceği bir büyüğünün tele-

fon numarası, Polis (155) ve Jandarma (156), Acil yardım

(112), Yangın (110), Orman yangını (177). Ayrıca bu numa-

raların sadece ihtiyaç duyulduğunda aranması gerektiği vur-

gulanmalıdır.


19. Verilen sorunun cevabı A seçeneğidir. Okulöncesi çağı

çocukları çok duygusaldır. Eğer onlara bu yıllarda uygun çev-

resel koşullar sağlanırsa kendine güven, bağımsızlık, özerk-

lik ve girişimcilik gibi kişilik özelliklerini doğru biçimde kazan-

ma olanağı bulurlar. Bu dönemde çocuklarda çalışma iste-

ği yaratmak ve başarı duygusu tattırmak da önemlidir. Duy-

gusal açıdan okula hazır bulunmayan çocukların ilköğretime

uyumları zor olmaktadır.


20. Sorunun cevabı B seçeneğidir. Çünkü çocuğun ilköğre-

time hazırlanmasında okulun üstlenmesi gereken önemli gö-

rev ve sorumluluklar arasında “Okul, çocuğun okula ve okul

kurallarına alıştırılması için uyum programlarını ailelerine ve-

rerek hazırlık yapmalarını onlardan beklemelidir.” açıklaması

uygun değildir. Süreçte olması gereken çalışmalar ailelerce

değil bizzat okul yönetimi tarafından düzenlenmelidir.


21. Para-Sempatik sinir sisteminin vücutta yaptığı değişik-

likler:

Kan basıncının düşmesi

İskelet kaslarında kan akımının azalması

Sindirim sistemi ve böbreklerde kan akımının artması

Metabolizma hızının azalması

Kan glikoz düzeyinin azalması


22. Klinik Psikoloji; kişilik ve davranış bozukluklarının tanı ve

tedavisiyle ilgili çalışmalar yapar. Okullarda kaynaştırma yo-

luyla eğitim gören öğrencilerin okula uyum ve arkadaşlık ilişki

düzeyini araştıran psikolojik danışmanın, psikolojinin alt dal-

larından klinik psikolojisi konu alanından en az yararlanma

durumu söz konusudur.


23. Verilen sorunun cevabı A seçeneğidir. Çünkü “Duru-

mun belirlenmesi” bu aşamada yapmak istediğiniz yeni ürü-

nün neye benzeyeceğini, ne gibi işlevlere sahip olacağını ta-

nımlamanız, detaylandırmanız ve belirlemeniz gerekmekte-

dir. Yeni bir resim, yeni bir fi kir, yeni bir roman, yeni bir tek-

nolojik araç ya da yeni bir canlı yaratım, durum belirlemesine

örnek olarak verilebilir. Örneğin yeni bir hayvan fi gürü çizile-

cek ise bu fi gürün fi ziksel ve duygusal koşullarının ve sınır-

larının neler olacağı bu aşamada belirlenmelidir.


24. Sorunun cevabı C seçeneğidir. Kişisel analoji tekniği ile

sorun çözmeye çalışan bir kişi, sorunun hayalde bir parçası

olur. Bu tür bir yaklaşım, sorun konusunda yeni açılımlar ve

farklı bakış açıları kazandıracaktır.


25. Hayalî oyun terimi içinde yer alan hayal, kişinin hatırladı-

ğı bir şeyin, bir anlamda o varlığın ya da olayın resminin dü-

şünce düzeyinde gösterimi olabiliyor. Tüm ayrıntıları ile kişi-

nin duyuları tarafından algılanması, duyularının önüne gel-

memiş şeylerin düşünce düzeyinde gösterimi, bir diğer ifa-

de ile düşüncede yaratılması söz konusu ise, bu düzeyde bir

gösterim için yaratıcı hayal terimi kullanılmıştır.


26. Sorunun cevabı D seçeneğidir. Çünkü nitelikli oyunu ger-

çekleştiren ön koşullar arasında, mutlaka çevrede bir sorun

durumu ile karşılaşıldığında yakında bir yetişkinin olması ve

sorunu çözmesi durumu vardır.


27. Drama, tiyatro, sinema, dans gibi kişiyi aktif kılan bir

alandır. Drama insanı kuşatır ve geliştirir. Eğitim ve öğretim-

de öğretmenler pek çok konuda dramadan yaralanırlar. Rol

oynama, yaratıcı dramanın önemli araçlarından biridir. Dra-

ma çalışmaları çocuğu bağımsız davranmaya, hoşgörülü ol-

maya, demokratik olmaya ve yaratıcı bir kişilik kazanmaya

yöneltir. Ayrıca, drama, eğitimin değişik basamaklarında yer

alan diğer disiplinlerin pek çoğunda bir yöntem olarak uygu-

lanabilir. Drama yoluyla öğrenme çabuklaştırılır, etkinleştiri-

lir. Bu çalışmalar öğrencinin sözcükleri, tutum ve davranışla-

rı, devinimleri ve yaşam durumlarını anlamlandırmasını sağ-

lar. Fakat bu süreçte öğrencilerin öncelikli olarak eleştirel dü-

şünme becerilerinin desteklenmesi beklenmez.

Doğru yanıt “D” seçeneğidir

28. Sorunun doğru cevabı A seçeneğidir. Çünkü “Drama öğ-

retmeni konuştuğu dili doğru kullanmalıdır.” özelliği süreç için

önemli ve dikkat çekicidir. Öğretmenin kuralına uygun ola-

rak konuşması ya da süreci ifade etmesi model olması açı-

sından önemlidir.


29. Öğrenciler kimi zaman ihtiyaçtan, kimi zamanda baş-

ka nedenlerden ötürü çalma davranış bozukluğunu göstere-

bilirler. Böyle bir durum ile karşılaşan ailelere rehber öğret-

menler; “toplumsal değerleri öğretin, iyi model olun, iletişimi-

ni güçlendirin.” gibi tavsiyelerde bulunabilirler. Ancak başka

arkadaşları ile paylaşmak doğru bir davranış olmaz. Bu du-

rum öğrencinin arkadaş ortamında kötü olarak damgalanma-

sına sebep olur.


30. İnkar savunma mekanizmasında bireyin düşündüğü,

hissettiği ya da gördüğü şeyi çarptırması yada kabul etme-

me durumudur. Verilen örnek olayda bireyin yaşadığı duru-

mu konuşmayarak, böyle bir durum yaşamadığını söyleye-

rek inkar savunma mekanizmasını kullanmakta olduğu söy-

lenebilir.


31. İnsanların genellikle kızgınlık, öfke veya engellenmeler-

le karşılaştıklarında kullandıkları kötü kelimelere küfür denir.

Nedenlerine bakıldığında; çocuğun büyüklerini model alma-

sı, dikkat çekmek isteği, büyüdüğünü ispatlama, ağızdan ka-

çırıverme, akranları tarafından onaylanma gereksinimi ola-

bilir. Anlatılan olayda Selçuk’un aile büyüklerini örnek alarak

konuşması bu davranışın nedenini göstermektedir.


32. Kime göre ben neyim? tekniğinde bireyin çevresinin gö-

zünden kendini algılayış biçimine ulaşılır. Yani birey anne ve

babasına göre, öğretmenlerine göre kendini nasıl gördüğünü

betimler. Bu açıdan tablo incelendiğinde E seçeneğinde ve-

rilen ifadenin doğru olmadığı görülür. Çünkü sadece gerçek-

çi ve içe kapanık özelliklerinde değerlendirmelerde bulunma-

mıştır ifadesi doğru değildir. Çünkü arkadaşlarının gözünden

zeki olma özelliğini de betimlemediği görülmektedir.


33. Okul öncesi dönem çocukları henüz daha okuma ve yaz-

ma becerilerine sahip olmadığından; onların ilgi, ihtiyaç ve

beklentilerine ulaşmak için sözel ve sembollerle uygulanan

bireyi tanıma tekniği arzu listesidir. Bu açıdan rehber öğret-

meninin yararlanmış olduğu bireyi tanıma tekniği arzu liste-

si olmalıdır.


34. Gözlem tekniğinin bir çok avantajı bulunmaktadır. Bun-

lardan bir kısmı ekonomik olması, zamansal tasarruf yapıla-

bilmesi, hem gruba hem bireye uygulanabilmesi, sistematik

ya da doğal olarak yapılabilmesi sayılabilir. Ancak gözlem-

de bir davranışın yapılıp yapılmadığına bakılır. Bu davranı-

şın nedenleri ve dayanakları ile ilgili hiçbir bilgiye ulaşılamaz.

Davranışın nedenleriyle ilgili bilgi vermemesi bir sınırlılıktır.


35. Gelişim dönemi açısından çocuklarda oyun gelişimi ha-

yati bir önem taşımaktadır. Bu kapsamda ailelerin davranış-

larında ve tutumlarında tutarlı davranmaları bu süreci olum-

lu olarak etkileyecektir. Demokratik bir anne baba tutumu da

çocukların kendi özelliklerinin desteklenmesi sonucu oyun

gelişim sürecinin etkilerinden olumlu olarak etkilenecektir.


36. Aile eğitimlerinde tutarlı davranmak gerekmektedir. Anne

ve babanın davranışlarında çelişkiler olmamasına önem ve-

rilmelidir. Murat’ta ailesinde anne ve babasının birbiriyle çeli-

şik davranışlardan kaynaklı tutarsızlıklar görülmektedir.


37. Sorunun doğru cevabı E seçeneğidir. Çünkü burada işit-

sel beceriler ön plandadır, görsel becerilerin desteklenme-

si beklenmez.


38. Psikodinamik yaklaşıma göre normal dışı davranışlar,

çelişkinin ortaya çıkardığı kaygıyı bilinçaltında tutmak için ya-

pılan savunma mekanizmalarıdır. Yalnız bu savunma meka-

nizmaları bireyin kaygısını azaltmaz, aynı zamanda bireyin

gerçekle ilişkisini keser. Bu tutum daha ileriye giderse başka

ruh hastalıkları da ortaya çıkar.


39.

Kendinigerçekleştirme

Saygı, statü

Sevgi, ait olma

Güvenlik

Fiziksel ihtiyaçlar

Kişinin potansiyelini kullanabilmesi (Bilme-anlama ve estetik,yaratıcılık)

Başarı, tanıma, öz saygı, statü sahibi olması

Sevme, ait olma, bağımlılık, kimlik duygusu kazanma

Kendini güven içinde hissetme ve tehlikelerden korunma

Yaşamı sürdürmek için gerekli olan hava, su, besin, uyku vb.

Alt düzeyde işlevde bulunan bir kimse yukarıda verilen

Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre fi zyolojik ya da gü-

venlik basamağında bulunabilir.


40. Çocukların karşılaşmış oldukları herhangi bir istismar

olayı hayati önem taşıdığından çocuğun tekrar aynı durumla

karşılaşmaması adına vakit kaybetmeden, hiyerarşik yapıya

uygun olarak gerekli kurum ve kişiler bilgilendirilir. Bu durum-

da okul öncesi öğretmeninin yapması en uygun olan davra-

nışı durumu okul rehber öğretmenine anlatmaktır. Okul reh-

ber öğretmenide durumu vakit kaybetmeden emniyet yetkili-

lerine aktarması yapılması en uygun olan davranış olacaktır.


41. Okulöncesinde verilen matematik eğitiminin hedefl eri:

Matematiğe karşı olumlu bir tutum geliştirmek

Matematiği anlamak

Matematiksel sorgulama becerisi kazandırmaktır.


42. “Nesnelerin neden yapıldığını söyler.” ve “Nesnelerin

içinden eksilen ya da eklenen bir nesneyi söyler.” kazanım-

ları “Algıladıklarını hatırlayabilme” amacı arasında ele alınır.


43. “Öğrencilerdeki dil ve iletişim becerilerini geliştirmek”,

“Bağımsız düşünme ve sorgulama becerisi kazandırmak”

ve “Fenle ilgili temel kavramları ve problem çözme becerisi-

ni geliştirmek” ifadeleri okulöncesinde fen eğitiminin verilme-

sinin amaçları arsında yer alır.


44. Gözlem yapma, karşılaştırma, sayma ve sınıfl andırma

temel düzey düşünme becerileri arasında yer alırken çıkarı

yapma orta düzey düşünme becerileri arasında yer alır.


45. Kuralına uygun resim çizme özelliğinde, çiçeklerin ön-

den görünüşüyle çizilmesi, güneşin dağların arkasına çizil-

mesi, insanların otobüste sırayla oturuyor şeklinde çizilmesi,

ineğin beneklerinin, trenin lokomotif ve vagonlarının arka ar-

kaya çizilmesi vb. fi gürlerde de kurallara uygun resim çizme

özelliği görülmüştür.


46. Ksilofon ile tahta çubuklara vurularak ses üretilir. Bu çal-

gıların ortak özellikleri bir düzlem üzerinde kalından inceye

sıralanmış ses çubukları ve bu çubuklara vurmayı sağlayan

çekiçlerinin olmasıdır. Birbirlerinden olan farkları ise yapıldık-

ları (çelik, tahta, bakır veya metal vb.) malzemelerdir. Çalma

sırasındaki tutuşlarında da farklılıklar olabilmektedir. Genel-

likle bir masa veya yere konularak çalınırlar.


47. Verilen sorunun cevabı B seçeneğidir. “Anında dönüt dü-

zeltme sağlar.” etkinlikte en önemli basamaktır çünkü prog-

rama süreklilik sağlar. Aynı zamanda tekrar olanağı verir, her

öğrenci kendi öğrenme hızına göre hareket eder, bilgisayar

yazılımları, internet ve özel hazırlanmış kitapçıklar ile verilir,

materyalin hazırlanması profesyonellik ve uzmanlık gerektirir

ve zaman alır, okulda ve okul dışında uygulanabilir.


48. Sosyal ve duygusal öğrenme, en geniş anlamda kişisel

ve toplumsal becerilerin kazanılmasının ve yaşamın sosyal

ve duygusal boyutlarını anlama ve yönetme sürecini ifade

eder. Bu süreçte çocuklar; önemli yaşamsal görevleri yerine

getirebilmek için düşünme, hissetme ve davranış becerileri-

ni birleştirme becerisini kazanırlar. Bu süreçte bireyler ken-

di duygularının farkına varma ve yönetebilme, diğer insan-

lara ilgi gösterebilme, doğru kararlar verebilme, etik ve so-

rumluluk içerisinde hareket edebilme, pozitif ilişkiler kurabil-

me ve olumsuz davranışlardan kaçınma gibi önemli yaşam-

sal becerileri öğrenirler.


49. Verilen sorunun cevabı E seçeneğidir. Çünkü süreçte

öğretmen “Görsel- uzamsal” ve “Sözel – dilsel” zekâ alanı-

nı kullanmıştır. Görsel zekâ alanında, üç boyutlubir nesne-

yi görmeden o nesnenin görüntüsünü zihinde canlandırabil-

me, ayrıntıları fark edebilme yeteneğidir. Renkler, şekiller,

desenler, grafi kler, resimler ve görsel semboller kullanılır.

Denizciler, heykeltıraşlar, pilotlar, izciler, avcılar, mimarlar bu

zekâ alanına sahiptir. Uzaya, şekillere, yapılara, çizgilere ve

renklere duyarlıdırlar. Sözel zekâ alanında, sözcükleri yazı-

lı ve sözlü olarak etkili biçimde kullanma, dilin temel işlevle-

rini kullanma, okuma yazma, konuşma ve dinleme becerile-

ri bu zekâ alanının temel özellikleridir. Şairler, yazarlar, politi-

kacılar ve gazeteciler dil zekâsını en üst düzeyde sergilerler.

Bilgiyi hatırlama, okuma, yazma, tartışma, başkalarını ikna

etme konularında başarılı olma ve mizah, şiir, yaratıcı yazım

ve hikâye anlatma konularında da isteklidirler. Bu nedenle,

öğretmenin öğrencilerinden “Konu ile ilgili zihin haritası oluş-

turmalarını” istemesi görsel uzamsal zekâ alanı ile “Yapılan

zihin haritasındaki resimleri uygun kelimelerle açıklamaları-

nı” beklemesi ise sözel zekâ alanı ile açıklanır.


50. Özel eğitim; özel eğitime muhtaç olan bireyler için özel

ortamlarda, özel araç gereçler kullanılarak gelişimlerinin des-

teklenmesini amaçlar. Kaynaştırma eğitimi de bu kapsamda

hem her öğrenci için hem de bu öğrencilerin alacakları her

ders için ayrı ayrı bireyselleştirilmiş eğitim programı hazırla-

nır bu, özel eğitimde bireysel yaklaşım esastır, ilkesine vur-

gu yapan bir ifadedir.


ÖĞretmenlİĞİ ttÜrkÜrkİyyee ggenelenelİ filekeratin sadece baz ı ökaryotik (çekirdekli)...

Documents