orman ve su İşleri bakanlığı haftalık bülten (13.02.2015)
TRANSCRIPT
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN HABERLER 13.02.2015
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Sedir Ormanlarının
Rehabilitasyonu Eylem Planı Kapsamında Hedefleri Aştı…
2015’te 30 Bin Dekar Sahada Çalışılacak…
Orman ve Su İşleri
Bakanlığı Orman Genel
Müdürlüğü (OGM) 2005-
2014 yılları arasında
uygulamaya koyduğu
“Sedir Ormanlarının
Rehabilitasyonu Eylem
Planı” kapsamında
1 milyon 460 bin dekar
sahada çalışma yaparak
belirlediği hedefleri aştı.
2015 yılında ise 30 bin dekar sahada çalışma yapılması planlanıyor.
587 Bin Kilo Toros Sediri Tohumu Üretildi
OGM, 2014 yılı içerisinde fidan üretimi, rehabilitasyon ve toprak
muhafaza proje sahalarında kullanılmak üzere toplam 587 ton Toros
Sediri tohumu üretti. Bunun 14 tonu fidan üretiminde, 573 tonu ise sedir
rehabilitasyonu ve toprak muhafaza sahalarında kullanıldı.
Ayrıca, fidan üretimi kapsamında 2014’te fidanlıklarda toplam 68 milyon
767 bin adet Toros Sediri fidanının sayımı yapıldı. 2014-2015 fidan dikim
sezonunda dikilmek üzere OGM Bölge Müdürlüklerine 22 milyon 100 bin
adet sedir fidanı dağıtıldı.
Eylem Planı Yüzde 150’lik Bir Başarı ile Gerçekleşti
OGM tarafından 2005 ile 2014 yılları arasında uygulamaya konulan Sedir
Ormanlarının Rehabilitasyonu Eylem Planı kapsamında 980 bin dekar
sahada çalışma yapılması hedeflenmişti. Yürütülen çalışmalar neticesinde
hedeflerin üzerine çıkılarak bu rakam 1 milyon 460 bin dekara ulaştı.
Böylece Eylem Planı’nın hayata geçişinde yüzde 150’lik bir gerçekleşme
başarısı yakalandı.
Yine belirlenen hedefler doğrultusunda 2015 yılında da 30 bin dekar
sahada çalışma yapılması planlanıyor.
Toros Sediri 2000 Yaşına Kadar Yaşayabiliyor
Toros Sediri (Cedrus libani) kalın dallı, dolgun gövdeli, görkemli
görünümlü, uzun ömürlü, hoş kokulu ve kolay işlenebilen dayanıklı bir
orman ağacı olma özelliği taşıyor. 2000 yaşına kadar yaşayabilen Toros
Sediri 40 metre boya ve yaklaşık 2,5 metrelik bir çapa ulaşabiliyor.
Akdeniz iklimi ile karasal iklimin Akdeniz iklimi etkisinde kalan
kesimlerinde yayılış gösteren Sedir yaz kuraklığına, yüksek sıcaklığa ve
dona dayanabiliyor.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN HABERLER 13.02.2015
Yaban Hayatı Bilinçli Avcılarla Korunuyor…
Orman ve Su İşleri Bakanlığı, 2014’te 23 Bin 634 Kişiye Bilinçli
Avcılık Eğitimi Verdi…
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP)
Genel Müdürlüğü 2003’ten beri avcılarımızın bilinçlendirilmesi yaban
hayatını koruma ve geliştirilmesi maksadı ile
avcılara eğitim veriyor. Bu kapsamda 2014
yılında 23 bin 634 avcıya bilinçli avcılığın
usul ve esasları hakkında eğitim verildi.
Avcı Eğitim Kurslarına Katılan 363 Bin
840 Kişi Sertifikalarını Aldı
Ülkemizde av ve yaban hayatı kaynaklarını
yaşam alanları ile birlikte korumayı ve bu
kaynakları gelecek kuşaklara aktarmayı
hedefleyen Orman ve Su İşleri Bakanlığı son
12 yıldır uygulamaya koyduğu avcı eğitim
kursları kapsamında 2014 yılında da 23 bin
634 kişiye avcılık eğitimi verilmesini sağladı.
Bu kurslara katılan avcıların 22 bin 430’u ise
eğitimi başarıyla tamamlayarak avcılık
sertifikası almaya hak kazandı. 2003’ten itibaren uygulanan bu eğitimlere
toplamda 378 bin 435 kişi katıldı ve başarılı olan 363 bin 840 kişi
sertifika aldı.
Avcılığın Usul ve Esasları Hakkında Eğitim Veriliyor
Avcı eğitim kurslarına katılan avcılara başta ekoloji bilgisi olmak üzere
avcılık usul ve esaslarını içeren bilgiler veriliyor. Ayrıca eğitimlerin
yanında gerek avcıları gerekse kamuyu bilinçlendirici spot filmler, yazılı
ve görsel materyaller hazırlanarak bunların dağıtımı ve yayımı için gerekli
çalışmalar da yapılıyor.
2014’te Av Kabahatleri Sebebiyle 6 Bin 927 Kişiye İdari İşlem
Yapıldı
Ülke genelinde yapılan yasadışı avcılık ile mücadele kapsamında av
koruma ve kontrol çalışmalarını sürdüren DKMP Genel Müdürlüğü kaçak
avcılara göz açtırmıyor. Bu kapsamda, 2014 yılında yasadışı av yapanlar
hakkında av kabahat tutanağı düzenlenerek 6 bin
927 kişi hakkında idari yaptırım uygulandı.
Uygulanan cezalar ve tazminatlar ile av pulu olarak
da tabir edilen avlanma izin kartı satışlarından elde
edilen gelirler, av ve yaban hayatının geliştirilmesi
maksadıyla kullanılıyor. Böylece, buradan elde
edilen gelirlerin av ve yaban hayatına katkı olarak
geri dönmesi sağlanıyor.
Sosyal Medyadan da Sıkı Takip
Kaçak avcılık faaliyetinde yapılan denetimlerin
arasında sosyal medya da yer alıyor. Facebook ve
Twitter gibi oldukça yaygın olarak kullanılan
sosyal ağlarda yasadışı yayınlanan av
görüntülerinin tespiti yapılıyor ve kabahatliler
hakkında yasal işlem uygulanıyor. 2014’te sosyal paylaşım sitelerinden
yaklaşık 400 kişi hakkında yasal işlem yapılırken, 500 bin TL para ceza
uygulandı.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN HABERLER 13.02.2015
Biyokaçakçılıkta İdari ve Adli Yaptırımlar Artırılıyor…
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP)
Genel Müdürlüğü, biyokaçakçılıkla mücadelede kararlılığını sürdürüyor.
DKMP Genel Müdürlüğü 2013 yılında başlattığı “Biyokaçakçılıkla
Mücadele Projesi” kapsamında son 7 yılda yabancı uyruklu 96 kişiye
2 milyon 803 bin lira ceza uyguladı.
Son 7 Yılda 52 Adet Biyokaçakçılık Vakası Kayıt Altına Alındı
Ülkemizde 2007- 2014 yılları arasında idari ceza kesilen toplamda 52 adet
kayıtlı biyokaçakçılık vakası bulunuyor. Biyokaçakçılık özellikle
biyolojik çeşitlilik ve endemik türler açısından zengin illerde ya da
turistlerin daha çok bulunduğu yurt dışı giriş-çıkış gümrük kapılarında
yoğun olarak tespit ediliyor.
Biyokaçakçılık vakalarının çoğu Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu
Anadolu ile Güney Anadolu illerinde gerçekleşiyor. Ülkemize İsveç,
Danimarka, Fransa, Macaristan, Japonya, Hollanda gibi ülkelerden gelen
yabancı uyruklu kişiler genellikle bitki türlerini, Suriye’den gelenler kuş
türlerini, Çek Cumhuriyeti, Rusya, Almanya gibi ülkelerden gelenler ise
kelebek ve diğer böcek türleri ile sürüngen türlerini kaçırıyorlar ya da
kaçırmaya teşebbüs ediyorlar.
96 Yabancı Uyruklu Kişiye 2 Milyon 803 Bin Lira İdari Para Cezası
Uygulandı
Ülkemizde 2007-2014 yılları arasında toplam 52 vakaya karışan
96 yabancı uyruklu kişiye 2 milyon 803 bin lira idari para cezası
uygulayan Orman ve Su İşleri Bakanlığı, ülkemizde biyokaçakçılığa karşı
uygulanan idari ve adli yaptırımları artırmayı hedefliyor. Bu kapsamda
biyokaçakçılık konusunda halkın farkındalığı artırılarak, biyokaçakçılığın
önlenmesinde halkın desteğinin alınması sağlanacak.
Türkiye Genetik Kaynaklar Açısından Bir Cazibe Merkezi
Türkiye’deki endemizm oranının ve genetik çeşitliliğin yüksek olması
Türkiye’yi genetik kaynaklar açısından bir cazibe merkezi haline
getiriyor. Türkiye’nin sahip olduğu bitki türlerinin yüzde 34’ü endemik,
yani ülkemize özgü türler. Bitki örtüsünün zengin olması ve dolayısı ile
besin ihtiyacı olan birçok hayvan türünün kendisine uygun yaşam alanı
bulabilmesi ülkemizi hayvan türleri açısından da zengin kılıyor. Bu
sebeple de ülkemiz gibi biyolojik çeşitliliği yüksek ülkeler özellikle
genetik kaynaklar açısından biyokaçakçılığa maruz kalıyor.
Biyokaçakçılığa Toplum Olarak Duyarlı Olmalıyız
Biyokaçakçılığa toplum olarak duyarlı olmamız gerektiğinin altını çizen
Prof. Dr. Veysel Eroğlu “Sahip olduğumuz bu zenginliği korumak ve
yabancılar tarafından izinsiz olarak tabiattan toplanmasını engellemek
hepimizin vazifesi” diye konuştu.
“Vatandaşlarımız 156 Jandarma İmdat Hattı’na İhbarda Bulunmalı”
Biyokaçakçılıkla mücadelenin çok önemli olduğunu ve vatandaşlardan
kendilerine yardımcı olmalarını isteyen Orman ve Su İşleri Bakanı Prof.
Dr. Veysel Eroğlu “Arazide yabancıların tabiattan canlı örnekler
topladıklarını gören vatandaşlarımız hiç vakit kaybetmeden 156 Jandarma
İmdat hattına ihbarda bulunmalı” diye konuştu.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN HABERLER 13.02.2015
Hatay Dağ Ceylanı Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın
Koruması Altında…
Orman ve Su İşleri
Bakanlığı Doğa Koruma ve
Milli Parklar (DKMP) Genel
Müdürlüğü nesli tehlike
altında olan hayvanları
korumaya devam ediyor. Bu
kapsamda ülkemizde tek ve
küçük bir popülasyonu
bulunan dağ ceylanının
yaşadığı hassas tabiatın
korunması için de
çalışmalara başlandı.
Yürütülen ortak bilinçlendirme çalışmaları ile 2014 yılı sayım sonucuna
göre Hatay’da bulunan ceylan sayısında yüzde 17’lik artış tespit edildi.
Dağ Ceylanlarının Sayısı 345’e Ulaştı
Hatay-Kırıkhan, dağ ceylanının ülkemizde yaşadığı tek yer olarak
biliniyor. Bu sebeple bu tür Türkiye’nin korumadaki odak noktalarından
birini oluşturuyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı DKMP Genel
Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği titiz çalışmalar neticesinde Hatay’ın
İncirli Köyü ile Sucu Köyleri arasındaki alanda yaşayan dağ ceylanlarının
sayısı, 17’lik artış göstererek 345’e ulaştı.
Hatay Dağ Ceylanı Sınırlı Bir Alanda Yayılış Gösteriyor
Dağ ceylanının ülkemizdeki varlığının yeni ortaya çıkartılması, sınırlı bir
alanda yayılış göstermesi ve küçük bir popülasyona sahip olmasından
dolayı hakkında çok sınırlı bir bilgi bulunuyor.
Hatay’ın Kırıkhan ilçesinin doğusunda kalan dağlık bölgede yayılış
gösteren bu tür uluslararası tehdit kategorisinde bulunuyor. İzole ve
oldukça küçük olduğu tahmin edilen dağ ceylanı popülasyonu üzerinde
kaçak avcılık, yavru toplanması, tarımsal ilaçlar ve yapılaşma gibi kısmen
bilinen tehditler mevcut.
Hatay Dağ Ceylanı Üretme İstasyonu Faaliyete Geçti
Yaban hayvanlarının tek bir popülasyon olarak sadece bir alanda
bulunması, o türün neslini devam ettirebilmesi için büyük riskler taşıyor
ve herhangi bir hastalık yada doğal afet sonucu da tür yok olabiliyor.
Üretim istasyonları ise bu yok olma sürecinin önüne geçiyor.
Daha önce alageyik, yaban koyunu, ceylan ve kelaynak için kurulan
yaban hayvanları üretme istasyonlarına bir yenisini daha ekleyen Orman
ve Su İşleri Bakanlığı bu sefer de Hatay Dağ Ceylanı üretme istasyonunu
kurdu.
Hatay’da bulunan dağ ceylanlarının doğadaki sayımından sonra yapılan
envanter çalışmalarında 2 adet dağ ceylanının istasyona alınmasıyla,
üretme istasyonu faaliyetlerine başladı. Üretilen dağ ceylanlarının eski
yaşam alanlarında doğaya bırakılması ile türün yayılışının arttırılması
hedefleniyor.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN HABERLER 13.02.2015
Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan Engelli Dostu Milli Park
Projesi…
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar (DKMP) Genel
Müdürlüğü’nün finansmanını yaptığı “Engelli Dostu Milli Park Projesi”
ile Küre Dağları Milli Parkı engellilerin kullanımına uygun hale
getiriliyor.
Karadeniz Bölgesi’nin batısında Kastamonu ve Bartın ili sınırlarında
37 bin 753 hektarlık bir alanı kapsayan
Küre Dağları Milli Parkı, 2000 yılında
milli park olarak ilan edildi.
Kireç taşlarının eşsiz jeomorfolojik
oluşumlar ortaya koyduğu milli parkta,
kanyonlar, vadiler, mağaralar, dolinler,
şelaleler ve benzerlerinden oluşan yüzey
şekilleri ile karışık ormanlardan oluşan
bitki örtüsü, doğal ve kültürel peyzajların
en nadide örneklerini barındırıyor.
Milli Parktaki Ziyaretçi Merkezi ve
Yürüyüş Parkuru Engellilerin
Erişebilirliğine Uygun Hale Getirilecek
DKMP Genel Müdürlüğü, Azdavay Kaymakamlığı, Azdavay Belediye
Başkanlığı, Çankaya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Türkiye Özürlüler
Eğitim ve Dayanışma Vakfı (ÖZEV) ve Küre Dağları Ekoturizm Derneği
işbirliğinde yürütülmekte olan projenin finansman kaynağını AB Fonları
ile birlikte DKMP Genel Müdürlüğü karşılıyor.
Proje kapsamında engelli erişimine yönelik fiziki düzenleme olarak
Azdavay-Karakuşlu Köyündeki 5 adet kullanılmayan okul binası Engelli
Erişebilirliğine Uygun Ziyaretçi Merkezi olarak restore edilecek. Ayrıca
Azdavay-Çatak Kanyonu arasında yer alan 1.500 metre uzunluğundaki
yürüyüş parkuru da engellilerin kullanımına göre düzenlenecek. Böylece
engelli vatandaşların bu güzelliklerden faydalanmaları sağlanacak.
Proje Türkiye’de Bir İlk
Türkiye’de ilk Dünya’da sayılı projeler arasında yer alacak olan engelli
erişebilirliğine uygun hizmet ve tesislerin projenin ihalesi 5 Şubat
Perşembe günü Kastamonu Azdavay Kaymakamlığı’nda yapıldı. Engelsiz
Milli Park projesinin, sözleşmesinin imzalanmasının ardından 120 gün
içerisinde tamamlanarak engellilerin hizmetine
sunulması hedefleniyor.
“Engelli Vatandaşların Toplumla
Bütünleşmelerini Sağlamak, Devletin Asli
Görevidir”
Dünya’da sayılı projeler arasına girecek olan bu proje
ile engellilerin tabi güzelliklere erişebilmesini
sağlayan bir altyapı kurulacağını vurgulayan Orman
ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu “Ülkemiz
için bir gurur kaynağı olacak bu proje ile engelli
vatandaşlarımızın yanında olacağız. Engelli
vatandaşların toplumla bütünleşmelerini sağlamak,
devletin asli görevidir. Hiçbir engellinin durumunun
kendi seçimi olmadığını bilerek, her vatandaşımız gibi
imkanlardan faydalanabilmelerini temin etmek için çaba harcıyoruz. Bu
projeyi de bu doğrultuda tamamlayacağız ve projeden alınan olumlu
neticelere göre diğer milli parklarımızda da buna benzer uygulamaları
hayata geçireceğiz” diye konuştu.
“Alan Kılavuzlarına İşaret Dili Eğitimi Verildi”
Küre Dağları Engelli Dostu Milli Park Projesi kapsamında daha önce
sertifikalı alan kılavuzlarına işaret dili eğitimi verildiğini de hatırlatan
Prof. Dr. Veysel Eroğlu, eğitimlerini tamamlayan alan kılavuzlarının
işitme engellilerin hizmetine hazır olduğunu sözlerine ekledi.