oyun ve oyun materyallerİ - İstanbul Üniversitesiauzefkitap.istanbul.edu.tr/kitap/... ·...
TRANSCRIPT
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ
OYUN VE OYUN MATERYALLERİ
ÇOCUK GELİŞİMİ LİSANS PROGRAMI
ÖĞR. GÖR. MUSA BARDAK
ÖĞR. GÖR. NİHAT TOPAÇ
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ
ÇOCUK GELİŞİMİ LİSANS PROGRAMI
OYUN VE OYUN MATERYALLERİ
Öğr. Gör. Musa BARDAK
Öğr. Gör. Nihat TOPAÇ
Yazar Notu
Elinizdeki bu eser, İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi’nde okutulmak için
hazırlanmış bir ders notu niteliğindedir.
I
ÖNSÖZ
Çocuğun Kendisi Oyundur
Çocuğun dili oyundur
Çocuğun düşüncesi oyundur
Çocuğun kedini ifade etmesi oyundur
Çocuğun çevreyi tanıması oyundur
Çocuğun öğrenmesi oyundur Çocuğun davranışı oyundur
Çocuğun mesleği oyundur
Çocuğun hayatı oyundur
Çocuk eşittir oyundur.
İnsan yeryüzündeki varlıklar arasında potansiyeli pek çok anlamda en yüksek varlıktır. Yıllarca zihni yapısı “Tabula Rasa” benzetmesiyle ifade edilen insan yavrusu, doğumundan itibaren mucizevi bir biçimde hayata adapte olmakta ve kendisine sunulan imkânları en iyi şekilde değerlendirmektedir. Yaşam sürecinde gelişimsel olarak bazı aşamalardan geçip hayatı sonlanan birey milyarlarca hem cinsinden her yönüyle farklılıklar yaşamaktadır.
Bebek, bilgi sahibi olmasa da hayatla başa çıkma yöntemiyle donanmış bir kapasiteyle dünyaya gelir. Çevresindeki çeşitli uyaranlara maruz kalarak kapasitesini en iyi şekilde kullanmaya başlar. Bu süreçte çeşitli yollar deneyerek en iyi yöntemi belirlemeye çalışır. Kendisi için bulduğu en uygun yöntem, artık çocuğun oyunudur. Oyun yoluyla çocuk hayatı yorumlar ve beklentilerini yansıtır. Artık aynı zamanda büyük bir keşfe sahiptir: “Oyun = Hayatın Anlamı”.
Zamanla büyüyen ve yeni sorumluluklar üstlenen çocuk, gençliğe yaklaştıkça oyunlarını yeniden düzenlemeye başlar. Yetişkinlik döneminde üzerindeki yüklerin ağırlığını ve yoğunluğunu oyuna sığınmakla atmaya çalışır. Oyunda kendini tekrar tekrar sorguya çeker. Yaşlılığında ise, önceden dert ettiği şeylerin tamamının gereksiz olduğunun farkına varır. Bu, tıpkı çocuğun oyunla kendi işiymiş gibi hemhal olmasına benzer. İnsan artık hayatın oyun ve eğlenceden ibaret olduğunun farkına varmıştır.
Bu kitap çocuğun oyunla ilişkisini, oyunun hayatındaki yerini ve önemini, oyunun önemli bir parçası olan oyun materyallerini, bunların eksikliği durumunda olası sonuçları inceleyerek alana katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Öncelikle oyunla ilişkili kavramlar, oyunun tarihsel gelişimi, bu süreçte ortaya çıkan görüşler ve teoriler, oyuna yönelik çeşitli sınıflandırmalar incelenmiştir. Kitapta hem uluslararası alanyazında yapılmış olan oyun sınıflandırmaları ve oyun evrelerine hem de farklı bir bakış açısıyla oluşturulan yeni sınıflandırmalara yer verilmiştir. Daha sonra oyunun çocuğun gelişimindeki önemi ve katkıları, bir öğretim yöntemi oluşu, oyun materyalleri ile ilişkisi ve yaşlara göre materyal kullanımı ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Ardından, çocuklara uygulanacak oyun etkinlikleri, bu oyunların farklı ve özel gereksinimli çocuklara nasıl uyarlanacağı ile ilgili konulara
II
yer verilmiştir. Son olarak Oyun materyallerinin çocuğun hayatındaki ve eğitimdeki önemi, oyun ortamları ve materyallerinin oluşturulması ile bu konular hakkında tüm paydaşlara rehberlik ile ilgili bilgiler sunulmuştur.
Bu kitap içerdiği farklı bakış açısını, genel kabul gören oyun literatürü ile harmanlayıp yeni bir sentez niteliğindedir. Umulur ki, bu kaynak geniş kitlelere ulaşarak oyun konusunda yeni fikirlerin ve araştırmaların fitilini ateşler.
Kitabın hazırlanmasında teorik ve uygulamalı bilgi birikimleriyle destek veren tüm akademisyen ve alan eğitimcilerine ayrıca ebeveyn ve diğer paydaşlara, son ve en önemli olarak bizleri problem tespiti ve çözümüne yönlendirerek yetiştiren çocuklara teşekkürü borç biliriz.
Musa BARDAK & Nihat TOPAÇ
Eylül 2019, İstanbul
III
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ ........................................................................................................................... I
İÇİNDEKİLER .......................................................................................................... III
YAZAR NOTU ........................................................................................................ VIII
1. OYUN VE İLİŞKİLİ KAVRAMLAR .................................................................... 1
1.1. Oyun ve Tanımı ................................................................................................... 6
1.2. Oyun ile İlişkili Kavramlar .................................................................................. 8
1.2.1. Keşif ............................................................................................................. 9
1.2.2. Taklit............................................................................................................. 9
1.2.3. Gelişim ......................................................................................................... 9
1.2.4. Devinim ...................................................................................................... 10
1.2.5. Öğrenme ..................................................................................................... 10
1.2.6. Yaratıcılık ................................................................................................... 10
1.2.7. Manipülasyon ............................................................................................. 10
2. OYUNUN TARİHÇESİ ......................................................................................... 17
2.1. Oyun İle İlgili Tarihi Kaynaklar ........................................................................ 22
2.2. Oyun İle İlgili Görüşler ..................................................................................... 23
2.3. Çocuk İmgesi ve Oyun ...................................................................................... 24
2.4. Günümüzde Oyun İle İlgili Tartışmalar ............................................................ 24
3. OYUN TEORİLERİ ............................................................................................... 31
3.1. Klasik Teoriler ................................................................................................... 36
3.1.1. Rahatlama Teorisi ....................................................................................... 37
3.1.2. Fazla Enerji Teorisi .................................................................................... 37
3.1.3. Haz Teorisi ................................................................................................. 38
3.1.4. Rekapitülasyon Teorisi ............................................................................... 38
3.1.5. Hazırlık veya Ön Egzersiz Teorisi ............................................................. 38
3.2. Bilişsel Gelişim Teorileri .................................................................................. 39
3.2.1. Piaget Oyun Teorisi .................................................................................... 39
3.2.2. Vygotsky Oyun Teorisi .............................................................................. 41
3.3. Psikanalitik Teoriler .......................................................................................... 42
3.3.1. Freud Oyun Teorisi..................................................................................... 42
3.3.2. Erikson Oyun Teorisi ................................................................................. 43
IV
3.4. Ekolojik Teoriler ............................................................................................... 43
4. OYUN TÜRLERİ VE EVRELERİ ....................................................................... 48
4.1. Oyun Türleri ...................................................................................................... 54
4.1.1. Gelişim Alanlarına Göre Oyunlar .............................................................. 54
4.1.2. Gelişim Aşamalarına Göre Oyunlar ........................................................... 56
4.1.3. Oynanan Yere Göre Oyunlar ...................................................................... 58
4.1.4. Araç Kullanımına Göre Oyunlar ................................................................ 58
4.2. Oyunların Gruplandırılması............................................................................... 60
4.3. Oyun Evreleri .................................................................................................... 61
4.3.1. Piaget Oyun Evreleri .................................................................................. 61
4.3.2. Smilansky Oyun Evreleri ........................................................................... 61
4.3.3. Parten Oyun Evreleri .................................................................................. 62
5. ÇOCUĞUN GELİŞİMİNDE OYUNUN ÖNEMİ ............................................... 68
5.1. Bilişsel Gelişim Açısından Oyun ...................................................................... 74
5.2. Fiziksel Gelişim Açısından Oyun ...................................................................... 74
5.3. Dil Gelişimi Açısından Oyun ............................................................................ 75
5.4. Sosyal Gelişim Açısından Oyun ........................................................................ 75
5.5. Duygusal Gelişim Açısından Oyun ................................................................... 76
5.6. Öz bakım Becerileri Açısından Oyun................................................................ 76
6. ÖĞRETİM YÖNTEMİ OLARAK OYUN .......................................................... 82
6.1. Oyun Yöntemi ................................................................................................... 88
6.1.1. Oyun Yönteminin İlkeleri........................................................................... 89
6.1.2. Oyun Yönteminde Öğretmenin Rolü.......................................................... 89
6.2. Oyun Etkinliklerinin Planlanması ..................................................................... 90
6.3. Farklı Oyun Teknikleri ...................................................................................... 91
6.3.1. Yaşam Oyunu ............................................................................................. 91
6.3.2. Hayali Oyunu.............................................................................................. 92
6.3.3. Amaçlı Oyun / Hedef Oyunu ...................................................................... 92
6.3.4. Öğrenme Merkezli Oyun ............................................................................ 93
6.3.5. Dramatik Oyun ........................................................................................... 93
6.3.6. Fırsat Oyunu ............................................................................................... 94
6.3.7. Yarışma....................................................................................................... 94
6.3.8. Sözel – İşitsel (Dile Dayalı) Oyun............................................................. 95
V
6.3.9. Müzikli Oyun (Rond) ................................................................................. 95
6.3.10. Kukla Oyunu ............................................................................................ 95
6.3.11. Parmak Oyunu .......................................................................................... 96
7. FARKLI YAŞ GRUPLARINA GÖRE OYUN MATERYALLERİ I ............. 101
7.1. Oyun Materyalleri ........................................................................................... 107
7.2. Oyun Materyallerinin Sınıflandırılması .......................................................... 107
7.2.1. Oyuncaklar ............................................................................................... 108
7.2.2. Dijital Ürünler .......................................................................................... 108
7.2.3. İşitsel (Sözel İçerikli ve Sese Dayalı) Ürünler ......................................... 109
7.2.4. Gerçek Nesneler ....................................................................................... 109
7.2.5. Oyun Alanları ........................................................................................... 110
7.3. Diğer Sınıflandırmalar ..................................................................................... 110
7.3.1. Doğal Maddeler ........................................................................................ 111
7.3.2. Doğal Maddelerden Elde Edilen Ürünler ................................................. 111
7.3.3. Farklı Materyallerden Yapılmış Canlı Varlıklarla İlgili Modeller ........... 111
7.3.4. Günlük Hayatta Kullanılan Malzeme Minyatürleri .................................. 112
7.3.5. Spor ve Harekete Yönlendiren Materyaller .............................................. 112
7.4. Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri ......................................................... 113
7.5. Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri: 0-6 ................................................. 113
7.5.1. 0-3 Yaş Oyun Materyalleri ....................................................................... 113
7.5.2. 3-6 Yaş Oyun Materyalleri ....................................................................... 114
8. FARKLI YAŞ GRUPLARINA GÖRE OYUN MATERYALLERİ II ............ 122
8.1. Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri: 7-18 ............................................... 128
8.1.1. Yedi-Onbir Yaş Oyun Materyalleri .......................................................... 128
8.1.2. Oniki-Onsekiz Yaş Oyun Materyalleri ..................................................... 129
9. FARKLI YAŞ VE ÖZELLİKTEKİ ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN ETKİNLİKLERİ I ............................................................................................................... 134
9.1. Öğrenme Stiline Göre Oyun Etkinlikleri ......................................................... 141
9.1.1. Görsel Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı .................................. 141
9.1.2. İşitsel Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı .................................... 142
9.1.3. Motor Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı ................................... 143
9.1.4. Sosyal Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı .................................. 143
9.2. Oyun Etkinliklerinde Uyarlama ...................................................................... 144
9.3. Yaş Gruplarına Göre Oyun Etkinlikleri: 0-6 Yaş ............................................ 146
VI
9.3.1. Sıfır-Üç (0-3) Yaş Oyun Etkinlikleri ........................................................ 147
9.3.2. Üç-Altı (3-6) Yaş Oyun Etkinlikleri......................................................... 148
10. FARKLI YAŞ VE ÖZELLİKTEKİ ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN ETKİNLİKLERİ II .............................................................................................................. 154
10.1. Yaş Gruplarına Göre Oyun Etkinlikleri: 7-18 ............................................... 160
10.1.1. Yedi-On bir (7-11) Yaş Oyun Etkinlikleri ............................................. 161
10.1.2. On iki-On sekiz (12-18) Yaş Oyun Etkinlikleri ..................................... 162
11. ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN ETKİNLİKLERİ ................................................................................................................................................ 168
11.1. Özel Gereksinimli Çocuklar .......................................................................... 174
11.2. Özel Gereksinimli Çocukların Oyun İhtiyacı ................................................ 174
11.3. Özel Gereksinimli Çocuklara Yönelik Oyun Etkinlikleri ............................. 175
11.3.1. İşitme Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri ............................... 176
11.3.2. Zihinsel Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri............................ 177
11.3.3. Görme Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri.............................. 177
11.3.4. Bedensel Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri .......................... 178
11.3.5. Dil ve Konuşma Bozukluğu Olanlara Yönelik Oyun Etkinlikleri.......... 179
11.3.6. Üstün Zekalı ve Özel Yeteneklilere Yönelik Oyun Etkinlikleri ............ 180
12. OYUN MATERYALLERİNİN ÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ ...................... 185
12.1. Oyun Materyallerinin Faydaları .................................................................... 191
12.2. Oyun Materyallerinin Çocuğun Hayatındaki Yeri ........................................ 192
12.3. Oyun Materyallerinin Özellikleri .................................................................. 193
12.3.1. Oyun Materyallerinin Fiziksel Özellikleri.............................................. 193
12.3.2. Oyun Materyallerinin İşlevsel Özellikleri .............................................. 194
12.3.3. Oyun Materyallerinin Örtük Özellikleri ................................................. 195
13. OYUN ORTAMI OLUŞTURMA VE OYUN MATERYALLERİ GELİŞTİRME ...................................................................................................................... 201
13.1. Oyun Ortamı Oluşturma ................................................................................ 207
13.1.1. Oyuncaklar İçeren Oyun Ortamları ........................................................ 208
13.1.2. Gerçek Nesneler İçeren Oyun Ortamları ................................................ 208
13.1.3. İşitsel Materyallerin Kullanıldığı Oyun Ortamları ................................. 208
13.1.4. Dijital Oyun Materyalleri İçeren Oyun Ortamları .................................. 209
13.1.5. Tematik Olan ve Olmayan Alanlar ile Spor Oyun Alanları ................... 209
13.2. Oyun Materyali Geliştirme ............................................................................ 210
VII
13.2.1. Oyuncak Geliştirme .................................................................................... 2
13.2.2. Dijital Oyun Materyali Geliştirme.............................................................. 3
13.2.3. İşitsel Oyun Materyali Geliştirme .............................................................. 3
13.3. Materyale Uygun Oyun Geliştirme ................................................................... 4
14. OYUN VE OYUN MATERYALİ SEÇİMİNDE YETİŞKİNLERE REHBERLİK ............................................................................................................................ 9
14.1. Rehberlik Yapılacak Kişi ve Kurumlar ........................................................... 15
14.2. Rehberlik Yapılacak Konular .......................................................................... 15
14.2.1. Çocuğun Yaşı ve Gelişim Özellikleri ile İlgili Rehberlik ........................ 16
14.2.2. Bireysel Farklılıklar İle İlgili Rehberlik ................................................... 16
14.2.3. Çocukların İlgi ve İhtiyaçlarıyla İlgili Rehberlik ..................................... 17
14.2.4. Çevresel Faktörler İle İlgili Rehberlik ...................................................... 17
14.2.5. Oyun Teknikleri ile İlgili Rehberlik ......................................................... 17
14.2.6. Oyun Materyalinin Özellikleri ile İlgili Rehberlik ................................... 18
YARARLANILAN KAYNAKLAR .......................................................................... 23
VIII
YAZAR NOTU
Değerli Çocuk Gelişimcisi Adayları,
Bu kitap ancak uygulamalı bir şekilde işlendiği takdirde en üst düzeyde verim alınabilecek iki önemli konunun sentezinden oluşan bir kaynaktır. Oyun ancak uygulamaya başlanıldığında yolculuğuna çıkılabilecek bir serüvendir. Aynı şekilde oyun materyalleri elinizi malzemelerin içinde kaybettiğinizde size gülümseyen bir denize dönüşecektir. Bu nedenle bu dersin bölümleri kişisel ve mesleki gelişiminize ancak ve ancak paydaşlar ve ilgili materyallerle etkileşime girdiğinizde katkı sağlayacaktır.
Bu kitapta bulunan uygulama yönergelerini eksiksiz olarak yerine getirmeniz sizleri başarılı birer meslek mensubu olmaya hazırlayacaktır. Böylelikle hem kendinize hem alana fayda sağlayan birer nefer olma yolunda emin adımlarla ilerleyeceksiniz. Bu yolculukta size gereken bilgi birikimi
bu kitapla birlikte çocukların kendisinde olacaktır. Umarız ki yapacağınız uygulamaları daima bir
sanatçı edası, ebeveyn hassasiyeti ve eğitimci ciddiyetiyle sürdürürsünüz.
Bu kitabı okuyan siz değerli öğrencilerden tüm bölümleri okuduktan sonra tespit edeceğiniz
eksiklikleri ve faydalı olacağını düşündüğünüz önerileri eposta yoluyla yazarlara ya da yazarlara
iletilmek üzere ilgili bölüm koordinatörüne iletmenizi rica ederiz.
Bilgiyle ve sevgiyle donanacak bir eğitim süreci geçirmeniz dileğiyle…
Musa BARDAK & Nihat TOPAÇ
1
1. OYUN VE İLİŞKİLİ KAVRAMLAR
2
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
1.1. Oyunun insan hayatındaki yerini
1.2. Oyunun çocuklar için ne anlama geldiğini
1.3. Farklı oyun tanımlarını
1.4. Keşif kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.5. Taklit kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.6. Gelişim kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.7. Devinim kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.8. Öğrenme kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.9. Yaratıcılık kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.10. Manipülasyon kavramını ve oyun ile ilişkisini
1.11. Oyun Terapisi kavramını ve oyun ile ilişkisini
3
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
İnsanlar günlük hayatta neler yaparlar?
Çocukların mesleği var mıdır?
Çocuklar için oyun ne anlama geliyor?
Çocukken yeterince oyun oynadınız mı?
Çocukken oyun yoluyla öğrendiklerinizi hatırlıyor musunuz?
Bebekler neleri keşfeder?
Yaratıcılık ile oyun arasında nasıl bir ilişki vardır?
Oyun terapisi ne işe yarar?
4
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyunun Tanımı Oyunu tanımlar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek
kitap ile karşılaştırmalı bir şekilde çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun ile İlişkili Kavramlar
Oyunla ilgili kavramları söyler
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek
kitap ile karşılaştırmalı bir şekilde çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun ile İlişkili Kavramlar
Oyunla ilgili kavramları açıklar
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı bir şekilde çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun ile İlişkili Kavramlar
Oyunla ilgili kavramların ilişkisini örneklendirir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı bir şekilde
çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
5
Anahtar Kavramlar
Oyun
Keşif
Taklit
Gelişim
Öğrenme
Oyun Terapisi
Yaratıcılık
Manipülasyon
6
Giriş
İnsan hayatı bebeklik, çocukluk, gençlik, yetişkinlik ve ileri yetişkinlik olarak dönemlere ayrılır. Bu dönelerin bir kısmına gelişme ve hayata hazırlık, bir kısmına üretkenlik-
verimlilik, bir kısmına ise değerlendirme dönemi olarak bakılabilir. Canlılar arasında yetenek ve becerilerini çok çeşitli yollarla ortaya çıkaran ve kullanan, düşünme ve düşüncelerini belli
bir tertip ve düzen içinde bir bütün olarak sunabilen tek varlık insandır. Fakat dünyaya gelmesine vesile olan varlıklara bağımlılığı en fazla ve uzun süreli canlılardan biri olduğu düşünüldüğünde yeni ortamına alışma ve uyum sağlamasının da bir o kadar zor olduğu görülmektedir. Hayatta kalması ve uyum sağlaması için en önemli becerilerden biri öğrenme
ve öğrenilenleri şartlara uygun bir şekilde uygulamasıdır.
Bilginin sonsuz olduğu varsayıldığında hayatta ihtiyaç duyulan nesne, olay, durum ve olguların hayat boyu öğrenilmesi gerekebilir. İnsanoğlu hem öğrenme hem de yaşanılan yere uyum sağlama için doğal olanı fark etmiş veya doğal olmayan farklı yollar oluşturmuş ve bunları sonraki nesillere aktarmıştır. Hayatın ilk yıllarında kendi bedeninden başlayarak genişleyen bir çerçeve ile çevresini fark etme, algılama, anlama, kullanma, düzenleme, yeniden
tasarlama ve maalesef yok etme gibi etkinlikler birçok yolla yapılmaya başlanır. Bebeklik ve çocukluk dönemleri gözlemlendiğinde doğal yollardan birinin taklit ve tanıma deneyimlerine dayanan oyun olduğu anlaşılabilir. Oyun hayat boyu farklı form ve kapsamda insan yaşamında yer alan bir etkinliktir. Bu yönüyle yetişkinlik ve yaşlılıkta da doğal bir öğrenme ve rahatlama yöntemi olarak görülebilir.
1.1. Oyun ve Tanımı
Oyun, farklı disiplinler hatta aynı disiplin içinde farklı bakış açılarıyla tanımlanabilecek
bir etkinlik ve yöntemdir. Ancak bu çalışmanın kapsamı gereği oyunun eğitim bilimleri ve psikoloji ile ilgili yönlerine daha çok yer verilecektir. Geçmişten bugüne çeşitli bakış açılarına göz atmak oyunun birçok yönünü fark etmeye yardımcı olacaktır.
İbn-i Sina (980-1037), oyunu çocuk için bir ihtiyaç olarak tanımlamış ve bu ihtiyacın en iyi şekilde karşılanması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca çocuğun sosyalleşmesi için oyunu
önemli bir araç olarak görmüştür. Gazali (1058-1111), oyunu çocukların çalışmalardan bıkmaması, eski dinçliğini kazanması, enerjisini yenilemesi ve belleğini tazelemesi için kullanabileceği çok önemli bir araç olarak tanımlamıştır. Montaigne (1533-1592) ise oyunu,
çocukların en gerçek uğraşı alanı olarak tanımlamıştır. Locke (1632-1704), oyunu içgüdüsel bir etkinlik olarak tanımlayarak derslerin daha çekici hâle getirilebilmesi için çocukluk yıllarında oyundan faydalanılması gerektiğini belirtmiştir. Rousseau (1712-1778), oyunu çocuğun doğal bir yöntemi ve hakkı olarak tanımlayarak çocuklara sevgi ile yaklaşılmasını, oyun oynamalarına ve eğlenmelerine izin verilmesini öğütlemiştir.
Yakın çağlarda oyun ile ilgili düşüncelerdeki değişim göze çarpmaktadır. Frobel (1782-
1852), oyunu yaşamın çekirdeği olarak niteleyerek bireyin en güzel ve en olumlu yönlerini
7
ortaya çıkaran etkinlikler olarak tanımlamıştır. Lazarus (1849-1887), oyunu kendiliğinden ortaya çıkan, hedefi olmayan, mutluluk getiren serbest etkinlik olarak ifade etmiştir. Freud
(1856-1939), oyuna işlevsel bir anlam yükleyerek; bireyin korkuları ve sosyal çatışmaları ile baş etmesine yardımcı olan, olgunlaşmasını ve öz benliğini bulmasını sağlayan etkinlikler olarak görmüştür. Montessori (1870-1952), oyunu çocuğun işi olarak tanımlarken Vygotsky
(1896-1934) ise oyunun toplumsal karakteri üzerinde durarak her zaman toplumsal ve sembolik
bir etkinlik olarak tanımlamıştır. Piaget (1896-1980) ise bilişsel gelişimi odağa alarak yaptığı tanımda, oyunu çevreden gelen uyaranları algılama ve özümleme yoluyla bilişsel dengeyi tekrar sağlama süreci olarak görmüştür. Bu tanımlamalardan anlaşılabileceği gibi oyuna bakışta çocuğun lehine bir eğilim söz konusudur.
Günümüzde yapılan birçok tanımda birbirini tekrar eden yönler olsa da farklı bakış
açıları öğrenme süreçlerine zenginlik katacaktır. Bunlardan birinde oyun, bir veya birden fazla kişinin belli kurallar içinde zihnî, bedenî, ahlaki güçlerini geliştirmek amacıyla yaptıkları eğlence türü hareketler olarak tanımlanmıştır (Özhan, 1990). Başka bir tanımda oyun, yaşamın ihtiyaçlarının ötesinde hatta onu aşan ve eylemlere anlam katan bağımsız bir unsur olarak ifade
edilmiştir (Huizinga, 2010). Diğer bir tanımda Çakmak ve Elibol (2011), oyunu belli bir amaca
yönelik olan veya olmayan, kurallı veya kuralsız olarak uygulanabilen, her durumda çocuğun isteyerek katıldığı bilişsel, fiziksel, dil, sosyal-duygusal gelişimin temeli olan, çocuk için etkin bir öğrenme durumu şeklinde ifade etmiştir.
Erken çocukluk eğitimi dikkate alındığında bütüncül bir oyun tanımı yapmak oldukça zordur. Çünkü hedef kitlenin hayatında hem resmî hem de gayriresmî olarak kullanılabilen ve tüm gelişim alanlarını destekleyen böylesine bir kavramın tüm yönlerinin tek bir tanıma sığdırılması güçtür. Farklı söylemlere rağmen özellikle erken çocukluk dönemi açısından oyun: “Çocuğun tüm gelişim alanlarına doğrudan veya dolaylı olarak katkı sağlayan; amaçlı veya amaçsız, kurallı veya kuralsız, gerçek veya model materyallerle olduğu gibi materyalsiz de gerçekleştirilebilen, serbest veya yapılandırılmış bir ortam ve süreye sahip olabilecek her şartta gönüllü katılım ve eğlencenin olduğu öğrenmeye dayalı yaşam biçimi” olarak tanımlanabilir.
Aşağıda farklı açılardan yapılmış tanımlamalarda oyunun çocuğun hayatı açısından önemi vurgulanmıştır (Tuğrul, 2014)
Oyun, çocuğun uzmanlık alanıdır.
Oyun problem çözmek için fırsattır.
Oyun bir çocukluk ve insanlık hakkıdır.
Oyun sağlıktır; bedeni, zihni ve ruhu besler.
Oyun özgürlüklerin yaşandığı barış ortamıdır.
Oyun evrensel, bireysel ve bağlamsal bir süreçtir.
Oyun çocukların birbirinden, çevrelerinden yararlanma şansıdır.
8
Oyun çocuğun kendini keşfetme ve geliştirme süreci ve eylemidir.
Oyun yaratıcılığın kaynağı ve çocuğun seçimlerinin ve kararlarının somut ifadesidir.
Oyun gelişimin kendisi aynı zamanda da gelişimin destekleyicisidir. Sarmal bir güçtür.
Oyun; yaşamı güvenli, anlamlı ve keyifli kılmak için doğal ve yapılandırılmış ortamlarda ortaya çıkan ciddi bir iş ve eylemdir.
Alanyazındaki birçok tanımın yanında bu tanımların içinde barındırdığı ortak ifadelere de şu şekilde yer verilebilir.
Bebekler veya çocukların oyun yoluyla tüm gelişim alanları doğrudan veya dolaylı olarak desteklenir.
Oyunda mantıklı bir amaç olduğu gibi sadece oynayanın ifade edebildiği bir durum
da olabilir.
Oyun sonuçtan çok sürece odaklanan faaliyetlerden oluşur.
Bebekler veya çocuklar istekleri doğrultusunda oyun kurar veya oyuna dahil olurlar ve devam ederler.
Oyunda kullanılan tüm nesne, durum, duygu, olay ve algılar kişiseldir; bunlar gerçek veya gerçeküstü olabilir, sınırlandırılamaz.
Oyunda her şartta haz ve doyum esastır ayrıca hem eğlencenin hem de öğrenmenin gerçekleştiği oyun eğitim açısından çok önemlidir.
Bir etkinliğin oyun olarak tanımlanabilmesi için; içsel güdülenme, serbest seçim, eğlence ve olumlu duygulanım, gerçeğe uygunsuzluk ve ürün yerine süreç gibi özelliklere sahip olması gerektiği belirtilmiştir (Driscoll & Nagel, 2008; Johnson, Christie & Yawkey, 1999). Burada çocuklar ile oyun arasındaki ilişkinin idealize edildiği söylenebilir. Oysa çocuklara sunulan ortamların kalites(izliğ)inin oyunun haz ve gelişime katkı düzeyini her zaman
farklılaştırdığı söylenebilir. Örneğin ailenin çocukla geçirdiği kaliteli vakit, çocuğun oyun yoluyla elde ettiği doyumu ve gelişim alanlarına katkı düzeyini arttırabilir (Bardak, Topaç, Kirişci, Mertoğlu & Akyüz, 2018).
1.2. Oyun ile İlişkili Kavramlar
Oyun, pek çok disiplin ve kavramla doğrudan ve dolaylı olarak etkileşim hâlindedir.
Bununla birlikte eğitim bilimleri ve psikoloji ile ilgili keşif, taklit, gelişim, devinim, öğrenme, yaratıcılık ve manipülasyon kavramları bu kısımda ele alınacaktır.
9
1.2.1. Keşif
Birey tarafından var olduğu bilinmeyen bir şeyin ortaya çıkarılması durumudur. Çocuklar bebeklikten itibaren her şeyine yabancı oldukları dünyada canlı-cansız tüm varlıkları oyun yoluyla keşfederler. Çocuklar yetişkinlerin çok basit olarak gördükleri birçok şeyi saatlerce gözlemleyerek ayrıntılı bir şekilde keşfedebilirler.
Çocukların keşfetme özelliği öylesine hayret uyandırıcıdır ki; “Şuraya bakınca ne görüyorsun?” sorusuna birçok yetişkinin vereceği cevap sınırlı iken bir çocuğun oradaki en ince ayrıntıları fark edip tanımlaması mümkündür. Çocukların bu özelliği desteklenmediği takdirde zamanla körelebilmekte hatta kaybolabilmektedir. Oyun bu desteğin en kuvvetli biçimde verilebileceği çok zengin bir yöntemdir.
1.2.2. Taklit
Taklit, canlı veya cansız belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma, öykünme anlamlarına gelen durumsal bir kavramdır. Çocuklar belirli yaşlarda çevresinden başlayarak birçok şeyi taklit etme eğilimindedir. Bunu da genellikle oyun aracılığı ile yaparlar. Huizinga’nın (1872-1945) oyuna atfettiği değerden yola çıkılarak bireyin taklit yoluyla hayatı ve dünyayı yorumlama biçimini oyunun içinden çıkardığı söylenebilir.
Taklidin çocuğun bütün gelişim alanlarına katkı sağladığı ve böylelikle hayata hazırlanmasında önemli bir araç olduğu söylenebilir. Çocuk hayatın tüm yönleriyle ilgili taklidî oyunlar oynayabilir. Örneğin evcilik oyununda hayattaki çeşitli rolleri deneyimleyerek gerçek hayata hazırlanmaya adım attığı gibi bir tencere kapağını direksiyon gibi kullanarak şoförlük için alıştırma yapabilir. En karakteristik oyun tekniklerinden biri olan taklidin çocuğun hayatındaki yeri ve sıklığı, çevredeki herhangi bir çocuktan rahatlıkla gözlenebilir.
1.2.3. Gelişim
Bireyin zaman içinde olgunlaşma, büyüme ve öğrenme ile yaşadığı değişim süreci olarak tanımlanabilecek gelişim, oyun ile doğrudan ilgili ve karşılıklı etkileşime sahip bir kavramdır. Oyun tüm gelişim alanlarına bütüncül bir şekilde etki eden bir faaliyettir. Bilişsel, dil, motor, sosyal, duygusal gibi tüm gelişim alanlarına yönelik gerçekleştirilen özellikle tekrar hâlindeki hareketler oyun sürecinde sıklıkla ortaya çıkar.
Çocuğun oyun sürecinde yaptığı basit hareketlerden olan adım atışı, hoplaması, zıplaması motor gelişime; konuşması, şarkı söylemesi, sayışması dil gelişimine; soru sorması, sorun çözmesi, düşünmesi bilişsel gelişime; üzülmesi, sevinmesi, kızması duygusal gelişime; iletişim kurması, sürdürmesi ve bitirmesi sosyal gelişime büyük ölçüde katkı sağlamaktadır.
10
1.2.4. Devinim
Devinim, hareketlerde devamlı bir değişim gösterme durumu olarak tanımlanabilir. Çocuklar oyunda –sözel oyunlarda bile– her zaman devinim hâlindedir. Çocuğun, fiziksel veya ruhsal bir rahatsızlık durumu dışında, devamlı devinim hâlinde olması beklenir.
Çocuğun herhangi bir şeyi tekrar etmesi uzmanlaşmasına, bu uzmanlık ile diğer hareketlerin veya yeni hareketlerin de entegre edilip birikimli bir şekilde başka hareketleri de kapsayacak ve birbiriyle bütünleştirecek şekilde hayatına katacağı söylenebilir. Bu döngünün sürekli tekrar etmesini sağlayan oyun, devinim açısından son derece önemlidir.
1.2.5. Öğrenme
Öğrenme, oyun ile ilişkilendirilebilecek kavramların başında gelir. Çocuklar oyun esnasında bilişsel becerileri aktif bir biçimde kullanarak beyinde gerçekleşen bellek ve kayıt işlemlerine katkı sağlar. Aynı zamanda teorik olarak bilinen bazı bilgiler, bedensel olarak gerçekleştirildiğinde öğrenmenin hızlanması sağlanır.
Oyun içinde yapılan hem bedensel hem zihinsel egzersizler çocukların yeni öğrenmeler gerçekleştirmesinin yanında, eski öğrenmelerini de pekiştirmesini sağlar. Bu sebeple oyun
aracılığı ile çocukların öğrenme yaşantılarını kolaylaştırılmalı, zenginleştirilmeli ve öğrenmeye karşı motivasyonları arttırılmalıdır.
1.2.6. Yaratıcılık
Yaratıcılık bilinenlerden yeni bir şey ortaya çıkarma, yeni ve özgün bir senteze varma, sorunlara yeni çözüm yolları bulma, daha önceden kurulamamış ilişkiler kurma, yeni bir düşünce şeması içinde yeni yaşantı, deneyim, fikir ve ürünler ortaya koyabilme şeklinde tanımlanabilir (Argun, 2004). Oyunun özellikle serbest ve özgür bir ortama dayanması bireyde yaratıcılığı artıracak etkiler oluşturur.
Günümüzde üzerinde bir hayli araştırma yapılan bir kavram olan yaratıcılık, kendisini etkileyen birçok faktörle birlikte ele alınmakta ve değerlendirilmektedir. Bu kavramın oyun ile ilişkisinde üzerinde mutabık kalınan bir sonuca ulaşmak bireysel farklılıklar nedeniyle neredeyse imkânsızdır. Ancak oyunun yaratıcılığı desteklediği sonucuna ulaşan araştırmalar bulunmaktadır.
1.2.7. Manipülasyon
Manipülasyon canlı veya cansız varlıkları farklı açılardan düzenleme ve yönlendirebilme olarak tanımlanabilir. Çocuklar oyunda özellikle oyuncakları ve sözel
11
unsurları istediği gibi manipüle edebilir. Tüm çocuklar herhangi bir nesne üzerinde hâkimiyet
kurmak ve onu kullanmak amacıyla çeşitli denemeler gerçekleştirir.
Manipülasyon ile gerçekleştirilen denemelerin sonucunda çocuk, bazen amaçlı bazen tesadüfi olarak yeni kazanımlar elde eder. Bu kazanımlara ulaşma sürecinde, yaratıcılık süreçleri, taklit süreçleri, devinim süreçleri, keşif süreçleri ile öğrenme ve gelişim etkileşim halindedir. Bir başka ifadeyle oyun ve manipülasyon birbirinden ayrılmaz bir bütündür.
12
Uygulamalar
Çevrenizdeki çocukların oyununa katılınız.
Çocukları oyun esnasında gözlemleyiniz.
Çocukların oyunda neler öğrendiğini sorunuz.
Çocukların taklit ettiği kişi, nesne, durum, olayları not ediniz.
Çocuklarla oynadığınız bir oyunu yetişkinlerle oynayınız.
Çocukların oyundaki hareketlerini gelişim alanları bağlamında tartışınız.
Hangi problemlerde oyun terapisi kullanıldığı hakkında bir pedagogla konuşunuz.
13
Uygulama Soruları
Çevrenizdeki çocuklarla oyun oynadınız mı?
Çocukları oyun esnasında gözlemleyiniz.
Çocukların oyunda neler öğrendiğini sorunuz.
Çocukların taklit ettiği kişi, nesne, durum, olayları not ediniz.
Çocuklarla oynadığınız bir oyunu yetişkinlerle oynayınız.
Çocukların oyundaki hareketlerini gelişim alanları bağlamında tartışınız.
Hangi problemlerde oyun terapisi kullanıldığı hakkında bir pedagogla konuşunuz.
14
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde farklı oyun tanımları ve oyuna ilişkin kavramlar hakkında kapsamlı bilgi verilmiştir. Oyunun etkinlik, dil veya yaşam biçimi gibi farklı bakış açılarıyla tanımlandığı aktarılmıştır. Ayrıca keşif, taklit, öğrenme, gelişim, devinim, yaratıcılık, oyun terapisi, manipülasyon kavramları tanımlanarak bunların oyun ile ilişkisi açıklanmıştır.
15
Bölüm Soruları
1) Eğitimciler için oyun ne anlama gelir?
2) İbni Sina oyunun çocuk için önemini hangi kavramla açıklamıştır?
3) Hangisi oyun tanımlarında geçen ifadelerden biridir ?
a) Topaç
b) Naz
c) Haz
d) Ulus
e) Bardak
4) Oyunu yaşamın çekirdeği olarak niteleyen aşağıdakilerden hangisidir?
a) Locke
b) Rousseau
c) Bandura
d) Frobel
e) Freud
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
5) ( ) Huizinga oyunu çocuğun işi olarak tanımlayıp hayatın ta kendisi olarak görmüştür. D/Y
6) ( ) Oyun, çocukların bilişsel becerileri aktif bir biçimde kullanmasını sağlayarak uzun ve kısa süreli bellek işlemlerine katkı sağlar. D/Y
7) Aşağıdakilerden hangisi bahsedilen oyun ile ilişkili kavramlardan biri değildir?
a) gelişim
b) yaratıcılık
c) sanat terapisi
d) manipülasyon
e) keşif
8) Aşağıdakilerden hangisi bahsedilen oyun ile ilişkili kavramlardan biridir?
a) özgüven
b) dayanıklılık
c) kuvvet
d) denge
e) devinim
16
9) Canlı veya cansız belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma, öykünme
anlamlarına gelen kavrama ………….……. denir.
10) Durağan olmama, hareketlerde devamlı bir değişim gösterme durumuna …………. denir.
Cevaplar
1) Öğrenmenin Temeli
2) İhtiyaç
3) c
4) d
5) Yanlış
6) Doğru
7) c
8) e
9) taklit
10) devinim
17
2. OYUNUN TARİHÇESİ
18
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
2.1. Oyunun nasıl ortaya çıktığını
2.2. Oyunun tarihî gelişimini
2.3. Tarihî kalıntılarda oyun ve oyun materyalleriyle ilgili buluntuları
2.4. Oyunla ilgili bakış açılarını
2.5. Oyunla ilgili tarihî kaynakları
2.6. Tarihsel süreçte alana katkı sağlayan bilim adamlarını
19
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
İlk insanlar oyun oynar mıydı?
İnsanların oynadığı ilk oyun ne idi? Nasıl oynanıyordu?
Arkeolojik kazılarda oyun ve oyun materyalleriyle ilgili neler bulunmuş olabilir?
Çocuğa ve oyuna bakış açısı eski çağlarda nasıldı?
Oyunla ilgili ilk kaynaklar nelerdir?
20
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyunun Tarihsel
Gelişimi Oyunun tarihsel
gelişim sürecini açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun ile İlgili Görüşler
Tarihsel süreçte oyun
alanına katkı sağlayan bilim adamlarını söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Çocuk İmgesi ve Oyun
Tarihsel süreçte
çocuğa ve oyuna bakış açısındaki değişimleri söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun ve Oyun
Materyallerinin
Tarihî Kaynakları
Arkeolojik kazılarda çıkan oyun materyallerini sayar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
21
Anahtar Kavramlar
Oyunun Tarihi
Eski Çağlarda Oyuncaklar
Çocuk İmgesi
Oyunla ilgili Tarihî Kaynaklar
22
Giriş
Oyunun geçmişi, uygarlık tarihinde bilinen ve bahsedilen en ilkel kabile ve toplumlara kadar gitmektedir. Oyun ile ilgili en somut göstergeler oyun materyalleri ile bu konuda sözel olarak aktarımı yapılan efsanelerdir. Eski dönemlerde oyun oynandığına dair verilere oyun materyalleri aracılığı ile ulaşılabilmektedir. Özellikle arkeolojik çalışmalar arttıkça Mezopotamya merkezli geniş bir bölgede ortaya çıkan kalıntılar, oyuncakların ve oyunların varlığını ortaya koymaktadır.
İlk Çağ insanının, genç kuşakların hayata hazırlanmasında iş kadar önemli gördüğü oyun, Orta Çağ’da iş ile bütünleşmiş, hem çocuklar hem de yetişkinlere beceri kazandırmaya, onları rahatlatmaya yarayan ve onların dünyayı tanımasına yardımcı olan bir uğraş olarak kabul edilmiştir. Bununla birlikte oyuna “boş iş” ve “vakit kaybı” nitelemeleri de yine bu çağlarda sıklıkla yüklenmiştir.
18. yüzyıldan itibaren ve özellikle 19. yüzyılda sosyal bilinç gelişmiş; çocukluğa ve gelişimdeki önemi açısından oyuna bakış açısı, -önceki zamanlara göre- daha olumlu bir çizgiye
gelmiştir. Oyun oynamanın boş zamanlarda, iş dışında, okul ve ders dışında yapılması gereken bir uğraş olduğu algısı artık yerini oyunun gerekliliğine yönelik bir algıya bırakmıştır. 21.
yüzyılda ise hayatın tüm yönlerinde başlayan endüstrileşme ve dijitalleşmenin çocuğu ve oyunu nasıl etkileyeceğini zaman gösterecektir.
2.1. Oyun İle İlgili Tarihî Kaynaklar
Oyun insan hayatının doğal bir parçasıdır ve her zaman var olmuştur. Fakat oturmak,
kalkmak, temizlik yapmak, yemek, içmek vb. fiiler gibi kayda değer görülmediğinden, yüzyıllarca yazılı kaynağı bulunmayan bir konu olmuştur. Genel olarak oyun ile ilgili tarihî kaynaklar, arkeolojik kalıntılar ve yazınsal ürünler olmak üzere ikiye ayrılabilir.
Dünyanın birçok yerinde yapılan arkeolojik kazılarda farklı oyun materyallerine ait kalıntılara ve bazı oyuncaklara rastlanmıştır. Kazılarda farklı malzemelerden bebekler, hayvan figürleri, oyun tahtaları, oyun masaları bulunmuştur. İnsanların içinde bulunduğu coğrafi konum, yer şekilleri, iklim, bitki örtüsü gibi unsurlar oyunların oynanmasını ve oyun
materyallerinin oluşturulmasını etkilemiştir.
Yazının icadından itibaren doğrudan olmasa da dolaylı olarak birçok eserde oyunlarla ilgili bilgiler günümüze taşınmaktadır. Mesela on ikinci yüzyılda Kaşgarlı Mahmut, müzik eşliğinde oynayan çocuk oyunlarından, on yedinci yüzyılda Evliya Çelebi İstanbul Eyüp’te oyuncak dükkânlarından bahsetmiştir. On yedinci yüzyılda Batı kaynaklarında belirtildiğine göre Dr. John Dee günlüğünde çocukların evcilik oynadığını ve birbiriyle evliymiş gibi davrandıklarını ve konuştuklarını aktarmıştır. On sekizinci yüzyılda Fransa ve İngiltere’de tarihî ve klasik olaylarla ilgili oyun kartları, oyun tahtaları, yapbozlar, küçük alet çantaları, bilmeceler hazırlanmıştır.
23
Eski dönemlere ait yazılı kaynakların çok kısıtlı olduğu Türk tarihinde dilden dile aktarılan önemli figürlerden olan Nasrettin Hoca gibi mizahi kişiliklerin, eğlenme ve oyunun o dönemlerde halk nezdinde hayatın bir parçası olduğunu gösterdiği söylenebilir. Ayrıca sadece birer orta oyunu karakteri olmayan Karagöz ve Hacivat’ın tarihte yer edinmiş oyunları, öncelikle Türk sonra dünya kültürüne miras olarak kalmıştır. Buradan Anadolu coğrafyasındaki insanların genel olarak eğlenme ve oyun kültürüne önem verdikleri çıkarılabilir.
Tarihsel amaçlar doğrultusunda yapılan araştırmalar sonucunda bulunan birtakım kalıntılar, alana oyun materyalleri konusunda ışık tutmaktadır. Bu buluntular arasında topraktan, kumaştan, deriden yapılmış; içi saç, tüy, mantar, tahıl tanesi kullanılarak doldurulmuş top olduğu düşünülen oyuncaklar vardır. Bu tür oyuncaklar ve modern hâle
getirilmiş benzerleri günümüzde hâlâ oynanmaktadır. Dünyanın farklı yerlerinde modern oyun materyallerine ulaşamayan bazı çocuklar hala benzeri materyaller üreterek onları oyunlarında
kullanmaktadır.
2.2. Oyun İle İlgili Görüşler
Tarihsel süreçte oyun ile ilgili görüşlerinden yararlanılan Aristoteles, Quantilianus, İbni Sina, Gazali, Comenius, Locke, Pestalozzi, Rousseau, Fröebel, Montessori, Dewey, Piaget, Vygotsky gibi düşünürlerin fikirleriyle yeterli derecede bilgi birikimi oluşmuştur. İlk insanların doğadaki olayları gözlemleyerek taklit ettiği, bunu korunma ve savunma amaçlı kullandığı, daha sonra oyuna dönüştürdüğü düşünülmektedir. Bu görüşe göre oyunun, taklitten esinlenilerek ortaya çıktığı ve bu dönemde oynanan oyunların birçoğunun içinde doğadaki unsurların bulunduğu söylenebilir.
Antik çağlarda oyun ile hayat arasında bir ayrım olmadığı gibi seyreden ve oynayan
ayrımından da söz edilemeyeceği iddia edilmektedir. Önceleri oyunun gerekliliği ve faydaları ortaya konmaya çalışılmıştır. Sonraları ise Paget tarafından bilişsel, Vygotsky tarafından sosyal-bilişsel yönünün ayrıntılı olarak gözler önüne serilmesi ile oyunun tartışmasız bir biçimde insan hayatındaki yeri belirlenmiştir. Artık oyuna disiplinlerarası bir inceleme konusu olarak bakılıp oyunun zihnin oluşumundaki, benliğin biçimlenmesindeki, kültürün tanımlanması ve yeniden üretilmesindeki rolü tartışılmaya başlanmıştır.
Ortaçağ’a kadar çocuklar küçük yetişkinler olarak görüldüğünden yetişkinler gibi davranmaları beklenirdi. Çocuklar kendilerine dair -eğlenmek gibi- bir şey yaptıklarında, yetişkinler tarafından gereksiz bir uğraşı içinde oldukları düşüncesiyle yaramaz, şımarık gibi kavramlarla nitelendirilirdi. Pedagoji biliminin gelişmesiyle çocuklarla ilgili olumsuz nitelendirmeler azalmaya başlamıştır. Bilakis oyunun çocuk açısından önemi fark edilerek okulda ve okul dışında oyuna daha fazla yer verilmeye başlanmıştır. Bu bağlamda eğitim esnasında çocukların serbestçe oyun oynayacakları vakit (playtime) anlamına gelen “teneffüs”
kavramının ortaya çıkmasında bu tutumun da etkili olduğu söylenebilir.
24
2.3. Çocuk İmgesi ve Oyun
Oyunun tarihî gelişiminde göz ardı edilmemesi gereken bir faktör de zihinlerdeki çocuk imgesidir. Çocuk imgesinin oluşumunda onun dünyayı algılamada kullandığı en önemli yöntem olan oyun da dikkate alınmaktadır. Söylem olarak “çocuk oyunu/oyuncağı”, “bebek/çocuk gibi”, “oyunbozanlık yapmak” gibi birçok ifadenin geliştirilmesi yetişkin bakış açısıyla faydasız gibi görünen çocuk uğraşılarının (oyunlar) anlaşılamadığı şeklinde ifade edilebilir.
Bazı Batılı yazarlara göre 15, 16 ve 17. yüzyıllarda çocukluğun keşfi gerçekleşse de
zihinlerdeki çocuk imgesinin değişmeye başlaması sonraki yüzyıllarda gerçekleşmiştir. 17.
yüzyıl sonlarına kadar özellikle Batı’da çocuk ile ilgili anlayış, çocuğun değersiz, gereksiz, yok hükmünde olduğu veya insan yerine konulmadığı şeklinde ifade edilebilir. Bu durumu çok açık şekilde özetleyen söylemlerden biri de Fransız din adamı Bérulle’nin görüşüdür. Bérulle bu
görüşünde çocukluğun insan yaşamının ölümden sonraki en kötü ve en sefil çağı olduğunu vurgulamıştır.
O dönemlerde çocukların, bugünkü ilkokul eğitimi yaşlarında birer yetişkin sayılıp hayata atıldıkları, oyunlarının ve eğlencelerinin de bu yönde olduğu aktarılmaktadır. Ancak 18. Yüzyılda bugünküne yakın bir çocuk imgesine yaklaşılabilmiştir. Bu yüzyılda Locke ve Rousseau gibi düşünürlerin, çocukların eksik ya da kusurlu birer yetişkin olmadığı, bilakis önemli varlıklar olduğu yönündeki görüşleri ve eserleri, çocuk imgesinin değişmesinde etkili olmuştur. Locke eserinde çocukların zihinlerini boş levha anlamına gelen “tabula rasa” kavramıyla açıklamış, onları üzerine değerli figürler işlenebilecek beyaz bir sayfa veya balmumuna benzeterek değerlerinin yüksekliğini belirtmiştir.
2.4. Günümüzde Oyun İle İlgili Tartışmalar
Çocuk oyunlarını konu edinen en eski yazılı kaynaklar Batı’da 13 yüzyıla, Doğu’da ise
11. yüzyıla dayandırılmaktadır. Oyun ile ilgili bilimsel araştırmalar ise son yüzyıllık süreçte yapılagelmektedir. Oyun kavramının araştırma konusu olarak ele alındığı en eski disiplin felsefe, daha sonra pedagoji ve antropoloji, daha yakın zamanlarda da psikoloji ve sosyoloji
olduğu söylenebilir. Tüm bu alanlardaki bilgi birikimi ile son zamanlarda “oyunun tarihi” ile ilgili araştırmalar da yapılmaktadır.
Son zamanlarda yapılan birçok araştırmada oyunun bireyin özellikle çocukların hayatındaki birçok alana katkı sağladığı, gelişmesine yardımcı olduğu yönünde bulgular elde edilmektedir. Oyunun, çocukların bilişsel açıdan potansiyelini en üst düzeyde kullanmasına, karmaşık olaylara çözüm üretmesine, olaylar ve nesneler arasında ilişki kurmasına ve bunun gibi pek çok bilişsel beceriyi kazanmasına yardımcı olduğuna ilişkin kanıtlar mevcuttur. Sosyal açıdan ise insanlar arası ilişkiler kurmasına, problemi fark etme ve çözümüne yönelik yöntemler geliştirmesine, gruba ait olma veya liderlik becerisi kazanmasına, işbirliği ve toplumsal yaşam kurallarına uymasına sorumluluk davranışları geliştirmesine ve bunun gibi
pek çok sosyal beceriyi elde etmesine katkı sağladığı yönünde araştırmalar bulunmaktadır.
25
Oyun ile ilgili araştırmalar sadece bilişsel ve sosyal gelişim alanlarıyla ilgili değil tüm gelişim alanlarında yapılmaktadır. Bedensel gelişimle, başka bir ifadeyle motor gelişimle ilgili yapılan oyuna dayalı araştırmalarda, oyun sırasında yapılan her türlü fiziksel hareketin bir önceki yapılışına göre daha ileri seviyede gerçekleştiği, bu sonucun hem küçük motor hem de büyük motor becerilerinde görüldüğü belirtilmektedir. Ayrıca oyunun, günümüzde yaygınlaşan ve çağın hastalığı olan obeziteye karşı önemli ölçüde önleyici rol oynayabileceği ifade
edilmektedir. Yapılan araştırmalarda, sözel ve sese dayalı ürünlerin oyunlarla çocuğun zihin dünyası ve ruhsal durumunu etkileyebileceği ortaya konmaktadır. Bununla birlikte alanda,
çocuğun ruhsal durumunu etkileyen duygu dünyasına oyun aracılığı ile nüfuz edilebileceği, birçok probleminin oyunlarla terapi uygulanarak çözülebileceğine dair araştırmalar mevcuttur.
Çocuklar oyun yoluyla birçok alanda tüm duyu organlarını kullanarak büyük bir veri akışını beyinlerine doğru yönlendirirler. Bu veriler doğrultusunda çocukların gösterdikleri davranışı yetişkinler; yalan söyleme, saçmalama, davranış problemi veya bozukluğu, yaramazlık, büyümüş de küçülmüşlük, şımarıklık gibi yakıştırmalarla niteleyebilmektedirler. Oysa ki çocuklar özellikle küçük yaşlarda kulağıyla duymadığını, gözüyle görmediğini, burnuyla koklamadığını, diliyle tatmadığını, bedensel temasta bulunmadığını bilmez, söyleyemez. Bu bağlamda gerçekleştirdiği her şey duyu organlarıyla deneyimledikleridir. Sonraki yaşlarda beyninde toplanan verilerin birbiriyle ilişkilendirilmesi, neden sonuç ilişkisi kurulması, analiz edilmesi, senteze ulaşılması, değerlendirmelerde bulunulması tamamen öğrenmelerinin sonucunda gerçekleşir. Oyun ise özellikle okul öncesi çağda öğrenmenin gerçekleşmesinde en fazla kullanılan ve en önemli yeri olan yöntemdir. Beyin ve öğrenme ile ilgili araştırmaların bir kısmı da bu bulgulardan yola çıkılarak yapılmaktadır.
Oyun sadece çocuk gelişimi ve okul öncesi öğretmenliği gibi daha spesifik alanlarıyla
değil eğitim bilimleri alanının bütün alt alanlarıyla etkileşim hâlinde olan bir konudur. Bu
etkileşim yalnızca ders süreciyle sınırlı değildir. Eğitim bilimlerinin tüm alanlarında, oyundan
ders dışında faydalanılması gerektiğine yönelik sonuçlar gösteren örneklerden bahsedilebilir. Bu bağlamda matematiği çok fazla sevmeyen hatta matematikten korkan öğrenciler için bir öğretmenin konuları oyunlaştırarak uygulama ve bu yönde model olması örnek gösterilebilir. Bu çalışmalar, sonucunda öğrenciler matematiğe karşı korkularını yendiklerini ve matematiği sevmeye başladıklarını ifade etmişlerdir.
İnsanın hayatı boyunca oyuna ihtiyaç duyduğunun farkına varılması, yalnızca insanla doğrudan ilgili bilim alanlarını değil, ilişkili diğer birçok faaliyet alanını ve girişimciyi de harekete geçirmiş, bu durum oyuna yönelik çalışmalarda işbirliği yapılmasını teşvik etmiş hatta
gerektirmiştir. Bu durumun sonucunda eğitimciler, girişimciler, üreticiler, mühendisler,
sanatçılar, tasarımcılar, pazarlamacılar ve birçok alanın uzmanı oyun ve oyuncakla ilgili işbirliği yaparak disiplinlerarası çalışmalar başlatmışlardır. Daha önce bahsedildiği gibi oyunun
sağlık bilimleri ile ilişkisi bu duruma örnek gösterilebilir. Bu çalışmalar sonucunda lunaparklardaki oyun aletlerinden ahşap bloklara, oyun tabletlerinden oyun parklarına, her tür malzeme ile yapılan oyuncaklardan minyatür mesleki aletlere, eğitici niteliğe sahip olanından sadece eğlendirmek amacıyla tasarlanana kadar sayılamayacak genişlikte bir yelpazede tasarım
26
ve üretim gerçekleştirilmiştir. Bu iş birliği ve üretim faaliyetlerinin genişleyerek ve artarak
devam edeceği öngörülmektedir.
27
Uygulamalar
Arkeoloji müzesine giderek bulduğunuz oyun materyallerini not ediniz.
Çevrenizdeki yaşlı insanlarla çocukluklarında oynadığı oyunları konuşunuz.
Oyuncak müzelerini geziniz.
Çocukluğun ve oyunun tarihi ile ilgili kütüphanede araştırma yapınız.
Bu bölümde geçen tarihî kişiliklerden birinin oyun ile ilgili çalışmalarını araştırınız.
28
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyunun ortaya çıkışından yakın döneme kadar olan gelişimi, farklı bakış açıları ortaya koyan tarihî kişilikler ile birlikte ele alınmıştır. Bu bağlamda devirlere göre oyuna bakış ile çocuk imgesi; eski çağlara ait oyun materyali buluntuları ve oyun ile ilgili çok çeşit ve sayıda kaynak bilgisi verilmiştir.
29
Bölüm Soruları
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
1) ( ) Oyunun geçmişi Ortaçağ’dan başlar, D/Y
2) ( ) Mezopotampa bölgesinde oyunun eski çağlarda oynandığına dair kanıtlar vardır. D/Y
3) Dijital oyunlar ……………. yüzyılda yaygınlaşmıştır.
4) Çocuk oyunlarını konu edinen en eski yazılı kaynaklar Batı’da ve Doğu’da hangi
yüzyıllara dayandırılmaktadır?
5) Oyun kavramının araştırma konusu olarak ele alındığı, bilinen en eski disiplin
aşağıdakilerden hangisidir?
a) Pedagoji
b) Antropoli
c) Felsefe
d) Sosyoloji
e) Psikoloji
6) Oyunla ilgili olarak bilişsel gelişim alanı kapsamında çalışma yapan bilim adamı aşağıdakilerden hangisidir?
a) Freud
b) Bandura
c) Erikson
d) Chomsky
e) Piaget
7) Aşağıdakilerden hangisi “Oyunun Tarihçesi” adlı bölümde görüşlerinden yararlanılan bilim adamlarından biri değildir?
a) Aristo
b) Frobel
c) Dewey
d) Gardner
e) Quantilianus
8) Eski çağlarda oyun oynayan çocuklar genellikle hangi şekilde nitelendirilirdi?
a) Yaramaz
b) Akıllı c) Yetişkin
30
d) İşçi e) Çırak
9) Hangi bilim dalının gelişmesiyle, çocuklarla ilgili olumsuz nitelendirmeler azalmaya başlamıştır?
a) Epistemoloji
b) Pedagoji
c) Antoloji
d) Filoloji
e) Etimoloji
10) Eğitim esnasında çocukların serbestçe oyun oynayacakları vakit anlamına gelen kavram aşağıdakilerden hangisidir?
a) Oyun arası b) Boşluk
c) Ders arası d) Teneffüs
e) Serbest zaman
Cevaplar
1) Yanlış
2) Doğru
3) 21.
4) Batı 13. Yy. – Doğu 11. Yy.
5) c
6) e
7) d
8) a
9) b
10) d
31
3. OYUN TEORİLERİ
32
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
3.1. Teori kavramını ve oyun ile ilişkisini
3.2. Oyun teorilerini ortaya atan bilim dallarını
3.3. Klasik oyun teorilerini
3.4. Bilişsel oyun teorilerini
3.5. Psikanalitik oyun teorilerini
3.6. Ekolojik oyun teorisini
33
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Oyun teorisi nedir?
Klasik oyun teorileri hangileridir?
Bilişsel oyun teorileri hangileridir?
Psikanalitik oyun teorileri hangileridir?
Ekolojik oyun teorisi temel olarak neyi savunur?
34
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Teori kavramı Teori kavramını açıklar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun teorileri Oyun teorilerini sayar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Klasik Oyun
Teorileri
Klasik oyun teorilerini
söyler. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama
yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Bilişsel Oyun Teorileri
Bilişsel oyun teorilerini
söyler. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Psikanalitik Oyun
Teorileri
Psikanalitik oyun
teorilerini söyler. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Ekolojik Oyun
Teoriler
Ekolojik oyun teorisini
açıklar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
35
Anahtar Kavramlar
Oyun teorisi
Klasik oyun teorileri
Bilişsel oyun teorileri
Psikanalitik oyun teorileri
Ekolojik oyun teorisi
36
Giriş
Teori kavramı bilimsel bir alan ile ilgili sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve o alana temel olan kuralları, yasaları ortaya koyan bakış açısı olarak tanımlanabilir. Birçok bilim alanında bilim insanları hipotezler ortaya atmış, belli birikimler sonucunda
bunların bir kısmı teori hâline gelmiştir. Farklı disiplinlerde olduğu gibi eğitim bilimleri alanında da çeşitli teoriler üretilmiştir. Bu teorilerin büyük bir kısmı bireyin öğrenme ve gelişim boyutlarını açıklamak üzere yapılandırılmıştır.
Eğitim bilimleri ile ilgili teorilerin büyük çoğunluğu oyun ile doğrudan ya da dolaylı olarak ilgilenmiştir. Bu alandaki pek çok bilim insanı, oyunun çocuğun gelişiminde ve
öğrenmesinde önemli ölçüde katkıları olduğunu gerek teorik gerek uygulamalı çalışmaları ile ortaya koymuştur. Bununla beraber tarih boyunca sadece “oyun” ile ilgili teoriler de ortaya
atılmıştır. Bu teoriler oyunun bireyin yaşamındaki yerini ve faydalarını açıklamaya çalışan görüşler içermektedir. Oyun ile ilgili teorileri ortaya atan bilim insanlarının çalışma alanlarından izler taşıyan bu görüşler farklı bakış açılarının gelişmesine katkı sağlamaktadır.
Eğitim bilimleri, psikoloji, antropoloji, tarih, sosyoloji gibi alanlarda bilim insanlarının ortaya attığı teoriler şu şekilde guruplandırılabilir; Klasik Teoriler, Gelişimsel Teoriler, Psikanalitik Teoriler, Ekolojik Teoriler. Bu teorilerin kapsamındaki alt başlıklar ise aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Tablo X: Oyun Teorileri
Teori Grubu Teori Çeşitleri
Klasik Teoriler
Rahatlama Teorisi
Rekapitülasyon Teorisi Fazla Enerji Teorisi
Hazırlık veya Ön Egzersiz Teorisi Haz Teorisi
Bilişsel Gelişim Teorileri Piaget Oyun Teorisi
Vygotsky Oyun Teorisi
Psikanalitik Teoriler Freud Oyun Teorisi
Erikson Oyun Teorisi
Ekolojik Teoriler Ekolojik Oyun Teorisi
3.1. Klasik Teoriler
Geleneksel eğitim anlayışı içerisinde gelişmiş olan klasik teoriler, en eski oyun teorileridir. Bu teori grubundaki görüşler oyun kavramı ile iş kavramını birbirinden bağımsız ve farklı etkinlikler olarak görmektedir. Yetişkinler için mantıklı gibi görünen bu görüşler çocuğun doğal hareketlerine dayanan oyunu küçümseyen bir yapıdadır.
37
3.1.1. Rahatlama Teorisi
Moritz Lazarus (1824 - 1903) tarafından ortaya atılan ve rekreasyon teorisi olarak da
bilinen rahatlama teorisine göre çalışma sırasında kullanılan ve azalan enerjiyi tekrar toplamak
için oyundan yararlanılır. Bu teori, insan bedeninin yorgunluğunun yalnızca uyuma ve dinlenme ile giderilemeyeceğini bunlarla beraber hobi tarzında farklı işler ve oyun ile meşgul olunarak gerçek anlamda rahatlamanın sağlanabileceğini savunur.
Rahatlama teorisine göre özellikle büyük motor becerilerine yönelik oyunlar rahatlama için oldukça uygundur. Bu teori ayrıca çocukların eğitiminde dersleri (etkinlikleri) akademik olan ve olmayan şeklinde iki gruba ayırarak akademik olmayan derslerde oyunun kullanılarak denge kurulmasını önerir. Bu görüşe göre akademik derslerde çocukların harcadığı enerjiyi yeniden canlandırmak için akademik olmayan derslerde oyundan faydalanılması gerekir. Diğer bir ifade ile çalışma zamanı ve oyun zamanı birbirinden keskin çizgilerle ayrılmaktadır.
Bedensel aktiflikten uzak kalınan, başka bir ifade ile pasif faaliyetler sonrasında rahatlama hareketleri bu teoriye göre sürekli tekrarlanmalıdır. Örneğin yüksek derecede zihinsel faaliyet ve işlem gerektiren bir dersin ardından, pasif durumda olan bedenin aktifleştirilmesi için özellikle büyük kaslarla yapılan hareketlerin, bir örüntü dahilinde oyunlaştırılması bedenin rahatlamasına ve zihnin tazelenerek yeni bilgiler alınmasına açık hâle
gelmesine katkı sağlar.
3.1.2. Fazla Enerji Teorisi
Herbert Spencer (1820 - 1903) tarafından ortaya atılan bu teori, yetişkin bakış açısıyla insanın her gün yenilenen bir enerji ile güne başladığını ve bu enerjinin mutlaka harcanması gerektiğini savunmaktadır. Ayrıca harcanmayan enerjinin bireyde başta ruhsal sıkıntılar olmak üzere birçok probleme yol açtığını belirtmektedir. Hayatın doğal akışındaki işlerinin haricinde insanın boşaltamadığı enerjinin oyun yoluyla harcanması gerektiğini savunur.
Çocuklar oyunu, keyifli vakit geçirip aynı zamanda çeşitli öğrenmeler gerçekleştirerek fazla enerjisini boşaltmada kullanır. Başka bir ifadeyle çocuk oyun yoluyla hem fazla enerjisini boşaltır hem de zevkli öğrenmeler gerçekleştirir. Buradan hareketle oyunun vücuttaki enerji
dengesine hem bedenen hem de zihnen önemli katkısı olduğu söylenebilir. Küçük yaşlardan itibaren enerjisini dengeli kullanan bireylerin oluşturduğu sağlıklı toplumlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu teoriden yola çıkılarak tüm fertlerin sağlıklı olduğu küçük ya da büyük toplulukların ortaya çıkışı, çocuk ya da yetişkin, her bireyin oyun oynaması ile gerçekleşebilir.
Fazla enerji teorisi, oyun oynama eyleminin gelişigüzel şekilde ve istenilen zamanlarda yapılması gerektiği görüşüne sıcak bakmamaktadır. Bunun yerine rahatlama teorisinde olduğu gibi bu teoride de çalışmaya ayrılan zamanlar ile oyuna ayrılan zamanların belirlenmesi
gerektiği vurgulanmaktadır. Çocukların ders sırasında harcayamadığı fazla enerjisini derslerde
veya ders dışında istedikleri her an değil, derslerin arasına konulan oyun zamanlarında
(teneffüs) boşaltmalarının uygun olduğunu savunmaktadır.
38
3.1.3. Haz Teorisi
Charlotte Bühler (1893–1974) tarafından geliştirilen bu teori oyun sürecindeki deneyimlerin insana haz ve mutluluk yaşattığını savunmaktadır. Bu teoriye göre oyunun temelinde eğlence ve eğlenme vardır. İnsan, oyun sırasında küçük ve büyük kas becerilerine yönelik hareketlerinden mutlaka haz elde etmektedir. Oyun ile ilgili teori ortaya koyan ve
tanımlama yapan eğitimci ve bilim insanlarının görüşleri, oyunun karakteristik özelliklerinden birinin de haz olduğu gerekçesiyle Haz Teorisi ile örtüşmektedir. Bu durumun istisnası sayılabilecek Vygotsky’ye ait fikir, oyunun her zaman haz vermeyip zaman zaman acı verebileceğidir.
Zihinsel aktiviteler ile yorulan çocuklar, hoplayarak, zıplayarak, koşarak, kollarını sallayarak, takla atarak, yuvarlanarak topa tekme atarak ve buna benzer kaba motor becerilerini
kullanarak eğlenir, mutlu olur ve haz alır. Bununla birlikte misket oynayarak, üfürerek, çeşitli kart oyunları ve ince motor becerileri içeren oyunlar yoluyla da eğlenip haz almaktadırlar. Bu
durum çevrede oynayan herhangi bir çocuk grubunun gözlenmesi ile kolaylıkla tespit edilebilir.
3.1.4. Rekapitülasyon Teorisi
Stanley Hall (1846-1924) tarafından ortaya atılan ve tekrarlama olarak da bilinen rekapitülasyon teorisi, bireyin içinde doğup büyüdüğü toplumun geleneksel kalıplarına uygun davranışları oyun içinde sürekli olarak taklit ettiğini belirtir. Bu teoriye göre oyun, içinde yaşanılan kültürün kodlarını barındıran ve yansıtan bir araçtır.
Çocuklar oyun sırasında yaygın istenmeyen davranışlar da gösterebilir. Bu teoriye göre oyun, istenmeyen davranışların ortadan kaldırılmasında ve kültürün geliştirilmesinde
kullanılması gereken önemli bir araçtır. Oyun yapılandırılmalı, faydalı ve eğitici ögeler
içermelidir. Bu yönüyle yaratıcılığın ve yeniliğe açık olmanın önünde engel oluşturması bu görüşe getirilen en büyük eleştirilerden biridir.
Hall, bu teorisini evrim kuramından yola çıkarak oluşturmuş ve insan toplulukları ile ilgili açıklamalar getirmeye çalışmıştır. Bu teoriye göre çocukluk, evrim anlayışına göre
hayvandan yetişkin insana dönüşüm sürecindeki köprü görevi üstlenir.
3.1.5. Hazırlık veya Ön Egzersiz Teorisi
Karl Gross (1861-1946) tarafından ortaya atılan bu teori, oyunu, çocuğun yetişkinliğe alışma aracı olarak görür. Çocuk oyun yoluyla yetişkinlikte kendisinden beklenenlerin egzersizini ve provasını yapar. Bu teoriye göre oyun, çocukların yeterliklerini geliştirerek hayata hazırlama ve yaşam becerilerini kazandırma aracıdır.
39
Hazırlık veya ön egzersiz teorisine göre çocuğun oyun sırasında gerçekleştirdiği davranışlar herhangi bir iş, sorumluluk ya da görev ile ilişkilidir. Ancak çocuktan gerçek anlamda bir ürün yerine, o gerçek ürünün oyuncaklar yardımı ile bir bakıma taklit yoluyla alıştırmasının yapılması beklenir. Başka bir ifadeyle çocuktan, gerçek yaşamdaki yetişkinlik dönemi faaliyetleri ile ilişkili oyun oynaması beklenmektedir. Çocuk bu yolla oyun sırasında, ilerleyen dönemlerdeki görev ve sorumluluklarını daha kolay bir şekilde gerçekleştirmek için antrenman yapar, hayata hazırlanır.
3.2. Bilişsel Gelişim Teorileri
Oyunu gelişimsel boyutta inceleyen kuramcılardan bir kısmı özellikle bilişsel gelişim boyutuna yönelik açıklamalar getirmiştir. Bilişsel gelişimin diğer gelişim alanları ile ilişkili olduğunu ele alan bu teorisyenler bireyin gelişiminde bilişsel boyutun önemini, daha ayrıntılı bir şekilde değerlendirerek vurgulamaktadır. Bu bağlamda oyun, çocuğun bilişsel becerilerini kullandığı dolayısıyla genel gelişimin etki eden interaktif bir deneyimdir.
Oyunun bilişsel yönü ile ilgili fikirler ortaya atan çok sayıda teorisyen olmakla birlikte, oyunu daha ayrıntılı inceleyen Piaget ve Vygotsky tarafından geliştirilen teoriler “Bilişsel Gelişim Teorileri” başlığı altında oyun bağlamında işlenecektir.
3.2.1. Piaget Oyun Teorisi
Piaget’e göre oyun sayılabilecek faaliyetlerin çoğunluğu bilişsel işlev ve işlemlere
dayanır. Oyun etkinliklerinin tamamı, çocuğu saran çevredeki her şeyi araştırma, keşif ve
deneyimleme içerir. Bu bakımdan oyun, insanın davranışlarında bulunan ve bilişsel gelişimini destekleyen bir unsurdur.
Çocuk oyun oynarken zihninde şemalar oluşturabilir, varolan şemalar arasında ilişki kurabilir, şemalarını geliştirebilir. Bu süreçte yeni zihinsel faaliyetleri özümleyerek uyumsama sürecini başlatır. Oyun yoluyla yeni öğrenilenler karşısında oluşan dengesizlik durumu zihinsel
faaliyetlerle yine bu süreçte dengelenerek yeni şemalar edinilir. Bu yönüyle oyun, çocuğun
çevresindekilere ve hayata uyum sağlamasına yardımcı olan önemli bir araçtır.
Çocuk devamlı devinim hâlinde olan çevresini tanımaya ve uyum sağlamaya çalışırken oyunu hem bir araç hem de yaşam şekli olarak görür. Uyaran olarak nitelenebilecek her türlü unsuru anlamlandırmak amacıyla kendine özgü yollar bularak etkileşime girer. Bu etkileşimde
40
deneme yanılma yoluyla uyaranların bazı özelliklerinin farkına varır ve onu oyunlarında kullanır. Daha sonra bu özellikler doğrultusunda oyunlar oynadığı uyarana yeni anlamlar, işlevler ve özellikler yükleyerek yeniden oynayabilir. Bu son süreç bilişsel anlamda kaliteli bir zihinsel etkileşim olarak değerlendirilebilir. Bu durum, özellikle yetişkinlik döneminde çok fazla insanda ortaya çıkmayan yaratıcılık becerilerini kullanmakla doğrudan ilişkilidir.
Piaget, oyunun çocuğun gelişiminde 3 evrede farklılaştığını ve bu duruma göre farklı şekillerde oyunlar oynanması gerektiğini belirtir. Bunlar alıştırmalı oyun, sembolik oyun ve
kurallı oyun evreleridir. Bu evreler yaşlarla sınırlandırılsa da evreler arası geçişler keskin
şekilde gerçekleşmez. Ayrıca bu süreç birikimli olarak ilerlediği için önceki dönemlerin özellikleri sonraki evrede kaybolmaz, yeni özelliklerle beraber kullanılmaya devam edilir.
Alıştırmalı oyun (0-2 yaş)
Piaget bu dönemi çocuğun duyuları aracılığı ile hareketlerini yönlendirdiği reflekslerden istemli davranışlara ulaşana kadar tekrar eden alıştırmalar olarak görür. Gerçek anlamda oyunun bu dönemde oynandığını, çocuğa haz veren yönünün bu dönemde daha fazla gerçekleştiğini savunur. Yetişkine çok basit görünen davranışlarla oynanan oyunlarda çocuklar dakikalarca kahkaha atabilir. Yerde yuvarlanan bir nesneyi yakalama, havaya veya yere
fırlatma, yine kendisine verileni kavrama ve tutma gibi birçok davranışı oyun olarak çok büyük bir keyifle gerçekleştirebilir. Bu dönemin sonlarına doğru bebekler, o zamana kadar sahip oldukları şemaları karşılaştıkları yeni durumlara transfer ederek kullanırlar. Örneğin babaannesinin ördüğü ip yumağını top şeması ile birleştirerek futbol oynar gibi vurur. Bu örnek,
çocuğun bir şemasını yeni durumda kullanması olarak değerlendirilebilir. Çocuk birden çok şemasını kullandığı durumları da bu dönemin sonuna doğru gerçekleştirir. Buna örnek olarak da küp şekerlerden duvar örmeye çalışması gösterilebilir.
Sembolik oyun (2-7 yaş)
Sembolik oyun dönemi, Piaget’in bilişsel gelişim kuramında işlem öncesi dönem olarak adlandırdığı sürecin içinde bulunur. Bu dönemde çocuk önceki dönemde geliştirdiği şemalar aracılığıyla hayalinde oluşturduğu kişileri, nesneleri, olayları, durumları ve benzeri yaşam unsurlarını oyunlarında kullanır. Bu oyunlara sembolik oyun veya hayalî oyun adı verilebilir. Bu dönemin ilk yarısında bu sembolleştirme daha fazla iken ikinci döneminde sezgisel düşünmenin ön plana çıkması gerekir. Bu sürecin sağlıklı yürümesi duygusal gelişim ve ruh sağlığı açısından önemlidir. Daha da somutlaştırılacak olursa 2-4 yaşlar arasında çocuklarda hayalî arkadaş veya unsurların görülmesi normal iken ilerleyen zamanlarda bunların yavaş yavaş terkedilerek çocuğun bulunduğu ortamın ayrıntılarını sezmesi ve ona uygun oyunlar
üretmesi beklenir.
Bu dönemin özellikle ilk yarısında çocuklar, sahip oldukları benmerkezcilik (egosantrizim) kaynaklı olarak oyunlarını kendi istedikleri şekilde başlatmak ve sürdürmek ister. Bu süreçte çevresindeki diğer insanların kendisine uyum sağlaması, onunla oynaması konusunda ısrarcıdır. Başkasının onun tercih ettiği oyunu oynamak istemeyeceğini idrak edemediğinden zaman zaman ağlama ve inatçılık gibi tepkiler verebilir. Bu durum o yaş çocuğu
41
için son derece normaldir. Bu dönemin son yıllarında egosantrizimin azalmasıyla diğer insanların tercihlerinin farklı olabileceği algısını sezgisel olarak hissedip özellikle bir sonraki gelişim döneminin baskın oyun türü olan kurallı oyunları yavaş yavaş anlamaya ve benimsemeye başlar. Ayrıca çocuk, yaşı ilerledikçe çevresinin genişlemesiyle yaşadığı birçok özel durum arasında genelleme ya da tümevarım ilişkisi kurabilir. Bisiklet hediyesi alarak
ziyarete gelen amcasının tekrar geleceğini öğrendiği zaman “Yaşasın, bir bisikletim daha olacak.” diyen bir çocuğun, amcasının gelmesiyle bisiklet sahibi olması arasında kurduğu ilişki bu duruma örnek olarak verilebilir. Özelden özele akıl yürütme olarak tanımlanan bu durum
sezgisel düşünme gelişmesiyle yerini yavaş yavaş daha mantıklı düşüncelere bırakır. Bu tür genellemeler, çocuğun oyunlarında da sıklıkla kendini gösterebilir.
Rogers ve Sawyers (1992), bu dönemin ilk yarısında çocukların sembolik oyunlarının üç farklı şekilde olabileceğini belirtir. Çocuk, oluşturduğu şemalarındaki davranışı başka bir unsura, başkalarının davranışlarını hayal dünyasında kendine transfer edebilir; kendine veya başka bir unsura farklı bir işlev yükleyebilir. Bunlara örnek olarak çocuğun; oyuncak bebeğini uyutması, babası öğretmen olan çocuğun öğretmen gibi davranması, kuş gibi uçmaya çalışması verilebilir. Buradaki son özellik kapsamında gerçekleştirdiği ve kendi bedenine yüklediği işlevleri içeren oyunlar zaman zaman tehlikeli olabilir. Bu yaşlardaki çocuklardan, kuş gibi uçabileceğini düşünüp, oyunu sırasında atlayarak hayatını kaybeden çocuklar olabilir.
Bu dönemde çocuk, oyunu yaşamında olmasını istediği ve istemediği şeyleri yansıtmak amacıyla da kullanabilir. Bu süreçte oyunlarında bilişsel olarak dört farklı şekilde kurgu
yapabilen çocuklar; gerçekten tamamen uzaklaşarak, olmayanı gerçekmiş gibi yaşayarak, gerçekte var olup istemediği duyguları istediği şekle dönüştürerek, gerçek hayattaki kuralları hayalî bir varlığa uygulayarak yansıtabilir. Bunlara örnek olarak hayali oyun arkadaşı ile olmayan bir yere gitmesi, istediği kedi alınmayan bir çocuğun kedisi varmış gibi davranması, dedesini kaybetmiş bir çocuğun oyunlarında dedesiyle şen şakrak eğlenmesi, hayalî oyun
arkadaşına annesine nazik davranmadığı için kızması verilebilir.
Kurallı oyun (7-12 yaş)
Bilişsel kuramında Piaget, somut işlemler dönemine denk gelen dönemde çocukların oyunlarında sosyal boyutun devreye girdiğini belirtir. Çocuklar sosyal hayatın kapsamında bulunan iletişim, işbirliği, kurallara uyma gibi davranışları oyunlarında kullanmaya başlar. Önceleri yetişkinlerin ya da grup liderinin koyduğu kurallara uyan ve sıkı sıkıya bağlı kalan bu dönem çocukları, sonraki yıllarda kendi kurallarını oluşturma ve grubun ortak kararıyla kural koyup esnetme gibi davranışları gerçekleştirebilir.
3.2.2. Vygotsky Oyun Teorisi
Bu teori oyunun kökeni ve rolüne ilişkin analizlere dayanır. Vygotsky oyunun, bilişsel fonksiyonların çalışmasına oldukça uygun bir ortam oluşturduğunu ifade etmiştir. Oyun çocuğun hayalinde yarattığı, sorunlarına çeşitli şekillerde çözüm ürettiği bir faaliyettir. Çocuk,
42
istediği fakat gerçekleşmemiş olan durumları, olayları hayalinde birçok farklı şekilde kurgulayarak olmuş ve gerçekleşmiş gibi hissetmek ister. Böylelikle içinde barındırdığı sıkıntılardan uzaklaşarak mutlu, huzurlu ve keyifli olmaya çalışır. Vygotsky bunların sonucunda oluşan duygunun haz olduğunu ifade etmiştir. İşte çocuk, oyunu bu amaçla oynayarak hem sıkıntılarından ve üzüntülerinden sıyrılmış hem de bilişsel becerilerine katkı sağlayacak etkinlikler yapmış olur.
Vygotsky çocuğun oyun sayesinde yeni şeyler keşfettiğini, bunlarla eski bilgilerini
harmanlayıp yeni bilgiler oluşturduğunu ifade eder. Oyun ve iletişim arasında bir ilişki olduğunu iddia eden Vygotsky, çocuğun oyun sırasında hayatındaki olağan durumları hatırlayarak bunlara ilişkin neden–sonuç örüntüleri oluşturduğunu ve bunları kullanarak yeni
eylemler geliştirdiğini belirtir. Çocuk bu şekilde istenmeyen ve hoşa gitmeyen güdülerinden uzaklaşma çabası gösterir.
Oyunlarda çocuklar genellikle eğlenir ve zevk alır. Ancak Vygotsky oyunun her zaman
haz vermediğini bazen hazzın karşıtı olan farklı duygulanımlar da oluşturabileceğini belirterek
oyun ile ilgili farklı bir boyut ortaya koymuştur. Başka bir ifadeyle oyun sırasında çocuk eğlenebilir ancak oyun çocuğun istemediği şekilde biterse eleme yakın duygulanımlar ortaya çıkabilir. Bununla birlikte çocuk oyun sırasında eğlenmeyip sanki işkence çekiyormuş hissine kapılabilir. Bilişsel olarak gerçekleşen bu durum bireyin sosyal ve duygusal durumunu
doğrudan etkiler. Bu durum çocuk için dezavantajmış gibi görünse de aslında çocuğun gerçek hayata hazırlanmasında önemli bir deneyim niteliğindedir.
3.3. Psikanalitik Teoriler
Psikoloji alanından bilim insanları, birey için küçük yaşlardan itibaren doğal bir araç ve
ihtiyaç olan oyunu, kişinin kendini tanıması ve problemleriyle başa çıkmasında önemli bir unsur olarak ele alır. Çocuk oyundaki davranışlarıyla olumsuz dürtülerini yansıtmanın yanında onlardan arınmanın yollarını da öğrenir. Kişiliğin karakter boyutunu, dolayısıyla kişiliği etkileyerek insan yaşamına yön veren faktörlerden biri olan oyun ile ilgili Freud ve Erikson’un görüşleri bu kısımda ele alınmıştır.
3.3.1. Freud Oyun Teorisi
Freud Yapısal Kişilik Kuramı’nda kişiliğin oluşmasında ve şekillenmesinde oyuna
yardımcı bir rol tanımlaması yapmıştır. Oyun çocuğun endişelerini, korkularını, olumsuz dürtülerini rahat bir şekilde yansıtıp çözümleyebileceği güvenli bir ortam sunar. Frud’a göre oyun gerçek yaşamdan izler taşımakla beraber, gerçeğin tam tersi unsurlar ve kurgular
barındırır. Bu yönüyle çocukların oyunları rastgele veya şans eseri değildir.
43
Oyunlar bireyin farkında olduğu ya da olmadığı duygularını yansıtır. İnsanların duyguları, istek ve arzuları oyunda, düş ve fantezilerde ortaya çıkar. Çünkü oyun sırasında bir denetim ya da eleştiri yoktur. Freud ergenliğe doğru benlik gelişimiyle beraber mantığın ve aklın devreye girmesinden dolayı oyun olgusunun bittiğini ifade eder. Oyundan uzaklaşan bireyin isteklerinin, dürtülerinin ve arzularının bitmediği, yalnızca ortaya koyma şeklinin değiştiğini söyler. Akıl yürütme ve mantıksal düşünme ile birlikte birey bu duygularını çeşitli söz oyunları, espriler, şakalar ve hareketlerle gösterir. Yetişkinlerin de toplumsal olarak kabul
görmeyen dürtülerini benzer yollarla yansıttığını iddia eder.
3.3.2. Erikson Oyun Teorisi
Erikson, geliştirdiği psikososyal gelişim aşamalarından üçüncüsü olan ve 3-6 yaşlar arasında geçirilen “girişimciliğe karşı suçluluk” dönemini “oyun çağı” olarak tanımlamıştır. Erikson oyunu gelişimin özel bir mekanizması olarak görür ve oyuna özel bir önem atfeder. Erikson’a göre oyun, duyguları ifade etme yolu, geçmiş yaşantıları yeniden kurgulama aracı, geleceği hayal yoluyla tasarlayarak yeni modeller yaratma sürecidir.
Eriksona göre çocuk kendi hâkimiyet alanını kurmak için oyunu bir araç olarak kullanır. Geçmiş yaşantılarını manipüle ederek istediği forma dönüştürür, oyun sırasında otorite kendisidir, gelecekteki durumları hayal gücüyle şekillendirir ve tamamen kendi inisiyatifi ile
hareket eder. Çocuklar genellikle dramatik oyunlar, sportif oyunlar, evcilik oyunu gibi oyunlar
yoluyla kendi dünyasını oluşturur. Bazen yalnız oynama bazen de diğer insanlarla oynama ihtiyacı duyabilir.
Çocuk kendisine çeşitli kahramanlar yaratarak istediği her şeyi bu kahramanlara yüklediği rollerle gerçekleştirir. Oyun sırasındaki bütün manipülatif hamleler yine bu kahramanlar aracılığı ile ortaya çıkar. Sonuçta bu kahramanlar çocuğun kaygılarından,
korkularından ve istemediği durumlardan uzaklaşmasına ve kurtulmasına katkı sağlar.
3.4. Ekolojik Teoriler
Ekolojik teoriler çocuğun çevresinin ve oyundaki unsurların oyunun kalitesini ve çocuğun davranışlarını nasıl etkilediğini açıklamaya çalışır. Bu durumun önemini ise çocuğun gelişimine etkisi açık olan oyunun, en üst düzeyde verim sağlaması için bu unsurların gerekli
oluşu şeklinde belirtir. Oyunun gerçek anlamda verimli olabilmesi için ortamın en ideal şekilde düzenlenmesi gerektiğini savunur. Ortam ideal olarak düzenlenmezse oyunun tam olarak oyun
sayılamayacağını ve kalitesinin düşük olacağını vurgulamaktadır.
Krasnor ve Pepler ekolojik teorileri, oyundan üst düzeyde verim alınabilmesini sağlayan ölçütleri oyuna katılan çocuk sayısı, oyunda kullanılan malzeme, oyun arkadaşının cinsiyeti, oyunda yetişkin kontrolü, yaratıcı açık oyun alanları şeklinde sıralamıştır.
44
Uygulamalar
Klasik oyun teorilerinin kendi içindeki farklılıklarını tartışınız.
Oynadığınız oyunların en çok hangi oyun teorisine uygun olduğunu tartışınız.
Aynı oyunu, farklı oyun teorilerine göre şekilde uyarlayınız.
Oynadığınız bir oyunu ekolojik oyun teorisi bağlamında değerlendiriniz.
Size göre en iyi oyun teorisini gerekçesiyle açıklayınız.
45
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde teori kavramı ve kavramsal açıdan oyun teorileri incelenmiştir. Bu kapsamda klasik oyun teorilerinden rahatlama, haz, fazla enerji, rekapitülasyon, hazırlık veya ön egzersiz teorisi; bilişsel oyun teorilerinden Piaget ve Vygotsky oyun teorileri; psikanalitik
oyun teorilerinden Freud ve Erikson oyun teorileri ile ekolojik oyun teorisi hakkında bilgi verilmiştir.
46
Bölüm Soruları
1) Bilimsel bir alan ile ilgili sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve o alana temel olan kuralları, yasaları ortaya koyan bakış açısına …………… denir.
2) Erikson psikososyal gelişim aşamalarından üçüncüsü olan ve ……………… yaşlar arasında geçirilen “girişimciliğe karşı suçluluk” dönemini “oyun çağı” olarak tanımlamıştır.
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
3) ( ) Freud’a göre benliğin gelişmesiyle ilişkili olarak mantıksal düşünme başlar ve oyun son bulur. D/Y
4) ( ) Vygotsky’e göre oyun, bilişsel mekanizmaların işlemesine en uygun ortamı sağlar ve çocuğun hayalî bir çözüm yaratmasına imkan tanır. D/Y
5) Klasik oyun teorileri nelerdir?
6) Aşağıdaki teorilerden hangisine göre oyun, istenmeyen davranışların ortadan kaldırılmasında ve kültürün geliştirilmesinde kullanılması gereken önemli bir araçtır?
a) Haz
b) Rahatlama
c) Fazla enerji
d) Rekapitülasyon
e) Ekolojik
7) Aşağıdaki teorilerden hangisine göre oyun çocuğun yetişkinliğe alışma aracı olarak görülür?
a) Fazla enerji
b) Hazırlık ve ön egzersiz
c) Ekolojik
d) Bilişsel e) Haz
8) Aşağıdaki teorilerden hangisi çocuğun çevresinin ve oyundaki unsurların oyunun kalitesini ve çocuğun davranışlarını etkilediğini açıklamaya çalışır?
a) Bilişsel Teoriler b) Klasik Teoriler
c) Psikanalitik Teoriler
d) Gelişimsel Teoriler e) Ekolojik Teoriler
47
9) Aşağıdakilerden hangisi ekolojik oyun teorisine göre oyunu etkileyen faktörlerden değildir?
a) Oyuna katılan çocuk sayısı b) Oyunda kullanılan malzemeler c) Oyun arkadaşının ismi d) Oyunda yetişkin kontrolü
e) Yaratıcı açık oyun alanları
10) Aşağıdaki teorilerden hangisine göre oyun, keşiftir ve yeni bir oluşumdur?
a) Vygotsky Oyun Teorisi
b) Bowlby Oyun Teorisi
c) Freud Oyun Teorisi
d) Erikson Oyun Teorisi
e) Dewey Oyun Teorisi
Cevaplar
1) teori
2) 3-6
3) Doğru
4) Doğru
5) Rahatlama, haz, fazla enerji, rekapitülasyon, hazırlık veya ön egzersiz teorileridir.
6) d
7) b
8) e
9) c
10) a
48
4. OYUN TÜRLERİ VE EVRELERİ
49
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
4.1. Gelişim alanlarına göre oyun türlerini
4.2. Gelişim aşamalarına göre oyun türlerini
4.3. Oynanan yere göre oyun türlerini
4.4. Araç kullanımına göre oyun türlerini
4.5. Piaget’e göre oyun evrelerini
4.6. Smilansky’e göre oyun evrelerini
4.7. Parten’e göre oyun evrelerini
4.8. Oyun ile ilgili farklı sınıflamaları
50
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Oyun türü ne demektir?
Bildiğiniz oyun türleri nelerdir?
Piaget, Smilansky ve Parten oyunu hangi kriterlere göre sınıflandırmıştır?
Oyunlara nasıl isim verilir?
Oyunun gelişim alanlarına katkısı nedir?
51
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyunun
Sınıflandırılması Oyunun hangi ölçütlere göre sınıflandırıldığını söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Türleri Gelişim alanlarına göre oyun türlerini söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Türleri Gelişim aşamalarına göre oyun türlerini söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Türleri Oynandığı yere göre oyun türlerini söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Türleri Araç kullanımına göre oyun türlerini söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Evreleri Piaget’e göre oyun evrelerini açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak
çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Evreleri Smilansky’e göre oyun evrelerini açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama
yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Evreleri Parten’e göre oyun evrelerini açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
52
Anahtar Kavramlar
Oyun Türleri
Oyun Evreleri
Oyun Sınıflandırmaları
53
Giriş
Her birey kendine has özelliklere sahiptir. Bu kendine özgülük sebebiyle oyunlarda farklı davranışlar yansıtmaktadır. Bazıları oyunlarda lider olmak ister, bazıları ebe, bazıları ise herhangi bir oyuncu olmayı tercih eder. Ayrıca bazıları oyunları oynamayı değil izlemeyi daha çok sever.
Oyun ile ilgili araştırma yapan bilim insanları, oyunun birey, yetişkin, öğretmen veya
pedagog-psikolog tarafından algılanışına göre farklı bakış açıları olduğunu görür. Bu bağlamda farklı bilim insanlarının oyun tanımlarında farklılıklar görülmektedir. Oyun tanımlarında görülen bu farklılıklar gibi, oyun türleri ile ilgili sınıflamalarda da çeşitli görüşler bulunmaktadır.
Oyun, bireyin hayatının her döneminde gerçekleştirilen bir etkinlik olmakla birlikte,
küçük yaşlarda gelişime paralel olarak bazı aşamalardan geçen bir olgudur. Bebeklerin oyun
oynayış şekli ve materyalleri ile lise seviyesinde bir çocuğun oyunu ve oyun materyalleri
arasında gelişimsel olarak büyük farklılıkların görülmesi normaldir. Fiziksel gelişimden bilişsel becerilere kadar yaş yaş hatta aynı yaş içerisindeki farklı aylarda bile değişimlerin olabileceği birçok bilim insanı tarafından kanıtlanmış bir durumdur.
Gerçek anlamda oyun, doğası gereği oynayanların manipüle ettiği bir süreçtir. Dışardan müdahale edilerek yönlendirilen ya da manipüle edilen ve yetişkinlerce oyun zannedilen etkinlikler, oyun kuramcılarına göre tam anlamıyla oyun olarak adlandırılmamaktadır. Oyunlar
alanyazında, oynayan açısından bakılarak serbest oyun ya da serbest akışlı oyun olarak tanımlanmaktadır. Başka bir ifadeyle oyun ancak oyunu oynayanlarca manipüle edilirse oyun olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte eğitim açısından yetişkinin veya öğretmenin müdahalesi olmadan oynanabilecek oyunların sayısının sınırlı olduğu görülmektedir. Oynayanların sayısı arttıkça, oyuna bazı eğitsel ve gelişimsel amaçlar yüklendikçe,
eğitimcilerin müdahalesi arttıkça bu oyunlar “yapılandırılmış oyun” olarak nitelendirilir. Bu
bağlamda eğitimde araç olarak kullanılırken oyun, öğretmenin manipüle etmek zorunda kaldığı, ancak esnekliği olan ve çocukların inisiyatifiyle de şekillenebildiği takdirde gerçek anlamdaki
oyuna yaklaşır.
Genel olarak bu şekilde serbest ve yapılandırılmış olarak sınıflandırılan oyun, kendi
içinde çok sayıda alt gruba ayrılabilir. Oyun ile ilgilenen araştırmacılar pek çok alt sınıflama yapmışlardır ve bundan sonra da yeni sınıflamalar yapılacaktır. Bu bölümde bazı sınıflamalara yer verilerek oyun evreleri ile birlikte incelenmiştir.
54
4.1. Oyun Türleri
Oyun tüm eğitim kademelerinde her türlü içeriğin uyarlanabileceği bir öğretim yöntemi olarak kullanılabilir. Bununla birlikte okul öncesi eğitimde bir etkinlik çeşidi olan oyun, diğer eğitim kademelerinde beden eğitimi dersleri ve teneffüslerde serbest etkinlik olarak uygulanmaktadır.
Doğumdan yetişkinliğe uzanan süreç odağa alındığında oyun, oynanabilecek oyunların –yaş, gelişim, yapı ve mekana göre-, farklılaşmasıyla birçok yönden sınıflandırılabilir. Bu sınıflandırmalarda dikkat edilmesi gereken nokta bir oyunun tek bir sınıfa veya alt sınıfa sınırlandırılamayacağıdır. Çünkü oyun disiplinlerüstü bir yöntemdir ve tüm alanlarla etkileşim
içinde olup onlardan bilgi ve fayda sağlayabilir.
Aşağıda örnek olarak gelişim alanları, gelişim aşamaları, oyun mekanı ve araç kullanımı başlıkları altında kategoriler verilmiştir. Oyunların gruplandırılması sadece bu sınıflandırma başlıklarından ibaret olmayıp bunların dışında da farklı sınıflandırmalar oluşturulabilir.
4.1.1. Gelişim Alanlarına Göre Oyunlar
Her oyun tüm gelişim alanlarına katkı sağlamakla birlikte gerçekleşen bu katkı her gelişim alanı için farklı düzeyde olabilir. Bireyin tüm gelişim alanları birbiriyle etkileşim hâlinde olduğundan, bir oyunda tüm gelişim alanlarına hizmet eden beceriler bulunabilir. Bu
nedenle bu sınıflandırma gerçekleşmesi beklenen katkının en yoğun olduğu gelişim alanını belirtmek için oluşturulmuştur.
a. Bilişsel Beceri Ağırlıklı Oyunlar
b. Fiziksel Beceri Ağırlıklı Oyunlar
c. Dil Beceri Ağırlıklı Oyunlar
d. Sosyal Beceri Ağırlıklı Oyunlar
e. Öz bakım Becerileri Ağırlıklı Oyunlar
a. Bilişsel Beceri Ağırlıklı Oyunlar
Çocuk oyunlarında tüm gelişim alanlarına yönelik kazanımlar gerçekleştirebilir. Her oyunda tüm gelişim alanlarına ait beceriler olmayabilir. Ancak ağırlıklı olarak başka gelişim alanından beceriler olsa da her oyun, bilişsel gelişime ait becerilerden mutlaka birine hizmet
eder. Bununla birlikte özellikle masa oyunları başta olmak üzere çeşitli eşleştirme, sınıflama, gruplama, sayma, sıralama gibi oyunlar ile sembolik nitelikteki oyunlar doğrudan bilişsel gelişim alanına yöneliktir.
55
Bilişsel becerilerden oyunlarda en fazla kullanılan beceriler; algı, dikkat, bellek, hatırlama, eşgüdüm, denge olarak sayılabilir. Matematik, fen ve doğa bilimleri ile sanat
dallarına ait etkinlikler kapsamında oynanan oyunların büyük bölümü bilişsel beceri ağırlıklıdır.
b. Fiziksel Beceri Ağırlıklı Oyunlar
Her insan besinler ve hava yoluyla almış olduğu enerjiyi harcamak ihtiyacı duyar. Çocuklar yetişkinlerden farklı olarak kendi bedenini ve çevresini tanımak için mütemadiyen hareket hâlindedir. Düzenli bir iş veya meslek hayatı olmadığı için bitmek tükenmek bilmeyen enerjiye sahip olan çocukların hareketlerinin doğru tarafa yönlendirilmesine yarayan araçlardan biri de fiziksel beceri ağırlıklı oyunlardır.
Büyük ve küçük kas ile ilgili eylemlerin yoğun olarak görüldüğü oyunlar insanın sağlıklı bir bedensel gelişime sahip olması için oldukça önemlidir. Genellikle kol ve bacaklardaki
büyük kaslarla dönme, emekleme, sıralama, ayakta durma, yürüme, koşma, yuvarlanma,
zıplama gibi büyük kas; parmak ve diğer küçük kaslarla tutma, kavrama, buruşturma, yırtma, çizme, kesme gibi küçük kas becerileri ile gerçekleştirilen oyunlar bu kapsamda sayılabilir.
c. Dil Beceri Ağırlıklı Oyunları
Hayatın her anında en önemli iletişim aracı konuşma dilidir. İnsanın bebeklikten
yaşlılığa kadar hayatın her safhasında kendini ifade etme ve diğer insanlarla anlaşma gibi ihtiyaçları temelde dil ile karşılanır. İnsan bu ve benzeri faaliyetleri gerçekleştirmekte dili iyi kullandığı oranda başarılı olur.
Bireyin dil gelişimine yönelik becerilerin kazandırılmasında oyunun etkisi oldukça fazladır. Şarkılar, ninniler, tekerlemeler, masallar, öyküler, bilmeceler gibi dile dayalı materyallerin oyunlaştırılarak öğretilmesi, çocukların dil becerilerini edinmelerinde en çok tercih edilen yöntemdir.
d. Sosyal Beceri Ağırlıklı Oyunlar
İnsan yalnız yaşamaya uygun olmayan bir yapıya sahiptir. Sosyal bir varlık olmanın bir takım gerekleri ve sorumlulukları vardır. Bu gereklilik ve sorumluluklar doğumdan sonra
muhatap olduğu ilk insanla başlar, ölünceye kadar devam eder. Bu süreçte sosyal gelişim de neredeyse tüm bilim insanlarına göre hayat boyu devam eder.
Günlük hayatta bireylerin birbiriyle etkileşimi için bazı davranışların ortaya konması gerekmektedir. Selam verme, gülme, konuşmayı başlatma, paylaşma, yardımlaşma, nezaket gösterme, özür dileme, teşekkür etme ve rica etme gibi davranışlar sağlıklı sosyal etkileşimin önemli bileşenlerinden bazılarıdır. Sosyal beceri olarak nitelendirilen bu davranışların mümkün olduğunca küçük yaşlarda kazandırılması, bireyin ilerleyen yaşamında başarılı bir iletişim biçimine sahip olması açısından son derece hassas önem taşımaktadır.
56
Sosyal gelişime yönelik sosyal becerilerin eğitim sürecinde, özellikle okul öncesi dönemde edindirilmesinde çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemlerden başlıcası olan
oyun, sosyal motiflerle bezenmiş olarak uygulanmalıdır. Oyun içinde yerleştirilerek kurgulanmış olan paylaşma, yardım etme, yardım alma, özür dileme, teşekkür etme ve diğer nezaket ifadeleri gibi unsurlar, çocukların bu davranışları bizzat yaşayıp hissederek
öğrenmesine ve pekiştirmesine katkı sağlamaktadır.
e. Öz bakım Becerileri Ağırlıklı Oyunlar
Hayatın ilk evresi olan bebeklik döneminde ihtiyacını bildirmek için ağlamak dışında henüz hiçbir yaşam becerisine sahip olmayan insan, yaşadıkça ve yaşlandıkça bu beceriye dönük kazanımlar elde etmektedir. En önemli yaşam becerisi olan öz bakım, bireyin temel gereksinimlerini kendinin karşılayabilmesi durumudur.
İnsanlar, başkalarına muhtaç olmadan günlük yaşamını sürdürebildiği oranda sağlıklı ve başarılı olur. Kendi temizliğini yapabilmesi, beslenmesi, giyinebilmesi, tehlikelerden korunabilmesi gibi becerileri kazandırmaya yönelik planlanan oyunlar, çocukların kendi ihtiyaçlarını giderebilmesine katkı sağlar niteliktedir.
4.1.2. Gelişim Aşamalarına Göre Oyunlar
Bu sınıflandırma aynı zamanda oyun evreleri için de kullanılabilir. Bu sınıflandırmadaki
amaç benzer oyunların basitlik-karmaşıklık, kolaylık-zorluk, somutluk-soyutluk gibi özellikler çerçevesinde seviyelendirilmesine dayanır.
a. Bebeklik Çağı Oyunları b. İlk Çocukluk Oyunları c. Çocuk Oyunları d. Gençlik Çağı Oyunları e. Yetişkin Oyunları
a. Bebeklik Çağı Oyunları
Bu dönem, insan yaşamının ilk aşamasıdır. Bu aşamada henüz hareket kabiliyeti kazanmamış olan bebeğin oyunları, çevresindeki az sayıda uyaranla sınırlıdır. Anne, baba, nine, dede veya daha geniş anlamda bebeğin bakımını üstlenen kişiler bu dönemde daha çok bebeğin duyu organlarının keskinleştirilmesine dayanan oyunlar oynatmalıdır. Örneğin işitsel ve görsel unsurları bir arada barındıran ceeee oyunu, bebeğin işitme duyusunu ve dikkat aracılığı ile görme duyusunu destekler. Bu dönem iki yaşına kadar dokunma duyusu da dâhil tüm duyuların gelişim ve olgunlaşmayla beraber deneyim sahibi olmasını sağlar.
57
b. İlk Çocukluk Oyunları
Bireyin kendi ayakları üzerinde durmaya başladığı ve hareket anlamında büyük oranda bağımsızlığını elde ettiği bu dönem bebekliğin bitiminden ilkokul başlangıcına kadar uzanır. Çocuklar merak duygusuyla çevresindeki nesneleri, olayları ve durumları araştırmaya ve bunun sonucu olarak oyun yoluyla tanımaya ve keşfetmeye çalışır. Bu dönem çocukları etrafı araştırır (karıştırır) ve bıkmadan usanmadan sorular sorar. Çocukların bu isteklerini kabul edilebilir
şekilde yerine getirmenin bir yolu da oyundur. Örneğin çekmecelerdeki eşyaları düzenleme oyunu ile hem çocuğun bu merakı giderilmiş olur hem de başta öz bakım becerileri olmak üzere birçok gelişim alanına hizmet edilir.
Bu dönemde çocuklar benmerkezci olduğundan başkalarının istediği gibi oyunlar
oynamak istemeyebilir. Ancak bu dönemin sonuna doğru benmerkezcilikten uzaklaşma süreci başlayacak ve çocuk diğer çocuklarla veya yetişkinlerle oyun oynamak isteyecektir.
Oyunlardaki kuralları anlayıp bunlara uyma davranışı sergileyebileceği gibi henüz tam anlamıyla benmerkezcilikten uzaklaşma gerçekleşmediği için oynamayı reddettiği zamanlar da olabilir.
c. Çocuk Oyunları
İlkokulun başladığı yaşlara rastlayan çocuk oyunları dönemi, ortaokulun bitimine doğru sonlanma eğilimi gösterir. Bu dönemde çocuklar benmerkezcilikten oldukça uzaklaşmış durumdadır ve daha sosyal oyunlar oynamaya eğilimlidir. Diğer çocuklarla oynamaktan hoşlanmakla birlikte daha çok kızlar kızlarla, erkekler erkeklerle oyun oynamayı tercih eder.
Kurallı oyunların en yoğun olarak görüldüğü dönem bu dönemdir. Grup oyunlarında kurallar keskin bir şekilde belirlenir ve grubun hiçbir üyesi kurallara uymaktan rahatsız olmaz. Kuralların kendileri için var olduğunu ve değiştirilmemesi gerektiğini düşünür. Bu dönemin sonuna doğru oyunlarındaki kurallarda esneklikler görülür. Çocuklar, işlemeyen kuralı değiştirip tamamen yeni bir oyuna dönüştürebilir. Ayrıca özellikle kapışmalı oyunlar olmak üzere, harekete dayalı oyunları sıklıkla oynarlar.
d. Gençlik Çağı Oyunları
Ergenlik dönemine denk gelen bu çağda fiziksel gelişimde yaşanan değişimler oyunları da etkiler. Bu dönem çocukları yetişkinliğe ait gelişim görevleri ve üzerlerine aldıkları sorumlulukların başlangıcına kadar daha çok küçük gruplarla veya bireysel olarak oynanan
oyunları tercih ederler. Kimlik gelişiminin birtakım çelişkilerle birlikte yürüdüğü bu dönemde çocuklar bedenlerinde biriken enerjiyi atmak için heyecan düzeyi yüksek oyunları tercih eder. Bununla birlikte soyut düşünmenin de başlamasıyla zeka oyunlarına da eğilimlidir.
e. Yetişkin Oyunları
Yetişkin oyunlarında mantık aramak veya gruplama yapmak diğer dönemlere göre zordur. Kişinin veya grubun özelliklerine, içinde yaşanan kültüre, dinî veya felsefi anlayışlara, coğrafi yapılara ve daha birçok faktöre göre oyunlar geniş bir yelpazede değerlendirilebilir. Her
58
yetişkinin farklı gelişim düzeyi olduğu gerçeğinden yola çıkılarak oyunlarında da çok uç noktalarda değişimler görülür. Yetişkinliğin ilk dönemlerinde daha hareketli ve sosyal oyunlar
tercih edilirken orta yaşlarda bedenin çok aktif olmadığı oyunların oynandığı söylenebilir. Yaşlılık döneminde ise daha çok durağan ve iletişime dayalı oyunlar oynanabilir.
4.1.3. Oynanan Yere Göre Oyunlar
İnsanın yaşam alanları giderek genişlemekte iklim, coğrafi konum ve tercihler gibi birçok faktöre bağlı olarak çeşitlilik göstermektedir. Oyun her yerde icra edilebilecek bir
etkinlik olduğu için herhangi bir mekan ile sınırlandırmak doğru değildir. Bunun yerine oyun oynanan mekanları kapalı ve açık olmak üzere ikiye ayırmak uygundur.
a. Kapalı alan oyunları
Oyunlar bireyin bulunduğu yapının her türlü kısmında oynanabilir. Ev, okul, işyeri, kültür ve sanat merkezi, tiyatro binası, kilise, cami ve akla gelebilecek her türlü sabit yapıda
oyunlar oynanabilir. Hatta otomobil, otobüs, gemi, tren veya uçak gibi hareketli araç ortamlarında da gerekli önlemler alındıktan sonra uygulanabilir. Bu yapı ve araçların farklı kısımlarında hareketli veya durağan şekilde birçok oyun oynanabilir. Örneğin evin salonunda
misketle, banyoda sabun köpüğü baloncuklarıyla, mutfakta yemek veya pasta malzemeleriyle, yatak odasında yastıklarla oynanabilir. Otomobilin arka koltuğunda, tren kompartımanında, gemi kamarasında da oyunlar oynanabildiğinden bahsedilebilir.
Kapalı alanlarda oyun oynarken göz önünde bulundurulması gereken en önemli hususlardan biri çevredeki insanları rahatsız edecek ve olumsuz etkileyecek davranışlardan uzak durmaktır. Örneğin kütüphane gibi sessizlik gerektiren yapılarda, çocuk oyunları bölümleri haricinde bu duruma dikkat edilmelidir. Gürültüsüz bir ortamın muhafaza edilebilmesi için gereken hazırlıklar yapıldıktan sonra oyun oynanmalıdır.
b. Açık hava oyunları
Oyun özel olarak hazırlanmış açık alan parkurlarının yanında, oynayanların diğer insanların alanına girerek olumsuz etkilemeyecek biçimde tüm açık alanlarda oynanabilir.
Burada dikkat edilmesi gereken önemli nokta, tehlike oluşturabilecek unsurların da düşünülerek oyun ortamı oluşturulmasıdır. Özel oyun alanlarının dışında, site bahçeleri, geniş kaldırımlar, okul bahçeleri, parklar, ormanlar, deniz kenarları, havuzlar ve buna benzer tüm dış mekanlar, güvenlik gereksinimleri sağlandıktan sonra oyun ortamı olarak kullanılabilir. Sayılan oyun alanlarına özel oyunlar da üretilmesi mümkündür. Örneğin kaldırım oyunları, kumsal oyunları, havuz oyunları gibi oyunlar veya oyun kategorileri oluşturulabilir.
4.1.4. Araç Kullanımına Göre Oyunlar
Materyal kullanılarak oynanan oyunlar olabileceği gibi oyunlarda her zaman bir oyun
materyali bulunması gibi bir zorunluluk yoktur. Herhangi bir aracın bulunduğu (araçlı oyunları
59
aracın oyundaki rolü doğrultusunda) ya da bulunmadığı oyunları sınıflamak uygundur. Buradan
yola çıkılarak oyunları şu dört grupta incelemek mümkündür:
a. Araçla oynanan oyunlar
b. Araçta oynanan oyunlar c. Araçsız oynanan oyunlar d. Araç üretilen oyunlar
a. Araçla oynanan oyunlar
Planlanırken çeşitli araçların ya da oyun materyallerinin dahil edilmesiyle oluşturulan
ve oynanan oyunlar, araçla oynanan oyunlar olarak nitelendirilebilir. Yalnız başına oynanan
oyunlarda çocuğun istediği araç-gereci istediği şekilde oynaması mümkün olabilir. Grup
hâlinde oynanan oyunlarda ise oyun sürecinde oyuncuların her birinde aynı ya da farklı oyun materyali veya araç-gereç olabileceği gibi, grup sadece bir materyalle de oyun onayabilir.
Araçla oynanan oyunlar kapsamında her tür nesne oyun materyali olarak kullanılabilir. Taş, ağaç parçası, boş kutular, mutfak gereçleri, mesleki malzemeler, kumaşlar, ipler, kovalar, çuval, yumurta gibi akla gelebilecek birçok gerçek nesne ve bunun dışındaki diğer oyun materyalleri oyunlarda araç niteliği taşıyabilir. Ancak nesnelerin kullanımı ya da oyuna dahil
edilmesine sürecinde, oynayacak olanların özellikleri göz ardı edilmemelidir. Özellikle küçük yaştaki çocuklara, tehlike oluşturabilecek nesneler, gözlem altında bulundurulmadan verilmemelidir.
b. Araçta oynanan oyunlar
Herhangi bir hareketli ya da hareketsiz aracın içinde oynanan ve o araca özel olarak planlanan oyunların dahil olduğu oyun türüdür. Burada oyun ortamı olarak da nitelendirilebilecek araçlar, kolaylıkla ulaşılabilen ve nadiren ulaşılabilen araçlar olarak ayrılabilir. Örneğin, kolay ulaşılabilecek araçlar olan otomobil ve otobüslerde oyunlar oynanabileceği gibi zor ulaşılan araçlar olan uçak, helikopter gibi araçlarda da oyunlar oynanabilir. Daha önce de ifade edildiği gibi burada dikkat edilmesi gereken öncelikli noktalar güvenlik ve saygı unsurlarıdır. Araçta oynanan oyunlar, herhangi bir materyal kullanılmadan oynanabilen oyunlar olabileceği gibi, bir materyalin bulunduğu oyunlar da olabilir. Bu başlıktan önceki ve sonraki oyun türlerine dahil edilen oyunlar, araçta oynandığı takdirde araçta oynanan oyunlar kategorisine girer. Burada dikkat edilmesi gereken ayrıntı, oyunun içeriğine içinde bulunulan aracın unsurlarının dahil edilmesidir. Örneğin traktör römorkunda oynanan köşe kapmaca oyununda, römorkun her bir köşesi oyunun ana unsuru niteliği taşır.
c. Araçsız oynanan oyunlar
İçeriğinde -oyun ortamları haricinde- dokunsal bir araç bulunmasının gerekmediği oyunlar araçsız oynanan oyunlar olarak tanımlanabilir. Bu oyunlar genellikle birden fazla kişinin birlikte oynadığı oyunlardır. Örneğin yakalamaca, yerden yüksek, kulaktan kulağa, taklit, şarkı yarışmaları, harekete dayalı yarışmalar (ördek yürüyüşü, ayı yürüyüşü, koşu vb.),
60
taş-kağıt-makas, çatlak-patlak gibi oyunlar araçsız oynanan oyunlar olarak sayılabilir. Bu
kategorideki oyunlarda materyal gereksinimi olmadığı için oyuncular oyunu sonuna kadar
araçsız olarak oynayabilir. Ancak zaman zaman oyuna başlandıktan bir süre sonra oyuncuların ortak kararıyla herhangi bir materyal dahil edilerek oyuna onunla devam edilebilir. Başka bir ifadeyle araçsız oynanan oyun birtakım değişikliklerle araçla oynanan oyun türüne dönüşebilir. Örneğin koşu yarışı şeklinde oynanan bir oyun, yarışmacıların koşarken elinde bir bardak suyu da dökmeden götüreceği şekilde oynanabilir.
d. Araç üretilen oyunlar
Oyun süreci içinde ya da sonunda, oynayanların bir ürün oluşturması gereken oyun türüdür. Bu tür oyunlarda tek bir materyalden yeni bir ürün ortaya çıkarılması mümkün
olabileceği gibi birden fazla malzemenin birleştirilerek kullanılmasıyla bir ürün çıkarılması da
mümkündür. Örneğin bir sayfa kağıdı parçalara ayırmadan uçak, külah, şapka, gemi gibi tek parçalı ürünler ortaya konabileceği gibi; kağıdın birden fazla parçaya ayrılmasıyla çeşitli büyüklüklerde top veya şekiller hâlinde ürünler de oluşturulabilir. Kağıt, yapıştırıcı, yaprak, boncuk, kürdan gibi malzemelerin kullanıldığı sanat etkinliğini oyunlaştırarak yeni bir ürün ortaya çıkarılabilir. Grupla ya da bireysel olarak oynanabilen araç üretilen oyunlar, çocukların yaratıcılığına önemli ölçüde katkı sağlar.
4.2. Oyunların Gruplandırılması
Oyunların isimlendirilmesinde herhangi bir sınırlandırma yapılamayacağı için oyunlara
her türlü isim verilebilir. Fakat benzer oyunların ortak yönlerine bir isim verilmesi gerekirse,
burada yukarıda sayılan sınıflama türlerinin hepsinde en az bir alt düzey kapsamına girmesi ortak bir gruplandırma için ön şart olabilir. Aşağıda bazı gruplandırma örneklerine yer verilmiştir:
Temizlik Oyunları Grup Oyunları Halka Oyunları Ritim Oyunları Bahçede Oynanan Oyunlar Sahilde Oynanan Oyunlar
Arabada Oynanan Oyunlar Suda Oynanan Oyunlar
Masa Oyunları Kukla Oyunları Ses Oyunları Alıştırma Oyunu
Koşmalı Oyunları Taklidî Oyunlar
Mekanda Konum Oyunları İşlev Oyunları Hayal Oyunları Bireysel (Tek başına) Oyun
Paralel Oyun Sembolik Oyun
İnşa Oyunları Kurallı Oyun
Hareketli Oyunlar Yaratıcı Oyun
Saymaca Oyunu Kart Oyunları
61
4.3. Oyun Evreleri
Bu bölümde bilim insanlarının, hangi tür oyunların hangi gelişim evresinde oynanabileceğine yönelik görüşleri ele alınacaktır. Oyunlar tür olarak sınıflandırılmakla birlikte, çocukların yaşları ile doğru orantılı seyretmesi beklenen gelişim özellikleriyle bağlantılı olarak çeşitli evreler halinde incelenebilir.
Alanyazında oyun evreleri ile ilgili yapılan sınıflandırmalarda kesin yaş sınırları konusunda mutabakat olmamakla birlikte belli bir sırasının olduğu söylenebilir. Bununla
birlikte oyunlar yaşlara göre evrelere ayrılsa da her evre kendinden önceki evrelerin karakteristik özelliklerini devam ettirir. Bu nedenle evrelerin başladığı zamanı ifade etmek üzere 1+, 2+, 3+ gibi yaş belirteçleri kullanılmıştır.
4.3.1. Piaget Oyun Evreleri
Piaget çocukların bilişsel gelişimlerini dikkate alarak oyunu üç evrede incelemiştir:
Pratik/Alıştırma Oyun (0+)
Temel alışkanlıkları, işlevsel davranışları kapsayan ve birbiri ile bağlantısı olmayan davranış tekrarlarını içeren oyunlardır. Elindeki topu atarak tekrar almak sonra yeniden atmak
şeklinde gerçekleşen döngüsel oyunlar, pratik oyunlara örnek olarak gösterilebilir.
Sembolik oyun (2+)
Nesnelerin kendi işlevi dışında veya herhangi bir varlığın yerine kullanılması şeklindeki oyunlardır. Süpürge sapının at, tencere kapağının direksiyon, kaşığın uçak olarak kullanılması şeklindeki oyunlar sembolik oyunlara örnek olarak söylenebilir.
Kurallı oyun (6+)
Kuralların belirlendiği ve uygulandığı oyunlardır. Bu oyunlar çocukların belirlediği kurallarla oynanabileceği gibi daha önceden oynanagelen kurallı oyunlarla da gerçekleştirilebilir. Ebe figürünün bulunduğu veya rekabetin olduğu tüm oyunlardan kurallı oyun olarak söz edilebilir.
4.3.2. Smilansky Oyun Evreleri
Smilansky 0-8 yaş çocuklarının oynadığı oyunları 4 evrede incelemiştir. Bu evreleri
oluştururken bilişsel gelişimi odağa alan Smilansky, Piaget’in sınıflamasını daha kapsamlı olarak açıklamaya çalışmıştır.
62
İşlevsel oyun (1+)
Nesnelerin işlevine uygun kullanılması şeklindeki oyunlardır. Çocuk bu tür oyunlarda, oyununa dahil ettiği nesnenin gerçek yaşamdaki işlevi ne ise, aynı işlevi ile kullanır. Oyun
içinde kaşığın yemek yeme aracı olarak kullanılması, maket otomobilin araba şeklinde sürülmesi bu oyunlara örnek gösterilebilir.
İnşa oyunları (2+)
Nesneleri kullanarak bir model oluşturma şeklindeki oyunlardır. Çocuklar bu oyunlarda aynı veya farklı türden materyalleri yan yana, üstü üste veya farklı örüntüler oluşturacak şekilde bir araya getirir. Çocuğun oluşturduğu model daha önce görmüş olduğu bir yapıya benzeyebileceği gibi kendisinin hayalinde tasarladığı ve isimlendirdiği yeni bir model de olabilir. Ahşap, plastik, metal veya diğer türden bloklar ile yapılan ev, araba, hayvan vb. modeller örnek olarak sayılabilir.
Sembolik/Dramatik oyun (2+) Bir nesnenin başka bir nesne yerine veya işlevinin dışında kullanılması şeklindeki oyunlardır. Daha önce yaşanmış durumları, herhangi bir olayı, nesne veya hareketi yeniden yaratmak, temsil etmek şeklindeki oyunlar bu kapsamda
değerlendirilebilir. Çocuğun annesinin elbiselerini giyinerek onun gibi düğüne gitme şeklinde bir rol taklit etmesi, evdeki kedinin yürümesini ve miyavlamasını taklit etmesi sembolik oyunlara örnek olarak gösterilebilir.
Kurallı oyun (6+)
Daha önceden belirlenmiş kuralları olan veya oyuncuların oyuna başlamadan önce kuralları belirlediği ve uyguladığı oyunlardır. Bu oyunlarda, çocuklar iş birliği içinde kuralları belirler ve oyunu oynar. Örneğin oyun başlamadan öncesi ebe seçimine nasıl karar verileceğini belirlemek bir kural oluşturmaktır. Oyun sürecinde 3 kere ebe olanın oyundan çıkacağına karar vermek de bir kural oluşturmaktır.
4.3.3. Parten Oyun Evreleri
Parten çocuğun yaşına bağlı olarak oyunun belli evrelerden geçtiğini belirtmiştir. Parten
bu evreleri oluştururken çocukların sosyal gelişim aşamalarını ön planda tutmuştur. Yaşa bağlı olarak belli bir hiyerarşi izleyen bu evreler, bir önceki evre gerçekleştikten sonra ortaya çıkar. Bununla birlikte sonraki evrelerde önceki evreye ait oyun davranışları görülmeye devam eder. Bu evreler şu şekildedir:
Katılımsız davranış
Çocuk oyun oynayanların yakınındadır ancak sadece izlemekle yetinir. Herhangi bir
etkileşim söz konusu değildir.
63
Seyirci rolünde
Çocuk oyun oynanan ortamda oynayanları seyreder, oyuna katılmaz. Bununla birlikte,
oyun oynayanlara zaman zaman sorular sorabilir veya müdahale etmek isteyebilir. Başka bir ifadeyle temel düzeyde iletişim kurmaya çalışır.
Yalnız oyun
Çocuk oyununda tek başınadır. Seçtiği oyun materyali ya da belirlediği oyunu sadece kendisi oynar. Etrafında başka oyun oynayanlar olsa bile onlarla hiçbir şekilde ilgilenmez ve
etkileşime girmez.
Paralel oyun
Çocuk başka çocukların da oynadığı aynı türden oyun veya oyun materyalini tek başına oynar. Onlara bakabilir, benzerlerini yapmaya çalışabilir veya onlarla hiç ilgilenmeyebilir. Herhangi bir şekilde konuşma gerçekleşmez. Yalnız oyun ile paralel oyunun temel farkı, paralel oyunda aynı ortamda bulunulduğu ve aynı türden oyun oynandığı hâlde herhangi bir sözlü
iletişimin olmamasıdır.
Birlikte oyun
Bu evrede çocuklar aynı oyunun içinde iletişim kurarak oynarlar. Birkaç kişiyi geçmeyen oyun evresi olan birlikte oyunda, çocuklar benmerkezci özelliklerinin etkisiyle ortak bir amaç doğrultusunda hareket etmezler. Oyun genellikle eş zamanlı olarak sürer. Ayrıca çocukların bireysel özelliklerinin ön planda olduğu bu evrede çok sıkı kuralları olan oyunlar görülmez.
İşbirlikli oyun
Bu evrede, önceki evreye göre daha fazla sayıda çocuğun birlikte oynadığı kurallı oyunlar söz konusudur. İletişim ve sosyal becerilerin artmasıyla çocuklar arasında işbölümü ve çeşitli sorumluluk paylaşımları olabilir. Egosantrizmin etkisinin azalmaya başlamasıyla kurallı oyunların daha kolay anlaşılması ve diğer kişilerin de kendisi kadar söz sahibi olabileceğini (tam olarak kabul etmek istemese de) fark eder. Bu evrede oynanan oyunlar yetişkinlerin
eylemlerine daha benzer nitelikler barındırır. Başka bir ifadeyle ilerleyen yaşlara hazırlık yapmalarına imkan tanır.
Alanyazında öne çıkan oyun evreleri sınıflandırmalarına bakıldığında Piaget, Smilansky ve Parten’in sınıflandırmaları görülmektedir. Bununla beraber günümüzde dijitalleşen dünyada oyuna farklı açılardan bakılması ve evrelerin güncellenmesi ihtiyacı olduğu açıktır.
64
Uygulamalar
Arkadaşlarınızla oynadığınız oyunların hangi sınıflandırmaya girdiğini açıklayınız.
Oyun türlerine örnekler vererek oynayınız.
Bir oyunun farklı evrelerde nasıl kolay-zor yapılabileceğine örnek veriniz.
Bir oyunun farklı evrelerde nasıl basit-karmaşık yapılabileceğine örnek veriniz.
Smilansky’nin oyun evrelerinin her birine göre oyun oluşturunuz.
65
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun sınıflandırmalarının nasıl yapıldığına dair bilgi verilmiştir. Ayrıca oyun türleri; gelişim alanlarına, gelişim aşamalarına, oynandığı yere ve araç kullanımına göre işlenmiştir. Oyun evreleri, kuramsal açıdan incelenerek Piaget, Smilansky ve Parten’in yapmış olduğu oyun evreleri açıklanmıştır.
66
Bölüm Soruları
1) Oyun doğası gereği, oynayanların …………….. ettiği bir süreçtir.
2) Oynayanların sayısı arttıkça ve oyuna bazı eğitsel ve gelişimsel amaçlar yüklendikçe eğitimcilerin müdahalesiyle ‘………………… oyun’ olarak nitelendirilir.
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
3) ( ) Oyunlar alanyazında serbest ya da serbest akışlı oyun olarak tanımlanmaktadır. D/Y
4) ( ) Okul öncesi eğitimde bir etkinlik çeşidi olan oyun etkinliğinin, diğer eğitim kademelerinde uygulanması müfredata göre zorunludur. D/Y
5) Oyun hangi kriterlere göre sınıflandırılır?
6) Aşağıdakilerden hangisi gelişim alanlarına göre oyunlardan değildir?
a) Bilişsel oyunlar
b) Fiziksel oyunlar
c) İşitsel oyunlar d) Dil oyunları e) Sosyal oyunlar
7) Aşağıdakilerden hangisi gelişim aşamalarına göre oyunlardan değildir?
a) Bebeklik Çağı Oyunları b) İlk Çocukluk Oyunları c) Çocuk Oyunları d) Yetişkin Oyunları e) Yaşlılık Oyunları
8) Aşağıdakilerden hangisinin oyun evreleri sınıflandırması vardır?
a) Thurstone
b) Bronfenbrenner
c) Chomsky
d) Smilansky
e) Thorndike
9) Aşağıdakilerden hangisi araç kullanımına göre oyunlardan değildir?
a) Araçla oynanan oyunlar b) Aracılı oynanan oyunlar
c) Araçsız oynanan oyunlar
67
d) Araçta oynanan oyunlar
e) Araç üretilen oyunlar
10) Piaget’nin oyun evreleri aşağıdakilerden hangisinde doğru sırayla verilmiştir?
a) Pratik-Sembolik-Kurallı b) Sembolik- Pratik-Kurallı c) Kurallı-Sembolik-Pratik
d) Kurallı-Pratik-Sembolik
e) Sembolik-Kurallı-Pratik
Cevaplar
1) manipüle
2) yapılandırılmış
3) Doğru
4) Yanlış
5) yaş, gelişim, yapı ve mekana göre
6) c
7) e
8) d
9) b
10) a
68
5. ÇOCUĞUN GELİŞİMİNDE OYUNUN ÖNEMİ
69
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
5.1. Oyunun bilişsel gelişime katkılarını
5.2. Oyunun fiziksel gelişime katkılarını
5.3. Oyunun dil gelişimine katkılarını
5.4. Oyunun sosyal gelişime katkılarını
5.5. Oyunun duygusal gelişime katkılarını
5.6. Oyunun öz bakım becerilerine katkılarını
70
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Oyun çocuğun hangi gelişim alanlarına katkı sağlar?
Oyun çocuğun en çok hangi gelişim alanına katkı sağlar, neden?
Oyun çocuğun hangi gelişim alanına katkı sağlamaz?
Çocuklar oyunun gelişimlerine katkısını nasıl anlayabilir?
Hangi tür oyunlar, hangi gelişim alanına daha fazla katkı sağlar?
71
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyunun Gelişime Katkısı
Oyunun bilişsel gelişime katkısını örneklerle açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyunun Gelişime Katkısı
Oyunun fiziksel gelişime katkısını örneklerle açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyunun Gelişime Katkısı
Oyunun dil gelişimine katkısını örneklerle açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyunun Gelişime Katkısı
Oyunun sosyal gelişime katkısını örneklerle açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek
kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyunun Gelişime Katkısı
Oyunun duygusal gelişime katkısını örneklerle açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyunun Gelişime Katkısı
Oyunun öz bakım becerilerine katkısını örneklerle açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak
çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
72
Anahtar Kavramlar
Gelişim Alanları
Oyunun Gelişime Etkisi
Çocuğun Gelişiminde Oyun
73
Giriş
İlk insanlardan itibaren dünyaya gelen tüm çocukların yaşam biçimi olan oyun, günlük hayatında yetişkinlerin en önemli uğraşılarından biri olan meslekler yerine kullanılarak bebek veya çocuğun işi olarak konumlandırılabilir.
Yeterince oyun oynayan çocuklar; karşılaştığı her türlü sorun karşısında dayanıklı kalabilen, çözüm üreten ve olumsuzluklardan en az zararla çıkan bireyler hâline gelebilir. Bu
şekilde oyunla büyüyen çocuklar; yaşam becerileri yüksek ve hayatla barışık çocuklardır.
Oyunun çocuğun yaşamında çok önemli bir yeri vardır. Oyunu, çocuklar için boş ya da gereksiz zaman olarak tanımlamak doğru değildir. Çocukluk döneminde uyku dışında fiziksel ve ruhsal ihtiyaçlarının büyük bir kısmını karşılamakta kullanılan oyun, her insanın ilk doğal öğrenme yöntemidir.
Çocuk, oyunu yalnızca oyalanmak ve mutlu olmak amacıyla oynasa da oyun yoluyla
hayata hazırlık yapar, oyunlar içinde çeşitli rolleri taklit eder. Günün tüm aşamalarında; yatağındayken, beslenirken, temizlenirken, vücudunu keşfederken, etrafı karıştırırken, insanları tanırken, uykuya dalarken kullandığı oyun çocuğun mesleği hâline gelir.
Oyunla büyüyen çocuklar;
Sevgi alışverişinde bulunur. Öğrenmeye ve yeniliklere açıktır. Mizahi bir bakış açısına sahip olur. Mücadele ve rekabetten kaçınmaz. Düzenli ve planlı olmaya gayret eder. Sağlıklı bir güven duygusuna sahiptir. Kendini olumlu ve olumsuz yönleriyle kabul eder. Bir işi başlatma, sürdürme ve sonuçlandırmaya isteklidir.
Oyunun çocuğun yaşamında duygusal, bilişsel, fiziksel gelişim ile dil ve sosyal gelişim bakımından sağladığı çok önemli katkıları vardır. Bu bağlamda çocuğun bütünsel gelişimine son derece önemli etkisi olan oyun, kişiliğine yön verir. Psikologlar, danışanlarının sorunlarını çözümleyebilmek için kişiliğe dair en önemli ipuçlarını veren çocukluk dönemine eğilir. O dönemdeki yaşantıların ya da oynanan oyunların kişiliğe etkisi, bugünkü sorunların giderilmesine ışık tutabilir.
74
5.1. Bilişsel Gelişim Açısından Oyun
Oyun sırasında çocuğun duyuları çok iyi çalışır. Duyuları aracılığıyla elde edilen verileri beyinde algılama, anlamlandırma, ayırma, sınıflama, depolama ve gerektiğinde geri çağırma gibi becerilerle kullanır. Bu işlemlerin daha hızlı gerçekleşmesinde güdülenme ve isteklilik önemlidir. Oyuna isteyerek katılan çocuklar güdülenme içinde bulundukları için oyun, yeni bilgilerin daha etkin biçimde edinilmesi için gerekli hazırbulunuşluğa destek olur.
Hareket ile birlikte etrafı tanıma çabası içinde olan çocukların zeka, mantık yürütme ve anlama becerileri gelişir. Oyun sayesinde çocuğun düşünme, algılama, sıralama, sınıflama, analiz yapma, sentez yapma, değerlendirme, problem çözme gibi zihinsel süreçlerinin işleyişi hızlanır. Piaget ve Vygotsky oyunun çocukların bilişsel gelişimine etkileri konusuna ilk kez değinen ve bu konuda araştırmalar yapan bilim adamlarıdır. Ayrıca birçok çalışmada dikkat, merak, problem çözme, otokontrol gibi bilişsel becerilerin oyun yoluyla geliştirilebildiği saptanmıştır.
Bilişsel gelişim alanı diğer gelişim alanları ile güçlü bir dinamizm içindedir. Başka bir ifade ile diğer gelişim alanlarındaki becerilerin gerçekleştirilebilmesi için ön koşul, bilişsel becerilerin var olmasıdır. Örneğin çocuğun sosyal gelişiminde gruba ait olma davranışına yönelik, oyunda mızıkçılık yaptığında diğer çocuklar tarafından dışlanacağını bilmesi ve bu doğrultuda bir strateji izlemesi bilişsel bir beceridir. Çocuk o davranışı gerçekleştirirse yaptırım uygulanacağını bilir ve bu davranışından vazgeçebilir. Bu doğrudan bilişsel becerilerin işlevidir. Daha açık bir anlatımla aslında çocuk burada analiz yaparak bilişsel bir faaliyette bulunmaktadır. Oyun çocuğun bu bilişsel faaliyetleri gerçekleştirebilmesi için bir prova ortamı oluşturur. Böylelikle çocuk yetişkinlikte karşılaşacağı benzer problemlere hızlı bir şekilde mantık yürüterek problemi etkili şekilde çözer.
5.2. Fiziksel Gelişim Açısından Oyun
Oyun, çocuğun hareket etmesinde, büyük-küçük kaslarının gelişmesinde ve kan
dolaşımının düzenli olmasında yardımcı olur. Ayrıca iç salgı bezlerinin dengeli bir şekilde salgılanmasına katkı sağlar. Hormonal dengeyi düzenleyen ve fiziksel gelişimi destekleyen oyun bu özelliğiyle sosyal ve duygusal gelişimi de etkiler. Ayrıca çocuk oyun ile hareketlerini kontrol altına almayı öğrenir. Verilen yönergeler ve kendi isteği doğrultusunda hareketlerine yön vermeyi farklı oyunlarda edindiği tecrübelerle geliştirir.
Oyun sırasında çocuk zıplama, tırmanma, çekme, itme, boğuşma, taşıma gibi hareketlerle kısaca bütün vücuduyla mücadele etmek durumundadır. Oyun, güç, hız, dikkat, eşgüdüm ve esneklik gibi motor becerilerin gelişmesi için ideal bir süreçtir. Çocuk ayrıca oyun yoluyla vücudun bölümleri arasında koordinasyon ve denge sağlayarak hareketlerinde esneklik ve çeviklik kazanır.
75
Genel olarak fiziksel gelişim büyük ve küçük kas becerilerini kapsar. Basketbol,
voleybol, futbol gibi top oyunları büyük kasların gelişimini sağlar. Misket, kart oyunları, yırtma-yapıştırma gibi oyunlar ise küçük kasların gelişimine destek olur. Vücutta biriken enerjinin yakımına ya da yıkımına yardımcı olan bu eylemler, oyun yoluyla çocuğun sağlıklı olmasına katkı sağlar.
5.3. Dil Gelişimi Açısından Oyun
Küçük yaşlardan itibaren sesleri işiterek ve taklit ederek başlanan dil ediniminde,
oyunun etkisinin olduğu birçok araştırmayla desteklenmiştir. Agulamalarının bile oyun olarak
nitelendirilebileceği bebekler, sesleri ve sözel unsurları etkin bir şekilde oyun materyali olarak kullanmaya başlar.
Küçük yaşlardan itibaren oynanan özellikle dramatik ve sembolik oyunlar, çocuğun sesleri ve tonlamaları hem tanımasına hem de kullanma becerisini geliştirmesine faydalı olur. Özellikle çocuk şarkıları, tekerlemeler, saymacalar, parmak oyunları ve şiirler gibi ritmik ve ahenkli çocuk edebiyatı ürünleri, ifade edici ve alıcı dil becerilerine önemli katkılar sağlar.
Çocuklar oyunlarda hem oyunun içeriğinde olan hem de oyun oynayanların kullandığı dilsel ögelerle yoğun etkileşim hâlinde olduğu için yeni sözcükler öğrenir, çeşitli mesajları algılama ve iletme becerilerini geliştirir. Dramatik oyunlar sırasında öğrenilen yeni sözcükler kelime dağarcığının zenginleşmesini sağlar. Kelime dağarcığı gelişmiş olan çocukların kendini daha iyi ifade etmesi, iletişimini güçlendirmesine yardımcı olarak, aynı zamanda özgüveninin
gelişmesine ve sosyal açıdan başarılı olmasına olumlu etki eder.
5.4. Sosyal Gelişim Açısından Oyun
Bebekler ve çocuklar, normalde çevrelerindeki canlılarla etkileşimi seven, farklılıkları yadırgamayan, meraklı ve keşfetmeye yatkın varlıklardır. Çocuğun çevresiyle etkileşim kurabilmesi için öncelikle iletişimi başlatması veya iletişim için gelen talebe karşılık vermesi
gerekir. Merak etmesi, ilgi duyması, keşfetmek istemesi gibi durumları sayesinde iletişim girişimini istendik yönde ortaya çıkarır. Çocuğun bu özellikleri oyun için ideal birer anahtar rolündedir.
Her biri bir sosyal beceri olan selamlaşma, konuşma, arkadaş olma, iş birliği yapma, rekabete girme, başkalarının hakkını gözetme, yardımlaşma, çatışma çözme ve paylaşımda bulunma gibi davranışlar oyunda kazanılan toplumsal özelliklerdir. Bu yönüyle oyunun sosyalleşmeyi destekleyen eğitici bir işlevi vardır.
Çocuklar bulunduğu toplumda sadece kendisinin olmadığını, başkalarına saygı duymayı, isteklerinin gerçekleşmemesi durumunda isyan etmemeyi ve payına düşeni ve sorumluluklarını kabullenmeyi öğrenirler. Oyun sayesinde çocuk egosantrik davranışlardan
76
uzaklaşarak uyum davranışlarıyla toplumsallaşır. Bu bağlamda oyunun özelde bireye, genelde ise toplum hayatına sağladığı katkı oldukça önemlidir.
Hemen her oyunda çocuğun sosyal gelişimine faydalı unsurlar bulunabilir. Bu unsurlar oyunun planlanmasında, içeriğinde ve uygulanmasında ortaya çıkabilir. Oyunun bu niteliği çocuklara kurallara uymayı öğretir. Çocuk, yetişkinliğe eriştiğinde de toplumun kurallarına uyar ve toplumla uyumlu hâle gelir. İçinde bulunduğu ve etkileşim yaşadığı diğer insanlarla ortak noktada buluştuğu zaman mutlu ve başarılı olan insan, oyun yoluyla bu özellikleri kazanmayı başarabilir.
5.5. Duygusal Gelişim Açısından Oyun
Duygusal gelişim, bilişsel ve sosyal gelişimin dinamikleri ile yakından ilişkilidir. Duygusal gelişimin oluşmasında biliş yani düşünceler etkin iken, sosyal davranışları etkileyen ise büyük ölçüde duygulardır. Başka bir deyişle, düşünceler duyguları, duygular da davranışları etkiler. Olumlu bir duygusal gelişim, sosyal gelişimin de sağlıklı bir süreçte oluşmasını sağlar.
Çocuk oyunda tüm duyguları yaşar ve anlamlandırır. Bu anlamlandırma sonucunda diğer insanlarla olan ilişkisini yönlendirir. Oyun çocuğun ilerleyen yaşlarındaki duygu kontrolünü sağlaması açısından bir prova niteliği taşır. Oyun sırasında gerçekleşen olaylar sonucunda mutluluk, üzüntü, öfke, şaşkınlık gibi haz ve elem arasında bulunan bütün duyguları deneyimleyerek duygusal tepkilerini kontrol altına alır. Bu kontrol becerisi hemen
gerçekleşebilen bir durum olmayıp uzun bir gelişim sürecine sahiptir.
Oyun çocuğun saldırganlık gibi en güçlü ve en doğal dürtülerini uygun bir biçimde ortaya koymasına yardımcı olur. Çocuk oyun aracılığı ile duygularını dengeli bir şekilde ifade etmeyi de öğrenir. Örneğin yarışmalı bir oyunda kazandığında sevinmeyi aynı zamanda arkadaşına karşı kırıcı olmamak adına abartmamayı da öğrenir. Bu durum empati becerisinin
kazanılmasıyla da ilişkilidir.
5.6. Öz bakım Becerileri Açısından Oyun
Çocukluk çağında öz bakıma yönelik becerileri edinen çocuklar yetişkinlik dönemlerinde yaşam becerileri noktasında diğer insanlara göre daha başarılı olurlar. İnsan, kendi temel ihtiyaçlarını karşılayabildiği ve başkasından gelebilecek büyük bir desteğe ihtiyaç duymadığı oranda, planladığı ve hedeflediği amaçlara ulaşması kolaylaşır. Bu sayede yaşama
dair becerileri gerçekleştirmesi mümkün olur.
Yaşam becerilerinin kazanılmasında oyun, çocuğa uygun şartları ve pratik yapma
imkanını sunar. Küçük yaşlardan itibaren kendi temizliğini ve yemeğini yapma, yatağını hazırlama, giysilerini düzenleme ve giyinme gibi sağlık, bakım ve barınmaya yönelik yaşam becerilerini oyun ve oyun materyalleri aracılığı ile deneyimleme fırsatı bulur. Bu deneyimler
77
sayesinde çocuk, olası fırsatları değerlendirmeyi ve olası tehlikelerden korunmayı da oyun
içinde öğrenir.
Oyun yoluyla gerçekleştirilen öğrenmeler sonucunda birey, çocukluk ve gençlik dönemi başta olmak üzere hayatı boyunca kullanabileceği yaşam becerileri edinir. Gerek doğaçlama şeklinde oynanan gerekse kurgulama şeklinde oynatılan oyunların içindeki öz bakıma dayalı davranışlar, çocuğun bu öğrenmelerini pekiştirir.
78
Uygulamalar
Daha önce oynadığınız bir oyunun hangi gelişim alanlarına nasıl katkı sağladığını tartışınız.
Yeni bir oyun öğreniniz. Bu oyunu oynayarak hangi gelişim alanlarına nasıl katkı sağladığını tartışınız.
Ağırlıklı olarak bilişsel gelişime katkı sağlayan bir oyun oluşturunuz.
Ağırlıklı olarak bedensel gelişime katkı sağlayan bir oyun oluşturunuz.
Ağırlıklı olarak dil gelişimine katkı sağlayan bir oyun oluşturunuz.
Ağırlıklı olarak sosyal gelişime katkı sağlayan bir oyun oluşturunuz.
Ağırlıklı olarak duygusal gelişime katkı sağlayan bir oyun oluşturunuz.
Ağırlıklı olarak öz bakım becerilerine katkı sağlayan bir oyun oluşturunuz.
79
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyunun çocuğun gelişimine katkısına yönelik bilgi verilmiştir. Bu bağlamda oyunun, bilişsel/zihinsel gelişime, fiziksel/bedensel gelişime, dil gelişimine, sosyal gelişime, duygusal gelişime ve öz bakım becerilerine nasıl katkı sağladığı açıklanmıştır. Ayrıca bazı oyunların zaman zaman tüm gelişim alanlarına, bazılarının ise bir ya da birkaç gelişim alanına katkı sağlayabileceği anlatılmıştır.
80
Bölüm Soruları
1) Oyunla büyüyen çocuklar; yaşam becerileri yüksek ve hayatla ve kendisiyle
……………….. çocuklardır.
2) Çocuk, oyun yoluyla hayata hazırlık yapar, oyunlar içinde çeşitli rolleri ……… eder.
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
3) ( ) Yeterince oyun oynamış çocuk, kendini olumlu/olumsuz yönleriyle kabul eder.
D/Y
4) ( ) Çocuğun bütünsel gelişimine çok önemli etkisi olan oyun, onun kişiliğine yön verir. D/Y
5) Oyun sırasında çocuğun hangi zihinsel süreçlerinin işleyişi hızlanır?
6) Oyunun çocukların bilişsel gelişimine etkileri konusuna ilk kez değinen ve bu konuda araştırmalar yapan bilim adamları aşağıdakilerden hangisinde verilmiştir?
a) Piaget ve Vygotsky
b) Erikson ve Freud
c) Frobel ve Pestalozzi
d) Pavlov ve Skinner
e) Jung ve Adler
7) Aşağıdakilerden hangisi oyun yoluyla geliştirilebilecek bilişsel becerilerden biri değildir?
a) Dikkat becerileri
b) Algılama becerileri c) Problem çözme becerileri d) Motor beceriler
e) Öz denetim becerileri
8) Aşağıdakilerden hangisi oyun yoluyla geliştirilebilecek sosyal becerilerden biri
değildir?
a) Arkadaş edinme
b) Selamlaşma
c) Yardımlaşma
d) Şarkı söyleme
e) İletişim
81
9) Oyun içinde zıplama, tırmanma, çekme, itme gibi davranışların gözlenmesi, oyunun hangi gelişim alanına daha uygun olduğunu gösterir?
a) Bilişsel b) Fiziksel
c) Görsel d) Sosyal
e) Duygusal
10) “Oyun, çocuğun kelime dağarcığını genişletir.” ifadesinin işaret ettiği gelişim alanı aşağıdakilerden hangisidir?
a) Dil
b) Fiziksel
c) Duygusal
d) Sosyal
e) Öz bakım
Cevaplar
1) barışık
2) taklit
3) Doğru
4) Doğru
5) düşünme, algılama, sıralama, sınıflama, analiz yapma, sentez yapma, değerlendirme, problem çözme…
6) a
7) d
8) d
9) b
10) a
82
6. ÖĞRETİM YÖNTEMİ OLARAK OYUN
83
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
6.1. Oyunun yöntem olarak kullanılmasını
6.2. Oyun yönteminin bileşenlerini
6.3. Oyun etkinliklerinin yapısını
6.4. Oyun etkinliklerini planlamayı
6.5. Farklı oyun tekniklerini
6.6. Tekniğe göre oyun etkinliği oluşturmayı
6.7. Oyuna göre teknik seçimini
84
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Çocuklar günlük hayatını nasıl bir yolla düzenler?
Oyun yetişkinin hangi faaliyetine denk düşer?
Oyun yetişkinin günlük hayatını düzenleyebileceği bir yöntem midir, neden?
Bir manav, işini oyun oynayarak yapabilir mi?
Çocukların kendi kendine oynaması ile öğretmenin oynatması arasında ne fark vardır?
Bildiğiniz oyun teknikleri nelerdir?
85
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyun Yöntemi Oyunu bir yöntem olarak tanımlar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Yöntemi Oyun yönteminin bileşenlerini sayar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Etkinliği Planlama
Oyun etkinliği planlar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama
yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Etkinliği Planlama
Planladığı oyun etkinliğini farklı tekniklere uyarlar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Teknikleri Farklı oyun tekniklerini sayar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Teknikleri Farklı tekniklere göre oyun oluşturur.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
86
Anahtar Kavramlar
Oyun Yöntemi
Oyun Teknikleri
Oyun Etkinliği Planlama
87
Giriş
Her alanda bir iş veya eylemin gerçekleştirilebilmesi için izlenmesi gereken yollar vardır. Bu yollardan her birine yöntem denilmekle birlikte aynı yöntem içerisinde farklılaştırılmış teknikler de bulunur. Bu yöntem ve tekniklerin her birinin, bireyin gelişimine katkısı olduğu bilimsel çalışmalarla ortaya konulmuştur.
Bireyin doğumundan hayatının sonuna kadar öğrenme süreci içinde olduğu genel kabulünden yola çıkılarak birçok öğretim yöntemi ortaya konmuştur. Bu bağlamda çocuklar, gençler ve yetişkinler için farklı yöntemler kullanılabileceği gibi tüm gruplar için ortak yöntemler de kullanılabilir. Bununla birlikte oyun, özellikle günümüzde çocukların eğitiminde daha çok kullanılan bir yöntemdir.
Gerçekte oyun, içerisinde diğer tüm yöntemleri barındırabilecek potansiyele sahip bir
yöntemdir. Gözlem, anlatım, deneme, problem çözme, benzetişim vb. birçok yöntem oyun sürecinde birleşebilir. Eğitimin/öğretimin en önemli ögesi olan öğretmenin, daha verimli bir eğitim/öğretim sürecine rehberlik edebilmesi için oyun yönteminin önemini fark ederek bu
yöndeki fırsatları değerlendirmesi gerekir. Öğretmenler, oyun yöntemini hangi ders ya da konu olursa olsun, mutlaka eğitim sürecine dahil etmelidir. Oyun yöntemini kullanan öğretmenlerin geleneksel yöntemleri tercih eden öğretmenlere göre daha başarılı olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır.
Oyun temelli öğrenme yönteminde, eğitim alacak çocukların ilgi, istek ve ihtiyaçları öğrenme sürecinin merkezinde yer alır. Öğretmen yapılandıracağı oyunu, her ne kadar kazanım ve konuyla ilişkilendirse de çocukların güdüleneceği, keyif alacağı, eğleneceği unsurlarla süslemelidir. Bunu yapabilmesi için öğretmenin çocukların bireysel özelliklerini bilmesi ve bu yolla hedef kitleyi bütüncül bir şekilde tanıması gerekir. Böylelikle çocukların süreçlerde etkileşimleri, öğrenmekten keyif almaları ve tüm duyularını kullanmaları sağlanır.
88
6.1. Oyun Yöntemi
Başta okul öncesi dönem olmak üzere tüm eğitim öğretim kademelerinde ve yaygın eğitimde kullanılması tavsiye edilen oyun; bilgi, beceri ve tutumların kazandırılmasında önemli bir yöntemdir. Oyun; nesnelerin ve olayların bilgisinin öğrenilmesinde, genel olarak yaşam becerilerinin ve tutumların edinilerek davranışa dönüştürülmesinde bir eğitim/öğretim yöntemi olarak kullanılmalıdır. Bununla birlikte okul öncesi dönem dışındaki kademelerde oyun yönteminin müfredata konulmadığı (beden eğitimi dersleri hariç) söylenebilir.
Dünyanın birçok yerinde ve Türkiye’de okul öncesi eğitim programının temel özelliklerinden biri de oyun temelli olmasıdır. Bu özellik 2013 yılında Millî Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan ve hâlen yürürlükte olan Okul Öncesi Eğitim Programında “Oyun bu yaş grubundaki çocuklar için en uygun öğrenme yöntemidir. Bütün etkinlikler oyun temelli
düzenlenmelidir.” şeklinde ifade edilmektedir. Bu ifadeler, oyunun hem etkinlik hem de bir
yöntem olarak nitelendiğini göstermektedir.
Oyun yöntemi özellikle üretkenlik, zekâyı kullanma, bakış açısı geliştirme, dil gelişimi ve konuşma becerisi, iş birliği ve iletişim gibi becerileri kazandırmanın ötesinde bütünsel gelişime katkı sağlar. Hedeflenen kazanım ve kavramlar, gerçekleşmesi beklenen beceriler, kullanılan oyun materyali gibi unsurlara bakılarak oyunun hangi gelişim alanına daha çok hizmet ettiği görülebilir.
Oyun serbest oyunlar ve yapılandırılmış oyunlar olmak üzere iki genel gruba ayrılsa da,
eğitsel açıdan yöntem olarak, yapılandırılmış veya yarı yapılandırılmış oyunlar şeklinde oluşturulabilir. Eğitsel oyunlarda oyunun doğası gereği, istenen hedeflere ulaşmada tesadüfe yer verilemeyeceğinden, serbest oyunlar bu kapsamda değerlendirilmemektedir. Öğretmenlerin, oyun yönteminin ilkeleri ve kendisine yüklenen roller doğrultusunda, yapılandırılmış veya yarı yapılandırılmış oyun tasarlaması gerekir.
Oyun temelli eğitim, bazı eğitimciler tarafından doğaçlama bir yöntem olarak görülür. Ancak oyun sürecini planlama, etkili öğrenme yaşantılarını kazandıracak oyun tercihi ve tasarımı oyunu, eğitim ortamına uyarlama, oyuna ayrılan süre, oyundaki çocuk sayısı, kullanılacak araç ve oyun materyalleri ile oyun tekniklerini de içine alan komplike bir olgudur.
Çocuklar oyun ile yeni bilgiler edinir, eski bilgilerini kullanır ve bilgilerini yeniden
düzenleyerek yapılandırır. Oyun yöntemi eski ve yeni bilgiler arasındaki bağ kurucu bu özelliği ile bir anlamda eğitim sürecinin çimentosudur. Yeni bilgilerin öğrenilmesi ve eski bilgiler ile ilişkilendirilerek sentezlenmesi sürecinde oyun, beyindeki ilgili birimlerin devreye alınmasında önemli bir güdüleyici rol taşır.
89
6.1.1. Oyun Yönteminin İlkeleri
Oyun temelli öğrenme yönteminin, eğitim-öğretim sürecinde kullanılmasının önemi çok sayıda teorisyen ve akademisyen tarafından tavsiye edilmektedir. Ancak bu süreçten sağlıklı sonuçların elde edilebilmesi için birtakım ilkeler doğrultusunda hareket ederek oyun tasarlamak ve yürütmek oldukça önemli bir konudur. Oyun yönteminin dikkat edilmesi gereken ilkeleri şu şekilde sıralanabilir:
Çocuk merkezde olmalı, öğretmen rehber olmalıdır. Çocuğun ilgi, istek ve ihtiyaçları ile eğitsel amaçlar göz önünde bulundurularak
denge kurulmalıdır. Belli mekanlarla sınırlı kalınmamalıdır. Çocuğun kendini ve çevresini tanımasına fırsat verilmelidir.
Çocuğun olumlu duygularını öne çıkarıcı özellikte hazırlanmalı, olumsuz
duygularıyla başa çıkmasına yardımcı olunmalıdır. Her türlü materyalin uygun şekilde kullanımına imkan tanınmalıdır. Belirli olaylar ve durumlar yerine her türlü olay ve duruma yer verilmelidir.
Yukarıdaki ilkelerin göz önünde bulundurulmasıyla hazırlanan ve oynatılan oyunlar, çocukların tüm gelişim alanlarına olumlu etkiler yapar. Bununla birlikte çocukların yaşam becerileri ediniminde beklenen hedef ve sonuçlara daha etkin bir şekilde ulaşılmasına yardımcı olur.
6.1.2. Oyun Yönteminde Öğretmenin Rolü
Eğitim ve öğretimin en önemli ögesi olan öğretmenin oyun ve oyun materyali seçimi ile tasarımı, çocuğun oyun ile eğitimi sürecine katkı sağlayan başat faktördür. Öğretmenlerin, çocukların oynayacağı oyun veya oyun materyallerini seçip hazırlamanın yanında başka rolleri ve görevleri de bulunmaktadır. Bunlar şu şekilde sayılabilir:
Öğretmenler;
Oyunu tasarlarken eğitsel amaçlar ile çocukların ilgi, istek ve ihtiyaçları arasında denge kurmalıdır.
Oyunu tüm etkinlik veya derslere uyarlayabilmelidir.
Oyunu diğer yöntemlerle birlikte kullanabilmelidir. Oyunu bireysel, küçük grup, büyük grup ve özel gereksinimli çocuklar için
uyarlayabilmelidir.
Oyunu çocukların gelişim düzeyleri ve yaşları doğrultusunda basit-karmaşık, kolay-
zor gibi farklı seviyelere göre yapılandırabilmelidir.
Öğretmenlerin yukarıda sayılan roller doğrultusunda hareket ederek uygulayacakları oyunlar, çocukların eğitim ve öğretim sürecinde dengenin oluşturulmasına katkı sağlayacaktır.
90
Böylelikle çocukların kazanmaları beklenen akademik ve yaşam becerilerine ulaşmaları daha kolay ve hızlı gerçekleşecektir.
6.2. Oyun Etkinliklerinin Planlanması
Oyun etkinlikleri, çocukların gelişim ve eğitimlerine bütüncül anlamda katkı sağlayan, istendik davranışların kazandırılması ve istenmeyen davranışların ortadan kaldırılması konusunda öğretmenlere yardımcı olan bir eğitim aracıdır. Oyun yöntemi, eğitim sürecinde gelişigüzel bir biçimde değil, sistemli bir biçimde kullanılmalıdır. Özellikle oyun etkinliklerinin
planlanmasında göz önünde bulundurulması gereken bazı hususlar vardır.
Oyun etkinlikleri planlanırken;
Öncelikle aylık, haftalık ve günlük planlama için ilgili amaçlar ve hedefler (okul öncesi eğitimde kazanım ve göstergeler) belirlenmelidir.
Eş zamanlı olarak oyun alanı ve çocuk sayısı dikkate alınarak tekniğe karar verilmelidir.
Oyun materyalleri ile zenginleştirilen yapının öğrenme süreci, ihtiyaç duyulan süre de dikkate alınarak adım adım planlanmalıdır.
Örnek:
Hedeflenen Çıktılar : Küçük kas becerileri, selamlama becerisi
Yer : Sınıf ortamı
Çocuk Sayısı : 15
Tür : Grup etkinliği
Oyun Tekniği : Parmak oyunu
Oyun Materyali : Sözel içerikli ve sese dayalı materyal
Gereken Süre : 20 dakika
Öğrenme Süreci : Yukarıdaki faktörlerin her birinin ayrıntılı şekilde bir kompozisyon içinde, okuyanların anlayabileceği ve zihninde canlandırabileceği biçimde, öğretmen ve öğrencilerin neler yaptığının adım adım anlatıldığı açıklama kısmıdır.
Bu aşamalara uygun bir şekilde oyun planlamak; oyunu, öğretme ve öğrenme sürecinde etkin bir yöntem olarak kullanma amacına hizmet eder.
91
6.3. Farklı Oyun Teknikleri
Oyun denilince zihinde belli bir şekil ya da imge oluşabilir. Tarihsel süreç içerisinde farklı toplumlar, gruplar veya kişiler tarafından oyunlar çeşitli şekillerde oynanmış ve birer teknik hâline gelmiştir. Bu tekniklerin gelişmesinde bireysel farklılıkların; ilgi, istek ve ihtiyaçların; çevresel koşul, fırsat ve imkanların; bilimsel çalışmaların etkisi olmuştur.
Oyun kendi içinde farklı formlar oluşturmaktadır. Bu formlar temelde birbirine benzer
özellikler taşısa da bazı noktalardaki farklılıklar nedeniyle ayrıştırmak mümkün olabilmektedir. Her etkinlikte aynı formu, başka bir ifade ile aynı tekniği kullanmak yerine bu tekniklerin
çeşitliliğinden faydalanmak eğitimin kalitesini artırmak ve eğitim sürecinde tekdüzelikten uzak kalmak için bir gerekliliktir.
Serbest oyunda oynayan kişinin izlediği yol, kullandığı malzeme ve etkileşim tarzıyla her zaman farklı tekniklerin ortaya çıkması muhtemel olan oyun yönteminde kullanılan bazı teknikler ve örnekleri şöyle sıralanabilir:
Yaşam oyunu
Hayali oyun
Amaçlı/Hedef oyun
Dramatik oyun
Fırsat oyunu
Öğrenme merkezli oyun
Yarışma
Sözel (Dile dayalı) oyun
Müzikli oyun (Rond)
Kukla oyunu
Parmak oyunu
6.3.1. Yaşam Oyunu
Yetişkinliğe ait sayılabilecek iş ve eylemlerdeki gerçek materyallerin çocuğun eğitiminde kullanıldığı, çocuğa esneklik kazandırıldığı, kontrollü bir şekilde sorumluluk verilmesinin ön planda olduğu oyun tekniğidir. Çocuklar bu tür oyunlarda asıl amaca odaklanmanın yanında, başka bir eylemi de asıl amacın sürecine yansıtabilir.
Örnek:
Anaokulunun bahçe duvarının çocuklarla beraber “duvar boyama” oyunu ile boyanması sürecinde çocuklardan bazıları boya rulosunu arabaymış gibi kullanırken aynı zamanda bir yetişkin edasıyla “Ben duvar boyadım.” diyebilir.
92
Bu örnekteki oyunlaştırılmış faaliyet aslında bir yetişkin faaliyetidir. Çocuk oyun sürecinde yetişkinliğe ait bir eylemi, görev niteliği taşımayacak şekilde gerçekleştirmektedir. Böylelikle çocuk hem ilerleyen yaşamında kullanmak üzere ihtiyaç duyabileceği bir beceriyi oyun yoluyla kazanmakta hem de oyunun serbestliğini ve özgürlüğünü yaşayarak keyif almaktadır.
6.3.2. Hayalî Oyunu
Birey(ler)in hiçbir sınırlama getirilmeden serbestçe konu, materyal ve süreci yönettiği/yönettikleri çoğunlukla bireysel oynanan bir oyun tekniğidir. Bu oyun tekniğinde çocuk hayalî bir arkadaş, canlı ya da nesneyi oyununa dahil ederek ve/veya herhangi bir hayalî sesi açığa çıkararak ya da sessiz bir şekilde oynayabilir.
Örnek:
Bir çocuğun anasınıfında başının üzerinde bir şeyler varmış gibi dikkatlice kafasını ve bedenini kendi belirlediği bir koreografide ve dengede hareket ettirmesi hayalî bir oyun
sayılabilir.
Örnek:
Oyuncak tavşanını besleyip gezdiren, onu zaman zaman konuşturan bir çocuğun oynadığı oyun hayalî oyuna örnek olarak gösterilebilir.
Hayalî oyunların çocukların yaratıcılıklarına etkisi oldukça yüksektir. Yetişkinlerce anlamsız bulunan ya da yalan olarak nitelendirilen bazı hayalî oyun davranışları, aslında çocuğun üretme ve fikir geliştirme gibi üst biliş işlemlerinin gelişmesine katkı sağlar. Bu durumun önemsenmeyip yalancılıkla ve uydurmakla suçlanan çocuğun yaratıcılığının engellenmesi son derece yanlış bir tutumdur. Yetişkinlerin, bu çocukların oyunlarına katılarak kendilerine de bir rol vermesini istemesi, süreci önemli ölçüde destekleyen bir davranıştır.
6.3.3. Amaçlı Oyun / Hedef Oyunu
Öğretmenin özel bir kavram ile beraber hedeflediği kazanım ve göstergelerle tam olarak yapılandırdığı ve her hareketin bir amaca hizmet ettiği oyun tekniğidir. Bu teknikte çocukların seviye ve bilgilerine göre oyun sürecinde sıkılmalarını engelleyici ve eğlendirici ögeler
bulunmalıdır.
Örnek:
Sessizlik kavramı ile sosyal, bilişsel ve motor gelişim alanlarına ait kazanım ve
göstergelerin olduğu bir oyun planı hazırlayan öğretmen, çocuklar kahvaltıdayken sınıfı dört
93
bölüme ayırıp bir bölümünü kütüphane, bir bölümünü müze, bir bölümünü hastane bir bölümünü de bahçe olarak hazırlar.
Bu tür oyunlarda çocukların kazanması hedeflenen unsurların, oyun içinde keyifli süreçlerin de dahil edilerek verilmesi gerekir. Bu şekilde gerçekleşen bir süreç, öğretmenin bu
tür bir oyunu tasarlaması ya da planlaması kısmen zorlamış olsa da işini kolaylaştırıp, çocukları sıkılmaktan ve isteksizlikten uzak tutar.
6.3.4. Öğrenme Merkezli Oyun
Özel bir bilimsel alan ya da ilgi alanıyla ilişkili gerçek ve model materyallerin bir araya toplandığı yapılandırılmış veya doğal bir ortamda, serbest biçimde ya da yönlendirme yoluyla yaşantıların sunulduğu oyun tekniğidir.
Örnek:
Öğretmen anaokulu bahçesinde oluşturulan fırın öğrenme merkezine çocuklarını çıkarır. Daha önce Türkçe etkinliğinde ele alınan ekmeğin yapılışı ile ilgili “ekmek yapma ve pişirme” oyunu oynayacaklarını söyleyerek öğrenme merkezinde istedikleri şekilde hareket edebileceklerini ve istediği malzemeden ekmek yapıp pişirebileceklerini söyler.
Öğrenme merkezli oyun tekniği sınırlandırılmış bir oyun tekniği gibi görünse de
çocukların teorik bilgilerini pratiğe dökme fırsatı sağlama özelliği ve içeriğinde barındırdığı esneklik sayesinde çocukların yaratıcılıklarını destekleme özelliği açısından etkin öğrenme sağlayan bir tekniktir. Bazı bölgelerde gereken ortamın ve materyalin temini açısından sıkıntıların ortaya çıkması gibi hususlar bu tekniğin kullanılmasının önündeki engeller olarak sayılabilir.
6.3.5. Dramatik Oyun
Herhangi bir materyal kullanılarak ya da materyal olmaksızın nesne, kişi, olay veya durumun serbestçe veya yönlendirme ile canlandırılmasına dayanan oyun tekniğidir. Dramatik oyun aynı zamanda drama yönteminin de bir tekniğidir. Bu oyun tekniğinde çamaşır makinesi, yazı yazma hareketi, edalı bir duruş, hayvan hareketi, duygu gibi birçok şey taklit edilebilir ya
da canlandırılabilir.
Örnek:
Minyatür çaydanlık seti ile çocuk çay demleme ve içme taklidini içeren “çay partisi” oyunu oynayabilir. Farklı insanlardan gördüğü çay içme şekillerini canlandırılabilir.
Bu tür oyunlarda yaşadığı deneyimlerin oluşturduğu güdülenme ile çocukta gözlem becerisi geliştirilebilir. Ayrıca çocukların canlandırdıkları unsurun özelliklerine tıpatıp bağlı kalma zorunluluğunun bulunmaması da yaratıcılıklarını destekleme açısından önemlidir.
94
6.3.6. Fırsat Oyunu
Öğretmen veya yetişkinin çocukların farklı nesne, olay ve durumlarla ilgili yaşantılarına katıldığı anlık etkileşim ile gerçekleştirilen faaliyetin yarı yapılandırılmış bir oyun çerçevesine oturtulduğu oyun tekniğidir. Fırsat oyunu okulun her yerinde, günün her anında, kıvılcım niteliği taşıyan herhangi bir hareket ya da davranış sonucunda oynanabilir.
Örnek:
Öğretmen bahçeye çıkardığı çocuklardan birinin koşması üzerine –önceden planlamamış olduğu hâlde- durumu isteyenlerin katıldığı bir koşma oyununa dönüştürebilir.
Fırsat oyununa dönüştürülebilecek durumların gözden kaçırılmaması, öğretmenin dikkati, esnekliği ve gözlem gücüyle doğru orantılıdır. Bu nedenle bu tür oyunların oynanabilmesi için öğretmenlerin üzerine sorumluluk düşmektedir. Bununla birlikte fırsat oyunları ile girişimler çocuklardan da gelebilir. Çocukların bu isteklerinin geri çevrilmemesi ve oyunun birlikte kurgulanması da bu oyun türünün olumlu yönlerinden biridir.
6.3.7. Yarışma
Genellikle hız, dikkat, denge, dayanıklılık, esneklik ve koordinasyon gibi becerileri
geliştirmek için rekabetin ön plana çıkarıldığı belli bir amaca hizmet eden oyun tekniğidir. Bu
tür oyunlar genellikle motor becerilerini geliştirmeye yönelik oyunlardır. Bununla birlikte oyun içine yerleştirilecek dikkat gerektiren unsurlar ile bilişsel becerileri desteklenir. Yarışmalı oyunlar bireysel, grup veya karma şekillerde oynanabilir.
Örnek
Öğretmen çocukları iki gruba ayırarak “mandal bulma ve toplama yarışması” yapacaklarını söyler. Oyunu hareketleriyle göstermek için önceden hazırlayıp sınıfın her tarafına dağıttığı mandallardan birini arar, bulur ve gruplar için hazırladığı sepetlerden birine atar. Sırayla her çocuğun bir mandal bulacağını ve sepete atacağını, gruplardan oyunu erken
bitirenin yarışı kazanacağını söyler.
Yarışmalar aynı zamanda çocukların oldukça eğlenip duygusal anlamda rahatladığı, grup hâlinde oynandığında sosyalleşmenin desteklendiği, tüm gelişim alanlarına katkı sağlandığı oyun tekniğidir. Ancak yarışmalarda kaybedenlerin olması ve bu çocukların duygusal durumlarının dengede tutulması öğretmenin dikkat etmesi gereken bir noktadır. Aksi takdirde sürekli kaybeden çocukların herhangi bir şeyi başaramayacağı yönündeki inancı pekişerek öfkeye ve özgüven eksikliğine yol açabilir.
95
6.3.8. Sözel – İşitsel (Dile Dayalı) Oyun
Amacın dile dayalı becerileri geliştirmek olduğu, genellikle dokunsal materyallerin
kullanılmadığı oyun tekniğidir. Sözel – işitsel oyunlar zaman zaman rekabet de içerebilir. Bu teknikte bilmecelerden, tekerlemelerden, hikayelerden, fıkralardan veya kelimelerden yararlanılarak oyunlar oynanabilir.
Örnek:
Öğretmen “kulaktan kulağa oyunu” oynayacaklarını, bir öğrenciye kulağına söylenilenleri diğerlerine duyurmadan hızlı bir şekilde ve bir defada arkadaşına söylemesi gerektiğini belirtir. Çocukların gelişim seviyeleri dikkate alınarak kısa cümleler söylenir. Ayrıca bir defada söyleme gibi kurallar biraz daha esnetilebilir.
6.3.9. Müzikli Oyun (Rond)
İster sözlü ister sadece melodik olsun, oyunun müziğin sözleri veya ritmiyle yönlendirildiği oyun tekniğidir. Bu teknik aynı zamanda müzikle öğretim yönteminin de bir tekniğidir. Bu tür oyunlarda kullanılacak müziğe uygun hareketler öğretmen tarafından çocuklara gösterilebileceği gibi çocukların önereceği hareketler de kullanılabilir.
Örnek:
Öğretmen çocukların kendilerini istedikleri şekilde ifade etmeleri için çocukları halka
şeklinde konumlandırarak seslere göre hareket etmelerini, herkesin tek tek halkanın ortasına gelerek oynamasını ister. İlk olarak kendisi hareketlerini göstererek oynar. Daha sonra tek tek diğer çocukları yönlendirir.
6.3.10. Kukla Oyunu
Serbest veya yapılandırılmış bir şekilde istenilen kukla türüyle farklı sesler ve hareketlerin ortaya konduğu oyun tekniğidir. Bu teknik aynı zamanda drama yönteminin de bir tekniği olmakla birlikte, bu teknikte küçük kas becerileri etkin bir şekilde kullanılır.
Örnek
Öğretmen kuklaların kullanıldığı bir Türkçe etkinliğinden sonra çocuklara istedikleri kuklayı alarak istedikleri sesleri çıkarabileceklerini ve hareketleri yapabileceklerini söyler. Öğretmen çocukları gözlemler veya yardım taleplerini cevaplar. Arkadaşlarının karşısında bu oyunu oynamak isteyenler için sınıf toparlanabilir.
96
6.3.11. Parmak Oyunu
Belli bir sistematiğe göre oluşturulmuş düz yazı veya şiirsel ifadelerin parmak veya el hareketleriyle, bazen bütün vücudun da katılımıyla, gösterilmesi şeklinde oluşturulan oyun tekniğidir. Bu teknikte oyuna ait hareketler ve sesler tüm çocuklarla beraber ortaya konur.
Örnek
Öğretmen müzik etkinliğinde farklı çalgıları gösterip deneyimlettirdiği çocuklara müzik aletlerinin konuşturulduğu bir parmak oyunu oynatır.
Enstrümanların Sohbeti Oyunu
Müzik aletleri kendi aralarında konuşuyorlarmış
(Elle veya ağızla konuşma öykünmesi yapılır.)
Davul demiş ki “ben düğüne gi-de-ce-ğim.”
(Eller tokmak, karın davul olarak ritimli bir şekilde söylenir.)
Keman demiş ki “Beni de götür, beni de götür.”
(Omuzun üstünde keman varmış gibi bir el sabit diğer el öne arkaya doğru götürülür.)
Saz demiş ki “bilmem geleyim mi, gelmeyeyim mi?”
(Kucakta saz varmış gibi bir el sabit tutulur, diğeri ile tıngırdatma hareketi yapılır. )
Zurna demiş ki “ben de, ben de, ben de, ben de”
(Eller zurna tutuyormuş gibi yapılıp ağza götürülür.)
Darbuka demiş ki “hep birlikte, hep birlikte”
(Eller darbukaya vurur gibi sert bir yere veya dizlere vurulur.)
97
Uygulamalar
Oyun yöntemini farklı yaş gruplarında çocuklara uygulayınız.
Oyun yöntemini günlük yaşamınızda nerelerde kullanabileceğinizi tartışınız.
Bir gün belirleyerek üç faaliyetinizi oyun yöntemiyle gerçekleştiriniz.
Bir oyun seçerek en az üç farklı teknikle oynayınız.
Bir kazanım ve gösterge seçerek oyun etkinliği planlayınız.
98
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun yönteminin kavramsal boyutu ile hangi bileşenlerden oluştuğu, nerede ve nasıl kullanılabileceği ortaya konulmuştur. Bu bağlamda, oyun etkinliklerinin planlanması aşamaları, öğretmenlerin dikkat etmesi gereken hususlar ve farklı teknikler ele alınmıştır. Ayrıca bir oyunun farklı tekniklerle oynanabileceğinin altı çizilmiştir.
99
Bölüm Soruları
1) …………. okul öncesi dönem çocuklarına en uygun öğretim yöntemidir.
2) Başta okul öncesi dönem olmak üzere tüm eğitim-öğretim kademelerinde ve yaygın eğitimde kullanılması tavsiye edilen oyun; bilgi, …………….. ve tutumların kazandırılmasında önemli bir yöntemdir.
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
3) ( ) Sadece Türkiye’de okulöncesi eğitim programının temel özelliklerinden biri oyun temelli olmasıdır. D/Y
4) ( ) Oyun yöntemi, yapılandırılmış veya arındırılmış oyun şeklinde oluşturulabilir. D/Y
5) Oyun yönteminde öğrenme sürecinin merkezinde çocukların hangi özellikleri yer alır?
6) Oyun yönteminin eski ve yeni bilgiler arasındaki bağ kurucu olma özelliği hangi
maddeye benzetilebilir?
a) Taş b) Yoğurt c) Yaprak
d) Çimento
e) Lamba
7) Aşağıdakilerden hangisi oyun yönteminin ilkelerinden biri değildir?
a) Çocuk merkezli olması b) Uygun mekanla sınırlı olması c) Öğretmenin yönetmesi d) Keşfetmeyi ön planda tutması e) Sadece uygun materyal kullanılması
8) Aşağıdakilerden hangisi oyun yönteminin bir tekniği değildir?
a) Yaşam oyunu
b) Şey oyunu
c) Kukla oyunu
d) Fırsat oyunu
e) Parmak oyunu
100
9) Hangisi öğretmenin özel bir kavram ile beraber hedeflediği kazanım ve göstergelerle tam olarak yapılandırdığı ve her hareketin bir amaca hizmet ettiği oyun tekniğidir?
a) Amaçlı oyun
b) Araçlı oyun
c) Yarışma
d) Hayali oyun
e) Dramatik oyun
10) Bir oyunda “Müzik aletleri kendi aralarında konuşuyorlarmış (Elle veya ağızla konuşma öykünmesi yapılır.)” ifadeleri geçiyorsa, bu oyun aşağıdaki tekniklerden hangisiyle
oynanıyordur?
a) fırsat oyunu
b) yarışma
c) kapışmalı oyun
d) hedef oyunu
e) parmak oyunu
Cevaplar
1) Oyun
2) beceri
3) Yanlış
4) Yanlış
5) çocukların ilgi, istek ve ihtiyaçları
6) d
7) b
8) b
9) a
10) e
101
7. FARKLI YAŞ GRUPLARINA GÖRE OYUN MATERYALLERİ I
102
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
7.1. Oyun materyali kavramını
7.2. Oyun materyalinin önemini
7.3. Yaş gruplarına göre oyun materyallerinin nasıl farklılaştığını
7.4. Oyun materyali sınıflamalarını
7.5. 0-3 yaşa uygun oyun materyallerini
7.6. 3-6 yaşa uygun oyun materyallerini
7.7. 7-11 yaşa uygun oyun materyallerini
7.8. 12-18 yaşa uygun oyun materyallerini
103
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Oyun materyali nedir?
Oyun materyalleri nelerden oluşabilir?
Oyun materyalleri hangi özelliklerine göre gruplandırılabilir?
Bir oyun materyali tüm yaş grupları tarafından kullanılabilir mi, neden?
Çocukluktan kalan oyuncağınız var mı?
Herhangi bir oyun materyali oluşturdunuz mu?
Sizce eski çağlarda yaşamış çocuklar nasıl oyun materyalleri kullanıyordu?
104
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyun
Materyalleri
Oyun materyali kavramını tanımlar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyalleri
Oyun materyallerine örnek verir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyallerini
Sınıflandırma
Farklı kriterlere göre oyun materyallerini sınıflandırır.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri
Çocuğun yaşına uygun oyun materyallerini seçer.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
105
Anahtar Kavramlar
Oyun Materyali
Oyuncak
Dijital Ürün
İşitsel Materyal
Gerçek Nesneler
Oyun alanları
Oyun Materyali Sınıflandırması
Yaşa Uygun Oyun Materyali
106
Giriş
Bir yöntem olarak oyun, herhangi bir materyal kullanmadan uygulanabileceği gibi,
çeşitli materyallerin kullanılmasıyla da gerçekleştirilebilen bir etkinliktir. Çevrede bulunan her türlü nesneyle oyun oynanabilir, nesnelere gerek olmadan da oyunlar kurgulanabilir. Oyunda
kullanılan materyaller sınırlanamayacak genişlikte bir çeşitliliğe sahiptir.
Oyun materyalleri bazen profesyonel bir oyuncak olabildiği gibi bazen de sokaktaki bir çakıl taşı ya da ağaç dalı olabilir. Gerçek bir materyalin herhangi bir işlemden geçmemiş hâli
de çeşitli dokunuşlarla değişik şekillere sokulmuş hâlleri de oyun materyali olarak
kullanılabilir. Bu bağlamda gözlem yapmak ve neyi nasıl kullanabileceği doğrultusunda düşünmek gereklidir.
Arkeolojik kazılarda ve tarihsel anlatılarda doğal oyun materyalleri ile birlikte çocuklar ve yetişkinler için özel olarak üretilmiş oyun materyallerine rastlanmaktadır. Bulunan kalıntılar incelendiğinde günümüzde kullanılan oyun materyallerini çağrıştıran ürünlere rastlanırken, ne olduğu ve nasıl kullanıldığı tam olarak çözülemeyen materyallerin varlığı dikkati çekmektedir.
Buradan yola çıkılarak, geçmişten günümüze kadar tasarlanan oyun materyallerine bakıldığında oyuncağın, oyunun tarihi kadar eski olduğu söylenebilir. Bu durum, bugün olduğu kadar geçmiş dönemlerde de insanların oyuna ve oyun materyaline ihtiyaç duyduğu, bu
ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla oyun oynadığı ve materyal tasarladığı hususunda bilgi
vermektedir.
107
7.1. Oyun Materyalleri
İnsan gerçek hayatta ifade edemediği ve ortaya koyamadığı birçok düşüncesini oyun yoluyla yansıtabilir. Çocuklar ise yetişkinlerden farklı olarak, zamanlarını oyun zamanı ya da çalışma zamanı olarak ayırmadıklarından, iç dünyalarını oyun esnasında oyun materyalleri aracılığıyla daha doğal ve rahat bir biçimde ortaya koyar. Bu bağlamda oyun materyallerine,
insanların oyun yoluyla hem bedensel hem de ruhsal anlamda sağlıklı olmasına yardım etmesi bakımından, bireyin toplum ve çevreyle olan ilişkilerini düzenleyen bir araçlar sistemi gözüyle bakılabilir.
Oyun materyalleri, çocuğun doğal yeteneklerini geliştiren, böylelikle eğitsel bir işlevi
yerine getiren oyun malzemeleridir. Gelişim sürecinde çocuğun hareketlerine düzen getiren, dilsel, bilişsel, fiziksel, duygusal ve sosyal gelişimlerinde yardımcı olan, hayal gücünü, yaratıcı yeteneklerini geliştiren tüm oyun materyallerine genel olarak oyuncak da denilebilir. Ayrıca oyun materyalleri ya da oyuncaklar çocuğun gerçek hayata hazırlanmasında da en büyük yardımcısıdır. Oyun oynamak amacıyla üretilen veya kullanılan tüm malzemeler oyun
materyali olarak değerlendirilebilir. Toplumun her kesiminden insan oyun materyali tasarlayıp üretebilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta bireyin yaşı, gelişim düzeyi, ilgi, istek ve ihtiyaçları gibi özelliklerinin göz önünde bulundurulmasıdır.
Eğitim sürecinin sağlıklı yürümesi ve bu süreçten verim alınabilmesi için çocukların oyun sürecine motive edilmesi en önemli gerekliliktir. Oyun sürecine motivasyonda en önemli unsur da oyun materyalleridir. Örneğin okula henüz yeni başlamış bir anasınıfı çocuğunun, okuldaki renkli ortamı ve farklı oyun materyallerini görerek sakinleşmesi ve hatta onlarla etkileşime başlaması, onun okula alışmasına yardımcı olur. Tüm gelişim alanları ile ilgili uyarıcılar barındırabilecek oyuncaklar, farklı yaş ve zihin düzeylerindeki/gruplarındaki tüm çocuklar için gereklidir.
Oyuncaklar ve oyun materyalleri çocukların çeşitli renk, boyut ve şekilleri kavramalarına; sayısal ve yazınsal kavramlardan haberdar olmalarına yardımcı olur. Fakat çocuğun oyunda kullandığı materyalleri üretilmiş/yapılandırılmış oyuncaklar ile sınırlandırmak mümkün değildir. Çocuklar her yerde ve her şartta oyun oynayabildikleri gibi tehlikeli olmadığı müddetçe her türlü malzeme ile de oyun oynayabilirler. Ancak çocuklar her zaman tehlikenin farkında olmayabilir. Bu nedenle bir öğretmenin ya da yetişkinin gözetiminde ve rehberliğinde hareket edilmelidir.
7.2. Oyun Materyallerinin Sınıflandırılması
Eğitim teknolojilerinde ve eğitim araç gereçlerinin tasarımı ve üretimi konusunda yaşanan gelişmeler “materyal” kavramının kapsamını genişletmiştir. Teknolojik aletler, farklı malzemelerden yapılmış araçlar ve bunlara ait gereçler ile günlük hayatta kullanılan her türlü nesnenin eğitimde kullanılması, özelde oyun materyallerinin genelde ise eğitim materyallerinin
108
sınıflandırılmasını zorlaştırmaktadır. Buradan yola çıkılarak oyun materyalleri genel olarak şu şekilde sınıflandırılabilir:
Oyuncaklar
Dijital ürünler
İşitsel (sözel içerikli ve sese dayalı) ürünler
Gerçek nesneler Oyun alanları
Bu beş oyun materyali grubu birbirinden keskin çizgilerle ayrılamasa da bir sınıflamaya ihtiyaç duyulmaktadır. Bununla birlikte aynı oyun materyali birden fazla gruba dahil edilebilir. Örneğin bir otomobil; kullanan yetişkin için bir gerçek nesne sınıfına dahil edilirken arka
koltukta oyun oynayan bir çocuk için oyun alanı niteliği taşıyabilir.
7.2.1. Oyuncaklar
Ahşap, tekstil malzemeleri, kağıt, plastik, farklı metaller, toprak türevi malzemeler ve
diğer hammaddelerden veya bunların bileşiminden üretilen oyun materyalleridir. Bu
hammaddeler ve bunlardan üretilen oyuncakların bir kısmı aşağıda örneklendirilmiştir.
Ahşap : Tahta bloklar, topaç
Tekstil : Bez bebek, kukla
Kağıt : Karton ev, Yapboz
Plastik : Top, lego
Metal : Araba, uçak
Toprak : Kil hamuru, bilye
Burada verilen örnekler dışında pek çok oyuncak örneği sayılabilir. Oyuncaklar üretilirken hedef kitlenin özelliklerine göre üretilmelidir İçeriğine kişiye sağlık açısından zarar teşkil edebilecek katkıların eklenmemesi gerekir. Ancak üretimi yapılıp hedef kitleye sunulan oyuncaklar arasında bu tür tehlikeler taşıyan oyuncakların çokça bulunduğu ve oyuncak seçerken bunlara dikkat edilmesi gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.
7.2.2. Dijital Ürünler
Bu ürünler bir bilgisayar yazılımına dayalı olarak tasarlanan ve yapısal olarak çeşitli elektronik cihazlarla kullanılabilen oyun materyalleridir. Diğer oyun materyali türlerinden farklı olarak bu materyal grubundaki ürünler, genellikle bu alanın uzmanı olan mühendisler ya da yazılımcılar tarafından geliştirilir. Ancak oyunun kurgulanması ve hedeflediği amaçlar, teknik bilgisi olmayan kişiler tarafından da önerilebilir.
109
Dijital ürünlerin sayısı ve çocukların bu oyunlara ilgisi her geçen gün artmaktadır. Dijital ürünler şu şekilde gruplandırılabilir:
Tablette/telefonda oynanan dijital ürünler
Bilgisayarda oynanan dijital ürünler
Sanal gerçeklik ortamlarında oynanan dijital ürünler
Artırılmış gerçeklik ortamlarında oynanan dijital ürünler
Oyun konsolu ile oynanan dijital ürünler
Atari benzeri ortamlarda oynanan dijital ürünler
Günümüzde dijital ürünlerle oynanabilen oyun ya da uygulamalar, çeşitli ortamlarda hedef kitlenin hizmetine arz edilmektedir. CD, DVD, USB bellek gibi taşınabilir datalar içinde oyunlar sunulabildiği gibi, internet tabanlı indirilebilir ürünler ile online oynanan oyunlar da sunulmaktadır. Akademik becerileri geliştiren çeşitli sübliminal mesajları da içeriğinde barındıran ve binlerle ifade edilebilecek türde dijital oyun uygulaması ücretli ya da ücretsiz olarak internet ortamında dolaşımdadır.
7.2.3. İşitsel (Sözel İçerikli ve Sese Dayalı) Ürünler
Oyuna başlamadan önce ve oyun devam ederken kullanılan ses, kelime, ritim, çocuk edebiyatı eserleri ve müzikler gibi işitsel unsurlardan oluşan oyun materyalleridir. Bu tür oyun
materyalleri oyuna hareket ve ahenk katar. İşitsel oyun materyallere ve onlarla yapılabilecek uygulamalara aşağıda örnek verilmiştir.
Ses : Rüzgâr sesi, civciv sesi
Kelime : Sobe, ebe
Ritim : Rap rap, pat pat
Çocuk edebiyatı : Saymaca, bilmece
Müzik : Şarkı, rond
7.2.4. Gerçek Nesneler
Bireyin çevresinde bulunan her türlü araç, eşya, gıda maddeleri veya malzeme olarak da adlandırılabilen gerçek nesneler, oyunda kullanılabilecek birer oyun materyali niteliği taşır. Bununla birlikte, yine gerçek nesne olup, atık olarak ifade edilen ve geri dönüşüme gönderilebilecek nitelikte bulunan nesnelerden oyun materyali üretimi mümkündür. Artık materyal de denilen bu nesnelere örnek olarak kağıt havlu rulosu, şişe kapakları, çeşitli
110
ambalajlar sayılabilir. Ancak bazı öğretmenler bu kavramı yanlış anlayarak pirinç, mercimek, fasulye, makarna, nohut gibi birtakım gıda maddelerini de artık materyal olarak kullanmaktadır. Bu durum öğrencilerde israf noktasında bir örtük öğrenmeye neden olmaktadır. Gerçek nesnelere verilebilecek örnekler aşağıdaki gibidir.
Masa, sandalye
Kıyafet, kol saati
Çatal, kaşık
İp, makara
Karpuz, pirinç
Kürek, fırça
7.2.5. Oyun Alanları
İçerisinde diğer oyun materyallerini de barındırabilen, sınırları belirlenmiş, tek başına veya grupla farklı oyunlar oynanabilen ortam ya da mekan olarak da nitelendirilebilen oyun
materyalleridir. Bu mekanlar profesyonel olarak tasarlanabileceği gibi, çevrede bulunan birçok alan da ilgili hedef kitleye yönelik oyunlar için kullanılabilir. Oyun alanlarına aşağıda sayılan örnekler verilebilir.
Futbol sahası, tenis kortu
Orman, çiftlik
Irmak kenarı, yüzme havuzu
9D sinema, sanal gerçeklik platformları, paintball parkuru
Sokak, pazar yeri
Peri bacaları, mağara
7.3. Diğer Sınıflandırmalar
Yukarıdaki sınıflandırma, alanyazında daha önce yapılmış olan ve dar kapsamlı sayılabilecek sınıflandırmalara alternatif olarak meydana getirilmiştir. Oyun materyali
sınıflaması, sayılan başlıklar altında oluşturulsa da başka sınıflamalar da yapılabilir. Oyun
malzemesine ilişkin çeşitli sınıflandırmalar daha önce alanyazında yapılmıştır. Bu sınıflandırmalardan birine göre oyun malzemesi beş ana grupta ele alınabilir:
111
Doğal maddeler
Doğal maddelerden elde edilen ürünler
Farklı materyallerden yapılmış canlı varlık minyatürleri
Günlük hayatta kullanılan malzeme minyatürleri
Spor ve harekete yönlendiren materyaller
7.3.1. Doğal Maddeler
Çocuğun etrafını saran dış dünyada bulunan doğal malzemeler olup doğayı tanıması ve bu yönde deneyim kazanmasına yardımcı olur. Bunların en önemlileri su ve topraktır. Doğal maddelere örnek olarak aşağıdakiler verilebilir.
Yağmur, deniz, göl veya akarsu ile evde bulunan musluk veya içme suyu
Sahillerde veya özel olarak yapılan kum havuzlarında bulunan kumlar
Bahçede, tarlada, veya doğal ortamlarda bulunan toprak, çakıl taşı, kaya parçaları
7.3.2. Doğal Maddelerden Elde Edilen Ürünler
Doğal maddelerin bir araya getirilmesiyle oluşturulan yeni ürünlerdir. Bu tür materyaller çocuğun yaratıcı yeteneğini geliştirilen ve kendi kendini yönetebilme arzusunu uyaran ürünlerdir. Bu ürünlere örnek olarak aşağıdakiler sayılabilir.
Toprak ve su : Çamur, çömlek
Alçı, kireç, kök boya : Tebeşir
Ağaç dalı : Baston, çelik-çomak
Yaprak, çiçek : Taç, toka
7.3.3. Farklı Materyallerden Yapılmış Canlı Varlıklar Minyatürleri
Çocuğun hayal gücünü uyaran bebek, bebek elbiseleri, farklı mesleklerden insanlar, bitkiler ve hayvan figürleridir. Bu gruptaki oyun materyallerine aşağıdakiler örnek olarak
gösterilebilir.
112
Asker adam, doktor hanım
Bez bebek, taş bebek
Dinozor, gergedan
Kağıttan çiçek, telden ağaç
7.3.4. Günlük Hayatta Kullanılan Malzeme Minyatürleri
Çocuğun yetişkin becerilerini kazanmasına yardımcı olan fırça, süpürge, küçük ev eşyası gibi model oyuncaklardır. Bu gruptaki oyun materyalleri günlük hayatta kullanılan araç
gereçler olabileceği gibi bir meslek alanına ait özel aletler de olabilir. Bunlara örnek olarak aşağıdakiler sayılabilir.
Tencere, ocak, kepçe, maşa
Kürek, maşrapa, fırça
Ayna, makas, tarak
Ütü, dolap, elbise
Çekiç, pense, tornavida
Halı, masa, koltuk, televizyon
7.3.5. Spor ve Harekete Yönlendiren Materyaller
Çocuğun bedensel ve zihinsel yeteneklerinin gelişimine doğrudan doğruya yardımcı olan oyun materyalleridir. Bu materyaller genellikle jimnastik gereçleri ve inşa oyuncaklarıdır. Bu gruptaki materyallere örnek olarak aşağıda sayılanlar verilebilir.
Top, ip, raket, pota
Minder, sırık
Blok, küp, lego
Satranç, go, dama
Bilye, labut, topaç
Aşık, yüzük
113
7.4. Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri
Oyunlar çocuğun olgunlaşması ve gelişim seviyesine göre farklılaşırken oyun
materyalleri de değişim gösterir ve geniş bir yelpazeye yayılır. Bebekler önce kendi bedenini
bile oyuncak olarak kullanmaya başlar. Çevresindeki oyuncaklarla yetişkin yönlendirmesiyle veya tek başına oynar.
Çocukların yaşı büyüdükçe diğer çocukların oyunlarını izleme, aynı malzemelerle oynama isteği, yeni materyalleri merak etme, materyallerle tek başına oynayarak onları manipüle etme, daha sonra da başka çocuklarla aynı materyalleri iş birliği içerisinde paylaşarak oynama gibi oyun davranışları sergiler. Bu sürecin sonunda çocuk oyun materyalleri üzerinden kurallar oluşturabilir.
Oyuncağın hangi yaşta uygun olduğu konusu ile oyunların yaş, cinsiyet ve gelişim seviyesine göre farklılık göstermesi durumu birbirine benzer nitelik taşımaktadır. Başka bir ifadeyle; nasıl her oyun evresinde oyunlar, önceki evrelere göre birikimli bir şekilde artar ve farklılaşırsa, oyun materyalleri de yaş ve gelişim seviyesi ilerledikçe artar ve farklılaşır. Bu
yüzden, bazı oyuncaklar belli yaşlarda idealdir ve diğer yaşlarda oynanmamalıdır veya her yaşta sadece o yaşın oyuncağı oynanmalıdır şeklinde bir durum söz konusu değildir. Başka bir ifade ile her oyuncak her yaşta oynanabilir.
Çocuklar yaş özelliklerine göre bir oyuncakla farklı biçimlerde, onu farklı işlevlerde kullanarak oynayabilir. Aynı oyuncak, bir yaşta oyunun ana malzemesiyken başka bir yaşta yardımcı öğe olabilir. Bunun yanında olgunlaşmamış bir çocuk gerekli becerilere sahip olmadığı için bir oyuncağa hiçbir şekilde ilgi göstermeyebilir.
7.5. Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri: 0-6 Yaş
7.5.1. 0-3 Yaş Oyun Materyalleri
Başlangıçta bebek, duyularını geliştirmek ihtiyacıyla ses, şekil ve renklere karşı duyarlıdır. Bu nedenle bebeklerin ilk aylarındaki oyuncaklarını, görsel ve işitsel duyulara hitap eden oyuncaklar oluşturur. Diş kaşıma halkaları, ses çıkaran ahşap ya da plastik oyuncaklar,
müzikli oyuncaklar, kurmalı veya elektronik müzik kutuları, büyük renkli küpler, rüzgâr çanları, yatağın üzerine asılan oyuncaklar (mobil) ve çıngıraklar bu yaş çocuklarının ilgisini çeker.
0-18 aylık çocukların oyuncakları kırılmayan, yumuşak, emniyetli ve tercihen yıkanabilir türde olmalıdır. 18. aydan itibaren çocuğun dünyasında “keşif” ve “icat” kavramlarına yönelik davranışlar önemli bir yer tutar. Bu nedenle çocuklar, farklı boyutlardaki blokları inşa etmekten ve çevrelerindeki çeşitli oyuncakları birleştirerek yeni şekiller oluşturmaktan büyük haz duyar.
114
İlk yaşlarda ağıza alınamayacak, farklı malzemelerden yapılmış, farklı şekillerde, farklı sesler çıkaran, dokunma, işitme, görme gibi birden fazla duyuya hitap eden özellikle parlak oyuncak ve nesneler oyun materyali olarak uygundur. Çok fazla karmaşık olmayan, zihni ve gözü yormayan, dikkati dağıtmayan bir şekilde oluşturulmuş oyun ortamı da yine bu dönem çocukları için uygun ortamlardır.
0-3 yaş grubundaki çocuklara birkaç basit oyuncak yeterlidir. Küçük bir eşyayı bile oyuncak olarak kullanabilir. Karton parçaları, plastik tabaklar, kutular, kaşıklar onun açısından iyi oyuncaklar olabilir. Bebekler, yumuşak oyuncaklardan da çok hoşlanır. Kumaş veya pelüş ayıcık, kedicik, köpekçik ve tavşancıklar gibi oyuncaklara dokunduğunda ya da bunlarla
gıdıklandığında uyarılır ve zevk alır. Ayrıca bu dönemin sonuna doğru çocuklar 4-6 parçalı yapboz, inşa oyunları, bultak oyunları ve basit zihin oyunlarıyla desteklenmelidir.
7.5.2. 3-6 Yaş Oyun Materyalleri
Bu dönem çocuklarında oyun karakteristiği önceki döneme göre değişiklik göstermeye başlar. 3 yaşından sonra bir şey yapıyormuş gibi oynamaktan hoşlandığı için sözel veya sese dayalı yani işitsel oyun materyallerini sıklıkla kullanır. Kitap okuyormuş, uyuyormuş gibi yapar. Telefonda biriyle konuşuyormuş ve onu dinliyormuş gibi yaparak taklidî oyunlara sık sık yer verir. Birçok gerçek materyali de oyunlarında asıl işlevi dışında başka bir işlev yükleyerek, başka bir deyişle sembolik olarak, oynamaya başlar.
Bu dönemin başlarında akranlarıyla aynı ortamda bulunsa da iş birliği yapmayan çocuklar, beğendiği bir oyun materyalini elde etmek için kendi materyalini verip değiştirebilir.
Boyutu ya da değeri ne olursa olsun, çocuk için o an cazip olan kıymetlidir. Örneğin, şekerleme gören bir çocuk, kumandalı arabasını şekerlemeyi yemek için feda edebilir. O an onun için şekerleme önemlidir. Fakat şekerlemeyi yedikten sonra arabasını geri isteyebilir. Bu durum henüz benmerkezciliğin devam ettiğinin göstergesidir.
Bu yaşlarda, oyunlarda cinsiyet ayrımı oluşmaya başlar. Genellikle, kızlar bebeklerle oynamayı ve evcilik oyununu severken, erkekler arabaların ve tabanca, tüfek gibi oyuncakların kullanıldığı oyunları tercih eder. Bununla birlikte karşı cins için üretilmiş oyun materyalleri ile de zaman zaman oynadıkları görülebilir.
Daha önce iç içe geçirip kuleler yaptığı kapları artık renklerine ayırarak oynamaya başlar. İlerleyen yaşlarda kılıktan kılığa girmekten hoşlanır, cinsiyet rollerini de oyuna yansıtmaya başlar. Anne-baba olmanın yanında doktorluk, öğretmenlik, polislik gibi
meslekleri oyunlarında canlandırır. Oyunlarında bu rollere dair gerçeğine benzer oyuncaklar ve sembolik materyaller kullanabilir.
Bedensel hareketlerinin gelişmesiyle birlikte top oynama, koşma, atlama, tırmanma, gibi oyunlardan hoşlanır. Kaydırak, salıncak ve tahterevalli ile çocuk parklarındaki diğer oyuncakları sever. Artık bu tür oyunları grup hâlinde oynamak ve kuralları anlamak ile ilgili
115
davranışlar gelişmeye başlar. Çevresindeki çocuk sayısı arttıkça birlikte oynama, arkadaşlarıyla iş birliği yapma, fikir alış verişinde bulunma gibi sosyal beceriler de gelişir.
Oyunlarında kova, tırmık, kürek, resim defteri, boya kalemleri, fırçaları, parmak boyaları, oyun hamuru, basit sayı ya da harf boncukları, itme, çekme oyuncakları, giydirilip çıkarılabilen bebekler, basit bilmece ve tahmin oyunları, parmak kuklaları, renkli çıkarmalar, yaşına uygun lego ve yapbozlar, el becerileri ve görsel koordinasyonu geliştiren materyalleri kullanabilir. Kesme yapıştırma, çizimler yapma ve resim boyama gibi etkinlik malzemelerini
kullanmayı sever.
116
Uygulamalar
Çocukluktan kalma oyuncaklarınızla oynayınız.
Eski oyun materyallerinizin hangi sınıflamaya girdiğini açıklayınız.
Eski oyun materyallerinizin hangi gelişim alanlarına nasıl katkı sağladığını anlatınız.
Çevrenizdeki yetişkinlerin çocukluğunda kullandığı oyun materyallerini sorunuz.
Eski oyun materyalleri ile günümüz oyun materyallerini karşılaştırınız.
0-3 yaş çocuklarının oynadığı oyun materyallerini gözlemleyiniz.
3-6 yaş çocuklarının oynadığı oyun materyallerini gözlemleyiniz.
117
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun materyali kavramı ve bu kavramın kapsamına girebilecek tüm unsurlar incelenmiştir. Bu bağlamda oyun materyali tanımı, oyun materyallerinin iki farklı yönden sınıflandırılması ve yaş gruplarına göre oyun materyalleri ele alınmıştır. Oyun
materyallerinin oyuncaklar, dijital ürünler, sözel içerik ve sese dayalı ürünler, gerçek nesneler ve oyun alanları olmak üzere beş gruba ayrıldığı üzerinde durulmuştur. Ayrıca 0-3 yaş, 3-6 yaşa
uygun oyun materyalleri incelenmiştir.
118
Bölüm Soruları
1) Oyuncaklar, çocuğun doğal yeteneklerini ………………, böylelikle eğitsel bir işlev yerine getiren oyun malzemeleridir.
2) Oyun oynamak amacıyla üretilen veya kullanılan tüm malzemeler …………….. olarak değerlendirilebilir.
Aşağıdaki verilen cümlelerin başına yargılar doğrı ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.
3) ( ) Oyun materyalleri, sınırlanamayacak genişlikte bir çeşitliliğe sahiptir. D/Y
4) ( ) 3 yaşındaki bir çocuk 54-56 parçalı yapboz yapabilir. D/Y
5) Oyun materyali olarak kullanılabilecek en temel üç doğal madde nedir?
6) Aşağıdakilerden hangisi doğal maddelerden üretilen oyun materyali değildir?
a) Hamur
b) Çakıl taşı c) Çamur
d) Boya
e) Renkli tebeşir
7) Aşağıdakilerden hangisi farklı bir oyun materyali sınıflandırmasına girer?
a) Dijital ürünler b) Gerçek nesneler c) Doğal maddeler d) Oyun alanları e) Oyuncaklar
8) Aşağıdakilerden hangisi farklı materyallerden yapılmış canlı varlıklarla ilgili modeller kapsamına giren bir oyun materyalidir?
a) Çamur
b) Makas
c) Tencere
d) Ayıcık
e) Top
119
9) Leblebi oyun materyali olarak hangi yaş grubu için uygun değildir?
a) 2+
b) 4+
c) 6+
d) 8+
e) 10+
10) Çıngırak hangi yaş grubuna daha uygun bir oyun materyalidir?
a) 5-6 yaş
b) 4-5 yaş
c) 3-4 yaş
d) 2-3 yaş
e) 1-2 yaş
Cevaplar
1) geliştiren
2) oyuncak / oyun materyali
3) Doğru
4) Yanlış
5) Kum, su, toprak
6) b
7) c
8) d
9) a
10) e
120
121
122
8. FARKLI YAŞ GRUPLARINA GÖRE OYUN MATERYALLERİ II
123
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
8.1. Yaş büyüdükçe oyun materyali kavramının kapsamını
8.2. Yaş büyüdükçe oyun materyaline verilen önemin düzeyini
8.3. Yaş gruplarına göre oyun materyallerinin nasıl farklılaştığını
8.4. İlkokul, ortaokul ve lise döneminde oyun materyali değişimini
8.5. 7-11 yaşa uygun oyun materyallerini
8.6. 12-18 yaşa uygun oyun materyallerini
124
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Gençlik döneminde sıkça kullanılan oyun materyalleri nelerdir?
İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde oyun materyalleri nelerden oluşabilir?
Oyun materyallerini hangi özelliklerine göre gruplanabilir?
Bir oyun materyali tüm yaş grupları tarafından kullanılabilir mi, neden?
Gençlik döneminizden kalan oyuncağınız var mı?
Sizce eski çağlarda yaşamış gençler nasıl oyun materyalleri kullanıyordu?
125
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyun
Materyallerini
Sınıflandırma
Farklı seviyelere (ilkokul, ortaokul, lise) göre oyun materyallerinin nasıl farklılaştığını açıklar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri
Çocuğun yaşına uygun oyun materyallerini seçer.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri
İlkokul çocuklarına uygun oyun materyalleri sıralar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak
çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri
Ortaokul çocuklarına uygun oyun materyalleri
sıralar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri
Lise çocuklarına uygun oyun materyalleri sıralar
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
126
Anahtar Kavramlar
Oyun Materyali, Oyuncak, Dijital Ürün, İşitsel Materyal, Gerçek Nesneler, Oyun alanları, Oyun Materyali Sınıflandırması, Yaşa Uygun Oyun Materyali. İlkokul dönemi oyun materyalleri,
Ortaokul dönemi oyun materyalleri, Lise dönemi oyun materyalleri
127
Giriş
Oyun materyalleri, önceki bölümde bahsedilen okul öncesi dönemde olduğu gibi, 7-18
yaşlar arasındaki çocuklar için de çevrede bulunan her türlü araç gereçten oluşturulabilir. Bu yaş grubunda oyun materyali yelpazesi önceki yaş grubuna göre daha geniş bir hal almıştır. Bu yaş grubundaki çocuklar, farkındalık düzeyi arttığından kendi materyallerini seçebilir, fakat diğer taraftan başkalarının yönlendirmesiyle olumsuz sonuçlar doğuracak materyallere de alışkanlık veya bağımlılık geliştirebilir.
İlkokul, ortaokul ve lise çağlarını kapsayan bu yaşlarda oyun materyalleri, yaşanılan yerleşim yerinin özellikleri, ailenin oyun ve oyun materyallerine bakışı ve zengin uyarıcı çevre olanakları gibi farklı faktörlerin etkisi altında değişiklik gösterebilir. Ayrıca önceki dönemlere göre gelişim alanlarındaki ilerlemeler ile farklı ilgiler, hobiler, tutum ve alışkanlıklar geliştirebilir. Örneğin sosyal gelişimdeki ilerlemeler ile akranların oyun ve oyun materyallerine eğilimi çocukların bu anlamdaki tercihlerini de yönlendirebilir.
Bu yaş gruplarında oyun materyali çeşidinin yanında, oyun materyali grubu tercihinde de değişim göze çarpar. Örneğin önceki dönemlerde oyuncaklar olarak nitelendirilen oyun
materyalleri ön planda iken, özellikle bu yaş grubunun ortalarında dijital ürünler adlandırılan oyun materyallerinin kullanımı öne çıkabilir. Bireysel farklılıkların görece olarak azaldığı bu dönemde oyun materyalleri akran grupları içinde büyük oranda farklılaşmaz. Fakat farklı yaşlar arasında hem oyun tercihi hem de oyun materyali tercihi anlamında büyük farklılıklara rastlanabilir.
Bu yaş grubunda önceki yaşlara göre oyun materyallerine atfedilen anlamlarda farklılaşma görülür. Gerçek nesneleri okul öncesi çocuklar rahatça esas işlevi dışında bir işlev yükleyerek oynarken bu dönemin başlangıç kısmı haricindeki çocuklar, dramatik oyunlar ve benzeri oyunlar dışında artık gerçek işlevleri ile kullanır. Örneğin küçük çocuklar bir fırça sapını at gibi kullanarak oynarken, lise dönemindeki çocuklar aynı materyali birbirini
cezalandırma aracı olarak kullanabilir. Bu durumun istisnası olarak yine aynı çocuklar dramatik oyunda fırça sapını kılıç olarak kullanabilir.
128
8.1. Yaş Gruplarına Göre Oyun Materyalleri: 7-18
Okul öncesi dönem çocukları ile ilk çocukluk ve gençlik dönemi birbirinden kesin olmayan çizgilerle ayrılsa da bazı noktalarda önemli farklılıklar vardır. Bu durumun en önemli göstergelerinden biri bilişsel olarak işlem öncesi dönemden somut, daha sonra da soyut işlemler dönemine geçiliyor olmasıdır. Artık çocuklar yetişkinlerin yönlendirmesiyle oyuna farklı bir bakış açısıyla yaklaşmaktadır.
Doğumundan okul öncesi dönemin sonuna kadar her anını ve her fırsatı oyun ile değerlendiren çocuğun, ilkokula başlamasıyla üzerine yüklenen sorumluluklar sonucu oyunu ve dolayısıyla oyun materyallerini azalabilir ve bu konudaki bakış açısı farklılaşabilir. Bununla
birlikte çocuk, dersini oyun yöntemiyle işleyen bir öğretmene ve kendisiyle fırsat buldukça
oyunlar oynayan ebeveyne sahipse, sadece oyun için kullandığı materyallerin yanında diğer zamanlardaki materyalleri de oyunlarında kullanabilir.
Yaşı ilerledikçe çocuk, kendisini tanımasının sonucu olarak ilgi, istek ve ihtiyaçlarının farkına varır. Bu farkına varış ile birlikte genelde yetişkinlerin yönlendirmesine ihtiyaç duymadan, zaman zaman da itiraz ederek kendi oyun ve oyun materyallerine karar verebilir.
Okul öncesi dönemde oynanan oyunlar genellikle evrensel nitelikte ve gelişim alanlarını destekleyen oyunlar ve materyaller iken, ilk çocukluk ve gençlik yıllarında bunlara ilave olarak kültürel geçmişi olan oyunlar da oynanmakta ve oyun materyalleri kullanılmaktadır.
Çocuk gelişimi alanı her ne kadar 18 yaşa kadar olan dönemi içerse de oyun alanı hayatın tamamını kapsayan bir disiplindir. İnsan yetişkinliğinde dahi aslında çocuklara has olarak nitelendirilen tüm oyunları oynamak ister hatta gizlice oynayabilir. Eleştirilme, ayıplanma ve etiketlenme kaygısıyla çoğu zaman bu isteklerini bastırabilir. Bu istekler birey
tarafından şaka ve esprilerle ortaya çıkarılarak ihtiyacın karşılanması yoluna gidilebilir.
8.1.1. Yedi-Onbir Yaş Oyun Materyalleri
Bu dönemde ilkokula başlayan çocuk, akademik becerilerin yoğun olduğu bir eğitim dönemi içinde kendini rahatlatacak oyun materyallerine ihtiyaç duyar. Çevresini bu bağlamda gözlemleyen çocuk, sosyal ilişkilerini geliştirerek yeni arkadaşlar ve oyunlar öğrenerek bu yolla yeni materyallerle tanışır. Önceki dönem materyallerinin bir kısmıyla oyunlar oynamaya devam
ederken, yeni çevresi ve öğrendiği akademik beceriler ile elde ettiği oyun materyallerini de kullanmaya başlar.
Okul öncesi dönemde dijital oyun materyalleriyle tanışmış ve deneyimi olan çocuklar, ilkokul döneminde sınırlama konulmadığı takdirde sağlıksız bir şekilde, başka bir ifade ile bağımlılık düzeyinde bu durumu devam ettirebilir. Bu durum çocukların sosyal yaşamdan uzaklaşması, bedensel olarak olumsuz etkilenmesi, beslenme alışkanlıklarının değişmesi, duygusal olarak içe dönük olması gibi sonuçlar doğurabilmektedir.
129
Bu dönem çocukları teneffüsleri en önemli oyun zamanları olarak görerek, bu vakitlerde top, ip, taş, şişe, kapak gibi taşınabilir ve pratik malzemeleri oyun materyalleri olarak kullanır. Ayrıca beden eğitimi derslerinde jimnastik malzemelerini, spor branşlarına ait oyun gereçlerini ve farklı oyun mekanlarını oyun materyali olarak kullanır.
Bu yaşlarda okul öncesi dönemden farklılaşan oyunlar çocukların gündemine girmeye başlar. Geleneksel çocuk oyunları bağlamında yüzyıllardır oynanagelen ve Türk kültüründe önemli bir yeri olan oyunlara şu şekilde örnekler verilebilir.
Aşık oyunları ve materyali olan kemik
Yüzük oyunları ve farklı malzemelerden yapılan yüzükler
Top oyunları ve farklı malzemelerden yapılan toplar
Değnek oyunları (çelik çomak, atçılık gibi)
Taş, Misket ve Gülle oyunları (üç taş, beş taş, kuyu gibi)
Dilsiz, şaşırtma, şaka oyunları ve sese dayalı materyaller
8.1.2. Oniki-Onsekiz Yaş Oyun Materyalleri
Bu dönem çocukları, daha çok sportif oyunlar ile bu sporlara ait oyun materyallerini
kullanmaya yönelmiştir. Ayrıca bireysel özelliklerine göre tek başına ya da grup halinde oyun tercih ettikleri için bu yönde oyun kartları, oyun masaları ve dijital oyun gereçleri (konsol vb.) gibi oyun materyallerini kullanırlar.
Bu dönem çocuklarının oyun materyali tercihinde sosyal medya platformları son derece etkili olabilmektedir. Sosyal medya fenomenleri ve popüler kişilerin bu platformlarda paylaştığı oyun ve oyun materyalleri bu dönem çocuklarının tercihlerini yönlendirebilir. Zaman zaman bu
yönlendirmeler ile oyunlar oynayan çocukların tehlikeli durumlarla karşılaştıkları örnekler çoğalmaktadır.
Bu yaş grubundaki çocuklar bir gruba ait olma, o grupta lider olma veya o grubun liderini takip etme isteği gibi sebeplerle oyun materyalleri ile ilgili algılarını değiştirebilir. Bu
istekler doğrultusunda çocuklar, şans oyunları oynamaya başlayabileceği gibi, trekking veya
rafting vb. sporlara yönelerek de bu oyunlarla ilgili materyaller ile ilgilenebilir.
130
Uygulamalar
7-11 yaş çocuklarının oynadığı oyun materyallerini gözlemleyiniz.
12-18 yaş çocuklarının oynadığı oyun materyallerini gözlemleyiniz.
İlkokullarda teneffüslerde kullanılan oyun materyalleriyle ilgili gözlem yapınız.
Ortaokullarda teneffüslerde kullanılan oyun materyalleriyle ilgili gözlem yapınız.
Liselerde teneffüslerde kullanılan oyun materyalleriyle ilgili gözlem yapınız.
131
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun materyali kavramı ve bu kavramın ilkokul, ortaokul ve lise dönemlerindeki çocuklar için anlamı ve kapsamı ile ilgili tüm unsur incelenmiştir. Bu bağlamda oyun materyali tanımı, oyun materyallerinin iki farklı yönden sınıflandırılması ve yaş gruplarına göre oyun materyalleri ele alınmıştır. Oyun materyalleri oyuncaklar, dijital ürünler, sözel içerik ve sese dayalı ürünler, gerçek nesneler ve oyun alanları olmak üzere beş gruba ayrılmıştır. Ayrıca 7-11 yaş ve 12-18 yaşa uygun oyun materyalleri incelenmiştir.
132
Bölüm Soruları
1) İlkokula başlayan çocuk, ……………….. becerilerin yoğun olduğu bir eğitim dönemi içinde kendini rahatlatacak oyun materyallerine ihtiyaç duyar.
2) Çocuk Gelişimi alanı ……………. yaşa kadar olan dönemi içerse de oyun alanı hayatın tamamını kapsayan bir disiplindir.
3) Ortaokul veya lisede dersini oyun yöntemiyle işleyen bir öğretmen yalnızca o konu için üretilmiş oyun materyallerini kullanmalıdır. D/Y
4) Çocuk ilgi, istek ve ihtiyaçlarının farkına vardıkça kendisine daha uygun oyun materyalleri seçer. D/Y
5) Oyun oynamak isteyen yetişkin bir birey hangi kaygılar nedeniyle bu isteğini baskılar?
6) Çocuk, hangi becerilerini geliştirerek yeni arkadaşlar edinir ve bu yolla farklı oyun
materyallerini deneyimler?
a) akademik
b) sosyal
c) motor
d) öz bakım
e) yaratıcılık
7) Oyun materyali gruplarından hangisinin ölçüsüz bir şekilde kullanımında bağımlılık gelişme olasılığı en yüksektir?
a) gerçek nesneler b) dijital ürünler c) işitsel ürünler d) oyuncaklar
e) oyun alanları
8) Aşağıdaki spor branşlarından hangisinin oyun materyali daha tehlikelidir?
a) sırıkla atlama
b) buz pateni
c) okçuluk
d) futbol
e) güreş
9) İlkokul çağı çocuklarının oyun materyalleri bilişsel gelişimleri dikkate alındığında hangi dönemin özelliklerine göre seçilmelidir?
133
a) duyu-motor
b) işlem öncesi c) döngüsel işlemler d) somut işlemler e) soyut işlemler
10) Aşağıdakilerden hangisi ilkokul döneminde tenefüslerde oynamaya en az uygun oyun materyalidir?
a) ip
b) taş c) top
d) yaprak
e) makas
Cevaplar
1) akademik
2) On sekiz (18)
3) yanlış
4) doğru
5) etiketlenme, ayıplanma, eleştirilme vs.
6) b
7) b
8) c
9) d
10) e
134
9. FARKLI YAŞ VE ÖZELLİKTEKİ ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN
ETKİNLİKLERİ I
135
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
8.1. Oyun etkinliği planlamasını
8.2. Öğrenme sitillerine göre farklı oyunları
8.3. Oyun etkinliklerinde yapılabilecek uyarlamaları
8.4. Okul öncesi dönem yaşlarına uygun oyun etkinliklerini
8.5. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerine uygun oyun etkinliklerini
136
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Öğrenme sitili nedir?
Ne tür öğrenme sitilleri vardır?
Kendi öğrenme sitilinizi nasıl tespit edersiniz?
Bir oyun tüm çocuklar için aynı sonucu veya katkıyı sağlar mı?
Uyarlama nedir?
Uyarlama nasıl yapılır?
Bir oyun farklı çocuklara uyarlanırken nelere dikkat edilmelidir?
Aynı oyun etkinliği tüm yaş gruplarında oynanabilir mi, neden?
137
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya
geliştirileceği
Oyun Etkinlikleri Oyun etkinliği planlar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Öğrenme Sitilleri Öğrenme sitillerini sayar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Öğrenme Sitilleri Çocuğun hangi öğrenme sitiline sahip olduğunu tespit eder.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Öğrenme Sitillerine Göre Oyun Etkinlikleri
Öğrenme sitillerine göre oyun etkinliği planlar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Etkinliklerinde
Uyarlama
Oyun etkinliğini hangi gruba nasıl uyarlayacağını söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek
kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Etkinliklerinde
Uyarlama
Uyarladığı oyun etkinliğini oynatır.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak
çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaşa Göre Oyun Etkinlikleri
Aynı oyunu farklı yaş gruplarında oynatır.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama
yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
138
Anahtar Kavramlar
Oyun Etkinliği, Öğrenme Sitilleri, Uyarlama, Oyun Etkinliği Planlama, Yaşa Göre Oyun Etkinliği
139
Giriş
Bebekler ve çocukların ilk eğitim ortamı ailedir. Çocuklar daha sonra kreş, anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lise seviyesinde eğitim almaktadır. Farklı öğretim seviyelerinde genellikle yaşa dayalı bir sınıflama bulunurken bunun yanında özel gereksinimi olan çocuklar ile farklı davranış problemleri görülen çocuklar için de ayrıca veya destek mahiyetinde eğitimler bulunmaktadır.
Bireysel farklılıklar kategorize edilemeyecek kadar geniştir, çünkü her birey tektir ve özeldir. Ancak belli standartlar oluşturabilmek için kategorizasyon gereksinimi vardır. Bu
amaçla çok genel de olsa insanlar şu şekilde üç kategoriye ayrılabilir:
Özel gereksinimli bireyler
Normal gelişim gösteren bireyler
Davranış bozukluğu olan bireyler
Birinci kategoride bulunan ve farklılıkları açıkça görülebilen bireylerin bu durumunu
ifade etmek için toplumların gelişmişlik düzeyine göre farklı adlandırmalar yapılmaktadır. Aynı toplumda da bilinç düzeyine göre farklı zamanlarda farklı tabirler de kullanılabilmektedir. Sakat, mağdur, özürlü, engelli, özel gereksinimli gibi ifadeler değişse de bakış açısı değişmediği ve farkındalık düzeyi artmadığı müddetçe psikososyal olarak zarar görecek bireyler bu kategorinin kapsamına girmektedir.
Özel gereksinimli bireylerde erken teşhisle önce bireysel eğitim planı sonra kaynaştırma planı yapılmalıdır. Kaynaştırma öğrencilerinin hassasiyetleri doğrultusunda ders veya etkinlikte yapılan ve o kişinin öğrenmesine katkı sağlayan düzenlemelere uyarlama denir. Halihazırda bilinen oyunlar kaynaştırma öğrencisinin de bulunduğu bir gruba uyarlanırken
dikkat edilmesi gereken temel noktalar, özel gereksinimli bireyin onayı, eğlenmesi ve akran desteğinin istenmesidir.
İster özel gereksinimli ister normal gelişim gösteren bir çocuk olsun, anne karnından ilkokul başlangıcına kadar alınan eğitim okul öncesi eğitim kapsamına girer. Bu dönemde her
çocuk evde, sokakta, parkta, okulda dolayısıyla hayatını geçirdiği tüm mekanlarda oyun oynama ihtiyacı duyar.
Oynanacak oyunlar ile ilgili olarak;
“Sadece şu şekilde oynanabilir
Sadece şurada oynanabilir
Sadece şu materyallerle oynanabilir
Sadece şu konularla ilgili oynanabilir
140
Sadece şu zamanlarda oynanabilir”
şeklinde hiçbir kısıtlamaya gidilemez. Dolayısıyla içeriği, zamanı ve oynanabileceği yeri sınırsız, yeni yöntem ve teknikler geliştirilebilen bir alandan bahsedilmektedir. Oyun bu
yönüyle de her zaman gelişime açıktır.
141
9.1. Öğrenme Stiline Göre Oyun Etkinlikleri
İster normal gelişim gösteren ister özel gereksinimli ister davranış problemleri olan
bireyler olsun tüm insanlar aynı öğrenme tarzına sahip değildir. Farklılıklarından kaynaklanan bu özellikleriyle hedef kitle olan çocukları tanıyarak onların kendi öğrenme sitiline uygun oyunlar oynatılmalıdır. Gruptaki çocuk sayısı arttıkça öğrenme sitillerinin sayısı da artabileceğinden, grubun homojenliğini sağlamak zorlaşmaktadır. Bu nedenle öğretmenin, gruba tek bir öğrenme tarzı ile eğitim vermesi uygun değildir.
Başlıca öğrenme sitilleri;
Görsel Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı İşitsel Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı Motor Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı Sosyal Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı
Okul öncesi dönemde eğitim oyun temelli olarak planlandığından çocuklara oynatılacak oyunlar yoluyla öğrenme sitilleri tespit edilebilir. Çocukların sevdiği, katılmaktan keyif aldığı ve hatta bu oyunu oynayalım önerisini getirdiği oyunlar, çocuğun öğrenme sitiliyle ilgili kuvvetli ipuçları verir. İlk haftalardan itibaren öğretmenin dikkatli gözlemi ve öğrenme tarzları ile ilgili teorik bilgilerin birleştirilmesi sonucu ortaya çıkarılabilir.
İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde müfredatlarda beden eğitimi dersi dışında oyuna
yer verilmemektedir. Bu nedenle çocukların teneffüslerde grup halinde veya bireysel olarak
oynadıkları oyunlarda herhangi bir eğitsel ve sistemli yapılandırma söz konusu değildir. Bu
oyunlar genellikle çocukların doğaçlama olarak başlattıkları ve sürdürdükleri kısa süreli bilindik oyunlardır. Çocuklar bu dönemde öğrenme isteklerinden bağımsız bir şekilde, başka bir ifadeyle herhangi bir öğrenme amacı gütmeden, oyunlarında farkında olmadan kendi
öğrenme tarzına uygun oyunları tercih eder.
Eğitsel yapılandırmanın yapıldığı beden eğitimi derslerinde öğrencilerin öğrenme tarzlarının belirlenmesi ve bu yönde oyun ve spor branşlarına yönlendirme yapılması gerekmektedir. Özellikle ileri yaşlarda profesyonel sporcu yetiştirilebilmesi için bu tespit ve yönlendirmeler son derece önemlidir.
9.1.1. Görsel Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı
Bireyin daha önce karşılaşmadığı bir bilgiyi öğrenme sürecinde, bilginin hafızaya alınması, kalıcı hale getirilmesi ve gerektiğinde kullanılması için görsel uyaranlarla etkileşimin ön planda olduğu öğrenme tarzıdır. Bu öğrenme tarzına sahip bireylerin gözlem gücü diğer duyularının önündedir. Dikkat becerileri yüksek düzeydedir. Bu öğrenme tarzına sahip bireyler görsel uyaranları, akranlarına ve diğer kişilere göre daha hızlı ve ayrıntılı olarak fark eder.
142
Algı düzeylerindeki yükseklik, görsel uyaranların oyun ve oyun materyallerine dönüştürülmesinde etkilidir. Bu nedenle bu öğrenme tarzına sahip çocuklara gözlem becerileri,
görsel uyaran çeşitliliği, dikkat gerektiren unsurlar ile bunlarla ilgili oyun materyallerinin sıkça yer verildiği oyunlar oynatılmalıdır. Buradan bu tür öğrenme tarzına sahip çocuklara diğer becerilere yönelik oyunlar oynatılmaması veya diğer öğrenme tarzına sahip çocuklara bu tür oyunların oynatılmaması gerektiği anlaşılmamalıdır.
Bu tür öğrenme tarzına sahip çocuklara oynatılabilecek oyun türleri ile bu türlere ait örnekler aşağıda verilmiştir.
Blok merkezinde yap-boz bloklarıyla oyun
Dramatik oyunlardan terzi ve mağazacılık oyunu
Kukla oyunlarından ipli kukla oyunu
Öğretmenin model olduğu parmak oyunu
9.1.2. İşitsel Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı
Bireyin daha önce karşılaşmadığı bir bilgiyi öğrenme sürecinde, bilginin hafızaya alınması, kalıcı hale getirilmesi ve gerektiğinde kullanılması için işitsel uyaranlarla etkileşimin ön planda olduğu öğrenme tarzıdır. Bu öğrenme tarzına sahip bireylere herhangi bir nesne,
durum veya olayın işitsel yolla aktarılması öğrenmedeki kalıcılığı artırır. Ayrıca ritmik örüntülerin bulunduğu oyunlar bu kapsamda değerlendirilebilir.
Bu öğrenme tarzındaki çocuklar oyunlarında anlatılanları ve duyduklarını anlama konusunda akranlarına göre daha ileri beceriye sahiptir. Seslerin kaynağının tespiti, ayırt edilmesi, algılanması ve taklit edilmesi, manipüle edilmesi ve amaca uygun kullanılması gibi beceriler bu öğrenme tarzına sahip çocuklarda baskın unsurlardır. Ayrıca müzikal etkinlikler
yoluyla motivasyonları artırılmaya son derce uygundur. Bununla birlikte her ne kadar doğru bir yöntem olmadığı konusunda tartışmalar olsa da, çocuğun kendi öğrenme tarzını oluşturduğu ve müzik dinlerken ders çalıştığı durumlar da bu öğrenme tarzına örnek olarak gösterilebilir.
Bu tür öğrenme tarzına sahip çocuklara oynatılabilecek oyun türleri ile bu türlere ait örnekler aşağıda verilmiştir.
Müzikli oyunlardan kırmızı balık, yağ satarım oyunu
Sözel (dile dayalı) oyunlardan tekerleme, bilmece oyunu
Ses ve yansıma oyunlarından öt kuşum öt oyunu
Hayali oyunlardan hikâye tamamlama oyunu, müziğe söz uydurma oyunu
143
9.1.3. Motor Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı
Bireyin daha önce karşılaşmadığı bir bilgiyi öğrenme sürecinde, bilginin hafızaya alınması, kalıcı hale getirilmesi ve gerektiğinde kullanılması için hareket ve dokunsal uyaranlarla etkileşimin ön planda olduğu öğrenme tarzıdır. Bu öğrenme tarzına sahip bireylerin öğrenmelerini yaparak yaşayarak gerçekleştirmesi kalıcılığı artırır. Dokunsal oyun
materyallerinin bu öğrenme tarzına sahip çocuklar üzerinde önemli etkileri bulunabilir.
Bu öğrenme tarzına sahip çocuklar büyük ve küçük kas becerilerine hizmet eden hareketlerle oluşturulmuş oyunlardan daha çok öğrenebilirler. Harekete dayalı becerilerden
atlama, zıplama, sıçrama, koşma, yuvarlanma gibi becerilerin yanında sıkma, bastırma, yoğurma çekme, tutma, itme gibi dokunsal becerilerin bulunduğu oyunlardan hoşlanırlar. Bedensel enerjilerinin doğru bir şekilde boşaltılması için bu tür oyunların sıklıkla kullanılması hem çocuk hem de çevresindeki yetişkinler açısından oldukça faydalıdır.
Bu tür öğrenme tarzına sahip çocuklara oynatılabilecek oyun türleri ile bu türlere ait örnekler aşağıda verilmiştir.
Hareketli oyunlardan koşmaca, ebelemece oyunları
Taklidi oyunlardan kurbağa dansı, ayı yürüyüşü, ördek yürüyüşü oyunları
Hareketli yarışmalardan çuval yarışı, top sektirme, sandalye kapmaca oyunları
Gerçek oyunlardan duvar boyama, sınıf süpürme oyunları
9.1.4. Sosyal Becerilerin Yoğun Olduğu Öğrenme Tarzı
Bireyin daha önce karşılaşmadığı bir bilgiyi öğrenme sürecinde, bilginin hafızaya alınması, kalıcı hale getirilmesi ve gerektiğinde kullanılması için sosyal unsurlarla etkileşimin
ön planda olduğu öğrenme tarzıdır. Başka bir ifadeyle, bireyin diğer bireyler ile etkileşime girmesinin öğrenmesine daha fazla katkı sağlaması durumudur. Birey başka insanlarla etkileşim halindeyken onu sadece gözlemekle kalmaz; izler, taklit eder, konuşur, soru sorar, cevap verir, tartışır ve diğer sosyal etkileşim boyutlarını gerçekleştirebilir. Diğer öğrenme tarzlarında ise bu çeşitlilik mevcut değildir. Bu öğrenme tarzı Bandura’nın sosyal öğrenme kuramıyla yakından ilişkilidir.
Bu öğrenme tarzına sahip bireyler için akran öğrenimi, yetişkin desteği, mentörlük ve eğitim koçluğu gibi işbirlikli ortamların sağlanması öğrenmenin kalıcılığını artırır. Sosyal
becerilerin yoğun olduğu oyunlar bu öğrenme tarzına sahip çocuklarda daha fazla kullanılmalıdır. Bireysel oyunlardan daha çok grup ve takım oyunlarına yer verilmesi ve bu oyunlarda rekabet, işbirliği, sosyal değerler gibi kavramların işlenmesi gerekir.
144
Bu tür öğrenme tarzına sahip çocuklara oynatılabilecek oyun türleri ile bu türlere ait örnekler aşağıda verilmiştir.
İşbirliği ve rekabete dayalı oyunlardan mendil kapmaca
Fırsat oyunları kapsamındaki oyunlar
Dramatik oyunlardan pazarcılık oyunu
9.2. Oyun Etkinliklerinde Uyarlama
Uyarlama genel olarak oluşturulan bir şablonun farklı kişiler veya durumlara uygun hale getirilmesi olarak tanımlanabilir. Diğer bilim dallarında olduğu gibi eğitim bilimleri alanında da yapılacak programlar, verilecek dersler, gerçekleştirilecek etkinliklerde hedef kitlenin farklı özelliklerine göre uyarlama gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu durum öncelikle bireysel farklılıklar, daha sonra bireyin özel gereksinimli olup olmaması ve öğrenme tarzlarıyla ilişkilidir. Eğitimde beklenen çıktıların elde edilebilmesi için, ezber veya düz bir uygulamalardan ziyade yukarıda bahsedilen gerekçeler nedeniyle uyarlamalara mutlaka yer verilmelidir.
Bireysel farklılıklar ve ilgiler çocukların bir oyunla ilgili düşünce ve tutumlarını etkileyerek bakış açılarını oluşturur. Öğretmenler ise başka alternatifler geliştirmemişse farklı özelliklere sahip çocuklarının aynı oyuna karşı dikkatlerini çekmek durumunda kalabilir. Bu
tür durumlarda öğretmenlerin her çocuğun farklılıklarını, bireysel özelliklerini tespit ederek aynı oyunu farklı çocuklara uyarlaması gerekecektir.
Özel gereksinimli çocuklara yönelik yapılacak uyarlamalar, çocuğun engel türüne göre yapıldığı gibi; aynı engel türünün kendi içinde de ağırlık derecesine, yaş ve gelişim özelliklerine göre yapılmalıdır. Hafif derecede zihinsel engeli olan çocukların oynayabildiği altı parçalı yap-
bozun orta derecede zihinsel engeli olan çocuklara üç parçalı olarak sunulması bu tür bir uyarlamaya örnek olarak verilebilir.
Uyarlama daha önce söylendiği gibi sadece özel gereksinimli çocuklara yönelik yapılan bir işlem değildir. Bir başka uyarlama çeşidi olarak normal gelişim gösteren çocuklar arasında farklı özelliklerine göre yapılabilecek uyarlamadan söz edilebilir. Bu farklı özellikler çocukların öğrenme sitilleri olabildiği gibi yaşları, ilgi, istek ve ihtiyaçları ile duygusal durumları da olabilir. Ayrıca normal gelişim gösteren çocuklara göre hazırlanmış etkinlikler, bu grubun içinde bulunan özel gereksinimli kaynaştırma öğrencisine de uyarlanmalıdır. Renk
kavramının verileceği bir oyun planlayan öğretmenin normal gelişim gösteren çocukları için dört renk kombinasyonu olan bir oyun oynatırken, zihinsel engelli kaynaştırma öğrencisi için renk sayısını ikiye düşürmesi bu duruma örnek bir uyarlamadır.
145
Uyarlama için herhangi bir yaşı beklemek doğru değildir. Uyarlama her yaş ve özellikteki bireyler için gerçekleştirilebilir. Örneğin bebeklik çağında engel türü tespit edilen çocuklar için ilgili duyu ve becerilerin keskinleştirilmesi veya bu becerilere dayalı yardım sağlanmasına yönelik uyarlamalar yapılmalıdır.
Uyarlama yapılırken; dikkat edilecek hususlar
Çocuğun yaşı
Engelin türü
Engelin derecesi
Bireysel özellik, ilgi, istek ve ihtiyaçlar
Oyun tekniğinin çocuğa uygunluğu
Uygun oyun materyali
Çocuğun Yaşı: Uyarlamada en fazla dikkat edilmesi gerek durumlardan biridir.
Özellikle küçük yaşlarda bireysel farklılıklar ve gelişim özellikleri aylara varıncaya kadar çok farklı olabilmektedir. Bu nedenle aynı oyunun kolaylık-zorluğu, basitlik-karmaşıklığı gibi özellikler başta olmak üzere yaşa göre düzenlenmelidir.
Engelin Türü: Özel gereksinim, yalnızca tek türden oluşan bir durum değildir. Birçok çeşidi olan engellilik, her engel türünün farklı özelliklerine göre uyarlama yapılmasını gerektirmektedir.
Engelin Derecesi: Aynı engel grubundaki çocuklar aynı ağırlık derecesinde olmayabilir. Genellikle hafif, orta ve ağır olmak üzere üçe ayrılan bu derecelendirmelerdeki çocukların öğrenme düzeyi ve hızı arasında oldukça önemli farklılıklar vardır. Her engel grubunun kendi içindeki derecelendirmesine göre uyarlama yapılmalıdır.
Bireysel Özellik, İlgi, İstek ve İhtiyaçlar: Eğitimde motivasyon esastır. Her bireyin içinde bulunduğu şartlar farklı olduğu için motivasyonunu etkileyen faktörlerde de çeşitlilik mevcuttur. Çocukların güdülenmesi için ilgi, istek ve ihtiyaçlarının tespit edilerek buna göre uyarlamalar yapılması gerekmektedir.
Oyun Tekniğinin Çocuğa Uygunluğu: Her çocuğun öğrenme tarzı farklı olabileceği için çocukların tarzlarına uygun oyunlar oynatılması dolayısıyla oyun teknikleri içinde öğrenme tarzına göre bir tercihte bulunulması gerekir.
Uygun Oyun Materyali: Oyun uyarlanırken hedef kitlede bulunan çocukların özelliklerine uygun oyun materyalleri de tercih edilmelidir. Hedef kitle içindeki farklı çocuklar
için de ayrıca oyun materyali uyarlaması yapılmalıdır.
146
Uyarlama ile özel gereksinimli bir çocuk için kolaylaştırılan ve/veya basitleştirilen oyunun sonucunda ilgili amaç ve hedeflere ulaşılması halinde, durum değerlendirilerek oyun bir seviye daha karmaşık ve/veya zor olarak yeniden uyarlanmalıdır. Örneğin; zihinsel engelli bir çocukla nesne saklama oyunu oynarken iki farklı nesne ile gerçekleştirilen süreç sonunda çocuk sorunsuz bir şekilde saklanan nesneyi ya da farklılaşmayı gösterebiliyorsa, nesne sayısı üçe çıkarılmalıdır. Bu şekilde oyun bir seviye karmaşıklaştırılmış olur. Başka bir örnekte hafif derecede işitme engelli bir çocuktan, dinletilen hayvan sesinin üç görselden hangisine ait olduğunu bilmesi istenir. Oyun birkaç kez tekrarlandıktan sonra çocuk, ilgili görselleri sorunsuz gösterebiliyorsa ses düzeyi azaltılarak oyun zorlaştırılır. Görsel sayısı da arttırılarak karmaşıklaştırılır.
Okul öncesi dönem çocuklarının özel gereksinimli çocuklar ile ilgili farkındalık düzeyi artırılarak uyarlamaya destek vermeleri sağlanabilir. Bu duruma genel olarak akran desteği denilebilir. İlkokul, ortaokul ve lise döneminde müfredatlarda, beden eğitimi dersi ve yöntem olarak kullana öğretmenler haricinde oyuna yer verilmediğinden, özel gereksinimli öğrencilere yönelik uyarlama için gerekli şartlar oluşmamaktadır. Beden Eğitimi derslerinde öğretmenler bireysel olarak özel gereksinimli çocuklar için uyarlama yapmalıdır.
9.3. Yaş Gruplarına Göre Oyun Etkinlikleri: 0-6 Yaş
Bu bölümde okul öncesi dönemdeki farklı yaş ve özellikteki çocuklara yönelik oyun etkinlikleri ele alınmıştır. Konular işlenirken bebeğin doğumundan başlanarak ilkokula başlayacağı dönem kadar olan kısmı içeren yaşlar için oyun etkinliklerinden bahsedilmiştir. Sonraki bölümde ise ilkokul, ortaokul ve lise döneminde bulunan çocuklarda farklı yaş ve özellikteki çocuklara yönelik oyun etkinliklerine yer verilmiştir.
Okul öncesi dönem çocukları 0-3 ve 3-6 yaş olmak üzere iki gruba ayrılabilir. 0-3 yaş aralığındaki kısım genellikle evde veya kreş adı da verilen gündüz bakımevlerinde vakit geçirirken, 3-6 yaş aralığındakiler ise evde ya da okul öncesi eğitim kurumlarında eğitim alabilir. Genel olarak 0-3 yaş ile 3-6 yaş arasındaki temel farklar duyuların keskinleştirilmesi-geliştirilmesi, basitlik-karmaşıklık ile kolaylık-zorluk gibi kavramlarla ilişkilidir. Oyun
etkinlikleri tasarlanırken çocukların yaş ve gelişim özellikleri göz önünde bulundurularak basitten başlayıp karmaşığa doğru, kolaydan başlayıp zora doğru, bilinenden başlayıp bilinmeyene doğru bir hiyerarşi izlenmelidir.
Çocuk büyüdükçe öğrendiği ve oynadığı oyun sayısı artar. Dolayısıyla büyüme ve gelişme sürecinde birikimli bir süreç içerisinde önceki öğrenmelerin de kullanıldığı geniş bir faaliyet havuzu oluşur. Bu artış ergenlik sonuna kadar devam etse de, ergenlik sonrası oyuna ayrılan zamanda azalış meydana gelir. Bu durumun altında yatan neden olarak birçok husus sayılabilir. Bunlardan başlıcaları;
Akademik becerilerin daha fazla önemsenmesi
Genç yetişkinliğe ait yeni sorumluluklar
147
Toplumsal kalıp yargılar
Ayıplanma endişesi
Çocukça davranma yaftalanma endişesi
Bu konulara sonraki bölümde daha ayrıntılı yer verilmiştir.
9.3.1. Sıfır-Üç (0-3) Yaş Oyun Etkinlikleri
Bebekler (7-8 aya kadar) genellikle yatar pozisyonda oldukları için pasif konumdadırlar. Bu pasif olma durumu beş duyu organı ile ilgili oyunların oynatılmasına engel değildir. Bilakis çocuğun tüm duyu organlarını geliştirmeye yönelik oyunlar dengeli bir şekilde oynatılmalıdır. Bu sayede çocukların gelişim sürecine bütüncül bir şekilde katkı sağlanmış olur.
Çocuklarla yapılacak oyun etkinliklerinde zorlama yerine meraklandırıcı ve eğlenceli öğelere yer verilmelidir. Bu oyunlardan bazıları ve geliştirilebilecek duyular şu şekilde sıralanabilir:
Ceee oyunu ile görsel bütünlük ve algılama oyunları,
Bip bip, düüüt oyunu, sesi takip etme oyunu (parmak şıklatma) ile işitsel algı ve dikkat oyunları,
Sarkaç oyunu ile kollar ve bacakların geliştirildiği dokunsal oyunlar,
Limonlu yüz buruşturma oyunu ile tat farkındalığı oyunu,
Çiçek koklama oyunu ile koku algılama ve farkındalığı oyunları
Bu dönemin ilk aylarında, tatma ve koklama ile ilgili oyunlar bebeğin gelişimine uygun olmayabilir. Yukarıda bu iki unsurla ilgili olarak verilen örnekler, bebeklikten çocukluğa geçiş sürecinde rahatlıkla oynatılabilir. Bebekler (7-8 aydan yürüyünceye kadar) oturma ve emekleme ile birlikte çevredeki uyaranları merak etme ve onlara ulaşmaya çalışma isteğiyle daha fazla hareket eder ve tepki verir. Bu dönemde oynatılabilecek oyunlara şu örnekler verilebilir:
Sürünme oyunu, yuvarlanma oyunu
Uçak geliyor oyunu
Hayvan sesleri oyunu (miyavlama, havlama), araç sesleri oyunu
Meyve koklamaca oyunu,
Saklambaç, yarısını saklama oyunu
148
Bebeklerin çoğu 1-2 yaş arasında yürümeye başlayarak çevreyi keşfetme, karıştırma, eşyaları kullanmaya çalışma (manipüle etme) gibi eylemleri sanki profesyonel bir iş gibi gerçekleştirir. Adeta işiyle bütünleşmişçesine bir sahiplenme içindedir. Bu nedenle engel olmak yerine bu durum fırsata çevrilerek oyunlaştırılmalıdır. Bununla ilgili verilebilecek bazı örnekler şu şekildedir:
Nesne saklama oyunu
Ses farkındalığı oyunu, ses ayırt etme oyunları
Nesneleri koklama oyunu
Vücut bölümlerini bilme oyunu (burnuna dokun, kulağını göster)
Tadına bakma oyunu (turşunun tadına bakma gibi)
Bu dönemde 2-3 yaş aralığındaki çocukların, artık başta evdeki tüm eşyalar ve kişiler olmak üzere çevresiyle etkileşim düzeyi giderek artmıştır. Ailesindeki diğer bireylerin rollerini model alarak, onlara ait iş ve davranışları kendi oyunlarına yansıtabileceği gibi, bu konularla
ilgili hayali oyunlar da oluşturabilir. Ayrıca evde evcil hayvan bulunuyorsa onunla vakit
geçirme, kendince konuşma, onu taklit etme gibi farklı oyunlar oynayabilir. Merak ve araştırma isteği bu etkileşimin artmasında çok önemli bir faktördür. Bahsedilen durumlara örnek olarak şu oyunlar sayılabilir:
Diş fırçalama oyunu, süpürme oyunu
Araba sürme oyunu, bebek uyutma oyunu
Eşyaları düzenleme oyunu (çekmece), ayakkabı deneme oyunu
Yemek yapma oyunu, yaprak toplama oyunu
Miyavvvv kaç fare kaç oyunu
9.3.2. Üç-Altı (3-6) Yaş Oyun Etkinlikleri
Bu dönem okul öncesi dönemin ikinci yarısı olan ve okul öncesi eğitim kurumlarına devam edilebilecek dönemdir. Bu dönemde artık çocukların anne-baba, ya da bakıcıya bağımlılığı azalmakta, tuvalet de dahil olmak üzere kendi temizliğini yapabilmektedir. Bu bağımlılık azalma durumunun sonucu olarak benlik gelişimine bağlı olarak kendi oyunlarını oluşturup kendine yeni bir dünya kurgulayacak düzeye gelmiştir.
3-4 yaş arasındaki çocuklar artık evin dışına daha fazla çıkmak, çevreyi keşfetmek, farklı oyun alanları bulmak ve farklı sosyal ortamlarda bulunarak oyunlar oynamak ister. Bu dönemde çocukların ve diğer insanların yanında bulunur fakat tek başına oynamaktan hoşlanır.
149
Sözel etkileşim olsa da birlikte oynama, paylaşma ve işbirliği yapma genellikle görülmez. Bu
dönemde oynanabilecek bazı oyunlara şu örnekler verilebilir:
Bebek giydirme oyunu
Salıncak, kaydırak
Misafirlikte oynanan oyunlar
Kum havuzunda oyun, banyo oyunları
Alışveriş oyunu, market arabasında oyun
4-5 yaş arasındaki çocuklar akranlarıyla daha fazla sosyal etkileşime girmeye başlar. Genellikle sosyal becerilerle ilgili oyunlar oynamaya, evde daha fazla yetişkin rolleriyle ilgili oyunlar oynamaya ve hayali oyunlar oynamaya ağırlık verir. Benmerkezcilikten az da olsa
uzaklaşma başladığından paylaşma, yardımlaşma, birlikte oynama gibi durumlar görülebilir. Ancak henüz işbirliği yapma, kurallara uyma içeren oyunlara genellikle rastlanmaz. Ancak 3-5
yaş aralığındaki çocuklardan herhangi bir eğitim kurumuna devam eden çocukların, kurallara ve yapılandırılmış oyunlara adaptasyonunun daha kolay olduğu söylenebilir. Bu yaşlarda görülebilecek oyunlar şu şekilde örneklendirilebilir:
Grup oyunları
Evcilik oyunu
Meslek oyunları
Hayali arkadaş oyunu
5-6 yaş arasındaki çocuklar genellikle yapılandırılmış oyunlar oynayan, kurallı oyunların yapısını anlayan, önceki dönemlere göre sosyal becerileri daha gelişmiş ve fiziksel aktivite düzeyi yüksek bir durumdadır. Oyunlarında artık benmerkezci bakış açısını büyük ölçüde azaltmıştır. Bu dönemde çoğunlukla okul öncesi eğitim kurumuna devam eden çocuklar belli bir program dâhilinde kavram temelli oyunlarla bilgi, beceri ve tutumlarını geliştirebilir. Bu dönemde oynanabilecek bazı oyunlar şöyle sıralanabilir.
Öğrenme merkezi oyunlarından fen merkezinde rüzgar gülü oyunu
Sınıf dışı oyunlardan bahçede yerden yüksek oyunu
Yaşam becerileri oyunlarından ayakkabı giyme oyunu, çorabını bulma oyunu
Kurallı oyunlardan yarışmalar, sandalye kapmaca oyunu
Sosyal oyunlardan işbirlikli ve paylaşımlı oyunlar
Sportif oyunlardan jimnastik ve egzersiz oyunları
150
Uygulamalar
Kendi öğrenme sitilinizi tespit ediniz.
Çevrenizdeki çocukları gözlemleyerek öğrenme sitillerini tahmin ediniz.
Özel gereksinimli çocukları gözlemleyerek bildiğiniz bir oyunu ilgili çocuklara göre uyarlayınız.
Bildiğiniz bir oyunu 2 yaşından 18 yaşına kadar farklı yaşlardaki çocuklara göre uyarlayınız.
Uyarlama yaptığınız oyun etkinliklerini oynatınız.
151
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde öğrenme sitillerine, özel gereksinime ve yaş gruplarına göre oyun etkinlikleri ele alınmıştır. Bu bağlamda; görsel, işitsel, motor ve sosyal öğrenme sitillerine sahip çocuklara uygun oyun etkinlikleri; farklı engel gruplarına göre nasıl oyunlar planlanabileceği ve uyarlaması; okul öncesi, döneme uygun oyun etkinlikleri ele alınmıştır.
152
Bölüm Soruları
1) Halihazırda bilinen oyunlar kaynaştırma öğrencisinin de bulunduğu bir gruba ……………………. dikkat edilmesi gereken temel noktalar, özel gereksinimli bireyin onayı, eğlenmesi ve akran desteğinin istenmesidir.
2) ………………. bebeklerin oyun oynamaya başladığı ilk sosyal ortamdır.
3) Popüler etkinlik ve oyunların hızla çoğalarak kısa sürede yerini başkalarının alabilmesi oyun çeşitliliğini artırırken, çocukların yaratıclığını olumsuz etkiler. D/Y
4) Sadece belli konularla ilgili oyunlar oynanabilir. D/Y
5) Bireysel farklılıkları genel olarak kategorize eden üç grup nelerdir?
6) Körebe oyunu aşağıdaki öğrenme sitillerinden hangisine daha uygundur?
a) görsel b) bilişsel c) motor
d) sosyal
e) işitsel
7) Kaynaştırma öğrencilerinin hassasiyetleri doğrultusunda ders veya oyun
etkinliklerinde yapılan ve o kişinin öğrenmesine katkı sağlayan düzenlemelere ne denir.
a) kategorizasyon
b) sınıflama
c) biçimlendirme
d) uyarlama
e) boyutlandırma
8) Yaş gruplarına göre oyunun oluşturulmasında dikkat edilmesi gereken ilkelerdendir?
a) inceden kalına
b) yakından uzağa c) genişten dara
d) büyükten küçüğe
e) hızlıdan yavaşa
9) Bebeklerin oynadığı sürünme ve yuvarlanma oyunu gibi oyunlar en çok hangi gelişim alanına hizmet eder?
153
a) sosyal
b) bilişsel c) motor
d) dil
e) duygusal
10) Aşağıdakilerden hangisi 2-3 yaş arası çocukların en çok tercih ettiği oyunlardandır?
a) ayakkabı deneme oyunu
b) pubg
c) tenis
d) satranç
e) mendil kapmaca
Cevaplar
1) uyarlanırken
2) aile
3) Doğru
4) Yanlış
5) Özel gereksinimli bireyler, Normal gelişim gösteren bireyler, Davranış bozukluğu olan bireyler
6) e
7) d
8) b
9) c
10) a
154
10. FARKLI YAŞ VE ÖZELLİKTEKİ ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN
ETKİNLİKLERİ II
155
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
10.1. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerine uygun oyun etkinliği planlamasını
10.2. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde öğrenme sitillerinin oyuna etkisini
10.3. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde özel gereksinimli bireylerin oyunlarını
10.4. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde oyunlarda yapılabilecek uyarlamaları
10.5. İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerine uygun oyun etkinliklerini
156
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Öğrenme sitilleri yaş büyüdükçe değişebilir mi?
İlkokul, Ortaokul ve Lise dönemlerinde ne tür öğrenme sitilleri vardır?
Kendi öğrenme sitilinizi nasıl tespit edersiniz?
Bir oyun tüm çocuklar için aynı sonucu veya katkıyı sağlar mı?
İlkokul, Ortaokul ve Lise dönemlerinde uyarlama nasıl yapılır?
Bir oyun farklı çocuklara uyarlanırken nelere dikkat edilmelidir?
Aynı oyun etkinliği tüm yaş gruplarında oynanabilir mi, neden?
157
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Öğrenme Sitillerine Göre Oyun Etkinlikleri
Öğrenme sitillerine göre oyun etkinliği planlar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama
yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Etkinliklerinde
Uyarlama
Oyun etkinliğini hangi gruba nasıl uyarlayacağını söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Etkinliklerinde
Uyarlama
Uyarladığı oyun etkinliğini oynatır.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Yaşa Göre Oyun Etkinlikleri
Aynı oyunu farklı yaş gruplarında oynatır.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
158
Anahtar Kavramlar
Oyun Etkinliği, Yaşa Göre Oyun Etkinliği, İlkokul Çağı Oyunları, Ortaokul Çağı Oyunları, Lise Çağı Oyunları
159
Giriş
Birey büyüdükçe etkileşime girdiği varlık çeşitliliği artar. Çocuğun daha önceki deneyimleri ve ilişkileri sonraki yaşamını inşa sürecinde bir temel niteliği taşıyarak yeni süreçlerin başlamasına ve sürdürülmesine zemin hazırlar. Önceki bölümde bireysel farklılıklar, öğrenme tarzları ve uyarlamalar aracılığı ile çocuğun bu süreçte nasıl desteklenmesi gerektiği konusuna yer verilmiştir. Bu bölümde ise okul öncesi dönem sonrası yine bu özelliklere dikkat edilerek çocuğun geleceğinin inşasında oyuna yer verilmesi gerektiğine yönelik gerekçeler ve örnekler sunulmuştur.
Daha önce ailesiyle etkileşim halinde olan çocuk, okul öncesi eğitm kurumlarına başlamasıyla öğretmen rolünde bir yetişkinle tanışır. İlkokulun ilk kısımlarında devam eden bu tanışıklık daha sonra ve ortaokul ile lisede başka bir boyuta dönüşür. Bu boyutta çocuk sınıf öğretmeninin yanında yeni öğretmenlerle tanışarak yaşamındaki farklı bakış açılarını artırmış olur. Bu eğitimcilerin bir kısmı dersini oyun yöntemiyle eğlenceli bir şekilde işlerken diğerleri geleneksel yöntemlerle işlemektedir. Daha önce oyun temelli eğitim alma konusunda deneyimli olan çocuk bu öğretmenlerin derslerine daha çok ilgi göstererek başarıya ulaşabilir. Bu durumla ilgili olarak derslerini oyun yöntemiyle yürüten öğretmenlerin öğrencilerini başarıya ulaştırmada paylarının yüksek olduğu söylenebilir.
Oyun etkinlikleri formal veya informal bir şekilde insan hayatında yer alan bir faaliyettir. Yetişkinler yaşamın stresinden uzaklaşmak için oyun oynadıklarını ifade eder. Özellikle ilkokulla birlikte çocuklar da akademik becerilerin ciddiyeti ve öğretmenlerin bazı uygun olmayan yöntemleri ile gerekli eğitsel motivasyondan uzaklaşmaktadır. Bilinmelidir ki oyun, eğitim hayatında ve günlük yaşam becerilerinde gereken kazanımların elde edilmesinde
en önemli yardımcı araçtır. Bu bölümde ilkokul, ortaokul ve lise çağı çocuklarının; oyun etkinlikleri hakkında durum tespiti, gelişim özelliklerine uygun oyunlar ve öneriler ele alınmıştır.
160
10.1. Yaş Gruplarına Göre Oyun Etkinlikleri: 7-18
Bu bölümde 7-18 yaş arası çocuklara yönelik oyun etkinliklerinden bahsedilmiştir. Bu
yaş grubundaki çocuklarda kısıtlı da olsa yine öğrenme tarzlarında farklılaşma ve uyarlamalar söz konusudur. Çünkü çocuklarda yaş ilerledikçe kendilerinin farkına varma ve sosyal ortama
uyma davranışları artmaktadır. Bu durumun oluşmasında küçük yaşlardan itibaren oynanan oyunların katkısı olduğu söylenebilir. Sonraki yaşlarda gerçekleştirilecek oyun faaliyetleri ile de tüm hayatı etkileyecek yaşam becerilerinin kazanılmasına yardımcı olacağı düşünülebilir.
Bu yaş aralığının başında zorunlu eğitime geçilmesiyle çocuklar, özellikle kurallı oyunlar oluşturmaya, kuralları değiştirmeye, daha fazla grup oyunu ve işbirlikli oyun oynamaya başlar. Bunun yanında bu dönemde gününün önemli bir kısmında yer alan akademik beceriler
ile ilişkili oyunlarda artış olduğu söylenebilir. Bu dönemde bilgi yarışmalarından, zeka oyunlarından ve espri anlayışlarını gelişmesiyle şaka oyunlarından hoşlanırlar.
Bu dönemde çocuklar sosyal grupları aracılığıyla çetecilik faaliyetlerine dayanan oyunlar, rekabete dayalı oyunlar, halk oyunları ve spor branşlarına yönelik oyunlar ile ilgilenebilir. Bu dönemde ailelerin ve öğretmenlerin oyun konusundaki tutumu ve rehberliği çocuğun bedensel ve ruhsal sağlığını etkilemesinin yanında meslek veya önemli bir uğraş olarak geleceğini şekillendirebilmesi yönüyle önemlidir. Örneğin ailenin veya öğretmenin gözlemleri sonucu herhangi bir spor oyununda (branşında) yeteneği ve ilgisi tespit edilen çocuk ilerde lisanslı profesyonel bir sporcu olabilir.
Günümüzde bilişim teknolojilerindeki ilerlemeler, popüler etkinlik ve oyunların her an ortaya çıkabilmesi ve kısa sürede yerini başkalarının alabilmesi döngüsüne ortam sağlamıştır. Bu durum oyun çeşitliliğini artırırken, çocukların kendi oyun üretim ve düşünme becerilerini olumsuz yönde etkilemektedir. Lise döneminde bile çocukların kendilerine sorulan sorulara tek kelimelik cevap vermesi, kendini ifade ederken iki veya üç kelimelik cümleler kurması, verilen bir durum ile ilgili yorum yapamaması gibi sonuçların düşünme becerilerindeki eksiklik ile ilişkili olduğu tahmin edilmektedir.
Bu dönem çocukları ilkokul, ortaokul ve lise seviyesi olarak kategorize edilse de kademeler arası geçiş yıllarında birbirine yakın karakteristik özellikler sergilemektedirler. Bu
durum okul öncesi dönemdeki aylarla ifade edilen kritik geçişler kadar keskin olmamaktadır. Bu anlamda ortaokul son sınıf çocuğu ile lise birinci sınıfa giden çocuk arasında oyuna ilgi, oyun çeşitliliği ve oyuna ayrılan zaman bakımından büyük ölçüde benzerlik görülür. Ancak
ilkokul çağı çocuğu ile lise çağı çocuğunun gelişimsel özelliklerindeki –özellikle bilişsel ve fiziksel gelişim- farklılıklar ve ergenlik faktörü nedeniyle oyunlarında önemli ayrışmalar görülür. Bu ayrışmalar oyun konularının niteliği, oyun kurallarındaki esneklik derecesi, oyunda kullandıkları materyaller, teknikler ve karşı cinsle oynama gibi hususlarda olabilir.
161
10.1.1. Yedi-On bir (7-11) Yaş Oyun Etkinlikleri
Bu dönem ilkokul yıllarını kapsayan ve ergenlik öncesinde sonlanan süreçtir. Bu
dönemde sosyalliğin önceki dönemlere göre fark edilir düzeyde arttığı söylenebilir. Okulda
veya sınıfta bulunan popüler çocukların oynadığı oyunlar veya ilgilendiği spor branşları diğer çocukların oyun ve spor tercihlerini etkileyebilir. Ayrıca ebeveynin mesleği ve yaptığı sporların
da oyunlara yansıtıldığı görülebilir.
Bu dönem gelişimsel olarak yoğun bir kavram öğrenimi, fiziksel hareketlilik, sıkı arkadaşlık ilişkileri, kurallara bağlılık, otoriteye saygı ve sorumluluk ile ilgili karakteristikler içerir. İlkokul çocukları genellikle teneffüslerde ve beden eğitimi derslerinde fiziksel aktivitelerin ağırlıklı olduğu oyunlar oynar. Bitmek bilmeyen enerjileriyle yoğun hareket içeren aktivitelere eğilimlidir. Ayrıca okuma-yazma ve matematik ile ilgili daha çok, bilişsel ve dil becerilerine yönelik oyunlar oynarlar. Bu yaş aralığındaki çocukların sıklıkla oynamayı tercih ettikleri oyunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Mendil kapmaca, yakalamaca
Yerden yüksek, köşe kapmaca
İsim şehir, eşleştirme oyunları
Kör ebe, tekerleme oyunları
Bu dönem çocukları, görsel ve sosyal medya platformlarındaki popüler kişilerden etkilenerek oyun ve aktivitelere yönelebilir. Ayrıca interaktif çevrimiçi oyunlar aracılığı ile (Pubg gibi) kurduğu iletişim sonucunda da gerçek hayatta oynadığı oyun tercihleri değişebilir. Ayrıca her dönemde oynanabilecek geleneksel oyunlarla da bu dönemde karşılaşılabilir. Bu yaş aralığındaki çocukların oynamayı tercih ettikleri bazı popüler oyunlar şu şekilde sıralanabilir:
Şişeyi dik getirme oyunu
Şişe kapağı açma oyunu
İp atlama oyunu
Bisiklete ters binme oyunu
Sek sek oyunu
Balon patlatma oyunu
Silahçılık oyunu
Kılıç-kalkan oyunları
162
Bu dönemde oynanan oyunlarda konu seçimi, oyun tekniği, materyal ve oyuna ayrılan zaman bakımından kendi içinde benzerlik bulunsa da kız ve erkek çocuklarının ayrı gruplar halinde oynadıkları görülür. Ancak bu durumun istisnası olacak şekilde karma oyunlar da
oynanabilir. Bu dönemde kız ve erkeklerin oynadığı bazı oyunlar aşağıda sıralanmıştır:
Kızlar
İp atlama, sek sek, hulahoop, el-ele tekerlemeleri, voleybol
Erkekler
Birdirbir, futbol, tren, halat çekme, deve güreşi
10.1.2. On iki-On sekiz (12-18) Yaş Oyun Etkinlikleri
Bu dönem ortaokul ve lise yıllarını kapsayan, ergenlik ve ilk gençlik dönemlerine rastlayan süreçtir. Bu dönemde benlik farkındalığı önceki dönemlere göre artmıştır. Bu dönem çocukları, ergenliğin başlamasıyla aile ve evden ziyade akranları ile birlikte vakit geçirmek ister ve yaptıkları birçok şeyi oyunlaştırma eğilimindedir. Alaycı şakalar, el şakaları, kapışmalı oyunlar bu dönemde sıkça görülebilir.
Bu dönemdeki çocuklar, internet kullanımı arttıkça arkadaş gruplarıyla çevrimiçi oyunlar oynayabilir ayrıca bu oyunların benzeri spor branşlarıyla ilgilenebilir. Bu durum
internet ortamının çocuğa sağlamış olduğu olumlu bir kazanım olarak ifade edilebilir. Fakat özellikle internet tabanlı oyunların bağımlılığa yol açabilmesi çocuğun gerçek yaşamdan kopmasına neden olabilir.
Bu dönemde çocuklarda soyut düşünme ile beraber akıl ve zeka oyunları olarak nitelendirilen oyunlara karşı bir eğilim görülebilir. Bu durum gelişimsel olarak çocukların üstbilişsel becerilerle ilgili oyunlara ilgisini yönlendirebilir. Bu yaş aralığındaki çocukların sıklıkla oynamayı tercih ettikleri oyunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Paintbal, su tabancası oyunları
Savaş oyunları, strateji oyunları
Şaka oyunları, sihirbazlık oyunları
Mangala, Go, Monopoli
Grupla spor yapmakla ilgilenseler de yeteneklerine göre bireysel oyunlar oynayabilirler. Bununla birlikte çeşitli masa oyunları da ilgilerini çekebilir. Toplumsal açıdan çocuklara uygun görülmeyen, kahvehane ve cafe gibi ortamlarda oynanan bazı oyunlara da sosyal gruplar aracılığı ile merak salabilirler. Bu oyunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:
163
Okçuluk, Güreş
Atıcılık, Yüzme
Satranç, dama, domino
Langırt, bilardo, masa tenisi
Okey, pişti, tavla
Yukarıda sayılanlara ek olarak ergenlik döneminde fiziksel ve hormonal değişimler sebebiyle hareketli oyunlarda artış devam eder. Bu dönem çocukları lunapark veya tema
parklarda adrenalin salgılanımını artıran oyunlara ilgi göstererek fiziksel aktivite yönünden zorlayıcı oyunları tercih edebilirler. Ayrıca spor branşlarına yönelim en çok bu yaş aralığında görülür. Bu oyunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Gokart, Rollercoaster,
Korku Tüneli, Aquapark Oyunları
Gondol, Balerin, Rancer
Boks Makinesi, Halter
Futbol, Basketbol, Voleybol
Tenis, Eskrim, Badminton
Judo, Aikido, Kik-Boks
164
Uygulamalar
İlkokul, Ortaokul ve Lise döneminizde öğrenme sitilinizi düşününüz.
Çevrenizdeki çocukları (liselileri) gözlemleyerek öğrenme sitillerini tahmin ediniz.
Özel gereksinimli çocukları (büyük yaş gruplarını) gözlemleyerek bildiğiniz bir oyunu ilgili çocuklara göre uyarlayınız.
Bildiğiniz bir oyunu 2 yaşından 18 yaşına kadar farklı yaşlardaki çocuklara göre uyarlayınız.
Uyarlama yaptığınız oyun etkinliklerini oynatınız.
165
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde ilkokul, ortaokul ve lise çağlarındaki çocukların öğrenme sitillerine, özel gereksinime ve yaş gruplarına göre oyun etkinlikleri ele alınmıştır. Bu bağlamda; görsel, işitsel, motor ve sosyal öğrenme sitillerine sahip çocuklara uygun oyun etkinlikleri; farklı engel gruplarına göre nasıl oyunlar planlanabileceği ve uyarlaması; ilkokul, ortaokul ve lise dönemlerine uygun oyun etkinlikleri ele alınmıştır.
166
Bölüm Soruları
1) Çocuk büyüdükçe öğrendiği ve oynadığı oyun sayısında …………. gözlenir.
2) Alaycı şakalar, el şakaları, kapışmalı oyunlar ………. yaş aralığında sıkça görülebilir.
3) Oyun etkinliklerini planlarken 7-18 yaş grubu çocukların öğrenme tarzlarındaki
farklılaşma ve uyarlamalar dikkate alınmalıdır. D/Y
4) Bilişim teknolojilerindeki ilerlemeler oyun çeşitliliğini artırırken, çocukların kendi oyun üretim ve düşünme becerilerini olumsuz yönde etkilemektedir. D/Y
5) İlkokul çağı çocuğu ile lise çağı çocuğunun oyunlarındaki önemli ayrışmalar en çok
hangi gelişimsel özelliklerindeki farklılıklardan kaynaklanır?
6) Aşağıdaki oyunlardan hangisinin 7-18’den küçük yaşlarda oynanması daha zordur?
a) isim-şehir b) yerden yüksek
c) mendil kapmaca
d) kutu kutu pense
e) yağ satarım, bal satarım
7) Aşağıdakilerden hangisi motor becerilerin yoğun olduğu öğrenme tarzına daha uygun bir oyundur?
a) dama
b) satranç
c) bilmece
d) ebelemece
e) kulaktan kulağa
8) Hangisi bireylerin ergenlik sonrasında oyuna ayırdığı zamanda azalış meydana gelmesinin sebeğlerinden biri değildir?
a) etiketlenme kaygısı b) çocuksu bulma
c) derslerin önemsenmemesi d) yeni sorumluluklar
e) ayıplanma endişesi
9) Aşağıdakilerden hangisi 12-18 yaş arası çocukların tercih ettiği oyunlardan biri
değildir?
a) Satranç
167
b) Ceee oyunu
c) Langırt d) Mangala
e) Paintbal
10) 7-18 yaş grubu çocukların oynadığı hangi oyunlar daima sosyal gruplar aracılığı ile gerçekleştirilmez?
a) çetecilik faaliyetlerine dayanan oyunlar b) rekabete dayalı oyunlar c) takım sporlarına yönelik oyunlar d) halk oyunları e) kapalı alan oyunları
Cevaplar
1) artış/artma
2) 12-18
3) doğru
4) doğru
5) bilişsel ve fiziksel gelişim
6) a
7) d
8) c
9) b
10) e
168
11. ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN ETKİNLİKLERİ
169
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
9.1. Özel gereksinim ve türlerini
9.2. Özel gereksinimli çocukları
9.3. Özel gereksinimli çocukların oyun ihtiyaçlarını
9.4. Özel gereksinimli çocuklara yönelik oyun planlamayı
9.5. Özel gereksinime göre oyun etkinliği oluşturmayı
170
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Özel gereksinim ne demektir?
Hangi çocuklar özel gereksinimli olabilir?
Özel gereksinimli çocuklar neden oyuna ihtiyaç duyar?
Özel gereksinimli çocuklar ile normal gelişim gösteren çocuklar arasındaki farklar nelerdir?
Normal gelişim gösteren çocuklara oynatılan oyunlar özel gereksinimli çocuklara oynatılabilir mi?
Engel türüne göre oynatılacak oyun değişebilir mi, neden?
171
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya
geliştirileceği
Özel gereksinimli
çocuklar Özel gereksinimi tanımlar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek
kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Özel gereksinimli
çocuklar
Özel gereksinimli türlerini sayar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Özel gereksinimli
çocuklar Özel gereksinimli
çocukları fark eder.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Özel gereksinimli
çocukların oyun ihtiyacı
Özel gereksinimli
çocuklara uygun oyunların özelliklerini bilir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Özel gereksinimli
çocukların oyun ihtiyacı
Özel gereksinimli
çocuklara uygun oyun etkinliklerini bilir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Özel gereksinimli
çocukların oyun ihtiyacı
Özel gereksinimli
çocuklara uygun oyun etkinliklerini oynatır.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
172
Anahtar Kavramlar
Özel gereksinim, Özel gereksinim türleri, Özel gereksinimli çocuklar, Özel gereksinimli çocukların oyun ihtiyacı, Özel gereksinimli çocuklara uygun oyun etkinlikleri.
173
Giriş
Oyun büyük-küçük, yaşlı-genç, kız-erkek, zengin-fakir gibi birçok farklı özelliğe sahip bireyin ihtiyaç duyduğu bir etkinliktir. İnsan yaşamını sürdürdüğü müddetçe eğlenmek ve rahatlamak ister. Dünyanın pek çok bölgesinde özellikle televizyon ortamındaki bazı programlarda çeşitli formatlarda sunulan oyun içerikli yarışmalara gösterilen ilgi, bireylerin ister yarışmacı ister izleyici olarak rahatlama ve keyif alma ihtiyacının göstergesi sayılabilir.
Oyun, sadece bireysel ihtiyaç ile açıklanabilecek bir durum değil, onun ötesinde eğitsel ve psikososyal boyutları açısından toplumun sürekliliği ve kültür aktarımı için de önemli bir araç olma durumundadır. Toplumun ihtiyacı denilince akla sadece normal gelişim gösteren bireyler gelmemelidir. Toplum kesimleri arasında bulunan dezavantajlı bireylerin potansiyellerini açığa çıkarıp en verimli bir şekilde kullanmaları için ideal yollardan biri de oyundur. Buradan yola çıkılarak oyunun özel gereksinimli bireyler üzerindeki işlevini harekete geçirecek şekilde planlamalar yapılarak oyundan faydalanılmalıdır. Böylelikle dezavantajlı bireylerin kendileriyle barışık ve topluma uyumlu hale gelmelerine yardımcı olunur.
Özel gereksinimli bireylerin kendini gerçekleştirmesinde ve topluma adaptasyonunda en önemli faktörlerden biri olan eğitim-öğretim planlarında oyun etkinliklerine yeterince yer verilmelidir. Bu grupta bulunan bireylere Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) ve Bireyselleştirilmiş Öğretim Programı (BÖP) hazırlık ve uygulamasında, ayrıca grup etkinliklerinde oyun önemli bir araç olarak kullanılmalıdır.
Özel gereksinimli çocuklarla çalışan öğretmenlerin hem bireysel eğitimlerde hem de grubun tamamının özel gereksinimli olduğu grup eğitimlerinde bireye ya da gruba uygun oyun etkinliği hazırlama konusunda bilgi ve becerisinin yüksek olması gerekir. Bu bilgi ve
becerilerin istenen düzeyde olabilmesi için öğretmenlerin öncelikle engel grupları hakkında kapsamlı bilgisinin olması gerekir. Öğretmen özel gereksinimli bireyin engel türünü, gelişim özelliklerini, ilgilerini, isteklerini, ihtiyaçlarını iyi bir şekilde öğrenmelidir. Bu bilgilerini oyun
etkinlikleri ve oyun yöntemi ile ilgili bilgileriyle beraber kullanarak hedef gruptaki çocuklara en üst düzeyde fayda sağlayabilir.
Özel gereksinimli bireylerin ihtiyacı olan eğitimi oyun yöntemi ile alması yaşam algısını değiştirerek pozitif yönde ilerlemesini sağlayacaktır. Çünkü oyun bu bireylere bir takım başarılar yaşama imkanı sağlar. Yetersizlik, işe yaramazlık, beceriksizlik gibi bazı olumsuz şartlanmalarından kurtulmasına zemin hazırlayan oyun yöntemi, bu bireylerin özgüven kazanmasına yardımcı olur. Paralimpik oyunlarda başarı gösteren sporcuların başarıları bu duruma örnek olarak gösterilebilir.
174
11.1. Özel Gereksinimli Çocuklar
Çeşitli sebeplerle, kişisel özellikleri ve eğitim yeterlikleri açısından akranlarından beklenen gelişim düzeyinin altında veya üstünde olacak şekilde belirgin farklılık gösterenlere özel gereksinimli birey denir. Bu gruptaki bireylerle ilgili bilgiler, özel eğitime yönelik yayınlarda ayrıntılarıyla işlendiğinden bu kitapta geniş kapsamlı olarak işlenmemiştir.
Özel gereksinimi olan bireylerle ilgili alanyazında çok sayıda sınıflandırma olmakla birlikte, en yaygın kullanılan sınıflamanın şu şekilde olduğu söylenebilir:
İşitme Engelli Bireyler Zihinsel Engelli Bireyler
Görme Engelli Bireyler Bedensel Engelli Bireyler
Dil ve Konuşma Bozukluğu Olan Bireyler Üstün Zekalı ve Özel Yetenekli Bireyler
Üstün zeka ve özel yetenek grubu dışındaki her engel türünde özel gereksinimli bireyler, genel olarak kendi içinde hafif, orta ve ağır dereceli olarak alt sınıflara ayrılır. Özel eğitim sürecinde, genellikle hafif ve orta derecedeki özel gereksinimli bireyler kendi içinde gruplanabilirken, ağır derecede özel gereksinimi olan bireyler bireysel olarak eğitim alır.
11.2. Özel Gereksinimli Çocukların Oyun İhtiyacı
Çocukluk döneminde normal gelişim gösteren çocukların hayatında oyunun çok önemli olduğu bilinmektedir. Oyun aynı zamanda özel gereksinimli çocuklar için de önemli katkıları olan bir unsurdur. Yeme, içme, uyku, dinlenme, barınma, korunma gibi temel fiziksel ihtiyaçlar nasıl normal gelişim gösteren bireyler için doğal bir durum ise; özel gereksinimli bireyler için de temel birer ihtiyaçtır. Aynı şekilde oyun da; özel gereksinimli ya da normal gelişim gösteren bireyler için ruhsal açıdan rahatlatıcı ve eğlendirici nitelikte temel bir ihtiyaçtır.
Normal gelişim gösteren bireylerin haricinde özel gereksinimli bireylerin oyunlarında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar bulunmaktadır. Özel gereksinimli çocuklara yönelik bireysel oyunlarda rekabet, yenilme, kaybetme, yetersizlik, kıskanma, doğru-yanlış, ayıplanma gibi olumsuzluklara yer verilmemelidir. Böylelikle özel gereksinimli çocukların başarısızlık duygusu yaşamadan, herhangi bir kaygı taşımadan, kendini rahat ve güvende hissederek oyuna katılması sağlanabilir. Bu durumun gerçekleştirilebilmesinde en önemli görev güven veren bir öğretmene düşmektedir.
Özel gereksinimli çocuklarda oyun etkinlikleri ile tüm gelişim alanlarına dair ilerlemeler kaydedilebilmektedir. Geçmiş yıllarda özellikle zihinsel engellilerin bilişsel gelişimine yönelik araştırmalar ve eğitimler yapılmaktayken, günümüzde tüm engel gruplarının bütün gelişim alanlarıyla ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Özel gereksinimli bireylerin topluma
175
entegrasyonu ile ilgili özellikle iletişim kurma, etkileşim, arkadaş edinme, birlikte çalışma gibi birçok sosyal beceri konusundaki çalışmalar ön plana çıkmaktadır. Bu çalışmaların çoğunluğunda yöntem olarak oyunun kullanıldığı görülmektedir. Çarpıcı bir örnek olması açısından; özel gereksinimli bireylerin, grup oyunlarında bireysel olarak güçlü ve eksik
yönlerini fark ederek, arkadaşlarının güçlü yönleri ile birbirlerinin eksik yönlerini tamamlamayı öğrendiklerine dair çalışmalar mevcuttur.
11.3. Özel Gereksinimli Çocuklara Yönelik Oyun Etkinlikleri
Özel gereksinim düzeyi düştükçe, normal gelişim gösteren bireylerle beraber oynanan oyunlar birbirine seviye olarak yaklaşır. Başka bir ifade ile bireyin engel oranı azaldıkça normal gelişim gösteren akranlarının oyunlarına benzer nitelikte oyunlar oynar. Buradan hareketle;
hafif ve orta derecede özel gereksinimi olan bireylere grup oyunları ve bireysel oyunlar oynatılabilirken, ağır derecede olanlara bireysel oyunlar oynatılır.
Özel eğitimde eğitim materyalleri çok önemli bir konumdadır. Oyun materyallerinin
işlevi, niteliği, boyutu ve engel alanına has özellikleri özel gereksinimli bireylerin gelişim ve eğitimleri açısından oldukça önemlidir. Ayrıca engel gruplarına göre oyun ortamları çok farklılaşmakta ve özel ekipmanlar öne çıkmaktadır. Bu bağlamda, oyun etkinlikleri hazırlanırken çevrenin olabildiğince çocuğun ihtiyaçlarına göre zenginleştirilip oyun materyallerinin buna göre eğitim sürecine dâhil edilmesi gerekir.
Öğretmenler bireysel etkinlikleri, ilgili çocuğun özelliklerine göre hazırlayacağı için herhangi bir sorunla karşılaşmayabilir. Bununla birlikte uygulama aşamasında birçok faktörden dolayı sorunlar yaşayabilir. Fakat grup etkinliklerinde oyunu çocukların seviyesine göre hazırlaması gerektiğinden, özel gereksinim grubunun türü ve derecesi bakımından homojen olması gerekir. Farklı engel türlerinden ve/ya ağırlık derecelerinden çocukların bulunduğu gruplarda öğretmenin zorlanması muhtemeldir.
Öğretmenlerin eğitim ortamlarında yaptığı uygulamaları bireyin diğer yaşam alanlarında desteklenmesi için özel gereksinimli bireyin ailesinin işbirliği imkanları tespit
edilmelidir. Bu tespit, özel gereksinimli bireyin, aile katılımı kapsamında oyun yoluyla desteklenmesi için gereklidir.
Öğretmenin ve ailenin işbirliği ile tüm özel gereksinim gruplarındaki çocuklara birçok benzer oyun oynatılabilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus oyunun farklılaştırılmasının ve derecelendirilmesinin ilgili engel türüne göre özenle yapılması gerektiğidir. Bu bölümün bundan sonraki kısmında engel gruplarına yönelik oyun etkinlikleri ayrı başlıklarda incelenmiştir. Bu oyun etkinlikleri şu şekilde sıralanmıştır:
İşitme Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Zihinsel Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
176
Görme Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Bedensel Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Dil ve Konuşma Bozukluğu Olan Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Üstün Zekalı ve Özel Yetenekli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
11.3.1. İşitme Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
İşitme engeli bulunan bireylerde oyun açısından, işitme kalıntısı olan ve olmayan şeklinde temel bir ayrıma gidilebilir. İşitme kalıntısı olan bireylerde sese dayalı ve sözel oyun materyalleri (işitsel materyaller) ile işitsel oyunlar ön planda tutulmalı iken; işitme kalıntısı olmayan bireylerde daha çok yaşam becerileri ile beden ve işaret diline yönelik oyunlara yer
verilmelidir.
İşitme engelli bireylere oynatılacak oyunlarda bilişsel olarak anlama becerilerini ve
ifade becerilerini geliştirmek için görme duyusunun aktif olarak kullanılması gerekir. Fiziksel
aktiviteye dayalı oyunlarda yönergeleri anlama ve duruma göre hareket etme becerileri ön
planda olmalıdır. Bu tür oyunlara verilebilecek örneklerden bazıları şöyle sıralanabilir:
Sesi dinle ve anla oyunu
Gör yap oyunu
Enstrümanla deve cüce oyunu
Özellikle hafif ve orta düzey işitme engellilerde konuşmayla ilgili oyunlar dil gelişimine katkı sağlayacaktır. Sesleri dinleme, fark etme ve ayırt etme ile ilgili oyunlar özellikle işitme kalıntısı yüksek olanlar için önemlidir. Bu tür oyunlara verilebilecek örneklerden bazıları şöyle sıralanabilir:
Davul-Zil oyunu
Hayvan sesleri oyunu
Notalarla oyun
Ritim sensin oyunu
Yansıma sesleri oyunu
Ses/konuşma-nesne ilişkilendirme, eşleştirme ve sesleri anlamlandırma ile ilgili oyunlar işitme engellilerin tüm gelişim alanlarının desteklenmesi için önemlidir. Bu tür oyunlar çevrede bulunan tüm nesnelerin çıkardığı sesler ile kurgulanarak oluşturulabilir. Bu oyunlara verilebilecek örneklerden bazıları şöyle sıralanabilir:
177
Eşleştirme oyunu
Ses yarışmaları
Görsel algılama ve anlamlandırma oyunu
Takırtı-tukurtu oyunu
Mutfaktaki sesler oyunu
Bu engel grubunda özellikle işitme kalıntısı olmayan çocuklar için dudak okuma ve
işaret dili yöntemlerinin oyun yöntemine entegre edilmesi ve işitsel oyun materyallerinin etkin bir biçimde kullanılması uygundur.
11.3.2. Zihinsel Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Zihinsel engele sahip özel gereksinimli bireylerle oynanacak oyun etkinliklerinde dikkat
edilmesi gereken temel nokta serbest oyun ve fırsat oyunu tekniklerine daha çok yer verilmesidir. Bu tür oyunların sıklıkla oynanması bu engel grubundaki çocukların belli bir beceri alanıyla ilgili egzersiz yapma sayısını artırarak istenilen gelişim düzeyine daha hızlı ulaşılmasını sağlayacaktır.
Yapılandırılmış veya yarı yapılandırılmış oyunlar bu bireylerde serbest oyun ve fırsat oyunu tekniklerine oranla daha az tercih edilmelidir. Bunun nedeni bireyin potansiyelinin
mümkün olduğunca sınırlanmaması ve iç kaynaklı bir motivasyon amaçlanmasıdır. Yapılandırılmış veya yarı yapılandırılmış oyunlar oynatıldığında oyunun sonucunda başarı kriterinin gerçekleştirilmesine özen gösterilmelidir. Bu durum çocuğun motivasyonunu artırarak yeni oyun etkinliklerine daha istekli başlamasına zemin oluşturur.
Zihinsel engelli bireylerin oyunlarında akademik becerilerden çok yaşam becerileri ön planda olmalıdır. Özellikle az sayıda yönerge, aşama ve örüntü içeren davranış modellemesi şeklindeki oyunlar tercih edilmelidir. Zihinsel engele sahip özel gereksinimli bireylerin oyunlarında bilişsel becerilerin geliştirilmesine hangi yaşta olursa olsun en alt düzey veya en kolay seviyeden başlanmalıdır. Bu seviye çocuğun başarısı ile birlikte kademe kademe yükseltilmelidir. Bu tür bireylerin öz bakım becerilerine yönelik oyunlar bilişsel oyunlar kadar önemlidir.
11.3.3. Görme Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Görme engelli özel gereksinimli bireyler ile ilgili, görme kalıntısı olanlar ve olmayanlar şeklinde temel bir ayrıma gidilebilir. Görme kalıntısı olanlarda daha çok görsel algılama ve görme duyusuna yönelik oyunlar ön planda olmalıdır. Görme kalıntısı olmayan özel gereksinimli bireylerde dokunsal ve işitsel oyun materyalleri ile oyunlar oynatılmalıdır. Bu
178
oyunlar başta kavramları somutlaştırmaya yönelik olmalı ve tüm gelişim alanlarını desteklemelidir.
Görme engellilerde işitsel oyun materyallerinin daha fazla kullanılması gerekmektedir. Bu açıdan dile dayalı oyunlar ve müzikli oyunların ön planda olması gerektiği söylenebilir. Bunların yanında şarkılar, tekerlemeler, bilmeceler, hikayeler gibi çocuk edebiyatı ürünleri bu engel grubunda sıkça kullanılması gereken oyun materyalleridir. Örneğin bir hikayede geçen hayvanların seslerinin taklidine dayanan bir oyun oynatılabilir. Görme engellilerde önemli bir eğitim başlığı olan oryantasyon ve bağımsız hareket etme ile ilgili oyunlar oynatılmalıdır. Ayrıca dramatik oyunlar yoluyla da rol oynama ve sosyal ilişkileri geliştirilebilir.
Görme engellilerde boş zamanları değerlendirme ile ilgili masa oyunları ve inşa oyunlarının oynatılması zihinsel becerilerin desteklenmesi açısından önemlidir. Ayrıca öğrenme merkezinde oyunlar oynatılabilir. Bu engel grubundaki çocukların dokunma duyusu da normal gelişim gösteren akranlarına göre daha fazla gelişebilmektedir. Bu özelliği dikkate alarak dokunsal özelliği fazla olan oyun materyallerinin işitsel materyallerle beraber kullanılması önemlidir. Çünkü öğrenmenin daha sağlıklı ve kalıcı hale getirilmesi için etkinliklerin daha fazla duyuya hitap edecek şekilde oluşturulması gerekir.
11.3.4. Bedensel Engelli Bireylere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Bedensel engel diğer engel gruplarında olduğu gibi çeşitli şekillerde görülebilir. Herhangi bir uzvun doğuştan eksikliği, kaza ya da yaralanma gibi travmatik bir olaydan
kaynaklanan uzuv kaybı veya var olanların işlevini yerine getirememesi şeklinde farklı engel
çeşitliliği ile karşılaşılabilir. Bedensel engele sahip özel gereksinimli bireylerde kısıtlılık genellikle hareket becerileridir. Bu grup için, hareket becerilerinin daha az olduğu oyunların haricinde, başka türde bir engel eşlik etmiyorsa, normal gelişim gösteren bireyler gibi oyun etkinlikleri tasarlanabilir.
Fiziksel engelli özel gereksinimli bireylerde kısıtlılığın olmadığı uzvuna yönelik oyunlar ön plana çıkarılmalıdır. Kısıtlı organının da devam edegelen işlevini tamamen yitirmemesi adına fizik tedavi uzmanlarından alınan tavsiyeler doğrultusunda oyunlar hazırlanmalıdır. Ayrıca doğuştan engelli olan bir çocuğun bunu kabulleniş biçimi ile sonradan engelli olan bir çocuğun kabulleniş biçimi arasında özellikle duygusal anlamda büyük farklılıklar olabilir. Bu süreçte oyunlar bireyin engelinin ne zaman ve ne şekilde oluştuğuna dikkat edilerek planlanmalıdır.
Paralimpik olimpiyat oyunlarında gerek bireysel gerek takım halinde madalya kazanan akranlarının başarıları bu engel grubundaki çocuklar için önemli bir motivasyon kaynağıdır. Bu
bireyler günümüzde bedensel engelli bireylere sunulan sportif imkanların artmasıyla ulusal ve
uluslararası düzeyde spor müsabakalarında boy gösteren örnekler aracılığı ile bu tür oyunlara yönlendirilebilir. Bu yolla başarı duygusunun tadılmasının yanında küçük yaşlardan itibaren bireysel veya takım oyunlarına katılması sağlanarak psikososyal açıdan desteklenmelidir.
179
11.3.5. Dil ve Konuşma Bozukluğu Olanlara Yönelik Oyun Etkinlikleri
Konuşma için gerekli organlarda bulunan veya sonradan meydana gelen bir problemden
kaynaklı olarak, bireyin kendisini konuşarak ifade etme becerisini olumsuz etkileyen özel gereksinim türüdür. Dil ve konuşma bozukluğu kapsamında çok çeşitli probleme rastlanabildiği için engelli bireyin temel problemi dikkate alınarak oyunlar planlanmalıdır. Genel olarak alıcı ve ifade edici dil becerileri ile ilgili sese dayalı ve sözel oyun materyallerinin kullanıldığı oyunlar oynatılabilir.
Bu engel grubunda özellikle konuşma organlarının hazır hale getirilmesi için yapılan çalışmalar, nefes çalışmaları, dil, dudak, çene ve yüz kasları alıştırmaları, sesleri dinleme, anlama ve kullanma çalışmalarına dönük oyunlar ön planda olmalıdır. Bu bağlamda sayılan oyun etkinliklerine örnekler;
Nefes Çalışmaları
Balon şişirme oyunu
Üfleyerek mum söndürme oyunu
Kâğıt üfleme oyunu
Sakız şişirme oyunu
Üflemeli çalgılarla oyun
Köpük baloncuğu üfleme oyunu
Pipetle gol atma oyunu
Dil, Dudak, Çene ve Yüz Kasları Alıştırmaları
Lolipop, dondurma yalama oyunu,
Dili dışarı çıkarıp çekme ve dili yuvarlama oyunu
Sakız çiğneme oyunu,
Dudakları açma, kapama, büzme oyunu
Görüldüğü gibi bu engel grubunda konuşmaya yardımcı organların kullanımıyla birçok oyun oynatılabilmektedir. Oyun planlamada öğretmenler bu hususa özel önem göstermelidir.
180
11.3.6. Üstün Zekalı ve Özel Yeteneklilere Yönelik Oyun Etkinlikleri
Akranlarına göre tüm gelişim alanlarında belirgin oranda hızlı ilerleme kaydeden ve herhangi bir yetenek ya da beceri alanında üstün özelliklere sahip bireyler bu özel gereksinim grubuna girer. Bu gruptaki çocuklar genellikle, bilişsel olarak akıl yürütme ve mantıksal düşünmeye daha erken başlamakta; bununla birlikte başta ebeveynler olmak üzere yetişkinler de bu çocuklar için oyunu gereksiz ve boş iş olarak görmektedir. Bu nedenlerden dolayı çocuk da bu bakış açısını benimseyip oyundan uzaklaşabilmektedir.
Bu gruptaki çocuklar için hazırlanan etkinlikler hem öğretmenlerin hem de çocukların zenginleştirebilmesine fırsat sunabilmelidir. Ayrıca çocukların oyunu oynamanın ötesinde oyun üretmeye ve yapacakları işlerde oyunu bir yöntem olarak kullanmaya güdülenmesi
önemlidir. Özellikle bilimsel düşünme aşamalarına uygun oyunların nasıl oynanacağına
yönelik çocuklara örnek gösterilmesi ve model olunması gerekir.
Normal gelişim gösteren çocuklara oynatılan tüm oyunlar üstün zekalı ve özel yetenekli çocuklara da oynatılabilir. Oyun tasarlanırken çocuğun bilişsel yönünün yanında özel yeteneğine özgü oyunların kullanılması bu konuda uzmanlaşmasına katkı sağlayacaktır. Bu
gruba oynatılan oyunlarda çocukların yeteneklerinin göz önünde bulundurulmasının yanında, özellikle zorlaştırma ve karmaşıklaştırmaya dikkat edilmelidir.
Bu gruptaki çocuklar kişisel özellikleri sebebiyle, çevresindeki diğer insanlar tarafından anlaşılamama gibi durumlardan dolayı içe kapanık bir ruh haline bürünebilmektedir. Oyun etkinlikleri sayesinde daha çok sosyalleşmeleri sağlanarak bu dezavantaj ortadan kaldırılabilir. Buradan yola çıkılarak, normal gelişim gösteren çocuklarla beraber oyun oynama, hem diğer çocukların bu tür çocuklara karşı algısını, hem de bu tür çocukların topluma uyumunu olumlu etkileyecektir.
181
Uygulamalar
Çevrenizdeki özel gereksinimli çocukları gözlemleyiniz.
Çevrenizdeki özel gereksinimli çocukların engel türünü tahmin ediniz.
Bir özel eğitim merkezinde özel gereksinimli çocukların oyunlarını gözlemleyiniz.
Bildiğiniz bir oyunu özel gereksinim türlerine uyarlayınız.
Çevrenizdeki özel gereksinimli çocukların oyun ihtiyacını belirleyiniz
182
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde özel gereksinimli çocuklar ve onlara yönelik oyun etkinlikleri ele alınmıştır. Ayrıca özel gereksinimli çocukların oyun ihtiyacına da değinilmiştir. Bu bağlamda; özel gereksinimli çocukların özellikleri ve engel türleri ile her engel türüne yönelik oyun etkinlikleri ve uyarlamaları işlenmiştir.
183
Bölüm Soruları
1) Hafif ve orta derecede özel gereksinimi olan bireylere grup oyunları ve bireysel oyunlar oynatılabilirken, ağır derecede olanlara ………………… oyunlar oynatılır.
2) Öğretmenler grup etkinliklerinde oyunu çocukların seviyesine göre hazırlaması gerektiğinden, özel gereksinim grubunun türü ve derecesi bakımından ……………. olması gerekir.
3) Oyun bireysel bir ihtiyaç değildir. D/Y
4) Ağır derecede özel gereksinimi olan hiçbir çocuk grup oyunu oynayamaz. D/Y
5) Oyun özel gereksinimli çocuklara hangi sosyal becerileri kazandırır?
6) BEP’in açılımı aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
a) Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı b) Bireysel Eğitim Planı c) Bireyselleştirilmiş Eğitimsel Program
d) Birey Eğitim Programıı e) Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı
7) Özel gereksinimli çocuklara uygun oyun oluşturulurken hangisi daha az önem taşır?
a) yaş
b) kan grubu
c) ilgi-istek
d) ihtiyaç
e) engel türü
8) Aşağıdakilerden hangisi özel gereksinim türlerinden biri değildir?
a) İşitme engeli b) Görme engeli c) Okuma engeli
d) Fiziksel engel
e) Üstün zeka
9) Özel gereksinimli çocuklara yönelik bireysel oyunlarda hangisi olmalıdır?
a) rekabet
b) yenilme
c) kaybetme
d) kazanma
e) yetersizlik
184
10) Aşağıdakilerden hangisi görme engellilere oynatılabilecek bir oyun değildir?
a) kokla bil oyunu
b) sesime gel oyunu
c) dokun tanı oyunu d) meyve tatma oyunu
e) renk eşleştirme oyunu
Cevaplar
1) bireysel
2) homojen/benzer /aynı vb
3) Yanlış
4) Yanlış
5) iletişim kurma, etkileşim, arkadaş edinme, birlikte çalışma vs.
6) a
7) b
8) c
9) d
10) e
185
12. OYUN MATERYALLERİNİN ÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ
186
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
10.1. Oyun materyallerinin önemini
10.2. Oyun materyallerinin işlevsel özelliklerini
10.3. Oyun materyallerinin örtük özelliklerini
10.4. Oyun materyallerinin fiziksel özelliklerini
10.5. Oyun materyallerinin faydalarını
10.6. Oyun materyallerinin çocuğun hayatındaki yerini
187
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Oyun materyali olmadan oyun oynanabilir mi?
Oyun materyalleri hangi açıdan önemlidir?
Herhangi bir şeyin oyun materyali sayılabilmesi için ne gibi özelliklerinin olması gerekir?
Oyun materyallerinin fiziksel özelliği ne demektir?
Oyun materyallerinin işlevsel özelliği ne demektir?
Oyun materyallerinin örtük özelliği ne demektir?
Oyun materyallerinin faydaları nelerdir?
Oyun materyallerinin çocuğun hayatında nasıl bir yeri olabilir?
188
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyun
Materyallerinin
Önemi
Oyun materyallerinin
önemini açıklar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyallerinin
Özellikleri
Oyun materyallerinin
fiziksel özelliklerini söyler. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyallerinin
Özellikleri
Oyun materyallerinin
işlevsel özelliklerini söyler. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyallerinin
Özellikleri
Oyun materyallerinin örtük özelliklerini söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyallerinin
Faydaları
Oyun materyallerinin
faydalarını sayar. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun
Materyallerinin
Çocuğun Hayatındaki Yeri
Oyun materyallerinin
çocuğun hayatındaki yerine örnek verir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
189
Anahtar Kavramlar
Oyun materyali, Oyun materyallerinin önemi, Fiziksel özellikler, İşlevsel özellikler, Örtük özellikler, Oyun materyallerinin Faydaları, Oyun Materyalleri ve Çocuk
190
Giriş
İnsanoğlu günlük hayatında birçok nesneyle etkileşim halindedir. Bunlardan bazılarını doğrudan kendisi için kullanarak fayda sağlarken bazılarını araç olarak kullanıp dolaylı olarak yarar sağlamaya çalışır. Bu yönüyle materyaller, doğumdan ölüme kadar insan hayatını kolaylaştıran, farklı becerilerini geliştiren ve psikolojik açıdan dengeyi sağlamaya yardımcı olan önemli birer araçtır. Bu materyallerden bazılarını özellikle ruhsal açıdan rahatlama ve eğlenme amacıyla oyun materyali olarak kullanabilir. Daha önce tanımlandığı üzere oyun materyalleri başta oyun olmak üzere, oyunlaştırılan bir çok etkinlikte kullanılan her türlü unsurdur.
Oyun materyalleri yapısına göre; oyuncaklar, dijital ürünler, sözel içerik ve sese dayalı (işitsel) ürünler, gerçek nesneler ile oyun alanları olmak üzere beş gruba ayrılabilir. Bu
materyallerden bazıları asıl işlevi itibariyle oyun materyali iken, bazıları başka bir işleve sahip olsa da oyunlarda kullanıldığında oyun materyali olarak nitelendirilir. Örneğin kahve fincanları asıl amacı itibariyle kahve içmeye yararken, yüzük oyununda yüzük saklanmasında kullanılan oyun materyali niteliği taşıyabilir.
Oyun materyali olarak kullanılan nesneler totem sembolü olarak kullanılmaktan geceleri o olmadan uykuya dalınamayan bir oyuncağa kadar geniş bir aralıkta incelenebilir. Çocuğun, ailesinin, eğitimcilerin ve diğer yetişkinlerin herhangi bir materyale yüklediği anlamın, verdiği önemin farklılık gösterdiği söylenebilir. Oyunun eğitime sağlayacağı katkı açısından bu farklılığın yadırganmaması önemlidir.
191
12.1. Oyun Materyallerinin Faydaları
İnsanın çevresindeki her türlü nesne ya da olguyla etkileşimi planlı ya da plansız bir şekilde gerçekleşmektedir. Bu etkileşim sürecinde taraflar birbirini az veya çok etkilemektedir. İnsanın bu süreçten beklentisi herhangi bir şekilde fayda elde etmektir. Oyun materyallerinin
çocuğun gelişimine katkısı yadsınamayacak bir gerçektir. Bireyin bilişsel, dil, bedensel, sosyal, duygusal gelişimine ve öz bakım becerilerine etkisi bilinmektedir. Fakat her oyun materyali
tüm gelişim alanlarına katkı sağlamayabilir. Bir oyun materyali birden çok gelişim alanına fayda sağlayabildiği gibi sadece bir gelişim alanına faydalı olanlar da vardır.
Oyun materyallerinin bilişsel gelişime faydaları arasında; düşünme becerileri, kavram öğrenimi, hayal kurma becerisi, mantık yürütme becerisi, dikkat, algılama, hatırlama, somutlaştırma, sıralama, hafızada tutma gibi beceriler sayılabilir. Bu becerilere yönelik oyunların oynatılması çocuğun bilişsel potansiyelini en üst düzeyde kullanmasına yardımcı olur. Bu oyunlar içinde kullanılan oyun materyalleri oyunun en önemli unsurlarından olan manipülasyon için temel niteliğindedir.
Oyun materyallerinin dil gelişimine faydaları arasında; kelime dağarcığını artırma, alıcı ve ifade edici dil becerileri, telaffuz ve artikülasyon becerileri, sesletim, ritmik ve ahenkli
konuşma becerileri gibi beceriler sayılabilir. Bu becerilere yönelik oyunların oynatılması çocuğun dile dayalı potansiyelini en üst düzeyde kullanmasına katkı sağlar. Bu oyunlar içinde kullanılan işitsel oyun materyalleri çocuğun hem yaratıcılığını hem de bu yöndeki yeteneğini geliştirir.
Oyun materyallerinin motor gelişime faydaları arasında; dönme, emekleme, ayakta durma, yürüme, koşma, yuvarlanma, zıplama gibi büyük kas; tutma, kavrama, buruşturma, yırtma, çizme, kesme gibi küçük kas becerileri sayılabilir. Bu becerilere yönelik oyunların oynatılması çocuğun hareket ve bedensel potansiyelini en üst düzeyde kullanmasında
faydalıdır. Bu oyunlar içinde kullanılan oyun materyalleri çocuğun hem bedensel sağlığını korumasına ve fiziksel becerilerini geliştirmesine katkı sağlar.
Oyun materyallerinin sosyal-duygusal gelişime faydaları arasında; kendini ifade edebilme, duygularını kontrol edebilme, kendisi ve çevresiyle uyum içinde olabilme; temel güven duygusu, bağımsızlık ve merak, araştırma, keşfetme gibi beceriler sayılabilir. Bu
becerilere yönelik oyunların oynatılması çocuğun sosyal potansiyelini en üst düzeyde kullanmasına yardımcı olur. Aynı zamanda sağlıklı bir duygusal gelişim göstermesine zemin hazırlar. Bu oyunlar içinde kullanılan özellikle dramatik oyunlarda kullanılan materyaller çocuğun toplumsallaşması ve empati becerilerini geliştirir.
Oyun materyallerinin öz bakım becerilerine faydaları arasında; kendi temizliği, beslenmesi, giyimi ve tehlikelerden korunma gibi temel gereksinimlerle ilgili beceriler
sayılabilir. Bu becerilere yönelik oyunların oynatılması çocuğun kendi ayakları üzerinde durmasını, başkasına ihtiyaç duymadan hayatını devam ettirebilmesini ve genel olarak hayat başarısına yardımcı olur. Bu oyunlar içinde kullanılan başta gerçek nesneler olmak üzere pek çok oyun materyali çocuğun yetişkinliğindeki alışkanlık ve rutinlerini etkiler.
192
12.2. Oyun Materyallerinin Çocuğun Hayatındaki Yeri
İnsan yaşamında birçok fayda sağlayan oyun materyalleri ile bireyler arasında farklı ilişkiler gelişebilir. Bu durum insandan insana zaman zaman küçük bazen de önemli farklılıklar gösterebilir. Bazı bireyler çocukluğundan itibaren bağımlılık derecesinde ilişki geliştirirken bazıları ise oyun materyallerine hiçbir önem atfetmeyebilir. Bunların yanında oyun materyalleri asıl işlevlerinde kullanıldığı gibi kişilik ve arkadaşlık gibi canlılık özellikleri de yüklenerek
kullanılabilir.
Çocuklar oyun materyalleriyle kendi iç dünyasının genişliğine göre çeşitli bağlar kurabilir. Bazı çocuklar oyun materyallerini gerçek hayatlarıyla bağdaştırabileceği gibi hayali
oyun arkadaşı veya nesnesi olarak ailenin ya da kendisinin bir parçası olarak da görebilir. Oyuncak bebeğini her gün besleyip bakımını yapan, oyuncak arabasını her gün yıkayıp temizleyen ya da akvaryumdaki balıkla kardeşiymiş gibi her gün konuşan çocuklar örnek olarak verilebilir.
Oyun materyallerinin sayısı çocuğun hayatında bazı olumsuz durumlara neden olabilir.
Gereğinden fazla oyun materyali talebi veya temini sonucu çocukta dikkat dağınıklığı veya
doyumsuzluk gibi olumsuz durumlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle çocuklara özellikle oyuncaklar olmak üzere hazır oyun materyallerini ihtiyaçtan fazla vermek, çocuğa yapılacak iyilik değil tam tersine sağlıksız durumların oluşmasına zemin hazırlamaktır. Bunun yerine
çocukların kendilerinin dönüştürebileceği oyun materyallerine veya Maker hareketinde olduğu gibi üretebileceği durumlara teşvik edilmelidir.
Birey çocukluk çağında önemsediği ve bağlandığı bir oyun materyalini, bazen senelerce devam eden bu duygusal ilişkinin sonunda, ilerleyen yaşlarda çok da önemsemeyebilir, hatta ondan tamamen kopabilir. Bunun yanında bazı durumlarda duygusal bağlanımlar, oyun
materyali değişerek de devam edebilir. Çocukken önem taşıyan bir oyun materyalinin yerini gençlik döneminde başka bir oyun materyali alabilir.
Çocuklar bazı durumlarda oyun materyallerinden çok çabuk sıkılarak herhangi bir bağ geliştirmeyebilir. Bu bağın geliştirilemeyişinde başta ailesi olmak üzere yetişkinlerin olumsuz telkinleri, ayıplamaları gibi yanlış tutumları ile akranlarının alay etmesi şeklindeki zorbalıklar etkili olabilir. Bu durumda çocuk güvenli bir duygusal ilişkinin sağlayabileceği birçok sosyal ve duygusal faydadan mahrum kalabilir.
Oyun materyalleri çocuğun dünyasında farklı algılamalara ve duygulanımlara neden olabilir. Aynı oyun materyali bir çocuğu heyecanlandırırken bir başkasını korkutabilir. Örneğin gürültü içerikli sese dayalı (işitsel) bir oyun materyali bazı çocuklar tarafından eğlenceli bulunurken bazılarına ürkütücü ve endişe verici gelebilir. Bu tür durumlarda yetişkinler o çocuğun her iki davranışı da normal karşılayarak olumsuz sonuçların önüne geçmelidir.
193
12.3. Oyun Materyallerinin Özellikleri
Oyun materyalleri önceki bölümlerde sınıflandırılarak yapısına göre beş grup halinde incelenmiştir. Bu bölümde ise özelliklerine göre üç gruba ayrılarak; fiziksel özellikleri açısından, işlevsel özellikleri açısından ve örtük özellikleri açısından incelenmiştir.
Oyun materyallerinin farklı özelliklerini bilmek oyunu yapılandırmada fayda sağlar. Ayrıca eğitimciler ve yetişkinlerin oyun materyali tercihinde doğru bir yaklaşım geliştirmesi için yardımcı olur.
12.3.1. Oyun Materyallerinin Fiziksel Özellikleri
Oyun materyallerinin fiziksel yapıları ve özellikleri belli bir standarda indirgenmemekle birlikte oynanacak oyunlarda amaca göre farklılık gösterebilir. Fiziksel özellikler bakımından oyun materyallerinden oyuncaklar, dijital ürünler, gerçek nesneler ve oyun alanları benzer fiziksel özellikler gösterirken sese dayalı ve sözel oyun materyalleri farklılaşır. Burada ayırt edici kriter oyun materyalinin dokunsal ve görsel olup olmadığıdır. Bununla birlikte
hammaddesi, şekli, dokunsal özelliği ve boyutu açısından özelleşmiş durumlar belirtilmiştir.
İşitsel ürünler dışındaki oyun materyalleri ahşap, tekstil malzemeleri, kağıt, plastik, farklı metaller ve toprak türevi gibi her türlü maddeden oluşabildiği gibi bu maddelerin birden fazlasının birleşiminden de oluşabilir. Çeşitli geometrik şekillerde olabileceği gibi, gerçek nesnelere benzeyen veya benzemeyen çok geniş bir şekil yelpazesinde de ortaya çıkabilir. Dokunsal açıdan sert-yumuşak, düz-pürüzlü-kaygan, saydam-parlak-mat, büyük-küçük, kalın-
ince, renk farkı gibi niteliksel özellikler taşıyabilir. Ayrıca gerçek nesnelerin boyutlarında yapılabileceği gibi küçük veya büyük boyutlarda da üretilebilir.
Sese dayalı ve sözel (işitsel) oyun materyalleri; ses şiddetinin yüksekliği-alçaklığı, sesin inceliği-kalınlığı, sesin frekansı ve süresi gibi fiziksel özelliklere sahip olabilmektedir. Ancak
daha önce de belirtildiği gibi işitsel oyun materyalleri dokunsal ve görsel özelliklere sahip
değildir.
Dijital oyun materyalleri yazılım ve donanım olmak üzere iki kısımdan oluşur. Yazılım kısmında herhangi bir fiziksel unsur bulunmayıp donanım kısmı olan dokunsal bölümlerinin fiziksel özellikleri ergonomik olmalıdır. Bu kısımların genellikle kısıtlı şekillere sahip olduğu söylenebilir. Örneğin bir oyun tabletinin şekli diğer tabletlerle benzerdir ancak yazılımlardaki çeşitlilik oldukça fazladır.
Oyun materyali olarak kullanılabilecek gerçek nesneler, her türlü fiziksel özelliğe sahip olabilir. Delici, kesici, sert, yumuşak, pütürlü, eğimli, eğri vb. birçok özellik taşıyabilir. Oyun
materyali olarak kullanılan gerçek nesneler, genellikle yetişkin boyutlarında olduğu ve tehlikeli olabileceği için bir kısmı çocuklara doğrudan verilmemelidir. Bu noktada çocukların bu tür oyun materyalleriyle oynarken tehlikeli olabilecek durumları engellemek için güvenli kullanım konusunda çocuklara model olunmalıdır.
194
Oyun alanlarının fiziksel olarak geniş bir yelpazede olabileceği söylenebilir. Bir oyun
materyali olarak oyun alanları oyuna göre fiziksel olarak sınırlandırılabilir; dar-geniş, ince-
uzun, alçak-yüksek, engebeli-düz gibi birçok şekilde oluşturulabilir. Ayrıca bazı spor branşlarına ait standart oyun alanları ve patentli özel oyun alanları bulunmaktadır. Bununla birlikte herhangi bir oyun alanı, çevresel şartlar, oynayacak çocuk sayısı, mevcut diğer oyun materyalleri ve oyunun kurgusunun da göz önünde bulundurulmasıyla manipüle edilerek geliştirilmiş oyun alanları elde edilebilir.
12.3.2. Oyun Materyallerinin İşlevsel Özellikleri
Oyun materyallerinin fiziksel özelliklerinin yanında hangi amaca hizmet ettiğini gösteren özellikleri de bulunmaktadır. Bu özellikler oyun materyallerinin işlevsel özellikleri olarak adlandırılır. Oyun materyallerine eğiticilik, öğreticilik, eğlendiricilik, rahatlatıcılık, terapiye yardımcılık, güdüleyicilik, somutlaştırıcılık gibi bir takım işlevler yüklenebilir. Bir
oyun materyalinin birden fazla işlevi bulunabilir.
Oyun materyalleri, çocukların sosyal becerilerle ilgili davranışları, duygularını yönetme ile ilgili becerileri ve sorumluluklarını yerine getirme gibi birçok beceri ve tutumu deneyimleyerek kazanmalarına yardımcı eğitici bir işlev üstlenebilir. Böylelikle çocukların topluma uyumu ve katılımı ile bildiklerini davranışa dönüştürme becerisi geliştirilebilir.
Oyun materyalleri, çocukların pek çok nesne, olay, durum veya olgu ile ilgili bilgi sahibi olmaya yardımcı öğretici bir işlev üstlenebilir. Çocuklar oyun materyalleri aracılığı ile daha çok sayı, renk, boyut, şekil gibi konuları öğrenebilir. Bebeklikten itibaren çevresindeki her türlü unsuru oyunlarına katan çocuk bunların bilgisini zaman içinde sorarak, kullanarak, yaşayarak öğrenecektir.
Oyun materyalleriyle çocuklar sevdikleri eylemleri yapmaya imkan bularak keyifli
vakit geçirirler. Bu yönüyle oyun materyalleri eğlendirici bir işlev üstlenir. Çocuklar oyunlarda gülerek hatta kahkaha atarak, alkışlayarak hatta sevincinden sarılarak eğlendiğini belli edebilir. Örneğin çocuk su tabancasıyla kendine ayrılan alanda hoplayarak, zıplayarak istediği gibi oyun oynayarak adeta zevkin doruğuna çıkarak eğlenir.
Oyun materyalleri, çocukların içindeki enerjiyi boşaltmasına yardımcı olarak rahatlatıcı bir işlev üstlenebilir. Ayrıca çocuk, olumsuz dürtülerini başkalarına zarar vermeden oyun
materyalleri üzerinde sergileyerek rahatlama ihtiyacını karşılayabilir. Ayrıca oyun materyalleri,
çocukların ruhsal problemlerinin sistematik bir şekilde oyun terapisi aracılığı ile sağaltımına katkı sağlayarak terapiye yardımcı bir işlev üstlenebilir.
Oyun materyalleri, çocukların herhangi bir eyleme karar vermeye, o eylemi başlatmaya, sürdürmeye ve sonuçlandırmaya isteğini artıran güdüleyici bir işlev üstlenebilir. Çocuğun
endişe ettiği, sevmediği, ilgisini çekmediği hatta nefret ettiği ancak yaşam becerileri doğrultusunda öğrenmesi gereken bir bilgiye, eyleme veya beceriye ilgisini çeken oyun materyali sayesinde içsel bir güdülenmeyle yakınlaşması sağlanabilir.
195
Oyun materyalleri, çocukların öğreneceği bilgi, beceri ve tutumları duyu organları aracılığı ile deneyimlemesini sağlayarak somutlaştırıcı bir işlev üstlenebilir. Daha önce hakkında herhangi bir bilgiye sahip olmadığı ya da yüzeysel olarak bildiği aynı zamanda görmediği, duymadığı, tatmadığı, koklamadığı, dokunmadığı kısacası hiçbir şekilde deneyimlemediği unsurları oyun materyali aracılığı ile somut olarak deneyimleyebilir.
12.3.3. Oyun Materyallerinin Örtük Özellikleri
Oyun materyallerinin öğretmen veya yetişkin tarafından yüklenen soyut özellik ve işlevleri ile çocuğun ona atfettiği değer, çocukta oluşturduğu imge ve duygular örtük özellikler olarak nitelendirilebilir. Yetişkinler veya öğretmenlerin oyun materyallerine yükledikleri soyut özellik ve işlevlerin daha açık bir şekilde anlaşılabilmesi için aşağıdaki örneklerin incelenmesi
yararlı olacaktır.
Sen kızsın, sen erkeksin
Çocuklar buna dokunmaz
Onu misafir çocuklara ayırdık
Kocaman oldun hala bunlarla uğraşıyorsun
O oyuncakla …….. yapılmaz
Sınıfta bu yapılır mı
Çocuklar oyun materyallerine asıl işlevleri dışında bir takım değerler yükleyebilirler. Bu değer çocuğun hayal dünyasının genişliği ya da materyali ona alan kişi/lere verdiği önem gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Bunun yanında oyun materyalleri çocuklarda olumlu ya da olumsuz birçok duygunun oluşmasına neden olabilir. Bu duyguların çoğu çocuğun oyuncakla ilgili yaşantılarından kaynaklanır. Bir çocuk için sevimli gelen bir bebek, başka bir çocuğa çok korkunç gelebilir ve üzülmesine neden olabilir.
Oyuncaklar yoluyla verilen sübliminal mesajlar da örtük özellikler kapsamındadır. Örtük özellik barındıran oyun materyalleri belirli bir amaçla hedef kitlenin algısını sistemli
olarak yönlendirme için üretilir. Örneğin Barbie bebek olarak nitelenen oyuncakların aslında genç güzel kadın modelini küçük yaşlardan itibaren çocukların zihninde bu yönde imge oluşturduğu söylenebilir.
196
Uygulamalar
Oyun materyali gerektiren bir oyunu materyal olmadan oynamaya çalışınız.
Oyun materyali gerektirmeyen bir oyuna oyun materyali geliştirmeye çalışınız.
Herhangi bir oyun materyalinin fiziksel özelliklerini sayınız.
Herhangi bir oyun materyalinin işlevsel özelliklerini sayınız.
Herhangi bir oyun materyalinin örtük özelliklerini tahmin ediniz.
Herhangi bir oyun materyaliyle oynayan çocuğa materyalle ilgili sorular sorunuz.
Çevrenizdeki 0-3 yaş çocuklarına en sevdiği ve en sevmediği oyun materyallerini ve nedenlerini sorunuz.
Çevrenizdeki 3-6 yaş çocuklarına en sevdiği ve en sevmediği oyun materyallerini ve nedenlerini sorunuz.
Çevrenizdeki 7-11 yaş çocuklarına en sevdiği ve en sevmediği oyun materyallerini ve
nedenlerini sorunuz.
Çevrenizdeki 12-18 yaş çocuklarına en sevdiği ve en sevmediği oyun materyallerini ve nedenlerini sorunuz.
197
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun materyallerinin önemi ve özellikleri ile çocuğa faydaları ve çocuğun hayatındaki yeri ele alınmıştır. Bu bağlamda; oyun materyallerinin fiziksel özellikleri, işlevsel özellikleri ve örtük özelliklerine dair ayrıntılara yer verilmiştir.
198
Bölüm Soruları
1) Oyun materyalleri başta …………… olmak üzere, oyunlaştırılan bir çok etkinlikte kullanılan her türlü unsurdur.
2) Bazı bireyler oyun materyallerini asıl işlevlerinde kullanırken bazıları ise ona kişilik ve arkadaşlık gibi …………………. özellikleri yükleyebilir.
3) Çocukların tümü gürültülü oyunları sever. D/Y
4) Çocuklar oyun materyallerine asıl işlevi dışında bir takım değerler yükleyebilir. D/Y
5) Oyuncaklar yoluyla verilen sübliminal mesajlar oyun materyallerinin hangi
özellikleri kapsamına girer?
6) Aşağıdakilerden hangisi oyun materyallerinin işlevsel özelliklerinden biridir?
a) renk
b) boyut
c) ağırlık
d) esneklik
e) eğlendiricilik
7) Oyun materyallerinin, çocukların öğreneceği bilgi, beceri ve tutumları duyu organları aracılığı ile deneyimlemesini sağlatması hangi işlevi ile açıklanabilir?
a) motive etme
b) somutlaştırma
c) etiketleme
d) bilgilendirme
e) yapılandırma
8) Aşağıdakilerden hangisi oyun materyallerinin sosyal-duygusal gelişime faydaları arasında gösterilemez?
a) kendisi ile uyum içinde olabilme
b) kendini ifade edebilme
c) nesneleri hatırlayabilme
d) çevresiyle uyum içinde olabilme
e) duygularını kontrol edebilme
9) Aşağıdakilerden hangisi oyun materyallerinin fiziksel özelliklerinden biridir?
a) büyüklük
199
b) eğiticilik
c) öğreticilik d) rahatlatıcılık e) güdüleyicilik
10) Oyun materyallerinin, öğretmen veya yetişkin tarafından yüklenen soyut özellik ve işlevleri ile çocuğun ona atfettiği değer, çocukta oluşturduğu imge ve duygular hangi özellikleri olarak nitelendirilir?
a) Fiziksel
b) Bilişsel c) Görsel d) Örtük
e) İşlevsel
Cevaplar
1) oyun
2) canlı / insani
3) Yanlış
4) Doğru
5) Örtük
6) e
7) b
8) c
9) a
10) d
200
201
13. OYUN ORTAMI OLUŞTURMA VE OYUN MATERYALLERİ GELİŞTİRME
202
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
13.1. Farklı oyun ortamları oluşturmayı
13.2. Farklı oyun materyalleri geliştirmeyi
13.3. Farklı oyun materyallerine uygun oyun üretmeyi
13.4. Oyuncak geliştirmeyi
13.5. Dijital oyun materyali geliştirmeyi
13.6. İşitsel oyun materyali geliştirmeyi
203
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Oyun ortamı nedir?
Oyun ortamı nasıl oluşturulur?
Neler ve nereler oyun ortamı olabilir?
Oyun ortamı olarak kullanılmaya uygun olmayan yerler var mıdır?
Oyun materyali geliştirilirken nelere dikkat edilmelidir?
Hangi tür oyun materyalini geliştirmek daha zordur, neden?
Hangi tür oyun materyalini geliştirmek daha kolaydır, neden?
Farklı oyun materyallere uygun oyun ortamı nasıl oluşturulur?
204
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyun Ortamı Oyun ortamını tanımlar.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Ortamı Oluşturma
Oyun ortamı oluşturulurken hangi hususlara dikkat
edileceğini söyler.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Ortamı Oluşturma
Oyun ortamı oluşturur. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap
ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Geliştirme
Oyuncak geliştirir. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Geliştirme
Artık materyallerden oyuncak geliştirir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Geliştirme
Dijital oyun materyali
geliştirir. Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Geliştirme
İşitsel oyun materyali geliştirir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Geliştirme Herhangi bir oyun
materyaline uygun
oyun geliştirir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
205
Anahtar Kavramlar
Oyun ortamı, Oyun ortamı oluşturma, Oyun materyali geliştirme, Oyun geliştirme, Oyun ortamı ve materyali uyumu.
206
Giriş
Günümüzde değişen şartların, çocukların oyun alanlarının daralmasına ve fabrikasyon
oyun materyalleri ile yaratıcılığının kısıtlanmasına neden olduğu söylenebilir. Bu durumun
farkına varan ve çarpık kentleşmenin olumsuz sonuçlarını ortadan kaldırmaya çalışan farklı yerel yönetimler artık bazı sokaklarını trafiğe kapatarak çocuklara oyun alanı oluşturmaya
çalışmaktadır. Örneğin İstanbulun Esenler, Bağcılar, Çekmeköy gibi ilçeleriyle diğer illerden Konya, Yozgat, Kırklareli, Mersin ve Bursa’nın bazı ilçelerinde yerel yönetimlerce çocuk
sokakları oluşturulmuştur.
Oyun parkları ve farklı spor (oyun) salonları bağlamında kamu idareleri çocukların oyun ihtiyacını karşılamaya dönük faaliyetler göstermektedir. Bu faaliyetler yoluyla hem oyun
ortamları hem de materyalleri yaygınlaşmaktadır. Ayrıca son yıllarda okul bahçelerinin daha işlevsel kullanılması sonucu farklı oyun materyalleri ve alanları oluşturulmaktadır.
Günümüzde medya sektörünün gelişmesi ve daha ulaşılabilir olması çocukların kendilerine yönelik içeriği bulunan programlara kolayca erişmesine imkân sağlamaktadır. Bu programlarda farklı oyunlar ve oyun materyalleriyle tanışmaktadır. Aynı zamanda bu platformlarda yayınlanan oyun ve oyun materyali reklamlarına istemli veya istem dışı bir şekilde maruz kalmaktadır. Ebeveynlerin bu konularda çocuklarına izleme yasağı koymak yerine sunulan içerikleri belli bir süzgeçten geçirerek birlikte izlemeleri önerilir. Bu şekilde ebeveyn hem çocuğuyla kaliteli vakit geçirmiş olur hem de birlikte yapacağı gerekçeli seçimlerle onun eleştirel düşünme becerilerini geliştirmeye katkı sağlamış olur.
Oyun ortamı oluşturma ve oyun materyali geliştirme faaliyetleri için çocukların üretkenlik becerilerinin geliştirilmesi önemlidir. Bu bağlamda çocukların her hangi bir olay, durum veya nesne ile ilgili olarak tanımlama yapması, işlevi ya da süreci hakkında bilgi vermesi, olası fayda-zarar veya sonuçları hakkında yorum yapması, problemse çözüm üretmesi ayrıca bunların oyun içinde manipüle edilerek sunulması gerekir. Bu tür etkinlikler okulda veya evde yapılması gereken ve çocukların yaratıcılıklarına son derece katkı sağlayan oyun etkinlikleridir.
207
13.1. Oyun Ortamı Oluşturma
Çocuklar her türlü ortamda oyun oynayabildiği için onlara güvenli olan her alanda oyun
oynatılabilir. Dolayısıyla herhangi bir tehlike içermeyen, sade, ilgi çekici oyun materyallerinin bulunduğu oyun ortamları oluşturulmalıdır. Çocuğun fikrini almak, çeşitli tavsiyelerde bulunmasını istemek, onu hem gelişimsel olarak olumlu etkileyecek hem de oyun için gereken motivasyonun orta çıkışına katkı sağlayacaktır.
Oyun ortamı oluşturulurken çocuğun çevresindeki tüm alanlar değerlendirilebilir. Mutfakta, banyoda, balkonda, bahçede, kaldırımda, okulda, arabanın arka koltuğunda, kent ormanında, sahilde, havuzda, vapurda ve benzeri birçok yerde oyun ortamı oluşturulabilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus oyun ortamına girmeden veya oluşturmadan önce o ortamın kurallarının veya sorumluluklarının çocuklara aktarılması ve bu doğrultuda hareket edilmesidir. Burada öğretmen veya yetişkin çocuğa sadece sözel değil oyun veya drama yoluyla davranış örnekleri vererek yapılması gerekenleri somutlaştırmalıdır. Örneğin kütüphanecilik oyunu ile kütüphanede nasıl davranılması gerektiğini oyun yöntemiyle gösterebilir.
Oyun alanı olarak düzenlenecek veya oluşturulacak ortamlarda tüm oyun materyali gruplarından materyaller ile dengeli oyun ortamları oluşturulmak önemlidir. Fakat bu denge gözetilmeyerek sadece dijital oyun materyallerine yönelim gün geçtikçe artış göstermektedir. Bu nedenle dijital oyun materyallerinin insan hayatındaki yeri giderek daha geniş bir alana yayılmaktadır. Evde, sokakta, araçlarda, toplu taşımada, okulda, işyerinde dolayısıyla hemen her yerde dijital oyun materyalleri ile oynayan sayısındaki artış gözle görülür seviyeye ulaşmıştır. Bu durum bireyin fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan sağlıksız bir duruma gelmesine neden olmaktadır. Oysaki oyun materyallerinin dengeli kullanılması insan gelişimi açısından sağlıklı sonuçlar oluşturur. Başka bir ifade ile çocukların farklı oyun materyallerine eşit bir şekilde zaman ayırması daha yerinde olacaktır. Öğretmenlerin ve yetişkinlerin oyun ortamlarını ve materyallerini bu tavsiye doğrultusunda hazırlamaları önemlidir.
Bu bağlamda çocuklara;
Oyuncaklar içeren oyun ortamları
Gerçek nesneler içeren oyun ortamları
İşitsel materyallerin kullanıldığı oyun ortamları
Dijital oyun materyalleri içeren oyun ortamları
Tematik olan ve olmayan alanlar ile spor oyun alanları
hazırlanarak bu denge sağlanabilir. Yukarıda sayılan oyun ortamlarında dengeli bir şekilde oynayan çocukların gelişimlerinin daha sağlıklı olacağı ve yaşam becerisi ile genel kültüre dayalı deneyimleri yaşayarak edinecekleri söylenebilir.
208
13.1.1. Oyuncaklar İçeren Oyun Ortamları
Aynı oyuncağın farklı renk ve boyutlarda olanları ile oluşturulabileceği gibi, farklı oyuncaklarla oluşturulabilen oyun ortamlarıdır. Bu ortamlar çocukların ilgisini çekebilecek nitelikte olabileceği gibi, gerekli denge sağlanmadığı takdirde dikkat dağınıklığına ve zihinsel yorgunluğa neden olabilir. Bu tür oyun ortamlarında bulunabilecek oyun materyallerine şu örnekler verilebilir:
Küpler, bloklar
Model arabalar, toplar
Bebekler, mutfak eşyaları
Mesleki aletler
Öğrenme merkezlerindeki materyaller
13.1.2. Gerçek Nesneler İçeren Oyun Ortamları
Günlük yaşamda kullanılan her türlü malzeme ile oluşturulabilen oyun ortamlarıdır. Bu malzemeler asıl işleviyle kullanılabileceği gibi işlevi dışında da oyun materyali rolü yüklenebilir. Sosyo ekonomik imkanları kısıtlı aileler çocuklarına evde bulunan gerçek nesneler aracılığı ile rahatlıkla oyun ortamı oluşturabilir. Bu tür oyun ortamlarında bulunabilecek oyun materyallerine şu örnekler verilebilir:
Sürahi, bardak, tepsi
Fırça, faraş, kova
Mangal, yelpaze, maşa
Tencere kapağı, sandalye
Gerçek nesnelerle oluşturulabilecek oyun ortamları o kadar geniştir ki insanların dışında hayvanlar bile çevredeki birçok nesneyi oyun ortamına dönüştürebilmektedir. Buna, bir güvercinin market tentesini kaydırak gibi kullanması, bir kedinin koltuğun kollukları ile oynayarak oyun ortamı oluşturması örnek verilebilir. İnsanların bu örneklerden yola çıkarak çevresindeki her türlü alanı oyun ortamı olarak kullanması mümkündür.
13.1.3. İşitsel Materyallerin Kullanıldığı Oyun Ortamları
İşitsel oyun materyallerinin kullanılabileceği genellikle gürültü seviyesi düşük her türlü alan oyun ortamı olarak kullanılabilir. Kütüphane, müze, sinema gibi sessizlik gerektiren alanlarda sese dayalı ve sözel oyunların oynanması uygun değildir. İşitsel oyunlar bireylerin
209
hem aktif bir etkinlikten sonra dinlendirici olarak, pasif bir etkinlikten sonra ise enerji boşaltıcı olarak kullanılabilir. Öğretmen, bu fikirden yola çıkarak ihtiyaca göre sınıfını işitsel materyallerin kullanıldığı oyun ortamlarına dönüştürebilir. Bu tür oyun ortamlarında kullanılabilecek oyun materyallerine şu örnekler verilebilir:
Kahkaha, çığlık
Bilmece, tekerleme
Müzik aletleri, şarkı
Doğal sesleri içeren kayıtlar
Ses çıkarabilecek her türlü araç
13.1.4. Dijital Oyun Materyalleri İçeren Oyun Ortamları
Taşınabilen dijital oyun materyalleriyle uygun her alanda; taşınamayan dijital oyun
materyalleriyle özel olarak tasarlanmış alanlarda oluşturulabilen oyun ortamlarıdır. Bu tür ortamlar genellikle elektrik ve internet ihtiyacının olduğu ortamlar olup bu iki unsurun bulunmadığı alanlarda oluşturulamaz. Günümüzde çocukların bu oyun ortamlarına ilgileri diğer oyun ortamlarına göre daha fazladır. Bu nedenle bu tür oyun ortamlarındaki oyun içeriklerinin
çocuğa en fazla faydayı sağlayıp, zarardan uzak tutacak şekilde tasarlanması önemlidir. Bu tür oyun ortamlarında bulunabilecek oyun materyallerine şu örnekler verilebilir:
Tablet, telefon
Dizüstü, masaüstü bilgisayar
Akıllı saat, tetris
Oyun konsolu
Sanal gerçeklik ürünleri
Arttırılmış gerçeklik ürünleri
13.1.5. Tematik Olan ve Olmayan Alanlar ile Spor Oyun Alanları
Günlük hayatta karşılaşılabilecek her türlü (tema park, spor oyun sahaları) özel düzenlenmiş alanlar ile oyun için standartları ve sınırları belirlenmiş alanlarda oluşturulabilen oyun ortamlarıdır. Bu ortamların oluşturulması diğer oyun ortamlarının oluşturulmasına göre daha maliyetlidir. Bu nedenle bu ortamlardan bazılarının yaygınlığı diğerlerine oranla daha azdır. Bu tür oyun ortamlarına aşağıdaki örnekler verilebilir:
210
Hayvanat bahçeleri, botanik parklar
Meslek oyun alanları
Lunaparklar, fuarlar
Futbol sahası, tenis kortu
Golf sahası, hobi bahçesi
Trafik veya taşıt simülatörleri
13.2. Oyun Materyali Geliştirme
Oyun materyali gruplarından gerçek nesneler dışında tüm gruplar geliştirilmeye açıktır. Gerçek nesneler yapısı sabit kalmakla birlikte işlev açısından farklı şekillerde kullanılabilir. Ayrıca farklı formlara sokularak oyuncak kategorisine dahil edilebilir. Bu durum oyundaki
manipülasyon kavramının somutlaştırılmasına örnek olarak verilebilir.
Oyun materyali geliştirilirken dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar vardır. Bu unsurlar ve kısa açıklamaları aşağıda verilmiştir.
Yaş
Gelişim özellikleri Amaç
Öğrenme ilkelerine uygunluk
Anlamlılık
Anlaşılırlık
Uygun boyut
Geliştirilebilirlik
Çok fonksiyonlu olması Tamamlamaya açık olması Oyun-ortam anlamlılığı
Yaş: Oyun materyali oluşturulurken öncelikle göz önünde bulundurulması gereken unsur yaş faktörüdür. Hedef kitlenin yaş grubunun alt sınırı «3+,4+,5+,13+…» şeklinde belirtilmelidir.
Gelişim özellikleri: Oyun materyali tasarım ya da geliştirme sürecinin başında hedef kitlenin gelişim özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Aynı yaştaki çocukların gelişim özellikleri farklı olabileceğinden, hedef grupta yaş homojen olsa bile gelişim özellikleri heterojen olabilir.
Amaç: Oyun materyalinin kullanılması sonucunda hedef kitlede kazanılması beklenen çıktılardır. Oyun materyalleri tasarlanışına göre birden fazla da amaç içerebilir.
Öğrenme ilkelerine uygunluk: Oyun materyalleri tasarlanırken, uygulayıcının bazı nitelikleri kademeli olarak artırabilmesine imkan verici olmasına dikkat edilmelidir. Bu
2
nitelikler; yakından uzağa, kolaydan zora, basitten karmaşığa, somuttan soyuta doğru gibi öğrenme ilkelerine uygun olmalıdır.
Anlamlılık: Oyun materyali oluşturulurken çocuğun ilgisini çekmesi ve çocuk için bir
anlam ifade etmesi durumudur. Her çocuk farklı ilgi ve ihtiyaçlara sahip olduğundan, anlamlılık her çocuğa göre değişiklik gösterebilir.
Anlaşılırlık: Çocukta yaratıcılığın desteklenmesi için, oyun materyalinin farklı kişiler tarafından farklı şekilde anlaşılabilecek özellikler barındırmasıdır. Bu ilke eğitim materyali geliştirme ilkelerine tezatmış gibi algılansa da oyunun doğasına uygundur.
Uygun boyut: Oyun materyalleri hedef kitlenin yaş ve gelişim özellikleri ile oyun ortamına uygun ölçülerde tasarlanmalıdır. Çocuk için ergonomik olmalı; ayrıca içinde bulunduğu alan ve diğer oyun materyalleri ile denge halinde olmalıdır.
Geliştirilebilirlik: Oyun materyalinin, çocuk tarafından parça, ses ve işlev ekleme-
çıkarma yapılarak; boyut, renk ve ton gibi özelliklerinin yeniden düzenlenerek manipüle edilebilmesidir. Bununla birlikte, geliştirilmeye açık olmayan çok sayıda oyun materyali bulunmakta ve çocuğun yaratıcılığını kısıtlamaktadır.
Çok fonksiyonlu olması: Oyun materyali tek bir işlev yerine, manipüle edilmeye açık, birden fazla oyun materyali grubunun işlevini ya da aynı grubun farklı işlevlerini içeren yapıda olmalıdır. Böylelikle hem birden fazla gelişim alanı desteklenmiş hem de çabuk sıkılma gibi olumsuzlukların önüne geçilmiş olur.
Tamamlamaya açık olması: Çocuğun bir rehber ya da yetişkine ihtiyaç duymaksızın oyun materyalinin bir kısmından yola çıkarak bütünüyle ilgili farklı fikirler yürütmesini sağlayıcı olmasıdır. Böylelikle çocukta neden-sonuç ilişkisi kurma becerisi desteklenmiş olur.
Oyun-ortam anlamlılığı: Oyun ortamında bulunan çeşitli materyallerin ortam ve birbirleri ile renk, doku, boyut, oran ve işlev gibi özellikler açısından dengeli ve ilişkili olması durumudur. Herhangi bir oyun materyali her ortamda anlamlı olmayabilir.
Önceki kısımda oyun materyali gruplarından oyun alanlarının nasıl oluşturulduğundan ve geliştirildiğinden bahsedilmiştir. Bu kısımda ise oyun materyali gruplarından oyuncaklar, dijital ürünler ve işitsel materyallerin öğretmen veya çocuklar tarafından geliştirilebilmesinden
söz edilmiştir.
13.2.1. Oyuncak Geliştirme
Oyuncakların veya artık materyal sayılabilecek gerçek nesnelerin manipüle edilerek yeni bir görünüm ve işlev kazandırılması amacıyla gerçekleştirilen süreçtir. Bu süreçte temel amaç oyun aracılığıyla verilen eğitimden en üst düzeyde verim alabilmektir. Çocuğun bu sürece
3
katılması merakını ve motivasyonunu artırıcı bir etki yapar. Dolayısıyla bahsedilen temel
amaca daha çok yaklaşılmış olur.
Artık materyal olarak da ifade edilen, kullanılmayıp atık olarak nitelendirilen veya farklı nedenlerle oyuncak yapımı için kullanılmak istenen nesneler aracılığı ile oyun materyalleri de geliştirilebilir. Bu süreçte çocuk daha önce gördüğü oyun materyallerinin benzerlerini veya
orijinal bir tasarımla daha önce karşılaşmadığı yeni bir oyuncağı da üretebilir. Bu tür oyun materyali geliştirmeye örnekler şu şekilde sıralanabilir:
Ağaç parçalarından masa yapımı
Pet şişelerden deniz yatağı yapımı
Patlak futbol topunu kaska dönüştürme
13.2.2. Dijital Oyun Materyali Geliştirme
Dijital oyun materyalleri genellikle bilgisayar yazılımına dayandığı için bu işin profesyonelleri tarafından geliştirilmektedir. Fakat dijital oyun materyallerini öğretmenler ve kullanan çocuklarla bu ürünleri geliştirme konusunda yapılabilecek işbirliği önemlidir. Gerek
eğitimcilerin çocuklardan alacağı fikirleri tasarlayıcılara iletmesi, gerekse tasarlayıcıların hedef kitlenin beklentilerini gözlemleyerek ya da araştırarak hareket etmesi bu işbirliği çerçevesinde
yapılabilecek bir faaliyettir.
Dijital oyun materyallerinin geliştirilmesi sürecinde oynayanların birbiriyle etkileşimini sağlayıcı unsurlara yer verilmelidir. Bu unsurlar belirlenirken kullanıcıların ve ebeveynlerin beklentileri ile eğitimcilerin tavsiyelerinin göz önünde bulundurulması gerekir. Ayrıca geliştirme sürecinde, fiziksel ve ruhsal sağlıkla ilgili dezavantajlı durumları önleyici unsurların da bulunmasına dikkat edilmelidir.
13.2.3. İşitsel Oyun Materyali Geliştirme
Çocuklar küçük yaşlardan itibaren sesleri taklit etme ve uyak geliştirme konusunda beceriklidirler. İşitsel oyun materyali geliştirme, çocuklarda ritim ve uyak becerileri yoluyla
estetik algıya hizmet etmelidir. Özellikle dijital platformlarda bulunan işitsel oyun materyallerinin, hedef kitleye verebileceği örtük zararlardan arındırılması için, ilgili alan uzmanlarının görüşlerinin ve önerilerinin alınması önemlidir.
Çocukların bilmece, şarkı ve tekerleme gibi çocuk edebiyatı ürünleriyle ilgili ekleme, çıkarma ve düzeltme gibi, işitsel oyun materyallerinin geliştirilmesine yönelik manipülatif eylemleri desteklenmelidir. Bunun için çok çeşitli işitsel ürünler çocuklara uygulanarak
4
alınacak geribildirimlerle, bu ürünler yeniden tasarlanabilir. İşitsel oyun materyal geliştirilmesine örnek olarak şunlar verilebilir:
Enstrümantal bir esere söz uydurma oyunu
Dansa uygun ritim oluşturma oyunu
Şarkı tamamlama oyunu
13.3. Materyale Uygun Oyun Geliştirme
Oyuna uygun materyal geliştirilebileceği gibi, materyale uygun oyun geliştirme de eğitimciler tarafından sıkça başvurulan bir yoldur. Ancak ebeveynler genellikle, oyun ve
eğitimle ilgili formal bilgiye sahip olmadığından, oyuna göre materyal veya materyale göre oyun denklemini kuramayabilir.
Çocuklar zaman zaman bazı oyun materyalleri ile nasıl oynayacağını bilemeyebilir. Bu durum her ne kadar merakı ve manipülasyonu tetikleyici gibi görünse de, çocuğun oyuncakla hiç ilgilenmemesine ve oynamamasına da neden olabilir. Bu nedenlerden dolayı çocuğun çevresindeki bireylerin, çocuklara oyun materyalleri ile nasıl oynayabilecekleri ve nasıl oyun geliştirebilecekleri konusunda model olmaları gerekir.
Oyun materyaline uygun oyun geliştirme sürecinde; başta öğretmen, çocuk, ebeveyn veya bakıcı olmak üzere, farklı düşünebilen herkes katkı sağlayabilir. Hatta birlikte yapılacak bir materyal geliştirme etkinliği, tıpkı disiplinler arası bir çalışma gibi daha özgün ve fonksiyonel ürünlerin ortaya çıkışına ortam sağlayabilir. Bu süreçte materyalin işlevsel, fiziksel ve örtük özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Böylelikle geliştirilecek olan materyalden en üst düzeyde fayda sağlanabilir.
Oyun materyallerinin işlevsel özelliklerine uygun oyun geliştirilirken farklılaştırılmış eğitim ilkelerinden yararlanılarak çok yönlü fikirler ve bilişsel transferler kullanılabilir. Bu
bağlamda işitsel bir materyal, iletişim, zaman aracı, eğlenme ve yönlendirme, işlevleriyle
oyunlaştırılabilir.
Oyun materyallerinin fiziksel özelliklerine uygun oyun geliştirilirken materyal grubuna, parçalanabilir olmasına, değiştirilebilir olmasına, ekleme-çıkarma yapılabilmesine göre fikirler ve bilişsel transferler kullanılabilir. Bu bağlamda bir oyuncak üzerinde ekleme, çıkarma ve değişim yapılarak farklı oyunlar geliştirilebilir.
Oyun materyallerinin örtük özelliklerine uygun oyun geliştirilirken iki noktaya dikkat edilmelidir. Birincisi herkes tarafından aynı anlaşılacak örtük özellik, ikincisi ise her bireyde
farklı algılanabilecek örtük özelliktir. Bu bağlamda oyun materyali ile ilgili genel ve bireysel algıları göz önünde bulundurularak oyun geliştirilebilir.
5
Uygulamalar
Çevrenizdeki çocukların oyun ortamlarını gözlemleyiniz.
Çevrenizi gözlemleyerek oyun ortamı olabilecek yer ve nesneleri sayınız.
Bir gerçek nesneye uygun oyun geliştiriniz.
Bir oyun materyaline uygun oyun geliştiriniz.
Artık materyallerden ne gibi oyun materyali geliştirilebileceğini düşününüz.
6
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun ortamı oluşturma, oyun materyali geliştirme ve oyun geliştirme konuları ele alınmıştır. Bu bağlamda oyun ortamının oyuncaklar, gerçek nesneler, işitsel ürünler, dijital ürünler ve tematik olan-olmayan spor alanlarına göre nasıl oluşturulacağı; oyun materyallerinin oyuncak, dijital ürün ve işitsel ürün şeklinde nasıl geliştirileceği; materyale uygun olarak nasıl oyun geliştirileceği konularına değinilmiştir.
7
Bölüm Soruları
1) Çocuklar için herhangi bir tehlike içermeyen, sade, ilgi çekici oyun materyallerinin bulunduğu ……………… oluşturulmalıdır.
2) Oyun materyali gruplarından …………… dışında tüm gruplar geliştirilmeye açıktır.
3) Fabrikasyon oyun materyallerinin bir kısmı çocukların yaratıcılığını kısıtlayıcı niteliktedir. D/Y
4) Çocukların farklı oyun materyallerine eşit bir şekilde zaman ayırması gerekmez. D/Y
5) Materyalin örtük özelliklerine uygun oyun geliştirilirken nelere dikkat edilmelidir?
6) Aşağıdakilerden hangisi çocuklara hazırlabilecek oyun ortamı kategorilerinden biri
değildir?
a) oyuncaklar içeren oyun ortamları b) gerçek nesneler içeren oyun ortamları c) dijital ürünler içeren oyun ortamları d) artık materyal içeren oyun ortamları e) işitsel ürünler içeren oyun ortamları
7) Aşağıdakilerden hangisi oyun materyali geliştirme ilkelerinden biri değildir?
a) yaş
b) amaç
c) anlamlılık
d) anlaşılırlık
e) az fonksiyonlu olması
8) Oyun ortamında bulunan çeşitli materyallerin ortam ve birbirleri ile renk, doku, boyut, oran ve işlev açısından dengeli ve ilişkili olması durumu oyun materyali geliştirme ilkelerinden hangisidir?
a) Oyun-ortam anlamlılığı b) Tamamlamaya açık olması c) Çok fonksiyonlu olması d) Öğrenme ilkelerine uygunluk
e) Gelişim özellikleri
8
9) Aşağıdaki oyun materyali gruplarından hangisi, çocuklarda ritm ve uyak becerilerine daha çok katkı sağlar?
a) gerçek nesneler b) dijital ürünler c) işitsel ürünler d) oyun alanları e) oyuncaklar
10) Aşağıdakilerden hangisi tematik oyun alanlarından biridir?
a) lunapark
b) botanik bahçesi c) okul bahçesi d) orman
e) deniz
Cevaplar
1) oyun ortamları
2) gerçek nesneler
3) Doğru
4) Yanlış
5) Birincisi herkes tarafından aynı anlaşılacak örtük özellik, ikincisi ise her bireyde farklı algılanabilecek örtük özelliktir.
6) d
7) e
8) a
9) c
10) b
9
14. OYUN VE OYUN MATERYALİ SEÇİMİNDE YETİŞKİNLERE
REHBERLİK
10
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
14.1. Oyun ve oyun materyali seçimini
14.2. Oyun ve oyun materyali seçiminde rehberliği
14.3. Oyun ve oyun materyali seçiminde rehberlik yapılacak kişileri
14.4. Oyun ve oyun materyali seçiminde rehberlik yapılacak kurumları
14.5. Oyun ve oyun materyali seçiminde rehberlik yapılacak konuları
11
Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular
Rehberlik nedir?
Oyun seçiminde rehberlik nedir?
Oyun materyali seçiminde rehberlik nedir?
Rehberlik sürecinde nelere dikkat edilmelidir?
Oyun ve oyun materyali seçiminde kimlerin rehberliğe ihtiyacı vardır?
Oyun ve oyun materyali seçiminde hangi açılardan rehberlik edilmelidir?
12
Bölümde Hedeflenen Kazanımlar ve Kazanım Yöntemleri
Konu Kazanım Kazanımın nasıl elde edileceği veya geliştirileceği
Oyun Seçiminde Rehberlik
Oyun seçimi konusunda nasıl rehberlik
yapılacağını bilir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Seçiminde Rehberlik
İlgili kişilere oyun seçimi ile ilgili rehberlik eder.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca
kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Seçiminde Rehberlik
İlgili kurumlara oyun seçimi ile ilgili rehberlik
eder.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Seçiminde Rehberlik
Oyun materyali
seçimi konusunda nasıl rehberlik yapılacağını bilir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Seçiminde Rehberlik
İlgili kişilere oyun materyali seçimi ile ilgili rehberlik
eder.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun Materyali
Seçiminde Rehberlik
İlgili kurumlara oyun materyali
seçimi ile ilgili rehberlik eder.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri gerçekleştirilmelidir.
Oyun ve Oyun
Materyali
Seçiminde Rehberlik
Hangi konularda
rehberlik
yapacağını bilir.
Dersin sunuları ve videoları takip edilerek kitap ile karşılaştırmalı olarak çalışılmalıdır. Ayrıca kitaptaki uygulama yönergeleri
gerçekleştirilmelidir.
13
Anahtar Kavramlar
Oyun seçimi, Oyun materyali seçimi, Rehberlik, Oyun seçiminde rehberlik, Aileye rehberlik, Öğretmene rehberlik, rehberlik konuları.
14
Giriş
Toplumdaki bireylerin büyük bir kısmı oyun ve oyun materyalleri konusunda bilgi
sahibi değildir. Bir kısmının ise çok derinlemesine bilgi ya da uygulama becerisine sahip olmadığı söylenebilir. Ayrıca birçok ebeveyn, bu konuda doğru şeyler bildiğini söylemekte ancak bildiklerinin doğru olmadığının da farkında olmamaktadır. Bu durumun en önemli sebebi internet veya diğer platformlarda çokça bulunan bilgi kirliliğidir. Bu durumdan ebeveynlerin olumsuz etkilenmesinin nedeni, ayırt edici düzeyde bilgiye sahip olmayışıdır. Bununla birlikte
az da olsa bazı anne-babalar doğru kaynak ve bilgiye ulaşıp, doğru uygulamalar yapmayı kısmen de olsa gerçekleştirmektedir.
Çocuk gelişimi uzmanlarının, okul öncesi öğretmenlerinin ya da çocuk gelişimcilerin oyun ve oyun materyalleri konusunda ilişkili tüm bireyleri bilgilendirmesi önem taşımaktadır. Eğitimde işbirliğinin en önemli unsurlarından biri olan ailenin doğru bilgiye erişiminin sağlanması, doğru şekilde yönlendirilmesi, eğitime katılması çocukların gelişimi açısından kritik konumdadır. Ayrıca bu durum, topluma hizmet açısından profesyonel meslek sahiplerinin etik sorumluluğu dahilinde değerlendirilebilir.
Rehberlikte en önemli unsurlardan bazıları çocuğun tanınması, çevresel şartların tespit edilmesi, ihtiyaçların ve olanakların değerlendirilmesi olarak ifade edilebilir. Bu anlamda
çocuğun velisi ya da çevresindeki tüm kişilere yönelik standart bir rehberlik planı ya da şablonu yoktur. Örneğin, küçük yaşlardan itibaren ebeveyniyle, kısıtlı zaman nedeniyle yeterince oyun oynayamamış fakat çokça oyun materyaline boğulmuş bir çocuğun çevresindeki paydaşlara yapılacak oyun ve oyun materyali konusundaki rehberlik ile sınırlı sayıda oyuncağı olan ve ebeveyniyle sıkça oyunlar oynayan çocuğun çevresindeki paydaşlara yapılacak rehberlik aynı değildir. Her çocuk ve onun çevresi özeldir ve bu şekilde değerlendirilmelidir.
15
14.1. Rehberlik Yapılacak Kişi ve Kurumlar
Çocuk gelişimi alanının hedef kitlesi olan 0-18 yaş grubu çocukların çevresinde bulunan ve etkileşim halinde bulunduğu kişiler ve kurumlar oyun ve oyun materyalleri konusunda
rehberliğe ihtiyaç duyabilir. Çocuğun gelişiminde ve eğitiminde çok önemli bir role sahip olan oyun ve oyun materyallerinin doğru ve etkili bir şekilde kullanımının fark edilmesi ve bilinmesi önemlidir. Çünkü gözden kaçırılan bir takım oyun ve oyun materyalleri çocuğun yetişkinliğinde hayatını önemli ölçüde etkileyecek kötü alışkanlıklar edinmesine neden olabilir.
Oyun ve oyun materyalleri konusunda rehberlik edilmesi gereken yetişkinler ya da yetişkin grupları; öncelikle ebeveynler, diğer öğretmenler, dede-nineler, bakıcılar, sosyal hizmet uzmanları, psikolojik danışmanlar, din adamları ve çocukla ilişkili diğer kişiler olarak sayılabilir. Örneğin çevresinde etkileşimde bulunduğu kişilerden anne-baba, dede-nine gibi
yetişkinlerden bazılarının rehberlikten uzak kalması durumunda, çocuğun oyun yoluyla eğitiminde oluşacak tutarsızlıklar nedeniyle, istenilen çıktılara ulaşılamaması ve çocukların gelişim gösterememesi gibi olumsuz durumlar ortaya çıkabilir.
Oyun ve oyun materyali rehberliği hizmeti yalnızca çocuğun çevresindeki kişilere değil, bunların yanında bazı kurum ve kuruluşlara da verilmelidir. Bilgilendirilmesi öngörülen ya da tavsiye edilen kurumlar; kısmi zamanlı oyun merkezleri, animasyon şirketleri, okullar, Kur’an kursları, sağlık kuruluşları, sosyal hizmet merkezleri ve çocukla ilgili diğer kurum ve kuruluşlar sayılabilir. Örneğin bir kuaförün, tıraş olmak istemeyen çocuklar için özel olarak oluşturduğu oyun ortamı temalı çocuk bölümü, bu çocukların ilgisini çekmekte ve gelişimine katkı sağlamaktadır. Ayrıca çocuğun çevresindeki bir paydaş olan kuaförün kendi işini kolaylıkla yapmasına imkan tanımaktadır.
14.2. Rehberlik Yapılacak Konular
Çocukla ilişkili yetişkinlere oyun ve oyun materyali konusunda rehberlik, çocuğun doğru materyal ve oyunlarla buluşması açısından önem taşımaktadır. Rehberlik ile ilgili
boyutlar, oyun ve oyun materyali geliştirme ilkeleriyle doğrudan ilişkilidir. Oyun etkinliği hazırlarken ve oyun materyali seçerken basitten karmaşığa, kolaydan zora gibi eğitsel ilkelerin
göz önünde bulundurulması gerekir. Başka bir ifade ile oyunun veya materyalinin zor veya kolay olması değil, kolaydan zora doğru seviyelendirilmesi ve bu şekilde oyunlaştırılabilmesi gerekir.
Bu rehberliğin boyutları öncelikle çocuğun yaşı ve gelişim özellikleri, bireysel
farklılıkları, ilgi ve ihtiyaçları ile çevresel imkan ve faktörler, oyun teknikleri, oyun materyalinin özellikleri konularını içerir. Bu başlıklar doğrultusunda kişi, kurum ve kuruluşlara yapılacak rehberliğin konuları şu şekildedir:
Çocuğun Yaşı ve Gelişim Özellikleri ile İlgili Rehberlik
Bireysel Farklılıklar İle İlgili Rehberlik
16
Çocukların İlgi ve İhtiyaçlarıyla İlgili Rehberlik
Çevresel Faktörler İle İlgili Rehberlik
Oyun Teknikleri ile İlgili Rehberlik
Oyun Materyalinin Özellikleri ile İlgili Rehberlik
14.2.1. Çocuğun Yaşı ve Gelişim Özellikleri ile İlgili Rehberlik
Oyun ve oyun materyali seçiminde göz önünde bulundurulması gereken öncelikli ilke çocukların yaş ve gelişim özelliğidir. Çocukla ilişkili bir yetişkin, ilişkili olduğu çocuğun bulunduğu çağ dikkate alınarak bebeklik çağı, okul öncesi çağ, ilkokul çağı, ergenlik ve sonrası dönemin özellikleri ve her çağın kendi içindeki yaş farklılıkları ile ilgili bilgilendirilmelidir.
Oyun ve oyun materyali seçiminde, bu unsurların mümkün olduğunca fazla gelişim alanına hitap edebilmesine dikkat edilmelidir. Bunun için bir oyunun veya oyun materyalinin, hangi becerileri desteklediğinin bilinmesi gerekir. Bu konuda ilgili kişiye oyun ve oyun materyallerinin çocukların gelişimindeki etkileri ve faydaları ile bunların eksikliği durumunda çocukta görülebilecek gelişimsel ve eğitsel yetersizlikler hakkında bilgilendirme yapılmalıdır.
Rehberlik sürecinde, oyun ve oyun materyalleri seçimi ile ilgili en önemli noktalar, oyundaki teknik zenginliği ve materyalin çok fonksiyonlu olmasıdır. Bir oyunda ne kadar çok teknik kullanılırsa, eğitimin kalitesi ve kalıcılığı artar. Ayrıca materyalin çok fonksiyonlu olması da hem çocuğun sıkılmasını önleyici olması hem de yaratıcılığını artırması açısından oldukça önemlidir. Yetişkinlerin bu konuda bilgi sahibi olması ve bu şekilde hareket etmesi ilea
çocuğun gelişim alanlarına daha fazla katkı sağlanacağı söylenebilir.
14.2.2. Bireysel Farklılıklar İle İlgili Rehberlik
Çocuklar yaş ve gelişim özellikleri bakımından birbirine benzer nitelikler taşısa da her biri kendine özgü bireysel farklılıklara sahiptir. Bu nedenle yetişkinlerin oyun ve oyun materyali seçiminde diğer çocuklarla kıyaslama yapmamaları ve çocuğun bireysel özelliklerini dikkate almaları hususunda bilgilendirilmesi gerekir. Yapılacak olan kıyaslamalar çocuklarda geri dönüşü veya onarılması zor hasarlara/problemlere neden olabilir. Özellikle beceriksizlik, işe yaramazlık, geri zekalılık algısı ve özgüven eksikliği gibi olumsuz sonuçlar travma nedeni
bile olabilir.
Çocukları en iyi tanıyacak kimseler onu verimli bir şekilde gözlemleyen ebeveyn ve öğretmenlerdir. Bu nedenle bu konudaki rehberlikte paydaşlara çocuğu tanıma aşamasında hangi kriterleri göz önünde bulundurmaları gerektiği aktarılmalıdır. Ayrıca bireysel farklılıklar, öğrenme tarzları ve kişisel özelliklere göre oyunun ve oyun materyallerinin nasıl
17
değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmelidir. Bu yolla gerçekleşecek işbirliği ile çocuğa en iyi ve en verimli eğitim süreci ve ortamı sağlanmış olur.
14.2.3. Çocukların İlgi ve İhtiyaçlarıyla İlgili Rehberlik
Çocukların ihtiyaçları birbirine benzese de bireysel farklılıkları sebebiyle ilgi ve
istekleri farklılık gösterebilir. Oyun ve oyun materyali seçiminde bu ilgi ve isteklerin göz önünde bulunması gerekir. İlgi ve istekleri çocuğun motivasyonunda önemli rol oynamaktadır. Bunun yanında özellikle küçük yaşlarda çocukların ilgi ve istekleri kısa sürede değişiklik gösterebilmektedir. Bu durum gözden kaçırılmamalı ve kısa süreli olabilecek tüm istekleri
hemen yerine getirilmemelidir.
Yetişkinler, çocuklarının ihtiyaç olarak yansıttıkları şeylerin gerçekten ihtiyaç olup olmadığını anlama konusunda bilgilendirilmelidir. Çünkü yetişkinler zaman zaman çocuğun hiç ilgisinin çekmeyen ya da hiç ihtiyacının olmadığı oyun ve oyun materyalini çocuğa sunabilmektedir. Bu durum çocukta bıkkınlık, doyumsuzluk ve kendinden uzaklaşma gibi olumsuz sonuçlar doğurabilir.
14.2.4. Çevresel Faktörler İle İlgili Rehberlik
Oyun ve oyun materyali seçiminde çocuğun içinde bulunduğu ortamın imkan, fırsat ve dezavantajlarının göz önünde bulundurulması önemlidir. Seçilen oyunu oynarken aksaklık çıkmaması ve en üst düzeyde verim alınabilmesi için oyuna uygun sınırları belirlemek, çevredeki diğer unsurları oyuna dahil etmek ya da olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak gerekir. Bunlara rağmen oyun sırasında çıkabilecek aksaklıkların da fırsata dönüştürülerek bir eğitim süreci olarak kullanılması hakkında bilgilendirme yapılmalıdır.
Oyun materyali bazen bulunan çevre için ergonomik özellikler taşımayabilir. Çocuklar bazı materyalleri oyun ortamında kullanamayabilir. Bundan dolayı ortamın şartları düşünülerek yapılan materyal seçimi de oyunun verimini artıracaktır.
14.2.5. Oyun Teknikleri ile İlgili Rehberlik
Kitabın oyun teknikleriyle ilgili kısmında ayrıntılı bir şekilde ele alındığı üzere oyunlar birçok şekilde oynatılabilir. Her zaman aynı teknikle gerçekleştirilen oyun etkinlikleri zamanla cazibesini yitirerek çocuğu isteksiz hale getirerek katılımını engelleyebilir. Bu nedenle farklı oyun teknikleri, farklı oyun materyalleriyle beraber dengeli bir şekilde oynatılmalıdır. Örneğin hep yarışma tekniği kullanan bir yetişkin çocuğunun sosyal becerilerinin gelişmesini geciktirebilir.
18
14.2.6. Oyun Materyalinin Özellikleri ile İlgili Rehberlik
Önceki bölümlerde belirtildiği gibi oyun materyallerinin farklı özelliklerine uygun oyunlar oynatmak mümkündür. Her zaman fiziksel özelliklerine uygun oyunlar oynatmak yerine oyun materyallerinin işlevsel ve örtük özelliklerinin de oyunlara yansıtılması önemlidir. Bu özelliklerin dengeli bir şekilde oyuna yansıtılması daha uygun olacaktır. Bu nedenle
yetişkinlerin oyun materyallerinin tüm özelliklerinden yararlanmak için bu konuda rehberliğe ihtiyaçları vardır.
19
Uygulamalar
Çevrenizdeki yetişkinlerin oyun ve oyun materyali seçiminde nelere dikkat ettiğini sorunuz.
Bir oyuncak dükkanına giderek oyuncak alan kişileri gözlemleyiniz.
Çocuğuyla oyun oynayan yetişkinleri gözlemleyiniz.
Bir ilkokulda beden eğitimi dersi yapan sınıf öğretmenini gözlemleyiniz.
Çocuklarla ilgili kurumların oyun ve oyun materyali ile ilgili uygulamalarını araştırınız.
20
Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti
Bu bölümde oyun ve oyun materyalleri konusunda rehberlik ve rehberlik yapılacak kişi ve kurumlara değinilmiştir. Bu bağlamda çocukla ilişkili birçok kişiye yaş ve gelişim seviyesi, bireysel farklılıklar, çocukların ilgi ve ihtiyaçları, çevresel faktörler, farklı oyun teknikleri, oyun materyallerinin önemi konularında rehberlik edilmesi ele alınmıştır.
21
Bölüm Soruları
1) Çocuk gelişimi uzmanlarının, okul öncesi öğretmenlerinin ya da çocuk gelişimcilerin oyun ve oyun materyalleri konusunda ilişkili tüm bireyleri bilgilendirmesi başka bir ifadeyle onlara …………… etmesi gereklidir.
2) Yetişkinler, çocukla ilişkili olarak her çağın kendi içindeki farklı yaşların ……………….. dikkate alması hususunda bilgilendirilmelidir.
3) Oyun ve oyun materyali seçiminde en az iki gelişim alanına katkı sağlamasına dikkat
edilmelidir. D/Y
4) Ebeveynin çocuğa hangi teknikle oyun oynattığına müdahale edilmemelidir. D/Y
5) Rehberlik sürecinde, oyun ve oyun materyalleri seçimi ile ilgili en önemli noktalar nelerdir?
6) Aşağıdakilerden hangisi oyun ve oyun materyalleri konusunda rehberlik edilmesi
gereken yetişkinler ya da yetişkin gruplarından biri değildir?
a) dede
b) nine
c) bakıcı d) öğretmen
e) çocuk
7) Aşağıdakilerden hangisi oyun ve oyun materyalleri konusunda bilgilendirilmesi
öngörülen ya da tavsiye edilen kurumlardan biri değildir?
a) kısmi zamanlı tanzim merkezleri b) sağlık kuruluşları c) Kur’an kursları d) animasyon şirketleri e) sosyal hizmet merkezleri
8) Aşağıdakilerden hangisi oyun rehberliği ile ilgili bir kavram/husus değildir?
a) oyun materyali seçimi b) okul seçimi c) oyun seçimi d) ebeveyn
e) öğretmen
9) Aşağıdakilerden hangisi oyun ve oyun materyali seçiminde yetişkinlere yapılacak rehberliğin boyutlarından biri değildir?
22
a) yaş
b) gelişim özellikleri c) bireysel farklılıklar d) çevresel yönlendirmeler e) materyalin özellikleri
10) Aşağıdakilerden hangisi oyun etkinliği hazırlarken ve oyun materyali seçerken
dikkat edilmesi gereken eğitsel ilkelerden biri değildir?
a) basitten karmaşığa
b) kolaydan zora
c) büyükten küçüğe
d) yakından uzağa
e) bilinenden bilinmeyene
Cevaplar
1) rehberlik
2) özelliklerini / gereksinimlerini
3) Yanlış
4) Yanlış
5) oyundaki teknik zenginliği ve materyalin çok fonksiyonlu olması
6) e
7) a
8) b
9) d
10) c
23
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Akandere, M. (2003). Eğitici okul oyunları. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım.
Aksoy, A.B. ve Çiftçi, H.D. (2008). Erken çocukluk döneminde gelişimi destekleyen oyunlar. Ankara: Pegem Akademi.
Aral, N., Gürsoy, F., Köksal, A. (2001). Okul öncesi eğitiminde oyun. İstanbul: Ya-Pa
Yayınları.
Aral, N. (2004, Mart). Çocukta Yaratıcılığın Gelişimi. Çoluk Çocuk Dergisi, 5(21), s.
50-62.
Argun, Y. (2004). Okul öncesi dönemde yaratıcılık ve eğitimi. Ankara: Anı Yayıncılık.
Avcıoğlu, H. (2005). Etkinliklerle sosyal beceri öğretimi (2. b). Ankara: Kök Yayıncılık.
Aytar, E. (2007). İlköğretim okulları için seçme çocuk oyunları (7. b). İstanbul: Damla Yayınevi.
Baran, M. (1993). Çocuk oyunları. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.
Bardak, M., Topaç N., Kirişci, M., Mertoğlu, E., Akyüz, M. H. (2018) “Okulöncesi Dönem Çocuğu Olan Anne Ve Babaların Kaliteli Vakit Algıları” 4. Uluslararası Eğitim Bilimleri Sempozyumu Özet Kitabı, 3-5 Mayıs, Alanya.
Başal, H. A. (2010). Türkiye’de geleneksel çocuk oyunları. İstanbul: Morpa Kültür Yayınları.
Bingham, A. (1983). Çocuklarda problem çözme yeteneklerinin geliştirilmesi (4. b.).
(F.A. Oğuzkan, Çev.) İstanbul: MEB Basımevi.
Casby, M. W. (2003). The Development of Play in Infants, Toddlers, and Young
Children. Communication Disorders Quarterly. 24(4), 163-174.
Çelebi Öncü, E. (2011). Gelişim odaklı oyunlar ve etkinlikler. Ankara: Eğiten Kitap.
Çoban, B., Nacar, E. (2006). Okulöncesi eğitimde eğitsel oyunlar. İstanbul: Nobel Yayınları.
Dalkılıç, N. (1999). Okul öncesi eğitimde üniteler, belirli günler ve haftalar. İstanbul: Epsilon Yayınları.
Dönmez N. B. (1992). Oyun kitabı. İstanbul: Esin Yayınevi.
Driscoll, A., & Nagel, N. C. (2008). Early childhood education: Birth-8: The world of
children, families, and educators (4th. Ed.). Boston, MA: Pearson Education.
24
Durualp, E. ve Aral, N. (2011). Oyun temelli sosyal beceri eğitimi. Ankara: Vize
Yayıncılık.
Ellialtıoğlu, F. M. (2005). Okul öncesi dönemde oyun ve oyun örnekleri. İstanbul: Ya-
Pa Yayınları.
Erduran, N., Yılmaz M. (2015). Oyun dünyam, dünyam oyun. Ankara: Eğiten Kitap.
Girgin, G. ve Gürşimşek, I. (2005). Oyunlarla kavram eğitimi etkinlik örnekleri. Ankara: Anı Yayıncılık.
Güneş, H. (2010). Şimdi oyun zamanı. Ankara: Kök Yayıncılık.
Güneş, M. ve Güneş, H. (2008). Öğretmen ve öğrenciler için yaşayan çocuk oyunları. Ankara: Anı Yayıncılık.
Hazar M. (1996). Beden eğitimi ve sporda oyunla eğitim. Ankara: Tubitay Yayınları.
Hurwitz S. C. (2002) For Parents Particularly: To Be Successful—Let Them Play!,
Childhood Education, 79:2, 101-102
Isenberg, J. P., Jalongo, M.R. (2001). Creative expression and play in the early
childhood curriculum. New York: Macmillan Publishing Company.
Johnson, J. E., Christie, J. E., & Yawkey, T. D. (1999). Play and early childhood
development. (2nd Ed.) New York: Addison Wesley Longman.
Jones, M. (2001). Oyun ve çocuk. (A. Çayır Çev.) İstanbul: Kaknüs Yayıncılık.
Kasap Süslü, N. E. (2014). Çocuk eğitiminde oyun dili. İstanbul: HayyKitap.
Manning, K. and Sharp, A.(1977). Structuring play in the early years at school. London:
Ward Lock Educational.
Nicolopoulou, A. (1993). Play, Cognitive Development, and the Social World: Piaget,
Vygotsky, and Beyond. (M. T. Bağlı Çev.) Human Development, 36(1), 1-23.
Oktay, A. (2013). Oyuna Kuramsal Yaklaşım. U. Tüfekçioğlu içinde, Çocukta Oyun Gelişimi (2. b.) (s. 37-54). Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları.
Öztürk, A. (2001). Okul öncesi eğitimde oyun. Ankara: Esin Yayınevi.
Poyraz, H. (2012). Okul öncesinde oyun ve oyun örnekleri (4. b.). Ankara: Anı Yayıncılık.
Poyraz, H. (1999). Okul öncesi dönemde oyun ve oyuncak. Ankara: Anı Yayıncılık.
Sel R. (1995). Okul öncesi çocuklarına oyunlar-rondlar. İstanbul: Ya-Pa Yayınları.
25
Sevinç M. (2004). Erken çocukluk gelişimi ve eğitiminde oyun. İstanbul: Morpa Kültür Yayınları.
Seyrek, H., & Sun, M. (1999). Çocuk oyunları. İzmir: Mey Yayınları.
Şahin, F.T. (2001). Okul Öncesi Eğitimde Oyun Etkinlikleri, Gazi Üniversitesi Anaokulu/Anasınıfı Öğretmeni El Kitabı. İstanbul: Ya-Pa Yayınları.
Tuğrul, B. (2010). Oyun Temelli Öğrenme. R. Zembat (Eds) içinde, Okulöncesinde Özel Öğretim Yöntemleri (s. 187-220). Ankara: Anı Yayıncılık.
Ulutaş, A. (2016). Okul öncesi eğitim’de oyun. Ankara: Eğiten Kitap.
Warner, P. (2011). Okulöncesinde oynayarak öğrenme. (A. Dülger Çev.) İstanbul: Platform.
Vural, M. (2002). Ev ve sınıf etkinlikleri antolojisi. Erzurum: Yakutiye Yayıncılık.
Yavuzer, H. (1984). Çocuk psikolojisi. İstanbul: Altın Kitaplar Yayınevi.
Yavuzer, H. (2000). Çocuğunuzun ilk 6 yılı. İstanbul: Remzi Kitabevi.
Yılmaz, T. (1990). Okul öncesi çocuklarda oyun. İzmir: Bilyay Yayınları,