plasfeddergİ 1. sayı

112
ARALIK 2012 - ŞUBAT 2013 / 1. SAYI PLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ PLASFED 1 YAŞINDA PLASTİK SANAYİİNE “BÜYÜME” CEZASI Plastik sektörünün Türkiye'nin gelişmesine katkısı artıyor ME”

Upload: plasfed-plastik-sanayicileri-federasyonu

Post on 15-Mar-2016

239 views

Category:

Documents


8 download

DESCRIPTION

Plastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi...

TRANSCRIPT

Page 1: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

ARALIK 2012 - ŞUBAT 2013 / 1. SAYIPLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ

PLASFED

1 YAŞINDA

PLASTİK SANAYİİNE “BÜYÜME” CEZASI

Plastik sektörünün Türkiye'nin gelişmesine katkısı artıyor

ME”

Page 2: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 3: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 4: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 5: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

3

BAŞKANIN MESAJI

Selçuk AksoyBaşkan

PLASFEDPlastik Sanayicileri Federasyonu

PLASFED olarak sizleri sevgi ve saygı ile selamlarken sektöre yeni bir yayın kazandırmanın gururunu yaşıyoruz. Dergimiz öncelikle sektör içinde iletişimi arttırmayı hedefl iyor. Hem fe-deraryonumuzun kurucu derneklerinin üyeleri hem de diğer sektör mensuplarımız arasında bilgi ve sorunların paylaşılması, meslektaşlarımızın derneklerini ve federasyonlarını daha iyi tanıması en önemli amaçlarımız. Öte yandan kamuya da birlikte daha gür çıkacak sesimizi du-yurmak istiyoruz. Bugün için beş derneğin ortak sesi olan bu yayının, ilerideki günlerde diğer derneklerin de federasyonumuza katılımıyla çok daha zenginleşmesini ve gelişmesini arzu ediyoruz.

Bu ilk sayının hayat bulmasında emeği geçen başta PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci olmak üzere PAGDER Yayın ve Tanıtım Araçları Komitesi, tüm dernek başkan ve yönetim kurulu üye-leri, yayın ekibi ve reklamları ile yayınımızı destekleyen kıymetli sektör mensuplarımıza en derin şükranlarımızı sunuyoruz.

Dünya bugün inanılmaz bir hız ile değişiyor. Artık bu hızı öyle kanıksadık ki, mesela yola çık-madan önce dünyanın herhangi bir yerinde gideceğimiz adresin uydudan çekilmiş fotoğrafını incelemek ya da dünyanın herhangi bir yerindeki biri ile görüntülü görüşmek artık sıradan şey-ler. Dünyada her gün yüzlerce insansız yani robot hava aracının savunma ya da saldırı amaçlı kullanılıyor olması ya da Mars üzerinde küçük bir araba büyüklüğünde bir araştırma robotunun yarı bağımsız olarak dolaşıyor olması da kimseye pek garip gelmiyor. Yukarıda saydığımız ve bunlara benzer gelişmeleri mümkün kılan en önemli malzeme olan plastikler ise ne yazık ki kamuoyunda bu yönleri ile ilgi çekmiyor.

Eski Yunancada kolay şekil alabilir anlamına gelen plasticos kelimesinden türemiş olan ‘Plas-tik’, bugün insanlık ve insanlığın yaşam kalitesini yükselten teknolojiler için vazgeçilmez bir malzeme. Ucuzluğu, hafi fl iği, işleme ve geri dönüştürme kolaylığı gibi sebepler ile giderek daha yüksek oranda klasik malzemelerin yerini aldığı için 21. yüzyılın malzemesi olarak isim-lendiriliyor. Dünya petrol tüketiminin %96’sını yakıt amaçlı tüketim ve diğer kimyasalların üretimi oluş-tururken, geri kalan %4’ünden elde edilen plastiklerin sağladığı hafi fl ik ve ısı izolasyonu gibi özellikler sayesinde bu miktardan çok daha fazlası tasarruf ediliyor. Böylece insanlığın bu sı-nırlı kaynaktan daha uzun süre yararlanabilmesinin önü açılıyor. Dünya üzerinde, kendisi için harcanan kaynaklardan daha fazlasının tasarruf edilmesini sağlayarak sürdürülebilirlik kriter-lerini karşılayan başka bir malzeme çeşidi bulunmuyor.

İşte bu yüzden tüm sektör mensuplarımıza düşen ortak görev, bulundukları her platformda plastik malzemelerin avantajlarını ve insanlığa sağladıkları bu katkıları tekrar tekrar dile geti-rerek sektörün hak ettiği saygıyı ve ilgiyi görmesine katkıda bulunmak olmalı.

Sağlıcakla Kalın.

PLASFED’den Merhaba

Page 6: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

4

İÇİNDEKİLER

PLASFEDDERGİPlastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi

e-dergi; www.plasfed.org.tr

• PLASFED Adına İmtiyaz SahibiSelçuk Aksoy

• Yayın KuruluHüseyin Semerci - Şenmak MakinaReha Gür - EurotecYavuz Eroğlu - Sem PlastikSibel Destereci Yılmaz - Tepsan PlastikMevlüt Çetinkaya - PetkimAhmet Yalçınkaya – Yalçınkaya PlastikKurt Kuruç - FarmamakErdoğan Çiçekçi – Çipitaş SentetikMehmet Turhan Onur – Ravago GroupYakup Ülçer - EnplastMurat Cansever - EurotecTalha Apak – Apak YMMAdnan Akkurt – Gazi ÜniversitesiBehçet Gülenç – Gazi ÜniversitesiHüseyin Yıldırım – Yalova ÜniversitesiKerem Cankoçak – İstanbul ÜniversitesiLevent Kurnaz – Boğaziçi ÜniversitesiMehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik ÜniversitesiMehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknik ÜniversitesiMustafa Öksüz – Yalova ÜniversitesiNevzat Artık – Ankara ÜniversitesiNurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi

• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Barbaros Demirci

• Editör Mehmet Pala

• Yayın Sorumlusu Erol Türker

• Editoryal Hazırlık Mediaetik İletişim Ajansı

• Grafi k TasarımBurak Çetiner – Pusula BasımTel: 90 212 671 8303

• Reklam Koordinatörü Selçuk Bostancı

• İletişim Barbaros Cad. İstanbul Ticaret Sarayı, No:294 Giyimkent – İSTANBULTel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593www.plasfed.org.tr [email protected]

• Baskı Ümit Matbaacılık Tel: 90 212 565 4269

Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır. Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafi klerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

50

58 62

PLASFED 1 Yaşında, Birlikte ve Daha güçlü

Pano : APSD’den tanıtım atağı

Başarı Öyküsü: Behruz Vatandost

38

Pano: Kimya 2012-2016 stra-teji belgesi yayınlandı

Pano: BURPAS plastik para kullanılmasını önerdi

Atlas: Brezilya sektör için güçlü fırsat

26

Pano: İTO Davlumbaz sorununu çözdü

14 16

Page 7: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

5

“BÜYÜME” ME”

18

68

40

20

74

24

94

104

52

8

PlaStk:Derneklerden Mesajlar

Pano: PLASFED İzleme Raporu

6 10

Pano: Ekim ayı ihracat şampiyonu Kimya

Deneyim: Muammer Yüceler

Kapak/Gündem: Büyümek isteyen sektöreek maliyet yüklendi

Pano: EGEPLASDER Menemen OSB’de yatırım başlıyor

Profi l: Mehmet Aydın

Pano: PAGDER Aslan OSB’de sektör toplanacak

Pano: KAYPİDER PETO ve PETSİ çocuklara plastiği anlatacak

Endüstriden:Plastikte ilk yarı ümit verici

From the Industry(Eng): First Half Performance Gives Hope

Breaking News: News In English

Page 8: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

6

Necmi ATALAYAnkara Plastik Sanayicileri

Derneği Başkanı

Ankara Plastik Sanayicileri Derneği olarak kurulduğumuz 11 Ocak 2011’den bugüne hızla kurumsallaşma çalışmalarına giriştik. Bu kapsamda, Ankaralı plastik sanayicilerine ”showroom” hizmeti veriyoruz. Ürün ve fi rmalarımızın yer alacağı rehber ve katalog hazırlığımız son aşamaya geldi. Kümelenme çalışmalarımız da son aşamada bulunuyor. Diğer il ve bölgelerdeki meslektaş-larımızla birlikte PLASFED’e kurucu üye olmaktan dolayı mutluyuz.

Sektörümüzde işbirliği ve güçbirliği gayretimizi devam ettiriyoruz. Sektörümüzün daha da güçlü olacağına inanıyor ve güveniyoruz. Ostim, Sincan, İvedik, Temelli, Polatlı Organize Sana-yi Bölgeleri Kazan ve Siteler, Gimat ATB, Öz Ankara Sanayi Siteleri ile oluşan güçlü potansiyele, savunma, sağlık ile başlayan üs çalışmalarının tüm sektörlere ve sektörümüze oluşturacağı itici güce inanın. Ankara’da son 10 yılda 10’a katlanan sanayi-ticaret potansiyelinin daha da hız ka-zanması için en önemli eksikliğimiz olan işbirliği - güçbirliğine önem verelim. Sektörümüz kazan-sın, biz kazanalım, ülkemiz kazansın. Gayret bizden.

Sektörümüz içinişbirliği ve güçbirliği

İlker BİLİKTÜBursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri

Derneği Başkanı

Bursa’daki plastik sektör imalatçıları şişirme, enjeksiyon, ambalaj, otomotiv parça üreticileri şeklinde dörde ayırabiliriz. Ambalaj üreticileri, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası kayıtlarına göre 34 olup 1.500 kişi ile istihdam sağlamakta, ihracatı ise Türkiye ortalamasında yüzde 1’i bulmaktadır.

Ancak görünen o ki 2013 – 2015 yılları arasında yatırımların artacağını göz önüne alırsak Tür-kiye genelinde yüzde 2 seviyelerine geleceğini tahmin etmekteyiz. Diğer gruplarda ise toplam fi rma sayısı 400 olup, 30.000 kişi istihdam edildiği için Türkiye ihracatında önemli bir yere sahip-tir. Türkiye’de ilk 500 fi rma arasında Bursa’dan bir fi rma (B PLAST) bulunmaktadır. Yayın hayatına başlayan PLASFED Dergisi’ni çıkaran herkese teşekkür ederim. Bu derginin bütün plastik camia-sının ufk unu açacağını ümit ediyorum.

Ülke ekonomisine katkı

Erol PAKSUEge Plastik Sanayicileri Dayanışma

Derneği Başkanı

Sektörümüzün sesini, ulusal ve uluslararası arenada en iyi şekilde duyurmaya çalışan PLAS-FED ile sektörümüz daha da güçlü olma yolunda ilerliyor. Federasyonumuzun oluşan şevk ve heyecanla en etkili şekilde görev yapmaya devam edeceğine inancımız tamdır. Farklı ölçeklerde çok sayıda fi rmanın faaliyet gösterdiği ve Petkim gibi önemli bir tesisin bulunduğu İzmir‘de ulus-lararası fuar ihtiyacını karşılamak için İZFAŞ ile birlikte PLASTECH fuarı’nı hayata geçirdik. Bu ilk fuarımıza varlığından mutluluk duyduğumuz PLASFED ve PAGDER desteğinin gelecekte de de-vam etmesini bekliyoruz.

Sektörümüz, AB ülkelerindeki kriz nedeniyle yoğun rekabet ortamında bulunmaktadır. Bü-yümenin devam etmesi, sektör içi rekabetten kaynaklanan sıkıntıların çözümü için Federasyo-numuz üyelerimizi desteklemelidir. Bütün fi rmaların hızlı çözüm bulmak zorunda olduğu günleri yaşıyoruz. Sektörümüzün etkin 5 derneğiyle kurulan PLASFED’in, sektörümüzü daha da yukarıya taşıyacağına olan inancımla; tebrik eder, meslektaşlarımıza bol kazançlı günler dilerim.

Küresel kriz rekabeti yoğunlaştırdı

PlaSTK

Page 9: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

7

Yusuf ÖZKANKayseri Plastik İşletmeciler

Derneği Başkanı

Kayseri plastik sektörü, yaklaşık 200 fi rma ve 4.000 civarındaki çalışanıyla Türkiye’de 9’ncu yer almaktadır. Plastik malzemelere ihtiyaç artarken, ürünlerimize karşı yapılan haksız saldırılara yanıt vermez, sorunlarımızı dile getirmezsek, sektörümüzün gerileyeceği aşikârdır.

Kayseri’deki plastik sanayicileri olarak el birliğiyle, iletişimi güçlendirmek, rekabet ortamını

korumak amacıyla 2008’de 45 kurucu üyemizle, Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği-KAYPİDER’i kurduk. Dernek olarak, tanışma toplantıları yaptık, kendimizi kabul ettirdik. Plastik ürünlere karşı yapılan haksız kampanyalara başarıyla yanıt verdik. Kapak toplama kampanyası ile engelli öğ-rencilerimize tekerlekli sandalye sağladık. Hatta TSK mensuplarımız aracılığıyla Afganistan’a da gönderdik. KUÇEP projesi ile ilköğretim öğrencileri geri dönüşüm tesislerini gezdirdik, PLASFED’in desteğiyle, okullarda dağıtacağımız geri dönüşüm konulu fi lmi son aşamaya getirdik. Talas ilçe-mizde parklara engelliler için spor aletleri yerleştirdik. Sektörümüzün güçlü temsili konusunda çatı kuruluşumuz PLASFED ile birlikte çalışmalarımızı güçlendireceğiz.

SektörümüzüSavunmalıyız

Hüseyin SEMERCİPlastik Sanayicileri Derneği Başkanı

Yatırımları, ihracatı ve güçlü yapısıyla Avrupa’da 3’ncü büyük üretim kapasitesine sahip sek-törümüzün gelişimi için birlikte çalışıyoruz. Bu birliğin daha da güçlenmesi, büyümesi için yeni adımlar, atılımlar yapmaya hazır olmalıyız. PLASFED’in kuruluşu, bu güç veren birlikteliğin ilk ve çok önemli bir meyvesi oldu. Şimdi, sektörümüzün hak ettiği değeri görebilmesi, büyüklüğüne paralel temsil edilebilmesi için TOBB bünyesinde sektör meclisimizin kurulması için de yeni bir girişimi başlattık, “TOBB Plastik Sektör Meclisi” kurulması için ilk adımları attık.

Türkiye’nin 2023 ihracat hedefl eri kapsamında, plastik sanayiinin 17-18 milyar Dolar ihra-cata ulaşması bekleniyor. Bu hedef bizim gözümüzü korkutmuyor, aksine motive ediyor. Sektö-rümüz bu bilgi, birikim ve girişim gücüne sahiptir. Ancak ayağımıza ket vuracak, bizim dışımız-daki karar vericilerin uygulamaları olan gümrük vergilerinin yükseltilmesi, yeni teşvik sisteminde sektörümüzün bir yönüyle göz ardı edilmesi, bu hedefe ulaşma yolunda ne bize, ne de ülkemize yardım eder gibi görünmüyor. Plastik sektörüne yön veren ve çalışma arkadaşları olarak gördü-ğümüz Türkiye’nin her yerindeki plastik sanayicilerini, örgütlenmeye ve PLASFED çatısı altında toplanmaya davet ediyorum. Büyüyen sorunları ancak PLASFED gibi büyük ve kuvvetli yapılar ile, “Ben” değil “Biz” diyebilen kafalar ile aşacağımıza yürekten inanıyorum. Çalışma arkadaşlarımıza selamlarımı sunuyorum.

Plastik sanayicileri sektör meclisini hakediyor

PlaSTK

Page 10: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

8

Türkiye’nin net ihracatçı olduğu “Plastik İnşaat Malzemeleri”nde, 2012 yılı sonu itiba-riyle 2012 yılında dış ticaret fazlası 563 bin tona ve 1,2 milyar dolara yükselmiş olacağı öngörülüyor.

”PLASFED Plastik İnşaat Malzemele-ri 2012 İlk Yarı İzleme Raporu”nda yapılan tahminlere göre, Türkiye’nin toplam plastik mamul üretiminde yüzde 22 paya sahip olan plastik inşaat malzemeleri sektöründe, 2011 sonunda 1,01 milyar Dolarlık dış ticaret fazlası, bu yılın sonunda 1,2 milyar Dolara yükseleceği öngörülüyor.

Raporda, 2011 yılında 1,45 milyar dolarlık 565 bin ton ihracatı gerçekleşirken, yılın ilk altı ayı sonunda 774 milyon Dolarlık 315 bin ton ürün ihracatı yapıldı. Yıl sonu itibariyle 1,55 milyar Dolarlık 631 bin ton ürün ihracatı yapılması bekleniyor. Bu projeksiyona göre, plastik inşaat malzemesi ihracatı, 2011 yılına göre miktar bazında yüzde 12, değer bazında ise yüzde 7 oranında artacak.

2012 sonunda ithalatın ise 388 milyon Dolar değerinde ve 68 bin ton miktar olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Bu yılın ilk altı ayı sonunda 194 milyon Dolar değerinde 34 bin ton mamul ithal edildi. İthalatın, bu yılın so-

nunda bir önceki yıla göre miktar ve değer bazında yüzde 11 gerileyeceği tahmin ediliyor. Bu ürün grubunda en fazla ithalat, plastikten tüpler, borular, hortumlar, conta, dirsek ve ra-korlardan oluşuyor. PLASFED raporuna göre, Türkiye’de profi l, temiz su boruları, pis su bo-ruları, boru bağlantı elemanları, pencere sis-temleri, banyo ve mutfak evyeleri ve hortum gibi plastik inşaat malzemesi üreten 697 fi rma bulunuyor. İstanbul, İzmir ve Ankara’da faa-liyet gösteren fi rmaların sayısı ise bu sayının yaklaşık yüzde 63’ünü oluşturuyor. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, plastik inşaat malze-meleri sektörüne yönelik olarak, “Sektör üre-tim gücüyle yerli inşaat sektörüne rekabetçi avantaj sağlarken, aynı zamanda verdiği dış ticaret fazlasıyla Türkiye’ye küresel pazarlar-da bu alanda iyi bir oyuncu olma fırsatı veriyor” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye toplam plastik ambalaj mamullerinde de dış ticaret faz-lası sürecek

PLASFED “Türkiye Plastik Ambalaj Mamulleri Sektörü 2012 Yılı İlk Yarı İzleme Raporu”na göre plastik ambalaj mamulleri bir başka dış ticaret fazlası verilen sektör oldu. Raporda sektörün, 2012 yılının ilk 6 ayında, 2,9 milyon tonluk üretim ile 11,2 milyar Dolar-

lık büyüklüğe ulaştığı belirtildi. Yıl sonu itiba-riyle, ihracatın ithalatı karşılama oranının da, miktar bazında yüzde 161, değer bazında ise yüzde 118 olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

Raporda, 2011 yılında miktar olarak 2,7 milyon ton ve değer olarak da 10,8 milyar Dolar olan plastik ambalaj malzemeleri toplam üreti-minin 2012 yılı ilk 6 aylık gerçekleşmeleri doğ-rultusunda yıl sonu itibarıyla miktar bazında yüzde 8 (2,93 milyon ton), değer bazında ise yüzde 3,6 artış (11,2 milyar Dolar) göstereceği tahmini yapıldı. Sektörün yurtiçi tüketiminde ise yüzde 8,5 oranında büyüme bekleniyor. Bu veriler ışığında, sektörde dış ticaret fazlasının miktar bazında yüzde 7,9 ve değer bazında ise yüzde 11 olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Sel-çuk Aksoy, ilk yarı verileri sonuçlarına yönelik yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin katma değerli sektörlerinden biri olan plastik ambalaj ürünlerinin büyümesinden memnuniyet duy-duklarını vurgulayarak, “Sektör olarak 2011 yı-

lında plastik ambalaj mamulleri dış ticaretinde 194 bin ton ve 247 milyon Dolar fazla vermiş-tik. Dolayısıyla sektörün sürekli yükseliş gös-teren dinamizmi ve dış pazarlardaki atak yak-laşımı, Türkiye’nin ihracat hedefl erine enerji sağlama noktasında bizlere umut veriyor. Bu çerçevede sektörün önünü açmayı hedefl e-yen her türlü desteğin ülkeye getirisinin çok yüksek olacağı yolundaki kanaatimizi koruyo-ruz” dedi.

Toplam plastik üretimi içinde miktar ba-zında yüzde 40 paya sahip olan plastik am-balaj sektörü, 2011 yılında 1,5 milyar Dolar değerinde 327 bin ton ithalat gerçekleştirdi.

PLASFED İzleme Raporu: Plastik inşaat malzemeleri ve ambalajda dış ticaret fazlası sürüyor

PLASFED 2012 ilk yarı izleme raporu sonuçlarına göre, plastik inşaat malzemeleri ve plastik ambalaj ürünlerinde Türkiye ilk altı ay sonunda dış ticaret fazlası verdi. Dış ticaret fazlasının yıl sonunda da süreceği tahmini yapıldı.

PANO

Page 11: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

9

2012 yılının ilk 6 ayında ithalat ise 755 milyon dolarlık 172 bin ton ürün ithal edildi. Yıl sonu itibarıyla ithalatında miktar bazında yüzde 5 ve değer bazında ise yüzde 0,3 artarak, 2012 sonu itibarıyla 1,5 milyar Dolarlık ithalat ger-çekleştirmiş olacak.

PLASFED raporuna göre, 80’den fazla ülkeden ithalat yapılıyor. Yılın ilk altı ayında Almanya, Çin, İtalya, G. Kore ve Fransa en fazla ithalat yapılan 5 ülke oldu.

150 ülkeye ihracat yapılıyor Plastik ambalaj üreticileri 150’nin üzerin-

de ülkeye ihracat yaptığı belirtilen raporda, en fazla ihracat yapılan ilk 10 ülkenin, toplam ihracatın yüzde 51’ini oluşturduğu kaydedildi. Yılın ilk 6 ayında, Almanya, Irak, İngiltere, Fran-sa ve İran en fazla ihracat yapılan ilk 5 ülke oldu. 2011 yılının tamamında 520 bin ton olan

PLASFED Genel Sekreteri Barbaros Demirci tarafından hazırlanan ve Ekonomi Bakanlığı’na sunulan raporda, Dünya plastik tüketiminin 1950 - 2005 yılları arasında yılda ortalama yüzde 9,5 arttığı kaydedildi. Plastiğin, günlük yaşamda hemen her alanda kullanıldığı, ambalaj, inşaat, otomotiv, elektrik ve elektronik sanayilerinin en fazla talep ettiği malzemeler-den olduğu belirtilen raporda şu değerlendirme yapıldı: “Avrupa Birliği’nde 15 milyon kişiye is-tihdam sağlayan plastik sektörü yılda ortalama 160 milyon Euro katma değer yaratıyor. Dünya plastik sektöründe ise 60 milyon kişiye istih-dam sağlandığı ve yılda ortalama 700 milyar Euro katma değer yaratıldığı tahmin edilmek-tedir.

Geçen yıl ekonomiye 11 milyar dolar kat-ma değer sağlayan plastik sektörümüz, Avrupa Birliği’nde üretim olarak Almanya ve İtalya’dan sonra 3’ncü sırada yer almaktadır. Ülkemizde

plastik ambalaj mamulü ihracatı, yılın ilk altı ayı sonunda 276 bin ton olarak gerçekleşti. 2012 yıl sonu itibarıyla ihracatın 553 bin tona çıka-rak miktar bazında 2011 yılına kıyasla yüzde 6 artacağı tahmin ediliyor. Değer bazında ise 2011 yılında 1,75 milyar dolarlık ihracat yapıl-dığı, 2012 sonunda ise ihracat fi yatlarındaki gerilemeye paralel olarak yüzde 2 dolayında artacağı ve 1,78 milyar dolar düzeyinde ger-çekleşeceği tahmini yapıldı.

Raporda, yurtiçi talepte ise yıl sonu itiba-riyle miktar bazında yüzde 8,5’luk artışla 2,73

250 bin kişiye istihdam olanağı sağlayan sek-törümüzün gelişmeye açık yüzü, ekonomimizin gelecek hedefl eri itibariyle sanayicimize bü-yük bir motivasyon sağlamaktadır. Türkiye’de plastik tüketimi kişi başı 70 kilo civarındadır, bu tüketim oranı, dünya ortalamasının iki katıdır. Ancak yetişmeyi hedefl ediğimiz gelişmiş ülke-lerin ise yarısı kadar plastik tükettiğimiz ger-çeği, bize sektörün önündeki potansiyelin çok daha yüksek olduğunu gösteriyor. Bu nedenle PLASFED olarak 10. Kalkınma Raporu ışığında

milyon ton; değer bazında ise yüzde 3,5’luk artışla 10,9 milyar Dolarlık hacme ulaşacağı belirtildi. 2012 yılı ilk 6 ayında plastik ambalaj malzemelerine olan talep, 1,26 milyon ton ve 5,45 milyar Dolar olarak gerçekleşti.

Bu arada, Türkiye’nin 2007 yılında 29 kilogram ve 107 Dolara olan kişi başına plas-tik ambalaj malzemeleri tüketiminin 2012 yılı sonunda 36 kg ve 144 dolara yükseleceği tah-min ediliyor.

Sektör dinamizmini koruyor

PLASFED raporuna göre, bu yıl toplam plastik ambalaj mamulleri üretimin miktar bazında yüzde 19’u, değer bazında ise yüzde 16’sı ihraç edilirken, yurtiçi tüketimin miktar bazında yüzde 13’ü ve değer bazında ise yüz-de 14’ü ithalatla karşılanmış olacak.

ve sektörümüzdeki gelişmeleri dikkate alarak kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalış-mayı kamuoyu ve yetkililerle paylaşırken, ra-porumuzun plastiğin ekonomi içindeki gerçek potansiyelini ortaya koymasını ve bu alanda yapılacak vizyoner çalışmalara ışık tutmasını arzu ettik. Dünya pazarlarında Türk ekonomi-sini temsil eden üyeleriyle her geçen gün daha da büyüyen PLASFED, plastikle ilgili gelişmeleri ve fazla bilinmeyen gerçekleri, bundan sonra da kamuoyu ile paylaşmayı sürdürecektir.

PLASFED’den 10’ncu Kalkınma Planı için sektör hazırlık raporuTürkiye’de plastik sektörünün önde gelen şirketlerinin üyesi ol-

duğu Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED, hazırlıkları süren 10. Kalkınma Planı çerçevesinde yaptığı “Türk Plastik Sektörü 10. Kalkınma Planı Hazırlık Raporu”nu kamuoyuna sundu. Genel Sekreter Barbaros Demirci tarafından hazırlanan raporda, plastiğin küresel ekonomi için-deki potansiyeli ve dinamiklerine dikkat çekilerek, Türkiye plastik sek-törü ve pazar potansiyeli hakkında bilgi verildi.

PANO

Plastik işleme makinelerinde yüzde 80 dış bağımlılık sürüyor

Türkiye’nin plastik işleme makinelerinde kısmi ihracat artışına rağmen yüzde 80 oranında dışa bağımlılığın sürdüğü, ucuz makinelerin Türk makine üreticilerinin rekabetini güçleştirdiği açıklandı. PLASFED tarafından yapılan değerlendirmede, 2012 yılında tahmini olarak plastik işleme ma-kineleri üretiminin, önceki yıla oranla yüzde 7, ithalatının yüzde 9 azalacağı belirtildi. Bu yıl plastik işleme makinelerinde yurtiçi satışlarında yüzde 10 gerileme, ihracatta ise yüzde 5 artış olacağı tahmin edildi.

PLASFED değerlendirmesinde, 2003 – 2012 yılları arasında toplam 5,7 milyar dolarlık makine ve teçhizat yatırımı yapıldığı, plastik işleme ma-kineleri, aksam ve parçalarında talebin yüzde 80’inin ithalatla karşılandığı belirtildi. Raporda, sektörün dış pazara açılma hızından daha düşük hızda yerli makine üretimi gelişmesi yaşandığı belirtilerek, başta Çin olmak üzere ucuz makine üreticisi ülkelerden sektörü fi yat baskısı altına aldığı kay-dedildi. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, makine sektörüne yönelik genel bir devlet stratejisi uygulanması gerektiğini belirterek, “Türkiye, yetişmiş insan gücü ile makine üretimindeki deneyim avantajını kullanarak, global makine üreticilerini Türkiye’de yatırım yapmak için gerekli teşvik altyapısını kurabilir ve global oyuncuların Türkiye’de yapacağı plastik işleme makine yatırımlarına özel teşvikler sağlayabilir. Bu şekilde uygulanacak bir teşvik altyapısı ile en azından plastik işleme makinelerinin bazı modelleri için Türkiye üretim ve ihracat üssü haline getirilebilir” değerlendirmesini yaptı.

Page 12: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

10

Ekim ayında, ihracatını yüzde 23,35 oranında artıran kimya sektörü, 1 milyar 659 milyon Dolarlık seviyeye ulaştı. Ocak – Ekim dönemindeki kimya ihracatı ise 14 milyar 625 milyon Dolara ulaşarak son yıllardaki en parlak ihracat başarılarından birini gösterdi.

İKMİB Başkanı Murat Akyüz, yaptığı de-ğerlendirmede, kimya sektörü içinde plastik ve kauçuğun önemli bir yer tuttuğunu belirte-rek, sektörün ihracatına en fazla katkıyı veren alt sektörlerden biri olduğunun altını çizdi. Akyüz, “Plastik, ilaç, boya ve kozmetik, kimya sektörümüzün en önemli alt grupları. Türkiye ihracat liderliğine oturmamızda tüm alt sek-törlerin büyük payı var. Plastik ürünler ise, kimya sektörünün en çok ihracatı yapılan alt kalemlerinden biri ve dolayısıyla kimya ihra-catında önemli bir pay oluşturuyor. Plastikler ve mamülleri; Ocak-Ekim döneminde 3 milyar 900 milyon Dolar ile en çok ihracat yaptığımız ikinci alt sektör oldu. Kauçuk ve kauçuk eşya ihracatımız ise, 1 milyon Dolara yaklaşmış du-rumda.

Kimyevi maddeler sektörünün kilogram

başına ihracat rakamları da Türkiye ortalama-sının üzerinde yer alıyor. Bu rakamlar, başarı-mızı özetler nitelikte. Öne çıkan grupları ise; 5,02 Dolar ile kauçuk ve kauçuk ürünleri 2, 59 Dolar ile plastik mamulleri oluşturuyor.

Plastik sektörü, yarattığı katma değer ve ürün çeşitliliği ile Türkiye ekonomisinde kilit bir öneme sahip. Avrupa’dan da büyük bir pay alıyor. Avrupalı rakiplerimiz krizden etkilene-rek küçülürken, Türk plastik sektörü büyüme-ye devam ediyor. Avrupa’nın en büyük üçüncü üreticisi olan plastik sektörünün, İtalya’yı da geçerek Avrupa’da 2’nciliğe yükselmesi ülke-miz için gurur verici bir gelişme olacaktır” diye konuştu.

AB pazarındaki daralmaya rağ-men başarı arttı

Kimya sektörü, en fazla ihracat yapılan pazarlardan biri olan Avrupa Birliği ve diğer Avrupa ülkelerinde ya-şanan ekonomik daralmaya ve kü-resel ekonomik krize rağmen ihracat başarısını sürdürdü. Sağ-lanan artış ile kimya “Türkiye’nin ihracat artışı-nı sırtlayan sektör” oldu.

Ağustos ayında ilk kez otomotiv sektör ihracatını geride bırakarak, Türkiye’nin en faz-la ihracat yapan sektörü olan kimya, gelecekte de ihracat konusunda en üstte kalacak sektör-lerden biri olduğunu ispatlamış oldu.

Kimyevi maddelerin tüm alt sektörlerinde yüksek oranlı ihracat artışları dikkat çekti. Kim-yevi maddeler sektörünün kilogram başına ih-racat rakamları, Türkiye ortalamasının üzerinde

Kimya sektörü, Ekim ayında da Türkiye ihracatının lideri oldu. Daha önceki aylarda önce tekstil-konfeksiyonu geçen Kimya sektörü, son yılların “ihracat lideri” otomotivin üzerinde kalarak -uzun bayram tatili-ne rağmen- en fazla ihracat yapılan sektör oldu.

Kimya sektörü 1.6 Milyar Dolarla Ekim ayı Türkiye ihracat lideri oldu

Kimya sektörü ihracatı (2012 Ocak –Ekim)Ocak - Ekim 2011 Ocak - Ekim 2012 2011-2012 Fark (%)

Mal Grubu Değer (Dolar ) Değer (Dolar ) Değer

Gliserin, bitkisel mamüller, degra, yağlı maddeler 955.002 354.333 -62,90

Mineral yakıtlar, mineral yağlar ve ürünler 4.409.021.633 5.151.855.223 16,85

Anorganik kimyasallar 1.036.590.508 1.050.581.856 1,35

Organik kimyasallar 448.913.144 554.003.827 23,41

Eczacılık ürünleri 476.633.499 533.212.003 11,87

Gübreler 174.276.511 121.103.476 -30,51

Boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları 535.982.029 587.515.389 9,61

Uçucu yağlar, kozmetikler 474.391.425 516.735.035 8,93

Sabun ve yıkama müstahzarları 653.417.712 710.048.507 8,67

Yapıştırıcılar, tutkallar, enzimler 112.602.855 147.490.163 30,98

Barut, patlayıcı maddeler ve türevleri 6.538.033 6.282.929 -3,90

Fotoğrafçılık ve sinemacılıkta kullanılan ürünler 14.660.865 19.939.139 36,00

Muhtelif kimyasal maddeler 331.603.998 365.865.116 10,33

Plastikler ve mamülleri 3.613.455.591 3.901.037.878 7,96

Kauçuk, kauçuk eşya 989.201.042 959.132.854 -3,04

İşlenmiş amyant ve karışımları, mamülleri 396.773 172.350 -56,56

GENEL TOPLAM: 13.278.640.618 14.625.330.078 10,14

PANO

Page 13: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

LAMID

ARBON BLEND BLENDLAMID 66 OPLEN OPLEN LAMID 6 OPLEN LAMID 6RENLAMID 66

OPLEN LAMID 6 LAMID 66 LAMID 66OPLEN LAMID 6 LAMID 66

Tisan

Mühendislik Plastikleri

Mühendis l ik P last ik le r i

(PE)

ARBON (PC)

BLEND(PA6 / PA66)

OPLEN (PPC)

REACH

OPLEN (PPH)

(PBT)

REN

Page 14: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

12

PANO

yer alıyor. Bu alt sektörlerden bazıları şöyle: Ec-zacılık 29,86 Dolar, işlenmiş amyant 6,77 Dolar , kauçuk ve kauçuk ürünleri 5,02 Dolar, uçucu yağlar ve kozmetikler 3,52 Dolar, yapıştırıcılar, tutkallar, enzimler 3,21 Dolar, plastik mamulleri 2, 59 Dolar ve organik kimyasallar 1,62 Dolar .

Ekim ayı kimya ihracatında ise; ilk sırada yine Mısır yer aldı. Mısır’a olan kimya ihracatı geçen yılın Ekim ayına kıyasla yüzde 26,92 oranında artarak, 201 milyon Dolara ulaştı. Mısır’ı yüzde 365 rekor ihracat artışıyla Mal-ta izledi. Ekim ayında, en fazla kimya ihracatı

yapılan diğer ülkeler ise; Irak, Romanya, ABD, Brezilya, Rusya, Almanya, İran ve İspanya ola-rak sıralandı. İKMİB’in Güney Amerika pazarına yönelik çalışmaları da meyvelerini veriyor. Bre-zilya, 73 milyon Dolarlık kimya ihracatıyla Ekim ayının en dikkat çeken ülkesi oldu.

Yılın 10 ayında 14.6 milyar Do-lar ihracat

Sektör, yılın 10 aylık dönemi sonunda (Ocak – Ekim) da, 14 milyar 625 milyon Do-lar ile son yılların en önemli başarılarından birine imza attı. Sektörün, bu dönemde en çok ihracat yaptığı ilk üç ülke Mısır, Irak ve Birleşik Arap Emirlikleri oldu. Bu ülkeleri sı-rasıyla Almanya, Malta, Rusya, İran, İtalya, ABD ve Yunanistan izledi.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamül-leri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, yaptığı değer-lendirmede, kimya sektörünün Ekim ayında ihracat liderliğini elde etmesinin tesadüf olmadığını vurguladı. Avrupa’daki daralma ve dünya ekonomisindeki endişelere karşın, ihracatta pazar ve ürün çeşitliliğine giderek lider olmayı başardıklarını söyleyen Akyüz, “Türkiye ihracatına en fazla katkı sağlayan sektör olmamız, istikrarlı çalışmalarımızın bir sonucu. İhracata dayalı büyüme mode-lini başarıyla uygulayan Türkiye’nin, ihracat ile yarattığı değeri çok daha yukarılara taşı-ması gerekiyor.

Biz kimya sektörü olarak bu konuda önemli bir ilerleme kaydettik. Birçok alt sektörümüz kilogram başına ihracat oran-larında Türkiye ortalamasının üzerinde rakamlara ulaşmış durumda. Bunun hem sektörümüz hem de ülkemiz için önemli bir başarı olduğuna inanıyoruz” dedi.

Kimya sektöründeki büyümenin eko-nomiye pozitif katkısına da dikkat çeken İK-MİB Başkanı Murat Akyüz, “Neredeyse tüm sektörlere girdi sağlayan kimyadaki artış oranları önümüzdeki aylarda tüm sektörler-de bir büyüme gerçekleşeceğinin de haber-cisi niteliğinde. Yılsonu hedefimiz olan 18 milyar Dolara çok yaklaştık. Şimdiye kadar elde ettiğimiz ihracat rakamları ışığında, yılın geri kalanında da Türkiye ihracatına pozitif katkı sağlamaya devam edeceğiz.” dedi.

2012 Ekim ayında en fazla ihracat yapılan ülkeler Ekim 2011 Ekim 2012 Değişim

ÜLKE Değer (Dolar ) Değer (Dolar ) Değer (%)

MISIR 158.679.812,33 201.399.032,14 26,92

MALTA 21.750.576,82 101.144.298,69 365,02

IRAK 80.227.932,32 97.828.462,32 21,94

ROMANYA 38.201.577,59 88.302.298,66 131,15

AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ 20.890.295,58 75.065.164,82 259,33

BREZİLYA 3.138.640,59 73.506.539,70 2.241,99

RUSYA FEDERASYONU 55.722.725,43 60.219.469,36 8,07

ALMANYA 61.067.357,65 55.471.451,44 - 9,16

İRAN 48.239.532,62 52.871.139,06 9,60

İSPANYA 21.747.374,96 51.865.812,88 138,49

Dolar bazında en fazla ihracat yapılan ülkeler (2012 Ocak-Ekim)Ocak – Ekim 2011 Ocak - Ekim 2012 Değişim

ÜLKE Değer (Dolar ) Değer (Dolar ) Değer (%)

MISIR 955.750.508,48 1.586.448.054,26 65,99

IRAK 713.477.588,46 885.153.125,76 24,06

BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ 668.286.844,74 764.891.579,28 14,46

ALMANYA 677.845.720,63 623.879.483,33 -7,96

MALTA 389.154.032,72 599.625.016,25 54,08

RUSYA FEDERASYONU 463.367.386,61 521.560.060,41 12,56

İRAN 435.494.989,36 498.051.752,46 14,36

İTALYA 510.242.572,00 490.616.236,95 -3,85

AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ 327.193.792,32 432.206.227,46 32,09

YUNANİSTAN 382.878.949,59 385.654.011,21 0,72

Aylara göre kimya sektörü ihracatı (2012 Ocak-Ekim)2011 (Dolar) 2012 (Dolar) FARK (%)

Ocak 1.182.838.689,39 1.307.276.664,03 10,52

Şubat 1.147.180.885,63 1.389.682.939,41 21,14

Mart 1.301.320.496,36 1.647.755.183,26 26,62

Nisan 1.557.699.829,33 1.487.128.194,43 - 4,53

Mayıs 1.385.470.065,06 1.489.199.972,66 7,49

Haziran 1.384.471.137,71 1.391.858.009,63 0,53

Temmuz 1.302.862.882,15 1.301.349.048,92 -0,12

Ağustos 1.448.322.166,83 1.459.636.652,69 0,78

Eylül 1.223.225.808,84 1.492.415.799,87 22,01

Ekim 1.345.248.656,87 1.659.265.929,93 23,34

YUNANİSTAN 382.878.949,59 385.654.011,21 0,72

Page 15: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

13

PANOPLAPLAPLASFESFESFEDDDDERDERDERD GİGİGG

13

PPPPAAANNNNOOOO

Kendimize güvenimiz

www.serrezistans.com

““

©

Page 16: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

14

PANO

ASPD’den üniversitelilere: İşiniz hazır

Öte yandan Ankaralı plastik ve kauçuk sanayicileri üniversite eğitimini sürdüren öğ-rencilere yönelik bir tanıtım faaliyetine katıldı. Ankara Plastik Sanayicileri Derneği ASD Baş-kanı Necmi Atalay, ASO Plastik ve Kauçuk Ko-mitesi Başkanı Mustafa Korkmaz, ASO Meclis Üyeleri Akman Karakülah ve Turan Değirmen-ci, Gazi Üniversitesi OSTİM MYO Müdürü Doç. Dr. Behçet Gülenç ve OSTİM ve İvedik Organi-ze Sanayi Bölgesi sanayicilerinin katıldığı bir toplantı yapıldı. Öğrencilere, sektör hakkında bilgi verildi ve ayrıca, sektörde talep edilen insan gücünün niteliklerine ilişkin öğrencilerle görüş alış-verişinde bulunuldu. Öğrencilere, “Sektörün ihtiyaçları doğrultusunda gelişme-leri durumunda işlerinin hazır” olduğu mesajı verilen toplantıda, bunu sağlamak üzere staj programlarıyla gençlerin sektöre ilk adımlarını atması istendi. Sektörün nitelikli işgücü talebi-nin, şu anda eğitimlerini sürdürenlerden daha fazla seviyede olduğunun altı çizilen toplan-

tıda, sektör fi rmalarının nitelikli öğrencilere iş teklifi yapmaya başladığı hatırlatıldı. APSD, üyelerin ürünlerini

showroom ile sergiliyorKümelenme konusunda yoğun çalışma-

larını sürdüren ve bu alanda öncü sivil toplum kuruluşlarından biri olan Ankara Plastik Sana-yicileri Derneği, üyelerine yönelik olarak tanı-tım faaliyetlerinde showroom uygulamasıyla dikkat çekiyor. Dernek idare binasında modern bir showroom oluşturan APSD, üye işletmele-rin ürünlerini inceleme ve toplu halde göster-me imkanı sağlıyor.

Ankara Plastik Sanayicileri Derneği’nden tanıtım atağı

Ankara Plastik Sanayicileri Derneği, (ASPD) Ankara’da plastik ve ka-uçuk sektöründe faaliyet gösteren fi rmaların tamamını kapsayan yeni bir rehber yayınladı. Mina Ajans işbirliği ile hazırlanan rehberle, sek-tördeki fi rmalar ve üretimleriyle ilgili bilgilere yer verilecek. Ankara’nın

köklü OSB’lerinden OSTİM ve İVEDİK’te faaliyet gösteren fi rmaların yanında ilçelerdeki fi rmaları da içeren rehberde, kalıp, enjeksiyon, şişirme, vakum, fi lm çekme, özel profi l, köpük profi l yanında hammadde, ma-mül, yan sanayi ve kompozit ürünler ve üreticileri yer alıyor. Rehberde, sektörle ilgili detayların tamamının kavranabilmesi için tedarikçi olarak faaliyet gösteren işletmelere de yer ayrıldı. Ankara Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı Necmi Atalay, rehberle Türkiye’nin önemli kapasitelerinden birine sahip Ankara’da faaliyet gösteren fi rmaların tanıtımına katkı yapmayı hedefl ediklerini ayrıca, sektör içinde işbirliğine imkan verecek bilgi akışına yardım etmeyi amaçladıklarını vurguladı.

Page 17: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

15

PANO

PLASFED liderliğindeki sektör işbirliği küresel kuruluşlara taşınıyor

Plastik sektörünün Türkiye’deki örgütlenmesi yanında, küresel kuruluşlarda temsil edilmesi için faaliyetler yoğunlaştı. PLASFED, ku-ruluşunun ilk yılında. Dünya Plastik Dernekleri Direktörler Konseyi’ne (CIPAD), PAGDER ise Avrupa Plastik Mamul Üreticileri Birliği’ne (EUPC) üye oldu.

Türkiye’de, plastik sektöründe örgüt-lenmeyi üst düzeye taşıyan PLASFED ve üye dernekler küresel alanda Türk plastik sanayi-inin tanıtımı için de faaliyetlerini sürdürüyor. PLASFED, Dünya plastik sektörünün öncü ku-ruluşlarından olan Dünya Plastik Dernekleri Di-rektörler Konseyi’ne (CIPAD) üye olarak, küre-sel anlamda da sektörü temsil etme çabalarına yeni bir halka ekledi. Bilgi paylaşımı ve küresel plastik sektörünün ortak konularında işbirliği sağlayan dünya Plastik Sanayicileri Derneği Yöneticilerinin üye oldukları bir platform olan Konsey, yılda iki kez toplanarak, sektörün so-runları, koordinasyon ve bilgi paylaşımı yapıyor. Konseye, Dünyanın bütün bölgelerinde çalışan, 49 ülkeden 64 Plastik sivil toplum örgütü üye bulunuyor. Konsey’in başkanlığını SPI – ABD Genel Sekreteri William Carteaux yürütüyor.

PAGDER Avrupa arenasındaPLASFED’in kurucu üyeleri arasında bulu-

nan PAGDER ise EUPC – Avrupa Plastik Mamul Üreticileri Birliği’ne üye oldu. Avrupa bölge-sindeki sektörel derneklerin temsil edildiği ve Brüksel merkezli Birliğin en önemli fonksiyon-larından birini AB parlamentosunda sektör le-hine lobi faaliyetleri oluşturuyor. Birlik, başta otomotiv, elektrik ve elektronik, ambalaj ve inşaat olmak üzere tüm alanlarda alt komiteler kurarak, pazar geliştirme, sağlık, emniyet, çev-re, hammadde ve iletişim konusunda çalışma-lar yürütüyor. EuPC’ye 20’den fazla ülkede 25 plastik dernek üye durumda bulunuyor.

PLASFED Başkanı Selçuk Ak-soy British Plastics Federation’u ziyaret etti

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, İngiltere Plastik Federasyonu British Plastics Federation BPF’yi ziyaret ederek, Genel Müdür Peter Davis ile görüştü. BPF Halkla ve Endüstri ile İlişkiler Direktörü Philip Law ve Kıdemli Proje Yöneticisi Tim Marsden’in de katıldığı görüşmeyi değer-lendiren Başkan Selçuk Aksoy, BPF’nin 80 yıla yayılmış tecrübesinden istifade etmek, faali-yet geliştirme konusunda görüş alışverişinde bulunmak istediklerini vurguladı. Görüşmede, PLASFED ve kurucu derneklerin tarihçesi, bu-güne yapılan faaliyetler ve gelecek döneme ilişkin planlar hakkında görüş alış-verişinde bu-lunuldu.

İlişkiler Komitesi Üyesi Ferit ÖZTİMUR katılım-cı ve ziyaretçilerin sorularını yanıtladı, broşür, katolog ve cd dağıtımı gerçekleştirdi. Öztimur, Endonezya’lı sektör fi rma ve sivil toplum ku-ruluşları ve devlet kurumlarıyla görüşmeler de yürüttü. Öztimur, Endonezya pazarına iliş-kin olarak, hammadde açısından zengin olan Endonezya’nın plastik makine, aksam ve kalıp konusunda dışa bağımlı olduğunu, pazara ha-len Tayvan’lı makine üreticilerinin hakim gö-rüldüğünü kaydetti. Müslüman bir ülke olan Endonezya’da Türk üreticilerin sempati ile karşılandığını belirten Öztimur, Endonezya’nın Ekonomi Bakanlığı’nın 15 Hedef Ülke 2013 ül-kelerinden biri olduğunu hatırlattı. Öztimur, fuarda 27 önde gelen Endonezya’lı plastik ve kauçuk distribütörüyle ve 6 sektörel dernekle ikili temaslar gerçekleştirildiğini kaydetti.

PAGDER üyelerini Endonez-ya Fuarı’nda tanıttı

Öteyandan, PAGDER, 10-13 Ekim 2012 tarihlerinde Cakarta’da Endonezya’da düzen-lenen 25. Endonezya Plastik & Kauçuk Fuarı ve Endonezya Ambalaj Fuarı’nda stand açarak üyelerini tanıtmaya yönelik faaliyet yürüt-tü. Türkiye’nin Cakarta Ticaret Müşaviri Okan ÖZTÜRK’ün de destek verdiği faaliyette, PAG-DER Yönetim Kurulu ve Uluslararası STK’larla

Page 18: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

16

Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği (BURPAS) Başkanı İlker Biliktü, dünya’da “plastik para” basımının hızla yaygınlaştığını ve Türkiye’nin de plastik para basımına geçmesi gerektiğini söyledi. İlker Biliktü, BURPAS yönetim kurulu üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, sektöre ilişkin yürütülen negatif kampanyanın anlamsız olduğunu da vurguladı.

Sektörün 2012’de yüzde 6-8 aralığında büyüyeceğini tahmin eden Biliktü Türkiye plastik sektörünün, plastik işleme oranına göre dünya’da ilk üçe girmesinin sözkonusu olduğunun altını çizdi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası verilerine göre, ambalaj ve plastik sek-töründe, Bursa’da 35 fi rmanın 3 bin 500 işçi ile çalışmalarını sürdürdüğünü vurguladı.

Sektörün, kamuoyu nezdinde yürütülen

negatif kampanyadan etkilenmemeye çalış-tığının altını çizen İlker Biliktü, “Biz biliyoruz ki plastik doğaya zarar vermiyor, aksine do-ğayı koruyor. Doğayı koruyor çünkü, plastik geri dönüştürülebilir. Çevreye zarar vermiyor. Bu geri dönüşümde yüzde 5 oranında bile bir kalıntı çevreyi kirletmiyor. Plastiğin yerine kullanılması düşünülen kağıt ve cam gibi mal-zemeler doğada tahribat yaratıyorken, plastik üzerine oynanan bu oyunu anlayamıyoruz” bilgisini verdi.

Dünyada, plastik kullanımının arttığını ve yeni ürünlerin plastik malzemelerden yapıl-maya başlandığını hatırlatan Biliktü, bunun en somut örneklerinden birinin de “para” olduğu-nu hatırlattı. Biliktü, şunları kaydetti:

“Dünyadaki diğer merkez bankaları plastik paraya geçiyorlar. Kanada ve Avusturalya’da plastik para basılırken, Türkiye’de hâlâ plastik poşetin ve plastiğin yararı ve zararı tartışılıyor. Özellikle çevreye duyarlı oluşundan ötürü ter-cih edilen bu paralar uzun yıllar yıpranmıyor. Üretim biçimi bakımından bu paralar polimer malzemeden üretiliyor. 6 yıllık bir dayanım

süresi olan bu paraların en önemli tercih se-bebi de geri dönüştürülebilir olmasıdır.” Plas-tik para basımı konusunda Türkiye’de henüz bir çalışmanın yapılmadığını belirten Biliktü, PLASFED bünyesinde konunun Türkiye gün-demine getirilmesi için çalışma yapmayı amaç-ladıklarını kaydetti.

Plastik sektörü Ortadoğu ve Afrika’yı dikkatle takip etmeli

BURPAS ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde yapılan toplantıda, plastik sektö-rünün Ortadoğu ve Afrika pazarında ihracat açısından büyüme fırsatı olduğu belirtildi. Sektörün gelecek 10 yılının değerlendirildiği

toplantıda konuşan BURPAS Başkanı ve BTSO 31. Komite Meclis Üyesi İlker Biliktü, plastiğin olmadığı bir dünyanın mümkün olmadığını hatırlatarak, Bursa ve Türkiye açısından vaz-geçilemez nitelikte olan plastik sektörünün geliştirilmesi yönünde adım atılması gerekti-ğini vurguladı.

Toplantıda konuşan Continental Kimya Ürün Müdürü Uğur Yavuz, plastik sektöründe 2009 yılından bu yana Ortadoğu ve Afrika’nın en büyük 2’nci ithalat pazarı konumunda olduğunu belirtirken, 2014 yılına doğru bu bölgenin ihracatçı haline geleceğini kaydetti. Biopol Bölge Temsilcisi Orhan Ünsal ise çözü-nebilir ürünlere ilişkin araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin sürdüğünü ve yeni ürünlerin piyasaya çıkmakta olduğunu, sektör için bu

ürünlerin önemli bir gelişme alanı olduğunu kaydetti. Orhan Ünsal, “İlk aşamada bozulma-nın (kaybolmanın) oksijen ile başladığını, ısı, ışık gibi etmenlerle de bu sürecin hızlandığını ve mikroorganizmaların devreye girmesiyle ilk aşamanın tamamlanıyor. İkinci aşamada ise plastik topraktaki bakterileri besin olarak kul-lanarak, biokütle ve suya dönüşüyor.” bilgisini verdi.

BURPAS Başkanı İlker Bilik-tü: “Plastik olmasa dünya çöl olurdu”

Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Der-neği (BURPAS) Başkanı İlker Biliktü, plastiğin çevreye zararlı olduğu iddiaları bulunduğunu

belirterek, “Plastik olmasa dünya çöl olurdu. Tarımda verimlilik 4 kat azalırdı. Yeraltı, yerüs-tü kaynakları ve insan ömrü azalırdı” dedi.

Plastiğe ilişkin çevre konulu yaklaşımlar-da yanlışlıklar bulunduğunu belirten Biliktü, geri dönüşümü mümkün olan ve bu yolla hem katı atık yönetimi, hem de yeniden kullanım nedeniyle enerji ve hammadde verimliliği açı-sından plastiğin büyük imkanlar sağladığını hatırlattı. Çevre konusunda bilincin artmasın-dan memnuniyet duyduklarını söyleyen Bilik-tü, insanların duyarlılığının artmasıyla başta plastik olmak üzere geri dönüştürülebilir ürün-lerin terk edilmeden yeniden toplanmasının sağlanacağını, bu yolla plastiğe yönelik iddia-ların da etkisinin azalacağı görüşünü savundu.

BURPAS Başkanı İlker Biliktü, plastik paraya geçilmesini önerdi

PANO

Page 19: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 20: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

18

Plastik sanayicileri İzmir’de bir araya geldi: Büyümede katkı-mız daha fazla olabilir

PLESFED’e üye beş dernek, İzmir’de ya-pılan toplantıda sektörün geleceğini tartıştı. Plastik Zirvesi’nde bir araya gelen sanayiciler, sektörün Türkiye’nin genel büyümesinin üze-rinde bir büyüme ile ülkeye katkısının arttığı-nı vurguladılar. Zirvede, sektörün, savunma, medikal ve elektronik sektöründeki payının artırılması için potansiyel bulunduğu ve bu üç alanda çalışmaların yoğunlaştırılması gerekti-ği vurgulandı.

Zirvede konuşan Ege Plastik Sanayici-leri Derneği Onursal Başkanı ve Esen Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Salih Esen, sektörün ihracatın önemli parçalarından biri olduğunu hatırlatarak, 2023 hedefi olarak konulan 500 milyar Dolarlık ihracat için bütün sektörlerin ortalama yıllık yüzde 15 büyümesi gerektiğini, plastik sektörünün bu ivmeyi yakalamasının mümkün görüldüğünü hatırlattı.

Ekonominin soğutulması ka-rarı çerçevesinde plastik sektörü-nün de yıllık büyümesinin yüzde 10 olarak gerçekleşeceği tahmini-ni yapan Esen, “Dünya ile rekabet şansımızın her geçen gün azalma-sına rağmen, dinamik bir sektör olarak hızlı büyümeye devam edi-yoruz. Maliyetlerdeki sıkıntıların sona ermesi, hammadde ithala-tındaki zorlukların ortadan kaldırılması halinde büyüme rakamlarının kısa sürede en az ikiye katlanması mümkün. Sektörümüz şu anda bile 3’üncü büyük ihracatçı durumda. Ekonomiye geçen yıl 11 milyar dolarlık katkı sağladık” dedi.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy ise Dünya plastik sektöründe 60 milyon kişinin çalıştığını hatırlatarak, “Sektör, Türkiye’de 250 bin kişiye istihdam olanağı sağlıyor. Plastik tüketimimiz kişi başına 70 kilo civarında. Bu tüketim oranı, yetişmeyi hedefl ediğimiz gelişmiş ülkelerin ise yarısı kadar. Tonu ortalama 300 dolar olan hampetrol, plastik hammaddesi haline geldi-ğinde değeri bin 900 dolara çıkıyor.

Türkiye’de son fi yat artışları ile sektör sıkıntılı bir sürece girdi. Devletin bu konuda sektöre bazı destekler vermesi gerekiyor. Bi-zim de fi rmalar olarak bundan sonraki süreçte katma değeri yüksek olan ürünlerin üretimi için Ar-Ge’ye daha çok kaynak ayırmamız ge-rekiyor” diye konuştu.

Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı Hü-seyin Semerci de, plastik sektörü olarak Ar-Ge çalışmalarına daha çok kaynak ayırmaları gerektiğini vurguladı. Sektörün katma değeri yüksek savunma, medikal ve elektronik sana-

yiine odaklanması gerektiğini belirten Semer-ci, sektör yatırımlarının desteklenmesi gerek-tiğini, bu bağlamda yatırımların, teşvik sistemi içinde en yoğun teşviklerin verildiği 6’ncı Böl-geye dahil edilmesini talep etti.

Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırım başlıyor

Ege Bölgesi Sanayi Odası’nın girişimiyle ve EGEPLASDER desteğiyle yürütülen Mene-men Plastik OSB’de yatırım aşamasına gelindi. Plastik sanayicilerine, yapılaşma, üretim ve ulaşım altyapısı sağlanmış bir yatırım-üretim ortamı sağlanacak olan OSB’de, 2012 sonu-2013 başında yatırımların başlaması bekle-niyor. Bölgede 15 bin kişiye istihdam sağla-yabilecek 45 parselin bulunduğu, bunların 34’ünün satın alınmış durumda olduğu kayde-dildi. Bölgeye geliştirme aşamasında 8 milyon TL’yi aşan yatırım yapıldığı belirtildi.

EGEPLASDER ve İzmir Ticaret Odası’ndan plastik endüstrisi-ne rekabet katkısı

EGEPLASDER ve İzmir Ticaret Odası, plas-tik sanayiinde faaliyet gösteren şirketlerin ih-racatını artırmak ve küresel piyasada rekabet etkinliğini artırmak için “Plastik Sektöründe Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi” projesini uygulamaya koydu.

Ekonomi Bakanlığı desteğiyle yürütülen proje kapsamında, 34 plastik sanayi fi rmasının katılımıyla yapılan çalış-mada, mevcut ihracatın durumu, uluslararası alanda rekabet gücünü

artırmak amacıyla eğitim ve danışmanlık hiz-metleri ile hedef pazarlar konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. İhracatın artırılması-na odaklanılarak yapılan analizlere dayalı ola-rak, bu yönde yapılacak çalışmalara yol haritası niteliğinde “Plastik Sektöründe Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi İhtiyaç Analizi’’ ra-poru hazırlandı. Raporda, fi rmaların dış ticaret ve rekabet eğitimi ve danışmanlık hizmetleri, yurtdışı pazarlama (ortak pazar araştırmaları, pazar ziyaretleri, ticaret heyetleri, yurtdışı fuar ziyaretleri, eşleştirme, küme tanıtım faaliyetle-ri gibi diğer organizasyonlar), alım heyeti prog-ramlarına ihtiyaç duyulduğu tespit edildi.

Hazırlanan ihtiyaç analizinde, İzmir’deki plastik sektöründe katma değerin gerileme eğiliminde olması ve ulaşım zorluğu sorun ala-nı olarak belirlendi.

Egeli sanayiciler Türkiye’nin büyümesine daha fazla katkı vermeye hazırlanıyor

EGEPLASDER bünyesinde örgütlenen Ege Bölgesi plastik sanayicileri, Menemen’de yapı-lan Plastik İhtisas OSB’de yatı-

rıma başlamaya hazırlanıyor. Sektörün geleceği için analiz ve altyapı çalışmalarını hızlandıran EGEPLASDER gelecek dönemde, rekabet gü-cünün artırılması ve ihracata odaklanma yönünde çalışmalarını yoğun-laştırdı.

PANO

Page 21: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

19

PLASTECH Nisan 2013’te kapı-larını 2’nci kez plastik sanayici-lerine açacak

EGEPLASDER’in İZFAŞ ile birlikte sanayi-nin hizmetine sunduğu PLASTECH Fuarı 11-14 Nisan tarihleri arasında kapılarını 2’nci kez sanayiciler için açacak. 10-13 Mayıs 2012’de ilk kez gerçekleştirilen fuara, 22’si yabancı 156 katılımcı ile 4 bin 501 m2 alanda düzenlendi.

Yerli ve yabancı 4 bin 126 kişi tarafından ziyaret edildi. Fuar ziyaretçilerinin 4 bin 025 kişisi 26 ilden yerli ziyaretçilerden oluştu. Fu-arı, 24 ayrı ülkeden 101 yabancı ziyaretçi de gezdi 2’nci kez düzenlenecek PLASTECH, kapı-larını 11-14 Nisan 2013 günleri arasında plas-tik sanayicilerine açacak. Bu fuar da EGEPLAS-DER ve İZFAŞ işbirliği ile gerçekleştirilecek.

EGEPLASDER bölge paydaşları ile ortak çalışmalar geliştiriyor

Ege bölgesinde faaliyet gösteren plastik sanayicilerinin bir araya geldiği EGEPLASDER, sektörün gelişimi için bölgesinde bulunan kuruluşlarla işbirliği modelleri geliştiriyor. Bu kapsamda, Ege İhracatçılar Birliği ve Petkim ile birlikte “Ege Plastik ihracatçıları Birliği” ku-rulması için çalışmaların başlatıldığı kaydedildi. Dernek, bu yolla dış ticaret etkinliğini artırmayı hedefl ediğini vurguladı.

Öte yandan, Ege Üniversitesi MYO Plas-tik Bölümü, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Mazhar Zorlu Plastik Meslek Lisesi ve diğer

meslek liseleri ile ortak çalışma başlatıldı. Bu kapsamda, okullara sektör hakkında bilgi ve-

rilmesi ve eğitimin endüstrinin ihtiyaçlarına uygun şekillenmesi ile okulların ihtiyaçlarının giderilerek eğitim niteliğinin yükseltilmesi amaçlandı.

Bu arada, Avrupa Birliği tarafından da desteklenen Plastik Sektöründe Bölgesel Mesleki Eğitim ve İstihdam Projesi uygulandı. Proje kapsamında, Mazhar Zorlu Meslek Lisesi bünyesinde 160 genç endüstride çalışabilirli-ği sağlamak amacıyla sertifi kalı eğitime tabi tutuldu. Öğrenciler, plastik operatörü olarak eğitildi.

PANO

JEFLEX

Page 22: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

20

Plastiği PETO ve PETSİ tanıtıyor KAYPİDER, plastiğin geri dönüşümü ve

kullanımına yönelik çocukları eğitmek için bir kampanya hazırladı. PETO ve PETSİ isimli iki karakter tasarlanan kampanyayla, ilkokul öğ-rencilerine ulaşılacak. Resim, kukla ve maskot olarak çocuklara ulaşacak PETO ve PETSİ’nin kullanıldığı İngilizce altyazılı bir fi lm üretilecek, PETO ve PETSİ maskot ve kuklaları okul ziya-retleri ya da etkinliklerde çocuklara plastiği anlatacak. KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan, çocukların ilgisini çekebilecek bir proje ha-zırladıklarını, plastik kullanımı yanında çevre bilincini de aşılamayı amaçladıklarını kaydetti. Proje Koordinatörü ve kampanyanın fi kir sa-hibi Çiğdem Karakuzu, karakterler için şarkı da besteleneceğini, PETO ve PETSİ karakter-leriyle plastiğin çöp değil atık olduğu bilincini eğlenceli şekilde anlatmayı amaçladıklarını vurguladı. PLASFED’in de desteklediği kam-panyada, televizyon için kamu spotu hazırlan-ması da planlanıyor.

Sektörde bir ilk: Gençlere sektör tanıtılacak

KAYPİDER, uygulamaya koyduğu proje ile plastik sektöründe bir ilke imza atıyor. Kayse-ri Milli Eğitim Müdürlüğü, Kayseri ve İstanbul tiyatro ekiplerinin de katılımıyla, öğrencilerin plastik konusundaki bilgisini artırmak, çevre bilincini artırmak amacıyla bir oyun ve bu oyu-nun yer aldığı bir CD hazırlanıyor. Kayseri’deki bütün öğrencilere dağıtılacak CD ile öğren-ciler, plastiğin hayatımızdaki yeri ve plastiğe yönelik yanlış bilgileri düzelten animasyon ve tiyatro oyunu öğrencilere ulaştırılacak.

KAYPİDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Özkan ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Milli Eği-tim yetkilileri ve tiyatrocu Murat Özdeniz ve İstanbul’da faaliyet gösteren tiyatrosu proje-ye ilişkin ilk adımı attı. Proje hakkında bilgi ve-ren KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan; “Gayemiz plastiğin insan hayatındaki yerini ve önemini

animasyonlar, tiyatro gösterileri ile öğren-cilere anlatmak bu konuda ilk adımı ekiple bir araya gelerek istişare yaparak gerçekleştirdik. Kayseri’de bu alanda çok önemli işlere imza atan Murat Özdeniz ve ekibi ile İstanbul’da bu işleri profesyonel olarak yapan bir tiyatro eki-bi bizlere yardımcı olacaklar. PLASFED spon-sorluğunda yaptıracağımız CD’leri okullara dağıttıracağız” dedi. CD içeriğinde bulunacak oyun ve fi lmlerde, plastiklerin geri dönüşü-müyle ekonomiye kazandırılması ve plastik bilinci işlenecek. CD’nin, sadece Kayseri içinde değil, Türkiye çapında dağıtımı konusu da de-ğerlendirmeye alındı.

Mavi kapaklar tekerlekli san-dalye ve engelliler için spor ala-nı oldu

KAYPİDER’in geri dönüşüm bilincini ar-tırma yönünde uyguladığı başarılı kapak top-

lama kampanyaları genişliyor. Kayseri ilinde yapılan ve mavi kapak toplayarak elde edilen tekerlekli sandalyelerin engelli öğrencilere verildiği kampanya başarıyla sonuçlandı. Hat-ta bu kapsamda Afganistan’da görev yapan TSK mensupları da kapak toplayarak, hava-yoluyla Kayseri’ye gönderdi. KAYPİDER de, Afganistan’a tekerlekli sandalye göndererek, Afganlı engellilere destek oldu.

Başarılı bu projenin ardından Kayseri Talas Belediyesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve KAYPİDER bir protokol imzalayarak ilçe gene-lindeki okul ve kamu kuruluşlarında kapak top-lama kampanyası başlattı. Bu kampanya ile de Talas’taki parklarda engelliler için spor aletleri yaptırılması hedefl endi. Proje, Talas Belediye Başkanı Rıfat Yıldırım, İl Milli Eğitim Müdürü İbrahim Ceylan, İlçe Milli Eğitim Müdürü İhsan Köker, KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan’ın katı-lımıyla kamuoyuna tanıtıldı.

Belediye Başkanı Rıfat Yıldırım yaptığı değerlendirmede, “Biz parklarda engelli va-tandaşlarımıza toplumun katkılarıyla daha ya-şanabilir alanlar yapmayı istedik. Bu tür hayırlı projeleri mutlaka çoğaltmamız gerekir.” dedi.

İl Milli Eğitim Müdürü İbrahim Ceylan ise “Engelli vatandaşlarımızın hayatlarını kolay-laştırmak çok önemli. Onlar için ne yapılsa az-dır. Çünkü hiçbir engelli vatandaşımız engelli

olmayı kendi seçmiyor. Bütün okullarımızla bu kampanyanın en büyük destekçisi olacağız” diye konuştu. KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan da bu tür projelerle amaçlarının toplumun dik-katini geri dönüşüme çekmek olduğunu dile getirdi. Özkan, dönüşümün ekonomik değeriy-le birlikte katma değer oluşturduğunu sözleri-ne ekledi.

KAYPİDER’den plastik sektörüne tanıtım ve sosyal sorumluluk katkısı

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği KAYPİDER, plastik sektörünün tanıtımı ve sosyal sorumluluk kapsamında üç ayrı projeyi uygulamaya koydu. Bölgesinde faaliyet gösteren kamu kurumları ve sivil toplum ör-gütleriyle birlikte, gençlere ve engellilere yönelik projeler kapsamında, sektörün çevre bilinci ve engellilere yönelik farkındalık oluşturmada etkin uygulamalar hayata geçirildi.

PANO

Page 23: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PANO

Page 24: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

22

Barbaros Demirci: Avrupa ikincisi olabiliriz

Milano’da toplanan CIPAD (Council of International Plastics Associations Directors – Dünya Plastik Dernekleri Direktörleri Konse-yi) başta Avrupa ülkeleri olmak üzere hemen hemen tüm ülkelerde plastik mamul üretim ve talebinin 2011’den bu yana gerileme veya du-raklama sürecinde olduğu tespitinde bulundu.

Her yıl toplanan ve Türkiye’den PLASFED’in de üyesi olduğu “CIPAD 2012 Di-rektörler Toplantısı”, 11 – 12 Ekimde İtalya’nın Milano – Stresa kasabasında gerçekleştirildi. Her yıl bir ülke derneğinin ev sahipliğinde ya-pılan ve tüm dünya ülkelerinin plastik dernek-lerinin üye olduğu CIPAD’in toplantısında, ülke sunumları yanında, sektörün küresel krizinden nasıl etkilendiğine ilişkin gündem de tartışıldı. Sektörün, hemen hemen bütün ülkelerde 2011’den bu yana olumsuz etkilendiği, ülke-lerde duraklama ya da gerileme gözlendiği belirtildi.

PLASFED’i temsilen toplantıya katılan Genel Sekreter Barbaros Demirci, Türkiye plastik sektörüne yönelik yaptığı sunumda, genel eğilimin aksine Türkiye’de sektörün büyüme sürecinde olduğunu, hali hazırda AB ülkelerinde Almanya ve İtalya’dan sonra pro-ses kapasitesi ile 3’ncü sırada bulunduğunu, kısa bir süre sonra ikinciliğe yükselebileceğini anlattı. Türkiye’nin yeni bir teşvik sistemini yürürlüğe koyduğunu belirten Demirci, avan-tajlı bir yatırım imkanı bulunduğunu, gerileme sürecindeki ülkelerin büyüyen ve konum ola-rak avantajlı bir yere sahip Türkiye’de yatırım yapabileceklerini vurguladı.

PAGDER’in öncülüğünde, yatırımlar ve sektör yönetimi açısından bir başarı hikayesi-

nin sergilendiğini belirten Barbaros Demirci, 2005 yılında sektör platformu şeklinde baş-layan ortak çalışmanın, 2011’de beş önemli derneğin Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED’in kurulmasıyla önemli bir hamleye dönüştüğünü anlattı. PAGDER’in PAGDER-Aslan Özel Organize Sanayi bölgesi ile birlikte dağınık üretim tesislerini biraraya toplayacak bir organize sanayi bölgesi girişimine öncülük etmesinin de güçlü bir adım olduğunu belirten Demirci, bunu Türkiye’nin plastik üretim ve ihracat merkezi oluşturulması ve PAGDER ta-rafından başlatılan ortak hammadde tedariği projesi ile de rekabet avantajı sağlanmasına yönelik adımların takip ettiğini kaydetti.

Türkiye plastik sektörünün 150 ülkeye ihracat yaptığını ve ihracatın artış trendin-

de olduğunu vurgulayan Barbaros Demirci, PAGDER’in tüm önemli plastik fuarlarının Tür-kiye temsilciliğini alması girişiminin önemine değindi. PLASFED’in CIPAD, PAGDER’in de EuPC Plastics Europe ve Euromap üyeliğinin iletişim gücünü artırdığını, diğer ülkelerdeki üretici dernekleriyle işbirliği anlaşmaları yap-tıklarını belirten Barbaros Demirci, gelecek dönemde daha yakın işbirliği imkanları araştır-dıklarını kaydetti.

Barbaros Demirci’nin sunumu sonrasın-da, bazı üyeler “Bugün herkes sadece Çin teh-

didini konuşuyor, acaba Türkiye Çin’den sonra kendileri için yeni bir tehdit oluşturabilir mi? “ yorumunu yaptı.

Küresel kriz dışında da riskler var

Toplantıda, sektörü ilgilendiren kısa vadeli risklere ilişkin değerlendirmeler de yapıldı. Buna göre, 2013 yılının ortalarında Yunanistan’ın Euro bölgesinden ayrılma ih-timalinin Avrupa Birliği ülkelerinde önemli bir soruna neden olabileceği değerlendirildi. Küresel krizin geri dönüşünde önemli unsur-lardan biri olan ABD ekonomisindeki topar-lanmanın 2013 yılı sonunda- 2014 yılı başında başlayabileceği belirtilirken, bir diğer önemli unsur olan Çin’in ihracata dayalı büyüme stra-tejisinin limitleri zorladığı görüşü paylaşıldı. Çin’in iç pazar talebinin artması nedeniyle, üretiminin de iç pazara dönmesinin muhtemel olduğu, başta Türkiye olmak üzere gelişmekte olan ülkeler, Asya bölgesi ve Latin Amerika ül-kelerinde ise gelişmenin devam edeceği tah-mininde bulunuldu.

Toplantıda, tüm ülkelerin plastik sektör-leri için en önemli riskler; Euro Bölgesi borç krizi, Çin’de ekonomik yavaşlamanın sert inişe dönüşmesi, İran’ın yaşadığı siyasi ve diploma-tik sorunlarla ortaya çıkabilecek petrol fi yatı şoku ve Ocak 2013 yılında ABD mali sorunları olarak belirtildi.

Plastik sektörünün sorunlarının birbirine benzediği ve bu nedenle işbirliğinin artırılma-sı önerilen toplantıda, ABD Plastik Sektörü (SPI) Genel sekreteri tekrar CIPAD Başkanı olarak seçildi. İngiltere, Almanya, İtalya ve Hindistan Genel Sekreterleri de CIPAD’in icra kuruluna seçildiler. Sonraki toplantıların 17-18 Haziran’da Brüksel’de ve Ekim 2013’de K Fuarı sırasında Düsseldorf’da yapılması kararlaştırıl-dı.

İtalyan plastik ve kauçuk işleme makine-leri birliği Assocomaplast’ın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya; ABD, Japonya, Hin-distan, Almanya İngiltere, İspanya, Finlandiya, Mısır, İsrail, Nepal , Türkiye ve Güney Afrika plastik derneklerinin yanı sıra, EuPC, Plastics Europe, VDMA, Assocomaplast, ABD’den Da-nışman şirketi IHS ve Society of Plastics Engi-neers temsilcileri katıldı.

CIPAD Dünya Plastik Dernekleri Direktörler Konseyi Milano’da Toplandı

PANO

Page 25: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 26: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

24

PAGDER & ASLAN OSB sektörü bir araya toplamayı hedefl iyor

Plastik Sana-yicileri Derneği’nin (PAGDER), plastik sanayiinin uy-gun bir ortamda faaliyetlerini s ü r d ü r m e s i için başlat-tığı çalışma h ı z l a n d ı . K ı r k l a r e l i V i z e ’ d e ,

Plastik Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yaklaşık 600 milyon TL toplam yatırım bedeliyle hayata geçecek PAGDER & ASLAN OSB, plastik sektörünün yapılaşmasın-da örnek olmayı hedefl iyor.

Türkiye’nin ilk ”İhtisas Plastik Organize Sanayi Bölgesi” olarak faaliyete geçecek Pag-der ve Aslan OSB (PAOSB), İstanbul ve Marma-ra bölgesindeki havalimanları, limanlar ve ula-şım koridorlarına yakınlığıyla avantaj sağlıyor. Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni Teşvik kararnamesinden yararlanacak olan bölge, yatırım kapsamındaki inşaatların bitirildiği tarihten itibaren beş yıl süreyle em-lak vergisinden ve merkezi atıksu arıtma tesisi işleten bölgelerdeki işletmeler atıksu bede-

linden muaf tutulacak. Organize Sanayi Böl-gelerindeki yapı ve tesisler, bina inşaat harcı ve yapı kullanma izni harcından da müstesna olacak. PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Hü-seyin Semerci, projeye ilişkin olarak, OSB’nin büyüme alanları da dahil edildiğinde 100 - 110 plastik fabrikasına ev sahipliği yapacağını, 10 bini aşkın kişiye istihdam imkanı sağlayacağı-nı belirterek, yaklaşık 600 milyon TL toplam yatırım bedeli tahmin edildiğini kaydetti. 60 hektarlık kuruluş ve 120 hektarlık genişleme sahası bulunan PAOSB’un 2013’de inşası baş-layacak.

Plastik sektörü envanter çalış-ması başladı

PAGDER tarafından, Türk plastik sektö-rünün bütün fi rmalarının yer alacağı envanter niteliğindeki sektör katoloğu çalışması başladı.

Bilgi bankasının güncellenmesi ama-cıyla da yapılan çalışma, fi rmaların güncel iletişim bilgileri ile birlikte üreti-ci fi rmaların üretim sayısı, mamuller, ithalatçı ve ticari fi rmaların başlıca ürünlerini de içeriyor. Türk-çe ve İngilizce yayınlanacak “Türkiye Plastik

Sektör Kataloğu 2013”te güncellenen bütün veriler ışığında katılan tüm fi rmaların isim, ile-tişim bilgileri ile başlıca ürün gruplarını içeren bilgilerine ücretsiz olarak yer verilecek. Kata-log, baskı versiyonu dışında, CD ve USB bellek olarak da yayımlanacak.

PAGDER Ekonomi Bakan Yardımcısı Mustafa Sever’e sektör sorunlarını iletti

PAGDER, plastik hammadde ithalatına getirilen vergilerin sektöre yansıyacak olum-suz etkilerini, Ekonomi Bakan Yardımcısı Sa-yın Mustafa Sever ile yaptığı görüşmede dile getirdi.

PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Hü-seyin Semerci Başkanlığında PAGDER Yö-netim Kurulu üyeleri, Ankara’da Ekonomi Bakan Yardımcısı Sayın Mustafa Sever ile bir araya geldi. Plastik hammadde it-halatına getirilen vergilerin sektördeki fi rmaların global pazarlardaki rekabeti-ni daha da azaltacağını aktaran heyet, sektörün hammadde ihtiyacının yüz-de 80’ini ithal ettiğini, bu mamullerin yerli üretim ikamesinin de bulunma-dığını hatırlattı. Hammadde İtha-latının üzerine bindirilen vergilerin

sektöre maliyetinin 260-300 milyon Dolar arasında olacağını ve 35. haftada yapılan ver-gi artışı sonrası piyasalarda oluşan fi yat hare-

PAGDER, sektöre yönelik yatırımlara ve tanıtım faaliyetlerine ağırlık veriyor

Plastik sanayiinin önemli sivil toplum örgütlerinden olan PAG-DER, sektörün tanıtımı, savunul-ması ve uygun yatırım ortamına yönelik faaliyetlerini hızlandır-dı. Türkiye’nin ilk İhtisas Plastik OSB’si olacak PAGDER ve Aslan OSB projesini lanse eden PAG-DER, sektöre yönelik ücretsiz katalog çalışmalarına da başladı. PAGDER, sektör raporlarıyla da sektörü yakından izliyor.

Playicileri (PAGDsanaygun faas üiçitıh

Plastik Organiz

PAGDER & ASLAN OSB, Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni

teşvik yasası 2 B ekinde yer alan 1 no.’lu dipnota göre bölgesel destekler

kapsamında değerlendirilecektir. Referans değer olarak verilen % 50 yatırım

teşvik destek miktarı, yeni istihdam edilecek personel sayısı ve yatırım

finansmanı olarak kullanılacak kredi miktarına göre değişiklik gösterir.

*PAGDER & ASLAN OSB, Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni

teşvik yasası 2 B ekinde yer alan 1 no ’lu dipnota göre bölgesel destekler

*

%50Yatırım Teşvik Desteği*

Türkiye’nin İlk

Özel Plastik İhtisas

Org. San. Bölgesi

Kırklareli - Vize’de Kuruluyor.

www.pagder.org

[email protected]

Tel: 0212 438 26 19

www.paosb.org

[email protected]

Tel: 0212 438 58 41

ın yer

n a-

ma,şimreti-ayısı, ticari

seyin Snetim KBakanile birhalatfi rmni dsedy

sektöre m

PANO

Page 27: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

25

ketliliğini kendilerine raporlanacağı kaydedildi.

Öte yandan, PAGDER Makine Komitesi, İthalat Genel Müdür Vekili Mehmet Azgın ile de bir toplantı gerçekleştirdi. 2009’un so-nundan bu yana Ekonomi Bakanlığı ile ortak yürüttüğü 8477 GTİP no’lu ikinci el plastik iş-leme makinaları ithalatındaki son durumun ele alındığı toplantıda PAGDER’in çözüm önerileri de sunuldu.

PAGDER, İleri Dış Ticaret Eğiti-mi başlattı

PAGDER, ihracata yönelik girişimleri ge-liştirmeyi hedefl ediği “İleri Dış Ticaret Eğitimi” programı tamamlandı. Eylül ve Ekim 2012 için-de çeşitli fazlarda, Ekonomi Bakanlığı ile birlik-te gerçekleştirilen eğitim programında, temel uluslararası ticaret bilgiler, uluslararası tica-rette kullanılan belgeler ve mevzuat açısından detaylar işlendi. Eğitim programı kapsamında; Satışçılar İçin Pazarlama, Müşteri Memnuniye-ti, Değişim Yönetimi ve İnovasyon, Satışçılar İçin Pazarlama, Müşteri Memnuniyeti başlıklı eğitim sunumlar gerçekleşti.

PAGDER, Uluslararası Rekabetçiliğin Ge-liştirilmesinin Desteklenmesi (URGE) kapsa-mında, plastik sektörüne yönelik projesiyle işbirliği kurumu olarak ilan edilmişti. Genel program, 400 bin Dolar olan eğitim ve danış-manlık hizmetleri; hibe tutarı her bir program

için 150 bin Dolar olan 5 adet Yurt Dışı Pazar Araştırma Desteği Programı, hibe tutarı her bir program için 100 bin Dolar olan on adet, Yurt İçi Alım Heyeti Programları olmak üzere toplamda 2 milyon Doları aşkın bütçeyle yü-rütülecek.

PAGDER, PlasticsEurope Akde-niz Bölge Danışma Kurulu’na üye oldu

PAGDER, Avrupa plastik endüstrisinin önde gelen sivil toplum örgütlerinden olan ve beş bölge üzerinden yürütülen Brüksel mer-kezli PlasticsEurope’un Türkiye’nin dahil ol-duğu Akdeniz Bölgesi Danışma Kurulu’na üye oldu. Avrupa plastik hammadde üreticilerinin yüzde 90’ından fazlasını kapsayan PlasticsE-urope, hammadde, mamul ve makine üretici-leriyle birlikte endüstrinin 1,5 milyon kişinin çalıştığı bölümünü bünyesinde bulunduruyor. PlasticsEurope’a, derneklerin yanında 60’ın üzerinde büyük üretici fi rma da üye bulunu-yor. PAGDER, PlasticsEurope’nin yeni vizyonu doğrultusunda oluşturulan yeniden yapılan-ma sonrası, iki önemli yapıdan biri olan Ulusal Dernek Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan Bölgesel Danışma Kurulları kapsamında Akde-niz Bölgesi Danışma Kurulunda görev aldı.

PANO

Page 28: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

26

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Plastik ve Ka-uçuk Meslek Komitesi, İstanbullu plastik sana-yicisini davlumbaz derdinden kurtardı. Komi-tenin, bu uygulamanın kaldırılması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurusu olumlu sonuçlandı. Böylece; yaklaşık iki 2.5 yıl önce, İstanbul İl Çevre Müdürlüğü’nün başlattığı, plastik sanayicisinin ekstrüzyon ve enjeksiyon ünitelerinde davlumbaz kullanma zorunluluğu ortadan kalktı.

Yalnızca İstanbul’da zorunluydu

Plastik sanayicisi, ekstrüzyon ve enjeksi-yon ünitelerini artık davlumbazsız çalıştırabi-lecek. İTO Plastik ve Kauçuk Meslek Komitesi Meclis Üyesi Mustafa Cebeci, “İstanbul’da bazı sanayi tesisleri için zorunlu tutulan bu uygu-lama, bir yönetmeliğe dayandırılarak başlatıldi ancak bu yönetmeliğin yalnızca İstanbul’da

u y g u l a n d ı ğ ı n ı , diğer illerde uy-gulanmadığını da Bakanlık’a yaptı-ğımız girişimler sırasında öğrenmiş olduk” dedi.

Cebeci, İTO Plastik ve Ka-uçuk Meslek Komitesi’nin el bir-

liği ile konunun üzerine gittiğini dile getirerek, “Bu gereksiz ve ekstra maliyet yükü getiren bir zorunluluktu. Çok şükür kurtulduk. Bunun için Komitemiz elbirliğiyle çalıştı. Sektör üyeleri olarak İstanbul Teknik Üniversitesi’nden bi-lirkişi raporu aldık. Yurtdışından mühendisleri inceleme gezileri için davet edip, AB kriterleri doğrultusunda uygulamalarla eşleştirmelerini istedik. AB’de de böyle bir uygulama olmadığı-nı öğrendik. Plastik sanayici ve üreticisi üyele-rimiz derin bir nefes aldı. Çok şükür aklı oldu-ğumuzu kanıtladık ve bu sorundan kurtulduk” şeklinde konuştu.

İTO, plastik sanayicisinin davlumbaz derdini bitirdi

İTO Kauçuk Meslek Komitesi’nin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nez-dindeki girişimi olumlu sonuç verdi. Böylece, İstanbullu sanayicinin eks-trüzyon ve enjeksiyon ünitelerinde davlumbaz kullanma zorunluluğu bitti.

Avdagiç: Gereksizdi ve maliyetliydi…

İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Plastik- Kauçuk Meslek Komitesi Meclis Üyesi Şekib Avdagiç, “Plastik sanayicisi-nin ekstrüzyon ve enjeksiyon üniteleri emisyon çıkışı olmayan birimlerdir. İleri teknolojilerde üretim yapan fabrikalarımızın her birimi ileri donanımlarla çalışmaktadır. Bu nedenlerle davlumbaz kullanılması gereksizdi. Bu uygulama, ayrıca, hem ekstra yatırım hem de ekstra enerji anlamını taşıyordu. Komitemiz, hem İstan-bul Çevre Müdürlüğü’ne hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Girişimimiz olumlu sonuçlandı” dedi.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy: Sektör ör-gütlülüğünün önemi görülüyor

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, sektörün ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğunu belirterek, İTO Plastik-Kauçuk Meslek Komitesi’nin yaptığı çalışmanın kendilerini memnun ettiğini vur-guladı. Aksoy, sorunların çözümü konusunda kurumsal çalışma-nın öneminin bir kez daha görüldüğünü vurgulayarak, sektörün her kademede güçlü bir örgütlenmeye gitmesi gerektiğini vur-guladı.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci: Sektör için olumlu bir adım atılmış oldu

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci, karara ilişkin yaptığı de-ğerlendirmede İTO Plastik- Kauçuk Meslek Komitesi yönetici ve üyelerine teşekkür ederek, sektöre yüklenen ek maliyetlerden birinin ortadan kaldırılmasında sağlanan başarıdan memnuniyet duyduklarını kaydetti. Semerci, sektörün geleceği için her kade-mede sektör yönetim kademelerinin eşgüdüm içinde çalışması-nın önemine değindi.

Demir: İTÜ’ne rapor hazırlattık

İTO Plastik Kauçuk Meslek Komitesi Meclis Üyesi Hava Demir, “İstanbul Çevre Müdürlüğü, ekstrüzyon ve enjeksiyon ünitelerinin üstüne davlumbaz sistemlerinin yapılmasını talep etmişti. Bir plastik fabrikasında en az 100 makine bulunduğunu varsayarsak, bu talep 100 davlumbaz ve 100 baca çıkışı anlamını taşıyordu. Makinelerimizin bu basit tekniğe ihtiyacı yok, zaten kendi temizliklerini otomatik olarak ve ileri sistemde yapıyorlar. Ayrıca ekstrüzyon ve enjeksiyon ünitelerinde organik çözücü kullanılmaz, dolayısıyla dışarıya çıkan bir emisyon söz konusu değildir. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden bir bilirkişi heyetine

rapor hazırlattık. Avrupa’da da bu uygulamanın olmadığını zaten biliyorduk. İstanbul Çevre Müdürlüğü’ne ve Bakanlık’a başvurduk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, talebimizi olumlu karşı-ladı ve bu uygulama nihayet kaldırıldı.” görüşünü dilegetirdi.

PANO

Page 29: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 30: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

28

Olağanüstü niteliğinde toplanan Genel Kurul’da, 2005 yılından bu yana EUROMAP başkanlığını sürdüren Bernard Merki’nin baş-kanlıktan ayrılması nedeniyle, yeni başkan ve başkan yardımcılığı seçimi yapıldı. Yapılan seçimler sonucunda, Daha önce EUROMAP Başkan yardımcılığı görevini sürdüren Luci-ano Ancesti (TRIA Milano fi rmasını ortağı ve CEO’su) Başkan, Helmut Henson (ARBURG Sa-tış Direktörü) ise Başkan Yardımcılığı görevine getirildi. VDMA Genel Sekreterliği görevine ise Thorsten Kuhmann tekrar seçildi. Yeni yöneti-ciler, 2015 yılına kadar bu görev yapacak.

Başkan seçilen Luciano Ancesti, gö-rev dönemindeki öncelikleri hakkında Genel Kurul’a bilgi verdi. Buna göre,

• AB ülkelerinde üretilen plastik işleme ma-kinelerinin güvenlik standartlarının geliş-tirilmesi ve bu standartların tüm dünyada kullanılabilir olmasının sağlanması,

• Avrupa pazarına giren diğer tüm makine-lerde bu standartların aranması,

• Artan enerji maliyetleri nedeniyle üreti-len makinelerde enerji tasarrufunun art-tırılması,

• Üye ülkelerin talepleri doğrultusunda de-ğişik konularda seminerlerin düzenleme-si,

• Desteklenecek fuar sayısının arttırılarak EUROMAP gelirlerinin yükseltilmesi

• Dünya plastik sektörünün çok sayıda ra-porlarla analiz edilmesi

öncelikli çalışma alanları olarak görülecek.

Genel kurulda sektörün değerlendirmesi-ni yapan Genel Sekreter Thorsten Kuhmann, Çin’in dünya plastik işleme makineleri paza-rında çok hızlı biçimde payını arttırdığını, buna karşılık AB ülkeleri, ABD ve Japonya’nın payının gerilemekte olduğunu kaydetti.

EUROMAP İcra Kurulu proje-lerdeki ilerle-meyi tartıştı

PAGDER’i tem-silen Genel Sekreter Barbaros Demirci’nin iştirak ettiği EURO-MAP İcra Komitesi toplantısında ise daha önce uygulan-

maya başlanan çalışma ve projelerdeki ilerle-meler değerlendirildi. Projelerde gelinen aşa-ma şöyle:

Plastik İşleme Makinelerinde Enerji Tasarrufu Çalışmaları:

EUROMAP’in enjeksiyon kalıplama ma-kinelerinde enerji tüketimi konusundaki 60 uzman tarafından uzun süredir devam eden çalışmalar tamamlandı. Eylül 2012 ayındaki son teknik toplantıda iki ayrı öneri sunuldu. İlk öneride, özel bir makinenin enerji tüketi-mi değerlendirilirken, diğer öneride ise ürün bazında enerji tüketimi baz alındı. Kasım ayı ortalarında teknik komite bu iki öneriyi sonuç-landırarak EUROMAP İcra Komitesi’nin ona-yına sunacaktır. Ekstrüder, blow molding ve termoforming makinelerinde enerji tüketimi konusundaki çalışmalar ulusal düzeyde sür-mekte olup, henüz EUROMAP İcra Komitesi’ne sunulacak şekle gelmemiştir.

Plastik İşleme Makinelerinde ISO / TC 270 Standardizasyon Çalışmaları :

İtalyan Standartlar Enstitüsü plastik işle-me makinelerinde güvenlik standartlarını ge-liştirmek için bir verdiği teklifi değerlendirmek amacıyla bir çalışma grubu oluşturuldu. Çalış-ma grubunun 13 – 14 Aralık 2012 tarihlerinde Milano’da toplanması, mevcut EN standartları-nı ve ISO ve CEN standartlarının birleştirilmesi konusundaki Viyana Anlaşması’nı baz alarak, ISO standartlarını geliştirilmesi kararlaştırıldı. Bu çalışma grubuna Türkiye’den bir PAGDER temsilcisinin katılması amaçlanıyor.

Avrupa Pazarına Giren ve Gü-venlik Standartları Uygun Ol-mayan Makinelerin Daha Sıkı Denetimi :

Avrupa pazarına giren ve güvenlik stan-dartlarına uymayan makinelerin sıkı denetimi

için EUROMAP’e üye ülkelerin derneklerince ulusal bazda lobi faaliyetlerinde bulunması konusu tartışıldı. İthal edilen makinelerin mut-laka güvenlik standartlarına sahip olması, aksi halde yerli üreticiler aleyhine haksız rekabete neden olacağı konusunda mutabakat sağlandı.

Sektör fuarları: Plast Eurasia İstanbul’a destek teklif edildi, fua-rın K Fuarı ile çakışmaması için gö-rüş birliği sağlandı

EUROMAP’ın, hızlı gelişme gösteren Plast Eurasia İstanbul, BrasilPlast ve Plastimagen’e destek vermesi teklif edildi. 3 fuarla ilgili he-nüz pozitif sonuç alınamadığı, görüşmelerin sürdüğü açıklandı.

Toplantıya PAGDER temsilcisi olarak ka-tılan Barbaros Demirci, PAGDER’in K Fuarı’nın yapıldığı yıllarda Plast Eurasia Fuarı’nın ya-pılmaması yönündeki teklifi ni tekrarladı. 165 fi rmanın yanı sıra Avrupa menşeli makine fi r-malarının da PAGDER görüşünü desteklediğini belirten Demirci, EUROMAP icra kurulunun da bu görüşe iştirak etmesini talep etti. EURO-MAP icra komitesi üyeleri, PAGDER’in görü-şünü destek vereceklerini ve TÜYAP’la görüş-melerde bu öneriyi sunacaklarını, PAGDER’in sürece dahil edileceğini belirttiler.

Sürekli olarak desteklenen fuarlardan EUROMAP fuar başına 30 bin Euro komisyon alıyor. Desteklenen fuarlar EUROMAP web si-tesinden ilan ediliyor ve Avrupa plastik üreti-cilerinin bu fuarlara iştirak etmeleri öneriliyor. EUROMAP bu fuarların tanıtımına da destek veriyor, fuarlarda EUROMAP standı açılıyor. Bu destek modelinin EUROMAP’in bütçesini des-teklemek olduğu vurgulandı.

Toplantıda, 2013 K Fuarı’na büyük talep olduğu ve fuarla ilgili EUROMAP etkinlikle-rinin planlandığı belirtildi. Barbaros Demirci, PAGDER’in bu fuara İKMİB ile milli katılım dü-zenlediği ve 200 civarında fi rma temsilcisiyle katılım sağlanacağını açıkladı.

Üye ülkelerin pazar analizi ya-pılacak

İcra Kurulu toplantısında, EUROMAP tara-fından seçilen ve Türkiye’nin de dahil olduğu 47 ülkenin plastik pazarlarının incelenmesi ka-rarlaştırıldı. EUROMAP İcra Kurulunun bir son-raki toplantısının 4 – 5 Nisan 2013 tarihinde BPF – British Plastics Federation ev sahipliğin-de Londra’da yapılması kararlaştırıldı.

EUROMAP’in yeni başkanı Luciano AncestiPAGDER’in üyesi olduğu Avrupa Birliği Plastik ve Kauçuk İşleme

Makineleri Birliği EUROMAP İcra Komitesi toplantısı 18 Ekim ve Genel Kurul toplantısı da 19 Ekim 2012 tarihlerinde Almanya’nın Friedrich-shafen şehrinde yapıldı.

PANO

Page 31: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 32: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

30

İtalya’nın plastik ve kauçuk işleme tek-nolojilerinde dünyanın en gelişmiş ülkele-rinden biri olduğunun altını çizen Maggiani, 20 mm’den 400 mm’ye tek ve çift vidalı eks-trüzyon makinaları, 20 ile 10,000 ton arasın-da tutma kuvvetine sahip enjeksiyon döküm makinaları, hem küçük şişeler hem çok büyük kaplar üretmeye uygun çok çeşitli ekstrüzyon ve enjeksiyon-üfl eme döküm makinaları, rijit ve esnek poliüretan köpükler için çok çeşitli makina türleri, başta olmak üzere plastik işle-me ve şekillendirmeye yönelik geniş makine üretim kapasitesi bulunduğunu belirtti.

İtalyan makine üreticilerinin plastik geri dönüşümünde geliştirdikleri teknolojilerin ABD ve Avrupa ülkelerinde beğeni kazanma-sının ardından gelişmekte olan ülkelerde de yoğun bir taleple karşılaştığını kaydeden Mag-giani, İtalyan üreticilerin AB güvenlik stan-dartlarına uygun olarak gerçekleştirdikleri imalatların, makinelere yönelik talebi olumlu yönde etkilediğini kaydetti. Maggiani “İtalyan üreticilerin, mevcut eğilimin ışığı altında, müş-terilere, bir taraftan Avrupa güvenlik stan-dartlarına tamamen uygun olan diğer taraf-

tan dönüştürme sürecinin çevresel bakımdan sürdürülebilirliğini iyileştirmek için teknolojik çözümler getiren tesisler, makinalar ve dona-nımlar temin edebilmektedir” ifadesini kullandı.

Türkiye’ye satış 6 ayda 46 milyon Dolar oldu

İtalyan makine üreticileri için Türkiye’nin geleneksel olarak önemli bir hedef Pazar ol-duğunu vurgulayan Maggiani, 2011 yılı sonu itibariyle İtalyan plastik ve kauçuk makine üre-ticilerinin toplam ihracatının yüzde 3.96’unu Türkiye’ye gerçekleştirdiğini ve 96 milyon Euro değerindeki hacimle en fazla ihracat ya-pılan ülkeler sıralamasında 7’nci sırada bulun-duğunu belirtti. 2012’nin ilk altı ayı sonunda da Türkiye’ye ihracat tutarının 46 milyon Euro’ya ulaştığını anlatan Maggiani, 2012’nin geçen yıl ile aynı seviyede kapanacağını tahmin ettikle-rini anlattı.

Maggiani sözlerini şöyle sürdürdü:“İtalyan makine sektörünün Türkiye’ye

yaptığı ihracatın önemli bir bölümünü eks-trüzyon makinaları ve ekstrüzyon hatları oluşturuyor. Bunlar, çoğunlukla müşterilerin özgün isteklerine göre ısmarlama yapılmış yüksek katma değerli makinelerden oluşuyor. Türk işlemecilerin tesislerini iyileştir-mek için özel maki-ne talepleri olması, İtalyan üreticilerin de bu ihtiyaca kar-şılık veren ürünleri anahtar teslimi teknolojiyle sağla-ması iyi bir işbirliği-nin göstergesidir”

ASSOCOMAPLAST VE PAGDER iyi işbirliğinin tanıkları

Mario Maggiani, İtalyan makine üretici-leri ile Türk kullanıcıları arasındaki işbirliğinin sektörün her iki taraftaki temsilcileri ASSOCO-MAPLAST ve PAGDER’in uzun yıllardır tanıklık ettiğini vurgulayarak, “8 Ekim 2012 tarihinde İstanbul’da, sekiz İtalyan plastik ve kauçuk makinaları üreticisi ile Türk kullanıcı muhatap-larının iştirak ettiği plastik işleme teknolojileri teknik seminerlerinden, işletmeler arası or-taklık ve tanıtım faaliyetlerine kadar geniş bir yelpazede başarılı işbirliğine tanık olduk” diye konuştu. Maggiani, İtalya menşeli makinelerin kullanıldığı Gebze’de açılan meslek lisesinin 2002’de eğitime başladığını hatırlatarak, bun-dan mutluluk duyduklarını anlattı.,

Milano’da PLAST ve İstanbul’da PLAST EURASIA

PAGDER’in organizasyonu ile 14 Türk şir-ketinin Milano’da 8-12 Mayıs 2012 günlerinde yapılan PLAST 2012’ye katıldığını hatırlatan Maggiani, ASSOCOMAPLAST’ın da yaklaşık 12 üretici ile geçmişte olduğu gibi PLAST EURA-SIA 2012’de yer aldığını belirtti.

Mario Maggiani, İtalya’nın 50’li yıllar-dan itibaren plastik ve kauçuk makinelerin-de Avrupa’da ön plana çıkmaya başladığını hatırlatarak, sürekli bir büyüme döneminde olduğunun altını çizdi. İtalyan şirketlerin, son tüketicilerin ihtiyaçları ve verimlilik esaslarını gözeten makine tasarımlarıyla dikkat çektiğini vurgulayan Maggiani, makinelerin özgünleş-mesinde tüketici taleplerinin önemli rol oyna-dığını anlattı.

ASSOCOMAPLAST Genel Sekreteri Maggiani: Türkiye, İtalyan üreticiler için önemli bir ülke

Dünyanın en büyük plastik işleme makineleri üreticisi ülkelerinden biri olan İtalya’da sektör küresel krize rağmen büyümeye devam edi-yor. PLASFED dergisine Türkiye-İtalya plastik işleme makineleri ticare-tini değerlendiren ASSOCOMAPLAST (İtalyan Plastik ve Kauçuk İşleme Makineleri ve Şekillendiricileri Üreticileri Derneği) Genel Sekreteri Ma-rio Maggiani, sektörde faaliyet gösteren İtalyan fi rmalarının 600 dola-yında patente sahip olduklarının altını çizdi.

İtalya plastik ve kauçuk makineleri, donanımı ve kalıpları üretim ve ihracatı (milyon Euro)

2010 2011 2011/2010 (%Değişim)

Üretim 3,600 4,000 +11.1

İhracat 2,010 2,430 +20.9

İthalat 570 605 +6.1

İç pazar 2,160 2,180 +0.9

Ticaret dengesi (fazla) 1,440 1,825 +26.7

PANO

Page 33: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

ekonomiyi seven ekolojiBASF plastiklerinden yapılan otomobil parçaları araçlarındaha hafif olması ve böylelikle yakıt tasarrufu imkanı sunması için metal parçalar yerine kullanılabiliyor. Bu daha düșük emisyon, daha az yakıt ve daha fazla tasarruf demek. Artık hem çevreyi hem de cebinizi koruyabilirsiniz. Çünkü BASF’de biz kimya yaratıyoruz.www.basf.com.tr

Page 34: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

32

Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya, sektörün dış ticaret fazlası vermesinin müm-kün olduğunu ancak hammadde bağımlılığının ve vergi düzenlemelerinin rekabet güçlerini sınırladığını vurguladı. PLASFED Dergisine de-ğerlendirmelerde bulunan Nurhan Kaya, doğal kauçuk ve sentetik kauçukta dış bağımlılığın yüksek seviyelerde gerçekleştiğini hatırlat-tı. Kaya, “Hammadde olarak dışa bağımlı bir sektörüz. Malezya, Vietnam, Kongo, Singapur ve Tayland gibi ülkelerden kauçuk alıyoruz. Zaman zaman sıkıntılar yaşayabiliyoruz. Ham-madde ithal ettiğimiz için aslında ülke ekono-misine olumsuzluk getiren bir sektör değiliz. Kauçuk sektörü ülkemizde hızla gelişen, do-laylı ve direkt ihracata ve istihdama çok bü-yük oranda katkısı olan, teknoloji, bilgi, emek yoğunluklu bir sektördür. Avrupa ve Ortadoğu ile başlayan büyüme tüm dünyada etkinliğini artırarak ülke ekonomisine büyük katkı sağla-maktadır” görüşünü vurguladı.

Kauçuk sektörünün güçlü bir ihracat po-tansiyeli bulunduğunun altını çizen Nurhan Kaya, başta hammadde ve vergi sorunları nedeniyle bu potansiyelin tam olarak gözle-nemediğini vurguladı. Türkiye’nin genel ola-rak ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 60’larda seyrettiğini ve zaman zaman da bu-nun altına düştüğünü anlatan Nurhan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İhracatın ithalatı karşılama oranında Türkiye ortalaması yüzde 61. Kauçuk sektörü hammaddede yüzde 95 dışa bağımlı bir sektör olmasına rağmen, sektörün tamamına bakıl-dığında ihracatının ithalatı karşılama oranı yüzde 80 düzeyinde. Şunu rahatlıkla söyle-yebilirim ki, hammadde olarak dışa bağımlılık seviyesini yüzde 50’lere düşürebilmiş olsay-dık, ihracat fazlası sağlayabilirdik. Bunu sağ-

layabilmek için de sektörümüzün en önemli kimyasalı olan Karbon siyahı ve tüm sentetik kauçuklar Türkiye’de üretilmelidir. Türkiye’de kauçuk üretimi olursa ihracatın ithalatı karşı-lama oranının yüzde 120’lere kadar çıkacağını söyleyebilirim. Doğal olarak bu ülke ekonomi-sine daha fazla katkı anlamına gelecektir.”

Türkiye’deki hammadde üretiminin art-masıyla ilk etapta 5 milyar Dolara kadar çıkabi-lecek kauçuk ihracatı sözkonusu olacağını be-lirten Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya, 3 milyar Dolarlık ithalatın da ortadan kalkmasıy-la sağlanan faydanın artacağını belirtti.

Kauçuk sektöründe, 2023’de 10 milyar Dolarlık bir ihracatın mümkün olabileceğini kaydeden Nurhan Kaya, “İlk etapta, 4-5 milyar olan ihracatımızı 13-14 milyar Dolarlara çıkara-biliriz. Ülkemiz, 2023 ihracat hedefi olarak 500 milyar Dolar belirledi. 100 milyar Dolar seviye-lerden bu miktara ulaşılacak. Şu anda sektör olarak yaklaşık 2.5 milyar Dolar ihracatımız var. Aynı doğrultuda bakarsak, üstümüze düşen, görev ihracatımızı 2023’de 12.5 milyara getir-mek. Biz bu rakama 2015’de dahi ulaşabilece-ğimize inanıyoruz. Türkiye’nin enerji koridoru değil, üretim yapan ülke olması lazımdır.” gö-rüşünü vurguladı.

Düzenlemeler üretim yapmamı-zı zorlaştırıyor

Nurhan Kaya, sektörün güçlü bir potansi-yel vaat etmesine rağmen bazı düzenlemele-rin olumsuz etkileri altında kaldığını belirterek, idari değişikliklerin olumsuz etkisini vurguladı. Sektörün girdi olarak kullandığı ürünlerin ÖTV uyarlamaları ve usul yönünden yapılan deği-şiklikleri hatırlatan Kaya, şunları kaydetti:

“Sektörümüz için en önemli maliyet artışı, madeni yağlardaki yeni ÖTV düzenlemesi ile gelmiştir. Sektör olarak üretimimizde bu yağ-ları kullanmaktayız. Geçmiş dönemlerde ÖTV tutarlarının artışıyla ilgili olarak yaptığımız gö-rüşme ve çalışmalar sonucunu vermiş bulun-maktaydı. Ancak bu kez mümkün olmadı.

10 numara yağ sorunun devam etmesi nedeni ile merkezi hükümet tarafından, Ekim 2012’deki yeni tebliğ ile tecil terkin sistemi kaldırılarak iade sistemi getirilmiştir. Sanayici, üretici olduğunu ve üretimde kullandığını tev-sik etmek suretiyle ödediği ÖTV’yi geri alabi-lecek.

Kapasite raporu, Sanayi Odası’ndan alı-nacak ekspertiz raporu, diğer evraklar ile YMM tasdiki sonrası vergi dairesine ibraz edilecek ve miktar geri alınacak. Ekonomik sorunlar-la boğuşan sanayicimiz için bu da, yeni bir iş yükü ve istihdam, maliyet demek.”

Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya, sektörün ÖTV yüksekliği nedeniyle de girdi/hammadde maliyetlerinin yüksek seviyede olduğunu hatırlattı. 2008 yılında yapılan de-ğişiklikle madeni yağ ithalatında uygulanacak olan ÖTV tutarları ve tecil-terkin işlemlerinin değiştirildiğini anlatan Nurhan Kaya, daha önce 350 TL/ton olan ÖTV tutarının 934,50 TL/ton olarak düzenlendiğini belirtti. Sanayi Sicil Belgeli ve Kapasite Raporu’nda kullanımı görünen Sanayici için tecil-terkin rakamının 35 TL/ton’u teminat olmak üzere; 50 TL/ton dan, 750 TL/ton’a çıkarıldığını, bilahare 750 TL/ton düzenlemesinin 300 TL/Ton olarak değiştirildiğini kaydeden Nurhan Kaya, sek-törün ana beklentisinin yerli hammadde ya-tırımlarının gerçekleştirilmesi yanında vergi ve idari düzenlemelerde kolaylık sağlanması olduğunu anlattı.

Nurhan Kaya: “Hammadde sorunu çözülürse dış ticaret fazlası veririz”

Kauçuk Derneği Başkanı Nurhan Kaya, kauçuk sanayisinin madeni yağ vergileme ve ithalat sistemi nedeniyle ek yüklerle karşı karşıya ol-duğunu, sentetik kauçukta dışa bağımlı ithalat ile toplam sektör ham-madde/girdi ithalatının yüzde 95’lere ulaştığını belirtti. Buna karşılık ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 80 seviyesinde olduğunu belirten Nurhan Kaya, ithal hammadde bağımlılığının azalması halinde kısa sürede dış ticaret fazlasına geçilebileceğini söyledi. Kaya, sektö-rün girdi olarak kullandığı madeni yağlarla ilgili düzenlemelerin de bas-kısı altında kaldığını vurguladı

PANO

Page 35: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

33

ABD Güney Carolina Clemson Üniversitesi’nin Almanya merkezli Klöckner Pentaplast’ın desteğiyle yaptığı araştırmada, tüketicilere, şeff af plastik kabartmalı ambalaj içinde satılan bir ürünün, baskılı karton kutu-da satılan aynı üründen daha sempatik geldiği tespit edildi.

Araştırmada, plastik ambalajdaki ürünle-

rin, karton kutudakilere kıyasla daha kolay bu-lunduğu, daha sık ve daha uzun süreyle ince-lendiği bulgusuna ulaştı. Aynı ürünlerin, farklı ambalajlarda olmasının satışlara da yansıdığı, plastik ambalajlı ürünün dört kat daha fazla satın alınma eğilimine konu olduğu belirtildi.

Araştırma 18 ve 65 yaş grubunda, yüz-de 76,5’i evin en fazla ihtiyaçlarını satın alan bireylerini kapsayanlar üzerinde yapıldı. Çok çeşitli gelir gruplarından seçilen 68 denek ci-

hazlarla da ölçüme konu oldu. Bu cihazlardan birinin oldukça hafi f olan ve gözün yaptığı ha-reketleri takip ederek bakma-inceleme süresi ve yerlerini tespit eden gözlük olduğu kayde-dildi.

Bir süpermarket ortamında, deneklere bir tıraş bıçağı, bir elektrikli diş fırçası ve oda spre-yi bulmaları söylenerek yapılan deneyde, sü-permarketin içinde aynı ürün biri plastik baskılı diğeri karton kutu baskılı iki farklı ambalajda sunuldu. İki gün boyunca devam eden deney-de raf sırasının sonucu etkilememesi için ikinci günde ürünlerin raf yerleri de değiştirildi.

Katılımcıların göz hareketlerinin ölçüldü-ğü deneyde şeff af ambalajlardaki ürünler yüz-de 40 gibi daha kısa sürede denek tarafından bulundu. Ayrıca, şeff af plastik baskılı ambalaj-

lar, yüzde 343 daha fazla süreyle incelendi ve yüzde 675 oranında daha fazla denekler ta-rafından odaklanıldı. Tüketici davranışı olarak da şeff af plastik ambalajdaki ürün, yüzde 402 daha fazla satın alındı.

Tüketicinin “gözdesi” şeff af plastik olduTüketici davranışları ve tercihlerine yönelik olarak yapılan bir araş-

tırmada, şeff af, plastik- kabartmalı ambalajın cazip bulunduğu tespit edildi.

PANO

Page 36: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

34

PLASFED ve PAGDER Genel Sekreteri Barbaros Demirci, Türkiye ile Kore arasında plastik sektöründe ciddi bir dış ticaret denge-sizliği bulunduğunu, imzalanan Serbest Tica-ret Anlaşması’yla bu dengesizliğin giderilme-sinde bir fırsat yakalanacağını vurguladı.

Barbaros Demirci, Kore Ticaret ve Yatı-rım Teşcik Ajansı KOTRA‘nın (Korea Trade & Invsetment Promotion Agency) 13 ila 14 Ka-sım 2012 tarihlerinde Seul’de yapılan Middle East Business Forum’a katıldı. Kore Bilgi Bakan Yardımcısı Jae Do Moon’un açılış konuşmasını yaptığı, Türkiye, Dubai, Kuveyt, Umman, Irak, Libya Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin çe-şitli sektörlerinden 200’e yakın fi rma ve sek-tör temsilcisinin katıldığı toplantılarda, Kore ve Orta Doğu ülkelerinin üretim, yatırım ve ticaret imkanları tartışıldı.

Barbaros Demirci, toplantı kapsamında yaptığı sunumda, Türkiye ile Kore arasında başta plastik olmak üzere bütün sektörlerde işbirliği potansiyeli bulunduğunu belirtti. İki ülkenin 1 Ağustos 2012 tarihinde imzaladı-ğı Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) 2013 içinde onay süreci tamamlanarak yürürlüğe girmesinin beklendiğini hatırlatan Barbaros Demirci, Çerçeve Anlaşma ve Mal Ticareti An-laşmaları ile başlayan sürecin Türkiye aley-hine 1’e 12 seviyesinde bulunan dış ticaretin dengelenmesi için bir fırsat vereceğine işaret etti. Demirci, iki ülke arasında işbirliğinin çe-şitlenmesine, Türkiye’deki Kore yatırımlarının artmasına ve iki ülkenin plastik sektörleri ara-

sındak işbirliğinin artmasına yönelik beklenti-lerini vurguladı.

PLASFED ve PAGDER Genel Sekreteri Bar-baros Demirci, iki ülkenin plastik sektöründe de Türk fi rmaları aleyhine dış ticaret denge-sizliği bulunduğunu, Kore’nin Türkiye’ye ham-madde, Türkiye’nin de Kore’ye mamul madde sattığını belirtti. Mal Ticareti Anlaşması’nın sanayi ürünlerinin tamamının 7 yıl içinde tüm vergilerinin sıfırlanması hükmünü kapsadığı-nı belirten Barbaros Demirci, Türkiye plastik sektör girişimcilerinin Kore’nin diğer ülkelerle imzaladığı STA’ları da kullanarak önemli avan-tajlar elde edebileceğini belirtti.

Türkiye güçlü üretici

Sunumunda, Türkiye’nin Arupa’nın en büyük üçüncü plastik üreticisi konumunda olduğunu hatırlatan Barbaros Demirci 7,3 milyon ton üretim kapasitesine sahip plastik sanayicilerinin yıllık 5 milyar Dolar doğrudan ihracat yaptığını belirtti. PLASFED tarafından hazırlanan 10. Kalkınma Planı vizyon hedefi -ne göre, sektörün 2023 yılında ihracatını 18 milyar Dolara çıkarmayı hedefl eyen Türkiye plastik üreticilerinin, hammadde temini için süratle yeni petrokimya yatırımlarına ihtiyaç duyduğunu anlattı.

Türkiye ile Kore arasında 2011 verilerine göre plastik dış ticaret hacminin 604 milyon

Dolar, Kore’nin dış ticaret fazlasının ise 598 milyon Dolar seviyesinde olduğunu belirten Demirci, Türkiye’nin Kore’ye yüzde 71 ora-nında plastik ürün sattığını, bunun içinde de yüzde 62’sinin inşaat, yüzde 35’inin de plastik ambalaj mamüllerinden oluştuğunu vurguladı. Demirci, Türkiye’nin Kore’den ithalatının yüz-de 77’sinin plastik hammaddeden oluştuğunu belirtti.

İki ülke arasındaki plastik ticaret hacminin 2015 yılında 675, 2020 yılında da 785 milyon Dolara çıkacağı tahminini yapan Barbaros De-mirci, gelecek dönemde de mevcut hammad-de ve plastik mamul ağırlıklı ticaretin gelişece-ğini vurguladı.

Plastik Sanayicileri Federasyonu’nun Türkiye Plastik sektörünün şemsiye kuruluşu olduğunu belirten Barbaros Demirci, Koreli plastik fi rmalarının PLASFED üyesi fi rmalarla ortaklıklar kurabileceğini, Türkiye ile ticari ve sınai işbirliği konularında Plastik Sanayicileri Federasyonu’nun tek adres olduğunu anlattı.

PLASFED ve PLASFED kurucu dernekleri-ni de tanıtan Barbaros Demirci, Türkiye plastik sektörünün çok hızlı bir ivme ile geliştiğini be-lirterek, Koreli plastik yatırımcılarını Türkiye’de yatırım yapmaya davet etti. Barbaros Demirci, Koreli plastik yatırımcılarının, PAGDER ve As-lan Özel Organize Sanayi Bölgesinde yüzde 50 teşvik alarak yatırım yapabileceğini söyledi.

PLASFED ve PAGDER Kore’de Türk Plastik sektörünü tanıttı

Barbaros Demirci: Serbest ticaret anlaşmasının yürürlüğe girmesiyle ticaret güçlenecek.PLASFED ve PAGDER Genel Sekreteri Barbaros Demirci, Kore Ticaret ve Yatırım Teşvik Ajansı tarafından

düzenlenen Middle East Business Forum’da yaptığı konuşmada, Türkiye ile Kore arasında plastik sektörün-de dış ticarette büyük dengesizlik bulunduğunu söyledi. Demirci, imzalanan ve 2013 yılı içinde onay süreci tamamlanması beklenen Serbest Ticaret Anlaşması ile (STA) Türkiye’nin, Kore’nin diğer ülkelerle imzaladığı STA’lardan yararlanma imkanı bulacağını vurguladı.

PANO

Page 37: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 38: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

36

Dünyanın en büyük plastik ve kauçuk fuarı, Almanya’da

Türkiye, 16-23 Ekim

2013 tarihleri arasında Almanya’nın Düsseldorf kentinde düzenlenecek ve dünyanın en büyük

plastik ve kauçuk fuarı olma niteliğindeki “K 2013-Uluslararası Plastik ve Kauçuk Fuarı”na ikinci kez milli düzeyde katılım için hazırlık-larına başladı. İKMİB, AKİB-Akdeniz Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği iş-birliğiyle yürütülen hazırlıklarda, 2013 fuarına daha önceki yıllardan daha görkemli bir katılım

sağlanmaya ç a l ı ş ı l ı y o r . Sektörün en önemli fuarı niteliğinde, üç yılda bir d ü z e n l e -

nen fuara, 2010 yılında 222 bin 486 ziyaret-çi sağlanmıştı. ”2010 K Fuarı”na, Türkiye’den bireysel ve milli katılım çerçevesinde 74 fi rma iştirak etmişti. Fuarda, 56 ülkeden 3 bin 94 fi rma ürünlerini sergilemişti. ”2013 K Fuarı”na, yüzde 50 destek veriliyor. Fuar aynı zamanda, 2013 yılı prestijli fuarlar kategorisinde bulun-ması sebebiyle de azami destek tutarı 50 bin Dolara yükseltildi. PAGDER, 2010 fuarına 180 kişilik ziyaretçi delegasyonu organize etmişti. 2013 fuarı için de yine yüzde 50 KOSGEB des-tekli olarak 200 kişilik bir heyet bekleniyor.

Chinaplas-2013 Guangzhou’da 20-23 Mayıs tarihlerinde

Türkiye plastik ve kauçuk fi rmaları, Çin’in

Shangay ve Guangzhoun şehrinde dönüşümlü olarak her yıl yapılan “ChinePlas” fuarına ha-zırlanıyor. 2012 yılında Türkiye’den PAGDER-Plastik Sanayicileri Derneği ve İKMİB-İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği aracılığıyla Türkiye milli katılımı çerçe-vesinde 15 Türk fi rmasının iştirak ettiği Chi-naplas Fuarı, sektör açısından başarıyla ta-mamlanmıştı. 2012 fuarına 36 ülkeden 2,742 katılımcı ile, 210 bin metrekare alanda gerçek-leştirildi. Fuar, 150 ülkeden 109 bin 858 pro-fesyonel tarafından ziyaret edildi.

Çin’in Guangzhou kentinde, 20-23 Mayıs 2013 tarihleri arasında düzenlenecek fuara Türkiye yine milli katılım organizasyonu ile ha-zırlanıyor. Chinaplas 2013 Fuarı’na, Ekonomi Bakanlığı’ndan izin alınması ve yeterli başvu-runun olması durumunda, yine İKMİB orga-nizasyonunda, AKİB ve PAGDER işbirliğinde, yüzde 70 destekli olarak Türkiye milli katılımı için çalışmalar sürdürülüyor. Fuara, PAGDER tarafından 2012 yılında olduğu gibi, yüzde 50 KOSGEB destekli 150 kişilik ziyaretçi delegas-

yonuna benzer şekilde, 2013 fuarı için de giri-şimde bulunulduğu kaydedildi.

Güney Amerika’nın en büyük fuarı Feiplastic (Brasilplast)

Bölgesinin enbüyük fuarı olan Brasilplast, uluslar arası katılımı da vurgulamak amacıyla ismini 2013’ten itibaren “Feiplastic” olarak de-ğiştirdi.

Türkiye’nin 2011’de PAGDER ve İKMİB ara-cılığıyla milli katılım düzenlediği fuarda, 504’ü uluslararası olmak üzere 30’un üzerindeki ül-keden bin 390 iştirak sağlandı. Fuara, 60 ülke-den 65 bin ziyaretçi sağlandı. Türkiye’nin hedef ülkeleri arasında bulunan Brezilya’daki fuara, 2013 için yüzde 70 destekli katılım sağlanabi-leceği kaydedildi. Sao Paolo’da, 20-24 Mayıs 2013 tarihleri arasında gerçekleşecek fuarda yüzde 20 KOSGEB destekli iş seyahati organi-zasyonu da yapılması planlanıyor.

Sektör, Arabplast 2013 Dubai pazarına hazır

Türkiye plastik sektörü, 2013’ün ilk fuarı olarak 7-10 Ocak 2013 tarihleri arasında BAE Dubai şehrinde düzenlenecek Arabplast 2013’e çıkarma yapacak. İKMİB ve PAGDER tarafından milli katılım düzenlenecek fuarla sektör önce-likli pazarlar arasında bulunan Arap pazarına yönelik girişimlerini yoğunlaştıracak. Dubai’de iki yılda bir düzenlenen “Arabplast - Arab In-ternational Plastics & Rubber Industry Trade Show and Conference”a 2011’de 36 ülkeden 703 katılımcı sağlamıştı. Fuarı 107 ayrı ülkeden 18 bin 860 kişi ziyaret etmişti. Fuara, yüzde 50 KOSGEB destekli seyahat programı da uygula-nacak.

Türkiye Plastik Sektörü PAGDER ile 2013 Almanya, Brezilya, BAE ve Çin fuarlarına hazırlanıyor

Türkiye Plastik sektörü, 2013’de milli katılım ve KOSGEB destekli heyetlerle yoğun bir fuar trafi ğine hazırlanıyor. dünya’nın en büyüğü olan ”Almanya K fu-arı” dahil, önemli fuarların tak-vimlendiği 2013’te, yine Güney Amerika’nın en büyük fuarı olan Brezilya fuarı da gerçekleşecek.

Sektöre yapılan çağrıda, OSO Ortak Satınalma Organizasyonu’nca operasyonel faaliyetleri yürütülecek “Toplu Hammadde Tedariği“ pro-jesinde ilerleme sağlandı. Yapılan çalışmalar sonucunda yüzde 10’lara kadar karlılık sağlanacak şekilde top-lu tedarik programının uygulanabile-ceği görüldü. İki yıl süren çalışmalar

sonucunda, bankacılık uygulamaları, lojistik çözümleri gibi altyapı çalışmaları tamamlandı. Uygulama safh asında bulunan projede, plas-tik mamul üreticilerinin plastik hammadde, mühendislik plastikleri ve masterbatch girdi maliyetlerinin önemli ölçüde düşürülmesi ve fi rmalarımızın global pazarlarda rekabetçi üre-tim ve ihracat olanaklarının artırılması amaçla-nıyor.

Plastik sanayicileri toplu hammadde tedariği için harekete geçti.

Plastik sektörünün en önemli sorun-larından biri olan hammadde tedarik ve fi yat dalgalanmalarına ilişkin çözüm ara-yışları hızlandı. PAGDER, sektörün ”Ortak Satınalma Organizasyonu” çerçevesinde, toplu hammadde tedariği sistemi uygu-laması için girişim başlattı.

PANO

Page 39: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 40: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

38

Kimya sektörü Strateji Belgesi 2012-2016: Hammadde yatırımları artırılmalı

Sektörün mevcut durumunda hammadde ve aramalında dışa bağımlılığın önemli bir za-yıfl ık olduğunun altı çizildi. Strateji belgesinde, hammadde dışa bağımlılığı sorununun özellikle plastik sektörü için geçerli olduğu kaydedildi. Belgede, “2011 yılında toplam hammadde arzı içinde yerli üretimin payı yüzde 17, ithalatın payı ise yüzde 83 olarak gerçekleşmiştir. Yerli

üretimi bulunan AYPE, AYPE-T, YYPE, PVC, PP ve PET’de üretimin toplam arz içindeki payı sı-rasıyla yüzde 23, yüzde 25, yüzde 10, yüzde 19, yüzde 15 ve yüzde 18 olarak gerçekleşmiş; an-cak bunların dışındaki tüm plastik hammadde-ler yüzde 100 oranında ithalatla karşılanmıştır” bilgisine yer verildi.

Strateji belgesinde mevcut tesislerin yüz-de 73,8 kapasite kullanım oranında olduğu, TÜİK verilerine göre kimya sektöründe 2009 itibariyle 421 bin 836 işletmede 229 bin 465 kişinin çalıştığı belirtildi. Yine 2009 verilerine göre, sektörün imalat sanayi içindeki ağırlığının yüzde 12,2, GSYH içindeki payının ise yüzde 5 seviyesinde bulunduğu vurgulandı. Sektör ciro endeksi verilerine göre ise 2005=100 bazlı ya-pılan endeksin, 2011 sonunda 196,5’e yüksel-diği kaydedildi. Sektörün ar-ge harcamasının artırılması gerektiği belirtilen raporda, 2009 itibariyle 242.8 milyon TL ar-ge harcaması ya-

pıldığı belirtildi.

Kimya sektörüne yönelik yapılan rekabet analizinde ise hammadde bağımlılığına işaret edilerek, bunun çözümü için yatırımları özendi-rilmesi gerektiğin kaydedildi. Kimya sektörün-de AB ülkeleri hâkimiyetinin son yıllarda Uzak Doğu ve Asya ülkelerine geçtiği vurgulandı.

Strateji Belgesinde, kimya sektörünü ya-kından ilgilendiren AB REACH uygulamasına yönelik geniş kapsamlı bilgi ve uygulama ör-nekleriyle, sektöre yönelik yeni yatırım teşvik uygulamasının tanıtımı da yer aldı.

GZTF analiziStrateji belgesinde, kimya sektörünün

“Güçlü-Zayıf yönler, Fırsatlar-Tehditler” analizi de yer aldı.

Sektörün güçlü yönleri, genç nüfus, gi-rişimci potansiyeli, dinamik iş gücü, özel sek-törün itici gücü, iç piyasada geniş bir tüketim alanı, ürün çeşitliliğinin fazla olması, lojistik avantajlar, rekabete açık ve güçlenen bir sa-nayi yapısı, yaratıcılık gücü, potansiyel yeraltı zenginliklerinin bulunması, alternatif enerji kaynaklarına uygun iklim yapısı olarak sıralandı.

Sektörün zayıf yönleri ise Ar-Ge ve yeni-likçilik, yatırım ortamı, işbirliği ve koordinasyon (eksikliği), üretim maliyetlerinin yüksekliği, in-san kaynakları, kayıt dışılık, üretim yapısı, KO-Bİ’lerde eğitim eksikliği olarak belirtildi.

Buna karşılık, fırsatlar da, Kimya sanayi stratejisi ve envanterinin yapılması, katma de-ğeri yüksek kimyasallar üretiminin planlanması, yerli hammadde üretimi ve doğal kaynak işlen-mesinin yapılabilmesi, denetleme yolu ile kayıt dışılığın azaltılması, öncelikli yatırım alanlarının tespit edilebilmesi olarak vurgulandı.

Tehditler ise, etkin eğitim gücü eksikliği, yabancı sermayenin yerli üretim yerine ithal tercihi ve yatırımların hizmet sektörüne ya-pılması, güvene dayalı etkin katılımların sağ-lanamaması ve işbirliği ortamının oluşturula-

maması, yeni AB kimyasallar Direktifi REACH kapsamında ihracatta çıkabilecek sorunlar ola-rak belirtildi.

Hedef ve eylemler

Strateji belgesinde, belirlenen hedefl e-re yönelik eylem önerileri de yer aldı. İlk hedef olan “Kimya sektöründe katma değeri yüksek insan ve çevre sağlığına duyarlı ürünler üretim ve ihracatının gerçekleştirilmesine” yönelik olarak, kümelenmenin yaygınlaştırılması, şirket birleşme ve satınalmaların teşviki, çevre kural-larına uyum için çalışma yapılması önerildi.

“Yüksek katma değerli üretim yapısına ge-çilerek ara girdi ithalatının azaltılması” hedefi ne yönelik olarak ise; kümelenme merkezli bir yak-laşım önerildi. Ayrıca, yerli üretimin artırılması için hammadde üretimi konusunda avantajlı konumda olan İran, Suudi Arabistan, Rusya gibi ülkelerin Türkiye’de yatırım yapmasının teşvik edilmesi istendi.

“Kimya sektörünün genel amacına uygun Ulusal ar-ge politikaları oluşturularak bilincin artırılması” hedefi ne yönelik olarak; üniversi-teler ile sektörün ihtiyaç duyduğu ar-ge prog-ramlarının uygulanmaya konulması, yerli ham-maddeye dayalı ürünlerin geliştirilmesi, “ulusal odak projeler” seçilerek kamu desteğiyle yürü-tülmesi önerildi.

“Kimya sektörünün her kademesi için ni-telikli insan gücü yetiştirilmesi” hedefi ne uy-gun eylemler ise; sektörün ihtiyaçlarına yönelik eğitim standardı oluşturulması, yarı zamanlı lisansüstü eğitim ile yarı zamanlı çalışma mo-dellerinin eğitimde kullanılması, meslek lisesi ve yüksek okulu sayısının artırılması önerildi.

“Güvene dayalı, paydaşların etkin katılımın sağlandığı ortak hedefl ere yönelebilecek işbir-liği ortamı oluşturulması” hedefi ni yerine ge-tirmek için de; kamu kurumları arasında eşgü-dümün sağlanması-yetki çatışma noktalarının belirlenmesi, kamu alım sisteminde şartname hazırlama sürecinin iyileştirilmesi, sektör gö-rüşlerinin düzenleme süreçlerine dahil edilmesi eylemleri önerildi.

“Yerli ürünlere yönelik talep yaratılarak dış ticaret dengesinin ülke lehine dönüştürülmesi” hedefi ni yerine getirmek için ise; Pazar araştır-masına dayalı dış ticaret heyeti oluşturulması, ihracat kaybı yaşanan ülke ve bölgelere ilişkin özel çalışma yapılması, sektörün çevre duyarlılı-ğının artırılması, fi rmaların pazarlama becerile-rinin geliştirilmesi eylemleri önerildi.

Kimya sektörünün gelişimi için önemli bir aşama olan Kimya Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.Vizyonu “Katma değeri yüksek ürünler üreterek Türkiye’yi yatırım üssü haline getirmek” olarak, genel amacı ise “Yüksek katma değerli, çevreye ve insan sağlığına duyarlı süreç ve ürünlerle; kimya sektöründe sürdürülebilir ve rekabetçi bir şekilde dış ticaret dengesini ülke lehine geliştirerek, dünyada söz sahibi bir konuma gelmek” olarak belirlendi.

PANO

Page 41: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

39

PLASFED ISO 500 ve ikinci 500 raporunu yayınladı

plastik sanayi

Barbaros DEM RC

Genel Sekreter

PLASFED - PAGDER

ISO - STANBUL SANAY ODASI SIRALAMASINDA

Ç NE G REN PLAST K

F RMALARININ

DE ERLEND R LMES

LK 500F RMANIN

2011

Barbaros DEM RC

Genel Sekreter

PAGDER1969

Plastik Sanayicileri Dernegi

plastik sanayi

Genel Sekreter

PLASFED - PAGDER

2011

Genel Sekreter

1969

Plastik Sanayicileri Dernegi

PLASFED, ISO 500 fi rmaları değerlendirme raporunu yayınladı

İ s t a n -bul Sanayi Odası tarafın-dan hazırlanan ve yayınlandığı yıldan bir önceki yıla ilişkin veriler-le Türkiye’nin en büyük 500 ve ikinci 500’ünü içeren lis-tedeki plastik sektö-rü fi rmalarına ilişkin bir değerlendirme yapan PAGDER, ilk 500’deki plastik fi rma sayı-sının biraz azaldığını belirtti.

Raporda, 1993 yılında sadece 5 plastik fi rmasının İSO birinci 500 listesinde olduğu hatırlatılarak, yıllar içinde bu sayının artarak

2009’da en yüksek sayı olan 23’e yükseldiği belirtildi. Bu tarihten sonra azalmaların görül-düğü belirtilen değerlendirme notunda, 2010 yılında 19, 2011’de ise 18 plastik üreticisinin İSO birinci 500 listesinde bulunduğu hatırla-tıldı. Değerlendirme notunda, “2011 yılında 2010 yılına kıyasla ortalama olarak dönem karı dışındaki tüm göstergelerde pozitif per-formans sağlamalarına karşı, plastik fi rmaları brüt katma değer, öz sermaye, net aktifl er dönem karlarında gerileme yaşadı. 2011

yılında ilk 500 fi rma içine giren 18 plastik fi rmasının, 2010 yılına kıyasla ve cari fi yatlarla ve toplam bazda; üretimden satışları yüzde 16, satış hasılatları yüzde 17, İhra-catları yüzde 8 ve istihdamları yüzde 2 arttı” bilgisine yer verildi.

İSO ”İkinci 500 büyük sana-yi kuruluşu” listesinde plastik sanayisine ilişkin olarak ise şu değerlendirme yapıldı:

“Plastik sektörü Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu sıralamasında, 26 şir-ketle yer aldı.

2011 yılında ISO sıralamasında, ikinci 500 fi rma içine giren 26 fi rma, 964 mil-yon TL’lik üretim yaparken, bunun 261 milyon dolarını ihraç etti. Bu arada top-lam sektör üretiminin yüzde 3,4’ ünü gerçekleştiren bu fi rmalar toplam sektör mamul ihracatından da yüzde 8 oranında pay aldı. Aynı yıl, plastik sektöründeki tüm fi rmaların top-lam mamul üretimleri ise 28,5 mil-yar Dolar olarak gerçekleşirken, sektör, toplam mamul üretiminin

yüzde 12’sini oluşturan 3,5 milyar Dolarlık kısmını ise doğrudan yurtdışına sattı.”

PANO

Page 42: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

40

Orta vadeli programda, 2012 için büyüme tahmini yüzde 3,2’ye revize edildi. 2013 büyü-me hedefi ise yüzde 4 olarak belirlendi. 2013 programında, bu yıl net ihracatın büyümeye katkı yapacağı, 2013’de ise iç yatırım ve tüke-time dayalı büyüme sağlanacağı, net ihraca-tın katkının sıfır olacağı tahmin edildi. Resmi belgelere göre, Türkiye iki yılı, küresel krizin etkisiyle potansiyel büyümesinin altında geçi-recek. İhracatla kazanılacak her bir Dolara, ya-

tırıma ayrılan her bir Liraya ihtiyaç duyulacağı açıklanan dönemde, 30 milyar Dolar hacminde bölgenin üçüncü büyük üreticisi Türkiye plastik sektörü, yıllık 300 milyon Dolarlık ek yük getire-cek vergi sorunuyla karşı karşıya bırakıldı.

Bakanlar Kurulu’nun 6 Eylül 2012 günü yayınlanan Resmi Gazete’de yer alan kararına göre, gelişme yolundaki ülkelerden gelen alçak yoğunluklu polietilen için yüzde 3 olan Gümrük

Vergisi iki katından fazla bir oranla yüzde 6,5’a, yüksek yoğunluklu polietilen ve polipropilen için de yüzde 3 olan Gümrük Vergisi, bu yıl so-nuna kadar yüzde 4,8’e ve 2013 yılından itiba-ren ise yüzde 6,5’e yükseltildi.

Türkiye plastik sektörü için yıllık 260-300 milyon Dolara kadar ek yük getirme potansi-yeli bulunan karar şaşkınlıkla karşılandı. Orta ölçekte bir petrokimya tesisi kurmaya imkan

GÜNDEM

İhracat ve yatırımı düşünen Türk plastik sektörünün gündemi değişti

Türkiye, küresel krizin de etkisiyle 2012 ve 2013’ü potansiyelinin altında büyüme oranlarıyla geçirecek. 2013’te bu yılın aksine net ihracatın büyümeye katkısı olmayacağı, iç yatırım ve tüketime dayalı büyüme gerçekleşeceği varsayıldı. Türkiye’nin yatırıma, tüketime ve ihracata duyduğu ihtiyaç resmi programlara yansıdığı günlerde ise üretimin, tüketimin ve ihracatın en önemli aktörlerinden plastik sektörüne 300 mil-yon Dolar ek yük getirecek vergi düzenlemesi yapıldı.

“BÜYÜME” ME”

Page 43: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

41

verecek kadar ek maliyet doğuran karardan, plastikle ilgili ve plastik türevi imalat sanayii-nin büyük bir kısmını oluşturması nedeniyle, başta ambalaj olmak üzere, otomotiv, beyaz eşya, tekstil, elektronik ve tarım sektörlerinin olumsuz yönde etkilenmesi bekleniyor.

Plastik sektöründe hammadde maliyetin büyük kısmını oluşturuyor

Plastik ürünlerin çok çeşitli standartlarda ve çeşitlerde üretim yapması, detay bir mali-yet analizine imkan vermiyor. Ancak, büyük fi rmaların analizlerine bağlı olarak yapılan çalışmada, sektördeki sınai maliyet kaleminin toplam maliyetlerin yüzde 80’i dolayında ger-çekleştiği ortaya çıktı. Toplam sınai maliyetin

yüzde 70’ini hammadde oluşturuyor. Bu un-sur, aynı zamanda alınan kararın maliyete et-kisini göstermesi bakımından da önem taşıyor.

Sektörün hammaddede yerli ikamesi olmadığı bir üründe dışa bağımlı olması hassasiyetini artırıyor. Vergi ve diğer kalemlerdeki ani de-ğişiklikler bir yana, petrolün uluslararası fi yat

dalgalanmaları ve yurtiçi kur dalgalanmaları da bu anlamda farklılık oluşturuyor.

İhracatta rekabet avantajı azalacak

2011 yılı itibariyle, doğrudan ve dolay-lı olarak yaklaşık 10 milyar Dolarlık ihracata kaynaklık eden sektörde; ciddi rekabet avan-tajı riski doğdu. Küresel kriz nedeniyle bütün üretici ülkelerin yeni pazarlar aradığı, varol-dukları pazarda da güçlerini artırmaya çalıştığı dönemde, Irak, Almanya ve Rusya Federasyo-nu gibi ülkelerde Türk ihracatçıların hesapları bozuldu.

Yüzde 85 oranında ithal girdi kullanan

sektörde, vergi artışı getirilen üç üründe 2011

GÜNDEM

Plastik sektörü sınai maliyet kalemleri ve toplam maliyete oranı Maliye Kalemleri Ortalama Payı (%)Hammadde 70Yardımcı Madde 5İşçilik 15Enerji 4Diğer 6TOPLAM 100

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy: Yatırım şevkimiz azaldı

“Vergi artışlarının ardından doğalgaz, elektrik ve akaryakıt fi yat ayarlamalarıyla yüksek enerji girdisi kullanan sanayicimiz zorlu bir döneme girdi. Sektörümüzün ciddi sonuçlarla karşı karşıya kalması muhtemeldir. Büyümemizin önünde zorlu engeller doğduğu ortadadır. Gerek Teşvik Yasası çıkarılırken sektör olarak teşvik sisteminin dışında bı-rakılmamız, gerekse alınan bu kararlarla başta plastik sektörümüz olmak üzere ambalaj sanayimiz, otomotiv, beyaz eşya, tekstil, elektronik ve tarım gibi çok sayıda ihracatçı sektörün bu vergi artışlarından olumsuz yönde etkileneceği açıktır. Sektörümüzün yüzde 80-85’i oluşturan bizleri değil, geri kalan yüzde 15 -20’nin isteklerinin kabul edilmesi, sektörümüzün ve ülkemizin sırtına ek yük bindirmiştir. Açıkçası, yatırım şevkimizin azaldığını söyleyebilirim. Bu karar, aynı zaman da bize ilave dış ticaret açığı olarak da dönecektir.

Katma değerli ihracat odaklı üretimi, yani bizleri her alanda destekleyeceğini dile getiren bakanlığımızın bu yak-laşımını anlamakta güçlük çekiyoruz. Sanayinin, üretimin içinden gelen Ekonomiden Sorumlu Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan’ın sorunlara çö-züm bulacağı inancını henüz yitirmedik. Sorunlarımızı bıkmadan usanmadan sonuç alıncaya değin anlatacağız”

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci: Sektöre ek maliyet yüklendiBu karar bizlere; binlerce plastik mamul sanayicisinin yerli üretici olarak görülmediği, yeterince değer görmediğini

düşündürdü. Yeni teşvik yasasında unutulan, yok sayılan sektörümüz; en yoğun kullandığımız hammaddelerimiz olan polietilen ve polipropilene getirilen ilave vergilerle ikinci büyük hayal kırıklığını yaşadı. Teşvik yasası ile ihsan etmeyen-ler, getirilen ilave vergilerle sektörümüz üzerine gölge düşürmüşlerdir. Bu, bizim için olumsuz bir ortamın doğmasına neden olmuştur. Oysa, hammadde ithalatına ağır vergiler konularak sektöre ket vurma yerine, petrokimya tesislerinin girdi maliyetlerini azaltmak ve bu tesislerin daha avantajlı fi yatlarla sektöre hammadde satışı yapmaları gibi çözümle-yici çalışmaların acilen yapılması gerekmektedir.

AYPE, YYPE ve PP‘nin GYÜ ülkelerinden yapılan ithalatına ek vergi getirilmesi kararı, sektöre ciddi bir darbe vurma niteliği taşımaktadır. Büyüyen, ancak hammadde fi yatlarının yükselmesi nedeniyle kar marjları giderek azalan sektörümüzün global pazarlar-daki rekabetini daha da azaltacak uygulamaların önünü açmaktadır.

İlk 500 içinde yer alan fi rmalarımızın dahi satış karlılığı yüzde 5.1 mertebesinde iken, sınai maliyet kalemlerinin yaklaşık yüzde 70’ini oluş-turan hammaddeye getirilen bu ilave vergilerle ilgili konunun muhatapları plastik kamuoyuna bir açıklama yaparlar diye bekliyoruz. Çünkü biz söyleyecek söz bulamıyoruz. Çok merak ettiğim bir husus da, alınan bu tip kararlar sonrasında bakanlığımız bir ölçme değerlendirme çalışması yürütmekte midir? Örneğin, konulan ilave vergiler hedefl edikleri sonuca ulaştırmış mıdır bakanlığımızı? İlave vergiler kime, kimlere, hangi ül-kelere yaramıştır? Plastik hammadde ticaretinde eksen kayması olmuş mudur? Plastik kamuoyu ve bizler karara gerekçe oluşturan unsurların, gerekçelerin neler olduğu ile ilgili bir açıklamayı beklemeye devam edeceğiz, elbette sonuçlarıyla birlikte.

Page 44: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

42

yılı verilerine göre yerli üretim 508 bin ton ola-rak gerçekleşirken, toplam tüketim 2 milyon 608 bin tona ulaştı. Yerli üretimin tamamı iç

piyasaya satılsa dahi ihracat dahil ihtiyacın yüzde 18’ini karşıladığı ortamda, kısa vadede

ikame imkanı olmadığı için doğan ek maliyet doğrudan sektör tarafından üstlenilmek zo-runda bırakıldı.

Sektörde faaliyet gösteren üretici der-nekleri tarafından, “Bu durumun bize söyledi-ği şudur, Ekonomi Bakanlığımız yüzde 15 -20 üretimi kısmi olarak korumak adına sektörün tamamının sırtına, ülke ekonomisinin sırtına yük bindirmiştir. Bu karar aynı zaman da bize ilave dış ticaret açığı olarak da dönecektir. Dış ticaret açığının azaltılması, yerli üretimin desteklenmesi için çaba harcandığı belirtilen bir dönemde, ihracatı ve ihracat potansiyeli her geçen gün artan sektörün tamamına yük getirilmesini anlamakta zorluk çekiyoruz” şek-

linde değerlendirilen karar sonrası, sektörün geleceği için yapısal önlemler talep edildi. Ge-çici koruma önlemleri ya da ek yük getirecek piyasa düzenlemelerinin uluslar arası rekabet nedeniyle daralan kar marjları içinde karşılan-masının mümkün olmadığını belirten sektörde daralma endişesinin gözlendiği vurgulandı.

Kısa vadede karar geri alınmalı, orta vadede petrokimya yatırı-mı cazip kılınmalı

Karar sonrası, Ekonomi Bakanlığı nezdinde gi-rişimler başladı. Kararın geri alınmasının talep edildiği görüşmelere başlandı, sektöre yönelik kısa vadeli raporlama yapılması kararı da alındı.

BURPAS Yönetim Kurulu Başkanı İlker Biliktü: Ka-rarın geri alınmasını istiyoruz

“Polietilen ve polipropilen ithalatına getirilen ek vergiler üreticilerimizin maliye-tini arttırmakta ve ihracat yapan fi rmaları ciddi anlamda etkilemektedir. Maliyetler, zaten çok düşük kar marjları içinde çalışı-lan sektörde çok önemli bir unsurdur ve sanayicinin harekat kabiliyetini imkansız kılmaktadır. Rekabet gücünün yitirilmesiy-le sonuçlanabilecek böyle bir karar, ihracat

hedefl erine ulaşmak için hemen her alanda ciddi çalışmaların yapıldığı bir ortamda, amaca uygun bir yaklaşım olmamıştır. Kararın sektör açısından değerlendirme fırsatı bulunmadan hızlı bir şekilde hayata geçmesi de, çözüm önerisi üretme fırsatını bulamamamız anlamına gelmektedir. Bu uygulamayı hükümetten en kısa zamanda kaldırılmasını istiyoruz. Vergi artışı şu anki fi yatlara artış olarak yansıyacaktır. Bu vergi artışı sadece sektörümüzü değil, gıdadan tekstile, otomotivden market ve mağazacılı-ğa kadar birçok sektörü etki etme potansiyeline sahip bulunuyor.”

Egeplasder Başkanı Erol Paksu: Büyümenin sürmesi gerekiyor

“Yaklaşık yıllık yüzde 15 büyüme or-talaması ve 7 milyon ton üretim kapasite-siyle Türkiye’nin en önemli sektörü haline gelen plastik sektöründe alınan kararların elbette sektör ile yakın işbirliği içinde ha-zırlanması gerekiyor. Egeli plastik sana-yicileri her zaman bu büyümenin önemli aktörlerinden olmuştur. Ancak özellikle AB ülkelerindeki kriz nedeniyle tüm sektörler gibi bizim sektörde de zor rekabet koşulları doğmuştur. Büyümenin de-vam edebilmesi için, sıkıntıların aşılması için geniş kapsamlı çalışmalar yapmak zorundayız. Her sanayicimizin, derneklerimizin, federasyonu-muzun çözüm yönündeki çabalarına katkı vermesi gerekiyor.”

Ankara Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı Necmi Atalay: Yatırımlar devam ediyor

“Sektörümüzün kümelenme ve gelişmiş altyapılı bölgelerde üretimini devam ettirmesi için yatırımların yoğun-laştığı bir dönemde vergi artışı yoluyla sektör ciddi bir kararla karşı karşıya bı-rakıldı. Bu kararın yansımaları elbette olacaktır. Ortaya çıkacak yeni durumda maliyetlerimizin artacağı, bizim de fi -yat ayarlamaları konusunda mecburen hareket edeceğimiz ortada. Sektörün

kümelenmesi, eğitimi ve nitelikli insan gücüyle teçhiz edilmesi yö-nünde yoğun çaba harcanan bir dönemde, sektör ile görüşülme-den bir karar alınması mutlaka sektöre etki edecektir.”

KAYPİDER Başkanı Yu-suf Özkan: Stratejik ko-numdayız ama..

“Türkiye’de, plastik tüketimi kişi başına 70 kilo ile Avrupa’daki gelişmiş ülkelerin neredeyse yarısı seviyede. İç piyasada gelişme po-tansiyeli olduğu kadar, ihracat için avantajlı bir pazarın merkezi duru-

mundayız. Tonu ortalama 300 Dolar olan ham petrol, plastik hammaddesi haline geldiğinde değeri 1,900 Dolara çıkıyor. Bazı özel ürünlerde ise ton fi yatı ise 3 - 4 bin Doları buluyor. Yüksek katma değerli plastik için Türkiye son derece stratejik bir konuma sahip. Bütün bu avantajlar ortadayken, sektörün Türkiye ihracatı içindeki payı artarken, bu gücü pekiştirecek kararlar yerine tartışmalı kararlarla sanayicinin ek yüklerle karşı karşıya bırakılmaması gerekiyor. Bu alanda yatırım, ih-racat ve üretim için her türlü destek verilmeli.”

GÜNDEM

Page 45: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 46: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

44

Ekonomi Bakanlığı tarafından ek vergilere yö-nelik herhangi bir gerekçe açıklanmadı. Sektör, kısa vadede çözüm önerisi olarak vergi artışı-nın geri alınmasını, orta vadede ise petrokim-ya alanındaki yatırımların özendirilmesini ta-lep etti. Bu amaçla ana girdilerden olan enerji maliyetlerinin desteklenmesi, diğer girdilerin de maliyet avantajlı elde edilmesinin sağlan-ması istendi. Petrokimya tesis yatırımlarının başlangıç ve büyüme döneminin özellikleri nedeniyle kurulması ve işletilmesi bakımından farklılık ve güçlükler bulunduğunu belirten sektör uzmanları, uluslararası fi yat dalgalan-maları nedeniyle, ürün fi yatlarının sektöre yansıtılmayacağı bir mekanizma kurulmasının önemine işaret etti. Sektör dernekleri tarafın-dan, PP ve PE’de üretime yönelik mevcut PET-

KİM yatırımı dışında, dışında başlangıç aşama-sında bir girişim olduğu, sürdürülebilir yatırım için sektörün güvenceye kavuşması gereğinin altı çizildi.

Rekabet gücü ani ve büyük oranda kayba uğradı

Vergi artırım kararının sektör ile yeterin-ce görüş alışverişi yapılmadan alınması şirket-lerde şaşkınlık yarattı. Abdioğulları Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Sütçü, kararın ani olma-sının ek sıkıntı unsurlarından biri olduğunu ha-tırlatarak, “Plastik sektöründeki fi rmalar, mev-cut siparişlerinin fi yatlarını, gelecek mallarının ortalama fi yatlarını baz alarak belirler. Zaten çok düşük kar marjları ile çalışan sektörümü-

zün böyle ani gümrük vergisi oranlarındaki ar-tışlardan olumsuz etkilenmesi gayet doğaldır. Çünkü bu artışın hammadde fi yatlarını karar günü itibari ile etkilemesine rağmen, mevcut siparişlere yansıtılması mümkün değil” uyarı-sında bulundu.

Üretim için ithalat bağımlılığı olan ve yerli ikamesi mümkün olmayan fi rmaların hem yurtiçinde hem de yurtdışında rekabet

Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı Sadettin Korkut: “Hammadde sıkıntısı yaşamayan ülke üreticilerine pazarımızı kaybedebiliriz

Ambalaj sektöründe, ciddi oranda hammadde ve ara malı açığı olduğu görülüyor. Cam ve ahşap dışında-ki kâğıt, karton, kraft kâğıdı, alüminyum, çelik ve plastik esaslı ambalajların üretiminde kullanılan hammad-delerinin üretimine yönelik yatırımlar arttırılmalıdır. Hammadde yurtiçi arzı, sektörümüzün büyüme oranına ayak uyduramıyor. Bu nedenle, ambalaj sanayicilerinin yurtdışından hammadde talep etmeye devam edeceği ortadadır. Ancak, yerli hammadde üretiminde ürün kalitesi kadar, ambalaj sektörünün gelişmesini engel-lemeyecek istikrarlı fi yat politikası da şarttır. Yurtiçi fi yat dengesizliğini fırsat bilen AB ülkeleri gibi küresel aktörlerin fi yat yükselttiğini gözlüyoruz. Büyüyen, ancak hammadde fi yatlarının yükselmesi nedeniyle kar marjları giderek azalan ambalaj sektörünün; küresel pazarlardaki rekabet gücünü düşürecek uygulamalarla karşı karşıya kaldığını görüyoruz. Hammadde ithalatında vergiler artarken; mamullerde aynı oranda vergi artı-şı yoktur. Ülkemiz Avrasya’nın ambalaj üretim merkezi olabilecek potansiyele sahiptir. Hammadde ithalatında yeni vergi düzenlemeleri gibi uygulamalar yüzünden, yakın coğrafyamızda hammadde sıkıntısı yaşamayan ülkelere pazarımızı kaptırmak tehlikesi ile karşı karşıya bulunmaktayız.

Fleksibıl Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı Vedat Baylan:“Fiyat artışları son tüketiciye de yansıyacak”

Fleksibıl ambalaj sanayi, doğrudan plastik fi lm üreten ve plastik fi lm ağırlıklı malzemelere baskı ve laminasyon iş-lemleri yaparak bu malzemeleri ambalaj malzemesine dönüştüren fi rmalar ile sektöre tedarik yapan baskı mürekkebi, tutkal ve baskı silindirleri üreten diğer fi rmalardan oluşuyor.

Fleksibıl ambalaj sanayi hammaddesi olan plastikler, özellikleri gereği iç piyasadan temin edilemiyor, çok büyük oranda ithalatla sağlıyoruz. Vergi artışlarının üreticilerimizi etkilemesi kaçınılmaz. Bunları sıralamak gerekirse: Plastik fi lm üreticilerinin fi yat artışları, bu malzemeleri girdi olarak kullanan fl eksibıl sektörünün maliyetlerini yükseltecek. Yük-selen fi yatlar son kullanıcıya kadar yansıtılmak zorunda kalınacak ve dolayısıyla enfl asyona da olumsuz etki yapacak.

Vergilerdeki artış, Avrupa gibi ülkelerde fi yatlara doğrudan yansıtılmakta ve ucuz hammadde tedarik eden malze-me üreticileri ile rekabet gücünü azaltacaktır. Bu azalma, ambalaj sektöründe en yüksek oranda ihracat yapan fl eksibıl

ambalaj sektörünün ihracatının azalmasına yol açacak endişesindeyiz. Her şey bir yana, fl eksibıl ambalaj malzemesi ithalatında vergi artışı olmadığından, ülkemizdeki yatırımlara rağmen ithalat artma olasılığı yükselmektedir.

GÜNDEM

Page 47: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 48: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

46

gücünü ani olarak yitirmesinin fi rmalara ciddi engel teşkil ettiğini belirten Sütçü, kısa vade-de, kapasite düşüşleri, istihdam ve yatırımla-rın olumsuz etkilenmesinden endişe ettikle-rini vurguladı. Sütçü, “Kararın yarattığı etki bir yana, nedenini-gerekçelerini de tam bilmiyo-ruz. Kamuoyuna bir açıklama yapılması gerek-tiğini düşünüyoruz. Ülke sanayicisini korumak, rekabet gücünü arttırmak adına, en azından bu tip kararların uygulaması için bir süre tanın-ması, ( ilave artışların 2013’ten itibaren geçerli olacağının bildirildiği gibi) tedariklerini ithalat yolu ile karşılamak zorunda kalan sanayicilerin önlerini görmesi ve buna göre maliyet hesap-ları yaparak kararlar almasını kolaylaştıracak-tır” değerlendirmesinde bulundu.

Bölge plastik hammadde ticaretinde ciddi kararlar peş peşe geliyor

Türkiye’nin gümrük vergisi ayarlamala-rıyla ithalat yönündeki ciddi kararı sonrası, sektörü etkileyecek bir haber de İran’dan gel-di. İran, Çin ve Türkiye’nin en önemli hammad-de kaynakları arasında bulunuyor. İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre, aralarında polieti-len (PE), polipropilen (PP), PVC, polistiren (PS), polietilen tereftalat (PET) ve akrilonitril büta-dien stiren (ABS) gibi polimerlerin de yer aldığı toplam 50 farklı endüstriyel hammaddenin ihracatı yasaklandı. Bölge fi yatlarına şimdilik etki etmeyen karar sonrası, talebin güçlen-

mesi halinde ise ne olacağı belirsiz. Türkiye içinde spekülasyon amaçlı stok tutmaların ya-şanmasından endişe ediliyor. İran’ın kararı kısa süre içerisinde geri çektiği ortaya çıktı ancak bu yönde bir karar alabileceğini de göstermiş oldu.

PLASFED ve EGEPLASDER Yö-netim Kurulu Üyesi Ahmet Yalçınkaya, hammadde soru-nunun karmaşık-laşma eğilimine girdiği bir dönem-de, Türkiye’nin bu sürece sanayicisini

koruma yönünde müdahil olmasını istedi. Yal-çınkaya, “İnsan ister istemez, İran Türkiye’ye misilleme mi yapıyor?” diye düşünebilir. Şahsi görüşüm çok kısa ve net; hükümetimiz, itha-lata vergi veya fon koyacağına, hammadde ihracatına vergi veya fon uygulasa daha fay-dalı olmaz mı? Ülke içinde üretilen hammadde, içeride işlenerek daha fazla istihdam ve katma değer yaratılması sağlanmış ve üretilen yarı mamul veya mamuller ihraç edilmiş olur. Hat-ta daha da ileriye giderek şöyle bir öneri daha geliştirebiliriz (ki dünya ülkelerinde örnekleri var.) İthalatta sübvansiyon uygulanması dahi gündeme gelmelidir. Ülkeye ucuz hammadde girdisi sağlanarak üreticinin rekabet gücü art-tırılması mümkündür.

Sektör 250 bin kişiyi istihdam ediyor

Türkiye plastik sektörü, doğrudan ve do-laylı olarak 250 bin kişiyi istihdam ediyor. Al-manya ve İtalya’nın ardından Avrupa’nın 3’ncü büyük plastik üreticisi durumundaki Türkiye plastik sektörü, son beş yılda ortalama yüzde 10-15 aralığında büyüdü. Konum olarak, Av-rupa pazarına yakınlık yanında, Kuzey Afrika, Ortadoğu, Rusya, Balkanlar ve Orta Asya gibi plastik kullanımının gittikçe arttığı pazarlara yakınlık, sektör için güçlü bir potansiyel su-nuyor. Sektör, 150 dolayında ülke ve bölgeye ihracat yaparak pazarlama gücünü ispatlamış durumda. Plastik ürünler yanında, Türkiye’de güçlü bir makine üretim sektörü de bulunuyor. Plastik ve kauçuk işleme makine üreticileri, 2012 yılını 274 milyon Dolarlık üretim ve 107,4 milyon Dolarlık ihracat tahmini yapılıyor.

Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Başkanı Timur Erk: Vergi artışı yürürlükten kaldırılmalı

“Alçak Yoğunluk Polietilen’in ithalatında yapılan ver-gi artışı Polietilen kullanıcısı plastik üreticilerine ek mali-yetler yüklemiştir. Mevcut durumda sadece PETKİM’in ürettiği ancak Türkiye’nin ihtiyacını karşılayamadığı ve bu nedenle ülkemizin dünyada önde gelen ithalatçı ülkeler arasında yer aldığı bilinen bir husustur. Alçak Yoğunluk Polietilen başta olmak üzere, yüksek yoğunluk polietilen ve polipropilenin yerli üretiminin iç talebi karşılayama-ması nedeniyle anılan ham maddelerin ithalatından vergi artışını düzenleyen 2012/3592 sayılı Bakanlar Kurulu Ka-rarının yürürlükten kaldırılması yönünde yeni bir düzen-

lemenin yapılması gereklidir. Aksi takdirde maliyet artışı nedeni ile büyük bir ihracat potansiyeli yakalamış olan sektörün rekabet gücü azalacaktır.”

Sürekli koruma yanlışKoruma önlemlerinin her sektörde olduğu gibi plastik sek-

töründe de kısa vadeli olarak uygulanması gereğinin altını çizen PAGEV Başkan Yardımcısı ve PAGDER Başkan Yardımcısı Yavuz Eroğlu ise alınan kararın, Türkiye içindeki yatırımlar açısından riskli bir sürecin başlamasına yol açtığını anlattı. Türkiye’nin çevresinde plastik alanındaki yatırımlara avantaj sağlayan ül-keler olduğunu ve bir “yatırım rekabeti ortamı” bulunduğunu kaydeden Eroğlu, “Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri Türk üreticisini ülkelerine çekmek için bedava araziden ucuz

hammaddeye kadar her türlü teşviki veriyor” uyarısında bulundu. Eroğlu, “Böyle bir ortamda, yanlış kararlarla plastik mamul üreticisini bu ülkelere kaçırmayalım. Petrokimya, plastik gibi istihdam yaratan bir sektör değil. Dünyada genel olarak bir korumacılık trendi söz konusu. Koruma kısa süreli bir tedbirdir ancak sürekli koruma bağımlılık yapar, pazarı zayıfl atır, sek-törü iyiye götürmez. Avrupa’nın en büyük üçüncü plastik mamul üreticisi olan fi rmalarımız 250 binden fazla kişiye istihdam sağlıyor. Bu başarıyı takdir etmek ve yatırımları yurtdışına kaçırmamak gerekir” görüşünü dile getirdi.

GÜNDEM

Page 49: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 50: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

48

Dr. Mahfi EĞİLMEZKonuk Yazar

Küresel sistem, 2013 yılında genel bir toparlanma vaad etmiyor. Özellikle Euro bölgesi so-runlarını çözmeye yetecek bir sıçrama yapabilecek güçten oldukça uzak bir konumda görünüyor. ABD’nin göreli olarak toparlanmasının sürmesi, Çin’in tahminler çerçevesinde yavaşlama eğili-minden çıkması 2013 yılının kazançları olacak ve en azından sonraki yılları küresel sistem gene-linde olumlu etkileyebilecek.

Türkiye açısından küresel sistemin yansımalarından bir sonuç çıkarmamız gerekirse, sıkın-tılı bir yıla hazırlanmakta yarar olduğunu söylememiz gerekiyor. Bunun başlıca iki nedeni var: (1) Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı konumundaki Euro bölgesi ekonomileri yavaşlama hatta da-ralma içinde oldukları için ithalatları düşüyor. Bu durumda Türkiye’nin ihracat sıkıntısı çekmesi ka-çınılmaz görünüyor. (2) Türkiye’nin dış fi nansman bulmakta zorlanması özellikle Avrupa’nın içinde bulunduğu sıkıntılar nedeniyle kaçınılmaz görünüyor.

Türkiye’nin 2013’de potansiyelinin altında büyümesi bekleniyor. Bu, potansiyelinin altında büyüyeceğimiz ikinci yıl olacak. 2012 yılındaki düşük büyüme hızı, 2010 ve 2011 yıllarının sırasıyla yüzde 9,2 ve 8,5’luk çok yüksek büyüme hızlarının ardından geldiği için onların ivmesiyle pek fazla hissedilmedi. Oysa şimdi ikinci kez düşük hızlı bir büyüme sıkıntıları daha fazla gün yüzüne çıka-racak. Büyümenin düşmesi, geçen yılların ivmesiyle azalan, işsizlik oranını yeniden yükseltmeye başlayacaktır.

Türkiye’nin ne kadar düşürmeyi başarsa da 7’nin altına düşüremeyeceği tahmin edilen cari açığını karşılamakta gerekli olan dış fi nansman açısından sorunlu bir yıl yaşaması bekleniyor. Yüz-de 10’dan yüzde 7’ye düşüş bir başarı öyküsü olsa da yüzde 7’lik cari açığın hala dünyanın en yük-sek cari açıklarından birisi olduğu unutulmamalı. Yurtiçi tasarrufl arın oranının yüzde 15’i bulması iyimser bir tahmini yansıtıyor ama bu orana çıkılması halinde bile yatırım tasarruf dengesi açığı 5 - 7 puan arasında oluşacak. Dış fi nansman bulma zorluğu ve iç tasarrufl arın yetersizliği sorunu-nun faizden başka pek bir çözümü olmadığını dikkate alırsak TCMB’nin faizi düşürme ve ekonomik gerçekler arasında iyice sıkışıp kalacağını tahmin etmek zor olmasa gerekir.

Türkiye’nin başta Almanya olmak üzere Euro bölgesine yaptığı ihracatın düşmesinin yara-tacağı sıkıntıları azaltmaya yönelik alternatif ihracat odakları yaratma hamlesinin ne kadar doğru olduğu yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Özellikle yukarıda büyüme potansiyeline değindiğim Gelişen Asya ve Orta ve Güney Afrika bölgelerine yönelik ihracatı artırmakta yarar olduğunu vurgulamak gerekir. Bu, yalnızca 2013 yılını kurtarmaya yönelik bir hamle değil aynı zamanda geleceğe yöne-lik daha geniş kapsamlı bir hamle olarak alınmalı.

Türk vergi sisteminin ithalat vergilerine ağırlık veren yapısı gereği cari açık düşerken bütçe açığı artıyor. Böylece Türkiye ekonomisinin en belirgin özelliklerinden birisi olan ters yönde işle-yen ikiz açık olgusu bir kez daha yaşanıyor. Bunu önlemenin yolu yapısal reformlara girişmekten geçiyor.

Küresel sistem, 2013 yılında 2012 yılından daha iyi bir görünüm sunmuyor. O nedenle sıkın-tılı bir yıla hazır olmakta yarar var. Planları, programları ve bütçeleri ayda bir revize edecek şekilde yapmak uygun olur.

2013 Yılına Girerken Türkiye

GÖRÜŞ

Page 51: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

Hea

d O

ffice

Adr

ess

: İst

oç 1

8. A

da N

o:11

- 13

Bağ

cıla

r - İS

TAN

BUL

/ TU

RKEY

Hea

d O

ffice

Pho

ne :

+90

212

659

0939

Fax:

+90

212

659

180

8

Bayr

ampa

şa O

ffice

: M

alte

pe M

ah. Y

eni M

alte

pe Y

olu,

Em

inta

ş O

nur S

anay

i Site

si N

o:63

B

ayra

mpa

şa -

İSTA

NBU

L / T

URK

EY

Fact

ory

: Kıra

ç Sa

nayi

Böl

gesi

Ese

nyur

t - İS

TAN

BUL

/ TU

RKEY

w

ww

.idea

lpla

stik

.com

i

nfo@

idea

lpla

stik

.com

s

ales

@id

ealp

last

ik.c

om

Page 52: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

50

S e k t ö r ü n daha güçlü temsili ve savunuculuğu için bir araya ge-len plastik sana-yicilerinin attığı adımın, duyulan ihtiyaç da çok geçmeden ortaya çıktı. Önce teşvik sisteminde sek-tör göz ardı edildi,

ardından da hammadde ithalatında gümrük vergisi yükseltildi. Sektöre yönelik negatif algı oluşturan haber ve yorumlar da devam etti.

PAGDER-Plastik Sanayicileri Derneği, EGEPLASDER-Ege Plastik Sanayicileri Daya-nışma Derneği, KAYPİDER-Kayseri Plastik İş-letmeciler Derneği, BURPAS-Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği ve Ankara Plastik Sanayicileri Derneği’nin güç birliğiyle kurulan PLASFED-Plastik Sanayicileri Federasyonu, kuruluşunda belirlediği sektörün sesi olmak ve sorunların çözümü için çalışmak ilkeleri doğ-rultusunda faaliyetlerini sürdürdü.

Plastik sanayicileri artık daha güçlü ve örgütlü

Avrupa’nın üçüncü büyük üretim kapasi-tesine sahip olan ve İtalya’yı geçerek ikincilik kürsüsüne oturmak isteyen plastik sanayi-cileri yatırımlarını sürdürüyor. PLASFED, bu süreçte sektörün sağlıklı, sürdürülebilir ve karlı olması için temel öncelikler belirledi. Aynı zamanda çözülmesi gereken yapısal sorunla-rın tanımlanması da olan bu sıralamada, ham-maddede dışa bağımlılık, enerji maliyetlerinin yüksekliği, kâr oranlarının düşüklüğü, nitelikli ara eleman sıkıntısı ve plastiklerle ilgili olum-suz algı öne çıktı.

Sektörün bütün oyuncularını birlikte daha güçlü bir plastik sanayi için işbirliğine çağıran PLASFED kuruluşunun ardından genel kurulunu da yaparak ilk yönetimini oluşturdu.

Türkiye’nin, potansiyel büyüme hızının altında kaldığı son dönemde, her yatırıma, her bir Dolar ihracata ihtiyacı varken, bunu sağla-ma yönünde en güçlü sektörlerden biri olma potansiyeline sahip plastik sanayi uzun vadeli

yapısal sorunları yanında kısa vadeli engeller-le de karşılaştı. Ancak, geçmişte olduğundan daha güçlü biçimde bu kez süreçlere müdaha-le edilebildi. PLASFED ve üye dernekler, hem ülke çapında, hem de kendi bölgelerinde ar-tan bir ivmeyle kamuoyu oluşturma ve çözüm üretmeye yönelik girişimler başlattılar.

2023 ihracat hedefl eri doğrultusunda, sektörün 16 milyar Doların üzerinde bir ihra-cata ulaşması hedefl endiği dönemde, üstelik bunu sağlamaya yönelik potansiyelin farkına varıldığı günlerde sektör, sorunları aşmak için daha ümitli bir süreci yaşadı.

Yüzyılın malzemesi ama bugünlerde çev-re bilincinin artması sürecinde en haksız sal-dırılardan birine uğrayarak “yüzyılın mağdur malzemesi” yapılmaya çalışan plastik sanayi-cileri, kuruluşunun ilk yılında sektörün büyü-mesi, plastiğe hak ettiği değerin verilmesi ve kamuoyunda algının düzeltilmesi için faaliyet-lerini güçlü biçimde yürütüyor.

PLASFED 1 yaşında,birlikte ve daha güçlü

Türkiye’nin dünya pazarlarında en güçlü olduğu sektörlerden biri olan plastik sanayiinde, “Birlikte ve daha güçlü” sloganıyla başlayan yeni dönemde bir yıl geride bırakıldı. Sektörün önde gelen beş derneği ve toplam 800 dolayında üyeyi kapsayan Plastik Sanayicileri Federas-yonu (PLASFED) faaliyetlerine başladı.

FEDERASYON

Page 53: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 54: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

52

Muammer Yüceler: “Kazanan herkes, topluma birşeyler vermeli”

Plastik sektörünün bugünlere gel-mesinde büyük katkısı olan, plastik sanayicileri derneği kurucularından ve onursal başkanı Muammer Yüceler, “Sektörün bugünkü dinamizmini gördükçe şaşırıyorum. 30-40 yıl önce ihracat yapabileceğimize ihtimal dahi vermezdim” diyor.

DENEYİM

Muammer Yüceler, birkaç atölyeden 30 milyar TL hacminde bir endüstriye dönüşen Türkiye plastik sanayiini, bugünlere taşıyan isimlerin başında geliyor. Yüceler geçmişte, plastik sanayiine emek ve gönül vererek; ola-ğanüstü şartlarda çalışmış ve sektöre kimliğini kazandırmış girişimcilerden. Plastik Sanayici-leri Derneği Kurucularından ve Onursal Baş-kanı olarak “Duayen” sıfatını hakkıyla taşıyan Yüceler, 1955 yılında işe başladıktan sonra sanayicilerin sivil toplum örgütlenmesi içinde hakkaniyete dayalı bir piyasa için birlikte ça-lışması gerektiğine inandı ve sektöre kimliğini kazandıran isimlerden biri oldu.

Sektörün, hurda plastik toplayıp kutu imal edilen birkaç atölyeden ibaret olduğu yıllarda, Sürmeneli Muammer Yüceler olarak iş hayatına adım atan Yüceler ilk yıllarını şöyle anlattı:

“Aslında bıçak işleriyle uğraşan zanaat-

kar bir aileydik. Ayrıca Karadeniz’de kent kent

dolaşıp ticaret yapardık. Askerliğimi yaptığım 1950 senesinden sonra iki yıl daha bu işleri yaptım. 1955 senesinde İstanbul’a gelip çalış-mak istedim. 2 bin 250 Lira sermayem vardı, bir bakkal dükkanı işletmeye başladım. Yine

elimde bin Lira sermaye kalmıştı. Bakkal dük-kanında yapılan işin hacmi beni tatmin etmi-yordu. Bu parayı değerlendirmek istiyordum. Çünkü hayatım boyunca daima arayış içinde oldum. O sırada birader de bir yerde plastik

“Sektörün kurumsallaşması için çalıştık”Muammer Yüceler, plastik sanayiine ilişkin duygularını şöyle özetledi:

“Sektörde irili ufaklı 6 bin 500 civarında fi rma bulunuyor. Eskiden tarlasını satan bu sektöre girer, sigorta yok, herkes çoluk çocuk ailecek çalışırdı. Ancak sektörün kurumsallaşması için arkadaşlarla birlikte bir hayli çaba gösterdik. Tabi ki, şu andaki halini görmekten insan büyük bir gurur duyuyor.

Etrafınıza baktığınızda gördüğünüz eşyanın yüzde 80’i plastiktir. Biz kişi başı 70 kilo tüketim-le Avrupa’nın çok gerisindeyiz. Üstelik bizim tüketimimiz leğen, mandal tabir ettiğimiz gün-delik eşyalardır. Bunları üretmek kolay ama bugün işgücünün bizden ucuz olduğu her yerde yapılabilir... Sanayii bizim ürettiğimiz plastiğin belki de yüzde 10’unu kullanıyor oysa bu oran Avrupa’da tam tersi seviyede. Otomotivden elektroniğe her sanayide katma değeri yüksek plastik kullanılıyor. Dolayısıyla Avrupa’da (kişi başı) 130 kilo tüketim dediğimiz zaman aslında çok daha yüksek bir kar marjı olan işten söz ediyoruz. Türkiye’de de işin tabii ki bu düzeye gelmesini arzu ederiz. Önemli olan katma değeri, dolayısıyla uzun vadede gelirleri artırmaktır”

Page 55: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

53

DENEYİM

işiyle uğraşıyor, serde zanaatkarlık var. Bu işi yapmak bana cazip geldi. Şişe kapakları, tüp şişeler, laboratuvar ve eczanelere çeşitli am-balajlar yapıyorduk.”

Muammer Yüceler, o günlerde Mı-sır Çarşısı’nın arkasında bulunan Ankara Eczanesi’nin sahibi olan, 1965’te TOBB Baş-kanlığı da yapacak Sırrı Enver Batur ile ta-nışır. Bu tanışıklığın ardından aldığı siparişi, Kasımpaşa’da bir ustaya kalıplar yaptırarak üretir ve teslim eder. Ardından, sokaklarda “yakalara balina” diye satılan düğmeleri üret-meye girişir. Kartonlara dizdirdiği düğmeleri işportacılara sattırır, ağabeyi ile birlikte işleri geliştirmek için yolar arar.

Sanayi ve ticaret yeterince serbest de-ğildir ve plastik hammaddesi İzmir Tariş Koo-peratifi ile Sirkeci’de bir avukatın kurduğu bir başka kooperatifi n tekelindedir. Ürün karabor-sa, maliyetler katlanılmaz seviyededir. Hatta Yüceler, o dönemde hammadde için verdiği bir parayı zor kurtarır. Gerçek girişimcilerin biraraya gelmesinin öneminin farkına varan Muammer Yüceler, karaborsacılara karşı mücadele edecek sektörün ilk derneği olan Plasder’in 1969’daki kuruluşuna öncülük eder.

Sanayi Odası’nda itibar mücadelesi

Altmışlı yıllar, aynı zamanda sektörün Yüceler’in ifadesiyle “çanak çömlek derken” genişlemeye, çeşitlenmeye başladığı dönem-

dir. Hammadde temin so-runu ise hala çok ağırdır. Yüceler, arkadaşlarıyla birlikte İstanbul Sanayi Odası’na katılmanın şart olduğunu görür. İSO, büyük fi rmaların ağırlıkta olduğu, devletin yaptığı tahsisin (makine teşviki gibi) dağıtı-mındaki yetkileriyle de kri-tik bir kurumdur. Muammer Yüceler ile birlikte plastik sanayicileri İSO’ya kayıt olmak için çalışmaya baş-ladıklarında 10 yıl sürecek bir mücadeleye başladık-larının farkında değildirler:

“Odaya 36 yıldır ka-yıtlıyım. O günlerde İSO yönetiminde Koç, Sabancı, Profi lo gibi bugünün bü-yükleri hakimdi, tabi ki tah-sislerin nasıl dağıtılacağına da onlar karar veriyordu.

Bizler bu tahsislerden faydalanamıyorduk. Bunun için önce Oda’ya kaydolmayı başardık. Hiç unutmuyorum. İSO’nun sabit bir komite listesi vardı. Emin Cankurtaran orada, mecliste sürekli aynı kişiler, manzara pek değişmiyor. Nihayetinde biz de bastırmaya karar verdik ve üç sene sonra ağırlığımı koydum. Komiteyi ka-zanmak önemli, çünkü komiteyi kazanınca iki kişiyi İSO Meclisi’ne gönderebiliyordunuz. Ben 25 kişiyi biraraya getirdim, CHP’den de bizi destekleyen bir milletvekili vardı çalıştık ve ko-miteye girdik. Yalnız bütün bunlara rağmen o günlerin genel havasını anlatmam lazım. Tüm bu mücadele sürerken büyüklere karşı me-safemizi ve saygımızı hep koruduk. Örneğin, o dönemde Vehbi Koç’un veya Raif Dinçkök, Boyner ya da Sabancı’nın önünde rasgele otu-

ramazdık. Sakıp Ağa bir istisnaydı, tam bir halk adamıydı, zaten o gelir bizim hatırımızı sorardı. Özetle saygı ve sevgi vardı.”

Genç girişimcinin İSO heyecanı

Plastik sanayicileri, İSO’da kolayca yer edinemez. Yüceler, çeşitli tartışmalara katılır, öneriler sunar. Bunlar arasında hala tartışılan kıdem tazminatının fon esaslı yönetilmesi de vardır. O günlerde, İSO Başkanı olan İbrahim Bodur, Meclis toplantısında plastik sanayici-lerini biraz küçümseyince, Yüceler yanıt verir: “İzleyicilere oradaki topluluğun yüzde 80’inin Tahtakale mezunu olduğunu hatırlattım. Tahtakale’nin ciddi bir okul olduğunu ve kim-senin buradan mezun olanlara sataşma hakkı yoktur, dedim. Serde gençlik ve cesaret de var ama konuşmamı ciddiye aldıklarını gördüm.” Plastik sanayicileri artık kabul edilmeye baş-lanmıştır.

Yüceler, proje üretmeye devam eder.

Şaka yapılsa da sözü dinlenir, uygulanır ol-maya başlamıştır: “Bana 1 milyar Dolar verin, bütün sanayiyi merdiven altından kurtarıp bir yere toplayayım! dediğim için odadaki adım ‘Bir Milyarcı Muammer’e çıktı. Ama böylece odada herkesin sevgisine mazhar olmuştum.” “Bir milyar Dolar” harcanmaz ama öneri yerin-dedir ve takip eden yıllarda Gebze ile Çorlu’ya iki organize sanayi bölgesi kurulur.

Muammer Yüceler, sadece İSO içinde de-

ğil, baştan beri sivil toplum örgütleri yoluyla da sektörün istikrarı için çalışır. Kooperatif kurulmasına öncülük eder ardından hammad-de sıkıntısını çözmek için PETKİM ile dernek aracılığıyla müzakereler yürütür, sanayicilerin talebinin karşılanmasını sağlar. Dernek çalış-malarına, muhalefet edenleri de yönetime alarak devam eder.

Page 56: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

54

“Girişimci sosyal olmak zorunda”

Esnaf Hastaneleri’nin kuruluşunda bulu-nan, sektörün vakıf, dernek ve kooperatif gibi ilk oluşumlarına katkı veren Yüceler, Plasder Derneği (1969), Plastik Vakfı (1989), PaKoop (1990-1991) kuruluşlarını da destek sağlayan birkaç isimden biri.

Muammer Yüceler, sektörü genç nesille-re emanet ettikçe, ağırlığını sosyal çalışmalara vermesinin nedenini şöyle özetliyor:

“Kazandığımızda topluma borcumuz olu-yor. Tüm bu gayretler bu borcu ödemek içindir

ancak tuhaf olan yine bu süreçte en fazla top-lumla uğraşırsınız. Bu sizi yıldırmamalı. Çünkü Anadolu’da bir söz vardır, meyve veren ağacı taşlarlar, derler. Bu toplum neden beni bağrı-na bastı? Çünkü ortaya koyduğumuz eserleri herkes gördü.

Bugün sektördeki gençlerin de benzer bir performans içinde olduklarını görmekten mut-luyum. Dernekçilik çok önemlidir. Artık eskiden olduğu gibi odaların vasfı pek kuvvetli değil, sivil toplum örgütü olarak dernekler kendi gündemlerini oluşturup takip edebiliyorlar. Bu nedenle böyle güzel bir dergiye önayak olduk-ları için PLASFED’i ve PAGDER’i kutlar, başarı-larının devamını dilerim.

Girişimci veya yönetici, ben cemiyette yeri olmayan insanın başarılı olacağına pek inanmam. Dolayısıyla tabii ki herkes kazandı-ğının bir miktarını mutlaka kendine ayıracaktır ancak ciddi paralar kazanan insanların bu-lundukları topluma da bir şeyler vermesi ge-rektiğini düşünüyorum. Türkiye’nin en büyük kapasitelerinden birine sahiptim. Rahatlıkla da yüzde 10-20 daha fazla kazanabilirdim ama bir noktada kendimi sosyal işlere vakfetme-yi daha uygun ve doğru bir davranış olarak gördüm. Bugün Sürmene’ye yaptığımız tesis-lerden her yıl 6-7 bin Sürmeneli ekmek yiyor. Sektöre bazı etkinlikler düzenleyerek vakıfı desteklemeye çalışıyorum. Ama bunun da ta-bii ki bir bedeli var, mesela şahsi olarak vakıf-tan 1,5 milyon Lira alacağım var”.

“Az kaldı plastik sanayiini batırıyorduk!”

Muammer Yüceler, cemiyet hayatının da sevilen isimlerinden oldu. İşlerin pek de umulduğu gibi gitmediği, Kanarya Adaları’na onun öncülüğünde yapılan gezi unutulmuyor. Yüceler geziyi anlatıyor:“ 1978 yılında kosterle denizden Kanarya Adaları’na tur düzenledik. Önde gelen plastik sanayicisi arkadaşların hepsi geziye katıldı. Deniz koşulları iyi değildi. Elimde deniz tutmasına karşı haplarla kabin kabin dolaşıp arkadaşlara yardım ettim. Az kalsın Türkiye plastik sanayiini Cebelitarık’ta batırıyorduk. Üç günde Kanarya Adaları’na ulaşabildik. İlk kez yapılmış bir seyahatti. Bu aksilikler de olunca, katılan herkese ‘Gemiyle Kanarya Adaları’na ulaşmıştır’ sertifi kası verdik.”

DENEYİM

Page 57: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

2006 yılından beri Özka ve Karmusan markalarıyla mobilyadan tekstile, plastikten kırtasiye sektörüne kadar farklı sektörlerde kullanılan karton roliklerin ve gri mukavvaların üretiminin

yanı sıra 2011 yılı itibariyle ambalaj naylonu üretimine de başlamıştır. Rulo ve torba olarak baskılı-baskısız shrink, düz, balonlu ve sandeviç naylon üretimi yapan firmamız aylık 900 ton

üretim kapasitesine sahiptir.

Plastik atık ürünlerin doğaya karışmaları çok uzun zaman almaktadır. Bu sebeple plastik ürün-lerin geri dönüşümünün hem ekonomi açısından hem de çevre duyarlılığı açısından ne kadar

önemli olduğunu bilen Özka Ambalaj kendi geri dönüşüm tesisini de bünyesine katmıştır.

ÖZKA AMBALAJ KAĞIT PLASTİK SANAYİ LTD. ŞTİAdres : 1. Organize Sanayi Bölgesi 14. Cadde No:44 38070 Kayseri/ TürkiyeTelefon : +90 352 322 01 00Fax : +90 352 322 08 51

[email protected]

jalaj.comwww.ozkaambalaj.com

Page 58: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

56

Pilot Jeremy Roswell’in Kasım 2012’de küçük bir uçakla Sydney’den Londra’ya altı günlük bir uçak seyahatini ilk duyanlar elbet-te fazlaca önemsemeyecektir. Artık küçük uçakların teknolojisi dahi dünyanın etrafını defalarca dönmeye imkan verecek ölçütte. Bu seyahati ilginç kılan ise son dönemde bü-tün dünyada yoğun çalışmalarla araştırılan atıkların enerjiye dönüştürülmesine yönelik farkındalığı artırma amaçlı bir uçuş olması. Zira Roswell’in küçük uçağı bu seyahatte tamamen atık plastiklerden üretilmiş dizel yakıt kullana-caktı.

Petrol fi yatlarının küresel kriz dönemin-deki dalgalanması herkesi korkuttu. Varil fi ya-tının –şimdilik- tarihi zirvesi olan 132 Doları aş-tığı günlerde, dünyanın her yerinde atıklar ve biyolojik kaynaklar dahil petrol dışında ener-jiye dönüştürülebilecek ne varsa üzerinde çalışmalar çoktan başlamıştı. İlk akla gelen de “atıkların” akaryakıt başta olmak üzere ener-jiye dönüştürülmesi oldu. Plastik sektörünün ve dolayısıyla petrolsüz bir dünyanın şimdilik sözkonusu olamayacağı ortada. Ancak, atık değerlendirmenin önünde bir engel yok. Hatta plastik sanayicilerinin yıllardır savunduğu bi-çimde, plastik ve diğer petrol türevi atıklarının her türlü değerlendirilmesi, üretiminde enerji

Dünyanın sayılı üniversitelerinden olan UCLA’da bilim insanları, polimerleri kullanarak hem ışığı geçirerek görüş imkanı sağlayan hem de elektrik üretebilen yeni bir

tüketimi sınırlı olan, ağaçlar kesilmeden üre-tilen plastiğin geri dönüşüm yoluyla daha da çevreci hale getirilmesi için yoğun çaba har-canmalı.

Aslında, plastiklerin geri dönüşümü yeni bir teknoloji değil. Birçok alanda geri dönüş-türülen plastikler kullanılıyor. Hatta Türkiye plastik sektörünün birçok fi rmasının ilk adımı bu yolla oldu. Ancak dizel akaryakıt üretimin-de atık plastik kullanımı yeni bir teknoloji. Bi-yodizel kadar belki de daha fazla verim almak mümkün. Dünya’da 20 dolayında işletme, ba-zıları kendi teknolojisini geliştirerek atık plas-tiklerden dizel yakıt üretiyor. PVC dışındaki her türlü plastik atığı 50 ppm kükürt oranına sahip dizel yakıtlara çevirmek mümkün. Yüksek ısı ve basınç altında plastik tamamen parçalanarak akaryakıt haline getirilebiliyor. Plastik bileşik-leri LDPE, HDPE, PP, PPE, PET ve kauçuk esaslı atıkların dizel yakıta dönüşmesi mümkün. Ve-rimli bir tesis büyüklüğü 10 ton/gün işleme ka-pasitesiyle başlayabiliyor. Teknoloji transferi-lisans ile yatırım yapılacaksa yatırım maliyeti 4 milyon Euro ile başlıyor.

Bugünlerde fırınlama işlemi için yeni tek-nolojiler geliştiriliyor. Azot kullanımı yoluyla verimin artırılması, kirletici atıkların azaltılması yönünde ticari sonuca dönüşebilir araştırma-

güneş pili geliştirdi. Üniversitenin bu konuda çalışan bilim insanları, gözle görülemeyen kı-zılötesi ışığı emen ve yüzde 70 şeff afl ık sağ-layan yeni bir tür enerji üreten polimer güneş pilini (PSC) geliştirdiklerini açıkladılar.

Yeni “fotoaktif plastik” güneş pili, soslüs-yon prosesinden geçmiş şeff af polimer gü-neş hücrelerinin, yakın kızılötesi ışığa duyarlı polimer birleşimi ve elektrot olarak da gümüş nanotel kompozit fi lm kullanımıyla elektrik üretebilir cihaza dönüştü. Yeni PSC’lerin hafi f olması nedeniyle inşaatlar için uygun bunun yanında düşük maliyetli olması nedeniyle de

lar var. Hatta ABD’de kızılötesi ışınlarla sürece katkı veren bir teknolojiyi deneme aşamasına getirdi.

Pilot Jeremy Roswell’de aslında bir atık dönüştürme şirketinin sponsorluğunda uçuş gerçekleştirecek. İrlandalı Cynar şirketi piroliz (oksijensiz) teknolojisi kullanarak atık plastik-ten dizel yakıt üretiyor. Şirket, İngiltere’de bir fabrikanın kurulması aşamasında. Ayrıca ortak olduğu SITA/Suez ile 10 tesis kurmak için çalı-şıyor. Bir Alman fi rması da Almanya’da birçok noktada dönüşüm tesisi kurmak için lisans topluyor. Bu şirketin topladığı lisansın 150’ye yaklaştığı öne sürülüyor.

Atık plastikten akaryakıt üretim sistem-leri her gün gelişiyor ve verimleri artıyor. Ör-neğin Roswell’in uçuşunda kullanacağı 4 bin litre yakıt, 5 bin kilo atık plastikten üretilecek. Avrupa’da ve Türkiye’de plastik geri dönüşüm oranının yüzde 30 dolayında olduğu düşünül-düğünde, uzunca bir süre bu alanda girdi sıkın-tısı yaşanmayacağı söylenebilir. Atık yağlarla başlayan geri dönüşüm kaynaklı enerji üreti-minin, hemen her alana yayılacağını şimdiden söylemek mümkün.

etkin bir güneş pili imkanı sağladığını vurgula-yan araştırmacılar, taşınabilir elektronik alet-ler, akıllı pencereler, binaya entegre edilebilen fotovoltaik araçlar ve diğer uygulamalarda kullanılabilir bir elektrik piline ulaşıldığını vur-guladılar.

İletken olarak gümüş nanotel ve titan-yum dioksit nano parçacıkların birleşiminden elde edilmiş şeff af malzemenin kullanılması-nın da önemli bir gelişme olduğunu belirten araştırmacılar, şeff af polimer güneş hücreleri için yüzde 4 enerji çevrimi verimliliği sağlandı-ğının altını çizdiler.

Atık plastiklerden dizel yakıt üretimi yaygınlaşıyor

Artık pencereler şeff af polimer ile elektrik üretebilecek

Küresel krizin etkisiyle giderek artan yenilenebilir enerji kaynakları arayışı ve enerji için atıkların yeniden kullanımı konusunda çalışmalar yoğunlaştı. Plastikten akaryakıt üretimine ilişkin bir yanda Ar-Ge faali-yetleri devam ederken, verimli olarak üretime geçmiş çok sayıda fi rma da sözkonusu.

UCLA bünyesinde çalışan bilim insanları, kızılötesi ışınlara duyarlı polimer güneş pili ve şeff af iletken geliştirerek yeni bir tür güneşten elektrik enerjisi üreten pil geliştirdi.

İNNOVASYON

Page 59: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

57

DÜNYA

Fabrika: Yalıntaş Cad. No:13 Tatkavaklı Mustafakemalpaşa – BURSATel: 0224 618 04 24 – 0224 618 10 20Faks: 0224 618 04 84 – 0224 613 24 50

[email protected]

Büro: Balıkesir Cd. No:13 Mustafakemalpaşa – BURSATel: 0224 613 19 76 Faks: 0224 613 24 50

HOŞGÖR PLASTİK ZIRAİ SULAMAZiraai Sulama Boruları ve Ek ParçalarıKaytanlı Tip - Kelepçeli Tip - PVC BorularMandallı ve Kelepçeli Politen BorularYağmurlama EkipmanlarıKarık Sulama BorularıSilaj Örtüsü ve Silaj TorbasıFide Torbası

HOŞGÖR PLASTİK AMBALAJShrink Film

Naylon TorbaHışır PoşetHışır Torba

El Geçme ( Takviyeli) PoşetYumuşak Kulplu PoşetlerPerdelik (PE - Siyah ) Film

Çin’de poliolefi n tüketimi artmaya devam ediyor

Küresel krizin etkileri geleneksel pazarlarda büyümeyi zorlarken, Çin’in yavaşlayan ancak yine de büyüyen ekonomisi, plastik sektörü-nün de kısmi olarak gelişimini sürdürmesini sağladı.

Uluslararası yayınlarda yer alan bilgile-re göre, Çin’in petrokimya ürünlerine yönelik talebi artmaya davam etti. Çin’de 2008’de 11 milyon ton olan PE tüketiminin 2012 sonunda 19 Milyon tona ulaşacağı belirtildi. 2012 sonun-da 72 milyon ton olarak tahmin edilen dünya PE tüketiminin yüzde 25’i anlamına gelen bu miktarla Çin hala bu ürüne yönelik tüketimin neredeyse tek başına büyümesini sağlamış oldu. Çin’in PE ihtiyacının yarısını yerli üretimle karşıladığı ve gelecek dönemde bu kapasitesini artırmaya yönelik yeni yatırımların devam ettiği kaydedildi.

Çin’in, PP’de de benzer bir konumda oldu-ğu vurgulanan yayınlarda, 2008’deki 10 milyon ton tüketimin 2012 sonunda 16 Milyon tonu

geçeceği tahmini yapıldı. Dünya PP tüketiminin tek başına yüzde 32’sini yapan Çin, toplam PP talebinin yarısını da yerli fi rmalarından sağladı. PP’de dünya tüketimi 20 milyon ton dolayında bulunuyor. Çin PP’yi ağırlıklı olarak örgü çuval, big bag, elyaf ve BOPP fi lm üretimi için tüke-tirken, yılda 14 milyon adete ulaşan otomotiv üretiminde de 400 Bin ton PP kulanılıyor.

Çin’in küresel krize rağmen süren büyü-mesi sonucu kişi başına düşen plastik tüketimi de Dünya ortalamasını geçti. Çin’de son verilere göre kişi başına tüketimin 46 kilogram olduğu, plastik sektörünün büyüme hızının da ülke-nin genel ekonomik büyümesini aşarak yüzde 14’ler seviyesinde devam ettiği belirtildi.

Page 60: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

58

Yenilikçiliğin ve cesaretin öyküsü Behruz VatandostBugünlerin moda kelimesi “ino-vasyon” ve “verimlilik”, Vatan Plastik için kuruluşundan bu yana ana ilkelerden biri oldu. 1957’den bu yana sektörde sü-rekli başarılarıyla gündeme gelen Behruz Vatandost’un iş yaşamı, genç girişimcilere meslek dersi olacak nitelikte.

BAŞARI ÖYKÜSÜ

Her girişimcinin işini kurmak için verdiği çaba, ulaştığı sonuç elbette bir başarı öykü-südür. Ancak bazıları vardır ki, yaşamları da başarı öyküsüne dönüşür. İran Azerbaycan’ın-da başlayan bir yaşam mücadelesinin 50 yılda Türkiye’nin en büyük 6 plastik fi rmasından bi-rine dönüşmesi ise geniş anlamıyla bir başarı öyküsü oluşturur. Vatan Plastik, bugün en bü-yük üreticilerden biri ve 40’ın üzerinde ülkeye yaptığı ihracatla herkes için örnek olmayı hak ediyor.

“Çok yaramaz bir çocukluğum olmuştu,

beni kolay kolay bir yerde tutamazlardı. Bu ne-denle ağabeyim de “Gönderin o yaramazı ben burada onu adam ederim” demiş. Annem de beni onun yanına göndermek zorunda kalmış.Geliş o geliş...”

İstanbul’a gelişi böyle olur ve iş dünyası ile tanışması çok zaman almaz. Ağabeyinin atölyesinde torba dikerek çalışmaya başlar. İstanbul Bostancı’da oturan ağabey-kardeş sabahın beşinde tramvayla Kadıköy’e iner ve Kadıköy’den vapurla Eminönü’ne geçerek o günlerde çuvalcılık gibi işlerin merkezi olan Asmaaltı’ndaki atölyelerine giderler.

Atölye’ye gelen bir ahbaplarının “Plastik diye bir şey çıkmış” demesi üzerine ilgilen-dikleri bu yeni malzeme onlara farklı kapılar

açar. İlk yaptıkları iş ortaklarıyla birlikte düğme üretmektir. Okur Han’da 25 metrekarelik bir atölyede plastik bant üretme denemeleri der-ken, kendilerini plastik işinde bulurlar. Bir usta sayesinde ilk makinalarına sahip olurlar. O günlerin hatırası olan bu bant makinası bugün Vatan Plastik’in Kartal’daki modern tesislerin-deki girişte hala durmaktadır.

Vatan Plastik’e giden yolda dikkat çe-kici unsurlardan biri de sürekli yeni ürünlere yönelik merakları olur. Yeni makine ile hurda plastikten elde edilmiş hammaddeyle günde yaklaşık bin top bant saran genç girişimciler, 1962 yılında Ayvansaray’da bir yerli ustaya

fi lm makinesi yaptırarak plastik fi lm üretmeye girişirler. İşleri büyüdüğü ve başarının sonuç-ları gelmeye başladığında, sağlanan bir tahsis-le 10 bin Dolarlık bir fi lm makinesi daha satın alırlar. Vatandost’un öyküsü Türkiye’de giri-şimciliğin gelişmesindeki unsurları içerir.

“Biz plastikçiler yenilikleri takip etmek ve yeri geldiğinde de kendi makinelerimizi yapmak zorundaydık. Türk Parasını Koruma Kanunu var, kolay kolay akreditif açılmıyor. Ni-hayet Tahtakale Ziraat Şubesi’nden lisansım olduğunu haber verdiler ve böylece akreditif de çıkmış oldu” sözleriyle yatırım yaparken ya-şanan sıkıntıları hatırlatan Behruz Vatandost,

Page 61: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

59

BAŞARI ÖYKÜSÜ

Büyük Valide Han’ın iki bodrum katında yürü-yen tesisin işlere yetmediği günlere gelmişler ve daha büyük yer arayışına girmişlerdir.

Yeniliğin ve cesaretin büyüsü gücünü gösteriyor.

Okur Han, Valide Han, Eminönü Hasırcı-lar, Rami’de atölyeler derken Behruz Vatan-dost, yeniliklere devam etmektedir. Hortum talebi dikkatini çekmiştir ve 1964’te bu konu-da cesaretle attıkları adımı Behruz Vatandost,

“O sıralarda hortumlar PVC’den üretiliyordu. Bu konuda Liberty meşhur bir markaydı. Yan çekilerek üretilen bir üründü. Biz de ustamız-la konuştuk, yukarıya doğru çekip üretebilir miyiz, diye düşündük. Çünkü verimlilik ve ka-pasite artacaktı. Ancak dünyada çok az kurum yumuşak PVC’yi yukarı çekip üretmeyi göze alabilir. Kolay bir iş değildir. Ustamız ise gözü pek bir adamdı, sistemini oluşturduk ve ger-çekten de bu şekilde üretime başladık. Herkes saatte 20 kilo üretirken biz 50 kilo hortum üretebiliyorduk. Liberty hortumu 500 mikron üretirken, biz 250 mikron üretmeye başladık. Balıkesir, Bursa havalisi çiftçilerine ciddi ha-cimlerde hortum satmaya başladık. Her gün Tahtakale şubesine Anadolu’dan havaleler yağıyordu. Şube müdürü bile çok fazla iş olma-yan o günlerde düzenli havale gelmesinden çok şaşırmış, bize işin sırrını soruyordu” cüm-leleriyle eskiyi anımsıyor.

1966 senesinde Eminönü Hasırcılar’da branda ve torba gibi ürünler için satış merke-zine sahip olan Behruz Vatandost, bir yandan da daha büyük makine arayışı içinde o döneme göre bir başka yenilik olan ve açıldığı zaman sekiz metre olan ilk dört metrelik fi lm makine-sini Umberto Usta’ya yaptırır. “O sıralarda bu makineyi bizde gören ‘Artık Türkiye’de kimse makine yapmasın, Vatan Plastik yapmış’ diyor-lardı. Türkiye’de o tarihlerde kimse iki-üç met-reden geniş ürün çekemiyordu. Bu kapasite artışı anlamında ciddi bir yenilikti.”

Behruz Vatandost’un bir diğer yeniliği -bugün için şaşırtıcı gelebilir- poşet ve tor-baların üzerine İtalya’dan getirdiği makine ile baskı yapmaya başlaması olur.

Yeniliğe ve dünyaya açık girişimci

Behruz Vatandost Japonya’nın teknik gü-cünün uygun maliyetler sunduğunu fark eden ilk girişimcilerden biridir. Avrupa’da polipropi-len fi lm makineleri 100 bin dolarlar seviyesin-deyken, Japon üreticiler 20 bin Dolara saatte 50-60 kilo ürün çeken makineler satmaktadır. Vatandost, Japonya’da sektörü inceler ve bir çember makinesi almaya karar verir. Satıcı fi rmanın mühendisi sistemin çalışması hak-kında bilgi vermek istemez. Firmanın sahibi ise kendine güvenmektedir: “Müşterimiz tabii ki bu makinanın bir benzerini kendi ülkesinde yapacaktır ama biz o sırada çok daha iyisini üretmiş olacağız”. Behruz Vatandost, bu sözü unutmaz ancak çember makinesinin yerli ver-siyonunu da elbette üretmiştir.

Girişimcilere öğüt: Verimlilik ve kurallara saygı

“Her şey bir verimlilik konusudur. Tabii ki biz de makina üretebiliriz ve üretiyoruz da. Ancak bu konuda doğru yaklaşım şudur: Dışarıda adam bir kilovatla belli bir miktar üretim gerçekleştiriyor. Eğer siz aynı üreti-mi dört kilovatlık enerjiyle yapıyorsanız tabii ki bu alanda rekabetçi olamazsınız.”

“Ben Türkiye’de hukuka daima saygılı oldum. Bu yüzden birlikte çalıştığım insan-lar her şeyi kuralına göre yapma konusunda aşırı titiz olduğumu bilirler.”

“Ticaret nedir aslında, biliyor musunuz? Bugün Hollanda’ya bakalım. Adamlar 600 milyar Dolarlık ihracat yapıyorsa bu miktarın 100 milyar Dolarını dışarıda alıp sattıklarıy-la gerçekleştiriyor. Makina ve hammadde bugün dünyanın herhangi bir yerinde daha cazip daha uygun fi yatlarla bulunabilir. Siz bunların üzerine bir şey ekleyebiliyorsanız, şanslısınız, demektir.”

Page 62: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

60

Maliyet ve verimlilik avantajıarayışları

Behruz Vatandost’un yenilik ve verim arayışı hep devam eder. Sera örtüsü, bran-da gibi ürünlerle çeşitlenen üretim, Vatan Plastik’in 70’lerin ilk yarısında 400 mikron ye-rine 180 mikron sera örtüsü üretme başarısıy-la devam eder. Bu yolla, kaliteli, maliyet etkin ve geri dönüşümlü bir ürün sunulmuş olur. Va-tan Plastik malzeme mukavemetini artırıp malı inceltmiş, hammadde kullanımını ve döviz çıkı-şını azaltmış, ürünün fi yatını da düşürmüştür.

Antalya Kumluca’daki üreticiler seraları-na Vatan Plastik’in ürününü kaplamaya başlar. Tarım Kredi Kooperatifl eri metresi 36 liradan çiftçiye muşamba vermektedir, Vatan Plas-tik 30 kuruşa ürün teklif eder, yazı gönderir. Kibarca, “Ne cevap aldığımı hatırlamıyorum” diyor ancak satış gerçekleşmiş olsa hatırlaya-cağını tahmin edebiliyoruz.

Vatan Plastik, Petkim’e yakınlığı nedeniy-le halen üretimini sürdürdüğü Kartal’daki 24 dönümlük arsayı Yunus Çimento’dan satın alır. Yenilikler de devam eder. 70’li yılların başında süngerle tanışan Vatandost buradan elde et-tiği kazançla Tuzla’da bir yer satın alır. Bugün İstanbul içinde dört, İstanbul dışında iki yerde süren yatırımların temeli o günlerde atılan adımlara dayanmaktadır. Vatan Plastik zaman içinde plastik şerit, ambalaj malzemesini de ürünleri arasına ekler.

Vatan Plastik 500 tonluk üretim seviye-sinden, bugün 30 bin ton compound (katkılı) üretime çıkmış, onlarca ülkeye ihracat yaparak ve dahası beyaz eşya üreten ünlü fi rmalara

plastik ara malı üreterek kendisini her anlam-da kabul ettirmiştir.

Türk plastik sanayiine itibarhediyesi yenilik

“Her şeyi hukukuna göre yaptığında kim-se hiçbir şeye itiraz edemez. Her maliyet un-surunun resmen tarif edilmiş bir ölçüsü, birim fi yatı vardır. Bunları bilmezsen zarar edersin. Mesela, üretimi sadece kiloyla tarif etmeyi bi-lir ama 1 kwA enerjiyle dakikada kaç metre po-lietilen fi lm üretiyor bilmez. Maliyetine hakim değildir, sonra ifl as ettiğinde şaşırır”

Behruz Vatandost, bu unsurun sadece bir görüş olmadığını, Türkiye plastik sanayi-ine hediye ettiği yenilikle ispat etmiş bir gi-rişimcidir. Hammaddesini Türkiye’de sadece Petkim’in ürettiği plastiği kalsitle işleyerek çok büyük miktarda maliyet etkin üretim imkanı sağlamıştır.

Günümüzde plastiğe kalsit katan ilk üre-tici olarak binlerce ton polietilen tasarrufu sağlayarak yerli üreticinin maliyetini düşüren Vatan Plastik aynı zamanda yurtiçi kaynağımız olan kalsiti satmış ve torba üreticilerin ihracat imkanı vermiştir.

Vatan Platik bu üretim yeniliğiyle pazara dayanıklı ve ucuz plastik sunmanın bir yolunu bulmuştur. O günlerde sandalye, inşaat plas-tiği gibi ürün için kullanılan compound plas-tik, bugün dünyada büyük talep gören Türk beyaz eşyalarının içinde bir ara mamul olarak yerini almıştır. Vatandost, “Beyaz eşyalarımız Londra’da diğer Avrupa markalarıyla birlikte sergileniyor. Çin malları ise uzak bir köşede ucuzluk standlarında duruyor. Yerli sanayiye katma değer sağlamaktan büyük bir gurur du-yuyoruz” sözleriyle haklı bir gururu dile getir-mektedir. Doğduğu topraklara ilk ihracat

Behruz Vatandost ilk ihracatını İran’a ya-par ama ürün plastik değildir. İran’a 860 bin dolarlık meyve sebze sattığı günlerde ihracat da kolay bir iş değildir. 80’li yıllarda Irak’ta ya-pılan büyük bir ihaleyi kazanan Behruz Vatan-dost, o günlerde Pamukbank Genel Müdürü Hüsnü Özyeğin ve aynı bankada dış ilişkiler-den sorumlu İbrahim Betil’in her gün gelip ihraç kaydıyla gelen malı kontrol ettiklerini anımsatarak, bu tavrı da her iki ismin başarılı olmasının bir anahtarı olarak gösteriyor. Aynı dönem, İngiltere’ye çöp torbası, poşet gibi basit ürünleri de satma başarısını gösterdiği yıllardır. Başlayan bu hamlelerle, bugün 2011 sonu itibariyle 70 milyon dolar ihracata ulaşır.

BAŞARI ÖYKÜSÜ

Vatan Plastik: Sektörün güçlü fi rması

Faaliyete geçtiği 1957’den itibaren yeniliklerle büyüyen Vatan Plastik, sek-törün gelişimi için sivil toplum çalışmalarına da katkı verdi. Behruz Vatandost, PAGEV’in eğitim yatırımlarının sürüncemede kalmasından üzüntü duyduğunu her zaman dile getirdi. Sektörün PAGDER ve PLASFED gibi önde gelen sivil top-lum örgütlerine katılan Vatan Plastik, 2012’de Kompozit Sanayicileri Derneği’ne de üye oldu. Dördü İstanbul’da ikisi İstanbul dışında üretim tesisi sahibi Vatan Plastik’in kardeş kuruluşu Vatan Kimya’nın, Tuzla’daki ikinci fabrikasının açılışı-nı gerçekleştirdi. Şirket üretiminin yüzde 40’ını başta İngiltere ve Rusya olmak üzere Ukrayna, Almanya, Azerbaycan, Norveç, Tacikistan, Romanya, Kıbrıs, İr-landa, Gürcistan, İran, Cezayir ve İsrail’e düzenli olarak ihraç ediyor.

Page 63: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 64: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

62

Türkiye’nin Latin Amerika ülkeleri içinde en yüksek ticaret hacmine sahip olduğu ülke konumunda bulunan Brezilya, yeni dönemin dikkat çekici ekonomik oyuncularından biri haline geldi. Gelişen ekonomilerden ayrılarak yeni bir kategori olarak geliştirilen BRIC sınıf-laması (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) için-de bulunan Brezilya, Türk sanayicilerine yeni fırsatlar anlamına geliyor.

Brezilya da Türkiye gibi yakın dönemde ciddi ekonomik ve fi nansal krizlerden geçti. Yine Türkiye gibi bu krizlerin ardından yapı-sal dönüşüm programları uyguladı. MERCO-SUR-Güney Amerika Ortak Pazarı üyelerinden biri olan Brezilya, petrol üreticisi olmasının da avantajıyla hem sanayi hem de hizmet kollarında hızlı bir gelişme dönemine girdi. Türkiye’nin ihracatı artırma ve yeni pazarlar oluşturmaya yönelik programı çerçevesinde, Ekonomi Bakanlığı tarafından oluşturulan “15 Hedef Ülke” programının bir parçası olan Brezilya ile 2011 sonu itibariyle 2 milyar Dolar ithalatımızın, 883 milyon Dolar ihracatımızın bulunduğu, ihracat yönünde gelişime açık bir ülke konumunda.

Brezilya dünyanın en popüler ülkelerinden biri

Brezilya, Türkiye için de ve elbette dün-yada özellikle futbol merkezli olarak popüler ve sevilen bir ülke. Turizm ve futbol ile tanı-nıyor ancak iş dünyasının da bildiği gibi pet-rol üreticisi olması yanında, uçak sanayi dahil teknolojik olarak gelişmiş bir kapasiteye sahip ülkelerden biri. Ayrıca, MERCOSUR içinde ağır-

lığı olan ülke-lerden.

Brezi lya gelecek dö-nemde hem BRIC ülkesi olarak hem de

üstleneceği uluslararası organizasyonlarla göz önünde olmaya devam edecek. Dünyanın en

büyük iki spor organizasyonu olan FIFA 2014 Dünya Kupası ile 2016 Yaz Olimpiyatları’na evsahipliği yapacak. Her iki organizasyon için 12 stadyum, 15 havaalanı, 6 milyon sokak lam-

bası ve Rio de Janeiro, Sao Paulo ve Cam-pinas kentle-rini birbirine b a ğ l a y a c a k

hızlı tren projesi de dahil olmak üzere yatırım-lar devam ediyor.

Plastik sektörü gelişmeye açıkPlastik sektörüne bakıldığında ise Bre-

zilya, dünyanın 7’nci büyük plastik üreticisi olarak dikkati çekiyor. Sektörün geneline ba-kıldığında, bir adet gaz-kimyasal kompleksine, üç adet de büyük petrokimya kompleksine sa-hip Brezilya, reçine sanayisinde ise Braskem isimli ulusal çapta faaliyet gösteren bir büyük grupla dikkati çekiyor. Ülkenin diğer dikkat çekici reçine üreticisi fi rmaları ise Unigel ve Innova’dan (Petrobras) oluşuyor. Bunlara ek olarak; Dow, SABIC, Basf, Solvay, Rhodia da ülkede faaliyet gösteren uluslararası şirketler olarak bulunuyor.

Brezilya’da plastik işleme sektöründe 11

bin dolayında fi rma bulunduğu tahmin edili-yor. Brezilya plastik sektörü, 2011 sonu itiba-riyle 13 milyar Dolar yıllık satış hacmine ulaş-mış durumda.

Brezilya’nın plastik ürünler ithalatında aldığı gümrük vergisi yüzde 2 ile 25 arasında bulunuyor. Ağırlıklı olarak ise yüzde 12-14 aralığındaki vergiler uygulanıyor. Bunun dışın-da ise gümrük vergileri yanında ülkeye özgü bazı iç vergiler ve KDV ödenmesi gerekebili-yor. Bu vergilerin dahil edilmesiyle yüzde 43 ile 76 arasında toplam vergi yükü oluşuyor. Brezilya’da 20-24 Mayıs 2013 günleri arasında Sao Paulo’da gerçekleştirilecek Feiplastic (eski adıyla Brasilplast) Türk fi rmalarının ülkeyi ta-nıması açısından kullanacakları araçlardan biri olarak dikkat çekiyor. Fuara, PAGDER ve İKMİB tarafından milli katılım organize ediliyor.

Brezilya plastik sektörü gelişmeye açık görünüyor. Yıllık kişi başına tüketim 30 kg seviyesinde bulunuyor. Kuzey Amerika’da kişi başına tüketimin 100 kg olduğu düşünül-düğünde, ülke ekonomisinin ve dolayısıyla refahının hızla arttığı da göz önünde bulundu-rulduğunda pazarın gelişim alanı bulunduğu gözleniyor.

BRIC ülkesi Brezilya plastik sektörü için güçlü bir fırsat olma özelliği taşıyor

Dünya’nın 6. büyük ekonomisi olan Brezilya, artan refahı ve plastik tüketimiyle, sektörün uzak ama gözde ülkelerinden biri olma özelliği-ni taşıyor. Ekonomi Bakanlığı’nın 15 hedef ülkeden biri olarak seçtiği Brezilya’da 2014 FIFA Dünya Kupası ve 2016 Yaz Olimpiyatları önce-sinde özel sektör dahil 526 milyar dolarlık bir yatırım öngörülen ülkede ekonomik istikrarın devam etmesi bekleniyor.

ATLAS

Page 65: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 66: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

64

Plastik yatırımları için iyi bir dönem

Nüfus açısından, 193 milyon 946 bin kişi ile dünyanın 5’nci büyük ülkesi konumundaki Brezilya’da, son dönemde sağlanan ekonomik büyüme ile refah hızla artıyor. Dolayısıyla, re-fah ve ekonomik büyüklük ile doğrudan orantı-lı bir sektör olan plastikte de yatırım için uygun koşullar oluşuyor. Ekonomik ve siyasi istikrar

döneminde bulunan Brezilya bu anlamda ciddi bir ticaret-yatırım ülkesi haline geldi. Brezil-ya verilerine göre 2003 yılından bu yana 20 milyon kişi yoksulluktan çıktı ve ülkede genel yoksulluk oranı yüzde 40’dan yüzde 24’e indi. Orta sınıfın büyümesi sonucu plastik tüketimi de hızlanmaya başladı. Ülkenin en büyük pet-rokimya şirketi Braskem ambalaj, züccaciye ve kişisel bakım ürünleri gibi tüketim mallarında ve benzer ürünlerdeki harcamalarda düzenli bir artış beklediğini ilan etti. Dow Performance Plastics’in Brezilya Satış Müdürü Axel Labourt da; tüketicilerin ambalaj memnuniyet eksenli beklentileri çerçevesinde, özellikle gıda ve içe-cek ambalaj sektörlerini güçlü büyüme alanları olarak gördüğünü açıklamıştı. Mühendislik plastikleri alanına ilişkin olarak ise SABIC Inno-vative Plastics Güney Amerika Genel Müdürü Ricardo Knecht, ülkede cep telefonu tutkun-luğuna atıfta bulunarak, otomotiv, elektronik, konut, beyaz eşya ve sağlık alanlarındaki bü-yümenin plastik sektörüne sunacağı fırsatlara işaret ediyor.

Yatırımlar sürüyorBrezilya, Dünya Kupası ve Yaz Olimpiyat-

ları dışında gelişmekte olan bir ekonomi olarak bütün alanlarda hızlı bir yatırım hamlesine girmiş durumda. Sektörü ilgilendiren yatırım-lardan biri olan Brezilya Devlet Petrol Şirketi Petrobras hem karada hem de denizde petrol arama faaliyetlerini artıracağını ilan etti. Bre-zilya, küresel krizde dünya ekonomisi içindeki ağırlığını artıran ülkelerden biri oldu. Ancak

küresel krizin geldiği aşama olan gelişmekte olan pazarlarda büyüme yavaşlamasının etkisi de hissediliyor. GSYH büyümesi 2010’da yüz-de 7 seviyesinde olan Brezilya, 2011 yılında yüzde 2,1 oranında büyüdü. Bu yılın üçüncü çeyreği sonunda ise yüzde 1 büyümeye ulaştı. Yıl sonunda büyüme yüzde 1 ile 1,5 arasında bekleniyor.

Genel büyüme hızındaki düşüş, plastik

sektörüne de yansıyor. Brezilya Plastik Sana-yii Derneği (Abiplast), sektördeki büyümenin 2011’de yüzde 6 olduğunu ancak bunun bü-yük kısmının ithalattaki artıştan kaynaklandı-ğını, iç üretimin yüzde 1,5 oranında gerilediğini açıklamıştı. Sektör, Brezilya içi üretimin pahalı

hammadde, yüksek vergiler, enerji ve işçilik maliyetleri nedeniyle rekabet avantajını kay-betme eğiliminde olduğu görüşünü belirtiyor.

Brezilya petrol şirketi Petrobras, ülkenin

gaz ve nafta ağırlıklı petrokimya üretimini de-ğiştirmek için yeni bir fırsatı değerlendiriyor. Yeni petrol rezervlerinin keşfi nin ardından Petrobras, Rio de Janeiro Petrokimya Komp-leksi (Comperj)’nde polimer üretmeyi de sağ-layacak yeni bir yatırımı başlattı. Aynı bölgede ek bir rafi neri de yatırım aşamasına geldi.

Plastik sektörünü yakından ilgilendiren kamu yatırımları da hız kazandı. Ülkede, 2007-2010 yılları arasında özel sektör dahil 220 mil-yar Dolar altyapı yatırımı gerçekleştirildi. Bü-yümeyi Hızlandırma Programı (PAC-Programa de Aceleração Crescimento) adı altında ya-pılan yatırımların 2011-2014 dönemini kap-sayan ikinci fazı uygulamasında 526 milyar

Dolarlık bir yatırım öngörülüyor. Planlanmış yatırımların tutarının 346 milyar Dolara ulaştı-ğı açıklandı. Ayrıca, küresel krizin etkisiyle ülke ekonomisinde beklenen yavaşlamaya karşılık vermeyi amaçlayan 65,6 milyar Dolarlık bir

2 1.6 1.6 1.52.5 2.4

1.6

0.6 0.5 0.3

-0.1

-1.7

-4.2

2008 2010 2011 2012

BREZİLYA GSYİH BÜYÜME ORANIGayri Safi Yurtiçi Hasıla’daki Değişim Yüzdesi

(3 Aylık Periyotlar)

0.2 0.41.1

1.8 1.8 1.81.2 1.1

2 2

1

2

0

-2

-4

-6

4

2

0

-2

-4

-6

4

Dünyanın en büyük turizm destinasyonlarından biriYeni dünyanın en popüler ülkelerinden biri olan; yağmur ormanı, futbol, plaj, eğlence,

samba ve karnaval ülkesi Brezilya, 21 Nisan 1500 yılında Portekizliler tarafından kolonileşti-rilmeye başlandı. Ülke, Portekiz veliahdı Dom Pedro’nun kral ilan edilmesiyle 7 Eylül 1822’de imparatorluk, 1889’da yapılan bir darbe ile monarşin kaldırılmasıyla cumhuriyet oldu. 1914’de ise iç sorunlar tamamen çözülerek dünya devletlerinin tanıdığı modern Brezilya doğdu. Dünya’nın en uzun nehri Amazon ve en büyük orman olan Amazon ormanı Brezilya’ya ben-zersiz bir doğal özellik kazandırıyor.

İstanbul’un kardeş şehirlerinden biri olan Rio de Janeiro, İsa heykeli yanında şehrin içindeki Copacabana ve Ipenama plajlarıyla ve elbetet Karnaval ile ünlü. Her yıl 3 milyon tu-rist çeken Karnaval, 1700’lü yıllarda başladı, 1950’lerde tanındı ve 1980’li yıllardan itibaren de Dünyanın en büyük etkinliklerinden biri oldu. Karnaval, 2013’de 9-12 Şubat günlerinde, 2014’de ise 1-4 Mart tarihleri arasında yapılacak. Şehir, 2016 Yaz Olimpiyatlarına da ev sahip-liği yapacak. Brezilya 2014 FIFA Dünya Kupası’nın da evsahibi.

12 milyon kişinin yaşadığı Sao Paulo Güney Amerika’nın en büyük kenti. Sanayi, ticaret ve fi nans kenti olan Sao Paulo, ülkenin üretiminin üçte birini gerçekleştiriyor. Sao Paulo’da da Rio kadar ünlü olmasa da eyalet sınırları içinde plajları bulunuyor.

Amazon ormanları 250 bin kilometre kare alanı ile dünyanın en büyük ormanı olarak niteleniyor. Amazon’da hala keşfedilmemiş bölümler bulunuyor. Amazon nehri ve ormanına Brezilya’nın çok sayıda kentinden turlar düzenleniyor.

Brezilya’nın koloni ve sömürge tarihin başladığı Bahia kenti de ülkenin ilgi çeken bölüm-lerinden birini oluşturuyor. Atlas Okyanusu kıyısındaki şehir, koloni dönemi görünümü, plaj ve karnavallarıyla çok kültürlü yapısıyla öne çıkıyor.

ATLAS

Page 67: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

65

kamu teşvik paketi uygulamaya konuldu. İlk fazda 65,6 milyar dolarlık teşvik 5 yıl içinde ulaştırma ağırlıklı olarak harcanacak.

Brezilya Ticaret ve Yatırım Tanıtım Ajansı (Apex-Brasil) Türkiye’deki Ekonomi Bakanlığı programlarına benzer biçimde plastik dahil avantajlı sektörlerde ihracatı artırma programı uyguluyor. Bu çalışmalar içinde “Plastik İhracat Programı” ile şu ana kadar 2,5 milyar Dolarlık özel-kamu sektör yatırımı desteklenmiş du-rumda. Programa dahil edilen 70 dolayında fi r-manın yıllık yüzde 30 dolayında büyüme hızına ulaştığı belirtiliyor.

Ülkede plastik sektörüne yönelik dikkat çekici bazı Ar-Ge faaliyetleri de yapılıyor. Bu kapsamda, Sao Paulo Eyalet Hükümeti ta-rafından desteklenen Teknolojik Araştırma Enstitüsü (IPT), Kimyasal İşlemler ve Parça

Teknolojileri Laboratuarı (LPP)’nın fi rmalara geri dönüşüm ve formülasyon teknik deste-ği sunuyor. Bu kapsamda, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı yeni polimerler geliştirme programı çerçevesinde araştırma yürütülüyor. Bu çalışmanın içinde biyoreaktörlerin ölçeğini artırmayı, biyopolimerleri ayıklamak ve safl aş-tırmak için enzimler ve çözücüler kullanılmayı, biyopolimerleri özelliklerine göre sınıfl andır-mayı, ve aktif ilaç maddeleri kontrollü tesli-matları için polimerlerler geliştirmeyi içeriyor. Sao Paulo Araştırma Vakfı (FAPESP) ise yeni-lenebilir enerji kaynaklarından plastik benzeri yeni materyaller geliştirmeye çalışıyor.

Dünyanın 6’ncı Büyük ekonomisiBRIC ülkelerinden biri olarak Dünyanın

gözlerini çevirdiği ülkelerden Brezilya hali hazırda yine dünyanın 6’ncı büyük ekonomisi haline gelmiş durumda. 2011 yılı sonu itiba-

riyle 2.4 trilyon Dolarlık GSYH büyüklüğü ile en güçlü pazarlardan biri olan ülke, Güney Amerika’da 8,5 milyon metrekare ülke büyük-lüğü, Amazon ormanları ile en dikkat çekici ül-kelerden biri konumunda. Ülkenin para birimi Real’in, Ekim 2012 itibariyle Dolar değeri 2,03 seviyesinde. Türkiye gibi uzun yıllardır enf-lasyonla mücadele eden ülke 2011’i yüzde 6,5 enfl asyonla tamamladı. Ülkede, demir, boksit, bakır, nikel, manganez, uranyum ve diğer cev-herlerden oluşan zengin bir maden altyapısı bulunuyor. Ülke, dünyanın 10’ncu Büyük pet-rol rezervine sahip yataklara sahip durumda. Ülkede, uçak, makine, demir cevheri, çelik, tekstil, ayakkabı, sığır, tropik meyveler ve ta-rımsal ürünler önemli ihracat kalemi olarak gö-rülüyor. Brezilya petrol üreticisi ülkelerden biri olmasına rağmen, otomotivde 30 yıldır uygu-lanan şekerkamışı türevli etanol türevi yakıtı kullanmasıyla da dikkat çekiyor.

BREZİLYA – TÜRKİYE Kimya, Plastik ve Toplam İthalat – İhracat (USD) Kaynak: TÜİK

2008 2009 2010 2011 2012 (Ocak-Eylül)

ISIC adı İhracat İthalat İhracat İthalat İhracat İthalat İhracat İthalat İhracat İthalat

Kimyasalların VeKimyasal Ürünlerin Imalatı

25.407.337 82.559.059 17.122.038 89.430.160 36.589.861 115.788.764 51.890.432 158.363.105 29.492.602 127.493.281

21.718.796 9.720.993 8.817.912 5.703.317 20.272.729 7.804.822 30.333.188 10.303.330 22.908.404 5.941.675

TOPLAM 318.027.480 1.423.867.764 388.206.717 1.105.889.970 614.551.000 1.347.524.940 883.471.294 2.074.353.931 689.139.973 1.326.211.097

1995 yılında Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde

kurulan ve plastik sektörünün önde gelen

kuruluşlarından biri olan Sümer Plastik, polikarbon

üretiminde tecrübeleriyle büyük başarılara imza atarak

üretim bandını genişletmeye devam etmektedir.

Bu süre içerisinde hem yerli kullanıcılara hem de ihracat

ağıyla yabancı müşterilere hizmet vermekte olup, yurt içi

ve yurt dışı sürekli büyüyen bayilik ağıyla sektördeki

açığı kapatarak plastik sektörüne yeni yatırımlarla

yoluna devam etmektedir. 2007 tarihinde bünyesinde

kurduğu Penta Plastik Kayseri’de ve Türkiye’de ilklerden

olan solid ve akrilik üretim bandını açmıştır.

Son teknoloji ürünü olan makinelerle sürekli güçlenen ve

daha kaliteli hale gelen makine parkımızla, daima üstün

ve kaliteli hizmet anlayışı ilkemizden yola çıkarak,

sizlerle beraber olmanın ve hitap ettiği sektörlere uygun

çözümler üreterek müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamanın

mutluluğunu ve haklı gururunu yaşamaktayız.

Organize Sanayi Bölgesi 16. Cadde No:3Kayseri/ TÜRKİYE

Tel : (0 352) 321 17 77 pbxFaks : (0 352) 321 22 42

[email protected]

ATLAS

Page 68: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

66

Güran TATLIOĞLUKonuk Yazar

ÇAĞDAŞ PORTRELER XII:

STEVE JOBS

xxon petrol şirketinden sonra dünyanın piyasa deĝeri en büyük şirketi 370 milyar dolar varlıĝı ile Apple gelmektedir. 1976’nın başında kurulan bu şirketin, o zaman 21 yaşindaki te-mel fi kir sahibi, kurucusu, ortaĝı ve iki devre CEO ‘luĝunu yapmış olan Steve Jobs bundan bir kaç ay önce pankreas kanserinden bu dün-yadan 57 yaşında iken ayrıldı.

Ikinci kez 1997’de Jobs’ın CEO ‘luĝa getiril-mesinden ölümüne kadar geçen sürede Apple iki yüz milyondan fazla iPod, iTunes yoluyla bir milyardan fazla şarkı, 26 milyon iPhone ve 60 milyondan fazla bilgisayar sattı. Bunun yanıra Jobs bilgisayar animasyon şirketi Pixar’ı, kendi kaynakları ve yönetimi ile batmaktan kurtardı ve Pixar’ın kümülatif olarak beş milyar dolarlık satışa erişmesini saĝladı.

Steve Jobs 20. yüzyılın son çeyreĝinde, Edison ve Ford yüzyılın başinda yaptıĝı gibi, bütün dünyada herkesin yaşamını deĝiştiren kişi olarak tarihe geçti. Modern elektroniĝi herkesin sahip olmayı arzu ettiĝi, vazgeçi-lemez, bir ürün haline dönüştürdü. Walter Isaacson , Little , Brown tarafından 2012’de yayınlanan Steve Jobs adlı kitabında Steve Jobs için “ O akıllı mıydı?” diye soruyor ve “Ha-yır , istisna deĝildi . Fakat o bir deha idi” diye yanıtlıyor. Gerçekten o iş hayatında yavaş öĝrenen biri idi. 1976’da yirmi bir yaşinda iken arkadaşi Wozniak ile birlikte bilgisayarlar için “printed circuit boards” üretmek amacı ile-Apple Computers’u kurduktan sonra bilgisayar ihtilâlini gerçekleştirdi. Fakat kendi yeni şeyler bulma ihtirasını frenleyemediĝi ve büyük şir-ketlerin çalışma dinamiĝini anlayamadıĝı için 1985’de Apple’ın CEO’ luĝunu bırakmak zorun-da kaldı. (Michael Moritz; The Daily Telegraph ; 27.8.2011). ‘97’de tekrar Apple’a , Apple’in büyük bir kriz içinde olduĝu sırada dönünceye kadar boş durmadı. Fakat çok zorluklar çekti. NeXT ‘i kurdu ve onu daha 50.000 bilgisayar satışına ulaştıĝı dönemde 400 milyon dolara sattı.

Steve’in annesi üniversitedeyken ona hamile kalmıştı. Doĝar doĝmaz onu evlâtlık verdi. Onu alan ilk aile kız çocuk istediĝinden, 1955’de bebek iken Paul ve Clara Jobs tara-fından evlât edinildi . Aile yoksul bir aile idi ; evlerinde ikinci el mobilya ve yalnız siyah beyaz televizyon bulunuyordu ve tatile gitme olanakları yoktu. Genç delikanlı iken diĝer ço-cuklardan farklıydı.Daha lisede iken alternatif elektrik akımını kontrol eden bir rectifi er icad etmiş ve bir teknik fuarda sergilemişti. Reed College , Portland , Oregon’da kaligrafi dersleri aldı. Üniversiteden,ailenin okul taksitleri öde-me zorluĝu nedeniyle mezun olmadı. Bu este-tik bilgisi ve yeteneĝi Apple ‘ın ilk bilgisayarı Macintosh’ı 1984 ‘de üretmesine neden oldu. “Think diff erent” - farklı düşün – onun hayatı boyunca vazgeçilmez rehberi oldu.

Geçtiğimiz yıl pankreas kanserine ya-kalandığını öĝrenerek, tedaviye başlayan Apple’ın CEO’su Steve Jobs, başarılı bir ameli-yat geçirdi.Öĝrencilere seslenirken, başlan-gıçta doktorların kendisine eve gidip,ailesiyle vakit geçirip, işlerini yola koymasını, yani bir anlamda ‘ölmeye hazırlan’ mesajını ilettiğini anlatan Jobs, gençlere zamanlarının kısıtlı ol-duğunu hatırlattı. Son derece dramatik olan konuşma unutulmaz bir ders niteliğinde idi:

“Yaşamınızdaki noktaları birleştirirken, geçmişe bakarak bunu yapamazsınız.Geçmiş-teki noktaları birleştirerek çözüme ulaşilır. Noktaların gelecekte bir biçimde birleşeceğine güvenmek zorundasınız. Bir şeye güvenmek zorundasınız: Kadere, sezgilerinize, karma-ya, vs. Benim yaşamımdaki en önemli öge bu yaklaşımım oldu. Beni asla yanıltmadı. İkinci

öyküm aşk ve kaybetmek üzerine. Apple’ı 20 yaşindayken, garajda kurdum. On yılda 4 bin çalışanıyla 2 milyar dolarlık bir şirket yarattık. 30 yaşında, kendi kurduğum şirketten yöne-tim kurulunun kararıyla kovuldum.Yaşamımın merkezinde olan şeyi kaybedip, umutsuz bi-çimde ortada kaldım.

Hala Apple’a aşıktım. Yeniden başlamaya karar verdim. Başarının ağırlığı yerini, yeniden başlamanın hafi fl iğine bıraktı. Yaşamımın en yaratıcı dönemlerinden birine başladım. Son-raki beş yılda, sıfırdan başlayan birisinin rahat-lığıyla, NeXT ve Pixar’ı kurdum. O sırada şimdiki eşime aşık oldum. Pixar dünyadaki ilk bilgisa-yar yardımıyla tasarlanmış fi lmi, Toy Story’yi yarattı. Pixar bugün dünyanın en başarılı ani-masyon stüdyosu. Sonra Apple NeXT’i aldı, ben de tekrar işime kavuşmuş oldum. Bu arada

şahane bir ailem oldu. Apple’dan k o v u l m a m ı ş olsaydım, bun-ların hiçbirisi olmayacaktı. Acı bir ilaçtı, ama anlaşılan hasta-nın buna ihtiya-cı vardı. Bazen yaşam kafanıza bir tuğla atıyor. İnancınızı yitir-meyin. Neyi sev-diğinizi anlayın. İş,yaşamınızın büyük bir bölü-münü dolduru-yor, eğer hâlâ bulamadıysanız, aramayı sürdü-

rün. Aşkta olduğu gibi, bulduğunuzda onun olduğunu bilirsiniz. Son 33 yılda, hergün ay-naya baktım ve kendime sordum,”Bugün ha-yatının son günü olsa, şimdi yaptığın işi yapar mıydın?” Cevabımın hayır olduğu günlerin sa-yısı arttığında, işimi değiştirmem gerektiğini anladım. Yakında öleceĝimi bilmek yaşamdaki büyük kararları almamda yardımcı oldu. Çün-kü tüm beklentiler, gurur, başarısızlık, utanç ve korku ölümün yüzü karşisında parçalanır. Öleceĝinizi unutmamak kaybedecek bir şeyi-nizin olduğu tuzağından sizi çıkartır.Zamanınız kısıtlı, başkasının hayatını yaşayarak onu boşa harcamayın.Başkalarının fi kirlerinin sesinin iç sesinizi bastırmasına izin vermeyin.Kalbinizi ve sezginizi takip edecek cesaretiniz olsun. Geri kalan herşey ikincildir.” demişti

GÖRÜŞ

Page 69: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 70: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

68

Araştırmaya, yatırıma ve eğitime sevdalı sanayiciMehmet Aydın

Türkiye’nin önde gelen üreticile-rinden Aydınlar Plastik ve Gema Polimer’in sanayi serüveni, son yıllarda değişim geçiren Türk sa-nayicisinin de bir özetini sunuyor. Son yılların en önemli iki yatırımı-na devam eden Gema, Ar-Ge’ye verdiği önemle de dikkati çeki-yor. Mehmet Aydın, Türkiye’nin 1980’li yıllarda başlayan değişim sürecindeki başarılar kadar, ba-şarısızlıkları da yansıtan iş yaşa-mıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.

Türkiye, 80’li yıllardan itibaren açık eko-nomik düzene geçti ve girişimcilik, sanayicilik yeni bir boyut kazandı. Bu dönemde iş dün-yasına girişimci olarak katılan Mehmet Aydın, Türkiye’nin en sağlam girişimlerden birini gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyor. Üstelik yeniliğe, yatırıma olan inancını hiç yitir-memiş.

Mehmet Aydın, memleketi Şile’nin ünlü Şile bezini işleyerek iş hayatına girdi. 1980 sonrası ise profesyonel olarak çalıştığı şirket-lerde plastik ile tanıştı. Türkiye’nin çok partili siyasal sisteme başladığı ve ekonominin ser-bestleşmesinin ilk adımlarının atıldığı 1984’te ise Aydınlar Plastik’i kurarak iş hayatına atıldı.

Bir girişimin “farklılık” yaratacağı her za-

man ilk adımda belli olmayabilir ama Aydınlar Plastik’in Bomonti’deki imalathanesinde faali-yete başlamasından hemen sonra güçlü beyaz eşya fi rmalarına ürün vermeye başlaması, gi-rişimin temelinin sağlam atıldığının bir göster-gesi olarak kabul edilebilir. Takip eden yıllarda Aydınlar Plastik, hızlı bir büyüme dönemine girdi. 4. Levent’teki yeni fabrikada üretime geçildi.

Mehmet Aydın, bu büyüme dönemini, “Sadece biz değil, plastik sektörü çok hızlı bü-yüyordu. 1980’lerde renkli televizyona geçildi, elektronik sanayisinde gelişmeler oldu, beyaz eşya tüketimi arttı ve plastik kullanımı hızla yaygınlaşmaya başladı. Kapasiteler dolmaya başladı, günlük mal yetiştirmeye çalışıyorduk, doğal olarak kapasite artışına gittik. İşe 10 kişi

PROFİL

Page 71: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

69

başlamıştık, sonra 1985-90 arasında, 80 ve 120 çalışana kadar yükseldik. ” sözleriyle ha-tırlıyor.

Sürekli yatırıma ve büyümeye odaklanan, Türkiye’nin en güçlü fi rmalarının tercih et-tiği üreticilerden biri olan Aydınlar Plastik ilk ihracatını 1986 yı-lında yapar. Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine açılım da bu dönem-den itibaren hızlana-rak gelişir.

Yeni ekonomik düzende Türkiye’nin 1994 yılındaki ilk bü-yük fi nansal krize rağ-men Aydınlar Plastik yoluna devam eder.

Mehmet Aydın, girişimci kelimesinin hak-kını vererek ilk fırsatta yeni yatırımları gün-deme alır. Bugün mühendislik plastikleri ala-nında en güçlü yatırımlardan biri olacak olan

Gema’nın ilk işaretleri 1996 yılında gelmeye başlamıştır.

İstanbul’da kurulan ve kendisi ile oğul-

ları Gürkan ve Erkan’ın isimlerinin baş harfi

ile soyadlarının ilk harfi nden türetilen Gema Polimer önce mühendislik plastiklerini ithal edip satarak faaliyete başlar. Bu faaliyet aynı zamanda bir pazar analiz çalışması niteliğini taşımaktadır.

İlk geri dönüşüm lisanslarından biri Gema Polimer’in

Gema Polimer’in ticari faaliyetleri devam ederken, bugün bütün dünyanın bir sanayi dalı

olarak kabul ettiği ancak o dönem yeni yeni farkına varılan geri dönüşüm de şirketin ilgisi-ni çekmiştir. Gema Polimer geri dönüşüm üre-tim tesisi lisansı alır ve bu alanda Türkiye’de ilk şirketlerden biri haline gelir. Mehmet Aydın, mutlulukla anlattığı bu girişime ilişkin “Çeşitli beyaz eşya üreticilerinin hurdalarını alıp işle-meye başladık. Geri dönüşümde 500-600 ton aylık üretimlere geldik. Bir ara 1000 ton işledi-ğimiz de oldu” görüşünü dile getirdi.

Mühendislik plastikleri üretim yatırımı konusunda incelemelerinin devam ettiği bir dönemde 1999 ekonomik krizi yaşanır. Ancak bu kez özkaynaklarına dayalı büyüme stratejisi içinde bulunan Aydınlar Plastik ve Gema krizin sindirildiği dönemde kararını verir ve İzmir’de bugün ikinci faz yatırımları süren mühendislik plastiği üretimi tesislerinin temelini atar.

Kaliteli üretim için laboratuvar çalışması gerekli

Yatırım yeri olarak Petkim ve kalsit teda-

PROFİL

“Rakiplerle aynı şartlara sahip değiliz”

İhracat desteklenmek isteniyorsa, rakiplerle aynı avantajı kullanmalıyız. Avrupalı ihracatçılar uzun vadeli satışlarda 6 -12 aya varan vadeler ile rekabetçi olmaktadırlar. Oradaki ihracat bedellerini çok düşük fi yatlar ile sigorta edebiliyor, ayrıca ihracat bedellerini de çok düşük fi yatlar ile nakite çevirebiliyorlar. Türki-ye’deki ihracatçılar Avrupalı ihracatçılara oranla aynı işlemleri 2 ya da 3 katına yapabilmektedirler. Ayrıca kaynak kullanım fonu yani KKDF Türkiye’deki ihracatçıların rekabetinde tehdit unsuru oluşturmaktadır. Bunun büyük bir hata olduğunu düşünüyorum.

Page 72: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

70

genç, onlara istihdam sağlamak için evvela eğitmemiz lazım. Yeni meslek liseleri açılıyor, hükümetin bu konuda aldığı kararları destek-liyorum. Ama istihdama yönelik sanayiciyi desteklerseniz, sanayicinin önünü açarsanız başarı gelir. Bugünden yarına olmaz ama sü-reç içinde mutlaka başarı gelecektir” sözleriyle anlatıyor.

Mehmet Aydın, hiçbir zaman sektöre ve sanayiciliğe küsmemiş ancak “sanayicilik zor iş” diyerek her dürüst girişimci gibi çıkan zor-lukların yarattığı yükleri hatırlatıyor. Aydın, “Vergi adaletsizlikleri sürüyor, biz kurumsal bir şirketiz. Taşın altında eli olan hep bizim gibi fi rmalardır. ” diyor ama yılgınlığa düşme-den, olumsuzlıklara rağmen yatırımlara devam edeceğini belirtiyor.

rikçisi OMYA’ya yakınlığı nedeniyle İzmir Ser-best Bölgesi seçilir. Gema ismini taşıyan ikinci şirket kurulur. Aylık 5 bin ton üretim ve yüzde 60’a kadar ihracatı hedefl eyerek kurulan te-sis, üretim kadar önemli olan ürün kalitesi ko-nusunda da şirkete yeni ufuklar açar. Mehmet Aydın, ürün kalitesine ilişkin genç sanayicilere de örnek olabilecek şu unsurların altını çiziyor:

“Mesela biz, dolgulu plastikler yapıyoruz, kalsitli, talklı, cam elyafl ı polipropilen, polieti-len grubu var. Otomotiv, beyaz eşya sektörü-ne yoğun olarak kullanılan ürünler. Mühendis-lik plastiklerinde üretim kolay bir iş değildir. Ar-Ge, laboratuar, ürün geliştirme süreçleri önemlidir. Sertifi kalarını almak, ürünleri sınıf-landırmak, kalite standartlarını oluşturmak uzun süreçlerdir.

Genelde, yeni ürünü ortaya çıkarmak önemli bir iş, uluslararası sertifi kalarını almak zor bir süreçdir. Böyle bir laboratuvarda sek-törde tahmin ederim 1’nci sırada olabiliriz. Ürünlerin testlerini yapıyoruz. Yoğunluk, mu-kavemet, uzama katsayıları, tür tespiti hepsini yapıyoruz çünkü başka türlü ürün satmanız, ihracat yapmanız çok zor.”

Gema Elektro Plastik İzmir yatırımının ilk fazı 2002 yılında üretime başlar, birkaç ürün çeşidinden 15 ürüne kadar çıkar. 2003’teki

aylık bin ton üretim, 2010’da 3 bin tona yük-selmiş, ilk faz yatırımı olarak da 6 milyon dolar harcanmıştır. Bu dönemde başlayan ve mo-dern tesislerde 9 bin metrekarelik kapalı alana sahip ikinci faz yatırım da 2012 yılı sonunda üretime başlar. Mehmet Aydın, 2015’e kadar bu yatırımlar toplamının 18 milyon dolara ula-şacağını tahmin ediyor.

Gema Plastik, bugün İzmir tesislerin-de üretilen mühendislik plastiklerinin yüzde 65’ini, 25 ayrı ülkeye ihraç ediyor. Her üreti-cinin “korkulu rüyası” Çin ise Gema Plastik’in müşteri portföyündeki ülkelerden biri.

İç piyasa ve kara yoluyla ulaşacak pazarlar için Çerkezköy’e yeni yatırım

Hızla gelişen plastik sanayiinde iç pazar-da rekabet yoğunlaşmaktadır. Mehmet Aydın, özellikle yabancı şirketlerin Türkiye pazarına yönelik baskısının kar marjlarını yüzde 5-8 aralığına kadar çektiği bir ortamda rekabete karşılık yatırım kararı alır ve küresel kriz nede-niyle 2007’de ertelenen Çerkezköy yatırımını yakın dönemde tekrar raftan indirir. 2013’ün ilk çeyreğinde temeli atılacak yeni üretim te-sisiyle 10 bin metrekare alanda ilk fazda 6 milyon Dolar ile 60 kişiye istihdam sağlanması planlanmaktadır. Çerkezköy yatırımı, iç piyasa yanında Doğu Avrupa-Balkanlara ihracat yap-mak için de kullanılacak.

Mehmet Aydın: “Gençlerimizi eğitmeliyiz ”

Plastik sektörünün büyümesi için bütün imalat sanayiinde olduğu gibi yetişmiş nite-likli iş gücünün önemini gören Mehmet Ay-dın bu yöndeki çabalara katkı verir. Mehmet Aydın eğitimle ilgili görüşlerini, “Nüfusumuz

PROFİL

Page 73: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 74: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

72

Turgut DOYRANGenel Koordinatör

Vatan Plastik San. ve Tic. A.Ş

Uzun süren ve somut neticelere ulaşamayan ”Yatırım  Ortamını İyileştirme Koordinasyon Toplantıları” geniş ve masrafl ı bir çalışmaydı.

Küreselleşen dünyaya ve global pazara son derece çabuk adapte olan Türk sanayinin yatırı-ma yönelik arazi ihtiyaçları miktarı rekor düzeyde olan devlet arazilerine rağmen gerçekleşmedi ve bir türlü sistem altına alınamadı .

Ekonomimizin lokomotifi olan ihracatta büyük bir paya sahip olan plastik sektörü Avrupa’da 2023 yılına giderken şu anda Almanya ve İtalya’dan sonra 3’ncü durumdadır. 250 bin kişi istihdam seviyesine ulaşan sektörümüz  2’ncilik hedefi ne bilindiği üzere gönül koydu. Ancak bu hızlı ilerle-me karşısında yeni Yatırım Teşvik Kanunu Cumhuriyet tarihinin sanayici için en iyi düzenlemesi olarak takdim edilse de birçok eksiklikleri ve revizyonu  içermektedir. Hazırlanan kanunda yatı-rım bölgeleri gösterilmiş sektör kodlamalarında alt sektörlerden bazıları unutulmuştur. Bunlar-dan bir tanesi de plastik alt sektörüdür.

Eskiden şehir dışında olan fabrikalarımız sanayi alanları ayrılmadığından şehir içinde kalmış ayrıca her ilde olan Kentsel Dönüşüm Projeleri ile birlikte yerel yönetimler tarafından baskı ve tehdit altına alınmıştır. Sanayicilerin ülke ve sektör hedefl erine ulaşabilmesi için tek çıkar yol şe-hir dışındaki OSB’lerine gitmelidirler. Şehir dışına çıkarılan ve haksız bir şekilde zorlanan bu kuru-luşlara devlet tarafından hiçbir yer gösterilmemiştir. Ancak Kentsel Projeler ile imalatları durdu-rulma aşamasına kadar zorlanmaktadır.

Dün olduğu gibi bugün de sanayicimiz kendi başının çaresine bakmak zorunda bırakılmıştır.

Plastik sanayicilerimizin yeni teşvik sürecinde hür iradelerini ve yatırım yeri seçme hakkını tek bölgeye 6’ncı bölgeye indirmek verimlilik açısından sektörü geriye doğru çekmek gibi büyük bir hataya sürüklemektedir. Teşvik hazırlanırken unutulan sektör kodumuzun bütün bölgelere konarak düzeltilmesi en büyük temennimizdir. Bacasız sanayi olarak çevreci bir özelliğe sahip sektörün kısıtlanması için hiçbir sebep gözükmemektedir. Kağıt sektörü gibi plastik sektörü de dünyada kullanım oranlarıyla kalkınma parametresidir.

İncelediğimizde tekstil sektörü gibi kapasite fazlası olan bir sektör değildir. Ülke kullanımı içinde eksiklikten dolayı halen yatırıma açık bir konudur.

Yatırım eksikliği vardır. Ayrıca istihdamın ve kalkınmanın ülke genelinde yaygınlaşması için sektörün tüm bölgelere açık olması gerekmektedir

GÖRÜŞ

Page 75: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 76: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

74

Plastikte İlk Yarı Performansı 2012 Sonu İçin Ümit Veriyor

Yüksek katma değerli plastikte Türkiye stratejik bir konuma sahip. Ortadoğu bölgesindeki devreye giren

yeni ve dev ölçekli petrokimya tesisleri ile büyük ölçekli Batı pazarları arasında köprü konumunda bulunan

ülkemiz mevcut ve planlanan doğal gaz ve ham petrol boru hattı projeleri ile bir enerji terminali olmayı he-

defl iyor. Ayrıca, Türkiye’nin Avrupa pazarlarına yakınlığı ise JIT teslimat ve servis gibi konularda plastik üre-

ticilerine büyük bir avantaj sağlıyor.

Küresel ekonomiye bağlı olarak yavaşlayan Türkiye ekonomisine rağmen plastik sanayii tüm zorluklara

karşın dinamizmini koruyarak büyümesini sürdürüyor. PLASFED ve PAGDER’in yayınladığı ve Türkiye plastik

hammadde, plastik mamul ve plastik işleme makineleri sektörlerinde 2012 ilk altı aylık gelişmeleri yansıtan

raporlar, sektörün gerçek dinamizmi ortaya koyuyor

2012 itibariyle plastik mamul ürün sektöründe yüzde 9 büyüme beklenirken, plastik işleme makineleri

ihracatında da yüzde 5’lik bir artış öngörülüyor. Plastik hammadde üretimi için yapılan projeksiyonlar ise

üretimin 2011 ile aynı düzeyde seyretmesine karşılık hammadde ithalatının ise değer olarak yaklaşık yüzde

3 oranında artacağına işaret ediyor.

ENDÜSTRİDEN

Page 77: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

75

2011 yılında, plastik sektörünün toplam mamul üretimi 6,7 milyon tona çıkarak 2010 yılına kıyasla % 10 artmıştır. AB ülkeleri plastik sektörle-

rindeki daha düşük düzeydeki yıllık büyüme tahminleri baz alınarak, 2011 yılında Türkiye plastik sektörünün AB ülkeleri içinde, Almanya ve İtalya’dan

sonra proses kapasitesi ile 3.ncü sırada yer aldığı bilinmektedir. 2012 yılının ilk 6 ayında plastik mamul üretiminin 3,68 milyon ton olarak gerçekleş-

tiği ve aynı trendle üretimin yıl sonunda 7,34 milyon tona çıkarak 2011 yılına kıyasla % 9 artacağı tahmin edilmektedir.

2012 yılında 2,93 milyon tonluk üretimle plastik ambalaj malzemelerinin üretimde başı çekeceği, plastik inşaat malzemeleri üretiminin ise 1,6

milyon tonla ambalajı takip edeceği tahmin edilmektedir.

Plastik sektörünün yoğun olarak üretildiği ilk 10 ilin toplam plastik mamul üretimi içindeki payı % 87 olup bu 10 ilde yıl sonunda toplam 6,3

milyon ton plastik mamul üretiminin geçekleşeceği tahmin edilmektedir. PLASFED’in kurucu derneklerinin bulunduğu illerin ( İstanbul, İzmir, An-

kara, Bursa ve Kayseri ) toplam plastik üretimlerinin 2012 sonunda 5,3 milyon tona erişeceği ve toplam üretimden % 72 pay alacakları tahmin

edilmektedir.

Türkiye plastik mamul işleme kapasitesiyle Avrupa’nın kayda değer ekonomilerinden biridir. Geçen yıl yüzde 10 büyüyen toplam mamul üretiminin bu yıl da ivmesini sürdürmesi bekleniyor. Türkiye, 2011’de AB ülkeleri arasında Almanya ve İtalya’dan sonra kapasitesi ile üçüncü sırada yer alarak gerçek potansiyelini ortaya koydu. PLASFED’in kurucu derneklerinin bulunduğu illerin (İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa ve Kayseri) toplam üretimden yüzde 72 pay alacakları tahmin ediliyor.

TÜRKİYE PLASTİK HAMMADDE, PLASTİK MAMUL VE PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ SEKTÖRÜNDE 2012 YILI İLK 6 AYLIK GELİŞMELER

ENDÜSTRİDEN

1. PLASTİK MAMUL :

1.1. PLASTİK MAMUL ÜRETİMİ :

1000

To

n

2006200520042003200220012000 2007 2008 2009 2010 2011 2012 / 6 2012 / T

2.684

2.433

3.0523.482

4.1084.458

4.8085.425

5.256

5.251

6.155

3.668

6.7647.336

Plastik Sektör Üretimi

Barbaros DemirciGenel SekreterPLASFED - PAGDER

Page 78: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

76

Almanya

Çin

Fransa

Güney Kore

A.B.D.

Belçika

83

135

42

22

28

13

10

18

9

3

362

121

483

554

528

261

172

149

107

89

81

69

47

2.058

589

2.646

Almanya

Rusya Federasyonu

Azerbeycan

Romanya

Belçika

41

65

20

11

13

6

5

8

4

5

178

65

243

264

259

116

80

77

48

43

36

29

21

974

310

1.284

1.3. PLASTİK MAMUL İHRACATI :

2011 yılında 1,16 milyon ton olan plastik mamul ihracatı 2012 yılının ilk 6 ayında 656 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Aynı trendin sürmesi halinde yıl sonunda ihracatın 1,31 milyon tona çıkacağı ve 2011 yılına kıyasla miktar bazında % 13 artacağı tahmin edilmektedir.

2011 yılında 3,49 milyar dolar olan plastik mamul ihracatı 2012 yılının ilk 6 ayında 1,94 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Aynı trendin sürmesi halinde yıl sonunda ihracatın 3,88 milyar dolara çıkacağı ve 2011 yılına kıyasla değer bazında % 11 artacağı tahmin edilmektedir.

Türkiye’nin toplam plastik malzeme ihracatının hem miktar hem de değer bazında büyük kısmını mamul ihracatı oluşturmaktadır. İMMİB verile-rine göre, plastik ve mamulleri ( hammadde dahil ) ihracat kayıtları 2012 yılının ilk 6 ayında 2011 yılı eş dönemine kıyasla % 9,8 artarak 2,31 milyar $’a ulaşmıştır.

Türkiye, yaklaşık 200 ülkeye plastik mamulleri ihraç etmektedir. 2011 yılında 10 ülke, toplam ihracattan miktar bazında % 56, değer bazında da % 55 pay almıştır. İlk 10 ülkenin 2012 yılının 6 ayındaki payı miktar bazında % 54 değer bazında da % 52’ye gerilemiştir. Bu durum, plastik ihra-catçılarının daha değişik pazarlara yönelmekte olduğunu göstermektedir. Son iki yıldır, Irak, Almanya ve Rusya Fed. plastik mamul ihraç edilen ilk 3 ülkeyi oluşturmuştur.

Plastik Mamul İthalatımızda İlk 10 Ülke

1.2. PLASTİK MAMUL İTHALATI :

2011 yılında 483.000 ton olan plastik mamul ithalatı, 2012 yılının ilk 6 ayında 243.000 ton olarak gerçekleşmiştir Aynı trendin devamı halinde plastik mamul ithalatının yıl sonunda 487.000 tona çıkması ve 2011 yılına kıyasla miktar bazında % 1 artması beklenmektedir.

2011 yılında 2,7 milyar dolar olan plastik mamul ithalatı, 2012 yılının ilk 6 ayında 1,28 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Aynı trendin devamı halinde ithalatın yıl sonunda 2,57 milyar dolara çıkacağı ve 2011 yılına kıyasla değer bazında % 3 gerileyeceği tahmin edilmektedir.

Türkiye’nin toplam plastik ithalatı içinde plastik mamul ithalatı hem miktar hem de değer bazında küçük bir yer tutmaktadır. Sektörün dış tica-ret açığı da plastik hammadde de yaşanılan ithal bağımlılığından kaynaklanmaktadır.

Son 2 yıldır 100’ün üzerinde ülkeden plastik mamul ithalatı yapılmıştır. 2012 yılının ilk 6 ayında ilk 10 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın miktar bazında % 73’ünü, değer bazında da % 76’sını oluşturmuştur. Almanya, Çin ve İtalya son 2 yıldır plastik mamul ithal ettiğimiz ilk 3 ülke konu-munu korumuştur. Çin, miktar bazında değerlendirildiğinde en çok mamul ithal ettiğimiz ülke konumundadır.

ENDÜSTRİDEN

Page 79: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 80: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

78

Irak

Almanya

Rusya Federasyonu

Fransa

Romanya

Azerbeycan

179

64

56

62

42

58

49

56

48

28

643

415

233

202

193

167

167

165

165

130

95

Irak

Almanya

Rusya Federasyonu

Azerbeycan

Fransa

Romanya

113

32

32

36

27

24

24

24

25

21

656

250

111

108

94

88

87

86

68

63

55

6.000

5.000

4.000

3.000

2.000

1.000

0

80,070,060,050,040,030,020,010,00,0

2007

4.069

57,6

3.668

51,3

3.657

50,4

4.322

58,6

4.815

64,5

5.066

66,9

Tüketim (1000 Ton)

2008 2009 2010 2011 2012 / T

2012 yılının ilk 6 ayında plastik mamul ortalama ithal birim fi yatı 5.276 ABD $ / ton, ortalama ihraç birim fi yatı ise 2.958 ABD $ / ton olarak ger-çekleşmiş olup, ortalama ihraç birim fi yatı, ortalama ithal birim fi yatının % 56’sı düzeyindedir. 2012 yılının ilk 6 ayında 2011’e kıyasla ortalama birim ithal fi yatı % 4, ihraç fi yatı ise % 2 gerilemiştir. Plastik mamullerde birim ithal fi yatları 2000 yılından bu yana birim ihraç fi yatlarının daima üzerinde seyretmiştir. 2006 yılında eşitlenmiş ancak daha sonraki yıllarda fark ithal fi yatları lehine artmıştır.

1.4. PLASTİK MAMUL İÇ PAZAR TÜKETİMİ :

2000 yılında 2,7 milyon ton olan plastik mamuller iç pazar tüketimi 2011 yılında 6,1 milyon ton kadar çıkmış ve 2012 yılının ilk 6 ayında 3,25 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Aynı trendle sürmesi halinde iç pazar tüketiminin 2012 yılı sonunda 6,5 milyon tona çıkacağı ve iç tüketimin % 7’sinin ithalatla karşılanacağı tahmin edilmektedir. Ancak, 2012 yılında iç pazarda satılacağı tahmin edilen 6.500 tonluk plastik mamulün yaklaşık 1.300 tonu, otomotiv, ambalaj, inşaat ve elektronik gibi ihracatçı sektörler kanalı ile dolaylı olarak ihraç edilmektedir. Kalan 5.200 tonluk kısım ise doğrudan tüketici tarafından kullanılacaktır. Türkiye’de doğrudan tüketici tarafından kullanılan kişi başına plastik mamul tüketimi 2007 yılında 58 Kg iken 2008 ve 2009 yıllarında 51 ve 50 Kg’a gerilemiştir. 2009 yılından itibaren artan kişi başına tüketimin 2012 yılı sonunda 67 Kg’a çıkacağı tah-min edilmektedir. Bu düzeydeki kişi başına tüketim seviyesi, gelişmiş batı toplumlarının % 60’I düzeyindedir. Bu durum, iç pazarın doyum noktasının çok altında olduğunu ve Türkiye’de plastik tüketimine yönelik potansiyel talebin çok büyük olduğunu göstermektedir.

Plastik üretiminin yoğun olduğu ilk 10 ilin plastik tüketimi, Türkiye toplam tüketiminin % 45’i düzeyindedir. PLASFED kurucu derneklerinin bulunduğu beş ilin ( İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Kayseri ) toplam plastik tüketimi ise Türkiye toplam tüketiminin % 35’ini oluşturmaktadır.

Türkiye’nin Plastik Mamul İhraç Ettiği İlk 10 Ülke

Toplam ve Kişi Başına Plastik Mamul Tüketimi

ENDÜSTRİDEN

Page 81: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

79

2.1. PLASTİK HAMMADDE ÜRETİMİ :

2012 yılının ilk 6 ayında, PETKİM tarafından toplam 335.000 ton PE, PP ve PVC, diğer üreticiler tarafından da 75.000 ton civarında PET ve

25.000 ton civarında PS imal edildiği ve 2012 yıl sonunda da üretimin 2011 yılı düzeyinde ve benzer kompozisyonda gerçekleşeceği tahmin edil-

mektedir. Diğer taraftan, 2012 yılının ilk 6 ayında toplam plastik hammadde üretimi içinde AYPE, YYPE, PVC, PP, PS ve PET’in yüzde payının 2011

yılındaki aynı düzeyi koruduğu bilinmektedir.

2.2. PLASTİK HAMMADDE İTHALATI :

2011 yılında 5,2 milyon ton olan plastik hammadde toplam ithalatı 2012 yılının ilk 6 ayında 2,87 milyon ton olarak gerçekleşmiş olup, aynı trendi

sürdürmesi halinde yılsonunda 5,73 milyon tona çıkması beklenmektedir. Bu durumda, toplam plastik hammadde ithalatının 2011 yılına kıyasla

Üretim

Yurtiçi Tüketim

6.709

483

1.158

6.034

1.273

4.761

675

178

240

7.336

487

1.313

6.510

1.400

5.110

826

18

7

270

8,5

0,7

13,3

6,9

7,6

7,3

22,3

28.459

2.646

3.485

27.620

839

1210

132

31.064

2.406

3.535

29.935

1.129

118

147

5,3

-3,0

11,4

3,7

56,9

2011 2012 T 2012 T2011

1000 TON

1.5. PLASTİK MAMULLERDE GENEL ARZ VE TALEP DENGESİ VE 2012 BEKLENTİLERİ :

2012 yılının ilk 6 aylık verileri baz alınarak yapılan tahminler 2012 yılı sonunda plastik mamullerde ; Üretimin ton bazında % 9 değer bazında %

5 artacağını, ithalatın ton bazında % 1 artarken, değer bazında % 3 gerileyeceğini, ihracatın ton bazında % 13 değer bazında da % 11 artacağını,

dolaylı ihracata giden dahil olmak üzere yurtiçi tüketimin ton bazında % 7, değer bazında % 4 artacağını, dış ticaret fazlasının ton bazında % 22,

değer bazında % 57 artacağını, Yerli üretimin ton bazında % 18’inin, değer bazında % 11’inin ihraç edileceğini, dolaylı ihracata giden dahil olmak

üzere toplam yurtiçi tüketimin ton bazında % 7’sinin, değer bazında % 8’inin ithalatla karşılanacağını, doğrudan tüketiciye giden miktarın % 7,3

artacağını ihracatın ithalatı karşılama oranının ise ton bazında % 270, değer bazında da % 147 olarak gerçekleşeceğini göstermektedir.

Plastik Mamullerde Genel Arz ve Talep Dengesi ve 2012 Yılı Beklentileri

Toplam plastik hammadde ithalatımız, bu yıl sonunda, tahminlerimize göre ton bazında yüzde 10, değer olarak ise yaklaşık yüzde 3 artmış olacak. Bu yıl ihracatın ithalatı karşılama oranının ilk kez çift haneli ger-çekleşmesi bekleniyor. En fazla ithalat yaptığımız ilk üç ülke, S. Arabistan, Almanya ve Belçika toplam plastik hammadde ithalatımızdan yaklaşık yüzde 32 pay alırken Türkiye, 100’ün üzerinde ülkeden ithalat yaparak rekabet avantajını kullanıyor.

2. PLASTİK HAMMADDE :

ENDÜSTRİDEN

Page 82: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

80

miktar bazında % 10 artabileceği tahmin edilmektedir.

2012 yılının ilk 6 ayında, toplam plastik hammadde ithalatının miktar bazında % 29’unu PP, % 25’ini PE, % 15’ini PVC % 10’unu PS ve % 10’unu

PA oluşturmuştur. Diğer tüm plastik hammaddelerin miktar bazında toplam ithalattaki payı % 11 düzeyindedir.

2011 yılında 9,9 milyar dolar olan plastik hammadde ithalatı, 2012 yılının ilk 6 ayında 5,13 milyar dolar olarak gerçekleşmiş olup, aynı trendle

sürmesi halinde yıl sonunda 10,25 milyar Dolara çıkması beklenmektedir. Bu durumda, toplam plastik hammadde ithalatının 2012 yılında 2011 yılına

kıyasla değer bazında % 3 artması beklenmektedir.

2012 yılının ilk 6 ayında toplam plastik hammadde ithalatının değer bazında % 28’ini PP, % 23’ünü PE, % 13’ünü poliasetaller, % 11’ini PS ve %

9’unu PVC oluşturmuştur. Diğer tüm plastik hammaddelerin değer bazında toplam ithalattaki payı % 16 düzeyindedir.

Türkiye, 2011 ve 2012 yılının 6 ayında 100’ün üzerinde ülkeden plastik hammadde ithal etmiş olup, toplam ithalatın 2012 yılının ilk 6 ayında

miktar bazında yaklaşık % 62’si, değer bazında da % 64’ü 10 ülkeden yapılmıştır. 2012 yılının ilk 6 ayında, 2011 yılında olduğu gibi, toplam plastik

hammadde ithalatında ilk üç sırayı S. Arabistan, Almanya ve Belçika almıştır. Bu üç ülkenin toplam plastik hammadde ithalatımızdan toplam % 32

pay almaktadır.

Suudi Arabistan

Almanya

Belçika

Hollanda

Güney Kore

Fransa

A.B.D.

845

387

350

217

214

241

199

270

221

235

1.398

1.041

728

492

490

474

464

450

417

380

6.335

Suudi Arabistan

Almanya

Belçika

Hollanda

Güney Kore

Fransa

A.B.D.

512

180

179

130

165

112

107

120

126

140

796

463

360

269

260

250

240

226

222

204

Plastik Hammadde İthalatı Yapılan Başlıca 10 Ülke

2.3. PLASTİK HAMMADDE İHRACATI:

Miktar bazında değerlendirmeye göre, 2011 yılında 492.000 ton olan plastik hammadde ihracatı 2012 yılının ilk 6 ayında 297.000 ton olarak

gerçekleşmiş olup, aynı trendle sürmesi halinde yıl sonunda 595.000 tona çıkması ve 2011 yılına kıyasla % 21 artması beklenmektedir.

Değer bazında değerlendirmeye göre ise; 2011 yılında 894 milyon Dolar olan plastik hammadde ihracatının 2012 yılının ilk 6 ayında 504 milyon

olarak gerçekleştiği ve aynı trendle sürmesi halinde de yıl sonunda 1 milyar Doları geçeceği ve 2011 yılına kıyasla % 13 artacağı tahmin edilmektedir.

Son iki yıldır 100’ün üzerinde ülkeye plastik hammadde ihracatı yapılmış ancak ilk 10 ülke toplam ihracattan 2011 yılında miktar bazında % 52,

değer bazında da % 45 pay almıştır. 2012 yılının ilk 6 ayında ise ilk 10 ülkenin payı miktar ve değer bazında % 58’e çıkmıştır. 2012 yılının ilk 6 ayında

Almanya, İtalya ve Rusya Federasyonu plastik hammadde ihracatımızda ilk üç sırada yer almıştır.

ENDÜSTRİDEN

Page 83: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 84: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

82

2012 yılının ilk 6 ayında plastik hammadde ortalama birim ithal fi yatı 1788 $ / Ton olarak gerçekleşmiş olup, 2011 yılı ortalamasına göre % 6

gerilediği görülmektedir.

2012 yılının ilk 6 ayında plastik hammadde ortalama birim ihraç fi yatı 1696 $ / Ton olarak gerçekleşmiş olup, 2011 yılı ortalamasına göre % 7

gerilediği izlenmektedir.

2.4. PLASTİK HAMMADDE GENEL ARZ VE TALEP DENGESİ VE 2012 BEKLENTİLERİ :

2012 yılının ilk 6 ayında, yerli olarak üretilen plastik hammaddenin % 68’i ihraç edilirken, yurtiçi plastik hammadde tüketiminin % 95’i ithalatla

karşılanmıştır. İhracatın artması neticesinde ihracatın ithalatı karşılama oranı % 10’a çıkmıştır.

2012 yılının ilk 6 aylık verileri baz alınarak yapılan tahminler, 2012 yılı sonunda plastik hammaddede üretimin aynı düzeyde kalarak

870.000 ton olarak gerçekleşeceğini, ithalatın % 10 artacağını, ihracatın % 21 artacağını, yurtiçi tüketimin % 7 artacağını, dış ticaret açığının % 9

artacağını, yerli üretimin % 68’inin ihraç edileceğini, yurtiçi tüketimin % 95’inin ithalatla karşılanacağını, ihracatın ithalatı karşılama oranının ise %

10’a çıkacağını göstermektedir.

Almanya

Rusya Fed.

34

28

36

34

33

17

26

22

12

18

232

492

88

72

65

45

42

40

39

38

32

28

489

894

Almanya

Belçika

20

24

13

16

25

24

19

11

10

10

50

41

34

34

31

29

23

19

17

15

293

Üretim

Yurtiçi Tüketim

870

5.218

492

5.596

-4.726

57

93

9

435

2.866

297

3.004

-2.569

68

95

10

2011 2012 (6 Ay)

870

5.732

595

6.008

-5.138

68

95

10

0

10

21

7

9

2012 (T)

2011 Yılında ve 2012 ( 6 Ay ) Döneminde Plastik Hammadde İhracatı Yaptığımız İlk 10 Ülke

2011 Yılında ve 2012 ( 6 Ay ) Döneminde Plastik Hammadde İhracatı Yaptığımız İlk 10 Ülke

ENDÜSTRİDEN

Page 85: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

83

ENDÜSTRİDEN

Plastik sektörünü yüzde 80 oranında dışarıya bağımlı kılan plastik işleme makinelerinde ucuz makine üreticisi ülkeler yerli makine sanayicisini tehdit ediyor. PLASFED araştırmasına göre 2012 yılında tahmini olarak plastik işleme makineleri üretimi, önceki yıla oranla yüzde 7, ithalatı yüzde 9 azalacak. Ayrıca bu yıl plastik işleme makinelerinde yurtiçi satışlarında yüzde 10 gerileme beklentisine karşılık ihracatın ise yüzde 5 artması öngörülüyor.

3. PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ :

3.1. PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ ÜRETİMİ :

2003 yılında 53 milyon Dolar olan plastik işleme makineleri üretimi, 2008 yılında 243 milyon Dolara çıkmış ancak 2009 ve 2010 yıllarında küre-sel krizin olumsuz etkileri nedeniyle geriledikten sonra 2011 yılında tekrar 296 milyon dolara yükselmiştir. 2012 yılının sonunda üretimin 274 milyon Dolara inerek, 2011 yılına kıyasla değer bazında % 7,4 gerilemesi beklenmektedir.

2012 yılının ilk 6 aylık gerçekleşmeleri, yıl sonunda 2011’e kıyasla enjeksiyon makinelerinde üretimin % 6,8, ekstrüzyon makinelerinde ise % 633 artacağını, aksam ve parçalar üretiminin ise % 54 azalacağını göstermektedir.

350

300

250

200

150

100

50

0

Mily

on A

BD

$

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

53

83

141164

180

243

167179

296

137

274

GTİP NO 2011 2012 / 6 2012 / T% Artış (T)

2012/2011

847710 Enjeksiyon Mak. 19,1 10,2 20,4 6,8

847720 Ekstrüzyon Mak. 5,6 20,5 41,0 633,2

847730 Püskürtme Mak. 67,9 2,5 5,1 -92,5

847740 Dış lastiğin dökümüne mahsus mak 29,0 10,6 21,2 -26,8

847751 Sırt kaplama ve şekil verme mak 17,8 0,8 1,6 -91,0

847759 Presler 14,4 9,9 19,7 36,8

847780 Kesme, yarma, biçim verme mak. 20,0 54,6 109,2 446,7

847790 Aksam ve Parçalar 122,3 27,9 55,8 -54,3

TOPLAM 296,1 137,0 274,0 -7,4

Plastik ve Kauçuk İşleme Makineleri Üretimi

Plastik İşleme Makineleri Üretimi (Milyon $)

Page 86: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

84

2012 yılının ilk 6 ayında plastik işleme makineleri toplam üretimi içinde, değer bazında enjeksiyon makineleri % 7, ekstrüzyon makineleri % 15,

kesme- yarma ve biçim verme makineleri % 40, aksam ve parçalar üretimi de % 20 pay almıştır.

3.2. PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ İTHALATI :

2003 yılında 257 Milyon ABD $ olan plastik işleme makineleri ile bunların aksam ve parçaları ithalatı sürekli olarak artmış ve 2008 yılında 507

milyon dolara çıkmıştır. Ancak 2009 yılında küresel krizin olumsuz etkisi ile 312 Milyon dolara indikten sonra 2011 yılında 692 milyon dolara çıktığı

görülmektedir. 2011 yılında plastik işleme makineleri ithalatı en üst düzeye erişmiştir.

2012 yılının ilk 6 aylık göstergeleri, yıl sonunda ithalatın 2011 yılına kıyasla tüm makinelerde ve aksam ve parçalarda önemli ölçüde gerileyece-

ğini göstermektedir. Toplam plastik işleme makinelerinde ithalatın 2011 yılına kıyasla % 9,3 oranında gerilemesi beklenmektedir.

2012 yılının ilk 6 ayında toplam ithalatın % 30’unu kesme, yarma, biçim verme makainleri % 28’ini enjeksiyon % 21’ini de ekstrüzyon makine-

leri oluşturmuştur.

2012 yılının ilk 6 ayında 10 ülke toplam ithalattan değer bazında % 91, adet bazında da % 92 pay almıştır. Çin, Almanya ve İtalya, plastik işleme

makineleri ithal ettiğimiz ilk 3 ülkeyi oluşturmaktadır. 2011 yılında toplam ithalatta ikinci sırada bulunan Çin, 2012 yılının ilk 6 ayında en çok plastik

işleme makineleri ithal ettiğimiz ülke konumuna ulaşmıştır.

800

700

600

500

400

300

200

100

0

Mily

on A

BD

$

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

257

408 421459

486 507

312

452

692

314

627

Kaynak: TUİK

GTİP NO 2011 2012/6 2012/T% Artış (T)

2012/2011

847710 Enjeksiyon Mak. 203,3 89,3 178,6 -12,2

847720 Ekstrüzyon Mak. 138,7 66,1 132,2 -4,7

847730 Püskürtme Mak. 20,4 5,1 10,3 -49,7

847740 Dış lastiğin dökümüne mahsus mak 27,2 10,7 21,5 -21,0

847751 Sırt kaplama ve şekil verme mak 31,9 15,6 31,2 -2,4

847759 Presler 34,4 11,4 22,8 -33,6

847780 Kesme, yarma, biçim verme mak. 192,3 94,7 189,4 -1,5

847790 Aksam ve Parçalar 43,3 20,6 41,2 -4,8

TOPLAM 691,6 313,6 627,2 -9,3

Plastik İşleme Makineleri İthalatı

Plastik İşleme Makineleri ve Aksam ve Parçaları İthalatı (Milyon $)

ENDÜSTRİDEN

Page 87: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

85

3.3. PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ İHRACATI :

2003 yılında 21,6 milyon dolar olan plastik işleme makineleri ile aksam ve parçaları ihracatı, 2008 yılında 94,6 milyon dolara çıktıktan sonra küresel krizin olumsuz etkisi nedeniyle 2009 ve 2010 yıllarında gerilemiştir. 2011 yılında 102,6 milyon dolara çıkan ihracatın, 2012 sonunda 2011 yılına kıyasla % 4,7 artarak 107,4 milyon dolara çıkacağı tahmin edilmektedir.

120,0

100,0

80,0

60,0

40,0

20,0

0

Mily

on

$

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

21,6

32,9

56,965,5

71,6

94,6

64,972,3

102,6

53,7

107,4

Plastik İşleme Makineleri İhracatı

Plastik İşleme Makineleri ve Aksam - Parçaları İhracatı (Milyon $)

GTİP NO 2011 2012 / 6 2012 / T% Artış (T)

2012/2011

847710 Enjeksiyon Mak. 9,6 5,1 10,2 6,8

847720 Ekstrüzyon Mak. 2,8 10,2 20,5 633,2

847730 Püskürtme Mak. 27,1 1,0 2,0 -92,5

847740 Dış lastiğin dökümüne mahsus mak 11,6 4,2 8,5 -26,8

847751 Sırt kaplama ve şekil verme mak 7,1 0,3 0,6 -91,0

847759 Presler 5,7 1,4 2,9 -49,8

847780 Kesme, yarma, biçim verme mak. 8,0 24,3 48,7 507,2

847790 Aksam ve Parçalar 30,6 7,0 14,0 -54,3

TOPLAM 102,6 53,7 107,4 4,7

Kaynak: TUİK

2011 2012 / 6

ÜLKELER Milyon $ Adet ÜLKELER Milyon $ Adet

Almanya 210 1.068 Çin 86 1.575

Çin 130 5.459 Almanya 68 405

İtalya 104 2.422 İtalya 41 286

Avusturya 44 143 Japonya 22 21

Tayvan 35 383 Tayvan 19 174

Fransa 27 88 Avusturya 19 89

İsviçre 24 70 A.B.D. 14 45

Hollanda 21 104 Hollanda 5 7

Japonya 16 32 Hindistan 5 21

Kanada 15 32 Güney Kore 5 113

10 ÜLKE 624 9.801 10 ÜLKE 286 2.736

DİĞER 67 771 DİĞER 28 237

TOPLAM 692 10.572 TOPLAM 314 2.973

Plastik İşleme Makineleri ve Aksam ve Parçaları İthalatı (Milyon $)

ENDÜSTRİDEN

Page 88: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

86

2012 yılının ilk 6 ayında toplam plastik işleme makineleri ihracatının % 44’ünü kesme, yarma ve biçim verme makineleri, % 13’ünü aksam ve parçalar, % 19’unu ekstrüzyon, % 10’unu da enjeksiyon makineleri oluşturmuştur. 2012 yılının ilk 6 ayında 10 ülkeye yapılan plastik işleme maki-neleri ihracatı toplam ihracatın dolar bazında % 55’ini, adet bazında da % 45’ini oluşturmuştur. Plastik işleme makineleri ihracatımızda ilk 3 sırayı Rusya, İran ve Bulgaristan almıştır.

2011 2012 / 6

ÜLKELER Milyon $ Adet ÜLKELER Milyon $ Adet

İran 17,2 507 Rusya Federasyonu 6,1 148

Rusya Federasyonu 14,5 271 İran 4,8 162

Azerbeycan 5,2 141 Bulgaristan 3,8 71

Bulgaristan 4,8 146 Azerbeycan 3,0 48

Romanya 4,2 59 Güney Afrika 2,5 15

Almanya 3,8 52 Almanya 2,5 16

Güney Afrika 3,4 14 Irak 2,1 102

Kazakistan 3,1 155 Kazakistan 1,9 146

Özbekistan 2,4 75 Fas 1,5 9

Irak 2,2 149 Libya 1,5 25

10 ÜLKE 60,8 1.569 10 ÜLKE 29,8 742

DİĞER 41,7 1.444 DİĞER 23,9 900

TOPLAM 102,6 3.013 TOPLAM 53,7 1.642

Plastik İşleme Makineleri ve Aksam ve Parçaları İhracatında İlk 10 Ülke

3.4. PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ BİRİM DIŞ TİCARET FİYATLARI :Plastik işleme makineleri ile bunların aksam ve parçalarının ortalama birim ithal fi yatı 2011 yılında 13,25 dolar / kg iken, fi yat 2012 yılının ilk 6

ayında 12,06 dolar / kg’a gerilemiştir. Bu dönemde ortalama ithal fi yatlarında % 9 gerileme yaşanmıştır.

GTİP NO 2011 2012 / 6% Artış (T)

2012/2011

847710 Enjeksiyon Mak. 6,97 5,99 -14,0

847720 Ekstrüzyon Mak. 22,15 21,07 -4,9

847730 Püskürtme Mak. 27,79 18,45 -33,6

847740 Dış lastiğin dökümüne mahsus mak 18,48 12,70 -31,3

847751 Sırt kaplama ve şekil verme mak 13,79 9,13 -33,8

847759 Presler 23,64 15,83 -33,0

847780 Kesme, yarma, biçim verme mak. 20,13 23,82 18,4

847790 Aksam ve Parçalar 35,72 47,76 33,7

TOPLAM 13,25 12,06 -9,0

Plastik İşleme Makineleri Birim İthal Fiyatları ( $ / Kg )

Plastik işleme makineleri ile bunların aksam ve parçalarının ortalama birim ihraç fi yatı 2011 yılında 11,2 dolar / kg iken 2012 yılının ilk 6 ayında % 9,4 artarak 12,24 dolar / kg’a çıktığı görülmektedir. 2012 yılında enjeksiyon, presler, kesme, yarma ve biçim verme makineleri dışındaki tüm ka-lemlerde birim ihraç fi yatının önemli ölçüde arttığı izlenmektedir.

Plastik işleme makineleri birim ithal fi yatları, 2003 yılından buyana birim ihraç fi yatlarının daima üstünde seyretmiştir. Bu durum, Türkiye’nin geçmiş yıllarda katma değeri daha yüksek makineler ithal ettiğini ve buna karşılı katma değeri düşük makineleri üreterek ihracat yaptığını göster-mektedir.

3.5 PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ DIŞ TİCARET AÇIĞI :

Türkiye, plastik işleme makineleri dış ticaretinde daima dış ticaret açığı vermektedir. 2011 yılında dış ticaret açığı 589 milyon dolarla en üst düzeye çıkmıştır. 2012 yılında dış ticaret açığının % 12 azalarak 520 milyon dolara inmesi beklenmektedir.

2012 yılında, Sırt kaplama makineleri ile aksam ve parçalar dışındaki tüm kalemlerde, dış ticaret açığının önemli ölçüde gerilemesi beklenmek-tedir.

Plastik işleme makineleri toplam dış ticaret açığından, enjeksiyon makineleri % 33, kesme, yarma ve biçim verme makineleri % 27, ekstrüzyon makineleri ise % 21 pay almaktadır.

ENDÜSTRİDEN

Page 89: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

87

2012 yılında ekstrüzyon makineleri dışında tüm makinelerde iç satışların önemli ölçüde gerilemesi beklenmektedir.

Plastik sektörü, 2003 – 2012 yılları arasında toplam 5,7 milyar dolarlık makine ve teçhizat yatırımı yapmış olup bunun, % 25’i enjeksiyon, % 19’u ekstrüzyon, % 28’i kesme yarma ve biçim verme makinelerinden oluşmuştur. Plastik sektörünün 2012 yılının ilk yarısında gerçekleştirdiği makine yatırımının % 24’ünü enjeksiyon, % 19’unu ektrüzyon, % 31’ini kesme, yarma ve biçim verme makineleri % 10’unu da aksam ve parçalar oluşturmuştur.

3.7. 2012 YILINDA PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ ARZ – TALEP DENGESİ TAHMİNİ :

Plastik işleme makineleri ile aksam ve parçaları sektöründe 2012 yılında 274 milyon dolar üretim, 627 milyon dolar ithalat, 107 milyon dolar ihracat ve 794 milyon dolar da iç pazar satışları ( plastik sektörünün makine ve teçhizat yatırımı ) beklenmektedir.

2012 yılında, plastik işleme makineleri ile aksam ve parçaları sektöründe, iç satışların ( sektörün makine teçhizat yatırımının ) % 79’unun it-halatla karşılanacağı, toplam üretimin % 39’unun ihraç edileceği, ve ihracatın ithalatı karşılama oranının da % 17 olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.

GTİP NO 2011 2012 / 6% Artış (T)

2012/2011

847710 Enjeksiyon Mak. 212,9 188,8 -11,3

847720 Ekstrüzyon Mak. 141,5 152,7 7,9

847730 Püskürtme Mak. 61,1 13,3 -78,2

847740 Dış lastiğin dökümüne mahsus mak 44,6 34,2 -23,3

847751 Sırt kaplama ve şekil verme mak 42,6 32,1 -24,6

847759 Presler 43,1 39,6 -7,9

847780 Kesme, yarma, biçim verme mak. 204,2 249,9 22,4

847790 Aksam ve Parçalar 135,1 83,1 -38,5

TOPLAM 885,2 793,8 -10,3

2011 2012 / 6 2012 / T% Artış (T)

2012/2011

Üretim 296 137 274 -7,4

İthalat 692 314 627 -9,3

İhracat 103 54 107 4,7

İç Satış 885 397 794 -10,3

İhracat / Üretim (%) 35 39 39

İthalat / İç Satış (%) 78 79 79

İhracat / İthalat (%) 15 17 17

Plastik İşleme Makineleri İç Pazar Satışları (Milyon $)

Plastik İşleme Makineleri Genel Arz – Talep Dengesi (Milyon $)

3.6 PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ İÇ PAZAR SATIŞLARI (PLASTİK SEKTÖRÜNÜN MAKİNE veTEÇHİZAT YATIRIMI) :

Plastik sektörü, işleme kapasitesindeki artışa paralel olarak her yıl artan ölçüde makine ve teçhizat yatırımı yapmaktadır. Sektörün 2003 yılında 288 milyon dolar olan makine teçhizat yatırımı 2011 yılında 885 milyon dolarla en üst düzeyine çıkmıştır. Toplam makine teçhizat yatırımının 2012 yılında % 10,3 azalarak 794 milyon dolara gerilemesi beklenmektedir.

900

800

700

600

500

400

300

200

100

0

Mily

on A

BD

$

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

Plastik İşleme Makineleri İç Pazar Satışları

ENDÜSTRİDEN

Page 90: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

88

4. SONUÇ :Ülkemiz, Avrasya bölgesindeki hem en

büyük plastik işleme kapasitesine sahiptir hem de en fazla plastik ürün ihracatını ger-çekleştirmektedir. En önemli pazarımız olan AB ülkelerinde yaşanan kriz ve daralma ve ül-kemizde “ yumuşak iniş” için alınan ekonomiyi soğutucu önlemlere rağmen sektörümüz ilk altı ayda hem büyümüş hem de ihracatını art-tırmayı başarmıştır. Türkiye plastik sektörü, bölgesinde parlayan bir yıldız olmaya devam etmektedir. Ambalaj, yapı malzemeleri, beyaz eşya, otomotiv ve tarımda kullanılan plastik ürünlerin üretiminde ciddi bir teknoloji biriki-mimiz bulunmaktadır. Öyle ki, çevre ülkelerde yeni yatırımlar yapılırken Türkiye’den teknik insan gücü transfer edilmektedir.

Ancak, son yıllarda hammadde fi yatla-rında yaşanan dalgalanmalar ve aşırı değerli Türk Lirası nedeniyle fi rmalarımızın karlılığı ve sermaye gücü olumsuz etkilenmiştir. İhraç et-tiğimiz ürünlerin fi yatları ile ithal ettiklerimizin arasındaki makas yıllardır kapanamamaktadır.

Ortadoğu’da plastik işlemeye yönelik yapılan yatırımlara verilen teşvikler gelecek için risk oluşturmaktadır. Firmalarımızın ürettikleri ürünlerdeki katma değeri ve karlılığı arttırma-ya yönelik Ar-Ge çalışmalarına daha fazla eğil-meleri ve elektronik, iletişim, savunma sanayi ve sağlık gibi ileri teknoloji ile çalışan sektör-lere yönelik ürün geliştirmeye önem vermeleri faydalı olacaktır.

Türkiye, plastik işleme makineleri ve ak-sam ve parçaları talebin % 70 – 80’ini ithalatla karşılayan, bu mamullerde net ithalatçı konu-munda bulunan ve 2012 yılında birim ihraç fi -yatlarının ithal fi yatlarını geçmiş olmasına rağ-men, çok düşük ihraç fi yatları ile yeterli katma değer sağlayamayan bir ülke konumundadır. Plastik sektörü hızla büyürken plastik işleme makineleri üretimi bu hıza paralel olarak ge-lişmemekte ve sektör başta Çin olmak üzere ucuz makine üretici ülkelerden yapılan ithalat karşısında hızla erimektedir. Plastik işleme makineleri sektörüne yönelik bir devlet stra-

tejisinin bulunmaması, yerli üreticinin yete-rince korunmaması ve plastik mamul üretici-lerinin rekabet üstünlüğü sağlamak için ucuz ve ikinci el makine ithalatını tercih etmeleri, Türkiye’de plastik işleme makineleri sektörü-nün hızla küçülmesine neden olmaktadır.

Sektör için yeni bir vizyonun ve yol hari-tasının belirlenmesi ve bunun bir devlet poli-tikası olarak kabul ettirilmesi, plastik işleme makineleri üreticilerinin bağlı oldukları sivil toplum örgütlerinin görevidir. Plastik işleme makineleri ve aksam ve parçaları sektörü için benimsenebilecek stratejik hedefl er özet ola-rak şu şekilde olabilir ;

Türkiye, ucuz ve yetişmiş insan gücü ile makine üretimindeki deneyim avantajını kul-lanarak global makine üreticilerini Türkiye’de yatırım yapmak için gerekli teşvik altyapısını kurabilir ve global oyuncuların Türkiye’de ya-pacağı plastik işleme makine yatırımlarına özel teşvikler sağlanabilir. Bu şekilde uygulanacak bir teşvik altyapısı ile en azından plastik işleme makinelerinin bazı modelleri için Türkiye üre-tim ve ihracat üssü haline getirilebilir. Bunun başarılması halinde diğer model makinelerinin de Türkiye’de üretilip, batının makine ihtiyacı Türkiye’den sağlanabilir. Bunun gerçekleşme-si için ana makine ve bu makinelere yönelik parça üreten fi rmalar arasında “Rekabet Ön-cesi İşbirliği“nin sağlanması gerekmektedir. Küresel rekabetin sürdürülebilirliği için makine ve aksam ve parçalar üreticisi ilişkilerinin kar-şılıklı güvene dayanan, ortak tasarımı içeren uzun vadeli bir “İş Ortaklığı” olarak ele alınması gerekmektedir. Aksi takdirde, global oyuncu-ların Türkiye’de yatırım yaptıktan sonra aksam ve parça ihtiyaçlarını yurt dışından karşılayıp katma değeri yurt dışına transferleri mümkün olabilir. Türkiye’nin makine üretiminde global oyuncu olması, bu sektöre yönelik aksam ve parçaların da hızla üretilip daha büyük katma değerle ihraç edilmesine olanak verecektir.

Bugün katma değer sağlayan makinelerin üretimi çok büyük Ar–Ge harcamaları gerektir-mektedir. Tümü KOBİ düzeyinde bulunan yerli makine üreticilerinin bu ölçeklerde Ar-Ge har-camaları yaparak batının makineleri düzeyin-de teknolojik düzeye erişmeleri mevcut fi nan-sal güçlerinin yetersizliği nedeni ile zordur. Bu nedenle Türkiye’de ana makine üretimi yerine bu makinelerin aksam ve parçalarının istenilen kalite düzeyinde üretilerek sektörümüzün kü-resel oyuncuların parça tedarik sistemine gir-meleri ve Türkiye’nin plastik işleme makineleri aksam ve parçalarında üretim ve ihracat üssü haline getirilmesi izlenebilecek ikinci stratejiyi oluşturabilir.

84. fasıl itibariyle 2001 yılında 1.7 milyar dolar olarak gerçekleşen makine ihracatımız, 10 yıl içerisinde yıllık ortalama % 22 artışla 11.4 milyar dolar seviyelerine ulaşmıştır. Al-

manya 1991 yılında 80 milyar dolar olan ma-kine ihracatını 2010 yılında 221 milyar dolara, Çin ise 1992 yılında 3.2 milyar dolar olan ma-kine ihracatını 2010 yılında 309 milyar dolara çıkarmıştır.

Türkiye Makine Sektörü, 2023’te 500 milyar dolar olarak hedefl enen ülkemiz toplam ihracatı içerisinde 100 milyar dolar makine ih-racatı gerçekleştirerek dünyada ilk 5 makine ihracatçısı ülke arasına girmeyi ve Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payını gelişmiş ülkeler seviyesine, yani % 20’ye çıkarmayı hedef-lemektedir. Ülkelerin toplam ihracatı içinde makine ihracatlarına bakıldığında Çin’de bu rakam % 20, Almanya’da % 18, ABD’ de % 14, Japonya’da % 19, ülkemizde ise % 9’dur. Dünya Makine ve Aksamları ihracatında 2001-2010 yılları arasındaki artış oranları incelendi-ğinde, en çok ihracat yapan 30 ülke arasında, 10 yıllık artış oranı incelendiğinde Türkiye % 22’lik artış oranı ile 4. sırada yer almaktadır. Bu büyüme oranlarında % 29’la Çin birinci olurken bu ülkeyi Çek Cumhuriyeti, Polonya ve ülkemiz takip etmiştir. Buna rağmen 2010 yılı dünya makine ihracatı 1.766 milyar dolar olarak gerçekleşirken aynı yıl ülkemiz ihracatı 9.42 milyar dolar olarak gerçekleşmiş ve dün-ya makine ihracatından aldığımız pay ise % 0,53 gibi oldukça küçük bir payda kalmıştır.

Üyesi olduğumuz EUROMAP (Avrupa Plastik ve Kauçuk İşleme Makineleri Üretici-leri Birliği) 2011 yılı verilerine göre Avrupa’da plastik ve kauçuk işleme makinaları sektörün-de faaliyet gösteren 992 fi rma, 9.779 milyar Euro üretim yapmış, bu üretimin de 7.032 milyarını ihraç etmiştir. Bu üretimde % 50,2’lik

bir oranla en çok payı Almanya alırken, onu % 23’lük pay ile İtalya takip etmiş, ülkemiz ise üretim pastasından ancak % 1,3 oranında pay almıştır. İhracatta da Almanya % 47,1’lik payı ile birinci sıraya otururken %19,2’lik payı ile İtalya ikinciliğe oturmuş, ülkemiz plastik işleme makineleri sektörü ise ihracat pasta-sından % 0,7’lik bir pay alabilmiştir. Dünyanın önemli üreticilerinden ve ihracatçılarından Çin ise bu dönemde Plastik İşleme Makineleri ihracatının % 28,4’ünü Almanya’ya, % 27,9’ unu Japonya’ya, %12’sini Tayvan’a yapmıştır. EUROMAP üyeleri içinde ise % 67,8 ile Alman-ya, %12,5 ile İtalya ve % 10,5 ile Fransa başı çekmiştir.

ENDÜSTRİDEN

Page 91: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

89

Bu değerler de gösteriyor ki Çin sadece ülkemiz plastik işleme makinaları sektörünün başını ağrıtmıyor, tüm dünyanın başını ağrıtı-yor. Geleceğe dair projeksiyonlarımızı oluştu-rurken bu realiteyi göz ardı etmemeliyiz. Çin’e karşı topyekûn fi yat ve adetsel rekabet yerine katma değeri düşük ve rekabet şansımızın olmadığı aksam ve parçalarda Çin faktörünü yanımıza almalı ve esnek üretim anlayışımız ile birleştirerek güce tahvil etmeyi denemeliyiz.

Ülkemiz plastik işleme makinaları sektö-rü çevre ve komşu ülkelere kıyasla teknolojik üstünlüğü ve yerleşik sanayi kültürü ile 2023 hedefl erine ulaşılmasına ve dünya makine ti-caretinden aldığımız payın yukarılara taşınma-sına katkı koymalıdır.

Yeni Teşvik Yasası ile makine sektörü İs-tanbul ili hariç olmak üzere tüm illerde ve teş-vik bölgelerinde desteklenen sektörlerden biri olarak göze çarpmaktadır. Bu ayrıcalığın sebe-bi şüphesiz 2023 hedefl erinde makine sektö-rünün hedefi n % 20’sini sırtlayacak lokomotif sektörlerden biri olarak ön plana çıkmasıdır. Yatırım planlaması içinde olan sektör mensup-larımız, promosyon dönemi olarak tanımlanan dönem geçmeden ve özelikle OSB’ler içinde yatırımlarını yaparak ekstra indirimlerden isti-fade etsinler.

Yeni teşvik yasasını fırsat bilerek Batı Avrupa ( Almanya-Avusturya-İtalya ) ve Uzak-doğu (Çin-Tayvan) orjinli meslektaşları ile ül-kemizde ortaklaşa yatırımlar yapmak ülkemiz plastik işleme makinaları sektörü için yeni ufuklar açacaktır. Bizim öne çıkan özellikleri-miz esneklik ve girişimcilik ile bizim eksiklik-lerimiz, onların fazları olan inovatif üretim ve güçlü sermeye özelliklerini bir araya getirerek, ülkemizi Uzakdoğu için Avrupa’ya açılan bir pencere, Avrupa için ise Uzakdoğu ile reka-bet edecek kalite ve fi yat avantajlarını suna-bilecek bir üs yapabiliriz. Ülkemizde bilinirliği yüksek ve kalitesi tüm dünyaca kabul edilmiş yabancı makine üreticilerine yeni teşvik ya-sasının sağladığı imkânlar, ilgili üreticilerimiz tarafından anlatılmalı ve davet çıkarılmalıdır.

PAGDER olarak 2009 yılının son çey-reğinden itibaren Ekonomi Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğüne ülkemize giren ikinci el plastik işleme makinaları ile ilgili görüş ver-mekteyiz. Bu görüşleri oluştururken ülkemiz plastik sektörünün bir bütün olarak düşünüp bütünün tamamının çıkarlarını gözetmeye ve adil olmaya çalıştık. Küçük de olsa Plastik İşle-me Makine üreticileri için yeni fırsatlar yarat-maya çalıştık. Bu dönem içinde kayıtlarımıza giren ikinci el ithalat talepleri 314 adet enjek-siyon, 28 adet ekstrüzyon, 31 adet şişirme, 154 adet diğer olup bu makinaların 355 adeti-nin ithaline uygunluk, 169 adetinin ithaline ise olumsuz görüş verdik.

2011 yılında ülkemize sadece 2696 adet sıfır enjeksiyon, 607 adet ekstüzyon ve 96 adet de şişirme makinesi ithal edildiği düşü-nülürse esasen tehdidin ikinci el makineler değil sıfır makineler olduğu gerçeği malumun ilanı olarak ortaya çıkmaktadır. Plastik sek-törü 2011 yılında 886 milyon dolarlık yatırım yapmış, bu yatırımın ise 194 milyon dolarlık kısmını yerli üreticiden geri kalan 692 milyon dolarlık kısmını ithalat ile karşılamıştır. Sektör kapasite olarak, 2003 yılında ülkemizde yapı-lan yatırımın % 16’sını karşılarken 2011 yılında % 33 oranında karşılar duruma gelmiş olması-na rağmen yeter seviyeden uzaktır.

İkinci el makineler konusunda üzerine düşeni en iyi şekilde yapmaya çalışan derne-ğimiz, özellikle uzak doğudan gelen makineler konusunda da İthalat Genel Müdürlüğü Korun-ma Dairesi nezdinde sektör mensuplarına yar-dımcı olmakta, bilgilendirme ve koordinasyon noktasında kadrolarını sektör mensuplarının hizmetine vermektedir. Yakın dönemde ko-nuyla ilgili yapılan bilgilendirme toplantıları-nın yanı sıra sektör mensuplarımızın yaptığı “gözetim uygulama” müracaatlarına refakat edilmiştir.

2023 yılındaki 500 milyar dolar hedefi -ne ulaşmak için plastik sektörünün de kendi adına düşeni yapması yani her yıl üst üste % 25 oranında ihracat büyümesini sağlaması ge-rekmektedir. Bu agresif büyümeyi sağlamak için, sektörün her geçen gün büyüyen, işle-me kapasitesi olarak Avrupa’da üçüncülüğe yerleşen Türkiye Plastik sektörünün güvenini kazanması şarttır. Bu güçlü rüzgarı arkasına almayı başarabilen plastik işleme makine üre-ticileri ihraç pazarlarında da kendisini kabul ettirmekte zorlanmayacaktır.

Ülkemizdeki ekonomik büyümenin loko-motifl erinden biri olan plastik sanayinin 2003 -2012 döneminde 5.7 Milyar ABD Doları maki-ne ve ekipman yatırımı yaptığı öngörülmekte-

dir. Ancak bu yatırımların hammaddede oldu-ğu gibi %80 oranında ithalat ile karşılanmış olması fazlası ile üzücüdür. Sektörün ithalat hacmine bakıldığında, yüzde 60’ının Avrupa, ABD ve Japonya gibi ileri teknoloji ile üretim yapan ülkelerden gerçekleştiğini görmekte-yiz. Yüzde 40’lık payı ise maliyet avantajı olan Çin, Tayvan, Kore gibi ülkeler oluşturmaktadır.

2011 yılında rekor büyüme kaydeden pa-zarın 2012’de yüzde 10 küçülmesi beklenmek-tedir. Gerek iç pazarda uygulanan büyümeyi soğutucu önlemler gerekse Avrupa’da giderek şiddetlenen ekonomik kriz yatırım kararlarını askıya aldırmıştır.

Son 20 yıla kadar ihtiyacı karşılayabilen Türk plastik işleme makineleri üreticileri güm-rük duvarlarının kaldırılması ile önce Avrupa’ya daha sonra da tüm dünyaya hızla yayılan Uzakdoğulu makinecilere karşı önemli ölçüde pazar kaybetmişlerdir. 80’lerden sonra Türki-ye Plastik sektörü gerek iç piyasada gerekse ihracatta hızlı bir büyüme trendi yakalamıştır. Ancak yerli üreticilerin gerek teknolojik ye-niliklere adapte olamamaları gerekse üretim kapasitelerini hızla arttırmaya ve müşteriyi fi nanse etmeye yönelik enstrüman bulama-maları sebebiyle bu trendi takip etmemeleri mümkün olamamıştır. Nispeten daha az ser-mayeye ihtiyaç duyulan yardımcı ekipman, aksam ve kalıp üretimi ise bugün daha reka-betçi durumdadır. Öte yandan konusunda uzmanlaşan ve kalitesini koruyan az sayıda makine üreticimizin hem iç piyasada hem de yurtdışında başarı ile rekabet edebildiği de görülmektedir.

Bugün dünyada büyük makine üreticile-ri ancak çok kritik parçaların üretimini kendi bünyelerinde yapmakta, daha ziyade işin mü-hendisliğine odaklanarak işleme teknolojisini geliştirmeye yönelmektedirler. Bu amaçla alanlarında önde gelen plastik işleyen fi rma-lar ile işbirlikleri gerçekleştirmektedirler. Bu şekilde daha yüksek verimle üretim yapabilen, daha az enerji tüketen ve insan gücüne daha az bağımlı üretim hatları geliştirmekte ve pa-zar paylarını arttırmaktadırlar. Ülkemizde de önemli ölçekte üretim yapan fi rmaların varlı-ğını dikkate alarak makine ve ürün üreticileri arasında bu tür işbirliklerinin oluşturulması orta vadede her iki tarafın da lehine olacaktır.

Günümüzde plastik işleme makinelerinde söz sahibi olan büyük gurupların birçoğunun hisselerinin özel yatırım fi rmalarına ait oldu-ğu görülmektedir. Bu fi rmalar bünyelerinde ileri teknolojiyi barındırsalar da kuvvetli fi nans desteği olmadan dünya piyasalarında satış yapmak mümkün olamamaktadır. Yerli makine üreticilerimizin büyüyebilmeleri için mutlaka özel fi nansal enstrümanlar ile desteklenmele-ri gerekmektedir.

ENDÜSTRİDEN

Page 92: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

90

First Half Performance in Plastics Gives Hope for the End of 2012

Turkey has a strategic position in high-value-added plastics Serving as a bridge between the new pet-

rochemical facilities of gigantic scale in Middle East region and large-scale markets of the West, Turkey

aims to become an energy terminal with both existing and planned natural gas and crude oil pipelines. Also,

proximity of Turkey to European markets provides an advantage to plastics manufacturers in terms of JIT

delivery and service.

Plastics industry keeps its growth and dynamism despite the Turkish economy which has slowed down

in relation with the global economy. The reports published by PLASFED and PAGDER which refl ect the de-

velopments of the fi rst six months of 2012 in plastics raw material, plastics products, and plastics treat-

ment machinery sectors of Turkey show the real dynamism of the sector.

While a growth of 9 per cent is expected in fi nished product sector, a 5-per-cent increase is predicted in

the export of plastics treatment machinery. Even though the projections made for production of raw mate-

rials of plastics point to a 3-per-cent increase in the value of imported raw material although the production

keeps at the same level as in 2011.

FROM THE INDUSTRY

Page 93: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

91

Total production of plastics fi nished products increased to 6,7 million in 2011 with a 10 % increase from 2010. Based on lower annual growth

estimations in the PLASTİCS industries of EU countries, Turkish PLASTİCS industry is known to be in the third place in 2011, with its process capac-

ity, after Germany and Italy among EU countries. Production of plastics fi nished products is known to be 3,68 million tons in the fi rst 6 months of

2012 and with the same trend, the production is predicted to increase to 7,34 million by a 9 % increase in 2011.

In 2012, plastics packaging materials are expected to lead production with 2,93 million tons, followed by the production of plastics construc-

tion materials with 1,6 million tons. 10 leading provinces of production in plastics sector hold a share of 87 % within the total plastics production,

and the total production of plastics goods is expected to be 6,3 million tons by the end of the year.

Production in provinces where the founding associations of PLASFED are established (İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, and Kayseri) is expected

to reach 5,3 million tons by the end of 2012 and account for 72 % of the total production.

With its plastics fi nished product treatment, Turkey is one of the most signifi cant economies of Europe. Total production of goods, which grew by 10 per cent last year, is expected to keep its momentum this year. Turkey has established its true potential in 2011 by standing in the third place after Germany and Italy among EU countries. The provinces where the founding associations of PLASFED are established (İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, and Kayseri) are estimated to have a 72 per-cent share from the total production.

DEVELOPMENTS OF THE FIRST 6 MONTHS OF 2012 IN TURKISH INDUSTRIES OF PLASTICS RAW MATERIAL, PLASTICS FINISHED PRODUCTS AND PLASTICS PROCESSING MACHINERIES

FROM THE INDUSTRY

1. PLASTICS FINISHED PRODUCTS

1.1. PRODUCTION OF PLASTICS FINISHED PRODUCTS:

1000

To

ns

2006200520042003200220012000 2007 2008 2009 2010 2011 2012 / 6 2012 / T

2.684

2.433

3.0523.482

4.1084.458

4.8085.425

5.256

5.251

6.155

3.668

6.7647.336

Production of Plastics Sector

Barbaros DemirciSecretary GeneralPLASFED - PAGDER

Page 94: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

92

Germany

China

Italy

France

South Korea

England

U.S.A.

Belgium

Spain

Japan

Top 10 Country Total

Others

Total

83

135

42

22

28

13

10

18

9

3

362

121

483

554

528

261

172

149

107

89

81

69

47

2.058

589

2.646

2011

COUNTRIES x1000 Tons x Million USD COUNTRIES x1000 Tons x Million USD

Germany

China

Italy

France

South Korea

England

U.S.A.

Belgium

Spain

Japan

Top 10 Country Total

Others

Total

41

65

20

11

13

6

5

8

4

5

178

65

243

264

259

116

80

77

48

43

36

29

21

974

310

1.284

2012 (6 Months)

1.3. EXPORT OF PLASTICS PRODUCTS:

21,16 million tons in 2011, export of plastics products was 656 million tons in the fi rst 6 months of 2012. If this trend continues, the exports are predicted to increase to 1,31 million tons by the end of the year with a 13% increase compared to 2011.

3,5 USD billion in 2011, exports of plastics products were 1,94 USD billion in the fi rst 6 months of 2012. If this trend continues, the export is predicted to increase to 3,88 USD billion by the end of the year with an 11 % increase compared to 2011.

Exports of fi nished products make up the majority of total plastics export of Turkey in terms of both amount and value. According to İMMİB (İstanbul Mineral and Metal Exporters’ Association) data, exports records of plastics and plastics products (including raw material) have reached $2,31 billion in the fi rst 6 months of 2012 with an increase of 9,8 % compared to the same period of 2011.

Turkey exports plastics products to approximately 200 countries. In 2011, 10 countries held 56 % of total, and 55 % of total value of export. Share of top 10 countries fell down to 54 % in amount and 52 % in value in the fi rst 6 months of 2012. This shows that exporters of plastics are head towards diff erent markets. For the last two years, Iraq, Germany, and Russia have made up the top 3 countries of Turkey’s plastics export.

Top 10 Countries in Turkish plastics Product Imports

1.2. IMPORT OF PLASTICS PRODUCTS:

Having been 483.000 tons in 2011, import of plastics products was at the level of 243.000 tons in the fi rst 6 months of 2012. If this trend continues, import of plastics fi nished products is expected to increase to 487.000 tons by the end of the year with a 1% increase compared to 2011.

2,7 USD billion in 2011, the import of plastics products was 1,3 USD billion in the fi rst six months of 2012. If this trend continues, import is predicted to increase to 2,6 USD billion by the end of the year, decreasing by 3 % compared to 2011 values.

Imports of plastics fi nished products hold a small place in terms of both amount and value in Turkey’s total import of plastics Foreign trade defi cit of the sector arises from the ongoing dependency on import.

For the last 2 years, plastics products have been imported from more than 100 countries. Imports made from the top 10 countries in the fi rst 6 months of 2012 make up the 73 % of the amount, and 76 % of the value of total import. Germany, China, and Italy have retained their status of the fi rst 3 countries Turkey has been importing plastics products from, for the last 2 years. China is the country we have imported the highest amount of plastics fi nished products from.

FROM THE INDUSTRY

Page 95: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

93

Iraq

Germany

Russia

Iran

France

Romania

England

Azerbaijan

Georgia

Bulgaria

Top 10 Countries

Rest of the world

Total

179

64

56

62

42

58

49

56

48

28

643

551

1.158

415

233

202

193

167

167

165

165

130

95

1.931

1.756

3.485

2011

COUNTRIES x 1000 Tons x Million USD COUNTRIES x 1000 Tons x Million USD

Iraq

Germany

Russia

Azerbaijan

England

France

Iran

Romania

Georgia

Libya

Top 10 Countries

Rest of the world

Total

113

32

32

36

27

24

24

24

25

21

357

300

656

250

111

108

94

88

87

86

68

63

55

1.011

931

1.942

2012 (6 Months)

6.000

5.000

4.000

3.000

2.000

1.000

0

80,070,060,050,040,030,020,010,00,0

2007

4.069

57,6

3.668

51,3

3.657

50,4

4.322

58,6

4.815

64,5

5.066

66,9

Consumption (x1000 Tons)

Consumption Per Capita

2008 2009 2010 2011 2012 / T

In the fi rst 6 months of 2012, average unit price of plastics products was USD 5.276 / ton for imports, and USD 2.958 / ton for exports, which means that the average unit price for exports amounts to 56 % of the average unit price for imports. In the same period, average unit price fell by 4 % for imports, and by 2 % for exports. In plastics products, unit import prices have always been higher than unit export prices since 2000. These prices were equalized in 2006 but the gap has been widened with the increase in import prices since then.

1.4. DOMESTIC CONSUMPTION OF PLASTICS PRODUCTS:

Having been 2,7 million tons in 2000, domestic consumption of plastics products increased to the level of 6,1 million tons in 2011, followed by 3,25 million tons in the fi rst 6 months of 2012. If this trend continues, domestic consumption is predicted to reach 6,5 million tons at the end of 2012 with 7% of domestic consumption being met by imports. However, 1.300 tons of 6.500 ton plastics product that is predicted to be sold in domestic market is exported indirectly through exporting industries such as automotive, packaging, construction, and electronics. The remaining 5.200 tons, on the other hand, will be used directly by consumers. Direct consumption of plastics products by consumers in Turkey fell down to 51 and 50 kg per capita in 2008 and 2009 respectively, while 58 Kg in 2007. Consumption per capita which started to increase by 2009 is predicted to reach 67 Kg by the end of 2012. This level of consumption per capita is at the level of 60 % of developed western societies. This shows that the domestic market is far below the saturation point and that potential demand for consumption of plastics in Turkey is very high.

Consumption of plastics in top 10 provinces of production of plastics is at the level of 45 % of total consumption in Turkey. Total consumption of plastics in 5 provinces where founding associations of PLASFED are located (İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, and Kayseri) makes up 35 % of total consumption in Turkey.

Top 10 Countries of Turkey’s plastics Products Exports

Total and Per Capita Consumption of Plastic Products

FROM THE INDUSTRY

Page 96: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

94

2.1. PRODUCTION OF PLASTICS RAW MATERIALS:

In the fi rst 6 months of 2012, PETKİM produced 335.000-ton PE, PP and PVC, and other manufacturers produced about 75.000-ton PET and

25.000-ton PS, and in the end of 2012, it is expected to follow a pattern similar to the level of composition in 2011. On the other hand, percentage

of LDPE, HDPE, PVC, PP, PS, and PET in total production of raw materials in the fi rst 6 months of 2012 is known to keep the same level as 2011.

2.2. PLASTICS RAW MATERIAL IMPORTS:

Total plastics raw material imports, which were 5,2 million tons in 2011, reached the level of 2,87 million tons in the fi rst 6 months of 2012,

which is expected to increase to reach 5,73 million tons by the end of 2012 if this trend continues. This means, the total plastics raw material im-

ports may increase by 10 % in value compared to 2011.

Production

Import

Export

Domestic Consumption

Use in Indirect Export

Direct Distribution to Consumers

Foreign Trade Surplus

Export / Production ( % )

Import / Domestic Consumption ( % )

Export / Import ( % )

6.709

483

1.158

6.034

1.273

4.761

675

178

240

7.336

487

1.313

6.510

1.400

5.110

826

18

7

270

8,5

0,7

13,3

6,9

7,6

7,3

22,3

28.459

2.646

3.485

27.620

839

1210

132

31.064

2.406

3.535

29.935

1.129

118

147

5,3

-3,0

11,4

3,7

56,9

2011 2012 T 2012 T% Increase % Increase2011

x 1000 TONS MILLION USD

1.5. SUPPLY AND DEMAND EQUILIBRIUM IN PLASTICS PRODUCTS AND EXPECTATIONS FOR 2012:

Predictions based on the data of fi rst 6 months of 2012 show that plastics products production will increase by 9 % in tonnage and 5 % in va-

lue while import will increase by 1 % in tonnage and decrease by 3 % in value; export will increase by 13 % in tonnage and 11 % in value; domestic

consumption including the indirect export will increase by 7 % in tonnage and 4% in value, foreign trade surplus will increase by 22 % in tonnage

and 57 % in value, 18 % of domestic production in tonnage and 11 % in value will be exported; 7 % of domestic consumption in tonnage and 8 %

in value will be met by import, the amount of goods distributed directly to consumers will increase by 7,2 %; and the import coverage to exports

will be 270 % in tonnage and 147 % in value by the end of 2012.

Plastics Products Supply and Demand Equilibrium and Expectations For 2012

According to our estimations, total plastics raw material imports will have increased by 10 per cent in tonnage, and 3 per cent in value by the end of this year. In 2012, Import coverage ratio of export is expected to be double-digit for the fi rst time this year. While the top three countries we import materials from – Saudi Arabia, Germany, and Belgium – receive a total share of 32 per cent from total plastics raw material imports, Turkey uses its competitive advantage by importing from more than 100 countries.

2. PLASTICS RAW MATERIAL:

FROM THE INDUSTRY

Page 97: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

95

In the fi rst 6 months of 2012, total amount of plastics raw material imports was made up of PP by 29 %, PE by 25 %, PVC by 15 %, PS by 10 %,

and PA by 10 %. Share of all other plastics raw materials in total amount of imports is about 11%.

Having been 9,9 USD billion in 2011, plastics raw material import was 5,13 USD billion in the fi rst 6 years of 2012, and is expected to reach

10,25 USD billion if this trend continues. This means, compared to 2011, total PLASTİCS raw material imports are expected to increase by 3 % in

value in 2012.

In the fi rst 6 months of 2012, total value of plastics raw material import was made up of PP by 28%, PE by 23%, polyacetals by 13%, PS by 11

%, and PVC by 9 %. Share of all other plastics raw materials in total value of import is about 16 %.

In 2011 and the fi rst 6 months of 2012, Turkey imported plastics raw material from more than 100 countries with 10 countries accounting for

approximately 62 % in amount and 64 % in value of total import in the fi rst 6 months of 2012. As it was the case in 2011, the fi rst 3 place in total

plastics raw material import was Saudi Arabia, Germany, and Belgium in the fi rst 6 months of 2012. These 3 countries have a share of 32 % in our

total plastics raw material import.

Saudi Arabia

Germany

Belgium

Netherlands

South Korea

Iran

France

Spain

Italy

U.S.A.

TOP 10 COUNTRIES

REST OF THE WORLD

TOTAL

845

387

350

217

214

241

199

270

221

235

3.179

2.039

5.218

1.398

1.041

728

492

490

474

464

450

417

380

6.335

3.597

9.932

2011

Saudi Arabia

Germany

Belgium

South Korea

Iran

Netherlands

Italy

Spain

France

U.S.A.

TOP 10 COUNTRIES

REST OF THE WORLD

TOTAL

512

180

179

130

165

112

107

120

126

140

1.772

1.094

2.866

796

463

360

269

260

250

240

226

222

204

3.290

1.834

5.124

2012 (6 Months)

COUNTRIES x1000 Tons x Million USD COUNTRIES x1000 Tons x Million USD

Top 10 Countries of Turkey’s plastics Raw Material Imports

FROM THE INDUSTRY

2.3. PLASTICS RAW MATERIAL EXPORT:

According to the evaluations based on amounts, plastics raw material exports, which were 492.000 tons in 2011 reached 297.000 tons in the

fi rst 6 months of 2012, which is expected to reach 595.000 tons by the end of the year with a 21 % increase compared to 2011 data, if this trend

continues.

According to the evaluations based on values, plastics raw material exports, which were 894 USD million in 2011 reached 504 USD million

in the fi rst 6 months of 2012, which is expected to reach 1 USD billion by the end of the year with a 13 % increase compared to 2011 data, if this

trend continues.

For the last 2 years, plastics raw material has been exported to more than 100 countries. However, top 10 countries of Turkey’s exports had

52% share in amount and 45% share in value of total imports in 2011. In the fi rst 6 months of 2012, share of the top 10 countries increased to 58

% in amount and value. In the fi rst 6 months of 2012, Germany, Italy, and Russian Fed. took the fi rst 3 places in Turkish plastics raw material export.

Page 98: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

96

Plastics raw materials average import unit price is observed to be $1788 / Ton in the fi rst 6 months of 2012 with a 6 % decrease in comparison

to 2011 average.

plastics raw materials average export unit price is observed to be $1696 / Ton in the fi rst 6 months of 2012 with a 7 % decrease in comparison

to 2011 average.

2.4. SUPPLY AND DEMAND EQUILIBRIUM IN PLASTICS RAW MATERIAL, AND 2012 EXPECTATIONS:

While 68 % of domestic raw materials was exported in the fi rst 6 months of 2012, 95 % of domestic consumption of plastics raw material was

met by import. As a result of the increase in exports, import coverage ratio of export increased to 10 %.

Estimations based on the data of the fi rst 6 months of 2012 show that, in plastics raw material, production will remain at the same level of

870.000 tons, imports will increase by 10 %, exports will increase by 21 %, domestic consumption will increase by 7 %, foreign trade defi cit will

increase by 9 %, 68 % of domestic products will be exported, 95 % of domestic consumption will be met by imports, and import coverage ratio of

export will increase to 10 % by the end of 2012.

Germany

Russia

Italy

Greece

Egypt

Ukraine

Bulgaria

Azerbaijan

Iran

Israel

TOP 10 COUNTRIES

REST OF THE WORLD

TOTAL

34

28

36

34

33

17

26

22

12

18

260

232

492

88

72

65

45

42

40

39

38

32

28

489

405

894

2011

Germany

Italy

Russia

Iran

Greece

Egypt

Bulgaria

Azerbaijan

Romania

Belgium

TOP 10 COUNTRIES

REST OF THE WORLD

TOTAL

20

24

13

16

25

24

19

11

10

10

172

125

297

50

41

34

34

31

29

23

19

17

15

293

211

504

2012 (6 Months)

COUNTRIES x1000 Tons x Million USD COUNTRIES x1000 Tons x Million USD

Production

Import

Export

Domestic Product

Foreign Trade Deficit/ Surplus

Export / Production ( % )

Import / Domestic Consumption ( % )

Export / Import ( % )

870

5.218

492

5.596

-4.726

57

93

9

435

2.866

297

3.004

-2.569

68

95

10

2011 2012 (6 Months)

870

5.732

595

6.008

-5.138

68

95

10

0

10

21

7

9

2012 (T) % Increase (2012 / 2011)

Top 10 Countries of plastics Raw Material Export in 2011 and (First 6 Months of) 2012

Supply and Demand Equilibrium in plastics Raw Materials (x 1.000 Tons)

FROM THE INDUSTRY

Page 99: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

97

FROM THE INDUSTRY

Countries manufacturing cheaper plastics processing machines which make the plastics industry for-eign-dependent threatens the domestic manufacturers of machinery. According to the estimations of a survey conducted by PLASFED, in 2012, there will be a 7 percent decrease in production and 9 percent de-crease in imports of plastics processing machinery in comparison to previous year. Also, domestic sales of plastics processing machinery are predicted to decrease by 10 percent while exports are predicted to in-crease by 5 percent.

3. PLASTICS PROCESSING MACHINES:

3.1. PRODUCTION OF PLASTICS PROCESSING MACHINES:

Having been 53 USD million in 2003, production of plastics processing machinery increased to 243 USD million in 2008, and 296 USD million in 2011 after a decline in 2009 and 2010 which was due to the negative eff ects of global crisis. Production is expected to decline to 274 USD million by the end of 2012 with a 7,4 % decrease in value in comparison to 2011 data.

First 6 months’ data of 2012 show that production will increase by 6,8 % in injection machines and 633 % in extrusion machines, and that production of accessories and parts will decrease by 54 % in comparison to 2011 data.

350

300

250

200

150

100

50

0

Mill

ion

US

D

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

53

83

141164

180

243

167179

296

137

274

GTİP NO 2011 2012 / 6 2012 / T% Increase (T)

2012/2011

847710 Injection Machines 19,1 10,2 20,4 6,8

847720 Extrusion Machines 5,6 20,5 41,0 633,2

847730 Blasting Machines 67,9 2,5 5,1 -92,5

847740 Machine for Molding of Outer Tire 29,0 10,6 21,2 -26,8

847751 Back coating and forming machine 17,8 0,8 1,6 -91,0

847759 Presses 14,4 9,9 19,7 36,8

847780 Cutting, splitting, and forming machines 20,0 54,6 109,2 446,7

847790 Accessories and parts 122,3 27,9 55,8 -54,3

Total 296,1 137,0 274,0 -7,4

Production of Plastic and Rubber Processing Machinery

Production of Plastics Processing Machines (Million $

Page 100: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

98

In the fi rst 6 months of 2012, injection machines had a 7 % share, extrusion machines had a 15 % share, cutting-splitting and forming machi-

nes had a 40 % share, accessories and parts had a 20 % share in total production of plastics processing machines.

3.2. PLASTİCS PROCESSING MACHINERY IMPORTS:

Having been USD 257 million in 2003, import of plastics processing machines and their accessories and parts increased constantly and reac-

hed 507 USD million in 2008, and then 692 USD million in 2011 after a decline to 312 USD million in 2009 due to the negative eff ects of global crisis.

Import of plastics processing machines has reached its peak level in 2011.

First 6 months’ data of 2012 shows that by the end of the year, there will be a signifi cant decline in the imports of all machines, accessories

and parts in comparison to 2011. Imports in total plastics processing machines are expected to decline by % 9,3 compared to 2011 data.

In the fi rst 6 months of 2012, cutting, splitting, and forming machines had a 30 % share, injection machines had a 28 % share, and extrusion

machines had a 21% share in total import.

In the fi rst 6 months of 2012, 10 countries had a 91 % share in value, and 92 % in piece of total imports. China, Germany, and Italy are the fi rst

3 countries of plastics processing machineries imports. China, which was in the second place in total imports in 2011 took the fi rst place in the fi rst

6 months of 2012.

800

700

600

500

400

300

200

100

0

Mill

ion

US

D

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

257

408 421459

486 507

312

452

692

314

627

Source: TUİK

GTİP NO 2011 2012/6 2012/T% Increase (T)

2012/2011

847710 Injection Machines 203,3 89,3 178,6 -12,2

847720 Extrusion Machines 138,7 66,1 132,2 -4,7

847730 Blasting Machines 20,4 5,1 10,3 -49,7

847740 Machine for Molding of Outer Tire 27,2 10,7 21,5 -21,0

847751 Back coating and forming machine 31,9 15,6 31,2 -2,4

847759 Presses 34,4 11,4 22,8 -33,6

847780 Cutting, splitting, and forming machines 192,3 94,7 189,4 -1,5

847790 Accessories and parts 43,3 20,6 41,2 -4,8

Total 691,6 313,6 627,2 -9,3

Imports of Plastic Processing Machineries

Import of Plastics Processing Machines, Accessories and Parts (Million $)

FROM THE INDUSTRY

Page 101: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

99

3.3. EXPORT OF PLASTICS PROCESSING MACHINES:

Having been 21,6 USD million in 2003, exports of plastics processing machines, and their accessories and parts, increased constantly and reached 94,6 USD million 2008, and then 102,6 USD million in 2011 after a decline in 2009 and 2010 due to the negative eff ects of global crisis. By the end of 2012, exports are estimated to increase to 107,4 USD million with a 4,7 % increase in comparison to 2011.

120,0

100,0

80,0

60,0

40,0

20,0

0

Mill

ion

US

D

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

21,6

32,9

56,965,5

71,6

94,6

64,972,3

102,6

53,7

107,4

Production of Plastics and Rubber Processing Machinery

Export of Plastics Processing Machines, Accessories And Parts ( Million ABD $ )

GTİP NO 2011 2012 / 6 2012 / T% Increase (T)

2012/2011

847710 Injection Machines 9,6 5,1 10,2 6,8

847720 Extrusion Machines 2,8 10,2 20,5 633,2

847730 Blasting Machines 27,1 1,0 2,0 -92,5

847740 Machine for Molding of Outer Tire 11,6 4,2 8,5 -26,8

847751 Back coating and forming machine 7,1 0,3 0,6 -91,0

847759 Presses 5,7 1,4 2,9 -49,8

847780 Cutting, splitting, and forming machines 8,0 24,3 48,7 507,2

847790 Accessories and parts 30,6 7,0 14,0 -54,3

Total 102,6 53,7 107,4 4,7

Source : TUİK

2011 2012 / 6 Months

COUNTRIES Million $ x pcs COUNTRIES Million $ x pcs

Germany 210 1.068 China 86 1.575

China 130 5.459 Germany 68 405

Italy 104 2.422 Italy 41 286

Austria 44 143 Japan 22 21

Taiwan 35 383 Taiwan 19 174

France 27 88 Austria 19 89

Switzerland 24 70 U.S.A. 14 45

Netherlands 21 104 Netherlands 5 7

Japan 16 32 India 5 21

Canadat 15 32 South tKorea 5 113

TOP 10 COUNTRIES 624 9.801 TOP 10 COUNTRIES 286 2.736

REST OF THE WORLD 67 771 REST OF THE WORLD 28 237

TOTAL 692 10.572 TOTAL 314 2.973

Plastik İşleme Makineleri ve Aksam ve Parçaları İthalatı (Milyon $)

FROM THE INDUSTRY

Page 102: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

100

In the fi rst 6 months of 2012, cutting-splitting machines had a 44 % share, accessories and parts had a 13 % share, extrusion machines had a 19 % share, and injection machines had a 10 % share in total exports of plastics processing machines. In the fi rst 6 months of 2012, plastics processing machines exported to 10 countries accounted for 55 % of total exports in value, and 45 % in pieces. Russia, Iran, and Bulgaria took the fi rst 3 places in exports

2011 2012 / 6 Months

COUNTRIES Million $ x pcs COUNTRIES Million $ x pcs

Iran 17,2 507 Russia 6,1 148

Russia 14,5 271 Iran 4,8 162

Azerbaijan 5,2 141 Bulgaria 3,8 71

Bulgaria 4,8 146 Azerbaijan 3,0 48

Romania 4,2 59 South Africa 2,5 15

Germany 3,8 52 Germany 2,5 16

South Africa 3,4 14 Iraq 2,1 102

Kazakhstan 3,1 155 Kazakhstan 1,9 146

Uzbekistan 2,4 75 Morocco 1,5 9

Iraq 2,2 149 Libya 1,5 25

TOP 10 COUNTRIES 60,8 1.569 TOP 10 COUNTRIES 29,8 742

REST OF THE WORLD 41,7 1.444 REST OF THE WORLD 23,9 900

TOTAL 102,6 3.013 TOTAL 53,7 1.642

Top 10 Countries of Our Plastics Processing Machine Export

3.4. FOREIGN TRADE PRICES OF PLASTİCS PROCESSING MACHINES:

Average unit import price of plastics processing machines and their accessories and parts decreased to 12,06 dollars / kg in the fi rst 6 months of 2012 from 13,25 dollars / kg in 2011. In this period, average import prices declined by 9 %.

GTİP NO 2011 2012 / 6% Increase (T)

2012/2011

847710 Injection Machines 6,97 5,99 -14,0

847720 Extrusion Machines 22,15 21,07 -4,9

847730 Blasting Machines 27,79 18,45 -33,6

847740 Machine for Molding of Outer Tire 18,48 12,70 -31,3

847751 Back coating and forming machine 13,79 9,13 -33,8

847759 Presses 23,64 15,83 -33,0

847780 Cutting, splitting, and forming machines 20,13 23,82 18,4

847790 Accessories and parts 35,72 47,76 33,7

Total 13,25 12,06 -9,0

Import Unit Prices of Plastics Processing Machines ( $ / Kg )

It is seen that average unit import price of plastics processing machines and their accessories and parts increased to 12,24 dollars / kg by a 9,4 increase in the fi rst 6 months of 2012 while 11,2 dollars / kg in 2011. In 2012, import unit price is observed to increase in all items except injection, press, cutting, splitting, and forming machines.

Unit import price of plastics processing machines have always been higher than unit export prices since 2003. This shows that Turkey impor-ted higher-value-added machines while producing and exporting lower-value-added machines over past years.

3.5 FOREIGN TRADE DEFICIT IN PLASTICS PROCESSING MACHINES:

Turkey always has a foreign trade defi cit in foreign trade of plastics processing machines. In 2011, foreign trade defi cit peaked with 589 USD mil-lion. Foreign trade defi cit is expected to decline to 520 USD million with a 12% decrease.

In 2012, foreign trade defi cit is expected to decline signifi cantly in all items except back coating machines, and accessories and parts.

Injection machines have a 33 % share, cutting, splitting and forming machines have a 27 % share, and extrusion machines have a 21 % share in total foreign trade defi cit of plastics processing machines.

FROM THE INDUSTRY

Page 103: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

101

Domestic sales are expected to decline signifi cantly in all machines except extrusion machines in 2012.

Between 2003 and 2012, plastics sector invested 5,7 USD billion in machinery and equipment, which was made up of injection machines by 25 %, extrusion machines by 19 %, cutting, splitting and forming machines by 28 %. Within the machinery investment made in the fi rst half of 2012, injection machines had a 24 % share, extrusion machines had a 19 % share, and cutting, splitting and forming machines had a 10 % share.

3.7. ESTIMATION OF SUPPY & DEMAND EQUILIBRIUM FOR PLASTICS PROCESSING MACHINES IN 2012:

In PLASTİCS processing machines, accessories and parts sector, 274-million-dollar production, 627-million-dollar imports, 107-million-dollar exports, and 794-million-dollar domestic sales (plastics sector’s investment on machinery and equipment) are expected in 2012.

It is estimated that 79 % of domestic sales in plastics processing machines, accessories and parts sector (sector’s investment on machinery and equipment) will be met by imports, 39% of total production will be exported, and import coverage ratio of export will be 17 % in 2012.

GTİP NO 2011 2012 / 6% Increase (T)

2012/2011

847710 Injection Machines 212,9 188,8 -11,3

847720 Extrusion Machines 141,5 152,7 7,9

847730 Blasting Machines 61,1 13,3 -78,2

847740 Machine for Molding of Outer Tire 44,6 34,2 -23,3

847751 Back coating and forming machine 42,6 32,1 -24,6

847759 Presses 43,1 39,6 -7,9

847780 Cutting, splitting, and forming machines 204,2 249,9 22,4

847790 Accessories and parts 135,1 83,1 -38,5

Total 885,2 793,8 -10,3

2011 2012 / 6 2012 / T% Increase (T)

2012/2011

Production 296 137 274 -7,4

Import 692 314 627 -9,3

Export 103 54 107 4,7

Domestic Sales 885 397 794 -10,3

Export / Production ( % ) 35 39 39

Import / Domestic Sales ( % ) 78 79 79

Export / Import ( % ) 15 17 17

Domestic Sales Of Plastics Processing Machines (Million $

Supply & Demand Equilibrium For Plastics Processing Machines (Million $)

3.6 DOMESTIC SALES OF PLASTICS PROCESSING MACHINES ( MACHINERY AND EQUIPMENT INVEST-MENTS OF PLASTİCS SECTOR):

In parallel with the increase in processing capacity, plastics sector makes investments on machinery and equipment increasingly. 288 USD million in 2003, sector’s investment on machinery and equipment peaked with 885 USD million in 2011. Total investment on machinery and equ-ipment is expected to decline to 794 USD million with a 10,3 % decrease in 2012.

900

800

700

600

500

400

300

200

100

0

Mill

ion

US

D

2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012/6 2012/T

Domestic Sales of Plastics and Rubber Processing Machinery

FROM THE INDUSTRY

Page 104: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

102

4. CONCLUSION:Our country has the highest plastics pro-

cessing capacity in Eurasia territory and ex-ports the highest amount of PLASTİCS prod-ucts. In spite of the crisis and recession in EU countries, which make up our most important market, and cooling-down easures taken in Turkey for a “soft landing”, the industry both managed to grow and increase its export in the fi rst six months. Turkish plastics sector keeps its role as the leading light of its territory. We have a serious technological experience in the production of packaging, construction materi-als, domestic appliances, automotive, and agri-culture, which reaches the extent that techni-cal labor force is transferred from Turkey while new investments are being made in surround-ing countries.

However, fl uctuations in raw material prices and extreme value of Turkish Lira have aff ected the profi tability and capital power of our companies negatively. The gap between the prices of our export and import products does not narrow down for years. Incentives

granted to investments made on plastics pro-cessing in Middle East pose future risks. It would be good for our companies to pay more attention to R&D work intended for increasing the added value and profi tability in products they manufacture, as well as giving importance to manufacturing products for sectors such as electronics, communication, defense industry, and health, which operate on advanced tech-nology.

Turkey is a country which meets 70% to 80 % of its demand of plastics processing ma-chines, accessories and parts through imports as a net importer in these products, and cannot provide suffi cient added value with very low export price fi gures even though unit export prices have exceeded import prices in 2012. While the plastics sector grows rapidly, produc-tion of PLASTİCS processing machines does not develop in parallel with the speed of this growth, thus melting down rapidly in the face

of the import from manufacturers of cheaper machinery, particularly China. Lack of a govern-ment strategy for plastics processing machines industry, lack of protection for domestic manu-facturers, and domestic manufacturer’s prefer-ence of cheaper and second-hand machine im-port together cause Turkish plastics processing machine industry to shrink down rapidly.

Adoption of a new vision and roadmap for the sector, and acceptance of this as a govern-ment policy is the duty of non-governmental organizations that manufacturers of plastics processing machines are affi liated with. Stra-tegic targets that may be adopted by plastics processing machines, accessories and parts industry can be summed up as follows:

Using cheap and qualifi ed labor and expe-rience in advantage of machinery manufacture, Turkey can establish the incentive infrastruc-ture to attract global machinery manufacturers to investment in Turkey, and special incentives can be provided for investments on plastics processing machines to be made in Turkey by global players. Turkey can be made a manufac-turing and export base for at least certain mod-els of plastics processing machines through an incentive infrastructure implemented this way. If this is achieved, other models of ma-chines can be manufactured in Turkey to meet the machinery need of the Western world. In order to achieve this goal, a “Precompetitive Cooperation” should be established between the manufacturers of such machines and manufacturers of parts for these machines. For sustainability of global competition, the rela-tionship between manufacturers of machinery and parts should be considered a long-term “Business Alliance” based on mutual trust and common design. Otherwise, it is possible that the global players mentioned meet their need for accessories and parts from abroad after in-vesting in Turkey, transferring the added value to abroad. Turkey’s status as a global player in machine manufacture will make it possible for accessories and parts intended for the industry to be manufactured rapidly and exported with a greater added value.

Today, production of machines that pro-vide added value requires large-scale R&D expenditures. Due to the insuffi ciency of their fi nancial power, it is diffi cult for domestic manufacturers of machinery, all of which are SMEs, to make R&D spending of such scale to reach a technological level of the machines manufactured in the West. For this reason, in-troduction of Turkish plastics processing indus-try into parts supply system of global players, and turning Turkey into a manufacturing and export base of accessories and parts of plastics processing machines by manufacturing acces-sories and parts of desired level of quality, in-

stead of main machines, in Turkey, could be the a second strategy that can be followed.

In accordance with the Article 84, machin-ery export, which was 1.7 USD billion in 2001, reached the level of 11.4 USD billion with a 22 % increase in 10 years. Germany raised its ex-port of machinery, which was 80 USD billion in 1991, to 221 dollars in 2010; and China raised its export of 3.2 USD billion in 1992 to 309 USD billion in 2010.

Turkish Machinery Industry aims to be one of world’s top 5 fi ve exporters of machin-ery with an export value of 100 USD billion by 100-billion-dollar machinery export in our country’s aimed 500-billion-dollar total export in 2023, and increase its share in total export to 20 %, which is the level prevalent in developed countries. The rate of machinery export in total export is 20 % in China, 18 % in Germany, 14 % in the USA, 19 % in Japan, and 9 % in Turkey. When the global rates of increase in the ex-port of Machinery and Accessories and the rate of 10-year increase among top 30 exporting countries between the years 2001 and 2010 are analyzed, Turkey is in the 4th place with a 22 % increase. While China leads these growth rates with 29 %, it is followed by Czech Repub-lic, Poland, and our country. Nevertheless, in spite of a global machinery export of 1.766 USD billion in 2012, the export of Turkey in the same year was 9.42 USD billion, which amounts to a very small share of 0,53 % in global export of machinery.

According to 2011 data of EUROMAP (Eu-ropean plastics and Rubber Machinery), which PAGDER is a member of, in Europe, 992 com-

panies operating in PLASTİCS and rubber pro-cessing machinery sector made a production of 9.779 billion Euros, and exported 7.032 billion of this production. While Germany leads this production with 50,2 %, and is followed by Italy with 23 %, Turkey received a 1,3 % share from total production. Exports are also led by Germa-ny with 47 %, which is followed again by Italy with 19,2 %, while Turkey had a 0,7 % share in total export. One of the leading manufac-turers and exporters of the world, China made 28,4 % of its total export of plastics Processing Machinery to Germany, 27,9 % to Japan, and 12 % to Taiwan in this term. Germany, Italy, and France led EUROMAP members by 67,8 %, 12,5

FROM THE INDUSTRY

Page 105: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

103

%, and 10,5 % respectively.

As indicated by these values, China is not a trouble for only Turkish plastics processing machinery sector, but for the entire world. We should not overlook this fact while forming the future projections. Instead of a total price and piecewise competition with China, we should act in coordination with the Chinese factor for accessories and parts with lower added value, for which the Turkish plastics processing indus-try has no chance of competition, and trans-form this factor into industry’s force by combin-ing with a concept of fl exible production.

With technological advantage and stable industrial culture compared to neighboring countries, Turkey’s plastics processing machin-ery sector should contribute to attaining our 2023 goals and raising Turkey’s share in global trade of machinery

With the new incentive law, machinery sector stands out as one of the sectors sup-ported in all provinces and incentive territories except İstanbul. Undoubtedly, the reason for this privilege is that machinery sector stands out as one of the locomotives for attaining 2023 goals by undertaking 20 % of these goals. Members of the sector in investment planning should make investments in Orga-nized Industrial Zones to benefi t from extra discounts before the end of the term defi ned as the promotional term.

Making mutual investments in Turkey with colleagues of Western European (Germany, Austria, Italy) and Far Eastern (China, Taiwan) origin to take the opportunity of the new in-centive law, will open up new horizons for our plastics processing machinery sector. Combin-ing our outstanding traits of fl exibility and en-trepreneurship with their traits of innovative production and powerful capital force, which we lack, we can turn Turkey into a window that opens to Europe for Far East, and a base that can provide competitive quality and price advantages with Far East for Europe. The op-portunities that the new incentive law provides to well-known foreign manufacturers of ma-chinery with globally-accepted quality should be communicated well by relevant manufactur-ers, and these manufacturers should be invited to Turkey.

PAGDER has been sharing her opinions on second-hand plastics processing machines with General Directorate of Export of the Minis-try of Economy since the last quarter of 2009. While forming these opinions, PAGDER tried to consider plastics sector of the country as a whole, looking out for the benefi t of the entire sector and trying to be fair. It has been tried to create new opportunities for the manufactur-ers of plastics Processing Machines. PAGDER’s

recorded second-hand import requests in this period were 344 injection, 30 extrusion, 31 blow molding, and 161 other kinds of machines, and PAGDER approved the import of 392 of these machines, and disapproved 1174 of them.

Considering that 2696 new injection machines, 607 extrusion machines, 96 blow molding machines were imported to Turkey in 2011, the actual threat turns out to be new machines, rather than used ones. plastics sec-tor made an investment of 886 USD million in 2011, and 194 millions of this investment was from the domestic manufacturer, and 692-mil-lion-dollar part was met by imports. While the sector meets the 16 % of investment made in country in 2003 and about 33 % in 2011, it is still far from the suffi cient level.

Trying to do its part of second-hand ma-chines in the best way, PAGDER helps the sec-tor members with the machines imported from Far East before Protection Offi ce of the General Directorate of Import, and puts its staff in the service of sector members at the point of infor-mation and coordination. As well as the infor-mation meetings held recently on this subject,

applications of “implementation of supervi-sion” by the sector members are accompanied.

In order to attain the 500-billion-dollars goal in 2023, the sector should do its part and keep an import growth of 25% for consecu-tive years. In order to facilitate this aggressive growth, the sector has to gain confi dence of Turkish plastics sector, which keeps growing and has taken the third place in processing ca-pacity in Europe. If manufacturers of plastics processing machines manage to gain this mo-mentum, it will not have much diffi culty with making itself accepted in export markets.

One of the locomotives of Turkish national economic growth, plastics industry is predicted to make a USD 5.7 billion investment in machin-

ery and equipment between the years 2003 and 2012. However, the fact that 80 % of this investment was met by imports, as it is the case in raw material, is a quite sad occasion. When the import volume of the sector is analyzed, sixty per cent of import is made from the coun-tries such as Europe, USA, and Japan, which make production with advanced technology. The forty-percent share, on the other hand, is made up of countries with cost advantage, such as China, Taiwan, and Korea.

The market which showed a record growth in 2011 is expected to shrink down by 10 percent in 2012. Both cooling-down mea-sures implemented in domestic market and es-calating fi nancial crisis in Europe have caused investment decisions to be suspended.

Having been able to meet the need up till the last two decades, Turkish manufacturers of PLASTİCS processing machinery lost signifi -cant market share to fi rst Europe, and then to Far Eastern machinery manufacturers spread rapidly to the world. After 80s, Turkish plastics sector attained a trend of rapid growth both in domestic market and in export. However, they could not follow this trend due to the failure domestic manufacturers to adopt technologi-cal innovations and fi nd instruments to fi nance the customer. They are in a more competitive status in production of auxiliary equipment, ac-cessories, and molds, which require relatively less capital. It is also obvious that our small number of machinery manufacturers keep competing successfully both inside and outside the country.

Today, large machinery manufacturers manufacture only the most critical parts in their facilities, rather focusing on the engi-neering part, and trying to develop processing technology. To this end, they cooperate with world’s leading plastics processing companies. In this way, they increase their market share by developing more effi cient assembly lines that consume lower energy and depend less on hu-man force. Considering the presence of compa-nies with large scale production in our country, it will be good for both parties to attempt such cooperative activities in medium term.

It is seen that the shares of many large groups that have a say in the market belong to private investment corporations. Even though such companies incorporate advanced tech-nology, it is impossible for them to sell their goods in global markets without a strong fi -nancial support. In order for Turkish domestic machinery manufacturers to keep growing, they should be supported with special fi nancial instruments.

FROM THE INDUSTRY

Page 106: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

104

PLASFED Greets Thee We are currently

feeling proud of our-selves for bringing in a new publication to the sector as PLASFED. Our journal, initially, aims to increase the com-munication within the sector. The information exchange and sharing of the problems amongst both the members of founding associations and other members of the sector and the op-

portunity for our colleagues to have more knowl-edge on their associations and federations are our most important purposes. On the other hand, we want to make the public hear our voice that will even get stronger when we are together. We desire for this publication, which is currently the common voice of fi ve associations to pros-per and develop with the participation of other associations to our federation. We would like to extend our deepest gratitude to PAGDER Press and Advertisement Media Committee, especially to the President of PAGDER (Plastic Industrialist Association) Hüseyin Semerci, who has been a cornerstone in bringing the fi rst issue into life, all association presidents and members of board of directors, press team and our esteemed sector members who supported our publication with their advertisements. ‘Plastic’, which derives from the Ancient Greek word ‘Plasticos’ which means easily shapeable, is one of the indispens-able materials for humanity and technologies which increase the quality of life of mankind. The one common duty of our sector members must be to contribute in providing the sector to receive the due respect and attention by continuously expressing the advantages and the aforemen-tioned contributions to mankind of plastic mate-rials in every platform they attend to.

Message from PLASFED Member Associations

Plastic industrialists deserve a sector assembly

We are jointly work-ing for the development of our sector which has the 3. biggest production capacity within Europe with its investments, ex-ports and high-powered structure. We must be ready to take new steps, leap forward in order to strengthen and develop

this union even more. The establishment of PLAS-FED (Plastic Industrialists

Federation) has been the fi rst fruitful outcome of this roborant collocation. Now, we have initi-ated a new initiative for the establishment of our sector assembly within the body of TOBB (Union of Chamber and Commodity Exchanges) in order for our sector to receive the mostly deserved worth and to be defended, we have offi cially made the fi rst request for the establishment of

“TOBB Plastic Sector Assembly”. I believe whole-heartedly that we will overcome the diffi culties with the power of entrepreneurship as plastic industrialists throughout Turkey.

Cooperation/Coalition for our Sector

We have begun our exercises to quickly institutionalize begin-ning from the date 11 January 2011 on which we were established as Ankara Plastic Industri-alists Association up to today. Within this scope, we provide showroom service for plastic in-

dustrialists that oper-ate within Ankara. Our preparations for a guide

and catalogue which will contain our product and companies have now reached its fi nal stage. Also, our aggregation operations are in their fi nal stage. We are deeply grateful to be a founding member of PLASFED with our colleagues from other provinces and regions. We continue our cooperation/coalition eff orts within our sector. Thus, we believe and know that our sector will get even stronger. We must give importance to cooperation – coalition which is the most impor-tant defi ciencies for our industry-trade potential which has risen tenfold in the last 10 years in Ankara to gain more speed so that it would be a win-win situation for our sector, for us and for our country. However, we must be the ones that put eff ort to it.

Contribution to National Eco-nomy

We can categorize the plastic sector manu-facturers in Bursa as heading, injection, pack-age, automotive part manufacturers. Accord-ing to Bursa Chamber of Commerce and Industry, the number of package manufacturers is 34 and around 1500 individuals

are employed and also their export is about 1 percent of the average of Turkey. However, it

seems that if we take into account that their investments will increase between the years 2013 – 2015, we presume that they will reach a level of 2 percent throughout Turkey. The other groups hold an essential rank in Turkey’s expor-tation as they are comprised from a total of 400 companies with around 30 thousand employees. There is 1 company (B PLAST) from Bursa which is amongst the top 500 companies in Turkey. I would like to extend my gratitude to everyone who played a role in the publishing of PLASFED Journal which began its publication life and hope that this journal will open up the horizon of all plastic community.

Global crisis intensifi ed the competition

Our sector is cur-rently taking the steps to be more powerful with PLASFED (Plastic Industrialists Federa-tion), a federation that tries to make the voice of our sector heard in the best manner there is in the national and inter-national arena. In order to meet the need of an international fair in İzmir where many company

with diff erent scales are operative and an im-portant facility such as Petkim is situated, we ar-ranged the PLASTECH fair together with İZFAŞ. We wish for the continuation of the support of PLASFED and PAGDER that we are truly glad for our fi rst fair. Our sector, currently, is within an in-tense competitive environment due to the crisis in EU Member States. I would like to congratulate PLASFED which was established with 5 active association of our sector and I believe to be the key for the development of our sector and wish our colleagues a prosperous business.

We must defend our sector Kayseri plastic sec-

tor is the 9th biggest plastic sector in Turkey with its approximately two hundred companies and around four thou-sand employees. While the need for plastic ma-terials is on the increase, if we do not respond to the unrighteous attacks

made to our products and do not express our problems, it is obvious

that our sector will lose ground. We established KAYPİDER-Kayseri Plastic Managers Association together with the plastic industrialists in Kayseri in 2008 with the 45 founding members in order to strengthen the communication and to pre-serve the competitive environment. As an asso-ciation, we arranged acquaintance meetings and gained acceptance. We successfully responded to the unjust campaigns against plastic products. Furthermore, we will strengthen our coopera-tions with PLASFED (Plastic Industrialists Feder-ation) which is the umbrella organization for the profound representation of our sector.

BOARD/NEWS FROM THE SECTOR

PLASFED Monitoring Report: Foreign Trade Surplus continu-ous for Plastic construction ma-terials and packaging

According to the results of PLASFED 2012 fi rst half monitoring report, Turkey passed in for-eign trade surplus in the fi rst six months for plas-tic construction materials and plastic packaging products. It is envisaged that the foreign trade surplus will continue to the end of the year.

Selçuk AksoyPLASFED (Plastic Indus-trialists Federation) Chair-man of Board of Directors

Necmi ATALAY President of Ankara Plas-tic Industrialists Associa-tion

Yusuf ÖZKANPresident of Kayseri Plastic Managers As-sociation

İlker BİLİKTÜPresident of Bursa Plastic and Packaging Industrialists Associa-tion

Hüseyin SEMERCİPresident of Plastic In-dustrialist Association (PAGDER)

Erol PAKSUPresident of Aegean Plas-tic Industrialists Solidarity Association

BREAKING NEWS

Page 107: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

105

The 2012 foreign trade surplus of Turkey, which is a net exporter for “Plastic Construction Materials” as from the end of 2012 has gone up

to 563 thousand tons and 1.2 bil-lion dollars.

A c c o rd i n g to the estima-tions made with-in the PLASFED Plastic Construc-tion Materials

2012 First Half Monitoring Report, the foreign trade surplus of 1.01 billion dollars at the end of 2011 for plastic construction materials sector which has a 22 percent share in the total plastic goods production of Turkey will go up to 1.2 bil-lion dollars at the end of this year.

The foreign trade surplus also in the total plastic packaging goods of Turkey to continue

According to PLASFED “Turkish Plastic Packaging Goods Sector 2012 First Half Monitor-ing Report, plastic packaging goods was another sector which gave away foreign trade surplus. It was reported in the report that the sector reached a scale of 11.2 billion dollars in the fi rst 6 months of 2012 with a production of 2.9 tons. By the end of the year, it is expected the rate for export to meet the import to be 161 percent on the basis of amount and 118 percent on the basis of value.

It is estimated within the report that the total production of plastic packaging materials for which the fi gures were 2.7 million tons on the basis amount and 10.8 billion dollars on the basis of value in 2011 will experience an increase of 8 percent (2.93 million tons) on the basis of amount and 3,6 percent (11.2 billion dollars) on the basis of value in accordance with the accru-als in the fi rst 6 months of 2012.

Murat Akyüz: The chemical in-dustry took the fi rst place in Tur-kish export in September with 1.6 billion Dollars

The chemical in-dustry has been ranked 1st in Turkish export in September, too. The industry which left the textile-apparel industry behind in recent months became the leading ex-porter by keeping itself

in front of the automotive industry, “the leader of export”, despite the long offi cial holiday.

The chemical industry, increasing its export values by 23.35 percent in September, reached an export value of 1 billion 659 million Dollars. Chemical substance and product export, with its value of 14 billion 625 million Dollars between January and September, achieved one of its bril-liant successes in the recent years.

Murat Akyüz, the president of the İKMİB, said that products which played the key role in

the industry were plastics and rubber materials which also constituted one of the sub-sectors making the greatest contribution to export ac-tivities. In his remarks he declared, “Plastic is one of the most exported materials of the chemical industry which means that plastic products have a signifi cant share in export of chemical materi-als. Plastics and plastic products had the second place among the most exported materials be-tween January and September with a value of 3 billion 900 million Dollars. Rubber and rubber product export worth nearly 1 billion Dollars. Relevant export fi gures per kilogram relating to the chemical substance industry are far above the Turkish average which also summarizes our success. Outstanding groups include: rubber and rubber products with 5.02 Dollar, and plastic products with 2.59 Dollar. Turkish plastic indus-try keeps growing while our European competi-tors downsizing due to the economic crisis. It will be a satisfactory development that Turkish plastic industry which has the third place among the European manufacturer for now to ascend to the second place by getting ahead of Italy.”

Message from APSD to Univer-sity Students: Jobs on your front door

On the other hand, plastic and rubber in-

dustrialists from Ankara participated to a promo-

tional activity towards the students who continue their

university education. A meeting was held to with the participation of President of APSD Ankara Plastic Industrialists Asso-ciation Necmi Atalay, President of ASO plastic and rubber Committee Mustafa Korkmaz, ASO Council Members Akman Karakülah and Turan Değirmenci, Gazi University OSTİM Vocational School of Higher Education and industrialists from İvedik Organized Industry. Within this meet-ing, information regarding the sector was shared with students and also an exchange of ideas regarding the quality of labor force requested in the sector with the students was made. The youth was requested to take their fi rst step into the sector with the internship programs at the meeting within which the students were told that “Their jobs were ready if they were to de-velop in line with the needs of the sector”. It was reminded that the sector companies began to make job off ers to qualifi ed students during the meeting where the qualifi ed labor force demand of the sector is higher than of the individuals who are currently continuing their education.

Sectoral cooperation under the leadership of PLASFED is taken to global institutions

Aside from the organizing of plastic sector in Turkey, the activities for its representation be-fore global institutions are intensifi ed. PLASFED became a member of Council of International Plastics Association Directors (CIPAD) within its fi rst of establishment and PAGDER, on the other hand, became a member of European Plastics Converters (EUPC).

CIPAD, which is a platform to which Direc-

tors of World Plastic Industrialists Association which provides cooperation for information ex-change and common matters of global plastic sector, gathers twice a year and discusses the problems of the sector, coordination and con-ducts information sharing. The council has 64 plastics non-governmental organizations mem-bers from 49 countries which are active in all re-gions of the world.

BURPAS’s president, İlker Bi-liktü, recommended to use plastic banknotes

President of the Bursa Plastics and Pack-ing Material Manufactur-ers Association (BUR-PAS), İlker Biliktü, said, “Utilization of plastic banknotes are getting widespread all across the globe. I recommend replacing our banknotes with the plastic ones.”

İlker Biliktü, in the press conference held to-gether with the members of the BURPAS’ board of directors underlined that negative policies im-posed on the industry did not make sense.

Biliktü, reminding that level of plastic ma-terial utilization was getting larger in the world and that there were lots of new products made of plastics, said that plastic coin was a prominent example of those applications. Biliktü said, “Oth-er central banks in the world start to utilize plas-tic banknotes . Turkey is still debating on benefi ts and harms of plastic bags while Canada and Aus-tralia are minting plastic banknotes . The advan-tage of these banknotes which are preferred as they are eco-friendly is that they are resistant to wear and tear. They are made of polymers. Hav-ing a six-year useful life, these banknotes are recyclable.” Biliktü, declaring that there was no study toward minting plastic banknotes in Tur-key, announced a new study to putting the issue in the Turkey’s agenda with the contribution of PLASFED.

EGEPLASDER to develop joint studies with the region’s stakehol-ders

The EGEPLASTER, uniting plastics manu-facturers in the Aegean Region, is d e v e l o p -

ing cooperation models to involve organiza-tions within the region to improve the sector. In this sense, it has been announced that relevant studies to establish “the Aegean Plastics Export-ers’ Association” in partnership of the Aegean Exporters’ Association and PETKİM. The asso-ciation declared its aim: to enhance foreign trade effi ciency.

Investment in the Menemen Specialized Plastics Organized In-dustrial Zone to start

Investment phase of the Menemen Plastics OIZ project executed with the support by the Ae-gean Region Chamber of Industry and the EGE-PLASDER will start soon. Regarding the project which will provide plastic manufacturers with an investment and production environment with a

President of the İKMİB (Association of İstanbul Chemical Substances and Product Exporters)

BREAKING NEWS

Page 108: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

106

complete structuring, production and transpor-tation infrastructure, relevant investments will be commenced at the end of 2012-beginning of 2013. It has been said that there were 45 build-ing plots in the industrial zone that will create an opportunity to employ 15 thousand people, and 34 of these 45 plots had already been sold. It has been declared that more than 8 million TL had been invested in the zone during the develop-ment phase.

KAYPİDER A fi rst in the Sector: Introducing the sector to the youth

KAYPİDER blazed a trail in the plastic sec-tor with the project that it has put into practice. With the participation of Kayseri Directorate of National Education and Kayseri and İstanbul the-ater groups, a game and a CD which includes the game is being prepared in order to increase the knowledge of students regarding plastics and their environmental consciousness. The anima-

tion and theatre play will be supplied to students which will correct the wrong information regard-ing the place of plastic within our lives and plas-tics with the CD which will be distributed to all of the students in Kayseri. KAYPİDER President Yusuf Özkan, who gave information concerning the project stated, “We will distribute the CDs which will be prepared under the sponsorship of PLASFED. The consciousness of bringing in the plastics to the economy with recycling and plas-tics will be imposed with the games and movies within the CD. The distribution of this CD does not have to be limited with Kayseri; it could be distributed throughout Turkey”.

PAGDER & ASLAN Organized In-dustrial Zone investment to be ac-celerated

The study com-menced by the Plastics Industry Association (PAGDER) to provide the plastics industry with an adequate infra-structure to enable it to carry out its activi-ties and operations has been accelerat-ed. The PAGDER & ASLAN OIZ with its investment cost of

about 600 million TL to be established in the Organized Indus-

trial Zone for Plastics located in Vize, Kırklareli aims at being a model for structuring of the plas-tics industry.

The PAGDER & ASLAN OIZ (PAOSB) to be the fi rst specialized organized industrial zone

for plastics of Turkey benefi ts the manufactur-ers with its close distance to the airports, ports and transportation network located in İstanbul and Marmara Region. The plants within the bor-ders of the Zone which will benefi t from the new Incentive Decree issued recently as it has struc-tured as a specialized OIZ will be exempt from property tax, and those that will be within the regions having a central waste water treatment facility will be exempt from the waste water charges for 5 years from the completion of build-ings within the scope of investment.

The buildings and plants in the said zone will also be exempt from the building construc-tion charge and the fee relating to the certifi cate of occupancy. Hüseyin Semerci, the chairman of the PAGDER’s board of directors said, regarding the project, that the OIZ would host about 100-110 plastics plants when expansion areas were included, and would create an opportunity to employ more than ten thousand people. Semerci added: “The project’s estimated total investment cost will be 600 million Turkish Liras.” Construc-tion of PAOSB with its initial area of 60 hectares and 120 hectares of expansion area will com-mence in 2013.

İTO ends ‘fume hood’ trouble of

plastic industrialist

İstanbul Chamber of Commerce (İTO) Plas-tics and Rubber Profession Committee succeed-ed in its study to eliminate the obligation of us-ing fume hood of plastic industrialists of İstanbul. The application of the committee for the elimina-tion of this implementation made to the Ministry of Environment and Urbanization was approved. Thus, the obligation to use fume hood for extru-sion and injection units of plastic industrialists which was initiated by İstanbul Provincial Envi-ronmental Directorate approximately 2.5 years ago is taken out of the picture.

President of Rubber Associati-on Nurhan Kaya: The foreign trade of the sector could be equalized if the raw material problem is solved

Nurhan Kaya pointed out that the rubber industry is faced with additional loads due to its mineral oil taxing and importation system and

that the f o r e i g n -d e p e n -d e n t i m p o r t a -tion for synthetic r u b b e r and total sector raw m a t e r i a l i m p o r t a -tion is up

to 95 percent. On the contrary, Nurhan Kaya, who pointed out that the export coverage ratio of import is around 80 percent, said that they could pass on to foreign trade surplus in short time if the imported raw material dependency is to be reduced. Kaya emphasized that the ad-ministrative arrangements regarding the mineral

oils which are used by the sector as input create diffi culties.

Chemistry Sector Strategy Pa-per 2012-2016: Raw Material in-vestments must be increased

The Chemistry Sector Strategy Paper and Action Plan, which is an important phase for the development of chemistry sector, came into

force after be-ing published in the Offi cial Ga-zette. Its vision has been des-ignated as “The transformation of Turkey as an investment base by producing products with high value-add-ed” and its gen-eral purpose as

“To have a corner in the world for the chemistry sector by improving the foreign trade balance to the favor of the country with high value-added, environment and human health friendly process and products”.

Turkish Plastics Sector PAGDER participates in important fairs to be held in Brazil, UAE, and China in 2013.

Through the organi-zations supported by PAG-DER, Turkish plastics sector is preparing for an intensive fair traffi c in 2013 with na-tional participation and del-

egations supported by KOSGEB. Germany K fair and Brazil fair stands out among these organiza-tions as the world’s and South America’s greatest respectively. Being prominent fairs of the sector and the region, Arabplast Dubai and ChinaPlas are two fairs that Turkish plastics manufacturers will participate in 2013.

COVER/AGENDA

Agenda of Turkish plastics sec-tor, which intends for export and investment has changed

With the eff ect of global crisis, Turkey is ex-pected to go through with a growth rate below potential. Unlike this year, net export in 2013 is not assumed to contribute to growth, which is expected to depend on domestic investment and consumption. When Turkey’s need for in-vestment, consumption and export refl ected on offi cial programs, a tax regulation that brought a 300-million-dollar additional burden to plastics sector, one of the key actors of consumption and export, was made.

According to offi cial data, with the eff ects of global crisis, Turkey is expected to keep below its potential growth. At a time when even one Dollar made by export and one Lira spared for invest-ment would be needed, Turkish plastics sector, the third most prominent manufacturer of its region with a volume of 30 billion dollars, is ex-

ThemencedIndustr(PAGDplastican structo ctieshaedAin

about 6be established in the

PAGDER & ASLAN OSB, Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni

teşvik yasası 2 B ekinde yer alan 1 no.’lu dipnota göre bölgesel destekler

kapsamında değerlendirilecektir. Referans değer olarak verilen % 50 yatırım

teşvik destek miktarı, yeni istihdam edilecek personel sayısı ve yatırım

finansmanı olarak kullanılacak kredi miktarına göre değişiklik gösterir.

*PAGDER & ASLAN OSB, Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni

teşvik yasası 2 B ekinde yer alan 1 no ’lu dipnota göre bölgesel destekler

*

%50Yatırım Teşvik Desteği*

Türkiye’nin İlk

Özel Plastik İhtisas

Org. San. Bölgesi

Kırklareli - Vize’de Kuruluyor.

www.pagder.org

[email protected]

Tel: 0212 438 26 19

www.paosb.org

[email protected]

Tel: 0212 438 58 41

BREAKING NEWS

Page 109: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

PLASFEDDERGİ

107

posed to a tax problem that will bring a 300-mil-lion-dollar additional burden.

According to the Cabinet Decree published in Offi cial Gazette on September 6, 2012, the 3

percent Tax Duty for low-density polyethylene was increased to 6,5 percent, which is more than two times its original rate, 3 percent Tax Duty for high-density polyethylene and polypropylene was increased to 4,8 percent until the end of this year, and to 6,5 percent by 2013.

The decree which has the potential to bring an additional burden of 260 to 300 million Dol-lars on Turkish plastics sector was received with astonishment. Sectors of packaging, automotive, domestic appliances, textile, electronics, and ag-riculture are expected to be aff ected adversely by the decree which gives rise to an additional cost suffi cient to allow establishment of a mid-size petrochemical facility as they constitute the majority of plastics-related and plastics-derived manufacturing industry.

Raw material makes up the ma-jority of the cost in plastics sector

The fact that plastic products are manufac-tured in various standards and kinds prevents a detailed cost analysis but the research con-ducted in relation to the analyses of larger cor-porations reveals that industrial cost item in the sector was about 80 per cent of total costs. Raw material makes up 70 per cent of total industrial costs. This factor is also important as it shows the decision’s eff ect on costs. Sector’s depen-dence on outside for a product without a domes-tic substitute increases its sensitivity. Let alone the sudden changes in taxes and other items, international price fl uctuations and of petrol and domestic fl uctuations of exchange rate makes a diff erence in this respect.

The decree should be revo-ked in short term and invest-ment on petrochemistry should be made desirable in mid-term

After the decision, steps have been taken before the Ministry of Science, Industry and Technology. A short-term reporting is also de-cided in discussions in which revocation of the decision is requested. The Ministry of Economy has made no justifi cation is for the additional taxes. The sector has suggested revocation of tax increase in short term, and encouragement of investments on petrochemistry in mid-term. To this end, support for energy costs, one of the main inputs, and acquisition of other inputs with cost advantage was requested. Sector’s special-ists who point out diff erences and diffi culties for the investments of petrochemical facilities due to the properties of their initial and growth

terms, noted the importance of establishing a mechanism which would prevent refl ection of product prices on the sector. Associations of the sector has pointed out that there is an attempt for production in PP and PE apart from the in-vestments of PETKİM with an emphasis on the sector’s need for an assurance for sustainable investment.

PLASFED is 1 year old, as one and even stronger

Plastics industry, which is one of the stron-gest sector of Turkey within the world markets surpassed its one year milestone which began with the motto “As one and even stronger”. Plas-tic Industrialists Federation which is comprised of the leading 5 Associations of the sector and a total of around 800 members is now 1 year old. Plastic industrialists who came together for a more profound representation and advocacy of

the sector carried out activities against regula-tions such as public incentives towards invest-ments and increase in the customs tax for raw material importation with PLASFED within the that one year. The federation also conducted studies for to strengthen the communication with public opinion.

EXPERIENCE / Muammer Yüceler

“Every winner must give so-mething back to community”

Muammer Yüceler, the leader of non-gov-ernmental organizations which played a signifi -cant role in the development of the plastics sec-

tor stated, “I am astonished by today’s dy-namism of the sector. I could not even re-gard that we could carry out e x p o r t a t i o n 30-40 years ago as pos-sible”.

Muammer Yüceler is one of the leading

actors in the development of the Turkish plastics sector which turned into a 30 billion TL industry from just a few workshops. Yüceler, who is the founder of Plastic Industrialists Association and Honorary President and a living proof of the term “Cognoscenti”, after starting his professional life in 1955, believed that the industrialists needed to co-work within a market based on equity through non-governmental organizations and became one of the individuals to establish the identity of the sector.

SUCCESS STORY / Behruz Vatan-dost

A story of innovation and coura-ge: Behruz Vatandost

Today’s fashionable terms “innovation” and “effi ciency” have been two of main principles for Vatan Plastik since its establishment. Business

life of Behruz Vatandost, who has stood out with his achieve-ments since 1957, could be a lesson for young entrepreneurs.

Eff ort of every entrepre-neur to estab-lish his business and the result

he reaches is naturally a success story. How-ever, there are such entrepreneurs that their life makes a success story. Turning a life struggle that started in Persian Azerbaijan into one of the top 6 plastics companies in Turkey in 50 years, on the other hand, is a success story in the full sense. Vatan Plastik is one of the largest manu-facturers today, and its export to more than 40 countries, it deserves to be a model for everyone.

PROFILE/MEHMET AYDIN

Mehmet Aydın, the industrialist passionate about research, invest-ment and education

Aydınlar Plastik and Gema which are the leading manufacturers of Turkey, provides a summary regarding the Turkish industrialist

who underwent a change within the last years. Gema, which continues the two most important investments of the last few years, draws atten-tion with the importance it puts on R&D. Mehmet Aydın answered our questions regarding his professional life that began in the 1980s and re-fl ects both his successes and failures.

Turkey transcended to open economy system In the 80s and entrepreneurship, in-dustrialism gained a new dimension with the aforementioned transition. Mehmet Aydın, who participated in the business world as an entre-preneur during this period, is honored to have ex-ecuted one of the most profound enterprises of Turkey. On top of it, he also did not lose his faith in innovation and investment.

“BÜYÜME” ME”

BREAKING NEWS

Page 110: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 111: PLASFEDDERGİ 1. Sayı
Page 112: PLASFEDDERGİ 1. Sayı

ARALIK 2012 - ŞUBAT 2013 / 1. SAYIPLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ

PLASFED

1 YAŞINDA

PLASTİK SANAYİİNE “BÜYÜME” CEZASI

Plastik sektörünün Türkiye'nin gelişmesine katkısı artıyor

ME”

PLASTİK

SAN

AYİİN

E “BÜ

ME” CEZA

SIAR

ALIK

20

12

- ŞU

BAT 2

01

3 /

1. S

AYI