presentación de powerpointribamap.ormansu.gov.tr/shared/files/tr_1493292251.pdf3 taŞkindan korunma...
TRANSCRIPT
Mahmut Altınbaş
MERİÇ-ERGENE HAVZASI
Havza Koruma Eylem Planlarının Nehir Havzası Yönetim Planlarına Dönüştürülmesi için Teknik Yardım
ULUSAL PAYDAŞ TOPLANTISI
Ankara, Türkiye
2
No Problem
1 Taşkından korunma
2 Yüzey sularına endüstriyel ve arıtılmamış kentsel deşarjlar
3 Yeraltı suyu kaynaklarının aşırı çekimi
4 Yüzey suyu ve yeraltı suyu kütlelerinde tarımsal/hayvancılık kaynaklı yayılı
kirlenme
5 Hidro-morfolojik değişiklikler
6 Hem yüzey hem de yeraltı suyuna evsel katı atık depolama alanları kaynaklı
kirlenme
MERİÇ-ERGENE HAVZASI ÖNEMLİ SU YÖNETİMİ KONULARI
3
TAŞKINDAN KORUNMA - I
Meriç, Rila Dağı’nın kuzey eteği yakınlarından çıkar. Bulgaristan'da Filibe ovasını, Türkiye’de Edirne şehrini, Batı Trakya'yı suladıktan sonra, Ege Denizi’ne dökülür. Meriç, 480 km uzunluğundadır. Başlıca kolları Ergene, Arda ve Tunca'dır.
4
TAŞKINDAN KORUNMA - II
Edirne öncesi, Meriç nehri ve bunun kollarında Bulgaristan da dahil, 720'den fazla rezervuar ve savak mevcuttur. Bu rezervuarlar ve savaklar sulama amaçlı ve hidroelektrik üretimi için inşa edilmiştir. Baraj gölgeleri büyük rezervuarlar oluşturmaktadır. Birçok küçük baraj sulama amacıyla ve balık yetiştiriciliği için kullanılmaktadır. Bulgaristan barajlarından salınan su, aşırı yağış suyu ve erimiş kar suyu, yaklaşık 150.000 nüfusa sahip olan Edirne kentinde çok sık gözlenen taşkınların nedenidir. Son yıllarda, Bulgaristan’daki barajların neden olduğu sel baskınların sıklığı artmıştır. Edirne'de 3 Şubat 2015'te ölçülen en son sel darbesinde debi 2,200 m3/sn'dir ve önemli sosyal ve ekonomik hasarlara neden olmuştur.
5
Meriç Nehri akışları 1000 m3 / s'ye ulaştığında, alt bentlerin kapasitesi Edirne şehir merkezini koruyan (yaz bentleri) akan suyunu tutmak için yeterli değildir. Dolayısıyla Edirne kentinin bir kısmı ve büyük miktarda tarım alanı taşkın alanı içerisinde kalmaktadır. Edirne şehir merkezini koruyan yüksek bentler (kış bentleri) 1960'lı yıllarda 4000-6000 m3 / s tasarım kapasitesinde inşa edilmiştir. Nehir yatağında sediment birikimi nedeniyle, gerçek kapasite yaklaşık 2.500 m3 / s uzun kurak dönem içindir. Nehrin sediment taşıma kapasitesi azalmış ve nehirde meydana gelen bu yeni kum adaları sonucunda mevcut adalar daha da büyümüştür. Bu nedenle, kış mevsiminde 2500 m3 / s akış hızının üzerinde muhtemel zararlar olacaktır. Meriç-Ergene Havzasının başlıca sorunu sel baskınıdır. Edirne'deki taşkın riski insan hayatında yüksek risk oluşturmaktadır. Taşkınlar da ciddi çevresel ve sosyo- ekonomik hasarlara neden olur.
TAŞKINDAN KORUNMA - III
6
TAŞKINDAN KORUNMA - IV
Taşkınla ilgili 2007/60/EC sayılı Avrupa BirliğiDirektifi, taşkın riskinin yönetimi ve değerlendirilmesini kapsamaktadır. Bu Direktif, Üye Devletlerin, tüm su yollarının ve kıyı şeritlerinin taşkınlardan dolayı risk altında olup olmadığını değerlendirmesini, bu alanlarda olası taşkının miktarını, boyutlarını ve insanların risk altında olup olmadığını belirlemesini istemektedir. Ayrıca bu alanlarda taşkın riskini azaltmak için yeterli ve koordineli önlemlerin alınması gerekmektedir. Meriç Havzasında sınır aşan su yönetimi, Edirne'de artacak sel baskınlarını önleme konusunda önemli bir role sahip olmalıdır. Barajların işletilmesi, memba ve mansap ihtiyaçları da dikkate alınarak, paydaş ülkeler arasında koordineli bir şekilde yürütülmelidir. Delta alanının doğal değerlerini koruma gerekliliği de dikkate alınmalıdır. Su Çerçeve Direktifi, tüm sular için iyi kaliteye ulaşılması amacı ile nehir havzalarında sınır ötesi koordinasyon ilkesini getirmiştir, ancak açık bir şekilde sel baskını konusuna değinilmemiştir. Bu yüzden, taşkın direktifi Su Çerçeve Direktifi'nin tamamlayıcısı olarak görülebilir. Nitekim, resmen benzer bir anlayış içinde taşkın meselesini kapsayacak şekilde Su Çerçeve Direktifinin bir uzantısı olarak tasarlanmıştır.
7
TAŞKINDAN KORUNMA - V
Sel baskını riskini azaltmak ve Edirne şehrini kurtarmak için, havza başında yeni altyapısal düzenlemelere ihtiyaç vardır. Türkiye ile Bulgaristan'ın ortaklaşa inşa etmesi planlanan bir baraj, soruna kalıcı çözümlerden biri gibi görünmektedir. Rezervuarın büyük kısmı Bulgar topraklarında yer alacak şekilde ve baraj gövdesinin Türkiye-Bulgaristan sınırında, Suakacağı köyünde inşa edilmesi düşünülüyordu. Suakacağı barajının kurulması planı uzun zamandır gündemde olan bir plandır.
8
TAŞKINDAN KORUNMA - VI
• Meriç Havzası taşkın sorununun sık yaşandığı ve önemli zararlara yol açtığı bir havzadır.
• Meriç Nehir havzasında özellikle de Edirne İlimizde halen geçmişten günümüze kadar devam eden taşkınlar, can ve mal kaybına yol açma bakımından önemli bir sorun teşkil etmektedir.
• Taşkınların sebeplerinden başlıcası, havzaya düşen yağış fazlalığı nedeni ile Bulgaristan’daki barajların hacimlerinin dolması ve öteleme hacminin olmaması sebebiyle baraj kapaklarının açılarak suların Meriç nehrine bırakılmasıdır.
9
TAŞKINDAN KORUNMA - VII
ÖNLEMLER
• Sınır aşan sular ile ilgili işbirliğinin geliştirilmesi
• Taşkın Direktifi 2007/60/EC’nin uygulanması
• Ağaçlandırma
• Kıyı bölgesi ve kıyı ormanlarının restorasyonu
• Sürdürülebilir Taşkın Risk Yönetimi
• Suakacağı Barajı
• Kanal Edirne
10
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - I
• Kentsel Atıksu Arıtma Direktifi (91/271/CEE) altındaki aglomerasyonların (atık
su toplama alanlarının) karakterize edilmesine göre, havzada 2,000'den fazla
nüfus eşdeğeri (PE) bulunan 44 aglomerasyon tanımlanmıştır. 2000'den fazla
nüfusa sahip bu aglomerasyonların nüfusu havzadaki toplam nüfusun yaklaşık
% 81’ini temsil eden 1.1 milyon nüfustur.
• Havzada, toplam veya kısmen kanalizasyon sistemine sahip 42 aglomerasyon
(2000 kişi üzeri) bulunmaktadır. Havzadaki nüfusun (agglomerasyonlar) %95’i
bir kanalizasyon sistemine sahiptir.
• Meriç-Ergene Havzasındaki belediyelerin büyük çoğunluğunun kanalizasyon
sistemine sahip olmasına rağmen nüfusu 2000’den fazla olan
aglomerasyonların sadece 15’i atıksu arıtma tesisine sahiptir. 15 atıksu arıtma
tesisi aglomerasyonlardaki nüfusun % 31’ine hizmet vermektedir. Bu oran
sadece kentsel nüfusu temsil etmektedir. Diğer yandan havzadaki kırsal
nüfusun atıksuları genelde arıtılmamaktadır.
11
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - II
• Tahmin edilen kentsel atıksu deşarjı 240.000 m3/gün.
• Endüstriler daha çok Çorlu-Çerkezköy bölgesinde yer almaktadır. 2000’den fazla endüstri mevcut ve yaklaşık %80-85’i Yukarı Ergene Alt-havzasında.
• Yukarı Ergene Alt-havzasında endüstriyel deşarjlar 300.000 m3/gün değerinin üzerinde.
• Bütün endüstrilerin atıksu arıtma tesisi olmasına karşın deşarj edilen atıksu Ergene nehrinin özümleme kapasitesinin çok üzerinde.
12
Kentsel atıksuyun arıtımı için, DSİ, 10,000'den fazla nüfusa sahip yerleşim yerlerinde (Kırklareli-Merkez, Kırklareli-Vize, Uzunköprü, Saray, Keşan, Pınarhisar, Hayrabolu, Malkara, Babaeski ve Lüleburgaz) 10 atıksu arıtma tesisi (AAT) inşa edilmiştir. Şu anda 3 AAT'nin inşaası devam etmektedir (Muratlı, Çorlu ve Çerkezköy). Bu 13 AAT'nin toplam kapasitesi 257.814 m3/gün'dür.
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - III
13
Tüm sanayiler atıksu arıtma tesislerine sahip olmakla birlikte, deşarj edilen atıksular Ergene nehri asimilasyon kapasitesinden daha fazladır. Gerçek akış hızı, 1970 ile 1985 arasındaki yılların orijinal değerinden 10 kat daha fazla artmıştır. Atık suların yeterli düzeyde arıtılmaması durumunda: • Yüksek düzeydeki organik madde deşarjı ile alıcı ortamdaki oksijen seviyesi
düşmekte, • Metallerin ve tehlikeli organik kimyasalların bitki ve hayvanlar üzerinde doğrudan
toksik etkiye neden olmakta, • Metaller ve tehlikeli / kalıcı organik kimyasallar, besin zincirinde birikebilmekte ve
canlılarda yüksek düzeyde kirletici madde birikimine neden olmakta, • Metaller ve tehlikeli / kalıcı organik kimyasalların yüksek olması tabandaki
sedimentin de kirlenmesine neden olmaktadır.
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - IV
14
Kentsel Atıksu Arıtma
Direktifi'ne göre, Meriç-
Ergene havzasındaki
aglomerasyonların aşağıdaki
arıtma seviyesine sahip
olması gerekir: • Yüzey suyu kütlelerinde yer alan
26 aglomerasyon ve nüfusu
2.000 ila 10.000 arasında olan 1
geçiş suyu kütlesinde ikincil
arıtmaya ihtiyaç vardır.
• 10.000'den fazla nüfusa sahip
olan ve hassas alanlara deşarj
olan yüzey suyu kütlelerinde
bulunan 17 aglomerasyon daha
katı bir arıtmaya tabi tutulacaktır.
Bu aglomerasyonlar, havzanın
genel nüfusunun yaklaşık%
72'sini temsil etmektedir.
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - V
15
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - VI
• 1970 ila 1985 arasındaki yıllarda mevcut olan debinin 10 katından daha fazla bir atıksu kaynaklı deşarj söz konusu.
Nehir Suyu + Atıksu = 30 m3/sn
16
Parametre Kentsel Deşarj
(ton/yıl)
Endüstriyel Deşarj
(ton/yıl)
BOD5 14,822 27,124
KOİ 18,912 85,489
Toplam N 1,582 3,343
Toplam P 258 963
Noktasal Yükler (Hassas Alanlar Projesi, 2016)
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - VII
17
Yayılı Yükler (Foseptikler) (Hassas Alanlar Projesi, 2016)
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - VIII
18
ÖNLEMLER
• Daha kısıtlayıcı deşarj standartları
• Temiz Üretim
• Organize Sanayi Bölgelerinin dışında başka
endüstriyel faaliyetlere izin vermemek
• Endüstriyel ve kentsel atıksuların arıtıldıktan sonra
Marmara denizine derin deniz deşarjı ile verilmesi
• Atıksu arıtma tesislerinin kurulması
• Arıtılmış atıksuların yeniden kullanımı
YÜZEY SULARINA ENDÜSTRIYEL VE
ARITILMAMIŞ KENTSEL DEŞARJLAR - IX
19
1990’ların başından itibaren endüstriyel faaliyetler ile birlikte yeraltı suyu kaynaklarından aşırı su çekimi başlamıştır.
Yeraltı suyu kaynaklarına olan ihtiyaç ağırlıklı olarak endüstriyel ve tarımsal amaçlı olup insan tüketimi için olan ihtiyaç diğerlerine kıyasla düşüktür.
Birçok yeraltı suyu kaynağında su seviyesi 20-90 m arasında azalmıştır.
İncelenen 17 yeraltı suyu kütlesinin 11 tanesinde çekilen su miktarları mevcut yeraltı suyu kaynağı miktarlarından daha yüksektir. Bu nedenle bu yeraltı suyu kaynakları kötü durumdadır.
YERALTI SUYU KAYNAKLARININ AŞIRI ÇEKİMİ - I
20
Tüm Nehir Havzası için 365 hm3 / yıl olan su çekiminin dağılımı; Endüstriyel kullanımlar için 206 hm3 / yıl Evsel su temini için 96 hm3 / yıl Sulama için 62 hm3 / yıl 46 sulama kooperatifine ait 330 kuyu kuyu, 15.585 ha'lık sulamaya izin vermektedir. Meriç-Ergene'deki 17 mevcut yeraltı suyu kütlesinin (% 59) 10 tanesinin ER> 1'dir ve bu nedenle bu yeraltı suyundan çekimler mevcut kaynakların üzerindedir.
Çorlu Detritik
Vize Detritik
Vize Kireçtaşları
Lüleburgaz Detritik
Hayrabolu
Babaeski Detritik
Babaeski Kireçtaşları
Uzunköprü
Meriç Kuzey Detritik
Meriç Güneyli Detritik
ER (Kullanım Oranı)= Uzun dönemli ortalama su çekimi / mevcut yeraltı suyu miktarı
YERALTI SUYU KAYNAKLARININ AŞIRI ÇEKİMİ - II
21
YERALTI SUYU KAYNAKLARININ AŞIRI ÇEKİMİ - III
Lüleburgaz Detritik Yeraltı Suyu Kütlesindeki su seviyesi ölçümleri, TR01YAS03001
22
YERALTI SUYU KAYNAKLARININ AŞIRI ÇEKİMİ - IV
ÖNLEMLER
• Yeraltı suyu çekimlerinin kontrol altına alınması
• Yeni kullanıcılar için yeraltı suları yerine yüzey sularının kullandırılması
• Eski kullanıcılar için yüzey sularının kullandırılması
• Yeraltı suyu kullanıcı birliklerinin oluşturulması
• Sulama yöntemlerinin yenilenmesi
• Su şebekelerindeki kayıp kaçakların azaltılması
23
YÜZEY SUYU VE YERALTI SUYU KÜTLELERİNDE TARIMSAL KAYNAKLI
YAYILI KİRLENME - I
Bu kapsamda havzada en önemli kirleticiler;
• Yeraltı sularının nitrat kirlenmesi,
• Rezervuarlarda fitoplankton seviyelerini etkileyen nütrientler,
• Hayvansal atıklardan mikrobiyolojik kirlenme.
Anahtar kirleticiler; nitrat, bakteri (Escherichia coli) ve pestisitler. Nütrientlerin ve pestisitlerin artışı
kötü fizikokimyasal ve kimyasal durumu meydana getiriyor ve su kütlesinin iyi duruma gelmesi için
tehdit oluşturuyor.
Kaynak
Toplam
Azot
(ton/yıl)
% Toplam Fosfor
(ton/yıl) %
Hayvancılık 28,581 24 8,445 45
Tarım 91,062 76 10,179 54
Vahşi depolama alanı 336 0 10 0
Kentsel (foseptikler) 550 0 118 1
Toplam 120,529 100 18,752 100
24
YÜZEY SUYU VE YERALTI SUYU KÜTLELERİNDE TARIMSAL KAYNAKLI
YAYILI KİRLENME - II
25
YÜZEY SUYU VE YERALTI SUYU KÜTLELERİNDE TARIMSAL KAYNAKLI
YAYILI KİRLENME - III
26
YÜZEY SUYU VE YERALTI SUYU KÜTLELERİNDE TARIMSAL KAYNAKLI
YAYILI KİRLENME - IV
ÖNLEMLER
• İyi Tarım Uygulamaları
• Suları Tarımdan Kaynaklı Nitrattan Koruma
• Pestisit Kullanımının Azaltılması İçin Çalışmaların yapılması
• Hayvancılık Faaliyetlerinden Kaynaklanan Kirliliğin Kontrolü
• Hayvan atıklarının alıcı ortama deşarjının önlenmesi
• Yeni Hayvansal Atık Yönetim Stratejilerinin Geliştirilmesi
• Organik Tarıma Geçiş Üzerine Araştırmalar - İyi Tarım Uygulamaları
• Su Ürünleri Üretim Sahalarında Su Kalitesi Üzerine Araştırmaların
Yapılması
• Yatırım Destekli Teşvik Programlarının Geliştirilmesi
• Damla sulama yöntemleri ile sulama alanlarının modernizasyonu
27
YÜZEY SULARI VE YERALTI SULARINDA EVSEL DEPOLAMA
ALANLARINDAN KAYNAKLI KİRLENME - I
Tarım / hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklanan yayılı kirleticiler nehirlerden yeraltı suyuna birçok alıcı ortamı olumsuz etkilemektedir. Alıcı ortamdan su teminini etkileyen en önemli kirleticiler: • Yeraltı suyu kaynaklarının nitrat kontaminasyonu; • Rezervuarlarda fitoplankton seviyelerini etkileyen nütrientler (besin
maddeleri). • Hayvan atıklarından mikrobiyolojik kontaminasyon; Ana kirleticiler arasında nitrat, bakteriler (örn., Escherichia coli) ve pestisitler bulunmaktadır. Nütrientler ve zirai ilaçların artması fizikokimyasal ve kimyasal olarak kötü bir duruma neden olur ve su kütlelerinde iyi duruma ulaşılamaz.
28
YÜZEY SULARI VE YERALTI SULARINDA EVSEL DEPOLAMA
ALANLARINDAN KAYNAKLI KİRLENME - II
• Hassas alanlar projesi’nde (2015) yürütülen çalışmaya göre tüm katı atık depolama alanlarından kaynaklanan yükler: • 6,7 ton/yıl KOİ, • 336 ton/yıl TN • 9,6 ton/yıl TP
• Depolama alanlarından ve vahşi depolama alanlarından oluşan sızıntı suyu yüzey ve yeraltı sularının kirlenmesine neden olur.
• Ayrıca, su kaynaklarına doğrudan herhangi bir işleme tabi tutulmadan katı atık bertarafı yapılmaktadır.
• Düzenli depolama alanlarından gelen sızıntı suyunun neden olduğu kirliliğin önemli bir payı vardır.
• Yayılı sızıntı suyu yüklerinin önemli miktarı Üst Ergene ve Alt Ergene alt havzalarından kaynaklanmaktadır. Bunun nüfus dağılımı ile ilişkili olduğu düşünülmektedir.
29
YÜZEY SULARI VE YERALTI SULARINDA EVSEL DEPOLAMA
ALANLARINDAN KAYNAKLI KİRLENME - III
30
YÜZEY SULARI VE YERALTI SULARINDA EVSEL DEPOLAMA
ALANLARINDAN KAYNAKLI KİRLENME - IV
31
YÜZEY SULARI VE YERALTI SULARINDA EVSEL DEPOLAMA
ALANLARINDAN KAYNAKLI KİRLENME - V
ÖNLEMLER
• Yeni düzenli depolama alanlarının kurulması
• Belediyeler tarafından Katı Atık Birliklerinin kurulması ve aktif hale getirilmesi
• Atık azaltma, kaynakta ayırma ve geri dönüşüm / geri kazanım sistemlerinin
yaygınlaştırılması
• Sızıntı sularının kontrolü ve izlenmesi
32
• Morfoloji bir nehrin boyutunu, biçimini ve karakterini açıklar. Doğal koşullar altında nehirler, daha geniş havzadaki yerel koşullar ve koşullar arasındaki dengeyi yansıtan bir şekil, boyut ve karakter oluşturur.
• Kentsel ve tarımsal kalkınma ile eskiden yapılan mühendislik faaliyetleri doğal dengeyi bozmuş ve morfolojik hasarlara neden olmuştur, örneğin, önemli habitatların kaybı, erozyon ve sediment birikimindeki değişimler, havzadaki diğer yerlerde taşkına neden olabilecek riskler.
• Meriç-Ergene Nehir Havzasında hidromorfolojik değişimlere neden olan bazı mühendislik çalışmaları: • Taşkın yatağından faydalanmak için nehirlerin yönlerinin değiştirilmesi ve kanal
haline getirilmesi; • Drenajı ve ortamı iyileştirmek için menfez yapılması; • Taşkınları önlemek için setlerin yapılması;
• Meriç-Ergene Havzasında, 98 baraj ve gölet tespit edilmiş olup ancak sadece 36 baraj ve gölet su kaynaklarına doğrudan etki yapmaktadır. Havzada halihazırda işletmede ve yapım aşamasında olan 27 baraj ve gölet olup 9 tanesi de planlanmaktadır.
• Nehir havzasında inşa edilen 9 baraj vardır; Bunların üçü içme, sulama ve taşkın kontrolü amacıyla inşa edilmiştir; diğer üçü sadece sulama ve taşkın kontrolü için olup diğer üçü de sulama amaçlıdır.
HIDROMORFOLOJIK DEĞIŞIKLIKLER - I
33
Meriç Nehri üzerinde yapılmış morfolojik değişimler, baraj ve göletler
HIDROMORFOLOJIK DEĞIŞIKLIKLER - II
Meriç Nehri üzerinde yapılmış morfolojik değişimler, Edirne’nin membasında kalan bir bölüm
HIDROMORFOLOJIK DEĞIŞIKLIKLER - III
35
Meriç Nehri üzerinde yapılmış morfolojik değişiklikler,
Enez Liman ve dalgakıranlar
HIDROMORFOLOJIK DEĞIŞIKLIKLER - IV
36
HIDROMORFOLOJIK DEĞIŞIKLIKLER - V
ÖNLEMLER
• Ağaçlandırma
• Kıyı bölgesi restorasyonu ve kıyı ormanların rehabilitasyonu
• Sürdürülebilir taşkın risk yönetimi
• Taşkın Yönetimi ile birlikte kentsel gelişim programları
• İyi tarım uygulamaları
• Sediment birikiminin envanteri
• Kum ve çakıl taş ocaklarının restorasyonu
• Akış rejimini bozan faaliyetler ve kum ve çakıl çukurları için ÇED yapılması
37
Teşekkür Ederim…