rİv ayet ve aÇlsindan taberi tefsİr'İ hakkinda bİr...

16
EKEV 8 19 (Bahar 2004)------ 265 AYET VE AÇlSINDAN TABERI HAKKINDA LLE(*) Özet Ünlü Müfessir Tabertnin an Ta'vfl-i A.yi'l-Kur'iin" Tejsiri kla- sik kaynaklarda ve -birkaç yeni rivayet tefsirleri gru- bunun ilk olarak verilir. Oysa bu eser dikkatle onda dirayet tejsi- ri özelliklerinin dahafazla yer görülür. Bu makalede edilen tefsirin sadece rivayet bir dirayet tefsiri sa- ve gerekçeleri özetfenerek A .. Kelime/cr: Tubai, Tejsir, An Exploratory About Tabari's Tafsir from the View of Riwayah and Dirayah Com- mentary M ethods Abstract Famous Commentary Tabari's tajsir (Qur'anic Commentary) named "ilimi' al-Ba- y/in an Ta'wil Ay al-Qur'iin" is accepted as afirst example ofriwayah (by transmissi- on) tafsir group in the classical sources and the new researches. However, ifwejocus on that tafsir, w e can see that it has the oj (by knowledge) tajsir mo- re than (by transmission) tajsir. In this article, it is dejended that Tabari's work isa tafsir but not a (by transmission) tafsir. In addition, reasons are summarized under approximately 20 K ey Words: al-Tabari, Commentary, Riwiiyah, *) Yrd. Doç. .Dr., Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Üyesi (e-posta: /.

Upload: others

Post on 23-Oct-2020

4 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 136 (1, 2)

    EKEV AKADEMİ DERCİSİ Yıl: 8 Sayı: 19 (Bahar 2004)------ 265

    RİV AYET VE DİRAYET YÖNTEMLERİ AÇlSINDAN TABERI TEFSİR'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME

    Sıtkı GÜ LLE(*)

    Özet

    Ünlü Müfessir Tabertnin '~Ciimiu'l-Beyiin an Ta'vfl-i A.yi'l-Kur'iin" adlı Tejsiri kla-sik kaynaklarda ve -birkaç istisnası dışuıda- yeni araştırmalarda rivayet tefsirleri gru-bunun ilk örneği olarak verilir. Oysa bu eser dikkatle incelendiğinde, onda dirayet tejsi-ri özelliklerinin dahafazla yer aldığı görülür.

    Bu makalede işiiret edilen tefsirin sadece rivayet değil, bir dirayet tefsiri olduğu sa-vunulmuş ve gerekçeleri ayrı ayrı başlıklar altında özetfenerek gösterilmiştir.

    A .. ııalııar Kelime/cr: Tubai, Tejsir, Ri>'iiyeı, Dirı1yeı

    An Exploratory About Tabari's Tafsir from the View of Riwayah and Dirayah Com-mentary M ethods

    Abstract

    Famous Commentary Tabari's tajsir (Qur'anic Commentary) named "ilimi' al-Ba-y/in an Ta'wil Ay al-Qur'iin" is accepted as afirst example ofriwayah (by transmissi-on) tafsir group in the classical sources and the new researches. However, ifwejocus on that tafsir, w e can see that it has the clıaracteristics oj dirayalı (by knowledge) tajsir mo-re than riwayalı (by transmission) tajsir.

    In this article, it is dejended that Tabari's work isa dirayalı tafsir but not a riwayalı (by transmission) tafsir. In addition, reasons are summarized under approximately 20 lıeadlines.

    K ey Words: al-Tabari, Commentary, Riwiiyah, Dirayalı

    *) Yrd. Doç . .Dr., İstanbul Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi (e-posta: [email protected])

    /.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 137 (1, 1)

    266 / Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    Giriş

    Bütün bilim dallarının çok yönlü temel başvuru kaynakları vardır. Araştırmacıların alanlarıyla ilgili bu kaynaklardan haberdar olmaları kaçınılmazdır. Sağlıklı analiz yapa-bilmeleri alanlarıyla ilgili kaynak eserleri iyi tanınmaianna bağlıdır. Bu bağlamda İslami ilim dallarının en önemlilerinden biri olan Tefsir bilim dalının da işaret edilen nite-likte kaynakları bulunmaktadır. Bunlardan birisi de Taberi'nin (ö. 310/922)1 Cô.miu'l-Beyô.n2 isimli eseridir. Bu eser, erken dönemlerde kaleme alınması hasebiyle tefsir ko-nusunda çalışaDların temel referanslarından biridir.

    Tefsirler, tefsir araştırmacıları tarafından genel bir ayınmla "rivayet"3 ve "dirayet"4 olmak üzere iki sınıfta değerlendirilir. Araştıncıların çoğunluğunun, Taberi'nin bu ese-riyle tefsir alanında yeni bir çığır açıldığını belirtmelerine5 rağmen, adı geçen tefsiri "ri-

    1) et-Taberi' nisbesi ile anılan müfessir Muhammed b. Cerir, hicri 224'ün sonlarında veya 225'in başlarında (m. 838/839) Taberistan'ın Amu! şehrinde doğmuş, yaklaşık seksen beş yıl yaşamış ve 310/923'te Bağdat'ta ölmüştür. 'Ebfı Cafer' künyesi ile anılmasına rağmen hiç evlenmemiş a.Jimler-dendir. Otuz beş yaşlarında Mısır'a geldiğinde kendisine yapılan evlenme telkinlerine, 'Şimdiye ka-dar helale de harama da uçkur çözmedim' (bkz. et-Taberl, Cami', Mukaddime, I, 15) diye mükabe-lede bulunur. Kendisi ve Tefsiri hakkında detaylı bilgi için bkz. Yakfıt el-Hamevi, lrşadu'l-Erlb ila Ma'rifeti'l-Edib, (Mu'cemu'l-Udeba'/Tabakiitu'l-Udebii', nşr. Ahmed Ferid Rifiii), Kahire 1355/1936, XVIII, 62, 63; ei-Hatib ei-Bağdadi Ahmed b. Ali (ö. 463/1071), Tarih u Bağdiid, Beyrut, tsz., II, 163; Şemsüddin Muhammed b. Ahmed b. Osman ez-Zehebi (ö. 748/1374), thk.: Şuayb el-Amafit-Ekrem Bfişi). Siveru A'lami'n-Niihelfi. Meiissesetü'r-Ri~fi!e. Beyrut tsz .. XIV. 267-2R2: AlıJulfcıtalı I:.lıü GuJJc, d-I.Jit!tlıiıu "1-Uı.ziıb, Mekıebeıu·r-Ruşd, İkınci Baskı, Halep 1403/1983, s. 37-51; Ömer Nasfıhi Bilmen, Biiyük Tefsir Tarihi, (Tabakiitu'l-Miifessirin), Bilmen Yayınevi, İstanbul 1973, I/364, 365; İsmail Cerrahoğlu, Tefsir Tarihi, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara 1988, II!l5l.

    2) Camiu.'l-Beyanfi te'vili'l-Kur'an adı ile anılan bu eserin ilk baskısı, 1322-1330/1904-1912 yılları arasında otuz cüz olarak Bfilak'ta gerçekleştirilmiştir. Daha sonra bu baskı esas alınarak ve bazı ha-taları düzeltilerek Mahmud Muhammed Şiikir-Ahmed Muhammed Şiikir tarafından 12 cilt halinde yeni bir neşri (Diiru'l-kütübi'l-ilmiyye, Beyrut, 1_:ı12/1992) yapılmıştır. İncelememizde kaynak bu neşirdir. Bu eser, "Camiu'I-Beyiin an te'vil-i Ayi'I-Kur'iin" veya "Camiu'l-Beyan fi tefslri'l-Kur'an" isimleri ile de anılır.

    3) Rivayet Tefsiri: "Kur'an'ın naslarından İlahi muradın ne olduğunun açıklamaları doğrudan Kur'iin'a, hadise, sahabe ve tabifina dayanan tefsir" türüdür. "Me'sfır" veya "menkfil tefsir" adıyla da anılır. Bkz. Celiiluddin Abdurrahman es-Suyfiti (ö. 911/1505), el-ltkiin fi ulıimi '/-Kur 'an, Matba-atu '1-Ezheriyye, Kahire 1318/l900, Il/173 vd.; Muhammed Hüseyn ez-Zehebi, et-Te fs ir ve '1-Miifes-sirun, İkinci Baskı, Diiru İhyai't-Türiisi'I-Arabiyy, Beyrut 1396/1976, I/152; Elmalılı Muhammed Ham di Yazır ( 1878-1942), Hak Dini Kur 'an Dili, (Sad.: Sıtkı Gülle), Huzur Yayınevi, İstanbul 2003, V/92; Bilmen, ~üyük T.f!fs_ir Tarihi, I/l13; Cerrahoğlu, Tefsir Tarihi, II/131; Ali Turgut, Tejsir Usulü ve Kaynakları, Ist., M. U. Ilahiyat Fak. Vakfı Yay. (IFAV), 1991, s. 236; Muhsin Demirci, Tejsir Usu-lii ve Tarihi, İst., (İFAV) No: 146, s. 311.

    4) Dirayet Tejsiri: "Ri vayetiere yer verilmekle birlikte daha çok dil, edebiyat ve devrin kültür anlayışı çerçevesinde yapılan bir tefsir" olup, 're'y' ve 'akli' tefsir diye de anılır. Bkz. es-Suyfiti, el-ltkiin fi ulıiini'l-Kur'an, II/81-184; Bilmen, Biiyük Tefsir Tarihi, I/114; Cerrahoğlu, Tejsir Usulü (ilmu Usu-li't-Tejsir), 2. Bsk., A.Ü. ilahiyat Fak. Yay., s. 230; Mehmet Sofuoğlu, Tejsire Giriş, İst. Çağrı Yay., 198, s. 282; Demirci, Tefsir Usulü ve Tarihi,s. 323. '

    5) Bkz. es-Suyfıti, el-ltkiin, II/191; Taşkübrizade Ahmed b. Muslihiddin Efendi (968/l045), Mevzu-atu'l-Ulum, I/283, 509; Ahmed Mustafa ei-Meraği, Tejsiru'l-Meraği, 3. Bsk., Mısır; Mektebetü'I-Halebi, 1382/1962, I/19; Muhammed Ferid Vecdi (ö.1945), Dairatli Mearifi '1-Karni'l-/şrin, 3. B sk., Beyrut, Diiru'I-Ma'rife, V /678; Bilmen, Biiyük Tejsir Tarihi, I/365; Cerrahoğlu, Tefsir Tarihi, II/l49.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 137 (1, 2)

    RİV AYET VE DİRAYET YÖNTEMLERİ AÇlSINDAN TABER! TEFS!R'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME 267

    vayet tefsirleri" grubunun ilk eseri olarak verdiklerini müşiihede etmekteyiz6. Bununla birlikte söz konusu tefsiri, 'rivayet tefsirleri' grubundan gösterdiği halde, bu tefsir hak-kında " .. dirayet tefsiri ile ilgili konuların ilmf yapıya kavuşmasını sağlayan bir eser"? diye niteleyen, dirayet tarafının ağır bastığına dikkat çeken S ve " ... Taberf'nin tefsiri, ay-m zamanda bir dirayet tejsfri olduğu için ... "9 ifadeleri ile dirayet tefsirleri grubundan da gösteren yeni müfessirler de bulunmaktadır.

    Bu çalışmada, Taberi'nin tefsirinin hangi yöntemle yazıldığını ortaya koyabilmek için, öncelikle rivayet ve dirayet tefsirlerinin bütün özelliklerini çeşitli kaynaklardanıo inceledik. Aynca Taberi tefsirini ve kendisinden sonra yazılmış, çeşitli vesilelerle kendi-sine yer veren tefsirleri ı ı bu bakış açısıyla tahlil ettik. Müellifin, başta tefsirin ana konu-lan olmak üzere geniş bir yelpazede dolaştığını, Kur'an'ın aniaşılmak için gönderildiği üzerinde hassasiyetle durduğunu, Kur'an'da Allah RasGlünün açıklamasına bağlı konu-Iann yanısıra -kıyametinne zaman kopacağı- gibi Allah'tan başkasının te'vilini bileme-yeceği hususlara değindiğini ı ı, bunlan kendi reyi ile yorumlayan biri isabet etse bile bu davranışında hatalı sayılacağını belirttiğinil3, bunlann dışında kalan konularda yorum yapılabileceğini, .Kur' an 'ın yorumlanmasına karşı çıkılamayacağını 14, buna karşı çıkanIann yanıldıklannı vurguladığını ı5, bazı ilk dönem alimlerinin tefsire yanaşmamalannın

    6) İbn Hallikilıı Şemsüddi:n Ebu'I-Abbas Ahmed b. Muhammed (681/1282), Vefeyfitu'l-A'yan ve En-:·, i:/ r.t'!!,İi':.. lı·»;,:-.:) f

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 138 (1, 1)

    268 1 Yrd; Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE'------ EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    bunu inkar ettikleri anlamına gelmediğini, çekinmelerinin AIIah'ın belirlediği hedefe, ulaşamama kaygılanndan kaynaklandığını dile getirdiğini16, yorumlarda temel ilkenin

    zah1 iri anlam olklduğunku, bundan sapılamayacağını17,18tercihakte bu_ıu_nanlann1 gerekçe ve .. ,~.:, \ be ge gösterme e yü ümlü olduklannı açıkladığınİ , ane ezıcı çoğun uğun (icma) .

    aynı noktada birleştikleri yorumlarda kendi kişisel tercihini bir tarafa bıraktığını ı 9 ifade ·ı ettiğini gördük.

    Araştırmarnızda Taberi'nin tefsirinin, dirayet tefsiri için öngörülen koşuUar çerçeve-sinde analiz nitelikli metinlerinin toplamının rivayet tefsiri ile sınırlı kalan metinlerinin toplarnından daha fazla olduğunu tespit ettik. Zira Taberi tefsirinin rivayet bölümleri Hz. Peygamber'e atfedilen hadisler ile Sahabe ve Sahiibe sonrası kuşağa ait 'iisiir' denilen sözlerden oluşur ki bunlann değişik versiyonlanyla toplamı 3839720dir. Tefsirde sayılı rivayetler dışında hemen hemen bütün rivayet ve haberler farklı açılardan analiz edilir. Bu yönden de rivayet tefsirlerinden aynlır. Rivayetlerin raviler silsilesi metin dışı bırakıldığında ilgili rivayet kalan esas metnin bir kaç katı ibarelerle farklı açılardan irdele-nir, bazen sıhhati kuşkulu bir metnin senedine bazen da metnin doğrudan kendisine eleştiriler yöneltilir, bu eleştiriler sonucunda tercihler yapılır veya yapılmış tercihlere gerek-çeler gösterilir. Dolayısıyla Taberi'nin tefsirinde, dirayet özellikleri ve bunlann metin yoğunluğu rivayet tefsirinin özeJiiklerinden ve metin yoğunluğundan daha büyük yer kapsar. Bu açıdan da bu tefsirin rivayet değil dirayet tefsirleri grubundan olduğunu dü-şllni.ıyoruz.

    Taberi'nin rivayet ve dirayet değerlendirmeleri21, yorum ve rivayetleri birleştirerek anlamlandırması22, yorumlannda ilgili konuda Kur'an ayetlerini referans göstermesi23, ayetleri genel ve özel oluşlan açısından ele alması24, daha önce yapılmış dikkat çekici yorumlan tartışması25, tercihler yapması26, çok farklı anlamlı kelimeierde tercih yapa-

    16) A.g.e., 1/64. 17) A.g.e., I/299; II/57; III/563; VII/483; X/143. I 8) A.g.e., I/576. II/25. 19) A.g.e., XI/438. 20) et-Taberl, Cami, Naşirin Mukaddimesi, I, 15. 21) et-Taberl, Ciimi', I/60, 62, 63, 117,236,238-242,247,251,251,252,253,260,261,283,355,359,

    345,368,369,409,419,440,591,592 592,594598 1161, 1218 '1489' 1625-627; II/147-150,339, 340, IV/46, 436, 89, 143; V/376, 383,467, 473, 475, 518; VI/184, 316, 345, 359, 360; 329,352, 539,541, 607-612; VII/108, 119, 390; IX/105, 106; X/5, 276,277,510.

    22) A.g.e., I/422. 23) A.g.e., 1/143,144, 146, 157, 179; II/99, 100,205,206, 451; VII/510; IX/295; XII/80, 81,272,273. 24) A.g.e., 1/429, 603; II/80; VI/144, 215, 216, 243. 25) A.g.e., I/98, 99, ll 1, 136, I/166-168, 167, 188, 192, 196, 224-226, 471,505, 506; II/329; III/540,

    541, 560; IV/375. VI/219, 335,240,458,459,459,516,525,529,535, 574; VII/40, 41. 26) A.g.e., 1/68,69, 133, 142,11172, 173, 174, 175, 176, 177, 210; II/121, 123, 131, 137,·222, 278,287,

    334; III/18, 21, 219, 257, 276; VIII/3, 5,6, 16, 43, 97, 328, 329, 335, 336; IX/21, 40, 76, 93, 98, 251-252, 309; X/143, 203,205, 253, 579;XII/78, 391,471.

    1

    J

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 138 (1, 2)

    .-

    RİV AYET VE DİRAYET YÖNTEMLERİ AÇISINDAN TABERi TEFSlR'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME _____ 269

    madığında tevcihlerle yetinmesi27, hükümleri yürürlükten kaldınlan ayetler (nesh) oldu~ ğunu kabul etmekle birlikte yoğun neshe karşı çıkması28, fıkhi konulara yer verip bun-ları tartışması29, bazı fıkhi ekallerin temsilcilerine atıflarda bulunması30, keliimi konu-lara temas etmesiJI, filolojik32 ve edeb133 tahliller yapması, soru-cevap yöntemini kul-

    lanarak meseleleri açıklaması34, kavramları yalın ifadelerle tanımlaması35, Sahiibe ve sonraki kuşakların ileri gelen kimi alimierin bazı görüşlerine karşı çıkması36, sosyal, kültürel ve tarihsel bilgiler aktarması37, efsanelere değinmesi38, folklorik haberlere yer vennesi39 gibi hususlar bizi, Ciimiu'l-Beyiin'ın bir "diriiyet tefsiri" olduğu kanaatine ulaştınnıştır. Bu kanaatimizi daha belirgin olarak ortaya koyabilmek için yukarıdaki hu-

    suslan Tabeıi tefsirinden çeşitli örneklerle ortaya koymak istiyoruz.

    I. Taberi'nin Rivayetlere Bakışı

    Kur'an Arapça olmakla birlikte, " ... Sana da kendilerine gönderi/eni açıklayasın di-ye Kur'iin'ı indirdik ... " (en-N ahi, 16/44) mealindeki ayette belirtildiği gibi, bünyesinde Allah Rasulünün_ açıklamalanna bağlı noktaları, Allah'tan başkasının tevilini bilemeye-

    ceği anlamları banndırdığına dikkat çeken40 Tabeıi, Rasulullah'ın açıklamalarının ne

    yönde olduğunu bilmenin yolunun da rivayetler olduğunu belirtir ve bir ri vayetin kabul

    27) A.g.e., I/121, 126, 128, 129, 384; II/337, 338; VII/483. 20) .-l. • .ı;.ı:., L370, 537, 552; J1,21, 42, 144, 145, 1Yö, 1YY, 356, 3öö, 357, 380,389,390,575,596, 597;

    Ill/120, 608; IV/33, 34, 201, 400, 586; V/228; V/368; VI/78,133, 176, 202, 374; VII/646; X/150; XI/256, 307; XII/63, 405.

    29) A.g.e., I/391, I/392, 520, 578; II/53, 86, 91, 156, 157, 160, 179, 180, 183, 185,214, II/270-271, 353, 391,392,393,395.408, 501; III/15, 16, 17, 93, 95, 387; IV/9, 14, 15, 20, 108, 130, 131,441,442, 449, 471; V/32, 56, 57, 107, 108; VI/242, 249, 396, 398, 400; IX/260, 269, 270; XI/500; XII/12, 37, 56,139. ' .

    30) A.g.e., I/353; IV/38; V/55;VIII/380, 429. 31) A.g.e., III/155, 156; IV/202, 203, 617; V/184, 294-298,339,346. 32) A.g.e., I/150, 151, 152, 155, 156, 169, 172, 184, 341. ,342, 556, 566 ,569; II/16, 227, 604, 638;

    III/589, 637; IV/245, 407, 408; V/156, 157, 450; V/428, 502; VII/420. 33) A.g.e., I/342, 395,433, 434; II/21, 57, 205; :III/6; VII/203, 270, 359. VII/408. 34) A.g.e., I/195, 292, 361, 362, 405, 406, 434, 617-618; 212; III/602, 603; IV/292;VII/290; X/587,

    593. 35) A.g.e., I/159, 161,162, 205, 295, 462, 468, 544, 610; III/506; V/334,369; V/373, 374; IX/412. 36) A.g.e., I/199, 202-203,205,314,373,397, 417; II/47, 219, 390,401, 403; mno, 124, 125,533,

    571, 512; IV/81, 285, 301; VI/71, 176; VII/220, 302,420, 644; VIII/125, 130, 134. 37) A.g.e., I/144, 286,287, 298,309,311, 319,320, 321,363,437,472,517,546,547,548,555, 613;

    II/210, 216, II/328, 348,407,408,432,453,454,458,467, 468, 495,4%,527, 526,528, 549; III/49, 73, 523; IV/34, 282, 318, 444, 445, 489, 502, 510, 530, 535, 537; V/lO, 13, 36, 451; VI/33, 408; VII/306, 308, 434-436, 551-555, 628-629; VIII/34, 46; IX/42, 56, 75, 279, 385; X/108, 244, 530; XI/332; XII/331, 332,350.

    38) A.g.e., I/336, 337,338,497-500,502,503, 504; IV/515-519. 39) A.g.e., I/212, 213,261, 264, 315, 603; II/303, 304; III/12, 285, 286,327, 543; IV/327, 442; VIn7;

    VII/242, 577. 40) et-Taberi, qami', I/56; VIII/171; XII/415, 416.

    /.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 139 (1, 1)

    270 1 Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    edilebilmesi için şu temel ölçüyü verir: "Rivayet/er Kur'anla bağdaşmalıdır"41. Koydu- , ğu bu ilke çerçevesinde tefsirindeki rivay~tler başlıca ikiye aynlır:

    A. Doğrudan Tefsirle İlgili Rivayetler

    a) Sahihliği tesbit edilmiş rivayetler: Müfessirimiz bu gibi yoğun rivayetler karşısında dirayeti ve kendi görüşünü bir tarafa bırakır, rivayetlere ve çoğunluğun görüşüne iti-bar edilmesi gerektiğini belirtir42.

    b) Ortalıkta.dolaşan ama isoadı bulunmayan veya rivayet kanalında zayıflık bulunan rivayetler: .Bu tür rivayetlerin dini konularda delil olarak kullanılamayacaklannı söyler ve pek çok yerde aktardığı bu gibi rivayetlerden bazılannı şiddetle eleştirir43.

    c) Aktardığı fakat tercihini farklı yönde kullandığı rivayetler: Sözgelimi, " .. buna siz tanıklık ediyorsunuz" (ei-Bakara, 2/84) pasajında muhataplann geçmiştekilerin yanısıra Rasulullah'a yetişmiş olaniann da bu kapsama girdiklerini söyleyenierin yorumlannı yeğler. Oysa İbn Abbas (68/687) ayeti, Rasulullah dönemindeki muhataplarla sınırlar#. Yine Tabeô, "İnktirlarıyla kalplerine buzağı sevgisi içirildi." (el-Bakara, 2/93) cümlesi~ ni hakiki manada "içme" anlamında tefsir eden rivayetlere katılmaz, "buzağı sevgisinin gönüllerine sindirildiği" anlamını tercih eder45 ve tercihini şiirlerden örneklerle destek-ler46.

    d) Birbirine zıt rivayetler. Birbirine taban tabana zıt rivayetleri de ele alır, ama ter-ı.:ilılerde bulunur. Sözgelimi Hz. Musa'mn kavminin keı;mekle yükümlü kılındıklan sığın kesmernek için yan çizmeye yeltenmeleri ile ilgili sebepleri aktanrken bunlardan bi-rinin nitelenen sığınn fiyatının çok yüksek olmasını· gösterir ve bu husustaki rivayetleri aktanr. Ancak tam tersi rivayetlere de dikkat çeker, sığırın fiyatının sadece üç altın oldu-ğunu söyleyenler de bulunduğunu bildirir47.

    e) Tercihlerinde yararlandığı rivayetler: Taberi'nin tevil yaptığında bu tür rivayetleri devreye soktuğunu görmekteyiz. Sözgelimi, iltibaslı kelimeleri yorumlarken tercihte bu-lunuyorsa rivayetlere başvurarak tercihini takviye eder. Mesela, "İyi olanı, daha aşağı olanla mı değiştirmek istiyorsunuz?" (el-Bakara, 2/61) cümlesinde geçen "edna" lafzını 'denaet'ten 'ahess=alçak' 'vad'=düşük konumda'; 'asğar=bayağı' kelimeleri ile yo"' rumlar. Oysa bazılan bu kelimeyi 'dünüvv'den iştikak ettirerek 'aqrab=daha yakın' ınanasma almışlardır. İşte müfessirimiz bu aşamada rivayetleri devreye sokarak tezini güç-lendirmeye çalışır48.

    41) A.g.e., Xl/226

    42) A.g.e., III/339, 340,560. IV/46. IV/108; IX/105, 106; Xll228, 280; Xll438.

    43) A.g.e., 11252;253, 283;IIi218; III/62.

    44) A.g.e., 11440.

    45) A.g.e., 11467.

    46) A.g.e:, 1/468. Diğer örnekler için bkz. a.g.e., 1/534; III/147-150. Vl/359, 360; VIII/390. 47) A.g.e., 1/368, 369.

    48) A.g.e., 1/138, 139, 140, 142,353.

    l i' i

    -q:

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 139 (1, 2)

    RİV AYET VE DİRAYET YÖNTEMLERİ AÇISINDAN TABERi TEFS!R'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME _____ 271

    t) Eserinde yer verdiği, fakat katılmadığı rivayetler: Müfessirimiz sihrin bir şeyin ha-kikatini değiştirmek anlamına geldiğini, sihirle fiziksel varlıklar yaratmanın mümkün ol-duğunu söyleyeniere şiddetle karşı çıkar, böyle bir durumda hak ile batıl arasında bir

    :• · fark gözetilemeyeceğinin tabil olduğuna dikkat çekmesine49 karşın sihirbazın büyüsü ile insanın eşeğe dönüştürülebileceği rivayetine de yer verir50.

    g) Tercihte bulunamadığı farklı rivayetler: Tabeıl, bu tip rivayetler karşısında, bunla-nn hepsinin veya bir bölümünün kasdediimiş olabileceğini söyler. Fakat hiç kimsenin, 'Bununla şu kasdedilmiştir' diye kesin bir yargıya varamayacağını, varabilmesi için elin-de belge olması gerektiğini51, dolayısıyla rivayetlerden birine bağlanmanın doğru ola-mayacağını52, ilim ve dil mantığı açısından bir sonuca vanlamadığında görüşler arasında bir tercih yapılamayacağını, bir görüşü tasvip edip diğerini zayıf göstermeniri caiz gö-rülemeyeceğini belirtir53.

    h) Telfik edip birlikte değerlendirdİğİ rivayetler: Bunun bir örneği 'iman' kelimesi-dir. Çünkü, "Onlar ki inanırlar" (el-Bakara, 2/3). cümlesinde 'inanırlar' ifadesini; a) "tasdik ederler", b) "haşyet duyarlar", c) "iman ameldir" şeklindeki yorumlan dikkate alır. İmanın "tasdik etmek" olduğunu, iman manasında haşyet yani sözü uygulama ile tasdik etmek olduğunu söyledikten sonra, imanın Allah'ı, kitaplannı ve peygamberleri-ni ikrar edip ikran da fiille tasdik etmek anlamına geldiğini söyler. Dolayısıyla ayetin böyle yorumlanmasının müttakilerin vasıflanna daha uygun düştüğünü, onlann gaybı .söz, inan._: ve aıneke Juğrulayaıılar olarak nitelendirilmelerinin yerinde olacağını belir-tir ve Allah'ın, imanın yalnız bir manasını kasdetmediğini, bunu mücmel bıraktığını di-le getirir.54

    i) Sfire ve ayetlerin indirilme sebepleri ile ilgili rivayetler: Müfessir nüzfil sebebi ile ilgili rivayetlere doğrudan pek az değinir55, açık olmayan iniş sebeplerini pek ölçü al-maz, "nassın (herhangi bir ayetin) özel bir konuda inmiş olması genelleştirilmesine en-gel değildir" şeklinde formüle edilen görüş doğrultusunda fikir beyan eder56, aktanlan iniş sebepleri üzerinde tercihte bulunmaz57.

    B. Tefsirle ilgisi Dotaylı Olan Rivayet ve Haberler

    a) Tarihi olaylan konu alan zayıf rivayetler. Mesela, Hıristiyanlara neden 'en-Nasa-ra' isminin verildiğine dair İbn Abbas'tan yapılan bir rivayet58; Yusuf Peygamber'in

    49) A.g.e., I/505; bir başka örnek için bkz. a.g.e., VI/345.

    50) A.g.e., I/505, 506.

    51) A.g.e., I/576.

    52) A.g.e., I/598. II/625-627; VII/308.

    53) A.g.e., II/629; VII/636, 637.

    54) A.g.e., I/133.

    55) A.g.e., XI/332; xnn33. 56) A.g.e., V/5, 13, 36, VI/220; X/244.

    57) A.g.e., IX/356; xnn, 56. 58) A.g.e., Itls9

    ı

    /.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 140 (1, 1)

    272 1 Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    gördüğü rüya ile bunun yorumunun açıklığa kavuştuğu gün arasında geçen sürenin kaç . yıl olduğu -kimisi kırk yıl olduğunu59, kimileri seksen yıl bazılan da on sekiz yıl oldu-ğunu ifade etmişlerdiı-60- hususundaki farklı rivayetler, aynı şekilde kıyamette iki hati-bin kalkıp konuşma yapacaklannı, bunlardan birinin İblis diğerinin de Hz. İsa olacağı ..,, konusundaki rivayetler, keza Karun'un kavminin karşısına kırmızı giysiler içinde çıktı-ğına61 dair rivayetler hep bu türdendir62. Rivayetle açıklığa kavuşturulamamış lafızlann yorumunda tarihçilerin sözlerine başvurduğu da olur. Sözgelimi, "er-Rakfm" _lafzının yorumunda buaun levha veya taş yahut üzerine yazı yazılmış herhangi bir nesne olduğu-nu tercih ederken tarihçilerin (ehlü'l-ahbar) sözlerini kanıt göstefir63.

    b) Günahsız diye çocuklannı ibadetlerinde öne geçirdiklerine dair aktanlan İsrrull' haberleı-64.

    c) Büyük tanınan zatlann birbirlerini itharn etmeleri gibi sosyal içerikli haberler65.

    d) Foklorik rivayetler. Yani halk arasında dolaşan haberlere de -az da olsa- rastlanır. Sözgelimi Hz. Yusuf'un idarenin başına geçtikten sonraAziz'in kansı Züleyha lıe evlen-mesi ve aralannda geçen konuşmalar bu türdendir66.

    e)Ayetlerin fazileti ile ilgili rivayetler67.

    d) Bir adarnın Hz. Musa'nın on iki elçisini yenine doldurmasılveya çuvala koyup sırtına alması gibi68 efsaneleri konu alan rivayetler69

    II. Didiyete Dayanan Yorumlara Bakışı

    Taberi, Kur'an'ı tefsire teşvik eden rivayetlere yer verir70, Kur'anda: "Bereketli bir kitap; ayetlerini iyice düşünsün/er, duru-temiz akıl sahipleri öğüt alsınlar diye onu sana indirdik." (Sad, 38/29) mealindeki ayet ve benzerleri ile, düşünmenin einredildiğine dik-kat çeker. Düşünmenin anlamaya bağlı olduğunu, önce ne demek istendiği anlaşıldıktan

    59) A.g.e., VIJ/304, 305. 60) A.g.e., VII/306. 61) A.g.e., X/108, 117. 62) A.g.e., VIJ/434-436. Diğer bazı örnekler için bkz. a.g.e., I/437, 546, 548; III/49, 285, 286; V/318,

    451,530,535, 537; VI/77, 89, 186,226,228,264,408,420, 605; VII/300, 434-436; VIII/34; IX/42. 63) A.g.e., VIII/182. Efendimizin cahiliye dönemi kadınlannın dıramma işaret eden: " ... birinizin koca-

    sı öldüğünde evinde çullar içinde beklerdi ... şimdi dört ay iddet beklemekten mi şikayet?!" gibi ta-rihi olaylara işaret eden hadisler de bu kabildendir. Bkz. A.g.e., Il/526. Bu hususta diğer örnekler için bkz. a.g.e., 11437, 547; 11/348; VII/159, 160, VII/290.

    64) A.g.e., IV/130, 131. Diğer örnekler için bkz. a.g.e. IV/515-519,605;VIII/34; IX/56, 75; X/571. 65) A.g.e., II/216, 407, 454; IV/444, 445. 66) A.g.e., VII/242. Diğer bazı örnekler için bkz. a.g.e. I/603; VI/77;VIII57,6, 577. 67) Örnek için bkz. a.g.e. III/440; VI/605. 68) A.g.e., IV/515-519. 69) Diğer örnekler için bkz. a.g.e., 11320, 321, 502, 503, 504. 70) A.g.e., 1/60.

    ' .~

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 140 (1, 2)

    . .

    RİV AYET VE DİRAYET YÖNTEMLERİ AÇlSINDAN TABERi TEFSiR'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME _____ 273

    sonra düşünülebileceğini belirtir. Arapça bilmeyen birine, 'İbret ve öğütler içeren bir Arapça kaside söylesen de öğüt alsam' demenin çok abes olduğunu söyler71. Öyle ise Kur'anı bilmeyen kimseye de, 'Ondaki öğütlerden ibret al' demek için muhatabın onun içeriğini bilmesi gerekir. Çünkü ayetlerdeki ibret almalarla ilgili emirler ayetlerin mana-lanna viikıf kimselere yöneliktir. Bu da inüfessirlerin tefsirlerine karşı çıkaniann haksızlıklannı72, Kur'an'ın tevili konusunda görüş belirtenleri eleştirenierin bu konudaki riva-yetleri yorumlamadaki yanılgılannı73 gösterir. Hz. Aişe'den, ."Peygamber sayılı ayetle-ri yorumlamıştır. "74 diye aktanlmıştır. Rasulullah 'ın sayılı ayetleri yorumladığına dair rivayet bizim tezimizi güçlendirir75.

    Taberi, tefsirinde kuru fılolojik tahlillerle yetinmez, ayetlerin içerdiği önemli mesaj-Iara da sık sık dikkat çeker76, zorlama yorumlara karşı çıkar, bu tür yorumlan benimse-mez77, sadece Arapça bilmenin Kur'iin'ı yo~mlamaya yetmeyeceğini savunur78, 'bir görüş sağlam temele dayanmıyorsa açmazı çok açıktır•79 diye uyanr, sözcüklerin an-lamlan doğrultusunda tercih yaparken önemli noktalannı yansıtırSO, kavramlan yalın ifadelerle açıklar81. Mesela, Kur'an'da zikredilen "el-hikme" lafzını, hep "sünnet" an-lamında kullanır ve "hikmet"i, 'Hikmet ile, Allah Tealil·nın mürninler için peygamberi kanalı ile izlenecek yol yaptığı sünnet murat edilir' diye yorumlar82. Allah'ın sözünün Araplarda yaygın anlamında -aksi bir delil olmadıkça- yorumlanmasının tercih edilece-ğini sık sık vurgulaı-83.

    III. Yorumlarda Metodu

    Ayetleri yorumlamak, kelimelerin anlarnlannı açıklamak için başka ayetlere başvurur84, sarfi, nahvi ve edebi tahliller yapar85, halk deyimlerine başvurur86, bir kelimenin asıl anlamını özellikle vurgulamak istediğinde o kelimeden türetilmiş eşya isimlerine dikkat çeker. Sözgelimi, " ... Biz de sizin hatalarınızı bağışlayalım." (el-Bakara, 2/58)

    71) A.g.e., I/61. 72) A.g.e., I/61. 73) A.g.e., 1162. 74) A.g.e., 1162. 75) A.g.e., 1163, 64. 76) A.g.e., Vi467, 473,475,518. X/203, 205; XI/5. 77) A.g.e., VII/578. 78) A.g.e., II/253. VII/231. 79) A.g.e., I/87. 80) A.g.e., VII/604. 81) A.g.e., 11205. 82) A.g.e., III/506. Diğer örnekler için bkz. a.g.e., 11555. 83) Örnek için bkz. a.g.e., VIII/116; IX/260. 84) A.g.e., I/143. 85) A.g.e., 1(98, 99, 341. 86) A.g.e., Iiıi44.

    /.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 141 (1, 1)

    2.74 / Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE'------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    cümlesini açıklama bağlamında 'ğafere' kelime~inden türetilmiş 'miğfer' kelimesine · yer verir. 'Rahmet/e hatalarımzı örtelim, onları gizleyelim, onlardan dolayı sizi cezalan-dırıp rezil etmeyelim' şeklinde yorumlar87. Farklı anlama gelen kelimeleri farklı açılardan açıklar ve ayette en uygunu hangisi ise onu yeğler: "Duribet" kelimesini 'furi-zet=farz kilı11:dı' ve 'vudıet=konuldu' kelimeleri ile açıklarken bunun Arapça'da bu gibi anlamlarda kullanıldığına dair çeşitli örnekler veriı-SB, yer yer kelimelere yüklenmiş fark-lı anlamları yeğler. Sözgelimi Bakara suresinin 81. ayetinde geçen 'kötülük, günah' ınanasındaki "sejyie" kelimesini şirk anlamında kullanır ve ilgili rivayetlere yer verir89. Beğnediği bazı yorumları herhangi bir yorum yapmadan aktarır. Mesela, İbn Abbas'ın: 'Kadının benim için süslenip-püslenmesini istediğim gibi kendimin de onun için süslen-memi arzu/arım' dediğini ve " ... erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi kadınların da erkekler üzerinde hakları vardır .. " (el-Bakara, 2/228) mealindeki pasajını delil gösterdi-ğini aktarır90. Yorumlarında mantık önemli yer tutar. Mesela, "Baksana kendilerine Ki-taptan bir lıasip verilmiş olanlara" (Alu imran, 3/23) mealindeki pasajda geçen 'el-ki-tab' lafzını 'Tevrat' ile yorumlar ve buna gerekçe olarak da: 'Çünkü onlar Kur'an'ı ya-lanlıyorlar, buna karşın Tevrat'ı ise tasdik ediyorlardı. Böylece doğruluğunu ikrar ettik-leri şey yalanladıkları Kur'an hususunda aleyhlerinde bir kanıt olmuştur91' görüşünü serdeder.

    Bir ycırunıcuııurı yoruml!ııu l;cıııcn rct.lJctıııez, tercih i·;irı kcııt.liııi zorladığı da olur92. Eleştirdiği yorumlarda sarfi ve nahvi belgeler önemli rol oynar93. Zihni berraklık kazan-madığı alanlarda yorumları aktanr ve her bir yorum için: 've bu görüşlerin hepsinin doğruluktan uzak olmayan bir yönü, bir gerekçesi vardır' der94. Filolojik verilerden hareket-le kendi kişisel yorumunu zaman zaman başkalarının yorumları ile de ~arşılaştınr bazen yapılmış yorumun gerekçesine katılmakla birlikte kendi yorumunun daha sağlıklı oldu-ğuna dikkat çeker95. bazen de ötekileri cerhedip kendi tercihini ön plana çıkarır96.

    Bir ayeti farklı şekilde yorumlayanlar varsa yorumların etkisinde kalmaz, Mill yo-rumlan değil daha makul ve daha temkinli yorumları tercih eder. Katılmadığı yorumlar varsa bu gibi yorumları gerekçeleri ile birlikte tenkitten geri durmaz. Sözgelimi Ihdiua cümlesini 'bizim lıidayetimizi artır' diye yorumlayanın yorumunu ele alır,

    87) A.g.e., I/342.

    88) A.g.e., l/355. 89) A.g.e., I/428.

    90) A.g.e., II/467. Diğer örnekler için bkz. a.g.e., II/580. IIIn3.

    91) A.g.e., III/219 Bu bağlamda diğer örnekler için bkz. a.g.e., II/337, 338, 356, 366, 380, 389, 390. 92) Örnek için bkz. a.g.e., VI/240. 93) A.g.e., IV/81

    94) A.g.e., Bkz. a.g.e., IV/375.

    95) Örnek için bkz. a.g.e., III/540, 541, 589. 96) A.g.e., IX/76, 250,251-252.

    l ~' ı

    ı 1 i

    i ·-w ı

    ' 1

    ~· 1

    ı ı 1

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 141 (1, 2)

    RİV AYET VE DİRAYET YÖNTEMLERİ AÇISINDAN TABERi TEFS!R'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME _____ 275

    bu yorumu yapmasındaki ihtimalleri sıralar, ardından bunlan çürüten düşüncelerini ya-zar97.

    Görüşlerini beğenmediklerini, gabavetle, geri zekalılıkla, ahmaklıkla suçladığı da olur. Örneğin bazılannın 'es-sirat'ın istikfunetle yani 'dosdoğru yol' olarak nitelendiril-mesini 'müntesiplerini cennete götürdüğü içindir' şeklinde yorumlanna karşı çıkar, isti-kfunetle tavsifin doğru olup eğriliği bulunmadığı içindir der ve bütün müfessirlerin bu doğrultudaki yorumlannın o türden bir yorumun hatalı sayılmasına yeterli bir delil oldu-ğunu ekler98.Yine müfessirimiz infakla ilgili rivayetleri ve görüşleri aktardıktan sonra en uygun tevilin, infakın takva sahiplerinin vasıflanna paralel olarak hem zekatı, hem aile nafakasını kapsaclığını belirtir99. Bir diğer yorum örneği layarnetin 'elyevmü'l-ahir=son gün' olarak nitelendirilmesi hususunda söyledikleridir: "Çünkü der, o gün, gün kavramının sonudur, ondan sonra onun dışında başka bir gün yokturiOO. Araplar 'yevm' lafzını kendinden önceki gece ile birlikte bir zaman dilimine verirler; eğer gündüzün ge-cesi yoksa o gündüze 'yevm=gün' denilmez , kıyamet günü sabahından sonra da artık layarnetin koptuğu gece dışında bir başka gece yoktur dolayısı ile işte o gün, günlerin sonudu[IOI.

    a) Siyak ve Sibaka Dayanan Gerekçeli Yorumları

    Müfessirimiz siyaka ve sibaka yani bir ayetin üstündeki ve altındaki ayetle bağlantısına çok önem verir. Bu doğrultuda gerekçeli yorumlar yaparl02. Mesela, " ... önünden ve arkasından izleyen melekler vardır." (er-Ra'd, 13111) mealindeki ayette geçen 'muakki-bat=izleyenler' ile dünya hükümdarlannı koruyan korumalannı, önlerinden, arkalann-dan korunaniann da dünya hükümdarlan olduğunu ayetin si yak ve sibakının da buna da-ha elverişli olduğunu belirtirl03.

    b) Nesh Konusuna Yaklaşımı

    Neshin ancak emir ve yasaklarda söz konusu olabileceğini, haberlerde nesh ve men-suhtan bahsedilemeyeceğini belirtenl04 Müfessir, nesh olayını kabul etmeklelOS birlikte bunun Kur'an'da yaygın bir şekilde yer aldığına taraftar değildir, rastgele nesh yargıla-

    97) A.g.e., 11102, 103.

    98) A.g.e., I/106. 99) A.g.e., I/137.

    100) A.g.e., I/150.

    101) A.g.e., Ill51. Kişisel yorumları ile ilgili diğer rivayetler için bkz. a.g.e., I/125, 126, 129, 132, 166-168, 196,210, 224-226, 236,286,287, 307, 338, 341, 429,499, 500, 566; II/80. III/21, 387,533, 571; IV/459; V/246; VI/77, 219,516,535, 574; VII/302, 643; VIII/328, 329,335, 336; IX/21, 40; X/145; XII/471.

    102) A.g.e., II/451. VIII408.VII/510. IX/295, XII/80, 81, XII/272, 273. 103) A.g.e., VII/352.

    104) A.g.e., 1/521 XII/405.

    105) A.g.e., İ~199, 370,524, 525; II/145, 356,366,575,596, 597; IV/201; V/228; 368 VII/646; XI/256.

    /.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 142 (1, 1)

    276 / Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    nna vanlmasını tasvip etmezl06, pek çoklannın: 'Bu ayet falan ayet/e neshedilmiştir', dedikleri yerde o, bu görüşlere karşı çıkar, eleştiriler yapar; Mesela el-Bakara suresinin 180. ayetinin miras ayeti ile nesh edilmiş olduğunu kabullenmeyenler safında yer a1ırl07 ve: 'Bu ayetin mensuh olduğunu söyleyebilmemiz için kendisine teslim olmayı gerekti-ren bir belge olmalıdır. Oysa bu ayetin hükmü ile miras ayetinin hükmünün bir anda iki-sini birlikte sağlıkla ilin tilendirilmesi muhaldir' 108 der.

    c) Tercih Gerekçeleri

    Müfessirimiz bir ayetin farklı açılardan tevili yapılmış ise zaman zaman bunlann hepsinin de mümkün olabileceğinil09 söylediği gibi rivayetler arasında tercih yapar, ter-cihte bulunurken gerekçelerini de söylerllO; karşı yorumlan yine mantıkl gerekçelerle eleştirirlll; farklı anlamlara gelen ve kendisine değişik manalar yüklenen kavramlarda da tercihte bulunur ve gerekçesini gösterir112.

    d) Yorumlarında Soru-Cevap Yöntemini Kullanması

    Gündeme getirmek istediği meseleleri e ilgili zaman zaman muhatabının ağzından so-rular sorma ve bu sorulan cevaplama yöntemini kullanır! 13. 'Eğer biri derse' diye me-seleyi farklı açılardan ortaya koyar ve ardından 'denilir' diyerek sorunun cevabını orta-ya koyar114. Mesela, birisi 'Bütün nil.fıleleri ineelediğini ve her nil.fılenin farz bir önder olduğunu tespit ettiğini, bu nedenle umre kendine göre vacip olduğundan nafile umrenin tk t:ir farz ol.::nası gerektiğini, çünkü farz amelkriıı tüm:.inJe niifilcnin imann konumun-da bulunduğunu' söylüyor.

    Şimdi buna sormak lazım:

    -İ'tikil.f nafile kılınmıştır? Peki bunun nafilenin önderi konumundaki farz i 'tikil.fı ne-dir?

    Sonra yine sorulur:

    -İ'tikil.f vacip midir değil midir?

    -Vaciptir derse ümmetin görüşü dışına çıkar. Nafiledir derse o zaman kendisine: . .

    -Peki umre farz iken i'tikil.fı vacip kılan nedir? Hangisi sorulursa sorulsun diğeri ile susturulması kaçınılmazdır! 15.

    106) A.g.e., Il/380,389, 390 III/120, 147-150,608. IV/33, 34, 400; Vll133, 176,202,249, 374; VII/665, 666; X/150; Xll307; XII/63.

    107) A.g.e., Il/121. 108) A.g.e., Il/123. Diğer örnekler için bkz. a.g.e., 11552; Il/1 15, 131, 137, 196. IV/586. 109) A.g.e., VIII/91. ll O) A.g.e., I/172, 173, 176, 177, 419; Il/99, 100; V/339; VII/40, 41, 607-612; VIII/3, 97; IX/77, 93;

    X/253; XII/78 .

    . 111) A.g.e., IV/301, 530,535. VII/644.

    ll2) A.g.e., V/373, 374; Vl/144; VII/539, 541; VIII/43, IX/98. 113) A.g.e., Il/100; III/602, 603; Vll177.

    114) A.g.e., 1199. Diğer örnekler için bkz. a.g.e., 1/100, 101, 113, ll4, 617-618. 115) A.g.e., Il/219.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 142 (1, 2)

    RİV AYET VE D !RA YET YÖNTEMLERİ AÇlSINDAN TABERI TEFS!R'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME _____ 277

    e) Bazı Ünlü Müfessirlerin Yorumlarına Karşı Çıkıp Eleştirmesi Ünlü tefsir iilimi Mücahid (103/72l)'den nakiller yapar ama onu eleştirmekten de ge-

    ri durmazll6, İbn Abbas'a itiraz etmekten çekinmezll7. Müfessir es-Süddi (1271745)'nin bazı görüşlerine karşı çıkarllS, Hz. Ömer (23/644)' in bir takım yorurnlarına katılmaz ll 9, Hasan-i Basri (1101718)'120, İkrime (1071725)121, Said b. Cübeyr (ö. 951713)122, İbn Cureyc123, Said b. El-Müseyyeb (931712)124, Katiide (ö. 1181736)125 ve İbn Mes'fid (ö. 32/652)126 gibi büyük zatların bazı görüşlerine de eleştiriler yöneltir.

    IV. Fıkhi Değerlendirmeler Yapması Taberi tefsirinde -çok sık olmasa da- fıkhi meselelere de değinir127, ayetlerden hü-

    kümler çıkarır128, sözgelimi o, sadaka memurlarına sekizde bir değil çalışmaları oranında pay verileceğini (performansa göre ücret) yeğler, gerekçelerini söyler129. Fıkhl tanımlar yapar130. Mesela; "fakir"i, "ihtiyaç sahibi olan, buna karşın halktan bir şey isteme-yen, onlara boyun eğmekten kaçınan"; "miskin"i ise, "ihtiyaç sahibi olup halka boyun eğen, ihtiyaç/arım onlara arzeden kişi" diye nitelerl31. Zaman zaman ilim adarnlarının ayetlerden çıkardıkları hükümlere atıflarda bulunur132, katılmadığı görüşler varsa bunu belirtir, tercihlerde bulunur133 ve aynntılarının öğrenilmesi için fıkıhla ilgili eserlerine başvurulmasını tavsiye eder134.

    V. KeHimi Konulara Yer Vermesi Fıkhi mc:sclclc:re midirc:n değindiği gibi Kur'an'ın bir ayeüni inkar edenin duru-

    mul35, layarnetin ne zaman kopacağının bilinemeyeceği136 gibi kelfuni meselelere ve

    1 16) A.g.e., 11199, 200, 202-203, 373; Il/47, V/400; VII/194; VIII/130, 134,268,269. l17) A.g.e., l/417, 591; II/222, 287, 357; IV/14, 15, 89, 143, 512; VII/329, 344; XII/391. llS) A.g.e., I/603. 1 19) A.g.e., Il/157. 159, 160, 390. 120) A.g.e., I/88; IIInO; Vl/78; VII/420. VIII/268, 269. 121) A.g.e., III/276. 122) A.g.e., V/452. VIII/268, 269. 123) A.g.e., vını. 124) A.g.e., VI/176. 125) A.g.e., VIn8; VII/220. 126) A.g.e., VII/116; VIII/125. 127) A.g.e., V/57; VI/400; VIII/209. 128) A.g.e., I/520; II/25, 53, 183, 391, 501; IV/471; V/56. 129) A.g.e., Vl/398. 130) A.g.e., 11610. 131) A.g.e., Vl/396. 132) A.g.e., II/185; III/366; IV/20, 441, 442; VII/562, 563. 133) A.g.e., II/401, 403, 489; V/32, 107, 108; IX/269, 270, 309; XI/500; XII/12, 37, 139. 134) A.g.e., l/552,555,558; II/54, 389, 434, 486; IV/10, 406; V/44, 295, 329; VII/290, 564. 135) A.g.e., 1137 136) A.g.e, Ifl33

    /.

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 143 (1, 1)

    278 / Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE------EKEV AKADEMi DERCİSİ

    tartışmalara da az da olsa zaman zaman değin ir. Bu konu ile ilgili diğer bir örnek Mi 'rac, olayıdır. O, Mescid-i Haram'ın, insanların aralarında kendisinden sözettiklerini bildikle-ri, tanıdıkları mescit olduğunu söyler. "el-Mescidu'l-Aksil"yı 'mescid-i beyt-i makdis'

    l -voı

    ı olarak yorumlar. İsra olayının niteliği konusunda ilim adamları arasındaki ihtilafa, ruh -

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 143 (1, 2)

    RİV .AYET VE D!R.A YET YÖNTEMLERİ AÇlSINDAN TABERi TEFS1R'İ HAKKINDA BİR DEGERLENDİRME _____ 279

    tasında kuşkuya düşmeyeceğini sezdiği yerlerde cümlenin zahirinin o kelimenin söyle-nilmesine ihtiyaç hissettirmediği konumlarda hazfe başvurduklanna, bazı kelimeleri kul-lanmadıkianna dikkat çekerl49.

    Nalıvi ve sarfi kurallara değinirl50, sarfi tahliller de yaparl5l, nalıvi tahlillerden geri durmazl52, nalıvi tercihierindeki gerekçelerini başka ayetlerle bağlantı kurarak açıklarl53, dilcilere kafa tutacak kadar kendinden emindirl54.

    Çok farklı yorurnlann olduğu yerlerde ayeti fılolojik açıdan genişçe ele alırl55, man-tıksal gerekçelerl56 gösterir. Çok farklı ve birbirleri ile çelişkili yorurnlann yapıldığı ayetlerde lafızlan lügat açısından önemle irdelerl57, kelimelerin lügat anlamian ile ilgi-li açıklamalardaki nüanslara dikkat çeker ve kelimelerin asıHanna inerl58, lisanl tercih-Ierini gerekçelendirirl59, tercihlerde bulunurl60, ama rastgele lügat te'villerine tepki gösterirl6I. Kur'anda işe yaramayan zaid harfler bulunduğu iddialanna tepki gösterir, id-dia sahiplerini şiddetle eleştirir, Kur'an'da manasız bir şey olamayacağını söylerl62. Ba-zen yoğun farklı görüşler arasında tercihte zorlandığı da olur. Bir tercihte bulunur ama bunı,ı kesin hatlanyla belirtmez, her bir yorumun bir sahih noktası bulunduğuna vurgu yaparl63.

    Taberi'nin tefsirinin sadece bir rivayet tefsiri olmadığının kanıtlanndan biri de, onun kıraat farklılıklanndan hareketle yaptığı yorumlardır. O, kıraatlar konusuna tefsirinde aynntılı ve yoğun şekilde yer verirl64.

    149) A.g.e., I/91. 150) A.g.e., I/342, 362,420, 475; II/2l, 78, 79; IV/373, 409, 431; VII/26; X/385.

    151) A.g.e., I/179, 400; III/205, 220,221, 258; IV/30, 309, 404; V/189,358; VI/367; IX/251.

    152) A.g.e., I/169, 459, 508, 541; II/613, 614; III/153; IV/81,171, 187, 471; V/428; VI/367; VII/117, 380, 395; XII/85.

    153) A.g.e., III/550, 551; VII/121, 123.

    154) A.g.e., I/314; III/338; IV/555,556. VI/44; VII/198. IX/499,510.

    155) A.g,e., IV/8.

    156) A.g.e., VII/523; X/53, 54. 157) A.g.e., V/502.

    158) A.g.e., I/435; nn7. IX/391. 159) A.g.e., II/410,41; III/356, 637; IV/245, 348,407, 408; V/156, 157; VI/236, 237,316, 335; VII/257,

    425, 426;VIII/l74; IX/107, 117, 376.

    160) A.g.e., II/8; VI/69. XI/35, 68, 91.

    161) A.g.e., Il/16.

    162) A.g.e., I/233, 234,440, 487; II/218; III/29, 39; V/450; VII/419; XII/182.

    163) A.g.e., VII/618-620; VIII/54.

    164) 'Tabert'nin Tefsir'indeki Kıriüit Değerlendirmeleri" başlığı altında ayn bir makalemiz, İstanbul Üniversi,tesi İlalıiyat Fakültesi Dergisi'ne 9. sayısında yayınlanmak üzere teslim edilmiştir.

    ı .

    i-

  • D01777c8s19y2004.pdf 24.02.2010 15:56:00 Page 144 (1, 1)

    280 / Yrd. Doç. Dr. Sıtkı GÜLLE'------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

    Sonuç

    Bu araştırmada Tabeıi'nin, görüş birliği olan yerlerde kendi görüşlerini bir tarafa bı-. raktığını, buriun dışındaki ihtilaflı noktalarda hadis rivayeti bile olsa edebi dairesinde mücadeleden çekinmediğini, derin fılolojik incelemeler sergilediğini, tartışmalar açtığını, farklı referanslar gösterdiğini, büyüklere atfedilen nice görüşleri cerh eden ifadeler kullandığım, Sahabe ile daha sonraki kuşaklardan aktanlan rivayetlerin anlamları üze-rinde durup tercihler yaptığını, yer yer onlann yorumlarını yetersiz gördüğünü, verdik-leri anlarnlarla·yetinmediğini, yeni yorumlara başvurduğunu veya yapılmış yorumlar arasından beğendiklerini seçtiğini, bunun için zihnini zorlarlığını gördük. ·

    Yine bu araştırmada, Taberi'nin tefsirinin hacmini artıran unsurun sırf rivayetler ol-madığını, aktardığı rivayetler bağlamında değindiği konu ve meselelerin çok çeşitlilik arzettiğini, üstelik bir satırlık bir metni naklederken genellikle bu rivayetin çeşitli kanal-lardan gelen versiyonlannı da aktardığını, bir satırlık bir rivayet kanalının yer yer bir iki sayfa olduğunu, bu gibi rivayetleri de değişik açılardan analiz ettiğini tespit ettik.

    Dolayısıyla bu kadar mantık yürütülen, re'y tefsiri için öngörülen ölçülerin çok öte-sinde kıyaslara başvurulan böyle bir eserin içeriği tam anlamıyla incelenmeden içerdiği rivayetlerin hacmine bakılarak onun rivayet tefsirleri grubundan gösterilmesini sağlıklı bulmuyor, dirayet tefsirleri grubunun ilk örneği olduğunu düşünüyoruz.

    ~ ı 1

    i ...,..j

    ı ..

    i 1

    1

    1

    ı 'Iili

    i !