sayı 8 | mesai dergisi

50
Türkiye’nin her yerinde sendikalarıyl a “işçilerin” haklarını koruyan Aksiyon İş Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu ve üye Sendikalar @aksiyonisci Öveçler Mah. Çetin Emeç Bulvarı 1322.Cadde No:44 Çankaya / Ankara T: +90 (312) 473 26 86 F: +90 (312) 473 26 81 E: bilgi@aksiyonis.org W: www.aksiyonis.org Aksiyon İş Yapacağı çalışmalarda tarafların hakkaniyet çerçevesinde hukuklarını korumak ve geliştirmek esasıyla faaliyette bulunmayı amaç edinir. DÜNDEN BUGÜNE ŞK SEÇİMLERİ İNSAN VE ŞEFKAT TORBA YASAYLA BİLİŞİME SANSÜR aALìşMA HAYATì IlIN SKANDAL NITELIèINDE PEK lOK D~ZENLEMEYE IMZA ATAN TORBA YASAYA GENEL BAKìş

Upload: mesai-dergisi

Post on 21-Jul-2016

277 views

Category:

Documents


4 download

DESCRIPTION

 

TRANSCRIPT

Page 1: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Türkiye’nin her yerindesendikalarıyla

“işçilerin” haklarını koruyan

Aksiyon İş

Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu ve üye Sendikalar

@aksiyonisci

Öveçler Mah. Çetin Emeç Bulvarı 1322.Cadde No:44 Çankaya / Ankara

T: +90 (312) 473 26 86 F: +90 (312) 473 26 81

E: [email protected] W: www.aksiyonis.org

Aksiyon İş

Yapacağı çalışmalarda tarafların hakkaniyet çerçevesindehukuklarını korumak ve geliştirmek esasıyla

faaliyette bulunmayı amaç edinir.

DÜNDEN BUGÜNE KÖŞK SEÇİMLERİ

İNSAN VE ŞEFKAT TORBA YASAYLA BİLİŞİME SANSÜR

ş

ş

Page 2: Sayı 8 | Mesai Dergisi

İŞAKSİYONAksiyon İşçi SendikalarıK o n f e d e r a s y o n u

Öveçler Mah. Çetin Emeç Bulvarı1322. Cad. No:44 Çankaya/ANKARAwww.aksiyonis.org • [email protected]

GENEL ADRES

Pak Tarım ve Orman İşç ler Sendka

PAK

TARIM VE ORMAN İŞ

paktarimormanis

@paktarimormanis

Pak Tarım ve Orman İş

Pak Maden İşç ler Send kası

PA

KMADEN İŞ

@pakmadenis

Pak Maden İş

pakmadenis

Pak Petrol İşç ler Sendka

PA

KPETROL İŞ

@pakpetrolis

Pak Petrol İş

pakpetrolis

Pak Tekst l İşç ler Send kası

PA

KTEKSTİL İŞ

@paktekstilis

Pak Tekstil İş

paktekstilis

Pak Ağaç İşç ler Send kası

PAKAĞAÇ İŞ

@pakagacis

Pak Ağaç İş

pakagacis

Pak İlet ş m İşç ler Send

kası

PA

K İLETİŞİM İŞ

@

@pakiletisimis

Pak İletişim İş

pakiletisimis

Pak Medya İşç ler Send kası

PA

KMEDYA İŞ

@pakmedyais

Pak Medya İş

pakmedyais

Pak F nans İşç ler Send kası

PA

KFİNANS İŞ

@pakfinansis

Pak Finans İş

pakfinansis

Pak Eğ t m İşç ler Send kası

PA

KEĞİTİM İŞ

@pakegitimis

Pak Egitim İş

pakegitimis

Pak Toprak İşç ler Send kası

PA

KTOPRAK İŞ

@paktoprakis

Pak Toprak İş

paktoprakis

Pak Metal İşç ler Send kası

PA

KMETAL İŞ

@pakmetalis

Pak Metal İş

pakmetalis

Pak İnşaat İşç ler Send kası

PA

K İNŞAAT İŞ

@pakinsaatis

Pak İnsaat İş

pakinsaatis

Pak Enerj İşç ler Send kası

PA

KENERJİ İŞ

@pakenerjiis

Pak Enerji İş

pakenerjiis

Pak Taşıma İşç ler Send kası

PA

KTAŞIMA İŞ

@paktasimais

Pak Taşıma İş

paktasimaisPak Den z İşç ler Send kas

ı

PA

KDENİZ İŞ

@pakdenizis

Pak Deniz İş

pakdenizis

Pak Sağlık İşç ler Send kası

PA

KSAĞLIK İŞ

@paksaglikis

Pak Sağlık İş

paksaglikis

Pak Savunma İşç ler Sendka

PAKSAVUNMA İŞ

@paksavunmais

Pak Savunma İş

paksavunmais

Pak H

zmet İşç ler Send kası

PA

KHİZMET İŞ

@pakhizmetis

Pak Hizmet İş

pakhizmetis

Pak Gıda İşç ler Send kası

PAKGIDA İŞ

@pakgidais

Pak Gıda İş

pakgidais

@pakturizmis

Pak Turizm İş

pakturizmis

“Oturduğun yeri PAK et,kazandığın lokmayı HAK et”

Hacı Bektaş-ı Veli

Page 3: Sayı 8 | Mesai Dergisi
Page 4: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Hükümet son torba yasa ile

çalışma hayatı açısından skandal niteliğinde pek çok

düzenlemeye imza attı. Çalışma barışını ortadan kaldıracak adımlar, önümüzdeki dönemde ciddi sorun-

lara yol açacak. Anayasa’ya açıkça aykırı olan hükümlerin başında memurların iş güvencesini elinden alan 82. madde geliyor. Torba tasarıya alt komisyonda eklenen bu madde ile kamu çalışanlarının iş güvencesine darbe vuruluyor. Düzen-

leme, görevden alınan, sürgün edilen ve görevine son verilen memurların, mahkeme kararıyla da olsa görevler-ine dönmelerini engelleyecek şekilde.

Kamuoyundan yükselen tepkiler net-icesinde madde kısmen yumuşatıldı. Önceki halinde bütün memurları kapsayan madde, dara sonra belli kadrolar ile sınırlandırıldı.

Buna göre 2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanunun eki I ve II sayılı cet-vellerde yer alanlar ile Emniyet Genel Müdürlüğünde Emniyet Hizmetleri Sı-nıfı teşkilatına, naklen, açıktan veya vekaleten yapılan atama ve görevden almalara ilişkin mahkeme kararları 2 yıl boyunca uygulanamayabilecek. Bu durumda aralarında valiler, bü-

yükelçiler, il emniyet müdürleri, kay-

makamlar, bakan yardımcıları, genel

İsa YAZARGazeteci Yazar

Torba değil ÇALIŞMAHAYATINAbomba!

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 20144

e se R

İnsan yüce duygular, cevherler, cihazlar ve istidatlarla donatılmış bir varlıktır. Bu donanım onu

bütün varlıkların sultanı yapmış ve alemlerin çekirdeği olmuştur. Mülk alemi, melekut alemi, ruhlar alemi, misal alemi gibi kaç çeşit alem var-sa onda derç edilmiş, belki namaz-da alemlerin rabbine hamd olsun diye başlanmasının bir hikmeti de bu olabilir.

İnsandaki duyguların sultanı kalptir, onu da sultan yapan belki sevgidir. Sevginin farklı görüntüleri vardır, aşk, saygı, şefkat, merha-met gibi. Her şeyi sevmek, çok saygılı olmak, şefkatle dolup taş-mak ve ezilen karıncadan, düşen yapraktan üzüntü duymak sevgi dolu insanların vasıflarıdır.

Maddenin değerli olduğu bir çağda yaşıyoruz, bu değer kay-

Şefkat

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201410

Cumhurbaşkanlığı seçimi ile Türkiye yeni bir döneme giri-yor. umhuriyet tarihinde ilk

kez umhurbaşkanı’nı halk seçecek. umhurbaşkanı seçimi pek çok açı-

dan tarihe nitelikler taşıyor. smanlı İmparatorluğu, Selçuklular ve öncesi dönemde de seçim olmadığı dikkate alındığında bu topraklarda ilk kez,

halk devlet başkanını seçiyor. ar-lamenter sisteme göre yetkileri bir hayli fazla olan umhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilecek olması, fiili başkanlık’ olarak da yorumla-nıyor.

Türk tarihinde ilk olma özelliği taşıyan umhurbaşkanlığı seçimin-de iki favori adayı olarak Başbakan

İsa YAZARGazeteci Yazar

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 17

4

1017

Tüm Çalışanlar Federasyonuna Bağlı Anadolu Çalışanları Eğitim ve Kültür Dayanışma Derneği

Adına İmtiyaz sahibi Vedat ÖZTÜRK

[email protected]

Genel Yayın Yönetmeni: Nizamettin DERECİ[email protected]

Yayın Koordinatörü: Osman ATA

Yayın Kurulu: Talha DERECİ

Sanat Editörü: İbrahim ERTAN

Teknoloji Editörü: Gökalp DOĞAN

Reklam Koordinatörü: Mustafa AKTAŞ

Hukuk Danışmanları:Av. Süleyman [email protected]

Yönetim Adresi:G.M.K Bulvarı, Şehit Daniş Tunagil Sok. No: 2/5Tel: (0312) 229 79 26-27 • Fax: (0312) 229 79 28Maltepe - ANKARA [email protected]

İnternet Adresi: http://www.mesaidergisi.orghttp://www.mesaidergisi.comhttp://www.mesaidergisi.net© Yayınlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakları Mesai Dergisi’neaittir. Kaynak gösterilmeden iktibas edilemez. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine, yazıların sorumluluğu da ilgili yazar-lara aittir. Dergimizde yayınlanan yazılar için yazarlara herhangi bir telif hakkı ödenmemektedir.

Basım Tarihi : 15 Ağustos 2014 YAYIN TÜRÜ: GENEL SÜRELİ / ULUSAL

T M Ç L MH M

M N AN A AT

Page 5: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Gerek dünyada gerekse ül-kemizde yaşanan iş kazaları mercek altına alındığında,

çalışan ve çalıştıranlar için, evler-imizden işyerlerimize kadar, adeta nefes alınan her bir yerde sağlık ve güvenlik tedbirlerinin önemi insan hakları, şeffaflık isteyen toplum yapısı ve medya gücüyle birlikte her geçen gün daha da önem arz ettiği görül-mektedir. Bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir dönemde bilgi kirli-likleri yaşansa da gerçeklerin örtülm-

esi, manipüle ederek kader gibi dini argümanlarla geçiştirilmesi pek müm-

kün görülmemektedir.Bu sayı ile birlikte, iş sağlığı ve

güvenliği kültürünün yaşamımıza

yerleşmesi ve adeta işlerimizin ve ya-şamımızın bir parçası olmasını sağ-layabilmek açısından, teoriden uzak pratik ve güncel uygulamaları konu alan, iş güvenliği kanun tüzük ve yö-netmeliklerinin uygulamaya dönük kısmıyla ilgili bir yazı dizisine baş-lamayı planladım ve ilk yazımı 1 can ve geride gözü yaşlı yetimlerle Soma’yı da irdeleyen bir yazı olsun istedim.

Sağlıklı bir yaşam veya sadece ya-şam için soluduğumuz havanın kalite-si de tıpkı içtiğimiz suyun kalitesi gibi belli kriterlere bağlı olarak karbon monoksit gibi zehirli, karbon dioksit gibi boğucu, metan gibi patlayıcı, kö-mür tozlu hava gibi hem tozlu hem

iza etti R İ

a e Y A İ G

z a

İş güvenliği Uzmanı ade i lar duydunuz mu?

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 23

Geleceğin teknolo isi ola-rak tıptan modaya, oyuncaktan otomotive kadar hemen her alanda nesnelere şekil verebilen

boyutlu yazıcılar hakkında bilin-meyenler

Di ital çağın en büyük teknolo-isi olarak gösterilen ve . Endüst-riyel devrim olarak adlandırılan boyutlu yazıcı teknolo isi, sanayi-de taşları yerinden oynatacak.

edek parçalardan her tür-lü oyuncağa, takılardan protez bacağa kadar akıl sınırlarını zorlayan pek çok nesneyi şekil-

lendirebilen yazıcılar, geleceğin teknolo isi olarak gösteriliyor.3D Printer Nasıl Çalışır?

• Modelleme: retilecek ürün için boyutlu tasarım programları AD ya da

boyutlu tarama sistem-

leri kullanılarak bilgisayar verisi Model oluşturulur. Modelin oluşturulmasının ardından D baskı süreci-ne geçilir.

• 3D Baskı: d baskı iş-leminde ob e katmanlar halinde üst üste serilerek

G a Ae tri

e tr i e isi

ele eğin e n l i i la a ı an m daya yun a an m ive ada

emen e alanda ne nele e şe il ve e ilen yu lu yazı ıla a ında

ilinmeyenle

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201440

23

40

lili in emininde e i e Bir ol: en

Kadın ve erkeğin, kendilerini bu ev-liliğin içinde güvende hissetmeleri önemlidir. Bu hissiyatı geliştirmeye

güvenilir olmakla başlamalıyız.Güvenilir olmak, karşılıklı güven duy-

gusunu geliştirecektir.Eşlerin kendilerine yönelik bu güve-

ni hissetmelerinin sonucunda, zaman zaman öncelik kullanma kabiliyetlerini geliştirebileceği gibi birbirlerine karşı olabilecek baskıları da ortadan kaldıra-caktır.

Böylece eşlerden birisi diğerine karşı kendisini yetersiz hissetmeyecek ve bas-kı uygulamaktan vazgeçirecektir. Bütün bunları sağlamak için evlilikte birbirimi-ze karşı alternatif etkinliklerle hayatımızı

t a ak e e

sta a

iti ci Yazar

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201436

36

içindekiler

Torba Değil Çalışma Hayatına Bomba ............................4

TÜM-İŞ DER’den Yaz Kursu.......... ................................7

Ceviz için Kabuğunu Hoşgör .........................................8

İnsan ve Şevkat .......................................................10

Kamu Personeline Genel Bakış ...................................12

Dünden Bugüne Köşk Seçimleri ..................................17

İş Güvenliği Uzmanı Madenci Kuşlarını Duydunuz mu? ..23

Taşeron İşçileri Umutla Bekliyor ..................................27

Torba Yasayla Bilişime Sansür ....................................31

Evlilikte Mutlu Kalmak ve Sevginin Dilleri .....................36

Teknoloji ................................................................40

Karaciğer Sağlığı İçin Faydalı Bitkiler ...........................43

Page 6: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Hükümet son torba yasa ile

çalışma hayatı açısından skandal niteliğinde pek çok

düzenlemeye imza attı. Çalışma barışını ortadan kaldıracak adımlar, önümüzdeki dönemde ciddi sorun-

lara yol açacak. Anayasa’ya açıkça aykırı olan hükümlerin başında memurların iş güvencesini elinden alan 82. madde geliyor. Torba tasarıya alt komisyonda eklenen bu madde ile kamu çalışanlarının iş güvencesine darbe vuruluyor. Düzen-

leme, görevden alınan, sürgün edilen ve görevine son verilen memurların, mahkeme kararıyla da olsa görevler-ine dönmelerini engelleyecek şekilde.

Kamuoyundan yükselen tepkiler net-icesinde madde kısmen yumuşatıldı. Önceki halinde bütün memurları kapsayan madde, dara sonra belli kadrolar ile sınırlandırıldı.

Buna göre 2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanunun eki I ve II sayılı cet-vellerde yer alanlar ile Emniyet Genel Müdürlüğünde Emniyet Hizmetleri Sı-nıfı teşkilatına, naklen, açıktan veya vekaleten yapılan atama ve görevden almalara ilişkin mahkeme kararları 2 yıl boyunca uygulanamayabilecek. Bu durumda aralarında valiler, bü-

yükelçiler, il emniyet müdürleri, kay-

makamlar, bakan yardımcıları, genel

İsa YAZARGazeteci Yazar

Torba değil ÇALIŞMAHAYATINAbomba!

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 20144

Page 7: Sayı 8 | Mesai Dergisi

müdür ve yardımcıları gibi üst düzey yöneticilerin bulunduğu, Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulü-

ne İlişkin ekli 1 ve 2 sayılı cetvellerde gösterilen unvanları taşıyan görevliler ile farklı atama usullerine tabi olsalar dahi daire başkanı ve üstü görevlere, sivil memurlar hariç kolluk teşkilatları-nın kadrolarına açıktan, nak-

len veya vekaleten ya-

pılan atama ve bu görevlerden alın-

ma, bu görev-

lerle ilgili yer değ i ş t i rme , göreve unvan d e ğ i ş i k l i ğ i işlemleri hak-

kında verilen mahkeme ka-

rarlarının gereği, ilgilinin kazanılmış hak aylık derecesine uygun başka bir kadroya atanması suretiyle iki yıl içinde yeri-ne getirilecek. Bu görevliler hakkında mezkur işlemlerin uygulanması telafisi güç veya imkansız zararlar doğurma-

yacak. Geri dönüşe ilişkin mahkeme kararını uygulamayan amir hakkında ceza soruşturması ve kovuşturması yapılamayacak.

Bu düzenleme ile bütün memurlara ilişkin kapsam daraltılsa da düzenle-

mede sayılan kamu çalışanları için sorun devam ediyor. Memurların ka-

deri, amirlerinin iki dudağı arasında olacak. Düzenlemeye göre görevden alma, göreve son verme, unvan de-

ğiştirme ile ilgili memurların açtığı da-

valar lehlerine bile sonuçlansa bu uy-

gulanmayacak. Uygulamayan amire ceza verilmeyecek. Ayrıca maddeye, kamu görevlileri hakkındaki görev-

den alma, göreve son verme, nakil ve tayin gibi idari tasarrufların tela-

fisi güç veya imkansız zarar doğur-mayacağı hükmü konuldu. Böylece

kamu çalışanlarının en önem-

li kazanımları olan iş güvenceleri ortadan

kalkarken yargı yoluyla hakları-nı aramalara da imkansız-

laşıyor. Halen yargı kararı ile görevine iade edilen

memurun göre-

vine başlaması için idareye gün

süre verilirken bu süre 2 yıla çıkıyor.

ND B

Çalışma hayatı açısından sıkıntılı düzenlemelerden biri de sendikalara ilişkin bara maddesi. Düzenleme ile sendikaların yüzde üç olan iş kolu bara ı yüzde 1’e indiriliyor. Ancak bu düzenleme sadece Ekonomik ve Sosyal Konsey’e ESK üye sendikalar için geçerli. eni kurulan, bağımsız veya bundan sonra kurulacak olan sendikalar yüzde bara ına tabi ola-

cak. Buna göre yeni kurulan bir sen-

dika, toplu sözleşme yapabilmek için mevcut sendikanın üç katı üye kaydet-mek zorunda kalacak. Böylece Türk

Uzun yıllardır hukuk-

suzluğun hakim olduğu çalışma hayatı, yeni bir kaosa

gebe. Hükümetin torba yasa ile getirdiği düzenlemeler önemli so-

runlara yol açacak. Yasa memurların iş güvencesine son verirken sendika-lar arasında büyük bir baraj adalet-sizliği oluşturuyor. Yeni sendika-

lar için baraj 3’e çıkarılırken mevcutlara yüzde 1

uygulanacak.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 5

Page 8: Sayı 8 | Mesai Dergisi

İş, Hak İş ve DİSK’e bağlı sendikalara büyük bir kıyak yapılırken yeni sendi-kaların önü kesiliyor.

Bu adım sendikal örgütlenmenin önünü keseceği gibi Anayasa’nın eşitlik ilkesine ve örgütlenme özgür-lüğüne de aykırı. eni sendikaların önünün kesilmesi ayrıca kayıt dışılığı ve taşeronlaşmayı yaygınlaştıracak.

2 12’de çıkarılan yasa, yüzde işkolu bara ına sendikaların uyum

sağlaması için kademeli bir geçiş ön-

görüyordu. İşkolu bara ı Ekonomik ve Sosyal Konseye üye konfederasyonla-

ra bağlı işçi sendikaları için 2 1 ’ya kadar yüzde bir, Temmuz 2 18’e kadar yüzde iki, Temmuz 2 18’den sonra ise yüzde üç olarak uygulana-

caktı. Herhangi bir konfederasyona üye olmayan bağımsız sendikalar için işkolu bara ı, her zaman yüzde

olarak yasalaştı. Böylece 2 18’e kadar eşitsizlik olsa da bu tarihten iti-baren bütün sendikalar eşit şartlarda yarışacaktı.

Ancak yeni sendikaların kurulma-

ya başlaması üzerine hükümet hak-

sızlığı sürekli kılacak bir adım attı. Torba yasaya ile Türk İş, Hak İş ve DİSK’e bağlı sendikalar için bara yüzde 1, bağımsız ve yeni kurulan di-ğer sendikalar içinse yüzde olarak uygulanacak. Bu durum, yeni kurulan sendikaların örgütlenmesini neredey-

se imkansız hale getiriyor. Önemli ekonomik imkana sahip sendikalar yüzde 1 ile toplu sözleşme yapabile-

cek. Ancak yeni kurulan ve her tür-lü maddi imkandan yoksun sendika, toplu sözleşme için üç katı üye kay-

dedecek.B D Ç B

Öte yandan hükümet, birbirinden çok farklı alanlara ait kanunları tek bir torba yasada topladı. ek çok rant düzenlemesi ve Anayasa’ya ay-

kırı madde, Soma faciasının arkasına gizlendi. Bu düzenlemelere göre Bele-

diyeler, taşınmazları istedikleri kişi ve kuruma devredebilecek. Özelleştirme aleyhindeki yargı kararları uygulan-

mayacak, SEKA Balıkesir, hükümete yakın Albayrak Holding’de kalacak. Taşeron sistemi yaygınlaştırılacak.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 20146

Page 9: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Kayseri Tüm Çalışanlar Derneği Tüm iş der ye Çocuklarına yaz okulu açarak sahip çıktı.

az tatiliyle birlikte okulların kapan-

ması neticesinde çocukların eğlenerek öğrenmelerine katkı sağlamak amacıyla kitap okuma, bilgisayar öğrenme, yüzme ve binicilik gibi zengin içerikli Sosyal akti-vitelerin olduğu Kursu gönüllü yelerimiz aracılığıyla yürütmeye başladı.

öğrenci ile başlayan kursumuza ilgi artmakta ve yeni katılımlar olmaktadır. İki ay olarak planlanan kurs başarıyla devam etmektedir.

az okulu etkinliğinden hem öğrencile-

rimiz hem de ye elilerimiz memnuniye-

tini

dile getirirken Dernek önetim Kurulu-

muz bu tür etkinliklerin devam edeceği mü desini verdiler.

Ayrıca Tüm Çalışanlar Derneği olarak bu etkinliğin ilerleyen günlerde Çocuk

Kulübüne alt yapı olması planlanıyor.T M İ DE MES EK SAHİBİ A IKayseri Tüm Çalışanlar Derneği bün-

yesinde aaliyete geçen Kayça Sem Kay-

seri Çalışanları Sürekli Meslek Edindirme merkezi Açtığı yeni Kurslarla gençleri meslek sahibi yapmaya devam ediyor.

Meb onaylı Mesleki Kurslarla hem me-

muriyet Sertifikası hem de işsiz gençleri vasıflı elaman olarak iş sahibi yapıyor.Kurs İdercisi’nin verdiği bilgilere göre, iyasanın ihtiyacı olan Solid orks,Autocad,Temel Bilgisayar ve 1 armak Klavye kursları neticesinde 5 öğrenci meslek sahibi ya-

pıldı.Akademik takvim planına göre ilk

ardım,temel İngilizce ve iş sağlığı güven-

liği alanlarında Kurslara devam edileceği ,Çalışan e İşveren arasında köprü vazife-

si yapılarak insanlara fayda Sağlanama-

ya devam edilecek.

T M Ş NYAZ KURSU

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 7

Page 10: Sayı 8 | Mesai Dergisi

e et G

Hoşgörü, sağlıklı bir insan davranı-şı Beşeri münasebetlerin temeli ve harcıdır Evde, trafikte, sokak-

ta, okulda, işyerinde, kısaca insanın ol-duğu her yerde

Hoşgörü kendisiyle barışık insanların şiarı, hoşgörü kendini bilme ve haddini bilerek sürdürülen bir hayat biçimi nemelazımcılık değil, anlayışlı olmanın adı, o sevginin yolu, anlayışın özü ve kendisidir. Kısacası hoşgörü fıtratı bozul-mamış insanın özüdür.

Sahi en son ne zaman aynaya bakıp, kendinize gülümsediniz Bu sabah kaç kişiye merhaba, günaydın ya da hayırlı sabahlar dediniz Selam vermemek için ayıp aramış olamaz insan

Hz. Mevlana Ben insanların ayıp-

larını gören gözlerimi kör ettim. Sen de onlara benim gibi iyi gözle bak. ’’ diyor.

Ah sevgi eksikliği ve yitirilmiş hoşgö-

rü Biri toplumsal bunalımların doğuş sebebi, diğeri yaşamımızı kolaylaştırıp anlamlı kılan ve her türlü zorluğu aşma-

mıza yardımcı olan hayat iksiri Siz be-

raberce varsanız ve yaşam biçimi haline

Ceviz için kabuğunuhoşgör!

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 20148

Page 11: Sayı 8 | Mesai Dergisi

gelmişseniz biz severiz ve seviliriz değilse ka-

ranlıkta kalırızSahi bu günlerde, trafikteyken içinizden

kaç kişiye bir şeyler mırıldandınız Kaç defa yardıma ihtiyacı olan insanları gördüğünüzde başınızı çevirdiniz Çalıştığınız yerde yönetici iseniz idarenizdeki kaç insanı yeterince dinle-

mediğiniz için kırdınız kuduğunuz okulda, sınıfta, sırada kaç kişiye kötü davrandınız Ar-kadaşlarınızı, bencilliğinizden dolayı üzdünüz mü yoksa

evize ulaşmak için hangi aşamalardan geçtiğimizi hatırladınız değil mi Dışında acı ve buruk yeşil kabuğu, nun altında da taştan yumuşak esas kabuğu e nihayet ipek yumu-

şaklığında zarla sunulan cevizin özü

Sevgide güneş gibi ol,Dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, Hataları örtmede gece gibi ol, Tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, Her ne olursan ol, a olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.

Me lana

Gelin tanış olalım, işi kolay kılalımSevelim sevilelim dünya kimseye kalmaz

n s mre

“Sevgi eksikliği ve yitirilmiş hoşgörü! Biri toplumsal

bunalımların doğuş sebebi, diğeri yaşamımızı kolaylaştırıp

anlamlı kılan ve her türlü zorluğu aşmamıza yardımcı olan

hayat iksiri!”

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 9

Page 12: Sayı 8 | Mesai Dergisi

e se R

İnsan yüce duygular, cevherler, cihazlar ve istidatlarla donatılmış bir varlıktır. Bu donanım onu

bütün varlıkların sultanı yapmış ve alemlerin çekirdeği olmuştur. Mülk alemi, melekut alemi, ruhlar alemi, misal alemi gibi kaç çeşit alem var-sa onda derç edilmiş, belki namaz-

da alemlerin rabbine hamd olsun diye başlanmasının bir hikmeti de bu olabilir.

İnsandaki duyguların sultanı kalptir, onu da sultan yapan belki sevgidir. Sevginin farklı görüntüleri vardır, aşk, saygı, şefkat, merha-

met gibi. Her şeyi sevmek, çok saygılı olmak, şefkatle dolup taş-mak ve ezilen karıncadan, düşen yapraktan üzüntü duymak sevgi dolu insanların vasıflarıdır.

Maddenin değerli olduğu bir çağda yaşıyoruz, bu değer kay-

Şefkat

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201410

Page 13: Sayı 8 | Mesai Dergisi

masından en çok zarar gören insa-

nın kendisidir. aptığı dev binaların, ürettiği demirlerin ve paranın altında eziliyor. Halbuki insan bir makina de-

ğildir, bir melek de değildir, madde ve mana dengesini kurması gereki-yor.

İş hayatına baktığımız zaman gö-

rülüyor ki insanı bir makine gibi ça-

lıştırıyoruz. nun duyguları, ihtiyaç-

ları ve hele insan olduğu çok dikkate alınmıyor. Sevgi, şefkat gibi manevi değerlerimiz iş dünyamızda yok, sa-

dece müşteri para veya işçi makina nazarıyla bakıyoruz.

Bu günün çalışma şartları incelen-

diğinde tablo şu insana değer ver-mek yok, verilen ücret yetersiz, çalış-

ma ortamları insani değil ve hakeza. Bir hastaneye gidiyorsun et kemik mu-

amelesi görüyorsun, bir işe gidiyor-sun makine muamelesi görüyorsun, bir mağazaya gidiyorsun para mua-

melesi görüyorsun. Değer ölçülerimi-zin ne kadar değersizleştiği ortada.

Hele birde rahmet peygamberinin ümmetinin yaşadığı yerlere bakıyor ve yüreğimiz daha da burkuluyor. Ta-

vuk keser gibi insanlar boğazlanıyor, böcek ilaçlama yapıyor gibi kimyasal silahlar kullanılıyor. Hani insan öldür-mek alemi yok etmekti Hani insan eşrefi mahlukattı Hani İslam alem-

lere şefkatti Soruları çoğalta biliriz ama çözüm değil.

Çözüm yeniden kaybettiğimiz ve en çok kendimizin zarar gördüğü ma-

nevi değerlerimizi ve duygularımızı yaşatma adına tulumbamızı matara-

mızı alıp yangın var deyip koşmaktır. Bu yangın bir gün bizim beldemizi, evimizi, evladımızı sarmadan söndür-mek için çalışmalıyız.

Unutmayalım İnsan ne kadar duy-

gularını inkişaf ettirirse, ne kadar ESMA onda tecelli ederse o kadar insandır. edut isminin tecellisi aşk, Habib isminin tecellisi sevgi ve saygı, ahman isminin tecellisi şefkat, han-

gisi bizlerde var Biz neye aynayız

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 11

Page 14: Sayı 8 | Mesai Dergisi

lkemizdeki kamu personelle-

ri istihdam biçimlerinin karı-şık ve sorunlarla dolu olduğu

bilinen bir gerçekliktir. Kamu per-sonellerinin istihdamı ile ilgili ve bu alanda bir reforma ihtiyaç duyulup duyulmadığı hususları her geçen gün giderek önem arz etmektedir.

Öncelikle kamu hizmeti tanımı-na bakılacak olursa devletin kendi organları eli ile kamusal gücünü ve yaptırım araçlarını kullanmak sureti ile aktif rol aldığı, özel hukuk iliş-kileri dışındaki bazı hukuki düzen-

lemelerin yer aldığı, genel yönetim ilkelerinin benimsendiği, kamunun,

toplumun ve bireyin hak ve men-

faatlerinin gözetildiği hizmetlere genel manası ile kamu hizmeti de-

nilebilir. Genel asayiş, güvenlik, sağlık, eğitim, bayındırlık hizmetleri ve ekonomi yönetimi, devletin ana çatısını oluşturduğu kamu hizmetle-

rinin belli başlılarıdır. Bu hizmetler asli, sürekli ve herkes için geçerli olup kural olarak bedelsizlik esası gözetilmektedir.

Kamu personeli de bu hizmet-lerin görümü, gözetimi ve işleyişi ile ilgili olarak atanarak, seçilerek veya özel kanunlarda yer alan dü-

zenlemeler doğrultusunda kamusal

AM N L N

A at e a A

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201412

Page 15: Sayı 8 | Mesai Dergisi

faaliyetleri gerçekleştirmek adına çalışan ve bu çalışması karşılığında maaş ve ücret alan kişilere denir.

Konu ile ilgili düzenlemelere bakıl-dığında T. . Anayasa’sı Kamu hiz-

meti görevlileriyle ilgili hükümler bö-

lümünde yer alan 128. maddesinde Devletin, kamu iktisad teşebbüsleri

ve diğer kamu tüzelkişilerinin genel idare esaslarına göre yürütmekle yü-

kümlü oldukları kamu hizmetlerinin gerektirdiği asl ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür düzenlemesi ile

5 sayılı Devlet Memurları Ka-

nunun İstihdam şekilleri başlıklı 4. Maddesinde Kamu hizmetleri me-

murlar, sözleşmeli personel, geçici personel ve işçiler eliyle gördürülür.

A Memur Mevcut kuruluş biçi-mine bakılmaksızın, Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sü-

rekli kamu hizmetlerini ifa ile görev-

lendirilenler, bu Kanunun uygulan-

masında memur sayılır. ukarıdaki tanımlananlar dışındaki kurumlarda genel politika tespiti, araştırma, plan-

lama, programlama, yönetim ve de-

netim gibi işlerde görevli ve yetkili olanlar da memur sayılır hükmünün yer aldığı görülecektir.

Kamu personeli sadece 5 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamın-

da çalışanlar olmayıp, özel kanuni düzenlemelere göre çalışan kamu görevlileri de bulunmaktadır. Bun-

lara örnek vermek gerekir ise Kamu İktisadi Teşebbüsleri’nde KİT çalışan kamu görevlilerinin tabi olduğu

sayılı KHK, Hakimler ve Savcılar Ka-

nuna tabi olarak görev yapan Hakim ve Savcılar, ÖK kanuna tabi olarak görev yapan öğretim elemanları, Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup askeri personel ve öğrencilerin tabi olduğu

2 sayılı Kanunu, Belediyelerin ça-

lışma usul ve esasları ile çalışanların kadro unvanlarının yer aldığı 5 sayılı Belediye Kanunu, yine düzenle-

yici ve denetleyici kurum ve kuruluşlar arasında yer alan, Sermaye iyasa-

sı Kurulu, ekabet Kurulu, Bankacı-lık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, Ener i iyasası Düzenleme Kurulu, Tütün ve Alkol Düzenlemesi Kurulu, Kamu İhale Kurumu, eker Kurulu gibi kurullarda özel kanun hükümle-

rine tabidir. Devlet ersonel Dairesi Başkan-

lığının verileri doğrultusunda Kamu personelinin istihdam türleri, Memur, H kim ve Savcılar, Öğretim eleman-

ları, 5 sayılı yasa 4 B ve diğer sözleşmeli personel, Sürekli, Geçici İşçi ve Kapsam Dışı ersonel, Geçici ersonel, Askeri ersonel ve Özel Hü-

kümlere Tabi ersoneller olarak belir-tilmiştir. ine T. . umhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Milli İstihbarat Teşkilatında ve TBMM de çalışan kamu görevlilerini de farklı istihdam türleri içerisinde saymak gerekmekte-

dir. Kamu personellerinin toplam sayı-

sı ele alındığında 2 . 2.2 14 tarih ve İçişleri Bakanlığı verilerine göre

.18 . kişinin kamuda kamu hiz-

metleri için çalıştığı görülmektedir. Bu kişiler kamusal hizmet vermekle birlik-

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 13

Page 16: Sayı 8 | Mesai Dergisi

te, kamu gücünü elinde bulunduran devletten çalışmaları karşılığında bir ücret ve maaş hak etmekte, sosyal güvenceleri devlet tarafından karşı-lanmakta ve emeklilik haklarını elde etmektedir.

ine D B verilerine göre toplam çalışanların . lik dilimini Er-kek kalan . dilimi ise Kadın çalışanlar oluşturmaktadır. Kamu ça-

lışanlarının kurum türlerine göre dağı-lımları ele alındığında en çok kamu çalışanın, Genel Bütçeli Kurumlar olan Başbakanlık, Bakanlıklar, Müs-teşarlıklar, Kuvvet Komutanlıkları ve Genel Müdürlüklerde yer aldığı görü-

lecektir. Elbette ki istihdam türleri, bu istih-

dam türleri içerisinde kamu çalışan-

larının teşkilatlara göre dağılımları ve kurumların türlerine göre kamu çalışanlarının özlük hakları, kadro unvanları ve pozisyonları değişiklik arz etmektedir. Bu bağlamda kamu çalışanlarının maaş ve ücretleri belir-lenirken 2 den fazla ve farklı maaş ödeme muhasebe sistemi ile karşı karşıya kalınmaktadır. Kurumlar ara-

sındaki maaş ve özlük haklarındaki farklılıklar çalışanların kurumlarını de-

ğiştirmek istemelerine sebebiyet ver-mektedir. Bu durum aslında çalışma barış ve huzurunu bozmakta, idari is-tikrar ilkesine zarar vermektedir. Her ne kadar eşit işe eşit ücret politikası kapsamında bazı düzenlemeler yapıl-mışsa da sorunları temelden çözmek için yeterli olamamıştır.

ine kurumların kadro ve unvan-

larının birbirinden farklı olması ya

da teşkilat yasalarındaki değişiklik-

lerle kurum için kadroların değiştiri-lerek bazı kadroların lağvedilmesi de sorunları beraberinde getirmekte-

dir. Buna örnek vermek gerekir ise özelleştirmeler sonucu başka kamu kurum ve kuruluşlarına nakledilen çalışanların atamalarının yapıldığı yeni kurumlarında daha önceki gö-

rev pozisyonlarına uygun kadro ve unvan bulunmaması ya da kadro derecesinin uyarlanması konusunda yaşanılan sorunlardan dolayı kamu çalışanları maddi ve manevi olarak zarar görmektedir. ani atama ve nakillerde, intibaklarda, özelleştir-melerde, SGK ile ilgili hususlarda so-

runlar yaşanmaktadır. Kamu çalışan-

larının en çok şik yetlerini ise kamu personel re iminden kaynaklandığı tespit edilmektedir. Kamu denetçiliğiombudsman’a yapılan şik yetler bu-

nun en önemli delilidir. Kamu personel re iminin günümüz

şartlarına ve vicdanlara uygun bir hale getirilmesi gerekmektedir. apı-lacak olan köklü değişiklilerle bu so-

runları en aza indirmek mümkündür. erimlik, eşitlik, çalışma barış ve hu-

zuru, hizmete katılım gibi asli unsur-lar gözetilerek yapılacak olan deği-şikliklerde sivil toplum örgütlerinin ve çalışanların da katılımının sağlanma-

sı gerekmektedir. Devleti maaş ödeyen bir işveren

konumundan çıkarmakla birlikte kamu çalışanlarının kamu hizmetleri-ne katılımının daha çok sağlanması gerekmektedir. Bu bağlamda vatan-

daşların, çalışanların talepleri ve

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201414

Page 17: Sayı 8 | Mesai Dergisi

mağduriyetlerinin ele alınması gerek-

mektedir. Kamu personel re iminin ve buna bağlı istihdam çeşitliliklerinin sadeleştirilerek daha basit ve kolay istihdam şekillerinin benimsenmesi-nin çalışma barışına ve verimliliğine ciddi katkı sağlayacağı kanaatini ta-

şımaktayız. Her kurumun kendi içinde bağım-

sız bir anlayış ile kamu personeli istih-

dam etmesi, kamu personeli alımında yapılacak keyfi uygulamalar ya da kanunlar dolanılarak birilerinin men-

faatlerinin gözetilmek sureti ile kamu personeli alımının kesinlikle ülkemize zarar verdiğinin bilinmesi gerekmek-

tedir. erel yönetimlerin güçlendirilerek

katı merkeziyetçi anlayıştan uzakla-

şılması kamusal hizmetlerin daha ba-

şarılı bir biçimde ifa edilmesini sağ-

layacaktır. Diğer bir önemli sorunu ise kamu çalışanlarının merkez ve taş-raya göre dağılımı ile iller bazındaki istihdam farklılıkları oluşturmaktadır. Bunun çözümü yine yerel yönetim-

lerin güçlendirilmesi ve kamu çalı-şanları adına ülkemizin her yerinde huzurlu ve güvenli çalışma ortam ve koşullarının oluşturulması gerekmekte-

dir. apılacak olan yatırımlarda bu hususlar göz ardı edilmediği takdirde sorunlarda ciddi azalma sağlanacak ve tüm çalışanlar her yerde güvenli bir biçimde görevlerini ifa edebile-

ceklerdir. Kurumların personel ihtiyaçları

ile istihdam türleri farklıklar içermek-

tedir. Gerek fiziki şartlardaki olum-

suzluklar, gerekse idarecilerin kendi

kadro talep ve ihtiyaçlarının yeterince karşılanmaması ya da bazı kurumlar-da ihtiyaç fazlası istihdam nedeni ile işgücü kaybı ve verimlilikte azalma, bazı kurumlarda ise aşırı iş yükünün sayı olarak yetersiz personel tarafın-

dan karşılanması nedeni ile haksız iş yükünün oluşumuna ve kamusal hiz-

metlerin aksamasına sebebiyet veril-mektedir. Bu sorunun çözümü, fiziki şartların iyileştirilmesine, çalışma ko-

şullarının günümüz koşullarına uygun bir hale getirilmesine, kurumlar ara-

sı uyum ve koordinasyonun ise çok sağlıklı bir biçimde sağlanmasına bağlıdır. b ektif ve somut verilerle işyükü oranları ile istihdam nitelikleri ve sayıları ele alındığı takdirdir de so-

runlar minimize edilecektir. Elbette ki sendikalarla yapılan toplu sözleşme-

lerde bu konu ciddi bir biçimde ele alınarak, devlet menfaatleri de göz önünde bulundurularak verimliliği en üst düzeyde personel istihdamı sağ-

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 15

Page 18: Sayı 8 | Mesai Dergisi

lanmak zorundadır. Diğer önemli bir sorunu ise seçil-

mişlerin kendi kadroları ile çalışma arzu ve istekleri oluşturmaktadır. Özellikle üst düzey yöneticileri etkile-

yen bu durum hükümet değişiklikleri ile beraber kendini göstermektedir.

Bunun önüne geçebilmek de aslın-

da mümkündür. Hükümet edenlere gerekli organizasyon ve yönetimle-

rinde katkı sağlayacak profesyonel yöneticilerin istihdam edilmesi ve bunların iktidarları süresince kendi-lerine eşlik edecekleri sözleşmelerle çalışmaları halinde diğer yöneticiler üzerindeki keyfi uygulamalarda bu şekilde sona erecektir. Her ne kadar kamu hizmetlerinin kamu görevlileri eli ile yürütülmesi ana kural olarak be-

nimsenmişse de bu hizmetlerin görül-mesinde mar inal verimlilik ilkesinin, profesyonellik ve profesyonel yönetim anlayışının bulunması gerekmektedir.

Bu bağlamda kariyer ve liyakat ilkelerinin kesinlikle göz ardı edilme-

mesi, başarılı, üretken, uyumlu ve so-

rumlu kamu çalışanlarının ödüllendiril-mesi ve teşvik edilmesi gerekmektedir. Özverili bir biçimde çalışmaktayken birtakım siyasi, ideolo ik mülahaza ve baskılarla ya da kişisel husumet-ler nedeni ile küstürülen ve çalışma arzu ve verimi düşen binlerce kamu çalışanı vardır. Bu durum kamusal hizmetlerdeki verimliliğe ve çalışma barışına ciddi bir darbe vurmaktadır.

reten, düşünen ülke menfaatleri için alternatifler ve pro eler üreten aldığı maaşı hak etmeye çalışanların elbette ki mükafatlandırılması ve ilerlemesi

ve üst düzey yönetici olma yollarının açılması gerekmektedir. ezalandır-ma sistemlerinin de günümüz şartları-na uygun adil, şeffaf ve yapıcı unsur-ları içermesi gerekmektedir. Herkesin şerefi haysiyeti ve bakmakla yükümlü olduğu bir ailesi olduğu gözetilmeli ve buna göre cezalandırma mekaniz-

ması yeniden düzenlenmelidir. Sonuç olarak kamu personel re i-

minde köklü ve ciddi değişikliklerin yapılması ve bu konuda yapılacak olan çalışma ve düzenlemelerin si-yasi iktidarın menfaatlerine ve keyfi uygulamalarına göre değil ülkemizin geleceği hesaplanarak, kamusal hiz-

metlerin sürekliliği ve genelliği ilkesi hususları gözetilerek planlanması ve gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Gü-

nübirlik politika ve düzenlemelerle kamudan verim beklemek mümkün değildir. Kamu çalışanları işe baş-ladıkları günden emekli olacakları tarihe kadar maaşlarında ve statü-

lerinde meydana gelecek sürprizle-

ri beklemek yerine, daha başarılı, huzurlu ve verimli nasıl çalışabiliriz kaygısını taşımalıdır. Kamusal gücü elinde bulunduran devlet çok ciddi ve yetişmiş kamu çalışanı potansiyeline sahiptir. Önemli olan bu potansiyelin doğru yer ve zamanda kullanılması, uygun koşullarda istihdamının sağ-

lanması ve ayrım yapılmaksızın verim alınması amaçlanmalıdır. Böylelikle milyonlarca kamu çalışanı ortak gaye ve amaçlar doğrultusunda özverili bir biçimde ülkesine ve milletine hizmet verecek ve daha müreffeh bir Türkiye’ nin önü açılmış olacaktır.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201416

Page 19: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Cumhurbaşkanlığı seçimi ile Türkiye yeni bir döneme giri-yor. umhuriyet tarihinde ilk

kez umhurbaşkanı’nı halk seçecek. umhurbaşkanı seçimi pek çok açı-

dan tarihe nitelikler taşıyor. smanlı İmparatorluğu, Selçuklular ve öncesi dönemde de seçim olmadığı dikkate alındığında bu topraklarda ilk kez,

halk devlet başkanını seçiyor. ar-lamenter sisteme göre yetkileri bir hayli fazla olan umhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilecek olması, fiili başkanlık’ olarak da yorumla-

nıyor. Türk tarihinde ilk olma özelliği

taşıyan umhurbaşkanlığı seçimin-

de iki favori adayı olarak Başbakan

İsa YAZARGazeteci Yazar

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 17

Page 20: Sayı 8 | Mesai Dergisi

ecep Tayyip Erdoğan ile Ekmeled-

din İhsanoğlu yarışacak. Erdoğan AK arti’nin adayı olarak seçime girer-

ken İhsanoğlu, H ve MH ’nin çatı adayı oldu. Mart yerel seçimlerin-

de partilerin aldığı oylar dikkate alın-

dığında umhurbaşkanlığı seçiminin başa baş ve kıran kırana geçeceği görülüyor. Küçük partilerin tutumu da sonucu belirlemede etkili olacak.

Siyasi tarihe Çankaya Savaşla-

rı olarak geçen cumhurbaşkanlığı seçimleri, Türkiye’de her zaman büyük krizlere yol açtı. Çoğunluk-

la sistemin vesayet unsurlarının sür-dürdüğü Çankaya Savaşı’nda bu kez son sözü millet söyleyecek. 12.

umhurbaşkanı’nın kim olacağı ka-

dar seçim süreci de tarihi nitelik ta-

şıyor. ira yakın tarihe baktığımızda Köşk seçimlerinin hemen her seferin-

de büyük tartışmalara, hatta önemli krizlere sahne olduğu görülüyor.

İlk umhurbaşkanı Mustafa Ke-

mal aşa’dan 11. umhurbaşkanı Abdullah Gül’e kadar hemen hepsi-nin Çankaya’ya çıkış süreci bir hayli sancılı geçti. Kimi zamanlar silahlar konuştu, kimi zaman suikast planları yapıldı. Bazen muhtıralar verildi ba-

zen de büyük siyasi krizler yaşandı. ek çok tarihçi tarafından Çankaya

Savaşları olarak nitelenen umhur-başkanlığı seçimlerinin bu derece tartışmalı geçmesinin ana nedeni olarak, seçimi Meclis’in yapması gösterildi. Milletvekillerini etkileyerek

umhurbaşkanı’nı belirlemek demok-

rasi dışı güçlerin sık sık başvurduğu bir yöntem oldu. Bu ana gerekçe ile referandumla umhurbaşkanı’nı seç-

me yetkisi Meclis’ten alınarak vatan-

daşa verildi. Türkiye’nin inişli çıkışlı demokrasi

yolculuğunu anlayabilmek için Köşk seçimlerindeki sıra dışı olaylara ve yaşanan büyük gerilimlere yakından bakmak gerekiyor. Türkiye’nin kuru-

luş aşamasının en önemli olayların-

dan bir olan Mustafa Kemal aşa’nın umhurbaşkanı olmasıdır. Ancak

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201418

Page 21: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Meclis’in ortak bir kararı değildir. aşa’nın Çankaya’ya çıkışı, Birinci

Meclis’teki ikinci grubun sert muhale-

fet ettiği bir ortamda gerçekleşti. Se-

çimlere 28 milletvekilinden 128’inin katılmaması dikkat çekicidir. Milli Mücadele’nin lideri Mustafa Kemal ancak 158 oyla seçilebilmiştir. N N P N

15 ıl Çankaya’da kalan Mus-tafa Kemal’in ölümünün ar-dından büyük bir um-

hurbaşkanlığı krizi yaşandı. Meclis’in önemli bir bölümü

İsmet İnönü’nün umhurbaşkanı ol-

masını istiyordu. An-

cak Mustafa Kemal’in son döneminde İnö-

nü ile arası açıktı. nu Başbakanlık’tan azletmişti. Bu nedenle Mustafa Kemal’in yakın ar-kadaşlarından bazıları İnönü’ye şid-

detle karşı çıkıyordu. Hatta iddialara göre Atatürk ün ölümü yaklaşırken Çankaya ya çıkmasın diye İnönü nün öldürülmesini düşünenler bile olmuş-tu. İnönü’yü devre dışı bırakmak iste-

yen isimlerin başında İçişleri Bakanı ükrü Kaya ile birlikte hareket eden

Dışişleri Bakanı Tevfik üştü Aras geli-yordu. Bu ikili İnönü’yü ashington’a büyükelçi yapmak üzere uğraşmış ancak başarılı olamadı. Eğer İnönü, büyükelçi olsaydı milletvekilliğini yi-tirecek ve 1 24 Anayasası’na göre cumhurbaşkanı seçilemeyecekti. Ata-

türk ölüm döşeğindeyken yapılan bü-

tün bu planlar başarısız olmuştu. 1 Kasım’da Mustafa Kemal aşa’nın ve-

fatını ardından İnönü’yü istemeyenler Genelkurmay Başkanı Mareşal evzi Çakmak’a umut bağlamıştı. Hatta Mustafa Kemal aşa’nın kendisinden sonra Köşk’e evzi Çakmak’ın çıkma-

sını istediği şaiyası yayıldı. İşte tam bu sırada Birinci rdu Müfettişi r-general ahrettin Altay, İstanbul’da-

ki üst düzey komutanlarla bir toplantı yapmıştı ve

umhurbaşkanlığı’na İnönü seçilmelidir kararı alınmıştı. As-kerin bu müdahale-

si işin rengini belli etmişti. Ancak yine

de işi sıkı tutmak ge-

rekiyordu. 11 Kasım sabahı, daha Atatürk’ün

cenazesi kalkmadan yeni umhurbaşkanı seçildi.

B D B D D

1 5 yılına gelindiğinde, Türk siyasi hayatındaki en önemli dönü-

şümlerden biri gerçekleşiyordu. Çok partili hayata geçilmesinin ardından yapılan seçimlerde Türk Milleti, siyasi tarihe Beyaz Devrim’ olarak gerçek-

leşen iktidar değişikliğini gerçekleş-tirdi. umhuriyeti kuran ve yaklaşık

yıldır iktidarda olan H sandıkta yenilmiş, Demokrat arti D iktidar olmuştu. D ’nin iktidara gelmesi, İnönü’nün umhurbaşkanlığı’nın da sonu demekti. eni Meclis, D lide-

ri elal Bayar’ı umhurbaşkanı seç-

mişti. Ancak Çankaya’nın Demokrat

Siyasi tarihe Çankaya Savaşları olarak geçen cumhurbaşkanlığı seçimleri,

her zaman büyük krizlere yol açtı. Mustafa Kemal Paşa’dan 11.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e kadar

hepsinin Köşk’e çıkışı sancılı oldu. Kimi zamanlar silahlar konuştu,

kimi zaman suikast planları yapıldı. Bu sefer ise son sözü

millet söyleyecek.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 19

Page 22: Sayı 8 | Mesai Dergisi

arti’ye geçmesi Ankara’da darbe hazırlığı iddialarına yol açtı. Eski komitaca, Milli Mücadele’nin Ga-

lip Hocası elal Bayar, kolay kolay pabuç bırakacak bir karakterde de-

ğildi. Darbe hazırladığı iddia edilen komutanlara tepkisi çok sert oldu. Genelkurmay Başkanı, ordu ve kuv-

vet komutanları dahil 15 general ile 15 albay emekli edildi. Emekli edil-meyen Kara Kuvvetleri Komutanı uri amut aşa ise Genelkurmay Başkanı

yapıldı. B M D

Ç D

Türkiye’nin en karanlık dönem-

lerinden biri olan 2 Mayıs 1 darbesi, bütün devlet sistemi adeta rayından çıkarmıştı. 2 Mayıs 1 darbesinden bir buçuk yıl sonra ger-çekleşen cumhurbaşkanlığı seçimi de tarihe kara leke olarak geçen hadi-selere ev sahipli iği yaptı. Askerin tek adayı, darbenin lideri emal Gürsel’di. Ancak Meclis’te çoğunluk Samsun Senatörü ve Anayasa Ho-

cası Ali uat Başgil’in adaylığında karar kılmıştı. Bu sarıda rof. Başgil, Başbakanlığa davet edildi. Kendisini

rg. ahri Özdilek ile rg. Sıtkı Ulay bekliyordu. rg. Ulay, özetle, Gür-sel dışında bir adaya izin veremeyiz dedi. Başgil kararlı olduğunu ifade edince de Sıtkı Ulay, silahını masanın üzerine koymuştu. Bazı rivayetlere göre ise silahı Hoca’nın kafasına da-

yamıştı. Bu olayına ardından Başgil, hem adaylıktan vazgeçti hem de se-

natörlükten istifa etti. Böylece emal Gürsel tek aday olarak Köşk seçimine girdi ve kazandı. Ç N D P D N M

umhurbaşkanı emal Gürsel, 1 ’da komaya girdi. Görev ya-

pamaz durumdaydı. Hemen yeni bir cumhurbaşkanı bulmak gerekiyordu. Türk siyasetinde o dönemde askerin ağırlığı o kadar fazlaydı umhurbaş-kanlığı için akla ilk gelen isim Genel-kurmay Başkanı evdet Sunay oldu. Anayasa’ya göre parlamento dışın-

dan bir kişi Köşk’e aday olamıyordu. Çözüm tam bir hülleydi. Bir senatör istifa edecek, umhurbaşkanlığını ve-

kaleten yürüten umhuriyet Senatosu Başkanı İbrahim Atasagun yetkisini kullanarak Sunay’ı konten an sena-

törü yapacak, sonra da parlamento Sunay’ı seçecekti. Bu yöntem harfi-yen uygulandı. Sonuçta evdet Su-

nay 4 1 oyla beşinci cumhurbaşkanı seçildi.

M

evdet Sunay’ın görevinin sona ermesinin ardından oluşan gelenek neticesinde Genelkurmay Başkanı a-

ruk Gürler, Köşk’e çıkmak istiyordu. Bu amaçla istifa ederek aday oldu. Askerler Meclis’i doldurmuş, milletve-

killerini aruk Gürler’e o vermeleri için aleni tehdit ediyorlardı. Meclis aske-

ri birliklerce sarılmıştı. Siviller içeriye alınmıyordu. Askerin baskısı sürerken bu kez Meclis direndi. Bülent Ecevit

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201420

Page 23: Sayı 8 | Mesai Dergisi

ile Süleyman Demirel, ahri Korutürk üzerinde anlaştı. Eski Deniz Kuvvetle-

ri Komutanı, emekli büyükelçi ahri Korutürk’e İstanbul’dan apar topar Ankara’ya getirilerek cumhurbaşkanı seçildi.

D N

12 Eylül 1 8 öncesi önemli bir umhurbaşkanlığı krizi yaşan-

dı. Siyasetin gerilimli ve parçalan-

mış yapısı görev süresi dolan ahri Korutürk’ün yerine bir aday bulun-

masını imkansızlaştırmıştı. 11 Eylül 1 8 günü Meclis 115’inci tur için toplandı. umhurbaşkanı seçilemi-yordu. ira çoğunluk yoktu. Ertesi gün 12 Eylül Darbesi oldu. Darbenin lideri Kenan Evren, 1 8 ’e kadar Devlet Başkanı olarak askeri yönetim döneminde Köşk’te kaldı. 1 8 ’te se-

çimlerin ardındansa umhurbaşkanı oldu. Evren Meclis’te seçilmedi. efe-

randuma sunduğu Anayasa ile kendi-ni umhurbaşkanı ilan etti.

D ND D M M B N

Türk siyasi hayatında en önemli değişimleri gerçekleştiren isimlerden olan Turgut Özal, ilk sivil umhurbaş-kanı olarak da tarihe geçti. 1 ’tan 1 82’e tüm Köşk seçimleri silahların gölgesinde, hatta namluların ucunda gerçekleşmişti. Siviller baskı görmüş, hatta tehdit edilmişti. Ancak 1 8 seçimlerinde bir ilk gerçekleşti. Özal 2 oyla Sekizinci umhurbaşkanı seçildi. Büyük reformlara imza atan Özal, Çankaya’nın kapılarını da mil-lete açtı. Özal’dan sonra Çankaya’ya

askerin çıkması kimsenin aklına bile gelmedi. nun açtığı izde ilerleyen parti liderleri umhurbaşkanı oldular. D M N N D

Turgut Özal ın 1 ’teki ani ölü-

mü siyaseti alt üst etmişti. Ancak siya-

setçilere Köşk yolunu açmıştı. Özal’ın Köşk’e çıkmasına en çok itiraz eden Süleyman Demirel, onun izini takip etti. Aday oldu. A A onun karşısına Kamran İnan’ı çıkardı. Demirel, üçün-

cü turda 244 oy alarak umhurbaş-kanı seçildi. Demirel’i Köşk’e taşıyan o dönemdeki koalisyon ortağı ve SHlideri Erdal İnönü’nün desteği oldu.

P N D

28 ubat süreci, Türkiye’nin hem siyasi hem de toplumsal hayatında çok önemli tahribatlara yol açtı. Si-yasi tablo da son derece parçalıydı. Bu ortamda Demirel’in görev süresi doldu. Meclis’teki partilerin ortak bir

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 21

Page 24: Sayı 8 | Mesai Dergisi

isim üzerinde anlaşması ancak siyaset dışından bir isimde mümkündü. Bu süreç-

te Demirel’in görev süresinin uzatılması gündeme geldi. Bülent Ecevit’in önerisi için Anayasa değişikliği gerekiyordu. 2 Mart 2 ’de oylama yapıldı. 55 san-

dalyeli Meclis’te Anayasa’yı değiştirmek için oy gerekiyordu. Ancak çıkan sonuç, koalisyonu oluşturan DS , A A ve MH ile onlara destek veren D li-derlerini şok edici nitelikteydi. Demirel’in süresini uzatacak Anayasa değişikliğine

oy verilmişti. Bu sonuç Demirel’i Çankaya’dan indirip evine gönderiyor-du. imdi yeni aday bulmak gerekiyordu. İsim arayışları sürerken Ahmet ecdet Sezer ismi ortaya atıldı. Bir araya gelen liderler, Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet ecdet Sezer üzerinde anlaşmıştı. Ahmet ecdet Sezer, Türkiye’nin onuncu

umhurbaşkanı seçildi. 3 M M

D

Ahmet ecdet Sezer’in görev süresinde sona yaklaşılırken yeni

umhurbaşkanı’nın AK ’den çıkmaması için yoğun bir kampanya yürütüldü. Ay-

larca süren umhuriyet mitingleri ve as-kerin Köşk’te başörtüsüne karşı olduğu şaiyaları yayıldı. AK ’de de kimin aday olacağı konusunda belirsizlik sürüyordu. Başbakan Erdoğan’ın kafasındaki isim, Milli Savunma Bakanı ecdi Gönül’dü. Ancak Abdullah Gül, partinin iki numa-

rası olarak Erdoğan’ın aday olmaması durumunda aday olma niyetindeydi. Baş-bakan Erdoğan’ın hesabını bozan ise Meclis Başkanı Bülent Arınç oldu. Arınç, Erdoğan’a hitaben, a sen aday ol, ya Abdullah Bey olsun. Değilseniz ben adayım dedi. Bu tavır üzerine Abdullah Gül’ün adaylığı ilan edildi. Bu noktada asker, 28 ubat alışkanlığıyla çok sert bir tepki gösterdi. 2 isan 2 gecesi ta-

rihe e muhtıra olarak geçen bir bildiri Ge-

nelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesine kondu. Bu aşamadan sonra Meclis’te cumhurbaşkanını seçmek artık mümkün değildi. Erken seçim kararı alındı. AK , askerin siyasete müdahalenin etkisiyle ve

umhurbaşkanı seçebilmek vaadiyle oy-

ların yüzde 4 ’sini aldı. Toplanan yeni Meclis, 2 ’de Abdullah Gül’ü um-

hurbaşkanı seçti.B M Ç

imdi Türkiye’nin önünde yine tari-hi bir seçim var. Bu kez halkın seçeceği

umhurbaşkanı, ikinci kez seçilme şansı-na da sahip olacak. Halk tarafından se-

çilmiş umhurbaşkanı ile yeni bir dönem başlayacak. Bu değişiklik ya Türkiye’yi daha otoriter bir re ime yada daha çok demokrasiye götürecek. Seçilmiş

umhurbaşkanı’nın zamanla başkanlık sistemine dönüşmesi ise en güçlü beklenti.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201422

Page 25: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Gerek dünyada gerekse ül-kemizde yaşanan iş kazaları mercek altına alındığında,

çalışan ve çalıştıranlar için, evler-imizden işyerlerimize kadar, adeta nefes alınan her bir yerde sağlık ve güvenlik tedbirlerinin önemi insan hakları, şeffaflık isteyen toplum yapısı ve medya gücüyle birlikte her geçen gün daha da önem arz ettiği görül-mektedir. Bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir dönemde bilgi kirli-likleri yaşansa da gerçeklerin örtülm-

esi, manipüle ederek kader gibi dini argümanlarla geçiştirilmesi pek müm-

kün görülmemektedir.Bu sayı ile birlikte, iş sağlığı ve

güvenliği kültürünün yaşamımıza

yerleşmesi ve adeta işlerimizin ve ya-

şamımızın bir parçası olmasını sağ-

layabilmek açısından, teoriden uzak pratik ve güncel uygulamaları konu alan, iş güvenliği kanun tüzük ve yö-

netmeliklerinin uygulamaya dönük kısmıyla ilgili bir yazı dizisine baş-lamayı planladım ve ilk yazımı 1 can ve geride gözü yaşlı yetimlerle Soma’yı da irdeleyen bir yazı olsun istedim.

Sağlıklı bir yaşam veya sadece ya-

şam için soluduğumuz havanın kalite-

si de tıpkı içtiğimiz suyun kalitesi gibi belli kriterlere bağlı olarak karbon monoksit gibi zehirli, karbon dioksit gibi boğucu, metan gibi patlayıcı, kö-

mür tozlu hava gibi hem tozlu hem

iza etti R İ

a e Y A İ G

z a

İş güvenliği Uzmanı ade i lar duydunuz mu?

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 23

Page 26: Sayı 8 | Mesai Dergisi

patlayıcı kısacası pis ve solunabilir hava şekliyle sınıflandırılmış ve her bir havanın zararlı etkilerinden kısa bir süre de olsa korunabilmek için solunum sistemi koruyucuları geliştirt-miştir.

ine aynı şekilde çalışma ortam-

larında yapılan bilimsel çalışmalarla Gürültü, titreşim aydınlatma, termal konfor, radyasyon ve basınca kadar bir dizi fiziksel risk etmenleri saptan-

mış. Kimyasal, biyolo ik, psikososyal mobing , ergonomik veya bunların etkileşimiyle oluşabilecek ve adı kon-

mamış bir sürü sinsi veya açık tehli-keler yumağı tespit edilmiş ve her bir faktör için etkin korunma yolları ve çözüm önerileri geliştirilerek çalışma hayatında amir hüküm olarak yerini almıştır.

Uluslar arası literatürlerde kısmen farklılık arz etse de literatürlerimizde yerini almış ve sadece konumuz yer altı maden ocağıyla ilgili amir hüküm-

lere bakarsak Soluduğumuz havada 1 ’dan az oksi en, 2’den çok

metan, .5’den çok karbondioksit ve 5 ppm . 5 den çok karbon monoksit bulunmaması gerektiği şek-

liyle karşımıza çıkıyorBilindiği gibi yanma özelliği de

olan Karbonmonoksit gazı son dere-

ce zehirli bir gazdır. Bu gazın ocak-

taki varlığı esasen kömürün ısınarak gazlaştığının da habercisidir. anan her şeyin önce ısınıp gazlaştığı ve ya-

nan maddenin esasen ısıdan dolayı ortaya çıkan gazın yanmasından iba-

ret olduğu bilinen bilimsel bir gerçek-

tir. Karbon monoksit gazının kötü bir yanı da molekül ağırlığı havanınkiyle yaklaşık aynı olduğundan ocak için-

de her tarafa yayılma özelliği göster-mesidir. Çalışma Bakanımızın işçiler-le sohbet görüntülerinde bir işçinin efendim son günlerde sıcak kömür

çıkarıyorduk dediği ve Bakanımızın da bunu danışmanlarına not ettirdi-ğini bilmem hatırlayanınız var mı 2 Haziran 2 14 tarihli radikal ga-

zetesine Soma ile ilgili ulaştıkları bi-lirkişi verilerinde de kuru sıcaklık miktarı, faciadan önceki bir haftadan itibaren 4 dereceye kadar yükseldi-ği halde kimse kılını kıpırdatmadığı ndan bahsediliyordu. ysa ilgili amir hüküm bu sıcaklığı 15 ’ ile

’ arasında sınırlandırmıştı. stelik burası yüksek kalorili, karbon oranı yüksek ve yanmaya meyilli bir kömür ocağı

ine Bilirkişi raporunda Karbon monoksit miktarının beş ay boyunca defalarca sınır değeri olan 5 ppm milyonda 5 geçtiği ve hatta 5 ppm milyonda 5 ’ye kadar ulaş-tığı halde, sensörlerin uyarısına kulak asılmadığından bahsedilmektedir Kömürün ısınmasıyla, kömürün içe-

riğinde bulunan yanıcı ve zehirli bir gaz olan karbon monoksit gazının, çalışma ortamda en fazla bulunma-

sına izin verilebilen miktarının tam 1 katı fazla stelik görevliler o kadar rahat hareket etmişler ki ilgili kanunlarımızda Bütün grizulu kö-

mür ocakların, havalandırma planın-

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201424

Page 27: Sayı 8 | Mesai Dergisi

da saptanan istasyonlarında, en geç 1 günde bir hava ölçmeleri yapılır. Bütün ölçümler havalandırma defteri-ne yazılarak imzalanır amir hükmü varken, Bilirkişi raporuna göre Gaz ölçümlerinden sorumlu teknik neza-

retçiler 15 günde bir hazırladıkları onaylı deftere karbon monoksit yük-

selişlerini geçirmediklerinden bahse-

dilmektedir.Esasen iş güvenliğiyle ilgili kanun-

larımızda ciddi bir eksiklik yoktur 1 yıllarda çok kapsamlı olarak hazırlanan farklı iş kollarına ait İş Gü-

venliği Tüzükleri günümüze de cevap verebilecek niteliktedir... üksekliğin kaç metreden sonra başlayacağı, ortam korumalarındaki korkulukların kaç kg’ma kadar dayanabileceği gibi birkaç güncellenmesi gereken konular da zaten çıkarılan yönetme-

liklerle telafi edilmiştir. kadar detay bilgiler verilmiştir ki düşünün atölye gibi kapalı ortamların günde en az bir defa bir saatten aşağı olmamak üzere baştan başa havalandırılacak-

tır diyecek kadar..Amerikayı yeni-den keşfe gerek yoktur. Kanun, tüzük ve yönetmeliklere uyulmadı.

Mesela çok enteras aporda yeni konacak fan için bir irtibat

bacasına başlandığı bilgisi var. ysa İş Güvenliği Tüzüğümüzde bu

çalışmaların işe başlamadan önce yapılması gerektiği, cakların, ge-

reği kadar bağımsız havalandırma kısımlarına ayrılması ve özellikle de tehlikeli yerlerin bağımsız olarak ha-

valandırılması gerektiği şekliyle amir hüküm var.

Kurtarma aşamasında mecburen yanlış yapıldı.Havasız kalmasınlar diye yukarıdan hava basıldı ysa havalandırma aşağıdan yukarıya doğru olmalıydı ve zehirli gazlar dı-şarı salınmalıydı. Hava basıldıkça ok-

si en miktarı arttı, dolayısıyla yanma hızlandı. Ayrıca karbonmonoksit gibi zehirli gazın konsantrasyonu seyrelt-tilse bile alt panolarda toplanmasına istemeyerek de olsa sebep olundu.

eki o zaman Soma da ne oldu eden 1 can canını teslim etti

Hakikaten bu mesleğin kaderinde mi vardı ölmek oksa ihmaller zin-

cirimiydi canlara kasteden Her şey çok açık değil mi aten Uluslararası Çalışma örgütü I istatistik verileri-ne göre luşan iş kazalarına yönelik vak’aların 5 si güvensiz çalışma ortamlarından, 48’inin çalışanların güvensiz hareketlerinden ve nihayet

2 sinin İ nun önlenemez dediği, belki bizim de kader diyebileceğimiz kazalardan oluştuğunu bildirmekte-

dir. Buna karşılık Meslek hastalıkların-

da hastalığı önleme oranı 1 dür. günlerde bir maskelerden bah-

sedilmişti, kullanmasını bile bilmeyen işçilere tutuşturulmuş hatta gereksiz kullanımlarda para cezasıyla korkutu-

lup işçilerin kullanmaktan veya belki de yanlarında taşımaktan korktukları maskelerden

Karbon monoksit maskeleri bilinenin aksine çalışma esnasında

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 25

Page 28: Sayı 8 | Mesai Dergisi

kullanılması gereken maskeler değil-dir. Bunlar Soma da olduğu gibi bir şekilde ortam oksi en konsantrasyo-

nunun 15in altına düştüğü zaman en fazla bir saat kadar kullanım ömrü olan ve ortamdan uzaklaşmak için yanında taşınması gereken solunum koruma cihazlarıdır. Bunlar zimmet karşılığı verilir ve tümü ile manomet-releri en geç ayda bir, yetkili bir eleman tarafından kontrol edilmesi gerekir.

Karbonmonoksit maskelerinin dı-şında bir de kapalı alanlarda 15 met-re gibi kısa mesafelerde kullanılmak için tasarlanmış hortumlu temiz hava maskeleri ve basınçlı temiz hava-

nın sağlandığı kaynakla 45 metreye kadar kullanılabilen Basınçlı temiz hava maskeleri vardır. 45 metre den sonra ancak Basınçlı oksi en veya basınçlı hava ve benzeri solu-

num cihazları kullanılmalıdır.Basınçlı oksi en maskeleri Soma

da kullanılamazdı. Çünkü bunların çıplak ateşle çalışılan yerler, yangın veya yangın tehlikesi bulunan yerler-de, kullanılması kanunen de yasak-

lanmıştır. Bilindiği gibi ksi en yan-

mayı sağlayan ve hızlandıran ortamı hazırlamaktadır.

eki, bütün bu bilgiler ışığında kader bunun neresinde diye me-

rak edip soranlara eygamberimiz S.A.S , kendisini ziyarete gelen be-

deviye, devesinin nerde olduğu so-

rusuna karşılık bedeviden aldığı onu Allah’a emanet ettim sözüne mukabil evvela deveni sağlam kazığa bağla,

daha sonra Allah Teal ’ya emanet

et gerçeğinden yola çıkarak, yuka-

rıda sayısal değerlerle belirtilen gü-

venli çalışma ortamı için gerekli olan ortam koşulları ve çalışanların ortam ve kişisel korunma donanımlarıyla donatılması, devenin sağlam kazığa bağlanmasıdır. Bunlar yapılmadan konuşulan her şey Allaha iftiradır. Ölüm saatinin gelmesi, ölümüne se-

bep olanları masum kılmaz.Sahi İş Güvenliği Uzmanı kuşlar-

dan bahsedecektik Efendim maden ocaklarında oluşan zehirli gazların sayısal verilerle henüz tespit edileme-

diği ve ortam gazlarının sınır değerle-

rininin tespit edilemediği zamanlarda her madenci ocağına inerken zehirli gazlara çok duyarlı cinsini bileme-

diğim bir kuşla iner. Kuşun ölümüyle madenci derhal oranın tehlikeli gaz-

larla dolu olduğunu anlar ve dışarı kaçardı. Madenci kurtulsa da olan kuşcağıza olurdu.

etice itibarıyla gazetedeki bilgi-ler ışığında rof. Dr. Ercüment al-çın, rof. Dr. Ahmet Hakan nur, rof. Dr. Eyüp Akpınar ve iş güvenli-

ği uzmanı Alpaslan Ertürk’ün oluşan heyet, hazırladıkları tutanakta, kömür işletmelerinde hava ile teması sağla-

nan kömür oksitlenmesi sonucunda ısının açığa çıktığını, bu ısı uzaklaştı-rılmadığı takdirde ocak yangınlarının oluştuğunu kaydetti. Tutanakta, kömü-

rün kendiliğinden yanması sonucun-

da karbonmonoksit, karbondioksit, ısı ve nemin açığa çıktığı, bu parametre-

lerin izlenmesi halinde yangının takip ve tespit edilebilmesinin mümkün ol-duğu kaydedildi

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201426

Page 29: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Soma faciası ile birlikte kamuoyu gündemine yeniden yakıcı bir şekilde gelen taşeron sorunu,

pek çok boyutuyla tartışılıyor.Tartışmalar, taşeron işçilerinin iş

mevzuatı ölçülerinin altında çalışma-

sı, sosyal güvenlik haklarından mah-

rum olmaları ve iş güvenliği noktala-

rında yoğunlaşıyor.Günümüzde taşeron çalışması,

öncelikle kamu sektörü başta olmak üzere giderek kamu ve özel sektör farkı gözetmeksizin daha yaygın bir uygulama haline geldi.

Öyle ki taşeron usulü çalıştırma hükümetin resmi istihdam politikası tercihi durumunda bulunuyor.

Hükümet bu güne kadar kamuda emekli olan işçilerin yarattığı iş gücü açığını norm kadro ile tamamlaması gerektiği yerde taşeron işçiler tarafın-

dan karşıladı.Maliye Bakanlığı kamu kuruluşla-

rında emekli olan işçilerin yerine kad-

rolu kamu işçisi alacağına, taşeron işçi alın talimatı verdiği bilinen bir gerçektir.

Bu durumun yarattığı haksızlıkla-

T la

Günümüz taşeron çalışması, öncelikle kamu sektörü başta olmak üzere giderek

kamu ve özel sektör farkı gözet-meksizin daha yaygın bir uygula-ma haline geldi. Öyle ki taşeron

usulü çalıştırma hükümetin resmi istihdam politikası

tercihi durumunda bulunuyor.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 27

Mustafa PAÇAL Gazeteci Yazar

Page 30: Sayı 8 | Mesai Dergisi

ra, kamuda taşeron olarak çalışanla-

rın açmış olduğu davalar üzerinden baktığımızda, bu davalar hem kıdem tazminatı ödemeleri ve hem de ka-

muda kadroya alınması kararlarıyla sona erdiğini görmekteyiz.

Bugün tahminen 8 bini kamuda olmak üzere 1,5 milyon işçi, taşeron işçisi olarak çalışmakta ve bu işçiler her türden haksızlığa uğratmaktadır-lar.

Hükümetin elinde konuya ilişkin bir yasa tasarısı olduğu biliniyordu.

Çalışma Bakanı aruk Çelik tasa-

rının seçim sonrası gündeme gelece-

ğini söylemine uygun olarak şimdi de Haziran ayı içersinde yasanın meclis-ten geçebileceğini açıkladı.

e bu açıklamanın akabinde Ta-

şeron yasa tasarısı torba yasa teklifi şeklinde meclise sevk edildi.

Tasarı maddeden oluşuyor.

Tasarı aslında taşeron çalışma-

sı için sorunları iyileştirici bir takım olumlu adımların atılmasını getirmiş olsa bile taşeron çalışanları için örne-

ğin kamuda kadroya alınma gibi bir iş güvencesinin de önünü kapatıyor.

Kabaca tasarıda ücret ödemelerin-

de asıl ve alt işverenin ortak sorum-

luluğu, iş yasasına uyumlu çalışma içinde yaygınlaştırılıyor.

Tasarıda kamu ihalelerinde taşe-

ron çalışması için daha once iş yasa-

sıyla getirilen kimi muafiyetlerin kaldı-rılması düşünülmüş olsa bile taşeron üzerinden çalışma düzeninde bir de-

ğişikliğin olmadığı görülüyor. Ayrıca maden ve yer altında çalı-

şanlar için taşeron uygulaması kaldı-rılmıyor.

Bu durumda çalışan işçiler için iş sözleşmesinin feshinde aranan altı aylık sure kaldırılıyor. Emeklililk yaşı 55’den 5 yaşa indiriliyor.Haftalık

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201428

Page 31: Sayı 8 | Mesai Dergisi

çalışma saatleri 45 saatten saate ve bu süreyi aşan çalışmalar ise 5 arttırılarak ödenmesine yasal düzen-

leme geliyor. ıllık ücretli izinlerinde ise ilave dört günlük artış yapılması tasarı ile getirilmek isteniyor.

Bu arada taşeron işçilik sorunu-

nu giderilmesi için atılması gereken adımlar neler olmalıdır noktasında Türk İş,Hak İş ve DİSK ortak bir muta-

bakata varmış olması önemli bir geliş-me olarak kamuoyuna yansıdı.

imdi işçi sendikaları taşeron so-

runun çözümü için hükümet ve meclis-ten neler bekliyor.

İşte taşeron sorunun çözümü üç büyük konfederasyondan çözüm öne-

rilerilt ş eren

1 a 12.11.2 1 tarihinde bir araya gelen üç işçi sendikaları konfe-

derasyonları uzmanları, 11.11.2 1 tarihli çlü Danışma Kurulu’nda işçi ve işveren kesimlerinin görüşleri şek-

linde sunulan metinde işçi konfede-

rasyonlarının görüşlerinin yer almadı-ğı konusunda görüş birliği içindedir.

1 b apılan sunum, ücret skala-

sı ve sendikal haklar ile ilgili ya-

pılan ilaveler haricinde, daha önce Bakanlık tarafından yapılan sunum ile büyük ölçüde örtüşmektedir. Bu su-

num, işçi sendikaları konfederasyon-

larının dışındaki tarafların görüşlerini yansıtmaktadır.

1 c 485 Sayılı İş asası, mü-

zakere edilirken uzlaşmaya varılan konuların dışında kalan işveren gö-

rüşleri, bu sunumda ısrarla yeniden

gündeme getirilmektedir 2 ukarıdaki kısa genel değerlen-

dirmeden sonra işçi kesiminin sunumu da göz önünde bulundurarak alt işve-

ren konusundaki ortak talepleri aşağı-daki şekilde özetlenmiştir

a. 485 Sayılı İş Kanunu’nun 2.maddesinin daha sonra ekle-

nen 8 ve . fıkraları madde metninden çıkarılmalıdır.

b. 485 Sayılı İş Kanunu’nun 2.maddesine I ’nun 4 SayılıSözleşmesi’nin ikinci maddesibir fıkra olarak eklenerek, ka-

mudaki alt işveren işçilerineasıl işverenin işçilerinin ücret,hak ve çalışma koşullarınınsağlanacağı yasa hükmü ha-

line getirilmelidir. Kamu ihalemevzuatı da buna uygun dü-

zenlenmelidir.c. 14 5 sayılı Kanunun 14. mad-

desindeki Bir yıldan artan sü-

reler için de aynı oran üzerin-

den ödeme yapılır cümlesininbaşına Bir yıldan az ve iba-

resi eklenmelidir.d. 5 Sayılı Sendikalar ve Top-

lu İş Sözleşmesi Kanunu’nun. maddesine taraf işçi sen-

dikasına üye olmak koşuluyla alt işveren işçileri de asıl işve-

ren ile sendika arasında bağıt-lanmış toplu iş sözleşmesinden yararlanır fıkrası eklenmeli-dir.

e. Alt işveren değişirken işçilerinçalışmaya devam etmesi du-

rumunda, işçinin süreye bağlı

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 29

Page 32: Sayı 8 | Mesai Dergisi

haklarında, İş asası’nın . maddesi uygulanır.

f. Muvazaanın iş müfettişi yada mahkeme kararı ile tes-pit edilmesi ve bu tespite iti-raz halinde iş mahkemesi veargıtay’da devam eden yar-

gılama süresi içinde, alt işve-

ren işçileri asıl işverenin emsalişçi ücreti ve sosyal haklarınıalır şeklinde bir düzenleme İşasası’nın 2. maddesi ile Alt

İşverenlik önetmeliği’ne ilaveedilmelidir.

g. İş asası’nın 2. maddesine şudüzenleme ilave edilecektirAsıl işveren, alt işveren işçi-

lerinin ücret gelirleri ve sosyalhaklarının ödenmesini aylıkolarak kontrol etmek ile yü-

kümlüdür. Alt işverence öden-

meyen ücret gelirleri ve sosyal haklar asıl işverence doğru-

dan işçinin banka hesabına yatırılır. Asıl işveren, bu tutarı, alt işverenden rücu eder .

h. İş asası’nın 2. maddesineÖzel sektördeki alt işverenlik

ilişkileri ile ilgili olarak, görevlimakamca onaylanarak yürür-lüğe girmek üzere işin ve işçi-nin niteliğine göre alt işverenişçileri için bir ücret skalası asılişverence belirlenecektir.

Sendikal hareketin bu önerilerini Hükümetin ve muhalefet partilerimi-zin dikkate alarak taşeron sorununun çözümüne katkıda bulunmalarını bek-

liyoruz.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201430

Page 33: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Türkiye Büyük Millet Meclisi, uzatma kararı olmadığı takdir-de, 1 Temmuzda tatile girecek

rutin olan bu. Mecliste, tatil öncesi özellikle de Haziran Ayında, yasa trafiğinin hızlanması da rutine bağ-

lanmış başka bir konu. Torba kanun uygulamalarının en hızlısı, geniş ka-

rınlısı ve sürprizlere gebe olan tür-leri durumundaki Haziran torbaları da bu dönemde sıklıkla gündeme geliyor elbette. Meclis’in Haziran ayında son viteste tam gaz yasa yapması neredeyse geleneksel hale geldi. Başka bir ifadeyle, TBMM’nin çalışma düzeni bakımından haziran ayları, kanun üretim çiftliğinin hasat zamanı olma yolunda.

Aynı süreçte, hızlandırılmış ka-

nun yapmanın en tehlikeli yöntemi niteliğindeki torba kanun furyası, yani hormonlu yasa üretim şekli de doğal olarak hız kazanma eği-liminde. Ders çalışmayı son güne bırakan ya da ödevlerini yumurta kapıya gelince yapmaya başlayan öğrenci gibi yasama organı da Ha-

ziran ayının başından itibaren 1 Temmuz öncesi yoğun gece mesai-leri yaparak çıkarılması gereken ka-

nunları tatile girmeden yetiştirmeye çalışmaktadır. Haziran sonuna doğ-

ru Temmuzda da çalışmaya devam şeklinde geç tatile girme kararı alı-nıp muhalefete mensup milletvekille-

ri üzerinde tatil baskısı oluşturulması e et A i a ca tar

a a a ae

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 31

Page 34: Sayı 8 | Mesai Dergisi

da oldukça işe yarayan bir yöntem olarak dikkat çekicidir.

. 1.2 14 tarihinde meclise su-

nulan 5 51 sayılı internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yolu ile işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkındaki kanun-

da da değişiklikler yapan torba ka-

nun meclise sunuldu. TBMM lan ve Bütçe Alt Komisyonu, birçok kanunda değişiklik yapan torba yasa tasarısı-nı benimsedi. Tasarıda 2 ye yakın madde bilişimle alakalı.

Önümüzdeki günlerde genel ku-

rula gelecek tasarıdaki düzenlemeye göre 5 51 sayılı internet yayınlarını düzenleme ile ilgili kanuna genişleme getiren teklifte öne çıkan konular şu şekilde sıralanabilir• er Sağlayıcı, Hukuka Aykırı İçe-

riği ayından Çıkaracak,• Erişim Sağlayıcılar Çatı Örgüt Ku-

racak,• Erişime engel ile ilgili karar 48

saatte verilecek,• ayınların yayılması 4 saatte en-

gellenecek,• TİB gerekirse erişim engelleyebi-

lecek,• İnternet kafeler de kayıtlar belli

süre saklanacak,• ükümlülükleri İhlal Edenlere

eza,• Siber Güvenlik Kurulu Kurulacak.

er Sağlayıcı, Hukuka Aykırı İçe-

riği ayından Çıkarmakla ükümlü lacak

• er sağlayıcı, yer sağladığı hu-

kuka aykırı içeriği, haberdar edilmesi halinde yayından çıkar-makla yükümlü olacak. er sağ-

layıcı, yer sağladığı hizmetlere ilişkin trafik bilgilerini 1 yıldan az ve 2 yıldan fazla olmamak üzere yönetmelikte belirlenecek süre kadar saklamakla ve bu bil-gilerin doğruluğunu, bütünlüğünü ve gizliliğini sağlamakla yükümlü olacak.

• er sağlayıcılık bildirimindebulunmayan veya bu düzenle-

medeki yükümlülüklerini yerinegetirmeyen yer sağlayıcı hakkın-

da Başkanlık tarafından 1 binT ’den 1 Bin T ’ye kadar idaripara cezası verilecek.

• Erişim sağlayıcı, erişimi engelle-

me kararı verilen yayınlarla ilgiliolarak alternatif erişim yollarınıengelleyici tedbirleri almakla yü-

kümlü olacak.rişim a la ı ıları Birli i

r lması

Birlik, merkezi Ankara olacak. Elektronik Haberleşme Kanunu kap-

samında yetkilendirilen tüm internet servis sağlayıcıları ile internet erişim hizmeti veren diğer işletmecilerin ka-

tılmasıyla oluşan ve koordinasyonu sağlayan bir kuruluş olacak.• Birliğin gelirleri, üyeleri tarafın-

dan ödenecek ücretlerden oluşa-

cak,• Alınacak ücretler, birliğin giderle-

rini karşılayacak miktarda belirle-

necek,• Süresinde ödenmeyen ücretler

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201432

Page 35: Sayı 8 | Mesai Dergisi

birlikçe kanuni faizi ile birlikte tahsil edilecek,

• Birliğe üye olmayan internet ser-vis sağlayıcıları faaliyette buluna-

mayacak.

Erişim Sağlayıcılar Birliği, internet servis sağlayıcıları ile erişim hizmeti veren işletmecilerin en az dörtte biri-nin katılımıyla imzalanan birlik tüzü-

ğünün uygun bulunmasının ardından faaliyetlerine başlayacak.

a ınların a ılması aatte n ellene ek

İnternet sitelerine erişim sağlayan şirketler Erişim Sağlayıcıları Birliği’ adıyla bir çatı örgüt oluşturacak. TİB Telekomünikasyon İletişim Başkanlı-ğı veya Ulaştırma Bakanlığı Kapa-

tın’ talimatını bu çatı örgüte verecek. Kapatma kararı 4 saat içinde uygu-

lanmazsa çatı örgüte ceza verilecek.

B erekirse rişim n elle e ile ek

TİB e de internet siteleri için yetki veriliyor. Türkiye’de mevcut durumda internet siteleri ancak mahkeme kara-

rıyla kapatılabilirken ilgili teklifte bu yetkinin TİB Başkanı na verilmesi yer alıyor. Düzenleme yasalaşırsa, TİB Telekomünikasyon İletişim Başkanlı-ğı Başkanı, mahkeme kararı olma-

dan siteleri kapatabilecek.nternet a elerde a ıtlar Belli re aklana ak

Tasarıya göre internet kafeler de ticari amaca bakılmaksızın suç oluştu-

rabilecek içeriklere erişimin engellen-

mesi ve kullanıma ilişkin erişim kayıt-larının tutulmasına ilişkin yönetmelikle belirlenen tedbirleri almak zorunda. İhlal durumunda toplu kullanım sağla-

yıcılarına mülki amir tarafından uyar-ma, 1. 15. lira arasında

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 33

Page 36: Sayı 8 | Mesai Dergisi

idari para cezası veya gün ticari fa-

aliyetlerden men cezası verilebilecek.k ml l kleri lal

denlere e a

Ticari amaçla olup olmadığına bakılmaksızın bütün internet toplu kul-lanım sağlayıcılar, konusu suç oluştu-

ran içeriklere erişimin engellenmesi ve kullanıma ilişkin erişim kayıtlarının tutulması hususlarında bu düzenleme-

de belirtilen yükümlülükleri ihlal eden ticari amaçla toplu kullanım sağlayıcı-larına, ihlalin ağırlığına göre• Uyarma,• 1. Türk irasından 15.

Türk irasına kadar idari para ce-

zası verme veya• ç güne kadar ticari faaliyetlerini

durdurma müeyyidelerinden biri-ne karar vermeye mahalli mülkiamir yetkili olacak. İnternet ortamında yapılan yayın

içeriği nedeniyle kişilik haklarının ve özel hayatının ihlal edildiğini iddia eden gerçek ve tüzel kişiler ile kurum ve kuruluşlar içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması halinde yer sağla-

yıcısına başvurarak uyarı yöntemi ile içeriğin yayından çıkarılmasını iste-

yebilecek ya da doğrudan sulh ceza hakimine başvurarak içeriğe erişimin engellenmesini de isteyebilecek.

İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik hakları ihlal edilenlerin talepleri doğrultusunda hakim bu maddede belirtilen kap-

samda erişimin engellenmesine karar verebilecek.

Hakim yalnızca kişilik hakkının ihlalinin gerçekleştiği yayın, kısım, bölüm ile ilgili olarak U , v.b şek-

linde içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle kararını verecek. Hakimin U adresi belirtilerek içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle ihlalin en-

gellenemeyeceğine kanaat getirme-

si halinde, gerekçesini de belirtmek kaydıyla, internet sitesindeki tüm ya-

yına yönelik olarak erişimin engellen-

mesine de karar verebilecek. Sulh ceza hakiminin kararını,

şartlara uygun olarak ve süresinde yerine getirmeyen sorumlu kişi, 5 günden bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.i er enlik r l

r la ak

• Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleş-me Bakanlığı, ulusal siber güvenli-ğin sağlanması amacıyla politika,strate i ve hedefleri belirleyecekkamu kurum ve kuruluşları ile ger-çek ve tüzel kişilere yönelik sibergüvenliğin sağlanmasına ilişkinusul ve esasları belirleyecek.

• Siber güvenlikle ilgili olarak kamukurum ve kuruluşları ile gerçek vetüzel kişiler tarafından alınacakönlemleri belirlemek, hazırlananplan, program, rapor, usul, esasve standartları onaylamak vebunların uygulanmasını ve koor-dinasyonunu sağlamak amacıylaSiber Güvenlik Kurulu kurulacak.Kurulun çalışma esasları Başba-

kanlıkça çıkarılacak yönetmeliklebelirlenecek

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201434

Page 37: Sayı 8 | Mesai Dergisi

asa a tira denler Neden tira di or

• Uygulamaya hazırlık dönemi biletanınmadan ilgililerin görüşleri veönerileri alınmadan tüm toplumuilgilendiren bir yapılanma siyasisansür yanında uygulama sorun-

ları da getirecektir.• Hosting firmaları Erişim Sağlayı-

cıları Birliği ismindeki bir kurulu-

şa istisnasız üye olmak zorundaolup, müşterilerinin her tür bilgi-sinin günlüğünü tutmak zorundaolacaklar ki buda kullanıcılarınkişisel bilgi güvenliğini yok ede-

bilecek.• Sağlayıcılar, TİB’in Telekomüni-

kasyon İletişim Başkanlığı iste-

diği her bilgiyi mahkeme kararıolmaksızın vermekle yükümlüolacak. Bu TİB in bağlı olduğu bi-rimden dolayı siyasi etki altındakalmasına sebep olacaktır.

• Erişim Sağlayıcılar Birliği nin tekelden internetin takibi ve dinlemeiçin kullanılabilme imkanı vere-

cek.• Erişimin engellenmesinde içeriği

sağlayanlar yerine servis sağla-

yıcılar la bir birlik oluşturulmasıdoğru bulunmuyor.

• ye olunması zorunlu tutulan Eri-şim Sağlayıcılar Birliğinin masraf-larını da üyelerin ödemesi isteni-yor. Servis sağlayıcı firmalarınbüyük bölümü İstanbul merkezlive Erişim Sağlayıcılar Birliğininmerkezi Ankara olacak. Servissağlayıcıların bu zorunlu masraf-

ları son kullanıcıya yansıtmasının kaçınılmaz olacağından kullanım ücreti gibi bedeller artacak.

• TİB Başkanının soruşturulabilmesiiçin Bakandan, personelin soruş-turulabilmesi için TİB Başkanın-

dan izin alınması gerekecek ki bu da kurumun tarafsız olmasını engelleyecek.

• Birlik nedeniyle yükümlülük altınagiren servis sağlayıcıları, sorunçıkaracağını düşündüğü içerikleriilk baştan sansürlemeye yönlen-

direbilir. Bu da servis sağlayıcı-ları sansüre iter.

• Bireysel kullanıcılar bir internetsitesi üzerinden hak ihlaline uğra-

dığı tespit edilen kişiler yine aynıinternet sitesi üzerinde 1 hafta sü-

reyle tekzip yayınlamasını talepedebilecek. Tabi bu durum T it-ter gibi ortamlarda olduğundabu tekzip işleminin nasıl takibininyapılacağı sorun olacak

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 35

Page 38: Sayı 8 | Mesai Dergisi

lili in emininde e i e Bir ol: en

Kadın ve erkeğin, kendilerini bu ev-

liliğin içinde güvende hissetmeleri önemlidir. Bu hissiyatı geliştirmeye

güvenilir olmakla başlamalıyız.Güvenilir olmak, karşılıklı güven duy-

gusunu geliştirecektir.Eşlerin kendilerine yönelik bu güve-

ni hissetmelerinin sonucunda, zaman zaman öncelik kullanma kabiliyetlerini geliştirebileceği gibi birbirlerine karşı olabilecek baskıları da ortadan kaldıra-

caktır.Böylece eşlerden birisi diğerine karşı

kendisini yetersiz hissetmeyecek ve bas-kı uygulamaktan vazgeçirecektir. Bütün bunları sağlamak için evlilikte birbirimi-ze karşı alternatif etkinliklerle hayatımızı

t a ak e e

sta a

iti ci Yazar

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201436

Page 39: Sayı 8 | Mesai Dergisi

zenginleştirmeliyiz.arklılıkları en inli e

Çe irmek

Eşler ya da eşlerimizin aileleri ar-sındaki kuşak, görüş ve bakış fark-

lılıklarını bir zenginlik olarak kabul edip evimize sokmalıyız.

Bunların hiçbiri bir ayrılık olarak algılanmamalı, düşünce ve duygula-

rın bu anlayışla beslenmesine engel olunmalı. layları farklı yerlerden görebilmenin neticesinde olayın bütü-

nünü daha iyi görebileceğimizi düşü-

nerek bunları adeta bir istişare zemi-nine taşımalıyız.

Görülecektir ki böylesi bir yakla-

şımla evimiz ve evliliğimizde duygu ortaklığı temin edilmiş olacak ve an-

laşma zemini daha kolay oluşturula-

bilecektir.Bu duygu ortaklığı sonunda ise

sevginin kalıcılığı sağlanmış olacak-

tır.lilikte kramda B l nmak

Evliliğimizde eşlerin sevgiyi canlı tutmaları adına çok önemli bir davra-

nıştır, ikram.akat bundan anlaşılması gereken

sadece maddi bir şeylerin ve sonuç-

ların ikramı olmamalıdır. En azından tatlı bir sözle başlayan ince bir bakış-la bitirilen bir bedeni yaklaşım ikra-

mın ilk anahtarı gibidir.Tebessüm ve incelik ise ikramın

bütünlüğü içinde bizden eşlerimize gönderilebilecek en güzel sonuçlar olabilir. Bu anlamda evlerinizden çı-karken, onlarla helalleşmenizin bir ik-

ram olduğunu düşünmek ve ayrılığın

sonraki bir süreçte izn i ilahi ile buluş-maya döneceğinin ikramı anlayışı ile o saatleri, günleri yaşamanın sevgi-nin dinamiği olacağını hissetmeliyiz. akat bu ikram anlayışımızı inayet

ve inam iklimi içinde çok büyük bir derinliğe taşımanın neticesini de evle-

rimizde hayal ettiğimizde ne sonuçlar alabileceğimizi görmemiz gerekir.

Hele bir de bu ikramı, duanın bü-

yüklüğüne taşıdığımızı bir düşünmeni-zi istiyorum.

Eşinizle oturun ve ellerinizi açın, birbiriniz için sesli dua edin. İçiniz-

den geldiği gibi kelimeleri sıralayın.oksa dua etmek istediğinizden

emin değil misiniz zaman bunun yerine sahip olduğunuz nimetleri say-

mayı deneyin. Her gün başınıza ge-

len üç iyi büyük ya da küçük şeyi yazın ve Bu iyi şey nasıl gerçekleş-ti diye sorun.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 37

Page 40: Sayı 8 | Mesai Dergisi

e i in Psikolo ik ti a lar

Eşlerin yaşadıkları hayatın sonuç-

ları ile etkileşimde oldukları gerçeğini hiçbir zaman unutmamalıyız. Bu etki-leşim fert olarak onların hayatlarında farklı psikolo ik sonuçlar oluşturmak-

tadır.Bu psikolo ik sonuçlar da doğal

olarak bir psikolo ik ihtiyaç süreci oluşturacaktır. İşte eşlerden birbir-lerine karşı beklenen, bu psikolo ik ihtiyaç sürecini herhangi bir yerden beklemeden karşılamak olmalıdır. Uzmanlık gerektiren bir durum gibi gözükebilir ama başlangıçta ele ala-

cağınız küçük çözümlerle bunun bir uzmanlık olmadığını göreceksiniz.

Sıkıntılı zamanlarda eşinizin ya-

nında olmakla buna başlayabilir, din-

lemenin gücünden yararlanarak etkili bir süreci başlatabilirsiniz.

Bu arada eşi için yorulmak olma-

malı. Evlerinizde birbirilerinize karşı dış görünüşü itibarı ile özenli olmak bile bir çözümdür. Sözlerinizi ve dav-

ranışlarınızı özenle seçmeniz ayrıca bu sürece çok olumlu bir etki yapa-

caktır.Bütün bunlar eşlerin sağlıklı ve

tatmin edici bir iletişim sürecine gir-mesini sağlayacak, sonrasında eşler-den herhangi birisini tanımlanmamış yalnızlığa sürüklemeden sağlıklı bir şekilde ilişki ihtiyacını karşılayacaktır.

Temel bilimsel psikolo inin ilişki ih-

tiyacı olarak tanımladığı bu ihtiyacın yanı sıra, eşlerin önemli bir ihtiyacı da, bağımsızlık hissi ve karar alma gücüdür. Evlerinizde bunu gözden geçirerek buna yardımcı olmalısınız.

Bu iki temel ihtiyaca ilaveten eşle-

rin güvenli bağlanma ve kendini ifa-

de edebilme ihtiyacının karşılanma-

sına yardımcı olmak, evde yaşanan sevgiyi daha kaliteli bir sürece taşı-yacaktır.Nitelikli Birliktelik

Eşinize tüm dikkatinizi vermekle başlayabileceğiniz bir dildir. Aslında temel iletişim kurallarının hayat bul-duğunda çok başarılı bir şekilde ya-

şatılabilecek bu sevgi dili her şeyden önce güçlü bir göz teması ile başlar.

na odaklandığınızı gösterdiği-niz bakışınızla birlikteliğin kapısını aralar, onunla ilgilendiğinizi göster-miş olursunuz. Sonrasında bunu duy-

gusal bir paylaşmaya çevirebilmeyi başardığınızda kalıcı bir birlikteliği sağlamış oluşunuz.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201438

Page 41: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Bu da düşüncenin ve duygunun paylaşılma zeminini oluşturur ve bir-likteliğin niteliği daha da güçlenir. Sohbet etme kalitesiyle birlikte evimi-ze önemli bir dinamik hediye etmiş oluruz.

Bu kaliteye destek olması açısın-

dan şu altı noktaya dikkat etmelisiniz.

1. Eşiniz konuşurken göz teması ku-

run.

2. Eşinizi dinlerken başka bir şeyyapmayın.

. Duyguları dinleyin.

4. ücut dilini gözlemleyin.

5. Sözünü kesmeyin.

. Doğru düşünceleri tasdik edin.Dost tenli i

Eşler evde birbirlerine dost olayı başarabilmeli ve ilişkilerinde yalnız-

lıkların ya da acı zamanların arayı-şındaki dost olunabilmelidir.

Birbirine karşı daha anlayışlı daha yardımsever ve başı sıkıştığında ya-

nında bulacağını bildiği bir dost ol-mak önemlidir.

Bu aynı zamanda sizi daha sosyal ve daha canlı bir kişiliğe sürükleye-

cektir. Bunun içtenliği ile birlikte ya-

şanılır taraflarını eşinize göstermeniz gerekmektedir. Bu sizin dostluğunuzu yapmacık bir ilişkiden çok daha sa-

mimi yapıya çevirecek ve sevginin kalıcılığına hizmet edecektir.

Özel Anlar

Eşlerin mutluluğuna hizmet eden önemli unsurlardan biriside maddi ve manevi özel günlerin anlamlı ve huzurlu bir şekilde geçirilmesinin sağ-

lanmasıdır.

alnız bu zamanları, maddi bo-

yutlarda değerlendirmek yerine yine daha içten, samimi ve manevi zaman-

lara çevirmek çok önemli olsa gerek.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 39

Page 42: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Geleceğin teknolo isi ola-

rak tıptan modaya, oyuncaktan otomotive kadar hemen her alanda nesnelere şekil verebilen

boyutlu yazıcılar hakkında bilin-

meyenler

Di ital çağın en büyük teknolo-

isi olarak gösterilen ve . Endüst-riyel devrim olarak adlandırılan boyutlu yazıcı teknolo isi, sanayi-de taşları yerinden oynatacak.

edek parçalardan her tür-lü oyuncağa, takılardan protez bacağa kadar akıl sınırlarını zorlayan pek çok nesneyi şekil-

lendirebilen yazıcılar, geleceğin teknolo isi olarak gösteriliyor.3D Printer Nasıl Çalışır?

• Modelleme: retilecekürün için boyutlu tasarımprogramları AD ya da

boyutlu tarama sistem-

leri kullanılarak bilgisayarverisi Model oluşturulur.Modelin oluşturulmasınınardından D baskı süreci-ne geçilir.

• 3D Baskı: d baskı iş-leminde ob e katmanlarhalinde üst üste serilerek

G a Ae tri

e tr i e isi

ele eğin e n l i i la a ı an m daya yun a an m ive ada

emen e alanda ne nele e şe il ve e ilen yu lu yazı ıla a ında

ilinmeyenle

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201440

Page 43: Sayı 8 | Mesai Dergisi

oluşturulur. Günümüz tekno-

lo isinde bu katmanlar plastik ergitme, laset sinterleme, ste-

rolitografi gibi farklı yöntemler ile gerçekleştirilebilmektedir.

• 3 e ileştirme: Dyazıcı ile gerçekleştirilen ob-

eler geleneksel teknolo iler ilekarşılaştırıldığında boyutsalaçıdan daha hatalı olabilmek-

tedir. Bu nedenle kritik ob eler-de son bir yüzey temizleme,iyileştirme ve son ölçüye ge-

tirme işlemi uygulanabilmekte-

dir.Neler a ıla ilir?

D rinter teknolo iler ile birçok farklı malzeme ve yöntem kombinas-yonları kullanılarak oldukça geniş bir alana hitap edebilmektedir. Me-

tal tozları ve S S yöntemi kullanarak uçak parçaları, kişiye özel implantlar üretilebilir. Öte yandan, DM ve plas-

tik malzemeler kullanılarak döküm modelleri prototipler, plastik oyuncak-

lar ve diğer birçok plastik ob e üreti-mi gerçekleştirilebilir. D n anın n ks reni

ılında r e Çıkı or

apon East demiryolu şirke-

ti errari’nin otomobil tasarımcısı Ken kuyama’dan 4 yolcu kapa-

siteli lüks treni tasarlamasını istedi. 2 1 ’de raylar üzerinde yolculuğa başlaması planlanan ve ruise Tra-

in’ olarak lanse edilen lüks trenlerde yok yok.

Bir seferde sadece yolcuya hizmet vermesi planlanan tren beşer tane süitten oluşan 1 yolcu vagonu, 1 tane ultra lüks süit, 2 seyirlik vagon, yemek vagonu ve dinlenme vagonu-

nu bulunduruyor. agonlar iki katlı ve kimi vagonlar

tamamen camdan yapılmış olmasıyla

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 41

Page 44: Sayı 8 | Mesai Dergisi

çok geniş bir açıda manzara keyfi

sunuyor.

2 1 yılı başında piyasaya sürü-

lecek olan trenin yaklaşık 5 milyon

’a malolması bekleniyor.

N N B N

Rüzgâr türbinleri çok büyük ve ucuz

enerji kaynağıdırlar. Bu nedenle üre-

ticiler geçip giden havadan daha çok

enerjiyi yakalayabilmek için sürekli

büyük yatırımlara yöneliyorlar.

Bu teknolo ilerden hiç şüphesiz en yenisi Altaeros Ener i irması tarafın-

dan geliştirilen ve Helyum gazıyla m yükselebilen bu rüzg r türbini.

üksekte Uçan Hava Türbini ismi verilen sistem 24 saatin altında devreye alınabiliyor ve bir süredir Alaska’da deneniyor. Gelen ilk so-

nuçlar gerçekten şaşırtıcı çünkü ne-

redeyse yarı maliyetle aynı miktarda ener i üretilebiliyor.

G G ad 1 ,1’in çıkış tarihi belli oldu

G, Mayıs ayında duyurduğu yeni 1 .1 inç’lik tableti G ad 1 .1’i ABD’de bu ay piyasaya süreceğini duyurdu..

2 . 1 5. 8. mm boyut-larında ve 52 gr ağırlığında ki G ad 1 .1 tablet 1 .1 inçlik ekranı

ile 128 8 çözünürlük sunuyor. Tablet dört çekirdekli 1.2GHz u-

alcomm Snapdragon işlemci, 1GB AM, 1 GB dahili depolama, bir

micro SD kart slotu, 1. megapiksel ön kamera ve 5 megapiksel arka kamerayla geliyor. Android 4.4.2 KitKat ile çalışan tablet, 8. mAh kapasiteli bir pile, i i ve Bluetooth bağlantılarına sahip.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201442

Page 45: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Karaciğer vücudun toksinleri-ni uzaklaştıran önemli bir orga-

nımızdır. Dolayısıyla karaciğer rahatsızlıklarında vücut zararlı toksinleri yeterince uzaklaştıra-

maz ve hücreler erkenden yıp-

ranmaya başlar. Sonuçta erken yaşlanma ve birçok hastalığa davetiye çıkarılmış olur.

Karaciğer vücudumuzdaki metabolik olayların merkezi ko-

numundadır. re, bilirubin, ko-

lesterol, albumin gibi önemli mo-

leküllerin metabolik yollarında kavşak rol oynar. Kan şekerini depolar, ihtiyaca göre kana ve-

rir. Kan pıhtılaşma proteinlerinin bazıları karaciğerde sentez edi-lir. Karaciğer vücudun toksinleri-ni uzaklaştıran önemli bir orga-

nımızdır. Dolayısıyla karaciğer rahatsızlıklarında vücut zararlı toksinleri yeterince uzaklaştıra-

maz ve hücreler erkenden yıp-

ranmaya başlar. Sonuçta erken yaşlanma ve birçok hastalığa davetiye çıkarılmış olur. Karaci-ğerimize zarar veren alkollü ve asitli içeceklerden, aşırı tatlı ve yağlı yemeklerden kaçınarak karaciğeri korumalıyız. Aynı za-

manda karaciğer sağlığını des-

a dal i iler

r r Ra aza

Yİ İr t za i ersitesi a tesi

i i i i a A

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 43

Page 46: Sayı 8 | Mesai Dergisi

tekleyici bitkilere de önem vermeliyiz. Alkol ve alkolün yol açtığı sirozdan sonraki sıklıkla görülen karaciğer hastalığı hepatitlerdir. Hepatit karaci-ğer iltihabı demektir başlıca beş tip A, B, , D ve E olarak bilinen virüs tarafından meydana getirilir. Alkol ve zararlı kimyasal maddelerin sebep ol-duğu hepatitler de vardır.

Karaciğer problemlerinde faydalı olan bitkiler şunlardır

• Milk thistle Sütlü devedikeniSilybum marianum

• Havuç arrot Daucus carota• Dandelion Kara hindiba Ta-

ra acum officinale• Meyan kökü icorice

Glycyrrhiza glaba• Hindiba hicory ichorium

intybusMilk t istle aklaşık 2 yıl-

dan beri milk thistle sütlü devedikeni bitkisi karaciğer rahatsızlıklarından şifa bulmak amacıyla dünyanın çeşitli

ülkelerinde, özellikle Güney Amerika, Avrupa ve Akdeniz Bölgesinde yaşa-

yan insanlar tarafında kullanılmakta-

dır. Alkol ve hepatite bağlı karaciğer harabiyetine karşı sütlü devedikeninin koruyucu olduğuna dair bilimsel araş-tırmalar yayınlanmıştır. Harabiyete uğramış karaciğer hücrelerinin milk thistle kullanımıyla refenere olduğu yenilendiği bildirilmiştir. Milk thistle bitkisinde bulunan etken madde sil-marinin kimyasal toksik a anlara karşı bile karaciğeri koruduğu yayınlanmış-tır. Sütlü devedikeni bitkisi karaciğer fonksiyonunu düzeltici etkiye sahiptir. Milk thistle kapsülleri 5 , 1 , 2 , 5 5 mg halinde piyasada satılmak-

tadır. Karaciğer rahatsızlığı olanlara günlük 4 8 mg doz önerilmek-

tedir. İstersek toz halinde, isterse sa-

bah ve akşam 2 4 mg’lık doz halinde içilebilir. Milk thistle kullanan bayan hastaların uteru stimulasyonu rahim uyarılması sonucu menstruas-yon adet kanaması başlaması gibi bir yan etkisinin olduğunu hatırdan

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201444

Page 47: Sayı 8 | Mesai Dergisi

çıkarmamalıdır. Erkek ve bayanlarda hafif laksatif ishal yapıcı etki de söz konusudur. Hamile ve bebek emziren annelerin milk thistle kapsüllerini kul-lanmaları önerilmemektedir.

arrot a : aboratuvar hayvanlarında yapılan çalışmalarda havucun karaciğer üzerine koruyucu rolü olduğu gösterilmiştir. Hayvanlar-da kimyasal maddelerle oluşturulan karaciğer harabiyeti havuç ekstraktı ile hızla düzelmiştir. Havuç içindeki bazı etkili maddeler karaciğer hücre-

sindeki detoksifikasyon enzimlerinin aktifliğini artırmaktadır. Böylece gün-

de 2 havuç yiyenin karaciğer de-

toksifikasyon toksinleri uzaklaştırma mekanizması daha iyi çalışacağı ileri sürülmüştür.

Dandelion ara indi a : Karahindiba bitkisi de iyi bir karaci-ğer dostudur. Kurutulmuş kökleri 2 8 gram, bir litre suda 1 dakika kayna-

tılır, süzülür ılık ya da soğuk olarak günde kez 1 su bardağı içilir Ka-

rahindiba aynı zamanda kabızlığa, kalp yetmezliği sonucu vücutta oluşan sıvı birikmesini ödem çözücü, safra üretimini uyarıcı, tansiyon düşürücü etkilere de sahiptir. Diüretik, tansi-yon düşürücü, kan şekerini düşürücü ilaç kullananların karahindiba kullan-

mamaları gerekir. Hamile ve bebek emziren annelerin de karahindiba kullanmaları tavsiye edilmemektedir. Karahindibanın romatizma hastaları-na da faydalı olduğuna dair yayınlar bulunmaktadır.

i ori e Me an k k : Çok eski çağlardan beri tıbbi amaçla kullanılan meyan kökünde etken mad-

de olarak glisirizin bulunmaktadır. Bu maddenin karaciğer hücre zede-

lenmesini onarıcı etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Meyan kökü özellikle siroz ve kronik hepatite faydalıdır. Sıvı ekstrakt, çay, tablet, kapsül ha-

linde kullanım şekilleri mevcuttur. Gastrit ve peptik ülserli hastalarda 4 hafta süreyle 2 mg gün

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 45

Page 48: Sayı 8 | Mesai Dergisi

meyan kökü tableti faydalı olmakta-

dır. 15 2 gram meyan kökü bir lit-re suda çay gibi demlenir ılıtılarak günde 45 kez bir bardak içilebilir. Meyan kökü ekzema soğuk algınlığı inatçı öksürük durumlarında da yarar-lı olmaktadır. Bazen baş ağrısı, kas ağrısı, sıvı birikmesi ödem gibi yan etkilere sebep olabilir.

i or indi a : Hindiba kahveye benzer tat ve kokuya sahip-

tir. Kahvenin aksine, hindiba sedatif uyku verici etkiye sahiptir. Kökleri kaynatılır ve tereyağı ile hafif kızar-tılarak yenebilir. apraklarından çay yapılabilir. Bazı ülkelerde bitter çiko-

latayı andıran tadından dolayı lezzet katmak amacıyla çay ve kahveye katılarak içilebilir. Hindiba kabızlık giderici, ödem çözücü etkiye de sa-

hiptir. 5 gram hindiba bir litre kay-

nar suda demlenir, sabah akşam 1 2 su bardağı içilirse karaciğerin toksin atıcı etkisini arttırdığı ileri sürülmüştür. Kalp hastalarının hindiba kullanma-

maları tavsiye edilmektedir.

Karaciğer sağlığı açısından unu-

tulmaması gereken önemli bir nokta-

da şudur Stresli hayat ve öfke kara-

ciğer için çok zararlıdır. ira bu gibi olumsuz durumlarda vücutta hormon dengesi alt üst olmakta, metaboliz-

ma olumsuz etkilenmekte karaciğerin yükü artmaktadır.

umuşak huylu, iyilikten zevk alan, insanların faydası için koşturan bir insan olmayı fıtratımızın bir par-çası haline getirmeye çalışmalı öfke, nefret ve korku gibi duygularla vü-

cudumuzu negatif ener i yükü haline getirmemeliyiz. Ayrıca, enginar, dut, dut kurusu, arı poleni, taze nane gibi karaciğer sağlığına faydalı besinleri mevsiminde bolca tüketmeye çalışma-

lıyız. Kronik kabızlık karaciğerin tok-

sin uzaklaştırmasını olumsuz etkiler. Bu yüzden hastalarımıza kabızlığa karşı stresten uzak, bol yeşil yapraklı sebze, enginar, sebze çorbası, kayısı ve üzüm hoşafı ile kabızlıktan uzak olmaya çalışmaları önerilmektedir.

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201446

Page 49: Sayı 8 | Mesai Dergisi

İyi bir nesil yetişmesinin önünde çok sorunlar var. Özellikle tek-

nolo inin kullanımının artmasıy-

la çocuklarımızın sosyal hayata uyumu azalıyor ve gençlerimiz yalnızlaşıyor. Diğer bir sorun da uyuşturucu, alkol, sigara gibi za-

rarlı alışkanlıkların artması. Çocuklarımız ve gençliğimiz

uyuşturucu ve alkol pençesinde kıvranıyor. Uyuşturucu kullanım yaşı bazı bölgelerde on yaşına kadar düşmüş durumda. Çocuk-

larımız ve gençlerimiz toplumdan uzaklaşarak yalnızlaşmakta. a-

pılan araştırmalar gençliğimizin

içinde bulunduğu çıkmazı ortaya koymaktadır. üzlerce, binlerce gencimiz ne olduğunu bilmediği bir boşlukta akıp eriyip gidiyor. Teknolo inin iletişim imkanlarını kolaylaştırması hızlandırması da bu etkiyi artırmaktadır. e yazık ki eğitim sistemimiz bunlara çare bulamamakta, gençlerimiz ve ço-

cuklarımız her geçen gün uçuru-

mun kenarına yaklaşmaktadır. Çok para harcanması, büyük

büyük binaların kullanılması, yeni yeni araçlar olması işi çözmüyor. Sevgi olmadan istek olmadan suni imkanlarla çözüm bulunması zor.

sta a ARA AYA

A Ra a

Yar c s

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 2014 47

ÇOCUKLARIMIZ GELECEĞİMİZ GELECEĞİMİZ ÇOCUKLARIMIZ

Page 50: Sayı 8 | Mesai Dergisi

Bu kullanılan araçlarda elbette önem-

lidir. Büsbütün önemsiz demek istemi-yoruz. Sadece yetersiz eksik olduğu-

nu söylemek istiyoruz. Eksiklik nerde ise bulmak lazım bütünün parçasını tamamlamak gerekiyor.

Mesele bütün olarak ele alınıp imkanları seferber ederek çalışılmalı-dır. Tüm kurumlar kuruluşlar elbirliği ve işbirliği içinde koordineli şekilde konu ele alınmalıdır. Özellikle günü-

müzün yükselen değeri olan sivil top-

lum kuruluşlarından yardım alınması büyük bir katma değer sağlayacaktır. Çünkü sivil toplum kuruluşları STK ve üyeleri gönüllü olarak çalışmaktadır. Hiçbir maddi karşılık beklemeden sa-

dece milli ve manevi duygularının ge-

reği olarak çalışmaktadırlar. Gönüllü olmak demek işi en iyi şekilde yap-

maya çalışmak demek olduğundan çözüme ulaşmak daha kaliteli daha hızlı olmaktadır. Eğitim işi ile görev-

li kurumların sivil toplum kuruluşları ile ortak hareket etmesi bu neden-

le önemlidir. Konu çocuklarımız ve gençliğimiz olunca bu işbirliği daha da önem kazanmaktadır. Bir kurumun bilgisi, diğerinin gönüllü emek gücü, diğerinin maddi imkanları ortaya ko-

nularak gençlerimizin ve çocuklarımı-zın yanlış mecralara yönelmeden milli ve manevi değerlerimiz doğrultusun-

da toplum hayatına sağlıklı şekilde katılımları, uyum içinde ve içerisinde bulundukları topluma faydalı insan ol-maları sağlanmaya çalışılmalıdır..

Sonuç itibarı ile çocuklarımız ve gençliğimiz geleceğimiz her şeyi-miz. Sağlıklı toplum ve güçlü milletler

devletler istiyorsak çocuklarımızın ve geçlerimizin eğitimine önem vermek zorundayız. lanlı çalışmalarla genç-

liğimizi çocuklarımızı tüm olumsuz-

luklardan uzak tutacak politikalar ge-

liştirmelidir. Geleceğimizin teminatı çocuklarımızın eğitimi geleceğe yatı-rım olarak görülmelidir.

Tümçader olarak geleceğimiz konusunda büyük sorumluluk hissetmekteyiz. Çocuklarımızın sosyal açıdan topluma sağlıklı uyum sağlayabilmeleri için derneği-miz bünyesinde bir çocuk kulübü oluş-turmuş bulunuyoruz. Çeşitli geziler, sportif faaliyetler yarışmalar, tiyatro ve sahne sanatları gibi çalışmalar yaparak kişisel ge-lişmelerine ve sosyal hayatı tanımalarına yardımcı olmaya çalışıyoruz. Aile kavramının yerleşmesi için A A BABA ve Aİ E temalı fotoğraf ve resim yarışması planlamaktayız. Kendine güvenen, çalışmanın gereğine inanan nesiller için çocuklarımızın ortak çalışma yapabilecekleri faaliyetleri önemsiyoruz. Bu konu ile ilgili olarak Çocuk şarkıları korosu kurma çalışmalarımız devam etmektedir. apılan her çalışmanın geleceğimize yapılan yatırım olduğu-

na inanan Tümçader eğitim amaçlı tüm faaliyetlere destek vermektedir.

Unutmayalım ki gelecekte bir gün gelecek ve biz yarını bugün den dü-

şünmek planlamak zorundayız

www.mesaidergisi.org • Temmuz - Ağustos - Eylül 201448