sigmund freud - kitle psikolojisi (cs)

134

Upload: guenesedairnevarsa

Post on 12-Nov-2015

145 views

Category:

Documents


26 download

DESCRIPTION

genel

TRANSCRIPT

  • KiTLE PSiKOLOJISI

  • BOZAK YAYIN LARI : 13 PSiKOLOJi DiZiSi : 9

    1. Bask : EYLL - 1 9 7 5 Kapak Dzeni : Cavit Bozak Dizgi ve Bask: Bozak Matbaas

  • SIG M U N D FRE U D

    KTLE PSKOLOJiS

    Trkesi Kamuran ipal

    bozak yaynlar ISTAN B UL

    BOZAK Matbaas Koll. ti.

  • !. BLM Giri

    11: BLM

    NDEKLER

    Le Bon'un kitle ruhu tanm

    ili. BLM 5

    Kollektif ruh yaamna i likin dier baz grler 1 7

    iV. BLM Telkin ve libido

    V. BLM 25

    ki yapay kitle: Kil ise ve ordu ... ............ . 33

    V!. BLM Daha baka devler ve a lma dorultular

    VI/. BLM zdeleme

    Vlll. BLM Tutkunluk ve ipnoz

    IX. BLM Sr igds

    X. BLM Sr ve i lk insan topluluu

    XI. BLM Ben'de bir basamak

    Xll. BLM Ekler Dip notlar

    43

    49

    60

    69

    77

    85

    93 109

  • I. BLM

    G R

    Bireysel psikolojiyle toplum. ya da kitle psikolOjisi arasnda varolup, ilk bakta bize pek nemli grrebilecek ik.artlk, konuyu biraz derinliine ele aldmiz zaman, enikonu yitirir sivriliini. Geri bireysel psikoloji tek insan zerine eilir ve onun igdsel gereksinmelerine hangi yollardan doyum salamaya altn aratini. Ama btinu yaparken, bireJ>in br bireylerle ilikilerini ancak seyrek, .yant ayrk kouHada gzden 'lizak tutar. Bireyin ruhsal yaamnda bakalar'nn model, obje, yardmc dst ya da 'dman kiiler olarak her vakit rol oynad grlr. Dolaysyla, bireysel psikoloji hu geni., ama dpedz ha:kl nedenlere dayanfa:rak geniletilmi. anlamda daha bandan beri toplum psikolojisi kiiiliini tar. Bireyin anne v babasna, katdelerine. sevi objesine, retmenfne ve hekimine kar tutumu, k1Mta imdiye kadar psikanaliz arati'tilarmi' ooellikle f:erine eildii ilikiler, kendilerine tofjlUmsal fenomenler olarak b'ir yiklam gerektirir ve bu baknndan, bizim be'nsevisel (tarSistik) diye adlandirdmi.z olaylara kart bir nitelik' tar; nk ad gen olaylarda igdsel doyum, bakalarnn etkisinden bathszlk ietisinde getekltitilir. ya da bu etkide yoksunlua katlanlabilir. Buradan grl yor 'ki.. toplumsal ve bensevisel, belki Bleutein kullanaca bir deyimle (otistik) benyneliK. 'Uhsal

    1

  • eylemler arasndaki kartlk, bireysel psikolojiyi toplumsal- ya da kitle psikolojisinden ayrmak iin bir lt olarak kullanlmaya elverili deildir. Anne-babaya, kardelere, bir kz ya da kadn sevgiliye ya da bir dosta kar beslenecek yukarda sz edilen ilikilerde, birey, tek kiinin ya da kendisi iin alabildiine nem kazanm kiilerden oluan kk bir topluluun etkisi altndadr. Oysa, bilindii gibi, toplum-ya da kitle psikolojisi deyince teden beri dikkate alnmaz bu ilikiler ve aralarnda bir ortakln bulunduu ok say.da kii tarafndan bireyin etkilenii, bu psikolojinin inceleme konusu diye gsterilir. Yani kitle psikolojisi tek insan, bir kabilenin, bir ulusun, bir kast'n, bir snfn, bir kurumun yesi ya da belli bir zamanda bir arc.ya gelip bir ama iin kitlesel rgtlenmeye giden bir insan ynnn paras olarak ele alr. Doal bir ba sz konusu edilemeyeceine gre, . bu zel koullar altnda kendini aa vuran olaylar, gtrp daha baka kaynaklara dayandramayacamz ayr bir igdnn, yani baka durumlarda karlalmayacak toplum igdsnn -herd istinct, group mind-, davurumlar diye grmek akla yakn bir davrantr. Ancak, burada, say. faktrne fazla nem verip, bu faktrn insann ruhsal yaamnda genellikle etkinlik gstermeyen yeni bir igdy tek bana uyandrabileceini dorusu kolay benimseyemeyeceiz. Bu da bizi daha baka iki olas l dikkate almak, ayn ii bu olaslklardan beklemek gibi bir davrana gtrr. Olaslklardan biri, kitle igdsnn daha baka elere ayrlmaz ilksel bir karakter tamad, ikincisi ad geen igdnn douunu hazrlayan ilk admlara daha dar bir ev-

    2

  • rede, rnein bir aile ortamnda rastlayabileceimizdir. Ancak geliiminin balang evresinde bulunmasna ramen kitle psikolojisi henz ba sonu grlmedik bir sorunlar kalabaln iermekte, aratrclarn karsna yle doru drst bir ayrm ileminden bile geirilmemi devler karmaktadr. Kitle oluumunda karlalan deiik biimlerin yalnz gruplandrlmas ve bu:rlarda kendilerini ar;
  • II. :LM

    LE BON'UN K.'rLE. Rl'.JHU TANIMI

    e bir tanmla balamaktainsa, ki:fle ruhunu yat:sta:n: olay.fara bir ka soz deinerek, bunfarda:n incelememize k noktas yapabileceimiz pek dikkati ekici: ve karakteristik bazlarm seip zerlerincle durmak bana dahai uygun bir davran grnyor. Le Bon'unt kendisine: hakl bir n salam Kitle Psikolojisi2 adndaki kitabnclan karaeamz bir zet yukarda: saptadmz iki amaca. da sanrm ulatrncaktr bizi. Du"Umu bir kez daha gzlerimizin nnde canlandralm. Tek kiinin ya:tknlklarn Cdispazisyoh), itepierini, drtlerini ve eilinilerini o kiinin davranlar). ve he'.'neinsleriyle Hiki1e'rine varncaya kadar aratran ruhbilim, diyelim stlendii grevi eksiksiz yerine getirdi de, ad geen srtnlara bil arkhk ve berraJHik kaza'ridrd:; o zaman kendini anszn yehi bir devkarsh1da bulacak, im isteyen bu devin birdn nnde belii'diini grecektir. Tand bireyin duygu;. dnce ve davranlan, belli bi:r' koul gerekletii. yani birey psikolojik kitle zellii kazanm bir topluluk ierisine: kart vakiti nasl olup beklenilene uymayan bir dortltu izli-yor? Buna'. gre; ne anlam ta:iyor kitle ve bireyin ruh yaamm bu kadar derinliine et.kil.eme gcn nerder: alyor? Ayrca, kitlenin zorla- bireyde salad.' ruhsal deiimin iy.z nedir.

    5

  • Yukardaki soruyu cevaplandrmak bir kitle psikolojisinin grevini oluturuyor. Bu grevi en iyi baarmann aresi, hi kukusuz nc sorudan balamaktr ie. Kitle psikolojisine gerekli malzemeyi salayacak yol da, bireydeki tepkisel deiiklikleri gzlemlemektir; nk bir aklamada bulunmak isteniyorsa, ilkin aklanacak eyin tanm yaplr. Bu yzden, imdi sz Le Bon'a brakyorum: Psikolojik kitlede en tipik zellik udur: kitleyi yaratan bireyler, ne trden olursa olsun. ya:lylar, ileri, karakterleri ya da zekalar birbirine ne denli benzerse benzesin, ya da birbirinden ne denli ayrlk gsterirse gstersin, kitlede geirdikleri biim deikliinden, yalnz ve yalnz bu nedenden tr k.ollektif bir ruh kazanr; dolaysyla, her biri tek banayken hissedecei, dnecei ve davirmacandan bir baka trl hisseder, dnr ve davranr. yle duygu ve dnceler vardr ki. 'birbiriyle kaynaarak bir kitle yaratm bireylerde rastlanr ancak ya da bu bireylerde eylemlere dniis.r. Bir organizmadaki hcreler nasl bir araya gelerek tek tE:k hcrelerdekinden apayr zellikler tavan yeni bir varlk oluturursa, psikolojik kitle de hfr an iin birbiriyle kaynam ayrtr (heterojen) elerin oluturduu geici bir varlktr (s. 13) . Tc Bon'un nlatmn yarda kesip, okuyucuya bi zim bu konuya ilikin aklamalarmz c:tnmadan, bir noktay belirtmek isteriz: Bireyler kendi aralarnda kaynap bir kitle yaratmsa, elbette onlar birbirine balayan bir ban varl gerekir ve bu ba da kitlenin karakteristik zelliinde!1 bakas olamaz. Ne var ki, bu soruya deinmez Le Bo; bireyin kitle ierisinde geirdii deiikli ele alarak.

    6

  • onu bizim derinlik psikolojisinin ana varsaymlarna pek uygun deyimlerle anlatmaya alr: Bir kitleye mensup bireyle yaltk
  • d.e}, ruls;l s;t y kald,r-lp bi:: ena,ra. atlr, gsz clu.run.a- getil'.lir; bireyler:in tmnde hqqn. qzelUk gste:;en bilin.siz alt yap ise gn .:a. k;,rJr (e*i: d..ru;n.a sokJ;ur). Le uon' gre, u yold.m. ,t bixeylrind.eki. Qrtalama karakter doup kar ortaya. Ancak, L on, kitleyi, yaratan bireylerin, daha nce kendilerinde bulnmayan kimi zellikler de kazand kansndadlr ve bunu _ ayr nedene balar. 'Nedenlerden biri, bir kalabalk ortasnda yaamasnd,a,:Q t,r, kitle irisinde bireyin kar durulmaz bir gj.ie sahip olduu yolunda bir duyguya kaplmas ve bu duyguyla kendini birtakm i_gdsel istekle_rin eHne. telim etmesidir; oysa I).ormalde aresiz di.zginleyip frenleyecei igUdlerdir bunlar. Anonirn1ikt, dolysy.la itlesel sorumsuzlukta bireyle_ri b,k valtit ei'ide. tl..\tan sorumfluk tmyle kaY,bplup gide.r reylrin yeni birtakm zeltiker kazanfusri "ve, -u, zellikle_rf kendilerini u ya' d bu doriltuda aa vurmasna yardni eder. 8

  • Buaun, kolay saptanabilen, ama nedeni aklanamaya.. b.tr olaydr ve tarafmzdan: az sonra ele :,.. nacak ipnotik fenomenler kapsamna. sokulmlil. g.erekir. Kalabalkta her duygu, her davran. sari tbu.lac), hem de. ileri! derecede saridir; yle ki, bireyin kendi ki,isel karn kitle karna feda ettii g'"ri.ilr. Bu ise; ancak kitlenin bir paras durumunda ele geirilebili'p, onun doasna d'pecf'z aykr duen bir yetenelHir. (s. 16) . Son cmleyi ilerde nemli bir varsayma temel alacam,z belirtelim. unc neden nedenlerden en nemlisi olup, kitleyi yaratan bireylerde, yaltk
  • Psikolojik kitle ierisindeki bireyin de durumu aa yukar bunun gibidir: Artk davranlarnn bilincinde deildir birey; ipnotize edilen kiideki gibi, baz yeteneklerinin silinip gitmesine karlk, bazlar alabildiine gllk kazanr.

    pnotize edilen kii, telkinin etkisiyle belli eylemleri yapmak iin kar durulmaz bir igd zorlamasyla harekete geer. Bu igd zorlamas, kitlelerde ipnotize edilen tek kiiye gre ok daha kar durulmaz bir nitelik tar; nk kitlede btn bireyleri ayn ekilde egemenlii altnda tutan telkin, etkileim sonucu glenip byr. (s. 16)

    Buna gre, kitle bireyinin ana zellikleri unlardr: bilinli kiiliin yiterek bilinsiz kiiliin egemenlii ele geirii, duygu ve dncelerin telkin ve bula

    . m (sirayet) sonucu ayn dorultuya ynelii. tel-kinle alnan direktifleri geciktirmeden gerekletir-

    .. me eilimi. yani bireyin artk kendisi olmaktan kp iradeden yoksun bir otomat durumuna girii (s. 17) Le Bon'dan yukardaki uzun alnty okuyucuya sundumsa, onun kitledeki bireyin durumunu ipnotik duruma benzetmekle kalmayp, buna gerekten ipnotik bir gzle bakmasdr. Hani burada amacmz Le Bon'a bir itiraz yneltmek deil, kitle yaamnda bireyin geirdii deiim iin ileri srlen son iki nedenin, yani bulamla ar derecedeki telkin yatknlnn ayn trden eyler saylamayacan belirtmektir; nk Le Bon'a gre bulam da telkin yatkwlnn bir davurumudur. te yandan, her iki nedenin yol at sonular yine Le Bon'un yazsnda kesin snrlarla birbirinden ayrlm deildir. Belki Le Bon'uu szlerini en iyi deerlendirmenin yolu, bulam ola-

    10

  • yn kitledeki tek tek bireyler arasndaki etkileime balamak, kitledeki ipnotik durumlarla Le Ilon'un e tuttuu telkinsel olaylarn nedenini ise bir baka kaynakta aramaktr. Ama hangi kaynakta? Denklemdeki ana elerin birinden, yani kitle iin ipnotizr rol ;>ynayan kiiden Le Bon'un anlatmnda sz almamas, bize can alc bir eksiklik gibi gelmektedir. Ama yine de Le Bon, karanlkta brakarak aydnla karmad bu byleyici etkiyi, bireylerin birbiri zerinde yapt ve balangtaki ilk telkinin pekitirilmesini salayan bulac (sari) etkiden ayrr.

    Kitle bireyinin deerlendirilmesinde Le Bon'un ne srd nemli bir baka gr as da udur: Ayrca, rgtlenmi kitleye srf katl bile, insann uygarlk merdiveninde birden ok basama gerisin geri inmesine yol aar. Yal tk durumdayken belki stn bir aamada bulunan birey, kitle ierisinde bir barbara dnr, yani igdleriyle davranan bir varlk olup kar. lkeller gibi iinden geldii gibi hareket eder, anszn parlar, vahice ey lemlere giriir, cokulara ve kahramanlk hevesleri, ne kaptrr kendini. (s. 17) Bundan sonra, Le Bon, kitle ierisinde eriyip yokoluuyla, bireyin dnsel yetenek bakmndan urad kayp zerinde durur daha ok5

    imdi bireyi bir yana brakarak biraz da Le Bon'un kitle ruhuyla igili tanmna geelim. Bu tanmda, psikanalistlerin kaynan bulgulayp, belli bir yere yerletirmekte glk ekecei hi bir nokta yoktur. Zaten ilkellerin ruh yaamyla ocuklarn ruh yaam arasndaki paralelliklere dikkati eken Le

    11

  • Bon'un kendisi , izl(:!yecejmiz yol bize gpsterh. (;>. }

    Kitle, davran.nda patlamal,. deiken .ve an hassastr; bemen yalnlfZ bilinltnn y@etimi altnda bulu.;.u6 .Kitley, egemen itepiler, duruma gre soylw ya da gaddar, afgan ya a korkak nitelik ta.,yabilir; ama hepsinde. de dediini yaptrtan zorlayc bir karakter saklcl.r;. y:Ie ki,: bazan kiisel k11rlar,. hatta zyaam srdrme kaygusu bireyin gzne g::nm.ez olur. s. 20) Hi bir eylem kitlede nceden dn konusu yaplp t.asarlanmaz. Kimi eyleri ele geirmek iin tutkuyla davrand zaman bile uzun srmez tutkusu, bir istekte srekli karar klmak gcnden yoksundur. Gnlnde uyanan iddetli arzularn ertelenmesine katlanamaz, hereye gcuyeterlik gibi bir duygU' ierisinde yaar Kitle bireyi, olmaz diye bir ey bilmez'. Kitle etkil'ertelere labilCliine ak ve -safdildir; eletirilere yer vermez davrah'lnda,. imkansz diye bfr ey tanmaz. arm yd1iyla birbirini srukle'yip. getiren ve yaltk Cy'ek baina) bireylerin ser best dui'emlerinde (fantazya) rastlanp; ussal hi bir mekanizma t:rafmdan geree uygunluu llm-eyeh imgelerle

  • la gerekleir. Kitleyi etkileyecek kimsenin, elindeki tamtlar mantk asndan .lp tartmasnn gerei yoktur; ii alabildiine gl imajlara dkmek, abartmaya kamak ve boyuna ayn eyi tekrarlamak amaca u:l.alli.asn salar:

    Kitle Gerek ve Dzinece bakmndan kuku nedir bilmedii, te yandan kendisinde byk bir gcn varl bilinci iinde yaad iin, otoriteye inanla bal olduu gibi hogrszdr de. Gce sayg du yar, bir eit zayflk belirtisi diye bakt iyiliin pek fazla etkisinde kalmaz. Kendi kahramanlarndan bekledii gllk, hatta zorbalktr. Egemenlik ve bask altnda tutulmay, efendisinden korkmay ister. Gerekte dpedz tutueu bir karakter tar, tm yeniliklere ve ilerlemelere kar derin bir nefret duyar, gelenee kar. ise snrsz bir sayg besler (s. 37.).

    Kitle ahlak konusunda doru bir yargya varabilmek iin kitle bireylerinin bir araya gelmesiyle btlin kiisel engellemelerin ortadan kalktn ve ok eski zamanlardan bir kalnt olarak hl.reyin ruhunda uyuklaya.o ti.im gaddar, hoyrat ve ykc igdlerin kendilerine sefpeste doyum salamak zere aktif duruma geirildiini dnmek gerekir."_,Ancak, kitleler de telkinin etkisi altnda yoksunluk, zgecillik ve kendini bir ideale veri gibi yce iler grebilme gcn de elde eder. Yaltk bireyde kiisel kar davrann hemen tek neden:iyken, ayn karn kitlelerde n planda seyrek yer ald grlr. Tek kiinin kitle tarafmdan ahH'iklatrlmasndan sz aabiliriz adeta (s. 39). Kitlenin dnsel baansi her vaki'.t bireyinkinih epey altnda bulunmasna karlk,

    13

  • ahlaksal davran bakmndan bu dzeyin hayli stne kabilecei gibi, onw bir hayli de altna debilir. Le Bon'un tanmlamasnda birka nokta daha var ki, kitle ruhunu ilkellerin ruhuyla zde tutmann hakl bir davra olduunu enikonu aydnla kavuturur. Kitlelerde en aykr dnceler yan yana varln srdrr, bir arada gzel gzel geinebili- ve mantk asndan aralarnda gzlemlenebilen eliki hi de bir atmaya yol amaz; gelgelelim, psikanalizin oktan tantlad gibi, bireylerin, ocuklarn ve nevrozlularn bilinsiz ruhsal yaamlarnda da durum baka trl deildir10

    Ayrca kitle szlerde sakl1 yatan gerekten majik (sihirsel) gcn egemenlii altndadr; bu majik gU kitle ruhunda en korkun frtnalar estirebildii gibi, en korkun frtnalar dindirebilir fs. 74). Mantksal neden ve tamtlarla baz sz ve sloganlara kar klamaz. Bu sz ve sloganlar bir huu havasyla kitleler nnde dile getirilir getirilmez, bireylerin yzlerine bir sayg ifadesi gelip oturur, balar eilir. oklar tarafndan doa gleri ya da doast gler diye baklr sz ve sologanlara (s. 75). Bunu anlamak iin ilkellerin isimleri tabu saydklarn, isim ve szlerde majik glerin etkinliini grdklerini anmsamak yetecektir11

    Ve kitlenin zerinde durulacak son bir zellii varsa, gerek'e susamlk diye bir eyi asla tanmamasdr. Hep illzyonlara

  • Dlemlere
  • Le Bon, bunlarn kitleyi etkilerken bavurduklar aralardan sz aar. nderlere arhk kazandtan eyin, genellikle nderlerin kendileri ve yoba:zca inandklar dnceler olduklarn belirtir. Ayrca gerek dncelere, gerek nderlere prestij adln verdii esrarengiz ve kar, durulmaz bir otorite mal eder. Prestij bir bireyin, bir eserin ya da bir dncenin zerimizde kurup srdrd bir eit egemenliktir. Varlmzdaki eletiri mekanizmasn felce uratarak, iimizi hayret ve saygyla doldurur. Tpk ipnozdakine benzer bir bylenmiliin ruhumuzda domasna yol aar (s. 96). Le Bon, biri edinsel ya da yapay, tekisi kiisel olmak zere ikiye ayrr prestiji. Sonradan kazanlm ya .d;. yapay prestiji ki,ilere salayan, isim servet ve saygnlktr. Dnya grlerinde, sanat .es.erlerinde vb. ise gelenek yapar ayn ii. Bunlarn hepsinde de kk gemie dayandnan, prestij, grd bil mecemsi etkinin anlalmasnda bize pek yarar sa,amaz. Kiil prestij az insanda .bulunur ve bulundu insanlar nderlie yceltir, onlarn dnda ne varsa, sanki miknatisi bir ekim gcne kaplarak kendilerine itaat etmesini salar. Ancak her prestijin varln koruyabilmesi baarya baldr; baarszlklar sonucu uup gider Cs. 103). Bunlar okuyunca, Le Bo'un nderlerin rol konusundaki szleriyle p-restije verdii arln y1ne Le Bon'un kitle ruhuna ilikin o pek parlak aklamalaryla badamad izlenimine kaplmamak elde deil dorusu.

    16

  • III. BLM

    KOLLEKTF RUH YAAMINA LKN DOER BAZI GRLER:

    Dncelerini incelememizin bana giri yaptksa, Le Bon'un ruh yaamna verdii nemin, bizim psikolojinin ayn yaama verdii nemle enikonu akyor olmasndandr. Ancak imdi, bu yazar tarafndan ileri srlen savlardan hi birinin dorusu bir yenilik getirmediini eklemeden duramayacaz. Kitle ruhunun davurumlar konusunda Le Bon'un btn aalayc ve olumsuz aklamalar ke:disinden nce bakalar tarafndan da yine yle kararl ve dmanca bir hava ierisinde sylenmi, aynca litaratrde teden beri dnrler, devlet adamlar ve sanatlar tarafndan hep birbirine uyan szlerle tekrarlana gelmitir12 Le Bon'un en nemli grlerini ieren her iki kural, yani kitlede dnsel yetenein kollektif yoldan engellenmesi ve duygularda grten gleni, daha geenlerde Sighele tarafndan dile getirilmitir13 Dorusu Le Bon 'un 'kendi mal olarak geriye yalnz bilinaltyla ilgili gr ve kollektif ruh yaamn ilkellerdeki ruh yaamyla karlatrmas kalmaktadr, ki bunlar da tabii ondan nce sk sk ele alnmtr.

    Ama i bu kadarla bitmiyor. Gerek Le Bon'un, gerek dier aratrclarn kitle ruhuna ilikin kan ve dnceleri asla eletiriden uzak kalm deildir. Kitle ruhu konusunda daha nce anlattmz olaylarn

    17

  • gerektii gibi gzlemlendiine phe yoktur. Ancak, kitle ruhunun adeta kart bir etkiyi ieren daha baka kimi dav'Urumlar var ki, bu ruhu ok daha yce bir yere oturtmak zorunluunu ortaya koymaktadr.

    Nihayet Le Bon'un kendisi de kitle ahlaknn, hazan kitleyi yaratan bireylerdekinden daha yksek bir aama gsterebileceini, stn bir zgecillik ve teslimiyetgcne ancak kitlelerde rastlanabileceini itirafa yanamazlk etmez: Yaltk bireyde kiisel kar, davrann hemen tek nedenini oluturmasna karlk, kitlelerde ayn karn ar basmas pek seyrek rastlanr durumdur

  • bulunan bir ruhsal almay btnleyici kiiler gzyle bakmann daha yerinde sa:rlp saylmayacan da bir kenara brakalm. Hani bu katksz elikiler gz nnde tutuldu mu, kitle psikolojisi konusundaki uralar bir sonu vermeyecee benzer. Ne var ki, bizim iin daha umut verici bir k yolu bulmak g deildir. Kimbilir, belki birbirinden ayr tutulmas gereken pek deiik topluluklar kitle ad altnda bir araya toplanm bulunuyor. Sighele'den, Le Bon'dan ve daha baka kimi aratnclardan rendiklerimiz, geici kar birliiyle deiik bireylerin bir araya sktrlmasndan arabuk doup ortaya km ksa mrl kitleleri ilgilendiren bilgilerdir. Devrimci kitlelerdeki, zellikle Frans:z devrimindeki karakteristik zelliklerin, ad geen aratrclarn aklamalarm etkiledii gzden kaacak gibi dildir. Bu aratrclarnkine kart grler ise, insanlarn ierisinde yaad ve toplumsal kurumlar tarafndan temsil edilen oturmu Cstabil) kitlelerin inceleme konusu yaplmasndan kaynan almaktadr. lk gruba giren kitleler, denizde uzun dalgalar ksa, ama yksek dalgalarn kovalamas gibi ikinci gruptaki kitleler zerine oturtulmutur. Thc Group Mind14 adl kitabnda yukarda belirttiimiz elikiden yola koyulan Mc Dougall15, bu elikinin zmn organizasyon faktrnde bulur; en yaln durumuyla-kitlenin
  • kitlelerde kolektif psikolojiye ilikin kimi temel olgularn kolaylkla gzlemlenebileceini belirtmekten geri kalmaz
  • kendini aa vurursa, kitlenin br bireylerinde ortaya kmasn salayan otomatik zorlama o kadar glenir. Ruhundaki eletiri mekanizmas almasn durduran birey, kendini ayn heyecan durumu ierisine srklenmeye brakr. te yandan, bireyin heyecan onu etkileyen br bireylerin heyecannda bu kez artlara yol aar; bylece bireysel heyecan karlkl endksiyon (ateleme) yoluyla iddetlenir. Bakalar gibi yapmak, ounluk ile uzlama ierisinde bulunmak gibi isel bir zorlamann bu olayn douunda rol oynad gzden kaacak gibi deildir. Kaba ve yalnkat duygularn ise, bu yoldan kitle ierisinde yaylma ans daha da byktr C s. 39). Ayrca kitleden kaynan alan dier baz etkiler ruhsal iddette art salayan bu mekanizmann a-1 masn kolaylatrr. Kitle, bireyde snrsz bir otorite ve yenilmez bir tehlike izlenimi uyandrr; bir an iin, cezalarndan korkulan ve hatr iin b kadar ok kstlamalara gs gerilen otoritenin gerek sahibi tm insan toplumunun yerini alr. Ona ters dmek besbelli netameli, oysa drt bir yanda egemen durumu rnek alp onun izinden gitmek, yani hazan ktlerle kt olmak gven verici grlr. Yeni otoriteye itaat dolaysyla, birey vicdan mekanizmasnn faaliyetini tatil edip haz salama ayartsna kaplabilir ve bu duruma da phesiz benliindeki tutukluklar yenerek ular. Anlalyor ki, kitle iinde bireyin normal yaam koullarnda yanamayaca birtakm eylemlere girimesi ya da bu eylemleri onaylamas o kadar acayip deildir; ayrca, bu bize o bilmecemsi telkin szcyle anlatlagelen karanlk zerindeki rty hi deilse biraz aralayabilme umudunu verir.

    21

  • Kitle ierisinde bir kollektif zeka engellemesi yasasnn varlna Mc Dougall da kar kmaz
  • davranyla yukarda tanmlanan kitle davran arasnda bir kartlk saptandndan, bu rgtlenmenn iyzn ve onu salayan etkenleri renmek bizim iin zellikle ilgi ekici olacaktr. Mc Dougall, kitlenin ruh yaamn yksek bir dzeye karmak iin zorunlu bu etkenlerden beini principal conditions * ad altnda toplar

    lk temel koul, kitlenin varlnda belli bir srekliliin bulunuudur. Sz konusu koul, maddi ya da biimsel bir nitelik tayabilir; ayn bireyler uzunca bir zaman kitlede kalyorsa maddidir; ama hayr, kitle ierisinde belli mevkiler domu da bunlar birbirinin yerini alan bireylerce elde tutuluyorsa, biimseldir ..

    kinci koul, kitlenin iyz, fonksiyonu, grd iler ve kendilerine ynelttii istekler konusunda bireylerde belli bir tasarmn gelimesi ve bunun sonucu kitlenin btnne kar duygusal bir ilikinin domasdr.

    nc koul, bir kitleyle ona benzeyen, ama birok noktalarda ondan sapma gsteren baka kitleler arasnda bir ilikinin .kurulabilmesi, rnein baka kitlelerle arada bir rekabet durumunun aptanabilmesidir.

    Drdnc koul, kitlenin birtakm gelenekleri. adete leri ve kurumlar elinde bulundurmas, bunlarn da daha ok bireylerin birbirlerine kar ili.kilerinden kaynan almasdr. Beinci koul, kitle bireylerinin ahslarna den

    * Temel koullar (. N.)

    23

  • ide bir hiyerarinin olumas, bunun da bir uzmanlama ve farkllama biiminde kendini Etf;ga vurmasdr. te bu koullarn gereklemesi, Mc DougaJl'a gre kitle oluumunun ruhsal sakncalarn ortadan kaldrr. Dnsel devlerin zmnden kitleyi uzak tutmak ve bu ii kitle ierisindeki bireylere saklamakla ente1lektel baarlardaki dklk nlenmeye allr.

    Bize gre, Mc Dougall'n kitlenin rgtlenmesi diye niteledii koulu, bir baka trl tanmlamak daha yerinde bir davrantr. Burada karJalan dev, en bata, kitle yaamna katlma sonucu bireyin yitirdii karakteristik zelliklerle kitleyi donatmaktr. nk birey -ilkel kitle dnda- d3.ha nce bir sreklilie, bir zgvene sahip olmu, kendine zg birtakm gelenekleri ve alkanlklar, kendine zg bir ii ve mevkiyi elinde tutmu, rekabete giritii baka bireylerden kendisini ayrmhr. Ancak, kendine zg bu durumu, rgtlenmemi. kitle ierisine giriiyle bir vakit iin yitirmitir. Kitlenin bireysel zelliklerle donatm ama diye benimsendi mi, insann aklna kitle oluturma eilimine btn yksek organizmalardaki ok hcrelili: in biyolojik davurumu diye bakan W. Trotter'in18 veciz szleri gelecektir17

    24

  • IV. BLM

    TELKN VE LBDO

    Kitle ierisinde bireyin ruhsal etkinliinin kitlenin etkisiyle geni apta bir deiiklik geirdii temel gereinden yola koyulmutuk. Bireyin duygular olaanst gleniyor, dnsel baarlarnda dikkati eker bir kstlanma grlyor ve anlalan her iki olay kitlenin br bireylerine benzeme dorultusunda gerekleiyordu:, yle bir sonu ki, ancak her bireye zg igdsel kstlamalarn ortad::n kalk ve bireysel eilimlerin bireye zg karakterlerini yitiriiyle kendini aa vuruyordu. Yine f!rmtk ki, bu okluk istenmeyen sonular, kitlelerin yksek dzeyde rgtlenmesiyle hi deilse biraz engellenebilmekte, ama bu, kitle psikolojisindeki temel gerei, yani ilkel kitlenin duygusal iddetindeki artn dnsel baarlar nledii gereini yadsmamz salayacak bir durum oluturmamaktayd. imdi ise kitle ierisinde bireyin geirdii l:u ruhsal deiiklie yol aan ruhbilimsel nedenleri arayp bulmaya alacaz.

    Az nce szn ettiimiz bireyin kitle tarafnclan sindirilmesi gibi ussal faktrler, yani bireydeki zyam srdrme igdsnn etkinlii, phesiz gzlemlenen olaylar aklamaya yetmemektedir. C)osyoloji ve kitle psikolojisi alannda alan aratrclarn bize sunduu aklamalar, deiik isimler tasa bile her vakit belli bir nedene dayanmaktan teye gitme-

    25

  • mektedir: o sihirli telkin olay. Tarde'de18 yknme diye geer bu telkin; ancak, yknmenin telkin kavram ierisine girdiini, onun bir sonucundan baka ey saylamayacan ileri sren bir yazara hak vermemek elde deildir19 Le Bon, toplumsal olaylardaki tm yadrgatc zellii, bireylerin birbirini karlkl telkin altnda tutmas ve nderlerin prestiji olmak zere iki faktre indirger. Ancak prestij de yine telkine yol aabilme yeteneinde aa vurur kendini. Mc Dougall'a gelince, primer duygu endksiyonu ilkesini ortaya atarak telkin varsaymn benimsemek zorunluundan bizleri kurtard izlenimini bir an iin uyandrabilmitir zerimizde. Ama bir az dnnce, bu ilkenin o bildiimiz yknme ve bulam savlar dnda bir ey sylemediini, ama bunu duygusal faktr kesinlikle vurgulayarak yaptn grmezlikten geleiyoruz. Bir bakasnda bir heyecan blirtisi alglar alglamaz kendimizin de ayn heyecana kaplmas gibi bir eilimin iimizde yaad kesindir. Ancak bu eilime ne kadar sk baaryla kar kor, heyecan ne kadar sk yanmza yaklatrmaz, okluk ona taban tabana kart bir dorultuda davranrz? Peki o halde kitle ierisindeki bu bulamn eline ne diye hep teslim eder dururuz kendimizi? Burada yine, kitleden kaynan alan telkinsel etkinin bizi iimizd eki yknme eilimine uymaya zorlad, i imizdeki heyecan endkledii ( ateledii) gibi bir cevaba bavurulacaktr. te yandan, Mc Dougall'da da yine telkin szcne rastlamaktan kendimizi kurtaramaz, baka aratrclar gibi ondan da byk bir telkin yatknl na kitlelerin karakteristik zellii diye baklaca szn iitiriz. Btin bunlar, telkinin, daha yerinde bir de:y;me telkine akln baka -

    26

  • elere indirgenemeyecek bir ilk fenomen olduu ve insann ruh yaamnn bir temel gerei diye grlmesi gerektii yolunda bir sav iitmeye hazrlar bizi . a lacak hnerleine 1889 ylnda tanklk ettiim Bernheim'n gr byleydi ; ne var ki, anmsadma gre, daha o zamanlar telkin istibdadna kar iten ie bir dmanlk da beslenmekteydi. Diyelim karsnda pek uysal davranmayan bir hastaya: u yapt!nz da i mi sanki? Vous vous centre suggestionnez! * diye kldn ne zaman iitsem, hep yle demitim kendi kendime: Bu besbelli hakszlk ve zorbalktan baka bir ey deil. Telkine bavurularak alt.edilmeye alldna gre, hastann kar telkinde bulunmak elbette hakkydt. Bu konudaki diretilerim sonunda, hereyi aklayan telkinin kendisinin aklamadan uzak tutuluuna kar bir bakaldrya dnt. Telkinle ilgili olarak u eski aka-soru':y-u tekrarlayp durdum boyuna:

    Christoph20 sa'y\ tad sa tm dnyay Syle, Christoph'un N erdeydi aya.

    Chris1ophorus Christus, sed Christus sustulit orbem : Constiterit pedibus dic ubi Christophoru&?

    Yaklak otuz yllk bir sre uzak kaldktan sonra yine telkin bilmecesi zerine eildiim zam:m, gryorum ki, ortada deien bir ey yok. Ancak pskanalizin etkisini tantlayan bir tek istisnay bu sav dnda tutabilirim. yle anlalyor ki, telkin dE'yimini

    * Telkine kar kyorsunuz demek!

    27

  • gerektii gibi tanmlamak, yani bu kavramn kullanmn kovensiyonel yoldan saptamak iin zellikle aba harcanyo:r21 ve bu aba bouna deil; nk szcn anlam gitike yumuatlarak uyeulanma alan gittike geniletilmekte; yle ki, ok gemeden ngilizce'deki gibi etkilemenin her eidini anlatan bir deyime dnecee benzemektedir. ngilizce'de de 10 suggest, suggestion bizim salk vermek ve uyarda bulunmak anlamlar n karlar duruma gelmitir. Ancak yukarda sz edilen ir ie kalkmak istemiyorum22 Kitle psikolojisine bir aydnlk getiimek iin, telkin yerine psikonevrozlarn incelenmesinde bize yararl hizmetlerde bulunan libido terimini kullc:n?:raya alacaim. Libido, duygusallk affektivite) ref:i nde geen bir terimdir. Libido deyince, sevgi ad altnda bir araya toplayabildiimiz ne varsa hepsiyle ilikili igdlerin henz llemeyen, ama nicel bir byklk gzyle baklan enerjisini anlamaktayrn. Bizim libido dedii mi z eyin ekirdeini, genellikle sevgi diye nitelenen ve ozanlar tarafndan ilenip durulan sevgi, yni cinsel birlemeyi amalayan erotik sevgi oluturmaktadr. Ancak sevgi sznde pay sahibi dier eleri, rnein bensevi'yi, anne - baba sevgisini, evlat sevgisini, dostluu, genel insanlk sevgisi-

    28

  • ni, ayrca somut nesnelere ve soyut dncelere teslimiyeti de libido'dan ayrmamaktayz. Byle davranmakta da hakl olduumuzu psikanalitik aratrlar ortaya koymaktadr; bu aratrlarn tantladna gre btn yukarda saylan ynelimler ayr cinsler arasnda cinsel birleme amacna ynelik igJlerin bir davurumudur; geri bu igdler deiik koullar altnda cinsel amacmdan saptrlmakta ya da amalarna erimeleri nlenmektedir; ama hereye ramen balangtaki znden yeteri kadar bir miktar, kimliini tantlayabilmek zere, kerdisinde saklayp alkoymaktadr (kendi kendini feda edi, yaklam abalar) . Yani bizim kanmza gre, dil ok eitli kullanm yerleri bulunan sevgi szcyle dpedz hakl bir zetlemeye kamtr; bizim de yapabi leceimiz en iyi ey, bu szc bilimsel irdeleme ve anlatlarmza temel almaktr. Byle bir eye karar vermekle psikanaliz, sanki canice bir yenilie kalkm gibi bir gazap frtnasnn kopmasna yol amtr. Oysa, sevgiyi byle yaygn anlamda ele alarak orijinal bir i yapm deildir psikanaliz. Filozof Platon'un Eros'u, kt kaynak, grd i ve cinsel sevgiyle ilikisi bakmndan, Nachmanssohn ve Pfister'in ayrntl biimde ortaya koyduu gibi2, psikanalizin sevi enerjisiyle, yani libido'yla tam bir akma gsterir ve Korinth'lilere yazd o nl mektubunda21 sevgiye hereyden ok bir vg denen Havari Paulus25 da bu duyguya hi kukusuz ayn geni anlamda bakmtr;20 btn bunlardan anlaldna gre, kendilerine pek byk hayranlk besledikleri dnrleri insanlarn her vakit ciddiye aldklq.r sylenemez.

    9

  • Sevi igdlerine psikanalizde a potiori ve ktklar kaynak gz nnde tutularak cinsel igdler ad verilmektedir. Aydnlardan ounluu bu niteleyite bir horgr kokusu hissetmi, psikanalizin yzne tiim cinsellik (panseksalizm) sulamasn savurarak bunun cn almaya kalkmtr. Cinsellie insan utandrc ve aalayc bir gzle bakanlar, buyurup Eros ve erotik gibi daha nazik deyimlere bavurabilirler. Ben de nihayet iin bandan beri byle davranabilir, dolaysyla bir sr itiraza hedef olmaktan esirgeyebilirdim kendimi. Ama bu yola sapmay istemedim, nk psrk insanlara taviz vermeye pek yanamayan biryim. Bir kez bu yola gidildi mi, soluun nerede alnaca kestirilemez nk; ilkin szcklerde verilir taviz, derken sra ucun ucun n zne gelir. Cinsellikten utanmann insana salayaca herhangi bir stnlk bilmiyorum dorusu; yz kzartc durumu yumuataca umulan Yunanca Eros szc de bizim Almarta Li;:!be (sevgi) szcnn karldr. Hem beklemesini bilen, taviz vermek zorunluundan kurtanr kendini.

    Yani sevisel ilikilerin, nesnel bir deyile duygusal balanmlarn kitle ruhunun da zn oluturduu varsaymna bavuracak, bu varsaymla alacaz. Anmsanaca zre, bu gibi ilikiler daha nce sz-: n ettiimiz aratrclarda yer almamaktadr. Bunlar besbelli bir perde, bir paravana arkasnda, tekin gerisinde gizli tutulmaktadr. Balangta varsaymmz geici iki dnceye dayand1racaz. Bunlardan birincisi, hi kukusuz kitleyi ayakta tutan bir gcn varldr. Bylesine bir i de, dnyadaki tm nesneleri canl tutan Eros'tan baka hangi gten beklenebilir? kinci dnce de, kitle ierisinde birey

    30

  • Qrijinalitisinden el ekiyor ve bakalannn telkinine kendini kaptryorsa, bunu, bakalaryla uzlamazlktan ok, onlarla bir uzlama havasnda yaamay gereksindii, belki gerekten kitle urunda, kitle iin yaamak gereksinmesini duyduu iin yapmasdr.

    31

  • V. BLM

    K YAPAY KTLE : KLSE VE ORDU

    Morfoloji bakmndan pek deiik kitle eitleri gzlemnebileceini ve kitlelerin oluumunda birbirine kart dorultular saptanabileceini anmsayalm. Pek gelip geici kitleler, te yandan alabildiine uzun mrl kitleler vardr; birbirine benzer tarzda bireylerin yaratt ayntr (homojen) kitleler, te yandan ayrtr (heterojen) kitleler vardr. Doal kitleler vardr; beri yandan yapay kitleler vardr, ertaya k ve ayakta kallar bir d zorlamay gerektirir, nihayet ilkel kitleler, kendi ierisinde i blmne gitmi ve enikonu rgtlenmi kitleler var

  • bir kitleye katlp katlmayaca genellikle bireye sorulmaz ya da byle bir katlma onun keyfine braklmaz; kitleden ayrlma yolundaki her giriim ise kouturmaya urar ya da iddetle cezalandrlr, hi deilse ak seik belirlenmi kimi koullara baldr. Bu yapay kitlelerin ne diye byle zel gvencelere gereksinme gsterdii sorunu, imdilik ilgi alanmzn btnyle dnda kalmaktadr. Yapay kitlelerin dikkatimizi eken bir yan, enikonu rgtlenmi ve yukarda saylan tedbirlere bavurularak dalmaktan esirgenmi bu kitlelerde, baz durumlar byk bir aklkla gzlemleyebilmemizdir; oysa ayn durumlar br kitlelerde ok daha st kapal zellik tar. Baka bakmdan birbirinden ne denli deiik bir durum gsterirse gstersip, gerek klise-ko_lay lk olsun diye Katolik kilisesini rnek alabiliriz -ge:.c.k orduda ayn illzyon yaanir, yai kitlenin btn bireylerini ayrm gzetmeksizin seven bir ban bulunduuna inanlr, ki bu ba Katolik klisesinde sa, ordu iinde bakomutandr. Herey bu illzyona bal bulunur; ondan el ekilir ekilmez, hem klise, hem ordu, d zorlamann msaadesi lsnde dalp dklr hemen. sa tarafndan bu sevgi kesinlikle dile getirilmitir: Benim alabildiine dkn bu kardelerimden birine ne yaparsanz, bilin ki bana yaparsnz. Mminler cemaatinin bireylerine kar iyi yrekli bir abey gibi davranr sa, onlar iin baba yerini tutan bir kii roln oynar. Dinsel cemaatin bireylerine ynelttii istekler ite bu sevgiden alr kaynan. Klisede demokratik bir hava ese , ifnk sa karsnda btn mminler eittir, hepsi onun sevgisinde ayn lde pay sahibidir. Dolaysyla.

    34

  • Hrstiyan cemaatircleki ayn trdenliin (homojenlik) hep bir aile rnek gsterilerek anlatlmasndaki nedeni yle pek derinlerde aramamak gerekir; mminler sa'da karde szn kullanrlar kendileri iin, yani sa'nn onlara gsterdii sevgi aralarnda bir kardelik yaratmtr. Mminlerin sa'ya ballnn, ayn zamanda onlarn birbirine ballnn da nedenini oluturduu phesizdir. Benzer bir durum ordu iin de sz konusudur; bakomutan tm askerlerini eit bir sevgiyle seven bir babadr ve bu yzden askerler kendi aralarnda da arkadatr.

    Ordunun yap bakmndan kliseden ayrld bir nokta varsa, ayn tip kitlelerin oluturduu basamaklardan domu bir durum gstermesidir. Her yzba kendi blnn, her gedikli erba kendi takmnn bakomutan ve babasdr adeta. Geri benzer bir hiyerar" klisede de gelimitir; ancak, bu hiyerari klisede ordudaki ekonomik rol oynamaz; nk kitlenin bireyleri konusunda sa'nn bir insan olan bakomutandan daha ok bilgi ve ilgi sahibi olduunu benimseye biliriz. Bir ordunun libido yapsna ilikin bu gre kar, vatan dncesine, ulusal an ve erefe ve ordunun ayakta tutulmas iin pek nemli daha baka kimi etkenlere bu grte yer verilmedii itiraz hakl olarak yneltilebilir. Byle bir itiraza verilecek cevap, orduda artk pek o kadar yalnkat saylamayacak bir baka kitle balanmyla karlalddr. Sezar, Wallenstein ve Napolyon gibi byk ordu komutanlarnn gsterdiine gre, bu eit etkenler bir ordunun varln srdrebilmesi iin zorunlu deildir. Eemen bir dncenin nderin yerini alabilecei sorununu ve nderle eemen dnce arasndaki

    35

  • ilikileri ilerde ksaca ele alacaz. Tek etkin faktr olmasa bile ordu iinde libido faktrnn gzden uzak tutuluu, yle grlyor ki, yalnz kuramsal bir eksiklik deil, ayn zamanda pratik bakmdan bir tehlikedir. Alman bilimi gibi psikolojiden 1Zak Prusya militarizmi de sanrm bunu byk dnya savanda kendi zerinde yaamak zorunda kalmtr. Nihayet, Alman ordusunun zlp dalmasna yol am sava nevrozlarn ortaya karan balca nedenin, ordu iinde kendilerinden oynamalar beklenen role askerlerin yanamamasndan doduu anlalmtr. Bu konuda E. Simmel'in28 aklamalarna

    dayanarak, ordu iindeki astlara stleri tarafndan sevgiden uzak bir muamele gsterilmesinin hastal oluturan etkenler arasnda n planda yr tuttuunu ileri srebiliriz. Bireylerdeki libido -ynelimi daha iyi deerlendirilebilseydi, Amerika Bakannn 14 maddelik hayali vaatlerine29 kimse o kadar kolay kanmaz, o devcileyin sava makinesi de Alman sava statlarnn elinde felce uramazd.

    Unutulmamas gereken bir nokta, ad geen iki kitlede de kitleyi oluturan bireylerin hem nderin kendisine

  • hafif bir sulama yneltilebilir. Bize yle geliyor ki, tutumumuzla kitle psikolojisinin ana fen om enini, yani kitle ierisinde bireyin zgrlkten yoksunluu sorununu aydnla kavuturacak doru yolda bulunuyoruz. Eer her birey iin iki ayr ynde bu kadar geni bir duygusal balanm sz konusuysa, kitleye katlan bireyin kiiliinde gzlemlenen deiiklik ve kstlamalar bu durumdan yola koyularak aklamamz glk dourmayacaktr.

    Bir kitleyi kitle yapan enin, o kitle ierisindeki libido balanmlar olduunu, en gzel ekliyle askeri kitlelerde inceleyebileceimiz panik fenomeni bize gstermekte, paniin domas, askeri bir birliin dalp zlmesi halinde gerekle:;mektedir. Paniin karakteristik zellii ise, artk stlerin hi bir buyruuna kulak aslmamas, bireylerden her birinin tekileri umursamakszn kendi banm aresi ne bakmak istemesidir.

    Karlkl balar ortadan kalkm, devcileyin sama bir korku gemi azya almtr. Tabii yine burada da daha ok tersi bir durumun sz konusu olduu, ilkin korkunun alabildiine byyerek hi bir eyi umursamakszn ti.im balar ineyip getii yolunda akla yakn bir itiraz yneltebiliriz. Mc Dougall daha da ileri gider (s. 24) , sava durumundaki panii deilse bile panik olaynn kendisini, zellikle zerinde durduu primary induction (priner ateleme) sonucu duygusal enerjideki ykseliin modeli diye deerlendirir. Ne var ki, sz konusu aklc aklama konuya hi de uygun dmemektedir. Bir kez, acaba korkunun byle devcileyin boyutlar kazanmasna yol aan etken nedir? Sorusunu cevaplandrma gereki

    37

  • yor. Tehlikenin bykl bundan sorumlu tutulacak gibi deildir, nk belli bir anda panie kaplan bir ordu daha nce benzer byklkte, hatta daha da byk tehlikeleri bana msn demeden yenmi olabilir; zaten, pusuda bekleyen tehlikeyle hi kyas kabul etmeyii, okluk nemsiz nedenlerle patlak veriidir ki, panii panik yapar. Eer birey panik zellii tayan bir korkuya kaplarak kendi bann aresine bakmaya yneliyorsa, o zamana kadar tehlikeyi kendisi iin azaltc rol oynayan duygusal balarn zldn anlayp sezmi ve imdi bunu davranyla tantlyor demektir. Mademki tehlike karsnda artk tek bana kalmtr, tabii onu eskisinden daha byk grmekte hakldr. Buradan anlaldna gre, panik tarzndaki korkunun bagstermesi, kitlenin libido yapsnda bir gevemenin varlna baldr ve hakl olarak bu gevemeye kar gsterilen bir tepkidir, yoksa bunun tersi deildir durum, yani kitledeki libido balar tehlike korkusuyla kopup paralanmamtr. Bu szlerle kitledeki korkunun, endksiyon < bulam) yoluyla ar boyutlara ulaabilecei sav yadsnmak istenmemektedir. Mc Dougall'in gr, ortada reel byklkte bir tehlikenin varolduu ve kitle ierisinde gl duygusal balarn bulunmad durumlar iin dpedz isabetli bir grti.ir. rnein, tiyatro ya da bir elence lokalinde bir yangn kt zaman, yukarda ad geen iki koulun da gerekletii grlr. Bizim bu incelemede gttmz amalar bakmndan ele aldmz retici olay, daha nce deindiimiz olaydr, yani tehlike ok vakit pekala katlanlabilecek lde kalmasna ramen ordu komutannn kendini panie kaptrd durum-

    38

  • dur. Panik szc kullanmnn kesin snrlarla ak seik belirlenmesi herhalde beklenemez. Bazan kitlede patlak veren her trl korku anlatlr bu szckle, bazan tm boyutlar aan bireysel korkuyu dile getirmek iin bu szce bavurulur; ama daha ok szck .. patlak veren korkunun ona yol aan nedenle balatlamayaca kadar byk olduu durumlar iin sakl tutulur. Panik szcn kitlesel korku diye alrsak, bu korkuyla bir baka korku arasnda geni apta bir benzerliin bulunduunu ne srebiliriz. Bireyde korkuya yol aan neden, ya onu tehdit edici tehlikenin bykl ya da duygu balarnn (libido yklemlerinin) zldr; bunlardan ikincisi ise, nevrotik korkuda rastladmz durumdur30. Panik de, kitledeki tm bireyleri bekleyen tehlikenin artmas ya da kitleyi ayakta tutan duygusal balarn kopmas sonucu aa vurur kendini, ki sonuncu durum nevrotik korkudaki duruma benzerlik gstermektedir. < Kr. Bela v. Felszeghy'nin 1920 de lmago dergisinin VI. saysnda yaymlanm1 biraz fantastik olmakla beraber zl yazs.)

    Eer panii Mc Dougall'i.n daha nce adn ettiimiz eserinde yapt gibi group mid'm pek belirgin eylemlerinden biri diye grrsek, en dikkate arpan davurumlarndan biriyle kitle ruhunun kendi kendisini ortadan kaldrd gibi bir eliik durumla kar karya kalrz. Panie kitlenip dalp k diye baklmas gerektiinin kukuya yer brakacak yan yoktur; kitle bi reylerinin normalde birbirlerine kar gsterdikleri kollayp gzetiler panik durumunda ortadan kalkar.

    Bir paniin patlak vermesine yol aan tipik neden,

    39

  • Hebbel'in31 Judith und Holofernes dramna kar Nestroy'un32 yazd parodide anlatlana pek benzer. Sz konusu parodide yle haykrr bir sava: Bakomutann kellesi gitti, bakomutann kellesi gitti. Bunu iiten Asurlular soluu kamakta alr. Bataki nderin herhangi bir bakmdan yitirilii, nderin ahsna kar gvende bir an bocalay, tehlikenin derecesi deimemesine ramen bir panik durumunun patlak vermesini salar. nderle aradaki balarn kopmasyla genel olarak bireyler arasndaki karlkl balar da zlp dalr. Ba1 koparlan bir Bologna iesi gibi tuz buz olur kitle.

    Dinsel bir kitlenin dal ise o kadar kolay gzlemlenecek bir olay deildir. Bu yaknlarda Katolik yazarlardan birinin kaleme ald When it was dark* adnda bir roman geti elime; Londra piskoposu okumam salk vermiti. Kitapta dinsel bir kitlenin dalyla, bu daln yol aabilecei sonular isabetli bir biimde dile getiriliyordu. Sanki gnmzde geen bir olaym gibi isa'ya ve onun kurduu dine dman kiilerin hazrlad bir komplodan sz alyor, komplocularn Kuds'te bir mezar odasn szde ortaya kard ve bulunan kitabelerin birinde, bir

    edep duygusuyla davranan Arimathaecal J osef'in g. mlnden gn sonra sa'y mezarndan karp bu odaya getirerek defnettiinin yazl olduu anlatlyordu. Byle olunca, sa'nn dirilii ve Tanrsal varl suya dmtr; sz konusu arkeolojik bulgu Avrupa uygarlnda bir sarsnt dourur ve tm zorbalklarn olaanst artp oalmasna yol a-

    * Karanlk kt zaman

  • ar ve durum ancak kalpazanlar komplosunun iyz oiaya karlnca son bul\lr.

    Dinsel kitlenin romanda varsaymsal yoldan dile getirilen dalnda kendini aa vuran durum, bir nedene dayanmayan korku deil, o z,Jmana. kadar. sa'nn herkese kar eit besledii sevgi sayesinde kendini davuramadan kalp, baka killere kar ite duyulmu amansz ve dmanca itepilerdir::; . ...A..ncak. dini cemaat rinda bulunup sa'y sevmeyen ve sa tarafndan da sevilmeyen bireyler s::.'.'.1n saltanat dneminde de bu sevgi bann drnda tutulur; bu yzden, bir din, kendisini sevgi dini diye g1sterse de, o dini benimseyenlere kar sert ve ::ev!::isiz dav

    ranmak zorundadr. Zaten gerekte her din kendi kapsamna ald kiiler iin byle bir sevgi dinidir ve yine her dinde, o dinin dnda kalanlara kar gaddarca ve hogrsz bir davrana bavurulmas, en yakn bir olasalktr. Dolaysyla, kiisel bakmdan her ne kadar byle bir yola sapmamak kolay deilse bile, inananlara pek de ar bir sulama yneltilmesj doru karlanamaz; inanszlarn, inan konusuna ilgi duymayanlarn ileri bu noktada tabii ok daha kolaydr. Ad geen hogrszln bugn gemi yzyllardaki kadar zorba ve zalim kendini aa vurmadna bakarak, insanlarn trelerinde bir yumuamanrn gerekletii sonucu pek karlamaz; bunun nedenini daha ok, dinsel duygularda ve bu duygulara bal libido ilikilerinde bagsteren o yadsnmaz gszlemede aramak gerekir. imdilerde sosyalizmin stesinden geldii gibi, dinsel ban yerini bir baka kitlesel ba almaya grsn, ayn amanszlk kitle dnda kalanlara kar tpk din savalar dnemindeki gibi kendini aa vuracak,

    41

  • te yandan bilimsel grlerdeki ayrlklar kitleler iin benzeri bir nem kazand zamal'l yine ad geen nedenden tr ayn sonularla karlalacaktr.

    42

  • VI. BLM

    DAHA BAKA DEVLER VE ALIMA DOGRULTULARI

    imdiye kadar yapay iki kitleyi incelemi ve bu kit lelerin iki eit duygusal balamnn egemenlii altnda bulunduunu, bunlardan biri olan ndere ba lan mm -hi deilse kitle iin- tekisinden, yani bireyler arasndaki balanmdan daha belirleyici nitelik tadn saptamtk.

    Ama kitlelerin morfolojisinde daha bir sr incelenecek ve tanmlanacak ey bulunmaktadr. Salt bir insan topluluunun, yukarda sz edilen duygusal balanmlar gereklemedii sre, bir kitle saylamayaca saptamas, yapacamz almalar iin bir k noktas saylabilir; ancak, rasgele bir insan topluluunda da psikolojik kitle oluturma eiliminin pek kolay etkinlik kazanabilecei itiraf edilmeli, kendiliinden doup kan ksa ya da uzun mrl deiik tr kitleler zerine dikkat yneltilerek, bunlarn dou ve zl koullar aratrlmaldr. zellikle bizi uratracak konu, nderli kitlelerle ndersiz kitleler arasndaki ayrmdr. Acaba nderli kitleler en eski ve en olgun kitleler deil midir? ndersiz kitlelerde. nderin yerine bir dnce ya da baka soyut bir nesne gemi olamaz m? Nihayet, balarndaki nderin saptanamad dinsel kitlelere, nderli kitlelere geite ara kitleler gzyle bakamaz myz? Acaba ortak bir eilim, ok sayda kimsenin duyabilecei b"r istek de nderin yerini tutamaz m?

    43

  • nderin yerini alan soyut nesne :.c adeta sekunder < ikincil) bir nderin ahsnda yine bedl!nleebilir ve dnceyle nder arasndaki ilikiden ilgin deiik durumlar ortaya kabilir. nder ya da nderlii yklenmi dnce nerdeyse olumsuz bir karakter de gsterebilir hazan; belli bir kii ya da kuruma kar duyulan kin ise birletirici rol oynayarak, tpk olumlu duygusal balanmlara yol aabilir. Bu durumda bir ki ilenin kitle kimliini kazanabilmesi iin bir nderin gerekten gerekip gerekmedii ve benzeri baka birok sorular sorulabilir.

    Ksmen kitle psikolojisi literatrnde de imdiye kadar ele alnm olabilecek btn bu konular, ilgimizi bir kitlenin yapsnda karlatmz ana psikolojik sorunlardan bir baka yne saptracak gc bulamayacaktr. En bata bir dnce bizi tm arlyla kendine ekmekte, kitle)'; belirleyen zelliin libido balanmlar olduunu tantlama imkann en ksa yoldan bize balayacak grnmektedir.

    Genellikle insanlarn birbirine kar nasl duygusal tutumla davrand n dnelim. Scho9ehauer'in soukta yen kirpilere ilikin nl benzetisi ndeM anlatti gibi, hi kimse bir bakasnn kendi mahremiyet alanna fazla sokulmasn ho karlamaz. Psikanalizin ortaya koyduuna gre, iki kii arasnda rnein evlilik, dostluk, anne - babalk ve ocukluk gibi uzun mrl hemen hi bir mahrem iliki yoktur ki, dipte yadsyc ve dmanca duygulardan bir tortu tamasn. Ancak, bu tortu geriye i timler dolaysyla alglamalara kapal kalr. Kendisine refakat edilen kiinin refakatisiyle

  • aa vurur kendini. nsanlarn bir araya gelerek, bycek topluluklar oluturduunda da yine ayn durumla karlalr. Ne zaman bir evlilik akdi iki aileyi bir araya getirse, bunlardan her biri kendini tekinden stn ve soylu grr. Komu iki kent birbirini ekemez, biri tekine kar rekabet duygular besler iinde. Her kanton brsne yukardan bakar. Pek akraba uluslar birbirini iter; Gney Almanyal'nn Kuzey Almanya'lyla bar;maz yldz; bir ngiliz bir skoyaLin arkasndan sylemediini komaz; bir spanyol bir Portekizliyi hor grr. Aradaki bycek farklarn rnein Galyallarda Cermenlere. Aryal larda Semi tlere, beyazlarda siyahlara karJ bir nefretin domasna yol amas, art - k bizi artan olaylar deildir.

    Dmanlk duygularnn normalde sevilen kiiler,e kar ynelmesini duygusal iftdeerlik

  • agressivitenin ( saldrganlk) kendini da vurduu grlmeyecek gibi deildir; yle bir saldrganlk ki. kkeni belli olup, bir ilkesellik zellii tayor gibidir35

    Ama btn bu hogrszln, kitle oluumu ve kitle ierisinde yaamakla bir zaman iin ya da bsbtn kaybolduu grlr. Kitle ayakta kald sre ya da kitlenin etkililii lsnde bireyler kendilerini ayntr ( homojen ) varlklarm gibi hisseder, her birey tekilerin zgnlne (orijinalite) katlanr, tekileri kendine eit tutar, tekileri kendisinqen itip uzaklatrmak gibi bir duyguya kaplmaz. Bensevi'deki bylesine bir kstlanma, bizim kurumsal grlere gre ancak tek bir etkenle aklanabilir ki, o da bir bireyin baka bireylere olan libidosal balanm:dr. Bensevi iin ancak yabanclara kar sevgi , objelere kar sevgi snrlandrc bir faktrdr36 . Burada hemen yle bir soru uyanacaktr zihinlerde: Acaba belli karlarn oluturduu bir kitlede yalnz bana bu karlar, hi bir libido katksn gerektirmeden, kitledeki bireylerin birbirine katlanmasn ve davranlarnda birbirini dikkate almasn salamaz m ister istemez? Tarafmza yneltilecek byle bir itiraz, sz konusu karlarn bensevi'de kalc bir kstlama salayamayaca, nk byle bir hogrnn ancak toplum yelerinden her birinin tekilerin alma ortaklndan dolaysz bir kar salad sre ayakta kalabileceini syleyerek cevaplandrabiliriz. Ne var ki, bu konu zerinde bir tartmann praHkte salayaca yarar, umulduu kadar byk deildir; nk tecrbelerin ortaya koydulJ gibi, bir ibirli i durumunda ibirliine katlan yeler arasnda her vakit libido balanmlar geliip ortaya k-

    46

  • makta ve bu balanmlarn yeler arasndaki ilikiyi karlar tesinde de srdrp pekitirdii grlmektedir. Psikanaliz aratrlarnn bireysel libido geliiminde saptad gerekler, toplumsal ilikileide de karmza kmaktadr. Libido, byk gereksinmelerin doyuma kavuturulmasna yaslanmakta ve setii ilk objeler bu doyumu gerekletirecek kiiler olmaktadr. Tek bireydeki gibi tm insanln geliiminde de yalnz svgidir ki, kltr yaratcs etken roln oynam ve bencillikten zgecillie dnm srecini yaratmtr. Ve hem kadnn imdiye kadar deer verdii hereyi korumay amalayan tm gerekleriyle kadna kar cinsel sevgi, hem ortak almaya bal olarak baka bir erkee kar beslenen cinsellikten artlp yceltilmi (sublime) homoseksel sevgi bu konuda ayn ii grmtr.

    yle anlalyor ki, kitle yaamnda, narsistik sevgide, kitle dnda etkinlii grlmeyen kstlamalara gidilmesi, kitlenin zn bireyler aras yeni tr libido balanmlarnn oluturduunu gsteren yadsnamayacak bir tanttr. Ancak burada bir eyi merak edip srarla renmek isteyeceksiniz sanrm: Acaba bireyler aras bu balanmlar nasl bir nitelik tayor? imdiye kadar psikanalizin nevrozlar retisinde hemen sadece, dorudan doruya cinsel ama gden sevi igdlerinin obje balanmlar zerinde durduk. Kitle yaamnda besbelli bu tr cinsel amalar sz konusu deildir; bu yaamda balangtaki amalarndan saptrlm, ama saptrlma sonucu enerjilerinden bir ey yitirmemi sevi igleri karsnda bulunmaktayz. Zaten daha nce bildiimiz cinsel obje donatmnda,

    47

  • igdnn cinsel amacndan saptrlmasna uyan olaylar saptamtk. Bu olaylar tutkunluun eitli aamalar diye grm. Ben'de belli bir snrlandrlmaya yol atklarn bulgulamtk. imdi sz konusu tutkunluk olaylar zerine daha bir dikkatle eilecek ve bunu, ad geen olaylaraa kitlelerdeki balanmlar zerine aktarlabilecek durumlarla karlaabileceimiz gibi hakl bir umutla yapacaz. Byle bir yola gitmemizin bir nedeni de, cinsel yaamdan bildiimiz gibi, bir obje donatm baka bir kiiye kar biricik balanm eidini mi oluturuyor, yoksa daha baka mekanizmalar da gz nnde tutmamz gerekiyor mu, bunu merak etmemizdir. Gerekten de psikanaliz duygu balanmlarnda rol oynayan daha baka mekanizmalarn varln da gstermitir ki, bunlar da yeterince bilinmeyip anlatm _ glkler douran, az sonra ele alacamuz, bizi kitle psikolojisi konusundan hayli bir sre uzak tutacak zdelemelerdir.

    48

  • 'VII. BLM

    ZDELEME

    zdeleme, bir baka kiiye duygusal balanmn zaman bakmndan ilk da'\furumu olarak psikanaliz.ce tede beri bilinmektedir. Odipus kompleksinin geliim serveninde rol oynar; babasna kar zel bir ilgi besleyen }tk olan, ilerde babasna benzemek, tpk babas gibi olmak, her bakmdan onun yerine gemek ister. Rahatlkla diyebiliriz ki, babasn kendisine ideal alr. ocuktaki bu davrann babaya, ksaca erkee kar pasif ya da feminin < kadns) bir tutumla ilgisi yoktur; hatta tersine, sz konusu davran belirgin erkeksi b ir karakter tar, dipus kompleksinin geliip oraya kmasna yardm eder ve bu kompleksle pekala bir uzlama ierisinde bulunabilir.

    Babasyla zdeleirken, hatta byle bir zdelemede nce, olanlar, zyaamsal obje seim tipine uygunluk iinde annesine tastamam bir obje gzyle bakmaya balar. Yani biri annesine dpedz cinsel obje gibi davran, tekisi babasn kendisine ideal alp onunla zdelemeye gidii olmak zere psikolojik bakmdan iki deiik balanm gsterir. Her iki balanm. birbirini etkilemeksizin ya da birbirinin nne d urmakszn bir sre yan yana varln srdrr, ruhsal yaamda gittike daha ok sesini duyuran o nne geilmez btnleme (entegrasyon) srecinden tr sonunda bir araya gelir ve bu kaynama

    49

  • dan da dipus kompleksi doar. Kk olan annesine giden yolda babasnn bir engel gibi karsna dikildiini farkeder, bu yzden babasyla zdelemesi dmanca bir havaya brnerek annesinin yannda babasnn yerini alma isteine dnr. Yani babasyla zdelemesi ta bandan beri iftdeerli < ambivalent) bir nitelik tar, sevecen bir yaklamla kendini belli edebilecei gibi babasn ortadan kaldrmay amalayan bir istek klnda da aa vurabilir kendini. Ar zlenip deer verilen objenin besiyle vcuda mal edilerek, sonra yok edildii ilk libidosal rgtlenme evresinden, yani oral (azsal) evreden fkran bir srgn nitelii tar. Yamyam olan bilindii zre, bu noktadan ileri gemez; dmanlarn yeyip yutacak kadar sever; u ya da bu nedenden sevemedii kimseleri ise yeyip yutma isteini duymaz:". Baba zdelemesinin izdii bu seyri ileride gzden karmak iten deildir. Haru ileride yle olabilir ki, dipus kompleksi bir tersine dnm geirir, ocuk feminin
  • obje seiminden nce aa vurabilir kendini. Bu ayrl metapsikolojik yoldan somut biimde anlatmak enikonu gtr. Ancak uras anlalaktadr ki, zdelemenin amac model alnan baka bir Ben'e benzeyecek biimi zben'e kazandrmaktr.

    Bize gre, zdeleme karmak ilikiler rgsnden zp ya.}.tabildiimiz nevrotik bir semptomdur. rnein, kk bir kz alalm ele; kz annesi gibi ayn hastalk belirtisini gstersin, diyelim fena fena ksrmeye balasn. Byle bir durumun eitli yollardan geliip ortaya kt grlr. zdeleme hazan dipus kompleksindeki zdelemenin ayn bir durum gsterir, annenin yerini almak iin duyulan dmanca istek anlamn tar ve hastalk belirtisi babaya kar beslenen obje sevgisini aa vurur; sululuk bilincinin etkisi altnda annenin yerini alma isteini gerekletirir: Annen olmay dilemiyor musun, bari imdi hastalan, al onun yeri ni ! Bu da ite isterideki araz oluumunun tam bir mekanizmasdr. Ama hazan da semptomun, sevilen kiideki semptoma tpa tp uyduu grlr. rnein, steri Analizinden Bir Para'da Dora'nn, b abasnn ksrne ykn bu tr bir semptomdur; dolaysyla, durumu ancak, zdeleme objeye yneliin yerine gemi, objeye yneli zdelemeye i ndirgenmitir diyerek tanmlayabiliriz. zdelemenin, duygusal balanmm en eski ve en ilk biimi olduunu sylemitik. Semptomu douran koullarda, yani geriye itimde ve bilinalt mekanizmalarn eemen dunma gemesinde sk sk karlalan bir durum var ki, o da objeye yneliin yeniden zdelemeye dnmesi, yani Ben'in objedeki zellikleri al p kendisine maletmesidir. Bu zdelemelerde

    51

  • ben'in hazan sevilen, bazan da sevilmeyen kiiye yknmesi dikkate deer bir noktadr. Her iki durumda da zdelemenin ksmi bir zellik tayp enikonu snrl kalmas ve objenin yalnz tek bir zelliini seip benimsemesi de yine gzden kaacak gibi deildir.

    Semptom oluumunda pek sk rastlanan nc ve nemli bir yol, zdelemenin, yknme konusu kiiyle arada bir obje ilikisinin bulunup bnlunmadn hi dikkate almaydr. rnein, bir pansiyonda kalan kzlardan birinin herkesten gizli sevdii yavuklusundan ald mektup, herhangi bir nedenden tr kzn iinde kskanlk duygularnn kabarmasna yol asa ve kz da buna bir isteri nbetiyle tepki gsterse, arkadalar arasnda durumu bilen birka psiik enfeksiyon

  • br tarafla arasnda bir noktada nemli bir benzerlik farketmi, bizim deminki rnek zerinde konuursak, kendisinde ayn duygusal yatknln varln sezinlemi, derken sz konusu noktada bir zdeleme ortaya km ve zdeleme patojen lhastalandrc) durumun etkisiyle kayma gstererek ben'lerden birinin rn olan araz dourmutur. Bylece, semptom araclyla zdeleme, her iki tarafn ben'inde basklanm durumda tutulmas gereken bir akmann simgesi anlamm tamaktadr.

    Bu kaynaktan rendiklerimizi ylece zetleyebiliriz. Birincisi: zdelik bir objeye duygusal balamnn ilk biimidir. kincisi: zdeleme regressiyonun yolunu izleyerek adeta objenin Ben ierisine yanstlmasyla (introjeksiyon) libidosal obje balanmnn yerini tutan bir nitelik kazanabilmektedir. ncs: zdeliin cinsel igd ob.Jesi seilmemi bir kiiyle arada bir ortakln her alglannda doabileceidir. Bu ortaklk ne denli glyse. doacak ksmi zdeleme o denli baaryla gerekleebilecek, dolaysyla yeni bir balamnn temelini oluturacaktr.

    Daha iin burasnda kitleyi yaratan bireylerde saptadmz karlkl balammlarm bir duygu ortaklyla salanan zdelik nitelii tadn sezmekte, ortakln da ndere balanm biiminde sakl yattn tahmin etmekteyiz. imizdeki bir baka sezi, zdeleme sorununu tm ayrntlaryla incelemekten ok uzak bulunduumuzu, ruhbilimce yaant birlii diye nitelenen ve ben'imiz iin yabanc kiilere gsterdiimiz anlayta en byk rol oyna-

    53

  • yan olayla yz yze geldig ;mizi bize sylemektedir. Ancak, burada incelen emizi zdelemenin en yakn duygusal sonularyla snrlandracak, hatta bunlarn dnsel Centellektel) yaam iin tad neme bile deinmeden geeceiz.

    Bugne kadar psikozlarn ortaya kard hayli etin sorunlar zerine de zaman zaman eilen psikanaliz, tarafmzdan yle pek kolay kavranamayacak dier baz vakalarda da bir zdelemenin varln

    , tamtlamtr. lerde ne sreceimiz dncelere malzeme oluturmalarndan tr bu vakalardan ikisini imdi burada uzun boylu ele alacam.

    Erkeklerdeki homosekselliir douu (genez) , vakalarn byk ounluunda yledir. Olan normalin zerinde uzun sre ve sk skya Odipus kompleksinin bir gf!rei olarak baml yar annesine, ama derken b lu dnemi kapanp annenin bir baka objeyle deitirilecei zaman gelip atar. te bu evrede olanda birden bir deiiklik bagsterir; obje olarak annesinden el ekmeyip onunla zdeleme yoluna sapar, bir dnm geirerek annesinin yerini alr ve evresinde bu kez kendi ben'inin yerini alacak, tpk annesinin kendisini sevdii gibi imdi kendisinin sevebilecei objeler aramaya koyulur. Olanlarn cinsel geliiminde sk sk karlalan ve sk sk doruland gzlemleilen bir olaydr bu ve pek tabii o birden bagsteren deiiklikteki organik itici gle bu deiikliin nedenlerine ilikin tm varsaymlardan dpedz bamsz bir zellik tar. Sz konusu zdelemenin dikkati eken yn, boyutlarndaki geniliktir; nk alabildiine nemli bir konuda, yani cinsel karakter bakmndan,

    54

  • o zamana kadar obje gzyle akt kiiyi rnek alarak olann ben'inde bir deiiklie yol aar. Bunun sonucu olan, anne objesinden yz evirir; ancak, bu yz eviriin btnyle mi, yoksa varln bilinaltnda srdrecek gibi mi gerekletii tartmasn bir yana brakalm. Elden karlan ya da yitirilen objeyle bu obje eksikliini giderme amac gden zdeleme, yani objenin Ben ierisine yanstl < introjeksiyon) , bizim iin phesiz yeni bir ey olmaktan kmtr; bu gibi fenomenleri hazan kk ocuklarda dolaysz gzlemleyebilmekteyiz. Ksa bir zaman nce Uluslararas Psikanaliz Dergisi'nde byle bir gzlem yaynlanmt ; orada belirtildiine gre, kediciini kaybederek asla teselli b ulamayan bir ocuk bir ara kendisinin bundan byle ka,ybedilen kedicik olduunu aklam, yerde emeklemeye koyulmu, yemeini masada yemek istememi vb. davranlara bavurmutu38 Objenin bu tr ieyanstmnn bir baka rneini ise melankolinin analizi salamtr bize; bilindii gibi, sevilen objenin gereksel ya da duygusal yitirilii bu hastaln en gze arpan nedenleri arasnda yer alr. Melankoli vakalarmn ana zelliklerinden biri, hastann Ben'inin acmasz bir zeletiri (otokritik) ve kyasya bir zsulamayla ibirlii

    yaparak kendisini insafszca alaltmas, kltmesidir. Bu gibi vakalar zerindeki psikanalitik aratrlann ottaya koyduuna gr: bireYin kendi Ben'ini alaltma ve sulama abalar gerekte objeyi ama tutmakta, Ben'in objeden aln dile getirmektedir. Bir yazmda, objenin glgesinin Ben zerine dtnden sz amtm39 Objenin ieyanstm (introjeksiyon) , melankoli vakalarnda yadsnamayacak bir aklk tar.

    55

  • Ancak melankoli vakalar incelememizin Herdeki blm iin nem tayacak daha baka eler de iermektedir. Bu vakalarda ikiye ayrlm, dalp ikiye blnm bir Ben buluyoruz; Ben'in bir paras tekisine ate pskrr. Ate pskrlen teki para iyanstmla deiiklie urayan ve yitirilmi objeyi kapsayan blmdr. Ancak bu paraya yle zalimce davranan teki para da yine yabancmz deildir; bu da, Ben'deki eletiri mekanizmasn, yani vicdan kendisinde barndran, normal zamanlarda da Ben karsna eletirisel tutumla kan, ama imdiye kadar hi byle amansz ve adaletsiz davrand grlmeyen paradr. Zaten nceleri daha baka yerlerde de ('Narzissmus', 'Trauer und Melancholie') benimsemek zorunda kaldmz bir varsaymda, Ben'imizde bir mekanizmann gelierek ondan ayrldn ve zaman zaman onunla atmaya girdiini belirtmi, bu mekanizmay ise Ben ideali diye nitelemi, igzlemi, ahlaksa_} vicdam. d sansrn bu mekanizmann fonksiyonlar diye gstermi ve geriye itimi douran ana etken roln de yine bu mekanizmann oynadn belirtmitik. Sz konusu mekanizma iin, ocuksal Ben'in kendi kendisine yeterlik ierisinde yaad o i:lksel C primer) bensevi'den kalan bir mirastr demitik ayrca. Bu mekanizma yava yava evrenin Ben'e ynelttii istekleri alp benimsemekte, dolaysyla Ben'inin kendisinden memnun kalmad durumlarda bireyin Ben'inden farkllaarak olumu Ben idealinde bir doyum salayabilmekteydi. Ayrca unu da saptamtk ki, sz kornsu mekanizmann gzetlenme hezeyannda zlp dal aka saptanabilmekte, bata anne ve baba olmak zere otorite roln oynayan kiilerin etkilerinden doup kt kendi-

    56

  • ni aa vurmaktadr40 Ancak, Ben ideali 'nin gn'cel (aktel) Ben'den uzaklama lsnn bireyden bireye pek deitiine, Ben ierisinde bu farkllamann birok bireylerde ocuktakinden ileri bir dzeye kamadna dikkati ekmeyi de unutmam- tk. Ne var ki, bu malzemeden libido temeline dayal kitle rgtlenmesini kavramada yararlanmadan nce, obje'yle Ben arasndaki karlkl ilikilerder. birka zerine daha eilmemiz gerekecektir41

    57

  • VIII. BLCM

    TUTKUNLUK VE PNOZ

    Dil, kaprislerinde bile geree sadakatten uzaklamaz. rnein, pek deiik duygusal ilikileri sevgi szcyle niteler geri, ki biz de btn bu ilikileri kuramsal bakmdan sevgi ad altnda toplarz; ama beri yandan bu sevgiye, asl, doru, gerek sevgi gzyle baklp baklamayaca konusunda yine kukuya kaplr; dolaysyla sevgi grnmleri

  • ilk yaam evresinde anne ve babasndan birini kendisine ilk libido objesi yapar, hepsi de doyum peinde koan cinsel igdler bu obje zerine yneltilir. Bu ilk evreyi, geriye .i.timlerin yer ald ikinci bir evre kovalar; ilk libido objelerinin oundan el ekildii bu evre, ocuun anne ve babasyla ili kisini de enikonu deitirir. Geri ilerde de anne ve babasna bamllm korur ocuk; nma artk engellenmi diye tanmlanmas gereken igdlerle yapar bunu. ocuun bundan byle sevdii kimselere kar duygular sevecenlik diye nitelenir. Ama bilindii gibi, eski ehevi ynelimler de bilindnda az ok kaybolmadan kalr, dolaysyla balangtaki o tm libido gi.i.c bir b::>.kma gelecekte de varln srdr.-12.

    Bilindii zere, bulula beraber dorudan cinsel amalara pek youn yeni ynelimler grlr. ehevi bir sel karakteri tayan bu ynelimler teden beri srp gelen sevecenlik duygularnn izledii dorultuya aykr ir yola saparlar. Dolaysyla. her iki yz baz edebi akmlarca idealize edilen bir tablo doup kar ortaya: Erkek toplumda pek saygn tutulan, ama cinsel iliki kurmak i in kendisinde bir istek uyandrmayan kadnlara kar romantik sevgi besler; ama sevmedii, kmsedi;. hatta nefret ettii45 kadnla.r kar!isndadr ki, ancak cinsel iktidarna (potens) kavuur. Ne var ki. yetien olan, sk sk, ehevilikten uzak ilahi sevgiyle ehevi bir nitelik tayan dnyevi sevgi arasnda bir bireim t sentez) salamann stesinden gelir; bylece cinsel obje karsnda taknd tavr, amacna varmas engellenmemi dolaysz i gdlerle amacndan saptrlm igdlerin ortak etkinlii ta-

    61

  • rafndan belirlenen bir durum gsterir. Sz konusu tutumda amacndan saptrlm cinsel igdler olan sevecenlik igdlerinin katksna baklarak srf ehevi yaklamn ve tutkunluun deresi saptanabilir. Bu tutkunluk erevesi ierisinde ta bandan beri dikkatimizi eken bir ey varsa, cinsellie verilen ar deer, sevilen objenin belli bir lde eletiriden bamsz kalabilmesi, objedeki tm zelliklerin sevilmeyen ya da sevilip de artk sevilmekten kan kiilerdekilerden daha ok takdir konusu yaplmasdr. Bir dereceye kadar etkili geriye itimlerde ya da ehevi ynelimlerin arka plana atlmasnda, objenin ruhsal stnlklerinden tr ehevi bakmdan da sevildii yolunda bir yanlgya dld grlr; oysa durum bunun tersidir. Ancak ehevi bir holanmadr ki, objeye sz kon usu stnlkleri balamtr. Burada yarg yeteneimizi yanl yollara srkleyen idealizasyon abasdr. Ancak bunun da konuya ilikin bir fikir edinmemizi kolaylatrd grlr; birey objeye sanki z beniymi gibi davranmakta, yani hayli byk lde bir bensevisel (narsistik) libido, tutkunluk sonucu, objelere akp gitmektedir. Baz sevi objesinin seiminde izlenen yol, sevilen objenin, bireyin benimseyip de eriemedii bir Benideali'nin yerini tuttuunu aka ortaya koymaktadr. Bireyin kendi Ben 'i iin ele geirmeye alt stnlklerinden tr obje sevilmekte, bu dolambal yolu izleyerek birey bensevisi'ne bir doyum salamak istemektedir. Cinsellie ne kadar deer verilir ve tutkunluk ne kadar arla varrsa, ortaya kacak tablonun yo-

    62

  • rumu o kadar kesin bir aklk kazanr. Dolaysz cinsel doyum ardnda komalar, rnein ilk genlik dnemini yaayan erkeklerin roman tik sevilerinde karlald gibi bsbtn geriye itilebilir; Ben gittike daha iddiasz ve alakgnll bir durum alr; obje ise gittike grkemli ve deerli bir aamaya ulaarak, Ben'in kendine ynelik tm sevgisini ele geirir; bunun sonucunda da, Ben'e, bavuraca en doal eylem olarak kendi kendini feda e tmek kalr. Obje Ben'i yiyip tketmitir adeta. Gnl alakl bensevi'nin snrlanmas, bireyin kendi kendine ynelttii ykmsal C destruktif) aba her tutkunluk durumunda karmza kar; ne var ki, ar tutkunluklarda artar ve glenir bunlar, ehevi isteklerin gerilemesiyle eemenlii tek balarna ellerine geirirler.

    Karlk grmeyen mutsuz sevgilerde kendini pek kolay aa vuran bir durumdur bu; nk salanan her cinsel doyum cinsellie verilen ar deerde her vakit ir dmeye yol aar. Tutkunlukta Ben'in objeye gsterdii ve soyut bir dnceye kar sublime bir teslimiyetten fark kalmam teslimiyetle beraber, Ben ideali kendisinden beklenen ilevlerden hi birini yerine getirmez olur. Bu mekanizma tarafndan yrtlen eletiri faaliyeti susar, dolaysyla objenin yapt ve istedii hereye kusursuz bir gzle baklr. Objeyi gzetip kayran davranlarn tm vicdann denetim alan dna kayar; gzleri objeden baka ey grmeyen birey, obje urunda ii cinayete bile vardrabilir ve bundan hi de pimanlk duymaz. Ksaca, durumu yle bir

    tanmlamayla dile getirebiliriz: Obje, Ben ideali'nin yerini almtr.

    63

  • Bylece zdelemenin, - en ileri dereceleri byleni, sevgiden kul kle kesili diye nitelenen tutkunluktan ayrld noktay kolay belirleyebili.riz. zdelemede, Ben, objeden birtakm zellikler alarak

    kendini zenginletirir, Ferenczis'in kulland bir deyimle objeyi ie yanstr (inrojekte eder) . Tutkunlukta ise, Ben'in yoksunlat grlr; kendini objenin eline teslim etmi, ruhsal aygtndaki en

    nemli bir paray atarak objeyi onun yerine geirmitir. Geri daha bir dikkatle bakldnda, byle bir tanmlamann baz kart durumlar ierdii gibi

    . bir izlenim uyanabif; ama gerekte yanltc bir izlenimdir bu. Ekonomik adan ortada ne bir yoksullama. ne bir zenginleme vardr; ar bir tut- . kunluk da, Ben'in objeyi ieyanstm lintrojeksiyon) diye tanmlanabilir nihayet. Belki bir: baka ayrma gitmek, sorunun zne bizi daha ok yak.:.

    latracaktr. zdelemede, - ilkin yitirilen ya da "kendisinden el ekilen obje sonradan ve bu kez Ben ierisinde yeniiden kur'ulur. Bu arada Ben. daha nce yitirilen obje rnek alnarak ksmen deiikli

    e urar. Tutkunlukta ise, obje, varl korunan Ben tarafndan ve Ben'in aleyhine olarak ar bir duygu ykyle donatlmtr. Ama byle bir ayrm d yine iimizde bir teredddn domasn nleyememektedir: Peki ama, zdeleme mutlaka objenin duygusal donatmndan el ekmesini gerektirir mi? Bir zdelemenin gerekleip de buna ramen objenin varlm koruduu durumlar yok mudur acaba? Bu etin soruyu tartmaya girmeden nce, iimizde uyanan bir sezgiyi aa vurmadan duramayacaz: Belki sorunun z yle bir alternatifte sakl yat

    maktadr: Obje'nin Ben yerine ya da Ben - idealinin yerine geirilmesi.

    64

  • Belli ki, tutkunluktan ipnoza giden yol pek ksadr. Her ikisi arasnda ak seik benzerlikler bulunmaktadr. Birinde ipnotizre, tekisinde sevilen objeye kar ayn alakgnll szdinlerlie, uysalla eletiriden el ekie rastlanr, her iki durumda
  • lenin karmak yapsndan bir tek eyi, kitle bireyinin ndere kar tutumunu yaltp nmze kor bizim. Bu saysal snrlama, ipnotizmay kitle oluumundan, dolaysz cinsel ynelimlerin bulunmay ise tutkunluktan ayrr. Bu bakmdan, kitl e oluumuyla tutkunluk aras bir yeri elinde bulundurur ipnotizma. zellikle amalarna ulamalar nlenmi cin;el abalarn insanlara kendi aralarnda srekli balar kurma olanan vermesi ilgin bir noktadr. Ama bu tr cinsel ynelimlerin kendilerine tam bir doyum salamad, oysa engellenmemi cinsel ynelimlerin cinsel amalarna her ulata, boalmdan C dearj ) tr glerinin alabildiine azald dnlrse, kolayca anlalabilir bu durum. Doyumda snp gitmek, cinsel sevginin bir yazgs dr; srekliliini koruyabilmesi iin bu sevginin kaynan btnyle sevcenlikten alan, yani amacmdan saptrlm cinsel bileenlerle (kompenent) bandan beri karmas ya da kendisinin bir deiim geirerek byle bir sevecenlie dnmesi gerekir. Eer imdiye kadar akl yoluyla yaplan aklamaya, yani dolaysz cinsel ynelimleri darda tutan bir tutkunluk olduu savna diretecek baka zellikler. iermese, ipnoz, kitlenin libidoya dayanan yapsnda sakl bilmeceyi bir zme ulatrabilirdi. Ancak, ipnozun daha birok zellikleri var ki. henz anlalmam olup, gizemsel
  • t ve uykuyla arasmdaki iliki saydamlktan uzaktr. Ayrca baz kimselerin ipnotize edilmeye elverili bir durum gstermesi, oysa bazlarnn hi ipnotize edilmemesinde sakl yatan bilmece de ipnoz olaynda rol oynayan, belki bireylerin libido ynelimlerindeki safl zellikle salayan bir etkenin varlna iaret etmektedir. Yine dikkate deer bir nokta varsa, kendisi katksz bir uysallkla davranma.sna ramen, denek'teki ahlaksal vicdann diren gs terip, ipnotizre kar koyabileceidir. Ama bu sk sk uygulanan durumuyla ipnotizmaya yalnz bir oyun gzyle baklaca, htn yaplann ok daha hayati nemi bulunan bir baka durumun reprod ksiyonundan baka bir ey saylamayaca yolunda bir bilginin denek'te varln srdrmesinden ileri gelebilir. Buraya kadarki irdelemelerimizle, hi deilse bizim imdiye dek zerine eildiimiz trden, yani bir nderi bulunup, pek ileri bir rgtlenme ile ikincil (sekunder) oarak bireysel zellikler kazanan bir kitlenin libidosal yaps konusunda bir ta-

    nma girimeye hazrland1k. Byle primer (birincil) ki tle tek ve ayn objeyi Ben ideali'nin yerine geiren, dolaysyla kendi Ben'lerinde birbiriyle zdeleen bir grup bireydir. Bu durumu bir grafikle de gstere biliriz:

    Ben Ben

    e

    ... .... ...... D Obje -=''------vc-u--=:::x e:::::=-- , ' s:.---9m----'''

    , ,

    67

  • IX. BLM

    SR GDS

    Bu tanmlamayla kitle bilmecesini zdmz hayali bizi ancak ksa bir sre sevindirecek, derken genel olarak ipnoza bavurma yolunu benimsediimizi, oysa ipnozun da bir bilmece nitelii tayp henz aydnla kavuturulmam birok ynleri bulunduunu an!msamak iimizde bir rahatszlk duygusu uyandracaktr. Ve nihayet bir baka itiraz, ilerde izleyeceimiz dorultuyu bize gsterecektir. Saptadmz bol lde duygusal balanmlarn, kitlenin karakteristik zelliklerinden birini, yani kendisini yaratm bireylerdeki bamszlk ve giriim gcnden (inisiyatif) yana yoksunluunu, kitleyi yapan bireylerin tepkilerindeki ayn trdenlii, bu bireylerin adeta kitle bireyleri dzeyine indiini aklamaya hay1ai haydi yeteceini belirtebiliriz. Ama ie btn _ olarak b aktk m, kitlede daha baka zelliklere rastlarz; kitle bireylerini dnsel baarlarnda bir azalma, duygularnda bir ban alp gidi, bunlar yattrma ve erteleme konusunda bir gszlk, duygularn davurumunda btn snrlar ap, onlar eylemlere dntrerek eksiksiz boalma kavuturma yolunda bir eilim; bunlar ve Le Bon'un etkileyici biimde anlatt benzeri daha birok durumlar, ilkellerde ve ocuklarda grerek armadmz gerilerde kalm bir aamaya ruhsal faaliyetin dnn < regressiyon)

    69

  • yadsnamayacak bir kesinlikle gz nne kor. zellikle yalnkat kitlelerin znde sakl yatan byle bir geriye dn, daha nce sylediimiz gibi, hayli rgtlenmi yapay kitlelerde enikonu bir engellemeyle karlar.

    Bylece kitledeki bireylerin duygularnn ve dnsel alandaki kiisel abalarnn tek bana sz sahibi olacak kadar gl bir karakter tamad, bunun iin br bireylerin ayn eyleri ayn tarzda tekrarlama zorunluu bulunduu gibi bir izlenim domaktadr bizde. Dolaysyla, toplumun normal yapsnn ne kadar ok bireysel bamll gerektirdii, ne kadar_ az orijinalitenin ve kiisel atlganln toplumda yer alabilecei, her bireyin kitle ruhu tarafndan ne kadar ok eemenlik altnda tutulduu, ve bu eemenliin rksal zellikler, snfsal nyarglar, kamuoyu vb. kimliiyle kendini aa vurduu dikkatimizi ekmektedir .. Telkinsel etkinin yalnz nder tarafndan kitledeki bireyler zerinde deil, tek tek bireylerce yine tek tek bireyler zerinde de gsterilebileceini itiraf edersek, byle bir etkinin oluturduu bilmece daha da etinleir. Beri yandan, nderle birey ilikisine tek yanl arlk verdiimiz, oysa bireyler aras karlkl telkin faktrn uygun grlmeyecek gibi arka plana ittiimizden tr kendi kendimize ister istemez sulamalar yneltmek gerekiyor.

    Bylece ierisine itileceimiz alakgnllk, daha yaln temellerden yola koyulup, bizi aydnla karmay vadeden bir baka sese kulak kabartmak eilimini uyandryor bizde. Byle bir sesi de, W. Trotter'in sr igds zerinde yazd ( 1916) o zekice

    70

  • kitapta bulmaktaym; ancak, bu kitapta esefle karladm bir ey var ki, son byk savan zincirlerini zp ortaya salverdii antipati selinden kendini btnyle uzak tutamaydr45

    Trotter, bizim kitlede daha nce anlattmz ruhsal olaylar, hayvanlar gibi insanlara da kaltm yoluyla geen bir sr igds'ne ( gregariousness) gtrp balar. Bu si.irsellik biyolojik bakmdan bir benzeti, adeta ok hcreliliin bir srdrl, libido kuram asndan ise ayntr canllarn bir araya gelerek kapsam gittike geni topluluklar oluturma yolundaki libido kaynakl eilimin bir davurumudur46. Tek birey yalnzken kendini btnlkten uzak (incomplete) hisseder. Daha ocuun korkusuna bile bir sr igdsnn belirtisi gzyle baklmas gerektiini ileri srer Trotter. Srnn istemine aykr d.avram ondan ayrlmakla bir tu tulmakta. dolaysyla byle bir yola bavurmaktan korkuyla kanlmaktadr. Ancak tm Yeni' ve Allmam' da yadsr sr her vakit. Sr igds primer (birincil) bir zellik tar, yani daha baka paralara ayrlarrtaz (whicl can not be split up) .

    Trotte, primer olarak benimsedii igdleri < ya da doal drtleri) yle sralar: zyaam srdrme igds, beslenme igds, iftleme igds ve sr igds. Sonuncu igdnn ise ok vakit tekilerle uyumazlk durumuna dtn belirtir. Sululuk bilinci ve grev duygusu bir gregarious animal'de (sr hayvan) rastladmz karakteristik eJerdir. Psikanalizin Ben'de bulgulayp ortaya koyduu geriye itimi (refoulment) gerekletiren gleri, dolaysyla hekimin psikanalitik tedavide

    71

  • karlat diretileri de yine sr igdsyle ak lar Trotter. Dilin, nemini, sr ierisinde karlkl anlamaya elverili ara olmasndan aldn, bireylerin birbiriyle zdelemelerinin de byk lde bu elverilie dayadm aklar.

    Le Bon'un karakteristik geici kitle oluumlar zerinde daha ok durmasna, Mc Dougall'm is stabil (oturmu) kitleler zerine eilmesine karlk,

    Trotter insann, bu politik hayvan 'n47 ierisinde yaad en geni kitleleri incelemesine temel alm ve bunlarn domasn salayan ruhbilimsel nedenleri aklamtr. Ancak, Trotter sr igds iin bir kaynak aramann yersizliini belirtir, bu igdye birincil (primer) , yani zlp dalarak ba-

    ka elere ayrlamaz bir gzle bakar. Bois Sidis'in48 sr igdsnn kayna olarak telkine yatknl ne srmesini kendisi Allaha kr fuz_uli bir aba saydn, bunun doyuruculu_ktan uzak malum rnek'e uyan bir aklama karakteri tadn belirtir ve Boris Sidis'in aklamasnn tersini, yani telkine yatknln sr igdsnden kt tezini akla enikonu daha yakn bulduunu syler.

    Ama Trotter'e, aklamalarnda nderin kitledeki roln pek dikkate almad yolunda bir itiraz yneltilebilir ve bunda teki aratrclara kar ynelttiimiz itirazdakilerden daha hakl durumda olabiliriz; dorusu biz Trotter'inkine kart bir kanya eilim gstermekte, nderin nemini gz nnde tutmazsak kitlenin zn kavrayamayacarr:.za inanmaktayz. Trotter'in sr igdsnde ksaca yer yoktur ndere, nder sonradan bir rastlant eseri gelip srye katlr; dolaysyla, sr igdsnden

    72

  • kalkarak Tanr gereksinmesine gtren bir yola rastlanmaz, yani srye bir oban yoktur ortada. Ama, sr igdsnn her vakit zyaam srdrme ya da iftleme igds gibi paralara bF.inmez ve primer bir nitelik tamadn tantlayarak, Trotter'in aklamasn ruhbilimsel bakmdan da rtebiliriz.

    Sr igdsnn geliim tarihesini (ontogenez) izlemek pek tabii kolay deildir. Yalnz kaldklar vakit kk ocuklarn duyduu korkuya, Trotter. sr igdsnn bir davurumu diye sahip kmak ister; oysa bu korkuyu baka trl yorumlamak akla daha yatkndr: ocuun duyduu korku ilkin annesi. sonralar kendisine aina baka kiilerle ilgilidir ve ocuun iinde hissedip, karsnda nasl davranacam bilmeyerek korkuya dntrd gereklememi bir zlemi dile getirir49 Aynca, kk ocuun korkusu, sr ierisindeD rasgele birinin kp geliiyle yattrlamamakta, tersine byle bir yabancnn ortada belirii korkuya yol amakta

  • beri yandan kardeine kar dmanca tutumda kendisine zarar gelmeksizin diretemeyeceini anlayarak kardei ya da kardeleriyle zdeleme zorunluunu duyar, bylece ocuklar arasnda bir kitle ya da topluluk duygusu belirir ve bu duygunun ilerdeki okul yaamnda geliimini srdrd grlr. Bu 1epkisel oluumun ilk gerei herkese adil ve eit davranlmasdr. Sz konusu istein okulda ne denli gr ve yolundan saptrlmaz biimde kendini aa vurduu herkese bilinmektedir: Mademki ocuun kendisi baka ocuklara stn tutulmamaktadr, hi deilse bakalarna da kendisinden farkl davranlmamasn ister. Ayn olay sonradan daha baka koullar altnda yeniden karmza kmasayd, balangtaki kskanln ocuk odasnda ve okulda byle bir dnm geirerek yerini bir kitle duygusuna b:rakmasna pek ihtimal veremezdik. Okuduu arkdan ya da ald paradan sonra bir arkc ya da piyanistin evresini saran gnlleri romantik sevgi dolu bir kme kz ya da kadn dnelim. Elbet her biri iin e n akla yakn davran, tekileri kskanmaktr; ne var ki, saylarnn okluu sevisel amalarna i.lamay engelledii iin bu amalarndan el eker ve sevgileri yznden kalkp sa saa ba baa geleceklerine btnlk iinde bir kitle gibi davranr, ortak eylemlerle gzdelerine hayranlklarn bildirirler;. her biri gzdelerinin ban ssleyen buklelerden biri olsa sevinecektir hani. Yani balangta birbirlerine rakip bu kz ve kadnlarn ayn objeye kar d uyduklar ayn sevgi, aralarnda bir zdelemenin domasn salamtr. Bir igdde normal olduu zere deiik sonulara ulaabilme yetenei bulunduundan, rneimizde ortaya kan sonucun belli lde doyum imkan salayan bir so-74

  • nu nitelii tamas, oysa ok olas bir baka sonucun realitedeki koullarn engellemesi sonucu gereklemeden kalmas bizi artmayacaktr. Ayrca toplumda ortak zeka, esprit de corps vb. olarak etkinliini srdren gcn de :yine balangtaki kskanlktan kaynan ald aka ortadadr. Toplumda hi kimsenin tekilerden ne kmak istememesi, herkesin ayn durumda olmas, ayn durumu elinde bulundurmas gerekmektedir. Sosyal adaletle anlatlmak istenen, bireyin birok eyleri kendi kendisin
  • dar, bu dnm, kitle dndaki bir kiiye karr ortak bir sevgi balantsyla gerekleiyorsa benzemektedir. zdelemeyle ilgili zmlememizebiz kendimiz de drt ba mamur gzle bakyor deiliz; ancak, kitledeki bir zellie, yani kitle birey- leri arasnda eitliin hi amakszn salanmas isteine dnmemiz, incelememizde imdilik gtt- mz ama bakmndan bize yetecektir. Daha nce her iki yapay kitleyi, yani orduyla kliseyi incelerken bu kitlelerin varlnn, tm kitle bireylerinin bir kii, yani nder tarafndan ayn ekilde sevildii kouluna dayandn grmtk. Ancak imdi urasn da unutmamak gerekiyor ki,. kitlenin eitlik istei yalnz bireyler bakmndandr, nderin kendisi bunun dnda bulunur. Btn bireyler birbirine eit olmay, ama hepsi de bir nder tarafndan ynetilmeyi ister. Birbiriyle . zdeleebilen birbirine eit birok birey ve btn bu bi .. reylerin stnde bir kii; ite yaam gcne sahip bir kitl'ede gereklemi grdmz durum budur. Dolaysyla, Trotter'in nsan bir sr hayvandr szlerini, insan daha ok insan srsnn hayvan, nder tarafndan ynetilen srnn bireyidir biiminde dzeltmek yrekliliini kendimizde bulmaktayz.

    76

  • X. BLM

    .SR VE LK NSAN TOPLULUCU

    1912 ylnda ilk kitle biimini gl bir erkeke mutlak egemenlik altnda tutulan insan srsnn oluturduu yolunda daha nce Ch. Darwin'in orta,ya att varsaym benimsemi, bu srnn zaman ierisindeki serveninin kaltmda yokedilmez izler braktn, ama daha ok din, ahlak ve sosyal rgtlenme yolunda ilk admlar ieren totemizmle, insan srsnn bandaki kiinin zorla ldrlerek baba- srsnn kardeler topluluuna dnm .arasnda bir iliki bulunduunu aklamaya ahmtm50. Benimkisi de tarih- ncesi bilginlerinin tarihncesinin karanln aydnlatmak iin bavurduklar varsaymlar gibi bir varsaymdr geri - sevimli bir ngiliz eletirmeni espriy e kaarak Just sn story adn takmt buna -, ancak hep yeni alanlar arasndaki ilikilerin kavranp sorunlarn :zmlenmesine elverili bir zellik tamas byle bir varsaym iin sannn onurlandrc bir durumdur. insan kitlelerinde de ainas bulunduumuz bir tabloyla karlamakta, birbirinin ayn bireylerin oluturduu kme ortasnda ar gc elinde tutan tek bir kii grmekteyiz, ki ilk insan topluluuna ilikin kafamzda yaattmz tasarm bu tabloyu da kapsamaktadr. Daha nce sz edilen tanmlamalar-Oan bildiimiz bu kitlenin psikolojisi, yani bireylerde bilinli kiiliin yitimi, duygu ve dncele-

    77

  • rin ayn dorultuya ynelii, duygusalln ve bilinsiz ruhsalln n plana k, kendini aa vuran istekleri geciktirmeksizin yerine getirme eilimi, btn bunlar bizim zellikle ilk insan topluluuna mal etmek istediimiz ilkel ruh etkinliine gerisin geri dn yanstan durumlardr51

    Bylece, kitleyi, ilk insan topluluunun yeniden bir dirilii gibi grmekteyiz. Nasl ki kitleyi oluturan her bireyde, ilk insan, potansiyel bakmdan varln sdryorsa, rasgele bir insan ynndan da ilk insan topluluu yeniden doup ortaya kabilmektedir. Kitlenin, bireyleri biim ve davran asndan etkileyiinde ilk insan topluluunun varln srdrdn grmekteyiz. Buradan da, kitle psikolojisinin en eski insan psikolojisi olduu sonucunu karmak gerekiyor; tm kitlesel artklar grmezlikten gelerek bireysel psikoloji ad altnda yalttmz ey, ancak ge olarak, yava yava ve nerdeyse hala ksmen kitle psikolojisinden doup km bir zellik tayor. ncelememizde bu geliimin balangl noktasn da belirlemeye alacaz. Biraz dnnce, byle bir savn dzeltilmesi gereken yann grmekteyiz. Hani bireysel psikolojinin de daha ok kitle psikolojisi kadar eskilii gerekiyor; nk ta iin bandan bu yana biri kitledeki bireylerin, tekisi babann, topluluun bandaki kiinin, yani nderin psikolojisi olmak zere iki eit psikoloji vard. Kitlenin bireyleri bizim bugn grdmz gibi baml, ilk insan topluluunun babas ise zgrd. Dnsel eylemleri yaltk durumdayken bile bir gllk ve bamszlk zellii tayordu; iradesi bakalarnn iradesiyle glendirilmek

    78

  • zorundayd. Bundan da, mantk yolunu izleyerek, baba'nm ,Ben'inde pek fazla bir libidosal ynelim bulunmad gibi bir sonu karmaktayz; baba gerekte kendisi dnda kimseyi sevmiyor, bakalanna ancak kendi gereksinmelerinin giderilmesine hizmet ettikleri lde sevgi gsteriyordu. Kendisinden objelere verdii fazla bir ey yoktu. Baba, insanlk tarihinin balangcnda, Nietsche'nin ancak gelecekten bekledii stn insan gibiydi. Bugn bile kitlenin bireyleri nderlerince eit ve adil biimde sevildikleri gibi bir illzyonun varlna (hayal) gereksinme duyar; ama nderin kendisi kimseyi sevmek zorunda deildir, diktatr mizata bir kimse olabilir nder, mutlak bir bensevi
  • o da ud_ur: lk insan topluluunun atas oullarn direk cinsel igdlilerine doyum salamaktan alkoymutur; onlar cinsel ynden bir perhiz hayat yaamaya, dolaysyla onlarn gerek kendisine, gerek birbirlerine ancak engellenmi cinsel igdlerden doup kabilen duygusal ynelimlerle balanmaya zorlamtr. Adeta zorlayarak, bir kitle psikolojisi ierisine itmitir onlar: Kendi cinsel kskanlyla hogrszl, nihayet kitle psikolojisini yaratan etken rol oynamtr52

    lk-babann yerine geen kimse iin de bir cinsel doyum olana varln srdrm, bylece o da kitle psikolojisinln dna kmasn salayan bir kap bulmutur kendine. Libidonun kadna taklp kalmas

  • ynde geirdii biim deiikliinden baka bir ey deildir. lk insan topluluunun bir sonraki biiminde, yani totem temeline dayal klanlarda bile bu deiiklik, klann varlnn koulunu oluturur ve tm sosyal ykmllklerin temelinde sakl yatar. Doal bir kitle karakteri tayan ailedeki yokedilmez gcn kayna da, bir kitlenin ortaya kabilmesi iin zorunlu koulun ailedeki varl, yani baba tarafndan tm aile bireylerinin eit sevgiyle sevilmesidir. Ancak kitleyi gtrp ilk insan topluluuna dayamann salayaca yararlar, bu kadarla bitmiyor. Byle bir giriimin ipnoz ve telkin gibi bilmecemsi szckler gerisinde sakl yatan kitle oluumundaki o henz anlalmadk esrarengiz yne de k tutmasn bekleyebiliriz. Ve yle sanyorum ki, bu umudumuz boa kmayacaktr. pnozda dorudan doruya tekinsiz bir taraf bulunduu anmsanacaktr; bu tekinsizlik de, bir vakit insann kendisine pek aina bulunup imdi geriye ittii eski bir nesnenin varln gsterir53 Bir ipnoz olaynn nasl baladn dnelim. pnotizr, denek karsnda esrarengiz bir gle donatldn ileri srer; yle bir gc ki. denek'in istemini (irade) ortadan silip atmakta ya da, bir baka ,syleyile, denek ipnotizrn bunu yapabileceine inanmaktadr. Halk arasnda hayvan-sal manyetizma diye ad geen bu esrarengiz gcn, ilkeller tarafndan tabu'nun kkeni diye baklan, kral ve kabile reislerinden kaynan alp, bu kiilere yaklaacak herkes iin tehlike yaratan gten (mana) bakas olmamas gerekir. te kendi anlat-

    tna gre, bu gc elinde tutar ipnotizr. Peki, ad geen gc sergilerken nasl bir yol izler? Kendi

    8 1

  • gzlerinin iine bakmaya arr denek'i, onu bu karakteristik yoldan ipnoz durumuna geirir. Ama kabile reisinin grnm de kabile mensuplar iin yine yle netameli ve katlanlmaz bir durumdur, ki daha sonralar Tanr'nn grnmnn de lmller iin ayn zellii tadna tanklk etmekteyiz : Tanr'y grmeye katlanamayaca iin, Musa. bile kavmiyle Yehova arasnda arac roln oynar: Tanr'nn yanndan dnd vakit nurlanm yz l l parlar, yani ilkellerdeki arac kiilerde54 karlald gibi Mana'nn biraz Musa'ya gemitir.

    Bir kiiyi ipnotize iin daha baka yollar da vardr; ama bunlar yanltc olup, birtakm fizyolojik kuramlarn domasin hazrlamtr. Ad geen yollara rnek vermek istersek, ipnotizrn denek'i gzlerini dikip parlak bir nesneye baktrmasn ya da monoton bir sese kulak kubarttrmasn syleyebiliriz. Gerekte bir tek amac vardr bu yntemlerin : Bilinli dikkatin oyalanmas v e denetim altma alnmas. Sanki ipnotizr denek'e: Bundan byle ahsmdan baka bir _ey dnmeyeceksiniz, benim dmda btn dnya artk ilginliini yitirmitir sizin iin! yollu bir direktif vermitir.

    !pnotizrn kalkp denek karsnda byle konumas, teknik bakmdan uygun dmez elbet; byle bir konuma denek'i bilinsiz tutumundan syrp alr ve ipnotizre kar bilinli bir direni durumuna sokar. Ancak, ipnotizr, bir yandan denek'in bilinli dnn kendi gtt amalar zerine yneltmekten saknr; te yandan denek'i oyle bir etkinlik ierisine daldrr ki, denek dnyayla tm ilgisini yitirir ve bunun sonucu bilinli bir aba har-

    82

  • camakszn . gerekten tm dikkatini ipnotizrn ahsnda toplar, ipnotizr karsnda rapport denilen aktarmsal bir tutum ierisine srklenir. pnotizmada izlenen dolayl yntemlerin tpk nktede bavurulan teknikler gibi salad yarar, ruhsal enerjide bilinsiz olaym akn sekteye .uratacak dallar nlemektir ve gzlerini dikerek denek'i belli bir nesneye baktrmak ya da elini onun vcudunun baz yerlerinde gezdirmek gibi dolayl yntemlerin hepsi de nihayet bu amaca ulatrr biziss.

    ok vakit ipnotizmann banda denek'e verdii uyuma buyruuyla, ipnotizrn, anne ve babann yerini aldn Fercnczi doru olarak bulgulamtr. Biri anneyi model alan yze glc ve gnl okayc, tekisi babay model alan gzda verici diye ipnotizmay ikiye ayrmak gerektii kansndadr Ferenczi . Ancak, ipnotizmada, denek'e yneltilen uyuma buyruu da, tm ilgisini dnyadan ekip ipnotizrn ahs zerinde toplamaya onu davetten baka bir anlam tamaz; nitekim, denek de sz konusu buyrua byle bir anlam verir: nk ilginin d dnyadan ekilip alndr ki, uykuya psikolojik karakterini kazandrr ve uykunun ipnoz durumuyla akrabal yine buradan gelir.

    Demek oluyor ki, ipnotizr baz arelere bavurarak denek irisinde sakl yatan arkaik mirasn bir parasn aktif duruma geirir. Bu miras ocuun anne ve babasyla ilikisinde de kendini aa vw-ur, babayla ilikide bireysel bir dirilie konu edilir; ocuk tarafndan babaya, karsnda ancak pasif -masoist bir tutum taknlabildii , iradesi nnde

    83

  • z iradenin yitirildii, tek bana gzne gzkmenin tasalandrc bir cesaret rnei sayld ar gl ve tehlike1i bir kii gzyle baklr. lk insan topluluundaki bireylerin ilk-baba'yla i likilerini ancak bu tarzda tasarlayabilmekteyiz. Daha baka tepkilerden b