G Ü N L Ü K M Ü S T A K İ L S! Y AS ! G A Z E T

Müdür ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL TOĞAN Kuruluş: 1961

Pazar16

M A R T 1968

KATI: 15 Mildir

SAYI: 667 YIL:

BastMıg! Ter: "BOZKCRT* Baatmevt Asmaltt No. 73 - F. K. SZ4 - M . BMH

L e f k e ş a — K t b ^ t a .

T ü r k i y e , K ı b r ı s i ç i n h a r p e d e b i l i r

Şimdi Batidaki Umumi Kanaat Bu Merkezdedir

tMGiUZ VE AMERİKAN GAZETELERİ DURUMUN VEHAMETi ÜZERİNDE CİDDÎ OLARAK DURUYORLAR

Mthington, 16— Ame- ^Mefk&n umumiyesini Zu) eden başlıca konu- M hMmda Kıbrıs mese- *1; Emektedir. Birleşmiş

rdeki Türk Başde- SeyfuHalı Esin'in gün evvet Kıbrısa

j. yaptigt bir konuşma . taraftan Amerikan ba- ı diğer taraftan da Ame

:iyM! efkârını meş-

Kıbrts mev- : ettiği po!iti- ' olduğuna işa

Amerikan siyasîTürkiyenin Kıb-

harbedebilecek bo­

durumda olduğunu ileri sürmekte ve bu hususta yapılan beyanların bir harp kokusu getirmekte ol duğunu iddia etmektedir­ler.

Amerikan basını da ayni kanaattedir. "The New York Times" "Washington Post" gibi büyük Ameri­kan gazeteleri Türkiyenin dikkatle mütalâa edilmesi l&zım geldiğini belirtmekte ve Kıbns ihtilâfının Türki yenin tasvibi alınmadan halledildiği takdirde, duru­mun çok vehim bir safha­ya intikal edeceğini yaz- maktadrlar.

YÜKSEK KADEMEDEKİ TOPLANTI İÇİN

RUSYA YENİ İLERİ SURDU

15- Bugün Rusya R#trt BakMhRnda tertipte Mbtr bamn konferansında,

bir topiantt Sovyet

yeni tektif-

FRANSA DIŞİŞLERİ BAKANI BEYANAT-

Pvts, 15 - Fransa Dikler) Mam Ptney bugün verdiği

ttt, M<mU4da Birieşik DifHşieri Bakam John

DuHM, Britanya D.3İ.3- kMt 8tiwyn Lloyd iic ' münkereierde büyük-

! mevzuunda tanı vantdıgını a$tk

m eden büyükier kon-

da üs Dışişieri *arar-

) NATO iiyeü devtetiere u- beyan etmiştir.

ler ileri sürülmüştür. Dört m ad deden İbaret olan bu teklifler üzerinde yorumlar yapılmamak tadır.

Sovyet Rusyanın. ileri sürdü­ğü yeni teklifler arasında, ya­bancı üster mevzuu gelmekte­dir kİ. bu hem NATO'yu heır de Batılı devletleri düşündüre cek en önemli tekiifierden bi­ridir. Sovyet Rusya yabancı jevietierin başka devletlere ait topraklarda üsler kurutması­nın yasak editmesini İstemek­tedir.

Ruslar aynı zamanda Roket mevzuunun da kontrolünü İste mekte ve bu mevzuda müzake- reler yapılması lüzumunu ileri sürmektedirier.

ikinci bir Birleşmiş Millet­ler kurulması mevzuunda Rus ya tarafından ileri sürülen tek- ifleri Batılı çevreter çok mâ-

nidar bulmaktadırlar. Buna rag men Birleşik Amerika tarafın­dan ileri aürüien tekliflere Rus tekliflerinin uymakta olduğuna da işaret olunpıaktadır.

Güvenlik MeselesidirAmerikan siyasî çevrele­

ri Kıbrıs meselesinin Türki ye için bir güvenlik mese­lesi olduğunu tebarüz e t­tirmekte ve adada Türkler dahi bulunmamış olsaydı, Türkiyenin yihe ayni şekil de hareket edeceğini ileri sürmektedirler. Bu durum karşısında Amerikadaki ha

vanın çok elektriklenmiş ol duğu belirtilmekte ve Arne rikan hükümetinin insiya- tifi ele alarak vaktinde te­şebbüste bulunmasını be­lirtmektedirler.Diğer taraftan İngiliz ef­

kârı umumiyesi de ayni en dişeyi izhar etmekte ve du­rumun nezaket ve ciddiyeti üzerinde durmaktadır.

Atatürk ün Adanaya Gelişinin35 inci Yıi Dönümü

Adana, 15 - (YAYIN) Aziz Atatürk'ün Adanaya gelişinin 35 inci yıldönümü bugün par­lak bir merasimle kutlanmıştır.

Atatürk'ün Adanaya gelişin­de ikamet etmiş oidugu şimdi­ki Sıtma Savaş binası önünde saat 10 da yapılan merasimde Mebuslar, Vali ve Belediye Re­isi, sivil ve askeri erk&n, siyasi parti mümessilleri, ilk, orta ve Teknik okulları izcileri, öğret­menler ve kalabalık bir halk topluluğu hazır bulunmuştur.

Merasime istiklâl Marşı ile başlanmış, kız ve erkek talebe- er tarafından şiirler okunmuş­

tur. Daha sonra merasimde ha zır bulunanlar tarafından Ata­türk'ün yatmış olduğu oda zi­yaret edilmiştir. Müteakiben Atatürk anıdma gidilerek say­gı duruşunda bulunulmuş ve anıta getenkier konulmuştur.

Mehter TakmuPakistan'aGidiyor

Ankara, 15 - (YAYIN) Kar deş ve müttefik Pakistan mil­letinin 23 Mart ta kutlanacak Cumhuriyet Bayramı merasimi ne katılmak üzere 140 kişilik bir Türk müfrezesinin hava kuvvetlerimize mensup uçak- laria, önümüzdeki günlerde Ka raşi'ye hareket edeceği öğrenil­miştir.

Geçen sene Edinburg festlva tinde büyük bir alâka uyandı­ran 60 kişilik Mehter takımı iie 33 er kişilik asker! bir boru ve Harp Okulu gösteri takımiann dan başka, Karaşi'ye ayrıca Bursa'nım kılıç ve kalkan ekibi de gitmektedir.

YENİ LÜBNAN K A B İ N E S İ

KURULDUBeyrut, 15 — Yeni Lübnan

Kabinesini yine Sami El Sulh kurmağa muvaffak olmuştur. Sami Ei Sulh Kabine üyelerini ondörde yükseitmlş bulunuyor. Bilindiği gibi eski Lübnan Ka­binesi sekiz üyeden teşekkül e- diyordu.

Eisenhower MacMiHanı davet ettiNew York 16— Başkan

Eisenhower ingüiz Başve - kili Mac Millan'ı Vaşingto- na davet etmiştir. Görüş­me 9 Haziranda vukubula-

İran varis bir erkeh çocuk doguramadıgt İÇİ" Şah­tan ayrılmak mecburiyetinde kalan Kraliçe Süreyya h&disesl günün mevzuu olmakta devam ediyor.

Resmimiz, Şah İle Süreyyayı mesud günlerinde bir gezi esnasında tesblt etmektedir.

TAN CUMHURBAŞKANI İSLÂM BLOKU KURULMASİNİ TEKLİF ETTİ

Teklif Türkiye ve bazı İsiâm Devietieri tarafından müsbet karşıtandı

P*M*taa Cum- rtj? EkseMüs İskender

içindemen tü r ^ durumu tah- ' btvanL. ? ?M'!er arayan -httr b"*"amuştur. ts- ' Arap

^ arasındaki - Mr maht

^uguna İşaret tslAm mem

) . ^ ^Mda işbirii-''

eden PaL tehiike-

^ Müstüman geçmeRi

Mht, Z ' ve ez-

<"* stokun mey-

Mr Btot; takdirde.

^ tehdit edeo tehi!

sına taraftar olmuştur.Diğer taraftan İran, Ürdün

ve Irak İle Lübnanda da bu

TAM BİR KRAL GİBİ

J?""* Geçektir." *" Müsiü-

ti-

- tteviet-!tode meyda

'thtriiiTT"", t***"'"* eden

A & f " " "^ ^ u r b a ş k t M ts-

Mr

! ta(is l.^H*" "k ir TU-

8abıh Kral Faruk, hafta <o- nutatlMn), Monako'da geçir­t t i r . Faruk. Cumartesi yeçe- ^ Monako'nun lüks lokantala- tnm M rinde yemek yemiştir.

.YedlU yemekler arasında a düzine kurbağa bacağı da var­dı! Lokantadan ayn irken, Fa­ruk: "Tanı Mr Kral gtbl ye­mek yedim" demiştir.

tektifin iyi karşıiandıgma İşa­ret olunmaktadır. Mısır ile Su­riye bu teklif etrafında henüz bir açıklamada bulunmamışlar­dır. Yeni Arap Cumhuriyetinin bu teklif karşısında takınaca­ğı tavır merak ve alâka ileoek.enmektedir.

Tekiif etrafında henüz resmi bir açıklama yapılmış değildir. Resmi makamiar bu teklif kar- şmtnda teklifin müsait karşı­landığını beyan etmekle yetin­mektedirler.

Amerikada Çocuk Pazarı

Vaşington, 15 - (R ): Bir Amerikan hükümet sözcüsü Amerikada şantajcıların se­nede on bin çocuğu, çocuk­suz çiftlere satmakta oldu­ğunu açıklamıştır. Sözcüye göre, her çocuk için 4500 do iar ödendiği vaki olmuştur.

Amerikanın Sıhhat ve İç­timaî Muavenet Bakanlığına bağlı Bayan Mildre Amold, babalan belli olmayan ço­cukları şantajcıların yalnız hastahane ücretlerini ödeye rek aldıklarını ve gizli ço­cuk pazarında sattıklarını söylemiştir.

Arab Federasyonunu Krai Faysa! İdare Edecek

FEDERAL HÜKÜMETİN ANAYASASI İKİ GÜNE KADAR NEŞREDİLECEK

Bağdat 15 (R) İrak *!e Ürdün arasında kurulan Federal Arab hükümetinin başına İrak Kralı Hüseyin Faysalın getirileceği kuv­vetle tahmin edilmektedir.iki memleket temsilcileri

arasında yapılmakta olan müzakereler sona ermek üzeredir. Bu münasebetle­rin sonunda Federal Arab Hükümetinin anayasası resmen neşredilecektir.

İyi haber alan çevreler federal Alman hükümeti­nin iki başşehri o acagmı müşterek bir bayrak ile or­duları kurulacağım w va­tandaşlarının Arab tabaı olacaklarını bildirmektedir.

ler.Hükümetin icra heyeti­

nin bajşma İrak Kralı Fay­sa! getirilecek ve bu heye­tin andlaşmalar imzalamak harp ıl&n etmek gibi salâhı yetleri olacaktır. ______

çaktır.MacMillan 8 Haziranda

yapılacak mükâfat dağıtı­mı töreninde hazır bulun­mak üzere İndiana eyaleti nin Grencestle şehrindeki Depauw üniveristesi Rek­törlüğü tarafından davet edilmiş bulunmaktadır.

Bu davete sebeb MacMil- lan'm indianada?bir Ameri kan vatandaşı sayılması ve büyükbabasının bu üniver­sitede tıb tahsilini yapmış olmasıdır. Başkan Eisen- hover bu fırsattan faydala. narak, dünya meseleleri ve bilhassa Batı ile Doğu ara smda yüksek kademede konferans konusu etrafın­da görüş teatisinde bulun mak üzere MacMillan'ı Vaşingtona davet etmiş ve bu davet kabul edilmiştir.

MUM Müdafaa Vekili Ethem Menderes, dün facia mahaiiin- de tetkiklerde buunmuş veilgi tilerden İzahat almıştır.

Milli Müdafaa Vekili, Kurtarma gemisinde İzahat aiırken görülmektedir.

Sumatrada İ50 Bin Hükümet Askeri Âsiier Safına Geçti

Â8İierin Batılı Devietierden Temin Ettikleri SilâMan Kutlandıkları İddia Ediliyor

Singapur, 15 - (R ) : Su- matradaki âsi kuvvetleri, Merkezi Endonezya hükûme tinin üç uçağını düşürdükle rini ve üç gemisini de hasa­ra uğrattıklarını iddia et­mişlerdir.

Padang radyosunun bil­dirdiğine göre, Sumatraya atlayan 600 EndonezyalI pa­raşütçü yere inmeden âsi kuvvetler tarafından öldü­rülmüşlerdir.

Endonezya gazeteleri ire, Sumatradaki âgilerin SEA- TO devletlerinin verdikleri silâhlan kullanmakta olduk lannı iddia etmekte ve bu silâhların Avustralya hava kuvvetlerinin armasını taşı­yan tayyareler tarafından havadan atıldıklarını bildir­mektedirler.

Sumatrada Atjeh kazasın­da bulunan 150 bin merkezî Endonezya askerine, Sumat­raya çıkan hükümet kuvvet­lerini öldürmeleri emri ve­rilmiştir. İyi haber alan kay naklardan öğrenildiğine gö­re Atjeh kazasında bulunan hükümet kuvvetleri âsiler safına geçmek üzeredir.

Sumatradaki muharebeler Endonezyayı hergün biraz daha Batılılardan uzaklaş­tırmaktadır. Cumhurbaşkanı Sukarno'nun yarın iki mü­him beyanat yapması bek­

lenmektedir. Bu beyanatlar da Batılılara hücum edilece­ği kuvvetle tahmin edilmek tedir.

Almanya Meselesi İnceienmelidirBonn, 15- (R ) : Bugün

Bönda resmen açıklandığına göre Batş Almanya, elinde­ki bütün imkânlarla Alman ya meselesinin yüksek ka­demede bir toplantıda halle­dilmesi için çalışacaktır.Yapılan beyanatta, Alman

ya meselesi gibi mühim bir konuyu ihtiva etmeyen bir gündemle oturumuna başla­yacak bir yüksek kademede

ki toplantının başarısızlıkla neticeleneceğini iddia et­mektedir

Beyanat, bu iddianın si­lâhsızlanma mevzuunun ih­mal edilmesi manasına alın­mamasını hatırlatmakta ve Alman hükümetinin, yüksek kademede bir toplantının daha eVvelden iyice hazır­lanması lâzım geldiğine inan dığını bildirmektedir.

Susuzluktan Yanan KöylüKüçük Kaymaklının bazı

mahalleleri ile Hamit Mandreste akar su bulun­mayışı bu yerlerde ikamet edenlerin uzun zamandan- beri şikâyetlerine sebeb ol­muş, fakat yapılan bütün şikâyetler neticesiz kalmış tır.

Cuma günü Hamit Mand reste yapılan bir toplantıda bu iki köy sakinleri, arala­rında bir heyet seçerek Kaza Komiseri ve Su Daire si Müdürü ile görüşmek için heyete salâhiyet ver­mişlerdir.

Hamit Mandres muhtarı İsmail Efendi, Küçük Kay maklıdan Saffet Hüdaver di ve Derviş Mustafa Süt çüden teşekkül eden hey'et mes'ul makamla bir mülâ- kat yapacak ve köylülerin şikâyetini bildirecektir.

KAÇAKÇI BİR YUNANLI DAHAAntalya, 15 — Meis ada­

sından Türkiyenin Kaşkaza sına kahve kaçırmakta olan Mavrık adındaki bir Yunan lı jandarmalar tarafından yakalanmıştır.

Yunan kaçakçısı 50 drah­mi mukabüinde başkaları hesabına kaçakçılık yaptığı­nı itiraf etmiş, Yunan ada­larında büyük bir açlığın hü küm sürdüğünü söylemiştir. Yunan kaçakçısı sorgusunu müteakip tevkif edilmiş, dört tonluk kaçakçı motörü ise müsadere olunmuştur.

M a c a r L i d e r t e r i n e N e 0 ! d u ?Nevyork, 15 — Birleşik

Amerika dün Macar makam lannı "âkıbetleri hakkında şimdi gizlice karar verildi­ği tahmin edilen 95 hürriyet ihtilâli liderinin ne olduğu­nu bütün dünyaya bildirme

ye icbar etmiştir.Birleşmiş Milletlerde,

Birleşik Amerika Büyükel­çisi Henry Cabot, Lodge, sabık Başvekil Imre Nagy Tümgeneral Pal Palter. Tümgeneral istvan Kovecs

TÜRKİYENİN YARDİM TALEBİ MÜZAKERE EDİLDİ

Vaşington, 15 — Türkiye Büyükelçisi Suat Hayri Ür­güplü bugün Amerika Hari­ciye Vekili Yardımcısı Wil-

Poiis Müdürü İstila EttiParis 15— Perşembe gü

nü binlerce polisin Emni­

yet Müdürlüğü ve Parla mento önünde yaptıkları gürültülü nümayişten son­

ra Paris Emniyet Müdürü Andrew Lahillone bu gün istifa etmiştir.

mesele ile ilgili olarak bu gün ikinci defa toplanmış ve bir rivayete göre, İç işleri Bakanı Murice Bour- ges—Maunory de istifasını vermiştir. Fakat Başbakan Gaillard'm bu istifayı ka­bul etmediği ve Bakanı istifasını geri almağa razı etti

Fransız kabinesi de bu, ği ilâve edilmektedir.

Ham Rountree'yi ziyaret ede rek, karşılıklı güvenlik prog ramı dahilinde Türkiyenin yardım taleplerini müzake­re etmiştir. Anlaşıldığına gö re iki diplomat aynı zaman­

da Pakistan Başvekilinin ge. çenlerde "Batılılar Keşmir

meselesinin halline yardım etmezlerse Pakistan dış si­yasetini gözden geçirmek zo nında kalacaktır." yolunda sarfettigi sözleri gözden ge­

çirmişlerdir. Bilind'ği gibi. Türkiye Pakistan Bağdad Paktı âzası bulunmaktadır.

Sandor Popacsı, Domink Kosary ve diğer on altı şa­

hıs hakkında 11 Şubatta yapılan müracaatın defalar ca tekrarlanmasına rağ­men cevapsız bırakıldığım açıklamıştır.

Lodge, bütün dünya in­sanlarının bu Macarlar hak kında cevap beklediklerini söylemiştir.

Birleşik Amerikanın 11 Şubatta Macar makamları­na gönderilmiş olduğu mek

tup dün açıklanmıştır. Bu mektupta Birleşik Ameri ka 1957 Macar ihtilâlinde

rol oynamış Macar liderle­rinin akıbetleri hakkında bilgi verilmesini istemekte ve verilecek bu bilginin Ma caristandaki halihazır du­

rumun ne olduğunu açıklı- yacağı gibt, Macar makam, larının bu şahıslar hakkın daki halihazır, niyetlerini bekliyen milyonlarcra İnsa. nı da aydınlatacağını belirt inektedir.

SAYTA2( B O Z K U R T)

6WM/;P S en F e d a k â r t ık : TAKStMBir taraftan Londrayı ziyaret et­

miş otan Türk Pariâmento heyeti, di­ğer taraftan da Birleşmiş Miiietier nezdindeki Başdelegemiz Seyfullah Esin hafta içinde Kıbrısla iigiii çok mühim beyanlarda bulunmuşlardır. Gerek Londrada, gerekse Ne w York ta yapılan beyanian ele aldığımız zaman Kıbrıs mevzuunda Türkiye- nin karariı oiduğu bir kere daha or­taya çıkmaktadır.

Türk Miiietinin ve l'ürk Devie- tinin görüşlerini aksettiren bu beyan iar, Kıbrıs Türk cemaatının da görüş ierine tercüman oimaktadırt. Türkiye nin Taksim fikrinde İsrar edişi Kıb­rıs Türk cemaatının hayatiyeti ve bu ada üzerinde "var oimak" ideaii için en kutsi bir harekettir. Siyasî açıdan Kıbrısla Türkiyenin mevcut bağlarının Enosis veya Muhtariyet ile koparılması istenmektedir. Fakat Türkiye hiç bir zaman buna riza gös termiyecek ve icabı halinde Kıbrıs için harbe girişmekten de geri kaimi yacaktır.

İstanbul MiHetvekillerinden Naz iı Tiaber*in Londra'da B.B C. Radyo­suna verdiği mülâkattan da anlaşıl­malıdır ki, Türkriye Taksim'den baş ka bir hal çaresini asla kabui etmiye çektir. Nazlı Tiaber'in de işaret et­tikleri gibi Batı Dünyası ve Mütte­fiklerimiz bunu böyle kabul etmeii ve politikalarını buna göre ayarlama hdırlar

Türkiye Kıbns ihtilâfını barış yolu ile halletmek azmindedir. Fakat Yunanistanın çıkardığı engeller bu na mani olmaktadır. Yunanistan Kıb rıa halkı için ne self-determination

ve ne de hürriyet istemektedir Yuna nistanm en büyük gayesi self-deter­minasyon perdesi altında Enosis ide­alini tahakkuk ettirmektir. Fakat Türkiye buna hiç bir zaman fırsat vermiyecek ve Britanya hükümeti dahi Enosis'e doğru bir adım attığı takdirde 'D ur!" diyecektir.

Muhtariyet mevzuunda Naziı Tlaber'e sorulan suali verilen cevap yerindedir. Bu cevap 120 bin Kıbrıs Türkünün görüşünü aksettirdiği için Tlaber'e karşı medyunu şükran olduğumuzu belirtmek isteriz. Muh­tariyet oyalayıcı ve mahvedici bir oyundan başka başka bir şey değil­dir. Muhtarriyet bizim için Enosis kadar tehlikelidir Bu memleketle Muhtaryet rejimi kurulduğu tak­dirde, çoğunluğa boyun eğmekten kendimizi kurtaranuyacağımız bir hakikattir. Hiç bir zaman asırlık Yu­nan düşmanlığının insaf ve merha­metine terkedilmek istemiyoruz Çün­kü biliyoruz ki, en kısa bir zaman içinde bu memlekette yaşıyan 120 bin Türkten en küçük bir eser da­hi kalmıyacaktır.

Kıbns meselesinde son fedakâr­lığımızı yaparken Muhtariyetin söz konusu olamıyacağını artık Britanya nın anlaması icabetmektedir. Muhta riyet bizim için bir felâketler man­zumesinden başka bir şey değüdir. Hiç bir zaman ve hiç bir şekilde bu memlekette Muhtariyet rejiminin tahakkukuna imkân ve fırsat vermi- yeceğiz. Bu mevzuda bizim de karar­lı olduğumuzu Britanya Hükümeti anlamalıdır.

BOZKURT

D a n y o B a s m ı

Ketpetotota o ^ ^

ENTERESAN § KÖSE :

"Buggam Şatosu" E S R A R !W)İND1GİM araba Buggam

Şatosuna giden uzun ve kasvetli yola girdiği za­

man akmamın gölgeleri inme­ğe başlamıştı.

Tam yola girdiğimiz sırada korulukta akisler uyandıran bir haykırış çınladı. O esnada pek aldırış etmedim. Bunun İn­sanın böyle bir yerde, böyle bir zamanda İşitmeği tabii olan akisler uyandı net çığlıklardan biri olduğunu düşünüyordum.

Yaradılış itibariyle kat'iyen asab! değilimdir fakat etrafım da insanın içinde bir korku his si yaratacak pek çok şey var­dı. Şato ingüterenin en ıssız yerinde, bataklıklar arasında kurulmuştur. Kilometre kare başına yarım tane düşen aha­li, kurbağa ve sinek avlıyarak sefil bir hayat sürer.

Yolun iki tarafında sarma - şıklarla birbirine girmiş olan, baykuş dolu korular uzanıyor­du. Yandan yana yarasalar u- suyordu. Hava bataklıktan ve koruluktaki zehirli otlardan 51 kan gazlarla ağırlaşmıştı.

Yol biraz sonra üzerini fun­da bürümüş bir çimenliğe açı] dı ve alaca karanlık içinde şa toyu gördüm, harap bir bina. Kulesindeki pencerede sönük bir ışık yanıyordu. Damda otu ran bir sıra baykuşun hüzün­lü bağırışlarından ve şatoyu sa ran hendeğin İçindeki kurbağa ların vıraklamasından maada, etraf çok sessizdi. Arabacı ben yere iner inmez geri döndü ve kaçarcasına uzaklaştı.

ADAMIN korkaklığına ne şeti kahkahalarla gülerek (Ka ranlıkta neşeti kahkahalarla öy le bir gülmek huyum vardır) kapıya gittim ve çıngırağın ipi ni çektim. Çıngırağın akisleri­nin binanın ta uzaklarında git gide söndüğünü işitebiliyor dum. Sonra her yer sükûta gö müldü. İçerisini dinlemek İçin kulağımı kapıya dayadım ama büyük ıstırap çeken bir insanın iniltilerine benzeyen bir inilti den başka bir şey duymadım. Bu sefer kapının ağır tokma­ğını kaldırdım ve gürültüyle kapıya vurdum.

Htk&yenin burasında belki de okuyucularıma (beni dinle miyecek kadar ödleri kopmaz­dan evvel) kasvetli bir Kasım akşamında Buggam Şatosunun kapısında ne aradığımı anlatır sam iyi olur.

Bir sene evvel şatonun hail hazırdaki sahibi Sir Jeremv Bugam'la beraber onun Kail - fomiyadaki çiftliğinin veran - dasında oturuyorduk. Benim in san üstü, tabiat üstü hAdisele re inanmadığımı öğrenen Ba- ronet, Ingiltereye döndüğümde Kasımın on beşinci gecesini Buggam Şatosunda geçirmemi eöy'edi. Şato hortiaklıymış ve asıl olanlar o gece olurmuş. Şa toda sadece Horrod isimli ih­tiyar bir uşak varmış. Slr Je- remy*ye şatosunu ziyaret ede- cezimi söyledim, o da Horrod'a mektup yazıp bunu haber ve­receğini söyledi. İşte buerün de Kasımın on besinci günü - nün akşamıydı.

TOKMAĞIN akl-lerl henüz sönmeden İçerde sürüklenen a- yak şeşleri ve zincirli sürgüle­rin açıldığını duydum. Kapı a- çıldı. Eşikte, elinde şamdan,

bir adam duruyordu. Bunun İh tiyar Horrod olduğunu anla - dım.

Horrod bir tek kelime bile söylemeden, içeri girmemi işa ret etti. H&lâ konuşmadan pal tomu ve şapkamı aldı, ve beni herhalde şatonun yamek sa­lonu olan büyük bir odaya gö­türdü.

Yaradılış itibariyle hiç de a- sab! değilimdir, (zannedersem bunu daha önce de söylemiş - tim) bununla beraber bir tek mumla aydınlanan salonun ge nişliginde, boş evin sessizliğin de ve bilhassa konuşmayan u- şagın soluk yüzüyle dalma göl geleri ariyan ve büyük bir deh şet içinde yaşadığını belli eden gözlerinde içime huzursuzluk veren bir şey vardı. En yüksek ve neşeli sesimle:

— Sir Jeremy sana gelişimi haber vereceğini söylemişti, de dim.

Horrod cevap olarak parma gını dudaklarına götürdü ve o zaman onun sağır ve dilsiz ol dugunu anladım. Sinirli bir in san değilimdir (Bunu daha ön ceden de söylemiş miydim?) ama o boş evdeki yegâne arka daşımın sağır ve dilsiz olduğu nu anlamak içime soğuk bir ürperti verdi.

Horrod önüme soğuk bir et­li börek, soğuk kaz eti, biraz peynir ve bir sürahi elma şa­rabı koydu. Fakat bende iştah filân kalmamıştı. Kaz etini yc dim, ama etli böreği bitirdik­ten sonra canımın başka bir şey istemediğini gördüm ve pey niri hiç zevk almıyarak bitir­dim. Elma şarabının da ekşim si bir tadı, vardı. Horrod sü­rahiyi iki defa daha doldur - duktan sonra artık içamedim.

YEMEKTEN sonra Horrod beni yukarıya gelirken pence­resinde ışık yandığını gördü­ğüm kuleye götürdü.

Burası bir oturma odası ve yatak odasından ibaretti. Uşak yanımdan ayrıldı ve sürükle - nen ayak seslerinin koridor bo­yunca akisler uyandırdığını işittim. Belki de bana öyle gel di. ama o ayrılır ayrılmaz bir inilti duyar gibi oldum. Odanın bir duvarında dar bir dolap tan çıktığım zgnneder gibi ol­dum. Aslında korkak bir adam değilimdir, (inşallah okuyucu­larım buna inanacak kadar ki barlık ederler), bununla bera­ber o dolabı açıp da içine bak madım. Hemen ateşin başında ki büyük koltuğa oturdum. O zaman şöminenin üzerinde du­ran mektup gözüme itişti. Mek tup Sir Jeremy Buggam'dandı ve bana hitaben yazılmıştı. Şöy te diyordu:

"Sevgili Digby,"Buggam Şatosuna gideceğin

den ve Horrod'un seni şatonun yegâne döşeli dairesi olan ku teye götüreceğinden eminim. Bunu onun için yazıyorum.

"Elli sene evvel 15 Kasım gecesi dedem senin şimdi otur duğun odada kuzeni Sir Dug- gam Buggam tarafından öldü­rülmüş. O zaman 22 yaşında bir genç olan Horrod kuleye çı kınca dedemi kanlar ve İskam bil kâğıtları içinde Sir Dug- °ram Buggam'ı da elinde kan'ı bir bıçak, sızmış bir halde bul­muş, Sir Duggam Buggam a-

sılmış. Asıldığı gün giydiği pe ierln ve taktığı maske sağta - raftaki dolapta duruyor. On beş Kasım gecesi saat on ikide Sir Duggam Buggam pelerini giyip maskeyi takarak dolap­tan çıkarmış. Hayırlı geceler, dostum. Jeremy Buggam."

MEKTUBU bitirdiğim za­man ne hale geldiğimi tasav­vur etmeyi Okuyucularıma bira kıyorum. Ancak bir müddet sonra ayağa kalkabildim ve şam dan ı elime alarak geri gert yatak odasına doğru gitmeğe başladım. Bu sırada dolaptan iniltiye o derece benzer bir se da çıktı ki o vak a ite yüregl- da çıktı ki geri gidişimi adam akıllı hızlandırdı. Yatak oda­sına girince hemen şamdanı söndürdüm ve yatağa girip yor gam tepeme kadar çektim.

Orada her sadayı dinliyerek nekadar yattım, bilmiyorum. Sükût mutlaklaşmıştı. Zaman zaman uzaktan bir baykuş se 3İ duyuyordum. Bir keresinde de aşağıdan sürüklenen bir zin cir şakırtısı geldi. Biraz son­ra artık iyice hassaslaşmış otan kulağım, köy kilisesinin kule­sindeki saatin gece yarısını vurduğunu duydu.

Saatin on ikinci darbesinde, öbür odadaki dolabın kapısı a- çıtdı. Bunu nasıl bildtgimi sor­mak beyhudedir. Göremezdim, ama, sc3İni işittim yahut da işitmedim de sezdim. Saçlarım - hepsinin - kafamda dimdik olduğunu hissediyordum. Yan­daki odada bir mevcudiyet ol­duğunun farkmdaydım, insan veya canlı bir mahlûk demiye- cegim: Bir mevcudiyet. Bir mevcudiyetin yanındaki odada yatmış olanlar benim ne his­settiğimi anlıyacaklardır. Sti - rüklenen ayak sesleri duyar gl bi oldum.

ŞtMDİ saçtarım şakuli ol - muştu. Okuyucu İsterse bent ayıplayabilir. Derken aşağıda, binanın içinde bir yerde mus tarip bir ruhun ecel feryadını andıran uzun tiz bir feryat koptu. İşte o zaman tabanları yağlamağa karar verdim. Ora da kalıp da ne olup bittiğin) görmem icap edip etmediği meselesini müzakere etmiyece- gim. Yegâne düşüncem oradan çıkmak, hem de çabuk çıkmak tı. Kulenin penceresi yerden 25 ayak yükseklikteydi. Kendt mi oradan aşağıya attım ve çtmentiğe düştüm. Araba yolu nu altı adımda geçtim ve köye kadar beş mittik yolu üç daki kada katettim. Bu, hiç olmaz­sa histerimin mübalâğasıb bir tarifidir. Betki aslında daha faz la sürmüştür. Küçük Buggam köyünde, Buggam Arması ha­nının kapısına varıncaya kadar htç durmadım.

Ertesi sabah kırağlı bir Ka­sım sabahının güneşi İçinde, yedi silindiril bir otomobille, yanında altı tane polis ve bir doktor olduğu halde şatoya döndüm. Ne kadar da fark e- diyor!

Şatonun esrarım tamamen çözdük. Yemek salonunda, yer de Rorrod yatıyordu. Tama - men ölmüştü. Doktor onun kaib sektesinden öldüğünü sHy ledl. ölmezden elli sene önce Str Jeremy Duggam'ı kendtsi kendisinin öldürdüğünü, sonra

TÜRKİYE BASINIİzmit Körfezindeki fa­

cia Türkiye basınını meş­gul etmekte devam ediyor. Yurdun her tarafında ya­yınlanmakta olan gazetler facianın mesullerini ara­makta ve denizcilik tan hin en büyük faciaların dan biı-i olan Üsküdar'ın batışını göstermektedirler.

Gazeteler bu arada Kıb­rıs meselesine de önem vermektedirler. Birleşmiş Milletler Başdelegemiz

Seyfullah Esin'in New Yorkta yaptığı konuşması Cumhuriyet" 'Milliyet

' Hürriyet" gibi gazeteler­de geniş bir yer işğal et­mektedir.

"Hürriyet" gazetesi du­rumu yorumlıyan bir ya­zısında İngiliz politikasın­da duyulan endişeyi belirt mekte, fakat Türk tezinin İngiliz efkârı umumiyesin- de geniş tepkiler yaratmak ta olduğunu kaydetmekte­dir.

AMERİKAN BASINIAmerikan basınında Kıb

rıs meselesi yine ön plânda yer almaktadn*. Amerika­nın belli başlı hemen he men. bütün gazeteleri Kıb­rıs meselesi üzerinde dur­makta ve Türk tezini İsrar­lı bir şekilde savunmakta­dırlar. Gazetelere göre, Taksim Kıbns ihtilâfı için en iyi hal çaresidir, bunun dışında alınacak herhangi bir karar devamlı olmıya - çaktır.

Birleşik Amerikanın en büyük gazetelerinden biri olan The New York Ti­mes" gazetesi iki mühim makale yayınlamıştır. Gaze te bu iki makalede Kıbns meselesini ele almakta ve Türkiyenin Taksim fikrin­den dönmiyeceğini, bu ba­kımdan Kıbns meselesinin Taksim plânı çerçevesinde

a

halledilmesi lâzım geldiği -ni savunmaktadır.Gazete devamla; Karısın

Türkiyenin kucağında oıl ^ ıa parçası olduğunu ve

^ l & r n m Türkiyenin gü­

venliği ile çok yakın alaka­sı olduğunu belirtmekte ve Yunanistandan kilometre­

lerce uzakta bulunan ada­nın, hiçbir z a m a n çoğunluk iddiasıyie Yunanistana bir leştirilmiyeceğini kaydet­

mektedir.

FRANSIZ BASINI

"Le Monde" ve ' Le Fi Karo" gazeteleri Fransız Başbakanı Felix GaiHard - m Akdeniz Savunma Pak­tı hakkında söylediği son beyanatı ele almakta ve çeşitli yorumlarda bulun­maktadırlar. Gazetelere gö re, Birleşik Amerika Hiikû. meti de bu fikre karşı ilgi göstermiştir ve göstermek te de devam etmektedir.

Aynı gazeteler paktın erken bir zamanda kurul­ması lüzumuna işaret et­mekte, bazı devletlerle Fransa arasındaki küçük ihtilâflann hal yolunda ol­duğunu kaydettikten son­ra şu fikri savunmaktadır­lar:

"Akdeniz Savunma Pak­tı lüzumu yeni değildir Fakat bugün böyle bir pak tın kurulması zarureti Ba tı dünyası tarafından tak­dir edilmektedir. Komü­nizmin Orta Doğuya tehdi­di altında bulundurmaması için, muhakkak surette bu paktın kurulması ica­betmektedir."

EN SAĞLAM - EN UCUZ MOBİLYA

MÜNİR SARAC'da Bulunur.

Modem Mobilya Satışevi 71, Asmaltı Sokak

Lefkoşa

DİK K A T UBu günden itibaren Asmaitı No 73 deki

S A L İ H H A Ş A N ' m

HALK LOKANTASINDASabahın saat 4 ünden gecenin saat 9 una kadar

En nefis bir şekilde hazırlanan yemeklerimi- g zı, şiş kebablarımızı, kavrulmuş ciğerimizi ve

ayrıca kuzu kelesi paçası bulabilirsiniz.

Aylıkçı abone kabui olunur.

İSTANBUL KUNDURAEViTÜRK CEMAATININ HİZMETİNE_____ AÇILMIŞTIRİSTANBUL Kunduraevinde her renk ve

s* '"""* '"S"*"'

Her tarafta bir canlılık, in­tizamlı bir yürüyüş, ileriye doğru bir terakki vardır. Kıb­rıs Türkleri arasındaki bu ile­riye doğru hamleyi hissetme­mek imkânı yoktur. Günlük gazetelerimizde görüyoruz. Her kasabada köycülük kolla­rı kurulmuş harekette. Bun­ların en faali Lâmakada.

Şiir Geceleri, Konserler, Konferanslar, İçtimai Dertle­rimiz hakkında toplantılar... Bu hareketlerin bütün Kıbrıs Türklüğüne bir mesajı vardır. Saniki bir Kulüp diğerine, bir kaza diğer kazaya, bir köy di­ğer bir köye "Haydi ne duru yorsun, bak biz neler yapıyo­ruz?" diyor. İçtimai kalkın manın en mühim faktörü de budur. Diğer köyden, diğer kazadan veya diğer bir kulüp ten daha faideli, daha verimli olmak aşkı iie yanmak ve ha­rekete geçmek. İktisadi kal­kınmanın rekabete dayandığı gibi, sosyal kalkınmalar da rekabete dayanır, içimizde birbirimizi geçmek, birbirimi- zinkinden daha iyi isler ba­şarmak hırsı olsun; hırsı kar deşlik duygusu tatlı bir sevgi ile üzengilesin; kalkınma da vamızda birbirimizden hız ve örnek alarak birbirimizi geç­mek için yan§ahnı. Birbirimi­ze destek olalım.

BVDİM1 ZİYARET...Evdim, bu genel canlılık

bayramına katılmış olan köy- lerimizdendir. Uyanık halkı ter temiz köyü ile Evdinı her Türkün göğsünü kabartacak bir durumdadır. Bine yakın nufusu ile bu Türk köyünün sineması var. Geçenlerde BA­HAR hafif içki şirketi de E\- dimde Evdimiiler tarafından kurulmu;tur. Evdim her sa­hada her köye ömek olabile­cek bir canlılık ile çalışmak­tadır.

BAHAR hafif içki fabrika­sını gezdik. Nefis meyve sula­rından bol bol içtik. Müte­şebbis gençler "içkilerimizi adanın her tarafına yaymak arzusundayız. Halkımız bizi desteklerse biz d<e cemaati des teklemeği vazife bileceğiz" di­yorlar. Zaten içtimai ve ikti­sadi kalkınmada karşılıklı yar­dım olmazsa büyük çapta iş de olmaz. BAHAR herhalde tutunacaktır. Federasyona

C A N L İ L İ Î T 'Rauf Raif Dg

yü'deÜk verdin,.. ^ teklifleri var D:..var.e<, cemaata yardj

genlerin ^ ı t 1da cemaattan ^ 'erin elindedir.

HEKİMLER ^

Şekilde faa)jy^ ^

İ T s e c i ve jgHekimler Birliği J

olan 14 M a r ^

'ayanda muazzam h!r*)dı. Adanın birn <len gelen hekın^' mıce sevindik. SaH,

edebileceklerin ^kaç senede nekaZ, "us? Kibns Tüdteri ce kaybetmi, olduğu, senede kazanmak L Ummaktadır. On, o„evvel bomboş olan bt mız nekadar htzla, güzel bir şekilde doh' inmemek, övünmggelmiyor.

Federasyon yinth,Artırma usulü Hebir, tıldı. Herkes bot bo] Lefkoşa Türk Bankası kardeşçe bir

aktılar. Tü*

metli eiemantan yaptılar Kısa bir zaan !anan para yedi yüz i-rayı buldu. En <pk Lefkoşa Türk Banh$, tçm resim Banka MiH haıı Beye kaldı.

Hoş ve zevkli bir p dik. Baloya iştirak eda doktorlar vardı. Hethi ların da edinmiş oldu? iyidir. Kendi kendima ıııak bakımından bu) iere ihtiyaç vardır. H Birliğine uzun, pt ve çok verimlı Smürta riz.

EVLENMEAvustralyada M

/in ıat Kolejinde M ikmal ederek Kıbna) eden değerli gençia den Lise öğretmeni! dis Bay Bahanın 0% tan Baha Tarhan naf Hakimi Sayıa kâ'nm kızı Bayan çen Pazar evi;

Tebrik eder, dileriz.

W !

JLOCA RAPİD H!

% . hadmde çocuk potinleri ve çeşit modei§ *"nduraları stoku daima mev-g cuttur Aym zamanda sipariş dahi* kabul edilir.

" T " " " ' """6"--* Sayın halkımızın desteğini bekleriz.

KEMAL YAŞAR A* *st&"bul Kunduraevi

Ai^ ^ Meydanı No. 46 (Fevzi Akarsu ittisalinde ve Tur?i

M u ş t a m Ef

Koşebaşı Lefkoşa - Kıbns

LASTİKLERİ EN ÜSTÜN KALİTELİ

Teiemetreli ve ışığı ölçen cihazıyte "( !ed - ranyefender ve exposure - meter" Sy

Compus 1/500 saniye.. Objektif 1: 2.

Dünyaca meşhur JLOCA fabrik en son modeli olan JLOCA RAPID II

aklı amatörlerimize sunmakla şeref ds Tamamen otomatik olan "JLOCA" boyunca size yoldaşlık edecek yüksek ev** dır..

Kıbns Acenteli#!

M. FEVZİ Gime Caddesi Tel. 2965 . Lef

Kıbns Genel Acenti MUHARREM SIDKI

kan'ı bıca&ı zateıı sızmlq ol ar Sir Duggam'in etine verdiğini 't;raf eden bir mektup yazarak masanın üzerine bırakmıştı.

turnen bir .-eans yaparak Sir Duggam m ruhunu cagir - <]ık. Artık ismindeki leke si - n*unl9 a^ugu 13in şatodan ene diyen uzaklanacağına dair söz

Halihazırdaki Sir Jeremv Şatoyu tamir etti. Hendeği bo- şalttt. Elektrik getirtti. Bütün baykuşları da öldürtüp ,ş)er<ı" saman dolduktu. Kız; ciım. Buggam ise benim karım o!du Bundan AMsı can saglu,. „e J

ViRGiNiA SİGARA TİRYAKİLERİNE , , M 0 J D E"gMeremn Yüksek Kaiiteii VİRGİNİA Sigaraian

FIRST LORD (Norma!)

P iv . " " (K i"* ^oİMn VİRGİNİA SigarasınaTiirk T ?S^r*mızin sigaramızı tercih edeceğine

etmi oiuı-u^' *^ <*estekiemekie Mİİİİ servetimizi

Genei İthaiâtp ve Toptan Satış Yeri

TACEDDİN ATAİ Ticaret Ermu Sok. No. 215

F .* .* T ı - TEL: 5 8 19-Lefko^

1 ^ " ' F"st Lord... First LorA* I^Bvamh Stokumuz mevcuttur.

t

1958( B O Z K U R T ) SAYFA 3

\! ""okumak, Jin!emek, anlamak6MAMWr&RR^y

Dünyaca en güzel insan çabaRi seçkin eser-

tfduiunu, dinlediğini anlayabilmesidir. Bütün '*' !ian bn^arabiimek, ilk bakışta kolay gibi gö-

inmektedir. Fakat hiç te öyle değildir. Evren- % !jt btr biMFİye saiıib olmak için kültür merdiven- % jljM tırmananlar, ancak son basamaklara yak- % j^ ta r ı zaman böyle bir olgunluğa ulaşa bil ir­

at insan gene de insanda-. Kendine has 'dünyası vardu*. Çoğu zaman işte o iç dün- nm zindanından kurtulabilir, insan yüze! bir tabloyu seyrederken, tablo-

ı iciade yaşamasını bilirse, yahut güzel bir yi, güzel bir şiiri dinlerken, dünyasmt ge- neyi başarırsa, o zaman daha fazla ruh jniıı mutluluğuna yaklaşmış olur.

Batı dünyası çağların tecrübesiyle okumayı anlamayı kısmen olsun öğrenmiş-

_ kişinin dinlediği bir konferansta t bile işitilmez. Altı yedi bin kişinin bulun- ,'bir konser salonu da öyle. Konser başladık­

l a öksürük bile işitilmez. Kimsib peşin ı vermez. Hiç bir eserini okumadığıbir ya­

nda şöyledir böyledir diye bir şey söy-

Anlayabilmek çok büyük bir meziyettir. Gti:el bir şüri anlamak yazmak kadar önemli, hatta mordur. Çünkü şairin dünyasına ve atmos­ferine girmek, yazdığı esnadaki ruh durumunu [tavramak gerek. Kültür bakımından kalkmma- ya azmetmiş insan toplulukları, ilk önce iyi bir okuyucu ve dinleyici kütlesi olmalıdır. Böyle bir !

kütlenin içinden iyi yazar, iyi ressam ve müzis-

"CM y<R daha kolay yetişir.n t ftr * ^

urtk,

8 / H / W W P M

[ki Kardeş Okutun İkinci Unutulmaz Günü

tCA.

SUkür özlediğimiz gür.!<ı t! Anavatana gi - yoida, hedefimize,

M gtln, biraz daha yak t. Aradaki mesafe dakika biraz dtlıa biraz daha kı^al-

Oögüslerimiz gurur ta, kaMerimiz aktadır.

günletin! utmt- ; o gtinJeri her İbicrimtz ke-^r aeı act yanma),

.pinariarımn da ayt.. ss tar) t)f: (tm p ta^ -

"i'vet.irtuikii.T- müdürtft) onlur

frne ı.jr.t''rt!!?ogPnİKthay^.]- bih in^anogluu.) ir aCrGürüyor. B değiliz; kas k<.-r- grimiz miiii his-

heyecaniartM gösterdi toptu haide cezalara

r, kas defalar okul havutduiar . Şükür

de olsa, Hzi ant) okuyan Ortaokul

MMiitierine kavuşmuş Onların sevk ve unutulmaz yün

seller gibi c^uyo-

<!-tMyiebirgüni ide9119M PaMr jtüuü ya--a -

Tii h hürriyet Orta SWn Müdürü Mehmet *ı idaregi altındaki kıv - ^tm en ve öğrencimle

Ortaokuiu Müdürü °mer Atesogiu ile öğret ' rtncileri sagolsunlar.

1HM aabahtntn erken W; kulaklanmtza gür

'okunan:

*^A^1M1Z ŞANIMIZ, 'üTTtB AM)1M1X

Poii sokakları Hürriyet Ortao- ana bir kaynaç Poli Türk Hür

}!u kıymetli Müdü ynan ve Komin - Sayın Ahmet Fa-

^&imize göre, oto- ytk^anlar Lefke

Müdür, öRrct ":rttıcHeriymiij.. Sabtr-

M'tn vasıl olma Nihayet önde

"imi tanıyan oto - kafile 3 oto- 2 motorludan

Türk Ort.ıo Müdürü Saytn O

Jdan öğrendiğimi M ye iştirak eden ayısı ve öğret

^ KaTürk Ortaokulu

r*!kMu 8ay,n Dr. Iunm&ktaydL

har^ila- Müteakip o -

"'s*

iS

t 'nyor.

-,tMn

Leftt, °y""-'etleri <4,.ı?rh, ^oku

3 ^ t

kars.-

P<* he T llf^ ' *ars"a<!

*

Yazan: POHL1 lanna geçiimis ve bu maçları da Lefke Türk Ortaokuiu oyun cular! galip bitirmişlerdir.

Maçlardan sonra Poli Türk Hürriyet Ortaokulu'nun misafir okul Komisyon Başkan!, Mü - dür ve öğretmen, kadrosu sere fine mükellef bir öğle ziyafeti verdimi öğrenilmiştir. Bu mükel lef yemekierin Poll Türk Hür­riyet Ortaokuiu Bvidareai ög - retmenl İle ögrenciieri taraf t n dan hamrlanışmt duymuşumuz ayrt bir gurur vesilesi oimuş - tur.

Ogrleden sonra, Poli Türk Hürriyet Ortaokulu'nun muaz­zam ve muhteşem dekorlu sa - tonunda bulunuyoruz. Elimize sıkıştırılan programdan öğren digimlze göre şimdi 2 kardeş okulun bazı öğretmen ve öğren elleri şiir okuyup mi lî oyunlar oynıyacaklar. Şiir okunmasına başlanıyor. Her İki okulun kıy metli öğretmenleri, öğrencileri ve okulun haricinden bir baya - nın başarılı şiir okuyuşları bi ze tatlı Anlar yaşatmıştır.

Şiir okunmasından sonra Kültür Yayın ve Turizm Büro su nun filime aldığı ve seçil - miş özel ekibin oynadığı "Mil­li Oyunlar" ve "Kalkman Tür kiye"/isimli filimler yine okul salonunda İftihar ve heyecanla seyredllmlştir.

Vakit geç olduğundan, kar­deş okullar uzun bir vedalaşma merasiminden sonra birblrlerln der hüzünlü ayrılmışlar...

Lefke Türk Ortaokulu öğret men ve öğrencilerinin "Ya ya ya, şa şaşa; Poll Türk Ortao kuiu çok yaşa!" nidaları hâlâ kulaklarımızda çmlamaktadtr

Bize böyle unutulmaz günle ri yaşatan kıymetli müdür ve öğretmenlerimize ne kadar te­şekkür etsek azdır.

Yavru vatan İçin kanlarını döken, canlarını veren âziz şe- hit!erimlz müsterih uyuyunuz; istikbalin büyüklerini yetişti - ren böyle değerli müdür ve ög retmenlerimiz varken, uğrun - da öldüğümüz bu topraklarda kemiklerimizi çigTietmiyeccglz; mübarek kanlarımızla sulanan bu toprakları terketmlyecegız, düşmana vermiyeceglz!..

Bütün Komisyon Başkan ve üyelerimiz her zaman ve her yerde müdür ve öğretmenleri - mizle işbirliği yapınız; onlar­dan madd! ve manevi her yar dimi esirgemeyiniz, onlara des tak olunuz. Hedefimize ulaş - mak iğin daha da gayret ve elbirliği He çalışmak lâzımdır. Hedefimize vasıl olduktan son­ra da çalışma hızımızı azaltma malı; daha fazia şevk ve istek ie çalışmalıyız. Evet çalışma - lıyız.. Unutmamalıyız ki Türk- ler için yükselmenin hududu yoktur. O halde "Ey Türk, yüksel; senin için yüksekliğin hududu yoktur].."

Kıbrıs Türk Kurumlan Federasyonundan

AÇIK TEŞEKKÜR

Türk Hekimler Birliği­nin Balosunda Bay Muşta fa Ergülün çizmiş olduğu Birliğin sembolize edilmiş armasının açık artırma usulü ile olan satışından elde edilen yedi yüz bir li­ramın yansını Birlik ya­nsım da Federasyon pay­laşmışlardır. Artırmaya iş­tirak eden herkese ve Türk Hekimler Birliğine sonsuz

'tarptagma teşekkürler.

ETHNOS gazetesi, Yunanis tanın Avrupa Konseyi nezdin deki daimi delegesi Kambatu- ris'in yarın Stratzburg'a hare­ket edeceğini yazmaktadır. Gazete, Yunanistan tarafından Avrupa Konseyi İnsan Haklar! Komitesine Kıbrısta Ingliizier tarafından Rumlara baskı ve ezgi yapıldığına dair yapıian şikâyetin yakında incelenece­ğini yazmakta ve müzakereler esnasında Kambaturis'in Yuna, nistanın tezini muvaffakiyetle müdafaa edeceğini İddia et­mektedir.

Ayni gazete, Y unanistanm Ankaradaki Büyükelçisinin de bugün memlekltine hareket edecigini yazmakta ve Bü­yükelçinin Türk - Yunan mü- ıa^ebet eri hakkında hüküme­tine rapor vereceğini bildir nektedir.

Gazete, bir BOKA beyanna- nesi neşrettiği için Özel Mah­keme tarafından mahkûm edl- en Haravgl gazetesi başyazarı Avukat Savvas Georgallis'in meselesine temas etmekte fa- *at herhangi bir yorumda bu­

lunmamaktan kaçınmaktadır.

ELEFTERtA gazetesi, İn.gi- l'.z işçi Partisine mensup mii- etvekili James Cameron'un "News Chronicle" gazetesinde neşredilen bir yazısına temas etmekte ve ismi geçen yazıyı iktibas etmektedir. Bu yazıda aynen şöyle denmektedir: "Kıb ris Valisi Sir Hugh Foot adaya tik gittiğinde, kendisine duru­mu incelemesi için meydan vermek maksadiy'e EOKA ate­şi kesmişti. Halbuki buna mu­kabil Merkez! hükümet ile Kıb ris hükümeti hiçbir harekette bulunmamıştır. İngiliz hüküme tinin bu ısrarı neticesinde Kıh- ns meselesinde herhangi bir gelişme kaydedileceği şüpheli­dir. Yoksa Kıbrıs meselesine o kadar ümit ve iyi niyetle baş­layan Kıbrıs Valisi bir başarı­sızlığa mı uğramıştı? EOKA'- nın ateş kesme teklifinin birin ci yıldönümünde bütün Kıbrıs Rumu o zamanki EOKA tekli­fini hatırlamaktadır. Bütün bu zaman zarfında Kıbrıs hükü­meti ile merkez! Londra hü­kümeti, Kıbrısa dönmemek şar tiyle Makarios'u Şeytan ada- arından serbest bırakmakla ik tifa etmiştir. Kıbrıs meselesine bir çıkar yol bulmak İçin he­nüz müzakerelere başlanma­mıştır. Atinada yapılmış oîan Foot-Makariog görüşmesi İse ki taraf! daha fazia sinirlen- irmekten öteye geçeni emiş- ir."

FİLELEFTEROS gazetesiiDOKA'nın. sulh! teklifinin bi­rinci yıldönümü münasebetiyle "i!e tecrit kampı mevkufları Kıbrıs Valisi Sir Hugh Foot a bir mektup göndermişlerdir.

Mevkufların bu mektubunda -öyle denmektedir: ''Birleşmiş Milletlerde yapılmış olan Kıb­rıs müzakerelerinde, Kıbrıs me lele-inln, her tarafı memnun edecek bir şekilde halledilme- ini temenni eden bir karar a-

'mmıştı. Bunun üzerine bir yıl­ık ateş kesmek emri veren

EOKA sözünü tutmuştur. Her tarafı memnun edebilecek ye- T&ne hal çaresi Kıbrısa hürri­yetini! vermek, yani Kıbrıs hal kına mukadderatını tayin hak­kını tanımakla mümkündür. Halbuki tngilizler, kendi körük lemeleri ile Türklerin ortaya at mış oldukları TAKSİM fikri ile meseleyi daha fazla karıştır­makta devam ediyorlar. Türki- yenin, adadaki Türklerin hak­ları iie ilgilenmekten başka Kıbrıs üzerinde hiçbir hakkı yoktur!!!Kıbrıs meselesini göz önünden

geçirecek olursak, EOKA*nınateş kesmek teklifinden başka birşey otmadıgmı görürüz. Lâ­kin bu gayretler artık tek ta- cesaretimlzdir. Tarih İspat et­miştir ki, herhangi bir mi.ietin raflı olamaz. Bizim silâhımız gasbedllen haklarım elde et­mesi için silâha sarılması ve dlâhla mücadele etmesi lâzım­dır. Siz adada muvaffak olaca­ğınızı zannediyorsanız yanılı­yorsunuz. Çünkü galibiyet mu- aakkak bizimdir."

HARAVGi gazetesi, Kıbrır- ta hüküm sürmekte olan sagcı- olcu kavgaları ile alâka!ı ola­

rak Leymosun solcu belediye oaşkacı tarafından yapılan bir beyanata temas etmekte ve bu beyanatı aynen neşretmektedir. Bu beyanatında belediye başka nı Kostas Partasides söyie de­mektedir: "Uzun zamandan be. ri AKEL partisi taraftarlarına, sırf solcu partiye mensup ol­dukları için, hücumlar yap 1- makta ve millici Rumiar solcu­lar! vatan haini diye vasıflar- dnmaktaumar. Halbuki öidü- fü' n iki '."Icu ficadika sekrete ! fin Cenazecinin urktından '.'. ihi'olsun Makarin.!" diye na ' aiar atıldığı iddia cdhiyor Hal 'tki bizim böyle bir şey.ien ha

be-imiz bile yoktu** Bu ıntc- ketlere giriştiğimiz an ancak ln.gl.iz . Türk meaf.ntiarına yardım etmiş olaca^z. Dikkat edip temkinli davranmamı.! lâ­zımdır, Solcuların birçoku in­an Hakları KomitMeNni des­

teklemiş, hatta mahkemelerde mücadele etmiştir. Mi İlciler, bukadar gayret sarfetmiş, ken­di iş ve meşguliyetlerini bir ta­rafa bırakarak bukadar müca­dele etmiş değillerdir. Minici­ler, bu zararlı ve mili! dâvamı­zı yikıcı faaliyetlerinden arttk vazgeçmelidirler.

CYPRUS MAİL gazetesi, Prenses Grace Kel.y'nin tahta bir varis olarak bir oğlan ço­cuğu doğurması üzerine Mona- koda bir bayram havası ektiği­ni yazmaktadır. Yeni doğan ço. cuk erkek olduğu için, kendi­sinden 14 ayiık büyük olan kız kardeşinden daha evvel tahta geçmek hakkını kazanmıştır. Doğumun kendisine verdiği he­yecanla Monako radyo istasyo­nuna koşan Monako Prensi Re- iner H I halka şunları söyle­miştir: "Sevgili karım Prenser Kelly nin, tathta oturacak bir oğlan çocuğu doğurmuş oldu­ğunu söylerken nekadar sevinç ve heyecan duyduğumu tahmin edersiniz."

Daha sonra Monakoda top ar atılmış ve şampanyalar içilerek bayram yapılmıştır.

Gazete, bir taraftan bayram yapılırken diğer taraftan Kra­liçe Süreyya'nın İran şahından ayrıldığını ve Kraliçenin Avru- padan Amerlkaya geçeceğini yazmaktadır.

TIMES OF CYPRCS gazete sİ, EOKA beyannamelerinin gazetelerde neşrini yasak eden kanuna temas etmektedir. Ga­zete, yayınladığı bir başyazıda ezcümle şöyle demektedir : BOKA beyannamelerinin bü­

tününü veya bir kısmını neş­retmek Kıbrısta yasaktır. Hal­buki bu beyannamelerin bütü­nü, Londranm B.B.C. ve Kibri­sin askeri radyo istasyonu ta­rafından halka i!ân edlimekte- dir. Hatta bu beyanatlar, bü­tün hafta Kıbrısta yatılmakta olan İngiltere gazetelerinde neş redllmektedir. Haravgi gazete­si sahibi böyle bir beyanname­yi neşrettiği için dava edilmiş ve 10 lira ceza vermiştir. Fa­kat bu kanuna tamamıyle ita­at ediimlyor ve bu kamın bazı kimselere tatbik ediliyor."

vecj SÜTUNUMUZ

&2S2S2S2SB SZSZSZSZSdj

NöRS ARANIYOR

Tel: 6425

İŞ ARIYORİyi otomobil kullanma­

sını bilen Türk genci şöfer olarak çalışmak ar­zusundadır. Lefkoşa veya herhangi bir kazada tek­lif edilecek işi kabul eder.

Müracaat yeri:

Mehmet Davut Köfünye

A. SEDAD MUESSESESi İŞÇİ ARIYOR

Elektrik ve Radyo sana­tını öğrenmek istiyen bir kaç gence ihtiyaç vardır.

isteklilerin şahsen müra caat ederek iş ve yevmiye mevzuunda görüşmeleri öz­lenir.

ig ARIYOR Lise mezunu bir genç iş

aramaktadır. Türkçe, İngi­lizce, Muhasebe, Hesap ve iyi tayip bilgisine sahip­tir. Her kazadan teklif edi­lecek iş memnunlukla ka bul edilecektir. Alâkadar lar acele olarak Bozkurt ga zetesine müracaat etmeli­dirler.

E R D 0 Ğ A N R i F A T

OTOMOBİL Dö§EME EVİOtomobilinizin eskiyen döşemelerini yeniletmek

mi istiyorsunuz? 0 halde hiç düşünmeden ASMA ALTI MEHMED KÜÇÜK Sokak No. 12 deki ERDOĞAN RİFAT Otomobil Döşeme Evine götürünüz.

Üstün Zevk, Erken Teslim, Makûl Fiat.

Adrese dikkat: — ERDOĞAN RİFAT.

Kıbns'ta yegâne Türk otomobil döşeme sanatkân

HİZMETİNİZE AÇİLDİYUSUF HAŞAN PARALIK, cam, demirci eş­

yası dülger aletleri, boya ve her türlü hırdavat eş­yalarınızı temin edebileceğiniz magazasmı kıymetli vatandaşımızın hizmetine bugünden itibaren aç­makla iftihar duyar.

* EN İYİ KALİTE * EN UCUZ FİAT.

* EN SERİ HİZMET.* EN BÜYÜK KOLAYLIK.

M enfaatini bilen mağazamızı ziyaret etmeden

karar vermez... g^SAN PARALİK,

Asmaltı Sokak No. 38 Lefkoşa.

NÖBETÇİ ECZANELERLEFKOŞA

G. C. Mlhailides S Perlc:ems Sok.

M. E. Klbreos 6! Aeskulopius Sok.

LtMASOL Fotios Apostolldea

146 St. Andrew Sok MAĞUSA

Fleming Eczanesi 42 Edward VIII St.

LARNAKA E. Georglades

U S Hermes Sok.

Bu AKŞAMKİLER LEFKOŞA

Takta HrlstodnlUdes 22 Onasagoru Sok.

C. Hrisantls 2 Musson Sok.

LİMASOL A. Antoniadeg Eczanesi

115 Atanaslu Sakellarlu sok. MA&USA

M. S. Mlchallides 36 Hermes Sok.

LARNAKA St. Stavrldes

34 D. M. Dlmltrlu Sok

TÜRK

, t N G İ L t Z K E M A İ

Bu! macaHazırlıyan: M. Ş.

1 2 3 4 5 6 7 8 9ı n o D o n a H n a

2 o o n o a a a n o

3 n o a n o H o n n4 a o n n o a H o n5 D H a H a n a H D e a a a a a o a o n

7 a n H H a n a o a s a a a a a o a H a

9 H a a a a a H a aSOLDAN SAĞA :1. Bir hastalığın giderilmesine çalışma. Otuz gün. 2. Tabii örn rün sonu. Lâtife. 3. Bir erkek ismi. Sanma. 4. Bir cismi su haline getiren. Taccüp anlatır.s...... ...i.'...:-......................6. Sil&hia bir hakaretin inti - kamını almıya çalışan. 7. Emir Bat böceği. 8. Yayılıp çoğal - mak. 9. Cebrail bunlardan bi­ridir. Cüz'l.YVKARÎDAN AŞAĞIYA :1. Kararsızlık. 2. Sevap. Bag mahsulü. 3. Gömülü Servet. No ta. 4. Edevat. Bir uzuv. 5. Vü­cuttan ifrazatta bulunma. 6. Mesai. İl&ve. 7. Kifayetsiz. Bir ay ismi. 8. Beyaz hilA] (İki ke İlme). Vücut şişi. 9. Yüzün çok öpüien kısmı. Namus.

Dünkü Bulmacanın Halil : SOLDAN SAĞA :1. izdivaç 2. Salme - Aij 3. Vakit. 4. Adi - Lak. 5. Not - Afe. 6. İt - Et. 7. İsnat . Mai 8. Lu . Vatan 9. Ayabakan. YUKARIDAN AŞAĞIYA :1. iskambil 2. Za - Do - Şua 3. Divitin. 4. ima - Tava 6. Vekil - Tab. 6. Ta. 7. Çatlat mak. 8. Af . Ana. 9. Sirkeli.

(48)

— Saçmasapan, aslı astan olmıyan {eylerdi bunlar. İşgal kumandanlığının daha şimdi­den böyle saçma ihbarlarla uğramağa başladığını görünce, Anadoluda başlıyan istiklâl davasında muvaffak olacağım! za imanım büsbütün kuvvet­lenmişti.

Kolenei sordu:— Arkradaşlarmız nerede?İşte bu sual, bir ordu erkâ-

nıharbiyesinin düşmanın bam telini bulup da taarruz kararı m vermesi gibi bana da he­men taarruz kararını verdirdi.

— Hangi arkadaşlarım?— Komiteci, ihtilâlci arka­

daşlarınız!.— Bu arkadaşlar komiteci,

ihtilâlci olabilirler, amma bu gün için değil. Kendilerini çok severim. Mert insanlar­dır. Yakalandığımı haber ver­dim. Derhal kaçmalarını söy­ledim. Şimdi uzaktadırlar. Bel ki de Rus hududunu aşmışlar dır!

Kolonelin, bu aslı astan ol- mıyan ithamının gayri mevcut hayalî azalannı bile kabul et­tim. Ve bu kaçma, Rus hudu­duna yaklaşma hikâyesini uy­durdum.

Bunu sırf iki düşmanın ça­vuşla zindancıyı yok etmek maksadıyle yapıyordum.

Kolonelin yüzü kıpkırmızı oMu:

— Demek hem itiraf edi­yorsunuz, hem de kaçırdığını­zı söylüyorsunuz.

— Evet ortada bir cürüm yok ki saklıyayım!

Kaçırma cihetine inanımya cağım. Çünkü, siz gayet sıkı bir surette ihtilâttan menedal- miş bulunuyordunuz. Hiç kim şeyle temasınız olmasına im­kân yoktu.

Yapmacık bir jest ile biraz alay eder gibi gülümsedim.

Kolonelin kaşları çatıldı. Gözleri ateş püslkürmeğe başla­dı. Ben de hemen rolümü de­ğiştirdim. Sahte korku emare­leri göstermeğe başladım. Şaş­kın ve ürkek bir hal aldım.

Bunun üzerine kolonel işi kurnazlığa vurdu. Birdenbire tatlılaştı. Eğer bu kaçırma va­sıtasını, zindandan ne suretle hariçle temas ettiğimi söyler­sem bana çok yardım edeceği­ni, bende büyük bir cürüm görmediğini söyledi.

Benim mütereddit jestlerim, korku vaziyetim devam ediyor du. Baştm önümde idi!.

Nihayet, yine çekingen bir tavırla başımı kaldırdım:

Kolonel bana bir fenalık yampıyacağınıza ve yardım edeceğinize askerce söz verir- misiniz? dedim,

Hiç tereddüt etmeden şu cevabı verdi:

Yazan : RECAİSANAY

—. Eğer söyîiyeceklerinizi isbat ederseniz söz veririm.

E... Artık, benim her iki düşmana karşı taarruza geç­memin zamanı gelmişti. Söze başladım:

— Birincisi, bildiğiniz gibi çavuşla anlaştık. Çavuşla sev­diği kız yüzünden kavga etme den evvel çavuşun temin ettiği pasaportlarla birinci ittihatçı kafilesi kaçtı. Beş Haziran ta­rihinde yapılan bu pasaport işini tetkik ediniz, iş meydana çıkar. İkinci meseleye gelince.. Zindandan haber gönderdim ve arkadaşlardan her gün giz­liden gizliye yemek vesaire alıyordum.

Koionel ayağa kalktı:— İsbat edebilir misin?— Elbette! Siz de biliyor­

sunuz ki, içeri girerken üze­rimde toz bile bırakmadılar. Sıkı bir yoklama var.

— Evet bu hususta emir kat'idir.

— öyleyse buyurun benim muhabere isbatım.

Cebimden Rustan aldığrm yiyecek, çikolata, sigara, çakı ve saireyi çıkararak masanın üzerine koydum.

Kolonel ayakta idi; suratı kıpkırmızı olmuştu.

—Nasıl oldu?. Nasıl. Nasıl? Nasıl? diye bağırdı,

— Nasıl olacak kolonelim?. Bunu görüyormusunuz? diye­rek, Rus altınını masanın üze rine attım ve:

— Altın her kaleyi açar! dedim.

Sabırsız sabırsız:— Rica ederim, izah et! de­

di.— Bu uzun boylu izahata

muhtaç bir şey değil. Kolonel, dedim. Bu sarı maden, siz de bilirsiniz ki, bazan orduların fethedemediği kaleleri yıkar. Değil ki, sizin pek mahrem bir zindan zannettiğiniz bu zulüm yerini!.

Kolonel şaşkın şaşkın yüzü­me bakıyordu. Sözüme devam ettim:

— Bu san maden koymuş olduğunuz mütareke aîıkâmm! Istanbula girip çıkmanın sıkı kontrolünü, n i h a y e t herkesten esirgediğiniz kıskan­dığınız "Laissez passer" nizi kolayca temin ettiği gibi, sizce ehemmiyetli görünen, bence hiç öyle olmıyan komiteci rüe- sasmı ve Enver paşanın mai­yeti zannettiğiniz ahıslan eli­nizden kaçırdt. Yalnız, bu san madenin bir kabahati ol­du, benim başımı sizinle belâ­ya soktu. Bu işten kârlı çıkan bir müstemleke çavuşunuzla bir müstemleke zindancınız- dır.

(Devamı var)

Evkaf Dairesi Leymosun Şubesinden:

İLANLeymosunda Kumandar-

ya yolunda 16 numaralı dükkân, 19 Mart, 1958 ta­rihinde yani Çarşamba gün yün öğleden sonra saat 3 de açık artırma ile icar edilecektir. Daha fazla ma lûmat iş günlerinde sabah saat 8.30 ile 12 arası Evkaf Dairesinin Leymosun Şube sinden elde edilebilir.

Tamamiyle yeni 1958 Modellerinde

- " H A G S T R Ö M " - A K 0 R D İY 0 N tannın

vardığım müjdeleriz...

İsveç Kral ailesinin kullandıkları, Avrupanın

en muazzam fabrikalarının imâl ettikleri bu yep­yeni

HAGSTRÖMModellerini gördüğünüzde zlıler de hayran

kal uçaksınız.

32 - 50 - 80 ve 120 Baslık tamamiyle İsveç çe­

liğinden imâl edilmiş modeller ve çarşı fiyatların­

dan yüzde otuz daha aşağı hususi fabrika fiyat­ları. Görünüz ve deneyiniz...

Kıbrıs Acentaiığı :

ŞÜKRÜ VEYSÎ ve KARDEŞİ T E L : 2948

Aynca BAF - LARNAKA . MARAŞ ve LEFKB

Ş u b e l e r i

SAYFA*(B O Z K U B T)

B

"A " KARMASI DEMİRSPÖRU 6 - 2 Mağtûp Etti

Dün öğleden sonra Cirit hisarında "A" Karması ile Deıuuspor arasında yapılan nmtj b-z h.armanm ganmye- ti ne sona erdi.

Ma^a saat 4.30 da hakem Menine t,alı idaresinde bağlan dıgmda laaımlar aahaUa gu §e*mde yer almışlardı:

hArma: Şetm, Az*mi, (YAK), omer (,^.K.J,A.ı Ahmet ^ .K .),Ali Ayhan ^ a i) ,Fikret ^ .U .), üevım ^D.ı.B.), Rı-doğan Ozeı-

Dtmırspor: Dervıg (Os­man), iiasan, Özkan, Ahmet Mistik, Mehmet, Uoaşei, Ce­lâl, l^rol, Kazım, (izzı), Rı­fat.

Maça Demirsporun vuru­su ile bağlandı. ilk dakika­lar kargnıkiı akıniaria ge­çerken 5. dakikada gelişen bir Karma akmmda Ayhan Karmanın ilk golünü kay­detti. Oolden sonra Demır- spor açıldı ve bunun seme­resini 7. dakikada gördü. Bu dakikada gelişen bir Demır- spor akmmda topu ayağına gegiren Riiat, güzel bir gut­la Demirsporun beraberlik golünü attı. Bir dakika ara ile Karma bir komer kazan­dı ise de Özerin korner atışı bir netice veremedi. 13. da­kikada ise Sevimin çektiği şut dışarı çıktıktan sonra 17. dakikada gelişen bir di­ğer Karma akmmda Sevi­min pasına yetişen Ayhan Karmaya bir gol daha ka­zandırdı.

Bu dakikadan sonra 25. dakikaya kadar maç ortalar da oynandı. Bu arada yapı­

lan akınlar bir netice ver­medi. Bu dakikada gelişen bir Karma akmmda Fikret Karmaya bir gol daha kazan dırdı. Geriye kalan 10 daki­kalık zaman zarfında başka gol olmadı ve birinci devre 3-1 Karmanın galibiyeti ile sona erdi.

İKİNCİ DEVREİkinci devrenin ilk daki­

kalarında Karma tehlikeli akmları ile geçiyordu. Nite­kim 3. dakikada Karma bir korner kazandı. Ayhanm çektiği korneri Demirspor müdafaası uzaklaştırdı. Bun dan İstifade eden özer de güzel bir kafa He Karmaya bir gol daha kazandırdı.

Bundan sonra Demirspor açılıyor fakat yaptıkları a- kmlar bir türlü netice vermi yordu. Bu arada 10. dakika­da Demirspor bir komer ka zandı, kornerden gelen topu tzzi dışarı attı. 15. dakikada Rifat mühim bir fırsatı he­ba ederek Demırpporu bir golden mahrum etti. 20. da­kikadan sonra Karma açıldı ve 23. dakikada bir korner kazandı fakat neticesiz. Aka binde özerin sıkı şutu dışarı çıktıktan sonra, nihayet 26. dakikada Fikret Karmaya bir gol daha kazandırdı. 3. dakika ara ile yine Fikret Ayhandan gelen topu Demir spor ağlarına gönderdi. Ma­çın bitmesine 1 dakika kala 34. dakikada Demirspor bir penaltı kazandı İzzi de ma­çın son golünü kaydetti. Az sonra maç 6-2 Karmanın ga libiyeti ile sona erdi.

Camisap ERSÖZ

MUKAVELESİN! YENİLEDİ

Galatasaray'm futbot taktnu kaptanı Turgay Şeren'ln,

kulübü He Ud seneHk bir mukavele İmzaladığım dünkü tayımızda bildirmiştik. Resimde, mukaveleyi İmzalayan

Turgay ve Oaiatasaray İdarecileri görülmektedir.

Dünya Şampiyonu GüreşçimizMUSTAFA DAĞKTANL!

KIBRIS İÇİN DÜNYA GÜREŞÇİLERİNE MEYDAN OKUYOR

NAMIK KEMAL LİSESİ VOLEYBOL ŞAMPİYO NASI DEVAM EDİYOR

(Dünkü maçta Lise IH. Ed Lise HL Fen'i 2-1 mağlup

etti)Geçen hafta Çarşamba

günü oynanacağını bildirdi ğimiz bu iddialı maç hava şartları münasebetiyle an­cak dün yapılmıştır. Heı iki takımın da kazanma şanslarının hemen hemen ayni oluşu maçın önceden heyecanlı geçeceğine işare. ti. Nitekim dünkü maçta hakem, Spor öğretmenimin A. Yağızkurt idaresinde her iki takımda şahsî baz hareketler hariç, güzel vs. temiz bir oyun çıkarmışlar taraftarlarım heyecandaı. heyecana sürüklemişlerdir.

Oyunun cereyanı

Maça saat 4.15 de takım lar şu kadrolarla iştirak etmişlerdir.

Lise III. Ed: Zahir, Al - tay (Kaptan), Yahi, Ke­mal Oktay.

Lise III. Fen: Sayman, Fevzi, Canan, Kaya, Selçuk Bayram.

Maça Lise III. Fen'in vuruşuyla başlanmış ilk dakikalarda Lise III. Ed. m baskınlığı yüzünden ilk 4 sayılarını kazanmışlarsa da, Ed. Kolu (6-6) lık duru ma ulaşabilmiştir. Bundan sonra, taraflar karşılklı sa­yı kaydetmeğe koyulmuş­lar ve bir ara yine durumu (9-9) luk vaziyete sokmuş­lardır. Fakat bu beraberlik ten sonra Lise III. Fen. da­ha ağır basmış ve rakiple­rinin tek sayısına karşılık 6 sayı kaydederek ilk seti 10-10 üstünlükle kapatmış lardır.

ikinci set:ikinci sete Lise III Ed.

daha anlaşmış bir oyunla başlamış ve rakiplerinin bocalamasından da istifade ederek bir ara (8-2) gibi üstün bir vaziyete ulaşmış lardır. Nitekim ayni güzel oyunu devre sonuna kadar götürerek ikinci seti 15-8 galip bitirmişlerdir.

Son set:

Vaziyet (1-1) berabere duruma geçince her iki ta­kım da kendilerini galibiye te ulaştıracak son seti ka­zanmak için uğraşmışlar neticede de ikinci devrede­ki güzel ve anlaşmalı oyu - nu devam ettiren Lise III.- Ed. Son seti (15—9) kaza­narak maçtan galip ayrıl­mışlardır.

Bu suretle şampiyonluk yolunda en büyük engeli aşmış olan Lise III. Ed. ı tebrik ederiz.

Hüseyin Gazi

METYANİN TÜRKİYE ZİYARETİ

T.C. Kıbrıs Başkonsolos­luğu Basın Müşaviri Saba- hettin Metya'nm bu günler de Ankaraya gideceğini haber vermiştik, öğrendi­ğimize göre Metya ziyare­tini tehir etmiştir. Bu zıya retin 23 Mart tarihinde ya­pılması kuvvetle muhtemel dir. Metya Ankarada Tür­kiye Dışişleri Bakanlığına Kıbrıs cturumu etrafında oir rapor sunacaktır. MÜRACAAT ARTIYOR

Geçen hafta içinde Vah 3ir Hugh Foot'un Radyo .tonuşmasmdan sonra seya tat için yapılmakta olan nüracaatlarm artmakta ol .uğu müşahede edilmiştir. Müracaatların ekseriyetle Xudüsü ziyaret için yapıl- nakta olduğu bildiriliyor.. Jeyahat müracaatlarının ,okluğu yüzünden bütünmüracaatların zamanında karşılanmasına imkân ol­madığı bildirilmektedir.

RADYO VERGİSİÖDEMİYECEKLERKıbrıs Rumları Radyo

vergilerini ödememekte İs­rar etmektedirler. Bu hare ketin pasif bir mukavemet olduğuna işaret olunmakta dır. Diğer taraftan Rumlar Atina radyosunun parazitle bozulduğunu iddia etlerek vergi vermiyeceklerini ileri sürmekte ve Atina Radyo­su parazitle bozulmadığı takdirde vergilerini ödeye­ceklerini tebarüz ettirmek­tedirler. ,

İstanbul (özel Spor Mu­habirimiz Altan Gülenaz' dan) — Dünyanın en meş­hur güreşçilerinin sırtları­nı yere getiren ve Türk gücünü bütün dünyaya tanıtan meşhur dünya şam piyonu güreşçimiz Mustafa Dağıstanlı, bu gün çok mühim bir teklifte bulun­muş ve Kıbns uğrunda bü­tün Yunan güreşçilerini er meydanına ve güreşe davet ettiğini bildirmiş - tir.

Mustafa Dağıstanlı'ya göre bu işin en kolayı bu olup, Yunanistanm kendi­sine güvenen bütün güreş­çileri buyursunlar, boyları­nın ölçüsünü alsınlar de mektedir.

Türk gürreşcileri arasın­da pek genç yaşta kendini gösteren Mustafa Dağıs­tanlı, 1953 senesinde güre­şe başlamış ve başlar başla maz kendini göstererek Türkiye Millî Güreş takı­mına seçilerek 1954 sene­sinde Japonyanm merke- kezi Tokyoda yapılan Dün­ya güreş birinciliklerinde 57 kilodaki bütün milletle­

rin baş pehlivanlarını yene rek 57 Kilo Dünya Şampi­yonu olmuştur. 1955 sene­sinde ispanyanın Barselo­na şehrinde yapılan millet­lerarası Akdeniz kupası güreşlerinde kendi ağırlı­ğındaki bütün pehlivanla­rın sırtlarını yere getirip birinciliği, Akdeniz kupa­sını kazanmış, 1956 sene­sinde Melbum şehrinde dünya milletler güreşçileri arasında kilosunun birinci­liğini kurtardığı gibi 1956 senesinde istanbulda yapı­lan Dünya Güreşçisi kupa­sını ve altın madalyasını kazanmıştır.

Bunlardan başka millet­lerarası Dünya Güreş Bir­liği, Mustafa Dağıstanlıyı dünyanın en iyi güreşçisi olarak iiân etmiş ve kendi­sine gümüş bir kupa ver­miştir.

Türkiyenin sonsuz sevgi, sini kazanan bu kıymetli güreşçimiz, Milliyet gazete sinin okuyucuları arasında açtığı "Yılın Sporcusu" müsabakasında birinciliği kazanmış ve kıymetli kupa sim almıştır. ,

B. KARMASI— 2 KOMANDOLAR 2

Dün öğleden sonra Ata - tasada, Türk Komandoları ile "B" karması karşılaş­mış ve maç 2-2 beraberlik- likle sona ermiştir.

GUTHENBURG 51 GALİP

Adamıza bir maç yap - mak üzere gelmiş bulunan iseveç takımı Guthenburg dün Lefkoşa stadmda Pe zoborikos ile karşılaşmış ve neticede sahadan 5— 1 galip ayrılmıştır.

DÜNKO İNGİLTERE FUTBOL NETİCELERİ

LEAGUE1Birmingham C v Luton 1-1 Burnley v Manchester U 3-0 Chelsa v Blackpooi 1-4Manchester C v Araenal 2-4 Newcastle U v Leiceater C 5-3 Nottlngham v Wolves 1-4 Portsmouth v Aston Vlila 1-0 Preston N.E. v Leeds U 3-0 Sheffield W v Botton W 1-0 Tottenham v Sunderiand 0-1 West Brom, v Everton 4-0

LEAGUE 11 Bristol C v Ipswich 1-0Cardlft C v Notta Country 2-0 Chartton A v Swansea 1-1 Doncaster R v Fulham 1-6 Grimsby T v Sheffield U 1-3 Huddersfield v West Ham 3-1 Leyton O v Derby C 1-1 Liverpooi v Lincoln C 1-0 Mlddisbro v Bristol R 4-3 Rotherham v Barnsiey 4-1 Stoke C v Blackbum 2-4

LEAOUE M (Northern) Accrington v Bradford C 2-2 Bradford v Crewe 3-1Bury v Worklngton 3-0Car üsle v Wrexham 4-0Chester v Hull C 1-1Chesterfieid v Stockport 2-1 Hartepools v Rochdaie 1-3Oidham v Mansfieid 1-1Southport v Scunthorpe 1-1Tranmere v Ha!üax 2-0Yotk C v Dariington tehir

edilmiştir.LEAGUE M (Southern)

Bournmouth v Gillingham 2-1 Brentford v Aldershot 4-:Coichester v Bwlndon 1-3Coventry C v Q.P.R. 1-1Cryatal P v Southampton 1-3 Norwich C v Mi)lwal! 1-Readlng v Brighton i-_Shrewsbury v Southend U 1-1 Torquay U v Piymouth 0-' Waisai! v Exeter 3-Watford v Newport C 2-

SCOTTISH LEAGUE I Clyde v Faikirk 2-Hibernian v Thlrd Lanark 3- Motherwell v Aberdeen 2-1 Q of the South v Rangers 3-4 Airdrians v Partick Thistle 4-1 Dundee v St. Mtrren 0-0 KUmarnocit v East Flfe 4-0 Raith Rovera v Queens P 3-1

SCOTTMH LEAGUE 11 Dunfiine v Albion Rovers 8-1 East Steriing v Brechin C 1-1 Forfar A v Dumbarton tehir — ... edilmiştirHamtiton A v Cowdenbeath 3-2 Morton v Arbroath 1.3St. Johnstone v Berwick R 4-0 Stenmuir v Ayr U o-lStirilng A v Dundee U 6-3 Stranrear v Alioa A 2-1 arkamere vbgkqj emc

iSLÂH OKULU* ^ Y A R E T EDECEK

Kıbrıs Müftüsü , Saym Mehmet Dana Efendı on müzdeki Salı gunüLâpta^a Mahallî hükümet ta ra f^ ' dan kurulmuş olan İslah Okulunu ziyaret edecektir.

Bilindiği gibi bu Rum ve Türk öğrenciler bir arada eğitim görmektedir­l e r . Okulda şimdiye kadar tek bir Türk öğretmen bu­lunuyordu. Halihazırda ikinci bir Türk öğretmenin okula tayin edildiğini oğre

niyoruz. ^

GENÇLİK MECMUASIKıbrıs Türk Liseleri Me­

zunlar Birliği tarafından çıkarılan ve bir müddetten beri yayınını tadı! etnuş bulunan Gençlik Dergisi yeniden intişara başlamış ve 12 inci sayısını yayınla­

mıştır. , . , 1Derginin yeni bir kadro

ve yeni bir idare tarafın­dan yayma başlamış bulun­ması memnuniyet uyandır­mıştır. Derginin bu sayısın da bir çok güzel yazılar ve şiirler bulunmaktadır.Gençlik Dergisini Türk ay­dınına tavsiye ederiz.

İSTİNAFI GERİ ALINDI KEO şirketi tarafından

Kemsley gazeteleri aleyhi­ne açılan ve sekiz bin lira­ya mahkûm olan Kemsley gazeteleri, karan istinaf için Kıbrıs mahkemesine müracaatta bulunmuştu.. Dün öğrenildiğine göre is­tinaf fikrinden vazgeçilmiş ve yapılan müracaat geri alınmıştır.

Hatırlarda olacağı gibi KEO biralarının zehirli ola nleceğine dair Kemsley ga­zeteleri tarafından Kıbrıs- taki askerlere bir ihtar ya­pılmıştı.

EVLENMELER

Fatma Hamdıile

TemMozIu Mehmet

Perihan Mehmetile

Turgun Engin

Emim* Mustafaile

Ahmet Mavili

Evlendiler

ACENTE ARANIYOR

En yüksek komisyonluk ödenir.Herkes İçin boş vakitterinde kolaylıkla fazla

gelir temin etmek için mükemmel bir fırsatDaha fazla maiûmat için şahsen, telefon veya

mektubla aşağıdaki adrese müracaat ediniz

SHERMANS ACENTELİĞİ

(Kalast Şekerdemiyan)14, Posta Sokağı,

Posta Kutusu 490, Tel. 5993 Lefkoşa.

İLK BAHAR KOŞULARI

1958 yılının ilk koşusu bu gün ö.s saat 2.15 de baş lıyor, baştanbaşa sürpriz­lerle dolu olacağını tahmin ettiğimiz bu yarışlara bir çok yeni hayvamar iştirak etmektedir. Okurlarımıza yarışa iştirak edecek hay­vanların alacakları derece - ler hakkında tahminlerimi­zi veriyoruz.

1 inci Koşu:7 hayvan iştirak edecek.1. DÜLDÜL2. HAROS3. AYDIN

2 inci Koşu:6 hayvan iştirak edecek.1. KATERGARAKOS.2. SıGNAL BOY.3. ROMANEZ ROSE.

3 üncü Koşu:8 hayvan iştirak edecek1. PERİ KIZI2. NOKTURNE3. TYPHOON

4 üncü Koşu:Bu yanşa Saltanat ve

Valentmo iştirak edemıye- ceklennden 7 hayvan işti- rak edecektir, bunların en yaşlısı olan CİHAN GÜLÜ'

^ y*""""*1. TOUGH GUY2. SOCSUN.3. LAMORNA.

5 inci Koşu:

2. REGALİA3. FREDERiKA.

6 ncı Kdşu:

? İ9tirak edecek1 KYPARİSOULLA 2. SUNSPOT3 KIRKİ.

TEgEKKURKöyümüz ilkokulu yara­

rına gösterilmiş olan iki film i bize meccanen veren "Zafer Sineması" sahibine ve bu filmlerin gösterilme­si hususunda hiç bir karşı­lık beklemeden gerek sine­ma binasmı ve gerekse bü­tün stafmı emrimize veren çalışkan ve müteşebbis gençlerimizden "Polemitya ideal Sinema" sı sahibi sa­yın Mustafa Beye ayni za­manda Limaso! halkını si­nemamıza meccanen geti­rip götürmek vazifesini üzerlerine alan m illî mües seselerimizden j"Lozan Bas Servis" ile Piskobulu irfan ve Gültekin Beylere en de­rin teşekkürlerimi suna-

nm .Saygılarımla

H. Selçuk Osman Başöğretmen

Kıbrıs Türk K„*. ^ e r a s y o , ! ^

TÜRK MARANn CAĞRı

Federasyonu 16 u

Mkalinde Türk ı ını toplantıya t?}

Gündem: TiM ] gozjannın

bk kurarak maM;,

cak tedbider r*---

İLGİLİLERE Gerekli müsaadenin ve­

rileceğini üm it ederek Ana fartalar Ortaokulu ' fakir öğrencileri yararına tertip lemeğe teşebbüs ettiğimiz ve bastırdığımız biletlerde 16 Mart 1958 Pazar günü çekileceğini ilân ettiğimiz piyangonun gerekli müsaa­de henüz sağlanamadığın­dan şimdilik tehir edildiği­ni ve ileride neteenin gaze telerde ilân edileceğini say gı ile duyururuz.

Anafartalar Ortaokulu Müdürlüğü

HüKûMET İL

Madeni kapıda,,fiat teklifnaj

Ziraat Dairesi a inşa edilecek bir madeni kapu için - lıfnameleri, 22 Mi

tarihinde sabah dan geç olmamak kapalı zarflar icerjg teklıfnameleri muM fm sol üst köğe ni kapular için t , ibaı-esi yazılarak' meler Encümeni ] tık, Lefkoşa ] derilmelidir.

2. Hükümet en herhangi teklifi ka, mek zorunda d^iM

3. Daha fazia

Ziraat Müfettişi,

M. Constantinidü edilebilir. (TeL<

K. T. KURUMLAR! FEDERASYON BAŞKANLIĞINDAN

Kıbns Türk Köylüsünün ihtiyaçlarım t ünde tedkik ve tesbit için Lise mezunn; ihtiyaç vardır.

Vazifeli olduklan müddetçe ücret öj tir. Otomobili olanlar tercih olunur.

Müracaat: K. T. Kam) Fedenuyom

Ankara Sokak No. 6

/ LEFKOŞA.

e o a

ÇOK m BİR MÜJDEDünyada en kıymetli şey sıhhattir.

Nefis yemeklerimiz ve iyi yağlarım!! Tanınmış Aşçıiaıdan "AMCA"

Aile için Tabildot verilir. Abone elver şekilde kabul edilir.

Gül Lokantası ve! TULÂY CANE

D is Doktoru Saffet Bey lttt*M KHroglM Sokak Ne. t

TUHAFİYE EŞYALARMIŞ]

MAĞAZASINDAN ALINIZ-] MEHMET SALÎH ŞENER

Vergopulos Sokak No. 6 - LeOmp

^ ___

DİKKAT!...Bu günden itibaren Müftü Asım Efendi 8o)#

MEHMET MURAT'tM L û r i c i n a L o k a n t a s im b

Sabahın 5 inden gecenin dokuzuna gün, Nefis vc iyi yağiaria hazırlanan. mizi, şiş kebablarımızı. kavrulmuş ciğerte ayrıca kuzu kellelerini bulabilirsiniz.

^ Aylıkçı Abone kabul olunur.

_ ' ' ' "

S İ H İ R B A Z

DR. VANKATRA

DANSÖZ SEVTAP

ZAFER S İN E M A S I^ VEDA GECEN

19 Mart Çarşamba ^ yerler numarah olmakla beraber ^

ştmdiden Sinema gişesinden temi