Gündem

Yeni Standartlarla Yeni ÖğrenmeEkosistemine

Sayfa 20

Dijital Çağda İllüzyonel Pazarlama

Sayfa 05

Yenilik: Delilik ve Tutarlılığın Mükemmel Uyumu

Sayfa 23

Subat2017.

Bu Sayıda:Dijital Çağda İllüzyonel Pazarlama 05

Oyunlaştırma Yazılımları Kurumsal İşlerinizde Size Nasıl Fayda Sağlar?

09

Türk Telekom Akademi Sanal Gerçeklik ile Eğitiyor 13

Yeni Standartlarla Yeni ÖğrenmeEkosistemine 20

Yenilik: Delilik ve Tutarlılığın Mükemmel Uyumu

23

Yetenek Yönetiminde GelecekÖngörüleri 27

Kitap Önerisi: Homo Deus 30

Üyelerimizden Haberler 33

Editörden

Değerli Eğitim ve Gelişim Profesyonelleri,

Dünya yeni bir düzen ve yeni bir iş ortamıiçinde. Türkiye bu yeni düzende var olmagayreti içinde ayrıca son derece zorlu birdönemden de geçiyor. Artık bitsindediğimiz bir yılı daha yeni geride bıraktık.Dönem itibari ile kurumlarınızın çoğukendi yapılanmalarına, iş yapış şekillerinezorluklarla başa çıkabilme ve ayaktakalabilme adına tekrar tekrar bakıyorolabilir. Bu değerlendirmeler içindekuşkusuz eğitim ve gelişim bölümlerininde gündemini her zamankinden dahafazla verimlilik, etkiyi ölçümleme, daha azmaliyetle sonuç üretme, kaynakları etkilikullanma, iş yapış şekillerine bakma gibikonular kapsıyor olabilir. Bunları gözdengeçirirken; gelişimin sürekliği ve tesiriadına dünya nelere odaklanıyor,araştırmalar ve göstergeler ne söylüyordiye bir perspektif sunmak isterim.

Deloitte’un araştırmasına göre;alışılagelmiş, bildiğimiz performansölçümleri çalışanların gerçek değerlerinigöstermekte yetersiz kalıyor. Dünyadakiorganizasyonların %70’i performansyönetim sistemlerini gözden geçiriyorlar.

Performansa dair konulan yaklaşımlaryılda 1-2 kere ile sınırlı olmayacak şekildeanlık ve zamansız olmasının ortamları vealt yapısı içinde olunmaya gayret ediliyor.

Dünyadaki online içerik sunanlar (Udemy,Coursera, Khan Academy vb.) artıkmaliyeti daha düşük, agile alternatiflersunuyorlar. Kurumların bir kısmı da videotabanlı öğrenmede üretimi kolay, amatörve maliyeti düşük, iç kaynakların üretimdekullanıldığı seçeneklere yöneliyorlar.

Kurumların çoğu, "kariyer yolu”nustratejik görüyor ve kendi insan kaynağınıkurum içinde tutmak üzere mobiliteye,rotasyona, birbirinden öğrenmeye, koçlukve mentorluğa alan açıyor ve yatırımyapıyorlar.

Kurumlar, büyük veriyi anlamlı halegetirmek için İK Analitiğine yatırımyaparak, İK ile ilgili temel sorularınyanıtları ve bunların birbirleri ile olanbağlantılarını inceliyor. Birbirleri arasındaanlamlı bir bütünlük olup olmadığınabakılıyor. En iyi performans gösterensatıcıları farklı kılan yönleri nedir?

3

Arzu Sarıkayalar Sadaghiani

TEGEP Y.K. Başkan Yrd.

Hangi gelişim programı en yüksek yatırımdönüşümünü sağlıyor? Niye bazıbölümlerde işten ayrılma daha yüksek?vb... Bu ve benzeri verilerin toplanıyor,ilişkilendiriliyor olması, kurumlarıngeleceklerini daha iyi yönetmelerinisağlıyor.

Kurumlarına bağlı olan çalışanların,bağlılığı düşük olanlara göre daha mutlu,sağlıklı ve verimli çalıştıkları görülüyor.Kurumlarda lider duruşu besleyenyaklaşımlara alan açılıyor ise çalışanbağlılığı artıyor. Yöneticiler yönetiyor amaliderler bağlılığı artırıyor. Bu sebeplebütçelerimizi yönetirken yatırım yapılankademelere bakmak daha da önemli halegeliyor.

Oyunlar, oyunlaştırma, yatırım maliyetive üretim süresi zorlayıcı olsa da deneyselöğrenmeyi tetikleyen yaklaşımı, öğrenmemateryallerini kuvvetlendiren, takımçalışmasını ve öğrenme ortamına olanbağlılığı arttıran bir yaklaşım olarakkarşımıza çıkmaya devam ediyor.

Massive Open Online Courses’dan(MOOC) sonra şimdilerde Small PrivateOnline Course (SPOC) gündemde. SPOC’da videolara geleneksel yüz yüze sınıf içiortamlar eşlik ediyor.

Beynin kısa bilgiyi kolaylıkla alma vesaklama kapasitesinden yola çıkarakoluşturulan Micro Learning-MikroÖğrenme son zamanlarda çok kullanılıyor.

Bu yıl TEGEP olarak her zamankindendaha fazla paylaşmaya, birlikte üretmeye,katkı sağlamaya, başarıları parlatmaya,doğru soruları sormaya, doğru metotlarıkullanmaya ihtiyacımız var diyedüşünüyoruz. Dernek olarak buna vesileolacak birkaç haberi, etkinliği de hemensizlerle paylaşmak isterim. ATD’ninTelling Ain't Training kitabının çevirisitamamlandı, Mayıs ayında yayınlanacak.

Mayıs ayında 2017 Öğrenme ve GelişimÖdülleri Töreni yapılacak. Öncekiyıllardan farklı olarak Haziran ayındaKurumsal Akademiler Zirvesi’nin ilkiyapılacak ve tıpkı TEGEP Eğitim ve GelişimZirvesi gibi her yıl yapılmaya devamedecek. Her ay gerçekleştirmeyihedeflediğimiz TEGEP Atölyeler bu yıl dadevam edecek.

2017 yılı aklın, sevginin, sağduyunun,gelişimin, paylaşımın, yardımlaşmanınarttığı barış ve huzur dolu öğrenmelerinparladığı bir yıl olmasını dilerim.

4

Adnan Ertemel ile Röportaj

5

Öncelikle sizin hikayenizden başlayalım. Bize kendi hikayenizden bahseder misiniz?

Yıldız Teknik Üniversitesi BilgisayarMühendisliği bölümünden mezun oldum.Boğaziçi Üniversitesi'nde Mühendislik veTeknoloji Yönetimi konusunda yükseklisans yaptım. Çalışma hayatına henüzöğrenciyken Turkcell’de yazılımcı olarakbaşladım. Teknik perspektifi kaybetmedenmüşteri perspektifinden de bakmaya ilgiduydum. 2011 yılında doktora derecemialdıktan sonra bireysel eğitim vedanışmanlık işlerine yönelmeye kararverdim. Bahçeşehir Üniversitesi veardından İstanbul Ticaret Üniversitesi’ndeDijital Pazarlama, Teknoloji Girişimciliği,Pazarlamada güncel yaklaşımlar gibikonularda dersler vermeye başladım.

Dijital çağ ve gelecekle ilgili neler anlatıyorsunuz kitapta?

Sevgili Ufuk Tarhan’ın dediği gibidijitalleşmede gelecek yok! Çünkü gelecekzaten tamamen dijital... İşin ilginç tarafıher şey dijital olacak diyen o kadar çokinsan varken her şey dijital olduğundaşimdi ne olacak sorusuna yanıt veren pekyok. Bu kitap bu soruya yanıt vermeyeçalışıyor.

Dünya var olduğundan çok yakın birgeçmişe kadar insanlık maddenin yanienerji kaynakları, su ve benzeri doğalkaynakların sonsuz, bilginin ise sonluolduğunu varsayıyordu. Ancak yakın birgeçmişte aslında durumun tam tersiolduğu, bilginin sonsuz maddenin isesonlu olduğu tespit edildi.

Röportaj: Menekşe Polatcan

Bu henüz herkesçe tam anlaşılamasa dasonsuz bilgiyi üretmek, işlemek vesaklamak artık mümkün hale geldi.Durum böyle olunca her yerden gelenbilgi ve mesaj bombardımanı karşısındatüketiciler bağışıklık kazanıp markalarakarşı doğal bariyerler örmeye başladı.Doğal olarak pazarlamada eskiden kanunhükmündeki birçok kural hızlaetkisizleşmeye başladı. Buna karşılıkhenüz birkaç yıldır keşfedilmiş bazıteknikler geleceğin vazgeçilmezi olacak.Kitapta yapmaya çalıştığım içindebulunduğumuz bu geçiş sürecinde birkaçadım geri atıp okuyuculara büyük resmigöstermek.

Ancak her olguya zamanla bağışıklıkkazanan günümüz tüketicisinietkileşime sokmak her zamankindenzor... Böyle bir dünyada ironik biçimdeinsanları markalarla etkileşime iknaetmek için davranışsal psikolojiyebaşvurmaktan başka çare kalmadı.Bolluk çağında ve aynılaşan ürün vehizmetler karşısında tüketiciler bir tıkötesini istiyor. Kısaca anlam arayışıiçindeler. Markalar bu anlamdasağladıkları fayda ve deneyimselpazarlamayla hissettirdiklerinin deötesinde olarak var olma nedeniniözgün bir hikayeyle anlatmakdurumunda. Müşterilere tüketicilerolarak değil insan gözüyle bakıpinsanlığa dair farklı ve önemli birsöylem ve hikaye geliştiren markalarilgiyle dinleniyor.

6

Büyük veri, nesnelerin interneti, yapayzeka ve benzeri teknolojiler sayesindepazarlama hiç olmadığı kadar teknik,analitik ve ölçülebilir bir hal aldı.

7

Apple’ın farklı düşün mesajı veren vetüm ürünleriyle bunu ispatlayanhikayesi başarılı bir örnektir. Süreçteikinci adım son yıllarda geniş kitlelercekeşfedilmeye başlayan ve gelecekte çokdaha önemli bir konuma gelecek çokdisiplinli bir kavram olan kullanıcıdeneyimidir. Dikkatin bu kadar değerliolduğu bir dünyada aktif dikkat vedüşünme gerektirmeyen sezgisel vepürüzsüz kullanıcı deneyimi fiziksel yada dijital gelecekteki hemen her ürününolmazsa olmaz özelliklerinden biriolmak durumundadır. Üç yaşındakikızımın akıllı telefonla yapabildiklerikızımın akıllı olmasından değil kullanıcıdeneyiminin mükemmel tasarımındankaynaklanmaktadır.

Son olarak oyunlaştırmayla tüketicileretkileşime kolayca ikna edilerekharekete geçirilebilir. Ben hemen herşirket için yeni test ekibinizle tanışındiyerek 7-8 yaşlarındaki çocuklarınresmini gösteriyorum. Gerçekten deçocuklara akıllarında kalıcı bir mesajvermenin tek yöntemi hikayedir.

Verdiğim akıllı telefon olduğu gibi birçocuğun dahi rahatlıkla üstesindengelebileceği bir kullanıcı deneyimi idealolandır. Hemen her çocuğa hadi oyunoynayalım dendiğinde anında motiveolur.

Peki illüzyonel teknikler eğitimalanında işe yarayacak mı?

Birçok büyük kurumun İK yönetimikariyer planlamasını oyunlaştırarak bellipozisyonlara gelmek için belli eğitimlerialmayı şart koşmaya başladı bile.

Diğer yandan online eğitimde deillüzyonel teknikler çok işe yarıyor. Eğitimdijitale kayarken dijital eğitimin gücükullanıcı deneyimini artırarak sürecikolaylaştırmak diğer yandanoyunlaştırarak motivasyonu artırmaktangeçiyor. Deloitte, Liderlik Akademisi adlıonline eğitim programını oyunlaştırarakçalışanlarına sitede geçirilen süre vesiteye hafta boyunca tekrar tekrar girmealışkanlığı kazandırmıştır.Oyunlaştırdıktan sonra siteye tekrargirme oranı %37 oranında artmıştır.(https://hbr.org/2013/01/how-deloitte-made-learning-a-g )

8

Eğitimde hikayeleştirmenin gücünegüzel bir örnek Xerox’un hikâyesidir.Xerox teknik personelinin makinelerionarmayı el kitaplarından okumaktandaha çok birbirlerine yaşadıklarıöyküleri anlatmak yoluyla öğrendiklerinianlayınca, bu iş öykülerini Euraka adınıverdiği bir veritabanında topladı.Böylece insanlar herhangi birmakinenin tamirinin nasıl yapılacağını,o zorluğun üstesinden nasılgelineceğini bir başkasının hikâyesiyleöğrenmeye başladı. Fortune buprojenin şirket için taşıdığı değerin 100milyon dolar olduğunu tahmin ediyor.

Kullanıcı deneyimi boyutunda kitaptaneğitimcilere ilham verecek bir örnekvermek istiyorum. Bir türk girişimi olanparasut.com yeni kurulan firmasahiplerinin ön muhasebesinikendisinin tutmasını sağlayan buluttabanlı bir çözüm sunuyor. Renklerindili, seçilen font tipi ve boyutu, arkaplan rengi, renkler arası kontrast vebenzeri tüm unsurlar inceden inceyedüşünülerek seçilmiş. İyi tasarlanmışkullanıcı deneyimi sonucundaamaçladıkları ve başardıklarını teyitettikleri önemli nokta şu; programdaki8 ayrı ana fonksiyona ait 8 ayrımuhasebe kartının (beyaz arka fontüzerine alt alta sıralanan farklıderinliklerde kutucuktan oluşan) birerkarakteristiği var. Kullanıcılar programı1-2 ay kullandıktan sonra farkınavarmaksızın ana kartın adının neolduğuna bakmadan bilinçaltı bu şufonksiyondur şeklinde beyne işaretveriyor. Kullanıcı nerede olduğunu hiçşaşırmıyor.

Özetle kullanıcı deneyimi ve sağ beynin potansiyeli henüz yeni keşfedildi ve pazarlama, eğitim ve hemen her alanda

kullanılabilecek illüzyonel tekniklerin sonu yok.

OyunlaştırmaYazılımlarıKurumsal İşlerinizde Size Nasıl Fayda Sağlar? Oyunlaştırma (İng: Gamification) kavramı,şimdilerde fazlasıyla pazarlanan birolguyken, bunun satış & pazarlama-eğitim–müşterileriniz arasındaki etkileşimiarttırma stratejilerinizde nasıl bir yerbulacağı ya da iş hedeflerinizi nasıldestekleyeceği konusunda pek fazlapratik tavsiye bulunmamaktadır.

Bu yazının amacı oyunlaştırma stratejinizibaşarılı bir şekilde yapılandırmanız ve ilgilikişilere bu bilgileri sunmanız içinihtiyacınız olan bilgiyi ve araçları sizesağlamaktır.

Oyunlaştırma en basit haliyle oyun oynamadışında kalan her türlü etkinliğin, daha eğlencelive merak uyandıran bir şekilde yapılmasıdır.

Mustafa YücelgenBilgi Kurdu

Oyunlaştırma kavramı, şimdilerde fazlasıyla

pazarlanan bir olguyken, bunun satış & pazarlama-

eğitim –müşterileriniz arasındaki etkileşimi arttırma stratejilerinizde nasıl bir yer

bulacağı ya da iş hedeflerinizi nasıl destekleyeceği

konusunda pek fazla pratik tavsiye bulunmamaktadır.

9

Araştırmalar gösteriyor ki, birbirleriyleetkileşim halindeki insanlar, daha üretkenoluyorlar. Hem bireysel hem grup olarak.Bu yüzden “oyunlaştırma”, kurumsaldünyada çok tercih edilen bir yöntemolmaya başladı. Akıllıca tasarlanansüreçlerde oyun tasarımı, psikoloji,motivasyon teorisi, nörofizyoloji vedavranış bilimi gibi unsurlar mevcut. Tümbunların karmasınıyaratan oyunlaştırma yöntemi şaşırtıcıderecede başarılı oluyor.

10

Oyunlaştırma konusunda saygıdeğer biruzman olan KarlKapp oyunlaştırmayı “uygun olan tümoyun unsurlarını kullanarak sorunlarınçözülmesinde ve öğrenmenindesteklenmesinde dikkatli ve dikkatealınan bir oyun uygulaması düşüncesi’’olarak tanımlıyor.

Oyunlaştırmanın temel özellikleri şunları kapsar:

• Sonraki eylemlerin tanımlanması için basit ipuçları sunma

• Açık ve anlık geribildirim

• Kolayca belirlenen sıralama ve performans göstergeleri

• Anlaşılması kolay ilerleme süreçleri

Oyunlaştırmanın Temel ÖzellikleriNelerdir?

Oyunlaştırmanın temel özelliklerini tarifetmek için belirli bir kural bulunmamaklabirlikte genellikle sıkça vurgulanan ve öneçıkan birkaç unsurdan söz edebiliriz:

Oyunlaştırma hedefe yöneliktir: Net birşekilde tanımlanmış hedefleroyunlaştırılmış herhangi bir sisteminönemli bir parçasıdır. Çoğunlukla bir‘’kazanma durumu’’ olarak adlandırılan budurum hedeflenen sürecin (meselaöğrenmenin) amacını belirler vesonuçlandırılması gerekenleri tam olaraksaptar.

Oyunlaştırma “kişiye özel”liğidestekler:

Oyunlaştırmanın kazanımları açısından,katılımcıların gerek yaklaşımlarındagerekse içsel motivasyonlarında kendikendilerini idare etmeleri beklenir.Oyunlaştırılmış sistemler öncedenbelirlenen başarı kriterlerineerişebilmek üzere insanların içselmotivasyonlarını ön plana çıkaracakşekilde tasarlanmalıdır.

İnsanlar dışarıdan dayatılan görevlerden ziyade kendisi

tarafından belirlenen görevleri tercih eder.

Oyunlaştırma etkileşimlidir:

Pek çok geleneksel sınıf ortamıöğrenme örneklerinin aksine,oyunlaştırma daha etkin bir öğrenmesürecini tamamlamak ve desteklemekiçin kullanıcılara etkileşimli görevlerverilerek bağlılığı teşvik etmek amacıylayüksek bir etkileşim düzeyinedayanmaktadır. İnsanlar eğlenmeyisever!

Oyunlaştırma anlık

geribildirimlere dayalıdır:

Kullanıcıların oyunlaştırılmış sistemtarafından belirlenen hedefler ileuyumlu olması için düzenligeribildirim şarttır. Bu türdekigeribildirimler, sürekli katılımıdestekleyerek, kişinin sistem içindekiilerlemesini teşvik ederek, olumlu birtakviye kaynağı olarak hizmeteder. İnsanlar bir şeyleri başardıklarıduygusu içinde olmayı severler.

11

Oyunlaştırma Öğrenme Stratejilerini Nasıl Destekler?

Eğitim ve Gelişim uzmanları geleneksel eğitim uygulamalarının yeterince etkiliolmadığını uzunca bir süredir biliyor. Araştırmalar standart bir sınıf eğitimi ile alınanbilgilerin akılda tutulma oranının %10’dan daha iyi olmadığını gösteriyor.

Bununla birlikte, son birkaç yıl içinde üniversiteler ve şirketler eğitim etkinliğinin,oyunlaştırmanın katkılarını kullanılarak, büyük oranda geliştirilebileceğinin farkınavardılar.

Oyunlaştırma için yapılan yatırımların ülkemizde de artarak gelişmesini diliyoruz.

12

Türk Telekom Akademi

Sanal Gerçeklik ile Eğitiyor

Türk Telekom Akademi Türk Telekom’un teknolojideki liderliğini eğitim teknolojilerindede sürdürüyor. Yeni teknolojileri eğitim uygulamalarıyla bütünleştirmeçalışmalarımızdan biri de sanal gerçeklikle oldu. Mayıs ayında geliştirdiği dünyadaki engüncel teknolojilerden biri olan sanal gerçeklik uygulamasını iş sağlığı ve güvenliğialanında uygulayarak ödüllük bir öncü projeye daha imza attı. Türk Telekom için kritikçalışma alanlarından biri olan ve kesintisiz hizmet vermemiz için gerekli altyapınıntemel taşlarından biri olan yüksekte çalışma konusunda heyecanlı bir sanal gerçeklikdeneyimi üzerinde bir proje geliştirdik.

Saynur ÖnenTürk Telekom

Akademi Direktörü

13

Sanal Gerçeklikle Gerçeğe YakınSimülasyon Tecrübesi

Sanal gerçeklik, fiziksel deneyimlerinbilgisayar ortamında taklit edilmesiyleeğitim alanında gerçeğe yakınsimülasyonlar yapılmasını sağlıyor.Burada hazırlanan videoların gerçeğeoldukça yakın olması çok büyük önem arzediyor. Grafikler ve görüntüteknolojilerinin güçlü olması gerektiğikadar, hazırlanan senaryonun dakusursuza yakın olması gerekiyor. Bubütünlük sağlanmadığı takdirde kullanıcı“gerçeklik hissiyatını” tam olarakyaşayamıyor ve kullanıcıda istenilen etkibırakılamıyor.

Oyundan Eğitime Çok AlandaKullanılabiliyor

Sanal gerçeklik hayatımızın yakın birzaman diliminde hayatımızın birçoknoktasına girerek bizleri şaşırtmayadevam edecek. Eğitim, sağlık, spor, inşaat,turizm ve sinema gibi sektörlerdeşimdiden kendini göstermeye başladı.Artık gözlüğünüzü takıp Amerika UlusalParklarında sanal bir gezintiye çıkabiliyor,yapımı bitmemiş bir ev inşaatınıniçerisinde satın aldığınız evin bitmiş haliniya da İngiltere’de yapılan bir tümörameliyatını 360 derece kameralar aracılığıile izleyebiliyorsunuz.

14

Sanal Gerçeklik Gözlükleri EkonomikFiyatlarıyla Cazibeyi Artırıyor

Sanal gerçeklik son yıllarda adından bolcasöz edilen bir teknoloji. Firmalar arka arkayasanal gerçeklik gözlüklerini tanıtmaya veyeni uygulamalar üretmeye başladılar.Oculus Rift, HTC Vive, Samsung Gear, Sonyve Microsoft gibi markalar her geçen gündaha fazla yatırım yaparak bu teknolojinindaha fazla yaygınlaşmasına destekoluyorlar. Bu firmalar her ne kadar sektöreyön verseler dahi satış fiyatları açısındanoldukça pahalılar. Düşük maliyete sanalgerçeklik teknolojisinden geri kalmakistemeyen kişiler Google Cardboard satınalarak bu meraklarını rahatlıklagiderebilirler.

15

360 Video Çekim Tekniğinin Gelişimi

Özel kameralarla çekilen 360 derece

videolar çekim mekanındaki her şeyi

kaydediyor. Sanki gerçekten

oradaymışsınız hissini oluşturan bu

videolar baktığınız her yönde derinlik

hissi veriyor. Bu tarz projelerde yaygın

kullanılan araç GoPro’lardan oluşan

iskelet sistemleri. Ortaya çıkan video

görüntü kalitesi açısından tatmin edici

olmakla birlikte daha sonrasında

kullanıcılar bilgisayar veya akıllı

telefonlarından bu görüntüleri kolayca

izleyebiliyor.

Deloitte’un tahminlerine göre, bu yılınsonuna kadar dünyada ortalama 2.5milyon sanal gerçeklik gözlüğü satılacağıve 2018 yılında bu rakamın 10 kat artıp24 milyona ulaşması bekleniyor. Digi-Capital adlı araştırma şirketininraporuna göre, 2020 yılında bu yenipiyasanın toplam büyüklüğü yazılım vedonanım pazarıyla birlikte 150 milyardolara ulaşacak.

Kumandalarla Gelen Yeni Dönem

Sanal gerçeklik teknolojisinde en önemlibasamaklardan biri Oculus, HTC, Sony gibifirmaların bu deneyimin içerisinekullanıcıların hareket kabiliyetlerinialgılayan sensörler ile desteklemesi oldu.Bu sayede kullanıcılar ellerindekikumandalar yardımı ile uygulamanıniçerisinde oyuncu olarak yer alabildiler veen başta belirttiğimiz gerçeklik hissiyatınıbaşarılı bir şekilde yaşadılar.

Eğitimdeki Kullanım İmkânları ÇokGeniş

Günümüzün ve geleceğin eğitimsistemlerinde artık bir şeyler değişecekgibi görünüyor. Artık bir kulaklık ve sanalgerçeklik gözlüğü ile bambaşka birortamda eğitim ihtiyacımızıkarşılayabiliyoruz. Teorik eğitimleri biranda iş başı öğrenme ortamına çeviripdeneyimlerken detaylı bir şekildeöğrenebiliyoruz. Arıza tespiti gibiiçerisinde süreç barındıran eğitimbaşlıklarını sanal gerçeklik ile ele alıpçalışanlarımıza farklı deneyimleryaşatabiliyoruz.Sanal gerçeklik teknolojisini eğitimdekullanırken kişilerde etki bırakmak içiniçerisinde etkileşim kesinliklebarındırmalı. Aksi takdirde yapmışolduğunuz eğitimi sıradan bir e-eğitiminbir tık daha uzağına gidemez.

Türk Telekom Akademi EğitimTeknolojilerinde ÖncülüğünüSürdürüyor

Türk Telekom Akademi, Türk Telekomçalışanlarını bugün ve geleceğehazırlayacak kişisel, mesleki ve teknikalanda gelişimlerini destekleyen kurumsalbir akademidir. Teknolojiden faydalanarakuygulamalı öğrenme ortamınıçalışanlarımıza sunuyoruz. E-eğitim, mobilöğrenme, sanal sınıf, teknolojilaboratuvarlarımız, video bazlı çok sayıdadijital öğrenme içeriklerimiz ve işimizikolaylaştıracak tüm teknolojileribünyemizde barındırarak sektörde öncüolmak ana hedefimiz.Bu yenilikçi bakış açımız ile sanal gerçeklikteknolojisiyle çalışanlarımızı tanıştırmakbizler için değerliydi. Türk TelekomAkademi olarak sanal gerçeklikteknolojisini eğitim alanında uygulayıpyeni bir bakış açısı kazandırdık.

16

İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri Sanal Gerçeklikle Buluştu

Türk Telekom olarak insana ve insanhayatına verdiğimiz önemden yola çıktık.Bu yeni teknolojiyi doğrudan insanhayatına temas eden bir noktadakullanmak ve çalışanlarımız üzerindekifarkındalığı artırmak istedik. İnsanhayatıyla ilgili olması bizi iş sağlığı vegüvenliği konusuna yönlendirdi.

Yüksekte Çalışma eğitimimiz Türkiye’ninher noktasında çalışanlarımız tarafındanalınan bir eğitimdir. Hem bu eğitiminetkinliğini arttırarak çalışanlarımızın bukonuya ne kadar değer verdiğimizihissetmesini sağlamak hem de ilk defaYüksekte Çalışma eğitimi alacakçalışanlarımızın kulelerde karşılaşacağızorlukları önceden görmesini istedik.

Yüksekte Çalışma Eğitimini Nasıl Tasarladık?

Yüksekte Çalışma sanal gerçeklikeğitimimizi İstanbul Çamlıca’da bulunaniletişim kulelerinde çektik. Öncesindeprova çekimi yaptık ve deneyimlieğitmenimizi 40 metre yüksekliğe kadarçıkarttık.

Sanal gerçeklikte etkileşime önemverdiğimiz için telefon destekli SamsungGear VR gözlüklerine uygun bir uygulamatasarladık. Bu sayede uygulamamızaekipman seçimi, doğru anahtar noktalarıseçimi gibi etkileşimli alanlar ekledik.Ayrıca uygulamamızı dış ses iledestekleyerek göze ve kulağa aynı andahitap ettik.

17

Mayıs’tan Bu Yana 1245 Kişiye Ulaştık

Uygulamamızı lansman tarihi olan Mayısayından bu yana farklı şekillerde tanıttık.Bölge müdürlüklerimizde stantlar kurduk,oryantasyon eğitimlerimize dahil ettik veYüksekte Çalışma sınıf eğitimlerindenönce ilgili çalışma arkadaşlarımıza dadenettik. Amacımız bu uygulamayı tekniksaha çalışanları dışında onlarınyöneticilerine ve diğer tüm çalışanlarımızadeneyimletmek.

Kullanıcılar Hayran Kaldı

Farklı çalışan profillerinden çok güzeltepkiler aldık. Bölge müdürlerimiz, sahayöneticilerimiz, genel müdürlükpersonellerimiz ve destek birimlerimizdençalışma arkadaşlarımız uygulamamızıdenedi. En güzel dönüşler genelde sahaekiplerine yöneticilik yapan amahayatında hiç kuleye çıkmamışyöneticilerimizden geldi. Kendilerine bağlıolan çalışanların yaptıkları işlerin ne kadarzor şartlar altında gerçekleştiğini,kendilerinin bu kadar yüksekte bu işiyaptıklarını hayal edemediklerini iletmesioldu.

Stevie Üstün İşveren Ödülünü Aldık

“Teknoloji için İnsan, İnsan için Gelişim”sloganıyla yola çıkan Türk TelekomAkademi bu öncü sanal gerçeklikuygulamasıyla Stevie Üstün İşverenÖdülünün sahibi oldu. Hali hazırda farklıkapsamdaki konu başlıkları ileyaygınlaştırmaya devam ediyoruz.

18

19

Son yıllarda kurumlarda eğitim birimleri bir dönüşüm içinde...Bu dönüşüm sürecinde, kurumsal öğrenmeyi, kurumlarınvizyonuna giden yolda en kritik stratejik öncelik olarakkonumlandıran Kurumsal Akademiler kuruluyor...

Peki bu dönüşümün bir yol haritası var mı?

Nereden başlamak gerekiyor?

Atılacak ilk adımlar neler?

Kurumsal Akademi olma veya yapılandırma sürecinde olan veyaolma hedefi bulunan tüm kurumları, iş liderlerini ve eğitimprofesyonellerini, birlikte bu soruların yanıtlarını bulacağımızve Akademilerin yapı taşlarına odaklanacağımız

Erken kayıt avantajından yararlanmak ve bilgi almak için buraya tıklayınız

Yeni StandartlarlaYeni ÖğrenmeEkosistemine

Dr. Onur SeçkinUzakYakın Öğrenme ve

Gelişim Direktörü

20

Öğrenme dünyasında önemli yeniliklerin eşiğindeyiz. E-öğrenmealanında uluslararası yeni standartlarla ortaya çıkan gelişim süreci,izlenebilir, ölçülebilir ve değerlendirilebilir öğrenme deneyimlerineyaklaşımımızı yeniden yapılandıracak. Bu dönüşümün kaynağı yeninesil SCORM olarak da adlandırılan, TinCan ya da bu ismin yerinekullanılan experience API (x-API) standartları.

Öğrenme ve gelişim dünyasında70:20:10 kuralı çokça bilinen birmodeldir. Model kurumlardaöğrenmelerin % 70’inin işle ilgilideneyimlerden, % 20’sinin diğerinsanlarla etkileşimden ve % 10’ununformal eğitim etkinliklerinden ortayaçıktığını söyler. Model kiminoktalarda tartışılıyor olsa da,kurumlarda yüz yüze ya da online,formal olanların çalışanların tümöğrenme deneyimlerinin çok küçükbölümünü oluşturduğunu biliyoruz.İnformal deneyimler, iş üzerindeişbirliği içinde gerçekleşenöğrenmeler ve sosyal öğrenmedeneyimleri kişinin öğrenmeyaşantısının önemli bir bölümünüoluşturuyor.

x-API standartları tüm buöğrenme deneyimlerininizlenebilmesi, ölçülebilir olmasıve değerlendirilmesi için büyükbir olanak sunuyor. x-API’yleSCORM’un sadece formalöğrenme deneyimlerisunabilmesi yönündeki sınırlarortadan kalkıyor.

21

Sınırsız öğrenme kaynağı

Şöyle bir hayal kurun. Bir şirkette eğitimuzamanı olarak çalışıyorsunuz. Öğrenmeanalitiği konusunda güncel yaklaşımlarıöğrenmek ve bunu da hemyöneticilerinize görünür kılmak, hem dekariyer yolunuzda yanınızda taşımakistiyorsunuz. Konuyla ilgili mevcut yüzyüze ya da online eğitimler güncel değil.Ama aslında internetin sınırsız dünyası yada offline yaşayabileceğiniz deneyimlersize kapsamlı bir öğrenme paketisunuyor.

Google arama motoruna anahtarkelimeleri yazarak işe başladınız. Çeşitlimakaleler, videolar, webinarlar,konferanslar, sosyal medya grupları,bloglar ve başka birçok kaynaklakarşılaştınız. Önemli bir dergide eğitselveri madenciliğine ilişkin bir yazıokudunuz. YouTube’da önemli perakendeşirketlerinden birinin eğitimlerinde hangiverilerin toplandığını ve hangi analizlerinçıkarıldığını anlatan bir video izlediniz.

Assosiciation for Talent Development’ınbir webinarında öğrenme analitiğikonusunda uzman bir eğitimcininkonuşmasını dinlediniz. Bu aradaTEGEP’in ‘Eğitimde İK Analitiği’ başlıklıatölye çalışmasına katıldınız. LinkedIn’dealandaki profesyonellerin bir aradaolduğu ‘Büyük Veri Analitiği ve BilgisayarlaÖğrenme’ adlı bir gruba katıldınız. Birblogda öğrenme analitiği temasındakiiçerikleri okudunuz, yorumlar yaptınız.Konuyla ilgili uzman bir eğitimcinin e-kitabını okudunuz. Bütün deneyimlerisıraladığınızda aslında doğrudan ilgialanınız olan bir konuya yönelik kapsamlıbir eğitim programı yarattınız. Süreçtekimi zaman akıllı telefonunuzukullandınız, kimi zaman gerçek bir toplantısalonunda bulundunuz.

22

X- API Ne Yapıyor?

İşte x-API uyumlu bir yapı, online ya daoffline bütün bu öğrenme deneyimlerininbir öğrenme kayıt deposunda (LRS),standart bir ‘Ben bunu yaptım’ (I did this)formatında tutulmasını sağlıyor. Eğer kişiistiyorsa bunlar yöneticisi tarafından daizlenebilir ve değerlendirilebilir oluyor. BirLRS diğeriyle kayıtları paylaşabiliyor, kişikişisel düzeyde de kendi kayıtlarınıtutabilme olanağına sahip olarak kariyeryolculuğunda yeni duraklarda bunlarıgörünür kılabiliyor

x-API’yle içine girdiğimiz yeni öğrenmeekosisteminin önemli bir yönü de kişilerinfarklı biçimlerde öğrenme deneyimleriylegelen büyük veriyle, herkese aynı şekildedeğil, giderek kişiselleştirilmiş,uyarlanabilir öğrenme yollarının önününaçılması olacak. Bu büyük veriyle, tıpkıalışveriş sitelerinde olduğu gibi, kişilerinöğrenme yönelimleri analiz edilerekonlara yeni önerilerde bulunulabilecek.Öğrenme ve gelişim yöneticileri SCORMuyumlu bir kurumsal öğrenme yönetimsisteminin sınırlarını aşabilecek, internetinsınırsız kaynağını öğrenme içeriği olarakdeğerlendirebilecek.

x-API standartları bize yeni bir öğrenme ekosisteminin

kapılarını açıyor. Açılan bu kapıdan girmek, daha etkili ve verimli öğrenme deneyimleri

için önemli olanaklar sunacak.

23

Yenilik: Delilik ve Tutarlılığın Mükemmel Uyumu Burç Uygurmen

Yeni kelimesinin duygusal beyne hitapeden en güçlü dört kelimeden biriolduğunu biliyor muydunuz? Yenikelimesini gördüğümüzde bilinçaltımızda“gelişmiş”, “heyecan verici” gibi tanımlarcanlanır; ilk dürtümüz yeni olan bir şeyiistemektir. Yeni elbiseler, yeni bir araba,yeni teknoloji hep çekicidir. Üzerinde “Yenive Mükemmel Tat” yazan yeni piyasayasürülmüş bir çikolata ambalajını hayaledin; gördüğümüzde hemen aklımız kayar.Son üç yılda cep telefonu tasarımlarındamilimetrik değişiklikler yaşansa da,

“Yeni Tasarım” ve “Yeni Teknoloji” gibisözcükler tam bir pazarlama harikasıolarak kullanılmışlardır. Diğer birtaraftan ise yeni belirsizdir vekorkutucudur. Yeni bir müdür, yeni birçalışan ya da yeni bir iş yapış şekli hependişe vericidir. Çünkü geleceğedönük risk ve belirsizlik içerir.Belirsizlik arttıkça iç sesimizin yorumakatkısı artar. İç sesimiz ise genelliklenegatiftir ve ne kazanacağından çokkaybedeceğine odaklıdır. Peki,yeniliğin tanımında bile bu kadar zıtlıkve kargaşa varken, nasıl yenilikçiolunabilir?

24

Amerikan Psikoloji Derneği Richardsonyaratıcık ödülü sahibi psikolog FrankBarron, 1960‘larda aralarında yazar,mimar, bilim adamı, girişimci vematematikçilerin olduğu o zamanın enyaratıcı insanlarını davet ederek bir dizideney yapar. Denekler, KaliforniyaÜniversitesi Berkeley kampüsünde birevde birkaç gün geçirirler ve gözlemcilertarafından kişilikleri ve zihinsel durumlarıincelenerek, bir dizi teste tabi tutulurlar.Deneyin sonunda Barron genel kanınınaksine zekanın, yaratıcıktaki öneminin çokaz olduğunu ve yaratıcılığın sırf IQ ileaçıklanabilecek bir olgu olmadığını ortayakoyar.

Deneyin çıktılarına dayanarak yaratıcılıkdaha çok duygusal, motivasyonel veentelektüel birikimlerin ürünüdür. Tümbu yaratıcı insanların ortak özellikleri isebelirsizlik ve karmaşıklığa yüksek toleransgösterebilen; korkularından öğrenen,görenek dışı insanlar olmalarıdır. Bukadar çok zıtlık ve tezatlığı aynı bünyedebarındırmak çok yönlülük ve belli biryaşanmışlık gerektirir. Barron yenilikçiinsanları kendi anlatımıyla “Kültürlü fakatbir o kadar da ilkel; yıkıcı olduğu kadar dayapıcı ve ortalama bir insandan daha delifakat çoğunlukla tutarlı” olarak tanımlar.

25

Bu şekilde bakınca, dünyanın en çokpatent başvurusu yapılan gelişmişülkelerindeki kültürel çeşitlilik, Üniversitemezuniyeti sonrası kendini tanımak adına1 yıla kadar seyahat etme ve annebabanın himayesinden erken yaşta çıkmaalışkanlıkları hiç de tesadüf değil. Çokyönlülük, çeşitlilik ve yanlışlardanöğrenme mantıklı oranda risk alma vekorkuların üzerine gitme eğilimi gerektirir.Mükafatı ise çoğu insanın kendisiyleyüzleşmekten korktuğu karanlık alanların( Johari Penceresindeki bilinmeyen ve gizlialanların) açık alan haline dönüşmesidir.

Açık (kişinin kendini iyi tanıdığı) alanı genişkişiler özgüvenli, empati yeteneklerigelişmiş duygusal zekaları yüksekkişilerdir. Bu da çok yönlü olmalarının vekorkularının üzerine gitmelerinin birsonucudur. Çeşitlilik farklı mekanikleriöğrenmeyi; farklı mekaniklerin birleşimide yeni liği getirir. Örneğin, mikrodalgafırınlar radar uzmanlığının yemek pişirmeile birleşiminden, PlayDoh oyun hamurlarıduvar kağıdı temizleme malzemesininoyuncak tukusu ile birleşiminden ve yinemutfakta kullandığımız paslanmak çeliktakımlarımız da paslanmaz silah namlusuüzerinde çalışan bir metalürjimühendisinin limon suyu ileçalışmasından ortaya çıkmıştır.

26

Peki, yenilik için siz neler yapabilirsiniz?

Yönetim Gurusu Peter Drucker, bir kişi işdünyasında kendini nasıl geliştirebilirsorusuna “Keman Çalmayı Öğrenerek”der. Yenilikçilik te farklı değildir. Farklıdeneyimler size farklı yetkinliklerkazandırır. Duygusal ve mantıksal beyniaynı anda kullanabilme, alışkanlıklarıdeğiştirebilme, farklı mekanikleriöğrenme ve birleştirebilme yetkinliklerigibi… İlla da keman çalmanız gerekmez;mesela hep istediğiniz fakat zamanayıramamaktan ya da yapamamaktanendişelendiğiniz bir uğraşın üzerinegidebilir, arsenallinize yeni mekanikler veiş yapış şekilleri katabilirsiniz.

Eğer mümkünse 2017 ‘de farklı bir şeyleryapın: Bilmediğiniz yerlere seyahat edin,bir hobi edinin ve mümkünse arabayıbırakıp yürüyün, toplu taşımaya, bisikletebinin ve bol bol gözlem yapın, farklı işyapış stillerini anlamaya çalışın. Konforalanınızın dışında yaptığınız her şey siziyeniye, yeniyi üretmeye ve belirsizliğekarşı hazırlayacaktır. Unutmayın, sizikorkutan ve endişelendiren her şey içindemutlaka bir de gelişim fırsatı barındırır.

Umut, barış ve gelişim dolu bir yıldileklerimle;

27

28

YetenekYönetimindeGelecekÖngörüleri Handan Odaman Uşaklıgil

Bundan on yıl önce, 2007’de,SuccessFactors Research’ün o zamankiküresel araştırma direktörü Erik Berggrenile Knowledge Infusion’ın yine o dönemkibaşkan yardımcısı Jason Corsello, “YetenekYönetimi 2017”1 adını verdikleri ortak birçalışma hazırlamış ve yetenek yönetimininbugününü öngörmüştü.

• 1997’de kurumlarda hiyerarşik yapınınegemen olduğunu, yeteneğin kurumdışında arandığını, mevcut görüşünseyetenek yönetimiyle pozisyon açığınıdoldurmak olduğunu,

• 2007’ye gelindiğinde matris yapıyageçildiğini, iç yeteneği geliştirmeye veçalışanlara kurum stratejilerini hayatataşımaları için gereken becerilerikazandırmaya odaklanıldığını,dolayısıyla yetenek yönetiminin işsonuçlarıyla hizalandığını ortayakoymuşlardı.

2017 öngörüleri ise kurumların tek birbirim olarak hareket edeceği, zeki veadanmış çalışanlara ulaşma gayretininyetenek arayışını küresel boyuta taşıyacağıve iş stratejilerinin artık yetenek yönetimitarafından yönlendirileceğiydi.

Kurumların 2017’de başarıyıyakalayabilmeleri için çevik, ilerigörüşlü ve yeni yaklaşımlara hazırolması gerektiğini ileri sürmüşlerdi.Berggren, IDC’nin araştırmalardansorumlu başkan yardımcısı oldu.Corsello ise şimdilerde CornerstoneOnDemand’in strateji ve gelişimindensorumlu kıdemli başkan yardımcısı.Görevleri değişti, ama bu ikiprofesyonelin değişimi yakındanizleyerek öngördükleri 2017 tablosugeçerliliğini koruyor.

Güncel Bulgular

Academy of Management insankaynakları ve örgütsel davranışbirimlerinin sponsorluğundageçtiğimiz yıl sunulan araştırma veçalıştay raporu;2 25 ülkeninkatılımıyla, yetenek yönetimininzorlayıcı sorunları için anlamlı birçözüm arayışını amaçlıyordu. Rapor,hem yöneticilerin, hem de işletmealanındaki akademisyenlerin enzorlayıcı buldukları üç sürecin

29

• Yetenek stratejisi ve tasarımı(yeteneğin tanımı, iş stratejisiylehizalanması),

• Yetenek yönetimi çıktıları veraporlaması (potansiyel yeteneğinelde tutulması, tespit edilmesi veölçülmesi),

• Yetenek yönetiminin uygulaması(bölüm müdürlerinin becerisi veuygulama tutarlılığı) olduğunugösterdi.

Benzer şekilde, yöneticilere kurumlarındaneyi değiştirmek istedikleri sorulduğunda,sıklıkla verilen yanıtlar arasında yetenekstratejisini doğrudan iş stratejisiylehizalama, iş sonuçlarına ulaşmak içinyetenek yönetimini önceliğe alma,

kurumun kendi koşullarına ve iş alanınabağlı olarak yeteneğin tanımınınetleştirme (%10) olduğu görüldü.

Diğer taraftan yöneticilere hangidavranışlarının çalışanlarda en büyüketkiyi yarattığı sorulduğunda, potansiyeliuygulamalarla geliştirme ve gelişimfırsatlarına olanak tanıma (%24),potansiyelleri ve gelişimleriyle ilgiliçalışanlarla yüz yüze ve dürüstgörüşmeler yapma (%22), gelişimlerinidesteklemek için çalışanları sürece dahilve motive etme, onları cesaretlendirme vetakdir etme (%15) ilk üç sırada yer aldı.Rapor, yeteneği yönetmek için eylemegeçilmesini, kıdemli yöneticilerin hesapverebilirliğini ve bölüm müdürlerininbecerisini gerektiren örgüt düzeyinde biryeterlilik ihtiyacını gözler önüne serdi.

Yine geçtiğimiz yıl içinde, küresel yetenekyönetimi üzerine ATD’yle yürütülenzahmetli bir çalışmanın sonuçlarıpaylaşılmıştı.3 Yetenek yöneticilerinigelecekte zorlayacak alanlar arasında

30

• Küreselleşen dünyaya uyum sağlamave çeviklik,

• İş stratejisiyle küresel yetenekyönetimini hizalama ve sosyo-küreselteknolojilerin iş stratejineyerleştirilmesini sağlama,

• Kurumların küresel boyuttaki gelecekihtiyaçlarını öngörecek şekilde yeteneğiyeniden tanımlama,

• Çalışan seçimlerine değer verereksadece yüksek performans gösterenlerideğil, tüm çalışanları sürece dahil etme,

• Ekonomik ve kültürel değişkenlikle başaçıkabilmek için hazırlıklı olma,

• Geçmişte yaptıklarımızı sürdürerekgelecek başarımızıgarantileyemediğimiz için çalışanlarahayat boyu öğrenme serüvenisağlayacak yöntemler geliştirme

ihtiyaçları yer aldı. Böylelikle, yetenekyönetiminin rekabet stratejileriniyönlendirmesi, çevik ve gelecek odaklı birbakış açısıyla çalışan gelişimini merkezinealarak zihniyet değişikliği misyonunuüstlenmesi gerektiği bir kez dahavurgulandı.

Sonuç

Bundan on yıl önce öngörülen ihtiyaçlarbugün de önemini koruyor. Hatta farklıçalışmalarca da dile getirilen bu alanlar,gelecekte de üst yönetimin gündeminiişgal edeceğe benziyor. Peki siz, on yılönceye dayanan bu öngörüleriyönetmek için elinizdeki zamanı nasıldeğerlendirmiştiniz? Dilerseniz şöylesoralım; yeteneklerinizi geliştirmek için2027’yi şimdiden öngörerek nasıl bireylem planıyla hareket edeceksiniz?

Kaynakça:

1. Berggren E, Corsello J. Talent management 2017 [İnternet] Uygun erişim:https://www.successfactors.com/static/docs/BerggrenCorselloTalentManagement2017b.pdf

2. Business talent challenges [İnternet] Uygun erişim:http://www.hopkinslongworth.com/assets/2016_ResearchFinalReport_BusinessTalentChallenges_ParticipantCopy_12_2016.pdf

3. Stopper A. Future challenges for talent development [İnternet] uygun erişim:https://www.td.org/Publications/Blogs/Global-HRD-Blog/2016/04/Future-Challenges-for-Talent-Development

Homo DeusYarının Kısa Bir Tarihi

31

Kitap Önerisi:

Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens kitabıyla çoksatar listelerini altüsteden Yuvol Noah Harari yeni kitabı Homo Deus’ta çarpıcı öngörüleriyleyarınımızı ele alıyor.

Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens’le insan türünün dünyaya nasıl egemen olduğunuanlatan Harari, yeni kitabında insanın ölümsüzlük, mutluluk ve tanrısallık peşindekiyolculuğunda yeni bir türe, Homo deus’a evrildiği bir gelecek kurguluyor.

32

Yuval Noah Harari

Kitabında geçtiğimiz yüzyılda insanlığınkıtlık, salgın ve savaşları tarihte hiçolmadığı kadar başarıyla dizginlediğininaltını çizen Harari, günümüzdeobeziteden ölen insan sayısınıngıdasızlıktan ölen insan sayısından fazlaolduğuna, enfeksiyona bağlı ölümlerazalırken yaşlılığa bağlı ölümleringittikçe arttığına ve gelişen küreselekonomi modeli ve ülkelerarası ticarianlaşmalarla savaşın geçmişe kıyaslaçok daha az tercih edilir bir yol hâlinegeldiğine dikkat çekiyor.

Peki bu büyük sorunları nispetenkontrol altına alan insanın yenigündemi ne olacak? İnsan yaşamınınkutsallığına duyduğumuz inanç vebilimsel düzenin dinamiklerini gözönüne aldığımızda ölüme karşı savaşınkaçınılmaz olacağına ve tarih boyuncabüyük kazanımlar elde etmiş olmamızarağmen mutluluk seviyemizde önemlibir artış olmadığına vurgu yapan Harari,insanın iki büyük gündemininölümsüzlük ve mutluluk arayışıolacağını öngörüyor.

Harari bizi sadece ebedi gençliğin değil,yaratmak ve yok etmek gibi ilahi becerilerielde etmenin de arifesine getirenmodernitenin aslında büyük ödünlervererek imzaladığımız bir sözleşmeolduğunu ileri sürüyor: “Tüm sözleşmeyitek bir cümlede özetleyebilirsiniz: İnsanlargüç karşısında anlamı terk etmiştir.”Örneğin, diyor Harari, mevcut eğilimlerdevam ederse, makinelerin her geçen güninsan gücünü gölgede bırakmasıyla“insanlar ekonomik ve askeri gücünüyitirecek, böylelikle ekonomik ve siyasisistem insanlara bu kadar değer vermeyibırakacak. Sistem kitlesel olarak insanlaradeğer vermeye devam edecek amabireyler önemsizleşecek. Sistem bazıözgün bireylere değer vermeye devamedecek ancak bu özgün insan topluluklarıkitlelerden farklı olarak sürümleriyükseltilmiş yeni bir süperinsan elitioluşturacak.” Harari’ye göre dinler hayatıanlamlandırmakta gittikçe yetersizleşerekyerlerini alternatif anlatılara bırakacak vealgoritmaların gücüne duyulacak evrenselinancı temsil eden “Dataizm”, geleceğinhakim kutsal anlatısı hâline gelecek.

33

Geleceğe dair öngörüler yarını çoğu zaman bugünün benzer bir yansıması olarak ele alır.Gelecekte hayal bile edemeyeceğimiz bir teknolojiye sahip olacağımızı düşünür, yine deözgürlük ve eşitlik gibi hümanist değerlerin bize yol göstereceğine inanırız. Homo Deus,bu tür beklentileri güçlü argümanlarla geçersiz kılarken, her sayfasında provokatifiddialarla okurunu alternatif gelecek ihtimalleri üzerinde düşünmeye davet ediyor.

- Anlamdan yoksun bir evrende, güç peşinde, bitmek tükenmek bilmeyen birkoşudur aslında modern yaşam. Modern kültür tarihte görülmediği kadar güçlüve dur durak bilmeden araştırıyor, üretiyor, keşfediyor ve büyüyor, ama aynızamanda daha önce hiçbir kültürde görülmediği kadar büyük bir varoluşendişesiyle bir türlü rahata kavuşamıyor.

- Yeni bir Ebola salgınının patlak vermeyeceğinden ya da bilinmeyen bir griptürünün dünyayı kasıp kavurarak milyonları yok etmeyeceğinden emin olamasakda, artık böylesine bir durumu engellenemez doğal bir felaket olarakgörmeyeceğimiz aşikar. Aksine böyle bir trajedi yaşarsak bunu insan elindençıkma kabul edilemez bir başarısızlık olarak görüp sorumlularıncezalandırılmasını isteyeceğiz.

- Ortada bir senaryo ve insanların rol alacağı büyük bir trajedi olmadığından,başımıza felaketler de gelse hiçbir güç bizi kurtarıp acılarımıza bir anlamkatamıyor. Mutlu ya da kötü bir son yok; hatta hiçbir son yok. Olaylar birbiriardına sadece olageliyor. Modern dünya bir amaca inanmıyor, sadece nedenleriumursuyor. Modernitenin bir sloganı varsa o da şu olmalı: “Olur böyle şeyler.”

- Süperzeki siborgların etten kemikten, sıradan insanlara nasıl davranacağını mımerak ediyorsunuz? İnsanların daha az zeki hayvan akrabalarına nasıldavrandığıyla başlamak sağlıklı olabilir.

- 21. yüzyılda geçmişte görülmediği kadar güçlü kurgular ve totaliter dinleryaratacağız. Biyoteknoloji ve bilgisayar algoritmalarının yardımıyla bu dinlerdakika dakika varlığımızı kontrol etmekle kalmayacak; bedenlerimizi,beyinlerimizi ve zihinlerimizi şekillendirecek; cennetler ve cehennemlerdenoluşan bütünlüklü sanal dünyalar yaratacaklar. Kurguyu gerçekten, dini bilimdenayırmayı başarmak hiç olmadığı kadar zor ve hayati hâle gelecek.

Aras Kargo’nun, sektördeki nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılamak amacıyla hayatageçirdiği Aras Akademi’nin bir parçası olan Aile Akademisi, sağlıklı bir evlilik,iletişim kurma, dikkat eksikliği ve mutluluk farkındalığı gibi aile kurumunakatma değer sağlayacak konularda Aras Kargo çalışanlarına yol gösteriyor.

34

ÜYELERİMİZDEN HABERLER

Aras Kargo’nun Aile Akademisi Binlerce

Aileye Ulaştı

Türkiye’de kargo sektöründe bir ilk olanve 7 yıldır Aras Kargo çalışanlarınınmesleki ve kişisel gelişimini desteklemekamacıyla kurulan ve bugüne kadar birçokilke imza atan Aras Akademi, sadece Arasçalışanlarına değil onların ailelerine deulaşmak amacıyla Aile Akademisi’nikurdu.

Aras kademi bünyesinde her yılgerçekleştirilen çalışan memnuniyetianketinden çıkan sonuçlar ile çalışanlarıntalepleri ve ihtiyaçları doğrultusunda AileAkademisi için 15 ana başlık belirlendi.Belirlenen 15 ana başlık çalışanlarlapaylaşıldı ve konu başlıklarınınönceliklendirmesini sağlandı.

35

seminer verilirken, paralel sınıflardakatılımcıların çocuklarına, farklılıklarıkabul etme, duyguları anlama, etkiliiletişim ve ben kimim, çevremde kim varkonularını oyunlarla öğretildi.

Aynı zamanda, Aile Akademisi faaliyetleri içinde, TEB Aile Akademisi işbirliği ile 13 şehirde “Finansal Okur Yazarlık” seminerleri düzenlendi.

2012 yılında 400 kişiyle başlayan buyolculuk, bugün 15 farklı şehirdegerçekleştirilen seminerlerle 4.000+kişiye ulaştı.

Aile içi şiddet, ergenle iletişim, finansalokur yazarlık, mutluluk ve sağlıklıbeslenme konuları anket sonucundaönceliklendirildi ve çalışanların belirlediğibu konu başlıklarından karma bir içerikoluşturuldu.

İlk olarak 2012 yılında İstanbul’da başlayanve Aras Akademi’nin işbirliği içinde olduğuüniversitelerin konularında uzmanakademisyenleri tarafındangerçekleştirilen “Hayat Ailede Başlar” AileAkademisi seminerlerinde çalışanlarına veyakınlarına; iletişim becerileri, ergenpsikolojisi, çocuk psikolojisi, mutluluk, aileiçinde kaliteli zaman geçirme konularında

36

/tegepdernek

/tegep

/tegeptv

tegep.org