Sana nas�l bulsam, nas�l bilsem

Nas�l etsem, nas�l yapsam da

Meydanlarda ba��rsam

Sokak ba�lar�nda saz�m� �alsam

Anlatsam �u kiraz mevsiminin

Para kazanmak mevsimi de�il

�Kongre� vakti oldu�unu...

T�rk Di�hekimleri Birli�i 12. Uluslararas� Di�hekimli�i Kongresi / L�tfi K�rdar Kongre ve Sergi Saray� �stanbul 23-25 Haziran 2005

TDBD / 8

38

���NDEK�LER

30

4476

7880

Sahte di hekimlerine verilen hapis cezas n n 1 ila 3 y lad r l e rek paraya evrilmesine olanak tan yan Yasa Tasla nakar T rkiye genelinde TDB ve di hekimi odalar n n y r ttabalar n ard ndan 29 Mart 2005 g n TBMM ye bir y r y

d zenlendi. nerge, TDB ve Odalar n tepki eylemleri zerine geriekildi.

H k met Sa l kta D n m Program ad n verdi i projeyi ad mad m hayata ge iriyor. al ma ve Sosyal G venlik BakanlSosyal G venlik Kurumu Ba kan Vekili Tuncay Teks z den GenelSa l k Sigortas (GSS) n n di hekimlerini kayg land ran y nlerihakk nda bilgi ald k.

M cadelemiz sonu verdi

B t n kurulu lardan sa l k hizmeti al nacak

TDB 12. Uluslararas Di hekimli i Kongresi 20-25 Haziran 2005tarihlerinde stanbul L tfi K rdar Kongre Merkezi nde yap lacak.Kongre haz rl klar na ili kin alt komitelerin sorumlular ndan bilgiald k.

Kiraz mevsiminde stanbul da

al mayla zevkin birle ip enli e ve oyuna d n t yaylalarSay s z akarsu, k rm z benekli alabal klar, s r k pr ler, karlge itler, ta patikalar Rize de, Ka kar Da n n kuzeybatyamac ndaki Palovit Vadisi, yery z ve g ky z n hem ay r yor,hem birle tiriyor.

TDB nin her y l kongrelerine paralel organize etti i Expodental veD S AD n d zenledi i IDEX bu y l birlikte ve TDB 12. UluslararasDi hekimli i Kongresi ne paralel olarak ger ekle tirilecek.D S AD Ba kan Yusuf Arpac o lu fuar hakk ndaki sorular m zyan tlad .

Bug ne kadar kullan lan TDB amblemlerinin gerek tasar m ndangerekse renk ayr m ndan kaynaklanan sorunlar nedeniyle ileti imara lar nda kullan m nda zorluklar ya an yordu. Haz rlanan yenitasar m MYK n n 13 Nisan 2005 tarihli toplant s nda TDB nin yeniamblemi olarak kabul edildi.

TDB amblem ve logosu de i ti

B lgenin en nemli fuar olabiliriz

G ky z ndeki Vadi: Palovit

TDBD Nisan-May�s 2005 87. Say� 17.000 adet bas�lm��t�r. TDB �yelerine �cretsizdir. 2 ayda bir, y�lda 6 say� yay�mlan�r.

TDBD / 87

Sahibi TDB Y netim Kurulu Ad na Genel Ba kanCelal Korkut Y ld r mSorumlu Yaz leri M d rGenel SekreterMurat ErsoyTDB Yay n Kurulu SorumlusuTar k menGenel Yay n Y netmeniTatyos BebekTDBD Bilimsel Dan ma Kurulu TDB E itim Komisyonu durYay n T r : Yayg n s reli yay nEdit rHakan S rmen G rsel Y netmene ref Kartal

Reklam i in ba vuruTel: (212) 327 84 41 (pbx)Fax: (212) 327 84 43Ofset Haz rl k RepronetBas m yeri Tor Ofsetmam e me Cad. 26/2 Ayaza a i li, stanbul

Bas m tarihi Nisan 2005Editoryal retim ve yap mNisan leti imCihann ma Mah. Salihefendi Sok. No:4/9 K:6 Mista han Be ikta / stanbul nisaniletisim@superonline.comTel: 0212. 327 84 41 Fax: 0212. 327 84 43Y netim Yeri ve Yaz ma AdresiZiya G kalp Caddesi No: 37/11Yeni ehir-ANKARATel: (312) 435 93 94Fax: (312) 430 29 59www.tdb.org.tre mail: tdb@tdb.org.trISSN: 1303-9784

REKLAM NDEKS (Alfabetik)AKADEM K DENTAL .................................... 65AKT F DI T CARET....................................... 48ATLAS DERG S ............................................ 77BENL O LU................................................... 03BRAUN ........................................................ 05CAN MED KAL ............................................ 37COLGATE ...................................... n kapak i iDENTANET ............................................. 18-19DENTORAL .................................................. 75DENTOSAN ................................................. 61DENTSAN ................................................... 41EST ............................................................. 23G NEY D ............................................. 06-81G NEY D T CARET ................................... 49PANA ....................................... Arka kapak i iL DER D ............................................... 44-45MANNAS D DEPOSU .............................. 13ORAL B ........................................................ 04NC DENTAL ........................................... 17

RF SYSTEM .................................................. 07SIGNAL .......................................... Arka kapakSENSODYNE .............................................. 36SES DI T CARET....................................... 27TEKM L ........................................................ 29TOROS DENTAL ........................................... 69UN MED ....................................................... 59VOCO .......................................................... 55

9 / TDBD

merhabaCelal K. Y�ld�r�mTDB Genel Ba�kan�

ürk Diflhekimleri Birli¤i ilk kez soka¤a ç›kt›.Sahte diflhekimlerinin hapis cezalar›n›n düflü-rülmesine yönelik kanun teklifinin TBMM gün-demine al›nmamas› için TDB ve odalar›m›z ilkkez soka¤a ç›kt›lar. Bu olumsuz düzenlemenin

durdurulmas› için verilen çaba baflar›yla sonland›. Bueylemin ilk olmas›, gelecekteki etkinliklerimiz aç›s›n-dan de¤erlendirilmesi, sonuçlar ve dersler ç›kar›lmas›aç›s›ndan önem tafl›maktad›r.

"Baflar› baflaraca¤›m diyebilenlerindir." Biresel ya datoplumsal etkinliklerde hiçbir zaman bu iflin alt›ndankalkamayaca¤›m diye ifle girmemek gerekir. Hakl› vedo¤ru iste¤in, hedefin gerçekleflmesi tek taraf›n çaba-s›na ba¤l› de¤ildir. Konunun muhataplar›n›n sorunabak›fl› ve gösterece¤i direnç, baflar›da belirleyici ola-cakt›r. Burada önemli olan tüm bu faktörleri göz önü-ne alarak do¤ru bildi¤in yolda yürümek ve baflaraca¤›-na inanmakt›r.

"Baflar›l› olman›n temel flartlar›ndan birisi de do¤ru za-manda ve do¤ru zeminlerde; meflru eylem biçimleriyletaleplerini ifade etmekten geçer." Gündemi yakala-mak ve do¤ru araçlar› kullanarak taleplerimizi gerçek-lefltirmek olana¤›m›z her zaman vard›r. Taleplerimiziöncelikle konunun muhataplar›n› ikna ederek gerçek-leflirmek zorunday›z. Diyalog süreci de¤iflme ve de¤ifl-tirmenin, etkileme ve etkilenmenin tek yoludur. Bu sü-reci yaflamadan yap›lacak de¤ifliklik kal›c› olamaz. An-cak diyalog sürecinin de her zaman olumlu sonuçlan-mas› beklenilmemeli. ‹flte bu noktada meflru eylem bi-çimlerinin yaflama geçirilmesi gerekir.

“Baflar›; bireylerin ve toplumlar›n iste¤inin gücüneba¤l›d›r." Toplumsal taleplerimizi yaflam›n her alan›n-da dile getiriyor ve bunlar için de¤iflik eylemler (konufl-mak, yürümek, mektup yazmak, kokart takmak ve on-

larca tepki biçimi) yapma cesareti ve iste¤ini tafl›yor-sak baflar› mutlaka gelecektir.

Sahte diflhekimlerinin hapis cezalar›n›n düflürülmesi i-le ilgili verdi¤imiz u¤rafl, eksiklikleri olmas›na ra¤men(9 bin meslektafl›m›za bu konu ile ilgili att›¤›m›z e-mektuba 6 difl hekimi cevap verdi) flimdilik baflar›ylasonuçland›. fiimdilik sonuçland› diyebiliyoruz, ziraTürkiye’deki politika yapma tarz› düflünüldü¤ünde heran tekrar önümüze konulabilece¤ini akl›m›z›n birköflesinde tutmam›z gerekir.

Sevgili meslektafllar, önümüzdeki günlerde diflhekim-li¤i hizmetlerinin kamu taraf›ndan (devlet) özel sa¤l›kkurum ve kurulufllar›ndan sat›n al›nmas›na yönelik ya-sa TBMM’de görüflülecek ve hükümet yetkililerinin a-ç›klamas›na göre TBMM tatile girmeden önce yasala-flacak.

Bu düzenlemeyle halk›n a¤›z ve difl sa¤l›¤› sorunlar›n›nve diflhekimlerinin ekonomik sorunlar›n›n çözülece¤ibeklentisi hissediliyor. Bu beklenti; ‘ne olursa olsunbir an önce olsun ve kamu özelden diflhekimli¤i hiz-metlerini als›n’ fleklinde kendini gösteriyor.

Sorgulamadan, günü kurtarmaya yönelik düflüncelerve kararlar›n sonu hüsranla bitebilir. Bu nedenle alan›-m›zda yap›lacak tüm düzenlemelere duyarl› olmak veodalar›m›z›n de¤erlendirmelerini ciddiye almak gere-kiyor.

Türk Diflhekimleri Birli¤i’nin birikimi ve deneyimiyle o-luflturdu¤u önermelerin yaflama geçmesi sizlerin gös-terece¤i ilgi ve deste¤in düzeyine ba¤l›d›r. Kat›l›mc›demokrasi konusunda ülke olarak çok zengin birkültürümüz olmasa da meslek grubu olarak bunubaflarabilece¤imize inan›yorum. Ondan sonra iflimizzaten çok kolaylaflacak.

Tdiyebilenlerindir

‘baflaraca¤›m’Baflar›

Ülkemizde korunmaya muhtaç,kimsesiz çocuklar›n korunma-s› ve yaflat›lmas› için kurulmufl

olan çocuk esirgeme kurumlar› gözü-müzden kaçan ya da yaflant›m›zla ke-siflmedi¤i için pek de akl›m›za gelme-yen yerlerdendir.186 çocuk yuvas›, çocuk esirgeme ku-rumu, yetifltirme yurdu ad› alt›nda hiz-met veren kurumda yaklafl›k olarak 20bin çocu¤umuz korunmaktad›r. Devletin korumas›nda olan bu çocuk-lar›m›z›n a¤›z difl sa¤l›¤› bak›mlar› dado¤al olarak devlet taraf›ndan korumaalt›nda olmal›d›r. Ancak ço¤u kurumda bu hizmeti vere-cek birimin olmamas› mevcutlar›n dayetersiz olmas› nedeniyle çocuklar buhizmeti tam olarak alamamaktad›r.TDB y›llardan beri savundu¤u çürük-ten korumak ve koruyucu diflhekimli-¤inin öneminin kavranmas› amac›yla ‹-pana ile birlikte "Sa¤l›kl› Gülüfller O-das›" ad› alt›nda Sosyal Hizmetler Ço-cuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) bi-rimlerine ‘Sa¤l›kl› Gülüfller Odalar›’kazand›r›lmas› amac›yla bir proje bafl-

latt›. Bu projeyle SHÇEK birimlerinde ço-cuklar›n a¤›z difl sa¤l›¤› e¤itimi alacak-lar›, çürükten korunman›n ve sa¤l›kl›bir a¤›zla yaflaman›n yollar›n› ö¤rene-cekleri gönüllü diflhekimi e¤itimcileringörev alaca¤› birer Sa¤l›kl› Gülüfller O-das› oluflturulacak. Çocuklar›n, bak›c›-lar›n›n ve görevlilerinin de e¤itilece¤iprojede bafllang›ç noktas› fieyh Zayed

Çocuk Esirgeme Kurumu olarak seçil-di.Burada görev yapacak olan yaklafl›k 20diflhekimimiz belirlenerek e¤itmendiflhekimi e¤itimi ald›lar. May›s ay›n›n ilk haftas›nda bafllayacakolan çal›flmada tüm materyal deste¤ini‹pana sa¤layacak. Di¤er illerde de ger-çeklefltirilecek olan projeye meslektafl-lar›m›z›n kat›l›mlar› bekleniyor.

Bugüne kadar kullan›lan TDBamblemlerinin gerek tasar›m›n-dan gerekse renk ayr›m›ndan

kaynaklanan sorunlar nedeniyle ileti-flim araçlar›nda kullan›m›nda zorluklaryaflan›yordu. Günümüzde bu alandakigeliflmeler de göz önüne al›narak yenibir TDB amblemi tasarlanmas› çal›flma-lar› uzun bir süre önce bafllat›lm›flt›.Konuyla ilgili grafik tasar›m alan›nda i-sim yapm›fl çeflitli sanatç›larla görüflül-dü ve nas›l bir tasar›m istendi¤i kendi-lerine aktar›ld›.Odalar›m›z ve meslektafllar›m›zdan ge-len görüfl ve öneriler do¤rultusunda ta-sar›mda ülkemizde genel t›bb›n ifadesiolan y›lan figürü TDB’nin aç›k ve kapa-

l› yaz›l›m› ve ayn› konseptin içinde oda-lar›m›z›n da kendi tüzel kifliliklerini deifade edebilmeleri tasar›m› yapacak sa-natç›lardan istenmiflti.

Bu do¤rultuda yap›lan ilk çal›flmalarÇanakkale’de yap›lan Baflkanlar Konse-yi toplant›s›na kat›lan oda baflkan› veyöneticilerinin görüfllerine sunulmufltu.TDB’nin internet sitesinde de meslek-tafllar›m›z›n de¤erlendirmelerine aç›lanamblem üzerinde çeflitli düzenlemeleryap›larak ve yeni tasar›mlarla birlikteAnkara’da yap›lan son Baflkanlar Kon-seyi toplant›s›na kat›lan oda baflkan› veyönetecileriyle bir kez daha görüflüldü.Ankara’daki Baflkanlar Konseyi toplan-t›s›nda grafik sanatç›s› taraf›ndan sunu-lan ve genel kabul gören tasar›ma sonflekli verilerek MYK’n›n 13 Nisan 2005tarihli toplant›s›nda TDB’nin yeni amb-lemi olarak kabul edildi.

TDBD / 10

Sa¤l›kl› Gülüfller Odalar›

TDB amblem ve logosu de¤iflti

Korunmaya muhtaç çocuklar için

11 / TDBD

Türk Diflhekimleri Birli¤i’nin sos-yal sorumluluk bilinciyle bafllat-t›¤› ve bugüne kadar 12 bin gö-

nüllü diflhekimimizin kat›l›m›yla yakla-fl›k olarak 600 bin kifliye ücretsiz mua-yene ve a¤›z difl sa¤l›¤› e¤itimi verilen,170 bin 6-12 yafl aras› çocu¤a çürükönleyici fissür örtücü uygulanan DiflKoruma Günleri alt›nc› y›l›na giriyor. Gönüllülük esas› üzerinde diflhekimle-rinin sahiplendi¤i proje ülkemizde çokyetersiz olan diflhekimine gitme al›fl-kanl›¤›n›n art›r›lmas›n›, çürük oluflma-s›na engel olmak için geliflmekte olançocuklar›m›z›n daimi difllerine çürükönleyici uygulamas› yap›lmas› ve ço-cuklar›n diflhekimi korkusunu yenme-sini sa¤layacak ilk tan›fl›kl›¤›n gerçek-

leflmesini sa¤lamay› amaçl›yor. Bu y›l 7-26 Kas›m 2005 tarihleri aras›n-da yap›lacak olan Difl Koruma Günleri,Colgate firmas›yla birlikte gerçeklefltiri-liyor. Bu y›l 5 binin üzerinde diflheki-minin kat›lmas›n›n beklendi¤i Difl Ko-ruma Günleri’ne 1 Haziran 2005 tarihi-ne kadar baflvuruda bulunacak diflhe-kimleri aras›nda çekilecek kurayla 20meslektafl›m›z 23-25 Haziran 2005 ta-rihleri aras›ndaki TDB 12. Uluslararas›Diflhekimli¤i Kongresi’ne ücretsiz kay›tyapt›rma hakk› elde edecek. Difl Koruma Günleri içerisinde geçmifly›llarda oldu¤u gibi kat›l›mc›lara mua-yene ve durum tespiti hizmeti, çürükönleyici uygulamas›n›n yan›nda Colga-te’in küçük hediyeleri de sunulacak.

Difl Koruma Günleri alt›nc› y›l›ndaBugüne kadar 12 bin gönüllü diflhekimimizin kat›l›m›yla yaklafl›k600 bin kifliye ücretsiz muayene, 170 bin çocu¤a çürük önleyicifissür örtücü uygulanmas› olana¤› sa¤layan Difl Koruma Günlerialt›nc› y›l›na giriyor.

45y›l önce ABD’de bafllayan StajyerÖ¤renci Program› flu anda dün-

yan›n 33 ülkesinde organize ediliyor vegiderek de büyüyor. Programa kat›lantüm ö¤renciler uluslararas› mezunlar a-ras›na kat›l›yor, yeni iliflkiler oluflturu-yor ve diflhekimli¤i hayatlar› boyuncasürebilecek ba¤lant›lar içine giriyorlar.Programlar›n tümü ilgili ülkelerin difl-hekimli¤i birlikleriyle iflbirli¤i dahilin-

de yürütülüyor.Kurallar›n ilgili ülkelerin yerel gereksi-nimleri do¤rultusunda farkl›l›k göstere-bilmesine karfl›n esasen Amerikan Difl-hekimli¤i Birli¤i rehberlik yap›yor.Fakülteler dekanlara gönderilen mek-tupla davet ediliyor. Ço¤u durumdafakülteyi temsil edecek ö¤renci fakülteiçi bir yar›flmayla seçiliyor. Seçilen ö¤-renciye, program kriterlerine uygunluksa¤layabilmesi için fakülte taraf›ndanbir süpervizör atan›yor.Program›n de¤erlendirilmesi Türk Difl-hekimleri Birli¤i ve Dentsply’›n birlikteseçtikleri bir jüri taraf›ndan belirlenenyer ve zamanda yap›lacak. Ö¤rencilerjüri huzurunda çal›flmalar›n› anlatacak-

lar. Kazanan ö¤renci Amerikan Diflhe-kimleri Birli¤i’nin kongresine kat›lmaküzere tüm harcamalar› karfl›lanarakABD’ye gönderilecek. Kazanan fakültede bir Cavitron veya benzeri bir hedi-yeyle ödüllendirilecek.Yar›flman›n ö¤rencilere tan›t›lmas› vekurallar›n›n bildirilmesi için broflürlerve posterler bast›r›larak fakültelere gön-derilecek.Diflhekimli¤i mesle¤inin gelece¤i ve ü-niversitelerin yarar› aç›s›ndan da TürkDiflhekimleri Birli¤i - Dentsply StajyerÖ¤renci Program›’n›n yararl› olaca¤›n›umut ediyoruz. Gerekli haz›rl›klar›nyap›lmas›ndan sonra bu program2006’da yürürlü¤e girebilecek.

Stajyer Ö¤renci Program›Ö¤rencilerin uluslararas› iliflkilerini ve deneyimlerini art›rmay› a-maçlayan ve 33 ülkenin diflhekimi birliklerinin kat›l›m›yla sürdü-rülen Stajyer Ö¤renci Program› Türkiye’de de Türk DiflhekimleriBirli¤i ve Dentsply iflbirli¤iyle organize edilecek. Program›n 2006y›l›nda hayata geçebilmesi için çal›flmalar bafllad›.

AntalyaAntalya’da 5 Mart 2005 günü DedemanOtel’de düzenlenen etkinli¤in konuflma-c›lar› Prof.Dr. Sedat Küçükay ve Doç.Dr.Hasmet Ulukap›’yd›. Toplant›ya yaklafl›k60 meslektafl›m›z›n kat›ld›.

Bal›kesir Bal›kesir Golden Class Restoran - ‹l Özel‹dare Binas›'nda 19 Mart 2005 günü dü-zenlenen toplant›ya konuflmac› olarak E-ge Üniversitesi ögretim üyeleri Prof.Dr.

Bilge Hakan fien ve Doç.Dr. fiebnemTurkun kat›ld›lar. Bu toplant› da yakla-fl›k 60 meslektafl›m›z›n kat›l›m›yla ger-çekleflti.

Gaziantep Toplant›lar›n beflincisi Gaziantep Diflhe-kimleri Odas›’n›n ev sahipli¤iyle 2 Ni-san’da Gaziantep Grand Otel’de yap›ld›.130 diflhekiminin kat›ld›¤› toplant› Ga-ziantep merkezdeki hekimler kadar çev-re il ve ilçelerdeki diflhekimlerinin de

yo¤un ilgisiyle karfl›laflt›. Hacettepe Üni-versitesi Diflhekimli¤i Fakültesi’ndenProf.Dr. Ahmet Serter ile ‹stanbul Üni-versitesi Diflhekimli¤i Fakültesi’ndenProf.Dr. Taner Yücel’in konuflmac› ola-rak kat›ld›¤› toplant›n›n konular› "KanalGeniflletme S›ras›nda Karfl›lafl›lan Sorun-lar ve Çözüm Yollar›" ve "Adeziv Diflhe-kimli¤inde Karfl›lafl›lan Sorunlar ve Çö-züm Yollar›”yd›. Toplant› doyurucu bi-limsel içeri¤iyle diflhekimlerinin büyükbe¤enisini kazand›.

TDBD / 12

S amsun Diflhekimleri Odas›’n›norganize etti¤i 2. Karadeniz Bahar

Sempozyumu 2-3 Nisan 2005 tari-hinde Atatürk Kültür Merkezi’nde re-kor seviyede kat›l›m›yla gerçekleflti.200 diflhekiminin kat›ld›¤› sempoz-yumun birinci gününde 19 May›s Ü-niversitesi Diflhekimli¤i Fakültesi De-kan› Prof.Dr. Hülya Köprülü Diflhe-kimli¤i ve Etik, ‹.Ü. Diflhekimli¤iFakültesi’nden Prof.Dr. Serdar Yalç›nModern ‹mplantolojide TedaviPlanlamas› ve Baflar›l› TedavideGerekli Faktörler, ‹.Ü. Diflhekimli¤iFakültesi’nden Prof.Dr. Funda Yalç›nMuayenehane Prati¤inde Periodon-tal Yaklafl›mlar, M.Ü. Diflhekimli¤iFakültesi’nden Prof.Dr. Hasan Al-kumru Yeni Postkor Teknikleri ko-nular›nda sunumlar›n› yapt›lar. Se-miner sonras›nda düzenlenen galayeme¤inde e¤lence ve müzi¤in yan›s›ra meslektafllar›m›z birbirleriylesohbet edip keyifli dakikalar geçirdi-

ler. Yemekte firmalar›n hediye etti¤iürünler çekiliflle sahiplerini buldu.Sempozyumun ikinci gününde M.Ü.Diflhekimli¤i Fakültesi’nden Prof.Dr.Hasan Alkumru A’dan Z’ye Tam Se-ramik Restorasyonlar, Y.Ü. Diflhe-kimli¤i Fakültesi’nden Prof.Dr. En-der Kazazo¤lu Yafll›larda ProtetikYaklafl›mlar, ‹mplant Üstü Protez-lerde Yaflan›lan Sorunlar konular›n-da sunumlar›n› yapt›lar. Sempozyu-mun ikinci gününde ç›kar›lan "Sem-pozyum Gazetesi" kat›l›mc›lara da¤›-t›ld›. Sosyal programda tüm kat›l›m-c›larla beraber sahil gezisi yap›ld›ktansonra Band›rma Vapuru, EtnografyaMüzesi ve Arkeoloji Müzeleri gezildi.Önümüzdeki y›l da tekrarlanacak o-lan Bahar Sempozyumuna SamsunDiflhekimleri Odas›’n›n Samsun-Or-du-Sinop-Amasya’daki üyelerinin d›-fl›nda Çorum, Edirne, Trabzon, To-kat, Rize ve Giresun’dan çok say›dadiflhekimi kat›ld›.

2. Karadeniz Bahar Sempozyumu

TDB bilimsel toplant›lar› sürüyor

Prof.Dr. Bülent Bek, 1946 y›l›nda Anka-ra’da do¤du. 1973 y›l›nda A.‹.T.‹.A. Difl-hekimli¤i Yüksek Okulu’ndan mezun ol-du. 1980 y›l›nda Hacettepe ÜniversitesiSa¤l›k Bilimleri Fakültesi’nde doktoras›n›tamamlad›. 1982-1994 tarihleri aras›ndaGazi Üniversitesi Diflhekimli¤i FakültesiProtetik Difl Tedavisi Anabilim Dal›’ndayard›mc› doçent olarak görev yapt›. 1995y›l›nda doçent olan Bülent Bek, 2001 y›-l›nda profesör oldu. 9 y›l süreyle FakülteKurulu ve Fakülte Yönetim Kurulu üye-likleri ile çeflitli komisyonlarda baflkanl›kve üyelik görevlerinde bulundu. Çok sa-y›da ulusal ve uluslararas› yay›n› bulunanve doktora tez yöneticili¤i yapan Prof.Dr.Bülent Bek, evli ve bir çocuk babas›d›r.

Cumhuriyet Üniversitesi Diflhekimli¤i Fakültesi Dekanl›¤›naProf.Dr. Bülent Bek atand›

Türk Diflhekimleri Birli¤i’nin Dentsply sponsorlu¤unda bafllatt›¤› bilimsel toplant›lar geçti¤imiz ay Antalya, Bal›kesir ve Gaziantep’te gerçeklefltirildi.

‹stanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2004/700 esas say›l› dosyas›n›n 20.04.2005 günlü oturumdaki esas hakk›ndakigörüfl ve kanaati.

Olay tarihinde Türk TabipleriBirli¤i (TTB) ile Sa¤l›k Emekçi-leri Sendikas› (SES) taraf›ndan

ülke geleninde hükümetin son y›llardayapt›¤› ve yapaca¤› düzenlemeleri pro-testo etmek amac›yla ifl b›rakma eyle-minde bulunacaklar›n›n TTB organize-sinde toplanarak eylemin yap›laca¤› vebu eyleme D‹SK, KESK, TÜRK‹fi 1 no-lu Bölge temsilcili¤i, HAK-‹fi, TMMOB,SES, Eczac› Odas›, Veteriner HekimleriOdas›, ‹stanbul Diflhekimleri Odas›,Devrimci Sa¤l›k ‹fl Sendikas›, HAYADyöneticilerinin bulundu¤u gruba ‹stan-bul Tabip Odas› (‹TO) Baflkan› GencayGürsoy taraf›ndan yap›lan konuflmadabas›n aç›klamas›, ücretlerinin, ifl güven-cenin hakk› için 24 Aral›k’ta grev yapa-caklar› aç›klanm›fl ve olay tarihinde iseeylem bas›n aç›klamas› ile kamuya du-yurulmufltur. Olay tarihinde sa¤l›k oca¤› hastane gibisa¤l›k kurulufllar›nda emniyet görevlile-ri taraf›ndan yap›lan tespitte ilaç ve acilvakalar haricinde bak›lmad›¤› ve ifl b›-rakma eylemine kat›ld›klar› konusundazab›t tutulmufl ancak tutulan zab›tlardahangi sa¤l›k çal›flan›n ad› soyad› ve yap-t›¤› hangi ifli b›rakt›klar› ve eyleme kat›-lanlar›n kaç kifli olduklar› ve o kuru-mun sorumlusunun kim oldu¤ununtespit edilmedi¤i, eyleme kat›lan sa¤l›khizmetinin nas›l terk edildi¤i veya ya-vafllat›ld›, sa¤l›k hizmeti alamayanlar›nsaptanmas› ve kamu düzeninin nas›lbozuldu¤unun tespitinin yap›lmam›floldu¤u anlafl›lmaktad›r. San›klar ile temsil ettikleri sivil ve kamu

örgütlerinin talebi sa¤l›k hizmetlerininücretsiz ve eflit olarak istifade edilebil-melerinin sa¤lanmas› ve bu nedenleseslerini duyurabilmek için yap›lan biruyar› eylemi oldu¤u savunulmufl ve ya-p›lan eylemler hukuksal haklar›n›n kul-lan›m› niteli¤inde oldu¤u belirtilmifltir.Ve bu haklar›n› örgütleme özgürlü¤ü i-çin kullan›ld›¤› ve bununda Avrupa ‹n-san Haklar› sözleflmesinin 8 md. dü-zenlendi¤i ve örgütlerin mesleki faali-yetlerini korumak ve mücadelelerine u-lusal mevzuat olarak tan›mas› zorunlu-lu¤unu getirmifl ve ‹LO 87, 98 ve 151say›l› sözleflmelerinin iç hukukumuzdauygulanaca¤› aç›kt›r. Ayr›ca anayasam›zile uluslararas› sözleflmelerin kabul etti-¤i bir hak olan hak arama özgürlü¤ü i-çinde düflünülmesi gerekti¤i kan›s›nda-y›z. Yap›lan eylemde ise sa¤l›k kurulufl-lar›n›n taleplerinin demokratik bir top-lumun gere¤i olan sa¤l›k hakk›n›n ihla-li mahiyetinde oldu¤unu düflündükleriyasal düzenlemelerin yap›lmakta oldu-¤undan buna karfl› bir örgütsel uyar› ni-teli¤inde ve mesleki ve sosyal haklar› i-

le ilgili olarak yap›ld›¤› anlafl›lmaktad›r. Ayr›ca 1.6.2005 tarihinde yürürlü¤e gi-recek olan 5237 say›l› TCK’nin 260maddesinde olay›m›zla ilgili olan 2. f›k-ras›nda (kamu görevlilerinin mesleki vesosyal haklar› ili ilgili olarak, hizmetiaksatmayacak biçimde geçici ve k›sa sü-reli ifl b›rakmalar› veya yavafllatmalar›halinde verilecek cezada indirim yap›la-bilece¤i gibi ceza da verilmeyebilir)hükmünü getirmifltir. San›klar›n lehineolan maddenin de 5252 say›l› TCK’ninyürürlük ve uygulama flekli hakk›ndakikanunun 9. maddesinin 3. f›kras›nda(lehe olan hüküm önceki ve sonraki ka-nunlar›n ilgili bütün hükümleri olayauygulanarak ortaya ç›kan sonuçlar›nbirbirleriyle karfl›laflt›r›lmas› suretiylebelirlenir) amir hükmüne göre de bumaddenin uygulanmas›yla dinlenme-yen san›klar›n CMUK 223 son madde-sine göre dinlenmelerine gerek olmad›-¤›na ve tüm san›klar›n bu eylemlerin-den dolay› suçun yasal unsurlar› olufl-mad›¤›ndan beraatlerine karar verilme-si kamu ad›na istenir. 20.04.2005

TDBD / 13

‘Demokratik bir toplumun gere¤i’

Sa¤l›k çal›flanlar›n›n toplam 255 y›l hapis istemiyle yarg›land›klar› ‹stanbul Davas›nda ‹stanbulCumhuriyet Savc›s› Özer Kaya mütalaas›nda, yap›lan eylemin mesleki ve sosyal haklarla ilgili ol-du¤unu belirtti ve yarg›lananlar›n beraatlerini istedi. Mahkeme de savc›n›n mütalaas›na uydu vesuçun unsurlar›n›n oluflmad›¤› gerekçesiyle sa¤l›k çal›flanlar›n›n beraatlerine karar verdi. Savc› Ö-zer Kaya’n›n de¤erlendirmesine demokratik haklar›n kullan›lmas›yla ilgili olarak ça¤dafl bir hukukiyaklafl›m içermesi nedeniyle dergimizde yer vermek istedik.

‹stanbul Cumhuriyet Savc›s› Özer Kaya:

24 Aral›k 2004’te yap›lan ‘G(ö)revdeyiz’ eylemi nedeniyle 85 sa¤l›kç› için toplam 255 y›l hapis istemiy-le dava aç›lm›flt›. ‹stanbul’daki eyleme ‹stanbul Diflhekimleri Odas› da destek vermiflti.

14 / TDBD

Meslek kurulufllar›, sendikalarve sivil toplum örgütleri ileprofesör, yazar, sanatç›, gaze-

teci, 200 ayd›n, ortak bir bildiri yay›n-lad›. Kürt-Türk milliyetçili¤indeki t›r-man›fla dikkat çeken ayd›nlar, yenidenfliddet ve çat›flma ortam›na dönülece¤ikayg›s›n› dile getirip sa¤duyu ça¤r›s›yapt›. Bildiride Mersin’deki bayrak kri-zinin ard›ndan Trabzon’da yaflanan linçgiriflimine kadar varan toplumsal ger-ginlik ortam›ndan duyulan endifle dilegetirildi.D‹SK, KESK, Hak ‹fl, Türk Tabipler Bir-li¤i Genel Baflkan›, Türk DiflhekimleriBirli¤i Genel Baflkan› ile ‹nsan Haklar›Derne¤i, ‹nsan Haklar› Vakf›, profesör-ler, hukukçular, gazeteciler, siyasetçi,yazar ve sanatç›lar taraf›ndan imzala-nan ortak bildiride flu ifadelere yer ve-rildi:

Kayg›l›y›z"Ülkemizde demokrasi, sivilleflme vebar›fl sürecinin, son günlerdeki gelifl-melerle engellenmek istendi¤ini görü-yor, yeniden fliddet ve çat›flma ortam›-na dönülece¤i kayg›s›n› tafl›yoruz." Bayra¤a sald›r›ya tepkilerin "›rkç›-milli-yetçi bir düzleme kayd›¤›, bayra¤a say-g› duygusunun istismar edilerek kitle-sel histeriye dönüfltürüldü¤ü" öne sü-rüldü¤ü bildiride flöyle denildi:

K›flk›rtma tehlikeli "Sald›rganlar yerine sald›r›ya u¤rayan-lar›n gözalt›na al›nmas›n›, kitaplarakarfl› linç kampanyas› bafllatan kayma-kam›n göreve devam etmesini tepkiyleizliyoruz. Ayr›mc›, yasakç›, statükocuve çat›flmac› zihniyetin, ülkemize ege-men olmas›na raz› de¤iliz. Ülkenin ge-lece¤ine karar vermeye yetkili tüm dev-let kurumlar›n› ve dar siyasal ç›kar he-saplar›yla ortam› gerginlefltirmeyi vekitleleri k›flk›rtmay› sürdüren çevreleriuyar›yor, sa¤duyuya davet ediyoruz."

Ayd›nlardan sa¤duyu ça¤r›s›Meslek kurulufllar›, sendikalar ve sivil toplum örgütleri ile aralar›nda 60 akademisyenin de bulun-du¤u 200 ayd›n, ortak bir bildiri yay›nlayarak, Mersin’deki bayrak krizinin ard›ndan Trabzon’da ya-flanan linç giriflimine kadar varan toplumsal gerginlik ortam›ndan duyduklar› endifleyi dile getirdi.

Trabzon’da bildiri da¤›tan befl genç, sivil giyimli baz› kiflilerin ‘bayrak yak›yorlar’ k›flk›rtmalar› üzerinegaleyana gelen yüzlerce kifli taraf›ndan linç edilmek istenmiflti.

Adalet A¤ao¤lu (Yazar) - Ahmet Çakmak(Prof.) - Ahmet ‹svan - Ali Bayramo¤lu(Gazeteci) - Ali Nesin (Prof) - Ali Uçansu(Diflhekimi) - Alin Taflç›yan (Sinema elefl-tirmeni) - Arzu Baflaran (Ressam) - Ayd›nC›ng› (SODEV Genel Baflkan›) - Ayd›n En-gin (Gazeteci) - Ayd›n Güven Gürkan(Prof) - Aytaç Arman (Sinema sanatç›s›) -Bask›n Oran (Prof) - Can Dündar (Gazete-ci) - Celal Y›ld›r›m (Türk Diflhekimleri Bir-li¤i Baflkan›) - Cemil Eren (Ressam) - Cü-neyt Ülsever (Gazeteci) - Çetin Altan (Ga-zeteci) - Derya Sazak (Gazeteci) - Do¤uErgil (Prof) - Emine Uflakl›gil (Yönetici) -Ercan Karakafl (SODEV) - Erdal Öz (Ya-zar) - Erhan Bener (Yazar) - Etyen Mah-cupyan (Yazar) - Fikret Baflkaya (Yazar) -Füsun Akatl› (Yazar) - Füsun Sayek (TTBGenel Baflkan›) - Gencay Gürsoy (Prof) -Genco Erkal (Tiyatro sanatç›s›) - GürerAykal (Orkestra flefi) - Halil Berktay (Prof)- Halil Ergün (Sinema sanatç›s›) - HikmetÇetinkaya (Gazeteci) - ‹brahim Betil (Yö-netici) - Lale Mansur (Sinema sanatç›s›)- Latife Tekin (Yazar) - Mahir Günfliray (Ti-yatro sanatç›s›) - Mehmet Aksoy (Heykel-trafl) - Mehmet Ali Birand (Gazeteci) -

Mehmet Altan (Prof) - Meral Okay (Sena-rist) - Meral Tamer (Gazeteci) - Mete Tun-çay (Prof) - Muhsin K›z›lkaya (Yazar) - Mu-rat Belge (Prof) - Murathan Mungan (Ya-zar) - Müjde Ar (Sinema sanatç›s›) - Na-zan Aksoy (Prof) - Nefle Düzel (Gazeteci)- Nilgün Cerraho¤lu (Gazeteci) - NilüferTapan (Prof) - Nur Sürer (Sinema sanat-ç›s›) - Oral Çal›fllar (Gazeteci) - OrhanBursal› (Gazeteci) - Orhan Taylan (Res-sam) - Oya Baydar (Yazar) - Oya Köymen(Prof) - Piraye Serdaro¤lu (Prof) - Reha ‹s-van - Rutkay Aziz (Tiyatro sanatç›s›) -Rüstem Batum (TV programc›s›) - SalimUslu (Hak - ‹fl Genel Baflkan›) - Sami Ev-ren (KESK Genel Baflkan›) - SüleymanÇelebi (D‹SK Genel Baflkan›) - fianar Yur-datapan (Müzisyen) - Taha Parla (Prof) -Tan Oral (Karikatürist) - Taner Akçam(Tarihçi, yazar) - Taner Berksoy (Prof) -Tarhan Erdem (Yazar, araflt›rmac›) - Tur-gut Kazan (Hukukçu) - Vecdi Sayar - Ya-vuz Önen (‹nsan Haklar› Vakf› Genel Bafl-kan›) - Y›ld›z Sey (Prof) - Y›lmaz Ensaro¤-lu (Mazlum-Der) - Yusuf Alatafl (YHD Ge-nel Baflkan›) - Zeynep Gö¤üfl (Gazeteci) -Zülfü Livaneli (Gazeteci).

Kimler imzalad›Bildiriye imza koyan 200 ayd›n aras›nda flu isimler de yer al›yor:

Türk Diflhekimleri Birli¤i’nin or-ganizasyonu ve diflhekimi odala-r›m›z›n ödentileri ile oda üyesi

tüm meslektafllar›m›z Ferdi Kaza Sigor-tas› kapsam›na al›nm›flt›. Odalardan ge-len talepler do¤rultusunda (Diyarbak›r,Isparta, ‹zmir, Kocaeli ve Manisa Odala-r› hariç) 27 Oda üyesi meslektafllar›m›zferdi kaza sigortas›n›n yan› s›ra kazayaba¤l› ‹flgörememezlik Sigortas› kapsam›-na al›nd›. ‹flgörememezlik Sigortal›k sü-resi; 15 Mart 2005 tarihinde bafllay›p 12Temmuz 2006 tarihinde sona erecek.

KAZA SONUCU ‹fiGÖREMEMEZL‹KS‹GORTASI TEM‹NATISigortal› diflhekimi, kaza neticesinde ge-çici olarak çal›flamayacak duruma düfler-se, kendisine poliçede yaz›l› (50 YTL)gündelik tazminat ödenecek.Kaza tan›m›; genel flartlara göre, ani veharici bir hadisenin tesiriyle sigortal›n›niradesi d›fl›nda ölmesi veya cismani birar›zaya maruz kalmak olarak tarif ediliy-or. Bunlara ilaveten: • Ani flekilde intiflar edilen gazlar›n te-neffüsünden,• Yan›klardan ve ani bir hareket netice-sinde adale ve sinirlerin incinmesi, bur-kulmas› ve kopmas›ndan,• Y›lan ve haflarat sokmas› neticesindehusule gelen zehirlenmelerden,• Is›r›lma neticesinde meydana gelenkuduzdan mütevellit vefat veya cismaniar›zalar da kaza tan›m›nda kabul ediliy-or.

Diflhekiminin tendon kopu¤u, geçici ifl-görememezlili¤e yol açaca¤› için teminatkapsam›nda olacak. (‹flgörememezlik te-minatl› poliçenin olmas› halinde) Temi-nat kapsam›na girecek olan vak’alar›nkaza sonucu ve ani ve harici bir flekil-

de gerçekleflmifl olmas› gerekiyor. Örne-¤in, kolun k›r›lmas› kapsam dahilin-deyken, aya¤a kalkarken belin tutulmas›hariç tutulmufl.Sigortal› diflhekimi, k›smen çal›flabilecekdurumda bulundu¤u veya bilahare k›s-men çal›flabilecek duruma geldi¤i taktir-de, o tarihten itibaren gündelik tazminatyar›ya indirilecek.‹fl göremezlik tazminat›, t›bbi tedavininbafllad›¤› günden, sigortal›n›n iyileflerekçal›flabilecek duruma geldi¤i güne kadarödenecek. Ancak bu müddet, y›lda 200günü geçemeyecek.

Uygulamaya ‹liflkin Bilgiler Kazaya u¤rayan diflhekimi; Ferdi KazaSigortas› Tedavi Masraflar›nda geçen bil-gi ve belgeler ile, iflgörememezli¤in bafl-lama ve bitifl süresini gösteren hastaneraporunu MARSH S‹GORTA BROKER-L‹⁄‹ adresine gönderecektir. Ayr›ca, ka-za geçiren üyemiz veya bir yak›n› tara-f›ndan 24 saat içerisinde ba¤l› bulundu-¤u Odaya bilgi verilmesi gerekmektedir.

‹flgörememezlik raporunda neler geçmeli?‹flgörememezlik, poliçede yaz›l› limitlerdahilinde teminat kapsam›nda olup, ka-za sonucu sakatlanmada sakatl›¤›n neoldu¤unun aç›k ve net heyet raporu ilebelgelenmeli ve bunun kaza neticesi ol-du¤u (mümkünse tarih verilerek) aç›k-

lanmal›d›r.

Tek tabip raporu geçerli mi?Tedavi talepleri için tek tabip raporu ye-terlidir.

Kaza sigortas› masraf› için gönderilen rapora iflgörememezliksüresi eklenmesi yeterli midir?Makul süreler için (10-15 gün) tek tabipraporu yeterli olup daha fazlas›nda heyetraporu geçerli olacakt›r.

Ödeme için diflhekimi banka hesapnumaras›n› bildirecek mi?Bildirdikleri taktirde hesaplar›na ödemeyap›l›r, bildirilmezse Akbank havuz he-sab›na isme havale yap›l›r.

‹stenilen evraklar›n tamamlanmas›halinde, kaç gün içerisinde ödeme gerçeklefltirilecektir?Tamamlan›p onaydan ç›km›fl hasar dos-yalar› 5.000 YTL alt› dosyalar en geç 2gün içinde, 5.000 YTL üstü dosyalar ise1 ay sonras›na gün verilerek ödeme ya-p›l›r.

Kaza sigortas› hastal›k ödemesi için iste-nilen bilgi, belge ve raporlar, ifl göreme-mezlik için de geçerli olacakt›r.

Ödemelerde havale masraf› vb. masraf-lar yoktur.

TDBD / 16

Geçen say›da meslektafllar›m›za güvence alt›nda olduklar›n›hat›rlat›rken kaza sonucu ifl göremezlik durumuna karfl› da teminatalt›na alma çal›flmalar›n›n sürdü¤ünü duyurmufltuk. Geçti¤imiz ayiçerisinde bu konudaki protokol tamamland› ve meslektafllar›m›zferdi kaza sigortas›n›n yan›s›ra ifl görememezlik durumuna karfl› dateminat alt›na al›nd›. Buna göre sigortal› diflhekimi, kaza neticesin-de geçici olarak çal›flamayacak duruma düflerse, kendisine poliçe-de yaz›l› (50 YTL) gündelik tazminat ödenecek.

Baflvuru Bilgileri

S‹GORTA BROKERL‹⁄‹: Marsh Sigorta ve Reasürans Brokerli¤i A.fi. Maya Akar Center Büyükdere Cad.No.100 Kat.4 Esentepe 34394 ‹stanbulwww.marsh.com.tr cigdem.koyuturk@marsh.comTelefon : 0212 355 44 01 Faks : 0212 355 43 30S‹GORTA F‹RMASI: AKS‹GORTA

‹fl görememezlik durumu da teminat alt›nda

Sahte diflhekimlerine verilen 3 ila 5y›l hapis cezas›n›n 1 ila 3 y›la dü-flürülerek paraya çevrilmesine o-

lanak tan›yan Yasa Tasla¤›na karfl› Tür-kiye genelinde TDB ve diflhekimi odala-r›n›n yürüttü¤ü çabalar›n ard›ndan ta-sar›n›n TBMM’de görüflülmesinden birgün önce 29 Mart 2005 günü TBMM’yebir yürüyüfl düzenlendi. Türk Diflhekimleri Birli¤i yöneticileri veTürkiye’deki 32 diflhekimi odas›ndanmeslektafllar›m›z Ankara’daki TDB Mer-kezinin önünde biraraya gelerek bura-dan TBMM’ye do¤ru yürüyüfle geçti.‘Yasama Dokunma, Sahte Diflhekimleri-ne Sahip Ç›kma, Sahte Rak› Gibi SahteDiflhekiminin de Öldürdü¤ünü Unut-ma’ yaz›l› pankart tafl›yan ve son derecedüzenli, disiplinli bir flekilde TBMM’yekadar yürüyen kitle burada TDB GenelBaflkan› Celal Korkut Y›ld›r›m’›n bas›naç›klamas›n› okumas›n›n ard›ndan da-¤›ld›. TDB yöneticileri ve Oda baflkanla-r›ndan oluflan bir heyet ise konuyla ilgi-li görüflmeler yapmak üzere TBMM’yegirdi.

Her türlü sahtecili¤e karfl›Celal Korkut Y›ld›r›m, bas›n aç›klama-s›nda sahte diflhekimlerini do¤uran hu-kuki ve ahlaki ortam› da tan›mlayarakflöyle dedi:

"Ülkemizde yaflanan sosyo-ekonomiks›k›nt›lar ile ahlaki çöküntünün birbiri-ni tetikledi¤i herkes taraf›ndan kabul e-dilmektedir.Bu durumun temel nedeni ticarette,sa¤l›k hizmetlerinde, üretim sektörün-de, ithalatta, ihracatta, bankac›l›kta yaniyaflam›n tüm alanlar›nda bask›n olansahtecilik ve buna olanak tan›yan hu-kuk sistemimizdir.Hukuk sistemimizin eksikli¤i ve eskili-¤ine uygulamadaki yetersizliklerde ek-lenince ülkemiz hukuk d›fl› uygulama-lar›n, gayri meflru ifllerin ve iliflkilerincirit att›¤› bir ülke olmufltur.Sa¤l›k hizmetleri de bu durumdan nasi-bini alm›flt›r. A¤›z ve difl sa¤l›¤› hizmet-lerinde yetkisi ve ehliyeti olmadan hal-k›m›z›n sa¤l›¤›na zarar veren binlercesahte diflhekimi bulunmaktad›r.

Diflhekimleri y›llard›r yasal ve meflruyollar› kullanarak sahte diflhekimlerininhalk›n sa¤l›¤›na zarar vermesini önle-meye çal›flmaktad›r.Sahte diflhekimli¤i sorunu bizim içinhalk sa¤l›¤›n›n korunmas› ve ayn› za-manda mesle¤imizin kirletilmesinin ön-lenmesidir.

Sahte diflhekimleriyle ilgili düzenlemeler Sahte diflhekimleriyle ilgili bugüne ka-dar üç düzenleme yap›lm›flt›r;Birinci düzenleme; 1928 y›l›nda yürür-lü¤e giren 1219 say›l› kanundur. Bu ka-nunda sahtecilerin cezas› bir aydan 6 a-ya kadard›r.‹kinci düzenleme; 1989 y›l›nda yürür-lü¤e giren 3575 say›l› kanundur. Bu ka-nunda sahtecilerin cezas› 1 y›ldan üç y›-la kadard›r.Üçüncü düzenleme; 02.06.2004 tari-hinde yürürlü¤e giren 5181 say›l› ka-nundur. Bu kanunla sahtecilerin hapiscezas› 3 y›ldan 5 y›la kadar olarak de-¤ifltirildi. Ayr›ca 1 milyar liradan 3 mil-

Mücadelemiz sonuç verdiSahte diflhekimlerine verilen cezalar›n azalt›lmas›na iliflkin önerge TDB ve Odalar›n tepki eylemleri üzerine geri çekildi.

yar liraya kadar a¤›r para cezas› ile ifl-yerlerinde bulunan diflhekimli¤i malze-melerine el konulma yapt›r›mlar› geti-rildi.1219 ve 3575 say›l› kanundaki cezalar,Türk Ceza Yasas›n›n 51. maddesindeerteleme s›n›r› iki y›l olmas› nedeniyleher zaman ertelenmifltir.Üçüncü düzenleme yani flu anda yürür-lükte olan 5181 say›l› kanundan sonrasahte diflhekimlerinin ço¤u hapis cezas›korkusu ile gayr› meflru ifllerini terk et-mifltir. Bir k›sm› da daha gizli koflullar-da çal›flmalar›n› sürdürmeye bafllam›fl-t›r.

Ceza, cayd›r›c› olmal›Görüldü¤ü gibi cezai hükümler gününihtiyac›n› karfl›lad›¤› noktada sonuç ve-riyor. Suçtan elde edilecek menfaat ileverilecek ceza aras›nda orans›zl›k varsacayd›r›c› olmamakta aksine teflvik ediciolmaktad›r.Hükümetin Türk Ceza Kanununun ba-z› maddelerinin de¤ifltirilmesine yöne-lik haz›rlad›¤› kanun teklifi TBMMAdalet Komisyonunda görüflülerek sah-te diflhekimlerinin cezas› 1 y›ldan 3 y›-la kadar hapis ve bin güne kadar adlipara cezas›na hükmolunur fleklinde de-¤ifltirilmifltir. Yasa tasar›s› bu hafta içerisinde TBMMgenel kurulunda görüflülecektir. TBMMAdalet Komisyonu yetkilileri sahte difl-hekimlerinin cezalar›n›n düflürülme ge-rekçesini "Suç olarak tan›mlanan fiillerve bunlar için öngörülen cezai müeyyi-delerin orant›l› hale getirilmesi" olarakifade etmektedirler.

Tefeciden daha az cezaBu aç›klama do¤ru ve samimi de¤ildir.Sahte diflhekimli¤i yapanlara uygulana-cak cezai yapt›r›mlarla ilgili yap›lmak

istenen de¤iflikli¤in gerekçesi hukukide¤il siyasidir."Kazanç elde etmek amac› ile baflkas›naödünç para vermenin cezas› 2 y›ldan 5y›la kadar hapis " (241.madde)Kazanç elde etmek için insanlar›m›z›ndifl sa¤l›¤›na ve genel sa¤l›¤›na zarar ve-renlerin cezas›; sa¤l›ks›z g›da üretenle-re, ilaç yapan ve satanlara ve tefecilereverilen cezadan daha az düzenlenmekisteniyor. Ve bunun gerekçesi de cezaimüeyyidelerin eflit olmas› olarak ifadeediliyor.Hükümetin bu düzenlemesi siyasi birkarard›r. Ve iddia ediyoruz bunun ar-kas›nda halk›n sa¤l›¤›na zarar veren de-¤iflik s›fatlar alt›nda çal›flan sahte diflhe-kimleri bulunmaktad›r.Ülkemizin ekonomik s›k›nt›lar›n›n te-mel nedeni sahteciler ve onlara gereklicezai yapt›r›mlar› uygulamay› engelle-yenlerdir. Sahtecilik ve sahtekarl›k ya-flam›n tüm alanlar›ndan sökülüp at›l-

madan ça¤dafllaflmay› ve hukuk devleti-ni kurmay› baflaramay›z.Demokrasinin kökleflti¤i, hukukun üs-tünlü¤ünün temel oldu¤u ülkelerin uy-gulamalar› bizlere örnek olmal›d›r. Bu-gün Fransa’da yetkisi olmadan diflhe-kimli¤i yapanlar›n hapis cezas› 5 y›ld›r.Ayn› flekilde AB’nin di¤er ülkelerindeçok ciddi yapt›r›mlar bulunmaktad›r.Sa¤l›kl› birey ve onlar›n oluflturdu¤utoplumlar; demokratik, sosyal ve ça¤-dafl ülkeler kurabilirler.‹fade ve iletiflim özgürlüklerini k›s›tla-yarak, halk›n sa¤l›¤›na zarar verenlericesaretlendirerek demokratik, ça¤daflve sosyal bir devlet infla edilemez.Sahtecileri koruyarak, halk›n sa¤l›¤›n›zarar verenlere flirin gözükerek Türki-ye’yi kirlilikten kurtaramay›z. Sahteci-ler her zaman "ak sayfalar›n" kirleticile-ri olmufllard›r." ‹fadeleriyle bas›n aç›klamas›n› sona er-dirmifltir.

21 / TDBD

Heyetteki diflhekimleri Meclis kulisinde rastlad›klar› Sa¤l›k Bakan› Recep Akda¤’› da sorular›yla terlettiler.

TDB heyeti CHP Grubunu ziyaretinde Grup Baflkanvekili Kemal Anadol tasar› Meclise indi¤inde reddedecekleri konusunda güvence verdi.

TBMM’ye kadar Ankara caddelerinde uzun bir yürüyüfl yapan diflhekimlerinehalktan da destek geldi.

TDBD / 22

5181say›l› yasada de¤ifliklik yap›larak sahte diflhekimlerineverilen cezalar›n hafifletilmesine karfl› yap›lan eylemler

sonras›nda kamuoyunda duyarl›l›k artt› ve konu medyada genifl yerbuldu. Bu etkinliklerden sonuç al›nabilmesi ve duyarl›l›¤›n sürekli olabil-mesi için, Türk Diflhekimleri Birli¤i sahte diflhekimlerine yönelik a-fifller haz›rlad›. ‹ki farkl› flekilde haz›rlanan ve Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n dayer ald›¤› afifller geçti¤imiz günlerde Odalar›m›za gönderildi. Gelen taleplere göre gönderilen afifllerin da¤›t›lmas› ve as›lmas› Odalar›m›zca yap›l›yor.

Sahte diflhekimlerine karfl›afiflle bilinçlendirme

Korkmaz Tuzcuo¤luBal›kesir Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Sahte diflhekimleriyle mücadelemize ket vuruluyor’

Tasar›daki son de¤iflikliksahte diflçilere verilen

cezalar› bir ile üç y›l aras›n-da düzenliyor. Bu, dahaönce meclisin ç›kartt›¤› üç-befl y›l aras›nda düzenle-nen bir yasadan geri ad›mat›lmas›d›r. Bu düzenle-

meyi sahte diflhekimlerinikoruma anlam›na gelebile-cek bir de¤ifliklik olarakyorumluyoruz ve bizim a-ç›m›zdan kabul edilemezbir de¤iflikliktir. Üsteliksahte diflhekimleriyle mü-cadelemizde ket vuran birde¤ifliklik yap›lm›fl oluyor. Konuyu ö¤rendi¤imizdebölge milletvekilleriyle gö-rüfltük. TBMM Adalet Ko-misyonu üyelerine faksçektik. Bizim Bal›kesir’deAK Parti’nin il baflkan› dabir diflhekimi. Onun arac›-l›¤›yla bütün milletvekille-riyle görüfltük. Hepsi de bukonuda destek verdiklerinisöylediler.

Murat Özy›ld›r›m Kocaeli Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘‹yi niyetli bir giriflim de¤il’

Getirilmeye çal›fl›lan dü-zenlemeyi bugüne ka-

darki kazan›mlar›n›z›n ge-riye götürülme çabas› ola-rak görüyorum. Bunun al-t›nda yatan›n siyasi sebep-ler veya birilerini kurtarmaçabalar› oldu¤unu düflünü-yorum. ‹yi niyetli bir sebepaç›kças› akl›ma gelmiyor.Devletin sahtecilerin yan›n-da olmay› neden tercih etti-

¤ini hala anlam›fl de¤ilim.Böyle bir fleyi akl›m, mant›-¤›m kabul etmiyor. Bu olay› duydu¤umuzdabölge milletvekillerine si-yasi partilere bas›n metni-mizi fakslad›k. Bütün yerelgazetelere ve yerel televiz-yonlara da gönderdik. Ko-caeli’nin üç yerel gazetesin-de haber ç›kt›. Siyasi parti-lere ulaflt›k, onlara gönder-dik. Milletvekillerimizegönderdik. TBMM’ye gitti-¤imizde de Kocaeli millet-vekili Nevzat Do¤an’la gö-rüflme flans›m›z oldu. Ken-disi de doktor zaten. Des-tek sözü ald›k. Nihayetindeçabalar›m›z bofla gitmedi.Kazan›mlar›m›z› korudukve mücadelemizde de geriad›m atmam›fl olduk.

Geçti¤imiz y›l 10 Haziran’da yasayürürlü¤e girdi¤i zamanda hepi-

miz sevinçle karfl›lam›flt›k ama ayn›parlamentonun ç›kard›¤› yasay› tekrarindirime tabi tutmalar› hepimizde hayalk›r›kl›¤› yaratt›. Özellikle bu öneriyi bi-zim bölgemizden bir milletvekilininvermesi bizi daha büyük bir hayal k›-r›kl›¤›na u¤ratm›flt›r. ‹nsanlara do¤ruyuanlatmak gerekiyor. Nitekim yürüttü-¤ümüz çal›flmalar sonucunda bir baflar›elde edildi. Bu hepimizin baflar›s›. Geli-nen süreç çok olumlu. Eme¤i geçenherkese teflekkürlerimizi bildiriyoruz. Biz de durumu ö¤renir ö¤renmez bütün meslektafllar›m›z› bilgi-lendirdik ‘herkes ulaflabilece¤i her yere ulafls›n’ diye. Biliyorsu-

nuz milletvekillerine ulaflmakta efl dostakrabal›k iliflkileri de çok yararl› olabili-yor. Ankara’ya gitmeden önce bir bas›naç›klamas› yapt›k ve aç›klamam›z yerelyaz›l› ve görsel bas›n›n hepsinde yer al-d›. Yasan›n kabulünden itibaren geçen do-kuz ayl›k süreçte sahte diflhekimlerininbirço¤u ortal›ktan kayboldu. Ortal›kdaha temiz bir hal alm›flt› sahte diflhe-kimleri aç›s›ndan. Cezan›n cayd›r›c›l›¤›olmazsa bir anlam ifade etmiyor. fiu an-da bizim bölgemizde mahkemesi süren13-14 tane davam›z var. Bunlar›n baz›-

lar›n ikinci suçu olacak ama di¤erleri de ilk suçlar›nda hapis ce-zas› al›rlarsa tabii ki çok daha cayd›r›c› olacak.

Birol Karakaya Konya Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Bu, hepimizin baflar›s›’

TDBD / 24

S ahte diflhekimlerine verilen cezan›n azal-t›lmas› çok yanl›fl bir fley. Eflde¤er suçlara

eflde¤er cezalar›n verilmesi amac›yla bir ö-nerge haz›rland›¤› söyleniyor ama sonuç hiçde söylendi¤i gibi de¤il. Ama bu vesileyleyapt›¤›m›z eylemlerle sahte diflhekimlerininvarl›¤› halka bir kez daha hat›rlat›lm›fl oldu.Bu aç›dan süreç yararl› oldu. Bizim tam o esnada bir sempozyum çal›flma-m›z vard›. Sempozyumda meslektafllar›m›z-dan imza toplad›k ve toplad›¤›m›z imzalar›Bakanlar Kurulu’na, Baflbakana ve Çanakkalemilletvekillerimize fakslad›k. Tepkimizi ifadeetmek için ne yapabilece¤imizi düflündük vemuayenehanelerimize siyah bayraklar ast›k.Yakalar›m›za da siyah kurdele takt›k, gerekhastanelerde gerek muayenehanelerde. Halkda bu konuda duyarl›l›k gösterdi. Niçin tak›-yorsunuz bu bayraklar›, kurdelelar› diye sor-dular. Biz de aç›klad›kça mutlu olduk. ‘Sahtediflhekimine sahip ç›kma, sahte rak› gibi sah-te diflhekimi de öldürür unutma’ diye Oda-m›z›n her iki cephesine pankart ast›k. Baya¤›dikkat çekti¤ini düflünüyorum. Sonra da üçyönetim kurulu üyemiz Ankara’ya gitti. Ni-hayetinde iyi de sonuç al›nd›.

Bilge fiimflek Çanakkale Diflhekimleri Odas› Baflkan›

Çok üzücü bir süreci yaflad›k.Ceza indirimine gidilmesi bizi

gerçekten çok üzdü çünkü y›llard›rvermifl oldu¤umuz bir çaba var.Birçok yerde tehdit ediliyoruz. Bir-çok yerde sald›r›ya u¤ruyor arka-dafllar›m›z. Geçti¤imiz Haziran a-y›nda yap›lan de¤iflikli¤in ard›n-dan ciddi sonuçlara gitmeye baflla-d›¤›m›z ve tam ‘oh kurtuluyoruz,art›k hastalar›m›z ma¤dur olmaya-caklar, çene k›r›klar›yla bize gel-meyecekler’ dedi¤imiz bir dönem-de böyle bir yasayla karfl›lafl›ncahep birlikte aya¤a kalkt›k do¤al o-larak. Biz burada hemen bir bas›n top-lant›s› düzenledik. Sakarya bölge-sinde yerel bas›n ve televizyonlarçok fazla izleniyor. Birkaç yerel ga-zetemiz var ve çok okunuyorlar.Bas›n yoluyla hemen halka duyur-duk. Çok güzel de tepkiler ald›khalktan. Ard›ndanbütün tabelalar›m›z›siyah pankartlarlakapatt›k. Üzerine debir slogan yazd›k.‘Yasama Dokunma,Sahte Rak› Gibi Sah-te Diflçi de Öldürür’

fleklinde. ‹simler tamamen kapat›l-d›. Sadece diflhekimi yaz›lar› kald›.Onun alt›nda siyah pankartlardabu sloganlar. Odada çal›flan arka-dafllar çok büyük özveride bulun-dular. Tek tek bu pankartlar› ha-z›rlad›lar ve ast›k. Asarken de flunadikkat ettik. Sahte diflhekimiyle ça-l›flan arkadafllar›n tabelalar›n› ka-pamad›k aç›kças›. Ard›ndan hasta-lardan çok güzel tepkiler geldi. Enaz›ndan bunun niçin oldu¤unu so-rup daha da fazla bilgilendiler. ‘Ga-zetelerde, televizyonlarda görüyo-rum aç›klamalar›n›z›, bizim içinçal›fl›yorsunuz bu kadar’ diyenleroldu. Fark›nda olunan bir konuvar. TDB tarihinde ilk defa diflhe-kimleri soka¤a dökülüyor, bir ey-lem yap›yor, yo¤un bir çal›flma ya-p›yor halk›n sa¤l›¤›n› korumak i-çin. O yüzden biz Sakarya’da halk-tan da çok güzel tepkiler ald›k.

Yeflim SaraçSakarya Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Halk da duyarl›l›k gösterdi’

‘Bütün tabelalar› siyah pankartla kapatt›k’

Önergenin gündeme getirilmesi-nin nedeni; TDB’nin parlemen-

terlerle görüflmelerinde ve oda bafl-kanlar› olarak meclisi ziyaretimizdebizlere "yasa tekni¤i ve ceza adaletinisa¤lamak" biçiminde ifade edildi.TDB’nin benzer suçlar karfl›s›nda da-ha a¤›r cezalar da verildi¤i yönünde-ki karfl› ç›k›fl›, bu gerekçeyi etkisiz-lefltirdi. Kuflkusuz, sahte diflhekimle-rine, suçlulara bak›flta, geleneksel"ekmek paras›, kader kurban›" gibiyaklafl›mlar›n da etkisi var. As›l ö-nemlisi ise sahte diflhekimlerinin giz-li kulis faaliyeti oldu¤unu düflünüyo-ruz. TDB’nin organizasyonuyla, oda bafl-kanlar› olarak TBMM’nde, AKP grup toplant› salonunun önü-ne dayanmak hofl bir etkinlik oldu. Gruptan ç›kan Milletve-killerini, o bölgenin oda baflkan›n›n yakalamas› ve sorunu an-

latmas›, di¤er yandan TDB heyetinin,Adalet Komisyonu ve sa¤l›k grupbaflkan› ve Sa¤l›k Bakan›’yla acilentoplan›p yasan›n geri al›nmas›n› sa¤-layan maratonu belleklerimizden si-linmeyecek. Sivil toplum güçlerininkendi sorunlar›na kararl› biçimde sa-hip ç›kmalar›n›n, sonuç almada nekadar etkin oldu¤unu bir kez dahagörmüfl olduk. Meclisin sivil toplumgüçlerinin etkisine aç›k olmas›n›n ö-nemini bizzat yaflam›fl olmak da iyibir deneyim oldu.‹stanbul’da ise TDB’nin Ankara’dayapt›¤› eylemden bir gün önce ‹stik-lal caddesinde bir yürüyüfl organizeettik. E-mailler, SMS’ler, telefonlarla

ulaflt›¤›m›z 250 kadar meslektafl›m›zla birlikte, pankartlarlaGalatasaray’dan Taksim meydan›na alk›fllarla yürüdük. Ata-türk an›t›na siyah çelenk koyarak, bas›n aç›klamam›z› yapt›k.

Rifat Yüzbafl›o¤lu‹stanbul Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Meclisteki maraton belleklerden silinmeyecek’

25 / TDBD

AB yasalar› ad› alt›nda yeniden dü-zenlemeye çal›fl›lan Türk Ceza Kanu-nu’nda bir de¤iflikli¤e gidildi. Amabunun halk›n sa¤l›¤›yla oynayanlar›ncezalar› hafifletmekle gerçekleflmesimümkün de¤il. Cezalar›n cayd›r›c›olmas› gerekti¤ine inanan bir insa-n›m. Biz de bu konuda giriflimlerimi-zi yapt›k. Hem Sa¤l›k Bakanl›¤› dü-zeyinde hem de bölge milletvekilleridüzeyinde. Adalet Komisyonu üyelerine fakslarçektik. Bu olay›n yanl›fl oldu¤unuanlatt›k. Geçen sene alt›nc› ayda ç›-kar›lm›fl kanuna göre üç seneyle befl sene aras›nda ç›kar›lanhapis cezas› paraya da çevrilemedi¤inden bu insanlar kork-maya bafllam›flt›. Tümüyle yok olmam›flt› ama ciddi orandabir azalma tespit ettik. Bunlar›n hepsini hem Sa¤l›k Bakanl›-

¤›’na anlatt›k hem de Erzurum mil-letvekillerine fakslarla anlatt›k. Yerelbas›n› da kulland›k burada tabii. On-lara beyanatlar›m›z, aç›klamalar›m›zoldu. Sa¤olsun Muzaffer Gülyurt ho-cam›z bizi arad›. Olaya vak›f oldu¤u-nu söyledi. Sa¤l›k Bakanl›¤›’nda bire-bir görüflmemizde o da bu iflin yanl›floldu¤unu belirtti. Sonuçta daTDB’nin ve odalar›n bask›s›yla geri a-l›nd›. fiu anda Hazirana kadar bekle-yecek. Bizim konumuzla ilgili yenibir çal›flma yeni bir düzenleme yapa-caklar›na söz verdiler. ‹nflallah bu fle-

kilde bir düzenleme ç›kar. Sözlerinde durmazlarsa, o zaman biz yine Odalar ve TDB ola-rak art›k direnifl mi gösteririz, eylem mi yapar›z bunlar›n hep-si de¤erlendirilecektir. Mücadelemiz devam edecektir.

Alper Emino¤lu Erzurum Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Mücadele devam eder’

Rükselen SelekAntalya Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Kamuoyunun bilinçlendirilmesine çal›flt›k’

5181say›l› yasada de¤i-fliklik yap›laca¤›n›n

gündeme gelmesiyle YönetimKurulumuzda konu hakk›nda ya-p›labilecek çal›flmalar› planlad›kve ayn› gün TBMM ‹dare AmiriBurdur Milletvekili Bayram Öz-çelik ile görüflerek konu hakk›n-da bilgi verdik. TDB’den gelen faksla Oda Yöne-tim Kurulu ve Hukuk Müflaviri-mizin ortak haz›rlad›¤› yaz›y›bölge milletvekili ve Adalet Ko-misyonu üyelerine fakslad›k.

Üyelerimize toplu SMS ile konu-yu duyurduk ve siyah flama veyakurdeleyle sessiz protesto yap-malar›n› önerdik.Genifl kat›l›ml› bir bas›n toplant›-s›yla; konunun önemini bir kezdaha hat›rlatt›k ve konunun ta-kipçisi oldu¤umuzu belirttik. 29 Mart’ta da Ankara’daki eylem-lere kat›larak; Meclis’teki çal›fl-malarda yer ald›k. Ayn› gün ETVtelevizyon kanal› ana haber bül-teninde Oda Genel Sekreterimizgünün konu¤u olarak canl› yay›nprogram›na kat›ld› ve yine ayn›konu üzerine hassasiyetimizi dilegetirdi. 1 Nisan’da TRT 1 ana haber bül-teninde sahte diflhekimleriyle il-gili olarak görüfl bildirdik, konu-nun önemini ve takipçili¤imizde-ki ›srar›m›z› ifade ederek kamuo-yunun bilgilendirilmesi ve bilinç-lendirilmesine çal›flt›k.

Zafer Çolako¤lu Gaziantep Diflhekimleri Odas› Baflkan›

‘Geçen dokuz ayda ne de¤iflti?’

6Haziran 2004 ta-rihinde 5181 say›-

l› yasan›n ilgili mad-delerince yine bu hü-kümet taraf›ndan ç›-kart›lm›fl olan bu yasasahte diflhekimli¤iylemücadele noktas›ndaelimizi ciddi olarakgüçlendirmiflti. Bu

dokuz ay süre zarf›nda ne de¤iflti ki? Biz halk›nsa¤l›¤›n› korumakla sorumlu olan bir meslekkurulufluyuz. Dolay›s›yla bu do¤rultuda mü-cadele etmek de bizim görevimiz. Önerge flim-dilik ertelendi veya ötelendi. Umar›m tekrar-dan baflka bir önergenin, yasa maddesinin ar-kas›na ilave ederek ç›karmaya çal›flmazlar. TDB’den bu önerge hakk›nda bilgi ald›¤›m›zdaBaflbakan›m›za, Sa¤l›k Bakan›m›za, Adalet Ba-kan›m›za, TBMM Adalet Komisyonu’ndaki 24milletvekilimize, Gaziantep’in dokuz milletve-kiline ve Gaziantep’ten bakan olan Say›n Kür-flat Tüzmen’e öncelikle bu konunun içeri¤iyleilgili bilgilendirme fakslar› çektik. Say›n KürflatTüzmen’le ve di¤er milletvekilleriyle bizzat gö-rüflerek de bu önergenin çekilmesi için gayret-lerini talep ettik. Bu olay›n çözülmesi için ciddi yasalar laz›m.5181 say›l› yasan›n büyük oranda sahte diflhe-kimli¤ini engelleyecek bir yasa oldu¤u kanaa-tindeyim. Uzun vadede tabii ki bu sorun orta-da kalkar ama TCK’da bu flekilde geri ad›mlarat›l›rsa sorunun ortadan kalkaca¤›na inanm›-yorum.

Adana’da sahte diflhekimlerine bask›nlarGeçti¤imiz ay içerisinde Adana’da ‹lSa¤l›k Müdürlü¤ü ekipleri, AdanaDiflhekimleri Odas›’yla birlikte sahtediflhekimlerinin iflyerlerine bask›nlaryapt›. Bas›n›n da takip etti¤ibask›nlar yerel ve ulusal medyadagenifl yer buldu.

Alt komisyondaki komisyon baflkan›ve üyeleri bizim geçen y›l ç›karm›fl

oldu¤umuz yasadaki cezan›n çok a¤›r ol-du¤unu ifade ettiler. Ceza tekni¤ine uy-mad›¤›n› söylediler. Mesela sahte hekim-

lik yapanlarda alt› ay gibi çok düflük birceza var. Hem onunla orant›s›z oldu¤unuhem de buna denk suçlarda ceza sürele-rinin k›sa oldu¤unu ifade ettiler. Bu aradabizler Sa¤l›k Bakan›m›zla görüfltük. Ada-let Komisyon Baflkan›, yasay› haz›rlayanAlt Komisyon Baflkan› ve Sa¤l›k Komis-yonu Baflkan›m›zla beraber görüflmeleri-mizi yapt›k. Bu arada TDB ve odalardanbaflkanlar›m›z da geldiler. Odalardan tel-graf, fakslar sürekli çekiliyordu. Bununneticesinde TCK’n›n o maddesini biz geriçektirdik. Sa¤l›k komisyonu tekrar bir çal›flma ya-pacak, bu çal›flma neticesinde sahte he-kimlerle ve sahte diflhekimleriyle ilgili ye-ni bir düzenleme getirilecek. Tabii biz ge-ri ad›m at›lmas›n› istemiyoruz. Meslekta-fl›n›z olarak geri ad›m at›lmas› taraftar›

de¤ilim. Fakat di¤er cezalarla da denk birnoktaya getirilmesi gerekiyor. Üzerindeçal›flt›¤›m›z bir tasla¤›m›z var. O da zan-nederim diflhekimlerini, odalar› ve Birli¤imemnun edecek.‹lk sefer için iki y›ldan befl y›la kadar ha-pis cezas› öngörülüyor. Fakat para cezas›bin ifl günü, yani flu anki rakamlarla 25bin YTL ve cihazlar› yine müsadere edili-yor sahte diflhekiminin. ‹kinci sefer yaka-land›¤›nda ise kesin hapis cezas› var. Busefer ilkiyle beraber toplanarak yatacakcezas›n›. Ama ben tasar›n›n eski haliyle(2004’te kabul edilen haliyle) geçmesiniistiyorum ve bunu zorlayaca¤›m. Çünkübu yasa sayesinde baz› illerde sahte diflhe-kimlerine karfl› mücadelede çok baflar›l›oldu arkadafllar. Bu yüzden ›srarc› olaca-¤›m bu konuda.

TDBD / 26

Prof.Dr. Mehmet Neflflar(CHP Denizli Milletvekili)

‘Sorunlar›n ilgili odalarla birlikte çözülmesi gerekir’

Bayram Özçelik (AKP Burdur Milletvekili):

‘Biz de geri ad›m at›lmas›n› istemiyoruz’

Ayn› hükümetin bundan belirli bir süre önceç›kartt›¤› yasay› flimdi de¤ifltirmesinin bir

mant›k yan›lg›s›n› yans›tt›¤›n› hepimiz de¤er-lendirmek zorunday›z. Bu ceza indiriminin de-mokratikleflmeyle hiç alakas› oldu¤unu sanm›-yorum. Sahte diflhekiminin cezas›n› hafifletme-nin bence hiçbir anlam› yok. O zaman da h›rs›z-lar› da affedelim, sahtekarlar› da affedelim. Ben de cerrah olarak sahtekarl›¤›n her türlüsü-ne de karfl› bir insan olarak bu cezan›n azalt›l-mas›ndan yana de¤ilim. Grup baflkan vekilimi-zin de dile getirdi¤i gibi biz bu cezalar›n azalt›l-mas›ndan yana de¤iliz. Aksi yönde de mücade-le edece¤iz. Arkadafllar›m›z da komisyonda buyönde mücadele etmifller. Bu, zannediyorumAK Partisi’nin t›pk› zina yasas›nda oldu¤u gibibirtak›m bask› gruplar›ndan gelen bask›lar so-nucu geri ad›m atmas› fleklinde tecelli etmifl di-ye düflünüyorum. AK Parti grubuna bu konuda bir telkin gelmiflolabilir. O da birtak›m yerlerden üst makamla-ra gelmifltir ve üst makamlardan direktif veril-mifltir. Ben bu sorunun mümkün oldu¤u kadar gerçek-ten ilgili uzmanlarla, ilgili odalarla iliflki içeri-sinde çözülmesi gerekti¤ine inan›yorum.

Meclisteki hukukçu arkadafl-lar›m›z›n görüflü flöyleydi;

hukuk usulüne göre eflde¤er suç-lar›n eflde¤er cezalara çarpt›r›l-mas› laz›m. Dolay›s›yla sahte difl-hekimli¤i yapanlara verilen bucezan›n a¤›r oldu¤unu söylüyor-lard›. Biz de tabii buna itiraz et-tik. Bu cezan›n paraya çevrilme-yen bir ceza olmas› yani tecil e-dilmemesi gerekli dedik. Bununüzerine geri çekilmesi için bir ö-nerge verildi. Burada TDB yöne-ticilerimiz ve oda baflkanlar›m›zburaya geldi¤inde Sa¤l›k Bakan›-m›zla, Sa¤l›k Komisyonu Baflka-n›m›zla, Adalet Komisyonu Bafl-kan›m›zla; hepsiyle görüflüldü vemutabakata var›larak kanun met-nindeki bu madde geri çekildi. Tabii bir kanun yap›l›rken hepsi-ne eflit bakmak laz›m. Sahte difl-hekimlerini sahte hekimlerden a-y›ramazs›n›z. Sahte hekimlik ya-pan insanlara verilen ceza bir ay-dan alt› aya kadar, çok düflük.Tabii burada sahte diflhekimleri-ne verilen cezan›n indirilmesin-den ziyade sahte hekimlerininki-nin art›r›lmas› yönünde bir kana-at olufltu. Yeni bir kanun getire-lim ve bu kanunla sahte diflhe-

kimli¤i, sahte hekimlik, hattasahte difl teknisyenli¤iyle ilgili ye-ni bir düzenleme yapal›m fleklin-de bir mutabakata var›ld› ve bumadde çekildi. Yani üç ila befl y›laras› ceza flu anda yürürlüktedir. Yeni düzenlemeyi haz›rlarken dehukukçular›n görüflü flu; iki y›llabefl y›l aras› ceza olacak, ama pa-ra cezas› bugünkü rakamla yirmi-befl milyar lira olacak ve yakala-nan sahte diflhekiminin bütün a-letlerine el konulacak. ‹kinci se-fer ayn› suçtan yakalan›rsa bu se-fer art›k paraya çevrilmeyi b›ra-k›n bir önceki cezadaki hapisle i-kinci defa suç iflledi¤indeki hapisbirleflerek hepsini birden yapmakmecburiyetinde kal›yor. Bu kadara¤›r bir ceza. Tabii oda yöneticisi arkadafllar›nsahte diflhekimlerini ikinci kezyakalaman›n güçlüklerine iliflkinelefltirilerine ben de kat›ld›m amahukukçu arkadafllar hukuk man-t›¤›na göre bunun böyle olmas›-n›n gerekli oldu¤unu ifade edi-yorlar. Kanun tekni¤ine de uy-durmak durumunday›z. Ben hu-kukçu olmad›¤›m için kendi yo-rumumu çok fazla katmak iste-miyorum.

Prof.Dr. Muzaffer Gülyurt (AKP Erzurum Milletvekili):

‘Yeni bir düzenleme içinmutabakata var›ld›’

U¤rad›¤›n›z sald›r›dan bahseder mi-siniz?9 Nisan gece saat 12’de evime geldim.12.30’da komflular›m araban›z yan›yordiye haber verdiler. Arabam benzin dö-külerek kundaklanm›fl. Hemen olayapolis el att›. ‹tfaiye geldi, arabay› sön-dürdü.

Neden böyle bir sald›r›ya maruz kal-m›fl olabilirsiniz?Kayseri Diflhekimleri Odas›’n›n Ni¤deil temsilciyim. ‹ki ay kadar öncesindesahte diflhekimli¤i yapan insanlardantehdit telefonu alm›flt›m. Bu uygunlukbelgesi çal›flmalar› s›ras›nda görevli ola-rak gittik, denetimlerde bulunduk.Sahte diflhekimlerinden birisi yan›nadiflhekimi alm›fl. Maalesef bir meslekta-fl›m›z onun yan›nda çal›fl›yor. Tabelala-r›n›n de¤iflmesi gerekti¤ini falan söyle-dik. Tabelalar›n› de¤ifltirdiler. Biz tabiimuayenehaneyi aç›yorum diye müraca-at eden kifliyle muhatab›z. O kifli gerek-li ifllemleri bafllatt›, tabelay› de¤ifltirdi-ler, uygunluk belgelerini ald›lar. Birhafta sonra benim arabam› kundaklad›-lar. Sahte diflhekiminin adresinde iki difl-hekimi gözüküyor, olay oradan baflla-d›. Benim muayenehane numaram on-lar›n telefonlar›nda ç›k›nca ne ar›yorsu-nuz, neden rahats›z ediyorsunuz diyearad›lar. Biz bu diflhekimlerini merakettik onun için ar›yoruz dedik. Ondansonra benim onlarla u¤raflt›¤›m› düflü-nerek tehdit telefonu açt›lar bana. Sal-d›r›n›n onlardan geldi¤ine çok eminim.Alt› y›l önce muayenehanemin kap›s›yak›ld›. Yine benden bir sene sonra dabaflka bir diflhekimi arkadafl›m›z›n mu-ayenehanesinin kap›s›n› yakt›lar. Belli

nedenlerle belli arkadafllar›m›z›n araba-lar›n›n camlar› iner, lastikleri patlat›l›r.Yirmi gün önce yine bir baflka arkada-fl›m›z›n oldu. Bu adamlar flehir eflk›ya-l›¤› yapmakta. Bu adamlar mafyavaribir hava estirdikleri için daha önce mu-ayenehanemin kap›s› yand›¤›nda da fli-kayetçi olmad›m. Bunlardan oldu¤unubiliyorum ama hangisi yapt›. U¤raflma-d›m. Nas›lsa kan›tlanmayacak. Nerdengeldi¤ini biliyorsunuz ama maalesefkan›t›n›z olmad›¤› için bir fley yapam›-yorsunuz.

Emniyetin yaklafl›m› nas›ld›?Daha önce, Emniyet Müdürü bu adam-lar› biliyor, kendi polislerinden birisinihasta olarak gönderiyor. Ve yasal olma-yan bir ifl yapt›klar›n› düflündü¤ü içindava açt›r›yor. Emniyet müdürünün 3-4 ay öncesinden böyle bir giriflimi var.Son derece duyarl› bir emniyet müdü-rümüz var. Gerçekten Ni¤de’de banaen çok deste¤i veren kendisi oldu. Biz-ler de flimdiye kadar korkudan flikayet-çi olmad›¤›m›z için bu konuda ilerlemesa¤lanamam›fl. ‹ki de bir telefon aç›ptehdit ediyorlar çünkü; ‘senin evin var,k›z›n, eflin, araban var’ diyerek. Bu se-fer flikayetçi olduk. Yerel güvenlik güç-leri bu konuda son derece duyarl›. Valibeyle görüfltük. Vali bey de konuya çokilgili davrand›. ‹l Sa¤l›k Müdürlü¤ü zi-yaretime geldi. Geçmifl olsun dilekleri-ni ilettiler. Onlar da TDB Baflkan›m›z›nsayesinde. Baflkan Celal bey Sa¤l›k Ba-kanl›¤›’n› ar›yor. Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndanbunlara ‘bir geçmifl olsun diyin ve gere-keni yap›n’ diye telkin geliyor herhal-de. 10-15 gün sonra geldiler bana. Amageldiklerinde söyledikleri son derecemakuldu, inflallah uygulamaya geçirir-ler.

Son önerge yeni ceza kanununadayand›r›l›yor. ‘Yeni Türk Ceza

Kanunu’nda bir ceza sistemi var, ge-çen y›l ç›kan sahte diflhekimleriyleilgili yasayla ba¤daflm›yor.’ ‹ddia bu.Biz bunun do¤ru olmad›¤›n› savu-nuyoruz. ‹nsan sa¤l›¤› bak›m›ndanbüyük önem tafl›d›¤› için daha önceuygun görülen cezan›n azalt›lmama-s›ndan yanay›z. Ça¤dafl bir toplumolarak cezalar›n art›r›lmas›n› savun-may› çok do¤ru bulmuyoruz ama buöyle de¤il. Yani bunun demokratik-leflmeyle ilgisi yok. Bu insan sa¤l›-¤›yla ilgili bir durum. ‹nsan sa¤l›¤›söz konusu oldu¤u zaman onun ge-re¤i yap›l›r. Orada insan hakk›, de-mokrasi falan düflünülmez. Çünküinsan›n en hukuksal hakk› yaflamahakk›d›r. Demokrasilerde de böylecezalar var. Hatta daha fazlas› var. Onedenle mecliste geçen y›l ç›km›fl o-lan difl teknisyenleri yasas›n›n de¤ifl-tirilmemesini savunaca¤›z. Bu düzenlemenin arkas›nda ne ol-du¤unu bilmiyorum. Belki baflka birneden de vard›r. Belki bir bask› davard›r. Biz öyle bir bask› almad›k.Belki bir bask› da vard›r ama biz üs-tesinden gelmeye çal›flaca¤›z. Bubask›lar do¤ru de¤il. Bu bask›lar kit-lesel, demokratik bask›lar da de¤il-dir. Çok geçerli bir nedeni oldu¤unuzannetmiyorum bu bask›lar›n. O ne-denle biz bunun gere¤ini yerine ge-tirmeye çal›flaca¤›z.

Halil Akyüz (CHP ‹stanbul Milletvekili):

‘Bunun demokratikleflmeyle bir ilgisi yok’

‘Sürekli tehdit al›yorduk’

Otomobili yak›lan Kayseri Diflhekimleri Odas› Ni¤de il temsilcisi Sevgi Özbek:

TDBD / 30

Sergide bu y›l önemli bir de¤ifliklikvar gözlemledi¤imiz kadar›yla...Evet, bu y›l Expodental ve Idex birlikteorganize ediliyor. Sergi Komitemiz deD‹fiS‹AD’tan iki arkadafl›m›z›n kat›l›-m›yla olufltu. Komite baflkanl›¤›n› ben

yap›yorum. D‹fiS‹AD’tan Ferizan Pe-ker, Kemal Esti ve Odam›zdan Nesli-han Yamal›o¤lu arkadafl›m›zla dört ki-flilik bir komisyonuz. TDB ile yap›lanprotokolden sonra ilk toplant›m›z› yap-t›k. Bu seneki çal›flmam›z biraz dahafarkl›yd›. Fuar alan›n› D‹fiS‹AD üyeli¤i,alan büyüklü¤ü, baflvuru s›ras› gibi kri-terlere göre düzenledik. fiu anda 116firma baflvurusu var. Yedek bekleyenfirmalar›m›z var. Bu y›l Alman firmala-r› Köln Messe bünyesinde kat›l›yorlar

fuara. Onun d›fl›nda Türkiye’de faaliyetgöstermeyen yabanc› firma yok. Fuaralan›m›z 3 bin metrekareyi geçmifl du-rumda. fiu ana kadar yap›lan en büyükfuar olacak.

Baflvurduklar› halde yer veremedi¤i-niz firmalar m› var?Evet, 20 Nisan itibariyle fuar alan›nda2600 metrekarenin üzerinde sözleflmeyapt›¤›m›z firma var. Birkaç gün içindede kalan firmalarla sözleflmemizi ta-

Sergi Komitesi Sorumlusu Bülent Öztürk:

‘Bugüne kadar yap›lm›fl en büyük fuar’

Kongrenin bilimsel program›n› olufl-tururken neleri dikkate ald›n›z?Öncelikle diflhekimlerinin önerileridikkate al›narak, muayenehane orta-m›nda karfl›lafl›lan sorunlara pratik vegüncel yaklafl›mlar› içeren bir a¤›rl›kön plana ç›kt›. Herbiri kendi alanlar›n-da uzman olan çok say›da yerli ve ya-banc› bilim insan› 2000'li y›llarda idealdiflhekimli¤i hizmetinin oluflturabilme-sinde önemli ipuçlar› içeren sunumlar›-n› gerçeklefltirecekler. Özellikle su-numlarda etkili bir görsellik ön planaç›kar›larak ayr›nt›lar›n kolayl›kla izlen-mesi ve de¤erlendirilmesi amaçland›.

Yurtd›fl›ndan gelecek konuflmac›larbelli oldu mu?Kongrede protetik tedavi alan›ndaProf.Dr. Asbjorn Jokstad, muayenehaneortam›nda önemli bir yer tutan endo-dontik tedavi uygulamalar›nda baflar›yaulaflt›ran ayr›nt›lar Prof.Dr. Dan Anton-son, periodontoloji ve implantoloji ala-n›nda Prof.Dr. Francesco Martelli,Prof.Dr. Lior Shapira yurtd›fl›ndan gele-

cek konuflmac›lar›m›zdan baz›lar›.

Geçti¤imiz y›llarda uygulanan kurs-lar büyük ilgi görmüfltü. Bu y›l dakurslar programa al›nd› m›?Evet, içlerinde lazer kullan›m›, oklüz-yon ve yüz ark› uygulamalar›, acil yar-d›m, pratik ortodonti-yer tutucu uygu-lamalar›, implant uygulamalar›, ve la-minate veneer kurslar›n›n bulundu¤ukurslar bu y›l da prati¤imizde gereksi-nim duyulan önemli ayr›nt›lar› kazan-d›racak.Ayr›ca diflhekimli¤i uygulamalar›n›nayr›lmaz bir parças›n› oluflturan teknis-yenlerimize de yönelik zengin bir e¤i-tim program› düflünülerek kat›l›mlar›-na sunuldu.K›sacas› daha etkin ve ça¤dafl meslekiuygulama olanaklar› konusunda san›-r›m bu kongre hepimize önemli aç›l›m-larda bulunacakt›r. Bu aç›dan kaç›r›l-mamas› gereken önemli bir f›rsat sunul-du¤u inanc›yla tüm meslektafllar›m›z›23-25 Haziran tarihlerinde Kongre’yebekliyoruz.

Bilimsel Komite SorumlusuProf.Dr. Gamze Aren:

‘Dünyaca ünlü bilim insanlar›

geliyor’

Kongre yaklafl›yor

Sosyal Komite çal›flmalar› nas›l gidi-yor?Meslektafllar›m›z kongrelerde bilimseletkinliklere kat›lman›n yan› s›ra yor-gunluklar›n› atmay›, uzun zamand›rgörmedikleri arkadafllar›n› görmeyi,hasret gidermeyi istiyorlar. Biz de sos-yal komite olarak onlar için en uygun

ortam› yaratarak keyifli anlar geçirme-lerini amaçl›yoruz. ‹lgi alan›m›z sadece konserler de¤il ta-bii. Konuflmac›lar›n ve davetlilerin ‹s-tanbul’a gelifli, transferleri, tüm konak-lamalar, sosyal ihtiyaçlar, turlar, plaket-ler vb. konularla da ilgileniyoruz. Sos-yal komitedeki arkadafllarla 7 ayd›r sü-ren yo¤un bir çal›flma içindeyiz. Di¤erkomitelerle bilgi al›flveriflinde buluna-rak gerekenleri zaman›nda uygulamayakoymak, tüm sosyal ak›fl› düzenlemekiçin çaba sarf ediyoruz. Amac›m›z o üçgünün en iyi flekilde geçmesi.

‹stanbul’da yap›lan kongrelerin sos-yal programlar› biraz daha flansl› olu-yor. Bu y›l bir de¤ifliklik düflünüyormusunuz?Bu y›l aç›l›fl törenimiz kongrenin ilk gü-nü sabah›nda olacak. Müzik ve k›sa birdans gösterisiyle renklendirmeyi düflü-nüyoruz. Yemekler s›ras›nda da küçüksürprizlerimiz olacak. Akflam, Lütfi K›r-dar Kongre Merkezi’nin bahçesindekiyeme¤imize "Grup Nüans Orkestras›"sevilen yerli ve yabanc› flark›lardan olu-flan, be¤enilece¤ini umdu¤umuz birkonserle efllik edecek. Gecenin ilerle-yen saatlerine dek süren programla ke-yifli saatler yaflayaca¤›z.

Bu y›l gala gecesi için tarihi bir me-kan seçilmifl...

Evet, esas sürprizimiz ikinci akflam. Bir-çok tarihi olaya tan›kl›k eden Dolma-bahçe Saray› Hasbahçe’de buluflaca¤›z.Yeme¤imizi bo¤az›n güzelli¤ini seyre-derek yiyece¤iz. Kongrelerimizde hersene bir sanatç›y› dinlemek gelenek ha-line geldi biliyorsunuz. Bu seneki sanat-ç›m›z sesiyle, sanat›yla, sevilen flark›la-r›yla son zamanlarda çok takdir topla-yan ve be¤enilen Funda Arar. Son akflam kapan›fl töreninin ard›ndan,yine Lütfi K›rdar’da dj eflli¤inde müzik-li bir kokteylle tekrar buluflmak üzerebirbirimize veda edece¤iz.

31 / TDBD

mamlam›fl olaca¤›z. Geçen senedenfarkl› olarak Lütfi K›rdar’›n fuayesinde,yani bilimsel kongrenin oldu¤u binadada yan fuayede bu sene ilaç firmalar›nayer veriyoruz. Daha önceki y›llarla karfl›laflt›r›ld›¤›ndafirma say›s› daha az, ama metrekarelerdaha büyük. Özel stand talebi daha faz-la, standart stand talebi daha az. Böyleilginç bir fley var bu seneki fuarda. Üstkat oldu¤u gibi özel standlardan oluflu-yor ve tamamen sergiye ayr›lm›fl du-rumda, sat›fl yap›lmayacak.

Sergiye d›flar›dan girifller nas›l ola-cak?Kongre kat›l›mc›s› olmayanlar›n giriflle-ri ücretli olacak. 7-10 bin civar›nda difl-hekiminin fuar›m›za gelece¤ini düflü-nüyoruz. Fuar alan›nda bu y›l bir yeni-lik olarak plazma ekranlar var. Hem

reklam hem de kongrenin tan›t›m› a-mac›yla kullan›lacak. Bu, ayn› zamandabir sekreterya çal›flmas›, teknik ekip ça-

l›flmas› ama bizi de ilgilendiriyor. Çün-kü firmalar›n reklamlar›n› oraya almakgibi bir çal›flma içindeyiz.

‘Konuklar›m›z› sarayda a¤›rlayaca¤›z’

Genç kufla¤›n güçlü sesi Funda Arar Gala Gecesi’nde bizlerle birlikte olacak

Sosyal Komite SorumlusuEmel Bakan:

TDBD / 32

Expodental ve Idex bu y›l biraradayap›l›yor. Bu, sektör aç›s›ndan neanlama geliyor?Haziran ay›nda yapaca¤›m›z fuar a¤›zve difl sa¤l›¤› sektöründe bir ilki gerçek-lefltirecek. Türkiye pek çok alanda ol-du¤u gibi fuarc›l›k alan›nda da son y›l-larda h›zl› bir geliflim sergiliyor. Dahaon y›l öncesine kadar bir elin parmakla-r›n› geçmeyecek say›da fuar yap›l›rkenbugün hemen her sektöre ait ulusal veuluslararas› düzeyde fuarlar düzenleni-yor. Sektörlere getirdi¤i dinamizm sonteknolojik geliflimlerin bir arada görün-me imkan› tan›mas› ve turizme yapt›¤›katk› ile sektörlerin vazgeçilmez ticarifaaliyetleri aras›nda yerini ald›. 23-25Haziran tarihleri aras›nda ‹stanbul Lüt-fi K›rdar Kongre ve Sergi Saray›’nda ya-p›lacak TDB 12. Uluslararas› Diflhekim-li¤i Kongresi bünyesinde Idex 2005 fu-ar› Expodental 2005 ile birlikte düzen-leniyor. Bu durum, sektörde y›llard›rbeklenen birlikteli¤i sa¤lamas› aç›s›n-dan büyük bir önem tafl›yor. Her iki kurum da bu sektörün birliktebu yolda yürümesi karar› ald›. Her fle-yin düzgün gidece¤ini umuyorum vebu birlikteli¤in de uzun y›llar devam e-dece¤ini umuyorum.

Birlikte düzenlemedeki hedefler ney-di?A¤›z ve difl sa¤l›¤› sektörü bir y›lda ikiayr› fuar› kald›racak güçte de¤ildir. Bö-lünmüfllük, y›lda iki tane fuar yapmakhem kat›l›mc› aç›s›ndan hem ziyaretçiaç›s›ndan çok büyük zorluklar do¤uru-yordu. Birarada olmas› gereken bu iki

kurum bir araya gelerek hem kat›l›mc›say›s›n› hem de ziyaretçi say›s›n› art›r-ma ve hepsinden önemlisi uluslararas›düzeyde bir fuar yapma imkan›n› eldeetti. Gerçekten, daha fuar›m›za iki aygibi bir süre olmas›na ra¤men bugüngördü¤ümüz durum fludur; fuar alan›-m›zdaki yerlerin tamam› sat›lm›flt›r vehala fuara kat›lamayan, yer almak iste-di¤ini halde fuarda olamayan onlarcafirma mevcuttur. Bu kadar çok kat›l›m-c›n›n oldu¤u ve bir defa yap›ld›¤› içinbu fuar›n›n ziyaretçisinin de çok say›daolaca¤›n› düflünüyorum. Bu sene ya-banc› kat›l›mc›lar›m›z var. Köln Messebüyük bir stand alarak bu fuara kat›l›-yor. Önümüzdeki y›llarda yabanc› kat›-l›mc› say›lar›n› çok daha fazla artt›rmakve bu fuar› uluslararas› niteli¤e tafl›makistiyoruz.

Bu konuda Türkiye’deki bir fuar›nflans› nedir?Bizim bu konuda çok flans›m›z var. A-

¤›z difl sa¤l›¤› sektöründeki fuar trendiart›k bat›dan do¤uya kay›yor. Avru-pa’da yap›lan ve çok büyük olan bir tekIDS fuar› kald›. IDS Fuar›’nda bu y›l 50ülkeden 1550 kat›l›mc› firma vard›. Budo¤ald›r çünkü IDS, 60 y›l önce baflla-m›fl bir fuard›r. Bizim fuar geçmiflimizebakt›¤›m›z zaman bugün geldi¤imiznokta hiç de küçümsenmeyecek birnoktad›r. Fuar trendinin do¤uya kay-mas› Avrupa’da çok net olarak görülü-yor. IDS d›fl›nda büyük bir fuar Milanofuar› vard›. Ama Milano fuar› bugün ar-t›k bütün önemini kaybetmifltir. Bizimbütün amac›m›z bu müflterek çal›flma-m›zla ileriki y›llarda Milano fuar›n›n ye-rini almakt›r. E¤er biz elimizi çabuk tu-tup daha iyi çal›flmazsak bu fuarlarkomflu ülkelere kayabilir. fiu anda do-¤udaki çekiflme Dubai fuar›yla bizim a-ram›zda olacak diye düflünüyorum.Gerçi ikisinin de ziyaretçi yap›s› farkl›olmakla birlikte do¤uya kayan fuarlar›nen büyü¤ü olaca¤›m›z kanaatindeyim.

Katedilmesi gereken yol nedir?Mukayese anlam›nda soruyorsan›z flöy-le söyleyeyim, IDS 60 y›l önce bafllam›flbir fuard›r. Daha önce Almanya’n›n çe-flitli flehirlerinde, Münih’te, Ham-burg’da yap›ld›. Daha sonra Köln’e gel-di ve Köln’de kal›c› olarak devam etti.Bizde daha on y›l öncesine kadar Türki-ye’de fuar›n ne oldu¤u do¤ru dürüst bi-linmiyordu. Fakat özellikle geçti¤imiz7-8 y›ld›r Türkiye’de her sektör fuar›nönemini anlam›flt›r ve firmalar›n ticariçal›flmalar› içine yo¤un bir flekilde fuarolay› girmifltir. Biz e¤er gereken birlik-

‘Bölgenin en önemli fuar› olabiliriz’

TDB’nin her y›l kongrelerine paralel organize etti¤i Expodentalve D‹fiS‹AD’›n düzenledi¤i IDEX bu y›l birlikte ve TDB 12.Uluslararas› Diflhekimli¤i Kongresi’ne paralel olarak gerçek-lefltirilecek. D‹fiS‹AD Baflkan› Yusuf Arpac›o¤lu fuarhakk›ndaki sorular›m›z› yan›tlad›.

‘Y›lda iki tane fuar yapmak hemkat›l›mc› aç›s›ndan hem ziyaretçi

aç›s›ndan çok büyük zorluklar do¤uruyordu. Birarada olmas› gereken bu iki kurum bir arayagelerek hem kat›l›mc› say›s›n›

hem de ziyaretçi say›s›n› art›rmave hepsinden önemlisi

uluslararas› düzeyde bir fuar yapma imkan›n› elde etti’

teli¤i sa¤layabilirsek bu konuda IDS’in60 y›lda katetti¤i yolu çok daha az za-manda katedebiliriz. Türkiye’de fazla u-zun olmayan bir sürede bu tür fuarlar›nbizim sektörümüzde de olaca¤›na ina-n›yorum. Örne¤in önümüzdeki y›l yinetek olarak yap›lacak olan fuar›n mini-mum dört bin metrekarelik bir talebikald›raca¤›n› hatta daha da fazla talepolaca¤›n› düflünüyorum. Otel lobilerin-deki 200-300 m2’lik fuarlardan bugün3500 m2’lik ve Avrupa normlar›ndanhiçbir taraf› eksik olmayan, standlar›y-la, ürünleriyle, bilimsel çal›flmalar›ylahiçbir eksi¤i olmayan fuarlara geldik.

IDS’teki Türk firmalar›n›n pozisyon-lar›n› de¤erlendirir misiniz?Bu çok k›vanç verici bir fley. Türkiye’deüretim yapan firmalar›n say›s› her günart›yor. Bizim sektörümüz ithalata da-yal›. %95’i ithal ediliyor ancak %5 ka-dar ihtiyac› karfl›layan bir üretim varTürkiye’de. Fakat son y›llarda trend ü-retimden yana. IDS fuar›na sekiz seneönce kat›ld›¤›m›zda bir tek firma vard›.1999 y›l›ndaki IDS fuar›nda üç taneTürkiye firmas› vard›. Bu y›l 13 taneTürkiye firmas› kat›l›mc› olarak IDS fu-ar›ndayd›. Bu, sektörün geliflimi aç›s›n-dan çok önemli bir fley. Demek ki Tür-kiye’de bu mallar üretiliyor ve üretilenmallar yurtd›fl›na sat›labiliyor ve böyle-sine büyük fuarlarda sergilenebiliyormallar›m›z. 6-7 y›l sonra IDS’de kat›-l›mc› firmalar›m›z yirminin üzerine ç›-kacak diye düflünüyorum. Çünkü eski-den bir tek ünit koltuk üretimi yap›l›-yordu Türkiye’de. Bugün çok çeflitlen-di. Hem sarf olarak, hem cihaz olarak.Küçük cihazlar da üretilmeye baflland›.Sterilizasyona yönelik üretim bafllad›.Amalgamatör, otoklav üretimi, çokönemli bir difl üretimimiz söz konusu.A¤›ziçi kamera dahi üretiliyor art›k. Vebildi¤im çok say›da firma proje aflama-

s›nda. Bir çok yeni ürünün üretimi içinçal›flmalar bafllatt›lar. AB sürecinde birçok yabanc› firma da üretim içinde Tür-kiye’ye gelecektir. Art›k eskisi gibi sade-ce mal satmak için de¤il, Türkiye’de ü-retim yapmak için birçok firman›n daönümüzdeki AB sürecinde Türkiye’yegelece¤ini umuyorum.

D‹fiS‹AD olarak üyelerinizi fuarayaklafl›m aç›s›ndan yönlendiriyormusunuz?Tabii. Biz fuar çal›flmalar› son üç dörty›ld›r çok ciddi bir biçimde ele ald›k.Üyelerimiz zaten bir fuar yapman›n yada reklam vermenin, hekimi bilgilen-dirmenin ne kadar sat›fllar›yla birebir o-rant›l› oldu¤unun bilincinde. Örne¤in5-6 y›l önce bir iki firma hariç özelstand kavram› yoktu. Ama bugün geldi-¤imiz nokta bu yapaca¤›m›z fuar› örnekvereyim Lütfi K›rdar salonlar›nda ikikat olarak yap›l›yor. Bu üç bin metreka-renin yaklafl›k bin alt› yüz metrekaresiüst salondur. Bu üst salonun hemen he-men tamam› özel stand olarak gerçek-lefltirildi ve fuara geldi¤iniz zaman Av-rupa’daki bir fuar› gezdi¤iniz imaj› siz-de olufluyor. Art›k bizim üyelerimiz ge-reken her fleyi yap›yorlar fuarlarda. Ya-ni hekime veyahut da sat›c›ya ne hiz-met verilmesi gerekiyorsa fuarda onugerçeklefltiriyorlar. O bilgi ve bilince u-laflt›lar.

Diflhekimlerinin son zamanlarda ü-rün fiyatlar›nda döviz baz›nda art›fl-lar›n oldu¤u konusunda flikayetlerivar. Bu durum neden kaynaklan›yor?Olabilir, vard›r. fiundan dolay› vard›r:Bugün Avrupa’n›n ekonomisi ki bizimsektörümüzün ithalat›n›n büyük birbölümü hala Avrupal› firmalardan ya-p›lmaktad›r. Avrupa’daki trendler dehiç iyiye gitmiyor. Bugün art›k Avru-pa’da iflsizlik ve enflasyon var. Eskiden

hiç bilmedikleri enflasyonla karfl›laflt›-lar. Hiç bilmedikleri iflsizlikle tan›flt›lar.Ve enflasyondan ötürü fabrikalar ürün-lerini kendi para birimleri çerçevesindezam yap›yorlar. Bu durum daha çoksarf malzemeleri için geçerli. Di¤er ü-rünlerde de hammadde sorunu var.Hammaddenin dünya borsas› Lon-dra’da. Fakat dünya ekonomisini buyönden bozan bir faktör var son za-manlarda, Çin faktörü. Bugün dünya-daki hammaddelerin büyük bir bölümüart›k Çin’e ihraç ediliyor. Yani Avrupa,Rusya, Güney Amerika’n›n hammadde-lerin büyük bir bölümünü Çin çekiyor.Dolay›s›yla hammadde fiyatlar›nda daola¤anüstü art›fllar yafland›. Ola¤anüstükelimesini kullan›yorum çünkü 2003-2005 aras›nda önemli hammaddelerolan plastik, demir veya petrol orijinliürünlerin fiyatlar› %400 civar›nda yük-selifl kaydetti. Dolay›s›yla hammaddele-rin bu art›fl› ürüne de yans›d›. Fabrika-lar ürünlerinde zamlar yapt›lar. Buzamlar da haliyle Türkiye’ye yans›d›, kizamlar hammadde art›fllar›na paralelyaflanmad›. Çünkü dünya genelde birekonomik bozukluk yafl›yor. Onun içinfirmalar ancak kendilerini yaflatacak o-ranlarda zamlarla yetindiler. Buradakimsenin keyfi bir zam yapt›¤›n› dü-flünmüyorum, zaten Türkiye ekonomiside buna müsait de¤il. Al›m güçleri çokdüflük. Muayenehaneye giden hasta sa-y›s› az. Herkes en asgari limitlerde çal›fl-maya çal›fl›yor.

Diflhekimlerine bir mesaj›n›z var m›?Öncelikle ben ülkemizdeki tüm diflhe-kimlerimizin 23-25 Haziran’da yap›la-cak bu güzel fuar› görmelerini isterim.Mesleki aç›dan ve malzeme aç›s›ndançok fazla kendilerini bilgilendirecek ye-ni ürünlerle, yeni malzemelerle karfl›la-flacaklar bu fuarda. Onun için tüm difl-hekimlerimizin bu fuar› gezmesini gö-nülden arzu ediyorum her fleyden önce.Sektör, dünyadaki bütün yenilikleri veürünleri diflhekimlerimizin hizmetinesunuyor. Dünyada olup da Türkiye’deolmayan ne cihaz, ne de ürün yok. Ya-ni dünyada varolan her fleyi sektörü-müz hekimlerimizin hizmetine sunmufldurumda. Gördü¤üm bir fley var ki difl-hekimlerimiz de dünyadaki bütün difl-hekimlerinden daha aktif ve faaller. Av-rupal› meslektafllar›n›n altyap› imkanla-r›n›n onlarda olmamas›na ra¤men bü-yük bir gayretle onlara düflen hizmetive görevi fazlas›yla büyük bir özveriyleyerine getiriyorlar. Bu izlenimi de bura-da aktarmak istedim.

33 / TDBD

‘Otel lobilerindeki200-300 m2’lik fuarlardan bugün3500 m2’lik ve Avrupa normlar›ndanhiçbir taraf› eksik olmayan, standlar›yla,ürünleriyle, bilimselçal›flmalar›yla hiçbireksi¤i olmayan fuarlara geldik.’

TDBD / 34

TBMM Sa¤l›k Komisyonu’nun iflleyi-fli nas›l, yasalar nas›l gündeme geli-yor?Öncelikle zahmet edip geldi¤iniz içinteflekkür ediyorum. Bizde kanunlar ikitürlü. Bir, tasar› olanlar. Bunlar hükü-met taraf›ndan haz›rlan›rlar. ‹ki, teklifolanlar. Bunlar da milletvekilleri tara-f›ndan haz›rlan›r. Tasar›, Hükümet ta-raf›ndan haz›rland›ktan sonra BakanlarKurulu’nda imzaya aç›l›r, sonra Baflba-kan imzas›yla Meclis Baflkanl›¤›’na gelir.Teklif ise milletvekilleri taraf›ndan ha-z›rlan›r ve parti gruplar› kanal›yla Mec-lis Baflkanl›¤›’na gelir. Meclis Baflkan›bunlar› inceler. Muhtevalar›na göre ay›-r›r ve hangi komisyonu ilgilendiriyor i-se ilgili komisyona havale eder. Meclisi-mizde 17 tane uzmanl›k komisyonuvar. Baz› kanunlar ise birçok komisyo-nu birden ilgilendirir. Burada da kar›-fl›kl›k olmas›n diye bir komisyon as›lkomisyon olur. Mesela flu anda SosyalGüvenlik Kanununu görüflce¤iz. BundaAdalet Komisyonu ile Sa¤l›k Komisyo-nu tali komisyon, Plan Bütçe Komisyo-nu ise as›l komisyon. Çünkü mali ko-nular› ilgilendiren konularda genelliklePlan Bütçe Komisyonu as›l komisyon o-lur. As›l komisyon raporu oluflur. Mec-lis Baflkanl›¤›na sunulur. Meclis Baflkan-l›¤› da genel kurula iletir. Bizim komis-yonumuzun k›sa ad› Sa¤l›k Komisyonutam ad› ise, Sa¤l›k, Aile, Çal›flma ve Sos-yal ‹fller Komisyonu. Komisyonumuz,gerçek uzmanl›k komisyonu olarak ça-

l›fl›yor. ‹ktidar ve muhalefetin k›s›r çe-kiflmesi fleklinde çekiflmeler olmuyor.Sosyal taraflarla diyaloglar›m›z çok iyi..

Meclis baflkanl›¤›ndan size geldi¤in-de yasalar›n AB ile uyumunu hiç a-raflt›r›yor musunuz?Genelde, gelen tasar›larda tekliflerde,ilgili oldu¤u düflünülen kanunlar, ABUyum Komisyonu’ndan geçiyor. Özel-likle d›fl iliflkiler veya iç hukukta AB U-yum Komisyonu’nun fikri al›n›r.

Yasa önerisi geldi¤inde siz yasadaherhangi bir de¤iflik için müdahale e-debiliyor musunuz?Yasa bize geldi¤i zaman görüflülür. Gö-rüflmeler s›ras›nda komisyon üyesi mil-letvekili arkadafllardan herhangi birisimaddeyle ilgili bir de¤ifliklik veya birmadde ilavesi gibi önerge verebilir. Ö-nergeye toplant›ya kat›lan komisyon ü-yelerinin ço¤unlu¤unun kat›lmas› la-z›m. Ço¤unlukla al›nan kararlar bunlar.

Komisyonunuza herhangi bir yasateklifi geldi¤inde, konuyla ilgili mes-lek örgütlerinden görüfl al›yor musu-nuz?Tasar› ya da teklif komisyonumuza gel-di¤inde ilgili taraflar› mutlaka dinliyo-ruz. Bunu, ilgilileri komisyona davet e-derek veya komisyon üyesi arkadafllar›-m›z› görevlendirmek suretiyle, sosyaltaraflar dedi¤imiz kanunun muhatab›olanlar›n mutlaka görüflünü al›yoruz.

Son ceza yasas›nda sahte diflhekimle-rine verilecek hapis cezalar›yla ilgilimadde TDB’yi çok ilgilendiren birmaddeydi. Ama TDB’den görüfl isten-medi.O kanun Adalet Komisyonu’nda görü-flüldü, Sa¤l›k Komisyonu’nda de¤il. Bizolaya müdahil olduk ama hekimler ara-s›ndaki dayan›flma ve diyalogdan kay-naklanan bir gayretle. Mutlaka AdaletKomisyonu’ndan da ilgili kiflilerle görü-flülmüfltür. Ona bir fley diyemem. Amabizim genel prensibimiz taraflar› mutla-ka dinlemek. Tabii ki herkesin her de-di¤ini yapabilmek mümkün de¤il. Amaen az›ndan genel konsensüsü yakalaya-bilmek önemli. fiimdiye kadar ki olan ceza kanununstiliyle bundan sonraki farkl› olacak.Bu yeni ceza kanunda Ceza kanunu sis-temati¤i diyor ki kiflinin cezas› bir kereertelenebilir. Bir kere hapis cezas› para-ya çevrilen, ikinci suçu iflledi¤inde bi-rinci hapis cezas›n› da ilave olarak çeke-cek. Adalet Komisyonu’nun bu üç y›l-dan befl y›la olan ibareyi bir y›ldan üçy›la indirmekteki esas mantaliteleribuydu. Biz de diflhekimi arkadafllar›npek ço¤uyla görüfltük. Dedik ki üç y›lçok a¤›r suçlulara verilebilecek cezalararas›nda nitelendiriliyor. Epeyce bunutart›flt›k. Neticede dedik ki iki y›ldanbefl y›la olsun.

Türkiye’de sa¤l›k mevzuat›n› flu andayeterli görüyor musunuz?

‘Vatandafl kendi GSS’n› oluflturmufl durumda ’

Geçti¤imiz günlerde sahte diflhekimlerine yöne-lik cezalar›n indirilmesinin gündeme gelmesiüzerine TBMM Sa¤l›k, Aile, Çal›flma ve Sosyal‹fller Komisyonu Baflkan› ve AKP MKYK üyesiProf.Dr. Cevdet Erdöl’ü Meclis’te ziyaret ettik vesa¤l›kla ilgili kanunlar›n nas›l haz›rland›¤›n› sor-duk. Erdöl, gündemde olan Genel Sa¤l›kSigortas› (GSS) ile ilgili sorular›m›z› da yan›tlad›:

Zaten yeterli bulsayd›k bu de¤ifliklikle-re ihtiyaç olmazd›. Biz, sa¤l›kta dönü-flüm stratejisini sac aya¤› gibi üç ayak ü-zerinde oturan bir sisteme benzetiyo-ruz. Birincisi, birinci basamak hekimli-¤i, aile hekimli¤i olarak tan›ml›yoruz.‹kinci aya¤›, hastanelerin kurumsal ya-p›n›n birleflmesi. Üçüncüsü, sigorta ku-rumlar›n›n birlefltirilmesi. Genel sa¤l›ksigortas›n›n oluflturulmas›. Biz birincidedi¤imiz aile hekimli¤iyle ilgili yasay›ç›kartt›k. Pilot uygulamayla ilgili altya-p› haz›rl›klar› yap›l›yor. BugünlerdeDüzce’de faaliyete bafllayacak. Ard›n-dan belki birkaç ilde daha pilot uygula-ma yap›lacak ve tüm Türkiye’ye yay›la-cak. Bu belli bir süreç istiyor. Di¤eri ku-rumsal hastanelerinin birlefltirilmesi. Oda oldu. Önemli sorun olmadan bundada baflar›l› olduk. Düflünün mesela si-gorta kurumu as›l görevi sigortac›l›k fa-kat ayn› zamanda sa¤l›k hizmeti veri-yor. Bunu düzelttik. Üçüncü aya¤›, si-gorta kurumu. Emekli Sand›¤›, Ba¤-Kur, Sosyal Sigortalar Kurumu’nuprimsiz ödemeleri de bir araya getirerekGSS kavram›n› Türkiye’ye getirece¤iz.Ancak bu üçü birlikte tam bir dönüflümsa¤lar. Yoksa tek bafl›na hiç biri siste-min düzelmesini sa¤layamaz.

SSK hastanelerinin Sa¤l›k Bakanl›-¤›’na devri s›ras›nda büyük bir kar-mafla yafland›. Neden önce pilot uy-gulama yap›lmad›?Pilot uygulama yap›ld› da çok fark et-mediniz onu. Maksat sigorta hastanesi-ne müracaat etmesi gereken kiflinindevlet hastanesine, devlet hastanesinemüracaat etme hakk› olan kiflinin sigor-ta hastanesine gidebilmesi de¤il mi? Biry›ld›r bunu yap›yoruz. O da bir pilotuygulama asl›nda.

Peki yaflanan bu büyük kaos nedenkaynakland›?Do¤ru. Ufak tefek s›k›nt›lar oldu. Bu,sistem de¤iflikli¤i nedeniyle oluyor. Di-yelim ki bir kurumdan sevk edilecek.Nas›l gelecek? Bir hastane için yapaca-¤›n›z sevk evraklar›ndaki de¤iflikli¤ibütün hepsi için yapabilirsiniz. O çokda sorun olmad›. Baflbakan›m›z müda-hale etti, durumu çözdü. Yani buradaflu anda ciddi bir sorun yok. Ama dedi-¤im gibi hastanelerin gerçekten rahatla-mas›n› istiyorsak, ancak birinci basa-ma¤› güçlendirerek bunun alt›ndankalkabiliriz. Aile hekimli¤i ve sa¤l›k o-caklar›n› güçlendirmemiz laz›m. Birincibasama¤a olan güveni artt›rabilirsekhastalar, hastaneye gidip eziyet çek-mektense sa¤l›k oca¤›na gider. Hasta-

nelere müracaat edenlerin oran›na ba-k›yoruz %85-90 oran›nda birinci basa-makta tedavi edilebilecek hastalar.

Genel Sa¤l›k Sigortas› (GSS) dahaçok geliflmifl ülkelerin uygulad›¤› birsistem. Türkiye’de prim yerine vergi-ye dayal› bir sistem olsayd› daha adilolmaz m›yd›?Bu düflünülebilir. GSS’de primini öde-yebilen vatandafl ödeyecek. Ödeyeme-yen vatandafl›n primini devlet ödeye-cek. Dolay›s›yla primi ödenmeyen si-gortas›z hiçbir insan kalmayacak. Pratikuygulamada mali külfet getirecek tabii.Bunu da hükümet karfl›layaca¤›n› söy-lüyor.

GSS’nin sa¤l›k harcamalar›n› art›ra-ca¤› söyleniyor...Türkiye’de vatandafl bir haliyle GSS’yegeçmifl vaziyette flu anda. Köyde e¤erbir sa¤l›k karnesi varsa, o zaten köyünbütün hastalar›na bak›yordur o karney-le. Toplumun yüzde kaç›n› sigortal›laroluflturuyor? Yaklafl›k % 50. Peki budurumda kalp hastalar›n›n da % 50’si-nin sigorta kurumunda olmas›n› bek-lersiniz de¤il mi? Ama % 95. Bu nas›l o-luyor? A¤›r kalp hastalar›n›n, a¤›r böb-rek hastalar›n›n hemen hemen hepsi si-gortal› olur mu? Oluyor. Çünkü, sigor-ta kurumuna girifl kolay. Burada birgayri yasal GSS var. Ben kardiyoloji uz-man›y›m. Ben, hiçbir çaresi olmayanby-pass olacak hastama diyorum ki ‘gitsigortal› bir ifl bul, çal›fl, alt› ay sigortal›ol. Alt› ay sonra da ameliyat›n› olursun’.Hastaya göz göre göre ‘senin sigortanyok, ölüme mahkumsun’ diyemezsiniz.fiimdi bunu yasal hale getiriyoruz. Di-yoruz ki herkesin sigortas› olsun. Öde-yebilen kendi ödesin, ödeyemeyen kifli-ninkini devlet ödesin. Bunda da hakka-

niyetli bir ölçek oturtmak laz›m. Bir yandan da toplum olarak dürüst ol-mak zorunday›z. Yeflil kartl› hastalar bi-liyorsunuz yatt›klar› müddetçe ilaçlar›-n› alabiliyorlard›. Hükümetimiz bir a-d›m daha att›, fakir fukara insanlar›n a-yaktan reçetelerini verin dedi. Gördükki ne kadar baflka kart› olanlar varsa,gittiler reçetelerini yeflil karta yazd›rd›-lar. Bu aç›dan malesef toplum olarak s›-n›fta kald›k.

Basamakl› sevk sisteminde diflhekim-lerinin yeri nerede olmal›?Sa¤l›k Komisyonu’nda da aile hekimli-¤ini konuflurken maalesef diflhekimle-rinde bir konsensüs oluflamad›¤› için ‘a-ile diflhekimi’ fleklinde koyamad›k. Da-ha sonra monte ettik. Burada GSS’ye debakarsak 15 yafl›na kadar olan tüm te-davileri GSS kapsam›nda yap›laca¤›söyleniyor. fiahsen benim kanaatim bu-nu 18 yafl›na kadar ç›karmak. Sa¤l›kKomisyonu’nda o kanunun o maddesi-nin de¤iflmeden plan bütçeye gitmesi-nin sebebi orada konsensüsün olmay›-fl›yd›. Anlaflamad› arkadafllar›m›z. Diflhekimleri hem birinci basamaktagörev yapabilirler hem de ikinci basa-makta. GSS kapsam›nda birinci basa-mak olarak görev yapacaklar ama hangiflartlarda yapacaklar? Ben özel muaye-nehanesinde çal›flan diflhekimlerinin debu kapsamda olmalar› gerekti¤ini dü-flünüyorum. Diflhekimlerinin bir pratis-yen hekim gibi istihdam edilmesininzor oldu¤unu düflünüyorum. O konu-da bir netlik flu aflamada yok. Yani tams›n›rlar› çizilmifl de¤il ama inflallah onada bir çözüm bulaca¤›z. Burada sizin ö-neriniz nedir?

Türkiye’nin bütçesi ve imkanlar› s›-n›rl›. Belli yafl gruplar›n›n, belli has-tal›k gruplar›n›n ve belli tedavilerinöncelikli olmas›n› ve kamununserbest çal›flan diflhekimlerinden dedizmet sat›nalmas›n› istiyoruz.15 veya 18 yafl›n alt› ve 60 yafl›n üzerin-dekilerin protez dahil her fleyini GSSkarfl›layacak. Hizmetin nas›l al›naca¤›sorusu problemi var. Bu muhtemelenserbest çal›flan diflhekimlerinden al›na-cakt›r. Çünkü resmi kurumlarda bunukarfl›layabilecek diflhekimi say›s› yok.Bu kadar diflhekimi istihdam etmeninde zor oldu¤unu düflünüyorum.Henüz bir kanuni netlik yok. Özel sek-törden al›n›r resmi kurumdan al›nmazveya resmi kurumdan al›n›r özel sek-törden al›nmaz diye bir kay›t yok flu an-da. Dolay›s›yla da her ikisine de aç›k biryap› görünüyor.

35 / TDBD

‘Toplumun yüzde kaç›n› sigortal›lar oluflturuyor?

Yaklafl›k % 50. bu durumda kalp hastalar›n›n da

% 50’sinin sigorta kurumunda olmas›n› beklersiniz de¤il mi?

Ama % 95. Bu nas›l oluyor?A¤›r kalp hastalar›n›n,

a¤›r böbrek hastalar›n›n hemen hemen hepsi

sigortal› olur mu? Oluyor. Çünkü, sigorta kurumuna girifl kolay.

Burada bir gayri yasal GSS var.’

TDBD / 38

GSS ile sa¤l›k harcamalar›n›n artaca¤›söyleniyor. E¤er sa¤l›k harcamalar› ar-tacaksa Türkiye bu yükü kald›rabilecekmi?GSS uygulamas›na geçildikten sonra, bafl-lang›ç döneminde, sa¤l›k harcamalar›ndabir ölçüde art›fl bekliyoruz. Bu tüm dünya-da da böyle olmufltur. Fakat GSS’n› ayn›zamanda Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan yürü-tülen Sa¤l›kta Dönüflüm Program›’yla bir-likte yürütüyoruz. Sa¤l›kta DönüflümProgram›’yla önemli ölçüde verimlilik art›-fl› yakalayaca¤›m›z› düflünüyoruz. Amabu, harcamalar›n artaca¤› gerçe¤ini ört-müyor. Harcamalar ne kadar artacak? Bu-nun simülasyonunu yapt›k. Olaya flöylebakal›m. Toplam sa¤l›k harcamalar› birazartacak ama flimdiye kadar daha çok va-tandafllar›m›z›n cepten yapt›klar› harca-malar azalacak, kamunun sa¤l›k harcamayükü artacak. Burada kamunun sa¤l›k sis-temine finansman a盤› nedeniyle yapt›¤›katk› aç›s›ndan bakmak laz›m. Burada ka-mu sa¤l›k harcamalar›nda Gayri Safi MilliHas›lam›z›n binde befli kadar bir art›fl ön-görüyoruz. Bu art›fl›n da sadece bir y›l içinolaca¤›n› düflünmüyoruz. Bu art›fl 2020y›llar›na kadar sürecek. Ama 2020’lerdensonra özellikle GSS ile birlikte kiflisel ko-ruyucu sa¤l›k hizmetlerine önem verilme-si, aile hekimli¤i sisteminin oturmas› vebunun toplumun genel sa¤l›k yap›s›n› iyi-lefltirmesi gibi etkenlerle önce baflabaflnoktas›na, sonra daha iyi bir konuma ge-lebilece¤imizi düflünüyoruz. Onun içinsosyal güvenlikte k›sa veya orta vadeli dö-nem olarak 15 y›ll›k bir dönemde maliyetart›fl›n› göz önünde bulundurarak bir ça-l›flma yap›yoruz.

Kaynaklar›n tedavi edici söyleniyor.Koruyucu hekimlik hizmetlerinin duru-mu ne olacak?

GSS’n›n bugün uygulanan kamu sa¤l›k vesosyal güvenlik sistemlerinden belki de enönemli farkl›l›klar›ndan ve üstünlü¤ü "ko-ruyucu sa¤l›k hizmetlerini" öncelemesi vebu harcamalar› karfl›lamas› olacakt›r.GSS’nin temel felsefesi özellikle koruyucunitelikteki hizmetleri kat›l›m pay›ndanmuaf, koflulsuz, prim ödeme flart›na bak›l-maks›z›n, istisnas›z bütün vatandafllar›m›-z›n ulaflabilece¤i flekilde sunmak. Önce-likle insan›m›z›n sa¤l›k düzeyinin ve gös-tergelerinin iyileflmesine ve geliflmesineyard›mc› olmay› hedefliyoruz. Bu bak›fl a-ç›s›yla, do¤ru yap›land›r›lm›fl bir sa¤l›kharcamas›n› ayn› zamanda gelece¤imizeyönelik, befleri sermayemize yönelik bir"yat›r›m" olarak da düflünmek gerek. Tür-kiye’nin gerçek ve kal›c› sonuçlar› olacakç›k›fl noktalar›ndan biri de bu.

Daha önce sosyal güvenlik kurumlar›n-da finansman aç›s›ndan karma bir sis-tem uygulan›yordu. fiimdi prim ödemesistemine geçiyorsunuz. Bunu açabilirmisiniz?fiu anki uygulamada da kamu sa¤l›k sosyalgüvenlik harcamalar› primlerden oluflu-yor. Bu primler birçok kesim taraf›ndanyanl›fl anlafl›l›yor. Özel sa¤l›k sigortas›primleriyle karfl›laflt›r›l›yor. Bu do¤ru biryorum de¤il. Bu primler de bir tür vergiyerine geçmektedir. Asl›nda bu primler,kayna¤› ve harcama alan› önceden belir-lenmifl vergi, yani teknik bir yaklafl›mlatahsisli vergidir. Çal›flanlar›n öteden berigelirleri üzerinden ödemekte olduklar›sosyal güvenlik primlerinin bir parças›d›rsa¤l›k sigortas› primleri. Ve zaten bugünSSK’da uygulanan ölçütler temel al›nm›fl-t›r. Sa¤l›k sigortas› primlerinde bir art›flön görülmemifltir. O baz al›nd›¤› için dahaönce Ba¤-Kur’da %20 olan prim oranlar›%12.5’e düflürülmüfltür. Emekli Sand›-

¤›’nda sa¤l›k primi yoktu, fakat toplamprim, SSK’n›n sa¤l›k dahil toplam primineeflitti. Emekli Sand›¤›’nda da art›k primle-rin bir k›sm› sa¤l›k primi ad› alt›nda top-lanmaya bafllanacak. Dolay›s›yla eskidenoldu¤u gibi gelire ba¤l› bir prim sistemivar. Fakat hizmet sunumunda primin se-viyesine ba¤l› olarak de¤iflen bir hizmetsunumu modeli yok bu sistemde. Bu konusan›r›m eksik bilgilenme nedeni ile sürek-li kar›flt›r›l›yor ve yanl›fl bir biçimde gün-deme getiriliyor. Siz çok prim ödedinizçok hizmet al›rs›n›z, siz az prim ödedinizaz hizmet al›rs›n›z gibi bir ayr›m kesinlik-le yok. Herkese sa¤l›k ihtiyac›na göre sa¤-l›k hizmeti verilecek. Gelirine oranla daprim al›nacak. Geliri olmayanlar, yoksulolanlar için devlet prim ödeyecek. Yap› ö-zetle ve ana hatlar› ile bu flekilde kurgu-land›.

Finansman› vergilerden karfl›lanan birsistem daha adil de¤il midir?Sosyal güvenlik primleri vergi benzeri ge-lirdir. Bunun vergiden temel fark›, bilhas-sa bu amaç için topland›¤›n›n belli olmas›-d›r. Yoksa baflka bir fark› yoktur. Yani sos-yal güvenlik primlerini düflürüp, gelir ver-gisi ad› alt›nda toplayabilirsiniz. Ama budurumda genel bütçe havuzuna gider veoradan hükümetlerin takdiriyle para akta-r›l›r. Daha adil midir? Bu ülkede toplananverginin ve primin yap›s›na ba¤l›d›r. Tür-kiye’de vergi gelirleri içinde dolayl› vergi-lerin a¤›rl›¤› çok yüksektir. Dolayl› vergi-ler de adalet yönünden bir çok sak›ncas›olan vergi türüdür. Yine vergi literatürün-de en adil verginin gelire ba¤l› vergi oldu-¤u düflünülür, primler de gelire ba¤l› birtür zorunlu ödemedir. Buna göre primler-le finansman çok daha adil bir yöntemdir.Bu konu çok gündeme getiriliyor, herhal-de primin düzeyi ile sa¤lanacak sa¤l›k yar-

‘Akredite olan tümkurulufllardan sa¤l›khizmeti al›nacak ’

Hükümet Sa¤l›kta Dönüflüm Program› ad›n› verdi¤i pro-jeyi ad›m ad›m hayata geçiriyor. Bu kapsamda GenelSa¤l›k Sigortas›(GSS) çal›flmalar›na da h›z verilmifldurumda. Çal›flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl›¤› SosyalGüvenlik Kurumu Baflkan Vekili Tuncay Teksöz’denGSS’nin diflhekimlerini kayg›land›ran yönleri hakk›ndabilgi ald›k:

d›mlar›n›n düzeyi aras›nda bir iliflki kuru-laca¤› zannediliyor. Genel Sa¤l›k Sigorta-s›nda böyle bir iliflki yok. Primler geliregöre, harcamalar ihtiyaca göre yap›lacak.Herhalde adil bulunmayan taraf buras›.Ancak bu dayan›flma sosyal güvenlik sis-temlerinin özünde yer alan temel bir ilke.

Devletin sisteme katk›s› ne flekilde ger-çekleflecek?fiu anda GSS’n›n gelirleri tan›mlanm›fl du-rumda. GSS’da devlet yoksul olan primi-ni ödeyemeyen kesimlerin primini ödeye-rek katk›da bulunacak. Bunun d›fl›nda sis-temin belli bir aç›k verece¤ini öngörüyo-ruz. Bu primlerle, bu oranlarla sisteminbaflabafl noktas›na gelmeyece¤ini düflünü-yoruz. Bu a盤›n da GSS’na geçilmesiyleGSMH’n›n yüzde yar›m› oran›nda artaca-¤›n› öngörüyoruz. Bu finansman a盤›, Ge-nel Bütçe’den her y›l GSS fonuna aktar›la-cak kaynaklarla karfl›lanacak.

Kay›t d›fl› ekonominin bu kadar büyükoldu¤u ülkemizde prim toplamas› zorolmayacak m›?Öncelikle, zaten öteden beri toplaya geldi-¤imiz primlerden bahsediyoruz. Yoksa ye-ni ihdas edilecek bir prim yükü yok orta-da. Prime dayal› bir sistemin alternatifivergiye dayal› bir sistemdir. Kay›t d›fl›n›nyayg›n oldu¤u bir ekonomide prim topla-mak vergi toplamak kadar zordur. Dahazor de¤ildir. E¤er tabii sistemi dolayl› ver-gilerle finanse etmeyi düflünmüyorsan›z.Dolayl› vergiler de biliyorsunuz en hakka-niyetsiz vergi türüdür. Onun için burada-ki çözüm kay›t d›fl› ekonomiyi azaltmakyönündedir ve sosyal güvenlik reformu-nun bir temel hedefi de bu yeni örgütlen-medeki amaç da budur. Kay›t d›fl› sorunuçözmemiz laz›m. Bu sorundan yöntem de-¤iflikli¤iyle ar›nmam›z mümkün de¤il.

Bugüne kadar hastalar, niteli¤i tart›fl›l-sa bile sa¤l›k hizmetini bir biçimde ala-biliyorlard›. Sosyal sigorta mant›¤›ndatüm riskler kapsama al›nmal›d›r. Oysayeni tasar›da özellikle diflhekimli¤i ala-n›nda birçok k›s›tlama var ve her hiz-meti alamayacaklar. Belli yafl gruplar›d›fl›nda köprü, protez vb. hizmetleri a-lamayacaklar. Oysa ülkemizde yüksekoranda difl eksikli¤i var. Onlar ne yapa-caklar?Asl›na bakarsan›z daha önce de bu hiz-metlere eriflim son derece s›n›rl›yd›. Bütündünyada difl tedavilerinde GSS’n›n s›n›rla-malar› ve k›s›tlar› var. Asl›nda bütün si-gortalar›n kendi özelliklerine uygun vebunlarla paralel s›n›rlamalar› var. Gerçek-te önemli olan toplum sa¤l›¤›na etkisi azolan alanlar yerine insanlar›n sa¤l›klar›n›korumas›n› özendirmek ve sonuçta kay-naklar› ak›lc› ve daha sonuç etkili kullan-

mak. Türkiye de bunu yapmak zorunday-d›. Daha önceki uygulamalarda bu hiz-metler eriflimi zorlaflt›rarak, fiyat› çok dü-flük tutarak verilebiliyordu. Asl›nda pra-tikte difl tedavisi hizmetlerine eriflim sonderece zordu. Neden? Çünkü difl tedavile-rini s›n›rs›z karfl›lamak son derece zor.fiimdi GSS ile hem bu gerçek ortaya konu-luyor, kapsanacak alanlar aç›kça tan›mla-n›yor ve bunlar›n da tümüyle kapsanabil-mesi için çal›fl›l›yor. Nedir bunlar? Önce-likle 15 yafl›n alt›nda bütün çocuklar ki bunüfusun üçte birini oluflturuyor. Bir de 60yafl üstündeki insanlar›m›z›n protez ihti-yac› var. Bunlar› da kapsama al›yoruz. Bu-nun d›fl›ndaki kiflilerin a¤›rl›kl› olarak difltedavileri kapsam içinde. ‹lave kapsam i-çin alternatif metotlar gelifltirilmesi kaç›-n›lmaz gözüküyor.

GSS’dan sonra 15 yafl ile 60 yafl aras›kiflilerin protez ihtiyaçlar› karfl›lanama-yacak. Bu sonuç onlar›n bir hak kayb›say›lm›yor mu?Evet, öyle de düflünebilirsiniz. Aç›kça,kapsamda olanlar›n neler oldu¤u tan›m-land›. Onlar›n da lay›k›yla sa¤lanmas› içinbir çaba içine girildi. Burada böyle bir se-çim yap›ld›. Mevcut sistemi korumak buçözümmüfl gibi sunulan pek de samimiolmayan uygulamay› korumak ve sürdür-mek olacakt›. Ancak biz GSS uygulamala-r›nda temel felsefe olarak, hizmetleri kar-fl›l›yormufl gibi görünürken bedellerini va-tandafl›n cepten ödemesini ya da uzunkuyruklarda beklemesini zorunlu hala ge-tiren uygulamalar› arkam›zda b›rakmakistedik.

Belki kat›l›m pay› bu yafl grubunda da-ha yüksek tutulup protez ihtiyaçlar›karfl›lanabilirdi. Çünkü Türkiye’de diflkayb› çok fazla. Böyle bir ara formüldüflünülemez miydi?

Düflünülebilir asl›nda. Bunu siz de düflü-nüp bize önerebilirsiniz. ‹flin finansmanboyutu ve uygulanabilirli¤i ba¤lam›ndabunu elbette de¤erlendiririz. Çok damemnun oluruz. Ancak kat›l›m pay›n›nbelirli s›n›rlar›n (% 50 ) üzerinde tutulma-s› gerçekte bu hizmetin finanse edilip edil-medi¤ini sorgular hale getirecektir. Bu ne-denle kat›l›m pay› uygulamalar›nda da s›-n›rlar› gerçekçi ve uygulanabilir k›lmayaözen gösterdik. Çünkü böyle bir uygula-ma asl›nda gerçek ihtiyaç sahiplerini ma¤-dur etmek anlam›na gelecektir.

Diflhekimli¤i hizmetlerinin muayene-hanelerden de sat›n al›nmas›n›n önün-de herhangi bir engel yok, de¤il mi? Bu, asl›nda tasar›da aç›k flekilde belirtil-mifl durumda. Bütün sa¤l›k hizmet sunu-cular›ndan sözleflmeyle sa¤l›k hizmeti a-l›nmas› temel yöntem olarak belirtilmifldurumdad›r. Fakat detaylar› henüz tan›m-lanm›fl de¤il. Dolay›s›yla detaylar› için siz-lerle birlikte çal›flmam›z, yönetmeliklerihaz›rlamam›z gerekiyor. O detaylara ilifl-kin cevap veremeyece¤im fakat aile he-kimli¤inde bile diflhekimleri yer ald›¤› içindiflhekimi muayenehanelerinin kapsamdaolmas› bence çok do¤al. Olmas› da gere-kir. Fakat henüz bu detayda bir çal›flmayap›lmad›.

Diflhekimli¤i hizmetlerinde basamaksistemi nas›l iflleyecek? Bununla ilgili detaylar Sa¤l›k Bakanl›¤› ta-raf›ndan belirlenecek. Hangi sa¤l›k hizme-ti sunucular› hangi ölçüye kadar birincibasamakt›r. Hangi ölçüde ikinci, üçüncübasamakt›r. Bu hususlar Sa¤l›k Bakanl›¤›taraf›ndan belirlenecek, tasar› yasalaflt›k-tan sonra ele al›nacakt›r. Daha sonra bizsigortal›lar›m›zdan bu sevk zincirlerineuymalar›n› bekleyece¤iz. E¤er sevk zincir-lerine uyarlarsa ve tedavilerine birinci ba-samak sa¤l›k hizmeti sunucular›ndan bafl-larlarsa kat›l›m paylar›n› normal ödeye-rek, ilerde hiçbir fley ödemeyerek sistem-den faydalanabilecekler. E¤er sevk zincir-lerine aile hekimleriyle bafllarlarsa aile he-kimli¤i flu anda biliyorsunuz Türkiye’deyayg›n de¤il, onu yayg›nlaflt›rmak"GSS’n›n" ve "Sa¤l›kta Dönüflüm Progra-m›"n›n temel hedeflerinden bir tanesidir,ödeyecekleri katk› pay›nda % 50 oran›ndabir indirim olacak. Bu önümüzdeki üç y›liçin aile hekimli¤inin kurulmas›n› teflviketmek amac›yla uygulanacak.

Diflhekimleri GSS’na nas›l dahil olacak-lar?Di¤er sözleflmeli sa¤l›k hizmet sunucular›gibi GSS ile sözleflme yapacaklar ya da buamaçla sözleflme imzalayan sa¤l›k kuru-lufllar›nda görev alarak sisteme dahil ola-caklard›r.

39 / TDBD

‘Bütün sa¤l›k hizmet sunucular›ndan sözleflmeyle

sa¤l›k hizmeti al›nmas›, temelyöntem olarak belirtilmifl

durumdad›r. Fakat detaylar› henüz tan›mlanm›fl de¤il.

Dolay›s›yla detaylar› için sizlerlebirlikte çal›flmam›z, yönetmelikle-

ri haz›rlamam›z gerekiyor. Ailehekimli¤inde bile diflhekimleri

yer ald›¤› için diflhekimi muayenehanelerinin kapsamda

olmas› bence çok do¤al. Olmas› da gerekir.’

TDBD / 40

Peki bu sözleflme yap›l›rken herhangibir kriter olacak m›? (Muayenehanestandardizasyonuyla ilgili yönetmeli¤euymak gibi)Elbette olacak. Tüm sa¤l›k hizmetleri su-nucular› aç›s›ndan Sa¤l›k Bakanl›¤›’ndaakreditasyon çal›flmas› bir taraftan sürü-yor. Belli standartlar› sa¤layan diflhekimle-riyle ya da a¤›z difl sa¤l›¤› hizmeti sunansa¤l›k kurulufllar› ile sözleflme yap›lacak-t›r.

‹llerde sözleflme yap›lacak yerlerle ilgi-li say›sal bir s›n›rlama, kontenjan gibibir fley var m›?Hay›r yok. fiu aflamada yok. Henüz uygu-lama detaylar› belirlenmifl de¤il. fiu ildesadece flu kadar sözleflme yap›l›r diye biruygulama yok. Amac›m›z olabildi¤ince si-gortal›lar›m›z›n doktor seçme özgürlü¤ü-nü geniflletmek. Biz de akredite olmufl,sözleflme yapabilecek kofluldaki her hiz-met sunucusuyla sözleflme yapma gayretiiçinde olaca¤›z. Bir yandan da hizmet ka-litesindeki rekabeti artt›rmak istiyoruz.

GSS’nda hem kamudan hem de özeldenhizmet sat›n al›nacak. Dolay›s›yla ka-muyla özel aras›nda bir rekabet söz ko-nusu olacak. Siz bu rekabeti nas›l yo-rumluyorsunuz? Kamuyla özelin birbi-rini yok edecek de¤il, gelifltirecek birrekabet icerisinde olmas› gerekti¤ine i-nan›yoruz. Kamu flu andaki durumuylarekabet etmeye haz›r m›? Bizim aç›m›zdan sigortal›m›z›n tercihi ö-nemlidir. GSS koflullar›na uyan her sa¤l›ktesisiyle her sa¤l›k kurumuyla kamu özelayr›m› yap›lmaks›z›n –kanun tasar›s›ndabu çok aç›k yaz›lm›flt›r- sa¤l›k sözleflmesiyapar›z ve sigortal›m›z›n e¤er o koflullar›sa¤l›yorsa oraya gitmesini sa¤lar›z. Sa¤l›kBakanl›¤›’n›n da çok dezavantajl› oldu¤u-nu düflünmüyorum. Asl›nda tersi yöndebir dezavantaj var. fiu anda özel sa¤l›k ku-rumlar› Türkiye’nin toplam kapasitesinin% 6 - 7’si civar›nda. Neticede yine a¤›rl›k-l› olarak kamu hizmet sunumu devam e-

decektir.

Yasa tasar›s›nda yer alan çeflitli yap›lar-da meslek örgütleri yer alm›yor. Mese-la Sa¤l›k Hizmetlerini Fiyatland›rmaKomisyonu’nda diflhekimli¤i hizmetlerifiyatland›r›l›rken diflhekimleri sürecekat›lamayacak.Karar verici konumda olmasa da, o mad-dede bu tür sivil toplum kurulufllar›n›nsisteme dahil olmas›n›n mekanizmas›n›kurdu¤umuzu düflünüyoruz. Kanun tasa-r›s›nda fiyat belirleme sürecinde sivil top-lum kurulufllar›na dan›flma anlam›nda yerverildi. GSS yasa tasar›s›nda daha önce 18 ola-rak belirlenen yafl s›n›r› neden 15 yaflaçekildi?Asl›nda 18 yafl›na kadar herkes hiçbir ko-

flul aranmaks›z›n do¤umundan çocuklukdöneminin bitimine kadar GSS kapsam›n-da. Difl tedavilerinde s›n›rs›z kapsam dahaçok fizyolojik geliflmeyle ilgili. Yani difl te-davilerinde koflulsuz, s›n›rs›z difl tedavisihizmetlerinin kaç yafl›na kadar alaca¤›. O-rada Sa¤l›k Bakanl›¤›m›z›n bir görüflü ol-du. 20 yafl difli hariç 15 yafl›na kadar fiz-yolojik geliflmesinin tamamland›¤› görü-flüne dayanarak yap›lm›fl bir fley. Bu tart›-fl›labilir, de¤ifltirilebilir de. TDB olarakböyle bir görüflünüz varsa bunu da de¤er-lendirece¤iz.

15 yafl alt›ndakilerin tedavi hizmetle-riyle ilgili detaylar yönetmeli¤e b›rak›l-m›fl ama 15 yafl üstünün tedavileriyle il-gili detaylar yasada yer al›yor. Bunun

nedeni?Asl›nda öyle bir sorun yok. 15 yafl üstün-dekilerle ilgili bir istisna maddesi getiril-mifl. Difl çekimi, dolgu, kanal tedavisi, di-fleti hastal›klar› vb. hizmetleri için yaflhaddi aranmaz diyor. ‹lk maddeye istisnagetiriyor. Burada 15 yafl alt› ve 60 yafl üze-rinde protezlerin de dahil oldu¤u diflheki-minin gerek görece¤i her türlü tedavininkapsamda olaca¤› yaz›yor. Böyle bir gü-vensizlikle de yaklaflmamak laz›m. Ayr›cayönetmelikler henüz haz›rlanma aflama-s›nda ve de¤iflen gereksinimlere paralel o-larak her zaman güncellenmesi daha ko-lay.

GSS’da denetleme, kontrol ve kay›t sis-temi çok önemli. Bu konuda bir çal›fl-man›z olacak m›?Yeni bir yap›land›rmaya ihtiyaç duymam›-z›n ana sebeplerinden bir tanesi de bu as-l›nda. Merkezi bir veri taban›na dayanantüm sosyal güvenlik hizmetinin özelliklede sa¤l›k hizmetlerinin TC kimlik numa-ras› baz›nda izlenebildi¤i bir sisteme geç-mek laz›m. Burada özellikle ulaflmak iste-di¤imiz hedefler sigortal›n›n sa¤l›k tesisi-ne gitti¤i zaman, sa¤l›k geçmiflinin dokto-runa ulaflt›r›labilmesi. Daha önce yap›lm›fltedavilerin, daha önceki teflhislerin dokto-runa elektronik ortamda ulaflt›r›labilmesi.‹kincisi, sa¤l›k tesisinin, yapaca¤› sa¤l›kharcamalar›yla ilgili olarak elektronik or-tamda bilgi alabilmesi. Daha sonraki sür-prizlerle karfl›laflmamas› için; kapsam d›-fl›ndayd›, ödenmezdi, ödenirdi gibi. Ü-çüncüsü ve belki de en önemlisi, tüm va-tandafllar›m›z›n sa¤l›k durumlar›n› takipedebilmek. Yap›lan harcamalar› takip ede-bilmek, bunlarla ilgili analizler ç›karabil-mek, böylece bir hastal›k yönetimi, koru-yucu sa¤l›k politikas› gelifltirebilmek.Hangi bölgemizde hangi hastal›k gelifliyor,bunun sebepleri neler, bunlara odaklana-bilmek. Bunun için de veri taban›na ihti-yac›m›z var. Bu, yeni oluflturulacak ku-rumda B‹LTOM dedi¤imiz Bilgi Teknolo-jileri Operasyon Merkezi’nden bekledi¤i-miz bir uygulama; Bunu yeni kurumunyap›s›nda ayr› bir genel müdürlük olaraktasarl›yoruz.

Meslek örgütlerinden herhangi bir kat-k› bekliyor musunuz?Elbette, bu tek bafl›m›za yapabilece¤imizbir konu de¤il. Hep birlikte çal›flmam›zgereken bir konu. Zaten meslek örgütle-riyle flimdiye kadar da son derece yak›nçal›flt›k. Ortak amac›m›z Türkiye’deki sa¤-l›k düzeyini yükseltmek. Hepimizin bun-da kazanc› var. Bu sistem zaten bunun i-çin var. GSS’na bu flekilde bakman›z la-z›m. Birlikte çal›flmam›z gerekti¤i o kadaraç›k ki. Bu nedenle tüm meslek örgütleri-ne sunacaklar› katk› için g›yab›n›zda flim-diden teflekkür etmek istiyorum.

‘Vergi literatüründe en adil verginin gelire ba¤l› vergi oldu¤udüflünülür, primler de gelire ba¤l›

bir tür zorunlu ödemedir. Bunagöre primlerle finansman çok

daha adil bir yöntemdir.’

TDB E¤itim Komisyonu çal›flmalar›hakk›nda bilgi alabilir miyiz?E¤itim komisyonu; Türk DiflhekimleriBirli¤i’nin önemli fonksiyon gören sü-rekli komisyonlar›ndan biridir. E¤itimKomisyonu, Türkiye’deki diflhekimli¤ihizmetlerinin kalitesinin yükseltilmesido¤rultusunda çal›flmalar›na yön ver-mektedir. Dünya genelinde y›lda700’ün üzerinde sürekli diflhekimi¤idergisi yay›nlanmakta, bu da çok bü-yük bilgi bombard›man› alt›nda bulu-nuldu¤unu göstermektedir. Bu durum,bilgilerin süzgeçten geçirilmesi ve difl-hekimli¤i prati¤ine do¤ru yans›t›lmas›çal›flmalar›na büyük önem kazand›r-maktad›r. TDB E¤itim Komisyonu; difl-hekimli¤i disiplinlerinin büyük bir bö-lümünden ve alanlar›nda ileri gelen bi-lim insanlar›ndan oluflturulmufltur. Bude¤erli akademisyen arkadafllar›m›z y›l-lardan beri büyük bir özveriyle çal›flma-

lar›n› sürdürmektedirler. Yay›mlad›¤›-m›z TDBD özel say›lar› ‘Estetik Diflhe-kimli¤i’ ve ‘Restoratif Materyaller’ mes-lektafllar›m›zdan büyük be¤eni ald› vebirçok meslektafl›m›z bizzat telefon ede-rek harcad›¤›m›z eme¤e teflekkürlerinibildirdiler. Bu da bizleri mutlu ediyortabii.

Siz ayn› zamanda TDB D›fl ‹liflkilerKomisyonu’nun da sorumlususunuz.FDI’daki son geliflmeler hakk›nda bi-zi bilgilendirir misiniz?TDB’nin, Dünya DiflhekimleriBirli¤i (FDI) ile olan ilifl-kilerinin düzenlen-mesinde ve de gelifl-tirilmesinde önemlirol oynayan D›fl ‹liflki-ler Komisyonu, hem tecrü-beli hem de genç meslektafllardan olufl-turulmufltur. Prof.Dr. Emine Nay›r veProf.Dr. Nermin Yamal›k akademik ka-riyerdeki baflar›lar›n›; bilgi ve tecrübele-riyle komisyondaki çal›flmalara aktar›r-larken; Tuna ‹lbars ve Duygu ‹lhan gibigenç meslektafllar›m›z da dinamizmle-riyle komisyon çal›flmalar›na destekvermektedirler.Dünya Diflhekimleri Birli¤i, dünya ge-nelinde diflhekimlerini ve diflhekimli¤imesle¤ini en üst düzeyde temsil edendev bir organizasyondur. FDI 2004/Ye-ni Delhi’de yap›lan Genel Kurul’da ka-bul edilen tüzük de¤ifliklikleri ile komi-teler oluflturulmufl, (5 tane sürekli ko-

mite bulunmaktad›r) görev süreleri, ko-mite-konsey iliflkileri, bölgesel organi-zasyonlar›n merkezle iliflkileri, ulusalbirliklerin finansal yükümlülükleri vetemsil öncelikleri yeniden düzenlenmiflve FDI iflleyiflinde ça¤dafl yönetim anla-y›fl›na uygun de¤ifliklikler yap›lm›flt›r.FDI, Dünya Sa¤l›k Örgütü (WHO), U-luslararas› Standartlar Organizasyonu(ISO), Uluslararas› Diflhekimli¤i Arafl-t›rmalar Akademisi (IADR) gibi güçlüorganizasyonlarla iflbirli¤ine giderek;ortak çal›flmalar› yürüterek dünya gene-

lindeki sayg›nl›¤›n› ve gücünüart›rmay› hedeflemekte-

dir. FDI, bünyesindebulanan çeflitli komi-telerde, önerilen pro-

jeler üzerindeki ciddiçal›flmalar sonucu raporlar

haz›rlanmakta ve diflhekimlerini yak›n-dan ilgilendiren birçok konuda FDI be-yanatlar› oluflturularak, yay›mlanmakta;bu flekilde dünya diflhekimlerine katk›-da bulunmaya çal›fl›lmaktad›r. Bütünbu çal›flmalara ilgi duyan meslektafllar›-m›z, www.fdiworldental.org web sitesin-den FDI ile ilgili bilgilere ulaflabilirler.FDI komiteleri çal›flmalar›nda kan›tadayal› diflhekimli¤i projeleri üretmeyeönem vermektedir.

ERO – DLC nedir?Avrupa Bölgesel Organizasyonu (ERO),Dünya Diflhekimleri Birli¤i’nin 5 bölge-

TDBD / 42

‘Hedef, ‹stanbul’da bir FDI Kongresi’

TDB E¤itim ve D›fl ‹liflkiler Komisyonlar› Sorumlusu Prof.Dr. Taner Yücel, E¤itim Komisyonu ve D›fl ‹liflkiler Komisyonunun çal›flmalar›n› ve TDB-FDI iliflkilerini de¤erlendirdi:

Türk Diflhekimleri Birli¤i E¤itim Komisyonu

• Prof.Dr. REHA K‹fiN‹fiC‹• Prof.Dr. SEVAL ÖLMEZ • Prof.Dr. ERSAN ERSOY• Prof.Dr. HALUK ‹fiER‹• Prof.Dr. BADE SONAT• Doç.Dr. HAKAN AKINCIBAY• Doç.Dr. ZAFER ÇEHREL‹• Doç.Dr.ÖMER ENG‹N BULUT

sel ("Asya Pasifik" (APRO), "Afrika" (A-RO), "Latin Amerika" (LARO) ve "Ku-zey Amerika" (NARO)) organizasyo-nundan bir tanesidir. ERO, 52 Avrupaülkesinin üyesi bulundu¤u ve diflhe-kimli¤i mesle¤inin en çok geliflme gös-terdi¤i ülkeleri içerdi¤i için önemlifonksiyonu olan bir organizasyondur.Avrupa’n›n kendine özgü yap›lanmas›,di¤er bir deyiflle Avrupa Birli¤i (25 üyeülke) gibi dev organizasyonu bar›nd›r-mas›; Avrupa Birli¤i’ne üye ülkelerin a-ras›ndaki mesleki koordinasyonu sa¤la-yan baflka bir komitenin varl›¤›na (Den-tal Liaison Committee – DLC) nedenolmufltur. Diflhekimli¤i alan›ndaki bu i-ki kurum, yani ERO ve DLC, ifllevleri a-ç›s›ndan bir süre birbirleri aras›nda çe-liflkili olarak yorumlanm›fl; ancakDLC’nin Avrupa’da diflhekimli¤i mesle-¤inin hukuksal alt yap›s›na yönelik ça-l›flmalara a¤›rl›k vermesi ve ERO’nunda tüzü¤ünde yap›lan de¤iflikliklerle(Bükrefl – 2004) daha fonksiyonel halegetirilerek; diflhekimli¤i mesle¤inin Av-rupa genelindeki sorunlar›na yönelikçal›flmalar içinde bulunmas› sa¤lanm›fl-t›r. Bu ba¤lamda ERO kendi alt çal›flmagruplar› (Avrupa Birli¤i’ne Girifl; Ser-best diflhekimli¤inde kaliteli yaklafl›m,koruyucu diflhekimli¤i gibi) kurarakçal›flmalar›n› üye ülkelerin daha fazlayararlanabilece¤i bir konuma getirmeyeçal›flmaktad›r.

TDB – FDI iliflkilerinin geliflimini na-s›l görüyorsunuz?TDB, uluslararas› dental platformlardadaha kat›l›mc› olabilmek için artan birgayret içerisindedir; bu amaçla TDBmerkezine yabanc› dil bilen bir elemanistihdam edilmifltir. D›fl ‹liflkiler Komis-yonu olarak gerek ERO ve gerekseFDI’dan gelen yaz›flmalar ve istenilen

anketlerin zaman›nda cevapland›r›lma-s› konusunda özel gayret gösterilmekte-dir. Prof.Dr. Nermin Yamal›k, FDI’›ndaimi komitesi olan "Dental Practice"

komisyonunda çok önemli projelereimza atm›fl olup; baflar›l› çal›flmalar›,kendisinin 2004 y›l›nda Yeni Delhi’deGenel Kurul taraf›ndan bir dönem daha

seçilmesine neden olmufltur. Prof.Dr.Yamal›k’› ülkemizi ve TDB’yi baflar›ylatemsil etmesinden dolay› bir kez dahakutluyorum. Di¤er taraftan yine komis-yonumuz taraf›ndan oluflturulan "A-malgam restorasyonlar›n istenmeyenlokal etkileri" isimli proje, FDI BilimKomitesi taraf›ndan kabul edilmifl veFDI beyanat› flekline getirilmesine kararverilmifltir. Bunun yan› s›ra Alman Difl-hekimleri Birli¤i ve Nidersachsen Difl-hekimleri Odas› ile yak›n çal›flmalaryürütülmüfl ve "Yard›mc› Personel" e¤i-timi konusunda ülke koflullar›na uygunproje oluflturulmas›na destek sa¤lan-m›flt›r. Bunlar›n yan› s›ra TDB, "DünyaDiflhekimli¤i Birli¤i Kongresi" organi-zasyonu için baflvuru dosyas›n› haz›r-lam›fl ve baflvurusunu yapm›fl bulun-maktad›r. FDI Genel Sekreteri ve Kon-gre menajerinin ‹stanbul’u ziyaretindensonra, Kongre’nin ‹stanbul’da yap›l›pyap›lmayaca¤› karar› büyük bir ihtimal-le Montreal / Kanada’da 2005 y›l›ndayap›lacak olan konsey toplant›s›nda ve-rilecektir. D›fl ‹liflkiler Komisyonu, u-luslararas› mesleki platformdaki çal›fl-malardan elde etti¤i birikimlerle,TDB’nin çal›flmalar›n›n gerçekçi hedef-ler do¤rultusunda planlanmas› veTDB’nin yurtd›fl›ndaki organizasyonlar-da tan›t›m›n›n sa¤lanmas› için çal›flma-lar›n› büyük bir gayretle yürütmekte-dir. Bu konuda özveriyle çal›flan tümkomisyon üyelerine teflekkür ederim.

43 / TDBD

Prof.Dr. Nermin Yamal›k,Prof.Dr. Taner Yücel, Prof.Dr. Emine Nay›r ve Prof.Dr. Gamze Aren’den oluflan TDB delegasyonu Eylül 2004’te Yeni Delhi’de yap›lan FDI Kongresi’nde.

FDI’›n daimi komisyonu olan"Dental Practice" komisyonundaçok önemli projelere imza atanProf.Dr. Nermin Yamal›k, baflar›l› çal›flmalar› nedeniyle2004 y›l›nda Yeni Delhi’dekiFDI Kongresinde Genel Kurul

taraf›ndan yeniden Komisyonüyeli¤ine seçildi. Üstte Prof.Dr. Nermin Yamal›k ve Prof.Dr. Taner Yücel FDI Baflkan› Heung-Ryul Yoonile birlikte.

‘TDB, "Dünya Diflhekimli¤i Birli¤i Kongresi" organizasyonu içinbaflvuru dosyas›n› haz›rlam›fl

ve baflvurusunu yapm›fl bulunmaktad›r. FDI Genel

Sekreteri ve Kongre menajerinin ‹stanbul’u ziyaretinden sonra,

Kongre’nin ‹stanbul’da yap›l›p yap›lmayaca¤› karar›büyük bir ihtimalle A¤ustos

ay›nda Montreal / Kanada’da yap›lacak olan konsey

toplant›s›nda verilecektir.’

Türk Diflhekimleri Birli¤iD›fl ‹liflkiler Komisyonu

• Prof.Dr. EM‹NE NAYIR• Prof.Dr. NERM‹N YAMALIK• Dr. DUYGU ‹LHAN• Diflhekimi TUNA ‹LBARS

TDBD / 46

Özellikle posterior bölgedekidiflsizlik durumlar›nda imp-lant destekli sabit bölümlü

protezler (SBP), hareketli bölümlü pro-tezlerle karfl›laflt›r›ld›¤›nda hastalar içinuygun seçeneklerdir. 20 y›la yak›n arafl-t›rmalar› sonucu Branemark’›n parsiyeldiflsizli¤e sahip hastalar için önerdi¤iplanlama ilkeleri:1. ‹mplantlar›n do¤al difllerle birliktedestek olarak birlikte kullan›lmamas›,2. Okluzal yüzde restoratif materyal o-larak rezilyent bir malzemenin kullan›l-mas›,3. Tak›l›p ç›kar›labilir bir protez tasar›-m›yla özetlenebilir (1).Bu ilkeler do¤al difl ve implantlar›n ke-mi¤e kuvvet transferinin farkl›l›¤› nede-niyle Branemark taraf›ndan ortaya ko-nan bir protokoldür. Skalak da serbestsonlu vakalarda do¤al difllerin implant-lardan ayr›lmas› ve özellikle kuvvetlerindengeli olarak da¤›t›labilmesi için tamdiflsizlik durumlar›nda sabit protezlerin

rijit olarak yap›lmas› gerekti¤ini belirt-mifltir. Ayr›ca rezin difllerde flok absor-be edici özelliklerinden dolay› öneril-mifltir1,2.Branemark’›n parsiyel diflsizlikler içinönerdi¤i ilkeler günümüzde de¤iflmeyebafllam›flt›r. Önceden belirlenmifl olanbu protokoller zamanla farkl›laflm›fl vedaha çok sabit bölümlü protez yap›mtekniklerine yaklafl›lmaya bafllanm›fl-t›r(1). Do¤al difllerle implantlar ba¤lana-bilmekte, metal destekli seramik resto-rasyonlar kullan›labilmekte ve simanterestorasyonlar bölümlü diflsizlik vakala-r›nda uygulanabilmektedir (3, 4, 5).Diflsiz saha uygulanacak protetik yap›-n›n implantlarla desteklenmesi aç›s›n-dan yetersizse en yak›n do¤al difl veyadifllerin destek olarak al›nmas›n› gerek-tirebilir. Kemik yap›n›n uygun oldu¤u,do¤al difllerin kullan›lamad›¤› ya dakullan›lmak istenmedi¤i durumlarda,kanat yap›lar› da alternatif olarak düflü-nülebilir (6).

‹mplant-Do¤al Difl destekli sabit bö-lümlü protezlerde görülen komplikas-yonlar:

‹mplant-do¤al difl desteklerde ortayaç›kabilecek problemler üç ana bafll›kalt›nda incelenebilir:

1. ‹mplant destekte

• Servikal bölgede kemik rezorbsiyonu• Çevre kemik dokuda k›r›k• Osseointegrasyon kayb›• ‹mplant k›r›¤›• Üst yap› ba¤lant› vidas› k›r›¤› veyagevflemesi• Simantasyonun bozulmas› (7, 8; 9).

2. Protetik restorasyonda• Üst yap› k›r›klar›• Okluzal vida gevflemesi• Hassas ba¤lant›l› bir planlama ise ba¤-lant›n›n bozulmas› (8, 9)

3. Do¤al difl deste¤inde• Periodontal problemler (Kemik re-zorbsiyonu, periodontal enfeksiyonlar,mobilite art›fl› gibi)• Simantasyonun bozulmas›• ‹ntruzyon (apikale migrasyon) (7; 8, 9; 10).

Do¤al Difllerde ‹ntrüzyon Olgusu:

Branemark’›n bölümlü diflsizliklerinimplant destekli restorasyonlarla teda-visinde önerdi¤i ilkeler de¤ifltikçe, kli-nisyenler farkl› komplikasyonlarla karfl›karfl›ya kalm›fllard›r. Bunlar aras›nda a-raflt›r›c›lar›n ilgisini oldukça çeken ‘’‹n-trüzyon olgusu’’ da mevcuttur (11). Lite-ratürde do¤al difllerde intruzyon olgu-sunun görüldü¤ü ilk vaka 1992’ de ya-y›nlanm›flt›r. Cho ve Chee (1992) do¤aldifl implant destekli sabit bölümlü pro-

‹mplant-do¤al difl destekli sabit protezlerde intrüzyon olgusu

T. Burak Özçelik, *

Onur Özçelik, **

A. Ersan Ersoy ***

* Dr. Di hekimi, Ba kent niversitesi Di hekimli i Fak ltesi, Protetik Di Tedavisi Anabilim Dal .** Dr. Di hekimi, Ba kent niversitesi Di hekimli i Fak ltesi, Periodontoloji Anabilim Dal . *** Prof.Dr. Ankara niversitesi Di hekimli i Fak ltesi, Protetik Di Tedavisi Anabilim Dal .

47 / TDBD

tezlerde tam ark uygulamalar›n› de¤er-lendirmifllerdir. SBP tasar›mlar›ndaimplant ve do¤al difller aras›nda kopingve slot tipi hassas ba¤lant› kullanan a-raflt›r›c›lar 5. ay›n sonunda bir do¤al difldeste¤inde intruzyonla karfl›laflm›fllar-d›r. Çal›flmalar›nda intruzyonun nede-nini aç›klayamam›fllard›r (10).Garcia ve Osterle (1998) implant do¤aldifl destekli SBP’lerde, do¤al difl deste-¤inde intrüzyon görülme s›kl›¤›n› de-¤erlendirmifllerdir. Çal›flmalar›nda do-¤al difllerde intrüzyon görülme s›kl›¤›-n›n % 3.5 oldu¤unu ve non-rigid ba¤-lant›l› sabit bölümlü protez tasar›mla-r›nda görülme oran›n›n, rijit tasar›mlar-la benzer oldu¤unu belirtmifllerdir (12).Reider ve Parel intrüzyon olgusununnedeninin multifaktöriyel oldu¤unu vedoku atrofisinin, debris s›k›flmas›n›n,do¤al diflin hasar görmüfl geri dönüflümhaf›za mekanizmas›n›n ve mekanikyüklenmenin bunun sorumlu nedenleriolabilece¤ini belirtmifltir. Fakat bu a-ç›klamalardan hiçbiri tam anlam›yla ba-flar›l› olamam›flt›r (11, 12).Doku atrofisi, do¤al diflin intruzyonunuaç›klamada bu teoriler aras›nda yak›ngeçmiflimize kadar en popüler olanlararas›ndayd›. K›sa dönem çal›flmalardaperiodontal membrana komflu olan al-veoler kemik dokusunda bir tak›m os-teoblastik ve sementoblastik aktivitelergözlemlenmifl iken uzun dönem çal›fl-malarda pratik olarak osteoblastik vesementoblastik aktivite gösterilememifl-tir (11). Hipofonksiyona sahip do¤al birdiflte onu destekleyen kemi¤in trabekü-ler yap›s›, normal bir difle göre daha in-cedir (13). Ayr›ca maymunlarda yap›lançal›flmalarda, doku atrofisi meydana ge-lirken periodontal membran aral›¤›n›nazald›¤› gösterilmifltir. Bunlara tam z›tolarak do¤al difl intruzyonunun majörbulgular› intruzyondan önce ve s›ras›n-da osteoklastik aktivitenin artmas› veperiodontal membran aral›¤›n›n stabilkalmas›d›r (11).Debris s›k›flmas› di¤er popüler yakla-fl›mlardan biridir. Bunun nedeni intrüz-yon olgular›nda intrüze olmufl do¤al di-flin okluzal yüzeyi ile kronun iç yüzü a-ras›nda debris birikimine rastlanmas›-d›r. Teoriye göre s›k›flan debris difli al-veol soketine do¤ru itmektedir. Fakatklinikte marjinal uyumsuzluk gösterenbir çok sabit restorasyon vakas›nda in-

truzyon olgusuna rastlan›lmamaktad›r.Teori bunun nedenini aç›klayamamak-tad›r. Büyük bir ihtimalle desimantas-yonla birlikte meydana gelen intruz-yondan sonra debris birikimi oluflmak-tad›r (11).Odman ve arkadafllar› (1994) implant-lar›n ankraj olarak kullan›labilece¤iniçünkü tüm yönlerden gelen kuvvetlerekarfl› direnç gösterdi¤ini belirtmifller-dir. Kuvvetler karfl›s›nda implant ve do-¤al difl farkl› davran›fl sergilemektedir-ler. Wolf yasalar›na göre implant çevre-sindeki kemik kuvvetler karfl›s›nda da-ha yo¤un bir hal al›rken do¤al difl iseuygulanan kuvvetten hareket ederek u-zaklaflmaktad›r (14).Do¤al difl ve implant kuvvetler sonucuoluflan mekanik enerjiyi farkl› flekildekarfl›larlar. ‹mplantlar rijit oldu¤u içinenerjiyi bünyesinde tutacak (konserva-tif) flekilde davran›fl gösterir (15). Bununsonucu olarak implant destekli bir pro-teze, ani bir kuvvet geldi¤inde kuvvetingeldi¤i bölgeden yap›n›n di¤er k›s›mla-ra iletilmesi oldukça düflüktür (2, 16, 17).Bu örnekteki deformasyon ‘’Tam elastikdeformasyon’’dur. Çünkü hiç veya mi-nimal düzeyde implantta enerji emilimigerçekleflmifltir. ‹mplant›n mekanik e-nerjiyi azda olsa emebilme yetene¤i onuçevreleyen alveoler kemik sayesindegerçekleflir (11, 15, 16, 17).Bunun tam tersi olarak do¤al diflte fark-l› bir mekanik enerji da¤›l›m prensibivard›r. Do¤al difl enerjiyi al›r ve kökünucuna kadar stres dalgalar› fleklinde ile-tir. Bu esnada bir k›s›m enerji üst yap›-lara do¤ru yans›t›l›r. Fakat enerjinin ço-¤unlu¤u periodontal membranda da¤›-t›l›r. Bu süreç yüksek miktardaki meka-nik enerjiyi yok edebilir ve bu ‘’Kombi-

ne elastik deformasyon’’ veya ‘’‹nelastikdeformasyon’’ olarak adland›r›l›r (fiekil1) (11, 18).Do¤al difl-implant destekli bir yap›da,implant mekanik enerjiyi tutma özelli-¤ine sahip oldu¤u için do¤al difl

fiekil 1. Do¤rusal çizgi ‘’Tam elastik deformasyon’’ iken oval grafik ‘’inelastik’’ veya ‘’Kombine elastikdeformasyonu’’ göstermektedir (Sheets ve Earthman, 1997).

Resim1. Do¤al difl üzerinde yerlefltirilmifl sürgütipi hassas ba¤lant› (Schlumberger ve ark.,1998).

Resim 2. ‹mplant üzerine yerlefltirilmifl sürgü tipidi¤er bir hassas ba¤lant› (Schlumberger ve ark.,1998).

Resim 3. Lingualden vidal› koping uygulamas›(Schlumberger ve ark., 1998).

yüksek seviyelerde mekanik stresleremaruz kalabilir. Yine bu hipoteze göreyüksek stresler do¤al diflte ortodontikharekete neden olabilir ve bu da do¤aldiflin intrüzyonu ile sonuçlanabilir. Busüreç do¤al difle gelen kuvvetin onu da-ha fazla intrüze edemeyinceye kadardevam eder (11).Literatür de¤erlendirildi¤inde, araflt›r›-c›lar do¤al diflin intruzyonundan ko-runmak için farkl› öneriler getirmifller-dir. Hosny ve arkadafllar› (2000), klinikçal›flmalar›n›n sonucunda do¤al difl-implant destekli SBP’lerde ciddi bir

komplikasyonla karfl›lafl›lmad›¤›n› ra-por etmifllerdir. Araflt›r›c›lar do¤al difl i-le implantlar›n ba¤lanmas›n›n uzun dö-nemde problem yaratmayaca¤›n› bildir-mifllerdir (19).Cohen ve Orenstein taraf›ndan sürgü ti-pindeki hassas ba¤lant›larda ba¤lant›-n›n implant taraf›na yerlefltirilmesini(resim 1 ve 2) veya do¤al diflin koping-le restore edilip (resim 3) köprünün ge-çici simantasyonu tavsiye etmifllerdir.E¤er sürgü tipindeki hasssas ba¤lant›-n›n do¤al difl taraf›na yerlefltirilmesi ge-rekiyorsa Weinberg ve Kruger (1994)

‘U’ fleklindeki kilit pinin kullan›labile-ce¤ini belirtmifllerdir (17). E¤er telesko-pik bir dizayn kullan›lmas› düflünülü-yorsa do¤al difl taraf›ndaki kopinge lin-gualden horizontal bir vida yerlefltirile-bilir. Bunun yan›nda alternatif olarakvertikal vidal› T blok hassas ba¤lant›sistemleri de kullan›labilir (resim 4 ve5) (20).Naert ve arkadafllar› (2001)implantdesteklerin do¤al difl destekleriyle bir-likte kullan›m›ndan kaç›n›lmas› gerek-ti¤ini ve kullan›m zorunlulu¤u oldu¤udurumlarda da rijit ba¤lant›lar›n tercihedilmesi gerekti¤ini vurgulam›fllard›r(21).‹ntruzyon, do¤al difl-implant destekliSBP’lerde görüldü¤ü gibi, implant des-teklerden ba¤›ms›z do¤al difl destekle-rinde de görülebilmektedir. Wang vearkadafllar› (2004) bununla ilgili bir ol-guyu rapor etmifllerdir. ‹mplant ile des-tekli restorasyonlara komflu do¤al difldestekli SBP’lerin poksimal temas nok-talar›n›n dikkatli uyumlanmad›¤› tak-dirde do¤al difl deste¤ini intruze edebil-di¤i bildirilmifltir(22).

Resim 3. Lingualden vidal› koping uygulamas›(Schlumberger ve ark., 1998).

Resim 3. Lingualden vidal› koping uygulamas›(Schlumberger ve ark., 1998).

Kaynaklar:1. KAY H. B. (1993): Free-standing versusimplant-tooth interconnected restorations:Understanding the prosthodontic perspecti-ve. The International of Periodontics andRestorative Dentistry, 13: 47-69.2. SKALAK, R. (1986): Osseointegration bi-omechanics. J Oral Implantol., 12: 350-356.3. HEBEL, K.., GAJJAR, R. C.(1997): Ce-ment-retained versus screw-retained imp-lant restorations: Achieving optimal occlusi-on and esthetics in implant debntistry. JProsthet Dent, 77: 28-35.4. GUNNE, J., ASTRAND, P., LINDH, T.,BORG, K. OLSSON, M. (1995): Tooth-imp-lant and implant supported fixed partialdentures: A 10 year report. Int j Prostho-dont., 12: 216-221.5. NAERT, I., QUIRYNEN, M., STEENBERG-HE, D. V., DARIOUS, P. (1992): A six-yearprosthodontic study of 509 consecutivelyinserted implants for the treatment of parti-al edentulism. The Jounal Of ProstheticDentistry,67: 236-245.6. BECKER, C. M., KA‹SER, D. A. (2000):Implant-retained cantilever fixed prosthesis:Where and when. The Jounal Of ProstheticDentistry, 84: 432-4357. BABBUSH, C.A. (1991): Dental Implants:Principles And Practise. Philadelphia, W.B.Saunders Co.8. AKPINAR, I., DEM‹REL, F., PARNAS, L.,SAH‹N, S. (1996): A comparison of stressand strain distribution characteristics oftwo different rigid ›mplant designs for distal-extension fixed prostheses. QuintessenseInt., 27: 11-17.9. KAYACAN, R., BALLAR‹N‹, R., MULLEN,R. L. (1997): Theoritical study of the effectof tooth and implant mobility differences onocclusal force transmission in tooth/imp-lant supported partial prostheses. J. Prost-het. Dent., 78: 391-399.10. CHO, G. C., CHEE, W. L. (1992): Appa-rent intrusion of naturel teeth under an imp-lant-supported prosthesis: A clinical report.The Jounal Of Prosthetic Dentistry, 68: 3-511. SHEETS, C. G., EARTHMAN, J. C.(1997): Tooth intrusion in implant -assistedprostheses. J. Prosthet. Dent., 77: 39-45.12. GARC‹A, L. T., OESTERLE, L. J. (1998):

Naturel tooth intrusion phenomenon withimplants: A survey. Int J Oral Maxillofac Imp-lants.,13: 227-231.13. RAMFJORD, S. P., ASH, M. M. (1983):Occlusion. 3.th Ed, W.B. Saunders Co., p:159-191.14. ODMAN, J., LEKHOLM, U., JEMT, T.,THILANDER; B. (1994): Osseointegratedimplants as orthodontic anchoarege in thetreatment of partially edentulous adult pati-ents. Eur J Orthod.,21: 161-167.15. BREEDING, L. C., DIXON, D. L., SAD-LER, J. P., MCKAY, M. L. (1995): Mechani-cal considerations for the implant tooth-supported fixed partial denture. J. Prosthet.Dent. 74: 487-492.16. WEINBERG, L. A. (1993): The biomec-hanichs of force distrubition in implant sup-ported prosthesis. Int J Oral Maxillofac Imp-lants., 8: 19-31.17. WEINBERG, L. A., KRUGER, B., (1994):Biomechanical considerations when combi-ning tooth-supported and implant-supportedprostheses. Oral Surg Oral Med Oral Pat-hol., 78: 22-27.18. LAUFER, B. Z., GROSS, M. (1998):Splinting osseointegrated implants and na-turel teeth in rehabilitation of partially eden-tulous patients. Part II: principals and appli-cations. Journal of Oral Rehabilitation, 25:69-80.19. HOSNY M., DUYCK J., VAN STEEN-BERGHE D., NAERT I. (2000): Within-sub-ject comparison between connected andnonconnected tooth-to-implant fixed partialprostheses: Up to 14-year follow-up study.Int J Prosthodont. 13: 340-346.20. SCHLUMBERGER, T. L., BOWLEY, J. F.,MAZE, G. I. (1998): Intrussion phenomenonin combination tooth-implant restorations: Areview of the litrature. J Prosthet Dent. 80.199-203.21. NAERT, I., DUYCK, J. A., HOSNY, M. M.F., STEENBERGHE, D. V. (2001):Freestan-ding and tooth-implant connected prosthe-ses in the treatment of partially edentuluo-us patients. Part I. Clin Oral Implants Res.12: 245-251.22. WANG, T-M., LEE, M-S., KOK, S-H., L‹NL-D. (2004 ): Intrusion and reversal of a fre-e-standing natural tooth bounded bytwoimplant-supported prostheses: A clinical re-port. J Prosthet Dent. 92: 418-22.

TDBD / 50

Kompozitler son 30 y›l içinde de-vaml› geliflme göstermifllerdir.Bu geliflmeler kompozitlerdeki

eksikliklerin giderilmesi ve esteti¤in da-ha da art›r›lmas› yönünde olmufltur.Yüksek cilalanma özelli¤ine sahip mik-rofillerin bu özelli¤i ile yüksek dayan›k-l›l›¤a sahip hibridlerin dayan›kl›l›k ö-zellikleri mikrohibrid ve nanofil kom-pozitlerde birlefltirilerek yeni tip kom-pozitler gelifltirilmifltir. Bu kompozitlerhem anterior hem de posterior restoras-yonlarda kullan›labilinir. Bir baflka ye-nilik olarak ise, kompozitlerin tabakalarhalinde uygulanmas›yla do¤al difl yap›-s›n› taklit edebilen kompozit setleriningelifltirilmesidir. Tabakalama yönte-miyle mine ve dentinin do¤al görünü-mü taklit edilebilmektedir.Do¤al difller, üzerlerindeki farkl› renk-ler ve yap›lar›n›n farkl› ›fl›k geçirgenli-¤inde olmas›ndan dolay› karmafl›k biryap› olufltururlar. Bu do¤al yap›y› taklitederek kompozitlerin opak dentin vefleffaf mine yap›s›nda kullan›lmas› este-tik baflar›y› art›rmaktad›r.

TABAKALI KOMPOZ‹TLER‹N KULLANIM ALANLARI• Yüksek seviyede esteti¤in istendi¤idurumlarda• Seramik veya laboratuvarda yap›labi-

lecek bir restorasyonun direkt yöntem-le yap›lmas›n›n tercih edildi¤i durum-larda• Restorasyonun kesici kenar› içermesidurumlar›nda• Restorasyonun alt›ndaki koyu renklidifl yap›s›n›n örtülmesinin istendi¤i du-rumlarda

Avantajlar›• Mükemmel estetik sa¤lar.• ‹stenilen bölgede opakl›k veya fleffaf-l›k sa¤lanabilir.• Set içinde farkl› tipte kompozitler bu-lundu¤u için her türlü restorasyondakullan›labilinir.• 2 mm’lik tabakalar halinde kullan›l-mas› (›fl›k kayna¤› bu kal›nl›ktan fazlakompoziti polimerize edemeyece¤i i-çin) restorasyonun yap›m› için gereklisüre, tek renkli kompozitlerden daha u-zun olmayacakt›r.

Dezavantajlar›• Zaman ve pratik gerektirir.• Renk al›nmas› klasik vita skalas›nauymaz• ‹leride kompozitin yenilenmesi gerek-ti¤inde restorasyonun diflten ay›rt edil-mesi zor olacakt›r.• Tabakal› sistemler genellikle daha pa-hal›d›r.• Bir restorasyonun yap›m›nda birdenfazla renk ve birden fazla kompul kulla-n›m› gerekmektedir. Yani daha fazlakompozit tüketilmektedir.

Tabakal› kompozitler mikrofilled, kuv-vetlendirilmifl mikrofilled ve nanofilkompozitler olarak üretilmektedirler.

Tablo’da tabakal› kompozitlerin ürün a-d›, firmalar›, tipi, bonding ajan›, bile-flimlerindeki dolgu miktar› (hacim ola-rak), set içindeki dentin (opak) ve mi-ne (fleffaf) renk miktarlar›, beyazlatmarenkleri, hangi renk skalas›na görerenklenme yap›ld›¤›, kaç kat için uygunolduklar›, renk rehberi olup olmad›¤›,bükülme dayan›kl›l›¤› ve bükülme mo-duluslar› verilmektedir. Ayr›ca 1 mldolgunun maliyeti de ABD dolar› olarakverilmektedir.

Seçim kriterleri• Posterior restorasyonlar için daha faz-la dentin ve daha az mine olan setler se-çilmelidir (Simile gibi). • Anterior restorasyonlar için ise dahafazla mine (incisal) ve bleach renkleri o-lan kitler seçilmelidir (Filtek Supreme,Miris, Venus gibi).• Setlerin ço¤u sadece tek dentin veyamine renklerinden oluflmaktad›r. Bun-larla estetik oluflturulabilmesi tart›flma-l›d›r.• Genellikle posterior difller için ikirenk yeterlidir. Anterior difllerde ise ikiveya daha fazla rengin opak ve fleffaf o-larak kullan›m› esteti¤i büyük orandaart›r›r.

Tabakal› kompozit reçineler

Çev: Prof.Dr. Emine Nay›r*

* The Dental Advisor, vol.20, No:7, 2003

De¤iflik markalar ve adlar alt›nda diflhekimlerinin kullan›m› için üretilen kompozit setlerin-den seçim yapmak diflhekimlerini bazen zorlamaktad›r. Bu nedenle, opak ve fleffaf yap›-da, genifl renk skalas›na sahip estetik restorasyonlarda oldukça baflar›l› sonuçlar sa¤la-yan tabakal› kompozit seti seçiminde rehber olabilecek bir yaz›y› tercüme etmeyi uygunbulduk. Yaz›n›n editörlü¤ünü John W. Farah ve John Powers gibi iki ünlü maddeler bilgisibiliminsan›n›n yapm›fl olmas›, bu seçimde önemli rol oynad›.

51 / TDBD

KL‹N‹K ‹PUÇLARI

Renk seçimi• Daha iyi bir renk uyumu sa¤lamak i-çin diflleri kompozit uygulamadan öncepomza ile f›rçalay›n, üzerindeki çaykahve lekelerini temizleyin.• Renk al›rken diflleri fazla kurutmay›n• Rubber dam kullanacaksan›z rengiyerlefltirmeden önce al›n.• Renk al›m›n› zorlaflt›racak dudak bo-yas› gibi faktörleri ortadan kald›r›n.• E¤er komflu difller belirgin olarak bir-birinden farkl› renklerde ise, aç›k olan›renk olarak seçin.• Renk al›m›n› 5 saniye ile s›n›rlay›n.Genellikle ilk alg›lama en iyi seçimdir.• E¤er bu sistemi ilk kez kullanacaksa-n›z, posterior restorasyonlar ile baflla-y›n, zira bu difllerde estetik beklenti da-ha azd›r. Tabakalama sistemine al›flmakiçin daha risksizdirler.• Seçilen rengi test etmek için bondinguygulamadan bir parça kompoziti diflüzerine koyarak polimerize edip renkuyumunu kontrol edebilirsiniz.• Aç›k bir renk üzerine koyu renk yer-

lefltirilmesi, koyu renk üzerine aç›k ko-nulmas›ndan daha etkilidir.

Tabakalama yöntemi

• Rubber dam kullan›m› tavsiye edilir• Bitmifl restorasyonun görünümü ta-bakalar›n kal›nl›¤›ndan etkilenir. Altakidentinin kal›nl›¤› kole bölgesinde enkal›n ve kesici uca do¤ru incelenerekyerlefltirilmelidir.• Diflin kesici kenar›nda minenin fleffaf-l›¤› belirgin olmal›d›r.• Dentin rengi olarak diflin kole bölge-sindeki rengin 1-2 ton daha koyusunuseçin.• Mine rengi olarak, restore edilecek di-

flin veya komflu diflin kolesinden 1/3 u-zakl›ktan renk seçimi yap›n• Difl üzerindeki lekeleri ve koyu alan-lar› opak renklerle bloke edin.• fieffaf renklerle kesici kenardaki minegörüntüsü verilebilinir.• E¤er dentin rengi yerlefltirme esnas›n-da koyu gibi duruyorsa, bu görünüm,bir sonraki tabakan›n daha aç›k dentinveya daha aç›k renkte mine tabakas› uy-gulanmas› ile aç›labilir.• Tabakalama ifllemi esnas›nda tüber-kül, oluk gibi difl üzerindeki anatomikoluflumlar› oluflturun.• Baz› klinisyenler tabakalama tekni-¤inde dentin ve mine olarak kullan›lanrenklerin ayn› olmas›n› tavsiye etmek-tedirler. Bu flekilde mine ve dentininkal›nl›klar›n›n farkl› olmas›n›n görüntüüzerindeki olumsuz etkisi ortadan kal-d›r›lm›fl olmaktad›r.• Baz› setlerde renk modifiye edicilermevcuttur. Bu flekilde difller üzende ö-zel etkiler yap›labilmektedir. (Bisco-lor/Bisco, Kolor+Plus/SDS/Kerr, TetricColor/Ivoclar Vivadent, Creative Co-lor/Cosmodent).

ESTHET.X DENTSPLY/ Microhybrid PRIME & 60 23 5 3 Vita Classic Evet Evet/Hay›r MH H 36

CAULK BOND NT

FILTEK 3M ESPE Nanofill ADPER 58-60 18 9 2 Vita Classic Evet Hay›r/Hay›r MH H 36

SUPREME PROMPT L-POP

SELF-ETCH

ADHESIVE

4 SEASONS IVOCLAR Microhybrid Yok 55-58 12 24 4 Vita Classic Evet Evet/Hay›r MH MH 48

VIVADENT

GLACIER SDI Microhybrid STAE 62 8 14 1 Vita Classic Hay›r Evet/Hay›r MH H 60

GRADIA DIRECT GC AMERICA Microhybrid Yok 64-65 17 8 1 Vita Classic Evet Evet/Evet M M 24

MICRONEW BISCO Reinforced Yok 51-53 3 21 3 Vita Classic Evet Hay›r/Hay›r M MH 36

Microfill

MIRIS COLTENE Microhybrid Yok 59 10 6 1 Proprietary Hay›r Evet/Evet MH H 24

WHALEDENT

POINT 4 SDS/KERR Microhybrid OPTIBOND 57 8 19 3 Vita Classic Evet Hay›r/Hay›r MH MH 24

SOLO PLUS

SIMILE PENTRON Nano-hybrid Yok 68 17 2 2 Vita Classic Hay›r Hay›r/Hay›r M H 48

CLINICAL

TECHNOLOGIES

3D DIRECT VIDENT Microhybrid Yok 65 13 4 3 Vita 3D-MasterEvet Hay›r/Hay›r M MH 36

VENUS HERAEUS Microhybrid GLUMA 61 7 18 2 Vita Classic Evet Evet/Hay›r M H 48

KULZER COMFORT

BOND +

DESENSITIZER

VIT-L-ESCENCE ULTRADENT Microhybrid PQ1 58 18 13 2 Proprietary Evet Evet/Evet H H 48

Do

lgu

, h

acim

%

Beyazla

tma

Ren

k s

kala

s

3 v

eya d

ah

a f

azl

a

tab

ak

a a

ma

l

Ren

k R

eh

beri

Ra

f m

r (

ay

)

Bk

lme

Da

ya

nc

Bk

lme

Mo

dl

s

Den

tin

/op

ak r

en

kle

ri

Setl

e v

eri

len

bo

nd

ing

aja

n

Min

e/

eff

af

ren

kle

ri

r n Firma Tip

TDBD / 52

"Sa¤l›k Bakanl›¤›’na ba¤l› sa¤l›k kurumlar›nda çal›-flan personelin ünvan›, çal›flma flartlar› ve süresi,hizmete katk›s›, performans›, serbest çal›fl›p çal›fl-mamas›... gibi unsurlar› dikkate al›narak sa¤l›k hiz-metlerinin iyilefltirilmesi, kaliteli ve verimli hizmetsunumunun teflvik edilmesinin sa¤lanmas› amac›y-la..." haz›rlanan Döner Sermaye gelirlerinden ek ö-deme yap›lmas›na dair yönerge geçti¤imiz y›l yürür-lü¤e girmiflti. Türk Diflhekimleri Birli¤i kamuda çal›flan sa¤l›k per-sonelinin verimlili¤inin artmas›, özlük haklar›n›n iyi-lefltirilmesi ve performanslar›n de¤erlendirilmesinoktas›nda yönergelere olumlu bakt›¤›n›, ancak yö-nergeler haz›rlan›rken derinlemesine bir sorgulamayap›lmamas›n›n, uygulamaya iliflkin taraflar›n görüfl-lerinin al›nmamas›n›n, gerekli kontrol mekanizmala-r› kurulmamas›n›n, hizmetin ç›kt›lar›n›n ve kalitesi-nin ölçüm kriterlerinin konmamas›n›n ciddi sorunla-ra yol açaca¤›n› ifade etmiflti.

TDB’nin Sa¤l›k Bakanl›¤›’na yapt›¤› öneriler aras›n-da üç konu öne ç›kar›lm›flt›:• Ayn› kurumda çal›flan pratisyen hekimlerle diflhe-

kimleri eflde¤er puan almal›d›r. • Ayn› kurumda farkl› kliniklerde çal›flan diflhekim-leri yapt›klar› ifllemler sonucunda eflde¤er puan ala-bilmelidir. • Farkl› kurumlarda çal›flan diflhekimleri yapt›klar›ifllemler sonucunda eflde¤er puan alabilmelidir.

Bafllang›çta varolan sorunlar›n bir k›sm›, (özelliklepuanlamayla ilgili) TDB’nin müdahalesiyle çözüm-lense de sistem kendi içerisinde varolan olumsuz-luklarla süregeldi. Döner sermaye gelirlerinin art›r›lmas› gerekçesiylebak›lan hasta say›lar›n›n ve tedavilerin artmas›yla o-luflan ifl yo¤unlu¤u, hem ayn› tür kurumlarda hemde farkl› kurumlarda eflit ifle karfl›n al›nan farkl› üc-retler, ek ödeme tutarlar›n›n hesaplanmas› ve da¤›-t›lmas›ndaki belirsizlikler meslektafllar›m›zdakimemnuniyetsizli¤i had safhaya getirdi.

TDB olarak ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, Samsun ve Mer-sin illerini baz alarak döner sermayede yaflanan so-runlar› yaflayanlardan dinlemek ve ek ödemelerle il-gili farkl›l›klar› vurgulamak için bir dosya haz›rlad›k.

Döner sermaye uygulamas›nda ‘performans’ sorunu

Kurumlar ayn› performansa farkl› ödeme yap›yor

2004 y›l›nda yürürlü¤e giren yöner-gelerde, diflhekimlerinin giriflimselifllem puanlar›n›n hekimlere göre

çok düflük olmas›, TDB’nin aktif tutu-muyla çözülmüfl, puanlar›n t›p hekimle-riyle dengeli hale getirilmesi sa¤lanm›fl-t›r. Puan sorununun genel olarak çözül-mesine ra¤men, yönergelerin yürürlü¤egirmesinden flu ana kadar geçen süreçteortaya ç›kan ve çözülemeyen di¤er so-runlar›n varl›¤›, diflhekimlerini olumsuzetkilemektedir. Asl›nda bugün yaflanans›k›nt›lar›n büyük bir k›sm› sadece difl-hekimlerinin de¤il, ayn› zamanda he-kimlerin de ortak problemidir.

Sorunlara bakt›¤›m›zda üç ana konu ön-celikle gözümüze çarpmaktad›r;1-Diflhekimlerinin farkl› kurumlarda

çal›flmalar› halinde, farkl› miktarlardaek ödeme almalar›,

2-Muayenehanesi olan hekimlerin çokdüflük miktarlarda ek ödeme almalar›,3-Birinci basamak sa¤l›k kuruluflundaçal›flan diflhekimlerinin zor flartlar al-t›nda çal›flmalar›.

Ayn› performans› gösteren (ayn› puanasahip) diflhekimlerinin farkl› kurumlardaçal›flmalar› halinde, ek ödeme katsay›la-r›n›n çok farkl› olmas› nedeniyle farkl›miktarlarda ek ödeme almalar› en önem-li sorun olarak gözükmektedir. Bu du-rum sadece farkl› kurumlarda çal›flandiflhekimlerini de¤il, ayn› kurumda çal›-fl›p ayn› performans› gösteren fakat heray de¤iflik miktarlarda ek ödeme alan

diflhekimlerini de etkilemektedir.Çal›flanlar›n alaca¤› ek ödeme miktar›n›etkileyen iki ana faktör vard›r. Giriflimselifllem puanlar› ve dönem ek ödeme kat-say›s›.Giriflimsel ifllem puan›-Dönem ek ödemedönem katsay›s›=Brüt ek ödeme miktar›(tavan rakam› aflan miktar ödenmez)Genel olarak diflhekimlerinin giriflimselifllem puanlar›n›n yeterli oldu¤unu dü-flünürsek, (Not: Endodonti ve çekim ifllem-lerinde hala düflüktür) farkl› miktarlardaek ödeme al›nmas›na sebep olan as›l et-kenin, her ay sonunda belirlenen dönemek ödeme katsay›s› oldu¤u görülecektir.

Farkl› sa¤l›k kurulufllar›nda hesaplananve aydan aya farkl›l›klar gösteren dönemek ödeme katsay›lar›na örnekler verirsek

53 / TDBD

• Sadece difl hizmeti verilen bir kurulufl-ta ek ödeme katsay›s› 105.000 ile155.000 aras›nda de¤iflmekte, di¤erindeise 95.000 ile 115.000 aras›nda de¤ifl-mektedir.• Bir devlet hastanesinde 92.000 ile128.000 aras›nda de¤iflmektedir.• Sa¤l›k oca¤›nda ise 20.000-25.000 ara-s›nda de¤iflmektedir. (Fakat bu senedenitibaren ikinci basamak ile eflit hale geti-rilen ücretler ve da¤›t›lan miktar›n %65eç›kar›lmas› sebebiyle katsay›n›n40.000’lere ulaflaca¤› tahmin edilmekte-dir.)

Bu kurumlarda çal›flan diflhekimlerininher birinin ayda 20.000 puan yapt›¤›n›farz edersek • 105.000-155.000 katsay›s› olan ku-rumdaki hekim 2100 YTL -3100 YTL95.000-115.000 katsay›s› olan kurum-daki hekim 1900 YTL -2300 YTL• 92.000-128.000 katsay›s› olan kurum-daki hekim 1840 YTL - 2560 YTL• 20.000-25.000-40.000 katsay›s› olankurumdaki hekim ise 400 YTL -500YTL-800 YTL aras›nda alacakt›r. (Not 1: Bütün bu rakamlar brüt rakamlarolup bu miktarlardan vergi dilimine göre%15-%30 oranlar› aras›nda bir vergi kesil-mektedir. Not 2: 20.000 puan oldukça yük-sek bir puan olup, bu puana hiçbir zamanulaflamayan hekimler oldu¤u gibi aflan he-kimler de vard›r.)

Sonuç olarak ayn› performans› gösterenhekimler aras›nda ald›klar› ek ödememiktar› yönünden;• Birinci basamak ile ikinci basamaktaçal›flmas›na göre de¤iflen 5-6 kata ulaflan, • Ayn› kurumda ise aydan aya de¤iflen%50’ye varan farkl›l›klar oluflabilmekte-dir.

Bunun d›fl›nda muayenehanesi olanlarauygulanan düflük katsay› ve düflük tavanuygulamas› ile, muayenehanesi olan he-kimler ayn› performans› gösterdiklerin-de dahi di¤er hekimlerden %60 daha azek ödeme alabilmektelerdir. Muyeneha-nesi olan hekim birinci basamakta çal›fl›-yorsa 20.000 puan yapsa bile ayda brüt160-200 YTL alabilmektedir. Birçok yer-de hemflire ve yard›mc› personelden bileaz almaktad›rlar.

Altyap› ve malzeme eksiklikleri, çal›fl›lanünit ve di¤er ekipmanlarda bir problemolmas› halinde çabuk müdahale edecekbir teknik deste¤in olmamas› ve yard›m-c› sa¤l›k personel eksikli¤i birinci basa-makta çal›flan diflhekimlerinin perfor-manslar›n› düflüren önemli unsurlard›r.

Peki çözüm olarak neler yap›labilir

1- Öncelikle farkl› ek ödeme miktarlar›-na sebep olan dönem ek ödeme katsay›-lar›n›n kurumlar aras›nda bu kadar fark-l› olmas›, baz› kurumlarda çok düflük ol-mas› ve aydan aya bu kadar de¤iflkenlikgöstermesi önlenmelidir.Bu sorunun bir k›sm› sistemin oluflturu-luflunda olan sorunlar, di¤er k›sm› isedöner sermaye komisyonlar›n›n yöner-geleri yanl›fl yorumlamalar›ndan kaynak-lanan uygulamalard›r.Sistem oluflturulurken dedi¤imiz sorun-lar›n en önemlisi, döner sermayesini or-talamadan alan personelin katsay›lar›n›n,hasta üzerinde çal›flan hekimlere oranlaçok daha yüksek olmas›d›r.

Örnek verirsek;Çal›flan bir hekim çeyrek performansta i-ken baflhekim, yar›m performansta ikenise baflhekim yard›mc›lar›, di¤er sa¤l›kçal›flanlar› ve memurlar tam performansaulaflabilmektedirler. Tabi bu durum as-l›nda bu sistemin kendi ruhuna da ayk›-r›d›r. Yönergeye göre; performans› hiçbirflekilde sorgulanmayan kiflilerin perfor-manslar› (Not: ‹sterse hiç çal›flmas›nlar)her zaman için çal›flan hekimlerin iki ka-t›na ulaflm›fl gözükmektedir. ‹flte yanl›flkurgulanan bu durum(ki yönerge taslak-lar›nda böyle de¤ildi, sonradan bask›lar-la bu hale geldi¤i ifade edilmifltir) kuru-mun toplam puan›n› artt›rmakta böyle-likle de katsay›y› düflürmektedir.Ne yap›labilir diye düflünürsek, bugün-kü ortamda bundan sonra ortalama pu-andan ek ödeme alanlar›n katsay›lar› dü-flürülemeyece¤ine göre, hiç olmazsa or-talamadan alanlar›n tavanlar›n› aflan faz-la puanlar›n›n, kurum toplam puan› he-saplamas›nda dikkate al›nmamalar› ha-linde sorun bir ölçüde çözümlenebilirdüflüncesindeyim.Birinci basamakta ise bu uygulama tekbafl›na ifle yaramayabilir. Buralarda da¤›-t›lacak miktar›n daha artmas› yan›ndatoplam puan›n azalt›lmas›na yönelikbaflka tedbirlerin de al›nmas› gerekece¤i-ni düflünmekteyim.Katsay›n›n %50’ye varan oranlarda ay-dan aya de¤ifliklik göstermesinin as›l se-bebi ise, kan›mca döner sermaye komis-yon üyelerinin yönergeyi hatal› yorumla-malar›d›r.

Ço¤u kurum iflleyiflte flöyle davran-maktad›r:Hekimlerin o ay içinde yapt›klar› ifllem-ler sonucunda bütün kurum çal›flanlar›-n›n tek tek puanlar› belirlenmekte, bun-lar›n toplam› sonucunda da hastane top-

lam puan› oluflmaktad›r. Fakat durumhastane gelirini hesaplamaya geldi¤indeo ay içinde yap›lan bütün ifllerin gelirinegöre de¤il, sadece ay sonuna kadar yap›-lan faturalar›n toplam›na göre hesaplan-maktad›r.Yani o ay içinde elde edilen puanlar›nhepsi dönem ek ödeme katsay›s› hesap-lamas›n›n toplam puan k›sm›nda kulla-n›l›rken, gelir k›sm›nda ise o ayki gelirinfaturalanan miktar› ile (geri kalan k›sm›gelecek ay faturalanmak üzere devret-mektedir) geçen aydan devredilen fatu-ralanmam›fl miktar›n toplam› kullan›l-maktad›r. Geçen aydan devredilen fatu-ralanmam›fl miktar bu aydan devredenmiktardan fazla ise katsay› yüksek ç›k-makta, az ise düflük ç›kmaktad›r.Asl›nda yönergeyi dikkatlice okursak, aysonlar›nda katsay› hesaplamas›nda kulla-n›lacak olan gelirin tahakkuk ettirilengelir olma zorunlulu¤u yoktur. Sadecey›l sonu itibari ile bu zorunluluk vard›r.Y›l sonu itibari ile bütün gelirlerin tahak-kuk ettirildi¤i düflünüldü¤ünde, o ay i-çinde yap›lan giriflim puanlar›n›n karfl›l›-¤› olan gelirin, dönem ek ödeme katsay›-s› hesaplamas›nda baz al›nmas›, aylaragöre katsay›lar›n büyük oranda de¤iflik-lik göstermesini engelleyecektir.

2- Muayenehanesi olan hekimlere getiri-len k›s›tlamalar›n hem geçerli bir hukuk-sal dayana¤›n›n olmad›¤›n›, hem de adilolmad›¤›n› düflünmekteyim. Muayene-hanesi olan hekim arkadafllar›n açm›fl ol-duklar› davalar yak›nda sonuçlanacak vedurum anlafl›lacakt›r. Fakat aç›lan dava-lar›n kazan›lmas› muayenehanesi olanhekimler için baflka bir sorun ortaya ç›-karabilir. Bakanl›k yasal mevzuat› de¤ifl-tirerek ya muayenehane ya da resmi ça-l›flma diyebilir. Bu da göz önünde bulun-durulmal›d›r.

3- Birinci basamakta çal›flan diflhekimle-rin sorunlar›n›n h›zl› bir flekilde çözüm-lenece¤i bir mekanizma kurulmal›d›r.Örne¤in bir malzeme mi eksik, bu istekbelirli bir sürede mutlaka karfl›lanmal›d›r(bu süre önceden belirli olmal›d›r ki he-kim ona göre istek yaps›n), ya da bir aletmi bozuk, sa¤l›k müdürlü¤ünün anlafl-m›fl oldu¤u yetkili veya kendi personeli ogün içinde duruma hemen müdahale e-debilmelidir... Bu konuda a¤›z difl sa¤l›kflube müdürlüklerine daha fazla yetki ve-rilmelidir. Ayr›ca her diflhekimine demutlaka bir yard›mc› personel verilmeli-dir.

Diflhekimi U¤ur Yapar ‹zmir

TDBD / 54

1- Ek ödeme komisyonuna verilen netperformans puan›na hastane ortalama-s›n›n %5-25 aras›nda olmak üzere puanbütün personele eklenir. Bu uygulamada¤›t›lamayan köpük tarif edilen mikta-r› art›rm›flt›r. Örnek: 150 personelin ve diflhekimininçal›flt›¤› ADSM’de nas›l etki etmektedir.Hastane ortalamas› 22.000 puan isetoplam net performans puanlar›1.700.000 olmaktad›r. Da¤›t›lmaya esastutar 165.000 YTL ise dönem ek ödemekatsay›s› 165.000/1.700.000=0.097 ol-maktad›r. Ortalaman›n %5’i kadar her-kesin net performans puan›na eklemeyap›l›rsa (22.000x.05=1100 puan) 150kiflinin tam çal›flt›¤› düflünülürse ek pu-an toplam› 150x1100=165.000 puan e-der bunu net performans puan topla-m›na eklersek 1.700.000 + 165.000 =1.865.000 puan eder. Bu durumda dö-nem ek ödeme katsay›s› 165.000 /1.865.000 = 0.088 olur. Bu durumda22.000 puan yapan 2200x0.088=1936YTL brüt ek ödeme al›r. %5 puan kat›l-masayd› 22.000 puan yapan22.000x0.098=2156 YTL ek ödeme a-lacakt›. Böylece %5lik puan ek ödeme-yi ortalama %10 azaltmaktad›r. 2- Sa¤l›k Bakanl›¤› pay› %2’den %4’eç›kar›lm›flt›r. Ayl›k 420.000 YTL geliriolan bir kurumun da¤›tabilece¤i ek ö-deme tutar› önceden 420.000 x0.18=75.600, 420.000- 75.600= 344.400,344.400/2= 172.200 YTL iken bakanl›kpay› %4’e ç›k›nca 420.000x0.20=84.000, 420.000- 84000= 336.000,336.000/2= 168.000 YTL’ye düflmüfl-tür. %2.3 azalm›flt›r. Böylece ek ödemeek puanla beraber %13-14 civar›nda a-zalm›flt›r. 3- Maafl dahil al›nan ek ödeme tutarla-r›:6600 YTL den vergi %156600-15000 YTL de %20 15000> %25vergi dilimleri ilk üç ayda %20’ye gir-mektedir. Böylece %13 ek puan ve ba-kanl›k pay›ndan %15 de vergiden ke-sinti, toplam %28 ila %33 lük bir azal-ma olufltu.K›saca bafllang›çta 2800 YTL alan birhekim 2436 YTL alabilir. Yapmas› gere-ken puan 28.000-30.000 aras›nda ola-cakt›r.

4- Bütçe uygulama talimat›ndaki ücret-lerin ortalama %8 oran›nda düflmesi ileönceden 1 puan de¤eri ortalama 0.70YTL iken flimdi bir puan›n de¤eri 0.653YTL olmufltur. Böylece ek puan›n %13lük düflüflüne %8 lik BUT düflüflü ekle-nince direk %21 lik düflüfl yaflanm›flt›r.

5- Personel yükü:Örne¤in 30 hekim çal›flan bir ADSM’de80 personel var ise toplam giriflimsel ifl-lem yapan hekimin kendisi ile birlikte

yükü 110/30= 3.66 d›r. Ayn› say›da he-kim 130 personel olan bir ADSM’de160/30= 5.33 personel yüküdür. 1grupta hekim 25.000 puanla 2000 YTLek ödeme al›rsa 2. grupta 2000 YTL eködeme alabilmesi için 25.000 x 1,45=36.250 puan yapmas› gerekir. Bununanlam› 1. grupta hekim 1 difl çekerse 2.grupta 1.45 difl çekimi gerçeklefltirmekzorundad›r. Dr.Diflhekimi Veysel Balkaya Samsun Difl Hastanesi

Ek ödeme miktarlar› neden azald›?

Serbest Performans NetKurum al ma Puan Ek deme

‹stanbul Okmeydan› Difl Hastanesi Yok 37.000 1900.00‹stanbul Okmeydan› Difl Hastanesi Var 16.500 340.00‹stanbul Okmeydan› Difl Hastanesi Yok 6.000 300.00Sa¤l›k Oca¤› (‹stanbul) Var 6.500 400.00‹stanbul Haydarpafla Yok 14.600 1600.00‹stanbul Haydarpafla Yok 13.500 1400.00‹stanbul Haydarpafla Yok 21.850 2350.00‹stanbul Haydarpafla Var 13.200 600.00‹stanbul Haydarpafla Var 9.000 520.00Samsun Difl Hastanesi Yok 25.000 2000.00Samsun Difl Hastanesi Var 25.000 925.00Samsun ‹lçe Hastanesi Var 10.000 400.00Sa¤l›k Oca¤› (Samsun) Yok 14.000 500.00Sa¤l›k Oca¤› (Samsun) Var 14.000 280.00Ankara Numune Hastanesi Yok 20.000 2500.00Ankara Numune Hastanesi Var 20.000 700.00Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Var 27.500 1800.00Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Var 21.500 1300.00Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Yok 19.000 3000.00Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Yok 24.500 6500.00 (Uzman)Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Yok 22.000 3300.00Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Yok 17.500 2700.00Ankara 75. Y›l ADS Merkezi Yok 18.500 2900.00Sa¤l›k Oca¤› (Ankara) Var 4.700 140.00Sa¤l›k Oca¤› (Ankara) Yok 5.000 160.00‹zmir Difl Hastanesi Yok 20.000 1700.00‹zmir Difl Hastanesi Var 20.000 700.00Alsancak Devlet Hastanesi Yok 20.000 1700.00Alsancak Devlet Hastanesi Var 20.000 700.00Sa¤l›k Oca¤› (‹zmir) Var 20.000 200.00Sa¤l›k Oca¤› (‹zmir) Yok 20.000 450.00Mersin Devlet Hastanesi Var 21.000 650.00 (Cerrahi)Mersin Devlet Hastanesi Yok 21.000 1600.00 (Cerrahi)Mersin Devlet Hastanesi Var 14.000 430.00 (Protez) Mersin Devlet Hastanesi Yok 14.000 1070.00 (Protez) Mersin Devlet Hastanesi Var 17.000 520.00 (Tedavi)Mersin Devlet Hastanesi Yok 17.000 1300.00 (Tedavi)Sa¤l›k Oca¤› (Mersin) Var - 40.00 Sa¤l›k Oca¤› (Mersin) Yok - 120.00

Performans uygulamas›nda baz› kavramlar

TDBD / 56

Sa¤l›k Bakanl›¤›’na ba¤l› ikinci ve üçüncü basamak sa¤-l›k kurumlar›nda görevli personele Döner Sermaye Ge-lirleri’nden ek ödeme yap›lmas›na dair yönergenin 1.

maddesinin amaç k›sm›nda;"Bu yönergenin amac›, Sa¤l›k Bakanl›¤›’na ba¤l› sa¤l›k ku-rumlar›nda bakanl›kça belirlenen hizmet sunum flartlar› vekriterleri de dikkate al›nmak suretiyle, çal›flan personelin un-van›, görevi, çal›flma flartlar› ve süresi, hizmete katk›s›, perfor-mans›, serbest çal›fl›p çal›flmamas›, kurumlarda yap›lan mua-yene, ameliyat, anestezi, giriflimsel ifllemler ile özellik arz e-den riskli bölümlerde çal›flma gibi unsurlar esas al›narak sa¤-l›k kurumlar›nda sa¤l›k hizmetlerinin iyilefltirilmesi, kalitelive verimli hizmet sunumunun teflvik edilmesinin sa¤lanmas›amac›yla, döner sermayeden yap›lacak ek ödemenin oran, u-sul ve esaslar›n› belirlemektir" denilmektedir.Özünde çal›flan›n performans› ve kuruma maddi katk›s› ora-n›nda prim almas›na dayanan bu sistemde, yönergenin amac›içindeki performans harici di¤er faktörler devreye girinceprim da¤›t›m›nda personel aras›nda büyük farkl›l›klar olufl-maktad›r. Al›nan prim, kiflilerin kuruma maddi katk›lar› ayn› olsa bile,kadro-dereceye, uzmanl›k-doktora ve genel diflhekimli¤inegöre, muayenehanesi olup olmamas›na göre farkl›l›klar gös-termektedir. Muayenehanesi olan diflhekiminin yapm›fl oldu¤u puan 0.4 i-le çarp›larak %60 oran›nda düflürülmekte ve ayda alabilece¤itoplam›n 3 kat› verilmektedir. Muayenehanesi olmayan uz-man hekimin puan›nda kuruma ayn› oranda katk›s› olmas›nara¤men 1.8 ile çarp›larak %80 puan› art›r›lmakta ve ayda ala-

bilece¤i toplam›n 7 kat› verilmektedir. Ayda ortalama 17.500 ila 27.500 aras›ndaki puan karfl›l›¤›ndaderece, kademe ve ünvan›na göre maksimum brüt ek ödeme:1. derece 4. kademede olan Uzman Diflhekimi (tam gün çal›flan) brüt ayl›k 6.450 YTL1. derece 4. kademede olan Uzman Diflhekimi (part-time çal›flan) brüt ayl›k 3.100 YTL1. derece 4. kademede olan Doktoral› Diflhekimi (tam gün çal›flan) brüt ayl›k 3.950 YTL1. derece 4. kademede olan Doktoral› Diflhekimi (part-time çal›flan) brüt ayl›k 1.950 YTL1. derece 4. kademede olan Diflhekimi(tam gün çal›flan) brüt ayl›k 3450 YTL1. derece 4. kademede olan Diflhekimi (part-time çal›flan) brüt ayl›k 1.650 YTL,

Rakamlar, hemflirelerde 600 YTL, difl teknisyenlerinde 500YTL, hizmetlilerde 300 YTL’ye inmektedir.Bu rakamlardan 0-6.500 YTL aras› %15, 6.500-15.000 YTL a-ras› %20, 15.000-30.000 YTL aras› %25, 30.000 YTL üzerin-de %30 gelir vergisi kesilmektedir.Uygulamadaki yanl›fll›¤›n düzeltilerek ve hizmette kaliteninçok s›k› denetlenmesi kayd› ile sadece performansa dayal›prim da¤›t›lmas›n›n daha do¤ru olaca¤› kanaatindeyim. Ve da¤›t›lan döner sermaye priminin bir flekilde kiflilerin öz-lük haklar›na yans›t›lmas› sa¤lanmal›d›r. ‹stenirse bunun içinyöntemler ve formüller oluflturulabilir.

Diflhekimi Hüseyin Emino¤lu

75. Y›l Ankara A¤›z ve Difl Sa¤l›¤› Merkezi Baflhekim Yard›mc›s›

Net Performans Puan› Net Performans Puan› = (Tabip Muaye-ne ve Giriflimsel ‹fllemler Puan› x Hiz-met Alan Kadro-Unvan Katsay›s› x Ser-best Meslek Katsay›s›) + [(Taban Pu-an+Ek Puan) x Aktif Çal›fl›lan Gün Kat-say›s› x Serbest Meslek Katsay›s›]

Toplam Ek Ödeme Tutar› Döner sermaye komisyonu, döner ser-maye gelirlerinden Sosyal Hizmetler veÇocuk Esirgeme Kurumu, Hazine ileSa¤l›k Bakanl›¤› pay› ayr›ld›ktan sonrakalan miktar›n, cari y›l sonundaki geli-rinin % 50’sini aflmayacak flekilde o dö-

nem da¤›t›lacak miktar› belirleyebilir.Ancak, bu flekilde belirlenen miktar so-nucu o dönem da¤›t›lan toplam ek öde-me miktar›, o dönem gelirlerinden Sos-yal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kuru-mu, Hazine ile Sa¤l›k Bakanl›¤› pay› dü-flüldükten sonra kalan miktar›n %50’si-nin, Kurum Performans Katsay›s› ileçarp›m› sonucu bulunan miktar› geçe-mez.

Aktif Çal›fl›lan Gün Katsay›s› O dönem içinde nöbet izinleri hariç, y›l-l›k izin, mazeret izni, Sa¤l›k Kurulu ve-ya tek tabip raporlar›na istinaden kulla-n›lan hastal›k izinleri ve ücretsiz izinler

sebebiyle çal›fl›lmayan günler eksik çal›-fl›lm›fl gün olarak kabul edilerek, o dö-nem içindeki gün say›s›ndan eksik çal›-fl›lm›fl say›lan gün say›s›n›n ç›kar›lmas›sonucu bulunan çal›fl›lan gün say›s›n›n,o dönem içindeki toplam gün say›s›nabölünmesi sonucu bulanan katsay›y›,(Örne¤in, Ekim dönemi 31 gündür.Personel (1) gün y›ll›k izin kullanm›flsaeksik günü (1) dir. Çal›fl›lm›fl gün say›s›31-1=30’dur. Aktif Çal›fl›lan Gün Katsa-y›s› 30/31=0,96’d›r.)

Hastane Toplam Puan›Bütün personelin net performans puan-lar›n›n toplam›n›.

Prim sadece performansa göre belirlenmeli

57 / TDBD

Döner sermayenin amaçlar› anlat›l›rken eflit ifle eflit ücret vefazla çal›flan personele fazla ücret, deniliyor. Ancak;

Difl hastas›na reçeteyi a. Diflhekimi yazarsa ............................... 10 puan b. Prt. Doktor yazarsa ............................. 20 puan al›yor.Sütur. a. Diflhekimi sütur atarsa ........................ 20 puan b. Prt. Doktor sütur (küçük) atarsa ........ 50 puan al›yor.Tedavi ve endodonti I. basamakta Konservatif tedavi ................................... 25 puan Endodontik tedavi .................................. 35 puan II.basamakta Amalgam dolgu bir yüzlü ....................... 50 puan Kanal tedavisi her kanal için dolgu hariç 55 puan

Doktor muayenesi .................................. 20 puan Eczac› ........................ %75 .................... 15 puanHemflire ..................... %40 .................... 8 puan katk› al›yor. Doktor ve diflhekimi d›fl› sa¤l›k personeli sa¤l›k oca¤› ortalamas›-n›n de¤iflik yüzdelerini almakta, Dolay›s›yla eczac›lar her zamandiflhekimlerinden fazla döner sermaye pay› almaktad›r. fiayet sa¤-l›k oca¤›nda difl üniti yoksa pay› hizmetliden de azd›r. Döner ser-maye puanlamas› hesaplan›rken çal›flan›n maddi katk›s›, harcad›-¤› süre, mesleki riskleri göz önüne al›nmal›d›r. Yapt›¤› ifllemler sonucu (serbest çal›flan) ham puan› 1.315 olandiflhekiminin net performans› 4.421 iken ham puan› 722 olandiflhekiminin net performans› 5.722 olmufltur. Bu farkl›l›k eflitlikilkesine uymamaktad›r. Buraya kadar izah etti¤imiz noktalar 1. basamaktaki diflhekimle-

rinin döner sermaye paylar›n›n çok az olmas›n› izah etmede ye-tersizdir. Aktif çal›flan personel ile döner sermayeden pay alan personel o-ran›: Ankara sa¤l›k müdürlü¤ünün personel say›s› yaklafl›k 5328dir. Yaklafl›k 972 adet doktor ve diflhekimi aktif çal›flmaktad›r.4376 kifliden sa¤l›k müdürü, sa¤l›k müdür yard›mc›lar›, flubemüdürleri, sa¤l›k grup baflkanlar›, sorumlu hekim gibi idari per-sonel diflhekiminin 1.5-2 kat› döner almaktad›r. II. basamakta örnek 75. Y›l A¤›z Difl Sa¤l›¤› Merkezi al›n›rsa 556personele karfl›n 250 adet aktif çal›flan mevcuttur.

Sa¤l›k ocaklar›nda koruyucu hekimlik hizmetleri Afl›lama, ETF, bulafl›c› hastal›klar›n kontrol ve takibi, aile planla-mas›, çevre sa¤l›¤› hizmetlerinden oluflur. 1219 ve anayasan›n te-mel maddelerine göre sa¤l›k ocaklar› halk›n sa¤l›¤›n› korumaklayükümlüdür. Dolay›s›yla doktor ve sa¤l›k personeli zaman›n›nbüyük bir k›sm›n› bu hizmetlere ay›rmaktad›r. Bu hizmetler içindöner sermayeden pay ay›r›lmaktad›r. Sa¤l›k ocaklar›nda hesap-lanan koruyucu hekimlik puan› karfl›l›¤› (5000 puan) YTL olarakSa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan yat›r›lmas› gerekir. 2. basamakta ise bu tür ifllemler yoktur ve yap›lan her iflin karfl›-l›¤› YTL olarak al›nmaktad›r. Ankara ilinde ortalama olarak 10.000 puan alan bir doktor (ser-best çal›flan) maksimum 210 YTL alabilmektedir. Bir diflhekimihiç durmadan 1 ay boyunca sürekli difl çekerse: 21x100 (1 günde 100 difl çekiyor) = 2,100 puan (günlük) 2,100x20 = 42,000 puan x 0.021 = 882 YTL al›r. (Tabii diflheki-minin bunu yapabilecek mecali kal›rsa?!)

Diflhekimi Erol Tunçbilek Ankara Dr. Sacit Yaz›c› Sa¤l›k Oca¤›

Birinci basamak sa¤l›k kurulufllar›nda döner sermaye dönmüyor

Dönem Ek Ödeme Katsay›s› Bu yönergenin yedinci maddesine göretespit edilip da¤›t›lacak döner sermayemiktar›n›n, Hastane Toplam Puan›na bö-lünmesi sonucu bululan katsay›s›.

Ek PuanYönergede geçen ek puanlar›n toplam›n›,personelin yapt›¤› ifle iliflkin bilgi ve yete-ne¤i, iflini düzenli ve kaliteli yapabilme,ba¤›ms›z ifl yapabilme ve inisiyatif kulla-nabilme, verilen ifli organize edebilmebecerisi, kendini gelifltirme gayreti, amirve çal›flma arkadafllar›na karfl› tutum vedavran›fllar›, hizmet sundu¤u kesimekarfl› tutum ve davran›fllar›, birim tara-f›ndan yap›lan ifllerin gelifltirilmesinekatk›s›, iflin güçlü¤ü ve riski, gibi faktör-ler dikkate al›narak, hastanede çal›flanpersonel say›s›n›n %5’ini geçmemekkayd›yla, baflhekimin teklifi üzerine, dö-

ner sermaye komisyonunun 2/3 oy çok-lu¤u ile belirlenen personele, hastanepuan ortalamas›n›n %20’sine kadar ekpuan verilebilir. Ancak, yukar›daki kri-terler dikkate al›narak, çal›flan personelsay›s›n›n %5’ini geçmemek kayd›yla,baflhekimin gerekçeli teklifi üzerine, dö-ner sermaye komisyonunun 2/3 oy çok-lu¤u ile belirlenen personelin o dönem i-çindeki net performans puan›n›n, dö-nem ek ödeme katsay›s› ile çarp›m› so-nucu bulunan tutar, tavan ek ödeme tu-tar›n› geçmiyorsa net performans puan›-n›n dönem ek ödeme katsay›s› ile çarp›-m› sonucu bulunan tutardan, e¤er geçi-yorsa tavan ek ödeme tutar›ndan %20 o-ran›nda kesinti de yap›labilir. ‹hale – sa-t›n alma komisyonu üyeleri, ayniyat say-manlar, muayene komisyonu üyeleri,sayman mutemetleri ile kalite yönetimiçal›flmalar› için oluflturulan ekiplerde,

(kalite konseyi, kalite gelifltirme ekibi, e-¤itici ekip, kalite çemberleri) hasta hak-lar› kurulu ve birimlerinde, bu yönergekapsam›nda oluflturulan inceleme heye-tinde ve Döner Sermaye Komisyonu’ndagörevli personel için hastane hizmet pu-an ortalamas›n›n %10’u oran›nda ek pu-an verilir. Ancak o dönem birden çokyerde görevli personele sadece bir kez ekpuan verilir.

Giriflimsel ‹fllemler Puan›Bütçe uygulama talimat›nda ek 7 nolulistede yay›nlanan tetkiklerin hepsi içinayr› ayr› belirtilen puanlar› ifade eder.

Taban PuanDöner sermaye komisyonunca o ödemedönemi için bütün personele verilecek.Hastane hizmet puan ortalamas›n›n %5’ilile %25’i aras›nda belirlenecek puan.

Performansa dayal› döner sermayeuygulamas›n›n tastamam birinciy›ldönümü. Bunun oluflumunu

hayata geçiren mucitlerini gönüldentebrik ederim. Önce bir yaz› yazd›m a-ma yazd›¤›mdan ben de korktum, deri-mi yüzmesinler diye biraz daha politikyazmaya çal›flaca¤›m.Performans ç›k›nca ilk gözlemledi¤imizfley; hekimlerdeki k›p›rdanmalar vedalgalanmalar oldu. Aya¤›n› sürüterekhasta bakmaya gidenler birden canlan-d›lar, mesailere gelmeler, ö¤len arala-r›nda çal›flmalar, hatta mesai bitince ça-l›flmalar, vardiyada çal›flmalar...Fazla çal›flma iste¤inin artmas› ifllere deyans›d› ve tek seansta yap›lan dolgu sa-y›lar› onlar› aflt›, detertrajlar yetersiz ka-l›p subgingival küretaj popüler oldu.Normal difl çekimi yap›lmaz oldu, çenekemikleri diflleri b›rakmaz oldu, tümdifller (süt diflleri dahil) komplikasyon-lu ç›kar›lmaya baflland›. Bir hastada ay-n› seansta ç›kar›lan gömülü difllerin sa-y›s› 6-8’leri buldu. Her diflin tedavisin-de kuafaj ve amputasyon flart oldu. Ya-p›lmayan ifller, sa¤lam difllere oklüzalkaviteler, abart›l› difl çekimleri... yazyaz bitmez hikayeler.Hastane protokol defterleri k›yamet gü-nünde aç›lacak olan amel defterlerinedöndü. Keflke imkan›m olsa da o defte-ri herkesin okuyabilece¤i bir flekilde su-nabilsem, insanlar ne demek istedi¤imidaha rahat orada görebilsinler. Evet,performans iflte bunlar› yaratt›. Bunlar›yapan diflhekimleri hastanemizde20.000 puan karfl›l›¤›nda 2.500 YTL al-d›lar. Muayenehanesi olan diflhekimle-rinin ise önce %35 sonra %50 sonra da%60 oran›nda dönerleri azalt›ld›. Tamgün çal›flan hekim kadar çal›fl›p 20.000puan yapan hekimler tafl çatlasa 200YTL almaya hak kazand›lar. Performans asl›nda cesaret gösterip buülkede (hele Ankara’da üç fakülte, GA-TA devlet hastaneleri, poliklinikler var-ken) hem muayenehane hem de devlet-te çal›flan hekimler cezaland›rmak içindizayn edilen bir olayd›r. Yasal bir hak-k›m›z olan muayenehanede çal›flmam›zasl›nda çok büyük bir suçmufl me¤er.Ne iflimiz var muayenehanede. ‹flten ç›kkofltur kofltur gidip hasta bak, gece bil-mem saat kaçta eve git. Üstüne üstlük

bir de bu sene defterdarl›¤a ça¤r›l›p"vergi kaç›r›yor" muamelesi yap›l›p“defterlerini inceleyece¤iz ha!” korkut-mas› ile yolunmalar. Bu sene gerçektentats›z bir seneydi. ‹lk tepki SSK’dan geldi. Yap›lan afl›r› fa-turaland›rmalar› ödemiyorlar art›k.Hastane idaresi de gerekli önlemi alarakyap›lan ifllere s›n›rlama getirdi. Ayn›

hastaya üç dolgu, üç çekim, yaln›zdetertraj yap›lmas› gibi s›n›rlamalar ge-tirilince kepazelik bir süredir duruldu.‹dareye yapt›¤›m flikayetlerin sonucun-da hem arkadafllar›mla aram bozuldu,hem de beni tehdit ettiler. Hayat›mdailk defa tehdit edildim, hastalara verilenzarara, diflhekimlerinin yapt›klar› insaf-s›z ifllere karfl› ç›kt›¤›m için.Performans›n tek olumlu yönü, devlethastanelerine ak›n ak›n gelen SSK has-talar›n›n tedavi edilmelerini, onlara ba-k›lmalar›n› sa¤lad›. Trenlerin raydanç›kmas› önlendi. Ama bu kez de raylartrenden ç›kt›. Hastalara bak›ld›¤› için e-lefltiri dozumu artt›rm›yorum, onlar i-çin seviniyorum, tedavinin kalitesi ne-dir diye soracak olursan›z, iflte o "ba¤›-n› sorma"ya giriyor. Çok komik maafl a-lan sa¤l›k personeli ilk defa iyi say›lacakbir ücret almaya bafllad›. Ancak bunu,çal›flanlar›n maafllar› oran›nda dönersermayelerini art›rarak yapsalard› buüzücü durumlar yaflanmayacak, bu s›-k›nt›l› yaz›lar yaz›lmayacakt›.Hastalar›na sevgiyle, flevkatle, Allahkorkusuyla yaklaflan, onlara gözü gibibakan diflhekimi arkadafllar›m› her fley-den tenzih ederim. Kalbim, her zamaniflini düzgün yapan, deontolojiye uyan,aslanlar gibi dürüst çal›flan diflhekimiarkadafllar›mlad›r. Performanslar gelirgeçer, bizler buraday›z.

Dr.Diflhekimi Nesimi DuranAnkara Numune E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Difl Klini¤i Sorumlusu

‘Normal difl çekimi yap›lmaz oldu’

TDBD / 58

Fizik flartlar› çok yetersiz. Az say›da hemflire var ve onlar da kay›tta çal›fl›yor.Dolay›s›yla hekime yard›mc› personel yok. Siman, aljinat gibi malzemeleri or-tak masadan temin edip kendimiz haz›rl›yoruz. Bu nedenle kliniktemeslektafllar›m›z sürekli koflturuyor. Özlük haklar›m›z› arayam›yoruz ve ço¤u-muz hiç bilmiyoruz.

SSK’l› hasta bakmaya bafllad›ktan sonra hastane ve diflhekimi limitini aflan say›-da hasta bak›yoruz ve bu konuda zorlan›yoruz.

Performansa göre döner sermaye pay› al›nmaya bafllad›¤›ndan beri do¤ru endi-kasyon ve tedavinin kalitesi büyük ölçüde olumsuz etkilendi. Hasta memnuni-yeti de eskiye oranla azald›.

‹stanbul’da devlet hastanesinde çal›flanmeslektafllar›m›z›n yak›nmalar›

Fazla çal›flma iste¤inin artmas›

ifllere de yans›d› ve tek seansta

yap›lan dolgu say›lar› onlar› aflt›,

detertrajlar yetersiz kal›p

subgingival küretaj popüler oldu.

Normal difl çekimi yap›lmaz oldu,

çene kemikleri diflleri b›rakmaz oldu,

tüm difller (süt diflleri dahil)

komplikasyonlu ç›kar›lmaya baflland›.

Bir hastada ayn› seansta ç›kar›lan

gömülü difllerin say›s› 6-8’leri buldu.

Her diflin tedavisinde kuafaj ve

amputasyon flart oldu.

Yap›lmayan ifller,

sa¤lam difllere oklüzal kaviteler,

abart›l› difl çekimleri...

TDBD / 60

Performansa dayal› döner sermayeuygulamas›n›n olumlu ve olumsuzyanlar› nelerdir?Döner sermayeden performansa dayal›olarak tüm personele ek ödeme yap›l-mas› için hastalara yap›lan ifllemler s›n›f-land›r›ld›, formland›r›ld›. Herkesin ku-ruma katk› sa¤lad›¤› ölçüde bir ek öde-me almas› yönünde bir uygulamaya ge-çildi. Eskiden biliyorsunuz, çal›flan per-sonelle çal›flmayan personel pek ay›rt e-dilemiyordu. Bu sisteme geçilmesiyle in-sanlar çal›flmaya teflvik edildi. Kanaatim-ce olumlu olmufltur. Tabii ilk yürürlü¤egirdi¤i zamanlarda yeni olmas›ndankaynaklanan baz› eksiklikleri olmufltur.Bu eksiklikler mümkün mertebe düzel-tildi diyebiliriz. fiu an için o ilk günler-deki s›k›nt› kalmam›flt›r.

Sak›ncalar› yok mu? Sa¤l›k hizmetin-de say›sal bir art›fltan söz edebilirizbelki ama hizmetin kalitesi için ayn›fleyi söyleyebilir miyiz? Kalite aç›s›n-dan baz› suistimallere yol açm›yormu?Bence sak›ncal› bir yönü yok diyebili-rim. Yönergenin ilgili bölümlerinde su-istimal edildi¤i durumlarda çeflitli ceza-i uygulamalar› var. Bu suistimaller sap-tand›¤› taktirde, ki bunu da tespit etmekçok kolayd›r, bu ifli yapmakla görevli birkomisyon var, bu komisyon bu tip suis-timalleri tespit ederek gerekli ifllemleriyapar. Kesinti yap›l›r veya o kifliye öde-me yap›lmaz. Sa¤l›k Bakanl›¤› bunlar›nhepsini düzene koymufl. Baz› münferitve nahofl hadiseler ç›kabilir. Ama bunla-r› da tabii ki komisyon takip ediyor. Butür uygulamalar yap›ld›¤›nda bunlar›nortaya ç›kmamas› mümkün de¤il. Taktiredersiniz o hastalardan bir tanesi mutla-ka bir flikayetçi olabilir. Baflka bir yerebaflvuracakt›r. Ya da hekimler art›k bir-birlerine bak›yorlar. Kaliteyi düflürmez,çünkü maafl katsay›s› var. Yani bir he-kim çok fazla puan ald› diye kazand›¤›

puan›n tamam›n› paraya çevirip ona ver-miyoruz zaten. Bir üst s›n›r› var. Bu ne-denle optimal bakmas› gereken hasta sa-y›s›n›n üzerine çok fazla ç›kmay› düflün-mez. Tabii ki bu yönerge yeni gündemegeldi¤inde, yeni bafllad›¤›m›zda bu tipsorunlar› tek tük de olsa bazen yaflad›¤›-m›z oldu. Fakat bunlar zaman içindedüzeltildi.

Ayn› illerde farkl› farkl› kurumlardaçal›flan diflhekimlerimiz var. Puanlarda ayn› olmas›na ra¤men çok farkl›döner sermaye paylar› al›n›yor. Bunereden kaynaklan›yor?Biliyorsunuz Sa¤l›k Bakanl›¤›’nda ku-rumlar birinci, ikinci, üçüncü basamaksa¤l›k kurumlar› olmak üzere tasnif edil-mifltir. Örne¤in bizim hastane ikinci ba-samak yatakl› tedavi kurumudur. Bizim,yönergenin onunla ilgili bölümüne uy-mam›z gerekiyor. Bir de o kurumun dö-ner sermaye gelirleriyle orant›l›. Yani birkurum vard›r ki ayl›k bakt›¤› hasta say›-s› yüksektir. Eflit gibi görünen baflka birkurumun bakt›¤› hasta say›s› azd›r. Do-¤al olarak bu kurumlar›n döner serma-yesine geri dönen gelir farkl›d›r. Bizbunlar› prim da¤›taca¤›m›z ay›n gelirinegöre hesap ederek yap›yoruz. Yönergedebunlar aç›kça bellidir. SHÇEK pay› ç›-kart›l›r, vergiler ç›kart›l›r, kalan da per-sonele da¤›t›l›r. Ama her kurumun geli-ri farkl› oldu¤u için farkl›l›klar olabilir.Ayr›ca kurumlar›n personel say›s›na gö-re de farkl›l›k do¤abilir. Veya her ku-rumda hekim say›s›yla yard›mc› sa¤l›kpersoneli say›s›n›n birbirine oran› farkl›-d›r. Bu da paylar› etkiler. Biz nihayetin-de komisyonu topluyoruz. O ay da¤›ta-ca¤›m›z miktar› yönerge çerçevesindebelirliyoruz, bilgisayar ortam›nda herke-sin yapt›¤› puanlar› giriyoruz. Yard›mc›sa¤l›k s›n›f›n›n da katsay›lar›n› giriyo-ruz. Ondan sonra da¤›t›lacak miktar› dagiriyoruz. Program otomatik olarak da-¤›t›yor. Baz› hastaneler o ay sosyal gü-venlik kurumundan alaca¤›n› yeterincealamam›fl olabilir. Bu da tabii ki da¤›t›-lan miktar› etkiler. Yoksa herhangi bir a-deletsizlik yok. Kurumlar tekil olarakdüflünüldü¤ü için her kurumun geliri,

kazanc›, borcu, alaca¤› kendine göredir.

Ayn› miktarda puan üreten ve di¤erparametreleri de ayn› olan iki kuru-mun da¤›taca¤› döner sermaye payla-r› ayn› olmak durumunda de¤il midir?Öyledir, fakat ürettikleri hizmetin gelirio ay girmifl midir? Öyle sosyal güvenlikkurumlar›m›z var ki bazen ödemeleri u-zun zamana yay›labiliyor. Yani o ay Akurumundaki on hekimin yapt›¤› o aytahsil edilmifltir, B kurumundaki edile-memifltir. Veya flu var; o hekimlerdenbaz›lar› herhangi bir sebeple mesaiye ge-lemememifltir. Her ne flekilde olursa ol-sun iflyerine gelmedi¤iniz gün perfor-mans puanlar›n›z› etkiliyor bu yönerge-ye göre.

Döner sermaye fonunu baflka harca-malar için kullanabilirler mi? Bu farkbundan kaynaklan›yor olabilir mi?Kullanamazlar. Öyle bir fley mümkünde¤il. Bu tamam›yla idarenin yetkisi d›-fl›ndad›r.

Fon tümüyle çal›flanlara da¤›t›lmakzorunda m›d›r?Tabii ki. Yaln›z, komisyon buna kararveriyor. Yani hastanenin gelir gideri or-taya konulur. Diyelim ki siz o ay bir iha-le yapacaks›n›z ya da herhangi bir yerebir ödemeniz vard›r. O ödemenizi yapa-cakken elinizdeki para s›n›rl›ysa, komis-yon bunu ille de personele da¤›taca¤›mdemeyebilir. O komisyonda bütün hiz-met s›n›flar›ndan üyeler var. Ben kendikurumumdaki uygulamay› söyleyebili-rim. Ben kendi kurumumda da¤›tabile-ce¤im miktar›n en üstünü komisyondakarar alarak da¤›tmaya çal›fl›yorum. A-ma tabii ki kurum mali bir s›k›nt› içeri-sinde olursa farkl› bir tasarrufa da gidile-bilir.Alacaklar›n› yeterince tahsil edememiflolabilir. Hesab›nda bir miktar para kal-mas›n›, acil bir ihtiyac›n› olabilece¤inidüflünerek da¤›tabilece¤inin en üstünüda¤›tmayabilir. Çünkü yönerge buradakomisyona b›rakm›fl. En fazla demifl%50’sini da¤›tabilirsiniz. Farkl›l›klar bu-radan kaynaklanabilir.

‹stanbul Okmeydan› A¤›z ve Difl Hastal›klar› Hastanesi Baflhekim Diflhekimi Ferhat Arol:

‘Döner sermaye pay› birçokfaktöre ba¤l›’

7Aral›k 2000 tarihinde Nice/Fran-sa'da imzalanan AB Temel Haklarfiart›n›n kabul edildi¤i Nice Ant-

laflmas›yla bafllayan Avrupa Birli¤i içinbir Anayasan›n haz›rlanmas› süreci Ara-l›k 2001 tarihli Laeken Zirvesinde nok-talanm›flt›. Bafllayan çal›flmalar tamam-lanarak, Anayasa tasla¤› 18 Temmuz2003 tarihinde ortaya ç›kt›. 4 Ekim2003'te Roma'da Hükümetler aras›Konferansta ve daha sonra 12-13 Aral›k2003 tarihli Brüksel Zirvesinde Anayasatasla¤› üzerinde anlaflma sa¤lanamad›.Antlaflma 17-18 Haziran 2004 tarihliBrüksel Zirvesinde sa¤lanabildi. Anaya-sa Roma'da imzaland›ktan sonra imzac›devletlerin parlamentolar›nda teker te-ker onaylanacak. Kendi anayasalar› ge-re¤i 9 AB ülkesi, anayasay› referandu-

muna sunacak. Bu ülkeler, Çek Cum-huriyeti, Danimarka, Fransa, ‹rlanda,Lüksemburg, Hollanda, ‹spanya, Porte-kiz, ‹ngiltere. ‹ngiltere Danimarka vePolonya'da anayasa sözleflmesinin red-dedilme riski yüksek görünüyor. Di¤erülkelerde ise meclis oylamas›na sunula-cak. Anayasaya göre Avrupa Konseyi yi-ne Konsey taraf›ndan seçilen sürekli birbaflkana sahip olacak. Baflkan ikibuçuky›l görevde kalacak ve görev süresi sa-dece bir kez uzat›labilecek. Böylece ABdönem baflkanlar›na göre daha istikrarl›bir baflkanl›k sistemi yarat›lm›fl olacak.'Avrupa Anayasas›' olarak adland›r›lan

antlaflma metni, Avrupa Birli¤i'nin hu-kuki temelini oluflturuyor, kültürel de-¤erleri ve üye devletler aras›ndaki eflitli-¤i garanti alt›na al›yor. Avrupa Anayasa-

TDBD / 62

Avrupa Birli¤i s›ratköprüsünde

Avrupa Anayasas›n›n üye ülkelerdeki referandumlarda reddedilme olas›l›¤› art›yor

Avrupa Birli¤i’nin hukuki teme-lini oluflturacak olan Avrupa A-nayasas› bu y›l içerisinde üye ül-keler taraf›ndan onaylanacak.Onay›n halk oylamas›yla verile-ce¤i ülkelerde olumsuz sonuçla-r›n ç›kmas› ihtimali AB liderleri-ni düflündürüyor. Türkiye’nintam üyeli¤i ihtimalinin de e¤i-limleri etkiledi¤i Anayasa tart›fl-malar›n›n gidiflat›n› özetliyoruz.Önümüzdeki say›da da Anayasa-n›n temel baz› konulardaki yak-lafl›mlar›n› aktaraca¤›z.

63 / TDBD

s› hedef olarak halklar›n›n bar›fl ve refa-h›n›n yükseltilmesini, özgürlük, güven-lik ve adalet alan›n›n geniflletilmesini,ekonomik olarak da tek pazar› öngörü-yor.Anayasa 4 bölüm ve 465 maddeden o-lufluyor. Asl›nda Anayasa; Avrupa Birli-¤i Antlaflmas›na, Temel Haklar fiart›n›neklenmesi ile oluflmaktad›r. Anayasa 4 temel bölümden oluflmakta-d›r:Bölüm I: Birlik’i, Birlik’in amaçlar›n›,yetkilerini, karar alma prosedürlerinive kurumlar›n› tan›mlamaktad›r.

Bölüm II: Temel Haklar fiart› AvrupaAnayasas›na Bölüm II olarak dahil edil-mifltir.

Bölüm III: Birlik politikalar› ve faali-yetler üzerinde odaklafl›r, mevcut Ant-laflmalar›n bir çok hükmünü Anaya-sa’ya dahil eder.

Bölüm IV: Anayasa’n›n kabulu ve göz-den geçirilmesi prosedürleri de dahilnihai hükümleri içerir.

Anayasal antlaflman›n üye ülkelerdeki onay süreciAvrupa Anayasas› 16 ayl›k çal›flma vemüzakereler sonucunda 17-18 Haziran2004 tarihinde Brüksel Zirvesi’nde ka-bul edildi ve Anayasal Antlaflma 29 E-kim 2004’te Roma’da gerçeklefltirilentörenle tüm üye devletler ve Bulgaris-tan, Romanya ve Türkiye taraf›ndanimzaland›. 12 Ocak 2005 tarihinde iseAvrupa Parlamentosu Anayasal Antlafl-ma’y› kabul etti1 (kabul 500; ret 137;çekimser 40).Anayasa’n›n yürürlü¤e girece¤i tarih o-larak Antlaflmada 1 Kas›m 2006 tarihibelirtildi. Ancak Anayasa’n›n yürürlü¤egirebilmesi için tüm üye ülkeler taraf›n-dan onaylanmas› gerekiyor. Dolay›s›ylaüye devletlerden biri dahi söz konusutarihe kadar onaylamaz ise Antlaflmabelirtilen tarihte yürürlü¤e giremeye-cek. Bu durumda, Antlaflma, en son o-naylayan devletin onay tarihini takip e-den ikinci ay›n ilk gününde yürürlü¤egirecek. Ancak 25 üye ülkenin devletbaflkan›, söz konusu tarihe kadar üyeülkelerin 4/5’nün Antlaflma’y› onayla-mas› durumunda sorunun AB Konse-

Mart 2005Eurobarometre2

l k e Onay S reci Planlanan Tarih Sonu lar %

Tablo: AB lkelerindeki onay s reci, onay tarihi ve anket sonu lar

Almanya Parlamento Destekliyor- 54(Bundestag + Bundestrat) Bundestag- 12 May s Kar - 17

Bundestag- 27 May s Bilmiyor- 28Avusturya Parlamento May s 2005 Destekliyor- 44

( Nationalrat + Bundestrat) Kar - 25Bilmiyor- 31

Bel ika Parlamento May s 2005 Destekliyor- 70(Ulusal + b lgesel Kar - 13parlamentolar) Bilmiyor- 17

ek Cumhuriyeti Referandum yap labilmesi Haziran 2006 Destekliyor- 39i in yeni bir kanunun (Kanun ge erse, ulusal Kar - 20ge irilmesi gerekiyor se imlerle birlikte) Bilmiyor- 42

Danimarka Referandum 27 Eyl l 2005 Destekliyor- 44Kar - 26Bilmiyor- 30

Estonya Parlamento Belirlenmemi Destekliyor- 32Kar - 11Bilmiyor- 56

Finlandiya Parlamento 2005 sonu veya Destekliyor- 422006 ba Kar - 24

Bilmiyor- 33Fransa Referandum 29 May s 2005 Destekliyor- 48

Kar - 17Bilmiyor- 35

G.K br s Parlamento 9 May s 2005 Destekliyor- 23Kar - 10Bilmiyor- 67

Hollanda Parlamento 1 Haziran 2005 Destekliyor- 63(Birinci + ikinci meclis) Kar - 11+ Referandum (isti ari) Bilmiyor- 26

ngiltere Parlamento (Avam Kamaras May s 2005 deki genel Destekliyor- 20+Lordlar Kamaras ) se imlerden sonra Kar - 30+ Referandum (isti ari) netlik kazanacak. Bilmiyor- 50

rlanda Parlamento Kamuoyunu bilgilendirme Destekliyor- 28+ Referandum kampanyas sonunda Kar - 5

belirlenecek Bilmiyor- 67spanya Parlamento Haziran 2005 ten nce Destekliyor- 56

(Kongre + Senato) 20 ubat 2005 ( % 76,7 Kar - 7+ Referandum (isti ari) destekliyor) (kat l m- %42,32) Bilmiyor- 37

sve Parlamento Aral k 2005 Destekliyor- 27(Geleneksel olarak referandu- Kar - 25ma sadece partiler i erisinde Bilmiyor- 48ayr l k oldu u zamanba vurulmaktad r.)

talya Parlamento Onayland . Destekliyor- 72(Meclis + Senato) Meclis- 25 Ocak 2005 Kar - 10

Senato- 6 Nisan 2005 Bilmiyor- 18Kabul-217 / Ret-16

Letonya Parlamento 2005 ortas Destekliyor- 41Kar - 16Bilmiyor- 43

Litvanya Parlamento Onayland . Destekliyor- 5111 Kas m 2004 Kar - 11Kabul-84/Ret-4/ ekimser-3 Bilmiyor- 38

L ksemburg Parlamento 10 Temmuz 2005 Destekliyor- 57+ Referandum (isti ari) Kar - 12

Bilmiyor- 31Macaristan Parlamento Onayland . Destekliyor- 60

20 Aral k 2004 Kar - 9Kabul-322/Ret-12/ ekimser-8 Bilmiyor- 31

Malta Parlamento Temmuz 2005 Destekliyor- 31Kar - 13Bilmiyor- 56

Polonya Referandum 25 Eyl l 2005 Destekliyor- 43Kar - 16Bilmiyor- 41

Portekiz Referandum 2 veya 9 Ekim 2005 Destekliyor- 40(yerel se imlerle ayn zamanda) Kar - 7

Bilmiyor- 43Slovakya Parlamento May s-Haziran 2005 Destekliyor- 61

Kar - 11Bilmiyor- 28

Slovenya Parlamento Onayland . Destekliyor- 601 ubat 2005 Kar - 9Kabul-79 / Ret-4 Bilmiyor- 31

Yunanistan Parlamento Onayland . Destekliyor- 3419 Nisan 2005 Kar - 11Kabul-268 / Ret-17 Bilmiyor- 55

1 55 AP yesi oylamaya kat lmad .2 "Anayasal Antla ma n n Gelece i" anketi, Kas m2004 te 25 AB lkesinde ger ekle tirilmi tir.

TDBD / 64

yi’nde çözümlenmesi yönünde siyasi ta-ahhütte bulundu. Bu çerçevede, Antlafl-man›n onaylanmas›n›n bir kere dahadenenmesi; yeni bir hükümetler aras›konferans düzenlenmesi veya geçici dü-zenlemeler yap›lmas› gündeme gelebi-lecek. Bir çözüm bulunana kadar NiceAntlaflmas› yürürlükte olacak.

Onay süreci her üye devletin kendi A-nayasas› taraf›ndan belirlenen sistemegöre – parlamento veya referandum ka-nal›yla - yap›lacak (bkz.tablo):

Parlamento: Parlamentodaki onay sü-reci, ilgili devletin ve parlamentonunyap›s›na göre de¤ifliklik gösteriyor. Baz›parlamentolar tek bir meclisten oluflu-yor (örnek: Yunanistan); baz›lar› ise ikimeclisten olufluyor, ve bu durumda ikimeclisin de onay› gerekiyor (örnek: Al-manya); baz› üye ülkelerde ise bölgemeclislerinin de onay› gerekiyor (ör-nek: Belçika).

fiu ana kadar s›ras›yla, Litvanya, Maca-ristan, Slovenya, ‹talya ve Yunanistanparlamentolar› Anayasal Antlaflma’y› o-nayland›.

Referandum: Referandum ba¤lay›c› ve-ya istiflari olabiliyor.25 üye ülkenin 17’sinin Anayasas›, A-nayasal Antlaflman›n referanduma gö-türülmesine olanak tan›yor. Bu 17 ül-keden:12’sinin Anayasas› - Çek Cumhuriyeti,Danimarka, Fransa, Yunanistan, Maca-ristan, ‹rlanda, Letonya, Litvanya, Po-lonya, Portekiz, Slovakya, Sovenya -ba¤lay›c› referandum yap›lmas›na im-

kan veriyor. ‹rlanda’da, ege-menli¤in transferi söz ko-nusu oldu¤u durumlardareferandum yap›lmas› zo-runlu. Danimarka’da ise u-luslararas› antlaflmalar›n re-feranduma sunulmas› kuralolarak zorunlu ancak baz›spesifik koflullar alt›nda re-feranduma gidilmeme im-kan› da var.3’ünün Anayasas› - Finlan-diya, Lüksemburg, ‹spanya- Anayasal Antlaflma’n›n is-tiflari referanduma sunul-mas›na imkan tan›yor.2’sinin Anayasas› - Avustur-

ya, ‹sveç - sadece Anayasal Antlaflmasonucunda gerçekleflen egemenliktransferinin ulusal Anayasalarda de¤i-fliklik getirilmesi gerekti¤i durumlardaba¤lay›c› referanduma olanak sa¤l›yor.Ancak iki ülke de egemenlik transferi-nin kapsam›ndan ba¤›ms›z olarak isti-flari referandumlar yapabiliyorlar.Malta’n›n Anayasas›, sadece, egemenliktransferinin, ulusal Anayasa’da önemlide¤ifliklikler gerektirdi¤i durumlardareferanduma olanak tan›yor.

Estonya ve ‹talya’n›n Anayasalar›, ulus-lararas› antlaflmalar›n referanduma gö-türülmesine izin vermiyor (Ancak Es-tonya, Kat›l›m Antlaflmas›’n› referandu-ma götürdü; ‹talya ise AB ile ilgili birkonuda daha önceden referandum yap-t›).Belçika, G.K›br›s, Almanya, Hollandave ‹ngiltere’nin Anayasalar›nda ise refe-randuma olanak tan›yan bir hüküm yeralm›yor (Ancak ‹ngiltere 1975 y›l›ndaAB ile ilgili bir konuda referandum yap-t›. G.K›br›s- Kat›l›m Antlaflmas›’n› refe-randuma sunmayan tek yeni üye ülke-Annan plan›n› referanduma götürdü).

Bu çerçevede, 25 üye devletten 10 tane-si - Lüksemburg, ‹ngiltere3, ‹spanya,Hollanda, Danimarka, Polonya, ÇekCumhuriyeti, Fransa, Portekiz ve ‹rlan-da - Anayasal Antlaflma’y› referandumagötüreceklerini aç›klad›. Lüksemburg,‹ngiltere , ‹spanya ve Hollanda’daki re-ferandum sonuçlar› ba¤lay›c› olmaya-cak.

Anayasal Antlaflma flu ana kadar sadece‹spanya’da referanduma sunuldu. 20

fiubat 2005’te gerçeklefltirilen referan-duma kat›lanlar›n %76,7’si Anayasayadestek verdi. Anayasaya karfl› olanlar aras›nda yap›-lan anketlerde karfl› ç›kma nedeni ola-rak afla¤›daki nedenler belirtilmifltir.

Ulusal egemenli¤in kaybedilmesi en-diflesi: ‹ngiltere (%50), ‹rlanda (%57),Hollanda (%43), Portekiz (%38), ÇekCumhuriyeti (%34), Danimarka (%32),Lüksemburg (%28), Fransa (%23), Po-lonya (%21), ‹spanya (%20).

AB’ye karfl› olma: ‹ngiltere (% 34), Da-nimarka (%31), Fransa (%19), ÇekCumhuriyeti (%19), Polonya (%15), ‹s-panya (%15), Hollanda (%13), Portekiz(%7), ‹rlanda (%2), Lüksemburg (%2).

Bilgi eksikli¤i: ‹rlanda (%42), Portekiz(%31), Çek Cumhuriyeti (%23), Fransa(%22), ‹spanya (%22), ‹ngiltere (%15),Danimarka (%15), Lüksemburg (%32),Hollanda (%10), Polonya (%10).

Anayasada olumlu bir fley bulunma-mas›: Polonya (%32), Çek Cumhuriye-ti (%30), Lüksemburg (%13), Danimar-ka (%10), Fransa (%9), Portekiz (%9),‹ngiltere (%9), ‹rlanda (%9) ‹spanya(%8), Hollanda (%7).

Fransa’da, Anayasa ile ilgili tart›flmalarTürkiye’nin AB üyeli¤i ile ilgili tart›fl-malarla iç içe geçmifl durumda. Chirac,Anayasa konusunda yap›lacak referan-dumun, Türkiye’nin üyeli¤i ile ilgili re-feranduma dönüflmemesi için, Türki-ye’nin üyeli¤inin gelecekte referandu-ma sunulmas›na imkan verecek flekildeFrans›z Anayasas›’n›n de¤ifltirilmesineönderlik etti. Ancak bu da Anayasa kar-fl›tlar›n›n gün geçtikçe ço¤almas›n›n ö-nüne geçemedi. Geçti¤imiz 2 hafta bo-yunca yap›lan kamuoyu yoklamalar›n-dan ço¤u, Frans›zlar›n ço¤unlu¤ununreferandumda ret oyu kullanaca¤›n›gösteriyor. Yeni hizmetler direktifi vehükümetin popülaritesinin düflük ol-mas› da Anayasa tart›flmalar›n› olumsuzyönde etkiliyor. Frans›z halk›n›n 29May›s’ta gerçeklefltirilecek referandu-mu, hükümeti cezaland›rmak için kul-lanmas›ndan endifle ediliyor. Maas-tricht Antlaflmas› 1992 tarihinde Fran-sa’da referanduma sunuldu¤unda%2’lik bir farkla kabul edilmiflti.

Chirac’›n Fransa halk›n› Anayasan›n onaylanmas› yönünde iknaedememesi halinde Birleflik Avrupa ideali büyük bir yara alacak.

3 ngiltere de yap lmas planlanan referandumun baz kaynaklarda ba lay c , baz lar nda ise isti ari oldu u belirtiliyor.

TDBD / 66

Son zamanlarda çeflitli illerde sa¤l›kmüdürlükleri taraf›ndan flirket bi-çiminde örgütlenerek muayeneha-

ne aç›lmas›n›n mümkün olmad›¤› yo-rumlar› yap›lmakta; yeni aç›lacak mua-yenehanelere uygunluk belgesi verilme-yip, bu flekilde aç›lm›fl muayenehanele-rin flirket olmaktan ç›kmas› bildirilmek-tedir. Sa¤l›k müdürlükleri taraf›ndan ya-p›lan bu yorumlar›n temel dayana¤› Sa¤-l›k Bakanl›¤› Temel Sa¤l›k HizmetleriGenel Müdürlü¤ü’nün muayenehanele-rin ancak bireysel olarak aç›labilece¤iyorumunu içeren yaz›s›d›r.

Genel olarakÜlkemizde hekimlik/diflhekimli¤i mesle-¤inin uygulanmas›na iliflkin temel yasa1219 say›l› Tababet ve fiuabat› Sanatlar›-n›n Tarz› ‹cras›na Dair Kanundur. 1928y›l›nda ç›kart›lm›fl olan bu Kanuna görehekimli¤in serbest olarak uygulamas›"muayenehane" aç›lmas› fleklinde tan›m-lanm›flt›r.

1933 y›l›nda ç›kart›lan Hususi Hastane-ler Kanunu ile de yat›r›larak hasta tedavi

edilmesine iliflkin olarak aç›lan Devleteve belediyelere ait hastanelerden baflkaaç›lacak özel hastanelerdeki çal›flma dahekimli¤in özel olarak uygulanmas› kap-sam›ndad›r.

Yukar›da belirtilen hukuksal düzenle-melerin ç›kt›¤› s›rada ülkemizde hemenhiç uygulamas› olmayan, bu yüzden dedüzenlemelerde sözü edilmeyen özel po-liklinikler yak›n geçmiflte ülkemizdeyayg›n olarak kurulup faaliyet gösterme-ye bafllam›flt›r. Zaman içinde hekimlerinve/veya hekim d›fl› kiflilerin bir araya ge-lerek oluflturduklar› flirketler arac›l›¤›ylapoliklinik ad› alt›nda kurulufllar kurduk-lar› görülmüfltür. Ortaya ç›kan bu kuru-lufllar›n statülerinin tespitinde oluflan te-reddüdü gidermek için Dan›fltay’dan gö-rüfl istenmifltir. Dan›fltay Genel Kurulutaraf›ndan da onaylanm›fl, istiflari müta-laada; "...hususi bir hastaneye ba¤l› olmak-s›z›n muhtelif ihtisas flubelerine mensup ta-biplerin bir araya gelerek poliklinik veyadispanser nam› alt›nda ve aralar›ndaki an-laflma esaslar› dairesinde meslek ve sanat-lar›n› ücret mukabili ifa etmelerini men e-

fiirket olarak aç›lan muayenehaneler...Son zamanlarda çeflitli illerde sa¤l›k müdürlükleri taraf›ndan flirket biçiminde örgütlenerek muaye-nehane aç›lmas›n›n mümkün olmad›¤› yorumlar› yap›lmakta; yeni aç›lacak muayenehanelere uy-gunluk belgesi verilmeyip, bu flekilde aç›lm›fl muayenehanelerin flirket olmaktan ç›kmas› bildiril-mektedir. Konuyla ilgili TDB Hukuk Dan›flman› Av. Mustafa Güler’in görüfllerine yer veriyoruz.

Av. Mustafa Güler*

den hiç bir kanun hükmü mevcud olmad›¤›gibi haddizat›nda tababet sanat›n›n; muay-yen bir yerde yaln›z bir tabip taraf›ndan i-fa edilmesi ile muhtelif ihtisas flubesinemensup bir kaç›n›n bir araya gelerek yap›l-mas› aras›nda bir mahiyet fark› bulundu-¤u da düflünülemez..." de¤erlendirme-siyle; hekimlerin/diflhekimlerinin bir a-raya gelerek özel poliklinik veya dispan-ser açmalar›nda hukuksal olarak bir sa-k›nca bulunmad›¤›na, kanunlarla bunla-r›n aç›lmalar› ve çal›flmalar›na ait mua-yenehanelerden ayr› usul ve flart da tes-pit ve tanzim edilmemifl oldu¤una kararverilmifltir.(1) Özel polikliniklerin aç›labi-lece¤ine karar verildikten sonra ortayaç›kan bir baflka sorun da, ticaret flirket-leri arac›l›¤›yla bu kurulufllar›n aç›l›p a-ç›lamayaca¤›, aç›labilir ise ticaret flirketi-nin ortaklar›n›n kimli¤inin bir önemi o-lup olmad›¤›d›r. Bu konuda da Dan›fl-tay’dan görüfl al›nm›fl olup " 1219 say›l›Tababet ve fiuabat› Sanatlar›n›n Tarz› ‹c-ras›na Dair Kanunun 1.maddesi hükmükarfl›s›nda, mahiyeti itibariyle bir mu-ayenehane demek olan poliklini¤inde, ancak, tababet icras›na mezun o-lan kimseler taraf›ndan aç›labilece¤i-nin ve iflin, münhas›ran kar gayesiyleele al›nacak bir ticaret konusu yap›la-mayaca¤›n›n bu itibarla hekim olma-yan flah›slar›n bu faaliyete ifltirakleri-nin yasaklanm›fl bulundu¤unun kabu-lü zorunludur.(...) Bu sebeplerle, he-kim olmayan kimselerin de orta¤› bu-lundu¤u bir flirketin poliklinik açmas›-n›n kanunen mümkün bulunmad›¤›"fleklinde ortaya ç›kan görüfl(2) Dan›fltayGenel Kurulunda da görüflülerek onay-lanm›flt›r.

Esas olarak muayenehaneler bütünü ol-malar› sebebiyle iflleten ticaret flirketininortaklar›n›n tümünün hekim/diflhekimiolmas› gerekti¤i ve muayenehanelerleayn› usul ve esaslara tabi olarak çal›flmayürütecekleri yukar›da sözü edilen ka-rarlarla aç›kl›¤a kavuflmufltur. Sonrakiy›llarda verilen kararlarda da bu görüflaynen devam etmifltir(3).

Konu ile ilgili Mahkeme kararlar›nda1219 say›l› Tababet ve fiuabat› Sanatlar›-

n›n Tarz› ‹cras›na Dair Kanun gere¤inceTürkiye’de hekimlik sanat›n› icra edebil-mek için hekim olma zorunlulu¤u bu-lundu¤u belirtilip, hekimlik sanat› ile ifl-tigal eden bir flirketin ortaklar›n›n tama-m›n›n hekim olmas› zorunlulu¤u belir-tilmekte, ayr›ca polikliniklerin mahiyetiitibariyle muayenehane demek oldu¤u,iflin münhas›ran kar gayesiyle ele al›na-cak bir ticaret konusu yap›lamayaca¤› a-ç›k olarak vurgulanmaktad›r(4).

MuayenehanelerA¤›z ve difl sa¤l›¤› alan›nda faaliyet gös-teren özel sa¤l›k kurulufllar›n›n aç›l›fl veiflleyiflleri ile ilgili olarak ortaya ç›kanboflluk Sa¤l›k Bakanl›¤› taraf›ndan ç›kar-t›lan A¤›z ve Difl Sa¤l›¤› Hizmeti Sunu-lan Özel Sa¤l›k Kurulufllar› Hakk›ndaYönetmelik ile doldurulmaya çal›fl›lm›fl-t›r. An›lan düzenlemede, sa¤l›k kurulufl-lar› merkez, poliklinik, müflterek mua-yenehane ve muayenehane olarak ta-n›mlanm›flt›r. Yönetmelikte "müflterekmuayenehane" kavram›na yer verilmeksuretiyle diflhekimlerinin bir araya gele-rek muayenehane aç›p iflletebilece¤i a-ç›kça kabul edilmifltir. Ayr›ca ad› geçenYönetmeli¤in sa¤l›k kuruluflu açacaklar-dan istenecek belgelerin düzenlendi¤i7.maddesinin (e) bendinde "Sa¤l›k ku-ruluflu bir ticaret flirketi taraf›ndan aç›la-cak ise; ticaret sicili gazetesinin ve ortak-lar›n›n tamam›n›n tabip veya diflhekimiolduklar›n› gösteren belgenin, diploma-lar›n›n ve var ise uzmanl›k belgelerininmüdürlükçe tasdikli suretleri" fleklindeifadeye yer verilmifl olmas› da muayene-hanelerin flirketler taraf›ndan aç›labile-ce¤inin kabul edilmifl oldu¤unu göster-mektedir.

Poliklinik ve merkezlerin muayenehane-ler bütünü oldu¤u ve ancak muayeneha-ne açmaya yetkili kifliler taraf›ndan ku-rulmufl flirketlerce aç›labilece¤i yak›n za-manda ç›kan Dan›fltay ‹dari Dava Daire-leri Genel Kurulu karar›nda da "ayaktasa¤l›k hizmeti vermek amac›yla kurulanpoliklinik ile muayenehane niteli¤indebulunan tedavi merkezlerini açmak veiflletmek üzere kurulacak olan flirketle-rin ortaklar›n›n yukar›da aç›kland›¤› ü-

zere tümünün doktor olmas› gerekmek-te olup, 1219 say›l› Yasaya göre doktorolmayan kiflilerin poliklinik açmas›nayasal olarak bulunmad›¤›ndan, davac›la-r›n da iflletmekte oldu¤u t›p merkezinindoktor olmayan davac›n›n ortakl›¤›ndafaaliyetini sürdürmesine izin verilmeme-sine iliflkin ifllemde hukuka ayk›r›l›k bu-lunmad›¤›.." fleklinde belirtilmifltir (Da-n›fltay ‹DDGK 25.03.2004 tarih,2004/398 E. 2001/465 K.).

Mevcut kurallar ve yarg› kararlar›yla ni-telik itibariyle muayenehaneler bütünüolarak kabul edilen poliklinik ve mer-kezlerin flirketler taraf›ndan aç›labilme-sine izin verilir iken muayenehanelerinflirket biçiminde örgütlenmesine izin ve-rilmemesinin hangi amaçla ortaya ko-nulmufl oldu¤unun anlafl›lmas› damümkün de¤ildir. Muayenehaneyi ku-ran flirketin muayenehane açmaya yetki-li kiflilerden oluflup oluflmad›¤›n›n de-netlenmesi üzerinde durulmas› gerekir-ken flekli bir bak›fl aç›s›yla yap›lan huku-ka ayk›r› yorumlarda bulunulmas› en a-z›ndan haks›zl›kt›r.

Muayenehanelerin bireysel çal›flma bi-rimleri oldu¤u kanun gere¤i olmaklabirlikte flirket fleklinde örgütlenmifl ol-mak bu gereklili¤e ayk›r›l›k teflkil etmez.Yürütülen hizmette hiçbir de¤ifliklikmevcut de¤il iken birden çok diflhekimi-nin bir araya gelerek kurduklar› tüzel ki-flili¤in teorik olarak sahip görünmesi ifl-lemin hukuksal niteli¤inde farkl›l›k ola-rak öne sürülemez. Kald› ki, Sa¤l›k Ba-kanl›¤› düzenlemelerinde muayeneha-neler bütünü olan polikliniklerin ticaretflirketleri taraf›ndan aç›labilece¤ine ilifl-kin düzenleme yap›l›rken; hatta daha daileri gidilerek özel sa¤l›k kurulufllar›n›nkamu kurumu niteli¤inde meslek kuru-lufllar› ve kimi dernek ve vak›flar taraf›n-dan da aç›lmas›na izin verilmifl iken flim-di Tababet ve fiuabat› Sanatlar›n›n Tarz›‹cras›na Dair Kanun hükümlerinin önesürülmesi aç›k bir çeliflki ortaya koy-maktad›r.

* TDB Hukuk Dan›flman›

67 / TDBD

1. Dan›fltay 3.Daire 23/12/1954 tarih 1954/112-111 say›l› karar›.2. Dan›fltay 3.Daire 18/11/1965 tarih 1965/357-410 say›l› karar›.3. Dan›fltay 10.Daire 30.05.1995 t. 1993/5337 E. 1995/2690 K.; Ankara 3.‹dare Mahkemesi 28.02.1996 t. 1995/1033 E. 1996/222 K.; ‹stanbul Bölge ‹dareMahkemesi 12.02.1998 t. 1998/158 ‹tiraz4. Dipnot 3

TDBD / 68

Geçt¤imiz 10 Aral›k’ta Atlantik ge-çiflini tamamlay›p Martinik ada-s›na ulaflan diflhekimi ve Atlas

dergisi foto¤rafç›s› Hakan Öge Atlas’agönderdi¤i yaz›lar›ndan anlafl›ld›¤› ka-dar›yla tekneyle dünya turuna iki kiflidevam ediyor. Atlas Okyanusu’na aç›l-madan önce Yeflil Burun Adalar›nda ko-naklayan Öge, burada kendisi gibi tek-neyle Atlantik’e aç›lmak üzere olan Bel-çikal› Catherine ve Daniel çiftiyle tan›flt›.Catherine’in profesyonel foto¤rafç› olankardefli Sophie Hunter’la burada tan›flanmeslektafl›m›z adalar› beraber dolaflt›k-tan sonra Karayip Adalar›’nda buluflmaküzere onlara veda edip okyanusa aç›ld›.Okyanus yolculu¤unun ilk günlerindebu tan›flmayla ilgili duygular›n› flöyle i-fade etmifl: “... 2 bin mil, yaklafl›k 20gün hiç kara görmeden seyir yapmak

endiflelendiriyordu beni.Bunun yan›nda içimde büyük bir huzurvard›. Hiç beklenmedik biçimde okya-nusun ortas›nda ufak bir adada karfl›ma

bir kad›n ç›km›fl, ona çok güçlü biçimdeba¤lanm›flt›m. Fazla de¤il 20 gün sonraokyanusun di¤er taraf›ndaki Martinik A-das›’nda buluflup oray› beraber keflfet-

meyi planlam›flt›k. Bu beklenmedik aflkbeni fazlas›yla mutlu etmiflti. Belli biryafltan sonra insan tekrar âfl›k olabilmeumutlar›n› yitirmeye bafll›yor do¤rusu.”

Yola ç›kt›ktan bir hafta sonra okyanu-sun ortas›nda Sophie’nin bulundu¤uVamos teknesiyle rastlaflan Hakan,‘buna tesadüf demek için kör olmakgerekirdi’ diyor. Kaderlerini daha fazlazorlamay›p yola birlikte devam etmeyekarar veren Hakan ve Sophie 10 Ara-l›k’ta Martinik Adas›’na vard›lar. ‘Tekbafl›na dünya turu’ projesi yara alsa daHakan iki kifli olman›n avantaj›n› çokdaha zorlu bir rota olan Macellan Bo-¤az› rotas›n› seçerek de¤erlendirmeye

karar verdi. Sophie’nin de tercihi olanbu karardan sonra Güney Amerika k›y›-lar›n› izlemeye bafllayan çift son olarakBrezilya’n›n Lençois Koyu’ndayd›.

Tekneyle tek bafl›na dünya turuna geçti¤imiz May›s ay›nda bafllayan meslektafl›m›z Hakan Öge buhedefini gerçeklefltiremeyecek. En az›ndan tek bafl›na! Atlantik geçiflinden önce Yeflilburun Adala-r›’nda tan›flt›¤› Sophie’yle Atlas Okyanusu’nun ortas›nda karfl›lafl›nca yola birlikte devam etmeye ka-rar verdiler. Kokpite bir yolcunun daha eklenmesiyle Hakan rotay› daha zorlu olan Macellan Bo¤a-z›’na çevirdi.

Foto

rafla

r ve

yazd

aki b

ilgile

r Atla

s de

rgis

inde

n al

nmtr

.

ikinci yolcuMardek’te

Hakan direkteki yuvaya s›k›fl›p hareket yetene¤ini yitiren yelken arabalar›ndan birini yerinden kurtarabil-mek için beflik gibi sallanan teknenin dire¤ine t›rmand› (solda). Dünya yolculu¤u s›ras›nda HakanÖge’nin bafll›ca besini bal›k. Atlas Okyanusu geçifli’nde bal›k tutmada pek baflar›l› olamayan Hakan’›nflans› Trinidad Adas› yak›nlar›nda döndü ve oltas›na bir baraküda tak›ld› (ortada). Las Palmas ve YeflilBurun Adalar› aras›nda yol al›rken sorun ç›karan diflini elindeki olanaklarla tedavi etmeye çal›flt› (sa¤da).

fiu anda burada

TDBD / 70

1500 firman›n kat›l›mc› oldu¤ufuar alan›, birçok yeni ti-

cari iliflkilerin kurulmas›na vesile olur-ken, diflhekimlerinin de firmalar tara-f›ndan piyasaya sürülen yeni ürünleridaha sat›fl›na bafllanmadan veya üretimaflamas›nda tan›mas›na olanak sa¤lad›.

Türk dental firmalar›n›n say›s› ve fuar-daki tan›t›m standlar›n›n gördü¤ü ilgigelecek IDS’lerde Türkiye firmalar›n›nart›k bir distribütör olmak yerine, üre-tici olma yolunda kat ettikleri yolu a-ç›kça gösterdi. Ülkemizden önemli sa-y›da diflhekiminin fuara kat›l›m› da tek-

nolojiyi ne kadar yak›ndan takip etti¤i-mizin bir göstergesiydi.IDS Avrupan›n en büyük diflhekimli¤ifuar› olmakla birlikte, rekor bir firmakat›l›m say›s› ile ulafl›lmas› güç bir li-derlik sürdürmekte. Diflhekimli¤i ala-n›nda cihaz, sarf malzemesi, yaz›l›m veteknolojik ürünler, yada hizmet üretentüm firma ve kurulufllar IDS’i bekle-mekte. Bu fuar art›k diflhekimli¤i ile il-gili herhangi bir dalda üretim veya pa-zarlama yapmak isteyenlerin buluflmanoktas› oldu.Diflhekimli¤i alan›nda fuar genelindebakt›¤›m›zda ilk dikkatimizi çekendental implant ve diflhekimli¤i bilgisa-yar yaz›l›mlar› konusunda yo¤un birkat›l›m olmas›yd›. Dental implant üreti-minde Brezilya ve Kore kökenli birçokyeni implant sisteminin tan›t›ld›¤› fuar-da, çok cazip fiyat opsiyonlar›yla sunu-lan bu implant sistemlerinin ne kadargüvenli oldu¤u konusunda tam net birveriye ulaflamad›k. Diflhekimli¤i hastatakip programlar› ve hasta bilgilendir-mesine yönelik multi medya sunum

International Dental ShowIDS

IDS’e kat›lan Türkiyeli firmalar›n görevlileri ve fuar› gezmek amac›yla giden meslektafllar›m›z birarada

IDS 2005, 12-16 Nisan 2005 tarihleri aras›nda Almanya’n›n Köln flehrinde dünya dental sektö-rünü bir araya getirdi.

71 / TDBD

sistemleri de çeflitli dillerde üretilenprogramlarla fuara hakim konulardanbiriydi. Fakat bu konuda da Türkçe ya-z›l›m konusunda san›r›m firmalar›n ya-z›l›mlar›n› biraz daha gelifltirmelerinibeklemek zorunda kalaca¤›z.Fuarda gezinirken edindi¤imiz izlenim-lerden baz›lar›n› sizinle paylaflmak iste-riz. Öncelikle art›k sterilizasyon konu-sunda otoklavlar›n flart oldu¤u kan›s›n-da flüphe yok, ve B tipi otoklavlarda ye-ni standart olarak belirlenmifl. Buna ekolarak dental ofislerin son y›llarda gün-deminde olan, ünite monte ince bilgisa-yar ekranlar› ve onlara entegre a¤›z içikamera sistemleri de çeflitli firmalar›nportföyündeydi. Dijital görüntülemesistemlerinde son teknoloji ise New-Tom ad› verilen, ve ald›¤›m›z bilgileregöre Türkiye’ye de ‹stanbul’a da bir ta-nesi kurulan, tomografik görüntülemesistemleri prensibine benzer bir flekildefakat daha hassas (0,2mm lik aral›klar-da) taramalar yapan cihaz. Bu taramasayesinde çene kemiklerinin 3D – üçboyutlu görüntüsü elde edilebilmekte,istenirse bu 3D görüntü ve taramalar ü-zerindeki implant planlamalar› modeleaktar›labilmektedir. Bu modellerden decerrahi plaklar haz›rlan›p çok hassasimplant cerrahileri uygulanabilmekte-dir.‹mplant konusuna tekrar de¤inmiflken,yenilik olarak de¤erlendirilebilecek ikiyeni sistemden bahsedilebilir ki bunlarson günlerin flafl materyali zirkonyum-la ilgili. Fuar gezimiz s›ras›nda bizim il-gimizi çeken implant sistemlerinden bi-ri tamamen zirkonyum dan üretilen vecerrahi uygulama seti de zirkonyumdanyap›lm›fl olan bu sistemdi. Titanyumunkemik mile olan entegrasyonu ve bukaynaman›n kal›c›l›¤› konusunda uzuny›llard›r yap›lan çal›flmalarda titanyummateryalinin kullan›lmas› konusunda

flüphe kalmad›. Fakat daha henüz yeniolan bu zirkonyum esasl› implantlar›nentegrasyonu konusunda firma yetkili-leri çok pozitif doneler verse de, biz de-¤erlendirmesini siz hekim meslektaflla-r›m›za b›rakmay› tercih ediyoruz. ‹mplant alan›nda bizimde ilgimizi çe-ken yenilik, frans›z uzay teknolojisi ileüretilen ve implant›n kronal parças›n›nzirkonyum, geri kalan k›sm›n›n titan-yumdan olufltu¤u yeni implant siste-miydi. Bu dizayn›n avantaj› kemikle en-tegre olmas› beklenen k›s›mda kan›t-lanm›fl olan titanyumun, difleti alt›ndayans›mas› olas› bölümde ise estetik ola-rak kan›tlanm›fl zirkonyumun kullan›l-d›¤› sistemdi. Kompozit restoratif uygulamalar konu-sunda gelifltirlen dirençli materyallerinyan›s›ra, kompozitlerin uygulanmas› s›-ras›nda rahat›k sa¤layan çeflitli el aletle-ri ve rotatif cihazlarda piyasaya ç›kt›¤›n-da büyük ilgi toplayacak gibi görünü-yor.IDS fuar›n›n bizim için en zevkli yerle-rinden biri, Alman Diflhekimler Birli¤i

stand›yd›. Uluslararas› kat›l›mc›lar içinbir dinlenme ve s›cak so¤uk içecek ik-ram›n›n yap›ld›¤› bu bölüm ayn› za-manda s›k s›k birimizi kaybetti¤imiz ar-kadafllar›m›zla buluflma noktas› olarak-ta görev yapt›. Fuarda sat›fl yapmak ya-saklanm›fl ve bu kurala uymayan firma-lara 5000 euro ceza uygulanaca¤› duyu-rulmufltu, fakat fuar›n son günü baz›firmalar›n geri tafl›mak istemedi¤i ma-teryalleri kapan›fla birkaç saat kala çokçok cazip fiyatlarla sat›fla sunmas›, al›fl-verifl için yan›nda nakit bulunduranmeslektafllar›m›za normal fiyat›n›n %30– 35’ine baz› ürünleri alma f›rsat› bul-du.Türk Diflhekimleri Birli¤i, ‹stanbulDiflhekimleri odas› ve Kongre organi-zasyon komitesinden kat›l›mlar›n da ol-du¤u IDS’te, meslek örgütümüzün çe-flitli uluslar aras› platformlarda tan›t›m›ve iliflkilerin gelifltirilmesi de sa¤lanm›floldu. ‹stanbul Kongresi’nin görüflülenfirmalara tan›t›m› yap›ld› ve sergi alan›-na kat›lmak üzere firmalar davet edildi. IDS her iki senede bir Köln’de yap›l›-yor. Köln nehir k›y›s›nda ve turistik birflehir. Fakat flehir turizm portföyündeKongre ve fuar turizmi önemli bir yertafl›yor. Özellikle üst düzey gelir gru-bundaki fuar ziyaretçileri her hafta bafl-ka bir konuyla ilgili olarak yap›lan fuar-lar için buraya geliyor. Bu konuya birazdetayl› de¤inmemizin sebebi, daha flim-diden IDS 2007 için otellerde rezervas-yonlar›n yap›lmaya bafllad›¤›n› belirt-mek, ve meslektafllar›m›zdan bu orga-nizasyonda yer almak isteyenlerin ta-rihleri ajandalar›na kaydetmelerini ha-t›rlatmak içindir. E¤er kat›lmay› düflü-nüyorsan›z uygun fiyatlarla konaklamaimkanlar› için 6-8 ay öncesinden rezer-vasyon yapt›rmak gerekiyor.

TDBD / 72

Ard›n› bilmedi¤im da¤d›r en yüceda¤. Çünkü onda bir fleyler sak-l›d›r. Sakl› olan her fley de güzel-

dir. Konumuz Palovit Vadisi olunca be-nim gibi çocuklu¤u ve gençli¤i buradageçmifl birinin heyecanlanmamas›mümkün de¤il. Babaannesinin her yay-la sabah› sa¤d›¤› sütü çam dallar›n›n ç›-t›rt›s› eflli¤inde kaynatan, bu s›rada sütüçok sevdi¤inden, atefli çalan Promethe-us’a içinden methiyeler düzen, vadi bo-yunca tüm patikalar› gece yürüyebile-cek denli iyi bilen biri. Sakl› güzelliklerini birçok kez tekrartekrar yaflad›¤›m Palovit Vadisi, 3 bin932 metrelik Kaçkar Da¤›’n›n kuzeyba-t› yamac›na düflüyor. Ayg›r Gölü’nündiplerinden bafll›yor, birçok yayla ve a-karsuyu içine al›p Palovit Deresi’ninF›rt›na Deresi’ne kavuflma noktas›ndason buluyor. Apevanak, 2 bin 400 met-re rak›m›yla Kaçkarlar’›n en yüksekyaylalar›ndan biri. Dikkat çekici yan›büyük tafl bir köprüye sahip olmas›. Ay-g›r Gölü’nden ç›kan sular›n oluflturdu-¤u Apevanak Deresi’ni aflan bu tarihiyap›n›n bir s›rr› var. Bu yükseklikte na-s›l ve neden yap›ld›? Yontma tafllardan infla edilmifl köprüde"horasan" kullan›lmam›fl. Hemflin yöre-

PalovitGökyüzündeki Vadi:

Çal›flmayla zevkin birleflip flenli¤e ve oyuna dönüfltü¤ü

yaylalar… Say›s›z akarsu, k›rm›z› benekli alabal›klar, s›r

köprüler, karl› geçitler, tafl patikalar… Do¤al yafll› orman-

lar, bin bir çeflit bitkinin yaratt›¤› koku deryas›, her fleyi

yok eden yerduman›, bulutlar›n üzerinde inci tanesini

and›ran kütük evler. Rize’de, Kaçkar Da¤›’n›n kuzeybat›

yamac›ndaki Palovit Vadisi, yeryüzü ve gökyüzünü hem

ay›r›yor, hem birlefltiriyor.

YAZI: MEHMET DEM‹RC‹ FOTO⁄RAFLAR: CÜNEYT O⁄UZTÜZÜN

Yaz

ve

foto

rafla

r iin

Atla

s de

rgis

ine

teek

kr e

deriz

.

73 / TDBD

sindeki kemer köprülerde kullan›lanhorasan, kireç ve yumurta ak›ndan eldeedilen yap›flt›r›c› özellikte bir madde.Ayr›ca köprünün yap›m› ahflap iskeletkurulmadan mümkün de¤il ama 2 binmetrenin üzerindeki Apevanak’ta a¤açyetiflmiyor. En güçlü ihtimal iskeledekullan›lan a¤açlar›n üç saatlik mesafedebulunan 1850 rak›ml› Amlakit Yayla-s›’ndan getirilmifl olmas›. A¤açlar belkide üzerlerinde bir tulumcuyla burayatafl›nd›. Yörede eski bir gelenek bu. ‹kikiflinin tafl›d›¤›, a¤›rl›¤› 150 kilogram›nüzerindeki kalaslara bir de tulum çalanbiri oturuyor. Hemflin insan›n›n çal›fl-may› ve zevki nas›l birlefltirdi¤ini göste-ren iyi bir örnek bu gelenek. Burada herfley gibi çal›flma da flenlikli ve coflkulu. Kemer köprüden geçerek bat›ya gidenyol 3 bin 100 metredeki Garmik Geçi-di’ne ulafl›p Garmik Yaylas›’na iniyor.Güneydo¤uya ilerleyen yol ise, Apeva-nak Geçidi’nde ikiye ayr›l›p Kavron ve⁄odeçur rotalar›n› oluflturuyor. ‹sminivadiden alan 2 bin 300 metredeki Palo-vit Yaylas› ile karfl›s›ndaki MeleskurYaylas›’n› tam ortadan akan Palovit De-resi ay›r›yor. Kaçkar yaylalar› geneldebirkaç köyün birleflmesiyle oluflur. AmaSal Yaylas› gibi Meleskur da sadece tekbir köy taraf›ndan kullan›l›yor. Palovitve Meleskur yaylalar›nda tüm arazilertafl duvarlarla çevrili. Her aile, evininçevresinde sebze ekti¤i bostan›ndanbaflka yerleflim alan› d›fl›nda böyle ara-zilere sahip. Eski bir gelenek olan ve a-¤ustosun ikinci haftas›nda kutlanan"o¤nak"ta buralar biçilir, sonra otlarkurutulurdu. Hayvanlara verilecek ku-

ru otlar evlerin çat› aral›¤›ndaki "oç-¤an"lara yerlefltirilirdi. Bu güzergâhtaki yaylalar›n gelenekselkimli¤inde köklü de¤iflimlere neden o-lan araç yolu, Amlakit Yaylas›’nda sonbulur. Amlakit’e inmeden araç yolu ta-kip edilirse Meleskurlular›n eski "ça¤yolu" olan Kotençur patikas›na sap›l›r.Ça¤, bölgede 1800 metre üzerindekiyaylalar›n yakacak ihtiyac›n› karfl›layanbildi¤imiz ormangülü. Bölgenin bitkiselçeflitlili¤inden sebep bu rotada haziranbafllar›nda adeta koku deryas›nda yol-culuk edersiniz. "Yerduman›"n›n olma-d›¤› o zamanlarda bir de karfl›da inci gi-bi dizilen evleriyle Sal ve Pokut yaylala-r›n›, sa¤›n›zda Memiflefendi tepelerini,afla¤›da ise tüm çekicili¤i ile AmlakitYaylas› ve Me¤o Vadisi’ni görünce yolhiç bitmesin istersiniz. Yo¤un buharlafl-ma sonucu oluflan sis, yörede "yerdu-man›" olarak adland›r›l›yor.fiimdikinden daha yayg›n olarak bes-lendikleri dönemlerde bazen hayvanla-r›n yuvarland›¤› uçurumlardan geçinceKotençur Yaylas›’na var›l›yor. Vadiningüzelli¤i derelerle daha da katmerleni-yor. Zaman zaman gelen 盤lar yaylada-ki ev say›s›n› azaltm›fl olsa da geriye ka-lan ve tafl duvarlar› likenlerle kapl› ev-ler görülmeye de¤er. Kotençur’dan Ta-tar Da¤›’na ise tafl döfleli bir patikaylavar›l›yor. Tatar’a ulafl›nca da Ambarl› veKito yaylalar›na dek uzanan ve sonsuzgibi görünen bir derinlikle, CehennemDeresi ile bütünleflmifl bir manzarayla

karfl› karfl›ya kal›rs›n›z. Manzara hemirkilticidir hem de çok güzel.

K›z›lça¤›l s›rtlar›ndan ç›kan sular Me-kensuz Deresi’ni oluflturmadan önce 2bin 700 metrelerde Kermukereç Men-deresi’ni oluflturuyor. Hemen yan› ba-fl›nda ise Amlakitlilerin "deniz" dedi¤iKermukereç Buzul Gölü var. Mendere-sin düzlükleri, yayla flenliklerinde in-sanlar›n horon ve di¤er oyunlar›n›nmekân›. Bu oyunlardan biri yörede"metlugi" olarak bilinen çelik çomak.Bir di¤eri de buralara özgü "hudutlugi".Bu oyunda amaç rakibin büyük kayalarüzerine dikti¤i bir tafl› küçük tafllar ata-rak devirmek. Kaybedenin ifli zor, çün-kü kazanan› s›rt›na al›p tafl›yor.‹nsan için en yararl› bitkilerden "çe-ma¤"dan yörede çokça var. Çocuklu¤u-muzda çema¤larla s›k s›k oynard›k, on-dan elde etti¤imiz zarlar› fliflirir, diflleri-mizle g›c›rdat›r, en sonunda da patlat›r-d›k. Hayvanlara çobanl›k ederken boy-numuza as›p içinde nevalemizi tafl›d›¤›-m›z ve "davarc›k" dedi¤imiz az›k kab›da bu bitkiden örülürdü. Çema¤’›n birifllevi de kurutulduktan sonra, üzerindem›fl›l m›fl›l uyudu¤umuz dünyan›n ensa¤l›kl› yataklar›nda dolgu olarak kulla-n›lmas›yd›.Kotençur’dan Amlakit Yaylas›’na do¤rugiderken, yaylac›lar›n geleneksel horonyeri Pofl¤ut Düzü’nden geçilir. Patikatakip edilince de orman›n hemen biti-minde kurulmufl, Palovit Deresi’nin iki-

Amlak›tl› genç k›z›n devrald›¤› Hemflinli kimli¤iyüzy›llar öncesinden gelen bir gelene¤e sahip

Yaylalarda hayat do¤ayla iç içe ak›yor. Pokutyaylac›lar› günbat›m›n› horon teperek karfl›l›yor.

TDBD / 74

ye böldü¤ü Amlakit Yaylas›’n›n muhte-flem görüntüsüyle karfl›lafl›l›r. Amlakit, coflkuyla kutlad›¤› vartavorflenlikleriyle ünlü. ‹nsanlar›n birbirini,bereketi simgeleyen gülsuyuyla ›slatma-s› anlam›na gelen vartavor, çok eski birba¤bozumu bayram›. Hayvanc›l›¤›n yo-¤un olarak yap›ld›¤› 20 y›l öncesine ka-dar temmuzun ikinci haftas› kutlan›rd›.Fakat yine o hafta düzenlenen ot biçi-mi, yani o¤nak flenlikleri art›k yap›lma-d›¤›ndan vartavor flenlikleri de a¤usto-sun ikinci haftas›na sarkt›. Bir hafta sü-ren bu flenli¤in öteki yaylalardakilerdenbir fark› var. Yaylac›lar›n ortak mal› o-lan ve "çardak" denilen yerde akflamlar›oynanan horona yaln›zca erkekler kat›-l›yor. Bayanlar yine çardakta bulunuyorama horona girmiyorlar. Genç k›zlarhoron halkas›n›n d›fl›ndaki tribünlerde,evli ve yafll› bayanlar ise halkan›n orta-s›nda "semli" denen küçük sandalyeler-de oturuyor. Tulumcu halkan›n içindeve ayakta çal›yor. Vartavor ayn› zaman-da bekâr erkek ve bayanlar için birbiri-

ni tan›ma f›rsat›. Bu olay özellikle çar-dak akflamlar›nda daha gizemli bir halal›yor. Erkekler en güzel k›yafetlerini(eskiden ütülensin diye yatak altlar›nasererlerdi) giyiyor, ço¤u da çak›rkeyifoluyor. Bayanlar ise her gün sard›klar›-n› de¤il, geceye özel ve kendilerine ençok yak›flan ‹ran flaylar›n› kuflan›yor.Sahil kesiminde "pufli" de denen bu çokrenkli baflörtüsü Hemflin yöresine özgüve de¤iflik bir flekilde bafla ba¤lan›yor.

Vartavor flenlikleri gibi kalabal›k dö-nemlerde Hodeçur’dan gelen ve pata-tes, üzüm, dut ve dut pekmezi gibi yi-yeceklerle iki günlük yolu kat eden ka-t›rc›lar çocukluk an›lar›m›zda önemliyer tutuyor. Art›k göz yumulan ve s›ra-danlaflan sepetten dut çal›fllar›m›z› hiçunutmam. Bizi örgütleyen ve "ganime-tin" paylafl›m›n› düzenleyen elebafl›m›zBilal’di. Ama bir yerden sonra baflkal-d›rm›fl ve onun da bir kere için de olsadut çalmas› gerekti¤ine karar vermifltik.Kat›rc›n›n tuvalete gitmesini f›rsat bilenBilal bir çuval dutu al›p buluflma yerinegetirmiflti. Bu, tarihteki en büyük duth›rs›zl›¤›yd› ve Bilal’e de bu yak›fl›rd›!Palovit Vadisi’nin derinliklerine inmekiçin vartavorcular›n araç yolunun olma-d›¤› zamanlarda kulland›¤› Pelaz mev-kiinden geçilir ve etraf› do¤u ladinleriy-le kapl› büyük bir alan olan Galer Dü-zü’ne var›l›r. Samistal s›rtlar›ndan ç›k›pGaler diplerinde Palovit Deresi’yle bu-

luflan ⁄eleçor Deresi takip edilince deKeçan Gölü’ne inilir. K›rm›z› benekli a-labal›klar oynafl›r, flelalenin hareketlen-dirdi¤i gölde. Bölgede planlanan nehirtipi hidroelektrik santrallar›na karfl›ç›kt›¤›m›z zamanlarda yazd›¤›m fliirinbir dizesi akl›ma geliyor orac›kta: S›çra-yamayacaks›n›z nas›lsa, kuyruklar›n›z-dan tutarak flelalelerden.

Bölgenin en bakir ve tehlikeli kanyonuKoçkaban›’na do¤ru inifl sürdürülürseMe¤o Vadisi’ne var›l›r. Me¤o, bölgede"meflecilik" de denilen bal üretimininyo¤un yap›ld›¤› bir vadi. Ayn› zamandaSal, Pokut, Hazinda¤, Amlakit yaylala-r›n›n en dibi. Vadi, çap› iki metreyi a-flan ladinleriyle de ünlü. A¤ustos, gür-gen a¤açlar›na çekili kara kovanlardanbal alma zaman›. Me¤o’da bunun içinyap›lm›fl barakalar mevcut ve içlerindeyok yok. Bal sa¤›m› birkaç gün sürdü-¤ünden barakalar içinde kal›nabilir fle-kilde infla edilmifl. Bu y›l›n temmuz vea¤ustos aylar› çok ya¤›fll› geçti¤indenbal yüksek bölgelerde az. Haziran ay›n-daki s›cakl›k ise afla¤› kesimlere yara-m›fl. Me¤o’dan Hazinda¤ Yaylas›’na ulaflmakiçin zor afl›lan bir patika mevcut. Ha-zinda¤, 1950 metrede Kaçkarlar’›n engüzel manzaral› yaylalar›ndan. Evleri-nin ço¤u ahflap aksaml› ve öteki yayla-lara göre iflçilikleri daha ince. Eskidenbostan olarak da kullan›lan toprak

Kaçkar Da¤lar› Milli Park› s›n›rlar› içindekiPalovit Vadisi, bitki varl›¤› aç›s›ndan çok zengin. Vadide do¤al yafll› ormanlar yo¤un olarakbulunuyor. Palovit Deresi, F›rt›na’ya dökülenekadar çok say›da flelaleden ak›yor. Yaprakdökenve dökmeyen a¤açlardan oluflan kar›fl›k ormanlar›n içindeki Musikli, di¤er ad›yla Palovitfielalesi bunlar›n sonuncusu. (sa¤da)

TDBD / 76

damlarda art›k çinko örtüler var. Ha-zinda¤’›n camisi ayn› zamanda yolgeçenhan›. Bu camide yatmayan yol flafl›rm›flseyyah yok herhalde.

Hazinda¤-Samistal aras›ndaki patika,bölgenin en keyifli yürüyüfl rotalar›n-dan. Samistal 2 bin 450 metrelik rak›-m›yla bölgenin en yüksek yaylas›. Bura-da geleneksel mimarinin en güzel ör-neklerini, tafl ustal›¤›n›n ulaflt›¤› en sonnoktay› görmek mümkün. Kap›lardakiahflap ve demir iflçili¤i mükemmel, ev-lerin hepsi iflini çok iyi yapan ellerdenç›kma.

Kavron Geçidi’nde Avusor, Balakçur,Çeymakçur ve Kavron vadileri ile Bü-yük Kaçkar ve Kemerli Kaçkar’›n zihin-lerden kolay silinmeyecek görüntüleri-ni yakalamak mümkün. Yüksekli¤i 3bin 60 metreyi bulan Memifl Efendi Te-pesi’ne geçince az önceki görüntülere,Palovit Vadisi’nin de tüm yayla ve de-releriyle kat›ld›¤›n› görürsünüz. Samis-tal gecelerinde y›ld›zlar size çok yak›n-d›r, Ay neredeyse yakalanacak gibidir. Yerduman›na yakalanmamak için sa-bah erken harekete geçilirse Hazinda¤-Pokut yolunun manzaralar› yakalanabi-lir. Do¤al yafll› ormanlar›n içinden ge-çerek Maçkum Bo¤az›’na var›l›r. Maç-kum, bu tarihi yolun çokça kullan›ld›¤›zamanlarda kat›rc›lar›n u¤rak yerlerin-den biriydi. Susad›¤›n›z yerde belirive-ren kaynak sular›n›, bölgenin orman i-çindeki en büyük düzlüklerinden E¤-nedap›n’› ve art›k insanlara küskün ta-rihi patikalar› geride b›rak›nca da PokutYaylas›’na var›r›z.

Pokut S›rt›’n›n güney yamac›na kurul-mufl yayla evleri, zaman zaman Me¤ove Ayder Vadisi’ne biriken yerduman›sayesinde bulutlar›n üzerine dizilmiflinci tanelerini and›r›r. Yaylada hayvan-c›l›k yok. Sakinleri a¤ustos ay› boyun-ca yaylaya ç›k›p evlerini flenlendiriyor

ve birkaç günlük tatillerini burada geçi-riyor. Onun için yayla yaflant›s›n›n bi-raz modernleflti¤i göze çarp›yor. Karan-l›k çökmeden Pokut S›rt›’na t›rman›flageçilirse Karadeniz’de günbat›m› bu kezdeniz kenar›ndan de¤il, 2 binli metre-lerden seyrediliyor. Bu co¤rafyada gündo¤umu da kaç›r›la-cak cinsten de¤il. Kaçkarlar tüm görke-miyle karfl›n›zda. S›rt takip edilip SalYaylas›’na do¤ru geçilirken afla¤›lardaPilunçut Kahvesi’nin art›k hiç gelmeye-cek kat›rc›lar›n› bekler gibi durdu¤ugörülüyor. Sal Yaylas›’na vard›¤›n›zdakendinizi kenarlar› evlerle çevrili birdüzlükte buluyorsunuz. Tam ortas›ndada bir çeflme. Sal ve Pokut yaylalar› su-suzluklar›yla da ünlüler. S›rt üstündekurulduklar› için yan› bafllar›nda her-hangi bir ›rmak veya dere yok. Kaynaksular› ise yaylalar›n çok afla¤›lar›nda ç›-k›yor. Onun için yayladaki birkaç kay-nak, a¤ustostaki yo¤unlu¤a yetmiyor.Evlerin hemen üzerindeki alana ç›k›ld›-¤›nda ise Alt›parmaklar’dan Kemerli veBüyük Kaçkar’a kadar "en yüksekler"karfl›n›zda dizilip poz veriyor. Ve ucugözükünce karfl› s›rtlardan yerduman›-n›n, dudaklar bir türkü m›r›ldanmayabafll›yor. Duman da¤dan yukar›/ Sar›psarmalema¤a/ Duman da benum gibi/Meraktur a¤lema¤a.

Palovit, karakovan bal›yla da ünlü. Kovanlar dev kay›n a¤açlar›na yerlefltirili-yor. A¤›rl›kl› olarak kestane, ›hlamur a¤açlar›yla ormangülleri üzerinde çal›-flan Kafkas ar›lar› çok nitelikli bal üretiyor. Ama yüksekteki hava koflullar› yü-zünden bal miktar› çok olmuyor(üstte). Ufuk Altay ile ye¤eni Birgül Altay,Amlak›t Yaylas›’ndaki vartavor flenliklerinde geleneksel giysilerini kuflan›yor(sa¤da).

TDBD / 82

‹ stanbul Üniversitesi, Difl Hekimli¤iFakültesi, Endodonti Bilim Dal› gö-

revlilerinden Prof. Dr. Sedat Küçükay,Prof. Dr. Ifl›l Küçükay ve Dr. BülentY›lmaz’›n kaleme ald›klar› bu kitapta,tüm boyutlar›yla güncel kök kanal› fle-

killendirme yöntemlerinede¤inilmektedir.

Kitab›n ilk bölümündepaslanmaz çelik esasl› ka-nal aletlerinin tarihsel geli-flimi ve bu aletlerin bafll›canitelikleri ele al›nmakta-d›r. Bu bölümde, kanal a-letlerinin standardizasyo-nu çal›flmalar›ndan baflla-narak; endodonti prati¤in-de s›kl›kla kullan›lan pas-lanmaz çelik esasl› file tip-lerinin, mikromotorla bir-likte kullan›lan kanal alet-lerinin, sonik ve ultrasonik

sistemlerin fiziksel özelliklerine ve uy-gulama sonuçlar›na de¤inilmektedir.‹kinci bölümde, endodonti prati¤indeve bilimsel araflt›rmalarda s›kl›kla kul-lan›lan, el aletleri ile kök kanal› flekil-lendirme yöntemleri renkli grafikler

eflli¤inde anlat›lmaktad›r.Üçüncü bölümde, ‘paslanmaz çelik e-sasl› kanal aletlerinden nikel-titanyumesasl› kanal aletlerine geçifl’ ana bafll›¤›alt›nda, nikel-titanyum alafl›m›n›n ta-rihsel geliflimi, üretimi, fiziksel özellik-leri, uygulama alanlar›; nikel-titanyumesasl› kanal aletlerinin geliflimi; nikel-titanyum ve paslanmaz çelik esasl› ka-nal aletlerinin fiziksel, kimyasal, biyo-lojik özellikleri ve klinik performans-lar› anlat›lmaktad›r.Kitab›n son bölümünde, HERO 642,Hero Shaper, ProFile, Protaper, Light-speed, K3 ve System GT gibi günceldöner aletler ile kök kanal› flekillendir-me yöntemleri foto¤raf ve grafiklerleanlat›lmaktad›r.Kufle ka¤›da, renkli bask› ile haz›rla-nan kitap, A4 boyutlar›nda 124 sayfa-dan ibarettir.Kitab›n tüm geliri ‘Kansere Umut Vak-f›’na ba¤›fllanmaktad›r.

C an Kozano¤lu’ndan baflka bir kitap...Bildi¤iniz Can Kozano¤lu’nun kitapla-

r›ndan baflka, bildi¤iniz bütün kitaplardanbaflka!..“Adana’da karpuzla bafllayan evlilik ‹stan-bul’da kavunla bitti; babam› manavda vur-dular. Annem, 11 yafl›ndaki ekonomi guru-su K.K. yüzünden avukatl›¤› b›rakt›. Ham-di Abim, hukuk profesörü olarak yakalaya-mad›¤› flöhreti aflk yazar› olarak yakalad›.fieref Day›m’›n hazin sonu, günlerce anaha-ber bültenlerinde tart›fl›ld›. Kuzenimiz K›-vanç’›n ucuz seks roman›, resmi tarihe birbaflkald›r› olarak alg›land›. Muammer Enifl-tem, narkozdan ç›karken bile "Beyaz birtavflan alm›flt›m" diye say›klad›. S›k› anti-komünistlerden Yaflar Enifltem, 80’li y›lla-r›n ünlü zenginleri aras›na girdi. Eski birsirk y›ld›z› olan bak›c›m Emine’nin ak›beti-ni ö¤renemedik. Ümit Besen hayran› Ame-rikal› dostum Glenn en büyük s›rr›n› banaaçt›. Ben Elaz›¤’da, babam›n k›yamet önce-sini yaflam›fl oldu¤u yeri arad›m. Ve o özelkad›nlar, duyarl› yazarlara binip gittiler...1963’te do¤mufl bir insan›n 2005’te yazd›¤›an›lar baflka türlü olabilir mi? Sanm›yo-rum.”

K i t a p

Yolda Üç Kifli

Y akup... Leyla... Halil... Aflkla, ta-rihle ve yara izleriyle birbirine

ba¤lanan üç kifli, üç uzun yol... Biriyirmi befl yafl›nda, ömründe ilk kez a-yak bast›¤› yabanc› topraklarda haya-t›n ve dünyan›n köfle buca¤›ndan ha-berdar oluyor tan›flt›klar› ve yaflad›k-lar›yla. Uzakta, flehrinde yaflan bir ka-d›na hayranl›k duyuyor. O kad›n k›r-k›na merdiven dayam›fl. Bir o¤lu, ay-r› yaflad›¤› bir kocas›, ona hayat› zin-dan etmifl ve etmekte olan bir babas›,aflkta bütünlenen bir devrimcilik geç-mifli var. Sonuncusu, kad›n›n koca-s›... Hayat› nerdeyse bir büyük s›rdanyarat›lm›fl, devrime inanm›fl, cazibelibir adam... Yakup, Leyla ve Halil, Tu-na Kiremitçi’nin yeni roman› YoldaÜç Kifli’de bulufltular. Üç ayr› dünyabir dünya kurdular. Bazen birlikteyürüdüler, bazen baflka yollara sapt›-

lar, geçmiflle-rini ortayak o y d u l a r .Git KendiniÇok Sev-d i r m e d e nve Bu ‹flte Bir Yaln›zl›k Varromanlar›yla genifl bir okuyucu kitle-siyle buluflan Kiremitçi, hem kendikufla¤›na hem de 78 kufla¤›na içeri-den bakt›¤› yeni kitab›nda farkl› biranlat›m yakal›yor. Yazar› da roman›nkurgusuna kat›yor. Anlat›c›n›n varl›-¤›n› bize s›k s›k hissettiriyor, onun o-laylara bak›fl›n› aç›k aç›k ele veriyor.Tuna Kiremitçi, kalemini bir kameragibi kullan›yor. Ama bu öyle bir ka-mera ki kahramanlar›n içini de oku-yor. Yolda Üç Kifli, duygulara sesle-nen, duygulardan beslenen sa¤lam vegüçlü bir roman.

Tuna Kiremitçi Do¤an Kitapç›l›k / Türk Edebiyat› / Roman

Tol

"Ç özüldün ve utanc›ndan ölecek haldesin. Ad›n, an-cak dünyan›n yar›s› havaya uçarsa temizlenir diye

düflünüyorsun. Zaten durmadan bunu planl›yorsun. Bir-birinden nafile intikam planlar›yla oyalan›yorsun. Kafanakurflunu s›kana kadar da bundan baflka bir fley yapaca¤›nyok. Geçen sene ald›¤›n o allahl›k K›r›kkale tutukluk yap-mazsa tabii."

Murat Uyurkulak Metis Yay›nlar› / Edebiyat Dizisi

‹steme adresi: Dr. Bülent Y›lmaz, ‹stanbulÜniversitesi, Difl Hekimli¤i Fakültesi,Endodonti Bilim Dal›, Çapa, ‹stanbul.GSM: 0532 776 60 60.

Can Kozano¤lu ‹letiflim Yay›nevi Ça¤dafl Türkçe Edebiyat Dizisi

Kök Kanal› fiekillendirmeYöntemleri

Acemi E¤itimi

Prof.Dr. Sedat KüçükayProf.Dr. Ifl›l KüçükayDr. Bülent Y›lmaz

E¤er hat›rlayacak olursan›z, dahaönceki yaz›lar›mdan birisinde,sizlere özgür yaz›l›mlardan, Li-

nux ‹flletim Sistemi'nden ve sundukla-r›ndan bahsetmeye çal›flm›flt›m. Bu ya-z›da an›lacak özgür ve aç›k kaynak kod-lu yaz›l›mlar ile ilgili kavramlar› dahanet bir flekilde anlamak için, e¤er oku-mad›ysan›z bafllamadan önce o yaz›yabir göz gezdirmenizi tavsiye ederim.Sizleri bu yaz›da, bir k›sm›n›z›n belki a-d›n› duydu¤u Uluda¤ Projesi ve onunilk ürünü Pardus ile ilgili bilgilendirme-ye gayret edece¤im.

Uluda¤ Projesi1, Türkiye Bilimsel veTeknik Araflt›rma Kurumu (TÜB‹TAK)bünyesindeki Ulusal Elektronik veKriptoloji Araflt›rma Enstütüsü (UEKA-E) taraf›ndan yürütülen bir proje. Endar tan›m› ile Uluda¤ Projesi'nin hedefi,"Türkiye koflullar›na ve Türk bilgisayarkullan›c›lar›n›n beklentilerine cevap ve-recek ulusal bir iflletim sistemi olufltur-mak, ve bunu yaparken aç›k bir projemodeli izleyerek yard›m etmek ve ulu-sal iflletim sisteminin oluflum sürecindepay sahibi olmak isteyenlere f›rsat ver-mek ve böylece ülkenin biliflim profes-yonellerinin say›s›n› artt›rmak" diye ö-zetlenebilir. Uluda¤ Projesi'nin en ö-nemli özelliklerinden birisinin herkeseaç›k olmas›, insanlar›n ellerini uzatt›k-lar›nda dokunabilecekleri, bilgilerindenfaydalanabilecekleri insanlar taraf›ndangelifltiriliyor olmas› kan›mca. Bu konu-nun üzerinde bir miktar daha, fakat da-ha sonra dural›m.

Uluda¤ Projesi flu anda Dr. Erkan Tek-man yönetimindeki 9 kiflilik bir ekip(Zerrin Çakmakkaya, Ayfle Genç, Ser-

dar Köylü, Bar›fl Metin, A. Murat Eren,Gürer Özen, S. Ça¤lar Onur, Onur Kü-çük, Umut Pulat) ve d›flardan destek ve-ren gönüllülerin emekleri ile sürdürülü-yor ve amac›na do¤ru emin ad›mlarla i-lerliyor. Hatta Uluda¤ Projesi, gidiflat› i-le ilgili insanlar›n bilgi ve fikir sahibi o-labilmesi, geribildirimleri ve elefltirileriile projenin gidiflat›nda etkin rol oyna-yabimesi için geçti¤imiz fiubat ay›ndabilgisayar›n diskine herhangi bir kuru-lum gerektirmeden kullan›labilen 'Par-dus Çal›flan CD'yi sessiz sedas›z duyur-du. Uluda¤ Projesinin ilk ürünü olanPardus ile ilgili bilgi almak ve Pardus'udenemek için http://www.uludag.org.tr/urunler/adresinden faydalanabilirsiniz. Yaz›n›nilerleyen k›s›mlar›na do¤ru Pardus is-minin nereden geldi¤i ve Pardus'un neoldu¤undan da bahsedece¤im.

Fakat önce Ulusal Da¤›t›m Projesi'ni bi-raz daha tan›yal›m ve ne gibi sorunlargörüldü¤ü için böyle bir projenin baflla-t›lmas›na karar verildi¤ini, projenin ü-rünlerinin ulusal olarak hangi ç›karlar›-

TDBD / 78

A. Murat Eren*

Anadolu Pars› Windows’a karfl›Ulusal Da¤›t›m projesi ve Pardus:

m›za hizmet etme amac› güttü¤üü anla-maya çal›flal›m...

Projenin MisyonuÜlkemizde iflletim sistemlerinin bilgiteknolojileri alan›nda kapsad›¤› yeri,dolayl› olarak etkiledikleri sektörleri vegenel olarak geliflme hareketi ile iliflki-lerini irdeledi¤imizde flu gözlemlere va-r›lm›fl, ayn› zamanda bu gözlemler pro-jenin misyonunu da oluflturmufltur:

• Ulusal ba¤›ms›zl›k, güvenlik ve tasar-ruf amac›yla, kritik uygulamalar›n üze-rinde çal›flabilece¤i, aç›k ve standart birveri yap›s›n› destekleyen, güvenlik izle-mesine imkan verecek flekilde kaynakkodu aç›k olan ve finansal yük olufltur-madan yayg›nlaflt›r›labilecek bir iflletimsistemine gereksinim duyulmaktad›r.

• Türkiye’nin bilgi teknolojileri konu-sundaki etkinli¤inin katma de¤erli pro-jelere yöneltilmesi, araflt›rma ve gelifltir-me a¤›rl›kl› yüksek teknoloji üretimiyoluna gidilmesi gerekmektedir.

• Bunun bir yandan öncülü ve bir yan-dan da ürünü olarak yerel bilgi biriki-minin, gerek teknolojik alanda ve ge-rekse ifl süreçleri düzeyinde, sa¤lanma-s› zorunlulu¤u vard›r.

• Ülke gereklerine ba¤l› olarak teknolo-jik geliflmenin yönünü belirlemek, fark-l› alanlar›n a¤›rl›¤›n› de¤ifltirmek ve do-lay›s›yla söz konusu iflletim sistemininyol haritas›na hakim olmak tercih edil-mektedir.

Bu cümleden hareketle Linux temellibir ulusal iflletim sistemi oluflturma ifli-ne girilmesine karar verilmifltir.

Projenin Vizyonu Üst düzeyde çeflitli tercihler ve sapta-malar yapabilmek için, Ulusal Da¤›-t›m'›n zaman içinde kaplayaca¤› alan fluflekilde tan›mlanm›flt›r:

• Ulusal Da¤›t›m, sürümleri farkl› dikeypazarlarda, çeflitli kullan›m flekillerindeve alanlar›nda, toplumun her kesimin-de tercih edilen, kullan›lan ve yayg›n-laflt›r›lan bir iflletim sistemi da¤›t›m› o-lacakt›r.

• Kar amac› güdülmemekle birlikte,kullan›lacak ve oluflturulacak ifl model-leriyle, öz kaynaklar› ile ayakta durabi-len, sürdürülebilir bir organizasyon o-

luflacakt›r.

• Gelifltiriciler, mevcut teknolojik prob-lemlere, uygulanabilir ve yenilikçi çö-zümler getirerek küresel düzeyde Linuxve aç›k kaynak camias›na özgün katk›yapacaklard›r.

Projenin Hedefleri• Tam Türkçe deste¤inin, hem karakteryap›s›n›n Türkçe’ye uygun (UTF-8 u-yumlulu¤u), hem de kullan›c›ya görü-nen tüm mesaj ve belgelerin Türkçe ol-mas› yoluyla sa¤lanmas› (günümüzdekullan›lan ve çoklu dil deste¤i sunanuygulamalar›n az›msanmayacak bir k›s-m› Türkçe ve Türkçe karaterler ile ilgilisorunlar bar›nd›rmaktad›r. Projenin he-fedlerinden birisi de tam ve eksiksizTürkçe deste¤i sunmak anlam›nda buaç›k kaynak kodlu uygulamalar›n so-runlar›n› çözmektir),

• Mevcut Linux da¤›t›mlar›ndan ve ra-kip di¤er iflletim sistemlerinden dahakolay kurulabilen ve kullan›labilen biriflletim sistemi olmak,

• Araç temelli ve teknoloji merkezli birtasar›m yerine görev temelli ve insanmerkezli bir yaklafl›mla ve esnekli¤i veyüksek performans› sa¤layabilecek mo-düler bir yap›da tasarlanmas›.

Projenin misyonu, vizyonu ve hedefleriproje web sayfas›nda1 da duyurulmak-tad›r.

PardusPardus, Uluda¤ Projesinin ilk ürünü-nün ad›. Haz›r yeri gelmiflken hemen

belirtmek isterim, Pardus ismi, Anado-lu Pars› olarak an›lan ve nesli tükenmetehlikesi ile karfl› karfl›ya olan PantheraPardus Tulliana'dan gelmekte.

Pardus, kurulumu ve kullan›m› kolayolan bir iflletim sistemi olacak, KurulanCD çal›flmalar› devam etmekte olan veyaz sonuna do¤ru duyurulmas› planla-nan Pardus'un kurulum gerektirmeyenÇal›flan CD'si, projeyi takip ve merak e-denlerin fikir sahibi olmalar› için Martay›nda ‹stanbul Bilgi Üniversitesi'ndedüzenlenen Aç›k Kaynak Günleri isimlietkinlikte duyuruldu.

Pardus'un Çal›flan CD içerisinde birmasaüstü son kullan›c›s›n›n neredeysebütün ihtiyaçlar›n› karfl›layacak nitelik-te: Ofis araçlar› (metin editörü, hesaptablosu, sunum arac›), Internet araçlar›(web taray›c›s›, e-posta istemcisi, ayn›anda ICQ, MSN, Yahoo ve Jabber he-saplar›n›z› kullanabildi¤iniz mesajlafl-ma yaz›l›m›), çoklu ortam araçlar›(divx, dvd, vcd, mp3, wmv, mpg gibi

79 / TDBD

TDBD / 80

bir çok dosya format› için çal›c›lar, re-sim göstericiler, cd/dvd yaz›c› vb.) ve o-yunlar›n yan› s›ra Pardus'un ve Uluda¤Projesi'nin yap›land›rma altyap›s› ola-cak olan ÇOMAR (COnfiguration Ma-nageR), kullan›c›lar› karfl›layan KaptanMasaüstü ve kontrol merkezi TASMAgibi uygulamalar›n prototip versiyonla-r› CD içerisinde mevcut... Ücretsiz olanbu CD içerisindeki tüm uygulamalar dasize ait; herhangi bir yere lisans bedeliödemek zorunda olmuyorsunuz, kimsede sizden böyle bir talepte bulunam›-yor.

Bence bir an önce ISO imaj›n› indiripbir CD'ye yaz›n ve deneyin, nas›l yapa-ca¤›n›z ile ilgili bilgi ürünler2 sayfas›ndamevcut. E¤er Internet erifliminiz ISOdosyas›n› indirecek kadar h›zl› de¤ilse,Pardus Çal›flan CD'yi çok makul fiyat-larla adresinize gönderecek olan siteler-den siparifl verebilirsiniz, bu sitelerinbir listesine ulaflmak için3 adresi sizeyard›mc› olabilir. Elefltiri, öneri ve fikir-lerinizi gelifltiricilerle paylaflmak ya dageliflmeleri takip etmek için projeningenel e-posta listesini4 kullanabilir yada düflüncelerinizi do¤rudan bilgi@u-ludag.org.tr adresine e-posta atabilirsi-

niz. Ayr›ca5 adresinde de çok hoflunuzagidece¤ini tahmin etti¤im bir "S›kça So-rulan Sorular" sayfas› oldu¤unu belirt-meden geçmeyeyim.

Pardus ve Uluda¤ Projesi Neden Önemli?Uluda¤ Projesi ve bu projenin muhte-mel ürünleri (Pardus bunlardan birisive ilki), Türkiye'nin gözü önünde gelifl-tiriliyor ve herkesin öneri ve elefltirileri-ne aç›k bir flekilde ilerliyor. Yazd›¤›kaynak kodlar› herkesin eriflebilece¤iflekilde tutuyor, yapt›¤› araflt›rmalar so-nucu buldu¤u ve gelifltirdi¤i teknoloji-leri belgelendirip insanlara aç›k bir fle-kilde sunuyor ve hata takip sistemi ile,e-posta listeleri ile biliflim insanlar›n› vedestekçileri buluflturarak insanlara birbilgi paylafl›m› ve sa¤lam bir yaz›l›m ge-lifltirme ortam› ve teknolojilerini sunu-yor. Bu, kendi ad›ma, projenin en bü-yük baflar›s› olarak gördü¤üm ve gele-cek nesillere bir miras olarak kalaca¤›nainand›¤›m bir getiri. Bir yaz›l›m proje-sinde neyin nas›l gerçeklefltirildi¤inicanl› canl› izleme f›rsat› bulan insanlar,biraz da çaba ile tek bafllar›na edineme-yecekleri bir deneyime sahip olabilir veilerdeki muhtemel yaz›l›m projelerindedaha baflar›l› olabilirler. Makro bir ba-k›fl aç›s› ile bu kifliler ilerde Türkiye'ninyaz›l›m alan›nda sesini daha fazla du-yurmas›n› sa¤layacak çal›flmalara imzaatabilirler.

Öte yandan bu proje etraf›nda konufl-lanm›fl yaz›l›mc› insanlar, Türkiye'ninihtiyaç duydu¤u çeflitli yaz›l›mlar› çokdaha h›zl› gelifltirebilir ve bu da yaz›l›malan›nda bize teknolojik bir ba¤›ms›zl›ksunar. Ayr›ca ülkemizde gelifltirlen buiflletim sistemi kamu kurumlar›n›n ve

flirketlerin beklentilerine göre özelleflti-rilebilir bu da yurt d›fl›na akan ve gerigelmeyen lisans ve hizmet ücretlerininülke içinde kalmas›na olanak sa¤layabi-lir, bunun sonucunda da projenin ülke-ye ekonomik anlamda da bir getirisin-den bahsedilebilir. Bir devlet kurumu-nun biliflim ihtiyaçlar›na cevap, elimiz-de politikas›n› ve yaklafl›mlar›n› de¤ifl-tirmeyece¤ine dair hiç bir garanti olma-yan yabanc› bir yaz›l›m flirketi yerineTürkiye'nin üretimlerinden ve eme¤in-den gelir. Projenin misyonunda da be-lirtildi¤i gibi görev kritik ve güvenlikgerektiren noktalarda kaynak kodu a-ç›k olan ve "bize ait olan" güvenilir biriflletim sistemi kullanman›n rahatl›¤›n›da sunacakt›r bu proje ve ürünleri.

Uluda¤ Projesi kapal› kap›lar ard›ndagelifltirilmiyor. Herkesin fikrinin de¤er-lendirildi¤i, tavsiyelerinin göz önündebulunduruldu¤u, takip edilebilir birproje bu.

Bize ait, size ait bir proje Uluda¤ Proje-si. Ona sahip ç›k›n.

* Uluda¤ Gelifltiricisi, TÜB‹TAK / UEKAE.meren@uludag.org.trhttp://cekirdek.uludag.org.tr/~meren/

KAYNAKLAR

1. http://www.uludag.org.tr/2. http://www.uludag.org.tr/urunler/3 . h t t p : / / w w w . l i n u x . o r g . t r / i n -dex.php?Pg=LinuxCDler4. http://liste.uludag.org.tr/cgi-bin/ma-ilman/listinfo/uludag5. http://www.uludag.org.tr/sss.html

Y eni Protefix Koruyucu Jel, enflamasyonlu a¤›zmukozas›n›n lokal tedavisi için yeni bir çö-

zümdür. Alkol, lidokain ve kortizon içermeyenProtefix yara koruyucu Jel, a¤›z içindeki yaray› u-yuflturmadan ac›s›n› dindirip h›zl› bir iyilefltirmesüreci bafllat›r. Protefix yara ve koruma Jeli a¤›zmukozas›nda oluflan yara ve iltihaplarda, aftlarda,difleti tahrifllerinde ve protez vuruklar›nda yara iyi-lefltirici etken olarak kullan›lmaktad›r.

Kullan›m fiekli:Bezelye tanesi büyüklü¤ünde bir miktar KoruyucuJeli temiz bir pamuk parças› veya temiz parma¤›n›züzerine s›k›n›z ve günde yaklafl›k 3-4 defa sürmeksureti ile a¤z›n›z içerisindeki hasar görmüfl alanatatbik ediniz.

Protefix Koruyucu Jel;• a¤r›y› dindirir• iyileflme sürecini h›zland›r›r• anti-enflamatuar• hiçbir yan etkiye sahip de¤ildir.• Alkol ve lidokain içermez• Kortizon maddesi içermez

Protefix Koruyucu Jel’in Farkl›l›¤› • A¤›z örtüsüne negatif hiçbir etkisi yoktur• Mukoza kabarmas›na neden olmaz• Üst deri tabakalar›n›n ayr›lmas›na neden olmaz• Uzun süreli kullan›m için uygundur

Aktif D›fl Ticaret Tel: 0.216.474 46 48

83 / TDBD

Özellikleri• Kuron-köprü simantasyonunda,

inley-onley simantasyonunda, pin ve vidalar›n simantasyonunda ve ortodontik uygulamalarda kullan›l›r.

• Kaide materyali olarak kullan›l›r.• Granül toz formu sayesinde

kar›flt›rma ifllemi kolaylafl›r ve homojen, kremsi bir k›vam sa¤lan›r.

• Granül yap›s› sayesinde kullan›mdan önce çalkalamaya gerek yoktur.

• Öbeklenme meydana gelmedi¤i için doz kafl›¤› her defas›nda ayn› miktarda tozla dolarak dozlamada hassasiyet sa¤lar.

• fiifleden ç›karma ve kar›flt›rma s›ras›nda toz oluflmaz.

• Flor salg›lar.• Oldukça düflük film kal›nl›¤› vard›r.

Bu sayede kuron ve köprülerin difle uyumundaki baflar› artar.

• Radyoopakt›r.

Uygulamas›• Çal›flma süresi kar›flt›rma dahil 3:30 dk• Donma süresi:3:30 dk.• Toplam süre:7:00 dk.

3M ESPE Tel: 0.212.350 77 08

G C yeni gelifltirmifl oldu¤u7. jenerasyon bonding sis-

temi GC G-Bond ile asitlemeyeihtiyaç duymaks›z›n difl heki-minlerine zaman tasarrufu veuygulama kolayl›¤› sa¤l›yor.Tek bir fliflede asit, hassasiyetgiderici, prime ve bond gibi ö-zellikleri bir arada bulundur-mas›n›n yan› s›ra sadece tek birtabaka olarak uygulanmas› ye-terli. Toplam prosedürün sade-ce 30 saniye sürdü¤ü bondingsistemi ile kompozit ile mine vedentin aras›nda güçlü ve uzunömürlü bir ba¤lant› sa¤laman›nyan› s›ra içerdi¤i doldurucula-r›n dentin tübüllerini t›kamas›sayesinde de post-operatif has-sasiyet oluflumunun önüne ge-çilmifl olunur. GC G-Bond’unuygulanmas› ile ilgili herhangibir teknik hassasiyeti yoktur bunedenle difl yüzeyinin kuru muyafl m› kald›¤› gibi bir sorunlakarfl›lafl›lmaz.

Uygulamas› oldukça kolay olanGC G-Bond f›rça yard›m› ile di-flin ba¤lant› yüzeylerine uygula-n›r, yüksek bas›nçl› bir hava fl›-r›ngas› ile inceltilir ve 10 sn. ›-fl›k uygulan›r. Böylelikle 30 sa-niyeden k›sa bir sürede bütünifllem tamamlanm›fl olur.GC G-Bond’un içeri¤inde HE-MA bulunmad›¤› için su emili-mi, renk de¤iflimi, kollegenlerinbozunmas›, retansiyon kayb› vealerjik reaksiyonlar gibi HE-MA’n›n hidrofilik yap›da olma-s›ndan kaynakl› problemlerinhiçbiri ile karfl›lafl›lmaz.5 ml’lik flifle ve 50 adet tek kul-lan›ml›k unidose halinde bulu-nan GC G-Bond paketlerindeuygulama uçlar› ile birlikte kul-lan›m›n›n anlat›ld›¤› teknik bil-gi kartlar› da mevcuttur.

Güney DentalTel: 0.216.313 57 91

Granül Formunda Cam ‹yonomer Siman

Ketac - Cem Easymix

Protefix Koruyucu Jel

GC G-BOND 7. Jenerasyon Bonding

1. a b c d e2. a b c d e3. a b c d e4. a b c d e5. a b c d e

6. a b c d e7. a b c d e8. a b c d e9. a b c d e

10. a b c d e

Ad› Soyad› :Adresi :

‹mzas› :

SDE CEVAP FORMU (Do¤ru cevab› daire içine al›n›z)

TDBD / 84

Sorular›n yan›tlar›n› en geç 3 Haziran 2005 tarihine kadar SDE Yüksek Kurulu Ziya Gökalp Caddesi No:37/11 K›z›lay/Ankara adresine mektupla, 0 312 430 29 59’a faksla ya da tdb@tdb.org.tr adresine e-mail ile gönderen meslektafllar›m›zdan en az 7 soruyu do¤ru cevaplayanlar6 SDE kredisi almaya hak kazanacaklard›r.

Web sitemizdeki SDE bölümüne girmek için kullanaca¤›n›z flifre: kredi

Sürekli Diflhekimli¤i E¤itimi kredilendirilmifl sorular›1- ‹rrigasyon solusyonlar›ndan sodyum hipoklorit afla¤›dakiözelliklerden hangisine sahip de¤ildir?

a) Mekanik y›kamab) Enstrümanlar›n lubrikasyonuc) Mikroorganizmalar›n y›k›m›d) Nekrotik dokular›n çözünmesie) Hemostazis

2- Florozis ile ilgili olarak hangisi do¤rudur?a) Çocuklarda optimal flor miktar› 0,05-07mg/kg

olmal›d›rb) Dental florozis için en riskli dönem 3-6 yafllar

aras›ndaki dönemdirc) Süt diflleri daimi difllerden daha çok etkilenir.d) ‹çme sular›ndaki 100ppm flor iskeletsel florozise yol açare) Kronik flor toksisitesi down sendromuna yol açar

3- Afla¤›dakilerden hangisi Diabetes mellitus için geçerlide¤ildir?

a) Bafllang›ç y›k›m›nda Capnocytophaga görülürb) Prevotella intermedia ile iliflkilidirc) Peptostreptococcus etkindird) A.actinomycetemco görülüre) Tip I diabetes mellituslu hastalar ayn› yafltaki

non-diabetiklerle karfl›laflt›r›ld›¤›nda ayn› periodontifrekans›na sahiptir.

4- Sabit protez uygulamalar›nda, kron kenar sonlanmas› içinen uygun olan afla¤›dakilerden hangisidir?

a) Difleti cebi taban›na oturacak flekildeb) Difleti seviyesindec) Anteriorda difleti seviyesinin üzerinded) Estetik gereksinme nedeniyle anteriorda difleti cebi içine

0.5 mm girecek flekilde, posteriorda difleti seviyesi üzerinde

e) Hepsi do¤rudur.

5- Bir infeksiyon hastal›¤›n›n fliddetli olmaya ilk klinik semp-tomlar›n›n görüldü¤ü evreye ne ad verilir?

a) ‹nkübasyonb) Prodromalc) Akutd) Kronik

e) Konvalesan

6- Afla¤›daki kanal patlar›ndan hangisinin çözünme özelli¤idaha fazlad›r.?

a) Polimer yap›da kanal patlar›b) Paraformaldehit içerikli patlarc) Kalsiyum hidrosit içerikli patlard) Cam ‹onomer içerikli patlare) Çinkooksit öjenol içerikli patlar

7- Self-etch bonding sistemler için afla¤›daki ifadelerdenhangisi yanl›flt›r?

a) Ayr› bir asitle pürüzlendirme aflamas›na ihtiyaç duymazlar

b) Smear tabakas›n› kendi yap›lar›na katarak dentinle hibridizasyon yaparlar

c) Post-operatif devrede, total pürüzlendirmeli (tek flifle) sistemlere k›yasla daha az hassasiyete neden olurlar.

d) Mine dentine total pürüzlendirmeli sistemler kadar yüksek kuvvetlerle ba¤lan›rlar

e) Uygulama aflamalar› azald›¤›ndan teknik hassasiyet riskleri total pürüzlendirmeli sistemlere k›yasla düflüktür.

8- ‹deal oklüzyonun standartlar›ndan olan;a) Mandibulan›n, sentrik iliflki pozisyonundan fonksiyona

gelene kadar oluflacak yükleri karfl›layabilece¤i en uygun horizontal hareketi sa¤lanmal›,

b) Vertikal stresler oklüzyonda düzenlenmeli,c) Kondiller sentrik iliflkide iken difllerin maksimum

tüberkülleraras› iliflkileri sa¤lanmal› d) Mandibulan›n eksentrik hareketleri s›ras›nda anterior ve

posterior difller birbirlerini korumal›e) Yukar›dakilerin tümü do¤rudur.

9- Afla¤›daki antibiyotiklerden hangisi antikollajenolitikaktivite gösterir?

a) Porphyromonas gingivalisb) Bacteroides forsythusc) Prevotella intermadiad) Streptococcus sanguise) Campylobacter rectus

85 / TDBD

TDBD 86. Say› CEVAP ANAHTARI Kredilendirilen etkinlikler

TDB – SDE Yüksek Kurulunun 20 Nisan 2005 tarihli toplant›s›nda de¤erlendirilen etkinlikler:

Ankara Diflhekimleri Odas› Tel: 0312.435 90 16Etkinli¤in Ad› : Meslek ‹çi E¤itim Seminerleri Nisan 2005Etkinli¤in Tarihleri : 21.04.2005Estetik Diflhekimli¤i Akademisi Derne¤i Tel: 0212.224 08 50Etkinli¤in Ad› : EDAD ‹mplantoloji Çal›flma Grubu Konferans› Nisan 2005Etkinli¤in Tarihleri : 25.04.2005Ankara Diflhekimleri Odas› Tel: 0312.435 90 16Etkinli¤in Ad› : Meslek ‹çi E¤itim Seminerleri Nisan 2005-1Etkinli¤in Tarihleri : 29.04.2005Edirne Diflhekimleri Odas› Tel: 0284.212 09 81Etkinli¤in Ad› : Bilimsel Toplant› 2005-3Etkinli¤in Tarihleri : 30.04.2005Zonguldak Diflhekimleri Odas› Tel: 0372.251 56 24Etkinli¤in Ad› : SDE Nisan 2005Etkinli¤in Tarihleri : 30.04.2005Bal›kesir Diflhekimleri Odas› Tel: 0266.243 34 29Etkinli¤in Ad› : Bilimsel Sempozyum 2005Etkinli¤in Tarihleri : 30.04.2005 -01.05.2005Selçuk Üniversitesi Diflhekimli¤i Fakültesi Tel: 0332.223 12 10Etkinli¤in Ad› : Dünden Bugüne Türk Diflhekimli¤i SempozyumuEtkinli¤in Tarihleri : 28-30.04.2005ITI E¤itim ve Ö¤retim Komisyonu Tel: 0312.442 12 22Etkinli¤in Ad› : Straumann Dental ‹mplant Sistemi Kursu Nisan-May›s 2005Etkinli¤in Tarihi : 30.04.2005-01.05.2005GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Tel: 0216.542 28 57Etkinli¤in Ad› : Haftal›k Bilimsel Toplant›-2Etkinli¤in Tarihi : 05.05.2005Mersin Diflhekimleri Odas› Tel: 0324.328 93 08Etkinli¤in Ad› : SDE Konferans› May›s 2005Etkinli¤in Tarihleri : 06.05.2005Samsun Diflhekimleri Odas› Tel: 0362.435 44 78Etkinli¤in Ad› : SDO E¤itim Seminerleri May›s 2005Etkinli¤in Tarihleri : 06.05.2005Adana Diflhekimleri Odas› Tel: 0322.457 24 67Etkinli¤in Ad› : SDE Etkinli¤iEtkinli¤in Tarihleri : 07.05.2005GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Tel: 0216.542 28 57Etkinli¤in Ad› : Haftal›k Bilimsel Toplant›-3Etkinli¤in Tarihi : 12.05.2005Isparta Diflhekimleri Odas› Tel: 0246.218 19 93Etkinli¤in Ad› : 2005 Y›l› Bilimsel Toplant›lar›-1Etkinli¤in Tarihleri : 14.05.2005Sivas Diflhekimleri Odas› Tel: 0346.221 14 19Etkinli¤in Ad› : 5.Çorum Bahar SempozyumuEtkinli¤in Tarihleri : 14-15.05.2005ITI E¤itim ve Ö¤retim Komisyonu Tel: 0312.442 12 22Etkinli¤in Ad› : Straumann Dental ‹mplant Sistemi Kursu May›s 2005Etkinli¤in Tarihi : 14-15.05.2005Antibiyotik ve Kemoterapi Derne¤i (ANKEM) Tel: 0212.258 60 20Etkinli¤in Ad› : ANKEM Klinikler ve T›p Bilimleri Kongresi

Diflhekimli¤inde ‹nfeksiyon Kontrolü KursuEtkinli¤in Tarihi : 22.05.2005GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Tel: 0216.542 28 57Etkinli¤in Ad› : Haftal›k Bilimsel Toplant›-4Etkinli¤in Tarihi : 26.05.2005Gazi Üniversitesi Diflhekimli¤i Fakültesi Tel: 0312.213 83 44Etkinli¤in Ad› : Gazi Üniversitesi Diflhekimli¤i Fakültesi

VIII. Mezunlar Günü EtkinlikleriEtkinli¤in Tarihleri : 28.05.2005Türk Oral ‹mplantoloji Derne¤i Tel: 0212.532 32 18Etkinli¤in Ad› : Türk Oral ve ‹mplantoloji Derne¤i XVII.Bilimsel Kongresi ve

Avusturya Oral Cerrahi ve ‹mplantoloji Derne¤i Ortak Topl.Etkinli¤in Tarihleri : 23-29.05.2005

1. D Kalsiyum florür topikal florür uygulamala-r› sonucu oluflur.A¤›zda çeflitli dokularda birikerekbir flor rezervuar› oluflturur.

2. E ‹lk kolonize olan bakteriler S. sanguis ileActinomyces viscosus'dur.

3. E Non-spesifik immün cevapta yer alan Po-limorfnükleer Lökositelere ait lizozomal içeri¤inserbest hale geçmesine Degranülasyon denir. Nöt-rofillerin endotel cidar›na yaklaflarak kümelenmesimarjinasyondur. ‹nflamatuar hücrelerin damardaninterselüler alana geçifli diapedesisdir. Yara iyilefl-mesi esnas›nda düzensiz yap›lanma ve afl›r› y›¤›lmagösteren ba¤ dokusunun y›k›m› fibrinolizisdir. Fib-roplasia yara iyileflmesinde inflamatuar aflamadansonraki dönemdir ve fibroblastlar h›zla tropokolla-jen sentezleyerek afl›r› miktarda düzensiz bir ba¤dokusu olufltururlar.

4. A GutA-perka kanal içinde nispeten inertdir.

5. B Tam seramikler istün estetik, biyolojik u-yumlar› ve do¤al difl yap›laro›na benzerlikleri nede-niyle tercih edilmektedirler. Fiziki özelliklerinin ge-lifltirilme çal›flmalar› devam etmektedir. Bu nedenlek›r›lganl›klar› avantaj de¤il dezavantajd›r.

6. C Total pürüzlendrime tekni¤inde, önce mi-ne dokusuna asit uygulan›r ve 15 sn. Beklendiktensonra dentine de asit uygulanarak 15 sn daha bek-lenir. Böylece mine 30, dentin ise 15 sn süre ile a-sitle temas etmifl olacakt›r.

7. B Difltafl› pla¤›n iç tabakas› ile iliflkilidir

8. E Hangi nedenle olursa olsun endodontiksorun oluflmufl bir diflin tedavisinde endodontik birtedavi flartt›r.

9. D Ünitin kulland›¤› su sadece hasta için de-¤il, dental ekip için de kontaminasyon nedenidir.Bu yolla bulaflan Psödomonas ile Lejionella infeksi-yonlar›ndan literatürde bahsedilmifltir. Bunu önle-mek için steril su bulunan depolar yap›labilir. Ayn›zamanda su girifline bir bakteri filtresi konabilir ve-ya sistem periodik olarak dezenfektanlarla y›kan›r.

10. C Anterior rehberli¤in yeniden oluflturulma-s› gerekti¤inde yönlendirici yüzeyler d›fl›ndaki yü-zeyler sa¤l›kl› ve prepare edilmek istenmiyorsa par-siyel kesimli restorasyonlarla koruyucu tedavileruygulanabilir.

TDBD / 86

KursKongre, Sempozyum

Türk Periodontoloji Derne¤i35. Bilimsel Kongresi12-14 May›s 2005The Marmara Otel / ‹stanbulwww.turkperio2005.org

WID Wiener InternationaleDentalausstellung19-21 May›s 2005Viyana - Avusturyawww.wid-dental.at

British Dental Conference &Exhibition19-21 May›s 2005Glasgow - ‹skoçyawww.bda-events.org

27th Asian Pacific Dental Congress26-29 May›s 2005Kuala Lumpur - Malezyawww.mda.org.my

Swiss International1-3 Haziran 2005Basel - ‹sviçrewww.messe.ch

SIDEX 200504-06 Haziran 2005Seul - Güney Kore www.sidex.or.kr

Sino Dental07-10 Haziran 2005International Health Exchange CentrePekin - Çin

Türk Diflhekimleri Birli¤i 12. Uluslararas› Diflhekimli¤i Kongresi 23-25 Haziran 2005 ‹stanbulTel: 0212 219 66 45Fax: 0212 232 05 60

93 FDI World Dental Congress24-27 A¤ustos 2005Montreal - Kanadawww.fdiworldental.org

Dental Expo12-15 Eylül 2005Moskova - Rusyawww.dental-expo.ru

EDAD 9. Uluslararas› EstetikDiflhekimli¤i Kongresi16-18 Eylül 2005 ‹stanbulTel: 0.212.224 08 50

ADA06-09 Ekim 2005Philadelphia - ABDwww.ada.org

Expodental19-23 Ekim 2005Milano - ‹talyawww.expodental.it

International Dental Showcase20 Ekim 2005Birmingham - Britanyawww.bda-events.org

Dentech China26 Ekim 2005fiangay - Çinwww.dentech.com.cn

3. ICOI Meffert Implant InstituteSympozium11-13 Kas›m 2005 Hilton /‹stanbulwww.draliarif.comTel : 0.312.427 62 25Fax : 0.312.427 36 31

93. FDI Dünya Diflhekimli¤i Birli¤i Kongresi

24-27 A ustos 2005Montreal Kanada

www.fdiworldental.org

DENTANETtekrar eski adresinde

Gazi Üniversitesi Diflhekimli¤i Fakültesi

‹ngiliz Konsoloslu¤una yap›lan sald›r› s›ras›nda Galatasaraysat›fl ve showroom ma¤azas› büyük zarar gören Dentanet’in

10 personeli de sald›r›da yaralanm›flt›. Birçok döküman vemalzemesini de kaybeden Dentanet, 14 ay süreyle geçiciofisinde faaliyetine devam ettikten sonra tekrar ‹ngilizKonsoloslu¤u’nun karfl›s›ndaki eski yerine tafl›nd›.

Hamalbafl› Cad. No.6 34435 Galatasaray, ‹stanbulTel:212 2926596 Fax:212 2527836satis@dentanet.net bilgi@dentanet.net www.dentanet.net

Konferans"Radyografide Anatomik Oluflumlar›n De¤erlendirilmesi"

Konuflmac›: Ö¤r.Gör.Dr. Meryem Toraman Alkurt

Panel "Hamilelik-Emzirme Döneminde Diflhekimli¤i

Uygulamalar› ve A¤›z Bak›m›"Oturum Baflkan›: Prof.Dr. Köksal Balofl

Konuflmac›: Doç.Dr. Ayflen BodurDt. Burcu Karaduman

Konferans"Adesiv Köprüler"

Konuflmac›: Prof.Dr. Cihan Akçaboy

Uygulamal› Konferans "Laserin Endodonti ve Konservatif Tedavide Kullan›m›"

Laserle Kavite Preparasyonu: Klinik UygulamaKonuflmac›: Ö¤r.Gör.Dr. Hacer Deniz Akarsu

Mezunlar Günü Ankara Tava fienli¤i

8. Mezunlar Günü Etkinlikleri28 May›s 2005

Tel: 0.312.213 83 44 – 0.312. 212 08 90 Faks: 0.312.223 92 26E-Mail: huma@gazi.edu.tr / alacam@gazi.edu.tr

Bilimsel Program SDE kapsam›na al›nm›fl olup, kredilendirilmifltir.