tÜrkted sektÖrÜ buluŞturdu! · 2017. 7. 19. · 4 haziran 2014 tohum İçİndekİler 6 10 18 24...

32
Sayı 11 | Haziran 2014 Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği [email protected] | www.turkted.org.tr TÜRKTED AHDE VEFA GÜNDEM RÖPORTAJ KENDİNE YETEBİLEN BİR TOHUMCULUK HEDEFLİYORUZ TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? TOHUMCULUK SEKTÖRÜNÜN ÖNCÜ İSMİ: YAVUZ BATUR ULUSLARARASI TOHUMLUK TİCARETİ ÇALIŞTAYI GÜNDEM OLUŞTURDU! TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU!

Upload: others

Post on 16-Oct-2020

1 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Sayı 11 | Haziran 2014

Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneğ[email protected] | www.turkted.org.tr

TÜRKTED

A H D E V E F AG Ü N D E M R Ö P O R T A J

KENDİNE YETEBİLENBİR TOHUMCULUK HEDEFLİYORUZ

TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU?

TOHUMCULUK SEKTÖRÜNÜNÖNCÜ İSMİ:YAVUZ BATUR

ULUSLARARASI TOHUMLUK TİCARETİÇALIŞTAYI GÜNDEM OLUŞTURDU!

TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU!

Page 2: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı
Page 3: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 3

28. yılını dolduran TÜRKTED’in, ülkemiz tohumculuk sektörünün gür ve hür sesi olarak kurulduğu günden bugüne kadar sektörün gelişimi için çizdiği vizyon ve koyduğu hedeflerin ne kadar doğru olduğunu, bugün ulaşılan nokta itibari ile görmekten mutluluk duymaktayız. Gelinen seviyeden mutlu olmakla birlikte; bu gelişim bizlere daha da ileriye gidebilmek adına büyük bir cesaret vermektedir. Ancak söz konusu cesaretin kaynağı; dünya ile entegre olma niyeti, tohum teknolojilerindeki ilerlemelerin yakından takibi, bunların ülkemizde uygulamaya konulmasına ilişkin kararlılık ve bölgemizde ve dünyada tohum pazarlarından daha fazla pay alabilmek arzusudur. Bununla birlikte sektörümüzün sahip olduğu dinamizmin tek başına bu hedefleri gerçekleştirmede yeterli olmadığını da göz ardı etmemek gerekir. Kamu otoritesi, tohumculuk sektörümüzün bu dinamizm ve arzusunu gerçekleştirmek adına gereken yasal önlemleri de sektörün tüm paydaşları ile birlikte alması zorunlu görülmektedir. Aksi takdirde gelinen noktadan ileriye değil, geriye doğru bir gidiş maalesef kaçınılmazdır. TÜRKTED, gelinen nokta itibari ile geçmişten gelen tecrübe ve bilgi birikimi sayesinde yalnızca kendine has olan sektörün ihtiyaçlarını önceden belirleme öngörüsü ile kısa ve orta vadede ihtiyaçları belirleyip gerekli bilgilendirmeleri sadece

üyelerine değil tüm sektör paydaşlarını kucaklayıcı bir yaklaşımla yapmayı her zaman kendisine görev edinmiştir. Bunun somut örnekleri olarak 2012 yılında Cornell Üniversitesi ile ortaklaşa tohum firmalarının üst düzey yöneticilerine yönelik “Tohumculuk Endüstrisi Programı” başlıklı eğitim ile 8 Mayıs 2014 tarihinde yapılan “Uluslararası Tohum Ticaretinde Kurallar, Usuller, İhlaller ve Tahkim” konulu bir çalıştay verilebilir. Buradan tüm kamu ve özel sektör paydaşlarımızın bu çalıştaya gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkürlerimi iletiyorum.Bu sayımızda ise, ülkemizde özellikle sektörle uzaktan veya yakından ilgisi olmayan kişi ve kurumların bol bol speküle ederek popülarite kazanmaya çalıştıkları “tohum ithalatı” konusunu masaya yatırdık. Konunun sadece ithalat rakamlarının değerlendirilmesi ile yorumlanması son derece yanlı ve yanlış bir yaklaşım olduğunun bilincinden hareketle, tarafsız ve objektif kriterlerle bir değerlendirme yapılması zorunluluğu gerekmektedir. Aksi takdirde “ülke tarımı dışa bağımlı hale geldi” veya “ithalat giderek artıyor “ şeklinde manşetlerin gündemimizden düşmeyeceği aşikârdır. Bu vesile ile tüm sektör paydaşlarına ve çalışanlarına saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Değerli Tohum okurları;

Bu sayımızda ülkemizde özellikle sektörle uzaktan veya yakından ilgisi olmayan kişi ve kurumların bol bol speküle ederek popülarite kazanmaya çalıştıkları “tohum ithalatı” konusunu masaya yatırdık.

İ. Hamit ESİNTÜRKTED Yönetim KuruluBaşkan Yardımcısı

S u n u ş

Page 4: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

4 Haziran 2014 Tohum

İ ç İ n d e k İ l e r

6

10

2418

6 G Ü N D E M

TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU?Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı tohumluk üretimi için yapılan ithalat, kendi bünyesinde çok ciddi katma değerler bulundurmaktadır. Ayrıca, yurt içinde üretilerek ihraç edilen tohumlukların parasal değeri, tohumluk ithalat değerimizin yarısından fazladır.

10 H A B E R

TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU!ULUSLARARASI TOHUMLUK TİCARETİÇALIŞTAYI GÜNDEM OLUŞTURDU!TÜRKTED, Uluslararası Tohumluk Ticaretinde Kurallar, Usuller, İhlâller ve Tahkim Çalıştayı düzenledi.

M A K A L E14“ÜÇYÜZ YILLIK GECİKME” SANCILARIBiyogüvenlik Kanunu ve uygulamaları Türkiye’deki AR-GE çalışmalarını anlamsız kılıyor. Kanunun sahip olduğu çelişkili maddeler, bilimsel devrimin yaşanmasının önünde büyük bir engel.

18 R Ö P O RTA J

KENDİNE YETEBİLENBİR TOHUMCULUK HEDEFLİYORUZBitkisel Üretim Genel Müdürlüğü, Tohumculuk Daire Başkanı Veysel Kolcu, tohumculuk sektörüne dair değerlendirmelerini Tohum dergisi ile paylaşıyor.

24 A H D E V E FA

TOHUMCULUK SEKTÖRÜNÜNÖNCÜ İSMİ: YAVUZ BATURBüyük bir tutkuyla Türk tohumculuk sektöründe bağlanıp, önemli köşe taşlarına imzasını atmayı başaran Yavuz Batur, Türkiye tarımının geçmişi ve geleceği arasındaki köprüyü anıları ve öngörüleri ile örüyor.

28 V İ Z YO N E R BA K I Ş

HOLLANDA TOHUMCULUĞUNUNOTORİTESİ: NAKTUINBOUWNaktuinbouw çiçek, ağaç ve sebze çeşitlerinin tohumculuk sektörünün ana gövdesini oluşturduğu Hollanda’da tohumculuk endüstrini denetlemekle görevli en önemli kuruluştur.

30 Ü Y E H A B E R L E R İ

TÜRKTED ÜYESİ FİRMALARINGÜNCEL HABERLERİ

İmtiyaz Sahibi Türkiye Tohumculuk Endüstrisi DerneğiSahibi Dr. Mete Kömeağaç / TÜRKTED Yönetim Kurulu Başkanı Yazı İşleri Müdürü Dr. A. Müfit Engiz / TÜRKTED Genel SekreteriEditör İpek Arslan Yayına Hazırlayan Tematik Medya Yayıncılık ve Ajans Hz.Ltd Şti. [email protected] - www.tematik.com.tr

Baskı Tarihi Haziran 2014

İletişimGüvenlik Cad. Güvenlik Apt. No:7/1 06540 Aşağı Ayrancı [email protected] Tel (0 312) 419 00 32 Fax (0 312) 419 00 32

Baskı A4 Ofset Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti. Adres Oto Sanayi Sitesi Yeşilce Mh. Donanma Sk. No:16 34418 Kağıthane İSTANBULTel (0 212) 281 64 48 Yayın Türü Yerel Süreli Yayın

Tohum dergisi Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği tarafındanT.C. yasalarına uygun olarak 3 ayda bir yayınlanmaktadır. Dergide yer alan yazı, fotoğraf, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzin almaksızın, kaynak göstererek dahi yayınlanamaz, basılamaz, çoğaltılamaz.

Page 5: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 5

Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRK-TOB) ve Tohum Sanayicileri ve Üreti-cileri Alt Birliği (TSÜAB) Yönetim Ku-rulu Başkanı Yıldıray Gençer, TSÜAB Yönetim Kurulu Üyeleri Fahri Har-manşah ve Burhanettin Topsakal ile TÜRKTOB Basın Müşaviri Galip Umut Özdil’den oluşan TSÜAB he-yeti, 26 Mart’ta TÜRKTED Yönetim Kurulunu Dernek ofisinde ziyaret etti. Karşılıklı işbirliği mesajlarının öne çıktığı görüşmede iki meslek kuruluşunun önümüzdeki dönemde birlikte gerçekleştirmesi öngörülen bazı faaliyetleri de ele alındı. Ayrıca, Tohumculuk Kanunu ve diğer ilgili mevzuatta yapılması talep edilen değişikler konusundaki görüş birliği bir kez daha teyit edildi.

TYAB’nin 2014 yılı 7. Olağan Genel Ku-rulu, 5-6 Nisan tarihlerinde, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Uluslararası Tarımsal Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nde yapıldı. Genel Kurul’a TYAB genel kurul delegeleri yanında, Gıda,Tarım ve Hay-vancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü temsilcisi, türktob ve alt birlik başkan ve genel sekreterleri ve çok sayıda davetli katıldı. TYAB 7. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan türktob ve TSÜAB Başkanı Gençer ile TYAB Başkanı Akbulut yetiştiricilere özel destek istedi. “Bu noktada Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın, bizlerin de katkılarıyla oluşturduğu politikalara, uygulamalara ve desteklere teşekkür ediyorum” diye-rek desteklerin artarak devam etmesini dileyen Gençer, ayrıca yetiştiricilere özel bir destek verilmesi gerektiğini de vurguladı.

Tohumculuk sektöründe yetkilendirme, denetim, sertifikasyon, ithalat-ihracat, ceza uygulamaları, özel tohumluk üretim alanları ana başlıkları altında 200’ü aşkın maddenin yer aldığı 29 sayfadan oluşan Tohumculuk Hizmetleri Uygulama Talimatı, Nisan ayının ilk haftasında yayımlandı. Oldukça kapsamlı hazırlanan Talimatın, özellikle ithalat ve ihra-cat ile ilgili uygulamaları düzenleyen 4. Bölü-münün 4.4. Maddesiyle, 2014 yılı Tohumluk İthalatı Uygulama Genelgesinin Madde 11 - (3)’de yer alan “İthalat başvurusunda to-humluk sertifikasının aslı veya ithalatçı firma tarafından onaylanmış sureti istenir” hükmü bağlamında, il müdürlükleri nezdinde bazı farklı uygulamaların olması nedeniyle tohum firmalarından ortaya çıkan tenakuzların ön-lenmesine dair talepler gelmekte.

Tohumculuk HizmetleriUygulama TalimatıYayımlandı

TSÜAB Yönetimi’nden TÜRKTED’e Ziyaret

BİSAB tarafından 26 Nisan’da Antalya’da “Türkiye’de ve Avrupa’da Çeşit Koruma ve Bitki Islahçı Hakları Sistemleri Uygulama-ları” konulu uluslararası panel düzenlendi. Panele Alt Birlik üyelerinin yanı sıra Türki-ye Tohumcular Birliği ve diğer Alt Birlikler-den yetkililer ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık

Bakanlığı ve üniversitelerden ilgililer katıldılar. Panelin açılışında konuşan Bitki Islahçıları Alt Birliği (BİSAB) Yö-netim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Seydi Ahmet Bağcı, konuşmasında “Koruma altına alınan çeşitlerin takibinin ve çeşit sahiplerinin haklarının korunmasının daha etkin olarak sağlanması için 5042 ve 5553 sayılı Kanunlarda hangi deği-

şiklikler olabilir, BİSAB olarak Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileri ile neler yapabiliriz sorularının cevaplarını arıyoruz. Dünyada ve özellikle Avrupa’da daha önce kurulan sistemleri ve bu konuda yapılan çalışmaları, örnekleri takip ediyoruz” dedi.

BiSAB Uluslararası Bir OrganizasyonaDaha imza Attı

k I S A k I S A

FİDEBİRLİK 7. Olağan Genel Kurulu 26-27 Nisan tarihlerinde Vogue Hotel Göynük-Ke-mer/Antalya’da üye kuruluş temsilcilerinden 37 kişinin katılımıyla yapıldı. 26 Nisan tari-hinde yapılan mali genel kurul oturumunda 2013 ve 2014 yıllarında yönetim kurulu ta-rafından geçici olarak üyelikten çıkartılan 14 üye, kesin olarak üyelikten çıkartıldı. 2013 yılı bilançosu ve 2014 yılı çalışma programı ile bütçesi onaylandı. 27 Nisan tarihinde yapılan seçimlerde yönetim organları ve üst birlik genel kurul delegeleri seçildi. TYAB 7. Olağan Genel

Kurulu Yapıldı

FiDEBiRLiK7. Olağan Genel Kurulu Toplandı

Page 6: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

6 Haziran 2014 Tohum

Günümüz dünyasında ülkeler, genel an-lamda teknolojiyi geliştiren ve teknolojiyi kullanan ülkeler olarak sınıflandırılabilir. Teknoloji geliştiren ülkeler gelişmiş ül-keler kategorisinde, kullanan ülkeler ise gelişmekte olan ülkeler kategorisinde yer almaktadır. Bununla birlikte, sayıları 10 civarında olan gelişme yolundaki ülkele-rin teknoloji geliştiren ülkeler seviyesine geçme potansiyeli bulunmaktadır. Söz konusu potansiyelin kaynağı, teknolojiyi kullanıp belli bir birikim elde ettikten sonra bu teknolojiyi kendi ülke koşulları-na uygun şekilde geliştirebilme kabiliyeti-ne dayanmaktadır. Tohumculuk endüstri-si bağlamında bu gelişime baktığımızda, ülkemizin bugün eriştiği nokta itibariyle söz konusu potansiyeli iyi bir şekilde kul-lanabileceği söylenebilir. Bu teknolojinin en fazla başvurulan transfer yollarından birisi de hiç kuşkusuz ithalattır.

Türkiye’de tohumluk ithalatı ve to-humculuk sektörünün serbest piyasa koşullarına göre düzenlenmesi 1980’li yılların ilk yarısında orta ve uzun vadede ülke ihtiyaçları dikkate alınarak gerçek-leştirilmiştir. Bu düzenlemeler salt özel sektörü güçlendirme amacıyla değil esas itibariyle hem ülkemiz tarım sektörünü gıda güvenliğimize cevap verebilir duru-ma getirmek hem de uluslararası ölçekte daha rekabetçi bir yapıya kavuşturmak amacıyla yapılmıştır. Tohumculuk sektö-rümüzün gelişimini başlatan bu politik yaklaşımların gerekçelerini özetlemek gerekirse, öncelikle ülkemizin yaklaşık 35 yıl önceki tarımsal üretiminin ne boyutta olduğunu gösteren verilere objektif olarak bakmak gerekir. Bu gös-tergelerden bazıları; teknoloji takibi ve kullanımındaki yetersizlikler sonucu üre-timdeki verimlilik düşüklüğü, yıllık orta-

lama yüzde 2’ye varan nüfus artışının ülke gıda güvenliği üzerindeki baskısı, tarım alanlarının azami potansiyelinden yararlanılamaması olarak sıralanabilir. Bahsedilen bu gerekçeler tohumculuk sektöründe yeniden bir yapılanma mec-buriyetini doğurmuş ve ilk etapta sektö-rün serbestleşmesi sağlanmıştır.Bu uygulamalar kısa ve orta vadede son derece olumlu sonuçlar vermiş tarımsal üretimde ciddi artışlar kaydedilmiştir. So-mut bir örnek olması açısından, tohum-culuğun özel sektöre açılmasından önce mısır verimimiz 400–500 kg/da iken bu gün itibari ile 4 kat artarak 1600 kg/da’a ulaşmıştır. Buna ilaveten tohumcu-luk konusunda faaliyet gösteren dünyaca ünlü firmaların ülkemizde yatırım yap-ması sağlanarak yıllar içerisinde giderek artan bir biçimde bitki ıslahı, üretimi ve yetiştirme konularında da teknoloji transferi sağlanmıştır. Elbette bitkisel üretim değerindeki artış sadece mısır üretiminde değil aynı zamanda ayçiçeği, şeker pancarı, patates gibi endüstri bitki-lerinin yanı sıra başta domates, biber ve hıyar olmak üzere tüm sebze türlerinin üretim değerinde de çok önemli artışlar sağlanmıştır. Resmi veriler incelendiğin-de, 1980’lerin son yıllarından itibaren meydana gelen artışlar da bu tespiti teyit etmektedir. Ancak, burada kesinlikle bilinmesi gereken gerçek; bu artışların sağlanmasındaki en önemli faktör, bü-yük oranda ithalat yoluyla tedarik edile-rek çiftçilerimizin kullanımına sunulan çeşitlere ait yüksek agronomik vasıflı tohumluklardır.Yukarıda vurgulanan gerçekten yola çıkılarak, son yıllarda ehil olmayan çev-relerce adeta bir “ayıp” veya “zafiyet” gibi nitelenen tohumluk ithalatının ob-jektif bir bakış açısıyla daha kapsamlı

Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı tohumluk üretimi için yapılan ithalat, kendi bünyesinde çok ciddi katma değerler bulundurmaktadır. Ayrıca, yurt içinde üretilerek ihraç edilen tohumlukların parasal değeri, tohumluk ithalat değerimizin yarısından fazladır.

TOHUMLUKİTHAL ETMEK SUÇ MU?

G Ü n d e M

Page 7: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 7

incelenmesi gereklidir. Bu bağlamda tohumluk ithalatı; “ticari tohumluk itha-latı”, “yurtiçi tüketim veya ihraç etmek için sertifikalı tohum üretmek amacıyla yapılan anaç veya ebeveyn tohumluk ithalatı” ve “araştırma-geliştirme ve ıslah amaçlı tohum ithalatı” olmak üzere alt gruplara ayrılmaktadır. Dolayısıyla, gerek miktar gerekse değer anlamında yapılan ithalatı ön plana çıkartarak bu konuda bir “zafiyetin” olduğundan bahsetmek doğru değildir. Nedeni ise şudur; hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı tohumluk üretimi için yapılan ithalat, kendi bünyesinde çok ciddi katma değer-ler bulundurmaktadır. Ayrıca, yurt içinde üretilerek ihraç edilen tohumlukların parasal değeri, tohumluk ithalat değeri-mizin yarısından fazladır. Ancak, miktar bazında ihraç edilen tohumluk miktarı ise ithal edilen miktardan daha fazladır. Bu anlamda, gerek yurtiçi üretim gerek-se ithalat yoluyla, tohumculuk sektörü-müzün Türkiye tarımı ve ekonomisine yaptığı katkı daha açıkça anlaşılmak-tadır. Ayrıca, bu katkı sadece tarımsal ekonomimizin gelişimini sağlamakla kalmayıp aynı zamanda tohumculuk AR-GE çalışmalarında ileri teknolojinin kullanımına yönelik bir zemin de oluş-turmuştur. Bununla birlikte, başlangıçta yakalanan bu ivme sürdürülememiştir. Zira 1980’lerin ilk yarısında uygulamaya konulan tedbirler sayesinde tohumcu-luk sektörümüzde, işletme ve yönetim, tohumluk üretimi ve sertifikasyon, to-humluk işlemesi, tohumluk pazarlaması ile üreticilerin kullanımına sunulması ve yayım vb. konularında ciddi ilerlemeler kaydedilmiş, ancak bitki ıslahı ve çeşit geliştirmede aynı dinamizm ve gelişim

bir türlü yakalanamamıştır. Tamamıyla ülkemizdeki kamu ve özel sektör kuruluşları tarafından “milli tohumculuğumuzun geliştirilmesi” slo-ganıyla yapılan ıslah çalışmaları sonucu geliştirilen muhtelif türlere ait çeşitlerin çoğunlukla çiftçilerimizin taleplerine cevap veremediği ve bu nedenle de bu çeşitlerin tohum pazarındaki rekabette başarılı olamadığı gözlenmiştir. Bu se-bepten dolayı, ülkemizde kısa-orta ve uzun vadede günümüz ıslah tekniklerini oluşturan her türlü teknolojinin sektör amaçları doğrultusunda kullanımını sağlayacak stratejik planların bir an önce oluşturularak ivedilikle uygulama-ya konulması gerekmektedir. Şayet bu süreçler, sadece ıslah ve çeşit geliştirme bağlamında değil aynı zamanda fikri-sı-nai mülkiyet hakları ve patent kavramla-rının doğurduğu ihtiyaçlar da göz önüne alınarak icra edilirse, doğal olarak ülke-miz tohumculuğunun çeşit ithalatından çeşit ihracatına geçeceği aşikârdır. Aksi takdirde ülkemiz üreticilerinin benimse-yip talep edeceği çeşitlerin ithalatı daha uzun yıllar devam edecektir.Sonuç olarak, bugün itibariyle bazı çevrelerce tohumluk ithalatının Türk ta-rımı açısından bir zafiyet olduğuna dair yorumların, yukarıdaki açıklamalar ışığı altında ne kadar geçerli olup olmadığı-nı okurlarımızın takdirine bırakıyoruz. Ancak, bu değerlendirmeyi yapanların; “gıda takviyesi”, “makyaj ürünleri”, “oyuncak”, “cep telefonu” vb. bazı mal ve ürünlerin ithalatı için ülkemizin harca-dığı döviz tutarının tohumluk ithalatı için harcanandan onlarca kat fazla olduğunu da dikkate alarak eleştirilerini gözden geçirmelerini temenni ederiz.

Ülkemizde kısa-orta ve uzun vadede günümüz ıslah tekniklerini oluşturan her türlü teknolojinin sektör amaçları doğrultusunda kullanımını sağlayacak stratejik planların bir an önce oluşturularak ivedilikle uygulamaya konulması gerekmektedir.

Page 8: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

8 Haziran 2014 Tohum

Kaliteli üretimi birincil görev olarak benimseyen KWS Türk Tarım, dev bir yatırım daha yaparak şeker pancarı tohumu işleme tesisinin yanına ince kaplama ve kaplama tesisini de ilave etti. KWS, Türk çiftçisinden tedarik ettiği şeker pancarı tohumlarını son teknolojilerle işleyerek önce Türk çiftçisinin, sonra da komşu ülkelerdeki çiftçilerin hizmetine sunacak.

KWS, BÜYÜK YATIRIMI İLE TÜRKİYE’YEVE TÜRK ÇİFTÇİSİNE KAZANDIRACAK

Advertorial

Page 9: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 9

Türkiye’nin tarımsal üretimine kaliteli ürünleri ile katkı sunmayı amaçlayan KWS, Türkiye’de önemli bir yatırıma daha imza attı. Şeker pancarı tohumu işleme tesisinin yanına ince kaplama ve kaplama tesisini de kurarak böl-gesindeki en modern şeker pancarı tohumu işleme ve kaplama tesisini devreye alan KWS, Türk çiftçisine istihdam sağlayarak ürettirdiği tohumları yine Türk çiftçisinin hizmetine sunuyor. Türkiye tarımı için son derece önemli bir yere sahip olan bu tesisin önemine yakışır bir açılış yapan KWS Türk Tarım, Eskişehir’de 10 Eylül 2013’te gerçekleştirdiği görkemli bir törenle yatırım heyecanını çoğunluğu çift-çilerden oluşan davetlileri ile paylaştı. Tesis teknolojik alt yapısı, yatırım değeri ve ülke ekonomisine kazandıracakları ile Türk tarım sektörüne yapılmış güzide yatırımlardan biri olarak öne çıkıyor. KWS Türk Tarım’ın tesis yatırımı şeker pan-carı tohumluk üretimi için son derece önemli bir rol üstleniyor. 2006 yılında üretime başlayan tesis; donanımını, teknolojik alt yapısını ve kapladığı alanı genişleterek şu anki konumuna gelmeyi başardı. 5 bin met-rekarelik bir alan üzerine kurulu ve tohum üretiminin yükseldiği sezonda yaklaşık 20 bin çiftçiye üretim imkanı sağlayan tesiste mo-dern yöntemlerle şeker pancarı tohumluğu da üretiliyor. Şeker pancarı tohumu işleme tesisi günlük 50 ton ham tohum alma ve 15 ton temizleme kapasitesine sahip. Şeker pancarı kaplama tesisi en modern kaplama, ilaçlama ve paket-leme ünitelerini içeriyor. Günlük 1.200 ünite tohum kaplama kapasitesine sahip olup, tüm

yıl çalışması durumunda 250 bin ünite tohum satışa hazır hale getirilebiliyor. Tesis kurul-madan önce ince kaplanmış tohumlar yurt-dışından ithal ediliyorken bu tesisle birlikte ince kaplanmış tohumları yerli üretimden karşılama oranı da artmış olacak. Çok uzun yıllardır Türkiye’de tarımının gelişi-mine katkı sunan KWS, Türkiye ile olan güçlü bağlarını bu yatırımla daha da taçlandırdı. Türk çiftçisi ile omuz omuza üretimde kalite standartlarını yükselten KWS, tesis yatırımı ile de uluslararası tohum organizasyonunda bu topraklara verdiği değer ve önemi bir kez daha kanıtlamış oldu.

Geleneksel ıslah

yöntemleriyle

çalışmalarını

sürdüren kWs, en

modern tesislerde

tohumlarını işleyerek,

öncelikle türk

çiftçisinin, ardından

bölGe çiftçilerinin

şeker pancarı tohumu

ihtiyacını karşılamayı

hedefliyor.

KWS Türk Tarım Genel Müdürü Dr. Veli Girgin büyük yatırım hakkında şu bilgileri veriyor: “Bu tesis KWS Grubu’nun Almanya ve ABD’den sonra yaptığı üçüncü tohum işleme fabrikasıdır. Bir başka deyişle KWS, dünya çapında 3. işleme tesisini Türkiye’de hayata geçirdi. Bu da bizi oldukça gururlandırıyor. Ülkemize en modern teknolojilerin kullanıldığı bir tohum işleme tesisi kazandırmış olduk.”

Şeker Pancarı Pazarlama ve Agroservis Müdürü Aytuğ Sofuoğlu: “KWS Türk Tarım, bu tesiste üretilen tohum çeşitleriyle dünyaya açılmak istiyor. Bu da Türkiye’nin işgücü ile hazırlanan tohumların Türkiye için dövize çevrilmesi anlamına geliyor. Türkiye’nin yanı sıra bölge ülkelerinin tohum ihtiyacını Türk çiftçisi ve mühendisinin emekleri ile yapılan kaliteli üretimlerle karşılamayı hedefliyoruz” diyor.

Şeker Pancarı Tohumu Üretim Müdürü Gökhan Altay ise: “Bu tesisle her şeyden önce Türk çiftçisi kendisi veya komşusunun kullanacağı tohumu kendisi üretiyor. Tesisin Türkiye’de olması ve bu operasyonları yürütüyor olmasının ülkemize kattığı değer de yadsınamaz” diyor.

Page 10: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

10 Haziran 2014 Tohum

Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği (TÜRKTED), Türkiye tohumculuk sektörünün gelişmesine ve uluslararası ticari ilişkilerinin her geçen gün artmasına bağlı olarak ortaya çıkan çeşitli ihtiyaçlara cevap vermek amacıyla, Uluslararası Tohumluk Ticaretinde Kurallar, Usuller, İhlâller ve Tahkim Çalıştayı düzenledi. Ankara Crowne Plaza Otel’de 8 Mayıs tarihinde gerçekleştirilen çalıştayda yaklaşık 150 katılımcı yer aldı. Açılış konuşmalarının ilkini TÜRKTED Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mete Kömeağaç

gerçekleştirdi. Ardından Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) ve Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç söz aldı. Açılış konuşmalarının ardından önce plaket töreni düzenlendi, sonrasında da çalıştaya geçildi.Çalıştayın ilk açılış konuşmasını gerçekleş-tiren TÜRKTED Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mete Kömeağaç, son yıllarda Türkiye’de tohumluk ticaretinin hem yurtiçinde hem

de yurtdışında güzel bir ivme kazandığını belirterek, “Ülkemizdeki dinamik yapının ve devletin sağlamış olduğu destek politikaları sayesinde sektör olarak böyle başarılı bir noktaya geldik. Yapılan çalışmalar hem ül-kemizde ilgiyle izleniyor, hem de uluslararası alanda dikkatle takip ediliyor” dedi. Kömeağaç, yaşanan gelişmelerin özellikle uluslararası ticarette zarar görmemesi ve olası sorunlarla mücadele edebilecek yolla-rın öğrenilmesi için bilgi ve tecrübe gerektiği-ne değinerek, “Bugün hem yurtiçinden hem de yurtdışından gelen misafirlerimiz bizlere tecrübelerini aktaracaklar. Oluşabilecek so-runlarda hem üreticinin hem de bu konuda faaliyet gösteren kuruluşların zarar görme-mesi için veya bu zararın en kolay yoldan atlatılabilmesi için bu çalıştayı düzenliyoruz” dedi. Konuşmasının ardından, katılımlarıyla çalış-taya destek veren Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına, TÜRKTOB ve TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer’e, diğer birlik başkanlarına ve katılımcılara teşekkür eden Kömeağaç, toplantının Türkiye tohumculuk sektörüne faydalı olmasını temenni ettiğini sözlerine ekledi.Kömeağaç’tan sonra, TÜRKTOB ve TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer söz aldı. Türkiye’nin 1 milyar dolarlık ticaret hacmiyle uluslararası alanda dikkat çektiğini söyleyen Gençer, “Türkiye, dünya tohumcu-luk arenasında artık söz sahibi olma nokta-sına geldi” dedi. Gençer, Türkiye Tohumcular Birliği’nin 2006 yılında çıkan 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ile kurulan bir birlik olduğunu belirterek, bu kanunun çıkması

TÜRKTED, Uluslararası Tohumluk Ticaretinde Kurallar, Usuller, İhlâller ve Tahkim Çalıştayı düzenledi. Ankara’da gerçekleştirilen Çalıştay’a, sektörün önemli isimleri de dahil olmak üzere yaklaşık 150 kişi katıldı.

H A B e r

TÜRKTED SEKTöRÜ BuluşTuRDu!ULUSLARARASI TOHUMLUK TİCARETİ ÇALIŞTAYI GÜNDEM OLUŞTURDU!

Dr. Mete KömeağaçTÜRKTED Yönetim Kurulu Başkanı

Yıldıray GençerTÜRKTOB ve TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı

Page 11: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 11

noktasında Türkiye Tohumculuk Endüstrisi Derneği’ne teşekkür etti.Türkiye tohumculuk sektörünün önemli ge-lişmeler kaydettiğine ve büyüdüğüne dikkat çeken Gençer, “145 bin tondan bugün 745 bin ton tohumluk üretme noktasına geldik. Hedefimiz kısa süre içerisinde 1 milyon tonun üzerine çıkmak. Bugün 130 milyon dolarlık tohumluk ihracatımız var ama he-defimiz kısa zamanda 500 milyon doların üzerine çıkmak. Artık uluslararası alanda söz sahibiyiz. Bu çalıştay aslında bu alanda bizim için çok önemli” dedi.Çalıştayda uluslararası tohumluk ticaretinde kuralların ve ihlallerin tartışılacağının ve çözümler üretilmeye çalışılacağının altını çizen Gençer, “Tohumculuk, diğer birçok sektörden daha fazla kendine özgü mevzuat ve kurallara sahiptir. Bu nedenle, ulusal düzeyde olduğu kadar uluslararası alandaki mevzuat ve kurallara uyum konusunda has-sasiyet göstermeliyiz” şeklinde konuştu.Çalıştayın açılışında son konuşmayı ise Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç yaptı. Tarım sektörünün Türkiye için en önemli sektörler-den biri olduğuna değinen Tunç, “Türkiye’de tarım sektörü, nüfusun gıda maddeleri gereksinimini karşılaması, tarıma dayalı sa-nayinin hammadde kaynağını oluşturması, önemli bir oranda istihdam sağlaması, dışa bağımlılığı önlemesi ve ödemeler dengesi üzerinde önemli etkilerinin olması nedeniyle,

ekonomideki stratejik rol ve işlevini koruma-ya devam etmektedir” dedi.Tunç, iklim değişikliğinin tarım sektörü üze-rindeki etkisine de değinerek, “Son yıllarda dünyada yaşanan iklim değişikliği, gıda ve petrol fiyatlarındaki değişiklikler, tarımsal ürünlerin enerji amaçlı kullanımı ve tüketim alışkanlıklarının değişmesi tarım sektörünün önemini bir kat daha arttırmıştır. Tarımda planlarımızı yaparken kısa vadeli çözümler yerine, doğal kaynakları etkin, verimli ve sürdürülebilir kullanmayı hedefleyen uzun vadeli ve şeffaf politikalar geliştirmeliyiz” açıklamasında bulundu. Türkiye tarım sektörünün, bölgesinde ve dünyada önemli bir konumda bulunduğunun altını çizen Tunç, “Türkiye tarımsal hasıla itibariyle bugün dünyanın 7’nci, Avrupa’nın ise 1’inci ülkesi olmuştur. 2002’de 23,7 milyar dolar olan tarımsal milli gelir, 2013 yılında 61 milyar dolara ulaşmıştır” şeklinde konuştu. Tunç, Türkiye’nin son yıllarda uygu-lanan yapısal dönüşüm politikaları ve des-teklemeleri ile tohum üretim ve ihracatında da büyük artışlar sağladığının altını çizerek, çalıştaydan çıkacak sonuçların sektöre katkı yapacağını belirtti.Açılış konuşmalarının ardından plaket töre-nine geçildi. TÜRKTED Yönetimi tarafından, çalıştaya destek vererek önemli katkılarda bulunan konuşmacılara ve katılımcılara pla-ketleri takdim edildi. Plaket töreninden son-ra gerçekleştirilen panelin moderatörlüğünü

Dr. MeteKömeağaçkonuşmasında:“Ülkemizdekidinamik yapının vedevletin sağlamışolduğu destekpolitikaları sayesindesektör olarak böylebaşarılı bir noktayageldik” dedi.

Mehmet Hadi TunçGıda, Tarım ve Hayvancılık BakanlığıMüsteşar Yardımcısı

Page 12: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

12 Haziran 2014 Tohum

H A B e r

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdür Vekili Dr. Kenan Yalvaç üstlendi. Panel boyunca sıra-sıyla Uluslararası Tohumculuk Federasyonu (ISF) Tohum Teknolojisi ve Ticareti Direktörü Piero Sismondo, Avrupa Tohumculuk Der-neği (ESA) Sınai Mülkiyet Hakları ve Hukuk İşleri Direktörü Szonja Csörgo, İhlalleri Araştırma Ofisi (Anti Infringement Bureau) Müdürü Casper van Kempen, Adalet Bakan-lığı Emekli AB İşleri Genel Müdürü ve TSÜAB Hukuk Müşaviri Dr. Ayşe Saadet Arıkan ve MAY Tohum A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hamdi Çiftçiler çeşitli konularda sunumlar yaptı.Panelin ilk sunumunu gerçekleştiren Ulus-lararası Tohumculuk Federasyonu (ISF) Tohum Teknolojisi ve Ticareti Direktörü Piero Sismondo, ISF’nin Fikri-Sınai Mülkiyet konusundaki görüşünü aktardı. En etkili Fikri-Sınai Mülkiyet sisteminin, yenileşimi

destekleyen koruma ile diğerlerinin bitki çeşitlerini daha fazla geliştirmelerine imkân sağlamak amacıyla erişim arasında denge kurduğunu söyleyen Sismondo, bu nedenle ISF’nin çeşitlerin korunmasında tercih ettiği yöntemin Bitki Islahçı Hakları (BIH) olduğunu belirtti. BIH içerisinde yer alan ıslahçı istis-nasının ise BIH sisteminin temel taşlarından biri olduğunu anlattı.Avrupa Tohumculuk Derneği (ESA) Sınai Mül-kiyet Hakları ve Hukuk İşleri Direktörü Szon-ja Csörgo, Sismondo’nun ardından konuşma yaptı. Tohumlukların ticaretine ve Fikri-Sınai Mülkiyet Haklarına ilişkin Avrupa’daki ku-rallar, usuller ve uygulamalar hakkında bir sunum gerçekleştiren Csörgo, tohum ticareti ve sınai mülkiyet hakları konusundaki AB mevzuat ve uygulamalarını anlatarak, üçün-cü ülkeler için tavsiyelerde bulundu. İhlalleri Araştırma Ofisi (Anti Infringement Bureau) Müdürü Casper van Kempen ise uluslararası

sebze tohumculuğu sektörüyle ilgili değer-lendirmelerde bulundu. Sektörde meydana gelen ihlaller üzerine çeşitli örneklerle ilgili bir sunum yapan Kempen, dinleyicilere ko-nuyla ilgili tavsiyelerde bulundu.Kempen’in ardından konuşma yapan Adalet Bakanlığı Emekli AB İşleri Genel Müdürü ve TSÜAB Hukuk Müşaviri Dr. Ayşe Saadet Arıkan ise, Uluslararası Ticarette Uyuşmazlık-ların Çözüm Yöntemleri ve Türkiye başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. İlk önce uluslararası ticareti ve aktörlerini tanımlayarak, yine uluslararası ticari sözleşmeler hakkında bilgi verdi. Yaşanan uyuşmazlıkların çözüm yöntemlerine de değinen Arıkan, daha sonra tahkim konusunda açıklamalar yaparak, yabancı hakem kararlarının uygulanması noktasında örnekler gösterdi.Panelin son sunumu MAY Tohum A.Ş. Yöne-tim Kurulu Başkan Yardımcısı Hamdi Çiftçiler tarafından yapıldı. Uluslararası tohumluk ticaretinde bir Türk firmasının karşılaştığı uyuşmazlık durumu hakkında bilgiler veren Çiftçiler, yaşanan olayı adım adım anlattı. Ar-dından, yaşanan olaydan alınması gereken dersleri belirten Çiftçiler, dinleyicilere böyle bir olayın gerçekleşmesi durumunda yapıl-ması gerekenlerle ilgili tavsiyelerde bulundu.Sunumların ardından birçok katılımcıdan gelen oldukça önemli ve güzel sorular, ilgili her bir konuşmacı tarafından kapsamlı bir biçimde tek tek yanıtlandı.

Yıldıray Gençer konuşmasında, Türkiye Tohumcular Birliği’nin 2006 yılındaçıkan 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ilekurulan bir birlik olduğunu belirterek,bu kanunun çıkması noktasında TürkiyeTohumculuk Endüstrisi Derneği’ne teşekkür etti.

Page 13: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 13

Çalıştay’daTÜRKTEDYönetimi tarafından, organizasyonadestek vererekönemli katkılarda bulunan konuşmacılara, sponsora ve katılımcılara plaketleri takdim edildi.

TÜRKTOB ve TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer’e plaketi takdim edildi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yar-dımcısı Mehmet Hadi Tunç’a plaketi takdim edildi.

Çalıştayın Altın Sponsoru Vilmorin Anadolu Tohumculuk Genel Müdürü Frederic Savin’e plaketi takdim edildi.

ISF Tohum Teknolojisi ve Ticareti Direktörü Piero Sismondo’ya plaketi takdim edildi.

İhlalleri Araştırma Ofisi (Anti Infringement Bureau) Müdürü Casper van Kempen’e plaketi takdim edildi.

ESA Sınai Mülkiyet Hakları ve Hukuk İşleri Direktörü Szonja Csörgo’ye plaketi takdim edildi.

Adalet Bakanlığı Emekli AB İşleri Gen. Müd. ve TSÜAB Hu-kuk Müşaviri Dr. Ayşe Saadet Arıkan’a plaketi takdim edildi.

Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mevlüt Gümüş’e plaketi takdim edildi.

MAY Tohum A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hamdi Çiftçiler’e plaketi takdim edildi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişki-ler Gen. Müd. Vekili Dr. Kenan Yalvaç’a plaketi takdim edildi.

Page 14: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

14 Haziran 2014 Tohum

Biyogüvenlik Kanunu ve uygulamaları Türkiye’deki Ar-Ge çalışmalarını anlamsız kılıyor. Kanunun sahip olduğu çelişkili maddeler, bilimsel devrimin yaşanmasının önünde büyük bir engel. Bu durumun nedenlerini Erdal İnönü’nün yıllar önce yazdığı Üçyüz Yıllık Gecikme kitabı en iyi şekilde özetliyor.

Daha evvel ‘Paralel Bilim ve GDO’ başlıklı bir başka yazımda Fransa örneğinden hareketle başta niteliksiz politikacılar ol-mak üzere GDO karşıtlarının, bilimsel ve-rileri ve bilimsel risk analizlerini esas alan yasal düzenlemeleri nasıl yok saydıklarını, hatta yeni türeyen bir grup ‘paralel bilim-ci’ tarafından üretilen ‘paralel bilim’ çalış-malarının GDO karşıtı gruplar arasında ne kadar popüler olduğunu ve paralel bilim-cilerin bu işten pek âlâ nemalandıklarını yazmıştım. Makalenin başlarında, “Fin-cancı katırlarını fazla ürkütmemek için bizdeki örnekleri bir yana koyup, bu yazı-da Fransa örneğini biraz detaylı olarak ele alacağım” demiştim. Ancak geçenlerde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan tüm üniversite rektörlüklerine gönderilen bir yazı, bizdeki örnekleri de ele almak gerektiğini bir kez daha hatırlattı.Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’nden gelen hatırlatma yazı-

sında özetle, “GDO ile ilgili AR-GE amaçlı faaliyetlerin konusu ve sonucu hakkında Bakanlığa bilgi verilmesinin başta tıp, ziraat, veteriner, mühendislik, eczacılık ve fen fakülteleri olmak üzere biyoteknoloji birimi bulunan ve GDO konusunda çalış-ma yapan diğer tüm birimlere duyurulma-sı gerekmektedir” deniliyor. Bu yazıdan anlaşıldığı kadarıyla, daha önce gönderi-len yazıya pek bir yanıt alınamamış.Aslında bu talebe yanıt alınamaması oldukça doğal. Yazıda tam olarak ne iste-nildiği pek anlaşılmıyor. Zira bir taraftan “…çalışmalar hakkında Genel Müdürlüğe bilgi verilmesi gerekmektedir” deniliyor ama bu çalışmaların neyi kapsadığı açıklanmıyor. Öte yandan, ne olduğu pek anlaşılmayan Türkiye Biyogüvenlik Bilgi Değişim Mekanizması’nın hizmete sokul-duğu söyleniyor. Ayrıca, ‘sosyal bilimler dahil’ herkesin Uzman Başvurusu yapma-sı isteniyor. Yani birbiriyle ilişkisi olmayan üç konu…

Ar-Ge yasak değil ama anlamsızBunları tek tek ele almadan şunu açıkça belirtmek isterim: çeşitli yayınlarda defa-larca yazdığım üzere, mevcut Biyogüven-lik Kanun’u başta genetiği değiştirilmiş hayvan ve bitkiler olmak üzere, yapılacak her türlü araştırma ve geliştirme çalışma-sını nerdeyse imkansız hale getirdi. Ben de bu kanunun TBMM’den geçtiği günden itibaren tüm araştırmalarımı tasfiye ede-rek başka araştırma konularına yönelmiş bulunuyorum. Bu tasfiyenin gayet basit iki nedeni var: Birincisi, kanun tarafından öngörülen ve dünyanın hiçbir medeni ül-kesinde bulunmayan ağır hapis cezaları. İkincisi de, Kanun’un 5. maddesinin C

fıkrasında açıkça “Genetiği değiştirilmiş bitki ve hayvanların üretilmesi yasaktır” hükmünün getirilmiş olması. Bizdeki yet-kililer “Biz AR-GE’yi yasaklamadık” dese-ler de, üretilmesi yasak olan bir GDO’nun nesini, niye araştırıp geliştireceklerinin yanıtını henüz vermiş değiller.

Kanunda çelişkiler varAynı şekilde, Kanun’un amaç ve kapsamı kısmında “Genetik yapısı değiştirilmiş organizmalar ve ürünleri ile ilgili olarak araştırma, geliştirme, işleme, piyasaya sürme…” hükmüyle, bu kanunun sade-ce yem amacıyla ithal edilecek GDO ve ürünlerini kapsamadığı açıkça görülüyor. Ama yetkililerimiz bunu görmezden geli-yor. Nitekim bu Biyogüvenlik Kanunu ile birlikte 26 Eylül 2010 tarihinde giren yö-netmelikte kanunun bu amaç ve kapsamı ile ardından gelen yasaklama hükümleri yok sayılarak, GDO araştırmaları için nasıl izin alınacağı, nasıl tarla denemeleri yapı-lacağı gibi kanunla ters düşen ayrıntılara girildi.Daha da vahimi, aslında kanun AR-GE çalışmalarını “…veteriner tıbbi ürünler ile Sağlık Bakanlığınca izin verilen beşeri tıbbi ürünler…” gibi kapsam dışı bırakma-dığından, sadece genetiği değiştirilmiş bitki ve hayvanlar değil, moleküler biyoloji çalışmalarında kullanılan hemen tüm fa-reler, sirke sinekleri, bakteriler, plazmidler ve GDO ürünü enzimler de bu kanunun kapsamında ele alınmak durumunda. Dolayısıyla yazıyı yazanların “…tıp, ziraat, veteriner, mühendislik, eczacılık ve fen…” fakültelerinde yürütülen yüzlerce biyotek-noloji ve moleküler biyoloji araştırmasını nasıl takip edeceklerini merak ediyorum.

“ÜÇYÜZ YILLIK GECİKME” SANCILARI

Prof. Dr. Selim ÇETİNERSabancı Üniversitesi

M A k A l e

Page 15: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 15

Gördüğüm kadarıyla yazıda bahsedilen Türkiye Biyogüvenlik Bilgi Değişim Me-kanizması da Biyogüvenlik Kurulu inter-net sayfasından ibaret. Ancak, bunun TBMM’de onaylanarak iç hukukumuzun bir parçası haline gelen Kartagena Bi-yogüvenlik Protokolü’ndeki Biyogüvenlik Takas Mekanizmasıyla yakından uzaktan ilgisi bulunmadığını da belirtmek gerek.Yine Kartagena Biyogüvenlik Protokolü ile ters düşen bir uygulama da ‘Uzmanlar Listesi’. Bu konuyu daha detaylı olarak başka bir yazıda ele alacağım. Ancak, şu kadarını belirteyim ki Biyogüvenlik Kurulu’nun şimdiye kadar onayladığı 300 kadar uzman bulunuyor. Bu kadar fazla biyogüvenlik uzmanı dünyanın hiçbir ülkesinde yok. Nitekim bu durum bilim-sel komite raporları ve sosyo-ekonomik değerlendirme komitesi raporlarına da doğal olarak yansıyarak, Danıştay’ın iptal kararlarıyla somutlaştı.

Üçyüz Yıllık GecikmeBütün bunlar aslında Biyogüvenlik Kanu-nu hazırlık çalışmaları başladığı günden beri yaşanan bilim dışı yaklaşımların sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Günlük yaşamımızın hemen her anında ve hemen her konuda yaşadığımız sıkıntıların temel nedenini bakınız rahmetli Erdal İnönü “Üçyüz Yıllık Gecikme” kitabının başında nasıl açıklamış:“Böyle bir ortamda, olayların görünen ya-kın nedenlerini bırakıp kolay görünmeyen, derinden gelen nedenleri aramakta yarar olabilir. Gerçekten de kanımca yıllardır önümüze çıkan engelleri bir türlü aşama-mamızın tarihten gelen nedenleri var. Bu nedeni bize lisede tarih dersinde öğret-

atom enerjisinden yararlanamadık? Niye uzay çağına giremiyoruz? Niye bilgisayar endüstrisinde İrlandalılar, Hintliler kadar başarılı olamıyoruz.”“Tüm bu soruların ve sayısız benzerlerinin yanıtı, yukarıda değindiğimiz üç yüz yıllık gecikmede bulunabilir. Kuşkusuz bu söz-lerimi kanıtlamak için ayrıntılı bir incele-me yapmak gereklidir ve başka bir kitabın konusu olabilir…” diye devam ediyor.

Tarih tekerrür ediyorGDO’lar bir yana, tarımsal üretimin he-men her alanında benzer soruları sorabi-liriz. Örneğin sürekli övündüğümüz zengin biyoçeşitliliğimizin neden bilim insanla-rımız tarafından hala ekonomik faydaya dönüştürülemediği ya da bitkisel ve hayvansal üretimimizin neden hala büyük ölçüde yurtdışındaki ıslah çalışmalarına bağımlı olduğu sorulabilir ve sorulmalıdır. Bu soruların yanıtı verilmeden ‘Farelere Sivil Komuta’ girişimleri pek anlam taşı-mayacaktır.Özetle; Biyogüvenlik Kanunu ve uygu-lamalarının sadece yurtdışından ithal edilen ürünleri nispeten serbest bırak-ması ve Türkiye’deki her türlü AR-GE çalışmalarını neredeyse imkansız ve hatta anlamsız hale getirmesi de bilimsel devri-min Türkiye’deki üç yüz yıllık gecikmesiyle açıklanabilir gibi görünüyor. Bu arada; genetiği değiştirilmiş tohumların üretimini yasaklamak da matbaanın yasaklanması olarak düşünülebilir…

Mevcut Biyogüvenlik Kanun’u başta genetiği değiştirilmiş hayvan ve bitkiler olmak üzere, yapılacak her türlü araştırma ve geliştirme çalışmasını nerdeyse imkansız hale getirdi. Ben de bu kanunun TBMM’den geçtiği günden itibaren tüm araştırmalarımı tasfiye ederek başka araştırma konularına yönelmiş bulunuyorum.

mişlerdi. Yaşam kavgasının içine girince bunu unuttuk. Ama bizim unutmamız ne-denin etkilerin ortadan kaldırmadı.Dünyadaki ilerleme, kalkınma yarışında, eski çağları bir tarafa bırakırsak, yakın zamanlarda batı doğuyu ne zaman geç-meye başladı? Bu soruya Gutenberg’in 15. yüzyılda icat ettiği matbaayı İbrahim Müteferrika’nın Türkiye’ye ancak 18. yüz-yılda getirmesi üç yüz yıllık bir gecikme doğurdu ve aramızdaki gelişmişlik farkı buradan doğdu diyenler olabilir. Bence bu yanıt doğru değildir. Çünkü matbaa mevcut bilginin yayılmasını sağlar, bu bakımdan çok etkilidir. Ama asıl önemli olan, insanı doğaya egemen kılan bilgi-nin üretilme yolunun bulunmasıdır. Bu ilerleme, 1600’lü yıllarda orta ve batı Avrupa’da, gözleme ve deneye dayanan, matematiksel ifadelerden yararlanan bi-limsel araştırma ve geliştirme yönteminin birkaç araştırmacı tarafından uygulan-maya başlamasıyla gerçekleşmiş ve tüm batı Avrupa ülkelerine hızla yayılmıştır. Osmanlı dünyası ise bu yeni yöntemle hiç ilgilenmemiştir. Bilimsel araştırma yönte-mi bir devlet politikası olarak Türkiye’ye ancak Cumhuriyet döneminde 1930’lu yıllarda geldi. Ama işte 1600 ile 1900 arasındaki üç yüz yıllık gecikme, batının Osmanlı dünyası üzerindeki kesin üstün-lüğünü kurdu ve biz hala bu üç yüz yıllık gecikmenin doğurduğu olumsuz etkileri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz.”Erdal İnönü, ardından şu soruları sıralıyor: “Niye tüm teknolojik yenilikleri batıdan öğreniyoruz? Niye kullandığımız bütün teknik araçlar batıdan geliyor? Niye Tür-kiye’de hiçbir yeni ilaç ortaya çıkmıyor? Niye sanayi devrimini kaçırdık? Niye

Page 16: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı
Page 17: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı
Page 18: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

18 Haziran 2014 Tohum

“Türkiye’nin üretim potansiyelindeki büyüyen hacim aynı zamanda kaliteli tohumluk ihtiyacını da beraberinde getirmekte ve çeşitlendirmektedir. Hem türler bazında hem de çeşit olarak çiftçilerimizin tohumluk ihtiyacını, zamanında, istenilen miktarda ve yerde güvenilir bir şekilde ve sürdürülebilir olarak karşılamak için var gücümüzle çalışmaktayız” diyen Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü, Tohumculuk Daire Başkanı Veysel Kolcu, tohumculuk sektörüne dair değerlendirmelerini paylaşıyor.

KENDiNE YETEBiLEN BiR TOHUMCULUK HEDEFLiYORUZ

r Ö P O r T A J

Page 19: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 19

Tohumculuk Daire Başkanlığı’nın faaliyetlerinden bahsedebilir misiniz? Öncelikle sunduğunuz bu fırsattan dolayı teşekkür ederim. Gıda ve giyim sanayine hammadde sağlayan bitkisel üretimin en temel kaynağı olan tohum, tarımsal girdiler içerisinde de üretimi doğrudan etkileyen en önemli girdidir. Üretimi etkileyen bütün değişkenlerin sabit kalması koşuluyla sadece kaliteli tohumluk kullanılması bile üretim üze-rinde ciddi bir artış demektir. Özellikle de günümüzde gıda güvenliği, üretim alanlarının kısıtlanması, gelişen ve kalabalıklaşan dünyanın beslenme ihtiyaçlarına cevap verebilmek tohum ve tohumculuğun önemini daha da arttırmıştır. Daire Başkanlığımız 5553 sayılı To-humculuk Kanunu ve 5042 sayılı Yeni Bitki Çeşitlerinin Korunmasına İlişkin Kanun ile Genel Müdürlüğümüze verilen görevleri yürütmektedir. Bu görevlerden başlıcaları Bakanlığımızın tohumluk ile ilgili politikalarını belirle-mek ve uygulamak, bu amaçla projeler hazırlamak, hazırlatmak ve uygula-mak, ülkemiz tohumluk ihtiyaçlarını tespit etmek, temin ve tahsisi ile ilgili tedbirleri almak, sertifikalı tohumluk üretiminin artırılması ve kullanımının yaygınlaştırılması için politikalar ge-liştirmek, uluslararası rekabete uygun bir tohumculuk sektörü oluşturmak, bu amaçla ilgili ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak ve gerekli ortak faaliyetleri yürütmek, ülkemiz florasında bulunan soğanlı bitki türlerinin doğadan toplanması, üretilmesi ve ticaretine ilişkin uygula-maları yürütmek, süs bitkileri çoğaltım ve üretim materyalleri ile ilgili her türlü düzenlemeyi yapmak, tohumculuk ile ilgili sertifikasyon ve test kuruluşlarının çalışmalarını düzenlemek ve koordine etmek, görev alanı ile ilgili tohumluk ve bitkisel çoğaltım materyallerinin ithalat ve ihracatı ile ilgili düzenlemeleri ve uluslararası ticaretin geliştirilmesi için gerekli çalışmaları yapmak ve uygula-mak olarak sayılabilir.Bununla birlikte bu soruyu cevapla-yabilmek için öncelikle tohumculuk sektörünün son 11 yılda almış olduğu mesafeyi rakamlarla ortaya koymak lazım.

sertifika belgelerini düzenleme yetkisi verilmiştir. Sektörü rekabetçi bir yapıya kavuştur-mak amacıyla 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu çerçevesinde 2008 yılından itibaren TÜRKTOB şemsiyesi altında buna bağlı 7 alt birlik kurulmuştur. Bugün itibariyle üye sayıları 21 bin 722’ye ulaşan alt birlikler sektöre kat-kı vermektedirler.Sektörde sertifikalı tohum ve sertifikalı fide/fidan kullanan çiftçiler ile serti-fikalı tohum üretimi yapan kuruluşlar desteklenmekte olup 2005 yılından bugüne kadar 885 bin çiftçiye toplam 461 milyon TL sertifikalı tohum kulla-nım desteği, aynı dönemde 62 bin 689 çiftçimize toplam 266 milyon TL sertifi-kalı fidan kullanım desteği ödenmiştir. Son beş yılda sertifikalı tohum üretimi yapan kuruluşlara toplam 135,5 mil-

Son 10 yılda yapılan çalışmalar ile ser-tifikalı tohum üretimi, yüzde 412 artış ile 743 bin tona ulaşmış olup 1 milyon ton sertifikalı tohumluk hedefine doğ-ru hızla ilerlemekteyiz. Aynı dönemde baktığımızda ithalat değeri parasal olarak yüzde 251 artarken ihracat değerinde yüzde 628’lik artış yaşan-mış olup tohum ihracatımız 17 milyon dolardan 126 milyon dolar seviyelerine ulaşmış durumdadır.Daha iyi hizmet sunabilmek üzere 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu’ndan kaynaklanan yetki ile özel sektöre yetki devirleri yapılmış olup AR-GE faaliyeti yapan/yapacak olan 143 adet özel sektör tohumculuk kuruluşu yetkilendirilmiştir. Yine özel sektöre sertifikasyon yetkisi verilerek 18 adet firmaya ürettikleri tohumluklara kendi laboratuvarlarında analiz yapma ve

Rekabetçi sektör olarak dikine entegrasyonu sağlamış, AR-GE kapasitesi gelişmiş, kendine yetebilen bir tohumculuk sanayisi hedefliyor ve bu amaçla çalışıyoruz.

Page 20: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

20 Haziran 2014 Tohum

yon TL destek ödenmiştir.Türkiye’nin üretim potansiyelindeki büyüyen hacim aynı zamanda kaliteli tohumluk ihtiyacını da beraberinde getirmekte ve çeşitlendirmektedir. Hem türler bazında hem de çeşit ola-rak çiftçilerimizin tohumluk ihtiyacını, zamanında, istenilen miktarda ve yerde güvenilir bir şekilde ve sürdürülebilir olarak karşılamak için var gücümüzle çalışmaktayız. Bunun için rekabetçi sektör olarak dikine entegrasyonu sağ-lamış, AR-GE kapasitesi gelişmiş, ken-dine yetebilen bir tohumculuk sanayisi hedefliyor ve bu amaçla çalışıyoruz. Sürdürülebilir bir tohumculuk ve üretim için ithalat veya yurt dışından tedarik her zaman mümkün değildir. Bu ne-denle yerli bir tohumculuk sanayisini önemli görüyoruz.Sektörün gelişmesi amacıyla bazı tür-lerde karşılaşılan mesafe izolasyonu, ön bitki şartı ve hastalıkların kontrolü sebebiyle uzun süreli münavebe uy-gulanması gibi zorlukları aşmak için özel sektör tohumculuk kuruluşlarının, kamuya ait arazilerden daha etkin ve yaygın bir şekilde yararlandırılmasını öngörüyoruz bu yolla aşılabileceğine inanıyoruz.

Tohumculuk Daire Başkanlığı’nın ön-celikli gündeminde şu an hangi konu-lar bulunmakta?Tohumculuk Daire Başkanlığı olarak sektörün ve ülkemiz tohumculuğun ih-tiyaçlarına göre sürekli gelişen ve de-ğişen bir öncelikli çalışma programına sahibiz. Mevcut durumda sertifikasyon ve kayıt altına alma yönetmelikleri-nin ihtiyaçlara göre güncellenmesi, Tohumluk Veri Yönetim Sistemi’nin çalışma etkinliğinin arttırılması, ülke-mizde tohumluk üretimini ve ticaretini geliştirmeye yönelik tedbirler en temel ve değişmez önceliklerimizdir. Zaten bu konuda sektörden sürekli bir bilgi akışı olduğu gibi, Daire Başkanlığımız uzmanları ve illerde çalışan tohumluk kontrolörleri aracılığı ile sürekli biçimde sektörün değişim ve gelişim dinamikle-rini takip ediyoruz.Aday olduğumuz AB, tohum sistemini 2016’da yenileyeceğini DTÖ nezdinde ilan etti. Bu değişimin getireceklerini incelemeye ve ülkemiz sistemini bu sisteme adapte etmeye yönelik hazırlık-larımız devam ediyor. 2023 hedefimiz olan 1 milyon ton sertifikalı tohumu bu hızla rahatlıkla tutturacağımızı düşünüyoruz. Belki

çok daha üstünde bir üretim rakamına sahip olacağız. Bu hedefi tutturmak ve geliştirmek de önemli önceliklerimiz-den birisidir.Uzun vadede ise ülkemiz tohumculuk sisteminin artık başka ülkelere ihraç edilmesinin zamanı geldiğini düşünüyo-ruz. Bu nedenle özellikle bizi örnek ala-cak ülkelerde sertifikasyon ve tohum üretim sistemlerini kurmaya ve geliştir-meye yönelik projeleri de yeni bir hedef olarak ortaya koyabiliriz.

Ülkemiz tarımı için son derece önem-li bir birimin başkanlığını yürütmek-tesiniz. Ülkemiz tohumculuk sektö-rünün bugün gelmiş olduğu noktayı nasıl değerlendirmektesiniz? Riskle-rimiz ve fırsatlarımız nelerdir?Tohumculuk alanında sektörün yasal alt yapısını oluşturan, 5553 Sayılı Tohumculuk Kanunu, tohumluklara kalite güvencesi, tohumlukların ulusla-rarası normlarda kayıt, tescil ve serti-fikasyonu, tohumluk üretim ve ticareti ile ilgili düzenlemeler getirmiştir. Bu hukuki ve teknik altyapı hızla üretim artışına sebep olmuştur. Dünyadaki tohum piyasası bunu ilgi ile takip etmektedir. Gelişen ve kendini yenile-

r Ö P O r T A J

Page 21: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 21

yen sektör, kaliteden ödün vermeden üretim ve pazarlama stratejisine de-vam ederse kısa sürede dünya tohum piyasasında hak ettiği yeri alacaktır. Ülkemizde de yeni, geniş tohum üretim alanlarını araştırmak; örneğin yem bit-kileri konusunda yeni alanların keşfi, yeni pazarların arayışı ülkemiz tohum-culuğunu 2023 hedeflerine hatta daha da ötesine taşıyacaktır.

Yine bir önceki soruyla bağlantılı olarak, ülkemiz tohumculuk sektö-rünün ve sektör paydaşlarının genel olarak önüne koyması gereken he-defler nelerdir?Daha önce de bahsettiğim gibi Ba-kanlığımızın 2023 yılı hedefi olarak 1 milyon ton sertifikalı tohumluk üretimi belirlenmiştir. Biz bu hedefi bu tempoy-la rahatlıkla yakalayacağımızdan bah-sederken hali hazırdaki gerek Bakanlı-ğımız merkez ve taşra teşkilatında çalı-şan hizmet üreten teknik personelimiz ve gerekse de tohumculuk sektöründe arazide kaliteli tohum üretme anlayı-şından taviz vermeyen yetiştiricisinden alın da bu alana sermaye aktaran risk alan, yatırım yapan tohum sanayicisine kadar herkesin, azmine bakarak tah-min edebilirsiniz. Bu nedenle hedefe giden yolda sektörün bu dinamizmini kullanarak, daha fazla, daha kalite-li, değişik türlerle, yerli çeşitlerinde

ürün güvenliğini temin etmektir. Ba-kanlığımız sektörde çalışan firmaların sıkıntılarını gidermek için çalışmalar yürütmekte ve mevzuattan kaynakla-nan sıkıntıları ilgili meslek örgütleriyle birlikte çözmektedir.5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ile tohumluklara kalite güvencesi, tohum-lukların uluslararası normlarda kayıt, tescil ve sertifikasyonu, tohumluk üre-tim ve ticareti ile ilgili düzenlemelerin yapılması, Bakanlıkça gerekli görülen hallerde istisnai uygulama ve yetki dev-ri, tohumculuk sektörünün yapılandırıl-ması ve geliştirilmesi, yönünde tohum-culuk sektörüne yenilikler getirilmiştir. Bakanlığımızca sektörün kalkınmasına katkı sağlayacak destekler ve teşvikler uygulamaya konulmuştur. Bu kapsam-da ilk olarak 2005 yılında Sertifikalı tohumluk ve fidan kullanan üreticiler desteklenmeye başlanmıştır. Sertifikalı tohum üretiminin teşvik edilmesi ama-cıyla da 2008 yılından itibaren sertifi-kalı tohum üreticilerine ilk defa destek verilmeye başlanmıştır. Diğer taraftan ilk olarak 2010 yılından itibaren faiz-siz kredi kullanma imkânı sağlanan üreticilerimize, 2012 yılından itibaren sertifikalı tohum üretmek isteyen üre-ticilerimize destek verilmeye başlan-mıştır. Ayrıca sektöre yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan/bulunmak isteyenlere de 2007 yılından

üretime kazandırıldığı bir çalışma ile hedefine ulaşan ve çeşit ihraç eden bir Türkiye yani; daha kaliteli tohumluk üretimi, türlerde çeşitlilik, yerli ıslahda süreklilik ve çeşit ihraç eden Türkiye hedeflemeliyiz. Bunun için de rekabetçi sektör olarak dikine entegrasyonu sağ-lamış, AR-GE kapasitesi gelişmiş, ken-dine yetebilen bir tohumculuk sanayisi hedefimiz olmalıdır. Bence sektörün odaklanması gereken daha kaliteli ve verimli yeni/yenilikçi çeşitlere yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetleri ile kaliteli tohumluktur. Bu konuda yapı-lacak her türlü emek ve gayret güçlü bir tohumculuk sektörü, bu da sektö-rün ülke kalkınmasında gereken rolü üstlenmesi anlamına gelmektedir. Bu amaçla belirlenen hedeflere ulaşmada gerek kamu gerek özel sektör gerekse de sivil toplum kuruluşları birlikte hare-ket ederek sektörü daha ileriye taşıma cabası içerisinde olmalıyız.

Tohumculuk sektörümüzün gelişimi için öncelikle yapılması gerekenler nelerdir?Bakanlığımız tarafından yayımlanan 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ve Yeni Bitki Çeşitlerine Ait Islahçı Hak-larının Korunmasına İlişkin Kanun tohumculuk sektörünün önünü alabil-diğince açmıştır. Tek yapılması gereken bu Kanunlar çerçevesinde çalışmak ve

5553 sayılı

Tohumculuk

Kanunu ve Yeni

Bitki Çeşitlerine Ait Islahçı

Haklarının Korunmasına

İlişkin Kanun sektörün

önünü alabildiğince

açmıştır. Yapılması gereken

bu Kanunlar çerçevesinde

çalışmak ve ürün güvenliğini

temin etmektedir.

Page 22: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

22 Haziran 2014 Tohum

itibaren özel sektör, üniversite ve sivil toplum kuruluşlarına yönelik AR-GE desteği de sağlanmaktadır. Malumunuz tohumculuk dinamik bir yapıya sahip olduğundan, gerek mevzuatlarda gerek-se desteklemeler bağlamında gelecekte de ihtiyaç duyulacak değişiklikler yapı-lacaktır.

5553 Sayılı Tohumculuk Kanunu, yürürlüğe girdiği 2006 yılından beri sektörümüzün gelişimine önemli kat-kılar yapmaktadır. Bununla birlikte hem ülkesel hem de küresel düzeyde tohumculuk endüstrisinde yaşanan hızlı ve dinamik süreç nedeniyle ih-tiyaçlar da değişmekte ve sektörün yasal düzenlemelere yönelik değişik-lik talepleri söz konusu olmaktadır. Tohumculuk sektörünü düzenleyen bu yasanın revizyonu hakkındaki değer-lendirmelerinizi okurlarımızla paylaşır mısınız?5553 Sayılı Tohumculuk Kanunu’nun yayım tarihinden itibaren değişik za-manlarda ve toplantılarda ilgili kanunun bazı maddelerinin değiştirilmesi talebi sektör temsilcileri tarafından bizlere ve bizden önce görev yapan arkadaşlarımı-za iletildi iletiliyor. Bu konuda tohumcu-luk sektörünün örgütlü yapısı olan birlik ve alt birliklerle çeşitli toplantılar yapıl-dı. Genel müdürlük olarak bu tip toplan-tılar ve resmi talepler sonucu sektörde yaşanan gelişme, değişim ve sorunlara

yönelik talepleri yakından izliyoruz. Bu sorunları aşmak için üstümüze düşenle-rin bilinci ile genel müdüründen teknik elemanına kadar her kademede çözü-me ulaşmak adına üstümüze düşeni yapacağımızdan kuşkunuz olmasın.

Dergimiz okuru olan genç ziraat mü-hendislerine bir tavsiyeniz olacak mı-dır? Onlara neler söylemek istersiniz?Bizler ziraat mühendisliğinin geleceğin mesleğini olacağına inanmaktayız. Çün-kü dünyamız her geçen gün maalesef kirlenmekte ve dolayısıyla temiz ve gü-venilir sağlıklı gıdaya ulaşım zorlaşmak-tadır. Ne acı ki dünyanın bir tarafı aç-lıkla mücadele ederken diğer bir tarafı oboziteyle mücadele programları uygu-lamaktadır. Dolayısıyla bir taraftan daha verimli çeşitleri üretime sokarken bir taraftan da üretimin sağlık şartlarına uygun şekilde yapılmasını temin etme-miz gerekiyor. İşte bu sebeplerle genç ziraat mühendislerinin dünya tarımını yakından takip etmesi, en az bir yaban-cı dil öğrenmesi ve güncel mesleki bilgi-lerinin yeterli olması gerekmektedir.Yeni mezun veya meslek hayatının baş-larında olan genç meslektaşlarıma en önemli önerim öncelikle atacakları her adımı ziraat mühendisliği mesleğinin önemini ve hassasiyetini düşünerek atmalarıdır. Öyle ki mesleğimizin so-rumluluk alanı bu ülkede yaşayan tüm vatandaşların sofrasında tüketeceği

bütün besinlerin tüm aşamalarını içer-mektedir. Bu nedenle genç meslektaşla-rımın ziraat mühendisliği mesleğini icra ederken bu sorumluluğun bilincinde olmaları ve topluma karşı yükümlülük-lerini ihmal etmemeleri gerekmektedir. Ayrıca, tohumculuğun tüm bitkisel ürün-lerin temel kaynağı olduğu göz önüne alınırsa ne kadar önemli ve geniş bir sektör olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte genç meslektaşlarıma tohum-culuk özelinde, özellikle ıslah ve AR-GE çalışmalarında faaliyet göstermelerini tavsiye ederim.

Son olarak okurlarımıza iletmek iste-diğiniz mesajlarınızı alabilir miyiz? Malum olduğu üzere; tohumculuk sek-törü, Bakanlığımızın etkin politikaları sayesinde son 10 yılda çok önemli yol kat etmiştir. Tohumculuk, Bakanlığımız strateji eylem planında da öncelikli bir sektör olarak değerlendirilmektedir. Biz Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü Tohumculuk Daire Başkanlığı olarak bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Bakanlığımızın konuya yaklaşımının ya-nında, tohum üreticilerinin girişimcilik hevesi de tohumculuğun bu günlere gelmesini sağlamış bundan sonra da geleceğine ışık tutacaktır. Ayrıca, bu ve-sile ile ülkemiz tohumculuğuna hizmet eden, ıslahçısından tohum kullanıcısına kadar tüm herkesi kutluyorum, sizlere de çalışmalarınızda başarılar

r Ö P O r T A J

Tohumculuk

Kanunu’na

ilişkin sorunları

aşmak için üstümüze

düşenlerin bilinci ile

genel müdüründen

teknik elemanına kadar

her kademede çözüme

ulaşmak adına üstümüze

düşeni yapacağımızdan

kuşkunuz olmasın.

Page 23: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

diliyorum.

Page 24: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

24 Haziran 2014 Tohum

A H d e V e F A

Sizi tanıyabilir miyiz; nerede ve ne zaman doğdunuz? Eğitim hayatınız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?1949 yılında İstanbul’da doğdum; ilkokulu Suadiye mahalle okulunda, orta ve liseyi yatılı olarak Kadıköy Frerler lisesinde (Sen Jozef) tamamladım. Üniversiteyi Belçika’da Louvain şehrinde UCL’in kimya bölümünde bitirdim. Türkiye’ye döndükten sonra İstanbul Üniversitesi İşletme iktisadı Enstitüsü’nde işletme yüksek lisansı yap-tım ve Sarıkamış’ta sonlanan 18 ay kıta askerliğinden sonra 1978 yılında aile işlet-memizde ticari hayata başladım.

Tarım sektöründe çalışmakararını nasıl aldınız? Kırsal ile pek ilişkisi olmayan bir ortamda doğup büyümem sonucu ne yazık ki 1980 yılına kadar tarım sektörü ile pek ilgim

olamadı; ancak 24 Ocak kararları sonra-sı köklü bir liberalleşme sürecine giren ülkemizde önce dış ticaretle uğraşmaya başladım. Kısa bir süre sonra da büyük bir tutkuya dönüşen tohumculuk ve tarım ile tanıştım. Başlangıçta tamamen Fran-sızca’yı iyi bilmem ve dış ticaret hedefi ile başlayan tarımla ilişkim zaman içerisinde sektördeki boşlukları fark ettikçe, 20 sene ortaklık yaptığım Fransa’da yerleşik Vil-morin’in de katkısıyla ülkem, şirketim ve kendim için büyük hedefleri olan keyifli bir serüvene dönüştü.

Meslek hayatınızdaki en önemli kırılma noktası nedir? Kişisel gelişiminizde yeri olan kişi kimdir ya da hayatınıza farklı bir yön veren olay nedir? Meslek hayatımın en önemli kırılma nok-tası şüphesiz tohumculuk ve tarımla ta-nışmamdır. Bunun yanında İstanbul ticari hayatında ilk Türk kökenli tüccarlardan olan rahmetli dedem ve babamdan almış olduğumu düşündüğüm girişimcilik ve yenilikçilik ruhu, yanında Frerler okulunda edindiğim disiplinli, savaşçı ve inatçı ka-rakterim iş hayatımda birçok ilkleri içeren kararlar almamda bana yardımcı oldu.Bu ilkler içerisinde kuruluş tarihi itibari ile ilk 10 tohumcu firma arasında yer almak, ilk yabancı ortaklı ama Türk ortakların ço-ğunluk sermayesine sahip olduğu tohum firmasını kurmak, yurt dışından tedarik ettiği F1 tohumları yerli marka ve amba-lajlarda pazarlayan ilk firma olmak, hibrit kum havuçlarını (nantez) ülkeye sokmak ve yaygın kullandırmak, ilk defa yabancı sermayeye tohum firması satmak gibi giri-şimlerimizi de sayabilirim. Kişisel gelişmemde en önemli yeri olan kişiye gelince; “bağımsızlık benim karak-terimdir” diyen ve bunu sadece söylemde

değil uygulamada da çok kısıtlı olanaklar ile kısa hayatı boyunca tüm ülkelere kabul ettiren Mustafa Kemal Atatürk, benden hem bilgi, hem parasal güç olarak kat be kat üstün, dünyanın en büyük tohumcu holdinglerinden biriyle ezilmeden, eşit koşullarda 25 sene ortaklık yapabilmem-de her zaman en önemli yol gösterici ve moral güç kaynağı olmuştur.

Meslek hayatınız boyunca Türkiye tarımını değiştiren, dönüştüren olumlu veya olumsuz en önemli karar / olay sizce hangisidir? Neden?Kesinlikle 1981 – 85 yılları arası tohum-culuk sektörünü libere eden bir dizi karar-lardır. Şöyle ki, 1980 öncesi tohumculuk kamu eliyle sürdürülürken diğer tüm girdi-ler de gene kamu tarafından üretilmekte, tedarik edilip dağıtılmaktaydı. Bunun yanında az sayıdaki fakülteden mezun edi-len ve de ağırlıklı olarak kamu tarafından istihdam edilen ziraat mühendislerinin mesleki donanımları da günümüzle mu-kayese edilemeyecek kadar iyiydi (örneğin 1970’lerde ziraat fakültelerine kabul edil-mek tıp fakültelerinden daha zorlu idi). An-cak bu kişilerin elleri kolları hantal karar mekanizmaları nedeniyle tamamen bağlı olduğundan genelinde Türk tarımı “nüfu-sumuzu doyurma hedefli” az gelişmiş bir durumda idi. Tohumculuk sektörünün libe-re edilmesi sonucunda 10 sene içerisinde binlerce ziraat mühendisi özel şirketler tarafından istihdam edilip, 7 gün 15 saat çalışarak, en gelişmiş genetik materyal (F1 veya kendine döllenen tohumlar) yanında dünyanın dört bir tarafında ne teknolojik yenilik varsa ülkemize intikal ettirdiler; örneğin, alçak basınçlı sulama ve aynı anda gübreleme sistemleri, mo-dern sera sistemleri, havalandırma ve

Tarımı ve tohumculuğu bir yatırım alanı olarak görüp bu alanda girişimciliğini konuşturmak için 1980’li yıllarda işe soyunan, sonrasında ise büyük bir tutkuyla Türk tohumculuk sektöründe bağlanıp, önemli köşe taşlarına imzasını atmayı başaran Yavuz Batur, Türkiye tarımının geçmişi ve geleceği arasındaki köprüyü anıları ve öngörüleri ile örüyor.

TOHUMCULUK SEKTÖRÜNÜN ÖNCÜ İSMİ:

YAVUZ BATUR

Page 25: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 25

ısıtma sistemleri, fidecilik, mekanizasyon, yeni ilaç ve BGD’ler vb. Doğal olarak bun-lar ulvi ve manevi hedefler doğrultusunda olmadı, ancak yurt dışından getirilen en gelişmiş genetik materyallerin yetiştiricilik istekleri de farklı ve zorlayıcı olduğundan birçok tohum firması kendi ürünlerinin geleceğini sağlama alabilmek için yetiş-tiricilere yönelik büyük bir eğitim, yayın ve teknik destek çalışmasına girişti; bu süreçte doğal olarak kimileri de bu işlerde uzmanlaşıp çok da başarılı oldular. Sonuç olarak tohumculuk sektörünün libere edi-lip özel sektöre teslim edilmesi 20 sene içerisinde Türk tarımının çehresini tama-men değiştirdi.

Meslek hayatınıza başladığınız yıllarla, bugünün tarım sektörüne baktığınızda nasıl bir tablo gözlemliyorsunuz? Artıları ve eksileri ile değerlendirmede bulunur musunuz?1980’li yıllarda tarım sektörümüz fındık, incir, kayısı, çekirdeksiz üzüm gibi klasik ihraç ürünleri dışında hemen hemen dış satımı olmayan, tarımsal ürün ithalatı yapmayan, ülke nüfusunun yüzde 70’e yakınını barındıran içe dönük bir yapıday-dı. Bugün ise tarımsal ürünlerin hem ihra-catında, hem ithalatında önemli bir ülke

olduk; ayrıca tarımsal faaliyetlerden geçi-nen nüfusumuzun oranı da yüzde 25’lerin altına indi. Burada doğru analiz ve sağlıklı bir karşılaştırma yapabilmek için son 30 senede “neler yapabilirdik, neler yapabil-dik?” sorusunu cevaplamamız gerekiyor. Evet, üretim teknikleri olarak, teknoloji kullanımı olarak, ürün çeşitliliği olarak vb. birçok konuda dünya sıralamasında ilk 10’lara girebiliriz. Ancak ülkemizin, tarımsal ürün dış satımı ve ithal ikamesi açısından, coğrafi konumu, tarımsal üre-tim potansiyeli, genç ve dinamik nüfusu, üniversite ve ziraat mühendisi sayısı ele alındığında hiç kimse olmamız gerektiği yerde olduğumuzu iddia edemez. Bunlara ek olarak 1’nci sınıf tarım arazilerinin hoy-ratça heba edilmesi, yer altı ve yerüstü su kaynaklarımızın kirletilmesi ve tüketilmesi gibi gelecekte tarımsal üretimin en büyük engelleyicisi olacak konularda toplumsal duyarlılığımızın düşüklüğü ve bürokrasinin eylemsizliği bizi bekleyen en büyük tehlike olarak gözükmektedir. Son 30 senenin en sevindirici gelişmesi ise özellikle sebze ıslahı konusunda büyük atılım yapan yüzde 100 Türk sermayeli şirket sayısının ve bunların pazar payları-nın, içte ve komşu ülkelerde hızla artma-sıdır; umarım benzer bir gelişme tarla, yağ

ve yem bitkilerinde de gerçekleşir. Diğer yandan bana göre 21’nci yüzyıl küresel sömürgeci güçlerin en büyük silahı “canlı” veya “genlerin patentlenmesi” olacaktır. Dolayısı ile Tarım Bakanlığı bürokratlarının bu konulara hızla eğitilip, olası dayatma tehlikeleri karşısında dikkatli ve toplu bir mücadele sürdürebilmeleri genç tohumcu-luk sektörümüzün geleceğinde belirleyici rol oynayacaktır.

Türk tohumculuk sektörünün bugününe baktığınızda içinde bulunduğumuz nok-tayı bir başarı hikayesi olarak değerlen-dirir misiniz? Sizce yıllar içinde bu sek-törde atılan adımlar; kamu politikaları, sivil toplum örgütleri ve özel sektörün çalışmaları; sistemli, planlı ve uzun va-deli hedeflerin sonucu olarak görülebilir mi? Tohumculuk sektörünün eksikleri ve bu alandaki acil atılması gereken adım-ları nasıl sıralarsınız?Bana göre bu sorunun cevabı ülkemize nereden bakıldığına sıkıca bağlı! Benim gibi çok gezme fırsatına sahip olmuş ve her zaman mukayeseli bir bakış ile bak-maya çalışmış birisi için genelde çelişkili gibi görünse de, birçok konuda ülkemizi doğru tarif edebilmenin yolu hangi gözle baktığımıza sıkıca bağlıdır. Yani ne zaman

Bir tarım fuarından görünüm (Ankara-1989)

Personel ve bayilerin buluşması (1999)

Yavuz Batur ve arkadaşları sahada (1994)

Page 26: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

26 Haziran 2014 Tohum

“muasır medeniyet”e yaklaşmış ülkelere gitsem, organizasyonlarını, kamu – özel sektör ilişkilerini görsem, ülkem için üzü-lür, niye biz yapamıyoruz diye hayıflanırım. Ancak ne zaman bizim doğumuzda, güne-yimizde vs. yer alan “aydınlanma ateşi”ni hiç yakamamış, hep sömürge olarak yaşamış ülkelere gitsem, bu sefer tersini düşünür “çok şükür, vallahi biz bayağı iyi-yiz” derim! Gelişmiş ülkelerin 300 yıl önce tohum şirketleri kurmaya başladıklarını, bizde ise ziraat eğitiminin sadece 100 yıl-lık geçmişi olduğunu ve de ilk yerli tohum firmalarımızın 1970’lerin sonunda faaliye-te geçtiklerini göz önüne alırsak gelinen nokta için çok iyi diyebiliriz. Fakat 30 yıl ülkemizde söz sahibi olmuş bir siyasinin “bize plan değil pilav gerek” demiş olduğu bu şanssız ülkemizde tüm bunların planlı programlı yapıldığını söylemek pek doğru olmaz. Bugün de “kara düzen” devam etmekte ise de son 10 senede sertifikalı tohumlara verilen destekler sayesinde hiç değilse verim artışları ile yetiştiriciler ayakta kalabilmişlerdir ancak üretim plan-laması ve tarımsal ürünlerin pazarlanması boyutlarında ülkemizde ciddi sorunlar bulunmaktadır. Bir diğer konu da biyo-teknoloji altyapılarına yapılan hesapsız yatırımlardır. Maalesef birçok üniversite ve tarımsal araştırma kuruluşları bina ve ekipman yatırımlarını yapmakta ancak ka-pasitelerini etkin kullanamamaktadırlar. Bu konuya da bir an evvel bir çeki düzen

getirilmeli ve ülkemizin kıt kaynakları israf edilmeden etkin bir şekilde sektöre katkı verecek hale getirilmelidir.

Bir dönem başkanlığını da yürüttüğü-nüz TÜRKTED’in sektör içindeki yeri ve üstlendiği rol sizce nedir? Başkanlığınız süresince TÜRKTED’ te imzanız olan en önemli karar sizce hangisidir, paylaşır mısınız?TÜRKTED, 60 sene kamu eliyle yürütül-dükten sonra 1980 sonrası özel sektöre açılan tohumculuk sektörümüzde öncelik-le firmalar arasında (ki bunların çoğunun yöneticileri de kamu kökenli idi) belirli konularda görüş birliğine varmak, son-rasında ise çeşitli platformlarda söylem birliği içerisinde bu görüşlerin uygulamaya alınmasını sağlamak misyonu ile yola çık-tı. Kuruluşunda çok uluslu şirketlerin ön planda olduğu, seçkinci bir yapısı olsa da çok kısa sürede geleceğini tohumculuğa bağlamış büyük küçük tüm firmaların sesi olmayı başardı. Son tohumculuk yasasın-dan sonra TÜRKTED’in önerdiği ve tüm to-hum paydaşlarını tek çatı altında toplayan “Tohumcular Birliği”nin kurulmasından sonra maalesef politik veya kişisel hırsları mesleki hedeflerinden önde olan kişilerin yönetime seçilmesiyle çok karışık ve he-deflenen amaçların uzağında kalarak ve de Bakanlığa sanki ‘TÜRKTED misyonunu tamamlamış ve kapanması gereken bir nifak yuvası’ gibi gösterilmeğe çalışıldıysa

da, gerçek tohumcu kimliği ile öne çıkan şimdiki başkan ve yönetim kurulu üyeleri hızla arzulanan yöne çekti ve burada TÜRKTED’in, yurt dışı ile daha çok teması ve hedef birliği olan bir kısım tohum sa-nayicisinin sesi, soluğu olarak faaliyetine devam etmesinin önemi ortaya çıktı.

Şahsen yakın gelecekte Birlik içeri-sinde yer alan muhtelif ortak çıkar kümelerinin de benzer oluşumlarda buluşacağına inanıyorum; örneğin TÜRKTED yerli sermayeli, YATED yabancı sermayeli, hububatçılar, yem bitkileri ile uğraşanlar ve ben-zerlerinin bir araya gelerek TSÜAB ve TÜRKTOB içerisinde seslerini duyura-bileceklerine inanıyorum. Benim başkanlık sürecimde gerçek-leşen ve de önemli bulduğum 3 olay var. İlki oluşturduğumuz “Etik kuralla-rın” genel kurul kararı ile benimsenip, üye olmak isteyen tüm kuruluşların yönetim kurulları tarafından imzalan-

ması zorunluluğu oldu. Bu sayede demok-rasi kültürü gelişmiş ülkeler benzeri yasal yükümlülük olmasa da bir meslek kümesi üyelerinin kendi kurallarını koyup uygu-lamasını yaşadık. Ve sonuçta üye sektör paydaşlarımızın çok daha fazla yakınlaşa-bilmelerini sağladığımızı düşünüyorum.İkinci olaya gelirsek; tohumculuk sek-törünün libere edilmesi kendi çapında bir devrim olarak okunabilir; dolayısı ile kaçınılmaz olarak bir karşı devrim süreci yaşamamız gerekiyordu ve 1995 sonrası bunu yaşadık. Bu süreçte ortaya çıkan kamu – özel sektör tartışmalarında, iş-lerimizin zarar görebilmesi pahasına çok büyük bir toplu mücadele örneği verdik ve ne mutlu ki sonunda kazanan bizler ve de dolayısı ile Türk tarımı oldu.Üçüncü olay ise 1961 tarihli tohumculuk yasasının yetersiz kaldığı ve yeni bir yasal düzenleme gerekliliği konusundaki ısrarlı taleplerimiz sonunda 2006 yılında 5553 sayılı yeni Tohumculuk Kanun’u yürürlüğe girdi; yasanın birçok maddesi isteklerimi-ze uymasa da özellikle bizim önerdiğimiz “organizasyon şeması” tam destek göre-rek yasa ile uygulamaya girdi. Yukarıda da değindiğim gibi başlangıçta birçok aksak-lık yaşansa da bu organizasyonun ülke-miz tohumculuğuna ve tarımına faydası her geçen gün daha fazla olacaktır.

A H d e V e F A

???????????????????????????????????????????????????????????????

?????????????????????????????????????

Ekip Hatırası (Antalya 2005)

Anadolu Tohumculuk’un

5. yıl kutlaması (1991)

Page 27: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 27

Page 28: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

28 Haziran 2014 Tohum

Küresel tohumculuk sektöründe yeni çeşitlerin geliştirilmesi, sınıflandırılması ve resmiyet kazandırılması için pek çok kuruluş görev yapıyor. UPOV gibi ulusla-rarası kuruluşların yanı sıra her ülkede tohumculuk endüstrisini denetlemekle görevli yerel kuruluşlar da bulunuyor. Hol-landa’da tohumculuk sektöründe ürün çeşitlerinin belirlenmesinden sorumlu tek kuruluş olan Naktuinbouw (Hollanda Bahçecilik Denetim Servisi) da bunlardan biri.Özellikle çiçekçilik sektörünün oldukça gelişkin olduğu Hollanda’da bitki çeşitlili-

ği açısından çiçek tohumları başı çekiyor. Bunu ağaççılık ve sebzecilik alanlarında-ki çeşitlilik izliyor. 2000 yılında kurulan Naktuinbouw’un “bahçecilik” adıyla faaliyet göstermesi de bu ağırlığı açıklar nitelikte. Tarım ürünlerinin geliştirilmesi, üretimi, sınıflandırılması ve yasal forma kavuşması konusunda denetçi bir görev üstlenen Naktuinbouw, yeni çeşitlerin belirlenmesi ve ürün tescili ya da ıslahçı haklarının uygulanması konusunda otori-te olarak kabul ediliyor.Hollanda Ekonomik İşler Bakanlığı’nca denetlenen özerk bir kamu otoritesi olan

Naktuinbouw, “bağımsız ve tarafsız” bir kuruluş olarak tanımlanıyor. Çiçekçilik, ağaççılık ve sebzecilik alanlarındaki materyal ile ilgili izlenen yol ise Avrupa Birliği’ndeki (AB) mevzuat ve yönergelere göre belirleniyor. Bu yönergeler Hollanda Tohum ve Bitki Materyalleri Kanunu’na bağlı olarak çalışıyor.Ana sorumluluğu, tarım sektöründe kul-lanılan ulusal ya da uluslararası kaynaklı üretim materyalleri olarak belirleyen Nak-tuinbouw’un faaliyetleri iki ana kola ayrılı-yor. Bir yandan uzman bir kuruluş olarak denetim hizmeti veren Naktuinbouw; diğer yandan bitki çeşitleri, zararlılar ve hastalıklar üzerine çalışmalar yapan bir araştırma kuruluşu kimliğine de sahip. Naktuinbouw’un organizasyon yapısı Çeşit Deneme, Denetleme, Laboratuar ve Eğitim olarak dört bölüme ayrılıyor. Geliştirilen tüm tohumları Farklılık, Yek-nesaklık ve Durulmuşluk ölçütlerine göre değerlendiren Çeşit Deneme departmanı, ürünün İşleme ve Kullanma Değeri’ni (VPU) belirleyerek Hollanda Ulusal Çeşit-ler Listesi’nin güncellenmesini sağlıyor. Denetleme departmanı ise üretim ma-teryalinin kalitesi ve sağlığını izlemekle görevli.Sağlık Testi, Tohum Analizi, AR-GE ve Tanılama bölümlerinden oluşan Naktu-inbouw Laboratuarları da faaliyetlerin bir diğer merkezi. Yaklaşık 150 zararlı ve hastalık ile yapılan denemelerde tohum-ların özellikleri belirlenerek tanımlama-ları yapılıyor. Naktuinbouw’un Eğitim de-partmanı ise üniversite ve diğer kuruluş-larla ortaklaşa düzenlediği kurs ve atölye çalışmalarıyla tohumculuk sektörünün eğitilmesi için çaba gösteriyor.

Naktuinbouw çiçek, ağaç ve sebze çeşitlerinin tohumculuk sektörünün ana gövdesini oluşturduğu Hollanda’da tohumculuk endüstrini denetlemekle görevli en önemli kuruluş. Yeni çeşitlerin belirlenmesi konusunda otorite kabul edilen Naktuinbouw’un organizasyon yapısı Çeşit Deneme, Denetleme, Laboratuar ve Eğitim bölümlerinden oluşuyor.

HOLLANDATOHUMCULUĞUNUN OTORİTESİ:

NAKTUINBOUW

V İ Z Y O n e r B A k I ş

Page 29: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı
Page 30: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

30 Haziran 2014 Tohum

Ü Y e H A B e r l e r İ

AG Tohum, Brinkman ve Seratek firmalarınca Antalya’da düzen-lenen modern sera sektörü bilgi

paylaşım toplantısında konuşan AG Tohum Üretim Müdürü Mesut Nar, geçmişte Türkiye’de üretilen domatesin kalite bakımından Avrupa’dan çok geride olduğunu ancak modern üretimin Türkiye’de son yıllarda gelişim gösterdiğini ifade etti. Türkiye’nin iklim ve konum bakımından çok önemli bir yere sa-hip olduğunu, kış döneminde sebze ve meyve üretebilme avan-tajı bulunduğunu kaydeden Nar, “Dünyada kış üretimi yapan çok az ülke var. Bunların başında da İspanya, Fas ve Türkiye gibi ülkeler geliyor” dedi. Nar, uygulanan modern yöntemlerle Türkiye’de üretilen domatesin, bu sektörde dünyanın önde ge-len ülkelerinden biri olan İspanya’da üretilen ürünlerden daha kaliteli bir konuma geldiğini aktardı.

AG Tohum: Ürün KalitemizArtık Avrupa’dan İyi

Kayseri Şeker Fabrikası, verim, kalite, şeker oranı gibi konularda yaptığı önemli araştır-maların ardından, topraklarımız için en uygun özellikleri ve kaliteyi taşıyan tohumları tespit ederek, KWS Türk Tarım ile bir sözleşme imzaladı. Bu işbirliği için Kayseri Şeker Fabri-kası’nda bir tören düzenlendi. Tören Öncesi

KWS Türk Yönetim Kurulu Başkan Vekili Lars Wrede, Genel Müdür Veli Girgin ve Pazarlama Müdürü Aytuğ Sofuoğlu Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay’ı ziyaret ettiler. Lars Wrede, Kayseri Şeker Fabrikası’nın Türk tarımına, çiftçisine ve ülke ekonomisine önemli katkılar sağladığının altını çizerek Kayseri Şeker Fabrikası gibi çok bü-yük ve başarılı bir firma ile sözleşme imzalamaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi.

Kayseri Şeker, KWS ile Tohum Alım Sözleşmesi İmzaladı

MAY Tohum Reklam Maskotu Mehmet Amca’yı Tanıttı

MAY Tohum, 13-14 Mart tarihleri arasında Bursa’da düzenlenen basın toplantısında MAY Tohum’un marka çalışmaları kapsamın-da geliştirilen yeni reklam maskotu Mehmet Amca’yı tanıttı. Yeni bir tanıtım modeli izleye-rek üreticinin karşısına ‘Mehmet Amca’ mas-kotuyla çıkan MAY Tohumculuk, önümüzdeki

yıl 19 milyon dolar ihracat rakamına ulaşmayı hedefliyor. Basın toplantısında konuşan MAY Tohum Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hamdi Çiftçiler, “Türkiye ve uluslararası pazarlarda tohumda kalite ve ileri teknoloji kullanımı ile rekabet eden bir Türk tohum markası olma hedefi ile çalışan firmamız, ülkemiz tarımına da çeşit geliştirme, yüksek tarım teknolojilerinin kulla-nımı ile katma değer sağlamaktadır” dedi.

Sebze tohumu ıslahı ve üretimi konusun-da dünyanın öncü şirketlerinden biri olan Nunhems, 1 Nisan itibariyle görsel kimliğini değiştiriyor. Şirket, bundan sonra Bayer CropScience Sebze Tohumu Birimi olarak anılacak ve ilgili iş biriminin sebze tohumları markası olarak pazarlanacak. Bu uzmanlaş-

mış iş birimi, araştırmadan satış sonrası hizmetlere kadar tüm küresel sebze tohumları aktivitelerinden sorumlu olacak. Nun-hems markasının yeni görsel kimliği Bayer CropScience Tohum ve Bitki Koruma ürünleri markalarına göre düzenlendi. Sonuç olarak, paketleme, reklam, broşür ve internetteki görünüm gibi ilgili tüm materyaller yeniden tasarlandı ve 1 Nisan itibariyle uygulamaya konuldu.

Nunhems’inGörsel Kimliği Değişti

Syngenta’nın İtalya’nın en eski tohum firmalarından PSB’yi (Società Produt-tori Sementi) satın aldığı açıklandı. Makarna endüstrisi için üretilen du-

rum buğdayı tohumu üretiminde ve ıslahında da en önemli fir-malarından biri olan PSB’nin Bologno’da 1911 yılında kurulduğu ve 330 bin hektardan daha fazla alanda durum buğdayı çeşitleri yetiştirilmekte olduğunun vurgulandığı açıklamada, firmanın ay-rıca 430 hektar arazide buğday ve yoncanın da yer aldığı birçok üründe ıslah programı yürüttüğü belirtildi. Bu satın alma ile Syn-genta, asırlık PSB markasını koruyarak kaliteli makarnalık buğday üretimini sürdürmeye yardımcı olacak ve uzun yılların sonucu oluşan know–how yaymaya devam edecek.

Syngenta İtalyan TohumFirması PSB’yi Satın Aldı

Vilmorin Anadolu Tohumculuk, Edir-ne’nin merkez ilçesine bağlı Doyran köyünde 14 Mart’ta düzenlediği bir etkinlikte HAWK ve NOUMA f1 çe-şitlerini tanıttı. HAWK patlıcan ana-

cının bölge üreticilerine tanıtılması amacıyla düzenlenen tarla günü etkinliğinde HAWK patlıcan anacı üzerindeki NOUMA f1 patlıcan çeşidi de ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Doyran’da üretici Hüseyin Aktaş’ın serasında gerçekleştirilen HAWK ve NOUMA f1 tanıtımına yaklaşık 120 kişi katıldı. Etkinliğe üreti-cilerin yanı sıra bölge bayileri de ilgi gösterdi. Vilmorin Anadolu Tohumculuk patlıcan sezonuna HAWK ve NAUMA f1 ile giriş yaptı.

Vilmorin Anadolu Tohumculuk Patlıcan Anacını Tanıttı

Page 31: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı

Tohum Haziran 2014 31

AGROMAR MARMARA TAR. ÜRN. SAN. VE TİC. A.Ş.

AGROVA TARIMSAL ÜRETİM VE PAZ. SANAYİ LTD. ŞTİ.

ALANYA TOHUMCULUK LTD. ŞTİ.

ALTIN TOHUMCULUK TİC. VE SAN. A.Ş.

AKDENİZ TOHUM SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ.

AG TOHUM SANAYİ TİCARET A.Ş.

ANADOLU EFES BİRACILIK VE MALT SAN. A.Ş.

ANADOLU ETAP TARIM VE GIDA ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş

ANADOLU TOHUM ÜRETİM VE PAZ. A.Ş.

ANKA TOHUMCULUK TAR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

AR TARIM TOHUMCULUK SAN. VE TİC. A.Ş.

ATA TOHUMCULUK İŞLET. SAN. VE TİC. A.Ş.

AYER TARIM SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

BAYER TÜRK KİMYA SANAYİ LTD. ŞTİ.

BETA ZİRAAT VE TİCARET A.Ş.

BİAR TOHUMCULUK BİTKİSEL ARŞ.ÜRET.VE PAZ.LTD.ŞTİ.

BİRCAN TARIM TUR.TİC.İTH.İHR VE SAN. LTD. ŞTİ

BURSA TOHUMCULUK ZİRAAT VE TİC. A.Ş.

BOLPAT BOLU PATATES SAN.VE TİC. A.Ş.

ÇAĞDAŞ TOHUMCULUK TAR.SAN VE TİC. LTD. ŞTİ.

DAKO TOHUMCULUK TİC.VE SAN. A.Ş.

DOĞA TOHUMCULUK GIDA SAN. VE TİC. A.Ş.

FİTO TOHUMCULUK TİC. LTD. ŞTİ.

FRİTOLAY GIDA SAN. VE TİC. A.Ş.

GENTA GENEL TARIM ÜRÜNLERİ PAZ. A.Ş.

GOLDEN WEST TOH. VE TİC. LTD. ŞTİ

HAZERA TOHUMCULUK VE TİCARET A.Ş.

HM CLAUSE TOHUMCULUK TARIM SAN. VE TİC. A.Ş.

www.agromar.com.tr

www.agrovatohum.com

www.alanyatohum.com

www.altintohumculuk.com.tr

www.akdeniztohum.com

www.agtohum.com

www.anadolugroup.com

www.anadoluetap.com

www.anadolutohum.com

www.ankatohumculuk.com

www.artarim.com

www.atatohum.com.tr

www.ayer.com.tr

www.bayer.com.tr

www.betaziraat.com.tr

-

www.bircantarim.com.tr

www.bursaseed.com

-

www.cagdastohum.com.tr

www.dakotohumculuk.com

www.dogaseed.com

www.fito.com.tr

www.fritolay.com.tr

www.gentatarim.com

www.goldenwest.com.tr

www.hazera.com

www.hmclause.com.tr

İLCİ İNŞAAT SANAYİİ VE TİCARET A.Ş.

İSTANBUL TARIM SAN. VE TİCARET A.Ş.

İSTANBUL TOHUM TARIM SAN VE TİC. LTD. ŞTİ.

KWS TÜRK TARIM TİCARET A.Ş.

MAY AGRO TOHUMCULUK A.Ş.

MONSANTO GIDA VE TARIM TİCARET LTD. ŞTİ.

MULTİ TARIM TİC. LTD. ŞTİ.

NUNHEMS TOHUMCULUK A.Ş.

PROGEN TOHUM A.Ş.

PIONEER TOHUMCULUK DAĞITIM VE PAZARLAMA LTD. ŞTİ.

POLEN TOHUMCULUK VE TAR. ÜRN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

POLTAR TARIM ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD.

RIJKZWAAN TARIM TİCARET LTD. ŞTİ.

RİTO TOHUMCULUK A.Ş.

SETO SEBZE GÜBRE ÜRT. İNŞ.TUR. ve SAN. TİC. A.Ş.

S.S.TARİŞ PAMUK SATIŞ KOOP. BİRLİĞİ AR-GE

SMYRNA TOH.FİDE FİDAN ZİRAİ DAN.İT.İH.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.

SYNGENTA TARIM SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

TAREKS TRM. ÜRN. ARÇ. GRÇ. İT.İ. VE TİC. A.Ş.

TARIM İŞLETMELERİ GEN. MÜD. (TİGEM)

TASACO TARIM SAN. VE TİC. A.Ş.

UNITED GENETICS TURKEY TOHUM FİDE A.Ş.

TOROS TARIM SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

ULUSOY TOHUMCULUK ZİR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

VERİM ZİRAAT LTD. ŞTİ.

YALTIR TARIM ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.

YÜKSEL TOHUMCULUK TARIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

www.ilci.com.tr

www.istanbultarim.com.tr

www.istanbultohumculuk.com.tr

www.kwsturk.com.tr

www.may.com.tr

www.monsanto.com

www.multitarim.com.tr

www.nunhems.com

www.progenseed.com

www.pioneer.com/turkey

www.polenseed.com

www.poltar.com.tr

www.rijkzwaan.nl

www.rito.com.tr

www.seto.com.tr

www.taris.com.tr

www.smyrnatohumculuk.com

www.syngenta.com

www.tareks.com.tr

www.tigem.gov.tr

www.tasaco.com

www.unitedgenetics.com

www.toros.com.tr

www.ulusoyseed.com.tr

www.verimziraat.com

www.yaltir.com.tr

www.yukseltohum.com

FİRMA ADI FİRMA ADIWEB ADRESİ WEB ADRESİ

T Ü r k T e d Ü Y e F İ r M A l A r

Page 32: TÜRKTED SEKTÖRÜ BULUŞTURDU! · 2017. 7. 19. · 4 Haziran 2014 Tohum İçİndekİler 6 10 18 24 6 GÜNDEM TOHUMLUK İTHAL ETMEK SUÇ MU? Hem ticari tohumluk ithalatı hem de sertifikalı