türkiye-abd ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. ayrıca biyoteknoloji ve ilaç...

24
DÜNYA / ÜLKE DOSYASI Ekim 2012 Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyor USA in details Ayrıntılardaki Amerika Birleşik Devletleri ABD Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone Sayfa 8’de

Upload: others

Post on 26-Dec-2019

1 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

DÜNYA / ÜLKE DOSYASI Ekim 2012

Türkiye-ABDticaretirekorakoşuyor

USA in details

Ayrıntılardaki

Amerika Birleşik Devletleri

ABD Ankara Büyükelçisi

Francis J. RicciardoneSayfa 8’de

Page 2: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da
Page 3: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da
Page 4: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

4 l Ayrıntılardaki ABD

Dünya Süper Veb Ofset AŞ adına imtiyaz sahibi

Didem DEMİRKENT

Genel Yayın YönetmeniHakan GÜLDAĞ

Araştırma Servisi Müdürü: Gürhan DEMİRBAŞ Danışman: Talip AKTAŞ Araştırma Servisi Şefi: Yıldız BARS Tasarım ve Uygulama: ‹lknur ÖZEN � Hazırlayanlar: Ankara

Temsilcisi Ferit B. PARLAK - Didem D. ATALAY � Reklam Müdürü: Meral ÖGAT � Merkez: “Globus” Dünya Basınevi, 100. Yıl Mah. 34440 Bağcılar-İSTANBUL Telefon: (0212)

440 24 24 Fax: (0212) 355 07 86 e-posta: [email protected] web: www.dunya.com Dizgi ve Baskı: Dünya Süper Veb Ofset A.Ş. 100. Yıl Mah. 34440 Bağcılar-İSTANBUL Araştırma Servisi (0212)

440 27 64 - 440 27 62 [email protected] � Ankara Temsilciliği (0312) 438 55 00 [email protected] � Ücretsiz Danışma Hattı: 0 800 219 20 24-25

Ekim 2012

Ayrıntılardaki ABDÜLKE DOSYASI

Ticaret�ve�açık�rekora�gidiyor�Amerika ile dış ticaret hacminde 2011 yılı rekor yılıydı. Toplamda 20.6 milyar dolara ulaştı. 4.6 milyar dolarlık ihracatakarşılık, 16 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirildi. Yani, rekor sadece dış ticaret hacminde gerçekleşmedi, ticaret dengesindede 11.5 milyar dolarla Türkiye’nin aleyhine ayrı bir rekor kırıldı

Dünya Gazetesi Ankara Temsilcisi

2010 yılının Mayıs ayında, New York sokakla-rı Türk Günü’ne hazırlanırken Amerika’day-dık.

O zamana kadar New York’taki çelik, beton,cam birlikteliğiyle yükselen kulelerin milyonlarcaturist çekmesine anlam veremezdim.

“O kulelerin teras katında fotoğraf çektirmekiçin saatlerce kuyruk bekledik” diyenlere şaşı-rırdım.

Bir saatlik gezi programında, kendimi be-ton, cam ve çelik yığını gökdelenlerin önündekifotoğraf kuyruğunda buldum.

Brooklyn Köprüsü, Central Park, 5’incicadde, Manhattan Adası’ndaki gökdelenler, Em-pire State, Trump Binası gibi yapılardan oluşan‘Amerikan Rüyası’nın ardındaki pazarlama de-hasına teslim oldum.

“Betonu, camı, çeliği pazarlayan deha;teknolojik ürünlerini, kozmetiğini, kahvesini,hamburgerini, bitkisini, içkisini mi pazarlaya-mayacak?” gibi sorulara yanıt arayarak, gezi za-manını doldurdum.

***Arkadaşım söylemişti, “Gittiğin ülkelerin ge-

lişmişliğini, halkın refahını anlayabilmek için mar-ket raflarındaki fiyatlara bakacaksın.”

Ona da baktım.Etin kilosu 2-3 dolar. Pirincin kilosu 30 cent.En lüks otomobilin yenisini aylık bin liraya

kiralayabiliyor, 3-4 bin liraya iyi sayılabilecek birarabaya sahip olabiliyorsun.

Benzin 1 doların altındaydı.Vergi avantajı sunan eyaletlerde elektronik

eşyalar yok pahasına…Sebze ve meyve Türkiye’nin yarı fiyatına…Bizde 10 birime satılan hamburgeri, kahvesi,

bitkisel ilacı burada dörtte bir fiyatına…

***Gelecek yıllar mı?Avrupa gibi değil Amerika.Brooklyn’deki 20 dakikalık yürüyüşte boy

boy çocukları yanında, biri kucağında, biri kar-nında onlarca kadın gördük arkadaşlarla.

Gülüştük, “Başbakan’ın ‘3 çocuk’ isteği…”şakalarıyla.

***Kaliteliyi ucuza üreten ve daha önemlisi ucu-

za tükettiren ABD ile ekonomik ilişkilerimiz hak-kında küçük detaylar vermişti o günlerde Eko-nomi Bakanı Zafer Çağlayan ve “277 milyar do-larla en fazla ithalat gerçekleştiren Kaliforniya,tarihi boyunca Türk Bakan ağırlamamış.

Yılda 254 milyar dolarlık ithalat gerçekleş-tiren Teksas’la da ilgilenilmemiş.

43 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirenFlorida, 97 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirenIllinois, 53 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirenGeorgia da unutulmuş.

Biz dururken, Çinliler buraları meskenedinmiş ve sadece ABD’ye yıllık 300 milyar do-ları aşan bir ihracat rakamına ulaşmış.

Eylem planı hazırladık, tanıtım ve pazarla-ma çalışmalarını hızlandıracağız, ürünlerimi-zin kalitesini ve Türkiye’nin sunduğu ve suna-cağı fırsatları anlatmak için gerekirse bu eya-letlerde kamp kuracağız” demişti.

***Geldik bugünlere…Amerika ile dış ticaret hacminde 2011 yılı

rekor yılıydı.Toplamda 20.6 milyar dolara ulaştı.4.6 milyar dolarlık ihracata karşılık, 16 mil-

yar dolarlık ithalat gerçekleştirildi.Yani, rekor sadece dış ticaret hacminde ger-

çekleşmedi, ticaret dengesinde de 11.5 milyardolarla Türkiye’nin aleyhine ayrı bir rekor kırıl-dı.

***2004 yılından önce ticaret dengesi Türki-

ye’nin lehine seyrediyordu.2005 yılında denge ABD lehine dönmeye

başladı. 2012’nin Ocak-Ağustos döneminde ise

iki ülke arasındaki dış ticaret hacminde Türki-ye aleyhine 6 milyar dolarlık açığa ulaşıldı.

Denge için karşılıklı yatırımların artırılmasıve ABD’nin bazı sektör ürünlerinde Türk mal-larını tercih etmesi gerekiyor.

Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye 1.4 milyar dolarlıkdoğrudan yatırım yapan ABD’li şirketlerin dedengeye katkı yapması bekleniyor.

Açığın kapanmasında en önemli rol ise, şüp-hesiz üreticilerimize düşüyor.

Denge için karşılıklı yatırımlarınartırılması ve ABD’nin bazı sektörürünlerinde Türk mallarını tercih etmesigerekiyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye 1.4milyar dolarlık doğrudan yatırım yapanABD’li şirketlerin de dengeye katkıyapması bekleniyor. Açığınkapanmasında en önemli rol ise,şüphesiz üreticilerimize düşüyor.

Newspaper Dünya Ankara Representative

The imbalance in the trade volume isincreasing in favor of Switzerland. Theexport that other countries make throughSwitzerland, is shown as the biggest reasonfor the imbalance in foreign trade of the twocountries.

Page 5: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da
Page 6: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

6 l Ayrıntılardaki ABD

İki�ülke�arasındaki�iyi�ilişkiler,�bilim�ve�ekonomiye�daha�fazla�yansıyacakTürkiye ve ABD arasındaki iyi ilişkileri, bilim ve ekonomi sahasına daha fazla yansıtmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Buiki ülke arasındaki iyi ilişkiler, sadece iki ülke için değil, bölgemizin ekonomik ve siyasi istikrarını oluşturmaya da azamiderecede katkı sağlayacaktır

TC Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı

Başlangıcı 19’uncu yüzyıla dayanan Türk-Amerikan ilişkileri,esasen II. Dünya Savaşı sonrasında gelişmiştir. Bugün ikiyakın müttefik ve ortak olan Türkiye ve ABD; Ortadoğu, Bal-kanlar, Kafkaslar, Doğu Akdeniz, Orta ve Güneydoğu As-ya gibi çok geniş bir coğrafyada, terörle mücadele, ener-ji arz güvenliği, nükleer yayılmanın önlenmesi gibi önem-li konularda kapsamlı bir işbirliği içindedir. Özellikle son yıl-larda atılan adımlar neticesinde, geçmişte stratejik ortak-lık olarak anılan ilişkilerimiz, artık model ortaklık aşaması-na geçmiştir.

Biz bu işbirliğinin her alanda, özellikle ekonomide güç-lenerek devam etmesini arzu ediyoruz. Daha çok siyasi veaskeri sahada gelişen ilişkilerimize, ticaret, finans ve yatı-rım gibi unsurlarla derinlik kazandırmamız gerektiğini dü-şünüyoruz. Başbakanımızın, Aralık 2009’da ABD’yi ziyaretivesilesiyle ise, ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi ama-cıyla Ekonomik ve Ticari Stratejik İşbirliği Çerçevesi adın-da yeni bir mekanizma hayata geçirilmiştir. Bu mekaniz-manın Bakanlar düzeyindeki ilk toplantısı, 19 Ekim 2010tarihinde Washington’da, ikinci toplantısı ise 26 Haziran2012 tarihinde Ankara’da düzenlenmiştir.

Bu noktada daha somut adımlar atılabileceğini dü-şünüyoruz. Zira 2011 yılında 20 milyar dolar seviyesine ula-şan ticaret hacmimizin, G-20 üyesi iki ülke için yeterli ol-madığına inanıyoruz. Doğrudan yatırımlara baktığımızda,

yine benzer şekilde yetersiz rakamlar görüyoruz. Son 10yıllık dönemde ABD’den Türkiye’ye yapılan doğrudan ya-tırımların tutarı 7 milyar dolar civarındadır. Bu önemli bir ra-kam, ancak daha iyi rakamlara ulaşmamız mümkün. Tür-kiye’nin iç ve dış pazar şartları ile rekabetçi üretim yapısı,ekonomik ve siyasi istikrarı ve coğrafi konumu gibi özel-likleri, ülkemizi dünyanın önemli cazibe merkezlerinden bi-ri haline getirmiştir. ABD’li firmaların Türkiye pazarından ya-rarlanmak ve Avrupa, Ortadoğu, Afrika, Rusya, Kafkaslarve Orta Asya’ya açılmak için, Türkiye’nin sunduğu bu fır-satları değerlendirmeleri, iki taraf için de olumlu olacaktır.Bu kapsamda, özellikle Catterpillar ve General Electric gi-bi önde gelen ABD’li firmaların üst düzey yetkilileriyle gö-rüşmeler yaptık, yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte, bu gö-rüşmelerin somut adımlara dönüşmesini bekliyoruz.

Bakanlık olarak, özellikle ekonominin temel aktörleriolan KOBİ’ler arasında kapsamlı bir işbirliği geliştirmeye bü-yük önem veriyoruz. Bu amaçla, KOSGEB ile ABD’dekimuadil kuruluşu olan SBA arasında ciddi bir işbirliği tesisettik. SBA’nın ABD’de gerçekleştirdiği son KOBİ haftası-nın da onur konuğu olduk. Beraberimizde bulunan KO-Bİ’lerimiz bu ziyaretimizde çok önemli temaslar gerçek-leştirdiler. Haziran ayında gerçekleştirdiğimiz son ziyaret-te ise, Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı’na katıldık vebir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla veBoston’da bulunan Türk bilim adamları ve doktora öğ-rencileriyle görüşmeler yaptık.

Geçtiğimiz yıl, Bakanlığımızın isim ve yapısını değiştirdik,Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nı ihdas ettik. Bu ye-ni süreçte ABD, Bakanlığımızın ilişkileri geliştirmede en bü-yük ağırlık vereceği ülkelerden birisidir. Zira ABD, Bakan-lığımızın temel ilgi alanları olan bilim, teknoloji, üniversite-ler ve üniversite-sanayi işbirliği gibi konularda, dünyanın enbaşarılı birkaç ülkesinden birisidir. Bu nedenle, ABD zi-yaretlerimizde, bilhassa üniversite incelemelerine büyükönem veriyoruz. Yine birkaç defa ünlü Silikon Vadisi’ndeincelemeler yaptık. Bu ziyaretler, ülkemizde üniversitelerive Ar-Ge desteklerini yeniden şekillendirme süreçlerindebize çok katkı sağlıyor. Yine çalışmalarını sürdürdüğümüzBilişim Vadisi projemizde, Silikon Vadisi’nde yürütülen ça-lışmaları buraya uyarlamaya çalışacağız. Bu yıldan itibaren,Bakanlığımızın Teknogirişim Sermaye Desteği kapsa-mında verilen 100 bin lira hibe desteğinden yararlanan tek-nogirişimci gençlerimizden bazılarını, 10’arlı gruplar halindeüçer aylık dönemlerle ABD’deki Silikon Vadisi’ne gönde-receğiz. Bu arkadaşlarımız, Silikon Vadisi’nde hem yazı-lımlarını geliştirmeye devam edecekler, hem de uluslararasıdüzeyde partnerler bulmaya çalışacaklar.

Türkiye ve ABD arasındaki iyi ilişkileri, bilim ve ekonomisahasına daha fazla yansıtmak için çalışmalarımızı sürdü-receğiz. Bu iki ülke arasındaki iyi ilişkiler, sadece iki ülkeiçin değil, bölgemizin ekonomik ve siyasi istikrarını oluş-turmaya da azami derecede katkı sağlayacaktır. Biz bu bi-linç içinde ve ülkemizin menfaatleri doğrultusunda, her tür-lü enstrümanı devreye alacak ve iki ülke arasındaki ilişki-leri geliştirmeye devam edeceğiz.

Nihat ErgünRepuclic of Turkey Minister of Science, Industry and Technology

Turkey and the US who are two close allies and partners are in a comprehensive cooperation inimportant matters such as struggle against terror, energy supply security, inhibiting theproliferation of nuclear weapons in the wider region of Middle East, Balkans, Caucasus, EastMediterranean, Middle and Southeast Asia. Especially due to the steps that are taken in the recentyears, our relation known as strategic partnership has now reached to the level of modelpartnership. We are paying great importance, as the Ministry with a great scope to developcooperation among the Small and the Medium Size Enterprises, which are the basic actorsof the economy. We have set up a serious cooperation among the KOSGEB / Small andMedium Size Enterprises Development Organization and the SBA, which is the equivalentorganization in the USA for this purpose. We have been the honorary guest of the last Smalland the Medium Size Enterprises week that the SBA has realized in the USA. The Small andthe Medium Size Enterprises that accompanied us have realized very important contacts inour visit. Whereas, we have participated in the last visit to the International BiotechnologyConference that we have realized in June and we have realized a presentation. Apart fromthis, we have conducted discussions with the CEO’ s of some forthcoming companies of thesector in the biotechnology and the medication areas and with the Turkish scientists and Ph.D. students that bare located in Boston. Last year we have changed the name and thestructure of our Ministry. We have facilitated the Ministry of Science, Industry andTechnology. USA is one of the countries that our Ministry will pay attention to the greatestextent in developing the relationships of our Ministry within this new process. As a matter offact, the USA is one of the countries that has the most successful results in subjects likescience, technology, universities and the university - industry cooperation, which are thebasic areas of interest of our Ministry. Due to this, we are paying great importanceespecially to university studies in our visits to the USA.

Good relations will reflect more to science and economy

Türkiye ve ABD; Ortadoğu, Balkanlar,Kafkaslar, Doğu Akdeniz, Orta veGüneydoğu Asya gibi çok geniş bircoğrafyada, terörle mücadele, enerji arzgüvenliği, nükleer yayılmanın önlenmesigibi önemli konularda kapsamlı birişbirliği içindedir.

Page 7: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 7

2023’te�500�milyar�dolarlık�ihracathedefi�için�ABD�kritik�pazarABD, 2023 yılında ihracatta 500 milyar dolar hedefini yakalayabilmemiz açısından ihracatımızı artırmamız gereken kritik birpazardır. Nitekim ABD, 2011 yılında 15.1 trilyon dolarlık GSYİH’si ile dünyanın en büyük ekonomisi konumundadır ve dünyaGSYİH’sinin yüzde 23’ünü tek başına sağlamaktadır

TC Ekonomi Bakanı

Biz, 2023 yılında ihracatta 500 milyar dolar hedefi koyduk.ABD, bu hedefi yakalayabilmemiz açısından ihracatımızıartırmamız gereken kritik bir pazardır. Nitekim ABD,2011 yılında 15.1 trilyon dolarlık GSYİH’si ile dünyanın enbüyük ekonomisi konumundadır ve dünya GSYİH’sininyüzde 23’ünü tek başına sağlamaktadır. 2011 yılı ra-kamlarına göre, 2.3 trilyon dolarlık mal ithalatı ve 429.2 mil-yar dolarlık hizmet ithalatı ile dünyanın en büyük ithalat-çısıdır.

ABD, hem dünyanın en fazla yabancı yatırım çekenhem de en fazla dış borca sahip ülkesidir. Aynı zamandadünyanın en büyük petrol ithalatçısı ve en fazla petrol üre-ten üçüncü ülkesi konumundadır. Dünyanın en rekabet-çi ilk beş ülkesi arasında yer alan ABD, iştah kabartan an-cak rekabetin çok yoğun olduğu bir pazardır ve ülkemizaçısından “büyük potansiyel taşıyan yeterince nüfuz edil-memiş pazarlar” arasında yer almaktadır.

Geldiğimiz nokta çok önemli, fakat yeterli değilTürkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin ekonomik ve ti-

cari boyutu, Türkiye açısından tatmin edici değildir. 2000yılında 7 milyar dolar olan ikili ticaret 2011 yılında 20.6 mil-yar dolara çıkmasına rağmen, ABD’nin Türkiye’nin ihra-catı içindeki payı düşük seviyededir.

2002-2011 yılları arasında ABD ile ticaret hacmimiz6.4 milyar dolar iken, 3 kattan fazla artarak 20.6 milyar do-lara yükselmiştir. İhracatımız 2011 yılında yüzde 22.2 ar-tışla 4.6 milyar dolar, ithalatımız ise yüzde 30.2 artışla 16milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.

2011 yılında ABD’ye ihracatımız 2010’a göre yüzde22.2 artışla 4.6 milyar dolar olarak gerçekleşirken ABD’den16 milyar dolarlık ithalat çerçevesinde, ülkemiz aleyhine11.4 milyar dolar ticaret açığı verilmiştir. İkili ticaret hacmimizartmaktadır. Ancak bu artış, sürekli Türkiye aleyhine ge-lişen bir ticaret açığı ile gerçekleşmektedir.

ABD, 2011 yılında en fazla ihracat yaptığımız ülkelerarasında yüzde 3.4 pay ile yedinci sırada yer almıştır. Tür-kiye ise, ABD’nin 2011 yılı ithalatında yüzde 0.24 pay ile45’inci sırada yer almıştır. Rakamlar ikili ticaretin daha den-geli bir yapıya kavuşturulması ihtiyacına işaret etmektedir.Amacımız da bu ihtiyaca cevap verecek başarılı girişim-lerde bulunmaktır.

ABD ile karşılıklı yatırımlarABD’nin dünyanın çeşitli bölgelerinde yaptığı yatı-

rımların yıllık 350 milyar dolar seviyelerine ulaştığı bir dö-nemde, Türkiye’ye gelen 8.3 milyar dolar ABD kaynaklı ya-tırımlar yeterli değildir. 2011 yılında ABD’den Türkiye’yegelen uluslararası doğrudan yatırım tutarı 1.4 milyar do-lardır. 2012 ilk yarısında 204 milyon dolarlık ABD yatırımısöz konusudur. 2012 Haziran sonu itibarıyla ülkemizde bin230 ABD sermayeli şirket faaliyet göstermektedir.

Dünya sıralamasında Çin’in ardından ikinci sırada yeralan Türk müteahhitlik sektörümüzün, özellikle ABD fir-maları ile stratejik ortaklıklar kurarak üçüncü ülkelerde mü-teahhitlik hizmetleri sağlamaları her iki taraf için de faydalıolacaktır. Bu kapsamda, firmalarımız özellikle Orta Asya,Kafkaslar, Balkanlar, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da ortakaltyapı projelerini birlikte üstlenebilirler. Firmalarımız ara-sında oluşacak sinerji, her iki taraf için de kârlı bir ortak-lık imkânı sunacaktır.

ABD ile ikili siyasi ilişkilerin “model ortaklık” olarak ta-nımlanacak düzeyde olması ve ekonomik ve ticari ilişki-lerin de bu seviyeye taşınması amacıyla “Ekonomik ve Ti-

cari Stratejik İşbirliği Çerçevesi” (ETSİÇ) ile “ETSİÇ Türkiye-ABD İş Konseyi” gibi yeni mekanizmalar çerçevesinde yü-rütülen çalışmalar, ticari ilişkilerin daha dengeli bir yapıdageliştirilebilmesi için önemli bir fırsattır.

2023 vizyonumuz ve hayata geçirdiğimiz yeni teşvikdüzenlemesi ise, bu fırsatı gerçeğe dönüştürecek ortamısunmaktadır. Yeni teşvik sisteminin ABD’li yatırımcıların ül-kemize ilgisini daha da artıracağından eminim.

ABD pazarına giriş stratejimizABD pazarına yönelik stratejimiz, ihracatı artırmaya yö-

nelik olarak “eyalet bazlı” ve “sektör bazlı” bir yaklaşımadayanmaktadır.

ABD’nin 50 eyaletinden GSMH büyüklükleri ve dış ti-carette oynadıkları rol itibarıyla dikkat çeken ve dolayısıylastratejimiz kapsamında hedef olarak seçilen eyaletler; NewYork, Kaliforniya, Teksas, Georgia, Illinois ve Florida’dır. He-def olarak belirlenen eyaletler, ekonomik büyüklükleri iti-bariyle ABD’nin en önemli eyaletleridir. Altı hedef eyalet,2011 rakamları ile ABD GSYİH’sinin yüzde 42’sini (5.5 tril-yon dolar); nüfusunun yüzde 40’ını (125 milyon); toplamithalatının yüzde 48’ini (1.1 trilyon dolar) ve toplam ihra-catının yüzde 44.3’ünü (656 milyon dolar) temsil etmek-tedir.

Stratejimizin geleceği açısından bir diğer önemli hu-sus ise, bu eyaletlerin aynı zamanda ABD’nin önemli da-ğıtım merkezlerine ev sahipliği yapmalarıdır. ABD’nin enönemli 15 gümrük girişi, bu altı hedef eyalette bulun-maktadır.

ABD’ye ihracatımızda ön sıralarda yer alan ürüngrupları ve ABD’ye ihracat potansiyeli tespit edilen sektörlerçerçevesinde; gıda, kimyasal ürünler, tekstil ve hazırgiyim,deri ve mamulleri, işlenmiş mermer gibi toprak ürünleri,mücevherat, demir-çelik, demir-dışı metaller (bakır ve alü-minyum ürünleri), elektrik-elektronik ve makine, otomotivyan sanayii ve mobilyalar hedef ürün grupları olarak be-lirlenmiştir.

Bu itibarla, ABD Pazarına Giriş Stratejisi çerçevesin-de bugüne kadar, hedef sektör ve eyaletlerde iki ülke işa-damlarını bir araya getiren iş konseyi toplantıları; milli vebireysel katılımlı fuarlar ile butik alım heyetleri; ABD’ye ih-racatımızda öne çıkan illerimizde ABD mevzuatı, kamu ku-rumlarının uygulamaları, pazar yapısı, iş yaparken dikkat

edilmesi gereken önemli hususlar gibi Türk firmalarına ABDpazarına girişte yararlı olabilecek bilgilerin verileceği bil-gilendirici seminerler; fındık, deri ve seramik tanıtım grup-larının faaliyetleri; ABD pazarına ihracat yapmak isteyenfirmalarımıza da Ar-Ge yardımı, pazar araştırması yardımı,Türk ürünlerinin yurtdışında markalaşması ve Türk malı ima-jının yerleştirilmesine yönelik yardımlar ve Türkiye’deki ya-tırım ortamının ve sunduğu fırsatların tanıtılması yönündeçalışmalar dahil olmak üzere, çeşitli faaliyetlerde bulu-nulmuştur.

İlişkilerin geliştirilmesi için neler yapıyoruz?Ekonomi Bakanı olarak, işadamlarımız ile beraber

ABD’ye eyalet bazında pek çok ziyaret gerçekleştirdim. Buziyaretlerim sırasında altı eyalette ABD’nin önde gelen fir-malarının CEO’ları ve başkanları ile görüşmeler yaptım. Şu-nu net bir şekilde ifade etmek istiyorum ki; görüştüğümfirmaların hemen hepsinin, ülkemizde yatırım yapma ko-nusunda istekli olduğunu görüyorum. Bugün Amerikanfirmaları, Türkiye’nin bölgesinin ve dünyanın en güveniliryatırım limanlarından biri olduğunu çok iyi biliyor.

ABD’ye ihracat ve yatırım yapacak firmalarımızın eniyi şekilde bilgilendirilmesi, Türkiye hakkında farkındalığınartırılması ve Türkiye’de yatırım yapmak isteyen ABD’li fir-malara gerekli desteğin sağlanması amacıyla da ABD’de-ki ticaret temsilcilerimizin sayısını artırdık.

Bu kapsamda, Vaşington, New York, Şikago ve LosAngeles Ticaret Temsilciklerimize ilaveten, Seattle, Houston,Miami ve San Francisco’da ticaret temsilcilikleri açtık. Bos-ton’da ticaret ataşeliğimizi çok yakın zamanda açacağızve Houston’daki kadromuzu ikiye yükselteceğiz.

Hali hazırda 12 ticaret temsilcimiz, ABD’de görev ya-pıyor. Bu sayıyı kısa vadede 15’e yükselteceğiz.

Önümüzdeki dönemde Ticaret ve Yatırım Çerçeve An-laşması (TIFA) ile Ekonomik Ortaklık Komisyonu (EOK) kap-samında ele alınanlar dahil, ekonomik konularda uzmanseviyesinde yapılan düzenli görüşmeler çerçevesindeki di-ğer girişimleri takip etmek üzere, ETSİÇ Üçüncü Bakan-lar Toplantısını 2013 yılının ilk yarısında Vaşington’da dü-zenlemeyi öngörüyoruz.

Ayrıca, yeni teşvik sistemimizi ABD’nin önde gelen fir-malarına daha kapsamlı bir şekilde anlatmak, Türki-ye’deki ve yakın coğrafyasındaki fırsatlar hakkında bilgi-lendirmek amacıyla, ETSİÇ ABD eş başkanlarının da ka-tılımı ve desteği ile ABD’de bir Yatırım Zirvesi organize et-meyi planlıyoruz.

Türkiye’nin yatırım ortamını iyileştirme alanında yap-tığı reformları paylaşmak ve Dünya Bankası 2013 İş Yap-ma Kolaylığı Endeksinde ülkemizin hak ettiği gibi daha iyibir sıralamada yer almasını sağlamak amacıyla, Dünya Ban-kası ve ABD Ticaret Bakanlığı yetkilileri ile işbirliği içinde“İş Yapma Kolaylığı Sempozyumu” düzenlenmesi çalış-maları Bakanlığımız tarafından yürütülmektedir.

2012 Aralık ayında Türkiye’ye düzenlenecek ABD Sa-vunma ve Havacılık Ticaret Heyeti ziyaretinin de savunmasanayi ihracatımız açısından olumlu anlaşmalarla sonuç-lanmasını umuyoruz.

Bakanlığımız ABD Ülke Masası da ABD Pazarına Gi-riş Stratejimiz çerçevesinde önemli çalışmalar yürütmek-tedir. Genel bir değerlendirme yapmak gerekirse, ABD pa-zarı zorlu bir pazardır. Ancak biz bu pazara önem veriyo-ruz ve zorluklardan korkmuyoruz. Kamunun görevi, özelsektörün önünü açmaktır. Ekonomi Bakanlığı olarak ih-racatçılarımızın önünü açmak üzere, gece gündüz çalışı-yoruz. ABD, sebat gerektiren bir pazardır. Mevlana’nın dadediği gibi “Kapı açılır, sen yeter ki vurmayı bil. Ne zamanaçılır, bilemem. Sen yeter ki o kapıda durmayı bil.”

Critical market forthe target of 500million dollars… Zafer ÇağlayanRepuclic of TurkeyMinistry of Economy

USA is the biggest economy in theworld with 15,1 trillion dollars ofGDP in 2011 and supplies the 23%of the world GDP on its own.According to 2011 figures, it is thebiggest importer with 2,3 trilliondollars of goods import and 492,2billion dollars of services import. USwhich is among the top five mostcompetitive countries in the world isa tempting market but yet is a verycompetitive one and from ourcountries perspective it is among“the countries who have greatpotential but not been penetrated

2011 yılında ABD’ye ihracatımız 2010’agöre yüzde 22.2 artışla 4.6 milyar dolarolarak gerçekleşirken, ABD’den 16 milyardolarlık ithalat çerçevesinde, ülkemizaleyhine 11.4 milyar dolar ticaret açığıverilmiştir. Rakamlar ikili ticaretin dahadengeli bir yapıya kavuşturulmasıihtiyacına işaret etmektedir. Amacımızda bu ihtiyaca cevap verecek başarılıgirişimlerde bulunmaktır.

Page 8: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

8 l Ayrıntılardaki ABD

Yeni�bir�Türk-Amerikan�stratejikekonomik�ve�ticari�ortaklığına�doğruHükümetlerimiz yeni Türk-Amerikan işbirliklerinin gelişebilmesi için uygun ortamın oluşmasına yardımcı olurken, özel sektörde fırsatları geliştirmekte, yatırım planlarını yürütmekte ve büyümenin öncü kuvvetini oluşturmaktadır. HükümetlerimizTürkiye’de ve giderek dünyanın her yerinde, faaliyet gösteren özel sektörü destekleme konusunda katalizör bir role sahiptir

ABD Ankara Büyükelçisi

Türk halkının etkileyici dinamizmini, yaratıcılığını ve be-cerikliliğini 35 yılı aşkın süredir gördüm. Yaklaşık iki yıl ön-ce Türkiye’ye büyükelçi olarak döndüğümde, ülkenin mu-azzam ekonomik büyümesinden ve genel refahından çoketkilenmiştim. Cumhurbaşkanı Özal, 1980’li reform yıllarındaTürkiye’nin girişimci ruhunu serbest bırakmış ve büyük veküçük ölçekli tüm Türk firmalarının yaratıcı enerjisinin ki-lidini açmıştı. Üçüncü Boğaz Köprüsü için yürütülen iha-leler, İskenderun Limanları’nın özelleştirilmesi, Mısır’da ha-vaalanlarının inşası, ya da ülkenin baştan başa hızlı de-miryolu ağlarıyla örülmesi gibi örnekler, Türkiye’nin eko-nomik geleceği hakkında nasıl büyük düşündüğünü gös-termektedir. Amerikan şirketleri de 2023 yılında “İlk 10’dayer alan” bir ekonomi olmak için çabalayan Türkiye’ye, gi-derek daha fazla destek olan bir konuma yükselecektir.

Başkan Obama ve Başbakan Erdoğan 2009 yılındabir araya geldiklerinde, güçlü siyasi ve askeri temelleri olanikili ilişkilerimizin ticaret ve yatırım bileşenlerinin de aynı oran-da güçlendirilmesi gerektiği konusunda hemfikirdiler.Kendilerinin bu vizyonları ve özel sektörlerimizin sıkı ça-lışmaları sayesinde, ikili ticaret ilişkilerimizin hacminde veyoğunluğunda önemli bir artış sağladık. ABD-Türkiye ti-

caretinin 2011 yılında 20 milyar dolarlık rekor bir seviye-ye ulaşması, Amerikan ve Türk şirketlerinin birlikte iş yap-maları için daha mükemmel bir zaman olmadığını kanıt-lamaktadır. Geçtiğimiz yaz, ABD Ticaret Bakan Vekili Re-becca Blank ve ABD Başkanı Dış Ticaret Özel TemsilcisiBüyükelçi Ron Kirk, ABD-Türkiye Stratejik Ekonomik ve Ti-cari İşbirliği Çerçevesi’nin ikinci toplantısına, Başbakan Yar-dımcısı Babacan ve Ekonomi Bakanı Çağlayan ile birlik-te katıldılar. Bu ziyaret, ABD-Ticaret Bakanı’nın 14 yıldansonra Türkiye’ye ilk ziyareti olmasının yanı sıra, ABD Baş-kanı Dış Ticaret Temsilcisi’nin de Türkiye’ye ilk ziyaretiydi.Bakanlar, ABD’nin önde gelen bir danışmanlık firmasınaaraştırma yaptırarak, her iki tarafın da ticari ilişkileri potansiyelseviyelerine çıkarabilmesi durumunda, ikili ticaretimizin önü-müzdeki 10 yıl içinde ikiye katlanarak, 30-35 milyar dola-ra çıkabileceğini hesaplattılar. ABD-Türkiye İş Konseyi ara-cılığı ile her iki hükümete de ticari ilişkilerimizi nasıl büyü-teceğimiz konusunda danışmanlık yapıyoruz. Kısa bir sü-rede uzun bir yol katetmemize rağmen, hem Türkiye’dehem de üçüncü dünya ülkelerinde ikili ticaretimizi ve ya-tırımlarımızı büyütmek için gidecek çok yolumuz var.

Türkiye ve Amerika önemli bir iş hasletini paylaşmak-tadır: Her iki ulus da gerçek anlamıyla girişimcidir. SilikonVadisi’nden Anadolu’daki yeni kurulan firmalara kadar, ül-kelerimizin firmaları yeni iş alanları geliştirmek için riskleri

göze almaktadırlar. Dışişleri Bakanı Hillary Clinton tarafın-dan da bizzat desteklenen Küresel Girişimcilik Programı’mızaracılığıyla Türkiye’deki “girişimcilik ekoloji”sinin geliştirilmesiiçin destek veriyor. Birkaç haftada bir, Türkiye içinde ve dı-şında çeşitli sanayi kollarında yeni ABD-Türk ortaklıklarınınhaberlerini okumaktayız. Bechtel ve Enka mühendislik, te-darik ve inşaatta ikili stratejik ortak girişimin amiral gemisiolmaya devam ediyor. Marmara Oteller Zinciri, ABD’deki güç-lü talebe bağlı olarak New York’taki yatırımlarını genişleti-yor. Demiryolu taşımacılığında TÜLOMSAŞ ile General Elect-ric ortaklığı hem yurtiçi hem yurtdışı piyasalarda işlerini bü-yütecektir. Delta ve United Havayolları ile birlikte, Türk Ha-va Yolları, zaten yeni Boeing uçaklarıyla dört Amerikan şeh-rine olan uçuşlarına 2013’te Houstan şehri ile yeni bir rotaekleyecektir. Küçük ve orta büyüklükteki Amerikan firma-ları giderek daha fazla yeni iş yatırımları için Türkiye’ye yö-nelmektedir. En son gerçekleştirilen ABD Yenilenebilir Ener-ji ve Verimlilik Ticaret heyeti sayesinde, Santa Monica, Ca-lifornia merkezli bir şirket olan Solar Reserve, Türkiye ça-pında solar enerji projeleri yürütmeye başlamıştır. ABD Ener-ji Bakanlığı’nın “Near Zero Zone” projesi ile bir çok Ame-rikan firması Türk sanayi firmalarıyla enerji verimliliği prog-ramları yürütmekte, bir yandan Türkiye’nin rekabetçiliğiniartırırken, bir yandan da çevrenin korunmasına yardım et-mektedirler. Bu işbirlikleri karlar ve hisse senedi fiyatlarınınötesine giderek, karşılıklı yoğun iş ilişkileri sayesinde, tedarikzincirlerimizi birbirine bağlamakta ve daha fazla Türk’ü Ame-rika’ya ve daha fazla Amerikalıyı Türkiye’ye tanıtarak ülke-lerimizi birbirine yakınlaştırmaktadır.

Hükümetlerimiz yeni Türk-Amerikan işbirliklerinin ge-lişebilmesi için uygun ortamın oluşmasına yardımcı olur-ken, özel sektör de fırsatları geliştirmekte, yatırım planları-nı yürütmekte ve büyümenin öncü kuvvetini oluşturmak-tadır. Hükümetlerimiz Türkiye’de ve giderek dünyanın heryerinde, faaliyet gösteren özel sektörü destekleme konu-sunda katalizör bir role sahiptir. Örneğin, nitelikli ABD-Türkortak girişimlerine krediler, kredi teminatları ve sigorta sağ-layan Overseas Private Investment Corporation (OPIC-De-niz Aşırı Özel Yatırım Kurumu), kısa bir süre önce küçükve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesine yönelik 650milyon dolar değerinde iki fonun duyurusunu yapmıştır. Ga-ranti Bankası’na tesis edilen 400 milyon dolar aracılığıyla,OPIC, Türk kadınlarının kurduğu işletmelere finansman sağ-lamaktadır. Geçtiğimiz ay, OPIC, Türk-ABD enerji verimli-liği işbirliklerini destekleyecek ilave bir 250 milyon dolar-lık kredi duyurusunu yapmıştır. Büyükelçiliğimizin TicaretServisi tarafından organize edilen Ticaret ve Proje Fi-nansmanı Tanıtım Turu’nun bir devamı, Amerikan ve TürkExim Bankaları Afrika’daki ve diğer bölgelerdeki Türk-Ame-rikan işbirliklerini teşvik edecek ortak finansman olanak-ları üzerinde çalışmaktadırlar. Türk yatırımları uluslararasıölçüde büyüdükçe, SelectUSA programı Türk yatırımcılarınaAmerika’da da işlerini karlı bir şekilde geliştirmeleri için yar-dımcı olmaktadır. Adana, Ankara, İstanbul ve İzmir’de yeralan firmalara Türkiye’deki ABD Büyükelçiliği’nin sundu-ğu kaynaklardan faydalanmalarını öneriyorum. Tarım,Ekonomi ve Ticaret Servislerimiz ABD’li firmalarla bağlantıkurmanızda yardımcı olabilir, işlerinizi büyütmek için fi-nansman olanaklarını sunabilir, ABD’deki ticaret ve yatı-rımlarınızda başarılı olmanıza destek verebilirler.

Son olarak, eski General Electric Yönetim Kurulu Baş-kanı ve Amerikan iş dünyasının önde gelen duayenlerin-den biri olan Jack Welch’in de söylediği gibi, “Kendi ka-derinizi kendiniz kontrol edin, yoksa bir başkası eder.” Türkve Amerikan firmalarıyla birlikte çalışırken, ikili ekonomikilişkilerimizde parlak bir gelecek öngörüyoruz. Sıkı çalış-mamız ve sabır göstermemiz gerekecek ancak bunu ba-şarmak için kararlıyız.

Adana, Ankara, İstanbul ve İzmir’de yeralan firmalara Türkiye’deki ABDBüyükelçiliği’nin sunduğu kaynaklardanfaydalanmalarını öneriyorum. Tarım,Ekonomi ve Ticaret Servislerimiz ABD’lifirmalarla bağlantı kurmanızda yardımcıolabilir, işlerinizi büyütmek içinfinansman olanaklarını sunabilir.

Page 9: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Towards a New U.S.-Turkish StrategicEconomic and Commercial PartnershipFrancis J. Ricciardone, U.S. Ambassador to the Republic of Turkey.

Over more than thirty-five years, I have seen the impressive dynamism, creativityand resourcefulness of the Turkish people. When I returned here as Ambassadornearly two years ago, I was struck by Turkey’s tremendous economic growth andgeneral prosperity. President Őzal unleashed Turkey’s entrepreneurial spiritduring his years of reform in the 1980’s, and unlocked the creative energy ofTurkish firms both small and large. Whether pursuing tenders for a thirdBosphorus Bridge, privatizing ports in Iskenderun, building airports in Egypt, orconnecting Turkey through a fast rail network, this country is thinking big aboutits economic future. Importantly, American companies will play an increasingrole in supporting Turkey’s efforts to become a Top Ten economy by 2023.

When President Obama and Prime Minister Erdoğan met in 2009, theyagreed that the strong political and military foundations of our bilateralrelationship needed an equally strong trade and investment component. Thanksto their vision and the hard work of our private sectors, we have seen asignificant increase in the intensity and volume of our bilateral traderelationship. U.S.-Turkish trade reached a record $20 billion in 2011, provingthat there has never been a better time for American and Turkish companies todo business together. This past summer, Acting Secretary of Commerce RebeccaBlank and U.S. Trade Representative Ambassador Ron Kirk joined DeputyPrime Minister Babacan and Minister of Economy Çağlayan at the secondmeeting of our Framework for Strategic Economic and CommercialCooperation. This was the first visit to Turkey of a U.S. Secretary of Commercein fourteen years, and the first visit ever by our U.S. Trade Representative. Theycommissioned research by a leading American consulting firm, which estimatedthat if both sides grew our commercial relationship to its full potential, we couldnearly double trade to $30-35 billion in the next decade. Through the U.S.-Turkish Business Council, we are advising our two governments on how to growour commercial ties. While we have come a long way in a short time, there is alot of room to grow our bilateral trade and investment both in Turkey and inthird countries.

Turkey and America share an important business trait: our two nations aretruly entrepreneurial. From Silicon Valley to new start-up firms in Anatolia, ourtwo countries’ firms take risks to develop new business areas. We havesupported Turkey’s efforts to develop its “ecology of entrepreneurship” throughour Global Entrepreneurship Program, personally supported by Secretary ofState Hillary Clinton. Every few weeks, we read of new U.S.-Turkishpartnerships in diverse industries both in and out of Turkey. Bechtel-Enkacontinues to remain the flagship strategic joint venture in engineering,procurement and construction. The Marmara Hotel chain is expanding itsexisting New York properties based on strong U.S. demand. General Electric’spartnership with Tűlomsaş in rail transportation will develop both domestic andinternational markets. Joining Delta and United, Turkish Airlines – alreadyserving four American cities with new Boeing aircraft – will add another routeto Houston in 2013. Small and medium size American firms are increasinglylooking at Turkey for new business. Thanks to our recent U.S. RenewableEnergy and Efficiency Trade Mission, Solar Reserve, a Santa Monica,California-based company, is pursuing solar projects throughout the country.Several American firms are pursuing energy efficiency programs with Turkishindustry through the U.S. Department of Energy’s Near Zero Zone project, whichwill increase Turkish competitiveness while helping the environment. Thesepartnerships go beyond profits and stock prices: they bring our countries closertogether through intense business interaction, binding our supply chains andintroducing more Turks to America and more Americans to Turkey.

While governments can help set the proper environment for new Turkish-American partnerships to flourish, the private sector develops deals, executesinvestment plans, and drives growth. Our two governments are playing acatalytic role to support our private sectors in Turkey and, increasingly, aroundthe globe. For example, our Overseas Private Investment Corporation, whichprovides loans, loan guarantees, and insurance to qualified U.S.-Turkish jointventures, recently announced two funds worth $650 million in support of Turkishsmall and medium sized enterprises. Through a $400 million facility withGaranti Bank, OPIC is providing financing to Turkish women-owned businesses– an important part of both the economic and social fabric of this country. Lastmonth, OPIC announced an additional $250 million facility that will supportU.S.-Turkish energy efficiency partnerships. Following on a Trade and ProjectFinance Roadshow organized by our Mission’s Commercial Service, both U.S.and Turkish Export-Import Banks are pursuing joint facilities in Africa and otherregions to encourage Turkish-American partnerships. As Turkish investmentgrows internationally, the SelectUSA program assists Turkish investors in theUnited States to develop their business profitably. I encourage Turkish firms totap into the resources of our U.S. Mission in Turkey – in Adana, Ankara,Istanbul and Izmir. Our Agricultural, Economic and Commercial Service officescan help connect you with American firms, identify financing to grow yourbusiness, and succeed in trade and investment in the United States.

In closing, Jack Welch, the former Chairman of General Electric and one ofAmerica’s business titans, said it best: “control your own destiny or someoneelse will.” Working together with American and Turkish firms, we see a brightfuture for our bilateral economic relationship. It will need hard work andpatience, and will have its ups and downs. But we are as committed as ever tomaking it work.

İlişkilerde�tarihin�en�etkin�dönemiTC Vaşington Büyükelçisi

Türkiye-ABD siyasi ilişkileri halihazırda belki de tarihinin enkapsamlı, yoğun ve etkin dönemlerinden birinden geçmekte-dir. Ülkelerimiz arasındaki yüksek düzeyli siyasi diyalog ilişki-lerimizin stratejik niteliğini ortaya koymakta, bölgesel ve ulus-lararası güncel meselelere yönelik ortak vizyonumuz ile ma-kamlarımız arasında her düzeyde devam eden samimi, içerik-li ve verimli temas ve istişareler, Türkiye-ABD işbirliğini yeni biraşamaya taşımaktadır.

Türkiye ile ABD arasında esasen karşılıklı saygı ve menfa-atlere dayalı, çok boyutlu ilişkiler bulunmaktadır. 60 yıldır iki ya-kın NATO müttefiki olan Türkiye ve ABD, demokrasi, özgürlükler,insan haklarına saygı, hukukun üstünlüğü ve serbest piyasa eko-nomisi gibi evrensel değerler temelinde çıkar birliği içinde ha-reket etmektedirler.

Nitekim günümüzde Türkiye ve ABD, Orta Doğu, Afrika, Bal-kanlar, Kafkaslar, Doğu Akdeniz, Orta ve Güneydoğu Asya gi-bi çok geniş bir coğrafyada ve terörle mücadele, enerji arzı gü-venliği, nükleer yayılmanın önlenmesi ve küresel ekonomik ge-lişmeler gibi hayati önem taşıyan konularda kapsamlı işbirliğiyapmaktadır.

ABD Başkanı Obama’nın ilk denizaşırı ikili resmi ziyaretiniülkemize gerçekleştirdiği ve ilişkilerimizi “Model Ortaklık” ola-rak nitelendirdiği hatırlanacaktır. Bu anlayış doğrultusunda, ikiülke ilişkilerinin ekonomik, ticari, yatırım ve bilim/teknoloji bo-yutlarının, siyasi, askeri, savunma/güvenlik ilişkilerimizle oran-tılı bir düzeye çıkarılabilmesi hususunda en yüksek düzeyde mu-tabık kalınmıştır. “Model Ortaklık” kavramının, Türkiye-ABD iliş-kilerinin ulaştığı ileri noktayı, ilişkilerin özgün karakterini ve kap-samlı niteliğini yansıttığını söylemek mümkündür.

Ancak, kendisini Türk-Amerikan ilişkilerinin geliştirilmesineadamış bir bürokrat olarak, bu noktada, çizdiğim parlak resimdeeksik kalan bir boyuta dikkat çekmeyi vazife addediyorum. Oda ticari ve ekonomik ilişkilerimizin, siyasi alanda kaydedilen iler-lemenin ve kendi öz potansiyelinin çok gerisinde kalmış olmasıdır.

Başbakanımızın 6-8 Aralık 2009 tarihlerinde gerçekleştir-diği ABD ziyareti vesilesiyle kurulan “Ekonomik ve Ticari Stra-tejik İşbirliği Çerçevesi” (ETSİÇ), ikili ekonomik ilişkilerdeönemli bir ivme yaratmıştır. ETSİÇ bağlamında kurulan İş Kon-seyi’nin yanı sıra, Ekonomik Ortaklık Komisyonu ile Ticaret ve

Yatırım Konseyi gibi ikili mekanizmalar, ticaret ve yatırıma en-gel teşkil eden hususların ortadan kaldırılması, ekonomik ve ti-cari ilişkilerin dengeli bir yapı içinde ve çeşitlendirilerek gelişti-rilmesi, yenileşme, girişimcilik, enerji, finans gibi alanlarda ikilive üçüncü ülkelerde işbirliğinin geliştirilmesi, İstanbul’un küreselbir finans merkezi niteliği kazanması gibi kapsamlı konulardaiki ülke arasındaki işbirliğinin artırılmasına imkân sağlamakta-dır.

Öte yandan, Türkiye ve ABD arasındaki “Model Ortaklığı”layıkıyla hayata geçirebilmek ve ilişkilerimizdeki ileriye doğru mo-mentumu korumak için, ABD ile Avrupa Birliği (AB) arasında ce-reyan etmekte olan Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerinide bir katalizör olarak değerlendirmek suretiyle, ülkelerimiz ara-sında bir tercihli ticaret düzenlemesine gidilmesine dönük ken-di içimizde ve ABD’yle birlikte samimi bir diyalog başlatmanınzamanının geldiğini düşünüyorum.

Gerek GSYİH, gerek, dış ticaret rakamları itibarıyla benzerlikgösteren ve dünyanın en büyük ekonomileri olan AB veABD’yle ülkemizin dış ticareti incelendiğinde, AB’yle yaklaşık 150milyar dolarlık dış ticaretimize karşılık, ABD’yle ticaretimizin 20milyar dolar (2011 yılı rakamlarıyla) seviyesinde kaldığını gö-rüyoruz. Şüphesiz bu göstergede, AB ile mevcut Gümrük Bir-liği’nin etkisi vardır, ancak bu büyük farkı sadece Gümrük Bir-liği’yle açıklamak da mümkün değildir.

Türk özel sektörünün ABD pazarına temkinli yaklaştığı birvakıadır. Bunun nedenleri arasında ABD’nin ülkemize coğrafiuzaklığı; ihracatçılarımızın daha çok komşu ve çevre ülkelereve Gümrük Birliği ilişkisi içinde olduğumuz AB pazarına yö-nelmeleri; ABD iş ortamının, ürün tercihleri ve pazarlama yön-temleri gibi konularda AB ve komşu ülkelerdeki iş ortamındanfarklılıklar göstermesi; ABD’den vize alma konusunda yaşanangüçlükler; ABD pazarındaki rekabet ortamının çok yoğun olması;kârlılık oranının düşüklüğü; miktar ve kalite açısından karşılaşılansorunlar; ABD hukuk sisteminin ülkemiz ve kıta Avrupası hukuksisteminden farklılıklar arz etmesi gibi etkenleri saymak müm-kündür. Öte yandan, ABD’nin ciddi bir ekonomik darboğazdangeçmesi ve seçim ikliminde bulunmasının getirdiği güvensiz-liğin piyasalara egemen hale gelmesi de, şüphesiz yatırım or-tamını olumsuz etkiliyor.

The most effective phase in thehistory of our relations… Namık TanAmbassador of the Repuclic of Turkey in Washington

Currently the political relations between Turkey and theUS is maybe getting through the most comprehensive, intenseand effective phase in its history.

There are multi dimensional relationships between Turkeyand the USA basically based on bilateral respect and benefits.Turkey and the USA that are the two close NATO allies since60 years are acting within the base of universal values like thedemocracy, freedom, respect to human rights, superiority oflaw and the free market economy within beneficialcooperation. The most important duty falls onto the privatesector in this process, even though the bilateral top leveldetermination and the necessary bilateral mechanisms arepresent in the direction of developing the relationships.

Türkiye-ABD siyasi ilişkileri halihazırda belki de tarihinin enkapsamlı, yoğun ve etkin dönemlerinden birinden geçmektedir.Ülkelerimiz arasındaki yüksek düzeyli siyasi diyalog ilişkilerimizinstratejik niteliğini ortaya koymakta, bölgesel ve uluslararasıgüncel meselelere yönelik ortak vizyonumuz ile makamlarımızarasında her düzeyde devam eden samimi, içerikli ve verimlitemas ve istişareler, Türkiye-ABD işbirliğini yeni bir aşamayataşımaktadır

Ayrıntılardaki ABD l 9

Page 10: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

10 l Ayrıntılardaki ABD

Stratejiden�uygulamaya:�2013-2014’teABD-Türkiye�iş�ilişkilerinin�gelişimiKüresel ekonomideki belirsizlikler ve dünya ticaretindeki durgun büyüme, 2013 yılında da sürecek gibi görünmekteyse de Türk-ABD işortaklıklarının daha da derinleşeceği yönünde beklentiler parlak. Türkiye’deki şirketiniz, Amerikan ekipman, teknoloji ve sermayesi ilegelişmeye açık ise, sizi tedarik ve finansman olanaklarını belirlemek üzere Ankara, İstanbul ve İzmir’deki ofislerimizle davet ediyorum

ABD Büyükelçiliği Ticaret Müsteşarı

Büyükelçi Ricciardone’nin Türk-ABD ticaret ilişkileri ko-nulu stratejik incelemesinde de belirttiği gibi, ikili ticaret veyatırımlarımız rekor seviyeye ulaşmıştır ve daha gidecek yo-lumuz bulunmaktadır. Türkiye’deki ABD Büyükelçiliği Ti-caret Müsteşarlığı olarak, Amerikan firmalarıyla işbirliği ya-parak, işlerini büyütmek isteyen Türk firmalarının giderekartan talepleri ile karşı karşıyayız. ABD Ticaret Bakan Yar-dımcısı Michael C. Camunez’in Türkiye’yi son ziyaretindesöylediği gibi, ABD Ticaret Bakanlığı, Türkiye’yi iş dünya-sı için öncelikli ülke olarak belirlemiştir ki; bu kapsamda-ki Avrupa’daki tek ülkedir. Amerikan ekipman ve tekno-lojisini temin etmek isteyen Türk firmalarının güçlü talebi-ni karşılamak için ülke genelinde personel sayımızı artırdık.Ankara Sanayi Odası’nda yeni ofisimizin açılmasıyla, yarı-nın Koç ve Sabancı’sı ile yeni iş, ticaret ve proje finansmanıgeliştirmek üzere Türk sanayisi ile birlikte omuz-omuza ça-lışıyoruz. İzmir Ticaret Odası ile süregelen 20 yıllık işbirli-ğimiz, başta İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde ger-çekleştirilen ABD Enerji Bakanlığı’nın “Near Zero Zone”enerji verimliliği projesi olmak üzere, birçok Türk-Amerikaniş ortaklıklarına destek olmuştur.

Türkiye pazarı değiştikçe, biz de bu değişikliklere uyumsağlıyoruz. İstanbul-Ankara-İzmir üçgeninin dışında yer alanve büyümek için Amerikan ekipmanına ve finansman des-teğine ihtiyaç duyacak Türk firmalarının olduğu, yeni ve yük-sek büyüme gösteren bölgeler belirledik. Son bir yıl için-de, AES, Amgen, Dow, Solar Reserve and 3M gibi öndegelen Amerikan firmaları, Türkiye’ye yönelik yeni iş plan-larını duyurdular. Önemli bir nokta, giderek daha fazla Ame-rikalı küçük ve orta ölçekli firmanın, hem Türkiye’de hemde bölge ülkelerde, faaliyetlerini genişletmek için Türk or-taklar aramasıdır. Azerbaycan, Türkmenistan, Gürcistan veÖzbekistan’daki Amerikan Büyükelçilikleri ile Türkiye’de-ki bin 300 büyük Amerikan şirketinin, bu pazarlara da ço-ğunlukla Türkiye’deki temsilcilikleri aracılığı ile yönelmeleriiçin birlikte çalışıyoruz.

Türkiye, hemen hemen tüm sektörlerde dinamik bir

büyüme gösterirken, Ticaret Servisi olarak bazı sektörleriprogramlama, eşleştirme, ticaret ve proje finansmanı des-teği için öncelikli olarak belirledik. Türkiye pazarının yıllıkanaliz sonuçlarına dayanarak, aşağıdaki sektörlerin ABD-Türk iş ortaklığı için en yüksek potansiyeli sergilediğini gör-mekteyiz:

• Enerji, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği dahil• Ulaştırma

• Altyapı• Sağlık Hizmetleri• Havacılık ve Savunma• Bilgi ve İletişim Teknolojileri• Eğitim ve Öğretim• Çevre Ekipmanı ve TeknolojileriKüresel ekonomideki belirsizlikler ve dünya ticaretin-

deki durgun büyüme, 2013 yılında da sürecek gibi gö-rünmekteyse de Türk-ABD iş ortaklıklarının daha da de-rinleşeceği yönünde beklentiler parlaktır. 2012 sonbaha-rında, ABD-Türk İş Konseyi’nin daha da genişletilmişABD tarafı ilan edilecektir. Bu en üst düzeydeki forum, iki-li ticari ilişkilerimiz ve yatırım bağlantılarımızın büyümesi içinStratejik Ekonomik ve Ticari İşbirliği Çerçevesi’ne (FSECC)özel sektörün önerilerini sunmasına olanak sağlayacaktır.2012 yılının Aralık ayında, ABD Büyükelçiliği Ticaret Müs-teşarlığı, bu alanda Türkiye’de ilk defa düzenlediği bir ticaretheyetiyle, 19 Amerikalı havacılık ve savunma şirketini Tür-kiye’de ağırlayacaktır. ABD Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Fran-cisco Sanchez’in başında bulunacağı heyetin katılacağı et-kinlikler, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Ankara Sanayi Oda-sı, TOBB, Amerikan Şirketler Derneği ve Türk Amerikanİşadamları Derneği ile birlikte düzenlenmekte; heyet ile po-tansiyel Türk iş ortakları arasında 200’ün üzerinde yüz yü-ze toplantı gerçekleşmesi beklenmektedir. Türkiye’nin bü-yüyen ekonomisini destekleyecek artan enerji ihtiyaçları ne-deniyle, ABD Ticaret ve Kalkınma Ajansı ile İstanbul’dakiABD Başkonsolosluğu Ticaret Ataşeliği, ABD’deki bilgiteknolojilerindeki en son ilerlemeleri, Türkiye’deki özelle-şen ulusal elektrik dağıtım ve iletim şebekesi firmalarına ak-tarmak üzere, bir akıllı şebeke seminerine ev sahipliği ya-pacaktır. Türkiye’de halen 4 milyar dolarlık bir portföye sa-hip olan Amerikan Ex-Im Bankası, hem Türkiye’de hem deTürk Ex-Im Bankası ile birlikte üçüncü ülke pazarlarında ger-çekleştirilecek anlaşmalarla bu rakamı daha da büyütmeyihedeflemektedir. Türkiye’deki şirketiniz, Amerikan ekipman,teknoloji ve sermayesi ile gelişmeye açık ise, sizi Amerikantedarikçi ve finansman olanaklarını belirlemek üzere An-kara, İstanbul ve İzmir’deki ofislerimizle iletişime geçme-ye davet ediyorum.

Michael A. LallyThe Commercial Counselor at the U.S. Embassy inTurkey

As Ambassador Ricciardone states in his strategicreview of U.S.-Turkish commercial relations, ourbilateral trade and investment is reaching recordlevels – with plenty of room to grow. Here in the U.S.Mission’s Commercial Service, we see everincreasing inquiries from Turkish firms looking togrow their business through partnership withAmerican firms. As U.S. Commerce AssistantSecretary Michael C. Camuñez said on a recent visitto Turkey, the U.S. Department of Commerce hasidentified Turkey as a priority market - the only suchone in Europe. We have increased staff throughoutthe country to address the strong demand fromTurkish firms to buy American equipment andtechnology. With the opening of our new office in theAnkara Industry Chamber, we are working shoulder-to-shoulder with Turkish industry to develop newbusiness, trade and project finance with the Koç andSabancıs of tomorrow. Our enduring twenty-yearpartnership with the Izmir Chamber of Commerce

has supported numerous Turkish-American businesspartnerships, most notably with the U.S. Departmentof Energy’s Near Zero Zone energy efficiencyprogram with the Izmir Ataturk Organized IndustrialZone.

As the Turkish market changes, we change withit. We have identified new, high growth marketsoutside of the Ankara-Istanbul-Izmir triangle, wherewe see emerging Turkish firms that will need start ofthe art American equipment and financing to expand.Just in the last year, leading American firms such asAES, Amgen, Dow, Solar Reserve and 3M haveannounced new business plans for Turkey.Importantly, American small and medium size firmsare increasingly seeking Turkish partners to helptheir expansion in Turkey, but also around theregion. We are working with U.S. Embassies inAzerbaijan, Georgia, Turkmenistan and Uzbekistanto leverage the large, 1,300 U.S. company presencein Turkey to move these firms into these nichemarkets – often through Turkish representatives.

While Turkey has seen dynamic growth invirtually all industry sectors, we have prioritizedseveral for programming, matchmaking, and trade

and project finance support. Based on our annualanalysis of the Turkish market, we see the followingsectors as having the best potential for U.S.-Turkishbusiness partnerships:

• Energy, including renewables and energyefficiency

• Transportation• Infrastructure• Healthcare• Aerospace and Defense• Information and Communication Technologies• Education and Training• Environmental Equipment and TechnologiesWhile continued global economic uncertainty

and stagnant world trade growth will likelycontinued into 2013, the prospects for deeper U.S.-Turkish business contacts are much brighter. Laterthis Fall, an expanded U.S. side of the U.S.-TurkeyBusiness Council will be announced. This high-level forum will provide private sector advice to theFramework for Strategic Economic and CommercialCooperation (FSECC) to grow our bilateral tradeand investment ties. In December of this year, theU.S. Mission’s Commercial Service will host

nineteen American aerospace and defensecompanies on the first trade mission of its kind toTurkey. Led by U.S. Commerce UndersecretaryFrancisco Sánchez and organized in partnershipwith the Undersecretariat for the Defense Industry,the Ankara Industry Chamber, TOBB, the AmericanBusiness Forum in Turkey, and the TurkishAmerican Businessmen’s Association, this event willfeature over 200 one-on-one meetings with potentialTurkish partners. Given Turkey’s growing energyneeds to fuel its expanding economy, the U.S. Tradeand Development Agency and the U.S. ConsulateCommercial Service in Istanbul will host a smartgrid seminar to link the latest in U.S. informationtechnology with Turkey’s privatizing nationalelectricity distribution and transmission networks.The U.S. Export-Import Bank has a $4 billionTurkey portfolio that it wishes to grow, both throughin-country deals and in third markets with theTurkish Export-Import Bank. As your Turkish firmlooks to expand through American equipment,technology and capital, I encourage you to contactour offices in Ankara, Istanbul and Izmir to identifyAmerican suppliers and financiers.

From Strategy to Execution: U.S.-Turkish Business Development into 2013-4

Türkiye’deki şirketiniz, Amerikanekipman, teknoloji ve sermayesi ilegelişmeye açık ise, sizi Amerikantedarikçi ve finansman olanaklarınıbelirlemek üzere Ankara, İstanbul veİzmir’deki ofislerimizle iletişimegeçmeye davet ediyorum.

Page 11: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 11

Yatırımcılarımız,�Seattle’daki�fırsatları�değerlendirebilirlerTC Washington Eyaleti Fahri Başkonsolosu

En büyük şehri Seattle olan ABD’nin, kuzeybatı köşesindeki6.7 milyon nüfuslu Washington Eyaleti, gerçek değeri ye-ni yeni ortaya çıkan gizli kalmış bir hazine gibidir. Uzay vehavacılıktan bilişim teknolojisine, biyoteknolojiden teleko-münikasyona, medikal teknolojiden temiz enerji teknoloji-sine, makina ve gemi imalatından orman ve gıda ürünleriprosesine kadar, dünyadaki bugünün ve geleceğin pek çokyüksek teknolojisine yön veren şirket ve kuruluşları barın-dıran bir eyalettir. Bu dünya devlerine örnek vermek gere-kirse, Boeing, Microsoft, Expedia, Amazon.com, FredHutchison Kanser Araştırma Merkezi, Institute for SystemsBiology, Paccar Inc., Genie Industries, Weyerhaeuser,Nintendo America, F5 Networks, Real Networks, AT&T Wi-reless, T-Mobile ve daha niceleri kolayca sayılabilir. Bu sek-törlerin yanı sıra çok büyük uluslararası servis ağına sahipCostco ve Starbucks gibi şirketler ile dünyanın en büyükinsani yardım kuruluşlarından Bill ve Melinda Gates Vakfı,PATH, HOPE’nın çıkış noktalarının ve genel merkezlerininSeattle olması tesadüf değildir.

Silikon Vadisi’nden bile daha fazla interaktif medya şir-keti olan bu bölge, nasıl yüksek teknoloji merkezi olmasınki? Eyalet yönetimi geleceğin katma değeri yüksek tek-nolojilerde olduğuna inanır ve o nedenle tüm yatırımları buendüstriyel alanlara ve ona altyapı oluşturacak eğitim sek-

törüne yönlendirir. 2011 yılı verilerine bakıldığında Seattlebölgesinin nüfusunun yüzde 32.4’sı (tüm eyalet için yüzde31) üniversite ve üstü okul mezunudur. Kişi başına araştırmave geliştirme harcamasında 2 bin dolar ile ABD’de beşin-ci ve kişi başına düşen patent sayısında Vermont’tan son-ra ABD’de ikinci sıradadır. Dünya sıralamasında 20’nci sı-rada olan Washington Üniversitesi ise, ABD’de en fazla fe-deral araştırma yardımı alan devlet üniversitesidir. Nitekimeyalet nüfusunun üçte birinden fazlası teknolojik alanda ça-lışmaktadır. Sadece uzay ve havacılık sektöründeki 650 adetcivarındaki şirkette yaklaşık 92 bin kişi, imalat sanayinde-ki 6 bin 740 şirkette 271 binden fazla kişi ve biyoteknolo-jide 26 binden fazla kişi ve 4 bin 290 bilim adamı çalış-maktadır.

Avrupa’ya ve Asya’ya eşit uçuş mesafesindeki bu böl-ge, yıllık 53.2 milyar dolarlık ihracatı ile kişi başına en fazlaihracat geliri düşen eyalet konumundadır ve o nedenle ki-şi başına gelir seviyesi 42 bin 356 dolar ile ABD’deki yaşamstandartları en yüksek eyaletlerden birisidir. Seattle-Taco-ma hava ve deniz limanları, 180 ülke ile ticaret gerçekleş-tirmekte olup, SeaTac havalimanı yolcu taşımacılığındaABD’de 17’nci, kargoda ise 20’nci sıradadır. Liman ise, ba-tı kıyısındaki üçüncü büyük ve tüm ABD’deki en büyüklerdenbiri olan kargo taşıma noktasıdır. Bu vesile ile 87 adet ge-mi ve yat imalat şirketi vardır ve 1.4 milyar dolar civarındaihracat yapmaktadırlar.

Seattle ve çevresi, orman ve deniz ürünleri, biyoziraat,

şarapçılık, yaş ve dondurulmuş gıda sektörlerinde dedünyada önemli yer almaktadır. Güneş, rüzgar, biyolojik, dal-ga ve jeotermik kaynaklarından enerji elde edilmesi alan-larında yapılan araştırma ve yatırımlarla, ABD’de dördüncüsıradadır.

Çeşitli vesileler ile eyaletimizi ziyaret eden ISPAT yö-neticilerinin, Ege İhracatçı Birlikleri temsilcilerinin, belediyebaşkanlarımızın, sanayici ve işadamlarımızın ve en son Eko-nomi Bakanımız Zafer Çağlayan ve Sanayi ve Teknoloji Ba-kanımız Nihat Ergün’ün ziyaretleri esnasında, beraberindekidelegasyonun tespit ettikleri gibi yüksek teknoloji merke-zi olan bu eyalet ile Türkiye arasındaki ekonomik ve ticariişbirliği hızla gelişmekte olup, yakın gelecekte gerçekleş-mesini beklediğimiz THY’nin direkt seferlerinin başlamasıylakatlanarak büyüyecektir. Hızla dünyanın değişik yörelerineaçılmasını başaran iş dünyamızın ve yatırımcılarımızın, tek-noloji merkezi olan bu eyaletteki kaynak ve fırsatları iyi de-ğerlendireceklerine inancım büyüktür.

Our businesses should process opportunitiesUfuk GökçenHonorary Consul General to Washington Republic of Turkey

It is my strong belief that our businesses and investors well capable of expanding rapidly to thedifferent regions of the world will also process resources and opportunities wisely in this statewhich is the center of technology.

Page 12: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

12 l Ayrıntılardaki ABD

ABD’ye�yaptığımız�ihracat,�henüz�istenilen�seviyede�değil�Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB) Koordinatör Başkanı

ABD bizim için önemli bir ülkedir. Her şeyden önce müt-tefikimizdir. Siyasi ilişkilerimizin her dönem zirvede olan birülke ile ticari anlamda da çalışmaktan mutluluk duyuyoruz.

OAİB olarak, bu ülkeye yaptığımız ihracatımız henüzistenilen seviyede olmasa da gelecek açısından umut ve-rici görünmektedir. Birliklerimizin (6 Birlik-Savunma ve Ha-vacılık ile İklimlendirme sektörleri hariç. Bu iki birlik 2011yılı sonu itibariyle kurulmuştur) toplamı olarak, Genel Se-kreterliğimizden 2011 yılı itibariyle ABD’ye gerçekleştirilenihracat yaklaşık yüzde 1 oranında düşüşle 357 milyon do-lar düzeyinde gerçekleşmiştir. Birliğimiz bünyesinde yer alansektörler açısından bakıldığında ABD’ye Birliğimizdengerçekleştirilen ihracatta yüzde 79’luk payı 284 milyon do-larlık ihracatıyla makina ve aksamları sektörü almaktadır.

Makina sektörünü, 47 milyon dolarlık ihracatıyla çi-mento, cam, seramik ve toprak ürünleri sektörü izlemek-tedir. Ayrıca ABD’ye yapılan 528 milyon dolarlık Birliğimizkayıtlarından geçen toplam ihracat içinde iştigal alanımızdışındaki sektörlerin ihracatı açısından bakıldığında en yük-sek ihracat kalemi bir önceki yıla göre ihracatı yüzde 26artış kaydederek 147 milyon dolar olarak gerçekleşen oto-motiv endüstrisi sektörüne aittir. Bu sektörü 16 milyon do-larlık ihracatıyla elektrik sektörü izlemektedir. BirliğimizinABD’ye yapılan Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payı yüz-de 12’dir.

Birliklerimizin (Sekiz Birlik, savunma ve havacılık ile ik-limlendirme sektörleri dahil) toplamı olarak, Genel Sekre-terliğimizden 2012 yılı Ocak-Ağustos dönemi itibariyleABD’ye gerçekleştirilen ihracat yaklaşık yüzde 74 oranın-da artışla 388 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiştir.

Birliğimiz bünyesinde yer alan sektörler açısından ba-kıldığında, ABD’ye Birliğimizden gerçekleştirilen ihracattayüzde 55’lik bölümü 216 milyon dolarlık ihracatıyla savunmave havacılık sektörü almaktadır. Bu sektörü 37 milyon do-larlık ihracatıyla çimento, cam, seramik ve toprak ürünlerisektörü izlemektedir. Ayrıca ABD’ye yapılan 437 milyon do-larlık Birliğimiz kayıtlarından geçen toplam ihracat içinde iş-tigal alanımız dışındaki sektörlerin ihracatı açısından ba-kıldığında, en yüksek ihracat kalemi bir önceki yılın aynı dö-

nemine göre ihracatı yüzde 71 düşerek 27 milyon dolar ola-rak gerçekleşen otomotiv endüstrisi sektörüne aittir. Bu sek-törü yaklaşık 16 milyon dolarlık ihracatıyla elektrik sektörüizlemektedir. Birliğimizin söz konusu dönemdeki Türkiye’nintoplam ihracatındaki payı yine yüzde 12 olmuştur.

Türkiye genelinde ABD’ye 2011 yılı itibariyle toplam4.5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilmiş olup ihracat yüz-de 20 artış göstermiştir. (2011 yılı sonu itibariyle savunmave havacılık ile iklimlendirme birlikleri kurulmuş olup,2011 verileri söz konusu sektörleri de kapsayacak şekil-de alınmıştır.) Bu toplamda yüzde 82’lik pay ile 3.7 milyardolarlık sanayi sektörü ihracatı gerçekleştirilmiştir. Sanayisektörü içinde yer alan 2.9 milyar dolar tutarındaki sana-yi mamulleri (toplam ihracat içindeki payı yüzde 64.5) ih-

racatı geçen yıla göre yaklaşık yüzde 28 oranında artış kay-detmiştir. Sanayi mamulleri içinde yer alan sektörlerden çe-lik sektöründe söz konusu dönemde 745 milyon dolarlık,otomotiv endüstrisinde 727 milyon dolarlık, hazır giyim vekonfeksiyonda ise 442 milyon dolarlık ihracat gerçekleş-tirilmiş olup, söz konusu sektörler sanayi mamulleri içindeyer alan başlıca kalemler olarak sıralanmaktadır.

Türkiye genelinde ABD’ye 2012 yılı Ocak-Ağustos dö-neminde yüzde 26 artış oranı ile toplam 3.6 milyar dolar-lık ihracat gerçekleştirilmiştir. Bu toplamda yüzde 84’lükpayı ile 3 milyar dolarlık sanayi sektörü ihracatı gerçek-leştirilmiştir. Sanayi sektörü içinde yer alan 2.4 milyar do-lar tutarındaki sanayi mamulleri (yüzde 66 pay) ihracatı, ge-çen yılın eş dönemine göre yaklaşık yüzde 32 oranında ar-tış kaydetmiştir. Sanayi mamulleri içinde yer alan sektör-lerden çelik sektöründe söz konusu dönemde 638 milyondolarlık, otomotiv endüstrisinde 588 milyon dolarlık, sa-vunma ve havacılık sektöründe ise 326 milyon dolarlık ih-racat gerçekleştirilmiş olup, söz konusu sektörler sanayimamulleri içinde yer alan başlıca kalemler olarak sıralan-maktadır.

Ana fasıllar itibariyle, ABD’ye gerçekleştirilen ihracat-ta ilk sırada 639 milyon dolar ihracat ile “motorlu kara ta-şıtları” yer almaktadır. İhracattaki diğer önemli ürünler; 541milyon dolar demir ve çelik; 432 milyon dolar ile makineve aksamları ve 248 milyon dolar ile demir veya çelikteneşyadır.

2011 yılında ilk 20 fasıl içinde ihracatında en fazla ar-tış yüzde 88 ile demir ve çelik; yüzde 57 ile motorlu karataşıtları ve yüzde 53 ile inorganik kimyasal müstahsallar,organik, inorganik bileşiklerdir.

2012 yılının Ocak-Ağustos döneminde ABD’ye yapı-lan ihracat ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26aratarak 3.7 milyar dolara yükselmiştir. Fasıllar itibariyle 572milyon dolar ile motorlu kara taşıtları ilk sırada yer almış-tır. Diğer önemli ihraç kalemleri ise 429 milyon dolar ile de-mir ve çelik ve 362 milyon dolar ile makine ve aksamlarıolmuştur. Söz konusu dönemde ihracatında en fazla artışgerçekleşen ürünler (ilk 20 ürün içinde) yüzde 148 artış ileorganik kimyasal müstahsallar; yüzde 137 ile silahlar ve mü-himmat, bunların aksam, parça ve aksesuarları ve yüzde82 artış ile demir veya çelikten eşyadır.

Ahmet KAHRAMANCoordinator Chairman OAIB (General Secretariat of Central AnatolianExporters’Union)

We are pleased to work also commercially with acountry with which our political relations havealways been at the top.

Although the exports we make asOAIB(General Secretariat is made up of 8Exporters’ Unions in 8 different sectors) to thiscountry are not yet at the desired level, they lookpromising for the future.

As of 2011, the exports to the USA from ourGeneral Secretarait as the total of our Unions(excluding the sectors of Defense & Aerospaceand HVAC-R Industry, for which Unions wereestablished at the end of 2011) were USD 357million, down by about 1 percent.

In terms of the sectors forming part of ourGeneral Secretariat, the sector of Machinery andAccessories with exports of USD 284 millionaccounts for 79 percent of the exports from ourUnion to the USA. The sector of Machinery isfollowed by the sector of “Cement, Glass,Ceramics and Soil Products” with exports of

USD 47 million. Our General Secretarait has ashare of 12 percent in Turkey’s total exports tothe USA in 2011.

As of the period of January to August 2012,the exports to the USA from our GeneralSecretarait as the total of our Unions (eightUnions, including the sectors of Defense &Aerospace and HVAC-R Industry) were USD 388million, up by about 74 percent.

In terms of the sectors forming part of ourGeneral Secretarait, the sector of Defense andAerospace with exports of USD 216 millionaccounts for 55 percent of the exports from ourGeneral Secretariat to the USA. This sector isfollowed by the sector of Cement, Glass,Ceramics and Earth Products with exports ofUSD 37 million. Our General Secretarait had ashare of 12 percent again in Turkey’s totalexports to the USA in the same period.

As of 2011, the total exports from Turkey as awhole to the USA were USD 4.5 billion, up by 20percent. Industrial exports in the amount of USD3.7 billion have a share of 82 percent in the totalfigure. The exports of industrial products withinthe industrial sector amounted to USD 2.9 billion(accounting for 64.5 percent of the total exports)

and recorded an increase of about 28 percent onthe previous year. Among the sectors in thecategory of industrial products, the Steel sectorwith a share of 25 percent in the total figure madeexports of USD 745 million in the said period, theAutomotive Industry (25 percent ) exports of USD727 million, and Ready-to-Wear & Clothing (15percent) USD 442 million, and the sectors inquestion rank as the main items in the category ofindustrial products. In 2011, the largest growth inexports in the first 20 headings took place in“iron and steel” at 88 percent, “motorized landvehicles” at 57 percent, and “inorganic chemicalpreparations, organic and inorganic compounds”at 53 percent. As of the period of January toAugust 2012, the exports from Turkey as a wholeto the USA were USD 3.6 billion, up by 26percent. Industrial exports in the amount of USD3 billion have a share of 84 percent in the totalfigure. The exports of industrial products withinthe industrial sector amounted to USD 2.4 billion(accounting for 66 percent of the total exports)and recorded an increase of 32 percent on theprevious year. Among the sectors in the categoryof industrial products, the Steel sector with ashare of 26 percent in the total figure made

exports of USD 638 million in the said period, theAutomotive Sector (24 percent) exports of USD588 million, and the Defense & Aerospace sector(13 percent) exports of USD 326 million, and thesectors in question rank as the main items in thecategory of industrial products. In the sameperiod ,in terms of the main headings,“motorized land vehicles” with exports of USD639 million rank first in the exports to the USA.Other important products in exports are “ironand steel” at USD 541 million, “machinery andcomponents” at USD 432 million and “iron orsteel goods” at USD 248 million.

The exports to the USA in the period ofJanuary to August 2012 ,in terms of headings,“motorized land vehicles” ranked first at USD572 million. The other important export itemswere “iron and steel” at USD 429 million and“machinery and components” at USD 362million. The products recording the largestgrowth in exports in the said period (among thefirst 20 products) were “organic chemicalpreparations” at 148 percent, “weapons andammunition and their components, parts andaccessories” at 137 percent, and “iron or steelgoods” at 82 percent.

The export that we have with the USA is not on the desired level yet

Birliğimiz bünyesinde yer alan sektörleraçısından bakıldığında, ABD’yeBirliğimizden gerçekleştirilen ihracattayüzde 79’luk payı 284 milyon dolarlıkihracatıyla makina ve aksamları sektörüalmaktadır.

Page 13: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 13

Ticarete�geç�ama�güçlü�gelen�baharTürkiye, dış ticaretinde geç kaldığı bir dönüşüm yaşıyor, kendine yeni ihraç pazarlarında yer arıyor. Artık Afrika’da, Uzak-Doğu’da, Güney Amerika’da eskisinden daha güçlü bir ticari varlığımız var. 2011 yılında Kuzey ve Güney Amerika’nın dünyadan toplam ithalatı yüzde 16 artarken, Türkiye’den ithalatı yüzde 30 yükseldi

Ekonomi Bakanlığı Ekonomik Araştırmalar Genel Müdür Yardımcısı

Yıllar boyunca dış ticaret ilişkilerinde Avrupa ülkelerini ken-dilerine en büyük partner olarak kabul eden Türk ihra-catçıları için, ibrenin yönü son yıllarda değişmeye başladı.Bundan yaklaşık 10 yıl önce AB ülkelerinin ihracatımızdakipayı yüzde 60’a dayanmışken, diğer ülke gruplarının pa-yı son derece düşüktü. Güney Amerika’daki bütün ülke-ler ihracatımızda binde 3-4 civarında pay alabiliyordu. Af-rika’nın, Uzak-Doğu’nun payları da son derece düşüktü.

Bugün ise önümüzde bambaşka bir resim var ve buresim hala değişmeye devam ediyor. Türkiye, dış ticaretindegeç kaldığı bir dönüşüm yaşıyor, kendine yeni ihraç pa-zarlarında yer arıyor. Artık Afrika’da, Uzak-Doğu’da, GüneyAmerika’da eskisinden daha güçlü bir ticari varlığımız var.Kuzey Amerika’da ise 2000’li yıllarda göreceli olarak za-yıflayan varlığımızın yeniden yükselmeye başladığına yö-nelik işaretler alınmaya başladı. Türkiye’nin yıllar boyun-ca pek de fazla üzerine düşmediği ya da Avrupa’daki güç-

lü talep nedeniyle yoğunlaşma ihtiyacı duymadığı pazar-lar, son yıllarda giderek artan sayıda ihracatçı tarafından he-def olarak seçiliyor. Bu ülkelerin önemli bir kısmı da Kuzeyve Güney Amerika ülkeleri. Eldeki veriler bu süreçte eldeedilen kazanımların gayet tatminkar olduğunu gösteriyor.Örneğin 2011 yılında Kuzey ve Güney Amerika’nın dün-yadan toplam ithalatı yüzde 16 artarken, Türkiye’den ithalatıyüzde 30 yükseldi. Bu yılın ilk yarısında ise Amerika kıta-sının ithalatı yaklaşık yüzde 5 arttı. Türkiye’den ithalatındakiartış ise yüzde 30’a yakın.

Dikkat çekici olması açısından mutlaka altı çizilmesigereken hususlardan biri, 2011 yılında Güney Amerika’dakihemen hemen bütün ülkelere ihracat rekoru kırmış ol-mamız. Brezilya, Arjantin, Paraguay, Peru, Bolivya, Vene-zuela, Kolombiya ve Surinam. Kuzey Amerika’da ise2011’de Kanada’ya ihracatımız şimdiye kadarki en yüksekdüzeyine çıktı.

Bilinçli adımlar atılıyorTabii bunlar kendiliğinden ortaya çıkan gelişmeler de-

ğil. Şimdiye kadar neredeyse hiç var olmadığımız bazı ül-kelerde giderek artan ticari varlığımız bir tesadüfe dayan-mıyor; Türkiye bilinçli olarak pazarlarını çeşitlendiriyor.

2008 sonundan itibaren küresel talep hızla gerilerken,Ekonomi Bakanlığı (o dönemde Dış Ticaret Müsteşarlığı)hangi pazarların ithalat potansiyelinin hâlâ canlı olduğunuaraştırmaya başladı. Çalışmanın sonucunda belirlenen pa-zarlar, Türkiye’nin ‘Hedef ve Öncelikli Ülkeler’i olarak ad-landırıldı. Üst düzey ziyaretlerin büyük kısmı bu ülkelere dö-nük olarak planlanmaya başladı.

Türkiye dış ticaret için en büyük adımlardan biri, yine2009 yılında yurtdışı ticaret müşavirliklerinin sayısının artı-rılması ile atıldı. Örneğin 2009 yılına kadar Kuzey ve Gü-ney Amerika’da sadece üç ülkede sekiz kadro ile temsiledilen Ekonomi Bakanlığı, bugün Amerika kıtasında 10 ül-kede 19 merkezde 30 kişi ile temsil ediliyor. Bu, doğal ola-rak Brezilya, Kanada ve ABD başta olmak üzere temsilci-liğimiz bulunan ülkelere mal ve hizmet satabilecek işa-damlarını cesaretlendiren bir adım oldu.

2011 sonunda bütün Amerika kıtası ile 30 milyar do-ları geçen bir ticaret hacmine sahibiz ve bu ticaret büyük

oranda Türkiye aleyhine bir dengeye sahip. Son yıllarda atı-lan bu adımlar ile aramızdaki ticaretin daha dengeli ve hız-lı bir şekilde artması amaçlanıyor.

Amerika önemli çünkü…Kuzey ve Güney Amerika, diğer ülkeler için olduğu ka-

dar bizim için de büyük bir potansiyele sahip. Türkiye gi-bi bir ülkenin, neredeyse 1 milyar insanın yaşadığı, 22 tril-yon dolar GSYİH’ye sahip, 3 trilyon dolar ihracat, 3.7 tril-yon dolar ithalat yapan bir bölgede bulunmama lüksü ola-maz. Hele de ihracata bu kadar önem veren, 2023’te 500milyar dolar ihracat hedefi olan bir ülkenin dünya ekono-misinin üçte birinin döndüğü bu pazarda mutlaka ciddi birpayı olması gerekir. Ekonomi Bakanlığı bu anlayışla böl-geye dönük politikalarını sürdürüyor.

Kıtadaki ülkeler ile farklı ortaklılarımız da bu süreci des-tekliyor. Türkiye çok dinamik bir yükselen ekonomi. Bu açı-dan, Brezilya, Şili, Meksika ve Arjantin gibi bize benzeyendiğer ülkelerle ilişkilerimizi derinleştirmeye çalışıyoruz. Şi-li ile iki yıl önce imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması bi-zim için çok anlamlı.

Bir G-20 üyesi olan Türkiye, Amerika kıtasındaki diğerüye ülkeler Kanada, ABD, Brezilya, Arjantin, Meksika ile dün-yanın ekonomik sorunlarına çözüm arama noktasında bir-likte çalışıyor.

İlişkiler güçlenecekBu gelişmelerin yanı sıra, her iki taraf için de büyük olan

ticari potansiyel ve belki de en önemlisi karşılıklı irade, Tür-kiye ile Amerika kıtası arasındaki ticari ilişkilerin ileriki yıl-larda daha da güçleneceğinin önemli işaretleri.

Emareler sadece mal ticareti için değil, hizmet ticaretiiçin de oldukça belirgin. 39 milyar dolar hizmet ihracatı iledünyanın en büyük hizmet ihracatçılarından biri olan Tür-kiye ile Amerika ülkeleri finansal hizmetlerden, müteahhitliğe,tatil turizminden, sağlık turizmine, eğitimden, yazılıma ka-dar pek çok alanda işbirliğine açıklar.

Her iki tarafın işadamları, ticaretin gelişmesi için ya-kınlığın bir şart olmadığını geç fark etmiş olabilirler fakat iliş-kilerin ilerlemesi için hâlâ çok sayıda fırsat olduğunu da bi-liyorlar.

Dr. H. Bader ARSLANTurkish Republic Ministry for Economy

General Manager Asistant of Economic Researches

The compass has changed direction for Turkishexporters who took Europe as their main destinationfor trade. A decade ago, the EU had approximately60 percent share in total exports of Turkey, whileother regions had tiny slices. South Americancountries, for example, had only a 0.3-0.4 percentshare in Turkey’s exports. Africa and East Asia werein similar positions.

But today we have a strikingly different situationand the change is still keeping its pace. A belatedtransformation in Turkish foreign trade is taking itsplace and Turkey searches for new markets for itsexports. Today, Turkey has a stronger presence inAfrica, East Asia and South America. There are alsosigns of recovery in North America where Turkey’strade relations had relatively weakened in the early2000s.

Many Turkish exporters have begun to explorenew markets to which they did not pay any interestbefore mainly due to the strong demand in Europe.Many of these newcomers focus in North and South

Americas. The data shows a remarkableadvancement in relations in recent years. Forinstance, while the raise in total imports of Northand South Americas was 16 percent in 2011, theirimports from Turkey increased 30 percent. In the firsthalf of 2012, the increase in total imports of theregion remained only 5 percent, but Turkey’s exportsto the region kept its 30 percent increase.

An interesting point that should be underlined isthat Turkey has broken all-time records in exportslast year to a majority of its South Americanmarkets: Brazil, Paraguay, Peru, Bolivia, Venezuela,Colombia, Surinam and to Canada in the North.

Planned Steps These are not hit or miss exercises. Soaring

trade with these regions is not a consequence of alow-probability dice game, but rather a result ofTurkey’s carefully designed market diversificationplan.

When the global demand began to diminishafter the end of 2008, The Ministry of Economy

(Then, The Undersecretariat for Foreign Trade)began to look for the regions which still had dynamicdemand conditions. The designated markets had

been called “Target and Priority Countries”. Themajority of the high level visits in 2009 had beenplanned to these regions.

A major step in this initiative was the increase inthe number of trade representatives. Before 2009,there were only 8 positions in 3 countries throughoutAmericas. Today, The Ministry of Economy has 30representatives in 19 offices through 10 countries.This has been an encouraging stimulus for ourexporters who aim to export to Brazil, Canada, USand other countries in the region.

Americas are important because…North and South Americas present a great

potential for the whole world and for us as well.Turkey cannot ignore a region with a population ofapproximately 1 billion people, a GDP of 22 trillionUSD, exports of 3 trillion USD and imports of 3,7trillion USD. If Turkey wants to achieve its goal ofreaching 500 billion USD of exports in 2023, it hasto export more to Americas which is one third of theworld economy.

Our various partnerships with the countries inthe region support this process. As an attractiveemerging market Turkey is looking for bolstering

relations with countries such as Brazil, Chile,Mexico and Argentina. The Free Trade Agreementwith Chile has been a remarkable step in thisrespect.

In addition, Turkey, as a member of G-20, worksin cooperation with countries such as Canada, US,Brazil, Argentina, Mexico for finding solution to theeconomic problems prevailing in the world.

Strengthening relations These developments are important signs for

further improvement of the relations between Turkeyand the Americas in the coming years.

These signs are not only limited with the trade ofgoods. Trade of services is rising as well. Turkeyand America have many to share in services. As oneof the leading services exporters of the world (39billion USD); Turkey is a leading tourismdestination, a major actor in construction industry,has a sound financial system, and promising health,education and software supplier.

Businessmen from the both sides may have beenlate on discovering the fact that distances are notbarriers for trade; but now they know there are manyopportunities lying ahead for developing relations.

Late But Strong Spring in Trade

2009 yılına kadar Kuzey ve GüneyAmerika’da sadece üç ülkede sekiz kadroile temsil edilen Ekonomi Bakanlığı,bugün Amerika kıtasında 10 ülkede 19merkezde 30 kişi ile temsil ediliyor.

Page 14: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

14 l Ayrıntılardaki ABD

Türkiye-ABD�ilişkilerinin�geleceği�Türkiye-AB�ilişkisine�bağlıTÜSİAD, Kasım 2011’de ABD Ticaret Odası ile bir ortaklık bildirisi imzalamış ve Mart 2012’de ABD-Türkiye ekonomik ilişkilerini araştırıp,stratejik ortaklıkta işbirliği alanları bulma amacıyla ortak bir araştırma projesi yayınlamıştır. Bu raporda, devletlerin ticareti artırmak,yatırımı teşvik etmek, ticari işbirliğini artırmak ve G20’de ortak fikirler geliştirmek adına karşılıklı bir yasal yapı oluşturulmasını öneriyoruz

TUSİAD Amerika Ofisi

Türkiye’nin geleceği Avrupa Birliği’ne bağlı, bu sebepleTürkiye-ABD ilişkilerinin geleceği de bu bağlamda, tran-satlantik bir şekilde değerlendirilmelidir. Biz, Türk Sana-yicileri ve İşadamları Derneği’nin ABD temsilci ofisi olarak,ABD ve Türkiye arasındaki ekonomik ilişkileri geliştirmemisyonumuz dahilinde, bu amacımızı somut projeler vepolitikalar ile gerçekleştirmek istiyoruz. Bu bağlamda, Tür-kiye’nin ABD-AB Ekonomi Anlaşması sürecine dahil edil-mesini destekliyoruz. Bu sürece Türkiye’nin de dahil edil-mesi, Türkiye’nin, ABD ve AB ile sadece karşılıklı bir or-taklık yerine, birlikte, daha geniş kapsamlı, transatlantik birortaklık kurmasına sebep olacaktır.

ABD daha önce defalarca Türkiye’nin AB’ye girme sü-recinde desteğini belirtmiştir. Türkiye, AB ile gümrük bir-liği anlaşmaları sayesinde transatlantik ticarette önemli birrol oynamaktadır. Türkiye’nin bu transatlantik ekonomikortaklık girişimi sürecine dahil edilmesi, ABD’nin Türkiye’ninAB üyeliğine desteğini sadece bir siyasi söylemden ziya-de somutlaştıracak, ayrı bir ABD-Türkiye pazarlığı gerek-

liliğini ortadan kaldıracak ve aynı zamanda bütün taraflardaiş piyasasını canlandıracaktır. Türkiye’nin ekonomik di-namizmi, stratejik ağırlığı ve AB ekonomik bölgesindekietkisi, ABD’nin geo-stratejik ve ekonomik çıkarları dahilindeyardımcı olacaktır.

TÜSİAD, Türkiye iş piyasasının B20’deki temsilcisi ola-rak, Türkiye’nin Batı ile olan ekonomik ortaklığını güç-lendirmek adına ABD ve AB’deki meslektaşları ile yakınçalışmalar içindedir. Bu bağlamda, TÜSİAD, Kasım2011’de ABD Ticaret Odası ile bir ortaklık bildirisi imza-lamış ve Mart 2012’de ABD-Türkiye ekonomik ilişkileriniaraştırıp, stratejik ortaklıkta işbirliği alanları bulma amacıylaortak bir araştırma projesi yayınlamıştır.

Bu raporda, yukarıda belirtilen stratejik hedefler da-hilinde odaklanılması gereken bir takım konular belirledik.Devletlerin ticareti artırmak, yatırımı teşvik etmek, ticari iş-

birliğini artırmak ve G20’de ortak fikirler geliştirmek adınakarşılıklı bir yasal yapı oluşturulmasını öneriyoruz. İki hü-kümetin de ihracat geliştirme stratejilerini daha iyi koordineetmesi ve iş dünyasının daha çeşitli sektörlere yatırım yap-masını sağlamak adına hem Türkiye hem de ABD’deki or-taklarımızla çalışmalar içindeyiz. Son olarak, iki ülkenin or-tak girişimlerle üçüncü piyasalara girmek için birbirleriniköprü olarak görmesinin çok yararlı sonuçlar doğuraca-ğını düşünüyoruz.

Daha iyi bir karşılıklı iş ortamı yaratmak için bu konularüzerinde durmaya devam edeceğiz. Ancak, bu tavsiye-lerimizin beklenen etkiyi yapması için ABD’nin Türkiye’yiekonomik olarak Avrupalı bir partner olarak benimsemesigerekiyor. Böyle bir düzenleme, karşılıklı ilişkileri hem eko-nomik hem de siyasi anlamda daha istikrarlı bir gelece-ğe götürecektir.

Elif SENVARDARLI TUSIAD-US

The future of Turkey lies in the European Union, andtherefore the future of US-Turkey relations lies withinthis context, in the broader transatlantic relations. Asthe US representative office of Turkish Industry &Business Association (TUSIAD), in keeping with ourmission of the improvement of economic relationsbetween the US and Turkey, our goal is to helpsolidify this commitment with concrete policies. Inthis end, we support the inclusion of Turkey to theprocess of US-EU Economic Agreement. Byincluding Turkey in this framework, Turkey canbecome a transatlantic partner of the US along withthe EU, instead of a bilateral partner of the EU orthe US.

The US has time and again expressed its support

for Turkey’s accession to the EU. Turkey has alreadybeen linked irreversibly to the transatlantic trade dueto its customs union with the EU. The inclusion ofTurkey within this transatlantic economicpartnership initiative would further institutionalizethe US support for Turkey’s EU membership beyondpolitical rhetoric, eliminate the need for a separateUS-Turkey negotiation process which must takeplace by default as per Turkey’s customs union withthe EU, and, beyond the legal framework, createvalue-added for the business communities of allsides. Needless to say, Turkey’s economic dynamism,strategic weight and regional influence within theEU economic area would help further USgeostrategic and economic interests in the region.

TUSIAD, as the representation of the Turkishbusiness community in B20, the business counterpartof G20, is working closely with US and EU

counterparts in order to solidify Turkey’s economicpartnership within the West. To this end, TUSIADsigned a memorandum of understanding with the USChamber of Commerce in November 2011 andpublished a joint research project in March 2012 toreview US-Turkey economic relations and explorefurther areas of cooperation for a stronger strategicpartnership.1

In this report, we have identified several areas offocus in addition to the above-mentioned broadstrategic goals. We have recommended thatgovernments create a new bilateral legal frameworkto enhance trade, encourage investment, increasebusiness dialogue and cooperation, and developcommon positions in the G20. We work with ourpartners in both Turkey and the US to encourageboth governments to better coordinate their exportpromotion strategies and encourage business

communities of both to take serious steps to invest inmore diverse sectors of their economies. Finally, wesee great potential in the use of both countries asbridges to access third markets, specifically throughjoint ventures.

We will continue to develop these themes furtherto create a better bilateral business environment.However, in order for these recommendations toachieve their full potential, the US must embraceTurkey economically as a European partner with theconsent of the EU. Such an arrangement wouldcatapult multilateral relations to a more stablefuture, both economically and politically, for thebenefit of all parties involved.

1 Full report:http://www.tusiad.org/__rsc/shared/file/USCC-TUSIAD-Report-2012.pdf

Future Turkey-US relations lies in the future Turkey-EU relations

Page 15: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 15

TABA,�‘Global�Entry’�için�çalışmalar�yürütüyorTürkiye’yi, ABD’ye giriş sırasında hız ve kolaylık sağlayan ‘Global Entry’ isimli ‘Hızlı Geçiş Programı’na dahil etmek için girişimlerdebulunduklarını kaydeden TABA Başkanı Ekim Alptekin, “İlişkilerin gelişmesi için en önemli adım, insan trafiğini artırmak” dedi

Türk Amerikan İşadamları Derneği (TABA/AmC-ham) Başkanı Ekim Alptekin, “Uzun yıllar stratejikortak olan ABD ve Türkiye, 2009 yılında temeli atı-lan ‘model ortaklıkla’, siyasi ve askeri alandaki or-taklığına ekonomiyi de ekledi ve iki ülke arasında-ki ekonomik ilişkilerde gözle görülür bir artış ya-şanmaya başladı” dedi. Alptekin, ABD’nin yatırım içinbelirlediği öncelikli altı ülke arasında, Avrupa’dakitek ülkenin Türkiye olduğunu belirterek, dünyanınen büyük 17’nci ekonomisi haline gelen ve uluslar-arası bir oyuncu olma yolunda ilerleyen Türki-ye’nin ABD’li yatırımcılar için önemli bir pazar ol-duğunu söyledi.

Alptekin, “İki ülke arasındaki ticaret hacmi2010 yılında 14.7 milyar dolarken, bu rakam, 2011yılında 19.8 milyar dolara ulaşarak yüzde 34 oranındaarttı. ABD’ye yapılan Türk ihracatı 5 milyar dolarıaşarken ABD’nin Türkiye’ye olan ihracatı 15 milyardolara yaklaştı. ABD’nin Türkiye’ye 2011 yılında ger-çekleşen doğrudan yatırımı bir önceki yıla oranla ikikatı artış göstererek 1.4 milyar dolar oldu. Bu sayı-sal veriler, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin,her geçen yıl artarak devam ettiğinin bir gösterge-si. Türkiye ve ABD’nin stratejik ortaklığı gelişen eko-nomik ve ticari bağlarla daha da güçlenecektir” di-ye konuştu.

Özellikle son 10 yıllık dönemde Türkiye ve ABDarasındaki ilişkilerin siyasi, ekonomik ve kültürel açı-dan çeşitlendiğini, Türkiye’nin güçlenen ekonomi-sinin, iş imkanlarının ve sunduğu fırsatların yatı-rımcıların iştahını kabarttığını belirten Alptekin,“ABD-Türkiye arasındaki ziyaret trafiği hızlandı.ABD’den iş dünyasının önemli isimleri, çok sayıdaticaret heyeti birebir görüşmeler yapmak üzereTürkiye’yi ziyaret ediyorlar. Görüşmelerin güçlü işortaklıkları yaratması her iki ülkenin büyüme ve ge-lişmesine katkı sağlamaktadır” dedi.

Türkiye’deki yatırımcıların da ABD’deki fırsat-ları iyi değerlendirmesi gerektiğini belirten Alptekin,“Biz de ABD-Türkiye arasındaki, ticari, sosyal ve kül-türel ilişkilere katkıda bulunan bir sivil toplum ör-gütü olarak, üyelerimize, ABD’de iş yapmak isteyenyatırımcılara yol göstermek, yardımcı olmak için ça-lışıyoruz” diye konuştu. İki ülke arasındaki ticari iliş-kilerin gelişmesinde Türkiye Washington Büyükel-çisi Namık Tan’ın da önemli bir rol üstlendiğini söz-lerine ekleyen Alptekin, “Namık Tan gibi tecrübelibir ismin, Vaşington Büyükelçisi olmasının olumluetkilerini hissediyoruz” dedi.

İki ülke arasında gerçekleştirilebilecek yatırımalanları hakkında da bilgi veren Alptekin, “Özellik-le sağlık ve tıp teknolojisi, enerji ve yenilenebilir ener-ji, çevre ekipmanları ve hizmetleri, savunma ve ha-

vacılık ekipmanları ve hizmetleri, tarım ve gıda en-düstrisi, otomotiv, bilgi ve iletişim teknolojileri, in-şaat ve mühendislik, plastik malzemeler ve plastikişleme makinaları alanlarında iş yapmak üzere iş or-taklıkları kuruluyor” şeklinde konuştu. Alptekin, “Bualanlarda ikili görüşmeler gerçekleştiriliyor. TA-BA/AmCham olarak, biz de ilişkilerin her geçen gündaha da gelişmesi ve güçlenmesi için çaba sarf edi-yor ve iki ülkenin dostluk ve işbirliği sürecinin bir par-çası olmaktan dolayı mutluluk duyuyoruz” ifadesi-ni kullandı.

ABD Kongre üyelerinin de desteğiyle Türki-ye’yi ABD’ye giriş sırasında hız ve kolaylık sağla-yan ‘Global Entry’ isimli, ‘Hızlı Geçiş Programı’nadahil etmek için TABA/AmCham adına girişim-lerde bulunduklarından da söz eden Alptekin, şöy-le konuştu: “Türkiye-ABD ilişkilerinin gelişmesiiçin atılacak en önemli adımlardan biri, iki ülkearasında insan trafiğini artırmak. 21’nci yüzyıldaiş dünyası zamanla yarışıyor. ABD’ye ziyarette bu-lunacak vatandaşlarımızın hem bu zaman soru-nunu aşmaları hem de sınır kapısında bekleme sı-kıntısından kurtulmaları için ‘Global Entry’ prog-ramına Türkiye’nin dahil edilmesi için çalışma-larımızı sürdürüyoruz. Başta ABD Kongre üyesiGregory W. Meeks ve ABD Temsilciler Meclisi Baş-kanı John Boehner olmak üzere pek çok önemlibürokratın desteğini aldık. Yakında bu sorunu aşa-bileceğimize inanıyorum.”

Geçtiğimiz aylarda, Amerikan Kongresi Türk Lo-bi Komitesi’nin 157 üye sayısına ulaşmasından damemnuniyet duyduklarını ifade eden Alptekin,“Türk-Amerikan ilişkilerini geliştirmek, güçlendirmekadına, 2001 yılında kurulan Türk Lobi Komitesi, 157üye sayısı ile tarihin en yüksek seviyesine ulaştı. Güç-lenen yapısıyla Türkiye, ABD politikasının önemli birbileşeni olmaya devam edecektir” dedi.

Ekim Alptekin President TABA/AmCham

Strategic partners for many years, the United Statesand Turkey laid the foundation for a “modelpartnership” in 2009, adding the economy to theirpolitical and military partnership, a step thatresulted in a visible increase in economic relationsbetween the two countries. Of the six countries thatthe United States has targeted as priorities forinvestment, Turkey is the only one located in Europe,and the trade and investment relations between thetwo countries have started gaining strength.

Stating that the volume of trade between Turkeyand the United States has shown an increase inrecent years, Chairman of the Turkish-AmericanBusiness Association (TABA/AmCham), EkimAlptekin, remarked that, being the world’sseventeenth biggest economy and moving in thedirection of becoming an international player, Turkeywas an important market for U.S. investors.

Mr. Alptekin discussed the trade figures betweenthe two countries to provide context on thestrengthening relationship:

“The volume of trade between Turkey and theU.S. was 14.7 billion dollars in 2010; in 2011, thisfigure climbed to 19.8 billion dollars, a 34 percent

increase. Further, Turkish exports to the U.S. haveexceeded 5 billion dollars, and in turn, U.S. exportsto Turkey have approached 15 billion dollars. DirectU.S. investments in Turkey in 2011 doubledcompared to the year before, reaching 1.4 billiondollars. These figures indicate that economicrelations between the countries are steadily growingeach year. The strategic partnership establishedbetween Turkey and the U.S. will gain even furtherstrength with the growing economic and commercialties.”

Claiming that over the last ten years, thepolitical, economic and cultural relations betweenTurkey and the US have diversified, and thestrengthening Turkish economy and businessenvironment have increased the interest of investors,Mr. Alptekin stated: “The traffic of visitors betweenthe U.S. and Turkey has gained momentum.Important names in the world of business, as well ascommercial delegations from the United States, arecoming to Turkey for one-to-one negotiations. Thecreation of strong business partnerships throughthese negotiations contributes to the growth anddevelopment of both countries.”

Noting that investors in Turkey need to carefullyexamine opportunities in the U.S,, Mr. Alptekin said,“As an NGO contributing to the commercial, social

and cultural relations between the U.S. and Turkey,we are trying to help our members and provideguidance to investors who want to do business in theU.S. and Turkey.” Mr. Alptekin added that Turkey’sAmbassador to Washington D.C., Namik Tan, had acrucial role to play in the development ofcommercial relations between the two countries:“We sense the positive impact of having anexperienced person like Namık Tan as Ambassadorto Washington.”

Mr. Alptekin then spoke about the potentialinvestment opportunities between the two countries.He said that “business partnerships and bilateralnegotiations are being established in the field ofHealth and Medical Technology, Energy andRenewable Energy, Environmental Equipment andServices, Defense and Aerospace Equipment andServices, Agriculture and Food Distribution,Automotive, Information and CommunicationTechnologies, Construction and Engineering, PlasticMaterials and Plastic Processing Machinery. AsTABA / AmCham, we are making efforts to developand strengthen the friendship and cooperation ofthese two countries and are pleased to be part of theprocess.”

Mr. Alptekin also said that “TABA/AmCham,with support of members of the U.S. Congress, is

working on gaining admission for Turkey into the“Global Entry Program” which would ensure fasterborder passage for pre-sreened Turkish citizens.One of the most important steps to strengthening theTurkey-US partnership is to increase bilateralrelations. The 21st century business world is built onspeed. We are working on the “Global Entry”program to attempt to overcome some of theproblems faced by Turkish citizens when they visitthe United States, such as losing time by waiting forborder passage at U.S. airports. TABA/AmCham hasreceived support on this project from prominentbureaucrats, such as U.S. Congressman Gregory W.Meeks and the Speaker of the U.S. House ofRepresentatives, John Boehner. I believe that we canovercome this problem soon.”

Expressing his appreciation for the recentincrease in membership of the Turkey Caucus in theUnited States Congress, which now has 157members, Mr. Alptekin stated that “ The TurkeyCaucus has reached the highest level since it wasestablished in 2001 with the mission of developingand strengthening the Turkish-US relationship andprotecting Turkey’s reputation and national securityinterests.” He also added that “Turkey, whose powercontinues to increase, will continue to be animportant part of U.S. politics.”

Turkey is one of the six countries in USA investment

“ABD’NİN YATIRIM İÇİNBELİRLEDİĞİ ÖNCELİKLİ ALTI ÜLKEARASINDAYIZ”Ekim Alptekin, ABD’nin yatırım içinbelirlediği öncelikli altı ülke arasında,Avrupa’daki tek ülkenin Türkiyeolduğunu belirterek, dünyanın en büyük17’nci ekonomisi haline gelen veuluslararası bir oyuncu olma yolundailerleyen Türkiye’nin ABD’li yatırımcılariçin önemli bir pazar olduğunu söyledi.

Page 16: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

16 l Ayrıntılardaki ABD

Türkiye’deki�Amerikan�şirketlerinin�üçte�ikisi,�yatırım�artırmaya�niyetli�Türkiye’de yatırımları olan Amerikan şirketlerinin üçte ikisi, gelecek için güçlü bir güvenoyu mahiyetinde, yatırımlarınıartırmaya niyetli olduklarını belirtiyorlar. Atlantik’in iki yakasındaki politika yapıcılarla birlikte çalışarak, ticaret ve yatırımınönündeki engellerin asgariye indirilmesi ve ortadan kaldırılmasını garanti altına almalıyız

Amerikan Şirketler Derneği / Amerikan Ticaret Odası Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı

ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin Onursal Başkanıolduğu ABFT / AmCham Türkiye, Amerikan Ticaret Oda-sı olarak faaliyet göstermekte ve Türkiye’de yatırımları olanyaklaşık 75 prestijli Amerikan şirketini temsil etmektedir.

Dünya Gazetesi’nin ABD Özel Sayısını Amerikan Şir-ketler Derneği hakkında bilgi paylaşmak için değerli bir fır-sat olarak görüyoruz.

Türkiye’deki Amerikan şirketleri için pozitif bir iş gün-demi ve ticaret ortamı oluşturmak amacıyla, 2004 yılındakurduğumuz ABFT, savunuculuk, diplomasi, bilgi payla-şımı ve iş dünyası ile kurulacak ilişkiler yoluyla, ikili ticare-tin, yatırımın ve ilişkilerin geliştirilmesini hedeflemektedir.ABFT, kuruluşundan bu yana geçen sekiz yıl süresince, pekçok etkinliğe imza atmış, sayısız ABD ve Türk hükümet yet-kilisini konuk etmiş; bu ikili ilişkileri geliştirmek ve bir üstseviyeye çıkarmak amacıyla üyeleri adına araştırmalar ger-çekleştirmiştir.

ABFT, ABD Ticaret Odası’nın bir iştiraki olarak üyelerinitemsil etmek ve ikili ekonomik ve ticari ilişkileri geliştirmekbakımından hem hükümet, hem de özel sektör liderleri ileyakinen çalışabilecek güçlü bir pozisyonda bulunmakta-dır.

ABFT olarak, Türkiye’ye yatırım yapılmasını destekliyoruzABFT her yıl, Türkiye’deki Amerikalı yatırımcıların

Türkiye’deki iş ve yatırım iklimi hakkındaki görüşlerini yan-sıtan bir anket çalışması yapmaktadır. 2012 anketi hazır-lıkları da halihazırda devam etmektedir. Çalışma sonuçları2007, 2008, 2009, 2010 ve 2011 yılları sonuçları ile kar-şılaştırılarak analiz edilecektir.

2011 İş ve Yatırım İklimi Anketi sonuçlarına göre, Tür-kiye kısa ve orta vadeli yatırımlar için yüksek potansiyel ta-şıyan bir ülke olarak görünüyor. İnanıyoruz ki; önümüzdekibeş yıl içinde Türkiye, Doğu Avrupa ve Ortadoğu’daki en

önemli pazar olacaktır.Ankete katılanların belirttiği diğer önemli noktalardan

biri de Türkiye’nin uluslararası standartlara bağlılık düze-yinin, şirketlerin yatırım kararlarını etkilediği yönündedir. Ay-nı şekilde, İstanbul’un Uluslararası Finans Merkezi niteliği,olumlu bir işaret olarak algılanmakta ve Türkiye’deki yatı-rım kararlarını olumlu yönde etkileyecek bir gelişme ola-rak görülmektedir.

Bununla birlikte; hava limanı, liman, diğer lojistik ge-lişmeler, güçlü telekomünikasyon bağlantıları ve düşük ma-liyetler, Türkiye’de iş yapmanın avantajları olarak görül-mektedir.

Anket sonunda ortaya çıkan tablo, yüksek oranda

olumlu olmasına rağmen, yargı sisteminin yeterli verimlilikteişlememesi, fikri mülkiyet haklarının korunması konusun-da yeterli adımlar atılmaması, milyonlarca işçi istihdam edenve yasalar çerçevesinde kurulmuş işletmeleri zorlayan ka-yıtdışı ekonominin büyüklüğü gibi yatırımın önünde engeloluşturan durumlar da mevcuttur.

Amerikan Şirketler Derneği, Türkiye’deki Amerikan şir-ketlerinin ve yatırımlarının perspektiflerini ve çıkarlarını tem-sil yönünde kilit bir konumda yer almaktadır. Görevimiz, üye-lerimizi dinlemek, fırsatları tespit etmek, yatırımın önündeengel oluşturan konularda politika yapıcılarla bir araya gel-mek suretiyle, değişim ve reformu teşvik ederek süreci ko-laylaştırmak ve yatırımları, teknoloji transferini ve istihdamıartırmaktır.

Türkiye ve ABD ekonomik ilişkileri büyüyor olmasınarağmen, hepimizin bu konuda hemfikir olduğuna inana-rak diyebilirim ki; ticaret ve yatırım seviyesi potansiyelininaltında seyrediyor.

Her iki ülkenin hükümetlerinin, gelecekte Türkiye’yedaha fazla yatırım çekme yönündeki taahhütlerini, yatırımcılariçin çok memnuniyet verici buluyorum. Özellikle altını çiz-mek isterim ki, Türkiye’de yatırımları olan Amerikan şir-ketlerinin üçte ikisi, gelecek için güçlü bir güvenoyu ma-hiyetinde, yatırımlarını artırmaya niyetli olduklarını belirtiyorlar.

Özet olarak söylemek isterim ki, Atlantik’in iki yaka-sındaki politika yapıcılarla birlikte çalışarak ticaret ve yatı-rımın önündeki engellerin asgariye indirilmesi ve ortadankaldırılmasını garanti altına almalıyız.

Artan iş ve yatırım fırsatları, refah düzeyinin artmasınave güvenliğin kalıcı kılınmasına katkıda bulunmaktadır. Bi-zim için vatandaşların refah düzeyinin yükselmesi ve yeniyatırım fırsatları birbiriyle yakından ilintilidir ve iş dünyası ola-rak iki ülke arasındaki köprünün güçlendirilmesi ve fırsat-ların geliştirilmesi için üstümüze düşen görevin bilincindeyiz.

Bu sebeple, Türkiye’nin tam potansiyeline ulaşması-nın yolu, artan ticaret ve yatırım olduğuna göre, ticaret veyatırımın önündeki kısıtlamaları ve engelleri ortadan kal-dırmak için birlikte hareket etmeli, diyalogu artırmalı ve de-rinleştirmeliyiz.

Rahşan CebeAmerican Business Forum in Turkey / American Chamber of Commercein TurkeyChair of the Board

ABFT / AmCham Turkey serves as the American Chamber of Commercein Turkey and represents approximately 75 prestigious U.S. firmsoperating in Turkey. US Ambassador Francis Ricciardone serves as theHonorary Chairman.

I’d like to take this opportunity to speak about the AmericanBusiness Forum in Turkey. Founded in 2004 with a mission to improvethe business and investment environment for U.S. companies in Turkey,ABFT has remained focused on this objective through advocacy andbusiness development initiatives. In the eight years since itsestablishment, ABFT has held a variety of events, hosted numerous U.S.and Turkish government officials, and conducted research on behalf ofits members and to develop the bilateral commercial relationship. As anaffiliate of the U.S. Chamber of Commerce, ABFT is in a strong positionto work with government and private sector leaders in both countries torepresent U.S. businesses in Turkey.

As ABFT, we encourage investment in Turkey!ABFT conducts an annual survey which reflects US investors’ views

on Business and Investment Climate in Turkey. It is time to prepare the

2012 edition of the “Survey of the Business and Investment Climate inTurkey.” We will update the results from 2007, 2008, 2009, 2010 and2011 and include them with the 2012 data.

“Business and Investment Climate in Turkey, 2011” survey resultsindicated Turkey as a very high potential country for investment in theshort to medium term. We believe that Turkey will be the mostimportant market in the Eastern Europe, Middle East region in 5 Years.

Furthermore, the participants of the survey pointed out that thelevel of loyalty to international obligations affects their investmentdecisions. They think that it is a positive sign that Istanbul is theInternational Finance Center and this will have a positive effect on theirinvestment decisions in Turkey.

In addition, improving infrastructure investments, airport, port andother logistic advancements, sound telecommunication connections anddecreased costs are cited as advantages for doing business in Turkey.

Despite the overwhelmingly positive picture, there remaininvestment challenges such as inefficiencies & inequities in the judicialsystem; insufficient intellectual property protection; an enormousinformal economy, which effectively forces legally establishedbusinesses to subsidize millions of workers. The American BusinessForum in Turkey is playing a central role in representing the interestsand perspectives of US businesses and investors in Turkey. Our role isto listen to our members, help identify opportunities and where there are

bottlenecks or barriers, work with policy-makers on changes andreforms that will facilitate and broaden investment, technology transferand employment in Turkey.

Economic relations of Turkey and USA are growing; however, Ibelieve that we all agree that today the level of trade and investment isno where near reaching its full potential. It’s very gratifying forinvestors to know that both governments are very committed inattracting more investors to Turkey in the future. I would emphasizethat 2 of 3 US companies already operating in Turkey say that theyintend to make new investments to Turkey – a strong vote of confidencein the future.

To summarize, I would like to mention that we need to worktogether with policy makers on both sides of the Atlantic to ensure thattrade and investment barriers are minimized and eliminated.

Increasing business and investment opportunities contribute to acountry’s welfare and sustain its security; we see that increasing thecitizens welfare and new investment opportunities closely linked, and asbusinesses, we recognize our role in expanding opportunity andstrengthening the bridges between our two countries.

Therefore, we need to act together, enhance and deepen thedialogue to remove any barriers or restrictions on trade and investmentas increased trade and investment can only help Turkey to reach its fullpotential.

ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone’ninOnursal Başkanı olduğu ABFT / AmChamTürkiye, Amerikan Ticaret Odası olarakfaaliyet göstermekte ve Türkiye’deyatırımları olan yaklaşık 75 prestijliAmerikan şirketini temsil etmektedir.

We represent US business in Turkey

Page 17: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 17

Şikago�Ticaret�Ataşeleri�Birliği�Başkanlığı’na�Akgüloğlu�seçildi�

MEGE Teknik, Sikorsky ve Airbus için üretim yapıyor

Şikago Ticaret Ataşeleri Birliği Başkanlığı’na (CITCA-Chicago International Trade Commissioners Association) Sevtap Akgüloğlu seçildi. Türkiye’nin Şikago Ticaret Ataşesi Akgüloğlu, ocak ayından bu yana CITCA Yönetim Kurulunda aktif bir şekilde görev yapıyordu

Savunma ve havacılık sektöründe 11 yıldır hiz-met veren Mege Teknik, bu yıl yüzde 25 büyü-me hedefliyor. Firma, ABD’de pazarı için de he-def büyütmüş durumda.

Havacılık başta olmak üzere savunma sa-nayiinde kara, deniz, uzay platformları içinkablo takımı, electronic box ve panel tasarımı veüretimi gerçekleştirdiklerini dile getiren MegeTeknik Genel Müdürü Ali Han, tasarım ve üre-timde AS / EN-9100 Revision C, ISO 9001:2008ve Tesis Güvenlik belgelerine sahip olduklarınınaltını çizdi. Han, “Şirketimiz konusu ile ilgili Tür-kiye’nin önde gelen TAI, Aselsan, Roketsan,TEI, Havelsan, Selex gibi kuruluşlarına hizmetvermekle birlikte, bu ana firmalar aracılığı ile Air-bus, Sikorsky gibi önemli firmalar için de üre-tim yapmaktadır” dedi.

Firmanın, 20’si mühendis olmak üzere 150çalışanı ile büyüme trendinde olduğunu, bu yılen az yüzde 25 oranında büyümeyi hedefledik-lerini belirten Han, “Özellikle tasarım ve mü-hendislik bölümümüz bu yıl yüzde 100 büyümüşolup, artan talepler doğrultusunda büyümetrendini sürdürecektir. Ayrıca bu yıl Ar-Ge de-partmanımızı da kurduk” diye konuştu. Han,“Şirketimiz 10’uncu yılında kurumsallaşma pro-jesi de başlattı. Kal-Der ile 14 ay sürecek EFQMMükemmeliyet yolculuğunun üç ayı tamam-landı. Ayrıca IAS firması ürünü Canias ERP sis-

teminin kurulumu ve şirkete adaptasyonu, bu yılyaptığımız önemli projeler arasında yerini aldı”dedi.

İki yılı aşkın bir süredir TAI aracılığı ile Si-korsky firmasına 65 çeşit harness üretimi yap-tıklarına dikkat çeken Han, şunları söyledi: “Yi-ne TAI aracılığı ile A400M projesi kapsamındaAirbus firması tarafından üretim onayındangeçen firmamız, bu platformun önemli miktar-

da kablo takımı (harness) üretimini ve testini deyapmaya başladı.” İki yıl önce Suudi Arabistan’ınRiyad şehrinde de bir üretim tesisi kurdukları-nı kaydeden Han, “Burada FNSS firması tara-fından sürdürülen modernizasyon projesine aittüm kablo takımlarını üretiyoruz” dedi.

Üretim kabiliyetleri açısından kendileri içinen önemli sektörün havacılık olduğunu kayde-den Han, “Bunun için gerekli altyapı bilgi biri-kimimiz uluslararası rakiplerimiz düzeyindedir.Bu aşamada ihtiyacımız kabiliyet ve tecrübe-mizin değerlendirilip işe dönüştürülmesidir. Buamaçla bu pazarda yakalayacağımız bir fırsat,kesinlikle en iyi şekilde karşılanıp, uzun dönemliişbirliğine dönüşecektir” diye konuştu.

ABD pazarında daha da güçlenmeyi hedef-lediklerini ifade eden Han, “Firmamız Türkiye’degelişmekte olan havacılık ve savunma sektörü-ne paralel olarak büyümekte ve yatırımlarını sür-dürmektedir. Bir çok yeni projede tasarım veüretim görevi alan şirketimiz, lojistik süreçle-rinde de yer almayı hedeflemektedir. Bu ama-ca yönelik olarak teknik dokümantasyon ha-zırlama konusunda bir bölüm kurmuş ve iki yıl-dır altı mühendis ile çeşitli projelerde hizmet ver-mektedir” dedi. Han, şirketlerinin, faaliyet ko-nusu ile ilgili kazandığı birikimle, seri olarak üre-tim yapan platform üreticilerine hizmet vermeyiarzu ettiğini kaydetti.

Şikago Ticaret Ataşeleri Birliği Başkanlığı’na (CIT-CA-Chicago International Trade Commissioners As-sociation) Sevtap Akgüloğlu seçildi. Başkanlıkları-nı önceki dönemlerde İsviçre, Avustralya, Avusturyave Belçika Ticaret Müşavirleri’nin üstlenmiş oldu-ğu CITCA Başkanlığı görevine seçilen Türkiye’ninŞikago Ticaret Ataşesi Sevtap Akgüloğlu, ocakayından bu yana CITCA Yönetim Kurulunda aktifbir şekilde görev yapıyordu.

CITCA Başkanı, Orta Batı ABD’de tüm eyalet ku-rumlarının bölgedeki uluslararası her türlü etkin-lik için ilk temas noktası konumunda bulunuyor.CITCA’nın yeni başkanı Sevtap Akgüloğlu, “ABD Or-ta Batı Bölgesi’nde faaliyet gösteren Chicago mer-kezli yabancı misyonların Ticaret Ataşeleri tara-fından kurulan CITCA’nın halihazırda 39 ülkeden50 üyesi bulunuyor. Bu kuruluşun başkanı seçilmembir Türk olarak gurur veriyor” dedi.

Kuruluş hakkında da bilgi veren Akgüloğlu,“CITCA, ABD Orta Batı Bölgesindeki Alabama,Arkansas, Illinois, Indiana, Iowa, Kansas, Ken-tucky, Louisiana, Michigan, Minnesota, Mis-souri, Nebraska, North Dakota, Ohio, South Da-kota, Tennessee ve Wisconsin gibi eyaletleri kap-sayan çok geniş bir yelpazedeki yerel paydaşla-rıyla pek çok başarılı organizasyona imza atmışve yerel paydaşlar tarafından uluslararası et-

kinlikler için ilk başvuru adresi haline gelmiş birkuruluştur” şeklinde konuştu.

Akgüloğlu, “Şikago’da yerleşik olup da dün-yanın dört bir köşesinden farklı ülkeleri temsileden ve farklı uluslararası tecrübe ve bilgi biri-kimlerine sahip Ticaret Ataşeleri CITCA çatısı al-tında, münferit olarak sarf etmekte oldukları ça-

balarını, bir amaç birliği çerçevesinde bir arayagetirerek, bölgede bir güç birliği ve sinerji ya-ratmaktadır. Aynı zamanda, bölgeye yeni atananTicaret Ataşeleri için de önemli bir oryantasyonmerkezi kimliğini taşımaktadır” diye konuştu.

CITCA Başkanı’nın Orta Batı ABD’de tümeyalet kurumlarının bölgedeki uluslararası hertürlü etkinlik için ilk temas noktası konumun-da bulunduğuna dikkat çeken Akgüloğlu, “CIT-CA Başkanı, 1919 yılında kurulan ve ABD’nin eneski uluslararası kuruluşlarından olan Interna-tional Trade Club of Chicago’nun ( Şikago Ulus-lararası Ticaret Kulübü) yönetim kurulunda dayer alıyor” şeklinde konuştu.

Sevtap Akguloglu is elected to presidency of chicagocommercial attache.

ABD PAZARINDA DAHA DA GÜÇLENMEYİ HEDEFLİYORABD pazarında daha da güçlenmeyihedeflediklerini ifade eden Han,“Firmamız Türkiye’de gelişmekte olanhavacılık ve savunma sektörüne paralelolarak büyümekte ve yatırımlarınısürdürmektedir. Bir çok yeni projedetasarım ve üretim görevi alan şirketimiz,lojistik süreçlerinde de yer almayıhedeflemektedir” diye konuştu.

Mege Teknik, hasincreased the exportlevel to USA.Mege Teknik,who has been servicing in the area of defense andaviation for 11 years and targeting%25 growing in 2012, has increased the export level USA

Sevtap Akgüloğlu (sağdan üçüncü), Şikago Ticaret Ateşeleri Birliği üyeleri ile birlikte.

Page 18: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

18 l Ayrıntılardaki ABD

EA�Havacılık,�Eclipse�550�ile�iddialıABD’de havac›l›k sektörüne yat›r›m yapan ilk Türk şirketi EA Havacılık, Eclipse 550 ile gerek iş seyahatlerinde gerekse tatiluçuşlarında ‘konfor, hız ve özgürlüğü ön planda tutanlar’dan talep görmek konusunda, iddialı. Yönetim Kurulu Başkanı EkimAlptekin, “Eclipse 550 ile uçuşlar artık daha kolay hale gelecek ve uçuş saatini beklememize gerek kalmayacak” dedi

ABD’de havacılık sanayine yatırım yapan ilkTürk şirketi olan EA Havacılık’ın Yönetim KuruluBaşkanı Ekim Alptekin, sahip oldukları Eclipsejetleri sayesinde, havaalanlarında zaman kayıp-larının önüne geçildiğini ve maliyet avantajı sağ-landığını söyledi.

Alptekin, “Gerek iş seyahatlerinde gerekse ta-til uçuşlarında konfor, hız ve özgürlüğü önplanda tutanların ilk tercihi olacak Eclipse 550ile uçuşlar artık daha kolay hale gelecek. Kişiseljet deneyimini daha geniş kitlelere sunmak içintasarlanan Eclipse 550 ile artık havalimanındauçuş saatini beklememize gerek kalmayacak” de-di. Alptekin, “Eclipse’in boyutu ve teknik özel-likleri sayesinde büyük jetlerin inemediği birçokhavalimanı ve şehre de direkt uçma imkanına sa-hip olunacak. Böylece hem zaman hem de eks-tra birçok maliyetten kazanılmış olacak” diye ko-nuştu.

“Dünyanın ilk çift motorlu hafif jeti olan Ec-lipse, uygun fiyatı ve operasyonel kabiliyetleri sa-yesinde çok tercih edilmeye başlandı” diyenAlptekin, şöyle devam etti: “Saatte 685 kilomet-re hıza sahip ve menzili 2 bin 82 kilometre olanEclipse, aralarında John Travolta, Ralf Schu-macher ve Bill Gates gibi isimlerin de yer aldığı260 kişi tarafından kullanılıyor. En yakın raki-binden yüzde 40 daha az yakıt harcayan Eclip-se, dünyanın en sessiz çift motorlu jeti unvanı-na sahip olmakla birlikte, aynı zamanda çevre-ci bir uçak olarak da öne çıkıyor. Montreal Pro-tokol’üne uygun ‘tek’ yangın söndürme sistemi-ne sahip uçağın montajı, yeşil üretim sistemi ola-rak adlandırılan ve zararlı gazlar üretmeyen ‘sür-tünme-kaynak’ sistemi ile gerçekleştiriliyor.”

Saati 2 bin dolara kiralanıyorAlptekin, teknik ve tasarım özellikleri saye-

sinde hem jet taksi hem de kişisel jet olarak ko-layca kullanılabilen uçağın saati 2 bin dolara ki-

ralandığının da altını çizdi. EA Havacılık, İstanbulAtatürk Havalimanı’nda kurduğu Avrupa’nınilk Eclipse Aerospace Platin Servis Merkezi ile Av-rupa, Ortadoğu ve Afrika’daki Eclipse sahipleri-ne, bakım, onarım ve upgrade hizmetlerini de su-nuyor. Alptekin, Platin Servis Merkezi’nin eğitimlipersoneli ile Eclipse uçaklarının fabrika düze-yinde her türlü bakımları, buzlanma şartlarındauçuş, AvioNG sistem iyileştirmesi ile her türlümodifikasyon işlemlerini yapabilecek yeteneğe veyetkiye sahip olduğuna da dikkat çekti.

AAlptekin, şirketin kuruluş fikri ve o fikrin ge-lişimini ise, şöyle anlattı: “Bugün dünyanın ilk çiftmotorlu hafif jeti olarak anılan Eclipse 500 uça-ğının ortaya çıkış süreci 1998 yılında uçak sanayive hava ulaşımında bir devrim yaratma hedefiylekurulan Eclipse Aviation Corp. şirketiyle başla-dı. Kurucu ortakları arasında Bill Gates ve Alf-red Mann gibi uluslararası iş yaşamının önde ge-len girişimcileri yanında NASA gibi kuruluşların

da bulunduğu şirket, Eclipse 500 projesini, yak-laşık on yıllık yoğun bir çalışmanın ve 1.5 milyardolarlık bir bütçenin sonucunda hayata geçirdi.”

Eclipse 500’ün, ABD Sivil Havacılık İdare-si’nden (FAA) uçuş sertifikasyonunu Temmuz2006’da elde ettiğini ve ilk uçak teslimatını Ocak2007’de gerçekleştirdiğini kaydeden Alptekin, “Ec-lipse Aviation Corp. 2007-2008 yıllarında sivil ha-vacılık sektöründe o güne kadar imkânsız kabuledilen, düşük maliyetlerle jet uçak üretimini ba-şarıyla gerçekleştirerek 260 adet Eclipse 500 uça-ğı üretmeyi başardı. Kasım 2008’de TürkiyeCumhuriyeti Sivil Havacılık makamlarının daesas aldığı Avrupa Havacılık Güvenlik Ajansı (EA-SA) sertifikasyonunun alınmasıyla Eclipse 500tüm dünya pazarına açılmış oldu” diye konuştu.

Alptekin, Aviation Corp. Şirketi’nin Mart2009’da kendisi ve Mason Holland gibi isimlerinde içinde bulunduğu bir yatırımcı grubu tara-fından yeniden yapılandırılarak Eclipse Aeros-pace Inc. adını aldığını ifade etti. Alptekin,“Merkezi Albuquerque, New Mexico’da bulunanEclipse Aerospace Inc.’in kurucu ortağı olarak,havacılık sektörüne giren EA Havacılık AŞ,Amerika Birleşik Devletleri’nde, havacılık sana-yine yatırım yapan ilk Türk şirketi olma unvanınıtaşıyor” diye konuştu.

Ekim AlptekinEA Aerospace Chairman

The creation of world’s lightest double engine jetplane Eclipse 500 dates back to 1998, whenEclipse Aviation Corp. was established with themission to break new grounds in aeronauticalindustry and aviation. Among the foundingpartners of the company were internationallyrenowned entrepreneurs such as Bill Gates andAlfred Mann and notable institutions like NASA.The company carried out the Eclipse 500 projectwith a budget of 1.5 billion dollars in ten years.

Eclipse 500 received its Federal AviationAdministration (FAA) certification in July 2006and the company made its first aircraft deliveryin January 2007. In 2007 and 2008 EclipseAviation Corp. successfully produced a total of260 Eclipse 500 aircrafts. This was abreakthrough in aviation history as until that dayproduction of low cost jet aircrafts were thoughtto be impossible. The company receivedEuropean Aviation Security Agency (EASA)certification in November 2008, which is also

adopted by the Civil Aviation Authorities of theTurkish Republic and Eclipse 500 was introducedto world markets.

Eclipse Aviation Corp. was re-established inMarch 2009 by an investment group includingnames like Ekim Alptekin and Mason Hollandwhich continues its operations under the name ofEclipse Aerospace Inc.

EA AEROSPACE was founded by EkimAlptekin during the above explained period inorder to carry out the Eclipse Aerospaceinvestment. Entering aviation industry as thefounding partner of Albuquerque, New Mexicobased Eclipse Aerospace Inc., EA AEROSPACE isthe first Turkish company ever to make anindustrial investment in the United States.

Flights are more comfortable with EclipseThe flights become easier with Eclipse 550 to

the passengers who are looking for comfort,speed and freedom during their business trip orvacation.

The new name of the Luxury: Eclipse Eclipse 500 fascinates with its wonderful

design and it continues to be the most preferred

personal jet with its economic features. Eclipse’interior was originally designed by BMW andcarries 4 to 5 passengers. Two different colouroptions are offered in the cabin and you cancustomise the color of its seats.

The cabin which is designed by BMW GroupDesignworks USA serves tasteful blend of beauty,comfort and practicality. Superior acoustic andthermal insulation are used to make the cabin ofthe Eclipse extremely quiet, allowing passengersto easily carry on a quiet conversation.

You can plan your travel anywhere wheneveryou want without timetable and limitation. Due toEclipse 500’s size and technical specificationsyou can fly to the several cities and airportsdirectly thus you will gain time and save manyextra costs.

Reformer and environmentalistEclipse 500 is world’s first twin engine light

jet and continues to be the most preferred with itsaffordable price and operational capabilities. Thejet has a maximum speed of 685 mph and a rangeof nearly 2,082 km. In Turkey Cihan Kamer,Sinan Gürsoy and EA Aerospace is using Eclipse

jet and in the world the aircraft is in servicetoday with 260 operators including JohnTravolta, Ralf Schumacher and Bill Gates.

Eclipse consumes 40 percent less fuel than itsclosest competition. Eclipse is the quietest twin-engine jet in the world and strive to beenvironmentally friendly. In accordance with theMontreal Protocol Eclipse has ‘single’ fire-fighting system and it is assembled with ‘friction-welding’ and green manufacturer system not toproduce harmful gases.

According to the design and technicalspecifications, Eclipse is used as a private jet andair taxi. The jet can be hired for 2000 USD.

Maintenance repair and upgrade services areprovided in İstanbul...

The company also provides maintenancerepair and upgrade services to Eclipse 500owners at Europe’s first Eclipse AerospacePlatinum Service Center at İstanbul’s AtatürkAirport. Platinum Service Center staff has theability and authority to be able to makemodification operations for all the maintenance,flight in icing conditions and AvioNG system.

The first Turkish company that invests aviation sector in USA is EA Aviation

“DÜNYANIN İLK ÇİFT MOTORLU HAFİF JETİ”“Dünyanın ilk çift motorlu hafif jeti olanEclipse, uygun fiyatı ve operasyonelkabiliyetleri sayesinde çok tercihedilmeye başlandı” diyen Ekim Alptekin,“Saatte 685 kilometre hıza sahip vemenzili 2 bin 82 kilometre olan Eclipse,aralarında John Travolta, RalfSchumacher ve Bill Gates gibi isimlerinde yer aldığı 260 kişi tarafındankullanılıyor” dedi

Page 19: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 19

İmtes,�yüzde�100�yerli�‘çevreci’�teknesi�ile�ABD’ye�ihracat�hedefliyorSavunma yan sanayi ve deniz araçları sektör-lerinde üretim gerçekleştiren İmtes, ürettiğiTürkiye’nin ilk yüzde 100 yerli, batmaz, çevre dos-tu ve çok amaçlı CarettaPontoon’u ile ABD pa-zarına girmeyi hedefliyor. İmtes Şirket MüdürüHarun Reşit Pamuk, bu tarz teknelerden ABD’degeçen sene 77 bin adet üretildiğini dile getirerek,“Bu tekneler, ABD, Kanada ve Avusturya’da yo-ğun olarak kullanılıyor. Bizim hedef pazarlarımızıda bu üç ülke oluşturuyor” dedi.

Başkent OSB’de, 4 bin 500 metrekarelikfabrikasında faaliyet gösteren İmtes olarak yüz-de 100 yerli olarak ürettikleri bu teknenin, çev-re dostu bir tekne olduğunu dile getiren Pamuk,“Tamamen alüminyumdan mamuldür, batmazve kullanımı çok kolaydır” diye konuştu. Tekneyi,normal benzinli motor yerine, elektrikli motor-la da test ettiklerini bildiren Pamuk, “Sonuçlarıaldık. Güneş panelleriyle elektrikleri üreterek elek-trikli motorla da bunu yürütüyoruz” dedi. Tek-nenin üzerine güneş panellerinin dizilebileceği-ni dile getiren Pamuk, “Böylece gezerken moto-runuzu şarj edebilirsiniz. Önümüzdeki süreçteenerji kaynaklarına, rüzgarı da ekleyeceğiz” ifa-desini kullandı. Teknede mutfak, buzdolabı, tu-

valet, duş ve güneşlenme bölümünün de bulun-duğunu bildiren Pamuk, “Pontoon çok keyifli birteknedir. Topuklu ayakkabılarla içinde gezebi-lirsiniz. Teknede en ufak bir sallantı hissetmez-siniz” dedi.

Teknenin ekonomik olduğunu da belirten Pa-muk, “25 litrelik bir benzinle üç gün kullanabi-lirsiniz. Suyun içine az battığı için sürtünme deaz oluyor bu yüzden motor gücüne az ihti-yaç oluyor. Bu nedenle daha az yakıt yakı-

yor” şeklinde konuştu. Teknenin hızının da mo-torun gücüne göre değiştiğini bildiren Pamuk,“Şu anda teknemizin üzerinde 100 beygirlik birmotorumuz var. Bununla 27 mil hız yaptık. Amatekneye 250 beygir motor da takabilirsiniz. Hız-landıkça tekne sudan çıkıyor ve kaymaya başlı-yor” dedi. Tekneyi kullanmak için kaptan ehli-yetine ihtiyaç olmadığını da kaydeden Pamuk,“Amatör denizci belgesi almak, bu tekneyi kul-lanmak için yeterli. Araba kullanabilen herkes,bu tekneyi kullanabilir” diye konuştu.

Pamuk, şunları söyledi: “Patentini aldığımızprojeyle teknelerimizi denizlerde de çok rahatkullanılacak şekle getireceğiz. Tekne ticari amaç-lı da kullanılabilir. Teknenin üzerine iş makina-sı koyabiliriz, araç taşıma işi yaptırabiliriz. İs-tanbul trafiğinde karşıdan karşıya sadece in-sanları değil, araçları taşımak gibi bir görev deverebiliriz.” Teknenin taşıyabildiği ağırlığın, du-balarının çapına ve büyüklüğüne göre değiştiği-ni dile getiren Pamuk, “Mesela bu tekne 2.5 tonağırlığına kadar kaldırabiliyor. Teknelerimizi4.5 metreden 12 metreye kadar yapabiliyoruz. 40kişiye kadar toplu taşıma tekneleri de yapabili-yoruz” dedi.

“IMTES, theproducer of Turkey’sfirst 100 percent localand unsinkable‘CarettaPontoon’boat, aims to exportto USAProducing Turkey’s first 100 percent local and unsinkable‘CarettaPontoon’ boat, IMTES aimsto break into the market of USA.IMTES Manufacturing TechnologiesCompany Manager Harun ReşitPamuk states that, 77 thousand ofpontoon boats were made last yearin USA, therefore their number one target market is USA.”

Page 20: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

20 l Ayrıntılardaki ABD

Liberty�Sigorta,�2012’de�Türkiye’de�yüzde�20’lik�büyüme�hedefliyorLiberty Sigorta Genel Müdürü Ragıp Yergin, bu yıl Türkiye’de yüzde 20’lik büyüme hedeflediklerini belirterek, “Amacımız,Liberty Sigorta ile Türkiye’de lider sigorta şirketleri arasında yerimizi almak ve Türk halkının ihtiyaçlarını ve gerekliliklerinikarşılayan, rekabetçi ürünler sunmak” dedi

Türkiye’de 700’ü aşkın noktada hizmet veren Li-berty Sigorta, 2012 yılında Türkiye’de yüzde20’lik büyüme hedefliyor. Liberty Sigorta GenelMüdürü Ragıp Yergin, Türkiye’nin düşük sigor-talılık oranına sahip olması nedeniyle yabancı si-gorta şirketleri için cazip bir pazar olduğuna dik-kat çekerek, “Amacımız, Liberty Sigorta ile Tür-kiye’de lider sigorta şirketleri arasında yerimizi al-mak ve Türk halkının ihtiyaçlarını ve gereklilik-lerini karşılayan, rekabetçi ürünler sunmak” de-di.

1912 yılında kurulan Amerika Boston merkezliLiberty Mutual Insurance Grup’un bireysel oto-mobil, konut, endüstriyel ve ticari riskler, genel so-rumluluk, mesleki sorumluluk, ferdi kaza ve işçitazminat sigortası gibi çok farklı ürün ve hiz-metlerin yanı sıra yangın ve muhtelif branşlardareasürans desteği sağladığını kaydeden RagıpYergin, “Biz de Türkiye’de, Liberty Sigorta olarak,Grubumuzun bireysel sigortalar alanındaki glo-bal uzmanlığını da yansıtacak şekilde müşterile-rimizin ihtiyaçlarını karşılayan bireysel otomobil,konut ve ferdi kaza sigortalarının yanı sıra nak-liyat, mühendislik, tarım, işyeri ticari sigortalarıve oto dışı kaza sigortaları ürün ve hizmetlerinisunmaktayız” dedi. Grubun hayat dışı sigorta ala-nında dünyada altıncı sırada yer aldığını söyleyenYergin, “Grubumuzun finansal gücü saygın de-recelendirme kuruluşları tarafından da kabuledilmiş olup, Fortune 500 sıralamasında Ameri-ka’nın en büyük şirketleri arasında 84’üncü sıra-da yer almaktadır. Grubumuz faaliyetlerini dörtstratejik iş birimi ile sürdürmektedir: Bireysel Si-gortalar, Ticari Sigortalar, Global Teminat Si-gortaları ve ülkemizin de içinde yer aldığı 27 ül-ke operasyonunun bağlı olduğu Liberty Interna-tional birimi” şeklinde konuştu.

2006 yılında Şeker Sigorta’yı satın alarakTürk sigorta sektörüne girildiğini ve 2007 yılındanbu yana ‘Liberty Sigorta’ unvanı ile Türkiye’de faa-liyetlerine devam ettiğini söyleyen Yergin, şirke-

tin 2009 yılından bu yana tam bir dönüşüm için-de olduğunu söyledi. Yergin, şöyle konuştu: “Böl-ge yapılanmasından, ürün çeşitliliğine, teknolo-jik alt yapı değişikliğinden lansman kampanya-mıza kadar her alanda çok ciddi çalışmalar ger-çekleştirdik. Bu çalışmalar sonuçlara rakamsal ola-rak da yansıdı. Örneğin; 2011 yılı ile 2012 yılınınilk altı aylık prim üretimi rakamlarını karşılaş-tırdığımızda yüzde 40’lık bir artış görüyoruz.Ancak, biz yolun başında olduğumuza inanıyoruz.Kısa dönemde yüzde 2, orta ve uzun dönemde iseyüzde 5-6’lık bir pazar payı için, tüm ekip olaraktek yürek yüksek motivasyonla çalışmaya devamediyoruz.”

Özellikle bireysel otomobil ve konut sigorta-larında ihtisas sahibi olan grubun, 2011 yılı sonuitibariyle 34.7 milyar dolarlık bir gelire sahip ol-duğunu, bunun yüzde 74’lük kısmının ise Ame-rika’daki faaliyetlerden elde edildiğini dile getirenYergin, Türkiye’de 700’ü aşkın noktada hizmet ver-diklerini bildirdi. Buna ek olarak, Türkiye’deAmerikan Şirketler Derneği’ne (ABFT) üye ol-duklarını ifade eden Yergin, “Amerikan şirketle-rinin iş ve yatırım olanaklarını geliştirmek için ku-rulan ve 70 kadar prestijli Amerikan firmasının üyeolduğu bu derneğin çalışmalarına da aktif olarakdestek veriyor, aktivitelerine katılıyoruz” dedi.

“Grubumuz 27 ülkede faaliyet gösteriyor”Liberty Mutual Insurance Grup’un 1993 yı-

lından itibaren ABD dışı pazarlara açıldığınıkaydeden Yergin, “Grubumuz dünya çapındabeş kıtada, 27 ülkede faaliyet göstermektedir. Buülkeler; ABD, Kanada, Venezuella, Kolombiya,Brezilya, Arjantin, Şili, İrlanda, İngiltere, Fransa,Almanya, Hollanda, İsviçre, Polonya, İspanya, Por-tekiz, Türkiye, Dubai, Hindistan, Çin, HongKong, Tayland, Malezya, Vietnam, Singapur,Avusturalya ve en son olarak KIT Finance Insu-rance adlı Rus sigorta şirketini satın alarak, faa-

liyet alanına giren Rusya’dır” diye konuştu. Ulus-lararası alanda büyüme stratejisiyle hareket edengrubun büyüme planlarının odağında olan ülke-lerin Türkiye, Polonya, Rusya ve Çin olduğunu di-le getiren Yergin, “Grubumuz ayrıca Orta ve Do-ğu Avrupa, Meksika ve Endonezya’yı da yakındantakip etmektedir” ifadesini kullandı.

Türkiye sigortalılık oranında 74’üncüGelişmiş ülkelerde hem özel hem de kamu si-

gorta sistemlerinin çok ileri seviyelerde olduğu-nu vurgulayan Yergin, şunları söyledi: “Türkiye bü-yük ve önemli bir potansiyele sahip. Fakat sigor-talılık oranı gelişmiş ülkelerle kıyasladığımızda he-nüz çok düşük. Amerika’da GSYİH’nin yüzde8.1’ine ulaşan prim üretimi, ülkemizde yüzde 1.3seviyelerindedir. Bu alanda Amerika dünyada13’üncü sıradayken, Türkiye 74’üncü sıradadır. Ki-şi başı prim üretimine baktığımızda ise Amerika’da3 bin 846 dolar olan rakamın Türkiye’de 136 do-lar olduğunu görüyoruz. Bu alanda Amerikadünyada 14’üncü sıradayken, Türkiye 64’üncü sı-radadır. Prim üretimlerini karşılaştırdığımızda ise,listenin en tepesinde Amerika’yı, 38’inci sırada iseTürkiye’yi görüyoruz. Dünyanın 16’ıncı büyük eko-nomisi olan Türkiye’nin, prim üretiminde dünyada38’inci olması, ülkemizin sigortacılık alanında ala-cağı daha çok yol olduğunu göstermektedir.”

Türkiye pazarını diğer ülkelerden ayıran enönemli farklardan birinin Türk tüketicisinin riskalgısının daha düşük olması olduğunu vurgulayanYergin, bunun sigortalılık oranının düşük olma-sının en büyük sebebi olduğunu dile getirdi. Yer-gin, “Bir deprem ülkesi olan Türkiye’de, ZorunluDeprem Sigortası’nda, sigortalılık oranının yüz-de 24 olması, bunun en çarpıcı göstergesi” dedi.Buna karşılık Türkiye’nin büyüyen ve yüksekpotansiyele sahip bir ekonomisinin olduğunudile getiren Yergin, aynı potansiyelin sigorta sek-töründe de olduğunu ifade etti.

Yergin, “Sektörümüzdeki gelişmeler, ekono-mik ve hukuksal altyapı açısından dünya stan-dartlarını yakaladı. Türkiye’nin genç nüfusu ve bunüfusa karşın düşük sigortalılık oranı nedeniyle,sektörümüz yabancılar için cazip pazar olma özel-liği taşıyor” diye konuştu. Yergin, şöyle devam et-ti: “Sigorta sektörüne geçtiğimiz 10 yılda 30’a ya-kın yabancı şirket geldi. Bu anlamda Türkiye bir-çok gelişmekte olan ülkeyle benzerlik gösteriyor.Büyük potansiyel gören global sigorta grupları, ge-lişmekte olan bu ülkelere ciddi yatırım yaparak,bu yatırımın karşılığını uzun dönemde almayı dü-şünüyor.”

Liberty Mutual Grubu’nun güçlenen ekono-misi ve genç nüfusu ile Türkiye’ye ayrı bir inan-cının olduğunu kaydeden Yergin, “Amacımız, Li-berty Sigorta ile Türkiye’de lider sigorta şirketle-ri arasında yerimizi almak ve Türk halkının ihti-yaçlarını ve gerekliliklerini karşılayan, rekabetçiürünler sunmak” diye konuştu. Yergin, “Grubu-muz, 2012 yılında ABD ve Batı Avrupa’da yüzde0-3, Latin Amerika’da yüzde 10-15, Asya’da ise yüz-de 15-20 arasında büyüme öngörmektedir. Tür-kiye’de de en az Asya ülkeleri seviyesinde bir bü-yüme öngörüyoruz” ifadesini kullandı.

We foresee thatTurkey will grow by15-20% in 2012Manager Ragıp YerginLiberty Insurance General

The General Director of LibertyInsurance has said that in 2012, theUS and West Europe is expected togrow by 0-3%, Latin America by 10-15%, Asia 15-20% and Turkey isexpected to grow at least at the levelof Asian countries.

BÜYÜME PLANININ ODAĞINDA TÜRKİYE, RUSYA VE ÇİN VARUluslararası alanda büyüme stratejisiylehareket eden grubun büyüme planlarınınodağında olan ülkelerin Türkiye,Polonya, Rusya ve Çin olduğunu dilegetiren Ragıp Yergin, “Grubumuz ayrıcaOrta ve Doğu Avrupa, Meksika veEndonezya’yı da yakından takipetmektedir” dedi.

Page 21: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

Ayrıntılardaki ABD l 21

Sarkuysan’ın,�ABD’deki�üretimi�12�bin�ton�kapasiteye�ulaştıSarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı, bakır tel üretimi için ABD’de yapılan yatırımda kapasitenin 12 bin tona ulaştığını, Sark-USA’in yıllık cirosunun 100 milyon doları bulduğunu söyledi

Toplamda 50’den fazla ülkeye elektrolitik bakırtel ihraç eden Sarkuysan’ın, ABD’de kurduğu üre-tim tesisi Sark-Wire’in yıllık üretim kapasitesi 12bin tona yaklaştı. Tesisin 10 milyon dolarlık ya-tırım ile kurulduğunu dile getiren Sarkuysan Yö-netim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı, “Sark-Wi-re’ın tüm ürünlerini pazarlayan Sark-USA, 100milyon dolar civarında yıllık satış seviyesine ulaş-mıştır” dedi.

Sarkuysan’ın ABD pazarındaki varlığının1980’lere uzandığını bildiren Hayrettin Çaycı,2008 yılındaki kriz sürecinde hem nakliye mali-yetlerini azaltmak, hem de müşterilerin taleple-rini daha kısa sürede çözmek amacıyla Al-bany’de bir üretim merkezi kurmaya karar ver-diklerini dile getirerek, “Bu amaç ve strateji doğ-rultusunda Sark-Wire şirketi kuruldu” dedi.Çaycı, yaklaşık 10 milyon dolarlık yatırım ile sonteknolojiye sahip makina ve ekipman parkıyla

2009 yılı sonunda üretime geçen söz konusu fab-rikanın, bugün yıllık 12 bin tona yaklaşan bir üre-tim kapasitesine ulaştığını ifade etti. Çaycı, fab-rikada üretilen yüksek teknoloji mamullerin, ile-tişim, denizcilik, otomotiv, savunma ve havacı-lık sanayiinde kullanıldığını dile getirdi.

ABD bakır tel pazarı gelişiminin, ülkenin ge-lişimine paralel olarak artacağını belirten Hay-rettin Çaycı, “Yüksek teknoloji gerektiren birçokürünün girdisi olan bakır, kalay kaplı bakır ve ni-kel kaplı bakırın tüketiminin de artacağı bek-lenmektedir” dedi. Çaycı, Sark-Wire’in yatırım ka-rarlarını, ABD pazarı beklentilerine paralel ola-rak değerlendireceğini ifade etti.

ABD-Türkiye ilişkilerinin gelişimine büyükönem verdiklerini de vurgulayan Çaycı, ABD’deyüzde 100 Türk sermayeli kurulan ilk şirket ol-duklarını dile getirdi. Türk-ABD İş Konseyi yö-netiminde yer aldıklarını da söyleyen Hayrettin

Çaycı, “Bu konseyin çalışmalarında, ABD tara-fının Türkiye’de madencilik başta olmak üzerebirçok sahada yatırım ve işbirliği ilgisinin artı-rılmasına etkin bir şekilde çaba gösterilmekte-dir. Zira bu yönde gerçekten yapılacak çokönemli müşterek projeler olduğu düşünülmek-tedir” dedi.

“Firmalar, ABD’de kalite ve zamanında teslimi önemsemeli”ABD pazarının diğer ülke pazarlarına göre

birçok açıdan farklılık gösterdiğine işaret edenHayrettin Çaycı, bu pazara girecek firmaların ön-celikle kalite ve zamanında teslim kriterlerini çokönemsemeleri gerektiğini vurguladı. HayrettinÇaycı, şöyle devam etti: “ABD’de herhangi bir ya-tırım kararı almadan önce, en az dört, beş yıl bupazarda satış yapmanın yolları aranmalıdır.Bunun için de uygun bir lokasyonda bir lojistikmerkezin kuruluşu ürün satışına önemli katkısağlayacaktır.” Türk kablo sektörünün ABD pa-zarında etkin bir biçimde yer alması gerektiğininaltını çizen Hayrettin Çaycı, “Pazar son derece bü-yük ve küresel durgunluğa rağmen yine de ge-lişmektedir” dedi. ABD’nin, krizde olan Euro böl-gesine önemli bir alternatif olduğunu vurgulayanHayrettin Çaycı, “Türk üreticisi bu pazarı tanı-mak için her türlü imkanı zorlamalı ve farklı sa-tış ve dağıtım kanallarını kullanmalıdır” diye ko-nuştu.

Borsada 26’ncı yılı1972 yılında kurulan Sarkuysan, aynı yıl hal-

ka açılarak bin 612 küçük tasarruf sahibinin or-tak olduğu çok ortaklı şirket kimliği kazandı. 1975yılında üretime geçen ve 1976 yılından itibarende hemen her yıl ortaklarına temettü veren ku-ruluşun, bugün tahminen 5 bin civarında orta-ğı bulunuyor. Şirketin hisse senetlerinin tama-mına yakını, İMKB’nin kuruluş tarihi olan 1986yılından beri borsada işlem görüyor.

Sarkuysan havereached the capacityof 12 thousand tonsin its production inthe US Hayrettin ÇaycıSarkuysan Chairman:

The chairman of Sarkuysan,Hayrettin Çaycı has said that theinvestment in the US for theproduction of copper wires hasreached 12 thousand tones, and theannual turnover is around 100million dollars.

YÜKSEK TEKNOLOJİ MAMUL ÜRETİMİ YAPIYORHayrettin Çaycı, ABD’dekifabrikada üretilen yüksekteknoloji mamullerin, iletişim,denizcilik, otomotiv, savunmave havacılık sanayiindekullanıldığını dile getirdi.

BEMKA AŞ: Bemka Emaye,Türkiye’nin önde gelen emaye bobinteli üreticilerinden Emsan, Kavi, Botelve Bektaş şirketlerinin birlikteliği ilekuruldu. 2012’den itibaren SarkuysanAŞ ve iştiraklerinin ortaklıktaki payıyüzde 94.3’e yükseldi. Günümüzde,27 bin ton/yıl kapasitesiyleAvrupa’nın önemli emaye bobin teliüreticilerinden biri olan Bemka AŞ,Türkiye’deki emaye bobin teliihtiyacının yaklaşık yüzde 50’sinikarşılıyor ve pek çok ülkeye ihracatyapıyor.

DEMİSAŞ AŞ: 1974 yılında kurulanDemisas AŞ, pik ve sfero döküm

üretimi ile beyaz eşya ve otomotivsektörlerine hizmet etmekte olup,ürünlerinin ortalama yüzde 90’nınıihraç ediyor. Ulusal ve uluslararasıstandartlara sahip, beş adet düşeykalıplama hattı ve Türkiye’nin enbüyük kupol ergitme tesisi ile 80 binton/yıl üretim kapasitesine sahip.Temmuz 1997’de halka açıldı.Sermayesinin yüzde 44’ü SarkuysanAŞ’ye ait olup, çok ortaklı bir kuruluşolarak faaliyet gösteriyor.

BEKTAŞ AŞ: 2003 yılında üretimfaaliyetlerini durduran Bektaş AŞ,2002 yılında Emsan AŞ, Kavi AS veBotel AŞ ile bir araya gelerek 20

milyon TL sermaye ile BemkaEmaye’yi kurdu. Türkiye’nin en büyükemaye tel tesisine sahip Bemka AŞ,çok kısa bir zaman içinde faaliyetegeçerek, gerek yurtiçi gerekseyurtdışı piyasalarda taleppotansiyelini yükseltti. BektaşAŞ’nin, Bemka AŞ’ye olan iştirakhissesi yüzde 17 oranındadır.

SARMAKİNA AŞ: Kurulduğu 1991yılından beri özellikle metal ve kablosektörüne proje ve imalat bazındahizmet veriyor. Ayrıca, çevre korumateknolojileri konusunda Avrupa’dakibazı önemli kuruluşların temsilciliğiniyaparak çevre sorunlarına çözümler

getiriyor.

SARDA AŞ: 1979 yılından günümüzeSarkuysan ürünlerinin pazarlamafaaliyetlerinin bir bölümünüyürütüyor.

SARK WIRE CORP: New Yorkeyaletinin başkenti Albany’dekifabrikasında Kuzey ve GüneyAmerika pazarlarına hitap etmeküzere yüksek kaliteli çeşitli norm veçaplarda bakır tel üretimi yapıyor.

SARK USA: Şirketin ürünlerini,ABD’de direkt olarak pazarlamaamacıyla kuruldu.

İştirakleri de büyüyor

Page 22: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da

22 l Ayrıntılardaki ABD

ABD’den�kısa�kısa�/�News�from�USA

� Obama ile Romney yarışıyorObama and Romney are competiting

2012 ABD başkanlık seçimleri 6 Kasım 2012 ta-rihinde yapılacak.

Bu seçimlerde Demokratik Parti’yi 2008 yı-lından bu yana ABD’nin başkanı olan BarackObama temsil ederken, Cumhuriyetçi Parti’yi iseeski Massachusetts eyaleti valisi ve iş adamı MittRomney temsil edecek.

Seçimi etkileyeceğine inanılan ve her 10 yıl-da bir yapılmakta olan ABD nüfus sayımı ise2010 yılında yapıldı. Sayımın sonuçlarına görebazı eyaletlerin Seçiciler Kurulu’nda sahip ol-duğu oy sayısı arttı, diğer eyaletlerin oy sayısı daazaldı. Nüfus dağılımındaki bu değişiklik 2012ABD başkanlık seçimlerinde çok önemli bir roloynayacak. ABD başkanlık seçimleri toplam oyoranına göre değil, seçim koleji esasına göre ya-pılıyor.

Bu sistem gereğince, her eyalet, seçimdensonra toplanan bir kurula, nüfuslarıyla orantı-lı sayıda üye gönderiliyor, ancak bu üyelerin ver-diği oyların sonucu olarak ABD Başkanı belir-leniyor. Her eyaletin ABD nüfusundaki orantı za-manla değişmekte olduğu için her 10 senede biryapılan nüfus sayımlarına göre eyaletlerin seçimkolejindeki üyeleri güncelleniyor. 2010 nüfus sa-yımı 10 eyaletin (Illinois, Iowa, Louisiana, Mas-sachusetts, Michigan, Missouri, Nevada, NewJersey, New York, Ohio and Pennsylvania) seçimkolejindeki oylarının azalmasına, sekiz eyaletin(Arizona, Florida, Georgia, Nevada, South Ca-rolina, Texas, Utah and Washington) ise oyları-nın artmasına neden oldu.

� ABD’nin ihracatı ilk yedi ayda yüzde 6.3 arttıUSA export has increased %6.3 in the first 7 monthsABD Ekonomik Analiz Bürosu’nun yaptığı

açıklamaya göre, 2012 yılı Ocak-Temmuz dö-neminde ABD, yaklaşık 913.5 milyar dolarlık malihracatı ve 364.9 milyar dolarlık hizmet ihraca-tı gerçekleştirdi.

Aynı dönemde, yaklaşık 1.351 milyon dolarlıkmal ithalatı yapan ABD’nin hizmet ithalatı yak-laşık 257.3 milyar dolar oldu. Bir önceki yılın ay-nı dönemine göre mal ihracatı yüzde 6.3 artar-ken mal ithalatı yüzde 4.3 genişleme kaydetti. Birönceki yılın aynı döneminde gerçekleşen hizmetticareti incelendiğinde ise hizmetler ihracatının2012 yılında yüzde 3.8 ve hizmetler ithalatınınyüzde 4.4 arttığı gözlenmektedir.

� 2011 yılında inşaat sektörü harcamaları azalış gösterdi Spendings construction sectorhas shown decrease in 2011ABD Nüfus Bürosu’nun açıklamasına göre

aralık ayı inşaat harcamaları bir önceki aya gö-re yüzde 1.5 ve bir önceki yılın aynı döneminegöre yüzde 4.3 artış gösterdi. 2011 yılı inşaat har-camalarının 2010 yılına göre yüzde 2 azalarak787.4 milyar dolar olarak gerçekleştiği belirtil-di.

Özel sektör inşaat harcamalarının 2010 yı-lına göre yüzde 0.7 artarak, 504.1 milyar dolarve kamu harcamalarının bir önceki yıla göre yüz-de 6.5 azalarak, 283.3 milyar dolar olarak ger-çekleştiği ilgili açıklamada yer aldı.

Konut inşaatına yönelik harcamalar 2010 yı-lına göre yüzde 1.1 azalış gösterirken (236.2 mil-yar dolar) diğer özel sektör inşaat harcamalarıbir önceki yıla göre yüzde 2.4 arttı ve 268 mil-yar dolar olarak gerçekleşti.

� Anti dampingde ‘sıfırlama’ yönteminden vazgeçiyorUSA is giving up the ‘zeroing’method in Anti DampingABD Hükümeti, ülkedeki rekabet dışı fiyat-

landırmayı engellemek için kullandığı dam-ping marjı hesaplama yöntemlerinden birisiolan sıfırlamadan (zeroing) vazgeçerek, DünyaTicaret Örgütü (DTÖ) kurallarına uygun dav-ranmaya karar verdi.

Geçmişte, ABD’nin damping ile mücadeleiçin uyguladığı ‘sıfırlama’ yönteminin, yerli üre-ticileri koruduğu ve uluslararası ticarete zararverdiği yönünde DTÖ’ye, ABD’nin çeşitli ticaretpartnerleri tarafından başvurular yapılmıştı.ABD Ticaret Temsilcisi Ron Kirk, Avrupa Birli-ği ve Japonya ile anti damping politikasındaDTÖ’ nün kurallarına tamamen uygun hareketetme yönünde anlaşma imzaladıklarını açıkla-dı. Anlaşma uyarınca ABD “sıfırlama” uygula-masından vazgeçti.

� ABD’de spor ekonomisi büyüyorSport economy in USA is growingKitle iletişim araçları ve özellikle medyanın

etkisiyle kârlı bir reklam ve tanıtım aracı hali-ne gelen spor, bir taraftan geniş kitlelerin yoğunilgisi ile bir gösteri ve eğlence faaliyeti olarak tü-ketim sektörüne dönüşürken, diğer taraftan damüteşebbisler için önemli miktarlarda finans ha-reketlerinin yaşandığı cazip bir ekonomik faa-liyet alanı haline geldi.

Spor aynı zamanda büyük markalar ve şir-ketler için son yılların en önemli pazarlama un-surlarından biri oldu. Başta futbol ve basketbololmak üzere golf, tenis, motor sporları ve olim-piyatlarda, milyarlarca dolarla ifade edilen ra-kamlar dönmeye başladı. İşadamları, sporse-verlerin takımlarını ve hayranı olduğu sporcu-ları izlemek için gittiği şampiyona, turnuva ve-ya finallerin yayın ihaleleri için devasa paralarödemede tereddüt etmemeye başladı. ABD ise,NBA, buz hokeyi, Amerikan futbolu, golf gibioyunlar sayesinde, pek çok alanda olduğu gibimevcut spor ekonomisi verilerinde de ipi gö-ğüsledi.

ABD’de öncelikli gündem maddesi seçimler. Demokratik Parti’yi ABD’nin Başkanı Obamatemsil ederken, Cumhuriyetçi Parti’yi ise eski Massachusetts eyaleti valisi ve iş adamı MittRomney temsil edecek. Bu arada, 2012 yılı Ocak-Temmuz döneminde yaklaşık 913.5 milyardolarlık mal ihracatı yapan ülkede, anti dampingde ise ‘sıfırlama’ yönteminden vazgeçiliyor

Page 23: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da
Page 24: Türkiye-ABD ticareti rekora koşuyorbir sunum gerçekleştirdik. Ayrıca biyoteknoloji ve ilaç ala-nında sektörün önde gelen bazı firmalarının CEO’larıyla ve Boston’da