· web viewtoplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her...

70
T.C. ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ BİLGİ VE BELGE YÖNETİMİ BÖLÜMÜ ERZURUM’DA KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİ VE KÜTÜPHANECİ ALGISI HAZIRLAYANLAR: ASLI ERYİĞİT ŞABAN ÇOLAK LEYLA BOLAT GÜLSÜM KAYA SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ VE TEKNİKLERİ DERS SORUMLUSU: DOÇ. DR. HÜSEYİN ODABAŞ 1

Upload: trankhanh

Post on 14-Mar-2018

221 views

Category:

Documents


2 download

TRANSCRIPT

Page 1: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

T.C.ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ

EDEBİYAT FAKÜLTESİBİLGİ VE BELGE YÖNETİMİ BÖLÜMÜ

ERZURUM’DA KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİ VE KÜTÜPHANECİ ALGISI

HAZIRLAYANLAR:

ASLI ERYİĞİTŞABAN ÇOLAK LEYLA BOLATGÜLSÜM KAYA

SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ VE TEKNİKLERİ

DERS SORUMLUSU:DOÇ. DR. HÜSEYİN ODABAŞ

ERZURUM2012

i

1

Page 2: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

İÇİNDEKİLER

I. BÖLÜM: GİRİŞ……………………………………………………………………….…...1

I.1. Araştırmanın Konusu....…….……………………………………………...........................1

I.2.Araştırmanın Amacı……………………...…………………………………….………......2

I.3. Araştırmanın Önemi……………………………………………..…………………..…….2

I.4. Araştırmanın Yöntemi………….……………………………….........................................3

I.4.1. Kavramsal Çerçeve ………………………………………………….………….3

I.4.2. Varsayımlar …………………………………………………..……….…..........,.5

I.4.3.Kapsam……………………………………………………………………….…..5

I.4.4.Sınırlılıklar………………………………………………………………………..6

I.5. Araştırmanın Evreni……………………………………………………………….….……6

I.6. Araştırmanın Gözlem Tekniği……………………………………………………………..6

I.7. Araştırmanın Zamanlaması……………………………………………………...................7

II. Bölüm: ………………………………………………………………………………..…....8

II.1. Kütüphanecilik Mesleği… ………………………………………………………..….…..8

II.2. Türkiye’de Kütüphaneciliğin Ve Kütüphanecilik Mesleğinin Gelişimi…...………..……9

II.3. Türkiye’de Kütüphanecilik Eğitimi……………..……………….....................................10

II.4. Türkiye’de Kütüphaneciliğin Konumu…...……………...……………………………...10

II.5. Günümüz Kütüphaneciliğinde Yaşanılan Değişim..………...…………..……..….….....12

II.6. Kütüphanecilik Mesleğine Toplumun Bakış Açısı………..…………………………….13

II.7.Kütüphanecilerin Mesleki Saygınlığı Arttırmaya Yönelik Girişimler………......……....13

II.8.Kütüphaneciliğin Disiplinler Arası Niteliği………..……..………….……......................15

II.9.Gelişmiş Ülkeler İle Türkiye’deki Kütüphanecilik Hizmetlerinin Karşılaştırılması…….16

II.10.Kütüphanelerin Kullanımının Arttırılmasına Yönelik Çalışmalar………………………………………………………………….………………....16

III. BÖLÜM:BULGULAR VE DEĞERLENDİRMELER………….…………………...18

III.1. Olgusal Sorular……....………………….………………………………………….…..18

III.2. Kütüphane Kullanımı İle Cinsiyet İlişkisi….…..…….………………...…….…….…..19

III.3Cinsiyete Göre Kütüphaneci Desteği Alan Kullanıcıların Durumu..………….….……..19

ii

2

Page 3: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

III.4. Cinsiyete Göre Kullanıcıların Bilgi Kaynaklarına Ulaşma Yolları…………………….23

III.5. Kütüphanecilerin Mesleki Bilgi Ve Beceri Yeterliliğinin Cinsiyete Göre Durumu.…...21

III.6. Kullanıcılara Göre Kütüphanecilik Mesleğinde Bayan Egemenliği……………………22

III.7. Kütüphanecilik İçin Üniversite Eğitimi Ve Yaş İlişkisi……………………………......23

III.8. Mesleki Saygınlığın Ücretle Özdeşleştirilmesi ……………………………………..….24

III.9.Katılımcılara Göre Kütüphanecilerin Toplumdaki Mesleki Saygınlığı……………....…25

III.10. Kütüphane Kullanımında Katılımcıların Eğitim Durumu ……..……..………...……26

III.11. Katılımcıların Kütüphane Hakkındaki Bilgi Düzeyleri ………………………………26

III.12. Kütüphane Desteği Alan Kullanıcılar …………………………..……..……………..27

III.13. Katılımcıların Eğitim Durumuna Bilgi Kaynaklarına Ulaşma Biçimi……..……….....28

III.14. Bilgi Kaynaklarının Güvenilirliği …………………………………………………….28

III.15. Kütüphane Kurumlarının Toplum İçin Önemi………………………………...…..…..29

III.16. Kütüphanecilik Mesleğinde Üniversite Eğitimi …………….….……………………30

III.17. Mesleki Saygınlık İçin İsim Değişikliği……………………………………......……..32

III.19. Katılımcıların Kütüphane Bilgileri……………………................................................32

III.20. Katılımcıların Kütüphane Hizmetleri Hakkında Bilgileri………………...…..…….…33

III.21. Katılımcıların Kütüphanede Bulunan Bilgi Kaynakları Hakkında Bilgileri…...……...34

III.22.Kütüphaneci Modeli…………………………..………………………………………..35

III.23.Mesleki Seçim………………………………………………………………….………35

IV.BÖLÜM: SONUÇ VE ÖNERİLER……………………………………………………37

IV.1. Sonuçlar………………………………………………………………………………...37

IV.2. Öneriler…………………………………………………………………………………38

KAYNAKÇA

EKLER

iii

3

Page 4: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

I.BÖLÜM

I.1. Araştırmanın Konusu

Kişilerin toplumda saygınlık kazanması büyük ölçüde yaptığı işe bağlıdır. Nitekim yaptığı iş maddi ve manevi gereksinimleri karşılayacak düzeyde olmalıdır. Bu gereksinimler karşılandığında kişi, maddi yönden rahat bir yaşam sürerken, manevi yönden ise toplumda saygınlık kazanır. Toplumda saygınlığın kazanılmasında mesleki statü önemi bir yere sahiptir. Bu bağlamda statü ‘bir toplum terimi olup Marx Weber tarafından ortaya atılmıştır. Weber’e göre statü bir kişinin toplum içinde sahip olduğu konumdur. Kişinin mesleği, yaşam biçimi, eğitim düzeyi ve toplumsal kökeni bu statünün belirlenmesinde temel etkenlerdir (Çelik, 1996, s. 332’de aktarıldığı gibi).

Görüldüğü gibi kişinin statü sahibi olmasında yaptığı iş önemli bir etkendir. Günümüz toplumunda mesleki statü sürekli bir tartışma konusudur. Mesleğin toplumsal önemini Çelik, ‘‘Kütüphaneciliğin Psiko-Sosyal Boyutları (II): Kütüphaneciliğin ‘Statü’ Sorunu’’ adlı çalışmasında yapılan mesleğin, toplumun gereksinimlerini ne denli karşılarsa o mesleğin toplumdaki değerinin ve etkisinin o denli artacağını belirtmektedir. Ayrıca mesleklerin toplum içinde taşıdıkları öneme ve uzmanlaşma derecelerine göre toplumda yerlerini aldıklarını da ifade etmektedir (1996, s.333).

Toplum için önemli olan mesleki saygınlık kuşkusuz kütüphanecilik mesleği içinde aynı öneme sahiptir. Bu açıdan kütüphanecilik ‘Toplumda bilginin yayımı, elde edilebilirliği, yönetimi, denetimi ve korunmasına yönelik etkinlikleri, sağladığı hizmetler bağlamında sistematik biçimde düzenleyen ve hizmetler için gerekli ilke, kural, yöntem ve araçlar (entelektüel ve diğer) geliştirilen bir bilim dalı şeklinde tanımlanmaktadır.’(Fenerci,2003,s.283’de aktarıldığı gibi).

Tanımdan da anlaşılacağı üzere kütüphanecilik mesleği bir bilim dalı olarak kabul edilmekte ve bilginin dağıtımından erişilebilirliğine, denetiminden korunmasına kadar geniş bir görev yelpazesine sahip olduğu belirtilmektedir. Bilgiyle sürekli iç içe bir meslek olan kütüphanecilik, toplumların gelişebilmesi, kişilerin yaşam standartlarını yükseltebilmesi için mevcut bilgiyi sunarlar. Bu açıdan kütüphanecilik mesleğinin değeri toplum tarafından yeterince anlaşılmalıdır.

Bilgi gereksinimlerini karşılamak isteyen kullanıcılara yardımcı olabilecek bilgi kaynaklarına erişim olanağı sağlayan kütüphanecilik mesleği, aynı zamanda uzmanlık ve beceri isteyen bir meslektir. Ancak kamuoyu kütüphaneler ve kütüphaneci konusunda gereken bilgiye sahip olmamakla birlikte hak ettiği saygınlığı da göstermemektedir. Bu bağlamda araştırmanın konusu toplumda kütüphanecilik mesleğinin yeterince anlaşılmadığını ve toplum tarafından gereken mesleki saygınlığın gösterilmediğini ortaya koymaktadır. Ayrıca kütüphanecilik mesleğinin daha saygın bir konuma getirilmesi yapılan girişimlerin yeterli düzeyde olup olmadığını ve kütüphanelerin kullanım oranını irdelemek.

4

Page 5: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

I.2.Araştırmanın Amacı

Toplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya da bazı dönemeçler vardır. Mesleklerin ortaya çıkmasında sosyal yaşamın gereksinimleri de etkili olmuştur. Nitekim kütüphanecilik mesleği de bilgiye duyulan ihtiyaçlar sonucunda ortaya çıkmıştır.

Bilgi toplumu diye adlandırdığımız bu dönemde bilgi giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Meslek grupları arasında ise bilgiyle iç içe olan mesleklerden biri kütüphaneciliktir. Teknolojik gelişmeler ile bilginin üretilmesinde, kullanılmasında, iletilmesinde ve saklanmasında büyük değişiklikler yaşanmaktadır. Bütün bu değişiklerden etkilenen mesleklerin başında şüphesiz ki kütüphanecilik gelmektedir.

Kütüphaneci, bir yandan geleneksel bilgi kaynakları toplama sürekliliğini sağlarken, bir yandan da elektronik ortamda bulunan kaynaklar için yeni sorumluluklar yüklenmektedir. Bu yeni rollerle kütüphanecilik mesleğinin görev boyutu genişlemekte, daha aktif, daha anlamlı ve daha saygın yeni bir kimlik kazandırılmaktadır(Üstün,1994,s.221).

Kütüphanecilik mesleğinin ortaya çıkışından günümüze kadar kültürel mirasın geleceğe aktarılmasında ve korunmasında en büyük görev kütüphanecilerindir. Ancak bu önemli görevi üstlenen kütüphaneci toplumda sıradan bir meslek olarak algılanmaktadır.

Kütüphanelerin kuruluş amaçlarında, toplumun bilgi gereksinimlerini karşılamak yatmaktadır. Kütüphaneciler ise bu amacın gerçekleştirilmesi için bilgi arayan kullanıcıya söz konusu gereksinimi yanıtlayabilecek bilgi kaynaklarını en doğru ve en kısa sürede ulaştırmak için vardırlar (Tonta,2000,s.75).

Bu bağlamda araştırmanın amaçları şunlardır:

Kişinin toplumsal statüsünün belirlenmesinde seçilen mesleğin belirleyiciliğini irdelemek,

Günümüzde meslek grupları arasında kütüphanecilik mesleğinin yerini belirlemek, Toplum tarafından kütüphanecilik mesleğine gereken mesleki saygınlığın

gösterilmemesinin ve hak ettiği yere ulaşmamasının nedenlerini incelemek, Kütüphaneciliğin tarihsel süreç içerisinde nasıl bir değişim ve gelişim gösterdiğini ele

almak, Teknolojik gelişmelerin kütüphanecilik mesleğini nasıl etkilediğini değerlendirmek, Kütüphanecilik mesleğinde karşılaşılan sorunlara çözüm yolu aramak,

Bu bağlamda kütüphanecilik mesleği ve toplumda kütüphaneci algısı araştırmanın temel amacıdır.

I.3.Araştırmanın Önemi

5

Page 6: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Kütüphanecilik mesleğinin önemi, yeterince anlaşılmadığından dolayı değişik sorunlar yaşanmaktadır. Bu sorunların başında gereken mesleki saygınlığın gösterilmemesi gelmektedir. Kütüphaneciliğin toplum tarafından sıradan bir meslek olarak algılanması çalışan personeli ya da bu mesleği seçmek isteyenleri olumsuz yönde etkilemektedir. Bu sorunlara, kişilerin bu mesleği seçerken tereddütte düşmesini örnek olarak gösterebiliriz.

Kütüphaneciliğin, saygı görmemesinin nedenlerinden biri toplumumuzun içinde bulunduğu bilgi toplumu anlayışına duyarlı olmayışıdır. Bilgi toplumu için bilgi ne kadar önemliyse kütüphane ve kütüphanecilik de bilgi toplumu için aynı öneme sahiptir. Nitekim üretilen bilginin toplanmasından, düzenlenmesinden, korunmasından, erişiminden ve dağıtımında kütüphaneciler sorumludurlar.

Kütüphaneler ve kütüphaneciler, üzerinde bilginin kayıtlı olduğu bütün bilgi kaynaklarını toplamak, düzenlemek ve kullanıcıların hizmetine sunmak için çalışırlar. Teknolojik gelişmeler ile basılı kaynakların yanında elektronik ortamlardaki kayıtlı bilgilerin kullanımını da insanlığın hizmetine sunmaktadırlar.

Kütüphanecilerin temel işlevlerini Tonta şu şekilde sıralamaktadır (2000, s. 75’de aktarıldığı gibi):

1) Bilgi sistemlerini tasarlamak, kurmak ve kullanmak(kataloglama, sınıflama sistemleri tasarlamak, belirli konularda kavramsal listeler, kaynaklar hazırlamak ve bunları kullanmak gibi )

2) Bilgi sistemlerini yönetmek (kullanıcı gereksinimlerini belirlemek, kaynak seçmek, düzenlemek, kullanıma sunmak ve bilgi hizmeti veren karmaşık örgütleri yönetmek gibi)

3) Kullanıcılarla bilgi kaynakları, bilgi sistemleri arasında aracı görevini üstlenmek ( danışma ve çevrimiçi tarama hizmetleri vermek gibi )

Kütüphanecilerin bütün bu işlevlerine bakıldığında kütüphaneciliğin beceri ve uzmanlık isteyen bir meslek olduğu açıkça görülmektedir. Geniş bir görev yelpazesi olan bu mesleğin toplum tarafından bir bilim dalı olarak tanınması gerekir. Ayrıca kütüphanecilik diğer disiplinlere en fazla katkıda bulunan ve yine onlardan en fazla etkilenen bir meslektir.

Toplu, günümüzde insanlığın gelişiminden ve uygarlıklardan hatta en önemlisi bütün bilimler için birikmiş bir bilginin varlığından bahsediliyorsa, bundan hiç kuşkusuz kurum olarak kütüphanelerin ve meslek olarak kütüphaneciliğin yadsınamaz bir rolü olduğunu ifade etmektedir( 2010, s.646).

Bu bağlamda kütüphanelerin ve kütüphanecilerin hak ettiği yere ulaşabilmesini ve toplumda profesyonel meslek olarak algılanmasını inceleyen bu araştırma, konuyla ilgili durumun saptanması bakımından önemlidir.

I.4.Araştırmanın Yöntemi

I.4.1.Kavramsal Çerçeve

6

Page 7: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Bilgi çağının gereklerini yerine getirebilmek ve çağının getirdiklerini yakalayabilmek için bilgiye gereken önem verilmelidir. Meslek grupları arasında bilgiye en fazla önem veren mesleklerin başında kütüphanecilik gelmektedir. Ancak toplumun bilgiye olan gereksiniminin azlığı kütüphanecilik mesleğinin herkes tarafından yapılabileceği şeklinde algılanmaktadır. Bu durum ise mesleki saygınlığı azaltmaktadır.

Kütüphanecilik mesleğinin geçmişi oldukça eski yıllara dayanmaktadır. Tarih boyunca kültürel mirasın geleceğe aktarılmasından ve korunmasından sorumlu olmuşlardır. Böylesine uzmanlık isteyen mesleğin toplum tarafından sıradan meslek olarak algılanmaması için birçok çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalardan bazıları şunlardır;

Güneş’in ‘’Tek Problemim İmaj mı? Türkiye Geleceğinde İmaj Meselesi’’ adlı çalışmasında kütüphanecilerin tarih boyunca kültürel mirası geleceğe aktaran ve koruyan tek temsilcisi olduğunu ve asırlar boyunca her toplumda koruyucu kimlikle yerlerini aldıklarını ifade etmektedir. Bazen bir tapınağın arşivinde papirüslerin efendisi olduğunu, günümüzde ise elektronik ortamların en etkin temsilcileri olarak kütüphanelerde koruyucu özellikli, entelektüel kimliklerini devem ettirdiklerini belirtmektedir(2007,s.230).

Konuyla ilgili Yılmaz’ın ‘‘Kütüphanecilik Alanında Halkla İlişkiler Çalışmaları ve Televizyon’’ adlı çalışmasında ülkemizde kütüphaneciliğin bir meslek ve bilim dalı olarak yeterince anlaşılmadığının bir gerçek olduğunu ve bu durumun mesleki literatürümüzde ve çeşitli mesleklerdeki ortamlarda sıklıkla belirtildiğini açıklamaktadır. Toplumun kütüphaneler ve kütüphanecilik bilimi hakkında yeterince bilgili olmadığını ve kütüphanecilerin yaptıkları işler konusunda yanlış bilgilere sahip olduğunu ifade etmektedir (1999. ss. 397-398).

Üstün ‘’Kütüphanecilik Mesleğinde İç İletişim ve Motivasyon’’ adlı makalesinde teknolojik gelişmenin etkilerinin en çok hissedildiği alanlardan birinin de kütüphanecilik mesleği olduğunu açıklamakta ve bilginin üretimi, dağıtımı, düzenlenmesi, depolanması, değerlendirilmesi, erişimi ve pazarlaması sorunları ile doğrudan doğruya kütüphanecilik mesleğinin ilgilendiğini ifade etmektedir. Günümüzde kütüphanecilerin ya da bilgi görevlilerinin bilgi ve becerilerine yenilerini katmak zorunda olduğunu, böylece kütüphaneciliğin aynı zamanda bilgisayar uzmanı, kültür sosyologu, işletmeci, iletişim uzmanı, hukukçu ve pazarlamacı olması gerektiğini belirtmektedir( 1997, ss. 21-22).

Çakın, ’’Kütüphanecilik: Bilim Dalı Olarak Tanımı ve Özellikleri’’ adlı çalışmasında özel bilgi ve beceri gerektiren kütüphanecilik mesleğinin herkes tarafından yapılamayacağını ve bu özelliklere sahip olmayanların sorumluluğuna bırakılırsa kütüphaneciliğin gerek meslek, gerek hizmet, gerekse bir bilim olarak gelişmesini engelleyeceğini ifade etmektedir(1989,s.63).

Fenerci ‘’ Kütüphanecilik ve Disiplinler arası Niteliği “ adlı çalışmasında ise kütüphanecilik mesleğinin disiplinler arası niteliğinin bulunduğunu, toplumun her düzeyine hizmet veren kurumlarla ortak paylaşım alanları olduğunu belirterek bu bağlamda kütüphanecilik mesleğinin aynı zamanda sosyal bir bilim olduğundan bahsetmektedir (2003, ss. 288-289).

7

Page 8: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Konuyla ilgili diğer bir çalışma Soysal’ın “Kütüphaneciliğin Ana Sorunları ve Okul Kütüphanesi’’ adlı çalışmasında Türk Kütüphaneciliğinin hala toplumda hak ettiği yeri alamamanın sancısını çektiğini, bu sancının geniş bir alana yayıldığını ve doğrudan doğruya bu işin doğasından kaynaklandığını belirtmektedir. Toplumun gereksinim duyduğu bir hizmeti sunmayı amaçlamış bir mesleğin kamuoyunu, önemine inandıramayışıyla ilgili sorunların devam ettiğini çalışmasında ifade etmektedir(1971,s.132).

Kütüphanecilik mesleğine toplumun bakış açısı konusunda diğer bir çalışma Mustafa Öksüz’ün “ Hüseyin Odabaş İle Kütüphane ve Kütüphanecilik Üzerine “ adlı çalışmasında karşımıza çıkmaktadır. Araştırmada ülkemizde kütüphanecilik mesleğinin oldukça eski yıllara dayandığını, ancak mesleğimizin hak ettiği yere ulaşamadığını, toplum içinde tam olarak benimsenmediğini ve bunun ekonomik, kültürel ve politik nedenlerden kaynaklandığını açıklamaktadır (2003, ss.2-3 ).

Çelik, ‘Kütüphaneciliğin Psiko-Soysal Boyutları (II): Kütüphaneciliğin ‘’Statü’’Sorunu’’adlı çalışmasında kütüphaneciliğin bir uzmanlık alanı olduğunu ve bu görüşün her platformda savunmasının gerekliliğinden de bahsetmektedir. Değişen koşullara uyum sağlayabilmek koşuluyla, bilgi toplumunun gerekleri bu mesleğin saygınlığını arttırıcı yönde olacağını ifade etmektedir ( 1996, s. 338 ).

I.4.2. Varsayımlar

Kütüphanecilik mesleğine toplum tarafından yeterince ilgi gösterilmesinin ve sıradan bir meslek olarak görülmesinin nedenleri üzerinde durulmalıdır. Böylece mesleğin toplumda istenilen saygınlığı elde etmek kaçınılmaz olacaktır. Bu bağlamda araştırmanın varsayımları şöyledir;

Günümüz toplumunda kütüphaneci meslek profili ve statüsü en düşük meslek grupları arasındadır. Böylece toplum tarafından sıradan bir meslek olarak algılanmaktadır.

Toplumumuzda kütüphanecilik mesleği saygı görmemektedir. Toplumun, bilgiye olan gereksiniminin azlığı kütüphanecilik mesleğinin herkes

tarafından yapılabileceği şeklinde algılanmaktadır. Ülkemizde kütüphanecilik mesleğinin hak ettiği yere gelmesi için yeterince girişimler

ve çalışmalar yapılmamaktadır. Kütüphanecilik mesleğine yönelik yasa, tüzük ve yönetmelik gibi çalışmalara devlet

politikasında yeterince yer verilmemektedir. Gelişmiş ülkeler kütüphanelerine ve kütüphanecilik mesleğine sahip çıkarken

ülkemizde bunu görmek zordur.

I.4.3. Kapsam

Çalışmanın kapsamını kütüphanecilik mesleği ve kütüphanecilik mesleğine toplumun bakışı oluşturmaktadır. Çalışmada öncelikle meslek olarak kütüphanecilik ele alınmış, kütüphaneciliğin amaç ve işlevleri incelenmiştir.

Tarihsel süreç içerisinde kütüphanecileri, mesleki değişimleri ve statüleri incelenerek toplumda istenilen saygınlığın kazanılması için gerekenler üzerinde durulmuştur. Daha saygın

8

Page 9: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

bir konuma gelebilmesi için yapılan ve yapılması gereken girişimlere değinilmekte ve kütüphanecilik mesleğinin gelişen teknolojik değişimlere ne kadar yanıt verebildiği çalışmada yer almaktadır.

I.4.4.Sınırlılıklar

Kütüphanecilik mesleğinin toplum tarafından yeterince anlaşılması ve gereken saygınlığı görmesi için yaptığımız bu çalışmada, maddi imkânsızlıklar ve zamanın yetersizliğinden dolayı Erzurum’un ilçe ve köylerinde bulunan halk çalışmanın kapsamı dışında kalmıştır.

I.5. Araştırmanın Evreni

Araştırmada kütüphanecilik mesleği ve toplumun kütüphanecilik mesleğine bakış açısı incelenmiştir. Bu açıdan araştırmanın evrenini Erzurum halkı oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise Erzurum semtlerinden Yenişehir, Yakutiye, Şükrüpaşa ve Gürcükapı’da bulunan halk oluşturmaktadır. Örneklem belirlenirken halkın farklı kesimlerinden cinsiyet, yaş ve eğitim durumları dikkate alınmıştır. Örneklem yöntemi olarak olasılıksız örnekleme yönteminden kota örneklemesi seçilmiştir. Bu bağlamda kota örnekleme; olasılıklı yöntemde tabakalı örnekleme benzerlik gösterir. Araştırmacının, önce araştırma evreninden belirli özellikleri, ortak özellikleri olanları gruplandırması ve bunlardan belli bir sayıya ulaşıncaya kadar örneklem almasıdır. Burada önemli olan husus, bu tabakalardan aldığı örneklemde tarafsızlığın sağlanmasıdır. Kota örneklemesi olasılıksız yöntemin en sık kullanılan biçimidir(Aziz, 2008, s.54).

I.6. Araştırmanın Gözlem Tekniği

Araştırma, mevcut durumu ortaya koyma, eksiklikleri ele alma ve çözüm önerileri sunmaya yönelik olduğundan öncelikle basılı ve elektronik kaynakların taranması ve toplanması tekniği olan dolaylı gözlem(veri toplama) yöntemiyle kaynak taraması yoluna gidilmiştir. Bu yöntemle incelenen kaynaklar Aziz’in ‘’ Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri ve Teknikleri’’ kitabında belirtilen veri toplama tekniklerine uygun olarak toplanmıştır (2008, ss. 73-75).

Kullanılan bir başka gözlem tekniği de sormaca (anket) çalışmasıdır. Bu bağlamda sormaca, ‘’ Araştırma yapılacak konu ile ilgili soruların yer aldığı bir soru kâğıdıdır’’ ( Aziz, 2008, s. 93). Yapılan ankette, soru türüne göre; kapalı uçlu soru ve açık uçlu soru türleri kullanılmıştır. Kapalı uçlu soru, deneğin anketteki sorulara vereceği olası yanıtların önceden belirlendiği sorular olurken, açık uçlu sorular ise verilecek yanıt için herhangi bir öngörüde bulunulmayan ya da olası yanıtların yer almadığı soru türüdür (Aziz, 2008, ss.94-96).

Derecelendirmeli soru türlerinden biri olan ‘’Guttman (Hiyerarşik) Ölçeği’’ kullanılmıştır. Bu bağlamda Guttman Ölçeği, ‘’ Önermenin ilk şıkkına verilen yanıt, kendinden sonra gelen şıkları da otomatik olarak kapsayan soru türüdür.’’ (Aziz, 2008, s.99).

Soruların niteliğine göre ise olgusal sorular (deneğin başta toplumsal ve ekonomik düzeyi olmak üzere karşı karşıya bulunduğu olgular, durumlar ve yapmış olduğu eylemlerle ilgili

9

Page 10: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

sorular) ve görüş, tutum ve davranışlarla ilgili sorular (toplumsal ya da bilimsel araştırmalar da asıl araştırılması gereken soru türüdür.) (Aziz, 2008, s.99).

Ölçekleme türlerinden ‘’üçlü ölçek’’ yöntemi de kullanılmıştır. Bu açıdan üçlü ölçek, ‘’soru şıklarının üçlü olarak sınırlandırılması ve bu şıkların en olumlu ile en olumsuz ve ikisi arasında tarafsız, kararsız, görüş ve tutumu belirten bir derecelendirmedir’’ (Aziz, 2008, s.100). Daha sonra anketin hazırlanması aşamasında Aziz’in kitabında belirtilen, ‘’ Ön hazırlık çalışmaları, soruların diline ve içeriğine ilişkin özellikler ve soruların yazım biçimi ile ilgili özellikler’’ göz önüne alınarak anket soruları hazırlanmış ve anketin uygulanmasına başlanmıştır ( Aziz, 2008, ss. 104-109).

Son olarak anket çalışması sonucunda elde edilen veriler düzenlenerek değerlendirilmiş ve bir takım sonuçlara ulaşılmıştır.

I.7. Araştırmanın Zamanlaması

Araştırmanın yaklaşık olarak 45 günlük bir çalışma süresi içinde gerçekleştirilmiştir.

Kaynak Araştırması 1 hafta

Kaynakların Okunması 2 hafta

Anket Uygulaması 1 hafta

Anket Sonuçlarının Değerlendirilmesi 2 hafta

Araştırma Metninin Yazılması 4 gün

10

Page 11: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

II. BÖLÜM

II.1. KÜTÜPHENECİLİK MESLEĞİ

Bilgi çağında hiç kuşkusuz bilgi giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Gereksinim duyulan bilgilerin ekonomik olarak, zamanında, yerinde ve kullanıcıların istedikleri biçimde kendilerine ulaştırılması kuruluş ve örgütler açısından büyük önem taşımaktadır.

Bilindiği gibi, kütüphaneciliğin temel amacı; bilgi gereksinimlerini karşılamak isteyen kullanıcıların bu gereksinimlerini karşılamalarına yardımcı olabilecek potansiyel bilgi kaynaklarına erişmelerine olanak sağlamaktır. Ancak Kartal’a göre, toplumla kütüphanecilik mesleği arasında organik bir ilişkinin oluşturulamadığı için vatandaşlar genellikle böyle bir hizmetin eksikliği ya da yetersizliği konusunda yeterince bilinçli olmadıklarını ifade ediyor. Oysa kütüphanelerin kuruluş amaçlarında, toplumun bilgi gereksinimlerini karşılamanın ve kütüphanecilerin ise bu amacın gerçekleştirilmesi için bilgi arayan kullanıcıyla söz konusu gereksinimi yanıtlayabilecek bilgi kaynaklarını en doğru ve en kısa sürede ulaştırmak için var olduklarını belirtmektedir (2007, s.494).

Fenerci, kütüphaneciliği: Toplumun bilgi gereksinimini karşılamaya yönelik bir hizmet alanı ve bu hizmeti en etkili ve verimli biçimde gerçekleştirmeye yönelik ilkeler, kuramlar, araçlar, yöntem ve teknikler geliştirmeye çalışan bir bilim ve temel amacının etkili erişim sağlamak olduğunu belirmektedir (2003,s. 284) .

Kütüphanecilik kurumsal olarak yaklaşık 5.000 yıllık bir geçmişe sahip olmasına rağmen, bilimsel bir disiplin olma kimliğini, birçok bilim dalında olduğu gibi, 19. yüzyılın ikinci yarısında kazanabilmiştir.

Kütüphane kurumu yüzyıllardır üzerinde bilginin kayıtlı olduğu materyalleri toplayarak, düzenleyerek ve insanların kullanımına sunarak hizmet vermeye çalışmıştır. Bilgiyle insan arasında köprü vazifesi olan mesleğin elbette sağlıklı bir hizmet vermesi için bir takım yöntem ve teknolojilere yoğunlaşması kaçınılmaz ve gereklidir (Soytürk,2005.s. 235).

İnsanoğlunun bilgi, düşünce ve tecrübelerini geçmişten günümüze aktaran, bilgi kaynaklarını düzenleyerek hizmete sunan mesleklerin başında kütüphanecilik mesleği gelmektedir.

Kütüphaneci, bir yandan geleneksel bilgi kaynaklarını toplama sürekliliğini sağlarken, bir yandan da elektronik ortamda bulunan kaynaklar için yeni sorumluluklar yüklenmektedir. Bu yeni roller kütüphanecilik mesleğinin görev boyutu genişlemekte, aktif, anlamlı ve daha saygın bir kimlik kazandırmaktadır(Üstün,1994,221).

Günümüzde, hemen hemen bütün bilgilerin elektronik ortamda tam metin olarak yayınlanması, basılı yayıncılığın etkin olduğu dönemlerde geliştirilen bilginin düzenlenmesi, depolanması ve erişimi alanındaki birçok yapının ya etkisiz kalmasına, ya da değişen koşullara göre yeniden düzenlenmesine neden olmaktadır. Bundan dolayı kütüphaneciler, elektronik ortamda bulunan bilginin düzenlenmesi, depolanması, yayımı, erişimi ve kullanımı alanlarında daha etkin şekilde yer almalı, mesleki uygulamalarını bu alanlarda daha etkinleştirmeli ve kendileri belirleyici konumda olmalıdırlar.

11

Page 12: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

II.2.TÜRKİYE DE KÜTÜPHANECİLİĞİN VE KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİNİN GELİŞİMİ

Türk kültür hayatında önemli yeri olan kütüphanelerin geçmişi oldukça eskiye dayanmaktadır. Önceleri farklı yapıların bünyesinde bulunan kütüphaneler zamanla bağımsız yapı haline gelmiştir.

Atılgan, ülkemizdeki kütüphanelerin gelişimini şöyle ifade etmektedir: Osmanlı İmparatorluğu zamanında 1826 yılında Evkaf Nezareti ‘nin kuruluşuna kadar, yüzyıllar boyu çeşitli özel vakıfların yönetiminde gelişimini sürdürmüştür. Kendi özel vakfiyelerindeki hükümlere göre yönetilen kütüphaneler ve verilen kütüphane hizmeti 1869 yılında devletin yükümlülüğü altına alınmıştır. Bu da aynı yılda Maarif Nezareti ‘nin kurulması ve ‘’Maarif-i Umumiye Nizamiyesi ’nin yürürlüğe girmesi ile gerçekleşmiştir.1884 yılında da Devlet eliyle kurulan ilk kütüphane olan Beyazıt Devlet Kütüphanesi hizmete açılmıştır.1923 yılında Türkiye Cumhuriyetinin ilanından sonra gerçekleştirilen yenileşme hareketleri kütüphanecilik alanında da kendini göstermiştir.1924 yılında yürürlüğe giren Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile bütün vakıf kütüphaneleri Milli Eğitim Bakanlığı’na devredilerek yönetimleri Kütüphaneler Müdürlüğüne bırakılmıştır.

Kütüphanelerin yönetimlerinin Kütüphaneler Müdürlüğü‘ne devredilmesi kütüphaneciliğimizin çağdaş bir görüşle ele alınmasının başlangıcı olmuştur. Aynı yıl ABD ‘den davet edilen ünlü eğitimci John Dewey ‘’ Türkiye ‘de eğitim ‘’ hakkında bir rapor hazırlamıştır. Bu raporda kütüphanelerimizin durumu da ele alınmış ve okul kütüphanelerinin önemi vurgulanmıştır. Yine 1924 yılında yayınlanan Celal Esat Arsev’in Notlar ve Kütüphanelere Dair Usul-ü Tasnif adlı eserde kütüphanelerimizin organizasyonu ele alınmıştır. Ertesi yıl Milli Eğitim Bakanlığı kütüphaneler müfettişi Hamit Zübeyr Koşay ‘’Kütüphanelere Dair ‘’ başlığını taşıyan bir rapor hazırlayarak kütüphanelerin dermelerini incelemiştir. Daha sonra 1935 yılında Helmut Ritter İstanbul kütüphanelerini ele alan bir rapor hazırlamıştır. Ertesi yıl Yüksek Ziraat Enstitüsü Müdürü Joseph Stummvoll yaptığı çalışmada kütüphanelerimizin okuyucu, bütçe ve derme gibi önemli konularını irdelemiştir.

1948 yılında Milli Kütüphanenin kurulması ve 1950 yılında Milli Kütüphane ‘nin kuruluş kanununun yayınlanmasından sonra Kütüphaneciliğimiz hakkında başka rapor da 1952 yılında Dr. Lawrence S.Thompson tarafından hazırlanmıştır. Türkiye kütüphanelerini geliştirme raporu adını taşıyan bu eserde de sırasıyla Milli, üniversite ve halk kütüphaneleri ele alınmıştır. Kütüphanelerin mevcut durumları ortaya konduktan sonra, iyi bir hizmet için yapılması gerekenler tek tek vurgulanmıştır1960 yılında kütüphanelerimiz yeni kurulan Kütüphaneler Genel Müdürlüğüne bağlanmıştır.1961 yılında yapılan bir toplantıda üniversite kütüphaneleri dışında kalan tüm kamu kütüphanelerinin durumu irdelenmiş, sorunlar ortaya konmuştur. Öngörülen bir rapor toplantının sonunda yayınlanmıştır.1971 yılına kadar Genel Müdürlük bünyesinde hizmet veren üniversite kütüphaneleri dışında kalan kütüphanelerimiz yeni kurulan Kültür Bakanlığına bağlanmıştır(1995,ss.10-12’de aktarıldığı gibi).

12

Page 13: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

II.3.TÜRKİYE’DE KÜTÜPHANECİLİK EĞİTİMİ

Gelişen teknoloji ile birlikte meydana gelen değişimler, toplumun bilgiye verdiği değerin artmasına, ekonomik rekabet için etkin bilgiye erişim ihtiyacının daha da belirginleşmesine neden olmuştur. Böylece kütüphanecilik mesleğine başka disiplinler tarafından gösterilen ilgi, kütüphanecilik eğiti mininde değişmesine neden olmuştur.

Türkiye’de üniversite düzeyinde eğitim görmüş kütüphanecilerin yetişmesi için bir kütüphanecilik dalının kurulmasında ülkemize gelen yabancı uzmanlar önemli rol oynamışlardır. Bunlardan Emily Dean Amerika çizgisinde oluşturulacak bir eğitim kurumunun Türkler tarafından en iyi şekilde geliştirileceğine olan inançla Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde Kütüphanecilikle ilgili derslerin başlamasında büyük çaba göstermiştir. ( Karakaş, 1999, s.376)

Türkiye’de kütüphanecilik eğitimi formal olarak yürütülmeden önce, başka ülkelerde de olduğu gibi usta-çırak ilişkisine dayanıyordur. ABD ‘de Melvil Dewey tarafından ilk kütüphanecilik okulunun açılmasından yarım yüzyıl sonra Türkiye’de ilk resmi kütüphanecilik kursu, Fransa’da Kütüphanecilik eğitimi gören Fehmi Ethem Karatay tarafından başlatılmıştır. 1925-1926 yıllarında İstanbul kütüphanelerinde çalışanlar için gerçekleştirilen bu kursa 30 kadar kursiyer katılmıştır. Bir daha tekrarlanmayan bu kursun sonunda kursta anlatılan konular Türkiye’de ilk ve gerçek anlamda kütüphanecilik meslek kitabı olarak yayınlanmıştır(Ötüken, 1957, s.23).

Ülkemizde kütüphanecilik eğitimi Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Kütüphanecilik Enstitüsü ile başlamıştır. Enstitü, 1954 yılında Ankara Üniversitesi ile American Library Assaciation’ın işbirliği ve Ford Vakfı’nda öğretime başladı. Öğretim, dört yıl ve lisans düzeyinde olup, Enstitü, 1960’da kürsü haline geldi.

Üniversite düzeyinde eğitim veren ikinci üniversite ise, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne bağlı olarak 1964’te açılan Kütüphanecilik Bölümüdür. Bunu, 1972’de Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Birimler Fakültesi’nde kurulan Kütüphanecilik bölümü izlemiştir.

Ülkemizde kütüphanecilik eğitimi veren üçüncü üniversitemiz ise Marmara Üniversitesidir. 1987 yılında kurulan Arşivcilik Bölümü daha sonra Bilgi ve Belge Yönetimi programının kurulmasından sonra bölüm genişletilmiştir (Atılgan,1995,ss.13-14).

Ülkemizde kütüphanecilik eğitimi veren diğer bir üniversitemiz ise Atatürk Üniversitesi’dir. YÖK Yönetim Kurulunca 1994 tarihli toplantısında Atatürk Üniversitesi bünyesinde bir kütüphanecilik bölümü açılması uygun görülmüş ve 2007yılından itibaren Bilgi ve Belge Bölümü olarak yeniden yapılandırılmıştır.2008-2009 yılında öğretime başlamış ve eğiti-öğretim, araştırma ve yayın faaliyetleri sürdürmektedir.

II.4.TÜRKİYE’DE KÜTÜPHANECİLİĞİN KONUMU

Yaşadığımız dönemde bilgiye duyulan gereksinim hızla artmaktadır. Yaşanan bu değişim ve gelişim her türlü bilgiye erişimi ve kullanımı zorunlu hale getirmiştir. Bu nedenle bilginin erişimini ve kullanımını sağlamak için bilgi merkezlerine duyulan önem bir kat daha artmıştır.

İnsanlarla bilgi kaynakları arasında verimli bir ilişki sağlamak amacıyla kurulmuş olan kütüphaneler, içinde bulundukları toplumun bilgi gereksinimini karşılayarak topluma hizmet

13

Page 14: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

verirler. Bu hizmetlerin başarılı olabilmesi için parçası oldukları toplum tarafından maddi ve manevi yönden destek görmeleri gerekir. Maddi destek olarak gereken bütçe, personel, bina ve teknoloji araçları içermektedir. Manevi destek ise kütüphanenin ve kütüphanecinin öncelikle toplum tarafından sıradan bir meslek olarak görülmekten çıkarılması ve gereken yasal düzenlemelerin yapılmasıdır.

Ülkemizde kütüphanecilik Cumhuriyetle birlikte çağdaş anlamda ele alınmaya başlanmıştır. Kütüphanecilikle ilgili önemli adımlar da yine bu dönemde atılmıştır. Kütüphane mesleğinin sorunlarını ortaya koyup çözüm önerilerine ilişkin çalışmalar başlatılmıştır ve hala günümüzde devam etmektedir. Günümüze Türk kütüphaneciliğinin birçok konuda sorunları bulunmaktadır. Çakın, Ersoy ve Duman’ın “Türk Kütüphaneciliğin Sorunları ve Çözüm Önerileri” adlı çalışmalarında kütüphanecilik sorunlarına ilişkin yapılmış saptamaları üç başlık altında toplamışlardır.

1- Kütüphanelerin bina, bütçe, koleksiyon, personel ve okuyucu olarak tamamlanan yapısal unsurlarına ilişkin sorunlar.

2-Kütüphanelerin okuyucu, teknik ve idari hizmetler olarak tanımlanan işlevlerine ilişkin sorunlar.

3- Kütüphanelerde kullanılmakta ya da uygulanmakta olan teknik ve yönetimlere ilişkin sorunlar (1993, s.221).

Ülkemizde kütüphanecilik mesleğinin diğer sorunları ise istihdam, ücret ve mesleki saygınlık olarak sıralayabiliriz:

Çelik, bu sorunları şöyle açıklamaktadır:

1-İstihdam alanındaki sorunlar: Kütüphaneciliğin bir uzmanlık alanı olarak görülmemesinin sonucu, kütüphanelerin sorumluluk makamlarında oturan kişilerin çoğunluğu, kütüphanecilik dışı meslek mensuplarından oluşmaktadır. Oysa toplumda mühendis olmayan kişinin çizdiği plan, hekim olmayan kişinin yazdığı reçete geçerli değildir. Çünkü bu mesleklerin kendi alanlarındaki yetkileri toplumca onaylanmış, yasalarca güvence altına alınmıştır.

2- Ücret sorunu: Kütüphaneciler için en büyük işveren devlettir. Bu yüzden devletin konuya bakışı özel bir önem taşır. Devletin personel politikası ise günümüzde ciddi eleştirilere uğramaktadır. Bu politika, diğer çalışanlar gibi, kütüphanecileri de doğrudan etkilemektedir.(1996,ss.335-336)

3-Mesleki saygınlık: Ülkemizde kütüphaneciliğin sıradan bir meslek gibi görünmesinin nedenlerinden birinin meslek adından kaynaklandığı düşünülmektedir. Kütüphaneci tanımlaması toplumumuzda ‘’boyacı’’,’’ fırıncı’’ gibi eğitim gerektirmeyen bir meslekmiş fikrinin oluşmasına neden olmaktadır ve bu kalıplaşmıştır. Bu önyargının değiştirilmesi zor ve imkânsız görülmekle beraber mesleğin adına uygun olacak başka bir isimle değiştirilmesi çözüm olarak düşünülmektedir.

14

Page 15: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Ülkemizde sürekli, plansız, programsız, personelsiz, yeni yeni kütüphaneler açılmaktadır ve bu durum hem mesleğimizi ucuzlatmakta hem de mevcut kaynakları daha da verimsiz hale getirmektedir.

Türkiye’de kütüphanecilik mesleği istenilen düzeye erişmemiştir. Bunun çeşitli nedenleri vardır, özellikle içinde bulunduğumuz dönemin gereklilerinden anlaşılamaması ve bilgi toplumu olgusundan uzak oluşumuz bu sonuca neden olmaktadır. Gerek istihdam, gerek ücret ve gerek mesleki saygınlık açısından aksaklıklar bulunmaktadır. Bu sorunlar ülkemiz kütüphaneciliğin gelişimini baltalamaktadır.

II.5.GÜNÜMÜZ KÜTÜPHANECİLİĞNDE YAŞANILAN DEĞİŞİM

Günümüz kütüphaneciliğindeki yeni gelişmeleri, bilimsel ve teknolojik gelişmelerinden ayrı düşünmek mümkün değildir. Kütüphanecilik alanında geliştirilen standartlaşma çalışmaları günümüzde eskiye oranla daha fazla önem kazanmıştır. Kütüphanelerde bilgisayarların yaygınlaşması ve kütüphanelerin otomasyon sistemine geçmiş olmaları, ağlar aracılığıyla mekâna-zamana bağlı kalmaksızın hizmet veriyor olmaları çok farklı şeyleri ifade etmektedir. Bilgisayar ve iletişim teknolojileri kütüphane kullanımını, okuyucuların kütüphane binasına gitme zorunluluğunu ortadan kaldırması açısından azaltmaktadır. Bilgisayar ve iletişim teknolojilerinin kütüphaneciliğin ayrılmaz bir parçası olması nedeniyle, kütüphanecilere günceli yakalamak ve işlerine uyarlamak gibi yeni bir takım işler daha yüklemiştir.

Dünyada ve bizde, kütüphanecilik alanındaki gelişmeler birden çok ve değişik türde olmasına rağmen kütüphanecilik plânlama ve uygulamalarındaki önemli gelişme ve yönelimleri şöyle sıralamaktadır:

Eğitimin kalitesi ile kütüphane hizmetlerinin yakın İlişkisi vardır. Bugünki modern eğitim, konuların ezberlenmesi yerine, öğrencilerin kendilerini araştırmaya ve incelemeye, yorum yapıp karar vermeye, bol delil toplamaya, mevcut bilgilerin ışığında geçerli genellemeler yapmağa sevketmekte; kitap ve kütüphanelerden yararlanarak öğrenmelerini öngörmektedir.

Kütüphaneler de okullar gibi, bulundukları çevrenin eğitim kültür ve araştırma merkezi haline gelmektedir.

Kütüphanelerin hizmetlerini yerine getirebilmesi için Kütüphane Bina Mimarisi ve Donanım Teknolojisinde görülen değişmelerdir. Kütüphane binaları küçük bir alana sıkıştırılmış, sadece kitapların konulduğu bir depo olma yerine, tek veya çift katlı olarak geniş alanlar üzerine inşaa edilmektedir.

«Müşteri Velinimetimizdir» ilkesinden hareketle, okuyuculara güçlük çıkarmadan, ve hiçbir eseri, bilgi kaynağını okuyuculardan saklamadan kullandırma yönelimleri artmakta, danışma ve rehberlik yoluyla eldeki bütün kaynaklara erişimde her türlü kolaylık gösterilmektedir.

Kütüphaneler görevlerini yapabilmek için bilinen araç ve gereçlerin yanısıra kütüphaneler çağımızın modern bilgisayar teknolojisinden de azami şekilde faydalanmaktadır.

15

Page 16: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Kütüphane yapım ve hizmetleri için yeterli ödenekler ve yeni kaynaklar bulunmakta, halkın bu kültürel yatırıma katılımları sağlanmakta en önemlisi geçmişe göre kütüphanelere daha iyi yetişmiş kütüphaneciler ve uzmanlar katılmalıdır(Demirtaş,1988,s.33)

II.6.KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİNE TOPLUMUN BAKIŞ AÇISI

Toplumumuz tarafından kütüphane kurumları ve kütüphanecilik mesleği yeterince anlaşılmamakla beraber gereken önem de gösterilmemektedir. Öksüz’ün ‘’ Hüseyin Odabaş ile kütüphane ve kütüphanecilik üzerine’ adlı çalışmasında kütüphanecilik mesleğine toplumun bakış açısını şöyle değerlendirmiştir:

Ülkemizde kütüphanecilik mesleğinin toplum içinde tam olarak benimsenememiş olmasının sebeplerini ekonomik, kültürel ve politik olduğunu belirterek açıklamıştır. Ekonomik nedenini açıklarken, ülkemizde bazı meslekler veya meslek mensuplarının hiç de doğru olmayan bir biçimde elde ettikleri gelir düzeyleri ile değerlendirilmekte olduğunu ve geçmişe bakıldığında bu mesleğin toplumumuza Osmanlılar döneminden miras kaldığını ve Cumhuriyet yıllarından itibaren Avrupa ve Amerika’da yaşanan gelişmelere paralel olarak kendini sürekli yenilediğini ifade etmektedir.

Ülkemizde kütüphanecilik eğitiminin ise yaklaşık yarım yüzyıldır verilmekte olduğunu ve profesyonel eğitim almış meslek mensuplarının ise devletin önemli sayılabilecek kademelerine istihdam edildiklerini belirtmektedir. Fakat kütüphanecilik mesleğinin gerek verilen kütüphane hizmeti yönüyle gerekse meslek mensuplarının gelirleri bağlamında yeterli ekonomik düzeye ulaştırılmamış olmasından dolayı toplumun mesleğe bakışı sıradan bir meslek anlayışından öteye gidemediğini ifade etmiştir.

Kültürel sebebini ise, kültürel nedenlere dayandığı ve toplumun yeterince okuma alışkanlığı düzeyine ulaşmadığına belirterek ve yeterli okuma alışkanlığına sahip olmayan toplumumuzun kütüphanelerden de yararlanmadığının acı bir gerçek olduğunu savunmaktadır. Okuyucu ve kütüphane hizmeti arasındaki arz-talep dengesinin kurulamamasıyla kütüphanecilik mesleğinin toplumumuzun büyük bir çoğunluğu tarafından tam olarak bilinmediğini belirtmiştir.

Kütüphanecilik mesleğinin hak ettiği düzeye ulaşmamasının diğer nedeni ise devletin kütüphanecilik mesleğine politikalarında yeterince yer vermedikleri ayrıca kütüphanelere ve buralarda verilen hizmetlere yeterince yatırım yapılmadığından toplumun bu mesleğe ilgi göstermemesinin son derece normal bir durum olduğunu ifade etmektedir.(2003,ss.1-2)

Güneş ise, kütüphanecilerin sahip oldukları bilgi ile toplumun çıkarlarına uygun hareket etme duygusunu profesyonel meslek olarak kamuoyuna kabul ettirmekte zorlandıklarını ve toplumun bilgiye olan gereksiniminin azlığı, kütüphanecilerin mesleki statülerinin yasalarla tanımlanmamasının mesleğin herkes tarafından yapılabileceği iş olarak algılanmasına neden olduğunu ifade etmektedir. Dolayısıyla kütüphanelerde meslek elemanı olmayan eğitimsiz, kütüphaneleri sürgün yeri olarak gören kişilerin çalıştığını savunmaktadır. Bütün bu olumsuzluklar ise kütüphanecilerin toplum tarafından konumlarının zedelenmesine neden olmaktadır(2007,s.234).

Yapılan çalışmalardan anlaşılacağı üzere toplum tarafından kütüphanecilik mesleğinin yeterince anlaşılmadığı ve benimsenmediği görülmektedir.

II.7. KÜTÜPHANECİLERİN MESLEKİ SAYGINLIĞINI ARTIRMAYA YÖNELİK GİRİŞİMLER

Meslekler, toplum içinde yaptıkları işin önemine alanlarında uzmanlaşma derecerine göre toplumda yerlerini alırlar. Mesleğin toplumsal önemini belirleyen etkenlerin başında, o

16

Page 17: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

toplum için hangi gereksinimleri karşıladığı veya karşılamadığı gelir. Toplumun gereksinimlerini ne denli karşılarsa saygınlığında bu duruma paralel olarak gelişme gösterir. Mesleki saygınlık kişinin toplumsal statüsünün belirlenmesinde önemlidir.

Kütüphaneciliğin meslek olarak ortaya çıkışı 19.yüzyıla rastlar. Ancak tarihin daha önceki dönemlerinde değişik meslek grupları tarafından ek meslek olarak benimsenmiştir. Baysal’a göre Eski Mısır ve Mezopotamya kütüphanelerindeki, kütüphanecilerin toplum içinde saygınlık kazanmış, seçkin kişiler olduğunu belirtmektedir(1982,s.16).

Kütüphaneciliği daha saygın bir konuma getirmek için çeşitli girişimlerde bulunulmuştur. Çelik ‘ e göre bu ilk girişim, 1960 larda gündeme gelen ve akademik kütüphanelerde çalışan kütüphanecilere öğretim üyelerine benzer bir konum sağlanması isteği olup, bu düşünce bazı kurumlarda gerçekleşmiştir. Ülkemiz' de ise 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanunun ’da yer alan bir madde ile kütüphanecilere öğretim üye yardımcısı olarak adlandırılan araştırma görevlisi, uzman, çevirmen vb. kadroların rektör tarafından verildiğini, ancak bu konuda hiçbir nesnel ölçüt bulunmadığını belirmektedir. Örneğin x üniversitesinde okulunu yeni bitiren bir kütüphaneciye bu kadro verilebilirken, y üniversitesinde 20 yıllık bir kütüphaneci bu durumdan yararlanamamaktadır. Çalışanların yalnızca maaşlarını artırmaya yönelik bu uygulamanın, mesleğin saygınlığını ne oranda artırdığı tartışma konusudur.

Mesleğin saygınlığını artırmaya yönelik daha radikal bir öneri 1970’ lerde tartışılmaya başlamış ve bu tartışmalar günümüzde de sürmektedir. İleri sürülen görüş şudur: Kütüphanecilik mesleğine yeni teknolojilerin girmesi, endüstriyel ve ticari kuruluşların bilgiye olan gereksinimlerinin artması geleneksel kütüphane hizmetinin boyutlarını değiştirmektedir

Yeni gelişmelere uyum sağlamak için, Batılı ülkelerde bir kısım kütüphanecilik okulunun adı ve müfredat programı değiştirilmiş, mezunlar yeni adlarla çalışmaya başlamışlardır. Türkiye'deki kütüphanecilik bölümleri de bu durumdan etkilenmiş, bu kuruluşların bünyelerinde kütüphaneciliğin yanı sıra dokümantasyon ve enformasyon, arşiv anabilim dalları açılmıştır. Yukarıda sözü edilen UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Kütüphanecilik, Dokümantasyon ve Arşiv İhtisas Komitesi'ne sunulan Alt Komisyon Raporu'nda da kütüphaneci teriminin bu mesleğin yaptığı işi yeterince kapsamadığı ve toplumda yanlış imajlar doğurduğu belirtilerek, bu terimin bırakılıp yerine bilgi hizmetlerini daha iyi ifade edebilen terimler kullanılması önerilmiştir(1996, ss.336-337).

Ülkeler arasında bazı farklılıklar bulunmakla birlikte kütüphaneciler, evrensel olarak, toplumdaki imajlarından rahatsızdırlar. Kütüphaneciliğin meslek olarak saygınlığının düşük olmasının nedenlerini Çelik şöyle sıralamaktadır:

• Kamuoyunun kütüphanecilerin yaptığı işi ve üstlendikleri sorumlulukları yeterince bilmeyişi,

• Kütüphanecilerin bilgiye erişimi kısıtlar gibi bir konumda algılanmaları(kaynakların korunmasını ön plana çıkarmaları),

• Daha ziyade kadınların egemenliğinde bir meslek olarak görülmesi,

17

Page 18: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

• Meslek mensuplarının eğitim düzeyinin düşüklüğü,

• Yasal statü eksikliği (mesleği yapmak için diplomanın gerekmemesi).

Ülkemizde kütüphanecilik mesleğine yönelik yapılan diğer bir gelişme ise 2010 tarihinde Bakanlar Kurulu 1092 Karar sayısı ile folklor araştırmacısı, kütüphaneci, arşivci, kitap patoloğu ve sosyolog unvanlarının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının Teknik Hizmetler Sınıfı başlıklı II numaralı bendi kapsamına alınması; ; Maliye ve Milli Eğitim Bakanlıkları ile Devlet Personel Başkanlığının görüşlerine dayanan Adalet Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığının teklifleri üzerine, adı geçen Kanunun 36 ncı maddesinin Ortak Hükümler bölümünün (G) bendine göre, Bakanlar Kurulu’nca 27.9.2010 onaylanmış ve10 Aralık 2010 tarihinde Genel Teknik Kadro kategorisi altında resmi gazetede de yayınlandı (Kütüphaneci.org, 2012).

II.8.KÜTÜPHANECİLİĞİN DİSİPLİNLERARASI NİTELİĞİ

Önceki bölümlerde açıkladığımız üzere kütüphanecilik ,toplumun bilgi gereksinimlerini karşılamaya yönelik bir hizmet alanı olduğunu ve bu hizmeti en etkili ve verimli bicimde gerçekleştiren faaliyetler bütünüdür.

Kütüphaneci çalışma alanı çerçevesinde sağlama,düzenleme, koruma, yerleştirme vedokümanları hazır hale getirme işlevlerine yerine getirirler.

Kütüphanecilik aynı zamanda disiplinlerarası niteliği olan bir disiplindir.Fenerci,kütüphaneciliğin disiplinlerarası niteliğini açıklarken,kütüphaneciliğin toplumun her düzeyine hizmet veren ve paylaşım alanları yaratan bir disiplin olduğunu ve bu kurumların içinde yeraldığı ağlar aracılığıyla ve teknolojik ürünlerin avantajlarını kullanarak yalnız kendi duvarları içinde değil daha geniş coğrafi alandaki kullanıcıların bilgi ve dökümanlara erişimi göz önünde bulunduran bir yaklaşımla sağladığını belirtmektedir.Kütüphaneciliğin bu bağlamda sosyal bir bilim olduğunu ve kütüphaneciliğin iki noktada disiplinlerarası bir niteliğe sahip olduğunu söylüyor.

1-Kütüphaneci olma sıfatıyla,

2-Hizmet verdiği konu alanları ,onların literatürü ve araştırma ilgileri bakımından.

Kütüphaneci hizmet verdiği konu alanlarındaki kavramları,literatürün özelliklerini ,konulara ilişkin erişim uçlarını belirleme bakımından termolojiyi bilmek zorunda olduğunu ve kullanıcı gereksinimlerini karşılayabilmesi gerektiğini ifade etmektedir.Bu uygulamanın çözümü ve disiplinlerarası bağlamda gerçekleştirilebilecek sorgulama ile mümkün olduğunu belirtiyor(Fenerci,2003,ss.291-292).

Bilgi teknolojilerinde meydana gelen gelişmeler ,kütüphanecinin değişik bilimlerden yararlanma zorunluluğu getirmiştir.

18

Page 19: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

II.9.GELİŞMİŞ ÜLKELER İLE TÜRKİYE’DEKİ KÜTÜPHANECİLİK HİZMETLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Ülkemizdeki kütüphane hizmetleri ile gelişmiş ülkelerdeki kütüphane hizmetleri karşılaştırıldığında ülkemizdeki kütüphane hizmetlerinin yeterince gelişmediği görülmektedir. Bu konu ile yapılan çalışmalarda bunu açıkça görmekteyiz. Öksüz, ülkemizde ve yabancı ülkelerde verilen kütüphane hizmetleri kıyaslandığında Amerika ve Avrupa ülkeleri gibi ekonomik açıdan kalkınmış ülkelere göre gerilerde kaldığını, Afrika ve Asya ülkelerine göre de önde olduğunu savunmaktadır. Gelişmiş ülkelerde verilen hizmetler göz önüne alındığında ülkemizde iyi bir kütüphane hizmetinin verilmediğini belirtmektedir. Ülkemizde kütüphanecilerin halen gelişmiş ülkelerin uzun yıllar önce çözdüğü bina, derme, bütçe vb. sorunlarla uğraşmaya devam ettiğini ifade etmektedir(2003,s.3).

Çukadar’a göre Harvard Üniversitesi Kütüphanesindeki koleksiyon sayısı 16,5 milyon, Türkiye’deki tüm üniversite kütüphanelerindeki koleksiyon sayısı ise 16,3 milyon civarında olduğunu ve Harvard Üniversitesi Kütüphanesinin yayın alım ödeneği 35,2 milyon USD iken Türkiye’deki devlet üniversitesi kütüphanelerinin toplam bütçesi 28,8 milyon USD olduğunu belirtmektedir. Kütüphaneci personel sayısı açısından bakılınca, Türkiye’deki tüm üniversite kütüphanelerindeki 748 kütüphaneci vardır. Sadece Harvard Üniversitesi Kütüphanesinde565 kütüphaneci personel bulunduğunu ifade etmektedir.(2011,s.14)

Çelik ise, ülkemizdeki kütüphanelerin durumunu şöyle belirtmektedir: Yapılan bir araştırmada 1990 yılında 28 kütüphane ve dokümantasyon daire başkanından 16 (%57.2)’sı, 1993 yılında 49 kütüphane ve dokümantasyon daire başkanından 21 (%42.9)’i, 1998 yılında 29 kütüphane ve dokümantasyon daire başkanından 16 (%55.2)’sının üniversitelerin Bilgi ve Belge Yönetimi bölümlerinden mezun olduğu belirtilmektedir (Çelik, 1999 s.78).

Üniversite kütüphanelerdeki kütüphaneci sayısının diğer personele oranı ve öğrenci başına düşen kütüphaneci sayısı, kütüphanelerde verilen hizmetlerin profesyonelliğinin göstergesidir. Kanada’da üniversite kütüphanesi standartlarına göre, kütüphaneci personelin diğer personele oranının en az %31 dolayında olması gerekmektedir. Yine belirlenen bir başka standarda göre 300 öğrenciye 1 kütüphaneci düşmelidir (Toplu, s.93,1992).

2007 yılında Türkiye’deki üniversitelerde 97 merkez kütüphane, 209 fakülte ve yüksekokulKütüphanesi, 14 şube kütüphanesi olmak üzere üniversitelerde toplam 320 kütüphane vardırve bu kütüphanelerin kullanımı alanı 440.668m2’dir* (TÜİK, 2008). Oysa sadece OxfordÜniversitesi’nde kütüphane amaçlı kullanılan binaların alanı 64.110m2’dir ve Türkiye’deki üniversite kütüphanelerinin %14.5’ine denk gelmektedir. (Cihangir, 2010)

II.10.KÜTÜPHANERİN KULLANIMINININ ARTTIRILMASINA YÖNELİK ÇALIŞMALAR

Toplumsal bir varlık olan insan gerek kendini geliştirmek gerekse çevresindekilere yardımcı olmak amacıyla sürekli bilgi arayışı içindedir. İnsanın yaşamını sürdürebilmesi, doğaya hakim olabilmesi ve diğer insanlarla olan ilişkilerini düzenleyebilmesi için bilgiye gereksinim duyarlar. Bireyler ihtiyaç duyduğu bilgi gereksinimini karşıladığı kurumların başında ise kütüphaneler gelmektedir.

Kütüphaneler kayıtlı bilgilerin toplanması, organize edilmesi ve hizmete sunulmasıyla ortaya çıkmıştır. Kütüphanelerin kurulmasının ya da oluşturulmasının en önemli

19

Page 20: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

nedenlerinden biri toplumun kültür ve bilgi birikimini sağlayarak bunu gelecek kuşaklara aktarabilmesidir(Çakın,1986, s.9).

Kütüphaneler eğitim ve öğrenmenin bir parçasıdır. Eğitimin sürekli olması bilgiye sürekli gereksinim duyulması anlamına gelmekte, bu ise bilgi sağlayan bir kurum olarak kütüphaneyi gerek eğitimde gerekse toplumsal yaşamda sürekli var olması gereken bir kurum durumuna getirmektedir(Yılmaz,2004.ss.64-65).

Bilgi toplumunda kütüphaneler, kitapların saklandığı yerlerden daha fazla şey ifade etmektedir. Kütüphaneler sadece kültürel mirasımızı saklamak gibi geleneksel rollerini yerine getirmez, aynı zamanda milyonlarca öğrenciye, araştırmacıya ve toplum üyelerine mükemmel bir hizmet sağlar.

Kütüphaneler düşünen, üreten, düşündüğü ve ürettiği şeyi sorgulayan, analiz eden bir toplum oluşmasında önemli bir role sahiptir. Kütüphaneciler ve kütüphaneler bir toplumun aynasıdır, ne kadar çok kullanılırlar ve ne kadar kaliteli hizmet sunarlarsa o kadar toplumdaki gelişmenin ışığını yansıtacaklardır(Güler,2004,s.131).

Öksüz, kütüphane kullanımına yönelik olarak ‘’Hüseyin Odabaş ile kütüphane ve kütüphanecilik üzerine’ ’adlı çalışmasında toplumumuzun kütüphane kurumlarına ve kütüphanecilik mesleğine önem vermemesi, kültürel anlamda geri kalmışlığımızın bir sebebi olmadığını, toplumun düzeyini göstermesi açısından bir karne veya bir sonuç olduğunu ve kütüphanelere veya bu mesleğe önem vermeyen toplumun zararı da geriye dönük olacağını ifade etmektedir. Okumayan toplum, dar kalıplardan kurtulamayan, içinde bulunduğu durum hakkında görüş bildiremeyen ve çevresinde olup bitenlere tepki gösteremeyen toplum anlamına geldiğini, bu nedenle okumayan toplum, kendine zarar verdiği gibi, kullanıcı ve potansiyel kullanıcılarına bilgi sunma amacıyla eğitim almış kütüphanecileri ve kütüphanecilik mesleğini de olumsuz yönde etkilediğini belirtmektedir. Kütüphaneciler, verilen hizmet ve yenilikler karşısında tepkisiz kalan kullanıcılardan olumsuz yönde etkilenmekte ve bu olumsuzluklar verilen hizmetin kalitesine de yansıdığını ve sonuç olarak kullanıcı, kütüphaneci ve kütüphane hizmeti arasında sürekli bir döngü bulunmakta ve ülkemizde bu döngüyü oluşturan odakların birbirlerini olumsuz biçimde etkilediklerini savunmaktadır(2003,s.3).

III. BÖLÜM: BULGULAR VE DEĞERLENDİRMELER

Bu bölümde Erzurum halkından 100 kişiye anket çalışması yapılmıştır. Anket kütüphane kurumları ve kütüphanecilik mesleğine toplumun bakış açısını saptamak amacıyla uygulanmıştır. Nesnel sonuçlar elde edebilmek için 50 bay 50 bayan örneklem seçilmiştir. Ankette Erzurum halkının yaşlarına, cinsiyetlerine ve eğitim durumlarına göre kütüphane ve kütüphanecilerden yararlanıp yararlanmadıklarını ve kütüphanecilik mesleğinin toplumdaki

20

Page 21: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

statüsünü belirlemek amacıyla yapılmıştır. Bu anket çalışmasında elde edilen sonuçlar SPSS 16.0 For Windows programıyla analiz edilerek değerlendirilmiştir. Değerlendirme ölçütleri, sonuç ve bulgular aşağıda verilmiştir.

III.1.KATILIMCILARIN GENEL DURUMU

Tablo 1’de olgusal sorular bir arada gösterilmiştir.

Tablo 1: Olgusal sorular (Kişilerin cinsiyetleri ,yaşları ve eğitim durumları )Frekans

NYüzde

%Cinsiyet

Kadın 50 50,0Erkek 50 50,0Toplam 100 100

Yaşları7-15 yaş 6 6,016-25 yaş 32 32,026-35 yaş36-45 yaş46 ve üzeri

301715

30,017,015,0

Toplam 100 100Eğitim Durumları

İlköğretim 27 27,0Lise 37 37,0Ön lisans ve lisans 30 30,0Lisansüstü 6 6,0Toplam 100 100

Araştırmanın evreninde belirtildiği gibi katılımcılar Yenişehir ‘den 23 ,Gürcükapı ‘dan 32 , Şükrüpaşa ‘dan 28 ve Yakutiye’den 17 kişi olmak üzere toplam 100 kişiden oluşmaktadır. Tabloda da görüldüğü gibi 7-15 yaş arası 6 kişi, 16-25 yaş arası 32 kişi ,26-35 yaş arası 30 kişi ,36-45 yaş arası 17 kişi ,46 ve üzeri 15 kişi olarak yaşları belirtilmiştir. Tabloda katılımcıların 27’ si ilköğretim ,37’si lise ,30’u önlisans ve lisans ,6 ‘sı lisansüstü eğitim görmüş 50 kadın ve 50 erkekten oluşmaktadır.

III.2.KÜTÜPHANE KULLANIMI İLE CİNSİYET İLİŞKİSİ

Kütüphaneler basılı ve elektronik bütün bilgi kaynaklarını bünyelerinde bulundurmaları

ve kullanıcıların hizmetine sunmaları açısından önem ifade etmektedir. Bu doğrultuda

kullanıcı kütüphaneyi kullanıyorsa kütüphaneye önem veriyordur. Aynı şekilde kütüphane

kullanımı arttıkça kütüphanenin önemi de artar.

21

Page 22: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Tablo 2’de Katılımcıların cinsiyete göre kütüphaneyi kullanım oranlarına ilişkin sonuçlar

belirtilmiştir.

Tablo 2: Cinsiyete Göre Kütüphane Kullanımı Katılımcıların Cinsiyeti

Bayan Bay Toplam

N % N % N %

Evet 26 52.0 22 44.0 48 48.0

Hayır 24 48.0 28 56.0 52 52.0

Toplam 50 100 50 100 100 100

Tablodaki veriler incelendiğinde kütüphane kullanıcılarının çoğunluğunu bayanların

oluşturduğu görülmektedir.

Bayanların 26(%52)’sı evet yanıtını verirken, 24(%48)’ü hayır yanıtını vermiştir. Buna karşın

erkeklerin 22(%44)’si evet yanıtını, 28(%56)’i hayır yanıtını vermiştir. Tabloda da görüldüğü

gibi erkeklerin kütüphaneyi kullanım oranı düşüktür. Bu durum bayanların eğitime ve kültüre

daha fazla önem verdiğini gösteriyor. Bunun yanında bayanlar bilgi toplumu için

kütüphanelerin gerekli kurumlar olduğu bilincine sahipler.

Tablo incelendiğinde veriler arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.

III.3.CİNSİYETE GÖRE KÜTÜPHANECİ DESTEĞİ ALAN KULLANICILARIN

DURUMU

Bilgi gereksinimlerine ihtiyaç duyan kullanıcıların amaçlarını gerçekleştirebilmesi, bilgi

kaynaklarını en doğru ve en kısa sürede ulaşabilmeleri amacıyla var olan kütüphaneciler,

kullanıcılara yararlı olabilmesi açısından önemli bir yere sahiptir. Gereksinim duyulan

bilgilerin ekonomik olarak ve kullanıcıların istedikleri biçimde kendilerine ulaştırılması

açısından kütüphaneciler büyük öneme sahiptirler.

Tablo 3’de kullanıcıların cinsiyetleriyle ilişkili olarak kütüphaneci desteğini tercih edip etmedikleri değerlendirilmiştir.

Tablo 3: Kütüphaneci Desteği Alan Kullanıcı Ve Cinsiyet İlişkisi

22

Page 23: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Katılımcıların Cinsiyeti

Bayan Bay Toplam

N % N % N %

Evet 25 50.0 21 42.0 46 46

Kısmen 16 32 16 32.0 32 32

Hayır 9 18.0 13 26.0 22 22

Toplam 50 100 50 100 100 100

Verilere baktığımızda en çok kütüphaneci desteği alan kullanıcıların bayan olduğu

görülmektedir. Kütüphaneci desteği alan bayanların 25(%50)’i evet ,16 (%32)’sı

kısmen ,9(%18)’u hayır cevabını verirken erkek kullanıcıların 21(%42)’i evet , 16(%32)’sı

kısmen ,13(%26)’ü hayır yanıtını vererek kütüphanecilerden daha az yararlandıkları

görülmektedir. Yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı üzere veriler arasında anlamlı ilişki bir

bulunmamaktadır.

III.4. CİNSİYETE GÖRE KULLANICILARIN BİLGİ KAYNAKLARINA ULAŞMA

YOLLARI

Kullanıcıların doğru bilgi kaynaklarına erişimi kaynak arama yollarının güvenirliliğine

bağlıdır. Bu bağlamda kütüphaneler en güvenilir bilgi kaynaklarına sahip olduğundan

istenilen bilgiye erişimde önemlidir

Tablo 4’te katılımcıların cinsiyetleri göz önünde bulundurularak bilgi kaynağına

ulaşmak için internet, kütüphane yada her ikisini kullanım oranları değerlendirilmiştir.

Tablo 4: Bilgi Kaynağına Ulaşma Şekli ve Cinsiyet İlişkisi Katılımcıların Cinsiyeti

Bay Bayan Toplam

N % N % N %

23

Page 24: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Kütüphane 6 12,0 5 10,0 11 11,0

İnternet 25 50,0 29 58,0 54 54,0

Her ikisi 19 38,0 16 32,0 35 35,0

Toplam 50 100 50 100 100 100

Tablodaki veriler incelendiğinde bay ve bayanlarda kütüphane kullanım oranlarının düşük

olduğu; buna karşın internet kullanım oranlarının yüksek olduğu görülmektedir. Bu durum

bilgi aramada internetin kullanıcı tarafından tercih edilmesinde zaman ve mekân faktörleri

göz önüne alınmalıdır. Tabloya baktığımızda ise, bayanların 5(%10)’i kütüphane, 29(%58)’u

internet ve 16(%32)’sı her ikisi cevabını verirken, bu oran baylarda kütüphane kullanım oranı

6(%12), internet 25(%50) ve her ikisi 19(%38)’dur.

Yüzde oranlarına bakıldığında tablodaki veriler arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.

III.5.KÜTÜPHANECİLERİN MESLEKİ BİLGİ VE BECERİ YETERLİLİĞİNİN

CİNSİYETE GÖRE DURUMU

Kütüphaneciler kullanıcı gereksinimlerini belirlemek, kaynak seçmek, düzenlemek,

kullanıma sunmak ve bilgi hizmetleri veren karmaşık örgütleri yönetmek gibi ihtiyaçları

karşılamak için gerekli mesleki bilgi ve becerilere sahip olmalıdır. Kütüphaneci bir yandan

geleneksel bilgi kaynaklarını toplama sürekliliği sağlarken bir yandan da elektronik ortamda

bulunan kaynaklar için yeni sorumluluklar taşırlar.

Tablo 5’te katılımcıların yanıtlarına göre kütüphanecilerin mesleki bilgi ve becerileri

konusundaki yeterlilikleri saptanmaya çalışılmıştır.

Tablo 5: Kütüphanecilerin Mesleki Bilgi Ve Beceri Yeterliliği İle Cinsiyet İlişkisi Katılımcıların Cinsiyeti

Bay Bayan Toplam

24

Page 25: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

N % N % N %

Evet 11 22,0 5 10,0 16 16,0

Hayır 22 44,0 20 40,0 42 42,0

Bilmiyorum 17 34,0 25 50,0 42 42,0

Toplam 50 100 50 100 100 100

Tablodaki oranlara bakıldığında kütüphaneciler mesleki bilgi ve becerileri konusunda yeterli görülmedikleri anlaşılmaktadır. Erkeklerin 11(%22)’i evet, 22 (%44)’si hayır, 17 (%34)’si bilmiyorum yanıtını verirken, bayanların 5 (%10)’i evet, 20(%40)’si hayır, 25 (%50)’i bilmiyorum yanıtını vermiştir. Veriler incelendiğinde bayan katılımcıların yarısı fikir beyan etmemiştir.Tablodaki değerler birbirine yakın olduğu görülmektedir. Bu bağlamda veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı anlaşılmaktadır.

III.6.KULLANICILARA GÖRE KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİNDE BAYAN EGEMENLİĞİ Kütüphanecilik mesleğinin daha ziyade bayanların egemenliğinde bir meslek olarak görülmesi oldukça yanlış bir görüştür. Nitekim bu görüşümüzün doğruluğunu ispatlamak için katılımcılara yönelttiğimiz soru doğrultusunda haklı olduğumuz ispatlanmıştır.Tablo 6’da katılımcıların kütüphanecilik mesleğinin bayan egemenliğinde olup olmadığına ilişkin düşünceleri irdelenmiştir Tablo 6: Kütüphanecilik Mesleğinde Bayan Egemenliği Ve Cinsiyet İlişkisi

Katılımcıların Cinsiyeti

Bay Bayan Toplam

N % N % N %

Katılıyorum 5 10,0 5 10,0 10 10,0

Katılmıyorum 38 76,0 39 78,0 77 77,0

Kararsızım 7 14,0 6 12,0 13 13,0

Toplam 50 100 50 100 100 100

Tablo 6 incelendiğinde genel olarak katılımcıların kütüphanecilik mesleğinin bayanların

egemenliğinde olmadığı görüşünde oldukları anlaşılmaktadır. Araştırmanın ikinci bölümünde

‘Kütüphaneciliğin Mesleki Saygınlığını Artırmaya Yönelik Girişimler’ başlığı altında yer alan

Ahmet Çelik makalesinde; kütüphaneciliğin meslek olarak saygınlığının düşük olmasının

25

Page 26: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

nedenlerinden birini kütüphanecilik mesleğinin kadın egemenliğinde bir meslek olmasına

bağlamıştır. Tablodaki veriler sonucunda kütüphanecilik mesleğinin bayan egemenliğinde

olmadığı görülmüştür. Tabloya baktığımızda bayanların 5(%10)’i katılıyorum, 39 (%78)’u

katılmıyorum, 6(%12)’sı kararsızım cevabını verirken, erkeklerde bu oran 5(%10)

katılıyorum, 38(%76)katılmıyorum, 7(%14) kararsızım şeklindedir.

Tablodaki verilere bakıldığında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.7.KÜTÜPHANECİLİK İÇİN ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ VE YAŞ DURUMU

Kütüphanecilerin temel amacı insanların ihtiyaç duydukları bilgi kaynaklarına

ulaşabilmelerine yardımcı olmaktır. Bu bağlamda mesleğin elbette bir takım yöntem ve

metotlar da yoğunlaşması kaçınılmaz bir durumdur, buda beraberinde üniversite eğitiminin

gerekliliğini ortaya çıkarır.

Tablo 7’de katılımcıların yaşları ile ilişkili olarak kütüphaneci olabilmek için üniversite

eğitiminin gerekliliği incelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 7: Kütüphaneci Olabilmek İçin Üniversite Eğitiminin Gerekliliği Ve Yaş İlişkisiKatılımcıların Yaşları

7-15 yaş 16-25 yaş 26-35 yaş 36-45 yaş 46 ve üzeri

Toplam

N % N % N % N % N % N %Kesinlikle evetEvet

1

4

16,7

66,7

13

13

40,6

40,6

7

13

23,3

43,3

8

5

47,1

29,4

3

4

20,0

26,7

32

39

32,0

39,0

Hayır

Kesinlikle hayır

1

0

16,7

0,0

4

2

12,5

6,2

9

1

30,0

3,3

3

1

17,6

5,9

7

1

46,7

6,7

24

5

24,0

5,0

Toplam 6 100 32 100 30 100 17 100 15 100 100 100

Tablo 7’de katılımcıların yaşları göz önünde bulundurularak kütüphaneci olabilmek için

üniversite eğitiminin gerekliliği konusunda yapılan çalışmada katılımcıların çoğunluğu evet

ve kesinlikle evet yanıtını vermiştir. Tablodaki oranlar; 7-15 yaş arası 1(%16.7)’i kesinlikle

evet, 4(%66.7)’ü evet, 1(%16.7)’i hayır cevabını verirken katılımcıların hiçbiri kesinlikle

hayır cevabını vermemiştir. 16-25 yaş arası 13(%40.6)’ü kesinlikle evet, 13(%40.6)’ü evet,

26

Page 27: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

4(%12.5)’ü hayır ve 2(%6.2)’si kesinlikle hayır yanıtını vermiştir. 26-35 yaş arası 7(%23.3)’si

kesinlikle evet, 13(% 43.3)’ü evet, 9(%30)u hayır ve 1(%3.3)’i kesinlikle hayır yanıtını

vermiştir.36-45 yaş arası 8(%47.1)’i kesinlikle evet, 5(%29.4)’i evet, 3(%17.6)’ü hayır ve

1(%5.9)’i kesinlikle hayır yanıtını vermiştir.46 ve üzeri yaşındakiler 3(%20)’ü kesinlikle evet,

4(%26.7)’ü evet, 7(%46,7)’si hayır ve 1(%6.7)’i kesinlikle hayır yanıtını vermiştir.

Tablodan da anlaşılacağı üzere, en düşük yaş grubu ile en yüksek yaş grubu arasındaki fark

anlamlı bir ilişki olduğunu belirtmektedir.

III.8.MESLEKİ SAYGINLIĞIN ÜCRETLE ÖZDEŞLEŞTİRİLMESİ

Kişilerin toplumda saygınlık kazanması büyük ölçüde yaptığı işe bağlıdır. Nitekim yaptığı

iş maddi ve manevi gereksinimleri karşılayacak düzeyde olmalıdır. Bu gereksinimler

karşılandığında kişi, maddi yönden rahat bir yaşam sürerken, manevi yönden ise toplumda

saygınlık kazanır.

Tablo 8’de katılımcıların yaşları göz önünde bulundurularak mesleki saygınlığın ücretle

özdeşleştirilmesi konusundaki düşünceleri ele alınmıştır.

Tablo 8: Mesleki Saygınlığın Ücretle Özdeşleştirilmesi Ve Katılımcıların Yaş İlişkisiKatılımcıların Yaşları

7-15 yaş 16-25 yaş 26-35 yaş 36-45 yaş 46 ve üzeri

Toplam

N % N % N % N % N % N %

Değildir 4 66,7

25 78,1 16 53,3

10 58,8 8 53,3 63 63,0

Kısmen doğrudur

Kesinlikle doğrudur

1

1

16,7

16,7

6

1

18,8

3,1

13

1

43,3

3,3

5

2

29,4

11,8

4

3

26,7

20,0

29

8

29,0

8,0

Toplam 6 100 32 100 30 100 17 100 15 100 100 100

Tabloda da görüldüğü gibi katılımcıların geneli mesleki saygınlığın ücrete bağlı olmadığı

görüşündedir. Bu oranlar ise şöyledir: 7-15 yaş arası 4(%66.7)’ü değildir, 1(%16.7)’i kısmen

doğrudur, 1(%16.7)’i kesinlikle doğrudur; 16-25 yaş arası 25(%78.1)’i değildir, 6(%18.8)’sı

kısmen doğrudur, 1(%3.1)’i kesinlikle doğrudur; 26-35 yaş arası 16(%53.3)’sı değildir,

13(%43.3)’ü kısmen doğrudur, 1(%3.3)’i kesinlikle doğrudur; 36-45 yaş arası 10(% 58.8)’u

27

Page 28: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

değildir, 5(%29.4)’i kısmen doğrudur, 2(%11.8)’si kesinlikle doğrudur; 46 yaş ve üzeri

8(%53.3.)’i değildir, 4(%26.7)’ü kısmen doğrudur, 3(%20)’ü kesinlikle doğrudur. Yaptığımız

anket çalışmasında mesleki saygınlığın ücretle özdeştirilmemesi gerektiği savunulmaktadır.

Tablodaki veriler arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.

III.9.KATILIMCILARA GÖRE KÜTÜPHANECİLERİN TOPLUMDAKİ MESLEKİ

SAYGINLIĞI Meslekler toplum içindeki değerini yaptıkları işin önemine ve alanlarındaki uzmanlaşma

derecelerine göre alırlar. Toplumun gereksinimlerini karşıladığı ölçüde saygınlığı da artış gösterir. Kütüphaneciliğin, saygı görmemesinin nedenlerinden biri toplumumuzun içinde bulunduğu bilgi toplumu anlayışına duyarlı olmayışıdır. Bilgi toplumu için bilgi ne kadar önemliyse kütüphane ve kütüphanecilik de bilgi toplumu için aynı öneme sahiptir. Nitekim üretilen bilginin toplanmasından, düzenlenmesinden, korunmasından, erişiminden ve dağıtımında kütüphaneciler sorumludurlar.

Tablo 9’da kütüphanecilerin toplumdaki mesleki saygınlığı katılımcıların yaş ilişkisine bağlı olarak incelenmiştir.

Tablo 9: Kütüphanecilerin Toplumdaki Mesleki Saygınlığı Ve Katılımcıların Yaş İlişkisi

Katılımcıların Yaşları

7-15 yaş 16-25 yaş 26-35 yaş 36-45 yaş 46 ve üzeri

Toplam

N % N % N % N % N % N %Vardır

Yoktur

2

1

33,3

16,7

7

14

21,9

43,8

12

5

40,0

16,7

2

10

11,8

58,8

7

3

46,7

20,0

30

33

30,0

33,0

Kısmen

Bilmiyorum

3

0

50,0

0,0

9

2

28,1

6,2

11

2

36,7

6,7

3

2

17,6

11,8

5

0

33,7

0,0

31

6

31,0

6,0

Toplam 6 100 32 100 30 100 17 100 15 100 100 100

Kütüphanecilerin toplumdaki saygınlığına verilen cevaplar: 7-15 yaş arası 2(%33.3)’si vardır,

1(%16.7)’i yoktur, 3(%50)’ü kısmen cevabını verirken bilmiyorum yanıtını veren katılımcı

yoktur; 16-25 yaş arası 7(%21.9)’si vardır, 14(%43.8)’ü yoktur, 9(%28.1)’u kısmen,

2(%6.2)’si bilmiyorum; 26-35 yaş arası 12(%40)’si vardır, 5(%16.7)’i yoktur, 11(%36.7)’i

kısmen,2(%6.7)’si bilmiyorum;36-45 yaş arası 2(%11.8)’si vardır, 10(%58.8)’u yoktur,

28

Page 29: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

3(%17.6)’ü kısmen, 2(%11.8)’si bilmiyorum; 46 yaş ve üzeri 7(%46.7)’si vardır, 3(%20)’ü

yoktur, 5(%33.7)’i kısmen yanıtını verirken bilmiyorum yanıtını veren katılımcı yoktur.

Tabloya genel olarak bakıldığında 7-15 yaş arası katılımcıların %16.7’si soruya yoktur

yanıtını verirken, 36-45 yaş arası katılımcılarda bu oran 58.8 şeklindedir. Ayrıca 7-15 yaş

arası katılımcıların %50’si kısmen cevabını verirken bu oran 36-45 yaş arası katılımcılarda

%17.6’dır. Bu verileri tek tek incelediğimizde tabloda anlamlı bir ilişki olduğu görürken,

genel olarak incelediğimizde ise değişkenler arasında anlamlı ilişki olmadığı görülmektedir.

III.10.KÜTÜPHANE KULLANIMINDA KATILIMCILARIN EĞİTİM DURUMU

İnsanlarla bilgi kaynakları arasında verimli bir ilişki sağlamak amacıyla kurulmuş olan kütüphaneler, içinde bulundukları toplumun bilgi gereksinimini karşılayarak topluma hizmet verirler. Kütüphaneler ve kütüphaneciler, üzerinde bilginin kayıtlı olduğu bütün bilgi kaynaklarını toplamak, düzenlemek ve kullanıcıların hizmetine sunmak için çalışırlar. Teknolojik gelişmeler ile basılı kaynakların yanında elektronik ortamlardaki kayıtlı bilgilerin kullanımını da insanlığın hizmetine sunmaktadırlar.

Tablo 10’da katılımcıların eğitim durumuna göre kütüphane kullanımları irdelenmektedir.

Tablo 10: Kütüphane Kullanımı Ve Katılımcıların Eğitim Durumu İlişkisiKatılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Evet

Hayır

5

22

18,5

81,5

13

24

35,1

64,9

24

6

80,0

20,0

6

0

100

0,0

48

52

48,0

52,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 15 100

Tablo değerlendirildiğinde katılımcıların eğitim düzeyi yükseldikçe kütüphane kullanım oranlarının da arttığı görülmektedir. Oranlar şu şekildedir: ilköğretim mezunu 5 (%18.5) ‘i evet, 22 (%81.5) ‘si hayır ; lise mezunu 13 (%35.1)’ü evet ,24(%64.9)’ü hayır ;önlisans ve lisans mezunu 24 (%80)’ü evet ,6 (%20) ‘sı hayır ;lisan üstü mezunu 6 (%100) ‘sı evet cevabını verirken hayır diyen olmamıştır.Genel olarak tabloya bakıldığında veriler kendi içinde anlamlı ilişkiye sahiptir.

III.11.KATILIMCILARIN KÜTÜPHANE HAKKINDAKİ BİLGİ DÜZEYLERİ Kütüphane hakkında genel bilgilerin bilinmesi, kullanıcıların kaynaklardan ve kütüphane

hizmetlerinden etkin şekilde yararlanmaları açısından önemlidir.Tablo 11’de katılımcıların eğitim durumlarına bakılarak kütüphane hakkındaki bilgi düzeyleri ele alınmıştır.

29

Page 30: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Tablo 11: Katılımcıların Kütüphane Hakkındaki Bilgi Düzeyleri Ve Eğitim Durumu İlişkileri

Katılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Evet

Kısmen

Hayır

2

13

12

7,4

48,1

44,4

11

20

6

29,7

54,1

16,2

9

16

5

30,0

53,3

16,7

4

1

1

66,7

16,7

16,7

26

50

24

26,0

50,0

24,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Tablo 11 genel olarak incelendiğinde katılımcıların kütüphane hakkındaki bilgi düzeylerinin orta düzeyde olduğu görülmektedir. Veriler: İlköğretim mezunu 2(%7.4)’si evet, 13(%48.1)’ü kısmen, 12(%44.4)’si hayır; lise mezunu 11(%29.7)’i evet, 20(%54.1)’si kısmen, 6(%16.2)’sı hayır; ön lisans ve lisans mezunu 9(%30)’u evet, 16(%53.3)’sı kısmen, 5(%16.7)’i hayır; lisansüstü mezunu 4(%66.7)’ü evet, 1(%16.7)’i kısmen, 1(%16.7)’i hayır şeklindedir.Tablo incelendiğinde veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.12.KÜTÜPHANECİ DESTEĞİ ALAN KULLANICILAR

Kütüphanecilerden yaralanma ile eğitim arasında sıkı bir ilişki vardır. Nitekim eğitim almış kullanıcılar aradıkları bilgileri en kısa zamanda ve en doğru şekilde bulamak için kütüphanecilerden yararlanmanın farkındadırlar. Tablo 12’de katılımcıların eğitim durumları ile kütüphaneci desteği alma oranları incelenmiştir.

Tablo 12: Kütüphaneci Desteği Alan Kullanıcılar Ve Eğitim Durumu İlişkisiKatılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Evet

Kısmen

Hayır

13

7

7

48,1

25,9

25,9

20

9

8

54,1

24,3

21,6

12

12

6

40,0

40,0

20,0

1

4

1

16,7

66,7

16,7

46

32

22

46,0

32,0

22,0

30

Page 31: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Yukarıdaki tabloya genel olarak baktığımızda katılımcıların eğitim düzeyi yükseldikçe kütüphaneci desteği alma oranlarında da artış olduğu gözlemlenmektedir. Verilere bakıldığında ilköğretim mezunu 13(%48.1)’ü evet, 7(%25.9)’si kısmen, 7(%25.9)’si hayır; lise mezunu 20(%54.1)’si evet, 9(%24.3)’u kısmen, 8(%21.6)’i hayır; önlisans ve lisans mezunu 12(%40)’si evet, 12(%40)’si kısmen, 6(%20)’sı hayır; lisansüstü mezunu 1(%16.7)’i evet, 4(%66.7)’ü kısmen, 1(%16.7)’i hayır yanıtını vermiştir.

Tablodaki veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.13.KATILIMCILARIN EĞİTİM DURUMUNA GÖRE BİLGİ KAYNAKLARINA

ULAŞMA BİÇİMİ

Kullanıcılar bilgi kaynaklarına çeşitli yollarla ulaşılabilmektedirler. Fakat kullanıcıların yani

bilgi arayanların tercih ettikleri yol önemlidir. Nitekim tercih edilen yol kullanıcının aradığı

bilgiyi en ekonomik ve en kısa sürede kullanıcıya ulaştırmalıdır.

Tablo 13’te katılımcıların eğitim durumları göz önünde bulundurularak bilgi kaynağına

ulaşmak için internet, kütüphane ya da her ikisini kullanım oranları değerlendirilmiştir.

Tablo 13: Bilgi Kaynağına Ulaşma Şekli Ve Eğitim Durumu İlişkisiKatılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Kütüphane

İnternet

Her ikisi

4

20

3

14,8

74,1

11,1

1

23

13

2,7

62,2

35,1

4

10

16

13,3

33,3

53,3

2

1

3

33,3

16,7

50,0

11

54

35

11,0

54,0

35,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100Tabloya genel olarak bakıldığında katılımcıların eğitim seviyesi yükseldikçe bilgi kaynağına ulaşmak için internet kullanım oranlarının düştüğü görülmektedir. Tablo verileri: ilköğretim mezunu 4(%14.8)’ü kütüphane, 20(%74.1)’si internet, 3(%11.1)’ü her ikisi; lise mezunu 1(%2.7)’i kütüphane, 23(%62.2)’ü internet, 13(%35.1)’ü her ikisi; ön lisans ve lisans mezunu 4(%13.3)’ü kütüphane, 10(%33.3)’u internet, 16(%53.3)’sı her ikisi; lisansüstü mezunu 2(%33.3)’si kütüphane, 1(%16.7)’i internet, 3(%50)’ü her ikisi şeklindedir.

Tablodaki veriler arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.

III.14.BİLGİ KAYNAKLARININ GÜVENİLİRLİĞİ

31

Page 32: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Kullanıcıların aradıkları bilginin güvenirliği kullanıcı açısından önemlidir. Çünkü gereksinim duyulan bilgi ihtiyaçlara cevap verecek nitelikte olmalıdır. İnsanlarla bilgi kaynakları arasında verimli bir ilişkinin kurulabilmesi için bilgi kaynaklarının güvenirliği çok önemlidir.

Tablo 14’de kullanıcıların eğitim durumları ile ilişkili olarak eriştikleri bilgi kaynağının güvenirliliğiyle ilgili görüşleri irdelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 14: Bilgi Kaynaklarının Güvenilirliği İle Eğitim Durumu İlişkisiKatılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %İnternet

Kütüphane

Her ikisi

5

9

13

18,5

33,3

48,1

9

12

16

24,3

32,4

43,2

1

20

9

3,3

66,7

30,0

0

5

1

0,0

83,3

16,7

15

46

39

15,0

46,0

39,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Yukarıdaki tabloya bakıldığında katılımcıların genel olarak kütüphaneyi daha güvenilir buldukları saptanmaktadır. Tabloya göre: ilköğretim mezunu 5(%18.5)’i internet, 9(%33.3)’u kütüphane, 13(%48.1)’ü her ikisi; lise mezunu 9(%24.3)’u internet, 12(%32.4)’si kütüphane,16(%43.2)’sı her ikisi; önlisans ve lisans mezunu 1(%3.3)’i internet, 20(%66.7)’si kütüphane, 9(%30)’u her ikisi; lisansüstü 0(%0)’internet, 5(%83.3)’i kütüphane,16(%16.7)’sı her ikisi yanıtını vermiştir.Tablo incelendiğinde veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.15.KÜTÜPHENE KURUMLARININ TOPLUM İÇİN ÖNEMİ İnsanlar ile bilgi arasında köprü görevi gören kütüphaneler, geçmişten geleceğe medeniyetlerin kültürlerini koruyan önemli yapı taşlarından biridir. Kütüphanelerin kuruluş amaçlarında, toplumun bilgi gereksinimlerini karşılamak yatmaktadır. Kütüphaneciler ise bu amacın gerçekleştirilmesi için bilgi arayan kullanıcıya söz konusu gereksinimi yanıtlayabilecek bilgi kaynaklarını en doğru ve en kısa sürede ulaştırmak için vardırlar.Tablo 15’de katılımcıların eğitim durumuna göre kütüphanelerin toplum için gerekliliği konusundaki düşünceleri ele alınmıştır.

Tablo 15: Kütüphane Kurumlarının Toplum İçin Gerekliliği Ve Eğitim Durumu İlişkisiKatılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Evet

Kısmen

16

8

59,3

26

5

70,3

13,5

23

5

76,7

16,7

5

1

83,3

70

19

70,0

19,0

32

Page 33: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Hayır 329,6

11,1

6 16,2 2 6,7 016,7

0,0

11 11,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100Tablo geneline bakıldığında kütüphanelerin toplum için gerekli bir sosyal kurum olduğu görüşü ön plana çıkmıştır. Tablodaki verilere göre: ilköğretim mezunu 16(59.3)’sı evet, 8(%29.6)’i kısmen, 3(%11.1)’ü hayır; lise mezunu 26(%70.3)’sı evet, 5(%13.5)’i kısmen,6(%16.2)’sı hayır; önlisans ve lisans mezunu 23(%76.7)’ü evet, 5(%16.7)’i kısmen,2(%6.7)’si hayır; lisansüstü mezunu 5(%83.3)’i evet, 1(%16.7)’i kısmen, 0(%0)’ı hayır şeklindedir.Tablo incelendiğinde veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.16.KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİNDE ÜNİVERSİTE EĞİTİMİ

Gelişen teknoloji ile birlikte meydana gelen değişimler, toplumun bilgiye verdiği değerin artmasına, ekonomik rekabet için etkin bilgiye erişim ihtiyacının daha da belirginleşmesine neden olmuştur. Kütüphanecilik mesleğinin uzmanlık ve beceri isteyen bir meslek olduğunu düşünürsek, üniversite eğitiminin ne denli gerekli olduğunu anlayabiliriz.

Tablo 16’da katılımcıların eğitim durumları ile ilişkili olarak kütüphaneci olabilmek için üniversite eğitiminin gerekliliği incelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 16: Kütüphaneci Olabilmek İçin Üniversite Eğitiminin Gerekliliği Ve Eğitim

Durumu İlişkisiKatılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Kesinlikle evet

Evet

Hayır

Kesinlikle hayır

5

13

8

1

18,5

48,1

29,6

3,7

12

13

11

1

32,4

35,1

29,7

2,7

11

12

4

3

36,7

40,0

13,3

10,0

4

1

1

0

66,7

16,7

16,7

0,0

32

39

24

5

32,0

39,0

24,0

5,0

33

Page 34: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Tablo 16’daki verilere bakıldığında kütüphanecilik mesleği için üniversite eğitiminin gerekmediğini belirten katılımcıların sayısı azınlıktadır. Tabloya bakıldığında: ilköğretim mezunu 5(%18.5)’i kesinlikle evet, 13(%48.1)’ü evet, 8(%29.6) ‘i hayır, 1(%3.7)’i kesinlikle hayır; lise mezunu 12(%32.4) ‘si kesinlikle evet ,13 (%35.1) ‘ü evet ,11(%29.7) ‘i hayır ,1(%2.7) ‘i kesinlikle hayır; önlisans ve lisans mezunu 11(%36.7) ‘i kesinlikle evet ,12(%40) ‘si evet ,4(%13.3) ‘ü hayır ,3(%10) ‘ü kesinlikle hayır; lisansüstü mezunu 4(%66.7)’ü kesinlikle evet,1(%16.7) ‘i evet, 1(%16.7) ‘i hayır,0(%0) ‘ı kesinlikle hayır yanıtını vermiştir.Tablo incelendiğinde veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.17. KÜTÜPHANECİLERİN TOPLUMDAKİ MESLEKİ SAYGINLIĞI

Toplum için önemli olan mesleki saygınlık kuşkusuz kütüphanecilik mesleği içinde aynı öneme sahiptir. Toplumun gereksinimlerini ne denli karşılarsa saygınlığında bu duruma paralel olarak gelişme gösterir. Mesleki saygınlık kişinin toplumsal statüsünün belirlenmesinde önemlidir.

Kütüphaneciliğin, saygı görmemesinin nedenlerinden biri toplumumuzun içinde bulunduğu bilgi toplumu anlayışına duyarlı olmayışıdır. Bilgi toplumu için bilgi ne kadar önemliyse kütüphane ve kütüphanecilik de bilgi toplumu için aynı öneme sahiptir.

Tablo 17’de katılımcıların eğitim durumuna göre kütüphanecilerin toplumdaki mesleki saygınlığı irdelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 17: Katılımcıların Eğitim Durumuna Göre Kütüphanecilerin Toplumdaki Mesleki Saygınlığı

Katılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Vardır

Yoktur

Kısmen

Bilmiyorum

9

10

5

3

33,3

37,0

18,5

11,1

14

8

13

2

37,8

21,6

35,1

5,4

5

13

11

1

16,7

43,3

36,7

3,3

2

2

2

0

33,3

33,3

33,3

0,0

30

33

31

6

30,0

33,0

31,0

6,0

34

Page 35: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Katılımcıların geneli kütüphanecilerin toplumda mesleki saygınlığa sahip olduğu görüşündedir. Tablodaki veriler: ilköğretim mezunu 9(%33.3)’u vardır, 10(%37)’u yoktur, 5(%18.5)’i kısmen, 3(%11.1)’ü bilmiyorum; lise mezunu 14(%37.8)’ü vardır, 8(%21.6)’i yoktur, 13(%35.1)’ü kısmen, 2(%5.4)’si bilmiyorum; önlisans ve lisans mezunu 5(%16.7)’i vardır, 13(%43.3)’ü yoktur, 11(%36.7)’i kısmen,1(%3.3)’i bilmiyorum; lisansüstü mezunu 2(%33.3)’si vardır, 2(%33.3)’si yoktur, 2(%33.3)’si kısmen, 0(%0)’ı bilmiyorum şeklindedir.Tablo incelendiğinde veriler arasında anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.18. MESLEKİ SAYGINLIK İÇİN İSİM DEĞİŞİKLİĞİ

Ülkemizde kütüphaneciliğin sıradan bir meslek gibi görünmesinin nedenlerinden birinin meslek adından kaynaklandığı düşünülmektedir. Kütüphaneci tanımlaması toplumumuzda boyacı, fırıncı gibi eğitim gerektirmeyen bir meslekmiş fikrinin oluşmasına neden olmaktadır. ve bu kalıplaşmıştır. Bu önyargının değiştirilmesi zor ve imkânsız görülmekle beraber mesleğin adına uygun olacak başka bir isimle değiştirilmesi çözüm olarak düşünülmektedir.

Tablo 18’de katılımcıların eğitim durumuna göre kütüphanecilerin toplumdaki mesleki saygınlığının artması için isim değişikliğinin etkisi incelenmiştir.

Tablo 18: Katılımcıların Eğitim Durumu Ve Mesleki Saygınlık İçin İsim Değişikliği

Katılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Olabilir

Olmaz

Kısmen

Bilmiyorum

16

7

2

2

59,3

25,9

7,4

7,4

21

6

5

5

56,8

16,2

13,5

13,5

20

6

2

2

66,7

20,0

6,7

6,7

4

1

1

0

66,7

16,7

16,7

0,0

61

20

10

9

61,0

20,0

10,0

9,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Tablodaki verilere göre katılımcıların geneli mesleki saygınlık için isim değişikliğinin çözüm olabileceği kanısındadır. Verilere göre: ilköğretim mezunu 16(%59.3)’sı olabilir, 7(%25.9)’si

35

Page 36: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

olmaz, 2(%7.4)’si kısmen, 2(%7.4)’si bilmiyorum; lise mezunu 21(%56.8)’i olabilir, 6(%16.2)’sı olmaz, 5(%13.5)’i kısmen, 5(%13.5)’i bilmiyorum; önlisans ve lisans mezunu 20(%66.7)’si olabilir, 6(%20)’sı olmaz, 2(%6.7)si kısmen, 2(%6.7)’si bilmiyorum; lisansüstü mezunu 4(%66.7)’ü olabilir, 1(%16.7)’i olmaz, 1(%16.7)’i kısmen, 0(%0)’ı bilmiyorum yanıtını vermiştir.Tabloda anlamlı bir ilişki olmadığı görülmektedir.

III.19.KATILIMCILARIN KÜTÜPHANE BİLGİLERİ

Kullanıcıların eğitim düzeyinin yüksek olması ile kütüphane kullanımı arasında paralellik vardır. Kütüphane hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan kullanıcılar aradıkları bilgiyi bulmada zorluk çekerler ve aradıklarını da bulamazlar. Hem zaman kaybederler hem de gereksinim duydukları bilgiye tam olarak ulaşamazlar. Tablo 19’da katılımcıların kütüphane bilgilerinin anlaşılabilmesi için ‘Kütüphane kataloğu nedir?’ açık uçlu sorusuyla eğitim düzeyleri göz önünde bulundurularak irdelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 19: Katılımcıların Kütüphane Bilgileri Ve Eğitim Durumları Katılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Bilenler

Bilmeyenler

2

25

7,4

92,6

3

34

8,1

91,9

18

12

60,0

40,0

5

1

83,3

16,7

28

72

28,0

72,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Tabloya bakıldığında katılımcıların eğitim düzeyi arttıkça açık uçlu soruyu bilme oranının yükseldiği görülmektedir. Verilere göre: ilköğretim muzunu 2(%7.4)’si bilenler, 25(%92.6)’i bilmeyenler; lise mezunu 3(%8.1)’ü bilenler,34(%91.9)’ü bilmeyenler; önlisans ve lisans mezunu 18(%60)’i bilenler,12(%40)’si bilmeyenler; lisansüstü mezunu 5(%83.3)’i bilenler, 1(%16.7)’i bilmeyenler şeklindedir.Tabloda veriler arasındaki fark incelendiğinde anlamlı bir ilişki olduğu görülmektedir.

III.20.KATILIMCILARIN KÜTÜPHANE HİZMETLERİ HAKKINDA BİLGİLERİ

Bilgi gereksinimlerini karşılamak isteyen kullanıcılara yardımcı olabilecek bilgi kaynaklarına erişim olanağı sağlayan kütüphanecilik mesleği, aynı zamanda uzmanlık ve beceri isteyen bir meslektir. Toplumun kütüphaneler ve kütüphanecilik bilimi hakkında yeterince bilgili olmadığını ve kütüphanecilerin yaptıkları işler konusunda yanlış bilgilere sahip olduğun bilinmektedir. . Kütüphaneler sadece kültürel mirasımızı saklamak gibi geleneksel rollerini yerine

36

Page 37: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

getirmez, aynı zamanda milyonlarca öğrenciye, araştırmacıya ve toplum üyelerine mükemmel bir hizmet sağlar.

Tablo 20’de katılımcıların kütüphane bilgilerinin anlaşılabilmesi için ‘Kütüphanede ne tür hizmetler verilmektedir?’ açık uçlu sorusuyla eğitim düzeyleri göz önünde bulundurularak İrdelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 20: Katılımcıların Kütüphane Bilgileri Ve Eğitim Durumları Katılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

N % N % N % N % N %Bilenler

Bilmeyenler

15

12

55,6

44,4

14

23

37,8

62,2

15

15

50,0

50,0

4

2

66,7

33,3

48

52

48,0

52,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Tablo geneline bakıldığında katılımcıların kütüphane hakkındaki bilgi sahibi olanlar ile olmayanların oranlarının birbirine yakın olduğu görülmektedir. Verilere göre: ilköğretim muzunu 15(%55.6)’i bilenler, 12(%44.4)’si bilmeyenler; lise mezunu 14(%37.8)’ü bilenler,23(%62.2)’ü bilmeyenler; önlisans ve lisans mezunu 15(%50)’i bilenler,15(%50)’i bilmeyenler; lisansüstü mezunu 4(%66.7)’ü bilenler, 2(%33.3)’si bilmeyenler şeklindedir.

Tablodaki verilere bakıldığında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.

III.21.KULLANICILARIN KÜTÜPHANEDE BULUNAN BİLGİ KAYNAKLARI HAKKINDA BİLGİLERİ

Kütüphane kullanıcılarının, kütüphanedeki mevcut bilgi kaynakları hakkında bilgi sahibi olmaları eğitim düzeyleriyle paralellik gösterir. Bilgi kaynakları hakkında yeterli bilgiye sahip kullanıcılar aradıkları bilgileri en kısa zamanda ve en doğru şekilde bularlar. Gereksinim duydukları bilgiyi hangi kaynaktan arayacağını bilen kullanıcılar, ihtiyaçlarına cevap veren bilgiyi tam olarak bulurlar.

Tablo 21’de katılımcıların kütüphane bilgilerinin anlaşılabilmesi için ‘Kütüphanede ne tür bilgi kaynakları yer almaktadır?’ açık uçlu sorusuyla eğitim düzeyleri göz önünde bulundurularak irdelenmeye çalışılmıştır.

Tablo 21: Katılımcıların Kütüphane Bilgileri Ve Eğitim Durumları Katılımcıların Eğitim Durumu

İlk öğretim

Lise Ön lisans ve lisans

Lisans üstü

Toplam

37

Page 38: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

N % N % N % N % N %Bilenler

Bilmeyenler

19

8

70,4

29,6

22

15

59,5

40,5

25

5

83,3

16,7

6

0

100,0

0,0

72

28

72,0

28,0

Toplam 27 100 37 100 30 100 6 100 100 100

Tablo geneline bakıldığında katılımcıların kütüphanedeki bilgi kaynakları hakkındaki bilgi sahibi olanların sayısının fazla olduğu görülmektedir. Verilere göre: ilköğretim muzunu 19(%70.4)u bilenler, 8(%29.6)’i bilmeyenler; lise mezunu 22(%59.5)’si bilenler,15(%40.5)’i bilmeyenler; önlisans ve lisans mezunu 25(%83.3)’i bilenler,5(%16.7)’i bilmeyenler; lisansüstü mezunu 6(%100)’sı bilenler, 0(%0)’ı bilmeyenler şeklindedir.

Tablodaki verilere bakıldığında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır.

Yaşam boyu öğrenmeyi desteklemek amacıyla her tür eğitim kurumunda bilgi okuryazarlığı derslerinin verilmesi ve eğitim kurumlarının ilk aşamasından başlayarak bilgi okuryazarlığının destekleyecek biçimde eğitim sisteminin yapılandırılması kütüphanedeki mevcut bilgi kaynaklarının kullanımını arttıracağı gibi kullanıcıların kütüphaneye verdiği önemi de arttıracaktır.

Kütüphane kaynaklarının kullanımı hususunda eğitimlerin verilmesi, bilgi kaynaklarının nasıl kullanıldığını konusunda büyük önem taşır. Bu bağlamda kullanıcıların eğitim düzeyi yüksek olması hem kullanıcı açısından hem de kütüphane açısından yararlı olacaktır.

III.22.KÜTÜPHANECİ MODELİ

Sosyal yaşamda kütüphanecinin toplumsal imajı kütüphanede kitapları koruyan kişi, saçları topuzlu, gözlüklü bayan kütüphaneci, sert bakan mutsuz kütüphaneci, soru sorulduğunda kızan kütüphaneci, kütüphanede sessizlik isteyen kütüphaneci olarak algılanmaktadır. Doğal olarak bu durum toplumun mesleğe ve kütüphaneciye yaklaşımını da etkilemektedir.

Tablo 22: Kütüphanede karşılaşılan kütüphaneci modeli Katılımcıların Cinsiyeti

Bay Bayan Toplam

N % N % N %

Yanıt yok

Olumlu

28

12

56.0

24.0

24

9

48.0

18.0

52

21

52.0

21.0

Olumsuz 10 20.0 17 34.0 27 27.0

38

Page 39: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Toplam 50 100 50 100 100 100

Yaptığımız anket çalışmasında ankete katılan katılımcılara’ ’Kütüphaneye gittiğinizde nasıl bir kütüphaneci modeliyle karşılaşıyorsunuz? ’sorusunu yönelttiğimizde 50 bayın 28’i yanıt vermezlerken, geriye kalanların ise 12’siolumlu yanıt vermişlerdir. Aynı soruyu 50 bayana sorduğumuzda yine 24’üyanıt vermezlerken, geriye kalanlardan 9 olumlu cevap alabildik. Bu durum kullanıcıların kütüphanelerde çalışan personelden memnun olmadıklarını açıkça göstermektedir.

Kütüphane hizmetlerinin ana omurgasını oluşturan personel, üniversitelerin “Bilgi ve BelgeYönetimi” bölümlerinden mezun, alanında yetkin, enformasyon teknolojilerini kullanabilir vegeliştirebilir nitelikte olmalıdır. Kütüphane hizmetlerinde personelin başarılı olabilmesi için yeterli nicelik ve nitelikte olmalarının yanında konu uzmanı da olmaları gerekir. Nicelik ve nitelik yönünden yetersiz personele sahip kütüphane hizmetlerden beklenen sonuç alınamaz.

III.23.MESLEKİ SEÇİM

Bir mesleğin toplumdaki konumu tartışılırken, diğer meslekler karşısındaki konumu da dikkate alınmaktadır. Türkiye'de kütüphanecilik mesleğinin nedeni ne olursa olsun, kendini toplumagerektiği gibi kabul ettirememektedir.Kütüphaneciliğin bir uzmanlık alanı olarak görülmemesinin sonucu, kütüphanelerin sorumluluk makamlarında oturan kişilerin çoğunluğu, kütüphanecilik dışı meslek mensuplarından oluşmaktadır. Kamuoyunun kütüphanecilerin yaptığı işi ve üstlendikleri sorumlulukları yeterince bilmeyişi, bu mesleği seçiminde önemli bir etkendir. Kütüphaneciliğin toplum tarafından sıradan bir meslek olarak algılanması çalışan personeli ya da bu mesleği seçmek isteyenleri olumsuz yönde etkilemektedir. Kişilerin bu mesleği seçerken tereddütte düşmesine neden olmaktadır.

Tablo 23: Öncelikli meslek seçimi Katılımcıların Cinsiyeti

Bay Bayan Toplam

N % N % N %

Yanıt yok

Kütüphaneci

19

0

38.0

0.0

28

0

56.0

0.0

47

0

47.0

0.0

39

Page 40: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Öğretmen 4 8.0 10 20.0 14 14.0

Hukuk

Yönetici

Doktor

Asker

Mühendis

Polis

Devlet memuru

7

2

4

2

4

4

4

14.0

4.0

8.0

4.0

8.0

8.0

8.0

3

1

4

1

3

0

0

6.0

2.0

8.0

2.0

6.0

0.0

0.0

10

3

8

3

7

4

4

10.0

3.0

8.0

3.0

7.0

4.0

4.0

Toplam 50 100 50 100 100 100

Yaptığımız anket çalışmasında ankete katılan katılımcılara ‘’Meslek seçiminde öncelikli seçiminiz ne olurdu?’’ ’sorusunu yönelttiğimizde 50 bayın 19 meslek sahibi olduklarından dolayı yanıt vermezlerken, soruyu yanıtlayan katılımcılardan kimse meslek seçiminde kütüphanecilik mesleğini öncelikli meslek olarak seçmemişlerdir. . Aynı soruyu 50 bayana sorduğumuzda aynı şekilde meslek sahibi olduklarından dolayı 28’i yanıt vermezlerken, geriye kalan katılımcılardan hiç biri kütüphaneci mesleğini öncelikli meslek olarak seçmemişlerdir.

IV. BÖLÜM: SONUÇ VE ÖNERİLER

IV.1.SONUÇLAR

Kütüphane kurumu yüzyıllardır üzerinde bilginin kayıtlı olduğu materyalleri düzenleyerek insanlığın kullanımına sunan kurumların başında gelir. Bilgi ile insanlar arasında köprü vazifesi görür. Ancak toplumun gereken ilgi ve saygınlığı göstermemesi kütüphanecilik mesleğinin verimliliğini zedelemektedir.

Türkiye’de kütüphaneciliğin mesleki saygınlığı istenilen düzeye erişememiştir. Bunun çeşitli nedenleri vardır. Bu nedenlerin başında ekonomik, kültürel ve politik nedenler gelmektedir. Ayrıca bilgi toplumu aşamasından uzak oluşumuz ve kütüphanecilik mesleğinin sıradan bir meslek olarak algılanması mesleki saygınlığı düşürmektedir. Toplum tarafından benimsenebilmesi için verilen hizmetlerin değişimi zorunludur.

Erzurum halkının kütüphane kurumlarına ve kütüphanecilik mesleğine karşı tutumları yapılan anket çalışmasıyla irdelenmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen veriler şunlardır:

40

Page 41: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Araştırmanın başlangıcında verilen varsayımlarda günümüz toplumunda kütüphaneci meslek profili ve statüsü en düşük meslek grupları arasında olduğu düşünülmüştür. Yaptığımız anket çalışması sonucunda bu düşünce doğrulanmıştır. Toplum tarafından sıradan bir meslek olarak algılanmaktadır.

Bakanlar Kurulu’nca 27.9.2010 tarihinde onaylanan ve 10 .12. 2010 tarihinde Genel Teknik Kadro kategorisi altında resmi gazetede yayınlanan yasa ile ‘’ Kütüphanecilik mesleğine yönelik yasa, tüzük ve yönetmelik gibi çalışmalara devlet politikasında yeterince yer verilmemektedir.’’ Hipotezimizin yapılan araştırmalar sonucunda doğru olmadığı görülmüştür.

‘’Gelişmiş ülkeler kütüphanelerine ve kütüphanecilik mesleğine sahip çıkarken ülkemizde bunu görmek zordur. ’’Varsayımı araştırmamız sonucunda doğrulanmıştır.

‘’Ülkemizde kütüphanecilik mesleğinin hakettiği yere gelmesi için yeterince girişimler ve çalışmalar yapılmamaktadır.’’ Varsayımı yapılan araştırmalar sonucunda doğrulanmıştır. Resmi gazetede yayınlanmış olan yasa var olan sorunların çözümü için yeterli görülmemektedir.

‘’Kütüphaneciliğin mesleki saygınlığının düşük olmasının nedenlerinden birinin kütüphanecilik mesleğinin kadın egemenliğinde olmasına bağlıdır.’’ Düşüncesinin doğru olmadığı yapılan anket çalışmasında görülmüştür.

Türkiye’de kütüphane kurumlarının ve kütüphanecilik mesleğinin istenilen düzeye erişmediği ve toplum tarafından yeterince benimsenmediği yapılan anket çalışmasında görülmüştür.

Kütüphane kullanıcıları, kütüphanede çalışan personel hakkında olumsuz düşüncelere sahiptirler. Aşağıdaki tablo: 22’de kullanıcıların 52 (%52)’si yanıt vermeyip ,21(%21)’i olumlu yanıt 27( %27)’si olumsuz yanıt vermiştirler.

Araştırmamızda kullandığımız gözlem tekniklerinden sormaca çalışmasında ’’meslek seçiminde öncelikli tercihiniz ne olurdu?’’ sorusuna katılımcıların hiçbiri kütüphaneci yanıtını vermeyerek kütüphanecilik mesleğine ilgi gösterilmediğini ortaya koymuşlardır. Bu durum Türkiye'de kütüphaneciliğin mesleki saygınlığın istenilen düzeye erişemediğini göstermektedir.

IV.2.ÖNERİLER

Gelişen teknoloji ile kullanıcıların tüm gereksinimlerini karşılamayı amaçlayan kütüphaneler ve kütüphaneciler değişen koşullara uyum sağlamak zorundadırlar. Toplumun kütüphane kullanımını arttırmaya yönelik çalışmalar yapılması ve kütüphanecilik mesleğinin sıradan bir meslek olmadığını, uzmanlık ve beceri isteyen bir meslek olduğunu topluma benimsetilmesi için genel anlamda aşağıdaki önerilerin yapılması gereklidir:

Kütüphane ve kütüphanecilik mesleğine gereken önem verilmeli ve bu kurumun toplum için gerekliliği her platformda ifade edilmelidir. Kütüphanecilik mesleğinin saygınlığının arttırılması için çeşitli tanıtım faaliyetleri yapılmalıdır.

41

Page 42: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Kullanıcılara kütüphane kullanımı ile ilgili eğitim vermelidir. Kütüphaneler çağımızın vazgeçilmezi olan teknolojileri bünyesinde barındırmalıdır. Kullanıcıları kütüphane kullanımına teşvik etmek için çeşitli sosyal aktiviteler düzenlenmelidir. Üniversitelerde Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümünde verilen dersler günümüz koşullarına uygun olmadır. Kütüphanelerde kütüphanecilik bölümü mezunu uzman kişiler çalıştırılmalıdır.

KAYNAKÇA

Atılgan, D. (1995). Türkiye’de kütüphaneciliğin gelişimi. Türk Kütüphaneciliği, 9, 10-20. 20 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/search/results adresinden erişildi.

Aziz, A.(2008). Sosyal bilimlerde araştırma yöntemleri ve teknikleri. Ankara: Nobel Yayınevi.

Baysal, J. (1982). Kütüphanecilik alanında yeni kavramlar, araçlar, yöntemler. İstanbul: İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi.

Çakın,İ.(1986a).Kütüphanenin toplumsal konumu ve işlevi, Türk Kütüphaneciler Derneği,25, 8-16. 23 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1018/2036 adresinden erişildi.

Çakın, İ., Ersoy, O., Çelik, H. ve Duman, H. (1993). Türk kütüphaneciliğinin sorunları ve çözüm önerileri. Türk Kütüphaneciliği, 7, 220-226. 20 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1255 adresinden erişildi.

Çakın,İ (1989b).Kütüphanecilik; bilim dalı olarak tanımı ve özellikleri.Türk Kütüphaneciliği,3,59- 64. 21 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/issue/view/122 adresinden

42

Page 43: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

erişildi.

Çelik, A. (1996). Kütüphaneciliğin psiko-sosyal boyutları(II): kütüphanecinin ‘’statü’’ sorunu. Türk Kütüphaneciliği, 10, 331-338.21 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1416/2832 adresinden erişildi.

Çelik, S. (1999). Üniversite kütüphanelerinde personel yönetimi ve Türkiye'de durum. (Yayınlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kütüphanecilik Anabilim Dalı.

Cihangir, Y. (2010). Avrupa Birliği bilgi toplumu projeleri ve üniversite kütüphaneleri. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Bilgi ve Belge Yönetimi Ana Bilim Dalı.

Çukadar, S. (1999). Toplam kalite yönetiminin kütüphanelerde uygulanması : İstanbul Bilgi Üniversitesi Kütüphanesi için toplam kalite yönetimi sisteminin geliştirilmesi. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kütüphanecilik Anabilim Dalı.

Demirtaş, A. (1988). Günümüz kütüphaneciliğinde yeni gelişmeler. Türk Kütüphaneciliği, 35, 28-35. 23 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1010/2020 adresinden erişildi.

Fenerci, T. (2003). Kütüphanecilik ve disiplinler arası niteliği. Türk Kütüphaneciliği, 17, 283-293. 22 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1830/3660 adresinden erişildi.

Güler,B.(2004).Avrupa Birliği’nin yetişkin eğitim programı Grundtvig çerçevesinde halk kütüphanelerinin yeri ve önemi (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi) Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Bilgi ve Belge Yönetimi Anabilim Dalı, Ankara. 23 Mart 2012 tarihinde acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/323/ adresinden erişildi.

Güneş, G. (2007). Tek problemim imaj mı? Türkiye gerçeğinde imaj meselesi. Türk Kütüphaneciliği, 21, 230-236. 20 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/2030 adresinden erişildi.

Karakaş, S. (1999). Türkiye’de ilk kütüphanecilik bölümünün kuruluşu ve Emily Dean. Türk Kütüphaneciliği, 13, 376-396. 23 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1584/3168 adresinden erişildi.

Kartal, A.F. (2007).Bir disiplin olarak kütüphanecilik.Türk Kütüphaneciliği,21,494-501.25 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/2008/3995 adresinden erişildi.

Kütüphaneci.org. (2010). 24 Mart 2012 tarihinde http://blog.kutuphaneci.org.tr/?p=137#more137 adresinden erişildi.

Öksüz, M. (2004). Hüseyin Odabaş ile kütüphane ve kütüphanecilik üzerine. Bilgin, 1, 2-5. 23 Mart 2012 tarihinde acikarsiv.atauni.edu.tr/browse/58/123.pdf adresinden erişildi.

43

Page 44: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

Ötüken, A. (1957). Türkiye’de kütüphanecilik öğretiminin tarihçesi. Türk Kütüphaneciliği, 6, 1-35. 24 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/166/332 adresinden erişildi.

Soysal, Ö. (1971). Kütüphaneciliğimizin ana sorunları ve okul kütüphanesi. Türk Kütüphaneciliği, 20, 131-135. 23 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/566/1132 adresinden erişildi.

Soytürk, M. (2005). İnsan hakları ve kütüphanecilik mesleği. Türk Kütüphaneciliği, 19, 232-241. 25 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1942/3863 adresinden erişildi.

Toplu, M. (1992a). Üniversite kütüphanelerinin bilimsel araştırmadaki işlevi ve Türkiye gerçeği: 2. Türk Kütüphaneciliği, 6( 2), 89-107.ss.

Toplu, M. (2010b). Kil tabletlerden elektronik yayıncılığa kütüphanecilik felsefesinin gelişimi ve dönüşümü. Türk Kütüphaneciliği, 24, 644-684. 20 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/2250/4291 adresinden erişildi.

Tonta, Y.(2000). Türkiye’de kütüphanecilik eğitiminin yeniden yapılanması. Türkiye’de Kütüphane ve Enformasyon Biliminin Kurumsal Gelişimi: İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Kütüphanecilik Bölümü’nün Kuruluşunun 36. Yılı Anısına Düzenlenen Sempozyum Bildirileri (11-12 Mayıs 2000, İstanbul) içinde (74-89). Yay. Hazl. Aysel Yontar. İstanbul: Türk Kütüphaneciler Derneği İstanbul Şubesi. 23 Mart 2012 tarihinde yunus.hacettepe.edu.tr/~tonta/yayinlar/istanbul00.htm adresinden erişildi.

Üstün, A. (1997a). Kütüphanecilik mesleğinde iç iletişim ve motivasyon. Türk Kütüphaneciliği, 11, 20-28. 24 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1514/3028 adresinden erişildi.

Üstün, A. (1994b). Teknolojik gelişmelerin kütüphane ve bilgi merkezlerine etkisi (yasalar açısından bir yaklaşım). Türk Kütüphaneciliği, 8, 217-229. 22 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1308/2616 adresinden erişildi.

Yağcı, Y. (2007). Türk kütüphaneciliğinde işsizlik ve istihdam sorunsalı.Türk Kütüphaneciliği, 21, 502- 505. 25 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/2009/3997 adresinden erişildi.

Yılmaz, E. (1999). Kütüphanecilik alanında halkla ilişkiler çalışmaları ve televizyon. Türk Kütüphaneciliği, 13, 397-418. 21 Mart 2012 tarihinde http://tk.kutuphaneci.org.tr/index.php/tk/article/view/1585/3170 adresinden erişildi.

Yılmaz, B.( 2004). Türkiye’de Eğitim Politikası ve Kütüphane. Ankara: Türk Kütüphaneciler Derneği. 23 Mart 2012 tarihinde www.iudergi.com/tr/index.php/edebiyat/article/view/709/pdf adresinden erişildi

EK:1

44

Page 45: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

TOPLUMUN KÜTÜPHANECİLİK MESLEĞİNE BAKIŞ AÇISI ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

Bu anket çalışması, Atatürk Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi bölümü

öğrencileri tarafından Erzurum halkının kütüphanelere ve kütüphanecilik mesleğine

bakış açısını değerlendirmek amacıyla yapılmaktadır. Yapılan bu anket çalışmasının

sonuçları değerlendirilerek sosyal bilimlerde araştırma yöntemleri ve teknikleri

dersinde sunulacaktır. Bize Yardımcı Olduğunuz İçin Teşekkür Ederiz…

Şaban ÇOLAK Gülsüm KAYA

Leyla BOLAT Aslı ERYİĞİT

1)Cinsiyetiniz?

a) Bayb) Bayan

2)Yaşınız?

a) 7-15b) 16-25c) 26-35d) 36-45e) 46 ve üzeri

3)Eğitim durumunuz nedir?

a) İlköğretimb) Lisec) Lisansd) Lisansüstü(Yüksek lisans, Doktora)

4)Kütüphaneye gidiyor musunuz?

a) Evetb) Hayır

NOT: 4. Soruya cevabınız ‘’hayır’’ ise 5. Soruyu geçiniz.

45

Page 46: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

5)Kütüphaneye gittiğinizde nasıl bir kütüphaneci modeliyle karşılaşıyorsunuz? (Lütfen bir cümle ile tanımlayınız.)

…………………………………………………………………

6)Kütüphane hakkında yeterli bilgiye sahip olduğunuzu düşünüyor musunuz?

a) Evetb) Kısmenc) Hayır

7)Kütüphaneye gittiğiniz zaman aradığınız kaynağa ulaşmak için kütüphaneciden destek alıyor musunuz?

a) Evetb) Kısmenc) Hayır

8)İhtiyacınız olan bir kaynağa ulaşmak için interneti mi yoksa kütüphaneyi mi kullanıyorsunuz?

a) Kütüphaneb) İnternetc) Her ikisi

9)Size göre internetten bulduğunuz kaynak mı yoksa kütüphaneci tarafından önerilen kaynak mı daha güvenilirdir?

a) İnternetb) Kütüphanec) Her ikisi

10)Sizce kütüphaneler toplum için olması gereken sosyal kurumlar arasında mıdır?

a) Evetb) Kısmenc) Hayır

11)Sizce kütüphaneci olabilmek için üniversite eğitimi almak gerekir mi?

a) Kesinlikle evetb) Evetc) Hayırd) Kesinlikle hayır

46

Page 47: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

12)Sizce kütüphaneciler mesleki bilgi ve beceriler konusunda yeterli düzeydeler mi?

a) Evetb) Hayırc) Bilmiyorum

13)Kütüphanecilik mesleği daha çok bayanların egemenliğinde olan bir meslek midir?

a) Katılıyorumb) Katılmıyorumc) Kararsızım

14)Mesleki saygınlığı yalnızca ücretle özdeşleştirmek doğru mudur?

a) Değildirb) Kısmen doğrudurc) Kesinlikle doğrudur

15)Sizce kütüphanecilerin toplumda mesleki saygınlığı var mıdır?

a) Vardırb) Yokturc) Kısmend) Bilmiyorum

16)Kütüphanecinin toplumdaki mesleki saygınlığının artması için isim değişikliği (bilgi merkezleri uzmanı, bilgi görevlisi vb.) çözüm olabilir mi?

a) Olabilirb) Olmazc) Kısmend) Bilmiyorum

17)Kütüphane kataloğu nedir? (Lütfen bir cümle ile tanımlayınız.)

…………………………………..

18)Kütüphanede ne tür hizmetler verilmektedir? (Lütfen bir cümle ile tanımlayınız.)

…………………………………

19)Meslek seçiminde öncelikli seçiminiz ne olurdu? (İş sahibi değilseniz boş geçiniz.)

…………………………………

47

Page 48: · Web viewToplum hayatının ayrılmaz bir parçası olan meslekler tarihin her döneminde yerlerini almışlardır. Her mesleğin oluşumunda ve gelişiminde bir takım olaylar ya

20)Kütüphanede ne tür bilgi kaynakları yer almaktadır? (Lütfen bir cümle ile tanımlayınız.)

…………………………………

48