Yaşamı sevme, insanın kendini sevmesi ile eşdeğerdir, Yaşamı sevme, insanın kendini sevmesi ile eşdeğerdir, insana özgü bir yaşamı olanaklı kılan da insanca insana özgü bir yaşamı olanaklı kılan da insanca değerlere sahip olmaktır. Dolayısı ile yaşam değerlidirdeğerlere sahip olmaktır. Dolayısı ile yaşam değerlidir ve değerlerden oluşur.ve değerlerden oluşur. “ “yaşamın anlamı nedir?” onu araştıralım:yaşamın anlamı nedir?” onu araştıralım:

İnsanın önünde iki tür yaşam şekli vardır: İnsanın önünde iki tür yaşam şekli vardır: •Gerçeğin (Realitenin) tam olarak kavranması içinGerçeğin (Realitenin) tam olarak kavranması için aklını(bilincini) etkin ve bir amacın doğrultusunda aklını(bilincini) etkin ve bir amacın doğrultusunda odaklayabilen, yani gerçekliği kavramsal olarak odaklayabilen, yani gerçekliği kavramsal olarak anlayabilen ve bu uğraşı sürdürebilen kişi, anlayabilen ve bu uğraşı sürdürebilen kişi,

İkinci tür yaşam ise, bu zahmeti göstermeyen bireylerdir İkinci tür yaşam ise, bu zahmeti göstermeyen bireylerdir ve irrasyonellik diye tanımlanan hal budur. ve irrasyonellik diye tanımlanan hal budur.

"Düşünmek veya düşünmemek" arasındaki seçim, "Düşünmek veya düşünmemek" arasındaki seçim, "odaklanmak veya odaklanmamak" arasındaki seçimdir. "odaklanmak veya odaklanmamak" arasındaki seçimdir. "Odaklanmak veya odaklanmamak arasındaki seçim,"Odaklanmak veya odaklanmamak arasındaki seçim, "bilinçli olmak veya olmamak" arasındaki seçimdir. "bilinçli olmak veya olmamak" arasındaki seçimdir. "Bilinçli olmak veya olmamak”"Bilinçli olmak veya olmamak”““Yaşam ve ölüm” arasındaki seçimdir.Yaşam ve ölüm” arasındaki seçimdir. AYN RAND

""Bilinçlilik, ona sahip olan canlıların temel Bilinçlilik, ona sahip olan canlıların temel hayatta kalma aracıdır. İnsan açısından bu hayatta kalma aracıdır. İnsan açısından bu bilinçlilik hali, bilinçlilik hali, akıllıakıllı olmaktır” olmaktır”

Fakat, insan sorumluluğu buradan da öteye gider: İnsan, Fakat, insan sorumluluğu buradan da öteye gider: İnsan, düşünme sürecini başlatmak, sürdürmek ve doğan sonuçların düşünme sürecini başlatmak, sürdürmek ve doğan sonuçların sorumluluğunu da taşımak zorundadır. sorumluluğunu da taşımak zorundadır. Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu nasıl belirleyeceğinin Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu nasıl belirleyeceğinin yollarını keşfetmek, yapabileceği hataları da düzeltmek yollarını keşfetmek, yapabileceği hataları da düzeltmek durumundadır.durumundadır.

İnsan, İnsan, zevkzevk veya veya acıacı olarak etki bırakan ilk fiziki duyumlar olarak etki bırakan ilk fiziki duyumlar sayesinde "değer" kavramıyla tanışır. İnsan bilincinin gelişmesi sayesinde "değer" kavramıyla tanışır. İnsan bilincinin gelişmesi sürecinde, duyumlar, sürecinde, duyumlar, bilgilenmeninbilgilenmenin olduğu gibi olduğu gibi değerlendirmenindeğerlendirmenin de ilk aşamasıdırde ilk aşamasıdır..

İnsan bir bilgilenme (öğrenme) mekanizmasına sahip olarak İnsan bir bilgilenme (öğrenme) mekanizmasına sahip olarak doğduğu gibi, bir duygusal mekanizmaya da sahip olarak doğar; doğduğu gibi, bir duygusal mekanizmaya da sahip olarak doğar; fakat, doğuşta, fakat, doğuşta, her ikisi deher ikisi de "tabula rasa"dır; yani, ne öğrenme "tabula rasa"dır; yani, ne öğrenme mekanizması herhangi bir şey bilir, ne de duygusal mekanizması mekanizması herhangi bir şey bilir, ne de duygusal mekanizması herhangi bir şey duyar. herhangi bir şey duyar. İnsanın öğrenme yeteneği, yani zihin, her ikisinin de İnsanın öğrenme yeteneği, yani zihin, her ikisinin de içeriğiniiçeriğini zamanla belirler. zamanla belirler.

MUTLULUK, GERÇEKLE MUTLULUK, GERÇEKLE (REALİZMLE) BARIŞIKLIĞIN (REALİZMLE) BARIŞIKLIĞIN ARMAĞANIDIRARMAĞANIDIR

Mutluluk,Mutluluk, değerlerine erişen insanın bilincinde değerlerine erişen insanın bilincinde doğan bir doğan bir olumlulukolumluluk duygusudur duygusudur.. ..

Üretken, çalışmaya değer veren bir insan için mutluluk, Üretken, çalışmaya değer veren bir insan için mutluluk, onun kendi hayatına hizmet yolundaki başarısının onun kendi hayatına hizmet yolundaki başarısının ölçüsüdürölçüsüdür....

İnsan karakteri -sayısız potansiyelleriyle, İnsan karakteri -sayısız potansiyelleriyle, erdemleriyle, kötülükleriyle, erdemleriyle, kötülükleriyle, tutarsızlıklarıyla, çelişkileriyle- o kadar tutarsızlıklarıyla, çelişkileriyle- o kadar karmaşıktır ki; insan, kendi kendisinin en karmaşıktır ki; insan, kendi kendisinin en çetin bilmecesidir.çetin bilmecesidir.

Gerçeği, gerçekten anlamanın ve Gerçeği, gerçekten anlamanın ve bulmanın yolu, onu arama çabasında bulmanın yolu, onu arama çabasında olanlarının kendi kendine soracağı olanlarının kendi kendine soracağı sorular ile başlar: sorular ile başlar: Gerçek nerede?, Nasıl başladı? Ben Gerçek nerede?, Nasıl başladı? Ben kimim, yaratan kim? Evren nedir, nedir kimim, yaratan kim? Evren nedir, nedir yaşamak? Varlık, can nedir? insanlar yaşamak? Varlık, can nedir? insanlar nereden geldiler, niçin ve nasıl?  Geçmiş nereden geldiler, niçin ve nasıl?  Geçmiş ne kadar eski ve gelecek ne kadar uzak? ne kadar eski ve gelecek ne kadar uzak? Ben nereye gidiyorum, bir geri dönüş var Ben nereye gidiyorum, bir geri dönüş var mı, nasıl ve ne zaman? Ya düşünen şu mı, nasıl ve ne zaman? Ya düşünen şu akıl, nereden geldi ve nasıl oluştu? akıl, nereden geldi ve nasıl oluştu? Düşünmeyi nasıl öğrendim, nasıl Düşünmeyi nasıl öğrendim, nasıl sıyrıldım diğerlerinin arasından? Bütün sıyrıldım diğerlerinin arasından? Bütün bu sorulara cevap vermek ne kadar bu sorulara cevap vermek ne kadar anlamlı? Anlamı aramak ve aramayı anlamlı? Anlamı aramak ve aramayı anlamlı kılmak ne kadar anlamlıanlamlı kılmak ne kadar anlamlı

GERÇEK NEREDE?GERÇEK NEREDE?

GERÇEK NEREDE?

• “Aklınızı takip etmedikçe hayatınızı bu sorulardan kaçarak geçirmeye mahkumsunuz. Tercih yapmaktan kaçındıkça başkalarının tercih ettiği bir hayata mahkum olacaksınız. Bu yüzden felsefe bir ihtiyaçtır. Felsefe; hayatı analiz etme, aklı ve mantığı kendi mutluluğunuz için kullanma aracıdır”.

Her insanın bir hayat görüşü, doğru-yanlış bir felsefesi vardır. Her insanın bir hayat görüşü, doğru-yanlış bir felsefesi vardır. Farkında olmasa da felsefesiz insan olmaz. Herkes, yaşam Farkında olmasa da felsefesiz insan olmaz. Herkes, yaşam tecrübelerinden, gördüğü, duyduğu, okuduğu şeylerden, iyi-tecrübelerinden, gördüğü, duyduğu, okuduğu şeylerden, iyi-kötü sonuçlar çıkararak, (doğru veya yanlış) bir felsefe sahibi kötü sonuçlar çıkararak, (doğru veya yanlış) bir felsefe sahibi olur.olur.

Sonuç olarak, Aranan gerçek:“Evrenin veya doğanın gizemi mi? Yoksa, insanın kendi bilincinde gizledikleri midir?”

Yaşam sevgisini, yaşadığımız gerçeklerden yola çıkarak

aramalıyız

VURAL YİĞİTVURAL YİĞİTAYDIN ERİNÇAYDIN ERİNÇ