BA, 26 MART, İ9S9 ağan Türk Birliği ışkanlığmdan -eymor.un Orta Okul Lâbo--uvnn için 11 Nisan Cumâ nü gece- l göatertlecok siıie. inin Biletleri Doğan rtli-k flifei binasında, M. R a g , b

ılboy Eczaneainde, Bay Er-ya Torgut İle Bay AH Naşit :aret Evinde satılmaktadır. 91z de bir bilet alarak kasa-mız ve Kazamızın biricik iitür Ocaftına yardıma koşu-z.

ACI ı saat 6 ve 9 da iştirak edecek olan ^ (dilecektir. $

ERRES RADIO

SMCS RADIO

I 1

T

"Vvvîim ' » i J A S î M i L Y i

Telefon: 2 9 5 1

Bozkurt GÜNLÜK TARAFSIZ TÜRK GAZETESİDİR

Y I L ; 1 * SAYI: 130 * PERŞEMBE, 27 MART, 1952 * FÎATI1} Kr.

Tun usta Başvekil ve 3

eyiııce Saint-Saenö şöyle ce-p verdi:

- S e n beni yemeğe davel et-ı, ben de kabul < ttim. Para-ben ödemek isliyorum, sen

bul etmelisin. Her şey kar-ıklı olur, değil mi?

I . . .

>n sınıf öğrencileri % 1

I < ı

Durum Meslektaşı

MÜDÜR VE İMTİYAZ SAHİH!:

CEMAL TOGAN

İDARE EVİ:

Asmaaltı No. 75 Posta Kutusu S24

Lefkoşa-Kıbns

Kötüleşti Derdest Edildiler

Memlekette Sıkı Yönetim ilön Olunda

BOZKURT ALBÜMÜ: 30

f> r KIBRIS İSTİHBARAT DAİRESİ

V 55

lacaktır. £

ı beklenmektedir. ^

BT BASIMEVİ sfkoga - Kıtırı»

O M •» 4» • » »» 4

Mim Varoğhı Kıbrıs İstihbarat Dairesi, olgun bir kadro

ile çalışan hükümet mekanizmalarından biri-' dir. Adada genel efkârı temsil eden gazetelerde

çıkan yazılar, hükümete, İstihbarat Dairesi va-sıtasile ulaştırılır .

İstihbarat Dairesinin tecrübeli ve bilgin Müdürü Mr. Horace White bir meslek adamı

.. olduğu için matbuatın serbest neşriyatına mü-dahaleyi sevmiyen vicdan sahibi bir şehsiyet-tjr. Onun, gazetelere cesaret veren bu yüksek

.karakterinden dolayı Kıbrıs basın mensupları kendisinden daima takdirle bahsetmektedir.

Mr. White, Kıbrıs basınının seviyesini yükseltmek gayesile Kıbrıslı gazetecilere karşı daima sempatili bir siyaset takip eylemekte ve gazete sütunlarında yükselen en acı şikâyetler ile en ağır tenkitlerin memlekete yararlı bir şe-kilde halline çalıştığına kimse tarafından şüp-he edilmemektedir.

Kıbrıs İstihbarat Dairesinin zengin tahsi-satı olmamakle beraber, gazetelere çeşitli fo-toğraf klişeleri ile yabancı gazeteler ve tercü-me yazılar verilmekle önemli hizmetlerde bu-lunmaktadır.

İstihbarat Dairesinin kütüphanesinden »basın mensuplarının her vakit faydalanabilme-leri için hususî tertibatın alınmış bulunduğu, her zaman, müşahede edilebilmektedir.

Halkımızı ilgilendiren resmî tebliğlerin önemli olanlarının tercüme olarak gazetelere gönderilmiş olması, gazetecileri pek çok mem-;kamları komünist delegelerinin nun bırakan İstihbarat Dairesinin en isabetli ı telgrafı Kuzey Kore diş Baka. hareketlerinden biridir.

I Tunus, £6 (R) : Fransızlar [geçen gece Tunus Başvekili Muhammed Chenik ile kabine-ye dahil üç vekili derdest et-tikten sonra memleketi sıkı bir baskı altına almışlardır. Bütün memlekette milliyetperver li-derlerine baskınlar yapan po> lis kuvvetleri derhal askeri ma kamların emri altına verilmiş-lerdir. Akşam «karanlığından sabaha kadar herkesin dışarı-ya çıkması yasak edilmek sure tile örfi idare ilân edilmiş ve matbuata sıkı sansör tatbik edilmiştir. Tunusta arap ma-hallesinde mağazalar kapalı ise de memlekette normal ha-yat devam etmektedir, örfi idarenin açık nişanesi yalnız şehre giriş yerlerinde bulunan askeri karakollarda yapılan sı

Koıede Komünistler Yardımı Reddediyor Pan Mun Jon, 26 (R) Ko-

münist mütareke delegeleri Bir leşmiş Milletler tarafından ve Kuzey Koredeki salgın hasta-lıkları kontrol hususunda yar-dım teklif eden telgrafı alma-ğı reddetmişlerdir, telgraf Bir-leşmiş Milletler Genel Sekrete-ri Trygve Lie tarafından gönde rilip nasyonal sıhhiye teşkilâtı mn teknik yardımını teklif edi-yordu. Birleşmiş Milletler ma-

ki yoklamadır. Tunustaki Fran sız kuvvetlerinin kumandanı bulunan General GARBAY hü-kümetin masuniyetini tehlike-ye koyacak kimselerin ölüme mahkûm edilmelerini emret-miştir. General GARBAY mem leketin duvarlarına asılan be-yannamesinde her türlü nüma-yişi ve halk toplantılarını ya-sak etmiştir. Halk efradından silâh taşıyanlar beş sene hap-se gönderileceklerdir. Kanuna aykırı hareket edenler asker! mahkeme tarafından yargılana caklardır.

DEVÂSÂ PETROL TANKERİ "RondefjelP' esas seyahatlarından birini yapa-rak Güney Afrikada Kap'a 23 bin ton petrol getirmiştir. Gemi John Crown ve oğulları tara-fından Norveç için imal edilmiştir. Resimde

"RondefjeH"in Kap'a muvasalatını görüyorsunuz.

Rus Cephesinde Kaybolan İtalyan

Esirleri Roma, 26 (R) : İtalya Dışiş-

leri Bakanı yardımcısı PAOLO TAVIANI Rus cephesinde 60' leketin ziraat

Kıbıısta Bugün Orta Doğu Memleketleri

Eksperleri Bir Tarım ı | Konferansı Yapıyorlar j Lefkoşa,' 26 (R) : Altı mera-

mütehassısları bin kadar İtalyan askerinin kaib olarak tesbit edildiğini halbuki Rusyanın bu yeküne

yarın burada yapcakları beş gün devam edecek bir konfe-ransta Orta Şarkta en büyük

karşı 10,185 eri memleketlerine b i r b i t k i a f e t i o l a n t a h l l

Buraya kadar yazdıklarımızla anlatmak isteriz ki, İstihbarat Dairesinin bütün cephe-lerdeki faaliyetleri memlekete faydalı olmak-tan hali kalmamaktadır. Binaenaleyh, memle-kete daha geniş ölçüde faydalı olmak maksadi-e İstihbarat Dairesinin sistemli çalışmalarını

sütunlarda takdirle anarken şimdilik küçük ölçüde olmak üzere kaza merkezlerinde de bi-rer İstihbarat şübesinin açılması imkânlarının araştırılmasını acizane tavsiye etmek isteriz.

Bu türlü şübelerin kaza merkezlerinde bu-lunuşu, İstihbarat servisinin genişlemesine yaı-dım edeceği gibi, ayni zamanda gazete muha-birlerinin de başvurabileceği bir merkez olaca-ğından dolayı bu sayede muhbirlik vazifesi de lâyık olduğu önem ve kıymeti kazanmış olacak-tır. «

Bu türlü bir teşkilât neticesinde muhbirli-bir meslek olarak kabul edilmesine de yar-edebileceği gibi, İstihbarat Dairesi şübele-

rinin, adamızı ziyaret eden turistlere de fay-dalı hizmetlerde bulunacağından şüphe edilme melidir.

Kahire Ayaklanmasında Methaldar Olanlar Cezalandırılıyorlar

Kahire, 26 (R ) : 26 Ocakta barı nteçe verdiklerinden yedi ılrede vuku buları ayaklan- sene ağır kürek cezasına diğer

İlgileri bulunan 5 Mısırlı ikisi beşer seneye ve diğer bl-. bugün hapse gönderilmiş- rlsl de üç seiısfe mahkûm edil

Sanıklardan ikisi bir miştir.

m Pak Zeu Hev'e göndermele-rini istemişlerse de komünist delegeleri telgrafın mütarake konuşmaları ile alâkası olmadı ğını söylediler. Ayni şekilde bir telgraf Çin Dış Bakanı Chou En Lai'ye de gönderilmiştir.

iade ettiğini bugün söylemiştir. Bakan yardımcısı bu açıklama y.- Cenovada toplanan Birleş-miş Miletlerin harp esirleri en cümeninde yapmıştır ki bu cel-seye Rusya iştirak etmemişti.

Taviani verdiği rakama diğer cephelerde kaybolup da Rusyaya nakledilen esirlerin de eklenmesi lâzım geldiğini sözlerine ilâve etmiştir.

Tunus Meselesini Görüştüler

Paris, 26 (R) : Fransız Dı-şişleri Bakanı Schuman bugün Tunus meselesini vekiller mec lisinde müzakere etmiştir. Top lantıdan sonra tebliğ neşredil-memiştir.

ihtifal Törenine ÇAĞRI

Uzun zamandan beri Evkaf Dairesi memurluğunda hizmet etmekte bulunan âile reisimiz Mustafa Şevki Işın bey dün ö.s. saat 5 te Hükümet hastahanesinde Tanrının rahmetine kavuşmuştur. Müte-veffa Şiıoz hastalığından muztaripti.

Cenazesi bu gün öğle namazından son ıa Ayasofya Camiinden kaldırılarak ebe-di istirahatgâhına götürülecektir. Bütün yakınları ve dostları cenaze törenine çağ-rılır.

KARISI Süreyya Ş. Işın

OĞULLARI Eıtoğrul Işmay, Dr. Dündar Işın

ve İlter İşın

pası problemini ele alacaklardır, konferans. Birleşmiş Milletler Eğitim fenni ve kültürü teşki-İtStı tarafından kesin maddele ri ve tarım teşkilâtının iştira-ki ile tanzim olunmuştur. Bu konferansta şu memleketler temsil edileceklerdir: Türkiye, Kıbrıs, Mısır, İsrail, İtalya ve Acemistan. Konferansa Birleş-miş Miletler eksperleri de işti-rak edeceklerdir.

General Plâstirasın ' Picture Posf'a Verdiği Demeç

General Plastiras, "Piotuıe Türkiye ve Yunanistan'ın JCu zey Atlantik Paktına alınma-Post„a verdiği bir demeçte, sından duyduğu memnuniyeti belirtmiş ve sonra şöyle de-miştir: "Askerlerinizin kanra-man olup, harfoçı bir ruh taşı-dıklarını biliyor ve iftihar du. yuyoruz." Bundan sonra, Yu-nanistan ekonomisinden bah-setmiş, bilâhare, Türk.Yunan anlaşması hakkında düşünceie rini şöyle anlatmıştır: "Asır-larca süren bir dargınlıktan sonra, ortak bir tedbir kurma ya muvaffak, olduk- Türklerin nasıl bir asker olduklarını bili rim. Çünkü 1920 harbinde, AnaUolu'da onlara karşı haı-betmiş ve tecrübe sahibi ol-muştum. Sert ve cesurdurlar. Ölmeği, teslim ohııağa terc-h edecek bîr şekilde büyütülür-ler, Yunanistan, Doğu Akdetıi zin selâmeti îçîn, Türkiye ile beraber olmaktan, daima bü-yük bir haz duymakladır." ı

Kızıl Donanma Kaıadenizde Manevra

Yapıyor Ankara (Anka) Kızıl do-

nanmaya mensup bazı harp gemilerinin kara sularımıza ya kın bölgelerde manevra yap-makta oldukları söylenmekte-dir. Karadenizde rastlanmıya başlanan serseri mayinlerin bu manevralarla ilgili olduğu sa-nılıyor. Bilindiği gibi son gün-lerde batan GalatasarayŞilebi-nin batmasına bir serseri mayi tıin sebep olduğu söyleniyordu. Şilebin batmasına henüz .bir maylnin mi yoksa başka bir patlayıcı maddenin mi sebep olduğu kesin olarak bilinme-mektedir. Yetkili makamlar Karadenizde seyahat etmekte Olan Türk gemilerinin selâmeU için her türlü tedbiri almışlar-dır.

Kore Değiştirme Birliğimiz Hazırlanıyor

İzmir, (T.H.A.) üçüncü Ko-re değiştirme birliğimizin ha-zırlıklarını başlanmıştır. 1800 kişilik bir birlik Seferihisarda perdeypey toplanmağa başla-mıştır.

Değiştirme birliğimiz. Nisan ayından itibaren talim ve ter-biyeye başlıyacaktır. İlk kafile Mayıs ayında İzmirden hare-ket edecektir.

M T A N i N Y E r t f -BİNASI AÇILDI

BATA müessesesi bir çok yeniliklerle yeni inşa ettirdiği binayı dün müşterilerine açmış tır.

Aldığımız malûmata göre bi-nanın her türlü konfora haiz olan bugünkü duruma gelebil-mesi için üç bin lira harcan-mıştır. Binanın dıştan görünüşü çok güzeldir ve vitrinlerden İçerisi görülebilir. İç kısımda müşterilerin her türlil rahatını temin edeeek tertibat alınmış-tır. Çocuklar için. Bayanlar vc Baylar için ayn ayrı yerlerde satış yapılmaktadır. BATA mO esseaesl sahiplerini yaptıklan yenilikten dolayı tebrik ederi».

IUAAO TARAFINDAN SA Y1SAL ORTAMA .

SAYFA 2

GÖNLER GEÇERKEN

BOZKURT PERŞEMBE, 27

MADALYON UN TERS TARAFI.. . özker YAŞIN

Size hoş bir fıkra nakledeyim. Türkiyeden gelen dergilerin birinde okumuştum, aradan uzun bir zaman geçmesine rağmen, halâ hatırladıkça, ilk okuduğum an duyduğum neşe'nin, tekrar içimde canlandığını his-sederim :

Efendim, Polonyalı bir asker yaşamakta olduğu hayattan bıkıp kendisini öldürmiye karar vermiş.. Ama dünyaya veda etmeden önce, iyice içini dökmeği de arzu etmiş...

Doğru içişleri bakanlığının önüne giderek gözlerini yummuş ve bütün gücü ile bağırmış:

-Yaşasın Amerika! Kahrolsun Stalin! Varolsun Marşal Plânı!

Adamcağız kapıdaki nöbetçilerin kendisini vurma-sını beklemiş. Fakat uzun bir müddet o vaziyette kal-dığı halde, hiç bir silâh patlamamış. Nihayet boşu bo-şuna beklemekten bıkıp gözlerini açtığı zaman, bir de ne görsün: Bütün polisler ve erler silâhlarını fırlatıp el ele tutmuşlar "Yaşasın hürriyet! Amerikalılar gel-miş!" diye bağırarak şenlik yapıyorlar!..

Şimdi akla bir sual geliyor. Acaba senelerden beri, "ENOSIS" narâları atarak kafa şişiren pembe gözlüklü kiryeler ile onların reislerinin mevcut bulunduğu bir toplulukta; muzibin biri çıksa ve "KIBRIS YUNAN1S-TANA İLHAK EDİLDİ!" diye geçen gün Maraş G.S.E. stadyumunda, Ael'in Çetinkayayı 3-2 yendiğine benzer kuyruklu bir yalan söylemiş olsa, o tupluluğun hali ne olurdu?

Eğer etrafı hudutsuz bir sevinç dolduracağını, ora-da bulunanların şapkalarını havaya fırlatarak bayram yapacaklarım tahmin ediyorsanız, çok yanılıyorsunuz. Gerçi mektup zarflarına bile, "Kıbrıs Yunanistana ilhak ister!" ibaresi yazdırmıya kalkışanların faaliyetlerin-den, böyle bir günde (Allah o günü göstermesin) bay-ram şenliği yapılacağı umulur ama, bu sadece madal-yonun bir tarafına bakarak hüküm vermek olur.

Bir de madalyonun tersi var.. Eğer gözlerinizi o tarafa çevirip bakarsanız göreceksiniz ki; ne din reidi Makarios efendi, ne millî parti başkanı Derviş Gigi ve ne de komünist partisi genel sekreteri Papayuannu ile "Enosis" yaygaracıları Kibrisin Yunanistana ilhakını istemektedirler.

Bütün Enosis komedyası bir tatlı oyundur, ne za-man biteceği bilinmiyen bir çocuk oyunu...

IHI

, O R E V»Tt\n—

General Arnold'un Sözleri

Çimento Fabrikası Türkiyede Afyonda bir çi-

mento fabrikası kurulmasına karar verilmiştir. Afyonda ya-pılan tetkikler esnasında kalite bakımmdan Türkiyede eşi bu lunmıyan çimento ham mad-desi bulunduğu haber veril-mektedir-

Türkiyede Fındık İhracatı

İstanbul kaynaklarından so-ı gelen haberlere göre Türkiye limanlarından haftalık fındık ihracatı 200 tondan geri kal-mamaktadır. Fiatlar 210 ku-ruş kilosundan hesaplanmak-tadır.

Yıllarca, Tiirkiyenin Ameri kan, Askeri (misyon başkanı o -larak Türkiyede kalmış olan ve şimdi Amerika'da bulunan Mejor General VVİlliam Ar-nolıd, Türkiye hakkında ge-çen gün Ibir televizyon yayını yapmıştır. General Arnold mo dern ve kuvvetli Türkiyede.» sitayişle bahsetmiş, Türk or-dusunu methetmiştir.

Hiç şüphe yoktur ki, yıllar-ca Türkiye'de kalan ve mesle-ği icabı Türk ordusunu met-hetmiştir.

Hiç şüphe yoktur ki, yıllar ca Türkiye'de kalan ve mes-leği icabı Türk ordusunu ya-kından tanıyan ve anlıyan Ge neral Arnold',un, kahraman Türk orduısu hakkındaki ka-naatten önemlidir- Gneral Ar nold; "Türkler eski zamanlar da hürriyet için çarpışmışlar-dır. Yeniden bir hareket vaki olacak olursa tekrar da çar-pışmağa hazırdırlar" demiştir.

Tarih şahittir ki, Türklerin bütün mücadeleleri, bilhassa son asırlarda hürriyet için ol -muştur. Düşmanlar tarafından parça parça edilen Türk ulusu nu ve tahakküm altına alman Türk halkının hürriyetini te-min etmek için yaratılan istik lâl savaşı, bu hakikatin en gü-zel bir örneğidir.

Türkler, hürriyete aşık in-sanlardır. Hürriyet üzerine şi-irler söylemiş, kahraman Türk

Ahmet C. GAZIOĞLU şairleri yetişmiştir. Esaret Türkler için ölüm demektir. Bundan dolayı Hürriyet için mücadele, her Türk için en kutsal, en ulvî bir vazifedir. Hürriyet yolunda ölüm, şehit-liğin en mukattesidir.

General Arnold, yaptığı te-levizyon konuşmasında şu ger çeği bütün dünyaya bir defa daha tekrarlamıştır: "Türkler Dünya üzerindeki askerlerin en kuvvetli olanlarına malik-tir. Türkiye silâhlı askerleriy-le diğer devetlerden daha kuv vetlidir"... Evet bu bir gerçek tir; inkâr edilemez.

MEVLÎT 28.3.62 Cuma gUnü ge-

cesi Kanlı Mescit Camiin e babam Hüseyin Mulla

«lehmedin ruhuna mevlit >kunacağından bütiin lin kardeşlerimiz davet >lunur.

Mehmed Hüsevin

Bu gün sulh ün temininde Türk Ordusuna olan ihtiyaç büyüktür. Çünkü insanlık hür riyeti için Türk ordusu kadar cansiperane vuruşacak, çarpı-şacak hiçbir ordu yoktur. İşte Kore harbindleki Türk ordusu nun üstün başarıları... Türk askerleri Korede, insanlık hak ve hürriyeti için büyiik b:r 'kahramanlıkla çarpışmakta-dır- Bütün dünya iyice anla-mıştır ki; Türkler güvenilir bir millettir. Dostlarına karşı tam ve sıkı bir sadakadan var dır.

Daha geçen yıl1 Kareye gön derilecek askerler için gönül-lü istenildiği zaman 30 bin ki şi müracaat etmişti. Bu hal, hangi memlekette görülmüş-tür?... İnsanlık hürriyeti için vuruçgmıya hangi millet bu ka dar isteklidir?

Bu gerçeği gören ve anlıyan Rusya üçüncü bir cihan har bine atılmaktan çekinmekte, dir. Zira karşısında öteki müt tefik orduları yanında, kahra-man ve gözü yılmak bilmiyen Mehmetçiği bulacaktır. Varol sun Türk ordusu; yaşasın hür riyet...

HUBUBAT PAS HAS-TALIĞI KONGRESİ

Doğu Akdenizde hububat pas hastalığı ile ilgili fenni prob-lemlerde ihtisas sahibi şahsi-yetlerin toplantısı bu sabah (Perşembe) Lefkoşada açılmış bulunmaktadır.

Bu kongre Birleşmiş Millat-ler Eğitim, Fen ve Kültür Teş-kilâtı (UNESCO)nun Orta Do ğu Fen İşbirliği Bürosu tara-fından Birleşmiş Milletler Gı-da ve Tarım Teşkilâtı (FAO) nun iştiraki ile tertip edilmek-tedir.

Toplantılar Tarım Dairesinin kütüphane salonunda yapıla-cak ve hafta sonuna kadar ue-vam edecektir. Kongreye işti-rak edenler şunlardır:

Prof. Sibilis, Roma Nebat PataloJİ Enstitüsü Müdürü,

Dr. Esfandiari, Tarım Ba-kanlığı Araştırma Müdürü Tnh ran.

Dr. Abdel Hak, Tarım Ba-kanlığı Nebat Patoloji Müte-hassısı. Kahire.

Ing. G. Minz, Tarım Araştır-ma Patoloji mütehassısı, Re-hovot, İsrail.

Bay Salâhettin İren, Nebat Koruma fînstitüsü, Nebat Pa-tologu, Ankara.

Mr. D.K. Jones, Kıbrıs Ta-rım Araştırma Memuru.

Dr. Lee Ling, FAO Tarım Memuru, Roma.

Dr. Michel Batisse, UNES-CO Of ta .Doğu Fenni İşbirliği Bürosu Asbaşkanı.

Kongre gayrî resmî olup iş-tirak edenler hükümetlerini temsil etmektedirler, onlar bu-raya, münferit mütehassıslar sıffatı ile, tecrübelerini teati etmek araştırma işlerini teşvik etmek ve pas hastalığı cinsleri nin teşhisinde işbirUğini ilerlet mek için gelmişlerdir.

Pas, Orta Doğu memleketle rinde hububata arız olan en fe na bir hastalıktır. Sadece Kıb-rısta, bazan senede çeyrek mil yon liraya baliğ olan zararlara sebebiyet verdiği tahmin edil-mektedir.

Hastalık sütle yayılabilir: hastalık rüzgârle nakledilebi-lindiğinden, Türkiye've Mısır-dan Kıbrısı istilâ edebilir. Bu

LEYMOSUNDAN BLDİRIYOR;

Ağır Cezaya Peyalı olup şimdi

da bulunan Hacı Mari cı loannou'nun ölümü gili iki kişinin ilk tah dünkü mahkemede sona ve davaları 5.5.952 de cak olan Ağır Cezaya tır.

Buğday Geldi Dün öğle sonu limanı

gelen Greenville isimli ile 8900 ton buğday gel m

Çimento Dün limanımıza gelen

nar isimli Norveç vapuru 400 ton çimento gelmiştir.

Güvercin Çaldılar Geçen akşam meçhul şah

lar Katolik manastırından lira değerinde 17 güvercin lınmıştır. Güvercinlerin i letleri yanında bulunan kişi derdest edilmiştir. 1

Yeni Doğan Çocuk Dün Novaunou sokağır

bir tarla kenerında yeni ı bir çocuık bulunmuştur. P çocuk düşürmeden şüphelen, inektedir.

Takdir Olunur Bundan bir kaç gece

kaybolan kıymetli bir altın bileziği bularak insaniyet mına sahibine teslim eden bu hususta kendisine verilm istenen nakdi mükâfatı k? etmiyen kasabamızın tan mış kasablarımızdan Bay T hir Halinin eşi Bayan Raibiy-yi takdir eder ve bilvesile ya lış tefsir edilen vaziyeti bunu-le düzelterek özür dileriz.

m sebepten dolayı hastalığı kc rol etme meselesinin bir böl. esası üzerinden ele alınması ruridir.

Pas hastalığının muhtelif şitleri olup bunların tesiri her vakit ayni değildir. Ko rol usulü, hastalığa mukav met eden hububat nevileri tiştirmekle mümkündür.

Misafirler Omorfo Tecrübe Çiftliğinde yapılmaktı olan işi görecekler ve ayni za-manda Ay İrinideki yeni Ne-bat Karantina Merkezini H d ® göreceklerdir.

-—Fakat abla, bana bu parayı bağışlıyacak değilsiniz.

—Biliyorum. Her iki hal de bizim için güç-tür.

Halûk birdenbire şaşırdı. 0, ablasının ken dişini reddedeceğini ummamıştı. Ağzını açma-dan kalktı.

—Allahaısmarladık, diyerek çıkıp gitti. Yolda giderken düşünüyordu. Bir tek ümi

di ablasında idi. O da kendisini reddettikten sonra kime başvurabilirdi? Şimdi acaba teyze-sine de meseleyi açmalı mı idi? 0 zaman teyze hanım yine kızlarını evlendirmekten dem vur-mıyacak mıydı? Kızlarından birini Halûk'a ve rebilmek ümidine kapılmıyacak mıydı? Ne o-lursa olsun. Zaten kendisi bu parayı ödünç isti-yordu.

Sokakta komşunun kızı Ayten'e rastladı. Ayten, esmer ve ufak tefek bir kızcağızdı. Her zaman Halûk'la selâmlaşır, belki de onun gözü-ne geçmek ümidiyle gayet kibar davranırdı. Bu gün yine delikanlının yanından geçerken kırı-tarak:

—Günaydın Halûk Bey, dedi. —Günaydın Ayten Hanım.

SDNEN YILDIZ

Yazan: Aıgun F. KORKUT 11

—Bugünlerde sizi pek sık göremiyoruz. —İmtihanlarla meşguldüm Ayten Hanım.

Bundan sonra ümid ederim sık sık dışarı çıka-cağım.

—Hiç gezmiye gitmiyorsunuz galiba? Arka-daşlarınız boyuna gezip duruyorlar. Hem de kızlarla.

—İhtimal onlar hiç üzüntüleri olmıyan insan lardır. Benim ise bin bir düşüncem var.

Eve geldiği zaman dosdoğru teyzesinin ya nına gitti.

—Teyze, seninle hususi surette görüşmek is tiyorum.

-Hayırdır inşallah? Bu ne resmiyet böyle? Hemen orada duran kızı Muallâya dışarı

çıkmasını igaret etti. Odada yalnız kaldıkları

"zaman Halûk:

çaÜıUdZeUdni.Zamandanberİ b e k l e d i £ i m ^ n gelip

devam etd: h a m m ^ ^ t u t a m ı y^du. Halûk —Tahsile gitme zamanı.

Teyzesinin değiştiğini farketmis olma* beraber sözünün arkasını getirdi•

—Tabıatıyle bunun için de nara

ra var ̂ T t̂r* ? a h 8 İ ? a r a m o l a r ak beş W ram var. Lakın yine takdir edersiniz k i V en azdan bu miktarın iki misli S Eğer "ba-na bir yardımda bulunarak tahsil paramın "

S a i r 1 ™ S İ Z e ^ n ^ S t

kardeş evladına olsa dahi insan çıkann İ yuz lira veremez.,. y ı p ™

—Ödünç olarak. —Olsun Hepsi bir Fakat bir enişteni*, de

nuşayım. Belki bir şartla verir —Ne şartı?

-Meselâ kızlardan biriyle nişanlanırsın. Devamı var , s * •4İ

İDE, 27 MART, 1952 EYMOSUNDAN M.S.G.

BLDİRİYOR: W

Ağır Cezaya Kaldı Pey alı olup simdi Limasol.

a bu lunan Hacı Mariya H a -

ı |oann«>u'nıun ölümü ile il-[ili iki kişinin İlk tahkikatları lünkü mahkemede sona ermiş ,'C dava l a r ı 5.5.952 de otura-•ak olan Ağır C < zaya kalmış-tır.

Buğday Geldi D ü n öğle sonu limanımızı

[çelen Greenville isimli vapur ile 8900 ton buğday gelmiştir.

Çimento * Dün limanımıza gelen Paja-

nar isimli Norveç vapuru ile 0

400 ton çimento gelmiştir.

Güvercin Çaldılar Geçen akşaım meçhul şahıs-

lar Katolik manastırından 3 lira değerinde 17 güvercin ça-lınmıştır. Güvercinlerin iske-letleri yanında bulunan iki kişi derdest edilmiştir.

Yeni Doğan Çocuk Diin Novaunou sokağında

bir tarla kenerında yeni doğan bir çocuk bulunmuştur. Polis çocuk düşürmeden şüphelen, •mektedir.

Takdir Olunur Bundan bir kaç gece evvel

kaybolan kıymetli bir altın bileziği bularak insaniyet na-mına sahibine teslim eden ve bu hususta kendisine verilmek istenen nakdi mükâfatı kabul etmiyen kasabamızın tanın-mış kasablarımızdan Bay Ta-hir Halinin eşi Bayan Rabiye-yi takdir eder ve bilvesile yan lifj tefsir edilen vaziyeti bunun-

le düzelterek özür dileriz.

V v

sebepten dolayı hastalığı kont-: rol etine meselesinin bir bölge

esası üzerinden ele alınması rurldir.

Pas hastalığının muhtelif çe şltleri olup bunların tesirleri

> her vakit ayni değildir. Kont-rol usulü, hastalığa mukave-met eden hububat nevileri ye-tiştirmekle mümkündür.

Misafirler Omorfo Merkezi Tecrübe Çiftliğinde yapılmakta olan i:-;i görecekler ve ayni za-manda Ay İrinldeki yeni Ne-bat Karantina Merkezini de

u göreceklerdir.

eri beklediğim gün gelip

ssini tutamıyordu. Halûk

nam. iğini farketmiş olmakla .sını getirdi: tun için de para lâ-i param olarak beş yüz li takdir edersiniz ki bana iki misli lâzım. Eğer ba-

narak tahsil paramın üs-' size ebediyen minnettar

ayız ya oğlum? Her gün gider. Böyle zamanda kız dahi insan çıkarıp ta beş

Fakat bir eniştenle de ko-,rtla verir. „v

biriyle nişanlanırsın, gvamı var

Z. Nuri DAĞDAŞ | Sosyal çevrenin fikren kalkınmasında büyük hlz- tt

" metl olanlardan biri de kitapçıdır. Kitap satan kimse... * U Kitap satmayı bir zevk ve anlayış havası içinde Is edi- :

nen kimse. Yıllarca, kitap satabilmenin çilesini çekmiş |j kimse... M

Evet, kitapçılıkta bir kâr zihniyeti de vardır. Var->' 'l

dıı ama kitabı satın alacak olanların sayısı pek bol- Û olursa... Ya kitapçının iş yaptığı çevrede oturan toplu- 1

r>, luk kitabın ne olduğunu, değerini bilmiyorsa... Kitap- I çının böyleblr yerdeki faaliyeti kendisi için bir çile ola- Şj çaktır. Yıllarca, kitabın değeri hakkında etrafına bii£İ vermesi gerek. Tabii, dinliyen olursa. A

Fakir ve zengin kitapçının insanlığa hizmetlerinin hızı ve derecesi aynıdır. Karmnı doyurmak için çalışan bir tüccar olan kitapçının en önemli hizmeti, medeniye- H tin açılma, yayılma, yükselme sırasında görülebilir. Ki- . tap bastıran, kitap yayan, kitap Batan kitapçı, bu işi " muhakkak bir fikir uğrunda yapmaktadır. Zevk ölçü- U sü yerinde olan kitapçı, bu yolda daha çok hizmet eder. *

istanbul'da Nebioğlu yayınevi daha yeni açılmıştı. ; İlk yayınladığı kitaplar fikir piyasasında tutunmuştu. 1 Kitapların gerek dış yüzleri, gerekse muhteviyatları o- > \ kuyucuları memnun bırakıyordu. Nebioğlu, istanbul id- A tcpçılığına bir kalite olgunluğu getirmişti. Bir gün bir M kitap vesilesiyle kendisini ziyaret ettim. Genç bir kitap 'ğ çı ile karşılaştım. Nebioğlu, iktisat doktorasını Ameri- |

H ka'da yaparak istanbul'a dönmüştü. Konuşma sırasın- h i . da kitapçılık, bilhassa faydalı, iyi kitapçılık hakkında " S bana uzun tafsll&t vermişti. y

Kitapçı, cemiyet için matbaacı kadar lüzumlu bir | İl insandır. İşte bu fikri, geri kalmış, kitap değeri bilmi- | • yen topluluklara kabul ettirmelidir. mmmimmmmmmmm^mms'^^mmmmmjmam:^ ELYEDEN

Maarif inşaatının geciktirilmesi

Alim Varoğlu

Hanyada Buğdav Kıtlığı

Yunan basınında yazılkÜğı-na göre Giritte Hanyada huğ day azlığından halk sıkıntı çek mektedir.

İngiliz Hava Kuvvetleri

İngiltere parlâmentosunda konuşan hava kuvvetleri baş-kanı Mr. George YVard devle tin bütün hava kuvvetlerinin

SAYFA 3

5 Memleket Haberleri i * 8 â >:•: >:«o«k>2»> Wsm >^c«K?we«we ®

52 Milyar Vergi

Resmen açıklandığına göre Âmeri'kada bu yıl zarfında mü kelleflerden 52 milyar doiar vergi tahsil edilecektir.

18 Bin Ton Pamuk

İhracatçı çevrelerinden haf ta zarfında gelen haberlere gö re geçen Şubat ayında yalnız İzmir limanından 144 milyon

ihtiyaçlarının" karşılanması i-, 400 bin okka pamuk ihraç e-çin 450 milyon 740 bin lira dilmiştir. Bu miktardaki pa

muğun kıymeti 46 milyon Türk lirası tutarındadır.

Elye; Lefke nahiyesinde 800 nufuslu bir Türk köyüdür. Mektepte kayıtlı 110 talebe vardır, Talebe sayısının ileride 120 hattâ 130 a yükselmesi de imkân dahilindedir. Bu sene mektebe devam eden talebenin aylık ortalama hesabının %90 dan aşağı olmadtğmı köy öğ-retmeninden öğrenmiş bulunu-yorum.

Okul binasının ve öğretmen ikametgâhının tamiri için üç sene evvel köylü namına köy komisyonu İstida ederek Marif Dairesine müracaat etmişti.

D a i r e m ü h e n d i s i bu maksat için köye geldi, gereken tamirata muh-taç yerler tesbit edilerek kay-dı tutuldu. Mes'ele ilân sureti ile münakagaya kondu ve £300 ya bir Rum yapıcısına havale edildi. Bu hususla ilgili evrak bu gün köy komisyonunun ya-nında mahfuzdur.

Aradan üç sene geçtiği halde hiç bir tamire başlanmadı. Se-bebi bizce malûm değildir.

öğretmen ikametgâhı bu a-rada İkamet edilemiyecek kötü bir duruma geldi. Bu kusur tek rar Maarif Dairesine yazıldı, fakat cevap alınmadı. Tekrar müracaat edildiği zaman, öğ-retmenin iki mil mesafede bu-lunan Petre köyünde İkamet etmesi tavsiye edildi ve pek yakında tamirata başlanacağı bildirildi.

Biyeliler öğretmenlerinin ken <li köylerinde ikamet etmesini İstiyorlar. Kiralık ev de bulu-namıyor. Çünkü bir köylünün

«ttirdiğl ev, nihayet bir

sene sonra evlendireceği oğlu için olabilir, öğretmenimiz şim di böyle bir evde oturuyor. Ge-len sene için başka bir ev bul-mak imkânı görülemiyor.

Şimdi öğretmen ikametgâhı çökmek üzeredir. Okul binası da üstüne düşen yağmuru altı-na geçiriyor.

Bu durum tekrar Maarif Da-iresine yazıldı Maarif Dairesi-nin mühendisi tekrar köye geldi. Okul bitişiğinde köylüye alt arsa olduğu halde oldukça uzak bir yerde bir arsayı satın almamızı uygun buldu. Eski okul binasının tamirini lüzum-suz gördü.

Mühendisin fikri ihtimal doğ ru olabilir. Fakat yeni arsa al-ma ve yeni binayaptırmak ta köylüye pek pahalıya mal ola-bilir.

Ayni zamanda köylünün ma-I-, bulunan arsanın içinde su-yu da vardır ve okul bahçesi yapılmaya uygundur.

Köylü okul binası ve ikamet-gâh yaptırmayı istiyor. Fakat bunlar yaptırılırken mümkün mertebe iktisada önem verilme sini de haklı olaraK iddia edi-yor. Bütün bunlara ek olarak köylünün Maarif sandığında beş altı yüz lira da parası bu-lunmaktadır.

TAHSİN H. ARSLAN Elye

BOZKURTUN NOTU: Elye-ücn alman ve imlası tahtinde yayınlanan bu yazıyı ilgili Da-lı enin dikkatine sunar ve ha-kikate uygun olmayan nokta-ları varsa tenkid edilmesi reca olunur.

tahsisata lüzum gör belirtmiştir.

Buğday İhracatı Paristen verilen malûmata

göre bu yıl zarfında Türkiye-de 100 bin ton buğday ile 20 bin ton arpanın ihracına Tür kiye hükümetince karar veril mAştir. Avrupanm Savunma

Masrafı M ister Averel Harrimanın

kongreye tavsiyesi veçhile Av rupanan savunmasuıa ayrılan miktardan Türkiye ile Yuna-nistan a 400 mli'yon dolar tah-sis edileceği açıklanmıştır.

İsviçrede Patates İhtiyaçları İsviçrede patates ihtiyaçları

artmış olduğu için gelecek ay dan itibaren memlekete pata-tes ithaline müsaade edilecek tir.

Bursada Tütün Satışları

En son hasın haberlerine gö re Türkiyede Bursa havalisin-de tütün satışına devam olun ımaktadlır. Fİ atlar, 240 kuruş ki loşu d ur.

4,700 Kilometre Uçuş

Yeni tip "Thuııderjet,, A-merikan uçaklarile Romada A merikan üslerinden havalanan 2 Amerikan uçağı hiç yere i-niş yapmadan bir uçuşta 4, 700 kilometrelik bir mesafeyi 4 saat 48 dakikada uçmuşlar-dır.

Af likada Hava Üsleri

Washington habedreine gö-re hava üsleri eksperlerinden Mr. James Eize tarafından ya pılan bir demeçte bildirildiği-ne göre Amerikalılar tarafın-dan Güney Afrikada yapılnıa sına karar verilen hava üsleri için 455 milyon dblar harca-nacaktır.

33 Bin Sterlin Basın habeıerine göre Ma-

jeste Kıraliçe Elizaibet'in 1952 -53 mali yılında Buckinghanı ile Tower of VVindsor sarayla-nndaki şallısı masrafları için 33 bin sterlin ayrılııınş bulun-mak tadır.

moseö»*;: x«< i) İ I

fAVf W.- i:

SPECI AL - STEMM A Potin Boyaları

$ Şimdiye kadar çıkan boyaların en te- v

mizi, en şeffaflandıranı ve en az fırçala- $ mak istiyen SPECIAL STEMMA'dır. | V

Eskiden STEMMA Markalı çıkardığı | mız boyaları hiç bir far k olmaksızın müş- $ terilerimize SPECIAL STEMMA ile değiş- | tiririz. İ

•

* SPECIAL STEMMA hayasını tek bir | defa denediğinizde hakikati öğrenmiş ola- §

Gönül Tesellisi Yunan diplomatların

dan müteveffa Elefteri os Venizelos hatıraları nı yayınlayan Rum mat buatı, ilhakın gerçek-leşeceği neticesine var-makta ve bu suretle Rum halkı avutulmak-tadır !

İhtifal Balkan harbinde ö-

len Kıbrıs Rumlarını anmak maksadile Lef-koşada Ay. Lûka kilise sinde Yunan Konsolosu nun da hazır bulundu-ğu bir ihtifal tertip e-dilmiştir. Bu vesile ile Cimnas okulu öğret-menlerinden Mavromi-hali konuşmuştur.

Cimnas Okulunda Hırsızlık

Meçhul kimseler Lef koşada Cinînas okulu-nun kantininden 20 li-ralık çeşitli yemiş çal-mışlardır.

Hırsızlık Eğlenceli bir Rum

genci anasının 6 lirası-nı ve başka bir adamın 20 lirasını çaldığından dolayı Lefkoşada üç ay hapse mahkûm olmuş-tur.

Bay Zeıbini Lefkoşada Lidra Pa-

las otelinin en büyük hissedarlarından Bay Dimitri Zerbini Mısıra gitmiştir.

Su Saatleri Leymosundaki ihti-

yaçlar için belediye ta-rafından hariçten getir tilecek su saatlerinin her biri £2.14.0 mal ola çaktır.

caksınız.

Yunan İhtilâli 25 Mart münasebeti

ile Cimnas öğretmenle-rinden Bay Zorba Lef-koşada içtimaî yardım cemiyetinin hususî bina sında Yunan ihtilâli mevzulu bir .konferans vermiştir!

Ümitsizlik !! Avrupa seyahatin-

den avdet eden Başdes potun temsilcisi Bay Rosidis Rum gazeteci-lerine verdiği demecin-de ilhak faaliyetlerin-den hiç bir netice alına madiğini açıklamış ve meselenin Yunan hükû meti tarafından res-men ele alınması lüzu-muna işaret etmiştir!!!

Sinemacılar Görüşecekler

Adamıza ithal olunan sinema filimlerinin it-halât resmine yüzde yüz zam edildiğinden Hükümete ş i k â y e t maksadile Lefkoşa İs-tihbarat müdürlüğüne müracaat etmişlerdir. Bu hususta genel bir toplantının tertip edile ceği bildirilmektedir.

İlk defa olarak satışa çıkarılmıştır Bakkalınızdan arayınız.

f §

I 1 i i i

İ I $

I I %

M •:«• <«•; »î »:- a* s* •».>:•>: •:«• •» *

YILDIZ FALI BU OÜN DOC»ANLARIN 27 Mart: Bu gün doğanlar

sıhhatli kimselerdir. Hayatları büyük muvaffakiyetlerle dolu-dur. İnsanlarla verimli dostluk lar kurarlar, muvaffakiyetle-rinden istifade etmiye ve ka-zandıkları servetin değerini bilmeğe itina etmelidirler.

2724 RIFAT CEMÂL

TAKSİ YAZIHANESİ Lüks Otomobilleriyle

Servise Hazırdır. II

BU GÜNKÜ ANKA-RA RADYOSUNUN

PROGRAMI 7.28 Alçıtış ve Program. 7.30 M.S. Ayan, 7.31 MÜZİK. 7.45 HAlKERLER 8.00 M Ü Z İ K : Türküler. 8.28 Hava Raporu. 8-30 MÜZİK. 9.00 Günün Programı.

12.15 . 13.15 Asker Saati. 12.15 Memleketten Selâm. 12.20 Memlekete Selâm. 12.30 Türk Kahramanlığı. 12.45 M Ü Z İ K 13.00 HABERLER. 13.15 MÜZİK. 13.15 MÜZİK. 13-30 Öğle Gazetesi. 13.45 MÜZİK. 14.00 Hava Raporu, Akşamı

Programı ve Kapanış. 16.58 Açılış ve Program. 17.00 M Ü Z İ K : Şarkılar. 17.30 Seıbest Saat. 17.45 MÜZİK. 18.20 K O N U Ş M A : B.M.S. 18.30 M Ü Z İ K : İncesaz. 19-00 HABERLER. 19.15 Tarihten Bir Yaprak. 19.20 M Ü Z İ K : Şarkılar. 19.45 Radyo ile İngilizce. 20.00 M Ü Z İ K : Şarkılar. 20.15 Radyo Gazetesi. 20.30 M Ü Z İ K : Şarkılar 21.00 KONUŞMA. 21.15 MÜZİK. 21.30 Hazırcevap Adam. 21.45 MÜZİK-22.00 KONUŞMA. „ 22.15 MÜZİK. 22.45 HABERLER. 23.00 KONUŞMA.

Program vç Kapaııif ,

HOLLYWOOD DEDİKODULARI

18 SUAL, 18 CEVAP Sevimli Yıldız Janet Leigh'in Eşi Tony Curtis'e

Meraklıların Sorduğu Ahiret Sualleri ve Verdiği Cevaplar

Geçenlerde beyaz perdenin en güzel kumralı olan Janet Leigh ile evlenen siyah saçlı, yeşil gözlü genç yıldız Tony Curtis hayranlarından müteaddit mek tuplar almakta ve kendisine bir sürü sualler sorulmaktadır.

Yakıgıklığı ile bütün genç kızların kalplerini fetheden To ny Curtis bu suallere aşağıda-ki cevapları vermektedir.

Tony bu sualleri bir mecmu-ada §öyle cevaplandırmakta-dır:

S- Janet'le birlikte çocuk sa-hibi olmayı düşünüyor musu-nuz?

C- Elbette çocuk istiyoruz; bilhassa üç çocuğumuz olursa memnun olacağız.

S- ilk görüşünüzde Janet'in hangi tarafı sizi celbetti?

C- İster inanın, ister inanmı yın, onun saçlarım kulaklarının üstünden geriye doğru alarak arkada toplaması çok hoşuma gitti. Onu ilk gördüğümde, di ğer kızları gördüğümde düşün düklerimden bambaşka şeyler hissettim. Bilhassa onun ilk de fa bir kimse ile tanışırken al-dığı heyecan halini çok sev-dim.

S- Hakikî adınız nedir ve kaç yaşındasımz ?

C- Adım Bernard Schwartz ve 26 yaşındayım.

S- Janeti diğer erkek arka-daşlarınızdan kıskandınız mı?

C- Gayet tabiî. Onunla an-laşmadan evvel, Janet'e hitap eden her erkeği kıskanırdım.

S- îlk defa olarak bir kıza randevu verdiğiniz zaman kaç yaşında idiniz ?

C- 19 yaşında idim. O zaman San Diego'da bahriyede asker-dim. Daha evvel hiç bir kızla tek başıma gezmeğe gidemez-dim. Zira para kazanmak için çok ağır bir şekilde çalışır ve kızlarla gezmeğe vakit bula-mazdım.

S- Piper Laurie ile aranızda bir aşk macerası olduğu doğru mu?

C- Hayır. Beraberce mütead dit filmler çevirdik, aşkımız da yalnız perdeye münahasır kal-mıştır.

S- Janet sizi nasıl çağırır? C- Annemin söylediği gibi

Tonala diye çağırır. S- Beraber gezdiğiniz sine-

ma artisti kimdi? C- Ann Blyth. Henüz stüd-

yoya geleli üç hafta olmuştu. Kimseyi tanımıyordum. Daha o zamandan tanınmış bir artist olan Ann Blyth'a -red cevabını dahi göze alarak- beraber geze bilir miyiz? diye sordum. Ann bu teklifimi kabul ettiğinden beraberce bir polo maçını sey-re gittik.

S- Kılıbık mısmıı? C- Kahvaltı saatinde evet U-

mumlyetle sabahları yaln» bir

bardak kahve içmeyi tercih e-derim. Fakat karım bana ken-di eli ile hazırladığı kuvetli kah valtıyı zorla yedlrir.

S- Kendi çevirdiğiniz bir fil-mi seyrederken neler hisseder-sijılz ?

C- Oynayamn ben olup olma dığına inanamam. Filmi seyre derken asabileşip, Janet'in elle rini sıkarım. Zavallı karımın el leri sinemadan çıktığımızda sı-kılmaktan morarmış bir hale gelir.

S- Mektepteyken talebeler a-rasında meşhur muydunuz?

C- Hayır. Fakir bir talebe i-dim, ne futbol takımında ne de temsillerde yer Alıyordum. Yal-nız koşulara iştirak ediyor-dum.

S-, Kızlarda kısa mı yoksa uzun saçı mı beğenirsiniz?

C- İyi taranmış olmak şartiy le kısa saçı tercih edersem de bu daha ziyade kızın simasına göre değildir. Fakat saçak gibi uzun saçları da hiç beğen-mem.

C- Randevularır.-.ı u,:u .nak ve içinden yumız bir t.anc...ııi' yupablleceğim yedi iş için de söz vermek.

S- Janet'in en çok hangi ta-rafını beğenirsiniz?

C- Dudaklarını; bilhassa gül düğü ve sinirlendiği zamanla-rı.

S- Janet'le aranızda hiç mü-nakaşa ettiniz mi?

C- Gayet tabiî. Hangi çift yapmaz ki? Fakat bu hiç bir zaman ciddî bir mahiyet alma mıştır. Kahvaltı sevmediğim i-çin o bana yorgun olduğu za-manlar bile daima iş görüp din lenmediğinden ben de ona çıkı

şırım. S- Yemek pişirebilir misiniz ?

Oturduğum şehirde ben tlcıı daha iyi yemek pişlrebilen bir kimse olacağını zannetmi-yorum.

S- Evli olduğunuz halde Ja-net'le beraber geceleri eğlence yerlerine gider misiniz?

C- Evlendikse de ihtiyarlama dik ya! Bazan evde oturup te-levizyon seyreder, bazan dine-rr.aya gider, bazan da iyi var-yete oldu mu gider eğlenir ve dansederiz.

S- En büyük eğlenceniz ne-dir?

C- Resim, seramik yapmak poker oynamak ve bilhassa o-yuncak denizaltı yapmak.

Çiftçi Makine Ve Aletleri S E R G î S İ

Bahçeler ve Çiftçiler İçin MG 5 TRAKTÖRLERİ

KIBRIS SANAT ALEMİNDE

Yeni Ufuklar:

Ç A R D A K Bütün Kıbrıs Türk Sanatçılarını, bir

Çardak altında toplamıya muvaffak olan

AYLIK FIKIR ve SANAT DERGİSİ -Pek yakında çıkıyor-

Basıldığı Yer: BOZKURT BASIMEVİ

Asma A1H No. 75 Lefkoşa - Kibrin

28, 32 ve 40 saçlı tezek" eriten ve toprağı ekine elverişli bir vaziyete so-kan SÜRGÜLER.

Her sürgünün bir yerden diğer bir yere taşınmasını ve yolda götürülmesini kolaylaştırmak için tekerlekleri vardır.

—26 inçlik 3 ve 4 saçlı sapanlar. —Üç biçaklı RANSÖNS PROCONSOL - i k i biçaklı RANSONS PROCONSOL —Tek biçaklı RANSONS PROCONSOL

—TÜKENMEDEN ERKEN DAVRANINIZ

/ —YENİ PARTİ GELDİ Katalog ve fiatlarla her hangi bir hu-

susta malûmat edinebilmeniz için

Leymosun N.P. LANITIS LTD. Şirketi MAKİNE KISMINA

Yahut LEFKOŞA, M A Ğ U S A ile L Â R N A K A D A K İ

şubelerine müracaat ediniz.

Müzisyenin Kulağını Okşıyan Ses

E R R E S Radyolarında Bulunur

ERRES RADIO

ERRES RADIO EMtes RADIO m 1 *

\ Bu kadar yüksek kalite—Bu kadar Ehven fiat ERRES Radyolarının başlıca hususiyeti, bilhassa teknik mükemmeliyeti ve son derece atmalı ışçıliğindedir. Esasen ERRES Radyola rı en fena ve gayri müsait iklim şartları altında dahi ıevkalade randıman verebilecek bir sekil de ve en üstün bir malzeme ile imal edilmiştir.

ERRES Radyolarının bu hususiyeti rad yonun en ince teferruatında bile, tekni'siyen olmıyan bir kimsenin dahi gözüne çarpar.

ERRES Radyolarının dış görünüşü ise en muşkılpesentleri tatmin edecek ince bir zevkin ifadesidir.

Bu derece müstesna radyoların, bu kadar ehven fiatlarla satışa arzedilmesi de şimdive kadar eşme tesadüf edJmiyen bir hadisedir

1952 yapısı 16 modd içinden seçebileceği-niz ERRES radyoları dünyanın en son harika sidir.

ERRES Radyoları A.C., D.C., ve BATAR YA ile çalışır.

ERRES markalı ELEKTRİK SÜPÜRPF GELERI ile VANTILÂTÖR'Ierini mutlaka" görünüz.

ERRES RADIO

Yalnız ERRES Radyolarında bulunur.

"TEDİYEDE BÜYÜK KOLAYLIKLAR YAPILIR. 4 v

PAMBOS PAPADOPULCS Kıbrıs Mümessili:

P. K. 186, Mağusa. « » _ • » M » » • » • — .

DOZ!

«KES RADIO • » » » , » 4 >

KOI Yazımız

görenler, "1 dünya siys arasında dördüncü len bir ola] tiğimizi dir. Kabul okuyucu de haklıdı şene evvel rtün en örn yı telâkki harbi" aı tunlarında düncü deı ber vaziyet tür. Hattâ ! den sonra İran petrol sır mesele miyetini

Kore hî si ne oldu? cevabını ve ça güçtür, pılan bütün boşa çı Korede ettiğini de yiz. Bu müttefik ve ordusu kan dır. Dokuz devam eden konuşmalaı bir netice Fakat her İ l yeniden sa\ mak arzusı dığmı göre

Akla şöyl gelebilir. Ac fik ve Kor lan bu boş şin kendileı lı olduğunu a laı*mı? Kabı* ki, Kore gibi bir çıkı kaldığı mi rek demokı gerekse peykleri it iftihar __ değildir..

Kore hi nın Avru) -üzerindeki Çok tesir ttierika dir. pj ttıüşkil bi diğini göı »