Özgün kırsal yerleme dokularının sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · greenage symposium,...

16
GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye 1 Özgün Kırsal Yerleşme Dokularının Sürdürülmesine Yönelik Bir Model Önerisi: Balıkesir Köyleri Örneği 1 Model for Sustainability of Rural Settlement Fabrics; Case of Balıkesir 2 Dilek Erbey (MSGSÜ, [email protected]), Pelin Kotas (MSGSÜ- Doktora Öğrencisi; [email protected]), Hale Mamunlu (MSGSÜ, [email protected]), Hürriyet Öğdül (MSGSÜ, [email protected]), Gülşen Özaydın (MSGSÜ, [email protected]), Sibel Söğüt (MSGSÜ,- Doktora Öğrencisi; [email protected]), Özlem Ünver (MSGSÜ, [email protected]), Kevser Üstündağ (MSGSÜ, [email protected]) 3 Özet Son yıllarda yaşanan toplumsal ve ekonomik değişimlere paralel olarak kırsal yerleşmelerin fiziksel dokusu, toplumsal yapısı ve ekonomik işleyişi değişmektedi r. Bu değişimlerin sonucunda yerleşmelerin kırsal niteliklerinin yok olması riski ortaya çıkmaktadır. Kırsal yerleşmelerin özgün doku ve özelliklerin korunmasına yönelik planlama ve tasarım yaklaşımlarının geliştirilmesi gerekmektedir. Bildiride aktarılması ve tartışılması amaçlanan araştırmanın amacı, Balıkesir ili kırsal yerleşmeleri örneklerinde geleneksel doku özelliklerini incelemek ve bugünün kırsal yerleşmelerinin ihtiyaçlarını da gözeterek bu özelliklerinin devam ettirilmesi için öneriler geliştirmektir. Balıkesir ilinin farklı alt bölgelerinde seçilen dokuz köyde doğal çevre, tarihsel gelişim, nüfus yapısı, çevre ilişkileri, ekonomik faaliyetler, kullanıcı-mekân ilişkileri analiz edilmiştir. Sonuçta ova, yamaç ve dağ köyleri için genel özellikler ortaya çıkmıştır. Her köy için topografik eşikler, yapay sınırlardan yola çıkılarak geleneksel ve yeni dokuların yayılma biçimi araştırılmıştır. Yerleşmeleri oluşturan temel öğeler, açık alanlar (sokaklar, meydanlar, parsel sınırları) ve yapılanmış alanlar (yapı adaları ve parseller) merkez ve çevrede olmak üzere ele alınmıştır. Araştırma sonucunda her köyün kendine özgü doku özellikleri olduğu görülmüş, mevzuatın ve planlama pratiğinin getirdiği yaklaşımın ötesinde, köylerdeki değişimin yönlendirilmesi ve bu özgün niteliklerinin sürdürülebilmesine yönelik esnek, katılımcı ve birçok karar 1 Bu bildiri Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı için hazırlanan ve 2010 yılında tamamlanan “Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması“ başlıklı projenin ikinci kitabı olan “Balıkesir ili Kırsal Yerleşme Doku Analizi” sonuçlarından yola çıkılarak hazırlanmıştır. 2 This paper is based on a research;“Balıkesir-Supporting Developments Responsive to Traditional Fabrics and Architectural Characteristics in Rural Areas, Book 2; Balıkesir Rural Settlement Fabric” (2010) conducted by Mimar Sinan Fine Arts University for the Ministry of Environment and Urbanism. 3 Soyadı sırasına göre yazılmıştır/ By surnames

Upload: others

Post on 10-Sep-2020

0 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

1

Özgün Kırsal Yerleşme Dokularının Sürdürülmesine

Yönelik Bir Model Önerisi: Balıkesir Köyleri Örneği1

Model for Sustainability of Rural Settlement Fabrics;

Case of Balıkesir 2

Dilek Erbey (MSGSÜ, [email protected]), Pelin Kotas (MSGSÜ- Doktora

Öğrencisi; [email protected]), Hale Mamunlu (MSGSÜ,

[email protected]), Hürriyet Öğdül (MSGSÜ, [email protected]), Gülşen

Özaydın (MSGSÜ, [email protected]), Sibel Söğüt (MSGSÜ,- Doktora

Öğrencisi; [email protected]), Özlem Ünver (MSGSÜ,

[email protected]), Kevser Üstündağ (MSGSÜ, [email protected]) 3

Özet

Son yıllarda yaşanan toplumsal ve ekonomik değişimlere paralel olarak kırsal

yerleşmelerin fiziksel dokusu, toplumsal yapısı ve ekonomik işleyişi değişmektedir.

Bu değişimlerin sonucunda yerleşmelerin kırsal niteliklerinin yok olması riski ortaya

çıkmaktadır. Kırsal yerleşmelerin özgün doku ve özelliklerin korunmasına yönelik

planlama ve tasarım yaklaşımlarının geliştirilmesi gerekmektedir. Bildiride aktarılması

ve tartışılması amaçlanan araştırmanın amacı, Balıkesir ili kırsal yerleşmeleri

örneklerinde geleneksel doku özelliklerini incelemek ve bugünün kırsal

yerleşmelerinin ihtiyaçlarını da gözeterek bu özelliklerinin devam ettirilmesi için

öneriler geliştirmektir.

Balıkesir ilinin farklı alt bölgelerinde seçilen dokuz köyde doğal çevre, tarihsel

gelişim, nüfus yapısı, çevre ilişkileri, ekonomik faaliyetler, kullanıcı-mekân ilişkileri

analiz edilmiştir. Sonuçta ova, yamaç ve dağ köyleri için genel özellikler ortaya

çıkmıştır. Her köy için topografik eşikler, yapay sınırlardan yola çıkılarak geleneksel

ve yeni dokuların yayılma biçimi araştırılmıştır. Yerleşmeleri oluşturan temel öğeler,

açık alanlar (sokaklar, meydanlar, parsel sınırları) ve yapılanmış alanlar (yapı adaları

ve parseller) merkez ve çevrede olmak üzere ele alınmıştır. Araştırma sonucunda her

köyün kendine özgü doku özellikleri olduğu görülmüş, mevzuatın ve planlama

pratiğinin getirdiği yaklaşımın ötesinde, köylerdeki değişimin yönlendirilmesi ve bu

özgün niteliklerinin sürdürülebilmesine yönelik esnek, katılımcı ve birçok karar

1 Bu bildiri Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi tarafından Çevre ve

Şehircilik Bakanlığı için hazırlanan ve 2010 yılında tamamlanan “Balıkesir -Kırsal Alanlarda

Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması“ başlıklı projenin

ikinci kitabı olan “Balıkesir ili Kırsal Yerleşme Doku Analizi” sonuçlarından yola çıkılarak

hazırlanmıştır. 2 This paper is based on a research;“Balıkesir-Supporting Developments Responsive to

Traditional Fabrics and Architectural Characteristics in Rural Areas, Book 2; Balıkesir Rural

Settlement Fabric” (2010) conducted by Mimar Sinan Fine Arts University for the Ministry

of Environment and Urbanism.

3 Soyadı sırasına göre yazılmıştır/ By surnames

Page 2: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

2

sürecinde kullanılabilecek bir model önerisi geliştirilmiştir. Bu bildiride; sözü edilen

analiz sonuçları ve geliştirilen model önerisi tartışmaya açılmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Kırsal yerleşmeler, kırsal planlama, kırsal alanların korunması

Abstract

Economic, social and physical characteristics of rural settlements in Turkey have been

changing in parallel with the changes in economic and social environment. The

settlements are increasingly faced with the threat of losing their rural characters. New

planning and design approaches to sustain their unique characteristics are required.

The paper reevaluates and discusses the results of a research Project. The aim of the

research was to understand the changes in traditional rural settlement fabrics in

Balıkesir and to develop a guideline which would help to sustain rural characters of

the settlements.

Balıkesir province has a variety of sub-regions which differ from each other in many

respects such as natural characteristics, population, economic activities and

development potentials. Nine villages were selected from these sub-regions. Each

village was studied in terms of natural environment, historical background, population

dynamics, economic activities and opinions of residents. The villages were grouped as

mountain, plain and hillside villages by their distinctive characteristics.

Villages in Balıkesir had formed usually around a traditional core defined by a square

with a mosque and a coffeehouse. The core and the neighboring areas exhibit

traditional form of the settlement fabric. While the village is expanding towards

outskirt areas, the form of fabric changes. The factors effecting the traditional form of

fabric are origins of people, dominant agricultural activities as well as morphology

and altitude of the village.

The elements forming the fabric (open areas; streets, squares, parcel boundaries and

built-up areas; building blocks, parcels and buildings).were analyzed in both central

and peripheral areas.

In conclusion it became obvious that every village has peculiar traditional

characteristics. The model developed in the light of the analysis brings a different

aproach to existing planning practices. It brings a flexible, participative, locally

oriented approach which can be used in various levels of decisions. The model helps

to sustain traditional characters of the village by regarding requirements of local

people.

Keywords: Rural settlements, rural planning, conservation of rural area

Page 3: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

3

1. GİRİŞ

Kırsal yerleşmelerin kimlikleri zaman içinde coğrafi, toplumsal, ekonomik ve kültürel

etkenlerle biçimlenmiştir. Bugün hızla değişen koşullar nedeniyle yerleşmeler giderek

özgün değerlerini kaybetmektedir. Kırsal kimliği oluşturan öğeler olan geleneksel

fiziksel dokunun, tarımsal faaliyetlerin, toplumsal ilişkilerin değişen koşullar altında

korunmasının sağlanması ve aynı zamanda günün ihtiyaçlarına cevap veren çözümler

üretilmesi gerekmektedir.

Ancak mevcut planlama pratiği içinde kırsal yerleşimlerle ilgili duyarlı ve

uygulanabilir bir yaklaşımın olduğunu söylemek zordur. 3194 sayılı İmar Kanunu

çerçevesinde imar planı tekniği ile hazırlanan ve fiziki yapıya odaklanan kırsal

yerleşim planları, gelişme alanlarının tespiti ve donatıların eklenmesi ile sınırlı

kalmıştır. Bu yaklaşım yerleşmenin kırsal karakterinin sürdürülmesi, tarımsal

kullanımların desteklenmesi, yerel halkın planlama süreçlerine katılımı, kültürel

değerlerinin korunması gibi konularda yetersizdir.

Planı bulunmayan kırsal yerleşmelerde, 1985 tarihli Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği

geçerlidir. Yönetmelik, parsel genişlikleri, bina cephesi, bahçe mesafeleri, ifraz

şartları, bina yüksekliği, bahçe duvarı, komşu mesafelerine kısmen sınırlamalar

getirmekte, kısmen de mevcut koşullara göre değerlendirilmek üzere ihtiyar heyetinin

kararına bırakmaktadır. Bu mevzuat genel anlamda olumlu olsa da getirilen bazı

sınırlamalar köylerin özgün dokularının devam ettirilmesi açısından sorunlar

taşımaktadır.

Kırsal yerleşmeler, içinde bulundukları kırsal coğrafyanın bir parçasıdır (Batur ve Gür,

2005). Bu Yerleşmeler, geleneksel nitelikteki yapıları ve bahçe, bostan, avlu, meydan

ve sokakları ile bütünlüklü özgün dokular içermektedir. Bu dokular aynı zamanda

orman alanları, bitki ve hayvan toplulukları ile birlikte korunmaya değer özellikler

taşımaktadır. Koruma mevzuatı kapsamında kırsal yerleşmelerin doğal çevresi ile

birlikte korunmasını destekleyen bir yaklaşım geliştirilmemiştir. Koruma

uygulamalarını yönlendiren 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma

Kanunu, sit alanlarını “kentsel, doğal, tarihi ve arkeolojik” alanlarla tanımlamaktadır.

Geleneksel mimari kimliklerini korumuş kırsal yerleşmeler “kentsel sit alanı”

statüsüne alınmaktadır. Kırsal yerleşimlerin bir bütün olarak korunması ve geleneksel

dokularının sürdürülebilmesi için yeni bir yaklaşıma ihtiyaç vardır. (Erbey Erden vd.

2009) Bu ihtiyaca yönelik olarak, bir fiziksel planla sonuçlanmayan, sadece gelişmeyi

biçimlendirecek ilkeleri ortaya koyan, aynı zamanda uygulamaya dönük bir süreç

tanımlayan bir model geliştirilmiştir. Model köyler için sürdürülebilirliğin ekonomik,

toplumsal ve kültürel boyutlarının bir arada olduğu kapsamlı bir politikanın bir parçası

olarak ele alındığında daha da anlamlı olacaktır.

Bildiride Balıkesir ilinde seçilen köylerde yapılan geleneksel doku analizleri

aktarılmakta, doku özelliklerinin sürdürülebilmesi için planlamaya esas olacak ilke ve

önerilere yer verilmekte ve sonuçta bir karar alma süreci olarak tanımlanan model

tartışılmaktadır.

Konuyu ele alırken benimsenen temel ilkeler şunlar olmuştur:

Köyler değerlidir: Köy doğal çevresi, insanları, yapıları, yaşam şekilleri ve kültürleri

ile değerlidir. Köylerin bugün kaybettiğimiz birçok özelliğin bir arada bulunduğu

yerler olduğunu söylemek gerekir; sosyal bağların varlığı, buna göre biçimlenmiş bir

Page 4: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

4

yerleşim, doğa ile uyumlu bir yaşam ve çeşitlilik köyleri daha da değerli hale

getirmektedir. Bu değerler ortaya çıkarılmalıdır.

Köyler bir bütündür: Köyler konutları, sokakları, meydanları, camisi, çeşmeleri ve

doğal peyzajı ile olduğu kadar sosyal anlamda da bir bütündür. Köydeki her fiziksel

öğe bu sosyal paylaşımın mekânlarıdır. Köy bu anlamda bir bütün olarak ele alınmalı

ve bütünlüğü korunmaya çalışılmalıdır.

Köyler değişim içindedir: Köyler, kente göç, değişen ihtiyaçlar ve talepler, kentin

etkileri, tarım sektöründe değişiklikler gibi nedenlerle değişmektedir. Bu değişimi

anlamak çok önemlidir.

Köyde konforlu yaşam mümkündür: Köy konutları olduğu kadar yerleşim bütünü

de yaşam konforu sağlamalıdır. Bu sayede köy daha yaşanabilir hale gelecektir.

Köyü yaşatacak olan kendi gücüdür: Köylü kendi değerlerine sahip çıktığı sürece

bu değerler korunabilir. Bunun için çevrenin biçimlenmesinde geleneksel yaşam

bilgisini kullanmalı ve söz sahibi olmalıdır.

Şekil 1. Küçükdere (Havran) Köyünün Yerleşim Dokusu (çizim Söğüt, S.)

Kaynak: Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

2. BALIKESİR İLİNDE ÖZGÜN KIRSAL YERLEŞME DOKULARI

Balıkesir ili coğrafya ve nüfus hareketleri açısından bir geçiş bölgesi niteliğindedir. İl,

Marmara, Ege ve İç Anadolu bölgelerinin özelliklerini taşımaktadır. Tarih içinde

büyük göçler almış olması nedeniyle Manavlar, Yörükler, Çerkezler gibi farklı etnik

grupları barındırmıştır (Ayhan, 1999; Mutaf, 2003; Ayhan, Kır ve Soykan, 2004).

Tarihi, kültürel ve coğrafi zenginlik Balıkesir’in kırsal yerleşmelerinde de büyük bir

çeşitlilik yaratmıştır. Bu çeşitlilik içinde daha ayrıntılı çalışma yapabilmek üzere,

benzer özellik gösteren kırsal yerleşimlerin belirlenmesi amacıyla ön çalışma

yapılmıştır.

Page 5: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

5

2.1. Balıkesir İlinde Kırsal Alanlar

İl; doğal yapı bileşenleri, ekonomik, toplumsal açıdan birbirinden farklı alt bölgelere

sahiptir. Her alt bölge kendi içinde kırsal yerleşmeleri biçimlendiren kendine has

özellikler taşımaktadır. Bu alt bölgelerin oluşturulmasında doğal yapı, ekonomik ve

toplumsal bileşenler kullanılmıştır.

Doğal yapı bileşenleri: Bu başlık altında topografya, morfoloji, su kaynakları, iklim

verileri, toprak yapısı, flora ve fauna, biyoçeşitlilik, hassas yöreler ve çevre sorunları

ele alınmıştır. (Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, 2007; T.C. Balıkesir Valiliği, Tarım İl

Müdürlüğü, 2006; T.C. Balıkesir Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü, 2006 ve

2008) Ortak doğal özellikler taşıyan yerleşme alanlarını tanımlamak üzere dağ, ova ve

yamaç köyleri, sulama imkânı olan ve olmayan köyler, koruma alanları içinde yer alan

köyler, deprem riski yüksek olan köyler birlikte değerlendirilmiştir.

Ekonomik ve toplumsal bileşenler: Balıkesir ilinde kırsal alanları etkileyen tarihsel

süreç içindeki nüfus hareketleri, nüfus dağılımı, ulaşım olanakları ile ekonomik

faaliyetler incelenmiştir. Ana ulaşım ve gelişme aksları, turizm baskısı altında bulunan

alanlar ve kırsal karakteri baskın bölgeler tanımlanmıştır. Bu alt bölgelemeler daha

sonra geliştirilen modele de altlık oluşturmuştur.

Bu bölgelerde coğrafi özellikler, kültürel değerler ve fiziksel dokular bakımından

geleneksel özelliklerini koruyan ve aynı zamanda değişimin izlenebildiği dokuz köy;

Kireç (Dursunbey ilçesi), Örenli (Kepsut ilçesi), Saraçköy (Kepsut ilçesi), Emreköy

(Bandırma ilçesi), Pehlivanhoca (Gönen ilçesi), Babayaka (Gönen ilçesi), Kuyucak

(Burhaniye ilçesi), Küçükdere (Havran ilçesi), Tarlabaşı (Havran ilçesi) köyleri ele

alınmıştır.

Bu köylerde yerleşme ölçeğinde mekânsal analizler kapsamında arazi kullanımı, yapı

özellikleri, parsel kullanımları, parsel sınırları, sokaklar, meydanlar, cami ve kahveler

ile özgün mimari öğeler; çeşmeler, anıt ağaçlar incelenmiştir. İncelenen köylerde,

mekânsal, toplumsal, ekonomik yaşamın anlaşılabilmesi için köyün sorunlarına

yönelik görüş ve eğilimleri anlamak amacı ile hane halkı, işyeri anketleri ve

görüşmeler yapılmıştır.

2.2. Köylerin Coğrafi ve Toplumsal Yapı Özellikleri

Köyler coğrafi yapılarına göre dağ, ova, yamaç köyü olarak gruplanmıştır.

Dağ köyleri: Eğimli bir arazi üzerinde yerleşmiş olan üç köy; Örenli, Kuyucak ve

Tarlabaşı’dır. Erişim güçlüğü ve doğal eşikler nedeniyle bu dağ köyleri geleneksel

kırsal doku özellikleri açısından diğerlerine oranla daha iyi korunmuştur.

Bu olgunun bir diğer sonucu ise; her üç köyde de akrabalık ve komşuluk ilişkilerinin

güçlü, ekonomik sıkıntılara rağmen göç etme isteğinin düşük olmasıdır. Köyler

genellikle yaşlı nüfusa sahip olup, aile ortalama iki kişiden oluşmaktadır. Köyde

yaşayanların köyle bağlarının güçlü olması, köydeki eskime ve köhneme gibi

sorunların geleneksel köy yapıları ve dokunun sahiplenilmesi ile ilgili olmadığını,

ekonomik güçlüklere bağlı sonuçlar olduğunu göstermektedir. Her üç köyde de yeni

ev yapma isteğinin olmaması, köyde yaşayanların yaşadıkları mekânlardan genel

olarak memnun olmaları, yalnızca altyapı ve eskimeye bağlı teknik sorunların

çözülmesine dair beklentileri olması da bu durumu desteklemektedir.

Page 6: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

6

“Yamaç” köyü olarak değerlendirilebilecek olan üç köy; Küçükdere, Kireç ve

Pehlivanhoca köylerinde ise, geleneksel kırsal doku özellikleri korunmakla birlikte,

yeni yapılan betonarme yapıların da doku içinde yer aldığı ve dokuda bozulmaların

başladığı görülmektedir. Çevre köyler ve ilçe ile ulaşım bağlarının dağ köylerine göre

daha kuvvetli olması, köyün çevre ilişkilerinin de güçlü olması sonucunu

doğurmuştur. Köylerin nüfusa ve toplumsal yapıya ilişkin özelliklerinin de dağ

köylerinde olduğu gibi yerleşmenin coğrafi konumlanışı ve gelişmesinden etkilendiği

görülmektedir. Dağ köylerine oranla “yamaç” köylerinde aile büyüklükleri ortalama

üç kişidir. Dağ köylerinin homojen yapısına karşın yamaç köyleri etnik çeşitlilik

içermektedir. Bu çeşitlilik fiziksel mekâna da yansımakta, konut tipolojileri de

çeşitlenmektedir. Eskimeye ve teknik altyapıya bağlı sorunlar bu köyler için de

geçerlidir. Yeni ev yapma isteği dağ köylerine oranla daha yüksektir. Köy halkı yeni

evlerini kendi parsellerinde yapmayı tercih etmektedir. Köyde yaşayanların köyle

bağlarının kuvvetli olduğu ve köyden göç etme isteğinin de yüksek olmadığı

görülmektedir.

“Ova” köyleri olan Emre, Saraç ve Babayaka incelendiğinde, yerleşme dokusunun

lineer ya da konsantrik biçimde merkezden dışarı doğru geliştiği görülmektedir. Aile

büyüklüğü üç buçuk kişi olup, bu ortalama dağ ve yamaç köylerine oranla daha

yüksektir. Ova köyleri, ana ulaşım akslarına erişimin kolay sağlanması nedeniyle ilçe

ve Balıkesir merkezi ile daha güçlü ilişkiler kurmuşlardır. Köy dışına günlük gidiş

gelişlerin daha sık olduğu bu yerleşmelerde ekonomik yapı daha canlıdır. Bu tür

yerleşmelerde yapıların çoğunun betonarme olduğu ve ekonomik yapıdaki canlılığa

bağlı olarak yeni yapı yapma eğiliminin yüksek olduğu görülmektedir.

Özgün kırsal yerleşim dokularının sürdürülebilirliği bağlamında bir genel

değerlendirme yapılacak olursa;

Dağ köylerinin eskime ve köhneme sorunlarına rağmen özgün yapılarını daha

iyi korudukları, daha az betonlaştıkları ve köyde yaşayanların köyle bağlarının daha

güçlü olduğu ancak giderek insansız yerleşmeler haline geldiği görülmektedir.

Yamaç köyleri, özgün dokularını kısmen de olsa sürdüren, durağan

yerleşmeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Eskime ve köhneme sorunları dağ köylerine

göre daha azdır.

Ova köyleri, il ve ilçe merkezinin etkisi altında olduğu, betonarme ve yüksek

yapıların görüldüğü, özgün dokularını tüketmeye eğilimli yerleşmeler olarak

görünmektedirler.

2.3. Köylerin Büyüme Biçimleri

Balıkesir ilinde köylerin çoğunluğu toplu yerleşme özelliği göstermektedir. Köylerde

geleneksel doku bir merkez etrafında gelişmiştir. Köylerin büyüme biçimleri

incelenirken öncelikle geleneksel dokunun yoğun yapılaştığı bölgenin tanımlanması

üzerinde durulmuştur. (Aru, 1998 ve Pinon, 1999)

Köylerde geleneksel doku bir merkez etrafında gelişmiş, çoğunlukla bir nüve dini

yapı ve meydanın etrafında ışınsal ya da konsantrik biçimde oluşmuştur. Bu odaktan

uzaklaştıkça köyün, doğal ve yapay bir eşiğe dayanarak veya onu aşarak çoğunlukla

lineer biçimde yayıldığı görülmüştür. (Şekil 2) Köy genellikle en yakın merkezle

ulaşımını sağlayan ana bağlantı yoluna doğru veya sanayi tesisi gibi bir istihdam alanı

yönünde büyüme eğilimi göstermektedir. Köyün ana meydanı ve çevresindeki

geleneksel dokuda yapılar öne çıkarken, bunun dışına doğru yayılan alanlarda

bahçeler, tarlalar, ağaç grupları gibi doğal peyzaj öğeleri daha ağırlıklıdır. Bazı

Page 7: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

7

köylerde ise ilk nüveyi tanımlamak oldukça zordur. Çoğu köyde ilk nüve, dini yapı ve

meydanın etrafında oluşmuş, bazı köylerde çiftlik yapıları nüveyi oluşturmuştur. Bu

köylerde geleneksel doku, tanımlı bir odak olmaksızın homojen şekilde yayılmıştır.

Köyün büyümesi sadece dışarı doğru değildir, bazen içe doğru bir büyümeden de söz

etmek mümkündür. Çalışma yapılan bazı köylerde, aynı parselde eski ve yeni

konutun birlikte yer aldığı görülmüştür.

Öneriler: Köyün tarihsel koşullarla oluşmuş ilk gelişme biçimi (konsantrik, ışınsal

vb.) korunmalıdır. Bu dokuyu bozacak müdahalelerden kaçınılmalıdır. Yerleşmenin

yapılaşmış alanlarıyla doğal alanlar arasında var olan kademeli geçiş korunmalıdır.

Köyün yayılmasında doğal ve yapay eşiklerin aşılmamasına dikkat edilmelidir. Eğer

geleneksel doku içinde bu eşikler aşılmışsa, buradan sonra doğal peyzaj ağırlıklı

gelişme sağlanmalıdır. Yoğunluk artışlarında üst sınır, üçüncü boyutta da doğal

peyzaj öğelerinin hâkim olduğu siluetin korunması olmalıdır. Örenli köy silueti örnek

olarak gösterilebilir (Şekil 2)

Şekil 2. Örenli (Kepsut) Köyünün Büyüme Biçimi ve Köy Silueti

Kaynak: Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

2.4. Balıkesir’de Kırsal Yerleşme Dokusu

Dokunun iki temel belirleyicisi olarak açık alanlar ve yapılanmış alanlar ile ilgili

analizler yapılmıştır. Açık alanlar; sokaklar, toplanma mekânı olarak meydanlar ve

sokaklarla parseller arasında yer alan sınırlar olarak analiz edilmiştir. Meydanları

tanımlayan temel mekânsal öğeler (önemli bir yapı, ağaç, çeşme, vb.), malzemeler ve

kullanımlar her köy için incelenmiştir. Yapılanmış alanlar; yapı adaları ve parseller

olarak ele alınmıştır.

2.4.1. Doku İçindeki Açık Alanlar

Açık alanlar kırsal yerleşimlerde kültürel birikimle şekillenmiştir. Açık alan öğeleri

olan sokaklar, meydanlar ve sınırlar gibi fiziksel oluşumlar, kendine özgü sosyo-

kültürel yapıyı da yansıtmaktadır.

Page 8: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

8

2.4.1.1. Sokaklar

Köylerde dokuyu oluşturan sokaklarda, araç ve yaya trafiği kesin olarak birbirinden

ayrılmamıştır. Bu nedenle kırsal dokuda karayolu yaklaşımı ile yeni yol açmak özgün

köy dokusunu olumsuz etkilemektedir.

Dağlık ve engebeli köylerde, parsellerin arasında kesin sınırlar yoktur. Bu köylerde

merdivenli geçişlere, patikalara ve çıkmaz sokaklara rastlamak mümkündür. Engebeli

olmayan ve karayolu bağlantısına doğru gelişme gösteren köylerde ise sokak

dokusunun, yapay kaplama malzemesi ile birlikte özgünlüğünden uzaklaştığı

gözlenmiştir.

Öneriler; Geleneksel kırsal yerleşme dokusunun sürekliliğinin sağlanması için sokak

kaplamalarında yerel malzeme kullanılması önerilmektedir. Patika ve dar geçitler taş

döşeli ise doğal haliyle bırakılmalı, değilse çamuru önlemek üzere doğal taş

döşenmelidir. (Şekil 3) Her mevsim köyün her noktasına rahat erişim sağlanmalıdır.

Sokaklar aynı zamanda toplanma mekânı olduğu için toplanmaya imkân veren mevcut

merdivenli yollar, korunaklı köşeler, ağaç altları, çeşmeler ve ortak fırınlar

korunmalıdır

Sokaklarda park edilen tarım araçları, ticari ve özel araçlar yaya ve araç geçişine engel

oluyorsa köy girişinde veya köyün uygun bir alanında park yeri ayrılmalıdır.

Köyle tarlalar arasındaki bağlantı yollarının her mevsim ulaşıma açık olacak şekilde

bakımı yapılmalıdır.

Şekil 3. Örenli (Kepsut) ve Küçükdere (Havran) Köylerinde Sokaklar

Kaynak: Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

2.4.1.2.Meydanlar

Kırsal yerleşimde meydan, içinden yürünebilen, geçilebilen ve herkes tarafından kolay

erişilebilir bir yerdir. Meydanlar, farklı kullanım biçimlerine (tören, düğün, bayram,

asker uğurlama-karşılama) ve kullanıcıların (erkek, kadın, çocuk, genç, yaşlı)

yoğunluklarına göre anlam ve işlev kazanmaktadır. Babayaka köyünde cami meydanı

ve Küçükdere köyünde günün farklı saatlerinde farklı mekânları kullanılan meydan

örnek gösterilebilir (Şekil 4)

Page 9: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

9

Öneriler: Köy meydanının tarih içinde oluşmuş biçimi ve etrafındaki yapılaşma şekli

korunmalıdır. Meydan etrafında toplanmaya imkân veren kahve, dükkân gibi

kullanımların devamlılığı sağlanmalıdır. Geleneksel doku içinde kendiliğinden

oluşmuş meydancıklar, bir araya gelme ve sohbet mekânları korunmalıdır. Bu

alanlarda günün her saatinde ve her mevsimde kullanıma imkân verecek kaplama

malzemeleri, gölge veren ağaçlar, oturma ve aydınlatma elemanları sağlanmalıdır.

Asfalt ile kaplı olan meydanlar ve sokaklar kırsal yerleşmenin doğa ile ilişkisini

kesmektedir. Meydanlarda asfalt gibi doğal olmayan malzemeler değil yerel kaplama

malzemeleri kullanılmalıdır.

Şekil 4. Babayaka (Gönen) ve Küçükdere (Havran) Köylerinde Meydanlar

Kaynak: Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

2.4.1.3.Sınırlar

Kırsal yerleşme dokusu içinde dolu (yapılanmış) ve boş (yapılanmamış) alanlar

arasında kalan, insanın özel ve kamu yaşamı arasına koyduğu sınırlar, kimi kez sert ve

geçirimsiz (yüksek avlu duvarı); kimi zaman yumuşak ve geçirgen (alçak ve çalı gibi

daha çok doğal malzeme olan bölücü elemanlar) olabilmektedir. (Şekil 5) Burada

geçirgenlikten kastedilen, kamusal ve özel yaşam arasında erişimin kontrolsüz bir

şekilde kendiliğinden sağlanabilmesidir. Sınırlar, kamusal ve özel yaşam arasındaki

sosyal ilişki çeşitliliğinin göstergelerindendir. Balıkesir kırsal yerleşmelerinde parsel

sınırlarının dağ ve ova köylerinde farklılaştığına dair çalışmalar da bu çeşitliliği

vurgulamaktadır. (Köse, 2006)

Öneriler: Parsel-sokak ilişkisini belirleyen duvar, çit gibi sınır elemanları yapılırken,

köy genelinde hâkim olan biçime göre karar verilmelidir. Köyde geçirgen olmayan

yüksek duvarlarla çevrili avlular hâkimse yeni yapılaşmalarda da duvar kullanılabilir.

Ancak duvarlarda delikli tuğla ve briket yerine taş, çalı, gibi doğal malzemeler

kullanılmalıdır. Köyde geçirgenliği olan alçak çitle çevrili bahçeler hâkimse yüksek

duvar yapmak önerilmez. Geçirgen olan veya olmayan elemanlarla parsel sınırı

oluşturulurken yapının bulunduğu sokağın genel özellikleri dikkate alınmalıdır. Örenli

köyünde yerel doğal malzemeler kullanılarak yapılan bahçe duvarları sokağın

bütünlüğüne katkı yapmaktadır. Saraçköyde yeni yapılaşmalarda yüksek tuğla

duvarlar kentsel bir görünüm yaratmaktadır. (Şekil 6)

Page 10: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

10

Şekil 5. Parsel Sınırlarında Geçirgenlik

Kaynak: Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

Şekil 6. Örenli (Kepsut) ve Saraçköy (Kepsut) Köylerinde Parsel Sınırları

Kaynak; Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

2.4.2. Yapılaşmış Alanlar

Bir yerleşme dokusu; dokunun temel birimi olan yapı, yapıların bir araya gelmesiyle

oluşan yapı adası, yapı ve yapı adalarına erişimi sağlayan yollar ve meydanlardan

oluşur. Kırsal yerleşmelerde yapı, parseliyle birlikte değerlendirilmelidir.

Parsel içinde konut; avlu, hayat, bahçe gibi açık alan kullanımları ve ahır, kümes, depo

gibi yapılarla bir arada bulunur. Kırsal yerleşmelerde yapı adalarının belirli

büyüklükleri yoktur. Bazen tek başına bir parsel bir yapı adasını oluşturabilirken

bazen bir yapı adası içinde farklı boyutlarda birçok parsel bulunur.

Page 11: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

11

Kırsal yerleşmelerde yapılanmış alanları incelerken analiz yöntemi olarak, her köyde

merkezden, etrafında gelişen kısımlardan ve varsa planlı alanlardan birer örnek yapı

adası seçilmiştir.

Önce seçilen yapı adalarında büyüklük ve yapı yoğunluğu hesaplanmıştır. Kırsal

yerleşmelerde merkez ve çevre yapı adalarında yoğunlukların farklılaştığı

görülmüştür. Daha sonra, konut parselleri merkez ve çevrede olmak üzere, parsellerin

sayısı, ada içindeki konumu ve yapılaşma oranları, ayrıntılı olarak incelenmiştir.

Çoğunlukla merkezde parseller organik dokunun sonucu olarak farklı büyüklük ve

biçimde iken, çevrede tarım arazileri üzerinde oluşmuş parsellerin daha geometrik

biçimlerde olduğu görülmüştür. (Şekil 7) Ancak yine de her köy parseller ve

yapılaşma açısından birbirinden farklı özellik göstermektedir.

İncelenen dokuz köyün merkez ve çevre alanlardaki ortalama parsel büyüklükleri

karşılaştırılmıştır. Buna göre; Merkez alanlardaki ortalama parsel büyüklükleri 82 m2

ile 1142 m2 arasında, yapı taban alanları, 46 m2 ile 150 m2 arasında değişmektedir.

Parsel içinde yapı taban alanı oranları ise; 0,14 ile 0,59 arasındadır. Bu değerler,

topoğrafik koşullar, akrabalık ilişkileri, geleneksel yerleşme biçimleri ve

alışkanlıklarına bağlı olarak oluşmuştur.

Çevre alanlardaki ortalama parsel büyüklükleri 222 m2 ile 1499 m2 arasında, yapı

taban alanları, 42 m2 ile 213 m2 arasında değişmektedir. Parsel içinde yapı taban alanı

oranları ise; 0,08 ile 0,32 arasındadır. Merkez dokudaki doygunluk, doğal eşiklerin

aşılması, ekonomik faktörler, il ve ilçe merkezine yakınlık, yeni yapılaşma eğilimleri

bu oranların oluşmasına neden olmaktadır.

Yapı adalarında ve parsellerdeki bu çeşitlilik, çalışmanın sonunda planlama ilkelerinin

geliştirilmesi aşaması için ipuçları sağlamıştır. Tek tip bir parsel büyüklüğünün tüm

köyler için uygulanmasının mümkün olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu çeşitliliği korumak

üzere yerel farklılıklara imkân veren yapılaşma şartlarının oluşturulması gerekliliği ön

görülmüştür. Köylerin kendine özgü gelişen yapılaşmış alanlarla ilgili oluşum

mantığının bilinmesi ve bu mantığın yeni yerleşmelerde sürdürülebilir kılınması, köy

karakterinin korunarak sürdürülmesi açısından son derece önem taşımaktadır.

Öneriler: Yapı adalarının ve parsellerin zaman içinde topografya, ekonomik

faaliyetler ve toplumsal ilişkilerle belirlenmiş biçimi korunmalıdır. Her yapı adasının

kendi içinde toplumsal ilişkilerin kurulduğu bir mekân olması nedeniyle yapı adalarını

sadece yapı grupları olarak ele almamak gerekir.

Köyde önerilecek gelişme alanı, yeni yapı önerileri, kullanım değişiklikleri, ifraz ve

tevhit işlemlerinde ilk olarak yakın çevredeki ada ve parsellerdeki yapılanma koşullar

dikkate alınmalıdır.

Yerleşmeye eklenecek yeni bir yapı grupları için (Örneğin afet konutları tarım köy

uygulamaları) bulunduğu alanın konumu, komşu adalarda ortalama ada ve parsel

büyüklükleri, yapı taban alanları, kat sayıları ve kullanılan geleneksel yapı

malzemelerinden yola çıkılarak uygulama yapılmalıdır.

Yapı yoğunlukları köydeki ortalama yapı yoğunluğunu aşmamalıdır.

Köydeki yapıların yükseklik ve kütleleri, köy siluetinde doğal peyzaj öğelerinin

hâkimiyetini bozmamalıdır.

Page 12: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

12

Yapı adası ve parsel ölçeğindeki ayrıntılı kararlar her köy için farklı olacağından

modelde belirtildiği gibi köyde yaşayanların ve ilgili idarelerin katıldığı bir süreçle

verilecektir.

Şekil 7. Kireç Köyü (Kepsut) Merkez ve Çevre Alanlarda Yapı Adaları ve Parseller

Kaynak; Balıkesir -Kırsal Alanlarda Yöresel Doku ve Mimari Özelliklere Uygun

Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması Projesi, Kırsal Yerleşme Doku Analizi, 2010

3. KIRSAL YERLEŞİM DOKUSUNUN KORUNMASI VE GELİŞMENİN

YÖNLENDİRİLMESİ İÇİN BİR MODEL

Çalışmanın sonunda her köy için geçerli standart yapılaşma şartları belirlemenin doğru

olmayacağı sonucuna varılmıştır. Köyün özgün geleneksel dokusuna dair ayrıntılı bir

çalışmanın uzman bir grup tarafından her köy için yapılması imkânsızdır.

Buradan yola çıkılarak, “Kırsal Yerleşim Dokusunun Korunması ve Gelişmenin

Yönlendirilmesi İçin Bir Model Önerisi” geliştirilmiştir. Önerinin amacı mevcut

dokunun özgün kimliğini koruyacak ve yerleşmelerin gelişimini yönlendirecek bir

karar sürecinin tanımlanmasıdır.

Kırsal yerleşmelerin fiziksel dokusunun korunması kırsal nüfusun yaşam öncelikleri

arasında ön planda değildir. Günlük yaşam sorunları içinde konforsuz konutlarda

yaşayan, geliri arttığında piyasanın sunduğu modern ve konforlu yeni bir konut

yaptırmayı amaçlayan aileler için yapı yasakları getirmek tek başına çözüm olamaz.

Öncelikle geleneksel konutların günün konfor şartlarına uygun hale getirilmesi,

çatılarının onarımı, tesisatın yenilenmesi, yerel malzeme kullanımının desteklenmesi

gibi araçlara ihtiyaç vardır. Bu ihtiyaçların karşılanması için mali ve teknik destekler

merkezi ve yerel kaynaklardan, uluslararası fonlardan, sağlanmalıdır. Eski konutunda

Page 13: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

13

konforlu şekilde yaşamaya devam eden ailelerin bu konutların çok daha değerli

olduğuna dair kanaatleri güçlenecektir.

Yeni konut yapımında ise yasaklayıcı olmaktan çok yönlendirici olmak gerekir.

Geleneksel yapıların bazı özellikleri yeni konut yapımında devam ettirilebilir. Parsel

büyüklükleri, kat sayıları, tabanda kapladıkları alan, parsel içindeki konumları, bahçe-

avlu kullanımları, plan özellikleri, malzemeler konusunda geleneksel konutlarla

uyumlu konutlar yapılması desteklenmelidir. Bunun için yerel bilincin arttırılması ve

en önemlisi ailelerin maddi desteklerle yönlendirilmesi gerekir.

Çalışmada, yakın yerleşmeleri ilgilendiren ortak konularda, yerleşme ölçeğinde ve

parsel ölçeğinde karar süreçlerinin nasıl oluşacağına dair öneriler yer almaktadır.

Önerinin, bugüne kadar karar süreçlerine katılmamış, örgütlenme deneyimleri

açısından kentlere göre daha zayıf kalmış kırsal kesimin (Özkaya, 2004) gücünü

arttırma yönünde bir katkıda bulunması beklenmektedir.

Model, kırsal yerleşme dokusunu oluşturan yollar, meydanlar, yapı adaları ve yapı

parselleri için örnek tipler, ya da her köy için geçerli olacak standartlar, sayısal

değerler getirmek yerine, her köyün özgün koşullarını tanımlamaya imkân veren bir

yöntem önermektedir. Model önerisinde köy dokusunun devamlılığını sağlayacak ve

gelişmeyi yönlendirecek köye özgü ilkelerin belirlenmesi öne çıkmaktadır. Bu ilkeler,

her köy için mevcut doku özelliklerinden yola çıkmalı, esnek ve yönlendirici olmalı,

bazı sınırlamalar da getirmelidir.

Model, üç karar aşamasında kullanılabilecektir; Her düzeyin birbiri ile uyumlu ve

destekleyici olması etkinliğini arttıracaktır.

Parsel ölçeğindeki kararlar.

Köyde yeni yapı talepleri, kullanım değişiklikleri, ifraz ve tevhit işlemlerinde ilk

olarak yakın çevredeki koşullar dikkate alınacaktır. Ancak, önerilen yapılaşma, komşu

ada ve parsellerdeki yapılaşma ile uyumlu olsa bile, bu parsellerde bulunabilecek

olumsuz örneklerin yaygınlaşmaması için yerleşme ölçeğinde hâkim olan ortalama

yoğunluk değerleri, kırsal peyzajın sürekliliği ve siluet özellikleri dikkate alınmalıdır.

Böylece her önerinin yakın çevresiyle uyumlu olması sağlanacak, ancak köy

bütünündeki dokunun devam etmesi de mümkün olacaktır.

Kırsal yerleşme ölçeğindeki kararlar,

Yerleşmeyi etkileyecek türde, köy yerleşik alanında veya civarında büyük parseller

üzerinde yeni gelişme alanları oluşturulması (siteler, afet konutları, tarımköy

uygulamaları vb.), Köy Kanunu ve Köy Yerleşme Alanı Uygulama Yönetmeliği

kapsamında gelişme alanlarının oluşturulması, büyük ölçekli yeni kullanım alanları

oluşturulması (sanayi, depolama, turizm tesisleri v.b.), köye yeni donatıların

eklenmesi ya da kaldırılması (okul, sağlık ocağı, dini yapı, PTT, vb), kırsal yerleşme

dokusunu etkileyecek yeni yolların açılması, teknik altyapı projelerine dair kararlarda

mevcut yerleşmenin geleneksel dokusuna ve yapılaşma biçimine saygılı olunmalıdır.

Balıkesir ilinde gerçekleştirilen çalışmalarda her köyün birbirinden farklı doku

özellikleri olduğu görülmüştür. Köyün genel özelliklerini belirlemek üzere her köy

için yerel kurumlar, muhtar ve katılmak isteyenlerle birlikte bir çalışma yapılması

önerilmektedir. Köyün gelişme yönünün, merkez ve çevre alanlarında ada

büyüklükleri, kat sayıları, parsel boyutları, yapı malzemelerinin ortaya konduğu bir

Page 14: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

14

özet tablo yararlı olacaktır. Bunun dışında yapılaşmayı biçimlendiren tarımsal

faaliyetler ile köy halkının beklentileri de çalışmaya eklenebilir.

Kırsal yerleşmeler arası ortak konularda karar alınması;

Yerleşmeler arasında ortak konularda yapılacak çalışma ile doğal özellikleri açısından

ortak özellikler taşıyan, tarımsal üretimi benzer olan, toplumsal yapı açısından uyumlu

köyler arasında birlikte davranma deneyimi oluşması sağlanacaktır. Köy halkının,

muhtarların, yerel kurumların katılacağı bu süreç birlikte iş yapma tecrübelerini

arttıracaktır. Yakın köylerin ortak kullanım alanları; pazar, panayır ve festival alanları,

Balıkesir köylerinde yaygın olan hayır yerleri, okul, yol, soğuk hava depoları,

mandıralar, mesire yerleri, kurslar için açık ve kapalı alanlar oluşturulması gibi

konularda bir araya gelinebilir. İl ölçeğinde ve daha alt ölçeklerde yapılacak

çalışmalar ile benzer sorunlara ve olanaklara, fiziksel gelişme biçimlerine, benzer

toplumsal özelliklere sahip köylerin bir arada değerlendirilmesi önerilmektedir.

Model sürdürülebilirliğin ekonomik, toplumsal ve ekolojik boyutları açısından

önemlidir. Modelde kırsal ekonominin sürdürülebilirliğinin sağlanması, kırsal

topluluğun varlığını koruması, yerleşimlerin özgün kırsal niteliklerinin devam etmesi

ve özellikle katılımın örgütlenmesi üzerinde durulmaktadır. Yeşil ekonomi açısından

değerlendirildiğinde, kırsal yerleşimlerin aynı zamanda üretim alanları olması önem

kazanmaktadır. Yerleşim içindeki bahçeler, avlular ve yakın çevredeki tarlalar

tarımsal üretimin yapıldığı alanlardır. Köy konutları ise yine aynı şekilde kentteki

konutların aksine tüketim değil, üretim mekânlarıdır ve bu özelliklerinin devam

ettirilmesi yeşil ekonomi ilkeleri açısından son derece anlamlıdır. Köyler, doğal

kaynakların, yine kenttekinden farklı olarak hayati derecede önemli olduğu, doğrudan

günlük yaşamda hissedildiği yerlerdir. Köyler bu anlamda sürdürülebilirlik

kavramının tarihsel olarak, geleneklerle ve içsel bilgiyle tecrübe edilerek hayata

geçirildiği yerleşimlerdir. Bu özelliklerinin henüz tam anlamıyla kaybedilmeden

korunması, yeşil ekonominin belki de kısmen var olduğu kırsal yerleşimlerin dikkatle

ele alınması gereklidir.

4. SONUÇ

Köylerde geleneksel doku zaman içinde köyde yaşayanlar tarafından oluşmuştur.

Bugün de bu dokunun devamını sağlayacak olan yine köyde yaşayanlardır. Köy

yaşamının devam etmesi için konutların ve ortak alanların kullanılıyor olması gerekir.

Geleneksel konutlar için en büyük tehlike, terk edilmeleridir; konutların kullanımının

devamı için, iyileştirilmesi, kullanışlı hale getirilmesi, maddi ve teknik destek

sağlanması gerekmektedir.

Ortak alanların kullanılması köyün devamlılığı için çok önemlidir. Bu modelde köyün

doğal ortamı, tarihsel birikimi, konutları, meydanı, sokakları ve kırsal peyzajı ile

yaşayan toplumsal bir bütün olduğu kabul edilmektedir. Köy, tüm bu değerleriyle

korunmalıdır. Yerleşme de bu ortak yaşamın devam ettiği mekân olarak varlığını

sürdürmelidir.

Gerek birkaç köyü ilgilendiren konularda, gerek köy içindeki tek bir parsel için

verilecek kararda köyde yaşayanların ve yerel idarelerin birlikte karar alma sürecini

oluşturmak ve yöntemini geliştirmek gerekmektedir. Bu çalışma kapsamında

geliştirilen karar alma süreci, kırsal yerleşmelerde geleneksel dokunun korunması ve

güncel ihtiyaçlara cevap verilmesine yönelik katılımcı ve esnek bir planlama sürecine

de katkı sağlamayı hedeflemektedir.

Page 15: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

15

Önerilen modelin, uygulamaya yönelik olarak geliştirilmesi gerekmektedir. Karar

süreçlerinde yapılaşmayla ilgili yasal boyut özellikle önemlidir. Plansız Alanlar İmar

Yönetmeliği birçok konuda sınırlamalar getirmekte, aynı zamanda bazı kararları da

Muhtar ve İhtiyar Heyetine bırakmaktadır. Plansız Alanlar İmar Yönetmeliğinin

çeşitliliğe imkân vermesi yönünde yeniden tartışılması gereklidir. .

Köylerde kaybolmuş olan yapı yapma bilgisinin canlandırılması ve yeni teknolojilerle

desteklenmesi gerekir. Kamu kurumlarında çalışan teknik ekiplerin teknik bilgilerini

köye aktarmaları önemlidir. İl Özel İdareleri köylerdeki yapılaşma konusunda

yetkilidir. Bu iki tarafın bir araya gelerek bilgi ve tecrübelerini paylaşmaları son

derece önemlidir Burada eğitim gibi tek taraflı bir süreçten çok, tarafların bilgilerini

ve tecrübelerini paylaştıkları bir süreç çok daha verimli, yaratıcı olacaktır.

Mali destek olmaksızın köylerde değerli olan birçok özellik yok olmaya mahkûmdur.

Merkezi hükümetin köy dokularının sürdürülmesi için kaynak ayırması talep edilmeli,

bunun için örnek uygulamalar gündeme getirilmelidir. Yerel potansiyellerin harekete

geçirilmesine dayalı olan bu modelde kırsal kalkınmanın en önemli bileşeni olan

yerellik ön plana çıkmaktadır. Kırsal yerleşmelerin kimliğinin korunması için her çaba

uzun vadede kırsal alanların sürdürülebilirliğine de hizmet edecektir.

5. KAYNAKLAR

Aru, K. A. (1998) Türk Kenti, Türk Kent Dokularının İncelenmesine ve Bugünkü Koşullar

İçinde Değerlendirilmesine İlişkin Yöntem Araştırması, Yem Yayınları.

Ayhan, A. (1999) Balıkesir Çevresinde Yörükler, Çepniler ve Muhacirler, Zagnos Kültür Ve

Eğitim Vakfı Yayını, Balıkesir.

Ayhan, A., Kır, M. ve Soykan, A. (2004) Dünüyle, Bugünüyle Şeftali Diyarı Kepsut, Kesut

Belediyesi Yayını, Balıkesir.

Batur, A. ve Gür Öymen, Ş. (2005) Doğu Karadeniz Kırsal Mimarisi, Milli Reasürans Art

Galeri, İstanbul.

Bayındırlık ve İskân Bakanlığı (2010) “Balıkesir Kırsalında Yöresel Doku ve Mimari

Özelliklere Uygun Yapılaşmanın Yaygınlaştırılması, 2. Kitap; Kırsal Yerleşme Doku Analizi”,

Ankara.

Erbey Erden, D., Bilgin, S., Kan T., Başer T., Yalçın, A., Türker, A., Şahin, S. ve Şenel Han

Y. (2009) Kırsal Sit Alanları: Kalkınma Ve Koruma Karşıtlığı Bağlamında Yalıköy Örneği,

Dünya Şehircilik Günü, 33. Kolokyumu, Kentleri Korumak/ Savunmak, Şehir Plancıları Odası,

Antalya.

Köse, A. (2006) Balıkesir Örneğinde Geleneksel Kırsal Avlu Duvarı/Tradational Rural

Courtyard Walls With an Example From Balıkesir, Sosyal Bilimler Dergisi, 8 (2), 159-183.

Mutaf, A. (2003) “Salnamelere Göre Karesi”, 1847-1922, Zagnos Kültür Ve Eğitim Vakfı

Yayını, Balıkesir.

Özkaya, T. (2004) Kırsal Kalkınmada Katılımcı Yaklaşımlar, MSGSÜ, 6. Kırsal Alan

Planlaması Semineri’nde sunulan bildiri, Kırsal Alan Planlamasında Tartışmalar, 1999-2009,

MSGSÜ Yayını içinde (Basım Aşamasında).

Pinon, P. (1999) Anadolu ve Balkanlar’daki Osmanlı Kentlerinde Kentsel Dokular Tipolojisi

Üzerine Bir Deneme, Osmanlı Mimarlığının 7 Yüzyılı “Uluslarüstü Bir Miras”,Yem Yayınları.

Page 16: Özgün Kırsal Yerleme Dokularının Sürdürülmesine · 2015. 10. 17. · GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul,

GreenAge Symposium, Mimar Sinan Fine Arts University, Faculty of Architecture 26-27 April 2012, Istanbul, Türkiye

16

Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Strateji Geliştirme Başkanlığı (2007) TR2 Batı Marmara

Bölgesi Tarım Master Planı, Ankara

T.C. Balıkesir Valiliği, Tarım İl Müdürlüğü (2006) 2006 Yılı Çalışma Raporu.

T.C. Balıkesir Valiliği İl Çevre ve Orman Müdürlüğü (2006) Balıkesir İl Çevre Durum

Raporu.

T.C. Balıkesir Valiliği İl Çevre Ve Orman Müdürlüğü, (2008) Balıkesir İl Çevre Durum

Raporu.