1. gİrİŞ - tae.gov.ct.tr · 2 3. sofralık incirler, genellikle ilkbahar ve yaz doğuşlarının...

16
1. GİRİŞ Subtropik bir meyve türü olan incir dünya üzerinde subtropik iklim kadar ılıman iklim kuşağında da yayılma alanı bulmuştur. İncir (Ficus carica L.), özellikle Akdeniz ikliminin etkin olduğu ülkelerde yetiştirilen bir meyve türü olup, dünyada üretimi sırasıyla Türkiye, Mısır, İran, Cezayir ve Fas’ta yoğunlaşmaktadır. Dünya üretimi 968.965 tondur (Anonim, 2007). Türkiye dünya kuru incir ticaretinde her zaman ilk sırayı almaktadır. 2007 yılı istatistiklerine göre 210.152 tonluk Türkiye üretiminin önemli bir bölümü incirin anavatanı olarak kabul edilen ve Caria olarak adlandırılan Ege Bölgesi’nden karşılanmaktadır. Tarım ürünleri dış satımında %1,5’luk bir paya sahip olan kuru incirin tümü Ege bölgesinde yetiştirilmekte, buradaki plantasyonların hemen hemen tamamını Sarılop incir çeşidi oluşturmaktadır. Ancak, 1980’li yılların sonunda Ege bölgesindeki havzalarda sulu tarımın yaygınlaşması sonucu incir ağaçları sökülmüş, daha sonraki destekleme alımları ve taze incir pazarlaması konusundaki gelişmelerin etkisi ile özellikle kıraç arazilerde yeni bahçeler kurulmuştur. Marmara, Akdeniz, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri daha çok sofralık incir yetiştiriciliğine uygun bölgelerdir. Ancak, Güneydoğu Anadolu bölgesinde kuru incir kalitesi çok iyi olan incir çeşitleri de vardır ve ekolojik koşullar bu yetiştiriciliğe oldukça uygundur. Bu bölgemiz, incir formlarının en yaygın olduğu bölgemiz olduğundan Güneydoğu Anadolu bölgesine incirin gen merkezi olarak ta bakılmaktadır. İncirin dünyada 600 kadar türü olsa da incir yetiştiriciliğinin yapıldığı kültür çeşitleri Ficus carica L.” içerisinde toplanmıştır. Meyvelerinden yararlanılan diğer türler; F. palmata, Schweinf, F. sycomorus L., F. pseudo-carica’dır. Anadolu inciri olarak da bilinen Ficus carica L.nin önemli bir form zenginliği vardır. Bunlar; var. rupestris, Hauskn; var. kurdica. Kotschy; var. domestica, Tschirch; var. riparium, Hauskn; var. Johannis, Boiss’dır. Anadolu’da bulunan en önemli yabani form Ficus carica erinosyce olup, bundan Ficus carica caprificus (erkek incir) ile Ficus carica domestica (dişi incir) olmak üzere iki kültür formu elde edilmiştir. Bu kültür incirleri, döllenme istekleri bakımından 3 grup altında toplanır: 1. Erkek incirler 2. Kurutmalık incirler 3. Sofralık incirler Bunlardan birincisi erkek incirler (F.c.caprificus) diğer ikisi dişi incirler (F.c.domestica) içerisinde yer alır. 1. Erkek incir meyveleri yenmez, bunların içerisinde ilek sineğinin (Blastophaga psenes L.) gelişmesini sağlayan gal çiçekleri ve çiçek tozu veren erkek çiçekler bulunmaktadır. 2. Kurutmalık incir meyveleri içerisinde yalnız dişi çiçekler bulunur. Meyve bağlamak için döllenmeye gereksinimleri olduğundan çekirdeklerin içi dolgundur. Genellikle, yalnız ikinci doğuşlardan oluşan meyveler ağustos, eylül aylarında olgunlaşır.

Upload: buihuong

Post on 01-Apr-2018

228 views

Category:

Documents


8 download

TRANSCRIPT

1

1. GİRİŞ

Subtropik bir meyve türü olan incir dünya üzerinde subtropik iklim kadar ılıman iklim kuşağında da yayılma alanı bulmuştur. İncir (Ficus carica L.), özellikle Akdeniz ikliminin etkin olduğu ülkelerde yetiştirilen bir meyve türü olup, dünyada üretimi sırasıyla Türkiye, Mısır, İran, Cezayir ve Fas’ta yoğunlaşmaktadır. Dünya üretimi 968.965 tondur (Anonim, 2007).

Türkiye dünya kuru incir ticaretinde her zaman ilk sırayı almaktadır. 2007 yılı istatistiklerine göre 210.152 tonluk Türkiye üretiminin önemli bir bölümü incirin anavatanı olarak kabul edilen ve Caria olarak adlandırılan Ege Bölgesi’nden karşılanmaktadır. Tarım ürünleri dış satımında %1,5’luk bir paya sahip olan kuru incirin tümü Ege bölgesinde yetiştirilmekte, buradaki plantasyonların hemen hemen tamamını Sarılop incir çeşidi oluşturmaktadır. Ancak, 1980’li yılların sonunda Ege bölgesindeki havzalarda sulu tarımın yaygınlaşması sonucu incir ağaçları sökülmüş, daha sonraki destekleme alımları ve taze incir pazarlaması konusundaki gelişmelerin etkisi ile özellikle kıraç arazilerde yeni bahçeler kurulmuştur.

Marmara, Akdeniz, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri daha çok sofralık incir yetiştiriciliğine uygun bölgelerdir. Ancak, Güneydoğu Anadolu bölgesinde kuru incir kalitesi çok iyi olan incir çeşitleri de vardır ve ekolojik koşullar bu yetiştiriciliğe oldukça uygundur. Bu bölgemiz, incir formlarının en yaygın olduğu bölgemiz olduğundan Güneydoğu Anadolu bölgesine incirin gen merkezi olarak ta bakılmaktadır.

İncirin dünyada 600 kadar türü olsa da incir yetiştiriciliğinin yapıldığı kültür çeşitleri “Ficus carica L.” içerisinde toplanmıştır. Meyvelerinden yararlanılan diğer türler; F. palmata, Schweinf, F. sycomorus L., F. pseudo-carica’dır.

Anadolu inciri olarak da bilinen Ficus carica L.nin önemli bir form zenginliği vardır. Bunlar; var. rupestris, Hauskn; var. kurdica. Kotschy; var. domestica, Tschirch; var. riparium, Hauskn; var. Johannis, Boiss’dır. Anadolu’da bulunan en önemli yabani form Ficus carica erinosyce olup, bundan Ficus carica caprificus (erkek incir) ile Ficus carica domestica (dişi incir) olmak üzere iki kültür formu elde edilmiştir. Bu kültür incirleri, döllenme istekleri bakımından 3 grup altında toplanır:

1. Erkek incirler2. Kurutmalık incirler3. Sofralık incirler

Bunlardan birincisi erkek incirler (F.c.caprificus) diğer ikisi dişi incirler (F.c.domestica) içerisinde yer alır.

1. Erkek incir meyveleri yenmez, bunların içerisinde ilek sineğinin (Blastophaga psenes L.) gelişmesini sağlayan gal çiçekleri ve çiçek tozu veren erkek çiçekler bulunmaktadır.

2. Kurutmalık incir meyveleri içerisinde yalnız dişi çiçekler bulunur. Meyve bağlamak için döllenmeye gereksinimleri olduğundan çekirdeklerin içi dolgundur. Genellikle, yalnız ikinci doğuşlardan oluşan meyveler ağustos, eylül aylarında olgunlaşır.

2

3. Sofralık incirler, genellikle ilkbahar ve yaz doğuşlarının meyvelerini olgunlaştırırlar. Birincisi yazın, ikincisi sonbaharda olgunlaşır. Sofralık incirler meyve bağlamak için döllenmeye gereksinim duymazlar. Çekirdeklerinin içi boştur, ancak döllenirlerse dolgun çekirdek meydana getirirler. Bazı hallerde, Kaliforniya’nın San Pedro ve Adriyatik tiplerinde olduğu gibi ilkbahar veya yaz doğuşlarından birinde döllenmeye gereksinim duyabilirler.

2. İNCİR ÇEŞİTLERİ

İncirlerde çeşitlilik daha çok sofralık incirlerde görülür. Kurutmalık çeşitlerde bir standartlaşma görülmektedir. En fazla çeşitlilik Güneydoğu Anadolu bölgesinde Siirt’in güneye bakan vadilerinde, Diyarbakır’da, Elazığ’da, Gaziantep ve Besni dolaylarında görülmektedir. Akdeniz bölgesinde Adana, Tarsus, Hatay, Kahramanmaraş, Antalya, Ceyhan havzası ve özellikle Ahır dağı eteklerinde büyük bir çeşit zenginliği göze çarpmaktadır. Benzer olarak gerek Marmara ve Karadeniz bölgesinde de sofralık incir potansiyeli oldukça iyidir. Sofralık incirler sarımtırak yeşil, sarı, mor, koyu siyahımtırak mor ve mor çizgili olmak üzere renk bakımından, biçim, tad ve aroma bakımından oldukça fazla çeşitlilik gösterirler. Halbuki Ege bölgesinde bahçelerin %97’si Sarılop çeşidi ile kurulmuştur.

KKTC’de bulunan toplam incir ağacı sayısı 15.437 adet olup toplam verim 349 tondur. Ortalama verim ağaç başına 22.61’dir. Üretim en fazla Gazi Mağusa ve Girne de yapılmaktadır. İncir ağaçları genellikle ev bahçelerinde 1-2 ağaç şeklinde görülmekteyken son 10 yıldır kapama bahçeler kurulmaya başlanmıştır.

Sarılop: Kurutmalık bir çeşit olup, Büyük ve Küçük Menderes havzasında yetişen incir ağaçlarının %97’sini oluştururlar. Kuru incir kalitesi çok üstün olup, rakipsizdir. Ağacı 7-8 metre yüksekliğinde olup, yayvan ve seyrek bir taç oluşturur. Olgun meyve iri, 41 mm uzunluğunda, 59 mm genişliğindedir. 1 kilograma 13 meyve düşer. Şekli basıkça, meyve sapı kısa ve koyu yeşil renkte, ağız (ostiolum) geniş, yuvarlak veya hafif oval, kabuğu parlak beyazımtırak sarı renkte, eti sarı kehribar renginde, tatlı, güzel aromalı, çekirdekler küçük ve 1gr meyvede 708 tanedir. Kuru meyve iri, ince ve beyaz kabuklu, güzel şekilli, tatlı ve aromalıdır. %15 su, %59 şeker içerir.

3

Şekil 1. Sarılop incir çeşidi (www.erbeyliincir.gov.tr/images)

Patlıcan: Kabuk rengi yeşil sarı, içi kırmızıdır. Kabukta çatlama yoktur. Meyve sapı uzundur. Yola dayanımı orta düzeydedir. Çekirdekleri orta iri, ostiolum kapalıdır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı orta uzunlukta olup, yapraklar 3 parçalıdır.

Kara Bakunya: Kabuk rengi yeşil üzeri kırmızı çizgili, iç rengi pembedir. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri küçük olup, ostiolumu kapalıdır. Yaprak rengi açık yeşil, yaprak sapı uzundur. Yapraklar 4, 5 parçalıdır.

Mor 1: Kabuk rengi yeşil, üzeri mor çizgili, iç rengi açık pembedir. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri orta irilikte olup, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyuyeşil, yaprak sapı uzundur. Yapraklar 5 parçalıdır.

Bursa Siyahı: Sofralık bir çeşit olup, özellikle Marmara bölgesinde yoğun bir şekilde yetiştiriciliği ve dışsatımı yapılmaktadır. Kabuk rengi siyahımtrak mor, iç rengi kırmızıdır. Meyvenin yola dayanımı oldukça iyi olan, kabukta çatlama yapmayan bir çeşittir.Yaprakları 3, 4 parçalı olup, koyu yeşildir.

Şekil 2. Bursa siyahı incir çeşidi (www.erbeyliincir.gov.tr/images)

4

Göklop: Kabuk rengi yeşil, iç rengi pembe kırmızıdır. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri küçük olup, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı kısadır. Yapraklar 1, 3 parçalıdır.

Şekil 3. Göklop incir çeşidi (www.erbeyliincir.gov.tr/images)

Kaya İnciri: Kabuk rengi açık yeşil, iç rengi koyu kırmızıdır. Kabukta çatlama azdır. Çekirdekleri iri olup, ostiolumu açıktır.Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı kısadır. Yapraklar 3 parçalıdır.

Kuşadası: Kabuk rengi sarı, iç rengi koyu pembedir. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri orta irilikte olup, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı uzundur. Yapraklar 5 parçalıdır.

Kış İnciri: Kabuk rengi yeşil sarı, iç rengi kırmızı kahverengidir. Kabukta çatlama vardır. Çekirdekleri orta irilikte olup, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı uzundur. Yapraklar 3-5 parçalıdır.

Bardakçı: Kabuk rengi sarı, iç rengi açık kırmızı olup, kabukta biraz çatlama vardır. Çekirdekleri iri, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil olup, yaprak sapı kısa ve 3 parçalıdır.

5

Şekil 4. Bardakçı incir çeşidi (www.erbeyliincir.gov.tr/images)

İzmir Bardacık: Kabuk rengi yeşil, iç rengi kırmızıdır. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri iri olup, ostiolumu biraz açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı kısadır. Yapraklar 5 parçalıdır.

Sultan Selim: Kabuk rengi sarı yeşil, iç rengi koyu pembedir. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri orta irilikte olup, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak ve meyve sapı uzundur. Yapraklar 3, 5 parçalıdır.

Akça 1: Kabuk rengi açık, iç rengi kahverengi pembe-kırmızıdır. Kabukta çatlama yoktur. Çekirdekleri orta irilikte olup, ostiolumu açıktır. Yaprak rengi koyu yeşil, yaprak sapı orta uzundur. Yapraklar 2, 3 parçalıdır.

Şekil 5. Akça 1 incir çeşidinde yellop meyvelerinin görünüşü.

6

3. MORFOLOJİK VE BİYOLOJİK ÖZELLİKLERİ

İncir ağacı, tek veya çok gövdeli, don tehlikesinin olduğu bölgelerde ocak şeklinde yetiştirilen, basık veya 8-10 metre kadar boylanabilen yayvan taçlı, seyrek dallı bir ağaçtır.

Dalları gevrek olup, kül renklidir. Sürgünler, emzik denilen bir yıllık dalların tepe gözleriyle bu tepe gözlerin altında bir iki yan gözden meydana gelir.

Çiçek ve odun gözleri aynı sürgünler üzerinde, yaprak koltuklarında oluşur. Odun gözleri daha küçük ve sivri, çiçek gözleri ise iri, dolgun ve yassıdır. Tepe gözü asıl verimli olan sürgünü meydana getirir.

Yapraklar, dal üzerinde spiral durumdadır. Çok değişik formları vardır. Genellikle, kültür formlarında el şeklinde olup, parmak sayısı 3-7 arasında değişir.

Çiçekleri, çiçek gözlerinden ilk belirdiği andan itibaren incir meyvesi adını alan, yuvarlakça veya armudumsu içi boş çiçek kılıfı (receptacle) içerisinde sıra sıra dizilmiş bir durumdadır. Çiçek kılıfının sap kısmının karşısında bulunan ağız (ostiolum) üç köşe ve küçük bir kaç sıra pul ile örtülmüştür.

Erkek incir (F.c.caprificus) meyvelerinde bir çiçek kılıfı içerisinde hem erkek çiçek ve hem de bir tür dişi çiçek olan gal çiçekleri bulunur. Erkek çiçekler çiçek kılıfının ağıza yakın kısımlarında, gal çiçekleri ise kalan kısımlarında dizilmişlerdir.

Dişi incirlerde (F.c.domestica) bir çiçek kılıfı içerisinde yalnız normal dişi çiçekler vardır. O halde kültür incirlerimizi iki eşeyli (dioik) sayabiliriz.

Yabani incirler (F.c.erinosyce), iki eşeyli olmayıp, bir çiçek durumu içerisinde hem erkek ve hem de dişi çiçek bulunur.

Şekil 6. Erkek incir meyvelerinde erkek çiçekler ve dişi çiçek yapısındaki gal çiçekleri ile normal dişi çiçeğin görünümü.

7

Şekil 7. Erkek incir meyvesinde gal çiçekleri içerisindeki ilek arıcıkları

Çiçek yapıları, dişi çiçekler, morfolojik ve biyolojik bakımlardan birbirlerinden ayrı özelliklerde, normal dişi çiçek ve gal çiçeği olmak üzere iki şekildedir. Normal dişi çiçekte iğne kısmı uzun bir yumurtalık vardır (Şekil 6), gal çiçeğinin ise, iğnesi çok kısa, yumurtalığı daha iri ve yuvarlaktır. Gal çiçekleri ilek sineğinin yumurtlamasını ve çıkan kurtların beslenmesini sağlar (Şekil 7).

Erkek çiçekler, 3-5 parçalı bir perigon ile 3-5 erkek organdan oluşur (Şekil 8).

Meyvesi, yuvarlakça, armudumsu şekilde olup, yalancı meyvedir. Yani yumurtalığın değil, çiçek kılıfının (receptacle) büyüyüp, etlenmesiyle oluşur. Meyve içerisindeki her çekirdek gerçek meyveyi oluşturur, bu nedenle “bileşik meyve” de denebilir. Hatta meyve yumuşak olduğu için üzümsü meyveler grubu içerisine de alınmaktadır. Erkek incirlerde meyveler sulanmaz, şekerlenmez ve yenmez.

Şekil 8. Erkek incir meyvesinde 4 adet anteri olan bir erkek çiçek

8

4. DÖLLENME BİYOLOJİSİ VE İLEK ARICIĞININ (Blastophaga psenes) BİYOLOJİSİ

4.1. Döllenme Biyolojisi

Kültür inciri dioik bir bitki (erkek ve dişi ağaçlar ayrı ayrı) olmasına rağmen, çiçekleri meyvenin içerisinde bulunduğundan dolayı tozlanma rüzgarla olmamaktadır. İncirlerin kendine özgü bir döllenme biyolojisi vardır. Döllenmeye gereksinim duyan çeşitlerde bunu Blastophaga psenes adlı ve erker incir ağaçlarıyla simbiyotik bir yaşamı olan arıcık sağlamaktadır. Bu arıcık halk arasında ilek sineği olarak bilinmektedir(Şekil ). Bazı incir çeşitleri döllenmeye gereksinim duymadan veya belli periyotta gereksinim duyup, belli periyotta duymayan çeşitler olabilmektedir. Bu bakımdan dişi incirleri dört grupta toplayabiliriz.

1. Döllenmeye gereksinim duymadan, partenokarpi yoluyla ilkbahar ve yaz ürünü verenler (Sofralık incirler),

2. Meyve tutumu için mutlaka döllenmeye gereksinim duyanlar (Kurutmalık incirler),

3. İlkbahar ürünü için döllenmeye gereksinim duymayıp, yaz ürününü olgunlaştırmak için döllenme isteyenler (San Pedro tipi),

4. İlkbahar ürünü için döllenmeye gereksinimleri olup, yaz ürününü olgunlaştırmak için döllenme istemeyenler (Adriyatik tipi).

Erkek ve dişi incir ağaçlarında “Meyve doğuşu” olarak adlandırılan 3’er doğuş vardır. Bu doğuş periyotları, meyveler içerisindeki erkek ve dişi çiçeklerin olgunlaşma zamanları ile paralel gitmektedir. Ayrıca, bu periyotlar Blastophaga psenes’in değişik generasyonlarıyla da uyum içerisindedir. Bu 3’er meyve ürünü biribirini izler, birinde meyve ceviz iriliğini aldığında, bunu izleyen doğuşta meyveler fındık iriliğindedir.

Erkek İncirlerdeki Meyve Doğuşları:

a. İlek (Prophici) veya ilkbahar ürünü, b. Ebe (Mamoni) veya yaz ürünü, c. Boğa (Mamme) veya kış ürünüdür.

Aşağıdaki meyve doğuş tarihleri bölgelere ve çeşitlere göre değişmektedir. Genel olarak burada, Ege bölgesinin doğuş periyotları dikkate alınmıştır.

a. İlek Ürünü: İlekler, Şubat-Mart aylarında sürgün ucuna yakın olan gözlerden doğar. Bu sırada emziklerin üzerinde boğa meyveleri bulunmaktadır, daha sonra boğalar dökülür ve ilek meyvelerindeki gal çiçekleri Nisan ayında olgunlaşır, meyvelerin ve erkek çiçeklerin olgunlaşması ise Haziran ayında olur. En bol meyve ürünü ve çiçek tozu ilek ürünü içerisinde olur.

b. Ebe Ürünü: Mayıs sonu veya Haziran ayı içerisinde, ileklerin olgunlaşmasından 10-15 gün önce doğar. Meyvelerin olgunlaşması, Ağustos sonu ile Eylül ayı içerisinde olur. En az çiçek tozu ebe ürününde bulunur.

9

c. Boğa Ürünü: Nisan ayı sonuna kadar kışı ağaç üzerinde geçiren üründür. Boğa ürünü meyvelerinde bulunan gal çiçekleri sayısı fazla, ancak erkek çiçek sayısı azdır. Bu nedenle içlerinde çiçek tozu miktarı az veya yoktur.

Dişi İncirlerdeki Meyve Doğuşları:

a. Yel Lop (Fiori) veya ilkbahar ürünü,b. İyi Lop (Pedagnuoli) veya yaz ürünü,c. Son Lop (Cimaruoli) veya güz ürünüdür.

a. Yel Lop: Mart-Nisan aylarında emziklerin uç veya daha alt kısımlarındaki çiçek gözlerinden oluşur. Kurutmalık incirlerde genellikle bu ürün olgunlaşmadan dökülür. Bazı sofralık çeşitlerde ise, bu ürün partenokarp olarak oluşur ve Haziran ayı içerisinde olgunlaşır. Son yıllarda özellikle erkencilik açısından bu tip çeşitlere talep artmıştır.

b. İyi Lop (Ana ürün): Bu ürün genellikle, yeni sürgünler üzerindeki yaprak koltuklarında oluşur. Çiçeklerin doğuşu, Nisan sonu-Mayıs ayı içerisinde olur. Dişi çiçekler doğuştan 35-40 gün sonra, Haziran ayı içerisinde ve meyveler fındık iriliğinde iken olgunlaşır. Bundan 40-45 gün sonra da meyvelere ilk ben düşer ve meyveler Ağustos-Ekim ayları arasında olgunlaşır. Asıl ürün iyilop ürünü olup, olgun meyvelerin derimi bir iki ay sürmektedir.

c. Son Lop: Meyve doğuşu Ağustos ayı sonuna rastlar. Dişi çiçekler Eylül ayında, meyveler sonbahar aylarında olgunlaşır. Kurutmalık çeşitlerde sonlop ilekleme olmadığından olgunlaşmadan dökülür.

4.2. İlek Arıcığının (Blastophaga psenes) Biyolojisi

İlek sineği, yaşamının tüm metamorfoz aşamalarını erkek incir meyvelerindeki gal çiçekleri içerisinde geçirir. Erkek ve dişi incirlerdeki üç meyve ürününe karşılık gelen üç generasyonu vardır. Erkek incir meyvelerindeki erkek çiçekler dişi gal çiçeklerinden yaklaşık 6-8 hafta sonra olgunlaştıklarından aynı meyve içerisinde tozlanma ve döllenme olmamaktadır. Dişi incir meyvelerindeki normal dişi çiçeklerin olgunlaşması ise erkek incirlerdeki erkek çiçeklerin olgunlaşmasına ve bunun yanısıra ilek sineği generasyonlarının ergin duruma geçerek uçma zamanlarına denk gelmektedir (Şekil 9).

a. Mart-Nisan aylarında dişi incirlerde yel lop doğuşu erkek incirlerde ilek ürününün doğuşuna denk gelmektedir. Bu sırada ilek meyvelerindeki dişi gal çiçekleri olgunlaşmıştır ve boğalardan çıkan ilek arıcıkları çok az çiçek tozu taşıyan ilek ürününe veya yel lop ürününe gider. Yel lop meyveleri döllenemediğinden olgunlaşmadan dökülür.b. Dişi incirin iyi lop ürünü Mayıs ayında doğarken, erkek incirlerde de ikinci ürün olan ebe ürünü doğar. Haziran ayında dişi ve erkek çiçekler olgunlaşırken, erkek incir meyvelerindeki ilek arıcıkları da ergin hale geçerek dışarı çıkar. İlek arıleri hem

10

ebe meyvelerine giderek bir sonraki generasyonu için yumurtalarını gal çiçeklerine bırakır, hem de dişi incirlerin iyi lop ürününü döller. İyi lop ürünü asıl ürün olan yaz ürününü oluşturur. Ege bölgesindeki incir bahçelerinde dişi incir ağaçlarına ilek meyveleri asılarak yapılan bu yapay döllemeye “İlekleme” denir.

c. Ağustos ayında üçüncü ürünlerin doğuşu olur. Bunlar, dişi incirlerde son lop, erkek incirlerde boğa ürünüdür. Bu sırada ebe ürününde olgunlaşan ilek arıcıkları erkek çiçeklerdeki çiçek tozlarını alarak dışarı çıkarak, boğa ve son lop ürünlerine gider. Ebe ürününün doğuşu ve erkek çiçekleri az olduğundan çok az arı içerir ve çok az çiçek tozu taşırlar.

Şekil 9. İncirde meyve doğuşları ve ilek arıcığının biyolojisi

11

5. EKOLOJİK İSTEKLERİ

5.1. İklim İsteği

İncir bir subtropik iklim bitkisi olup, kışları ılık, yazları sıcak ve kurak yerleri sever. Yıllık ortalama sıcaklığın 18-20ºC olmasını ister. Sıcaklığın, Temmuz-Eylül ayları arasında 25-30ºC’nin altına, kış aylarında ise, -9ºC’nin altına düşmemesini ister. İncir ağacı -7, -8ºC’ye dayanır. Soğuk yerlerde incir ocak şeklinde yetiştirilir. İncir ağacının ortalama yağış isteği 625mm kadar olup, yağışın Kasım-Haziran ayları arasında olması ve kurutma mevsimi olan Temmuz-Eylül aylarının yağışsız ve bulutsuz geçmesini ister.

5.2. Toprak İsteği

İncir ağacı toprak bakımından seçici olmayıp, çok nemli olmamak koşuluyla hertürlü toprakta yetişir. Ancak, kurutmalık incirler derin, kumlu killi, hümüslü ve yeteri kadar kireçli topraklarda daha kaliteli meyve verirler. İncir ağacı taban suyunun yüksek olduğu ağır topraklardan hiç hoşlanmaz.

5.3. Ekolojik Bölgeleri

Bu bölgeler 4 grupta toplanabilir. a. Büyük ve Küçük Menderes orta havzaları,b. Kıyı bölgeleri,c. Güney-Doğu Anadolu bölgesi, d. İç bölgelerde dağınık mikroklima alanları.

a. Büyük ve Küçük Menderes Orta Havzaları

Kuru incir yetiştiriciliği için ideal koşulları oluşturmaktadır. Kurutma mevsimi olan Temmuz-Eylül ayları genel olarak kurak geçer, bu sırada hava oransal nemi %40-45, hava sıcaklığı 25-30ºC arasında değişir. Öğleden önce kuzeyden esen Gümüşkanat poyraz rüzgarı ve öğleden sonra batıdan esen nemli İnbat rüzgarı incirin dünyanın hiçbir yerinde erişilemeyecek kalitede olmasını sağlar. “Sam yeli” adı verilen kuru ve sıcak doğu rüzgarı incirin kalitesini düşürmektedir.

b. Kıyı Bölgeleri

Ege, Akdeniz, Marmara ve Karadeniz kıyı bölgelerini kapsar. Kıyı bölgelerdeki iklim koşulları daha çok sofralık incir yetiştiriciliğine uygundur, çünkü kurutma mevsiminde denizden esen nemli rüzgarlar meyvelerin çatlayarak, iyi kalitede kurutulamamasına neden olmaktadır.

c. Güney-Doğu Anadolu Bölgesi

Bölgede genellikle sert kışlar ve sıcak, kurak yazlar hakimdir. Bu bölge, birçok meyve türünde olduğu gibi incirin de gen merkezlerinden birisidir. Ancak, bölgedeki iklim koşulları yüksek kaliteli taze ve kuru incir yetiştiriciliğine çok uygun değildir. Bununla birlikte, Akdeniz’den esen “Garbi” rüzgarları meyve kalitesi üzerine olumlu

12

etki yapmakta, bu rüzgarın hakim olduğu yerlerde meyveler daha iri ve kaliteli olmaktadır.

d. İç Bölgelerde Mikroklima Alanları

Sık sık don tehlikesine maruz kalan bu bölgede ekonomik anlamda yetiştiricilik söz konusu değildir. Ağaçlar ocak şeklinde dikilir. Bu bölge içerisinde Amasya, Erzincan, Beypazarı, Bilecik, Tokat ve Bitlis’teki bazı korunmuş vadileri sayabiliriz.

6. ÇOĞALTILMASI

İncir çelikleri kolay köklendiği için genellikle çelikle çoğaltılır. Bu amaçla çelikler 1,5-2,5cm kalınlığındaki 1 yıllık sürgünlerden üst kısmı boğumun hemen üstünden, alt kısmı boğumun hemen altından, öz gözükmeyecek şekilde 25-35cm uzunluğunda kesilerek hazırlanır. Köklenmeyi kolaylaştırmak için 1000ppm’lik indol bütirik asit (IBA) uygulaması yeterlidir. Çelik dikimi, ocak-şubat aylarında yapılabilir. İncir, çelikle çoğaltma kadar yaygın olmasa da daldırma ve dip sürgünüyle de çoğalır.

7. BAHÇE TESİSİ VE KÜLTÜREL ÖNLEMLER

İncir, Ege bölgesinde Sarılop kurutmalık incir çeşidi çoğunlukla kapama bahçe şeklinde yetiştirilir. Son yıllarda, Marmara bölgesinde de sofralık Bursa Siyahı incir çeşidiyle kapama bahçeler tesis edilmiştir. Ancak, öteki bölgelerde incir sınır ağacı olarak veya zeytin, asma, antepfıstığı gibi meyve türleriyle birlikte dikilir.

7.1. Budama

İncir ağacında budama çoğunlukla ihmal edilmektedir. İncir budanmadığı zaman, verimden düşmekte ve kalite bozulmaktadır. Bu durumda ağaçların dalları dikine büyüyerek ağacın alt kısımları çıplaklaşmakta ve meyveler güneşe maruz kalarak yanmaktadır. Bu nedenle, incir ağaçları mutlaka budanmalıdır.

7.2. Toprak İşleme

Toprak işleme, özellikle sulanmayan bahçelerde verimliliğin artması ve özellikle kuru incirlerde meyve kalitesinin iyileştirilmesi açısından önem taşır. Toprak işlemesi, sulanmayan bahçelerde ilkbaharda ve sonbaharda olmak üzere yılda en az iki kez yapılmalıdır.

7.3. Sulama

Ege ve Karadeniz bölgeleri gibi bazı bölgelerdeki yağışlar incir ağaçlarının su gereksinimlerinin karşılanabilmesi için yeterlidir. Zaten incir kökleri derine gittiği ve fazla sudan hoşlanmadığı için sık sulama istemez. Mayıs ve temmuz aylarında yapılacak sulamalar besin maddelerinin alımı ve meyve kalitesi açısından önemlidir.

13

7.4. İlekleme

Kurutmalık incirlerde meyve tutumunu sağlamak için erkek incir ağaçlarından alınan ilek meyvelerinin içlerindeki ilek arıleri ile birlikte dişi incir ağaçlarına asılması olayına ilekleme denir. İlekleme, doğuşları birbirini izleyen çiçekleri dölleyebilmek için, 4-7 gün aralıklı olarak bazen iki veya üç kez yapılabilir. İlek atımı, meyveler fındık ile ceviz iriliği arasında iken uygulanır. Kullanılacak ilek miktarı, ağacın yaşına, ilek çeşidine(taşıdığı ilek sineği miktar ve kalitesine) göre değişir.

Sofralık incirler, çok fazla yumuşamadan, çiğ düşmeyen yerlerde sabah şafakla birlikte, çiğ düşen yerlerde ise çiğ kalktıktan sonra yapılmalıdır. Derim, meyvelerin kabukları ve sapları zedelenmeden hafifçe bükülerek yapılmalıdır.

Kurutmalık incirler ise, ağaç üzerinde iyice olgunlaşıp kuruduktan ve yere düştükten sonra derilir. Bu dönem, yaklaşık olarak ileklemeden 45-50 gün sonrasına karşı gelmektedir. Toplama işlemi bir günde birkaç kez ve çiğ kalktıktan sonra yapılmalıdır.

İncir, çoğunlukla taze ve kuru meyve, komposto, reçel, marmelat, şekerleme, karamela, bisküvi, kahve, ispirto ve rakıya hammadde olarak veya hayvan yemi olarak değerlendirilmektedir.

Çizelge 1. Kuru incirin 100 g’da bulunan besin değerleri

Maddeler 100 g’da bulunan miktar

Günlük gereksinim

Toplam Kalori 281.9Toplam Yağ 0.52g %0Kolestrol 0.0mg %0Sodyum 12.26mg %0Potasyum 609mg %7Toplam Karbonhidrat 66.16g %9Toplam Lif 12.21g %20Suda çözünmez lif 8.74g %20Suda çözünür lif 3.47g %20Şeker 49.0gProtein 3.14gVitamin A 9.76IU <%2Vitamin C 0.68mg <%2Kalsiyum 133.0mg %6Demir 3.07mg %6

Kaynak: http://www.baylaurelnursery.com/Catalog/fruit_trees/figs.html

14

8. HASTALIK VE ZARARLILARI

8.1. Hastalıklar

Beyaz Kök Çürüklüğü (Kök Uyuzu) (Rosellinia necatrix Prill): Hastalık taban arazilerde yetiştirilen incir ağaçlarında daha çok görülür. Etmen, sulama suyuyla veya toprak işleme aletleri ile taşınır ve yayılır. Hastalığa yakalanan ağaç zayıflar, yaprakları sararır, meyveleri kalitesiz olur, verim düşer ve ağaç kurur. Ağacın kökleri açılıp bakıldığında ince köklerin çürüdüğü, kalın köklerin üzeri ve çevresinin beyaz renkli bir oluşumla kaplandığı görülür.

Kontrolü: Toprakta, özellikle kök boğazında fazla su birikmesine engel olmak, derin fidan dikiminden kaçınmak, köklerde işleme sırasında yara açmaktan kaçınmak, hastalıklı kısımların uzaklaştırılması ve katran+göztaşı, demir sülfat ile ilaçlanması şeklindedir.

İncir Mozayik Virüsü (Aceria ficus Cotte): İncir Mozayik Virüsü, incirlerde verim ve kalitenin düşmesine neden olurlar. Yaprakta dağınık, sarı yeşilden, açık sarıya kadar değişen çeşitli büyüklükte lekeler şeklinde belirtiler gösterir. Çoğunlukla lekelerin kenarı kırmızı kahve rengindedir. Yapraktaki belirtiler olgunlaşmaya başlayan meyvelerde de görülür. Hastalık vegetatif yolla çoğaltma ile ve budama makaslarıyla kolaylıkla bulaşır ve yayılır.

Kontrolü: Aceria ficus Cotte adlı vektör süratli bir şekilde yayıldığı için önlememektedir.

İç Çürüklüğü (Endosepsis)(Fusarium moniliforme): Mantar önce ilek meyvelerinin gal çiçeklerinde yaşar. İlek arıcığı, ilekleme yoluyla sporlarını dişi incire taşır ve meyvenin içi beyaz misel örtüsü ile kaplanır. Bazen hastalık incirin yalnız dış kısmında kalır.

Kontrolü: Temiz ilek meyvesi kullanılmalıdır. Bu nedenle Boğa ürünü meyveleri toplanarak bir fungisit ile ilaçlanabilir.

Aflatoksin: Aspergillus flavus Link ex Fries ve Aspergillus parasiticus Speare mantar türlerine ait bazı ırkların oluşturduğu mikotoksinlerdir. Aflatoksinler, incirde yol açtıkları ekonomik kayıpların yanısıra, insan ve hayvan sağlığı açısından zehirleyici etkileri nedeniyle incirde önemli zararlar meydana getirirler. Aflotoksin oluşumu derimden önce ağaçta başlamaktadır. Oluşumunda etkili faktörler arasında yüksek sıcaklıklar, zararlıların hasarları, çeşit, toprak yapısı, kurutma mevsimindeki yağışlar ve depo koşulları sayılabilir. Depoda aflatoksin oluşumunu, havalanma, atmosfer bileşimi, sıcaklık, ürünün su miktarı ve hava nemi etkilemektedir. Magnezyum, molibden, demir ve çinko aflatoksin oluşumunu arttırmaktadır. Bu nedenle kontrolünde bu minerallerin ortamdan uzaklaştırılması düşünülebilir. İncirlerde ayrıca, Armillaria mellea etmeninin meydana getirdiği Armillaria kök çürüklüğü, Phomopsis cinerescens’in oluşturduğu emzik marazı, maya, bakteri ve mantar türlerinin meydana getirdiği ekşime, sürme, küfler, yüzey çürüklüğü gibi hastalıklar görülmektedir. Kontrolü diğer hastalıkların kontrolü gibi olmaktadır.

15

8.2. Zararlılar

Kanlı Balsıra (Ceroplastes rusci): Kanlı balsıra, bir kabuklu bitin meydana getirdiği zarardır. Kabuklu bit ezilince kanlı bir su çıkardığından bu adı almıştır. Dallardaki bitki özsuyunu emerek, kurutabilir, yaprakları döker. İncirin hem yaprağında hem de meyvesinde emgi yaparak zarar yapar.

Kontrolü: Böcek larva döneminde iken beyaz yağlarla, daha ileri dönemlerde insektisitle ilaçlamaktır.

İncir Nematodları (Xiphinema spp ve Meloidogyne spp (Kök ur nematodları)): Nematodlu bitkiler zayıf ve solgundur, yeni sürgün oluşturamaz.

Kontrolü: Nematod öldürücü ilaçlarla bulaşık alanlarda toprak fümigasyonu yapılmasıdır.

İncir Kurdu veya İncir Güvesi) (Ephestia cautella Vakler): Bu zararlı bir kelebek olup, sergilere konan kuru incir meyvelerinin içini yiyerek zarar verirler.

Kontrolü: Sergilerdeki incirlerin üzerinin örtülmesi, meyvelerin saklandığı bahçe ve depoların temiz tutulması, fumigasyonunun yapılması ve ağaçlarda kalan kuru ilek meyvelerinin yok edilmesidir.

Ekşilik Böcekleri (Carpophilus hemipterus): Özellikle bahçelerde çürümüş meyveler üzerinde yaşar ve beslenirler. İncir depolarında da incir yığınlarındaki meyvelerin arasında yaşarlar. Bozuk meyvelerden sağlam meyvelere bulaşarak ekşime yaparlar.

Kontrolü: Tuzakla yakalamak, ilaçlamak, düzenli derim, çevre temizliği ve fümigasyondur.

Sirke Sinekleri (Drosophila spp): Ekşilik böceklerine benzer şekilde zarar yaparlar ve mücadelesi de aynıdır.

İncirin diğer bazı zararlıları ise, Homotoma spp., Aceria ficus ve kuru incir akarlarıdır. Kontrolü de ötekilere benzer şekilde yapılır.

16

KAYNAKLAR

Aksoy, U., 1990. Aflatoksin. Ege Üniversitesi, Araştırma ve Uygulama Merkezi Yayın Bülteni. No:2.

Condit, I.J., 1955. Fig Varieties: A Monograph. Hilgardia. Vol.23, No:11, 538 s.

Kabasakal, A., 1990. İncir Yetiştiriciliği. TAV Tarımsal Araştırmaları Destekleme ve Geliştirme Vakfı Yayınları. Yayın No:20, 95 s. Kocaoluk Yayınevi, İstanbul.

Kaşka, N., Küden, A.B.Küden, A., ve Çetiner, S., 1990. Ege Bölgesi İncirleri ile Çukurova Bölgesinden Selekte Edilen İncirlerin Adana’ya Adaptasyonu Üzerinde Çalışmalar. Ç.Ü.Z..F. Dergisi, 5(4): 77-86.

Kjellberg, F., Valdeyron, G., 1984. Mini Symposium. Figs and Fig Insects. (19-20 May, 1983, Paris). 134 p. Printed at Centre Louis Emberger, France.

Küden, A.B., 1995. Plant Genetic Resources of Fig in Turkey. Proceedings of the the First Mesfin Plant Genetic Resources Meeting Organized Under the Auspices of Fao. Gobierno de Canarias, Consejeria de Agricultura y Alimentacion. Tenerife, Canary Islands, October, 2-4.

Küden, A.B., Tanrıver, E., 1995. Çukurova Bölgesine Önerilebilecek Bazı İncir Çeşit ve Klonlarının Saptanması. 2.Ulusal Bahçe Bitkileri Kongresi.3-6 Ekim, 1995, Adana. Cilt 1:663-667.

Küden, A.B., 1999. Plant Genetic Resources of Fig in Turkey. Proceedings of the Third General Meeting of MESFIN. (Ed.s Ö.Tuzcu and A.B.Küden). p.105-112. Printed by Gürdal Ofset, Adana.

Özbek, S., 1978. Özel Meyvecilik. Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Yayınları:128, Ders Kitabı:11, 485 s.

Tuzcu, Ö., Küden, A.B., Özgüven, A.I., Paydaş, S., 1995. Plant Genetic Resources of Persimmon, Fig, Pomegranate and Loquat in Turkey. Proceedings of the First Mesfin Plant Genetic Resources Meeting Organized Under the Auspices of Fao. Gobierno de Canarias, Consejeria de Agricultura y Alimentacion. Tenerife, Canary Islands, October, 2-4.

Tanrıver, E., Küden, A.B., Kaşka, N., Eti, S., 1997. The Pollination and the Development of the Caprifig and Female Fig Clones. Proceedings of the Fifth International Symposium on Temperate Zone Fruits in the tropics and Subtropics. Editors: Küden, A.B., and F.G., Dennis). Acta Horticulturae No: 441, 363-368.